15. - 21. yy tarİhsel kirilma noktalari Üretİm … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır....

20
15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM DİNAMİKLERİ - MİMARLIK ALMANAĞI Tarihin ilk dönemlerinden itibaren, barınma ihtiyacı insanın en temel ihtiyaçlarından biri olmuştur. İnsanlık geliştikçe, insanın aldığı role, dönemsel olaylara ve gelişmişliğine göre, insanın yapı üretim ihtiyacı artmaktadır. Tarihsel gelişim izlendiğinde, insanlığın ilk yapı deneyimi temel barınma ihtiyacı nedeniyle konutlardır. Fakat bu dönemde günümüz anlamıyla bir mimardan söz etmek pek mümkün değildir. Mimarsız mimarlık vardır. Mimarın ortaya çıkışı toplumun ekonomik ve sosyal gelişmeler göstermesiyle, anıtsal yapı inşa etmek ihtiyacın- dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir. Tüm bu yapı eylemleri için dinsel inanışların kuvvetli olduğu çağlarda rahipler mutlak politik ve askeri gücün kuvvetli olduğu çağlarda ise kralların emrinde olarak mimar hizmet görmüştür. Amaç mimarın ortaya koyduğu eserin yücelttiği kişidir. Burada önemli olan kralın kişiliği onun din yolundaki gayret ve çabasıdır. Mimarın kişiliği söz konusu değildir. Onun temel görevi kendisine iş veren kişilerin adını ve şanını yüceltmektir. Rönesans döneminde ise mimar yine yeni ortaya çıkan burjuva sınıfına hizmet vermektedir. Fakat bu dönemde bireysellik olgusunun oluşması, mimarı, kendisini tasarladığı yapıdan öne çekme ihtiyacı doğurmuştur. Yine de bu dönem için söylenebilecek şey, mimarın hala politik ve ekonomik gücü elinde olana hizmet ettiğidir. Mimarın üretimi, üretimle ilişkisi politik/ekonomik güçle sınırlıdır. Sanayi devrimi ile birlikte, toplum yaşamında ve üretim dinamiklerinde ciddi değişimler yaşanmıştır. Tarım top- lumundan endüstri toplumuna geçiş hızlı ve evrensel biçimde gerçekleşmiştir. Bu dönemde yeni kavramlar, yeni üretim-yapım teknikleri ortaya çıkmış, bu döneme kadar işi genel olarak anıtsal yapı tasarımı olan mimar yeni görevler üstlenmiştir. Yeni malzemeler ve yeni üretim teknikleri, yeni düşünce sistemi, dönemin seri-hızlı üretim alışkanlığı mimarlık kavramını da değiştirmiştir. Sanayi devriminin getirdiği sonuçlardan olan Dünya Savaşları ise, dünyayı tamamen alt üst etmiş, bir kez daha düşünce-üretim sistemlerini değiştirmiştir. Bu dönemde modernizm, avangard, post modernizm gibi ana kav- ramlar ortaya çıkmış, mimarlar toplumda belirleyici rol üstlenmişlerdir. Bu almanak, mimarlık kavramının oluşmaya başladığı 15.yy dan itibaren tarihteki kırılma noktaları üzerinden, üretim-mimarlık ilişkisini, bu ilişkilerde çıkan kavramları konu etmektedir.

Upload: buiquynh

Post on 08-Apr-2019

235 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM DİNAMİKLERİ - MİMARLIK ALMANAĞI

Tarihin ilk dönemlerinden itibaren, barınma ihtiyacı insanın en temel ihtiyaçlarından biri olmuştur. İnsanlık geliştikçe, insanın aldığı role, dönemsel olaylara ve gelişmişliğine göre, insanın yapı üretim ihtiyacı artmaktadır. Tarihsel gelişim izlendiğinde, insanlığın ilk yapı deneyimi temel barınma ihtiyacı nedeniyle konutlardır. Fakat bu dönemde günümüz anlamıyla bir mimardan söz etmek pek mümkün değildir. Mimarsız mimarlık vardır.

Mimarın ortaya çıkışı toplumun ekonomik ve sosyal gelişmeler göstermesiyle, anıtsal yapı inşa etmek ihtiyacın-dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir. Tüm bu yapı eylemleri için dinsel inanışların kuvvetli olduğu çağlarda rahipler mutlak politik ve askeri gücün kuvvetli olduğu çağlarda ise kralların emrinde olarak mimar hizmet görmüştür. Amaç mimarın ortaya koyduğu eserin yücelttiği kişidir. Burada önemli olan kralın kişiliği onun din yolundaki gayret ve çabasıdır. Mimarın kişiliği söz konusu değildir. Onun temel görevi kendisine iş veren kişilerin adını ve şanını yüceltmektir.

Rönesans döneminde ise mimar yine yeni ortaya çıkan burjuva sınıfına hizmet vermektedir. Fakat bu dönemde bireysellik olgusunun oluşması, mimarı, kendisini tasarladığı yapıdan öne çekme ihtiyacı doğurmuştur. Yine de bu dönem için söylenebilecek şey, mimarın hala politik ve ekonomik gücü elinde olana hizmet ettiğidir. Mimarın üretimi, üretimle ilişkisi politik/ekonomik güçle sınırlıdır.

Sanayi devrimi ile birlikte, toplum yaşamında ve üretim dinamiklerinde ciddi değişimler yaşanmıştır. Tarım top-lumundan endüstri toplumuna geçiş hızlı ve evrensel biçimde gerçekleşmiştir. Bu dönemde yeni kavramlar, yeni üretim-yapım teknikleri ortaya çıkmış, bu döneme kadar işi genel olarak anıtsal yapı tasarımı olan mimar yeni görevler üstlenmiştir. Yeni malzemeler ve yeni üretim teknikleri, yeni düşünce sistemi, dönemin seri-hızlı üretim alışkanlığı mimarlık kavramını da değiştirmiştir.

Sanayi devriminin getirdiği sonuçlardan olan Dünya Savaşları ise, dünyayı tamamen alt üst etmiş, bir kez daha düşünce-üretim sistemlerini değiştirmiştir. Bu dönemde modernizm, avangard, post modernizm gibi ana kav-ramlar ortaya çıkmış, mimarlar toplumda belirleyici rol üstlenmişlerdir.

Bu almanak, mimarlık kavramının oluşmaya başladığı 15.yy dan itibaren tarihteki kırılma noktaları üzerinden, üretim-mimarlık ilişkisini, bu ilişkilerde çıkan kavramları konu etmektedir.

Page 2: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

KIRILMA NOKTALARI

KAVR

AMLA

R

BireyselleşmeFeodalizm

Burjuvazi

Proleterya

Kapitalizm

Marksizm

Liberalizm

MODERNİZM

AVANGARD

FENOMENOLOJİ

POST-MODERNİZM

YENİ MODERN

SİBER KÜLTÜR

Muhalif

Eylem

Yenilik

Pürizm

Mekan

Arayış

Gelenek

Otonomi

Rasyonalizm

Kartezyen Düşünce

HÜMANİZM

Özgür Düşünce

Perspektif

Mat

baan

ın İca

dı(1

450)

Röne

sans

(15-

16. y

y)

Aydın

lanm

a Dön

emi

(17-

18. y

y)

Foto

ğrafI

ın İca

dı(1

820)

I. Dün

ya Sa

vaşı

(191

4-19

18)

II. Dü

nya S

avaş

ı(1

939-

1945

)

1960

-197

0 ara

sıto

plum

sal h

arek

tler

Bilgi

saya

r Kull

anım

ı

Sayıs

al M

odell

eme

Sosy

al M

edya

İnte

rnet

Sana

yi De

vrim

i(1

8.-19

. yy)

Page 3: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

KAVR

AMLA

R TARI

M

EL İL

E ÜRE

TİM

ZANA

AT

SANA

T

BİLİŞ

SEL Ü

RETİM

MAKİ

NELE

ŞME

SERİ

ÜRE

TİM

ÜRETİM

BireyselleşmeFeodalizm

Burjuvazi

Proleterya

Kapitalizm

Marksizm

Liberalizm

MODERNİZM

AVANGARD

FENOMENOLOJİ

POST-MODERNİZM

YENİ MODERN

SİBER KÜLTÜR

Muhalif

Eylem

Yenilik

Pürizm

Mekan

Arayış

Gelenek

Otonomi

Rasyonalizm

Kartezyen Düşünce

HÜMANİZM

Özgür Düşünce

Perspektif

Page 4: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

KIRILMA NOKTALARI

ÜRET

İM

TARIM

EL İLE ÜRETİM

ZANAAT

SANAT

SERİ ÜRETİM

MAKİNELEŞME

BİLİŞSEL ÜRETİM

Mat

baan

ın İca

dı(1

450)

Röne

sans

(15-

16. y

y)

Aydın

lanm

a Dön

emi

(17-

18. y

y)

Foto

ğrafI

ın İca

dı(1

820)

I. Dün

ya Sa

vaşı

(191

4-19

18)

II. Dü

nya S

avaş

ı(1

939-

1945

)

1960

-197

0 ara

sıto

plum

sal h

arek

tler

Bilgi

saya

r Kull

anım

ı

Sayıs

al M

odell

eme

Sosy

al M

edya

İnte

rnet

Sana

yi De

vrim

i(1

8.-19

. yy)

Page 5: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

Tarih boyunca var olan bilginin aktarımı, yazılı, sözlü ve görsel biçimde gerçekleşmekteydi. Yazılı bilgi kaynağı olarak kitap; tamamen elde üretim ile oluşmasının getirdiği sınırlamayla herkesin kolaylıkla ulaşabileceği bir kaynak değildi. Üretimi uzun süren, kısıtlı ve pahalı bir bilgi kaynağıydı. Bu sebeple,”bilgi” sadece belirli bir kesimdeki insanların elindeydi. Matbaanın icadıyla, yazılı bilgi kaynaklarının kolay çoğaltılması ulaşılabilirliği artırmış, “insan” ın pek de önemli olmadığı orta çağ düzeninde kişisel farkındalığın oluşmaya başlamasında önemli bir etken olmuştur. Kısıtlı bilgi aktarımı kırılmaya başlamıştır.

-bilginin kamusallaşması- / ÜRETİM -Yeni Kavramlar-

-MİMARLIK / ÜRETİM

Seri üretimin ilk örneklerinden olan matbaa, bilginin sadece aktarımında değil, üretilme-sinde de önemli bir kırılma noktası oluştur-muştur. Dünyanın farklı konumlarına bilginin kopyasının ulaştırılması, bu farklı konumlardaki bilgilerle birleşip ortaya yeni kavramların, bu-luşların, görüşlerin çıkmasına ön ayak olmuştur. Toplumların, farklı toplumsal sınıfların birbiriy-le olan sosyal-kültürel etkileşiminde değişimin ve gelişimin ilk adımları bu dönemde atılmıştır.

Bu dönemdeki mimarlık anlayışına bakmak için öncelikle mimarlık teriminin bugün içerdiği kavramların o dö-nemde henüz karşılıklarının dahi tam olarak bulunmamasıyla başlamak gerekir. Mimarlık, bu dönemde öznesiz, feodal sistemin elinde olan, belli bir zumrenin gücünü ve kimliğini ifade etmek, toplumsal baskı oluşturmada kullanılan bir sembol olarak tanımlanabilir. Matbaanın getirdiği bilgiyi çoğaltma, yayma ve bunların sonucun-da bir birikim oluşmaya başlamasının yarattığı yeni uyanış ortamında, “birey” kavramının temelleri atılmıştır. Feodal sistem gücünü devam ettirse de, “bilginin kamusallaşması” etkilerini sanat, edebiyat gibi alanlarda gös-termeye başlamıştır. 15. yy dan itibaren mimarlığın da kitaplaşmaya başlamasıyla, belli bir yere/bir coğrafyaya ait mimarlık örneklerinin taşınabilir bir nesne haline gelmesi, mimarlığın ilk kez “yer”den kopmasına yol açar.Bir yapıyı artık gidip yerinde görmeden incelemek mümkündür.

Matbaanın mimarlık üzerine asıl etkileri ise daha geç bir dönemde, 1700-1800 yılları arasında “dergi” basımla-rıyla görülecektir.

SERİ ÜRETİMBİLGİNİN KAMUSALLAŞMASIBİLGİNİN TAŞINMASIBİLGİ ÜRETİMİGELENEĞİN TAŞINMASI“YER”DEN KOPMA

matbaanın icadı

Page 6: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

-Yeni Kavramlar-

HÜMANİZMBİREYSELLİKÖZGÜRLÜKOTONOMİYENİYİ ARAMAELEŞTİRİORANDOĞAESTETİKOTORİTEDEN KOPMABİLİM-SANAT İLİŞKİSİARİSTOKRASİBURJUVAZİ

Vitruvius Adamı, Leonardo da Vinci’nin günlüklerinin birinde bulunan, aldığı notların yanında çizdiği bir eskizdir. 1492 yılında yapıldığı düşünülmektedir. Antik Romalı ünlü mimar ve yazar Marcus Vitruvius Pollio’nun (MÖ.80-15) “De Architectura” adlı eserinde açıkladığı oranlardan esinlenerek yapıldığından, “Vitruvius Adamı” olarak anılır.Resim, iç içe geçmiş bir daire ve bir karenin ortasına çizilmiş, uzuvları açık ve kapalı pozisyonda üst üste geçen bir çıplak erkeği betimler. Bu çizim ve yanındaki notlar sıkça “Oranların Kanunu” ya da daha az sık olarak “İnsanın oranları” olarak anılır. Venedik’te bulunan Gallerie dell’Accademia’da sergilenmektedir.Leonardo da Vinci’nin Vitruvius Adamı, Rönesans döneminde yapılmış örnek bir bilim ve sanat eseri olma özelliğini taşır. Leonardo’nun oranlara duyduğu ilgi ve merakın bir kanıtıdır. Bunun yanında resim, Leonardo’nun insan ve doğayı birbiri ile ilgilendirme-bütünleştirme çalışması için de bir dönüm noktasıdır. Britannica Ansiklopedisi’ne göre Leonardo “insan vücudunun evrenin işleyişinin bir analojisi olduğunu” düşünüyordu. Bununla birlikte Leonardo’nun maddesel varlığı kare, ruhsal varlığı ise daire ile sembolize ettiği ve insanoğlunun iki yönünü çizimde bu şekilde ifade ettiği sanılmaktadır.

Matbaanın getirdiği gelişmeler sonucunda bilginin yayılması, doğru bilgiye ulaş-ma ihtiyacını ve bunun akabinde eleştiri/sorgulama durumlarını doğurmuştur. Kilisenin ve feodal yapının toplum üzerindeki baskısı devam etmesine rağmen, insanların toplum dışında bireyselleşmesi ile düşünce sistemi yön değiştirmeye başlamıştır. Skolastik düşüncenin dinden özerkleşmesi ve yerini özgürlükçü düşünceye bırakması yine bu dönemde ortaya çıkan akımların sonucudur. İnsanın bireyselliğini keşfi ile ortaya çıkan hümanizm kavramı, bu dönemin üretimlerine damgasını vurmuş; sanat, edebiyat, mimarlıkta insan ön plana çıkartılmıştır.

Gelenekten kopma, yeniyi arayış, ve eleştirel bakışla günümüzdeki tanımıyla modernitenin temelleri bu dönemde atılmıştır

rönesans

“rönesans, insanın keşfedilmesidir” - jacob burckhardt

“yeniden doğuş” “insanın kendini keşfi”

Leon Battista ALBERTI Andrea PALLADIO Filippo BRUNELLESCHI Gian Lorenzo BERNINI MICHELANGELO Leonardo DA VINCI

-eski kaynakların yeniden okunması- / Yeni-den üretimRönesans sanatçılarının resim, heykel, mimarlık, edebiyat gibi farklı alanlarda aynı anda çalışan kişiler olması, ve aynı zamanda birer zanaatçı olmaları tüm bu alanların üretim disiplinlerinin birbiriyle kurdukları ilişkiler sonucunda yeni üretim yöntemleri ortaya çıkarmıştır.

Page 7: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

ÜRETİM / MİMARLIK

PERSPEKTİFIŞIK - GÖLGETEMSİLRESİM-HEYKEL’İN YAPI ÖĞESİ OLMASIGELECEĞE YÖNELİK MAKİNE TASARIMLARIÇOKLU DİSİPLİN

Santa Maria Del Fiore - Kubbe1367’den sonra yapımını bir süre Francesco Talenti’nin denetlediği katderali bitiren ve dev kubbesini inşa ederek bugünkü görünümüne kavuşturan Filippo Brunelleschi olmuştur. Onun 1420-1436 arasında gerçekleştirdiği kubbe, Rönesans’ın ilk önemli mimarlık ürünlerinden biri sayılır. 42 m’lik bir açıklığı örten bu kubbe strüktür bakımından sekiz dilimli bir manastır tonozu sayılabilir. Tepesindeki aydınlık feneriyle bu kubbe yalnız Floransa’nın siluetini belirleyen en önemli öğelerinden biri değil, bütün Rönesans kentlerinin ayrılmaz parçası olan benzer kubbelerin de ilk örneğidir.

Yeni bir üretim örneği olarak; Geleneksel kubbe tasarımından kopulmuş,Çift cidarlı bir tasarım ortaya çıkmıştır

Villa Rotanda, Palladio

rönesans

Page 8: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

-Yeni Kavramlar- ÜRETİM / MİMARLIK

AMPİRİK DÜŞÜNCEREALİZMLİBERALİZMSEKÜLERİZMKOZMOLOJİBİLİMSEL YÖNTEMBİLİMİN KESKİNLİĞİMODERN FELSEFEDOĞANIN SINIRLARINI AŞMA

BAROKROKOKONEO-KLASİSİZM

DÜŞÜNSEL ÜRETİM

aydınlanma dönemi“akıl çağı”

Akıl çağı ya da Aydınlama olarak adlandırılan dönem (1650-1800) Batı uygarlığının modern çağa geçişini müjdeleyen önemli bir zihinsel devrim sürecini simgeler. Bugün insanlar düşüncelerini açıkça ifade edebilecek şekilde kendilerini özgür hissedebiliyorlarsa bunu büyük ölçüde Aydınlanma Çağına borçludurlar. Aklın egemen kılınmaya çalışıldığı dönem olan Aydınlanma Çağı mücadeleler çağıdır.Aydınlanma’nın temelleri dünyanın, insanın, başka bir deyişle düşünmenin keşfedildiği Rönesans yıllarında atılmaya başladı. Bu dönem-de başlayan yeni keşif ve icatlar, her türlü insan ve toplum ilişkisine, insanin siyasal, ekono-mik, kültürel duruşuna yansımış; kısaca insan dünyası genişleşmiş ve bu değişimlerin baş aktö-rünün “insan” olduğu anlaşılmaya başlanmıştı. Rönesanstaki “insan” kavramı daha çok doğaya, insanın varlığına odaklanmış durumdayken;aydınlanma çağı insanı doğanın yönlendiricisi, üstün varlık olarak nitelemektedir. İnsan aklı, dünyayı yönlendirebilecek tek şeydir.

Immanuel KANT Réné DESCARTES VOLTAIRE Gottfried Wilhelm LEIBNIZ Isaac NEWTON Galileo Galilei

Page 9: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

aydınlanma dönemi

Page 10: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

-Yeni Kavramlar-

ÜRETİM / MİMARLIK

PROLETERYAKAPİTALİZMMARKSİZMSÖMÜRGESOSYALİZMSERİ ÜRETİMFORDİZMMAKİNELEŞMETİPLEŞME

YENİ YAPI TİPLERİ TOPLU KONUTTREN İSTASYONUDEMİR YOLUKÖPRÜFABRİKAÇELİK CAMBETONKENT TASARIMISANAYİ KENTİ

sanayi devrimi

Aydınlanma döneminde insan aklının ön plana çıkması, insan aklının kutsal denilebilecek bir noktaya gelmesi ve bir nevi insanın tanrısallaşması; dolayısıyla insanın çevreye hükmetme isteği üretimi hızlandır-ma, istediğini, istediği zamanda elde etme isteği doğurmuştur. İnsanın bu isteği ise buhar makinesinin icadıyla gerçekleşmeye başlamıştır. Artık üretim seri ve kontrollü bir şekilde gerçekleşiyordur. Elbette zaman ve çevresel koşullara bağlı olmadan hızlı ve efektif üretimin gerçekleşmesi yaşamsal ve ekonomik dengeleri pek çok ölçüde değiştirmiştir. Artık üretimin tarım odaklı olmaması ve ekonominin toprağa bağımlı olmaması kent yaşamının önem kazanmasına ve kente göçlere neden olmuştur. Bu bağlamda artan kent nüfusu yeni mimari çözümlere duyulan ihtiyacı da peşinden getirmiştir. Seri üretimin getirdiği fabrika kavramı ve bu fabrikalarda çalışan eski tarım işçileri, yeni pröleterya sınıfının barınma ihtiyaçları yeni yapı türleri ve kent organizasyonları gerektirmektedir. Eski kentlerin yetersiz kalması dolayısıyla gelişen bölge-lerde yeni kentlerin oluşması dönemin ihtiyaçlarına uygun olacak şekilde “pazar” ve “fabrika” oluşumlarını merkeze alacak şekilde üretim odaklı mimari çözümle-ri de beraberinde getirmiştir.

Page 11: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

crystal palace

eiffell kulesi

Penn Tren İstasyonu

sanayi devrimi

Page 12: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

Sanayi devriminin getirdiği anında üretim, anında sonuç anlayışı sanatı da etkilemiş ve bu zamana kadar çevreden esinlenmekte olan sanatın hızlı üretimi söz konusu olmaya başlamıştır. Sanayi devrimine kadar özellikle resim ve heykel sanatında rönesansta çevreyi gözlemleme, algılama; doğadan esinlenip doğayı yeniden üretme olarak ortaya çıkan sanat daha sonra aydınlanma döneminde doğanın çözümlenip, anlaşılması bir sistematiğe oturtularak insan aklının üstün kılınmasıyla beraber insanı, doğayı yeniden üretip, yorumlaya-bilecek tanrısal bir noktaya getirme güdüsündedir. Bu noktada sanayi devriminin getirdiği makineleşme sanat alanında da kendini göstererek bu yeniden üretim sürecini hızlandırıcı ve “seri”leştirici bir faktör olarak fotoğraf makinesini ortaya çıkarmıştır. Doğayı gözlemleyen ve sistematikleştiren insan artık doğa tasvirini çok daha kısa sürede gerçekleştirebilmekte ve bunu mükemmel bir kopya olarak makine üretimine dön-dürerek sanatı kendi yarattığı yapay çevreye oturtabilmektedir.

-Yeni Kavramlar-

ÜRETİM / MİMARLIK

YENİDEN ÜRETİMSAHNEYAPAY ÇEVREIŞIKGÖLGE

BELGELEMETASARIM ARACIDOLULUK-BOŞLUK“YER”DEN KOPMAÇOĞALTMABİLGİNİN GÖRSEL İLETİMİ

fotoğraf

Page 13: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

Fransız ihtilali sonucu oluşan milliyetçilik akımı, İtalya ve Almanya’nın bütünleşmesini sağlamış, Sanayi devrimi sonucu oluşan ham madde ve işçi ihtiyacı sonucunda oluşan sömürgecilik ise ekonomik çatışmaları beraberinde getirmiştir. Avrupa coğrafyasının içinde bulunduğu bunalım ortamı, sonunda 18 milyon kişinin ölümüne sebep olan bir dünya savaşına yol açmıştır. Savaş süresince ve sonunda oluşan sosyal, politik, tekno-lojik gelişmeler, insan yaşantısında keskin değişimlere sebep olmuştur. Savaş sırasında yaşanan yıkımlar ve kayıplar geçmişin savaşa götüren düşüncelerinden arınıp yeni sistem-ler arayışına götürmüştür.

Savaş sonrası yaşanan buhranlarla birlikte değişen toplum anlayışı sanatta ve mimarlıkta da yeni arayışlara götürmüştür. Savaş öncesi sanat ve mimarlığın ya-şanan buhranlar ve değişen toplumsal dengeler ve dinamikler ışığında tamamen reddedilmesi, artık anatın rönesansta olduğu gibi küllerinden yeniden doğması değil sanat kavramının en baştan yeniden oluşturulması gerektiği düşüncesi oluşmaya başlamıştır. Buna bağlı olarak yeni sanat anlayışı artık eskinin estetik ve güzellik anlayışından değil toplum ihtiyaçlarından ve kaygılarından beslenmesi, üremesi gerektiği anlayışı oluşmuştur. Bu ihtiyaçlar fonksiyonalizm kavramının temellerini oturtmuştur. Buna bağlı olarak eskiden yeniden keşfedilen ve üretilen malzeme artık bir ürün değil, sanata ve mimariye yön veren formun ortaya çıkma-sında belirleyici bir faktör olan üretim malzemesi halini almıştır. Buna bağlı olarak eskinin “süslü” formları değil daha basit geometrik formlara gidilmiş ve yerleşmiş estetik anlayışından bağımsız kullanım odaklı bir fonsiyonalizm ortaya çıkmıştır. Basit, geometrik formların kullanımı sanatın ve mimarlığın evrenselleşmesi fikrini ortaya atmış, bu durum da ilk mimarlık manifestolarının ortaya çıkışını getirmiştir. Le Corbusier’nin belirlediği mimari kurallar modern mimarinin ve rasyonalizmin uzun bir süre temellerini oluşturmuş, mimarlığa yön vermiştir. Bunun yanında evrenselleşme düşüncesi sanat anlayışına da yön vermiş ve herkes için sanat kavramını ortaya çıkarmıştır. Sanatın artık belli bir kesime hitap eden, belirli bir zümrenin tekelinde bir olgu olmaması gerektiğini savunan sanatçı ve düşünürler, tasarım ürünlerinin ekonomik ve kolay üretilebilir olmasına özen göstermişler, seri üretimin artık sanattan bağımsız olamayacağına dair manifestolar yayınlamışlar-dır. Bunun yanında sanatın daha üstün bir kavram olduğunu ve toplum yaşamına indirgenemeyeceğini düşünen mimar ve sanatçılar sürreal akımların temellerini atmış resim ve mimaride alışılmış, bilinen tanımlı formlardan uzaklaşarak resim heykel gibi sanat dallarında bilincin dışa vurumu gibi düşünceler ortaya atılmış; mimarlıkta ise organik, tanımsız formları tercih eden ve heykelsi yapı üretimi tanımını karşılayabilecek tasarımları ortaya koyan Gaudi gibi döneme damgasını vuran mimarlartar ortaya çıkmıştır. Fakat dönemin karakterini yansıtan akımlar rasyonalizm çerçevesinde toplanmıştır.

-Yeni Kavramlar-

SANAT AKIMLARI-Dadaizm-Ekspresyonizm-Fütürizm-Kübizm-Sürrealizm

FONKSİYONALİZMRASYONALİZMMODERNİZMPÜRİZMDE STIJLBRÜTALİZMKONSTRUKTİVİZM

POLİTİK AVANGARDESTETİK AVANGARD

I. Dünya Savaşı

Page 14: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

ÜRETİM / MİMARLIK

BAUHAUSSÜSTEN ARINMAFONKSİYONA YÖNELİK ÜRETİMBİÇİM - İŞLEVSADELEŞMİŞ BİÇİMSERİ ÜRETİMBAĞLAM

I. Dünya Savaşı

Page 15: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

II. Dünya SavaşıI. Dünya savaşının üzerinden yarım asır bile geçmeden ve yarattığı buhranların etkileri hala devam ederken patlak veren ikinci dünya savaşı dengeleri tekrardan değiştirecek bir durum ortaya çıkarmıştır. I. Dünya savaşının yarattığı evrensellik etkilerinde ve teknolojik gelişmelerin de bu arada oldukça gelişmesiyle II. Dünya sava-şı pek çok milletin yer aldığı çok daha yıkıcı bir savaş olmuştur. 1939’da patlak veren savaş 1945 yılına kadar 6 yıl sürmüş, 100 milyondan fazla askeri gücün yer aldığı bir savaştır. Milletlerin bütün bilimsel güçlerini kullandığı yıkımları sadece askeri anlamda olmayıp sivil topluma ve yaşama da oldukça zarar vermiştir. Nükleer güç ve soykırım gibi kavramların dahil olduğu savaşta 40 ila 50 milyona yakın asker ve sivil hayatını kaybetmiştir.

II. Dünya savaşından sonra toplumsal ve yaşamsal dengelerin değişmesi, önceki savaştan çok daha büyük kayıpların yaşanması, pek çok kentin tamamen yok olması gibi durumlar dünya çapında ciddi bir karamsar hava yaratmıştır. Yeniden düzenlenecek kentler, kaybolan tarihi yapıların rekonstrüksiyonlarının yapılma ihtiyacının duyulması ve bu karamsarlığın getirdiği etkiler altında sanat ve mimarlık kavramları yeniden büyük; kökten bir değişime uğramıştır. Savaş öncesi mimarlık olgusuna hakim olan rasyonalizm ve modernizm düşüncesi popüleritesini yitirmiş hatta reddedilmesi gereken tehlikeli bir düşünce sistemi haline gelmiştir. Modernizmin getirdiği evrensellik, mekan, mimarlığın nesneler üzerinden yürüyen tasarım anlayışı ve bunların kent içerisinde yarattıkları hiyerarşi, bitmiş tekil bir nesne üreterek mükemmeliyetçi bir yaklaşım içerisinde olması gibi konuları kabul etmeyerek bunların yerine kişilikli yerine özgü, tek ve özel kentle yoğun ilişki içerisinde olan, kent planlaması ile arasındaki sınırı kaldırarak kent ölçeğinde çalışma, kent yaşamında sınırlar, sokaklar, mahalle gibi hiyerarşik kavramları ön plana alarak mimarlığın ölçeğini büyüten kavramları kabul etmişlerdir. Bu düşüncelerle birlikte ortaya çıkan post-modernizm tam anlamıyla bir modernizm eleştirisi yapmış modernizmin geçmişin dogmatizmini redderken zaman içerisinde koyduğu kurallar, sınırlar ve hiyerarşik ilişkilerle kendi dogmatizmini yarattığını; mimarlığı evrenselleştirerek kimlik kaybına uğrattığına yerine özgü olma ve özel olma durumunu kaybettridiğini savunmuşlardır. Post-modernizmi tanımlayan ve açıklayan mimarlık tarihçisi ve eleştirmen Charles Jencks modernizmin öldüğünü ve kısıtlayıcı bir sistematik olduğunu savunurken post-modenizmi manifestolaştırmış ve mimarları modernist ve post-modernist olarak sınıflandırmıştır. Post-modernizmin yaygınlaşmasıyla birlikte mimarlık nesneler üzerinden üretmek ve yeni bir nesne üretmek kapsamından çıkmış daha düşünsel bir boyut kazanmış ve nesne ortaya koymadan önce geniş bir ölçekte kent ve kentli yaşantısına dair düşünce üretimine dönüşmüştür. Modernizme kıyasla, toplumun estetik taleplerine hitap etmeye yönelen post-modernizm, değişen üretim dengeleri ve hizmet sektörünün önemli bir etken olmasıyla üretim - tüketim dengeleri içerisinde taleplere cevap veren daha pazarlamacı bir mimarlık anlayışı yaratmıştır.

Page 16: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

-Yeni Kavramlar-

POST-MODERNCEPHE OLUŞTURMAARAYÜZKİMLİKTARİHÇİ YAKLAŞIMBAĞLAMCI YAKLAŞIMGEÇ MODERN

KURUMSAL AVANGARD

ÜRETİM / MİMARLIK

KARMAŞATÜKETİMPAZARLAMAÜTOPYADİSTOPYAKENT TASARIMI

1966 yılında mimarlık alanında yepyeni bir dönemi başlatan iki önemli olay meydana gelmiştir. Amerika’da Robert Venturi’nin “Complexity and Contradiction in Architecture” (Mimarlıkta Karmaşa ve Çelişki), İtalya’da da Aldo Rossi’nin “The Architecture of the City-Architettura della Citta” (Kentin Mimarisi) adlı kitapları yayınlanmıştır.

Venturi kitabına “Ben mimarlıkta karmaşıklık ve çelişkiyi severim” sözleri ile başlamıştır. Modernizmin yalınlığının karşısına çeşitlilikle çıkmış, yalın, idealist, ilginç, öncül ve yenilikçi olanın yerine karmaşık, çarpıtılmış, anlamı belirsiz olanı seçtiğini belirtmiştir. Anlam açıklığından çok anlam zenginliğine önem veren Venturi, Mies van der Rohe’nin “az çoktur” sözünü eleştirerek “az, sıkıcıdır” demiştir. Yalınlık Venturi’ye göre basitliğe yol açar, karmaşıklık ve çelişki olmadığında yalınlık yavanlıkla sonuçlanır.

Rossi’nin kitabından ise toplumun belleğinde yer laan tiplerin yeniden yorumlanmasını içeren, kalıcı formların zamanla yeni kullanım ve anlamlara tolaçacağı düşünceleri yer almıştır. Bu iki kitap mimarlıkta post-modernizmin kapılarını açmıştır.

Robert VENTURI

Aldo ROSSI

archizoom archigram

II. Dünya Savaşı

Page 17: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

Bilgisayar KullanımıYakın çağımızın belki de en önemli buluşu olan bilgisayar, insanlığın hayatına girdiği süreçten itibaren hemen her sektörde ilerlemede belirleyici faktör olmaya başlamıştır. Soğuk savaş döneminde ortaya çıkan uzayda yer edinme ve savunma tekno-lojileri bilgisayarın günümüzdeki konuma gelmesinde en büyük role sahiptir. Teknolojik gelişmelerin büyük bir ivmeyle katlanarak arttığı günümüzde, bilgisayarlar artık hayatımızın değişmez bir parçası haline gelmiştir. Her türlü verinin sanal ortama taşınması, bu ortamda işlenmesi, değişmesi, gelişmesi üretim dinamiklerini, bilgi alışverişini kökten bir değişime uğratmıştır.

Xerox, IBM gibi firmaların kurulmasıyla bilgisayar, federal hüku-metlerin denetiminden çıkıp, ticari bir araç haline gelmiştir. 1960 lardaki toplumsal hareketlerin de etkisiyle yeni bir söz söyleme ortamı oluştu. Özellikle IBM, bu dönemde devlete karşı aldığı tavır-la anılmaktadır. Mimari üretimin bilgisayarla olan ilk deneyimi ise IBM ve SOM (Skidmore, Owings & Merrill/ mimarlık-mühendislik şirketi) ortak çalışmasıyla ortaya çıkan, tasarım süreçlerini hızlan-dırmaya yönelik çizim programları / plotterlarla olmuştur.

Üretim sürecine bilgisayarın dahil olması, özellikle hız ve aynı süre içinde üretim niceliğinin ve niteliğinin artmasına sebep olmuştur. Kağıt, kalem, maket kullanımının yanına sanal ortamdaki geri alınabilir-değiştirebilir-kolay hızlı kopyalanabilir bir araç olarak bilgisayarın dahil olması bu artışı tetiklemiştir. İlk zamanlarında her ne kadar olanaklar kısıtlı da olsa, hesaplama / çizim / temsil konularında bilgisayar, mimarlara yeni bir dünyanın kapısını aralamıştır

-Yeni Kavramlar- ÜRETİM / MİMARLIK

SANAL ORTAMSAYISAL TASARIMALGORİTMADEMOKRATİKLEŞMEHACKBYTE

HIZSERİ ÜRETİMSANAL ÜRETİMKONTROL

Page 18: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

-Yeni Kavramlar- ÜRETİM / MİMARLIK

CADBIMPARAMETRİK TASARIMALGORİTMİK TASARIMTÜRETİCİ SİSTEMLERİNTERAKTİVİTEDİSİPLİNLER ARASI DİSİPLİNLER ÖTESİKONTROL

KONTROLBIMSANAL ÜRETİMFİZİKSEL ÜRETİM3D-PRINTSERİ ÜRETİMNİCELİK / NİTELİK

Sayısal ModellemeBilgisayarın mimarlık üretiminde kullanılması, çizim prog-ramlarının yazılmasıyla başlamıştır. Bunu takip eden zaman içerisinde CAD (Computer Aided Design) kavramı ortaya çıkmıştır. CAD, kabaca; biligisayar platformu üzerinde tasarımı yaratmayı, değiştirmeyi, analiz etmeyi ve optimizasyonu sağlayan programlar bütünü olarak tanımlanabilir. Tasarımın 2 boyutlu veya 3 boyutlu olarak ele alınması, mimari üretim-de daha önce yapılması mümkün görünmeyen tasarımların çıkmasına sebep olmuştur. Buna ilk örnek olarak aslen bir ae-rodinamik/uçak tasarım programı olan CATIA’nın Frank Gehry tarafından mimari tasarım amaçlı kullanılmasıyla ortaya çıkan alışılmışın dışında, fütürist formlar barındıran yapılar verilebilir (Bilbao Guggenheim Müzesi). Sayısal modellemede özellikle son yıllarda devrimsel denilebilecek BIM (Building Information Modelling) kavramı, ve bunu kullanan yazı-lımların ortaya çıkması ise mimarlara yapıyı sanal ortamda çevresel, fiziksel tüm verilerle inşa etme fırsatı vermektedir. Çıkabilecek sorunları önceden görme olanağını artırması, maliyet analizleri, enerji modelleri, güneş/gölge analizleri, mimari ürünün tasarımında üretim sürecine direkt olarak etki etmeye başlamıştır. Parametrik tasarım, türetici sistemler, algoritmik tasarım gibi işin içine mühendisliği, çoklu disiplinli çalışmaları sokan yeni olguların girmesiyle mimari üretim ve bilişim buluşması sağlanmıştır. Sürecin kontrolü mimarlara geniş olanaklar vermektedir.

Page 19: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

Sayısal Modelleme

Page 20: 15. - 21. yy TARİHSEL KIRILMA NOKTALARI ÜRETİM … · 2014-05-27 · dan kaynaklanmaktadır. Tapınak, mezar ve saray yapıları dinin ve devletin yücelik ve kudretini dile getirmektedir

Sosyal Medyaİnternet kullanımın toplumsal yaşamının bir parçası olmasıyla birlikte kamusal alan sanal ortama taşınmış her zaman, her yerde ulaşıla-bilir bir noktaya gelmiştir. Bu ulaşılabilirlik kamusallığın artması ve bireysel ölçekte bile bir globalizm yaratmıştır. Bilgi akışının çok hızlı ve güvenilirliği düşük bir şekilde gerçekleşmesi tek tip ortamlar ve bireyler oluşmasına sebep olmuştur. Bu durum standartlaşan insan profilleri içerisinde kaybolmuş kişiliklerin bireyselleşme ihtiyacını arttırmış ve yeni bir “ben merkezci” bireycilik kavramı oluşmuştur.

Çok fazla bireyin aynı anda ortada olması insanın egosunun, kişiliğinin önüne geçmesine ve sürekli bir gösteri halinde olmasına sebebiyet vermiştir. Guy Debord’un Gösteri Toplumu kitabı bu durumu anlatan ve dönem ruhunu gözler önüne seren bir eser olarak sanat ve mimarlık camiasında ön plana çıkmıştır. Bu gösteri toplumu post-modernizm-den beri belirgin olarak kitlesel bir hareket yaratmış akımın olmayışı sebebiyle pazarlayan mimariyi benimsemiş; kendilerini sunmaları için yaratılan daha gösterişli, daha interaktif ve bütüncül yapıların esiri olmuştur. Bu durum bir fonksiyon için çalışan yapılar döneminin bittiğinin sinyallerini vermiş, kompleks yapıların ön plana çıkmasına neden olmuştur. Tek bir işlev altında gelişip, kurgulanan, özelleşen ya-pılar popüleritesini yitirmiş; Pek çok fonksiyonu içerisinde barındıran AVM, ticaret - ofis, home - ofis, folding architecture gibi kavramları ortaya çıkarmıştır.

Toplumu adeta bilgi tecavüzüne uğratan sosyal medya mimarlıkta her şeyi kolay ulaşılabilir, elde edilebilir hale getirme yönünde bir ilerlemeye sebep olmuştur. Bu durum kentsel ölçekte de kendini göstermiş, hızlı ve kolay ulaşım; kentsel alana kolay ulaşılabilirlik gibi kavramlar her zaman olduğundan mimari anlamda çok daha yön verici olmuş, kurgulanan her yapının ulaşım yollarıyla bağlantısı yönlendirici bir tasarım kararı haline gelmiştir. Bu yoğun hız arayışı ve bu konuda yaratılan ihtiyaç, kentsel deneyimleme kavramını baltalamaya başlamış ve kent metro ağları, otobanlar arasında sadece ulaşılacak noktalardan ibaret algılanmaya başlanmıştır. Bu kent algı-sındaki düşüş kent planlamasında da değişen bir anlayış oluşturmuş, silüet, düzenleme, kamusal alan gibi kavramlar işlerliğini yitirmiş sadece varılan noktadaki ambiyans odaklı tasarımlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu durum mimarlıkta deneyim kavramını çevresinden koparmış ve adeta bir her yerden ulaşılabilen, her şey olabilen ve her isteğe yanıt verebilen sosyal medyanın somutlaşmış bir örneği olan yapılar ortaya koymuştur.

Sosyal medyanın nesnel olarak kamusal alanın yerini alması mimar-lıkta da kendini göstermiş, kamusallık insanları çeken, her isteğe yanıt verebilen ve insanların kendilerini gösterdiği hizmet odaklı bir sisteme dönüşmüştür.