20090165 yunus akdaş küresel isinma

Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

SonLise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

KYOTO PROTOKOLÜ

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve

Sözleşmesi


Kyoto Protokolü, sera etkisi yaratan gazların salınımını sınırlamayı ve azaltmayı hedefleyen uluslar arası bir anlaşmadır. Bu protokol, 11 Aralık 1997 tarihinde Japonya’nın Kyoto kentinde düzenlenen bir zirvede oluşturulmuştur. Uzun süreli çalışmalardan sonra protokol ancak 2005 yılı Şubat ayında 55 ülkenin protokole onay vermesi ile yürürlüğe girebilmiştir.16 Şubat 2005 tarihi itibariyle Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi adıyla anılmaktadır.

Atmosfere en fazla sera gazı salarak kirleten Amerika Birleşik Devletleri çıkarlarının önce geldiğini belirterek Kyoto Protokolüne imza atmamış ve bu protokolün dışında kalmıştır.


TÜRKİYE NEDEN KATILMIYOR?

Birleşmiş Milletler (BM), iklim değişikliğini önlemek için sera gazı salınımında kısıtlama hedefleyen Kyoto Protokolü'nü 1997'de gündeme getirmesine karşın Türkiye, ekonomik gelişme gerekçesiyle protokole taraf olmuyor. Türkiye, protokole imza attığı anda sanayisine çekidüzen vermek zorunluluğu yanında kömür kullanımından da büyük ölçüde vazgeçmek zorunda kalacak.

Kyoto Protokolü, her ülke için, sera gazı seviyesinin 1990'dakinden yüzde 5 aşağı çekilmesini öngörüyor. ABD ise AB ülkelerince imza atılan Kyoto Protokolü'nü, dünyadaki en büyük sera gazı üreticisi olmasına rağmen imzalamıyor. Türkiye için Kyoto Protokolü'nü imzalamaktaki temel sıkıntıyı ise, sera gazında düşüş sağlaması şartı ve ekonomik koşullar oluşturuyor. Türkiye, 1990'dan bugüne artan sanayi tesisleri ile ekonomik büyümesini sürdürürken, buna paralel olarak dünya atmosferine her geçen gün artan miktarda sera gazı salıyor.


Bu anlaşmanın doğum yeri olarak neden Kyoto seçildi?

Çünkü; Japonya’nın eski başkenti Kyoto başlıbaşına bir doğa harikasıdır. Bu sözleşmenin ruhuna daha uygun birkent olamazdı, dedirtecek kadar güzel

doğaylauyumlu bir yerdir. Adeta sözleşmeyle

amaçlanandünyanın bir modeli gibidir, KYOTO.


DÜNYADA

NELER

OLUYOR?Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

GRÖNLAND ERİMEKTE . . .


Kuzey Yarımküre’ninen büyük buz kütlesi olan Grönland adası,küresel ısınmanedeniyle eriyor.

Grönland kütlesininerimesi, düşükseviyedeki sahil şeridinde bulunanyerleşim yerlerininsular altındakalmasına neden

oluyor. Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

GRÖNLAND ERİMEKTE…Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

HOLLANDA TEHLİKE ALTINDA . . .


Ülke topraklarının önemli bir bölümü deniz seviyesi altında olan Hollanda’yı küresel ısınma kaygısı sardı. Deniz seviyesinin yüzyıl içerisinde yükselecek olması nedeniyle ülkenin kıyı açıklarında dalgakıran suni adalar yapılması planlanıyor.


ARJANTİN DE ETKİLENİYOR . . .


Küresel Isınma , buzullarıyla ünlü Arjantin’i

etkisi altına aldı. Logo Argentino şehri

bugüne kadar buzullarıyla turistleri kendine

çekerken, artık turistler dev buzulların

sıcaklığın etkisiyle yıkılmasını izlemek için

şehre gelmekteler.


ALPLER’DEKİ BUZULLAR

22.YÜZYILI GÖREMEYECEK …


Küresel Isınma nedeniyle Alp Dağları’ndaki

buzulların yüzde 70’inin bu yüzyıl içinde eriyeceği

tahmin ediliyor.


Ekvator çevresindeki az sayıda zirve buzulları, ne yazık ki 22. yüzyılı

göremeyecek. Afrika’nın iki yüksek tepesi Kilimanjaro ve Kenya Dağları 25-

50 yıl içinde tümüyle eriyecek.Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

Kilimanjaro’nun karları eriyor

5.893 metre yüksekliğe sahip Kilimanjaro, Afrika'nın en yüksek dağı.


TÜRLERYOK OLUYOR . . .


** Bilim adamları yeryüzündeki iklimsel değişimler nedeniyle mevcut canlı türlerinin dörtte birinin 2050 yılında soyunun tükenmiş olacağı uyarısında bulunuyor.

** Birleşmiş Milletler Biyoçeşitlilik Konvansiyonuna göre , dünya , dinozorların soyunun tükenmesinden bu yana en büyük tehlike ile karşı karşıya. Bilim insanları küresel ısınma etkilerinin yeryüzünde meteor çarpmasından bile daha büyük bir etki yapacağını belirtiyor ve uyarıyor, dünya, tarihinin en hızlı yok oluşuna doğru sürükleniyor.


**Dünya son 500 yılda 844 bitki ve hayvan türünü kaybetti. Bu kayıpların kimi çevre kirliliği ve canlıların doğal ortamlarının insanlar tarafından yok edilmesi , kimisi de etkilerini son 30 yılda daha çok hissettirmeye başlayan küresel ısınma yüzünden yaşandı. Soyları tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan bazı hayvan türleri yaşamlarını devam ettirebilmek için bazı davranış değişiklikleri gösteriyor. Bazı türler ılıman bölgelerde yaşamak için daha kuzeye göç ediyor. Kiraz ağaçları ve üzüm bağları daha çabuk çiçek açıyor.

**Bazı kuş türleri ise 35 yıl öncesine oranla 9 gün daha erken yumurtlamaya başladı.


ORMAN YANGINLARI ARTACAK . . .


**Amerikalı bilim

araştırmacıları küresel ısınmanın orman

yangınlarını tetiklediğini

vurguluyor. Son yıllarda yaz

sıcaklıklarının yükselmesi ,

orman yangınlarının da sayısını arttırıyor.


2050’de su krizi geliyor…


**2050 yılına gelindiğinde

dünya nüfusunun

9.3 milyara ulaşmasının

beklendiği ve iklim

değişiklikleri yüzünden 60

ülkede toplam 7 milyar insanın su kıtlığı

yaşayacağı bildirildi.


BÖCEKLER ÇOĞALACAK . .

. Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

**Bilim adamlarına göre , küresel

sıcaklıkların artması böcek populasyonunun artmasına

yol açabilir. Bu sürecin insanların yaşamını tehdit edeceği ön

görülüyor.

**2070’te Türkiye genelinde sıcaklık 6 dereceye kadar yükselecek , Karadeniz Bölgesi dışında yağışlar iyice azalacak.

Ekosistem değişince, birçok canlı türü de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak.


KÜRESEL ISINMA KÜRESEL KITLIK GETİRECEK . . .


Uzmanlar, iklim değişikliklerinin

yükselttiği sıcaklara uyum sağlayan yeni tohumlar tasarlanmazsa, üretimin düşeceği ve

kitlesel açlıkların baş

göstereceğini savunuyor.


KASIRGALAR ARTACAK . . .


*** Bilim adamları tarafından , geçen yıl Amerika’nın New Orleans Kentini

yerle bir eden Katrina gibi kasırgaların küresel ısınmadan kaynaklandığı ifade

edildi. Uzmanlar , deniz suyunun ısınması sonucu kasırga sayısının son

35 yılda iki kat arttığını belirtiyor.


** Bilim adamları küresel ısınmanın 2100’den itibaren Dünyanın yarısına yakınında görülmemiş kuraklıklara yol açacağını öngörüyor. Yağmurun azalması birçok fakir ülkede hayvancılık için büyük önem taşıyan otlakların kurumasına da yol açacak. Otlakların kuruması , hayvanların ölmesine ve hayvancılıkla geçinen göçerlerin açlıkla karşı karşıya kalmasına neden olacak.

**Küresel Isınma bilim adamlarının deyimiyle Yerkürenin birçok bölgesinde tarım faaliyetlerinin durmasına neden olacak. Birçok bölgede tarımın yapılamaz hale gelmesinin insanları göçe zorlayacağı ve bu göçün insanlık tarihinde görülmüş en büyük yer değişimi olacağı öngörülmektedir.

**Küresel Isınma yağış ve buharlaşma dengesini de değiştirecek. Küresel Isınma bir tarafta deniz suyu seviyesinin yükselmesi ve aşırı yağışlar nedeniyle sel baskınlarının yaşanmasına , diğer tarafta aşırı buharlaşma nedeniyle kuraklığa sebep olacak. Dünya coğrafyasının kuzeyinde ve batısında sel felaketleri yaşanırken , güney ve doğu bölgelerde kuraklık ve su sıkıntısı baş gösterecek.


KÜRESEL ISINMA SEL BASKINLARINA YOL

AÇACAK.Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

KUM FIRTINALARI

MEYDANA GELECEK . . .


TÜRKİYE’DE NELER

OLACAK?Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

ATO’nun hazırladığı

rapora göre

Türkiye küresel

ısınmada riskli

bölgeler arasında

yer alıyor.Türkiye’de kuraklaşm

a ve susuzluk artacak.Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

Son 70 yılda kaydedilen sıcaklık verilerine göre ;

Türkiye’nin yıllık ortalama sıcaklıkları artma eğiliminde.

Özellikle Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu

bölgeleri.Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

Dünya Yaban Hayatı

Koruma Fonu

raporuna göre

Türkiye’de 40ºC

mevsim normali

sayılacak.Akdeniz’de tarım alanı kalmayaca

k!Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

Yüksek sıcaklıklarla

birlikteorman

yangınları ve tarımsal hastalıklar artacak.


Küresel ısınma durdurulamazsa Türkiye’de kış

mevsimi ortadan

kalkacak!


Yağışlar azalınca

başta GAP

bölgesi olmak üzere baraj

göllerinde seviye düşecek. Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

Isınmayla birlikte su akıntıları değişecek ve balıkların göç

yolları bozulacak.


Küresel ısınma ile başlayan

kuraklık 100 yıl içinde ülkemizi Kuzey

Afrika’ya çevirecek.


Düzensiz, ani, şiddetli yağışlar, seller, heyelanlar

ve hortumlar görülecek!


Yaz yerine bahar turizmi yapılacak.Güneybölgeleri turizmi kuzeye kayacak. Akdeniz

yerine Karadeniz öne çıkacak.

İnsanlar

kuzeye yerleşmeye çalışacak.


Deniz seviyesinin 2100 yılına kadar 100 cm

yükselmesi

bekleniyor.


Sadullah Paşa ve Amcazade HüseyinPaşa yalıları gibi

deniz kenarındaki yalılar sular

altında kalacak.


Deniz seviyesindeki yükselmelerle birlikte

kıyı şeridi, tarım alanları, plajlar ve limanlar kullanılamaz hale

gelecek.


Van Gölü küresel ısınma durdurulamazsa kuruyacak ve bu

halinden eser kalmayacak!..


Sokaklarda posterlerde radyoda ve televizyonda SUYU

DUYARLI KULLAN uyarıları olduğunu hatırlıyorum

Ama hiçkimse bu uyarıları önemsemedi

Suyun sonsuza dek var olacağını sandık...

Sokaklarda posterlerde radyoda ve televizyonda SUYU

DUYARLI KULLAN uyarıları olduğunu hatırlıyorum

Ama hiçkimse bu uyarıları önemsemedi

Suyun sonsuza dek var olacağını sandık...

Şimdi iseTüm nehirler,göller,barajlar ve

yeraltındaki su yatakları ya kurudu yada kirlendi...

Şimdi iseTüm nehirler,göller,barajlar ve

yeraltındaki su yatakları ya kurudu yada kirlendi...

Eskiden yetişkin bir insanın günde 8 bardak su içmesi tavsiye edilirdiŞimdi ise

Benim sadece yarım bardak su içmeme müsaade ediliyor.

Eskiden yetişkin bir insanın günde 8 bardak su içmesi tavsiye edilirdiŞimdi ise

Benim sadece yarım bardak su içmeme müsaade ediliyor.

Biz şimdi bir kere giyilip atılan giysileri giymek zorundayız ve bu da çöp miktarını arttırıyor....

Biz şimdi kanalizasyon sistemi susuzluktan çalışmadığı için fosseptik

kullanıyoruz...

Biz şimdi bir kere giyilip atılan giysileri giymek zorundayız ve bu da çöp miktarını arttırıyor....

Biz şimdi kanalizasyon sistemi susuzluktan çalışmadığı için fosseptik

kullanıyoruz...

Yeryüzünde, şimdi doğanın tahribatının dönüşüolmayan bir seviyeye ulaşmasından dolayı kısa süre içinde yaşamın

mümkün olmayacağına kesinlikle inanıyorum...

Yeryüzünde, şimdi doğanın tahribatının dönüşüolmayan bir seviyeye ulaşmasından dolayı kısa süre içinde yaşamın

mümkün olmayacağına kesinlikle inanıyorum...

***Enerji koruyucu lambalar satın almak aydınlatma maliyetini yüzde 75 azaltır. Enerji dostu ampuller kullanılmalı.***Floresan lambalar, normal lambalardan 5 kat az enerji tüketirler.***Odadan ayrılınca lambalar kapatılmalı ve daha iyi çalışması için kuru bezle temizlenmeli. Kirli ve tozlu lambalar yüzde 25 daha çok enerji tüketir.*** Klima yerine vantilatör kullanılmalı.*** Evler ısı kaybına yalıtılmalı.*** Eşyalar, radyatörleri kapatmayacak

şekilde yerleştirilmeli.


*** Güneşi bol yerlerde sıcak su gereksinimi güneş enerjisinden sağlanmalı.*** Televizyonlar bekleme konumunda bırakılmamalı.*** Bozuk tesisatlar onarılmalı.Dakikada 50 – 100 damla su akıtan bir musluktan ayda 750 – 1500 litre suyun ziyan edildiğini unutmayınız.*** Diş fırçalama, bulaşık yıkama ve tıraş esnasında musluk açık bırakılmamalı.*** Duş yapmak için ortalama 5 – 6 dakika yeterlidir. Böylece duş başına 55 litre su tasarruf edilebilir.*** Daha az su tüketen yeni teknoloji klozetler kullanılmalı. Sifonun bir kez çekilmesi ile 10 litre su harcanır. Yeni teknoloji ile yüzde 60 daha az su tüketilebilir. Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

*** Kapı önü, balkon , teras gibi yerlerin temizliğinde su

tutmak yerine süpürge kullanılmalı.*** Bahçelerin sulanması için buharlaşmanın az

olduğu sabah ve akşamüstü saatler tercih edilmeli.*** Arabanızı yıkarken kova ve sünger kulanın. Hortumla yıkama yaklaşık 550 litre su kullanım demektir.***Musluklara ve duş başlıklarına takılan ve su akışını azaltırken basıncı arttıran yeni sistemler kullanılmalı.***Suyu kireç ve bakterilerden arındıran filtreler kullanılmalı.***Bulaşık makinesine koymadan önce yemek

artıkları iyice temizlenmeli.


ÇEVRE ÖRGÜTLERİ, TÜKETİCİLERİ ULAŞIM SEKTÖRÜ KONUSUNDA DA UYARIYOR.***Toplu taşıma araçları tercih edilmeli.***Kısa mesafelere arabayla gitmek yerine yürünmeli.***Kurşunsuz benzin tüketen araçlar tercih edilmeli.***Uzun duraklamalarda aracın kontağı

kapatılmalı.***Aracın hava ve yakıt filtreleri her zaman

temiz tutulmalı.


GÜNDELİK HAYATIN AYRILMAZ BİRPARÇASI HALİNA GELEN

BİLGİSAYARLARIN YARATTIĞIKİRLİLİK DE AZIMSANMAYACAK

GİBİ DEĞİL

***Bilgisayarınızı bekleme konumunda bırakmayın.

***Yazıcıdan kağıt çıktısı almayı en aza indirin.


ÇEVRE ÖRGÜTLERİ TÜKETİCİLERE GERİDÖNÜŞÜMÜ BİR YAŞAM TARZI OLARAK

BENİMSEMELERİNİ, ALIŞVERİŞ SIRASINDA AŞIRI

TÜKETİMDEN KAÇMALARINI ÖĞÜTLÜYOR

***Plastiğin doğada yok olma süresi bin yıldır. Bu nedenle tüketicilerin özenli davranması

gereken konuların başında ambalaj tüketimi gelmektedir.***Geri dönüşüm desteklenmeli. Ambalajında geri

dönüşüm işareti olan ürünler tercih edilmeli.***Az miktardaki alışverişlerde plastik poşet kullanılmamalı.***Şişe ve kavanoz gibi cam ürünler kullanılmalı.


Onların elinden gelen bir şey yoktu iklimler değişirken,

Ama dünya yaşanılmaz haldeyken bizimyüzümüzden

Çözümü de biz bulmalıyız gecikmeden

İklimler değişiyor ya siz ?Lise Fen Bilimleri Zümresi ve Coğrafya Kulübü

20090165 yunus akdaş küresel isinma

Documents