2016 ocak tus 48. deneme sinavi temel bİlİmler testİ …tustime.com/tustime-deneme-48.pdf · e)...
TRANSCRIPT
1DENEME SINAVI – 48
1. Aşağıdaki yapılardan hangisi fossa pterygopalatina’nın
duvarlarını oluşturmaz?
A) Tuber maxillae
B) Lamina perpendicularis ossis palatina
C) Processus pterygoideus ossis sphenoidalis
D) Ala major ossis sphenoidalis
E) Ramus mandibula
2.
I– Os trapezium
II– Os scaphoideum
III– Os capitatum
IV– Os lunatum
Yukarıda verilen kemiklerden hangisi/hangileri art.
radiocarpalis’in yapısına katılır.
A) I ve II
B) II ve III
C) II, III ve IV
D) II ve IV
E) III ve IV
3. Aşağıdakilerden hangisi foramen ovale’den geçen yapıdır?
A) Arteria meningea media
B) Nervus maxillaris
C) Nervus petrosus minor
D) Nervus petrosus major
E) Nervus auriculotemporalis
4. Aşağıdaki yapılardan hangisi diaphragma urogenitale
içerisinde yer alır?
A) Glandula bulbourethralis
B) Glandula vestibularis major
C) Bulbus vestibuli
D) Ductus ejaculatorius
E) Glandula prostatica
5. Epicondylus medialis’te oluşan bir kırık sonucu n. ulnaris’in
yaralanması aşağıdaki kaslardan hangisinin fonksiyonunu
etkilemez?
A) M. palmaris brevis
B) M. flexor digitorum superficialis
C) M. flexor digitorum profundus
D) M. abductor digiti minimi
E) M. interossus palmaris I ve II
6. Aşağıdaki kaslardan hangisi uyluğa adduksiyon yaptırmaz?
A) M. gluteus maximus
B) M. gluteus medius
C) M. pectineus
D) M. gracilis
E) M. adductor magnus
2016 OCAK TUS 48. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları bulunmaktadır.
2 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
7. Sol radix pulmonis üst tarafta aşağıdaki anatomik
yapılardan hangisi ile komşuluk yapar?
A) Oesophagus
B) Vena cava superior
C) Vena azygos
D) Arcus aorta
E) Arteria subclavia sinistra
8. Vena brachiocephalica’yı oluşturan iki ven aşağıdaki
seçeneklerden hangisinde verilmiştir?
A) Vena jugularis interna – Vena jugularis externa
B) Vena jugularis interna – Vena cava superior
C) Vena subclavia – Vena jugularis interna
D) Vena subclavia – Vena jugularis externa
E) Vena subclavia – Vena jugularis anterior
9. Vv. paraumbilicalis’ler nereye açılırlar?
A) V. umbilicalis
B) A. umbilicalis
C) Ductus venosus
D) V. porta hepatis
E) V. cava inferior
10. Aşağıdakilerden hangisi tegmentum mesencephali’de
bulunmaz?
A) Nucleus ruber
B) Lemniscus medialis
C) Lemniscus lateralis
D) Fasciculus longitudinalis medialis
E) Tractus corticonuclearis
11. Aşağıdakilerden hangisi bir paravertebral gangliyondur?
A) Ganglion geniculi
B) Ganglion stellatum
C) Ganglion coeliacus
D) Ganglion oticum
E) Ganglion spinale
12. Aşağıdakilerden hangisi arteria carotis interna’nın bir
dalıdır?
A) Arteria choroidea anterior
B) Arteria cerebri posterior
C) Arteria superior cerebelli
D) Arteria callosomarginalis
E) Arteria inferior anterior cerebelli
13. Plexus brachialis’in truncus superior’u aşağıda verilen
spinal sinirlerden hangileri tarafından oluşturulur?
A) C3–C4
B) C4–C5
C) C5–C6
D) C6–C7
E) C7–C8
14. Aşağıdakilerden hangisi tunica vasculosa bulbi’ye ait bir
yapı değildir?
A) Uvea
B) Macula lutea
C) Choroidea
D) Iris
E) Corpus ciliare
3DENEME SINAVI – 48
15. Aşağıdakilerden hangisi düz endoplazma retikulumuyla
ilgili olarak yanlış bir ifadedir?
A) Hücrede asidofilik boyanan organellerdir.
B) Kalsiyum depolama görevi vardır.
C) Hücre zar proteini üretiminde görev alır.
D) Detoksifikasyonda görev alırlar.
E) Diğer organelleri çevreleyerek lizozomal yıkımında görev
alırlar.
16. Aşağıdakilerden hangisi endokondral kemikleşme için
yanlıştır?
A) Kemiğin epifiz bölgelerinden başlar.
B) Kondroblastların proliferasyonuyla başlar.
C) Kıkırdak dokusunun merkezinden başlar.
D) Kondroblastların su alarak şişmesi hipertrofi zonu olarak
isimlendirilir.
E) Dejenere olan kıkırdak dokusunu osteoklastlar temizler.
17. Hücreden bir vezikülün ekzositozunda vezikül üzerinde
bulunan hangi protein vezikülün hücre zarına tutunmasını
sağlar?
A) t-SNARE
B) v-SNARE
C) NSF
D) SNAP
E) Sintaksin
18. İntrauterin dönemde implantasyonun olduğu
endometriyuma komşuluk halindeki embriyo bölümüne ne
ad verilir?
A) Koryon laeve
B) Koryon frondozum
C) Desidua bazalis
D) Desidua kapsularis
E) Amniyoblastlar
19. Aşağıdaki dermal reseptörlerden hangisi derinin hipodermis
tabakasında izlenir?
A) Merkel
B) Meissner
C) Paccinian
D) Ruffini
E) Krause
20. Aşağıdaki hormonlardan hangisi hipotalamusun
magnoselüler nöronlarından salınır?
A) Gonadotropin salıcı hormon (GnRH)
B) Folikülü uyaran hormon (FSH)
C) Östrojen
D) Vazopressin
E) Melatonin
21. Aşağıdaki hücrelerden hangisi midenin mukozal bezlerinde
izlenmez?
A) Nötral mukus hücreleri
B) Bazik mukuz hücreleri
C) Esas hücreler
D) Goblet hücreleri
E) Oksintik hücreler
22. Bowman bezi adı verilen dallı tübüloalveoler özellikteki seröz
bez yapısı solunum sisteminin hangi bölümünde izlenir?
A) Burun – regio respiratoria
B) Burun – regio olfaktorya
C) Vokal kordlar
D) Vokal kord dışındaki larink bölümü
E) Trakea – bronş bileşkesi
4 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
23. Aşağıdakilerden hangisinin artması, tendondaki aşırı
gerilme sonucu iskelet kasında ani gevşemeye neden olur?
A) γ–motor nöron deşarjının
B) α–motor nöron sinyallerinin
C) Grup Ia afferent sinyallerinin
D) Grup Ib afferent sinyallerinin
E) Hücre içi kalsiyum miktarının
24. Vücutta kreatinin üretiminde herhangi bir değişikliğin
olmadığı kabul edilmek koşuluyla, aşağıdaki durumlardan
hangisinde kreatinin klirensinde azalma görülür?
A) Güçlü sempatik uyarı
B) Plazma hacminde artış
C) Afferent arteriyolde dilatasyon
D) Afferent arteriyolde daralma
E) Plazma albümininde azalma
25. Aşağıdaki gastrointestinal hormonlardan hangisi midenin
boşalma hızını azaltıcı etkiye sahip değildir?
A) Sekretin
B) Motilin
C) Peptid YY
D) Kolesistokinin
E) Gastrik inhibitör polipeptid
26. Sakin solunumda akciğerlerin kompliyans değişikliği
hakkında aşağıdaki solunum parametrelerinden hangisi en
doğru bilgiyi verir?
A) Total akciğer kapasitesi
B) Rezidüel hacim
C) Fonksiyonel rezidüel kapasite
D) Vital kapasite
E) İnspirasyon yedek hacmi
27. Sempatik stimülasyonda karaciğer ve iskelet kası gibi
dokulardaki kan akımının artmasında hangi tip reseptör en
belirgin rolü oynar?
A) Alfa –1
B) Alfa –2
C) Beta–1
D) Beta–2
E) Beta–3
28.
I- Timpanik zar
II- Oval pencere
III- Orta kulak kemikçikleri
IV- Baziler membran
V- Tektorial membran
Havadaki ses titreşimleri ile kohleadaki sıvı arasında
gerçekleşen empedans eşleştirmesini yukarıda verilen
yapılardan hangileri sağlar?
A) I – II
B) I – III
C) II – IV
D) III – V
E) IV– V
5DENEME SINAVI – 48
29. Talamus gibi alt beyin bölgelerinden bağımsız olarak
özellikle kortikal nöronların aktivitesiyle meydana gelen
elektroensefalografi dalgası hangisidir?
A) Delta
B) Teta
C) Alfa
D) Beta
E) Gama
30. Normal koşullarda ventriküler miyokardiyal
hücrenin aksiyon potansiyelinin tamamı, aşağıdaki
elektrokardiyografi bölümlerinden hangisinin kaydedilmesi
sırasında gerçekleşir?
A) QRS kompleksi
B) T dalgası
C) ST segmenti
D) QT aralığı
E) PR aralığı
31. Aşağıdakilerden hangisi potasyum iyonlarının hücre içine
girişini sağlayarak hipopotasemiye neden olan faktörlerden
biridir?
A) İnsülin
B) Asidoz
C) Siddetli egzersiz
D) Beta adrenerjik blokaj
E) Aldosteron yetersizliği
32. İnsülin, aşağıdaki hücrelerin hangisinde glikoz girişini
arttırmaz?
A) İskelet kası
B) Kalp kası
C) Hepatosit
D) Adiposit
E) Enterosit
33. Aşağıdakilerden hangisi membranda en fazla bulunan lipid
molekülüdür?
A) Fosfotidilkolin
B) Fosfotidilserin
C) Fosfotidilinisitol
D) Sfingomyelin
E) Glikolipid
34. Aşağıdakilerden hangisi granüllü endoplazmik retikulumun
görevi değildir?
A) Seruloplazmin sentezi
B) Hücre membran proteinlerinin sentezi
C) Glikolizasyon
D) Post Translasyonel Modifikasyon
E) İlaç Detoksifikasyonu
6 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
35. Aşağıdaki amino asitlerden hangisinin anti oksidan
fonksiyonu vardır?
A) Alanin
B) Lösin
C) Sistein
D) Lizin
E) Aspartat
36. Transaminasyon reaksiyonlarında genel amin grubu alan
molekül hangisidir?
A) Okzaloasetat
B) alfa ketoglutarat
C) Piruvat
D) Süksinil kolin
E) Fumarat
37. Üre siklusu sırasıyla nerede gerçekleşir?
A) Sitoplazma–Peroksizom
B) Mitokondri–Peroksizom
C) Peroksizom–Sitoplazma
D) Sitoplazma–Mitokondri
E) Mitokondri–Sitoplazma
38. Aşağıdaki enzimlerden hangisi pankreas kaynaklı bir
ekzopeptidazdır?
A) Aminopeptidaz
B) Karboksipeptidaz
C) Pepsin
D) Enterokinaz
E) Tripsin
39. İnflamasyon esnasında en son yükselen akut faz reaktanı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Seruloplazmin
B) Albumin
C) Haptoglobulin
D) CRP
E) IgD
40. İnsandaki hiçbir protez tarafından etkilenmeyen protein
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Albumin
B) Laktoglobulin
C) Taurin
D) Keratin
E) Kreatinin
41. Aşağıdaki hemoglobin tiplerinden hangisi post
translasyonel oluşur?
A) HbA1
B) HbA1c
C) HbA2
D) HbC
E) HbS
42. ATP kullanarak iki farklı bileşiğin bağlanma tepkimesini
katalize eden Piruvat karboksilaz benzeri enzimler hangi
enzim sınıfında yer almaktadır?
A) Liyaz
B) Ligaz
C) İzomeraz
D) Dehidrogenaz
E) Hidrolaz
7DENEME SINAVI – 48
43. İki yaşında kas hastalığından şüphelenilen bir erkek
çocuğunda aşağıdakilerden hangisi ilk istenmelidir?
A) LDH
B) Glutamat DH
C) Myoglobin
D) CK
E) Kardiak Troponin
44. RNA Polimeraz enzimini inhibe eden toksik metal
hangisidir?
A) Mangan
B) Kurşun
C) Arsenik
D) Civa
E) Nikel
45. Aşağıdakilerden hangisi G protein ile ilişkili olmayan ikinci
habercidir?
A) cGMP
B) cAMP
C) Kalsiyum
D) IP3
E) DAG
46. Yağ dokusu metabolizması ve kompleman yolları
arasındaki ilişkiyi düzenlediği düşünülen adipoz doku
hormone hangisidir?
A) Leptin
B) Adiponektin
C) Rezistin
D) Ghrelin
E) Adipsin
47. Aşağıdakilerden hangisi fosforuktokinaz–1 enzimini aktive
etmez?
A) AMP
B) ADP
C) Fruktoz 1,6 bisfosfat
D) Fruktoz 2,6 bisfosfat
E) İnsülin
48. Glikojen depolayabilen dokular aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kas–Karaciğer
B) Kas–Böbrek
C) Karaciğer–Böbrek
D) İnce barsak–Karaciğer
E) İnce barsak–Kas
49. Karbonhidratların açık formülleri yazıldığında tek karbon
atomunun yer değiştirmesine ne ad verilir?
A) İzomer
B) Epimer
C) Anomerik Karbon Atomu
D) Asidik Seker
E) Enantiomer
50. Barsaktan primer fruktoz emilimi hangisi ile olmaktadır?
A) GLUT1
B) GLUT2
C) GLUT3
D) GLUT4
E) GLUT5
8 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
51. Aynı genden birden fazla protein elde edilmesini sağlayan
mekanizma aşağıdakilerden hangisidir?
A) Splicing
B) 5’CAP Eklenmesi
C) 3’Poli A Eklenmesi
D) Alternatif Splicing
E) DNA Metilasyonu
52. Transkripsiyon esnasında ilk sentezlenen RNA tipine ne ad
verilir?
A) mRNA
B) tRNA
C) rRNA
D) miRNA
E) hnRNA
53. Hangisi üçlü nükleotid tekrar hastalığı değildir?
A) Frajil X Sendromu
B) Huntington Koresi
C) Myotonik Distrofi
D) Duchenne Muskuler Distrofi
E) Spinobulber Distrofi
54. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinde mitokondriyal yağ
asidi yıkımında kusur bulunmaktadır?
A) Jamayka Kusma
B) Tip II Hiperlipidemi
C) Tangier
D) Kistik Fibrozis
E) Refsum
55. Hangisi doğal bağışıklık elemanlarından değildir?
A) Nötrofil
B) C3b
C) Eozinofil
D) NK
E) Plazma hücresi
56. Aşağıdakilerden hangisinde antikor sentezlenmez?
A) Lenf nodu
B) Barsak
C) Beyin
D) Timus
E) Dalak
57. Aşağıdakilerden hangisi tip IV aşırı duyarlılıkta en fazla rol
oynar?
A) Ig A
B) Ig M
C) Ig G
D) İnterferon gama
E) IL–1
58. Clostridium botulinium’un toksin yapması için bir fajla
indüklenmesi gerekir. Bu faj bakteriye nasıl girer?
A) Por proteininden
B) Teikoik asidden
C) Peptidoglikandan
D) Endositozla
E) Pinositoz
9DENEME SINAVI – 48
59. Hangisi bakteri hücre duvarında bulunmaz?
A) L –alanin
B) B–1–4 glikoziod bağı
C) D alanin
D) Lesitin
E) Diaminopimelik asit
60. Ölü bir bakterinin DNA’sının canlı bir bakteriye aktarımına
ne denir?
A) Transdüksiyon
B) Transformasyon
C) Konjugasyon
D) İnsersiyon
E) HFR
61. Hangisi insandan insana doğrudan bulaşabilir?
A) T . saginata
B) T. soleum
C) Ascaris lumbricoides
D) H. nana
E) D. latum
62. Aşağıdakilerden hangisinde hastalık oluşumu ortamdaki
demir miktarı ile doğrudan ilişkilidir?
A) Toksik şok sendromu
B) Aktinomikoz
C) Difteri
D) Tetanoz
E) Bruselloz
63. Wood ışığıyla kırmızı röfle veren bakteri hangisidir?
A) Corynebacterium minutissimum
B) Corynebacterium urealyticum
C) Haemophilus İnfluenzae
D) Campylobacter jejuni
E) Eryzloethrix rhusopathia
64. Aşağıdakilerden hangisinde tedavisinde praziquantel
kullanılır?
A) T . saginata
B) Sistiserkozis selluloza
C) Ascaris lumbricoides
D) H. nana
E) D. latum
65. Bacağını köpek ısıran hastanın ısırık yerinde kızarıklık,
şişlik ve şiddetli ağrı gelişen bir hastada 48 saat içinde
seröz bir akıntı başlıyor ise en olası etken aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kuduz virüsü
B) Streptococcus pyogenes
C) Pasteurella multocida
D) Bacteroides gingivalis
E) Pseudomonas aeruginosa
66. Aşağıdaki Escherichia coli kökenlerinden hangisi HÜS’e
neden olur ve sorbitolü fermente edemez?
A) Enterotoksijenik E. coli
B) Enteropatojenik E. coli
C) Enteroinvaziv E. coli
D) Enteroagregatif E. coli
E) Enterohemorajik E. coli
10 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
67. Aşağıdaki bakterilerden hangisi tarafından oluşturulan
ishalde, dışkının +4 °C de zenginleştirilmesi etkenin
izolasyon şansını artırır?
A) Campylobacter jejuni
B) Clostridium perfringens
C) Enteroaderan Escherichia coli
D) Listeria monocytogenes
E) Shigella sonnei
68. M.tuberculosis ile ilgili ifadelerden hangisi doğru değildir?
A) Hücre duvarında peptidoglikan vardır.
B) PPD‘den sorumlu kısım hücre duvarındaki peptidlerdir.
C) M.tuberculosis diğer mikobakterilerden ayırmak için nacin
testi yapılabilir.
D) Bakteri skotokromojendir.
E) Tek konakçısı insandır
69. Bir sığır kasabının elindeki kızarık enfeksiyoz lezyondan
alına örnekte, mavi mor renkli lezyon oluşmuş ve lezyondan
Gram (+) basil üremiştir. En olası etken aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Mycobacterium leprae
B) Calymatobacterum granulomatosis
C) Streptobacillus moniliformis
D) M. marinum
E) Erysipelothrix rhusopathie
70. Terminal dönem AIDS hastasında tüm ilaçlarını kesmesinde
4 ay geçtikten sonra, CD4 düzeyi 55 mm3 olmasıyla beraber
tüm vucudunda kırmız renkli döküntüler ve karaciğer
enzimlerinde artma gözlenmiştir.
Bu tabloya neden olabilecek en olası bakteri
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nocardia
B) Mycoplasma
C) Bartonella
D) Pseudoallerchia
E) EMN
71. Transplantasyondan sonra en sık enfeksiyona neden olan
etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Adenovirüs
B) HCV
C) EMN
D) Rubella
E) Sitomegalovirüs
72. Kaposi sarkomu tanısı konulan bir erkek hastanın öyküsünden
2005 yılında açık kalp ameliyatı ameliyatı olduğu ve ameliyat
sırasında 4 ünite kan transfüzyonu yapıldığı öğreniliyor.
Bu hastada aşağıdaki virüslerden hangisine ait antikorlar
araştırılmalıdır?
A) İnsan immün yetmezlik virüsü
B) Parvovirüs B 19
C) Herpes simpleks tip 2 virüsü
D) İnsan herpes virüs tip 6
E) İnsan herpes virüs tip 7
11DENEME SINAVI – 48
73. Solid organ transplantasyonu ve kemik iliği
transplantasyonu yapılmış hastalarda hemorajik sistitten,
nefrite ve organ rejeksiyonuna kadar ilerleyen klinik
tabloyu oluşturan virüs aşağıdakilerden hangisidir?
A) BK virüs
B) JC virüs
C) Papillomavirüs
D) Parvovirüs
E) Rotavirüs
74. Virüsler ve tutunma proteinleri hakkındaki bilgilerden
hangisi doğru değildir?
A) Rinovirüs ................................. VP1–VP2–VP3
B) Adenovirüs ............................. Fiber protein
C) Rotavirüs ................................ VP7
D) Kuduz ...................................... GP 220
E) HIV ...................................... gp120
75. Hangisi latent virüs enfeksiyonuna neden olmaz?
A) Sitomegalovirüs
B) Epstein Barr virüs
C) Human Herpes Virüs–6
D) Human Herpes Virüs–7
E) Hyolemma virüs
76. Aşağıdaki virüslerden hangisi feko–oral bulaşır?
A) Rubella virüsü
B) Hepatit B virüsü
C) Adenovirüsler
D) Herpes simpleks virüsü
E) Polyomavirüsler
77. Aşağıdakilerden hangisi reversibl hücre hasarı
bulgularından biri değildir?
A) Hücre şişmesi
B) Nükleer kromatinin kabalaşması
C) Hücre dışı myelin figürler
D) Mikrovillusların kaybı
E) Endoplazmik retikulumdan ribozomların ayrılması
78. Halsizlik ve yorgunluk şikayetleriyle doktora başvuran
25 yaşındaki kadın hastanın hemoglobin düzeyi 9 g/dL
olarak saptanıyor. Periferik kan yaymasında hipersegmente
nötrofiller de izlenmiş olup bu hastalığın patogenezine ait
aşağıdakileriden hangisi doğrudur?
A) Hemoglobin sentezinde defekt
B) Kemik iliği infiltrasyonu
C) Granülomatöz hastalıkların tutulumu
D) Kemik iliği replasmanı
E) Eritroblastların çoğalma ve matürasyonunun bozulması
12 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
79. Dudağının kenarında tekrarlayan, veziküler, ağrılı
yüzeyel bir ülserasyon izlenen genç erkek hastada lezyon
sıvısından yapılan yaymada intranükleer inklüzyon ve
multinükleasyonlar izlenmektedir.
En olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kandidiazis
B) Behçet hastalığı
C) Herpes simpleks virüs enfeksiyonu
D) Pyojenik granülom
E) Lökoplaki
80. Gastrik adenokarsinomlarda aşağıdaki mutasyonlardan
hangisi görülmez?
A) CDH1 mutasyonu
B) APC mutasyonu
C) B–katenin mutasyonu
D) p53 mutasyonu
E) BRCA mutasyonu
81. Deride hiperpigmentasyon, diabetes mellitus, testiküler
atrofisi ve sirozu olan bir hastada fizik muayenede
hepatomegali saptanmıştır.
En olası aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hepatit B’ye bağlı siroz
B) Wilson hastalığı
C) Hepatit C’ye bağlı siroz
D) Hemakromatozis
E) Alkolik siroz
82. Fokal segmental glomerüloskleroz ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi yanlıştır?
A) Steroid tedavisine genellikle yanıt vermez
B) Transplantasyon sonrası en fazla tekrarlayan
glomerülonefrittir
C) Erişkinlerdeki nefrotik sendromun en sık primer sebebidir
D) HIV infeksiyonu FSGS’ye neden olur
E) Non–selektif 3,5g/gün’den fazla proteinüri görülür
83. Testis tümörleri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
A) Postpubertal dönemdeki tümörlerin neredeyse hepsi germ
hücrelerinden kaynaklanır
B) Ağrılı testis büyümesinin en sık sebebi tümörlerdir
C) 3 yaş altındaki çocuklarda en sık seminom görülür
D) Saf teratom AFP salgılar
E) Seks kord stromal tümörlerden en sık trofoblastik tümör
görülür
84. Uterin serviks karsinomlarının risk faktörlerinden olmayan
aşağıdakilerden hangisidir?
A) HPV tip 18 enfeksiyonu
B) Sigara kullanımı
C) Yüksek sosyoekonomik düzey
D) Multipl partner
E) Sık aralıklarla ve çok sayıda doğum yapmak
13DENEME SINAVI – 48
85. Aşağıdaki over tümörlerinin hangisinin köken aldığı hücre
diğerlerinden farklıdır?
A) Teratoma
B) Endodermal sinüs tümör
C) Koryokarsinoma
D) Brenner tümör
E) Disgerminoma
86. Aşağıdaki faktörlerden hangisi meme karsinomu için kötü
prognostik faktörlerdendir?
A) Tübüler karsinom tipi
B) Tümör çapının 2 cm’den büyük olması
C) Medüller karsinom tipi
D) Modifiye Bloom Richardson grade I
E) Progesteron reseptörünün yaygın pozitifliği
87. Tiroid karsinomları ile ilgili eşleştirmelerden hangisi
doğrudur?
A) Folliküler karsinom–En sık radyasyon sonrası görülen
tiroid kanseri
B) Papiller karsinom–En sık RET/PTC mutasyonu görülen
tiroid kanseri
C) Medüller karsinom–Folikül epitelinden kaynaklanan tiroid
kanseri
D) Papiller karsinom–Kısa sürede büyük kitle ve nöral
invazyon oluşturan tiroid kanseri
E) Medüller karsinom–Prognozu en kötü tiroid kanseri
88. Aşağıdakilerden hangisi otoimmün poliendokrin sendrom
tip 1 içinde yer almaz?
A) Otoimmün adrenalit
B) İdiopatik hipogonadizm
C) Pernisyöz anemi
D) Otoimmün tiroidit
E) Kronik mukokutanöz kandidiazis
89. Diz ve dirseklerinin ekstensör yüzlerinde simetrik, bilateral
veziküllerle karakterize, mikroskopisinde dermal papilla
uçlarında mikroabse odaklarının olduğu, subepidermal
büllöz hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pemfigus vulgaris
B) Seboreik dermatit
C) Dermatitis herpetiformis
D) Büllöz pemfigoid
E) Psöriazis vulgaris
90. Ewing sarkomu ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Kemiğin malign küçük yuvarlak mavi hücreli tümörüdür
B) Çocuklarda en sık görülen kemik sarkomudur
C) t(11;22) veya t(21;22) translokasyonları görülür
D) Soğan zarı görünümde periost reaksiyonu yapar
E) Klinikte osteomyelit ile karışır
14 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
91. Nörodejeneratif hastalıklarla ilgili eşleştirmelerden hangisi
doğrudur?
A) Alzheimer hastalığı–Lewy cisimciği
B) Frontotemporal lober dejenerasyon–Hirano cisimleri
C) Parkinson hastalığı–İntranükleer inklüzyonlar (ataksinler)
D) Huntington hastalığı– α–sinüklein inklüzyonları
E) Amyotrofik lateral sklerozis–Bunina cisimleri
92. Familyal tümör sendromları ve birlikte oldukları santral
sinir sistemi tümörlerinden hangisi yanlıştır?
A) Von Hippel–Lindau hastalığı–Kraniofaringioma
B) Gorlin sendromu–Medulloblastom
C) Cowden sendromu–Serebellar gangliositoma
D) Li–Frauemeni sendromu–Medulloblastom
E) Turcot sendromu–Medulloblastom
93. Aşağıdakilerden hangisi dokularda bulunan fagositer
sisteme ait hücrelerden değildir?
A) Mikroglial hücreler
B) Böbrekteki mezengial hücreler
C) Lenf nodundaki denritik retikulum hücresi
D) Retina pigment epiteli
E) Derideki merkel hücreleri
94. Hasar geliştiğinde rejenerasyon kapasitesine sahip olmayan
hücre aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fibroblast
B) Kondrosit
C) Glomerül visseral epitel hücresi
D) Damar endotel hücresi
E) Düz kas hücresi
95. Aşağıdaki aşırı duyarlılık reaksiyonlarından hangisinin
patogenezi diğerlerinden farklıdır?
A) Otoimmün myokardit
B) Multipl skleroz
C) Tip 1 diabetes mellitus
D) Pernisyöz anemi
E) İltihabi barsak hastalığı
96. Aşağıdaki genlerden hangisi farklı bir mekanizmayla tümör
oluşumuna neden olur?
A) APC
B) P53
C) Myc
D) Retinoblastoma (Rb)
E) Nörofibromatozis tip 2 (NF2)
97. Kimyasal ajanlar ve sebep oldukları kanser
eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
A) Asbest–Plevra kanseri
B) Nitritler–Mide kanseri
C) Anilin–Mesane kanseri
D) Kadmiyum–Karaciğer kanseri
E) Benzen–Lösemi
15DENEME SINAVI – 48
98. On aylık bebekte, posterior mediastende bir kitle saptanıyor.
Mikroskopisinde nörofibriler zeminde Homer–Wright
psödorozetleri izlenmektedir.
Bu hasta için en olası tanı hangisidir?
A) Ewing sarkomu
B) Lenfoma
C) Nöroblastom
D) Wilm’s tümörü
E) Medulloblastom
99. Aşağıdaki HMG–KoA redüktaz inhibitörlerinden hangisinin
gravimetrik etki gücü en yüksektir?
A) Atorvastatin
B) Fluvastatin
C) Pravastatin
D) Pitavastatin
E) Rosuvastatin
100. Aşağıdaki antikoagülan ilaçlardan hangisi oral kullanılmaz?
A) Dabigatran
B) Varfarin
C) Rivaroksaban
D) Lepirudin
E) Edoksaban
101. Aşağıdakilerden hangisi endoplazmik retikuluma
kalsiyum geri alınımını sağlayan Ca+2–ATPaz pompasının
inhibitörüdür?
A) Lityum
B) Forskolin
C) Fasudil
D) Tapsigargin
E) Kafein
102. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi düşük dozda birinci derece
kinetikle, yüksek dozda sıfırıncı dereceden kinetikle elimine
olur?
A) Aspirin
B) Heparin
C) Alkol
D) Fenitoin
E) Asetaminofen
103. İntravenöz verilen morfinin mide öz suyunda birikmesi
aşağıdaki farmakokinetik tanımlardan hangisi ile açıklanır?
A) Sekestresyon
B) Redistribüsyon
C) İyon tuzağı
D) İlk geçiş etkisi
E) Enterohepatik sirkülasyon
104. Otonomik sinapslarla ilişkili nörotrasnmitterler ve
reseptörlerle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?
A) Adrenal medullada muskarinik reseptörler bulunur
B) Çizgili kas sinir kavşağında nöronal tip nikotinik reseptörler
bulunur
C) Parasempatik gangliyonlarda sinaptik transmisyonu
asetilkolin sağlar
D) Sempatik gangliyonlarda musküler tip nikotinik reseptörler
bulunur
E) Sempatik postgangliyonik sinir ucundan asetilkolin salınır
105. Aşağıdaki sempatomimetik ilaçlardan hangisi etki kalıbı
olarak Noradrenaline benzer?
A) Efedrin
B) Fenilefrin
C) Mitodrin
D) Metaraminol
E) Nilidrin
16 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
106. Nikotin için aşağıdaki ifadelerden hangisi doğru değildir?
A) Plazma proteinlerine bağlanmaz
B) Daha çok psişik bağımlılık yapar
C) ACTH ve Anjiotensin düzeyini artırır
D) İştahı azaltır
E) Mikrozomal enzimleri indükler
107. Bromokriptin için aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
A) Dopamin D2 reseptörlerinin agonistidir
B) Parkinson tedavisinde kullanılır
C) Prolaktinoma tedavisinde kullanılır
D) Akut migren krizi tedavisinde kullanılır
E) Diyabet tedavisinde HbA1C düzeyini minimal azaltmaktadır
108. Otuz altı yaşında 39 haftalık gebe olan bayan hasta
başarılı normal vajinal doğum yapıyor. Fakat doğan bebekte
Respiratuar depresyon gelişiyor. Ayrıca doğum sırasında
analjezi amacıyla hastada Meperidin kullanıldığı öğreniliyor.
Yukardaki bebekte aşağıdaki ilaçlardan hangisi öncelikle
uygulanmalıdır?
A) Naloksan
B) Metadon
C) Levometadil
D) Sufentanil
E) Oksikodon
109. Depresyon tedavisinde kullanılan 5– HT2 reseptör
modülatörleri için aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
A) Trazodon insomnia tedavisinde kullanılır
B) Nefazodon hepatoksik ilaçtır
C) Trazodonun sedatif etkisi belirgindir
D) Nefazodon en kısa etkili antidepresandır
E) Trazodon 5–HT2 reseptörlerinin agonistidir
110. Aşağıdaki florokinolon türevlerinden hangisi santral sinir
sistemine en fazla geçer?
A) Siprofloksasin
B) Pefloksasin
C) Gatifloksasin
D) Moksifloksasin
E) Gemifloksasin
111. Aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi bakteriyostatik
değildir?
A) Kloramfenikol
B) Doksisiklin
C) Vankomisin
D) Azitromisin
E) Klindamisin
112. Kolşisin endikasyonları için aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
A) Gut tedavisinde yeri yoktur
B) FMF tedavisinde kontrendikedir
C) Karaciğer sirozun tedavisinde yararı gösterilememiştir
D) Rekürren perikardit tedavisinde faydalıdır
E) Sarkoidoza bağlı artriti şiddetlendirir
113. Aşağıdaki antineoplastik ilaçlardan hangisi sadece ALL
tedavisinde kullanılır?
A) Siklofosfamid
B) L–Asprajinaz
C) Metotreksat
D) Sisplatin
E) Doksorubisin
17DENEME SINAVI – 48
114. Aşağıdakilerden hangisi İdiyopatik trombositopenik
purpura tedavisinde kullanılan trombopoetin reseptör
agonistidir?
A) Eltrombopag
B) Oprelvekin
C) Filgrastim
D) Lenograstim
E) Sargramostim
115. Diabet tedavisinde kullanılan aşağıda verilen ilaçlardan
hangisinin kilo aldırma olasılığı en fazladır?
A) Glibürid
B) Metformin
C) Eksenatid
D) Liraglutid
E) Pramlintid
116. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Akromegali, Karsinoid
sendrom, Dumping sendromu ve Özafagus varis
kanamalarının tedavisinde kullanılan Somatostatin
analoğudur?
A) Teriparatid
B) Sevelamer
C) Pegvisomant
D) Oktreotid
E) Atosiban
117. Aşağıdaki COX–2 inhibitörlerinden hangisi COX–2’ ye en az
selektiftir?
A) Lumarikoksib
B) Rofekoksib
C) Meloksikam
D) Selekoksib
E) Etorikoksib
118. Peptik ülser tedavisinde kullanılan aşağıdaki proton
pompan inhibitörlerinden hangisi en kısa etkilidir?
A) Omeprazol
B) Lansoprazol
C) Rabeporazol
D) Pantoprazol
E) Esomeprazol
119. Aşağıdaki 5–HT3 reseptör blokörlerinin hangisi ciddi
diyare ile seyreden irritabl barsak sendromu tedavisinde
kullanılır?
A) Ondansetron
B) Alosetron
C) Granisetron
D) Palanosetron
E) Tropisetron
120. Dört yaşındaki erkek çocuk hasta 1 saat önce başlayan
şiddetli karın ağrısı, kanlı diyare ve ciddi gastroenterit
bulguları ile acil servise başvuruyor. Hastaya ağır metal
intoksikasyonu tanısı konuyor.
Yukardaki intoksikasyon tablosuna aşağıdaki ağır
metallerden hangisinin yol açması en olasıdır?
A) Kurşun
B) Civa
C) Bakır
D) Demir
E) Arsenik
18 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
19DENEME SINAVI – 48
1. Hipersensitivite reaksiyonları, eritema nodozum, eritema
multiforme, artritis ve artralji gibi klinik bulgular aşağıdaki
enfeksiyonlardan hangisi ile ilişkilidir?
A) Koksidiomikozis
B) Kriptokokozis
C) Blastomikozis
D) Asperjillozis
E) Histoplazmozis
2. Nöroendokrin tümörlerde tümör markerı olarak
aşağıdakilerden hangisi kullanılabilir?
A) CA19–9
B) Alfa–fetoprotein
C) CA72–4
D) Kromogranin A
E) Karsinoembiyojenik antijen
3. Gastrointestinal stromal tümörlerde en sık görülen
mutasyonlar en sık aşağıdakilerden hangisinde saptanır?
A) C–Kit
B) BRAF
C) MAPK
D) Epitelyal büyüme faktörü reseptörü
E) Platelet kaynaklı büyüme faktörü reseptörü
4. Elektrokardiyografide V1 ‘de R/S oranı 1’den büyük
izlenen bir kişide aşağıdakilerden hangisi ön tanıda en az
düşünülmelidir?
A) Sağ dal bloğu
B) KOAH
C) Sağ ventrikül hipertrofisi
D) Sol dal Bloğu
E) Triküspit yetersizliği
5. İleri yaş ile beraber görülebilen kardiyovasküler
değişikliklerden ifadelerden hangisi yanlıştır? A) Nabız dalga hızı artar.
B) Periferik direnç artar.
C) Büyük damarların elastikiyeti artar.
D) Sistolik kan basıncı yükselir
E) Diyastolik kan basıncı düşer.
6. Elliüç yaşında erkek hasta poliüri, bulantı–kusma yakınmaları
ile başvuruyor. Hastanın öyküsünden 20 yıldır günde
yarım paket sigara içtiği öğreniliyor. Hastanın yapılan fizik
muayenesinde sağ akciğerde solunum sesleri azalmış ve
perküsyonda matite saptanıyor. Çekilen akciğer grafisinde
sağ akciğer üst lobda kaviter lezyon görülüyor. Hastada
tanısal amaçlı bronkoskopi planlanırken bakılan laboratuar
değerlerinde serum kalsiyum düzeyi 13 mEq/L saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Epidormoid akciğer kanseri
B) Küçük hücreli akciğer kanseri
C) Adenokanser
D) Büyük hücreli akciğer kanseri
E) Metastatik akciğer kanseri
2015 OCAK TUS 48. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORULARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilgisi soruları bulunmaktadır.
20 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
7. Tekrarlayan derin ven trombozu saptanan 33 yaşında erkek
hastada tekrarlayan oral aftlar olması üzerine yapılan
tetkiklerde vena cava inferior da trombus ve rektal ülserler
görülüyor.
Bu hasta için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Hastalarda HLA–B51 aleli pozitif olabilir.
B) Hastada pulmoner arter anevrizması görülebilir.
C) Göz konsültasyonu yapılmalıdır.
D) Nörolojik tutulum varsa multıpl sklerozu taklit edebilir.
E) Artiriti en sık elin küçük eklemlerini etkiler.
8. Aşağıdaki bakterilerden hangisini yaptığı besin
zehirlenmesinde kabızlık görülür?
A) Staphylococcus aureus
B) Clostridium botulinum
C) Vibrio parahaemolyticusj
D) Bacillus cereus
E) Salmonella typhimurium
9. Aşağıdaki hangi durumda kemik iliği biyopsisinin, kemik
iliği aspirasyonuna net olarak üstünlüğü vardır?
A) Lökosit öncüllerinin morfolojisinin değerlendirilmesi
B) Malign yada benign bir infiltrasyonun belirlenmesi
C) Atipik hücrelerin sayımı.
D) Myelofibrozisin değerlendirilmesi
E) Demir depo durumunun değerlendirilmesi
10. Elliüç yaşında erkek hasta akut myokard enfarktüsü
nedeni ile yoğun bakımda takip edilirken 8.gün peteşi ve
purpuraları gelişmesi üzerine görülüyor. Hastanın yatış
trombosit değerleri 156 bin iken, şu an 30 bin ölçülüyor.
PT ve aPTT değerleri normal saptanan bu hasta için
aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Heparin kullanımını kesmek gerekebilir.
B) Tedavide direkt trombin inhibitörleri eklemek gerekir.
C) Hasta eğer ACE inh. alıyorsa buna bağlı da trombositopeni
olabilir.
D) Hastada düşük molekül ağırlıklı heparine geçilmelidir.
E) Genellikle neden otoimmündir.
11. Ellidokuz yaşında erkek hasta nefes darlığı yakınması ile
başvuruyor. Hastanın yapılan fizik muayenesinde vibrasyon
torasik (VT)azalmış, perküsyonda matite duyuluyor. Çekilen
akciğer grafisinde trake sağa deviye olmuş hastada başak
anmlı bulgu izlenmiyor.
Bu hasta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sağda obstrüktif atelektazi
B) Solda plevral effüzyon
C) Pnömoni
D) Pnömotoraks
E) Sağ akciğerde kitle
12. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kalp yetersizliği tedavisinde
kullanılabilen ve Valsartan ile kombine edildiği zaman
mortalite üzerine olumlu etkileri gösterilmiş ajandır?
A) Omapatrilat
B) Amrinon
C) Levosimendan
D) Sacubutril
E) Digoxin
21DENEME SINAVI – 48
13. Ambulatuar kan basıncı ölçümlerinde önerilen kan basıncı
değerlerinden,gece ölçümlerinin ortalaması kaç mmHg’ın
altında olmalıdır?
A) 120 /70 mmHg
B) 130/80 mmHg
C) 140/90 mmHg
D) 135/85 mmHg
E) 130/85 mmHg
14. Akut myokard enfaktüsü sırasında yükselen aşağıdaki
testlerden hangisi kanda en uzun süre yüksek kalabilir?
A) Troponin I
B) Laktat dehidrogenaz
C) Troponin T
D) Aspartat tranaminaz
E) Myoglobulin
15. Aşağıdaki hastalıkların hangisinde lenfoma gelişme riski
artmıştır?
A) Dermatomyozit
B) Polimyozit
C) Skleroderma
D) Sjögren Sendromu
E) SLE
16. Hemakromatozis de primer bozukluk aşağıdaki hangi
organdadır?
A) İnce barsak
B) Gonadlar
C) Pankreas
D) Karaciğer
E) Eklemler
17. Kayser–Fleischer halkası aşağıdaki hastalıkların hangisi ile
birlikte olabilir?
A) Kronik hepatit B
B) Parasetamol toksitesi
C) KOAH
D) KBY
E) Primer bilier siroz
18. Akut böbrek yeteresizliğinin en sık nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Prerenal azotemi
B) Renal nedenler
C) Postrenal nedenler
D) İlaç toksitesi
E) İdiopatik
19. Aşağıdaki hiperlipidemi tiplerinden hangisi pankreatit
riskini, KAH riskine göre daha belirgin olarak artırır?
A) Tip Ila (LDL reseptör eksikliği; yüksek kolesterol)
B) Tip Ilb (yüksek kolesterol+trigliserid)
C) Tip III (disbetalipoproteinemi; yüksek kolesterol +
trigliserid)
D) Tip I (lipoprotein lipaz eksikliği; çok yüksek trigliserid)
E) Tip IV
20. Otuzbir sekiz yaşında bayan hastada kuru öksürük, hafif
ateş, kas ve eklem ağrıları, kulak muayenesinde büllöz
mirinjit, vücudunda eritema multiforme saptanıyor. Akciğer
grafilerinde alt loblarda bilateral interstisiyel infiltrasyon
görülüyor.
Akciğer dinleme bulgulan normal olan hastada pnömoni
etkeni hangisidir?
A) S. pnömonia
B) M. pnömonia
C) L. pneumophilia
D) C. pnömonia
E) H. İnfluenza
22 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
21. Aşağıdakilerden hangisi faktör V Leiden mutasyonu için
doğru değildir?
A) Rekürren derin ven trombozuna yol açar, pulmoner emboli
görülebilir.
B) Antifosfolipid antikoru sendromu ile bir ilişkisi yoktur.
C) Tromboz atağını takiben homozigotlarda ömür boyu
antikoagülasyon gereklidir.
D) İleri yaş, oral kontraseptif ilaç kullanımı ve eşlik eden
protein C veya S eksikliği riski artırır
E) Tromboz hemen daima hamilelik sırasında oluşur ve
abortusa neden olabilir.
22. Panhipopituitarizm gelişen bir hastada sıklıkla ilk eksilen
hormon aşağıdakilerden hangisidir?
A) PRL
B) GH
C) TSH
D) FSH/LH
E) ACTH
23. Hiperparatiroidide hangi radyolojik görünüm beklenmez? A) Brown tümörü
B) Kemik kisti
C) Kortekste kalınlaşma
D) Periostta kalınlaşma
E) Eklem dejenerasyonu
24. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi atrial fibrilasyonda medikal
kardiyoversiyon amaçlı kullanılmaz?
A) Amiodaron
B) Ibutilid
C) Prokainamid
D) Propafenon
E) Digoksin
25. Aşağıdakilerden hangisinde plevral boşlukta transuda
niteliğinde sıvı toplanır?
A) Tüberküloz
B) Koroner arter bypass cerrahisi sonrası
C) Siroz
D) Özofagus perforasyonu
E) Pankreatit
26. Yetmiş yaşında erkek hasta halsizlik yakınması ile başvuruyor.
Mukoza ve cildinde solukluk dışında fizik muayene bulgusu
izlenmiyor. Hb:8.5g/dl, Htc:%26, trombosit sayısı 178.000/
mm3, BK:5000/mm3 bulunuyor. Perferik yaymada plateletler
büyük ve granülsüz, lökositlerde anormal segmentasyonlar
saptanmıştır. Kemik iliğinde megaloid değişiklikler ve halkalı
sideroblastlarda artış saptanıyor.
Aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Sideroblastik anemi
B) Megaloblastik anemi
C) Myelodisplastik sendrom
D) Myelofibrosis
E) Myelofitisik anemi
27. Kırk bir yaşında bayan hasta üç aydır halsizlik,yorgunluk
yakınması ile başvuruyor. Hastanın yapılan fizik
muayenesinde traube aralığında matite alınıyor. Hastanın
kan sayımında hemoglobin :11 gr/dl,beyaz küre :110.000
mm3 trombosit sayısı normal bulunuyor. Hastanın
periferik yaymasında ;%4 myeloblast, %6 promyelosit, %30
metamyelosit, %28 myelosit, %26 nötrofil ve %6 lenfosit
görülüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut lenfoblastik lösemi
B) Akut promyelositik lösemi
C) Kronik myelositik lösemi
D) Kronik lenfositik lösemi
E) Akut Myelositer Lösemi
23DENEME SINAVI – 48
28. Elli üç yaşında bayan hasta giderek artan nefes darlığı
ve eklem ağrıları nedeniyle başvuruyor. Hastanın
öyküsünde anlamlı bir bulgu görülmüyor. Yapılan fizik
muayenesinde akciğer bazal segmentlerde raller duyuluyor.
Çekilen posteroanterior akciğer grafisinde bilateral hiler
lenfadenopati görülüyor. Kan tetkiklerinde angiotensin
dönüştürücü enzim (ACE) düzeyinde artma görülüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bronşektazi
B) Pnömoni
C) Sarkoidoz
D) Pulmoner emboli
E) Romatoid artirit
29. Kırk iki yaşında bayan hasta son iki aydır halsizlik,geceleri
subfebril ateş yakınmaları ile başvuruyor. Hastanın fizik
muayenesinde anlamlı bulgu saptanmıyor. Hastanın kan
sayımı normal görülüyor. Yapılan idrar tetkikinde bol lökosit
olmasına rağme kültürde üreme izlenmiyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Berger hastalığı
B) Renal hücreli kanser
C) Renal ven trombozu
D) Renal tüberküloz
E) Poliksitik böbrek hastalığı
30. Ülseratif kolit nedeni ile takip edilen hastanın aşağıdaki
bulgularından hangisi hastalığın aktif olduğunu
düşündürebilir?
A) Eritema nodosum
B) Primer sklerozan kolanjit
C) Ankilozan spondilit
D) Koledok taşı
E) Böbrek taşı gelişimi
31. Aşağıdakilerden hangisi dermo–epidermal bileşkede
yangısal infiltrasyon ve Munro mikroabseleri ile karakterize
döküntülü deri hastalığıdır?
A) Mukozis fungoides
B) Psöriazis
C) Liken planus
D) Liken sklerozis
E) Pemfigus vulgaris
32. Aşağıdakilerden hangisi atopik dermatitin majör
bulgularından biri değildir?
A) Kaşıntılı olması
B) Akut olması
C) Ailesel veya kişisel atopi öyküsü
D) İnfant ve küçük çocuklarda ekstremitelerin ekstansör
yüzlerinde ve yüzde yerleşim göstermesi
E) Adölesanlarda ekstremitelerin fleksör yüzlerinde yerleşim
göstermesi
33. Üç aylık bebekte doğuştan kalça displazinin tanısını
koymada en yararlı tetkik aşağıdakilerden hangisidir?
A) Konvansiyonal eklem grafisi
B) Bilgisayarlı tomografi
C) Ultrasonografi
D) PET–BT
E) Manyetik Rezonans
24 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
34. Yetmiş yaşında diabetik hipertansif hasta 2 saat önce
başlayan sağ kol ve bacakta güçsüzlük şikayetiyle acil servise
getiriliyor. Çekilen kranial BT’si normal olarak bulunan
hastanın tetkikleri yapılırken broka afazisi de gelişiyor.
Bu hasta için en uygun tanı ve tedavi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Sol anterior serebral arter ilerleyici inme, intravenöz tPA
B) Sol orta serebral arter ilerleyici inme, intravenöz tPA
C) Sol orta serebral arter ilerleyici inme, intravenöz heparin
D) Sol anterior serebral arter ilerleyici inme, intravenöz
heparin
E) Sol orta serebral arter ilerleyici inme, aspirin
35. Servikal hiperekstansiyon travması geçiren bir hastada üst
ekstremitedeki kuvvet kaybının alt ekstremitelere oranla
daha fazla olması durumunda aşağıdakilerden hangisi
düşünülmelidir?
A) Brown–Sequard sendromu
B) Anterior kord sendromu
C) Posterior kord sendromu
D) Santral kord sendromu
E) Total transverse miyelopati
36. Parkinson hastalığında aşağıdakiklerden hangisi görülmez?
A) Bradikinezi
B) İstirahat tremoru
C) Rijidite
D) Hemipleji
E) Fleksör postür
37. Wallenberg Sendromunda (PICA tıkanıklığı) aşağıdaki
yapılardan hangisi etkilenmez?
A) Nukleus ambigius
B) Kortikospinal traktus
C) Lateral spinotalamik traktus
D) İnferior serebellar pedinkül
E) Desendan sempatik traktus
38. Yüzbin nüfuslu bir ilçede 2014 yılında toplam 1000 gebelik
izlenmiş. 50 gebede abortus, 100 gebede ölü doğum
saptanmış. Canlı doğan bebeklerden ilk 7 günde 4 tanesi, ilk
28 günde 8 tanesi, 28–365 gün arasında ise 25 çocuk ölümü
rapor edilmiştir.
Yukarıdaki verilere göre bu ilçede perinatal ölüm hızı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) 104/950
B) 104/1000
C) 104/850
D) 154/950
E) 154/1000
39. Bir tarama testi çalışma kapsamındaki 500 kişiden 50’sini
hasta olarak değerlendirmiştir. İleri incelemeler sonucunda
bu 50 kişinin 10 tanesinin gerçekte hasta olmadığı tespit
edilmiştir. Tarama testinin sağlam olarak değerlendirdiği 450
kişinin 20 tanesinin de hasta olduğu tespit edilmiştir.
Bu tarama testi ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
I. Pozitif prediktif değeri 40/50 dir.
II. Negatif prediktif değeri 20/450 dir.
III. Duyarlılığı 20/60 dır.
IV. Seçiciliği 430/440 dır.
A) I, II
B) I, III
C) I, IV
D) II, III
E) III, IV
40. İnsidansın bir göstergesi olan Atak hızı tanımı aşağıdaki
hastalıklardan hangisi için kullanılır?
A) Kanser
B) Anemi
C) Sinüzit
D) Guatr
E) Kızamık
25DENEME SINAVI – 48
41. Otuzbeş yaşında bayan hasta sürekli kötü birşey olacakmış
hissi, çarpıntı, uykuya dalmada güçlük, kendini sürekli gergin
ve huzursuz hissetme şikayetleriyle psikiyatri polikliniğine
başvuruyor. Dokuz aydır devam eden bu şikayetlerin mesleki
başarısını olumsuz etkilediğini söylüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Panik bozukluk
B) Obsesif kompulsif bozukluk
C) Yaygın anksiyete bozukluğu
D) Posttravmatik stres bozukluğu
E) Konversiyon bozukluğu
42. Otuz yaşında erkek hastanın yapılan psikiyatrik
muayenesinde, hastanın kullandığı kelimelerin
anlamlarından çok ses uyumuna göre seçtiği, kelimelerin
birbiri ile mantıksal bağının olmadığı, konuşmanın tamamen
kafiyeli olduğu gözlemleniyor.
Bu hastada gözlenen tablo aşağıdakilerden hangisidir?
A) Neologizm
B) Fikir uçuşması
C) Kelime salatası
D) Clang çağrışım
E) Çevresellik
43. Aşağıdakilerden hangisi çocuklarda alerjik rinit gelişimi
risk faktörlerinden biri değildir?
A) Ailede atopik hastalık
B) Yüksek total serum IgE düzeyi
C) Sigara maruziyeti
D) C/S ile doğum
E) Ek gıdalara erken başlama
44. Orta–ağır atopik dermatitli bir çocukta ayırıcı tanıda
aşağıdakilerden hangisi düşünülmez?
A) Wiskott Aldrich Sendromu
B) IPEX Sendromu
C) Bruton hastalığı
D) Job Sendromu
E) Ağır kombine immün yetmezlik
45. Taze donmuş plazma transfüzyonu yapılırken anafilaksi
geçiren 8 yaşındaki kız çocukta aşağıdaki hastalıklardan
hangisi düşünülmelidir?
A) Venom alerjisi
B) Lateks alerjisi
C) Geçici hipogamaglobunemi
D) Kronik granülamatöz hastalık
E) Selektif IgA eksikliği
46. En sık görülen inkomplet puberte tipi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Prematüre telarş
B) Prematüre menarş
C) Prematüre adrenarş
D) Santral puberte prekoks
E) Periferik puberte prekoks
47. TSH değeri yüksek saptanan 8 günlük kız bebekte en olası
tanı aşağıdakilerden hangisi olmalıdır?
A) Tiroid peroksidaz defekti
B) TSH reseptör mutasyonu
C) Maternal ilaç kullanımı
D) İyot eksikliği
E) Tiroid disgenezi
48. Dokuz yaşında erkek çocuk öksürük ve balgam çıkarma
yakınmasıyla başvuruyor. Fizik değerlendirmede
vucut sıcaklığı 37,5 ‘C, bilateral krepitan raller ve sağ
kulakta büllöz mirinjit saptanan çocukta en olası etken
aşağıdakilerden hangisidir?
A) S.aureus
B) M. pnömoni
C) RSV
D) S.pnömoni
E) S.pyogenes
26 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
49. Aşağıdakilerdan hangisi streptokok ile ilişkili pediatrik
otoimmün nöropsikiyatrik bozukluklara (PANDAS) neden
olur?
A) S.pnömonia
B) S.viridans
C) S.bovis
D) S.pyogenes
E) S.agalactia
50. Üç yıldır üst solunum yolu enfeksiyon ile tekrarlayan
hematüri yakınması olan 8 yaşındaki erkek çocuğun, kan
basıncı, idrar çıkışı, BUN–kreatinin ve C3 düzeyleri normal
saptanıyor.
Bu hastanın olası tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) IgA nefropati
B) Alport sendromu
C) İnce glomerüler bazal membran hastalığı
D) Membranoproliferatif glomerülonefrit
E) Fokal segmental glomerülonefrit
51. Damla damla idrar yapması olan 3 günlük erkek bebeğin
USG’de bilateral hidroüreteronefrozu saptanıyor.
Olası tanı ve uygun tanı yöntemi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Vezikoüreteral reflü – Voiding sistoüretrografi
B) Üreter taşı – Bilgisayarlı tomografi
C) Nörojenik mesane – Kraniyal MRI
D) Fimozis – Ürolojik muayene
E) Posterioüretral valve – Voiding sistoüretrografi
52. Aşağıdakilerden hangisi kalp yetmezliği olan 4 yaşındaki
bir çocukta beklenmez?
A) Hiponatremi
B) Düşük brain natriüretik peptid
C) Metabolik asidoz
D) Kardiyomegali
E) Ejeksiyon fraksiyonunda düşme
53. Aşağıdakilerden hangisi orta–yüksek riskli popülasyonda
akut romatizmal ateşin major tanı kriterlerinden biri
değildir?
A) Monoartrit
B) Poliartralji
C) Kore
D) Yüksek ASO düzeyi
E) EKO’da mitral kapak yetmezliği
54. Küçük çaptaki ventriküler septal defekli bir çocukta
aşağıdaki komplikasyonlarından hangisinin görülmesi en
olasıdır?
A) Pulmoner hipertansiyon
B) Serebral tromboz
C) İnfektif endokardit
D) Persistan kalp yetmezliği
E) Pulmoner vasküler hastalık
55. Aşağıdakilerden hangisi sistemik juvenil idiopatik artrit ile
uyumlu değildir?
A) En az bir eklemde artrit
B) 3 ay devam eden RF pozitifliği
C) Transient döküntü
D) Generalize lenf büyümesi
E) Peritonit
56. Tekrarlayan ateş, karın ağrısı, bulantı ve artrit yakınması olan
hastanın; bu şikayetlerinin en az 3 gün, çoğunlukla da 10–15
gün devam ettiği öğreniliyor.
Hastanın olası tanısı aşağıdakilerden hangisi olmalıdır?
A) Ailevi Akdeniz ateşi
B) Hiperimmünglobülin D sendromu
C) Tümör nekroz faktör reseptör asosiye periyodik fever
sendromu
D) Blau sendromu
E) Familyal cold ürtiker
27DENEME SINAVI – 48
57. % 100 oksijen verilmesine rağmen siyanozu düzelmeyen 3
günlük yenidoğan bebeğin muayenesinde kalp hızı 142/dakika
sol 2. interkostal aralıkta sistolodiyastolik üfürüm duyuluyor.
Telekardiyografide kalp gölgesinin normal büyüklükte olup
akciğer kanlanması azalmıştır. Elektrokardiyografi bulguları
sinüzal ritimde ve frontal planda sol aks saptanıyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hipoplastik sol kalp
B) Ebstein anomalisi
C) Total anormal pulmoner venöz dönüş anomalisi
D) Triküspit atrezisi
E) Büyük arterlerin transpozisyonu
58. Fetal distress nedeniyle C/S ile doğurtulan bir bebeğin
amniyon mayisinin mekonyumlu olduğu öğreniliyor. Bebek
doğduğunda, aktif hareketli olduğu, ağladığı ve kalp tepe
atımının 120 olduğu görülüyor.
Bu bebek için en uygun yaklaşım hangisi olmalıdır?
A) Derin trakeal aspirasyonu
B) Ambu ile pozitif basınçlı ventilasyon
C) Entubasyon ve mekanik ventilasyon
D) Sadece ağız ve burun aspirasyonu
E) Taktil uyarı verilmesi
59. Aşağıdakilerden hangisi erken (1. – 4. gün) neonatal
hipokalseminin nedenlerinden biri değildir?
A) Annede hiperparatiroidizm
B) Prematüre doğum
C) SGA
D) Asfiksi
E) Annede diabetes mellitus
60. Üre siklus defektli çocukların tedavisi için hangisi yanlıştır?
A) Yüksek protenli diyet
B) Sodyum benzoat
C) Sitrüllin
D) İV glukoz
E) Laktuloz
61. Aşağıdakilerden hangisi basit febril konvülziyon ile uyumlu
değildir?
A) Tekrarlar
B) Aynı günde tekrarlar
C) Posttiktal dönem yoktur
D) 15 dakikadan kısa sürer
E) Generalize tonik–klonik nöbetler
62. Baş ağrısı ile başvuran bir çocukta aşağıdakilerden hangisi
kraniyal görüntüleme endikasyonlardan biri değildir?
A) Anormal nörolojik muayene
B) 8 yaşında çocuk
C) Kısa öksürük ile tetiklenmesi
D) Nöbet ile birlikte olması
E) Uykudan uyandırması
63. Aşağıdaki mikroorganizmalardan hangisi anne sütünde
saptanmaz ve bebekte hastalık yapmaz?
A) M. Tuberculosis
B) L. Monocytogenesis
C) HIV
D) Sifiliz
E) Hepatit E virüsü
64. Çocuklarda tansiyon arteryel ölçümü kaç yaşından itibaren
rutin fizik muayenenin bir parçası olup ve her çocukta
ölçülmelidir?
A) 1
B) 2
C) 3
D) 4
E) 5
28 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
65. Bitot lekesi aşağıdaki vitamin bozukluklarından hangisi için
spesifiktir?
A) D hipervitaminozu
B) D vitamin eksikliği
C) A hipervitaminozu
D) A vitamin eksikliği
E) Tiamin eksikliği
66. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi otozomal dominant geçiş
özelliği göstermez?
A) Tuberozsklerozis
B) Nörofibromatozis
C) Konjenital adrenal hiperplazi
D) Marfan sendromu
E) Herediter anjioödem
67. Aşı uygulamaları için aşağıdaki ifadelerden hangisi
yanlıştır?
I) Aşılar +2 ile +8 °C de saklanmalıdır.
II) BCG aşısı subkutan olarak yapılır.
III) İntramuskuler aşılar 2 yaşına kadar uyluk dış yan yüzüne
yapılır.
IV) Herhangi iki aşı yapılırken enaz aralarında 1 ay olmalıdır.
V) Bebeklerde aşılar düzeltilmiş yaşa göre yapılır.
A) Yalnız II
B) I, II
C) II, IV, V
D) II, III, IV
E) III, IV, V
68. Konjenital rubella sendromunda en sık hangi organa ait
bulgular görülür?
A) Göz
B) Kulak
C) Akciğer
D) Eklem
E) Kemik iliği
69. İki aylık bir bebek öksürük şikayeti ile başvuruyor.
Öyküsünden 3 haftadır öksürük şikayetinin olduğu ve
öksürüklerinin ataklar şeklinde olduğu, öksürmeye başlayınca
arka arkaya gelen kentöz karakterde olduğu ifade ediliyor.
Öksürük atakları başladığında çocuğun morardığı, gözlerinin
kırmızılaştığı ve en sonunda iç çekme şeklinde bir nefes aldığı
ve sonrasında rahatladığı ifade ediliyor.
Bu çocuk için aşağıdaki laboratuvar bulgularından hangisi
görülmezi beklenmez?
A) Lökositoz
B) Lenfositoz
C) Eritrosit sedimentasyon hızı düşüktür
D) Hipoglisemi
E) Eozinofili
70. Kronik ishal nedeniyle tetkik edilen bir çocukta aşağıdaki
tetkiklerden hangisi birinci basamak testlerden birisi
değildir?
A) Dışkının mikrobiyolojik incelemesi
B) Çölyak hastalığı tarama testleri
C) Tam dışkı analizi
D) Batın USG
E) Antienterosit antikorlar
29DENEME SINAVI – 48
71. Çocuklarda kan transfüzyonlarına bağlı en sık görülen
reaksiyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Febril reaksiyon
B) Akut hemolitik reaksiyon
C) Enfeksiyon bulaşması
D) Graft versus host hastalığı
E) Elektrolit bozuklukları
72. Periferik yaymada Heinz cisimciklerinin görülmesi
aşağıdaki hangi iki hastalık için önemli bir bulgudur?
I) Glukoz–6–fosfat dehidrogenez eksikliği
II) Piruvat kinaz eksikliği
III) Orak hücreli anemi
IV) Hemoglobulin H hastalığı
V) Abetaliporoteinemi
A) I, IV
B) I, V
C) II, IV
D) II, V
E) III, IV
73. Aşağıdakilerden hangisi Stewart – Treves sendromunun
oluşumundan sorumludur?
A) Radyason
B) Kronik travma
C) Aflatoksin
D) Kronik enfeksiyon
E) Kronik lenfödem
74. Hamman belirtisi aşağıdaki hastalıkların hangisinde
görülür?
A) Arteriyel emboli
B) Pulmoner emboli
C) Kronik lenfödem
D) Derin ven trombozu
E) Özefagus perforasyonu
75. Nyhus sınıflamasına göre femoral herni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Tip 1
B) Tip 2
C) Tip 3a
D) Tip 3b
E) Tip 3c
76. Elektif splenektomi en sık aşağıdaki hastalıkların hangisi
için yapılır?
A) Travma
B) Primer hipersplenizm
C) İdiopatik trombositopenik purpura (ITP)
D) Herediter sferositoz
E) Herediter eliptositoz
77. Altmış yaşındaki erkek hasta zayıflama şikayetiyle başvuruyor.
Hastanın yapılan tetkiklerinde pankreas ca tespit ediliyor.
Bu hastada aşağıdakilerden hangisi pankreatektominin
kontrendike olduğu durumlardan değildir?
A) Karaciğer metastazları
B) Çölyak trunkus lenf nodu metastazları
C) Distal mide metastazı
D) Peritoneal implantasyonlar
E) Hepatik lenf nodu metastazları
78. Safra kesesi ve safra yollarına ait en sık görülen konjenital
anomali aşağıdakilerden hangisidir?
A) Frigyalı şapkası
B) Safra kesesi duplikasyonu
C) Aksesuar sağ hepatik kanal
D) Aksesuar sol hepatik kanal
E) Safra kesesinin mezolu olması
30 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
79. Karaciğerin amip ve piyojenik karaciğer apseleri için
aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Karaciğerin piyojenik apselerinin en sık sebebi kriptojenik
enfeksiyonlardır.
B) Karaciğerin amibik apselerinin en sık sebebi
E.histolitica’dır.
C) Karaciğerin piyojenik apselerinde sn sık izole edilen
mikroorganizma E.coli’dir.
D) Her iki apse tipinde de en sık görülen laboratuvar
bozukluğu ALP yüksekliğidir.
E) Karaciğerin amip apseleri genellikle multiple olma
eğilimindedir.
80. Yirmiyedi yaşında bir bankacı akşam yemeğinden sonra
başlayan karın ağrısı şikayetiyle başuruyor. Hastanın yapılan
fizik muayenesinde batın sağ tarafında yaklaşık 6 x 8 cm
büyüklüğünde bir kitle tespit ediliyor. Kitle fizik muayene ile
batın sağ tarafından sol tarafına hareketlendirilebiliyor ve sol
tarafta da palpe edilmeye devam ediliyor. Hastanın ön tanısı
mezenter kisti olarak düşünülüyor.
Bu hastada fizik muayenede tespit edilen bulgu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Psoas bulgusu
B) Fothergil bulgusu
C) Dunphy bulgusu
D) Aoron bulgusu
E) Tillaux bulgusu
81. Akut apandisitin acil cerrahi gerektirmeyen komplikasyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Perforasyon
B) Lokalize peritonit
C) Jeneralize peritonit
D) Plastron
E) Apse
82. Kolorektal kanserlerde küratif cerrahi sonrası sağ
kalımı etkileyen ve prognoz açısından en önemli faktör
aşağıdakilerden hangisidir?
A) CEA düzeyi
B) Tümörün T evresi
C) Tümörün barsak duvarındaki derinliği
D) Tümörün diferansiyasyon derecesi
E) Lenf nodu tutulumu
83. Desmoid tümör aşağıdaki hastalıklardan ya da
sendromlarından hangisi veya hangilerinde prognostik
öneme sahiptir?
A) Li–Fraumeni sendromu – Cowden hastalığı
B) Peutz–Jegher sendromu – Familyal adenomatozis polipozis
koli sendromu
C) Gardner sendromu – Familyal adenomatozis polipozis koli
sendromu
D) Turcot sendromu – Cronkhite Canada sendromu
E) Muir–Torre sendromu – Ataksi telenjiektazi sendromu
84. Crohn hastalığında en sık rastlanan perianal bulgu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Atipik yerleşimli fissür
B) Atipik yerleşimli fistül
C) Anorektal apseler
D) Perianal apseler
E) Skin–tag
31DENEME SINAVI – 48
85. İnce barsak benign tümörleri en sık ne şekilde karşımıza çıkar?
A) GİS kanama
B) Kusma
C) Distansiyon
D) Kilo kaybı
E) İntestinal obstruksiyon bulguları
86. Aşağıdaki lezyonlardan hangisi mide kanseri gelişmesi için
en yüksek riske sahiptir?
A) Adenomatöz polip
B) Hipertrofik gastrit
C) Atrofik gastrit
D) Hiperplastik polip
E) Subtotal gastrektomiden sonra geride kalan mide
87. Aşağıdakilerden hangisi Sunitinib kullanımına yanıt veren
tümördür?
A) Mide adenokanserleri
B) Mide lenfoması
C) Appendiks karsinoid tümörleri
D) Deri malign melanomları
E) GİST
88. Aşağıdakilerden hangisi özefagusun yassı hücreli kanseri
için risk faktörü değildir?
A) Zenker divertikülü
B) GÖRH
C) Tylozis
D) Akalazya
E) Plummer–Winson sendromu
89. Cerrahi tedavinin yararlı olmadığı özefagus motilite
bozukluğu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akalazya
B) Hipertansif alt özefagus sfinkteri
C) Diffüz özefagial spazm
D) Fındıkkıran özefagus
E) Segmenter özefagial spazm
90. Yedi yaşındaki bir çocukta böbrek yetmezliği gelişiyor ve
annesinden böbrek alınıp inguinal bölgeye naklediliyor.
Bu hastada yapılan transplantasyon için aşağıdakilerden
hangisi doğrudur?
A) Allogreft ortotopik transplantasyon
B) Allogreft heterotopik transplantasyon
C) İzogreft heterotopik transplantasyon
D) İzogreft ortotopik transplantasyon
E) Xenogreft heterotopik transplantasyon
91. Aşağıdaki meme lezyonlarından hangisi mamografik
bulguları ile DCIS ile en çok karışan lezyondur?
A) Sklerozan adenozis
B) İntraduktal papillom
C) İntraduktal papillomatozis
D) Fibroadenom
E) Ağır epiteliyal hiperplazi
92. Meme başından akıntısı olan hastanın akıntı özelliklerden
hangisi patolojik olarak değerlendirilmez?
A) Akıntının unilateral olması
B) Akıntının kitleyle birlikte olması
C) Akıntının mamografik bulguyla birlikte olması
D) Akıntının spontan olması
E) Akıntının provokasyon ile birlikte olması
32 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
93. Normokalsemik primer hiperparatiroidi nedenlerinden
olmayan hangisidir?
A) Hipoalbuminemi
B) Hipotiroidi
C) Yüksek fosfat içeren diyet
D) D vitamini eksikliği
E) Aşırı sıvı yüklemesi
94. Tiroid sağ lobunda 2cm’lik meduller tiroid karsinomu
tespit edilen bir hastada en uygun tedavi yaklaşımı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Total tiroidektomi + santral boyun diseksiyonu
B) Total tiroidektomi + modifiye radikal boyun diseksiyonu +
santral boyun diseksiyonu
C) Sağ total tiroidektomi + sol subtotal tiroidektomi
D) Total tiroidektomi
E) Sağ lobektomi + istmusektomi
95. Tiroid cerrahisinin en sık komplikasyonu aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Superior laringeal sinirin internal dalının yaralanması
B) Superior laringeal sinirin eksternal dalının yaralanması
C) Rekurren laringeal sinirin yaralanması
D) Kanama (hematom)
E) Hipokalsemi
96. Aşağıdaki sitokinlerden hangisi yara iyileşmesinde
keratinosit maturasyonunu arttırarak etki eder?
A) IL–2
B) IL–4
C) IL–6
D) IL–8
E) IL–10
97. Aşağıdaki stokinlerden hangisi hem proinflamatuar hem
antiinflamatuar özellik taşır?
A) IL–2
B) IL–4
C) IL–6
D) IL–8
E) IL–11
98. Ondokuz yaşında erkek hasta, bacak bölgesinde ağrı ve
yüksek ateş ile başvuruyor. Yapılan tetkiklerinde lokosit:
25.300 /mm3, sedimantasyon: 110 mm/h saptanıyor. Grafide
tibiada yumuşak doku şişliği dışında patoloji saptanmıyor.
Bu hastanın tanısında en yararlı tetkik hangisidir?
A) BT
B) PET
C) Sintigrafi
D) Doppler USG
E) Anjiografi
99. Otuz sekiz yaşında kadın hasta meme kanseri nedeniyle sağ
mastektomi ve sağ aksiler diseksiyon yapılıyor. Operasyondan
2 ay sonra hasta kol ağrısı ve kızarıklık şikayeti ile polikliniğe
başvuruyor. Lokosit: 6.800 /mm3, sedimantasyon normal olan
hastada, genel bakıda sağkol nabızlarının azalmışolduğu
gözleniyor. Grafide radius ve el bilek kemiklerinde benekli
tarzda osteoporoz izleniyor.
En olası tanı nedir?
A) Selülit
B) Anjiosarkom
C) Meme kanseri kemik metastzı
D) Sudeck atrofisi
E) İskemik kontraktür
33DENEME SINAVI – 48
100. Kırkiki yaşında erkek hasta bacaklarında şişlik başvuruyor.
Muayenesinde her iki alt ekstremitenin şiş ve şiddetli
ödemli olduğu gözleniyor. Yapılan tetkiklerinde paraaortik
lenfadenopatiler izlenen hastada, sağ testiste kitle fark
ediliyor. Biopside az diferansiye teratokarsinom teşhisi
konuyor.
Solid organ metastazı olmayan hastada en iyi tedavi
yaklaşımı ne olmalıdır?
A) Orşiektomi, paraaortik lenf bezi diseksiyonu, kemo ve
radyoterapi
B) Sadece Kemoterapi
C) Kemoterapi ve radyoterapi
D) Radyofrekans ablasyon
E) Orşiektomi
101. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu olan hastada idrar
kültüründe proteus üretiliyor. Yapılan incelemelerde sağ
böbrekte geyik boynuzu şeklinde üriner sistem taşı tespit
ediliyor.
Bu hastada en olası renal kalkül tipi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kalsiyum oksalat taşları
B) Sistin taşları
C) Ürik asit taşları
D) Struvit taşları
E) Kalsiyum fosfat taşları
102. Aşağıdakilerden hangisi Cloacal ekstrofi’nin
komponentlerinden değildir?
A) Omfalosel
B) Hipospadias
C) Mesane ekstrofisi
D) İmperfore anüs
E) Enterovesikal fistül
103. Aşağıdaki lokal anesteziklerden hangisi en uzun etkilidir?
A) Lidokain
B) Bupivakain
C) Tetrakain
D) Prokain
E) Prilokain
104. Aşağıdaki patoloji–test metodu eşleştirmelerinden hangisi
yanlıştır?
A) Karpal tünel sendromu–Phallen testi
B) Siyatik sinir irritasyonu– Laseque testi
C) Ankilozan spondilit–Schober testi
D) Torasik outlet sendromu–Adson testi
E) Golfçü dirseği–Tinnel testi
105. Erişkin çağında en sık görülen primer göz içi malignitesi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Retinoblastom
B) Hemanjioblastom
C) Lenfoma
D) Malign melanom
E) Rabdomiyosarsom
34 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
106. Lomber 5 (L5) sinir kökü basısında aşağıdaki nörolojik
bulgulardan hangisi görülür?
A) Patella refleksinde kayıp
B) Ayak dorsifleksiyonunda zayıflama
C) Baldır arka yüzünde ağrı
D) Aşil refleksinde kayıp
E) Kuadriseps kasında atrofi
107. Yirmi gün önce üst solunum yolu enfeksiyonu geçiren
34 yaşında hasta, şiddetli başdönmesi, bulantı ve
kusma şikayetleri ile acil servise getiriliyor. Yapılan fizik
muayenesinde spontan nistagmus, sensorial işitme kaybı ve
denge bozukluğu saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Vestibuler nörit
B) Benign pozisyonel paroksismal vertigo
C) Akut otitis media
D) Akut labirentit
E) Otoskleroz
108. Weber testi sağa lateralize, Rinne testi sağda pozitif olan
hastada en olası patoloji aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sağ otoskleroz
B) Sağ otitis media
C) Sol endolenfatik hidrops
D) Sol otitis media
E) Sol dış kulak yolunda buşon
109. Aşağıdaki durumların hangisinde abortus riski
artmamıştır?
A) Çoğul gebelik
B) Nulliparite
C) Anomalili doğum öyküsü
D) Term bir gebelik sonrasında 3 ay içerisinde gebe kalmak
E) İleri anne yaşı
110. Histerektomi sırasında üreter zedelenmesi ihtimalinin en
yüksek olduğu ligaman aşağıdakilerden hangisidir?
A) ligamentum rotundum
B) ligamentum infindibulopelvicum
C) ligamentum kardinale
D) ligamentum sacrouterina
E) ligamentum latum
111. Aşağıdakilerden hangisi endometriozisin neden olduğu
klinik şikayetlerden biri değildir?
A) Disparoni
B) İnfertilite
C) Postkoital kanama
D) Premenstruel ağrı
E) Dismenore
35DENEME SINAVI – 48
112. Hirsutizm tedavisinde kullanılan aşağıdaki ajanlardan
hangisi steroidojenik sitokrom enzim inhibisyonu yapar?
A) Ketokonazol
B) Flutamid
C) Finasterid
D) Simetidin
E) Siproteron asetat
113. Aşağıdakilerden hangisi androjen duyarsızlık sendromu
(testiküler feminizasyon) için doğru değildir?
A) Hirsutizm
B) Primer amenore
C) Normal meme gelişimi
D) Normal boy gelişimi
E) 46, XY
114. Polikistik over sendromu tanısı alan 27 yaşındaki hastaya
hastalığı ile ilgili verilen aşağıdaki bilgilerden hangisi
yanlıştır?
A) Tip 2 diabetes mellitus riski artmıştır.
B) Meme kanseri riski artmıştır.
C) Endometrium kanseri riski artmıştır.
D) Over kanseri riski azalmıştır.
E) Koroner kalp hastalığı riski artmıştır.
115. Amnion sıvısı hakkında aşağıda verilen seçeneklerden
hangisi doğru değildir?
A) Amnion sıvısı en yüksek düzeyine 38–40. Haftalarda ulaşır.
B) Polihidroamniosun en sık sebebi idiopatiktir.
C) Polihidroamniosun bilinen patolojik en sık sebebi
diyabettir.
D) Oligohidroamniosun en sık sebebi erken membran
rüptürüdür.
E) Genitoüriner sistem obstrüksiyonlarında oligohidroamnios
beklenir.
116. Aşağıdakilerden hangisi pregestasyonel diyabetin fetal
etkilerinden değildir?
A) Neonatal hipoglisemi
B) Fetal büyüme kısıtlılığı (IUGR)
C) Makrozomik fetus
D) Erken gebelik kaybı
E) Fetal kromozomal anomali
117. Erken membran rüptürü olgularında kültürde en sık üreyen
ajan aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mikoplasma
B) S. Aureus
C) grup B streptokok
D) HSV
E) E. Coli
36 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
118. HPV’nin preinvaziv ve invaziv displazilere ilerlemesi hangi
gen ikilisinin inhibisyonu ile sağlanır?
A) BRCA–1 – BRCA–2
B) P53 – C–KİT
C) C–kit – K–ras
D) P53 – pRb
E) BRCA–1 – P53
119. Yapılan klinik evrelendirilmesi sırasında parametrium
tutulumu olduğu görülen skuamoz hücreli serviks kanseri
hastanın tedavisinde en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Konizasyon
B) Histerektomi
C) Radyoterapi
D) Kemoterapi
E) Histerektomi + radyoterapi
120. Endometrial adenokarsinom olgularında aşağıdaki
moleküler değişikliklerden hangisi prognozun diğerlerinden
daha iyi olduğunu düşündürür?
A) K–ras mutasyonları
B) E–kaderin ekspresyonunda azalma
C) HER–2/ neu onkojen ekspresyonunda artma
D) Ki–67 ekspresyonu
E) PTEN gen mutasyonları
01. 14. (14 Soru) : Anatomi15. 22. (8 Soru) : Histoloji, Embriyoloji23. 32. (10 Soru) : Fizyoloji33. 54. (22 Soru) : Biyokimya55. 76. (22 Soru) : Mikrobiyoloji77. 98. (22 Soru) : Patoloji99. 120. (22 Soru) : Farmakoloji
01. 42. (42 Soru) : Dahiliye Grubu (Dahili Bilimler + K. Stajlar)43. 72. (30 Soru) : Pediatri73. 108. (36 Soru) : Cerrahi Bilimler (Genel Cerrahi + K. Stajlar)109. 120. (12 Soru) : Kadın Hastalıkları ve Doğum
TEMEL BİLİMLER
KLİNİK BİLİMLER
TEMEL BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– E 31– A 61– D 91– E
2– D 32– E 62– C 92– A
3– C 33– A 63– A 93– E
4– A 34– E 64– B 94– C
5– B 35– C 65– C 95– D
6– B 36– B 66– E 96– C
7– D 37– E 67– D 97– D
8– C 38– B 68– D 98– C
9– D 39– A 69– A 99– E
10– E 40– D 70– C 100– D
11– B 41– B 71– E 101– D
12– A 42– B 72– A 102– A
13– C 43– D 73– A 103– C
14– B 44– E 74– D 104– C
15– C 45– A 75– E 105– B
16– A 46– E 76– C 106– E
17– B 47– C 77– C 107– D
18– B 48– A 78– E 108– A
19– C 49– B 79– C 109– E
20– D 50– E 80– E 110– B
21– D 51– D 81– D 111– C
22– B 52– E 82– B 112– D
23– D 53– D 83– A 113– B
24– A 54– A 84– C 114– A
25– B 55– E 85– D 115– A
26– C 56– D 86– B 116– E
27– D 57– D 87– B 117– C
28– B 58– B 88– D 118– A
29– A 59– D 89– C 119– B
30– D 60– B 90– B 120– D
KLİNİK BİLİMLER CEVAP ANAHTARI
1– A 31– B 61– B 91– A
2– D 32– B 62– B 92– E
3– A 33– C 63– D 93– B
4– D 34– B 64– C 94– B
5– C 35– D 65– D 95– E
6– A 36– D 66– C 96– D
7– E 37– B 67– C 97– C
8– B 38– A 68– A 98– C
9– D 39– C 69– E 99– D
10– D 40– E 70– E 100– A
11– B 41– C 71– A 101– D
12– D 42– D 72– A 102– B
13– A 43– E 73– E 103– B
14– C 44– C 74– E 104– E
15– D 45– E 75– E 105– D
16– A 46– A 76– C 106– B
17– E 47– E 77– C 107– D
18– A 48– B 78– C 108– C
19– D 49– D 79– E 109– B
20– B 50– A 80– E 110– B
21– E 51– E 81– D 111– C
22– B 52– B 82– E 112– A
23– C 53– D 83– C 113– A
24– E 54– C 84– E 114– D
25– C 55– B 85– E 115– A
26– C 56– C 86– C 116– E
27– C 57– D 87– E 117– A
28– C 58– D 88– B 118– D
29– D 59– A 89– D 119– C
30– A 60– A 90– B 120– E
İSTANBUL–MERKEZ Aksaray Mah. Cerrahpaşa Cad. No: 59 Haseki-Fatih / İSTANBULTel: 0212 521 77 85Faks: 0212 521 77 65
TUSTIME / KADIKÖYİbrahimağa Zaviye Sokak Kat: 1 Bağımsız Bölüm No: 3 Koşuyolu - Kadıköy / İSTANBULTel: 0216 336 24 29Faks: 0216 336 24 82
ANKARAMamak Cad. Dikimevi Postahanesi Yanı Dikimevi–Mamak / ANKARATel: 0312 417 23 45Faks: 0312 425 14 09
İZMİRCumhuriyet Bulvarı No: 99/7 Kat: 2 M. Rıza İş Merkezi (Anadolubank Üstü)Pasaport / İZMİRTel: 0232 425 11 55Faks: 0232 425 11 57
ISPARTAGazi Kemal Mah. 1317 Sok.Henden Ap. No: 11 D: 9/10 Merkez / ISPARTATel: 0246 232 66 00Faks: 0246 232 77 00Gsm: 0507 408 01 51
AYDINHasanefendi Mah. Kızılay Cad. No:34 Merkez - AYDINGsm: 0530 047 00 58
TUSTIME–PENDİK (OFFLINE)Fevzi Çakmak Mah. Çınar Sokak No:2 D:9 Pendik/İSTANBUL
TUSTIME–MANİSA (OFFLINE)Uncubozköy Mah. 5504 Sokak 13/A/25 MANİSA
TUSTIME–BALÇOVA (OFFLINE)Poyraz Sok.No: 4/A Balçova – İZMİR
TUSTIME–BORNOVA (OFFLINE)Kazım Dirik Mah. 185 Sk. N:2/A Bornova – İZMİR
TUSTIME–KIRIKKALE (OFFLINE)Yenişehir Mah. 263. Sok. Doğan Apt. Zemin kat Yahşihan/KIRIKKALE
TUSTIME YAYINCILIK LTD. ŞTİ.www.tustime.com
39DENEME SINAVI – 48
1. Aşağıdaki yapılardan hangisi fossa pterygopalatina’nın
duvarlarını oluşturmaz?
A) Tuber maxillae
B) Lamina perpendicularis ossis palatina
C) Processus pterygoideus ossis sphenoidalis
D) Ala major ossis sphenoidalis
E) Ramus mandibula
Cevap E
Fossa pterygopalatina orbita’nın arkasında bulunan küçük bir
çukurdur. Fissura orbitalis inferior ile fissura pterygomaxillaris’in
kesişim yerindedir.
Tuber maxillae ön duvarı,
Lamina perpendicularis ossis palatina iç duvarı,
Processus pterygoideus ossis sphenoidalis arka duvarı,
Ala major ossis sphenoidalis’in ön yüzü de arka ve üst duvarı
oluşturan yapılardır.
Ramus mandibula ise fossa infratemporalis’in sınırlarına
katılan bir yapıdır.
2.
I– Os trapezium
II– Os scaphoideum
III– Os capitatum
IV– Os lunatum
Yukarıda verilen kemiklerden hangisi/hangileri art.
radiocarpalis’in yapısına katılır.
A) I ve II
B) II ve III
C) II, III ve IV
D) II ve IV
E) III ve IV
Cevap D
Art. radiocarpalis radius ile os scaphoideum ve os lunatum
arasındaki elipsoid eklemdir. Os trapezium ve os capitatum distal
sıra karpal kemiklerdendir. Os trapezium art. carpometacarpalis
pollicis’e katılan karpal kemiktir.
2016 OCAK TUS 48. DENEME SINAVITEMEL BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Anatomi, Histoloji ve Embriyoloji, Fizyoloji, Biyokimya, Mikrobiyoloji,Patoloji, Farmakoloji soruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
40 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
3. Aşağıdakilerden hangisi foramen ovale’den geçen yapıdır?
A) Arteria meningea media
B) Nervus maxillaris
C) Nervus petrosus minor
D) Nervus petrosus major
E) Nervus auriculotemporalis
Cevap C
For. ovale’den n. mandibularis ve n. petrosus minor geçer.
N. petrosus minor n. glossopharyngeus’un dalıdır. Bu sinir, for.
ovale’nin hemen altında yer alan gang. oticum’daki post–sinaptik
parasempatik nöronlarda sinap yapar. Post–sinaptik nöronların
aksonları n. auriculotemporalis içerisinde parotis bezine ulaşır.
4. Aşağıdaki yapılardan hangisi diaphragma urogenitale
içerisinde yer alır?
A) Glandula bulbourethralis
B) Glandula vestibularis major
C) Bulbus vestibuli
D) Ductus ejaculatorius
E) Glandula prostatica
Cevap A
Diaphragma urogenitale, spatium perinei profunda içerisinde
yer alan m. transversus perinei profundus ile m. sphincter
urethra externum kaslarına denir. Gl. bulbourethralis (Cowper
bezi) m. transversus perinei profundus kasına gömülü olacak
şekilde diaphragma urogenitale içerisinde yer alır.
5. Epicondylus medialis’te oluşan bir kırık sonucu n. ulnaris’in
yaralanması aşağıdaki kaslardan hangisinin fonksiyonunu
etkilemez?
A) M. palmaris brevis
B) M. flexor digitorum superficialis
C) M. flexor digitorum profundus
D) M. abductor digiti minimi
E) M. interossus palmaris I ve II
Cevap B
M. flexor digitorum superficialis n. medianus’tan inerve olan
bir önkol kasıdır. N. ulnaris kesisinden etkilenmez. Seçeneklerde
verilen diğer kaslar ve m. flexor digitorum profundus’un da
medial yarısı n. ulnaris’ten inerve olurlar.
41DENEME SINAVI – 48
6. Aşağıdaki kaslardan hangisi uyluğa adduksiyon yaptırmaz?
A) M. gluteus maximus
B) M. gluteus medius
C) M. pectineus
D) M. gracilis
E) M. adductor magnus
Cevap B
M. gluteus medius ve m. gluteus minimus uyluğa abdüksiyon
yaptıran iki kastır. Seçeneklerde verilen diğer kaslar uyluğa
adduksiyon yaptırırlar.
7. Sol radix pulmonis üst tarafta aşağıdaki anatomik
yapılardan hangisi ile komşuluk yapar?
A) Oesophagus
B) Vena cava superior
C) Vena azygos
D) Arcus aorta
E) Arteria subclavia sinistra
Cevap D
Sol radix pulmonis’i yukarısından çaprazlayarak geçen yapı
arcus aorta’dır.
8. Vena brachiocephalica’yı oluşturan iki ven aşağıdaki
seçeneklerden hangisinde verilmiştir?
A) Vena jugularis interna – Vena jugularis externa
B) Vena jugularis interna – Vena cava superior
C) Vena subclavia – Vena jugularis interna
D) Vena subclavia – Vena jugularis externa
E) Vena subclavia – Vena jugularis anterior
Cevap C
V. brachiocephalica’yı her iki tarafta da v. subclavia ve v.
jugularis interna birleşerek yaparlar. Sağdaki kısa soldaki ise
daha uzundur. Bu iki ven sağlı sollu birleşerek orta hattın sağında
v. cava superior’u oluştururlar.
42 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
9. Vv. paraumbilicalis’ler nereye açılırlar?
A) V. umbilicalis
B) A. umbilicalis
C) Ductus venosus
D) V. porta hepatis
E) V. cava inferior
Cevap D
Vv. paraumbilicalis’ler fetal dolaşımda v. umbilicalis’in yanında ona komşu olarak seyreden bir çift vendir. V. porta hepatis’e açılır.
Bir diğer taraftan da v. epigastrica superior ve v. epigastrica inferior ile bağlantısı nedeniyle çok önemli bir porto–caval anostomoz
venidir.
43DENEME SINAVI – 48
10. Aşağıdakilerden hangisi tegmentum mesencephali’de bulunmaz?
A) Nucleus ruber
B) Lemniscus medialis
C) Lemniscus lateralis
D) Fasciculus longitudinalis medialis
E) Tractus corticonuclearis
Cevap E
Mesencephalon’da substantia nigra ile aquaeductus mesencephali arasına tegmentum denir. Tr. corticonuclearis’e ait lifler tıpkı tr.
corticospinalis’e ait lifler gibi substantia nigra’nın önünden yani crus cerebri’den geçerler.
44 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
11. Aşağıdakilerden hangisi bir paravertebral gangliyondur?
A) Ganglion geniculi
B) Ganglion stellatum
C) Ganglion coeliacus
D) Ganglion oticum
E) Ganglion spinale
Cevap B
Sempatik gangliyonlar ikiye ayrılırlar. Gang. prevertebrale
ve gang. paravertebrale. Gang. paravertebrale’ye gang. trunci
symphatici de denir. Sempatik zincire ait bu gangliyonlar boyun
bölgesinde birleşerek gang. cervicale’leri yaparlar. C7–C8 ve T1
paravertebral gangliyonlarının birleşmesi ile oluşan ve akciğerin
apeksi ile de yakın komşuluğu bulunan gangliyona “Gang.
cervicothoracicum veya Gang. stellatum” denir.
12. Aşağıdakilerden hangisi arteria carotis interna’nın bir
dalıdır?
A) Arteria choroidea anterior
B) Arteria cerebri posterior
C) Arteria superior cerebelli
D) Arteria callosomarginalis
E) Arteria inferior anterior cerebelli
Cevap A
A. carotis interna’nın lateral ventrikül içerisindeki plexus
choroideus’u ve capsula interna’yı besleyen önemli bir dalı da a.
choroidea anterior’dur.
A. cerebri posterior, a. superior cerebelli ve a. inferior anterior
cerebelli a. basilaris’in,
A. callosomarginalis ise a. cerebri anterior’un dalıdır.
13. Plexus brachialis’in truncus superior’u aşağıda verilen
spinal sinirlerden hangileri tarafından oluşturulur?
A) C3–C4
B) C4–C5
C) C5–C6
D) C6–C7
E) C7–C8
Cevap C
Plexus brachialis’i C5, C6, C7, C8 ve T1 spinal sinirlerin ramus
anterior’ları yapar.
Truncus superior’u C5–C6
Truncus medius’u C7
Truncus inferior’u da C8–T1 spinal sinirler birleşerek yaparlar.
45DENEME SINAVI – 48
14. Aşağıdakilerden hangisi tunica vasculosa bulbi’ye ait bir
yapı değildir?
A) Uvea
B) Macula lutea
C) Choroidea
D) Iris
E) Corpus ciliare
Cevap B
Bulbus oculi 3 tabakadan oluşur. Bu tabakalar dıştan içe
doğru tunica fibrosa bulbi, tunica vasculosa bulbi ve tunica
nervosa bulbi’dir. Tunica vasculosa bulbi’nin diğer adı uvea’dır ve
3 kısımdan oluşur. Choroidea, corpus ciliare ve iris.
Macula lutea tunica nervosa bulbi’ye ait bir yapıdır. Retina’nın
en iyi gören yeridir.
15. Aşağıdakilerden hangisi düz endoplazma retikulumuyla
ilgili olarak yanlış bir ifadedir?
A) Hücrede asidofilik boyanan organellerdir.
B) Kalsiyum depolama görevi vardır.
C) Hücre zar proteini üretiminde görev alır.
D) Detoksifikasyonda görev alırlar.
E) Diğer organelleri çevreleyerek lizozomal yıkımında görev
alırlar.
Cevap C
Hücre zar proteinleri, lizozomal proteinler ve sekretuar
proteinler granüllü endoplazma retikulumunda (ER) üretilirler.
Düz ERnin protein üretme görevi yoktur.
Düz (granülsüz) ER hücrede asidofilik boyanan organeller
olup görevleri ve öne çıkan özellikleri şu şekilde sıralanabilir;
Kaslarda sarkoplazmik retikulum olarak adlandırılırlar ve
kalsiyum depolar.
Yağ asitleri ve fosfolipid sentezi gibi lipid metabolizmasında
görev alırlar.
Hücre zarlarının oluşturulmasında ve geri dönüşümünde
görev alır.
Steroid sentezleyen hücrelerde sayıları artmış olarak izlenir.
Glikojen metabolizmasında görevlidir.
Suda çözünmeyen (yağda eriyen) kimyasalların/ilaçların
metabolizması, suda çözünür ve böbreklerden atılabilir
hale getirilmesinde (detoksifi kasyonunda) görev alırlar.
Sitokrom-P450 enzimleriyle ilişkilidir.
Granülsüz ER aynı zamanda hücre içinde görevi kalmayan ve
ortadan kaldırılması gereken organellerin etrafını çevreleyerek
lizozomal yıkımına aracılık eder.
16. Aşağıdakilerden hangisi endokondral kemikleşme için
yanlıştır?
A) Kemiğin epifiz bölgelerinden başlar.
B) Kondroblastların proliferasyonuyla başlar.
C) Kıkırdak dokusunun merkezinden başlar.
D) Kondroblastların su alarak şişmesi hipertrofi zonu olarak
isimlendirilir.
E) Dejenere olan kıkırdak dokusunu osteoklastlar temizler.
Cevap A
46 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Kemikleşme, iki şekilde olur; endokondral ve intramembranöz
1. İntramembranöz (Perikondral) kemikleşme:
Kemiğin periostunun altında olan kemikleşmedir.
Fibroblastlardan osteojenik hücreler meydana gelir, önce primer
ve sonra kalsiyumun çökmesiyle sekonder kemikleşmeler olur.
2. Endokondral kemikleşme:
Bir kıkırdak matriksinin içinde olan kemikleşmedir.
Embriyonel dönemde diafizden başlar, epifize doğru yayılır.
İntramembranöz kemikleşmeyle kemiğin periostunun
altında olan kemik yapısı kıkırdağın ortasının beslenmesini
bozar. Kıkırdak hücreleri önce prolifere olur (proliferasyon
bölgesi=zonu) sonra beslenememeye bağlı hücre zarı yetersizliği
olur ve sıvı alarak şişerler (hipertrofi bölgesi) sonra da
dejenere olurlar (dejenerasyon aşaması). Buralar kemik iliği ile
doldurulmaya başlarken kemik iliği kaynaklı osteoklastlar ölen
hücreleri temizleyerek hücresiz bir erozyon hattı (erozyon bölgesi)
oluşturur. Bu hat osteoprogenitör hücrelerle doldurularak
osteoblasta farklanır. Bu bölgelere kalsiyum çöker (kalsifikasyon
bölgesi).
Enkondral kemikleşme aşamaları (epifizden diafize doğru);
kıkırdak zonu, proliferasyon zonu, maturasyon ve hipertrofi zonu,
kalsifi kasyon zonu ve kemik zonu.
17. Hücreden bir vezikülün ekzositozunda vezikül üzerinde
bulunan hangi protein vezikülün hücre zarına tutunmasını
sağlar?
A) t-SNARE
B) v-SNARE
C) NSF
D) SNAP
E) Sintaksin
Cevap B
Vezikül içindeki herhangi bir maddenin hücreden dış ortama
verilmesinin iki aşaması vardır.
1. Vezikül zarının hücre zarına tutunması:
Burada veziküldeki v–SNARE (diğer adı snaptobrevin)
proteiniyle, hedef membrandaki t–SNARE (diğer adı sintaksin)
proteinleri birbirine tutunur.
2. Vezikül zarının hücre zarına kaynaşması: NSF ve SNAP
kaynaşmasıyla iki membran birbiriyle kaynaşır.
Hedef membrana vezikül kaynaşmasından sonra Ntnin
salınmasına porositoz adı verilir.
SNARE: SNAP Receptor.
SNAP: Solubl NSF Attachment Protein
NSF: N–ethylmaleimide sensitive fusion proteins
SNARE’ler ikiye ayrılır;
v–SNARE (R–SNARE, arjinin rezidüleri bulundurur), vezikül
zarında
t–SNARE (Q–SNARE, glutamin rezidüleri bulundurur), hedef
hücre zarında
47DENEME SINAVI – 48
18. İntrauterin dönemde implantasyonun olduğu
endometriyuma komşuluk halindeki embriyo bölümüne ne
ad verilir?
A) Koryon laeve
B) Koryon frondozum
C) Desidua bazalis
D) Desidua kapsularis
E) Amniyoblastlar
Cevap B
Koryon: Ekstraembriyonik mezoderm + Trofoblast (sito/
sinsityo)
Desidua, implantasyon için endometriyumun geçirdiği
değişiklikler sonucu izlenen dokudur.
Gelişimin erken aşamalarında villuslar koryonun her
tarafından uzanır. Embriyonik kutuptakiler uzamaya devam
ederlerken (koryon frondozum=bushy koryon) anembriyonik
kutuptakiler geriler ve düzleşir (koryon laeve). Embriyonun
implante olduğu desiduaya desidua bazalis adı verilir ve
koryon frondozumla komşuluk gösterir. Öte yandan embriyoyu
çevreleyen koryon laeve ise desidua kapsülarisle komşuluk
gösterir. İmplantasyonun olmadığı desiduaya ise desidua
pariyetalis adı verilir.
19. Aşağıdaki dermal reseptörlerden hangisi derinin hipodermis
tabakasında izlenir?
A) Merkel
B) Meissner
C) Paccinian
D) Ruffini
E) Krause
Cevap C
Deride Bulunan Reseptör Oluşumları
Meissner korpuskülü: Dudaklar, el ve ayak gibi kılsız derinin
dermal papillasında bulunan düşük frekanslı taktil (dokunma
duyusu) reseptörlerdir. Kapsüllü reseptördür. Myelinli lifler
myelinini kaybettikten sonra yapının içine girer. Scwann hücreleri
izlenir. Hızlı reseptörler olup çabuk adaptasyon sağlarlar. İletimi
A tipi liflerledir.
Merkel: Epidermisin bazal membranına oturan Merkel
hücresi, onunla snaps yapan aksonun genişlemiş son ucu Merkel
diskidir. Dokunmayı algılayan çok hassas reseptörlerdir. Yavaş
adaptasyon gösterirler.
Kıl folikülü reseptörü: Kıl folikülünün etrafını saran sinir lifi
yapısıdır. Kılın hareketiyle uyarılır. Yavaş uyum sağlar.
Ruffini: Gerilmeyi algılayan kapsülle çevrili reseptörlerdir.
Deride ve eklem kapsülünde bulunur. Yavaş uyum sağlar.
Pacinian: Hipodermiste bulunan kuru soğan kesiti benzeri
kapsüllü reseptörlerdir. Çok hızlı uyum sağlar, vibrasyon ve
basınç duyusunu alır. Kapsüllü reseptördür.
Myelinsiz serbest sinir sonlanmaları: Hafif basınç, temas ve
sıcaklık duyusunu algılar. Derinin epidermisi içinde ve korneada
izlenir.
Krause: Kimi kitaplar frekansı düşük dokunmayı algıladığını
kimleri soğuk reseptörü olduğu belirtir. Kapsüllü bir reseptördür.
20. Aşağıdaki hormonlardan hangisi hipotalamusun
magnoselüler nöronlarından salınır?
A) Gonadotropin salıcı hormon (GnRH)
B) Folikülü uyaran hormon (FSH)
C) Östrojen
D) Vazopressin
E) Melatonin
Cevap D
Antidiüretik hormon (Vazopressin) ve oksitosin hipotalamusta
üretilen ama arka hipofizden kana verilen hormonlardır.
Hipotalamusun supraoptik ve paraventriküler çekirdeklerindeki
magnoselüler nöronlarında sentezlenen hormonlar myelinsiz
aksonlar boyunca nörosekretuar veziküller içinde nörohipofize
48 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
taşınmaktadır. Bu taşımada hormon vezikül içinde nörofizin
adı verilen taşıyıcı proteinle birlikte taşınır. Bu nörosekretuar
veziküllerin bolca bulunduğu akson genişlemelerine Herring
cismi adı verilmektedir.
Hipotalamusta bulunan parvoselüler nöronlardan ise
adenohipofizi uyaran releasing (salıcı) hormonlar salınmaktadır.
21. Aşağıdaki hücrelerden hangisi midenin mukozal bezlerinde
izlenmez?
A) Nötral mukus hücreleri
B) Bazik mukuz hücreleri
C) Esas hücreler
D) Goblet hücreleri
E) Oksintik hücreler
Cevap D
Goblet hücreleri glikoprotein salgı yapan, salgısının hücrede
kapladığı büyük bölümden dolayı çekirdeği kenara itilerek “taşlı
yüzük” görünümündeki hücreler olup kalsiform hücre adı da
verilmektedir. Bu hücreler, barsaklarda, solunum yollarında ve
gözün konjonktiva kısmında izlenmektedir. Midede bulunmaz.
Midede bulunan hücrelerde şu şekildedir;
a. Mukus hücreleri: Yüzey ve boyun mukus hücreleri olmak
üzere 2 tiptir. Sırasıyla nötral ve HCO3 (bazik)’ten zengin
mukus salgılar.
b. Esas hücre (Chief cell, sef hücresi): Mide bezlerinde en
çok bulunan hücredir. Tipik bir protein salgılayan hücre
yapısına sahiptir. Ayrıca sitoplazmalarında zimojen
granüller izlenir. Pepsinojen, lipaz ve rennin (bebeklerde)
salgılar. Pepsinojen HCl etkisiyle pepsin haline dönüşen
ve protein sindiriminde görev alan enzimdir.
c. Enteroendokrin hücreler (diffüz nöroendokrin sistem
(DNES)): İki türü tanımlanmıştır. Lümene ulaşabilene
“açık (open)”, ulaşamayana “kapalı (closed)” adı
verilmektedir. Bunlardan açık olanın mideye gelen
gıdaları algılayabilen kemoreseptör olduğu, tıpkı tad
tomurcuklarındaki G protein eşli tad reseptörlerine
(TR) sahip olduğu, ve bu uyarıya göre hormon
salgıladığı gösterilmiştir. Gastrin (G hücreden), ghrelin,
somatostatin bu tür hücrelerden salınan önemli
hormonlar arasındadır. Gümüş ve krom ile işaretlenirler.
d. Parietal hücre (oksintik hücre, kenar hücresi): Fundus
bezlerinin boyun kısımlarında yer alırlar. HCl ve
intrensek faktör (B12 vitamininin emilmesinde) salgılar.
Mitokondriyondan zengindir. H iyonunun lümene
verilmesinde görevli intraselüler kanaliküler sistem ve
tubuloveziküler sistem yogun olarak izlenir. Tübuloveziküler
sistem membranında proton pompaları yoğundur ve
buralardan lümene H iyonu verilir. H ve Cl intraselüler
kanaliküler sistem lümenlerinde HCl’e dönüştürülür.
22. Bowman bezi adı verilen dallı tübüloalveoler özellikteki seröz
bez yapısı solunum sisteminin hangi bölümünde izlenir?
A) Burun – regio respiratoria
B) Burun – regio olfaktorya
C) Vokal kordlar
D) Vokal kord dışındaki larink bölümü
E) Trakea – bronş bileşkesi
Cevap B
Burnun koku alma kısmı olan regio olfaktoryada Bowman
(Olfaktor) bezler izlenir. Bunlar dallı tubuloalveolar seröz
bezlerdir. Lipofuksin pigmenti içeren hücreleri vardır. Koku
moleküllerini bağlayan proteinler (odorant binding protein)
salgılar. Bu proteinler koku molekülüne bağlanarak olfaktor
hücrelerde Golf aktivasyonuna neden olur. cAMP artar ve
hücrede Na ve Ca kanallarını açarak hücrenin depolarize
olmasını sağlar.
49DENEME SINAVI – 48
Burnun yalancı çok katlı epitelle döşeli bu bölgesine
bakıldığında izlenen hücreler ve öne çıkan özellikleriyse şöyledir;
1. Bazal hücre: Mitotik olarak aktif kök hücrelerdir.
İmmatür koku hücrelerine dönüşürler.
2. Koku (olfaktor) hücresi: Kutuplaşma gösteren bipolar
nörondur, apikalinde genişlemiş bir dentrit olan koku
vezikülü bulunur, burada hareketsiz modifiye silyum
yapıları vardır. Bazalinden aksonu çıkar. Myelinsiz
aksonlar etmoid kemiğin kribriform tabakasını fila
olfaktorya olarak geçip olfaktor bulbusdaki glomerül
yapılarında mitral hücrelerle snaps yapar. Bunların
aksonları da talamusa uğramadan beynin kortikomedial
amigdala bölümüne projekte olurlar.
3. Fırça hücresi: Respiratuvar bölgedekiyle aynıdır. Apikalde
yoğun mikrovillus içerir. Trigeminal sinirle snaps yapar,
mukozadaki hareket algısını alır.
4. Destek (sustentacular, supporting) hücresi: En
çok bulunan hücrelerdir. Ökromatin çekirdekli,
mikrovillustan zengin hücrelerdir, lipofuksin içerir.
23. Aşağıdakilerden hangisinin artması, tendondaki aşırı
gerilme sonucu iskelet kasında ani gevşemeye neden olur?
A) γ–motor nöron deşarjının
B) α–motor nöron sinyallerinin
C) Grup Ia afferent sinyallerinin
D) Grup Ib afferent sinyallerinin
E) Hücre içi kalsiyum miktarının
Cevap D
GOLGİ TENDON ORGANI (GTO): Kasın geriminindeki artışı
algılar. Afferenti grup Ib’dir.
Kas kasıldığında tendondaki gerimi artar, GTO bu gerimi
algılar. Bu bilgi Ib afferent liflerle medulla spinalise götürür.
Grup Ib sinir lifinden uyarıyı taşıyan duysal nöron glisinerjik ara
nöron ile sinaps yapar. Bu ara nörondan salınan glisin, alfa–
motor nöronu inhibe eder. Böylece kas kasılması sonlandırılır.
GTO’nun görev yaptığı bu reflekse ters–gerilme refleksi adı
verilir. Bu refleks sayesinde aşırı kasılan bir kas gevşetilerek,
tendonundaki kopma önlenmiş olur.
Tersine–gerim refleksi
24. Vücutta kreatinin üretiminde herhangi bir değişikliğin
olmadığı kabul edilmek koşuluyla, aşağıdaki durumlardan
hangisinde kreatinin klirensinde azalma görülür?
A) Güçlü sempatik uyarı
B) Plazma hacminde artış
C) Afferent arteriyolde dilatasyon
D) Afferent arteriyolde daralma
E) Plazma albümininde azalma
Cevap A
GFR’yi Değiştiren Faktörler:
“Bir dakikada, bir maddeden temizlenen plazma hacmi”ne
o maddenin klirensi denir. Yani “A” maddesinin klirensi deyince
“bir dakikada, A maddesinden temizlenen plazma hacmi” ifade
edilir. Dolaysıyla, klirens aslında temizlenme hızıdır ve birimi ml/
dk veya cc/dk olur.
GFR’nin değerlendirilmesinde: inülin klirensi ve kreatinin
klirensi kullanılır. Soruda verilen bilgileri değerlendirilecek
olursak, vücutta kreatinin üretiminde herhangi bir değişiklik
olmadığına göre kretainin klirensinde azalma yapan bir faktör,
aynı zamanda GFR’deki azalmaya da neden olan bir durumdur.
Bu da verilen seçenekler içinde güçlü sempatik uyarıdır.
50 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
GFR’yi değiştiren faktörler
• Kf azalırsa• Ortalama arter basıncı azalırsa• Afferent arteriol daralırsa (Sempatik uyarı,
NE, E, endotelin)• Bowman kapsülü basıncı artarsa (Böbrek
ödemi, böbrek taşı)
GFR azalır
• Ortalama arter basıncı artarsa• Afferent arteriol genişlerse (NO, PGE2, PGI2,
bradikinin)• Efferent arteriol daralırsa (Anjiotensin–II)
GFR artar
25. Aşağıdaki gastrointestinal hormonlardan hangisi midenin
boşalma hızını azaltıcı etkiye sahip değildir?
A) Sekretin
B) Motilin
C) Peptid YY
D) Kolesistokinin
E) Gastrik inhibitör polipeptid
Cevap B
Çeşitli uyaranlardan dolayı mide boşalması inhibe eden
hormonlar:
• Yağ ve protein yıkım ürünleri Kolesistokinin
• Karbonhidrat ve yağlı kimusun duodenuma gelmesi
Gastrik İnhibitör Polipeptid (Glikoza bağımlı
insülinotropik polipeptid)
• Duodenuma asidli kimusun gelmesi Sekretin
• Karbonhidrattan zengin kimusun duodenuma gelmesi
Enteroglukagon (GLP–1)
• Yağ ve protein yıkım ürünleri Peptid YY (mide
inhibitör peptidi), CCK’nın etkisini güçlendirir.
Motilin
• Açlık dönemlerinde sindirim kanalındaki motiliteyi
sağlayarak göç eden miyoelektriksel komplekslerin
(GMC) temel düzenleyici hormonudur.
26. Sakin solunumda akciğerlerin kompliyans değişikliği
hakkında aşağıdaki solunum parametrelerinden hangisi en
doğru bilgiyi verir?
A) Total akciğer kapasitesi
B) Rezidüel hacim
C) Fonksiyonel rezidüel kapasite
D) Vital kapasite
E) İnspirasyon yedek hacmi
Cevap C
Kompliyans: Transpulmoner basınçtaki her birim artışa
karşı, akciğerlerin genişleme derecesine akciğer kompliyansı
denir. Akciğer kompliyansının iki temel belirleyicisi elastik geri
çeken kuvvetler ve yüzey gerilimi’dir.
Kompliyans, akciğerlerin elastik geri çekilmesi ile ters
orantılıdır. Kompliyans değişikliği akciğerin elastik geri
çekilmesini etkiler ve bu durum fonksiyonel rezidüel kapasiteye
(FRC) yansır. Sürfaktan yokluğu ve fibrozisde kompliyans
azaldığından FRC de azalır. Amfizemde ise kompliyans
arttığından FRC de artar.
27. Sempatik stimülasyonda karaciğer ve iskelet kası gibi
dokulardaki kan akımının artmasında hangi tip reseptör en
belirgin rolü oynar?
A) Alfa –1
B) Alfa –2
C) Beta–1
D) Beta–2
E) Beta–3
Cevap D
İskelet kası ve karaciğer damarları en fazla beta–2 reseptör
içeren damarlardır. Bu nedenle sempatik stimülasyon özellikle
karaciğer ve iskelet kası kan akımını arttırmaktadır.
28.
I- Timpanik zar
II- Oval pencere
III- Orta kulak kemikçikleri
IV- Baziler membran
V- Tektorial membran
Havadaki ses titreşimleri ile kohleadaki sıvı arasında
gerçekleşen empedans eşleştirmesini yukarıda verilen
yapılardan hangileri sağlar?
A) I – II
B) I – III
C) II – IV
D) III – V
E) IV– V
Cevap B
Timpanik zara gelen ses titreşimleri, oval pencereye geçerken
22 kat büyütülür yani amplifiye edilir. Çünkü iç kulaktaki
sıvı, havaya göre daha çok eylemsizliğe sahip olduğundan bu
51DENEME SINAVI – 48
amplifikasyon gereklidir. Dolaysıyla, timpanik zar ve kemikçik
sistemi; havadaki ses titreşimleri ile kohleadaki sıvı arasında bir
empedans (iç direnç) eşleştirmesi sağlar. Bu olmadığı zaman
işitme duyarlığı 15–20 desibel daha düşer. Orta düzeydeki ses,
fısıltı şeklinde işitilir.
29. Talamus gibi alt beyin bölgelerinden bağımsız olarak
özellikle kortikal nöronların aktivitesiyle meydana gelen
elektroensefalografi dalgası hangisidir?
A) Delta
B) Teta
C) Alfa
D) Beta
E) Gama
Cevap A
Delta dalgaları: Yüksek amplitüdlü ancak en düşük
frekanslı dalgadır. NonREM evre 3 ve 4’de (derin uyku), süt
çocuğunda ve ciddi organik beyin hasarında kayıt edilir. Talamus
gibi alt beyin bölgelerinden bağımsız olarak özellikle kortikal
nöronların aktivitesiyle meydana gelir.
30. Normal koşullarda ventriküler miyokardiyal
hücrenin aksiyon potansiyelinin tamamı, aşağıdaki
elektrokardiyografi bölümlerinden hangisinin kaydedilmesi
sırasında gerçekleşir?
A) QRS kompleksi
B) T dalgası
C) ST segmenti
D) QT aralığı
E) PR aralığı
Cevap D
QT aralığı (0.40 sn): Ventrikül myokardının depolarizasyon,
plato ve repolarizasyonunu kapsar. Yani myokardın aksiyon
potansiyeli süresine eşittir.
31. Aşağıdakilerden hangisi potasyum iyonlarının hücre içine
girişini sağlayarak hipopotasemiye neden olan faktörlerden
biridir?
A) İnsülin
B) Asidoz
C) Siddetli egzersiz
D) Beta adrenerjik blokaj
E) Aldosteron yetersizliği
Cevap A
Potasyumun hücre içine
geçmesini artıranlar
(Hipo–potasemi nedenleri)
Potasyumun hücre içine
geçmesini azaltanlar
(Hiper–potasemi
nedenleri)
• İnsülin• Aldosteron
• β–adrenerjik uyarı
• Alkaloz
• Azalan ESS osmolaritesi
• İnsülin yetmezliği (Diabetes mellitus)
• Aldosteron yetmezliği
(Addison hastalığı)
• β–adrenerjik blokaj
• Asidoz
• Hücre lizisi
• Ağır egzersiz
• Artan ESS osmolaritesi
52 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
32. İnsülin, aşağıdaki hücrelerin hangisinde glikoz girişini
arttırmaz?
A) İskelet kası
B) Kalp kası
C) Hepatosit
D) Adiposit
E) Enterosit
Cevap E
İnsulinin etkileri: Yağ dokusunda ve kas dokusunda
membrandaki GLUT–4 sayısını artırarak hücre içine glikoz girişini
arttırır. Karaciğerde ise hücre içindeki glikozun fosforilasyonunu
hızlandırarak hücrenin glikoz konsantrasyonunun düşük
kalmasını sağlar bu etkide glikoz girişini hızlandırır. Oysa
enterositlerde glikoz emilimini hızlandıran bir etkisi yoktur.
33. Aşağıdakilerden hangisi membranda en fazla bulunan lipid
molekülüdür?
A) Fosfotidilkolin
B) Fosfotidilserin
C) Fosfotidilinisitol
D) Sfingomyelin
E) Glikolipid
Cevap A
Membranda en fazla lipidler bulunmaktadır. Pek çok farklı
lipid sınıfı membranda bulunabilir. Bunlardan fosfolipidler,
glikosfingolipidler ve kolesterol özellikle önemlidir. Fakat,
ester kolesterol (kolesterol depo şekli) ve triaçilgliserol
(enerjinin depo formu) saf hidrofobik oldukları için membranda
bulunamaz. Membranda en çok lipitler, lipitlerden fosfolipitler,
fosfolipitlerden ise en çok fosfotidilkolin bulunur.
34. Aşağıdakilerden hangisi granüllü endoplazmik retikulumun
görevi değildir?
A) Seruloplazmin sentezi
B) Hücre membran proteinlerinin sentezi
C) Glikolizasyon
D) Post Translasyonel Modifikasyon
E) İlaç Detoksifikasyonu
Cevap E
Granüllü endoplazmik retikulum üzerindeki ribozomlarda
• Elastin kollajen gibi hücre dısına gönderilecek
proteinlerin
• Seruloplazmin album gibi plazma proteinlerinin
• Organellerin (mitokondri hariç) membran proteinleri
• Lizozomal proteinlerin sentezi gerçeklestirilir. Serbest
ribozomlarda ise hücre içinde kalacak proteinlerin (LDH,
aktin myozin), mitokondri membranı ve nükleer proteinler
sentezlenir.
İlaç detoksifikasyonu ise düz endoplazmik retikulumda
gerçekleşir.
35. Aşağıdaki amino asitlerden hangisinin anti oksidan
fonksiyonu vardır?
A) Alanin
B) Lösin
C) Sistein
D) Lizin
E) Aspartat
Cevap C
• Metiyoninden sentezlenir.
• Glutatyon sentezine katılır.
• İki sistein disülfid bağı ile bağlanır.
• Antioksidan özelliği bulunur.
• Taurin sentezinde kullanılır.
36. Transaminasyon reaksiyonlarında genel amin grubu alan
molekül hangisidir?
A) Okzaloasetat
B) alfa ketoglutarat
C) Piruvat
D) Süksinil kolin
E) Fumarat
Cevap B
Transaminasyon reaksiyonlarında genel amin grubu alfa
ketoglutarat’a eklenir ve glutamat oluşur. Reaksiyonların
kofaktörü ise B6 vitaminidir.
37. Üre siklusu sırasıyla nerede gerçekleşir?
A) Sitoplazma–Peroksizom
B) Mitokondri–Peroksizom
C) Peroksizom–Sitoplazma
D) Sitoplazma–Mitokondri
E) Mitokondri–Sitoplazma
Cevap E
53DENEME SINAVI – 48
Amonyak CO2 ile ATP kullanılarak birleştirilir ve karbamoil
fosfat sentezlenir. Üre siklusunun bu ilk basamağı mitokondride
gerçekleşir. Reaksiyon karbamoil fosfat sentetaz I (KPS–I) enzimi
tarafından katalize edilir. Bu basamak üre sentezinin hız kısıtlayıcı
basamağıdır. N–asetil glutamat, KPS–I enziminin allosterik
aktivatörüdür. Arginin, N–asetil glutamat sentezinin arttırarak
üre siklusunu hızlandırır.
Devam eden reaksiyonlar sitoplazmada gerçekleşir.
38. Aşağıdaki enzimlerden hangisi pankreas kaynaklı bir
ekzopeptidazdır?
A) Aminopeptidaz
B) Karboksipeptidaz
C) Pepsin
D) Enterokinaz
E) Tripsin
Cevap B
Ektopeptidazların, polipeptid zincirin amino ucuna etkili
olanına aminopeptidaz, karboksi ucuna etkili olanına ise
karboksipeptidaz denir. Bunlardan aminopeptidaz barsak çıkışlı
iken, karboksipeptidaz pankreas çıkışlıdır. Ayrıca dipeptidazlar
ve oligopeptidazlar da barsak çıkışlı enzimlerdir.
39. İnflamasyon esnasında en son yükselen akut faz reaktanı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Seruloplazmin
B) Albumin
C) Haptoglobulin
D) CRP
E) IgD
Cevap A
İnflamasyonda;
• İlk yükselen AFR; CRP, a1–kimotripsin
• Son yükselen AFR; Seruloplazmin
40. İnsandaki hiçbir protez tarafından etkilenmeyen protein
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Albumin
B) Laktoglobulin
C) Taurin
D) Keratin
E) Kreatinin
Cevap D
Saç, tırnak ve deride bulunur. Suda çözünmez ve gerilmeye
dirençlidir. Keratin komşu polipeptid zincirleri arasında kovalent
disülfid çapraz bağları sağlayan sisteinden zengindir. Saçın
keratini hemen hemen tamamen αα–helikslerden oluşur. Her bir
zincir α–heliks 300’ün üzerinde amino asit içerir. Proteazlara en
dirençli proteindir.
41. Aşağıdaki hemoglobin tiplerinden hangisi post
translasyonel oluşur?
A) HbA1
B) HbA1c
C) HbA2
D) HbC
E) HbS
Cevap B
HbA1c, kan şekerinin uzun süre kanda yüksek olması sonucu
post translasyonel hemoglobinin glikasyona uğraması sonucu
oluşur.
42. ATP kullanarak iki farklı bileşiğin bağlanma tepkimesini
katalize eden Piruvat karboksilaz benzeri enzimler hangi
enzim sınıfında yer almaktadır?
A) Liyaz
B) Ligaz
C) İzomeraz
D) Dehidrogenaz
E) Hidrolaz
Cevap B
Ligazlar; ATP kullanarak iki farklı bileşiğin bağlanma
tepkimesini katalize ederler. Örnek; Piruvat karboksilaz.
54 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
43. İki yaşında kas hastalığından şüphelenilen bir erkek
çocuğunda aşağıdakilerden hangisi ilk istenmelidir?
A) LDH
B) Glutamat DH
C) Myoglobin
D) CK
E) Kardiak Troponin
Cevap D
• Sağlıklı insanda serumda en çok CK3 bulunur.
• Serumda CK1 artışı kan beyin bariyeri hasarını gösterir.
• Başta Duchenne kas distrofisi olmak üzere kas
hastalıklarında artar.
• CK2, myokard infaktüsünde ilk 4– 6 saatte yükselmeye
başlar, 24 saatte pik yapar ve 48– 72 saatte normale
döner.
• Yüksek ateşle karekterize malign hipretermide kan
seviyeleri çok artar.
• Hipotroidide CK seviyeleri artarken, hipertroidide azalır.
44. RNA Polimeraz enzimini inhibe eden toksik metal
hangisidir?
A) Mangan
B) Kurşun
C) Arsenik
D) Civa
E) Nikel
Cevap E
Nikel, RNA polimeraz’ı non kompetetif inhibe eder.
45. Aşağıdakilerden hangisi G protein ile ilişkili olmayan ikinci
habercidir?
A) cGMP
B) cAMP
C) Kalsiyum
D) IP3
E) DAG
Cevap A
cGMP, membranan bağlı guanilat siklaz tarafından GTP’den
sentezlenir ve sanıldığının aksine G protein kullanılmaz.
46. Yağ dokusu metabolizması ve kompleman yolları
arasındaki ilişkiyi düzenlediği düşünülen adipoz doku
hormone hangisidir?
A) Leptin
B) Adiponektin
C) Rezistin
D) Ghrelin
E) Adipsin
Cevap E
Adipsin; yağ hüresinden salgılanan kompleman faktör–D
olarak bilinen bir sitokin proteindir. Yağ hüresi başına düşen
adipsin sekresyon miktarı sabittir. Plazma düzeyini insülin
ve glukokortikoidler arttırır. Yağ dokusu metabolizması
ve kompleman yolları arasında olası ilişkiyi sağladığı
düşünülmektedir.
47. Aşağıdakilerden hangisi fosforuktokinaz–1 enzimini aktive
etmez?
A) AMP
B) ADP
C) Fruktoz 1,6 bisfosfat
D) Fruktoz 2,6 bisfosfat
E) İnsülin
Cevap C
PFK–1 reaksiyonu irriversbl (geri dönüşümsüzdür.) ADP, AMP
ve fruktoz 2,6 bifosfat reaksiyonu aktive ederken, ATP ve sitrat
bu basamağı inhibe eder. Aynı zamanda reaksiyonun ürünü olan
fruktoz 1,6 bifosfat feed back inhibe eder. Reaksiyonu en kuvvetli
inhibe eden molekül sitrat, en güçlü aktive eden ise karaciğerde
oluşan fruktoz 2,6 bifosfattır.
48. Glikojen depolayabilen dokular aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kas–Karaciğer
B) Kas–Böbrek
C) Karaciğer–Böbrek
D) İnce barsak–Karaciğer
E) İnce barsak–Kas
Cevap A
Glikojen hayvanlarda glukozun depo şekli olan
polisakkarittir. Glukoz, iskelet kaslarında ve karaciğerde
glikojen şeklinde depo edilir.
55DENEME SINAVI – 48
Karaciğer glikojen deposu, açlık döneminde kan glukozunu
normal sınırlarda tutmak için kullanılır. Açlık döneminde, düşen
kan glukozunu normoglisemik yapmak için karaciğer glikojen
depolarından kana hızla glukoz verilir. Fakat kas dokusu kana
glukoz veremez çünkü glukoz 6 fosfataz enzimine (kana glukoz
verme şartı) sahip değildir.
İskelet kas glikojeni ise kas kasılması esnasında ATP sentezi
için enerji deposu görevi görür. Kas dokusu, egzersiz esnasında
enerji amaçlı glikojeni yıkar ve kendisi için gerekli olan glukozu
sağlamış olur.
49. Karbonhidratların açık formülleri yazıldığında tek karbon
atomunun yer değiştirmesine ne ad verilir?
A) İzomer
B) Epimer
C) Anomerik Karbon Atomu
D) Asidik Seker
E) Enantiomer
Cevap B
Kapalı formülleri aynı (izomer) olan iki monosakkaritin açık
formüllerinde sadece bir karbon atomuna ait konfigürasyonda
ise birbirinin epimeri denir. Glukozun iki önemli epimeri vardır.
Galaktoz ve mannoz. (Galaktoz eksikliginde epimerizasyon ile
glukoz galaktoza çevrilebilir.)
50. Barsaktan primer fruktoz emilimi hangisi ile olmaktadır?
A) GLUT1
B) GLUT2
C) GLUT3
D) GLUT4
E) GLUT5
Cevap E
Hücreler glukoz girişi kolaylaştırılmış difüzyonla olmaktadır.
Kolaylaştırılmış difüzyon için membranda bulunan glukoz
transporter’lar adı verilen GLUT’lar kullanılmaktadır. Farklı
dokularda farklı GLUT’lar bulunmaktadır.
Barsaktan primer fruktoz emilimi ise GLUT5 ile olmaktadır.
51. Aynı genden birden fazla protein elde edilmesini sağlayan
mekanizma aşağıdakilerden hangisidir?
A) Splicing
B) 5’CAP Eklenmesi
C) 3’Poli A Eklenmesi
D) Alternatif Splicing
E) DNA Metilasyonu
Cevap D
Aynı genden birden fazla alternatif protein elde edilmesine
Alternatif Splicing denir.
52. Transkripsiyon esnasında ilk sentezlenen RNA tipine ne ad
verilir?
A) mRNA
B) tRNA
C) rRNA
D) miRNA
E) hnRNA
Cevap E
Transkripsiyonda ilk sentezlenen mRNA’ya hnRNA
(heteronükleer RNA) denir. Daha sonra hnRNA’nın çeşitli
işlemlerden geçirilmesiyle (5’ CAP takılması, 3’ poli (A) kuyruğu
eklenmesi ve intronlar çıkarılıp ların birleştirilmesi) olgun mRNA
oluşturulur.
53. Hangisi üçlü nükleotid tekrar hastalığı değildir?
A) Frajil X Sendromu
B) Huntington Koresi
C) Myotonik Distrofi
D) Duchenne Muskuler Distrofi
E) Spinobulber Distrofi
Cevap D
DNA’da bulunan artmış üçlü nükleotid tekrar sekans
hastalıklarının tanısında southern blot kullanılmaktadır.
Üçlü nükleotid tekrar hastalıkları; Frajil X Sendromu,
Huntington Koresi, Myotonik Distrofi, Kennedy Hastalığı ve
Spinobulber Distrofidir.
56 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
54. Aşağıdaki hastalıklardan hangisinde mitokondriyal yağ
asidi yıkımında kusur bulunmaktadır?
A) Jamayka Kusma
B) Tip II Hiperlipidemi
C) Tangier
D) Kistik Fibrozis
E) Refsum
Cevap A
Yağ asitlerinin enerji amaçlı mitokondriyal beta
oksidayonunda ilk enzim Açil coA dehidrogenaz’dır. Enzim
aracılığıyla trans–enoil–coA ve FADH2 üretilir. Enzim mitokondri
iç zarında yer alır. Hipoglisin, bu basamağı inhibe ederek
Jamayka kusma hastalığına neden olur.
55. Hangisi doğal bağışıklık elemanlarından değildir?
A) Nötrofil
B) C3b
C) Eozinofil
D) NK
E) Plazma hücresi
Cevap E
56. Aşağıdakilerden hangisinde antikor sentezlenmez?
A) Lenf nodu
B) Barsak
C) Beyin
D) Timus
E) Dalak
Cevap D
Bütün lenfoid organlar içinde antikor sentezlemeyen yegane
organ timus’tur.
57. Aşağıdakilerden hangisi tip IV aşırı duyarlılıkta en fazla rol
oynar?
A) Ig A
B) Ig M
C) Ig G
D) İnterferon gama
E) IL–1
Cevap D
Th–1 hücrelerinin salgıladığı en önemli sitokinler IL–2, IL3,
IL7 ve interferon– gamadır. IFN gamma gecikmiş aşırı duyarlılığın
ana sitokinidir. IFN salgısıyla bölgeye gelen makrofajlar gecikmiş
aşırı duyarlılığın son eylemcisi olur.
İnterferon gamma tip–IV anafiakside ana sitokindir
58. Clostridium botulinium’un toksin yapması için bir fajla
indüklenmesi gerekir. Bu faj bakteriye nasıl girer?
A) Por proteininden
B) Teikoik asidden
C) Peptidoglikandan
D) Endositozla
E) Pinositoz
Cevap B
Gram (+) bakteri fajları teikoik asidden girerken, gram (–)
Bakterilerin fajları por proteinlerinden girer.
59. Hangisi bakteri hücre duvarında bulunmaz?
A) L –alanin
B) B–1–4 glikoziod bağı
C) D alanin
D) Lesitin
E) Diaminopimelik asit
Cevap D
Lesitin eukaryot sitoplazma zarında bulunan önemli bir
kollesterol yapısıdır. Bakterileri hücre duvarında bulunmaz.
57DENEME SINAVI – 48
60. Ölü bir bakterinin DNA’sının canlı bir bakteriye aktarımına
ne denir?
A) Transdüksiyon
B) Transformasyon
C) Konjugasyon
D) İnsersiyon
E) HFR
Cevap B
Transformasyon: Ölü bir bakteri DNA’sının canlı bir bakteriye
aktarımıdır. Özellikle pnömokoklar tarafından sıklıkla kullanılan
bir mekanizmadır.
61. Hangisi insandan insana doğrudan bulaşabilir?
A) T . saginata
B) T. soleum
C) Ascaris lumbricoides
D) H. nana
E) D. latum
Cevap D
H nana, İnsandan insana bulaşan tek sestod. Yumurtaları
doğrudan enfektifdir. İnsan hem ara hem de son konak olabilir.
62. Aşağıdakilerden hangisinde hastalık oluşumu ortamdaki
demir miktarı ile doğrudan ilişkilidir?
A) Toksik şok sendromu
B) Aktinomikoz
C) Difteri
D) Tetanoz
E) Bruselloz
Cevap C
Difteride toksin oluşumu ortamdaki demir miktarıyla
ilişkilidir. Ortamdaki demir miktarı azalırsa difteri toksin
üretebilir.
63. Wood ışığıyla kırmızı röfle veren bakteri hangisidir?
A) Corynebacterium minutissimum
B) Corynebacterium urealyticum
C) Haemophilus İnfluenzae
D) Campylobacter jejuni
E) Eryzloethrix rhusopathia
Cevap A
Corynebacterium minutissimum: Vücudun kıvrım yerlerinde
eritrazmaya neden olur. Wood ışığıyla kırmızı röfle verir.
Tedavi: Oral Eritromisinle, Topikal eritromisin – klindamisin
64. Aşağıdakilerden hangisinde tedavisinde praziquantel
kullanılır?
A) T . saginata
B) Sistiserkozis selluloza
C) Ascaris lumbricoides
D) H. nana
E) D. latum
Cevap B
Tüm treamatod enfeksiyonlarında ve sistiserkosis selluloza
tedavisinde praziquantel kullanılır.
65. Bacağını köpek ısıran hastanın ısırık yerinde kızarıklık,
şişlik ve şiddetli ağrı gelişen bir hastada 48 saat içinde
seröz bir akıntı başlıyor ise en olası etken aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kuduz virüsü
B) Streptococcus pyogenes
C) Pasteurella multocida
D) Bacteroides gingivalis
E) Pseudomonas aeruginosa
Cevap C
Hayvan ısırıklarında ilk akla gelmesi gereken bakteri
–––Pasteurella multocida,
Kedi ve köpeklerin ağız florasında–––Pasteurella multocida,
58 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
66. Aşağıdaki Escherichia coli kökenlerinden hangisi HÜS’e
neden olur ve sorbitolü fermente edemez?
A) Enterotoksijenik E. coli
B) Enteropatojenik E. coli
C) Enteroinvaziv E. coli
D) Enteroagregatif E. coli
E) Enterohemorajik E. coli
Cevap E
67. Aşağıdaki bakterilerden hangisi tarafından oluşturulan
ishalde, dışkının +4 °C de zenginleştirilmesi etkenin
izolasyon şansını artırır?
A) Campylobacter jejuni
B) Clostridium perfringens
C) Enteroaderan Escherichia coli
D) Listeria monocytogenes
E) Shigella sonnei
Cevap D
Listeria monositogenes
Fakültatif intrasellüler, gram (+), kokobasil. Oda ısısında
(22 °C’de) hareket ederken, 37°C’de hareketsizdir. Kanlı agarda
hemoliz yapar. Katı besiyerine ekmeden önce 4 0C’de bekletilirse
üreme şansı artar (soğukta zenginleştirme) yapılır. Primer
bulaşma yolu fekooral yoldur. Çiftlik hayvanlarının ürünleriyle
(gübre, süt ve peynir) bulaşır. Genellikle yaz aylarında sporadik
hastalık yapar. Kontamine süt, beyaz peynir, az pişmiş et ve
yıkanmamış sebzelerin yenilmesi ile epidemik (salgın) görülür.
Ayrıca yenidoğan döneminde ve >50 yaş grubunda menenjit
yapar.
68. M.tuberculosis ile ilgili ifadelerden hangisi doğru değildir?
A) Hücre duvarında peptidoglikan vardır.
B) PPD‘den sorumlu kısım hücre duvarındaki peptidlerdir.
C) M.tuberculosis diğer mikobakterilerden ayırmak için nacin
testi yapılabilir.
D) Bakteri skotokromojendir.
E) Tek konakçısı insandır
Cevap D
M.tuberculosis, tüberküloz hastalığına neden olur.
• Her yıl 2 milyon ölüm ve 9 milyon yeni vakaya neden
olmaktadır.
• Dünya nüfusunun 1/3’ü bu etkenle enfektedir.
• Tek konakçısı insandır. Bakterinin hücre duvarı kompleks
yağlardan oluşur.
• Hücre duvarının çatısını peptidoglikan ve arabinogalaktan
tabaka oluşturur.
• Arabinogalaktan tabaka duvar yapısının ana
polisakkarididir. Mikolik asit bu yapıya bağlıhalde bulunur.
• Duvarın en dışında bulunan polipeptid tabaka, Wax–D
ile birlikte geç tip aşırı duyarlılık reaksiyonundan
sorumludur.
• Skotokromejen değil non kromojendir.
69. Bir sığır kasabının elindeki kızarık enfeksiyoz lezyondan
alına örnekte, mavi mor renkli lezyon oluşmuş ve lezyondan
Gram (+) basil üremiştir. En olası etken aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Mycobacterium leprae
B) Calymatobacterum granulomatosis
C) Streptobacillus moniliformis
D) M. marinum
E) Erysipelothrix rhusopathie
Cevap A
Erysipelothrix rhusopathie (Eritors=kırmızı, pella=deri,
thrix=saç)
• Gram pozitif, hareketsiz, katalaz (–) ve H2S (+) basildir.
• Nöraminidaz üretir.
• Polisakkarit kapsülü vardır.
• Balıklar, sığırlar ve domuzlarda yaygındır. Bu nedenle
kasaplarda ve veterinerlerde sıktır.
• Bakteri hücre duvarının % 30 yağ olması nedeniyle
tuzlamaya dirençlidir.
• Hemen her zaman travmayla vücüda girer.
• Yaptığı hastalıklar içinde en önemlisi Erysepeloid’ dir.
• Travmayla giren etken papüle ve sonra eflatun–mor
renkli deri lezyonan neden olur (2–7 gün kuluçkadan
sonra) lenfanjitde olabilir.
• Defektif kalp kapağı olanlarda (nadiren normal kapakta
bile) endokardite neden (en sık aort kapağı tutar) olabilir.
• Tedavide ilk seçenek penisilindir. Gram pozitif, hareketsiz,
katalaz (–) ve H2S (+) basildir.
• Nöraminidaz üretir.
59DENEME SINAVI – 48
70. Terminal dönem AIDS hastasında tüm ilaçlarını kesmesinde
4 ay geçtikten sonra, CD4 düzeyi 55 mm3 olmasıyla beraber
tüm vucudunda kırmız renkli döküntüler ve karaciğer
enzimlerinde artma gözlenmiştir.
Bu tabloya neden olabilecek en olası bakteri
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nocardia
B) Mycoplasma
C) Bartonella
D) Pseudoallerchia
E) EMN
Cevap C
Soruda basiller anjiyamtöz tablasu ve peliyöz hepatit
tanımlanmıştır. AIDS’de basiller anjiomatozun etkeni Bartonella
henselae’dır.
71. Transplantasyondan sonra en sık enfeksiyona neden olan
etken aşağıdakilerden hangisidir?
A) Adenovirüs
B) HCV
C) EMN
D) Rubella
E) Sitomegalovirüs
Cevap E
Transplantasyon ya da transfüzyon sonrası en sık enfeksiyon
etkeni CMV’dir. Kemik iliği transplantasyon hastalarında da
en sık saptanan, en sık doku reddine neden olan ve en çok
interstisyel pnömoniye neden olan virüstür.
72. Kaposi sarkomu tanısı konulan bir erkek hastanın öyküsünden
2005 yılında açık kalp ameliyatı ameliyatı olduğu ve ameliyat
sırasında 4 ünite kan transfüzyonu yapıldığı öğreniliyor.
Bu hastada aşağıdaki virüslerden hangisine ait antikorlar
araştırılmalıdır?
A) İnsan immün yetmezlik virüsü
B) Parvovirüs B 19
C) Herpes simpleks tip 2 virüsü
D) İnsan herpes virüs tip 6
E) İnsan herpes virüs tip 7
Cevap A
Kaposi sarkomunun etkeni olan insan herpes virüsü–8 ile bu
tabloya zemin oluşturan HIV arasındaki ilişkiyi sorgulayan bir
soru.
73.Solid organ transplantasyonu ve kemik iliği
transplantasyonu yapılmış hastalarda hemorajik sistitten,
nefrite ve organ rejeksiyonuna kadar ilerleyen klinik
tabloyu oluşturan virüs aşağıdakilerden hangisidir?
A) BK virüs
B) JC virüs
C) Papillomavirüs
D) Parvovirüs
E) Rotavirüs
Cevap A
BK virüs polyomaviridae familyasının polyomavirus alt
familyasının dahil olan bir virüstür. BK virüs enfeksiyonu
genellikle asemptomatiktir. Bununla beraber bağışıklık sistemi
eksikliği olan kimseler ve bağışıklık sistemi baskılanmış
(immunosüpresyon) kişilerde sıklıkla semptomatiktir. BK virüs
ilk kez 1971 yılında, renal transplant hastasının idrarında izole
edilmiştir.Organ nakli yapılan insanlarda hemorajik sistitten,
nefrite ve organ rejeksiyonuna kadar ilerleyen tablolara neden
olur.
74. Virüsler ve tutunma proteinleri hakkındaki bilgilerden
hangisi doğru değildir?
A) Rinovirüs ................................. VP1–VP2–VP3
B) Adenovirüs ............................. Fiber protein
C) Rotavirüs ................................ VP7
D) Kuduz ...................................... GP 220
E) HIV ...................................... gp120
Cevap D
Viral tutunma proteinleri
• Rinovirüs ................................. VP1–VP2–VP3
• Adenovirüs ............................. Fiber protein
• Rotavirüs ................................ VP7
• Kuduz ...................................... G protein
• HIV ...................................... gp120
• Epstein–Barr virüs .............. gp350 ve gp220
60 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
75. Hangisi latent virüs enfeksiyonuna neden olmaz?
A) Sitomegalovirüs
B) Epstein Barr virüs
C) Human Herpes Virüs–6
D) Human Herpes Virüs–7
E) Hyolemma virüs
Cevap E
LATENT ENF YAPAN DNA VİRÜSLERİ
LATENT ENF YAPAN RNA VİRÜSLERİ
Herpes simplex virüs• Varicella zoster virüs• Sitomegalovirüs• Epstein Barr virüs• Human Herpes Virüs–6• Human Herpes Virüs–7• Human Herpes Virüs–8• İnsan papilloma virüsü (HPV)
Retrovirüsler Kızamık–––SSPE
76. Aşağıdaki virüslerden hangisi feko–oral bulaşır?
A) Rubella virüsü
B) Hepatit B virüsü
C) Adenovirüsler
D) Herpes simpleks virüsü
E) Polyomavirüsler
Cevap C
Adenovirüsler, insanlara direkt temas, dışkı ağız yolu,
damlacık enfeksiyonu ile bulaşabilir. Fiberle de resöptörlerine
yapışan ve zarfı olmadığı halde kapsidinden çıkıntı taşıyan
virülerdir. Okullarda kışlalarda salgın yapabilirler.
77. Aşağıdakilerden hangisi reversibl hücre hasarı
bulgularından biri değildir?
A) Hücre şişmesi
B) Nükleer kromatinin kabalaşması
C) Hücre dışı myelin figürler
D) Mikrovillusların kaybı
E) Endoplazmik retikulumdan ribozomların ayrılması
Cevap C
Reversible Zedelenme Bulguları
• Hücre şişmesi
• Yağlı değişiklik
• Mitokondrilerin şişmesi
• Membranda tomurcuklanma (bleb)
• Hücre içi myelin figürler (hasarlı hücre membranı
kaynaklı fosfolipid kitleleri)
• Mikrovillusların kaybı, kabarcıklanması, küntleşmesi,
distorsiyonu,
• Nükleer kromatinin kabalaşması
• Ribozomların ayrılması ve polizomların parçalanmasıyla
ER’nin genişlemesi–şişmesi (Yağlanma)
İrreversible Zedelenme Bulguları
• Plazma ve organel membranlarının parçalanması
• Hücre dışı miyelin figürler
• Lizozomal enzimlerin salınımı ve otoliz
• ER erimesi
• Mitokondride belirgin şişme ve büyük dansiteler
(kalsiyum çöküntüleri)
• Karyopiknoz, karyolizis, karyoreksis
• Organelleri enzimler tarafından sindirilen sitoplazmanın
vakuollü ve “güve yeniği” görünümünü alması
78. Halsizlik ve yorgunluk şikayetleriyle doktora başvuran
25 yaşındaki kadın hastanın hemoglobin düzeyi 9 g/dL
olarak saptanıyor. Periferik kan yaymasında hipersegmente
nötrofiller de izlenmiş olup bu hastalığın patogenezine ait
aşağıdakileriden hangisi doğrudur?
A) Hemoglobin sentezinde defekt
B) Kemik iliği infiltrasyonu
C) Granülomatöz hastalıkların tutulumu
D) Kemik iliği replasmanı
E) Eritroblastların çoğalma ve matürasyonunun bozulması
Cevap E
61DENEME SINAVI – 48
B12 eksiliğine bağlı gelişen megaloblastik anemilerin
en erken periferik yayma bulgusu 5’den fazla segmentlerin
görüldüğü hipersegmente nötrofillerdir. Megaloblastik anemi
eritroblast çoğalma ve matürasyonun bozulmasına bağlı gelişen
bir anemidir.
79. Dudağının kenarında tekrarlayan, veziküler, ağrılı
yüzeyel bir ülserasyon izlenen genç erkek hastada lezyon
sıvısından yapılan yaymada intranükleer inklüzyon ve
multinükleasyonlar izlenmektedir.
En olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kandidiazis
B) Behçet hastalığı
C) Herpes simpleks virüs enfeksiyonu
D) Pyojenik granülom
E) Lökoplaki
Cevap C
Herpes Simpleks Virüsü Enfeksiyonları
En sık HSV–1, sonra HSV–2 (genital herpes) ile oluşur.
Trigeminal ganglionda latent kalıp travma, alerjiler, UV
ışınları, ÜSYE, gebelik, mensturasyon, immunsupresyon ve çok
yüksek/düşük sıcaklıklarda tekrarlar.
En sık dudaklar (herpes labialis), burun delikleri, bukkal
mukoza, jinjiva ve sert damakta veziküler lezyonlar ve ağrılı
yüzeyel ülserasyonlar şeklinde görülür.
İnfekte hücreler sitoplazmik balonlaşma, intranükleer
asidofilik viral inklüzyon görülebilir. Yanyana duran enfekte
epitelyal hücreler birleşerek multinükleasyon gösterir.
Tzanck testi HSV (Cowdry A inklüzyonları) için tanı
koydurucudur
80. Gastrik adenokarsinomlarda aşağıdaki mutasyonlardan
hangisi görülmez?
A) CDH1 mutasyonu
B) APC mutasyonu
C) B–katenin mutasyonu
D) p53 mutasyonu
E) BRCA mutasyonu
Cevap E
Gastrik adenokarsinom patogenezi;
1. Mutasyonlar:
• CDH1 mutasyonunda E–kadherin fonksiyonu kaybı diffüz
mide kanserine neden olur.
• APC mutasyonu FAP’lı hastalarda intestinal tip ca
• B–catenin(hem E–kadherine hem de APC’ye bağlanır)
mutasyonu sporadik intestinal tip ca
• p53 mutasyonu, her 2 tip sporadik mide kanseri
2. H.Pylori: Kronik gastritte IL–1beta ve TNF artar
(proinflamatuar), intestinal tip kansere neden olur.
3. EBV: Proksimal midede sık, belirgin lenfoid infiltrat içerir.
Diffüz tip kansere neden olur.
Kök hücrelerin çoğalma ve diferansiasyonunun bozulması
Eritroblastların çoğalma ve matürasyonunun bozulması
Defektif hemoglobin sentezi
İlik replasmanı İlik infiltrasyonu (myelofitizik anemi)
Aplastik anemi Defektif DNA sentezi:• Megaloblastik
anemiler (Vitamin B12 ve folat eksikliği)
Yetersiz heme sentezi:• Demir eksikliği,• Sideroblastik
anemiler
Primer hematopoetik neoplaziler:• Akut lösemi,• Myelodisplastik
sendromlar
Metastatik neoplazmlar
Saf eritrosit aplazisi Renal yetmezlik anemisi (eritropoietin yetersizliği)
Yetersiz globin sentezi:• Talasemiler
Granülomatöz hastalıklar
Kronik hastalık anemisi (demir sekestrasyonu, bağlı eritropoietin yetersizliği)
Endokrin hastalıklardaki anemi
B– Eritrosit Yapımının Bozulmasına Bağlı Anemiler
62 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
81. Deride hiperpigmentasyon, diabetes mellitus, testiküler
atrofisi ve sirozu olan bir hastada fizik muayenede
hepatomegali saptanmıştır.
En olası aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hepatit B’ye bağlı siroz
B) Wilson hastalığı
C) Hepatit C’ye bağlı siroz
D) Hemakromatozis
E) Alkolik siroz
Cevap D
HEREDİTER HEMOKROMATOZİS
Barsaktan fazla demir emilmesi ile vücutta demir birikimi
görülür. Ayrıca emilen demirin transferrine bağlanması da
artmıştır. Erkeklerde 5–7 kat daha sıktır.
Hemokromatozis kliniği;
1. Mikronodüler siroz
2. Pankreasta fibrozis adacık hasarı ve atrofi nedenli
Diabetes mellitus
3. Deride pigmentasyon artışı (Epidermisin bazal
tabakasında bilinmeyen nedenle melanin sentezi artar
ve dermiste hemosiderin pigmenti birikip derinin kurşun
gri renk almasına neden olur–Bronz Diabet)
4. Artrit(akut sinovit, eklemlerde aşırı miktarda kalsiyum
pirofosfat da birikerek psödogut)
5. Restriktif kardiyomyopati (Kalp büyür, miyokard lifleri
hemosiderin granülleri nedeniyle kahverengi olur.
İnterstisyel fibrozis, aritmiler de görülür)
6. Testiküler atrofi
Hemakromatozis triadı: HEPATOMEGALİYLE birlikte siroz,
deri pigmentasyonu ve diabetes mellitus
82. Fokal segmental glomerüloskleroz ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi yanlıştır?
A) Steroid tedavisine genellikle yanıt vermez
B) Transplantasyon sonrası en fazla tekrarlayan
glomerülonefrittir
C) Erişkinlerdeki nefrotik sendromun en sık primer sebebidir
D) HIV infeksiyonu FSGS’ye neden olur
E) Non–selektif 3,5g/gün’den fazla proteinüri görülür
Cevap B
Transplantasyon sonrası en fazla tekrarlayan glomerülonefrit
dens depozit hastalığıdır (eski adı membranoproliferatif
glomerülonefrit tip 2)
FSGS genellikle steroide yanıt vermez, non–selektif
proteinüri, hematüri ve HT sık olarak görülür.
Çocuklarda FSGS’yi minimal değişiklik hastalığından ayırmak
çok önemlidir.
Erişkinlerdeki nefrotik sendromun en sık primer nedeni
FSGS’dir. (Dahiliyede membranöz GN’dir)
SEKONDER FSGS NEDENLERİ
HIV infeksiyonu (en sık FSGS görülür)
Kalıtsal/konjenital formlar, O.D. formlar: Podosin ve hücre içi iskelet proteinlerinde oluşan mutasyonlar ile ilişkilidir. İlaveten 22.kromozomdaki APOL1 mutasyonu Afrikalılarda FSGS ve KBY riskini artırır.
Eroin kullanım nefropatisi
Reflü nefropatisi
Diğer GN’lere sekoner (IgA nefropatisi)
Orak hücreli anemi
Nefron kaybından sonra bir maladaptasyon olarak
83. Testis tümörleri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
A) Postpubertal dönemdeki tümörlerin neredeyse hepsi germ
hücrelerinden kaynaklanır
B) Ağrılı testis büyümesinin en sık sebebi tümörlerdir
C) 3 yaş altındaki çocuklarda en sık seminom görülür
D) Saf teratom AFP salgılar
E) Seks kord stromal tümörlerden en sık trofoblastik tümör
görülür
Cevap A
Testis tümörleri 15–34 yaşlar arasında sık görülür.
Postpubertal erkeklerde testiküler tümörlerin %95’i germ
hücrelerinden kaynaklanır ve hepsi maligndir.
Ağrısız testis büyümesinin en sık sebebi testis tümörleridir
3 yaşın altındaki erkek çocuklarda en sık testis tümörü yolk
saktır.
Seminomlar en iyi prognozlu, koryokarsinom ise en malign
germ hücreli tümördür.
En sık görülen testis tümörü seminomdur.
Mikst germ hücreli tümörlerde en sık embriyonal karsinom,
teratom ve yolk sak birlikteliği görülür.
63DENEME SINAVI – 48
2–SEKS KORD STROMAL TÜMÖRLER
• Leydig hücreli tümörler• Sertoli hücreli tümörler• Granüloza hücreli tümörler
Trofoblastik tümör bir seks kord stromal tümör değildir
Saf teratom bir madde salgılamaz.
84. Uterin serviks karsinomlarının risk faktörlerinden olmayan aşağıdakilerden hangisidir?
A) HPV tip 18 enfeksiyonu
B) Sigara kullanımı
C) Yüksek sosyoekonomik düzey
D) Multipl partner
E) Sık aralıklarla ve çok sayıda doğum yapmak
Cevap C
Servikal Karsinom Risk Faktörleri1. HPV infeksiyonu (en önemli risk faktörü), özellikle yüksek riskli grup(HPV tip 16, 18)2. Multipl partner 3. Erken yaşta cinsel ilişki4. Multipl partneri olan erkeklerle ilişki5. Sık aralıklarla ve çok sayıda doğum yapmak6. Sigara ve oral kontraseptif kullanımı7. İmmunsupresyon (HIV virüsü)8. Bazı HLA tipleri9. Düşük sosyoekonomik düzey
85. Aşağıdaki over tümörlerinin hangisinin köken aldığı hücre diğerlerinden farklıdır?
A) Teratoma
B) Endodermal sinüs tümör
C) Koryokarsinoma
D) Brenner tümör
E) Disgerminoma
Cevap D
KÖKEN YÜZEY EPİTEL HÜCRELERİ (Yüzey epiteli–stromal hücre tümörleri)
GERM HÜCRESİ SEKS KORD–STROMA OVERLERE METASTAZ
Genel sıklık %65–%70 %15–%20 %5–%10 %5
Malign over tümörlerinin oranı
%90 %3–%5 %2–%3 %5
Etkilenen yaş grubu 20 yaş üzeri 0–25 yaş üzeri Tüm yaşlar Değişken
Tipler • Seröz tümör• Müsinöz tümör• Endometrioid tümör• Berrak hücreli tümör• Brenner tümör• Kistadenofibroma
• Teratom• Disgerminom• Endodermal sinus• tümör• Koryokarsinoma
• Fibroma• Granuloza–teka hücreli
tümor• Sertoli–Leydig hücreli
tümör
64 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
86. Aşağıdaki faktörlerden hangisi meme karsinomu için kötü
prognostik faktörlerdendir?
A) Tübüler karsinom tipi
B) Tümör çapının 2 cm’den büyük olması
C) Medüller karsinom tipi
D) Modifiye Bloom Richardson grade I
E) Progesteron reseptörünün yaygın pozitifliği
Cevap B
MEME KARSİNOMUNDA PROGNOSTİK FAKTÖRLER*Lenf nodu metastazı (en önemli prognostik faktör–4 kritik sınır)
Lokal ilerlemiş hastalık (deri, iskelet kası, göğüs duvarına invazyon kötü)
*Tümör boyutu (2. önemli prognostik faktördür–2 cm üstü kötü)
ER ve PR (negatif ise kötü)
*Uzak organ metastazı HER2/NEU (CerbB2–pozitif ise kötü)
*Tümör derecesi (grade) (Modifiye Bloom Richardson)
Lenfovasküler invazyon (varsa kötü)
*Histolojik tip (Medüller, tübüler, müsinöz iyi, inflamatuar kötü)
Proliferasyon oranı (Ki67 ile bakılır–yüksekse kötü) ve anöplodi derecesi
87. Tiroid karsinomları ile ilgili eşleştirmelerden hangisi
doğrudur?
A) Folliküler karsinom–En sık radyasyon sonrası görülen
tiroid kanseri
B) Papiller karsinom–En sık RET/PTC mutasyonu görülen
tiroid kanseri
C) Medüller karsinom–Folikül epitelinden kaynaklanan tiroid
kanseri
D) Papiller karsinom–Kısa sürede büyük kitle ve nöral
invazyon oluşturan tiroid kanseri
E) Medüller karsinom–Prognozu en kötü tiroid kanseri
Cevap B
Medüller karsinom hariç hepsi follikül epitelinden
kaynaklanır.
Çevresel etkenler:
1. Özellikle ilk iki dekatta iyonize radyasyon maruziyeti
(papiller karsinom )
2. İyot eksikliği (Guatr–folliküler karsinom)
TİROİD KARSİNOMLARI
GÖRÜLME SIKLIĞI
GENETİK DEĞİŞİKLİKLER
Papiller karsinom %>85 MAP kinaz yolağının aktivasyonu:
1–RET ve NTRK1 gen yeniden düzenlenmesi (RET/PTC en sık)
2–BRAF(V600E) geni nokta mutasyonları
Folliküler karsinom %5–15 a–PI3K/AKT yolağında mutasyonları:
1–PIK3CA ve RAS genleri nokta mutasyonları
2–PTEN geni mutasyonu
b–PAX8/PPARG füzyon genleri––t(2;3)(q13;p25)
(Folliküler adenom ve karsinomda +)
Medüller karsinom %5 Germline RET protoonkogen mutasyonları (MEN–2 sendromu)
(Papiller karsinomdaki RET/PTC görülmez!)
Anaplastik karsinom
%<5 a–P53 mutasyonu
b–PIK3CA ve RAS genleri nokta mutasyonları, PTEN mutasyonu
Anaplastik karsinom tiroid kapsülü dışına ve çevre dokulara
hızla yayılan, kısa sürede büyük kitle ve sinir invazyonu
oluşturan tümör mevcuttur. Uzak metastazlar yaygındır.
88. Aşağıdakilerden hangisi otoimmün poliendokrin sendrom
tip 1 içinde yer almaz?
A) Otoimmün adrenalit
B) İdiopatik hipogonadizm
C) Pernisyöz anemi
D) Otoimmün tiroidit
E) Kronik mukokutanöz kandidiazis
Cevap D
65DENEME SINAVI – 48
OTOİMMÜN POLİENDOKRİN SENDROMLAR (AUTOİMMUNE POLİENDOCRİNE SYNDROME–APS)
APS 1 APS 2
• Otoimmün adrenalit (Addison hastalığı),
• Otoimmün hipoparatiroidi,
• İdiopatik hipogonadizm,
• Pernisyöz anemi,
• Kronik mukokutanöz kandidiazis,
• Ektodermal distrofi (deri, diş enameli ve tırnaklarda gelişim bozuklukları) görülür.
21. kromozomdaki otoimmün düzenleyici (autoimmune regulator) (AIRE) gende mutasyon nedeniyle gelişir.
AIRE proteini timusta doku antijenlerinin eksprese edilmesinde ve bu antijenlere özgü T hücrelerinin ortadan kaldırılmasında rol oynar
• Otoimmün adrenalit (Addison hastalığı),
• Otoimmün tiroidit,
• Tip 1 diabet görülür.
APS 1’den farklı olarak APS2’de mukokutanöz kandidiazis, ektodermal distrofi ve otoimmün hipoparatiroidi görülmez.
89. Diz ve dirseklerinin ekstensör yüzlerinde simetrik, bilateral
veziküllerle karakterize, mikroskopisinde dermal papilla
uçlarında mikroabse odaklarının olduğu, subepidermal
büllöz hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
A) Pemfigus vulgaris
B) Seboreik dermatit
C) Dermatitis herpetiformis
D) Büllöz pemfigoid
E) Psöriazis vulgaris
Cevap C
Dermatitis Herpetiformis (Duhring Hastalığı):
30–40 yaşlarında, erkeklerde sık oluşan, çok kaşıntılı ürtiker
ve gruplaşmış vezikküller karakterize büllü hastalıktır.
Çölyak hastalığına sıklıkla eşlik eder ve glutensiz diyete
cevap verir.
Simetrik, bilateral diz ve dirseklerin ekstensör yüzlerini,
saçlı deri, sırt ve sakral bölgeyi tutar.
Mikroskopik olarak dermal papillaların uçlarında nötrofil
lökosit ve eozinofillerin bulunduğu mikroabseler ve ödem
bulunur. Bazal tabakada vakuolizasyon vardır. Zamanla
veziküller birleşerek subepidermal büller oluşur. Veziküller,
herpes simpleks vezikülleri gibi gruplaşmaya eğilimli olduğu için
herpetiform terimi kullanılır
İNTRAEPİDERMAL BÜLLÖZ HASTALIKLAR
SUBEPİDERMAL BÜLLÖZ HASTALIKLAR
Pemfigus Büllöz pemfigoid
Herpes deri lezyonları Pemfigoid gestationis–herpes gestationis
Kontakt dermatit Sikatrisyel pemfigoid
Atopik dermatit Dermatitis herpetiformis
Seboreik dermatit Linner büllöz IgA dermatiti
Artropod ısırığı Eritema multiforme–Steven Johnson, TEN
Dermatofid reaksiyonu (id reaksiyonu)
Fiks ilaç erüpsiyonu
Dishidrotik dermatit Epidermolizis büllöza
Numuler dermatit Porfiria
Basınç nekrozları
90. Ewing sarkomu ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Kemiğin malign küçük yuvarlak mavi hücreli tümörüdür
B) Çocuklarda en sık görülen kemik sarkomudur
C) t(11;22) veya t(21;22) translokasyonları görülür
D) Soğan zarı görünümde periost reaksiyonu yapar
E) Klinikte osteomyelit ile karışır
Cevap B
Ewing Sarkom (ES) ve Primitif Nöroektodermal Tümör
(PNET):
Kemik ve yumuşak dokunun primer malign küçük yuvarlak
hücreli tümörüdür.
Ewing sarkomu ve PNET ortak moleküler özellikleri vardır.
Nöroektodermal diferansiasyon derecesi (PNET bariz nöral
diferansiasyon gösterir, Ewing ise indiferansiyedir) ve klinik
bulguları farklı 2 varyanttırlar.
Çocuklarda en sık görülen kemik sarkomu; osteosarkomdur,
2. sıklıkla Ewing sarkomu görülür.
10–15 yaşlarda sıktır, prognozu kötüdür. Erkek çocuklarda ve
beyaz ırkta daha sıktır.
Ewing sarkomunun %95’inde t(11;22) (q24;q12) ya da t(21;22)
(q22;q12) görülür.
22q12’deki EWS geni; 11q24’deki FL1 geni ya da 21q22’deki
ERG geni ile füzyona uğrar.
FL1 ve ERG genleri ETS transkripsiyon faktörleri
ailesindendir.
Uzun tubuler kemiklerin (özellikle femur, sonra tibia)
diafizlerinde ve yassı pelvis kemiklerinde ağrılı büyüyen kitleler
şeklinde görülür.
66 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Ewing sarkom kemiklerin medüller boşlukta oluşur, korteks
ve periostu infiltre eder.
Kemiğin soğan zarı gibi üretildiği karakteristik bir periost
reaksiyonu vardır.
Mikroskopide hücreler küçük, monoton, yuvarlak, lenfosite
veya malign lenfoma hücrelerine benzer (mavi görünür).
Hücrelerin dar sitoplazması glikojen nedeniyle PAS pozitif
boyanır.
Homer–Wright rozetleri varlığı (tümör hücrelerinin
merkezdeki fibriller boşluk çevresine dizilmeleri) nöral
diferansiasyon göstergesidir.
Klinik olarak lokal ağrı, ve ateş sık görülür. Bu yüzden
enfeksiyonu taklit eder ve klinikte osteomiyelit ile karışır.
Tedavide cerrahi, RT ve KT vardır.
91. Nörodejeneratif hastalıklarla ilgili eşleştirmelerden hangisi
doğrudur?
A) Alzheimer hastalığı–Lewy cisimciği
B) Frontotemporal lober dejenerasyon–Hirano cisimleri
C) Parkinson hastalığı–İntranükleer inklüzyonlar (ataksinler)
D) Huntington hastalığı– α–sinüklein inklüzyonları
E) Amyotrofik lateral sklerozis–Bunina cisimleri
Cevap E
Dejeneratif Hastalıklardaki Protein İnklüzyonları
Hastalık Protein Bölgesi
Alzheimer Hastalığı Aβ
Tau
Hücre dışı
Nöronlar
Frontotemporal lober dejenerasyon
Tau
TDP–43
Nöronlar
Nöronlar
Progresif supranükleer felç
Tau Nöronlar ve glia
Kortikobazal dejenerasyon
Tau Nöronlar ve glia
Parkinson hastalığı α–sinüklein Nöronlar
Multipl sistem atrofisi α–sinüklein Glia ve bazı nöronlar
Amyotrofik lateral skleroz
TDP–43,
SOD–1 (Familyal hastalık)
Nöronlar
Nöronlar
Huntington Hastalığı Huntingtin Nöronlar
Spinoserebellar ataksiler
Ataksinler Nöronlar
Amyotrofik Lateral Sklerozis (ALS / Motor nöron hastalığı):
Medulla spinalis ön boynuz ve beyin sapındaki alt motor
nöronlar ile motor korteksteki üst motor nöronların (Betz
hücreleri) ölümü sonucu oluşur.
TDP–43 mutasyonu olanlarda intrasitoplazmik
inklüzyonlar görülür.
Ayrıca nöronlarda Bunina cisimleri (PAS + sitoplazmik
inklüzyonlar) ve otofajik vakuoller görülür.
92. Familyal tümör sendromları ve birlikte oldukları santral
sinir sistemi tümörlerinden hangisi yanlıştır?
A) Von Hippel–Lindau hastalığı–Kraniofaringioma
B) Gorlin sendromu–Medulloblastom
C) Cowden sendromu–Serebellar gangliositoma
D) Li–Frauemeni sendromu–Medulloblastom
E) Turcot sendromu–Medulloblastom
Cevap A
Von Hippel–Lindau Hastalığı(O.D.)
1/30000
Serebellar hemangioblastomRetinal angiomalarRenal hücreli kanserlerFeokremasitomalarVisseral kistlerEpididimal tümörler
Familyal tumor sendromları ve birlikte oldukları SSS tümörleri
• Cowden sendromu: Serebellar gangliogliositoma
• Li–Fraumeni sendromu: Medulloblastoma
• Turcot sendromu: Medulloblastom ve glioblastoma
• Gorlin sendromu: Medulloblastoma
93. Aşağıdakilerden hangisi dokularda bulunan fagositer
sisteme ait hücrelerden değildir?
A) Mikroglial hücreler
B) Böbrekteki mezengial hücreler
C) Lenf nodundaki denritik retikulum hücresi
D) Retina pigment epiteli
E) Derideki merkel hücreleri
Cevap E
Dokularda Yer Alan Makrofaj Orjinli Hücreler
Santral sinir sistemi Mikroglia
Karaciğer Kupffer hücresi
67DENEME SINAVI – 48
Akciğer Alveoler makrofaj (Histiyosit)
Kemik Osteoklast
Deri Langerhans hücresi
Lenf Folikülü Dendritik retikulum hücresi
Dalak ve lenf sinüsleri Sinüs histiositi
Böbrek Mezengial hücre
Retina Retina pigment epiteli
94. Hasar geliştiğinde rejenerasyon kapasitesine sahip olmayan hücre aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fibroblast
B) Kondrosit
C) Glomerül visseral epitel hücresi
D) Damar endotel hücresi
E) Düz kas hücresi
Cevap C
Glomerül visseral epitel hücresi yani podositler rejenerasyon kapasitesine sahip olmadığı için glomerülonefritler gelişmektedir.
Rejenerasyon Yeteneklerine Göre Hücreler
1. Labil hücreler: Dokuda herhangi bir hasar olmadan sürekli çoğalan, bölünen hücrelerdir.
Devamlı olarak mitoza mitoz siklusuna girerler.
Epitel ve hematopoetik hücreler
2. Stabil hücreler (Diferansiye hücreler):
Dokularda Go fazında durup ihtiyaç olduğunda veya hasar geliştiğinde rejenerasyon gösterebilen (bölünebilen) hücrelerdir.
Karaciğer, pankreas, böbrek gibi organların parankimal hücreleri, damar endotel hücresi, osteosit, kondrosit, fibroblastlar ve
düz kas hücreleri stabil hücreler için en iyi örneklerdir.
3. Kalıcı, bölünmeyen hücreler (terminal diferansiye hücreler): Embriyolojik gelişimden sonra hiç bölünmeyen hücrelerdir. Lens
hücreleri, iskelet kası, kalp kası
95. Aşağıdaki aşırı duyarlılık reaksiyonlarından hangisinin patogenezi diğerlerinden farklıdır?
A) Otoimmün myokardit
B) Multipl skleroz
C) Tip 1 diabetes mellitus
D) Pernisyöz anemi
E) İltihabi barsak hastalığı
Cevap D
68 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Tip 4 aşırı duyarlılık reaksiyonları
Hastalık Patojen T Hücrelerin Spesifitesi Doku Hasarının Başlıca Mekanizmaları
Klinikopatolojik Belirtiler
Romatoid artrit Kollajen?; sitrülinlenmiş self proteinler?
TH17 (and TH1?) sitokinler aracılı iltihap; antikorlar ve immün komplekslerin rolü?
İnflamasyonlu kronik artrit, eklem kıkırdağı ve kemikte hasar
Multipl skleroz Myelindeki protein antijenler (myelin basic protein gibi)
TH1 and TH17 sitokinleri aracılı iltihap, aktive makrofajlarla myelin tahribatı
Perivasküler iltihap, paralizi, oküler lezyonlar ile birlikte SSS’de demiyelinasyon
Tip 1 diabetes mellitus Pankreas adacık (3 hücreleri antijenleri (insulin, glutamik asid dekarboksilaz, diğerleri)
T hücre–aracılı iltihap, adacık hücrelerinin CTL’lerle tahribi
Insulitis (adacıklarda kronik iltihap), |3 hücrelerinde tahribat; diabetes
Hashimoto tiroiditi Tiroglobulin, diğer tiroid proteinleri
inflamasyon, tiroid epitel hücrelerinin CTL–aracılı öldürülmesi
Hipotiroidizm
İltihabi barsak hastalığı Enterik bakteri; self antijenler? Başlıca TH17 sitokinleri aracılı iltihap Kronik intestinal iltihap, ülserasyon, obstrüksiyon
Otoimmünmyokardit
Myozin ağır zincir proteini Myokardiyal hücrelerin CTL–aracılı öldürülmesi; TH1 sitokinleri aracılı iltihap
Kardiyomyopati
Kontakt sensitivite Çeşitli çevresel kimyasallar (zehirli sarmaşıktan urushiol veya zehirli meşe gibi)
TH1 (and TH17?) sitokinler aracılı iltihap
Epidermal nekroz, deri döküntüsü ve büllerle birlikte dermal iltihap
*lnsan T hücre–aracılı hastalıkları listelenmiştir. Çoğu vakada T hücrelerin spesifitesi ve doku hasar mekanizmaları, ine benzerlikleri temelinde değerlendirilmektedir.SSS, santral sinir sistemi; CTL, sitotoksik T lenfosit.
hastalıkların deneysel
Antikor–Aracılı Hastalıkların (Tip II Hipersensitivite) Örnekleri
Hastalık Hedef Antijen Hastalık Mekanizmaları KlinikopatolojikBelirtiler
Otoimmün hemolitik anemi Kırmızı küre membran proteinleri (Rh kan grubu antijenleri, 1 antijen)
Eritrositlerin opsonizasyon ve fagositozu
Hemoliz, anemi
Otoimmüntrombositopenikpurpura
Trombosit membran proteinleri (Gpllb/llla integrin)
Trombositlerin opsonizasyon ve fagositozu
Kanama
Pemfigus vulgaris Epidermal hücrelerin intersellüler sınırlarındaki proteinler (epidermal desmoglein)
Proteazların antikor–aracılı aktivasyonu, hücreler arası adezyonların kopması
Deri vezikülleri (bül)
ANCA’nın neden olduğu vaskulit Muhtemelen aktive nötrofillerden salıverilen nötrofil granül proteinleri
Nötrofil degranülasyonu ve iltihap Vaskulit
Goodpasture sendromu Böbrek glomerülleri ve akciğer alveolleri bazal membranlarında nonkollajenöz protein (NC1)
Kompleman– ve Fc reseptör– aracılı iltihap
Nefrit, akciğer kanaması
Akut romatizmal ateş Streptokoksik hücre duvarı antijeni; antikor myokardial antijenle çapraz–reaksiyon verir
İltihap, makrofaj aktivasyonu Myokardit
Myastenia gravisAsetilkolin reseptörü
Antikor asetilkolin bağlanmasını inhibe eder, reseptörleri down–module ederKas zayıflığı, paralizi
Graves hastalığı (hypertiroidizm) TSH reseptörü TSH reseptörlerinin antikor– aracılı uyarılması
Hipertiroidizm
insuline rezistan diabet insulin reseptörü Antikor insulin bağlanmasını inhibe eder
Hiperglisemi, ketoasidozis
Pernisiyöz anemi Gastrik paryetal hücrelerin intrensek faktörü
İntrensek faktörün nötralizasyonu, azalmış vitamin B12 emilimi
Anormal
69DENEME SINAVI – 48
96. Aşağıdaki genlerden hangisi farklı bir mekanizmayla tümör
oluşumuna neden olur?
A) APC
B) P53
C) Myc
D) Retinoblastoma (Rb)
E) Nörofibromatozis tip 2 (NF2)
Cevap C
Myc geni transkripsiyon faktörlerini düzenleyen bir
onkogendir. Diğerleri ise tümör baskılayıcı genlerdir.
Tümör Baskılayıcı Genler
Tümör süpresör genler düzenli çalıştıklarında malignite
çıkmasına engel olan genlerdir. Bu genlerde mutasyon
geliştiğinde maligniteye yol açan proteinler kodlanır. Karakteristik
olarak otozomal dominant geçiş gösterirler. Bu genlerin en
önemli örnekleri şunlardır.
A– Retinoblastom Geni: Rb gen mutasyonunda
retinoblastoma ve osteosarkom gelişimi artar.
B– BRCA–1 ve BRCA–2 Genleri: Aynı zamanda DNA onarımı
yapan bu genlerin mutasyonunda hastalarda meme ve
over kanseri görülme riski artar.
C– DCC Geni: Bu genin kaybı hücreler arası ve hücre çevre
ilişkisinin bozulmasına kolon epitelinde proliferasyona
neden olur.
D– E Cadherin Geni: Hücre adezyonundan sorumlu olan bu
genin mutasyonunda invaziv gastrik Ca görülür.
E– Adenomatöz Polipozis Coli (APC) Geni: APC geni detektif
olarak doğanlarda adenomatöz polipozis koli sendromu
gelişmektedir.
F– NF–1 Geni: NF–1 geni GTP’ase aktivitesi olan proteini
(neuro–fibromin) kodlayarak Ras inhibisyonu yapar. NF–1
gen kaybı ile RAS inaktive olmayacağından sinyal iletimi
durmaksızın devam eder. NF gen mutasyonu ile doğan
çocuklarda multipl nöröfibromlar gelişir.
G– NF–2 Geni: Hücre iskelet stabilitesini sağlayan bir gendir.
Mutasyonunda nörofibromatozis tip 2 hastalığı gelişir.
Bu sendromda 8.kraniyal sinirde schwannoma ve multipl
menengiomlar izlenir.
H– p53 geni: Li–Fraumeni Sendromu ve birçok malignitelerde
p53 mutasyonu izlenir.
97. Kimyasal ajanlar ve sebep oldukları kanser
eşleştirmelerinden hangisi yanlıştır?
A) Asbest–Plevra kanseri
B) Nitritler–Mide kanseri
C) Anilin–Mesane kanseri
D) Kadmiyum–Karaciğer kanseri
E) Benzen–Lösemi
Cevap D
Kadmiyum maruziyeti prostat, akciğer, böbrek ve pankreas
kanserleri ile ilişkilidir.
Kanserojen Sebep Olduğu Kanser
Anilin*–Benzidin
Mesane, üreter ve renal pelvis
Radon–Berilyum Akciğer
Klorpromazin Mesane
Dietilistilbesterol* Vajinal adenozis
Benzen* Lösemi, Hodgkin
Vinil klorid (PVC)* Karaciğer Anjiosarkom
Siklofosfamit
Mesane, üreter ve renal pelvis
Torotrast
Kolanjiokarsinom,
Heptosellüler Ca
Arsenik* Deri, akciğer
Asbest* Akciğer, mezotelyoma
Oral kontraseptif Karaciğer adenomu
Kadmiyum* Prostat
Nikel Akciğer, nazal karsinom
Nitrit–Nitrozaminler Mide–Özofagus
98. On aylık bebekte, posterior mediastende bir kitle saptanıyor.
Mikroskopisinde nörofibriler zeminde Homer–Wright
psödorozetleri izlenmektedir.
Bu hasta için en olası tanı hangisidir?
A) Ewing sarkomu
B) Lenfoma
C) Nöroblastom
D) Wilm’s tümörü
E) Medulloblastom
Cevap C
70 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
NÖROBLASTOM
En sık görülen kranium dışı çocukluk çağı solid tümörlerinden
biridir. Sıklıkla 5 yaş altında görülür; ancak 1 yaş altı bebeklerde
en sık tanı alan malign tümördür.
En sık adrenal medulladan, ardından posterior mediasten ve
retroperitondan kaynaklanır.
Mikroskobik olarak nörofibriler bir zeminde palizadik dizilim
gösteren küçük yuvarlak hücrelerden oluşan Homer–Wright
psödorozetleri izlenir. Bu yapıların nöroblastomda görülmeleri
tipiktir. Bu tip psödo–rozetler mitotik indeksin yüksek olduğu
bütün tümörlerde görülebilir.
Gerçek rozetler, sadece nöroblastom, retinoblastom,
medülloblastom, ganglionöroblastom gibi nöral kökenli
tümörlerde görülebilir. Klasik olarak gerçek rozet saptanması
beklenen tümör retinoblastomdur. Buradaki gerçek rozetler
Flexner Wintersteiner olarak adlandırılır.
Tipik klinik bulgular batında kitle, hepatomegali, asit ve
kemik ağrılarıdır. Nöroblastomlar sıklıkla büyüdüğünde orta hattı
geçer (aksine Wilms tümörü büyüse bile genellikle orta hattı
geçmez) ve yüksek mitotik indeksleri nedeniyle sıklıkla nekrotik
ve kalsifiyedirler.
En sık metastaz sırası ile kemik iliği, karaciğer, akciğer, kemik
ve lenf düğümlerinedir.
%90 olguda katekolamin üretimi vardır. İdrarda HVA, VMA
düzeyleri artmıştır.
99. Aşağıdaki HMG–KoA redüktaz inhibitörlerinden hangisinin
gravimetrik etki gücü en yüksektir?
A) Atorvastatin
B) Fluvastatin
C) Pravastatin
D) Pitavastatin
E) Rosuvastatin
Cevap E
Soru dünya genelinde en yaygın kullanılan antihiperlipidemik
ilaçlar olan statinlerin en potent olanını sorgulamaktadır!..
Gravimetrik etki gücü = Potens
İşte size statinlerin MR’ını çeken bir Tablo!...
STATİNLERİN ÖNEMLİ ÖZELLİKLERİEn güçlüsü RosuvastatinEn uzun etkilisi RosuvastatinEn kısa etkilisi FluvastatinBiyoyararlanımı en yüksek olan PitavastatinHidrofilik olanlar Rosuvastatin/PravastatinKaraciğerde mikrozomal enzimlerde parçalanmayan
Pravastatin
Minimal ilaç etkileşimine giren PravastatinEn sık görülen yan etkileri GİS İntoleransıEn ciddi yan etkileri Rhabdomiyoliz ve KCFT
bozukluğuStatinlerin yan etkileri Fibratlarla
kombinasyonuyla artar
Ezetimible kombinasyonu ile azalır
Teratojen midir? TeratojendirTeratojen olmayan ilaç grubu? Safra asidi bağlayan
reçineler (Kolestiramin gibi)
100. Aşağıdaki antikoagülan ilaçlardan hangisi oral kullanılmaz?
A) Dabigatran
B) Varfarin
C) Rivaroksaban
D) Lepirudin
E) Edoksaban
Cevap D
Antikaogülan ilaçlar ve özellikle Yeni oral antikoagülan ilaçlar (YOAK) Tus Farmakolojisinde sıklıkla sorulmaktadır!..
Dabigatran; Mitral darlığı, mitral yetmezliği gibi kalp kapak hastalığına bağlı gelişmeyen, yani non– valvüler Atriyal fibrilasyon tedavisinde varfarine alternatif olarak oral yolla kullanılmaktadır. Dabigatran böbrekten atılır. Gebelere verilmez, Teratojendir.
Dabigatran; Rutin monitörizasyon gerektirmez. Fakat aPPT’yi uzatır.
Varfarin: Epoksit redüktazı inhibe ederek etki gösterir ve oral antikoagülan ilaçların en klasiğidir
Rivaroksaban/Apiksaban/Edoksaban: Oral kullanılan faktör Xa inhibitörü yeni bir ilaçlardır. Özellikle dabigatran gibi Atriyal fibrilasyon tedavisinde varfarine alternatiftir.
Hirudin/ Bivalirudin /Lepirudin: Parenteral kullanılan direkt trombin inhibitörüdürler
Heparinden farklı olarak direkt trombin inhibisyonu yaparlar. AT–3 üzerinden etki göstermezler.
Heparinin indükledigi trombositopeni (HIT) sendromu tedavisinde kullanılırlar.
Bivalirudin akut koroner sendrom tedavisinde de kullanılır.
APTT ile monitörize edilirler.
71DENEME SINAVI – 48
101. Aşağıdakilerden hangisi endoplazmik retikuluma
kalsiyum geri alınımını sağlayan Ca+2–ATPaz pompasının
inhibitörüdür?
A) Lityum
B) Forskolin
C) Fasudil
D) Tapsigargin
E) Kafein
Cevap D
Küçük moleküller bazen karsımıza büyük sorular olarak
gelirler!...
Her seçenek soru değeri tasır!..
Bu yüzden ayrı ayrı seçenekleri açıklayalım!..
Lityum: İnositol monofosfataz enzimini inhibe eder.
Forskolin: Adenilat siklazı direkt uyaran maddedir. Özellikle
deneysel amaçla hücre içi cAMP miktarını artırmak için kullanılır.
Fasudil: Vazodilatatör özelliği olduğu düşünülen Rho– kinaz
inhibitörüdür. Angina pektoris ve pulmoner hipertansiyon
tedavisinde kullanılır
Tapsigargin: Endoplazmik retikuluma kalsiyum geri alınımını
sağlayan Ca+2–ATPaz pompasını inhibe eder.
Kafein: Sarkoplazmik retikulumdan sitozole kalsiyum
salınımına neden olur. Bu yüzden aşırı kahve içenlerde tremor sıktır.
102. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi düşük dozda birinci derece
kinetikle, yüksek dozda sıfırıncı dereceden kinetikle elimine
olur?
A) Aspirin
B) Heparin
C) Alkol
D) Fenitoin
E) Asetaminofen
Cevap A
Genel farmakolojide geneller değil istisnalar daha önemlidir!..
Aspirin; düşük dozda birinci derece kinetikle, yüksek dozda sıfırıncı
dereceden kinetikle elimine olan ve soru değeri taşıyan ilaçtır!..
Sıfırıncı derece kinetikle elimine olan ilaçların eliminasyon
yarı ömürleri ( t ½ ) doz veya konsantrasyon arttıkça
uzamaktadır!...
Sıfırıncı derece kinetikle atılan ilaçlara en önemli örnekler;
– Salisilat (yüksek doz)
– Fenitoin
– Heparin
– Alkol
– Barbitürat
– Benzodiazepin
– Prednizolon
– Dikumarol
103. İntravenöz verilen morfinin mide öz suyunda birikmesi
aşağıdaki farmakokinetik tanımlardan hangisi ile açıklanır?
A) Sekestresyon
B) Redistribüsyon
C) İyon tuzağı
D) İlk geçiş etkisi
E) Enterohepatik sirkülasyon
Cevap C
Tam bir kek soru!..
İyon tuzagının güzel bir örnegi; bazik ilaç olan Morfin asidik
bir ortam olan mide suyunda birikiyor!...
İyon Tuzağı;
pH farkı nedeniyle bir ilacın iyonize halde bulunduğu
ortamada birikmesine. iyon tuzaği denir.
Bazik bir ilaç olan Morfinin asidik bir ortam olan mide sıvısı
içerisinde birikmeside iyon tuzağının güzel bir örneğidir.
İyon tuzağı mekanizmasından günümüzde en fazla ilaç
zehirlenmelerinde faydalanılır.
Asit madde ile zehirlenmede idrar alkali yapılır. Böylece
asit maddenin iyonizasyonu artırılmış olur. Asit madde tübüler
sistemde hidrofilik duruma geçmiş olur. Hidrofilik olduğu
için de böbrekten reabsorbe edilemez, idrarla atılır. (Aspirin
zehirlenmesinde NaHCO3 kullanılması gibi).
Yani asidik ilaç zehirlenmesinde idrarı bazik hale getiren
maddeler kullanılırken, bazik ilaç zehirlenmesinde idrarı asidik
hale getiren maddeler kullanılır.
72 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
ÖNEMLİ ASİDİK VE BAZİK İLAÇLAR
ASİDİK İLAÇLAR BAZİK İLAÇLAR
• Nsaid’ler
• Sülfonamidler
• Barbituratlar
• Sefalosporinler
• Penisilinler
• Varfarin
• Antihistaminikler
• Trisiklik Antidepresanlar
• Lokal Anestezikler (Lidokain)
• Narkotik Analjezikler
• Sempatomimetik Aminler
• Nöroleptikler
• Amfetaminler
İdrar bazikleştirilirse böbrek atılımı artanlar
İdrar asitleştirilirse böbrek atılımı artanlar
• Sodyum Bikarbonat
• Asetazolamid
• Sodyum Laktat
• Amonyum Klorür
• Arginin Hidroklorür
• Metionin
• Askorbik Asit
104. Otonomik sinapslarla ilişkili nörotrasnmitterler ve
reseptörlerle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?
A) Adrenal medullada muskarinik reseptörler bulunur
B) Çizgili kas sinir kavşağında nöronal tip nikotinik reseptörler
bulunur
C) Parasempatik gangliyonlarda sinaptik transmisyonu
asetilkolin sağlar
D) Sempatik gangliyonlarda musküler tip nikotinik reseptörler
bulunur
E) Sempatik postgangliyonik sinir ucundan asetilkolin salınır
Cevap C
Otonom sinir sisteminin temel özellikleri çok iyi
bilinmelidir, çünkü bu özelliklerden TUS farmakolojisinde
sağnak yağıs seklinde sorular sorulmaktadır!...
Diğer seçenekleri doğru verecek olursak;
•• Adrenal medullada Nöronal tip nikotinik reseptörler
bulunur
•• Çizgili kas sinir kavşağında Müsküler tip nikotinik
reseptörler bulunur
•• Sempatik ve Parasempatik gangliyonlardaki sinaptik
iletiyi (transmisyonu) asetilkolin sağlar.
•• Sempatik ve Parasempatik gangliyonlarda Nöronal tip
nikotinik reseptörler bulunur.
•• Sempatik postganliyonik sinir ucundan Noradrenalin,
Parasempatik postgangliyonik sinir ucundan ise
Asetilkolin salınır…
105. Aşağıdaki sempatomimetik ilaçlardan hangisi etki kalıbı
olarak Noradrenaline benzer?
A) Efedrin
B) Fenilefrin
C) Mitodrin
D) Metaraminol
E) Nilidrin
Cevap B
TUS sınavını kazanmanın altın anahtarı klasik bilgileri iyi
bilmektir !..
Efedrin; kalıp olarak Adrenaline benzer!..
Fenilefrin ise kalıp olarak Noradrenaline benzer!...
ÖNEMLİ BAZI SEMPATOMİMETİK İLAÇLAR
İlaç Özellik
Fenilefrin Etki kalıbı noradrenaline benzeyendir
Efedrin Etki kalıbı adrenaline benzeyendir
Dopamin Renal kan akımını artırandır
Etkileri doz bağımlı olandır
Dobutamin Kalbin oksijen ihiyacını artırmayan pozitif inotrop ilaçtır
Noradrenalin Bezold Jarisch etkisi ile refleks bradikardi yapandır
Nilidrin Periferik arter hastalığı ve Reynauld Fenomeninde kullanılan Beta–2 mimetiktir
Metaraminol FMF nöbetlerini indükleyendir
106. Nikotin için aşağıdaki ifadelerden hangisi doğru değildir?
A) Plazma proteinlerine bağlanmaz
B) Daha çok psişik bağımlılık yapar
C) ACTH ve Anjiotensin düzeyini artırır
D) İştahı azaltır
E) Mikrozomal enzimleri indükler
Cevap E
Nikotin TUS farmakolojisinde soru değeri tasıyan
ilaçlardandır!...
Nikotin
Tütünde bulunan bir alkaloiddir.
Lipofilik olduğu için SSS ‘e kolay geçer.
Tüm nikotinik reseptörleri uyarır (Sempatik, Parasempatik,
Somatik)
Yani sempatik ve parasempatik gangliyonlarda bulunan
73DENEME SINAVI – 48
nöronal tip nikotinik reseptörlerini ve çizgili kas sinir kavşağında
bulunan müsküler tip nikotinik reseptörlerini uyarır.
Aktif metaboliti kotinindir. Kotinin aktivitesi nikotine oranla
çok düşüktür. Bütün metabolitleri glukronat konjugatı şeklinde
idrarla atılır.
Sürekli sigara kullananlarda karaciğerde mikrozomal enzim
indüksiyonu ortaya çıkar. Ancak bu etki nikotine bağlı değildir. Sigara
dumanında bulunan polisiklik aromatik hidrokarbonlara bağlıdır.
Nikotin plazma proteinlerine bağlanmaz.
Daha çok psişik bağımlılık yapar
ACTH, Kortizol, Katekolamin düzeylerini yani stres
hormonlarının düzeyini artırır
Prolaktin ve LH salgısını ise azaltır.
Ayrıca iştahı azalttığı ve bazal metabolizmayı hızlandırdığı
için Kilo kaybına yol açar. Bu yüzden insanlar sigarayı bırakınca
belirgin kilo alırlar.
LDL kolesterolü artırırken HDL kolesterolü azaltır. Bu yüzden
koroner arter hastalığı sigara içenlerde sık görülür
Nikotin Bağımlılığı Tedavisinde Kullanılan İlaçlar
Bupropiyon
Vareniklin
Sitizin
107. Bromokriptin için aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
A) Dopamin D2 reseptörlerinin agonistidir
B) Parkinson tedavisinde kullanılır
C) Prolaktinoma tedavisinde kullanılır
D) Akut migren krizi tedavisinde kullanılır
E) Diyabet tedavisinde HbA1C düzeyini minimal azaltmaktadır
Cevap D
Bir ergo derivesi ve dopamin agonisti olan Bromokriptin
her zaman soru değeri tasır!..
Asağıda bromokriptinin MR’ ı çekilmistir!...
Bromokriptin: Bir ergot alkaloididir. Dopamin D2
reseptörlerinin agonistidir
Parkinson tedavisinde kullanılmasının yanısıra
hiperprolaktinemi, akromegali ve fizyolojik laktasyonun
baskılanması için de kullanılır. Migren tedavisinde
bromokriptinin zerre kadar yeri yoktur.
Bromokriptin ayrıca santral dopamin blokajına bağlı geliştiği
düşünülen nöroleptik malign sendrom tedavisin de de kullanılır.
Dopamin agonisti olduğu için bromokriptin bulantı– kusma,
öföri, halüsinasyon gibi yan etkilere neden olur.
Ayrıca retroperitoneal fibrozis ve özellikle eritromelalji
spesifik yan etkisidir.
İginç olarak Bromokriptinin diyabetik hastalarda yapılan
randomize kontrollü çalışmalarda HbA1C değerini yaklaşık
%0–0.2 kadar azalttığı gösterilmiştir ve bromokriptinin diyabet
üzerine olumlu etkisinin mekanizması anlaşılamamıştır.
108. Otuz altı yaşında 39 haftalık gebe olan bayan hasta
başarılı normal vajinal doğum yapıyor. Fakat doğan bebekte
Respiratuar depresyon gelişiyor. Ayrıca doğum sırasında
analjezi amacıyla hastada Meperidin kullanıldığı öğreniliyor.
Yukardaki bebekte aşağıdaki ilaçlardan hangisi öncelikle
uygulanmalıdır?
A) Naloksan
B) Metadon
C) Levometadil
D) Sufentanil
E) Oksikodon
Cevap A
Farmakolojide vaka soruları artık her TUS sınavında 1–2
tane soruluyor!…
Vaka soruları ayrıca sanıldığı kadar zor değildir!..
Soru narkatik analjezik zehirlenmesinde ne kullanılırı
soruyor. Yani narkatik antagonistleri…
Dolayısıyla soru; frambuazlı kek soru!...
NARKOTİK ANTAGONİSTLER
Narkotik ilaç zehirlenmesinde kullanılır
Reseptörler üzerine antagonistik etki oluşturarak opiod etkisini
ortadan kaldırırlar. Tek başına verildiklerinde etkileri yoktur.
Morfin bağımlısına verildiklerinde abstinens ortaya çıkarırlar.
İlk önce mü reseptörlerinin etkisini geriye çevirirler.
Hatırlanacağı gibi ölüm nedeni µ–2 reseptörlerinin neden
olduğu solunum depresyonudur. İlk olarak bunu düzeltirler.
Antagonistik etkilerine tolerans gelismez.
Doğum sırasında narkotik analjezik kullanılan ve bu yüzden
solunumu deprese olan bebeğe Naloksan ve Naltrekson
kullanılır.
NALOKSAN
IV kullanılır, yarı ömrü 60–90 dakikadır.
NALTREKSON
Oral kullanılır, yarı ömrü 9–10 saattir
Naltrekson ayrıca alkol bağımlılığının tedavisinde de
kullanılır.
74 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
109. Depresyon tedavisinde kullanılan 5– HT2 reseptör
modülatörleri için aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?
A) Trazodon insomnia tedavisinde kullanılır
B) Nefazodon hepatoksik ilaçtır
C) Trazodonun sedatif etkisi belirgindir
D) Nefazodon en kısa etkili antidepresandır
E) Trazodon 5–HT2 reseptörlerinin agonistidir
Cevap E
TUS farmakolojisinde antidepresan ilaçlardan benzer
sorular sıklıkla sorulmaktadır!...
5–HT 2 reseptör modülatörleri ya da atipik
antidepresanlar; farmakolojik etkisini 5–HT 2 reseptörünü
bloke ederek gösterirler!..
Trazodon: Güçlü sedatif özelliği ve kısa etkili olması nedeni
ile uyku bozukluğu tedavisinde yaygın olarak kullanılır . Nadiren
spesifik bir yan etki olarak Priapizm oluşturabilirler. 5HT–2a
reseptörünü bloke eder bu yüzden antipsikotik özelliği de vardır.
Nefazodon: Eliminasyon yarı ömrü en kısa olan
antidepresandır. Trazodon gibi 5HT–2a blokajı yapar. Nefazodon
hepatoksik bir ilaçtır.
110. Aşağıdaki florokinolon türevlerinden hangisi santral sinir
sistemine en fazla geçer?
A) Siprofloksasin
B) Pefloksasin
C) Gatifloksasin
D) Moksifloksasin
E) Gemifloksasin
Cevap B
Bazı farmakospotlar çok önemlidir!.. Santrale iyi
geçen antibiyotikler iyi bilinmelidir, soru değeri tasır... Bu
antibiyotikler menenjit tedavisinde öncelikle tercih edilirler!..
Siprofloksasin
En kısa etkilidir. Günlük pratikte en yaygın olarak kullanılan
kinolon türevidir
Safrayla en fazla atılan kinolon türevidir. Spesifik endikasyon
olarak Kistik fibrozis’teki psödomonas enfeksiyonlarında kullanılır
Pefloksasin
Santral sinir sistemini en iyi geçen florokinolon türevidir.
Ofloksasin /Nalidiksik Asit
Metabolize edilmeksizin değişmeden böbreklerden atılır
Rufloksasin/ Sparfloksasin
Uzun etkili florokinolon türevleridir.
Levofloksasin
3. jenerasyon florokinolon türevidir. Oldukça geniş
spektrumludur. Özellikle pnömoni tedavisinde ve idrar yolu
enfeksiyonlarının tedavisinde kullanılır.
4. Kuşak Kinolonlar
Gatifloksasin /Gemifloksasin /Moksifloksasin
Dördüncü kuşak florokinolonların diğer kinolonlardan farklı
özellikleri vardır.
Bunlar DNA topoizomeraz 2 inhibisyonunun yanısıra DNA
topoizomeraz 4 inhibisyonu da yaparlar.
Bu yüzden diğer kinolonlardan farklı olarak anaerob
etkinlikleri vardır ve gram pozitif etkinlikleri daha fazladır.
Yan etki olarak uzun QT sendromu ve kardiyak toksisiteri
vardır.
Moksifloksasin; farmakokinetik olarak diğer kinolonlardan
farklıdır.
Böbrekten degil de karacigerden elimine edilir. Bu yüzden
böbrek yetmezliğinde güvenle verilebilir. Karaciğer yetmezliğinde
kullanılmaz.Renal eliminasyona uğramadığı için idrar yolu
enfeksiyonlarında etkinliği yoktur.
Moksifloksasin eliminasyon yarı ömrü en uzun olan
florokinolon türevidir.
Santral Sinir Sistemine iyi geçen antibiyotikler; Sefotaksim,
Kloramfenikol, Minosiklin ve Pefloksasin’ dir.
111. Aşağıdaki antibiyotiklerden hangisi bakteriyostatik
değildir?
A) Kloramfenikol
B) Doksisiklin
C) Vankomisin
D) Azitromisin
E) Klindamisin
Cevap C
Soruyu su sekildede düsünebiliriz..
Seçeneklerdeki antibiyotiklerden hangisi bakterisit özellik
gösterir?
Hücre duvar sentezini inhibe eden ve hücre membran
yapısını bozan antibiyotikler genelde bakterisit özellik gösterirler;
Penisilinler, Vankomisin, Teikoplanin, Daptmosin, Polimiksin B
Birde Florokinolonlar örneğinde olduğu gibi bakteri
hücresinde direkt DNA sentezinin engellenmesiyle de bakterisit
etki elde edilir.
75DENEME SINAVI – 48
Protein sentez inhibitörleri genellikle bakteriostatiktir;
Kloramfenikol, eritromisin, linkozamidler.
Protein sentezini inhibe etmesine rağmen baktersit özellik
gösteren antibiyotik; Aminoglikozidlerdir.
Bakterisit antibiyotikler Bakteriyostatik antibiyotikler
Beta laktamlar Kloramfenikol
Vankomisin Makrolidler
Daptomisin Tetrasiklinler
Kinolonlar Tigesiklin
Aminoglikozidler Sulfonamidler
Ketolidler Klindamisin
Rifampin Etambutol
Polimiksin Trimetoprim
Metronidazol
112. Kolşisin endikasyonları için aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
A) Gut tedavisinde yeri yoktur
B) FMF tedavisinde kontrendikedir
C) Karaciğer sirozun tedavisinde yararı gösterilememiştir
D) Rekürren perikardit tedavisinde faydalıdır
E) Sarkoidoza bağlı artriti şiddetlendirir
Cevap D
Bir efsane ilaç olan Kolsisini soralım dedik!..
Kolsisin; Hücre içi tubulin proteinine baglanarak; mikrotübüllerin polimerizasyonunu engelleyerek farmakolojik etkisini gösterir. Böylece lökositlerin migrasyonunu ve fagositozunu engelleyerek; antiinflamatuvar etki gösterir.
Kolsisinin önemli endikasyonları;
•• Akut GUT artriti tedavisinde ilk seçenek ilaçtır.
•• Ailevi akdeniz atesinde atakları engellemede oldukça basarılıdır.
•• Ayrıca Karaciger sirozu ve Sarkoid artrit tedavisinde orta dereceli faydası gösterilmistir.
•• Rekürren perikarditi engellemede antiinflamatuvar özellligi ile oldukça basarılıdır.
Kolsisinin yan etkileri; diyare, bulantı –kusma, karın agrısı gibi GIS intoleransı bulguları, akut böbrek yetmezligi, karaciger yetmezligi, epilepsi, saç dökülmesi, myelosupresyon, periferik nöropati, miyopati ve nadiren ölüm
Mikrotübül üzerinden etki gösteren önemli ilaçlar
Vinkristin, Vinblastin, Paklitaksel
Kolsisin
Griseofulvin
Mebendazol, Albendazol
113. Aşağıdaki antineoplastik ilaçlardan hangisi sadece ALL
tedavisinde kullanılır?
A) Siklofosfamid
B) L–Asprajinaz
C) Metotreksat
D) Sisplatin
E) Doksorubisin
Cevap B
L–Asparajinaz soru değeri tasıyan çok özel bir
antineoplastik ilaçtır !..
L–Asparaginaz: Lösemi hücrelerinde asparajin miktarını
dolayısıyla protein sentezini azaltarak antineoplastik hücre
proliferasyonunu engeller.
Hücre siklusunu G–1 aşamasında durdurur. (PG–J2 gibi)
En dar spektrumlu antineoplastik ilaçtır. Sadece ALL
tedavisinde kullanılır.
En sık görülen yan etkisi allerjik reaksiyonlardır. Anafilaksiye
yol açan diğer önemli antineoplastik ilaç ise paklitakseldir.
Uygulama öncesi hastaya steroidler ve antihistaminikler ile
premedikasyon gerekir.
Myelosupresyon yapmaz.
Pankreas toksisitesine bağlı hiperglisemi ve diabetojenik etki
ortaya çıkarır.
Hiperamonyeni ve hipoalbünemi diğer önemli yan etkileridir.
Ayrıca koagülasyon faktörlerinin sentezini artırarak
tromboemboliye ve antitrombin 3 sentezini azaltarak nadiren
intrakranial hemoraji gibi kanamaya yol açabilir.
114. Aşağıdakilerden hangisi İdiyopatik trombositopenik
purpura tedavisinde kullanılan trombopoetin reseptör
agonistidir?
A) Eltrombopag
B) Oprelvekin
C) Filgrastim
D) Lenograstim
E) Sargramostim
Cevap A
Ne çektik be!.. bu hematopoetik büyüme faktörlerinden!..
Soru değeri tasıyan tüm hematopoetik büyüme
faktörlerinin MR’ı asağıda sizin için çekilmistir!..
Romiplostim/Eltrombopag; İdiyopatik trombositopenik
76 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
purpura(İTP) tedavisi için geliştirilmiş, trombopoetin reseptör
agonistleridir..Romiplostim; subkutan kullanılırken, Eltrombopag
ise oral kullanılır
Oprelvekin; Rekombinant İnterlökin–11(İL–11) analoğudur.
Bilindiği gibi İL–11 ; trombopoetik growth faktör olarak
bilinmektedir. Özellikle megakaryositleri uyararak trombosit
yapımını artırmaktadır. Oprelvekin; Özellikle antineoplastik
tedavi sonrasında gelişen myelosupresyona bağlı trombositopeni
tedavisinde subkutan enjeksiyon şeklinde kullanılır..
Oprelvekin ödem yaptığı için kalp yetmezliğinde, böbrekten
atıldığı için renal yetmezlikte kontrendikedir
Filgrastim/ Pegfilgrastim/Lenograstim; Rekombinat insan
granulocyte colony–stimulating factor (G–CSF) analoğudurlar.
Özellikle kemoterapi sonucu gelişen myelosupresyona bağlı
nötropeni tedavisinde kullanılırlar.Ayrıca ciddi kronik nötropeni
tedavisi, kök hücre veya kemik iliği nakli sonrasında da
nötropeniyi düzeltmek için kullanılırlar. Pegfilgrastim ise uzun
etkilidir.
Sargramostim : Rekonbinant granulocyte macrophage
colony–stimulating factor (GM–CSF) analoğudur. Sargramostim;
Özellikle allojenik veya otolog kemik iliği trasplantasyonu sonrası
myeloid serinin yeniden yapılanması için kullanılır.
115. Diabet tedavisinde kullanılan aşağıda verilen ilaçlardan
hangisinin kilo aldırma olasılığı en fazladır?
A) Glibürid
B) Metformin
C) Eksenatid
D) Liraglutid
E) Pramlintid
Cevap A
İnsülin salan ilaçlar (Sekretekoglar ) kilo aldırabilir
ve bunların başında sülfonilüreler gelir!.. Gliburid bir
sülfonilüredir..
Bu yüzden obez hastalarda kilo verdiği için öncelikli olarak
Metformin tercih edilmelidir!..
Metformin, Eksenatid, Liraglutid, ve Pramlintid ise DM
tedavisinde kilo verdiren soru değeri taşıyan ilaçlardır
116. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi Akromegali, Karsinoid
sendrom, Dumping sendromu ve Özafagus varis
kanamalarının tedavisinde kullanılan Somatostatin
analoğudur?
A) Teriparatid
B) Sevelamer
C) Pegvisomant
D) Oktreotid
E) Atosiban
Cevap E
Klasik bilgiler TUS farmakolojisinde asla önemini
yitirmez!..
OKTREOTİD/LANTREOTİD/PASİREOTİD/VAPREOTİD
İnhibitör bir hormon olan somatostatin genel olarak
sekresyonları azaltır, gastrointestinal motiliteyi inhibe eder.
Hipotalamustan salınan santral tip somatostatin olarak bilinir ve
growth hormon salınımını inhibe eder.
Ayrıca somatostatin gastrointestinal sistem düz kaslarında
vazokonstrüksiyona yol açmaktadır. Bu yüzden somatostatin
analoğu olan oktreotid özafagus varis kanamasının tedavisinde
kullanılır.
Somatostatin analoglarının baslıca endikasyonları;
Akromegali
Karsinoid sendrom
Gastrinoma
Glukagonoma
Dumping sendromu
İnsülinoma
Diabetik Diare
Akut özofagus varis kanaması tedavisi
Lanreotid tiroid tümörlerinde de kullanılır
Yan etkileri: Bulantı, kusma, safra taşı, postprandial
hiperglisemidir.
117. Aşağıdaki COX–2 inhibitörlerinden hangisi COX–2’ ye en az
selektiftir?
A) Lumarikoksib
B) Rofekoksib
C) Meloksikam
D) Selekoksib
E) Etorikoksib
Cevap C
77DENEME SINAVI – 48
En az selektif olanı en güvenilirdir!..
Rofekoksib, Selekoksib, Etorikoksib, Meloksikam,
Lumarikoksib
COX–1 inhibisyonu yapmadıkları için; daha az GIS yan etkisi
ve trombosit fonksiyon azalmasına yol açarlar. Fakat daha çok
kardiak yan etkileri vardır. Tromboembolik olaylar nedeniyle
Rofekoksib ve Selekoksib piyasadan toplatılmıştır.
Meloksikam; düsük selektivitesinden dolayı, güvenilirdir.
Çünkü selektivite arttıkça; tromboembolik olay insidansı
artmaktadır.
Lumarikoksib; en selektif COX–2 inhibitörüdür.
118. Peptik ülser tedavisinde kullanılan aşağıdaki proton
pompan inhibitörlerinden hangisi en kısa etkilidir?
A) Omeprazol
B) Lansoprazol
C) Rabeporazol
D) Pantoprazol
E) Esomeprazol
Cevap A
GIS farmakolojisi artık TUS sınavının gediklisi olmustur !..
Omeprazol
• Bazal ve stimüle asit salgısını inhibe eder.
• Pepsini etkilemez
• İlk bulunan proton pompa inhibitörüdür, en kısa etkilidir
• Endikasyonları; H, pylori eradikasyonu, GÖR, Zollinger
Ellison, Duodenal Ülser
• Mide ph’sını yükseltir
• Mikrozomal enzim inhibisyonu ve indüksiyonu yapar.
• En fazla ilaç etkilesimine giren PPI‘dır.
• Özellikle bir ön ilaç olan klopidogrelin aktif metabolitine
dönüşmesini engeller.
• Uzun süreli kullanımı hipergastrinemi ve vitamin B12
malabsorbsiyonuna neden olurlar.
119. Aşağıdaki 5–HT3 reseptör blokörlerinin hangisi ciddi
diyare ile seyreden irritabl barsak sendromu tedavisinde
kullanılır?
A) Ondansetron
B) Alosetron
C) Granisetron
D) Palanosetron
E) Tropisetron
Cevap B
Farkı bilmek TUS sınavında fark yaratır!..
Deneme sınavlarının bir misyonuda farkı fark
ettirebilmektir!..
Ondansetron / Granisetron / Tropisetron / Palanosetron /
Dolasetron / Alosetron
5HT3 blokörüdürler.
Antiserotonerjiktir
Kemoterapinin indüklediği emezis tedavisinde kullanılırlar.
Özellikle deksametazonla kombinasyonu daha güçlü
antiemetik etkinlik oluşturur.
Palanosetron; eliminasyon yarı ömrü en uzundur ve 5–HT3
reseptörünü en selektif olarak bloke eder.
Dalosetron; uzun QT sendromuna yol açabilir.
Alosetron ise ciddi diyare ile seyreden irritabl barsak
sendromu tedavisinde kullanılır, diğer 5–HT3 blokörlerinin bu
konuda çalısması olmadığı için onlar sadece antiemetik ilaç
olarak kullanılır!..
120. Dört yaşındaki erkek çocuk hasta 1 saat önce başlayan
şiddetli karın ağrısı, kanlı diyare ve ciddi gastroenterit
bulguları ile acil servise başvuruyor. Hastaya ağır metal
intoksikasyonu tanısı konuyor.
Yukardaki intoksikasyon tablosuna aşağıdaki ağır
metallerden hangisinin yol açması en olasıdır?
A) Kurşun
B) Civa
C) Bakır
D) Demir
E) Arsenik
Cevap D
Ağır metal zehirlenmeleri Toksikoloji Sorusu olarak TUS
farmakolojisinde karsımıza çıkabilir!..
Demir İntoksikasyonu bulguları; GIS te mukozal hasar
gelişimine bağlı; ciddi karın ağrısı, kanlı ishal, ve şiddetli
78 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
gastroenterit bulguları gelişir.
Ayrıca; Endotel hasarına bağlı karaciğer ve böbrek yetmezliği
görülür.
Sonrasında metabolik asidoz, koma, şok ve kardiyovasküler
kollapsa bağlı ölüm görülür
Demir zehirlenmesinde görülen klinik bulguların
nedeni; Demirin serbest oksijen radikali üretmesi ve lipid
peroksidasyonuna neden olması nedeniyle doku hasarı
gelişmesidir.
Tedavide Demir şelatörü olan Deferoksamin süratle
parenteral olarak kullanılmalıdır.
79DENEME SINAVI – 48
1. Hipersensitivite reaksiyonları, eritema nodozum, eritema
multiforme, artritis ve artralji gibi klinik bulgular aşağıdaki
enfeksiyonlardan hangisi ile ilişkilidir?
A) Koksidiomikozis
B) Kriptokokozis
C) Blastomikozis
D) Asperjillozis
E) Histoplazmozis
Cevap A
Coccidiodies immitis inhalasyonu nedeniyle ortaya çıkan
koksidiomikozis klinik olarak hipersensitivite reaksiyonları ile
ortaya çıkabilir. Artralji ve belirgin artritis (çöl romatizması
olarak da bilinmektedir) ve eritema nodozum ve eritema
multiforme gibi cilt reaksiyonları soruda sıralanan diğer
mikozlara göre koksidiomikozis ile daha sık görülmektedir.
C.immitis antijenlerine gecikmiş hipersensitivite iyi bir prognostik
bulgudur.
2. Nöroendokrin tümörlerde tümör markerı olarak
aşağıdakilerden hangisi kullanılabilir?
A) CA19–9
B) Alfa–fetoprotein
C) CA72–4
D) Kromogranin A
E) Karsinoembiyojenik antijen
Cevap D
Kromogranin A, enterokromaffin hücrelerden salgılanan bir
proteindir ve genellikle adrenal medülladan katekolaminlerle
birlikte salgılanır. Daha az miktarda diğer nöroendokrin
organlarda da bulunur ve buralardan gelişen neoplazilerde
düzeyi yükselir. Düzey yüksekliği prognozla ilişkilidir ve tedavi
takibinde kullanılır.
CEA–adenokanserler,
AFP–Hepatocellüler karsinom ve germ hücreli tümörler,
CA 72–4–mide ve over,
CA 19–9–GİS tümörleri için kullanılır.
3. Gastrointestinal stromal tümörlerde en sık görülen
mutasyonlar en sık aşağıdakilerden hangisinde saptanır?
A) C–Kit
B) BRAF
C) MAPK
D) Epitelyal büyüme faktörü reseptörü
E) Platelet kaynaklı büyüme faktörü reseptörü
Cevap A
Gastrointestinal Stromal Tümörler (GIST)
Gastrointestinal sistemde motiliteyi kontrol eden Kajal
hücrelerinden köken alan tümörlerdir. En sık midede görülür.
Bu tümörlerin karakteristik fenotipleri % 75–80 olasılıkla c–
KIT mutasyonu taşımaları ve %70 CD34 (kök hücre marker) pozitif
olmalarıdır.
c–KIT (CD117) ana stem cell hücre reseptöründe mutasyon
vardır. Tedavisinde imatinib kullanılır.
Carney sendromu ya da nörofibromatozis tip I’e eşlik edebilir.
4. Elektrokardiyografide V1 ‘de R/S oranı 1’den büyük
izlenen bir kişide aşağıdakilerden hangisi ön tanıda en az
düşünülmelidir?
A) Sağ dal bloğu
B) KOAH
C) Sağ ventrikül hipertrofisi
D) Sol dal Bloğu
E) Triküspit yetersizliği
Cevap D
Aslında bakış açısı anlatmak için dizayn edilen bir soru.
Zor gibi gözükse de soruya şu açıdan bakalım. Aşağıdakilerden
hangisi farklıdır?
Hepsi sağ kalp hastalığı D şıkkı sol. yani sırıtıyor. V1 ‘de R/S
oranı birden büyükse sağ kalple alakalı hastalıkları düşünmemiz
gerektiğini öğrenmemiz faydalı olabilir.
2015 OCAK TUS 48. DENEME SINAVIKLİNİK BİLİMLER TESTİ SORU ve AÇIKLAMALARI
Bu testte sırasıyla Dahiliye Grubu, Pediatri, Cerrahi Grubu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilgisisoruları ve açıklamaları bulunmaktadır.
80 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
5. İleri yaş ile beraber görülebilen kardiyovasküler
değişikliklerden ifadelerden hangisi yanlıştır? A) Nabız dalga hızı artar.
B) Periferik direnç artar.
C) Büyük damarların elastikiyeti artar.
D) Sistolik kan basıncı yükselir
E) Diyastolik kan basıncı düşer.
Cevap C
Bazen geriatri ile ilgili sorular karşımıza çıkabiliyor.
Yaşla birlikte görülen kardiyovasküler değişiklikler
Sistolik kan basıncında yükselme
Diastolik basınçta düşme
Nabız basıncının artması
Vasküler yapılarda sertleşme (nabız dalga hızında artma)
Periferik dirençte artma
Açlık kan şekerinde yükselme
6. Elliüç yaşında erkek hasta poliüri, bulantı–kusma yakınmaları
ile başvuruyor. Hastanın öyküsünden 20 yıldır günde
yarım paket sigara içtiği öğreniliyor. Hastanın yapılan fizik
muayenesinde sağ akciğerde solunum sesleri azalmış ve
perküsyonda matite saptanıyor. Çekilen akciğer grafisinde
sağ akciğer üst lobda kaviter lezyon görülüyor. Hastada
tanısal amaçlı bronkoskopi planlanırken bakılan laboratuar
değerlerinde serum kalsiyum düzeyi 13 mEq/L saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Epidormoid akciğer kanseri
B) Küçük hücreli akciğer kanseri
C) Adenokanser
D) Büyük hücreli akciğer kanseri
E) Metastatik akciğer kanseri
Cevap A
Kadın ve erkekte en mortal malignite akciğer kanseri mutlak
bilinmelidir. Kaviter lezyon ve hiperkalsemi epidermoid kanser
için tipik bulgulardır.
Özellik Küçük
hücreli
Küçük hücreli olmayan
Skuamöz Adeno Büyük Hücreli
Sıklık %20–30 %30 %30–40 %5–10
Cins Erkek Erkek Kadın Kadın
Yaş Enç orta Orta–ileri Orta Orta–ileri
Sigara ilişkisi Kuvvetli Kuvvetli Zayıf Kuvvetli
Yerleşim 2/3 santral 2/3 santral 2/3 periferik 2/3 periferik/santral
Kavite–abse Kitle Kavite nodül < 4cm kitle> 4 cm
Hiperkalsemi: Epidermoid (squamöz cell ca)
Jinekomasti: Büyük hücreli akciğer kanseri
Eaton Lambert sendromu: Küçük hücreli kanser
Çomak parmak ve osteartropati: Adeno kanser
Horner sendromu: Stellat gangliona veya bunun üzerindeki
bir noktada sempatik sinire basıya bağlıdır. Ipsilateral ptosis,
enoftalmus, miyozis (küçük) bir pupil ve yüzde hipohidroz.
Pankoast tümörü: Brakial pleksusun alt kısımlarının süperior
sulkus tümörünce tutulması sonucu oluşur. Omuz ve kolun iç
kısmında ağrı ile başvurur.
Vena cava superior sendromu: Yüzde boyunda pelerin
tarzında ödem, baş ağrısı, boyun venöz dolgunluk ve yaygın
göğüs ön duvarında kollateraller vardır.
7. Tekrarlayan derin ven trombozu saptanan 33 yaşında erkek
hastada tekrarlayan oral aftlar olması üzerine yapılan
tetkiklerde vena cava inferior da trombus ve rektal ülserler
görülüyor.
Bu hasta için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Hastalarda HLA–B51 aleli pozitif olabilir.
B) Hastada pulmoner arter anevrizması görülebilir.
C) Göz konsültasyonu yapılmalıdır.
D) Nörolojik tutulum varsa multıpl sklerozu taklit edebilir.
E) Artiriti en sık elin küçük eklemlerini etkiler.
Cevap E
Behçete takmış gibiyiz kaç sınavdır. Tekrarlayan oral aftlar ve
büyük damarlarda trombus, DVT atakları Behçet için tipik. Ama
tanıyı yine sormamışız. Bu sınavda da biraz kılız galiba.
Behçette özellikle GIS tutulumu,
Multıpl sklerozu taklit eden nörolojik tutulumu,
HLA B51 alel pozitifliğini,
Genital ülserler ve Paterji (+)’liğini,
Pulmoner arterde anevrizma yapabileceğini,
Gözde panüveit tablosunu,
VE en sık diz eklemini tutabileceğini unutmayın.
81DENEME SINAVI – 48
8. Aşağıdaki bakterilerden hangisini yaptığı besin
zehirlenmesinde kabızlık görülür?
A) Staphylococcus aureus
B) Clostridium botulinum
C) Vibrio parahaemolyticusj
D) Bacillus cereus
E) Salmonella typhimurium
Cevap B
Enfeksiyon hastalıkları dahiliyenin son kısmında yerini alıyor.
Besin zehirlenmeleri genel dahili alana girer. Hep akla besin
zehirlenmesi deyince ishal gelir farklı açıdan görmek istedik.
Bakteri ısıya dirençlidir ancak bakterinin otoliziyle ortaya çıkan
ekzotoksin ısıya duyarlıdır. Clostridium botulinum toksini asetil
kolin salınmasını engelleyerek kabızlığa neden olur. Botulizm
olup iyileşen hastaların kanında antitoksin gösterilemeyişi,
bağışıklık için gereken toksin miktarının, letal dozdan daha fazla
olduğunu gösterir.
9. Aşağıdaki hangi durumda kemik iliği biyopsisinin, kemik
iliği aspirasyonuna net olarak üstünlüğü vardır?
A) Lökosit öncüllerinin morfolojisinin değerlendirilmesi
B) Malign yada benign bir infiltrasyonun belirlenmesi
C) Atipik hücrelerin sayımı.
D) Myelofibrozisin değerlendirilmesi
E) Demir depo durumunun değerlendirilmesi
Cevap D
Klasik hematoloji onkoloji sorusu. Aspirasyon mu? Biyopsi mi?
Hücre görmek için aspirasyon yapılır bunu unutmayın.
Myelofibrozisde ilik aspire edilemez. Dry tap (kuru ilik) vardır.
Bu nedenle myelofibrozis tanısı biyopside ilikteki fibrozisin
gösterilmesi ile konur. Diğer seçenekler aspirasyonla alınan ilikte
değerlendirilebilir.
10. Elliüç yaşında erkek hasta akut myokard enfarktüsü
nedeni ile yoğun bakımda takip edilirken 8.gün peteşi ve
purpuraları gelişmesi üzerine görülüyor. Hastanın yatış
trombosit değerleri 156 bin iken, şu an 30 bin ölçülüyor.
PT ve aPTT değerleri normal saptanan bu hasta için
aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Heparin kullanımını kesmek gerekebilir.
B) Tedavide direkt trombin inhibitörleri eklemek gerekir.
C) Hasta eğer ACE inh. alıyorsa buna bağlı da trombositopeni
olabilir.
D) Hastada düşük molekül ağırlıklı heparine geçilmelidir.
E) Genellikle neden otoimmündir.
Cevap D
Hasta MI hastası ve antikoagülan olarak heparin veya DMAH
alıyor. Ve tedavi sırasında ilk 2 hafta trombositopeni gelişiyor.
Mutlaka heparine bağlı trombotik trombositopeni (HITT)
düşünmek gerekir. Tabi hastada heparin ve DMAH kesilmeli
ve direkt trombin inh. başlanmalıdır. (Bivaluridin, lepuridin,
dabigatran (oral))
Genellikle sebep otoimmündir. Klasik hata heparini kesip,
DMAH’e geçmek olur. BMAH’in en önemli avantajı yan etkisinin
az olmasıdır. HITT’da kullanılamaz.
ACE.inh ve AR’ler trombositopeni ve nötropeni yapabilir. Bu
da akılda kalsa iyi olur.
11. Ellidokuz yaşında erkek hasta nefes darlığı yakınması ile
başvuruyor. Hastanın yapılan fizik muayenesinde vibrasyon
torasik (VT)azalmış, perküsyonda matite duyuluyor. Çekilen
akciğer grafisinde trake sağa deviye olmuş hastada başak
anmlı bulgu izlenmiyor.
Bu hasta en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sağda obstrüktif atelektazi
B) Solda plevral effüzyon
C) Pnömoni
D) Pnömotoraks
E) Sağ akciğerde kitle
Cevap B
Tipik bir göğüs hastalıkları semiyoloji sorusu, VT azalmışsa
bir kere plevra hastalığı olacağı kesin. Demek ki en önemli ipucu
sağa deviye trake, atelektazi her şeyi kendine çekerken, effüzyon
iter. Yani sağda obstrüktif atelektazi trakeyi sağa deviye edebilir
ama VT azalmaz artardı. Dikkat gerektiren basit bir soru.
82 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
12. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi kalp yetersizliği tedavisinde
kullanılabilen ve Valsartan ile kombine edildiği zaman
mortalite üzerine olumlu etkileri gösterilmiş ajandır?
A) Omapatrilat
B) Amrinon
C) Levosimendan
D) Sacubutril
E) Digoxin
Cevap D
Bu sınavın yeni sorularından biri bu olsun. Ama Cevaplardan
çıkarabilirsiniz diye düşünüyoruz. Sonuçta amaç sınavda
öğrenmek. Adı üstünde deneme.
Neprilisin bir nötral endopeptidazdır ve natriüretik
peptidlerin, bradikinin, adrenomedüllin, glucagon ve vazoaktif
intestinal peptid gibi endojen vasoaktif peptidlerin yıkımına
aracılık ederek düzeylerini azaltır. Neprilisin çeşitli dokularda
bulunmakla birlikte en çok böbrekte bulunur. Kalp yetmezliği
(KY) tedavisinde neprisilin inhibisyonunun amacı; bu maddelerin
düzeylerinin azalmasını engelleyerek bu maddelerin azalmasına
bağlı gelişen su ve sodyum retansiyonu, vazokontriksiyon
ve uygunsuz remodeling ile sonuçlanan nörohumoral aşırı
aktivasyonun önlemektir.
LCZ696 (sacubitril valsartan) anjiyotensin reseptör neprilisin
inhibitörünün ilk örneğidir. LCZ696 bir neprilisin inhibitörü olan
sacubitril ve anjiyotensin reseptör blokeri (ARB) olan valsartan’ın
anyonik formunun birleşimi ile oluşan yeni bir kristalin
kompleksidir. Ağız yolu ile alındıktan hemen sonra LCZ696
sacubitril ve valsartana ayrılır. Sacubitril, diğer ismiyle AHU–377
bir ön ilaçtır ve enzimatik ayrışmadan sonra aktif formu olan
LBQ657’ye dönüşür ve etkisini gösterir.
Son 2015 yılındaki önemli çalışmalarda bu kombinasyon
tedavisi KKY hastalarında mortalite üzerine önemli katkıları ile
karşımıza çıkmıştır.
13. Ambulatuar kan basıncı ölçümlerinde önerilen kan basıncı
değerlerinden,gece ölçümlerinin ortalaması kaç mmHg’ın
altında olmalıdır?
A) 120 /70 mmHg
B) 130/80 mmHg
C) 140/90 mmHg
D) 135/85 mmHg
E) 130/85 mmHg
Cevap A
Yine önemli bir soru olduğunu düşünüyoruz.
Hipertansiyon tanısı için 24 saatlik izlem (Ambulatuar)
değerleri aşağıdaki gibidir. Bir kişiye hipertansif demek için
aşağıdaki sınırlar 24 saatlik takipte dikkate alınmalıdır.
Kategori Sistolik KB(mmHg)
Diyastolik KB(mmHg)
Ofis KB ≥140 ve/veya ≥90
Ambulatuvar KB
Gündüz (veya uyanık) ≥135 ve/veya ≥85
Gece (veya uykuda) ≥120 ve/veya ≥70
24-saat ≥130 ve/veya ≥80
Ev KB ≥135 ve/veya ≥85
14. Akut myokard enfaktüsü sırasında yükselen aşağıdaki
testlerden hangisi kanda en uzun süre yüksek kalabilir?
A) Troponin I
B) Laktat dehidrogenaz
C) Troponin T
D) Aspartat tranaminaz
E) Myoglobulin
Cevap C
MI sırasında yükselme ve düşme süreleri ile ilgili önemli
sorular biyokimya ve /veya dahiliyede karşımıza çıkabilir.
Yükselme sırasına göre enzimler
CK–MB
AST
LDH (en geç düşen enzimdir.)
Markerler ilk yükselen
Myoglobulin
Sonrasında yükselen Troponinlerdir.
En spesifik Trop I,en geç düşen Trop T dir.
15. Aşağıdaki hastalıkların hangisinde lenfoma gelişme riski
artmıştır?
A) Dermatomyozit
B) Polimyozit
C) Skleroderma
D) Sjögren Sendromu
E) SLE
Cevap D
Sjögren ve lenfoma gelişimi hem patoloji hem de dahiliye
için olmazsa olmazdır.Sınavın yumuşak sorularından bir tanesi
83DENEME SINAVI – 48
olduğunu düşünüyoruz.
Bu vesile ile lenfoma gelişim riski olanbir kaç hastalık
hatırlayalım
Çölyak,
Hashimato,
Felty sendromu (RA,nötropeni ve splenomegali) gibi.
16. Hemakromatozis de primer bozukluk aşağıdaki hangi
organdadır?
A) İnce barsak
B) Gonadlar
C) Pankreas
D) Karaciğer
E) Eklemler
Cevap A
Aslında buda soru mu diyenlere fol olabilecek bir soru.
Hemakromatozisde primer bozukluk ince barsaktadır.
Herediter Hemokromatozis genellikle 6. Kromozom HFE
geninde C282Y ve/veya H63D mutasyonu ile karakterizedir.
Toplumda HH’li hastalarda %69–100 arasında C282Y
homozigotluğu saptanır. HFE geninin görevi plazma
membranında bulunan Transferrin reseptörü (Tfr) ile etkileşerek,
Tfr’nin transferine olan afinitesini azaltmaktır HFE mutant
gen (C282Y ) β–2 mikroglobulinle bağlanamaz. HFE–β–2
mikroglobulin kompleksi hücre membranında Tfr ile etkileşemez
ve transferine olan ilgisini azaltamaz, sonuçta duodenumdan ve
üst ince barsaktan fazla miktarda demir emilmesine neden olur.
17. Kayser–Fleischer halkası aşağıdaki hastalıkların hangisi ile
birlikte olabilir?
A) Kronik hepatit B
B) Parasetamol toksitesi
C) KOAH
D) KBY
E) Primer bilier siroz
Cevap E
Yine gözler Wilson’u arıyor ama yok.
Wilson dışında kolestaz, otoimmün hepatit ve kriptojenik
sirozlu hastalarda da görülebilir. Yine kulaklarımız çınladı. Ama
en azından KOAH’ı elemişsinizdir.
18. Akut böbrek yeteresizliğinin en sık nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Prerenal azotemi
B) Renal nedenler
C) Postrenal nedenler
D) İlaç toksitesi
E) İdiopatik
Cevap A
Her sınav bir soru bizden diyoruz. ABY en sık neden prerenal
nedenler olarak kaşımıza çıkıyor. Zaten Renal nedenlerin en sık
nedebi tedavi edilememiş prerenal nedenlerdir.
19. Aşağıdaki hiperlipidemi tiplerinden hangisi pankreatit
riskini, KAH riskine göre daha belirgin olarak artırır?
A) Tip Ila (LDL reseptör eksikliği; yüksek kolesterol)
B) Tip Ilb (yüksek kolesterol+trigliserid)
C) Tip III (disbetalipoproteinemi; yüksek kolesterol +
trigliserid)
D) Tip I (lipoprotein lipaz eksikliği; çok yüksek trigliserid)
E) Tip IV
Cevap D
Tip I hiperlipidemide kanda esas olarak trigliserit yükselir,
kolesterolde önemli bir yükselme görülmez. KAH için esas
risk faktörü kolesterolün artmasıdır (özellikle LDL/HDL artışı).
İzole trigliserit yükselmelerinde KAH riski artışı minimaldir. Bu
nedenle tip I hiperlipidemide KAH riskinde önemli bir değişiklik
beklenmezken, lipoprotein lipaz eksikliği ve artmış şilomikronlar
nedeniyle yüksek pankreatit riski vardır. Sıklarda verilen diğer
ailevi hiperlipidemi tiplerinde ise kolesterol arttığı için KAH
riskide belirgin olarak artmaktadır. Riskin en fazla arttığı durum
Tip IIb’dir.
Tip IIa (LDL reseptör eksikliği; yüksek kolesterol)
Tip IIb (yüksek kolesterol+trigliserid)
Tip III (disbetalipoproteinemi; yüksek kolesterol + trigliserid)
Tip I (lipoprotein lipaz eksikliği; çok yüksek trigliserid)
Tip IV(VLDL ve TG artışı)
Tip V (Silomikron ve VLDL artışı)
84 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
20. Otuzbir sekiz yaşında bayan hastada kuru öksürük, hafif
ateş, kas ve eklem ağrıları, kulak muayenesinde büllöz
mirinjit, vücudunda eritema multiforme saptanıyor. Akciğer
grafilerinde alt loblarda bilateral interstisiyel infiltrasyon
görülüyor.
Akciğer dinleme bulgulan normal olan hastada pnömoni
etkeni hangisidir?
A) S. pnömonia
B) M. pnömonia
C) L. pneumophilia
D) C. pnömonia
E) H. İnfluenza
Cevap B
Mikoplazma pnömonisi, atipik pnömonilerin en sık etkenidir
ve erişkinde S. pnömonia’dan sonra en sık etyolojik ajandır.
Damlacık yolu ile bulaşır. Özellikle toplu yaşanan yerlerde sıklıkla
çocuklarda ve gençlerde endemi ve epidemilerle seyreder. Klinik
bulguları silik ve atipik seyirlidir. En sık yakınma kuru öksürükdür,
ateş, başağrısı, genel bir kırgınlık hali görülebilir. Akciğer
grafisinde en sık görülen bulgu tek veya iki taraflı yama tarzında
infiltrasyondur. Plevral sıvı daha nadir görülür. Hastalığın
patogenez ve komplikasyonlarından immün mekanizmalar
sorumludur. Nörolojik komplikasyonlar, Gullian–Barre, aseptik
menenjit, hemolitik anemi, eritema multiforme ve büllöz
mirinjite neden olabilir. Kalpte aritmiler, ileti defektleri, kalp
yetmezliği görülebilir. Tanı soğuk aglütininler testi ile konulur.
Tedavide pensilinlere dirençlidir, makrolidler veya tetrasiklin
uygulanmalıdır.
21. Aşağıdakilerden hangisi faktör V Leiden mutasyonu için
doğru değildir?
A) Rekürren derin ven trombozuna yol açar, pulmoner emboli
görülebilir.
B) Antifosfolipid antikoru sendromu ile bir ilişkisi yoktur.
C) Tromboz atağını takiben homozigotlarda ömür boyu
antikoagülasyon gereklidir.
D) İleri yaş, oral kontraseptif ilaç kullanımı ve eşlik eden
protein C veya S eksikliği riski artırır
E) Tromboz hemen daima hamilelik sırasında oluşur ve
abortusa neden olabilir.
Cevap E
Faktör V Leiden mutasyonu veya aktive protein C rezistansı
herediter trombofilinin en sık nedenidir. Dünya genelinde
toplumun %3‘ü bu mutasyon için heterozigotdur ve tüm DVT
ve pulmoner embolilerin %25‘inde bu mutasyon saptanmıştır.
Ayrıca venöz trombozu saptanan hastalarda tespit edilen en sık
koagülasyon defektidir. Risk; yaşla, gebelikle, oral kontraseptif
ilaç kullanımı ve eşlik eden protein C veya S eksikliği ile
birlikte daha fazla artmaktadır. Homozigot mutasyonu olan
hastalarda herhangi bir tromboz atağını takiben ömür boyu,
heterozigot mutasyonu olanlarda ikinci atağı sonrası ömür
boyu antikoagülan tedavi düşünülmelidir. Ayrıca her türlü risk
durumunda profilaksi yapılmalıdır. Hamilelik bu hastalarda
riski artırmakla beraber hamilelik dışında da sık venöz tromboz
gelişimi görülebilir. Antifosfolipid antikor sendromu ise özellikle
SLE’de görülebilen tromboza eğilim sağlayan bir durumdur.
22. Panhipopituitarizm gelişen bir hastada sıklıkla ilk eksilen
hormon aşağıdakilerden hangisidir?
A) PRL
B) GH
C) TSH
D) FSH/LH
E) ACTH
Cevap B
Panhipopitüitarizm gelişen bir hastada kural olmamakla
birlikte sıklıkla hormonların etkilenme sırası şöyledir: GH, FSH/
LH, TSH, ACTH, PRL. Ancak erişkinde klinik olarak GH eksikliğinin
belirtileri net olmadığından genellikle en erken eksikliği tespit
edilen FSH/LH eksikliğidir. Özellikle kadınlar amenore nedeni ile
erken gelirler.
23. Hiperparatiroidide hangi radyolojik görünüm beklenmez? A) Brown tümörü
B) Kemik kisti
C) Kortekste kalınlaşma
D) Periostta kalınlaşma
E) Eklem dejenerasyonu
Cevap C
Hiperparatiroidide görülen tüm kemik bulgularının genel adı,
“osteitis fibrosa sistika”dır. Kemiklerde periost kalınlaşması olur,
ancak korteks kalınlaşmaz. En özgün grafi bulgusu, subperiostal
kemik rezorbsiyonudur. En iyi falanksların radial tarafında
görülür. Kemik kistleri (Brown tumor), tüm kemiklerde görülebilir
ve tedavi ile iyileşmez. Kafa grafisinde, kafa kemiklerinde ekilmiş
tuz biber manzarası görülebilir. Eklemlerde dejenerasyon olabilir.
85DENEME SINAVI – 48
24. Aşağıdaki ilaçlardan hangisi atrial fibrilasyonda medikal
kardiyoversiyon amaçlı kullanılmaz?
A) Amiodaron
B) Ibutilid
C) Prokainamid
D) Propafenon
E) Digoksin
Cevap E
Bu soru bizim TUS’tada beklediğimiz sorulardan biridir.
Özellikle toplumda ensık görülen kronik aritmi olan AF’de hız
kontrolü ve ritm kontrolü için verilen ilaçlar önemlidir.
Verapamil, Diltiazem gibi kalsiyum kanal blokerleri
Digoksin ve Beta blokerler ritm kontrolü için değil AF’de hız
kontrolü için seçilmelidir.
25. Aşağıdakilerden hangisinde plevral boşlukta transuda
niteliğinde sıvı toplanır?
A) Tüberküloz
B) Koroner arter bypass cerrahisi sonrası
C) Siroz
D) Özofagus perforasyonu
E) Pankreatit
Cevap C
Eksüdatif ve transüdatif plevral sıvı nedenleri
Eksüdatif sıvı Transüdatif sıvı
Malignite (mezotelyoma, metastatik)
Konjestif kalp yetmezliği
Enfeksiyon (pnömoni, tüberküloz, parazit)
Karaciğer sirozu
Kollejen doku hastalıkları (RA, SLE, FMF)
Periton diyalizi
Gastrointestinal (pankreatit, apse, perforasyon)
Nefrotik sendrom
Pulmoner emboli (transüda da olabilir)
Miksödem
Ilaçlar (bromokriptin, amiadaron, nitrofurantoin)
Süperior vena kava sendromu
Sarkoidoz, Asbestoz, Üremi Urinotoraks
Radyasyon, Meigs sendromu, Ovaryen hiperstim.
Pulmoner emboli
26. Yetmiş yaşında erkek hasta halsizlik yakınması ile başvuruyor.
Mukoza ve cildinde solukluk dışında fizik muayene bulgusu
izlenmiyor. Hb:8.5g/dl, Htc:%26, trombosit sayısı 178.000/
mm3, BK:5000/mm3 bulunuyor. Perferik yaymada plateletler
büyük ve granülsüz, lökositlerde anormal segmentasyonlar
saptanmıştır. Kemik iliğinde megaloid değişiklikler ve halkalı
sideroblastlarda artış saptanıyor.
Aşağıdakilerden hangisi en olası tanıdır?
A) Sideroblastik anemi
B) Megaloblastik anemi
C) Myelodisplastik sendrom
D) Myelofibrosis
E) Myelofitisik anemi
Cevap C
MDS ileri yaş hastalığıdır (ortalama tanı>68 yaş) ve gençlerde
nadirdir. Vakaların önemli bir kısmı asemptomatik olup başka
bir amaçla araştırılırken fark edilir. Sıklıkla anemi ile bulgu verir.
%20 vakada splenomegali görülebilir. LAP nadirdir. Periferik
yaymada makrositozun ağırlıkta olduğu bir dimorfizm vardır.
Plateletler büyük ve granülsüzdür. Pelger–Huet (hipolobule),
yüzük, veya anormal segmentli hipogranüle lökositler (Döhle
cisimciği içerirler) görülebilir. Total beyaz küre sayısı normal
ya da düşüktür. Genellikle pansitopeni vardır. Kemik iliği hipo–,
normo– veya hipersellüler olabilir. Megaloid ve diseritropoetik
değişiklikler, immatür megalomonositik formlar, halkalı
sideroblastlar görülebilir. Yukarıdaki soruda tanımlanan hastanın
prezantasyonu ve bulguları MDS için tipiktir. MDS’de Kİ’de
sideroblastlar görülebilir. Vakada tanımlanan diğer PY ve Kİ
bulguları tek başına sideroblastik anemi ile uyumlu değildir.
27. Kırk bir yaşında bayan hasta üç aydır halsizlik,yorgunluk
yakınması ile başvuruyor. Hastanın yapılan fizik
muayenesinde traube aralığında matite alınıyor. Hastanın
kan sayımında hemoglobin :11 gr/dl,beyaz küre :110.000
mm3 trombosit sayısı normal bulunuyor. Hastanın
periferik yaymasında ;%4 myeloblast, %6 promyelosit, %30
metamyelosit, %28 myelosit, %26 nötrofil ve %6 lenfosit
görülüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akut lenfoblastik lösemi
B) Akut promyelositik lösemi
C) Kronik myelositik lösemi
D) Kronik lenfositik lösemi
E) Akut Myelositer Lösemi
Cevap C
86 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
Bu soruda en önemli ipuçlarını önce alt alta koyalım.Traube
kapalı splenomegali var.Hastanın beyaz kürsei artmış ve periferik
yaymada kemik iliğindeki bütün myeloid seri öncülleri mevcut.
Yani periferik yayma kemik iliği gibi. Yani LÖKOERİTROBLASTİK
KAN TABLOSU.
Hastada KML( Kronik myelositik lösemi) düşünmekten başka
çaremiz kalmıyor. Neden akutlar değil çok basit hastanın 3 aydır
mevcut yakınması var. KLL neden değil ise:
KLL genelde asemptomatik lenfositoz ile karşımıza çıkar artı
KLL ‘de splenomegali çok beklenen bir bulgu değildir.
28. Elli üç yaşında bayan hasta giderek artan nefes darlığı
ve eklem ağrıları nedeniyle başvuruyor. Hastanın
öyküsünde anlamlı bir bulgu görülmüyor. Yapılan fizik
muayenesinde akciğer bazal segmentlerde raller duyuluyor.
Çekilen posteroanterior akciğer grafisinde bilateral hiler
lenfadenopati görülüyor. Kan tetkiklerinde angiotensin
dönüştürücü enzim (ACE) düzeyinde artma görülüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bronşektazi
B) Pnömoni
C) Sarkoidoz
D) Pulmoner emboli
E) Romatoid artirit
Cevap C
Bu soru intertisyel (restriktif) akciğer hastalığı sorusu için
prototiptir. Özellikle giderek artan nefes darlığı hastalarında
aklımıza restriktif akciğer hastaları gelmelidir. Hastada eklem
ağrıları burada soruyu başka yerlere çekiyormuş gibi dursada
okumaya devem edersek hastanın fizik muayenede ralleri ve hiler
LAP sarkoidozu önümüze getiriyor. Tabi ACE düzeyinde artma
hastalığın agreve olduğunu belirtip soruya noktayı koyuyor.
Eklem ağrılarına gelince sarkoidoz sistemik bir hastalıktır, eklem
tutulumu da yapabilir.
29. Kırk iki yaşında bayan hasta son iki aydır halsizlik,geceleri
subfebril ateş yakınmaları ile başvuruyor. Hastanın fizik
muayenesinde anlamlı bulgu saptanmıyor. Hastanın kan
sayımı normal görülüyor. Yapılan idrar tetkikinde bol lökosit
olmasına rağme kültürde üreme izlenmiyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Berger hastalığı
B) Renal hücreli kanser
C) Renal ven trombozu
D) Renal tüberküloz
E) Poliksitik böbrek hastalığı
Cevap D
Türkiye şartları için yine önemli sorulardan birisi kronik
enfeksiyonu taklit eden tablo ile gelen hastada tüberkülozun
genitoüriner en sık tuttuğu yer BÖBREK bulguları.
Hastalarda steril piyüri önemli bulgularıdır. Sabah ilk idrarda
saptanması aklımıza renal tüberkülozu getirir. Küçük stajlarda da
üroloji sorularında karşımıza gelebilir.
30. Ülseratif kolit nedeni ile takip edilen hastanın aşağıdaki
bulgularından hangisi hastalığın aktif olduğunu
düşündürebilir?
A) Eritema nodosum
B) Primer sklerozan kolanjit
C) Ankilozan spondilit
D) Koledok taşı
E) Böbrek taşı gelişimi
Cevap A
Bu sınavda da gastro soruları biraz sert oldu ama gerekli
olduğunu düşünüyoruz. Uzun vaka soruları sonrası kazık bir soru
ile bitirdik dahiliyeyi kolay gelsin.
Ülseratif kolit te aktivite göstergeleri endoskopik ve kolonik
bir çok aktivite indeksi kullanılabilir.
İritis
Eritema nodozum
Artirit.
87DENEME SINAVI – 48
31. Aşağıdakilerden hangisi dermo–epidermal bileşkede
yangısal infiltrasyon ve Munro mikroabseleri ile karakterize
döküntülü deri hastalığıdır?
A) Mukozis fungoides
B) Psöriazis
C) Liken planus
D) Liken sklerozis
E) Pemfigus vulgaris
Cevap B
PSORİAZİS
Etyoloji:
HLA ile ilişkilidir; en güçlü ilişki HLA Cw6’dır. Tetik
faktörlerden en belirgin olanı travma’dır. Travma alanlarında
lezyonların ortaya çıkmasına KOEBNER fenomeni denir.
Enfeksiyonlarda tetikleyici faktörler olabilir. Beta hemolitik
streptokoklar ve viral enfeksiyonlar rol oynar. Diğer önemli bir
faktör ise ilaçlardır: Lityum, NSAİD, antimalaryaller, sistemik
steroid tedavisinin aniden kesilmesi.
Fizyopatoloji:
Epidermal hiperproliferasyon, turnover düzeyinde artış
(normalde 28 gün ken 3–4 güne iner) Dermiste inflamasyon
vardır; bu inflamasyon epidermis içine ilerleyerek munro
mikroabselerini oluşturur. Dermal papilalar ödemlidir. Yukarı
epidermise dek uzanırlar. (papillamatozis) Saydam görünen
lezyon sert bir cisimle kazınması sonucu oluşan mum lekesi
fenomeni denir (psöriazis için patognomoniktir).
32. Aşağıdakilerden hangisi atopik dermatitin majör
bulgularından biri değildir?
A) Kaşıntılı olması
B) Akut olması
C) Ailesel veya kişisel atopi öyküsü
D) İnfant ve küçük çocuklarda ekstremitelerin ekstansör
yüzlerinde ve yüzde yerleşim göstermesi
E) Adölesanlarda ekstremitelerin fleksör yüzlerinde yerleşim
göstermesi
Cevap B
Atopik Dermatit genetik olarak geçen atopik bireylerin
egzemasıdır. Allerjen sperifik IgE yapısındadır. Bu kişilerde
egzema ile birlikte; astım, allerjik rinit ve allerjik konjuktivit
gelişebilir.
Tanı kriterleri: Siddetli kaşıntı Atopi öyküsü (ailesel ve kişisel)
Kronik seyir (nüks ve remisyon) Tipik lokalizasyon ve morfoloji
(İnfant ve küçük çocuklarda ekstremitelerin ekstansör yüzlerinde
ve yüzde yerleşim göstermesi.
Adölesanlarda ve erişkinde ekstremitelerin fleksör yüzlerinde
yerleşim göstermesi).
3 tanesi varsa tanı koydurur.
Tedavi İrritan madde ile ilişkinin kesilmesi,Kortizon pomad
33. Üç aylık bebekte doğuştan kalça displazinin tanısını
koymada en yararlı tetkik aşağıdakilerden hangisidir?
A) Konvansiyonal eklem grafisi
B) Bilgisayarlı tomografi
C) Ultrasonografi
D) PET–BT
E) Manyetik Rezonans
Cevap C
Gelişimsel Kalça displazisi ve/veya çıkığının görülme sıklığı
1000 canlı doğumda 1–4 arasındadır. Kız bebeklerde 4–5 kat
fazla görülür. İlk doğan çocukta görülme şansı daha yüksektir.
Tek başına sol kalçada görülme sıklığı %67 dir. İkinci sıklıkta ise
bilateral görülür. İlk ayda DKÇ teşhisinde en yararlı tetkik USG dir.
34. Yetmiş yaşında diabetik hipertansif hasta 2 saat önce
başlayan sağ kol ve bacakta güçsüzlük şikayetiyle acil servise
getiriliyor. Çekilen kranial BT’si normal olarak bulunan
hastanın tetkikleri yapılırken broka afazisi de gelişiyor.
Bu hasta için en uygun tanı ve tedavi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Sol anterior serebral arter ilerleyici inme, intravenöz tPA
B) Sol orta serebral arter ilerleyici inme, intravenöz tPA
C) Sol orta serebral arter ilerleyici inme, intravenöz heparin
D) Sol anterior serebral arter ilerleyici inme, intravenöz
heparin
E) Sol orta serebral arter ilerleyici inme, aspirin
Cevap B
Hastada sağ hemipleji ve afazi olması, bize sol orta serebral
arter tıkanıklığını düşündürmelidir. Hasta ilk 3 saatte gelmiş BT
de kanama görülmemişse tedavide trombolitik tPA verilmelidir.
88 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
35. Servikal hiperekstansiyon travması geçiren bir hastada üst
ekstremitedeki kuvvet kaybının alt ekstremitelere oranla
daha fazla olması durumunda aşağıdakilerden hangisi
düşünülmelidir?
A) Brown–Sequard sendromu
B) Anterior kord sendromu
C) Posterior kord sendromu
D) Santral kord sendromu
E) Total transverse miyelopati
Cevap D
Sıklıkla hastada daha önce bulunan kemik hipertrofisi veya
kanal stenozunun eşlik ettiği servikal hiperekstansiyon hasarına
bağlı santral kord sendromu görülür.
Medulla spinaliste üst ekstremiteye giden motor lifler daha
santralde, alt ekstremiteye giden motor lifler daha periferde
seyreder. Bu yüzden üst ekstremitede motor kayıp daha fazla
olacaktır.
36. Parkinson hastalığında aşağıdakiklerden hangisi görülmez?
A) Bradikinezi
B) İstirahat tremoru
C) Rijidite
D) Hemipleji
E) Fleksör postür
Cevap D
Parkinson hastalığı ekstrapiramidal sistem
hastalıklarındandır. Yani piramidal sistem tutulmaz, sonuç olarak
motor kayıp (hemipleji) olmaz. Diğer şıklar parkinson hastalığının
en önemli bulgularıdır.
37. Wallenberg Sendromunda (PICA tıkanıklığı) aşağıdaki
yapılardan hangisi etkilenmez?
A) Nukleus ambigius
B) Kortikospinal traktus
C) Lateral spinotalamik traktus
D) İnferior serebellar pedinkül
E) Desendan sempatik traktus
Cevap B
Posterior İnferior serebellar arter tıkanması sonucu oluşan
kliniğe Wallenberg sendromu veya Lateral meduller sendrom
denir.
Bu hastalarda
nukleus ambigius iskemisine bağlı 9. ve 10. kranial sinir felci,
Lateral spinotalamik traktus etkilenmesine bağlı vucutta
kontralateral ağrı–ısı duyusu kaybı,
Desendan sempatik traktus etkilenmesine bağlı Horner
Sendromu,
Ve Serebellar bozukluk görülebilir.
Wallenber sendromunda kortikospinal traktuslar
etkilenmez ve buna bağlı motor kayıp olmaz..
38. Yüzbin nüfuslu bir ilçede 2014 yılında toplam 1000 gebelik
izlenmiş. 50 gebede abortus, 100 gebede ölü doğum
saptanmış. Canlı doğan bebeklerden ilk 7 günde 4 tanesi, ilk
28 günde 8 tanesi, 28–365 gün arasında ise 25 çocuk ölümü
rapor edilmiştir.
Yukarıdaki verilere göre bu ilçede perinatal ölüm hızı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) 104/950
B) 104/1000
C) 104/850
D) 154/950
E) 154/1000
Cevap A
Perinatal dönem gebeliğin 28. haftasından itibaren
doğumdan sonraki ilk 7 günü içerir. Yani perinatal dönem anne
karnını ilgilendiren tek ölçüttür. Bu nedenle istisna olarak,
perinatal olum hızında anne karnında ölenler de hız hesabına
katılır. “ Ölü doğum sayısı” paya da paydaya da yazılarak
hesaplanır.
Perinatal ölüm hızı: 4+100 / 850+100
Bir toplumda bir yılda ölü doğan ve canlı doğup 0–7 günlük
ölen bebek sayısı
Toplam (ölü+canlı) doğum sayısı
89DENEME SINAVI – 48
39. Bir tarama testi çalışma kapsamındaki 500 kişiden 50’sini
hasta olarak değerlendirmiştir. İleri incelemeler sonucunda
bu 50 kişinin 10 tanesinin gerçekte hasta olmadığı tespit
edilmiştir. Tarama testinin sağlam olarak değerlendirdiği 450
kişinin 20 tanesinin de hasta olduğu tespit edilmiştir.
Bu tarama testi ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
doğrudur?
I. Pozitif prediktif değeri 40/50 dir.
II. Negatif prediktif değeri 20/450 dir.
III. Duyarlılığı 20/60 dır.
IV. Seçiciliği 430/440 dır.
A) I, II
B) I, III
C) I, IV
D) II, III
E) III, IV
Cevap C
Referans test ile hasta tanısı alanlara, yeni yontem ile
hasta tanısı koyma oranı SENSİTİVİTE–duyarlılıkdır. Yani testin
duyarlılığı toplumdaki gercek hastaları ortaya çıkarma özelliğidir.
Yeni testin saptadığı hastalar
Gerçek hastalar (referans teste göre)
Referans test de sağlam cıkanlara, yeni yontem ile sağlam
tanısı koyma oranı
SPESİTİVİTE–seçicilik (özgüllük)dir. Yani testin seciciliği ise
toplumdaki gerçek sağlamları ortaya çıkarma özelliğidir.
Yeni testin saptadığı sağlamlar
Gerçek sağlamlar (referans teste göre)
False (+) lik: Testin hasta dediği tüm kişilerin gerçekten hasta
olan kişilerden farkıdır.
False (–) lik: Testin sağlam dediği tüm kişilerin gerçekten
sağlam olan kişilerden farkıdır.
Pozitif prediktif değer: Yeni tanı testinde pozitif (hasta) cıkan
tum kişilerin, hangi oranda gerçekten hasta olduğunu gösterir.
: Tanı testinin gerçek yakaladığı pozitifler / tanı testine göre
tüm pozitifler
Negatif prediktif değer: Yeni tanı testinde negatif (sağlam)
cıkan tum kişilerin, hangi oranda gercekten sağlam olduğunu
gosterir.
: Tanı testinin gerçek yakaladığı negatifler / tanı testine
göre tüm negatifler
40. İnsidansın bir göstergesi olan Atak hızı tanımı aşağıdaki
hastalıklardan hangisi için kullanılır?
A) Kanser
B) Anemi
C) Sinüzit
D) Guatr
E) Kızamık
Cevap E
Bulaşıcı hastalıklar için atak hızından bahsedilir.
Atak hızı (AH): Belirli bir süre içindeki bulaşıcı hastalıklı vaka
sayısı / Duyarlı (sağlam) kişi sayısı
Primer AH:
İlk saptanmasından sonra en uzun kulucka suresine kadar
gorulen vaka
Duyarlı (sağlam) kişi sayısı
Sekonder AH:
2. En uzun kulucka süresine kadar kadar görülen vaka
Duyarlı (sağlam) kişi sayısı
41. Otuzbeş yaşında bayan hasta sürekli kötü birşey olacakmış
hissi, çarpıntı, uykuya dalmada güçlük, kendini sürekli gergin
ve huzursuz hissetme şikayetleriyle psikiyatri polikliniğine
başvuruyor. Dokuz aydır devam eden bu şikayetlerin mesleki
başarısını olumsuz etkilediğini söylüyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Panik bozukluk
B) Obsesif kompulsif bozukluk
C) Yaygın anksiyete bozukluğu
D) Posttravmatik stres bozukluğu
E) Konversiyon bozukluğu
Cevap C
Hastada yaygın anksiyete bozukluğu tarif edilmiştir.
Bu hastalarda her zaman kötü bir şey olacakmış korkusu,
huzursuzluk, gerginlik şikayetleri mevcuttur.
90 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
42. Otuz yaşında erkek hastanın yapılan psikiyatrik
muayenesinde, hastanın kullandığı kelimelerin
anlamlarından çok ses uyumuna göre seçtiği, kelimelerin
birbiri ile mantıksal bağının olmadığı, konuşmanın tamamen
kafiyeli olduğu gözlemleniyor.
Bu hastada gözlenen tablo aşağıdakilerden hangisidir?
A) Neologizm
B) Fikir uçuşması
C) Kelime salatası
D) Clang çağrışım
E) Çevresellik
Cevap D
Clang çağrışım, şiirsel konuşma veya kafiyeli konuşmadır.
Neologizm yeni kelime uydurmadır.
Bunlar psikotik hastalarda görülen düşünce süreci
bozukluklarıdır.
43. Aşağıdakilerden hangisi çocuklarda alerjik rinit gelişimi
risk faktörlerinden biri değildir?
A) Ailede atopik hastalık
B) Yüksek total serum IgE düzeyi
C) Sigara maruziyeti
D) C/S ile doğum
E) Ek gıdalara erken başlama
Cevap E
Allerjik Rinit İçin risk faktörleri:
• Ailede atopi öyküsü
• Serum Ig E > 100 IU/ml (ilk 6 yaşta)
• Maternal sigara maruziyeti (özellikle doğum öncesi ve <
1 yaş)
• C/S ile doğum
• İlk 1 yaşta ≥3 rinore olması
Koruyucu faktörler:
• Uzun süre anne sütü alınması
• Erken çocuklukta kedi, köpek ve endotoksin teması,
• Ek gıdalara (buğday, çavdar, yulaf, yumurta, balık) erken
başlama
44. Orta–ağır atopik dermatitli bir çocukta ayırıcı tanıda
aşağıdakilerden hangisi düşünülmez?
A) Wiskott Aldrich Sendromu
B) IPEX Sendromu
C) Bruton hastalığı
D) Job Sendromu
E) Ağır kombine immün yetmezlik
Cevap C
Atopik Dermatit – Ayırıcı Tanı
Konjenital: Neterton sendromu, Familyal keratozis pilaris
Kronik dermatoz: Seboreik dermatit, Kontak dermatit, Numuler egzema, Psoriyazis, İktiyoz
İnfeksiyon: Uyuz, HIV, Dermatofitoz, Böcek sokma, Onkoserkiyaz
Malignite: Kutanöz T hc lenfoma (Mikozis fungoides), Letterer Siwe hastalığı
İmmün yetmezlik: Wiskott Aldrich Send, SCID, Hiper IgE Send (OD ve OR), IPEX sendromu
Otoimmün: Dermatitis herpetiformis, Penfigus foliaseus, Dermatomyozit, GVHD
Metabolik: Çinko eksikliği, Niasin ve Pridoksin eksikliği, Fenil ketonüri, Multiple karboksilaz eksikliği
45. Taze donmuş plazma transfüzyonu yapılırken anafilaksi
geçiren 8 yaşındaki kız çocukta aşağıdaki hastalıklardan
hangisi düşünülmelidir?
A) Venom alerjisi
B) Lateks alerjisi
C) Geçici hipogamaglobunemi
D) Kronik granülamatöz hastalık
E) Selektif IgA eksikliği
Cevap E
SELEKTİF IgA EKSİKLİĞİ
• En sık görülen immün yetmezliktir. Fenotipik olarak B
lenfositleri normaldir. Serum IgA <10 mg/dL’dir. MHC
class II genleri ile 6. kromozomla ilgilidir.
• İlaç kullanımına bağlı (fenitoin, penisilamin, altın ve
sülfosalazin) gelişebilir.
• Tekrarlayan sinopulmoner, GİS ve üriner sistem
infeksiyonları, allerjik reaksiyonlar sıktır. İnek sütüne karşı
IgG antikorları vardır.
• Çölyak benzeri sendroma yol açabilir. Otoimmun olaylar
ve malignite riski artmıştır.
• Olguların %44’ünde Anti–IgA mevcuttur. IgE yapısında Ab
sahip kişiye kan ve ürünleri anafilaktik reaksyona neden
olabilir.
91DENEME SINAVI – 48
• Hastaların bir kısmında takiplerinde CVID gelişebilir.
• Bazı hastalarda IgG2 eksikliği eşlik eder.
• Tedavide IVIG gerekmez.
Hastaların serumunda IgA’ya karşı IgE grubu antikorlar vardır. Bunlara kan veya kan ürünü (IVIG gibi) verilince anafilaktik reaksiyon gelişir. Kan ve kan ürünü sonrası anafilaksi gelişmesi= selektif IgA eksikliği.
46. En sık görülen inkomplet puberte tipi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Prematüre telarş
B) Prematüre menarş
C) Prematüre adrenarş
D) Santral puberte prekoks
E) Periferik puberte prekoks
Cevap A
• İnkomplet Puberte: Pubertenin diğer belirtileirnin
çıkmadan izole olarak tek bir belirtinin olmasıdır.
• Prematür telarş; izole meme gelişimidir. Kızlarda en sık
parsiyel puberte prekoks şekli. İlk 2 yaşta sıktır.
• Prematür adrenarş; izole kıllanmadır. Kızda ve erkekte sık.
• Prematüre menarş; En nadir görülendir.
47. TSH değeri yüksek saptanan 8 günlük kız bebekte en olası
tanı aşağıdakilerden hangisi olmalıdır?
A) Tiroid peroksidaz defekti
B) TSH reseptör mutasyonu
C) Maternal ilaç kullanımı
D) İyot eksikliği
E) Tiroid disgenezi
Cevap E
Konjenital Hipotiriodi Etiyolojisi
Primer
• Tiroid gelişim kusuru (aplazi, hipoplazi, ektopi) en sık sebep.
• Tiroid hormon sentez kusurları (guatrla birlikte):
• İyot transport defekti
• Tiroid peroxidaz defekti (guatr+ sensörionöral işitme kaybı;
Pendred send)
• Pendrin transport protein defekti
• Tiroid oxidaz mutasyonu (DUOXA2, DUOX2 mutasyonu).
• Tiroglobulin sentez defekti
• Deiodinasyon kusuru
• TSH Cevapsızlığı
• TSH sinyal defekti (Gsα mutasyonu; tip IA
psödohipoparatiroidizm)
• TSH reseptör mutasyonu
• Tiroid hormon transport kusurları (MCT8 gen mutasyonu)
• Tiroid hormon rezistansı
• Maternal antikorlar; Tirotropin reseptor–bloke edici
antikorlar (TRBAb, tirotropin–binding inhibitor
immunoglobulin olarak da bilinirler)
• İyot eksikliği (endemik guatr)
• Maternal ilaçlar; Radyoaktif iyot, iodid, propiltiourasil,
metimazol, amiodaron.
Santral
• İzole TSH eksikliği: TSH β subunit gen mutasyonu (Primer
hipotiroidi gibi TSH yüksekliği olur)
• İzole TRH eksikliği (İzole veya multipl hipotalamik eksiklik
(septo–optik displazi gibi)
• TRH Cevapsızlığı
• Multipl hipofiz eksiklikleri (septooptik displazi gibi)
• PIT–1 mutasyonu; TSH, GH, prolaktin eksikliği
• PROP–1 mutasyonu; tüm hipofiz hormonları defektif
48. Dokuz yaşında erkek çocuk öksürük ve balgam çıkarma
yakınmasıyla başvuruyor. Fizik değerlendirmede
vucut sıcaklığı 37,5 ‘C, bilateral krepitan raller ve sağ
kulakta büllöz mirinjit saptanan çocukta en olası etken
aşağıdakilerden hangisidir?
A) S.aureus
B) M. pnömoni
C) RSV
D) S.pnömoni
E) S.pyogenes
Cevap B
•Pnömoni – Etkene göre tutulum:
•M. pneumonia solunum epitelini tutar. Silyer hareket
bozulur. İnflamasyon bronş ağacı boyuncu yayılır.
•S. pneumonia lober tutulum yapar.
•S. pyogenes daha diffüz tutulum yapar. Nekroz, lenfatik
92 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
tutulum ve plevral tutulum sıktır.
•S. aureus bronkopnömoni (lobüler, yamalı) şeklinde
tutulum yapar.
•Klebsiella fissürde volum artışı ve çilek jölesi şeklinde
balgam (alkoliklerde, DM sık)
Atipik pnömoni etkenleri:
• M. pneumonia
• C. pneumonia
Atipik pnömoni özellikleri
• Ekstra pulmoner manifestas-yonlar
• Hafif ateş
• AC grfaisinde yamalı infilt-rasyon
• Balgamın gram boyamasının negatif olması
• Beta laktam antibiyotiklere kötü Cevap
•M. pneumonia: Büllöz mirinjit, soğuk antikorlar tanısında
önemlidir.
•S. aureus: Özellikle viral enfeksiyn sonrası ve kistik
fibrozlularda sık görülür. Kavitasyon, nekroz, pnömatosel,
ampiyem ve bronkoplevral fistül gelişir. Nadiren diffüz
interstisyel pnömoni yapar. Çocuklarda ampiyeme en sık
neden olan pnömoni etkenidir.
49. Aşağıdakilerdan hangisi streptokok ile ilişkili pediatrik
otoimmün nöropsikiyatrik bozukluklara (PANDAS) neden
olur?
A) S.pnömonia
B) S.viridans
C) S.bovis
D) S.pyogenes
E) S.agalactia
Cevap D
GAS Komplikasyonlar:
• Viral ÜSYE bakteriyal otit ve sinüzite neden olabilir.
• GAS’ın süpüratif (parafaringeal abse) ve non–süpüratif
(ARA, APSGN, postreptokokal reaktif artrit, PANDAS–
pediatric autoimmune neuropsychiatric disorders
associated with S. pyogenes– ve akut nöropsikiyatrik
sendrom) komplikasyonları vardır.
50. Üç yıldır üst solunum yolu enfeksiyon ile tekrarlayan
hematüri yakınması olan 8 yaşındaki erkek çocuğun, kan
basıncı, idrar çıkışı, BUN–kreatinin ve C3 düzeyleri normal
saptanıyor.
Bu hastanın olası tanısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) IgA nefropati
B) Alport sendromu
C) İnce glomerüler bazal membran hastalığı
D) Membranoproliferatif glomerülonefrit
E) Fokal segmental glomerülonefrit
Cevap A
Solunum yolu enfeksiyonu sonrası tekrarlayan hematuri
atakları ve C3 düzeyinin normal olması, böbrek yetmezliği
bulgularının olmaması akla öncelikle IgA nefropatisini
getirmelidir.
51. Damla damla idrar yapması olan 3 günlük erkek bebeğin
USG’de bilateral hidroüreteronefrozu saptanıyor.
Olası tanı ve uygun tanı yöntemi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Vezikoüreteral reflü – Voiding sistoüretrografi
B) Üreter taşı – Bilgisayarlı tomografi
C) Nörojenik mesane – Kraniyal MRI
D) Fimozis – Ürolojik muayene
E) Posterioüretral valve – Voiding sistoüretrografi
Cevap E
52. Aşağıdakilerden hangisi kalp yetmezliği olan 4 yaşındaki
bir çocukta beklenmez?
A) Hiponatremi
B) Düşük brain natriüretik peptid
C) Metabolik asidoz
D) Kardiyomegali
E) Ejeksiyon fraksiyonunda düşme
Cevap B
Kalp Yetmezliği / Bulguları:
• Telekardiyografi: Kardiyomegali, pulmoner kanlanma
altta yatan neden göre değişir.
• EKG: Ritm bozuklukları
• EKO ventrikül fonksiyonları değerlendiren standart
testtir. Ejeksiyon fraksiyonunda azalma olur. Normal
aralığı %55–65.
93DENEME SINAVI – 48
• KKY’de kan gazında pO2 azalır, respiratuar ve/veya
metabolik asidoz görülebilir.
• Su tutulmasına bağlı olarak hiponatremi görülebilir.
• Kanda BNP (brain natriüretik peptid) düzeyi artmış
saptanabilir.
53. Aşağıdakilerden hangisi orta–yüksek riskli popülasyonda
akut romatizmal ateşin major tanı kriterlerinden biri
değildir?
A) Monoartrit
B) Poliartralji
C) Kore
D) Yüksek ASO düzeyi
E) EKO’da mitral kapak yetmezliği
Cevap D
JONES KRİTERLERİ (2015 Revizyonu)
MAJOR MİNOR GAS Kanıtı
1- Kardit
2- Poliartit
3- Eritema marginatum
4- Subkutan nodüller
5- Kore
Klinik özellikler
1- Artralji
2- Ateş
Pozitif boğaz kültürü veya hızlı streptokok test
Laboratuvar özellikler
3– ESR ve CRP artışı
4– PR uzaması
ASO yüksekliği veya titrede artış
• İlk Tanı: 2 major veya 1 major + 2 minor ve GAS kanıtı
• Rekürren: 2 major veya 1 major + 2 minor veya 3 minor ve GAS kanıtı
1 major+2minor+destekleyici
• Düşük risk popülasyon: Okul çocuklarında ARA insidansı <2/100.000 veya tüm çocuklarda <1/1.000;
• Orta–yüksek risk popülasyon: Okul çocuklarında ARA insidansı >2/100.000 veya tüm çocuklarda >1/1.000 olarak tanımlanır.
• Kardit; artık klinik veya subklinik (ekokardiyografik valvülit) olarak tanımlanmaktadır.
• Düşük–risk popülasyonda sadece poliartrit, orta/yüksek–risk popülasyonda monoartrit veya poliartralji major kriter (artrit) kabul edilir.
• Düşük–risk popülasyonda sadece poliartralji, orta/yüksek–risk popülasyonda sadece monoartralj minör kriter (artralji) kabul edilir.
• Aynı şekilde düşük–risk popülasyonda ateş>38.5°C, ESR >60 mm/saat; orta/yüksek–risk popülasyonda ateş >38°C, ESR>30 mm/saat olması minör kriter kabul edilir.
54. Küçük çaptaki ventriküler septal defekli bir çocukta
aşağıdaki komplikasyonlarından hangisinin görülmesi en
olasıdır?
A) Pulmoner hipertansiyon
B) Serebral tromboz
C) İnfektif endokardit
D) Persistan kalp yetmezliği
E) Pulmoner vasküler hastalık
Cevap C
VSD – Klinik Bulgular:
• Küçük VSD’lerde:
•Hemodinami çok etkilenmez.
•Pansistolik üfürüm şiddetlidir, enfektif endokardit riski
yüksektir. P2 sert değildir.
•Çoğunlukla asemptomatiktirler ve rutin fizik muayenede
saptanırlar.
• Büyük VSD:
•Artmış pulmoner kan akımı ve pulmoner hipertansiyonun
gelişmiştir.
•Dispne, beslenme güçlüğü, yetersiz büyüme, aşırı terleme,
tekrarlayan akciğer enfeksiyonları ve kalp yetersizliği
erken süt çocukluğu döneminde görülür.
•Üfürümün şiddeti küçük VSD‘ ye göre daha hafiftir. S2’nin
pulmoner komponenti pulmoner hipertansiyon sonucu
artmıştır.
•Mitral kapaktan geçen aşırı kan akımına bağlı
middiyastolik rulman duyulur.
•Büyük VSD’lerde röntgende her iki ventrikülde, sol
atriyumda ve pulmoner arterde belirginleşme sonucu
büyük bir kardiyomegali görülür.
55. Aşağıdakilerden hangisi sistemik juvenil idiopatik artrit ile
uyumlu değildir?
A) En az bir eklemde artrit
B) 3 ay devam eden RF pozitifliği
C) Transient döküntü
D) Generalize lenf büyümesi
E) Peritonit
Cevap B
94 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
JİA Sınıflaması (ILAR)
Kategori Tanım Dışlama
Sistemik JİA ≥1 eklemde artrit,
En az 2 hafta olan (haftada en az 3 gün) nöbet halinde ateşle
birlikte;
1. Kaybolan döküntü
2. Generalize lenfadenomegali
3. Hepatomegali ve/veya splenomegali
4. Serozitis
a) Psöriazis veya 1. Derece akrabalarda
psöriazis öyküsü varlığı
b) >6 yaş sonra başlayan HLA–B27 (+) artrit
c) Ankilozan spondilit, entezit ilişkili atrit,
inflamatuar barsak ilişkili sakroileit,
Reiter sendromu, akut anterior üveit
veya bu 1. derece akrabalarda bu
hastalıkların varlığı
d) 3 ay arayla en az 2 defa IgM RF (+)
Oligoartiküler JİA İlk 6 ayda 1–4 eklemde artrit. İkiye ayrılır:
1. Persistan: Hastalık seyrinde ≤4 eklemde.
2. Extended (genişlemiş): İlk 6 aydan sonra >4 eklemde
artrit.
a, b, c, d ve e
e Sistemik JİA varlığı
Poliartrit–RF (–) İlk 6 ayda ≥5 eklemde artrit; RF(–) a, b, c, d, e
Poliartritis–RF(+) İlk 6 ayda ≥5 eklemde artrit; en az 3 ayda ≥2 testte RF (+) a, b, c,e
Psoriatic arthritis Artrit ve psöriazis / artrit ve en az 2’si:
1. Daktilit
2. Tırnakta pitting ve onikoliz
3. 1. derece akrabada psöriazis
b, c, d, e
Entezit–ilişkili artrit Artrit ve entezit / artrit veya entezit birlikte en az 2’si:
1. Sakroiliak eklemde hassasiyet varlığı veya öykü (+) ve/
veya lumbosakral inflamasyon ağrısı
2. HLA–B27 antijen varlığı
3. Erkeklede artritin >6 yaş başlaması
4. Akut anterior üveit
5. Ankilozan spondilit, entezit ilişkili artrit sakroileit,
Ankilozan spondilit, entezis ilişkili artrit, İBH–sakrolielit
ve Reiter sendromu öyküsünün olması veya 1.derece
akrabada akut anteriot üveit olması
a, d, e
Sınıflandırılmamış
artritler
Herhangi bir kategoriye uymayan artritler
56. Tekrarlayan ateş, karın ağrısı, bulantı ve artrit yakınması olan hastanın; bu şikayetlerinin en az 3 gün, çoğunlukla da 10–15 gün
devam ettiği öğreniliyor.
Hastanın olası tanısı aşağıdakilerden hangisi olmalıdır?
A) Ailevi Akdeniz ateşi
B) Hiperimmünglobülin D sendromu
C) Tümör nekroz faktör reseptör asosiye periyodik fever sendromu
D) Blau sendromu
E) Familyal cold ürtiker
Cevap C
95DENEME SINAVI – 48
Ateş ve cilt bulgularına göre tanısal yaklaşım
• Non–spesifik makülopapüler döküntü + tekrarlayan ateş
+ karın ağrısı
• Ateş atakları kısa süreli ise (<7 gün) ⇒ FMF veya HİDS
• Ateş atakları uzun süreli ise (>7 gün) ⇒ TRAPS
• Nötrofilik ürtiker (Kriyopatiler)
• Ateş atakları kısa (<24 saat) ⇒ CAPS / MWS veya CAPS/
FCU
• Uzun süren düşük ateş ⇒ CAPS / NOMİD
• Granülomatoz lezyon ve düşük ateş
• Blau sendromu (erken başlangıçlı sarkoidoz)
57. % 100 oksijen verilmesine rağmen siyanozu düzelmeyen 3
günlük yenidoğan bebeğin muayenesinde kalp hızı 142/dakika
sol 2. interkostal aralıkta sistolodiyastolik üfürüm duyuluyor.
Telekardiyografide kalp gölgesinin normal büyüklükte olup
akciğer kanlanması azalmıştır. Elektrokardiyografi bulguları
sinüzal ritimde ve frontal planda sol aks saptanıyor.
Bu hasta için en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hipoplastik sol kalp
B) Ebstein anomalisi
C) Total anormal pulmoner venöz dönüş anomalisi
D) Triküspit atrezisi
E) Büyük arterlerin transpozisyonu
Cevap D
58. Fetal distress nedeniyle C/S ile doğurtulan bir bebeğin
amniyon mayisinin mekonyumlu olduğu öğreniliyor. Bebek
doğduğunda, aktif hareketli olduğu, ağladığı ve kalp tepe
atımının 120 olduğu görülüyor.
Bu bebek için en uygun yaklaşım hangisi olmalıdır?
A) Derin trakeal aspirasyonu
B) Ambu ile pozitif basınçlı ventilasyon
C) Entubasyon ve mekanik ventilasyon
D) Sadece ağız ve burun aspirasyonu
E) Taktil uyarı verilmesi
Cevap D
Mekonyum Aspirasyonunda; bebek doğduktan sonra
aktif ise (KTA > 100, solunum ve kas tonusu iyi) rutin bakım
verilir. Deprese ise (bradikardi, apne – asidoz, hipotoni) trakeal
aspirasyon yapılır. Vokal kordların altında mekonyum saptanır
ise tekrarlayan aspirasyonlar yapılmalıdır. MAS gelişince tedavisi
destek tedavisidir. Surfaktan verilebilir.
59. Aşağıdakilerden hangisi erken (1. – 4. gün) neonatal
hipokalseminin nedenlerinden biri değildir?
A) Annede hiperparatiroidizm
B) Prematüre doğum
C) SGA
D) Asfiksi
E) Annede diabetes mellitus
Cevap A
Yenidoğanın erken hipokalsemisi (1–4 gün)
• DAB (kontrolsüz diyabette PTH düşük, kalsitonin yüksek,
P yüksek, magnezyum kaybı var)
• Prematürite ve SGA gibi alım azlığı
• Perinatal stres (asfiksi)
• Alkaloz (bikarbonat Ca bağlar)
• Furosemid tedavisi (idrarda atılımı arttırır ve
nefrokalsinoza neden olur)
60. Üre siklus defektli çocukların tedavisi için hangisi yanlıştır?
A) Yüksek protenli diyet
B) Sodyum benzoat
C) Sitrüllin
D) İV glukoz
E) Laktuloz
Cevap A
Üre Siklus Defektleri – Tedavi
• Proteinden kısıtlı diyet
• Sodyum benzoat, sodyum fenil butirat
• Arjinin hidroklorür (arjinaz eksikliği hariç hepsinde
düşüktür ve verilir)
• Arjinaz eksikliği ve organik asidemilere sekonder
hiperammonemilerde arjinin verilmez
• Sitrüllin (OTC ve CPS eksikliğinde)
• Karnitin
• Sodyum benzoat ve fenilasetat karnitin deplesyonu
yaptığı için kronik tedavide karnitin eklenmelidir.
• Hiperamonemik koma tedavisi: Glukoz, İV sodyum
benzoat, sodyum fenilbütirat, arjinin hidroklorür; amonyak
düzeyi normalin 10 katında kalırsa diyaliz (HD veya PD).
• GİS’te amonyak yapımını azaltmak için laktuloz veya
aminoglikozid
• Aminoasitlerin alfa ketotürevleri
• Kullanılmayanlar: Glutamin ve alanin kullanılmaz.
96 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
61. Aşağıdakilerden hangisi basit febril konvülziyon ile uyumlu değildir?
A) Tekrarlar
B) Aynı günde tekrarlar
C) Posttiktal dönem yoktur
D) 15 dakikadan kısa sürer
E) Generalize tonik–klonik nöbetler
Cevap B
Basit Febril konvülziyon Kompleks Febril konvülziyon
• Generalize tonik kloniktir
• Postiktal dönemi yoktur/kısadır.
• 15 dakikadan az sürer
• Aynı gün içinde tekrarlamaz/bazıları hariç
• Fokal karakterde nöbet
• Postiktal fokal bulgu vardır
• 15 dakikadan fazla sürer
• Aynı gün içinde tekrarlar
62. Baş ağrısı ile başvuran bir çocukta aşağıdakilerden hangisi kraniyal görüntüleme endikasyonlardan biri değildir?
A) Anormal nörolojik muayene
B) 8 yaşında çocuk
C) Kısa öksürük ile tetiklenmesi
D) Nöbet ile birlikte olması
E) Uykudan uyandırması
Cevap B
Baş ağrısı olan bir çocukta kranial görüntüleme endikayonları
1) Anormal nörolojik muayene
2) Anormal veya fokal nörolojik semptom veya bulgu olması
a. Baş ağrı esnasında fokal nörolojik semptom veya bulgu olması (örneğin komplike migren)
b. Aura esnasında fokal nörolojik semptom veya bulgu olması (klasik görsel semptomlar hariç)
3) Nöbet veya kısa aura (<5 dk) olması
4) Çocuklarda alışılmadık baş ağrısı
a. Atipik baş ağrısı (basiller tip, hemipleji)
b. Trigeminal otonomik sefalji (Küme baş ağrısında)
c. Akut sekonder baş ağrısı
5) 6 yaş altı çocuklarda baş ağrısı veya baş ağrısını tam ifade edemeyen çocuklarda
6) Kısa öksürükle tetiklenen baş ağrısı
7) Baş ağrısının sabah uyanırken görülmesi veya çocuğu uykudan uyandırır karakterde olması
8) Ailede migren öyküsü olmayan çocuklarda migren benzeri baş ağrısının görülmesi
63. Aşağıdaki mikroorganizmalardan hangisi anne sütünde saptanmaz ve bebekte hastalık yapmaz?
A) M. Tuberculosis
B) L. Monocytogenesis
C) HIV
D) Sifiliz
E) Hepatit E virüsü
Cevap D
97DENEME SINAVI – 48
64. Çocuklarda tansiyon arteryel ölçümü kaç yaşından itibaren rutin fizik muayenenin bir parçası olup ve her çocukta
ölçülmelidir?
A) 1
B) 2
C) 3
D) 4
E) 5
Cevap C
Tansiyon arteryel ölçümü her yaş grubunda ve çocukta ölçülebilir. Fakat 3 yaşından itibaren rutin fizik muayenenin bir parçası
olarak kabul edilir ve bu yaştan itibaren her çocukta ölçülmelidir.
Sağlıklı bir çocuk izlemini şu tablo çerçevesinde yaparız ve mutlaka bu tablo bilinmeli ve özümsenmelidir.
ANNEDE İNFEKSİYON AJANI
ANNE SÜTÜNDE SAPTANMASI
YENİDOĞANDA HASTALIK YAPMASI
MATERNAL ENFEKSİYON, EMZİRMENİN KONTRENDİKE OLMASI
BAKTERİLERStaf. aureus (mastit) Evet Hayır Hayır (meme apsesi olmadıkça)M. Tuberculosis, Aktif hastalık Evet Hayır Evet PPD (+) ve PAAG (-) Hayır Hayır HayırE. coli, diğer gr (-) basil Evet (depolanmış süt) Evet (depolanmış süt) --Grup B streptokoklar Evet Evet HayırL. monositogenesis Evet Evet HayırCoxiella burnetti Evet Evet HayırSifiliz Hayır Hayır HayırVİRUSLERHIV Evet Evet Hayır, gelişmiş ülkelerdeCMV Term Evet Evet Hayır
Preterm Evet Evet Vakaya göreHBV Evet, HBs Hayır Hayır, gelişmiş ülkelerdeHCV Evet Hayır HayırHEV Evet Hayır HayırHTLV-1 Evet Evet Evet, gelişmiş ülkelerdeHTLV-2 Evet ? Evet, gelişmiş ülkelerdeHSV Evet Hayır/? Evet Hayır, memede vezikül gelişmedikçeRubella Evet Evet, nadir Hayır Aşı Evet Hayır HayırVZV Evet Hayır Hayır, aktif lezyon kuruyuncaEBV Evet Hayır HayırHHV-6 Hayır Hayır HayırHHV-7 Evet Hayır HayırBatı Nil virusu Mümkün Mümkün BilinmiyorPARAZİTLERToxoplazma gondi Evet Evet, bir vaka Hayır
Enfeksiyon ajanlarının süte geçip, geçmemesi ve bebekte hastalık yapıp yapmaması muhtemel sorudur. Aşağıda belirtilen tablo
bu açıdan mutlaka bilinmeli ve iyi irdelenmesi gerekir. Tabloda dikkat edersek Sifiliz ve HHV6 anne sütünde saptanmaz ve bebekte
hastalık yapmadığını göreceğiz.
98 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
65. Bitot lekesi aşağıdaki vitamin bozukluklarından hangisi için
spesifiktir?
A) D hipervitaminozu
B) D vitamin eksikliği
C) A hipervitaminozu
D) A vitamin eksikliği
E) Tiamin eksikliği
Cevap D
Bitot lekesi A vitamin eksikliği için patogonmiktir.
A vitamin eksikliği;
• Eksikliğinde epitel değişikliğine bağlı bulgular
aşikardır. Karakteristik epitel değişiklikleri; bazal hücre
proliferasyonu, folikuler hiperkeratoz, strafiye skuamoz
epiteldir. Epitel değişiklikleri sonucunda enfeksiyona
eğilim artar. GİS epitelyum değişikliği sonucu ishaller,
solunum epiteli değişiklikleri (bronşial obstriksiyon,
skuamoz epitele değişim) görülür. Üriner sistemde
skuamoz epitelyum metaplazisi sonucu piyuri ve
hematuri gelişir. Cilt kuru ve pulludur.
• Eksikliğinde en spesifik ve karakteristik bulgular gözde
olur. İlk bulgu karanlığa adaptasyonun bozulmasıdır.
Daha sonra gece korluğu gelişir. Kserozis konjonktiva,
korneada kuruluk (kseroftalmi) ve korneada incelme
ve ulserasyonlar (keratomalazi) ortaya çıkar. BİTOT
LEKELERİ (bulber konjunktivada kuruluk, gümüş grisi
plaklar) görülür.
• İntrakranial basınc artışı (kranial suturlerin acılması)
(psodotumor serebri) olur. Bu bulgu A vitamininni hem
eksiklik hem de toksisitesinde görülür.
• Diğer bulgular; büyümede gerilik, anemi, apati, mental
retardasyon sayılabilir.
Yaş YD 3–5. gün
1.
ay
2.
ay
4. ay
6.
ay
9.
ay
12. ay
15.
ay
18. ay
24. ay
30. ay
3
yaş
4.
yaş
Öykü/ Fizik muayene x x x x x x x x x x x x x x
Ölçümler Tartı x x x x x x x x x x x x x x
Boy x x x x x x x x x x x x x x
Baş çevresi x x x x x x x x x x x
Boya göre tartı (RT) x x x x x x x x x x
Vücut kitle indeksi (VKİ) x x x x
Tansiyon arteryel * * * * * * * * * * * * x x
Duyusal tarama Görme * * * * * * * * * * * * x x
İşitme x * * * * * * * * * * * * x
Davranış değerlendirmesi
Gelişimsel tarama x x x
Otizm taraması x x
Gelişimsel izlem x x x x x x x x x x x
Psikososyal/davranış değerlendirmesi x x x x x x x x x x x x x x
Alkol ve ilaç kullanımı değerlendirmesi
Kurallar veya Prosedürler
Yenidoğan metabolik /hemoglobulin taraması
x
Aşılama x x x x x x x x x x x x x x
Hemoglobulin /Hematokrit * x * * * *
Kurşun taraması * * x/* * x/* * *
Tuberkulin deri testi * * * * * * *
Dislipidemi taraması * *
Cinsel yolla bulaşan hastalıklar taraması
Servikal displazi taraması
Ağız Sağlığı taraması * * x/* x/* x/* x/* x
Rehberlik x x x x x x x x x x x x x x
99DENEME SINAVI – 48
66. Aşağıdaki hastalıklardan hangisi otozomal dominant geçiş
özelliği göstermez?
A) Tuberozsklerozis
B) Nörofibromatozis
C) Konjenital adrenal hiperplazi
D) Marfan sendromu
E) Herediter anjioödem
Cevap C
Mendelian kalıtım özellikleri sınavların sevdiği genetik
sorularıdır. Konjenital adrenal hiperplazi otozomal resesif kalıtım
özelliği gösterir. Diğer hastalıklar ise otozomal dominant kalım
özelliği gösterirler.
67. Aşı uygulamaları için aşağıdaki ifadelerden hangisi
yanlıştır?
I) Aşılar +2 ile +8 °C de saklanmalıdır.
II) BCG aşısı subkutan olarak yapılır.
III) İntramuskuler aşılar 2 yaşına kadar uyluk dış yan yüzüne
yapılır.
IV) Herhangi iki aşı yapılırken enaz aralarında 1 ay olmalıdır.
V) Bebeklerde aşılar düzeltilmiş yaşa göre yapılır.
A) Yalnız II
B) I, II
C) II, IV, V
D) II, III, IV
E) III, IV, V
Cevap C
Aşılar pedaitrinin temel sorularıdır. Aşısız pediatri sınavı
olmaz denebilir. Yukarıda belirtilen ifadelerin doğru şekli şöyledir.
• Aşılar +2 ile +8 °C de saklanmalıdır.
• BCG aşısı intradermal olarak yapılır.
• İntramuskuler aşılar 2 yaşına kadar uyluk dış yan yüzüne
yapılır.
• Aynı yoldan uygulanan İki canlı aşı yapılırken ya aynı
zaman da veya enaz aralarında 1 ay olmalıdır.
• Bebeklerde aşılar düzeltilmiş yaşa göre yapılmaz.
68. Konjenital rubella sendromunda en sık hangi organa ait
bulgular görülür?
A) Göz
B) Kulak
C) Akciğer
D) Eklem
E) Kemik iliği
Cevap A
KRS klinik manifestasyonları:
• Göz bulguları (%71)•En sık bulgusudur.
• Sağırlık (%67)
• Düşük doğum tartısı (%60)
• Konjenital kalp hastalıkları (% 48)
• Psikomotor retardasyon (%45)
• Ölüm (%35)
• Neonatal purpura (%23)
69. İki aylık bir bebek öksürük şikayeti ile başvuruyor.
Öyküsünden 3 haftadır öksürük şikayetinin olduğu ve
öksürüklerinin ataklar şeklinde olduğu, öksürmeye başlayınca
arka arkaya gelen kentöz karakterde olduğu ifade ediliyor.
Öksürük atakları başladığında çocuğun morardığı, gözlerinin
kırmızılaştığı ve en sonunda iç çekme şeklinde bir nefes aldığı
ve sonrasında rahatladığı ifade ediliyor.
Bu çocuk için aşağıdaki laboratuvar bulgularından hangisi
görülmezi beklenmez?
A) Lökositoz
B) Lenfositoz
C) Eritrosit sedimentasyon hızı düşüktür
D) Hipoglisemi
E) Eozinofili
Cevap E
Tariflenen bebeğin kliniği boğmacadır. Boğmacanın
laboratuvarında;
Lökositoz (15,00–100,000/mm3) ve lenfositoz (%70–90)
oldukça tipiktir; fakat her olguda olmayabilir. Nötrofilinin
görülmesi sekonder bakteriyel enfeksiyonu gösterir. Eozinofili
görülmez. Eritrosit sedimantasyon hızı düşüktür. Boğmaca toksini
insülin benzeri etki gösterdiğinde bazı olgularda hipoglisemi
görülebilir
100 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
70. Kronik ishal nedeniyle tetkik edilen bir çocukta aşağıdaki
tetkiklerden hangisi birinci basamak testlerden birisi
değildir?
A) Dışkının mikrobiyolojik incelemesi
B) Çölyak hastalığı tarama testleri
C) Tam dışkı analizi
D) Batın USG
E) Antienterosit antikorlar
Cevap E
Kronik ishalli olgularda yapılacak tetkikler basamak basamak
yapılabilir. Buna göre;
Kronik diarede tetkikler;
1. Basamak testler
• Mikrobiyolojik inceleme (dışkı kulturu, parazit, virusler,
hidrojen soluk testi)
• Çölyak taraması
• Noninvaziv testler (tam dışkı analizi, amilaz, lipaz, fekal
elastaz, dışkıda kalprotektin, fekal nitrik oksit)
• Besin allerjileri icin prick/yama testleri
• Batın USG
2. Basamak testler
• İntestinal morfoloji (endoskopi, kolonoskopi, morfometri,
PAS boyama, elektron mikroskopisi, seri gruntuleme,
kapsul endoskopisi)
3. Basamak testler
• Özel testler (immunhistokimyasal, antienterosit
antikorları, serum kromogranin vekatekolamin,
otoantikorlar, SeHCAT olcumu, enzim analizi, motilite ve
elektrofizyolojik incelemeler)
71. Çocuklarda kan transfüzyonlarına bağlı en sık görülen
reaksiyon aşağıdakilerden hangisidir?
A) Febril reaksiyon
B) Akut hemolitik reaksiyon
C) Enfeksiyon bulaşması
D) Graft versus host hastalığı
E) Elektrolit bozuklukları
Cevap A
Transfüzyona bağlı en sık görülen reaksiyon febril
reaksiyondur. Lökositler azaltılmış veya yıkanmış eritrosit
kullanımı ile önlenir.
72. Periferik yaymada Heinz cisimciklerinin görülmesi
aşağıdaki hangi iki hastalık için önemli bir bulgudur?
I) Glukoz–6–fosfat dehidrogenez eksikliği
II) Piruvat kinaz eksikliği
III) Orak hücreli anemi
IV) Hemoglobulin H hastalığı
V) Abetaliporoteinemi
A) I, IV
B) I, V
C) II, IV
D) II, V
E) III, IV
Cevap A
Periferik yaymada heinz cisimciği Glukoz–6–fosfat
dehidrogenez eksikliği ve Hemoglobulin H hastalığı için
önemli bir bulgudur. Piruvat kinaz eksikliğinde ekinosit ve
piknosit görülür. Orak hücreli anemide oraklaşan hücreler,
Abetalipoproteinemide akantosit görülür.
73. Aşağıdakilerden hangisi Stewart – Treves sendromunun
oluşumundan sorumludur?
A) Radyason
B) Kronik travma
C) Aflatoksin
D) Kronik enfeksiyon
E) Kronik lenfödem
Cevap E
Özellikle aksiller diseksiyon sonrası kolda gelişen kronik
lenfödeme Stewart – Treves sendromu denir. Kronik lenfödem
zemininde anjiosarkom gelişebilir ve bu gelişen anjiosarkom
oldukça kötü prognozludur.
74. Hamman belirtisi aşağıdaki hastalıkların hangisinde
görülür?
A) Arteriyel emboli
B) Pulmoner emboli
C) Kronik lenfödem
D) Derin ven trombozu
E) Özefagus perforasyonu
Cevap E
101DENEME SINAVI – 48
Hamman belirtisi mediastinal amfizemde kalp atımı ile
birlikte oskültasyonda duyulan karda yürüme sesi, çıtırtı sesidir.
Özellikle de özefagus perforasyonlarında görülür.
75. Nyhus sınıflamasına göre femoral herni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Tip 1
B) Tip 2
C) Tip 3a
D) Tip 3b
E) Tip 3c
Cevap E
Nihus herni sınıflaması:
Tip 1: İndirekt fıtık. İç halka normal. Tipik olarak bebek, çocuk
ve küçük erişkinlerin fıtıkları
Tip 2: İndirekt fıtık. İç halka geniş. İnguinal kanal sağlam ve
fıtık skrotuma inmiyor.
Tip 3a: Direkt fıtık.
Tip 3b: Arka duvara uzanan indirekt fıtıklar. İndirekt slayding
ve skrotal herniler ve pantolon herniler.
Tip 3c: Femoral herni
Tip 4: Nüks herniler
76. Elektif splenektomi en sık aşağıdaki hastalıkların hangisi
için yapılır?
A) Travma
B) Primer hipersplenizm
C) İdiopatik trombositopenik purpura (ITP)
D) Herediter sferositoz
E) Herediter eliptositoz
Cevap C
Splenektomi en fazla travmaya sekonder yapılır. Elektif
splenektomi ise en sık ITP’ye sekonder olarak medikal tedaviye
yanıt vermeyen hastalarda yapılır.
77. Altmış yaşındaki erkek hasta zayıflama şikayetiyle başvuruyor.
Hastanın yapılan tetkiklerinde pankreas ca tespit ediliyor.
Bu hastada aşağıdakilerden hangisi pankreatektominin
kontrendike olduğu durumlardan değildir?
A) Karaciğer metastazları
B) Çölyak trunkus lenf nodu metastazları
C) Distal mide metastazı
D) Peritoneal implantasyonlar
E) Hepatik lenf nodu metastazları
Cevap C
Pankreas kanserinde rezeksiyonun (cerrahinin) kontrendike
olduğu durumlar:
• Karaciğer metastazları
• Çölyak lenf nodu metastazları
• Peritoneal implantasyonlar
• Hepatik hiler lenf nodlarına metastazın tespit edilmesi
• Pankreas kanserinde rezeksiyon (cerrahi) için
kontrendikasyon oluşturmayan metastatik noktalar:
• Duodenum veya distal mide metastazlarının varlığı
• Pankreatik lenf nodlarına metastazın varlığı
• Spesimen ile birlikte çıkartılabilecek lokalizasyonda yer
alan, portohepatis lenf nodu metastazları
78. Safra kesesi ve safra yollarına ait en sık görülen konjenital
anomali aşağıdakilerden hangisidir?
A) Frigyalı şapkası
B) Safra kesesi duplikasyonu
C) Aksesuar sağ hepatik kanal
D) Aksesuar sol hepatik kanal
E) Safra kesesinin mezolu olması
Cevap C
Aksesuar sağ hepatik kanalın görülme oranı%5 civarıdır.
Ve en sık görülen konjenital anamalidir. İkinci sırada ise safra
kesesinin mezolu olması gelir.
102 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
79. Karaciğerin amip ve piyojenik karaciğer apseleri için
aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A) Karaciğerin piyojenik apselerinin en sık sebebi kriptojenik
enfeksiyonlardır.
B) Karaciğerin amibik apselerinin en sık sebebi
E.histolitica’dır.
C) Karaciğerin piyojenik apselerinde sn sık izole edilen
mikroorganizma E.coli’dir.
D) Her iki apse tipinde de en sık görülen laboratuvar
bozukluğu ALP yüksekliğidir.
E) Karaciğerin amip apseleri genellikle multiple olma
eğilimindedir.
Cevap E
Karaciğerin her iki apsesi de genellikle tektir ve genellikle
KC’in sağ lobunu tutma eğilimindedirler.
Amibik KC apseleri genellikle erkeklerde daha sık görülür.
KC’in piyojenik apselerinde sarılık amibik apselere göre daha sık
görülür.
80. Yirmiyedi yaşında bir bankacı akşam yemeğinden sonra
başlayan karın ağrısı şikayetiyle başuruyor. Hastanın yapılan
fizik muayenesinde batın sağ tarafında yaklaşık 6 x 8 cm
büyüklüğünde bir kitle tespit ediliyor. Kitle fizik muayene ile
batın sağ tarafından sol tarafına hareketlendirilebiliyor ve sol
tarafta da palpe edilmeye devam ediliyor. Hastanın ön tanısı
mezenter kisti olarak düşünülüyor.
Bu hastada fizik muayenede tespit edilen bulgu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Psoas bulgusu
B) Fothergil bulgusu
C) Dunphy bulgusu
D) Aoron bulgusu
E) Tillaux bulgusu
Cevap E
Psoas bulgusu: Akut apandisitte görülür.
Dunphy bulgusu: Akut apandisitte görülür.
Aaron bulgusu: Akut apandisitte görülür.
Fothergil bulgusu: Rektus kılıfı hematomlarında görülür.
Tillaux bulgusu: Mezenter kistine spesifik bir fizik muayene
bulgusudur.
81. Akut apandisitin acil cerrahi gerektirmeyen komplikasyonu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Perforasyon
B) Lokalize peritonit
C) Jeneralize peritonit
D) Plastron
E) Apse
Cevap D
Perforasyon akut apandisitin en sık görülen
komplikasyonudur. Genellikle çocuklarda ve ileri yaşlarda
görülme eğilimindedir.
Plastron inflame appendixin omentum, çevre dokular,
paryetal periton tarafından sarılıp sınırlandırılması durumuna
verilen isimdir. Bu durumda acil cerrahiye gerek yoktur. Önce
medikal olarak antibiyoterapi uygulanır, 6 – 8 hafta sonra elektif
appendektomi uygulanmalıdır.
Akut apandisitin diğer komplikasyonlarında acil cerrahi
girişim gerekmektedir.
82. Kolorektal kanserlerde küratif cerrahi sonrası sağ
kalımı etkileyen ve prognoz açısından en önemli faktör
aşağıdakilerden hangisidir?
A) CEA düzeyi
B) Tümörün T evresi
C) Tümörün barsak duvarındaki derinliği
D) Tümörün diferansiyasyon derecesi
E) Lenf nodu tutulumu
Cevap E
GİS’teki tüm adenokanserlerde en önemli prognostik faktör
lenf nodu tutulumunun varlığı veya yokluğudur.
83. Desmoid tümör aşağıdaki hastalıklardan ya da
sendromlarından hangisi veya hangilerinde prognostik
öneme sahiptir?
A) Li–Fraumeni sendromu – Cowden hastalığı
B) Peutz–Jegher sendromu – Familyal adenomatozis polipozis
koli sendromu
C) Gardner sendromu – Familyal adenomatozis polipozis koli
sendromu
D) Turcot sendromu – Cronkhite Canada sendromu
E) Muir–Torre sendromu – Ataksi telenjiektazi sendromu
Cevap C
103DENEME SINAVI – 48
Desmoid tümör, Gardner sendromu – Familyal adenomatozis
polipozis koli sendromu’nda bulunan özelliklerden biridir. Bu iki
sendromda ekstraintestinal en önemli prognostik faktördür.
84. Crohn hastalığında en sık rastlanan perianal bulgu
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Atipik yerleşimli fissür
B) Atipik yerleşimli fistül
C) Anorektal apseler
D) Perianal apseler
E) Skin–tag
Cevap E
Crohn hastalığında kronik rekürren perianal fistüller, atipik
yerleşimli fissürler görülür ancak Crohn hastalığında en fazla
rastlanan perianal lezyon skin–tag’dir.
85. İnce barsak benign tümörleri en sık ne şekilde karşımıza çıkar?
A) GİS kanama
B) Kusma
C) Distansiyon
D) Kilo kaybı
E) İntestinal obstruksiyon bulguları
Cevap E
İnce barsak benign tümörlerinin en sık semptomu tümörün
neden olduğu invajinasyon nedeniyle gelişen obstruksiyon
bulgularıdır. Bunun yanında iştahsızlık, güçsüzlük, distansiyon,
dispepsi diğer semptomlar arasında sayılabilir.
86. Aşağıdaki lezyonlardan hangisi mide kanseri gelişmesi için
en yüksek riske sahiptir?
A) Adenomatöz polip
B) Hipertrofik gastrit
C) Atrofik gastrit
D) Hiperplastik polip
E) Subtotal gastrektomiden sonra geride kalan mide
Cevap C
Mide kanseri için en yüksek risk atrofik gastrit, ikinci en
yüksek risk adenomatöz poliplerdir. En düşük risk ise hiperplastik
polip ve subtotal gastrektomiden sonra geride kalan remnant
midedir.
87. Aşağıdakilerden hangisi Sunitinib kullanımına yanıt veren
tümördür?
A) Mide adenokanserleri
B) Mide lenfoması
C) Appendiks karsinoid tümörleri
D) Deri malign melanomları
E) GİST
Cevap E
GİST’lerde genellikle c–kit protoonkogeni bulunur. Bu genin
tirozin kinaz aktivitesini bloke eden kematerapotik ajanlardan biri
olan sunitinib inoperable veya ileri evre GİST’lerin tedavisinde
kullanılır.
88. Aşağıdakilerden hangisi özefagusun yassı hücreli kanseri
için risk faktörü değildir?
A) Zenker divertikülü
B) GÖRH
C) Tylozis
D) Akalazya
E) Plummer–Winson sendromu
Cevap B
Gastro özefajial reflü hastalığından sonra Barret özefagusu
gelişir. Barret özefagusundan da adenokanser gelişir. Bu nedenle
reflü adenokanser için risk faktörüdür.
89. Cerrahi tedavinin yararlı olmadığı özefagus motilite
bozukluğu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akalazya
B) Hipertansif alt özefagus sfinkteri
C) Diffüz özefagial spazm
D) Fındıkkıran özefagus
E) Segmenter özefagial spazm
Cevap D
Cerrahi tedavinin yararlı olmadığı özefagus motilite bozukluğu
fındıkkıran özefagustur.
104 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
90. Yedi yaşındaki bir çocukta böbrek yetmezliği gelişiyor ve
annesinden böbrek alınıp inguinal bölgeye naklediliyor.
Bu hastada yapılan transplantasyon için aşağıdakilerden
hangisi doğrudur?
A) Allogreft ortotopik transplantasyon
B) Allogreft heterotopik transplantasyon
C) İzogreft heterotopik transplantasyon
D) İzogreft ortotopik transplantasyon
E) Xenogreft heterotopik transplantasyon
Cevap B
Ortotopik transplantasyon organın normal anatomik
pozisyonunda nakledilmesidir.
Heterotopik transplantasyon ise organın normal anatomik
pozisyonunun dışında bir yere nakledilmesidir.
Allogenik transplantasyon aynı türler arasında yapılan
transplantasyondur.
Xenotransplantasyon farklı türler arasında yapılan
transplantasyondur.
91. Aşağıdaki meme lezyonlarından hangisi mamografik
bulguları ile DCIS ile en çok karışan lezyondur?
A) Sklerozan adenozis
B) İntraduktal papillom
C) İntraduktal papillomatozis
D) Fibroadenom
E) Ağır epiteliyal hiperplazi
Cevap A
DCIS ve Sklerozan adenozis mamografik olarak birbirine
çok benzeyen iki lezyondur. Bu iki lezyon da BI–RADS 4 olarak
değerlendirilir.
92. Meme başından akıntısı olan hastanın akıntı özelliklerden
hangisi patolojik olarak değerlendirilmez?
A) Akıntının unilateral olması
B) Akıntının kitleyle birlikte olması
C) Akıntının mamografik bulguyla birlikte olması
D) Akıntının spontan olması
E) Akıntının provokasyon ile birlikte olması
Cevap E
Meme başı akıntısının patolojik özellikleri:
• Unilateral olması
• Tek kanalden gelmesi
• Kitleyle birlikte olması
• Mamografik bulguyla birlikte olması
• Spontan olması
• Kanlı olması (İntraduktal papillom, karsinom)
• Sarı, yeşil, kahverengi olması
Meme başı akıntısının fizyolojik özellikleri:
• Bilateral olması
• Multiple kanaldan olması
• Kitle olmaksızın olması
• Mamografi olmaksızın olması
• Renginin beyaz, sarı, yeşil olması
• Provokasyon ile olması
93. Normokalsemik primer hiperparatiroidi nedenlerinden
olmayan hangisidir?
A) Hipoalbuminemi
B) Hipotiroidi
C) Yüksek fosfat içeren diyet
D) D vitamini eksikliği
E) Aşırı sıvı yüklemesi
Cevap B
Normokalsemik primer hiperparatiroidi nedenleri:
• D vitamini eksikliği
• Hipoalbuminemi
• Aşırı sıvı yüklenmesi
• Diyetle yüksek fosfat alınımının olması
94. Tiroid sağ lobunda 2cm’lik meduller tiroid karsinomu
tespit edilen bir hastada en uygun tedavi yaklaşımı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Total tiroidektomi + santral boyun diseksiyonu
B) Total tiroidektomi + modifiye radikal boyun diseksiyonu +
santral boyun diseksiyonu
C) Sağ total tiroidektomi + sol subtotal tiroidektomi
D) Total tiroidektomi
E) Sağ lobektomi + istmusektomi
Cevap B
105DENEME SINAVI – 48
Meduller tiroid karsinomlarında tümör eğer 2cm ve
üzerindeyse bu hastalarda lenf nodu metastazı olsun ya da
olmasın o tarafın boyun diseksiyonu yapılması gerekmektedir.
Bilindiği gibi meduller ve Hurtle hücreli karsinomlarda
santral boyun diseksiyonu zaten rutin olarak uygulanmaktadır.
Dolayısıyla 2cm ve üzerindeki meduller tiroid karsinomu olan
hastalarda yapılması gereken ameliyat Total tiroidektomi + tümör
tarafındaki modifiye radikal boyun diseksiyonu + santral boyun
diseksiyonu şeklinde olmalıdır.
95. Tiroid cerrahisinin en sık komplikasyonu aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Superior laringeal sinirin internal dalının yaralanması
B) Superior laringeal sinirin eksternal dalının yaralanması
C) Rekurren laringeal sinirin yaralanması
D) Kanama (hematom)
E) Hipokalsemi
Cevap E
Tiroid cerrahisi sonrası yaklaşık %40–50 oranında
paratiroidlerin çıkarılması ya da yaralanmasına bağlı olarak
geçici hipokalsemi meydana gelir. Kalıcı hipokalsemi yaklaşık %3
oranındadır.
96. Aşağıdaki sitokinlerden hangisi yara iyileşmesinde
keratinosit maturasyonunu arttırarak etki eder?
A) IL–2
B) IL–4
C) IL–6
D) IL–8
E) IL–10
Cevap D
IL–8 yara iyileşmesinde keratinosit maturasyonunu uyararak
etki gösterir.
97. Aşağıdaki stokinlerden hangisi hem proinflamatuar hem
antiinflamatuar özellik taşır?
A) IL–2
B) IL–4
C) IL–6
D) IL–8
E) IL–11
Cevap C
Hem proinflamatuar hem de antiinflamatuar özellik gösteren
sitokinler IL–6 ve IL–12’dir.
98. Ondokuz yaşında erkek hasta, bacak bölgesinde ağrı ve
yüksek ateş ile başvuruyor. Yapılan tetkiklerinde lokosit:
25.300 /mm3, sedimantasyon: 110 mm/h saptanıyor. Grafide
tibiada yumuşak doku şişliği dışında patoloji saptanmıyor.
Bu hastanın tanısında en yararlı tetkik hangisidir?
A) BT
B) PET
C) Sintigrafi
D) Doppler USG
E) Anjiografi
Cevap C
Ateş ve sedimentasyon bu durumun enfeksiyona bağlı
olduğunu göstermektedir. Osteomiyelitlerde ilk hafta direkt
grafide spesifik bulgu izlenmez, sadece yumuşak doku şişliği
gözlenir. İlk hafta tanı lökosit işaretli (Ga67) sintigrafisi tanı için
kullanılır.
99. Otuz sekiz yaşında kadın hasta meme kanseri nedeniyle sağ
mastektomi ve sağ aksiler diseksiyon yapılıyor. Operasyondan
2 ay sonra hasta kol ağrısı ve kızarıklık şikayeti ile polikliniğe
başvuruyor. Lokosit: 6.800 /mm3, sedimantasyon normal olan
hastada, genel bakıda sağkol nabızlarının azalmışolduğu
gözleniyor. Grafide radius ve el bilek kemiklerinde benekli
tarzda osteoporoz izleniyor.
En olası tanı nedir?
A) Selülit
B) Anjiosarkom
C) Meme kanseri kemik metastzı
D) Sudeck atrofisi
E) İskemik kontraktür
Cevap D
Sudeck Artofisi (Refleks Sempatik Distrofi)
Travma, cerrahi, lokal veya sistemik hastalıkları takiben,
el veya ayakta ağrı, şişlik, renk değişikliği ve eklemde sertlikle
karakterize vazomotor fonksiyon bozukluğudur.
Travma, reflex yolla büyük arterlerde değişiklik yapmadan
terminal arterlerde devamlı vazospazma neden olur.
El ve ayakta şişme, hassasiyet, soğukluk, terleme, siyanoz
ve hareket kısıtlılığı vardır. Radyolojide “benekli osteoporoz
görünümü” vardır.
106 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
100. Kırkiki yaşında erkek hasta bacaklarında şişlik başvuruyor.
Muayenesinde her iki alt ekstremitenin şiş ve şiddetli
ödemli olduğu gözleniyor. Yapılan tetkiklerinde paraaortik
lenfadenopatiler izlenen hastada, sağ testiste kitle fark
ediliyor. Biopside az diferansiye teratokarsinom teşhisi
konuyor.
Solid organ metastazı olmayan hastada en iyi tedavi
yaklaşımı ne olmalıdır?
A) Orşiektomi, paraaortik lenf bezi diseksiyonu, kemo ve
radyoterapi
B) Sadece Kemoterapi
C) Kemoterapi ve radyoterapi
D) Radyofrekans ablasyon
E) Orşiektomi
Cevap A
Hasta Evre 3 testis kanseridir. Orşiektomi yanında, paraaortik
lenf bezi diseksiyonu hastanın yaşam süresine katkı sağlar. Ayrıca
testis tümörleri kemo ve radyosensitif tümörlerdir.
101. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu olan hastada idrar
kültüründe proteus üretiliyor. Yapılan incelemelerde sağ
böbrekte geyik boynuzu şeklinde üriner sistem taşı tespit
ediliyor.
Bu hastada en olası renal kalkül tipi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Kalsiyum oksalat taşları
B) Sistin taşları
C) Ürik asit taşları
D) Struvit taşları
E) Kalsiyum fosfat taşları
Cevap D
Struvit taşları: Magnezyum amonyum ve fosfattan ibarettir.
Geyik boynuzu şeklindedir ve sıklıkla kadınlarda görülür. Proteus,
pseudomonas, providencia, klebsiella, stafilokokkus, mikoplasma
gibi üreyi parçalayan bakterilerin enfeksiyonuna bağlı idrar
amonyumunun yükselmesi (pH yükselmesi) ile oluşur. Yabancı
cisim ve norojenik mesane predispozan faktörlerdir. Taşın
öncelikle nefrolitotomi ile çıkarılması tedavi edicidir.
102. Aşağıdakilerden hangisi Cloacal ekstrofi’nin
komponentlerinden değildir?
A) Omfalosel
B) Hipospadias
C) Mesane ekstrofisi
D) İmperfore anüs
E) Enterovesikal fistül
Cevap B
Cloacal ekstrofi’li infantlarda pelvis ve batın duvarının normal
ventral kapanması kusurludur. Komponentleri: Omfalosel,
mesane ekstrofisi, epispadias, imperfore anüs, kısalmış kolon
103. Aşağıdaki lokal anesteziklerden hangisi en uzun etkilidir?
A) Lidokain
B) Bupivakain
C) Tetrakain
D) Prokain
E) Prilokain
Cevap B
En uzun etkili lokal anestezik bupivakaindir.
104. Aşağıdaki patoloji–test metodu eşleştirmelerinden hangisi
yanlıştır?
A) Karpal tünel sendromu–Phallen testi
B) Siyatik sinir irritasyonu– Laseque testi
C) Ankilozan spondilit–Schober testi
D) Torasik outlet sendromu–Adson testi
E) Golfçü dirseği–Tinnel testi
Cevap E
Tinnel testi karpal tünel sendromunda kullanılır. Diğer şıklar
doğrudur.
105. Erişkin çağında en sık görülen primer göz içi malignitesi
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Retinoblastom
B) Hemanjioblastom
C) Lenfoma
D) Malign melanom
E) Rabdomiyosarsom
Cevap D
107DENEME SINAVI – 48
Koroid melanomu erişkinin en sık primer malign göz
tümörüdür. Tanıda gecikme melanomun sklera kanalı boyunca
orbitaya veya hematojen yolla öncelikle karaciğer olmak uzere
uzak organlara yayılmasına neden olabilir.
106. Lomber 5 (L5) sinir kökü basısında aşağıdaki nörolojik
bulgulardan hangisi görülür?
A) Patella refleksinde kayıp
B) Ayak dorsifleksiyonunda zayıflama
C) Baldır arka yüzünde ağrı
D) Aşil refleksinde kayıp
E) Kuadriseps kasında atrofi
Cevap B
Ayak dorsifleksiyonunda azalma L5, Patella refleksinde kayıp
ve kuadriseps kasında atrofi L4, Baldır arka yüzünde ağrı ve aşil
refleksinde kayıp S1 sinir kökü basısında görülür.
107. Yirmi gün önce üst solunum yolu enfeksiyonu geçiren
34 yaşında hasta, şiddetli başdönmesi, bulantı ve
kusma şikayetleri ile acil servise getiriliyor. Yapılan fizik
muayenesinde spontan nistagmus, sensorial işitme kaybı ve
denge bozukluğu saptanıyor.
Bu hastada en olası tanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Vestibuler nörit
B) Benign pozisyonel paroksismal vertigo
C) Akut otitis media
D) Akut labirentit
E) Otoskleroz
Cevap D
Akut labirentit, vestibul ile kohleanın birlikte iltihabıdır.
Öncesinde USYE veya gastroenterit hikayesi sıklıkla
vardır. Çok şiddetli baş dönmesi, bulantı, kusma olur. Spontan
nistagmus vardır. Sensörinöral işitme kaybının olması ile
vestibuler nöritten ayırıcı tanısı yapılır.
108. Weber testi sağa lateralize, Rinne testi sağda pozitif olan
hastada en olası patoloji aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sağ otoskleroz
B) Sağ otitis media
C) Sol endolenfatik hidrops
D) Sol otitis media
E) Sol dış kulak yolunda buşon
Cevap C
Weber testi: Titreşen diapozon verteks (alın veya dişler) uzerine
koyulur. Normal kulak orta hatta duyar. Tek taraflı sinirsel kayıpta
titreşim sağlam tarafta duyulur (sağlam tarafa lateralize olur).
İletim tipi kayıpta ise hasta kulağa lateralize olur.
Rinne Testi: Titreşimli diyapozonun tekli ucu hasta işittiği
sesin bittiğini soyleyene kadar mastoid bolgeye dokundurulur, bu
safhada ses kemik yolu ile dış ve orta kulağı atlayarak doğrudan
kokleaya iletilir. Daha sonra diyapozonun titreşen cift ucu
aurikula onunde tutulur, hastanın normalde sesi yeniden işitmeye
başlaması gerekir. Bu duruma Rinne (+) denir. Bu normal bir
durumdur. Hastanın işitmemesi durumuna ise Rinne (–) denir.
Normalde hava yolu ile işitme, kemik yolu ile olan işitmeden
daha etkin olduğu icin Rinne testinin pozitifliği normal, negatifliği
ise patolojik bir durumdur. Eğer ses iletim mekanizmasında bir
engel varsa, Rinne negatif olarak bulunur.
Dolayısıyla sorudaki hastada solda sensöriyal isitme
kaybı düsünülmeli ve Sol endolenfatik hidrops (meniere)
isaretlenmelidir.
109. Aşağıdaki durumların hangisinde abortus riski
artmamıştır?
A) Çoğul gebelik
B) Nulliparite
C) Anomalili doğum öyküsü
D) Term bir gebelik sonrasında 3 ay içerisinde gebe kalmak
E) İleri anne yaşı
Cevap B
ABORTUS
• Gebeliğin en sık komplikasyonudur.
• Son adet tarihinden (SAT) itibaren 20. gebelik haftasından
önce, 500 g’dan düşük embriyo veya fetus ve eklerinin
tamamının veya bir kısmının uterin kavite dışına atılmasıdır.
• Abort riskini artıran durumlar;
• Anne yaşı (>35 ve <15)
1. İleri baba yaşı
2. Parite
3. Daha önce abort yapmak (bir abortus sonrası %20, art arda
3 düşük sonrası %50)
4. Ölü doğum öyküsü
5. Daha önce kromozomal ya da yapısal anomalili doğum öyküsü
6. Maternal ve/veya paternal genetik bozukluk (tek gen
mutasyonu ve dengeli translokasyon)
7. Çoğul gebelikler
8. Term bir gebeliği takiben 3 ay içinde tekrar gebe kalınması
9. Konjenital ve akkiz trombofili
108 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
1. Spontan düşüklerde en sık rastlanan kromozom yapısı
normal diploid karyotiptir (46,XX veya 46,XY).
2. Spontan abortusların yaklaşık %50’sinde otozomal
trizomiler (1. kromozom hariç tüm kromozomlarda
gösterilmiştir) saptanmıştır ve bunlar arasında en sık
trizomi 16 izlenir.
3. Spontan abortuslarda tek başına en sık rastlanan
anöploidi ise monozomi X’tir. (45,X0= Turner sendromu).
4. Olguların %20’sinde poliploidi (sıklıkla triploidi) gözlenir.
Triploidi genellikle blighted ovum (boş kese) ya da
parsiyel mol hidatiform nedenidir.
5. Tetraploidi çok nadiren canlı doğumla sonuçlanırken,
sıklıkla erken evrede abortus ile sonuçlanır.
6. Otozomal monozomi oldukça nadir gözlenen bir durumdur
ve yaşamla bağdaşmaz.
• Seks kromozom polizomi (47,XXX veya 47,XXY) düşüklerde
daha az oranda rastlanırken, sıklıkla canlı doğumlarda
izlenmektedir.
• % 2–3 babada, %6–7 annede karyotip analizi anormaldir.
• Sekizinci gebelik haftasından önce meydana gelen
düşüklerin %60’ı kromozomal olarak anormal
bulunmaktadır ve bunların da büyük bir kısmı trizomiler
ve en sık da trizomi 16’dır.
• Özellikle anembriyonik konseptus materyallerinde olmak
üzere en sık rastlanan tek kromozom anomalisi ise
monozomi X’dir.
• Ektopik gebelik ve komplet molar gebelik insidansı,
habitüel abortus hikayesi olan kadınlarda artmıştır.
110. Histerektomi sırasında üreter zedelenmesi ihtimalinin en
yüksek olduğu ligaman aşağıdakilerden hangisidir?
A) ligamentum rotundum
B) ligamentum infindibulopelvicum
C) ligamentum kardinale
D) ligamentum sacrouterina
E) ligamentum latum
Cevap B
• Uterusun Bağları
• Sakrouterin ligament
a) İnferior hipogastrik pleksustan gelen lifler ile
lumbar sempatik ve sakral parasempatik lifleri
içerir. Yani uterusun otonomik ve duyusal liflerini
taşır.
• Kronik pelvik ağrıda yapılan LUNA (laparoskopik
uterin sinir ablasyonu) işleminde kesilen bağ budur.
• Kardinal ligament
• Uterusu yerinde tutan en önemli ve en kuvvetli bağdır.
• Serviksten pelvis yan duvara uzanır, içerisinden
üreter ve uterin arter geçer.
• Round ligament (lig. Teres uteri, lig. Rotundum)
• Uterusa bağlandığı alandan inguinal kanalı geçerek
vulvaya, labium majora ulaşır.
• İnguinal kanala girmeden önce bu bağa ovaryan arterin
funikular dalı, ovaryan venöz pleksus, inferior epigastrik
arterin bir dalı eşlik eder.
• İnguinal kanalda ise ilioinguinal sinir ile genitofemoral
sinirin eksternal dalı eşlik eder.
• Round ligament embriyolojik olarak erkekteki gubernakulum
testise benzerlik gösterir.
• İçerisinden Sampson arteri geçer.
• Abdominal Histerektomide ilk kesilen uterus bağıdır.
• Round ligamentinin içerisindeki düz kas demetlerinde
leiyomyom görülebilir. (İntraligamenter myom)
• Broad ligament
• Transvers periton katlantısı şeklinde uterusun iki yanından
pelvik tabana kadar uzanır.
• Üst parçasının bir kısmı mezosalpinksi meydana getirir.
• Uterusun normal pozisyonunun sağlanmasında görev alır.
• Lig. latumun uterusa yakın kısımlarında iki yaprağı
arasında yer alan bağ dokusuna parametrium denir.
• Broad ligament içinde yer alan yapılar:
• A.V. ovarika
• A.V. uterina
• Parametrium
• Tuba uterina
• Lig. ovarii proprium
• Lig. teres uteri (lig. rotundum)
• Pelvik üreter’in alt parçası
• Sinirler (pleksus uterovajinalis) ve lenf damarları
• Epoöforon (Rosenmüller organı) ve Paroöforon
• Overin bağları:
• Mezovaryum:
•• Broad ligament arka yaprağının uzantısıdır.
•• İçinde ovaryan ve uterin artere ait dallar, sinir pleksusları ve
pampiniform ven pleksusu bulunur.
•• Overe tutunduğu bölge Farre–Waldeyer hattı adını alır.
109DENEME SINAVI – 48
•• Lig. suspansoryum ovarii (infindibulopelvik ligament):
•• Overleri ve tubayı pelvis yan duvarına asar.
•• İçinden ovaryan arter, ven ve sinirler geçer.
•• Ligamentum Ovari Proprium:
•• Overin uterin kenarını uterus yan duvarına bağlar.
•• Bu bağ da round gibi embriyonel hayattaki
gubernakulumun artığıdır.
Üreter komşulukları
• Üreter ortalama 25 cm uzunluğundadır. Pelvise girerken
a. İliaka kommunisi çaprazlar ve overin arkasından geçer.
• Overle olan yakın komşuluğu nedeniyle histerektomi
ile ilişkili üreter zedelenmeleri en sık infindubilopelvik
ligamanın kesilmesi sırasında oluşur.
• Sonrasında pelvik yan duvarda ilerler ve a. uterinayı
altından çaprazlar. Bu nokta internal servikal os hizasıdır
ve serviksin 1.5–2 cm yanındadır.
• Histerektomi sırasında yapılan uterin arter kesilmesi
sırasında da üreter zedelenebilmektedir.
• Üreter mukozası transisyonel epiteldir. Kas tabakası
içte longitudinal, dışta sirküler düz kaslardan oluşur.
Peritona yapışık, koruyucu bir bağ dokusu tabakası tüm
üreteri çevreler.
111. Aşağıdakilerden hangisi endometriozisin neden olduğu
klinik şikayetlerden biri değildir?
A) Disparoni
B) İnfertilite
C) Postkoital kanama
D) Premenstruel ağrı
E) Dismenore
Cevap C
ENDOMETRİOZİS KLİNİĞİ
• En yaygın görülen semptom pelvik ağrı olup, premenstruel
ağrı ve dismenore (özellikle sekonder) karakterindedir.
• Reprodüktif yaş grubunda kronik pelvik ağrı, disparoni ve
infertilite problemi olan her hastada endometriozis akla
gelmelidir.
• Endometriozis şiddeti ile pelvik ağrının derecesi arasında
bir korelasyon yoktur.
• Endometriozisli hastalarda, ağrıya neden olan olası
mekanizmalar, lokal peritoneal inflamasyon, doku hasarı
ile beraber olan derin infiltrasyon, adezyon formasyonu,
fibrotik kalınlaşma ve endometriyotik implantlarda
menstrüel kanın koleksiyonudur.
• Endometriozisin rekürren abortusa yol açabilir.
• Orta veya şiddetli endometriozis pelvik adezyonlara yol
açarak pelvik anatomiyi ve tüp over ilişkisini bozar, tubal
oklüzyona ve periovaryal adezyonlara yol açarak infertilite
nedeni olabilir.
• Oral kontraseptif ya da NSAİ’lara Cevap vermeyen kronik
pelvik ağrılı kızların %70’i endometriozisten etkilenmiştir.
112. Hirsutizm tedavisinde kullanılan aşağıdaki ajanlardan
hangisi steroidojenik sitokrom enzim inhibisyonu yapar?
A) Ketokonazol
B) Flutamid
C) Finasterid
D) Simetidin
E) Siproteron asetat
Cevap A
• Ketokonazol steroidojenik sitokrom enz. inh.
• Flutamid nonsteroid antiandrojen
• Finasterid 5α redüktaz inh.
• Spironolakton DHT kompe. inh/ 5α red inh.
• Simetidin H2 res. blokeri
• Siproteron asetat LH sup.
113. Aşağıdakilerden hangisi androjen duyarsızlık sendromu
(testiküler feminizasyon) için doğru değildir?
A) Hirsutizm
B) Primer amenore
C) Normal meme gelişimi
D) Normal boy gelişimi
E) 46, XY
Cevap A
• Androjen Duyarsızlık Sendromu
• Primer amenore ile başvuran genç kızlardır.
• Genotip 46,XY’dir.
• Maternal X’e bağlı resesif geçer. X üzerindeki androjen
reseptörünü kodlayan gende defekt vardır.
• Androjen reseptör defekti olduğundan Wolf kanal
gelişimi olmaz ve AMH olduğundan Müller kanal
gelişimi de olmaz.
• Testis gelişimi normal, ancak testisler genelde inguinal
110 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
halkaya kadar inmiştir. Total testosteron düzeyi erkekteki
kadardır, MIF (AMH, antimüllerian hormon) sekresyonu
olduğundan internal Müllerian yapılar gelişmez. (uterus,
tubalar, serviks, vajen proksimali), ancak kör bir vajen
poşu bulunur.
• Testesteronun östrojene periferik dönüşümü sekonder
seks karakterlerinin gelişimini sağlar. Bu nedenle bu
hastalarda pubertede meme gelişimi vardır ancak
bu olgular primer amenoreiktirler, pubik ve aksiller
kıllanma yoktur.
• Primer amenorede ayırıcı tanısı RKM sendromu ile
yapılmalıdır. RKM sendromunda karyotip XX ve pubik
ve aksiller kıllanma mevcuttur ve testosteron düzeyi
normal dişi seviyesindedir.
• Sekonder seksüel gelişme sağlandıktan sonra gonadlar
çıkarılmalıdır. Bu sendrom, Y kromozomu saptanan
gonadların bekletilmeden çıkarılması gerekmeyen tek
tablodur.
• Tüm diğer ara formlar Reifenstein sendromu olarak
bilinmektedir. Azoospermi ve şiddetli oligozoospermisi
bulunan erkelerin %40’ında androjenlere kısmi yanıtsızlık
söz konusudur.
114. Polikistik over sendromu tanısı alan 27 yaşındaki hastaya
hastalığı ile ilgili verilen aşağıdaki bilgilerden hangisi
yanlıştır?
A) Tip 2 diabetes mellitus riski artmıştır.
B) Meme kanseri riski artmıştır.
C) Endometrium kanseri riski artmıştır.
D) Over kanseri riski azalmıştır.
E) Koroner kalp hastalığı riski artmıştır.
Cevap D
• PCOS’da Uzun Vadeli Riskler
• Tip II Diabetes mellitus: Risk 3–7 kat artar.
• Kardiyovasküler hastalık: Hipertansiyon, anormal lipid
profili, koroner kalp hastalığı
• Endometrium kanseri: Kronik anovulasyona bağlı, genelde
erken evre, iyi diferansiye
• Meme kanseri: Muhtemel risk artışı bildirilmiştir.
• Over kanseri: Muhtemel risk artışı bildirilmiştir.
115. Amnion sıvısı hakkında aşağıda verilen seçeneklerden
hangisi doğru değildir?
A) Amnion sıvısı en yüksek düzeyine 38–40. Haftalarda ulaşır.
B) Polihidroamniosun en sık sebebi idiopatiktir.
C) Polihidroamniosun bilinen patolojik en sık sebebi
diyabettir.
D) Oligohidroamniosun en sık sebebi erken membran
rüptürüdür.
E) Genitoüriner sistem obstrüksiyonlarında oligohidroamnios
beklenir.
Cevap A
AMNİON SIVISI
• 16. Gebelik haftasında yaklaşık 200 mL’dir; ve sonrasında
34. haftada en yüksek düzeyine ulaşır.
• Azalma 38. haftadan sonra ve özellikle günaşımı olan
olgularda daha belirgindir.
• Termde ortalama hacmi 800 mL’dir
• Amnion sıvı dansitesi 1008 ve pH: 7.2’dir
• Günümüzde amnion sıvı miktarını basit ve kesin olarak
ölçebilecek bir metod yoktur.
• Normalde amnion sıvısında mekonyum bulunmaz
ancak fetal distres, GİS maturasyonu umbilikal kord
basısı, vagal uyarı sonucu amnion sıvısında mekonyum
gözlenebilir.
• Polihidroamniosun en sık sebebi idyopatiktir, bilinen en
sık sebebi diyabettir.
• Oligohidroamniosun en sık sebebi erken membran
rüptürüdür.
• Genito–üriner sistem malformasyonlarında
oligohidroamnios beklenir.
116. Aşağıdakilerden hangisi pregestasyonel diyabetin fetal
etkilerinden değildir?
A) Neonatal hipoglisemi
B) Fetal büyüme kısıtlılığı (IUGR)
C) Makrozomik fetus
D) Erken gebelik kaybı
E) Fetal kromozomal anomali
Cevap E
111DENEME SINAVI – 48
• PREGESTASYONEL DİYABETİN FETAL ve MATERNAL
ETKİLERİ
• Fetal etkiler:
• Perinatal mortalite ve morbidite artar. (en önemli
nedeni ketoasidozdur.)
• Kötü glisemik kontrolle birlikte erken gebelik kaybı riski
artar.
• Preterm doğum riski artar.
• Diyabet ile birlikte major konjenital malformasyonlar
artar fakat fetal kromozom anomalisi riskinde artış olmaz.
• Diyabetle birlikte fetal makrozomi ve ya tam tersi fetal
büyüme kısıtlığı (IUGR) insidansı artar.
• Makrozomik fetus, omuz distosisi daha sık görülür.
• Diyabetik gebelerde polihidroamnios sıklığı artmıştır.
• RDS riski artar.
• Neonatal hipoglisemi, hipokalsemi, hiperbilirübinemi
ve polisitemi gelişebilir.
• Çocukta tip 1 DM gelişmesi riski artmıştır.
AŞİKAR DİYABETLİ GEBELERDE KONJENİTAL FETAL MALFORMASYONLAR
ANOMALİ İNSİDANS
Kaudal regresyon 252
Situs inversus 84
Spina bifida, hidrosefali ve diğer merkezi sinir sistemi anomalileri
2
Anensefali 3
Kardiyak anomaliler 4
Anal / rektal atrezi 3
Renal anomaliler 5
Agenezi 4
Kistik böbrek 4
Çift üreter 23
• HbA1c, sınıf A haricinde DM bulunan gebelerde ilk kontrole
geldiğinde ölçülmelidir. HbA1c > %10 ise artmış fetal
anomali riski vardır. Gebelikten önce ve gebeliğin erken
dönemlerinde iyi bir glisemi kontrolünün fetal anomali
riskini azalttığı bilinmektedir.
• Maternal etkiler:
• Maternal mortalite ve morbidite artar.
• Diyabetik retinopati dışında, diabetin uzun dönemdeki seyri
gebelik tarafından etkilenmez.
• Diabetes mellitusu olan gebelerin %5’de renal tutulum
(White sınıflamasına göre: F) izlenmektedir. Bu gebeler
özellikle preeklampsi gelişimi ve preterm doğumlar
açısından ciddi risk altındadırlar. Kronik hipertansiyon ve
diyabetik nefropati varlığında preeklampsi gelişme riski
%60’a yükselmektedir.
• Gebelik sırasında ketoasidoz normale kıyasla daha düşük
kan glukoz seviyelerinde ortaya çıkabilir.
• Sezeryan hızı artar.
Diyabetik gebelerde hemen hemen tüm enfeksiyon tipleri
artar.
117. Erken membran rüptürü olgularında kültürde en sık üreyen
ajan aşağıdakilerden hangisidir?
A) Mikoplasma
B) S. Aureus
C) grup B streptokok
D) HSV
E) E. Coli
Cevap A
• Mikoplazma, PROM kültüründe en sık belirlenen
mikroorganizmadır.
• Korioamnionit vakalarında amnion sıvı kültüründe en sık
B ve D grubu streptokoklar ve anaeroblar izole edilir.
• Preterm eylemde üst genital kanal ve amniotik sıvıda
en sık izole edilen mikroorganizmalar, Fusobacterium
nucleatum, Bacteroides ve Ureaplasma urealyticum’dur.
118. HPV’nin preinvaziv ve invaziv displazilere ilerlemesi hangi
gen ikilisinin inhibisyonu ile sağlanır?
A) BRCA–1 – BRCA–2
B) P53 – C–KİT
C) C–kit – K–ras
D) P53 – pRb
E) BRCA–1 – P53
Cevap D
HPV
• Parvo virüs ailesinden DNA virüsüdür.
• 80’den fazla tipi vardır.
• HPV E6 ve E7 proteinleri ile tumor supresör genler olan
p53 ve pRb’u inaktive ederek hücresel proliferasyon
dengesini bozarlar.
• HPV (Human Papilloma Virus) serotip 16, 18, 45, 31, 33
yüksek riskli grup olarak bilinir.
• HPV 6 – 11 düşük riskli tipler olup daha çok kondilomlar
ve düşük gradeli displazilerde görülür.
112 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES
• Yüksek riskli grupta yer alan HPV 16 – 18 daha çok HGSIL
ve invaziv kanserde görülür.
• HPV 16 invazif kanser, CIN II ve CIN III olgularında en sık
rastlanan serotiptir.
• Normal sitolojik bulgular gösteren olgularda da en sık
izole edilen serotip HPV 16’dır.
• HPV 16’dan sonra en sık izole edilen serotip HPV 18’dir.
• HPV 18 invazif kanser için HPV 16’ya oranla daha
spesifiktir ve adenokarsinomlarda görülme sıklığı
artmaktadır.
• HPV, CIN olgularının >%90’da, invazif kanser
olgularının >%99’da pozitiftir.
• HPV sıklığı erken reprodüktif dönemde yaş ile artarken
(yenidoğanda %1, 12–18 yaşlarında %20, 20–29 yaşlarında
%30–40), 35 yaş üzerinde azalmaktadır.
• Genç kadınlarda HPV enfeksiyonu insidansı yaklaşık
olarak %10’dur. Bu oran servikal intra epitelyal
lezyonların prevalansından yüksektir ve bize HPV
ile enfekte kadınların çoğunda hiçbir zaman CIN
gelişmeyeceğini gösterir.
• Yapılan CVS’da HPV ‘nin sitolojik bulguları:
1. Koilositoz
d piknotik nukeus
d perinukleer sitoplazmik halo
d mutinükleasyon
2. Diskeratoz
• HPV infeksiyonu servikal neoplazilerin oluşması için
tek başına yeterli değildir. Değişim için bazı tetikleyici
faktörlere (kofaktör) gerek vardır. Sigara (özellikle
skuamöz kanserler için), kombine oral kontraseptif
kullanımı, infeksiyon, seksüel geçişli hastalıklar (HPV,
HSV, HIV) ve beslenme ile ilgili faktörler HPV’nin
persiste etmesine ve HPV DNA’nın insan genomuna
entegrasyonuna neden olur.
• HPV tarafından üretilen E6 ve E7 onkoproteinleri,
konakçının p53 ve pRB tümör supresör genleriyle
kompleks oluşturarak bunları inaktivite eder ve invazif
kansere progresyon gerçekleşir. Östradiol, HPV’nin
E6 ve E7 onkoproteinlerinin transkripsiyonunu 7–8 kat
arttırmaktadır.
HIV infeksiyonu CIN için bir kofaktördür. HIV,
immünsupresyon oluşturarak HPV infeksiyonu gelişimine ya
da persiste etmesine neden olarak tablonun invazif kansere
ilerlemesine neden olmaktadır.
119. Yapılan klinik evrelendirilmesi sırasında parametrium
tutulumu olduğu görülen skuamoz hücreli serviks kanseri
hastanın tedavisinde en uygun yaklaşım aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Konizasyon
B) Histerektomi
C) Radyoterapi
D) Kemoterapi
E) Histerektomi + radyoterapi
Cevap C
SERVİKS KANSERİ EVRELEMESİ
• EVRE 0: İntraepitelyal karsinom (cıs)
• EVRE 1: Tümör serviksde sınırlı
• 1A: mikroinvazif serviks kanseri
• 1A1: 3 mm altında stromal invazyon var
• 1A2: stromal invazyon 5 mm’den ve horizontal yayılım
büyüklüğü 7 mm’den az tümör
• 1B: Servikse sınırlı 1A2’den büyük tümör
• 1B1: 4 cm ve altında tümör
• 1B2: 4 cm üzerindeki tümör
• EVRE 2: Tümör parametrium ve vajinaya yayılmış
• 2A: Tümör 2/3 üst vajene yayılmış, parametriumda tümör
yok
• 2A1: 4 cm ve altında tümör
• 2A2: 4 cm üzerindeki tümör
• 2B: Tümör parametriuma yayılmış fakat kemik pelvise
kadar ilerlememiş
• EVRE 3: Tümör 1/3 alt vajinaya ve ya kemik pelvise kadar
ilerlemiş
• 3A: Tümör 1/3 alt vajinaya ilerlemiş
• 3B: Tümör kemik pelvise kadar ilerlemiş ve ya böbrekte
hidronefroz var. Tümöre bağlı olarak gelişen böbrek
fonksiyon bozuklukları varsa, tümör bu evre içinde
değerlendirilmelidir.
• EVRE 4: Tümör pelvis dışına yayılmış
• 4A: Rektum ve mesane mukozasına yayılım
• 4B: Uzak metastaz
• TEDAVİ
• EVRE 1A1
• Tip 1 histerektomi yapılabilir, fertilitenin korunması
isteniyorsa konizasyon yapılır.
• EVRE 1A2
113DENEME SINAVI – 48
• Modifiye radikal histerektomi (tip 2) yapılabilir, alternatif
girişim ise radikal trakelektomidir.
• Radikal trakelektomi fertilitenin korunmasını isteyen
olgulara uygulanır ancak infertilite, PID riskinde artış ve
gebelik komplikasyonları (abortus, servikal yetmezlik,
preterm doğum) göz önüne alınmalıdır.
• EVRE 1B– 2A
• EVRE 1B–2A olgularda standart tedavi tip 3 histerektomi
(radikal histerektomi) + pelvik ve paraaortik lenf nodları
+ üst vajenin çıkarılması
• Cerrahi tedavi sonrası pelvik lenf nodu metastazı, cerrahi
sınırda tümör ve ya stromal invazyon varsa hastaya
postoperatif dönemde radyoterapi uygulanır.
• Radikal histerektominin komplikasyonları:
• En sık akut komplikasyonu:Febril morbidite (en sık
pulmoner kaynaklı)
• En sık subakut komplikasyonu: Mesane disfonksiyonu ve
lenfokist oluşumu
• En sık kronik komplikasyonu: Mesane hipotonisi ve ya
atonisidir.
• Cerrahiye sekonder gelişen en ciddi komplikasyon ise
%1–2 oranında gelişen ürolojik fistüllerdir.
• EVRE 2B –3B
• EVRE 2B–3A–3B ‘de tedavi tartışmasız olarak
radyoterapidir. (RT)
• EVRE 4A
• Standart tedavi kemoradyasyondur.
• EVRE 4B
• Kişileştirilmiş tedavi (palyatif radyasyon ve KT) uygulanır.
• Cerrahinin yeri yoktur.
120. Endometrial adenokarsinom olgularında aşağıdaki
moleküler değişikliklerden hangisi prognozun diğerlerinden
daha iyi olduğunu düşündürür?
A) K–ras mutasyonları
B) E–kaderin ekspresyonunda azalma
C) HER–2/ neu onkojen ekspresyonunda artma
D) Ki–67 ekspresyonu
E) PTEN gen mutasyonları
Cevap E
ENDOMETRİUM KANSERİ PROGNOSTİK FAKTÖRLERİ:
• Cerrahi evre (EN ÖNEMLİSİ)
• Histolojik grade
• Yaş (genç olmak iyi)
• Histolojik tip
• Myometrial invazyon derinliği
• Lenfovasküler boşluk tutulumu
• Lenf nodu tutulumu
• Tümör büyüklüğü
• Pozitif periton sitolojisi
• Hormon reseptör durumu
• (progesteron ve östrojen pozitifliği iyi pronoz)
• DNA ploidi (anöploidi kötü prognoz)
• PTEN GEN MUT. PROGNOZ DAHA İYİ
114 TUS’U KAZANDIRAN DOĞRU ADRES