4. hafta yedİ harf ve...
TRANSCRIPT
4. Hafta
YEDİ HARF MESELESİ Ve
KIRAAT
YEDİ HARF (Ahruf-i Seb’a/األحرف السبعة)
1. Yedi Harf ile İlgili Rivayetler/Hadisler
هيسر من
وا ما ت
رأ
اق
حرف ف
ى سبعة أ
زل عل
ن أ
رآن
ق
ا ال
هذ
"إن
a. Ubey b. Ka’b Hadisi: Hz. Peygamber s.a. Beni Gıfar suyunun yanında iken
Cebrail ile olan konuşması
Yine Ubey b. Ka’b’ın başka bir sahabe ile ihtilafı
b. Hz. Ömer’in Hişam b. Hakem ile Furkan sûresinin okunmasıyla ilgili ihtilafı
* Bu konu 20 yi aşkın sahabi tarafından nakledilmiştir.
• Yedi Kıraat hadisini mütevatir olarak nitlendirenler de vardır.
• Şia böyle bir şeyi imamlardan gelen rivayete aykırı olduğu için kabul etmiyor.
*Yedi Harf ’in ne olduğuyla(mahiyeti) ilgili bu hadislerde bir açıklama yok
2. “Yedi harf ” Kavramı
a. Harf: Bir şeyin ucu, kenarı, sivri ve keskin tarafı; vecih, uslup, kıraat ve lehçe
ومن النس من يعبد هللا على حرف
a. Yedi: hakiki veya mecaz, kesretten kinaye, çokluk anlamında
YEDİ HARFLER İLGİLİ YAKLAŞIMLAR
*Kırka yakın görüş bulunmaktadır.
A. Zayıf Görüşler
1. Yedi harf ’ten maksat: Nasih-mensuh, umum, husus, mücmel,
mübeyyen, müfesserdir
2. Emir, nehiy, tale dua, haber, istihbar ve zecrdir
3. Vad, vaid, mutlak, mukayyed, tefsir, tevil ve irabdır..
4. Meşhur yedi imamın kıraaatidir.
….
***Bunların konuyla yakından uzaktan alakası yoktur…
B. Kuvvetli Görüşler
1. Yedi Harf ’ten maksat kırae bil mâna yani alternatifli, farklı okuma, benzer
kelimelerin birbiri yerine konularak okunması demektir. Taberî (ö.
310/923) bu görüştedir.
Misaller:
Enesb.Mâlikقيالوأصوب:قيال وأقوم-
Hz. Ömerالى ذكرهللافامضوا:الى ذكرهللا فاسعوا-
Abdullah b. Mesudاملنفوشكالصوف:املنفوش كالعهن-
Abdullah b. Mesudواحدةزقيةإن كانت اال :واحدة صيحةإن كانت اال -
Ebu’dالفاجرطعام :األثيمطعام - Derda
Ubeyفيه سعوا:فيه مشواكلما أضاء لهم - b. Ka’b
* Yedi Harf ’ten maksad esas itibariyle bir okuyuşta/telafuzda bir
kolaylaştırma olması dolayısıyla bu maksadı ifade eden en isabetli görüş
bu görüştür.
2. Yedi harf Arap kabilelerinden yedisinin kullandığı lehçe ve lügat
demektir. Ebu Ubeyde Kasım b. Sellam (ö. 224/938).. Lehçelere göre
okuma demektir. حتى عتى .gibi. İlkine irca edilebilir، تعلم تعلم،
3. Yedi Harf ’ten maksad “yedi vecih”tir: İbn Kuteybe (ö. 276/889)
a. Harekesi değişen sûreti/manası değişmeyen: صدريق ويضي
b. Hareke ve mana değişen sureti değişmeyen من ربه كلماتمفتلقى أد
c. Harfleri ve sureti değişen manası değişmeyen سراط: صراط
d. Hem mana hem de suretin değişmesi: وطلعمنضود وطلح
e. Takdim-tehir : بالموتالحقوجائت سكرة : بالحقوجائت سكرة الموت
f. Ziyade ve noksanlık: والذكر واالنثى: وما خلق الذكر واألوثى
g. Eş anlamlı kelimelerin kullanımı: كالصوف المنفوش: كالعهن المنفوش
* Bu üç görüş ufak tefek farklar dışında birbirine irca edilebilir.
Sonuç:
• Hadislerin muhtevası incelendiğinde, yedi harfle okumanın bir farz, bir
asli hüküm değil, ruhsat olduğu,
Kur’an okuma ve öğrenmeyi kolaylaştırma ve yaygınlaştırma amacı
güttüğü,
rivayetlerin hiçbirinde Kur’an ayetlerinin imlasından söz edilmediği ve
ruhsatın sadece okuma ile ilgili olduğu,
ayrıca bu harflerin mana ve hüküm bakımından önemli bir
değişikliğe yol açmadığı görülür.
• Ayrıca önce bir harf üzerine okuma izninin Mekke’de değil de
rivayetlerden Medine’de verildiği anlaşılmaktadır. Bu durum İslam’ın
Arap yarımadasında ve oradaki kabileler arasında yayılmasının
gerektirdiği bir durum olması da muhtemeldir. Bu durum ruhsatın son
dönemlerde verildiğiyle ilgili görüşleri de destekler.
Dolayısıyla Yedi harf meselesi Hz. Peygamber’in (s.a.) özellikle Medine
döneminde verdiği Kur’an’ın okunmasıyla ilgili bir ruhsattır.
Bugünkü Durum:
1. Bu bir ruhsattı artık geçerli değil. Sahabe tarafından
kullanılmış bir harf üzerine okuma yaygınlaşınca bu ruhsat
geçerliliğini yitirmiştir.
2. Yedi harf ruhsat değil asıldır. Ümmetin onu koruması
gerekir.???
3. Yedi harf ’ten olup Hz. Osman’ın çoğalttığı Mushafların
hattının izin verdiği [harekesiz ve noktasız olan ve nakledilen
okuyuşlar] okuyuşlar(vecihler) bugün için geçerliliğini
[kıraatte] sürdürmektedir. Bu imlaya uymayanlar, takdim-
tehir, müteradif kelimeler gibi terkedilmiştir.[yedi harf-kıraat
ilişkisini açıklar]
KIRAAT
* Yedi kıraat-Yedi harf ayrı ayrı şeylerdir.
Kıraat: Herhangi bir kelime üzerinde med kasr, hareke, sukûn, nokta ve irab bakımından gelen değişiklikler demektir.
İbnu‘l-Cezerî : «Kur’an kelimelerinin nasıl okunacağını(eda keyfiyetini) ve ravilerinenisbet etmek suretiyle bu kelimeler üzerindeki farklı okuyuşları konu edinen bir ilimdir»
Amacı: Hz. Peygamber (s.a.) Kur’an’ı nasıl intikal ettirdiyse aynı şekilde gelecek nesillere intikal ettirmek, orijinal telaffuzu muhafaza etmektir.
* İhtilaf her kelimede değildir.
Rivayete dayanan bir ilimdir. Hz. Peygamber’e (s.a.) dayanan bir senedle rivayet etmişlerdir. «Kıraat uyulan bir sünnettir» [Hz. Ali, Zeyd b. Sabit, Abdullah b. Mesud]
Kurra: Yedi yada on kıraatın kendilerine nisbet edildiği imamlara denir.
Rivayet: Kıraat imamlarının ravileri arasındaki ihtilaflar. Râviye nisbetolunan ihtilaf.
Tarik: Ravilerden sonra gelenlerin ihtilafları demektir. Bir raviyeden rivayet eden iki kişiden birinin aynı seviyedeki diğer kişiye muhalif olan kıraatidir.
Kıraatlerin Yazılı Olarak Tespiti
• Kur’an eğitimi vahiyle birlikte başlar
• Farklı okuma vecihleri ne zaman ortaya çıkmıştır: Hz.
Peygamber’in (s.a.) yedi harf ’e izin verdiği döneme kadar gider.
• Tabiun dönemi uzmanlaşma ve ekolleşme ortaya çıkmıştır.
• Yazılı ilk çalışmalar H. 1. asırda başlamıştır.
• H. 2. asrın başlarında bazı kıraatler daha çok yaygınlaşmaya
başlamıştır:
Abdullah İbn Kesîr’in (ö. 120/738) kıraatinin Mekke’de, Nâfiî b.
Abdirrahmân’ın (ö. 169/785) kıraatinin Medine’de, Abdullah İbn
Âmir’in (ö. 118/736) kıraatinin Şam’da, Ebû Amr (ö. 154/771) ve
Ya‘kub el-Hadramî’nin (ö. 205/821) kıraatlerinin Basra’da, Hamza
b. Habîb (ö. 156/773) ve Âsım b. Behdele’nin (ö. 127/744)
kıraatlerinin Kûfe muhitinde şöhret kazanmıştır.
• İlk dönemlerde kıraatler bügünkü gibi 10 ile sınırlanmamıştır.
Ebu Ubeyd Kasım b. Sellam 25, Taberî 20 kadarını toplamıştır.
• Ebu Ubeyd Kasım b. Sellam' ın (ö. 224/838) Kitabu’l-Kıraat'inin sahanın
ilkleri arasında olduğu konusunda ittifak vardır.
• İlk tasnif ve sınırlama Ebu Bekr b. Mücahid (ö. 324/935) Kitabu’s-Seb’a:
Mütevatir ve halkın teveccühüne mazhar olmuş yedi kıraati eserine almıştır.
Mekki b. Ebi Talib (ö. 437/1045): et-Tebsıra fi Kıraati’s-Seb: İmamların
ravilerini iki ile sınırlandırıyor. Kıraatlerin sıhhat şartlarından söz ediyor.
[Nafi, İbn Kesir, Ebu Amr, İbn Amr, Asım, Hamza, Kisaî,]
Ebu Amr Osman ed-Dânî (ö. 44/1052) : et-Teysir fi Kıraati’s-Seb’
• Ebû Bekr Ahmed b. el-Hüseyn b. Mihrân en-Nîsâbûrî (ö. 381/992) :
• el-Gâye fi’l-Kıraati’l-Aşr Yedi kıraate 3 kıraat daha eklemiştir ki bunlara meşhur
kıraatler denmektedir. [Ebu Cafer, Yakub, Halef]
• Anadolu’da : İbnu’l-Cezerî (ö. 805/1402) : en-Neşr fi Kıraati’l-Aşr, Tayyibetu’n-
Neşr
• 10lu sistemi kıraat öğretiminde bir tarik haline getirmiştir.
Kıraatlerin Çeşitleri
A. Sahih Kıraatler:
Şartları:
1. Hz. Peygamber’e (s.a.) sahih bir senedle ulaşması
2. Bir yönüyle de olsa Arap gramerine uyması
3. Hz. Osman (r.a.)’ın çoğalttığı mushafların hattına uygun
olması
*Bu şartlardan birini taşımayan kıraatler sahih olma özelliği
taşımaz.
1. Mütevatir Kıraatler : Rivayeti mütevatir özellik taşıyan
kıraatlerdir. Cumhura göre Kıraat-i Seb’a bu kabildendir.
2. Meşhur Kıraatler: Rivayeti mütevatir derecesine çıkamamış
kıraatlerdir. Ebu Cafer, Yakub ve Halefîn kıraatleri
B. Sahih Olmayan/Zayıf Kıraatler
Yukarıdaki üç şarttan herhangi birini taşımayan kıraatlerdir.
1. Âhad kıraatler: Senedi sahih olmakla birlikte diğer iki şarttan
birini taşımayan kıraatlerdir. Araf معايش، معائش : 10
2. Şâz kıraatler: Senedi sahih olmayan ve diğer şartlardan da
birisine uymayan kıraatlerdir. لك يوم اليدين: مالك يوب الدين م
3. Müdrec kıraatler: Kur’an’ın bazı âyetleri arasına tefsir
kabilinden yapılan ziyadelere denir. حافظوا على الصلوات
سالة العصر: الوسطى
4. Mevzu/Apokrif kıraatler: Herhangi bir asla dayanmayan
tamamen uydurma kıraatlerdir.
انما يخش هللا من عباده العلماء
Kıraat İmamları
1. Nâfi; Ebu Abdurrahman Nafi b. Ebi Nuâym el-Leysî
(ö.169/785) : Kıraatte Medine’nin imamıdır. Remzi أ dir.
Râvileri:
Kalûn (ö. 220/835) ve Verş (ö. 197/812)tir.
2. İbn Kesir: Abdullah b.Kesir el-Mekkî (ö. 120/738)
Tabiûndan olup Mekkelilerin kıraat imamlarındandır. Remzi د dir.
Ravileri:
El-Bezzî (ö. 250/864) ve Kunbul(ö.291/903)dür.
3. Ebu Amr b. Alâ el-Mazinî el-Basrî (ö. 154/770) : Basralıların
kıraat imamıdır. Remzi ح dır.
Ravileri:
ed-Dûrî (ö.240/854) ve es-Sûsî(ö.261/874)dir.
4. İbn Amir, Abdullah b. Amir el-Yahsûbî (ö. 118/736):
Tabiundan olup Şamlıların kıraat imamıdır. Rumuzu ك dir.
Ravileri:
Hişam (ö.245/859) ve İbn Zekvan (ö.242/856)’dır.
5. Asım: Ebu Bekir Asım b. Ebi’n-Necûd el-Kûfî (ö.128/745) :
Tabiundan olup Kûfelilerin imamıdır. Remzi ن harfidir.
Ravileri:
Ebu Bekir Şube (ö. 190/805) ve Hafs (ö.180/796)’tır.
6. Hamza, Ebu Ammare Hamza b. Habib ez-Zeyyat(ö.156/773)
: Kûfe imamlarındandır. Remzi ف harfidir. Ravileri:
Halef (ö. 229/843) ve Hallâd(ö.220/835)
7. el-Kisaî, Ebu’l-Hasen Ali b. Hamza el-Kisâî (ö.189/805).
Kûfe imamlarından olup meşhur dilcilerdendir. Remzi ر dır.
Ravileri:
ed-Dûri (ö.246/860) ve Ebu’l-Haris (ö.240/854)tür.
8. Ebu Cafer Yezid b. el-Ka’ka el-Mahzumî (ö. 130/748)
Tabiundan olup Medine kurrasındandır. Remzi ج dir. Ravileri:
.
9. Ebu Muhammed Yakub b. İshak el-Hadramî el-Basrî(ö.
205/820) : Basra kurrasındandır. Remzi ى dır.
10. Halef b. Hişam el-Bezzar (ö. 229/843)
Kûfe kurrasındandır. Remzi حل dir.
* Ebu Amr ve İbn Amir’in dışındakiler Arap asıllı değildir.
KIRAATLERİN BUGÜNKÜ DURUMU
1. Asım kıraati: Özellikle Hafs rivayeti dünya müslümanlarının
%90nı tarafından okunmaktadır.[Türkiye, Balkanlar, Endonezya,
Malezya, Doğu Türkistan, Afgnistan, İran, Irak, Suriye, Mısır,
Suudi arabistan, körfez ülkeleri]
2. Nâfi kıraatinin Verş rivayeti Fas, cezayir, Moritanya, Çad ve
Nijerin bir kısmında okunmaktadır.
3. Nâfi kıraatinin Kâlun rivayeti Libya’nın tamamı ve Tunus’un
bir kısmı
4. Ebu Amr kıraatinin Dûrî rivayetSudan’da, yine bu kıraatin Sûsî
rivayeti Sudan’ın güneyinde küçük bir bölgede okunmaktadır.
* Kıraat öğretimi bugün İslam dünyasında 10 lu sisteme göre
yapılmaktadır.
KIRAATLERİN ÖĞRETİMİ
1. İnfirad Tariki: Her kıraat imamının bütün vecihlerinin
okunması suretiyle yapılan hatimdir. H. 5. asra kadar bu
şekilde yapılmıştır.
2. İndirac Tariki: Bir hatimde on kıraat imamının bütün
vecihlerini toplayarak okunmasıdır.
KIRAATLERDEKİ TARİKLER
Kıraatler sayısı bakımıdan Seb’a, Aşere tariki,
Öğretimde esas alınan kitaplar ve şahıslar bakımından da
Teysir Tariki: Kıraat öğretiminde Dânî’nin Teysir ile İbnu’l-Cezerî’nin Tahbiru’t-Teysir’ adlı
eserinin göz önüne alındığı usul . Bunlara Şatıbî’nin ed-Durresi de ilave edilir.]
Daha sonra bu tarik İslambûl Tariki olarak meşhur olmuştur. Kanunî’nin emri ile Mısırda
meşhur kıraat alimi Şeyh Ahmed el-Mısrî İstanbul Eyüp Sultan camiinde teysir tariki
ile ders okutmuş onun yetiştirdiği talebeler muhtelif şehirlere dağılmış ve bu tarik
İslambul Tariki olarak adlandırılmaya başlanmıştır.
Şatıbiye Tariki : Hırzu’l-Emânî [ Dânî’nin eserinin nazım olarak telifi] ve Cezerî’nin ed-
Dürre isimli eseri esas alınır. et-Teysir ve et-Tahbir bunlara ilave olarak okunur.
Bu tarik Mısır’da yayıldığı için buna Mısır Tariki de denir.
Yine bu tarik Mısır’dan Şeyh Ali el-Mansur’un 1677’de İstanbul’a getirilmesiyle bu
topraklarda da yayılmıştır.
Böylece her iki tarik İstanbul’da mevcut olmuştur.
Ayrıca:
Tayyibe [Aşere tarikinin ihtiva ettiği vecihler tedris edildikten sonra tayyibe veya takrib
tariki adıyla farklı vecihler(ravilerin ravilerinin ihtilafları) de tedris edilir.] İbnu’l-
Cezerî’nin Tayyibetu’n-Neşr isimli eseri takip ediliyor. 10 kıraati esas alır.
Tefsir ilmiyle ilişkisi bakımından kıraatleri ihtilafları iki kısma
ayırmak mümkündür:
1. Meddin mertebeleri, imaleler, tahfif. teshil,tahkik, cehr, hems
ve gunne gibi harf ve harekelerin telaffuzundaki ihtilafların
tefsir ilmiyle bir ilgisi yoktur. Buradaki ihtilaflarda Kurra’nın
tasarrufu mümkündür
2. Tefsiri ilgilendiren kıraat farklılıkları “melik- malik”
(Fatiha1/4) “nünşiruha-nünşizuha” (Bakara 2/259) gibi
kelimenin yapısı ilgili olan okuyuşlar ve yorumu etkileyen
ihtilaflardır.
Müfessirin tefsire etki eden kıraat farklarını açıklayarak
ayetlerin bu türlü okunuşlarında mevcut anlam zenginliğini
okuyucusuna ulaştırması gerekir
Bakara 2/37
• Diğerleri: ت من ربه كلمام فتلقى آد : “Adem Rabbinden bir
takım kelimeler aldı”
• İbn Kesir : ت من ربه كلمام فتلقى آد : “Allah katından Adem’e
bir takım kelimeler geldi.”
Bakara 2/119
عن أصحاب الجيحمل انا أرسلناك بالحق بشيرا ونذيرا وال تسئ
“Biz seni gerçeklerle, müjdeleyici ve uyarıcı olarak
gönderdik. Cehennem harlkından sen sorumlu
değilsin”
Nâfi: ل سئ ت وال
“Sen cehennem ashabının halini sorma!”
UygulamaHud 11/113-115
Hicr 15/86
FATİHA’daki Okuyuşlar