6- rÖntgen fİlmİ

Post on 10-Apr-2022

14 Views

Category:

Documents

0 Downloads

Preview:

Click to see full reader

TRANSCRIPT

RÖNTGEN FİLMİ

Röntgen Filminin Özellikleri

• Klasik bir röntgen filmi, iki yüzüne emülsiyon sürülmüş, yaklaşık 0.25 mm kalınlığında bir tabakadır.

• Filmin ortasında baz adı verilen 150-250 mikron kalınlığında sellüloz triasetat veya polyester'den imal edilmiş bir katman bulunur.

• Selülöz triasetat çekmeye ve kırışmaya dirençli, kolay yıkanabilir, ısıya dayanıklı bir maddedir.

• Yağ ve çözücülere dirençlidir, parlaktır, optik berraklığa sahiptir, kolay şekillendirilebilir özelliktedir.

• Filme elastikiyetini veren baz tabakası, inceleme sırasında gözü daha az yorması bakımından mavi zemin rengi ile renklendirilmiştir. Baz tabakasının her iki tarafında emülsiyonun yapıştırılması ve banyo işleminin homojenizasyonuna yardımcı yapıştırıcı katman bulunmaktadır.

• Adeziv katmanın her iki dış yüzeyi, 5-25 mikron kalınlığında emülsiyon ile kaplanmıştır

• Emülsiyon, ışığın bilgileri taşıdığı ve etkilediği katmandır. Klasik röntgen filmlerinde emülsiyon, gümüş halid kristalleriyle oluşturulmaktadır. Işığa duyarlı gümüş bromür atomları (AgBr), gümüş nitrat ve potasyum bromürün karıştırılması ile elde edilir.

• Karışım sonrası eriyik halde olan potasyum nitrat uzaklaştırılır ve gümüş bromür çöktürülür. Kristalde gümüş, brom ve iyodtan oluşan atomlar iyon formundadır. Gümüş (+), brom ve iyot ise (-) iyonları oluşturur.

• Gümüş halid kristalleri diğer çoğu kristaller kadar sert yapıda değildir. Gümüş iyonları kristalin iç kesimlerinde yerleştiği için kristalin yüzeyi negatif yüklüdür.

• Gümüş halidin % 90-99'unu gümüş bromür (AgBr), % 1-10'unu gümüş iyodür (Agl) meydana getirir. Gümüş halid emülsiyonunun 1 cm3 ünde 6.3xl03 tane, her tanede de 1-10 milyon gümüş atomu bulunmaktadır.

• Bir filmin çözümleme gücü, kontrast yeteneği, emülsiyondaki kristallerin konsantrasyonu, kristallerin boyutu ve dağılımı ile ilgilidir. Örneğin, direkt ekspojur film olarak isimlendirilen, ranforsatörün kullanılmadığı filmlerde, emülsiyon katmanı daha kalındır ve daha fazla gümüş halid kristali içerir.

• Filmin her iki yüzündeki emülsiyon, supercoating adı verilen ve jelatinden imal edilmiş koruyucu tabaka ile örtülmüştür. Bu tabaka emülsiyonu mekanik hasarlardan korumaktadır.

• Klasik çift yüzü emülsiyonlu filmler yanında radyoloji pratiğinde tek yüzü emülsiyonlu filmler, video filmleri ve sine filmler de kullanılmaktadır. Bunlardan tek yüzü emülsiyonlu filmler, klasik röntgen filmlerinden sadece bir yüzünün emülsiyonla kaplanmış olmaları ile farklılık gösterirler.

• Yaklaşık 180 mikron kalınlığındaki baz tabakası üzerinde 10 mikron kalınlığında ve oldukça ince grenli emülsiyon katmanı bulunmaktadır. Emülsiyon katmanı çok ince koruyucu (supercoating) katmanı ile örtülmüştür. Tek yüzü emülsiyonlu filmler, hızlı banyo tekniklerinin kullanımına uygun olarak üretilmektedir.

• Klasik röntgen filmlerinden farklı olarak diğer yüzün emülsiyonsuz oluşu nedeniyle, banyo ve kurutma işlemleri sırasında filmin kıvrılma ve distorsiyonunu önlemek için baz tabakasının arka yüzü şeffaf bir jelatinle kaplanmaktadır. Tek yüzü emülsiyonlu filmler genellikle mamografik çekimlerde ve tek tarafı ekranlı ranforsatörlerle birlikte kullanılmaktadır.

Koruyucu katman Emülsiyon

Adezif katman

Baz

• Röntgen filmleri değişik boyutlarda (35x43, 35x35, 30x40, 24x30, 18x24 cm gibi) ve özelliklerde imal edilmektedir.

• Filmler, yapılarında kullanılan kimyasal maddelerin özelliklerine göre değişik dalga boylarındaki ışığa hassastırlar.

• Buna bağlı olarak karanlık oda şartlarında filmlerin bu özellikleri ile uyumlu emniyet ışıkları seçilmelidir. Standart gümüş halid filmler UV ve mavi bölgelerindeki ışığı absorbe etmekle birlikte yeşil ışığa absorbe edecek bir boya tabakası ile kaplanmışlardır. İşte bu tür filmlere orthokromatik (ortho) film adı verilir. Kırmızı ışığa duyarlı filmlere pankromatik film denir. Bu filmler tüm renklere duyarlıdır.

• Filmler özel kutularında muhafaza edilir. Röntgen filmi hem direkt olarak X-ışınına, hem de görülebilir ışığa hassas oluğundan kutular gün ışığı veya beyaz ışıkta açılmamalı, X-ışınından korunmalıdır. İçinde film bulunan kutu ve kasetler yalnızca emniyet ışığı yanarken karanlık odada açılmalıdır.

• Filmler ışıktan korunmaları yanında mümkün olduğunca serin yerlerde muhafaza edilmeli, dikey pozisyonda saklanmalı ve birbirleri üzerine konmamalıdır.

Röntgen Filminin X-ışını ile Pozlandırılması

• İncelenen objeyi geçen X-ışınları ya direkt olarak röntgen filmi üzerine ya da kasetteki ranforsatör üzerine düşmektedir. Ranforsatör üzerine düşen X-ışını, fosfor tabakasında ışımaya yol açarak ışık fotonlarının filmi pozlandırmasını sağlar.

• Gerek X-ışınının direkt olarak, gerekse ışık fotonlarının film üzerine düşmesi ile filmin emülsiyon tabakasında bazı değişiklikler meydana gelir. Her iki şekilde de, emülsiyondaki brom partikülleri, ışık veya ışın fotonu ile birleşerek metalik broma indirgenir.

• Eğer X-ışını tümüyle emilmiş ise etkileşim fotoelektrik olayı, kısmen emilmiş ise Compton etkileşimi şeklindedir. Her iki olay sonrasında ortamda bir elektron serbestleşir. Birbirlerine sıkı sıkıya bağlı bulunan gümüş bromür ve gümüş iyodür kristalleri arasında ilerleyen bu elektron, emülsiyon ortamında bir inhomojenite yaratarak sensitivity spect adı da verilen duyarlı bir nokta oluşturur.

• İşte bu noktada gümüş iyonları, serbest kalan elektronla birleşir ve metalik gümüşe indirgenir. Metalik gümüş ise film üzerinde gözle görülmeyen bir kararma meydana getirir. Bu gözle görünmeyen kararma her bir kristaldeki sensitivity spect noktasında toplanan yaklaşık 10 gümüş atomu tarafından oluşturulmaktadır.

• X-ışını ya da ışık ile etkileşmiş, ancak işlenmemiş filmdeki bu görüntüye latent görüntü adı verilir. Latent görüntü, birtakım kimyasal ajanlardan oluşan banyolardan geçirilerek manifest görüntüye çevrilir.

FİLM KASETİ

• Kaset, X-ışınını geçirecek fakat görülebilir ışığı geçilmeyecek şekilde imal edilmiş, içine röntgen filminin yerleştirildiği bir taşıyıcıdır. Kaset içinde, röntgen filmi ve filmle sandviç gibi temasta ranforsatör (ekran) adı verilen elemanlar bulunur

• Kasetin röntgen tüpüne bakan yüzü X-ışınlarının geçişini engellemeyecek atom numarası düşük bir maddeden imal edilmiştir. Bu madde çoğu kez plastik, bakalit veya daha nadiren sert bir kartondur. Kasetin diğer yüzü ise metalden imal edilmiş olup, ışın geçirmez özelliktedir.

• Bu yüz, saçılmayı minimumda tutacak, filmi geçen x-ışmlarını absorbe edecek bir metalden imal edilmektedir. Bu amaçla da genellikle çelik kullanılır. Kasetin ön ve arka yüzü ile ranforsatör ekranı arasında, destekleyici özellikte ve genellikle keçeden yapılmış bir yastık bulunur

• Kasetin arka yüzü (kapağı), çelik bir yay ile sıkıştırılarak iyice kapatılır. Bu şekilde kaset içindeki film ve ranforsatörün tam olarak teması sağlanırken, kaset kapağının açılarak filmin ışık alması da önlenir.

top related