“bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda Ösym'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf ·...

10
Komisyon ALAN BİLGİSİ ÇIKMIŞ SINAV SORULARI (HUKUK-İKTİSAT-İŞLETME-MALİYE-MUHASEBE) ISBN 978-605-364-550-4 Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir. © Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şti.ne aittir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı; mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik, kayıt ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz. Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bandrolü ile satılmaktadır. Okuyucularımızın bandrolü olmayan kitaplar hakkında yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınları satın almamasını diliyoruz. “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu sınavlardaki ÇIKMIŞ SORULAR'ın her hakkı ÖSYM'ye aittir. Hangi amaçla olursa olsun, tamamının veya bir kısmının kopya edilmesi, fotoğraflarının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması ya da kullanılması, yayımlanması ÖSYM'nin yazılı izni olmadan yapılamaz. Pegem Akademi Yayıncılık telif ücreti ödeyerek bu izni almıştır.I. Baskı: Eylül 2013, Ankara Yayın-Proje Yönetmeni: Ayşegül Eroğlu Türkçe Redaksiyon: Bahar Sarımehmetoğlu Dizgi-Grafik Tasarım: Didem Kestek Kapak Tasarımı: Gürsel Avcı Baskı: Ayrıntı Basım Yayın ve Matbaacılık Ltd. Şti İvedik Organize Sanayi 28. Cadde 770. Sokak No: 105/A Yenimahalle/ANKARA Tel: (0312-394 55 90) Fax: (0312 - 394 55 94) Yayıncı Sertifika No: 14749 Matbaa Sertifika No: 13987 İletişim Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARA Yayınevi: 0312 430 67 50 - 430 67 51 Yayınevi Belgeç: 0312 435 44 60 Dağıtım: 0312 434 54 24 - 434 54 08 Dağıtım Belgeç: 0312 431 37 38

Upload: others

Post on 15-Sep-2020

3 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

Komisyon

ALAN BİLGİSİ ÇIKMIŞ SINAV SORULARI(HUKUK-İKTİSAT-İŞLETME-MALİYE-MUHASEBE)

ISBN 978-605-364-550-4

Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.

© Pegem AkademiBu kitabın basım, yayın ve satış hakları

Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şti.ne aittir.Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri,kapak tasarımı; mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik, kayıtya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz.

Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bandrolü ile satılmaktadır.Okuyucularımızın bandrolü olmayan kitaplar hakkında

yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınlarısatın almamasını diliyoruz.

“Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu sınavlardaki ÇIKMIŞ SORULAR'ın her hakkı ÖSYM'ye aittir. Hangi amaçla olursa olsun, tamamının veya bir kısmının kopya edilmesi, fotoğraflarının çekilmesi, herhangi bir yolla çoğaltılması ya da kullanılması, yayımlanması ÖSYM'nin yazılı izni olmadan yapılamaz. Pegem Akademi Yayıncılık telif ücreti ödeyerek bu izni almıştır.”

I. Baskı: Eylül 2013, Ankara

Yayın-Proje Yönetmeni: Ayşegül EroğluTürkçe Redaksiyon: Bahar Sarımehmetoğlu

Dizgi-Grafik Tasarım: Didem KestekKapak Tasarımı: Gürsel Avcı

Baskı: Ayrıntı Basım Yayın ve Matbaacılık Ltd. Ştiİvedik Organize Sanayi 28. Cadde 770. Sokak No: 105/A

Yenimahalle/ANKARATel: (0312-394 55 90) Fax: (0312 - 394 55 94)

Yayıncı Sertifika No: 14749Matbaa Sertifika No: 13987

İletişim

Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARAYayınevi: 0312 430 67 50 - 430 67 51

Yayınevi Belgeç: 0312 435 44 60Dağıtım: 0312 434 54 24 - 434 54 08

Dağıtım Belgeç: 0312 431 37 38

Page 2: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

00000002013

ALAN BİLGİSİ TESTİ(HUKUK-İKTİSAT-İŞLETME-

MALİYE-MUHASEBE)

Page 3: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

AÇIKLAMA

1. Bu kitapçıkta Kamu Personel Seçme Sınavı Alan

Bilgisi Testi bulunmaktadır.

2. Alan bilgisi testi için verilen toplam cevaplama

süresi 210 dakikadır (3,5 saat).

3. Alan Bilgisi Testi; Hukuk, İktisat, İşletme, Maliye,

Muhasebe testlerinden oluşmaktadır. Her bir

testte 40 soru vardır.

4. Bu kitapçıktaki testlerde yer alan her sorunun

sadece bir doğru cevabı vardır. Bir soru için bir-

den çok cevap yeri işaretlenmişse o soru yanlış

cevaplanmış sayılacaktır.

5. İşaretlediğiniz bir cevabı değiştirmek istediğiniz-

de, silme işlemini çok iyi yapmanız gerektiğini

unutmayınız.

6. Bu testler puanlanırken her testteki doğru ce-

vaplarınızın sayısından yanlış cevaplarınızın

sayısının dörtte biri düşülecek ve kalan sayı o

testle ilgili ham puanınız olacaktır. Bu neden-

le, hakkındaki hiçbir fikriniz olmayan soruları

boş bırakınız. Ancak, soruda verilen seçe-

neklerden birkaçını eleyebiliyorsanız kalanlar

arasında doğru cevabı kestirmeye çalışmanız

yararınıza olabilir.

7. Sınavda uygunalacak diğer kurallar bu kitap-

çığın arka kapağında belirtilmiştir.

Page 4: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

1 Diğer sayfaya geçiniz.

1. Bu testte 40 soru vardır.

2. Cevaplarınızı, cevap kağıdının Hukuk Testi için ayrılan kısmına işaretleyiniz.

2013 - KPSS / AB HUKUK

1. Beş yüz üye ile toplanan TBMM Genel Kurulunda Anayasa Mahkemesi üyeliği için seçim yapılacaktır.

1982 Anayasası’na göre, bir adayın ilk oylamada seçilebilmesi için aranan çoğunluk aşağıdakiler-den hangisidir?

A) 139 B) 251 C) 276

D) 330 E) 367

2. 1982 Anayasası’na göre aşağıdakilerden hangisi, Türkiye Büyük Millet Meclisinin faaliyetleri ile ilgili hükümlerden biri değildir?

A) Meclis, yapacağı seçimler dâhil bütün işlerinde üye tam sayısının en az üçte biri ile toplanır.

B) Meclisin, kapalı oturum yapabilmesi mümkün-dür.

C) Bakanlar Kurulu üyeleri, Meclisin katılamadıkları oturumlarında kendileri yerine oy kullanmak üze-re herhangi bir milletvekiline yetki verebilirler.

D) Meclis, bir yasama yılında en çok üç ay tatil yapabilir.

E) Meclis, her yıl Ekim ayının ilk günü kendiliğinden toplanır.

3. 1982 Anayasası’na göre, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

A) Kurul, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı esaslarına göre kurulur ve görev yapar.

B) Kurul; yirmi yedi asıl üyeden oluşur, yedek üyelik yoktur.

C) Süresi biten Kurul üyelerinin yeniden seçilebil-meleri mümkündür.

D) Adalet Bakanlığı Müsteşarı, Kurulun tabii üye-sidir.

E) Kurul, üç daire hâlinde çalışır.

4. 1982 Anayasası’na göre, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

A) Meclis Başkanlığı için bir yasama döneminde iki defa seçim yapılır.

B) Başkan seçimi gizli oyla yapılır.

C) Siyasi parti grupları Başkanlık için aday göste-remezler.

D) Başkan, bizzat yönetmediği oturumlarda oy kullanabilir.

E) Başkan, üyesi olduğu siyasi partinin Meclis için-deki veya dışındaki faaliyetlerine katılamaz.

5. 5393 sayılı Belediye Kanunu’na göre, belediyenin taşınır ve taşınmaz mallarını idare etme yetkisi aşağıdakilerden hangisine tanınmıştır?

A) Belediye başkanı

B) Belediye meclisi

C) Belediye encümeni

D) Kaymakam

E) Vali

6. Mahallî idareler ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?

A) Kuruluş ve görevleri kanunla düzenlenir.

B) Bakanlar Kurulunun izni ile aralarında birlik kura-bilirler.

C) Merkezî idare tarafından üzerlerinde idari vesa-yet denetimi uygulanır.

D) 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na göre, özel bütçeye tabi idareler ara-sında yer alırlar.

E) Karar organları seçimle işbaşına gelir.

Page 5: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

2 Diğer sayfaya geçiniz.

2013 - KPSS / AB

7. Aşağıdakilerden hangisi, idari kolluğun görev alanı içine girmez?

A) Kara yolu üzerinde trafik denetimi yapmak

B) Kuduz hastalığı görülen bir yerleşim yerini karantinaya almak

C) Ölümlü trafik kazası sonrası gerekli işlemleri yapmak

D) Ormandan kaçak ağaç kesilmesini önlemek için denetim yapmak

E) Maç öncesi stadyuma girenlerin üstlerini aramak

8. İdari Yargılama Usulü Kanunu’na göre, dilekçeler aşağıdakilerden hangisine verilemez?

A) İdare mahkemesi başkanlıkları

B) Vergi mahkemesi başkanlıkları

C) Asliye hukuk hâkimlikleri

D) Yurt dışında, Türk konsoloslukları

E) Noterler

9. İdari yargıda duruşma ile ilgili aşağıdaki ifadeler-den hangisi yanlıştır?

A) Duruşmalar kural olarak alenidir.

B) Duruşma talebi mutlaka dava dilekçesi ile yapılır.

C) Duruşmada taraflara ikişer defa söz verilir.

D) Kanun yollarında da duruşma yapılması müm-kündür.

E) Duruşmaları başkan yönetir.

10. İlk derece mahkemesi sıfatıyla Danıştay 2. Dairesi-nin verdiği yürütmeyi durdurma kararına karşı itiraz nereye yapılır?

A) Danıştay 1. Dairesi

B) Danıştay 3. Dairesi

C) Danıştay Genel Kurulu

D) Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu

E) Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu

11.

I. Kanunilik ilkesi hem ceza hem de güvenlik ted-birleri için geçerlidir.

II. İdarenin düzenleyici işlemleri ile ceza konulama-masına karşılık hangi fiilin suç oluşturacağına ilişkin, kanunun kapsam ve koşulları bakımından belirlediği çerçeve hükmün içeriği, idarenin ge-nel ve düzenleyici işlemleri ile de doldurulabilir.

III. Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz.

IV. İşlendiği zaman yürürlükte olan kanuna göre suç sayılan ancak daha sonra yürürlüğe giren ka-nuna göre suç olmaktan çıkarılan fiilden dolayı verilen cezanın infaz edilmemesi failin talebine bağlıdır.

Suçta ve cezada kanunilik prensibi ile ilgili yukarı-daki ifadelerden hangileri doğrudur?

A) I ve II B) I ve III C) I ve IV

D) II ve III E) III ve IV

12. Türk Ceza Kanunu’nun genel hükümler kısmında yer alan zorunluluk hâli ile ilgili aşağıdaki ifadeler-den hangisi yanlıştır?

A) Zorunluluk hâli, bir tehlikeden kurtulmak için işlenen fiiller bakımından söz konusu olur.

B) Zorunluluk hâli çerçevesinde işlenen fiille korunmak istenen değer, feda edilen değerle en azından eşit olmalı veya ondan daha üstün olmalıdır.

C) Üçüncü kişinin hakkına yönelik tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla işlenen fiiller bakımından da zorunluluk hâli kabul edilmiştir.

D) Zorunluluk hâlinden bahsedilebilmesi için tehli-keden başka suretle korunma imkânı bulunma-malıdır.

E) Zorunluluk hâli çerçevesinde işlenen fiil, her hâlükârda tehlikeye sebebiyet veren kişiye yöne-lik olmalıdır.

13. Biri diğerinin unsurunu veya ağırlaştırıcı nedenini oluşturması dolayısıyla tek fiil sayılan suça ne ad verilir?

A) Bileşik suç

B) Zincirleme suç

C) Özgü suç

D) İhmalî suç

E) Seçimlik hareketli suç

Page 6: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

1

HUKUK TESTİ ÇÖZÜMLERİ

Diğer sayfaya geçiniz.

2013 - KPSS / AB

1. 1982 Anayasası'na, 2010 yılında yapılan değişiklikle birlikte Anayasa Mahkemesinin üç üyesinin TBMM Genel Kurulun-ca seçileceği hükmü eklenmiştir. Anayasa Mahkemesi iki üyeyi Sayıştay, bir üyeyi ise baro başkanlarının gösterece-ği adaylar arasından seçmektedir. Bu seçimlerin tümünde ilk turda meclis üye tamsayısının üçte ikisinin oy çokluğu aranmaktadır. ÖSYM’nin rakamsal temelli sorularına iki çeldiriciyle yeni bir soru daha eklenmiştir ve şüphesiz sürpriz sayılabilecek bir soru kalıbı değildir.

Cevap E

2. Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kişiliğinin bakanlık uhdesindeki temsili süreci ile donatıl-mıştır. Bakanlar, bu görev yoğunluğundan kaynaklı olarak dönemsel şekilde mazeret dahilinde Bakanlar Kurulu top-lantılarına iştirak edemeyebilirler. Böyle bir durumda bir ba-kana bir başka bakanın vekalet etme yetkisi bulunmaktadır. Ancak bu temsil kabiliyeti TBMM Genel Kurulu için geçerli değildir. Milletvekillerinin bir bakana vekalet etmeleri söz konusu değildir. Bu durumu kuvvetler ayrılığı prensibiyle bağdaştırmak mümkündür. Anayasa Hukuku'nun temel konularından olan bu soru kalıbı nispeten kolay olarak değerlendirilebilir.

Cevap C

3. 1982 Anayasası'nda 2010 yılında yapılan değişiklikle birlik-te Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun üye sayısı yirmi iki asıl, on iki yedek olarak belirlenmiştir. HSYK üye sayısı-nın ya da üyelerinin seçim usulünün sorulması ihtima-linin üzerinde sıkça durmamızın hakkını veren bu soru beklentilere cevap verir niteliktedir.

Cevap B

4. TBMM Başkanlık Divanı ile ilgili soru gelebilecek birkaç ka-lıptan bir tanesi divan üyelerinin oy kullanma usulüne ilişkin-dir. Meclis Başkanı hiçbir oturumda oy kullanamamaktadır ki bu durum Başkanın tarafsızlığı ilkesinden kaynağını al-maktadır. Başkanvekilleri ise sadece yönettikleri oturum-larda oy kullanamazlar. Kalıp olarak beklentilere cevap veren ancak çeldiricisi oldukça zayıf bir soru olarak karşımıza çıkmaktadır. Soru başkanvekilleri üzerinden daha belirleyici bir yapıya dönüştürülebilirdi.

Cevap D

5. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun, 38. maddesi Belediye başkanının görevlerini sıralamaktadır. Bu madde uyarınca belediyenin taşınır ve taşınmaz mallarını idare etmek Bele-diye başkanının görev sahasına dahildir. ÖSYM’nin hukuk bilgisi ve yönetim hukukuna dair yorumlama kabiliyeti-ni ölçmekten ziyade adayların ezber yeteneğini tarttığı sorulardan bir tanesi. Daha ziyade pazar günü ikinci oturumda ya da kaymakamlık sınavında gelmesi bekle-nen bir soru kalıbı olduğu belirtilebilir.

Cevap A

6. Özel bütçeye tabi kurumlar 5018 sayılı Kamu Mali Yöneti-mi ve Kontrol Kanunu’nun (II) sayılı cetvelinde sıralanmış-tır ve bu kurumlar hizmet yerinden yönetim kuruluşlarıdır. Mahalli idare birimlerinin özerk yapıları özel bütçe dahilinde ele alınmamaktadır. Bu soruda bir mali cetvel analizinden ziyade diğer seçeneklerin esnek ve kolaylığından kaynaklı olarak cevaba ulaşmak çok daha makul olacaktır. Bir bütçe ya da yerel yönetim sorusu olması itibariyle İdare Hu-kuku alanı için geçmiş senelerde değerlendirilmemiş bir soru olması itibarıyla sürpriz niteliğinde ancak hiç-bir çeldiricisi bulunmaması sebebiyle de oldukça kolay bir sorudur.

Cevap D

Page 7: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

2 Diğer sayfaya geçiniz.

2013 - KPSS / AB

7. Adli kolluk, suç sonrası ve bireysel nitelikte faaliyetler üst-lendiği için düzenleyici ve önleyici, kısacası tedbir alıcı değil, bastırıcı yönü ağır basan bir alanda eylem yürütmektedir. Bir trafik kazasının ardından gerekli işlemlerin gerçekleştiril-mesi önleyici olmaktan uzak, bireysel nitelikte bir süreci ifa-de etmektedir. Kolluk ile ilgili gelişmelerin yoğun olduğu bir dönemde kolluk kuvvetleri ile ilgili bir soru gelmesi doğal karşılanmalıdır ki KPSS literatürü açısından da beklenen bir soru kalıbıdır.

Cevap C

8. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 4. maddesi dilekçelerin verilebileceği yerleri tek tek saymaktadır. “Di-lekçeler ve savunmalar ile davalara ilişkin her türlü evrak, Danıştay veya ait olduğu mahkeme başkanlıklarına veya bunlara gönderilmek üzere idare veya vergi mahke-mesi başkanlıklarına, idare veya vergi mahkemesi bulun-mayan yerlerde Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde kalıp kalmadığına bakılmaksızın asliye hukuk hakimlikle-rine veya yabancı memleketlerde Türk konsolosluklarına verilebilir.”

Bu senenin, en azından tarafımızca, beklenen soru ka-lıplarından bir tanesiydi ki ÖSYM idare hukuku alanında yargılama konusunda her sene bir iki zorlayıcı soruyu bünyesinde barındırmaktadır.

Cevap E

9. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. ve takip eden maddeleri “idari yargıda duruşma” usulüne ilişkindir. Kanun hükmünce duruşma talebi dava dilekçesi ile yapı-labileceği gibi Danıştay, mahkeme ve hakim kendiliğinden de duruşma yapılmasına karar verebilmektedir. Talep mut-laka dava dilekçesi ile yapılır, ifadesi hatalıdır. İdari yargı-da davaların genel olarak dosya üzerinden görülmesi sebebiyle duruşma usulüne ilişkin olarak karşımıza çı-kan bu sorunun zorluk derecesinin yüksek olduğunu belirtebiliriz.

Cevap B

10. Danıştay’ın ilk derece mahkemesi sıfatıyla baktığı davalar-da yürütmeyi durdurma karlarına karşı itiraz, yedi gün içeri-sinde Danıştay’ın ilgili dava dairesi kuruluna yapılmakta, bu itiraz da yedi gün içerisinde cevaplandırılmaktadır.

ÖSYM yine bir klasiği hayata geçirerek Danıştay ile ilgili bir soru sormuş ancak yürütmeyi durdurma müesse-sini de ekleyerek soruyu detaylı hale getirmiştir. Hatta bir adım daha ileri giderek Danıştay dairelerinden birini anmış ve belki de geçmiş senelerdeki soru kalıbına bir adım daha detay eklemiştir. Ancak tarafımızdan sıklıkla vurgulanan ve beklenen bir soru kalıbı olduğunu da ha-tırlatmakta fayda vardır.

Cevap D

11. Suçta ve cezada kanunilik ilkesi olarak adlandırdığımız ceza hukuku ilkesi T.C.K. mad. 2’de düzenleme alanı bulan bir ilkedir. Bu ilkeye göre, ‘Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uy-gulanamaz. Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbir-lerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmoluna-maz.’ Kanunilik ilkesi bir fiilin işlendiği zamanın kanununa göre suç sayılmadıkça suç olarak kabul edilemeyeceğini ve suçu işleyenin kanunun açıkça belirlediği cezadan başka bir cezaya çarptırılamayacağını ifade eder. Kanunilik ilkesi-ni yorumlayarak şu sonuçları çıkarmak mümkündür.

• Kanunilik ilkesi yargının ve yürütmenin keyfiliğini ön-lemeyi amaçlar.

• Ceza kanunları açık ve anlaşılabilir olmalıdır.

• Örf ve adet ile suç ve ceza yaratılamaz.

• Suç ve ceza içeren hükümlerde kıyas yapılamaz.

• İdarenin düzenleyici işlemleri ile suç ve ceza tanımlana-maz güvenlik tedbiri uygulanamaz. (Örneğin; tüzük, yö-netmelik, olağan K.H.K ile suç ve ceza tanımlanamaz.)

Bu bilgiler ışığında sorunun öncüllerine bakacak olursak; I ve III numaradaki bilgilerin doğru olduğunu görebiliriz.

Cevap B

Page 8: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

3 Diğer sayfaya geçiniz.

2013 - KPSS / AB

12. T.C.K. 25/2 maddede; ‘Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorun-luluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.’ demek suretiyle zorunluluk hali altında işlenen fiillerden dolayı failin cezalandırılmayacağını belirt-miştir. Zorunluluk halinden bahsedebilmek için de birtakım şartların varlığı gereklidir.

Zorunluluk halinin şartları:

• Bir tehlike var olmalıdır.

• Tehlike bir hakka yönelik olmalıdır.

• Kişi tehlikeye bilerek neden olmamalıdır.

• Tehlikeye katlanma yükümlülüğü olmamalıdır.

• Tehlikeden başka türlü korunma imkânı olmamalıdır:

• Zararlı davranış tehlikenin ağırlığı ile orantılı olmalıdır.

Yukarıda saydığımız bu şartların varlığı halinde zorunluluk halinden bahsedebiliriz. Üzerinde durulması gereken diğer bir durum da şudur ki zorunluluk halinde kişi kendisinin sebebiyet vermediği bir tehlikeden kurtulabilmek için 3. bir kişiye zarar vermektedir. Soruya baktığımızda E seçeneğin-de zorunluluk halinde işlenen fiilin ille de tehlikeye neden olan kişiye karşı işlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Dolayı-sıyla E seçeneğindeki bilgi doğru bir bilgi değildir.

Cevap E

13. Türk Ceza Kanunu 5. bölümünde suçların içtimaı başlığı al-tında bileşik suçu düzenlemiştir. T.C.K.nın 42. maddesinde; biri diğerinin unsurunu veya ağırlaştırıcı nedenini oluştur-ması dolayısıyla tek fiil sayılan suça bileşik suç denir. Bile-şik suç kanun koyucu olarak tanımlanmıştır. Soru köküne baktığımızda bileşik suçun tanımı bize verilmiştir.

Cevap A

14. Ceza muhakemesi hukukunda hukuka uygun bir yolla elde edilmiş olmak ve akli olmak koşuluyla her şey delil olabilir, her şey her şeyle ispat edilebilir. Her zaman (hüküm ke-sinleşinceye kadar) delil ileri sürülebilir. Kesin delil yoktur, deliller mahkemeyi bağlamaz. İspat yükü yoktur, mahkeme her şeyi re’sen araştırır; tarafın iddiasını kanıtlayamamış olması iddiasının reddine neden olmaz. Hakim delilleri ser-bestçe değerlendirir ve sonuçta vicdani kanaatine göre ka-rar verir. Ceza muhakemesinde hukuka uygun olarak elde edilmiş olmak şartı ile her şeyin delil olarak kullanılmasına delil serbestîsi ilkesi diyoruz. Soruya bakıldığında ortaya atılan iddianın sadece duruşma tutanağıyla ispat edilebil-mesinin sorulduğunu görüyoruz. Ceza muhakemesinde yu-karıda da belirttiğimiz gibi ortaya atılan iddianın ispatı her türlü delille olabileceği için bu durum ceza muhakemesinin delil serbestîsi ilkesine aykırılık oluşturmaktadır.

Cevap C

15. Bir suça hangi yerdeki (coğrafi olarak) mahkeme veya ha-kimin bakacağını gösteren kurallara yer bakımından yetki kuralları denir. Yer yönünden yetki kuralları da kamu düze-nine ilişkin olduklarından dolayı kesindir ve taraflar anlaşa-rak yetkili mahkemeyi değiştiremezler. CMK birtakım ölçüt-lerden yararlanarak yetkili mahkemenin tespit edileceğini belirlemiştir. CMK’da genel kural olarak yetkili mahkeme suçun işlendiği yer mahkemesi olarak düzenlenmiştir. An-cak suçun işlendiği yer kelimesinden anlaşılması gereken şey, suç tipine göre değişiklik göstermektedir. Suçun işlen-diği yer kelimesinden; tamamlanmış suçlarda suçun işlen-diği yer, teşebbüs halinde kalmış suçlarda son icra hare-ketinin yapıldığı, kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleştiği ve zincirleme suçlarda son suçun işlendiği yeri anlamamız gerekmektedir. Soruda verilen olaya baktığımızda olayda kesintisiz bir suç söz konusudur. Kesintisiz suçlarda ise yet-kili mahkeme yukarıda da belirttiğimiz gibi suçun kesintiye uğradığı yer mahkemesidir. Bu olayda suç İstanbul'da ke-sintiye uğramıştır, yetkili mahkeme de İstanbul mahkemesi olmalıdır.

Cevap D

Page 9: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

4 Diğer sayfaya geçiniz.

2013 - KPSS / AB

16. Ceza muhakemesinde yapılabilecek işlemler hakim kararı ile veya cumhuriyet savcısının kararı ile yapılabilmektedir. Ancak öyle bazı işlemler vardır ki bu işlemler sadece ve sadece hakim veya mahkeme kararı ile yapılabilmektedir. Sadece hakim veya mahkeme kararı ile yapılabilecek iş-lemlerden bazılarını veya hakim kararı ile yapılabilecekken gecikmesinde sakınca bulunan hallerde cumhuriyet savcı-sının kararı ile de yapılabilecek işlemlerin bazılarını aşağı-daki gibi sıralayabiliriz:

Sadece hakim veya mahkeme kararıyla yapılabilen iş-lemler (gecikmesinde sakınca olsa bile savcının kara-rıyla yapılamayan işlemler)

1) Tutuklama

2) Adli kontrol

3) Gözlem altına alma

4) Disiplin hapsi

5) Avukat bürolarında arama ve el koyma

6) Taşınmazlara el koyma

7) Hak ve alacaklara el koyma

8) Bilgisayarlarda, bilgisayar programlarında ve kütükle-rinde arama, kopyalama ve el koyma

9) Şirket işlerinin yürütülmesi için kayyım atama

Gecikmesinde sakınca bulunan hallerde savcının kara-rıyla yapılabilen işlemler

1) Keşif

2) Arama

3) El koyma (Ancak 24 saat içinde hakimin onayına sunulur ve hakim 48 saat içinde karar vermezse geçersiz olur.)

4) Postada el koyma

5) İletişimin denetlenmesi

Soruyu incelediğimizde şirket yönetimi için kayyım atama ve kiralık kasa mevcutlarına el konulması (yani hak ve ala-caklara el koyma) sadece ve sadece hakim veya mahkeme kararı ile yapılabilen işlemlerdir.

Cevap E

17. Kendisine hukuki sonuç bağlanan irade dışı durumlara hukuki olay denir. Bu nedenle doğum, ölüm gibi durumlar hukuki olayı ifade eder. Ölüm ile kişilik, dolayısıyla kişinin varsa var olan evliliği ve çocukları üzerindeki velayet hak-kı da ortadan kalkar. Yine kişinin devrolan tüm mal varlığı değerleri mirasın açılmasıyla (ölüm anında) külli halef olan mirasçılara intikal olur. Bununla birlikte ceset kişilik dışı bir varlık olmasına rağmen eşya değildir.

Cevap B

18. Kişinin gerçek kimliğini gizlemek veya kendisini başka bir sıfatla tanıtmak amacıyla kullandığı kendi ismi dışındaki ad-lar müstear (takma) addır. Müstear ad, namı müstear veya mahlas olarak da kullanılır. Örneğin, Cüneyt Arkın olarak bilinen sanatçımızın gerçek adı Fahrettin Cüreklibatur’dur. Ancak bu ismi neredeyse tamamen unutulmuştur. Sorudaki Halikarnas Balıkçısı da bu anlamda müstear addır. Lâkap ise bir kimseye, öz ad ve soyadının yanında, bazı davranış ve görünü şünün özelliklerine, tutum ve tepkilerine bakılarak çevresi (başkaları) tarafın dan takılan addır. Şişko, Çoban Sülü, Karaoğlan lakaba örnektir. Dikkat edilmelidir ki lakap başkaları tarafından kişiye takılır.

Cevap C

19. Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini ye-rine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak ko-nutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.

Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hâkim, esası ince-lemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi hâlinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur. Bu ihtar, gerektiğinde ilân yoluyla yapılır. Ancak boşanma davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve ihtardan sonra iki ay geçmedikçe dava açılamaz.

Cevap D

20. Kişinin altsoyu var iken (1. zümre mirasçı) diğer zümreler mirasçı olamaz. Bu nedenle Ahmet’in oğlu Barış hayatta iken annesi Firuze ve kız kardeşi Şermin yasal mirasçısı olamaz. Karısı Gülfem ise Barış ile birlikte mirasçısıdır. Eş, kişinin altsoyu ile mirasçıysa terekenin 1/4'ünü alır. Saklı payları ise eş birinci zümreyle mirasçıysa yasal mirasının tamamını saklı payı olarak alır. Barış ise yasal miras payı-nın yarısını saklı pay olarak alır.

Yasal Miras Payı Saklı Payı

Eş (Gülfem) 80.000 TL (320.000’nin ¼'ü) 80.000 TL

Çocuk (Barış) 240.000 TL (320.000’nin ¾'ü) 120.000 TL

Cevap D

Page 10: “Bu kitapta yer alan geçmiş yıllarda ÖSYM'nin yapmış olduğu …¼nye sonn.pdf · 2014. 4. 22. · Bakanlar Kurulu üyeliği icrai bir makam olup devlet tüzel kiiliğinin

5 Diğer sayfaya geçiniz.

2013 - KPSS / AB

21. Var olan bir eşyanın kısımları üzerinde ayrı ayni hak kuru-lamaması belirlilik ilkesi ile açıklanır. Açıklık ise taşınır üze-rinde zilyetlik; taşınmaz üzerinde tapu siciline güven ilkesi ile açıklanır.

Cevap A

22. Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan devlet kusursuz olarak sorumludur. Devletin sorumluluğunun doğ-ması için memurunun kusurlu olması şartı aranmaz. Ancak devlet, zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder. Devletin sorumlu olması için sicili düzeltme imkânının ortadan kalkması gerekir. Gerekli kaydın yapılmaması da hukuka aykırılık ifade ettiğinden devletin sorumluluğu mev-cuttur. Devletin sorumluluğuna ilişkin davalar, tapu sicilinin bulunduğu yer mahkemesinde görülür.

Cevap E

23. Taraflar aksine anlaşma yapmadıkça para borçları ifa anın-da alacaklının ikametgahında ifa edilir.

Cevap A

24. Borçlunun borçtan başka bir ifa teklifini alacaklının kabul etmesi ile eski borcun sona ererek yeni bir borcun ortaya çıkmasına ifa yerine geçen edim denir. Bununla birlikte borçlunun borcu karşılığında başka bir teklifi ve bunun pa-raya çevrilmesi ile borcun sona ereceği konusunda anlaş-malarına ifa amacıyla edim denir.

Cevap C

25. Diğer seçeneklerde verilen ifadelerin tamamı resmi yazılı şekle tabi iken ön alım (şufa) hakkı sözleşmeleri adi yazılı şekilde yapıldığında dahi geçerli olur.

Cevap B

26. Yarım aydan onbeş günlük süre anlaşılır. Bir veya birden çok ay ve yarım ay olarak belirlenmiş sürenin dolduğu gün, son aya on beş gün eklenerek belirlenir. İfa zamanı veya sü-renin son günü, kanunlarda tatil olarak kabul edilen bir güne rastlarsa kendiliğinden bu günü izleyen ve tatil olmayan ilk güne geçer. 29 Ekim resmî tatil olduğundan ifa zamanı 30 Ekim’dir.

Cevap E

27. Bir kimsenin iradesini istediğinden başka kişiye açıklama-sı sonucu kurulan hukuki ilişkide kişide yanılma (hata) söz konusudur.

Cevap D

28. Soruda belirtilen kusursuz sorumluluk halleridir. B, C, D ve E seçeneğinde belirtilenler dikkat ve özen ilkesi gereğince kusursuz sorumluluk hallerini ifade ederken motorlu araç işletenin sorumluluğu tehlike ilkesi içindeki kusursuz so-rumluluk halidir.

Cevap A

29. Her iki tarafın tacir olması durumunda belli işlemler belli şe-killerde yapılır. Buna göre;

Karşı tarafı temerrüde düşürme

işlemleri Sözleşmeyi fesih

Sözleşmeden rücu

Taahhütlü mektup

aracılığıyla yapılır.

Telgraf

Noter

Elektronik imzaya sahip e-posta

Cevap E