Uluslararası Nakliyeciler Derneği Yayın OrganıARALIK 2018 SAYI: 436’NİN SESİ

İLK 10 HİZMET İHRACATÇISI ödüLLERİnİ ALdI

TüRK şoföRLERE ALMAnyA

vİZE EngELİ!

ARTAN SORUNLAR SEKTÖRÜ

ZORLUYOR

vizeboş dönüş

DÖVİZ kurumaliyet

kapıkulegümrük

şoför exımbankvergi

tahsilat

mtv

AKARYAKIT KOTA GEÇİŞ BELGESİ

UND Danışmanlık ve Tanıtım Hizmetleri A.Ş Adına SahibiÖmer Çetin Nuhoğlu

Genel Yayın YönetmeniErman Ereke

Sorumlu ve Yazı İşleri MüdürüHatice Hacısalihoğlu

Yayın Kurulu Nagihan Soylu, Banu Damla Alışan

49

Yazı KuruluMuammer Ünlü, Elif Sevim

Haber MerkeziAlpdoğan Kahraman, Berkalp Kaya, Erman Ereke, Ayşegül Ketenci, Burak Çığa, Kadir Çirkin

Mali İşler Müdürüİbrahim Halil Divitçi

Reklamlar için;0212 359 26 00 / 208

Yayına HazırlıkLOCA MEDYA ORG. VE REK. HİZ. LTD. ŞTİ

Genel YönetmenMutlu Doğan

EditörHasan Karakurt

Grafik TasarımErhan Aydın

İletişim0212 579 92 35

ctp baskı ve ciltİstanbul Basım Ltd.Şti0212 603 26 20Aralık 2018

Adres: Cennet Mah. Hürriyet Cad. No: 1/1 B Blok Cennet / Küçükçekmece - İSTANBUL - TÜRKİYETel: 0212 579 92 35 Fax: 0212 598 47 62 / haber@und.org.tr / Yerel ve Süreli Yayın

için

deki

ler

24

www.locamedya.net

37

26

32

künye

20 TIR şoföRleRine bu kez de AlmAnyA vize engeli!Türkiye’nin ihracatta en önemli pazarlarından Almanya, TIR şoförü vize başvurularında yeni bir belge zorunluluğu getirdi.

44

16

46

47

16 und göçmen soRununA çözüm için sIRbisTAn-HIRvATisTAn sInIRInA giTTi

und, Türk TIR’larının son dönemde kabusu haline gelen ve 6 bin euro’ya varan cezalar kesilmesine neden olan kaçak göçmen sorunu-na çözüm bulmak için sahaya indi.

30 PekcAn: AsyA’nIn küResel ekonomideki AğIRlIğI ARTIyoR

Ticaret bakanı Ruhsar Pekcan, Asya Pasifik bölgesi’nin küresel üretim ve ticaret açısından yeni bir ağırlık merkezi haline geldiğinin açıkça ortaya çıktığını söyledi.

26 küResel RekAbeTçilikTe 61. sIRAdAyIzdünya ekonomik forumu, “2018 küresel Rekabetçilik Raporu”nu yayımladı. 140 ülkeyi kapsayan raporda ilk üç sırada Abd, singapur ve Almanya yer aldı. 2017’de 58. sırada yer alan Türkiye, bu yıl 61. oldu.

42 TicAReT sAvAşI ‘kAybedenleR kulübü’ yARATIRçin cumhurbaşkanı Xi Jinping ve Abd başkanı donald Trump 1 Aralık’ta Arjantin’de görüştü. iki lider ek gümrük vergisi gibi ticareti engelleme önlemlerini durdurma kararı aldı.

46 Ab, RusyA’yA ekonomik yAPTIRImlARI 6 Ay dAHA uzATTI

Avrupa birliği, ukrayna’yı istikrarsızlaştırdığı gerekçesiyle Rusya’ya uyguladığı ekonomik yaptırımların süresini 6 ay daha uzatma kararı verdi.

28 4 bAkAn Tek AçIklAmAgümrük birliği’nin güncellenmesi müzakerelerinin bir an evvel başlaması hem Ab hem de Türkiye’nin yararına olacaktır.

ÖMER ÇETİN NUHOĞLUUND YÖNETİM KURULU BAŞKANI

değerli dostlarım,

Sektörümüz, 500 bin kişiye istihdam sağlayan, 20 milyar dolarlık büyüklüğüyle ülke ekonomisine destek veren dev bir sektördür. Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 40’ını

taşıyan, yıllık 70 milyar dolarlık ihracat yüküne hizmet veren, kendisi de 8 milyar dolarlık hizmet ihraç eden sektörümüz, bugün zorlukların ve sorunların içerisinde yaşam mücadelesi vermektedir. Yüksek maliyetler altında ezilen, yeni yatırımlar yapamayan ve gün geçtikçe uluslararası rekabette güç kaybe-den bir sektör durumundayız.

Beklemeden kaynaklı maliyetler, zamandan kaynaklanan maliyetler, döviz kurlarından kaynaklanan ek maliyetler, araç, lastik, akaryakıt gibi farklı giderlerin toplamından oluşan ma-liyetlerin artması işletmelerin ayakta kalmasını her gün biraz daha zorlaştırıyor. Bunun yanı sıra, finans sorunu, tahsilat va-delerinin uzaması gibi nakit akışını bozan durumlar ise firma yönetimini güçleştiriyor.

Bu yıl ihracat açısından oldukça iyi geçti ve aylık ihracat re-korları kırıldı. Bu istediğimiz bir şeydi. Ancak ithalattaki yavaş-lama, bunun etkisiyle ithal taşımalarındaki düşüş yurtdışına giden araçların boş dönmesiyle sonuçlandı. Bu da maliyet-lerin artmasına sebep oldu. Firmalarımız bu maliyet artışını müşterilerine yansıtamayınca 2018 tarihi bir zorlukla geçti.

Tablo bu. Peki bu tabloyu düzeltmek mümkün mü? Yıllardır ‘lojistik sektörünün önünü açacak her türlü gelişim ülkenin önünü açmaktır’ diyoruz. “Güçlü Lojistik Güçlü Türkiye” mot-tosuyla bu görüşümüzü paylaşıyoruz. Sektörün en çok zorlan-dığı konuların başında, gümrük sınır kapılarında oluşan uzun kuyruklar ve bu kuyruklarda boşa geçen zamanlar geliyor. Bu

durum Türk araçlarının yabancı plakalı araçlarla rekabet gücünü azaltırken, Türkiye’nin ihracatına da büyük zarar veriyor. Kapıkule başta olmak üzere, sınır kapılarımızdaki bu kuyrukları azaltacak, ticaretimizi kolaylaştıracak çö-zümü üretmeliyiz. Bu sorun sürdükçü ülkemizin rekabet gücü düşmeye devam edecektir. Gümrük işlemlerini kolaylaştıracak ve hızlandıracak projelerin biran evvel ha-yata geçmesi gerekiyor. Ortak Kapı, Tek Durak, Yeşil Hat ve Tek Pencere uygulamaları yaygınlaştırılmalıdır. “Dijital Gümrük” hedefindeki ülkemizin yaşadığı bu sorunlar he-defleri büyük olan bir ülkeye ve sektöre yakışmıyor.

Yıllık maliyeti 7 milyon Euro’yu geçen vize sorunu da sektöre ciddi külfet getiriyor. Para, iş ve zaman kaybına neden olan vizeler nedeniyle sektörün performansı düşüyor. Her vize için 20 farklı ev-rak isteniyor. Verilen vizeler ise yetersiz kalırken sürücüle-rimiz yılın bir ayı çalışamıyorlar. Bu soruna bir yenisi daha eklendi ve Almanya Büyükelçiliği başlattığı uygulama ile TIR şoförü vize başvurularında CMR’nin yanı sıra Alman-ya’daki alıcı tarafından teyit yazısı/davetiye gönderilmesini talep etti.

Sektörümüzün acil desteklenmesi gereken konuları var. Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin indirilmesi, trafik sigortalarının birleştirilmesi ve ücretlerinin düşürülmesi gibi gider azal-tıcı desteklerin yanı sıra; SGK teşviki, nakliye sektörüne KGF kredisi verilmesi gibi farklı uygulamalar da bu zor dö-nemde sektöre pansuman olacaktır. Bu sektöre verilen her desteğin ülke ihracatına ve ekonomisine verilen bir destek olduğunun unutulmaması gerekiyor.

Saygı ve Sevgilerimle...

BAşyAZI

10

ARALIK 2018

UND’den

Azerbaycan ile belge kotasında anlaşmaya varıldıTürkiye ve Azerbaycan arasında yapılan Kara Ulaştırması Karma Komisyon Toplantısı’nda 2019 yılı kotaları belli oldu. Buna göre; 35 bin adet olan ikili ve transit belge kotasına 3 bin adetlik ikili ve transit belge eklenmesi konusunda iki ülke anlaştı. Türkiye – Azerbaycan Kara Ulaştır-ması Karma Komisyon Toplantısı 6 – 7 Aralık 2018 tarihlerinde İzmir’de gerçekleştirildi. Toplantı-ya, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Karayolu Düzenleme Genel Müdürü Mahmut Gürses ve Azerbaycan Ulaştırma Bakanlığı Karayolu Taşı-ma İdaresi Başkanı Habib Hasanov başkanlık etti. UND Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Özer ve İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Elif Sevim de toplantıya katıldı. KUKK Toplantısında eşya taşımacı-lığı konularında Türk tarafının talep-leri Azerbaycan heyeti ile paylaşıldı. 2019 yılı geçiş belgesi kotaları karşılıklı olarak belirlendi. Buna göre, 2019 yılı için 35 bin adet olan ikili ve transit belge kotasına ilave olarak yıl içerisinde 3 bin adet

ikili ve transit belge temin edilmesi konusunda anlaşma sağlandı.Türk tarafı ayrıca, Türk araçlarının Azerbaycan’da ödenen geçiş üc-retlerinin yüksekliği ve düşürülmesi yönündeki talepleri, ADR’li yüklerin taşınmasında Türk araçlarından tahsil edilen ücretlerin kaldırılması, Azerbaycan’da 38 ton olarak uygu-lanan tonaj standardının 40 tona çıkarılması, sınır kapılarında temin edilen sigorta poliçe sürelerinin Türk araçları için yıllık olarak temin edilebilmesine imkan sağlanması

ve Hazar güzergâhındaki Ro-Ro maliyetlerinin düşürülmesi ve düzenli seferlerin oluşturulması yönündeki talep ve sorunları iletti ve söz konusu sorunların protokol-de yer alması sağlandı.Toplantıda ayrıca, Türkiye ile Azerbaycan arasında 1992 yılında imzalanan Karayolu Taşımacılık Anlaşmasının yenilenmesi konusu görüşüldü ve iki ülke arasında iyileştirme sağlanması gereken bir çok konunun yeni anlaşma kapsa-mına alınabileceği kararlaştırıldı.

UND güncel sorunları Dışişleri Bakanlığı’na taşıdı

UND, Dışişleri Bakanlığına gerçekleş-tirdiği ziyaretle, sektörün son dönem-de yaşadığı Almanya vize sorunu ve Sırbistan-Hırvatistan Sınırındaki kaçak göçmen vakaları ile ilgili görüşlerini aktardı. UND sektör sorunlarına çö-züm bulmak için çalışmalarına yoğun şekilde devam ediyor. Dışişleri Bakan-lığını ziyaret eden UND heyeti, Batı ve Orta Avrupa Ekonomik İşler Genel

Müdürlüğü Genel Müdür Yardım-cısı Esra Doğan, Daire Başkanları Mehmet Akif İnam ve Ahmet Faik Davaz ile özel bir toplantı yaptı. UND Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İzzet Salah, Yüksek İstişare Konseyi Üyesi Hakan Bezginli, UND Üyesi Erhan Gündüz, UND İcra Kurulu Başkan Vekili Erman Ereke ve UND Koordinatörü Nejla Albayrak’ın katıl-

dığı toplantıda bakanlığı ilgilendiren konularda dernek görüşü aktarılarak çözüm önerileri iletildi. Toplantıda, Almanya’nın başlattığı davetiye ve teyit yazısı talebi sonrasında vize alım süreçlerinde yaşanan sorunlar Dışişleri Bakanlığı ile paylaşıldı ve sektör talepleri aktarılırken destek talep edildi. Toplantıda gündeme getirilen bir diğer husus da, Sırbis-tan ile Hırvatistan arasındaki sınır kapısında yaşanan kaçak göçmen sorunları oldu. Konu ile ilgili karşıla-şılan mağduriyetler ve karşı karşıya kalınan yüksek cezalar Dışişleri Bakanlığı ile paylaşıldı ve girişim talep edildi. Sektörün kota ve geçiş ücretleri ile ilgili yaşadığı sıkıntılar ve bu konuda yaşanan son durum hakkında bilgi verildi. Dışişleri Ba-kanlığı yetkilileri, konu alanına giren sektör sorunları ile ilgili her türlü desteği sunmaya hazır olduklarını ve karşılıklı bilgi alış verişinin devam etmesinin önemine değindiler.

12

ARALIK 2018

UND’den

Türkiye’yi Lojistik Performans Endeksi’nde yükseltecek tedbirler görüşüldü

Türkiye, Dünya Bankası tarafın-dan açıklanan Lojistik Performans Endeksi’nde 13 sıra birden gerile-yerek 47.sıraya kadar geriledi. Ül-kemizin bu performansı sonucunda Lojistik Performans Endeksi Cum-hurbaşkanlığı 2019-2020 Programı-nın temel performans kriterlerinden biri olarak kabul edildi. Bunun için çalışmalar başladı ve Türkiye’yi en-dekste yükseltecek tedbirler masaya yatırıldı. Dünya Bankası tarafından yayınla-nan Lojistik Performans Endeksi, Cumhurbaşkanlığı 2019-2020 Programının temel performans kri-terlerinden biri olarak kabul edildi ve

bu doğrultuda ülkemizin Endeksteki sıralamasının yükseltilmesi amacıyla çalışma başlatıldı. Ülkemiz sırala-masının yükseltilmesi konusunda yapılacak çalışmaların ve bunlara dair öngörülen maliyetlerin belirlen-mesi için ilgili kamu ve özel sektör kuruluşlarının katılımı ile Demiryolu Düzenleme Genel Müdürlüğü baş-kanlığında bir toplantı düzenlendi.Demiryolu Düzenleme Genel Müdü-rü Bilgin Recep Beken başkanlığında yapılan ve ilgili kamu ve özel sektör kurumlarının katıldığı toplantıda UND’yi İcra Kurulu Başkan Vekili Erman Ereke ve Koordinatör Nejla Albayrak temsil etti.

UND toplantıda; lojistik konusun-da ülkemizin ve sektörümüzün lojistik performansını önemli ölçüde sınırlayan iç ve sınır gümrük idarelerindeki beklemeler, kurum-lar arasındaki eşgüdüm eksikliği, gereksiz bürokrasi yaratan belge fazlalığı, maliyet yaratan ve ticareti kısıtlayan mevzuat uygulamaları, mükerrer veri girişlerinin yarattığı ilave iş yükü, teminat uygulamala-rındaki sorunlar, kontrol ve dene-tim uygulamalarındaki aksaklıklar gibi hususlar ve bunlara yönelik alınması önem arz eden iyileştirici tedbirleri gündeme getirdi.Katılımcı kamu ve özel sektör kurumlarının Lojistik Performans Endeksi’ndeki ülkemiz sıralamasını iyileştirecek önerilerinin istişare edildiği toplantı kapsamında hazır-lanacak rapor, Cumhurbaşkanlığı 2019-2020 Programına eklenmek amacıyla Cumhurbaşkanlığı ile pay-laşılacak ve bu doğrultuda gerekli çalışmalar yürütülecek.

Ticaretin Kolaylaştırılması Kurulu Toplantısı Uludağ Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü’nde gerçekleştirildiTicaretin Kolaylaştırılması Kurulu bünyesinde, Uludağ Gümrük ve Ti-caret Bölge Müdürlüğünde, Gümrük ve Ticaret Prosedürlerini Uygulama-da Yeknesaklık ve İlgili Sınır İdarele-ri Arasında İşbirliği konularında 11 Aralık’ta toplantı gerçekleştirildi.UND adına İcra Kurulu Üyesi Kadir Çirkin’in katılım sağladığı toplantıda; taşımacılık faaliyetlerinin kolaylaş-tırılması, belge gereksinimlerinin azaltılması ve maliyet yaratan uygulamaların iyileştirilmesi ama-cıyla yapılan çalışmalarda, Ticaretin Kolaylaştırılması Stratejisi Eylem Planları görüşüldü.

13

ARALIK 2018

14

ARALIK 2018

UND’den

Kaymakçı: Vize ve tarife dışı engelleri yakından takip edeceğiz

UND’nin vizeler ve tarife dışı engel-lerin çözümü için yaptığı girişimler devam ediyor. UND Yönetim Kurulu Danışmanı Fatih Şener ve Can Bay-darol, Ankara Lojistik Üssü Yönetim Kurulu Başkanı ve UND Üyesi Erhan Gündüz, UND İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Elif Sevim ve UND Koor-dinatörü Nejla Albayrak’tan oluşan UND heyeti Dışişleri Bakan Yardım-cısı Faruk Kaymakçı’yı ziyaret etti. Sektörü ve ticareti önemli ölçüde etkileyen Almanya vize sorunu başta olmak üzere Schengen Vizeleri, Türk taşımacılarına AB’de uygulanan tari-fe dışı engeller çerçevesinde kota ve geçiş ücretleri, Sırbistan-Hırvatistan sınırında yaşanan kaçak göçmen so-runları hakkında Kaymakçı’ya bilgiler veren UND heyeti, sorunun çözümü için destek talep etti. Kaymakçı, Almanya Büyükelçiliği tarafından başlatılan ve vize baş-vuru evrakları arasında talep edilen

“davetiye/teyit yazısı” uygulamasının sektöre olumsuz yansımaları ve uygulamanın kaldırılması yönünde UND tarafından Dışişleri Bakanlığı nezdinde yapılan girişimler çerçe-vesinde, Almanya Büyükelçiliği ile yaptıkları temasları anlattı. “Almanya vize sürecinde yaşa-nan sorunlar ticaretimiz açısından büyük önem taşıyor ve biran evvel çözüme kavuşturulması gerekiyor” diyen Kaymakçı, en kısa zamanda tüm tarafların yer alacağı ortak akıl toplantısı yapılması yönündeki talimatını ve ilgili toplantıda Dışiş-leri Bakanlığı temsilcilerinin de yer alacağını söyledi. UND Heyeti, Sırbistan-Hırvatistan

sınırında yaşanan kaçak göçmen sorununu ve Hırvatistan’da uygu-lanan ceza miktarlarının yüksekliği nedeniyle yaşanan mağduriyetleri de Kaymakçı ile paylaştı ve sektör için acil çözüm gerektiren konuda Hırvatistan ve Sırbistan’da güvenlik tedbirlerinin artırılması amacıyla olabilecek girişimler için destek talep etti. Toplantıda ayrıca, karayolu taşı-macılığında kullanılan geçiş belgesi kotaları ve AB ülkelerinde ödenen geçiş ücretleri ile ilgili son durum paylaşıldı ve bugüne kadar yapılan çalışmaların ilgili bakanlıklar nezdin-de sürdürülerek olumlu sonuçların elde edilmesi için destek istedi.

Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakçı, sektörün çözüm beklediği; vizeler, tarife dışı engeller, geçiş ücretleri gibi konuları ya-kından takip edeceklerini söyledi.

UND heyeti Hatay Valisini ziyaret etti UND Yönetim Kurulu Üyeleri Hatay Valisi Rahmi Doğan’a nezaket ziyaretinde bulundu. UND’nin yapısı ve faaliyetleri ile ilgili bilgi verilirken, Vali Doğan’a, İstanbul’dan sonra en büyük ikinci tır filosuna sahip olan Hatay’ın lojistik sektörü içindeki yeri hakkın-da bilgi verildi. Ziyarete, UND Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kamil Sağ, Yönetim Kurulu Üyeleri Kemal Gül, Ali Kuş, Abdurrahim Kılıç, Hamit Şanverdi ve Hatay temsilcisi Fulya Özdemir katıldı.

16

ARALIK 2018

UND’den

UND göçmen sorununa çözüm için Sırbistan-Hırvatistan sınırına gitti

Sırbistan-Hırvatistan sınırında ülkemizin ihraç yüklerini taşı-yan Türk TIR’larımıza yönelik

kaçak göçmen girişleri sayısında bü-yük artışlar yaşanıyor. Hırvatistan’da 6 bin Euro’lara varan cezalar, firma-ların büyük bir mağduriyete uğrama-sına sebep oluyor. Yaşan sorunlar üzerine nakliyeciler UND’ye ulaşarak çözüm için yardım talep ettiler. UND hemen Dışişleri ve Ticaret Bakanlığı ile temasa geçerek, Sırbistan-Hırva-tistan sınırını ziyaret etmek, ilgili Sırp ve Hırvat Kuruluşlarıyla görüşmek için başvurdu.Türkiye’nin Sırbistan ve Hırvatistan büyükelçiliklerinin de desteğini alan UND, 13 ve 14 Aralık 2018 tarih-lerini kapsayan Resmi Kurum, saha ziyaretlerini kapsayan programı için resmi ve saha ziyaretleri gerçekleş-tirdi.Resmi kurumlar dışında, UND, Sır-bistan’daki muadil derneğe başvur-du, sorun konusunda meslektaşların da görüş ve önerilerini de talep etti. Sırbistan Derneği, yaşanan sorunun sadece Türk taşımacılarının değil, tüm yabancı taşımacıların sorunu ol-

duğunu, bu sebeple UND’yi ve tüm dernekleri gerçekleşecek genel ku-rula davet ettiklerini belirtti. UND’nin önerisiyle sınır kapısı sorunu yaşa-yan tüm ülke derneklerin sorunlarını yansıtan, ulusal ve uluslararası resmi kurumlarımıza gönderilmesi planlanan deklarasyon talebi Sırp Derneği tarafından da olumlu bu-lundu. Derneklerin mutabık kalacağı bir deklarasyonun da Sırp Derneği Genel Kurulunda imzalanmasına karar verildi. 13 ARALIK 201809.30: SIRBİSTAn İÇİşLERİ BAKAnLIğI TopLAnTISI

Türkiye’nin Sırbistan Büyükelçi-liği yetkilileri ve Belgrad Ticaret Müşaviri’nden oluşan heyet ile UND, Sırbistan İçişleri Bakanlığı Emniyet ve Sınır Müdürlerini ziyaret etti.UND Heyeti; Türkiye ve Sırbistan’ın Avrupa Birliği ile komşu iki ülke olarak, benzer sorunu yaşadığını ifade etti.UND, Türkiye ve Bulgaristan arasındaki sınır kapısında göçmen sorunun yaşandığını, fakat iki ülkenin yapıcı yaklaşımla saldırıya maruz kalan taşımacılık firmalarını cezalandırmak yerine Türk ma-kamlarının sınır kapısında karbon

UND, Türk TIR’larının son dönemde kabusu haline gelen ve 6 bin Euro’ya varan cezalar kesilmesine neden olan kaçak göçmen sorununa çözüm bulmak için sahaya indi.

17

ARALIK 2018

cihazıyla geçen tüm araçları kontrol ettiğini aktardı. Sonrasında Bulgar tampon bölgesine geçen araçla-rın da Bulgar makamlarınca aynı kontrole tabi tutulduğunu, içinde göçmen olduğundan şüphelenilen araçlara ceza kesilmeden Bulgar tarafınca Türk tarafına geri gönde-rildikleri, aynı uygulamanın Sırp ve Hırvat makamlarınca tatbik edilmesi talep edildi.UND Heyeti, kaçak göçmenlerin araçlara bindiği noktalarda ilave gü-venlik uygulamaları tetkik edilmesini ve sınırdan geçen tüm araçların Sırp makamlarınca kontrole tabi tutul-masını talep etti.

11.00-18.00: SIRBİSTAn SAHA ZİyARETİ Sırbistan Türk Büyükelçiliği orga-nizasyonuyla Türk heyeti ve Sırp güvenlik güçleri Sırp-Hırvat sınır kapısına giden güzergâh üzerinde göçmen sorununu incelemek üzere yola çıktı. Türk heyeti sınır kapısında iken gözle kontrolde şüpheli bulu-nan bir TIR’ın memurlarca halatının kesildiği ve iğneyle birbirine tutturul-duğu tespit edildi. Memurlar TIR’a kalp atışı detektörüyle kontrolde bulundu. Aracın içinde göçmenler olduğu tespit edildi. 19.00-21.00: BELgRAd BüyüKELÇİSİ TAnju BİLgİÇ’E ZİyARET

Sonrasında UND Heyeti Belgrad Büyükelçisi Tanju Bilgiç’e bir zi-yaret gerçekleştirdi. UND Heyeti, Türk Büyükelçiliği’ne sadece Türk sürücülerin değil tüm uluslararası sürücülerin korkulu rüyası olan araçlara göçmen girişlerini ve yaşanan mağduriyeti görmek ve gidermek üzere sahaya gelen ilk yabancı misyon olunması ve veri-len tüm destek için teşekkürlerini sundu. Bilgiç, konuyu Sırbistan İçişleri Bakanlığı yetkilileriyle görüşeceğini, gümrük sahasına gerekli kontrol cihazlarının temini, personel sayısının artması için gerekli girişimlerin süreceğini ifade etti.

14 ARALIK 201815.00: HIRvATİSTAn İÇİşLERİ BAKAnLIğI İLE göRüşME Saha ziyaretlerinin ikinci gününde UND İcra Kurulu Başkanı Erman Ereke Hırvatistan’ın Zagrep şehrine giderek, Hırvatistan İçişleri Bakanlı-ğı yetkilileri ile bir araya geldi. UND İcra Kurulu Başkanı, Hırvat heye-tinden sınır kapısında araçlarının halatları kesilmesi durumunda bile 2 bin Euro ceza alan ve sadece nakliyecileri hedef alan cezalan-

dırma uygulamaları yerine tampon bölgede tüm araçlarımıza teknolojik aletlerle göçmen kontrolü sağlanma-sını, araçlarında göçmen çıkan araç-ların ceza uygulanmadan Sırbistan’a geri gönderilmesi talebinde bulundu. Ayrıca Sırp ve Hırvat yetkililerinden ortak sınır kapısı yönetimi hususun-da talepte bulundu. 11.00-18.30: SIRBİSTAn MuAdİL dERnEğİ İLE BİR ARAyA gELİndİ

Sırbistan Uluslararası Karayolu Taşımacılar Birliği Genel Kurulu vesilesiyle Sırp derneği ev sahipliğin-de uluslararası karayolu taşımacıları dernekleri sınır kapısı sorunlarını görüşmek üzere bir araya geldi. Toplantıda UND’yi İcra Kurulu Üyesi Alpdoğan Kahraman temsil etti. Toplantıda 13 Aralık’taki sınır kapı-sında Türk heyetince gerçekleştirilen ziyaretteki gözlemlerini aktardı. Sınır kuyruklarında bekleyen tüm ülke taşımacılarının tehlike altında oldu-ğunu belirterek, taşımacıların ortak hareket ederek, ülkelerimizin Resmi Kurumlarına ve AB’ye başvurmaya çağırdı. Sadece uluslararası nakli-yecilerin cezalandırılarak insanlığın bir sorunu olan göçmen sorunun önlenemeyeceğini belirtti.Toplantıda 10 ülkenin dernekleri sı-nır kapısı geçişlerinin hızlandırılması ve göçmen sorunu sebebiyle taşıma-cıların cezalandırılmaması gerektiğini belirten deklarasyonu imzaladı.

18

ARALIK 2018

UND’den

UND ayrımcı uygulamalara karşı “birlikte hareket edelim” çağrısı yaptı

DEİK/Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) Avrasya Girişimci Top-lantısı, Gürcistan’ın başkenti

Tiflis’te gerçekleştirildi. Toplantıya Rusya, Türkmenistan, Gürcistan, Avusturya, Japonya, Hollanda gibi farklı ülkelerden toplam 120 DTİK üyesi ve paydaş kurum üyesi katıldı. Türkiye’yi, Gürcistan/Tiflis Büyükel-çisi F. Ceren Yazgan, DTİK Yürüt-me Kurulu Üyeleri Rona Yırcalı, Halim Mete ve DTİK Avrasya Bölge Komitesi Başkanı Ali Galip Savaşır ile birlikte UND İcra Kurulu Başkan Vekili Erman Ereke temsil etti.Avrasya Girişimci Toplantısı’nın açılı-şında konuşan T.C. Tiflis Büyükelçisi F. Ceren Yazgan, birçok ülkeden toplantıya gelerek ilgi gösteren katı-lımcılara memnuniyetini ifade eder-ken, Gürcistan ekonomisi ve ticaret imkanları ile ilgili yaptığı sunumda, Gürcistan’daki yatırımlara, taşıma-cılık sektöründe yaşanan sorunlara ve Gürcistan’ın ülkemiz ve bölge açısından taşıdığı öneme değindi.DTİK Yürütme Kurulu Üyesi Rona Yırcalı da konuşmasında, yurtdı-şında yaşayan Türkiye kökenli iş insanlarını tek bir şemsiye, tek bir çatı altında toplamak amacıyla kuru-lan DTİK’in önemine değindi. Türk iş adamlarının gerek Gürcistan’da gerekse bölgedeki ülkelerde yaptığı icraatlar ile ülkemizin temsil gücünü

arttırmayı hedeflediklerini belirtti. DTİK Yürütme Kurulu Üyesi Halim Mete tarafından yapılan açılış ko-nuşmasında ise, DTİK’in daha stra-tejik daha akılcı ve daha etkin bir şekilde çalışmalarına devam ettiği

DEİK/Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) Toplantısı’na katılarak sektör sorunlarını anlattı. UND İcra Kurulu Başkan Vekili Erman Ereke, ayrımcı uygulamalardan ve ek maliyetlerden bahsetti ve Türk iş dünyasına, ticareti engelleyen bu haksızlıklar karşısında birlikte mücadele etme çağırısında bulundu.

belirtilirken, DTİK’in gücünü oluştu-ran yurtdışındaki Türk iş insanlarının büyük bir potansiyel barındırdığı ve bundan gurur duyduklarının altı çizildi.UND İcra Kurulu Başkan Vekili Erman Ereke ise, Türkiye’nin lojistik önemini vurgulayan bir sunum yap-tı. Ereke gerçekleştirdiği sunumda; Avrupa, Avrasya, Ortadoğu ve Orta Asya bölgelerinin bağlantı nokta-sında yer alan Türkiye’nin sağladığı avantajlara, Türk taşımacılık sektö-rünün yurtdışında karşılaştığı sorun-lara ve Türk taşımacılık sektörünün lojistik imkanlara değindi.Türk taşımacılarının; kota, vize, geçiş ücretleri, sınır kapılarındaki bekleme kaynaklı zaman kayıpları, ayrımcı uygulamalar ve ilave ma-liyetlerle karşılaştığının altını çizen Ereke, çözüm için ortak hareket edilmesi gerektiğini ve Türk iş dünyasının ticaretini engelleyen bu haksızlıklar karşısında birlikte mü-cadele etmesi gerektiğini söyledi. Toplantının devamında Tarım ve Orman Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdür Yardımcısı Erol Bulut tarafın-dan bakanlık tarafından yürütülen çalışmaları ve bakanlık hedeflerini içeren bir sunum gerçekleştirildi.

19

ARALIK 2018

20

ARALIK 2018

TIR şoförlerine bu kez de Almanya vize engeli!

Almanya Türk Tır şoförlerine Davetiye Teyit şartı getirdi-ğini açıkladı. UND konuyla

ilgili bir açıklama yaparak, uygula-manın Almanya’ya yapılan ihracatı sekteye uğratacağı uyarısında bulundu. Bu uygulamanın en çok Türkiye’de yerleşik üretim yapan Alman firmalarına zarar vereceğine dikkat çeken UND Yönetim Kurulu; “TİM’in son açıklanan Kasım ayı ihracat rakamlarına bakıldığında 1. 4 milyar Dolar’la Almanya ilk sırada yer alıyor. Türkiye’den AB’ye yapılan ihracatın yüzde 50’si Avrupalı firmalar tarafından, bunun yüzde 29’u ise Türkiye’de yerleşik Alman firmalar tarafından yapılmakta. Bu firmaların ürettiği yükü taşıyan TIR sürücüleri için Almanya’nın başlat-tığı vize müracaatlarındaki davetiye teyit uygulaması hem vize süreç-lerini zorlaştırıyor hem de Avrupalı ve Alman firmaların yüklerinin geç teslim edilmesine neden oluyor ve ekonomik zarar veriyor” dedi.Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu, Almanya Büyükelçiliği’nin 15 Kasım tari-hinden itibaren, TIR Şoförü vize başvurularında CMR’nin yanı sıra Almanya’daki alıcı tarafından teyit yazısı/davetiye talep ettiğini akta-rarak; “Söz konusu teyit yazısının yükün alıcısı tarafından Alman Bü-yükelçiliğinin belirttiği mail adresine gönderilmesi gerektiği aksi takdirde başvuruların kabul edilmeyeceği belirtiliyor. Şu ana kadar yapılan birçok vize müracaatı bu nedenle reddedildi. Türk ihracat ve ithalat yükünü, uluslararası kurallar gereği belirlenmiş resmi evrak ile taşıyan TIR sürücüleri teslim aldıkları yükleri, yine resmi evrakta belirtilen adres-lere teslim ediyor. TIR sürücüleri, meslekleri gereği davetiyeye ihtiyaç duyulacak bir göreve katılım göster-miyor. Diğer yandan aynı sürücüler, Almanya’dan, Avrupalı üreticilerin ithalat yüklerini de Türkiye’ye ve/

Türkiye’nin ihracatta en önemli pazarlarından Almanya, TIR şoförü vize başvurularında yeni bir belge zorunluluğu getirdi. Almanya Büyükelçiliği başlattığı uygulama ile TIR şoförü vize başvurularında CMR’nin yanı sıra Almanya’daki alıcı tarafından teyit yazısı/davetiye gönderilmesini talep ediyor.

veya diğer ülkelere taşımakta ve bu taşımalar için ayrıca bir davetiye şartı aranmıyor. Takdir edilmelidir ki, davetiye seferlik olarak temin ediliyorken şoför vizesi belirli bir süreyi kapsıyor. Müşteri sadece seferlik olarak kendi taşıması için sürücüye davet mektubu gönder-mekte iken bu davetiye karşılığında sürücüye verilen 6 ay ya da yıllık vize ile birçok farklı müşterinin taşı-maları yapılmaktadır. Bu durum da davetiye şartının ne kadar anlamsız ve gereksiz olduğu gerçeğini gözler önüne seriyor” açıklamasını yaptı. “şoföR vİZELERİ, TüRK İHRACATInA ZARAR vERİyoR”Türk şoförlerinin yurtdışındaki vize sorunlarına değinen UND Yönetim Kurulu’nun yaptığı açıklamada şu bilgilere yer verildi: “Dünya Bankası tarafından yapılan AB-Türkiye Güm-rük Birliği Değerlendirme Raporun-daki “vize alım zorlukları ve AB’deki Schengen Kalış Süresi (180/90 gün) kısıtlamalarının Gümrük Birliği işleyişine zarar verdiğini” tespiti yaşanan vize sorunlarını çok net şe-kilde ortaya koymaktadır. Schengen bölgesi, 1995 yılında bir milyon 204 bin kilometrekare alanı kapsarken,

günümüzde 4 milyon 312 bin kilo-metrekarelik alanı kapsamaktadır. Meslekleri gereği ihracat yükünü böylesine büyük bir coğrafyaya taşıyan Türk şoförlerine Schengen’in ilk yıllarında konulan 90 günlük kalış süresi artık yeterli gelmemektedir ve bu sürenin arttırılması elzemdir.” Schengen dışında da Türk şoförleri-nin vize sorunları olduğuna değinen UND Yönetim Kurulu açıklamasın-da, “Rusya ile ülkemiz arasında son dönemde artan siyasi hareketlilik ve olumlu havaya karşın ülke-miz ihracatının ve sektörümüzün önündeki en büyük engellerden biri olan Rusya şoför vize sorunu halen çözümlenemedi. Türkmenistan’da vize alabilmek için birçok zorlu prosedürü aşmak ve yüksek ma-liyetlere katlanmak zorunda kalan ve 30 ila 45 gün sonunda vize almayı başarabilen şoförlerimizin birçok vize müracaatı da anlamsız gerekçeler ile reddediliyor. Merkez Irak’a yapılan taşımalar vize engeli nedeni ile yapılamıyor. TIR, şoför ve yük ayrılmaz bir bütündür ve ülkemiz ihracatının ve dış ticaretin önündeki en büyük engellerden biri olan vize sorunun ivedi şekilde çözümlenme-lidir.” ifadelerine yer verildi.

UND’den

21

ARALIK 2018

22

ARALIK 2018

LOJİSTİK

Ekol lojiSTik vE NETlog ilk 10 iHRAcATçI ARASINDA Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı ödülleri verildi. Türk Hava Yolları (THY), SunExpress, Pegasus Türkiye genelinde en çok hizmet ihracatı yapan şirketler olurken, Ekol Lojistik ve Netlog ilk 10 içinde yer aldı. Yük taşımacılığı ve Lojistik sektörü sıralamasında bu iki firmanın arkasından Arkas Konteyner Taşımacılık A.Ş. geldi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet

İhracatçısı ödülleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Berat Albayrak, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan’ın katıldığı törenle sahiplerini buldu. Ticaret Bakanlığı desteğiyle Türki-ye İhracatçılar Meclisi tarafından üçüncü kez düzenlenen Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı Ödül Töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla ger-çekleştirildi. Törende, Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı Araştırması’na göre Türkiye gene-linde en çok ihracat yapan ilk 10 firma ile 17 sektördeki ilk 3 firmaya ödülleri takdim edildi. 2017 rakam-larına göre yapılan sıralamada THY, Türkiye genelinde birinci olurken, onu SunExpress ve Pegasus takip etti. İstanbul Yeni Havalimanı’nın inşa etmek üzere oluşturulan

konsorsiyumda yer alan firmalardan dördüne de özel ödül verildi.Törende yaptığı konuşmada “Türkiye’nin büyümesi, istihdamı, katma değeri biz ihracatçılara ema-net” diyen TİM Başkanı İsmail Gülle, Cumhurbaşkanının önderliğinde devam eden dış ticaret hamlesinde hizmet ihracatının çok kıymetli bir yer tuttuğuna işaret etti. İstanbul Yeni Hava Limanı’nın Cum-huriyetin 95. yılında 60 ülkeyi ve 20 trilyon dolarlık ekonomileri birbiri-ne bağlayarak Türkiye’nin hizmet ihracatına büyük katkı sağlayacağı-

na yürekten inandıklarına belirten Gülle şöyle devam etti: “Cumhur-başkanımızın huzurunda tekrar dile getirmek isterim ki, bizlerin hedefi, dış ticaret fazlası veren Türkiye. Bu anlamda hem mal hem de hizmet ihracatında, bu hedefimize emin adımlarla ilerliyoruz. 200 milyar dolar seviyelerinde ilerlediğimiz bu dönemde, Gelecek stratejilerimizde de hizmet ihracatına özellikle önem veriyoruz. Mal ihracatımızı kayıt altına alma konusunda sistemimiz oturmuş durumda. Bu sistemi, hizmet ihracatımız ve transit ticaret

23

ARALIK 2018

HİZMET İHRACATIndA İLK 10 SIRAyI ALAn KuRuLuşLAR:Türk Hava Yolları anonim orTaklığı Güneş ekspres Havacılık a.ş. (sunexpress) peGasus Hava Taşımacılığı a.ş.ekol lojisTik a.ş.Gap inşaaT YaTırım ve Dış TicareT a.ş.Tav Havalimanları HolDinG a.ş. rönesans HolDinG a.ş.neTloG lojisTik HizmeTleri a.ş. oDeon Turizm işleTmeciliği a.ş.aTlasjeT Havacılık a.ş.

yüK TAşIMACILIğI vE LojİSTİK: ekol lojisTik a.ş., neTloG lojisTik HizmeTleri a.ş., arkas konTeYner Taşımacılık a.ş.için de oluşturmamız gerekiyor.

Buna istinaden; hizmet ihracatını, transit ticareti ve e-ihracatı da bir an önce kayıt altına alabilmek için Tica-ret Bakanımız Sayın Ruhsar Pekcan ile çalışmalarımız devam ediyor.”

“duRMAK yoK RİSK ALARAK KoşACAğIZ”“Hedefleri büyük koymazsak attığımız adımlar küçük olur” diyen Gülle söz-lerine şöyle devam etti: “Bizim küçük adımlarla devam etme lüksümüz yok.

Aslına bakılırsa yürüme lüksümüz de yok. Sayın Cumhurbaşkanımızın yıllar önce söylediği gibi ‘Durmak Yok!’ koşacağız koşacağız, risk alarak koşacağız. Biz koşarak atılım yapmak zorundayız. Bunun için de yüksek katma değer, marka, tasa-rım, Ar-Ge, inovasyon muasır mede-niyetin emrettiği ne varsa topyekûn uygulamak durumundayız.”Türkiye’nin küresel ticaret becerisi-nin yılmaz neferleri olan ihracatçıla-rın 2018 yılında, 170 milyar dolar

mal ve 48 milyar dolar hizmet ihracatı hedefiyle rekora koştuğunu söyleyen Gülle, “Gece gündüz 200 ülkeyi do-laşarak, Türkiye’mizin her bir dakika-sında 504 bin dolar, her bir saatinde 30 milyon dolar, her bir gününde 726 milyon dolar, her bir haftasında 5 mil-yar dolar, her bir ayında da 18 milyar dolarlık ihracatı, 75 bin ihracatçımızla gerçekleştiriyoruz” dedi.

24

ARALIK 2018

ANALİZ

BiR REkoR DA kASImiHRAcATINDAN gElDiKasım ayında ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,5 artışla 15,5 milyar dolar oldu. Böylece tüm zamanların en yüksek kasım ayı ihracatına ulaşılırken, aylık bazda en yüksek üçüncü ihracat rakamına erişildi.

Kasım ayı ihracat verilerine göre kasımda ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,5

artışla 15,5 milyar dolara yükseldi. Böylece 2013 yılı Kasım ayında gerçekleştirilen 14,2 milyar dolarlık ihracat rakamının üzerine çıkılarak tarihteki en yüksek kasım ayı ihraca-tına ulaşıldı. Son 12 aylık dönemde ise ihracat yüzde 7,8 artışla 168,1 milyar dolar oldu. İlk 11 ayda ihra-cat yüzde 7,7 artışla 154,2 milyar dolara çıktı. Kasım ayında, 2018 yılı

Ekim ve Mart aylarından sonra, tüm zamanların en yüksek üçüncü aylık ihracatı gerçekleşti.İhracat rakamlarını değerlendi-ren Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle “2018 rekorlara imza attığımız bir yıl olarak kayıtlara geçiyor. Ekim ayında tarihteki en yüksek aylık ihracatı gerçekleştirmiştik. Bu kez de tüm zamanların en yüksek kasım ayı ih-racatına imza atmanın mutluluğunu yaşıyoruz. İhracatçılarımızın yoğun

gayretleri ile 170 milyar dolar olan yılsonu hedefimize emin adımlar ile ilerliyoruz” dedi.

İHRACATIn İTHALATI KARşILAMA oRAnI yüZdE 96,3Kasım ayında ithalat ise 16,1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Buna göre ihracatın ithalatı kar-şılama oranı yüzde 96,3 olurken, bu oranda geçtiğimiz Ekim ayının ardından en yüksek ikinci değerine ulaşıldı. İhracatın ithalatı karşılama

25

ARALIK 2018

oranı ile ilgili de değerlendirmelerde de bulunan İsmail Gülle, “Ülkemizin ithal ettiği ürünlerden daha faz-lasını ihraç eder konuma gelmesi ekonomik dengeler açısından önem taşımaktadır. Artık dış ticaret açığı-nın finansmanı Türkiye’nin günde-minden çıkmalıdır. Hedefimiz dış ticaret fazlası veren bir Türkiye’dir. Bugün baktığımızda üretim için cid-di anlamda hammadde ve ara mal ithalatı yapılıyor. İşte bu döngüyü sona erdirmek ve 2023 hedefleri-mize ulaşabilmek için katma değeri yüksek ürünlere daha fazla ağırlık vermeliyiz. Bunun için de yerli ve milli üretimin artması gerekmekte-dir” diye konuştu.

MİKTAR BAZIndA ARTIş SüRüyoRKasım ayı ihracat miktarı 2017 yılı-nın aynı dönemine göre yüzde 26,6 artışla 12,2 milyon tona yükseldi. 2018 Kasım ayı şimdiye kadar mik-

tar bazında en çok ihracat gerçek-leştirilen ikinci ay oldu.

En yüKSEK ARTIş ÇELİK SEKTöRündEKasım ayında en fazla ihracatı yine otomotiv sektörü gerçekleştirdi. Sektörün ihracatı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 4,7 artarak 2,7 milyar dolar oldu. Oto-motiv sektörünü 1,7 milyar dolarla çelik, 1,5 milyar dolarla hazır giyim ve konfeksiyon sektörleri takip etti. Toplam ihracatını yüzde 56 artıra-rak en yüksek artışı yakalayan çelik sektörü, Avrupa pazarına açılımı ile dikkat çekti. AB’ye ihracatını yüzde 76 artıran çelik sektörü, Belçika’ya ihracatını 8 kat artıra-rak önemli bir başarı yakalarken, sırasıyla yüzde 96 ve yüzde 86 artış ile İtalya ve İspanya, sektörün ihracatında öne çıkan diğer Avrupa ülkeleri oldu. Savunma ve Havacılık Sanayi Sektörü, yüzde 32 artışla çeliğin ardından en çok ihracat artışı ya-şanan ikinci sektör oldu. Savunma ve Havacılığı, yüzde 21,3 artış ile Makine ve Aksamları sektörü izledi. AB’yE İHRACAT yüZdE 10,8 ARTARKEn TopLAM İHRACATTAKİ pAyI yüZdE 50 oLduÜlke gruplarına göre ihracatta, AB’ye ihracat yüzde 10,8 artarak 7,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. AB’yi 2,2 milyar dolar ile Orta Doğu ülkeleri ve 1,4 milyar dolar ile Afrika ülkeleri izledi. Kasım ayında 145 ülke ve bölgeye ihracat artarken, 75 ülke ve bölgeye ihracat azaldı. En

fazla ihracat yapılan ülke 1,4 milyar dolar ile Almanya oldu. Almanya’yı 994 milyon dolar ile Birleşik Krallık, 872 milyon dolar ile İtalya ve 856 milyon dolar ile Irak izledi. En fazla ihracat yapılan ilk 20 ülke içerisinde ise Cezayir yüzde 72 artışla dikkat çekti. Kasım ayında Cezayir’e ihracat 208 milyon dolar oldu.

54 İL İHRACATInI ARTIRdI KARAdEnİZ BöLgESİ’ndEn İHRACAT ATAğIKasım ayında 54 il ihracatını arttı-rırken, 28 ilde ise ihracat azaldı. En çok ihracat gerçekleştiren iller sırası ile 6,6 milyar dolar ile İstanbul, 1,2 milyar dolarla Kocaeli, 1,1 milyar dolarla Bursa, 865 milyon dolarla İzmir, 750 milyon dolarla Ankara olurken Kastamonu, ihracatını 3 kattan fazla artırarak ekim ayından sonra kasım ayında da en fazla artış gösteren il oldu. Kasım ayında Kara-deniz Bölgemizin ihracat atağı dikkat çekti. Bölge illerimiz Rize ve Samsun da, ihracatını 2 kattan fazla artırarak, Kastamonu’nun ardından en çok artış gösteren iller oldu.

İHRACAT AİLESİnE 1459 yEnİ fİRMA KATILdIKasım ayında 36.630 firmamız ihracat yaparken, 1459 firma ilk kez ihracat yaparak ihracat camiasına katıldı.

174 üLKEyE TL İLE İHRACAT yApILdIKasım ayında TL ile ihracat yüzde 17,2 artışla 4,8 milyar TL ile oldu. İhracat yapılan 220 ülke/bölgeden 174’üne TL ile ihracat gerçekleştirildi.

26

ARALIK 2018

Dünya Ekonomik Forumu, “2018 Küresel Rekabetçilik Raporu”nu yayımladı. 140 ülkeyi kapsayan raporda ilk üç sırada ABD, Singapur ve Almanya yer aldı. 2017’de 58. sırada yer alan Türkiye, bu yıl 61. oldu.

Dünya Ekonomik Forumu, “2018 Küresel Rekabetçilik Raporu”nu yayımladı. 140

ülkeyi kapsayan raporda ilk üç sırada ABD, Singapur ve Almanya yer aldı. İlk ondaki diğer ülkeler; İsviçre, Japonya, Hollanda, Hong Kong, İngiltere, İsveç ve Danimar-ka. Son sıralarda ise Haiti, Yemen ve Çad bulunuyor. Raporda üretim özelinde; insan sermayesi, esneklik, çeviklik ve inovasyon faktörleri de-ğerlendirildi. Rekabet gücü sırala-masını belirleyen raporda; rekabetçi bir ekonomide güçlü olmanın tüm ülkeler için olanaklı olduğu, mevut durumda ülkeler arasında büyük bir uçurum olduğuna vurgu yapılıyor. Ayrıca ekonomik atılımda teknoloji kullanımının önemli bir kaldıraç fonksiyonu anlamına geldiği, eşitlik

ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri için yenilikçiliğin kaçınılmaz olduğu-na dikkat çekiliyor. 2017’de 58. sırada olan Türkiye, 2018’de 61. sıraya geriledi. Rapora göre, Türkiye gayrisafi yurt içi hasıla bağlamında, kişi başına düşen 10 bin 512 dolarlık gelirle, dünya toplamında yüzde 1,71’lik bir paya sahip. 12 bileşenin etüt edildiği araştırmada, Türkiye’nin iyi perfor-mans gösterdiği bileşenler; halk sağlığı, altyapı ve inovasyon ekosis-temi. 12 bileşenin 11’inde Avrupa ve Kuzey Amerika ortalamasının gerisinde olan Türkiye, pazar büyük-lüğü bileşeninde ise 13. sırada. Ra-porda dikkat çeken diğer bir bulgu ise Türkiye’deki iş gücü piyasasında her 100 erkeğe karşılık sadece 39 kadın çalışanın bulunması.

küRESEl REkABETçilikTE 61. SIRADAyIz

Bu yıl gündemlerindeki iki kritik konunun inovasyon kültürünün geliştirilmesi ve dijital dönüşü-me adaptasyonu kolaylaştırmak olduğunu ifade eden Great Place to Work Türkiye Genel Müdürü Eyüp Toprak “Diğer önemli odak noktamız ise Great Place to Work For All. Herkes için tercih edilen iş yeri yaklaşımımızın merkezinde, tüm çalışanların potansiyelini en üst düzeye çıkarmak yer alıyor. Şirketlerin çalışan sayılarına ve bu-lundukları sektörlere bakmaksızın tüm çalışanlar için sürekliliği esas alan olumlu bir deneyim yaratma oranlarını değerlendiriyoruz. Liderlik etkinliğine, değerlere, güvene, insan potansiyelini maksimize etmeye, inovasyona ve finansal büyümeye odaklanıyoruz.” dedi.

eKONOmi

27

ARALIK 2018

Türkiye gelişmiş karayolu ağı ve kesintisiz demiryolu bağlantısı ile modern İpek Yolu’nun önemli ülkelerinden biri haline geldiğini söyleyen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı M. Cahit Turhan, Asya ve Avrupa kıtaları arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin giderek derinleştiğini söyledi. Turhan, “Lapis Lazuli koridoru, Afganistan, Türkmenistan, Hazar Denizi, Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye arasında ekonominin, ticari ilişkilerin ve ulaşım bağlantılarının gelişimini amaçlayan çok önemli bir girişim. Bu koridorun Avrupa`ya bağlanması için büyük çaba sarf ediyoruz” dedi.

Transit ve Ulaştırma İşbirliği Anlaşmasına Taraf Ülkelerin Uluslararası Ulaştırma Bakanları

Konferansı Türkmenistan’ın Türk-menbaşı şehrinde gerçekleştirildi. Türkiye’yi temsilen konferansa katılan Turhan, açılış oturumunda yaptığı konuşmada, Asya ve Avrupa kıtaları arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin giderek derinleştiği bir dönemden geçildiğine dikkati çekerek iki kıta arasındaki ticaretin günde 1,5 milyar dolara ulaştığını belirtti. Turhan, bu ticaret hacminin artarak devam etmesi ve 2025’te 740 milyar dolara ulaşmasının bek-lendiğini ifade ederek, söz konusu ticaret hacmi göz önüne alındığında iki kıta arasındaki ulaşımın gelişti-rilmesinin büyük önem taşıdığının görüldüğünü vurguladı.Lapis Lazuli koridorunun Afganistan,

Türkmenistan, Hazar Denizi, Azer-baycan, Gürcistan ve Türkiye ara-sında ekonominin, ticari ilişkilerin ve ulaşım bağlantılarının gelişimini amaçlayan çok önemli bir girişim olduğunu ifade eden Turhan, Hazar geçişli orta koridor ve Lapis Lazuli güzergahının Asya ve Avrupa’yı bağ-layan iki önemli koridor olarak hızla geliştiğini söyledi. Turhan, anlaşmaya taraf olan tüm ülkelerin bu yönde büyük çabalar harcadığına işaret ederek, şöyle ko-nuştu: “Şüphesiz altyapı yatırımları ve taşımacılığın kolaylaştırılmasına yönelik adımlarımız bu güzergahların daha da etkinleşmesinin yolunu açacaktır. Bu koridorun etkin olarak hizmet vermesinde Hazar geçişinin rolü çok kritik. Yakın zamanda açı-lan Türkmenbaşı Uluslararası Limanı modern İpek Yolu’nun en önemli

BAkAN TURHAN: TüRkiyE kARAyolU AğI vE kESiNTiSiz DEmiRyolU ilE ipEk yolU`NUN öNEmli ülkESiDiR

projeleri arasında yer aldı. Bu liman yakın zaman önce tamamlanan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi ile bir zincirin halkaları olarak Afga-nistan ve Çin’i, Orta Asya üzerinden Avrupa’ya bağlayacak. Kardeş ülke Türkmenistan’ın bu başarısı bizim için büyük bir övünç ve gurur kayna-ğıdır. Türkiye olarak mega projelerle bu koridorun Avrupa’ya bağlanması için büyük çaba sarf ediyoruz. Türki-ye gelişmiş karayolu ağı ve kesinti-siz demiryolu bağlantısı ile modern İpek Yolu’nun önemli ülkelerinden biri haline gelmiştir.”Son 15 yılda ulaşım altyapısını güçlendirmek için 520 milyar lira yatırım yaptıklarını ifade eden Tur-han, bölünmüş yol uzunluğunun 26 bin 198 kilometreye, otoyol uzun-luğunun ise 2 bin 657 kilometreye çıktığını aktardı.

28

ARALIK 2018

gümrüK

“Gümrük Birliği’nin güncellenmesi müzakerelerinin bir an evvel başlaması hem AB hem de Türkiye’nin yararına olacaktır.” Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun katılımı ile yapılan 5. Reform Eylem Grubu Toplantısı’nda sonucunda Reform Eylem Grubu Bildirisi açıklandı. Bildiride “Gümrük Birliği’nin güncellenmesi müzakereleri-nin bir an evvel başlaması hem AB hem de Türkiye’nin yararına olacaktır” denildi.

5. Reform Eylem Grubu Toplantısı’nın gündeminde Gümrük Birliği ve Vize Serbes-

tisi vardı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulha-mit Gül, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun katılımıyla gerçekleşen 5. Reform Eylem Grubu Toplantısı sonrasında 4 bakan ortak basın açıklaması yaptılar.

ALBAyRAK: güMRüK BİRLİğİ gEÇMİşİMİZ ÇEyREK ASRA dAyAnIyoRGümrük Birliği’nin güncellenmesinin çok önemli olduğunun altını çizen Hazine ve Maliye Bakanı Berat Alba “Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği’nin güncellenmesi konusunda yoğun diplomasi yürütüyoruz” dedi. Albay-rak Gümrük Birliği anlaşmasına iliş-kin olarak şunları söyledi: “Geçtiği-miz yıl aralık itibariyle bugünkü iklim aynı nokta değil. İlişkiler değişebili-yor. 28 Şubat gibi 3. Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantısını gerçekleştirmek istiyoruz. Dünyada ticaret işbirlik-

leri, yeni ticaret düzeyine dayalı konvansiyonel işbirlikleri dolayısıyla dinamik bir döneme giriyoruz. Bizim Gümrük Birliği geçmişimiz çeyrek asra dayanıyor. Türkiye’nin mevcut istihdam gücü, yetişmiş insan kay-nağıyla ülkesine ve bölgesine işbir-liği açısından çok daha geniş fırsat yelpazesi ortaya koyan bir Türkiye var. Ümit vadeden bir süreç ortada.

Bu noktadaki taleplerimizi, karşılıklı kazan kazan taleplerimizi çok daha güçlü dile getireceğiz. Karşılıklı ilişkide karşı denilen muhatabın güçlü duruşu ve istikrarı da önemli. Siyasi iklim, kararsızlıklar önümüz-deki sürecin handikapları olarak yer alıyor. Sonuna kadar Türkiye’yi daha ileriye taşımak için çalışmaya devam edeceğiz.”

4 BAkAN TEk AçIklAmA

29

ARALIK 2018

mercedes-Benz Türk tarihinde bir ilk

Mercedes-Benz Türk A.Ş.’nin yeni Finans ve Kontrol’den Sorumlu İcra Kurulu Üyesi (CFO) Tülin Mede Esmer, 1 Ocak 2019 tarihi itibariyle görevi Stefan Baasner’den dev-ralıyor. Bu atama ile Tülin Mede

Esmer, Mercedes-Benz Türk’ün tarihindeki ilk kadın ve Türk CFO olarak bir ilke imza atıyor. 1994 yılında şirketin lojistik & dispozisyon bölümünde göreve başlayan Tülin Mede Esmer; şirketin ihracat &

sipariş yönetimi, satış & pazarlama, bütçe & yatırım gibi çeşitli birimle-rinde üstlendiği görevlerin ardından; mali kontrol ve iş geliştirme alanla-rında çeşitli yöneticilik pozisyonla-rında bulundu. Mede Esmer, ayrıca Mercedes-Benz Türk’ün ana şirketi Daimler AG’nin İtalya’da bulunan grup şirketi EvoBus’un CFO görevini ve akabinde Almanya’da Mercedes-Benz Kamyon Merkezi’nde Mali Kontrol ve Raporlama Yöneticiliği gö-revini yürüttü. Daimler’in Türkiye’nin yerel potansiyeli ve yetkinliğine inan-cının bir göstergesi olan bu atama ile Tülin Mede Esmer, Mercedes-Benz Türk’ün ilk kadın ve Türk Finans ve Kontrol’den Sorumlu İcra Kurulu Üyesi (CFO) olarak bir ilke imza atı-yor. Hacettepe Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu olan Tülin Mede Esmer, evli ve bir çocuk annesi.

30

ARALIK 2018

TeKNOLOJi

Cyber Teknoloji Genel Müdürü Mehmet İlker Akdeniz, Türkiye’de henüz yeterli olmasa da siber güvenlik farkındalığının arttığını söylüyor. Siber güvenliğin yöneticilerin gündeminde olduğunu belirten Akdeniz, firmaların bu alana bütçe ayırdıklarını söylüyor ve “Milli Eğitim Bakanlığı veya kamu spotlarıyla bireysel farkındalıklarımızı da arttırmamız lazım” diyor.

cyber Teknoloji Genel Müdürü Mehmet İlker Akdeniz, siber saldırıların 2005 yılından

sonra örgütsel bir yapıya dönüş-tüğünü söylüyor. “Devletler topla tüfekle savaşmaktan ziyade siber saldırılarla kritik altyapılara saldırılar düzenleyecek, düşman devletlerin finans, enerji, ulaşım veya su gibi yapılarını çalışamaz hale getirip ül-keye yaşam şansı bırakmayacaktır” diyen Akdeniz, sorularımızı cevap-landırdı.

Türkiye’de devlet kurumları siber saldırılar için ne kadar hazır?Her ne kadar farkındalığımız her geçen gün artıyor olsa da, yapılan sızma testlerinde, kamu kurumla-rının yapılacak saldırılara karşı çok hazır olmadığını görüyoruz.Hali hazırdaki sızma testi araçları ile bile kurumun kritik verilerine erişip sistemler tamamen ele geçirilebili-yor. Biliyorsunuz Ülkemizde “Ulusal Siber Güvenlik Çalışmalarının Yürü-tülmesi ve Koordinasyonuna İlişkin Karar” 20 Ekim 2012 tarihli Resmi Gazetede Bakanlar Kurulu Kararı olarak yayınlandı. Ve Siber Güvenlik Kurulu’nun ilk aldığı karar olarak SOME (Siber Olaylara Müdahale Ekibi) ekibin kurulumu var. Her ne kadar SOME’nin kurulumu, eğiti-mi ve görevleri o kararda yer alsa da, bu ekibin kamu kurumlarında yetersiz insan kaynağından dolayı faaliyete geçemediğini, görevlerini yerine getiremediğini görüyoruz. Buna bağlı olarak gerekli güvenlik sıkılaştırmanın yapılamadığı, bazen bir güvenlik güncellemelerine bile zaman ayıramadığını görüyoruz.

genel olarak bu siber saldırılara karşı nasıl önlem almalıyız?Uluslararası raporlar şunu göste-riyor ki, Saldırganların sistemlere

ilk sızma anı ile sızıntının tespit edilmesi arasında geçen ortala-ma süre yaklaşık 180 gün. Siber güvenlik gurusu olarak bilinen Bruce Schneier’in bir sözü var, “Savuna-mazsınız, önleyemezsiniz, yapmanız gereken tek şey, zamanında tespit edip aksiyon almaktır.” Yani bir siber saldırganı yüzde 100 durdur-manın yolu yoktur aslında, belki işini zorlaştırırsınız ama saldırgan sisteme sızmayı kafasına koyarsa bir şekilde girmeyi başaracaktır. Bu çerçevede önlemleri en üst seviye-de tutarken, siber saldırganın saldırı anının tespiti, sızma girişiminin en kısa sürede tespit edilip önlemlerin alınması gerektiğini düşünüyorum.Bunun için de öncelikle kurumlarda SIEM (Security Information and Event Management-Olay Yönetimi) yazılımı ile alarmlar üretip, bunun da merkezi olarak SOC (Security Operation Center- Siber Güvenlik Operasyon Merkezi) da izlenmesi çok doğru bir adım olacaktır. Olası oltalama saldırılarına karşı da per-sonellerin sürekli farkındalık eğitim-leri ile desteklenmesi gerekir.Kurumlar ayrıca ISO-27001 Bilgi güvenliği yönetim sistemi ile yetin-

SiBER güvENliğiN öNEmiNi ANlAyAN fiRmAlAR BüTçE AyIRmAyA BAşlADIlAR

memeli, SANS’ın 20 ana başlıkta 192 alt başlıkta topladığı 20 kritik güvenlik kontrollerini kurumlarında uygulamalarını öneririm. 2019 yılında siber saldırılar konusunda bizleri ne bekliyor?Aslında en büyük tehdit artık mobil saldırılar. Güvenlik firmalarının her yıl yayınladığı güvenlik raporlarında da bu vurgulanıyor, “mobil tehdit-ler artacak”. Çünkü artık herkes mobil, ve mobil cihazlarda artık bir bilgisayardan fazlası var. Bu yüz-den siber saldırganlar bilgisayarlara yönelik saldırı vektörünü artık mobile çevirmiş durumdalar. Diğer önemli konu ise nesnelerin interneti. Çev-remize baktığımızda, hemen hemen gözümüzle gördüğümüz her elekt-ronik cihaz internete bağlanıyor ve internetde birer risk haline geliyor. Tabi bu cihazlarda gerekli önlemler alınmadığı için veya erişim bilgileri varsayılan olarak bırakıldığı için siber saldırganlar internette bulunan bu cihazları ele geçirip birer saldırı aracı olarak kullanıyor veya cihazı ele geçirip iç ağınıza erişebiliyor. Bu yüz-den bu iki alanda çok ciddi tehditler olacağını düşünüyorum.

31

ARALIK 2018

32

ARALIK 2018

Asya-Pasifik Ticaret ve Sanayi Odaları Konfederasyonu (CACCI) iş birliğiyle düzenlenen Asya-Pasifik Ekonomi Zirvesi’ne katılan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Asya Pasifik Bölgesi’nin küresel üretim ve ticaret açısından yeni bir ağırlık merkezi haline geldiğinin açıkça ortaya çıktığını söyledi.

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Cumhurbaşkanlığı himayesin-de, Türkiye Odalar ve Borsa-

lar Birliği (TOBB) ile Asya-Pasifik Ticaret ve Sanayi Odaları Kon-federasyonu (CACCI) iş birliğiyle düzenlenen Asya-Pasifik Ekono-mi Zirvesi’ndeki konuşmasında, toplantıya katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Bu sene özellikle konferansa genç girişim-cilerin, kadın girişimcilerin ve KO-

Bİ’lerin katılmış olmasının önemli olduğuna işaret eden Pekcan, Asya Pasifik bölgesindeki gelişmeleri anlamadan dünya ekonomisinin doğru şekilde yorumlanamayacağı-nı söyledi. Bakan Pekcan, Asya’nın küresel ekonomide giderek ağırlığı arttığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:“Asya Pasifik ülkelerinin küresel ekonomi içerisindeki payı 2001 yılında yüzde 23,1 seviyesinde

iken 2017 yılında yüzde 29,7’ye yükselmiştir. Aynı dönemde kü-resel ihracattan aldıkları pay ise yüzde 25,8’den yüzde 33,7’ye yükselmiştir. Bu veriler, Asya Pasifik Bölgesi’nin küresel üretim ve ticaret açısından yeni bir ağırlık merkezi haline geldiğini açıkça göstermekte. Bu ivmenin bu şekilde devam edip etmeyeceğini zaman bize gösterecektir. Ancak kesin olan bir

pEkcAN: ASyA’NIN küRESEl EkoNomiDEki AğIRlIğI ARTIyoR

eKONOmİ

33

ARALIK 2018

şey var, rekabetçi, sanayileşmiş, kentleşmiş bir Asya yakın gelecekte mutlaka, tüketim ekonomisi haline gelmek zorundadır. Bu nedenle önümüzdeki on yıllarda Asya Pasifik Bölgesi, Türk ekonomisi ve Türk ihracatçısı için stratejik bir öneme sahiptir. Türkiye olarak, bu küresel mega-trende göre politikalar ger-çekleştiriyoruz.”Pekcan, Ticaret Bakanlığı ola-rak Çin ve Hindistan’ı özel hedef ülkeler olarak belirlediklerini ve bu ülkelere yönelik yeni stratejiler geliştirdiklerini anımsatarak, sektör ve eyalet bazında eylem planları hazırladıklarını söyledi. Pekcan, bu kapsamda Çin ve Hindistan Ticaret Odası yetkililerinden ve CACCI tem-silcilerinden destek beklediklerinin altını çizerek, hazırlanan stratejileri önümüzdeki kısa vadede uygulaya-caklarına işaret etti.

“BöLgE İLE İKİLİ TİCARETİMİZİ dEngELEMEK İSTİyoRuZ”Pekcan, şu bilgileri verdi: “2017 yılında Asya-Pasifik bölgesine 9,1 milyar dolarlık ihracat gerçekleş-tirirken, bu bölgeden 56,4 milyar dolarlık ithalat yapmış bulunmakta-yız. Yani Asya-Pasifik Bölgesi’nden Türkiye 47,3 milyar dolar ticaret açığı vermekte. Asya Pasifik ile böyle bir ticaret yapısı sürdürülebilir değil, bunun dengelenmesi gerek.Bölge ile ticari ilişkilerimizi daha fazla geliştirerek ülkemizin bölgeye ihracatını artırmak için, ikili ticare-timizi dengelemek istiyoruz. Türkiye aleyhine olan bu ticari kompozis-yonun dengeli bir yapıya kavuş-turulması açısından siz değerli iş insanlarının çabalarını önemsiyoruz. Sizleri ve İş Konseylerimizi güçlü şekilde desteklemeye hazırız.” Pekcan, 2002 yılından 2017

yılına kadar Asya Pasifik ülkele-rine Türkiye’nin ihracatının yüzde 1,5 arttığına dikkati çekerek, ithalattaki artışın ise aynı dönem-de yüzde 100 olduğunu bildirdi. Bunun sürdürülebilir olmadığını dile getiren Pekcan, bu yönde ikili ticari ilişkilerin geliştirilmesi ve bu açığın kapatılması gerektiğini vurguladı. “TİCARET dİpLoMASİSİ fAALİyETLERİnE dEvAM EdECEğİZ”Bakan Pekcan, bölge ile ticari ilişkilerin gelişmesi ve denge-lenmesi için ticaret diplomasisi faaliyetlerine devam edeceklerine dikkati çekerek, şu değerlendir-melerde bulundu: “Kore, Malezya ve Singapur ile yeni nesil STA’lar imzaladık ve uygulamaya geçirdik. Japonya ile STA müzakerelerimiz devam etmekte. Bu çerçevede, CACCI Konferansı’nı, Türkiye ve Asya-Pasifik Ülkeleri arasındaki iş birliğini geliştirmek, mevcut potan-siyeli değerlendirmek adına önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Ayrıca, ‘Kuşak ve Yol’ girişimini Asya-Pa-sifik ekonomileri ile entegrasyonu sağlamak adına önemli bir araç olarak görüyoruz.Türkiye’nin rolünü, sahip olduğu beşeri sermaye ile Asya ve Avrupa arasında yatırım ve ticaretin niteliğini geliştiren bir vizyon ile kurgulamak istiyoruz. Kuşak ve Yol Girişimi’nin hedefleri doğrultusun-da önceliğimiz, ticaretin önündeki fiziksel engellerin tespit edilerek, ortadan kaldırılmasıdır. Bu anlam-da Bir Kuşak Bir Yol çatısı altındaki ülkelerde, yapılacak altyapı yatı-rımlarıyla lojistik kanalları güçlen-dirmemiz, bilişimde, yeni teknolo-jilerde entegrasyonu sağlamamız gerekiyor.”

“TEKnoLojİyE yönELİK, KATMA dEğERİ yüKSEK yATIRIMLARdA HEpİ-nİZİn KATILIMLARInI BEKLİyoRuZ”Bakan Pekcan, Asya Pasifik ülke-lerini Türkiye’de yatırım yapmaya davet ederek, özellikle dönüşüm çağında teknolojiye yönelik, katma değeri yüksek yatırımlara katılım beklediklerini söyledi. Türkiye’nin ihracat açısından Avrupa - Orta Doğu - Afrika - Türki Devletler ve Rusya ile merkezi konumunda bulunduğunu dile getiren Pekcan, Türkiye’nin Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) Sektörel Diyalog Ortağı olduğunu anımsattı. Pekcan, “Önümüzdeki dönemde, e-ticaret, hizmet sektörlerinde liberalleşme, gümrük, teknik müşavirlik ve mü-teahhitlik hizmetleri gibi alanlarda iş birliği imkanlarını hayata geçire-cek, ticari ve ekonomik konularda ASEAN ile ortak projeler yapacağız. Asya-Pasifik bölgesi ile olan enteg-rasyonumuzu önümüzdeki dönemde hızla geliştirmeyi hedefliyoruz.” diye konuştu.

Bakan pekcan, “Asya pasifik ülkelerinin küresel ekonomi içerisindeki payı 2001 yılında yüzde 23,1 seviyesinde iken 2017 yılında yüzde 29,7’ye

yükselmiştir. Aynı dönemde küresel ihracattan aldıkları pay ise yüzde 25,8’den yüzde 33,7’ye yükselmiştir. Bu veriler, Asya pasifik Bölgesi’nin küresel

üretim ve ticaret açısından yeni bir ağırlık merkezi haline geldiğini açıkça göstermekte.”

34

ARALIK 2018

SEKTöR ARTAn MALİyETLERLE BAşA ÇIKAMIyoRdövİZ KuRundAKİ ARTIş, LojİSTİK SEKTöRündE AdETA TSunAMİ ETKİSİ yARATTI; dövİZ ARTIşI İLE İHRACAT ARTTI, İTHALAT yAvAşLAdI. İHRACATA gİdEn ARAÇLAR gERİ gELEMEyİnCE İHRACATI TAşIyACAK ARAÇ BuLunAMAdI, MALİyETLER ARTTI KAR MARjLARI düşTü, ARAÇ, AKARyAKIT, LASTİK fİyATLARI gİBİ doğRudAn gİdERLER yüKSELdİ,SEfER MALİyETLERİnİ pEşİn ödEyEn nAKLİyECİLERİn, 120 günE KAdAR ÇIKAn TAHSİLAT SüRELERİ nEdEnİyLE nAKİT AKIşI BoZuLdu,TüRK ARAÇLARInIn yAşAdIğI SoRunLAR yABAnCI pLAKALI ARAÇLARI yARAdI vE TüRK ARAÇLARInA KARşI pAZAR pAyLARInI ARTIRdILAR, SEKTöR yATIRIM güCün KAyBETTİ.

LojİSTİK SEKTöRü 2018’dE HİÇ oLMAdIğI KAdAR ZoRLAndI. MALİyETLERİ BüyüK öLÇüdE ARTAn vE İşLERİnİ döndüRMEKTE ZoRLAnAn nAKLİyECİLER, yATIRIM yApAMAyACAK duRuMA gELdİLER.

DOSYA

35

ARALIK 2018

2018 zoR gEçTi, 2019’DAN BEklENTi Büyük!2018 yılını değerlendiren ve 2019 yılı beklentileri ile ilgili bilgiler veren UND İcra Ku-rulu Başkan Vekili Erman Ereke, yılın ülkemiz ve sektör açısından son derece hareketli geçtiğini, birçok önemli gelişmenin yaşandığını söylüyor. “Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ülkemiz yönetim anlamında bir bütünlük yakalama imkanı elde ederken, yeni sistemin getirdiği kurumlar arası ve kurumlar içi adaptasyon sıkıntıları ise 2018 yılında kendini hissettirmiştir” diyen Ereke, bu geçiş sürecinden doğan sorunlar ve küresel piyasalar-da yaşanan ekonomik daralma, yaşanan ekonomik kriz ortamının özellikle dış ticaret erbabına sıkıntılı günler yaşattığını aktarıyor.

SEKTöR yILA BüyüK ZAfERLE BAşLAdIYılı ikiye ayırarak değerlendiren Erman Ereke, “Avrupa Birliği Adalet Divanı’ndan kazanılmış Macaristan Geçiş ücreti davasının etkisi ile 2018 yılının hemen başındaki Ma-caristan KUKK toplantısında alınan karar ile Macaristan geçiş ücretleri tarih olmuştur. Yine Kota sorununun Avrupa’nın en yüksek mahkemesine 2018 yılı başında taşınması da yılın önemli gelişmelerinden bir diğeridir. İspanya, Romanya, Sırbistan’daki kota artışları ve Özbekistan ile imza-lanan ve geçiş ücretlerini kaldıracak ve kotaları arttıracak yeni karayo-lu anlaşması, ülkeler konusunda yaşanan diğer gelişmeler olmuştur. Özbekistan ve Çin anlaşmalarının Meclis’imizden geçerek yürürlüğe girmesi 2019 yılının öncelikli konu-ları arasında olmakla birlikte, Türk taşımacılarından gerek Avrupa’da geri ise diğer ülkelerde alınan haksız geçiş ücretlerinin kaldırılması için yürütülen kamu baskısı arttırılarak devam ettirilmelidir” diyerek ilk yarı-yılda yaşanan olumlu gelişmelere ve beklentilere dikkat çekiyor. SEKTöRE HİB güCüÜlkemizin en büyük ikinci hizmet ih-racatçısı olan taşımacılık sektörünü kapsayacak şekilde hizmet ihra-catçılarına destek verecek Hizmet İhracatçıları Birliğinin kurulmasının 2018’in bir başka önemli gelişmesi olduğunu kaydeden Ereke, sektörün çatı kuruluşu UND üyelerinin birlik politikasına yön verecek görevlere gelmesinin gelecek için önemli olduğunu belirtiyor.

KoLAy TİCARET İÇİn BüyüK AdIMErman Ereke, bir yılı aşkın bir süre boyunca çalışmaları sürdürülen ve 2018 yılında yürürlüğe giren, kamudaki bürokrasiyi ve dış ticaret işlemlerindeki sorunları azaltmayı hedefleyen Ticaretin Kolaylaştırıl-ması Kurulu bünyesinde oluştu-rulan “Türkiye Strateji ve Eylem Belgesi”nin 2018 yılının en önemli gelişmeleri arasında yer aldığını aktarıyor. Cumhurbaşkanlığı eylem planları arasına da giren ve birçok konuda çalışmaların başlatıldığı Eylem Belgesinin olumlu etkilerinin 2019 yılında yakından hissedile-ceğini aktaran Ereke, “Söz konusu Eylem Belgesi’nin en önemli etkisi ise gerileyen lojistik performansımı-zın arttırılması konusunda olacaktır” diyor.

LojİSTİK pERfoRMAnSI CuMHuRBAşKAnLIğI pRogRAMInA gİRdİDünya Bankası tarafından yayınla-nan “Küresel Lojistik Performansı Endeksi”nde 2016 yılında 34. sırada bulunan ülkemizin, 2018 yılı değerlendirmesinde 13 sıra gerileye-rek 47. sıraya düşmesinin ülkemizin lojistik performans düzeyini ortaya koyduğuna dikkat çeken Ereke, bunun nedenleri ile ilgili şu yoru-mu yapıyor: “Sınır kapılarındaki beklemeler, dış ticaret işlemlerin-deki belge sayısı ve ücretlerindeki fazlalık, yoğun bürokrasi ve kurum-lar arasındaki eşgüdüm sorunları lojistik performansında bizleri geriye götüren en önemli etkenler olurken, 2018 yılı sonunda Lojistik Perfor-mans Endeksinin Cumhurbaşkan-

36

ARALIK 2018

lığı Programına girmesi ve temel performans göstergelerinden biri haline getirilmesi, lojistik sektörü-nün geleceği açısından önemli bir gelişme olmuştur.” uLAşTIRMA MEvZuATI İÇİn ÇALIşMALAR dEvAM EdECEK“Sektörümüz açısından önem arz eden bir diğer gelişme ise yeni ulaş-tırma mevzuatları olurken, Karayolu Taşıma Yönetmeliği değişiklikleri, yayınlanan ve 1 Ocak 2019’da yürürlüğe girmesi beklenen Taşıma İşleri Organizatörlüğü Yönetmeli-ği, taslak halindeki Kombine Yük Taşımacılığı Yönetmeliği, sektörü-müzde faaliyetlerini devam ettiren taşımacılarımızın iş modellerini

geliştirecek, bürokrasi ve uygulama anlamında rahatlatacak şekilde hükümler içermediği görülmüştür.” diyen Erman Ereke; sektörün iş yapış modellerine uygun, maliyetleri minimize edecek ve bürokrasi anla-mında rahatlatacak ulaştırma mev-zuat değişikliklerinin düzenlenmesi konusundaki talepler ve istişarelerin 2019 yılında da süreceğini söylüyor. yILIn İKİnCİ yARISI ZoRLu oLdu2018 yılının ikinci yarısında yaşanan ekonomik daralmanın sektöre olan negatif yansımasıyla birçok taşımacı firmamızın zor duruma düştüğü-nü ifade eden Ereke, “Gerek batı istikametindeki gerek ise doğu istikametindeki maliyetlerinin çok

büyük bir kısmı döviz olan sektörü-müzün artan döviz kuru ile yaşadığı ekonomik krize ilaveten, karayolu dışındaki taşıma modlarındaki yük-sek fiyat artışları ve müşterilerden tahsilat yapma konusunda yaşanan zorluklar, rekor düzeye ulaşan boş dönüş rakamları, sektörümüzün 2018 yılını zor şartlar altında ta-mamlamasına sebebiyet vermiştir” açıklamasını yapıyor. yABAnCI ARAÇLARIn pAZAR pAyLARI ARTTIEreke, yılın ikinci yarısında ya-şanan zorluklarla ilgili olarak açıklamalarını şöyle sürdürüyor: “2018 yılı taşıma istatistiklerine bakıldığında yılın ilk yarısında bir

ERMAn EREKE: “170 MİLyAR doLARLIK SEvİyEyE uLAşMASI BEKLEnEn İHRACAT RAKAMLARI, üLKEMİZ

AÇISIndAn TARİHİ BİR gELİşME oLuRKEn, Bunun SEKTöRüMüZ üZERİndE yETERLİ oLuMLu ETKİ

BIRAKAMAMASInIn TEMEL nEdEnİ; 2018 yILIndA yAşAnAn EKonoMİK gELİşMELER, MEvZuAT vE

uyguLAMA AnLAMIndA yAşAnAn KRonİK SoRun-LAR vE BİR TüRLü ÇöZüMLEnEMEyEn dIş TİCARET

İşLEMLERİndEKİ AşIRI BüRoKRASİ oLMuşTuR.”

DOSYA

37

ARALIK 2018

önceki yıla kıyasla daha az taşıma yapabilen Türk taşımacıları, artan döviz kuru ile ucuzlayan Türk ihraç ürünlerine yönelik talep artışı ile yılın ikinci yarısında taşıma sayılarını arttırmışlardır. Yıl sonu itibari ile Türk taşımacılarının toplam taşıma sayılarına bakıldığında ise geçtiği-miz yıla kıyasla büyük bir değişim gözlemlenememiştir. 2018 yılındaki yabancı taşımacıların sefer sayıla-rına bakıldığında ise, bir önceki yıla kıyasla artış yaşandığı görülmüştür. Bu durum, yabancı araçların pazar payını arttırdığı gerçeğini ortaya ko-yarken, Türk taşımacılarının yabancı araçlar ile olan rekabetinde ülkemiz mevzuat ve uygulamalarından kay-naklanan sorunların aşılamamasının

yabancı araçlar lehine sonuçlar verdiğini söylemek yanlış olma-yacaktır. Yabancı araçlardan yol, köprü, trafik cezası tahsilatı yap-mamak, 7/24 çalışan sınır kapıla-rında yabancı araçtan mesai ücreti alınmazken bu ücreti sadece Türk araçlarından tahsil etmek, yıllardır süren ve 2018 yılında da devam etmiş rekabet bozucu sorunlardan olmuştur.” Boş dönüşLER BüyüK KAyIpLARA nEdEn oLduDöviz kurundaki yükseliş nede-niyle ithalat miktarının büyük oranda azaldığını, bunun da ithal sefer sayılarının düşmesine neden olduğunu aktaran Erman

Ereke, “İhracat eşyasını taşıyan ve dönüşte yük bulamayan Türk taşımacılarının özellikle Avrupa’dan rekor düzeydeki boş dönüşleri ise büyük ekonomik kayıplara neden olmuştur. 2018 yılı sonunda yak-laşık 170 Milyar Dolar’lık seviyeye ulaşması beklenen ülkemiz ihracat rakamları ülkemiz açısından tarihi bir gelişme olurken, bunun sektö-rümüz üzerinde yeterli olumlu etki bırakamamasının temel nedeni ise; 2018 yılında yaşanan ekonomik gelişmeler, mevzuat ve uygulama anlamında yaşanan kronik sorunlar ve bir türlü çözümlenemeyen dış ticaret işlemlerindeki aşırı bürokrasi olmuştur” diyor. SEKTöRü RAHATLATACAK AdIMLAR ATILMALI2019 yılına yönelik sektör bek-lentileri ile ilgili de açıklamalarda bulunan Ereke şunları söylüyor: “Temel beklentinin ulaştırma ve gümrük mevzuatı açısından sektö-rü rahatlatacak adımların ivedilikle atılması olduğu görülmektedir. 2018 yılı sonunda hızlandırılan mevzuat çalışmalarının ve dış ticaret süreç-lerini basitleştirecek uygulamaların 2019’da hayata geçirilmesi ile birlikte 2019 yılı gerek sektörümüz gerek ise ülkemiz açısından çok daha verimli bir yıl olabilecektir. Şüphesiz ki burada esas görev kamu kurumlarımıza düşmekle birlikte, kamu performansının sektörümüz performansı doğrudan etkilediği unutulmaması gereken noktalardan biridir. Taşımacılık sektörünü de içine alan dış ticaret işlemlerinde otomasyon sistemleri hali hazırda birçok işlemin elektronik ortamda yapılmasına imkan sağlarken, dış ticaret işlemlerinin kağıt ve insan odaklı devam ettirilmesi zaman ve maliyet kayıplarına sebep olmak-tadır. 2019 yılında gerek kontrol ve denetim uygulamalarında insan faktörünü azaltmak ve sonradan kontrol altında uygulamalarını yay-gınlaştırmak, gerek ise çağın gereği olarak dış ticaret işlemlerini otomas-yon sistemleri üzerinden elektronik ortamda tamamlanmasına imkan sağlamak ve kurumlar arası eşgü-dümü otomasyon sistemlerinin en-tegrasyonu üzerinden kurgulamak, kamu kurumlarımızın temel hedefi olmalı ve bu hedefler ivedilikle haya-ta geçirilmelidir.”

ERMAn EREKE: “2018 yILI SonundA HIZLAndIRILAn MEvZuAT ÇALIşMALARInIn vE dIş TİCARET SüREÇ-LERİnİ BASİTLEşTİRECEK uyguLAMALARIn 2019’dA HAyATA gEÇİRİLMESİ İLE BİRLİKTE 2019 yILI gEREK SEKTöRüMüZ gEREK İSE üLKEMİZ AÇISIndAn ÇoK

dAHA vERİMLİ BİR yIL oLABİLECEKTİR.”

38

ARALIK 2018

mAliyETlER ARTTI, TAHSilAT SüRElERi UzADI….

işi DöNDüRmEk zoRlAşTIUluslararası taşımacıların ihracat-ithalat dengesizliğinden etkilendiğini ve firma mali-yetlerinin arttığını söyleyen Logitrans Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Sünel, “Nakliye-ciler sefer maliyetlerini peşin ödüyorlar ve her ay maaş ödemelerini yapıyorlar. Ancak tahsilat süreleri 120 güne kadar çıktı. Bu durum nakit akışını ciddi şekilde zorluyor ve döngüyü çıkmaza sokuyor” diyor.

Logitrans Yönetim Kurulu Baş-kanı Cihan Sünel, 2018 yılını değerlendirirken 2019 yılı ile

ilgili öngörülerini paylaştı.

Boş dönüşLER şİRKETLERİn MALİ yApISInI ZoRLuyoRCihan Sünel, 2018’in ilk yarısı-nın aktif ve göz dolduran şekilde geçtiğini buna karşılık ikinci yarıyılın oldukça zorlu ve sorunlu geçtiğini söylüyor. Uluslararası taşımacı-lık faaliyetlerinin ihracat – ithalat dengesizliğinden fazlasıyla etkilendi-ğini belirten Sünel, özellikle Avrupa yönlü taşıma yapan araçların yüksek oranda boş dönüş yaptığının altını çiziyor. UND’nin Ekim 2018 raporu-nu hatırlatan Sünel, geçtiğimiz yılın ilk 10 ayında boş sefer sayısının 40 bin iken bu yıl bu sayının 70 bine çıktığını söylüyor ve ekliyor: “Bu durum şirketlerin maliyet yapısını ve araç sefer fayda oranlarını zorlama-ya başladı.”

2019 İÇİn önLEM ALInMALIGeçiş belgelerinin kısıtlı kullanılma-sına rağmen yılın ikinci çeyreğindey-ken tükendiğini bunun da topar-lanmaya çalışan sektöre ağır darbe vurduğunu anlatan Sünel, “Çoğu özmal araç parklarında yatar duru-ma geçmiş yada kazanç sağlaya-mayacağını öngördüğü halde diğer hatlarda düşük navlunlarla imkan aranmıştır” yorumunu yapıyor. 2019 yılı için öngörülerini paylaşan Sünel’e göre, kur dalgalanmalarının devam etmesi durumunda 2019 da sorunlu geçek. Ülkemizin hammad-de ve yarı mamul ithalatları ile ciddi oranda ihraç ürünü elde ettiğine ve ihracat yapabildiğine değinen Sünel, ithalatın kontrollü bir şeklide devam edebilmesi için; yerel para birimi

cinsinden ticaret, özel ithalatçı ver-gileri, bazı ithal ürünler için devlet nezdinde kur sabitlemesi gibi… ithalatçılara yönelik bir takım destek programlarının oluşturulabileceğini ifade ediyor.

SEKTöR ÇIKMAZA gİRİyoRSektördeki şirketlerin, özellikle yakıt ödemelerini ve sefer fix masraflarını peşin, personel maaşlarını azami 30-45 günde yapmasına karşın tahsilat vadelerin 120 güne çıktığını anlatan Cihan Sünel, bu durumun nakit akışını ciddi şekilde zorladığını ve döngüyü çıkmaza soktuğu uyarı-sında bulunuyor. İlgili bakanlıkların sahaya inerek lojistik firmaları ile görüşmeleri, fikir alış verişleri yapmaları gerektiğini söyleyen Sünel, “Transit masrafların azaltılması, kapı geçişlerinde oluşan

yoğunluklar için yapıcı ve pozitif yönlü gelişimler sağlanması, araç yatırım konularının kapsamlı şekilde desteklenmesi gerekmektedir” diyor.

LojİSTİK duRuRSA HER şEy duRuR“Lojistik, durursa; her şey durur” diyen Cihan Sünel, sektörün des-teklenmesi gerektiğini belirtiyor ve şunları söylüyor: “Sektörün özellikle maliyetlerini ve hizmet süresini olumsuz etkileyen durumlar düzel-tilmelidir. Bununla birlikte şirketle-rin teknoloji altyapısını geliştirecek destekler sağlanmalıdır. Turqulity marka desteği buna iyi bir örnektir, bu tür desteklerin kapsamını geniş-leterek Lojistik markalarımızı ulusla-rarası arenada daha değerli hale getirebilecek ‘’marka algı yönetimi” konusunda destekler verilmelidir.”

DOSYA

39

ARALIK 2018

kUR ARTIşI TSUNAmi ETkiSi yApTI

DENgE BozUlDUKur dalgalanmalarının sektörde Tsunami etkisi yarattığını söyleyen İstanbul Lojistik Genel Koordinatörü Cihan Taşar, “Döviz artınca ihracat arttı, bu defa ithalat durma noktasına geldi, araçların geri dönüşünde problem yaşanınca, ihracat taşıyacak araç-lar bulunamadı, maliyetler arttığı için kar marjları düştü…” diyor.

Sektörle ilgili önemli tespitler yapan ve değerlendirmeler-de bulunan İstanbul Lojistik

Genel Koordinatörü Cihan Taşar, sektörün ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumdan etkilendiğini söyledi.

2018’dE TSunAMİ ETKİSİ yAşAdIK2018 yılını değerlendiren Taşar, yılın ikinci yarısında yaşanan ve hala devam eden döviz kurlarındaki aşırı artışın ve dalgalanmaların Tsunami etkisi oluşturduğunu söylüyor. “So-nuçlar ortada” diyen Taşar, bu etki sonucu ortaya çıkan durumla ilgili tespitlerini şöyle sıralıyor: “İthalat durdu, dolayısıyla ithal ürünlere ve hammaddeye bağlı tüm üretim sek-törleri ya durdu ya da çok ciddi bir şekilde yavaşladı. Bir takım üretici-ler, sadece iç talepleri karşılar hale geldiler. Bazı üreticiler ise TL’nin yabancı para birimleri karşısında değer kaybetmesi nedeni ile ihra-cat şansı yakaladılar. Bu defa da ithalat durma noktasına geldiği için geri dönüş araçlarında problemler oluştu. Araçlar geri gelemediği için ihracata yollanacak araç bulunama-dı. Bulunanlar da olması gerekenin çok üzerinde bedeller ile kontak açtılar. Bu da ihracatçıya yansıdı ve maliyetler arttığı için kar marj-ları düştü. Aslında Tsunami etkisi denilen şey kısaca da olsa bahset-meye çalıştığım ve yaşadığımız ve dahi yaşamaya devam edeceğiz gibi görünen olayların bir tarifi gördüğü-nüz gibi.”

ARTAn MALİyETLER BELİMİZİ BüKTüTaşar, kurların bu şekilde devam etmesi durumunda iş yapmakta zorlanacaklarını söylüyor. bu dal-galanmanın bir etkisini de akarya-kıt fiyatlarının yükselişi olduğunu aktaran Taşar, bunun maliyetleri

direkt etkilediğini kaydediyor. Taşar, “Aslında kabaca özetleyecek olur-sak; ilk 6 aylık süreçte işlerimiz fena değildi. Ancak kurlarda başlayan hareket ikinci 6 aylık süreçte he-pimizi vurmuş durumdadır. Sade-ce müşteri bacağında değil, aynı zamanda dövize başlı olan ve artan maliyetler de kaba tabiri ile belimizi bükmüş durumdadır. Bunun yanında döviz bazında bankalara kredi borcu olan firmaların çoğu da, kredi geri ödemelerinde zorlanmaktadır. Çünkü faturalarımız çoğunlukla TL kesilmektedir ama borçlarımız döviz bazındadır. Zaten gittikçe düşen kar marjlarının etkisi ile para kazanamaz duruma gelen sektör, bir de kur farkları nedeni ile zaman zaman ne-fes alamaz hale gelmektedir. diyor.”Eğer kurlar bu şekilde giderse 2019’un da farklı olmayacağını söyleyen Taşar, “Gerçi şunu da göz ardı etmemek gereklidir; Türk üreticisi zamanla her şeye alışır ve ortama uyar. Ama o süreyi bizim gibi hizmet ağırlıklı sektördeki fir-malar nasıl geçirir, orası soru işareti elbette. Ama bu kötü senaryo olmaz ise inancımız 2019 senesinin iyi

geçeceği yönündedir. Hem yurtdışı hem yurtiçi müşterilerimiz, firma-larımızın verdiği servis kalitesinden memnun kalmaktadırlar. Yabancı ülke nakliyecilerine göre bizler hem daha hızlı hem daha detaylı servis verebilen firmalarız. Bunun pozitif etkileri elbette geçmişte olduğu gibi gelecekte de devam edecektir” şeklinde konuşuyor.

SEKTöR SoRunLARInIn ÇöZüMü İÇİn dEvLET dESTEğİ şART“Sektörün sorunlarının çözümü ile mutlaka ve mutlaka devlet des-teğine ihtiyacımız olacaktır” diyen Taşar, şöyle devam ediyor: “Bazı şeyler ancak masa başında dü-zeltilebilir. Mesela, farklı ülkelerin uyguladığı farklı vergiler gibi, farklı ülkelerin farklı ve haksız olarak sadece Türk TIR larına uyguladıkları cezalar gibi vs. Bunların bir kısmına bizler müdahil olabiliriz. Örneğin İstanbul Lojistik olarak açtığımız ve kazandığımız dava ve hala da devam eden ikinci dava gibi. Ama tabii ki bunlar yetersiz kalmaktadır. Devletin bu konuda ciddi bir şekilde işin içine girerek sektöre kaba tabiri ile omuz vermesi gerekmektedir. Avrupa’nın en büyük TIR filosunun Türkiye’de olduğu düşünülecek olur ise söylediklerimin önemi sanırım biraz daha anlaşılır olacaktır. Aynı şekilde akaryakıt fiyatlarında da taşımacılık sektörüne has vergi istisnaları uygulanabilir. Uygulanan vergilerde bazı istisnalara gidilebilir. Sonuçta bu sektör döviz kazandıran ve döviz kazandırılmasına hizmet veren bir sektördür. Aslında gücümüzün farkına hep beraber varıp bunu da kullanıyor olmamız gerekmektedir. Bence işin püf noktası burada yatmaktadır. Ama bu da güçlü politik yaptırımlar ile desteklenmelidir.”

40

ARALIK 2018

öylE BiR yIl yAşADIk kikRiz TEcRüBEmiz BilE yETERSiz kAlDIBolu Beyi Uluslararası Nakliyat Sahibi Ömer Gülen, daha önce yaşanan krizlerden edi-nilen tecrübelerin bile yetersiz kaldığı bir yıl yaşadıklarını belirterek, “Son yıllarda Türk uluslararası nakliye sektörü kan kaybediyor. Ülkemizin ihracat ve ithalatını yabancı plakalı araçlar ele geçirmiş vaziyette. Bu sektörün büyüklüğünün neden hala farkında değiliz anlamak mümkün değil” diyor.

Ülke ve sektör olarak hatta dünya genelinde uzun yıllar-dır zor zamanlar geçiriyoruz”

diyen Ömer Gülen, “Krizlerle yaşa-mayı deneyimlemiş ve öğrenmiştik. Krizlerle başa çıkma konusunda uzun zamandır deneyim ve tecrübe-lerimizin bile yetersiz kaldığı dönem-leri yaşıyoruz. Ülke olarak yoğun bir sis perdesinin arkasını algılamaya çalışıyoruz” diyor.Sektörün, kronik sorunların çözümü için yine mücadelesini sürdürdü-ğünü anlatan Gülen, sorunların başında: finans, tahsilat vadeleri, gümrük süreçlerinin karışıklığı ve uzunluğu, kara kapı çıkış sıra ve süreleri, transit güzergah sorunları, yabancı palakalı araçlarla rekabet geldiğini aktarıyor. Millet ve ulus olarak özelliğimizin kolay vazgeç-meyen ve elindekini kolay kolay teslim etmeyecek bir yapıya sahip olmamızdan dolayı bu günleri de atlatacağımızı kaydeden Gülen, “Yeter ki mücadele ruhumuzu, iyi niyet ve çalışkanlığımızı kaybetme-yelim” diyor. 2019 İnİşLİ ÇIKIşLI BİR yIL oLACAK2019 yılı ile ilgili de değerlendir-meler yapan Ömer Gülen, “2019 yılının genel anlamda siyasi ve coğrafik etken hareketlerin etkisinin hissedileceği, buna paralel olarak ekonomik hareketlerin iniş çıkışlar göstereceği bir yıl olacağını tahmin ediyorum. Sağlam ve güvenilir ilişki-lerin önemsenmesi bence önceliği-miz olmalı. Karamsarlık ülkemiz için en büyük tehlike.2019 Karamsarlığa düşmeden işi-mize daha sıkı sarılıp takip etmemiz gereken bir yıl olmalı. Devletimizden beklentimiz hizmet ihracatını yapan bu sektörün ihtiyaç ve sıkıntılarını anlayarak yanımızda olması ve sek-töre sahip çıkmasıdır. Buradaki ek-

siklik bence; kurumların, birliklerin ve şahısların kendi menfaatlerinin peşinde koşması ve bu menfaatler uğruna, ülke menfaatlerinin yerine getirilememesi konusunun üze-rinde düşünülmesi ve çözümünün sağlanmasıdır. Yıllardır çözülemeyen kapı sorunu, belge sorunu, yabancı plaka ile rekabet sorununun altında temelde bu konudan kaynaklandığı-nı düşünüyorum.” SEKTöRün BüyüKLüğü nEdEn AnLAşILAMIyoR?“Türk plakalı araç ihracat yükü de taşısa, ithalat yükü de taşısa ülkemize döviz kazandırıyor” diyen ve bu konunun altını özellikle çizen Gülen, “Yani iki durumda da hizmet ihracatı yapmış oluyoruz. Bu durum bu kadar etken hala sorunların çözümü için bu kadar geç kalınma-sını anlamak mümkün değil. Son yıllarda Türk uluslararası nakliye sektörü kan kaybediyor. Ülkemizin ihracat ve ithalatını yabancı plakalı araçlar ele geçirmiş vaziyette. Bu sektörün büyüklüğünün neden hala farkında değiliz anlamak mümkün değil. Sektörün oluşturduğu katma değer, istihdam neden göz ardı ediliyor” diyor. yABAnCI pLAKALI ARAÇLARdAn dAHA AZ MI KATMAdEğER SAğLIyoRuZ?Önemli soruları gündeme getiren Ömer Gülen bunları şöyle sıralıyor: “Türk ihracatına verilen gümrüksüz motorin desteği Türk plakalı araca verilirken yabancı plakalı araca da verilmesi Türk nakliyecisine hiçbir avantaj sağlamıyor. Bunun yapılış amacı nedir? Kapıkule’de günlerce sıra beklerken araçlar, kimin işine geliyor? Yabancı plakalı araçlar ihracat yükümüzü taşıdığında mal ihracatçısı-İthalatçısı çok mu kar

elde ediyor? İhracat ve ithalatı yabancı plaka taşıdığında oluş-turduğu katma değer Türk plakalı aracın taşıma yaptığından daha fazla mıdır?”Bu soruların cevaplandırılmasını isteyen Gülen, “Sorun ülkemizin sorunudur, sorun ihracatçımızın, üreticimizin, tedarikçilerimizin, şoförlerimizin ailelerinin sorunudur” diyor. Sektör olarak ne istediklerini de açıklayan Gülen şunları söylüyor:“Bizim sektör olarak hedeflerimiz var: Yabancı plaka ile rekabet edecek düzeye yaklaşmak istiyoruz.Bunun sağlanması için işletme maliyetlerimizdeki vergi yükümlü-lüklerinde düzenleme ve ihracata verilen desteklerden yararlanmak istiyoruz.-Gümrük süreçlerinin kolaylaştırıl-ması ve hızlanmasını istiyoruz.- Tüm kapı çıkışlarımızın kara, tren ve Ro-Ro çıkışlarımızın hızlandırıl-masını bekliyoruz. Bunların gerçekleşmesi; ihracatçı-mızın daha fazla rekabetçi olması-nı, maliyetlerin düşmesini ve daha fazla iş almasını sağlayacaktır. Devletimize daha çok katma değer sağlayacaktır, istihdam artacaktır.”

DOSYA

41

ARALIK 2018

ABD’nin İran yaptırımlarının Türkiye için bir fırsat olabileceğini söyleyen ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nde görevli Finansal Ataşe Emery S. Kobor, “Diğer ülkelere bakıldığında Türkiye ve beraberindeki 7 ülke için İran Yaptırım Azaltmaları uygulaması önemli” dedi.

ABD’nin İran Yaptırımlarının Türkiye’ye etkilerine yönelik bilgilendirme sunumu Ege

İhracatçı Birlikleri’nde gerçekleşti. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nde görevli olan Finansal Ataşe Emery S. Kobor’un konuşmacı olduğu et-kinlikte, ABD’nin İran Yaptırımları ve Türkiye ile İran arasındaki ticarete yönelik güncel düzenlemeler üzerin-de duruldu.

İRAn’A TİCARET oLduKÇA HASSASABD’nin İran’a yönelik ambargo kararı hakkında dinleyicilere bilgi veren Kobor, düzenlemelerin birincil ve ikincil yaptırımlar olarak gruplan-dırıldığını, birincil yaptırımların ABD vatandaşlarını, ikincil yaptırımların ise ABD vatandaşı olmayanları kapsadığını söyledi. ABD’nin bu yaptırımlar ile İran’ı global finansal sistemden koparmak ve her türlü ticareti zorlaştırmak amacının altını çizen Kobor, İran ile tanınan mua-fiyetler ve belirlenen yollar dışında iş yapanların ABD ile iş yapma olanağından mahrum kalacağını, ABD topraklarına giriş yapamaya-caklarını ve ABD finansal sistemini

kullanarak bu ticareti sağlayanların tutukluluğa uzanan bir yaptırım süreci ile karşılaşabileceğini ifade etti.

yApTIRIM AZALTMALARI TüRKİyE İÇİn fIRSATİran ile ticarete yönelik bu tedbirlere rağmen, ABD’nin Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 8 ülke için bir takım farklı düzenlemelerinin söz konusu olduğunu ve bu düzenleme-lerin 5 Kasım 2018 tarihinde uygu-lamaya soktuğunu hatırlatan ABD Finansal Ataşesi Kobor, bu düzen-lemenin bazı ürünleri ve hizmetleri kapsadığını ve ABD’nin belirlediği farklı bir ticaret modeli üzerinden yürütülebildiğinin altını çizdi. Diğer ülkelere bakıldığında Türkiye ve be-raberindeki 7 ülke için İran Yaptırım Azaltmaları uygulamasının önemli olduğunu belirten Kobor, 180 gün süreli bu düzenlemenin süre sonunda devam edip etmeyeceğinin belirsiz olduğunu sözlerine ekledi.

En önEMLİ noKTA Sdn LİSTESİİran ile Ticaret yapan Türk şirketleri için en önemli noktayı SDN (Specially

iRAN’A yApTIRIm AzAlTmAlARI TüRkiyE içiN fIRSAT

Designated Nationals And Blocked Persons List) listesinin oluşturduğunu ifade eden Kobor, şirketlerin İran’da ticaret yapacağı kişi ya da tüzel kişile-rin bu listede olup olmadığını mutlaka kontrol etmesi gerektiğini, listeyi detay-lı incelemenin şart olduğunu söyledi. İran ile Ticaret yapan şirketlerin tüm soruları için “Yabancı Varlıkları Kontrol Ofisi” (OFAC - Office of Foreign Assets Control) ile iletişime geçmeleri gerekti-ğini, mail ya da telefon yolu ile OFAC’a ulaşılarak görüş alınabileceğini belirtti.

ESKİnAZİ: “HER KonudA üyELERİMİZİ BİLgİLEndİRMEyE dEvAM EdECEğİZ”Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, ABD’nin İran Yaptırımları konusunun gündemde olan sıcak bir konu olduğunu ifade ederek, “her konuda üyelerimizi bil-gilendirmeye devam edeceğiz. Bir-liğimiz, üyelerimizin ihtiyaçları doğ-rultusunda buna benzer toplantıları organize etmeyi sürdürecek.” şeklin-de konuştu ve katılımlarından dolayı ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nde görevli Finansal Ataşe Emery S. Kobor’a teşekkür etti.

42

ARALIK 2018

Dijital takograf nasıl kullanılır, sürücü çalışma saatleri nasıl ayarlanır?Uygulamalı Dijital Takograf Kullanımı ve AETR Konvansiyonu Bilgilendirme Eğitimi 20 Aralık’ta gerçekleşti. Araç sahipleri ve firmalarının sorumlulukları hakkında bilgilerin ve-rildiği eğitimde, çalışma ve dinlenme saatleri hakkında da bilgilendirme yapıldı.

Taşımacılık sektörünün en önemli rekabet unsuru, uygun fiyat ve hızlı teslimat. Hız,

beraberinde hata riskini artırıyor. Yaşanan gelişmelere baktığımızda, nakliye firmalarımızın neredeyse tamamına yakını Avrupa Birliği-AETR Sözleşmesine (şoförlerin sürüş ve dinlenme süreleri) ve Trafik Kanunun 98’nci Maddesi-ne göre işlerini sürdürüyor. UND Akademi tarafından yapılan eğitimle nelerin yapılması gerektiği ve nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda bililer verildi. Eğitime; Vedat Tutu, İlhan Değitmenci (VİP Uluslararası Taşımacalık), Ali Karaca (Benice Lo-jistik), Özer Balcı (Hodlmayr), Murat Öztürk (Çoban Tur), Serdar Beyoğ-lu, Fevzi Boganlı (Turtransit) ve Ali Selvitopu (Logitrans) katıldı. Araç Sahiplerinin ve firmaların Sorumlulukları;• Takograf verileri, kişisel veri

kapsamında değerlendirildiğinden, sorumlunuzu belirleyip, kendisi-ni konuyla ilgili bilgilendirmek ve MERSİS’e kaydetmekle,• Sürücülerin izin, hastane ve diğer görev gibi faaliyetlerini belgeler ve belgeyi sürücüye vermekle,• Firma için firma kartı, sürücüler için sürücü kartı mutlaka alınmalıdır.• Yeterli miktarda onaylı dijital takograf kağıdı veya analog takograf diskini sürücüye vermek.• Elektrik kesintileri, tamir ve bakım süreçleri bir tutanakla belgelenme-lidir.• Sürücüye, katedilen mesafe veya taşınan yük miktarına bağlı olarak ek ödeme yapılması (sefer başına teşvik primi) suçtur.• Mühür sökme işlemlerini (şan-zıman indirme, araç takip sistemi takma) tutanakla belgelemek.• Firma kartları kullanılarak her 90 günde bir takograf cihazındaki veriler her 28 günde bir günde bir

sürücülerin kartlarındaki veriler mutlaka indirilmeli ve bir yıl süreyle saklanmalıdır (Karayolu Taşıma Yönetmeliğine göre 5 yıl).• Takograf cihazının düzgün çalışıp çalışmamasından hem sürücü hem de firma sorumludur.• AB Ülkelerine yönelik taşımalar-da kullanılan ve 16 Haziran 2010 tarihinden önce tescil olan araç-larınızda ANALOG Takograf Cihazı varsa kullanmaya devam edin. Arıza yapmadığı sürece değiştirmek zorunda değilsiniz.• Türkiye sınırları içinde yapılan ta-şımalarda kullanılan ve 30 Haziran 2014 tarihinden sonra tescil edilen araçlarda DİJİTAL Takograf cihazı kullanımı zorunludur. • Sürüş ve dinlenme süreleri ile ilgili sürücüler mutlaka bilgilendiril-meli ve eğitilmelidirler.• Nakliye operasyonlarının kurallara uygun olarak planlanması firmanın sorumluluğundadır. Yani günde 9

TAKOgrAF

43

ARALIK 2018

saatten maksimum 650-700 km yol katedilebilirken, 850-900 hatta 1.000-Km yol katedilmesini talep etmek veya zorlamak çok büyük suçtur.• İndirilen veriler ve takograf diskleri incelenmeli, kurallara uygun olup olmadıkları kontrol edilmeli, kuralla-rın ihlal edilmesini önleyici tedbirler alınmalıdır.• Denetim makamları tarafından veriler talep edildiğinde (son 1 yıl) eksiksiz ve istenildiği formatta verilmelidir. • Takograf cihazlarının tamir ve peri-yodik (kalibrasyon ayarları) muaye-neleri zamanında yaptırılmalıdır.• Aracınızı sattığınızda veya kaza so-nucu hurdaya ayırdığınızda mutlaka ama mutlaka servise yazı yazarak durumu bildirin ve takograf ciha-zındaki verilerin transferini sağlayıp firma kaydını sildirmelisiniz. Yoksa yeni kullanıcının yaptığı tüm işlem-ler, sizin faaliyetinizmiş gibi kayıt olmaya devam edecektir.

Sürücülerin Çalışma ve dinlenme Süreleri / AETR Sözleşmesine göre:Herşeyden önce MOLA ve DİN-LENME kavramlarını iyi bilmek ve uygulamak,Gün içinde sürüş esnasında kısa süreli istirahatlere (derslerdeki te-neffüs aklınıza gelsin) MOLA, günün sonunda sürüş süresi olan maksi-mum 9 saatten sonra kesintisiz 11 saatlik zaman dilimine DİNLENME (günlük veya hafta sonuna denk geliyorsa Haftalık Dinlenme) diyoruz.

Devamlı olarak maksimum 4,5 saat araç kullanılabilir. Sürüş sürelerini daha kısa tutmak kesinlikle sizlerin yararına olacaktır.

• Sürüş Molası: 4,5 Saat sürüş-ten sonra en az 45 dakika sürüş molası zorunludur. Sürüş molası 2 bölüm halinde kullanılabilir. Şayet 2 bölüm halinde kullanılacaksa kısa olan Molayı ilk defasında vermeniz gerekir. (örneğin, 1 x 15 dk. ve 1 x 30 dk. olarak / verilen bu mola süreleri en az verilmesi gereken süreler olup, uzatabilirsiniz).

• günlük Araç Kullanma Süresi: Günde en fazla 9 saat araç kulla-nılabilir. Bu süre bir hafta içinde 2 defa 10 saate çıkarılabilir. Bu

durumda, haftada toplam sürüş sü-reniz her ne olursa olsun 56 saatten fazla olamaz.

• günlük dinlenme: Dinlenme, mola kavramından tamamen bağımsız, günün sonunda en az 11 saat ola-rak uygulanır. - 2 haftalık zaman zarfında 3 defa günlük dinlenme süresi 9 saat ola-rak uygulanabilir.- Günlük dinlenme süresi 2’ye bö-lünürse 3 + 9 = 12 saate çıkar (1 saat ilave olur). - Günlük dinlenme süreleri 24 saat içinde tamamlanmalıdır.- Çift şoför durumu söz konusu ise günlük dinlenme süresi AETR’ye göre 30 saat içinde en az 9’ar saat, Karayolları Trafik Yönetmeliğine göre 8’er olarak uygulanır.

• Haftalık dinlenme : En az 45 saat olarak uygulanır. 24 saate kadar kı-saltılabilir. Ancak birbirini takip eden 2 hafta içinde haftalık dinlenme süresi ilk hafta 24 saat, 2’nci hafta 45 saat olarak uygulanmalıdır (ya da ilk hafta 45 saat ise, 2’nci hafta 24 saat olmalı). Müteakip (ardı ardına 3 hafta) 3 hafta içinde eksik kalan sürenin telafisi zorunludur.

• Haftalık Sürüş (kullanma) Süresi : Bir hafta (6 günde) azami 56 saat araç kullanılabilir.

• 2 Haftalık Sürüş (kullanma) Süresi: Azami 90 saattir. Yani ilk hafta 56 saat kullanan bir şoför 2’nci hafta 34 saat araç kullanabilir.

44

ARALIK 2018

DOSYA

Çin Uluslararası Radyosu’nun geçtiği habere göre iki devlet başkanı, ticari sürtüşmeleri

tırmandırmamak için frene bastı. Bir ‘ateşkes’ yapıldı ve daha fazla istişa-re için alan açıldı. Bunlar başlangıç için olumlu adımlar. Bununla birlikte, iki tarafın ticaret ekipleri, önümüz-deki 3 ay içinde karmaşık ve zorlu geçmesi kesin olan görüşmeler için masaya oturacak.Çin Uluslararası Radyosu şu yorum-lara yer verdi: 8 aydan fazla süren ticaret savaşın-da iki taraf da bedeli ödedi. Bu yılın

TicARET SAvAşI ‘kAyBEDENlER kUlüBü’ yARATIRÇin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ve ABD Başkanı Donald Trump 1 Aralık’ta Arjantin’de görüştü. İki lider ek gümrük vergisi gibi ticareti engelleme önlemlerini durdurma kararı aldı. Taraflar 90 gün içinde bir anlaşmaya varmaya çalışacak ve anlaşma sağlanırsa ek gümrük tarifeleri kaldırılacak. Eğer anlaşma çıkmazsa, ABD tarafı muhtemelen tica-ret savaşını tırmandıracak.

Mart ayında Çin ile ABD arasındaki ticari anlaşmazlığın başlangıcında, ABD ticaret savaşını kolaylıkla kaza-nabileceğini hesap etmişti. Ancak 8 aylık süreç kanıtlıyor ki ticaret savaşının kazananı yok ve ticaret sa-vaşı sadece bir ‘kaybedenler kulübü’ yaratıyor. İstatistiklere göre, Ekim ayında ABD’nin ticaret açığı 77,2 milyar dolara ulaşarak tarihi sevi-yeye ulaştı. General Motors, Kasım ayında yaptığı açıklamada, dünya çapında 7 fabrikasını kapatma kararı aldığını duyurdu, bu fabrikalardan 4’ü ABD’de, Çin’de değil. Bu, ABD

yönetimi üzerindeki baskıyı artırdı. Aynı zamanda, yılın ikinci çeyreğinde Amerika Birleşik Devletleri’nin sahip olduğu doğrudan dış yatırım (DDY), 8,2 milyar dolar azalarak, 2015 yılı-nın başından bu yana ilk kez düşüş gördü. 2017’nin sonlarında Amerika Birleşik Devletleri, dünyadaki en yüksek 275 milyar dolar DDY’ye sahipti. Açıkçası, ticaret savaşı ne Amerika Birleşik Devletleri’nin tica-ret açığını küçültmesine yardım etti ne de işin ve sermayenin yeniden içe akmasını sağladı. Bunun yerine, ticaret savaşı ekonomiye daha

45

ARALIK 2018

fazla risk getirdi. Peki, ticaret savaşı sürdürülebilir mi? Başkan Trump’ın kendisi bile 14 Ekim’de CBS ile yaptığı röportajda bir ticaret savaşı yapmak konusunda isteksiz görünü-yordu. Bunun yerine, sakinleşmeye başlayan bir “küçük bir çatışma”dan söz etti.İki başkan, ticaret sürtüşmesini durdurmak için “pause” düğmesine bastı. Bu, her iki tarafa da fayda sağlayacak akıllıca bir seçim. Ancak önümüzdeki 3 ay kritik olacak -ekonomik ve ticari heyetlerin, G20 sırasında varılan mutabakatın uygu-lanması için bir anlaşmaya varmaları gerekiyor. Bu hem Çin hem de ABD için iyi sonuçlar doğuracaktır. Bunun alternatifiyse, her iki ülkeye ve dün-yaya daha fazla belirsizlik getiren yeni bir ticaret çatışması olacaktır. Açık-çası sadece 90 günlük bir sürede, Çin-ABD ticari ilişkilerinin karmaşık doğası göz önünde bulunduruldu-ğunda, böylesine zorlu meseleler üzerinde müzakere edecek heyetlerin omuzlarında büyük bir yük bulunuyor. Fikri mülkiyet haklarının korunması, teknolojik işbirliği, pazara giriş ve tarife dışı engeller gibi Amerikan tarafının gündeme getirdiği “yapısal meseleler” konusunda Çin’in genel duruşu, ülkenin reform ve açılma yö-nüne uyumlu alanların ikili müzakere gündemindeki odak noktaları olması şeklinde ifade edilebilir. Çin ayrıca, ABD’ye kendi temel endişelerini de dile getirdi. Önümüzdeki müzakerele-rin zor ve karmaşık geçeceği belli, iki

taraf da iyi bir anlaşma için pazarlık edecektir; Amerikan tarafının önceki müzakereler sırasında beklenmedik bir şekilde masadan ayrıldığını hatır-latmaya gerek yok. Amerikan yöne-timindeki iç bölünmeleri ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki daha geniş iç politik durumu da göz önünde bulundurmak zorundayız. Sonuç ne olursa olsun, Çin’in soğukkanlı bir şekilde tepki verme olasılığı daha yüksektir. Çin’in yaklaşımı, ticaret savaşının zorluklarını karşılarken her zaman tutarlı ve açıktı: Çin bir ticaret savaşı istemiyor, ancak halkının te-mel çıkarlarını kararlılıkla savunmak için savaşmaktan da korkmuyor. 8 aylık istişareler, Çin’in kararlılığını ve kendine güvenini zaten gösterdi.Önümüzdeki aylarda, Çin, her iki ülkenin menfaatine ve uluslararası ticaret sistemine yönelik tarifeleri

ortadan kaldırmak amacıyla Ameri-kan tarafıyla iletişim kurmaya gayret edecektir. Müzakerelerin neticesi konusunda ne çok iyimser ne de kötümser olmaya gerek vardır. Geçtiğimiz 8 ayda Çin’de çok sayıda insan ticaret savaşına karşı en iyi tepkinin “kendi işini doğru yapmak” olduğunu fark etti. Çin bu yıl refor-munun 40. yılını kutlarken, bunu hem geçmişini hatırlamak hem de daha yüksek seviyeli yeni başlangıç-lara imza atmak için bir vesile olarak görüyor. Bu süreçte Çin ve ABD ticari kaygılarını çözme ve eğer samimiyet-le müzakereye yanaşırlarsa iki tarafın da kazanacağı bir sonuca ulaşma fırsatına sahipler. Bunun yolu birbi-rine eşit muamele, karşılıklı saygı ve karşılıklı fayda gözetmekten geçiyor. İki ülkenin, farklılıklarını gidermek için başvurabileceği yegane yol budur.

46

ARALIK 2018

eKONOmİ

Avrupa Birliği, Ukrayna’yı istikrarsızlaştırdığı gerekçesiyle Rusya’ya uyguladığı ekonomik yaptırımların süresini 6 ay daha uzatma kararı verdi. Türkiye’nin 100 milyar dolarlık ticaret hedefi koyduğu Rusya’ya uygulanan ve 8. kez uzatılan yaptırım kararına karşı Rusya da AB’den yaptığı bazı ithalatları durdurmuştu. Bu Türkiye’den yapılacak ihracat için bir fırsat sunuyor.

Avrupa Birliği, Ukrayna’yı istik-rarsızlaştırdığı gerekçesiyle Rusya’ya uyguladığı ekonomik

yaptırımların süresini 6 ay daha uzatma kararı verdi.Brüksel’de devam eden AB Liderler Zirvesi sırasında Twitter hesabın-dan açıklama yapan AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, Rusya’ya AB’nin uygulamakta olduğu ekono-mik yaptırımların 8’inci kez uzatıl-ması kararı alındığını açıkladı.Tusk mesajında, “AB, Minsk anlaşmasının uygulanmasında sıfır ilerleme kaydeden Rusya’ya karşı ekonomik yaptırımları oy birliğiy-le uzatma kararı aldı.” ifadesini kullandı.

EKonoMİK yApTIRIMLARRusya, 18 Mart 2014’de Kırım Özerk Cumhuriyetini ve Sivasto-pol şehrini yasa dışı ilhak etmişti. Kırım’ın Rusya tarafından ilhak edilmesi ve Ukrayna’nın doğusun-da çıkan olaylardan sonra AB, ABD

ve bazı ülkeler Rusya’ya ekonomik yaptırımlar uygulamaya başlamıştı.AB, Rusya’ya ekonomik yaptırım-lar kararını ilk olarak 2014 yılında almıştı. Uzatılan ekonomik yaptı-rımlar uyarınca AB üyesi 28 ülke, Rusya’ya silah satışı yapmıyor. Yaptırımlarla, Rusya’nın petrol ve

AB, RUSyA’yA EkoNomik yApTIRImlARI

6 Ay DAHA UzATTI

19 Kasım’da gerçekleşen TürkAkım projesi töreninde

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya devlet

Başkanı vladimir putin, bir araya geldi. Erdoğan burada yaptığı konuşmada iki devlet arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolar olduğunu

dile getirdi. putin ise “Çin ile başardık Türkiye ile neden

olmasın” diyerek Türkiye ticaretine yeşil ışık yaktı.

gaz sektörlerinde kullanılan bazı teknolojileri, AB ülkelerinden alması kısıtlanıyor. Ayrıca Rus kamu bankaları Avrupa’da finans sektöründen dışlanıyor. Özellikle ticaret ve yatırımlara yönelik kısıt-lamaları içeren yaptırımlar, her 6 ayda bir uzatılıyor. Mevcut yaptı-rımların süresi 31 Ocak 2019’da son buluyordu. AB’nin mal varlığı dondurma ve seyahat yasağın-dan oluşan ilave yaptırımları da pek çok Rus ve ayrılıkçı üst düzey görevliyi kapsıyor.

47

ARALIK 2018

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Yönetim Kurulu toplantısı, Ti-caret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın

katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti-rildi. Toplantıda değerlendirmelerde bulunan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye’yi dünyanın her noktasında başarıyla temsil eden, Türk ekonomisinin yüz akı ihracat ordusunun kurmay heyetiyle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirterek “ TİM ihracat alanında ve ülkemizin dış ticaret politikalarını oluşturma süreçle-rindeki en önemli ortaklıklarımı-zın başında gelmektedir. Dünya ekonomisi böyle tarihi bir dönem-den geçerken hepimizi de tarihi bir görev bekliyor. Ticaret Bakanlığı olarak yeni küresel denklemi çok iyi görüyor ve gerekli çalışmaları

yürütüyoruz. Sorunlara odaklanıp bahaneler üretmek yerine, çö-zümlere odaklanıp yeni politikalar geliştiriyoruz. 3 temel hedefimiz var. Rekabetçi olduğumuz alanlar-da markalaşma ve tasarımla daha rekabetçi hale gelmek, iç ticareti modern çağın gereklerine göre modern mevzuatlarla ve dijitalleş-me ile geliştirmek, üretimde ise yeni teknolojilerle çağı yakalamak. Bizi bu başarıya götürecek tüm bu çalışmalarda TİM’i çok değerli bir yol arkadaşı olarak görüyoruz. Bakanlık olarak ihracatçılarımız tarafından Bakanlığımıza ileti-len talepleri dikkatle inceliyor ve sorunlarına hızla çözüm üretiyoruz. Göreve geldiğimizden bu yana Ba-kanlığımıza TİM tarafından toplam 231 talep iletildi. Bunları beraber başaracağız” dedi.

“yENi küRESEl DENklEmi göRüyoR vE gEREkli çAlIşmAlARI yApIyoRUz”

“REKoR İHRACATIn ARdIndAn HE-dEfİMİZ TİM’İn dİjİTALLEşMESİ”TİM Başkanı İsmail Gülle ise yaptığı konuşmada “Ülkemizde bugün ol-duğu gibi önümüzdeki dönemde çok daha büyük bir ihracat sıçraması için gerekli altyapı oluşturulacaktır. Sayın Bakanımızın da bizlere verdiği destek ile ihracatı çok daha iyi noktalara taşıyacağımıza inancımız tamdır. İhra-catın gerçek uzmanı TİM’dir. Hedefi-miz bellidir: Hedef dış ticaret fazlası veren Türkiye’dir. 2019’da öncelikli hedeflerimiz arasında TİM’in dijital dö-nüşümünü gerçekleştirmek yer alıyor. Bu kapsamda e-ihracat seferberliği başta olmak üzere çeşitli çalışmaları hayata geçireceğiz. İhracatın fahri elçileri yurtdışında görev yapan ticaret müşavirlerimizi ihracatçılarımızla bu-luşturarak bu alanda önemli bir açılım sağlayacağız ” dedi.

Dünya ekonomisinin tarihi bir dönemden geçtiğini söyleyen Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Ticaret Bakanlığı olarak yeni küresel denklemi çok iyi görüyor ve gerekli çalışmaları yürütüyoruz. Sorunlara odaklanıp bahaneler üretmek yerine, çözümlere odaklanıp yeni politikalar geliştiriyoruz” dedi.

48

ARALIK 2018

LOJiSTiK

TOBB Ulaştırma ve Lojistik Sektör Meclisi Koordinasyon Toplantısı’nda konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Selim Dursun, taşımacılık sektörünün 2023 yılı hedefi olan 50 milyar dolarlık hizmet ihracatının önemli olduğunu belirterek, “Taşımacılık sektörü olarak yaşanılan sorun ve sıkıntıların, çözümlerinin hayata geçirilmesi noktasında herkesin üzerine sorumluluk düşüyor ve sorunları çözmek için şimdi fedakarlık zamanı” dedi.

TOBB Ulaştırma ve Lojistik Sektör Meclisi Koordinasyon Toplantısı Ulaştırma ve Altyapı

Bakan Yardımcısı Selim Dursun’un katılımıyla 19 Aralık’ta yapıldı. Ulaş-tırma ve Altyapı Bakanlığı ile TOBB koordinasyonunda gerçekleştirilen toplantıya, Ulaştırma ve Altyapı Ba-kan Yardımcısı Selim Dursun, TOBB Başkan Yardımcısı Tamer Kıran, TOBB Sektör Meclis Başkanı ve UND Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu’nun yanı sıra sektör der-neklerinden; UND, UTİKAD, KARİD, TND, DTD ve AND’den çok sayıda katılım gerçekleşti. Toplantının ana gündem maddesi, Mevzuat Düzen-lemelerine İlişkin Talepler oldu.

nuHoğLu: 50 MİLyAR doLARLIK HEdEf İÇİn düZEnLEMELERE İHTİyAÇ vARAçılış konuşmasını yapan TOBB Ulaştırma ve Lojistik Sektör Meclisi Başkanı ve UND Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, her yıl yapılan Koordinasyon Toplantıları ile yakalanan sinerjinin devam ettirilmesinin önemini vurguladı. Nuhoğlu, 2017 yılında taşımacılık sektörü hizmet ihracatının 15.1 milyar dolar olduğunu, sektörün hizmet ihracatında turizm sektö-ründen sonra ülkeye döviz girdisi sağlayan ikinci önemli sektör oldu-ğunu söyledi. Sektörün 2023 yılı hedefinin 50 milyar dolar olduğunu

ToBB - UlAşTIRmA vE AlTyApI BAkANlIğI kooRDiNASyoN ToplANTISI

ifade eden Nuhoğlu, bu hedefin gerçekleştirilmesi yönünde olabi-lecek düzenlemelere ilişkin destek talebinde bulundu.Türk taşımacılık sektörünün, Lojistik Performans Endeksi sıralamasına değinen Nuhoğlu, Lojistik Performans Endeksi’nin Cumhurbaşkanlığının 2019 – 2020 yılı Eylem Planında yer alması ve temel 13 gösterge-den biri haline getirilmiş olması nedeniyle duyulan memnuniyeti belirtti. Ayrıca yine Cumhurbaş-kanlığı himayelerinde çalışmaları yürütülen Ticaretin Kolaylaştırıl-ması Kurulu’nun çalışmalarının da önemine değindi.

Selim Dursun: Taşımacılık sektörünün sorunlarını çözmek için fedakarlık zamanı

49

ARALIK 2018

SEKTöR BEKLEnTİLERİ-günün şartlarına uygun Taşıma Kanunu ve yönetmelik düzenlemelerinin

hayata geçirilmesi ve bu çalışmalara sektör temsilcilerinin dahil edilmesi,

-Karayolu taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren firmalara başkaca bir şart aranmaksızın “alt taşımacı” kullanma hakkının geri verilmesi,

-yetki belgesi değişim ve dönüşümlerindeki ücretlerde indirim yapılması ve ödeme kolaylıklarının sağlanması,

-31.12.2018 tarihine kadar tanınan yetki belgesi dönüşüm uygulamalarının belirli bir süre ile ertelenmesi,

-Araç muayene süreçlerinde yaşanan randevu sorunlarının aşılması amacıyla nöbetçi muayene uygulamalarının başlatılması,

-geçiş belgeleri ile ilgili işlemler çerçevesinde mücbir hallerin belirlenmesi,

-Sınır kapılarında ulaştırma iş süreçlerinde karşılaşılan sorunların giderilmesi,

-yabancı araçların sigorta ve muayene denetimlerinin yapılması -otoyol-köprü ücretleri ile cezalarının tahsil işlemleri.

SELİM duRSun: 50 MİLyAR doLARLIK HEdEfE uLAşMAK İÇİn ÇABA göSTERMELİyİZUlaştırma ve Altyapı Bakan Yardım-cısı Selim Dursun, yaptığı konuşma-da taşımacılık sektörünün yaşadığı sorunların üzerinde durarak, “Gerek ülke gerek ise taşımacılık sektörü olarak yaşanılan sorun ve sıkıntıla-rın, çözümlerinin hayata geçirilmesi noktasında herkesin üzerine sorum-luluk düşüyor, bu sorunları çözmek için şimdi fedakarlık zamanı” dedi. Taşımacılık sektörünün hizmet ihracat-çısı olduğunu beliren Dursun, sektörün 50 milyar dolar olan 2023 yılı hedefi-nin memnuniyet verici olduğunu ve bu hedefin gerçekleştirilmesi noktasındaki çabanın büyük önem taşıdığını ifade etti. Dursun, taşımacılık sektörünün amaçladığı 500 milyar dolarlık hedefe ulaşılması noktasında umutlu olduğu-nun da altını çizdi. Sabancı Üniversitesi Dekanı Fü-sun Ülengin tarafından hazırlanan sunum ile “Küresel Rekabet Endeksi 4.0 ve Lojistik Performansı Üzerine Etkilerine” ilişkin çalışma detayları ve sonuçları toplantı katılımcıları ile paylaşıldı. Çalışma sonuçlarında dik-kat çeken tespitlerden biri, politika yapıcıların ülkelerinin LPE değerleri-nin iyileştirilmesi için kaynaklarının “teknolojik hazırlılık, yüksek öğretim ve mesleki eğitim, inovasyon, pazar büyüklüğü ve altyapı” olmak üzere 5 temel rekabet katmanlarına yönelt-meleri gerektiği yönündeydi.

EREKE SEKTöR SoRunLARInI gündEME TAşIdIUND adına İcra Kurulu Başkan Vekili Erman Ereke ise mevzuat düzenle-meleri ve sektörün güncel sorunla-rıyla ilgili bir sunum yaptı. Sektörün güncel sorunları, çözüm önerileri ve

kamudan beklentileri aktaran Ereke; Mevzuat Düzenlemeleri ve Sektör Beklentileri, Ulaştırma İş Süreçleri-nin Basitleştirilmesi ve Belge Sayısı ile Maliyetlerin Azaltılması ile Türk ve Yabancı Araçlar Arasında Eşit Rekabet Şartlarının Tesis Edilmesi başlıklarında önemli detayları top-lantı gündemine getirdi. Ereke, sektörle ilgili konuları şu başlıklarda detaylandırdı: Günün şartlarına uygun Taşıma Kanunu ve Yönetmelik düzenlemelerinin ha-yata geçirilmesi ve bu çalışmalara sektör temsilcilerinin dahil edilmesi, karayolu taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren firmalara başkaca bir şart aranmaksızın “alt taşımacı” kullanma hakkının geri verilmesi, yetki belgesi değişim ve dönüşüm-lerindeki ücretlerde indirim yapılma-sı ve ödeme kolaylıklarının sağlan-ması, 31.12.2018 tarihine kadar tanınan yetki belgesi dönüşüm uygulamalarının belirli bir süre ile

ertelenmesi, araç muayene süreçle-rinde yaşanan randevu sorunlarının aşılması amacıyla nöbetçi muayene uygulamalarının başlatılması, geçiş belgeleri ile ilgili işlemler çerçevesin-de mücbir hallerin belirlenmesi, sınır kapılarında ulaştırma iş süreçlerinde karşılaşılan sorunların giderilmesi, yabancı araçların sigorta ve muayene denetimlerinin yapılması ve otoyol-köprü ücretleri ile cezalarının tahsil işlemlerine yönelik sektör talepleri.”Toplantının ikinci yarısında, Dernek temsilcilerinin kamudan beklentilerine ilişkin soruları, Bakan Yardımcısı Selim Dursun, Karayolu Düzenleme Genel Müdürü Mahmut Gürses, Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık Genel Müdürü Vekili Sinan Kuşçu, Demir-yolu Düzenleme Genel Müdürü Bilgin Recep Bekem ve Deniz Ticareti Genel Müdürü Durmuş Ünüvar tarafından cevaplanırken, toplantıda gündeme getirilen konulara dair istişarelerin devam ettirilmesine karar verildi.

50

ARALIK 2018

LASTİK

Brisa Aksaray’da Türkiye’ye akıllı fabrika kurdu Brisa, 300 milyon dolar yatırımla Anadolu’nun kalbinde akıllı fabrika kurdu. Brisa, Aksaray’da hayata geçirdiği akıllı fabrikasında Endüstri 4.0 uygulamalarının en iyi örneklerini sergiliyor. Şirket, Türkiye’ye kazandırdığı teknoloji üssü fabrikası ile ülkenin uluslararası rekabette güçlenmesine hizmet ederken; üretim, istihdam ve ihracat alanında yapmakta olduğu hamlelerle de ülke ekonomisine değer sunuyor.

Bridgestone ve Lassa markala-rıyla Türkiye lastik sektörü lideri Brisa, Türkiye sanayisi için örnek

teşkil eden Aksaray Fabrikasındaki “akıllı fabrika” uygulamalarını paylaştı. Fabrikanın sunduğu öncü teknolojiler, Brisa CEO’su Cevdet Alemdar’ın ev sahipliğinde, Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı ve Brisa Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Alper, Bridgestone Cor-poration Başkan Yardımcısı ve Brisa Yönetim Kurulu Başkan Vekili Makoto Hashimoto katılımlarıyla gerçekleşen toplantı ile tanıtıldı. Brisa, Aksaray’daki teknoloji üssünde, yetkin bir iş gücü ile robotik çalışma-lar, veri analitiği ve dijitalleşme gibi yeni nesil teknolojilerden yararlanarak lastikte otonom dönemi başlatıyor. Sektörde ilk olan otomatik lastik transfer sistemleri, akıllı fabrikanın sanal ortamda dijital ikizi ile üretimin eş zamanlı takibi, çevreye duyarlı kapalı sistemler, yeşil bina uygulama-ları, artırılmış gerçeklik uygulamaları ve ileri veri analizleri ile Brisa, katma değerli üretimle rekabet gücünü artı-rıyor. İlk üretimlerin başladığı fabrika tam kapasiteyle 4,2 milyon adet lastik üretimi ve 700 kişilik istihdam sağlayacak şekilde tasarlandı.

“yEnİ nESLİn SABAnCI’SI oLARAK TEKnoLojİ vE KATMA dEğERLİ üRünLERE odAKLAnIyoRuZ”Sabancı Holding’in Türkiye sanayi-sinin dönüşümüne öncülük ettiğini vurgulayan Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı ve Brisa Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Alper “Yerli ve katma değerli üretimin, ekonomimizin önü-müzdeki dönemdeki en önemli kaldı-raçlarından biri olduğuna inanıyoruz. Yeni Neslin Sabancı’sı vizyonumuzla teknolojiye ve katma değerli ürünlere odaklanıyoruz. Brisa’nın Aksaray’da-ki akıllı fabrikası bunun en somut

örneklerinden birini oluşturuyor. Brisa, Endüstri 4.0’ın Türkiye’deki sayılı örneklerinden birine imza attı. Aksaray Brisa fabrikası herkesin konuştu-ğu, ama bizim hayata geçirdiğimiz gerçek bir Endüstri 4.0 uygulamasıdır. Bridgestone Corporation ile başa-rılı ortaklığımızın 30. Yıldönümünü de Aksaray’daki ikinci fabrikamızla kutluyoruz. 300 milyon dolarlık bu yatırım karşılıklı güvenin olduğu kadar Türkiye’ye duyduğumuz güvenin de önemli bir ispatıdır. İkinci fabrikamız ile Brisa’nın kuruluşundan bu yana yatırım tutarımız 1,4 milyar dolar oldu. Bu başarılı ortaklığı Aksaray fabrika-mızla daha da ileriye götüreceğimize yürekten inanıyoruz” dedi

BRİdgESTonE’un En önEMLİ üRETİM üSLERİndEn BİRİ…Aksaray Fabrikasının, Brisa’nın global lastik arenasındaki en iyi oyuncular-dan biri olması yönünde güçlü bir adım olduğuna değinen Bridgestone Corporation Başkan Yardımcısı ve Brisa Yönetim Kurulu Başkan Vekili Makoto Hashimoto “Bridgestone, bugün dünyada 50’den fazla fabrika ile lastik üretiminde dünyanın en büyük ve lider şirketi. Bundan 30 yıl

önce Sabancı Holding ortaklığımız ile temelleri atılan Brisa, İzmit Fabri-kasındaki üretim gücüyle yıllardır pa-zar liderliğini koruyor. Aksaray’daki ikinci fabrika, dijitalleşme uygula-malarından IT altyapısına, kaliteden, çevre ve iş güvenliği standartlarına kadar grubumuzun en son teknoloji ile donatılmış fabrikalarından biri. Brisa’nın, Aksaray Fabrikası ile hem orijinal ekipman hem de ihracat kanalında yapacağı hamlelerle Türkiye’de ve global pazarlarda bü-yüme ivmesini artıracağına inancı-mız tam. Bridgestone dünyasında önemli bir üretim üssü olarak konumlanan yeni fabrika ve Sabancı Holding ortaklığımız ile Türkiye’ye sunduğumuz değeri artırmaktan memnuniyet duyuyoruz” dedi. Aksaray Fabrikasındaki akıllı uygula-malarla ilgili bilgi veren Brisa CEO’su Cevdet Alemdar: “Tam otomatik lastik transfer sistemini hayata geçirdiğimiz fabrikamızda, lastikle-rimiz neredeyse yere hiç değmiyor. Bu teknoloji ile geleneksel bir lastik fabrikasına göre stok devir hızında iki kat artış sağlarken, sıfır hatalı ürün üretiyoruz. Bunu enerjide %30 tasar-ruf ederek yapıyoruz.

51

ARALIK 2018

Türkiye, ürettiğin otomotivinyüzde 85’ini ihraç ediyorOtomotiv Sanayii, iç pazarda yaşanan daralmaya karşılık 2018 yılında üretiminin yüzde 85’ini ihraç etti ve ihracat performansını devam ettirdi. Otomotiv Sanayii Derneği’nin (OSD) 2018 yılı Ocak-Kasım dönemi verilene göre, toplam üretimde 1 milyon 427 bin 157 adet rakamına ulaşan otomotiv sanayii, bu rakamın 1 milyon 219 bin 174 adedini ihraç etti. Bu dönemde toplam üretim geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 8 azalırken, otomobil üretimi yüzde 10 azalarak 944 bin 304 adet düzeyinde gerçekleşti. Toplam otomotiv ihracatı ise adet bazında geçen yıla paralel seviyede gerçekleşirken, otomobil ihracatı yüzde 5 oranında azalarak 810 bin 54 adet düzeyinde gerçekleşti.

otomotiv Sanayii Derneği (OSD), 2018 yılı Ocak-Kasım dönemine ait üretim, ihracat

adetleri ile pazar verilerini açıkla-dı. İç pazarda yaşanan daralmaya karşılık 2018 yılında üretiminin yüzde 85’ini ihraç eden otomotiv sanayii, 11 aylık dönemde önemli bir ihracat performansı sergiledi. Toplam üretimde 1 milyon 427 bin 157 adet rakamına ulaşan otomotiv sanayii, bu rakamın 1 milyon 219 bin 174 adedini ihraç etti. Toplam üretim geçtiğimiz yılın aynı dönemi-ne göre yüzde 8 azalırken, otomobil üretimi yüzde 10 azalarak 944 bin 304 adet düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde, toplam pazar ise geçen yıl ile karşılaştırıldığında yüzde 34 azalarak 561 bin 639 adet düzeyin-de gerçekleşirken, otomobil pazarı yüzde 32 oranında daraldı ve 425 bin 478 adet olarak kayıtlara geçti.

TopLAM İHRACAT 30 MİLyAR doLARA uLAşTI!Toplam otomotiv ihracatı adet bazında geçen yıla paralel seviyede gerçekleşirken, otomobil ihraca-tı geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 5 azaldı. Bu dönemde, toplam ihracat 1 milyon 219 bin 174 adet, otomobil ihracatı ise 810 bin 54 adet oldu. Otomotiv ihracatı paritedeki değişim ve artan kat-ma değer sebebiyle dolar bazında yüzde 12 artarken, Euro bazında ise yüzde 6 arttı. Bu dönemde, toplam otomotiv ihracatı 29,7 milyar dolar olarak gerçekleşirken, otomobil ihracatı yüzde 6 artarak 11,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Euro

bazında otomobil ihracatı ise 9,6 milyar Euro oldu.OSD’nin açıkladığı Ocak-Kasım dönemi verilerine göre ticari araç grubunda toplam üretim yüzde 3 seviyesinde azalırken, hafif ticari araç grubundaki azalma da yüzde 3 olarak gerçekleşti. Ağır ticari grubunda ise üretim yüzde 10 seviyesinde arttı. 2018 yılı Ocak-Kasım dönemine göre ticari araç pazarı yüzde 39, hafif ticari araç pazarı yüzde 40 ve ağır ticari araç pazarı yüzde 27 azaldı. Ağır ticari araç grubunda kısıtlı seviyede kalan bu azalış baz etkisi kaynaklı olup, pazar daralması son 3 yılda yüzde 57 seviyesinde gerçekleşti.

“vERgİ İndİRİMLERİ SEKTöRün ÇARKLARInI TEKRAR döndüRdü”ÖTV ve KDV indirimlerinin otomotiv-

de üretim çarklarını tekrar döndür-düğüne dikkat çeken OSD Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, “Vergi indirimleriyle sektörümüzün desteklenmediği bir senaryoda pek çok açıdan sıkıntı verici sonuçlarla karşılaşabilirdik. Devletimizin açık desteğiyle uygulanan vergi indirim-leriyle birlikte devreye alınan özel kampanyalar hem showroomlardaki hareketliliği hem satışları artırdı. Yaşa-nan bu artışlar, fabrikalarda üretimin devam etmesine destek oldu. Global anlamda çok ciddi bir ihracatçı ko-numunda bulunan ülkemiz otomotiv sanayii, 11 aylık dönemde ürettiğinin yüzde 85’ini de ihraç ederek yine önemli bir başarıya imza attı. Hem iç pazarda hem de üretimde yaşanan olumlu gelişmelerin Aralık ayı sonuç-larına da etki edeceğine de gönülden inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

52

ARALIK 2018

LOJİSTİK

“lojistik sektörünün endüstri mühendislerine ihtiyacı var”Fevzi Gandur Logistics Kontrat Lojistiği Genel Müdürü Efe Göktuna, sektörün endüsri mühendislerine ihtiyaç duyduğunu söyledi.

fevzi Gandur Logistics, Kültür Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü öğrencileriyle “Lojistik

ve Dağıtımda Planlama” konulu seminerde bir araya geldi. Seminer-de konuşma yapan şirketin Kontrat Lojistiği Genel Müdürü Efe Göktuna, üretim merkezlerindeki yenilenmenin dolaylı olarak lojistik sektörünü daha da planlı olmaya yönelteceğinin altını çizdi. Sektörün endüstri mühendis-lerine duyduğu ihtiyaca vurgu yaptı. Lojistik sektörünün köklü şirketlerin-den Fevzi Gandur Logistics, Kültür Üniversitesi Endüstri Mühendisliği 4. sınıf öğrencileriyle bir araya geldi. Sektörel bilgi ve deneyimlerin paylaşıl-dığı “Lojistik ve Dağıtımda Planlama” konulu seminerde, öğrencilere kariyer süreçlerinde başarılı olabilecekleri fikirler de sunuldu. Etkinlikte konuşan Fevzi Gandur Lo-gistics Kontrat Lojistiği Genel Müdürü Efe Göktuna, lojistikte planlamanın önemine vurgu yaparken, endüstri mühendislerine lojistik sektöründe çok fazla ihtiyaç olduğunu belirtti. Fabrikalardaki üretim planları kadar

üretilen ürünlerin dağıtım planlamala-rının da önemli olduğuna dikkat çekti. “Farklı noktalara yapılacak dağıtımlar-da güzergah planlamaları ilgili ürünün pazar rekabetine dahi etki edebiliyor” diyen Göktuna, özellikle üretim mer-kezlerinin Endüstri 4.0’a geçişleriyle lojistikte de köklü değişimler olmaya başladığını söyledi.

“Lojistiğin Önemi Her Geçen YıL ArtıYor”Lojistik sektörünün gelişen teknoloji ve değişen alışveriş kanalları ile daha önemli bir role sahip olduğuna dikkat

çeken Kültür Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Fadime Üney Yüksektepe de, artan rekabet koşullarının lojistik planlama-ların en optimum şekilde yapılmasını zorunlu kıldığını dile getirdi.Tedarik zinciri ve proje yönetimi konusunda bilgi sahibi olarak me-zun olan endüstri mühendislerinin, lojistik sektöründe katma değer yaratacağını ifade eden Yüksek-tepe, katkılarından dolayı Fevzi Gandur Logistics yöneticilerine te-şekkür ederek, etkinliğin öğrenciler açısından oldukça faydalı olduğunu sözlerine ekledi.

53

ARALIK 2018

Elektrikli araçların yaygınlaşma projesini Borusan lojistik yürütecek

Avrupa Birliği tarafından destek-lenen Elektrikli Araç Platformu Projesi Türkiye’de Borusan

Lojistik ve İstanbul Teknik Üniver-sitesi işbirliği ile hayata geçiriliyor. Şehir içi yük taşımacılığında elektrik-li araçların yaygınlaşmasını ve etkin kullanılmasını sağlayacak online bir değişim platformu oluşturul-masını kapsayan projeye Almanya, Danimarka, Polonya, Avusturya ve Türkiye’den kuruluşlar katılıyor. Elektrikli Araç Platformu Projesi’nde lojistik sistemlerdeki mevcut araç filolarının elektrifikasyonunu arttı-rarak ve elektrikli taşıtların verimli kullanılması için lojistik sistemlerin optimizasyonunu sağlayarak zorluk-ların çözümüne katkıda bulunmak amaçlanıyor.Konuyla ilgili olarak 28 Kasım’da İstanbul Teknik Üniversitesi Süley-man Demirel Kültür Merkezi’nde Elektrikli Araç Platformu Türkiye Çalıştayı yapıldı. Elektrikli araçların bugünü ve geleceğinin konuşul-duğu çalıştaya yerel yönetimler,

akademisyenler ve sektör temsil-cileri de katıldı. Toplantıda ticari araçların günlük kullanım şekilleri ve seyahat pratikleri ile ekonomik ve çevresel nedenlerden dolayı elektrikli taşıtların kullanımına uygun olduğu vurgulandı. Ancak, elektrikli araç teknolojileri olmasına rağmen şehir içi taşımacılık ve şehir lojistiğinde elektrikli taşıtların kul-lanımının potansiyelin çok altında kaldığı ifade edildi. Etkinlikte ayrıca yük taşımacılığında elektrikli araç kullanımını teşvik etmek için alın-ması gereken önlemler ve uygulan-ması gereken politikalar konusunda görüş alışverişi gerçekleşti. Çalıştayda konuşan Borusan Lojistik Bilgi Teknolojileri, İnovasyon ve Ar-Ge Genel Müdür Yardımcısı ve İcra Ku-rulu Üyesi Anıl Gül şunları söyledi:“İngiltere merkezli IMS Research tarafından yayınlanan rapora göre, hibrid, pil veya yakıt hücresi ile çalışan elektrikli araç üretimi 2021 yılına kadar, 2010 yılına oranla 16 kat artış kaydederek 16 milyona

Avrupa Birliği tarafından desteklenen Elektrikli Araç Platformu Projesi kapsamında şehir içi yük taşımacılığında elektrikli araçların yaygınlaşmasını ve etkin kullanılmasını sağlayacak online Borusan Lojistik ve İstanbul Teknik Üniversitesi iş birliği ile yürütülecek.

ulaşacak ve küresel otomobil üreti-minin yüzde 16’sına denk gelecek. Avrupa Birliği’nin 2030 yılı için 1990 yılı seviyelerine kıyasla sera gazı emisyonlarını % 40 oranında azalt-mak hedefi aynı zamanda elektrikli araçlarda belirlenen sayılara ulaşıl-masını da gerektiriyor.”Gül sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu dönüşüm sürecinde, kamu, sanayi, araştırma m erkezleri ve üniversi-telerimizin bir araya gelerek belirle-yecekleri hedefler ve yürütecekleri çalışmalar büyük önem kazanmakta-dır. Borusan olarak biz; grubumuzun faaliyet gösterdiği alanlarda reka-bet gücümüzü arttırmak ve yeni iş alanları yaratarak gelecekte yükselen sektörlerde belirleyici oyuncular ara-sında yer almak için kendi içimizde bir değişim ve gelişim süreci başlat-tık. Aynı zamanda bu dönüşüm son-rası ortaya çıkabilecek iş modelleri, üretim teknikleri ve en nihayetinde kişiselleşmiş ürünler geliştirebilmek için altyapı, bilgi birikimi, teknoloji geliştirme projelerini tetikliyoruz.”

54

ARALIK 2018

LOJİSTİK

Türkiye’nin 2023 ihracat hedeflerine ulaşması için 4 yıl Ticaret Müşaviri olarak dünyanın çeşitli ülkelerinde görev yaptıktan sonra yurda dönen Ticaret Bakanlığı Bürokratları, görev yaptıkları ülkelerde edindikleri deneyimleri ihracatçılarla paylaştı.

2018 yılının 10 aylık döneminde 20 milyar dolar ihracat yap-tığımız Almanya, Rusya, Çin,

Japonya, Kazakistan, Moldovya ve Singapur’da Ticaret Müşavirliği yapmış 8 isim Ege İhracatçı Birlik-leri üyesi 45 firma ile İzmir Hilton Oteli’nde ikili görüşmeler yaptı ve deneyimlerini aktardı. Ticaret müşavirlerinin Türkiye’yi temsilen görev yaptıkları ülkelerde gerek kamu kurumları, gerek özel sektör, gerekse sivil toplum kuru-luşları temsilcileriyle Türkiye’nin ihracatını arttırmak için yıllarca gece-gündüz yoğun bir mesai harcadıklarını belirten Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Es-kinazi, bu tecrübelerini ihracatçılara aktarabilecekleri bir zemin hazırla-dıklarını kaydetti. Türkiye’nin, 2023 yılında dünya ihracat rakamlarından yüzde 1.5 pay almayı hedeflediğine dikkati çeken Eskinazi “Bu hedefe ulaşmak için ihraç pazarlarımızı çeşitlendirmemiz gerekiyor. Bu yıl davet ettiğimiz ticaret müşavirlerimi-zin görev yaptığı 7 ülke Türkiye’nin toplam ihracatından yüzde 15

pay alıyor. Böylesi etkinliklerle bu ülkelerin ithalatından aldığımız payı arttırmayı hedefliyoruz” dedi. Ege İhracatçı Birlikleri’nin Ticaret Bakan-lığı işbirliğinde düzenlediği “Ticaret Müşavirleri Buluşması”na katılan ticaret müşavirlerinin görev yaptığı 7 ülkeye Türkiye, 2017 yılının 10 aylık döneminde 18 milyar 377 milyon dolarlık ihracat yapmışken, 2018 yılının aynı döneminde yüzde

9’luk ihracat artış hızı yakaladı ve 19 milyar 979 milyon dolarlık döviz getirisine imza attı.Almanya, 13 milyar 251 milyon dolarlık ihracat tutarıyla zirvede yer alırken, Rusya yüzde 36’lık ihracat artış hızıyla 2 milyar 800 milyon dolara yükseldi. Türkiye, 2018 yılı-nın Ocak – Ekim döneminde Çin’e ise; 2 milyar 474 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

TicARET müşAviRlERi DENEyimlERiNi iHRAcATçIlARA ANlATTI

55

ARALIK 2018

mars logistics, 2019’da 18 milyon euroluk araç yatırımı yapacak Mars Logistics, 2018 yılında 30 milyon euroluk filo yatırımına ek ola-rak 2019 yılında 18 milyon euroluk yatırım ile filosunu büyütmeye devam edecek. Mars Logistics çevreye katkı-sı ve transit sürelerde hizmet vermesi dolayısıyla müşterileri tarafından tercih edilen intermodal taşımacılık hizmetinin de sefer sayısını arttırma-yı ve yeni rotaları hayata geçirmeyi planlıyor. 2018 yılında 275 çekici ve 330 treyler ekleyerek güçlendirdiği filosuna ek olarak 2019 yılında 18 milyon euroluk yatırım planlayan Mars Logistics, intermodal taşımacılık hizmetindeki mevcut hatlarının çıkış adetini arttırıp yeni hatların açılışını planlıyor. 2 bin 650 ünitelik araç filosu ile tüm Avrupa Birliği ülkeleri, Kuzey Afrika, Türki Cumhuriyetler ve Balkanlar’a haftada 600 araçlık tır ve 100 konteyner çıkışı gerçekleştiren Mars Logistics, yeni filo yatırımları ile karayolu taşımacılığında yılda çalıştıkları yaklaşık 8 bin b2b şirkete daha verimli hizmet vermeyi hedef-

liyor. Rotalarını genellikle Türkiye’nin ticaret hacmine göre belirleyen Mars Logistics, İspanya, Fransa ve Almanya hatlarında düzenlediği karşılıklı seferlerle karayolunda çok yoğun bir trafik gerçekleştiriyor. Mars Logistics, uluslararası taşımacılık alanında çığır açan “Optimum süre, maksimum çevrecilik” sloganı ile 2012 yılında başlattığı Lüksemburg intermodal mevcut hattına Mayıs 2018’de ilave olarak eklediği Türkiye-Duisburg inter-modal hattı ile haftada 18 tren çıkışı gerçekleştiriyor. 96 saat transit sü-

rede hizmet veren Türkiye-Duisburg hattı ve diğer Intermodal taşımacılık hizmetleri ile yeşil lojistik gerçekleş-tirerek çevre dostu bir taşıma mo-deli uygulayan Mars Logistics, aynı zamanda verimli ve maliyet avan-tajlı lojistik desteği sağlıyor, transit sürelerde hizmet veriyor. Intermodal taşımacılık yatırımlarını 2019 yılında da sürdürecek olan Mars Logistics, İskandinav ve Doğu Avrupa’da yeni bir intermodal hat için araştırmalara devam ederken, mevcut hatlarının da çıkışı adetini arttırmayı planlıyor.

Bkm lojistik “Tırsan’ın kalitesine” yatırım yaptı

Tırsan ve BKM Lojistik, işbirliklerini 35 adetlik yeni anlaşmayla güç-lendirdi. Türkiye’nin lider treyler üreticisi Tırsan ile Türkiye-İngilte-re arasında sunduğu taşımacılık hizmeti ile öne çıkan BKM Lojistik arasındaki işbirliği 35 adetlik treyler anlaşmasıyla daha da güçlendi. BKM Lojistik filosuna kattığı 25

adet Tırsan Perdeli Multi Ride ve 10 adet Talson Tren Yüklemeli Tekstil Taşıyıcı ile filosundaki treyler sayısını 91 adede çıkardı. Sektörün önde gelen firmalarından BKM Lojistik, Türkiye’nin lider treyler üreticisi ve ihracat şampiyonu Tırsan’ın ürünleri ile uluslararası taşımacılık hizmetlerini sürdürüyor.

İngiltere-Türkiye arasında sunduğu taşımacılık çözümleri ile üstünlüğü-nü sergileyen BKM Lojistik filosunu Tırsan markası ile güçlendirdi. 25 adet Tırsan Perdeli Multi Ride ve 10 adet Talson Tren Yüklemeli Tekstil Taşıyıcıdan oluşan araçlar 6 Aralık’ta gerçekleşen törenle teslim edildi. BKM Lojistik’in Hadımköy’de ki tesislerinde gerçekleşen teslimat törene; BKM Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Edip Bakımcı, BKM Lojistik Yönetim Kurulu Üyeleri Hasan Bakımcı, Fuat Bakımcı ile Tırsan Treyler Satış Koordinatörü Ertuğrul Erkoç katıldı.BKM Lojistik Yönetim Kurulu Baş-kanı Edip Bakımcı teslimat törenin-de yaptığı konuşmada, bu yılı yüzde 10’un üzerinde bir büyüme ile kapatacaklarını belirterek, “Yaptığı-mız bu yeni yatırımla Türkiye-İngil-tere arasında daha güçlü bir filo ile hizmet vereceğiz.” dedi.

56

ARALIK 2018

KiSALAr

Akbulut Nakliyat, bir kez daha volvo Trucks çekicileri tercih ettiAvrupa, Ortadoğu ve Türkî Cum-huriyetlere karayolu taşımacılığı alanında hizmet veren Akbulut Nakliyat, filosunu 3 yeni Volvo FH 540HP 4x2 XL kabin E6 çekiciler ile genişletti. Teslimat töreni Akbulut Nakliyat firma sahibi Yusuf İlboğa ile Temsa İş Makinaları Marmara Bölge Kamyon Satış Müdürü Bora Gür’ün katılımları ile gerçekleşti. Yüksek yakıt tasarrufu, sürüş güvenliği, I-shift şanzımanı ve 1260 litre büyük yakıt tankı özellikleri ile öne çıkan Volvo FH 540HP 4x2 XL kabin E6 çekicileri filosuna katan Akbulut Nakliyat’ın 45 araçlık filosunun 44’ü Volvo Trucks markasından oluşuyor.Teslimat töreninde konuşan Yusuf İlboğa neden Volvo Trucks mar-kasını tercih ettiklerini şöyle dile getirdi: “Yüksek performans ve

güvenlik donanımları sayesinde şoförlerimize güvenli ve konforlu sürüş ortamı sağlayan Volvo Trucks ile nakliye sektöründe büyümeye devam ediyoruz. Volvo Trucks’ın geliştirdiği, uzun yol vites değişim yazılımına sahip I-shift şanzıman ve özel tasarlanmış diferansiyel tahvil

oranı ile yüksek yakıt tasarrufu sağlıyor. Euro 6 emisyon normla-rına sahip olması da firma olarak bizim çevresel duyarlılığımızla örtüşüyor. İşlerimize kattığı tüm bu pozitif değerlerden dolayı Volvo Trucks markası ile yolumuza devam ediyoruz.”

ITT’den Renault Trucks yatırımı

Likit tank konteyner taşıması yapan ve filosunun yüzde 70’i Renault Trucks’tan oluşan ITT Lojistik, filosuna 9 adet Renault Trucks T 460 kattı. Şirket nisan ayında da 12 adet T 460 almıştı. ITT Lojistik Kurucu Başkanı Tekin Öztanık, Türkiye’de en büyük ADR’li çekici ve treylere sahip firma olduklarını belirterek, Renault Trucks’tan son derece memnun olduklarını söyledi. Bu yıl büyümesini sürdürerek önemli yatırımlara imza atan ITT Lojistik, filosuna 9 adet yeni Renault Trucks T 460 kattı. Araçlar, Renault Trucks Yetkili Bayi Koçaslanlar Otomotiv’in

Orhanlı tesislerinde gerçekleşen teslimat töreniyle teslim edildi. Törene; ITT Lojistik Kurucu Başkanı Tekin Öztanık, ITT Lojistik Genel Müdür Yardımcısı Didem Öztanık, Renault Trucks Pazarlama Müdürü Şebnem Uygurtürk ve Koçaslanlar Otomotiv Şube Müdürü Erdoğan Seymen katıldı. Teslimat töreninde açıklamalarda bulunan, ITT Lojistik Kurucu Başkanı Tekin Öztanık, filolarında kullandıkları tüm araçların öz mal olduğunu belirterek, daha önce aldıkları Renault Trucks markalı araçlardan çok memnun kaldıklarını ve yeni yatırımlarını da Renault

Trucks’a yaptıklarını söyledi. “Teknolojiye ayak uydurarak işimize uygun araçları tercih ediyoruz. Kullandığımız araçlar ADR’lidir. İlk Renault Trucks’ları çekinerek aldık, ancak şunu gördük; Renault Trucks’ın yakıt tasarrufu ve kalitesiyle fark yaratan bir marka” diyen Öztanık, sürücülerinin de Renault Trucks çekicileri kullanmayı sevdiklerini kaydetti. Tekin Öztanık, çok önemli bir yatırım arifesinde olduklarını belirterek, 3 milyon Euro’nun üzerinde bir yatırımla hayata geçecek yatırımla ilgili şu bilgileri verdi: “ Türkiye’de yerel sertifikalı tank yıkama merkezimizi şubat aşında açacağız. Tesisimiz hayata geçtiğinde Avrupa’nın en iyilerinden biri olacak. Sektörün gurur duyduğu bir yatırım olacak Gıda ve kimyasal tankerlerin yıkanmasını yapabilen Türkiye’deki tek olacak bu tesisimiz, aynı zamanda çevreci olmasıyla da öne çıkacak. Beton kanalların içinde CTP kullandığımız ve sıfır sızdırma özelliği olan tesisimiz standartların üstünde hizmet verecek.”

medya

ALMANYA DAN IHRACAT SOFÖRÜNE VIZE ENGELI!

Yayın Adı

Tarih

: Dünya

: 06.12.2018

Sayfa : 11

Ili: Istanbul

Periyod : Haftada 6 GünTiraj : 45.056

1/1

www.medyatakip.com

KONKORDATODA NIHAI KARARI ALACAKLI VERMELI

Yayın Adı

Tarih

: Dünya

: 22.11.2018

Sayfa: 13

Ili: Istanbul

Periyod : Haftada 6 Gün

Tiraj : 45.108

1/1

www.medyatakip.com

ALMANYA DAN IHRACAT SOFÖRÜNE VIZE ENGELI!

Yayın Adı

Tarih

: Dünya

: 06.12.2018

Sayfa : 11

Ili: Istanbul

Periyod : Haftada 6 GünTiraj : 45.056

1/1

www.medyatakip.com