araŞtirma sonuÇlari toplantısı · 2008. 5. 17. · görevlisi oguz tekin, selçuk...

400
T. C. KÜLTÜR VE TURizM BAKANllGI ESKi ESERLER VE MÜZELER GENEL MÜDÜRLÜGÜ V SONUÇLARI ii ANKARA-6·fO NisAN 1987

Upload: others

Post on 09-Mar-2021

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

  • T. C. KÜLTÜR VE TURizM BAKANllGIESKi ESERLER VE MÜZELER GENEL MÜDÜRLÜGÜ

    VARAŞTIRMA SONUÇLARI

    TOPLANTısı

    ii

    ANKARA-6·fO NisAN 1987

  • Not Bildiriler araştırınacılardan geldiğ! şekliyle ve sunuş sırasına göre hasılınıştır.

  • içiNDEKiLER

    Veli SEViNElazığ·Bingöl İlleri Yüzey Araştırması, 1986 .

    A. Semih GÜNERiErzurum Çevresindeki Höyüklertn Yüzey Araştırması ..

    A. Semih GÜNERiOrta Anadolu Höyüklcri 1986 ..

    Oliver PELONLes Travaux A Porsuk En 198'6 " .

    Refik DURUHacılar Mezarlık Arama Çalışmaları 1986

    Hayat ERKANAL1986 Cudi Dağı Araştırması

    Altan ÇiLiNGiROCı.UVan Bölgesi Yüzey Araştırması 1986 .

    1

    45

    77

    105

    109

    111

    119

    Tsugio MİKAMİ, Sachihiro OMURA

    1986 Kırşehir İli Suurlaı-ı i-çinde Yapılan Yüzey Araştırmaları. 123

    Mehmet ÖZDOGA.N

    1986 Yılı Trakya ve Marmara Bölgesi Araştırmaları 157

    Ursula WiTrWER· BACKOFENPalaeodemography of the Early Bronze Age Cemctery of ikiz-tepe/Samsun . ı75

    Ursula WİrTWER.BACKQFEN

    AnthropologicaI Study of the Skeleton Material From Lidaı- ... 191

    Andreas MÜLLER . KARPE

    M. Ö. 'IIi. ve II. Binele Anadolu'da El Sanatları Konusunda Ya-pılan Araştırmalar 1986 203

    ilhan KAYAN

    Arkeotojik Jeomorfolojı Açısından Yenişehir ve İznik Hav-zajannın Çevre ÖzeJ1lklerİ...................... 211

  • Jürgen SEEHERAntalya Yakınlarında Karain Mağarasındaki Kalkollük çağBuluntuları , ,.............. 221

    Mehmet ÖZSAİT

    1986 Yılı Amasya-Ladik Çevres-i Tarihöncesi ~raş.tırmaları 239

    Mehmet ÖZSAİT1985 ve 1986 Yılı Yalvaç Çevresi Tarihöncesi Araştırmaları 257

    Angela MİNZONİ - DEROeHE

    1986 Yılı Gaziantep Yöresi Paleolitik Araştırmaları 275

    Erol ATALAY

    İzmir ve Aydın Yörelerinde Mağara Araştırmaları " . 297

    367

    Mehmet ÖZDOGAN

    Yarımburgaz Megarası 1986 Yılı Kazı Çalışmaları .... ......... 323

    Erksin GÜLEÇ

    Topaklı Populasyonunun Demografik ve PalecantropolojikAnalizi ,................ 347

    Oğuz EROLMustafakemalpaşa . Paşalar Köyü Memeli Hayvan Fosil Yatak-

    lan Dolayının Jeoloji ve Jeomorfolojisi Hakkında Bir Ön Not 3'59

    Metin ÖZBEK

    Çayönü İnsanlarında Diş 've Dişeti Hastalıkları

  • ELAZIG· BİNGÖL İLLERİ YÜZEY ARAŞTIRMASI, 1986

    Veli SEviN-I<

    Malatya, Elazığ. Bingöl ve Tunceli illeı-i sınırları içinde, csasenUrartu Devleti'nin güneybatı yayılımı ile ilgili olarak başlattığımız yüzeyaraştırmalarının ilkini 1985 yılında gerçekleştirmiştik. Araştırmamızınilk yılında bilim kurulumuz çalışmalarını daha çok, kısa süre sonra sualtında kalacak olan, Karakaya Baraj Gölü alanı üzerinde yoğunleştır.mıştı'. 1986 yılında iyiden iyiye gözden geçirdiğimiz bu yöreyi geride bırakarak, çalışmalarımızı batıda, göl alanı dışındaki alanlardan, doğuda,Bingöl'ün Solhan İlçesine değin uzanan bölge üzerinde yoğunlaşurdikı,

    1986 yılı araştırmaları, Elazığ'ın batısı ve doğusu olmak üzere ikibölüme ayrılabilir. Batıdaki çalışmalar daha çok Fırat kıyısı ilc Elazığarasındaki eski ulaşım sistemine İlişkin bulgulan saptamaya yönelikti'.Bu bölgedeki engebeli arazi yapısı, Malatya üzerinden gelip, Fırat'ı aşarak kuzey - kuzeydoğu yönünde yapılacak ulaşıma ancak, günümüzde dekullanılan iki doğal geçitle olanak tanımaktadır: Bunlardan doğudaki

    {*) Doç. Dr. Veli SEVİN, İstanbul Üniversitest Edebiyat Fakültesi, Fen PTT/İsTANEUL.

    lı) Bkz, Sevin" 279 vdd.

    (2) ı986 yılı araştırmamız Kültür ve Turizm Bakanlığı, Eski Eserler ve MuzelerGenel Müdürrügü ile İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi ve Türkiye Tu-ring ve Otomobil Kurumu'nun maddi katkılarıyla gerçekleştirilebilmiştir.Araştırmarmza gösterdikleri yakın ilgi ve destek nedeniyle, başta Sayın Dr.Nurettin Yardımcı, Sayın Prof. Dr. Sencer Tonguç ve Sayın Çelik Gülersoyolmak üzere, ilgili kurum elemanları. bunun yanında inceleme gezüerimıxıyapabilmemiz için sağladığı izin nedeniyle İstanbul Üniversitesi EdebiyatFakültesi Yönetim Kurulu'na teşekkürü zevkli bir görev sayarım. Ayrıca,bilim Kurulumuza Bakanlık Temsilcisi olarak katılan Sivas Müzesi Araştıı-macısı Sayın Fahrettin Kayıpmaz'a. gösterdiği büyük ilgi ve Işbir-lig i nedeniyleşükranlarımı sunarım.

    {3) Yüzey araşürmamiaa Marmara Üniversitesi Fen - Edebiyat Fakültesi'ndenAraştırma Görevlisi Kemalettin Körogtu. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakül-tesi'nden Araştırma Görevlisi Zafer Derin ve İstanbul Üniversitesi SosyalBilimler Enstitüsü, Esktçnğ Tarihi Yüksek Lisans öğrencisi Aynur Ôzfu-at'nek olarak, kısmen İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden AraştırmaGörevlisi Oguz Tekin, Selçuk Üniversiıesi Fen-Edebiyat Fakültesi'nden Araştırma Görevlisi Hasan Bahar ve Fırat Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi'n-den uzman M. Beşir Aşan katılmışlardır.

    ı

  • Habibuşağı " Kuşsaray - Basktl: batıdaki ise Çiğdemlik - Arapuşağı - Kı"ziluşağı - Baskil güzcrgaludır (Resim: LJ.

    Araştırma programımıza uygun olarak giriştiğimiz çalışmalarda,öncelikle Fırat Irmağr'ndan Elazığ/Harput'a doğru bir ulaşımı olanaklıkılan geçitlerden batıdaki üzerinde durulmuştur. Çiğdemlik Köyü veBaskil arasında uzanan, 30 km. kadar uzunluğundaki.bu doğal geçit gü-nümüzde yöreselolarak «Har-put Gediği» adıyla tanımlanmaktadır.

    Fırat ırmağı'nın doğu kıyısı üzerindeki Çlğdemlik'tcn başlayıp, va-diler içinde giderek kuzeye doğru yükselen bu geçidin 15. km. sinde,Arapuşağı Köyü'nün 500 m. kadar kuzeyindeki Barsıkkale mevkiindeeski bir yerleşme yeri saptanmıştır. Doğudan bir dere ile sınırlanan, gü-neye doğru burun şeklinde çıkıntıh, 35x70 m. kadar boyutlarındaki,gü-ney ve batı etekleri çok sarp. doğal bir- konglomera kayalığı üzerindekiBarsıkkaleyerleşme yerinin üzeri oldukça düzdür ve bu düzlüktc taş te-melli yapılara ilişkin, kimıleri tasar veren mimarlık kalıntıları görüle-bilmektedir. Zaman zaman harcın kullanılmış olduğu bu kalıntılar Orta-çağ'a aittir.

    Tepenin üst kesiminde, mimarlık kalınularının görülebildiği düz-Iüktc. yüzey buluntusu olarak çok sayıda Ortaçağ seramik parçası var-dır. Tümü hızlı dönen bir çark la biçimlendirilmiş olan bu parçaların ha-murları ince kum katkıh olup, iyi ve orta derecede plsirilmistirler: iç vedış yüzleri kahverengi bir astar-la kaplıdır. Bil' parçanin gövdesi hamuryaşken ıstampa olarak yapılmış yaprak motifleriyle bezcltdlr '. Bunlarınyanında, daha az sayıda sırh parçalara da rastlanır).

    Barsıkkale yerleşme yerinin güney ve batıya göre. çok daha az sarpolan doğu etekleri üzerinde, Ortaçağ malzemesi yanında, çok az sayıdaErken ve Orta Demir Çağ türünde seramik parçaları görülmektedir. Butürde kapların yüzeyi kırmızı ve dcvetüyü renkli kalın bir astarla kaplıve açkılıdır. Yine doğu etek te, biçim yönünden 2. binyılın sonlarına aitolabilecek kuşkulu bir örnek dışında (Resim: 2/3), açık krem astar üze-rine donuk mor ve kahverengi boya ile yapılmış yatay bant ve şevren,

    (4) Korucutepe'den bu türde ıstampa bezemeli bir Ortaçağ seramik parçası içinbkz. Baku-er, PJ. 61;/A. n CW 25.

    (5) Mavi ve yeşil sırlı olan bu parçalar iyi tanınan sgraffitto tekniğinde değildirler. Fırat veetsrnde 1985 yılında yaptığımız yüzey araştırrnalarma göre,başta İmfkuşağı Höyüğü olmak üzere, Üvücek (050/5), Höyükkôy {OS012I,Grfktepe (P51/2), Karababa (050/20), Kamikli (OSO/tl, Hasıkü (050/4) veKale II rp 5113) gibi yerleşmelerde sgraffitto türünde sırtı mallara rastlarımamış oluşu, bu küçük ıskan yerlerinin, adı geçen tekniğin ortaya çıkışından önce, 12. yüzyıl civannda terkedilmiş olabitecekler-ine işaret ediyor ola-bilir: krs Bakirer. 222 vd., Mitchell 49.

    2

  • bezcmcsi içeren, el yapımı Orta Tunç i Dönemi seramik parçaları da bu-lunmuştur (Resim: 2/2) ", Yüzey malzemeleri arasında en eskiye aitolanları ilk Tunç III Dönemi boyahlarıdu-. Bunlar Altınova ve Aşağı Fırat yörelerinden çok iyi tanınanların bir tekranndan Ibarettir (Resim:2/1 )

    Barsı kkale'den , vadiyi izleyerek kuzeydoğu yönünde ilcrlcnildiğlnde1l km. sonra Kızılköyü'ne gelinir (Resim: 3). Şimdi köyün içinde kalmış,doğu ve batıdan birer dere yatağı ile sınırlı, 65xll'Ü m. boyutlarındakiçok sarp, kalker bir tepe üzerinde eski yerleşme izleri açık biçimde gö-rülchilmek tcdu-. Tepenin güney ucundaki daha alçak 'bir tcrasta. dikdört-gen tasarlı bir Ortaçağ yapısının harçlı duvarları, yer yer 2.00 m. yük-sckliğc değin korunmuştur (Resim: 4). Yerel halk tarafından «Kaurhan»olarak adlandırılan bu kalıntıların kuzeyindeki daha yüksek tepede detaş temelli yapılara ilişkin kimi mimarlık izleriyle bol sayıda Ortaçağ se-ramiği yanında, Erken ve Orta Demir çağ (Resim: 6/1), tck parça ha-linde Orta Tunç , boyalısı (Resim: 5/4) ve boya bezerneli (Resim: 5/3)ya da Kar-az t ii rii siyah-kırmızı alacah cçkıu (Resim: 5/1-2) İlk Tunççağı parçalarına rastlanmıştır. Ortaçağ'ın tck renkli scramiği, teknik vebiçim açısından Barsrkkalc'dckjlerm benzeridir. tümü çar-ktu yapılmışolup, su-lı tek par-ça vardır. Orta Demir Çağ parçalarındanen ilgincini. ye-şil damar-lı ser-t taştan yapılmış, ağız kenan ise beyaz renkli tas kakma-lar-la bezeli bir çanak oluşturur (Resim: 6/2). Gerek Barsıkkale ve gerek-sc" Kıziluşaği'nda Ortaçağ, Demir çağ, Orta Tunç i ve İlk Tunç II' dönem-ler-i seramik malzemesi dışında herhangi bir yüzey bulurnusu t-hlc edil-miş değildir.

    Anlaşılacağı üzere, Barsıkkale ve Kızıluşağı yerleşme alanları bugcçidin , Ortaçağ'da yoğun olmak üzere, ilk Tunç Çağı'ndan beri kulla-mldığma ilişkin malzeme sağlamıştır. Ancak her iki merkezde de OrtaTunç] dışında, yukarıda belirttiğimiz kuşkulu bir parça hariç, 2. binyı!kullammma tanıklık edecek bulunuı ele gcçirilmcmistir. Aynı şekildeyolun J1ellenistık ve Roma dönemlerinde bir trafiğe sahip olduğunu söy-lememize yardımda bulunacak herhangi bir yüzey bulurnusu da yoktur.

    (ü) Altınova'da yalnızca sınırlı bir biçimde Tepecik 8-4 (Esin 143, Iev. 103/ı-21,Norsuntopo V IV üIuupımann- as, Abb. 5/9) ve karışık tabakalardan gel-mekle birlikte, Korucutepe'de [Crinin Ij'i'. PI. :ı/N. S, Wl görülen bu seramiklürüııün, bat, günovbuu yönlerine gidıldikçe yng unlaştrg ı anlaşılmaktadır. Bulürün Fırat Irmagınm doğu kıyısında k ulfunıldtgı merkezler, imikuşagıtScvin! nı;, res, ı3; Sevin Derin, res. 19l, Şcmstvotcpe (Darga. Iov. IVhl, Mal-tepe Har'abesi LO 50/13), Kale LL! (P5ı/,,) ve Griktepe ıP5112), batı kıyısınrtakiler- ise İmamoğlu (Uzunoglu 184, res. ı2 -13), Karababa ro 50/20), xöso-höyü.k LO SQ/14l, Kütsotepe LO 50/191 ve Arslantepe'dir (Purdısı-Palmtert 84,

    fi", 8).

    3

  • Kızıluşağı aşıldıktan sonra, kuzeydoğu yönünde LO km. kadar ller-lerıer-ek Baskil düzlüğüne ulaşılır. Fırat kıyısından gelen iki doğal geçi-din birleşme noktasında kurulmuş bulunan Baskil'in yakın çevresinde,şimdiye değin herhangi bir kalıntı saptayabilrmş değiliz 'I. Buna karşılıkilçe merkezinin 12 km. kuzeydoğusunda.modern Elazığ - Baskil karayo-lu üzerindeki Haroğlu (bugün Sarıgül) Köyü'nün güneyinde, 30 x 60 m.ka daı' boyutlannda bir höyük belirlenmiştir (Resim; 7). Modern yol dü-zeyinden 15 m. kadar yükseklikteki bu höyüktc, taştan temelleri tüm te-pcyi kaplayacak biçimde sıkışık yapılara ait duvar kalıntıları görülebil-mektedir. Toplanan seramiklerin çok büyük bir bölümünü Ortaçağ'ın.tek renkli \'e az sayıda yeşil sn-lı parçaları oluşturur. Bunların yanında,Erken Demir çağı'nın ağız kenan ile omuz keskirıliği arasında kalan kc-simi yivli , kir-crnit kırmızısı renginde kalın astar-lı parçaları az da olsagörülmektedir. ElazığjHarput'a 30 km. kadar uzaklıktaki Haroğlu Hö-yüğü, Eskiçağ koşullarıyla Harput'a bir günlük uzaklıktadır; Fırat yöre-sinden gelip, Baskil'de birleşen ve buradan başlayarak Elazığ'a doğruuzanan tar-ihi yol üzerindeki konumu nedeniyle de dikkat çekicidir (Re-sim: 1). Nitekim, aşağıda değinileceği üzere, Haroğlu Köyü'nün 3 - 4 km.kadar kuzeyinde güçlü bir Urartu kalesinin bulunuşu bu yörenin stra-tejik önemine işaret eder niteliktedir.

    1987 yılında yapacağımız yüzey araştrrmalarmm bir bölümünde,

    bu kez de Habibusağı - Kuşsaray - Baskil geçidi ile Baskil çevresini ele

    alarak, ulaşım ve yerleşim tarihi sorunlarına çözümler getireceğimizi

    ümit etmekteyiz.

    1986 yılında çalışmalanrruzın ikinci bölümünü Urartu'nun güney-

    batı yayılımı ile ilgili olan ve daha çok Elazığ'ın doğusundaki araştırma

    lar oluşturmuştur. Elazığ'ın doğusunda ve Bingöl İli içinde yürüttüğü

    müz bu çalışmalarda,geçen yılki raporumuzda sözünü ettiğimiz, belki de

    Eskiçağ'dan günümüze kalmış ulaşım sistemlerinin en eskisi durumun-

    daki antik yol ve bununla ilgili birimler üzerinde durulmuştur.

    1985 yılı raporunda, Bingöl Dağları üzerinde çok eski bir yol ileil merkezinin 26 km. doğusundaki Zulümtepe'de. bu yolla ayrılmaz bağıolan, bir Ur-ar-tu tesisinin bulunduğundan söz etmiştik. 1986 yılında buulaşım sistemi ile ilişkili olarak, günümüzde Keban Baraj Gölü tarafın-

    (7) Bask.il ilçe merkezinin 5 km. kadar batısındaki Odabaşı Kövu'rıde, çıkilmasıhemeri hemen olanaksız bir kayıtlığın doğu yüzü üzerine açılmış dikdörtgendeliğin işlevi ve yapıldığı dönemi saptayamadık. Bunun yamnda, Baskil lıceeı içinde bir evin bahçesinde durduğu bildirilen, üzeri vazith stlindtrik taşı(Roma miL taşı?) da henüz incelenebilmiş degildir.

    4

  • dan iki kısma ayrılmış olan bölgenin hem doğu ve hem de Harput yakınlarındakibatı kesiminde araşurmalarımızr sürdürdük (Resim: 1).

    Doğudan batıya doğru gelinecek olursa, antik yolla ilişkili olarak

    karşılaştığımiz ilk merkez, Bingöl İli'nin doğu sınırlarında, Solhan İlçe

    si içindeki Cankurtarantepe'dir (Resim: 8). İlçe merkezinin güney sını

    rındaki, doğu-batı yönünde 100 m, kadar uzanan bu doğal kayalık üze-

    ı-inde, önceki yılların ağaçlandırma etkinlikleri ve başarısızlıkla sonuç-

    lanan park yapım girişimleri sırasında yıkıma uğratılmış mimari kalın

    ular yer almaktadır. Günümüze iyi durumda kalmamış olan mimarlıkkalıntıları, doğudan batıya doğru yükselen teraslar üzerinde kurulmuş,

    Orta Demir Çağı'nın. olasılıkla tüm etrafı taştan duvarlarla çevrili bir

    tesisine ilişkindir. Batı uçta, şimdi düzleştirllmlş tabanı 30 m. kadar ça-

    pında konik bir yükseltinin varlığı anlaşılmaktadır; iri taşlardan yapıl

    mış duvar kalıntıları ise doğu etektcdir (Resim: 9), Doğudan batıya doğ

    ru teraslarla yükselen biçimiyle Cankurtarantepe'dekl tesis, 33 km, ba-

    tısındaki Zulümtepe'yi andırmaktadırô.

    Cankurtarantepe'den toplanan yüzey seramikleri homojen bir kümeoluştururlar. Saman katkılı bir örnek dışında, genelde ince kum katkıh,mikalı kiremidi hamur1arıyla dikkati çeken bu parçalar çoğu kez hamur-larının renginde astarhdırlar: çeperleri kalın olan iri depo kaplarının dışyüzeyleri ise açkıhdrr. Kalınçepeı-libir gövde parçasıüzerinde, ip-baskıbe-zemeli bir destek kuşağı görülür (Resim: 10/5) ki, bu türde plthoslaraUrartu kalelerindeki depolarda çok sık rastlanır9, Daima çarkta biçim-lendirilmiş olan parçalar arasında, kanımca daha çok İ. Ö. 7, yüzyıl ön-cesine uzanan, basit ağız kenarları dışa çekik. omuzu keskince profilli ça-naklar (Resim: 11/1-2) LO ile ağız kenarının içi bir kapak konmak üzereoluklu yapılmış ve bu yöredeki Demir çağ merkezlerinde değişik çeşitlernelerine rastlanan il çömlekler (Resim: 12/4, 6-7; 13/1) dikkat çekici-dir; kimi kapların yüzeyi harnur yaşken yapılmış kazıma çizgilerle be-zenmiştir (Resim: 10;1-5; 12;1-2,7; 13/2), Zulümtepe'de de karşılaşılan 12bu türde bezemeler onların yöresel Erken Demir çağ geleneğine bağlılık-

    (8) Krş. Sevtne, res. 13.

    (g) Ke.yahdere, Altıntepe ve Karmtr-Blur'darı bu türde destek kuşaklı pithoslariçin bkz. Hurney 85 vdd., Type 1- 2: Özgüç 35, res, 35: Piotrovskü», lig. 6']ortadaki: Kroll- HO, Typ, 71a.

    uoı xron- 118, Typ. 19; Kronl. 51, Abb. 7/1- 4.(lll Winn, Pl. 56/4: Sevin', res. 14/21.uar Sevins, res, 14/21- 25

    5

  • laı-ırun en açık kanıtıdır n. Tarafımızdan «Biairıili Seramiği- olarak ad-landırılan tipik lüks Ur-ar-tu eserlerine bir parça dahi olsa rastlanrlmıs.değildir.

    Solhan'da bir ara genişleyen ve sarp. kayalık yapısını ekime elve-rişli küçük bir yayla ovasına bırakan Bingöl Dağları, batıya doğru 5·10km. kadar ilerlendiğindeyeniden eski durumuna girmekte ve buna kosutolarak antik yolun izlenebilmesi olanağı bir kez daha doğmaktadır. Buyolla ilişkili olarak, SolhanjCankurtarantepe'den 33 km. uzaklıktaki Zu-lümtepe'ye ulasılmaktadır". Zulümtepe'deki 1986 yılı çalışmalarımız da-ha çok yol üzerinde olmuştur. Burada yolun tesis ilc kopmaz bir bağiçinde olduğu son derecede açıktır (Resim: 14); bu yüzden de tesis ilcaynı zamanda tasar-larup inşa edildiği söylenebilir. Bu kesimde kuzey iyamaca bakan yolun kenarına ir-ice taşlardan özenltbir set çekilmiştir.Serin yapım özclliği düz alanlarda yolun her iki yanında yer alan kabasınır taşlarında görülenlerden farklıdır

    Tesisin kuzey duvarına koşut olarak batıya, Zulümtepe'yi bu yönde

    çevreleyen dcreye doğru alçalan yol, cılız olmakla birlikte suları Ağustos

    sonlarında bile kurumayan bu dcreyi , her iki yakasına yol genişliğinde

    (5.40 m.) yapılmış, düzenli taştan ayaklar yardımıyla ahşap bir köprüyle

    geçmiş olmalıdır; köprünün genişliği 3.50 m. dir (Resim: 15 -17).

    Zulümtepe'den batıya doğru yola devam edildiğinde Bingöl Ovasi'nagelinir. Birdenbire genişleyen ve dağlık arazideki kayalık yapısı değişenbu ova içinde antik yolun izlerini bulabilmek oldukça zor ve hatta ola-naksrzdır. Ancak buna karşılık Zulümtepe'nin 25 km. batısında, Bingöl İlmerkezinin 1 km. kadar kuzeydoğusundakiKaleönü Mahallesinde, 30 - 35m. yüksekliğindeki bir tepede, Demir Çağı'ndan kalıntıların varlığı or-taya konmuştur. Ovanın kuzey kesimindeki tepenin doruğunda. ÇC\.TCduvarı ı.s m. kalınlığında, iri taşların üst üste oturtulmasıy!a oluşturulmuş, kabaca 29x39 m. boyutlarında, dikdörtgenimsi tasarlı merkezi biryapının varlığı açıktır (Resim: 18). Bu yapının kuzey iç kesiminde, bir-birlerinden ı.oo m. kalınlığında taş temelli duvarlar-la ayrılmış, yan yanaen az sekiz mekanın varlığı görülebilmektedir. Doruktaki bu yapının ya·nında, daha az meyilli olan batı ve güneybatı eteklerde teraslar ve bu te-raslarda da kimi yapıların bulunduğu anlaşılmaktadır.

    (l:ı) Özellikle Ur-ar-tu merkezi bölgesindeki İ. Ö, 8. -7, yüzyılın tipik kalelerindepek rastlanmayan bu türde bezerne anlayışı Kaı-mir-Blu.r'cia Urartu-öncesrta.bukada karşımıza cıkmaktadır, bkz. Serok'in res, 7/1-7; krş. Winn, PI.56/1 - ı8

    (14) Sevin' 284 ydd, res, ı Il. Bu tesıs ı835-[0 krş-babur- aylarında ne yazık ki, ot-dukça kütü bir biçimde yıkıma uğratılmıştır

    6

  • Üzerindeki yoğun tarım etkinliği nedeniyle mimari kalıntılar veyüzey buluntulartnm iyi bir biçimde incclencmcdiği Bingöl yerleşmealanı yüzey seramikleri sayıca fazla değildir LS. İri depo kaplan dışında,çanak-çömlekler çark yapımıdırlar; ince kum katkılı, kiremit ve pemberenkli hamurlan belki de aynı yöresel kil yataklarını kullanmış olanCankurtarantepe ve Zulümtepe'dckilcr gibi mikalı 16 ve hamurlanmnrenginde astarhdır (Resim: 19/1-4). Güneybatı etekteki teras üzerindentoplanan kalın çepeeli kap parçalarının iyi pişir-ilrniş olan hamurları kal"kcı-ll-kaba kum katkıh. kızıl kahverenginde asıarlı ve iyi açkılıdır 17. Urar-tular'a özgü olduğunu birçok örnekten bildiğimiz, yüzeyleri dörtgen yada üçgen biçimi i çukurluklaz-la bezeli piıhos parçaları (Resim: 19/5-6),1985 yılından beri yörede sürdürdüğümüzyüzeyaraştırmalarındakarşılaştığrmız ilk tipik Urartu seramik örnekleridir ".

    Böylelikle yaklaşık olarak 60 km. lik bir yol üzerinde, birbirindenhemen hemen eşit uzaklıkta, yalnızca Demir Çağı'nda yerlesilmiş. boyut-lar ve tasatları yönünden birer konaklama merkezi olarak nitelenebile-cek üç merkezi ortaya çıkarmış bulunmaktayız19, Bunlardan günümüzeen iyi durumda kalmış oları Zulümtepe'nin. gerek mimari teknik ve ge-rekse tasarı açısından Urar ıulu bir karakter ıaştdığma önceden değinmiştik 20. Aynı şekilde, henüz ayrıntılı bir çalışma yapamamış olmamızakarşın, çevre duvarlarındakiyan-kyklepik taş işçiliği, dikdörtgen tasarlımerkezi yapısı ve teraslanyle Bingöl'deki tesise Urartu'dan pek çok ben-zer bulabilmek olasıdır2l .

    Seramiklcrl açısından ele alınacak olursa, her üç merkezin de pekçok özelliği paylaştrğr, geniş bir tarihlerneyle biçimlerin İ. Ö, 8. yüzyıldançok daha crkcne ve 7. yüzyılın sonlarından çok daha geçe gjdilcmeyecc-ğine işaret ettiklerini söyleyebilirim. Yörede Eskiçağ'a uzanan başkacabir kalıntı da saptanabilmiş değildir. Sonuç olarak, tüm bu bulguların

    us: Bingöl tesisi üzerindeki çalışmalara 1987 yılındada devam olunacaktır.(16) Yüzeyinde mikamsı maddelerin bulunduğu devetuyu renkli mallara İ. Ö. 7.

    yüzyılın sonları ya da 6. yüzyılın başlarında son bulmuş olan Akreptepe'dede rastlamlrmştu- Muscarellu [iS. Ancak bunu belirli bir dönemin ayırtkanözelliği olarak açıklayabilmek olası degildir.

    (17) Bu yaptın özellikleri Kayalıdere deposundakilerin aynıdır: Burncy 85.([8) Krş. Burney 85 vdd., fig. 15, Type 3. Pl. XV la; Plotrovskii-, fig. 66; Piotrovskhe.

    Iev. 12 - 13; Kroll- 140, Typ. 71b.(L9) Yeni Assur Devleti zamanında, hiç olmazsa harran sarri gibi önemli yollar

    üzer-inde monzntıaneıerın rkalliu) varhğma mektuplarda değinilmektedir:Saggs ın vd., Hercdotos CV,52) Pers Kral Yolu üzerinde çok sayıda konak-lama istasyonu ((5"'("0( -eP05) bulunduğundan söz edilmektedir.

    (20) Sevine 7.84 vd., avrrcaıbkz. Kloıss 284 Abb. i.

    taı ı Kleiss, Abb. 1 Shergaiyeh Amir; Qaleh Tazabıılağ; Mudjesir.

    7

  • ışığında, Cankurtarantepe. Zulümtepe ve Bingöl hattı boyunca uzananantik yolun, tesisleriyle birlikte Uraı-tu Dönemi'nde tasarlanmış oldu-ğunu söyleyebilecek duruma gelmiş durumdayız.

    1986 yılı araşurmalarunız sırasında bizzat Urartu yolu üzerindekiçalışmalanrmzı da sürdürerek, ufak-tefek boşluklarla Karakoçan-Solhanarasındaki 100 km. lik bir bölümünü iyi bir biçimde inceleyebildik (Re-sim: 1). Bu yolun günümüze en sağlam durumda kalmış olan kesimi,Bingöl - Karakoçan arasındaki Yeniköy çevresidir. Bu yörede yolun or-talama genişliği zaman zaman 5.00·5.50 m. yi bulmaktadır. Ancak bir-çok yerinde yapuğirmz ölçümlere göre, arazinin uygun kesimlerinde yolgenişliğinin 5.40 m. civarında tutulmasına özen gösterildiği ve fakat ki~mi kısımlarda da 3.90 m. ye değin daraldığı anlaşılmaktadır (Resim:ıd - 21). tki yanına belirleyici olarak yan yana iri taşların (30x40 cm.:47xııO cm.: 46x75 cm.) dizildiği yolun düzgün yüzeyine, tüm yüzeyi kap-lamamakla birlikte, zaman zaman kaplama levhaları yerleştirildiği açıkbir biçimde gözlenebilmiştir.Hatta çok iri olmayan kimi kayaların kesi-lerek yol düzeyine indiı-ilmiş olduğunu ve bu yüzey üzerine de kırıktaş - mıcır ser-ildiğini söyleyebilecek durumdayızi.2. Daha sonraki Romayollarının en belirgin özelliği olan ve karayolunu iki eşit parçaya bölenbir omurganın hiç bir yerde uygulanmamis olduğunu da kesinlikle göz-lemledik 13.

    Bingöl Dağlan'nın batı eteklerinde araziye uyarak virajlarla alçal-maya başlayan Uraı-tu yolunu 1986 yılında Karakoçan yakınlarına değinIzleycblldik. Bu yörede yolla ilişkili sayılabilecek tek yerleşme yeri, Ka-rakaçan yol ayrımının birkaç km. güneyindeki Bahçecik Höyüğü'düı(Resim: 1).70-80 m. kadar çapında ve ıo-15 m. kadar yüksekliktekihöyüktc herhangi bir mimari kalmtıya rastlanmaz. Üzerinde yüzey mal-zernesi olarak son derecede az, tck renkli İlk Tunç çağ seramik ile yoğunolarak, kazı bczcmcli Demir çağ parçaları bulduğumuz höyüğün. yalnızca yüzey buluntularından yola çıkarak, Zulümtepe ve Cankurtarantepeilc çağdaş ya da daha ihtiyatlı bir biçimde İ. Ö. 7. yüzyıl öncesine ilişkinolduğunu söyleyebiliriz (Resim: 22/1-7L

    1987 yılı çalışmaları sırasında Karakoçan - Palu ve Karakoçan - Bin-göl hattını ayrıntılarıyla ele alarak, gerek Urartu yolunun güzergahı vegerekse bunun üzerinde olması gereken öteki konaklama tesislerini be-lirlemeye çalışacağız.

    (22) French 704'te Küçük Asya'da Roma-öncesi yolların taş döşemclf olamayaca-mnı büdtrmıssede. yeni bulgularımızin ışrğında, bu görüşü yalnızca klasikKüçük Asya yani fırat Irmağı'nın batısı için geçerli olabilir.

    (23) Omurgah bir Roma yolunun kesiti için bkz. French, Dıagram 6, PI. i. VL

    8

  • 1986 dönemi yüzey araşurmalarımızda ziyaret ettiğimiz bir başka Urartu yerleşme yeri de Genefik Kalesi'dir (Resim: 23 -24) ". ÇünküBingöl üzerinden gelen Urartu yolunun Fırat ırmağı'nı Palu'da geçtik-ten sonra, Mastar Dağı'nın kuzey yamaçlan boyunca uzanarak Genefik'.teki kaleye ulaşmış olduğunu sanmaktayız. Ancak 1986 yılındaki gezile-r-imiz sırasında bu yörede herhangi bir yol kalıntısı saptayabilmiş değiliz. Buna karşılık, bugünkü Elazığ - Bingöl karayolunun kuşuçumu 10km. kadar güneyindeki, bilim dünyasınca iyi tanınmayan Genefik, kaya-ya oyulmuş batı etekteki platformu (Resim: 25), sarnıçları (Resim: 26)ve basamak şeklindeki sur - temel yataklarıyla gerçekten tipik bir Urar-tu kalesinin hemen tüm özelliklerini taşımaktadır. 70x40 m. kadar bo-yutlarındaki, batı ve güneyi oldukça yalçın kayalık bir tepe üzerinde yeralan kalıntılar, şimdi Keban Baraj Gölü altında kalmış olan tüm Al-tınova'ya egemen bir durumdadır. Surlarından günümüze hiç bir iz kal-mamış bulunan bu kalede yüzeyden toplanan seramik malzeme, kuşkulubir örnek dışında, tümüyle çark yapımıdır. ilginç olan özellik, hamurkatkıları arasında, gerek çanak ve gerekse çömleklerde samanın fazlaoranda kullanılmış oluşudur". çoğu kez kızıl kahverenginde hamurluve aynı renkte astar-lı olan çanak - çömleklerden iri çcpcrlflcr. öteki mer-kezlerdeki gibi, gayet iyi bir biçimde açkıhdrrlar: iyi ve orta derecede pi-sirilmiştirler. iki kabm üzeri beyaz bir astarla kaplıdır ki, yöreye OrtaAnadolu'dan gelmiş olabileceğini düşündüğümüz bu teknik özellik OrtaDemir çağı'na özgüdür.". Çanak biçimleri arasında, basit ağız kenar-lı,hafifçe içe dönük olanlar çoğunluktadır (Resim: 27/1·3); bunlardan biriise yatayoluk bezcmelidir (Resim: 27/8). Tüm yüzey seramikleri ara-sında kazı bezcmeye, bir parça halinde de olsa, rastlanmaması yanında,kalmlaşurrlmıs ağız kenar-lı çanaklar (Resim: 27/9-10) ve benzerleriNorşuntepeGüneyTeras güneyalanındaki Orta Demir çağ yapısındagörülebilen dışa çekik ağız kenarh. keskin profilli çanaklar (Resim: 2715·6) II Genefik Kalesi'nin Zulümtepe lii ve Cankurtarantcpe'den dahasunraya, kesin olmamakla birlikte, Norsumepc Orta Demir çağ yapısıylayakın bir döneme tarihlcnmesi gerektiğine işaret ediyor olabilir. BiainiliSeramiği türünde parlak kırmızı mallara yine hiç rastlanmamışur.

    Norşuntcpe'nin kuşuçumu 10 km. kadar güneyinde kurulmuş bulu-nan bu kale ile ilişkili herhangi bir yol kalıntısı bclirlcycbilmiş değiliz.Ancak çıplak gözle Pulu'yu görebilen ve günümüzde ulaşılması hayli' güç

    (24) Kalenin ı900 yılındaki ilk keşf'i için bkz. Huntington 146. 151.(2-5) Bu özelliği Korucutepe'de de gôrebtlmekteylz : Winn 157 vd.(26) Bovaz astara, çok az sayıda olmakla birlikte. Norsuntepe ve Zulüriitepe'de da

    rastlanmıştır: Sevin' 285 ve not 33.(27) Krs. Huuptmarm«, Abb. 23/3.(28) Krş. Sevin". res. 14.

    9

  • olan bu sarp alanın Urartular açısından önemli bir rol oynadığını, gü-nümüze kalmış kalıntilardan çıkarabilmek hiç de zor değildir. Biz bunoktada Urartu yolunun kuzeye doğru, önce Altınova içindeki Norşuntepe'ye. sonra da aynı yöne doğru devamla Harput'un kuzeydoğusundakiHacıseli. Kurdemlik (yeni Sarıbük) yöresine doğru uzandığmı sanmak-tayız". Çünkü, SOx40 m. boyutlarında dikdörtgen bir tasar gösteren çev-re duvarı ı-izalit ve destekli Güney Teras yapısını 10 Urartular'm öteki ko-naklama merkezlerinden ayırdedebilmekolası değildir.

    Bu düşüncemize bağlı olarak, Harput'un kuzeydoğu yakınlarında1986 yılında da araştırmalara devam olunmuştur. 1985'te Uraı-tu özellik-leri gösteren bir kaya mezarı ile antik bir yola ilişkin kalıntılar bulduğumuz Hacıseli Köyüne yeniden gidihp, antik yol üzerinde 10 km. yürümeksuretiyle güzergahuun saptanmasına ve yolun ayrıntıları konusunda bil-gi derlcnmeye gayret edilmiştir. Hacıseli'den güneybatı yönünde Har-put'a doğru devam eden bu yol, kimi yönlerden Bİngöl Dağları üzerin-deki Urartu yoluna benzcmekle birlikte, şimdilik çağdaş olduklarını söy-lcyebilecek durumda değiliz. Burada da her iki yanına düzenli olmayansmu- taşlarının dizildiği yolun genişliği 2.40 m. ile 5.50 m. arasında de-ğişmektedir. Ancak doğudakinin aksine, yüzeyi büyük çapta kaplamataşlarıyla döşeli olan bu yolun ortasında, zaman zaman, bir Roma özel-llği olan, omurgayı andu-ır taş sırasının varlığı görülebilmektedir (Re-sim: 28 - 31).

    Bu yöredeki incelemelerimizin bir bölümü de Hacıseli'nin doğusundaki KürdemIik Köyü çevresinde yürütülmüştür. Antik yola ilişkinherhangi bir ize rastlayamamakla birlikte, Elazığ merkezinin 24 km. ku-zeydoğusundaki Kiirdemlik yakınlarında, iki kaya odası ile köyün. 2 km.kuzeyindeki, günümüzde Taarruztepe adını taşıyan kayalık bir sırt üze-rinde Demir Çağı'na ilişkin küçük bir yerleşme yerini belirledik. Kiir-demlik'teki kaya odalarından ilkine erişememekle birlikte (Resim: 33),ilkinde olduğu gibi konglamcra cinsi kayaya oyulmuş ikincisini incelemeolanağını bulabildık. Tabanı toprakla kaplı olan oda 3.00x2.20 m. boyut-larında, dikdörtgene yakın bir tasar vermektedir (Resim: 32·34); gerekköşelcrde, gerekse tavan ve yan duvarların oyulusunda özen gösterildi-ğmc ilişkin hiç bir ii. yoktur ki, bu özellik Ur-ar-tu halk mezarlarında sıksık kaı-sılasilau bir olgudur'I. Odanın şimdiki yüksekliği 1.70 m. kadar-dı r.

    ı:Vı Alı· iova içinde, Mnnzuroğ!u Köyü yakınlarından Harput yönüne doğru uza-tarihi bir yola ilişkin köprü için bkz. A. Koyuulu. Keban Proıesı 1974 ~ 75

    ,şmaları. ı982, lev. 139/L.ıupımann-, lev. 83.

    ,",1; .evm- [ci';'/vd.

    \0

  • Taarruztepe'dekj yerleşme alanı ise Fırat Vadisi'ne bakan ve do-ğudan batıya doğru hızla alçalan konglomera bir sırt üzerinde kurul-muştur. 1.00 m. kalınlığındaki taş temel kalıntıları, arazinin topografikyapısına uygun bir biçimde, batı yöne doğru yayılmaktadırlar (Resim:35). Yüzeyden derlenen son derecede az sayıdaki seramik parçaları ara"sırıda. Demir çağı özelliğini taşıyan, devetüyü renkli hamuru orta kumkatkılı, çark yapımı yatay yivli çanak parçası dikkat çekicidir (Resim:36/1) 32; ağız kenan İçten oluklu, uzun boyunlu çömleğin de bu yöreninDemir çağ seramiği için tipik bir özellik olduğuna yukarıda değinmiştik(Resim' 36/2).

    1986 yılı çalışmalarımızın son durağını, Baskil'in 12 km. kuzeydo-ğusunda, Basktl - Elazığ karayolunun 3 - 4 km. kadar kuzeyindeki Har-oğlu Kalesi oluşturmuşturıı. Malatya üzerinden gelip, Fırat kıyılarındanHarput'a doğru uzanan doğal geçitlerin Elazığ Ovası'na giriş noktasında,oldukça stratejik bir kesimde yer alan, 7OxlOO m. kadar boyutlarındakikale, aynı adlı dağın güneydoğu ucunda, ancak kuzey ve kuzeybatı yön-lerden ulaşrlabilen sarp bir kalker kayalığı üzerinde kurulmuştur (Re-sim : 37-38). Urartular'a özgü kayaya oyulmuş basamaklı tünel (Resim:41) ve sarnıcıyla dikkat çekici olan kalenin. üzerinde çok az Roma ve bü-yük çapta Ortaçağ'a ilişkin bir yerleşmenin oluşu yüzünden, güney etek-teki kayalara oyulmuş sur-temel yuvalan (Resim: 39 - 40) ve samıçlarıdışında, Urartu mimari izlerine rastlanmaz. Doğanın çıkılmasım olanak-sızlaştırdığı kalenin güney ve güneydoğu yüzlerine oyulmuş pencercmsiüç dikdörtgen oyuğun nasıl bir mekana açıldıklan ise anlaşılarnamışur(Resim: 42).

    Bir bölümü sn-lı. yeşil sgraffitto tekniğinde bezemeli Ortaçağ sera-mik parçalan ve daha çok Roma çağı'na ilişkin gibi görünen çok küçükiki örnekle birlikte, Haroğlu Kalesi Demir çağ seramikleri bütünüyle çarkyapımıdırlar. Kahverenginden kızıl - kahverengine değin değişen hamur-ları orta kum, genellikle de saman katkılı ve kötü pişirilmiş olan bu par-çalar çoğu kez hamurlarının renginde kalın astarhdırlar. Bu kalın astarbelki de yavaş dönen çömlekçi çarkının izlerinin görülmesini engeller.Çanakların çok yoğun olduğu biçimler arasında, bölgeden iyi tanınan,omuzu çok keskin profilli. kimilerinin omuz keskinliğiyle ağız kenanarası yatayoluk bczcmeli türler egemendir (Resim; 43/1"7; 44/1-10)'".

    l32) Aşvandan bir benzeri için bkz. MitchelL. rrs. 1l.2/8,

    {33} Kalenin ı900 yılındaki ilk keşü için bkz. C. F. Lehmann-Haupt, Zeitschrifttur Ethnologie 32. 1900 vertı. 613.

    (34) Hauptmann-, Abb. 19/3-4, 7, 10-11; wtnn. PI. 58/21. 25, 32, 40-41; Duru.lev,61134 - 36.

    11

  • Yöredeki öteki Urartu merkezlerinde görmeye alışık olduğumuz dahaçok yuvarlak profilli çanaklardan (Resim: 45/1-3) 35, fazlaca keskin, içedönük ağız profilleriyle ayrılan Haroğlu çanaklarınınbir bölümünde, ağızkcnarmdan omuz keskinliğinin hemen altına değin ,uzanan boyun kesimikızıl ~ kahverenginde boyalı ve açkılıdır (Resim: 44/1, 8). Bu türde ça-nakların yakın koşutlanna Palu yakınındaki Pınartepe Höyüğü'nde rast-lanmıştır (Resim: 46/1 - 6), Tüm olarak ele alındığında Haroğlu Kalesiçanak-çömlekleri. gerek biçim ve gerekse yapım özellikleriyle öteki Urar-tu kale ve tesislerinde bulunanlara kıyasla daha erken gibi görünmekte-dir-ler.

    Spekülasyona kaçmamak için şimdilik fazla birşey söyleyemeyecc-ğimiz Haroğlu Kalesi yüzey malzemesi, ileride yapacağımız keşiflerin ışığında büyük bir önem kazanabilir. Şöyle ki, yörede şimdiye değin ince-lediğimiz öteki Uraı-tu kaleler-indekilere göre erken özellikleri ağır basanbu seramik kümesi, Haroğlu'nun erken bir tarihte kurulup terkedilmişolduğuna kanıt olarak kullanılabilir. Böyle bir dayanak noktası ele ge-çirilecek olursa Uraı-tu'nun güneybatı yayılımı sorunu, seramik malzeme-nin ışığında, çok daha inandırıcı bir biçimde açıklanabilme olanağına ka-vuşacaktır,

    (35) Burada sunduğumuz Habibuşağı örneklerinin bir bölümü Özdoğan, Iev.75/4 - 5 tarafından yayınlanmış. ötekiler ise 1980 - 81 yıllannda tararımıadarıtoplanmıştır. Aynca krs. Sevin'. res. l~/l- 3. Bagm'dak! Urartu kalesindenbenzer bir Orta Demir çağ çanağı için bkz. Russel, fig. 18/287.2.

    12

  • KATALOG *Resim, 2

    ı. EL yapımı, ler-em renkte (7,,,YR G/4), hamuı-lu ince kum katkılı, içi ha-murunun renginde astarti, dışı açık krem (lOYR 8/3), boya siyah(sY 2.5/2) İyi pişirilmiş,

    2. El yapımı, krem renkte (7,::;YR R/4J hu.murlu, ince kum kaıkih. açıkkrem (loYR e/sı astar!ı, boya mor vu siyahımsı kahverengi (2.5YR

    2.,,/4) İyi ptşn-ıtrms.

    3. Çar-k yapımı ('I) koyu pembe (ıCR Ei/G) hamur-lu, saman ve incekum kntkılı, içi kahverengi (lOH 1/11 asıarn. ackıh. Orta pişfr-ilrniş.

    Resim: 51. El yapımı, kahverengi (2.5YR 4/1) hamur-lu, ince kum katkılı, dışı

    kırmızı - siyah alacah. acküı. İyi pirişilmiş,2. Çark yapımı, krem (7,5YR 8/41 hamur'lu. ince kum katkılı, hamuru-

    nun renginde asıuru. İyi pisir-ilmts.3 El yapımı, kr-crrı (7.5YR 7/4) hamurlu. ince kum .katkıh, hamurunun

    renginde asıartı. boya siyah C:>Y 2.5/2). İyi pişir-ilmiş.

    1. Çark yapımı (?), krcm (7.5YR 8/4) hamurtu, ince kum katkuı. içihamurunun renginde. dışı açık kı-em (2.5Y 8/2) astar-lı. boya siyah

    eN 2,5/2) İyi pişiri'lmiş.5. Çark yapımı. kahverengi (ıoR 4/41 hamurlu, ince kum katkılı, ha-

    murunun renginde astarh, açkıh. İyi pişirflrniş.6. Çark yapımı, kiremit (LOR 6/1)) hamur-lu. ince kum katkrh. açık krem

    (2.SY B/21 astarh İyl pişirilmiş.

    Resim: 6ı. Çark yapımı, ku-errut (ıAR 6/8) hamurlu, orta kum katkılı, kah've-

    rengi (2.[iYH 4/4) asıartı. İyi ptşmlm.s.

    2. Yesthmsi darnarh, siyah taştan.3. Çark yapımı, pembe (2.sYR 6/1) harnur'lu. ince kum katkılı hamu-

    runun renginde asterıı. İyi pjşirümts.

    Resim, 10YL yapımı, koyu pembe (leR (i/6l harnur-lu. orta kum katkılı, hamuru nun renginde astar-h. iyi pişirilmiş.

    2. Çark yapımı, kahverengi (5YR 1/1J hamurlu. orta kurn katkıiı, ha.mürunun renginde astarli, orta pısiritmrş.

    3. Çark yapımı, kahverengi U,YR 4/4) hamuriu, ınce kum katkılı, ha-murunun renginle astar-lı. orta pişirilmiş.

    4, Çark yapımı, ıorcmıt (ıAH 6/8) hamurlu, mikalı orta kum katkilı.'hamur-unun renginde astar-h. dışta açk ı izleri, iyi pişiriJmiş,

    5 El yapımı, kiremit (LAR tveı hamur-l u, mikalı kaba kum kat.kılı.humur-unun renginde asıarn. orta pisuilrnis.

    (*) -İnce- kum katkı, kum içindeki taneler-in ı mm. çapından daha. küçük olduğu

    dur-umlar-da. -orta- kum katkı, kum içindeki tanelur-in ı - 2 mm. olduğu durum-larda «ir-i» kum katkı ise kum içindeki taneler-in çaplar-mm 2 mm.Hen dahabüyük olduğu dur-umlar-du kullanılmıştır Kap çoporinin iç ve dış yüzleri ki-remidi, ortası sjvabsu "orta pişir-ilmiş», çeper- tümüyle kiremidi renktcvee -İvipişirllrniş», çcper- tümüyle »ivahsa "kötü pisirümtş- terimleri kullanılmıştır.Renkler için Munsel So il Cotor Cnarıe taaıümore 1975) kutaloğu kullanılmıştır.

    13

  • Resim, II1. Çark yapımı, kiremtt (ıoR 61s) hamurlu, ince kum 'katkılı, hamuru-

    nun renginde astar-lı, içte hafif açkı izleri, orta pişirilmiş,2. Çark yapımı, kiremit uoa 6/S) hamut-Iu, orta kum katkrh, hamuru-

    nun renginde astarh, iyi pişirilmiş.3, Çark yapımı, kiremit llOR 6/S1 hamurlu, ince kum katıeti. hamuru-

    nun renginde astarrı. dışta açkı izleri, iyi pişirilmiş.4. Çark yapımı, kahverengi ilaR 414) .hamur'Iu. İnce kum katkılı, ha-

    murunun renginde astar-lı, iyi pişirilmiş.5. Çark yapımı, kiremit (ıoR 6/S) hamur'lu. mikalı orta kum katkılı,

    iyi pişirilmiş.6. El yapımı, kiremit non 6/S) harnur'lu. kabakum katkılı, hamuru-

    nun renginde astar-lı. iyi pişirilmiş.

    Resim: ıa1. Çark yapımı, kızı! - karıverengt lıoR 5/6) hamur-lu. mikalı ince kum

    katkılı hamurunun renginde astarlı, iyi pişirilmiş

    2. Çark yapımı, kızıl- kahverengi llOR 5/6) hamur'lu. ince kum katkılı,hamurunun renginde aatarn. iyi pişirilmiş.

    3. Çark yapımı, ktremit (IoR 6/8) hamur-lu. ince kum katkılı, hamu-runun renginde astar-h. iyi pişirilmiş.

    4. Çark yapımı, kiramit (laR {I/d1 hamur-lu, orta kum katkılı, hamu-runun renginde astarlı, iyi pışrrümlş

    5, Çark yapımı, krem (7.5YR 7/4) hamurlu, mikalı ince kum katkrh;------hamurunun renginde astern. orta pişirilmiş.

    6, Çark yapımı, kiremit (laR 6/S) hamur-lu, orta kum katkılı, hamuru-nun renginde astarlı, iyi pişirhmiş.

    7, Çark yapımı, kiremit (laR 6/81 hamur'lu. samantı orta kum katkılı,hamurunun renginde astar-lı, açkılı, iyi pişiıilmiş.

    Çark yapımı, kiremit (lOR 6/S) hnmur-Iu, mikah orta kum katkılı, ha.murunun renginde astarlı, içte ve dışta hafif açkı izleri, iyi pişirilmiş.

    Çark yapımı, kiremH llaR 6/S1 hamurlu, mikalı orta kum katkılı, ha-murunun renginde. astarlı, iyi prşh-ilrniş.

    Çark yapımı, pembe 12.5YR 6/4) hamur-lu. orta kum katkıh. hamu-runun renginde as ta ı-h. iyi pişirilmiş.

    Çark yapımı, kiremit (WR 6/S) hamur-lu. ince kum katkrh, hamu-runun renginde astarh, dışta hafif ackı izleri. iyi pişiriJmiş,Çark yapımı, krem (lOYR 8/4) hamurlu, orta kum katkılı, hamu-runun renginde astar-lı, iyi pişirilmiş,

    Çark yapımı. kir-ernit lıoR 6/S) hamurlu, mikalı orta kum katkılı,hamurunun renginde astar-lı. iyi pişirilmiş,

    Çar-k yaprrru. kiremit llaR 6/8) hamurlu, mikalı orta kum katkıh,içi hamurunun renginde, dışı kızıl - kabverengt (lOR 5/6) astar-Ir. iyipışirilmiş

    Resim: 13ı.

    2.

    3.

    4.

    5

    Resim: 19

    ı.

    2.

    14

  • Resim ,22

    Resim, 27

    ;" Çark yapımı, pembe (2.sYR 6/4) hamurlu, m ik alr ince kum kutkıli,hamurunun .rerıgdnde astarh, iyi pişirilmiş

    4. Çark yuprrru. kahverengi (lOK 5/4) hamurlu, mlkulı orta kum kat.krh, humurunun renginde astar-lı, orta pişirilmiş.

    S.EI yapımı, koyu pembe (loR 6/6) hamur-lu, mikalı kaba kum kat-kılı, kıromu (lOR 6/8) asıartı. orta pişu-Ilrmş.

    h. EI yapımı, koyu pembe (ıoR u/6) hamurju, mikalı kaba kum katkılı,dışı kiremit (ıoR 5/8) astar-lı. orLa pişirilmiş.

    1 Çark yapımı, kir-ernit (lOR e/sı hamurlu, orta kum kat.kı'h, hamur-u-nun renginde astartı, ağrzda ve dışta açkı, orta pistrtlmiş.

    2 Çark yapımı, kir'ernit (lOR e/H) hamurlu, orta kum katkth. kahve-rengi (SYR 4/1) astar-h, uçkıh, iyi pişirilmiş.

    3. Çark yapımı, kızıl - kahverengi (ıoK .'il61 hamur-lu. ince kum k atkrl:hamurunun renginde astar-h, açkıh, iyi pişirilmiş.

    4. Çark yupırm. kiremit (lOR .5/81 hamur-lu, ince kum ka.tkıh, kız.ılkahverengi (lOR 4/1) astar-lı. üğız kenan ve kulbu ackın. iyi piş i

    r-ilrniş.

    5. Çark yapimi gri U,Y 6/1) hamur-lu. ince kum ka tk.ılı, hamurununrenginde ası.arn, dış) açkin, iyi pfsu-ilmis.

    6. Çark yapımı, kahverengi (5YR 4/4) hamur'lu. or-ta. kum katkitı.

    hamurunun renginde astar-lı, dışta açk ı izleri, or-ta pişirilmiş.7 Çar-k yaprm ı. k rem (7.SYH 8/4) hamur-lu. mikalı Ince kurn katkıh,

    hamurunun renginde astar-h, or-ta pişirilmiş.

    1. Çark yapımı, kahvoronst OOR 4/1) hamurlu, samnnlı ince kum kat-kılı. hamurunun renginde astarh, orta pişirilmiş.

    2 Çnrk yaprrnı, kahverengi OOR 4/4) hamurlu, kaba kum katktlı.içi hamur-unun n,,,ginde, dışı ku-emn (!ÜR 318) ustartı. orta pişirilrııiş

    3. Çark yapımı, kir'ernit (lOn li/H) hurnur-lu. samanh orta kurn ku tkıli,hamurunun renginde astar-n, hafif izler halinde uçkt, iyi pıştrürms.

    1. Çark yapımı, kahverengi (2,c;YR 4/4) hamurlıı, Inco kum katkrh. ha-murunun renginde astar-li, açkrh. iyi pişir-ilrniş.

    5. Çark yupımı. kahverengi (5yn 6/1) hamur-lu, ince kum kat.kıli. ha-

    ırıur-unun renginde ustartı nçkıh iyi pişirilmiş

    li. Curk yapımı, ıcahvorongı (5YJ-\ 1/1,) h amutlu, hamurunun rengin

    (k asıarn. ince kum katkıIt, açkılı, iyi pişirilmiş.

    ·1. Çark yapımı, kiremil (lGH u/81 hamuı-Iu. ince kum katkılı içi hamurunun renrrindo. dışı kahverengi (2"YR 4/·1) astar-lı. dışı açkrlı, iYi pi-şirilmiş

    8. Çark yapırnı, hamuruntın r'engi kötü pişme riodentyle belli değil,orta kum kat.kih, krem rv.svn fl/1) astar-h.

    9. Çark yapımı, kahverengi (7.5 YR s/4) hamur-lu, orta kurn katkılı,içihumuruıııın renginde as-urh, ona pişirilnıiş

    ıs

  • 10.

    II

    12

    13.

    14.

    15.

    16.

    Resim: 36

    ı.

    2.

    a.

    4

    Resim: 43

    ı.

    2.

    3.

    4.

    5

    6.

    7.

    Resim ,44

    Çark yapımı, ktremıı OoR 6/8l hamur-lu, ince kum katkilı, pembe(Z.sYR 6/4) astar-h, açkıh, orta pişirtlmtş.

    Çark yapımı, kızıj.kahverengi (WR 5/6J bamurfu, tascıkh orta kumkatkıh, harnurunun renginde astar-lı, ağızda ve dışta hafif açkı iz"leri, İYİ pişirilmiş.Çark yapımı, kimmit (laR 5/8J hamur-lu. orta kum katkıh, hamuru-nun renginde astarlı, iyi pişu-Ilmiş.

    Çark yapımı, kızıl" kahvcrongt (!OR 4/41 hamur-lu. samantı. ortakum katkılı, hamurunun renginde astar-lı, dışı açkılı, orta pişirtlmiş.

    El yapımı, pembe (2.sYR 6/4) hamurlu, samanh kaba kum katkılı,hamurunun renginde astarlı, iyi pişrr-ilmiş.

    Çark yapımı, kızıl- kahverengi (ıüR 4/4) harnurlu, ince kum kaıkıh.hamurunun rengmde astarh, açkıh, iyi pişrrrlmiş.

    Çark yapımı, pembe (2.SYR 6/4) hamur-lu. ince kum katkrh, hamu-runun renginde asıartı. ağrzda ve dışta hafif açkı izleri, iyi piştrilrruş.

    Çark yapımı, krem (7.sYR 8/4) hamurlu, kaba kum- kafkrh. kötüpişirilmiş.

    Çark yapımı, krem (7.sYR 8/4 hamur-lu, kaba kum katkılı, içi hamu-runun renginde astarlı, İyi piştrtlmiş.

    Çark yapımı, krem (7.SYR 8/4) hamur-lu. kaba kum katkılı, ıvı pişirtlmiş.

    Çark yapımı, kiremit OoR ElI8} hamurlu, hamurunun renginde as-tarh orta kum katkılı, iyi pişirilmiş.

    Çark yapımı, krem (7.sYR 8/4) hamur-lu, samanh orta kum katkılı, ki-remit ucn 5/8) astarlı, açkılı, orta pişirilmiş.Çark yapımı. kircmit (ıoYR B/aJ hamurlu, orta kum katkılı, dışı krem(7.sYR 7/4) astar-lı, iyi plşirflmtş

    Çark yapımı, krem (7.SYH 8/4) hamur-lu, sarnarılı orta kum katkılı,hamurunun renginde astar-lı, kötü pişirilmiş.

    Çark yapımı, krem (7.5 YR 8/4) hamurlu, orta kum katkılı, içi ha.murunun renginde, dışı kahverengi (SYR 0/4) açkih, iyi ptşirtlmtş.

    Çarık yapımı. kahverengi (2.sYR 4!4) hamur-lu, kaoa kum katkıh.hamurunun renginde astartı. içi uçkıh, orta piştrtlmtş

    Çark yapımı. krem [lOYR 8/4) hamur-lu ince kum katkın. hamuru-nun renginde astar-lı, açkılı, iyi pişirilrrtiş.

    Çark yapımı, kahverengi (IOR 5/4) hamurlu. mikalı ince kum katkılı.hamurunun renginde astarh. iyi pişjr-ilmiş

    16

    1. Çark yapımı, koyu pembe lloR 6/0) hamurlu, ince kum katkılı, ha-murunun renginde asıartı. boya kızıl, kahverengi uoa 1/4), orta pi-şirilmiş.

  • Resim, 45

    Resim, 46

    ,2. Çark yapımı. kiremit (ıoR 6/8) hamur-lu, sarnarılı orta kum katkih.

    hamurunun renginde astar-lı, orta pişrrilmiş.

    3. Çark yapımı, kiremit (lOR B/Bl hemurIu, samanlı orta kum katkın.haınurununrengindeastarlı, orta piştrilmiş. ağız kenarının altındakızil . kahverengi (ıoR 4/4) boya izleri.

    4. Çark yapımı, kiremit OoR e/ei hamur-lu, sernarılı orta kum katkılı,hamurunun renginde astarh. dışta açkı ızıen. orta ptşirtlmiş,

    5. Çark yapımı, ktremtt 1l0R 6/8) hamurju sarnarılı orta kum katkılı,hamurunun renginde ustartı. kötü pişirilmiş.

    6. Çark yapımı, kiremit UoR B/al bamurıu. samanh orta kum katkıh,hamurunun renginde astarlı. orta pişirilmiş.

    7. Çark yapımı, kiremit (ıoR 6/8) hamur-lu, samantı orta kum karkıh,hamurunun renginde astarlı, kötü pişirilmiş.

    8. Çark yapımı, kı-em (7.5 YR a/4J hamur-lu, ince kum katkılı, hamuru-nun renginde asteru. boya kızıl-kahverengi (lOR 4/4), orta ptştralmiş.

    9. Çark yapımı, kiremit (wR e/ei hamurIu, sarnarılı orta kum ketkrlı,hamurunun renginde aatartı. kötü pişirilmiş.

    ıo; Çark yapımı, kızıl-kahverengi (lOR 5/6J hamurlu, samanlı ortakum katkılı, hamurunun renginde astar-lı, dışı açkılı, kötü pişirilin:i.ş

    1. Bolbitki,.az taşcık katkılı hamur-lu, yüzeyi açsnlı. koyu kızıl kahve-rengi - siyah alacalı.Bkz. Özdoğan 209, Iev. 75/5

    2. Yüzeyi hafif açıklı, devetüylü renkli.Bkz. Özdoğan 209, Iev. 75/4

    3. Çark vaoımıç kiremit (ıoR 6/8) harnur-lu. ince kum katkıh. hamuru-nun renginde astarh. kötü pişirümis.

    4, Çark yapımı, kızıl , kahverengi (lOR 5/6) hamur-lu. orta kum katkılı,hamurunun renginde estarh, açkılı. kötü pişirilmiş.

    ı. Çark yapımı, kiremıt rıox 6/BI hamurlu, orta kum katkıh, kızıl-kah-verengi (loR 4/4) astar-lı, ackıh. iyi pişiıilmiş.

    2. Çark yapımı, koyu pembe 110H 6/6) hamurlu, orta kum katkılı, ha-murunun renginde astar-lı, açkıh, boya kızıl-kahverengi (laR 4/4),iyi pişirilmiş.

    3, Çark yapımı, koyu pembe non 6/6), cı-re kum katkılı, hamurununrenginde astarlı. açkıh boya kızıl-kahverengi uoa 4/4) iyi pişirilmiş.

    4. Çark yapımı,koyu pembe (ıoR 6/6) hamurlu, orta kum katkılı, ha-murunun renginde asıartı. boya kızıl-kahverengi (lOR 4/41, iyi piçt-rilmiş.

    5. Çark yapımı, kahverengi (lOR 5/4l hamur-lu, orta kum katkılı, hamu-runun renginde estaı-Iı, eckıtı. iyi piştr-ılrrus.

    6. Çark yapımı, kiremit (lOR 6/81 hamur-lu, orta kum katkılı, hamuru-nun renginde astarlı, iyi pişiıilmiş.

    17

  • BİBLİYOGRAFYA VE KıSALTMALAR

    Bakırer-

    BAKIRER, Ö. «The Medieval Potteryand Baked Clay Objects .. ed. M. N.van Loon, Korucutepe 3 t Amsterdam 1980), 189 - 249.

    Burrıey

    BURNEY, C. E., ~A First Seasorı of Excavations at the Urartian Cuadetof Kayabdere.., AnataUan Studies XVI, 1966; 55 - ı ı ı.

    DargaDARGA, M" -Şemsiyetepe 1984 Yılı Kazı Çalışmaları .., VLL. Kaıı Sonuç.lan Toplantısı (Ankara 1985), 119 - 128.

    DuruDURU, R, Keban Projesi Deçirmerıteoe Kazısı (Ankara 1979).

    EsinESİN, U,. -Tepecik Kazrsı, 1970., Keban Projesi 1970 Çalışmalan (Ankara1972), 139 - 147.

    FrenchFRENCH, D" «The Roman Road-system of Asia Minoı--. Aufstieg undNiedergand der rômiscnerı Welt II, 1980, 698-729.

    GriffinGRIFFIN, E. K, "The Middle and Latc Bronze Age Potterv-. cd. M. N,van Loon, Korucutepe 3 rAmsterdam 1980), 3 - 125,

    Hauptmann-HAUPTMAN:-':, H" -Norşun-Tcpc. Historische Geographie und Ergebnisseder Grabungen 1968/69», lstanbuler Mlttdlungen 19 - 20, 1009 - 70, 21 - 78,

    Hauptmarıns

    Norşuntepe Kazıları, 197b, Kebcuı Projesi 1971 Çalışmalan IAn-kara 1974), 71-82,

    HuntingtonHUNTIXGTON, E" -Armenısche Altertumer-«, Zeitschrift für Ethrıoloçic32, 1900 vc-s.. 140·151.

    KleissKLEISS, W" -Grössenvergtctche urartaeıscncr Burgcn und Siedlungen-Beitraege wl' Altertumslıunde Kteinasiens. Fetsehrift tur Kurt Bitte!rMatnz aın Rhein 1983), 283 - 290,

    Kroll-KROLL. S" Keramue Urtırtrıeiscner Festunaen in [ran (Berlin 1976).

    "Die Burgcn von Libliuni ı Scqindul l B. Die Obcrf'Iuechenlundc-Archaeologische Mitteilungen aus Iran 13, 1980, 33 - 61.

    Muscarella:vfUSCARELLA, o. W" -Excavntions at Agrab Tepe, Iran", MetropolitanMıueura Journal 8, 1973, 47 - 76,

    \8

  • MitchellMITCHELL, S., Aşvan Kale. Keban Rescue Excavations, Eastem Anatolia.i. The Hellenistic, Roman and ııtomıc Sites (Oxfor'd 198OJ.

    Özdoğan

    ÖZDüGAN, M., Aşağı Fırat Havzası lD77 Yilzey Araştırmaları (Ankar-a1977)

    Öagüç

    ÖZGÜç, '1'., A/tıntepc II (Ankara 1969).

    Pjotrovskfj-PTQTROVSKll, B, Karmir-Blur (1969) (Rusça-İngilizce öxetuı.

    Piotr-ovskiibUrartu (Geneva 19rmL.

    Puglisi-Palmieri

    PUGLIST. S. M .. -PALMIERI, A., -Hesearches in Malatya District rıuse.196(ih, Türk Arkeoloji Dergisi XV - II 1966 (J968), 81-101.

    RusselRUSSEL, H. F., Pre-Classical Pottery of Eastcm AnataZia tOxroro J9801.

    SaggsSACGS, H. W .. "The Nimr-ud Lctters, 1952 - Part V», Irag XXl/2, 1959,158 - 179.

    Sevin'SEviN, v, «Van Kalesinden Bir Kaya Mezur-ı ve Urartular'da Ölü-YakmaGeleneği", Anadolu Araştırmaları \1111, 1980, lS1 -158.

    Sevin"--, «İmlkuşağı Kazıları. 1983", Vi. Kazı Sonuçlan Toplantısı (İzmir19H4), 93-.102.

    Sevine«Ma.latya Elazığ-Birigôl İlleri Yüzey Arasın-ması. 1985". IV. Araş

    tırma Sonuçları Toplantısı (Ankara 1986), 279 - 300.

    Sevin-Derin

    SEVİN, V., - DERİN, Z., -İmtkusam Kazıları, 198,5", VLLL. Kazı SonuçlanToplantısı (Ankara 19861, 181 204.

    Sor-ekin

    SOROKIN. V. S., -vosıtces d'urı hubitat prehistortque pres de KarmirBlour». scvıaıeteaıc Arkheologiia 195&, no. 2, H0 - 163 IHusça)

    Uzunoglu

    UZUNOGLU, E. -İmumoğtu Kazıları 1984 Yılı Çalışmaları", VIL. Kazı So-nuçları Toplantısı (Ankara 1985), 181-199.

    Winn

    \VH\N, M. M., «The Early Iran Age Pottery», ed. M. N. van Loorı. Boru-cutepe 3 t Amsterdam 1980),155 - 1.75.

    19

  • N O

    ReE

    lim1

    1-

    Elazığ

    -Bin

    g61

    yönl

    EIi

    Ura

    rtu

    araştırmalan

    h,ri

    t&91

  • i .. i, "

    2

    A 3Dcn\.

    GEI:&3

    RMim. i 2 - Barsıkkale y(lzey seramlideri

    o 5cm.

    Resi.m. , 3 - Kızıluşağı, kuzeybatıdan

    Resim, 4 Kızıloşağı. Katır Han kalıntılairı

    - 21

  • il 3~ tm.

    ıi

    R 24 em.

    )

    (. '

    • il 32 em.

    il Bem.,il J~cm_

    ı

    i,

    Z

    ı V ıi\ı

    3O lOcm.- - -, ,

    fIJ(B, ,4,

    O 2crn~

    i )1 ,,5

    i 1L- i5

    O 1Ocm.- - -~

    22

    Re8im ı 5 - Kızıluşağı yüzey seramiklert

  • RJOı;;m.

    Reı!llm , 6 - Kizıloşağı yüzey seramlideri

    Resim i 7 - Haroğlu Höyüğu, kuzeyden

    Resim i 8 - Cankurtarantepe, kuzeyden.

    23

  • ---"""''''-''''"..,"

    BMim 19 - CuiklU'taranıepEl,teinatlktasar ve do-

    o o

    LU· batı kfl6itl

    2

    i'o,

    3 \' 4

    5

    o 5 10cm.-~"- - - " .._~'~~,

    24 Resim , 10 - CankurtarMtepe yüZey seramiklert

  • -R JOcm.

    -, 1 rr )./R 2locm.

    1 i (•i .i'2

    R 34em.

    f

    R 18em

    «..

    ;

    ,3

    ı,)

    R ICem.5

    ~--

    . . ".

    . .

    R 30ell\; .6

    O. ,5 10em._". i

    Reslm i 11 - Cankurtarantepe' yQzey-seram1k1erl

    25

  • R 32 cm.

    ,/R JOc:m.

    2

    R 26cm.

    3

    4

    r-"

    5

    ,T6

    R30c:m.

    1 LmM1o/§ ,i7

    o 5 10cm.-- -26

    R8!II.m , 12 - Cankurtarantepe yüzey seramlkleri

  • R 34em.

    ı, ,

    R31em.

    l

    , .2

    R 32 cm., 1 T ),i

    3

    R24cm,

    r. 1 =r R 11cm."

    i (4

    i

    5

    O 5 10c(Tl., ...;. - i

    Resim. 13 - cankuı1arantepe yiizey seramikleri

    27

  • Resim: 14 - Yolun Zulümtepe önünden kesiti

    28

    2 3 4 5m.=~=l.;.!_;;;;;=~

    Resim i 18 - Zulümtepe köprüsütOm1elı.ml1 tasar veke6!t

  • Re8tm i 17 - Zulfimtepe köpıilsünün ayaklanndan birinin görünüma. batıdan.

    202 10m..:ı::.ı:::co::ı

    Besfm • 18 - Bingöl tesisinin şematik tasan

    29

  • R.30c"'.

    i ./\R 2~ cm.

    )~> 1R ncm.

    "

    .,~

    R 13cm.

    5

    Resını i 19 - BJııgö1 tesısl Yüzey seraıntkleri'o 5.. - .. 10 Cm.

    30Resim i 20 - Yoldan. bir görünüm

  • o ı .2 3 4 5m.~!_ ··-L_.:J

    Resim, 21 - Yo-lun Bingöl- Karakoçan arasındıa. ko-rucu yakınlarındıın bir tasar ve kesiti

    R 10em.

    ı ,y

    3

    fo/Vi •,

    R 10em.

    .ff" lf!LiJ

    6

    it

    5

    7

    o 5 lOcm.- --Resim, 22 - Bahçedk Höyil@ yüzey serarnlklert 31

  • o lO' "Q..11.i"""'""'"'" 4

    Resim.2.3 - Generlk Kaılesi'nin şematlk tasan

    Resim • z4 - Generlk Kalesi'nın genel görünümü

    32

  • Resim , 25' - Genettk Kalesi kayaya oyubnuş platronu

    Resim : 26 - Genmik Kalesi sarıuçlarından birininağzından görünüş

    33

  • n ,. om

    F "4

    ~\! /,R 280"'.

    ı) , ı )/ /• ,

    'oR 260",.

    ( 1 i(",

    "R Jo,,,,,,R hom.

    1,

    "

    ıl"

    ,R'S,m.

    ) i, ,

    "

    \\

    o i 'O,,,,,-=--=-=

    Resim , 27 - Generik Kalesi yüzey seramikleri

    34

  • PLAN2 3 4 Sm.

    - 'Uesim : ~ıı -- Hacıseli yöresindeki yoldan bir tasar ve kesit

    R6slm , 29 - Hacıseli yöresindeki yolun kaplamasından bir aynntı.

    35

  • Resim, 30 Hacıseli yöresindeki yoldan bırgörünüm.

    36Resim, 31 - Aynı yoldan bir başka görünüm

  • .." """ıi.·.

    AA KESİTi

    A~.

    PLAN

    o 1 2m.~""-';=-?

    Resim , 32 - Kürdemlik kaya odasının tasar ve kesiti

    Resim, 33 - Kürdemlik kaya odala-nndan birinin gIrIşi

    Resim, 31 - Kaya odasının girişinden görünüş.

    37

  • Resim, 35 -- Taarruztepe'nln şematik tasarı.

    R 30cm.

    \R 34 cm.

    '-=======9)r- ;=~~~~,)

    R 22 cm.

    i 1, ,1

    3

    2

    1 r.,4

    o lOcm.- -

    38

    Resim, 36 - Taarruztepe yüzey seramikleri

  • o '5 " "'~ --=

    Resim ., 37 - Haroğlu Kalesi'nin şemati.k tasarı ve doğu batı kesiti

    Resim : 38 - Haroğlu Kalesi'nin gene" görünümü. güneyden

    39

  • 40

    Bestın , 39 - Haroğlu'ndan sur - temel yuvaları

    Resim , 40 - Haroğlu'ndan sur - temel yuvalan

    Besim 41 - Haroğlu basarnakli tüneli.

  • Resim: 42 - Haroğlu'ndan bır kaya oyuğu

    112_. R 19 çın.

    ~ i ) \. )2

    R JOcm.,. J.J

    R 26 cm.

    ~. )4

    R 20cm. R 22 cm.

    \ ; \ -)5 6

    R 18cm.

    ) ( O 5 10cm.- --=-'=_. .=7

    Resim 43 - Haroğlu yüzey seramikleri41

  • ri 30 c :~.(",'- - -s:,< '

    rı 38 Gm.~--

    ~.·-·~-3

    -- ~-~.- ----

    ,~==:~:::_--.--.2

    R 2~ cm.

    ~ p~-tJ

    R 20 C '1"1_

    ~~~

    "'

  • ..~"2

    ""."-[~"~C.2Gem.

    ~.,.C.24em.

    ~"",-, ... " ~_.

    -......,

    ,7

    -3

    C.17em.

    4-O 5em.~--=--

    Resim : 45 - Hablbuşağı Kalesi'nden kimi çanaklar

    43

  • R 22 crn

    ( )R 24çm.

    (

    R 16çm.

    --2

    44

    3

    R26çm,

    11-

    1":lll!I' i ""'HHUillll ııtilı!11I111!\jlllliI:I:I:li\iıilItl1l,,,,,,,,,,~,,,,,,,,,

    -1 1,11 iii!ii

    4

    R H~cm.

    C' ı ).

    5

    ( a6 o 5- --Resim, 46 - Pınartepe Höyüğü yüzey seramikteri 10çm.

  • ERZURUM ÇEVRESİNDEKİHÖYÜKLERİNYÜZEY ARAŞTIRMASI

    A. Semth GÜNERİ ~,

    İlk olarak 1986 yılında Erzurum ıı, ve yakın çevresinde başlanlanyüzeyaraştırmaları,Eski Eserler ve Müzcler Genel Müdürlüğü'nün izin-leri ve Atatürk Üniversitesi Araştırma Fonu'nun maddi katkılarıyla ger-çekleştirildi.

    Arkeoloji öğrencilerinin de katıldığı bu araştırma programı dışındaAtatürk Üniversitesi Fen - Edebiyat Fakültesi Arkeoloji ve Sanat TarihiBölümü'nce çevreye düzenlenen geziler, Erzurum bölgesi aı-keolojik do-kusunun belli ölçülerde tanınması açısından ayrıca önemli roj oynadı.

    Seramiğe dayalı yüzeyaraştırmalarınınhemen tümünde olduğu gibibu araştırma girişiminin de, başlangıçta hesaba katılan birtakım riskleriolduğu bilinmektedir. Zorluklar, kuşkusuz yöreye ilişkin arkeolajik ça-lışmaların eksikliği ve yetersizliğinden kaynaklanmaktadır ve Doğu Ana-dolu genelinde, özellikle Urartu öncesi yerleşim birimlerine ilişkin, kat-manlasmağa bağlı biçimde tarihlenen tek renkli seramik malzemesininhenüz yeterince tantnamarrıası. bizim derlediğimiz çanak - çömlcğtn kar-şılaştırma malzemesinden yoksun kalması hakımından ayrıca bir şanssizlık olarak beltrginleşmcktedir.

    Bunun yanısıra, toplanan seramiğin bir kısmını gözden geçirme iyi-liğinde bulunan Sayın Doç. Dr. Altan Cllingiroğlu, isteğirn üzerine, bazıönemli bilgileri vermektc sakınca görmedi.

    Bu araştırmanınbaşlatılmasında,gerekli izinleri sağlayanEski Eser-ler ve Müzeler Genel Müdürlüğü'ne. arasurma projesini teknik malzemeile destekleyen Atatürk Üniversitesi Araştırma Fonu'na. Projeyi onayla-yan Fen - Edebiyat Fakültesi Dckanlığr'na İçten teşekkür borçluyum.

    Verdiği önemli bilgiler için Sayın Doç. Dr. Altan Cilingiroğlu'na iç-tenlikle teşekkür ederim.

    Araştırmalarımısürekli destekleyen ve her konuda görüşlerindenya-rarlandığım Hocam Sayın Prof. Dr. Fahri Işık'a içten teşekkürlerimi su-nartrn.

    r-ı A. Semih GÜNERi. Konkur Sitesi 1. Blok No: 2.0 06200, ANKARA

    45

  • Giriş

    ,Erzurum, kendi adıyla anılan ovanın güneydoğu kenarında yer alır.

    Alanı 825 km2 kadar olan" Erzurum Ovası», «Aşkale . Erzurum - Pasinler

    (Hasankale) dcpresyonu» nun bir bölümünü olusıurur. Erzurum Kenti'-

    nin de üzerinde yer aldığı bu depresyon. kuzeyden KarahaliL, (2900 m.}

    Yesirçöl, (3300 m.) Gavur (Meseit Dağı 323~ m. ve Dumlu Tepe 3200 m.)

    ve Kargapazarı Dağları (3288 m.) sıradağları gibi, üzeı-lerinde geniş pla-

    roların da yer aldığı dağlarla sınırlandırılmıştırve daha kuzeydeki Çoruh

    oluğundan ayrılmış bulunmaktadır.

    Sözü edilen depresyen. güneyden dağlık ve dağlar üzerinde genişplatoların yer tuttuğu, yine engebeli bir topografya ile sınırlandırılmıştır.Adı geçen dağlık alanın başlıca dağ sıraları; doğu - batı doğrultusunda Ka-rasu Dağları (Dumanh dağı 3071 m.). Saksak Dağları, Palandöken Dağları (Büyük Ejder Doruğu 3176 m.) Karagöl Dağları (3000 m.}, Yıldırım(2830 m.) ve Konakgörmez Dağları (3060 m.) ilc Sakaltutarı (3000 m.) veÇakmak Dağları (3060 m.) gibi sıralardan oluşur.

    Hem kuzcyinden ve hem de güneyinden yüksek dağlar ve yüksek pla-to lar tarafından çevrilmiş olan Aşkale-Erzurum - Hasankale depresyonuüç esas bölüme ayrılabilir; batıda Yukarı Karasu vadisinden başlayan «Aş,kale Ovası» merkezi kesimde esas '"Erzurum Ovası» ve doğuda «PasinlerOvası. Bunlardan merkezi depresyonu oluşturan ve kuzeyden Gavur .Dumlu, güneyden Eğerli-Palandöken Dağları ile sınırlanmış olao «Erzu-rum Ovası» 825 km' hk bir a"lana sahiptir ve batıda Daphan. güneybatıdaSakalıkesik ve doğuda Karasu Ovası olarak üç bölüme ayrılır. Yüksek sıradağlar ve yaylalarla kuşatılmış olan Erzurum Ovası, sözü edilen dep-resyon alanının alüvyonlarla dolması sonucu oluşmuştur. Kalın bir top-rak dolgu ile örtülü olan ovanın merkezi bölümünden Karasu İrmağı ge-cer , Denizden, yaklaşık 1750-1900 m. yükseklikte bulunan ova «ülkemi-zirı en yüksckte oluşmuş», en geniş alanh avasıdır. Kuzeydoğuda GürcüBoğazı ve Batı Aşkale Boğazı arasında uzunluğu 50 km. yi ve kuzey gü-ney yönünde eni, yer yer 20 ile 35 km. yi aşar.

    Erzurum Ovası'nın. kentin Kars Kapısı semtinde 3 km. kadar doğuda yer alan «Devcboynu Beli» Pasinler Ovasından ayrılır. Sözü edilen belnoktası sularını Basra Körrezine gönderen Karasu Innağı ile, Hazaragönderen Aras Irmağı su toplama havzalarını birbirinden ayıran «subö-lümü çizgisi» nin üzerinde yer tutar i.

    (1) H. Dogarıav. Erzurum'un Şehirsel Fonksiyonları ve Başlıca Planlama Sorun-ları. [1983) 10 v.d. tBasılmamış Doçentlik TeziJ.

    46

  • Gerek Erzurum ve gerekse Pasinler Ovası, bu depresyon içinde, yak.laşık 1365 km'c lik bir alan meydana getirir. Dolayısıyla25066 km). kadartutan Erzurum ni topraklarının % S.4'ünü oluşturur. Doğu Anadolu Böl-gesinin son derece dağlık, engebeli ve yüksek olduğu dikkate alınırsa,morfo - tektonik olayların eseri olan bu depresyonun ve bölge iklim ko-şullarına göre yüksek bir tarımsal potansiyeli bulunan sözkonusu ovala-rın, Erzurum gibi büyük bir kentin burada kurulması ve hayatiyerini sür-dürmesinde, çok önemli. bir roloynadığı meydandadır. Gerçekten de çev-rede yapılmış olan Karaz, PuJur ve Güzelova kazılan İ. Ü. IV binyıllardanitibaren, çevrenin ova kesiminin ycrlcşmelere açılmış olduğunu, ancakbunun, öncelikle «tahıl tarımı ve hayvancılık» sayesinde mümkün olabil-diğini ortaya koymuştur. Tarihi dönemlerde ve günümüzde de çevrenin,bölge koşullarınagöre oldukça yoğun bir nüfus barındırmasıve Erzurumgibi Doğu Anadolu'nun en büyük kentlerinden birinin bur-ada yer tutma-sında. kuşkusuz adı geçen ovaların tarım potansiyelinin önemli etkilerivardır..

    Çevrede yapılan kazılar ve yerel ya da yöreye değgin yazılı kaynak-lar, Erzurum bölgesinin İ. Ö. IV. binyınardan itibaren «sürekli» yerle-şimiere tanık olduğunu gösterir. K. Kökten'in tarihöncesi araştırmala-nndan anlaşıldığı gibi, söz konusu ycrlesimlerin alt sırurt Paleoliük Çağ'adek uzanmaktadır.

    Yirminci yüzyıl öncesinde yapılan gezi ve incelemeler 2 bir yana bırakılacak olursa, Erzurum bölgesi, arkeolojlk çalışmaları bakımından,Doğu Anadolu prehistor-ik araştırmaları programı kapsamında, Erzurumçevresini de inceleyen K. Kökten'in lzlcnimlcriru yansıtan kısa raporlan've H. Z. Kosay'm «Kar-az» seramiğinc bağlı kazı etkinlikleriyle ' sınırlandmlrruş oluşu ve Hitit, Asur, Urarlu yazılı belgelerinde anılan Hayasa.Dayaerıi . Diauehi ülkelerinin lokalizelerindc, yoğun ortak görüşlerin bubölgede odaklanıyar olagelmesinden kaynaklanan arkeolojik sorunlar,Erzurum çevresi karanlık çağlarının bem evrelerine 'şık tutabilmeğe yö-

    (2) Konumuzu yakından ilgilendirmediği için, Erzurum'un Klasik çağ sorırasıaraştırmalarına burada değinilrnedi.

    i3) K. Kökten'in Doğu ve Kuzeydoğu Anadolu Araştırmalaı-ı için bak. İ. K. Kök-ten. Belloteri 27 (1943) 601-613; Bel'leten 32 (1944) 659-680; DTCFD XII2-3-4(l953) 189 - 209; Atatürk Konferansları V (1975J 95 ~ 105.

    (1) Çevrede yapılan arkeoloiik kazılar için, bak. H. Z. Koşav, llL. Türk TarihKongresi (1943) 165 -ltl9; H. Z. Koşav - K. Turfan, Belleten 9t (l959) 349 ~ 413;H. Z. Koşay . H. Vary, Pulur Kazısı. 19(;0 Mevsimi Çalışmaları Raporu (1964);LL Z. Koşay. Atatürk Konferansinn i (1964) 91- 94; H. Z. Kosav - H. vesv,Güzelova Kızısı (19n7); H. Z. Koşay, VI- Türk Tarih Kongrest (1967) 14-L.'>;H. Z. Koşay, SO. Yıl Armağanı, Erzurum ve Çevresi (ı971) 39 - 64; H. Z. Koşay.Erzurum ve Çevresinin Diptarihi (1984).

    47

  • nelik araştırmaların başlatılrnasmı zorlayan unsurlar olacık karşımızaçıkmaktadır. IL binyıl Doğu Anadolu tanhinin arkeolojik belgclerle ay-dınlaulahllmesi konusunda, son yıllarda canlılık gösterdiği izlenen çalışmaların yoğunlaştırıldığı Van bölgesinden sonra ikinci bir pilot bölgeolarak algılanması gerektiğine inandığımız Erzurum ve çevresi böyle birbakış açısıyla araştırıldı.

    Bu araştırma girişiminin bir bölümünü oluşturan arazi çalışmalarında Pasinler Ovası'nın (Hasanka!c ) büyük bir bölümü, kentin yakın ku-zcyt ve Aşkale'nin çok küçük bir bölümü gezildi. Adları, daha önceden ka-yıtlara gcçiimiş SOS H., s Bulamaç H., Cinis LL, Değirmenler gibi iyi tanınan yerleşim birimleri 6 yanında, kısıtlı zaman içinde yeni saptanan Uzun-ahmet (Kayalık T.); Yaylagül T., Eskişehir T. ve Aşkale H., amaçlara uy-gun olarak incelendi. Höyük ve tepelerden dcrlcncn seramik parçalarıteknik ve biçimsel özellikleri doğrultusundaüç tarihsel küme altında top-landı. Erken Transkafkas (Karaz) (KÜME - A) ve Urartu (KÜME - C)kaplarına ait olan parçalar dışında, ayrıca kendi aralarında da alt küme-lerde incelenmesi gereğini hissettiren, şimdilik İ. Ö. ii. hi nin sonları ilci. binin başı arasına tarihlenebilinen parçalar KÜME - S'de (B - ı, B - 2)ele alındı.

    Erzurum çevresinde ele geçirilen seramik parçaları dışında, bölümvitrinlcrmdcn ve fakülte depolarındans çıkartılan Erzurum, Ağrı, Karsbölgelerine ait parçalar, IT. bin seramiğinin ayrı bir tür olarak tanırrılanabilmcsuıdc önemli karşılaştırma malzemesi olarak etkin rol oynadı.

    Araşurrnalanmın başlangıcından beri defalarca taradığım Karaz,Pulur Güzelova Kazı raporlarında, höyüklerin genel katmanlaşmasınailişkin, III. bin kültürlerinden [arklı olarak, Klasik çağ öncesi bir kültür:biriminden «belirgin» biçimde söz edilmemiş olması dikkat çekmiştir.Ancak bu günlük derleınlş olduğum bilgi ve malzeme çokluğu, Pulur, Gii-zelova dahil yöredeki birçok eski yerleşim biriminin, en azından, II. bin-yılın ikinci yarısında yaşanmış olabileceğini gösterenilecek niteliklere sa-hiptir.-----

    (5) H. Z. Kaşay - K. 'I'urfan. Bulleten 9l (1959) 349 - 350.

    (6) Adı geçen höyüklerin en son araştırmaları için bak. M. Pehlivan, En EskiÇağtardan Uraı-tu'nun Yıkılışma Kadar Erzurum ve Çevrest (lIJ84) 1;' - 46,(Hasrlmarmş Doktora Tozü ,

    (7) Uzunahmet (Kayalık 'l'.J Erzurum Muzesi Araştırmacısı Arkeolog MesutGüngör tarafından saptanmış ve yeri konusunda bize bilgi vcrilmiştir. Ken-disinc içten teşekkürlerimi sunarım.

    (S) Atatürk Üniversitesi. Arkcoloji Bölümü'nün ilk yıllarında. çevreden toplananve etiketlerıerek depolara kaldırılan seramik parçalarından bazrları bu ça-lışma içinde değerlendirildi.

    48

  • KÜME-B'de topladığım seramiğln bazılarını gözden geçiren SayınDoç. Dr. Altan Çilingıroğlu, bazı parçaların Van - Dilkaya mezar buluntu-laı-ıyla «çağdaş» olduğunu bana iletti,

    İlerdc de değmileceği gibi, bugünkü mevcut bilgiler Erzurum çev-resinde yapılan kazı çalışmalarının,en azından bazı yönleriyle «şaşırtıcı»olduğunu ortaya koymakta ve araştırmacıları bazı yanılgılara Itmektc-dir. Raporlarda, Anadolu'da ii. binyılın içlerinde de kullanıldığı bilinen,genel anlamda siyah yüzlü scrarnlğin. Karaz. Pulur, Güzelova yerleşimlerinde II. binyıllarda kullanılıp kullanılmadığı sorununa «açıkça» değinilmemistir. Dolayısıyla, yazılı kaynaklara göre, Erzurum bölgesinde yaşamış olduklarını bildiğimiz Urartu öncesi toplulukların, adı gcçen yerle-şim birimleri ile olan olası ilişkilcı-i üzerinde de durulamamıştır. Ve ni-heyet özellikle PULUR kazılarında bazı Ur-ar-tu öncesine ait olabilecekkaplar, «Kat-az» serami ği ile karıştırılmıştır.

    Bu güne dek süregelen kazı ve araştırmalarda, Doğu Anadolu'dakiII. bin kültürlerinde, canlı III. ve L bin kültürlerine göre belli bir dur-gunluğun söz konusu olduğu vuı-gulanır". Nitekim arastırmalarınuzbo-yunca ele geçirdiğimiz seramik parçaları içinde, ii. bine tarihlediğimizçanak çömlek kırıklarının sayısı ancak yüzde üç - dört oranındadır.

    Pulur Höyük'te olası II. bin katmanları için de geçcı-li olabilecekböyle bir «durgunluk» kavramı, «içinden çıkılmaz derecede güçlükler» cyol açmış olabilir. Ye Pulur'un hafir! de heıncn aynı düşünceyi yansıtanaçıklamalarda bulunmuştur 10,

    Çanak - Çömlek

    Yüzey taramaları sırasında toplanan parçalar, genel tarihsel sırayagöre, KÜME-A (llL. bin), KÜME-B (Il. bin), KÜME-C (T. bin) olaraküç ana kümcyc ayrıldılar. Yine genel hatlarla bu üç küme seramiğtnin ter-minolojik tanımları Erken Transkafkas (Karaz ), Ur-ar-tu Öncesi ve Urar-tu seramiğj olarak belirtildi. Böylece tarihsel ayrıntılara ve uzun ter-mi.nolojik anlatımlara girmekten kaçınmak için İ. Ö. 1300 - 900 arasındakidöneme ait olabilecek bir kap, Ur-ar-tu öncesi döneme, dolayısıyla kabacaii. binyıla ver-ilmiş oldu.

    Herşeyden önce yaptığımız incclcmelcrin, yüzeyaraştırmalarıyön-tomlermin smu-ladrğr bir alanda sürdürüldüğü göz önüne alınrnahdu-. Bunedenle ayrıntılı tarthlcmclcrc girebilmek olanaksızdır. Sonuçta, bu ça-

    rm A. Erzen, Doğu Anadolu ve Urartuiar (I986) 20.

    no: LI. Z. Koşay - H. Vary. Pulur Kazısı ı960 Mevsimi Çalışmaları Raporu 11964),2S - 26.

    49

  • lışmadu i Ü. ri. binyılın son evreleri olarak sözü edilen zaman dilimi içe-risine 1. biniri ilk vii-vıh da alınmalıdır.

    Karaz, Pulur-, GÜ/.dava yerleşim birimlerinde yoğun olarak ele ge

    çcrı «Karuz» seramiginin kökeni ve tcrrninolojis i hakkında, burada aynn-

    tılaıa gu-ilmcvccckıir (Resim 5/7-10) 1;.

    Erzur-um çe-vresinde yer alan Lrartu kaleleri, Lrartu mezar-lar: ve di-ger verleşim hırimlerınden toplanan scramik arasında, tipik Ur-ar-tu kap-larına ait parçalar beklenenden Iaxla değildir (Resim: 2/3; 3/5; 4/8-25).nu tür parçalar en çok, Eı zur urn - i Iasankale »ı-asmdaki Uzunahmet (Ka-vahk T.)'te, çok az olarak lıôvuk ve höyük çevrelerinde ele geçti. Lzunah-met'tc liraı-tu scıami0;i kadar, Uraı-tu oneesine ait olabilecek özelliklergösten:ıı parçaların d,ı bulunması, cu azmdan bugün beklenmeyen bir ol-[!udur. Elimizdek i tck renkli Ur-ar-tu kapları, biliuenIere kaıkıda buluna-bilecek durumda değıluır. Ancak bunlardan biri (Resim: 2/3, 7), Pulurkazı raporunda P. 572 envanter numarasıyla gösterilen restore edilmi?kas e pare...asm ın ıaı-ihlenmesindc karşılaştırma malzemesi olarak kullanılacaktn-.

    Urar-ın kcntlci-indc ele geçirilen tek renkli tipik Uraı-tu kaplan tümkrallık dönemı boyunca kullumlmışnr. İki yüzyıllık süre içinde bu sera-rniğuı köklü değişimiere uğı-amarms olması şaşrrncı değildir. Prof. DLK. Emrc Lı mt u kalelerinde, evlerde ve mezarlarda bulunan seramiğinşekıl ve tck niaindc fark olmadığtnr belir uncktcdir". Bu günlük bilgiler,bu seramiğin höviik vurlcsimlcrindck i niteliğinin de diğerlerinden farklıolmudrğuu güsll:rmektcdır. Ervururn'un batısında, Kandilli yakınlarındabulunan Cinis l lovuk'te bir kaç Uraı-tu çanak parçası ele geçti. Parçalar-dan biri (Resim: 4/25) kb-emir kırrmzısı harnurlu, kırmızı astarh. çukiv i pcı-dahlı ağıı kenan yivli bir canağa aittir. Diğer- parça (Resim: 3/5)yan vaııva korunmuştur. Pas kirrmzrsi hamurunun renginde, iyi pişrniş,basit agız kcnaı-lı. yuvarlak omuzunda bir araç yardımıyla oluşturulmuşbir sıra dikey çivi(?) işaretleri bulunduran elde yapılmış bir kaseye ai t-tit-. Bu parçaların höyuktc bulunması Erzurum çevresi için önemlidir.

    Cinis i loyuk'tc toplanarı parçalar içinde «Kar-az» scramiği çoğunluk tadır. Toplanan parçalardan biri, cömlcğin ortası delik dip kısmınanittir (Resim: 10). Henüz hamuru ncmliykcn. dıbi kurşun kalem çapında dclmm.s. şişkirı karml ı çömlekler Erken Demir Cnğ'a tarihlenen PU-LUR mezarlık "C)} alanında, mezar buluutusu olarak karşımıza çıkmak-

    lıl I Er-zurum çevresine ilişkin -Karuz» scrarmğt konusundaki arastırmalarırmzsürmektedir.

    112) K r.mre. Belluten. ıa ı nooaı 279 280,

    50

  • tadır IJ. Eğer bu çömlek tipi gerçekten Erken Demir Cağ'a aitse. yöre ileilgili Uraı-tu öncesi seramiğin tanınmasında önemli bir ip ucu elde cdil.miş olacaktır ve daha önemlisi Pulur mczar hğmın, bu günlük ilk kc?Van-Dilkaya'da ortaya çıkartılan, Erken Demir çağ'zı tarihlcncn mezar-lar ilc olan benzerliği vurgulanabilecektir 1'.

    Urartu seramlği bir çok yönüyle Hitit scranuğine benzctllmektedu-.Söz konusu benzerliğin doğallıkla Anadolu'nun yerli, ortak geleneğindearanması gerektiği savunulur I,. Ancak, benzerlik kavramının gözardıedilmesi olanaksızsa. Urarlu bölgesi Hitit seramiğinin yayılım alanınadahil değilse ve Urartular ile Hititleriri çağdaş olmadığı hatırda tutulursa.bu benzerlik olayım mantıksal bir etkileşim zinciri kurarak açıklamakgerekecektir. Yani. benzerlik sorunu, öncelikle, birbirler-iyle çağdaş olantoplumlar göz önünde tutularak ele alınmalıdır.

    Elimizdeki KÜME - B serarnlği. bir çok yönden Hitit seramiğinebenzemektedir. Bu noktadan hareketle, rı bin Orta ve Güney Anadoluseramik kültürünün (doğrudan ya da delaylı yollarla) Doğu Anadolu'.nun uzak kesimlerini etkilemiş olabileceği düşünülebilir.

    Doğu Anadolu'nun. Orta Anadolu'da gelişen kültür oluşumlanua,özellikle II. binyıllarda Mısır, Mczopotamya ve Anadolu'da en gelişmişbiçimleriyle önemli bir iletişim aracı olarak kullanılan yazı olayine. uzunyıllar kapalı kaldığı bir gerçektir. Ancak gtini.imüze dek uzanan arkeoto-jik çalışmalar zincirinin, bu bölgenin II. bin ve erken i. bin yerleşimlerine ilişkin sorunlara istendiği gibi yaklasabilccck boyutlara ulasamadiğıda unutulmamalıdır!',Gelecekte yapılacak höyük kazılannda. bölgenintarih çağlarını daha erken yüzyıllara çıkarıabiiecek yazılı belgeler eldeedilebilecektir 17.

    KÜME - B Seramiği

    Bu kümcde ele aldrğmnz serarmği. B - i ve B - 2 olarak iki gruplaincc1eyeceğiz. İlk gruptakiler (Resim; 1/1-28; 12" 12a) çark ta scldllco-diı-ilrnistir. Teknik özellikleri diğer gruptakilerden farkhdır.

    KtME - B - 1 scramtğmin bir çoğu Erzurum - Hasankale arasında yeralan Bulamaç Höyük'tc ele geçti. Uraı-tu öncesine tarihlenchilen parçalar.höyük malzemesinin en az yüzde yirmisini oluşturabilecek cck.luk tadır.

    (131 H. Z, KO~F\Y - l-l. v.u-v. a.g.c 50 Cil

    (14) A, Çiflngiroglu. VII. Kazı Sonuçları 'roplannst (1\-185) 1;'1 rea.

    (15) K. Emre, a.g.e. 285.

    (16) H. F. Russell. .Pre-Classicul Potter-y of Eastcı-n Anatolla (19801. 57,

    (17) F, Kmal, DTCFD cm XI! Say! J -2 ilf.54i 711: A Eı-zen u.g c. 21

  • Kırmızımsı. soluk kırmızı, kiremir kırmızısı hamurları kum katkılı bazaniri taşçıklıdır. Hemen tümüne yakın bir bölümü, gri ya da siyah özlüdür.Parçalarda hiçbir zaman nitelikli astar ve parlatma işlemi görülmez. Ço-ğu hamurunun renginde, düzeltflmeden bırakılmıştır. Astarh olan parça-ların çok azı kırmızımsı sarı renkte, perdahlıdır. KÜME-B'de ele aldığımız parçaların hepsi Bulamaç'a ait değildir. Yine çarkta yapılmış aynıteknik özellikler gösteren parçalar Bulamaç'tan sonra en çok Erzurum ,Hasankale arasında yer alan Uzunahmet'te ele geçti. Uzunahmet (Kaya-lık T.) yaklaşık IS metre yükseklikteki kayalık zemin üstüne kurulmuşbir yerleşimdir. Yerleşim alanı, kuzeyden güneye doğru, tarla düzeyindenitibaren yükselen ve güney uçta yaklaşık 2S- 30 metre yükseklik gösterenbir yapıya sahiptir. Tepenin güney ucu sarp kayalıktır. Bu kayalık zemin-de doğu -batı yönde uzanan iki sıra az işlenmiş çok iri kaya blokları iz-lenir. Bunlar, olasılıkla kiklopik sur yapısının kalıntıları olmalıdır. Tepe-nin batı sırtlarında da, büyük bir bölümü bulunmamakla birlikte, sur du-varı kalıntıları olabilecek çok iri, az işlenmiş blok taşlar görülebilmekte-dir. Tepenin güneye bakan kayalık yüzünde, küçük kaya oyuklarının ya-nında, yer yer düzeltilmiş, işlenmiş kayalık birimler göze çarpar. Uzun-ahmet'te Urartu seramiği az değildir. Seramik buluntulan, Uzunahmettepesinin Urartu döneminde olduğu gibi Urartu öncesi dönemde de ya-şanmış olabileceğini göstermektedir. Erzurum -Uzunahmet arasında bu-lunan Eskişehir Tepe'de Urartu ve Urartu öncesine ait olabilecek parça-lar toplandı. Böylece, Hasankale'den Umudum Tepe'ye kadar uzanan biryerleşim zinciri (Hasankale - Uzunahmet - Eskişehir T. - Umudum T.) ku-rulabilmektedir.

    KÜME -B-I özellikleri taşıyan seramik içinde, Kars ve Ağrı bölge-lerinden de parçalar bulunmaktadır.

    Bu kümede ele alınan kap parçaları, ağız çapları ortalama 15 -20cm. arasında değişen, keskin omuzlu, fazla derin olmayan, çarkta yapılmış çanaklara aittir. İki parçanın (Resim: 1/10, 17) dışında, hepsi deağır dönen(?) çarkta yapılmıştır. Yalnızca ikisinde çizgi süsleme vardır(Resim: 1/12,24). Sözü edilen çanak parçasının (Resim: 1/12) keskinomuz çizgisi üstünde kalan kesimi, kabın her tarafını çevrelernesi bekle-nen, içi taralı üçgenlerle süslenmiştir. Bu kabın sağlam bir örneği Erzu-rum Müzesi'nde sergilenmektedir. Parçalardan yalnız biri (Resim: 1/17)siyah yüzlü ve parlak perdahlıdır. Çarkta şekillendirilmiş olan bu kabıniç ve dış yüzeylerinde, enine ve dikine perdah Izleri göze çarpar.

    Genelolarak kırmızımsı deyimini kullanabileceğimiz bu malzemegrubunun, renk ve biçim bakımından «Hitit seramiğisne çok benzediğive ayrıca, bilinen Urartu seramtğinden farklı olduğu kolayca anlaşılmaktadır.

    52

  • K, Kökten'in Kuzeydoğu Anadolu'ya yönelik inceleme gezileı-i sırasında kayelettiği kısa notlar bugün pek az değerlendirilmiştir, Kökten,1942'de Kars bölgesinde yaptığı araştırmalarda derlediği seramik parça-larını, renkleri doğrultusundayedi kümeye ayırmıştır18, Kırmızımsı ola-rak nitelediği bir grup seramik ışığında, Aras -Erzurum bölgeleri arasında olabilecek ilişkiye değinmiş. hemen ardından Kars platosunda Arıadelu ile Kafkaslar arasındaki «sıkı bir münasebet» İn söz konusu olabilece-ğini gösteren izlere dikkat çekmiştir19, Yazar aynı yazısında, toplanan par-çaların bazılarının «Hitit kaplarina çok" benzediğini ve birçoklarının Ba-tı, Kuzey ve Orta Anadolu malzemesiyle ilgili olduğunu vurgular w, Kök-ten, Kars bölgesine 1952'de yeniden dönmüş ve Azat Köyü'nde Dündarte-pe'de açtığı sondaj çukurunda tespit ettiği katmanlaşmayı.T.Klasik çağ,2. Urartu, 3. Hitit, 4. Bronz ve Bakır çağ, olarak nitelemiştir. Kökten,1942 çalışmalarına ilişkin raporunda da değindiği gibi, sondaj çalışmalarından elde ettiği bir grup seramiği Hitit seı-amiği ile kaı-şılaştmr. Bumalzeme cinsi bizim KÜME- B seramiğine yabancı olmasa gerektir 2l ,

    Kökten, merkezi Orta Anadolu'da var olan bu egemen kültürün Ka-radeniz sahiline kadar ulaşmış, biraz doğuya uzatılarak, arada Erzincanve Brzurum'u atlayarak Kars platosunu ele geçirmiş olmasının üzerindedurulması gereken en önemli sorunlardan birisi olduğunu belirtmiştir22

    Yazar'ın Orta Anadolu ile Kars platosu arasında seramiğ!n etkin ol-duğu bir köprü kurarken Erzincan ve Brzurum'u atlamış olması tahminedileceği gibi şaşırtıcı değildir. Olasılıkla bilgi ve malzeme eksikliğindenböyle bir öneri yoluna gidilmiştir.

    Kökten yalnızca yüzeyden topladığı parçalarta değil, höyüklerdegerçekleştirdiği scndajlarda. katmanlaşmağa bağlı olarak sınıflandırdığıseramik ışığında, o güne kadar bilinmeyen bir kültür malzemesine değinmiş oluyordu, Urartu tabakasının hemen altında bulunduğu anlatılan«zayıf» kültür katı ve ona ait az miktarda «Hitit» seramiğini II. bin yılın

    (18) K. Kökten, Belleten, 27 (1943) 609.(19) a.g.e. 609.(20) a.g.e. 6ı2 - 613.(21ı Kökten'in 1952'deki Kars araştırmalanna ilişkin seramik içinde, Hitit sera-

    miğtna benzeyenler arasında biri çok ilginçtir, CK. Kökten, DTCFD cm XI,Sayı i {ı953) Lev. XIV,5) Keskin omuzlu kabin içi ve dışı kırmızı boyaylasüslenmiştir. -saı-i- diye adlandınlan renk, hamurunun rengi olmalıdır. Kırmızı boya bantlı ağız kenanndan, yine kırmızı boyayla, dik olarak, omuzaltı çizgisine kadar kalın bir bant indirilmiştir. İç ve dış omuz şeridi sanhamurunun rengindedir. Kabın omuz çizgisi altında kalan bölümü kırmızıboyalidır. Burada, Res. lla'da gösterdiğimiz parçanın, iç boyama anlayıst,biçimi ve hamur rengi, sözü edilen kap parçasıyla benzerlik içindedir.

    f22} K. Kökten, a.g.e. 204.

    53

  • başlarına mı yoksa Doğu Anadolu'da maddi varlıkları yeni yeni keşfedi

    len Urartu öncesi topluluklara IDI maletmek gerekecektir?

    KÜME - B-I seramlğinin «Hitit» seramiğine pek çok yönden ben-

    zediği ayrıca hesaba katılırsa, Anadolu'nun dip kuzeyinde ortaya çıkanbu çanak - çömlek grubunu Urartu öncesinin «huzursuz>, topluluklarına

    maletmek olanaksız değildir.

    KÜME - B - 2 Seramiği

    Bu kümede toplanan seramik B - re oranla çok daha az sayıdadır:ve eldef P) şekillendirilmiştir (Resim: 2/2, 1; 3/1-3; 6; 11-11a). Bunakarşın son derece düzgün yapı içerirler. Astar, perdah uygulanmayanaçık yerlerinde bile çark izine raslanmaz. Sos Höyük'te bulunan büyükçcbir parçanın deve tüyü renkte hamurunda ince kum tanecikleri vardır.Keskin omuzlu, basit ağız kenarlı kasenin omuz çizgisini biraz aşan kızılkahverengi astar, kabın içlerine dek uygulanmıştır. İç bölümü parçalıolarak astarlanmıştır (Resim: 3/1; 11-Ila). Astarlı olmayan omuz altıkesimleri dahil, çok iyi perdahlanmıştır. çanağa uygulanan astar rengi,uygulama biçimi ve parlatma işleminin kabın biçimiyle oluşturduğu bü-tünlük, Orta Anadolu II. bin seramiğine bir hayli yaklaşmaktadır. SosHöyükten diğer parça devetüyü hamurunun renginde astarlı ve çok iyiperdahIıdır (Resim: 3/2). Erzurum- Uzunahmet arasında yer alan Eski-şehir Tepe'de ele geçen büyükçe bir parçanın içi ve dışı sütlü kahve renkteastarlı ve çok iyi perdahIıdır (Resim: 3/3). Bu yerleşim biriminden alınan diğer bir parça vazonun omuz bölümüne aittir (Resim: 3/4). Koyukırmızı astarh ve perdahIıdır. Omuz kesimi çizgisel geometrik hatlarlabezenmiştir. Bir önceki parçanın nitelikleriyle aynıdır.

    KÜME - B - Z'nin en önemli parçası, PULUR kazı raporunda P.572envanter numarasıyla gösterilen, restore edilmiş, keskin omuzlıı çanağaaittir (Resim: 2/2; 6) ıl. Elde yapılmış olmasına karşın, son derece düz-gün ve homojen bir yapıya sahiptir. Deve tüyü renkli hamuru ince taşçıkhdır ve iyi pişirilmiştir. Basit ağız kenarmm hemen altında ve keskinomuz çizgisinin üstünde belli belirsiz verilen çizgilerin arasında oluşanalan, alth, üstlü, birbirini dik kesen, çizgisel zig - zaglarla bezenmiştir (Re-sim: 2/2). Zig-zag çubuklarının içi çizgilerle doldurulmuştur. Omuz üs-tüne yerleştirilen enine delikli küçük tutamağın biri korunmuştur. Tuta-mak yüzeyinde birbirine koşut üç dikey çizgi bulunur. Ayrı höyük malze-mesi olmasına karşın bu kabın astar rengi diğerlerindenfarksızdır. Astarve parlatma işlemi çanağın İçine ve dışına uygulanmıştır. Bu tür çanak-

    (23) H. Z. Koşay - H. Vaı-y, 'a.z.e. 42. Lev. XXV, 1; XXXII, 8; LXXI, 7.

    54

  • larda görülen üstün parlaklık, biraz da kaplaı-ın kullanılmış olmasına bağlanmaktadır.

    Pulur kabı olarak adlandırdığımız bu çanak, fakülte depolarında,eski Pulur ve Güzelova malzemeleri arasında ele geçti. Bu kabiri bugünelimizde bulunması büyük bir şanstir.

    KÜME - B'dc toplanan parçaların hiçbirinde, mevcut kap parçasınaait olarak, dip (altlık) kısımlan ele gcçmcdi. Pulur kabının dip kısmı ko-runmuş tur. H. Z.