ayn rand - atlas silkindi

893

Upload: nihalaybar

Post on 04-Sep-2015

178 views

Category:

Documents


33 download

DESCRIPTION

..

TRANSCRIPT

  • NSZPek ok insann onun yaratcl sayesinde hayatn srdrebildii yaratc snf bir gn

    almaktan vazgeerse ne olur?

    Atlas Silkindi Ayn Randn felsefesinin btn unsurlaryla ve en mkemmel ekilde ortayaserildii felsefi bir romandr.

    Randn felsefesinin en nemli ve kurucu unsuru bireyciliktir. Rand, bireyin temel ve esas beerivarlk olduuna inanr. Ona gre, birey, akl sahibi bir varlktr ve hibir kollektivite uruna fedaedilemeyecek, kurban edilemeyecek bir deerdir. Akl sadece insann sahip olduu bir hazinedir veinsann varlk mcadelesindeki en nemli aracdr. Akla uygun davranmak insann tabiatnngereidir. Ancak, insanlar arasnda akln gerektii gibi kullananlar aznlktadr. Yani, btninsanlar deil sadece akln kullananlar, yani kendi kar iin alan, iini iyi yapan, hibir zamanbiz demeyen benciller yaratc olabilirler, kefederler, icat ederler, gelitirirler; geriye kalanbizciler ise bu aznln, yani yapp edenlerin yaratt eyleri tketirler, hatta bazensmrrler...nsanlar ou zaman farknda deildir ama, modern, medeni toplumlar bu yaratc aznlksayesinde sefaletten kurtulur, zenginleir, zgrleir...Yaratc insanlarn engellenmesi btninsanlarn engellenmesi ve dolaysyla sefaletin ve barbarln yaylmas anlamna gelir. Ve insanlktarihi yaratc insanlarn engellenip onlarn, onlara ramen baarmasnn tarihidir.

    Bir an gzlerinizi kapatn bir aznla (ki yaratc insanlar, i adamlar olduka dar bir aznltekil eder) bu ekilde bir muamele yaplacak olsa kopacak feryad hayal edin. rnein, bir filmde;kadnlar, ecinselleri, etnik veya din bir aznl aalayc diyaloglar, sahneler olsayd, vakitkaybetmeden film ihbar edilir, filmin kurgusu yeniden gzden geirilir, ardndan affedilemezmahiyetteki bu hata iin zr dilenir, dahas film vizyondan kaldrlrd. Peki ya i adamlar, parakazananlar ve kr amac gdenler? Bunlar aleyhine yaplacak her ey mbahtr, zira onlar affedilemezbir su ilemekte, her geen dakika byk bir gnah ile yaamaktadrlar, nk onlar BENCLdirler.

    nsanl modern/hr/mreffeh bir dnyaya doru getiren; ok uzak deil, gnmzden yalnzcabirka asr geriye gittiimizde karlaacamz fakirlik, sefalet ve klelik ile bugnn dnyasndakizenginlik ve hrriyet arasnda muazzam bir farkn olumasn salayan dinamiklere baktmzdasrecin temel bir dstur zerinde yol aldn kolayca kefedebiliriz: Bu, gnll ilikiler a olaraktanmlayabileceimiz piyasa (ekonomisinin) yaygnlamas, yani bireyin kendi z-karlarnnpeinde komas nndeki engellerin bertaraf edilmesidir. Bunun pratikteki manas, mevcutkaynaklar fakirler arasnda datmaktansa, mteebbislerin kendi karlarnn gereklerini takipederken daha fazlasnn retilmesini mmkn klmalar, bylece mevcut snrl kaynaklarla binlerceinsann ihtiyalarnn temin edilmesidir. phesiz, srecin bu ekilde, yani ounluun refahnnartmasn salayacak biimde ilerlemesi ve byle davranmann bireyler iin ahlaki bir dev halinegelmesi, yaratc bireylerin hemcinslerine daha byk yararlar saladklarn kavradklarndan ve budurumdan duyduklar memnuniyetten deil, bu ekilde davranan grup ve toplumlar dierlerinden dahafazla refaha kavutuklar iin gelimitir. nsanlarn dier insanlarn yararna olacak eyler yapmalariin o insanlar tanmalar ve sevmeleri gerekmez. Adam Smithin Milletlerin Zenginlii adleserindeki u mehur szleri anlatmak istediklerimizi ak bir ekilde izah ediyor:

    Akam yemeimizi soframzda bulmamz kasap birac veya frncnncmertliinden deil, onlarn kendi menfaatlerine sayglarndan trdr...Biz deonlarn insanlna deil, z-sevgilerine hitap ederiz-...Sermaye ve emek harcayan herbirey ne kamu menfaatini destekleme niyetindedir, ne de ona ne kadar destek olduunu

  • bilir. Adeta grnmez bir el vastasyla, kendi menfaati peinde komakla, toplumun damenfaatine destek olmu olur.

    ***Deerli insanlar, yaratc bireyleri, i adamlarn her paras kendilerine ait rnleri

    retmekten, sahip olduklar eyleri, alkanlklarn, zekalarn ve egolarn kendilerinin en okyararna ait olduklarn dndkleri ekilde kullanmaktan alkoymak, insanln en kutsal haklarnnak bir ihlalinden baka bir ey olmad gibi, insanoluna yaplacak en byk ktlktr...Bunaramen, bugn dnyann pek ok yerinde hukuka ve dncelere hakim olan eilim tam tersistikamettedir. Yani, ak veya rtl bir ekilde , yetenekli olann ahlaki grevinin yetenekliolmayana hizmet etmek ve kendini herhangi birinin ihtiyalar iin feda etmek olduunu nesrerek, akl dllerinden mahrum brakmay talep etmek hl baskn bir eilim...Oysa, rasyonelbir beyin zorlama altnda almaz, bilgisini ve bu yoldaki eylemlerini hi kimsenin refahna kurbanedemez. Yetenekli olann ahlaki grevi yetenekli olmayana hizmet etmek ve kendini herhangi birininihtiyalar iin feda etmek deildir. Bundan phe duyuluyorsa, bu tip insanlarn varlna msaadeedilmeyen lkelerin yarattklar esere, buralardaki yaama standartlarna gz atlabilir.

    Pek ok insann onun yaratcl sayesinde hayatn srdrebildii yaratc snf bir gnalmaktan vazgeerse ne olur?

    Turgay CNERKasm 2005, stanbul

  • YAZARIN NSZBenim hayatm, romanlarmdaki karakterlerin yaam gibidir, diyor Ayn Rand. Bir tek

    cmleden, 'Ben ciddiyim' cmlesinden olumaktadr. Ben her zaman kitaplarmda sunduum felsefeyegre yaadm. Yarattm kahramanlar iin nasl iyi sonu verdiyse, benim iin de iyi sonu verdi.

    Yazar olmaya dokuz yanda karar verdim, yaptm her ey o amala entegre oldu. Ben kendiseimimle ve inancmla Amerikalym. Avrupada dodum, ama Amerikaya geldim; nk bu lkebenim ahlk koullarma dayanan bir lkeydi; ayrca, insann yazmakta tmyle zgr olabilecei teklkeydi. Avrupada bir niversiteden mezun olduktan sonra, buraya tek bama geldim.

    Zor bir mcadele verdim, geici ilerde alarak hayatm kazandm, sonunda yazlarmfinansal baar izgisine ulatrabildim. Bana hi kimse yardm etmedi, ben de hibir zamanbirilerinin bana yardm etmek gibi bir grevi olduunu varsaymadm.

    niversitede ana konum olarak tarihi, zel ilgi alanm olarak da felsefeyi semitim. Birincisiniinsanln gemiiyle ilgili gerek bilgileri edinmek iin, gelecekteki yazlarm asndan semitim;kincisini ise, deerlerin objektif bir tanmn yapabilmek iin almtm. Sonunda, birincisininrenilebilecek bir ey olduunu, ama ikincisinin benim tarafmdan yaplmas gerektiini anladm.Bugn inandm felsefeye, hatrlayabildiim kadaryla her zaman balydm.

    Yllar iinde ok eyler rendim; ayrntlarla, belirli konularla, tanmlarla ve uygulamalarlailgili bilgilerimi gelitirdim. Daha da gelitirmekte kararlym, ama temel noktalar hibir zamandeitirmek zorunda kalmadm. Benim felsefemin esas, insann kahraman bir varlk olduu, hayattakimanevi amacnn kendi mutluluu olduu, en soylu faaliyetinin retici baarlar olduu, sahip olduutek absolnn de kendi mant olduu yolundadr. Kabullenebileceim tek felsef derinlik, Aristoyadayanr. Geri onun felsefesinin pek ok blmne iddetli itirazlarm var; ama mantk kanunlarn veinsann bilgi edinme yollarn tanmlay o kadar byk bir baardr ki, bununla karlatrldndahatalar nemsiz kalmaktadr. Ona olan saygmn ifadesini, Atlas Shrugged'n ayr blmnnbalklarnda bulacaksnz.

    Bir baka minnetimi de bu romann ithaf sayfasnda ifade ettim. Bir erkekte ne gibi karakterdeerleri aradm biliyordum. Byle bir adamla karlatm ve yirmisekiz yldr da evliyiz. AdFrank OConnor.

    The Fountainhead'i kefetmi olan, oradaki fikirlerin daha geni uygulamalarna ilikin banasaysz sorular soran tm okurlarma, o sorularna bu romanla cevap vermekte olduumu, TheFountainhead'n aslnda Atlas Shrugged'n uvertr olduunu sylemek isterim.

    Umarm hi kimse bana, bu yazdm trde insanlarn var olmadn sylemez. Bu kitabnyazlm ve yaynlanm olmas, onlarn gerekten var olduu yolundaki kantmdr.

    Ayn RAND1957

  • BU KTAP KME SATAR?Benim iim satclk. Ayn Randn kitabna da bu adan bakmak istiyorum. Yani bu kitapta teklif

    edilen bak as satar m? Ne kadar satar? Alrsa kim alr? Bir spermarket dnn. Raflarndadeterjan, ampuan, pirincin yannda paketlenmi fikirler de satlyor: imdi byle bir markette AynRandn fikirlerine ne kadar raf yeri ayrlrd. Beni bu ilgilendiriyor.

    Biz pazara yeni bir mal karrken, konsept test diye bir ey yaparz bazen. Maln veyahizmetin fikrini -ben teklifi demeyi daha ok seviyorum- teklifini bir kada yazar, deiik mteritipleriyle o konsepti snarz. nsanlar bir akoturum yneticisinin idaresinde bir saat, bir buuksaat o teklifle ilgili atar tutarlar. Bu tarz akoturumlar istatistiki bir deer tamaz. Amakonseptinizin insanlarla rezonansa geip gemediini hissetmenize yarar. Bu rezonansmeselesi nemli. Satclkla ilgili gr, bu iin eninde sonunda bir beyin ykama, bir tekrar meselesiolduunu syler. Oysa iyi satclar -buna iyi fikir satclar da dahil- satn aslnda bir tahrik, birrezonans meselesi olduunu ok iyi bilirler. Mzikten dn aldmz rezonans kavramyla devamedelim:

    Diyapazonu titretir, mteriye dedirirsiniz. O titreim, mteride devam ederse, ne ala!Diyapazonu kafasna vura vura sevdiririm derseniz olmaz. Burada nemli olan, karnzdaki insaniyi, ok iyi tanmaktr. nk sizin (ne) sylediiniz -bu durumda (ne) aldnz- tamamen kartarafn (ne) anlad kadardr. Mterinizin, karnzdaki insann tabiatn, huyunu suyunu, zevkini nekadar iyi bilirseniz, seeceiniz frekans o kadar iyi bulursunuz. Nitekim satclkta, ahs zamirleriben, sen, o diye deil, sen, ben, o diye dizilir. Yani her zaman, nce karnzdaki insan iyitanmaya bakacaksnz. Bu da biz satclar ister istemez insan sarraf yapar.

    Bana Ayn Randn kitabyla ilgili nsz yazma cesaretini veren de, insan bilimleriyle amatrceilgilenen birisi olmam deil, bu insan sarraflnda iyi kt bir iddia sahibi olmam.

    Bu iddiann bir ksm sezgisel bilgiye, tecrbeye dayanyorsa, bir ksm da merakl okumalaradayanyor. zellikle de insan tabiatnn snrlarn aratran okumalara...Genetik, evrimci psikoloji,nrolinguistik, sosyobiyoloji, yeni Darwinizm vb...

    Bunlar okuyunca unu fark ettim. topik bak as, neredeyse son yzyldr insan tabiatnnsnrlaryla speklasyonu, aratrmay, denemeyi fena halde sindirmi. u insann doarken bo birkat olduu fikri topyaclarn ok iine gelmi. Bo bir kadz ya, isteyen istedii toplummhendislii Zihni Sinir projesini gerekletirebilir. (En gzel iirler bo katlara yazlr diyebuyurmu Mao)

    topyaclar herkesi unlarla korkutmu:nsanlar doutan farklysa, baskc ayrmclk kendini hakl karabilir.nsanlar tabiatn(n) esiriyse, hayatn yksek bir anlam, amac yok demektir.Ya insan tabiatnn uurlar, zaman iinde deien sabitleri varsa?

    topyaclarn bu fikre en yakn durduklar yer, u soylu yaban konseptidir. insanolu birzamanlar kelebekler kadar hr, melekler kadar iyiymi; sonra bozulmu konsepti yani...Son yirmi,otuz yln bilgisi bize byle bir dnemin hi yaanmadn gsteriyor. Bozulmu bir iyi insantabiatndan bahsetmek mmkn deilse, iflah olmaz bir tabiattan bahsetmek mmkn m peki?topyaclarn tam zdd bir grup var: nsann varoluunu bir trajediden ibaret grenler. Onlara gre,insan insann kurdudur. O kadar! Bir de kinaye, istihzaseverler var. Anglo-saksonlarn ironi dediieyi...Onlar ne iyimser, ne ktmserler. nsan tabiat bazen iyi bazen kt demekle yetiniyorlar.

  • nsan tabiatyla ilgili bu deiik inanlarn yol at bir arada yaama biimlerine baknca,insan biraz aryor dorusu. Bo katlar en byk bask rejimlerini kurmular. Milyonlarcainsan projelerinin kurban olmu.

    nsan, insann kurdudur diyenler en zgrlk, en ok sayda insann en rahat yaad yerlerikurmular.

    Ne iyi he ktclerin kurduklar bir dzen yok. Bu bak asnn insan harekete geirici biryan yok belli ki...Olsa olsa, insanlarn hallerine ks ks glen kinikler kar buradan.

    Ukalal brakalm, Ayn Randa dnelim.Bir kere, Ayn Rand korkusuz bir kadn. topyaclarn ilkel adalet fikri ve onun basks altnda

    kalmam. Ona gre, insanlar ikiye ayrlyor: Asl harekete geirenler. Esas olanlar, kzlar yani(prime movers). Bir de ikinci el yaayanlar var (second-handers). Bunlar da figranlar.

    Elinizdeki kitabn fikrini Ayn Rand gnlne yle yazm: Bu kitab yazmaktaki amacm,dnyann harekete geiricilere ne kadar ok ihtiyac olduunu ve onlara ne kadar kt davrandngstermek. Bunun iin de kitab u varsaym zerine kurdum: Dnyay deitirenler olmasa, iibraksa dnya ne olurdu? Romann konusu; dnyadaki retenler, deitirenler, kafaszlarn iktidarnakar greve gidince olanlar. Zaten kitabn ad Grev olacakm. Kocas Atlas Shrugged nermi.

    Kitabn konsepti belli oldu. imdi bunu okura yaplm bir teklif gibi, bir ilan gibi yazmaydeneyelim! yle bir ey olabilir mi?

    Dnyay deitirenlerden inisiniz?Sizi hrs ve bencillikle mi suluyorlar?Sulamalara cevap vermekte zorlanyor musunuz?Bu kitapta sizin gibileri savunan btn fikirler var!Okuyun.

    Vicdannz rahatlatn. Kendinizi daha iyi savunun. Bu teklifi snamann iki yolu var. Birincisi,insan tabiatyla ilgili son otuz ylda cesaretle yazlanlara bakmak. kincisi, bata dediim gibi, deiikokur tipleriyle derinlemesine mlakat yntemiyle bu teklifi tartmak.

    Biz imdilik birinci yola, ok ksa bir ekilde bavuralm. Zira, ikinci yol zaman alr. Bir dedoru drst yapabilir miyiz, phelerim var. Zira byle bir teklifi teknik olarak iki deiik okurgrubuyla da snamak gerekir: Harekete geirenler, figranlar. Figranlar bulmakta zorlanmayz.Hepimiz yleyiz. Ama harekete geirenleri bulsanz da, bir odada toplamanz ve konuyu tartmanzneredeyse imkansz gibi. nk onlar en azndan hep meguldrler. Zamanlar yoktur. (Benimtandklarmn hepsi yle.) O yzden biz en iyisi, elimizdeki bilgiye dnelim.

    Yani insanlar geekten Ayn Randn dedii gibi hiyerari iinde mi yayorlar? Eer yleysesyledikleri okurla rezonansa geecektir. Harekete geirenler de, figranlar da kitaptakendilerini bulacaktr yi satcnn en nemli zellii, srarla vurguladm gibi, konutuu zamanbirilerinin iinden tam da beni anlatyor, hayret! demesidir.

    Elimizdeki bilgi derken, neyi kastettiimi biraz aaym. Ayn Rand, bu kitab kinci DnyaSava srasnda Amerikada yazm. Ondan yaklak otuz yl sonra, yine Amerikada birilerisosyobiyoloji diye yeni bir dnce alan atlar. Darwinin takipisi diyebileceimiz bu insanlar,onun kadar mahup deillerdi. Darwin, evrimin srrn zm, bunu hayvanlarla anlatmt. Kefinininsan hakkndaki radikal sonularna fazla girmemiti. (Girdii kadaryla da biraz yanldsyleniyor.)

    Sosyobiyologlar insann da bir hayvan olduu varsaynmdan hareketle, hayvan toplumlaryla

  • insan toplumlar arasndaki benzerlik ve farklar inceleyerek insan tabiat hakknda felsefspeklasyondan ziyade, bilgi elde etmeye altlar. Hl da alyorlar. Tahmin edebileceiniz gibi,topyac-eitliki bak asnn hl byk basks altndadrlar. Halbuki ben topyaclarn yerindeolsam, yle dnrdm: Onlar bize insan tabiatnn snrlar hakknda somut bilgi versin, bizmodelimizi daha iyi kuralm. Ama sanrm onlarn derdi bu deil. Onlar kontrol ve bir rnekletirmekavramlarn seviyorlar.

    Oysa tabiatta ikisinden de eser yok. Tabiatta, insannki de dahil, ne var peki? Ayn Randn iddiaettii gibi, birileri geride durmak, dierleri de ne kmak iin mi douyorlar?

    Tavuklara bakarsanz, durum yle. Tavuklar uzun sre izlerseniz, bir tavuun unu akl edecekkadar zeki olduunu dnebilirsiniz: O iman tavuk beni dver. Niye kavga edeyim. Ondan banakalan arpayla idare ederim daha iyi. En azndan canmdan olmam... Tavuk bunu nasl akl ederderseniz, haklsnz. Edemez. Ama tabiat eder. Ediyor. Burada tabiat derken doal seiminynlendirici mantn kastediyorum. Organizma -yani tavuk- ona dostunu, dmann fark ettirecekkorkunun geniyle donand iin, bu seici korku, onu hayatta brakyor.

    imdi biz tavuk muyuz, diye bana kzmayn. Evet, hepimiz biraz tavuuz. Bunu kabul edelim.Ayrca, hiyerari, kendi soyaacmzda da, hele en yakn akrabalarmz empanze ve gorillerinhayatnda da kendini gsteriyor. Eer baka gezegenden bir zoologu buraya getirsek, soyaacmzgstersek, en yakn akrabalarmzn hiyerarik dzende yaadn gstersek, bizim de yle olduumuzsonucunu kartrd herhalde...Hele bir de ona yeni antropoloji-sosyobiyoloji-psikoloji bilgisinin herinsan topluluunda, hatta daha yrmeye bile balamam insan yavrular arasnda bile, hiyeraribulduunu sylesek, konuyu kapanm sayard. stelik konunun insan ve hayvanlardaki biyokimyasalparalellikler ksmna bile girmeden...Biz tavuk mavuk deiliz; ama bunlar yazanlar vahi kapitalizmsavunucusu alaklar diyecektir bir Second Hander...Onlar yle deil. Zaten bilgiye baklrsa, insantabiat da yle deil. Ne empanzelerde ne insanlarda bu hiyerari ii tavuklardaki kadar basit deil.Kimin kime ne zaman taviz verdii, boyun edii, karnzdakinin o srada kim olduuna bal. nkempanzelerde ve insanlarda, tavuklarda olmayan bir ey var: Karlkl fedakarlk. Karlklfedakarlk iinde yaamak, dayanma demektir. nsanlar da, goriller de birbirlerine zor zamanlardadestek olurlar. Yalnz dikkat! Bu dayanmann amac, trn (veya grubun) dier gruplara stngelmesini salayacak ortak kar iindir. Grubun ortak kar iin. te insann evrimdeki baars,hayvanlar aleminde pek az grlen bu ikili stratejiyi uygulam olmas: Stat hiyerarisi vekarlkl fedakarlk. ampuan gibi yani. kisi bir arada...Bu ikisini birletiren katalizr, statnnbir doal kaynak olmas. Eer stat sizi daha fazla yemee ve sekse gtryorsa, stat itibarnnpeinde komak son derece aklc. ki hayvan arasnda, yemek dei-tokuu yapmakla, stat arttrckarlkl fedakarlk yapmak arasnda bir fark yok. Fedakrlk, birinin kazanc, dierinin kaybdeilse, yani sfr toplaml bir oyun deilse, Darwinin byk fikri doal seime gre, bu davranyerindedir. Aksi takdirde, yani sfr toplaml bir oyunsa, trn dier trlere kar gcn arttrcetkisi olmaz. Tabiat bu davran dllendirmez.

    Ne diyor bu adam be, dediinizi duyar gibi oluyorum. Benim samaladm dnmek yerine,70lerden bu yana giderek artan bu insan ve hayvan tabiat bilgisine kendiniz bavursanz, inann hemok arr hem de ok dnrsnz. (Beni artan ise, buralarda okuyan, yazan, dnen insanlarnbu konulara hi merak salmamas. Bunun birinci nedeni, oldum olas Anglo-sakson dnyasna, fikrine,bilgisine uzak kalmz. kincisi, -belki de birincinin doal sonucu- fakirlik ekonomisini ilkel eitlikfikriyle zmeye alanlarn buradaki dnce iklimine hakim olmas.)

    Sonu olarak, insan tabiatnn uurlaryla ilgili yeni bilginin bir yars Ayn Rand doruluyor:nsanlar (ve hayvanlar)n bazlar harekete geirenler (dominant), dierleri de ikinci elden

  • yaayanlar (resesif). kinciler asndan, bu Darwinci anlamda son derece akll bir ayakta kalmastratejisi.

    O zaman bu konsept kime satar, kime satmaz?Ayn Randn fikrini, dnyay deitirenler veya deitirmeye abalayanlar hemen alr. Onlarla

    tamamen rezonans iinde. Konsepti okur okumaz, beni anlatyor diyecekler. kinciler asndankonsept sorunlu. Bir kere, yeni bilgiye gre, figranlar, esas olandan, kzdan artakalanla yetinmeyineredeyse sinsice bir uyanklkla benimsemi durumdalar. Yani Ayn Randn kafasnda bytttehdit, insan tabiatnda mevcut gzkmyor. Konsepti onlarla rezonansa geecek ekilde naslyazabiliriz? yle mi?

    Dnyay deitirenlerin (gllerin) gcn ellerinden almak m istiyorsunuz?Onlar cezalandrmak m istiyorsunuz!Bu kitapta neden hakl olmadnz savunan btn fikirler var!Okuyun.fkenizi yattrn.

    E, biraz acayip bir teklif deil mi?Bence bu konsept kinci El yaayanlara satmaz. Bir insana neden hakl olmadn anlattmz

    zaman, cognitive dissonance olur. Bildiiyle duyduu eliir. nsanlar yle eyleri duymakistemezler. Ayrca, Darwine ve arkasndan gelenlere baklrsa, onlar bunu kendilerine sylemese de,tabiatn sesi, kulaklarn duymad bir frekansta, onlara birka milyon yldr unu fsldamaktadr:

    Ne kavga edicen? O alsn. Byk paray alsn. O byk parann krntlar sanayeter...Ayrca sen ona, daha byk bir paray koparsn diye, brlerine kar yardm etmitin...Srfbu yzden sana daha byk bir para bile brakabilir...

    Biraz La Fontaine masal gibi oldu; ama insan tabiatnn snrlar itibariyle son bilgi bu. Kitabnkime sataca da belli.

    nsanlar kitap almadan nce nsz okumazlar. Hatta aldktan sonra bile ounlukla okumazlar.Siz bu nsz buraya kadar okuduunuza gre, okumaya ok merakl bir Prime Moversnz.

    Size iyi okumalar.

    Sen necisin? derseniz, ben galiba kinayeciyim.

    Kinayeci keraneci.Serdar ERENER

    Amatr insan tabiat aratrmacs, reklamcstanbul, 2003

  • BLM

    I

    TRAZSIZ

  • I

    TEMA

    John Galt kim ki?Ik azalyor, Eddie Willers serserinin yzn pek de iyi gremiyordu. Serseri ok rahat bir

    sesle sylemiti bu sz. fadesiz bir sesle sylemiti. Ama sokan kar ucundaki mehtap gzlerinesar prltlar drm, o gzler alayc ve sakin bir ifadeyle dosdoru Eddieye bakmt...sanki soruonun iindeki nedensiz tedirginlie soruluyormu gibi.

    Eddie Willers gergin bir sesle, Bunu niye sylyorsun? diye sordu.Serseri kapnn kenarna dayand, arkasndaki krk cam gkyznn metalik sarsn yanstt.Seni niye rahatsz ediyor? diye sordu.Eddie Willers, sert bir slupla Etmiyor, dedi.Hemen elini cebine att. Serseri onu durdurmu, on sent istemiti. Ondan sonra da konumay

    kesmemiti. Sanki vakit geirmek, bir sonraki dakikann sorunlarn ertelemek istiyormu gibi.Bugnlerde sokakta on sent isteme olaylarna yle sk rastlanyordu ki, aklama dinlemeye gerek bileyoktu. Zaten Eddienin de, bu serserinin zel dertlerini dinlemeye niyeti yoktu.

    Surat olmayan glgeye on senti uzatarak, Git al kahveni, dedi.Sa olun, baym. lgilenmeyen bir ses. Surat bir an iin ne eildi. Rzgar yan, yorgunluk

    izgileriyle dolu, alayc bir teslimiyet ifadesi. Baklar zekiceydi.Eddie Willers yrrken, gnn bu saatlerinde neden hep byle sebepsiz yere tedirgin ve

    rktn merak ediyordu. Hayr, dedi, rkmek deil bu, korkacak hibir ey yok. Yalnzca kocaman,yaygnlam bir beklenti var, ama bunun kayna ya da ierii yok. Almt bu duyguya. Yine de,bir aklama bulamyordu. Oysa serseri, Eddienin neler hissettiini biliyormu gibi konumutu.Byle hissetmesi gerektiini biliyormu, stelik bunun sebebini de biliyormu gibi.

    Eddie Willers disiplinli bir hareketle omuzlarn dikletirdi. Vazgemeliyim bundan, diyednd. Hayallere kaplyordu. Bu duygu batan beri mi vard? Otuziki yana gelmiti. Eski gnleridnmeye alt. Hayr, yoktu eskiden byle bir duygu. Ne zaman baladn hatrlayamyordu.Birdenbire balyordu o duygu. Rastgele aralklarla. Artk daha da sklamaya balamt. Alacakaranlk, diye dnd. Nefret ediyorum alaca karanlktan.

    Bulutlar ve tam nlerindeki gkdelen siletleri kahverengine dnmekteydi. Eskimi biryalboya tablo gibi. Rengi solmaya yz tutmu bir aheser gibi. Doruklardan aaya duvarlarboyunca uzun izgiler hlinde kir szp duruyordu. Bu kulelerden birinin yan tarafnda, hareketsiz biryldrm hatrlatan bir atlak vard. Damlarn tepesiyle gkyzn kesip ayran zikzakl, yarm birmzrak gibi bir izgi olumaktayd. Bir yan hl gurubun parltsn yanstyordu. Dier yanndan altnboyalar oktan soyulmutu. Rengi atein yansmas gibi krmz ve sakindi. Yanmakta olan bir atedeil, lmekte olan bir ate...Canlandrmak iin yaplacak hibir eyin olmad bir ate.

    Hayr, diye dnd Eddie Willers. Gkyznn grnnde kayglanacak hibir ey yoktu.Yine her zamanki gibi grnyordu.

    Yrrken kendine, ofise dnmekte ge kaldn hatrlatyordu. Dnnce yapmas gereken grevhouna gitmiyordu, ama bunun yaplmas artt. Bu yzden oyalanmaya almad. Daha hzl yrmekiin kendini zorlad.

    Bir keyi dnd. ki binann karanlk siluetleri arasnda, gkyznde asl duran dev takvim,

  • kap aralndan grnyormuasna ortaya kt.New York belediye bakannn geen yl bir binann tepesine diktirdii takvimdi. Vatandalarn

    gkdelene baktklarnda, hem haftann gnn hem de gnn saatini bilmeleri iin takmt onu oraya.Kentin tepesinde, havada asl duran, beyaz bir dikdrtgen. Sokaklarda yryen insanlara tarihigsterip duruyordu. Bu akam gne batarken de, 2 Eyll diyordu.

    Eddie Willers gzlerini kard. O takvimin grnnden hibir zaman holanmamt.Tanmlayamad, anlatamad bir biimde tedirgin ediyordu onu takvim. O duygu da iindekitedirginlikle ilikili gibiydi. Ayn nitelikte bir duyguydu o da.

    Takvimin nerdii eyi ifade eden bir atasz ya da bir cmlenin var olduu aklna geldi birden.Ama ne olduunu hatrlayamad. Zihninde bo bir ereve gibi asl kalan cmleyi yakalamayaalarak yryordu. O ereveyi dolduramad gibi, frlatp atamad da. Dnp arkasna bakt.Beyaz dikdrtgen hl damlarn tepesinde aslyd. Sarslmaz bir kesinlikle szn sylyordu: 2Eyll.

    Eddie Willers gzlerini sokaa indirdi, kahverengi ta evlerden birinin nndeki iportaarabasnda satlan sebzeler arasnda, altn rengi havular, taze yeil soanlar grd. Ak birpencereden temiz beyaz bir tl perde dalgalanyordu. Usta bir ofr ynetimindeki bir otobsnkeyi dnne bakt. Bir anda nedense iine bir gven dolduunu dnd. Ardndan da, acabaneden bu tr eylerin akta, yukardaki bolua kar korumasz braklmamas gerektiinidnyorum diye merakland.

    Beinci Caddeye vardnda, gzlerini nnden getii vitrinlerden ayramyordu. htiyaduyduu, almak istedii hibir ey yoktu aslnda; ama sergilenen mallara bakmak houna gidiyordu.nsanlarn yapt, insanlarn kulland mallar olsun da, ne olursa olsun. Varlkl bir sokangrnm zevk veriyordu ona. Bu muhitte kepenk indirmi, karanlk ve bo dkknlarn toplam, tmdkkanlarn, drtte biri kadar bile yoktu.

    O anda aklna neden mee aacnn geldiini bilemiyordu. Ama gelmiti. Mee aacn, TaggartMaliknesinde geen ocukluunu dnmekteydi. ocukluunun byk blmn Taggartlarnocuklaryla birlikte geirmiti. imdi de onlarn yannda alyordu. Babasyla bykbabas da,onlarn babasnn ve bykbabasnn yannda almt zaten.

    Ulu mee aac, Hudson nehrine bakan bir tepenin zerindeydi. Eddie Willers yedi yandaykenburaya gelip, o aaca bakmay ok severdi. Yzyllardr oradayd o aa. Her zaman da oradaolacan dnrd. Kkleri yamaca, parmaklarn topraa daldrm bir yumruk gibi sarlmt. Birdev gelip onu tepesinden yakalasa, herhlde havaya kaldramaz, onunla birlikte tepenin tmn, hattdnyann tmn kaldrmak zorunda kalr, diye dnrd. Sicimin ucundaki top gibi. Mee aacnnyannda kendini her zaman gvende hissederdi. Hibir eyin deitiremeyecei, tehdit edemeyeceibir varlkt o. Eddienin gzndeki en byk g simgesiydi.

    Bir gece mee aacna yldrm dt. Eddie onu ertesi sabah grd. Ortadan yarlm,devrilmiti. Gvdesinin iine baktnda, kara bir tnelin iine bakmakta olduunu sand. Gvdeyalnzca bo bir kabuktu. Yrei ok nceden ryp gitmiti. Hibir ey yoktu iinde. Yalnzca,ufack bir rzgrn esmesiyle kprdayan ince bir toz tabakas, o kadar. Yaam gc yok olmutu.Geride brakt beden, onsuz ayakta kalmay baaramamt.

    Yllar sonra, ocuklar oktan korumak gerektiini, lmle, acyla ya da korkuyla ilkkarlamann onlar iin ok ciddi olduunu duymutu. Ama bu tr eyler onda hi yara izi brakmdeildi. O asl oku, sessizce durup aa gvdesinin deliinden ieri bakarken yaamt. Dev birihanetti bu...Korkunluu da, neye ihanet edildiinin anlalamamasyd. Kendisine deil, onubiliyordu. Gvenine de deil. Baka bir ey. Bir sre orada durmu, hi ses karmam, sonra dnp

  • eve yrmt. Ne o srada, ne de daha sonra, hi kimseye sz etmemiti bu olaydan.Eddie Willers keye vardnda, trafik n deitiren mekanizmann gcrtl sesini duyunca

    ban iki yana sallad. Kendi kendine kzyordu. Bu gece mee aacn hatrlamas iin hibir nedenyoktu. Artk hibir anlam ifade etmiyordu ona mee aac. Yalnzca belli belirsiz bir hzn belki, okadar. Ta iinde bir anlna hissedilen, sonra hemen yok olan bir damlack ac. Pencere camnda,aaya doru soru iareti izerek akan bir yamur damlas gibi.

    ocukluuyla balantl hibir hznn varlna raz deildi. Anlarn ok seviyordu.Hatrlad gnlerin tm, sabit ve parlak gne klaryla dolu gibi geliyordu ona. O klardanbazlarnn bugne bile uzanabildiine inanyordu. In gibi deil de, daha ok noktalar hlinde spotklar gibi: ine, yapayalnz oturduu apartman dairesine, varlnn o sessiz, dz akna bir anlkprlt katan spotlar.

    On yandayken geirdii bir yaz gnn dnd. O gn ormandaki bir aklkta, ocukluununen deerli arkada, ona byynce ne yapacaklarn anlatmt. Kelimeler sert ve prl prld. Gnenn kendisi gibi. Eddie hayranlk ve aknlk iinde dinlemiti. Eddieye ne yapmak istediisorulduunda, hemen, Doru olan, diye cevap vermi, sonra da eklemiti: Hank'a bir ey yapmakgerek...Yani, ikimiz birlikte yle bir ey yapmalyz. Ne? diye sormutu kz. Eddie, Bilmiyorum,demiti. te onu bulmamz gerek. Yalnz senin anlattklarn yetmez. Yani yalnzca i hayatnagirmek, hayatmz kazanmak yetmez. Savalar kazanmak ya da insanlar yangndan kurtarmak, dalaratrmanmak gibi bir ey yapmak gerek. Neden? diye sormutu kz. Eddie cevap vermiti: Papazgeen pazar gn, her zaman iimizdeki en iyi eye uzanmamz gerektiini sylemiti. Bizimiimizdeki en iyi ey nedir sence? Bilmiyorum. Bulmamz gerek. Kz cevap vermemiti. Gzleritelere, tren yolunun ilerisine doru bakyordu.

    Eddie Willers glmsedi. Doru olan, szn bundan yirmiiki yl nce sylemiti. O gndenberi de bu ilkeye, zorluk ekmeden, her zaman uymutu. teki sorular zihninde soluklam gitmitiaslnda. Onlar soramayacak kadar meguld nk. Ama insann doru olan yapmas gerektiinihl en ak gerek olarak gryordu. nsanlarn nasl olup da baka trl davranmak isteyebileceinihi anlayamyordu, ama yle davranabildiklerini renmiti. Eddieye durum hl ok basit, teyandan ok anlalmaz grnmekteydi. Her eyin doru olmas gerektiini anlamak kolayd, amadoru olmayn anlamak mmkn deildi. Doru olmadnn farkndayd. Keyi dnp TaggartTranscontinental'n dev binasna ilerlerken kafasnda bu vard.

    Bina o sokan en yksek ve en gururlu yapsyd. Eddie Willers onu grdnde her zamanglmserdi. Komu binalardan farkl olarak, upuzun izgiler hlinde dizilmi pencereleri hi aravermezdi. Dik izgileri gkyzne dalarken, anm keler, kenarlar gremezdiniz. Yllar boyunca,el srlmeden ylece durmu gibiydi. Eddie Willers iinden, her zaman da duracak, diye dnd.

    Taggart Binasna ne zaman girse, ii rahatlar, bir gven duygusu hissederdi. Buras bir g veustalk yeriydi. Hollerinin tabanlar mermerden yaplm gibiydi. Aydnlatma sisteminin buzlu camldikdrtgenleri, som k dilimleriydi. Camlarn gerisinde, kzlar srayla daktilolarnn banda oturur,tulara vurup dururken, hzl giden trenlerin tekerlekleri gibi sesler karrd. Ara sra da bunun hafifbir yanksym gibi, duvarlarda belli belirsiz bir titreim hissedilir, bu etki, binann altndaki kocaterminalin tnellerinden gelirdi. Trenler nice kuaklardan beri buradan kalkp koca ktay aar, sonradnp gelir, yine burada dururdu. Taggart Transcontinental, diye dnd Eddie. Bir Okyanustan BirOkyanusa. ocukluunun sloganyd bu. Kutsal kitabn her emrinden daha prl prl, daha kutsald.Okyanustan Okyanusa, ebediyen, diye aklndan geirdi Eddie Willers. Binann ortasndaki kusursuzkoridorlarda ilerlerken irkete sadakatini yeniden hissediyordu. u anda Taggart TranscontinentalnBakan James Taggartn odasna gitmekteydi.

  • James Taggart masasnda oturuyordu. Ellisine yaklam biri havasndayd. Sanki ilk genlikyalarndan yalla sram, arada genlik diye bir ey yaamam gibiydi. Kk kstah bir az,kel kafasna yapan seyrek, ince telli salar vard. Vcudunun duruunda, ince uzun yapsna meydanokuyan bir sarkklk gze arpyordu. Soylu, zgvenli bir zerafete gre yaratlmken, hmbllsemi biri gibi. Yz beyaz, elleri yumuakt. Gzleri de solgun, perdeli gibiydi. Baklar yavahareket ediyor, hibir zaman tam olarak odaklanamyor, her eyin zerinden kayarken, sanki o eyinvarlndan holanmyormu gibi bir duygu yaratyordu. nat, tkenmi bir hli vard. Otuz-dokuzyandayd.

    Kapnn aldn duyunca ban tedirgin olmu gibi kaldrd.Beni rahatsz etme, beni rahatsz etme, beni rahatsz etme, dedi.Eddie Willers masaya doru ilerledi.Sesini ykseltmeksizin, Bu nemli, Jim, dedi.Pekl, pekl, neymi?Eddie Willers odann duvarndaki haritaya bakt. Camn ardnda renkleri solmutu haritann.

    inden, acaba ka yl boyunca, ka Taggart bakan oturdu bunun nnde, diye merak etti. TaggartTranscontinental Demiryollar, New Yorktan San Franciscoya. kadar tm lkeyi a gibi renkrmz izgileriyle, kan dolam sistemini andryordu. Sanki bir aamada kanlar oalp ana damaratlatm, rastgele dal budak salp lkenin her yann kaplam gibi. Krmz izgilerden biri,Cheyenne, Wyomingden ayrlp bklyor, El Paso, Teksasa doru iniyordu; TaggartTranscontinentaln Rio Norte Hatt. Son zamanlarda yeni bir izgi eklenmi, krmz hat El Paso'yugeip gneye doru uzatlmt. Baklar o noktaya varnca Eddie Willers aceleyle ban evirdi.

    Yeniden James Taggart'a bakp, Konu Rio Norte Hatt, dedi. Taggartn baknn, masannkesine doru kayn izledi. Bir kaza daha oldu.

    Demiryolu kazalar her gn oluyor. Bunun iin beni rahatsz etmek zorunda msn?Ne demek istediimi biliyorsun, Jim. Rio Nortenn ii bitti. Hat mahvolmu durumda. Hem de

    tamamen.Yeni ray detiyoruz.Eddie Willers bu cevab hi duymam gibi devam etti. O hat bitmi. Orada tren iletmeye

    almann yarar yok. nsanlar trenleri kullanmaktan vazgeiyor.Grebildiim kadaryla bu lkede, baz hatlarn zararna altrmayan hibir irket yok. Bir

    tek biz deiliz. Bu ulusal bir durum...geici bir ulusal durum.Eddie durmu, sessizce ona bakyordu. Taggartn Eddie Willersda holanmad ey, dosdoru

    insanlarn gzne bakma huyuydu. Eddienin gzleri mavi, iri, soru soran gzlerdi. Sar salar, karebir yz vard. O inanlmaz dikkati ve apak, arm gibi ifadesi olmasa, pek de dikkat ekecek biryz deildi.

    Taggart, Ne istiyorsun? diye terslendi.Sana bilmen gereken bir eyi sylemeye geldim, nk birinin sana sylemesi artt.Bir kaza daha olduunu mu?Rio Norte Hattn gzden karamayacamz.James Taggart ban pek seyrek kaldrrd. nsanlara bakt zaman, genellikle gz kapaklarn

    kaldrr, kel alnnn altndan, yukarya doru bakard.Kim gzden karyormu Rio Norte Hattn? diye sordu. Gzden karmak hibir zaman sz

    konusu deil. yle sylemenden rahatsz oluyorum. ok rahatsz oluyorum.Ama alt aydr bir tek tarife saatine bile uyamadk. Hibir seferi, iri ya da ufak bir arza

    karmakszn yapamadk. rnlerini her zaman tadmz mterilerimizi birer birer kaybediyoruz.

  • Daha ne kadar dayanabiliriz?Sen ktmserin tekisin, Eddie. nanan yok. Kuruluun moralini bozan da bu.Yani Rio Norte Hatt konusunda hibir ey yaplmayacak m diyorsun? yle bir ey

    sylemedim. Yeni raylar gelir gelmez...Jim, yeni ray falan olmayacak. Taggartn gz kapaklarnn yavaa kalkna bakt. imdi

    Associated elikin ofisinden geliyorum. Orren Boylela konutum.Ne dedi?Bir buuk saat konutu, ama bana bir tek ak cevap bile vermedi. Onu ne diye rahatsz ettin?

    Sanyorum ilk ray sipariinin teslim tarihi nmzdeki aydan nce deil.Daha evvel de ay nceydiTahmin edilemeyen aksamalar. Hepsi Orrenin kontrol dnda.Daha evvel de alt ay nce teslim edilecekti. Jim, Associated elikin o raylar teslim etmesini

    on aydan beri bekliyoruz.Ne yapmam istiyorsun? Orren Boyleun irketini ben ynetemem ya! Daha

    bekleyemeyeceimizi anlaman istiyorum.Taggart yar alayc, yar temkinli bir sesle yavaa, Kz kardeim ne dedi? diye sordu.O yarndan nce dnmeyecekE, ne yapmam istiyorsun?O senin kararn.Eh, daha baka her ne syleyeceksen, duymak istemediim tek ey Rearden elik.Eddie hemen cevap vermedi, ama sonra alak sesle, Pekl, Jim, dedi. Ondan

    bahsetmeyeceim Orren benim arkadam. Cevab duymuyordu. Senin bu davranna bozuluyorum. Orren

    Boyle o raylar, mmkn olan en ksa zamanda teslim edecektir. O teslim etmedii mddete de, hikimse bizi sulayamaz.

    Jim! Sen neden sz ediyorsun? Rio Norte Hattnn silinmekte olduunu grmyor musun?Birileri bizi sulasn ya da sulamasn!

    nsanlar buna katlanrd...mecbur olsaydlar, katlanrlard...Phoenix-Durango ortayakmasayd. Eddienin yznn gerildiini grd. Phoenix-Durango ortaya kana kadar hi kimseRio Norte Hattndan ikyet etmiyordu.

    Phoenix-Durango harika bir i yapyor.Phoenix-Durango diye bir zibidi irketin kalkp Taggart Transcontinentalla rekabet ettiini

    dnebiliyor musun! Daha on yl nce, yerel bir st hattndan baka bir ey deildi.Ama imdi Arizona, New Mexico ve Colorado nakliye trafiinin ou ellerinde. Taggart

    cevap vermedi. Jim, u anda Coloradoyu kaybedemeyiz. O bizim son umudumuz. Herkesin sonumudu. Kendimizi toparlamazsak, o eyaletteki her byk mteriyi Phoenix-Durango kapacak. WyattPetrol kuyularn kaybettik bile.

    Neden herkes Wyatt Petrol kuyularndan sz edip duruyor, hi anlayamyorum.nk Ellis Wyatt bir tr mucize adamdr ve...Allah kahretsin Ellis Wyatt!O petrol kuyularnn u haritadaki kan damarlaryla ortak bir yan yok mu, diye dnd Eddie

    birdenbire. Taggart Transcontinental'n o krmz izgilerinin yllar nce frlayp lkeyi kaplaybiimi de, imdi geriye baknca inanlmaz gzkmyor muydu? Petrol kuyularnn kara svydurmadan fkrtt, Phoenix-Durango,nun tamaya yetiemedii bir hzla ktann petrollekaplandn grr gibi oldu. O petrol alan, Colorado dalarnda bir kayalktan ibaretti, oktan

  • tkendii sanlp terk edilmiti. Ellis Wyattn babas mrnn son yllarnda, kurumakta olan petrolkuyularndan gelen azck parayla kt kanaat yaamt. Oysa imdi, sanki birisi dan barnaadrenalin enjekte etmi gibi, kalp yeniden atmaya balam, kara kan bir kere daha kayalarnarasndan fkrmt. Kan, evet, diye dnd Eddie Willers. nk kann grevi beslemek, hayatvermekti. Wyattn yapt da oydu. Bombo topraklar bir okla yeniden hayata dndrmt.Deerini kimsenin fark edemedii o yerde yeni kasabalar domu, yeni santraller alm, yenifabrikalar kurulmutu. Yeni fabrikalar, dedi Eddie iinden. Eski dev sanayilerin tatt maldan gelennakliye geliri her yl yava yava derken. Tm petrol alanlar birbiri ardndan pompalarndurdurduu srada, yepyeni ve zengin bir petrol alan. Herkesin srlardan ve pancarlardan baka birey retmez sand bir eyalet, yepyeni bir sanayi eyaleti olmutu. Bir tek adam yapmt bunlarnhepsini. stelik de sekiz ylda yapmt. Eddie Willers bu olay, ocukken okul kitaplarnda okuyuphibir zaman tam anlamyla inanamad lkenin eski gnlerine ilikin yklere benzetiyordu. KekeEllis Wyatt tanyabilseydim, diye dnd. Hakknda ok ey syleniyordu ama aslnda onunlatanm pek az kii vard. New Yorka seyrek geliyordu. Otuzyedi yanda olduu, pek sinirli, pekabuk fkelenen biri olduu sylenmekteydi. Tkenmi petrol kuyularn diriltmenin bir yolunukefetmi, ie koyulup onlar diriltmeye balamt.

    Ellis Wyatt agzl piin teki, tek derdi de para, dedi James Taggart. Hayatta parakazanmaktan daha nemli eylerin de olduuna inanyorum ben.

    Sen neden sz ediyorsun, Jim? Bunun bizim konumuzla ne ilgisi...Hem bize kallelik etti. Biz yllarca Wyatt Petrol blgesine hizmet verdik. Yeterli dzeyde

    hizmet verdik. Yal Wyattn zamannda, her hafta bir tanker tren yolluyorduk.Bugn yal Wyattn zaman deil, Jim. Phoenix-Durango oraya gnde iki tanker tren

    koydu...stelik de seferlerini zamannda tamamlyorlar.Eer bize kendisiyle birlikte bymemiz iin zaman tansayd...Onun ziyan edecek zaman yok.Ne bekliyor yani? Tm br mterileri feda edip, btn lkenin ihtiyalarn bir yana

    brakacak ve, tm trenlerimizi ona m verecektik?Yo, hayr. Hibir ey beklemiyor. Yalnzca Phoenix-Durangoyla alyor, o kadar.Bence o gaddar, zararl bir serseri. Herkesin gereinden fazla deer verdii sorumsuz bir

    zpkt. James Taggartn cansz sesinde birdenbire bu kadar youn bir duygu patlamas sezmekartcyd. Onun o petrol kuyularnn da yararl bir baar olduundan o kadar emin deilim. Banasanki tm lkenin ekonomisini rayndan kard gibi geliyor. Hi kimse Coloradonun bir sanayieyaleti olmasn beklemiyordu. Her dakika her ey deiip durursa, gvene, plnl bir bymeye naslkavuuruz?

    Ulu Tanrm, Jim! O aslnda...Evet, biliyorum, biliyorum, para kazanyor. Ama bence bir insann toplumdaki deerini lmek

    iin kullanlabilecek kriter o olamaz. Petrole gelince...eer Phoenix-Durango olmasa, srnerek bizegelirdi, tm dier mterilerle birlikte srasn beklerdi, payna den nakliyeden fazlasn da talepedemezdi. O tr ykc rekabetle kar karya gelmi olmamz bizim suumuz deil. Kimse bizisulayamaz.

    Eddie Willers gsnde ve akaklarnda hissettii basncn, gsterdii abadan kaynaklandndnd. Durumu ak seik olarak ortaya koymak istemiti. yle ak seik olmalyd ki, Taggartnbunu idrak etmesini hibir ey engelleyemesin...Anlamam olmas, ancak kendisinin anlatamamasylammknd. ok byk aba gstermiti, ama yeniliyordu. Daha nceki tartmalarnda olduu gibi.Neyi nasl sylerse sylesin, hibir zaman ortak bir konu zerinde konuuyormu gibi olamyorlard.

  • Jim, sen ne diyorsun? Bizi kimsenin sulamamasnn nemi var m...o hat para paraolurken!?

    James Taggart glmsedi. ncecik bir glmsemeydi. Eleniyor gibi, ama souktu. Dokunakl,Eddie, dedi. Senin Taggart Transcontinental'a bu adanmln dokunakl. Dikkat etmezsen tamanlamyla feodal serflere dneceksin.

    Zaten yleyim, Jim.Ama sorabilir miyim, bu konular benimle konumak senin grevin mi?Hayr, deil.O hlde, farkl konularla ilgilenen departmanlarmz olduunu neden renmiyorsun? Btn

    bunlar neden bu konularla ilgili olan kiiye sylemiyorsun? Neden ban kz kardeimin omzunadayayp ona alamyorsun?

    Bak, Jim, seninle konumak bana dmez, bunu biliyorum. Ama neler olduunu hianlayamyorum. Danmanlarn sana neler sylyor, olan biteni niin anlatmyorlar, onu dabilemiyorum. O yzden, kendim sylemek istedim.

    ocukluktan gelen arkadalmz bence de nemli, Eddie. Ama acaba bu sana, cannn istediizaman, hi haber vermeden buraya dalma hakk verir mi? Mevkiini dnnce, benim TaggartTranscontinental'in bakan olduumu hatrlaman gerekmez mi?

    Bu lf boa gitti. Eddie Willers ona yine her zamanki gibi bakyordu. ncinmi deildi. Dahaok, armt benziyordu. Sormadan edemedi: Yani Rio Norte Hatt konusunda bir ey yapmayaniyetin yok mu?

    yle bir ey sylemedim. Hem de hi sylemedim. Taggart haritaya, El Pasonun gneyindekikrmz izgiye bakyordu. San Sebastian Madenleri retime balayp Meksika hattmz paragetirdikten sonra...

    O konuya hi girmeyelim, Jim.Taggart dnd. Eddienin sesindeki allmam fke tonu onu artmt. Ne oldu ki?Ne olduunu biliyorsun. Kz kardein dedi ki...Kz kardeimin Allah belasn versin!Eddie Willers kprdamad. Cevap da vermedi. ylece durup dosdoru karya bakmay

    srdrd. Ama Jamesi grmyordu. Odadaki hibir eyi grmyordu.Bir an sonra selam verdi, odadan kt.D odada James Taggartn zel yardmclar klar sndryor, artk kmaya hazrlanyordu.

    Ama efleri olan Pop Harper hl masasnda, nndeki daktiloyu onarmakla meguld. irkettekiherkesin izlenimi, Pop Harpern o kede doduu ve oradan hi ayrlmaya niyeti olmadyolundayd. James Taggartn babasnn zamannda da ayn grevde almt.

    Eddie Willers bakann odasndan karken Pop Harper ona bir gz att. Bilge, yava bir bakt.Eddienin binann bu taraflarn ziyaret etmesinin hayra almet olmadnn farknda olduunu bellieden bir bakt. Bu ziyaretten bir sonu kmadn bildiini, ama hi aldrmadn da belli edenbir bakt. Sinizmle dolu bir kaytszlk ifadesi...Eddie ayn ifadeyi sokan kesindeki serserininyznde de grmt.

    Hey, Eddie, yn fanila nerede bulurum, syleyebilir misin? diye sordu. Kenti ke bucakaradm, hibir yerde yok.

    Eddie durdu. Bilmiyorum, dedi. Neden bana soruyorsun?Herkese soruyorum. Belki bir bilen kar.Eddie o bo ifadeli sska yze, ak salara tedirgin baklarla bakt.Souk bu bina, dedi Pop Harper. Bu k daha da souk olacak.

  • Eddie parmayla daktilodan karlp masaya datlm paralar gstererek, Ne yapyorsunsen? diye sordu.

    Yine bozuldu lanet olas ey. Tamire yollamaya gerek yok. Geen sefer ayda zor tamirettiler. Kendim toparlayaym dedim. Ama artk uzun sre dayanmaz herhalde. Yumruu klavyeninzerine iniverdi. Sen p bidonunu boylamaya hazrsn, dostum. Gnlerin sayl.

    Eddie irkildi. Hatrlamaya alt cmle buydu ite. Gnlerin sayl. Ama bu sefer de bununiin hatrlamaya altn unutmutu.

    Yarar yok, Eddie, dedi Pop Harper.Neyin yarar yok?Hibir eyin. Her eyin.Neyin var. Pop?Yeni daktilo talebi doldurmayacam. Yeniler tenekeden, eskileri gittiinde, daktilo

    kullanmann da sonu gelecek. Bu sabah metroda kaza vard. Frenleri tutmam. Evine git artk, Eddie.Radyoyu a, gzel bir mzik dinle. Unut, arkada. Senin sorunun, hibir zaman bir hobiye sahipolmayn. Oturduum binada biri yine merdivenin ampuln arm. Gsmde bir sanc var. Sabahksrk hap alamadm, nk kedeki eczane geen hafta iflas etti. Teksas Bat Demiryolu da geenay iflas etti. Queensborough Kprsn dn geici onarm iin kapadlar. ff, ne yarar var? JohnGalt kim?

    ***

    Trende, pencerenin yannda oturuyordu. Ban arkaya atm, tek bacan karsndaki bokoltua uzatmt. Hareketin hzndan pencerenin erevesi titriyor, camn arkasnda bombo birkaranlk yatyor, arada srada k noktalar cama izgi izer gibi kayyordu.

    nce, smsk, diki izgisi dmdz bir orabn heykelletirdii bacanda, taban belirgin kavisliayanda ve yksek topuklu ayakkabsnda grnen kadns zarafete baklnca, bu tozlu trendebulunmas iin sebep yokmu gibi bir hli vard. Bu zarafet dier nitelikleriyle de tutarszd. Pahaleskimi deve ty, mantosu, zarif, sinirli vcuduna rastgele sarlmt. Mantonun yakas kalkm,geni kenarl apkasna demekteydi. Kumral salar omuzlarna kadar iniyordu. Yz keskindzlemlerden olumu gibi, aznn biimi belirgin, dudaklar hi esneklii olmayan bir hesapllklakapalyd. Ellerini mantosunun ceplerine sokmutu. Hareketsizlie itiraz varm gibi, gepgerginoturuyordu. Tavr diilikten ok uzakt. Vcudunun farknda deilmi, bunun bir kadn vcuduolduundan habersizmi gibiydi.

    Oturduu yerde mzii dinliyordu. Bir zafer senfonisi. Notalar yukar doru ktayd. Birykselii ifade ederken, kendileri de ykseliyordu. Yukar doru hareketin esas ve formuydular.nsan hareketlerinin hepsini kapsyor gibiydiler, buna dncelerin ykselii de dahildi. Gnepatlamas gibi bir mzikti. Sakland yerden frlyor, alp yaylyordu. Serbest kalmannzgrlne, amalln gerilimine sahipti. Her eyi tertemiz ediyor, geriye yalnzca engelsiz birabann neesini brakyordu. Seslerin arasnda belli belirsiz bir yank vard, mzik nereden kurtulupktysa, oray yalnzca o yank biraz ifade ediyordu, ama bunu da glerek, ararak yapyor, iindehi irkinlik ve ac olmayan, olmasna da asla gerek bulunmayan bir biimde ifade ediyordu. Dev birkurtuluun arksyd bu.

    inden, yalnzca birka dakikalna -bu devam ettii srece- tamamen teslim olmakta birsaknca yok. Her eyi unutmak, yalnzca hissetmek iin kendine izin ver. Haydi, dedi iinden. Brakkontrolleri...hepsi bu.

  • Zihninin bir kesinde, mziin altnda bir yerde, tren tekerlerinin sesini duydu. Dengeli birritim tutturmulard. Her drt vurutan biri vurguluydu. Sanki bilinli bir ekilde belirlenmi biramac ifade ediyordu. Kendini rahat brakabilirdi, nk tekerlerin sesini duyabiliyordu. Senfoniyidinlerken, ite tekerlerin bu yzden durmakszn dnmesi gerek ve gittikleri yer de oras, diye iindengeirdi.

    Bu senfonin daha nce hi dinlememiti, ama Richard Halleynin bestesi olduunu biliyordu. Oiddeti, o ahane younluu hissedebiliyordu. Temann slbunu da tanyordu. Duru, karmak birmelodiydi...hem de artk kimsenin melodi yazmad bir zamanda...Vagonun tavanna bakarak yleceoturuyor, ama tavan grmyordu. Nerede olduunu bile unutmutu. Tam bir senfoni orkestrasn mdinliyor, yoksa yalnzca temay m, onun bile farknda deildi. Belki de orkestrasyonu kendi kafasnniinde duyuyordu.

    Richard Halleynin tm eserlerinde bu temann nc yanklarnn bulunduunu dnd. Upuzunmcadelelerle dolu yllardan geip orta yaa geldiinde kazand hret, onu sarsm, devirip nakavtetmiti. Senfoniyi dinlerken, ite bu herhalde onun tm mcadelelerinin amac olmal, diye geirdiiinden. Bestecinin eserlerindeki yar imal giriimleri, bunu vadeden mzik cmleciklerini, balaypda buna ulaamayan melodi krklarn dnd. Richard Halley bunu bestelediinde kendisi...Birdendorulup dimdik oturdu. Ne zaman bestelemiti bunu Richard Halley?

    Tam o anda, nerede olduunu hatrlad, mzik sesinin nereden geldiini ilk defa olarak meraketti.

    Birka adm tede, vagonun u tarafnda bir grevli, havalandrmann kontrollerini ayarlyordu.Sarn bir genti. Bir yandan da senfoniyi slkla alyordu. Birdenbire anlad. Bu gen o paray birsredir slkla almaktayd. Kendi duyduu da ondan ibaretti.

    Bir sre inanmaz baklarla bakt gen adama. Sonunda sesini karmay baard, sordu: Islklaaldnz ey nedir, ltfen syler misiniz?

    Delikanl dnd. Karsnda apak, dorudan bir bak, hevesli bir glmseme vard. Birdostla bir srr paylayormu gibiydi Ho bir yzd bu yz. izgileri gergin ve salamd. nsanlarnyznde grmeye alt, biim sorumluluundan kanyormu gibi grnen o gevek kaslarla ilgisibile yoktu. Glmseyerek, Halley Konertosu, dedi.

    Hangisi?Be numara.Bir dakikann sessiz gemesine izin verdi, sonra yavaa, byk bir dikkatle konutu. Richard

    Halley yalnzca drt konerto besteledi.Delikanlnn glmsemesi kayboldu. Sanki sarslarak gerek dnyaya dnmek zorunda kalmt.

    Tpk kendisine de birka dakika nce olduu gibi. Bir kepenk kapanm gibi. Karsnda ifadesiz,kiiliksiz, kaytsz, bo bir ehre kalmt.

    Evet, tabii, dedi. Yanldm. Bir hat yaptm.Neydi o mzik o zaman?Bir yerlerde duyduum bir ey.Ne ama?Bilmiyorum.Nerede duydun?Hatrlamyorum.aresizlik iinde duraklad. Delikanl ilgisini kaybetmi gibi arkasn dnmekteydi.Halley temalarna benziyordu, dedi gen kadn. Ama onun besteledii her notay bilirim.

    Bunu hibir zaman bestelemedi.

  • Hla hibir ifade yoktu o yzde. Delikanl dikkatini gizleyerek sordu: Richard Halley mziinisever misiniz?

    Evet. ok severim.Gen adam bir an dnd. Sanki tereddt iindeydi. Sonra arkasn dnd. O alrken,

    kaslarnn ustalkl hareketleri seyredilmeye deerdi. Sessizce alyordu.ki gecedir uyumad aklna geldi gen kadnn. Ama kendine uyuma izni de veremezdi.

    Dnecei pek ok sorun vard, ve pek fazla zaman da yoktu. Tren New Yorka sabahn erkensaatinde varacakt. Zamana ok ihtiyac vard, ama yine de, keke tren daha hzl gitse, diyordu. Oysabu Taggart Comet treniydi. lkenin en hzl treniydi.

    Dnmeye alt, ama mzik zihninin kenarna taklp kalmt. Durmadan onu duyuyordu.Akorlaryla. Durdurulamayan bir eyin admlar gibi...Ban fkeyle iki yana sallad, apkasn tutupfrlatt, bir sigara yakt.

    Uyumayaym, diye dnd. Yarn geceye kadar dayanabilirdi...Trenin tekerlekleri vurgulu birritimle atrdyordu. Bu sese yle alknd ki, bilinli olarak duymad hlde ses onun iinde bir trhuzur duygusu yaratyordu...Sigarasn sndrd anda bir tane daha yakmaya ihtiyac olduunuhissetti, ama biraz beklemeye karar verdi. Birka dakika. Sonra yakard...

    Uyuyakalmt. Birden sarslarak uyand. Bir terslik olduunu biliyordu. Tersliin ne olduunuanlamadan nce hissetmiti bunu: Tekerlekler durmutu. Vagon, mavimsi gece klarnn altndahareketsiz ve sessiz, ylece duruyordu. Kolundaki saate bakt. Durmak iin bir neden yoktu.Pencereden bakt...tren, bo tarlalarn ortasndayd.

    Koridorun kar tarafnda, birinin koltuunda kprdadn duydu, Ne zamandr duruyoruz?diye seslendi ona.

    Bir erkek sesi, Yaklak bir saat, diye karlk verdi.Adamn akn baklar arasnda kapya doru komaya balad.Darda souk bir rzgr esiyordu. Bombo bir gkyznn altna bombo topraklar serilmiti.

    Karanlkta yaban otlarnn hrts duyuluyordu. T ilerde, lokomotifin orada, birka erkeindikilmekte ve ene almakta olduklarn grd. Tepelerinde bir krmz sinyal lambas aslyd.

    Hzl admlarla onlara doru yrd, hareketsiz tekerleklerin hizasn geti. Adamlar ona,yaklarken dikkat etmedi. Krmz n altnda tren grevlileriyle birka yolcu vard. Konumay dakesmilerdi. Miskin bir kaytszlk iinde bekliyormu gibi bir hlleri vard.

    Ne oldu? diye sordu.Makinist dnd. aknd. Sorulan sorunun tonu emir gibiydi; herhangi bir yolcudan

    beklenebilecek bir soruya benzemiyordu.Gen kadn orada, elleri ceplerinde, mantosunun yakas kalkk, rzgr salarn yzne

    savururken ylece duruyordu.Makinist parmayla gstererek, Krmz k, bayan, dedi.Ik ne zamandr krmz?Bir saattir.Ana gzerghtan ayrldk, deil mi?Evet, yle.Neden?Bilmiyorum.Kondktr konutu. Bence bizi yoldan saptrmalarna gerek yoktu. O makas doru

    almyordu, bu ise, hi almyor. Parmayla krmz gstermekteydi. Bence sinyal hideimeyecek. Bence bozulmu bu.

  • O hlde ne yapyorsunuz?Deimesini bekliyoruz.Onun akn fkesi karsnda, atei kkrdad, Geen hafta Atlantik Gney ekspresi makasta

    yan yola sapp iki saat bekledi, dedi. Birinin yapt hat.Bu Taggart Comet, dedi gen kadn fkeyle. Comet hibir zaman ge kalmamtr.Makinist, Koca lkede ge kalmam bir tek bu kald, diye mrldand. Atei, Her eyin bir

    ilk defas vardr, diye ekledi.Yolculardan biri, Siz demiryollar hakknda hibir ey bilmiyorsunuz, bayan, dedi Bu lkede

    hibir sinyal sistemi, hibir makas grevlisi be para etmez.O dnmedi, adama bakmad, dosdoru makiniste lf syledi Sinyalin bozuk olduunu

    biliyorsan, niyetin ne o zaman?Makinist bu otoriter sesten holanmamt. Bu kadnn ses tonunun nasl bu kadar doal

    olabildiini de anlamyordu. Gencecik bir kza benziyordu. Yann otuza varm olduunu yalnzazyla gzleri belli etmekteydi Koyu gri gzleri dosdoru bakyor, insan tedirgin ediyordu. Delicibaklar vard. Baklar iinden getii yerlerdeki nemsiz eyleri ayrp atyor, nemlilerini farkediyordu. Bu yz biraz da tandk geliyordu makiniste. Ama nerede grm olduunuhatrlayamyordu.

    Bayan, ben risk almak istemem, dedi.Atei, Grevimiz emir beklemek, onu demek istiyor, diye aklad. Sizin greviniz bu treni

    yrtmek.Krmz geerek deil ama. Ik dur diyorsa, durmak zorundayz. Yolcu tekrar konutu.

    Krmz k, tehlike demek, bayan.Makinist, Risk almayz, dedi Bundan kim sorumluysa, biz hareket ettiimiz anda suu bizim

    stmze atar. O hlde biri bize yryn deyinceye kadar bekleriz.Ya hi kimse yle bir ey demezse?Er ge biri kar.Ne kadar beklemek niyetindesiniz?Makinist omuz silkti. John Galt kim?Atei, kendini yine aklama yapmak zorunda hissetti. Yani demek istiyor ki...kimsenin cevap

    veremeyecei sorular sormakta yarar yok.Gen kadn krmz a, sonra karanlklara doru uzanan raylara bakt. Bir sonraki sinyale

    kadar dikkatli ilerleyin, dedi. O sinyal dzgnse, ana hatt kn. Sonra ak grdnz ilk ofisinnnde durun.

    yle mi? Kim diyor?Ben diyorum.Siz kimsiniz?ok ksa bir sessizlik oldu. Beklemedii bu soruya armt. Ama makinist de onun yzne

    daha bir dikkatle bakmaya balamt. O cevap vermeye hazr olduunda, adam sesli bir soluk sald:Ulu Tanrm! dedi.

    Gen kadn cevap verirken, sesi kmseyici deildi. Yalnzca bu soruyla pek skkarlamam birinin sesine benziyordu.

    Dagny Taggart.Atei, Vay canna..." diyecek oldu, sonra hepsi sessizletiler.Dagny ayn otoriter sesle konumay srdrd. Ana hatta kn, sonra ilk ak ofiste treni

    durdurup beni bekleyin.

  • Ba stne, Bayan Taggart.Bu kaybedilen zaman telfi etmeniz gerekecek. Gece sabaha kadar vaktiniz var. Comet tarifeye

    uygun varmal.Ba stne, Bayan Taggart.Tam uzaklamak zere dnyordu ki, makinist sordu: Bir ey sorarlarsa sorumluluu alyor

    musunuz, Bayan Taggart?Alyorum.Dnp vagonuna doru yrrken kondktr de peindeydi. aknlk iinde geveliyordu.

    Ama...gndz vagonunda bir tek koltuk, Bayan Taggart? Ama neden? Niin bize haber vermediniz?Dagny'nin yznde rahat bir glmseme belirdi. Resmiyete vaktim yoktu. Chicago'dan karken

    kendi vagonumu 22 numaraya eklemilerdi, ama Clevelandda indim...22 de rtar yapyordu, oyzden vagonun gitmesine izin verdim. Ardndan Comet geldi, ben de bindim.Yataklda yerkalmamt.

    Kondktr ban iki yana sallad. Aabeyiniz...asla koltukta gitmezdi. Dagny gld. Hayr,gitmezdi, dedi.

    Lokomotifin yannda duran adamlar, onu seyretmekteydiler. Gen atei de aralarndayd.Parmayla uzaklaan kadn gstererek, Kim bu? diye sordu.

    Makinist, Taggart Transcontinental'i yneten kii o, dedi. Sesindeki sayg samimiydi.letmeden Sorumlu Bakan Yardmcs.

    Tren sarslr, ddn sesi tarlalar zerinde uzaklap lrken, o yine pencerenin yanndakiyerine oturmu, bir sigara yakyordu. lkenin her yan byle atlyor, paralanyor, diye dnd.Her yerde, her an byle eyler olabilir. Ama iinde korku ya da kayg yoktu. Duygulara zamankalmamt.

    Bu da zlmesi art olan dier sorunlarn arasnda bir baka sorundu. Ohio Blm efinin ieyaramaz biri olduunu, James Taggartn da arkada olduunu zaten biliyordu. Daha nce onuatmakta direnmeyii, yerine koyacak iyi birini bulamam olmasndand. yi eleman bulmann bukadar zor olmas alacak eydi. Ama yine de, onu atmak gerek, diye dnd. Yerine OwenKelloggu getirirdi. Kellogg gen bir makinistti. New Yorktaki Taggart Terminali yneticisininyardmclarndan biri olarak harika i karyordu. Aslnda o terminali yneten, Owen Kelloggdu.Onun almalarn zaman zaman seyretmi, her seferinde de ne kadar iinin ehli olduunu, ans zayfbir ocakta elmas arayan giriimci gibi nasl ince zek prltlar sergilediini grmt. Henzblmn efliine ykseltilemeyecek kadar genti aslnda. Dagny ona bir yl daha tanmay okisterdi. Ama artk beklemeye vakit kalmamt. Dner dnmez onunla konumak zorundayd.

    Pencerenin dnda belli belirsiz gzken arazi geriye doru daha hzl kaymaya balam, gribir nehir gibi grnyordu. Zihninde zmeye alt kuru problemlerin arasnda, bir eylerhissetmeye de zaman bulmu olduunu fark etti...Eylemin o kat, somut, zevk veren etkisi.

    ***Cometin Taggart Terminali tnellerine slkl bir hrtsyla dal srasnda Dagny dorulup

    dik oturdu. Tren burada yeraltna girerken her seferinde bu hevesi, bu umudu, bu gizli heyecanhissederdi. Sanki normal varolu, biimsiz eylerin kt baslm bir fotorafyd da, bu duygu,keskin fra darbeleriyle yaplm, tertemiz, nemli, yaplmaya deer bir tabloydu.

    Tnellerin iinde ilerlerken pencereden darya bakt. plak beton duvarlar, boru ve teldemetleri, krmz yeil klarn belirledii kara deliklere doru akan raylar. Baka hibir ey yoktu.Bu grnm hibir ey sulandrmyordu. Byle olunca da, buradaki o rlplak amac ve onubaaran zeky hayranlkla seyretmek mmknd. Tepelerinde ykselen Taggart Binasn dnd.

  • Gkyzne ykselen bina, dedi kendi kendine. Buralar o binann kkleriydi. Topran iinesokulmu, ileri oyuk kkler, koca kenti besliyordu.

    Tren durup o indiinde, topuklarnn altnda beton platformu hissetti, kendini hafif, diri, eylemehazr buldu. Hzl hzl yrmeye koyuldu. Sanki admlarnn hz, hissettii eyleribiimlendirecekmi gibi. Bir yandan slk almakta olduunu biraz sonra fark etti...ald eyHalleynin Beinci Konertosuydu.

    Birinin kendisine bakmakta olduunu hissedip dnd. Gen tren grevlisi kenarda durmu,gergin baklarla onu izliyordu.

    James Taggartn masasnn karsndaki koltuun koluna ilimiti. Mantosunun n alm,iinden yolculukta giydii burumu tayyr grnyordu. Eddie Willers odann kar tarafndaoturuyor, ikide bir not alyordu. Unvan, letmeden Sorumlu Bakan Yardmcsnn zelAsistanyd, balca ii de, her trl zaman kaybna kar Dagnynin korumas olmakt. Bu trgrmelerde onun da bulunmas talimatn vermiti, nk bylelikle, sonradan ona bir eyleranlatma yknden kurtuluyordu. James Taggart masasnda oturmaktayd. Kafasn omuzlarnn arasnaekip saklam gibiydi.

    Dagny, Rio Norte Hatt bir batan bir baa koskoca bir enkaz, dedi. Sandmdan ok dahakt durumda. Ama onu kurtaracaz.

    James Taggart, Tabii, diye karlk verdi.Raylardan bazlar kurtarlabilir durumda. Bunlar pek fazla deil, ok da uzun sre

    dayanabileceklerini zannetmiyorum. Yeni raylar, dalk kesimlere demekle ise balayacaz. lknce Colorado. Yeni raylar iki aya kadar geliyor.

    yle mi? Orren Boyle sana...Raylar, Rearden elike smarladm.Eddie Willersdan ykselen o saklanmaya allm, boulur gibi ses, alk ve tezahrat

    isteinin aa kyd.James Taggart hemen cevap vermedi. Sonunda, Dagny, neden doru drst koltua

    oturmuyorsun? diye sordu. Sesinde gizli bir inat vard. Hi kimse i toplantlarn bu biimdeyapmaz.

    Ben yaparm.Dagny bekliyordu. James Taggart onun gzlerine bakmamaya alarak konutu. Raylar

    Rearden elike smarladm m dedin?Dn gece. Ona Clevelanddan telefon atm.Ama Ynetim Kurulu byle bir yetki vermedi. Ben de vermedim. Bana danmadn.Dagny uzanp telefon kulakln masann zerinden ald, ona uzatt. Rearden ara, siparii

    iptal et, dedi.James Taggart koltuunda geri ekildi. yle bir ey sylemedim, dedi fkeyle. Hem de hi

    sylemedim.Yani sipari geerli mi?yle de sylemedim.Dagny dnd. Eddie, Rearden elikle imzalanacak anlamay hazrlasnlar, dedi. Jim

    imzalayacak. Cebinden buruuk bir not kd kard, Eddieye frlatt. Rakamlar ve artlar buradayazl.

    Taggart, Ama Ynetim Kurulu... diye balayacak oldu.Ynetim Kurulunun bu ile hi ilgisi yok. Onlar sana ray alman iin on ay nce yetki

    verdiler. Nereden alacan seni ilgilendirir.

  • Bence Ynetim Kuruluna byle bir konuda fikrini ifade etme frsat vermeden bu tr bir kararvermek doru deil. Hem sorumluluk neden bana yklyor, onu da anlamyorum.

    Sorumluluu ben alyorum.Ya masraflarn imdiye kadarki..Rearden'n fiyat, Associated elikten ucuz.Peki, ya Orren Boyle ne olacak?O anlamay iptal ettim. ptal etme hakkmz alt ay nce domutu.Ne zaman yaptn bunu?Dn.Ama onaylamam iin beni aramad.Aramayacak.Taggart gzlerini masasnn zerinden ayrmadan oturuyordu. Dagny onun Reardenle i grmek

    zorunda kalmaktan niin holanmadn merak etti, gsterdii direniin neden bu kadar garip,kaamakl bir nitelii olduunu da merak etti. Rearden elik on yl boyunca TaggartTranscontinentala mal veren irketlerin en bata geleni olmutu. Yani Rearden frnlar aldndanberi...Dagny ile Jamesin babalar Taggartn bakanyken. On yl boyunca raylarn ou Reardenelikten gelmiti. lkede smarlanan eyi vaktinde ve artnameye uygun teslim edebilen firmalarnsays ok fazla deildi. Rearden elik onlardan biriydi. Dagny iinden, eer deli olsaydm,aabeyimin Reardenla i yapmak istemeyiini, onun iini harika yapna yorardm, diye geirdi.Ama byle bir sonuca varmak istemiyordu, nk bir insann bu tr bir ey hissedilebileceineinanamyordu.

    Hakszlk, dedi James Taggart.Nedir hakszlk?lerimizi hep Rearden'a vermemiz. Bence baka birine de ans tanmamz gerekir. Reardenn

    bize ihtiyac yok; zaten yeterince byk. Daha kk adamlarn byyp gelimesine yardmetmeliyiz. Yoksa tekelleri tevik ediyor oluruz. Zrvalama, Jim.

    Neden hep Reardendan almak zorunda kalyoruz?nk her zaman alabiliyoruz.Henry Reardendan holanmyorum.Ben holanyorum. Ama bunun ne nemi var? Holan ya da holanma. Bize ray lzm,

    verebilecek tek kii de o.nsan unsur ok nemli. Sende insani unsurla ilgili hibir duygu yok. Hayr, yok.Rearden'a bu kadar byk bir elik ray siparii verirsek...elik olmayacak. Rearden Metal raylar olacakKarsndaki kk dren tepkiler gstermekten her zaman kanrd, ama Taggartn

    yzndeki ifadeyi grnce kuraln bozdu, patlayarak glmeye balad.Rearden Metal yeni bir alamd. Rearden tarafndan, on yllk bir almann sonucunda ortaya

    karlmt. Rearden onu daha yeni piyasaya srmekteydi. Hibir sipari alamam, hibir mteribulamamt.

    Taggart, Dagnynin kahkaha sonrasnda o ciddi ses tonunda konumaya balamay naslgeebildiini anlayamyordu. Sesi buz gibi ve sertti. Bo ver, Jim. Ne diyeceini biliyorum. Dahance hi kimse kullanmad. Hi kimse Rearden Metali onaylamyor. Hi kimse ilgi duymuyor. Hikimse istemiyor. Ama bizim raylarmz yine de Rearden Metalden olacak.

    Ama... dedi Taggart, ama...onu daha nce hi kimse kullanmad! Dagnynin fkedenkonuamaz hlde olduunu grnce, Jimin iinde bir tatmin duygusu belirdi. Duygular

  • gzlemlemekten holanrd. Duygular kardaki kiinin bilinmeyen kiiliinin karanlna aslmkrmz ampuller gibiydi ve duyarl noktalar iaretlerdi. Ama bir insan, herhangi bir metal alamkonusunda nasl duygulanabilirdi, o duygular ne anlama gelirdi...ite bunlar Jim anlayamyordu, onedenle de kefini kullanamyor, bundan yararlanamyordu.

    En yksek metalrji yetkililerinin gr birlii iinde yaptklar aklamalara gre, ReardenMetal konusunda kukular var, diyorlar ki...

    Kes artk, Jim.E, sen kimin fikrine dantn?Ben kimsenin fikrine danmam.Neye dayanarak hareket ettin?Manta.Kimin mantna dayandn?Benimkine.Ama bu konuda kime danan?Hi kimseye.Peki, Rearden Metal hakknda ne biliyorsun?Piyasaya km en harika ey olduunu.Neden?nk elikten sert, elikten ucuz ve bildiimiz her metalden daha dayankl.Ama byle olduunu kim sylyor?Jim, ben niversitede mhendislik okudum. Bir eyi grnce, gerekten grrm.Ne grdn?Reardenn formln ve bana gsterdii test sonularn.Eh, ie yarayan bir ey olsayd, birileri onu kullanrd, oysa hi kimse kullanmad. Dagnynin

    yzndeki fke parlamasn grd, rkek bir sesle devam etti. yi olduunu nereden bilebilirsin?Nasl emin olabilirsin? Nasl karar verebilirsin?

    Byle eylere biri karar verir, Jim. Kim olacak o?Biz neden ilk olmak zorunda kalalm, onu anlayamyorum. Hi anlayamyorum.Rio Norte Hattn kurtarmak istiyor musun, istemiyor musun? Taggart cevap vermedi. Eer

    rantabl olsa, hattn her karn hurdaya karr, yeni batan Rearden Metalle yapardm. Her yandeitirilme ihtiyacnda. Hibir paras fazla uzun dayanmaz. Ama paramz yetmez. nce udtmz ukurdan kurtulmalyz. Kurtulmak istiyor musun, istemiyor musun?

    Hl lkenin en iyi demiryoluyuz. tekilerin durumu ok daha kt.O hlde ukurda kalmamz m istiyorsun?yle sylemedim! Neden her eyi byle basitletiriyorsun? Ayrca para iin kayglanyorsan,

    paray neden Rio Norte Hattnda ziyan etmek istediini de anlamyorum, nk Phoenix-Durango oblgelerdeki tm iimizi bizden kapt. Yatrmmz mahvedecek bir rakibe kar savunmaszolduumuz bir yere neden para harcayalm ki?

    nk Phoenix-Durango mkemmel bir demiryolu, ama ben Rio Norteyi ondan da iyi yapmakniyetindeyim. nk gerekirse Phoenix-Durangoyu ezeceim...ama gerekmeyecek, nkColoradoda iki demiryolunun da servetler kazanmasna yetecek kadar i var. Ellis Wyatta yakn biryere hat ekmek iin tm sistemi ipotek bile edebilirim.

    Ellis Wyatt dinlemekten usandm.Dagnynin gzlerinin kendisine dnnden, sonra bir an sabit durup bakndan holanmamt.Ben harekete gemek iin acele etmemizi gerektirecek bir sebep gremiyorum, dedi. Sesi

  • gcenmi gibi kyordu. Taggart Transcontinentaln imdiki durumunda seni bu kadartelalandracak ne gryorsun?

    Senin politikalarnn sonularn, Jim.Hangi politikalar?Associated elik'le on aylk tecrbe bunlardan biri. Meksika facias da ikincisi.James Taggart aceleyle, Associated elik anlamasn Ynetim Kurulu onaylad, dedi. San

    Sebastian Hattn ina etmemiz de Ynetim Kurulu kararyla oldu. Hem ona neden facia dediini deanlamyorum.

    nk Meksika Hkmeti senin hattn kamulatrmak zere.Yalan bu! Sesi hemen hemen bir lkt. Hain dedikodulardan baka bir ey deil o. in

    iinde olanlardan edindiim bilgiler..Korktuunu belli etme, Jim, dedi Dagny tiksintiyle.Taggart cevap vermedi.Dagny, imdi panie kaplmaktan bir fayda gelmez, dedi. Tek yapabileceimiz, darbeyi

    yumuatmaya almak. Kt bir darbe olacak. Krk milyon dolarlk bir zarar sz konusu ve bununardndan kolay kolay toparlanamayacamz ortada. Ama Taggart Transcontinental gemite yle ktkoullara dayand ki! Buna da dayanmasn salayacam.

    Kesinlikle reddediyorum. Bir an iin bile olsa, San Sebastian Hattnn kamulatrlmasihtimalini dnmeyi kesinlikle reddediyorum!

    Peki. Dnme.Dagny sessiz kald. James Taggart savunmaya geerek, Ellis Wyatta bir ans vermeye neden

    bu kadar heveslisin, onu da anlamyorum, dedi. Oysa hi frsat verilmemi bir yoksul lkeyegelime ans tanmay reddediyorsun.

    Ellis Wyatt kimseden kendisine bir ans vermelerini istemiyor. Ben de insanlara ans vermekiin ikadn olmadm. Ben burada bir demiryolu iletiyorum.

    Bu ok dar bir bak as, gibi geliyor bana. Koskoca bir millete yardm edecek yerde, nedenbir tek adama yardm edelim, anlayamyorum.

    Benim amacm ona ya da buna yardm etmek deil. Ben para kazanmak istiyorum.Bu hi de pratik bir tutum deil. Kr uruna bencilce hareket etmek gemite kald artk. oktan

    gr birlii salam olan yaklama gre, herhangi bir i giriimi ancak toplumun karlarn, kendigiriiminin karlarndan nde grrse...

    Asl konudan kanmak iin daha ne kadar konuacaksn, Jim?Hangi konu?Rearden Metal siparii.Taggart cevap vermedi. Sessizce oturup kz kardeini inceledi. ncecik bedeni yorgunluktan

    kmek zereydi, ama omuzlarnn dz izgisi o bedeni dik tutuyordu. Omuzlar dik tutansa, bilinlibir irade abasyd. Dagnynin yznden pek az insan holanrd. Fazla souk bir yzd. Gzleri okyoun baklyd. Yumuak baklarn ekicilii ondan pek uzakt. Koltuun kolundan sarkan dzgnbacaklar James Taggart rahatsz etti, bundan sonraki yorumlarn bozdu.

    Dagny hl sessizdi. James Taggart sormak zorunda kald: Bunu byle telefonla smarlamayabir anda m karar verdin?

    Alt ay nce karar vermitim. Hank Reardenn retime gemeye hazr olmasn bekliyordum.Ondan Hank Rearden diye sz etme. ok baya.Herkes yle sz ediyor ondan. Konuyu deitirme.Ona neden dn akam telefon ettin?

  • Daha nce ulaamadm.Neden biraz beklemedin? New Yorka dndnde.nk Rio Norte Hattn grmtm.Eh, benim bunu dnmek iin zamana ihtiyacm var. Konuyu Ynetim Kuruluna gtrmem

    gerek, en iyi danmanlara...Zaman yok.Bir fikir gelitirmeme frsat tanmadn.Senin fikrin umurumda deil. Seninle tartacak deilim. Ynetim Kurulunla da, profesrlerinle

    de. Bir seim yapman gerek, onu da imdi yapmak zorundasn. Evet mi, hayr m?Bu asla kabul edilemeyecek, kibirli, temkinsiz bir...Evet mi, hayr m?te senin de sorunun bu. Her eyi Evet ya da Hayr hline dntryorsun. Hibir ey asla

    bylesine kesin deildir. Hibir ey mutlak deildir. Metal raylar kesindir. Onlar alpalmayacamz da kesindir.

    Dagny bekledi. James Taggart cevap vermedi.Evet? diye sordu Dagny.Sorumluluu sen alyor musun?AlyorumDevam et yleyse, dedi, ardndan hemen ekledi. Ama riski senin. ptal etmiyorum, ama

    Ynetim Kuruluna syleyeceklerim konusunda da bir taahhde girmiyorum.Ne istersen onu syle.Dagny gitmek zere ayaa kalkt. James Taggart masann zerinden uzand. Grmeyi bu kadar

    kesin sonlandrmakta isteksizdi.Herhalde farkndasndr, bu iin stesinden gelmek iin uzun bir sre gerekiyor. dedi.

    Kelimelerinde hemen hemen umut vard. O kadar da basit deil.Tabii, dedi Dagny. Sana ayrntl bir rapor yollarm. Eddie onu hazrlar, sen de okumazsn.

    Eddie uygulamana yardmc olur. Ben bu gece Philadelphiaya, Rearden grmeye gidiyorum.Onunla yapacamz ok i var. Sonra ekledi. Bu kadar basit ite, Jim.

    Kapya doru dnyordu ki, James Taggartn sesi yine duyuldu. Syledii szler konuylaalacak kadar ilgisizdi. Sana gre hava ho, nk sen anslsn. Bakalar byle yapamaz.

    Nasl yapamaz?Bakalar insandr. Duyguludur. Tm hayatlarn metallere, motorlara adayamazlar. Sen

    anslsn...senin hibir zaman duygularn olmad. Hibir zaman hibir ey hissetmedin.Dagny ona bakarken, kara gzlerindeki ifade yavaa aknlktan sakinlie dnt, sonra

    bkknl andran garip bir ifadeye geti, ama bu sonuncusunda, u an ilgilendiren dayanmagcnden ok daha fazlas okunuyordu.

    Alak sesle, Evet, Jim, dedi. Herhalde hibir zaman hibir ey hissetmedim.Eddie Willers onun pei sra kt. Dagny kente dndnde, Eddie dnyann netletiini,

    basitletiini, yzlemesi kolay bir hle geldiini hissederdi...ekilsiz rknt anlarn unuturdu odnnce. Dagnynin kadn olduu hlde, koskoca bir demiryolu irketinin iletmeden sorumlu bakanyardmcs olmasn doal bulan tek kii Eddieydi. Dagny ona bir gn demiryolunu kendisininyneteceini sylediinde, ikisi de daha on yandaydlar. Bu onu bugn nasl artmyorsa, o gnormandaki meydanda da artmamt.

    Dagnynin alma odasna gidi. Onu masasna oturmu, kendisinin brakt notlara bakargrdnde, arabasna binip motoru altrd, tekerlerin dnmeye hazr olduu anda hissettii

  • duygular hissetti.Tam odadan kacakken, sylemeyi unuttuu bir ey geldi aklna. Terminalden Owen Kellogg

    seninle grmek iin benden randevu istemiti, dedi.Dagny aknlkla ban kaldrd. Bu ok komik. Ben de onu artacaktm. Hemen gelsin,

    grmek istiyorum onu...Eddie, dedi birdenbire. lere balamadan nce syle de Ayers MzikYayn irketinden Ayers balasnlar bana.

    Eddie inanamam gibi bir sesle, Mzik Yayn irketi mi? dedi.Evet. Ona sormak istediim bir ey var.Bay Ayersn nazik heveslerle dolu sesi nasl bir yardmda bulunabileceini sorduunda, Dagny,

    Ltfen syler misiniz, Richard Halley yeni bir piyano konertosu besteledi mi? Beinci Konerto!diye sordu.

    Beinci bir konerto mu, Bayan Taggart? Yo, hayr, kesinlikle bestelemedi.Emin misiniz?Evet eminim, Bayan Taggart. Sekiz yldr hibir ey yazmyor.Kendisi sa m?Evet, yani, emin deilim aslnda...sosyal hayattan tmyle ekildi...ama lseydi eminim

    duyardm.Bir ey yazm olsa, bilir miydiniz?Elbette. lk bilen biz olurduk. Tm eserlerini biz yaynlyoruz. Ama artk bestelemez oldu.Anlyorum. Teekkr ederim.Owen Kellogg odasna girdiinde, Dagny ona tatmin olmu bir ifadeyle bakt. Grnn doru

    hatrlayabildii iin memnundu bir kere. Gen adamn yznde, trendeki grevlide grd ifadeninayns vard; Dagnynin birlikte i grebilecei birinin yzyd.

    Oturun, Bay Kellogg, dedi, ama delikanl masann karsnda ayakta durmay srdrd.Bir gn iimi deitirmeye karar verirsem size haber vermemi istemitiniz, Bayan Taggart,

    dedi. Ben de size haber vermeye geldim. Ben iten kyorum.Dagnynin en beklemedii ey buydu. Bir an sessiz kald, ondan sonra alak sesle, Neden?

    diye sordu.Kiisel bir nedenle.Burada almaktan memnun deil miydiniz?Memnundum.Daha iyi bir teklif mi aldnz?Hayr.Hangi demiryolu irketine gidiyorsunuz?Hibir demiryolu irketine gitmiyorum, Bayan Taggart.yleyse ne tr bir ie gireceksiniz?Henz ona karar vermedim.Dagny onu incelerken hafif bir tedirginlik hissetmekteydi. Gen adamn yznde hibir

    dmanlk yoktu, gzleri dosdoru Dagnyye bakyor, sorulara ak ve net cevaplar veriyordu,saklayacak ya da gsterecek bir eyi olmayan biri gibi konuuyordu, yz terbiyeli ve bo ifadeliydi.

    O hlde neden ayrlmak isteyesiniz?zel bir neden.Hasta msnz? Bir salk sorunu mu?Hayr.Kentten mi ayrlyorsunuz?

  • Hayr.Miras kald da, o yzden almamaya m karar verdiniz?Hayr.Hayatnz kazanmak iin yine alacak msnz?Evet.Ama Taggart Transcontinentalda almak istemiyorsunuz, yle mi? Hayr.Bu durumda, herhalde size bu karar verdirecek bir ey oldu. Nedir o? Hibir ey, Bayan

    Taggart.Keke bana syleseniz. Bilmek isteyiimin bir sebebi var.Sylesem inanacak msnz, Bayan Taggart?Evet.Kararm zerinde, buradaki iimle ilgili hi kimsenin, hibir konunun ya da olayn etkisi

    olmad.Taggart Transcontinental'la ilgili belirli bir ikyetiniz yok mu?Yok.O hlde benim teklifimi duyunca kararnz yeniden dnmek isteyebilirsiniz.zgnm, Bayan Taggart. Yapamam.Aklmdan geeni size sylememe izin verir misiniz?Evet. stiyorsanz.Size yeni bir grev teklif etmeye, daha siz buraya gelmeden nce karar vermitim desem, bana

    inanr msnz? Bunu bilmenizi istiyorum.Sizin sznze her zaman inanrm, Bayan Taggart.Ohio Blmnn eflii. stiyorsanz sizindir.Gen adamn yz hibir tepki vermedi. Sanki bu szlerin onun gzndeki nemi, demiryolu

    lfn mrnde duymam bir vahinin gzndeki nemi kadard.stemiyorum, Bayan Taggart.Dagny bir an sonra, gepgergin bir sesle, Kendi talebinizi kendiniz yazn, Bay Kellogg, dedi.

    Fiyatnz belirleyin. Kalmanz istiyorum. Baka bir demiryolunun size teklif edecei her eyi bende verebilirim.

    Baka bir demiryolunda alacak deilim.inizi ok sevdiinizi sanyordum.Gen adamda ilk defa bir heyecan belirtisi hissedildi. Gzleri birazck irilemi, cevap verirken

    sesine garip, ama sessiz bir vurgu gelmiti. Seviyorum.O hlde syleyin bana, sizi tutabilmek iin ne sylemem gerekiyor?Bu szler azndan yle istemeden frlam, samimiyeti ylesine belli szlerdi ki, delikanl, bir

    an, sanki szler kendisine ulam gibi grnd.Belki de buraya gelip size ayrlacam sylemekle hakszlk ediyorum, Bayan Taggart.

    Sylememi isteyiinizin, size kar teklif yapma frsat tanmam iin olduunu biliyorum. Geliimbelki pazarla ak olduum izlenimi verdi. Ama deilim. Geldim, nk ben...size verdiim sztutmak istedim.

    Sesindeki o kck duraklama, Dagnyye, ilgisinin ve teklifinin bu delikanl iin tadanlam gstermeye yetmiti. Gen adamn verdii karar, belli ki kolay bir karar deildi.

    Kellogg, sana teklif edebileceim hibir ey yok mu?Yok, Bayan Taggart. Hibir ey yok.kmak zere dnd. Dagny mrnde ilk defa kendini aresiz ve yenik hissetmekteydi.

  • "Neden? diye sordu, ama bu soru karsndaki gence ynelik deildi. Gen adam durdu. Omuzsilkti, hafife glmsedi...Bir an iin hayata dnmt. Bu glmseme, Dagnynin mrnde grden garip glmsemeydi. inde nee, kalp krkl, sonsuz aclar vard. Sonunda cevap verdi: JohnGalt kim?

  • II

    ZNCRBirka kla balad. Taggart treni Philadelphiaya yaklarken ilk nce karanln iinde birka

    seyrek k grnd. Bombo ovada, amasz gibi grnyordu klar. Ama amasz olamayacakkadar da glydler. Yolcular onlar ilgisiz baklarla seyretti.

    Derken bir yapnn siyah silueti ortaya kt. Karanlk gkyznn nnde zor fark ediliyordu.Ardndan raylara yakn kocaman, karanlk bir bina. Duvarlarndaki koca camlarda trenin klarizgiler iziyordu.

    Kardan gelen bir marandiz manzaray saklad, pencereleri bir grltyle doldurdu. Derkenyolcular, yass vagonlarn zerinden gkteki belli belirsiz, kzlms n altnda, uzaklardakibinalar grdler. Ik dzensiz spazmlar hlinde hareket ediyordu. Binalar soluk alp veriyormugibi.

    Marandiz kaybolduunda, buharlara sarnm keskin kenarl binalar belirdi. Birka gl kbuharlar deliyor, kendini gstermeyi baaryordu. Buharlar da gkyz gibi kzld.

    Bundan sonra ortaya kan ey, binaya benzemiyordu. Kareler oluturan kafes gibi izgiler,aralarnda camlar, sonra vinler, makineler...hepsi somut, birletirici bir turuncu alevin iinde...

    Yolcular kilometrelerce uzanan bir kente benzeyen manzarann, insansz faaliyetlerle dolukarmakln kavrayamamlard. Onlar skk gkdelenlere benzeyen kuleleri, havada asl gibikprleri, somut duvarlardan birdenbire fkran ateleri gryorlard. Gecenin iinde harekethlinde olan ltl silindirlere bakyorlard; o silindirler akkor hlindeki metaldi.

    Raylara ok yakn bir ofis binas grnd. Damndaki kocaman neon tabela, tren geerkenvagonlarn iini aydnlatt. Tabelada, REARDEN ELK yazyordu.

    Ekonomi profesr olan bir yolcu, yanmdakine yorumda bulunuyordu: Sanayi amzn devkolektif baarlarnn yannda, bireyin ne nemi kalr? Gazeteci olan bir bakas da, ilerde stunundakullanmak zere notlar almaktayd: Hank Rearden her dokunduu eye kendi adn kazyan tradamlardan. Buradan hareketle, Hank Rearden'n karakteri hakknda kendi dncenizigelitirebilirsiniz.

    Tren karanlklara doru hzla ilerlerken, uzun bir binann ardndan gkyzne krmz bir solukfkrd. Yolcular hi dikkat etmediler. Yeni bir parti elik dklmesi, onlara dikkatin yneltilmesigerektiinin retildii konular arasnda deildi.

    O parti, Rearden Metalin ald ilk sipariin balangcn simgeliyordu.Fabrikann iindeki frnn banda duran insanlar, ilk parti sv metalin akn seyretmekteydi.

    Boalmakta olan darack akmann rengi, gn nn katksz beyaz gibiydi. Kara buharlar kvrlarakykseliyor, ilerinde hain krmz renkler grnyordu. Fskiyeler dolusu kvlcm, atan nabzlar gibifkrd. Sanki patlayan damarlardan kyorlard. Hava paralanyor gibiydi. Orada olmayan fkelialevleri yanstyor, kzl benekler dnp duruyor, insan yaps kaplara smayacaklarn ilanediyormu gibi, stunlar, kirileri, kprleri, vinleri yutmaya yelteniyorlarm gibi davranyorlard.Ama aslnda sv metal hi de iddete eilimli deildi. Uzun beyaz bir kvrmd o. Satendokusundayd. Dosta glmsemesiyle ortal aydnlatyormu gibiydi. Kil azdan uslu uslu akyor,iki yannda onu iki gevrek snr tutuyor, sonunda alt metreden aaya dklp iki yz ton alan birhazneye doluyordu. Akntnn zerinde yldzlar dolayor, o dzgn aktan ykseldiklerinde dantelgibi zarif, ocuklarn prltl oyuncaklar kadar masum grnyorlard, Beyaz satenin aslnda

  • kaynamakta olduunu anlamak iin, ona ok yakndan ve dikkatle bakmak gerekiyordu. Zaman zamanfkrmalar oluyor, yere dklyordu. Metaldi o fkranlar. Yere arparken souyor, birden alevlerebouluyorlard.

    ki yz ton metal, elikten daha sert olacakt. u anda sv hlde ve drt bin derecescaklndayd. Bu hliyle iinde bulunduu binann her duvarn, ona yakn adamlarn her birini yoketme gcne sahipti. Ama yolculuunun her santiminde, basncnn her kilosu ve iindeki hermolekln ierii kontrol altndayd, on yl boyunca onunla uraan bilinci ona egemendi. Kzl ltevrenin karanlnda dolanyor, uzak bir kede duran adamn yzne vuruyordu. Adam bir stunadayanm, seyretmekteydi. Ila, bir an gzlerine yansd. Gzlerinin rengi ve nitelii, ak mavi buzgibiydi. Sonra la, metal stunun kara dokusuna ykseldi, adamn kl sars salarnn zerindengeti, geri dnd, trenkotunun kemerinde, ellerini soktuu ceplerinde dolat. nce uzun bir adamd.evresindekilere gre hep fazla uzun olmutu. Yz keskin hatl, elmack kemikleri kkt.Yzndeki izgiler yallkla gelen trden deildi. Hep vard o izgiler onda. O yzden, yirmiyandayken yal grnmt, imdi krk beine gelince de gen grnyordu. Kendini bildi bileliona hep yznn irkin olduu sylenmiti, nk teslim olmayan, zalim izlenimi yaratan bir eyvard yznde...ifadesiz olduu iin. imdi metale bakarken de ifadesizdi. Hank Rearden'di bu adam.

    Metal, iine dolduu haznenin st kenarna kadar ykseldi, sonra da kstah bir rahatlklatamaya balad. Derken gz kamatran beyaz ak, prl prl bir kahverengine dnt, daha sonrada kapkara sarktlar hline geldi, dklmeye balad. Cruf; youn, kahverengi tepeler hlindekabuklanyordu. Dnyann yzeyini andrmaya balamt. Kabuk kalnlarken birka krater ald,ierde beyaz svnn hl kaynamakta olduu gzkt.

    Bir vincin yukardaki koluna monte edilmi olan kabininin iindeki, bir adam yaklat, tek elininhareketiyle bir levyeyi ekti, zincirler ucunda elik kancalar indi, hazneyi iki kulpundan yakalad, birkova st kaldryormu gibi kolaylkla kaldrd...iki yz ton metal, dolmay bekleyen kalplara doruumaya balad.

    Hank Rearden arkasna yasland, gzlerini yumdu. Vincin uultusunun, kendi dayand stundameydana getirdii titreimi hissediyordu. oldu artk, diye dnd.

    ilerden biri onu grd, yznde anlay dolu bir glmseme belirdi. Byk bir kutlamaya,ortaklk ediyor gibi. Uzun boylu, sarn adamn bu gece neden burada bulunmasnn sebebinibiliyordu. Rearden da ona glmsedi. Alabildii tek selam, o iinin glmsemesi olmutu. Sonrayola koyuldu. Yine ifadesiz yzl birine dnmt.

    Tek eli cebinde, yryordu. Parmaklar bir bileziin evresine sarlmt. Bilezik ReardenMetal'dendi. Zincir biimindeydi. Ara sra parmaklar kprdyor, bileziin dokusunu tekrar tekrarhissetmeye alyordu. On yl srmt o bileziin yaplmas. On yl ok uzun zaman, diye dnd.

    Yol karanlkt. ki yannda aalar vard. Ban kaldrnca, yldzlara kar birka yaprak grd.Yapraklar kurumu, bklmt. Dmeye hazrdlar. Uzaklarda, krsal blgeye salm duranevlerin pencerelerinde klar vard, ama klar bile yolun sszlna engel olamyordu.

    Sadece mutlu olduu zamanlar kentini yalnz hissederdi. kide bir dnyor, arkaya, fabrikazerindeki kzl gklere bakyordu.

    Gemi on yl deildi dnd. Onlardan geriye kalan, bu gece artk adn koyamad birduygudan ibaretti. Ama sessiz, ciddi bir duyguydu. Bir eylerin toplamyd o duygu. Nelerin toplamolduunu saymak artk gerekmiyordu. Ama hatrlanmayan paralar da orada, o duygunun iindeydi...

    - Aratrma laboratuarnda ya da fabrikada, alevli frnlarn karsnda geen bitmez gecelervard onlarn arasnda...

    - Atlyede ya da evinde, formllerle doldurduu, sonra fkeyle yrtp att sayfalarca yaznn

  • arasnda geen geceler vard...- Umutsuz bir savaa katlacak askerleri saptar gibi birer birer setii kk bilim kadrosunun,

    tm fikirleri tkettikleri hlde, hl ondan bir emir bekledikleri gnler vard. Bay Rearden, buyaplamaz...

    - Yeni bir fikrin douuyla yarda kesilen yemekler, o fikrin hemen izlenmesi, denenmesi,testlerden geirilmesi, aylarca stnde allmas, sonra yeni bir baarszlk olarak frlatlpatlmas...

    - Konferanslardan, anlamalardan, lkenin en iyi elik fabrikasn iletme sorumluluundan,yasak bir ak yayormu gibi sululuk duyarak alnan dakikalar...

    - On yl boyunca deimeden sarlnan tek bir dnce...yapt, grd her eyin altnda odnce yatyordu. Kentin binalarna bakarken de, tren yolundaki raylara bakarken de, uzaklardakiiftlik evinin penceresindeki a bakarken de, ziyafette bir meyveyi kesmekte olan gzel hanmnzarif ellerine bakarken de, akl hep, eliin yaptndan fazlasn yapabilecek bir metalalamndayd...elik, demire ne yaptysa, elie ayn eyi yapacak olan o metalde...

    Bir umudu ya da bir numuneyi frlatp atarken kendine ynelik eletirileri, yorulduunu aslakabul etmeyii, duygular iin zaman ayrmay, kendini zorlayp, yeterince iyi deil...hl yeterinceiyi deil... nlamalarnn ikencesi arasnda devam edebilmek iin tek gcnn bununyaplabileceine olan inanc olmas...

    - Sonra baard gn...ve ad Rearden Metal olan eyin ortaya k...*btn bunlar, Hank Reardenn iinde eriyip fzyon yapan beyaz snn girdileriydi...ellerindeki

    alam bir garipti...sakn bir duyguydu...karanlkta iinden getii krsal blgeye bakpglmsemesine yol ayor, mutluluun neden ac verdiini merak ettiriyordu.

    Bir sre sonra, srekli gemii dnmekte olduunun farkna vard. O gemiin baz gnlerinne serilmiti, yeniden grlmek istiyorlarm gibi, istemiyordu onlara bakmay. Anlar gereksizbir naz gibi grr, onlardan holanmazd. Ama sonra anlad...Bu gece onlar dnmesi, cebindekimetali onurlandrmak iindi. te o zaman, dnp o anlara bakma iznini verdi kendine.

    Kaya kntsnn zerinde durduu, terin akandan boynuna doru iplik gibi akt gn grd.Ondrt yandayd. Minnesota demir madenlerinde almaya balad gnd. Gsndeki yakcacya ramen nasl soluk alnacan renmeye alyordu. Kendine kfrler yadryordu, nkhi yorulmayacana dair karar vermiti. Bir sre sonra yine iine dnd. Acnn durmak iin yeterlibir neden olmadna karar verdi.

    Ofisinin penceresinde durup madene bakt gn grd. O sabah satn almt madeni. Otuzyandayd. Arada geen yllarda olup bitenlerin nemi yoktu. Acnn nemi olmad gibi.Madenlerde, dkmhanelerde, kuzeydeki elik fabrikalarnda alm, kendine setii amaca doruilerlemiti. O ilerden tek hatrlad, evresindeki insanlarn hibir zaman ne yapacaklarnbilmedikleriydi. Oysa kendisi her zaman ne yapmas gerektiini bilmiti. Bu kadar ok sayda demirmadeninin niin kapanmakta olduunu merak ediini hatrlad. te u madenler de, kendisi gelip satnalmadan nce, kapanmak zereydi. Uzaklardaki raf gibi kayalara bakt. iler yolun ucundaki girikapsna yeni tabelay asmaktaydlar: Rearden Madeni.

    Ayn ofiste, bir gece masasnn zerine serilmi hlini grd. Vakit ok ge olmu, elemanlarnhibiri kalmamt. Kimse grmeden orada ylece yatabilirdi. Yorgundu.Kendi vcuduyla birmcadeleye girmi gibiydi. Yllarn getirdii, o hi kabullenmedii yorgunluk, yetimiti peinden.Onu yakalam, masasnn zerine sermiti. Hibir ey hissetmiyordu. Tek hissettii, kprdamakistemediiydi. Hissedecek gc kalmamt. Ac ekecek gc bile yoktu.inde yaklabilecek nevarsa, hepsini yakmt. yle ok eyi balatmak iin yle ok kvlcm samt ki! Acaba biri de

  • bana bir kvlcm verir mi, diye dnyordu...tkenmiken, kendini bir daha dorulamayacak gibihissederken. Kendine bir soru sordu...kim balatmt, kim yola karmt, kim ilerletmiti onu? Ozaman kafasn kaldrd. Yavaa, mrnn en byk abasyla, bedenini de dorulttu, dik oturdu, tekeli masaya dayal, kolu titrer durumda buldu kendini. O soruyu bir daha asla sormad.

    Bir tepede durup, eskiden elik fabrikas olan yapnn enkazna bakt gn grd. Kapatlmt.Pes etmilerdi. Kendisi oray bir nceki gece satn almt. Kuvvetli bir rzgr esiyordu. Bulutlarnarasndan gri bir k szyordu. O kta, vinlerin stndeki kzl kahve paslar l bir kan gibigrmt...Parlak yeil, capcanl yaban otlar, ykk duvarlarn dibindeki cam krklarnn zerindebitmi gibiydi. Uzaktaki giri kapsnda, insanlarn kara siluetlerini gryordu. Bir zamanlar varlklbir kasaba olan bu yerde yaayan isizlerdi bunlar. Orada duruyor, kendisinin kapya brakt prlprl otomobile bakyorlard. Tepede duran adam acaba herkesin szn ettii Hank Rearden mi,acaba madenin yeniden alaca sylentileri doru mu, diye merak etmekteydiler. Gazetelerden biri,Pennsylvaniada elik retimi besbelli ki, sona ermitir, diye yazyordu. Uzmanlar, HenryReardenn giriiminin de umutsuz olduu konusunda gr birlii iinde. Sansasyonel HenryRearden'n sansasyonel sonuna yaknda tank olabiliriz.

    Bunlar on yl ncenin olaylaryd. Bu gece yznde hissettii souk rzgr da o geceninrzgrn hatrlatyordu. Arkaya bakmak zere dnd. Fabrikann zerindeki kzllk gkyzndesoluk alp veriyordu...Bu da, gn doumu kadar hayat verici bir eydi.

    Onun duraklar olmutu bunlar. Bir ekspresin durmadan getii ara istasyonlar gibi. O duraklarnarasndaki yllardan hibir eyi net olarak hatrlamyordu. Yllar bulankt. Hzl giden aracnpenceresinden grlyormu gibi.

    Ne olmusa, ne aclar ve zorluklar yaanmsa, hepsine dedi, diye dnd...nk o aclar onubugne getirmiti. Bugn Rearden Metalin ilk kazan dklmt. Taggart Transcontinental'in raylarolacakt o dklen.

    Cebindeki bilezie dokundu. lk dklen metalden yaptrmt onu. Kars iin.Bilezie dediinde, karm dedii zaman dnd eyin bir soyut kavram olduunu fark etti.

    Evli olduu kadn dnerek sylememiti onu. Bir pimanlk sapland iine. Keke bileziiyapmasayd...Ardndan kendine o pimanlktan tr sitem etti.

    Ban iki yana sallad. imdi eski kukularn zaman deildi. Bu gece herkesin her kusurunubalayabilirmi gibi hissediyordu, nk mutluluk, arnmann en gl maddesiydi. Her canlvarln bu gece onun iyiliini istediinden emindi. Birilerine rastlamak istiyordu. lk yabancnnkarsnda, savunmasz ve apak durmak, Bak bana, demek istiyordu. nsanlar bir mutluluksahnesi grmeye...benim bir zamanlar olduum kadar a, diyordu kendi kendine. ok anlamsz veok gereksiz gzken o gri straplardan bir anlk bir syrlma. nsanlarn neden mutsuz olmasgerektiini hibir zaman anlayabilmi deildi.

    Karanlk yol belli belirsiz bir yokua dnm, tepeye trmanmt. Durup arkasn dnd.Krmzlk batya doru ince bir erit hlinde uzanmaktayd. Onun yukarsnda, kilometrelerce uzaktangrnen neon harfler vard. Gkyznn karanlna yazlm yaz: REARDEN ELK.

    Dimdik durdu. Yarglamann sonucunu bekler gibi. Bu karanlk gecede, lkedeki baka klyazlarn da parlamakta olduunu dnd: Rearden Cevher - Rearden Kmr - Rearden Kire.Geride brakt gnleri dnd. Keke hepsinin tepesine bir k daha yakmak mmkn olsayd:Rearden Hayat.

    Hzla dnd ve yrmeyi srdrd. Eve yaklarken admlarnn yavaladn fark ediyor,keyfinin azalmakta olduunu hissediyordu. Evine girmekte belli belirsiz bir isteksizlik duyuyor, oysabyle bir ey hissetmek istemiyordu. Hayr, diye dnd. Bu gece olmaz. Bu gece anlayacaklar.

  • Ama bilemiyordu. Neyi anlamalarn istediini hibir zaman tanmlayamyordu.Eve yaklatnda salonun penceresinde klar grd. Ev bir tepenin zerindeydi. Karsnda

    kocaman, bembeyaz ykseliyordu. plak bir hli vard. Birka yar kolonyel stun, isteksiz birssleme gibi grnyordu. Gstermeye demeyecek bir plakln neesiz grnmne sahipti.

    Salona girdiinde karsnn kendisini fark edip etmediinden emin olamad. minenin yannaoturmu, konuuyordu. Kolunun kavisi, azndan kan szleri zarafetle vurgulamasna, harekethalindeydi. Sesinde hafif bir duraklama duyunca, kendisini fark ettiini dnd, ama kars bankaldrmamt, cmlesine dzgn biimde devam ediyordu, o yzden emin olamad.

    Ama kltrl erkekler, srf maddesel zekdan sklr, demekteydi. "O da, su tesisat konusundaheyecanlanmay reddediyor.

    Sonra ban evirdi, uzun odann kar ucunda, glgeler arasnda durmakta olan Reardenabakt, kollar zarafetle iki yana ald, iki yannda iki kuunun boynu varm gibi grnd.

    Ah, sevgilim, dedi prl prl, elenen bir sesle. Eve gelmek iin biraz fazla erken deil mi?Sprlecek cruf, cilalanacak ubuk falan yok muydu?

    Hepsi ona dndler; annesi, kardei Philip ve eski dostlar Paul Larkin.zgnm, diye cevap verdi. Ge kaldmn farkndaym.Annesi, zgnm deme, dedi. Telefon edebilirdin. Rearden ona bakarken bir eyler

    hatrlamak iin kendini zorluyordu. Akam yemeine burada olacana sz vermitin.Ah, evet, vermitim. zgnm. Ama bugn fabrikada dkm yap... Birden sustu. Eve gelip

    sylemek istedii eyi sylemesini neyin engellediini bilmiyordu. Yani...unuttum, demekle yetindi.Philip, Annem de onu demek istiyor, dedi.Kars neeyle, Brakn kendini toplasn, henz tam anlamyla burada deil, hl fabrikada,

    dedi. Paltonu kar, Henry.Paul Larkin evcil kpeklerin bakyla bakyordu yzne. Rearden, Merhaba, Paul, dedi. Ne

    zaman geldin?New Yorktan be otuzbee atlayp geldim. Larkin kendisine yneltilen dikkatten tr

    minnetle glmsyordu.Sorun mu var?Bugnlerde sorunu olmayan m var? Larkinin glmsemesi bu szn felsef niteliini

    vurgulamak istermi gibi hazinleti. Ama, yo, zel bir sorun yok. Bir urayp seni greyim dedim.Kars gld. Onu hayal krklna urattn, Paul. Reardena dnd. Bu aalk kompleksi

    mi, yoksa stnlk