baÜ merkez kÜtÜphane

30
Balıkesir Üniversitesi Merkez Kütüphane Kütüphane Bülteni Yıl : 8 Sayı : 1 Ocak :2011 S S S a a a ğ ğ ğ l l l ı ı ı k k k , , , m m m u u u t t t l l l u u u l l l u u u k k k , , , b b b a a a ş ş ş a a a r r r ı ı ı v v v e e e h h h u u u z z z u u u r r r d d d o o o l l l u u u b b b i i i r r r y y y ı ı ı l l l g g g e e e ç ç ç i i i r r r m m m e e e n n n i i i z z z i i i d d d i i i l l l e e e r r r i i i z z z 2 0 1 1

Upload: gulcan-kucukguresgen

Post on 13-Mar-2016

243 views

Category:

Documents


7 download

DESCRIPTION

Balıkesir Üniversitesi Merkez Kütüphane Bülteni

TRANSCRIPT

Page 1: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Balıkesir Üniversitesi Merkez Kütüphane

Kütüphane Bülteni Yıl : 8 Sayı : 1 Ocak :2011

SSSaaağğğlllıııkkk,,, mmmuuutttllluuullluuukkk,,, bbbaaaşşşaaarrrııı vvveee hhhuuuzzzuuurrr

dddooollluuu bbbiiirrr yyyııılll gggeeeçççiiirrrmmmeeennniiizzziii dddiiillleeerrriiizzz………

2 0 1 1

Page 2: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

İÇİNDEKİLER

Yeni Abone Olunan Veri Tabanları 04

Milli Kütüphane’de Yenilikler 06

Güldüren Kütüphane 08

Seferihisar’da 80.000 kitaplık Kütüphane 10

Kütüphane İçin Tiyatro 12

Google Kütüphane Kurdu 13

Geleceğin Meslekleri 14

Doğan Hızlan: Kütüphaneler Üzerine 15

Elif Şafak: Üniversitelerde Kâğıttan Kütüphaneler 17

Ödev Niyetine Patron Oldular 19

Bizden Haberler 23

Kitap Tanıtımı 26

Film Tanıtımı 27

Kütüphanelerde Güldüren Kareler 28

Page 3: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE
Page 4: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Merkez Kütüphane, yeni veri tabanı abonelikleri ile Elektronik

Kaynak Koleksiyonunu geliştirmeye devam etmektedir…

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 4 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

YENİ ABONE OLUNAN VERİ TABANLARI

ASCE Research Library: Dünyanın en

geniş inşaat mühendisliği araştırma ve

uygulama makalelerinin tam metinlerini içeren

ASCE Online Research Library, tüm inşaat

mühendisliği disiplerinden ilgilenilen makaleleri

saptamak için anlaşılabilir bir online araç sağlamaktadır.

Naxos Müzik Kütüphanesi: Çevrimiçi

erişilebilen, en zengin klasik müzik

koleksiyonlarından biridir. 140.000 eserden

oluşan ve sürekli büyüyen koleksiyon, Müzik

Kütüphaneleri Derneği yayını olan \"Temel

Müzik Kütüphanesi\" referans alınarak oluşturulmaktadır.

Page 5: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 5 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

Mevbank: Lebib Yalkın Yayımları'nın

hazırladığı Mevzuat Bilgi Bankası MEVBANK

ile Resmi Gazete’de yayınlanan tüm

kanunlar, kanun hükmünde kararnameler,

tüzükler, yönetmelikler, tebliğler ve emsal

teşkil edecek içtihatlar 61 konu başlığı altında sunulmaktadır.

SpringerLink: Mühendislik, biyoloji,

işletme, sosyal ve beşeri bilimler, tıp,

kimya, jeoloji, bilgisayar bilimleri,

matematik, fizik, astronomi, çevre bilimleri,

hukuk ve ekonomi konularında dergiler

içermektedir.

Page 6: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Milli Kütüphane bir yandan fiziki

mekânını genişleterek bir yandan da gelişen teknolojiye ayak uydurarak

yenilenme çalışmalarını sürdürüyor.

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 6 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

MİLLİ KÜTÜPHANE YENİLENİYOR

Son dönemde yerleştirdiği 300'e yakın yeni koltukla aynı anda bin 250

kişiye araştırma imkanı sağlayan Milli Kütüphane, binalarına ek olarak, bulunduğu

alanın arka tarafında yerin altına bir depo yapacak. Çalışmalar bittiğinde

kütüphane, önümüzdeki 50 yıl için mekân sıkıntısı çekmeyecek.Arka tarafa yeni

salonlar da açılacak. Yerin altına yapılan depoların üstü yeşil alanla kapatılacak.

Aynı anda 30 kişinin yararlanabileceği interaktif salonda internetten

ücretsiz yararlanarak araştırma yapılabilirken, aynı zamanda tek, iki, beş, on

kişilik özel çalışma odaları oluşturuldu.

Son 2-3 yılda da elektronik veri tabanları konusunda büyük atılım yapan

kütüphane, eski harfli (süreli) yayınlar ve el yazması eserlerin tamamını dijital

ortama aktardı. ''Tarihi eser'' kapsamına da giren bu eserler dijital ortama

aktarılarak aynı zamanda korunmuş oluyor. E-library sistemi ile araştırılan

konuya ilişkin tüm çalışmalara ulaşılabiliyor.

Kütüphane, özürlü araştırmacıları da unutmamış. ''Konuşan kitaplık'' adı

verilen hizmetle, gönüllü okuyucular görmeyenler için kitap okuyor. Bu kitaplara

internet ortamından da ulaşılıyor. ''Konuşan kitaplık''ta şu an 2 bin 39 kitap

var.

Kitap ayırtma, katalog tarama ve Avrupa kütüphanelerine ulaşma, Milli

Kütüphanenin araştırmacılar için elektronik ortamda sunduğu diğer hizmetler.

ORİJİNAL KOLEKSİYONLAR:

Hoca Ali Rıza'nın 237 yağlı, suluboya ve kara kalem çalışmasının yer aldığı

kütüphanede, 1940'lı yıllardan itibaren çevrilmiş filmlerin tamamının afişleri de

mevcut. 5 bin 500 taş plak koleksiyonunu internet ortamına aktararak

Page 7: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 7 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

araştırmacılara açan kütüphanenin koleksiyonları bunlarla sınırlı değil. Milli

piyango, harita, gravür koleksiyonları Milli Kütüphanenin sahip olduğu

koleksiyonlardan sadece birkaçı...

Kütüphanenin konferans salonu her türlü konferans, toplantı ve panele ev

sahipliği yapıyor.

-YILDA YAKLAŞIK 650 BİN ARAŞTIRMACIYA HİZMET VERİYOR-

Kitap, para, afiş, pul, plak, CD, tablo vb. 3 milyon materyalleri olduğunu

ifade eden Acar, bu materyallerin 1 milyon 400 bin civarının kitap olduğunu

kaydetti. En çok istenen kitapların başında Türk Dili ve Edebiyatı ile ilgili

kitapların geldiğini söyleyen Tuncel Acar, ikinci sırada tarih ve sosyoloji

kitaplarının geldiğini açıkladı. Milli Kütüphane Genel Müdürü konuya ilişkin şu

istatistiksel bilgileri verdi:

''Milli kütüphanenin en yoğun kitlesi üniversite öğrencisi. Mesela 2009

yılında kütüphaneden 632 bin 368 araştırmacı, 149 bin 34 kitaptan

faydalanmış. Bu da şunu gösteriyor, kendi kitabı ile kütüphaneye gelip ders

çalışan kişi sayısı çok fazla. TV'de program yapan insanlar da buradaki

arşivlerden çok faydalanıyor. Özellikle Can Dündar'ın ekibi, 32. Gün ekibi, TRT

ekipleri Türkiye tarihi hakkında burası bir araştırma kütüphanesi. Ülkede

yayımlanan her kitabın 5 nüshasını devlet alıyor ve bunlardan birini milli

kütüphaneye veriyor. Ve buraya gelen her kitap anında hizmete sunuluyor.''

Kütüphanede Cumhuriyet dönemi sonrası kitaplarının tamamı eksiksiz yer

alıyor.

Kaynak: İnternet

Milli Kütüphane Genel Müdürü Tuncel Acar

Milli Kütüphane'nin ödünç veren bir kütüphane

olmadığını, sadece kitapları araştırmacıların

hizmetine sunduğunu anlatarak, her ülkenin milli

kütüphanesinin derleme kütüphane olduğunu ve

bu kütüphanelerin ödünç kitap vermediğini belirtti

Page 8: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Bir kütüphane düşünün, raflardaki kitapların sayfalarını çevirdiğinizde

kahkaha attığınızı... İşte tam da bunu yaşayacağınız yeni bir kütüphane

açıldı: Karikatür Kitaplığı. İçinde Osmanlı’dan günümüze mizah dergilerinin

örneklerinin de bulunduğu pek çok yayın var.

.

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 8 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

GÜLDÜREN, NEŞELENDİREN KÜTÜPHANE

Bir karikatürdeki iki baloncuk dakikalarca güldürüyor, bazen de öyle

derin düşünmenize neden oluyor ki... Karikatür, dünyanın pek çok

ülkesinde artık yaygınlık açısından en önde gelen sanat dallarından biri.

Günümüzde mizah dergilerinin sayısı her geçen gün artıyor, gazete ve

dergiler mizah ekleri yayımlıyor. Şimdi bir de kütüphanesi açıldı

karikatürün. 35 yıllık karikatürist Kamil Yavuz’un Kadıköy’de açtığı

Karikatür Kitaplığı mizaha ilgi duyan herkesi bir araya getiriyor.

Kitaplıkta, Yavuz’un 35 senedir topladığı dünyadan karikatür albümleri,

kitapları ve Osmanlı’dan günümüze kadar yayınlanmış olan mizah

dergilerinden örnekler yer alıyor.

Page 9: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 9 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

SİYASİLER KOMİK İNSANLAR

Osmanlı’dan bu yana mizah anlayışının değişmediğini belirten Yavuz,

şunları söylüyor: “İnsanlar karikatüristlerin siyasilerle anlaşamadığını

düşünüyor. Ama işin aslı farklı tarihte de günümüzde de siyasilerin

gerçekten komik insanlar olduğunu görürsünüz. Bizler onlarla ilgili bir

şeyler çizmeyeceğiz de ne yapacağız?”

Kamil Yavuz ,genç-yaşlı herkesi mizaha ve karikatüre yönlendirmenin

gerektiğin belirterek “Artık siyasiler bile karikatürün ne kadar güçlü

olduğunun farkında. Bazıları gündemde kalmak için kariaktüristlere bilerek

malzeme veriyor. Toplumu yönlendiren bir sanat dalı ve yaşamın her

anında karşımıza çıktığını kanıtlıyoruz” diyor.

Karikatür sanatıyla ilgili araştırma yapmak ya da dünya karikatür

kültüründen örnekleri görmek isteyen meraklılara ücretsiz hizmet veren

kütüphanede, öğrencilerin ve karikatüre ilgi duyanların randevu alarak

faydalanabileceği kaynak, araştırma kitapları bulunuyor.

GEÇMİŞİN ESPRİLERİNE YOLCULUK YAPIN

KAMİL Yavuz’un kurduğu kitaplıkta, yakın tarihimizde çıkan bazı mizah

dergilerinin ciltlerini bulmak mümkün. Bunların arasında Akbaba, Oğuz

Aral’ın Gırgır’ı, Dolmuş, Fırt ve Çarşaf’ın yanı sıra Osmanlıca ve Yeni

Türkçe yayınlanan Cemil Cem’in Cem dergileri bulunuyor. Ayrıca, Cemal

Nadir Güler kitaplarının da bulunduğu arşivde 1902-2010 yılları arasındaki

haftalık mizah dergileri de var.

Kaynak: Star Gazetesi

Page 10: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

İzmir’in Seferihisar ilçesinde 80 bin cilt kitaba sahip bir kütüphane var. Bir

baba ve dört oğlunun Viyana’da başlayan kitap aşkı, koli koli Seferihisar’a

taşındı ve böylece Akşit Kültür ortaya çıktı. Üstelik, kitapların yarısı Almanca.

Türkiye’nin en zengin Almanca kitap koleksiyonu da burada yani...

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 10 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

SEFERİHİSAR’DA 80 BİN KİTAPLIK KÜTÜPHANE

Avusturya'da İngilizce ve Almanca öğretmenliği yapan Tevfik Akşit, emekli

olduktan sonra oğulları ve yıllarca biriktirdiği 2 TIR dolusu kitapla Seferihisar

Ürkmez'e geldi ve ''Akşit Kültür Düşün ve Yazın Evi''ni kurdu. Türkçe,

İngilizce, Almanca ve Fransızca toplam 80 bin kitaptan oluşan 4 katlı

kütüphane, ziyaretçilerine kişi başı 50-70 lira arasındaki ücret karşılığı

konaklama imkanı da sunuyor. Tevfik Akşit yaptığı açıklamada, Denizli'nin

Buldan ilçesinde dünyaya geldiğini ve köy enstitüsü kökenli bir öğretmen

olduğunu, 1980 sonrasında eşi ve 4 oğluyla Avusturya'ya yerleştiğini anlattı..

Viyana'da 20 yıl yaşadığını, öğretmenlik yaptığı dönemde boş zamanlarını

kitap okuyarak, toplayarak ve tamir ederek geçirdiğini belirten Akşit, her bir

aile bireyinin kendine özel kitaplık kurduğunu ve bir süre sonra üniversite eğitimi

alan çocuklarının arkadaşlarının eve gelerek kendilerinden kitap ödünç almaya

başladığını söyledi. Akşit, kütüphane ihtiyacını Avusturya'da tespit ettiklerini,

ülkenin kütüphaneler birliğine başvurarak halka açık kütüphane unvanı aldıklarını

ve 8 yıl kütüphane hizmeti verdiklerini belirtti.

"BURASI ÇEVİRİ VE ARAŞTIRMA KÜTÜPHANESİ"

Ailesiyle 2003 yılında Türkiye'ye dönüş kararı aldıklarını ve kütüphaneyi de 2

TIR'la Seferihisar Ürkmez'de satın aldıkları, eskiden otel olarak kullanılan 4

katlı bir binaya taşıdıklarını dile getiren Akşit, küçük bir tepenin üzerindeki

mandalina bahçeleri içinde yer alan binanın, muhteşem deniz manzarası, teras

ve yüzme havuzuna sahip olduğunu dile getirdi. Binayı kütüphane haline

getirdiklerini, kütüphaneye de yıllar boyunca topladıkları Almanca, İngilizce,

Fransızca ve Türkçe kitapları yerleştirdiklerini ifade eden Tevfik Akşit, ''Biz

halk kütüphanesi olarak da hizmet veriyoruz, ama bölgedeki ihtiyacı karşılamak

Page 11: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 11 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

için sadece haftanın bir günü. Aslında halk kütüphanesi değiliz. Burası bir çeviri

ve araştırma kütüphanesi. Kütüphanemizde 80 bin kitap yer alıyor. Alman

yetkililer, Balkanlar'dan Ortadoğu'ya kadar olan alanda Almanca kitap sayısı en

fazla olan kütüphane olduğumuzu söylüyor'' dedi.

Akşit, kütüphanede Türk ve dünya yazını, bilimsel eserler, çeviri bilimsel,

yazın bilimsel ve dil bilimsel eserlerin bulunduğunu, sanatın her alanında zengin

kitaplara sahip olduklarını, felsefe, din, toplum bilim anlamında da geniş bir

bölüme sahip olduklarını belirterek, arkeoloji, eski, yeni tarih ve kültür tarihi

eserlerinin de kütüphanede yer aldığını söyledi. Kütüphanede 100 dolayında

akademik ve hakemli dergiyi de takip ettiklerini anlatan Akşit, tüm bu eserleri

yazarların, çevirmenlerin, sanatçıların ve akademisyenlerin hizmetine

sunduklarını dile getirdi. Yalnızca bir kütüphane olmadıklarını, yazınsal çeviri

merkezi misyonu da üstlendiklerini vurgulayan Tevfik Akşit, bu çerçevede AB

projeleri içinde yer aldıklarını söyledi.

"TEZ YAZMAK İSTEYENLERE KONAKLAMA İMKÂNI"

Türkiye'deki kütüphanelerden bir diğer farklarının da ''konaklama imkânı

sunan bir kütüphane'' olmalarında yattığını dile getiren Akşit, sanatçılara,

yazarlara, çevirmenlere, araştırma yapmak ya da tez yazmak isteyenlere

konaklama hizmeti verdiklerini belirtti. Denize yakın mesafedeki kütüphanede

her şey dahil konaklama kavramının ''kitap, seminer salonu, faks, fotokopi,

internet bağlantısı'' gibi hizmetleri kapsadığını ifade etti.

Kaynak: İnternet

Page 12: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Samsun`da özel bir firma çalışanları, kütüphanesi bulunmayan

ilköğretim okullarına kütüphane kurulması için "Alaaddin`in Sihirli Lambası"

adlı oyunu sahneye koydular.

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 12 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

KÜTÜPHANE İÇİN TİYATRO!

Bilim İlaç Toplum Gönüllüleri sponsorluğunda hazırlanan ve oynanan

“Alaaddin’in Sihirli Lambası”, 19 Aralık’ta Samsunlu sanatseverlerle

buluştu.

Gönüllüler “Tiyatroya gitmemiş çocuk,

kütüphanesiz okul kalmasın” sloganıyla oyunu

bir kitap karşılığında biletsiz sahneledi.

1998 yılından itibaren uygulamakta

olduğu EFQM “İş Mükemmelliği Modeli”

kapsamında, kurumsal sorumluluğu daha

fazla içselleştirmek, öncü olmak ve topluma

değer katacak projeleri hayata geçirmek

amacıyla kurulan Bilim İlaç Toplum Gönüllüleri Platformu toplumsal

sorunların çözümünün bir parçası olabilmek amacıyla, bireylere yarar

sağlamak amacıyla bilgi, zaman, beceri ve paylaşım sağlıyor

Türkiye"nin 11 ilinde 20 ekip ve 748 üyeye ulaşan Bilim İlaç Toplum

Gönüllüleri Platformu, hazırladıkları 8 projeden 5."si olan Bilim"in

Kardeşleri Tiyatroda Projesi ile Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salon"da

oynayacakları “Alaaddin"in sihirli lambası” oyunu ile önemli bir kampanyaya

da imza atacak. Gönüllüler ücretsiz oynayacakları tiyatroda “Bilet yerine

köy okul kütüphanemiz için 1 adet kitap istiyoruz” sloganı ile Samsun"da

ihtiyaç sahibi okullara kitap toplamayı amaçlıyor.

Kaynak: İnternet

Page 13: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Teknoloji devi Google, önemli bir bölümü ücretsiz, 3 milyondan fazla e-

kitabın bulunduğu dev 'books.google.com/ebooks' kitap mağazasıyla online

kitap pazarına giriş yaptı.

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 13 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

GOOGLE KÜTÜPHANE KURDU..

Şimdilik sadece ABD'de kullanılabilecek hizmeti başlatan Google,

böylece pazara şu anda egemen olan internet mağazası Amazon'un online

kitabevi ve aynı ismi taşıyan cihazı Kindle'in yanı sıra yılın başında iBooks

uygulamasını başlatan Apple ile rekabete girişmiş olacak.

Google'ın dünyanın en büyük e-kitabevi olduğunu söylediği e-kitaplar,

internet üzerinden tüm bilgisayarlara veya Google'ın Android sistemi ya da

Apple'ın iPhone veya iPad cihazlarına uygulamalar sayesinde indirilebilecek.

Google'ın dijital kitaplarına, pazarın egemeni Amazon'un Kindle'ı hariç

bu programla uyumlu birçok elektronik kitap okuma cihazıyla da

ulaşılabilecek.

ABD'nin Alibris ve Amerikan Kitabevleri Birliği'nin (American

Booksellers Association) de ortakları arasında bulunduğu online kitabevinin

gelecek yıl uluslararası lansmanının yapılması bekleniyor.

Page 14: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

ġimdiden, önümüzdeki yüzyılın ekonomisinde oluĢacak yeni iĢ kolları ve

meslekler konuĢulmaya baĢlandı bile. Bu mesleklerden bir kısmı Ģu anki iĢ

kollarının daha geliĢmiĢ hâli bir kısmı da hepimiz için tamamen yeni ve son

derece uçuk....

Okuryazar herkes gibi, NiĢantaĢı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 14 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

GELECEĞĠN MESLEKLERĠ

ĠNTERNET ARKEOLOGLUĞU:

Ġnternet’teki bilgi çokluğu ve kirliliği içinde, aranılan bilgiye ulaĢmak, hayati

önem taĢıyor. Bir düĢünün; bundan 30 yıl sonra, bugün Ġnternet’te yer almıĢ ve

sizi çok ilgilendiren bir haberi bulmanız gerektiğinde ne yapacaksınız? ĠĢte,

Ġnternet arkeologları, tam bu noktada devreye giriyor; ihtiyacınız olan bilgiyi,

gereksiz bilgi yığınlarının içinden, hasar vermeden, ince bir iĢçilikle çıkarıp size

sunuyor.

E-ĠTĠBAR YÖNETĠCĠLĠĞĠ:

Bu meslek grubundakiler, bir önceki meslek grubu olan Ġnternet arkeologlarının

yaptığının tam tersini yapıyor. Yani hakkınızda çıkan, sizi ilgilendiren haberler

ve “kalıntılar” arasından olumlu olanları ön plana çıkarıp, olumsuz olanları

Ġnternet’in karanlık odalarına hapsediyor. Böylece, sanal âlemdeki itibarınızı,

istediğiniz Ģekilde yönetmeniz mümkün oluyor.

DUYGU TASARIMCILIĞI:

Kitlelerin duygu yoğunluklarına, hislerine göre geliĢtirilecek olan yapay zekâ

ve sanal ortam uygulamaları. Bu da, gelecekte reklamcılığın bir parçası olacağı

söylenen bir kavram.Kararları biz veriyoruz zannederken, kiĢileri atlayıp karar

aĢamalarında doğrudan beynin karar merkezlerine etki edecek uygulamalar.

GEN HARĠTACILIĞI:

Gen haritacıları, vücudun gen haritasını çıkararak kiĢiye özel tedaviler

geliĢtirmekle kalmayacak, bir de bu haritalar sayesinde, hastalıklara daha

oluĢmadan çareler bulabileceklermiĢ. Kaynak: Ġnternet

Page 15: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Yazar Doğan Hızlan, Amerika'dan gelen doktor Muzaffer Aytür'ün

Nişantaşı gibi bir semtte kütüphane bulamaması karşısında yaşadığı

hayreti anlatıyor….

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 15 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

DOĞAN HIZLAN: KÜTÜPHANELER ÜZERĠNE

50 yıldır Amerika’da doktorluk yapan okurumuz Muzaffer Aytür,

Ġstanbul’a geldi.

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı’nda bir kütüphane aradı.

Önce Teşvikiye karakoluna gidip, kütüphanenin adresini sordu,

olmadığını öğrendi ama ikna olmadı, daha sonra oradaki kitapçılara gitti,

onlar da, bu semtte kütüphane yok, dediler. Bu girişimleriyle de

yetinmedi, internette gezindi.Acı gerçeği öğrendi.

Ne yazık ki, Nişantaşı ve çevresinde kütüphane yoktu! Tek kütüphane,

Taksim’deki Atatürk Kitaplığı idi.Muzaffer Aytür, ayrıca kütüphanelerin

çalışma saatlerinin, işinden çıkan birinin kitap okumasını mümkün kılmadığını

da daha önce öğrenmişti.

Bunca gelişmiş, lüks semtler diye tanımlanan semtlerin kitapsızlığı,

hepimizin ortak derdi.Bence, trilyonluk sitelere bir kütüphane yapılması

şartı konulmalı.

Mahalle kitaplıkları projesi gerçekleştirilmeli.

Page 16: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 16 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

Amerika’nın kuruluşunun ilk dönemlerinde, Amerikan toplumu

kitapsızlığı, kültürsüzlüğü yaşamış. Nedenini konuğumuz şöyle açıklıyor:

“Çünkü o zaman çiftçiler sabah dörtte tarlaya gidiyorlardı, akşam da saat

sekizde yatıyorlardı. Kitap okuyacak zamanları yoktu ki, kitaba,

kütüphaneye ihtiyaç duysunlar.” Ama şimdi durum çok farklı.

New York’ta ve Florida’da yaşayan okurumuz, Florida’da 20 millik alan

içinde 11 halk kütüphanesinin olduğunu söyledi. Belirttiğine göre, bu halk

kütüphaneleri sadece kitaplık görevini, işlevini yerine getirmiyor. Bir tür

halkevi niteliği taşıyormuş. Kapıdan girdiğinizde salon gibi bir yerde

dergiler varmış, onları okuyabiliyormuşsunuz. Sonra da kitaplığa

geçebiliyormuşsunuz. Aynı binada, müzik yapabiliyorsunuz, başka

etkinlikleri de gerçekleştirebiliyorsunuz.

KÜTÜPHANELERĠMĠZĠN çalışma saatlerini de, işlevlerini de yeniden

gözden geçirirken yapılması gereken bazı işler var.

Çalışma saatleri düzenlenmeli, hiç kuşkusuz bu personel eksiği ile bu

mümkün değil, geceleri iş saatinden sonra, saat beşten, yediden sonra da

açık bulundurulmalı. Gerekirse vardiyalı bir sistem uygulanabilmeli...

Ayrıca buraya sadece kitap okumak için gidilmemeli, yukarıda

saydığımız özellikleri de taşımalı kütüphaneler.

BUNLAR birer hayal mi? Ġnsan hayal etmeden bunları gerçekleştiremez ki!

Kaynak: Hürriyet Gazetesi

Page 17: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Elif ġafak’ın üniversite kütüphaneleri ile yazısı….

Okuryazar herkes gibi, NiĢantaĢı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 17 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

ÜNĠVERSĠTELERDE KÂĞITTAN KÜTÜPHANELER

ELĠMDE değil. Dünyanın en iyi 200 üniversitesinin arasında ODTÜ'nün

ismini görünce çok sevindim. Ne de olsa damarda ODTÜ'lülük var. Bendeki

yeri ayrı. Hâlâ zaman zaman dilim dönüyor, "Hocam!" diye hitap ediyorum

taksi ya da dolmuĢ Ģoförlerine, çiçekçi kadınlara, tezgâhtarlara, seyyar

satıcılara...Ankara'daki esnaf, hele hele ODTÜ yakınında çalıĢanlar artık

alıĢmıĢlar. Yadırgamıyorlar. Onlar da "Tabii hocam, evet hocam" diye

cevap veriyorlar. Ama Ġstanbul'dakiler pek bilmiyor.

Bir seferinde, Ġstanbul'da yeni açılan bir Starbucks kafede, gene

tuttu eski alıĢkanlığım, "Hocam, bana da bir kapuçino" deyiverdim. Kasanın

arkasındaki genç arkadaĢ ĢaĢırdı. Tesadüfen sakallı biriydi. "Elif Hanım,

sakal bıraktığım için mi bana 'Hocam' diyorsunuz?" diye sordu. "Yok"

dedim, "Eski alıĢkanlık. ODTÜ'den kalma".

Dünyanın en iyi üniversiteleri listesinde Türkiye'den bir isim daha yer

aldı: Bilkent! Üstelik ODTÜ'nün epey önünde. 112. sırada (ODTÜ 183.

sırada). Tüm bunlar Ģüphesiz gurur verici ama insan düĢünmeden edemiyor.

Daha nasıl ilerleriz? Daha çok sayıda üniversitemizi daha üst sıralarda

görmek isteriz.

Peki nasıl olacak? Son yıllarda Türkiye'de birbirinden iyi ve iddialı

üniversiteler açıldı, daha da açılıyor. Bakıyorum programlarına. Çok güzel

ve renkli. Ġnsana umut ve heves veriyorlar. Bölümler iyi, kadro nitelikli,

vizyon süper. Bir konuĢma vermek için gittiğimde, sağolsunlar, elime Ģık

broĢürler, DVD'ler, tanıtım kitapçıkları veriyorlar... Ġnce ince düĢünülmüĢ

Page 18: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 18 Kütüphane Bülteni

Ocak2011

belli ki her Ģey. Kafeteryalar özenli, temiz, nezih. Duvarlar, tablolar,

mekânlar süper. Sınıflar ferah, odalar estetik. Derken bir de

kütüphaneye uğruyorum. Ve o zaman yaĢadığım tek bir duygu var: DüĢ

kırıklığı.

Ne yazık ki, yeni (ya da görece yeni sayılan) üniversitelerimizin

çoğunun kütüphanelerinde inanılmaz bir pespayelik var. Üç beĢ, bilemediniz

yüz, iki yüz kitap, belli ki hızlıca alınmıĢ, yan yana dizilmiĢ, göstermelik.

Adeta raf doldurmak için. Konu baĢlıkları yeterince düĢünülmemiĢ,

kitaplara yeterince yer ayrılmamıĢ. Bir kenarda dergiler dizili. Cılız, az.

Ne çeĢit açısından ne arĢiv bakımından diĢe dokunur bir halleri var. BoĢ

masalar. BoĢ raflar. Zaten alan dar. Kütüphaneden daha fazla bir alan

kafeteryaya verilmiĢ üniversitenin planları çizilirken.

ĠĢte bu hâl bizde verilen eğitimin kalitesini de öğrencilerimizin ruh

hallerini de doğrudan etkiliyor. Üniversite sadece iĢ için eleman yetiĢtiren

bir yer değil, bir insan fabrikası değil. Üniversite derinlemesine

araĢtırma, öğrenme, zihnen ve kalben kendini geliĢtirme mekânı. Ġyi bir

kütüphane olmadan, en geniĢ bütçe kitaplara ayrılmadan bu nasıl mümkün

olacak?

Gelelim Bilkent Üniversitesi'ne. Bugün Bilkent Ģayet bu kadar baĢarılı

olabiliyorsa ve açık fark atabiliyorsa, bunu aynı zamanda o muazzam

kütüphanesine borçludur. BaĢka hiçbir üniversite bunu yapmadı, kitaba bu

kadar geniĢ bütçe ayırmadı. Herkese parmak ısırtan, zengin, nitelikli,

sahici ve dinamik bir kütüphane. Gerçek bir kütüphane, göstermelik değil.

ODTÜ'deyken çalıĢmaya, okumaya hep Bilkent Üniversitesi'nin

kütüphanesine giderdim. Ve o gün bugündür arzu ederim: Neden baĢka

üniversitelerimizde de böyle zengin kütüphaneler olmasın?

Yeni kurulan üniversitelerde Ģık kafeteryalara, ıĢıklı koridorlara para

harcamadan evvel adına layık kütüphaneler açalım lütfen!

Kaynak: HaberTürk Gazetesi

Page 19: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Proje ödevi hazırlamak üzere çalışmaya başlayan Yakup Sezer ve

Nurettin Coşkun, yaratıcı fikirlerini biraz da çevre baskısıyla şirket

kurmaya kadar taşıdı

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı‟nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 19 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

ÖDEV NİYETİNE PATRON OLDULAR

İki yıl önce İTÜ Endüstri Mühendisliği‟nde okuyan üçüncü sınıf

öğrencileri Yakup Sezer ve Nurettin Coşkun, her dönem verilen “proje

geliştirme” ödevini aldıklarında tek amaçları, yüksek not alabilecekleri bir

iş fikri bulmaktı. İstenen, ekipler kurup bir iş fikrinin, kağıt üzerinde

işletmeye dönüştürülmesiydi. O dönem 22 yaşında olan Sezer ve Coşkun‟un

aklına, insanların bir ödül karşılığında şirketlere öneride bulunacağı ve

proje üreteceği İnternet üzerinde bir platform oluşturmak fikri geldi.

Okulda gayet aktif öğrencilerdi; girişimcilik kulübünü kurmuş; iş

dünyasından birçok ismi konuşmacı olarak getirmişlerdi. Ancak bir süre

sonra proje, tüm hayatlarına sirayet etmeye başladı çünkü diğer derslerde

„örnek vaka‟ olarak kullanmaları isteniyordu. Finansal analiz, pazarlama

dersleri derken „ham fikir‟, kendi kendine şekillenmeye başladı. Dördüncü

sınıfa geçtiklerinde artık üniversite kantininde üzerinde sohbet

edilebilecek bir hayalleri vardı. Yakup Sezer, “Mezun oluruz, bir işe

gireriz, çok sonra da „belki yaparız” diye konuştuklarını hatırlıyor.

Page 20: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 20 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

Bakanlık destekli

Ama her şey beklediklerinden

hızlı gelişti. Mezun olmalarına üç ay

kala üniversitenin resmi sitesinde

Sanayi Bakanlığı‟nın yeni girişimlere

100 bin lira sermaye desteği veren

Tekno Girişim Fonu‟nun duyurusunu

farkettiler.

“Bir gönderelim” diye düşündüler ancak geç kalmışlardı. Rektöre gidip

yardım istediler. Rektör de başvuru süresinin bir hafta uzatılmasını

sağladı. Bir gecede 11 sayfalık bir ön başvuru metni hazırladılar ve

gönderdiler. “Sonra unuttuk başvuruyu, harıl harıl finallere çalışıyorduk”

diye hatırlıyor Nurettin Coşkun. Ama iki ay sonra -finallerin başlamasına

bir hafta kala- Bakanlık‟tan aldıkları mektupta, iki gün içinde Ankara‟ya

mülakata gelmeleri isteniyordu. 30 sayfalık bir iş planı hazırladılar,

sunuma da ancak trende çalışabildiler. Beş yazılımcı ve bir psikologdan

oluşan Akademisyenler Kurulu‟na projelerini kabul ettirebilmek için sadece

10 dakikaları vardı. Görüşmede, iş planındaki gedikler ortaya çıktı.

“Çıktıktan sonra pek umudumuz kalmamıştı” diyor Yakup Sezer. Fakat üç

hafta sonra kabul edildiklerine dair haber geldi. Bakanlık yine „acil‟ olarak

Ankara‟ya gelmelerini istiyordu ama bu kez şirket kurarak. Haber geldiği

sırada Nurettin Coşkun bir iş görüşmesine gidiyordu ve yolda Sezer‟den

gelen telefonla geri döndü. Ertesi gün bir muhasebeciyle anlaştılar ve

mezun olduklarının ikinci günü (2009 Haziran) “Açık İnovasyon” adını

verdikleri projeleri, bir şirkete dönüşmüştü. Bakanlık‟tan gelen 100 bin

liranın üzerine ailelerinden topladıkları 15 bin lira ekleyerek Erk Yazılım

isimli bir firmayla anlaşıp altyapıyı hazırlattılar. Kuveyt Türk‟ten Ahmet

Albayrak ve Enera Energy ortağı Kubilay Şakar da onlara mentorluk yaptı

ve Şubat 2010‟da iş yapmaya başladılar.

Page 21: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 21 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

Fikir havuzu

Açık İnovasyon, şirketlere üyelik karşılığında, çoğunluğu üniversite

öğrencisi ve akademisyenlerden oluşan yedi bin kullanıcısının onlar için

proje ve fikir geliştireceğini vaat ediyor. Mantık basit; üye şirket,

geliştirmek istediği proje veya kampanyayla ilgili sitede süreli bir yarışma

açıyor, kullanıcılar da fikirlerini paylaşıyor ve proje geliştiriyor. Şirket

eğer fikirlerden birini beğenirse uyguluyor. Karşılığında da fikri bulana

ortalama bin lira değerinde nakit ya da hediye çeki veriyor. Bu ucuz

işgücü ağına 10 ay içinde 34 şirket katıldı ve 22 yarışma açıldı. 2010‟u

yaklaşık 50 bin lira ciro ile kapatmayı planlayan Sezer ve Coşkun‟un

hedefi, 2011 içinde 97 şirkete ulaşıp ciroyu 580 bin liraya çıkarmak.

Sezer ve Coşkun‟un iş modeli, gazetelere eleman yerine iş fikri ilanı

vermeye benziyor. Ve temelde şirketlerin -özellikle de sınırlı insan

kaynağına ve ar-ge bütçesine sahip küçük işletmelerin- iş yapış

biçimlerinde bir dönüşüme yol açıyor. İşinize yarayacak fikir bulamazsanız

bile tüketici olan kalabalıklarla temas kuruyor, şirketiniz için birkaç gece

düşündürtüyorsunuz.

Sezer ve Coşkun‟un kurduğu gönüllü ekosistemin şu anda 7 bin üyesi

var. Dört sivil toplum örgütü ve sekiz üniversitenin de desteğini almışlar.

Yakup Sezer, amaçlarının 150 bin üyeye ulaşmak olduğunu anlatıyor. Bunun

için üniversitelerde ve sosyal medyada girişimlerini tanıtmaya çalışıyorlar.

Sanayi Bakanlığı‟nın ikinci etap için vermesini bekledikleri 100 bin lirayı

tamamen bu işe ayıracaklar. Tabii burada asıl soru, insanlar neden bu

kadar cüzi ödüller için zamanlarını ayırıp proje geliştirsin ki… Bugüne kadar

toplamda 10 bin lira ödül dağıttıklarını söyleyen Nurettin Coşkun ödül

değerlerini kısa vadede 10 bin lira mertebelerine çıkarmak istediklerini

anlatıyor.

Page 22: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 22 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

Müşteriler memnun

“Çağrımıza 15 gün içinde yüzlerce geri dönüş aldık” diyor müşteri

sadakatini artırmaya yönelik bir fikir arayan Petrol Ofisi‟nin Pazarlama

Müdürü Acun Güneş, “İçlerinde ürün ve hizmet önerilerinin yanı sıra

müşteri deneyimini zenginleştirecek farklı fikirler de vardı.” Şirket, Derya

Camsu isimli bir öğrencinin fikrini uyguladı, bunun karşılığında 500 liralık

bir akaryakıt çeki verdi.

Cep telefonu üreticisi Nokia çağrısında, cihazlarında yükleyip

kullanmak üzere Ovi Mağaza‟da olması gereken uygulamaları sordu.

Toplamda 300 cevap alan şirket bugüne kadar altı fikre ödül (telefon ve

kulaklık) verdi. Nokia Türkiye Servisler ve Çözümler Yöneticisi Ali Selim

Aytuna, “Bu şekilde, mobil uygulama geliştiricilerin esinlenebilecekleri

nitelikli bir fikir havuzu yaratmayı hedefliyoruz” diyor.

5 Haziran‟daki Dünya Çevre Günü için bir etkinlik fikriyle çağrıda

bulunan Teknosa‟nın Proje Geliştirme Müdürü Seçil Özekin Erdoğan ise bu

yöntemin şirketin inovasyon ve müşteri merkezli çalışmalarına katkı

sağladığına inanıyor. Çağrısına onlarca “uygulanabilir” fikir toplayan şirket,

Rıza Doğan isimli öğrencinin fikrini 250 liralık hediye çekiyle ödüllendirdi.

Kaynak: Sabah/İşte Genç eki-Eyüp Karagüllü

Page 23: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Mesleki toplantılar..

Merkez Kütüphane Etkinlikleri…

Sayfa 23 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

BĠZDEN HABERLER

Uzman Kütüphaneci Süleyman ERDOĞMUġ, 03-05 Kasım 2010

tarihinde Antalya’da düzenlenen “Yordam Kütüphane Bilgi Belge Otomasyon

Programı v.11 Tanıtım ve Değerlendirme ÇalıĢtayı" na katılmıĢtır.

Kütüphaneci Gülcan KÜÇÜKGÜREġGEN 8 Kasım 2010 tarihinde Ġzmir

Ġleri teknoloji Enstitüsü’nde düzenlenen Wiley Online Library Tanıtım ve

Eğitim Toplantısına katılmıĢtır.

Page 24: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 24 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

KĠTAP SERGĠSĠ

1-15 Kasım 2010 tarihleri arasında “Kitap Sergisi” düzenlenmiĢtir.

Okuyucularımıza yeni çıkan yayınları inceleyerek seçim yapma imkânı

sunulmuĢtur. Gelen talepler doğrultusunda da satın alma iĢlemleri

baĢlatılmıĢtır.

10-16 KASIM ATATÜRK HAFTASI

"Beni görmek demek mutlaka yüzümü

görmek değildir. Benim düĢüncelerimi,

benim duygularımı anlıyorsanız ve

hissediyorsanız, bu yeterlidir."

Atatürk Haftası nedeniyle kitap

sergisi düzenlenmiĢ, belgesel

gösterimi yapılmıĢtır. Atamızı

saygıyla anıyoruz.

Page 25: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 25 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

GÖRSEL - ĠġĠTSEL KOLEKSĠYON HĠZMETE

AÇILMIġTIR

Koleksiyon’da; TRT ArĢivi'nden National Geographic belgesellerine,

Türk sinemasından dünya sinemasına çeĢitli eserler yer almaktadır.

Kullanıcılar istedikleri film ya da belgeseli ödünç

alarak izleyebilmektedirler.

Kullanıcılarımızın sosyal ve kültürel

ihtiyaçlarını karĢılayabilmek, öğrencilerimizin

yabancı dil eğitimlerini desteklemek amacıyla

oluĢturulan “Görsel ĠĢitsel Kaynaklar Koleksiyonu”

hizmete açılmıĢtır.

Page 26: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

KİTAP ADI : Süpermen Türk Olsaydı Pelerinini Annesi Bağlardı

YER NUMARASI : BF 637 İzg 2010

Sayfa 26 Kütüphane Bülteni

Ekim 2010

KİTAP TANITIMI

Yazar : Ahmet Şerif İzgören

Yayınevi : Elma

Konusu : “Bu kitabı kişisel gelişmeyin diye

yazdım, toplumsal gelişin. Etrafa da gram

katkınız olsun.” - Ahmet Şerif İzgören

Diğer kitaplarından farklı olarak, yazar bu kitabında girişimcilik, iş

kalitesi, dürüstlük, yurt sevgisi ve hoşgörü değerlerini vurgulayarak

okuru toplumsal gelişime davet ediyor.

“Ahmet Şerif İzgören kapattığımız gözlerimizi açmamızı ve gerçekleri

görmemizi sağlayarak, “Nasıl adam olunur? ”, “Ülkeye nasıl daha faydalı

olunur? ” gibi sorulara yaşanmış hikâyelerle cevap veriyor.

“Noel Baba yalan Mustafa Amca ise gerçek

Geyikler yerine eşeği var. Eşek de daha gerçek, Mustafa Amca da”

Okurken pelerininizi kendiniz bağlayabildiğiniz sürece gerçek bir

süpermen olabileceğinizi göreceksiniz. Ayaklarınızın yere bastığından

emin olun. Gerçekten uçabilirsiniz.

Page 27: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

FİLM ADI : Gizemli Nehir

YER NUMARASI : DV00942

Sayfa 27 Kütüphane Bülteni

Ekim 2010

FİLM TANITIMI

Yönetmen : Clint Eastwood

Oyuncular : Tim Robbins, Sean Penn,

Laurence Fishburne, Kevin

Bacon,Emmy Rossum

Yapım Yılı : 2003

İMDB Puanı :8.0/10

Türü : Dram , Gerilim , Suç

Konusu : Jimmy. Dave. Sean. Boston’un işçi semtlerinde birlikte

büyüyen ve korkunç bir trajedi ile yolları ayrılan üç yakın arkadaş.

Yirmibeş yıl sonra, acı bir olay onları tekrar biraraya getirir. Jimmy’nin

19 yaşındaki kızı korkunç bir cinayete kurban gitmiştir. Dave birinci

dereceden süphelidir. Artık polis olan Sean, cinayeti öfke ve intikam

ateşiyle yanan ve suçluyu kendi elleriyle cezalandırmak isteyen Jimmy’den

önce çözmek zorundadır. Dennis Lehane’nin romanından Brian Helgeland’ın

uyarlaması olan filmde yönetmen Clint Eastwood aile, arkadaşlık ve

mahsumiyetin yitirilişini ustaca işlemiş. Sean Penn, Tim Robbins ve Kevin

Bacon üç yakın arkadaşı canlandırıyorlar.

Page 28: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Öğrencilerin ve araştırmacıların en çok vakit geçirdikleri yer olan

kütüphane yorgunluğun ve sessizliğin etkisiyle bazen en güzel uyku mekânı

olabilir :)

Okuryazar herkes gibi, Nişantaşı’nda bir kütüphane aradı.

Sayfa 28 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

GÜLÜMSETEN KARELER :)

Page 29: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

Sayfa 29 Kütüphane Bülteni

Ocak 2011

Page 30: BAÜ MERKEZ KÜTÜPHANE

KÜTÜPHANE BÜLTENİ

Cilt 8, Sayı 1

Ocak 2011

Hazırlayan

Gülcan Küçükgüresgen

[email protected]

Balıkesir Üniversitesi

Merkez Kütüphane

Tel: +90 (0266) 612 14 34

[email protected]