Download - Halkla ilişkile
1
T.C
İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
İŞLETME ANA BİLİM DALI
Üretim Yönetimi ve Pazarlama Bilim Dalı
Özel Tutundurma Teknikleri Dersi Ödev Sunumu
Konu: Halkla İlişkiler
Öğretim Görevlisi: Yrd.Doç.Dr. Yavuz CÖMERT
Hazırlayan: İbrahim Atilla KARATAŞ
MALATYA 2013
2
ÖNSÖZ
Halkla ilişkiler, ülkemizde önemi son on yıllar içinde daha da artan bir uygulama
ve disiplin olma yolundadır. Dünyamızdaki teknolojik ve bilimsel gelişmeler ile
iletişimdeki gelişmeler coğrafik bariyerleri ortadan kaldırmakta,internet,uydu
alıcıları ve kablolu televizyonlar aracılığı ile dünyanın her yerinde meydana gelen
olayları anında öğrenebilmekteyiz.Bu olaylardan olumlu yada olumsuz yönde
etkilenebilmekteyiz.
Bütün bu gelişmeler ışığında işletmeler artık çevre olarak sadece bulundukları
çevreyi ve ülkeyi değil,gerektiğinde bütün bir dünyayı fırsat ve tehdit olarak
değerlendirmek zorunda kalmaktadırlar.Bu dinamik yapı işletmeleri mal ve
hizmetlerini kullanan tüketiciler ve ilgili çevre ile daha yakından ilişki kurmaya,
onların istek ve ihtiyaçları yanında toplumun beklentilerini de karşılamaya
zorlamaktadır.İşletmelerin ve toplumların birbirlerini daha yakından anlamalarına
sağlıklı,sürdürülebilir bir ilişki kurmalarına yardımcı olmak için ‘’Halkla
ilişkiler’’adı altında çağımızın popüler mesleklerinden biri ortaya çıkmıştır.
Bu çalışmamızda hakla ilişkilerin geçmişi,öneminin artması , kapsamının
genişlemesi ve çağdaş hakla ilişkilerin işlevleri hakkında bilgi verilecektir.
3
İÇİNDEKİLER
ÖNSÖZ……………………………………………………………………………
HALKLA İLİŞKİLER.......................................................................................
1.TANIMI VE TARİHÇESİ…………………………………………………….2
1.2.HALKLA İLİŞKİLERİN TARİHSEL GELİŞİMİ..........................................2
1.2.1.Dünyada Halkla İlişkilerin Tarihsel Gelişimi………………………………2
1.2.2.Türkiye’de Halkla İlişkilerin Tarihsel Gelişimi.............................................3
2.İŞLETMELERDE HALKLA İLİŞKİLER İHTİYACINI ORTAYA
ÇIKARAN NEDENLER ………………………………………………………….4
2.1. İdeolojik Devlet Faaliyetlerinin Önem Kazanması………………………….4
2.1.2. Yönetim Etkinliğinin Artırılması…………………………………………...5
2.1.3. Yönetimin Karmaşıklaşması Ve Bürokratik İşlemlerin Fazlalığı………..5
2.1.4. Yönetimin profesyönelleşmesi………………………………………………5
2.1.5. Toplumun Bilinçlenmesi…………………………………………………….5
2.1.6. Özel Kesimde Rekabetin Etkisi…………………………………………….6
3. İŞLETMELERDE HALKLA İLİŞKİLER BİRİMİNİN ÖRGÜTLENMESİ
3.1.Halkla İlişkiler Biriminin Genel Organizasyon İçindeki Yeri……………...6
3.1.1. Örgüt İçi Halkla İlişkiler Departmanının Avantaj ve Dezavantajları.7
3.1.2. Halkla İlişkiler Hizmetinin Örgüt Dışından Satın Alınması……….....7
4
4. HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİNDE KULLANILAN İLETİŞİM
ARAÇLARI………………………………………………………………………8
4.1. Yazılı Araçlar……………………………………………………………….….8
4.2. Sözlü Araçlar……………..……………………………………………………8
4.3. Görsel Ve İşitsel Araçlar……..………………………………………………9
5. HALKLA İLİŞKİLERİN TEMEL FAALİYET ALANLARI………………10
6. HALKLA İLİŞKİLERDE GÜVEN VE İTİBAR OLUŞTURMA……...11
5
HALKLA İLİŞKİLER
1.TANIMI VE TARİHÇESİ
Halkla ilişkiler;kişi,şirket yada bir kurumla halk arasında ki karşılıklı anlayış ve
iyi niyeti geliştirme bilim ve sanatı olarak ifade edilmiştir
(Tengilimoğlu,Öztürk,2011:22).
Halkla ilişkilerin en kısa ve en kapsamlı tanımlarından biri stratejik ilişkiler
yönetimidir.İkna etme,savunma,eğitme,taraftarlık,bilgi tedarikçiliği,itibar
yöneticiliği,gibi durumsal rolleri bulunan halkla ilişkilerin;araştırmak,imaj
oluşturmak,,damışmak,yönetmek,müzakere etmek,yorumlamak,iletişim kurmak gibi
işlevleri bulunmaktadır(Göztaş,Topsümer,2012:257).
Geniş anlamda; “bir örgütün toplumla bütünleşmesi amacıyla girişilen eylemlerin
tümü” olarak tanımlanabilecek halkla ilişkiler , yönetim açısından; “halkı etkileyen
söz, eylem ya da olay”, kurum açısından, “bir kuruluşu çalışanlara, müşterilere,
bağlantılı olduğu kişilere sevdirme ve saydırma sanatı”, iletişim açısından;
“düşüncelerin istenen sonuçları yaratması amacı ile çeşitli gruplara ustaca aktarılması
ve becerikli bir haberleşme oluşumunun gerçekleştirilmesi” dir. Ancak; halkla
ilişkiler, yalnızca bilgi vermek için yürütülen bir çalışma değil, aynı zamanda
yönetim halk ilişkisini iyileştirmeye yönelik, temelinde iletişimin yattığı bir etkileşim
çalışmasıdır(Karatepe,2004:256-257)
Halkla ilişkilerin en geçerli ve kısa tanımlarından biri “halkla ilişkiler bir tanıma
ve tanıtma sanatıdır” şeklindedir.(MEGEP,2006:41)
Halkla ilişkiler, bir işletme ile hedef kitle arasında karşılıklı iletişimi, anlayışı,
kabulü ve işbirliğini sağlamaya ve sürdürmeye yardımcı bir yönetim fonksiyonudur.
(Demir,2012)
1.2.HALKLA İLİŞKİLERİN TARİHSEL GELİŞİMİ
6
1.2.1.Dünyada Halkla İlişkilerin Tarihsel Gelişimi
Tarihsel gelişimine bakıldığında halkla ilişkileri Tarihi süreçte yöneten-
yönetilen,satıcı-müşteri ilişkisinin ortaya çıkmasından bu yana’ halkla ilişkiler’
kavramının ortaya çıktığını bilmekteyiz(Kazancı,2011:5).
Milattan önce 1800 yılında çivi yazısını bularak çiftçiler için bülten yayınlamaya
başlayan Sümerlerin bu çalışmaları halkla ilişkiler kapsamında kabul
edilebilir(Eraslan,2005:43).
Mısır’da,Mezopotamya ve İran’da yapılan arkeoloji araştırmalar sonucunda
bulunan tabletlerin,sanat eserlerinin çoğu dönemin yöneticilerini halka
tanıtmak,dinsel önderlerin ve öteki devlet büyüklerinin yaptığı olumlu işleri
bildirmek amacını taşımaktadır.Roma’da ve eski Yunan toplumunda halkın katılması
ile yapılan ‘Forum’lar,halkla ilişkiler amacı ile düzenlenen toplantılardan başka bir
şey değildir.Bu bültenlerde sulamanın nasıl yapılacağı,hasadın nasıl kaldırılacağı
konularında çiftçilere bilgi verilmektedir.Bu bağlamda eski Türk devletlerinden
Göktürk devletinin Hakan’ı Bilge Kaan’ın ‘Ey Türk Milleti;üstte mavi gök
çökmedikçe,altta yağız yer yarılmadıkça senin il’in ve töreni kim bozabilir’
sözlerinin yer aldığı Orhun Kitabelerini hedef kitleye verilen mesaj açısından bir
halkla ilişkiler faaliyeti olarak değerlendirmek mümkündür. Selçuklu imparatorluğu
döneminde Nizam-ül Mülk’ün ‘Siyasetname’adlı eserinde halkın düşünce ve
isteklerinden,yönetimi haberdar etmenin gereğinden söz edilmektedir.
(Tengilimoğlu,Öztürk,2011:22-28).
Önceleri yüz yüze ilişkiler şeklinde başlatılan çalışmalar matbaanın bulunması
ile kitle iletişimi biçimine dönüşmüş ve yaygınlaşmıştır. Çağdaş anlamda halkla
ilişkilerin oluşmasından önce endüstriyel üretim tarzının, kitle iletişim
araçlarının,gazetecilik ve oligopol ekonominin gelişmesi gibi bir dizi koşulun
gerçekleşmesi gerekmiştir. (Tengilimoğlu,Öztürk,2011:26).
Halkla ilişkiler deyimi ABD başkanı Thomas Jefferson’ın 1807 yılında
Birleşik Devletlerin dış ilişkilerle ilgili olarak,10. Kongreye gönderdiği mesajda
kullanılmıştır.Çağdaş anlamda ilk halkla ilişkiler depertmanını 1889 yılında George
7
Westinghouse,kendi elektrik şirketi içinde meydana gelen bir kriz esnasında kurdu.
1916 yılında’ lvy lee ‘adındaki bir gazeteci halkla ilişkileri meslek olarak yapan ilk
kişi olarak kabul edilir.Halkla ilişkilerin babası olarak kabul edilen kişi ise Edward
L.Bernays’ dır.Bernays 1912 yılından çalışma hayatından çekildiği 1961 yılına kadar
bir çok kamu ve özel kuruluşda görev aldı.Halkla ilişkilerde birçok metodun ilk
uygulayıcısı olarak bilinir. (Ertekin.1995:4)
Yirminci yüzyılın başındaki halkla ilişkiler tanımları, hem kamu hem de özel
sektörde duyurma, bilgi verme, tanıtma, benimsetme, katılım ve destek alma
alanındaki işlevlerine dayanır. 1940 ve 1950’lerde, halkla ilişkilerin ikna etme sanatı
olarak ele alındığı görülmektedir. 1970’lerdeki tanımlar halkla ilişkileri yönetim
işlevselliğiyle açıklar. Halkla ilişkiler, organizasyonların çevreleriyle iletişim
kurması, anlayış geliştirmesi, kabul ve işbirliği kurması yönündeki yönetim
fonksiyonlarına odaklanır.1980’ler sonrasında pazarlama odaklı halkla ilişkiler
kavramı ortaya çıkmıştır.Pazarlama amaçlı halkla ilişkilerle anlatılmak istenen -ki
çoğu kez Philip Kotler gibi önemli pazarlama akademisyenleri tarafından ifade
edildiği şekliyle- halkla ilişkilerin pazarlama karması içerisinde yer alması ve bir
tutundurma yöntemi olarak ürünlerin pazarlama stratejilerini desteklemesi
yönündedir. (Demir,2012).
1.2.2. Türkiye’de Halkla İlişkilerin Tarihsel Gelişimi
Osmanlıda halkın sorunları, kuruluşun ilk yıllarında, bizzat beyle halkın yüz yüze
ilişkisi ile çözülebiliyordu. Osmanlı’nın ilk yıllarında özellikle Osman (1299-1326)
ve Orhan (1326-1360) döneminde halkın bu hanlarla yüz yüze gelerek istek ve
dilekte bulunması, şikayetlerini bildirmesi doğal ve geleneklerin izin verdiği bir
uygulama idi.(Kazancı,2006:6)
Fatih Sultan Mehmet döneminde tanınmış sanatçıların yabancı ülkelerden davet
edilmeleri ve iltifat görmeleri,Cuma namazlarında halkla görüşme saatlerinin
ayrılması,halkın şikayetlerinin doğrudan sadrazamlar ve diğer ileri gelenler
tarafından dinlenmesi,yönetenlerle yönetilenler arasındaki iletişime güzel örnektir.
(Tengilimoğlu,Öztürk,2011:28).
8
Cumhuriyet döneminin ilk halkla ilişkiler örneklerinden biri olarak ise, Atatürk
tarafından halkı bilgilendirmek amacıyla kurulmuş olan ‘Anadolu Ajansı’ örneği
gösterilmektedir.Türkiye’de halkla ilişkilerin gerçek anlamda uygulanmaya
başlandığı yılların 1960’ların sonu olduğunu söyler. Bu yıllarda, ‘Dışişleri Bakanlığı
Enformasyon Genel Müdürlüğü’, ‘Milli Savunma Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler
Daire Başkanlığı’ gibi kuruluşların bu amaçla kurulmuş ilk birimlerdir. Türkiye’deki
halkla ilişkiler çalışmalarının, ticari kuruluşlara göre, kamu yönetimi alanında çok
daha önce başlamış olduğunu görüyoruz. (Eraslan,2005:45).
Türkiye’de halkla ilişkiler mesleğinin gerçek anlamda uygulandığı ilk birim, 1960
yılında kurulan Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) bünyesindeki “Yayın ve Temsil
Şubesi”dir. Planlı kalkınmanın kamuoyu ve basın desteği olmadan
gerçekleşemeyeceği, acı reçeteler içerecek kalkınma planlarının halktan ve
politikacılardan fedakârlık istenmesini gerektireceği uzmanlar tarafından bilinen bir
konuydu. Kamunun açtığı yoldan yürüyen halkla ilişkiler sektöründeki gelişme, 1969
yılında Koç Holding bünyesinde Halkla İlişkiler Danışmanlığı’nın kurulmasıyla
devam etti. birim, Koç Holding bünyesinde iç ilişkileri yürütmek amacıyla kuruldu.
Koç Holding’in ardından, Sabancı, Yaşar Holding, Hürriyet ve Milliyet gazeteleri,
büyük banka ve şirketlerde de halkla ilişkiler birimleri kuruldu. 1970 ve 1980 yılları
arasında kuruluşlarda halkla ilişkiler birimi oluşturma oranı hızla artı. 1972 yılında
ülkedeki bir kaç halkla ilişkiler çalışanı bira araya gelerek Halkla İlişkiler Derneği’ni
kurdular. 1974 yılına gelindiğindeyse, ilk özel halkla ilişkiler şirketi A&B Halkla
İlişkiler, Alaeddin Asna tarafından kurulmuştur. http://notoku.com/turkiyede-halkla-
iliskiler/#ixzz2N2cU6SYP
2. İŞLETMELERDE HALKLA İLİŞKİLER İHTİYACINI ORTAYA
ÇIKARAN NEDENLER
2.1. İdeolojik Devlet Faaliyetlerinin Önem Kazanması
Devlet,yönetilenin denetimini artık ilk elde baskıcı yöntemlerden çok ideolojik
araçları kullanarak sağlamaktadır ya da sağlamak zorundadır.İdeolojik devlet
faaliyetinin önem kazanması halkla ilişkileri zorunlu kılmıştır.Halkla ilişkiler
çalışmalarında kitle iletişim araçları ile çevreye bilgi aktarılmakta işletme ve
9
kamunun eylemlerinin gerekçeleri aktarılmaktadır (Tengilimoğlu,Öztürk,2011:44).
2.1.2. Yönetim Etkinliğinin Artırılması
Toplumun değişik kesimlerinin isteklerinin yönetimce öğrenilmesi ve isteklerin
değerlendirildikten sonra yönetsel eylem ve işleme dönüştürülmesi gibi bir süreci
içermesi,halkla ilişkiler uygulamasını ister istemez bir yönetim süreci haline
getirmiştir (Kazancı,2006:26).
2.1.3. Yönetimin Karmaşıklaşması Ve Bürokratik İşlemlerin Fazlalığı
Günümüzde her ne kadar kamuyu küçültme ve özelleştirme çabaları,personel
alımında yapılan kısıtlamalara rağmen kamu personeli sayısında küçülme
sağlanamamıştır.Hızlı nüfus artışının sonucu ortaya çıkan işsiz kesim hükümetleri
istihdama zorlamakta ve yeni gelişen teknolojik ve yönetsel gelişmeler yeni yönetim
birimlerinin oluşturulmasını gerekli kılmaktadır.Bu durum bürokratik sayısında da
önemli artışları beraberinde getirmektedir.Böyle bir ortamda,halkla ilişkiler,ortaya
çıkan ilişki güçlüklerini çözmeye yönelik,planlı ve doğal olarak sürekli bir çaba
olmuştur(Tengilimoğlu,Öztürk,2011:45).
2.1.4. Yönetimin profesyönelleşmesi
Günümüzde işletmelerin büyümesi ve giderek karmaşık bir yapıya bürünmesi
sonucunda yönetim işi bu alanda profesyonelleşmiş kişiler tarafından yapılması
zorunluluğunu ortaya koymuştur.Bu profesyonel yöneticiler, rekabetle başa çıkmak
için ürettikleri mal,hizmet ve fikirleri müşteri ya da kullanıcıların ihtiyaçlarına
uygun olarak tasarlamak ve geliştirmek için ve halkın hizmetlerden en uygun
biçimde yararlanmaları için bilgilendirilmelerine ihtiyaç vardır.Bu ihtiyacın
giderilmesinde halkla ilişkiere ihtiyaç duyulmuştur. (Tengilimoğlu,Öztürk,2011:49).
2.1.5. Toplumun Bilinçlenmesi
İletişim teknolojilerindeki değişim ile eğitim,gelir ve refah düzeyinde meydana
gelen gelişmeler sonucunda küreselleşen dünyada halk artık yönetime daha fazla
katılmak istemekte ve mevcut uygulamalar noktasında daha fazla bilgiye sahip
10
bulunmaktadır.Böyle bir ortamda işletmeler ve hükümetler iki yönlü ilişki kurmak
zorunluluğunu duymakta ve halkla ilişkilerin gerekliliğini daha iyi anlamaktadırlar.
(Tengilimoğlu,Öztürk,2011:48).
2.1.6. Özel Kesimde Rekabetin Etkisi
Dünyadaki teknolojik kolaylıkların temelinde merakla birlikte rekabet
yatmaktadır.XVII.ve XVIII.yüzyıllarda üretilen malların satılmasında sıkıntı yok
iken daha sonraki süreçte hem üretilen mal ve hizmetler hem de firmalar rekabet
ortamında yarışmaya başladılar.Bir süre sonra rekabet öyle kızıştı ki piyasada kimi
firmaların öne çıkmaları için farklı şeyler yapmaları,farklı konuları işlemeleri
zorunluluk oldu.Bu çalışmalar sonunda insanlar kimi firmaları kendilerine daha
yakın bulmaya başladılar.Halkın gözünde imajları değişti,güçlendi.Günümüzde irili
ufaklı bir çok kuruluş yaşayabilmek için halkla ilişkiler uygulamak zorunda
olduklarının bilincine vardılar. (Kazancı,2006:36).
3. İŞLETMELERDE HALKLA İLİŞKİLER BİRİMİNİN ÖRGÜTLENMESİ
3.1.Halkla İlişkiler Biriminin Genel Organizasyon İçindeki Yeri
Günümüzde tüm modern kuruluşlar halkla ilişkilerin öneminin bilincinde
olarak,halkla ilişkiler faaliyetlerini üstlenecek bir halkla ilişkiler departmanı
oluşturmakta ya da kuruluş dışında bir halkla ilişkiler danışman ajansı ile anlaşarak
hedef kitleleri ile iletişim sağlamaktadırlar.Halkla ilişkiler biriminin oluşması
- Kuruluşun büyüklüğüne
- Yönetimin halkla ilişkilere verdiği öneme
- Kuruluşun halkla ilişkilere duyduğu ihtiyaca bağlıdır.
(Tengilimoğlu,Öztürk,2011:48).
Bir işletmede halkla ilişkiler sorumluluğu sadece halkla ilişkiler biriminde çalışan
personele yüklenemez. O işletmede genel müdürden başlayarak işçilik ve
memuriyete kadar tüm kademede çalışanların hakla ilişkiler açısından belli bir
sorumluluğu vardır. Ancak bu genel sorumluluğun dışında firmalarda, planlı ve
bilinçli olarak halkla ilişkiler faaliyetlerini yürütecek bir birimin olması gerekir. Her
11
firmada halkla ilişkiler örgütlenmesi farklıdır. Bu örgütlenmede firmanın amacı,
faaliyet alanı, politikası, personel sayısı ve büyüklüğü etkili olur(MEGEP.2006:18)
İşletmeler halkla ilişkiler işlevini yerine getirmede örgüt içinde bir halkla ilişkiler
bölümü kurabilir veya örgüt dışından halkla ilişkiler danışmanı bir firmadan
yararlanabilirler.
3.1.1. Örgüt İçi Halkla İlişkiler Departmanının Avantaj ve Dezavantajları
Halkla ilişkiler örgüt içinde bir bölüm olarak kurulursa;
- Bu birimdeki personel işletmeye daha sadıktır.Kolay işbirliği sağlanır.
- Organizasyon hizmeti süreklilik arz ettiği için üst yönetim ile güven çabuk
sağlanır.
- Örgüt içi halkla ilişkiler bilgi kaynaklarının elde edilmesinde daha ekonomik
olabilir.
- Acil kararların alınmasında daha çabuk ulaşılabilir.
Olumsuz etkileri ise
- Kurum içi halkla ilişkiler objektif olma özelliğini olumsuz yönde etkileyebilir.
- Üstlerin, yanlış istekleri gerçekleştirilirse amaç dışı faaliyetlerin içine
girebilirler.
- Konusunda uzman olmayabilirler.Yeterli miktarda harcama ödeneği
ayrılmayabilir ve daha az itibar görebilirler(Tengilimoğlu,Öztürk,2011:85-86).
3.1.2. Halkla İlişkiler Hizmetinin Örgüt Dışından Satın Alınması
İşletmeler kendi halkla ilişkiler bölümleri olsa bile,halkla ilişkiler şirketlerine
başvurabilirler.Bunun nedenleri ise
- Şirket, daha önce böyle bir halkla ilişkiler programı yürütmemiştir,
- işletmenin merkezi, iletişim ve finansal merkezlerden çok uzağa kurulmuştur.
- Halkla ilişkiler alanında belli tarihlerde yoğun faaliyetler olabilir.
- Deneyimli uzmanlardan faydalanmak gerekebilir.
Örgüt dışından halkla ilişkiler hizmeti almanın faydaları;
1-Bağımsızlık: Kuruluştan bağımsız oldukları için daha objektif olabilirler.
2-Deneyim: çeşitli örgütlerle çalıştıkları için daha geniş deneyime sahiptirler.
12
3-Uzman personel: Araştırma,sponsorluk,finansal halkla ilişkiler alanlarında
uzman kadroları söz konusudur.
4-Kaynaklar:Daha geniş imkanlara sahiptir(Tengilimoğlu,Öztürk,2011:85-86).
Halkla ilişkiler hizmeti örgüt dışından alındığında dezavantajlarda vardır.
- Danışman firmaları kuruluş personelince yabancı görülebilmektedir.Ayrıca
danışman firmalar,hizmet ettikleri firmaya yeterince sadakat göstermeyebilirler.
- Firmanın endüstri bilgisi hakkında sınırlı bilgiye sahip olabilir.
- Danışman firma ile ana firma arasında iletişim kopuklukları yaşanabilir ve
çalışma ücretleri sınırlıdır (Tengilimoğlu,Öztürk,2011:87)
4. HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİNDE KULLANILAN İLETİŞİM
ARAÇLARI
4.1. Yazılı Araçlar
Halkla ilişkiler alanında kullanılan yazılı araçlar, işletme gazetesi, dergi, broşür , el
kitapçığı, bülten, yıllık raporlar, mektup, pul, kartvizit,kupür derleme,basın
toplantıları, afiş, İlan Tahtası ve Bültenler vb. araçlardır. Bu araçlar gerek işletme
içinde çalışanlara gerekse işletme dışında yer alan çeşitli kişi ve kuruluşlara iletilerek
firmadaki gelişmeler konusunda bilgi aktarır. Amaç firmayı iç ve dış çevreye
tanıtmaktır. Ancak bu tanıtım, abartmalı olmaktan uzak, reklam kokmayan, doğru
bilgiler içeren yönde olmalıdır. Halkla İlişkiler konusunda bir kampanya açıldığında
etkili sloganların yazıldığı, büyük puntoların kullanıldığı pankartlardan
yararlanılabilir. Halkla İlişkiler Bölümünün kullanacağı yazılı araçlar içinde ayrıca
kurumun kimliğini yansıtan antetli kağıtlar, kartvizitler, bayram kartları, özel
bastırılmış pullar, karikatürler kullanılabilir.
http://www.wikiturk.net/Madde/48749/halkla-iliskilerde-kullanilan-iletisim-araclari
4.2. Sözlü Araçlar
Sözlü ile iletişimde en yaygın biçimde kullanılan araç yüz yüze görüşme ya da
konuşmadır. Diğer sözlü araçlar Telefonla Görüşme ,toplantılar, konferans ve
Seminerlerdir.
13
4.3. Görsel Ve İşitsel Araçlar
Halkla İlişkilerde kulağa ve göze hitap eden bir kitle iletişim aracı olarak radyo ve
televizyonun etkinliği çok büyüktür.Radyo ve televizyon çağımıza damgasını vuran
elektronik kitle iletişim araçlarıdır. Bu araçlar, gelişmiş ve az gelişmiş ülkelerin
tümünde kamuoyunun oluşmasında, tüketici tercihlerinin belirlenmesinde ve yaşam
biçiminin kurulmasında çok önemli etkiye sahiptirler. Radyo geniş bir dinleyici
kitlesini etkiler, alışkanlık ve güven nedeniyle radyoya kişisel yakınlık hissedilir ve
yüz yüze ilişkiye yakın bir durum yaratır. televizyon radyoya göre daha sınırlı bir
kitleye hitap etmektedir, ancak ekran karşısındaki seyirciyi bu araç kolayca
etkileyebilmektedir. http://www.wikiturk.net/Madde/48749/halkla-iliskilerde-
kullanilan-iletisim-araclari
Film ve Video Bantlarda görsel ve işitsel araçlar olarak
kullanılmaktadır.Türkiye’de Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Türkiye’yi yurt dışına
tanıtmak amacıyla başlattığı filmler, T.C. Ziraat Bankasının 1982 yılında yaptığı
“Altın Koylar” adalı filmi birer Halkla İlişkiler etkinliğidir. Sergi, Yarışma ve
Festivallerde görsel ve işitsel araçlar olarak kabul edilmektedir. Diğer Görsel –
İşitsel Araçlar Kurum veya kuruluşun Halkla İlişkiler amaçlı hazırlamış olduğu
geziler, konserler, özel günler, panel, yemek, eğlence gibi çeşitli faaliyetler vardır.
Bunların dışında kurumların yürütmüş olduğu sponsor (destek) faaliyetleri vardır. Bu
faaliyet örneğin bir film yapımı ya da kitap yayınının sorumluluğunu bizzat
üstlenmek şeklinde olabilir. Bir tiyatro, konser, festival ya da yarışmaya sponsorluk
yapmak şeklinde de olabilir. http://www.wikiturk.net/Madde/48749/halkla-
iliskilerde-kullanilan-iletisim-araclari
14
5. HALKLA İLİŞKİLERİN TEMEL FAALİYET ALANLARI
HALKLA İLİŞKİLERİN TEMEL FAALİYET ALANLARI
Faaliyet Alanı Tanım ÖrnekŞirket içi İletişim Çalışanlarla iletişimi sağlamak Şirket içi yazışmalar, öneri
KutularıKurumsal Halkla İlişkiler Herhangi bir ürün ya da hizmet
adına değil kurum adına halkla ilşkiYıllık raporlar, konferanslar,kurumsal imaj
Medyayla İlişkiler Gazete, dergi, radyo, TV veinternet mecralarında faaliyetgösteren yerel, ulusal, uluslararası veya ticari medyakuruluşlarından gazeteciuzman ve editörlerle iletişimisağlamak
Basın bültenleri, kayıt dışı basıntoplantıları, basın mensupları içindüzenlenen etkinlikler
Kurumlar arası İletişim Tedarikçiler ve perakendeciler gibi kurumlarla iletişim sağlamak
Sergiler, sektörel etkinlikler,
Kamu İşleri Yerel ve ulusal düzeyde fikiradamlarıyla iletişim kurmak,siyasi ortamı takip etmek
Sunumlar, brifingler, özelbuluşmalar, kamuya hitap
Toplumla İletişim/SosyalSorumluluk
Yöresel halkla, bunların seçtiğitemsilcilerle iletişim kurmak
Fuarlar, mektuplar, sporfaaliyetleri ve diğer
sponsorluklar
Yatırımcıyla İlişkiler Finansal kurumlar ve bireylerleiletişim kurmak
Bildiriler, brifingler, etkinlikler
Stratejik İletişim Sorunların analizini yapmak vekurumsal amaçlara yönelikçözümler geliştirmek
Kurumun saygınlığını artırmakamacıyla kampanyalardüzenlemek, araştırmalaryapmak
Çevresel Faktörleri Takip Sosyal, siyasi, ekonomik veteknolojik değişimleri takip etmek
Ülkenin ekonomik durumu veseçim yarışının etkilerini takipetmek
Kriz Yönetimi Acil durumlarda ve krizdurumlarında açık seçik ve doğrumesajlar iletebilmek
Büyük bir tren kazası sonrasıpolis, doktorlar ve yerel otoriteleradına medyayla iletişim kurmak
Metin Yazımı Farklı kitlelere uygun yazılıiletişimi sağlamak
Basın bültenleri, web sayfaları,yıllık raporlar
Yayım İdaresi Yayım sürecini takip, bu alandayeni teknolojilerin kullanılması
Kitapçılar, kataloglar, webSayfaları
Etkinlik Yönetimi, Fuarlar Etkinlik ve fuarlar düzenlemek Yıllık konferans, basınlansmanları ve fuarlar
Şekil 1.1 Halkla ilişkilerin temel faaliyet alanları(Demir,2012:63)
15
6. HALKLA İLİŞKİLERDE GÜVEN VE İTİBAR OLUŞTURMA
Robert Bosch “insanların güvenini kaybetmektense, para kaybetmeyi tercih
ederim” anlamlı sözünü söylediği zaman, dünyada itibarla ilgili çok fazla araştırma
yapılmamıştı. Bu nedenle itibarın, isletmelerin ürün satış fiyatına, insan kaynaklarına
ve karşılaştığı krizlere etkisinin ne kadar büyük olduğu da bilinmiyordu. Oysa, bugün
yapılan araştırmalar göstermektedir ki; Bosch’un daha o dönemlerde vurguladığı
gibi; örgütlerin itibarı, onların sosyal ve ekonomik faaliyetlerini doğrudan
etkilemektedir. (Karatepe,2008:2)
İtibar, kurumun tüm bileşenleriyle elde ettiği toplam değerdir. Eylemlerin,
söylemlerle tutarlı olması itibar kazanmanın esasını oluşturur. İtibar, güvenilir
olmaktır. Güven, kişilere olduğu gibi kurumlara da güç kazandırır. Ancak, güvenilir
olabilmek uzun bir zaman içinde elde edilebilen, diğer yandan çok kısa sürede
yitirilebilen, yanılma ve aldatılma riskini de içerdiğinden dolayı kırılgan bir değerdir.
(Karatepe,2008:84)
İtibar aslında soyut bir nitelik olsa da tüm ilişkilerde somut sonuçlar
doğurur. Reputation InstituteCEO’su Charles Fombrun’un da vurguladığı
gibi “İtibar iş sonuçları ve finansal değerlerle yakından ilgilidir. İyi itibar sermayeyi,
kaliteli elemanları, müşterileri bir mıknatıs gibi çeker. Sonuçta iyi itibar sadece
karlılık değil, yüksek potansiyel vaat eden bir gelecek olarak şirkete geri döner.”
http://www.temelaksoy.com/yazilar/reklam-ve-iletisim/Itibar-Yonetimi-Zor-Bir-Is-
Midir.aspx
Çok önemli bir değer olan itibar, bir kurumun faaliyetlerini, eylemlerini, ürün ve
hizmetleri hakkındaki beklenti ve tepkileri, geleceğe yönelik öngörüler ile geçmişin
yansımalarını kapsamaktadır. itibar aynı zamanda, kurumun hissedarları, çalışanları,
hedef kitleleri, kurumla dolaylı ilişki içinde olan sivil toplum kuruluşları ve kitle
iletişim araçları tarafından benimsenen görüşlerin toplamı olarak ta ifade edilebilir.
itibar, kurumun geçmişte yaptığı eylemlerin yanı sıra gelecekte yapacağı eylemlerini
de kapsamaktadır.Markalar vaat eder, itibar ise kazanılır. Ürünleri ve hizmetleri temsil
eden markalar çeşitli vaatlerde bulunurlar. Bu vaatlerin tüketicilerin beklentileri ile
buluştuğu süreçte marka değeri oluşturulur. Bu değer, rekabeti yönlendirir ve şirketin
16
değerini artırır. itibar ise kazanılır; itibar başkalarının bizi takdir etmesi ile elde
edilir. Kurumun kendi kendini övmesi ve iyi olduğunu iddia etmesi, itibarlı olduğu
anlamına gelmez. Toplumun takdiri ile elde edilen itibarın sağladığı değerin gerçek
karşılığı ise sanılandan çok daha fazladır .İtibar uzun bir sürede tutarlı davranışlarla
kazanılır,ancak çok kısa bir sürede yitirilebilir(Özkan,2009:76-78).
Rekabette başarılı olmak, büyümek ve karlı olmak itibar kazanmanın önemli
adımlarından biridir. Aynı zamanda başarı kazanırken hukuk ve toplumsal
beklentileri oluşturan etik kurallarına da uymak gerekir. Bunların yanı sıra şirketlerin
kurumsal sosyal sorumluluk kavramı kapsamında bilgi ve diğer kaynaklarını
toplumsal sorunların çözümü için gönüllü olarak harekete geçirmeleri de toplumda
itibar kazanmalarına yardımcı olur. itibar için şirketler, müşteri memnuniyetini
sürekli olarak artırmak için özel çabalar göstermelidir(Özkan,2009:79).
Kurumların bütün paydaşlarının isteklerine cevap verecek bir kimliğe sahip olması
mümkün olmadığından, kurumların kendi önceliklerini tespit etmesi, rakipleri
karşısındaki anlamlı, güvenilir ve benzersiz yanlarını belirlemesi gereklidir.
Kurumlar, 'herkes için her şey' olmak yerine, kurumun kendini ayrıştırıcı özelliklerini
ortaya koyabilmeli, farklılaşmayı hedeflediği noktalara odaklanmalı, bu alanlarda
sürdürülebilir ve benzersiz değer oluşturmak için yapacakları konusunda
uzlaşmalıdır. Kurum bu aşamada durumunu değerlendirmeli, kendisinden
beklenenleri ve kendisi tarafından arzu edileni ortak bir paydada buluşturarak, tüm
süreci tutarlı ve bütünsel bir şekilde yönetmelidir(Özkan,2009:83).
Toplum tarafından "en büyük şirket" olarak algılanmak yerine "en beğenilen
şirket" olarak görülmek, kurumun faaliyet sonuçlarına etkisi açısından daha
önemlidir. İtibarın en önemli önceliği 'müşteri değeri' oluşturmasıdır. Özel sektörde
ürün ve hizmet üreten kuruluşlar için müşteri değeri, ürün ve hizmetlerin satın
alınması ve başkalarına tavsiye edilmesidir. Sivil toplum kuruluşlarında bu değerin
karşılığı gönüllü çalışanların sayısının artması, devamlılığın sağlanması ve projeler
sponsor olan şirketlerin sayısının çoğalmasıdır. Kamu yönetiminde ise itibar ile
oluşturulan değer, beraberinde hizmet kalitesinin artmasını getirmektedir. Aynı
zamanda bu hizmet kalitesinin artışı, kamu yöneticilerinin, siyasetçilerin yeniden iş
başına gelmeleri için de iyi bir referans teşkil etmektedir(Özkan,2009:84).
17
Halkla ilişkiler kavramı ve içerdiği yaklaşımlar, örgütlere sağladıkları faydalar ile
artık daha fazla önem kazanmıştır. Finansal halkla ilişkiler uygulamalarından, kriz
iletişimine kadar bir çok alanda görebileceğimiz bu kavram, yarattığı sonuçlar ile
günümüzde önem kazanmıştır.
Kurumların geleceğini; dayandığı kültür ve değerlerden oluşan karakterleri
belirlemektedir. Kurumların karakterini oluşturan değerler ise; kurumun etik anlayışı,
sosyal sorumluluk konusunda gösterdiği duyarlılık, kaliteli iş ortamı, kaliteli is gücü,
kaliteli ürün ve/veya hizmet konusunda gösterdiği hassasiyet, kurumsal vizyon ve
kurumsal liderlik uygulamalarında gösterdiği başarılardır. Kurumların belirtilen bu
örgütsel değerlere yaklaşım biçimi, aynı zamanda sahip oldukları itibarın da düzeyini
belirlemektedir.
Görüldüğü gibi halkla ilişkiler yönetimi, hem kurumlar hem de toplumlar için
stratejik bir öneme sahiptir. Bu önemli yönetim aracının gelişen teknolojinin de
yardımıyla nitelikleri daha da artırılabilir, fonksiyonları geliştirilebilir ve katma
değeri çoğaltılabilirse, bireysel, kurumsal ve toplumsal amaçlara daha fazla hizmet
etme imkanı olacaktır. Çalışkan, üretken ve mutlu bireyler başarılı kurumları ortaya
çıkartacak, verimli ve etkili kurumlar da güçlü toplumları inşa edecektir.
(Özkan,2009:170-171).
18
KAYNAKÇA
DEMİR,Filiz,(2012),Halkla İlişkiler Yönetimi,Eskişehir:T.C Anadolu
Üniversitesi Yayınları
ERASLAN,Pınar,(2005),Yerel Yönetim Kuruluşlarında Halkla İlişkiler
İşlevi Ve Yeni Yaklaşımlar,İstanbul: Maltepe Üniversitesi İletişim Fakültesi
Yayınları
ERTEKİN,Yücel(1995),Halkla İlişkiler,Ankara:Türkiye Ve Ortadoğu Amme İdaresi
Enstitüsü Yayınları
GÖZTAŞ,Aylin,TOPSÜMER(2012)StratejikHalkla İlişkiler Yönetimi,Ankara:Seçkin
Yayıncılık
KARATEPE,Selma,(2008),’’İtibar yönetimi:Halkla ilişkilerde güven
yaratma’’,Elektronik sosyal bilimler Dergisi, Kış-2008 C.7 S.23 (77-97)
KAZANCI,Metin,(2011),Kamu ve özel kesimde Halkla
İlişkiler,Ankara:Turhan Kitabevi Yayınları
(MEGEP),(2006),Halkla İlişkiler Ve Organizasyon
Hizmetler,Ankara:MEB Yayınları
ÖZKAN,Abdullah,(2009),Halkla İlişkiler Yönetimi,İstanbul:İstanbul Ticaret Odası
Yayınları
TENGİLİMOĞLU,Dilaver,ÖZTÜRK Yüksel,(2011),İşletmelerde Halkla
İlişkiler,Ankara:Seçkin Yayınları
http://notoku.com/turkiyede-halkla-iliskiler/#ixzz2N2cU6SYP
http://www.temelaksoy.com/yazilar/reklam-ve-iletisim/Itibar-Yonetimi-Zor-Bir-Is-
Midir.aspx