Salı13
Haziran1961
B o z h u r tAKTARILMIŞTIR
Dizilip Basıldığı Yer: B07K iiu t t> MU,?,U£. , ve ImÜya* Sahibi: CEMAL TOGAN ----------- --İSL U£KURT Basımevi” Teleraf: “BOZKUHT” Tetofnm mhi a h »
Cezayir Görüşmeleri Pazar lık Safhasına Giriyor
Ortada Bir Çıkmazın Varlığı Açıkça Görüldüğü Halde iki Taraf da Başarı Umudunu KaybetmediCEZAYİR ÇOK ŞİDDETLİ SAVAŞLARA SAHNE OLMAKTA
Müsiümanlar 12 Kişi Öldürdüler, 50 Kişiyi de Yaraladılar
Telgraf: “BOZKURT” Telefon: 2951 Adres: Glrne Caddesi, Lefkoşa—Kıbrıs FiyaU: 19 MU.
/& z&hmûmaÂutf/ei SHELljfJul ¥**»
. Mr % ,
S S S tm -
EV1AN, 12: Hafta sonundaki tatil sırasında vukubulan ve bir *y kadar önce Evian barış görüş melerinin başlamasından bu ya na Cezayir’de en kötü olarak tavsif edilen şiddet hareketlerin den sonra Cezayir barış görüşmeleri, bugün en sıkı bir pazarlık safhasına girecektir.
ÖNEMLİ otu rum j Royter Haberler Ajansına göre bugünkü oturum, muhtemelen pek önemli olacaktır. Ortada
Bozm dun
0“
Türkİer Anayasayı Savunuyorlar
ORTAKLIK esasına dayanan Kıbrıs Cumhuriyetinde, dış siyasetin çizilmesi konusun
da Türk toplumunun eşit hakları vardır. Adanın barış ve refah İçinde kalkınmasını özleyen ve hiç bir tehlikeli macera peşinde koşmayan Türk toplumu, pek tabii olarak bu haklarını memleketin yüksek menfaatları- nı ve bölgemizin güvenliğini nazarı itibara alarak kullanmak azmindedir. Toplumurruz şimdiye kadar bütün davranışlarında daima ihtiyat ve basireti elden bırakmamıştır. Bununla beraber, bazı Rum gazetecileri, ada Türklerini elde ettikleri hakları kötüye kullanmakla suçlandırmakta ve bir takım safsata dolu görüşler ileri sürmektedirler.
Haftalık “Kibros” gazetesi dün yayımladığı bir yazıda Türklerin tarafsızlık siyasetine, Başpiskobos Makarios’a ve Başkan Nâsıra saldırdıklarını iddia etmekte ve şöyle demektedir : ‘‘Türkİer aşırı haklarını çağun- luğa görüşlerini dikte ettirmekte kullanmamalıdırlar. Unutmasınlar ki bir hakkı kötüye kullanmak, şiddetle cezalandırılması gereken bir suçtur. Yassıada- da lıugün yargılanmakta olanlar da bu çeşit hatâlar işlemişlerdi.”
‘‘Kibros”un belirttiği gibi bugün Yassıadada yargılanmakta olan düşük iktidar mensuplarının yetkilerini kötUye kullandık ları muhakkaktır. Fakat bunu Zürih rejimi altında Kıbrıs Türklerinin de yapmakta olduğunu iddia etmek hem gülünç, hem de saçmadır. ÇünkU, Rum basınının “aşırı” olarak vasıflan dırdığı haklar bile henliz bu top luma teslim edilmemiştir. Bu haklar Rumlar tarafından hâlâ gasbedilmiş bir durumdadır.
Vassıada’da bugün yargılanmakta olanların en bUyük suçu anayasayı İhlâl etmiş olmalarıydı. Türk toplumu, Kıbrıs Cum huriyetinin kurulduğu gUnden- heri anayasayı savunmaktadır. Ve anayasayı savunduğu içindir ki Rum basınının hücumlarına maruz kalmaktadır.
Yetkilerini kötUye kullananların birgün cezalandırılmaları bahis konusu olursa, şüphe yok kİ bundan anayasayı ihlâl edenler yakalarını kurtaramıyacak- lardır. ÇünkU, “Kibros”un bahsettiği Yassıada sanıklarının en büyük suçu bu idi.
BOZKURT
bir çıkmazın varlığı açıkça görüldüğü halde her iki taraf da konferansın başarısızlıkla sonuçlanacağını kabul etmek temayülünü göstermemektedirler.
Cezayir işleri Bakanı ve Fran sa Delegasyonu Başkanı, üç gün lük tatili hükümetiyle görüşmelerde bulunmakla geçirmişti.
Geçici Cezayir Hükümeti Başbakanı Yardımcısı ve Cezayir Dışişleri Bakanı, başkanlığındaki Cezayir Delegasyonu, Cenevre yakınlarındaki merkezlerinde Faslı bakanları kabul etmiştir.
Büyük Sahra, görüşmelerin en büyük çıkmazı olarak kabul edilmektedir.CEZAYIRDE KAN GÖVDEYİ
GÖTÜRÜYORCEZAYİR, (Royter) 12: Ce
zayirli Müslüman muharipler şimdiye kadar görülmemiş bir şiddet hareketine girişerek 12 kişi öldürmüşler, 50 kişi yaralamışlar, 12 bomba patlatmış
lardır. Müsiümanlar bir barı bombalayarak burada 9 AvrupalIyı yaralamışlardır. Bomba barın yanından geçmekte olan bir otomobilden atılmıştır. 1957’den bu yana Cezayir şehrinin göbe ğinde böyle bir bombardıman hâdisesi olmuştur.
EL BOMBASI HÜCUMLARI AvrupalIların devam ettiği
dört başka kahveye yapılan el bombası hücumlarında iki kişi ölmüş, 23 kişi de yaralanmıştır. Cezayir şehrinin etrafındaki Mi- tidja düzüğünde Cezayirli Milliyetçilerin yaptığı altı el bombası ve tabanca hücumunda üç kişi ölmüş ve 12 kişi yaralanmıştır.
MAYINA ÇARPAN KAMYON
Cezayir şehrinin 200 kilometre batısında Bedevilerle dolu bir kamyonun mayına çarpması neticesinde vukua gelen infilâktan bir Müslüman ölmüş ve dört
Müslüman da yaralanmıştır.BIÇAK VE TABANCA
SAVAŞLARIOranda AvrupalIlara yapılan
beş biçak ve tabanca hücumunda iki kişi öldürülmüş ve birçok kişiler de yaralanmıştır. Oran bölgesinde Mascara yakınında Müslüman milliyetçiler pusuya düşürdükleri üç AvrupalIyı öldürmüşlerdir. Bir Fransız askeri de öldürülmüştür.
ŞEHİRLER BOMBA HÜCUMUYLA YAKILDI
Liberal görüşleriyle tanınmış olan AvrupalIların evlerine ve Müslümanların dükkânlarına bombalarla hücumlar yapılmıştır. Şehirlerde ağır hasar kaydedilmiştir. Bone’da da beş bomba patlamıştır.
Oranda Müslüman dükkânlarını soyarken yakalanan 28 AvrupalInın o bölgeden sürgün edileceği bildirilmektedir.
Kraliçenin doğum günü münasebetile resmi ikametgâhında bir kabul resmi tertibleyen İngiliz Temsilcisi Yüksek Komiser Mr. Clark Savunma Bakanı Osman Örek’e haleldi
niz diyor.
Lord Home ile Gromiko Laosa Mesaj YolladılarAteşin Kesilmesine Nezaret Etmek İşinde
Lâoslular İşbirliğine Davet EdildiCENEVRE, 12: Britanya Dış
işleri Bakanı Lord Home, dün Cenevre’de tekrar başlıyan Lâos Konferansında verdiği demeçte Sovyetler Dışişleri Bakanı Gro-
Yarından İtibarenBOZKURT Sütunlarında
NEFİS IJtR ASK VE MAC ERA ROMANI
İZDIRAP ÇOCUKLARITürkiyetnizin genç istidatlarından
HANDAN ACUN’un gazetemize özel ola- ral verdiği en güzel romanı., bade v e akıcı bir uslûb.. Bir film kadar süratli hakiki bir telif roman. Herkesin, bilhassa genç kızların ibretle okuyacağı bir hayat dramı..
SENENİN EN GÜZ'"*, AŞK VE MACERA RC.f \Nl
İZDIRAP ÇOCUKLARI.J»
Yarından İtibaren BOZKURT’ta
myko ile kendisinin Lâos’a bir , bir konuşma yapan Lord Home, ja '— ayrıca Lâos’un sağcı - solcu ve
tarafsız grublarını temsil eden prensiblerin yakında İsviçre’de görüşeceklerini açıklamış ve bu kimselerin Cenevre’ye müşterek bir delegasyon göndermeleri konusunda bir anlaşmaya varacak ları umudunu belirtmiştir.
mesaj göndererek ateşin kesilmesine nezaret etmek işinde u- luslararası komisyonla işbirliği yapmalarını bütün ilgililerden istediklerini bildirmiştir.
Mütarekenin ihlâl edilmesiyle ilgili çıkmazı ortadan kaldırmak için Cenevre’ye vardıktan sonra
KIBRIS PARLÂMENTO HEYETİ YUNANİSTANDAI S I l l İ
Temsilciler Meclisi Üyeleri dün Yunanistan'a hareketlerinden evvel uçaklarının önünde.
Temsilciler Mecliısi Başkanı Glavkos Kliridis, ve ikincıi Başkanı Dr. O. Müderrisoğ- lu, Temsilciler Medisi’nin on üyesi ile birlikte dün uçakla Yunanistan’a hareket etmişler ve Atina’ya varmışlardır.
Hıey’et, Yunan Parlâmento Başkanı, Yunan Hükümet teni
ısilcileri, Yunanistan’daki Kıb-Ş.........................................ns Büyükelçisi ve Yunanistan’ ın Kıbrıs Büyükelçisi tarafından karşılanmıştır.
Kıbrıs Parlâmento hey’eti,Yunanistan’da resmen üç gün ve tarihî yerleri gezmek üzere özel olarak bir hafta daha kalacaktır.
OSMAN KÖKSAL İSTİFA HABERİNİ NASIL KARŞILADI
Ankara ; Millî Birlik Komitesi üyesi, Cumhurfbaşkanh ğı Genel Sekreteri ve Muhafız Alayı Komutanı Kurmay Albay Osman Koksal, üniformasının kollunda taşıdığı 1 ‘Günaha > rfbaşkan 1 ığı F onsu” - nu göstererek, ‘İstifa ettiğimle ilgili söylentiden hepsinin ce-
Cumkr Başkan Muavininin KabulleriKıbrıs Cumhur Başkan Mu
aviııi Sayın Dr. Fazıl Küçük dün saat 12.00 de Lübnan Bii yükelçiısi Dr. Şehade Hüseyin’i kabul etmiştir.
vabı, bu işarette... Madem ki
taşımakta devam (ediyorum, yerimdeyim.” demiştir; böyle
Jikle görevinden istifa etmiş olduğuna dair hareketleri ya
lanlamıştır.
Madanoğlu İstifasının Reddini nazik bir jest olarak vasıflandırdı
Ankara : Millî Birlik Komi tesi üyelerinden Korgeneral Cemal Madanoğlu, istifasıyla ilgili haiberleıden ve Cemal Gürsel’in kendisiyle ilgilli demecinden sonra, “İstifamın reddi nazik bir jest ama, lıak- kımdaki kararı kendim veririm” demiştir.
Türkiye Devlet ve Hiikû- nıiet Başkanı Cemal Gürsel, Madanoğlu ile ilgili olarak “Kaç def’a istifa canım. Yorgun. Dinlenmek istiyor” demiştir.
Italyan Başbakanı Fanfani Başkan Kennedy İle Görüştü
Vaşingtoıı : Birleşik Amerika’ya beş gürrliik bir ziyaret yapmak için önceki akşam Va şiııgton’a varan İtalya Başbakanı Fanfanı, dün Başkan Kennedty ve Dışişleri Bakanı
Dean Rusk ile görüşmüştür.
Beraberinde 1 talyarı Dışişle
ri Bakanı da bulunan Fanfani, Birleşmiş Milletler Genel
Sekreteri Dag Haııımerş İd lile görüşmek için Perşembe giin
Nevv York’a gidecektir. Fanfani, Cuma akşamı Roma’yı
dönmek üzere Amerika’dan ayrılacaktır.
Koı gen e rai Mad aı loğ I u' ımn şimdiye kadar beş def’a istifa etmiş olduğu bildirilmektedir.
Makarios Bir idam
Mahkûmunun Canını
BağışladıAnayasanın 53 üncü madde
siyle kendisine verilen salâhiyetleri istimalen, Cumhur Ba.j kanı Başpiskobos Makarios,
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 5, Aralık, 1960 da idame mahkûm edilen Eğ lenceHi Antoııios H.ristu Va- rellas’m cezasını ebedi hapisliğe çevirmiştir.
Te r f iS a ğ l ı k Vekâletinde
müsteşar muavini olarak çalışmış bulunan M. Kemal lîey 18 Mayıs, 1961 den itibaren Hariciye Vekâletine müsteşar veya Baş Konsolos olarak ta* vin edilmiştir.
MISIRDA YEDİ GÜN
Leymosun Sedad Simavi llko kulunda yapılan beden eğitimi gösterilerin den Piramit
Sedat Simavi ilkokulu nun Başarılı GösterilenSıdat >imavi İlk okulu, ge
çen Pazar günü Leymosun’da okullar Sahası'ndan yıl sonu beden eğitimi gösterilerini
yapmış ve'halkın övgüsünü ka zanmıftıır. Gösterilerden sonra açılan sergi de çok beğenilmiş tir. Yandaki resimlerimiz, çok beğenilen spor gösterileri sııa sında teşkil edilen piramitlerden ikisini göstermektedir.
Türkiye ve Yunanistan seyahatine hazırlandığımız günlerde bir haber aldık ansızın. Yunanistan seyeha- ti tehir edildi.
Sebebi diye sorduğumuzda, 4 Haziranda Makarios’- un Mısır seyahati zuhur ettiğinden Yunanistana daha sonra gidilecek denildi. Pek iyi ama Mısır seyahatine verilen bu önem bir evvelki programı tadil edecek kadar mühim mi idi? Her hal de bizim aklımızın alamıya- cağı sebepler olsa gerektr diye düşünmek mecburiyetinde kaldık.
Kıbrıs Cumhurbaşkanı Makarios’un ezelden beri Arab aleminin gözdesi olduğu hapimizce malûmdu. Kara gün dostu Araplar en kritik günlerde az mı desteklemişlerdi Kıbrıs Rum- larını?Şimdi Cumhurbaşkan lığına getirilen Makario- sun, Başkan Nâsıra giderek şükran borcunu ifa etmesi gerekliydi. Fakat geziye katılan heyette bir Türk Bakan veya Mebus’un bulunmayışı herkesin gözünden kaçmıyan bir skandaldi her halde. Gezi listesine evvelâ üç sonra da iki ilâve edilerek beş Türk gazeteci iştirak ettiriliyordu.
Bizim için bir hayli ente- reson olması muhtemeldi bu gezinin. Ehramlar diyarı, Firavunlar ülkesi Mısırın sihirli atmosferine dalmak ve iki Başkanın temaslarını yakından takıp etmek için şiddetli bir arzu kıvılcımı çaktı içimizde.
KAHIREYE VARIŞtlluşın tipi uçağımız iki
buçuk saatte Almaza hava alanına kondu. Makarios’u taşıyan ayni tipteki uçak bizden yarım saat sonra varabildi. Bizim önce varmamız belki protokola aykırı ama, bizim ekipte bulunan foto muhabrileri,
CEMAL TOGAN
Cumhurbaşkanının gelişini tesbit edemezlerdi aksi tak dirde.
Cumhurbaşkanının debdebeli bir şekilde karşılanması için elden geleni yapmış Başkan Nâsır. Renkli çadır bezlerinden süslenmiş localarda Kordiplomatik yer almış, beyaz üniformalı ihtiram kıtası hazır ol vaziyetinde, karşı localarda halk tabakasından müteşek kil Uç dört yüz kişilik bir kalabalık, elinde değnek tutan bando şefi rolündeki bir adam, mezkûr kalabalığa bir şeyler ezberletiyordu. Ayşa Makarios - Ayşa Nâsır, Zdo Nâsır - Zido Ma karios.
Askerî teftiş ve resmf erkâna takdim merasimini müteakip Kubbe Sarayına müteveccihen hareket ediliyor. Gazeteciler kafilesi da Başkanların peşi sıra katara giriyoruz. Yol boyun ca sıralanmış halk el ve ayak hareketleri le tezahürat yapıyorlar. Ayşa Nflsır- Ayşa Makarios.
KUBBE SAARYINDA İSTİRAHAT
Bir zamanlar Kral Faruk’un binbir gece masallarını andıran şaşaalı bir hayat sürdüğü Kubbe Sarayının kuştüyü koltuklarına yaslanırken Sudanlı uşakar gümüş tepsilerde soğuk meşrubat ikram ediyordu.
Bir saat kadar istirahat ettikten sonra bize tahsis edilen Semiramis otelindeki odalarımıza yerleşiyoruz.
KAHlREDE HAYATGeniş asfalt yolları yedi
sekiz kat apartmanları ve şehrin muhtelif yerlerindeki parkları ile hir Avrupa şehri manzarası arzeden Ka hire maalesef süfliyeti tem sil eden halkın istilâsına ug ramış intibaını uyandırıyordu.
(Devamı yarın)
!
Sedad Simavi llkokulu’nun beden gösterisinden bajka güzel bir sahne
LEFKOŞA TÜRK BANKASISIZIN KENDİ BANK ANIZDIR
Siz de Paranızı LEFKOŞA TÜRK BANKASINA vadimiz.
Unutmayınız ki para evde kalırsa HIRSIZ, fakat LEFKOŞA TÜRK BANKASPNA yatırılırsa en yüksek FAİZ getirir.
SAVFA 2 ( B O Z K U R T )
AKİSLER :
-MAAD TftKARNBAN SAYISMTO TO M Ss a u , 13
IM\
TARAFSIZLIĞIN CİLVELERİOSMAN TÜRKAY
Biz, karşılıklı güven ve iyi niyetle, dünyanın tam bir barışa ve milletlerin de refah ve saadete kavuşturulabileceğine inanıyoruz; fakat bugünkü dünyada, bencil bir tarafsızlık siyasetinin barış idealine faydalı olabileceğine asla ihtimal vermiyoruz. Çünkü yeryüzünde esas savaş gücüne ve ekonomik potansiyele sahip olan memleketler, çeşitli paktlarla ve savunma sistemleriyle iki ayrı kampa bölünmüşlerdir. milletlerin hürriyetleri, bağımsızlıkları ve toprak bütünlüklerinin sağlanması ve korunması kadar; tam bir dünya barışının kurulması da, ancak bu iki kamp arasında yaratılacak yapıcı bir ruh saye-, sinde gerçekleştirilebilecektir. Bu iki kamp arasına giren tara/sızlar, kendilerini daha şimdiden iki cami arasuıda kalmış beynamazın durumunda bulmaktadırlar. ÇUnkU, hakikate bakılacak olursa, tarafsızların meydana getirdiği blok, ne iktisadi, ne mali, ne teknik ve ne de askerî bakımdan kendi varlığını kendi kaynaklarıyla idame ettirecek bir durumda değildir. Amerika yardımı kestiği takdirde, Rusyaya boyun eğmek zorundadırlar.
İşte bu sebeplerden ötürü, kendilerini tarafsız ilân eden memleketlerin ayrı ayrı veya hep brden tam bir tarafsızlık siyaseti gütmelerine imkân yoktur. Muhakkak suret- te, ya rüzgârda sallanan kamış gibi bir ora-, ya, bir buraya meyledeceklerdir; yahut da bir tarafa kaymak mecburiyetinde kalacaklardır.
Zürih ve Londra anlaşmalaruıdan sonra Kibrisin sağladığı hukukî, siyasî ve asker] durum, adanın tarafsızlar blokunda yer alma' sini imkânsız bir duruma sokmaktadır. Bununla beraber, Rum dostlarımızın tarafsızlık politikasında ayak diredikleri görülmektedir. Birleşik Arap Cumhuriyeti ziyareti esnasında Rum liderliği de tutumunu az çok belli etmiş ve Kibrisin Eylül ayında tertiplenmesi beklenen tarafsızlar zirve konferansına katılmak arzusunda olduğunu belirtmişlerdir.
Biz, milletlerin bağımsızlığına, hürrye- tine ve gerçek bir dünya barışına inanıyo- ruz. Fakat, bunların ancak ve ancak Birleşik Amerikanın önderliği altında bulunan hür dünyanın idealleri çerçevesi dahilinde ger- çekleşeceğne güvenyoruz. Batı dünyasından ayrılmak demek bu idealleri zayıflatmak demektir. Kıbrıs, tarafsızlar safında katiyetle yer almaya karar verirse, bunu devam ettiremiyecek ve gülüç bir duruma düşecektir.. Nitekim, “biz her milletle aynı derecede dostuz” dyenler daha şimdiden istikrarsız konuşmalarıyla tezat uçurumlarına yuvarlanmaya ve bu hususta dünya genel efkârının istihfaftı ilgisini üzerlerine çekmeye başlamışlardır.
UM X.
Cumhurbaşkanı Makariosun, bir hafta süren Birleşik Arap Cumhuriyeti ziyareti esnasında Başkan Nasırla birlikte verdikleri demeçleri Kıbrısa döner dönmez adeta unutması, Lefkoşadaki Yüksek Ingilz Komiserinin, Kraliçenin doğum günü münasebetiyle verdiği partide Kraliçe şere/ine kadeh kaldırırken: “Kıbrısla Britanya arasındaki münasebetler bugün en dostane safhadadır” demesi bunun en bariz delili değil midir?
Bir devlet olarak biz her devletle aynı derecede nasd dost olabiliriz, onlarla nasıl bir ideal birliği kurabiliriz? Devlet başkanı yarın Birleşik Amerkayı ve Batı Almanyayı; ondan sonra da Rusyayı ve Doğu Alman- yayı ziyaret edecek olursa, gene aynı şekilde her iki tarafın fikrine iştirak ederek dostluktan mı bahsedecektir? Buna imkân var mıdır? Kıbrıs böyle bir siyaset güttüğü takdirde sair milletlere itimat telkin edebilecek midir?
YIKICI SİYASET
Memlekette İktisadî kriz ve işsizlik var deriz. Göçlerin önüne geçilınediğinden şikâyet ederiz. Memlekete dış yatırımlar yapılsın, İş açılsın diye hergün yazılar donatırız.. Bir de bütün bunların üstünden şimdiı Amerikalıların onbeş milyon dolar sarfede- rek Kıbrısta kurmayı tasarladıkları “Amerikanın Sesi” radyo stasyonu için hükümetin izin vermemesini isteriz.
Pek tabiî olarak bunu isteyen biz değiliz. Bunu isteyenler tarafsızlık propagandası yapan ve dolayısıyle batı dünyasına karşı cephe alan Rum dostlarımızdır.
Kıbrısta Amerikalılar bir radyo stasyo- nunu kurarlarsa, adanın tertemiz bağımsızlığına leke sürülürmüş . Gördünüz mü men- taliteyi.. Gördünüz mü şu tarafsızlık denilen siyasetin cilvelerini..
Bu radyo stasyonu eğer Kıbrısta kurulmazsa, Amerikalılar bundan hiç te zararlı çıkmayacaklardır. Çünkü Kıbrıstan başka bir yere stasyonlarını kuracaklardır. Bundan zararlı çıkacak olan Kıbrıs halkı ve Kıbrıs ekonomisidir. Söz konusu radyo stasyonu- nun Kıbrısta inşasına izin verildiği takdirde sarf edilecek olan 15 milyon doların en azdan yarısından fazlası döviz olarak bu memlekete girecektir. Bu paradan Kıbrıslı usta, işçi ve Kıbrıslı iş adamları yararlanacaktır.. Sonra, aynı müessese birçok Kıbrıslılara iş ve geçim temin edecektir.
Rum dostlarımız bu tutumlarıyla memleket menfaatları aleyhinde çalıştıklarını anlamak zorundadırlar. Halen Amerikanın Kıbrısta radyo stasyonlan vardır. Şimdi yapılacak olan bu yeni stasyonla mı bu memleket tarafsızlığına leke sürecektir?
Alimler, ileride meydana gelecek açlık tehlikesinden insanları, okyanusların kurtaracağını
belirtiyorlar
Denizler istikbalin tarlaları olacak
ı rvTvru ı n u H n i ........y
^ ^ ra ^ S Z S e S H S H S a F S H S H S H S a S B S H S B S H S E S H S H S a S B S H S a S E K S E S a S M g s H S H S B S -d S ^ S ÎS îS H ^MİNİK HİKÂYE:
B İR G A R İ P KİŞİ
İ M E R M U M S f f l
BABASINI ÇOK SEVDİĞİ İÇİN.. ANNESİ ONU KISKANMIŞ VE...
Bir müddet evvel Pariste vu- j vardır. Adı Danielle’dir ama kubulan müthiş bir facia kısacası Dany derler, dünyanın bütün “Çok kıskan . Bu genç karı kocanın mesııt cun, ne yapayım, elimle de- olmaması için hiç bir sebep ğil” diyen kadınlarına ders ol | mevcut değildir. Roger, karışa yeridir.. Çünkü modern j sı Denise’i çılgın gibi sever, ilmin de tesbit ettiği gibi Denişe de kocasını daha faz- kıskançlık, durduğu yerde la çılgınca sevmektedir. İkisiluran bir ruh hastalığı değil dir. Gittikçe ilerliyor, gittikçe azıtıyor ve nihayet pençesine yakaladığı zayıf iradeli, mantıksız insanlara dünyanın en korkunç suçlarım işletebiliyor!.
Parisin Rııe de la Reunion sokağındaki koca apartmanla nn ufacık dairelerinden birinde genç bir demirci ustası olan Roger Lanuque ile genç ve güzel karısı Denişe oturmaktadır.. Liseye devameden bir de küçük kızları
birden kızları Dany’yi adeta gözlerinden ayımıamacasma gönüllerinden de ayıramazlar..
Bu ailenin saadet göğünü karartan hiç bir şey, hiç biı bulut olmamak icap ederse de maalesef hakikat bu merkezde değildir. Denişe “Koca smı canından fazla sevdiği için çok da kıskanmakta ’ du-. Sebep mi var?.. Yani kocası çapkın bir adam mı, Yoovv ! Roger'in bir çapkınlık yaptığım kimse görmemiş.
■ S jnS '
Okuyucularımızın DikkatineLefkoşadan gayri kasaba ve köylerden +
gönderilecek ilânlarla birlikte, ilân tutarı | olan ve aşağıda gösterilen meblâğların | “Postal Order” olarak peşin gönderilmesi- | nin gerektiği bildirilir.
★ Kiralık, satılık, doğum, ölüm, ayrılma, nişan, evlenme, mevlût. isim değiştirme v s. HER DEFASI tÇIN 250 MÎL.
★ Tapu, Mahkeme, mecburi satış, düğün davetiyesi v.s. HER DEFASI 500 MÎL. a
★ Ölüm (Resimle birlikte) BİR DRFA I 500 MİL - KLISE ÜCRETİ 250 MİL |
Poli Hürriyet OrtaokuluMüdürlüğünden
1961 - 1962 öğretim yılında okulumuz birinci sınıfına
g:recek öğrencilerin test imtihanı 19 Haziran 1961 Pazar
tesi Matematik ve Tiirkçeden olmak üzere ö.e. saat 9 da
yapılacaktır. İmtihana girmek istiyen öğrenciler 15 - 19
Haziran tarihleri arasında (19 Hazim dahil olmak) üzere
hergün ö.e. saat 8.30 - 12 arasında okul müdürlüğüne mü
racaat ederek kayıtlarını yaptırmalıdırlar, öğrenciler ka
yıt olurken yanlarında bulundurmaları gereken belgeler
şunlardır-:
1. İlkokul Diploması.
2. 4 adet vesikalık fotoğraf.
3. Yaş Kağıdı.
NOT: İmtihan neticelerine göre okula kabul kayıtları
Eylülün 1-15 tarihleri arasında yapılacaktır.
OKUL MÜDÜRLÜĞÜ
Daha evliliklerinin ilk gününden başlıyan bu kıskançlığı yenmek, yok etmek için Roger, elinden geleni ardına komamıştı. Karısını karşısına alır, saatlerce konferansa geçer. Beraber gezmeğe gittikleri vakit karısının gözlerinin içine bakardı.
Bütün bu tedbirler hiç bir netice vermiyordu ve Denişe’ in kıskançlığı gün gittikçe azı yordu.. Adam bir zaman karısını doktor doktor gezdirip tedavi imkânları aradı. Ondan da bir netice çıkmadı. Artık boynunu büküp Deni- se’in kıskançlık buhranlarına katlanmaktan başka çare kalmadığını anlıyordu.. Ama mümkün değildi ki. Gün geç tikçe Denişe in buhranları da azıyordu.
Anlaşılıyordu ki bu böyle devam eaemiyecek. Birkaç sene evdeki cehennem hayatına devam edebilen adamcağız nihayet akimı, hatta ca mm kurtarmak mecburiyetin de kaldı. Bir yaz artık evinde bannamıyacağını his- , setti. Sevgili karısından ayrıldı. Bir otel odasına taşıncu.
Fakat Dany!.. Baba, kızını görmeden edemiyeceğini biliyordu. Onun da çaresini bul du. Kızcağız Boucher lisesine nehari gidiyordu. Adamcağız her öğle vakti geliyor, kızını liseden ahyor, beraberce yakınlardaki bir lokantaya gidip gülüşe oynaşa karın doyu ruyorlardı ve günün bu saat leri hem Roger hem de Dany için en mes‘ut saatlerdi.
Fakat Denişe buna da tahammül edemedi, önce kocasını başka kadınlardan kıskanırken, şimdi öz evlâdından kıskanmıya başladı. Da- nyye babasıyla görüşmeyi yasak etmek istedi. O zaman küçük kız dedi İd:
“Bunu yapamazsın anne!.. Babamı sevmek benim hem hakkım, hem de vazifem!..”
Denise’in çocuğu kendisiyle görüşmekten menedeceği ııi duyan Roger, karısına gidip son bir deneme yapmak istedi. Boş!.. Kadının düzelmesi şöyle dursun, kıskançlığı bir nevi çılgınlık haline gelmişti!.. Baktı ki kadını yola getirmece imkân yok.
“Evlâdımıza da işkence etme, günahtır!..” dedi.
Denise’in cevabı şu oldu: (Devamı iiçöncü sayfada
bir motor olacaktır.. Batiskaf Okyanusun dıbnıde üoia$a- cax, yaüut suyun orta kısmına çiKaıak muallakta kalacak tır. Hususi ve otomatik bir koi batiskaftan çıkarak denizin dibini aıa$tnacakür.. Bu otomatik koi üenzın dibinden çamur veya kaya parçaları topıayacaKtır. liaskaı aynı za manua petrol bulunması muiı temel olan sahaları araştıracak ve denizin dibindeki akm tıları tesbit edecektir.
üu araştırmalara muvazi olarak dünyanın muhtelif taraflarında da aıaştumalaı yapılacaktır. Okyanusları araştırma ilini olan Useanog- rafı ilmi 1873 tarihinde kurul muştur. O tarihte İngiliz alim leri (Jhallenger gemisi ile Okyanusları dolaşmış ve gemideki lâboratuvaılarda bir takım tecrübeler yapmışlardı. Bu ilk araştırmanın raporu 50 cilt tutmuştur.
1873 senesinden bu yana Oseanografi süratle ilerlemiştir. Bununla. beraber halen bütün Okyanusların dibi tam ıııanasıyle araştırılmış ve sula rın içinde bulunan maddeler tam manasıyle tesbit edilmiş değildir.
bon senelerde yapılan araş turnalar Okyanusların 150 üâ 1000 senede bir tamamen alt üst olduklarım tesbit etmiştir. Yani bu zaman zarfında Okyanuslar yavaş yavaş yataklarının içinde dönmekte ve şadımdaki canlı varlıkları dibe sürüklemekte, dipteki maddeleri de satha çıkarmak tadır. Aynı zamanda denizlerin dibindeki akıntıların kıt a laıdaki iklimler üzerine tesir ettikleri anlaşılmıştır.
S ULARIN YAŞI OLUR MU?Suların yaşını tesbit etmek
imkânı da vaıchr. Daha doğrusu denizlerin içinde muayyen derinlikteki sularda içinde ne nisbette satıhta yaşayan organizmaların bulunduğu t e s b i t e d i l e r e k b u s u l a r ı n ne zaman Okyanusun derinliklerine indikleri anlaşılmaktadır.. Suyun içinde erimiş halde bulu ııan karbon gazı bir asit va- sıtasıye tecrit edilmektedir. Sonra bu gazm içindeki karbonun hangi şekilde bulundu
— ^ ü u u v u u a ıy ı j ğu, daha doğrusu karbonun durumda bir ev ve bir ev i hangi izotopunun bu sularda yeri arsa satılıktır- İstek- olduğu araştırılmaktadır.1 ilerin aşağıdaki adrese mü racaaıtları bildirilir-
lıim san senelerde okyanusları dalıu et ruju üır şekil- ae teclaK etmeğe oaşlanııştu. insanların ıstikualı oaKimın- aan denizlerin dipleri, mutum üır araştırma küiiusu teşkil etmemedirler... /41a de- nızıer, istıKoaün "tarlaları alacaklardır. Açlığın teiuiıt et t*gı Dır dunyıuı, insanlar yaşı yaoümek iyin zengin gıua muadeleti bulmak, mecburiye uıuie kalacaklardır.. bunun içindir ki daluı şimdiden denizler te t Kik edilmektedir, bu arada ilim atlanılan, ileride meydana gelecek açlık tehli kesinden insanlığı denizlerin kurtaracağını belirtmişlerdir.
Okyanusları tetkik edebilmek için ilim, tekniğin son imkanlarından iaytıaıaıımak- tadn. Bilindiği gibi geçen sene içinde frofesor Jfıccard m yapmış olduğu ve Amerikan tıenız kuvvetlerine ait olan Trıeste Batiskafı, 10,600 metre derinliğe indirilmiş ve denizlerin dıonıden enteresan malumat toplamak imkânı elde edilmişti.
YENİ BATİSKAFllaıen Fıausada, Toulon-
da “Süper Batiskaf” yapılmak tadır. 13110U rumuzu iıe göste rileıı bu batiskafın yapısı ve lıususiyeüeri gizli tutulmaktadır. Bu batiskafla Amerikalılara ait olan derinlik rekorunun kırılması muhtemeldir. Bu batiskafla Japonyanm doğusunda, Okyanusun içinde bulunan en derüı ‘Deniz uçurumu" tetkik edilecektir. Bu uçurum 10,625 metredir.. Tuskaroıa çukuru” ismini ta
şımaktadır. Us t kısmının çelik ve nikelden yapılmış olduğu talimin edilmektedir.İçindeki kameranın genişliği 2.10 met- redir. Batiskafın cidarının kalınlığı 15 santimi aşmaktadır. İçinde 30 beygir kuvvetinde
Lefke Ziraat Kulübüi ukarıdaki kulüb yararına
25.5.1961 tarihinde tertip edilen Rozet Hasılatının £,7.950 mil olduğu azalarının malûmatına arzolunur.
Sekreterlik•MlINldtUltııııııtııııı
Satılık Arsa ve EvKüçük Kaymaklıda iyi
Geldi, başka boş masa yokmuş gibi karşıma oturdu-
Tanımıyordum- Şöyle böyle gözüm de ısırmı- yordu- lük bakışta, gö ziime çarpan prasa bibi bıyıklan oldu-
Meze olarak ağzımda gevelediğim kiraz çe kirdeğıni, avucumıun içe risine havale ettikten sonra, iş olsun diye, hafiften bir “merhaba” salladım-
Bulanık gözlerle, sinsi sinsi yüzüme baktı.
— Ne çıkacak?Diye sondu-Anlayış kabiliyetim;
ondan yanı, arpasız kalmış zavallı bir dolap beygiri gibi zayıf olduğundan, masama oturan praısa bıyıklı adamın bu sorusundan hiçbirşey anlıyamamıştım-
— Nlereden, ne şekilde, ne çıkıyor?
Diye, sualine sualle karşılık vermek mecburiyetinde kaldım.
— Merhaıba’nızdan, dedi, geldim; gelmedim
mi?— Geldiğinize göre,
geldiniz!— Oturmadım mı ?— Oturduğunuza gö
re, oturdunuz!— Merhaba dediniz,
demediniz mi?— Dedim!— Ne çıkacak merha
ba’nızdan ?— İkbal kutusu mu
bu, içerisinden birşeyçıksın?
Meyhaneci geldi- Kar şımda oturan prasa bıyıklıya:
— Ne içeceksin is'i- yin?
Diye sordu- Bıyıktüccarı ıbizim ahbap, ca m sıkılmış gibi:
— Getir bir ellilik
“Allah belâm versin” konyağından!
Dedi. Meyhaneci:— Bakıyorum, bu ak
şam yine formunda değilsin!
— Formuna bilmemi ne yalpayım!
— Olıaa! Benim formum, zati alinizin hacet görme yeri değil!
— Formu, formayı,f orrnal i teyi; hacceyi,haceti, haticeyi bir kalem ıska geç te, getir işte b ir ellilik haspala- nayım!
— Meze?__Saikla mezeni kibar
müşterilerine!Bir garip kişi idi- Ga
rip insanlar dünyasında, ne olduğunu, ne ola cağını bilmeden, bileme den, bütün garip insanlar gibi bilmemez’lik anaforunda dönen bir garip kişi-.
Niye bu adam garib ti? Niye ıbîr bilmez’lik anaforunda dönüyordu ? Kimdi? Ne idi? Niye aiksi konuşuyordu ? “Merhaba” ma kızmıştı- Meyhanecinin “Ne içeceksin?” sualine kız mıştı.
İçinde patlıyan bir volkan, bir ıstırap volkanı vardı muhakkak' Dayanamadım:
— Bir derdiniz mi
var?Diye soracak oldum.
— Size ne?Sözleriyle, içinde pat-
lıyan volkanın kızgın lâvları, açılan dudakları arasından döküldü sonra:
— Derdim vaı sa var, yoksa, yok, diye devam etti, öğrenip te ne yapa çakısınız ? Biz insanlar, hemcinslerimizin kaderleriyle, acılarıyle, ıstı- raplarıyle alay etmekten
için sizin
luçkınk-iÇin bir
Attan YAVl’/J
başka ne yapıyoruz'* Bk mm gözyaşını, hıçkırıklarım, seniatı, »izin
bir oyuncaktan,gözyaşlarmız,lam ız benim
k a I vk al 1 a vesilesinden başka ııedir kli? Siz yorsun uz, ben güliiyo rutrı; ben ağlıyorum siz gülüyorsunuz- Ağlarken gülüyor, gülerken ağlı
yoruz. insanlık budur değil mi? Benim ıstırabım sizi güldürecek, sizin m t irabınız beni güldürecek- Eğer insanlık bu isn resmen istifamı veriyorum; çıkıyorum insanlık tan, resmen 'istifa ediro mm, size kalsın, hayrını göriin insanlığınızın !
önündeki elliliği biı çekmede midesine boşalttı. Yerinden kalktı-
— Meze almazmısı- $ nız? jfl
Diye sordum-
Yüzünden, bir külçe $ acı bir tebessüm yuvar landı-
— Bunun mezem, bit m i yen ıstırabımdır!
Dedi.Yürüdü-
Kapıdan çıkarken, meyhaneciye:
— Bunu da kaydet bi zinı bitmiyen hesap pusulasına!
Diye seslendi- Boş kadehini almıya
gelen meyhaneciye:— Kim bu adam?
Diye sordum.Meyhaneci, bir an göz fl
lerini, elinde tuttuğu baş }j kadehin boşluğunda l>oş jj boş gezdirdi sonra:
Bir garip kişi!Dedi- Ve yeni gelen
lıir müşteriye servis yap mâk için yanımdan uzak laştı-.-
Bekçi Aranıyor“Raf Okullarında bir ge
ce bekçisine ihtiyaç vardır.
Bu işe talip olanlar Haziran sonuna kadar dilekçelerini Baf Okullar komivsyo
nu Başkanlığına gönderme leri ehemmiyetle belirtilir. Yıllık maaş £180 : dır.”
Fiatı çok ehvendir.
M iHALi MAKARİOS Kasalı
Küçük Kaymaklı
Kiralık dükkânLefkoşa’da Yüksek Mahkeme
karşısında halen Avukat Ahmet
Gürkan Beyin işgal eylemekte
olduğu dükkân 1 Temmuz, 1961
tarihinden itibaren kiralıktır
isteklilerin Avukat Fadıl Kor
kut yazıhanesine müracaat etmeleri rica olunur.
Satılık Ev.Lefkoşa M/c Artlıur So
kağnıda kâin, Mr- Smith ile lıissadarlarına aid olan, bir alt bir üst olmak üzere iki ikâmetgâhtan ibaret ev ile etrafımdaki havlı satılık tır.Müracaat Yeri:
KALISPERAS (F V .I ) Special Land Valuation &
Estate Agency 5 Homer Av- Lefkoşa
Telefon: 3589 & 7.3213
Sinetra, kızı yerinde bir yıldıza âşık oldu
Altın sesli aktörün gönlünü kaptırdığı genç kadın: “Henüz evlenmeye niyetim yok” dedi.Frank Sinatra, kızı yaşında biı- genç kadına âşık oldu- Günlerden be ri Hollywood’da en çok alâka uyandıran dediko du budur- Frank Sinatra ran alâkadar olduğu genç kadının isr/û Juliel Pıowse’dur ve gayet istidatlı bir yıldızdır- JulLet Prow.se, eıvvelâ isti
dadını ‘Can - Can’ filminde bel
-li etmişti. Sonradan ‘G. B'lues’
filmini çevirdj ve yne dilek ati
■çekmeye muvaffak oldu. Frank
Sinatra, Juliet Provv.se’u ‘Can-
Can’ füm njn çevrilişi esnasın
da tainıdı. Onu ilk gördüğü an
dan itibaren de yanından ar
tık ayrılmadı. Henüz 23 yaşın
da olan Juliet Prow.se hajkkın- *la dolaijan dedikoduları bildiği
ihalde, Frank Sinatra ile gezip
tozmaktan vazgeçmedi.
YAS FARKINA ÜZÜLMÜYOR
Bundan bir müddet evvel gazetee ler, genç kadınm etra
YAZA GİRERKEN1961 Yaz Mevsiminin bütün orijinaliteliği ile
son modellerde mevsimlik ve yazlık elbiseler bir taraftan Londra ve Avrupa Moda Evlerinde görülmeğe baslarken diğer taraftan da AKASRU GÎY1MEV1NDE Savın Bayanlarımızın gözlerini kamaştırmağa başlamıştır.
Meşhur Avrupa Moda Evleriyle yaptığımız faydalı temaslar sayesinde, kalite, model, renk ve desen bakımından en müşkülpesent bir Bayanın dahi zevkine hitap eden bu gayet cazip elbise, etek ve bluzları sizleri hayrette bırakacak ve belki de dikiş fiatma dahi muadil olmayan fiatlarla sunmaktayız.
Acele etmekle vahuz kendi menfaatinizi her bakımdan korumuş olursunuz.
Kıbrıs İthalâtçıları:, AKARSU GÎYİMEVÎ Girne Caddesi 40 - 42
Tol OOKK r - f l----
fını sararak oııa Frank Sjnat
ra ile arkadaşlığı hakkiimda bir
takım, sualler sordular. Julliet
bu suallere gülerek şöyle cevap verdi:
“ — Aı-a sıra buluşup geziyo
ruz ne olacakmış ? Birbir mjz
den hoşlanıyoruz. Bunda garip olan bir taraf görmüyorum,
ikimiz gayet iyi anlaşıyoruz.
Frank benden büyükmüş. Ol
sun. Hollywood’da bütün çift
ler yaşıt mı sanki ?” '
EVLENMEYİ DÜŞÜNMEM tŞ
Bunun üzerine gazeteciler genç kadına Frank Sinatrn ;le
evlenmek niyetinde olup olma
dığım sordular. Juliet gülerek:
“Çok acele ediyorsunuz,
dedi. Şimdilik evlenmeye n'ye
tim yok. Hem öyle zannediyo
rum ki Frankın evlilikten gözü korkmuştur. Zaten ben şimdi
lik sadece çalışmak niyetinde
yim. Beş sene lç:nde görecek
siniz HoUyîood’un b}r numara !ı yıldızı olacağım. Shirley Mr.c
Laine İle rekabet edecek lıple geleceğim.
Julletin bir başka yıldızdan değil de Shirley Mac Laineden
bahsetmesi, genç kadının tıpkı
Shirley Mac Laine gibi biı- ko
medi aktri^j olmasından ileri
gelmektedir. Şüphesiz henüz
SDıirley Mac Ladne’e yetişmesi
çok zordur, ama Frank Sinatra
gibi bir ham' bulduktan sonra durumu barjz değişmiştir. Bun
dan bir müddet evvel genç kn
dına Elv'.s Presley ile beraber
“Blue Hawai" filminde bir r^l teklif ettjler.
ÇOK KAPRİSLİ
Fakat Juliet derhal bazı ta
lepler iler! sürdü. Büyük yıldız
lar gibi bir maiklyaj mü teli asısı
sının kendisine hizmet etmes nl
istedi, ayrıca kâtibesini de
Havay adalarına, götürecek
İçin omin da yol masrafının
şfinket tarafından ödenmesini
istedi. Bu kaprisler, şirketi *a
: MlNtr FEHIM 59
Mecnun :‘ - Yanüş hareket edi-yomum ey ühıtiıyar| Ded'. Bu zin
ciri çılgınlara vurmak gerektir Gel, bana İteni olanı ye^nc getir. Ben: zincire vur. Onu zincirden kurtar. Gölgen olup seninle dolaşayım kerem sahiplerinden (ben hayır 'istemem. iyi kötü ne kazanırsak hepsini sana tesl'un* edeyim. Dilediğim bu k , ben ağlayıp inleyen Mecnun. Müşteri yıldızı gibi evden eve dolaşayım, Beîjki b-r gün bir evde o Ztthre yıldızım;» yaklaşmak mümkün, olur.’
tht yar bu sözleri duyunca, menfaat tlm'idiyla sevindi- önceki es,rint azjıd etli. Hayat ürkeği Mecnun zjncire g r-
çilgnlar için ortaya bir uısul koydu
“ — Her dem efsun okuruz ki, çocuklarımızın nafaka- kazanılsın. Bu gördüğün hâl bir oyunbazlık, hokkabazlık*1''. Bu bana bir 'kanlı olduğunu’ adam öldürdüğümü söyled • »eıı de onu tuttuaVı. Ben kan bahasının salübiy'm, o da kanlı geçinin,ek içm yaptığımız efsunu gör,. O gezer dolaşır, d lencıı> yapar. Ev ev gezerek lıer ne kazanırsa paylanırız. Elde edı *'n puyla.şmakt ı da kararımız şu:: Ben yansını alının bu da yarısını alır.
(Devamı var)
Mehmetçik ortaokulu Müdürlüğünden :1961 - 62 ders yılı okulumuz orta birinci sınıf®1
g'irecek öğrenciler için (GİRİŞ TEST tMTtllANLAKj1 15) IIAZtRAN 1961 Pazartesi g-iinti sabah saat 8.30 ela ortokul salonunda Türkçe ve Matematik derslerinl?11 yapılacaktır-
a) Aday kaydı 16-19 haziran günlerinde yapıl»*çaktır-
b) öği’enciler bera/brlerinde diploma veya ilkokul bitirme belgesi ille doğum kâğıtlarını getirmelidirler
c) Giriş imtihan neticelerine gön1 esas kayıtlar 1 Eylül 1961 gününde Imşlanacalkttf! •
Durum ilgililerin bilgilerine duyurulur.Okıtl Müdürü
,1 HAZİRAN- 1961
yayınlar:
BEŞPARMAK’IN 23. SAYISISi yer almaktadır.
ÇUKUR YANAKLI
| Klbnsl„ tek Türkçe sa ve düşünce dergisi
£sPABMAX;m 23 üncü t S ı , tertemiz bir baskı
28 imzana yazı, hıka- |ve jjjj. ve eleştirmeleriyle 'Sırlanarak dünden iti-
satışa çıkarılmıştır- nLrinin kapağını, ünlü fUsiz ressamı Gaugum’-
“Çağırış" adlı bir tabo- ® süslemekte.lir. “Sanat O l a y l a r ı ” başlıklı ve Beşl i k imzalı başyazıda,
avlar içinde yurdumuzi Pf
E^reyan eden sanat olayyorumlanmaktadır-
Kurullah Ataç m dör- Ujjncü ölüm yıldönümü mü Lsebetiyle Beşpaımak’ın K^sayısma. ünlü eleştirme İpizİn bir yaeısı almmış- | tır. Bundan başka, dünya- L tanınmış tiyatro yazan Igugene Tonesco’nun. g-ene layım ölçüde üne erişen heykeltıraş “Brancusi” hak
i kında naklettiği anılara \ bu sayıda geniş ölçüde yer ! verÜınıiştir.
Türkiyeli şair Celâl lûpnarh özel bir konuşma-
a, Türk şiiri ve kendi sa- [iffltçı tutumunu anlatıyor- [Osman Türkay “Biati Uy- | prlığmm Geleceği’ üstü- jnf. İngiliz filozofu Bert- jrâııd Russell’in bir demecini ele alarak yorumlarda bulunuyor- Bunun yanısı-
t ra, Şahinkaya Dil. Liit- : fiı Gülşen, Mehrizat Poyraz, İsmail Ali Sarar, İbrahim Zeki Burdurlu, üner
j Ulutuğ. Sadettin Deren, | Mehmet Özcan, Yaşa’- Sami uökg-öz, Mehmet Tun-
Icer, ')rbay Mehmet, Sedat i Törel, izzetti a Peseıı, Ne- I riman Ahmet Gürsel gibi [imzaların şiirleri; Fuat Ve- [ zlroğîjnun “Çukur Yanak- llı" afili şiir kitabı üstüne 0. Otçuoğlu’nun ve Şahin-
Ikayft Dil’in “Kapalı Kapıyı |nçmak” adlı kitabı üstüne tMeiÖı Fuat’ın eleştirme ya [darı ve Bediî Demirsare- Pniıı ilgi çekici bir lıikâye-
Gençoklunun
ozan Fuat Vezır- bu ilk şiir kitabı
Beşparmak Yayını olarak Sozkurt Basımevinde ba-sıımış ve bundan bir süre
p'.Ce satışa çıkarılmıştır,
tapta, Vezu-og-lunım en gü zel -lirleri yayımlanmış bu ummaktadır- Kısa bir süre içinde çevresinin tanınmış sanatçıları arasında ver alan Vezimğlu ‘Çukur Ya- nakli da çocukluk anılarını, ııztintü ve özlemlerini sevilerini dile getirmekte' oır.
ÇUKUR YANAKLI t’i-ic0 mil- 'isteme adresi
Beşparmak Yayınevi Ankara Sokak No- 7 Lafkoşa
Bir Gelin AranıyorBundan iiç. döıt yıl on
ce yayımladığı ilk hikâye kitabı ile samat çevrelerinin ilgisini çeken genç hikayeci Numan Ali Levent’ m*lcinci kitabı ÇEVRE t AY INI olacak Bbzkurt Hasımevinde basılmış ve satışa çıkarılmış buluımı- yot. tik kitabının yayımlanmasından bu vana ge ren süre içinde Numaa
T evendin yazdığı hdkâycle ri biı- araya toplayan “Bir Gelin Aranıyor’', bu j ı! içinde edebî türde yurdi1 muzun kazandığı en güze1 eserlerden biridir- Hikâye lennde gerçekçi bir görüşle Kıbrıs n dertlerine ve sos yal dâvâlaırına değinen, günlük yaşantılarını anlatan Numan Levend’in bu kitabını okurlarımıza salık \ eririz-
BİR GELİN ARANI
YOR : fiyatı 100 mil. Çevre Yayını, Lefitoşa.
( B O Z K U R T ) SAYFA S
^ R A F I N D A N
k ib ro s
daki makaleyi neşretmiş.
TEKLİFNAMELimasol Kazasında Pirgos Köyü civarında Limasoi Orma
nının Obilâs mevkiinde inşa edilecek gradonya için yapılacak
teklifnameler 1961 Haziran’ın 24 üncü günü sabah saat 10’dan
f feeç olmamak üzere Lefkoşa’da Defterdarlık Dairesinde Teklifna-
me Encümenine vasıl olmalıdır.
Teklif sahipleri fiyat tekliflerini inşa edilmiş gradonyanın
beher yarda uzuluğu için yapmalıdırlar. Bu maksad için sarfedi-
j lecek miktar £ 400 yı geçmiyecektir.
Bu hususta daha fazla tafsilât Lefkoşa’da Orman Mühen-
i dişliğinden Tel. 4000/2272 veya Blâdanya’da Trodos Orman Böl-
; gesi Müdürlüğünden temin edilebilir. ■
tir
kıbrıslı gazeteciler süneliye kaüar iyi ruyet gezisme isti- luk etai ieıou-. üm l'urkıye otgerı ise ulejik Arap Cuin- üurıyeti Hariçten gelen baskıların tesuinüen kurtularak tıkiılerini bitaraf olarak acık l&yacaklarıaı bu iki ziyaret isDat etmiştir. Tiirkıyeye yapı lan ziyaretin bajlamasmuiı önce lürk ve Rum gazeteci- leıe iyi anlayış göstermeleri ıçm hükümet taralından bir müracaat vaki olmuştur. İlk hareket tabii Kumlardan bek leniyoıdu. Türkçe gazetelerin ve lürk cemaat üderleıimn Rum gazetelerine yardımlarını esırgemiyecekleri de ayrıca belirtilmişti. Ammenin
menfaatlerine aykırı bir lıare ketin iıataiı olacağı ileri sürülmüştür. Bu hareket Kaiıi- rede vukubuldu. BiUıassa Rumları ve Mısırdaki Rum cemaatım ilgilendiren meselelerde Nasu- ile varılan and laşma konusunu ele alun bir lürk gazeteci Dr. Küçük’ün vetosundan söz etmişti. Di- ğeı lürk gazeteciler hususi oıarak bu hatalı hareketi ten- kid etmekle iyi bir faaliyet göstermiş oldular. Bazı Türk çe gazeteler adadaki Türk cemaatını ayrı bir cemaat ola lak tanıtmağa çalışmak gay-1 retlerinden vazgeçmelidirler. * Nasır da bu hususu tanımamış bulunuyor. Kıbrıs Cum- hurreisi Makarios bütün ada halkının Cumhurbaşkanı bulunmaktadır.
Aynı gazete şunları ilerisürüyor:
Türkler kendilerine tanınan aşırı hakları yanlış yere kullanmaktadırlar Nasır ile Ma- kariosa doğrudan doğruya salchran Türkler Kıbrıs Cumhuriyetinin dış politikasını kendileri çizmek istiyorlar. Yani azınlık çoğunluğa tahak küm etsin. Kıbrısm bağımsızlığını destekleyen bitaraf dev letler de Kıbrıslı Türklerin hücumuna maruz kalıyor, Gürsel ileride bitaraf bir siyaset takibe kalkışırsa o zaman ne yapacaklardır. Unutmasınlar ki kendilerine tanınan hakları kullananlar şimdi Yassıadada muhakeme ediliyorlar.
ALİTYA gazetesi şu makaleyi neşretmiştir
Makarios, Nasır ve Paıı Kıbrıs Sulh Konferansım meş gul eden İngiliz askerî üsleri ciddî bir şekilde ele alınmalıdır. Makarios Kahire Konfe ransında yaptığı bir konuşmada Adadaki İngiliz Üslerinin komşularımıza ve bilhassa Arab devletlerine karşı sal
gazetesi aşagu dırgan projelerde kullanılma
sına müsaade etmiyeceğiz de mişti. Bu beyanat açık ve nihaîdir. Fakat yalnız bu beyanat kâfi gelmiyor, Beyanat,hareketler de takip etmelidir.
a eP ececeğimiz yegâne şey şimdilik bu üslerin kontrolüdür. Kıbrıs hükümeti seyirci kalmamalı daha da ileri gide rek üslerin salübine devredilmesini talep etmelidir.
DİMOKRADİA gazetesi şunları ileri sürüyor:
Makarios un Birleşik Arap Cumhuriyetine yaptığı ziyare ti müteakip neşrecülen müşterek bir bültende iki devlet adamamı tıkirdaş olduğunun açıklanması İngiliz muiıafaza kâr çevrelerini kuşkulandırmıştı. Dolayısıyle bu çevreler Adanuı Belgradda yapılacak bağımsız bitaraf devletler toplantısmda temsil edilmesini torpillemek niyetindedirler. Ingılizlern endişesi üs- lerdecÜr. Çünkü adadaki üsle, rin geleceği Süveyiş üslerine Ibenzemektedir. İngilizlerler' Nota. 4. Erkek hizmetçi. Bir
r a t t r O f t T A MA-
Bir senede kahvecilikten şarkıcılığa ulaşıp milyonlara kavuşan Ingiliz genci
MARK WYNTER
Şimdi bütün müzik sUnyasının dikkatini 17 yaşındaki bir İngiliz ffarkıcı üzerine çekmektedir. Gav.ete- cller, radyocııliir, televizyoncular kemdls.nden roket hızıyla şöhrete ulaşan genç şarkıcı olarak bahsedS- yorlar. Tatlı sesi sayesinde peşjıe taktığı binlerce hayranı ille kısa zamanda parlayan bu sevimli şar. kıçının İsini Mark Wynterdir.
KIBRIS RADYOSU
13~Haz ran. 1961 Salı Sabi h Yayını:
06.29 Açılış ve Program
06.30 Saıbah Melodileri07.00 Haberler07.15 Radife Erten’den Şar
kılar07.45 İspanyol Müziği08.00 îngil zcg Program öğle Yayını:11.59 Açılış ve Program,
12.00 San'atkârlardan Şar
kılar12.30 Melodiler ve Ritimler13.00 Afife Eclibo&lu’dan
Şarkılar13.30 Haberler13.45 tnıg'-lizce Program 14 30 Kapanış.
Akşam Yayım :16.59 Açılış ve Program
17.00 Fasıl Hey’eti
17.35 Dans Müziği
18.30 Karıma Müzik19.00 İngilizce Program19.30 Haberler
19.45 Al!le İstekleri20.00 Konsere Davet20.30 Radyo Erkekler Top
luluğu21.00 Gecenin Seg fYıMım:
Paul Anlkıa21.15 Kanşık Şarkılar 21-30 Kültür Konulmaları
21.45 Saz Hserleri
22.00 Haberler
Geçen Ocak ayma kadar Londranın mütevazı bir çayUuıııesimle haftalığı 100 liraya (.'alışan Markın bu günkii kazancının yekûnü akıllara durgunluk verecek kadar yüksektir. Hak.ki ismi Terry l.evyıs olan genç şarlucı sesi siyeğinde Adam Falth, Oliff IUchard ve Tommy Steel ayarında bir şöhrete ulaşmasındaki başlıca ‘sebebi şimdi menejeri olan Ray Mackender'e borçju olduğunu söylüyor. Kiiçük yaşından beri hayatım çalışarak kazanan Mark’tan tanınmış müzisyenler hep sitayişle bahsediyorlar. Meselâ; hâlft Amerikanın olduğu kadar dünyanın br numaralı rock’n roll krallığını muhafaza eden Elv.s Preslejy, bir plâğım dinlediği genç şarkıcı lç!n “İlen, ce Marlt, Ingiluz şarkıcıları içimde dinlediğim, en başarın folk şarkıcısıdır.” demektedir.
Yine lngilterenin tanınmış melodi yazarı Lionel Bart >se Mark İçin birkaç şarkı yazacağını Eyledik, ten conra “ltnnce Mark Donait O’ Connordan sonra eördüğüm en güzel ve tipik bir sahne sanatkârıdır.,, diyor. Tanınmış film prodüktörü Mickey nelamarda Markla bir film için anlaşmış bulunuyor. Kend sjıe irrtne sanatçı hakkında düşüncelerini soran gazetecilere: “Mark Wynter„ in müzik sahasında olduğu pibİ âleminde de sltaelLigi ve kab «Uyetl sayen'ııde büyük sükse yapaea^na inanıyorum. Hu inançla hemen kendi siye bir kontrat yapmış bu- Sunuyorum ,, demiştir.
E l e k t r i k ç i l i k yapan babasının dördüncü çocuğu olan Teırrj I^wls profesyonel şarkıcılığa İntikal erli, dinili hikâyesini şöyle anlatıyor:
tik o larak m üzik b ilg ilerim i Mabeli Corrandan
1 daha sonra ılı. I>ick1e Vatentintfdeın a l t o . B jr miM-= det sonra Deoon p lâk şirketi hesabuıa b ir a lbüm haİ f ı n a Z ı Duba Hk haftasına 20 b in âdet satman
= -ılbümle illi başarm u kazanm ış oldnm. Melodi tM A .i o F A (İİRE„ ism ini taşıyordu. Bunu eski sevgi-
I lime ithaf ediyordum."
I i
22.15 Oda Müziği
23.00 Kapana
teukvizyion
19.30 Açılış ve Program 19.32 Çocukların Bale Dİans
lan19.42 Safari (Rumca sözlü)
20.08 Resimli1 bir konuşma
20.16 Aiktüftllte
20.26 Kıbns Dansları
20.48 Medllk (Rumca alt yazılarla)
21.14 Kılbns Yunan Alayı
Bandosunun program^ Sollat: Andro.s Natar.
21.45 Panük (Rumca alt
yazılarla)
Amerikaiılarla Türkleri kendi davalarına hizmet etmek üze re seferber etmişlerdir. Türk basınının son neşriyatı bunu isbat ediyor. Bununla beraber Observer gazetesinede ak settirilen üsler meselesinde Makariosun beyanatta bulun muş olmasına rağmen Kıbrıs Cumlıurreisi olarak üslere mü dalıale etmek için hukuki hiç bir salâhiyeti yoktur.
NEYİ GERİ gazetesi "Yabancı Radyo İstasyon lan” başlığı altında şunları neşretmiştir:
Atlantiğin ötesindeki beyefendilerin yegâne gayesi dolardır. Bunun için adada bir Amerikanın Sesi Radyo İstas yonuııun kurulması haberi bizi hiç te hayrete düşürmüş değildir. Hayret ettiğimiz nokta Makariosun partisi Vatan Cephesinin Temsilciler Meclisindeki üyelerinin Meclis Başkamnın Başkanhğmda bir toplantı yaparak meseleyi mütalâa etmeğe karar verme leridir. Biz kapının bu ihtimale derhal kapanmasını bek liyorduk. Halk bir açıklama talep ediyor. Amerikan devamlı Radyo yayınlarına artık bir son verilmelidir.
Hazırlayan : M. Ş.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 □□□□□■□□□2 □ □ □ □ □ □ □ □ □
34□□□□□□■□■5
6 □ □ ■ □ □ □ □ □ ■
7 □ □ ■ □ □ □ □ □ □8
9S oldan: sağa:
1. Ucu yuvarlak sopa. Sayıdır. 2. İtiyat. 3. At cinsi üretme çifliği. Nota. 4. Çok durmadan sağlamlığını kaybetmiş kumaşa denir. 5. Nota.Harf okunuşu. 6. Nota. Söz dinleme. 7. Benzer olan. Yiye cek darlığı. 8. Dolayısiyle anlatma. 9. Bir karında doğanlar. Su gibi dökülen.
Yukarıdan aşağıya: j Menfî işareti yaptı; son1. Uçak. 2. Bir emirdir. Se-, ra kesik kesik konuşmaya
ki. 3. Çok koyulaşmış mayi, başladı- Her söylediği keli - • • - -• nteden sonra', dudakların’n
yalımındaki kan şeridi biraz daha kalınlaşıyordu:
— Boşuna gayret sar- fediyorsun, Murat- Sevgiline kavuşamıyacaksın bir daha.-”
Onunla münakaşa etmek iste-miyondum:
— Konuşma! dedim- İstirahat et! Şimdi bizimkiler gelecek; seni hastaha- neye kalldıracağiz-.
Gözleri birden;, haddinden fazla açıldı- Ağzı ıstırapla tekalllis etti:
— Sizinkiler mi? Nasıl? Anlamadım?
Onu son demlerinde da
SESSI2 HARPY A Z A N A s - 'r
öleceğini biliyordum- Onun için ben de yaınıma diz çö* şüp sağlam koluma dayadım:
— Çok ıstırap çekiyor musun. Ayla?
Ses çıkarmadan gözleri inin içine baktı. Bu nazar larda binıbir mânâ uçuşu- yordu.O nefis göğsü körük gibi gibi inip kalkıyordu-
Kıvrılan ayaklarım dü zeltip ona daha rahat bir pozisyon verdim:
— Daha iyi misin şimdi?
Yaşlı gözlerini kırptı.— Biraz su vereyim mi ?
işte uyandırma. 5. Geçimsizlik yüzünden ağız kavgası. 6. Göz tokluğu. 7. Vilâyet. Bön. 8. Azaltış. 9. Bir sayıdır. Gizli düşmanlık.
DÜNKÜ BULMACAMIZIN ÇÖZÜMÜ
Soldan: sağa:1. Zonguldak. 2. At, Aüe.
3. Arap kız, 4. Af, Ka (Ak) 5. Mezar. 6. Dede, Ait. 7. He, Avrupa. 8. Alina, Fer}. Çil, Te, Ke.
Yukarıdan aşağıya:1. Zarar, Haç. 2. Ot, Deli
3. Me, îl. 4. Gergedan. 5. Zevat. 6. Lapta. 7. Dik, Rauf. 8. Alık, İpek. 9. Keza, Tane.
Babasını çok sevdiği için... annesi onu kıskanmış ve..,
(ildnci sayfadan kalan)
“Hayır!.. Onu seninle görüş ! yemeğine götürmek için mek türmiyeceğim. Icabederse i tebe gittiği vakit baktı ki mektepten alacağım, eve ka- Dany yok.. Hemen karısınınp atacağım!..’
“Bunu yapmıya kalkarsan çok fena olur Denişe!..”
Ve ayrıldılar. Lâkin Roger, ertesi günü yine kızını öğle
HECKERAlman Çamaşır Makineleri
DÜNYACA MEŞHURDURSon modelleri yeni vasıl oldu.
Kıbns Genel Acenti : AHMET SEDAT
Girne Caddesi No. 38. Lefkoşa
BUGÜNKÜ FALINIZKOVA BURCU: (21 Oc:uk - 20 Şuıbat) - Kanşıık bazı :
enle ikarşılaşacalksınız. Bunlar sizi yıldırmamalıdır. Bunları «ize zarar gelmedea düzelteceksiniz.
BALIK BURCU: (21 Şulbat - 20 Mart) - Geç .ştir İme*, ■ıayli güç olacak ıbir duruma dilışiımemekllgin1 iç.n bugünlerde ihtiyatlı ive uyanık bulunmanız gerek.
KOÇ BURCU: (21 Mart - 20 Nıısan) - Malî işlerinizde ;ok uyanık bulunmanız gerekiyor, tstemiyerek yapacağın ıs yanlış ıbir davranış g zi zarara sokabilir.
BOĞA BURCU: (21 N: îian - 20 Mayı») - Tasavvurliannız lan 'baz larır.da değlşikl.kler yapmaya olaylar sizi mecbur ede cek. Fakat net ce yine lehi raiyedir.
İKİZLER BURCU: (21 Mayıs - 20 Haziran) - Olayları muhakeme ederken telk taraflı ıkalmuık ityadumz sizi ıbir çok işlerde arzu etmediği niz neticelere götürüyor.
YENGEÇ BURCU: (21 Haziran - 20 Temmuz) - S ze ve aile çevreıı.ze yabancı ıbir k imseyle karşılanacaksınız. Çok dikkatli davranmanız lâzıan. Yoksa aldanabilirsiniz.
ARSLAN BURCU: (21 Temınuız - 20 Ağustos) - Münase bette ifcuiıınduğunuz ıbazı kisfiler -var. Bunlara takın kapılmayınız. Yakında iyi'. ıbir ıhalber alacaksınız.
BAŞAK BURCU: (21 Ağustos - 20 Eylül) - Bıııgrfinlerde malî sahada oldukça cüretli sayılacak teşebbüslere girmekten sakınmanız lâzım. Seyalhat de İyi değil.
(TERAZİ BURCU: (21 Eylül - 20 Ekini) - Sözler ne hiç güvenMmetmesi lâzaımgelen kimselerden alacağınız haberlerin mahiyeti ne olursa oiısun inanmayınız.
AKREP BURCU: (21 Ekim - 20 Kasım) - ileride atlatılmadı güç rizikolara ıgir'^mektense teşebbüsünüz için güvendiğiniz dostlarla istişarede bulun amalisiniz.
YAY BURCU: (21 Kasım, - 20 Aralık) - Yakınlarınızdan brteinin rahatsızlığı hakkında beslediğiniz endişenin yer. sir oldıuığunu öğrenerek sevineceksiniz.
OĞLAK BURCU : (21 Aralık - Ocak) - Halletmek iste- diginı’z iş üzerinde a.şın sabırsızlık gösteriyorsunuz. Daha makul davranmanız menfaatlerinizi arttırır.
evine koştu. Tam o giderken apartıman kapıcısı kadm da telâşla karşısına çıktı:
‘‘Ah Mösyö Roger, Mösyö Roger !.. Sormayın, feci bir şey oludu. Hem Madam Deni se, lıem annesi, hem de küçük Dany hava gazıyla zehirlenip ölmüşler!..”
Meğerse Denişe, kıskançlık tan kurtulabilmek için kendi ni öldüreceğini annesine söylemiş. Annesi de beraber ölmek istemiş. Küçük Dany' ye haber vermemişler. Kızı uyuttuktan sonra havagazı musluğunu açmışlar!.. Üçü de ölmüş..
Gerçekten Serinlemek
mi istiyorsunuz ?Yazın bu sıcak günlerin
de gerçekten serinlemek ini istiyorsunuz ? O halde hiç tereddüt etmeden Leî- koşa’da Gime Caddesindeki TAŞT PASTAHANE- Si’ne giderek soğuk ve nefis bir sulu mahallebi ye yiniz.
Mahallehinitı en iyisi, en
nefisi yalnız TAŞjT PA.q
TAHANESİ’nde buludur
Mutlaka tadınız ! . .
im >:♦>' ■mmsmmmmems
I AKPAKI Buharla Temizleme
!: EviModern makine ve
tecrübeli işçilerle elbiselerinizi akpak eder-
Ayrıca elbiselerdeki ufak teivk sökükler parasız olarak tamir edilir.
1- Zühlüzade Fokak (Türk Fakir Yurdu
nun karşısı)Tel: 72645 Lefkoşa.
İLANGönyeli köyünde oturmak
ta olan arkadaşım Erol Ahmet Dereliden 1 Senederıbe- ri haber alamamaktayım. Kendisini tanıyanların ve ha len nerede olduğunu bilenlerin lütfen aşağıdaki adresime yazmalarını insaniyet namına rica ederim.
Ccmalcttin Kutluçınar
S an mıısa sokak No. 47
AKSARAY - İSTANBUL
361ha fazla üzmek istemiyor dum:
— Demin ıslık çaldım ya. Kaıpııun önünde nöbet çiler vardı ”
Ona, yatın daiha akşamdan bizim ajanlar tarafın dan teslim alındığını, bütün. civanTn abluka edildi ğini, buradan insan değil ya, kuşun bile habersiz uçamıyacağını, içeri amc&k girildiğini, ama aısla çıkıla ırayacağını söylemek istemiyordum-
Aşağı kattan gelen ayak seslerini bu sefer o da duymuştu. Nefes g'ibi hafif bir sesle sordu:
— No’luyor? Kim geli- vor?
Babası ile diğerlerinin bizimkiler tarafından pos
ta edilip Rönderildiğini, Pa ile Albay Nafiz ve Nec
la'nın buraya çıkmakta olduklarını yine söylemek istemedim:
— Seni hastahanıeye kal dırmak üzere geliyorlar-.
Bu sırada kapı açıldı ve önde Neclâ olduğu halde, Öbürleri koşarak geldiler. Ayla, başını güçlükle yana cevrmişti- Necla’yı görür görmez hıçkırıkla karışık bir feryat kopardı ve başı yana kaydı- Genç kız, son nefesini vermişti.
Arık kalan gözlerini elimle kaparken, kirpikleri nıin luvmdan damlayan yaş 1; rı, Necla’ya ve diğerleri ne gösfermemeye gayret ediyordum-
S O N
Tıb dünyasından haberler:
Tansiyonun irsî bir hastalık olduğu meydana çıkarıldı
New - York’ta bir konfe rans akteden kalb hasta lıkları mütehassısları, tansiyon hakkında çok enteresan kanaatlere varmışlardır- Evvelâ tansiyonun doğrudan doğruya irsî biı- sebepten ileri gelen, bir hastalık okluğu anlaşılmıştır. Bu sebeple, hekimle- r artık tansiyon vaka hırında hastanın vücudu nun kimyevî yapısında ve metabolizmasında ir siyet yoluyla geçmiş ân zalar, bozukluklar aramaktadırlar- Hastalık umum/yetîe 30-35 yaşla rı arasında baş göstermektedir- Hastalığın elli den sonra başlılığı hemen hemen İliç görülmemiştir.
BAZI KİMSELEU NİÇİN ARİTMETİKTE BASARI GÖSTEREMİYORLAR?
Bazı insanlar en baisat aritmetik problemlerini bile çözemezler- Buna muka bil kafaları fazla çalışmayan ıbazı kimselerin ise bir hesap makinesi kadar ustaca) hesapyapt ıkları görülür Acalculia adı verilen aı-itnie tikteki kabiliyetsizliğinbey nin doğrudan doğruya hesap yapma İle alâka'ı naibi yesinde meydana gelen güç lüklerin eseri olduğu anlaşılmaktadır. Değişik tipte acalçulialar vardır: Bunlar beynin hasara uğrayan kıs m ma göre değişmektedir- Finger agnosia adı verilen solu ve sağı ayırmayı imkânsız hale getiren hastalık hesap yapma kabiliyetinin kaybıyla alâkalıdır- Okuma yazması olmayan birçok kimseler ise fevkalâde hesap yapabilmektedirler.YAŞLILARIN GÖZLERİ NEDEN SULANIYOR?
Yaşlı kimselerin çoğu-'•IIMIMHIlllHIHIIINIIIIIKIIlIHHllllllllltdlIlMIIUlMI
İngiliz Okulu’ndan Yetişenler Cemiyeti’nden :
TOPLANTIYA DAVETBütün İngiliz Okulundan yetişenler 14 Haziran, 61,
Çarşamba gün ö.s. 6 da, Okul salonunda tertip edilecek o- lan toplantıya davet olunur.
C.i'ındem
1) Cemiyetin anayasası,
2) Sair mevzular,
nuın gözleri devamlı olarak sulanır.Normal olarak göz leri yıkayıp temizloye yaın fazlası insanları rahatsız eder ve gözlere zarar verir. Bir İngiliz operatörü işte ihtiyarlarda görülen bu devamlı göz yaşarmasının ba zan alt göz kanaplarındaki adalelerin zaafiyetinden ile ri geldiğini ve bunların ağır ağır Vc birçok defa göz kırp mali suretiyle tedavi edilebileceğini meydana çıkarmıştır-
KIZAMIK GÖZÜN AKINDAN Mi BULAŞ] YORMUŞ?
Kızamık çocukluk çağının en kötü ateşli hastalığı dır ve çok defa' kulak rahat sizi ıklan da getirmektedir. Fakat anneler, yakında, bir kızamık enfeksiyonu olduğu vakit bebeklerin gözleri ne motosiklet yarışçılarının taktıkları cinsten kapalı gözlükler takmak ve bir en fekslyon tehlikesi balıis ko ntısu olduğu vakit de göz damlaları kullanmak suretiyle küçüklerini koruyabileceklerdir-
Bir müddet evvel iki Macar doktoru, kızamığın vücuda gözlerin akından girdiğini ileri süren bir nazariye ortaya a'mıştı Dr. Terragna da bu nazari yey i teyit etmektedir- Terragna, kliniğinde sıhhatli çocukları, gözlerine kocaman motosiklet gözlükleri takarak kızzamığa yakalan mış çocukların yanma koy muş, bu çocuklardan hiçb’- ri kı/.amığa yakalanmamış tır Buna mukabil, tecrit enilrris ve gözlerine kızamıklı çocukların burunla- nıv.lan alınmış sümük dan latıli’n çocukların heps de 1 i giiıı zarfında kızamığa a kalınmışlardır.
Sinetra, Kızı Yerinnde Bir Yıldıza Aşık oldu(ikiııoi sayfadan kalan)
.«jirttı. B'ım.un üzerine rolü .Tu-
lietten alıp bir ba.şka yıldıza
vermeye karar verdjier. Jnlfot
de b rdeıı kendisini işsiz buldu.
Bu tip kilçCik hâdiselerjn Hoîîy
woodda b r yıldızın (stMıbn'ıni
mahvetmeye kâfi geldiği görü'
m|ü«j hallerdendir. Birçok yıldız
lar ve bu meyanda Gina, bun
dan çok sene evve! Hol’.ywovda g-eklig'j vak t kendisine ilk tek
lif edilen rolü kabul e'medlğl
iç!n uzun müddet rol bekıem ş
ve njhayet Hollywoodı:,in ayrıl maya karar vermişti.
Şimdi Juiiet’ln de keedisine
fazla ^Uvenerok böyle bjr talepte bulunduktan sonra birden bire aüiikta kalması (şagılacak
şeylerden değildir. Mamatılı “Frank Slnatra yanıaJa olduk ça Julietin kayığı »u alnuuc” diyenler çoktur. Hol I--w ı w 1da
dedikodu muharrirleri tecessüs le vaziyetin ne şek'il alacağını beklemeiktedlrler. Fakat umu
mi kanaat şu merkezded1.-- Ava
Gardner gibi to'jr kadından son ra Juliet g 'M henüz çscuk yaş ta b r g-enç kadının Frankın hayatındaki boşluğu doldurnitn sı hakikaten hayret eJlleeek bir şeydir,
Dilekkaya Hk Okulunun Yıllık Genel Müsameresi
14 Haziran 1961 Çarşamba akşamı, Dilekkaya İlkokul öğı-encilerinın TremeşeIIiirrt'!,vet Sinemasında vereceği Müsamereye Civar Köylü Kanteşkrimİflin iştirakleri özlenir-
Dilekkayn Tertip Heyetinden
MÜSLÜMAN SENTERFOR HÜSEYİN DE KADROYA DAHİL BULUNUYOR
Antröner Kachalin “ Türkİer de Bizim Gibi Formsuz” Dedit'--..i.:— V™. I da ov uncuları
Harpten sonra Rus Millî Futböi Takımını;] formasını giyen iki Müslüman oyuncudan biri olan Hüseyin Hüseyi nev halen formunun zirvesin de bulunmaktadır.
Pazar günü Moskova Spar- tak’ınm Stalino takımını 5-1 yendiği maçta çıkardığı şahane oyunla seyircileri vte idare cileıi bir defa daha kendisine hayran bıraktıran 20 yaşın daki bu kıymetli futbolcu 2 nefis gol atmış, 2 golü de eski şöhretlerden sağiç Isajev ve soliç Konovalov’a attırmıştır
Sivrilerek şöhret basamaklarını aştığı Kübişev’in Kiila Sovjetove (Rus Havagücü} takımından Rusya’nın en bii
tyük kulüplerinden biri olan Moskova’nın Spartak’ma bu yıhn başında transfer eden ve transferi spor çevrelerinde
epey gürültü uyandıran Hüse yin ki ayağı kadar kafasına ha kim, çok sür’atli, şütör ve istikrarlı bir futbolcu olup bugüne kadar “A’ ve ‘B’ Millî
takımlarında müteaddit defalar oynamış ve 21 gol atmıştır. Otoritelerin meşhur Salııı kov’un halefi olarak kabul el
tikleri Hüseyin’in en büyük hususiyeti gayet mütevazı olu şudur. En umulmadık anlarda bile kalecileri avlayan bu
genç futbolcu komple bir sant rforun bütün vasıflarına salıip olduğu gibi geri defans hariç
A v u s t r a l y a
Futbol Tahminleri
İNGİLTEREDE İHTİLAL!On Büyük Kulüp Lig’den Ayrılmak Kararında
Anketimize Gelen ResimlerS Londra (Royter) : Ingilizbirinci liginin Pazar günkii toplantısında büyiik münakaşalar çıkmıştır. Sezonu zararla kapayan on büyük kulüp ligden ayrılıp kendıi aralarında bir lig kurmak niyetindedirler. Böylece, hem masraflarını kısacaklar, lıem de enternasyonal turnuvalara katılmak imkânı bulacaklardır. Bu on şöhretli kulüp adına konu şan bir temsilci geçen yıldan bu yana futbol maçlarına gelen seyirci adedinin 4 milyona düştüğünü söylemiş ve bu gidişle gelecek yıl seyircinin lıarp sonrası yıllarındaki gibi azalacağı fikrini yürütmüştür. Temsilci işte bunları düşünerek 10 kulübün, hem İngiliz seyircisini veksenecek fut bolden kurtarmak lıem de ma lî külfetlerini hafifletmek için bu teşebbüse giriştiklerini soy lemişdir. Toplantı neticesinde ligin bu şekilde değiştirilmesi için ortaya sürüten tasan 12 lehte reye karşı 48 alevhte ka bul edilmemiştir.
Bunun üzerine isimleri gizlenen bu on kulüp ligden ayrılmak istediklerini İngiliz Fut bol Federasyonuna bildirmelerdir.
Bu durum İngiliz Futbol ef kârını ayaklandırmıştır ve ga zeteciler bu on şöhretli takımı bulmağa çalışmaktadırlar.
SOLDAN SAĞA:721 — FATMA MEHMET (Kaymaklı) Lefkoşa.722 — MET.UHA ŞÜKRÜ (Kaymaklı) Lefkoşa.723 — VELIT ARİF (Kaymaklı) K. Kaymaklı.724 -- AKİF MEHMET (Kavmr.klı) K. Kaymaklı.725 - MUHAMMET ALÎ (Kaymaklı. Lefkoşa.726 HÜSEYİN ALTIN D AŞ (Kaymaklı) Kaymaklı.727 — ALİ HİMMET (Doğan T. B.) Leymosun.728 — OMAÇ AHMET (Çetinkaya) Lefkoşa.7z9 - TUNA ı'J'.TURK (Türk Gücü) Magusa.730 - TÜRKER dZTÜRK (Türk Gücü) Magu-sn.731 — CAFER SALİH (Doğan T. B.) Leymosun.732 - ŞEVKt SALtH (I/oğan T. B.) Leymosun.
DURUM: Doğan T. B. (216) - Kaymaıklı (161) - ,TürkGüoü (104) - Çel n Kava (98) - Gönçler Birliği (50) Gençlik »Griicü (49) - Tünk Ocağı (30) - Yeni Cami (24).
4 T9cı 4LOGA-1 Cami(24).a Dtni (30) kG30ö( -fi kOKz
OYUNCU DEĞİŞMİYORRuslar, 3. Maç Gerekirse Budapeşte ve Paris
îçin Şimdiden Teklif Yaptılar
Özkan EvlendiLeymosun Türk ocağımı,
senterhafı Özkan, Pazar günü Türk ocağı Lokalinde düzen lenen bir törenle evlenmiştir
Blacksmith v Cardiff Cessnocik v Adamsitown L. Macquarie v Nevvcastte Mayfield U. v Avvaba VVallsend v W. YVallsend Apia v Prague Budapest v Northsâde Gladesvillle v Hellenic Hakoah v Baııkstovvn South Coaıst v Auburn Sydney Aust. v Canterbury Concordia v Julia Corinthians v Granville Manly v Lidcoıııbe Sufherland v Balgownie Toongabbie v Croatia Yugal v Blacktovvn Annerley v Easts Azzuri v St. Helens Bfeckstone v Hellenic Oxley v Bundamba Thistle v Y.M.C.A. Dinmore v Taringa Dnipro v Meıtton Latrobe v Builiımba Mitchelton v Sangate Postal v Wynnum George C. v Melbourne Juventus v J.U.S.T.Polon i a v Boxhill Slavia v Ridhmond S. Melbourne v Moreland Wilhelmina v Hakoah Ferntree v Brighton Frankstoıı v L’on Moonee P. v Geclong Park R. v Sicilia Sıınshine C. v Yallourn Beograd v Croatia Cumiberland v Orange Lion v Juventus Polonia v liudapest Birkailla v Eıdinburgh ElizabetFf v EnfieJd Pt. Adelaide v Sturt Salisbuıry v Victoria K'iıgsvvood v Austria Mitcham v VVİndsor S. Adelaide v Research University v MaltaCaledonians v VastaseMedina v Sport Utd.Perth City v Subiaco Spearvvood v Kiev Swan Val'ley v Julia Cottosloe v Emu Ran<reıs Macedonia v Malta Malay T. v Maccabean Melilta v Oueeııs Park M/Juventus v Alexaııder
takımın her yeninde aynı başa rı ile oynamaktadır.
Goıek baş antrenör Kacha lin, gerekse devllet antrenörü Straostin’in ifadelerine bakılırsa 18 Haziranda Moskova- nııı 110 bin kişilik “Lanin” Stadında Dünya Kupası eleme maçında Türkiye ile karşı la^acak olan Rus Millî takımında Hüseyin’e muhakKak yer verilecektir.
Avrupa Milletler Kupası Şampiyonu Rusya’nın bu yıl uğradığı zincirleme başarısızlıklar spor efkârında büyük üzüntü uyandırmıştır. Başta "Pravda” ve ‘Kızıl Bayrak” gazeteleri olmak üzere basın, Millî Takımın idareci ve futbolcuların ı çok şiddetli bir şe kilde tenkid etmiş ve onlaıı Rus futbolunun prestijini çiğ nemekle itham etmiytıiır.
Feyenoord, Aston Villa ve Polonya önünde uğradıkları mağlûbiyetlerin acısını Türk takımından çıkarmak için Sov yetiler muazzam gayret saı- fetmektedirler.
Oslo’nun “Ullleval” Stadın
da yapılan Türkiye - Noı vteç ( 1-0) maçına müşahit olarak giden baş antrenör Gavrielı Kachalin Moskova’ya avdetinde fikrini soran gazetecilere “Tiirkler de bizim gibi formsuz demiştir. Kachalin Oslo maçının filmini futbolcu lara gösterdikten sonra Türk oyuncularının iyi ve zayıf tarafları hususunda bir konuşma yapmıştır. Rus takımının kadıosu kat’i şeklini almamışsa da muhtemel tertip şeyle
dir :Yaşin - Medakin (Tcheke-
ri) Krouılilkov - Voronin, Net to ( K.) Manochin - Metrevel li, V. İvaınov, Hüseyin, Baıba- uikıin, Mekski.
Rus takımının en büyük de /avantajı takımın istenildiği gibi anlaşamaması ve forvetle rin kısırlığıdır: 4 - 2 - 4 tertibiyle oynayacak olan takımda ofensdf solhaf ve ideal bir iç oyuncusu olan Valentin İva- nov boş sahayı kontrol etmek te ve daha ziyade seri axıklar ile neticeye gidilmektedir. Ha lihazırda bu takımın en form
da oyuncuları kaleci Yaşin or tahaf Netto, sağaçık Metıe-
velli, sağiç lvaııov ve santrofr velli ve Hüseyin hemen her
takını için başlı başına bir teh likedir.
Güneşli, yer yer bulutlu ve serin olmakta devam edecektir. Batıdan esmekte ulan rüzgârlar; kuvvetlenerek öğleye doğru, yer yer sertçe esi tektir. Dün en yüksek hana sıcaklığı, 29.5 derece santigrattı.
m< >»;« x«- j »
HAKLİ BİR ŞİKÂYET IHükümet Hastahanesinin Türk kesimindeki Polikllni- $
ai h ıkkıııda, gazetemize öteden beri şikâyetler yapılmak- i fadır Bilhassa, Poliklinik etrafında bulunan Evkaf Apart- $ m a n l a n n d a Uuunet etmekte olan kimseler tarafından ya- * X n bu şikâyetleri, tamamiyle haklı bulduğumuzdan sü- i funlarmuzâ geçirir ve ilgililerin dikkatten! çekeriz.
Polikliniğe ait 6 Apartman dairesinin 6 tane yüz numa- X r-.sı bulunmasına rağmen bunların, her gün muayene için * a X n vüzlerce hastanın kullanmalarına müsaade edilme- H m e k t e ve kilit altında tutulmaktadır.
Bu durum karşısında, fazla sıkıya gelen hastalar ya / ı.rMf)‘iki evlere müracaat etmekte veya uzaklara kadar gi- ‘4 dip geri gelmek mecburiyetinde bırakılmaktadırlar.
Diğer taraf tan bir çok hastalar, küçük çocuklarını ora- $ daki duvar diblerine oturtarak pisletmekte ve etrafı çirkin & hir şekilde kirletmektedirler. Çocukların yanında, büyük ?■ -idamların da yüzlerini dıvarlara dönerek, etraf evlerdekikadınların gözleri önünde ve çirkin bir şekilde su döktük- $ ieri de bir hakikattir. I |
y $
'i
Ânafartalar Orta OkuluGİRİŞ İMTİHANI
1961 - 1962 Ders Yılı okulumuz birinci sınıfına gi-| riş test imtihanı 19 Haziranı 1961 Pazartesi günü sa-
baıh saat 8.30 da yapılacaktır-ilgili öğrencilere, aşağıdaki belgelerle
birlikte, belirtilen günde okulda bulunmalara duyurulur:
istenen Belgeler:i
BEŞİKTAŞ - KİLMARN0CK 1 -1 BERABERE KALDI
MONTREAL - Beşiktaş İs sokmuşsa da, hakem Tom
Moskova, : Beynelmilel Futbol Federasyonu (F.İ.F. A.) Dünya Kupası eleme maç laıı esnasında talimatnameye
uyularak hiç bir surette (kaleci dahil) oyuncu değiştiril miyeceğini neşrettiği bi' «eb- liğle bildirmiştir.
Bu balkımdan 18 Hazirana Moskova’da Türkiye ile karşı laşacak Rus millî takımı kale
ci Yaşin’in sakatlanması halin de sağaçık Metrevelli’ye 1 numaralı formayı giydirecektir.
Türk takımının da oyuncular içinden bir kaleci seçmesi de her halde faydalı olacaktır.
Öte yandan Dünya Kupası statüsüne göre takımların pu
anlan eşit olursa finalisti averaj tayin edemeyecek ve bu taikdirde tarafların anlaşmaya
vardıkları bitaraf sahada üçüncü maç oynayacaktır. Şa yeıt taraftarlar üçüncü maçın
tarihi ve yeri Ini'usunda anlatmaya varamazlarsa F.l.F.A nın tayin ed ece i' şehirde oy naya/-»klardır.
Bunu göz önüne getiren Ruslar üçüncü maç ihtiyacı hâsıl olursa bu kaışılaşmanın Budapeşte veya Paris’te vapıl masını istemektedirler.• ««••••lltMUlMMIlailIMHIMIIIIIIIHIIIimiiailllllMIM
m.* i /'i** ••Turk Gücü
Sekreterliğinden :
18-6.1961 Pazar günü ö- e saat 10.00 da, Olağanüstü Genel Kurul toplantısı yakılacağından bütün aza- ların iştiraki ehemmiyetle rica olunur-
GÜNDEM :Yeni tdare Hey’eti seçimi.
Sekreter Hüseyin Akil
koçyanm Kilmamock taknnı ile yaptığı maçta 1-1 berabere kalmıştır. Kanada’mn Montreal şehrinde yapılan mçm ilk devresi, 1-0 Beşiktaş’ ın leyhine neticelenmişti. Ge nel olarak kalitesiz geçen ma ça, Beşiktaş çok hızh girmiş ve 7. dakikada, Solaçık Selim’ in ayağından galibiyet golünü kazanmıştır. Iskoçlar, beraberliği temin etmek için çok çalışmış, devrenin büyük bir kısmım hâkim oynamışlar sa da, çok iyi bir gününde o- lan kaleci Varol, kilmamock’ a beraberlik şansını vermemişti.
İkinci devreye hırslı giren Klimamock 12 dakikada sağ haf Doğan’ın topu ceza sahası içinde elle kesmesi üzerine, bir Penalti atışından beraber liği sağlamışta. Beraberlik go lünden 7 dakika sonra, Selim 18 içinde yakaladığı topu sert bir şutla İskoç kalesine
Dostluk MaçıGeçem Pazar günü Tat-
lısuya giden Leymosun Y ıldız Spor Kulübü, bir dost- luik maçı yaparaık 1-0 galip gelmiştir- Galip tekim kadrosu : Alımed, Sefer,Ü11S8İ, Ali, Çetin, Necat, Osman, Kanı, Remzi, Sa- yıd, Cahit-
Cutlıbert Ofsayt kararı ver miş ve golü saymamıştır. Bun dan soma, takımlar daha ziya de müdafaaya ehemmiyet vermişler ve maç Beşiktaşın ilk devrede,Kilmarnock’un da ikinci devrede attığı birer gol le, berabere sona ermiştir.
Atatürk Enstitüsü
ilkokul Diploması Doğum Kâğıdı4-5 x 6 Boyunda 4x adet fotoğraf 1 Şilin imtihan kâğ ıdı parası
Okul Müdürlüğü
T. C. KIBRIS BÜYÜKELÇİLİĞİ KONSOLOSLUK ŞUBESİNDEN
İ LÂN| Türkiye Ortaokul ve Liselerine AlınacakŞ Parasız-Yatılı öğrencilerin seçme imtihanı* JI,A Türkiye Ortaokul ve Liselerinin 1, 2, 3, 4, 5 ve 6’ncı<§■ sınıflarına alınacak parasız - yatılı Kız ve Erkek öğren-
çilerin seçme imtihanları 5 ve 6 Temmuz tarihlerindeA Lefkoşa’da yapılacaktır.
X Bu imtihanlara girmek isteyen öğrencilerin Kayıt»*. muamelelerine 1 Haziran 1961 tarihinde başlanacak,**• 4 Temmuz 1961 akşamı son verilecektir.X Müsabaka imtihanlarında üstün başarı gösteren ilk-V okul mezunu erkek öğrenciler Almanca öğretim yapan i*‘ İstanbul Erkek, Fransızca öğretim yapan Galatasaray,t. Liseleriyle İngilizce öğretim yapan Kadıköy, Eskişehir,
İzmir, Samsun, Konya ve Diyarbakır Kolejleri hazırlık ¥ sınıflarına kabul edilecekerdir.XA isteklilerde aranacak şartlar şunlardır :y¥ 1— Türk olmak,A /•*< 2— Lise ve Ortaokulların her sınıfı için tesbit eli-V len yasta bulunmak,TA 3— Fakir olmak (Muhtarlara doldurtulacak belgelerV Büyükelçilik Konsolosluk Şubesinden alına-,*! çaktır)y t
4— Bedence, ruhça hasta, illetli, sakat ve kusurluX olmamak. (Bu hususun tesbitl için imtihanlarıny neticeleri belli olduğunda kazananlara BUyük-X elçiliğimiz Konsolosluk Şubesinden sağlık fişiA verilecektir.)X
5— Parasız yatılı müsabaka imtihanına giren bü-X tünlemeli öğrencilerin başarıları, ancak bütün
lemelerini vermekle muteber olur.(Karne Getirilecektir).
imtihan Günleri bütün sınıflar için ayni olup :
5 Temmuz 1961 Çarşamba günü saat 9 da TÜRKÇE
6 Temmuz 1961 Perşembe günü saat 9 da MATE
MATİK.
isteklilerin, 2 fotoğraf, doğum kâğıdı, okul Müdürlüklerinden alacakları doğruluk kâğıdile birlikte Büyükelçilik Konsolosluk Şubesine müracaat ederek kendilerini kaydettirmeleri ve resimli adaylık belgesi almaları lüzumu ilân olunur.
Yazın bu sıcak günlerinde, çocukların ve büyüklerinyaptıkları pislikten etrafa öyle fena kokular savrulmakta-
& dır ki, civar evlerde ikamet etmekte olan kimseler penu>- * relerini açamaz olmuşlardır.V • • *05'£ Bu haklı şikâyet karşısında Sağlık Bakanlığının, Po-
likliniğin yüz numaralarının halkın hizmetine açümasım £ sağlaması elzemdir. Artık kanunî yetkilere sahip bulunan
Belediye’nin de, vatandaşın sıhhatim korumakla mükellef ; $ olduğunu idrak ederek bu işe müdahalede bulunmasının
da zamanı gelmiştir kanaatindeyiz... Dünyanın her hangi ; £ bir yerinde, yüz numarasız hastahane veya PoliklinikV mevcut mudur ?..
<♦> .<♦> .•»îo îh o îk o »:-
Katanga’nm Kongo’ya İadesi İhtimali Görüşülüyor
BİRLEŞİK KONGO KURULMASINA DA ÇALIŞILACAĞI BİLDİRİLİYOR
LEOPOLDVİLLE, 12: Leopold- Iville’de Stanleyville deki Gizen- |ga hükümetim temsil eden ba-
Insaniar Kanatsız
Uçmaya BaşladıVaşington : Amerika’dan
alınan haberlere göre insa’üla- ra, sırtlarına takınca uçmağı sağhyacak bir alet icat edilmiştir. Saatte 32 kilometre ve 100 metrelik uçuş sağlayan bu cihazın tecrübesine temkinli olarak devam edilmektedir.
kanlarla merkezî hükümetin temsilcileri arasında görüşmeler yapılmaktadır. Diplomatik muhabirler, bunun iki hükümet ara sında doğrudan doğruva yapılan ilk temas olduğunu bildirmişlerdir. Müzakere konusu edilen ire selelerden biri de Stanleyville’- den idare edilen bölgenin yeni ve Birleşik federal bir Kongo’ya geri verilmesidir, öte yandan Katanga’nm Kongo’ya iadesi ihtimali üzerinde de görüşmeler yapılmaktadır. Siyasî çevreler, henüz askıda bulunan birçok önemli problemin varlığına rağmen sonuçta bir birleşik Kongo kurulması ihtimalinin de nazardan uzak tutulmayacağı bildirilmektedir.
ALMAN GENÇ KIZLAR EKİBİ TÜRKİYEDEN MEMNUN
[Türk Çiftçiler Birliğinin
olağanüstü toplantısıK’bns Türk Çiftçiler Birli
ği Genel Yönetim Kurulu, ya rın sabah saat 9.00’<!a Let'ko- .şa’dalki Genel Merkezinde ola ğaııüstü bir toplantı yapacaktır.
1. Enstitünün Orta Okul Bölümü 1. sınıfına girmek isteyen tik Okul Mezunla rmın namzet kaydına 17 Haziranı, 1961 Salı sabahı başlanacaktır .
2. Kaydı yapılan namzet ler, 20 Haziran, 1961 Salı günü öğleden evvel saat 8.B0 da Okulumuzdaı Türkçe, Matematik ve ingilveo derslerinden bir test imtihanına taibi tutulacaklar dır.
3- Namzetlerin kayıt için Okula müracaat ederken, yanlarında bulunduracakla rı belgeler şunlardır:
a) ilkokul Diplomasıb) Doğum kâğıdıc) 4 adet vesikalık fo
toğrafBuna göre hareket eyle
meleri lüzumu sayın veliîe re duyurulur.
Atatürk Enstitüsü Müdürlüğü
Bayraktar ortaokulu1961 - 1962 Ders yılı için
okulumuza aılırıacak öğrencilerin :
a) 19 ve 20 Haziran tarihlerinde ö-e- saat 8.00 — 13-00 ve ö-s 4.30 - 6-00 ara sında okul idaresine kavıd larım yaptırmaları,
b) Kaıyıd muamelesi için ilk Okul Bitirme ve resmî doğum belgeleri ile müra-
Kıbrıs Müftülüğü
MüsevvitliğindenKıbrıs Müftüsü Saym
M. Dâuâ Efendi, halkımızla görüşerek dinî öğütlerde bulunmak üzere 13 Haziran 1961 tarihinde Salı günü ö- s- saat 3.30 daı Yılmaz- köy’ü (Şillûra) ve 5 te Ayaımarina’yı biyaret eyle yecektir
Müdürlüğünden :caatlarmın gerekli olduğu.
c) Giriş imtihanlarının 21 Haziran, 1961 Çarşamba günü ve yalnız Türkçe ve Matematik derlerinden yapılacağı
d) imtihanlara ö-e- 9 da başlanacağı cihptle adayların 8-30 da Okulda hazır
bulunmaları gerektiği, ilgi li velilere savgı ile duvurıı lur.
2 Y I L D I Z
Temizleme EviModern buharlı maki neleri ile cemaatımı zın en ileri Temizleme Evidir-32, Müftü Ziyai Sok
TELL E F K O Ş A
Bir Sokağın ismi
Değiştirildiİçişleri Bakanı, Fas I 243.
Köyler ( tdarc ve îmar) Kanunu t alı1 ti ııde Kaymaklı İmar Encümeni tarafından kararlaştırıldığı veçhile Kaymaklı’ da Alp Sokağının Nikola; I lı. Yoannu Sokağı olarak yeniden isimlendirilmesini tasvip ctnvştir.
Anlkara ( Radyo) : Türkiye Beden Eğitimi öğretmehki; Cemiyeti’nin dâvetlİKİ olanı1» bir süre önce Türkiye'ye giden Alman Genç Kı/lar Küm su’nuıı bulunduğu Stutgan şelııi belediyesi başkanı, ekibin Türkiye’de gördüğü yak.ıı ilgi ve konukseverliğe karşılık olarak 26 - 30 Temmuz tarilı- lıeı i arasında aynı şehirde yapılacak uluslararası Beden Eği timi Festivali’ne Bir Türk öğretmen kafilesi dâvet etmiştir.
Zivaniya Alımı BaşlıyorHer sene olduğu gibi bu s e
ne de zivaniya a3ırn>. Bağ Mahsulleri Projesinin hesaplarını çeketmek ve kapatmak tnaksadıiyle 30 Hazir^p 1961 de sona ereceğinden ellerinde ki zivaniyalan söz konusu tarihten önce Projeye ter.lim itmeleri zivaniya müstaiısilleri- ne tavsiye olunur.
Yeni mahsûl zivaniya alsını na ne vakit başlanacağı ileride müstahsillere bildirilecektir.
e s e k k üyılı esna-
A 1
1960 — 61 Ders . sıtıla, öğrencilerimize ıtıadd manevi bir destek olan, fakir öğrencilerimizi semenin her mevsiminde giydiren, okulumuza bir kütüphane ve muhtelif kitaplar hediye eden, ilâ veten çeşitli maksatlarımıza hizmet eden okul - Aile - Birliği İdare Hey’etimize, okul ve öğrencilerimiz adına yüksek teşekkürlerimiz/ deriz.
Selimiye "B” okulu tdare Hey’eti.
enirste-
Lcynıosun Okul Aile Birliği
Başkanlığından:Leymosun fakir öğrenciler
yararına yapılan rozet tevzi- atından £38.950 (otu/ sekiz lira dokuz yüz edli inil) toplan dığı ve rozet ile toplu iğnelerin 19 Mayıs Liflinin e1'- stokundan alındığından . ■
Hasılatın tamamiyle kâr oklu
ğu belirtilir.
Ayrıca tevziatta yardımları geçen başta 19 Mayıs Lisesi müdürü ve öğretmenlerine teşekkürü borç «ayarız.
Küçük Kaymaklı
Müdürlüğünden
İlkokulu
‘ *>
İ!1961 V
Salı, ö.s. saat 4.30 da Bi/i»> ' }« Zafer sinemasında öğrencık''* i 8.15 de de velilere ve sayın ^
Y ıllık Okul Miisameresı
Bu gün 13 Haziran
halikımızalecektir.
bir rniisaınere ven-
piyes, komedi udansla' S
Millî bir muhtelif milletle re ait ihtiva eden bu müsamereye sayın halkımızın teşrifle)ı sav- I
gı ile rica olunur.
öğrenci biletleri r> fl mil Bii yükler için de IM rı
150 midir.
Biletler okul müdürlüğünden i'e gişeden teinin edilebilir. ■ ir