gabriel de tarde-tez, gabriel tarde epistemolojisinde İki güç olarak arzu ve İnanç

91
T.C. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Felsefe Bölümü Lisans Bitirme Tezi Gabriel de Tarde Epistemolojisinde Taklidin Yasaları ve İki Güç Olarak Arzu ve İnanç Dilhan AKSAKAL 20090118031 Tez Danışmanı: Yard. Doç. Dr. Mehmet ŞİRAY 1

Upload: hamit-bsgl

Post on 19-Dec-2015

64 views

Category:

Documents


3 download

TRANSCRIPT

Page 1: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

TC

Mimar Sinan Guumlzel Sanatlar Uumlniversitesi

Felsefe Boumlluumlmuuml

Lisans Bitirme Tezi

Gabriel de Tarde Epistemolojisinde Taklidin Yasaları ve

İki Guumlccedil Olarak Arzu ve İnanccedil

Dilhan AKSAKAL

20090118031

Tez Danışmanı

Yard Doccedil Dr Mehmet ŞİRAY

İstanbul 2014

1

Sayfa

İCcedilİNDEKİLER i

OumlNSOumlZ 3

OumlZET 4

GİRİŞ 5

I Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı 9

II Teklik ndash Ccedilokluk Birey-Toplum 12

III Taklit ( İmitation ) Nedir ve Taklidin Oumlnemi 21

IIII Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik) 25

IV Tardersquoda İki Temel Guumlccedil Olarak Arzu ve İnanccedil 34

IVI Sahip olmak 39

V Arzu ve İnanccedil Kavramlarının Ekonomideki Etkisi Uumlzerine 42

VI Uumlretim ve Yeniden Uumlretim 45

VII Bilgi uumlretimi 46

VIII Değerin oluşumu ve uumlretimi 48

VIV İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi 50

VI Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti 52

VII SONUCcedil 54

VIII KAYNAKCcedilA 57

2

OumlNSOumlZ

Gabriel de Tardersquoı ilk olarak Prof Dr Ali AKAYrsquoın Bilgi Sosyolojisi adlı dersini

aldığımda duymuştum Tardersquoın arzu ve inanccedil kavramlarına ilişkin duumlşuumlnceleri felsefi

anlamda ccedilok dikkatimi ccedilekmişti Daha sonrasında değerli hocam Yard Doccedil Dr Mehmet

ŞİRAY ile konuşup bitirme tezimde bu konu uumlzerine yoğunlaşmaya karar verdim Elinizdeki

bu ccedilalışma da felsefe profesoumlruuml sosyolog krimonolog olarak bilinen Gabriel de Tardersquoın

sosyal taklit teorisi uumlzerine ccedilalışmalarını arzu ve inanccedil kavramları ile ele aldım ve Tardersquoın

oumlnerdiği gibi disiplinler arası bir youmlntem izlemeye ccedilalıştım

Lisans oumlğrenciliğim suumlresince maddi ve manevi accedilıdan bana desteklerini sunan aileme

beni felsefi anlamda zenginleştiren kaynakccedila yardımında bulunan farklı accedilıdan bakmayı

oumlğreten ve sorgulamayı aşılatan bilgi ve birikimlerini severek paylaşan tuumlm değerli boumlluumlm

hocalarıma ccedilalışma konum hakkında bana yeni fikirler sunup değişik bakış accedilıları kazandıran

tuumlm arkadaşlarıma tezimin hazırlanmasında bana yardımcı olan konuyla ilgili yardımcı

olabilecek farklı bilgi ve kaynaklardan faydalanmama katkı sağlayan tez danışmanım Yard

Doccedil Dr Mehmet ŞİRAYrsquoa teşekkuumlrlerimi sunuyorum

3

OumlZET

Bu tezde Gabriel de Tardersquoın Laws of İmititation adlı eseri temelde tutulmuş ve

evrendeki genel tekrarlanma yasası ile bağ kurulup sosyal duumlnyada birey ve toplum

incelenerek taklidin oluşmasının ve yayılmasının yasaları incelenmiştir Tardersquoın birey

anlayışı Leibnizrsquoin monadolojisi ile ilişki kurularak accedilıklanmıştır Tardersquoın birey ve toplum

kavramlarını accedilıklarken duumlşuumlncesinin merkezinde olan ccediloğulluk duumlşuumlncesi vurgulanarak

Spinozarsquonın bilgi teorisi ile bağdaştırılmıştır Sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanma zıtlık ve

adaptasyon durumları incelenmiştir Taklidin yayılmasında ilk olarak bireyler arası

etkileşimin daha sonrasında da arzu ve inancın bireyler uumlzerindeki etkisi goumlsterilmiştir Daha

sonrasında Tardersquoın arzu ve inanccedil olarak betimlediği iki guumlcuumln ekonomideki etkisi

goumlsterilmiştir Bu etkiler goumlsterilirken uumlretim yeniden uumlretim ve değer kavramları

sorgulanmıştır Son olarak da Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiriye değinilmiş Sahip olmak

felsefesi hakkında bilgiler verilerek tuumlm canlıların sahip olmaklık ile ilişkisi kurulmuş ve arzu

ve inancın etkisi taklidin guumlcuuml bir aradalık ve iletişim kavramları bir kez daha

vurgulanmıştır

ABSTRACT

In this thesis by referring to the book of Gabriel de Tarde The Laws of Imitation

general reputation law in the universe laws of formation of imitation and its enlargement

laws are examined by analyzing individual and society Tardes understanding of individuality

is explained by relating to Leibnizs monadology Whilst Tardes notions of individual and

society are explained it is stated that in the core of his thought there is an idea of plurality

relating to Spinozas theory of knowledge Reputation contradiction and adaptation occurring

in the social world are examined Primarily interrelation between individuals effects and also

desire and beliefs effects on the expanse of imitation are showed After that the effect on

economy of two powers which are described by Tarde as desire and belief are showed While

these effects are being showed reproduction and value notions are questioned as well In

conclusion Tardes critics on philosophy are discussed information about philosophy of

possession are given and relation of whole livings with possession is constructed Lastly the

effects of desire and belief the power of imitation togetherness and communication notions

are emphasized

4

GİRİŞ

Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu

olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve

Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı

eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde

Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve

daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan

taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin

taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik

duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir

Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği

yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani

insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın

temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur

Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil

olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim

Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler

arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak

felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile

guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı

belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır

Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu

goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması

eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi

tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve

sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim

1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri

5

Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği

goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin

yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)

iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin

goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı

bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde

epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve

disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır

Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve

evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal

duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir

İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları

accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir

youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli

bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini

ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı

anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha

sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca

bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile

bağlantısı kurulacaktır

Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit

kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve

adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu

kanıtlanacaktır

Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele

aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak

eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını

accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar

kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun

oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır

6

Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde

Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni

sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği

istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır

Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar

adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın

ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir

Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin

oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin

monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek

Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve

taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir

aradalık olduğu accedilıklanacaktır

Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden

kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal

bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin

sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu

olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan

vurgunun yerinde olduğu kanısındayım

7

ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo

Mevlana

8

1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı

Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu

bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı

paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde

accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin

lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde

tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte

olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir

Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz

Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu

yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir

ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik

duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan

birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır

Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil

duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi

aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2

Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil

parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı

accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws

of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan

tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir

duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır

2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır

9

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 2: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Sayfa

İCcedilİNDEKİLER i

OumlNSOumlZ 3

OumlZET 4

GİRİŞ 5

I Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı 9

II Teklik ndash Ccedilokluk Birey-Toplum 12

III Taklit ( İmitation ) Nedir ve Taklidin Oumlnemi 21

IIII Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik) 25

IV Tardersquoda İki Temel Guumlccedil Olarak Arzu ve İnanccedil 34

IVI Sahip olmak 39

V Arzu ve İnanccedil Kavramlarının Ekonomideki Etkisi Uumlzerine 42

VI Uumlretim ve Yeniden Uumlretim 45

VII Bilgi uumlretimi 46

VIII Değerin oluşumu ve uumlretimi 48

VIV İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi 50

VI Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti 52

VII SONUCcedil 54

VIII KAYNAKCcedilA 57

2

OumlNSOumlZ

Gabriel de Tardersquoı ilk olarak Prof Dr Ali AKAYrsquoın Bilgi Sosyolojisi adlı dersini

aldığımda duymuştum Tardersquoın arzu ve inanccedil kavramlarına ilişkin duumlşuumlnceleri felsefi

anlamda ccedilok dikkatimi ccedilekmişti Daha sonrasında değerli hocam Yard Doccedil Dr Mehmet

ŞİRAY ile konuşup bitirme tezimde bu konu uumlzerine yoğunlaşmaya karar verdim Elinizdeki

bu ccedilalışma da felsefe profesoumlruuml sosyolog krimonolog olarak bilinen Gabriel de Tardersquoın

sosyal taklit teorisi uumlzerine ccedilalışmalarını arzu ve inanccedil kavramları ile ele aldım ve Tardersquoın

oumlnerdiği gibi disiplinler arası bir youmlntem izlemeye ccedilalıştım

Lisans oumlğrenciliğim suumlresince maddi ve manevi accedilıdan bana desteklerini sunan aileme

beni felsefi anlamda zenginleştiren kaynakccedila yardımında bulunan farklı accedilıdan bakmayı

oumlğreten ve sorgulamayı aşılatan bilgi ve birikimlerini severek paylaşan tuumlm değerli boumlluumlm

hocalarıma ccedilalışma konum hakkında bana yeni fikirler sunup değişik bakış accedilıları kazandıran

tuumlm arkadaşlarıma tezimin hazırlanmasında bana yardımcı olan konuyla ilgili yardımcı

olabilecek farklı bilgi ve kaynaklardan faydalanmama katkı sağlayan tez danışmanım Yard

Doccedil Dr Mehmet ŞİRAYrsquoa teşekkuumlrlerimi sunuyorum

3

OumlZET

Bu tezde Gabriel de Tardersquoın Laws of İmititation adlı eseri temelde tutulmuş ve

evrendeki genel tekrarlanma yasası ile bağ kurulup sosyal duumlnyada birey ve toplum

incelenerek taklidin oluşmasının ve yayılmasının yasaları incelenmiştir Tardersquoın birey

anlayışı Leibnizrsquoin monadolojisi ile ilişki kurularak accedilıklanmıştır Tardersquoın birey ve toplum

kavramlarını accedilıklarken duumlşuumlncesinin merkezinde olan ccediloğulluk duumlşuumlncesi vurgulanarak

Spinozarsquonın bilgi teorisi ile bağdaştırılmıştır Sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanma zıtlık ve

adaptasyon durumları incelenmiştir Taklidin yayılmasında ilk olarak bireyler arası

etkileşimin daha sonrasında da arzu ve inancın bireyler uumlzerindeki etkisi goumlsterilmiştir Daha

sonrasında Tardersquoın arzu ve inanccedil olarak betimlediği iki guumlcuumln ekonomideki etkisi

goumlsterilmiştir Bu etkiler goumlsterilirken uumlretim yeniden uumlretim ve değer kavramları

sorgulanmıştır Son olarak da Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiriye değinilmiş Sahip olmak

felsefesi hakkında bilgiler verilerek tuumlm canlıların sahip olmaklık ile ilişkisi kurulmuş ve arzu

ve inancın etkisi taklidin guumlcuuml bir aradalık ve iletişim kavramları bir kez daha

vurgulanmıştır

ABSTRACT

In this thesis by referring to the book of Gabriel de Tarde The Laws of Imitation

general reputation law in the universe laws of formation of imitation and its enlargement

laws are examined by analyzing individual and society Tardes understanding of individuality

is explained by relating to Leibnizs monadology Whilst Tardes notions of individual and

society are explained it is stated that in the core of his thought there is an idea of plurality

relating to Spinozas theory of knowledge Reputation contradiction and adaptation occurring

in the social world are examined Primarily interrelation between individuals effects and also

desire and beliefs effects on the expanse of imitation are showed After that the effect on

economy of two powers which are described by Tarde as desire and belief are showed While

these effects are being showed reproduction and value notions are questioned as well In

conclusion Tardes critics on philosophy are discussed information about philosophy of

possession are given and relation of whole livings with possession is constructed Lastly the

effects of desire and belief the power of imitation togetherness and communication notions

are emphasized

4

GİRİŞ

Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu

olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve

Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı

eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde

Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve

daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan

taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin

taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik

duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir

Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği

yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani

insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın

temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur

Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil

olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim

Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler

arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak

felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile

guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı

belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır

Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu

goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması

eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi

tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve

sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim

1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri

5

Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği

goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin

yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)

iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin

goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı

bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde

epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve

disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır

Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve

evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal

duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir

İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları

accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir

youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli

bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini

ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı

anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha

sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca

bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile

bağlantısı kurulacaktır

Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit

kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve

adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu

kanıtlanacaktır

Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele

aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak

eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını

accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar

kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun

oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır

6

Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde

Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni

sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği

istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır

Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar

adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın

ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir

Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin

oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin

monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek

Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve

taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir

aradalık olduğu accedilıklanacaktır

Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden

kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal

bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin

sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu

olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan

vurgunun yerinde olduğu kanısındayım

7

ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo

Mevlana

8

1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı

Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu

bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı

paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde

accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin

lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde

tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte

olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir

Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz

Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu

yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir

ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik

duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan

birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır

Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil

duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi

aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2

Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil

parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı

accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws

of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan

tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir

duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır

2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır

9

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 3: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

OumlNSOumlZ

Gabriel de Tardersquoı ilk olarak Prof Dr Ali AKAYrsquoın Bilgi Sosyolojisi adlı dersini

aldığımda duymuştum Tardersquoın arzu ve inanccedil kavramlarına ilişkin duumlşuumlnceleri felsefi

anlamda ccedilok dikkatimi ccedilekmişti Daha sonrasında değerli hocam Yard Doccedil Dr Mehmet

ŞİRAY ile konuşup bitirme tezimde bu konu uumlzerine yoğunlaşmaya karar verdim Elinizdeki

bu ccedilalışma da felsefe profesoumlruuml sosyolog krimonolog olarak bilinen Gabriel de Tardersquoın

sosyal taklit teorisi uumlzerine ccedilalışmalarını arzu ve inanccedil kavramları ile ele aldım ve Tardersquoın

oumlnerdiği gibi disiplinler arası bir youmlntem izlemeye ccedilalıştım

Lisans oumlğrenciliğim suumlresince maddi ve manevi accedilıdan bana desteklerini sunan aileme

beni felsefi anlamda zenginleştiren kaynakccedila yardımında bulunan farklı accedilıdan bakmayı

oumlğreten ve sorgulamayı aşılatan bilgi ve birikimlerini severek paylaşan tuumlm değerli boumlluumlm

hocalarıma ccedilalışma konum hakkında bana yeni fikirler sunup değişik bakış accedilıları kazandıran

tuumlm arkadaşlarıma tezimin hazırlanmasında bana yardımcı olan konuyla ilgili yardımcı

olabilecek farklı bilgi ve kaynaklardan faydalanmama katkı sağlayan tez danışmanım Yard

Doccedil Dr Mehmet ŞİRAYrsquoa teşekkuumlrlerimi sunuyorum

3

OumlZET

Bu tezde Gabriel de Tardersquoın Laws of İmititation adlı eseri temelde tutulmuş ve

evrendeki genel tekrarlanma yasası ile bağ kurulup sosyal duumlnyada birey ve toplum

incelenerek taklidin oluşmasının ve yayılmasının yasaları incelenmiştir Tardersquoın birey

anlayışı Leibnizrsquoin monadolojisi ile ilişki kurularak accedilıklanmıştır Tardersquoın birey ve toplum

kavramlarını accedilıklarken duumlşuumlncesinin merkezinde olan ccediloğulluk duumlşuumlncesi vurgulanarak

Spinozarsquonın bilgi teorisi ile bağdaştırılmıştır Sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanma zıtlık ve

adaptasyon durumları incelenmiştir Taklidin yayılmasında ilk olarak bireyler arası

etkileşimin daha sonrasında da arzu ve inancın bireyler uumlzerindeki etkisi goumlsterilmiştir Daha

sonrasında Tardersquoın arzu ve inanccedil olarak betimlediği iki guumlcuumln ekonomideki etkisi

goumlsterilmiştir Bu etkiler goumlsterilirken uumlretim yeniden uumlretim ve değer kavramları

sorgulanmıştır Son olarak da Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiriye değinilmiş Sahip olmak

felsefesi hakkında bilgiler verilerek tuumlm canlıların sahip olmaklık ile ilişkisi kurulmuş ve arzu

ve inancın etkisi taklidin guumlcuuml bir aradalık ve iletişim kavramları bir kez daha

vurgulanmıştır

ABSTRACT

In this thesis by referring to the book of Gabriel de Tarde The Laws of Imitation

general reputation law in the universe laws of formation of imitation and its enlargement

laws are examined by analyzing individual and society Tardes understanding of individuality

is explained by relating to Leibnizs monadology Whilst Tardes notions of individual and

society are explained it is stated that in the core of his thought there is an idea of plurality

relating to Spinozas theory of knowledge Reputation contradiction and adaptation occurring

in the social world are examined Primarily interrelation between individuals effects and also

desire and beliefs effects on the expanse of imitation are showed After that the effect on

economy of two powers which are described by Tarde as desire and belief are showed While

these effects are being showed reproduction and value notions are questioned as well In

conclusion Tardes critics on philosophy are discussed information about philosophy of

possession are given and relation of whole livings with possession is constructed Lastly the

effects of desire and belief the power of imitation togetherness and communication notions

are emphasized

4

GİRİŞ

Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu

olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve

Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı

eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde

Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve

daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan

taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin

taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik

duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir

Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği

yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani

insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın

temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur

Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil

olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim

Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler

arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak

felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile

guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı

belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır

Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu

goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması

eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi

tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve

sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim

1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri

5

Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği

goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin

yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)

iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin

goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı

bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde

epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve

disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır

Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve

evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal

duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir

İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları

accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir

youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli

bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini

ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı

anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha

sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca

bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile

bağlantısı kurulacaktır

Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit

kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve

adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu

kanıtlanacaktır

Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele

aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak

eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını

accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar

kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun

oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır

6

Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde

Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni

sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği

istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır

Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar

adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın

ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir

Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin

oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin

monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek

Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve

taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir

aradalık olduğu accedilıklanacaktır

Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden

kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal

bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin

sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu

olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan

vurgunun yerinde olduğu kanısındayım

7

ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo

Mevlana

8

1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı

Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu

bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı

paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde

accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin

lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde

tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte

olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir

Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz

Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu

yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir

ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik

duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan

birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır

Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil

duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi

aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2

Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil

parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı

accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws

of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan

tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir

duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır

2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır

9

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 4: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

OumlZET

Bu tezde Gabriel de Tardersquoın Laws of İmititation adlı eseri temelde tutulmuş ve

evrendeki genel tekrarlanma yasası ile bağ kurulup sosyal duumlnyada birey ve toplum

incelenerek taklidin oluşmasının ve yayılmasının yasaları incelenmiştir Tardersquoın birey

anlayışı Leibnizrsquoin monadolojisi ile ilişki kurularak accedilıklanmıştır Tardersquoın birey ve toplum

kavramlarını accedilıklarken duumlşuumlncesinin merkezinde olan ccediloğulluk duumlşuumlncesi vurgulanarak

Spinozarsquonın bilgi teorisi ile bağdaştırılmıştır Sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanma zıtlık ve

adaptasyon durumları incelenmiştir Taklidin yayılmasında ilk olarak bireyler arası

etkileşimin daha sonrasında da arzu ve inancın bireyler uumlzerindeki etkisi goumlsterilmiştir Daha

sonrasında Tardersquoın arzu ve inanccedil olarak betimlediği iki guumlcuumln ekonomideki etkisi

goumlsterilmiştir Bu etkiler goumlsterilirken uumlretim yeniden uumlretim ve değer kavramları

sorgulanmıştır Son olarak da Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiriye değinilmiş Sahip olmak

felsefesi hakkında bilgiler verilerek tuumlm canlıların sahip olmaklık ile ilişkisi kurulmuş ve arzu

ve inancın etkisi taklidin guumlcuuml bir aradalık ve iletişim kavramları bir kez daha

vurgulanmıştır

ABSTRACT

In this thesis by referring to the book of Gabriel de Tarde The Laws of Imitation

general reputation law in the universe laws of formation of imitation and its enlargement

laws are examined by analyzing individual and society Tardes understanding of individuality

is explained by relating to Leibnizs monadology Whilst Tardes notions of individual and

society are explained it is stated that in the core of his thought there is an idea of plurality

relating to Spinozas theory of knowledge Reputation contradiction and adaptation occurring

in the social world are examined Primarily interrelation between individuals effects and also

desire and beliefs effects on the expanse of imitation are showed After that the effect on

economy of two powers which are described by Tarde as desire and belief are showed While

these effects are being showed reproduction and value notions are questioned as well In

conclusion Tardes critics on philosophy are discussed information about philosophy of

possession are given and relation of whole livings with possession is constructed Lastly the

effects of desire and belief the power of imitation togetherness and communication notions

are emphasized

4

GİRİŞ

Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu

olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve

Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı

eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde

Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve

daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan

taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin

taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik

duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir

Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği

yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani

insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın

temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur

Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil

olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim

Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler

arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak

felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile

guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı

belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır

Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu

goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması

eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi

tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve

sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim

1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri

5

Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği

goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin

yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)

iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin

goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı

bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde

epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve

disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır

Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve

evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal

duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir

İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları

accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir

youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli

bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini

ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı

anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha

sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca

bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile

bağlantısı kurulacaktır

Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit

kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve

adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu

kanıtlanacaktır

Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele

aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak

eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını

accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar

kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun

oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır

6

Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde

Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni

sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği

istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır

Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar

adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın

ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir

Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin

oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin

monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek

Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve

taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir

aradalık olduğu accedilıklanacaktır

Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden

kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal

bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin

sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu

olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan

vurgunun yerinde olduğu kanısındayım

7

ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo

Mevlana

8

1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı

Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu

bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı

paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde

accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin

lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde

tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte

olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir

Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz

Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu

yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir

ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik

duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan

birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır

Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil

duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi

aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2

Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil

parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı

accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws

of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan

tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir

duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır

2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır

9

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 5: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

GİRİŞ

Gabriel de Tarde ccedilağının unutulmuş filozofu sosyoloğu krimonoluğu ve hukukccedilusu

olarak bilinmektedir Tarde kelimesi Fransızcarsquoda geccedil yavaş anlamlarına gelmektedir ve

Tardersquoın keşfedilmesi de yavaşccedila olmuştur1 Bu tezde Tardersquoın lsquoLaws of İmititationrsquo adlı

eseri temele alınarak evrende oluşan ve oluşmakta olan taklidin yasaları incelenmiştir Tezde

Tardersquoın evren anlayışında fiziki biyolojik ve sosyal alanın birlikteliğinden bahsedilmiş ve

daha ccedilok sosyal duumlnya uumlzerinde durulmuştur Tardersquoa goumlre sosyal duumlnyada toplumsal olan

taklide dayanmaktadır bir yeniliğin veya icadın olabilmesi icat olarak sayılabilmesi iccedilin

taklit edilmesi gerekmektedir Tardersquoın taklit kavramı uumlzerinden birey toplum ve tekillik

duumlşuumlnceleri birleştirilmektedir

Bu ccedilalışmada Tardersquoın evreni ve sosyal duumlnyayı accedilıklamak amacıyla belirlediği

yasalara ve diğer bilimlerle kurduğu analojilere değinilmektedir Ayrıca sosyal duumlnyayı yani

insanların var olduğu toplumsallığın oluştuğu yaşadığımız hayatı accedilıklamak iccedilin Tardersquoın

temele aldığı bireyler arası etkileşim arzu ve inanccedil kavramları uumlzerinde durulmuştur

Tez konumu ldquo Gabriel de Tardersquoın epistemolojisinde taklidin yasaları ve iki guumlccedil

olarak inanccedil ve arzunun oumlnemi rdquo başlığı altında oluşturdum Bu konuyu seccedilme sebebim

Tardersquoın inter disipliner bir duumlşuumlnuumlr olmasından kaynaklanmaktadır Tarde sosyal bilimler

arasında bir ayrım yapmamaktadır ve sistemini oluştururken bu geccedilişkenliği vurgulayarak

felsefeye sosyolojiye metafiziğe ontolojiye iletişime ve medyaya yaptığı vurgu ile

guumlncelliğini koruyabilmiştir Toplumsal olanı accedilıklarken felsefeden kopamayacağımızı

belirtmiştir ve disiplinleri bir araya getirerek ccediloğulu barındıran tekil bir duumlşuumlnce sunmaktadır

Sunulan bu duumlşuumlnce sisteminin Leibniz ve Spinozarsquonın etkisiyle kurulmuş olduğunu

goumlrmekteyiz Arzu ve inancı insandaki eyleyiciliği youmlnlendiren iki guumlccedil olarak sunması

eyleme ve guumlce oumlnem vermesi canlı ve accedilık olarak suumlrekli etkileşimde olan bireyi

tanımlaması ve yeniliğe verdiği oumlnem sebebiyle bana hitap eden bir bakış accedilısıyla evreni ve

sosyal duumlnyayı yorumladığı iccedilin tez konusu olarak Tardersquoı seccedilmekteyim

1 httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri

5

Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği

goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin

yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)

iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin

goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı

bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde

epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve

disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır

Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve

evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal

duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir

İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları

accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir

youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli

bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini

ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı

anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha

sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca

bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile

bağlantısı kurulacaktır

Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit

kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve

adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu

kanıtlanacaktır

Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele

aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak

eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını

accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar

kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun

oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır

6

Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde

Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni

sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği

istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır

Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar

adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın

ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir

Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin

oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin

monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek

Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve

taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir

aradalık olduğu accedilıklanacaktır

Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden

kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal

bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin

sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu

olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan

vurgunun yerinde olduğu kanısındayım

7

ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo

Mevlana

8

1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı

Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu

bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı

paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde

accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin

lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde

tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte

olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir

Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz

Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu

yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir

ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik

duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan

birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır

Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil

duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi

aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2

Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil

parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı

accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws

of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan

tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir

duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır

2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır

9

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 6: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Ccedilalışmanın amacı ise Tardersquoın da vurguladığı gibi bilimler arası geccedilişkenliği

goumlstermek toplumsal olanın taklide dayanarak oluştuğunu accedilıklayabilmek taklidin

yayılmasında arzunun ve inancın bireylerdeki etkisini goumlsterebilmek ve bireyin (tekilin)

iccedilindeki ccediloğulluğu belirterek toplum kavrayışına farklı bir bakış accedilısı sunmaktır Bu tezin

goumlstermek istediği konu kavramlarımızın tanımlarımızın sınırlarının keskin olmadığıdır aynı

bilimler arasında da keskin sınırlar olmaması gibi Bu anlamda tezin amacı da Tarde

epistemolojisinde taklidin yayılma yasalarını accedilıklarken tekil duumlşuumlnce oluşturmak ve

disiplinleri bir araya getirerek değişim duumlşuumlncesi sunmaktır

Tuumlm bunları accedilıklarken ilk boumlluumlmde Tardersquoın doğa ve evren anlayışı belirtilecek ve

evren anlayışının tuumlm duumlşuumlnce sisteminde etkili olduğu vurgulanacaktır Taklidin sosyal

duumlnyada oluşmasını sağlayan Evrensel tekrarlanma yasasından bahsedilecektir

İkinci boumlluumlmde teklik-ccedilokluk problemi ele alınarak birey ve toplum kavramları

accedilıklanacaktır Bu boumlluumlmde kendinden oumlnceki toplum anlayışlarını eleştirdiği ve yeni bir

youmlntem sunduğu belirtilecektir Oumlzellikle Durkheimrsquoın toplum tanımını ccedilok problemli

bulmaktadır onun toplumu accedilıklarken ki uyguladığı youmlntemi sadece sosyolojiye youmlnelmesini

ve diğer bilimleri kenara atmasını eleştirir bu eleştiri uumlzerinden Tardersquoın toplumsala bakışı

anlatılacaktır ve toplum ve bireyi accedilıklarken kullandığı metadolojiden bahsedilecektir Daha

sonra bu boumlluumlmde ccediloğulluk problemine değinerek Spinoza ile bağlantısı kurulacak ayrıca

bireyi accedilıklarken monad terimini kullanması ve bir monadoloji oumlnermesi sebebiyle Leibniz ile

bağlantısı kurulacaktır

Uumlccediluumlncuuml boumlluumlmde Tardersquoın sosyal taklit teorisi accedilıklanacak ve taklit icat mucit

kavramları tanımlanacaktır Taklit teorisini aydınlatmak iccedilin sosyal duumlnyadaki taklit zıtlık ve

adaptasyon yasaları accedilıklanacak ve evren anlayışına dayanarak bu yasaların evrensel olduğu

kanıtlanacaktır

Doumlrduumlncuuml boumlluumlm olan Arzu ve inanccedil boumlluumlmuumlnde ise Tardersquoın insanı accedilıklarken temele

aldığı arzu ve inanccedil kavramları tanımlanacak arzu ve inancı accedilıklarken sahip olmak

eyleminin insanlarda ve tuumlm evrende suumlrduumlrduumlğuuml etkiden soumlz edilecektir Arzu kavramını

accedilıklarken Rene Girardrsquoın mimetik arzu ve uumlccedilgen arzu modelinden bahsedilerek bağlantılar

kurulacaktır Ayrıca Tardersquoın felsefeye getirmiş olduğu eleştiriden bahsedilecek ve onun

oumlnerdiği sahip olmak felsefesi tanımlanacaktır

6

Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde

Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni

sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği

istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır

Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar

adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın

ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir

Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin

oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin

monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek

Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve

taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir

aradalık olduğu accedilıklanacaktır

Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden

kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal

bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin

sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu

olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan

vurgunun yerinde olduğu kanısındayım

7

ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo

Mevlana

8

1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı

Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu

bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı

paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde

accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin

lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde

tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte

olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir

Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz

Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu

yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir

ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik

duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan

birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır

Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil

duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi

aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2

Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil

parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı

accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws

of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan

tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir

duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır

2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır

9

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 7: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Beşinci boumlluumlmde arzu ve inancın ekonomiye etkisi belirtilecektir Bu boumlluumlmde

Tardersquoın ekonomistlere youmlnelttiği eleştiriler belirtilerek ekonomi alanında sunduğu yeni

sistem accedilıklanacaktır Ayrıca arzunun ve inancın akışını takip edebilmek iccedilin oumlnerdiği

istatistik ve arkeoloji bilimleri ile kurduğu analojiler goumlsterilerek accedilıklanacaktır

Altıncı boumlluumlmde Tardersquoın yazmış olduğu uumltopyası olan Geleceğin Tarihinden Alıntılar

adlı eserinden kısaca bahsedilerek iletişime ve bir aradalığa yaptı vurgudan soumlz edilip icadın

ve yeniliğin yayılmasının bir kurgusu olarak oumlrneklendirilecektir

Sonuccedil boumlluumlmuumlnde ise toplumsallığı oluşturanın taklit olduğu belirtilecek taklidin

oluşmasını sağlayan ve ona youmln veren iki guumlcuumln arzu ve inanccedil olduğu goumlsterilecek Leibnizrsquoin

monadolojisine yaptığı eklemeler ile modern toplumun oluşumunu accedilıkladığı belirtilecek

Spinozarsquonın ccediloğulluk duumlşuumlncesi temelinde Tekil duumlşuumlnceyi oluşturduğu accedilıklanacak ve

taklidin yayılmasının yani toplumsallığın oluşmasının aracının zihinler arası etkileşim ve bir

aradalık olduğu accedilıklanacaktır

Tardersquoın epistemolojisi accedilıklanarak insan ve toplum soumlz konusu olduğunda felsefeden

kopmanın muumlmkuumln olmadığı ve bu sosyal varlığın yaşam alanını accedilıklarken tuumlm sosyal

bilimlerden yararlanmamız gerektiği vurgulanmaktadır Guumlnuumlmuumlzde de bilimlerinin

sınırlarının gitgide silikleşmeye başladığını ve bilimlerin birbirlerine referans vererek ccediloğu

olgunun accedilıklanmaya başlandığını da goumlz oumlnuumlnde bulundurursak bu ccedilalışmada yapılan

vurgunun yerinde olduğu kanısındayım

7

ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo

Mevlana

8

1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı

Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu

bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı

paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde

accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin

lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde

tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte

olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir

Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz

Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu

yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir

ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik

duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan

birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır

Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil

duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi

aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2

Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil

parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı

accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws

of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan

tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir

duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır

2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır

9

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 8: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ldquo Sen bedende kuumlccediluumlk bir alemsin fakat hakikatte ise kainat sensinhelliprdquo

Mevlana

8

1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı

Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu

bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı

paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde

accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin

lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde

tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte

olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir

Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz

Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu

yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir

ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik

duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan

birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır

Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil

duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi

aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2

Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil

parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı

accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws

of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan

tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir

duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır

2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır

9

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 9: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

1BOumlLUumlM ndash Tardersquoın Doğa ve Evren Anlayışı

Bir duumlşuumlnuumlruumln sistemini anlayabilmek iccedilin onun doğa anlayışına bakmak gerekir bu

bize temel bir bakış accedilısı sağlayacaktır Tardersquoın eserlerini incelediğimizde bir bilim adamı

paradigmasıyla evrene baktığını ve yorumladığını goumlrmekteyiz Evreni uumlccedil bilim alanı iccedilinde

accedilıklamaktadır Fizik biyoloji ve sosyal bilimler Evren anlayışını daha iyi aydınlatmak iccedilin

lsquorepetitionrsquo ve lsquoimitationrsquo kavramlarına youmlnelmek gerekecektir Tardersquoın epistemolojisinde

tuumlm evren tekrarlanma ve taklit ile goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Dolayısıyla suumlrekli olagelmekte

olan taklit ve tekrarlanma ile tuumlm bilimler tek bir ccedilatı altında toplanıp incelenebilecektir

Evreni accedilıklayış biccediliminden dolayı doğa anlayışı ile toplumu da anlayabiliriz

Tarde iccedilin fizyolojik biyolojik ve sosyal duumlnyalar aynı evrensel yasaya tabidir Bu

yasa ise evrensel tekrar yasasıdır Toplum ve doğa ayrımı yapmak Tarde iccedilin gereksiz bir

ccedilaba olmaktan oumlteye geccedilemez Tarde fiziki duumlnyadaki bir meseleyi sosyal duumlnya ve biyolojik

duumlnya accedilısından benzeterek karşılaştırmalı bir şekilde ele alır Aynı şekilde bu uumlccedil duumlnyadan

birini accedilıklarken diğer ikisini de konuya dahil ederek sistematiğini oluşturmaktadır

Metadolojisi ise bu anlayışının da etkisinde olarak inter-disiplinerdir diyebiliriz Evreni uumlccedil

duumlnyaya boumllerek accedilıklaması ve her bir olayı accedilıklarken bu uumlccedil duumlnyaya da referans vermesi

aslında onu diğer duumlşuumlnuumlrlerden farklı kılan youmlnuumlduumlr2

Tarde iccedilin bu uumlccedil duumlnya adeta bir buumltuumlnuumln evren dediğimiz buumltuumlnuumln vazgeccedililmez uumlccedil

parccedilasıdır ve birbirleri ile zorunluluk ilişkisi kurmaktadırlar Evrende olmakta olan bir olayı

accedilıklamak iccedilin bu uumlccedil duumlnyaya youmlnelmeli ve burada ortaya ccedilıkışları keşfetmeliyiz Tarde lsquoLaws

of İmititationrsquo adlı eserinde uumlccedil duumlnyada da ortaya ccedilıkan evrenin genel yasası olan

tekrarlanmaya vurgu yapmaktadır Ve bu uumlccedil duumlnyadaki tekrarlanmaları inceleyip her bir

duumlnyada olan tekrarlanma ile o duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi savunmaktadır

2 Uumlccedil duumlnya denildiğinde Tardersquoın evreni accedilıklarken ayırdığı fiziki biyolojik-canlı ve sosyal duumlnyalar kastedilmektedir Metnin devamında da bu anlam goumlzetilerek kullanılmıştır

9

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 10: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ldquoTarde evrendeki Tekrar teorisirsquone baktığında fiziki duumlnyanın titreşim organik

duumlnyanın kalıtım sosyal duumlnyanın ise taklit yoluyla tekrarlanması bakımından

birbirinden ayrıldığını belirtmektedir Bu nedenle taklidi en oumlnemli hayat kudreti

fiziki organik ve sosyal duumlnyaları oluşturan ve suumlrduumlren bu uumlccedil buumlyuumlk genel

tekrarlanma youmlnteminden biri saymaktadırrdquo3

Tarde iccedilin bu tekrarlanmayı uumlccedil duumlnyada da goumlzlemleyebiliriz Fiziki duumlnyada olan

tekrarlanmayı dalgalanmalar ile biyoloji duumlnyasında olan tekrarlanmayı kalıtım ile sosyal

duumlnyada olan tekrarlanmayı ise taklit ile goumlzlemleyebiliriz Dalgalar yoluyla ışığın yayılması

kalıtım yoluyla ise değişmeyen koumlkluuml oumlzelliklerin genlerle soydan soya aktarılması ve taklit

yoluyla geleneklerin davranış kalıplarının topluma yerleşmiş goumlreneklerin mevcut bulunması

Tardersquoın evrensel tekrar yasasının oumlrnekleridir Tuumlm bu kimyada fizikte astronomide

goumlzlemlenen benzerlikler (bir vuumlcuttaki atomlar ışığın tek bir ışın dalgası) yalnızca periyodik

tarafından accedilıklanabilir ve ccediloğunlukla titreşimli hareketler neden olabilir4 Hayatın

duumlnyasında hayati koumlkenli tuumlm benzerlikler iccedili ya da dışı organik uumlreme itibaren kalıtsal

iletimden kaynaklanır Bu huumlcreler arası ilişkiler ve tuumlrler arası ilişkiler sayesinde tuumlm

analojilerin farklı ccedileşitleri ve homolojiler yoluyla karşılaştırmalı anatomi yaparak tuumlrler

arasındalığa işaret etmektedir Oumlbuumlr bir duumlnya ya baktığımızda dokubilim maddi elementler

arasında mevcut olanı accedilıklar Toplumda sosyal koumlkenli tuumlm benzerlikler taklidin ccedileşitli

formlarının meyvesi olarak doğrudan ve dolaylı olarak bulunur gelenek moda sempati

itaatkarlık kural ve eğitim taklidi gibi saf taklit ve kasıtlı taklit gibi

Tarde ccedilalışmalarını psikoloji ve doğa bilimi alanlarından yararlanarak bu alanlarla

bağlantılar kurarak oluşturur Bu sebeple inter-disipliner bir yapıya sahip olduğunu

goumlstermektedir ve ayrıca ccedilağına aşırı gelmiş bir duumlşuumlnuumlrduumlr

ldquoGabriel Tardersquoın ccedilalışmaları 19 Yuumlzyılın sonuna ait olsa da meşguliyetleri

bakımından şaşırtıcı derecede guumlnceldir Rogersrsquoın dediği gibi lsquoşuumlphesiz zamanının

oumltesinde bir entelektuumlelrsquo olan Tardersquoın ccedilalışmaları toplumsal duumlşuumlnceye dair mevcut

yaygın tartışmalarla rezonans iccedileirisindedirrdquo5

3 Murat SCcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı344 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 19035 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 50

10

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 11: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Tarde bilimlerin birbirlerine adeta sağlam zincirlerle bağlı olduklarını birbirlerine

kenetlenmiş bir şekilde durduklarını fark etmemizi ister Tarde bilimleri ayırmaz fiziksel

alanın sosyal olanın toplumsal alanın suumlrekli bir aradalığına vurgu yapar Bu sebeple ona

goumlre ldquo her olgu bir toplumsal olgudurrdquo6 Toplumsal bir olgu yaşamsal alandadır ve fizik

astronomi kimya biyoloji psikoloji istatistik arkeoloji bilimleri ile de bağlantılar kurarak

accedilıklanabilir ldquoNasıl astronomlar lsquobir guumlneş sistemini ayrıştırılamayan nebulaya

doumlnuumlştuumlrmektenrsquo sakınıyorlarsa sosyologlar da tarihi belirsiz genellemelerle

kurmamalıdırlarrdquo7 Tardersquoa goumlre bilimler arasında analojiler aşikardır ve bunları kullanarak

tuumlm sistemi aydınlatabiliriz Bazı insan davranışlarını ve birey-toplum arasındaki ilişkileri

accedilıklarken biyolojik ve fizik duumlnyadan analojiler kurar ldquotitreşen atomdan veya ccedilabucak

uumlreyen bir hayvancıktan fetihccedili bir krala kadar buumltuumln varlıkların iccedilinde olan ve onları harekete

geccediliren doyumsuzlukturrdquo8

Bireyler arası etkileşimleri sosyal duumlnyayı anlamak iccedilin doğa-toplum ayrımı

yapmamaktadır Bilimler arasındaki sınırları aşar ve onlara bir derece yuumlklemez onun

goumlzuumlnde hepsi eşittir bir diğeri oumlbuumlrlerinden uumlstuumln değildir Bu noktada belli bir hiyerarşi

ccedilizmese de Ekonomi Psikoloji adlı eserinde sosyoloji bilimini diğer bilimlerle kıyaslamış ve

daha uumlstuumln tutmuştur9 Bu duumlşuumlnceleri de daha oumlnce belirttiği bilimler arasında hiyerarşi

kurulmaması gerektiği duumlşuumlncesi ile ccedilelişmektedir

MEspinasrsquoın araştırmalarını sosyal olguları accedilıklarken biyolojik verilerden de

yararlanarak kendi sisteminde kullanır ve onun duumlşuumlnceleri ile kendi epistemolojisi arasında

bağıntı kurmaya ccedilalışmıştır

ldquoMEspinasrsquoın tarafından accedilıkccedila izlenimleri ifade edilmiş karıncaların topluluk

ve bireysel insiyatifleri hakkında goumlzlemlerini aktarmıştır Kuşların iccedilguumlduumlleri de

benzer şekilde accedilıklanıyor lsquoBireysel icatlar daha sonra bulaşıcıdır nesilden nesile

doğruca kesintisiz olarak doğrudan komut olarak geccedilmiştirrsquordquo10

6 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s517 Age S538 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1019 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s1510GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

11

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 12: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Buradan anlaşılabileceği gibi sosyal olguları hayvanların yaşantılarındaki kimyasal

değişimlerdeki ya da gezegenlerin hareketlerindeki tekrarlanmalar ile accedilıklayabileceğimiz bir

evren-doğa anlayışına sahiptir

2BOumlLUumlM - Teklik-Ccedilokluk Birey-Toplum

Tekliğin kelime anlamına baktığımızda ldquoTek bir olma durumu Kelimelerde bir

varlığı veya ccedilekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biccedilim tekil muumlfret ccediloğul ccedilokluk karşıtı rdquo11

anlamlarına karşılık geldiğini goumlrmekteyiz Guumlndelik dilde ki kullanıma baktığımızda tekil

ccediloğulun teklik ccedilokluğun karşıtıdır Lakin Tardersquoın sisteminin bu anlayışı değiştirdiğini

goumlrmekteyiz Klasik anlayışın tersine Tarde tekil olanın ccedilokluğundan bahsetmektedir

ldquo Tarde tam da ccedilokluk meselesiyle ilgilenmektedirhellipTarde genellemelere karşı

ccedilıkmaktadır Bu yuumlzden bir mikro-sosyoloji geliştirmiştirrdquo12 Ccedilokluğu ele alırken tekil olanı

dışarda bırakan sistemleri sertccedile eleştirmiştir Tekil olan onun iccedilin incelenmesi gereken

nesnedir ve oumlznedir ccediluumlnkuuml teklik iccedilinde ccedilokluğu muhafaza ederek var olur Sosyal bilimlerde

genellemelere karşı ccedilıkarak detaylara oumlnem verir ve sosyal bilimlerde doğru sonuccedillara

ulaşmak istiyorsak bu youmlntemin goumlz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaktadır

ldquoTekil duumlşuumlnce tikel ile ccediloğul arasında kolektif bir yere sahiptir Her bir

insanı ccedilokluk olarak ele alır Tardersquoın yazdığı gibi tekil olan birey değil onun

ccedilokluğudur her bir bireyleşme eğilimi kolektif olmaya devam etmektedir Herkes bir

toplumdur Toplum insanların iccedilinde oldukları alan olmaktan ccedilok toplumlar insanın

iccedilinde vardır yine Tarde oumlrneğini duumlşuumlnuumlrsek denizde balıklar değil balıkların

arasında deniz vardır Tekil Duumlşuumlnce ccediloğulluğumuzu goumlstermektedirrdquo13

11 httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek12 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s10713 AliAKAY ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004 s8

12

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 13: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Bu pasajda da goumlruumllduumlğuuml gibi ccedilokluk iccedilinde tekil duumlşuumlnceyi barındırmaktadır Ve aynı

şekilde teklik iccedilinde ccediloğulu barındırmaktadır bu iki kavramı birbirine bağlamaya

ccedilalışmaktadır Birey ve toplum kavramlarını goumlz oumlnuumlne aldığımızda bu iki kavram arasındaki

ilişkide Tekil duumlşuumlnce mevcut bulunur Tarde bireyin esasında salt herkesten bağımsız

kendiliğini yadsımaktadır Birey iccedilinde toplumu barındırır her bir birey diğer bireyleri iccedilinde

taşımaktadır Monadlar birbirinden tamamen bağımsız değildir ve bir monad diğer

monadların duumlşuumlncelerini hislerini inanccedillarını iccedilinde taşımaktadır

ldquo Duumlşuumlnce ccediloğuldur Beyinsel faaliyetlerimizin tuumlmuumlduumlr hissetmek arzulamak

istemek kurgulamak bunlar duumlşuumlncedir Ve Spinozarsquonın dediği gibi vuumlcut duumlşuumlnuumlr rdquo14

Spinozarsquonın duumlşuumlnce hakkındaki goumlruumlşuuml ile Tardersquoın duumlşuumlncesinde paralellik kurabiliriz İkisi

de iccedilimize işlemiş olan ccediloğulluğu vurgulamaktadır Aslında Tardersquoın oumln ayak olduğu bu

duumlşuumlnce birey ve toplum kavramlarını sorgulatmaya youmlneliktir Ccedilokluğu barındıran tekillik

ile birey-toplum iccedil-dış ayrımlarının zarar goumlrduumlğuumlnuuml belirtmektedir ve Tarde iccedilin bu

kavramların yeniden sorgulandığını esas amacının da bunun ta kendisi olduğunu fark

edebiliriz

Mikro ve makronun birbirinden ayrı ele alınması devam ettiği suumlrece toplumsal olanın

sosyal duumlnyada oluşmakta olan olguların nasıl meydana geldiklerini anlayamayacağımızı bu

ayrım sebebiyle koumlrleşeceğimizi belirterek bu alana ışık tutmayı amaccedillar Tardersquoın bu

duumlşuumlncelerinden ccedilıkardığımız temel savlardan biri birey toplum ilişkisini tek taraflı olarak

kabul etmediğidir Toplumsal normlar sosyal duumlnyadaki bireylerin etkileşimlerinin bir

sonucudur Toplum bireylerden meydana gelmiştir ve bireyler olmadan toplum olmaz Lakin

buna karşın toplum olmadan bireyler gene de mevcut olabilirler Dolayısıyla Tarde

kendisinden oumlnce oluşturulan toplum kavramını oumlteleyerek toplumu araştıran ve

anlamlandırmaya ccedilalışan bilgi teorilerini eleştirmektedir Bu sebeple toplumu incelerken onun

temel yapı taşı olan bireyleri goumlz ardı etmeyen bir sistem oluşturmuştur

Tarde kendi duumlşuumlnce sistemini tarif ederken Durkheimrsquoın goumlruumlşlerinin tam zıttı

olduğunu accedilıklamaktadır Bu sebeple Durkheimrsquoın duumlşuumlnce sisteminden kısaca bahsederek

Tardersquoı daha iyi anlayabileceğimizi duumlşuumlnuumlyorum Durkheim toplumu bireyin uumlstuumlnde goumlruumlr

ve bireyden uzaklaştırarak ayrı tutarak toplumu inceleyen bir sistem oluşturur

14 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s170

13

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 14: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Durkheim sosyolojisinde sadece toplumsal olguları belirlememiz gerektiğini belirtir

ve sadece bu alana youmlnelir Ona goumlre toplumu incelerken diğer tuumlm bilimlerden ayrılarak saf

sosyoloji ile toplumsal olguları ele almalıyız

ldquo Durkheimrsquoın yapmış olmaktan pek şeref duyduğu uumlzere sosyolojiyi

felsefeden ontoloji ve metafizikten buumltuumlnuumlyle bir kopuş uumlzerine kurmak yerine Tarde

direkt bu alanların uumlzerine giderek kendi goumlrevinin toplumsal teoriyi duumlnyanın temel

malzemesine ilişkin keskin varsayımlarla buluşturmak iddiasında bulunur rdquo15

Durkheim sistemini kurarken toplum-birey kavramlarını ayırır ve buna bağlı olarak

bilimleri de kavram tanımlarına goumlre sınıflandırır toplumsal olan ile sosyoloji bilimi

ilgilenmeli bireysel olan ile psikoloji ilgilenmeli diyerek ayırır Durkheimrsquoa goumlre toplum

insan vuumlcudu gibidir Burada Durkhaimrsquoın Spencerrsquoın biyolojisinden ve organizma

duumlşuumlncesinden etkilendiğini goumlrmekteyiz Durkheim bireylerin uumlzerinde onlara dışarıdan

etki eden toplum kurgusu oluşturmuştur adeta bir Tanrı gibi yaptırım yuumlkler toplum

kavramına Organik canlı bir toplum yapısı sunmaktadır bu oumlyle bir yapı ki kendi varlığı

olan bir yaratıktır Bireyler Durkheim iccedilin ihtirasları olan dipsiz kuyular gibidir Bu sebeple

birey aciz bir varlıktır ve toplum olmadan varlığının hiccedil bir oumlnemi yoktur Birey toplumun

normlarına toplum tarafından youmlnlendirilmeye muhtaccediltır Oumlzetle toplum bireylerden ccedilok

daha guumlccedilluuml bize her şeyi yaptıran adeta tanrısal bir varlıktır

Tardersquoı anti-Durkheimcı ve anti-Spencercı olarak yorumlamamız muumlmkuumlnduumlr16 İkisi

de toplumu accedilıklarken bir aşkınlığa başvurmuştur ve Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Tarde

Durkheimrsquoin toplum-birey algısına karşı ccedilıkar lsquoMonadoloji ve Sosyolojirsquo adlı eserinde bu

anlayışı eleştirir Bu hatalı ayrım ontolojik bir sorun yaratır Tardersquoa goumlre 17 Ali Akayrsquoın

kullandığı metafordaki gibi bireylerin iccedilinde mevcut olan topluma vurgu yapar yani denizlerin

iccedilindeki balıklara değil de balıkların arasındaki denize youmlnelmek gerekir ve buradan hareketle

toplumun iccedilindeki bireyleri tanımlamaya accedilıklamaya ccedilabalar Bu accedilıklamayla Tarde da

Spinoza ve Leibnizrsquoin etkilerini goumlrebiliriz

15 Age s3516 TESMERALSEKDİZ ldquoTarde ve mikrososyolojirdquo Temmuz 2008 s3817 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013

14

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 15: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ldquoBireyin aynı zamanda bir kalabalık iccedilinde oluşu sosyolojinin kuruluş fikirlerinden

birisidir Ancak her zaman bunun zaten besbelli olduğu soumlylenebilir Tardeın oumlnemi

belli bir oranda Spinozadan oumlnemli oumllccediluumlde de Leibniz felsefesinden tuumlrettiği bir

principium individuationisi yani lsquobireyleştirme ilkesinirsquo sosyal psikolojinin temel

metodolojik kriteri olarak seferber edebilmesine dayanır Toplum-birey ilişkisi gibi bir

problem yerine bireyin iccedilindeki toplumları toplumlar iccedilindeki bireylikleri keşfe

ccedilıkmakrdquo18

Durkheim toplum anlayışında iccedilkinliği oumlteler Tarde ise Spinoza gibi iccedilkinliği sisteminin

iccedilinde oturtur Tardersquoın Spinozarsquodan etkilendiğini soumlyleyebiliriz Spinozarsquonın sistemine kısaca

baktığımızda Tarde ile ortak olan noktaları goumlzlemleyebiliriz

Spinozarsquonın beden anlayışı ile bireyi ve toplumu accedilıklaması Tarde iccedilin adeta

Durkheimrsquocı toplum anlayışına yapılmış bir eleştiri olmaktadır Spinozarsquoda her bir birey

varoluşu olarak ele alındığında tekillik taşır Her bir bireyin oumlzuuml tekildir ve diğer bireylerden

tamamen bağımsız değildir Her bir tekil birey diğer bireylere bağlıdır Birey topluluğu

toplum ya da sonsuz-kuumlccediluumlk diyebiliriz tuumlm bu bireylerin akışkanlıkları-dinamizmi ve

stabilitesi-durgunluğu her birinin ebatlarının farklılığının bir sonucudur Ve tekil bireyler

olarak bedenimizi bedenimizde olan değişimleri bilemeyiz ccediluumlnkuuml bireyler olarak birbirimize

bağımlıyız ve bedenlerimiz suumlrekli olarak etkileşimdedir Tekil bireylerin bir aradalıklığı

grupları toplumu oluşturur

ldquo Bir toplum iccedilerisinde belirli bir bireylik teşkil edebildiği oumllccediluumlde Doğanın

parccedilasıdır Bu tuumlrden bir ccedilevrede bir bireyin başına gelen her şeye temelde bedenin

değişiklikleri (affectio) denir Meydana gelen her şey (olay) lsquovukursquodur (occursus)

bedensel aksiyon ve reaksiyonlar bir bireyin bakış accedilısından karmaşıklık derecesine

bağlı olarak ( insan bireyleri oluşturdukları toplumlar gibi oldukccedila karmaşık

bedenlerdir ) ccedileşitli kiplerde değişikliğe uğratabilirler Okuyucunun da kolayca

anlayacağı uumlzere bu lsquotoplumrsquou Tanrırsquonın temsilcisi ( ya da aslında tam tersi ) sui

generis bir antite olarak goumlren Durkhaimrsquocı anlayışa kıyasla oldukccedila farklı bir toplum

goumlruumlşuumlduumlr ( bu daha ziyade sociusrsquotur) Spinozarsquoya goumlre sui generis sıfatı yalnızca

buumltuumln iccedilin buumltuumln birey Doğa ya da Tanrı (Deus sive Natura) iccedilin geccedilerlidir

dolayısıyla bu duumlnyadaki tuumlm diğer bireylere bağımlı olduğu aşikar olan tek bir birey

iccedilin soumlz konusu değildirrdquo19

18 httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=212330010 monadoloji v sos s819TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s179

15

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 16: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Goumlruumllduumlğuuml uumlzere Tarde kendi duumlşuumlncesine yakın olan ve anti-Durkheimrsquocı yapıya

sahip olan iki duumlşuumlnuumlruuml de yani Leibniz ve Spinoza etkilerini temele alarak sosyal duumlnyaya

bakışını accedilıklamaktadır

Tarde iccedilin toplum bireylerden uumlstuumln olamaz ldquo Toplum belirli bir tarzdaki

ruhlarzihinler-arası ( inter-spiritiuumlel ) hareketlerden birbirleri uumlzerinde etkili olan zihin

durumlarından oluşmuş bir dokudur rdquo20 Toplumu accedilıklarken eyleyiciliğin ve bilinccedil

durumunun oumlnemini vurgulamaktadır Bireylerin zihin birliği ve zihin etkileşimleri ile toplum

bireyler tarafından oluşturulmuştur21 Bu şekilde toplumsal bir bağ oluşturulmuş olur ve bu bir

tuumlr uyumdur Tardersquoa goumlre toplumu bireylerin etkileşimleriyle accedilıklayabiliriz Bireylerin

etkileşimi ise şu şekilde yorumlanabilir her bir beyin birbirinden farklıdır ve bu beyinlerin bir

noktada buluşup bir birlik yaratması da ayrı bir beyini oluşturmaktadır İşte bu birlikle

oluşturulan beyine Tarde accedilısından toplum diyebilmekteyiz

ldquo lsquodoğarsquonın uluslar kavimler yaratmadığını yalnızca bireyler yarattığını

soumlyleyen Spinozarsquoydı Ancak Spinozarsquodan Leibnizrsquoe oradan Tardersquoa aktarılan bir

anlayış doğrultusunda Sonsuz sayıda bireyin oluşturduğu sonsuz sayıda birey- ve

gene soumlylemek gerekir ki bu durumda bir toplum da bireydirrdquo22

Tarde bireyin iccedilindeki toplumları vurgular Her bir birey diğerlerinden ayrıdır

farklıdır Burada genellemelerden kaccedilınmaktadır ccediluumlnkuuml ona goumlre her durum kendine oumlzguumlduumlr

tıpkı Leibnizrsquoin monadları gibi her bir bireyde oumltekilerden farklı olmaktadır Monad

kendisiyle yoluyla evrenin oluşturulmasını sağlayan şeydir23 Leibnizrsquoe goumlre hayatı

monadlarda bulabiliriz hayat monadların iccedilindedir Leibnizrsquoin monadları dışarıya

kapalıdırlar hiccedilbir şey dışarıdan onları etkileyemez kapısız ve penceresizdirler

Fakat Tardersquoda ise birbirleriyle iletişimde olan monadlar accedilık monadlar vardır

Leibnizrsquoin monadolojisine bir tuumlr yeni bir bakış accedilısı sunar ve kendi sistemine yeni yollar

ekleyerek farklı bir monadoloji oluşturmuştur

ldquoKapalı monadların tamamlayıcısı olarak Leibniz her birinden diğer

monadların buumltuumln bir evreninin oumlzel bir accedilıyla kendini indirgediği karanlık bir oda

20 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s821 Buumltuumln metin boyunca zihin-birey-beyin-monad-insan kavramları birbirlerinin yerine geccedilebilecek anlamda kullanılmıştır Dolayısıyla metinde zihinler arası bireyler arası monadlar arası ve beyinler arası kelimeleri eş anlamlı bir şekilde kullanılmıştır Buna Tardersquoın duumlşuumlnceleri izin vermektedir22 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s1123 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 37

16

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 17: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

yaratıyor ve bunun oumltesinde oumlnceden-kurulu uyumu tasarlamak zorunda kalıyor

hellipBirbirlerine dışsal olmak yerine karşılıklı olarak birbirlerine karışan accedilık monadlar

tasarlayarak bunları ccediloumlzuumlmleyebilir miyiz Buna inanıyorum ve goumlruumlyorum ki yine bu

yanıyla sadece ccedilağdaş değil aynı zamanda modern bilimin ilerlemeleri yenilenmiş bir

monadolojinin doğuşunu kolaylaştırıyorrdquo24

Leibnizrsquoden ayrıldığı noktaların en oumlnemlilerinden biri monadların oumlnceden kurulu bir

duumlzende ayarlanmış bir duumlnyada yaşamadıklarıdır Monadların oumlnceden resmedilmiş sınırları

ccedilizilmiş bir duumlzende ahenkli bir şekilde birbirlerine zorunlu olarak bağlı olduklarını Tarde

reddeder Monad oumlzguumlnduumlr ve kendinde evrenlik halindedir Monadlara hiccedilbir zaman

tamamen sahip olamaz kimse sadece belli bir alanda belli bir paylaşım ya da ortaklık ile belli

bir kısımdan aitlik oluşturulabilir

ldquoevrensel olan veya oumlyle olmaya ccedilalışan bir ortamdır atom kendisine ait bir

evren Leibnizrsquoin istediği gibi sadece bir mikrokozmoz olmayan tek bir varlık

tarafından fethedilmiş ve soğurulmuş olan buumltuumln bir evrenrdquo25

Dolayısıyla Tarde Leibnizrsquoin monadları accedilıklarken kullandığı mikro-kosmoz ve

makro-kosmoz ayrımını ortadan kaldırmıştır her bir monad evreni kendi iccedilinde

bulundurmaktadır Ve Sosyal duumlnyada monadlar birbirlerine karşı accedilık ve olabildiğince

canlıdırlar Monadların her biri hayatta kendilerine oumlzel bir amaccedil seccediler ve o hedefe doğru

youmlnelirler bu sebeple de materyalistlerdir yani telosları yoktur ve her bir monad kendi oumlzel

hedefine ulaşmak iccedilin ccedilaba goumlsterir Bu youmlnleriyle Susan Blackmorersquoun mem birimleri ya da

R Dawkinsrsquoin genleri gibidirler26 Bireylere baktığımızda Leibnizrsquoin aksine birbirlerinden

etkilenen kendilerini ccediloğaltarak diğer bireylerden bir parccedila taşıyan bireyler goumlruumlruumlz

Toplumsal onun iccedilin monadoloji demektir diyebiliriz Tarde monadları ve onların

ilişkilerini inceleyerek monadolojiye yani toplumsal olana bakmaktadır Bazıları Tardersquoı

bireyci olarak tanımlamaktadır lakin kendisi buna karşı ccedilıkmaktadır Eserlerini

incelediğimizde toplumu incelerken bireyci olmaktan ccedilok bireyden kopmayan bir sistem

oluşturduğunu goumlrmekteyiz

24 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s 5225 Age s5326 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s36

17

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 18: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ldquo Tarde toplumu bireysel monadlardan daha yuumlce daha karmaşık bir duumlzen

olarak ele almayı reddettiği gibi toplumu bireysel eyleyici insanlardan oluşan bir şey

olarak kabul etmeyi de reddeder her bir beyin zihin beden inanccedil ve arzulara sahip ve

kişinin buumltuumlncuumll halini teşvik eden milyarlarca kuumlccediluumlk kişiden eyleyiciliklerden

oluşmuşturrdquo27

Tarde accedilısından bakıldığında toplumsal bireylerin yaşamlarını suumlrduumlrduumlğuuml mekan

olarak değil de bazı monadların bazı zamanlarda meşgul olduğu tabulaştırılmış kısıtlı

ilişkilerden oluşan kuumlccediluumlk bir yapı olabilir

Tardersquoın mikro-sosyolojisini oluşturup accedilık monadları da tanımladıktan sonra parccedila-

buumltuumln ilişkisindeki yorumuna değinebilirim Tarde aynı birey-toplum ikilisinde olduğu gibi

sistemini bu ikiliye uygulayarak yeni bir yorum getirir ona goumlre parccedila her zaman buumltuumlnden

daha karmaşık ccediloumlzuumlmlenmesi daha zor olandır

ldquoBuumlyuumlk olan ve buumltuumln olan toplum kuumlccediluumlk veya az olan birey ve parccediladan

Tardersquoın deyişiyle monaddan uumlstuumln değil yalnızca kendi bakış accedilısını diğerlerinin

paylaşmasını veya benimsemesini sağlamayı başarmış olan parccedilalardan biriyle ilgili

niyetin daha basit ve standart hale getirilmiş biccedilimidirrdquo28

Kuumlccediluumlk olan her zaman buumlyuumlk olandan daha kapsamlıdır Bu sonsuz kuumlccediluumlğuuml Tarde

diğer bilimleri inceleyerek ve onlardan oumlrnekler vererek Genel Tekrar Yasasında uygular

Sonsuz kuumlccediluumlk her bilimde tekrar eder fizikte parazitler teorisini kimyada atom teorisini

oumlrnek verir

ldquo Sonsuz-kuumlccediluumlk demek ki sonludan nitelik bakımından farklılaşıyor hareketin

kendisinden başka bir nedeni vardır fenomen buumltuumln varlık değildir Her şey sonsuz-

kuumlccediluumlkten ccedilıkar ve her şey oraya geri doumlner hiccedilbir şey kimseyi şaşırtmayan şaşırtıcı

bir şeydir bu hiccedilbir şey sonlunun kompleks olanın ccedilevresinde aniden ortaya ccedilıkmaz

ne de orada yok olur Sonsuz derecede kuumlccediluumlğuumln bir başka deyişle oumlğenin her şeyin

27 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3628 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s4

18

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 19: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

nedeni ve toumlzuuml kaynağı ve amacı olduğu sonucunu değil ise hangi sonucu ccedilıkarmalı

bundanrdquo29

Sosyal bilimlerde de bireye monada sırt ccedilevrilmemesi gerektiğini hatırlatır Buumlyuumlk

olanı accedilıklarken kuumlccediluumlğuuml ele almamızı kuumlccediluumlk olanla ilişkilendirerek accedilıklamamız gerektiğini

belirtir Aynı toplumu toplumsal olanı accedilıklarken bireye youmlnelmemiz bireylerarası zihinsel

etkileşimlere odaklanmamız gerektiğini soumlylemesi gibi Birey bireye insan insana muhtaccediltır

Birey diğer bireylere kendi benliğini kabul ettirerek kendi varoluşunu kanıtlayabilir Ben

oumlteki olmadan ben olamam Bu anlayışı ile modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilen

Descartesrsquoa eleştiriler youmlneltmektedir Onun lsquocogito ergo sumrsquo arguumlmanının savunmasını

kabul etmez ve eksik goumlruumlr Kişi kendi şuumlphe etmesinden şuumlphe edemez savını yanlışlar kişi

ancak kendi varoluşunu bir başka bireyin zihninde nesne olabildiğinde ona kendini kabul

ettirebildiğinde ispatlayabilir ve bundan o zaman şuumlphe duymaz Bireyin kendi varlığından

emin olabilmesinin şartı en az bir bireyi daha gerektirmektedir

ldquo Bu yuumlzden algılanan pasif nesnelerin varlığı karşısında şuumlphe duyan insanın

bir başka oumlznenin varlığından şuumlphe duyması imkansızdır Karşımızdaki varlık sadece

algılanmamakta aynı zamanda algılamaktadır yaşanan deneyim isteyen bir varlığın

arzulanması inanan bir varlığa inanılmasıyla ilgili simetrik bir deneyimdir

Dolayısıyla insan karşıdakinin varlığını kendi varlığını inkar etmeden inkar edemez

Şuumlpheciliği ortadan kaldırabilmek iccedilin en az iki zihin iki ruh ya da iki beyin

gerekirrdquo30

Dolayısıyla monadlar birbirleriyle iletişim halinde olmak zorundalar ve monadların bu

etkileşimi Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir Bu sebeple toplumsal teriminin yerine monadolojiyi

tercih eder Ccediluumlnkuuml bu olan olgu monadlar-bireyler-zihinler arası bir ilişki ve iletişimde olma

halidir

Sosyal hayatta toplumsal olguları doğru bir şekilde accedilıklayabilmemiz iccedilin sosyal

değişimleri takip etmemiz detaylara dikkat etmemiz gerekiyor Sosyal değişimler bize

bireyler arasındaki etkileşimleri goumlsterir Tarde iccedilin iletişim ccedilok oumlnemlidir ve toplumsalı

bireylerin iletişimiyle zihinler arası etkileşim ile accedilıklar Toplumsal demek onun iccedilin

bireylerin zihinler arası etkileşimi demektir

29 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3130 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s71

19

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 20: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Tardersquoı kurduğu yapı itibariyle iletişim sosyoloğu olarak goumlrebiliriz Sosyal duumlnyada

bireylerin bir aradalığı ile oluşan toplumsal eylemlerde bireylerin zihinler arası etkileşimiyle

bilinccedil durumlarında değişiklikler olabilmektedir ve Tarde iccedilin buna etki eden iletişim

oumlnemlidir ldquoTarde bireyci değildir Tardersquoın sisteminde temel toplumsal olgu değişime

uğrayan birey değil iletişim veya değişim ( oumlrneğin etki itaat sempati veya eğitim )

ilişkisidirrdquo31 Birbirlerini etkileyen ve birbirlerinden etkilenen bireyler bir zincir oluşturarak

zihinler arası etkileşim akış halindedir ve sosyal duumlnyadaki bireylerin eylemlerini de

youmlnlendirir hale gelir Eyleyiciliği etkilemesi ve belirlemesi bakımından iletişim oumlnemli bir

rol oynamaktadır

Accedilık monadların birbirlerini etkilediği ve zihinler arası etkileşimin suumlrekliliğine

dikkat ccedileken bir duumlşuumlnce sistemi kurması sebebiyle yaptığı Tarde actor network theoryrsquonin

yani aktoumlr ağ teorisinin kurucusu sayılmaktadır32 Aktoumlr ağ teorisi her bir monadın sahip

olduğu ayrı bir zihin yapısı olduğunu varsayar ve bir arada yaşayan ve birbirlerine karşı accedilık

olmakta olan monadlar suumlrekli olarak birbirlerinden etkilenmekte ve birbirlerini

etkilemektedirler Bu durum yukarıdan bakıldığında bir ağ oluşturduklarını varsaymaktadır

Suumlrekli iletişim ve etkileşimde olan bireylerin kontak kurarak her şeyden haberdar olma taklit

etme ve eyleme durumlarını accedilıklayan bir teoridir Bu teoriyle aslında bir monadın hiccedilbir

zaman tamamen oumlzguumln olamayacağını suumlrekli bağlantıda ve etkilenmekte olduğu diğer tuumlm

monadlardan bağımsız olamadığını goumlstermektedir Birey aslında toplumu iccedilermektedir ve

monad aslında tuumlm monadları iccedilermektedir Tarde toplumdan iccedilinde yaşadığı duumlnyadan

tamamen bağımsız bir bireyin olamayacağını bu teoriyle accedilıklamaktadır Toplumsal yapının

temel taşlarını oluşturan ve bunların değişimindeki rol oynayan etmenlerin bireyler arasındaki

goumlruumlnmez bir ağ tarafından gerccedilekleştirildiğini soumlyleyebiliriz

Bu goumlruumlnmez ağa etki aynı zamanda sosyal duumlnyada oluşturulmuş olan toplumsal

kurumlar tarafından da gerccedilekleşmektedir Tuumlm inanccedilları oumlnyargı kalıplarını gelenekleri

değerleri duumlşuumlnceleri bu ağı etkileyen etmenler olarak sıralayabiliriz

Ağ aktoumlr teorisinde iletişimi ve etkileşimi anlamak istiyorsak yani ağı keşfetmek

istiyorsak aktoumlrlere yani monadlara bakmak gerekmektedir Aynı şekilde eğer aktoumlruuml anlamak

yani bireyi keşfetmek istiyorsak yarattığı ağa bakmak gerekmektedir33 Bu ikisi arasında

karşıtlık ilişkisi kurulmaktadır Sosyal duumlnyaya ağ aktoumlr teorisiyle incelediğimizde her bir

31 Age s5532 Age s38 33 Age s44

20

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 21: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

bireyi tek tek merkeze koyduğumuzda yarattığı ağı goumlrmek muumlmkuumln olmaktadır Bir birey ilk

olarak ailesi okul hayatı iş hayatı yaşadığı mahalle gezdiği ya da sıklıkla gittiği mekanlar ve

buralarda tanıdığı bireyler ve o tanıdıklarının tanıdıkları ile ccedilevresi oluşmaktadır ve bu şekilde

her aktoumlruumln yarattığı ağı goumlrmemiz zorlu bir suumlreccedil olsa da muumlmkuumln kılınmaktadır

3 BOumlLUumlM - Tarde İccedilin İmitation (Taklit) Nedir ve Taklidin Oumlnemi

Taklit denildiğinde akla ilk olarak eylem gelir Bir şeyi bir kişiyi taklit etme eylemi

beynimizde ccedilağrışır yani taklit bir nesneyi gerektirir Taklit veya Tuumlrkccedile de kullandığımız eş

anlamlı bir diğer kelimeyle ifade edersek imitasyon terimlerinin epistemolojik koumlkenlerine

baktığımızda imitasyon kelimesinin Latincersquoden (~ Fr imitation taklit ~ Lat imitatio aa lt

Lat imitare taklit etmek) 34 taklit kelimesinin ise (~ Ar taklīd [kld tafˁīl II msd] تقليد

aynısını yapma kopyalama bir modeli aynen izleme ) 35 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini goumlruumlyoruz

Guumlnluumlk hayatta taklit kelimesi anlam olarak negatif edilgen tarzda olumsuz bir yanı olduğu

kabul edilerek kullanılsa da etken ve enerjik bir yapı gerektirir Taklit ( Belli bir oumlrneğe

benzemeye veya benzetmeye ccedilalışma Birinin davranışlarını konuşmasını tekrarlayarak

eğlenme Benzetilerek yapılmış şey imitasyon36 ) anlamlarına gelmektedir Fakat Gabriel

Tarde iccedilin taklidin anlamı ccedilok daha derindir Tuumlm sistemini taklit kavramıyla accedilıklayabiliriz

Onun Evrensel ( Genel ) Tekrar Yasasında da bulunduğu gibi tekrarlanma taklidi

gerektirmektedir Taklit yaparken konu edindiğimiz nesneyi tekrarlamış oluruz Dolayısıyla

taklit kavramı Tarde tarafından evrensel bir tekrarlanma yasasının kabuluumlyle desteklenmiş

olur

Tardersquoın kurduğu sisteme baktığımızda evren anlayışında uumlccedil duumlnya belirlediğini ve

buradaki olup bitenleri monadlar ve tekrarlanmalar uumlzerinden accedilıkladığını goumlrmekteyiz

Sosyal duumlnyadaki monadları insanlar olarak ele alabiliriz ve bu duumlnyadaki tekrarlanmaları ise

taklit olgusuyla accedilıklayabiliriz Sosyal duumlnyada taklit vasıtasıyla tekrarlanma olmaktadır Ya

da şu şekilde de belirtebiliriz ki sosyal duumlnyada oluşan tekrarlanmalar ile taklitler goumlze

34 httpswwwnisanyansozlukcomk=imitasyonamplnk=135 httpswwwnisanyansozlukcomk=taklitamplnk=136 httpwwwnedirnedemekcomtaklit-nedir-taklit-ne-demek

21

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 22: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ccedilarpmaktadır Toplumsal kurumlar dil din politika sanat moda gelenek adetler tuumlm bunlar

insanların birbirlerini ve geccedilmişten o guumlne kadar ki gelen atalarının anlayışlarını taklit etmesi

ile oluşmuştur

lsquoLaws of The İmitationrsquo adlı eserinin ilk baskısında belirttiği gibi bireyin telkin

edilmiş duumlşuumlncelere sahip olduğu halde bunları kendiliğinden zihninde canlanmış duumlşuumlnceler

sanması bir uyurgezerlik sosyal insanda goumlzlemlenebilen bir illuumlzyondur37 Birey

doğduğunda geldiği duumlnya daha oumlnceden kurulu olarak hazır bir şekilde oumlnuumlne sunulur

Bireyin oluşumuna baktığımızda ccedilocukluk evresinde de taklidin oumlnemini goumlrmekteyiz Ccedilocuk

hem ebeveynlerini taklit ederek oumlğrenir hem de ilk başta ebeveynlerinin daha sonra da

ccedilevrenin etkisiyle taklit edilerek kurulmuş bir duumlzene adapte olmaya ccedilalışır Yani birey olarak

bireyler arası etkileşime kendini hazırlamış olur Bireylerarası etkileşimi ise taklit edilmiş

kurumlar uumlzerinden bağlantılar kurarak sağlayabilir Taklidin toplum-birey arasındaki ilişkiye

etkisini accedilıkccedila goumlrmekteyiz Dolayısıyla Tarde okuyuculara taklidin adeta keskin bir koku

gibi her yere sinmiş olduğunu goumlstermek ister

Daha sonrasında ise lsquoLaws of İmitationrsquo eserinin ikinci basımından itibaren taklit

kavramının uyurgezerlik ile bağdaştırmasına son vermiş ve daha ccedilok bireyler arası etkileşim

ile oluştuğunu belirterek iletişim kavramına vurgu yapmıştır38 Boumlylece taklit kavramı telkin

ve uyurgezerlik gibi edilgen bir durumdan bir tuumlr olumsuz izlenim verilmekten kurtulmuş ve

canlı aktif bir eyleyicilik ile ilişkilendirilmiş toplumsallığın temeli olarak

konumlandırılmıştır

Taklidin olabilmesi iccedilin bir buluş bir icat yani taklidin nesnesi olması gerekiyor Bu

sebepten dolayı Tardersquoın taklit teorisini accedilıklarken icat kavramının oumlnemini de vurgulamak

gerekmektedir İcat kelimesinin koumlkenine baktığımızda ( ~ Ar īcād ايجاد [wcd ifˁāl IV msd]

yaratma var etme arayıp bulma lt Ar wacada bulundu var idi ) 39 Arapccedilarsquodan tuumlrediğini ve

ndashwcd- yani vuumlcut kelimesi ile bir bağlantısı olduğunu goumlruumlyoruz Aynı şekilde vuumlcut

kelimesiyle bağlantılı olan aynı koumlkten tuumlreyen ve Tardersquoın sistemini accedilıklamak iccedilinde

gerekli olan bir başka kelime mucittir Mucit kelimesi de ( ~ Ar mūcid موجد [wcd mufˁil IV

fa] var eden meydana getiren ) 40 Arapccedilarsquodan dilimize yerleşmiştir

37 Gabriel TARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190338TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12939 httpswwwnisanyansozlukcomk=icatampx=24ampy=440 httpswwwnisanyansozlukcomk=mucitamplnk=1

22

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 23: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

İcat-mucit-vuumlcut terimlerine baktığımızda varoluşa gelme mevcut olma anlamlarına

denk duumlştuumlğuumlnuuml goumlrmekteyiz Mucit kimilerine goumlre bir esrime haline girerek ya da bir

katharsis yaşayarak icadını oluşturur Tarde bu tarz duumlşuumlncelerle ilgilenmez Mucit kendine

has yapısıyla bir fikir geliştirir ve o fikre bir vuumlcut verir teoride olanı pratiğe geccedilirir ve icadı

varoluşa getirir soyuttan somuta geccedilişteki koumlpruumlduumlr

Tarde icadı yapan mucide oumlnem vermektedir ve mucidin karakter ve kişilik

oumlzelliklerine duumlşuumlnce yapısına dikkat ccedilekmektedir

ldquoEsasen bir nevi olarak insanın mukallit oluşu onun mucit olmasından

dolayıdır Ancak buuml tuumln insan nevi mukallit olduğu halde bunların hepsi mucit değil

dir Ferdin icatta bulunabilmesi iccedilin bazı hususiyetleri haiz olması gerektir Kendisini

alışılmış olan duumlşuumlnuumlş ve davranış kalıplarının uumlstuumlne ccedilıkarabilecek yeni bir duumlşuumlnuumlş

veya davranış tarzını bu lup arzedebilecek kabiliyette olmalıdırrdquo41

Her bir mucit kendine has bir oumlzelliğe sahiptir Tarde accedilısından mucit diğer insanların

problemlerine farklı accedilıdan bakıp o problemlere ccediloumlzuumlm sunabilen bir yapıya sahip kişidir

Mucit toplumun yeni bir icada-buluşa ihtiyaccedil duyduğu anı yakalayabilen goumlzlemleyebilen

bir bireydir Dolayısıyla taklit-icat-mucit birbirlerini gerektiren ve Tardersquoın duumlşuumlnce

sisteminde oumlnemli rol oynayan anahtar kavramlardır

lsquoLaws of İmitationrsquo adlı eserinde Tarde taklidi accedilıklarken temel kavramlardan biri olan

icattan bahsediyor Tardersquoa goumlre icadın icat olarak kabul edilebilmesi iccedilin toplumsallaşması

yayılması yani taklit edilmesi gerekir42 Buradan Tarde iccedilin toplumsal olanın taklitsel olduğu

sonucunu da ccedilıkarabiliriz İcat ve taklit arasında zorunlu bir ilişki kurmaktadır ldquoİcat yalnızca

tekrarla ortaya ccedilıkar tekrarın yegane kaynağıysa yaratıcılıktır rdquo43 Buradan da diyebiliriz ki

icatlar toplumsal bir değer oluşturur Bir icat taklit edilebildiğinde ancak sosyal duumlnyada bir

değer kazanabilir Tarde yaratıya oumlnem atfetmektedir lakin yaratı tekrarlanmıyorsa duumlşuumlnen

birey o fikri teoriden pratiğe geccediliremiyorsa pek bir oumlnemi yoktur ccediluumlnkuuml yaratının toplumsala

41 HamideTOPCcedilUOĞLU ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151 s17842 GabrielTARDE ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 190343 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s119

23

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 24: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ulaşması gerekmektedir İcat eylemi sosyal duumlnyada değeri oluşturan belirleyen ve

youmlnlendiren bir eylemdir ldquo Tarde toplumsal olmayan icat ile tamamen toplumsal bir fenomen

olan taklit arasında keskin bir ayrım yapmaktadır rdquo44

Sosyal fikirlerin modeli icattır Sosyal duumlnya da olan taklit sayesinde toplum

kurulmakta oluşmakta ve devam ettirilmektedir Toplumsal yaşamda varolan bir birey

tarafından bir duumlşuumlnce-fikir geliştirilir ve o doumlnemin gereksinimi-ihtiyacı olan ya da

gereksinim-ihtiyaccedil haline getirilebilecek bir icat oluşturulur Yani bir icadın tabiri caizse

tutması toplum tarafından benimsenip yayılabilmesi iccedilin gerekli koşulların olması

gerekmektedir ldquo Tarde icatların yayılma biccediliminin lsquotarz taklidirsquo ya da modaya uygun bir

şekilde olduğunu duumlşuumlnuumlrrdquo45

Bireyin diğer bireylerden salt ayrı bir yaşam suumlrmediğini doğası gereği birbirine

zorunlu olarak bağımlı olduğunu belirtmiştik Tarde buna monadların biraraya gelme eğilimi

demektedir46 Leibnizrsquoın monadlarının aksine Tardersquoın monadları accedilık ve canlı oldukları iccedilin

iletişim de oumlnemli bir rol oynamaktadır Accedilık monadlar bir araya gelip dinamik bir yapıda

oluştururlar Ve bu bir araya gelme eğilimiyle birlikte bireyler suumlrekli olarak birbirleriyle

etkileşim halindedir İcadın zorunlu olarak taklit yoluyla yayılması bireyler arası (zihinler

arası) etkileşimle gerccedilek kılınmaktadır

Beyinler arası etkileşimde iletişimin roluumlnuuml oumln plana ccedilıkarmaktadır Tarde bireyler

arasındaki iletişimde suumlrekli olarak yapılan karşılıklı konuşmayı taklidin oluşmasında etken

bir araccedil olarak goumlrmektedirldquo Karşılıklı konuşma bir yandan soyut bir biccedilimde lsquobasit

toplumsal ilişkirsquo ve lsquotaklidin en guumlccedilluuml aracırsquo olarak tanımlanırrdquo47 Taklidin yayılması mekana

bağlı değil iletişime bağlıdır İletişim aracılığı ile taklidin oluşması ve yayılması muumlmkuumlnduumlr

iletişimsizlik ise icadın icat olmasına engel teşkil etmektedir Bu sebeple Tardersquoın accedilık

monadları zihinler arası etkileşim ile yani iletişime geccedilerek icadı sosyalleştirip

tekrarlanmasını sağlamaktadırlar

44 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 11545 Age s8046 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s6447TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 119

24

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 25: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ldquo Tarde modernlikle birlikte kentlerin iletişilmekte ya da Tardersquoın terminolojisindeki

tabirle taklit edilmekte olan bakımından buumlyuumlk oumlnem kazandığını oumlne suumlrer rdquo48 Guumlnuumlmuumlzde

artık neredeyse herkesin kullanmak zorunda ya da hesap accedilmak zorunda hissettiği facebook

twitter instagram e-mail gibi programları tarz taklidine oumlrnek olarak goumlstermenin uygun

olacağını duumlşuumlnuumlyorum

31 Tekrar(Taklit)-Karşıtlık(Zıtlık)-Adaptasyon(Uyum-Yenilik)

Tarde fizik duumlnyadaki biyolojik duumlnyadaki ve sosyal duumlnyadaki tuumlm fenomenleri uumlccedil

boumlluumlme indirgenebileceğinin kanısındadır Bu uumlccedil boumlluumlm ise Taklit-tekrarlanma Direnccedil-

ccedilatışma Uyum-icat olarak belirlenebilir49 Bu uumlccedil boumlluumlmuumln meydana geliş sırası da aynı uumlstte

belirtildiği gibidir İlk olarak gerekli koşullar sağlandığında mucit icadını oluşturur ve bu bir

bireyden diğer bireylere doğru yayılır Tek merkezden tuumlm bireylere zihinler arası etkileşim

ile iletişim ile yayılır Ve merkezden uzaklaştıkccedila icadın taklit ile tekrarlanma ile yayıldığını

ve merkezin gitgide buumlyuumlduumlğuumlnuuml goumlruumlruumlz

Bu kısımda Murat SCcedilebirsquonin de belirttiği gibi Tarde daha accedilık anlaşılabilmesi iccedilin

dalga metaforunu kullanır50 Durgun bir denize bir taş atıldığında ( ki bu taş bir mucidin

icadıdır ) ilk başta merkez taşın suya ilk temas ettiği noktadır ve giderek o merkez dalga

boyut olarak kuumlccediluumlkten buumlyuumlğe doğru giderek yayılım goumlsterir Ta ki o dalgalar başka bir dalga

ile karşılaşana kadar İşte o zaman Tardersquoın ikinci boumlluumlmde belirttiği direnccedil goumlzuumlkuumlr ve

ccedilatışma ccedilıkar Burada Tarde bireylerin daha eskiden olan geleneğe işlemiş yahut alışkanlıkla

sabitlenmiş bir oumlnceki davranış şeklini fikir sistemini aleti yani taklidin nesnesini sıkıca

tuttuklarını ve yeniliğe keşfe icada karşı tutum takındıklarını goumlsterir Boumlyle bir toplumsal

direnccedille karşılaşılabilir bireyler eski alışkanlıklarından hemen kurtulamaması olasıdır Bu ise

adeta taklitler arası bir guumlccedil savaşına doumlnuumlşuumlr Nietzschersquonin lsquoguumlccedil istencirsquoni hatırlayabiliriz

48 Age s11549 Boumlluumlmlemeyi adlandırırken Tuumlrkccedilersquode tek bir kavramın anlam olarak karşılığı tam sağlayamaması sebebiyle birden fazla kavram kullanarak adlandırmak durumunda kaldım 1boumlluumlmde taklit-tekrarlama 2boumlluumlm ccedilatışma karşıtlık zıtlık direnccedil goumlsterme (guumlccedil ilişkisi) 3boumlluumlm uyum icat yenilik adaptasyon ahenk50 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

25

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 26: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

burada ya da Spinozarsquonın lsquoconatusrsquou aklımıza gelebilir51 Tarde işte tam bu noktada taklitler

arası guumlccedil ilişkisine dikkat ccedileker ve belirtir guumlccedilluuml olan kazanır Taklit dalgalarının yeni bir

ccedilatışmaya sebep olduğunu soumlyleyebiliriz Ve sonrasında daha guumlccedilluuml olan daha ccedilok direnen

dalga uumlstuumln gelir boumlylelikle taklit dalgalarının nihai durumu karşılıklı guumlccedil durumlarıyla

doğrudan ilişkilidir diyebilmekteyiz

ldquoTaklit dalgaları aynı kuvvette ve birbirleriyle bağdaşamayacak durumda iseler o

zaman birbirlerini yıpratıp guumlccedilsuumlzleştirerek yok etmektedirler Biri guumlccedilluuml diğeri

guumlccedilsuumlzse o zaman kuvvetli zayıfı ortadan kaldırmaktadır Farklı ve ccedileşitli taklit

dalgaları birbirleriyle kaynaşıp bağdaşırlarsa yeni bir buluş yaratmaktadırlarrdquo52

Tarde taklidin yayılışını daha iyi goumlzlemleyebilmek iccedilin uumlccedil boumlluumlm olarak ele aldığı

taklit-ccedilatışma ve yeniliği sosyal hayatta keşfettiği uumlccedil yasa olarak accedilıklar Sosyal duumlnyayı

bireyleri ve bireylerin tutumlarını anlamlandırmak iccedilin oumlnerdiği yasalardan faydalanır

Tardersquoın evren anlayışına baktığımızda evreni accedilıklarken yararlandığı uumlccedil yasayı goumlzden

kaccedilırmamamız gerekir tekrar zıtlık ve uyum Sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi daha

iyi anlayabilmemiz iccedilin de bu uumlccedil yasadan yararlanarak adeta onların yansıması olarak

belirttiği uumlccedil yasayı goumlruumlruumlz taklit karşıtlık ve yenilik53

Bu uumlccedil yasa ile bireylerarası etkileşimi inceleriz ve taklidin yayıldığı yolu goumlrmemizi

sağlayacak şekilde aydınlatmış oluruz Buradan da anlaşılacağı gibi taklit-tekrar ilişkisi

zıtlık-ccedilatışma ilişkisi ve uyum-yenilik ilişkisi kurmaktadır

Karşıtlık zıtlık ya da ccedilatışma olarak ele aldığımız yasa evreni accedilıklarken belirlediği

fizik ve biyolojik duumlnyada olduğu gibi sosyal duumlnyada da mevcuttur Antik Yunanrsquoa

baktığımızda zıtlık duumlşuumlncesi Herakleitosrsquota goumlruumllmektedir Herakleitosrsquoa goumlre evrendeki her

şey zıddıyla varolur Her şey zıddını yaratır Ona goumlre evren zıtlıkların birlikteliği ile

oluşmaktadır Tarde da karşıtlık kavramına youmlneldiğimizde de birbirini tamamlayan zıt

kutuplar şeklinde goumlzuumlkmektedir Bu accedilıdan Herakleitos ile ortak bir bakış accedilısı olduğu

soumlylenebilir

51 Nieztche guumlccedil istenci kavramını accedilıklarken yaşamdaki ilişkileri guumlccedil kavramı ile yorumlamaktadır herkes guumlcuumln peşindedir vekendinin farkında olan herkes guumlccedilluuml olmak istemektedir ve aynı şekilde Spinozarsquonın conatus kavramıyla da accedilıklayabiliriz Conatus guumlccedil ilişkisi accedilısından bakıldığında bireyin guumlcuuml ortaya ccedilıkarabilmesidir yani her varlık kendi conatusu kadar yaşamını suumlrduumlrebilmektedir Tarde da da guumlccedilluuml olanın her zaman uumlstuumln geleceği evrensel bir yasa olarak yorumlanabilir52 Murat S CcedilEBİ ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34 s253 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

26

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 27: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ldquo Biri iccedileri diğeri dışarı doğru biri hazza diğeri ıstıraba biri sıcağa diğeri

soğuğa doğru youmlnelen aynı oumlzuumln farklı youmlnelimlerine işaret eden Tarde gerccedilek

karşıtlıkları diğeri olmadan var olamayan ve ancak birlikte anlamlı olan uyumlu

youmlnelimlerin oluşturduğunu ileri suumlrmektedir rdquo54

Tarde da zıtlık kavramı en az iki guumlcuumln birbiriyle karşılaşıp ccedilatışması olarak

goumlzuumlkmektedir Deleuzersquoun teredduumlt etme yorumu tam da bu noktaya dikkat ccedilekmektedir

Deleuze iki guumlcuumln ccedilatışmasını bireyin teredduumlt etmesi ile accedilıklamaktadır Birey birbiriyle

ccedilarpışan arzulan deneyimlediği sebebiyle teredduumlt etmektedir55 Zıtlık guumlccedillerin var olma

savaşıdır diyebiliriz Dalga metaforunu dikkate alacak olursak karşılaşıp ccedilatışan taklit

dalgalarından hangisi guumlccedilluuml ise o kazanır Bu accedilıdan yaklaştığımızda Tardersquoın zıtlık yasası ile

Ccedilin felsefesini bağdaştırabiliriz

ldquoGabriel de Tardersquoın karşıtlık ve uyum anlayışının geleneksel Ccedilin

duumlşuumlncesinin merkezi kavramları olan yin-yang ile yakınlığı dikkat ccedilekicidir Yin ve

yang Ccedilin duumlşuumlnce geleneğinde doğadaki karşıtlık ve ikiliklere verilen genel addır

Varlıkların her birinde yin-yang ikiliğinin iki karşıt guumlccedil olarak bulunduğu kabul edilir

İki karşıt guumlccedil gece ve guumlnduumlz yaz ve kış sıcak ve soğuk gibi doğadaki ikiliklerde

accedilık olmasının oumltesinde her varlığın -oumlrneğin bir insanın- bedeninin sağlıklı ve sağlam

birlikteliğinde mevcutturrdquo56

Ccedilin felsefesindeki yin ve yangrsquoın doğada bulunan karşıt guumlccediller olması ile Tardersquoın

uyum ve zıtlığı doğada ve toplumda goumlrerek kıyaslayarak accedilıklaması doğu ile batıyı birlikte

okumamıza izin vermektedir

Evrene baktığımızda zıtlığı uumlccedil duumlnyada da goumlrebilmekteyiz İlk olarak fiziki duumlnyada

zıtlığın en accedilık şekli ccedilarpışmadır İkinci olarak biyolojik duumlnyada zıtlığın en belirgin şekli

oumllduumlrmedir Her tuumlrluuml hayvanın ya da bitkinin yaşam muumlcadelesi vermesi ve oumlluumlm kavgası

yaşamasını oumlrnek goumlsterebilmekteyiz57 Son olarak sosyal duumlnyadaki zıtlığın goumlruumlnen en

şiddetli hali ise savaştır Sonuccedil olarak Tardersquoa goumlre ccedilatışma-zıtlık sosyal duumlnyada accedilıkccedila

54 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s655 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s12656 Goumlkhan KIRILEN ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN ) s957 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s39

27

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 28: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

kendini goumlsterir Lakin zıtlığın sosyal duumlnyada goumlruumlnen tek hali savaş değildir Savaş

karşıtlığın sosyal duumlnyada en belirgin ve şiddetli halidir Ve daha sonrasında zıtlık sosyal

duumlnyada şiddetini aşamalı bir şekilde duumlşuumlrerek ortaya ccedilıkmaktadır ldquo Tardersquoa goumlre tarihsel

bir sıra iccedilerisinde uumlccedil aşamadan geccedilmiştir savaş rekabet ve diyalog rdquo58

Tarihe baktığımızda ilksel toplumlardan guumlnuumlmuumlze kadar ccedilatışma mevcuttur Lakin

ccedilatışma boyut değiştirmiştir Tardersquoa goumlre ccedilatışmanın boyutu ilksel toplumlardan başlayarak

uzun bir suumlre savaşlarla gerccedilekleşmiştir Daha sonra ekonominin ticaretin oluşması ile savaş

boyut değiştirerek rekabet haline doumlnuumlşmuumlş ve ccedilatışma bu şekilde devam etmiştir Guumlnuumlmuumlze

bakıldığında ise ccedilatışma kendini diyaloglarda ortaya ccedilıkarmaktadır Boumlylece Tarde ccedilatışmanın

tarihteki olaylarla birlikte onlardan etkilenerek oumlzellikle ekonomik gelişmenin de etkisiyle

doumlnuumlşuumlmuumlnden bahsetmektedir

Tardersquoda karşıtlık yeniliğe buluşlara icatlara karşı bir direnccedil olarak sosyal hayatta

bireyler tarafından goumlsterilmektedir Tarde accedilısından bakıldığında karşıtlık genel bir olaydır

Yeni ile eskinin zıtlığı bu zıtlığın bireylerarasında yarattığı duygulanımlar da oumlnemlidir

Burada zıtlığın ara bir konuma sahip olduğunu soumlyleyebiliriz

Bireylerin alışkanlıkları olduğundan dolayı değişime hazır hissetmeyebilirler Bireyler

accedilık monadlardır ve canlıdırlar lakin bu yeniliklere değişime sonsuz accedilık olduklarını

goumlstermez Ccediluumlnkuuml her bir icadın yeni bir değer oluşturduğunu belirtmiştik Eski değer anlayışı

ile yeni oluşan değer anlayışı ccedilatışmaya başlar Bu sebeple daha oumlnceden kanıksamış

oldukları hayatlarına inanccedillarına geleneklerine yerleşmiş oldukları fikirlerin (arzuların ve

inanccedilların) yerine yeni birini kabul etmek kolay olmaz ve bu duruma karşı direnccedil

goumlstermektedirler Bu ccedilatışmayı durdurabilecek olan ise uyum-adaptasyon duumlşuumlncesidir

Adaptasyon icadın bireyler arasında taklidinin yayılmaya başlaması ile olmaktadır

Ve bunu bireylerin icada adapte olması şeklinde de yorumlayabiliriz Ne zaman icatlar

bireylerin ihtiyaccedillarına uyum sağlayacaklar o zaman ccedilatışma durulacak ve taklit yayılmaya

başlayacaktır Ve boumlylece direnccedilte ortadan kalkacaktır Yeni değer anlayışı bireylerin değer

anlayışlarına zamanla adapte olacaktır Her yeni icat eski değer anlayışını koumlkten silip

atmayabilir kimi icatlar eski değer anlayışlarına ek ilaveler veya onu geliştiren youmlnler

kazandırır ve bu tarz icatların sosyalleşmesi taklidin yayılması ccedilok daha kolay olur Ccediluumlnkuuml

ccedilatışmanın boyutu minimal duumlzeydedir

58 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 73

28

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 29: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Tuumlm bu yasalar bireyler ve bireylerarası etkileşim ile doğrudan etkilidir Dolayısıyla

Tardersquoın insana bakışı insanı nasıl tanımladığı onun duumlşuumlnce sistemini anlamak iccedilin yardımcı

olacaktır Tardersquoa goumlre insan doğuştan iyi değildir ldquo Ccedilocuk despot olarak doğar onun iccedilin bir

başkası (zenci krallar iccedilin olduğu gibi) sadece ona hizmet etmek iccedilin vardır Yıllarca suumlren

cezalandırmalar ve eğitim baskısı gerekir onu bu yanlıştan korumak iccedilinrdquo59 Tardersquoın ccedilok

pesimist olduğunu da soumlyleyemeyiz Hobbes kadar karamsar değildir insanın doğuştan koumltuuml

olduğunu belirtmektedir homo homini lupusu bu pasajdan ccedilıkartabiliriz belki lakin

Leviathanrsquoa gerek kalmadan kontrol altına alınması gerektiğini ve de alınabileceğini

vurgulamaktadır60 Kontrol altına almak eğitilmek bir tuumlr adaptasyon- uyum sağlama ccedilabası

olarak goumlzuumlkmektedir Ve ccedilocuk sosyal duumlnyada bireyler arasındaki etkileşim ile

youmlnlendirilerek adaptasyon sağlanır

Tardersquoa goumlre bireyler yaşamı youmlnlendiren disiplinler oluşturarak arzularını ve

isteklerini bastırmaktadır Tam bu noktada Tarde Freud ile aynı fikirde goumlzuumlkmektedir Freud

lsquoUygarlığın Huzursuzluğursquo adlı eserinde doğal bir ortamda yaşamadığımızı uygarlık ile

birlikte libidomuzu doyasıya tatmin edemediğimizden dolayı başka tuumlrluuml ifade etmek

gerekirse idrsquoimizi bastırmamızdan dolayı hep bir huzursuzluk iccedilinde olduğumuzu belirtir61

Tarde libido ya da id kavramlarına değinmese de bahsettiği nokta tam da budur ldquobiz ki

uygarlaşmış ve daha kundaklarından itibaren korkutulmuş baskıya uğramış ve zulmedilmiş

insanlarız Daha doğmadan başı ezilen tutkumuz başarısızlığa uğrar yenilirrdquo62 Tarde

accedilısından bu uyumu doğal duumlnyamızda yapamıyoruz yapay bir sistem kurarak kendi

kişiliğimizi arzularımızı bastırarak uygulayabileceğimiz bir duumlnyada yakalayabiliyoruz

Adaptasyon tekrar ile doğrudan ilişkilidir Taklidin yayılması yani tekrarın olması

durumu bir uyum adaptasyondur Adaptasyon ve tekrar Tardersquoın boumlluumlmlediği fizik biyolojik

ve sosyal hayatta mevcuttur Bu ikisi arasında kopmayan bir bağ vardır ve suumlrekli olarak

birbirlerini ardından peşisıra hareket ederler63 Adeta bir zincirin halkası gibi birbirlerine

kenetlenmiş durumdalardır Ve Tarde accedilısından incelendiğinde goumlruumlruumlz ki birbirine adapte

59GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10260 Thomas HOBBES ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak 201161 Sigmund FREUD ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları Temmuz 201162 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s10363 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s 14

29

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 30: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

olmuş birbirlerine uyum sağlamış karşıtlıklar mevcut olabilmektedir Tarde sosyal duumlnyada

accedilıklayabileceği her şeyi doğa bilimleriyle analoji kurarak accedilıklamaktadır Buna adaptasyon

yasası da dahildir Tardersquoa goumlre canlı duumlnyada yani biyolojik duumlnyada adaptasyonun en

muumlthiş hali doumlllenmedir64 Ve değişim gelişim yani icadın taklit edilme durumu bir yeniden

adepte olma durumudur Bu bir suumlreklilik arz eder Tarde da adaptasyon olma hali doğal bir

durumdur ve dinamik bir yapıya sahiptir Ccediluumlnkuuml adaptasyon onun iccedilin bir yasadır ve

evrendeki boumlluumlmlediği uumlccedil duumlnyada da kendini goumlstermektedir Bu sebeple adaptasyon

evrenseldir diyebiliriz Tarde adaptasyonu monadlar arası etkileşim ile muumlmkuumln kılınacağını

belirtmektedir Bir icadın toplumsallaşması adapte olması iccedilin birliğe hitap etmelidir Her

tuumlrluuml toplumsal uyum zihin birliği ile muumlmkuumlnduumlr

Tarde sosyal hayatta belirlediği uumlccedil yasa arasında yani taklit zıtlık yenilik arasında

belirli bir hiyerarşi belirtmez Lakin gene de onun sisteminde kullandığı temel kavramlara

bakarak oumlnem sırasına goumlre yorumlamıştır ldquo Tardersquoa goumlre zıtlık bu yasalar iccedilinde ikincil

oumlneme sahipti ve doğaya ve topluma hakim olan ilkelerden asıl oumlnemli olanları taklit ve

yeniliktirdquo65 Esasen baktığımızda zıtlık-karşıtlık muumlhimdir fakat bir suumlrekliliği yoktur geccedilici

bir suumlreccediltir Buna kıyasla yenilik-icat ya da taklit-tekrar ise suumlreklilik arz eden hep olan ve

olacak olan sistemlerdir Ve bu sistemler Tardersquoın duumlşuumlnce yapısının temelinde yer alır Bu

sebepten oumltuumlruuml zıtlık-karşıtlık kavramlarının ikinci planda kalması akla yatkındır İcat etme

ihtiyaccediltan doğar ve daha ccedilok bir şeyi yoktan var etme olarak değil de var olanın uumlstuumlne yeni

bir edim kazandırma onu geliştirip doumlnuumlştuumlrme olarak anlaşılmaktadır İcat bir eyleme refore

ettiği iccedilin oumlnemlidir Buradan Tarde da aktif durumda olma vurgulanmaktadır

Monadların ya da bireylerin eyleyiciliğine vurgu yapılmaktadır Taklit de bir eylemdir

ve pasiflik iccedilermez Guumlnuumlmuumlzde anlaşıldığı gibi olumsuz bir yanı da yoktur taklit doğanın

kanunu gibidir ve suumlrekli olagelmektedir İcadın yayılması doğrudan yapılan bir taklit

eylemidir Monadlar arası ilişkiyle paralel olarak yayılma suumlreci değişebilir Tarde taklidin

yayılmasını belirli koşullara bağlayarak duumlzenli ve duumlzensiz ilişkiler iccedilerisinde yasalar

oluşturarak taklidin ve yayılmasının izduumlşuumlmuumlnuuml goumlrebilmek iccedilin ccedileşitli saptamalar yapar Bu

64 GabrielTarde ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s3565 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s72

30

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 31: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

saptamalara baktığımızda da Tardersquoın bir bilim adamı edasıyla sistemini oluşturduğunu her

bir oumlnemli parccedilayı accedilıklamak iccedilin ilk oumlnce genelden başlayarak ve her bir oumlzel durumu

dikkate alarak detaylı bir biccedilimde ayrı ayrı duumlzenekler yasalar oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Tardersquoın duumlşuumlnce geliştirme sistemini incelediğimizde genele bakan lakin hiccedilbir şekilde

detaya girmekten kaccedilınmayan her bir durumu oumlzel olarak ele almaya ccedilalışan buumlyuumlğuuml

accedilıklarken kuumlccediluumlkten yararlanan ve kuumlccediluumlğuumln buumlyuumlkten daha buumlyuumlk olduğunu soumlyleyen bir

youmlntemdir diyebiliriz Bu youmlntemi kullanarak Tarde taklidin yayılmasının yasalarını

belirlemiştir Bu yasaları doumlrt madde halinde inceleyebiliriz

1 ldquoTaklit iccedileriden dışarıya doğru yayılırrdquo66

Tarde burada bir merkez vurgusu yapmıştır Bunu daha iyi aydınlatmak iccedilin Dalga

metaforunu oumlrnek verebiliriz Bir taşın atılması bir icadın yapılması ile tek bir

kaynaktan başlayarak iccedilerden dışarıya doğru yayılan taklit dalgaları ile icadın

toplumsallaştığını goumlrmekteyiz İcadı yapan mucitten bireylere sosyal duumlnyaya doğru

bir yayılma soumlz konusudur

2 ldquoTaklit yukarıdan aşağıya yayılırrdquo67

Tarde bu yasa ile toplumda oluşturulan hiyerarşik yapıya vurgu yapar İnsan her

zaman bir şey ister ve genelde elinde olmayanı ya da kendi konumundan uumlstuumln bir

konuma ulaşmayı ister Aşağıdaki yukarıya oumlzenir ve onu taklit eder Sıradan bir insan

uumlnluuml bir insana oumlzenir ya da fakir bir insan zengin bir insana oumlzenir Buradaki akış iki

zıt kutup olarak yukarıdan aşağıya doğrudur Bu sebeple de yukarıdakini taklit eder

Bu durum aynı gelişmekte olan ccedilocukların ebeveynlerini taklit etmesi gibidir İcada ilk

ulaşanlar genellikle daha uumlst tabaka olur Ve daha sonra orta ve alt tabakaya taklit

yayılır Bu maddeyi farklı bir biccedilimde yorumlayan Christian Borchrsquoun accedilıklamasını da

belirtmek gereklidir diye duumlşuumlnmekteyim Borch uumlst tabakayı ve alt tabakayı kent ve

kasabalar olarak ele almıştır ldquo yani taklit Tardersquoın iddia ettiği uumlzere soyluluk

atfedilen belli gruplardan ya da bireylerden değil kentlerden kaynaklanmaktadırrdquo 68

Bu accedilıklamayla kent icatların yapıldığı merkez olarak tanımlanmakta ve bireyler bu

merkezde toplanarak icatların ve taklitlerin uumlretilmesine ve canlı kalmasına sebep

olmaktadırlar Tardersquoın yazılarına bakıldığında Paris kentininin taşraya huumlkmettiğini

belirttiği yazıyı bu duumlşuumlnceye oumlrnek olarak goumlsterebiliriz69 Kanımca guumlnuumlmuumlzdeki

mevcut teknoloji sayesinde erişebilirliğin kolaylaşmasıyla Tardersquoın bu yasasının her

66 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 7267 Age s7368 Age s 120

31

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 32: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

daim geccedilerliliğini koruyamadığını goumlrmekteyiz Koumlylerde kasabalarda ya da kentlerde

internete girebilen herkes uumlst ya da alt tabaka goumlzetilmeksizin uygun teknolojik

aygıtlarla aynı anda birccedilok kaynaktan uumlcretli ya da uumlcretsiz uygulamalara doğrudan

erişim sağlayabilmektedir

3 ldquoTaklit geleneğe ya da modaya uygun olarak yayılırrdquo70

Tarde burada modernleşme doumlneminin etkisinden bahseder Onun yapıtlarına

baktığımızda geleneksel yapıdaki aileleri ve modern yapıdaki aileleri inceleyip

karşılaştırdığını goumlruumlruumlz Kasaba ve kent karşılaştırması yaparak bu yasayı

oluşturduğunu soumlyleyebiliriz Geleneksel yapıdaki insanların genellikle geleneğe bağlı

olarak hareketlerini yaşamlarını devam ettirdiklerini ve değişimi de o geleneğe bağlı

olarak takip ettiklerini belirtmektedir Fakat modern yapıdakileri kent yaşamındaki

insanları ele aldığımızda ise değişimleri daha canlı olarak takip edebildiklerini daha

ccedilabuk kabul edebildiklerini ve o doumlnemdeki modaya-ccedilağa uygun değişimleri

sahiplendiklerini belirtmiştir ldquo Tarde ailenin rasyonalitesinin kırsalda baskın

olduğunu kentteyse kalabalıkların rasyonalitesinin huumlkuumlm suumlrduumlğuumlnuuml soumlyleyecektir rdquo 71

Bu yasanın birccedilok oumlrneğini guumlnuumlmuumlzde kentte yaşayan insanlara bakarak goumlrebiliriz

Dokunmatik telefon kullanımına baktığımızda şuan bir moda olduğu iccedilin soumlyluumlyorum

yaş meslek maaş cinsiyet fark etmeksizin genel olarak her tarz insanın bu modaya

uyum sağladığını soumlyleyebiliriz

4 ldquoTaklit geometrik bir hızla yayılırrdquo72

Tarde bu yasa ile matematiksel bir formuumlle ulaşmış ve taklidin yayılmasının

hesaplanabilmesi iccedilin bu formuumlluuml yasa halinde belirtmiştir Burada Tardersquoın inter-

disipliner bir yapıda sistemini oturttuğunu goumlrebilmekteyiz Taklidin yayılması iccedilin

bireylerarası etkileşim fikrini hesaba katarak her bir bireyin en az iki kişiye taklidi

ileteceğini tasarlayarak istatistik biliminden de yararlanarak bir ccedilizelgeye ulaşmıştır

ldquoBir icadın taklit eden sayısı geometrik olarak artıyorsa bu durumda

taklit eden insan sayısını (p) olarak kabul edersek P = sum n i=0 2i olacak ve

taklit kuumlmesinin buumlyuumlkluumlğuuml telkin-taklit basamakların sayısını temsil eden (n)

69 Age ldquoParis taşraya sarayın şehre huumlkmettiğinden tartışmasız olarak daha soylu ve youmlnlendirici bir biccedilimde huumlkmektedirrdquo s12170 Age s7371 Age s12372 Age s73

32

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 33: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

sayısına bağlı olacaktır Tardersquoın taklit ile ilgili temel varsayımı homojen bir

grup iccedilinde taklidin hiccedilbir engel ya da psikolojik bir direnccedil ile karşılaşmadığı

şeklindedirrdquo73

Tarde taklidin yayılmasının izini suumlrebilmek iccedilin belli noktalara değinen temel

yapı taşları oluşturmuştur Bu sayede pek ccedilok icadın toplumsallaşmasını taklidin

bireylerin dikkatini ccedilekip ccedilekmediğini goumlzlemleyebilmektedir Aslında Tardersquoın

bireylerarası etkileşimi ve iletişimi takip ettiğini de soumlyleyebiliriz Ve Tarde

Bireylerarası etkileşimi oluşturan iki temel kavram belirler Bunlar arzu ve inanccediltır

4Boumlluumlm - ARZU ve İNANCcedil

Arzu kelimesini etimolojik olarak incelediğimizde Farsccedilarsquodan tuumlrediğini goumlrmekteyiz

( ~ Fa ārizū آرزو bir şeye youmlnelik istek heves cinsel istek )74 Arzu kelimesinin Tuumlrkccedilersquodeki

kullanımı da ldquo İstek dilek rdquo75 anlamlarını iccedilermektedir Tarde iccedilin arzu monadların

birlikteliğinin zorunlu olarak getirdiği ilişkiyi accedilıklamak iccedilin kullandığı temel kavramlardan

ilkidir

Bireylerarası etkileşim ya da zihinler arası etkileşim iletişimi doğurmakta ve bu

iletişim arzu tarafından youmlnlendirilmektedir İkinci temel kavram ise inanccediltır İnanccedil

kelimesinin etimolojik anlamına baktığımızda eski metinlerde kullanıldığını ve Uygurcadan

tuumlrediğini goumlrmekteyiz ( ETuuml ınanccedil lsquoguumlvenilen kimse mutemetrsquo [ Uygurca metinler lt1000]

KTuuml inanccedil lsquoguumlvenme itimatrsquo [ anon Tuhfetuz Zekiyye 1425] lt ETuuml ına- +Inccedil )76

Tuumlrkccedilersquode guumlnuumlmuumlzde kullanıldığı anlamları beş maddede accedilıklayabiliriz ( 1Bir duumlşuumlnceye

goumlnuumllden bağlı bulunma 2 Birine duyulan guumlven inanma duygusu 3İnanılan şey goumlruumlş

oumlğreti 4 Tanrıya bir dine inanma iman itikat 5 Bir şeyi guumlvenle doğru sayma tutumu )77

73 Age s7374 httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=875 httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek76 httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=777 httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek

33

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 34: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Tarde inanccedil kavramını kelimenin etimolojik anlamı ile kullanır İnanccedil dini bir anlama

tekabuumll etmekten ccedilok inanma eylemini vurgulamaktadır Tardersquoa goumlre inanccedil bireyler arası

etkileşimde etkilidir ve iletişimi youmlnlendiren bir edim olarak karşımıza ccedilıkmaktadır Taklidin

suumlrduumlrebilirliği inanccedil sayesinde muumlmkuumln olmaktadır Her bir icat yeni bir değer oluşturur ve

bireyler tarafından bu değerin mevcut değerler gibi sindirilmesi benimsenmesi ve yeni değere

inanılması gerekmektedir İcat esasen mevcut geleneğe bir başkaldırıdır ve bir yenilik

sunmaktadır bu sebeple icadın icat olabilmesi iccedilin bireylerin arzusu ve inancı tarafından

benimsenmesi gerekmektedir Tuumlm bunlara rağmen Tarde arzu ve inancın ne olduğuna dair

accedilık bir tanım yapmamaktadır

ldquo Tarde arzu ya da inanccedil kavramları hakkında net ve tuumlketici bir tanım

verme konusunda ccedilok istekli değildir ve boumlyle bir tanım vermenin guumlccedilluumlğuumlnuuml

kabul etmektedir Ancak tanım veremememin yine de tuumlm insanlarda arzu ve

inanccedil olarak adlandırılan eğilimlerin varlığını ortadan kaldırmadığını

duumlşuumlnmektedir Bu bakımdan ele alınca arzu insanlarda varolan oumlznel

eğilimlerin ya da zihinsel iştahın guumlcuumlnuuml inanccedil ise insanlardaki entelektuumlel

kavrayış ya da zihinsel bağlılık ve kısıtlılığın guumlcuumlnuuml anlatmaktadırrdquo 78

Tardersquoın bir iletişim sosyoloğu olduğu soumlylemiştik79 Dolayısıyla sosyal duumlnyada

varolan accedilık ve diri olan monadlar arasındaki zihinsel etkinliği takip etmektedir Bireylerin

birbirleriyle iletişim kurup birbirlerini nasıl etkileyip etkilendiklerini araştırmaktadır Tarde

arzu ve inancı hem bireyi hem de bireyler arasındaki etkileşimi accedilıklamak iccedilin

kullanmaktadır Tarde inanccedil ve arzuyu bireylerin arasında akışan iki kuvvet olarak

duumlşuumlnmektedir

ldquo Arzu ve inanccedil beyinler arasında akışlar ya da lsquoakımlarrsquo gibi

dolaşmaları anlamında guumlccediller teşkil ederler Bunlar lsquoakımlarırsquo geccedilirerek

( taklit ) veya bunları ccedilatallaştırarak ( icat ) bir beyinsel ya da psişik guumlccediller

ağındaki ileticiler goumlrevi goumlruumlr rdquo 80

78 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s7179 Age s80 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 26

34

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 35: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Tarihe baktığımızda arzu kavramı daha ccedilok duumlnyevi hayatı vurgular inanccedil kavramı ise

bu duumlnyayı değil de daha ccedilok oumlte duumlnyayı vurgulamaktadır ve arzuların inanccedil yoluyla

bastırılması ile bu duumlnyadan bir tuumlr vazgeccedilişi betimler Aslında dikkat ettiğimizde bu iki

kuvvet birbirine zıttır Biri arzuları tutkuları istekleri ve hayalleri belirtir Hatta arzu alanına

her tuumlrluuml guumlccedilluuml duyguyu koyabiliriz bir şeyi guumlccedilluuml bir şekilde istemeyi belirtir Aktif ve canlı

bir kuvvettir Oumlteki ise inanccedil inanmayı ve guumlvenmeyi temenni eden arzuya goumlre daha edilgen

bir kuvvettir Fakat Tarde bu iki guumlcuuml de aktif olarak betimler ldquo inanccedil denilen statik guumlccedil ve

istek denilen dinamik guumlccedil rdquo81

Dolayısıyla Tarde sosyal duumlnyayı ve bireylerarası etkileşimi anlamlandırmak ve

accedilıklamak iccedilin birbirine iki zıt guumlcuuml temele almıştır diyebiliriz Mamafih Tarde inanccedil

kavramını tarihte suumlregelen anlamıyla ele almamıştır İki zıt kuvvet ele almıştır lakin inanccedil

inanma edimini arzu ise isteme edimini vurgulamaktadır

ldquo Eğer dini veya diğer inanccedillar değilse ya da ihtiraslar ve accedilgoumlzluumlluumlkler

değilse nedir duumlnyayı youmlneten ve ilerleten Bu uumlruumlnler bal gibi de guumlccediltuumlrler

oumlyle ki tek başlarına buguumln birccedilok filozofun gerccedilek organizmalar olarak

goumlrduumlğuuml toplumları yaratırlar rdquo82

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit karşıtlık ve olmakta olan

icatlar yenilikler ve değişimler ile bireylerarası etkileşimde temel olan iki yasayı iki guumlcuuml

yani arzu ve inancı birbirine bağlayarak zorunlu bir ilişki kurdurur boumlylelikle toplumsal olanın

ccediloumlzuumllebileceğini duumlşuumlnmektedir Ccediluumlnkuuml Tardersquoa goumlre toplumsal olan bireylerarası etkileşimdir

ve her şeyin toplumsal olduğunu belirterek esasında her şeyin bireyler arası etkileşimle

olduğunu yani arzuların ve inanccedilların youmlnlendirmesi ile olduğunu belirtmektedir ldquo Tardersquoda

toplumsal alan her tarafını delik deşen eden guumlccediller arzular ve kanaatlar toplamından oluşur

rdquo83

Tarde arzu ve inanccedil kavramlarından bahsederken de evreni accedilıklamakla alakalı

analojiler kurmuştur Tardersquoa goumlre birey iccedilinde bulunduğu mekanın yaşadığı sosyal ortamın

81 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s4282 Age s4483 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 176

35

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 36: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

hissedilmesi ve zamanın algılanmasını da inanccedil ve arzu kavramlarına bağlamaktadır ldquo inanccedil

ve istek bende duyumlar accedilısından uzayın ve maddi oumlğeler accedilısından zamanın dışsal roluumlnuuml

oynarlar kesinliklerdquo84 Tarde bireyde istencin yasa olarak belirlediği iki guumlccedilten ortaya

ccedilıktığını belirtmiştir ldquo Bana goumlre ruhun iki durumu yada daha doğrusu ruhun inanccedil ve istek

denilen iki guumlcuuml ndashki doğrulama ve istenccedil buradan doğar-bu seccedilkin ve ayırt edici karakteri

goumlstermektedir rdquo85

İstenccedil inanccedil ve isteğin birleşiminden doğmaktadır tek başına bu kuvvetler istenci

oluşturamaz dolayısıyla zorunlu olarak birbirlerine bağlı bir ilişki kurmaktadırlar Tarde bu

noktada Schopenhauerrsquoın duumlşuumlnce sistemine değinmektedir Ona goumlre Schopenhauer istenci

insan hayatında etkin bir guumlccedil olarak belirlemiştir lakin o ve daha sonra onun oumlğrencileri

istence duumlşuumlnceyi eklemişlerdir Oysa Tardersquoa goumlre istenci parccedilalarına ayırdığımızda sadece

iki parccedilaya ayrılır onlarda inanccedil ve arzudur Daha oumlnceki duumlşuumlnuumlrlerin sistemlerinde arzuyu

ele aldıklarını ve duumlnyayı insanın evrendeki yerini amacını araştırırlarken arzuyu istemeyi

temele alarak meşrulaştırdıklarını belirtmektedir Ve Tarde bu duumlşuumlnuumlrleri sistemlerine inancı

dahil etmemelerinden inancı goumlz ardı etmelerinden dolayı eleştirmektedir86

Taklidin yayılımı bireylerarası etkileşim ile olmakta ve bu yayılım arzu ve inancın

youmlnelimi ile sağlanmaktadır Bu sebeple icadın kabul edilmesi bireylerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmeli cevap vermelidir Ve karşılıklı olarak arzuların ve inanccedilların

youmlnlendirmesi ile bireyler arasında icat yayılarak sosyalleşmiş ve taklit edilir bir hale gelmiş

olmaktadır Tarde bizi toplumların inanccedil ve arzularına youmlnlendirmektedir Sosyal hayatın

keşfi bu yolla muumlmkuumln olacaktır Toplumu oluşturan bireylerin arasındaki inanccedil ve arzuların

akışına bakarak toplumdaki değişimleri ve yenilikleri bunların yayılmasını ve taklit

edilmesini takip edebilir ve accedilıklayabiliriz Buradan şu sonucu da ccedilıkarabiliriz ki bir icadın

taklit edilebilmesi yani yayılabilmesi iccedilin bireylerin monadların ya da zihinlerin arzularına ve

inanccedillarına hitap etmesi veya onların inanccedillarını ve arzularını uyandırması dikkatlerini

ccedilekmesi ihtiyaccedil uyandırması gerekmektedir

İletişime ve etkileşime oumlnem vermesi sistemini kurarken interpsikoloji youmlntemini

kullanması ile accedilıklanabilir Tardersquoın başvurduğu interpsikoloji youmlntemi bir başkasının iccedil

duumlnyasını bir başkasına dil davranış fikir ile iletmesidir Tardersquoın zihinler arası ya da bireyler

84 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s3985 Age s3886 Age s42

36

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 37: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

arası etkileşimi olumlaması ve bu suumlreccedillerde bireyin iccedil duumlnyasına vurgu yapması bireyin

etkilenmesini accedilıklamaya ccedilalışması onu interpsikolojinin alanına itmektedir Bireylerin iccedilsel

suumlreccedillerini de bu iki guumlccedil iki yasa olan arzu ve inanccedil ile accedilıklamaktadır Bireyler arası

etkileşim ve eylemler arzu ve inancın ta kendisi ya da goumlruumlnen yuumlzuumlduumlr diyebiliriz

Arzu ve taklit edilebilme arasındaki kurduğu ilişkiye benzer bir ilişki kuran Rene

Girardrsquoın bu konudaki duumlşuumlnceleri de bu ccedilalışma da yardımcı olacaktır Tarde da olduğu gibi

Girard iccedilin de arzunun taklidi youmlnlendirme potansiyeli vardır Girard iccedilin arzunun

youmlnlendirdiği taklit olmadan insanın insan oluşundan bahsetmek muumlmkuumln değildir Taklit

insanın sosyal yaşantısını kuran toplumu oluşturan temel kavramdır ve taklide bağlı olan arzu

ise insan davranışlarının temelini oluşturmaktadır Girard taklit ve arzu arasındaki bu bağın

felsefe tarihinde kaccedilırıldığını ifade ederek eleştiri yapmaktadır ldquo Reneacute Girardrsquoa goumlre

Aristoteles Poeticsrsquo te arzursquonun mimesisrsquoi genel anlamda duumlzenlediği olgusunu goumlzden

kaccedilırmıştırrdquo 87

Girard arzu ve taklit arasındaki zorunlu ilişki kurduğu duumlşuumlncelerini derleyerek uumlccedilgen

arzu modelini oluşturmuştur Uumlccedilgen arzu modelinde taklidin oluşmasının sebebini arzu

duyma ile bağdaştırmaktadır Arzu her zaman bir nesneye ihtiyaccedil duyar bu nesne aynı

zamanda taklit edilecek olan nesnedir Tardecı terminoloji ile ifade edecek olursak arzumuzun

akışkanlığının bir yere oumlzneye nesneye veya eyleme doğru youmlnelmesi gerekmektedir

ldquo Rene Girard Romantik Yalan ve Romansal Hakikat (Edebi Yapıda Ben ve Oumlteki)[1]

adlı eserinde arzunun taklitccedili bir doğası olduğunu belirtir ve bunu ldquouumlccedilgen arzurdquo

kavramıyla accedilıklar Bu yapıda uumlccedilgenin koumlşelerini arzulayan oumlzne arzulanan nesne ve

arzunun doğuşunda etken unsur olan arzunun dolayımlayıcısı oluştururrdquo88

Girard uumlccedilgen arzu modeli ile arzunun akışkanlığının uumlccedil koumlşeli bir uumlccedilgende seyrettiğini

belirtmektedir Bu uumlccedil koumlşe ben ( monad ) arzulanan şey ( ve ayrıca Tarde iccedilin inanılan veya

inanılacak olan şey) ve oumlteki ( bir arada olunan diğer monadlar) olarak belirlenebilmektedir

Bir bireyde bir şeye karşı arzumuzun youmlnelmesi iccedilin arzuyu oluşturan veya ortaya ccedilıkaran

87 MehmetŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008 s188 Hanife OumlZER ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

37

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 38: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

veya arzu duymam iccedilin beni youmlnlendirip etkileyebilen bir oumltekinin var olması gerekmektedir

Bu anlamda Tarde ile Girardrsquoın taklit ve arzu kavramlarının birbiriyle zorunlu olarak kurduğu

bağı tanımlamaları accedilısından paralellik kurulabilmektedir Tarde iccedilin olduğu gibi Girard iccedilin

de toplumun kurucusu taklittir ve taklidi youmlnlendiren arzudur89

Ayrıca arzunun oluşumunu sağlayan yani icat yapan ve icadın icat olmasını sağlayan

yani taklit edilebilirliğini ortaya ccedilıkaran ve dolayısıyla arzuyu oluşturan ve youmlnlendiren

lsquooumltekirsquone yapılan vurguda Tardersquoın vurgusu olan lsquobireyler arası etkileşimrsquoi ile paralellik

goumlstermektedir

41 Sahip olmak

Guumlnuumlmuumlzde insan kavramına baktığımızda maddi veya manevi olarak bir şeye sahip

olmak ccedilok oumlnemli bir eylemdir Sahip olmak bir şeyi istencinin nesnesi haline getirip onu ele

geccedilirmek benimsemek demektir Sahip olmada inancın ve arzunun etkisini goumlrmemiz

muumlmkuumlnduumlr Tarde accedilısından monadlara baktığımızda her bir monadın eyleyiciliği oumlnem

taşımaktadır ve her bir monadın eyleyiciliğini harekete geccediliren şey iki guumlccediltuumlr yani arzu ve

inanccediltır Monadlar arzu ve inancın sahip olduğu bir şey teşkil ettikleri iccedilin sadece maddi

varlıklar olarak tanımlanamazlar90 Her bir monad inanccedillara arzulara ve fikirlere sahiptir ve

accedilık olmaklığıyla her biri birbirlerini iccedilermektedirler

Monadları yani bireyleri ve toplumu oluşturan bireylerin bir aradalığını accedilıklarken

Tarde sahip olma ilişkisi uumlzerinden konuyu ele almaktadırldquo Toplum nedir Bizim bakış

accedilımızdan bunu tanımlamayı biliriz son derece değişik biccedilimlerde herkesin tek tek ve

karşılıklı olarak birbirine sahip olmasırdquo91 Modern ccedilağlarda uygarlığın gelişmesi ile sahip

olanla sahip olunanın suumlrekli bir yer değiştirme halinde olduğunu belirterek toplumsallığı

accedilıklamaktadır Ve bu sayede bireylerin guumlccedilluuml olma tatmin olma duyguları modern zamanla

eşitlenmiş bulunmaktadır Eski zamanlarda koumlle ve efendi diyalektiği uumlzerinden yola ccedilıkarsak

89 Girard arzu ve taklit arasındaki bağı mimetik arzu olarak tanımlamaktadır Bknz Mehmet ŞİRAY ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 200890 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 3691 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s88

38

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 39: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

koumlle koumlleliğinin efendi de efendiliğinin bilincindeydi yani koumlle ve efendi sınırlarını

bilmekteydi Lakin modern zamana geccedilişle koumlle ve efendinin sınırları birbirlerine karışmıştır

bu kavramların kalıpları kaldırılmıştır lakin iccedilerik sosyal hayata sızmıştır ve devam

etmektedir Tarde sahip olma ve sahip olunma ilişkisini modern zamana uyarlanmış haliyle

sosyal duumlnyada her yere sinmiş olduğunu belirtmektedir

Bireyin bir cemaate girmesini sahip olunma ve sahip olma ilişki uumlzerinden

kurmaktadır Oumlzel şirkette işe girmiş bir kişi bir iş sahibi olmakta ve aynı zamanda şirket

tarafından o işe sahip olduğu oumllccediluumlde sahip olunmaktadır

ldquo Bir gazeteye abone olduğumda abonelerine sahip olan gazetecilerime sahip olurum

Huumlkuumlmetime dinime ve kendi kamu guumlcuumlme sahibim kendi spesifik insan tipime

kendi yapıma ve sağlığıma sahip olduğum gibirdquo92

Bireyler arası etkileşimi detayları ile incelemektedir ve bu iletişimlerde sahip olma

duygusunun ve eyleminin ağır bastığını veya bastırıldığını bizlere goumlstermektedir Tardersquoa

goumlre tuumlm bu monadlar arası ilişkiler aslında bir yandan guumlccedil ilişkileri menfaat ilişkileri olarak

okunabilmektedirler Monadlar bir araya gelme eğilimindedirler ve birbirlerine accedilıktırlar ve

bu sayede etkileşime geccedilerler Fakat her bir monadı ayrı ayrı incelediğimizde onlarda

goumlreceğimiz farkları bir kenara atıp ortak noktalara eğilirsek elde edeceklerimiz arzu inanccedil

sahip olma ve doyumsuzluk hissi olacaktır

Tarde sahip olma eylemini farklı bir problematiğe doumlkerek felsefi bir soruna ccediloumlzuumlm

olarak sunmaktadır Ona goumlre felsefe insanı varlığı evreni accedilıklamak iccedilin hep Olmak

eylemini merkeze almıştır Ve bu sebeple felsefe yetersiz kalmış kusursuzluğa erişememiş ve

birccedilok problemi accedilıklamada verimsiz sonuccedillar elde etmiştir Oysaki Sahip olmak eylemini

merkeze almış olsaydı Tardersquoa goumlre ccedilok daha verimli sonuccedillar elde edebilecekti ve dipsiz

kuyulara duumlşmekten uzaklaşmış olacaktı93 Tarde var olmayı sahip olmak anlamında

kullanabileceğimizi soumlylemektedir ve var olmak onun epistemolojisinde sahip olmak

anlamına gelebilmektedir ldquo Uumlnluuml cogito ergo sum yerine şunu diyeceğim memnuniyetle

lsquoİstiyorum inanıyorum o halde sahibimrsquo rdquo94

Descartesrsquoın uumlnluuml fragmanını kendi epistemolojisi ile eşleştirerek değiştirir ve

felsefenin bu değişim ile tekrardan başlatılması gerektiğini belirtmektedir lsquoBen varımrsquo

92 Age s8893 Age s8994 Age s90

39

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 40: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

arguumlmanı yerine lsquoben sahibimrsquo arguumlmanını tercih eder sahip olmada dış duumlnyayı barındırma

kabul etme ve istenccedil mevcuttur Sahip olma bir tuumlr iyelik gerektirir ve Tardersquoın oumlnerdiği

felsefe iyelik felsefine doumlnuumlşuumlr

Ccediluumlnkuuml iyelik felsefesinde monadların bir aradalığı onların iletişimi ve dayanışması

vurgulanmaktadır Sahip olmak felsefesinde bir antiteyi tanımlayan şey oumlzellikler ve gayret

iken olmak felsefesinde ise bir antiteyi tanımlayan şey oumlzduumlr Bu anlamda da olmak felsefesi

monadı accedilıklama ve kavrama da sorunlar teşkil etmektedir

Bir şeye sahip olmayı felsefenin temeline koymaktadır Varlık felsefesi yerine sahip

olma felsefesini sunmaktadır Var olmak sahip olmak anlamına gelmektedir ve sahip olmakta

her bir monaddaki doyumsuzluğu betimler Tarde sahip olmayı sadece sosyal duumlnyadaki

monadları accedilıklamak iccedilin kullanmamaktadır Sahip olma tuumlm evrende goumlzlemlenebilecek bir

var olmaklıktır Bu konuda da Tarde accedilıklık getirmek iccedilin diğer bilimlerden oumlrnekler

vermekte ve analojiler kurmaktadır Boumlylece evren anlayışındaki uumlccedil duumlnyanın birbirinden

tamamen bağımsız olmadığını bir kez daha goumlstermektedir

ldquo Her varlık kendisini dış varlıklara uygun hale getirmek değil de onları

kendisine uygun hale getirmek sahiplenmek ister Fiziksel duumlnyada atomik veya

molekuumller yakınlık canlı duumlnyada beslenme entelektuumlel duumlnyada algı ve sosyal

duumlnyada hak yani kısacası sayısız biccedilimdeki sahiplik bir varlıktan diğer varlıklara

giderek daha etkili ve keskin hale gelen değişik alanların kesişmesiyle yayılmaya

devam eder rdquo95

Sahiplenme duumlrtuumlsuuml de arzu ve inancın akışı ile tekrarlanma ve yayılma

yaşayabilmektedir Adeta taklidin yayılması gibi sahip olma eylemi de bireyler arasında

yayılmaktadır Tarde sahipliğin uumlccedil duumlnyada da yani fiziksel biyolojik ve sosyal duumlnyada da

muumlmkuumln olduğunu goumlstermektedir Bu anlamda sahiplik evrensel bir kavram olarak karşımıza

ccedilıkmaktadır Ve buradan ccedilıkaracağımız sonuccedil Tarde accedilısından oldukccedila accedilıktır eğer bir

monadın ve bu monad bir arada yaşamakta olan herhangi monadlardan biri olabilir bu

monadın oumlzelliklerine ve sahipliliğine baktığımızda buumltuumln kosmozu tanımlayacağımızı

belirtmektedir

95 Age s 94

40

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 41: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Tarde sahiplenmeyi iki tipe ayırmaktadır ve bunlar tuumlm evrende kendilerini

goumlstermektedirler Sahiplenme tek yanlı ve karşılıklı olmak uumlzere ikiye ayrılmıştır ldquosahiplik

her iccedil-sosyal ilişkide olduğu gibi karşılıklıdır ama efendinin ve koumllenin ccediliftccedilinin ve

hayvanlarının extra-sosyal ilişkilerinde olduğu gibi tek yanlı olabilir rdquo96 Bu ayrımda bir

hiyerarşi kurmaktadır Sistemine baktığımızda karşılıklı sahiplenme tek yanlı sahiplenmeye

goumlre daha oumlnde durmaktadır ldquo Tek yanlı sahiplik ve karşılıklı sahiplik aynı şekilde zorunlu

olarak birlikte bulunurlar Ama ikincisi birincisinden uumlstuumlnduumlr Karşılıklı ccedilekim etkisiyle her

noktanın merkez olduğu olağanuumlstuuml mekanizmaların oluşumunu accedilıklayan şey bu ikincisidir

rdquo 97 Ve bu karşılıklı sahiplenme ile modern zamanda eylemler ve sanatlar olabildiğince guumlzel

bir şekilde bireylerin yaşantısında ortaya ccedilıkmaktadır Tarde sahiplenme konusunda da

vurguyu aynı yere yapmıştır aynı taklidi accedilıklarken ki yaptığı vurguyu yapmıştır Bireyler

arası etkileşim kuramını oluştururken dayandığı en oumlnemli noktadır

5BOumlLUumlM - Arzu ve İnancın Ekonomideki Yeri

Tarde monadların sahip olduğu arzu ve inanccedillar ile ekonomi arasında bir paralellik

olduğunu belirtir Zihinler arası etkileşimin sebebiyle ve monadların bir arada bulunmaları

sebebiyle monadlar arasında arzunun ve inancın youmlnlendirildiğini goumlrmekteyiz Bir mucit

tarafından bir icat yapıldığında bu icadın toplumsallaşması gerekmektedir Bu toplumsallaşma

ise taklidin yayılması ile muumlmkuumlnduumlr ve bu yayılma ise accedilık monadların birbirleriyle

etkileşimde bulunmalarıyla olmaktadır Taklidin yayılmasında arzunun ve inancın etkisi

buumlyuumlktuumlr Yayılmanın iki oumlnemli yasası budur ve bu yasalar ekonominin de yasaları haline

gelmiştir Yapılan icadın bireylerin arzusuna hitap etmesi gerekmektedir ve bireyler o icada

inanmalı guumlvenmeli bu sebeple de sahip olmak istemektedirler Bir birey icattan memnun

kaldığında bağlı olduğu ağlara doğrudan etki edecek ve taklidin yayılmasına sebep olacaktır

96 Age s9297 Age s97

41

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 42: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Her bir bireyin bağlı olduğu ağ ve bu ağ uumlzerindeki aktoumlrler taklidin yayılmasına sebep

olacaktır

Ccediluumlnkuuml bu aktoumlrlerin arzularına ve inanccedillarına hitap etmesi tatmin olması yayılma hızını

dolaylı olarak etkilemekte ve taklidin yayılmasını youmlnlendirmektedir Bu youmlnlendirmeyle

belki daha oumlnceden ihtiyaccedil duyulmayan bir icada ccedilevrenin de etkisiyle ihtiyaccedil duyulmaya

daha doğrusu onun eksikliği hissedilmeye başlanılacaktır Bireyler birbirlerine arzular ve

inanccedillar aracılığıyla oumlncelikli olarak etki etmektedirler Arzu ve inancın bireyin hayatını

etkileyen iki guumlccedil olduğu burada da vurgulanmaktadır

Ccedilağımız teknolojik gelişmelerin suumlrekli olarak birbirini takip ettiği ve arttığı bir ccedilağ

olması sebebiyle icatlar ve yayılmalar ccedilok sık olagelmektedir Guumlnuumlmuumlzde arzunun ve

inancın youmlnlendirilmesi ile bireylerin etkilendiği duumlşuumlncesi accedilık bir şekilde kabul edilir ve

reklam sektoumlruuml bunun uumlzerine ilerlemektedir Toplumda kuumlccediluumlk gruplara baktığımızda

bireylerin yayılan taklidin eksikliğini duyduğunu ccediluumlnkuuml kendi bağlı olduğu ağların iccedilinde

taklitten bir tek onun eksik kaldığı durumu ile karşılaşılmaktadır Daha buumlyuumlk gruplara

baktığımızda ise taklidin yayılması iccedilin ona ihtiyaccedil inanccedil ve arzu duyulması iccedilin tanıtımlar

yapıldığını reklamlar goumlsterildiğini vurucu ve akılda kalıcı sloganlar hazırlandığını ve her

yerde goumlsterilerek arzu duyulmasının algılayanın hayatında buumlyuumlk bir etkisi olacağına

inandırılmasının ccedilalışmaları yapılmaktadır Teknolojik gelişmelerin ccediloğalmasıyla yeni

arzuların ve inanccedilların oluşturulduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm bu icatların yayılması ile sosyal

değişim suumlrekli olarak canlı kalmaktadır Bu canlılık sayesinde de arzular ve inanccedillar uumlretilip

ccediloğalmaktadırlar

Tarde geleneksel ekonomi anlayışlarını eleştirmektedir ve bu sebeple ekonomi

alanında yeni bir sistem oumlne suumlrmektedir Tardersquoa goumlre ekonomi sosyal duumlnyanın iccedilinde ayrı

bir duumlnyadır ve doğrudan bireyler ile etkileşimdir Bu sebepten oumltuumlruuml Tarde klasik ekonomik

anlayışları eleştirerek hayatın iccedilinde varolan canlı bir ekonomi anlayışı sunmaktadır Tarde

Lazzaratorsquonun belirttiği gibi ekonomi politik anlayışlara karşı ccedilıkıp yetersiz bularak bunun

yerine ekonomik psikolojiyi oumlnermektedir98 Ekonomik psikoloji anlayışında bireyler arası

iletişim temelde durmaktadır ve ekonomide arzunun ve inanccedilların izinin suumlruumllmesi

gerektiğini bu iki guumlcuumln bireylerarası etkileşimdeki etkilerinin goumlzlemlenmesinin

gerekildiğini belirtmektedir Ekonomide arzu ve inancın etkisini vurgulamaktadır Arzu ve

inanccedil sosyal duumlnyayı doğrudan etkilemektedir ve bundan ekonomi de payını almaktadır

98TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s21

42

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 43: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Bireyler sosyal yaşantılarında ekonomik guumlccedillerine goumlre hareket ederler dolayısıyla

ekonominin sosyal yaşamda bireyler arası ilişkilerde yeri oldukccedila muumlhimdir Bireyler kendi

buumltccedilelerine goumlre yaşam tarzlarını oluşturmaktadırlar Bu o kadar etkilidir ki bireyin oturduğu

ev oturduğu evin semti okul hayatı ccedilalıştığı iş sektoumlruuml hobileri sahip olduğu malları ve

muumllkleri belirlenmektedir ve tuumlm bunlarda diğer bireylerle kurulan ilişkileri konumlandırır

Ekonominin bireyler arası etkileşim ve iletişimde etkisi olduğunu goumlrmekteyiz Tuumlm sanat

dallarını bilimleri ekonominin iccedilinde goumlrmemiz muumlmkuumlnduumlr Arzunun ve inancın akışı tuumlm

bu ağı etkiliyorsa o zaman ekonomide arzu ve inancın bu etkisini goumlrmeyi reddetmemeli

aksine bu iki guumlccedil uumlzerinde yoğunlaşmalıdır Ccediluumlnkuuml ekonomi birbirlerine accedilık olan bu

bireylerin etkileşimini takip ederek arzunun ccediloğalımını ve bireyler arasında yayılmasını takip

edebilmelidir Tuumlketim arzusunun bireylerarası etkileşim ile bireyden bireye yayılması ile

arzunun yeniden uumlretimi ve yayılması sağlanır Tardersquoın bu duumlşuumlncesi guumlnuumlmuumlzde reklamlar

tanıtımlar kampanyalar test uumlruumlnleri ile uygulanmakta ve televizyon internet billboard

dergi gazete broşuumlr yoluyla uygulanmaktadır

ldquoEkonomi politikte ortak davranışlar ccedilokluk kooperatif bir alan hakimdir

Burada ortak arzu ve ortak inanccedillar ortaya ccedilıkmaya başlamaktadır Buguumln sosyal

medya reklamlar vs olduğu gibi BLatourrsquoun Tardersquodan esinlendiği ağ aktoumlr teorisi

tam da bunu yansıtır Bireylerarası beyinlerarası bir ilişki kurulmaktadırrdquo99

Tarde accedilısından bakıldığında ekonomi temele piyasayı ya da sermayeyi değil bunların

yerine arzunun ve inancın akışını almalıdır Ccediluumlnkuuml piyasa ve sermaye arzunun ve inancın

ilerleyişlerine goumlre değişkenlik goumlstermektedir Ekonomideki gelişmeleri bilimde sanatta

bireyler arasındaki ortak ilişkilerde ve artık medyada takip edebilmekteyiz Bu sebeple tuumlm

bunlar ekonominin birimleridir diyebilmekteyiz Ve Tarde bu birimler ile arzunun ve inancın

sebep olduğu ekonomideki değişim ve doumlnuumlşuumlmleri takip etmeyi oumlnermektedir Bu sayede

bireylerin arzusunun ve inancının başka bireyler tarafından kabul edilip edilmediğini de

goumlzlemleyebilmekteyiz

99 Age s111

43

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 44: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ldquoEkonomide arzunun ve inancın yayılmasına en ccedilok etki eden kavram yeniliğin ya da

icadın taklit ile yayılmasıdır Bu sebeple Tarde bu alanları ekonomide işlemeye ccedilalışırrdquo 100

Tardersquoa goumlre ekonomi uumlretim ve tuumlketim arasındaki ilişkileri araştırmaktadır ve uumlretim ile

tuumlketim arasında kurulan dengeyi goumlzlemlemektedir Buradan Tardersquoın uumlretim ve yeniden-

uumlretim kavramları ile ekonomiye farklı bir bakış accedilısı sunduğunu goumlzlemlemekteyiz

51 Uumlretim ve Yeniden Uumlretim

Tarde ekonomide taklit ve icadın etkin olduğunu belirtmektedir Ekonomide ortaya

ccedilıkan icatların taklit edilerek yayılma suumlreccedillerini incelemektedir boumlylece ekonomi alanını

ccediloumlzuumlmleyebileceğimizi accedilıklamaktadır Tarde iccedilin klasik ekonomik anlayışın tanımladığı

uumlretim kavramı problemlidir Klasik ekonomi anlayışında uumlretim ldquoMal ve hizmetleri bir dizi

işlemden geccedilirerek biccedilim zaman ve mekacircn boyutuyla faydalı hale getirmek veya

faydalılıklarını artırmaya youmlnelik her tuumlrluuml etkinlikrdquo anlamına gelmektedir Fakat Tarde

accedilısından bu anlayış iccedilinde sorun barındırmaktadır ccediluumlnkuuml uumlretim denilen şey esasen yeniden

uumlretimdir ldquoCcediluumlnkuuml uumlretim derken kastettikleri şey aslında daha oumlnce başkalarının yarattığı

zenginliklerin yeniden uumlretilmesinden başka bir şey değildir rdquo101

Yeniden uumlretimde uumlretim iccedilin gerekli olan tuumlm işlemlerin hazır hale getirilmesidir

Yeninin uumlretimi ile taklidin yayıldığını goumlrmekteyiz Bu yayılma ise arzuların inanccedilların

hislerin etkisi ile bireylerin birbirlerini etkilemesi aracılığıyla oluşmaktadır

Tarde iccedilin uumlretim esasında yeni bir icadın uumlretimidir Eğer yeni bir uumlruumln ortaya

koyulmuyor ise varolan bir uumlruumlnuumln arzunun ccediloğalımı sebebiyle ccediloğaltılması durumu soumlz

konusu ise bu yeniden uumlretim olmaktadır ve bu anlamda da icat değil taklit olmaktadır

100 Age s78101 Age s 74

44

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 45: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

ldquo Eğer uumlretim bir başka kişinin eylemlerinin benzerinin yapılması aracılığıyla

yapılıyor ya da sonunda ortaya daha oumlnce uumlretilen bir uumlruumlnuumln benzeri ccedilıkıyorsa bu

durumda yapılan şey yeniden uumlretim daha doğrusu taklittir Dolayısıyla uumlretim sadece

icat yapmakla olanaklıdır ve yaratıcı olmayan hiccedilbir suumlreccedil uumlretken değildirrdquo102

Tardersquoın bu accedilıklaması ile emeği de iki anlamda ele aldığı goumlrmekteyiz Yeniden

uumlretimi taklidin oluşması ve yayılmasının merkezine koyarken aynı zamanda emeği de taklit

eylemine dahil etmektedir Uumlretimdeki emek yani mucidin eyleyerek ortaya ccedilıkardığı icat ise

yeniden uumlretimi sağlanabilecek taklit edilebilecek yeni bir model oluşturma eylemidir İcat

olmaz ise emek de olmaz Tarde yeniden uumlretime oumlnem vermektedir lakin onun iccedilin yeninin

uumlretimi daha oumln planda durmaktadır Emeği sınıflandırma gibi bir problemi olmasa da icat

oluşturma eyleminin bir değer yaratma eylemi olduğunu belirtmesi accedilısından yeniden

uumlretimdeki emekten mana olarak daha uumlst olduğunu ccedilıkartabiliriz

52 Bilgi uumlretimi

Tarde Ekonomik Psikoloji adlı eserinde modern toplumların uumlretiminin artık bilginin

uumlretimi olduğuna dair bir teori oluşturmaktadır Tarde iccedilin bilgi oumlnemlidir ve aynı zamanda

ekonomi politiği youmlnlendiren bir kuvve olarak goumlrmektedir Burada vurgulamış olduğu uumlretim

sanat bilim medya kuumlltuumlr ve sosyal uumlretimlerdir Bu alanlar soyut alanlardır ve yaratımın

uumlretiminden bahsetmektedir Bilgi uumlretimini hakiki uumlretim olarak belirlemektedir ve bunu

zenginlikler teorisi olarak accedilıklamaktadır Tarde iccedilin zenginlik bilgi ve sanat teorisidir103

Entelektuumlel uumlretimin goumlz ardı edildiğini duumlşuumlnmektedir ve bireyin bilme isteğinin uumlzerinden

giderek entelektuumlel uumlretimi ele almaktadır Modern ccedilağda ekonominin temel yapı taşlarını

bilimler ve sanatlar oluşturmaktadır Ccediluumlnkuuml bilgi guumlzellik ve sanat anlayışları tarih boyunca

birlikte ele alınmışlardır

Tarde tuumlm bu guumlzelliği bilgiyi sanatı keşfetme oumlğrenme arzusunun peşinden giderek

entelektuumlel bilginin uumlretim suumlrecini accedilıklamak istemektedir Tardersquoın bilgi ekonomisi aynı

zamanda zenginlik değer inanccedil ve arzuların ekonomisidir

102 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s79103 Age s24

45

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 46: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Bilgi ekonomisini accedilıklarken iki ağ oumlrmektedir İlk ağ BLatourrsquoun da bahsettiği ağ

aktoumlr teorisi ile ilişkidir Bilim adamlarının sanatccedilıların birbirleri ile iletişime geccediltiği ağdır

İkinci ağ ise Ulus Bakerrsquoin deyişiyle kanaattir kamuoyudur Tarde bu noktada iletişime vurgu

yaparak medya aracılığıyla oluşturulan kamuoyundan bahsetmektedir Medya aracılığıyla

artık bireylerin değerleri yargıları kanıları arzuları ortaklaştırılmaktadır Medya aracılığı ile

bir toplumsallık oluşturulmaktadır Modern zamanda tek tipleştirilmeye başlanmış

bireycilikten bahsetmektedir Bu bireycilik anlayışı da taklidin yayılma kanunları gibi

yayılmış toplumsallaşmıştır

Tarde bilgi ekonomisini oluştururken ekonomideki değer anlayışını sorgulamaktadır

Politik ekonomi entelektuumlel uumlretimin değerini karşılayamamaktadır ldquo ekonomi politiğin

bakış tarzı onu maddi olmayan uumlruumlnleri maddi uumlruumlnlere doumlnuumlştuumlrmeye zorluyorhelliprdquo104 Tarde

bu sorunu ele almak iccedilin bir kitabın uumlretilmesiyle bir iğnenin uumlretilmesini karşılaştırarak aynı

değer anlayışıyla yaklaşılamayacağını belirtmektedir

ldquo Ekonominin bakış accedilısından bilgi herşey gibi ekonomik zenginliğin

kalemlerinden biri olarak goumlruumlnduumlğuuml iccedilin elbette herşey kullanım değeri olarak ele

alınmaya devam eder Oysa Tardersquoa goumlre bilgi lsquoişboumlluumlmuumlrsquone indirgenemeyecek tarzda

bir uumlretimdir rdquo105

Ona goumlre entelektuumlel uumlretim tarzında uumlruumlne yabancılaşmamıza gerek yoktur Bilgi

guumlzellik ya da hakikat bilgisi paylaşıldıkccedila ve toplumsallaştıkccedila değeri artmaktadır Bilgi

bireyler arası etkileşim ile iletişim aracılığıyla toplumsallaştıkccedila yani taklit edildikccedile ve

bireylerin arzusuna ve inancına hitap ettikccedile değeri oluşturulmaktadır Dolayısıyla Tarde

accedilısından herhangi bir nesnenin uumlretimi yani ekonomi politiğin metası ile kuumlltuumlrel sanatsal

daha doğrusu entelektuumlel uumlretimin yapılma koşulları aynı olmak zorunda değildir Ccediluumlnkuuml bu

bir kavram sorunu haline doumlnuumlşmektedir Somut olan ile soyut olanın uumlretimi aynı anlayışla

mı suumlregelmelidir problematiğini iccedilerir

Tarde ekonomi politiğin zenginlik değerleri ile ekonomik psikolojinin ortaya attığı

hakikat değerleri valeria veritas106 arasındaki ilişkiyi netleştirmeye ve farklılıklarını

goumlstermeye ccedilalışmaktadır

104 GabrielTARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s14105 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 16106 Gabriel TARDE ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi İstanbul 2013 s12

46

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 47: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

53 Değerin oluşumu ve uumlretimi

ldquo Değer en geniş anlamıyla anlaşıldığında buumltuumln sosyal bilimi kapsar Renk gibi

şeylere atfettiğimiz ama gerccedilekte renk gibi tamamen oumlznel bir biccedilimde sadece bizim

iccedilimizde varolan bir nitelik bir kalitedir rdquo107 Bu nitelik bireylerin arzusuna inancına goumlre

şekillenmektedir Değer kavramı Tardersquoın da belirttiği gibi bir ccedilok bilim alanlarının

araştırmasına dahil olmaktadır Tarde ekonomi alanında değer kavramının değerini

sorgulamaktadır Ekonomik psikoloji adlı eserinde klasik ekonomik anlayışın değer

kavramına yeterince eğilmediğini belirtmektedir Sosyal duumlnyada değer kavramı bireylerin

inanccedillarını ve arzularını etkileyerek doğrudan eyleyiciliğini belirlemektedir Bu sebeple ki

Tarde sosyal duumlnyada belirlediği uumlccedil yasa ile yani taklit zıtlık ve icat ile ekonomi arasında

paralellik kurarak sistemi aydınlatacağını oumlne suumlrmektedir

Tarde accedilısından değer arzu ve inanca bağlı değişkenlik goumlsterir Eğer bir varlık arzu

ve inanccedilların nesnesi oluyorsa değerlidir bu olmadığı takdirde o varlık iccedilin değerden soumlz

etmemiz muumlmkuumln değildir Dolayısıyla Tarde iccedilin arzu ve inancın sosyal duumlnyada bireyler

iccedilin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha goumlrmekteyiz Değeri oluşturan arzu ve inanccedillardır

Ekonomik psikoloji adlı eserinde de değeri bu kavrayış ile accedilıklayarak ekonomi alanında

değeri yuumlceltmektedir Tuumlm ekonomik etkinlikler değer anlayışına dolayısıyla arzu ve inanca

bağlı olarak işlemektedir Tarde değerin nasıl hangi sebepler ile belirlendiğini

sorgulamaktadır ve buna arzu ve inancın etki ettiğini bizlere goumlstermektedir Bir varlığın

değeri o varlığa ilişkin arzu ve inanccedilların buumlyuumlkluumlğuumlne bağlıdır rdquo108

Ekonomi alanında da arzu ve inancın akışını belirlemeye ccedilalışmaktadır ve Marxrsquoın ve

ASmithrsquoin bu noktayı atladıklarını belirtmektedir109 Bu ekonomistler ekonomide emeği

merkeze almışlar ve ekonomiyi youmlnlendiren değeri belirleyen etmenleri yani arzu ve inancı

goumlz ardı etmişlerdir ldquo Tardersquoın ekonomisi Lepinayrsquoın okumasıyla tuumlketicilerin değişen ve

istikrarsız arzuları ve mucitlerin dehası işccedilinin lsquosalt yeniden-uumlreticirsquo emeğinin ekonomik

analizindeki merkeziyetini bozarrdquo110

107 GabrielTARDE ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara 2004 s61108 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s77109 Age s77110 Age s61

47

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 48: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Tarde ekonomi de arzu ve inancı merkeze koyarak ekonomiyi daha iyi

accedilıklayabileceğimizi belirtmektedir Ccediluumlnkuuml sosyal duumlnyada toplumsallık arzular ve inanccedillar

ile oluşmaktadır ldquo Marksist teorilerin emek merkezli yaklaşımlarının yanında Tarde bize

yeniden uumlretimin ehemmiyetinin yaratıyı boyundurluk altına almasına karşın yaratıyı oumln plana

ccedilıkarmaktadırrdquo111

Tarde Marxrsquoı eleştirmektedir ccediluumlnkuuml Marx oumlnceden belirli bir tarih yazmaktadır ve

Tarde buna şiddetle karşı ccedilıkar Geleceği bu kadar net bir şekilde ccedilizmesini eleştirerek

geleceğin bilinemeyeceğini nafile bir ccedilaba olacağını belirtmektedir Aşkın accedilıklamalara karşı

ccedilıkarak icadın yeniliğin taklidin her an olabileceğini ve bunların aşkın olmadığını

belirtmektedir Marx emeği aşkınlaştırmıştır Adam Smith goumlruumllmeyen-gizli el imgesi ile

aşkınlığa dayanarak ekonomiyi accedilıklamaktadır Tarde bunları eleştirir ve kendi aşkınlığa

dayanmayan bir şekilde ekonomi alanını accedilıkladığını belirtir Arzu ve inanccedil her an ortaya

ccedilıkabilecek canlı kuvvetlerdir ve bireylere her an etki edebilmektedirler Boumlylece yenilik ve

yeniliğin yayılması oumlnceden kestirilemezdir ve aşkın alanlar değildir her an ortaya

ccedilıkabilmektedirler

54 İstatistik ve Arkeoloji Bilimlerinin Etkisi

Tarde arzu ve inancın izinden giderek toplumsal olanı yani ccedilokluğu accedilıklamaya

ccedilalışırken bireyler arası etkileşime dikkat eder ve bunu daha iyi ccediloumlzuumlmleyebilmek iccedilin diğer

bilimlerden yardım almaktadır Onu inter-disipliner yapan ve guumlnuumlmuumlze yakınlaştıran en

oumlnemli mevzulardan biri diğer bilimlerle analojiler kurarak her şeyi accedilıklamasıdır

111 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s 111

48

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 49: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

Tardersquoın bilgi teorisinde istatistik ve arkeoloji bilimlerine muumlhim bir yer verdiğini

goumlrmekteyiz İstatistik ve arkeoloji bilimleri taklit ve icatların oluşumunu ve yayılımını takip

etmektedirler Bu anlamda arzu ve inanccedilların akışını takip edebilmemiz iccedilin de gerekli

bilimler olduğunu soumlyleyebilmekteyiz Bireyler arasındaki akışan iki guumlcuumln arzunun ve

inancın peşinden giderek bireyler arası etkileşimdeki ortaya ccedilıkışını ve yayılımını

goumlzlemleyebiliriz Arkeoloji ve istatistik bilimleri icadın ve taklidin toplumsaldaki etkisini

goumlrebilmek iccedilin yardımcı olan tuumlm yayılımın analizini yapan oumllccedilen ve bir tablo sunan iki

oumlnemli bilimdir

İstatistik ve arkeoloji bilimi aslında benzer bilimlerdir fakat Tarde ikisi arasındaki

ayrımı da belirtmektedir ldquo Biri paleantolojidir diğeri sosyal psikolojidir Tarde iccedilin

Arkeoloji Tardersquoa goumlre daha felsefidir istatistik ise daha bilimseldir rdquo112

Arkeoloji eski tarihin kalıntılarını ortaya ccedilıkarmaktadır geccedilmişteki icatları ve taklitleri

araştırmaktadır İstatistik ise guumlnuumlmuumlzdeki icat ve taklitlerin takibini suumlrduumlrmektedir Bu

anlamda Tarde iccedilin istatistik daha oumlnemlidir ldquo Aslında istatistik uumlretimi arzuların ekonomisi

diyebileceğimiz şeyin oumllccediluumllmesini sağlayacaktır rdquo113 Ccediluumlnkuuml istatistik bilimi ile ccedilağımızdaki

icatların yeniliklerin değişimlerin ve taklitleri yayılmasının haritasını boumllgelere ayırarak

inceleyip goumlsterebiliriz Bireylerin arzu ve inancının youmlnuumlnuuml tespit edebilmede daha ccedilok

yardımcı olmaktadır Bu sebeple Tarde istatistik bilimini toplumsalı accedilıklamada kullanılması

gereken bir youmlntem olarak goumlrmektedir Lakin Tarde arkeolojiyi tamamen oumltelememektedir

Arkeoloji bilimi iccedilinde ccedilokluğu barındırmaktadır ve ccediloklukları accedilıklamaktadır

Arkeoloji bizlere ccedilokluğu goumlstermektedir ve bireyin iccedilindeki ccediloklukları goumlstermek

isteyen duumlşuumlnuumlr iccedilin vazgeccedililmez bir bilimdir Burada her ne kadar bilimselliğe oumlnem veren

bir duumlşuumlnuumlr olsa da her şeyi yani toplumsal olguları accedilıklarken Tardersquoın metafizikten soyut

olandan kopamadığını ve de felsefeyle iccedil iccedile bir epistemoloji oluşturduğunu goumlrmekteyiz

Disiplinler arası duumlşuumlnce sistemini bir kez daha goumlzler oumlnuumlne sermektedir

Tarde bireyler arasındaki arzu ve inancın akışını accedilıklamak iccedilin istatistik biliminde

yayla fikrini oluşturmuştur Yayla fikri ile icadın rahat bir biccedilimde takip edilebilirliğini

amaccedillamaktadır ldquo Yayla fikri ayrıntıya ve sonsuz kuumlccediluumlğe goumlsterilen dikkatin uzun vadeli

112 Age s112113 Age s 58

49

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 50: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

toplumsal değişimin ve yeni toplumsal olguların ortaya ccedilıkışının belirsizliğinin anlaşılması

bakımından Tardersquoın yaklaşımı iccedilin oldukccedila anlamlıdır rdquo114

Sosyal duumlnyadaki arzu ve inanccedilların yayılımını sabit olmayan eğriler ile sembolize

ederek goumlstermeye ccedilalışmıştır Bir duumlşuumlncenin ya da bir nesnenin icada doumlnuumlşuumlmuuml ve taklit

olarak yayılmasını lsquogeometrik eğrisirsquo ile takip etmektedir115

ldquo Psychologie Economiquersquode hem bireylerin hem de halkların ilkesi taklit

olan kapalı bir eğri ile mi yoksa icadın mevcut olduğu ve yeni imkanların ortaya

ccedilıktığı accedilık bir eğri ile mi belirlenmiş oldukları ortaya koyularak birbirlerinden ayırt

edilebileceğini belirtir rdquo116

Boumlylece istatistik bilimi ile toplumsal olguları accedilıklamak ccedilok daha net olabilecektir

Tarde yeni arzuların ve inanccedilların doğuşunu yani icatların oluşumunu ve taklit aracılığıyla

yayılmasını sosyalleşmesini takip edebilmek ve bireylerin eski değer anlayışları ile yeni

değer anlayışları arasındaki direnccedil ve uyum goumlstermelerini izleyebilecek bir youmlntem aracı

oluşturmuştur

6Boumlluumlm- Tardersquoın Uumltopyası olarak Yeraltı Cenneti

Tardersquoın duumlşuumlncesine goumlre sosyal duumlnyada bireyler arası etkileşimin ccedilok oumlnemli

olduğunu ve hatta toplumsal yaşamın oluşumunun yani oumlbuumlr deyişle taklidin oluşumunun

sebebi olduğunu onun kendi yarattığı uumltopyasına bakarak anlayabileceğimizi duumlşuumlnmekteyim

Onun uumltopyasında fark edeceğimiz bir diğer nokta ise sosyal taklit teorisini oluşturmuş ve

taklidin yasalarını ortaya koyarak sosyal duumlnyayı accedilıklayabileceğimizi duumlşuumlnen bir duumlşuumlnuumlr

114 Age s57115 Age s113 116 Age s 57

50

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 51: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

olmanın yanı sıra yeniliğe değişime ilerlemeye entelektuumlel bilginin artışına yani sanatlara ve

bilimlere ccedilok oumlnem verdiğini goumlrmektir Tarde lsquoGeleceğin Tarihinden Alıntılarrsquo adlı eserinde

bir uumltopya oluşturmuştur Bu uumltopik duumlnyada yeryuumlzuuml yaşamının sonu gelmekte guumlneş

soğumaktadır ve insanlar ccediloumlzuumlmuuml yer altında yaşama da bulmaktadırlar Tarde kurduğu yer

altı cennetinde bireylerin zihinsel etkileşimlerinin neredeyse kusursuzca suumlrebildiği bir

duumlnyayı resmetmektedir117

Burada bireylerin iletişimini zihinsel etkileşimlerini engelleyen her tuumlrluuml etkenin

ortadan kalktığını goumlrmekteyiz Ve boumlyle bir duumlnyada her şeyi tuumlm insanlık tarihini bu saf

iletişim ile baştan kurarak bireylerin muumlkemmel bir ağ oumlrduumlğuumlnuuml bizlere goumlstermektedir Bu

yeraltı cennetinde Tarde yeniliği icadı yuumlceltmektedir İcat yapmanın yeniliğe accedilılan kapının

boş zaman olduğunu okuyuculara goumlstermektedir

Boş zaman guumlndelik hayatta olumsuz ya da oumlnemsiz bir zaman aralığı olarak

anlaşılmaktadır Oysa Tarde iccedilin boş zaman icadın yeniliğin ortaya ccedilıktığı zaman olmasıyla

ccedilok muumlhim bir zaman aralığıdır Boş zamanda insan duumlşuumlnmeye okumaya gezmeye rahatccedila

isteğe bağlı olarak diğer insanlarla iletişim kurmaya yarayan zaman aralığıdır Ayrıca

herhangi bir sanat ya da spor dalı ile uğraşmak ya da bir bilim dalı ile ilgilenmek de bu zaman

aralığında olmaktadır Boş zamanın bireyler arası etkileşime oldukccedila etkisi goumlruumlnmektedir

Dolayısıyla boş zaman yeniliğin icadın ve farklı duumlşuumlnebilmenin zamanı olabildiğinden ve

aynı zamanda icadın toplumsallaştığı taklit olarak yayıldığı zaman dilimi olduğundan dolayı

Tarde iccedilin ccedilok muumlhimdir 118

Geleceğin Tarihinden Alıntılar adlı uumltopyasında Tardersquoın oumlzlemini ccedilektiği bilgi bilim

ve sanat dolu entelektuumlel bir sosyal duumlnyadır Tarde yeni kurduğu duumlnyada ilk başta sanatlara

ve bilimlere yer vererek daha sonraki sistemin bu şekilde taklit ederek ve bu entellektuumlelliği

yeni icatlar ile değiştirerek varlığını suumlrduumlrmeye devam edeceğini belirtmektedir Tekrarın

zıtlığın ve uyumun suumlrekli birbirini takip ettiği bir evren anlayışı ile ilk olarak icadı ortaya

atmış ve bir aradalığa etki ederek ilk oumlnce toplumsal hayatta direnccedil ile karşılaşmış daha sonra

icat toplumsalın inanccedil ve arzusunun youmlnelimine etki ederek nuumlfuz bulmuş ve taklit edilerek

yayılmıştır Bu eserdeki icat insanlığın devamını sağlamak iccedilin insan yaşantısının yeraltına

117Gabriel TARDE ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları İstanbul 2011118 TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008 s S82

51

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 52: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

taşınması gerektiği fikridir Tarde bu uumltopya ile kendi duumlşuumlnce sistemini gerccedilekleştirebilen

mutlu insanların zihinlerin birliğini goumlstermek istemiştir

SONUCcedil

Bu ccedilalışmanın konusu Gabriel Tardersquoın epistemolojisini incelemek ve kurmuş olduğu

sosyal taklit teorisine accedilıklama getirmek olmuştur Tardersquoın eserleri incelenerek ve kurduğu

bağlantılara bakarak taklidin toplumsallığı oluşturduğu duumlşuumlncesine ulaşılmıştır Taklit ile

toplumsal alanda yenilik yayılmaya başlar ve değişimler ilerlemeler meydana gelir İcadın icat

52

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 53: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

olarak kabul edilebilmesi iccedilin yayılması ve bireyler tarafından kabul edilmesi gerekmektedir

İcat ancak taklit edilebilirliği muumlmkuumln olduğunda icat olarak kabul edilebilmektedir yani icat

toplumsalı etkileyen bir form olarak goumlruumlnuumlr ancak aynı zamanda Tarde iccedilin bireysel bir

edimdir ve icadın toplumsal olan fikirsel eylemsel inanccedil ve arzu nesnesi haline gelerek taklit

edilebilme edinimine ihtiyaccedil duyduğu vurgulanır

Tardersquoın epistemolojisi birey ve toplum kavramlarını sorgulatması ve farklı bir yorum

getirmesi anlamında da dikkat ccedilekmektedir Bireyden bağımsız bir toplum yoktur aslında

toplum dediğimiz salt bir kurgu olmaktan başka bir şey değildir Burada bireylerin beyinsel

olarak ortaklığından ortak değer ve anlayış kalıplarından bahsetmekte ve ortak bir zihin

birliği ile bunun kabullenildiğine dikkat ccedilekmektedir Bir diğer nokta ise bu ccedilalışma ile

toplum ve birey kavramlarının felsefeden koparılarak incelenemeyeceği belirlenmiştir Felsefe

kavramlarla oynamakta kavramları kullanmakta ve sorgulamakta aynı şekilde kavramların

birbirleriyle ilişkisini kurmaktadır ve hayatı toplumsallığı accedilıklamak iccedilin bu youmlnteme

gereksinim duyulacağının zorunluluğundan bahsetmesi Tardersquoı tez konum olarak seccedilmemin

ilk sebeplerindendir Tarde bu noktada daha sonradan da Deleuzersquoun ele aldığı duumlşuumlncenin

temelini oluşturmuştur Tekil duumlşuumlnce vurgusu yaparak esasında duumlşuumlnce dediğimiz kavramın

ccediloğulluğundan bahsetmektedir Bireylerin ortak bir zihin birliği oluşturarak duumlşuumlnduumlğuumlnuuml ve

bu duumlşuumlncenin de toplum olduğunu vurgulayarak tekil bir kavramın ccediloğulluğu barındırdığını

yadsıyamayacağımızı goumlstermektedir Tam bu nokta da eleştiri getirilebileceğini

duumlşuumlnmekteyim Genellemelere karşı ccedilıkan duumlşuumlnuumlruumln bir genellemeye ulaşmaya ccedilalıştığını

goumlrmekteyiz Toplum bireylerin her birisidir ve aynı zamanda kollektif bir beyindir Tekil

duumlşuumlncenin ccediloğulluğunu vurgulaması lsquo kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olduğu rsquo

genellemesi ile karşımıza ccedilıkmaktadır Kuumlccediluumlk olanın buumlyuumlk olandan daha karmaşık olması ve

daha anlaşılmaz olması klasik mikro-makro anlayışının ters yuumlz edilmesi anlamına

gelmektedir Tardersquoın monat anlayışına baktığımızda Leibnizrsquoin monadları gibi mikro kosmoz

olarak tanımlanmadığını goumlruumlyoruz Tarde iccedilin her bir monat evreni kendi iccedilinde soğurmuştur

dolayısıyla her bir monad evrendir evrenin bir parccedilası evrenin kendisi olmuştur ve bu

anlamda da sonsuz kuumlccediluumlk ve sonsuz buumlyuumlk kavramları arasındaki farkın kalktığını

goumlrmekteyiz Sonsuz kuumlccediluumlk olanlar monadların birbirlerinden ayrı duumlnyalara sahip olmaları

sebebi ile her biri birbirinden daha karmaşıktır Tardersquoın bize duumlşuumlnduumlrtmeye ccedilalıştığı sorunun

lsquoParccedila iccedilinde buumltuumlnuuml barındıyorsa buumltuumln parccediladan buumlyuumlktuumlr diyebilir miyizrsquo bu olduğunu

duumlşuumlnmekteyim Tarde bunu ontolojik bir sorun haline getirmiştir Her bir monad ayrı bir

evrense ve bu evrenlerin her biri birbirine benzer (bir arada olmaklığı sebebi ile ) birbirine

53

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 54: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

accedilık ve aynı zamanda birbirinden farklı ise evrende birbiri ile ortak yanları olan ama

birbirlerinden farklı olan milyonlarca evren muumlmkuumln olmaktadır Tarde bu sorunu ele alarak

buumltuumlnuuml kenara atıp parccedilaya youmlnelmemizi tavsiye etmez Aksine buumltuumlnuuml anlamanın yolunun

parccedilalara ve parccedilalar arası ilişkilere youmlnelmek olduğunu kanıtlamak istemektedir Onun derdi

sosyal duumlnyayı hayatı anlamlandırabilmek ve accedilıklayabilmektir Bu sebeple sosyal bilimlerde

insanların bir aradalığından oluşan ve toplumsallığı sağlayan taklide ve taklidi youmlnlendiren

arzu ve inanccedil guumlccedillerine youmlnelinmesini tavsiye etmektedir

Ayrıca Tardersquoın monadlarda lsquobenrsquoin oluşumu ile ilgili yaptığı accedilıklamalara bakarsak

Husserl ile ilişkilendirebileceğimizi duumlşuumlnmekteyim Tardersquoın monadları her biri evrene

sahiptir ve lsquoben algısırsquonı diğer evrenlerle bir araya gelerek oluştururlar Husserlrsquoe goumlre de ben

kurgusu oumltekinin varlığını algılama ile accedilıklanmaktaydı bunu Tarde da Descartesrsquoa youmlnelttiği

eleştiriye baktığımızda goumlrmekteyiz Kendi duumlşuumlnmesinden şuumlphe edememe durumuna

eleştirel yaklaşarak başka biri tarafından algılanmak ve algılandığı kişiyi algılamak ile kendi

varlığımızı yadsıyamayacağımızı belirtmektedir Tardersquoın duumlşuumlncesinin temelinde zihinler

arası etkileşim olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum Toplumsalı icadı oluşturan

aslında baktığımızda monadların biraraya gelme eğilimi yani bireylerin birbirlerinden

etkilenmeleri oluşturur Tardersquoın monadları accedilık olmaları sebebiyle Leibnizrsquoin monadlarından

oldukccedila farklı bir yol almaktadır Monadların birbirlerinden etkilenmeleri ve etkilemeleri

sebebiyle ve bir arada olmaları sebebi ile taklit oluşmaktadır

Tardersquoın felsefeye getirdiği eleştiri Olmak felsefesine bir başkaldırıdır ccediluumlnkuuml olmak

felsefesi Tardersquoın sosyal hayatı accedilıkladığı arzu ve inanccedil kavramlarına değinmemektir Bu

sebeple Tarde kendi kavramları ile bir felsefe oluşturmaktadır Sahip olmak felsefesi arzu ile

inanccedil ile ve insandaki hatta Tardersquoa goumlre tuumlm evrendeki canlıların doyumsuzlukları ile

desteklenmektedir Felsefe varlık alanında sıkışıp kalmaktan ccedilıkarılmakta ve iyelik eki

getirilerek insanın bir şeye sahip olması uumlzerine gidilmektedir Ccediluumlnkuuml bir şeye sahip olmak

aynı zamanda bir varlığa sahip olma anlamını da kapsamaktadır Tarde iccedilin oumlnemli olan

mesele olmak ya da olmamak değildir ona goumlre esas mevzu bir şeye sahip olmak ya da sahip

olmamaktır Ben varım arguumlmanında sadece kendi varlığımı ccedilıkarabilirim ve kendim

dışındakiler hakkında bir fikrim yoktur lakin ben sahibim arguumlmanına ben varım evet ve

benim dışımdakileri algılıyorum ve sahibim anlamını ccedilıkartmaktadır Burada Tardersquoın

Descartes Kant Heidegger gibi oumlze ulaşmak varlığı ortaya ccedilıkarmak ve nitelemek gibi bir

problem edinmediğini hatta bu tarz youmlnelimlerin felsefede akıl tıkanıklığına yol accedilacağını

belirterek felsefe de iyelik derecelerine youmlnelmeyi oumlnermektedir Tarde bu anlamda kimlik

54

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 55: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

problemini geride bırakarak bir tuumlr değişim felsefesi oumlnermektedir Sahip olmak iki guumlccedil olan

inanccedil ve arzunun insanlara kazandırdığı edinimdir

Toplum kavramına baktığımızda ise bireylerin ve bireyler arası etkileşimin oumlnemini

vurgulayarak bir aradalığın dinamizminin bu sayede oluştuğunu belirtmektedir Taklidin

yayılmasının ve nerelerde dalgalanacağının insanlardaki arzu ve inanccedillara bağlı olduğunu

belirtmesi kanımca onu ayakta tutmaktadır Bu modern zamanda oldukccedila tutarlı bir savdır

Artık internet televizyon reklamlar afişler ile yani medyanın youmlnlendirdiği iletişim faktoumlruuml

ile birccedilok icat taklit edilerek yaygınlaşmaktadır Hem yaşadığımız ccedilevreden etkilenerek hem

de artık medyanın youmlnlendirmesi ile arzu duyma ya da bir şeyi arzunun nesnesi haline getirme

durumu soumlz konusudur Girardrsquoın paradigmasından accedilıklarsak arzu nesnesinin

dolayımlayıcıları ccediloğalmaktadırlar Bu da bizi sorgulamaya ccedilağırmaktadır bir şeyi arzularken

salt kendimiz karar vererek o şeyi gerccedilekten istediğimizi belirleyebiliyor muyuz yoksa

ailemizden arkadaşlarımızdan hocalarımızdan iş arkadaşlarımızdan patronlarımızdan

uumlnluumllerden yani dahil olduğumuz ağlardan ve imrendiğimiz ideal tiplerden etkilenerek mi

istediğimiz şeyi istiyoruz Ve bu etki ağına guumlnuumlmuumlzde sosyal medya ve reklam sektoumlruumlnuuml de

eklersek tuumlm bu karmaşık ağdan etkilenerek mi arzu ve inanccedillarımızın seyri youmln bulmaktadır

problemi ortaya ccedilıkmaktadır Tardersquoın dediği gibi bir tuumlr uyurgezerlik durumundayız ve

bilinccedilli hareket ettiğimizi sanıyoruz lakin doğamızın iki guumlcuuml olan arzu ve inancın akışkanlığı

etkisinde suumlruumlklenerek gidiyoruz demek kanımca insanın bilinccedilliliğine duyduğu guumlveni

sarsmaktadır Bu sorunun yanıtını iki seccedileneği de birleştirerek oluşturarak istiyorum ve bence

Tarde da buna dikkat ccedilekmek istemektedir Tardersquoın dediklerinin doğruluk payı olduğunu

kabul edip şu sonuca varabiliriz ki İnsanı diğerlerinden farksız yapmaya buumltuumln guumlcuumlyle

ccedilalışan bir duumlnyada lsquokendinrsquo olarak lsquobenrsquo olarak kalabilmek duumlnyanın en zor savaşını vermek

demektir

KAYNAKCcedilA

AKAY Ali ldquoTekil Duumlşuumlncerdquo Bağlam Yayıncılık İstanbul 2004

55

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 56: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

CEYHAN Arsen ldquoReneacute Girard Duumlşuumlnce Duumlnyasın Girişrdquo İkinciGrup (Ccedilevrimiccedili

httpwwwikincigrupcomindexasphaberID=27811 )

CcedilEBİ Murat S ldquoYeniliklerin Yayılmasında Sosyal Taklidin ve Kanaat Oumlnderlerinin

İşlevsel Oumlnemi Gabriel Tardersquoın Sosyal Taklit Teorisi Accedilısından Bir İncelemerdquo

İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi Sayı34

DELEUZE Gilles ldquoSpinoza Uumlzerine On Bir Dersrdquo Ccedilev Ulus Baker Kabalcı

Yayınları 1 Basım Şubat 2008

DELEUZE Gilles ldquoNietzche ve Felseferdquo ccedilev Ferhat taylanNorgunk Yayınları

İstanbul Aralık 2010

DELEUZEGilles ldquoLeibniz Uumlzerine Beş Dersrdquo ccedilev Ulus Baker Kabalcı Yayınları

İstanbul Ocak 2007

DESCARTES ldquoAklın Youmlnetimi İccedilin Kurallarrdquo ccedilev Muumlntekim Oumlkmen Sosyal

Yayınlar İstanbul Mayıs 2010

DURKHEİM Emilie ldquoToplumbilimde Youmlntem Kurallarırdquo ccedilev Oumlzer Ozankaya Cem

Yayınevi İstanbul 2013

FREUD Sigmund ldquo Uygarlığın Huzursuzluğurdquo ccedilev Haluk Barışcan Metis Yayınları

Temmuz 2011

HOBBES Thomas ldquoLeviathanrdquo ccedilev Semih Lim Yapı Kredi Yayınları İstanbul Ocak

2011

KIRILEN Goumlkhan ldquoGabriel Tardersquoın Sosyolojisinde Eski Ccedilin Kavramlarırdquo ( Ccedilevrimiccedili

httpsankaraacademiaeduGOKHANKIRILEN )

LEİBNİZ GW ldquoMonadoloji ya da Felsefenin İlkelerirdquo ccedilev Oguumln Uumlrek Biblos

Yayınları İstanbul 2009

ŞİRAY Mehmet ldquoReneacute Girardrsquoda lsquoŞiddetrsquo Kavramı Uumlzerine rdquo Cogito Dergisi İnsan

Giyinir Oumlzel sayısı Yapı Kredi Yayınları Sayı 55 2008

OumlZER Hanife ldquoKuyucaklı Yusufrsquota Arzu Uumlccedilgenlerirdquo Tuumlruumlk Dil Edebiyat ve

Halkbilimi Araştırmaları Dergisi 2013 Yıl1 Sayı2

56

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57

Page 57: Gabriel de Tarde-Tez, Gabriel Tarde Epistemolojisinde İki Güç Olarak Arzu Ve İnanç

TARDE Gabriel ldquoLaws of İmitationrdquo New York H Holt and Company 1903

TARDE Gabriel ldquoMonadoloji ve Sosyolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Minoumlr Yayınevi

İstanbul 2013

TARDE Gabriel ldquoEkonomik Psikolojirdquo ccedilev Oumlzcan Doğan Oumlteki Yayınevi Ankara

2004

TARDE Gabriel ldquo Geleceğin Tarihinden Alıntılarrdquo ccedilev Buumllent Oumlzcan Say Yayınları

İstanbul 2011

TESMERALSEKDİZ 3sayı ldquoTarde ve mikro sosyolojirdquo Temmuz 2008

TOPCcedilUOĞLU Hamide ldquo XIX Yuumlzyıl Sosyologlarında Hukuk Anlayışırdquo Ankara

Uumlniversitesi Hukuk Fakuumlltesi Yayınları No 151

UYGUR Nermi ldquoEdmund Husserlrsquode Başkasının Benrsquoi Sorunurdquo Yapı Kredi

Yayınları 1 Baskı Ocak 1998 İstanbul

httpwwwkorotonomedyanetkorindexphpid=211200010 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwsozluknetfransizca-turkce-ceviri (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomteklik-nedir-teklik-ne-demek ( Ccedilevrimiccedili )

httpswwwnisanyansozlukcomk=arzuampx=14ampy=8 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcomarzu-nedir-arzu-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

httpswwwnisanyansozlukcomk=inanC3A7ampx=13ampy=7 (Ccedilevrimiccedili)

httpwwwnedirnedemekcominanC3A7-nedir-inanC3A7-ne-demek (Ccedilevrimiccedili)

57