gerİ dÖnÜŞ: yezİdİlerdeisamveri.org/pdfdrg/d00130/2005_154/2005_154_tasgina.pdf · kefenin...

10
rk 2005 ÖLÜM istersem kimseyi, hü yolu ile bu dünyaya bir, iki veya üç defa gönderirim. " Yez idilik v * Dr. ÖZET Anadolu'daki topluluklardan Yezidilerin göçleri nedeniyle yerler ve da kadar Yezidiler alan çok göçleri 11ede11iyle de ça- zor Makale, Yezidi yer alan_ tekrar dünyaya ele Ölüm, ahiret ve dii11ya ara- önemli su11a11 Yezidiler bilgiden sonra Yezi- dilerin öliim çerçevesinde "Geri üzerinde Anahtar Kelimeler: Yezidiler, Ölüm, Göçii, Adem, Kiras, Gore, Yezidilik, kurucusu kabul edilen Adi b. Müsafir ile Adi b. Mü- safir, Baalbek nahiyesinin Beytifar köyünde 1072 ve I 162 ' .Dicle Fakültesi, Sosyolojisi Bilim Dah, 1 95

Upload: others

Post on 15-Jul-2020

14 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

Türk Dünyası Araştırmaları Şubat 2005

GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDE ÖLÜM

"Eğer istersem öldürdüğüm kimseyi, ruhların tenasü~ hü yolu ile bu dünyaya bir, iki veya üç defa gönderirim. "

Giriş

Yezidilik

Kitabıı'l-Cilve

v * Dr. Ahmet TAŞGIN

ÖZET

Anadolu' daki diııi topluluklardan Yezidilerin göçleri nedeniyle yerleşik oldukları yerler boşalmış ve ııiifiısları da azalmıştır. Giiııümiize kadar Yezidiler lıakkmda yapılmış alan araştırma/an çok azdır. Toplıı göçleri 11ede11iyle de ça­lışılması zor gön'iıınıektedir.

Makale, Yezidi inançları arasında yer alan_ tekrar dünyaya dönüşü ele alacaktır. Ölüm, ahiret ve dii11ya ara­sındaki ilişkinin nasıl kıımldıığu lıakkmda önemli ipuçları su11a11 komı, Yezidiler hakkındaki kısa bilgiden sonra Yezi­dilerin öliim iııaııcı çerçevesinde "Geri Döniiş" üzerinde duracaktır.

Anahtar Kelimeler: Yezidiler, Ölüm, Rıılı Göçii, Mııs­/ıaf-ı Reş, Adem, Oıııç, Kiras, Deıpi, Gore, Şeyh-Fakir-Pir.

Yezidilik, kurucusu kabul edilen Adi b. Müsafir ile başlatılmaktadır. Adi b. Mü­safir, Şam'ın Baalbek nahiyesinin Beytifar köyünde 1072 yılında doğmuş ve I 162

' .Dicle Üniversit~si, İlahiyat Fakültesi, Di~ Sosyolojisi Bilim Dah, Diyarbakır.

195

Page 2: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

2 TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI

yılında Sincar'da (Irak) ölı;nüştür. Biyografik, bibliyografik eserler ile tasavvuf ve tarih kaynaklarında Adi b. Müsafir'den bahsedilmiştir. İstisnaslZ olarak bu kaynak­ların hepsi, kendisinden övgüyle bahsetmişlerdir.

Adeviye ve Sohbetiye tarikatlarıyla anılan Adi b. Müsafir, büyük bir mutasavvıf ve din bilginidir. _Kendisi, Ebu'l-Vefa Hufvani, A_hmet Rufai ve Abdülkadir Geylani. gibi dönem.in büyük mutasavvıfları ve din bilginleriyle görüşmüş, sohbetlerinde bu­lunmuş, dostluk kurmuş ve güvenlerini katanmıştır. Adi b. Müsafir'in İslam inanç-ları ve tasavvufu ile ilgili günümüze kadar ulaşan eserleri vardır. - .

Adi ·b. Müsafir dönemi ve sonrası tatmin edici bir şekilde aydınlatılamamıştır. Ye­zidilik araştımıalannın en büyük sorunlanndan biri burada başlamaktadır. İslam kay­naklannda verilen· bilgiler ışığında değerlendirildiğinde, Yezidilik ile Adi b. Müsafır arasında ilişki kurmak oldukça zordur. Öyle görünüyor ki, Adi b. Müsafir'in öteden beri süre gelen sürece tesiri olmamıştır .. Ya da Yezidilik son şeklini Adi b. MUsafir' den sonra almıştır. Her halde Yezidiliğin aydınlattlamamış olan bu dönemi daha uzun süre araştırmacıların dikkatini çekmeye devam edecektir.

İran ve Mezopotamya'da yaşamış ve yaşayan dinlerin izlerinin ve tesirinin görül­düğü Yezidilik, hem ismi hem de tarihi açısından günümüze kadar tartışıla gelmiştir. Farklı bir çok dfuin etkisinde nasıl kaldığı, hangi aşamalardan sonra son şeklini al­dığı koıiusu bala aydınlatılmayı beklemektedir. İleri sürülen tezler de meydana gelen bu senkretizm.in açıklanmasında yoğıınlaşmıştır.

Yezidilik İnançları ve İbadetleri:

İnançlar

Yezidiliğin kutsal ki~plan olan Musbaf-ı Reş ve Kitab-ı Cilve' de verilen bilgile­re göre Yezidiliğin inanç esaslan şöyledir:

Tanrı i11a11cı: Zamıı:n· ve mekan ile sınırlı olmayan, bütün her şeyi yaratan bir tek Tanrı inancı vardır. Bu Tanrı yarattığı her şeyi idaresi al~da tutar ve yönetir.

Melek iııancı: Melek inancı, Yezidilik inançlarının önemli bir kısmını teşkil eder. Melek inancının önemli bir mevkiini de Melek Tavus inancı oluşturur.

Melek Tavus biç bir şey yokken vardı. Melek Tavus, Tanrının katından mütema­di olarak Yezidilerin sıkıntılarıriı gidermek ve onlara yardım etmek için yeryüzüne gelir. ·

Tanrı, otuz bin melek yarattı ve bu otuz bin melek kendisine kırk bin sene ibadet etti. Daha sonra onları Melek Tavus'a emanet etti ve onları göklere çıkardı.

Tanrı, Adem ve Havva'yı yaratacağı zarnah meleklere: "Ey melekler! Adem ve Havva'yı yaratacağım. Adem'in soyundan Şehid b. Cerra'yı 1 yaratacağım. Onun soyundan gelenler, Melek Azrail'e yani Melek Tavus'a saygı gösterecek ve hürmet edecektir."

Tanrı Adem'i yaratır ve ce~ete kor. Adem cennette yüz yıl bekler. Yüz yıl geç­tikten sonra Melek Tavus, Tannya: "Eğer Adem bu meyveden yemez ise nesli nasıl çoğalır?" diye sorar. Tanrı d~ ona: "Emir ve komutayı sana bıraktım" der. Bunun üzerine de Melek Tavus Adem'e gelerek: "Bu meyveden yedin mi?" .diye sorar. Adem: "Hayır, Tanrı bundan yememi yasakladı" der. Melek Tavus'un da ona ceva­bı: "Buğdaydan ye, senin için daha hayırlı olur" şeklinde olur.

1 Seyyid b. Cer şeklinde de geçmekıedir.

196

Page 3: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

AHMETTAŞGIN /GERİ DÖNÜŞ: YEZİD İLERDE ÖLÜM 3

Tanrı haftanın her bir gününde ayrı bir melek yaratmıştır: Pazar günü, Melek Azrail'i yarattı. Azrail, Melek Tavus'tur, Melek Tavus bütün

meleklerin başıdır. ,_ Pazartesi gilnil, Melek Derdail'i yarattı: Bu, Şeyh Hasan'dır. Salı günü, Melek İsrafil'i yarattı. Bu, Şeyh Şemsettin'dir. Çarşamba günü, Melek Mikail'i yarattı. Bu, Şeyh Ebu Bekir'dir. Perşembe günü, Melek Cebrail'i yarattı. Bu, Şeyh Şecaattin'dir. Cuma günil, Melek Semnail'i yarattı. Bu, Şeyh Nasrettin'dir. Cumartesi günü, Melek Nurail'i yarattı. Bu, Şeyh Fahrettin'dir.

Kitap inancı: Yezidiliğin iki tane \<utsal kitabı vardır: Vahiy kitabı olan Kitabı Cilve ile yarahlışın, emir ve yasakların anlatıldığı Mushaf-ı Reş. Bu kitaplann ne za­man, nerede, kim tarafından ve hangi dillerde yazıldığı tartışma konusudur.

Peygamber inancı: Taniı insanlara elçi göndermeksizin' doğrudan bilgi verebilir ve isterse onları doğru yola iletebilir. Aynı zamanda Melek Tavus Tanrının izniyle insanlara ve özellikle Yezidilere yol göstennek için Tanrının katından yeryüzüne

/

iner. Melek Tavus yeryüzüne insan şekline bürünmüş olarak gelir. Ayrıca peygam-berler de gönderilmektedir. Kitab-ı Cilve ve Musbaf-ı Reş'te adı geçen peygamber­ler vardır. Bunlar; Adem, Şit, Nuh, Yunus, İsa ve Hasiye'dir.

Tenasüh inancı: Yezidilikte tenasüh inancı vardır. Kutsal kitaplardan biri olan Kitabı Cilve'nin bu inancı açık bir şekilde gösteren ifadesi şöyledir: "Eğer istersem öldürdüğüm kimseyi, ruhlann tenasühü yolu ile bu dünyaya bir, iki veya üç defa gönderirim." ·

İbadetler

Yezidilerin "Qawl" adını verdikleri ve günlük olarak yaptıkları duaları vardır. Bürün kutsal metinlere "Qawl" denir.

En önemli dualardan birisi: Güneş doğarken ve batarken olmak üzere günde iki kez yapılır. Bu duaya başlamadan önce eller, yüz ve ayaklar yıkanır. Seccade üzerin­de veya temiz bir yerde ayakta durur vaziyette güneşe dönülür, eller önce göbek hi­zasında bağlanır, sonra kaldırılır, eller açık, el ayalan gökyiizüıle bakar şekilde tutu­lur ve dua okunur. Dua bittikten sonra ~Uer diz kapakları üzerinde olacak şekilde belden eğilmek suretiyle rüku yapılır. Bu eylem üç kere tekrarlanır. Dizler yere ko­nur secdeye gidilir ve alın yere konulur, yer öpülür. Bu eylem ise iki kez tekrar edi­lir. Secde yapılan yerde diz üstü otuiularak eller açik, el ayalan gökyüzüne bakar şe-kilde dua edilir. Böylece dua tamamlanmış olur. .

Aralık ayının ilk Salı, Çarşamba ve Perşembe günlerinde oruç tutulur. Oruç, sa­bahtan akşama kadar hiçbir şey yememek, içmemek ve cinsel ilişkide bulunma­maktan ibarettir. Din adam.lan ise yazın ve kışın olmak üzere seksen gün oruç tu­tarlar.

Hac için Ekim ayının ilk haftasınqa Adi b. Müsafir'in kabrinin bulunduğu La­leş'e gidilir.

Din adamı sınıfı dünya ile meşgul olmaz. Bu smıfın geçimini müritler, zekat ve sadakalarıyla karşılar.

Yezidi kurumlan arasında vaftiz, ahiret kardeşliği ve kirvelik bulunmaktadır. Yezidilikte din adamları sınıfı ise Eıİıir, Şeyh, Kaval, Köçek, Pir, Peşimam şek­

lindedir. (Taşğın 2001)

197

Page 4: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

4 TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI

Yezidiler de Ölüm ve Ölümle İlgili İnançlar

Yezidilerin cenaze törenleri konusunda farklı uygulamalar bulunmaktadır. Özel­likle cenazenin yıkanması, kefenlenmesi, gömülmesi ve üzerine okunan dualar ile yas törenleri içerisinde taziye önemli bir yer tutmaktadır.

Yezidi inançları a:ı:asında yer alan belli başlı konularının hemen tamamıyla ölüm inancında yeniden karşılaşm!iktayız. Özellikle melek, ahiret, ibadet, din adamı, ku:.

· rum ve bireyin kişisel sorumlulukları vb. konuların tamamı ölümde yeniden gözden geçirilmektedir. .

Şanlıurfa Viranşehir ilçesi Oğlakçı ve Çavuşlar köyünde yaşayan Yezidilerden derlediğimiz bilgileri burada vereceğiz. Daha sonra çeşitli kaynaklarda bu konuya ilişkin bilgileri ekleyeceğiz. Böylece bu haliyle makale bölgesel farklılıkları ve bu konudaki değişimin de ortaya konulmasına yardımcı olacaktır. Özellikle söyleiıceye dayalı ve ancak din adamlarıyla sürdürülür olmasının gibi temel konuların yanı sıra Yezidi olmayan insanların yanlış bilgileri de daha rahat değerlendirilecektir. Bir baş­ka önemli hususta inancın kendisiyle uygulamaları arasındaki farklılaşmanın görül­mesine de katkı sağlayacaktır. Böylece alan araştırmasına dayalı bilgiyle yaşayan ölüm inancını vermiş olacağız.2

Kişinin ölümden önceki son nefesi vereceği ana "Sekran" denir. Sekran halin­deyken, din adamı Şeyh bulunması gerekir ve bu esnada "Qewl" denen duaları okur . . Bu duaları okumanın nedeni ise kişinin ruhunu kolay teslim etmesi ve eziyet çekme­mesi içindir. Ayrıca "A ve İmane" denen iman suyundan sekran halindeki kişinin ağ­zına damlatılır. Bu su ise Laleş'e Şeyh Adi bin Müsafir'in kabrini ziyarete "tavaf'a hac niyetiyle giden insanların beyaz kil topraktan yapılmış "Groşk" denilen bilye büyüklüğündeki toprağı küçük bir tasın içerisine ko~ulup suyla ıslatılmasından elde edilir. İnsanın öleceği esnada ağzının kuruduğuna ve susıızluk çektiğine bu nedenle tam bu esnada suya karşı büyük bir istek duyduğu için de imanının bir göstergesi olan Groşk'un ıslatılmasından elde edilen suyundan damlatılır. Bu zor anında kişiye imanına karşılık olarak imanını vermemesi, suyla değiştiniı.eilıesi için damlatılır ve bundan dolayı da bu suya iman suyu denilir. Zaten ele ayağa düşmeden birden ölen insanların iyi ruhlu olduğuna inanılır.

Kişinin ölümünden sonra ise üzerindeki elbiseler çıkarılır. Bilahare bu elbiseler fakirlere dağıtılır. Kişi başı batıya ayakları doğuya gelmek üzere ıızatılır. Eğer ölüm gUİıdüz gerçekleşmiş ise cenaze için gerekli işlemler sırayla yapılır. Ama gece gerçekleşmişse uzatıldıktan sonra ölünün başında beklenilir ve sabaha kadar uyun-·maz.

Cenazenin yıkanacağı mekanın etrafı eğer açık ise kapatılır. Böylece çocukların görüp korkmaları önlenmiş olur. Cenazenih yıkanması için Şeyh, Pir ve Merebi bu­lunur. Şeyh, eline bir eldiven geçirerek, cenazeyi sabunla yıkar ve gerekirse etek tı­raşını da yapar. Bu esnada Pir ve su dökmede yardım eden yardımcısı Merebi su dö­kerler. En sonunda Lavanta dökülür. Ölen bayan ise aynı şekilde Şeyh, Pir hanımı

2 Çok uzun süreden beri Yezidiler üzerine araştınna yapınak1ayım ve bu süre de yak!aş* sekiz oldu. Geçen bu süre boyunca en başından itil?aren bıkıp usanmadan bana her türlü yardımı sağlayan Yüksel ailesine şükran ve minnet borçluyum. Eğer onlar olmasaydı, Yezidiler konusunda hiçbir şey yapamayacaktım. Bundan dolayı yaptığım çalışmalarda en büyük pa_Y sahibi onlardır. En sahipliğinin ötesinde dostluk gösterdiler ve kabul ettiler. Bu çalışma boyunca da ordan oraya beni götüren kaynak kişilerin bulurunasıııı sağlayanlar da onlardı."f eşekkürün karşılayamayacağı kadar fedakarlık yaptılar ve dostluklarına layık olmaya çalışacağım. Bu vesile ile kaynak kişiler, Davut Kahraman, (Doğum: 1933, Oğlakçı-Viranşehir), İbrahim Diır, (Doğum: 1958, Çavuşlu-Viranşe­hir)'a, teşekkür ederim.

198

Page 5: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

AHMET TAŞGlN / GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDE ÖLÜM 5

bu işlemlerin aynısını yapar. Eğer Şeyh ve Pir yoksa bütün bu işlemleri bilen birileri de yapabilir.

Kefenlerune işlemlerine geçilir ve kefenin altından "Kiras", "Derpi" ve "Gore" giydirilir. Kiras, yakası U şeklinde olan ki bu U şekline "Mikavl" denir, gömlek; Derpi, .iki paçalı pijama; Gore, iki ayağına giydirilen _çoraptır. Ölünün ya kendisi ya başkalan taratinda:ıı getirilmiş Groşk'u gözüne konur ve ince bir bez parçasıyla bağ­lanır. Bunun anlamı gözüyle gördü ve diliyle ikrarda bulundu ve bunun şahidi de bu küçük toprak parçasıdu. Ölen kişi eğer sünnet edilmemişse mutlak sünnet edilir. Bu daha yeni doğmuş bir çocuk da olsa sünnet edilir.3 Bunlardan sonra kefen kesilip, giydirilir ve baş tarafı bağlanır. Bazı insanlar, Laleş'te bulunan "Kaniya Sippi" ve "Ave Zıınzım"4 suyuna batınlmış kefenleri kullanmaktadırlar. Bu sulara batınlan ke­fene veya başka bir eşyaya "Mor"lanmış yani mühürlenmiş diyorlar.5 Ölen kişi ba­yan ise· saçlan örülü ya da örgüsüz boynuna dolanır. Eğer genç bir bayan ise saçlan örüldükten sonra boynuna dolanır.6

Cenazenin tabuta konup mezarlığa götürülmeden önce, cenazenin kefenlenip ha­zırlandığ1 yerde üç kere tabut yere indirilip kaldınlır, böylece ölünün üzerinde bulu­nan ağırlık gitmiş olur. Aynca daha cenaze evden çıkmadan ve mezarlığa götürül­meden "Ber Gor"dan önce yani mezardan önce bir kurban kesilir, pişirilir ve cenaze için gelenlere "Hayr" olarak dağıtılır.

Cenaze mezara taşındıktan sonra kazılı kısma indirilir. Bu esnada şeyh bulunur ve "Braye Ahiret" denilen Ahiret Kardeşi çağnlır. Ahiret Kardeşi, mezarın içinde kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu ahiret kardeşinin elidir, dünyada ahiretre hesabımız ortaktır" der. Bu düğümün mut­laka çözülmesi gerekmektedir. Eğer Ahiret Kardeşi yoksa onun adına bir başkası "bu el ahiret· kardeşinin elidir" diyerek aynı şeyi yapabilir. Bundan sonra mezarın kapatılma işlemine geçilir.7

3 Yezidiler ara.Sında önemli bir kurum olan Kirvelik, sosyal yapımmı ve statü kazandıran bir kurumdur.

Bununla beraber özellikle Yezidi inançlannda özellikli bir yere sahiptir. Yezidiler, kestikleri kurbanlan Müslümanların yemediklerini bilirler·ve bu nedenle de muılakıı bir Müslüman'a kestirdikten sonra da bu­nu ifade ederler. Oysa Yezidiler, Müslümanların kestiklerini yer ve Hırisıiyanlann kestiklerini yemezler. Buna gerekçe olarak da Müsliimanların sünnet olduklannı Hırisıiyanlann sünneı olmadıklannı, kurbanın heİal olması için sünnetli olmak gerekliliğine olan inançları olduğunu belinmektedirlcr. 4

Ave Zınızım: Şeyh Adi bin Müsafir'in büyük bir şeyh olduğİı her tarafa yayılır. Bunun üzerineBağdaı'ıa bulunan Şeyh Abdulkadir Geylani ve Şeyh Ahmet Er-Rufai gibi kırk şeyh, Şeyh Adi bin MUsafir'in yanına onunla'. tanışmak hatta onu imtihan etmek için gelirler.Laleş'te Ave Zımzım'ın bulunduğu mağarada otururlar. Bir süre sonra namaz kılmak istediklerini söyler ve su isterler. ŞeyhAdi'de: "Madem siz bu kadar büyük şeyhsiniz. mağaradan su çıkana" der. Tabi bu meydan okuma karşısında kırk şeyh de çaresiz kalır. Bunun üzerine Şeyh Adi, asasını mağaranın içerisinde yere vurur, büyük bir su çıkar ve mağarayı doldurur. Bunun üzerine Şeyh Adi 'ye boğulacaklannı söylerler ve bu suyu durdurmasını isterler. Bu isteklerine karşılık Şeyh Adi: "Ben, su çıkardım. Siz de suyu durdurun" der. Bunu yapmakla da çaresiz kalırlar. Bunun üzerine Şeyh Adi tekrar bastonuyla yere vurur ve mağaranın bir ucundan kaynayan su diğer bir yerden yok olur. Bu suyun kaynadığı esnada Şeyh Ahmet Er-Rufai, kaynayan suyun içerisinden çıkan tespihini görür ve şaşırır. inanamaz ve eline aldıktan sonra şöyle der: "ben, bu tespihi Mckke'deki zemzem suyuna düşürmüştüm. Bu sudan çıktığına göre bu su da zemzem suyudur." Bunun üzerine bu tarihten sonra bu suyun adı Ave Zımzım kalmış. 5

Yezidiler; Şeyh Adi'nin ziyaretinden .. TübarUk" ve "Sımat" dedikleri birçok şey getirmektedirler. Ziya­retten getirdikleri her şeye Tübarük, ekmek. kuru yemiş gibi yiyeceklere de Sımat demektedirler. Bun lan tavaf dönüşü kendilerini ziyarete gelen herkese dağıtmaktadırlar. 6

"Saçlan boynuna dolana" sözü de buradan gelmektedir, yani öl~ün diye beddua ederlermiş. 1

Yezidiler için önemli kurumlardan birisi de Ahiret Kardeşliğidir. Hem sosyal statü hem de yaptırımları olan bir kurumdur. Bunn göre herkesin mutlaka bir Ahiret Kardeş'. olması g.erckir. Ahiret Kardeşi çocuk-

199

Page 6: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

6 TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI

Mezar derin bir şekilde kazılır, cenaze başı batıya ayaklan doğuya gelmek üzere uzatılır. Cenazenin tabutla loonulduğu da olur. Eğer tabut yok ise, cenazenin üzeri büyük taşlarla kapatılır ve bir köşesi açık bırakılır. Bazen bu· taşlar üzerine beton da attldığı olur. Bundan sonra mezar bir ila ilci metre yüksekliğinde bir mezar halinde taşla örülür. . . ·

Cenaze defnedilip, gömüldükten sonra Şeyh "Telkin" duasını okur. Telkinden sonra herkes dağılır. ·

Cenaze alayı eve yaklaştıklarında yeniden üç kere yere çömelir ve ayağa kalkar­lar. Böylece ölünün ve ölüden kendilerine bulaşan ağırlıklan bırakırlar.

Cenaze evinde taziyeye gelen insanlara taziye sürdükçe yemek verilir. Bunun dı­şında bir yıl boyunca cen~eI?-in bulunduğu yerde insanlara yemek verilir, yani her gün bir eve yemek verilir. Olüm yıl dönümünde ise yeniden kurban kesilir ve yemek yapılır, yedirilir v_e dağıtılır. Bunların hepsine "Hayrat" denir.

Ölüm için en güzel gün, Perşembe gecesi yani Cuma akşamı kabul edilmektedir. Bu gün ölen insanı iyi amelli olarak görmektedirler. Eğer Perşembeden önce ölmüş ise Perşembe günü akşamına kadar mezarın başında nöbet tutulmaktadır. Böylece ölen kişinin cesedini haşeratın yemesine mani olacaklarına inanmaktadırlar.

Yezidiler, kişinin kendi amelinin esas olduğıına inanırlar, kendi yaptıklanyla kar­şılık bulacaktır ve dolayısıyla onun arkasından onun adına yapılan Hayratların ona

. faydasının olmayacağını söylerler. . ölen kişinin ruhunun nereye gittiği belli değildir. Fakat eğer kişinin amelleri iyi

ise onun ruhu da iyi olur ve dünyaya iyi olarak her hangi bir canlı da yeniden gelebi­lir. Eğer amelleri kötü ise dünyaya kötü olarak hatta kötü bir hayvanda yeniden gele­bilir, domuz, köpek, eşek gibi.

Eğer ölen çocuk ise cennet kuşu olduğuna inanılır. Bu çocuk annesi ve babası için orada hizmet e_der ve hizmetlerinden dolayı onlar için oranın aydınlık olmasını sağlar. Zaten ölen çocuğun anne-babası da onun ölümünden sonra su dolu bir testi ve ağzında da bir elma ile birilerine verirler. Böylece te.sti var oldukça, ölen çqcukla-nnın da onlar için hizmet edeceği inancı vardır. ·

ölen kimse itibarlı biri ise onun yakın akrabalarından kadınlar saç örgülerini ke­serelc taziyenin yapıldığı evin duvanna asarlar. Duvarda ne kadar çok kesilııiiş saç örüğü var ise ölen kimsenin itiban da ona göre belli olur.

Ölünün arkasından ağlamak, yas tutmak, üst baş yolmak yasaktır. İnsan doğdu~ ğunda nasıl bir sevinç kaynağı oluyorsa ölürken de bir sevinç kayn!lğı olması gere­kir. Hatta cenaze mezara giderken silahlar sıkılmaktadır. Aslında inançlan bunları söylemesine rağmen buna çok fazla uyulmamaktadır. Cenaze yakınlan özellikle ka-dınlar çok fazla kendilerini üzmekte ve taziyeyi uzatmaktadırlar. ·

Buradan itibaren Yezidilerdeki Ö)üm inancına yönelik çeşitli kaynaklardaki bil­gileri mümkün mertebe bir düzen içerisinde vereceğim.

Ölüm döşeğinde olan biri son nefesini vermeden, yani ölmeden önce ailesi, ahi­ret kardeşi -ye Şeyhin yanında bulunması gerekir. Ayrıca bu süre boyunca Fakir, dua okur. Eğer Şeyh ile ahiret kardeşleri ölünün başında hazır değillerse bu görevi pir ai­lesinden biri yerine getirir. (Kürdistanda I 998: 116)

lan, Kirvelikte olduğu gibi birbirleriyle evlenemedikleri için de çoğunlukla din adamlanndantutulmaktadır. Zaten din adamlan kasu da kendi arasında evlenebildiği vemüritlerle evleıunek yasak olduğu için böylece müritler kendi aralarında hem Ahiret Kardeşi hem de Kirve tutmayarak çocuklarını evlendirecekleri nüfusu azaltmamaktadırlar., Cenazenin başında bulunan Ahiret Kardeşi, çoğu zaman ölen kişinin aynı zamanda Şeyhidir de.

200

Page 7: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

AHMET TAŞGIN I GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDE ÖLÜM" 7

Bir insan öldüğü zaman yönü güneşe doğru çevrilir. Eğer gece ölmüşse güneşin doğduğu yere, gündüz öldü ise o an güneş neredeyse oraya doğru çevrilir. Öfüyü şeyh yıkar, yoksa fakir yıkar, kadınsa şeyhin veya fakirin kansı yıkar. Ölü tabuta konul­duktan sonra bir horoz kesilerek kanı tabuta sürülür. Bu horozun ona öbür dünyada yardımcı olacağına inanılır. Hornzun kutsal kabul edilmesi, güneş~ doğuşunu haber vermesidir. Cenaze tabutlu olarak evden·çıkanlırken özellikle öien genç ise kadınlar zılgıt çekerler. (Özdemir 1989: 38-39)

Ölünün gözü, ağzı açık ise kapatılır, elleri gôğsünde birleştirilip, üzeri örtülür. Ölen kimse genç ve sürınet edilmemişse sünnet edilir. Kırmızı boya ile boyanmış üst kapağının sağ, sol ve baş tarafına birer ayna konulur. Hangi elbise içinde ölmüşse o elbise ve bir de ayaicıarını çorap giydirilerek, başı doğuya sırtı yere gelecek şekilde uzatılır. Ölüye beyaz elbiseler giydirilir. Yine beyaz olan kefene sarılır. Beyaz renk. en güzel renk olarak kabul edilir, bu nedenle de beyaz kefenle kefenlenir.

Cuma günün dışında ·hangi gün ölürse ölsün, Cuma günü ölüyü gömmek isterler. Cuma günü kutsal bir gündür. (Çoban 1983: 23-24)

Yezidilerde birisinin ölümünde Şeyh-Fakir-Pir birisinin cenazede bulunması ge-reklidir. (Bilge 2002: 59) .

Ölen kişinin değerine göre yas tutma süresi olmakta, eğer ölen kişinin saygınlığı fazla ise, aile halkı (kadınlar) saçlarını keserler, renkli puşilerinin yerine siyah puşi­lerini takarlar. Erkekİer saç-sakal tıraşı olmamakta uzun süre de banyo yapmamakta­lar. Köyde ve ev halkında tizun süren bir yas görülür. (Boğazlıyanlıoğlu 1988: 35)

Ölen kimse zengin veya ileri gelen kimse ise en iyi elbiselerini bir oduna giydiri­lerek damat gibi süslendikten sonra etrafında dolaşılır, davul ve zurna çalarak acıklı şarkılar söylenir. Bu ayin üç gün devam eder. Fakat cenaze hemen hiç bekletilmeden gusül ettirilir. (Mustafa Nuri 1328: 34) ·

Mezarın içine bir parça ekmekle peynir ya da soğan bırakılır, eğer ölen ruhban sınıfından biriyse yaşamında kullandığı ve en ·çok sevdiği bir eşya ya da ağaç dalı konur. Telkin duası okunduktan sonra fakir elleriyle yeri ölçerek ona ölçtüğü yer kadar toprak parçasını bağışladığını bildirir ve· bu toprak parçası, ·ölünün cennette­ki mülkü sayılır. Verilen toprak parçasının büyüklüğü söylendiğin göre, bugüne kadar hiç kimse için ilci karıştan fazla olmamıştı. (Konyar 1936: 101) Ölenin sa­hipleri bu toprak bağı~ından sonra fakirlere hediye ve ölünün gömüldüğünün ü­çüncü, yedinci ve ölüm yıl dönümünde toplu yemekler verir. Bu yemeklere kom­şular, ölü evinin acısını unutturmak için evlerinde pişirmiş oldukları yemeklerle katkı sağlarlar. Bütün yemekler din adamlarının dualarıyla başlar dualarıyl.a biter. (Öztemir 1987: 9)

Ölenin cenazesi Şeyh'in yönetiminde kaldırılır. Ölünün gözlerine, kulaklarına ve . ağzına Laliş'teki Şeyh Adi'nin türbesinden getirilen toz serpilir. Daha sonra bir ke­

fene sarılarak toprağa verilir. Mezar doğu yönünde kazılıyor, ölenin baş kısmını, gü­neşin doğduğu yöne gelecek şekilde yerleştirilir. Aynca ölen erkekse, başının altına bir taş yerleştiriliyor, ö.Jen kadınsa hem baş altına, hem da ayak ucuna birer taş yer­leştirilir. (Sever 96: 66)

Ölünün. yıkanması esnasında şeyhe fakir yardım eder. Tabut mezarın ortasına ko­nur, üzerine taş atıldıktan sonra toprakla örterler. Mezaı:ın baş ve ayak tarafına iki taş dikilir, eğer kadın. ise sadece baş tarafına bir taş <,likilir. Cenaze gömüldükten bir gün sonra yakın akrabaları Fakirle beraber güneş doğmadan mezarın başına giderek dua ederler. Bu işlem üç gün sürer. (Astan 1983: 35)

201

Page 8: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

8 TÜRK DÜNY AS! ARAŞTffiMALARI

Cenaze töreninde en önemli işlemlerden birisi de telkin duasının okunmasıdır. Cenazenin gömülme işlemleri boyuncu dua okuyan din adamları, mezar kapatıldık­tan sonra da duasına devam eder, hatta bu dua okuma işlemi birkaç gün sürer.

Cenazenin gömülmesinden üç gün sonra güneş doğmadan önce mezar ziyaretine gidilir ve güneş doğuncaya kadar dualar okunarak beklenir. Bu arada ister taziye is­ter kabir ziyareti için gelsinler telkin duasını bilenler okurlar. Telkin duası kaynakla­ra göre değişse de duanın kendisi mutlaka yerine getirilmektedir. Dua oldukça uzun­dur ve Kürtçe'dir. Dua oturarak ve ayakta olmak üzere iki bölümden oluşmak_tadır. (Okçu 1993:49)

Telkin duasının bir bölümü şu şekildedir: ''Ey ölü kişi! Gelecektir üzerine Mtinker ve Nekir melekleri! Sana soracaklar:

Hangi dindensin? Sen deki: "Ben Ezidiyim. Şeyhim, Şeyh Adi'dir. .. " (Başbuğ: 1987 iı&)

Yezidi inançları arasında yer alan ruh göçü,,ölümle ilişkilendirilerek anlatılmak­tadır. Ruh göçünün takipçisi ise din adamlanwr. Cenaze töreninin bir parçası olarak din adamları ölen kişinin ruhunun nasıl, ne zaman ve nerede tekrar döndüğü konu­sunda bilgi vermektedirler ve bu konuda da tek yetkili hatta güç sahibi olanlar din adamlarıdır. Bu konuda Yezidi bir din adanumn söyledikleri:

Köçekler mezarları süsler ve namaz kılarlar. Bunun için gümüş alırlar. Ölünün mezarı· üzerinde sabablarlar. Rüya ve keşiflerle ölü sahiplerine ölümden sonra olan­lar bak.kında bilgi verirler. Ve bu dünyaya ikinci defa ne şekilde neye benzeyerek döndüğünü bildirirler. Kötü insanların ruhları köpek. domuz, eşek, at ve benzerleri­nin ruhlanna girerler. Bunlar bir süre işkence görür sonra insan bedenine girerler. Onlardan kimisi de gümüşü yer altında gizler. Dönünce bulabilmek amacıyla. Kav­vallar ve köçekler onlara ruhların tenasübünü açıklarlar. Bu konuda köçekler arasın­da birçok şüphe ve mücadeleler olur. köçekler kendilerine zahir olanlar keşifler hak­kında onlara bilgi verir. Cemaat ise onla:ı tasdik eder ve sözlerine özellikle de ölü­lerle ilgili inanırlar. Onlara göre ölen kişi emir veya vali yada sultan ve benzeri ise ve doğruluk ve adaletle hareket edip hak ile hükmetmiş ise bu kimse ruhların tenasü­hünde en yüce mertebeye yükselir. Şayet fakir olup ve güzel bir bayat sürmüşse bu da yüksek bir dereceye yükselir. Ancak ·bayatı kabul görmemişse ve şirret ve fasık yada eli kanlı, hırsız, çalan ise veya benzeri çirkinlik ve skandallarla dolu ise bu do­muz ve benzeri değersiz bir hayvanın ruhupa girer. Ve ruhların tenasübü ile yedi cinse girer. Sonra biç kimsenin yardım etmediği ekmeğe muhtaç aşağılık bir insan suretine girer. Orta halli yani iyiliği ve kötülüğü eşit bir erkek yada kadın ise bu ba­yatlru tamamlayıncaya kadar koyun, keçi yada cey.lan gibi bir hayvanın bedenine gi­rer. Bu belirli bayatını tamamlayınca da insan suretine girer. Kimileri yedi kere bir cinsten diğerine yada bir deriden diğer birine yükselerek geçer. Nihayet ceylan veya koyun ·oluncaya kadar. Sonra bir melik veya emirin yanında soylu bir ata geçer. Bundan sonra ikinci defa insan bedenine girer. Aynı şekilde eğer bu kimse hayatında zinakar ise rubu bir domuza geçer. Yalancı ise bir yük katırına geçer. Diğer suçlar da bu şekildedir. Her suç biçiminin hayvanlar içinde bir karşılığı vardır. Yine eğer za­lim ise ruhu küçük pis bir köpeğe iner. Bir keresinde bir Kavval ve Köçek bir ziyafe­te davet edilmişti. Ev balkı bu saygın köçeğe leziz yemekler hazırladılar. Sofrayı ku­runca kapıya uyuz, adi bir köpek geldi. Köçek onu görünce ayağa kalktı ve bu ye­mekleri o pis hayvana ikram etti. Ev sahibi ve davetliler köçeğin yaptıklarını görün­ce içlerinde öfkelendiler. Ancak köçeğe olan ~aygılarından dolayı bir şey demediler. O da bunu anladı. Ve ev sahibi çağırdı ve görüyorum ki ötkelenmişsin dedi. Ev sabi-

202

Page 9: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

AHMET TAŞGIN I GERİ DÖNOŞ: YEZİD İLERDE ÖLÜM 9

bi yoksa yemekler zat- ı alinize layık değil miydi? Diye cevap verdi. köçek alcsine yemekler son derece güzeldi ve ben çok hoşnut oldum ama sen bu ki;lpeği tanımadın, bu falanca kişidir. Falanca şeyh falancanın davetinde ona kızmış ve onu lanetlemişti o da öldü ve ruhu bu köpeğe girdi. Bunun için beni görünce buraya geldi. O zelil ol­muştur. Hoşgörü istiyor ve onun bu yerini tahlil etmemi istiyor. Bundan dolayı bu yemekleri ona takdim ettim. Bu·nun üzerine davetliler bu sözleri duyunca hepsi se­vindiler ve bu yemekten sonra da hazırladıkları diğer yemekleri sundular.

İyiliği ve kötülüğü bilmeyen bir çocuk ölünce kırk gün Şeddad bin Ad cennetin­de kalır. Sonra ruhu insan bedenine girer. Erkek ise erkek bedenine dişi ise dişi be­denine girer. Yine hırsız olarak ölenin ruhu kediye iner. Kalbi bir şekil dili bir şekil olarak ölenin ruhu bir inek yada öküze iner. Yeri feddan ile iflah eder. Öyle ki her zaman yorgun olur. Hain olarak ölenin ruhu tilkiye geçer. İnatçı olarak ölenin ruhu yılana geçer. Sürekli korkar ve yer içinde kalmak ister. Böylece her çeşit hatanın sa­hibi olan bir hayvan vardır. Bu kimse bir bir yükselip tekrar insana dönüşünceye ka­dar bu hayvanın içinde işkence görür. (Çöl 1934: 87-88) ·

Bu konuda Nazmi Sevgen'in aktardığı bir başka olay: Yezidiler tenasühe de inanmışlardır. Onlara göre dünya, birçok yaradılışların te­

valisidir. Biz bunların yetrnişincisini yaşıyoruz. Her yaradılışın bin sene olması icap eder. Bu devirlerin birbirlerini nasıl takip ettiklerine dair bir fikirleri yoktur. Her in­san öldükten sonra, hayattaki fiil ve hareketlerine göre tekrar insan, at, köpek ko­yun ... şeklinde yeniden dünyaya gelecektir. Hayatlarında fena hareketlerde bulunan­lar ancak 72 sene sonra insan şeklinde dünyaya gelirler. İkinci gelişte evveiki yiışa­yış hatıralarını muhafaza ettiklerini de iddia ederek buna dair bir de hikaye nakleder­ler. Sincar'da Şeyh Adi'nin mezarından kalkarak seyahate çıkan üç genç yolda yedi yaşında bir.çocuğa tesadüf ederler. Çocuk ben sizi çok iyi tanıyorum. Siz benim to­runumsunuz. Evim Sincar'ın falan yerindedir. Hala da mevcuttur.bir tek oğlum ~izin babanızdı. İsraftan korktuğum için servetimi falan yere gömdüm. Onu tekrar bulabi­lirim, demiş ve üç gencin önüne düşerek onları tarif ettiği yere götürmüş, bir kazma ile gömülü serveti çıkarıp üç torununa verıniş. Bu, içerisinde belki hakikat zerreleri bulunabilen bir efsaneden biri. (Sevgen 1950: 114: Sevgen 1956: 51)

KAYNAKÇA

l. Astan Fethullah, 1983, Yezidiler, (Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, Li­

sans Tezi, Danışman Doç. Dr. Günay Tümer), Ankarıı.

2. Başbuğ Hayri, 1987, Yezidilik İnaııcı, Ankara: Türk Kültürünü Araştırma

Enstitüsü Yayınları .

3. Bilge Mahmut, 2002, Yezidiler, Yayına Hazırlayan Ahmet Taşğın, Ankara:

Kalan Yayınları.

4. BoğazlıyanlıoğJu Demet, 1998, Bıırç Köyü Monografisi (Yezidilik İnaııc111111

Diinii ve Bugiiııü), (Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih.-Coğrafya Fakültesi A11tropoloji

Arıabilim Dalı Sosy3:1 Antropoloji Kürsüsü, Lisans Tezi, Danışman Doç. Dr. Zafer

İlbars), Ankara.

203

Page 10: GERİ DÖNÜŞ: YEZİDİLERDEisamveri.org/pdfdrg/D00130/2005_154/2005_154_TASGINA.pdf · kefenin baş kısmındaki "Griya Seri" baş düğümü denilen düğümü çözerken: "Bu

10 TÜRK DÜ1'ıX'ASl ARAŞTIRMALARI

5. Çoban Ahmet, 1983, Yezidilik, (Atatürk Üniversitesi· İlahiyat Fakülte~i. Li­

sans Tezi, Danışman Prof. Dr. Ekrem Sankçıoğlu), Erzurum.

6. Çöl İsmail Beg, 1934, El-Yezidiyye, Beyrut: Amerikan Matbaası.

7. 1998, Kürdistanda Ezidilik Gerçeği ve Rolü, Almanya:, La/iş Yayınları Kç>n­

yar Basri, 1936, Diyarbakır Yıllığı, Ankara: Ulus Basımevi.

8. Okçu Davut, 1993; Yezidilik ve Yezidiler, Van: Birleşik Yayınları.

9. Ôzdemir Aslan, 1988, Şanlıuifa Viranşehir //çesiııe Bağlı Dört Köyde Öif A­

det ve İnanç Değişmeleri İle ilgili Sosyolojik İnce/eme, (İnönü Üniversitesi Fen-Ede­

biyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü, Lisans Tezi, Danışman Yard. Doç. Dr. Mehmet

Yalvaç), Malatya.

10. Sever Erol, 1996, Yezidilik ve Yezidilerin Kökeni, 3. Baskı, İstanbul: Berfin

Yayınlan.

ı 1: Sevgen Nazmi, 1950, "Yezidiler veya Ş~ytana Tapanlar", Coğrafya Dünya­

sı, Sayı 2, ss. 112~117.

12. Sevgen Nazmi, 1956, "Yezidiler", Türkiye Mahsulleri Ofisi Dergisi, Hazi­

ran, s. 47-55.

13. Taşğın Ahmet, 2001, "Anadolu'da Yok Olmaya Yüz Tutan Dini Topluluk­

lardan: Yezidiler", Ulus/arası Anadolu İııançl~rı Kon"gresi 23-28 Ekim ·Ürgiiphlev­

şelıir-2000, Aiıkara: Ervak Yayınlan, s. 731-752.

204