Anadolu’dakalite şöleni

Ç‹ZG‹M‹ZAH/Atila Özer

7 Haziran Cumartesi

w w w . a h a b e r . a n a d o l u . e d u . t r A N A D O L U Ü N İ V E R S İ T E S İ H A F T A L I K İ L E T İ Ş İ M G A Z E T E S İ S A Y I : 4 6 6 6 - 1 2 H A Z İ R A N 2 0 0 8

Sivil Havacılık ŞenlikleriYer: İki Eylül Kampusü ŞenlikAlanıSaat: 09.00-17.00Ayrıntılar:http://hs2008.anadolu.edu.tr/

Sivil Havacılık Yüksekokulu

�YerelGazetecilikYarışması’ndaüçüncülük ödülü kazanan yazı-yı yayınlıyoruz. 2. SAYFADA

KAMPUSTE NELER VAR??

Şenlik

Konservatuvar Çocuk KorosuKonseriYer: Salon 2003Saat: 19:00Devlet Konservatuvarı

Konser

Öğrenci görüşü� Sınav kaygısı yaşıyor mu-sunuz? 8. SAYFADA

Röportaj� Günümüzün kahramanları

oyuncular 7. SAYFADA

Türkiye- AB İlişkileriCem KAHYAOĞLU(AB Genel Sekreteri Siyasi İşlerDaire Başkanı)Yer: Yabancı DillerYüksekokulu Amfi ISaat: 13:00-16:00Uluslararası İlişkiler Birimi

Oryantasyon

99335588

Anadolu Üniversitesi Kütüphaneve Dokümantasyon Merkezi’ne

2007 yılının ilk on ayında alınan kitap sayısı

9 Haziran Pazartesi

10 Haziran Salı

Çocuk Halk Dansları TopluluğuGösterisiYer: Sinema AnadoluSa at: 19:00-22:00Halk Bilim AraştırmalarıMerkezi

Gösteri

Cadde Yer: Kongre Merkezi Kırmızı SalonSa at: 09:00-17:00Sinema Kulübü

Sinema

� KalDer tarafından bu yıl yedincisidüzenlenen Eskişehir Kalite Şöleni,29-30 Mayıs günlerinde üniversite-mizde yapıldı. 3. SAYFADA

Hava kirliliği için dört istasyon � “Eskişehir ve İskenderun’da Te-miz Hava İçin El Ele” adlı proje kap-samında, Eskişehir’de hava kirliliğiseviyesini ölçmek amacıyla şehrindört farklı noktasına gözlem istasyo-nu kuruldu. 4. SAYFADA

50.yıl anıt proje ile taçlandı

11 Haziran Çarşamba

MEHMET D. DEM�RKAYA � Dans Kulübü tarafından 27

Mayıs günü gerçekleştirilenyıl sonu gösterisi izleyicileribüyüledi. Atatürk Kültür veSanat Merkezi Opera Balo Sa-

lonu’nda yapılan gösterininbirinci bölümümde tango,

ikinci bölümde ise ça-ça, hiphop, modern dans, valsgösterileri yer aldı.

� İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencileri,Topluma Hizmet Uygulamaları dersi kapsamında

Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tedavi gö-ren çocuklar için yaz şöleni düzenledi. 7. SAYFADA

Dansçılardanyıl sonu

gösterisi

� Anadolu Üniversitesi’nin 50. yıl etkinlikleri kap-samında düzenlenen, Ulusal Resim ve 50. Yıl Anıtı U-lusal Proje Yarışmaları sonuçlandı.

Osman Sabit ve Orkide Akkoç Sabit’e ait proje,Yunusemre Kampusü’nde uygun görülecek bir yereuygulanacak. 5. SAYFADA

Karikatürlü kutlama� Karikatür Sanatını Araştırma veUygulama Merkezi, üniversitemi-zin 50. kuruluş yıldönümü dolayı-sıyla “Kutlama” konulu bir karika-tür sergisi düzenledi. Sergide, Tür-kiye ve dünyadan 98 sanatçınıneserleri yer alıyor. 5. SAYFADA

Öğrencilerdenproje fuarı� Mühendislik ve Mimarlık Fa-kültesi son sınıf öğrencileri, bitir-me tezlerini düzenledikleri projefuarında sergiledi. Etkinliğinamacı bütün bir yıl boyunca ya-pılan çalışmaları proje pazarı ha-line getirmek. 4. SAYFADA

Hasta çocuklar için yaz şöleni

Sahibi: Rektör Prof. Dr. Fevzi SÜRMELİfsurmeli@anadolu.edu.tr

Genel Yayın Yönetmeni: Prof. Dr. Ö. Zühtü ALTAN zaltan@anadolu.edu.tr

Medya Merkezi Koordinatörü: Prof. Dr. A. Murat VURALmuratvural@anadolu.edu.tr

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Doç. Dr. Erkan YÜKSELeyuksel@anadolu.edu.tr

Yayın Koordinatörü: Uzman Ufuk TOZELİKutozelik@anadolu.edu.tr

Editörler: Araş. Gör. Çağdaş CEYHAN, Araş. Gör. Pelin ÖGÜT,Araş. Gör. Onur BEKİROĞLU, Seza ZERMAN.

Görsel Yönetmenler: Yard. Doç. Dr. Sibel ONURSOY, Öğr. Gör. Cemalettin YILDIZ

ANADOLU HABER Telefon: (222) 335 05 80 - 1790 Fax: (222) 330 74 40

e-mail: haber@anadolu.edu.tr

Haber Merkezi: (222) 335 05 80 - 24 96 - 24 97

Yıl: 10 Sayı: 466Cuma günleri yayımlanır

Anadolu Üniversitesi Basımevi’nde 5500 adet basılmıştır Yayın Türü: Yerel süreli yayın Bas›m tarihi: 6 Haziran 2008

ISSN 1302-0005

H A B E R AnadoluHaber2 Editör: Araş. Gör. Çağdaş CEYHANTasarım: Ali Emre DİNGİL

� Bu yıl 10’uncusu gerçekleştirilenYerel Gazetecilik Yarışması’nda“Genç İletişimciler” kategorisindeüçüncülük ödülünü kazanan İleti-şim Bilimleri Fakültesi Basın ve Ya-yın Bölümü 1. sınıf öğrencisi AyvazGüldal’ın yazısını özetleyerek yayın-lıyoruz.

� Türkiye’deki yerel medya sektörü-nün her geçen gün farklılaşarak bü-yümesi Türkiye için son dereceolumlu bir gelişmedir. Son zaman-larda, özellikle yerel gazetelerin sayı-sında- ucuz bir kitle iletişim aracı ol-duğundan- önemli bir artış görül-mektedir. Bu durum demokratikleş-me ve basın özgürlüğü açısından se-vindiricidir. Çünkü yerel medya, dü-şünce ve ifade özgürlüğü ile sosyo-kültürel yönde olsun, demokratikleş-me sürecinde olsun, yerel anlamdasosyal yapının gelişmesinde öncükuvvet görevindedir. Ancak Türki-ye’deki yerel gazetelerin tirajları de-mokratik açıdan ve basın özgürlüğüaçısından gelişmiş birçok ülkeninhâlâ gerisindedir. Örneğin, yerel ga-zetelerin tirajı Japonya’ da 34 mil-yon, ABD’ de 28 milyon, Fransa’ da13 milyon iken Türkiye’ de 1 milyonbile değildir . Bu, ülkemiz için sonderece üzücü bir tablodur. OysaTürk halkının yerel bölgelerde tv sey-retme oranlarının yüksek oluşu ya-pılan araştırmalarda göz önüne se-rilmiştir . Bu iki durumu yorumlar-sak, ülkemizin yerel bölgelerinde‘‘okuma alışkanlığı olmadığı’’ gerçeğiortaya çıkmaktadır. Başka bir deyiş-le Türkiye’ de bölgesel halk görsel veişitsel olanları yazılı olana tercih et-mektedir. Bunu Türkiye’nin az geliş-mişliğine bağlamak da yanlıştır vebunun çözümünü bulmak için hemhalk hem de yerel basın şapkasınıönüne koyup düşünmelidir. Çünküsosyo-kültürel gelişmişliğin tarihinebaktığımızda okuyarak öğrenen top-lumların, bakarak öğrenmeye çalı-şan toplumlardan her zaman dahafazla gelişme gösterdiğini görürüz.Gelişmekte olan ülkelerde eğitim us-ta-çırak şeklinde, gelişmiş ülkelerdeise akademik eğitim şeklinde gelişir.Bakarak tam bir öğrenmenin olama-yacağını Anadolu’daki “kedi baka-rak kasap olamaz” atasözü kanıtlarniteliktedir.

Yerel basına kaynak ayrılmalı

Bunun çözümü olarak devlet yerelbasın için kaynak ayırmalı ve çeşitli

fonlarla yerel gazeteleri destekleme-lidir. Bunu yaparken de oy maksi-mizasyonu gütmemelidir. Buna ekolarak okullardaki “medya okur-ya-zarlığı” dersi seçmeli olmaktan çı-karılıp tıpkı bir tarih, coğrafya der-si gibi zorunlu olmalıdır. Diğer yön-den çeşitli reklam kampanyaların-dan yerel gazeteler için pay ayrıl-malıdır. Öte yandan yerel yazılı ba-sın taşın altına elini sokmalı, kendi-sine çeki düzen vermelidir. Yerelgazete; o bölgeye kendisini iyi ta-nıtmalı ve bölgede yapılan doğrula-rı takdir etmeli, varsa yanlışlaraeleştiri getirip onlara karşı alterna-tif çözüm üretmelidir. Bölgesel an-lamda yasamanın, yürütmenin veyargının yaptıklarına karşı eleştirelbir gözle bakmalıdır. Tarafsız duru-şuyla o bölgedeki okuyucusuna gü-ven vermelidir. Dahası, bölgedekiherkes o gazeteyi bilmeli, takdir et-meli ve satın almalıdır. Kısacası; ye-rel gazete, doğru bilgiye giden yol-da bölgesel halkın en güvendiğiyoldaş olmalıdır.

Yerel basın desteklenmeli

Yerel gazetelerin haberi; doğru, ta-rafsız olmalı ve yalın bir dille yazıl-malıdır. Ayrıca 5N+1K kuralınauyulmalıdır, o yörenin sosyal vekültürel yapısı da göz önünde bu-lundurulmalıdır . Diğer yandan ye-rel gazeteler, haberin oto ve editör-yal sansürden uzak tutulmasınaözen göstermelidir. Sosyal devletanlayışıyla yerel yazılı basın önem-senmeli ve çeşitli şekillerde destek-lenmelidir. Yerel gazeteler de üzerle-rine düşen görevi yerine getirmeli-dir. Yerel yazılı basın ve yerel halkbirbirine destek çıkmalıdır. Çünküyerel gazetelerin demokratikleşmeve basın özgürlüğü üzerinde son de-rece önemli görevleri vardır. Bu gö-revleri şöyle sıralayabiliriz:

Yerel gazetelerin demokratikleşmeve basın özgürlüğü çerçevesinde ilkve önemli bir görevi halka habervermedir. Bu görev yerel anlamdakamu yararı taşıyan bir durumutopluma açıklama ve toplumla pay-laşmadır. Yani toplumu bir ‘durum’hakkında bilgilendirme ve bilinçlen-dirmedir. İşte bu bağlamda, yerelgazeteler haber verirken yani birolayı topluma açıklarken hiçbir fer-di değerlendirmede ve eleştiride bu-lunmaz. Olayı gerçek ve somut birşekilde yansıtır.

Yerel gazetelerin demokratikleşme

ve basın özgürlüğü yolunda olandiğer bir rolü de bölgesel anlamdakamuoyu oluşturma ve kamuo-yunu aydınlatmadır. Yöreselbazda en ucuz kitle iletişim aracıgazetelerdir; dolayısıyla yereldekamuoyunun oluşabilmesi için ka-muyu haberdar eden ve özelliklebazı bölgelerde kitlesel düzeyde ya-yın yapan sadece yerel gazetelerdir. Zaten yerel gazetelerin bölgesel dü-zeyde kanaât oluşturma sürecindehaber verici, dikkat çekici ve kültürübirleştirici görevi de vardır. Almanaraştırmacı gazeteci Buchner budurumu yerel şöyle açıklamaktadır:“Demokratik işlemlerin kökleri lokâlanlamdadır ve burada vatandaşla-rın daha yoğun bir şekilde dikkatiniçekmektedir. Burada vatandaş doğ-rudan etki saplayabilmektedir. Bu-nun idrakine varan daha fazla gaze-teci harekete geçmekte ve okurlara(yani vatandaşa) kamu hayatına ak-tif katılımı mümkün kılan gazetelerteşekkül etmektedirler. Onlar sade-ce yerel olayları haber yapmamak-ta, onlar olayları açıklamakta ve yo-rumlamakta, kendiliğinden yarayaparmağını basmaktadırlar. Ayrıcagünlük yaşantıyla ilgili öneriler veyardımlar sunmaktadırlar’’. (Buch-ner, 1999:21)

Medya demokrasinin bekçisidir

Basın Özgürlüğü üzerindeki diğerbir rolü ise yerel yönetimleri denet-lemesi ve eleştirmesidir. Türkiye gibigelişmemiş ve yerleşmemiş demok-rasilerle yönetilen ülkelerde bölge-sel bürokrasi alanlarında bazı sıkın-tılar olabilir. Özellikle, Türkiye’de de-

mokrasi halk hareketiyle kazanılma-mış tersine üst hareketle Türkiye’yegetirilmiştir ve benimsetilmeye çalı-şılmıştır. Böyle bir demokratikleşmesürecinde yerel yönetimlerde çoksık problemler çıkmaktadır. Çünkübu yerel yönetimler merkezi otorite-ye uzaktır, dolayısıyla denetlenipkontrol edilemeyebiliyor da olabilir.Bundan dolayı, Türkiye’de yerel bü-rokrasilerde rüşvet, adam kayırma-ca, anti laik düzen vb. gibi birçok so-runlar oluşabilmektedir. İşte buradademokrasinin temel değerleri çerçe-vesinde hareket eden yerel yazılı ba-sın devreye girer. Yani medya, kırsalalanlarda bir anlamda demokrasibekçiliği yapar. Yerel çapta olan ya-yınlarıyla; yasamaları, yürütmelerive yargıları yerel yazılı basın denet-ler ve demokrasinin gereği olan buuygulamaların doğru olarak yerinegetirilmesini sağlar. Dolayısıyla ye-rel bölgelerde yasama, yürütme veyargıdan sonra dördüncü güç gör-evini görür .

Yerel basın halkı eğitmeli

Son olarak, yerel gazetelerin demo-kratikleşme ve basın özgürlüğü üze-rindeki rolü gereği yerel halkı eğitirve onlara kültürel anlamda katkıdabulunur. Yerel gazeteler bölgeselhalkın kültürel yaşantısını zengin-

leştirir ve kültürlerinin devam etme-sini sağlar. Ayrıca yerel gazetelerde-ki haberlerde kullanılan “yöreselağız” ‘lardaki kelimelerin yaşamınıve yaşamsal devamlılığını sağlar. Ay-rıca yerel gazeteler bölgenin tarihi-ni, kentlerini, coğrafyasını ve sporolaylarını haberleştirir ve bu konu-da halkı bilgilendirir. Dahası bölge-

nin geleneklerini ve göreneklerideğiştirip ve geliştirerek

ulusal kültürün bir parça-sı olan bu geleneklerinçağdaşlaşmasını sağlar.Bunları özgürce yapanyerel gazeteler demo-kratikleşme sürecinihızlandırdığı gibi basınözgürlüğüne de katkı-da bulunur.

Yerel gazetelerin de-mokratikleşme ve ba-sın özgürlüğü üzerin-

deki rollerini özetle-mek gerekirse; basın öz-

gürlüğü ve demokratikleşme sü-recinde yerel gazeteler bölgesel

halkı olaylar ve olgular hakkındahaberdar eder, bölgesel anlamdakamuoyu oluşturur, yerel bürokra-tik güçleri halk adına denetler, di-ğer yandan halkı eğitir ve aydınla-tır. Zaten yerel yazılı basının görev-leridir ki birçok yerel gazetecininde dediği gibi yerel gazetelerin ye-rine getirdiği bu görevler basın öz-gürlüğüne ve demokratikleşmeyedoğrudan veya dolaylı olarak katkı-da bulunur. Eşdeyişle, yerel gazete-ler bu görevleriyle bölgesel anlam-da demokratikleşmenin ve basınözgürlüğünün temeli olan düşünceözgürlüğünün gelişmesini dahasıyerleşmesini sağlar.

KAVAKLI, Oğuzhan. Türk Basınında Ti-raj Çikmazı. İzmir: Tercuman Gazetecilikve Matbacılık A:Ş, 1989.VEDAT, Çakır. Bir Sosyal Etkinlik Olarak

Televizyon.Konya:Medicat yayınları,2001. s.13-59

TDK Yeni Sözlük. 2007.MEB Yayınları, Ders Kitapları. 2007.CHİRSTOPHER, Browne. Gazetecinin El

Kitabı. Çev.: Öykü COŞKUN, Ankara: Me-diacat Yayınları, 2001.

VURAL, Ali Murat. Yerel KamuoyununKitle İletişim Aracı Olarak Yerel Medya.Yeni Türkiye Dergisi Medya Özel Sayısı,Cilt:2,Yıl2,Sayı 12, Ankara:1996.

VURAL, Ali Murat. Yerel Basın ve Ka-muoyu. Eskişehir:Anadolu ÜniversitesiYayınları, No:1141, 1999.

Bu yıl 10’uncusu gerçekleştirilen Yerel Gazetecilik Yarışması’nda Üçüncülük Ödülü kazanan yazıyı yayınlıyoruz

Yerel gazetelerin demokratikleşmeyeve basın özgürlüğüne olan katkıları

“Yerel medya, düşünce ve ifade özgürlüğü ile sosyo-kültürel yönde olsun,demokratikleşmesürecinde olsun, yerelanlamda sosyalyapının gelişmesindeöncü kuvvet görevin-dedir”

AnadoluHaber 3H A B E R Editör: Araş. Gör. Onur BEKİROĞLUTasarım: Burcu ÜÇOK

Klasik Müzik ResitaliOytun EREN - Deniz MUMCUYer: Salon 2003Sa at: 20:00Devlet Konservatuvarı

Konser

11 Haziran Çarşamba

Türkiye'nin Toplumsal YapısıProf. Dr. Zafer ToprakSa at: 10:00-12:00Yer: Kongre Merkezi Salon AnadoluUluslararası İlişkiler Birimi

Oryantasyon

Aspendos Antik Kenti ve Manavgat Şelalesi GezisiYer: AntalyaÇağdaş Eğitim Kulübü

Gezi

İmparatorluktan CumhuriyeteTürkiye'nin Batılılaşma SüreciProf. Dr. Zafer ToprakYer: Kongre Merkezi SalonAnadoluSa at: 13:00-16:00Uluslararası İlişkiler Birimi

Oryantasyon

13 Haziran Cuma

4. Mezuniyet DefilesiYer: Atatürk Kültür ve SanatMerkezi Opera ve Bale SalonuSa at: 20:00Endüstriyel Sanatlar Yüksekokulu

Defile

Eğitim Fakültesi Güzel SanatlarEğitimi Bölümünün MezuniyetSergisiYer: Eğitim Fakültesi GüzelSanatlar Eğitimi Bölümü SergiSalonları(5 Temmuz’a kadar açık.)

Eğitim Fakültesi

Sergi

Engelliler Entegre YüksekokuluYıl Sonu SergisiYer: Engelliler Entegre YüksekokuluSa at: 17:00 (Açılış Kokteyli )Engelliler Entegre Yüksekokulu

Sergi

14 Haziran Cumartesi

16 Haziran Pazartesi

Bütün öğrencilerimizedönem sonu sınavlarında

başarılar dileriz.

Devam Eden Etkinlikler

“Kutlama” Uluslararası 3. Karikatür Sergisi Yer: Eğitim Karikatürleri Müzesi(27 Haziran’a kadar açık.)

Karikatür Sanatını Araştırma ve Uygulama Merkezi

Sergi

KEREM KOSOVA � Bu yıl yedincisi düzenlenen Eski-şehir Kalite Şöleni, 29-30 Mayıs gün-lerinde üniversitemizde yapıldı.

Türkiye Kalite Derneği (KalDer) Es-kişehir Şubesi tarafından gerçekleş-tirilen etkinliğin açılış töreninde ko-nuşan KalDer Yönetim Kurulu Baş-kanı Burak Erdinç, “KalDer olaraktoplam kalite yönetimi anlayışını ül-kemizde tüm kurum ve kuruluşlarayayarak ileride dünyada söz sahibiülkeler arasına girmek en büyük he-defimiz olacaktır” dedi.

Boğaziçi Üniversitesi EndüstriMühendisliği Bölümü öğretim üye-si ve KalDer Yönetim Kurulu Başka-nı Prof. Dr. Ali Rıza Kaylan da kalitekavramının rekabet kavramıylaolan ilişkisini vurgulayarak, ekono-minin sınır tanımadığı bir ortamdayaşam kalitemizin, kuruluşlarımı-zın rekabet güçlerine bağlı olduğu-nu söyledi. Konuşmasından sonraProf. Dr. Kaylan’a Eskişehir Vali Yar-dımcısı Nurettin Yücel tarafındanbir plaket verildi.

Eskişehir Sanayici ve İşadamlarıDerneği (ESİAD) Yönetim KuruluBaşkanı Onur Sürmeli de konuşma-sında küreselleşen ekonomide kali-te ve rekabet kavramlarına değine-rek, “Küreselleşen pazarda artan re-kabet şartları, farklı derecelerde deolsa tüm kurumları etkilemiş, deği-şimin gerekliliğini dayatmaya baş-lamıştır” dedi.

Değişim eğitimle iç içe

Törende bir konuşma yapan Bü-yükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr.Yılmaz Büyükerşen ise Türkiye’de ge-çen zaman içinde kalite kavramınınanlam olarak geçirdiği değişimlerivurgularken bu değişimde TürkiyeKalite Derneği’nin katkısının büyükolduğuna dikkat çekti. Büyükerşen“Türkiye Kalite Derneği kurulduktansonra kalite kavramının bütün biryaşamı kapsayan bir olgu olduğunu

anladık” dedi.Rektör Prof. Fevzi

Sürmeli, konuş-masından sonra

Prof. Dr. Büyü-kerşen’e birplaket verdi.

Açılış töre-nin ardındangerçekleştiri-len ilk oturum-

da “Eğitimde Gelecek Tasarımı” elealındı. Rektör Prof. Dr. Sürmeli otu-rumun açılış konuşmasında eğitim-de nitelikliliğin ve kalitenin öneminivurgularken “değişim” kavramının“eğitim” kavramıyla iç içe geçtiğinedikkat çekti. Sürmeli “Değişim ge-rekliliği ortaya çıkınca bunu gerçek-leştirecek kurum eğitim kurumu-dur” dedi.

Oturumda Sakarya ÜniversitesiRektörü Prof. Dr. Mehmet Durmanda yüksek öğretimde Avrupa’daki veTürkiye’deki gelişmeler hakkında birsunum yaptı.

İlk oturumun kapanış konuşması-nı da yapan Rektör Prof. Dr. FevziSürmeli, eğitimin ve eğitim kurumla-rının önemine değinerek, AnadoluÜniversitesi’nin bu yükseköğrenimkurumları içerisindeki önemli konu-

munu da vurguladı. İlk oturumunsonunda Türkiye Kalite Derneği (Kal-Der) Yönetim Kurulu Başkanı Prof.Dr. Ali Rıza Kaylan, Anadolu Üniver-sitesi Rektörü Prof. Dr. Fevzi Sürme-li’ye, Türkiye Kalite Derneği (KalDer)Eskişehir Şubesi Yönetim KuruluBaşkanı Burak Erdinç ise SakaryaÜniversitesi Rektörü Prof. Dr. Meh-met Durman’a birer plaket verdiler.

Gelecek için bugüne bakılmalı

“Basında Gelecek Tasarımı” baş-lıklı ikinci oturumun başkanlığınıüniversitemiz İletişim Bilimleri Fa-kültesi Basın Yayın Bölümü öğretimüyesi Yard. Doç. Dr. Haluk Birsenyaptı. Bu oturumda bir konuşma ya-pan Sabah Gazetesi köşe yazarı,Okan Müderrisoğlu “Gelecek için de-ğerlendirmeler yapabilmek için ön-celikle bugüne bakılması gerekir”dedi. Kalitenin bir yaşam biçimi ol-duğunu ve sürekli olması gerektiğinibelirten Müderrisoğlu, bu nedenle“standart” kavramının “kalite” kav-ramıyla iç içe geçtiğini söyledi.

Etkinlik kapsamında düzenlenensöyleşilerde ise ünlü modacı DilekHanif ile şair Sunay Akın dinleyici-lerle bir araya geldi.

Söyleşisinde pek çok tarihi olaydan

yola çıkan ve buolayların arasında-ki bağlantıları orta-ya koyan Akın,Türkiye’de ta-rih oku-ma bi-lincininyeterincegelişme-d i ğ i n edikkatçekti. Dünyada olan olayları bir sat-ranç tahtası üzerinde yapılan hamlele-re benzeten Akın, sağlam bir okumageleneği geliştirmiş olan toplumlarınbu satranç tahtasında daha doğru vebilinçli yapılan hamleler yatıklarını ifa-de etti.

Moda tasarımcısı Dilek Hanif iseTürkiye’nin ve tasarımcının uluslar-arası platformda yer edinebilmesiiçin mutlaka özgün olması gerektiği-ni söyledi. Hanif, “Yapılmış şeylerintekrarı ya da biraz daha farklılaştırıl-mış hali insanların çok fazla dikkati-ni çeken şeyler değil. Belki bizim çokiyi bildiğimiz ama bütün dünyanınbilmediği bir şeyi onlara göstererekyöresel bazı şeyleri ön plana çıkar-mak, zaman içinde algı açısındanfarklı sonuçlar yaratacaktır” dedi.

N�LÜFER KUTLU � Eskişehir Meslek Yüksekokulu BüroYönetimi ve Sekreterlik Programı kap-samında düzenlenen 8. Geleneksel Se-kreterler Haftası Etkinlikleri, 22 MayısPerşembe günü Kongre Merkezi SalonAnadolu’da gerçekleştirildi.

Etkinliğin açılış konuşmasını yapanRektör Prof. Dr. Fevzi Sürmeli, işletme-lerin devamlılığını sağlayacak unsurla-rın en önemlisinin bugün için bilgi veteknoloji olduğunu ve bunun da insankaynakları tarafından hayata geçirildi-ğini söyledi. Prof. Dr. Sürmeli, “Konumuözel de olsa kamu kurumu da olsa bü-tün bu yöneticilerin yanında mutlakabiri olmalı. Buna ister asistan deyin is-ter yönetici asistanı deyin ama bir yö-neticinin yanındaki en yakın kişi sekre-teridir” dedi.

Sadece telefona bakmanın sekreter-lik olmadığına dikkat çeken Sürmeli,

günümüz iletişim çağının bilgi teknolo-jilerini kullanabilen kişilerin sekreterolabileceğini söyledi. Sürmeli, ayrıca birsekreterin ana dilini çok iyi kullanmasıve diksiyonunun düzgün olması gerek-tiğini belirtti.

Eskişehir Meslek Yüksekokulu Mü-

dürü Prof. Dr. Kudret Özdaş da, bir yö-neticinin sekreterinden neler beklediğikonusunda şunları söyledi:

“Bir işi ona verdiğimde gözüm ar-kada kalmamalı, bilmeliyim ki, sekre-terim ya da sekreteryam o işi tam is-tediğim gibi dört dörtlük bir biçimde

yapacaktır.” Anadolu Üniversitesi’nitanıtan bir slayt gösteriminin ardın-dan panel, Eskişehir Meslek Yüksek-okulu Büro Yönetimi ve SekreterlikBölümü öğrencilerinin, “Büro Yöneti-mi ve Sekreterlik Eğitimi” konulu su-numlarıyla devam etti.

Panelin ikinci oturumunda Yard.Doç. Dr. Nuran Öztürk Başpınar baş-kanlığında, TÜLOMSAŞ Özel KalemMüdürü Ayten Baytaroğlu ve Odunpa-zarı Belediyesi Özel Kalem Müdürü Ha-run Yoldaş, sektörde çalışanların gö-züyle sekreterlik mesleği hakkında öğ-rencileri bilgilendirerek, sekreterliğinherkesin bildiği gibi basit bir meslek ol-madığını dile getirdiler.

Panel Anadolu Üniversitesi’nin çeşit-li bölümlerinden mezun olmuş öğren-cilerin, çalışma hayatına dair deneyim-lerini öğrencilerle paylaşmasıyla sonbuldu.

Sekreterlik telefona bakmak değildir

Değişim eğitimle gerçekleşir

Büro Yönetimi ve Sekreterlik Programı kapsamın-da gerçekleştirilen etkinliğe ilgi yoğun oldu.

Bu yıl 7’inci düzenlenen Eskişehir Kalite Şöleni’nde kalite konusu yaşam, değişim, rekabet, eğitim ve

basın gibi çeşitli açılardan ele alındı.

Sunay AkınDilek Hanif

H A B E R AnadoluHaber4 Editör: Uzm. Ufuk TOZELİKTasarım: Bahadır AYHAN

� Güzel Sanatlar Fakültesi Gra-fik Bölümü Başkanı Prof. TevfikFikret Uçar’ın “Tranformation”isimli çalışması Kore Digital Ta-sarım Topluluğu’nun düzenledi-ği, Asya Dijital Tasarım Etkinliği–2008 En İyi Digital TasarımcılarSergisi ve Benetton’un “Fabrica”isimli iletişim ve araştırma mer-kezinin organize ettiği “Colors”magazin projesine kabul edildi.

Uçar’ın çalışması 26 Nisan’daaçılan Güney Kore KyungheeÜniversitesi Sanat ve TasarımMerkezi’nde sergilendi. Prof.Uçar ayrıca Yong İn ÜniversitesiSanat ve Tasarım Fakültesi Gra-fik Bölümü’nde bir konferansverdi.

Bir sanat ve tasarım okulugibi çalışan sanat ve tasarımalanındaki yaratıcı çalışmala-rı destekleyerek geliştirmeyihedefleyen “Fabrica” , bu se-neki temel kavramı olan yüz-ler ve şiddet konusunda tümdünyadan seçtiği çalışmalarıkitaplaştırarak farklı ülkelerdesergiliyor. Bu kapsamda Prof.Tevfik Fikret Uçar’ın çalışmasıda hazırlanan kitapta yer ala-cak ve Tokyo ShiodomeitaliaYaratıcılık Merkezi’nde sergi-lenecek.

AHMET S�NAV � “Eskişehir ve İskenderun’da Te-miz Hava İçin El Ele” adlı proje kap-samında, Eskişehir’de hava kirliliğiseviyesini ölçmek amacıyla şehrindört farklı noktasına gözlem istas-yonu kuruldu.

Anadolu Üniversitesi, İskenderunMustafa Kemal Üniversitesi ve Ro-yal Haskoning Hollanda işbirliği ilegerçekleştirilen “Matra Projesi” kap-samında başlatılan “Eskişehir ve İs-kenderun’da Temiz Hava İçin El Ele”adlı çalışma bünyesinde, Eskişe-hir’de hava kirliliği seviyesini ölç-mek amacıyla gözlem istasyonu ku-ruldu. Anadolu Üniversitesi Cumhu-riyet Tarihi Müzesi, Eskişehir İl Çev-re Orman Müdürlüğü ve Gökmey-dan Mahallesi’nde toplam dört nok-taya yerleştirilen üniteler sayesindeşehrin farklı mahallelerindeki havakirliliği oranları saptanacak. 27 Ma-yıs Salı gününden itibaren 15 günsüre ile yapılacak gözlemler, kış ay-larında da tekrarlanacak. Böylecetrafik, endüstri ve evsel ısınma gibiparametrelerin hava kirliliğine olanetkileri belirlenecek.

Yapılan ölçümler sonucunda İs-kenderun ve Eskişehir illerindeki

hava kirliliği oranları arasında bir kı-yaslama yapılacak ve demir çelikendüstrisi gibi yoğun kirlilik kayna-

ğı olan bir endüstrinin şehirdeki ha-va kirliliği oranına olan etkisi belir-lenmeye çalışılacak.

Eskişehir’de hava kirliğidört istasyonla ölçülecek

� Sevilen sanatçı Ferhat Göçeryeni albümünün tanıtım turne-sinde Eskişehirli hayranlarıylabuluştu. Sinema Anadolu’damatine ve suare olarak gerçek-leştirilen konserler büyük ilgigördü. Ferhat Göçer yeni albü-mündeki şarkıların yanı sıra,aryadan rocka kadar geniş biryelpazede söylediği şarkılar iledinleyicilere keyifli saatler ya-şattı. BKM Organizasyon tara-fından gerçekleştirilen konser-lerin ardından Göçer, hayranla-rıyla buluşarak albümlerini im-zaladı.

Ferhat Göçer konserin ardın-dan verdiği röportajda Eskişehir-li sevenlerinden gördüğü ilgininkendisini çok mutlu ettiğini söy-ledi: “Bu akşam iki ayrı seansyapmak zorunda kaldık. Büyükbir kalabalık ve coşku vardı. Bu-raya her geldiğimde seyirci kitle-si artıyor. Bu bizim için keyif ve-rici bir şey” dedi.

Göçer’denkonser

Prof. Uçar’ınKore başarısı

HALE KARAKAYA � Mühendislik ve Mimarlık Fakülte-si son sınıf öğrencileri bitirme tezleri-ni düzenledikleri proje fuarında ser-giledi. İlk kez böyle bir proje gerçek-

leştiren MMF öğrencileri, 26 Mayısgünü açılan sergide projelerini tanıt-tı. Proje fuarını gezen Rektör Prof. Dr.Fevzi Sürmeli, proje sahibi öğrencile-ri kutladı.

Etkinliğin amacı bütün bir yıl bo-yunca yapılan çalışmaları proje pa-zarı haline getirmek. Sanayi bölge-sinde bulunan fabrikalara projelerinitanıtmak isteyen öğrenciler, projele-rinin sanayi için büyük avantajlarsağlayacağını belirttiler. Öğrenciler,projelerin tanıtım CD’lerinin Eskişe-hir ve yakın illerdeki fabrikalara gön-derileceğini söylediler

Proje danışmanlığı yapan Prof. Dr.Nuran Ay, bu projenin öğrencilerebüyük bir aktivasyon kazandırdığıbelirterek, “Bu proje ile öğrenciler de-neysel bir çalışmanın nasıl hayata ge-çirilebileceğini göstermiş oldu” dedi

Proje fuarının ardından onur veyüksek onur belgesi almaya hak ka-zanan öğrencilere başarı belgeleriverildi.

Geleceğin mühendislerinden proje fuarı

MEVLÜT DEM�RC�OĞLU� Anadolu Üniversitesi 1987, 1988,1989 yılı İstatistik mezunları özel biryemekte bir araya geldi. Türkiye’nin

çeşitli illerinden aileleriyle birliktegelen mezunlar, Eskişehir’de arka-daşlarıyla buluşmanın tadını çıkar-dı. Açıköğretim Fakültesi’nde çalı-

şan ve İstatistik mezunu olan SemaAkça, 20 yıl önce mezun olan arka-daşlarını buluşturmanın mutlulukverici olduğunu söyledi.

İstatistikçiler 20 yıl sonra buluştu

� Kişisel gelişim ve kariyerini ilerlet-mek isteyen bireylere yönelik hazır-lanan e-Sertifika Programları Yaz dö-nemi kayıtları 2 Haziran günü baş-ladı. E-sertifika programlarına kayıtolabilmek için en az lise mezunu ol-mak yeterli. Programlara kayıtlar in-ternet üzerinden http://www.eserti-fika.anadolu.edu.tr/Basvuru.htm ad-resinden gerçekleştirilebilecek. Prog-ramlara başvurular 20 Haziran gü-nü sona erecek.

Bu dönem 18 farklı e-Sertifikaprogramı ile Batı Avrupa’da yaşa-yan vatandaşlarımıza yönelik olarak7 Batı Avrupa e-Sertifika programısunuluyor. Programlar ve içeriklerihakkında ayrıntılı bilgiyehttp://www.esertifika.anadolu.edu.tradresinden ulaşılabilir.

Ayrıca Avrupa’da yaşayan Türkle-rin anadillerini geliştirmek ve Türk-çe öğrenmek isteyen Avrupalılariçin hazırlanan Türkçe SertifikaProgramı Bahar Dönemi başvurula-rı da 2 Haziran’da başladı. Kayıtlarinternet üzerindenhttp://www.tsp.anadolu.edu.tr/Bas-vuru.htm adresinden gerçekleştirili-yor. 2008 Bahar döneminde 14 ül-keden 38 kişi Türkçe Sertifika Prog-ramına, 657 kişi de e-Sertifika Prog-ramlarına kayıt yaptırdı.

e-Sertifikayaz dönemikayıtlarıbaşladı

� İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesitarafından çevre kirliliği ve küreselısınmaya dikkat çekmek amacıyla fo-toğraf ve film gösterimi gerçekleştiril-di. Topluma Hizmet Uygulamalarıdersi kapsamındaki etkinlik, 22 Ma-yıs günü Kongre Merkezi Mavi Sa-lon’da yapıldı.

“Çevre Kirliliğinin Boyutları ve Kü-resel Uyarı” adlı etkinlikte ilk olarakçekimleri Eskişehir ve YunusemreKampusü’nde yapılan ve çevre kirli-liğini anlatan fotoğraf gösterimi su-nuldu. Öğrencilerin fotoğraflarındaçevrenin nasıl kirletildiğine dikkatçekilerek, katılanlar küresel ısınma-ya karşı uyarıldı.

Etkinliğin ikinci bölümünde isetüm dünyada büyük ses getiren“Uygunsuz Gerçek” adlı belgesel fil-min gösterimi yapıldı. Al Gore’unaraştırmalarıyla ve oyunculuğuylayer aldığı filmde küresel ısınmanıngerçekleri gözler önüne serildi. İkti-sadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğre-tim üyesi Yard. Doç.Dr. Betül YüceDural, “Bu filmi izleyenler çevreyeçok daha duyarlı hale geliyor. Bizimde amacımız buydu” dedi

Çevre konulufilm gösterimi

Eskişehir’in dört farklı noktası-na yerleştirilen istasyonlar, 15

gün süreyle ölçüm yapacak.

Mühendislik Mimarlık Fakültesi öğrencileri, ilk kez düzenledikleri proje fuarı ile çalışmalarını proje fuarı haline getirmeyi amaçlıyor.

KENAN BUTAKIN� Anadolu Üniversitesi’nin kuru-luşunun 50. yıl dönümü dolayısıy-la, Karikatür Sanatını Araştırma veUygulama Merkezi, “Kutlama” ko-nulu bir karikatür sergisi düzenle-di. 28 Mayıs Çarşamba günü Eği-tim Karikatürleri Müzesi’nde açı-lan sergide, Türkiye’den ve dünya-dan 98 çizerin kutlama konulueserleri yer alıyor.

Serginin açılışında konuşan Ana-dolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.Fevzi Sürmeli, Anadolu Üniversite-si’nin 50. yılında kültürel, sosyal vesanat etkinliklerinin oldukça yoğunbir şekilde geçtiğini belirtti.

Anadolu Üniversitesi KarikatürSanatını Araştırma ve UygulamaMerkezi Müdürü Prof. Dr. AtilaÖzer de sergiyle ilgili değerlendir-

melerde bulundu. Sergiye katılan çizerlerden Tan

Oral da, bu kutlama sergisini kutla-mak için geldiğini belirterek, Anado-lu Üniversitesi’nin 50. yılının yineüniversite içerisinde yer alan karika-tür müzesinde kutlanmasının çokgüzel bir şey olduğunu ifade etti.

Eskişehirli Çizerlerden Cengiz Çalışise serginin Eskişehir’de düzenlenen

en kapsamlı uluslararası karikatürsergisi olduğunu vurguladı.

Sergiye Bursa’dan katılan ÇizerMehmet Kahraman da daha önce-den karikatür müzesinin sergilerinekatıldığını belirtti.

Serginin açılışında eserleri sergile-nen çizerlere Anadolu ÜniversitesiRektörü Prof. Dr. Fevzi Sürmeli tara-fından bir de teşekkür belgesi verildi.

Kutlamalar anıt proje ile taçlandı

H A B E R Editör: Araş. Gör. Onur BEKİROĞLUTasarım: Burcu ÜÇOK 5AnadoluHaberBİLİM ve TEKNOLOJİ

Hatice GÖLCÜ

ww.enbuyukaskerbizimasker.net

� Türk Telekom, sadece Türk as-kerlerine ve yakınlarına özel“www.enbuyukaskerbizimasker.net”internet sitesini kurdu. Türk Tele-kom, yakınlarıyla ve diğer askerler-le iletişim için-de olma im-kanı sağla-yan ve ih-tiyaçlarıolan bilgi-leri içereninternet sitesiile askerlere destek olmayı amaçlı-yor. Daha önce de askerlerin yakın-ları ile rahatça konuşabilmesi içinonlara TT Aile kartını sunan TürkTelekom, Türk askerine ve yakınla-rına destek olmayı amaçlıyor.

Brezilya kök hücreyi onayladı

� Brezilya Yüksek Mahkemesi, bi-lim adamlarının, cenin kök hücre-leri araştırmaları yapılmasını onay-ladı. Mahkeme heyetini oluşturan11 hakimden6'sı, ceninkök hüc-releriaraştır-masınaizin veren2005 tarihli yasayıonadı ve aynı yıl dönemin başsav-cısı olan Claudio Fontelles'in "ya-şam hakkını ihlal ettiği gerekçesiylebu yasanın anayasaya aykırı oldu-ğu" iddiasıyla verdiği dava dilekçe-sini reddetti.

Şimdi yüz tanıma sistemi var

� Artık bilgilerinize sizin yüzünüzesahip olmayanlar ulaşamayacak.

Geçtiğimiz yıllardaözellikle taşına-

bilir bilgisa-yarlardaparmak izikoruma-sıyla ilgili

yaşanan ge-lişmelere şim-

di de yüz tanımasistemi eklendi. Yüz tanıma sistemisayesinde kişisel bilgilerinizi dahagüvenli bir şekilde saklayabileceksi-niz. Bilgisayar sisteminizi asla yavaş-latmayacağı öne sürülen sistem 500YTL gibi bir fiyata satışa sunuluyor.

Düşünce hareket ettirdi

� Bilim adamlarının, beyinlerinielektrodlar yoluyla bilgisayarabağladıkları iki maymunun dü-şünceleri ile hareket ettirdiklerirobot kolu kullanarak birkaç lok-ma yemek yiyebildikleri, bununda Parkinson ve Alzheimer gibibeynin hastalıkları için büyük birumut oluşturduğu bildiriliyor. Bi-lim adamları bir gün, araba sür-mekten, kamyon kullanmaya ka-dar teknolojinin bir çok amacauyum sağlamasını sağlayacak veinsan vücudunun doğal bir uzan-tısı gibi hissedilecek robotsu ma-kineler geliştirmeyi planlıyor.

50. yıla karikatürlü kutlama

Aziz Yavuzdoğan Kazanevsky Vladimir

N�LÜFER KUTLU � Anadolu Üniversitesi’nin 50. yıl et-kinlikleri kapsamında düzenlenen,Ulusal Resim ve 50. Yıl Anıtı Ulusal Pro-je Yarışmaları sonuçlandı. Yarışmalar-da uygulamaya, mansiyona, ödüle vesergilenmeye değer bulunan eserler,26 Mayıs Pazartesi günü Anadolu Üni-versitesi Kütüphane ve Dokümantas-yon Merkezi Sergi Salonu’nda düzen-lenen açılış töreni ile sergilenmeye baş-ladı. Açılış töreni ile birlikte gerçekleşti-rilen ödül töreninde, ödüle değer görü-len eserlere ödülleri Anadolu Üniversi-tesi Rektörü Prof. Dr. Fevzi Sürmeli ta-rafından verildi.

Serginin açılışında bir konuşma ya-pan Rektör Sürmeli, Anadolu Üniver-sitesi’nin kültür ve sanat alanındakiişlevinin her geçen gün daha da arta-rak devam edeceğini ifade etti.

Anıt Proje Yarışması’nın sorumlusuProf. Atilla Atar ise düzenlenen yarışmaile Anadolu’da kültür, sanat ve üniver-site kenti olma yolunda büyük adımlaratan Eskişehir’in ilk üniversitesi olanAnadolu Üniversitesi’nin, 50. yılını anıt-

laştırmayı hedeflediğini söyledi. 50. Yıl Anıtı Ulusal Proje Yarışma-

sı’na 54 proje katıldı. Rektör Prof. Dr.Fevzi Sürmeli, Doç. Dr. Alper Çabuk,Prof. M. Turgay Erem, Prof. Nilüfer Er-

gin, Prof. Ferit Özşen ve Prof. Dr. Ru-şen Yamaçlı’dan oluşan seçici kuru-lun yaptığı değerlendirme sonucun-da 11 projenin sergilenmesine, buprojelerin içinden beşinin ödüle değergörülmesine ve ödüle değer görülenbeş projeden birinin de uygulanması-na karar verildi.

Yarışmada Selçuk Yılmaz, Ümit Öz-türk, Hüseyin Yüce, Necmettin Yağcı,Azimet Karaman, Levent Timurhan,Reha Benderlioğlu ile Osman Sabit veOrkide Akaç Sabit’in eserleri ödüle la-yık görüldü. Bu eserler arasından Os-man Sabit ve Orkide Akkoç Sabit’e aitproje, Anadolu Üniversitesi Yunusem-re Kampüsü Atatürk Kültür ve SanatMerkezi’nin önündeki yeşil alana uy-gulanacak.

Toplam 371 yapıtın katıldığı 50. YılUlusal Resim Yarışması sonucundaise İlgen Arzık, Redi Sait Toprak veMurat Özbakır’ın eserleri başarı ödü-lü alırken, İbrahim Çoban, Kemal Top-çu ve Kudret Türküm’ün eserlerimansiyon almaya hak kazandı.

Serbest konulu olan bu yarışmadadereceye giren ve sergilenen yapıtla-rın farklı eğilimleri yansıttığını söyle-yen Prof. Dr. Atilla Atar, ödül ve man-siyon alan resimlerin Anadolu Üni-versitesi Koleksiyonu’na kalacağınıbelirtti.

Yarışmalarda ödüle, mansiyona vesergilenmeye değer bulunan eserler,Anadolu Üniversitesi Kütüphane Ser-gi Salonları’nda 11 Haziran 2008 tari-hine dek sergilenecek.

Anadolu Üniversitesi 50. yıl etkinlikleri kapsamında düzenlediği UlusalResim ve 50. Yıl Anıtı Ulusal Proje yarışmaları ile Türkiye’nin ve Eskişe-hir’in kültür ve sanat hayatına önemli katkılar sunmaya devam ediyor.

Rektör Prof. Dr.Fevzi Sürmeli,

serginin açılışına katılan karikatüristlereteşekkür plaket

verdi.

6 Editör: Seza ZERMANTasarım: Ali Emre DİNGİL

Ahmet CEMAL

Okuma Köşesi

YABANCI DİL VE OKUMA …Türkiye’de lise ve üniversite gen-

çliğinin yabancı dil öğrenme konu-sunda hâlâ yeterince merak ve çabagöstermemesinin en temel nedeni,okumaya karşı genelde yeterince il-gi duyulmamasıdır. Çünkü yaşadı-ğımız dünyada gerçek anlamda birokurun, başka deyişle okuma eyle-mini yaşamının olmazsa olmazlarıarasına katmış bir insanın tek-dillikalmaktan rahatsızlık duymaması,olanaksızdır.

Şunu açıkça bilmeliyiz ki, Türkçe,halen dünyada yaygın olan dillerarasında değildir. Bu durumunokumayla doğrudan ilgisi ise, görü-nüşteki çeviri kitap çeşitliliğine rağ-men, gerçekte pek çok alandaokunması gereken ve yabancı dil-lerde yayınlanmış kitapların ancakdüşük bir yüzdesinin dilimize çevri-lebilmesidir. Bu arada, yabancı dilöğrenme bağlamında en önemli, fa-kat yeterince bilincine varılmamışaksaklıklarımızdan biri de, bir dilibilmenin ne demek olduğunu yete-rince bilmememizdir.

Bazı şeyler vardır ki, ‘biraz’ ya da‘orta derecede’ bilinmez; bu katego-riye giren konular ya ‘bilinir’ ya da‘bilinmez’. Dil de bu konular arasın-dadır. Bir dili bilmek, az ya da çok iledeğil, fakat o dilde düşünebilme yada henüz bu düzeyde olmamaylailintidir. Eğer bildiğinizi veya öğren-diğinizi söylediğiniz dilde henüz dü-şünemiyorsanız, başka deyişle o dil-de bir şey yazmanız, söylemeniz,anlamanız gerektiğinde, bunları he-nüz o dilin mantığıyla değil, fakatanadilinizin mantığıyla yapıyorsa-nız, o dili de henüz bilmiyorsunuzdemektir. Bu durum, en açık biçim-de kendini çevirilerde belli eder. Bu-gün ülkemizde, her ne kadar yaban-cı dil öğrenenlerin sayısı görünüştehızla artmaktaysa da, gerçekte gizlive önemli bir çevirmen açığı vardır.Ellerine hemen her gün geçen çevi-rilerin kalitesizliği ve yanlışlığı yü-zünden kimi zaman çaresizlik sınır-larına sürüklenen yayınevleri, budurumu iyi bilmektedirler. Buradakieksiklik, kimi çevirmenlerin yabancıdilin sözcüklerini değil, fakat dilmantığını bilmemelerinden kaynak-lanmaktadır.

Yabancı dil öğrenmenin yollarıkonusunda da ne yazık ki bazı klişe-ler doğrultusunda hareket etmekte-yiz. Bugün gençlerimiz arasında, ya-bancı bir dili öğrenebilmek için o di-lin konuşulduğu ülkelere gitmeningerekli olduğu, neredeyse bir dog-madır. Oysa bunun gerçekle bir ilgi-si yoktur. Ülkemizde herhangi biryabancı ülkeye gitmeksizin birdenfazla yabancı dili gerçek anlamdaöğrenmeyi başarmış olanları gör-mezlikten gelemeyiz. Bu iş, ülke işideğil, niyet ve irade işidir.

Evet, okuyarak dünyaya açılmakistiyorsanız, artık tek bir yabancı diliöğrenmek de yeterli olmayacaktır!

AnadoluHaberK Ü L T Ü R - S A N A T

Sazlar çalınır Çamlıca’nın bahçelerinde

1. Grup Futbol MubabakasıB Grubu Birincisi ile E GrubuBirincisiYer: Yunusemre Kampusü Futbol SahasıSa at: 12:00Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı

Spor Etkinlikleri

9 Haziran Pazartesi

Spor Etkinlikleri

N�LÜFER KUTLU� Anadolu Üniversitesi Türk Sanat Müziği Öğrenci Ko-rosu, 23 Mayıs günü Sinema Anadolu’da gerçekleşenbir konser ile sevenleriyle buluştu. Halkbilim Araştır-maları Merkezi Türk Sanat Müziği Birimi Öğretim Gö-revlisi Danyal Mantı yönetimindeki konserde, çeşitli

makamlarda sanat müziği eserleri koro ve solo olarakseslendirildi.

Konserde solo olarak; Zeki Müren, A.Sami Toker ve Ni-hat Akın bestelerinden Nihavend makamında şarkılar veAlaeddin Yavaşça, Şükrü Tunar ve Kadri Şençalar’ın bes-telerinden de Hicaz makamında şarkılar seslendirildi.

B Grubu Personel Voleybol Müsabakası Açıköğretim Fakültesi ile Mühendislik Mimarlık FakültesiYer: Spor SalonuSa at: 12:00Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı

GÜRSU TUNA B�ÇENAY � Anadolu Üniversitesi Müzik Ku-lübü’nün 27 Mayıs günü düzenle-diği “Anadolu Ezgileri Halk MüziğiTopluluğu Konseri” Sinema Anado-lu’da gerçekleştirildi.

Öğretim üyesi ve öğrencilerin yo-ğun ilgi gösterdiği konserde, Gelin,Yayla Zamanı, Kevengin Yollar, Pı-nar Başında Bulanır, Köroğlu gibifarklı yörelerin önemli eserleri ses-lendirildi. Konserde vokalistler Mi-ne Erdoğan, Fatma Çağlar, GoncaGül Satılmış, Murat Sarıok; bağla-mada Filit Köse, Zafer Güzey, Ha-san Özgün Şirin, Ceyhun Çetinkuşve diğer sanatçıların performansla-rı izlenmeye değerdi. Büyük kısmıöğrencilerden oluşan Halk MüziğiEzgileri Topluluğu seslendirdiğieserler ile izleyicilerin beğenisinikazandı.

Halk müziği ezgileri büyüledi

Spor Etkinlikleri

2. Grup Personel Futbol MüsabakasıA Grunu Birincisi ile D Grubu BirincisiYer: Yunusemre Kampusü Fut-bol SahasıSa at: 12:00Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı

10 Haziran Salı

Spor Etkinlikleri

B Grubu Personel BasketbolMüsabakasıHukuk Fakültesi ile Mühendis-lik Mimarlık FakültesiYer: Spor SalonuSa at: 12:00Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı

Spor Etkinlikleri

B Grubu Personel BasketbolMüsabakasıTurizm ve Otel İşletmeciliğiYüksekokulu ile İletişim Bilimleri FakültesiYer: Spor SalonuSa at: 18:00Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı

11 Haziran Çarşamba

Spor Etkinlikleri

1. Grup Personel Futbol MüsabakasıF Grubu Birincisi ile E Grubu BirincisiYer: Yunusemre Kampusü Futbol SahasıSa at: 12:00Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı

Spor Etkinlikleri

A Grubu Personel Voleybol MüsabakasıEdebiyat Fakültesi İle Sağlık,Kültür ve Spor Dairesi BaşkanlığıYer: Spor SalonuSa at: 12:00Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı

SEHER ORAK� Anadolu Üniversitesi Halk Dans-ları Topluluğu’nun “Kerem ile As-lı”nın ölümsüz aşk hikâyesindenesinlenerek hazırladıkları gösteri iz-leyicilere keyifli saatler yaşattı.

Anadolu Üniversitesi Halk BilimAraştırmaları Merkezi tarafındandüzenlenen halk dansları gösterisi25 Mayıs Pazar günü Atatürk Kül-tür Merkezi Opera ve Bale Salo-nu’nda gerçekleşti. “Kerem ile As-lı”nın ölümsüz aşk hikâyesindenesinlenerek hazırlanan gösterideAnadolu Üniversitesi Halk DanslarıTopluluğu’na Anadolu ÜniversitesiSenfoni Orkestrası ve Anadolu Üni-versitesi Halk Dansları Topluluğuve Orkestrası eşlik etti. GösterideMuğla, Trabzon, Eskişehir ve Diyar-bakır gibi Anadolu'nun bir çok yö-resinin halk dansları sergilendi.Gösteriye Anadolu ÜniversitesiRektörü Prof. Dr. Fevzi Sürmeli’ninyanı sıra, Eskişehir Büyükşehir Be-

lediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Bü-yükerşen de katıldı. Gösteri öncesiaçılış konuşması yapan Halk BilimAraştırmaları Merkezi Müdürü Doç.Dr. Deniz Taşçı, “Halk Bilim Araştır-maları Merkezi olarak özveri ile ça-lışan ve öğrenengençlerimiz sa-yesinde gele-n e k l e r i m i z i ,değerlerimizibaşka öğrenci-lere; hattabaşka halkla-ra anlatmam i s y o n u -muzu yerineget i rmeyeç a l ı ş ı y o -ruz” de-di.

Farklı yöreler sahnede

Halk müziği ezgileri büyüledi

S P O RAnadoluHaber Editör: Araş.Gör. Çağdaş CEYHANTasarım: Bahadır AYHAN 7

� İktisadi ve İdari Bilimler Fakül-tesi İktisat ve İşletme Bölümleritarafından ortaklaşa yürütülenTopluma Hizmet Uygulamalarıdersi kapsamında 27 Mayıs günü“Hasta Çocuklarla Yaza Merhaba“ şöleni düzenlendi.

Yard. Doç. Dr. Nilgün Uslu veYard. Doç. Dr. Nesrin Alptekin ta-rafından yönetilen ders kapsa-mında öğrenciler, OsmangaziÜniversitesi Tıp Fakültes Hastane-si’nde tedavi gören ve şölene aile-leriyle birlikte katılan çocuklarlabuluştu. 222 Park bahçe bölü-münde gerçekleştirilen etkinlikboyunca öğrenciler ve çocuklarmüzikler eşliğinde çeşitli oyunlaroynadılar.

UNICEF Eskişehir Şubesi tara-fından desteklenen ve UNICEF Es-kişehir Şube Başkanı ve Osman-gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi öğ-retim üyesi Prof. Dr. Nurdan Ku-ral’ın da katıldığı etkinlikte dersialan ve etkinliğe destek veren öğ-rencilere birer sertifika verildi.

Yard. Doç. Dr. Nilgün Uslu, ş”Et-kinlikle hem hasta çocuklarınhastane dışında bir nefes almala-rını hem de dersi alan öğrencile-rin sosyal sorumluluk duylarınıngelişimini amaçladık” dedi.

Yard. Doç. Dr. Nesrin Alptekinise “Etkinlikte verilen sertifikalaryoluyla öğrencilerin ders kapsa-mında yaptıkları ödüllendirildi”diye konuştu.

� 10.Uluslararası Eski-şehir Film Festivali’ninonur konuğu olarak üniversitemi-ze gelen Hale Soygazi ile sinemave oyunculuk serüveni üzerine birsohbet gerçekleştirdik.

� Sinemayla tanışmanız nasıl oldu?1973’te başladı. yarım sömestr

Fransız Filolojisi okudum. Daha son-ra Ankara’da mankenlik yaptım. Oarada sinema yarışmasına katıldım.Çünkü yarışmayı kazananla 10 film-lik bir anlaşma yapılıyordu. Çok sağ-lam, garantili bir yarışmaydı. Ben za-ten oyuncu olmak istiyordum. Çün-kü daha önce okul hayatım tiyatroy-la geçti. Oyunculuk yapmanın en gü-venli yolu buydu. Daha sonra İtal-ya’da sinema güzeli seçildim ve film-lere başladım.

� Eskişehir Uluslararası Film Festi-vali’nin 10.yılında bir ödül aldınız.Festival izlenimlerinizi ve ödülhakkındaki düşüncelerinizi bizimlepaylaşır mısınız?

Bu benim Eskişehir’e ilk gelişimve festivalde alacağım onur ödülünedeniyle geldim. Çok gurur duy-dum çünkü bir üniversiteden ödülalmak benim için çok önemli. Bura-sı yeni sinemacıların yetiştiği bir yerve dahası işini çok ciddiye alan in-sanların olduğu bir yer. Bu nedenlebu ödül bana çok mutluluk verdi.Etrafımda sinemayla ilgili öğrencilervar ve işi altyapısıyla beraber öğre-nen öğrenciler bunlar. Geleceğin si-nemacıları var burada. Onlarla bir-likte olmak ve bir de ödül almak çokmutluluk vericiydi.

� Sinemayla ilgili ilginç bir anınızıanlatabilir misiniz?

Sinema başlı başına bir serüvenzaten. Hayatla ilgili bilmediğiniz şey-leri öğreniyorsunuz. Bir sette çalışır-ken orada sadece o setin bir parçasıolarak var olmuyorsunuz. Aynı za-manda sinema dünyası ve o sinemadünyasının dış dünyayla ilişkisi gibibütün bu şeyler çok öğretici.

� Size göre sinemanın en iyi ve kötüyanları nelerdir?

Sanat başlı başına dünyayı ve in-sanları geliştiren bir etkinlik. Sinemada bu noktada çok önemli insanı an-latan ve insanı insana yine insanlaanlatan çok önemli bir sanat dalı.Gündelik hayatta karşılaştığınız olay-ları ya da durumları yaşayıp geçebi-lirsiniz. Sinema buna izin vermiyor.En iyi yanı bu sinemanın. Size yaşa-dığınız şeyin farkı bir yüzünü başkabir perspektiften gösterince dünyayıalgılamanız değişiyor. Sanatın işlevide bu. İyi yanı bu bence. Kötü yanınıda göremiyorum. Kötü yanı da kötüfilmlerdir. Benim kötü film seyretme-ye tahammülüm yok. Sinema gişeyeyönelik yapılıyor zaman zaman. Bu-nun için de ticari filmler kötü oluyor.Hepsi değil ama gişe kaygısı ile yapı-lan kötü ticari film örnekleri var veonlardan nefret ediyorum. Bence ya-

ratıcılığın en önemli koşulu insanınne söylemek istediğine karar ver-mesi, ne söylemek istediğini çok iyibilmesi ve o söylemek istediğini ıs-rarla hayata geçirmesi, dahası bu-nu samimiyetle yapmasıdır. Çünküsinemada oyunculuk da yönet-menlik de samimiyetle yapılmasıgereken işler. Sinema yapaylığı kal-dırmayan bir sanat dalı. Oyuncusamimi değilse iyi oynayamaz. Ay-nı şekilde yönetmen de başka bir

kaygıyla film çektiği zaman yaratıcıolamaz. Dünyayla ilgili bir bakış vebu bakışı yansıtmada kararcı ol-mak çok önemli. İşte o zaman sa-nat oluyor.

� Bu zamana kadar en severek oy-nadığınız, kendinize en çokyakıştırdığınız rol hangisi oldu?

Bir oyuncu için böyle bir ayrımmümkün değil. Sevdiğim filmlervar ama hiçbir zaman “Ben yaptımbitti, bundan sonra bunun üstüneçıkamam, çok güzeldi” diyememçünkü böyle bir şey olursa sinemahayatım biter. Ben farklı bir gözleseyrettiğim için hepsinde başkala-rının göremeyeceği bir kusur görü-yorum. Ama çok severek oynadı-ğım senaryosu Selim İleri’ye aitolan “Bir Demet Menekşe” isimliZeki Ökten’in filmi ve Atıf Yılmaz’ınçektiği “Bir Yudum Sevgi” gibi bir-çok filmim var.

� Sinemada bazı yönetmen veoyuncular ortak çalıştıkları zaman

çok başarılı işlere imza atabiliyor-lar. Bunun bir örneği olarak daŞener Şen-Yavuz Turgul ikilisinidüşünebiliriz. Sizin de bu şekildeiyi anlaştığınız ve birlikte iyi işleryaptığınıza inandığınız yönetmen-ler oldu mu?

Atıf Yılmaz’la çok fazla çalışma-sak da beraber iyi işler yaptık diye-bilirim. Bu bir ekip işi. Bunlar çokfarklı şeyler, bir yönetmen ve oyun-cunun böyle çalışması kolay değil.

Benim de öyle kader birliği yaptı-ğım bir yönetmen şu anda yok.

� Sinema Hale Soygazi için neyi i-fade ediyor?

Sinema eşittir yaşam. Sinema be-nim için yaşamı ifade ediyor.

� Son dönem Türk Sineması’ndasizin de dikkatinizi çeken gençyetenekler var mı?

Böyle yetenekler her zaman varve her zaman da olacaktır çünküülkemizin oyuncu yetiştiren kon-servatuarları var. Daha çok televiz-yon sektöründe çalışılıyor. Çünküneresinden bakarsanız bakın sine-ma ülkemizde hala tek başına birsektör değil. O nedenle de çok fazlafilm çekilmiyor. Az önce de bahset-tiğimiz gibi sinema bir ekip işi. Çokzengin bir sektörümüz yok ve sine-ma oyunculuğu yıllarla gelişen birşeydir. Çok film yapmak gerekir,çok yıllarınızı alır. Onu daha sonragöreceğiz. Bakalım kimler iyi film-ler yapıcak…

� Sizin yerinizde olmak isteyecek birçok oyuncu adayı var şu anda. Peki1973 yılında Hale Soygazi kimin y-erinde olmak istiyordu, bir idolünüzvar mıydı?

Böyle bir şey söyleyemem, hiç ol-madı ama oyuncu olmayı istedim benhep, yapmak istediğim buydu. İdolümbir oyuncuydu ama ismi, yaşı, fiziği,cinsiyeti yok bunun. Oyuncu olmakbenim için insanı geliştiren, araştırma-cı olmaya yönlendiren içsel bir serü-ven. İnsanın kendisiyle ve dış dünyay-la hesaplaşmasını sağlayan bir serü-ven. Biraz önce söyledim samimiyetönemlidir diye. Samimiyet de böyle birşey. Sadece seyircinin karşısına çıkıprol yapmaktan ibaret değil. O rolü ya-pana kadar geçirdiğiniz aşamalar çokönemli. Nasıl bir dünyada yaşıyorum?Ben kimim? Bütün bunlara gerçektenkafa yormak gerekiyor. O bilinçaltınıdeşmek gerekiyor. İnsanlığın bütün se-rüvenlerini bilmek gerekiyor. İşte o za-man oyuncu olunuyor. O yüzdenoyuncular benim kahramanım. Benkahramanlığa ve kahramanlara inan-mam fakat bana kalırsa günümüzünkahramanları oyuncular.

Hale Soygazi kimdir?�1950 yılında İstanbul'da doğdu.Üniversitede Fransız Filolojisiikinci sınıftan ayrılarak İsviçre'yegitti. Orada mankenlik kursu gö-ren sanatçı Türkiye' dönüp man-ken ve fotomodel olarak çalıştı.1973'de Saklambaç Gazetesi'ninaçtığı Türkiye Güzellik Yarışma-sı'na katıldı ve birinci oldu. Dahasonra "Avrupa Güzeli" seçildi. İlkfilmi "Kara Murat"ı 1972'de çevir-di. 1978'de "Maden" filmindekirolüyle Antalya Altın PortakalFilm Festivali'nde 1984 AntalyaAltın Portakal Film Festivali'nde'Bir Yudum Sevgi' ile En İyi KadınOyuncu ödülünü kazandı. Sine-ma oyunculuğunun yanında sah-neye çıktı. 2001 yılında ilk kez‘Küçük Prens’ oyunuyla tiyatrosahnesiyle tanıştı ve 2006'da ikin-ci tiyatro oyunu olan 'Özel BirGün'de rol aldı.

Hatice GÖLCÜ

Hale Soygazi:“Bence yaratıcılığın en önemli koşuluinsanın ne söylemek istediğine kararvermesi, ne söylemek istediğini çokiyi bilmesi ve o söylemek istediğini ısrarla hayata geçirmesi, dahası bunusamimiyetle yapmasıdır.”

Günümüzün kahramanları oyuncular

Hale Soygazi oyunculuk kariyeri boyunca40’tan fazla sinema filminde rol almıştır.

Hastaçocuklarayaz şöleni

� Endüstriyel Sanatlar Yüksek-okulu Endüstriyel Tasarım Bölü-mü tarafından düzenlenen “Ta-sarım Şirketi” başlıklı konferansaürün tasarımcısı Erdem Akan ko-nuşmacı olarak katıldı. ErdemAkan, 27 Mayıs Endüstriyel Sa-natlar Yüksekokulu KonferansSalonu’nda gerçekleştirilen kon-feransta kendi tasarım şirketiyleilgili deneyimlerini aktardı.

Tasarımın çok geniş bir alanolduğunu ve vurgulayan Akan,tasarımda sanattan mühendisli-ğe kadar çeşitli disiplinlilerdenyararlanıyor. Bir yandan tasarım-cıların bu disiplinlere hâkim ol-maları ve kullanmaları gerekiyor,bir yandan da bunu, işleri iledengelemeleri gerekiyor” dedi.

Tasarım şirketi içinipuçları

Erdem Akan

ÖĞRENCİ GÖRÜ ŞLERİEditör: Araş. Gör. Pelin ÖĞÜT Tasarım: Mehmet DALYANOĞLURöportaj ve fotoğraflar: Mine DEMİREL - Ayşenur SARIPINAR - Sezin IŞIK AnadoluHaber

� Genelde yoğun yaşadığım sınavkaygısı sanırım son sınıf olmam ne-deniyle yerini okulu bitirme heyeca-nına bıraktı. Daha önceki yıllardagünler öncesinden çalışmaya baş-lardım. Sınavdan bir saat önce oku-la gelerek arkadaşlarımdan biraztüyo almaya çalışırdım. Şimdi isesadece sınavlara girip çıkıyorum.Dersler de son sınıfta daha kolay

geliyor artık bana. Ama sanırım eskiye nazaran daha az sınavkaygısı yaşıyor olmamın temel sebebi, artık kaygılanacak da-ha farklı şeylerim olması.

� Pek tabii ki sınav kaygısı yaşıyo-rum. Özellikle ara sınavlarımızın birhafta gibi kısa bir süreye sığdırılma-sı sınav kaygımı arttırıyor. Toplamdokuz ders alıyorum ve bazen birgün içerisinde üç ayrı dersin sınavı-na girmek zorunda kalıyorum. Budurum kaygıyı tetikliyor. Eğitim ha-yatımızın başından beri ezbere da-

yalı bir şekilde yetiştirildiğimizden olsa gerek, çoktan seç-meli sınavlarda kaygı düzeyim çok fazla olmuyor. Diğer yan-dan yazılı sınavlarda sınav kaygısını oldukça yaşıyorum.

� Daha evvel hakkında bir fik-rim olmayan konularda aldı-ğım dersler nedeniyle sınavkaygısı taşıyorum. Yakında sı-navlarım var ve bu nedenle buara kaygım artı. Derslere dü-zenli çalışarak ve testleri ak-satmadan çözerek sınav kaygı-sını yenmeye çalışıyorum.Umarım sınav kaygısı benim vetüm arkadaşlarım için motive edici bir etken olur. Her-kese bu sınav döneminde başarılar diliyorum.

Elif Başaran Açıköğretim Fakültesi

� Sınav kaygısını özellikle sı-nav haftalarında çok yoğunyaşıyoruz tabi. Hele bir de ba-har döneminin finallerinde sı-cak havanın etkisinde ders ça-lışmak çok zor oluyor. Bu dö-nemde yaşadığımız bu kon-santrasyon eksikliğini telafietmek için sınav haftası bir

haftadan iki haftaya çıkartılabilir bence. Böyle bir uy-gulama sınav kaygısını da önemli ölçüde azaltacaktır.Kendi adıma sınavların teoriden çok pratiğe dayalı ol-masını ve sınavların kısa tutulmasını istiyorum.

� Sınav kaygısı ülkemizdekieğitim sisteminin aksaklıkla-rından kaynaklanan ve öğren-cilerin sürekli baskısı altındayaşadıkları bir olgu. Ben sınavkaygısının gereksiz olduğunudüşünüyorum ve sınavlara ra-hat girmeye çalışıyorum. Ra-hat olmamın başlıca sebebi

sınavlara çok fazla çalışmıyor olmam. Beklentilerimiçok yüksek tutmuyorum ve böylece kafam daha rahatoluyor. Son güne sığdırılan çalışmalarda bilgiyi geçiciolarak aklımızda tutmaya çalışıyoruz. Bu çalışma biçi-minin yanlış olduğunu düşünüyorum. Öğrencinin dahafazla heyecanlanmasına sebep oluyor bence. Rahat ol-mayı başarabilirsek başarı da kendiliğinden gelecektir.

� Her öğrenci gibi ben de sınavkaygısı yaşıyorum. Ancak bu kaygıyıyaşantıma yansıtmamaya çalışıyo-rum. Kısacası kaygımı kontrol altın-da tutmaya çalışıyor, başarımı en-gellemesine izin vermemeye çalışı-yorum. Sınav dönemlerinde beni ençok yoran uykusuz kalmak oluyor.Sabaha kadar sürün çalışmalar vü-cudun direncini iyice azaltıyor ve sonuç olarak uykusuz kal-mak verimli çalışmanın önünde önemli bir engel oluşturuyor.Yeterince hazırlanamadığıma inandığımda kaygım da artı-yor. Sınavlar bittikten sonra kendimi ÖSS’den çıkmış kadarrahatlamış hissediyorum.

� Sınav kaygısı yaşamıyorum.Bunun başlıca nedeni sınavlaragirmeden önce yeterli şekildehazırlanmam. Bu hazırlık sınav-da kendime olan güvenimi arttı-rıyor. Bence insanın kendine uy-gun bir çalışma şekli belirlemesiönemli. Sınavlardan hemen öncesıkıştırılmış şekilde çalışmak ya-

rar getirmiyor. Biraz daha disiplinli olmak, bilgileri sindir-mek gerekiyor. İnsanın kendinden emin olması kaygıyı daazaltan bir etken.

� Üniversiteye başladığım ilksene sınav kaygısı yaşıyordum.Ama sınavlar hayatımın rutinihaline gelince sınavların ders-lerden daha rahat olduğuna ka-rar verdim. Sınav haftası ne ka-dar çabuk biterse bizim için okadar iyi tabi. Sınavların ezberedayalı bilgiyi ölçtüğünü düşü-

nüyorum. Böyle olmasa hem daha öğretici hem de dahakeyifli olur bence. Kendimizi ifade etme şansımız dahafazla olur.

� Bence sınav kaygısı öğrenci-lerin çalışma şekli kadar sınav-ların düzenleniş biçimine debağlı. Sınavların bir haftaya sığ-dırılması sınav kaygımızı arttırı-yor. Sınavlar iki haftaya yayılsabu bizler için oldukça rahatlatıcıbir etken olur. Böylece bir güniçerisinde birden fazla dersin sı-navına girmek zorunda kalmayız. Bu bizleri hem çok yoru-yor hem de notlarımızı etkiliyor. Bazı derslerimizin sınav-ları geç saatlere konuyor. Bu da kaygıyı arttırıcı bir etken.

Abdülkadir Orhan Turizm ve Otel İşletmeciliği Y.O.

Derya Selek Edebiyat Fakültesi

Özgür Kapmaz İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

Çağdaş Serttaş Mühendislik Mimarlık Fakültesi

� Her öğrenci gibi ben de sınavkaygısı yaşıyorum. Fakültemi-zin sınav sistemi nedeniyle sı-navlara hazırlanmak için yeterlizamanı ayıramıyorum açıkçası.Bu durum ise kaygımı arttırıyorve beni oldukça yoruyor. Labo-ratuar çalışmaları, quizler,ödevler üzerimde ciddi bir bas-

kı oluşturuyor. Ezberci sınav sistemi ise sınav kaygısınıtetikleyen diğer bir etken. Bence sınavlar öğrencilerinbilgilerini sınadığı kadar eğitmelide. Bu yönde yapılacakdeğişimlikler tüm öğrencileri mutlu edecektir.

Serdar Bozkurt EMYO

Gülşah Uzun Turizm ve Oteli İşletmeciliği Y.O.

� Tüm öğrenciler gibi ben de sı-nav kaygısı yaşıyorum. Geneldesınavlara bir hafta öncesindenhazırlanmaya başlıyorum. Ken-dimi ne kadar hazır hissettiği-me bağlı olarak kaygım artıyorya da azalıyor. Sınavlar bitincekaygıdan tamamıyla uzaklaşı-yorum. Sınavların bitişiyle birazolsun rahatlıyorum ama bu rahatlık sonuçlar açıklananakadar sürüyor. Daha sonra tekrar başlıyor kaygı. Tüm ar-kadaşlara sınavlarında başarılar dilerim.

Abbas Öz Eğitim Fakültesi

Duygu Kavran İletişim Bilimleri Fakültesi

� Sınav kaygısı yaşıyorum. Sı-nav kaygısını yenmek için ders-lerde günü gününe notlar tutup,tekrar yapıyorum. Böylece ko-nuları özümseyebiliyorum. Pekçok arkadaşımız sınavdan birgün önce çalışırsa konuları da-ha rahat hatırlayacağını düşü-nüyor. Oysa ezbere dayalı buçalışma biçimi kalıcı olmaktançok uzak bence. Konuları karıştırma ihtimali de yüksek.Bence hemen sınav öncesinde çalışmak kaygıyı arttırır.

Çiğdem Keleş Eczacılık Fakültesi

Muhammet Durmuş BESYO

� Moda tasarımı okuyorum. Projeteslim dönemlerinde kaygı yaşıyo-rum. Her proje için çok emek ve za-man harcıyorum. Her ay mutlaka ikiya da üç parça kıyafet dikiyoruz. Buprojeler haricinde Bilgisayar Des-tekli Moda Tasarımı dersi için prog-ram öğrenmemiz de gerekiyor. Ol-dukça yoğun olan bu programımız

arasında bazen kendime ayıracak vakit bulamıyorum. Buprojeler bizler için masraflı oluyor açıkçası. Bu konuda biryardım alabilsek çok mutlu oluruz.

Hatice Eren ESYO

Süphan Kavak Eğitim Fakültesi

� İlkokuldan beri sınava girme venot alma üzerine kurulmuş olan bireğitim sistemi içerisinde yaşıyoruz.Bu nedenle sınavlarla yaşamayı öğ-rendik. İyi bir lise, iyi bir üniversite-de okumak için sınav kaygısı ile başetmeye çalıştık. Diğer yandan şuçok açıktır ki, bir yerde sınav varsakaygı da olacaktır. Bildiğim kadarıy-la Tayland’da sınav sistemi kaldırıldığında okuma yazmaoranı da artış göstermiştir. Bu üzerinde düşünülmesi gere-ken bir konu bence. Sınav kaygısının ortadan kaldırılmasıiçin sınav sisteminin kaldırılması gerekiyor bence.

Arif Yıldız Sivil Havacılık Y.O.

Sınav kaygısı yaşıyor musunuz?