klasİk yunan tragedyasinda … · yarışmalarına ödül koyulması mÖ 508’de kleisthenes’in...
TRANSCRIPT
FLSF (Felsefe ve Sosyal Bilimler Dergisi) 2014 Bahar sayı17 s 237-63
ISSN 1306-9535 wwwflsfdergisicom
KLASİK YUNAN TRAGEDYASINDA
AD(LANDIRMAN)IN ldquoTRAJİKrdquo İŞLEVİ
Erman GOumlREN
OumlZET
Arkaik Yunan toplumunda adlar yalnızca ait oldukları kişiye işaret eden
birer etiketten fazlasını ifade eder Bu bağlamda adlar ait oldukları kişi ya da
nesnenin bir tuumlr ldquometaforrdquou olarak değerlendirilebilir Toplumsal soumlylem
uumlretiminin en oumlnemli temsilcisi olan şairler bu temel toplumsal inanışa
dayanarak Arkaik Yunan Şiirirsquonde oumlzellikle kişi adlarını etkili birer anlatım
aygıtı olarak kullanmışlardır Arkaik doumlneme oumlzguuml bu yaklaşım MOuml 6 yuumlzyılın
ikinci yarısından itibaren tragedyanın kurucu şairleri tarafından devralınmıştır
Bu tuumlrden ad(landırma)lar tragedya şairleri tarafından tragedyanın oumlzelleşmiş
amaccedillarını gerccedilekleştirmek uumlzere ustalıkla kullanılmıştır Bu oumlzelleşmiş amaccedillar
arasında ldquotrajikrdquo olanın kahramanın karakterinde ya da eylemlerinde nasıl
ortaya ccedilıktığını ve onun akıbetini nasıl belirlediğini ortaya koymak ilk sıralarda
yer alır Zira ldquotrajikrdquo olanın tragedya sahnesinde tam olarak ortaya ccedilıkması
şairin nihai amacıdır Bu makalede klasik tragedyayla ilgili antik tanıklıklardan
başlayarak ccedilağdaş duumlşuumlncedeki alımlanışına kadar ldquotrajikrdquo olanın geccedilirdiği
tarihsel evrim suumlreci bağlamında bu kavrayışın anlamı tartışılacak Bunun yanı
sıra belli başlı tragedya şairlerinin eserlerinden oumlrnekler eşliğinde ldquotrajikrdquo
olanın ifşa edilmesinde ad(landırma)ların oynadığı oumlnemli rol ccediloumlzuumlmlenecektir
Anahtar Soumlzcuumlkler Acıma ve Korku Ad Adlandırma Mimesis Rituumlel
Trajik
(The Tragic Function of NameNaming in Classical Greek Tragedy)
ABSTRACT
Names express more than an etiquette that implies only the person they
belong to in Archaic Greek society In this context names can be considered as
ldquometaphorsrdquo of the person or thing they designate Being one of the most
important agents of discourse production poets have used names as effective
narrative instruments with regard to this basic social belief This approach of the
archaic period has been inherited by the founder poets of tragedy since the
second half of the sixth century BCE The so-called namesnamings have been
used ingeniously by the tragedians in obtaining the specific objectives of
tragedy Among these objectives putting forth the emergence of the ldquotragicrdquo in
the hero(ine)rsquos character and in hisher acts and the way in which it determines
hisher doom has priority In this article I will investigate the significance of the
term ldquotragicrdquo starting with the ancient testimonies about tragedy up to the
contemporary reception of extant literature Besides I will scrutinize how
namesnamings represent the ldquotragicrdquo in various excerpts of principle tragic
poets
Keywords Fear and Pity Mimesis Name Naming Ritual Tragic
İstanbul Uumlniversitesi Eskiccedilağ Dilleri ve Kuumlltuumlrleri Boumlluumlmuuml Eski Yunan Dili ve Edebiyatı
oumlğretim uumlyesi ermangorengmailcom
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
238
Giriş Homerosccedilu şiirden itibaren1 ad(landırma)ların buumlyuumlsel bir youmlnuuml
olduğu fikri oldukccedila belirgindir Oumlyle ki Homerosccedilu ldquogezgin şairlerrdquo (rhapsocircidoi) iccedilin sadece bir nesnenin ya da kişinin adlandırılması değil bir adın telaffuz edilmesi dahi buumlyuumlsel bir etki alanının ortaya ccedilıkmasına neden olur2 Adı dedesi tarafından konan Odysseus oumlrneğinde olduğu gibi3 yeni doğmuş bir bebeğin adlandırılması nasıl onun kaderini belirliyorsa duumlşmanlık guumltme ihtimali olan bir yabancının oumlğrendiği adla yapabileceği buumlyuuml de benzer şekilde adın sahibinin yazgısını değiştirebilir hatta başına buumlyuumlk felaketler getirebilir Bu bağlamda oumlzel adların ldquoşeffafrdquo bir doğaya sahip olduğu soumlylenebilir Adların ldquoşeffafrdquo oluşu dikkatini adın ldquosemantik iccedileriğirdquone youmlnelten goumlzlemcilerin bu iccedileriği ccedilepeccedilevre saran sessel dış kabuğun iccedilini ndashbuumltuumlnuumlyle olmasa da kısmenndash goumlrebileceği anlamına gelmektedir Homerosccedilu bağlamda bu oumlzellikleriyle belirginleşen adlar ccedilağdaş ad araştırmacıları tarafından ldquokonuşan adlarrdquo (İng speaking names Alm sprechende ya da redende Namen Fra noms parlants İta nomi parlanti) terimiyle ifade edilmiştir4 ldquoKonuşan adlarrdquo tanımlaması adların ldquoşeffafrdquo doğasının bir adım oumltesine geccedilerek adın ait olduğu nesneyi goumlzlemleyen kişiye kendi doğasını dillendirmesine de işaret eder Kamptz bu etkileşimi şu şekilde tarif eder ldquoMitsel figuumlrlerin adlandırılması onlardan oluşan ya da onlar tarafından uyandırılması gereken tasavvurla herhangi bir şekilde ilişkiye girerse işte o zaman lsquodile gelenrsquo ya da lsquokonuşanrsquo adlar olarak tanımlanan şey ortaya ccedilıkarrdquo5
Adların bu ldquokonuşanrdquo niteliği Homerosccedilu şaire elverişli bir şiirsel uumlretim aygıtı sağlarken buumlyuumlsel youmlnuuml yuumlzuumlnden sakınılacak bir oumlğe bir tuumlr ldquotaburdquo meydana getirir Dolayısıyla şair anlatısını soumlz konusu adların ldquosemantik iccedileriklerirdquo uumlzerine kurarken oluşturduğu bu ldquoşeffafrdquo yapı adların herkese ndashoumlzellikle koumltuuml niyetli kişilerendash rastgele soumlylenmemesi konusunda bir uyarıyı da ifade eder Bu makale ad(landırmay)a ilişkin bahsedilen geleneksel algının Klasik Yunan tragedyası ccedilerccedilevesinde adların etkin bir şekilde oumlzellikle de trajik bir bağlam oluşturmak uumlzere kullanılmasına zemin hazırladığı temel savından kalkış noktasını almaktadır Dolayısıyla Yunan şiirindeki bu geleneksel algıdan yararlanan tragedya şairlerinin (oumlzellikle Aiskhylos Sophokles Euripidesrsquoe yoğunlaşarak) ldquotrajikrdquo anlatımın kurulmasında adları nasıl kullandıklarının incelenmesi bu makalenin temel
1 Antik metinler iccedilin aksi belirtilmedikccedile Thesaurus Linguae Graecaersquoda (TLG) yer alan
standart metinler kullanılmıştır Antik yazarlar ve eserleri ile kaynakccedilada akademik
dergiler iccedilin OCD3rsquonin kısaltmaları temel alınmıştır Doğrudan alıntılar iccedilin Yunanca
alfabe goumlnderme yapılan kavram ve soumlzcuumlkler iccedilin harf ccedilevirisi kullanılmıştır Alıntıların
ccedilevirileri yine aksi belirtilmedikccedile yazara aittir 2 Bkz Austin ldquoName Magic in the Odysseyrdquo s 1-19 3 Homerosccedilu etimolojinin en belirgin oumlrneklerinden birini oluşturan Odysseus adına dair
geleneksel yaklaşım Sophokles tarafından olduğu gibi devralınmıştır Sophoklesrsquoin
anonim yaşamoumlykuumlsuuml yazarı tarafından bu durum vurgulanırken (Vita Sophoclis 20)
Sophoklesrsquoin şu dizesine goumlnderme yapılır (Soph fr 965 TrGF) ὀρθῶς δrsquo Ὀδυσσεύς εἰμrsquo
ἐπώνυμος κακῶν | πολλοὶ γὰρ ὠδύσαντο δυσμενεῖς ἐμοί (Dosdoğru Odysseusrsquoum işte
şerre goumlre konmuş adım | ccediluumlnkuuml pek ccedilok duumlşmanım hiddetlenmiştir bana) 4 Debus Namen in literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion s 58-63 5 Kamptz Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche und historische
Klassifikation s 25
Erman GOumlREN
239
amacıdır Bu amaccedil doğrultusunda uumlzerinde farklı bakış accedilılarından oldukccedila yoğun tartışma yuumlruumltuumllmuumlş bir kavrayış olan ldquotrajikrdquo terimiyle tam olarak neyi kastettiğimizi ortaya koymakla işe başlayacağız Ancak bu incelemede oldukccedila iyi bilindiği halde sıklıkla goumlz ardı edilen youmlntemsel bir sorunla karşı karşıya olduğumuzun bilicindeyiz Tragedya uumlzerine yuumlruumltuumllen tartışma guumlnuumlmuumlze buumltuumln icra oumlğelerinden arınmış bir şekilde ulaşan metinlere mahkucircm kalmaktadır Oysa bu tartışmanın başlangıcında yer alan Aristoteles tragedyanın sadece ldquoşiirselrdquo bir kategori olmadığını oyunculukla ilişkisi bulunduğunu ve muumlzikal niteliklerinden soyutlanamayacağını accedilıkccedila dile getirir6 Bu engeli aşmak uumlzere youmlnelebileceğimiz Lataczrsquoın dikkati ccedilektiği ldquouumlretim ve alımlanış koşullarının yeniden oluşturulmasırdquonda buumltuumln youmlnleriyle başarıya ulaşılması olanaksız goumlruumlnmektedir7 Ancak ldquotrajikrdquo olan ve ad(landırma)ların trajik işlevi uumlzerine yuumlruumlteceğimiz tartışmada bu ldquokoşullarırdquo muumlmkuumln olduğu oumllccediluumlde hesaba katmaya ccedilalışacağız Latacz bu koşulları doumlrt ana başlık altında ele alır (1) ldquoyer bağımlılığırdquo (2) ldquoamaccedil bağımlığırdquo (3) ldquoyarışma bağımlılığırdquo ve (4) ldquoaraccedil bağımlılığırdquo Tragedyanın icra edildiği mekacircnlar bir yarışma bağlamında yer alıyor oluşu ve bu tuumlre sağlanan araccedilların ccedilizdiği sınırlar hep dışsal etmenler olarak belirleyicidirler Ancak tragedyanın amacı onun iccedilsel koumlklerini oumlzellikle dinselrituumlel kaynaklarını dolayısıyla iccedileriğini inşa eden ldquomitos ilintisirdquoni ifade eder Trajik olanla ve oumlzellikle ad(landırma)lar ccedilerccedilevesinde trajik işleve ilişkin araştırmamız oumlncelikle bu ldquoiccedilsel koumlklerirdquo yoklamamızı gerektirmektedir
ldquoTrajikrdquo Olan Tragedyanın İşlevi ve Aristotelesccedili Mimecircsis ve Katharsis Bu noktada tartışmaya ldquotragedyardquonın kendi adından başlamak
ldquotrajikrdquo kavrayışının neliğini anlamakta anahtar bir rol oynayabilir Tragocircidia soumlzcuumlğuuml genellikle ldquokeccedililerin şarkısırdquo ya da daha doğru bir ccedileviriyle ldquotekelerin şarkısırdquo (tragocircn ocircidecirc) olarak accedilıklanmıştır Bunu erken doumlnemde tragedyanın iccedilinde filizlendiği Dionysos Şenliklerirsquondeki satyros figuumlruumlnuumln etkin roluumlyle ilişkilendirmek muumlmkuumlnduumlr8 Dolayısıyla belirli bir bakış accedilısıyla şarkıyı dillendirenlerin keccedili kılığına buumlruumlnmuumlş olmalarının ya da keccediliye benzer doğalarının bu adlandırmada belirleyici olabileceği
6 Arist Poet 1462a 11-14 krş 1450b 18-19 7 Latacz Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum s 12 vdd 8 Bu yaklaşımı buumlyuumlk oumllccediluumlde reddeden Scullion tragedyanın sadece Dionysos tapımındaki
rituumlellerle ilişkilendirilmesinin yanlış olduğu savını ortaya atar Scullionrsquoa goumlre (ldquolsquoNothing
to Do with Dionysusrsquo Tragedy Misconceived as Ritualrdquo s 125) tragedyanın koumlkeninin
sadece Dionysosrsquoa bağlanması ve geniş tragedya koleksiyonundaki pek ccedilok farklı tanrıya
goumlnderme yapan rituumlel oumlğenin hep bir interpratio dionysiaca suumlzgecinden geccedilirilmesi
anlayışımızın tek youmlnluuml olmasına neden olmaktadır Bu konuda biz daha orta yol bir
tutumu takip etmeye ccedilalışacağız Bizce tragedyanın rituumlel koumlkeninin Dionysos kuumlltuumlne
dayandığı kabul edilebilirse de daha sonra kendi oumlzguumln kimliğini kazanan tragedyanın
yorumlanmasında Dionysosccedilu oumlğelerin mutlak egemenliğinden kaccedilınmakta fayda vardır
Bu nedenle ad(landırmay)la ldquotrajikrdquo olan arasındaki ilişkiyi ccediloumlzuumlmlemek adına Dionysos
kuumlltuumlnuumln bilinen rituumlel oumlğelerinden ccedilok yararlanmamıza karşın bunları tek kaynak olarak
kullanmayacağımızı belirtmek isteriz Tragedyanın koumlkenine dair sorunla ilgili kapsamlı
incelemeler olarak bkz Lesky Die tragische Dichtung der Hellenen s 17-48 ve
Untersteiner Le origini della tragedia e del tragico dalla preistoria a Eschilo passim
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
240
duumlşuumlnuumllebilir Bu fikir hacirclacirc kimi bilim insanlarınca kabul edilse de9 belirli ccedilevrelerce buumltuumlnuumlyle terk edilmiştir Nitekim tekenin Dionysosrsquoa kurban edilen hayvanlardan biri olması ldquotekerdquoye yapılan vurgunun kurban rituumlelleri ccedilerccedilevesinde ele alınması gerektiği yaklaşımına zemin hazırlamıştır10 Bu doğrultuda Seafordrsquoun ccedilalışmaları kurban rituumlellerinin oldukccedila derin bağlarla birbirine bağlı olduğunu ve tragedya bağlamındaki kurban rituumlellerinin koumlklerinin Homerosccedilu uygulamalara kadar takip edilebileceğini ortaya koymuştur11
Oumlte yandan Winkler tragedya korosunun epheboi adı verilen ergenlik ccedilağındaki erkek ccedilocuklarından oluşturulduğunu iddia ederek ldquotekelerin şarkısırdquo deyişinin yorumlanışına yeni bir boyut kazandırmıştır12 Oumlyle ki Winklerrsquoe goumlre ldquotekelerin şarkısırdquo ifadesi epheboi korosunun sesleri ccedilatallanan buluğ ccedilağındaki delikanlılarının nobran ve kuumlstah davranışlarına goumlnderme yapar Gerek Dionysosccedilu kurban temasının gerekse epheboi korosunun ldquotragocircidiardquo adındaki olası belirleyiciliği temelde Dionysosccedilu rituumlelden ya da rituumlel iccedilindeki rekabetccedili kuumlltuumlrden uzaklaşmaz Nitekim Elsersquoin ldquotragocircidoi aslında tragedyadaki oumlduumll iccedilin muumlcadele eden resmi yarışmacıların unvanıydırdquo şeklindeki yerinde hatırlatması13 tragedyayı tam da rekabetccedili Yunan kuumlltuumlruumlnuumln14 merkezine yerleştirmektedir Buna goumlre soumlz konusu muumlcadelenin yarışmacıları bir ldquotekerdquo iccedilin rekabet eden ldquoşarkıcırdquolardır Bu ldquotekerdquo rituumlelin sonunda kurban da edilse birinciye verilen bir oumlduumll de olsa rekabetin belirleyiciliği değişmez Dolayısıyla teması ldquotekerdquo olan yarışmanın aktoumlrleri olan şarkıcıların muumlcadelesi tragedyanın koumlklerini teşhis edebilmek iccedilin kullanılabilir Tragocircidoi adı verilen icracılar ilk olarak muhtemelen Thespisrsquoin idaresi altında Peisistratosrsquoun Atinarsquoda oldukccedila uzun suumlren tiranlığına denk gelen MOuml 534rsquote sanatlarını icra etmişlerdir Ancak yetişkin erkek ve delikanlılarda dithyrambos yarışmalarına oumlduumll koyulması MOuml 508rsquode Kleisthenesrsquoin anayasal reformlarıyla gerccedilekleşmiştir15 Dolayısıyla artsuumlremli bir incelemeyle tragocircidosrsquoların başlangıccedilta sadece ldquoonursalrdquo olan başarıları ilerleyen zamanda maddi bir oumlduumllle de taccedillandırılmıştır Bu ilk icralardaki ldquoonursal başarırdquonın koumlkensel niteliği ancak tragocircidosrsquoların muumlcadelesinin dinsel-
9 Pickard-Cambridge Dithyramb Tragedy and Comedy s 20 96-97 98 129 Seaford
Reciprocity and Ritual Homer and Tragedy in the Developing City-State s 267-269 10 Krş Burkert ldquoGreek Tragedy and Sacrificial Ritualrdquo s 87-121 11 Seaford age ldquoHomeric and Tragic Sacrificerdquo s 87-95 Money and the Early Greek Mind
Homer Philosophy Tragedy passim) 12 Winkler ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia and Polisrdquo s 26-62 13 Else Aristotle Poetics s 56 apud Kaufmann Tragedy and Philosophy s 34 14 Nietzschersquonin ldquoder agonale Geistrdquo olarak nitelediği olgunun bir youmlnuuml ldquoatletik
yarışmardquolardı (Nietzsche ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo s 783-792) Ancak koumlkleri Arkaik
Ccedilağrsquodan itibaren aristokratik kuumlltuumlruumln en oumlnemli amblemlerinden biri olan askeri
etkinliğe kadar geri goumltuumlruumllebilen bu rekabet kuumlltuumlruuml muumlzikle birlikte şiir soumlyleme alanını
da kapsamaktaydı (Burkert Greek Religion s 105) Nitekim agocircn soumlzcuumlğuuml ccedileşitli
yarışmalara goumlnderme yapmasına rağmen ldquobir araya gelmek toplanmakrdquo anlamındaki
syn-agocirc soumlzcuumlğuumlndeki agocirc koumlkuumlnden tuumlremektedir Dolayısıyla ldquorekabetccedili Yunan kuumlltuumlruumlrdquo
bağlamında agocircnrsquoun ldquoyarışmardquo anlamının yanı sıra ldquotoplanmardquo anlamının da goumlz oumlnuumlnde
bulundurulması gerekir Koumlkeninde yer alan askeri ccedilağrışımlarla birlikte
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde aynı amaccedil uğrunda savaşanların bir araya gelmesi ve daha iyi
doumlvuumlşmek uumlzere yarışması temaları daha net bir şekilde ortaya ccedilıkacaktır 15 Siewert Die Trittyen Attikas und die Heeresreform des Kleisthenes s 62-67
Erman GOumlREN
241
rituumlel koumlklerinin incelenmesiyle accedilığa ccedilıkarılabilir O halde bu muumlcadelenin dinsel-rituumlel bağlamı tam olarak nedir Kereacutenyi tragedya ve onun amaccedilları konusundaki araştırmayı oumlzellikle dinsel-rituumlel koumlkleri doğrultusunda derinleştirmek gerektiğine dikkati ccedilekmektedir
Aristoteles hem bir tragedyadaki izleyicilerin zihinlerinde neler olduğunu hem de yılda bir kez tekrar eden Eleusis girişimi tarafından elde edilen tecruumlbeyi araştırmıştır [hellip acıma ve korku yoluyla tragedyanın katharsisrsquoi sağlaması] tamamen ldquoestetikrdquo bir oumlğreti olarak kabul edilemez biz bunu daha ziyade Yunan tragedyasının kaynaklık ettiği halk uumlzerindeki etkisinin fenomenolojisine dair empirik bir katkı olarak goumlrmeliyiz16 Aristotelesrsquoin ldquotrajikrdquo tanımına youmlnelik araştırmalar bir yanıyla bu
tuumlrden olası ldquoempirik bir katkırdquonın izinde ilerlerken diğer yandan felsefi bir zeminde derinleştirilmiştir Zira soumlz konusu dinselrituumlel bağlama ilişkin oldukccedila kısıtlı kimileyin boumlluumlk poumlrccediluumlk bilgimiz yuumlzuumlnden yukarıdaki sorunun cevabını maddi verilere dayanarak vermek oldukccedila zordur Dolayısıyla bir yapbozun parccedilalarını anıştıran verilere buumltuumlnluumlkluuml bakış youmlneltebilmek uumlzere incelemeye baştan değil de sondan buumltuumln suumlrece panoramik bir goumlzle bakmış olması beklenen Aristotelesrsquoin MOuml yakl 335rsquote kaleme aldığı duumlşuumlnuumllen Peri Poiecirctikecircs eserindeki saptamalarından başlanması zorunlu hale gelir Nitekim trajik olanın tanımlanmasıyla ve tragedyanın işleviyle ilgili tartışmanın başlangıcı Aristotelesrsquoin katharsisrsquole ilgili goumlruumlşlerine kadar geri goumltuumlruumllebilir Oumlzellikle trajik olanın şiirsel boyutuna dair duumlşuumlnceler edebiyat eleştirmeni Gotthold Lessingrsquoin ortaya koyduğu yeni bakış accedilılarına kadar Aristotelesrsquoin katharsis kavrayışının belirlenimi altında geliştirilmiştir17 Dolayısıyla Aristotelesrsquoin soumlz konusu saptaması trajik olana dair tartışmanın kaccedilınılmaz başlangıccedil noktasıdır
ἔστιν οὖν τραγῳδία μίμησις πράξεως σπουδαίας καὶ τελείας μέγεθος ἐχούσης ἡδυσμένῳ λόγῳ χωρὶς ἑκάστῳ τῶν εἰδῶν ἐν τοῖς μορίοις δρώντων καὶ οὐ διrsquo ἀπαγγελίας διrsquo ἐλέου καὶ φόβου περαίνουσα τὴν τῶν τοιούτων παθημάτων κάθαρσιν Demek ki tragedya soylu tamamlanmış ve yuumlce bir eylemin taklididir bunu boumlluumlmleri iccedilindeki her bir farklı biccedilime goumlre haz veren soumlylemle yapar Bu taklit anlatımla değil eyleyen kişiler tarafından yapılır uyandırdığı acıma ve korku aracılığıyla da bu tuumlrden tecruumlbelerin18 katharsisrsquoini gerccedilekleştirir19
16 Kereacutenyi Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi s 158-159 17 Krş Kommerell Lessing und Aristoteles Unterschung uumlber die Theorie der Tragoumldie
passim 18 Bu bağlamdaki pathecircmatocircnrsquou Nussbaumrsquoun oumlnerisine (ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY
PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 145 dn 65) uyarak ldquotecruumlbelerrdquo olarak
karşılamayı tercih ettik ldquoHeyecanrdquo ya da ldquoduygurdquo karşılığı okuyucuyu pathecircmarsquonın
izleyicinin tragedyadaki mimetik eylem karşısında maruz kaldığı durumu ifade eden oumlzel
vurgusundan uzaklaştırmaktadır 19 Arist Poet 1449b24-28
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
242
Bu oldukccedila yoğun bir şekilde tartışma konusu edilmiş kısımda nesnesi ldquoeylemrdquoler (praksis) olarak belirtilen mimecircsis ile ldquoacıma ve korku aracılığıylardquo (dirsquo eleou kai phobou) gerccedilekleşen katharsis kavrayışları oumlzellikle oumln plana ccedilıkmaktadır Woodruffrsquoın altını ccedilizdiği uumlzere Aristotelesrsquoin mimecircsisrsquole ifade etmek istediği kavrayış ne şiiri pejoratif yan anlamlarıyla bir tuumlr ldquosalt kopyardquo olarak ele alan Platonrsquoun indirgeyici yaklaşımıyla ne de ccedilağdaş goumlndermeleriyle yanıltıcı olabilen ldquotaklitrdquole oumlzdeşleştirilebilir20 Buradaki en oumlnemli nokta mimecircsisrsquoin ldquobenimle belirli bir durumdaki fiili tecruumlbe arasındardquo olması ancak ldquobenimle yıllar iccedilinde geliştirdiğim ahlaksal karakter arasındardquo olmamasıdır21 Dolayısıyla Aristoteles nezdinde mimecircsisrsquoin merkezinde mutlaka biricik belirli bir yerde ve zamanda (hic et nunc) icra edilen ldquoeylemrdquo durur Bu trajik mimecircsisrsquoin evrensel kapsayıcılığının formuumlluuml gibidir Ccediluumlnkuuml Aristotelesrsquoin de vurguladığı gibi ldquoinsanda taklit doğuştandırrdquo (to te gar mimesthai symphyton tois anthrocircpois Arist Poet 1448b5 vdd) Şairin bu doğuştan gelen itkiyle yaptığı şey bir eylemi tasvir etmek değildir tragedya şairinin elinde mimecircsis bir eylemin yeniden-sunulmasıdır oumlyle ki drama tam da mimetik bir eylem olarak belirir22 Daha sonra oumlrneklerle daha ayrıntılı bir şekilde uumlzerinde duracağımız uumlzere ad(landırma)lara bu mimetik eylemin işlerliğini kolaylaştıran birer aygıt olarak başvurulmuştur
Soumlz konusu mimetik eylemin amacı olarak sunulan katharsisrsquoin ne tuumlrden bir ldquoarın(dır)mardquo olduğu konuyla ilgili bilim insanları tarafından farklı youmlnleriyle tartışılmıştır Katharsisrsquoin buradaki anlamının doğru anlaşılması yukarıda ifade edilen iki terimin (eleos ve phobos) iccedileriğinin tam olarak karşılanmasına bağlıdır Bu soumlzcuumlkler iccedilin genel olarak kullanılan karşılıklar (sırasıyla acıma ve korku) tragedyanın oumlzelleşmiş bağlamının kavranmasını guumlccedilleştirmektedir Nitekim Kaufmann yerinde bir şekilde eleos soumlzcuumlğuuml iccedilin ldquoacımardquo ya da ldquomerhamet etmerdquo yerine izleyicinin kendini sahnedeki kahramanın yerine koymasına goumlnderme yapan ldquosempatirdquo23 karşılığını oumlnerir24 Zira tragedya ya da komedya izleyicisinin tam olarak yaşadığı duygulanım sahneye koyulan eylemi kendi tecruumlbesiymişccedilesine hissetmek olarak tarif edilebilir Keza phobos soumlzcuumlğuuml iccedilinse yaşanan tecruumlbeyi oldukccedila genelleştiren bir terim olan ldquokorkurdquo yerine Kaufmann tarafından ldquodehşetrdquo karşılığı oumlnerilmektedir Oumlyle ki Kaufmannrsquoın bu oumlnerileri de bariz bir şekilde katharsisrsquoin rituumlel youmlnuumlne vurgu yapmaktadır Succedil işleyerek ya da doğal bir etkinlikle (doğum yapma kanla temas vb)
20 Woodruff ldquoARISTOTLE ON Mimecircsisrdquo S 73-95 21 Woodruff age S 93 22 KOSMAN ldquoACTİNG DRAMA AS THE Mimecircsis OF Praxisrdquo S 57 KRŞ TWİNNİNG Aristotlersquos
Treatise on Poetry Translated With Notes on the Translation and on the Original and Two
Dissertations on Poetical an Musical Imitation S 21 23 Buradaki ldquosempatirdquo kavrayışı dilimize girdiği anlamıyla ldquosıcakkanlılıkrdquola değil
antikccedilağda oumlzellikle buumlyuuml uygulamalarına damgasını vuran sympatheia ile ilişkilidir ve
ifade ettiği kavrayış daha ccedilok Tuumlrkccediledeki ldquoempatirdquo soumlzcuumlğuumlne karşılık gelir Zira sempatik
olan kişi oumltekinin yerine kendini koyar onunla hemhal olur Dolayısıyla eleos ldquoacımardquoda
olduğu gibi bir oumltekileştirme suumlrecini değil tam tersine aynı his durumunda buluşmayı
ifade eder Nitekim Sokrates trajik şairin sunulan durumla ldquohemhal olmardquoya
(συμπάσχοντες Pl Resp 10605d) sevk ettiğine ve ldquoacıma oumlğesini beslediğirdquone
(θρέψαντα [hellip] τὸ ἐλεινὸν Pl Resp 10606b) dikkati ccedileker 24 Kaufman age S 45 vd
Erman GOumlREN
243
kirlenmiş kişinin arınmasını ifade eden bu rituumlel youmln birbirini dışlamayan iki ayrı youmlnteme suyla yıkanmanın yanı sıra ateşle kacircl edilerek tasfiye edilmeye25 de goumlnderme yapar26
DanielsndashScully bu iki terime youmlnelik yorumlarında Aristotelesrsquoin nitelemesinin izleyicilerin yaşadıkları27 duygulara değil tragedyadaki ldquoeylemlererdquo goumlnderme yaptığını iddia ederler28 Tragedyanın yorumlanması ve iyi ya da koumltuuml olduğunun değerlendirilmesi iccedilin metin dışında bir oumlğeye ihtiyaccedil olmadığı iddiası uumlzerinde temellenen bu yaklaşım belirli ccedilekincelerle ifade edilmiştir Zira eleos ve phobosrsquoun niteliksel olarak ldquoeylemlerrdquoe (prakseis) ya da izleyicilerin ldquoduygularrdquoına (pathecircmata) ait olması ikilemi dahi icat edilmiş bir varsayımdan oumlteye gitmez Eylemlerin uyandırdığı eleos ve phobosrsquoun tragedyanın kaccedilınılmaz muhatabı olan halkla ilişkisinin Aristoteles tarafından hiccedil duumlşuumlnuumllmemiş olduğunu soumlylemek pek muumlmkuumln değildir Dolayısıyla her durumda eleos ve phobos terimleri Dionysos Şenliklerirsquonin Eleusis Kuumlltuumlrsquoyle birlikte değerlendirilebilecek rituumlellerinin bağlamından koparılamaz Ancak bu iki terimin Aristotelesrsquote retorik bağlamındaki kullanımlarını hesaba katmak kavrayışları dolayısıyla gerccedilekleşen katharsisrsquoi daha net anlamamız accedilısından katkı sağlayabilir Aristoteles Peri Rhecirctorikecircsrsquote soumlz konusu kavrayışlar iccedilin oldukccedila net tanımlar sunar
25 Hiccedil şuumlphesiz bu tasfiye suumlreci bir saflaştırmayı ifade eder dolayısıyla belirli oumllccediluumlde
ldquoahlaksalrdquo ya da daha dakik bir terminolojik soumlyleyişle ethosrsquola (yaşam biccedilimi) ilişkili bir
youmln taşır Ancak bu noktada katharsis tasavvufi anlamda ldquotezkiyerdquoyle ya da bir tuumlr
ahlaksal sağalma suumlreciyle oumlzdeşleştirilemez Ne de buumltuumlnuumlyle Hıristiyan bakış accedilısıyla
biccedilimlendirilmiş katharsisrsquoe goumlnderme yapar tarzda anakronik bir ccedilerccedileveye oturtulabilir
Pietropaolorsquonun işaret ettiği gibi ldquoHıristiyan kuumlltuumlruuml ahlaksal katharsis meselesini acı
ccedilekmenin yuumlce temsilinin yeniden sahnelenmesi olarak anlamıştır Bu kendi duumlşuumlşuumlnden
ahlaksal ve duumlşuumlnsel olarak sorumlu olan buumlyuumlk kahramanın acı ccedilekmesi değildir ancak
Allahrsquoın Kuzusursquonun insanlığın guumlnahları iccedilin acı ccedilekmesidirrdquo (ldquoWHIPPING JESUS DEVOUTLY
THE DRAMATURGY OF CATHARSIS AND THE CHRISTIAN IDEA OF TRAGIC FORMrdquo s 399) Dolayısıyla
katharsisrsquoin Hıristiyan ya da İslam geleneğindeki genişletilmiş karşılıkları tragedyadaki
daha oumlzelleşmiş anlamından farklı bir bağlamda değerlendirilmelidir 26 Krş Rohde Psyche Seelencult und Unsterblichkeitsglaube der Griechen c 2 s 69 vdd 27 Tragedyanın izleyiciler uumlzerindeki ldquokolektifrdquo etkisi konusunda karşı kutuplarda yer alan
Griffin ve Seafordrsquoun yaklaşımları genel olarak ldquotrajikrdquo olanın toplumsal işlevi konusunda
oumlnemli soruları guumlndeme getirmiştir Griffinrsquoin tragedyanın toplumsal olarak bir anlam
buumltuumlnluumlğuumlnuumln oluşmasına katkıda bulunması ve bunun ldquobilinccedilli amaccedillardquo gerccedilekleşmesi
konusundaki şuumlpheleri uumlzerinde duumlşuumlnuumllmeyi hak eden itirazlar olarak belirmektedir
(Griffin ldquoTHE SOCİAL FUNCTİON OF ATTİC TRAGEDYrdquo s 41 vdd) Ancak her ne kadar izleyici
grubuna mensup bireylerin trajik olan karşısında tecruumlbe ettiği hazzın tekil olarak
değerlendirilmesi zorunlu olsa da Seafordrsquoun kanıtlamasında ifade ettiği ldquokolektiflikrdquoin
soumlz konusu tekillikle ccedileliştiği soumlylenemez (Seaford ldquoTHE SOCIAL FUNCTION OF ATTIC
TRAGEDY A RESPONSE TO JASPER GRIFFINrdquo S 32) Zira tragedyanın ortaya ccedilıktığı siyasal
koşullar ve tragedyanın destekccedililerinin buumlyuumlk oumllccediluumlde demokrasi yandaşları olduğu
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde ldquotrajikrdquo olanın bir tuumlr ldquodemokratik tuumlrdeşlikrdquo yaratmak uumlzere siyasal bir
aygıt olarak kullanılmış olabileceğini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr (krş Sifakis Aristotle on the
Function of Tragic Poetry s 24) Ad(landırman)ın ldquotrajikrdquo işlevini tartışma konusu
ederken bunun toplumsal bir etki alanı olduğu tartışmasız bir olgu olarak karşımızda
durmaktadır Ancak biz incelmememizde tragedya şairinin bir aygıtı olarak ldquotrajikrdquo
olanın ifşasında belirgin bir rol oynayan ad(landırma)ları ele almakla yetinip bu
tercihlerin toplumsalsiyasal accedilılımlarını ccedilalışmamızın dışında bırakacağız 28 DANİELSndashSCULLY ldquoPity Fear and Catharsis in Aristotlersquos Poeticsrdquo S 204-217
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
244
ἔστω δὴ ὁ φόβος λύπη τις ἢ ταραχὴ ἐκ φαντασίας μέλλοντος κακοῦ φθαρτικοῦ ἢ λυπηροῦmiddot οὐ γὰρ πάντα τὰ κακὰ φοβοῦνται οἷον εἰ ἔσται ἄδικος ἢ βραδύς ἀλλrsquo ὅσα λύπας μεγάλας ἢ φθορὰς δύναται καὶ ταῦτα ἐὰν μὴ πόρρω ἀλλὰ σύνεγγυς φαίνηται ὥστε μέλλειν [hellip] ἔστω δὴ ἔλεος λύπη τις ἐπὶ φαινομένῳ κακῷ φθαρτικῷ ἢ λυπηρῷ τοῦ ἀναξίου τυγχάνειν ὃ κἂν αὐτὸς προσδοκήσειεν ἂν παθεῖν ἢ τῶν αὑτοῦ τινα καὶ τοῦτο ὅταν πλησίον φαίνηταιmiddot Korku imgelemde gelecekteki yıkıcı ve acılı bir koumltuumlluumlkten dolayı ortaya ccedilıkan bir acı ve karmaşa olarak tanımlanabilir Ccediluumlnkuuml buumltuumln koumltuumlluumlklerden korkulmaz bazı koumltuumlluumlkler vardır oumlrneğin adaletsizlik ve ahmaklık gibi onların olma ihtimalleri bizi korkutmaz ancak buumlyuumlk acı ve yıkım getirebilenler korkutur ve uzakta olanlar değil yakınımızda yakın zamanda olanlar bizi korkutur [hellip] Acıma bir kimsenin başına hak etmediği ccedilok yıkıcı ve acıklı bir durum geldiğini goumlrduumlğuumlmuumlzde kendimizin ya da bir yakınımızın da buna maruz kalabileceğini ve bunun yakın zamanda olabileceğini bekleyince ortaya ccedilıkan bir acı olarak tanımlanabilir29 Aristotelesrsquoin bu tanımlarını Peri Poecirctikecircsrsquoteki goumlruumlşleriyle
karşılaştırarak inceleyen Nehamas Aristoteles bağlamında ldquokorkurdquonun sadece vuku bulan bir olaydan değil aynı zamanda bir olayın gerccedilekleşme ihtimalinden de kaynaklanabileceğine dikkati ccedileker30 Bu temel oumlnerme korkuyu takip eden ldquoacımardquo ve buumltuumln bu suumlrecin uumlst başlığı olarak beliren ldquoarın(dır)mardquoya da ışık tutan bir niteliktedir Soumlz konusu nitelik Aristotelesrsquoin tragedya tanımındaki en oumlnemli terimlerden birinin (pathecircma) ve bu terimin tuumlrediği fiilin (paskhein) anlam alanının nasıl olayın iccedilindeki eylemleri anlamada etkin bir rol oynadığının altını ccedilizmektedir Dolayısıyla suumlreccedil tragedya izleyicisinin kendisini ldquoacı ccedilekenrdquo (paskhocircn) mitolojik karakterin yerine koymasıyla başlar İzleyici gelecekte aynı akıbetin kendi başına gelme ihtimaliyle korkuya kapılır ve mitolojik karaktere dolaylı olarak gelecekteki kendi durumuna ya da buumltuumln insanlığın bireylerinin iccediline duumlşebileceği ccedilıkmaza acımayı tecruumlbe eder bu acının ldquosıkıntısını ccedilekerrdquo (paskhein) Bu tecruumlbicirc sıkıntı sayesinde kendisini belirli bir tuumlrden rituumlel bir ldquoarın(dır)mardquo iccedilinde bulur
Bu goumlruumlşler ışığında katharsisrsquoin nesnesi olan pathecircmatarsquonın salt ldquoduygulanımrdquo olarak karşılanamayacağını bunun yerine katharsisrsquoin Halliwell ve Nussbaumrsquoun oumlnerdiği gibi homeopatik bir tasfiye etme olarak değerlendirilmesi gerektiğini duumlşuumlnmek kanımızca akla yakın goumlruumlnmektedir Halliwellrsquoe goumlre ldquotragedya acıma ve korkuyu uygun araccedillarla harekete geccedilirir [hellip] bunları duumlnyaya dair algılarımız ve yargılarımızla ahenkli hale getirmeye meylederrdquo31 Dolayısıyla mimetik eylem aracılığıyla goumlruumlnuumlr hale gelen eleos ve phobos izleyicide kendi benzerini harekete geccedilirip onlara ahenk kazandırır Benzer şekilde
29 Arist Rh 1382a21-23 1385b12-16 30 Nehamas ldquoPITY AND FEAR IN THE Rhetoric AND THE Poeticsrdquo s 301 vdd 31 Halliwell Aristotlersquos Poetics s 201
Erman GOumlREN
245
Nussbaum katharsisrsquoi yargıları yanlış youmlnlendiren ve ccedilarpıtan duyguları ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak tanımlamayı tercih etmiştir32
Bu arınma suumlrecinin aşamalarından biri olarak eleosrsquotaki ldquosempatirdquo vurgusu onun aracılığıyla belirli tuumlrden bir anlayışa ulaşıldığı fikrine zemin hazırlamaktadır Oumlyle ki bu noktada Nussbaumrsquoun trajik eleos gibi phobosrsquoun da aracılığıyla insanın ldquokırılganlığırdquona dair bir anlayışa ulaşılabileceği fikrini Homerostan oumlrneklerle temellendirmesi kayda değerdir33 İnsanın kırılganlığı yuumlzuumlnden ldquokorkurdquo ortaya ccedilıkar bu kırılganlık da ancak soumlz konusu korkuyu anlamaya ccedilalışan bireyin ldquosempatirdquosi sayesinde anlaşılır hale gelir Akhilleusrsquoun oğlunun cesedini almak iccedilin yalvaran Priamosrsquoa youmlnelik acıma hissi bu suumlrecin işleyişini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Akhilleusrsquoun eleosrsquou kahramanı sadece muhatabının değil genel olarak insanın kırılganlığına dair bir anlayışa ulaştırır Oumlyle ki soumlz konusu kırılganlığa dair anlayışın kusursuzlaşması tam da katharsisrsquoin hedeflerine ulaşmasıyla eşzamanlı bir şekilde gerccedilekleşir Nussbaumrsquoun bakış accedilısıyla insanın kırılganlığını anlamak ldquotrajikrdquo olanın ortaya ccedilıkmasında en belirleyici oumlğelerden biridir
Bu kırılganlık en somut oumlrneğiyle trajik kahramanın zayıflığında goumlruumlnuumlr hale gelir Bu ldquozayıflıkrdquo da en ccedilarpıcı ifadesini tragedyanın merkezi kavrayışlarından biri olan hamartiarsquoda bulur Ad(landırma)ların ldquotrajikrdquo olanı daha accedilık hale getirmesi tam da bu insani kırılganlık ya da zayıflığın altının ccedilizilmesidir Bu tema bir yandan adlara ifade guumlcuuml sağlayan bir zemin oluştururken oumlte yandan ise tam da trajik olanın oumlzuumlnuuml ifade eder Houmllderlinrsquoe goumlre34 trajik alanda ldquobuumltuumln kuvveler adil ve eşit olarak boumlluumlştuumlruumllmuumlştuumlrrdquo oumlzuumlnde doğasında koumlkensel olan aynı anda ldquokendi koumlkensel guumlcuumlnde goumlruumlnuumlr hale gelmez ancak bunun yerine uygun şekilde sadece kendi zayıflığında goumlruumlnuumlr olurrdquo Zaten hamartiarsquonın tuumlrediği hamartanocirc fiilinin harfiyen anlamı da ldquohedefi kaccedilırmak hedefe isabet
32 Nussbaum The Fragility of Goodness Luck and Ethics in Greek Tragedy and Philosophy
s 390-391 Halliwell ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarını net bir şekilde eleştiren Lear
katharsis suumlrecinin zihinsel bir anlayış kazanma ya da ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak
yorumlanmasının Aristotelesrsquoin genel yaklaşımıyla oumlrtuumlşmesine rağmen bu bağlamda
hiccedilbir geccedilerliliği olmadığını temellendirmeye ccedilalışarak savını geliştirmektedir (Lear
ldquoKATHARSISrdquo S 303 vdd) Learrsquoın eleştirisine Nussbaumrsquoın ayrıntılı bir cevabı (Nussbaum
ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 147 vdd)
Learrsquoın terminolojiyi ccedilevirirken yaptığı radikal hatalara dikkat ccedilekmektedir Ancak Learrsquoın
soumlz konusu makalesindeki temel kanıtlaması katharsisrsquoin bir tuumlr entelektuumlel ldquotasfiyerdquole
değil de fiziksel bir ldquoboşaltımrdquola (acircdet kanaması meni atılması idrar yapma vb)
oumlrneksenebileceği doğrultusundadır (Lear age s 298) Oumlyle ki bu yaklaşıma goumlre
tragedya sahnesinde korkunun ve acımanın uccedil noktası tecruumlbe edilerek bu duyguların
buumlnyeden atılması sağlanır Kanımızca Learrsquoın oumlnerisi kendi iccedilinde bir tutarlık arz etse de
terminolojik hataları nedeniyle katharsisrsquoin tragedya bağlamında ifade ettiği kavrayışı
kuşatıcı bir şekilde ifade edememektedir 33 Nussbaum ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s
120 vdd 34 Apud Szondi An Essay on the Tragic s 11-12
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
238
Giriş Homerosccedilu şiirden itibaren1 ad(landırma)ların buumlyuumlsel bir youmlnuuml
olduğu fikri oldukccedila belirgindir Oumlyle ki Homerosccedilu ldquogezgin şairlerrdquo (rhapsocircidoi) iccedilin sadece bir nesnenin ya da kişinin adlandırılması değil bir adın telaffuz edilmesi dahi buumlyuumlsel bir etki alanının ortaya ccedilıkmasına neden olur2 Adı dedesi tarafından konan Odysseus oumlrneğinde olduğu gibi3 yeni doğmuş bir bebeğin adlandırılması nasıl onun kaderini belirliyorsa duumlşmanlık guumltme ihtimali olan bir yabancının oumlğrendiği adla yapabileceği buumlyuuml de benzer şekilde adın sahibinin yazgısını değiştirebilir hatta başına buumlyuumlk felaketler getirebilir Bu bağlamda oumlzel adların ldquoşeffafrdquo bir doğaya sahip olduğu soumlylenebilir Adların ldquoşeffafrdquo oluşu dikkatini adın ldquosemantik iccedileriğirdquone youmlnelten goumlzlemcilerin bu iccedileriği ccedilepeccedilevre saran sessel dış kabuğun iccedilini ndashbuumltuumlnuumlyle olmasa da kısmenndash goumlrebileceği anlamına gelmektedir Homerosccedilu bağlamda bu oumlzellikleriyle belirginleşen adlar ccedilağdaş ad araştırmacıları tarafından ldquokonuşan adlarrdquo (İng speaking names Alm sprechende ya da redende Namen Fra noms parlants İta nomi parlanti) terimiyle ifade edilmiştir4 ldquoKonuşan adlarrdquo tanımlaması adların ldquoşeffafrdquo doğasının bir adım oumltesine geccedilerek adın ait olduğu nesneyi goumlzlemleyen kişiye kendi doğasını dillendirmesine de işaret eder Kamptz bu etkileşimi şu şekilde tarif eder ldquoMitsel figuumlrlerin adlandırılması onlardan oluşan ya da onlar tarafından uyandırılması gereken tasavvurla herhangi bir şekilde ilişkiye girerse işte o zaman lsquodile gelenrsquo ya da lsquokonuşanrsquo adlar olarak tanımlanan şey ortaya ccedilıkarrdquo5
Adların bu ldquokonuşanrdquo niteliği Homerosccedilu şaire elverişli bir şiirsel uumlretim aygıtı sağlarken buumlyuumlsel youmlnuuml yuumlzuumlnden sakınılacak bir oumlğe bir tuumlr ldquotaburdquo meydana getirir Dolayısıyla şair anlatısını soumlz konusu adların ldquosemantik iccedileriklerirdquo uumlzerine kurarken oluşturduğu bu ldquoşeffafrdquo yapı adların herkese ndashoumlzellikle koumltuuml niyetli kişilerendash rastgele soumlylenmemesi konusunda bir uyarıyı da ifade eder Bu makale ad(landırmay)a ilişkin bahsedilen geleneksel algının Klasik Yunan tragedyası ccedilerccedilevesinde adların etkin bir şekilde oumlzellikle de trajik bir bağlam oluşturmak uumlzere kullanılmasına zemin hazırladığı temel savından kalkış noktasını almaktadır Dolayısıyla Yunan şiirindeki bu geleneksel algıdan yararlanan tragedya şairlerinin (oumlzellikle Aiskhylos Sophokles Euripidesrsquoe yoğunlaşarak) ldquotrajikrdquo anlatımın kurulmasında adları nasıl kullandıklarının incelenmesi bu makalenin temel
1 Antik metinler iccedilin aksi belirtilmedikccedile Thesaurus Linguae Graecaersquoda (TLG) yer alan
standart metinler kullanılmıştır Antik yazarlar ve eserleri ile kaynakccedilada akademik
dergiler iccedilin OCD3rsquonin kısaltmaları temel alınmıştır Doğrudan alıntılar iccedilin Yunanca
alfabe goumlnderme yapılan kavram ve soumlzcuumlkler iccedilin harf ccedilevirisi kullanılmıştır Alıntıların
ccedilevirileri yine aksi belirtilmedikccedile yazara aittir 2 Bkz Austin ldquoName Magic in the Odysseyrdquo s 1-19 3 Homerosccedilu etimolojinin en belirgin oumlrneklerinden birini oluşturan Odysseus adına dair
geleneksel yaklaşım Sophokles tarafından olduğu gibi devralınmıştır Sophoklesrsquoin
anonim yaşamoumlykuumlsuuml yazarı tarafından bu durum vurgulanırken (Vita Sophoclis 20)
Sophoklesrsquoin şu dizesine goumlnderme yapılır (Soph fr 965 TrGF) ὀρθῶς δrsquo Ὀδυσσεύς εἰμrsquo
ἐπώνυμος κακῶν | πολλοὶ γὰρ ὠδύσαντο δυσμενεῖς ἐμοί (Dosdoğru Odysseusrsquoum işte
şerre goumlre konmuş adım | ccediluumlnkuuml pek ccedilok duumlşmanım hiddetlenmiştir bana) 4 Debus Namen in literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion s 58-63 5 Kamptz Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche und historische
Klassifikation s 25
Erman GOumlREN
239
amacıdır Bu amaccedil doğrultusunda uumlzerinde farklı bakış accedilılarından oldukccedila yoğun tartışma yuumlruumltuumllmuumlş bir kavrayış olan ldquotrajikrdquo terimiyle tam olarak neyi kastettiğimizi ortaya koymakla işe başlayacağız Ancak bu incelemede oldukccedila iyi bilindiği halde sıklıkla goumlz ardı edilen youmlntemsel bir sorunla karşı karşıya olduğumuzun bilicindeyiz Tragedya uumlzerine yuumlruumltuumllen tartışma guumlnuumlmuumlze buumltuumln icra oumlğelerinden arınmış bir şekilde ulaşan metinlere mahkucircm kalmaktadır Oysa bu tartışmanın başlangıcında yer alan Aristoteles tragedyanın sadece ldquoşiirselrdquo bir kategori olmadığını oyunculukla ilişkisi bulunduğunu ve muumlzikal niteliklerinden soyutlanamayacağını accedilıkccedila dile getirir6 Bu engeli aşmak uumlzere youmlnelebileceğimiz Lataczrsquoın dikkati ccedilektiği ldquouumlretim ve alımlanış koşullarının yeniden oluşturulmasırdquonda buumltuumln youmlnleriyle başarıya ulaşılması olanaksız goumlruumlnmektedir7 Ancak ldquotrajikrdquo olan ve ad(landırma)ların trajik işlevi uumlzerine yuumlruumlteceğimiz tartışmada bu ldquokoşullarırdquo muumlmkuumln olduğu oumllccediluumlde hesaba katmaya ccedilalışacağız Latacz bu koşulları doumlrt ana başlık altında ele alır (1) ldquoyer bağımlılığırdquo (2) ldquoamaccedil bağımlığırdquo (3) ldquoyarışma bağımlılığırdquo ve (4) ldquoaraccedil bağımlılığırdquo Tragedyanın icra edildiği mekacircnlar bir yarışma bağlamında yer alıyor oluşu ve bu tuumlre sağlanan araccedilların ccedilizdiği sınırlar hep dışsal etmenler olarak belirleyicidirler Ancak tragedyanın amacı onun iccedilsel koumlklerini oumlzellikle dinselrituumlel kaynaklarını dolayısıyla iccedileriğini inşa eden ldquomitos ilintisirdquoni ifade eder Trajik olanla ve oumlzellikle ad(landırma)lar ccedilerccedilevesinde trajik işleve ilişkin araştırmamız oumlncelikle bu ldquoiccedilsel koumlklerirdquo yoklamamızı gerektirmektedir
ldquoTrajikrdquo Olan Tragedyanın İşlevi ve Aristotelesccedili Mimecircsis ve Katharsis Bu noktada tartışmaya ldquotragedyardquonın kendi adından başlamak
ldquotrajikrdquo kavrayışının neliğini anlamakta anahtar bir rol oynayabilir Tragocircidia soumlzcuumlğuuml genellikle ldquokeccedililerin şarkısırdquo ya da daha doğru bir ccedileviriyle ldquotekelerin şarkısırdquo (tragocircn ocircidecirc) olarak accedilıklanmıştır Bunu erken doumlnemde tragedyanın iccedilinde filizlendiği Dionysos Şenliklerirsquondeki satyros figuumlruumlnuumln etkin roluumlyle ilişkilendirmek muumlmkuumlnduumlr8 Dolayısıyla belirli bir bakış accedilısıyla şarkıyı dillendirenlerin keccedili kılığına buumlruumlnmuumlş olmalarının ya da keccediliye benzer doğalarının bu adlandırmada belirleyici olabileceği
6 Arist Poet 1462a 11-14 krş 1450b 18-19 7 Latacz Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum s 12 vdd 8 Bu yaklaşımı buumlyuumlk oumllccediluumlde reddeden Scullion tragedyanın sadece Dionysos tapımındaki
rituumlellerle ilişkilendirilmesinin yanlış olduğu savını ortaya atar Scullionrsquoa goumlre (ldquolsquoNothing
to Do with Dionysusrsquo Tragedy Misconceived as Ritualrdquo s 125) tragedyanın koumlkeninin
sadece Dionysosrsquoa bağlanması ve geniş tragedya koleksiyonundaki pek ccedilok farklı tanrıya
goumlnderme yapan rituumlel oumlğenin hep bir interpratio dionysiaca suumlzgecinden geccedilirilmesi
anlayışımızın tek youmlnluuml olmasına neden olmaktadır Bu konuda biz daha orta yol bir
tutumu takip etmeye ccedilalışacağız Bizce tragedyanın rituumlel koumlkeninin Dionysos kuumlltuumlne
dayandığı kabul edilebilirse de daha sonra kendi oumlzguumln kimliğini kazanan tragedyanın
yorumlanmasında Dionysosccedilu oumlğelerin mutlak egemenliğinden kaccedilınmakta fayda vardır
Bu nedenle ad(landırmay)la ldquotrajikrdquo olan arasındaki ilişkiyi ccediloumlzuumlmlemek adına Dionysos
kuumlltuumlnuumln bilinen rituumlel oumlğelerinden ccedilok yararlanmamıza karşın bunları tek kaynak olarak
kullanmayacağımızı belirtmek isteriz Tragedyanın koumlkenine dair sorunla ilgili kapsamlı
incelemeler olarak bkz Lesky Die tragische Dichtung der Hellenen s 17-48 ve
Untersteiner Le origini della tragedia e del tragico dalla preistoria a Eschilo passim
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
240
duumlşuumlnuumllebilir Bu fikir hacirclacirc kimi bilim insanlarınca kabul edilse de9 belirli ccedilevrelerce buumltuumlnuumlyle terk edilmiştir Nitekim tekenin Dionysosrsquoa kurban edilen hayvanlardan biri olması ldquotekerdquoye yapılan vurgunun kurban rituumlelleri ccedilerccedilevesinde ele alınması gerektiği yaklaşımına zemin hazırlamıştır10 Bu doğrultuda Seafordrsquoun ccedilalışmaları kurban rituumlellerinin oldukccedila derin bağlarla birbirine bağlı olduğunu ve tragedya bağlamındaki kurban rituumlellerinin koumlklerinin Homerosccedilu uygulamalara kadar takip edilebileceğini ortaya koymuştur11
Oumlte yandan Winkler tragedya korosunun epheboi adı verilen ergenlik ccedilağındaki erkek ccedilocuklarından oluşturulduğunu iddia ederek ldquotekelerin şarkısırdquo deyişinin yorumlanışına yeni bir boyut kazandırmıştır12 Oumlyle ki Winklerrsquoe goumlre ldquotekelerin şarkısırdquo ifadesi epheboi korosunun sesleri ccedilatallanan buluğ ccedilağındaki delikanlılarının nobran ve kuumlstah davranışlarına goumlnderme yapar Gerek Dionysosccedilu kurban temasının gerekse epheboi korosunun ldquotragocircidiardquo adındaki olası belirleyiciliği temelde Dionysosccedilu rituumlelden ya da rituumlel iccedilindeki rekabetccedili kuumlltuumlrden uzaklaşmaz Nitekim Elsersquoin ldquotragocircidoi aslında tragedyadaki oumlduumll iccedilin muumlcadele eden resmi yarışmacıların unvanıydırdquo şeklindeki yerinde hatırlatması13 tragedyayı tam da rekabetccedili Yunan kuumlltuumlruumlnuumln14 merkezine yerleştirmektedir Buna goumlre soumlz konusu muumlcadelenin yarışmacıları bir ldquotekerdquo iccedilin rekabet eden ldquoşarkıcırdquolardır Bu ldquotekerdquo rituumlelin sonunda kurban da edilse birinciye verilen bir oumlduumll de olsa rekabetin belirleyiciliği değişmez Dolayısıyla teması ldquotekerdquo olan yarışmanın aktoumlrleri olan şarkıcıların muumlcadelesi tragedyanın koumlklerini teşhis edebilmek iccedilin kullanılabilir Tragocircidoi adı verilen icracılar ilk olarak muhtemelen Thespisrsquoin idaresi altında Peisistratosrsquoun Atinarsquoda oldukccedila uzun suumlren tiranlığına denk gelen MOuml 534rsquote sanatlarını icra etmişlerdir Ancak yetişkin erkek ve delikanlılarda dithyrambos yarışmalarına oumlduumll koyulması MOuml 508rsquode Kleisthenesrsquoin anayasal reformlarıyla gerccedilekleşmiştir15 Dolayısıyla artsuumlremli bir incelemeyle tragocircidosrsquoların başlangıccedilta sadece ldquoonursalrdquo olan başarıları ilerleyen zamanda maddi bir oumlduumllle de taccedillandırılmıştır Bu ilk icralardaki ldquoonursal başarırdquonın koumlkensel niteliği ancak tragocircidosrsquoların muumlcadelesinin dinsel-
9 Pickard-Cambridge Dithyramb Tragedy and Comedy s 20 96-97 98 129 Seaford
Reciprocity and Ritual Homer and Tragedy in the Developing City-State s 267-269 10 Krş Burkert ldquoGreek Tragedy and Sacrificial Ritualrdquo s 87-121 11 Seaford age ldquoHomeric and Tragic Sacrificerdquo s 87-95 Money and the Early Greek Mind
Homer Philosophy Tragedy passim) 12 Winkler ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia and Polisrdquo s 26-62 13 Else Aristotle Poetics s 56 apud Kaufmann Tragedy and Philosophy s 34 14 Nietzschersquonin ldquoder agonale Geistrdquo olarak nitelediği olgunun bir youmlnuuml ldquoatletik
yarışmardquolardı (Nietzsche ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo s 783-792) Ancak koumlkleri Arkaik
Ccedilağrsquodan itibaren aristokratik kuumlltuumlruumln en oumlnemli amblemlerinden biri olan askeri
etkinliğe kadar geri goumltuumlruumllebilen bu rekabet kuumlltuumlruuml muumlzikle birlikte şiir soumlyleme alanını
da kapsamaktaydı (Burkert Greek Religion s 105) Nitekim agocircn soumlzcuumlğuuml ccedileşitli
yarışmalara goumlnderme yapmasına rağmen ldquobir araya gelmek toplanmakrdquo anlamındaki
syn-agocirc soumlzcuumlğuumlndeki agocirc koumlkuumlnden tuumlremektedir Dolayısıyla ldquorekabetccedili Yunan kuumlltuumlruumlrdquo
bağlamında agocircnrsquoun ldquoyarışmardquo anlamının yanı sıra ldquotoplanmardquo anlamının da goumlz oumlnuumlnde
bulundurulması gerekir Koumlkeninde yer alan askeri ccedilağrışımlarla birlikte
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde aynı amaccedil uğrunda savaşanların bir araya gelmesi ve daha iyi
doumlvuumlşmek uumlzere yarışması temaları daha net bir şekilde ortaya ccedilıkacaktır 15 Siewert Die Trittyen Attikas und die Heeresreform des Kleisthenes s 62-67
Erman GOumlREN
241
rituumlel koumlklerinin incelenmesiyle accedilığa ccedilıkarılabilir O halde bu muumlcadelenin dinsel-rituumlel bağlamı tam olarak nedir Kereacutenyi tragedya ve onun amaccedilları konusundaki araştırmayı oumlzellikle dinsel-rituumlel koumlkleri doğrultusunda derinleştirmek gerektiğine dikkati ccedilekmektedir
Aristoteles hem bir tragedyadaki izleyicilerin zihinlerinde neler olduğunu hem de yılda bir kez tekrar eden Eleusis girişimi tarafından elde edilen tecruumlbeyi araştırmıştır [hellip acıma ve korku yoluyla tragedyanın katharsisrsquoi sağlaması] tamamen ldquoestetikrdquo bir oumlğreti olarak kabul edilemez biz bunu daha ziyade Yunan tragedyasının kaynaklık ettiği halk uumlzerindeki etkisinin fenomenolojisine dair empirik bir katkı olarak goumlrmeliyiz16 Aristotelesrsquoin ldquotrajikrdquo tanımına youmlnelik araştırmalar bir yanıyla bu
tuumlrden olası ldquoempirik bir katkırdquonın izinde ilerlerken diğer yandan felsefi bir zeminde derinleştirilmiştir Zira soumlz konusu dinselrituumlel bağlama ilişkin oldukccedila kısıtlı kimileyin boumlluumlk poumlrccediluumlk bilgimiz yuumlzuumlnden yukarıdaki sorunun cevabını maddi verilere dayanarak vermek oldukccedila zordur Dolayısıyla bir yapbozun parccedilalarını anıştıran verilere buumltuumlnluumlkluuml bakış youmlneltebilmek uumlzere incelemeye baştan değil de sondan buumltuumln suumlrece panoramik bir goumlzle bakmış olması beklenen Aristotelesrsquoin MOuml yakl 335rsquote kaleme aldığı duumlşuumlnuumllen Peri Poiecirctikecircs eserindeki saptamalarından başlanması zorunlu hale gelir Nitekim trajik olanın tanımlanmasıyla ve tragedyanın işleviyle ilgili tartışmanın başlangıcı Aristotelesrsquoin katharsisrsquole ilgili goumlruumlşlerine kadar geri goumltuumlruumllebilir Oumlzellikle trajik olanın şiirsel boyutuna dair duumlşuumlnceler edebiyat eleştirmeni Gotthold Lessingrsquoin ortaya koyduğu yeni bakış accedilılarına kadar Aristotelesrsquoin katharsis kavrayışının belirlenimi altında geliştirilmiştir17 Dolayısıyla Aristotelesrsquoin soumlz konusu saptaması trajik olana dair tartışmanın kaccedilınılmaz başlangıccedil noktasıdır
ἔστιν οὖν τραγῳδία μίμησις πράξεως σπουδαίας καὶ τελείας μέγεθος ἐχούσης ἡδυσμένῳ λόγῳ χωρὶς ἑκάστῳ τῶν εἰδῶν ἐν τοῖς μορίοις δρώντων καὶ οὐ διrsquo ἀπαγγελίας διrsquo ἐλέου καὶ φόβου περαίνουσα τὴν τῶν τοιούτων παθημάτων κάθαρσιν Demek ki tragedya soylu tamamlanmış ve yuumlce bir eylemin taklididir bunu boumlluumlmleri iccedilindeki her bir farklı biccedilime goumlre haz veren soumlylemle yapar Bu taklit anlatımla değil eyleyen kişiler tarafından yapılır uyandırdığı acıma ve korku aracılığıyla da bu tuumlrden tecruumlbelerin18 katharsisrsquoini gerccedilekleştirir19
16 Kereacutenyi Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi s 158-159 17 Krş Kommerell Lessing und Aristoteles Unterschung uumlber die Theorie der Tragoumldie
passim 18 Bu bağlamdaki pathecircmatocircnrsquou Nussbaumrsquoun oumlnerisine (ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY
PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 145 dn 65) uyarak ldquotecruumlbelerrdquo olarak
karşılamayı tercih ettik ldquoHeyecanrdquo ya da ldquoduygurdquo karşılığı okuyucuyu pathecircmarsquonın
izleyicinin tragedyadaki mimetik eylem karşısında maruz kaldığı durumu ifade eden oumlzel
vurgusundan uzaklaştırmaktadır 19 Arist Poet 1449b24-28
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
242
Bu oldukccedila yoğun bir şekilde tartışma konusu edilmiş kısımda nesnesi ldquoeylemrdquoler (praksis) olarak belirtilen mimecircsis ile ldquoacıma ve korku aracılığıylardquo (dirsquo eleou kai phobou) gerccedilekleşen katharsis kavrayışları oumlzellikle oumln plana ccedilıkmaktadır Woodruffrsquoın altını ccedilizdiği uumlzere Aristotelesrsquoin mimecircsisrsquole ifade etmek istediği kavrayış ne şiiri pejoratif yan anlamlarıyla bir tuumlr ldquosalt kopyardquo olarak ele alan Platonrsquoun indirgeyici yaklaşımıyla ne de ccedilağdaş goumlndermeleriyle yanıltıcı olabilen ldquotaklitrdquole oumlzdeşleştirilebilir20 Buradaki en oumlnemli nokta mimecircsisrsquoin ldquobenimle belirli bir durumdaki fiili tecruumlbe arasındardquo olması ancak ldquobenimle yıllar iccedilinde geliştirdiğim ahlaksal karakter arasındardquo olmamasıdır21 Dolayısıyla Aristoteles nezdinde mimecircsisrsquoin merkezinde mutlaka biricik belirli bir yerde ve zamanda (hic et nunc) icra edilen ldquoeylemrdquo durur Bu trajik mimecircsisrsquoin evrensel kapsayıcılığının formuumlluuml gibidir Ccediluumlnkuuml Aristotelesrsquoin de vurguladığı gibi ldquoinsanda taklit doğuştandırrdquo (to te gar mimesthai symphyton tois anthrocircpois Arist Poet 1448b5 vdd) Şairin bu doğuştan gelen itkiyle yaptığı şey bir eylemi tasvir etmek değildir tragedya şairinin elinde mimecircsis bir eylemin yeniden-sunulmasıdır oumlyle ki drama tam da mimetik bir eylem olarak belirir22 Daha sonra oumlrneklerle daha ayrıntılı bir şekilde uumlzerinde duracağımız uumlzere ad(landırma)lara bu mimetik eylemin işlerliğini kolaylaştıran birer aygıt olarak başvurulmuştur
Soumlz konusu mimetik eylemin amacı olarak sunulan katharsisrsquoin ne tuumlrden bir ldquoarın(dır)mardquo olduğu konuyla ilgili bilim insanları tarafından farklı youmlnleriyle tartışılmıştır Katharsisrsquoin buradaki anlamının doğru anlaşılması yukarıda ifade edilen iki terimin (eleos ve phobos) iccedileriğinin tam olarak karşılanmasına bağlıdır Bu soumlzcuumlkler iccedilin genel olarak kullanılan karşılıklar (sırasıyla acıma ve korku) tragedyanın oumlzelleşmiş bağlamının kavranmasını guumlccedilleştirmektedir Nitekim Kaufmann yerinde bir şekilde eleos soumlzcuumlğuuml iccedilin ldquoacımardquo ya da ldquomerhamet etmerdquo yerine izleyicinin kendini sahnedeki kahramanın yerine koymasına goumlnderme yapan ldquosempatirdquo23 karşılığını oumlnerir24 Zira tragedya ya da komedya izleyicisinin tam olarak yaşadığı duygulanım sahneye koyulan eylemi kendi tecruumlbesiymişccedilesine hissetmek olarak tarif edilebilir Keza phobos soumlzcuumlğuuml iccedilinse yaşanan tecruumlbeyi oldukccedila genelleştiren bir terim olan ldquokorkurdquo yerine Kaufmann tarafından ldquodehşetrdquo karşılığı oumlnerilmektedir Oumlyle ki Kaufmannrsquoın bu oumlnerileri de bariz bir şekilde katharsisrsquoin rituumlel youmlnuumlne vurgu yapmaktadır Succedil işleyerek ya da doğal bir etkinlikle (doğum yapma kanla temas vb)
20 Woodruff ldquoARISTOTLE ON Mimecircsisrdquo S 73-95 21 Woodruff age S 93 22 KOSMAN ldquoACTİNG DRAMA AS THE Mimecircsis OF Praxisrdquo S 57 KRŞ TWİNNİNG Aristotlersquos
Treatise on Poetry Translated With Notes on the Translation and on the Original and Two
Dissertations on Poetical an Musical Imitation S 21 23 Buradaki ldquosempatirdquo kavrayışı dilimize girdiği anlamıyla ldquosıcakkanlılıkrdquola değil
antikccedilağda oumlzellikle buumlyuuml uygulamalarına damgasını vuran sympatheia ile ilişkilidir ve
ifade ettiği kavrayış daha ccedilok Tuumlrkccediledeki ldquoempatirdquo soumlzcuumlğuumlne karşılık gelir Zira sempatik
olan kişi oumltekinin yerine kendini koyar onunla hemhal olur Dolayısıyla eleos ldquoacımardquoda
olduğu gibi bir oumltekileştirme suumlrecini değil tam tersine aynı his durumunda buluşmayı
ifade eder Nitekim Sokrates trajik şairin sunulan durumla ldquohemhal olmardquoya
(συμπάσχοντες Pl Resp 10605d) sevk ettiğine ve ldquoacıma oumlğesini beslediğirdquone
(θρέψαντα [hellip] τὸ ἐλεινὸν Pl Resp 10606b) dikkati ccedileker 24 Kaufman age S 45 vd
Erman GOumlREN
243
kirlenmiş kişinin arınmasını ifade eden bu rituumlel youmln birbirini dışlamayan iki ayrı youmlnteme suyla yıkanmanın yanı sıra ateşle kacircl edilerek tasfiye edilmeye25 de goumlnderme yapar26
DanielsndashScully bu iki terime youmlnelik yorumlarında Aristotelesrsquoin nitelemesinin izleyicilerin yaşadıkları27 duygulara değil tragedyadaki ldquoeylemlererdquo goumlnderme yaptığını iddia ederler28 Tragedyanın yorumlanması ve iyi ya da koumltuuml olduğunun değerlendirilmesi iccedilin metin dışında bir oumlğeye ihtiyaccedil olmadığı iddiası uumlzerinde temellenen bu yaklaşım belirli ccedilekincelerle ifade edilmiştir Zira eleos ve phobosrsquoun niteliksel olarak ldquoeylemlerrdquoe (prakseis) ya da izleyicilerin ldquoduygularrdquoına (pathecircmata) ait olması ikilemi dahi icat edilmiş bir varsayımdan oumlteye gitmez Eylemlerin uyandırdığı eleos ve phobosrsquoun tragedyanın kaccedilınılmaz muhatabı olan halkla ilişkisinin Aristoteles tarafından hiccedil duumlşuumlnuumllmemiş olduğunu soumlylemek pek muumlmkuumln değildir Dolayısıyla her durumda eleos ve phobos terimleri Dionysos Şenliklerirsquonin Eleusis Kuumlltuumlrsquoyle birlikte değerlendirilebilecek rituumlellerinin bağlamından koparılamaz Ancak bu iki terimin Aristotelesrsquote retorik bağlamındaki kullanımlarını hesaba katmak kavrayışları dolayısıyla gerccedilekleşen katharsisrsquoi daha net anlamamız accedilısından katkı sağlayabilir Aristoteles Peri Rhecirctorikecircsrsquote soumlz konusu kavrayışlar iccedilin oldukccedila net tanımlar sunar
25 Hiccedil şuumlphesiz bu tasfiye suumlreci bir saflaştırmayı ifade eder dolayısıyla belirli oumllccediluumlde
ldquoahlaksalrdquo ya da daha dakik bir terminolojik soumlyleyişle ethosrsquola (yaşam biccedilimi) ilişkili bir
youmln taşır Ancak bu noktada katharsis tasavvufi anlamda ldquotezkiyerdquoyle ya da bir tuumlr
ahlaksal sağalma suumlreciyle oumlzdeşleştirilemez Ne de buumltuumlnuumlyle Hıristiyan bakış accedilısıyla
biccedilimlendirilmiş katharsisrsquoe goumlnderme yapar tarzda anakronik bir ccedilerccedileveye oturtulabilir
Pietropaolorsquonun işaret ettiği gibi ldquoHıristiyan kuumlltuumlruuml ahlaksal katharsis meselesini acı
ccedilekmenin yuumlce temsilinin yeniden sahnelenmesi olarak anlamıştır Bu kendi duumlşuumlşuumlnden
ahlaksal ve duumlşuumlnsel olarak sorumlu olan buumlyuumlk kahramanın acı ccedilekmesi değildir ancak
Allahrsquoın Kuzusursquonun insanlığın guumlnahları iccedilin acı ccedilekmesidirrdquo (ldquoWHIPPING JESUS DEVOUTLY
THE DRAMATURGY OF CATHARSIS AND THE CHRISTIAN IDEA OF TRAGIC FORMrdquo s 399) Dolayısıyla
katharsisrsquoin Hıristiyan ya da İslam geleneğindeki genişletilmiş karşılıkları tragedyadaki
daha oumlzelleşmiş anlamından farklı bir bağlamda değerlendirilmelidir 26 Krş Rohde Psyche Seelencult und Unsterblichkeitsglaube der Griechen c 2 s 69 vdd 27 Tragedyanın izleyiciler uumlzerindeki ldquokolektifrdquo etkisi konusunda karşı kutuplarda yer alan
Griffin ve Seafordrsquoun yaklaşımları genel olarak ldquotrajikrdquo olanın toplumsal işlevi konusunda
oumlnemli soruları guumlndeme getirmiştir Griffinrsquoin tragedyanın toplumsal olarak bir anlam
buumltuumlnluumlğuumlnuumln oluşmasına katkıda bulunması ve bunun ldquobilinccedilli amaccedillardquo gerccedilekleşmesi
konusundaki şuumlpheleri uumlzerinde duumlşuumlnuumllmeyi hak eden itirazlar olarak belirmektedir
(Griffin ldquoTHE SOCİAL FUNCTİON OF ATTİC TRAGEDYrdquo s 41 vdd) Ancak her ne kadar izleyici
grubuna mensup bireylerin trajik olan karşısında tecruumlbe ettiği hazzın tekil olarak
değerlendirilmesi zorunlu olsa da Seafordrsquoun kanıtlamasında ifade ettiği ldquokolektiflikrdquoin
soumlz konusu tekillikle ccedileliştiği soumlylenemez (Seaford ldquoTHE SOCIAL FUNCTION OF ATTIC
TRAGEDY A RESPONSE TO JASPER GRIFFINrdquo S 32) Zira tragedyanın ortaya ccedilıktığı siyasal
koşullar ve tragedyanın destekccedililerinin buumlyuumlk oumllccediluumlde demokrasi yandaşları olduğu
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde ldquotrajikrdquo olanın bir tuumlr ldquodemokratik tuumlrdeşlikrdquo yaratmak uumlzere siyasal bir
aygıt olarak kullanılmış olabileceğini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr (krş Sifakis Aristotle on the
Function of Tragic Poetry s 24) Ad(landırman)ın ldquotrajikrdquo işlevini tartışma konusu
ederken bunun toplumsal bir etki alanı olduğu tartışmasız bir olgu olarak karşımızda
durmaktadır Ancak biz incelmememizde tragedya şairinin bir aygıtı olarak ldquotrajikrdquo
olanın ifşasında belirgin bir rol oynayan ad(landırma)ları ele almakla yetinip bu
tercihlerin toplumsalsiyasal accedilılımlarını ccedilalışmamızın dışında bırakacağız 28 DANİELSndashSCULLY ldquoPity Fear and Catharsis in Aristotlersquos Poeticsrdquo S 204-217
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
244
ἔστω δὴ ὁ φόβος λύπη τις ἢ ταραχὴ ἐκ φαντασίας μέλλοντος κακοῦ φθαρτικοῦ ἢ λυπηροῦmiddot οὐ γὰρ πάντα τὰ κακὰ φοβοῦνται οἷον εἰ ἔσται ἄδικος ἢ βραδύς ἀλλrsquo ὅσα λύπας μεγάλας ἢ φθορὰς δύναται καὶ ταῦτα ἐὰν μὴ πόρρω ἀλλὰ σύνεγγυς φαίνηται ὥστε μέλλειν [hellip] ἔστω δὴ ἔλεος λύπη τις ἐπὶ φαινομένῳ κακῷ φθαρτικῷ ἢ λυπηρῷ τοῦ ἀναξίου τυγχάνειν ὃ κἂν αὐτὸς προσδοκήσειεν ἂν παθεῖν ἢ τῶν αὑτοῦ τινα καὶ τοῦτο ὅταν πλησίον φαίνηταιmiddot Korku imgelemde gelecekteki yıkıcı ve acılı bir koumltuumlluumlkten dolayı ortaya ccedilıkan bir acı ve karmaşa olarak tanımlanabilir Ccediluumlnkuuml buumltuumln koumltuumlluumlklerden korkulmaz bazı koumltuumlluumlkler vardır oumlrneğin adaletsizlik ve ahmaklık gibi onların olma ihtimalleri bizi korkutmaz ancak buumlyuumlk acı ve yıkım getirebilenler korkutur ve uzakta olanlar değil yakınımızda yakın zamanda olanlar bizi korkutur [hellip] Acıma bir kimsenin başına hak etmediği ccedilok yıkıcı ve acıklı bir durum geldiğini goumlrduumlğuumlmuumlzde kendimizin ya da bir yakınımızın da buna maruz kalabileceğini ve bunun yakın zamanda olabileceğini bekleyince ortaya ccedilıkan bir acı olarak tanımlanabilir29 Aristotelesrsquoin bu tanımlarını Peri Poecirctikecircsrsquoteki goumlruumlşleriyle
karşılaştırarak inceleyen Nehamas Aristoteles bağlamında ldquokorkurdquonun sadece vuku bulan bir olaydan değil aynı zamanda bir olayın gerccedilekleşme ihtimalinden de kaynaklanabileceğine dikkati ccedileker30 Bu temel oumlnerme korkuyu takip eden ldquoacımardquo ve buumltuumln bu suumlrecin uumlst başlığı olarak beliren ldquoarın(dır)mardquoya da ışık tutan bir niteliktedir Soumlz konusu nitelik Aristotelesrsquoin tragedya tanımındaki en oumlnemli terimlerden birinin (pathecircma) ve bu terimin tuumlrediği fiilin (paskhein) anlam alanının nasıl olayın iccedilindeki eylemleri anlamada etkin bir rol oynadığının altını ccedilizmektedir Dolayısıyla suumlreccedil tragedya izleyicisinin kendisini ldquoacı ccedilekenrdquo (paskhocircn) mitolojik karakterin yerine koymasıyla başlar İzleyici gelecekte aynı akıbetin kendi başına gelme ihtimaliyle korkuya kapılır ve mitolojik karaktere dolaylı olarak gelecekteki kendi durumuna ya da buumltuumln insanlığın bireylerinin iccediline duumlşebileceği ccedilıkmaza acımayı tecruumlbe eder bu acının ldquosıkıntısını ccedilekerrdquo (paskhein) Bu tecruumlbicirc sıkıntı sayesinde kendisini belirli bir tuumlrden rituumlel bir ldquoarın(dır)mardquo iccedilinde bulur
Bu goumlruumlşler ışığında katharsisrsquoin nesnesi olan pathecircmatarsquonın salt ldquoduygulanımrdquo olarak karşılanamayacağını bunun yerine katharsisrsquoin Halliwell ve Nussbaumrsquoun oumlnerdiği gibi homeopatik bir tasfiye etme olarak değerlendirilmesi gerektiğini duumlşuumlnmek kanımızca akla yakın goumlruumlnmektedir Halliwellrsquoe goumlre ldquotragedya acıma ve korkuyu uygun araccedillarla harekete geccedilirir [hellip] bunları duumlnyaya dair algılarımız ve yargılarımızla ahenkli hale getirmeye meylederrdquo31 Dolayısıyla mimetik eylem aracılığıyla goumlruumlnuumlr hale gelen eleos ve phobos izleyicide kendi benzerini harekete geccedilirip onlara ahenk kazandırır Benzer şekilde
29 Arist Rh 1382a21-23 1385b12-16 30 Nehamas ldquoPITY AND FEAR IN THE Rhetoric AND THE Poeticsrdquo s 301 vdd 31 Halliwell Aristotlersquos Poetics s 201
Erman GOumlREN
245
Nussbaum katharsisrsquoi yargıları yanlış youmlnlendiren ve ccedilarpıtan duyguları ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak tanımlamayı tercih etmiştir32
Bu arınma suumlrecinin aşamalarından biri olarak eleosrsquotaki ldquosempatirdquo vurgusu onun aracılığıyla belirli tuumlrden bir anlayışa ulaşıldığı fikrine zemin hazırlamaktadır Oumlyle ki bu noktada Nussbaumrsquoun trajik eleos gibi phobosrsquoun da aracılığıyla insanın ldquokırılganlığırdquona dair bir anlayışa ulaşılabileceği fikrini Homerostan oumlrneklerle temellendirmesi kayda değerdir33 İnsanın kırılganlığı yuumlzuumlnden ldquokorkurdquo ortaya ccedilıkar bu kırılganlık da ancak soumlz konusu korkuyu anlamaya ccedilalışan bireyin ldquosempatirdquosi sayesinde anlaşılır hale gelir Akhilleusrsquoun oğlunun cesedini almak iccedilin yalvaran Priamosrsquoa youmlnelik acıma hissi bu suumlrecin işleyişini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Akhilleusrsquoun eleosrsquou kahramanı sadece muhatabının değil genel olarak insanın kırılganlığına dair bir anlayışa ulaştırır Oumlyle ki soumlz konusu kırılganlığa dair anlayışın kusursuzlaşması tam da katharsisrsquoin hedeflerine ulaşmasıyla eşzamanlı bir şekilde gerccedilekleşir Nussbaumrsquoun bakış accedilısıyla insanın kırılganlığını anlamak ldquotrajikrdquo olanın ortaya ccedilıkmasında en belirleyici oumlğelerden biridir
Bu kırılganlık en somut oumlrneğiyle trajik kahramanın zayıflığında goumlruumlnuumlr hale gelir Bu ldquozayıflıkrdquo da en ccedilarpıcı ifadesini tragedyanın merkezi kavrayışlarından biri olan hamartiarsquoda bulur Ad(landırma)ların ldquotrajikrdquo olanı daha accedilık hale getirmesi tam da bu insani kırılganlık ya da zayıflığın altının ccedilizilmesidir Bu tema bir yandan adlara ifade guumlcuuml sağlayan bir zemin oluştururken oumlte yandan ise tam da trajik olanın oumlzuumlnuuml ifade eder Houmllderlinrsquoe goumlre34 trajik alanda ldquobuumltuumln kuvveler adil ve eşit olarak boumlluumlştuumlruumllmuumlştuumlrrdquo oumlzuumlnde doğasında koumlkensel olan aynı anda ldquokendi koumlkensel guumlcuumlnde goumlruumlnuumlr hale gelmez ancak bunun yerine uygun şekilde sadece kendi zayıflığında goumlruumlnuumlr olurrdquo Zaten hamartiarsquonın tuumlrediği hamartanocirc fiilinin harfiyen anlamı da ldquohedefi kaccedilırmak hedefe isabet
32 Nussbaum The Fragility of Goodness Luck and Ethics in Greek Tragedy and Philosophy
s 390-391 Halliwell ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarını net bir şekilde eleştiren Lear
katharsis suumlrecinin zihinsel bir anlayış kazanma ya da ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak
yorumlanmasının Aristotelesrsquoin genel yaklaşımıyla oumlrtuumlşmesine rağmen bu bağlamda
hiccedilbir geccedilerliliği olmadığını temellendirmeye ccedilalışarak savını geliştirmektedir (Lear
ldquoKATHARSISrdquo S 303 vdd) Learrsquoın eleştirisine Nussbaumrsquoın ayrıntılı bir cevabı (Nussbaum
ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 147 vdd)
Learrsquoın terminolojiyi ccedilevirirken yaptığı radikal hatalara dikkat ccedilekmektedir Ancak Learrsquoın
soumlz konusu makalesindeki temel kanıtlaması katharsisrsquoin bir tuumlr entelektuumlel ldquotasfiyerdquole
değil de fiziksel bir ldquoboşaltımrdquola (acircdet kanaması meni atılması idrar yapma vb)
oumlrneksenebileceği doğrultusundadır (Lear age s 298) Oumlyle ki bu yaklaşıma goumlre
tragedya sahnesinde korkunun ve acımanın uccedil noktası tecruumlbe edilerek bu duyguların
buumlnyeden atılması sağlanır Kanımızca Learrsquoın oumlnerisi kendi iccedilinde bir tutarlık arz etse de
terminolojik hataları nedeniyle katharsisrsquoin tragedya bağlamında ifade ettiği kavrayışı
kuşatıcı bir şekilde ifade edememektedir 33 Nussbaum ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s
120 vdd 34 Apud Szondi An Essay on the Tragic s 11-12
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
239
amacıdır Bu amaccedil doğrultusunda uumlzerinde farklı bakış accedilılarından oldukccedila yoğun tartışma yuumlruumltuumllmuumlş bir kavrayış olan ldquotrajikrdquo terimiyle tam olarak neyi kastettiğimizi ortaya koymakla işe başlayacağız Ancak bu incelemede oldukccedila iyi bilindiği halde sıklıkla goumlz ardı edilen youmlntemsel bir sorunla karşı karşıya olduğumuzun bilicindeyiz Tragedya uumlzerine yuumlruumltuumllen tartışma guumlnuumlmuumlze buumltuumln icra oumlğelerinden arınmış bir şekilde ulaşan metinlere mahkucircm kalmaktadır Oysa bu tartışmanın başlangıcında yer alan Aristoteles tragedyanın sadece ldquoşiirselrdquo bir kategori olmadığını oyunculukla ilişkisi bulunduğunu ve muumlzikal niteliklerinden soyutlanamayacağını accedilıkccedila dile getirir6 Bu engeli aşmak uumlzere youmlnelebileceğimiz Lataczrsquoın dikkati ccedilektiği ldquouumlretim ve alımlanış koşullarının yeniden oluşturulmasırdquonda buumltuumln youmlnleriyle başarıya ulaşılması olanaksız goumlruumlnmektedir7 Ancak ldquotrajikrdquo olan ve ad(landırma)ların trajik işlevi uumlzerine yuumlruumlteceğimiz tartışmada bu ldquokoşullarırdquo muumlmkuumln olduğu oumllccediluumlde hesaba katmaya ccedilalışacağız Latacz bu koşulları doumlrt ana başlık altında ele alır (1) ldquoyer bağımlılığırdquo (2) ldquoamaccedil bağımlığırdquo (3) ldquoyarışma bağımlılığırdquo ve (4) ldquoaraccedil bağımlılığırdquo Tragedyanın icra edildiği mekacircnlar bir yarışma bağlamında yer alıyor oluşu ve bu tuumlre sağlanan araccedilların ccedilizdiği sınırlar hep dışsal etmenler olarak belirleyicidirler Ancak tragedyanın amacı onun iccedilsel koumlklerini oumlzellikle dinselrituumlel kaynaklarını dolayısıyla iccedileriğini inşa eden ldquomitos ilintisirdquoni ifade eder Trajik olanla ve oumlzellikle ad(landırma)lar ccedilerccedilevesinde trajik işleve ilişkin araştırmamız oumlncelikle bu ldquoiccedilsel koumlklerirdquo yoklamamızı gerektirmektedir
ldquoTrajikrdquo Olan Tragedyanın İşlevi ve Aristotelesccedili Mimecircsis ve Katharsis Bu noktada tartışmaya ldquotragedyardquonın kendi adından başlamak
ldquotrajikrdquo kavrayışının neliğini anlamakta anahtar bir rol oynayabilir Tragocircidia soumlzcuumlğuuml genellikle ldquokeccedililerin şarkısırdquo ya da daha doğru bir ccedileviriyle ldquotekelerin şarkısırdquo (tragocircn ocircidecirc) olarak accedilıklanmıştır Bunu erken doumlnemde tragedyanın iccedilinde filizlendiği Dionysos Şenliklerirsquondeki satyros figuumlruumlnuumln etkin roluumlyle ilişkilendirmek muumlmkuumlnduumlr8 Dolayısıyla belirli bir bakış accedilısıyla şarkıyı dillendirenlerin keccedili kılığına buumlruumlnmuumlş olmalarının ya da keccediliye benzer doğalarının bu adlandırmada belirleyici olabileceği
6 Arist Poet 1462a 11-14 krş 1450b 18-19 7 Latacz Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum s 12 vdd 8 Bu yaklaşımı buumlyuumlk oumllccediluumlde reddeden Scullion tragedyanın sadece Dionysos tapımındaki
rituumlellerle ilişkilendirilmesinin yanlış olduğu savını ortaya atar Scullionrsquoa goumlre (ldquolsquoNothing
to Do with Dionysusrsquo Tragedy Misconceived as Ritualrdquo s 125) tragedyanın koumlkeninin
sadece Dionysosrsquoa bağlanması ve geniş tragedya koleksiyonundaki pek ccedilok farklı tanrıya
goumlnderme yapan rituumlel oumlğenin hep bir interpratio dionysiaca suumlzgecinden geccedilirilmesi
anlayışımızın tek youmlnluuml olmasına neden olmaktadır Bu konuda biz daha orta yol bir
tutumu takip etmeye ccedilalışacağız Bizce tragedyanın rituumlel koumlkeninin Dionysos kuumlltuumlne
dayandığı kabul edilebilirse de daha sonra kendi oumlzguumln kimliğini kazanan tragedyanın
yorumlanmasında Dionysosccedilu oumlğelerin mutlak egemenliğinden kaccedilınmakta fayda vardır
Bu nedenle ad(landırmay)la ldquotrajikrdquo olan arasındaki ilişkiyi ccediloumlzuumlmlemek adına Dionysos
kuumlltuumlnuumln bilinen rituumlel oumlğelerinden ccedilok yararlanmamıza karşın bunları tek kaynak olarak
kullanmayacağımızı belirtmek isteriz Tragedyanın koumlkenine dair sorunla ilgili kapsamlı
incelemeler olarak bkz Lesky Die tragische Dichtung der Hellenen s 17-48 ve
Untersteiner Le origini della tragedia e del tragico dalla preistoria a Eschilo passim
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
240
duumlşuumlnuumllebilir Bu fikir hacirclacirc kimi bilim insanlarınca kabul edilse de9 belirli ccedilevrelerce buumltuumlnuumlyle terk edilmiştir Nitekim tekenin Dionysosrsquoa kurban edilen hayvanlardan biri olması ldquotekerdquoye yapılan vurgunun kurban rituumlelleri ccedilerccedilevesinde ele alınması gerektiği yaklaşımına zemin hazırlamıştır10 Bu doğrultuda Seafordrsquoun ccedilalışmaları kurban rituumlellerinin oldukccedila derin bağlarla birbirine bağlı olduğunu ve tragedya bağlamındaki kurban rituumlellerinin koumlklerinin Homerosccedilu uygulamalara kadar takip edilebileceğini ortaya koymuştur11
Oumlte yandan Winkler tragedya korosunun epheboi adı verilen ergenlik ccedilağındaki erkek ccedilocuklarından oluşturulduğunu iddia ederek ldquotekelerin şarkısırdquo deyişinin yorumlanışına yeni bir boyut kazandırmıştır12 Oumlyle ki Winklerrsquoe goumlre ldquotekelerin şarkısırdquo ifadesi epheboi korosunun sesleri ccedilatallanan buluğ ccedilağındaki delikanlılarının nobran ve kuumlstah davranışlarına goumlnderme yapar Gerek Dionysosccedilu kurban temasının gerekse epheboi korosunun ldquotragocircidiardquo adındaki olası belirleyiciliği temelde Dionysosccedilu rituumlelden ya da rituumlel iccedilindeki rekabetccedili kuumlltuumlrden uzaklaşmaz Nitekim Elsersquoin ldquotragocircidoi aslında tragedyadaki oumlduumll iccedilin muumlcadele eden resmi yarışmacıların unvanıydırdquo şeklindeki yerinde hatırlatması13 tragedyayı tam da rekabetccedili Yunan kuumlltuumlruumlnuumln14 merkezine yerleştirmektedir Buna goumlre soumlz konusu muumlcadelenin yarışmacıları bir ldquotekerdquo iccedilin rekabet eden ldquoşarkıcırdquolardır Bu ldquotekerdquo rituumlelin sonunda kurban da edilse birinciye verilen bir oumlduumll de olsa rekabetin belirleyiciliği değişmez Dolayısıyla teması ldquotekerdquo olan yarışmanın aktoumlrleri olan şarkıcıların muumlcadelesi tragedyanın koumlklerini teşhis edebilmek iccedilin kullanılabilir Tragocircidoi adı verilen icracılar ilk olarak muhtemelen Thespisrsquoin idaresi altında Peisistratosrsquoun Atinarsquoda oldukccedila uzun suumlren tiranlığına denk gelen MOuml 534rsquote sanatlarını icra etmişlerdir Ancak yetişkin erkek ve delikanlılarda dithyrambos yarışmalarına oumlduumll koyulması MOuml 508rsquode Kleisthenesrsquoin anayasal reformlarıyla gerccedilekleşmiştir15 Dolayısıyla artsuumlremli bir incelemeyle tragocircidosrsquoların başlangıccedilta sadece ldquoonursalrdquo olan başarıları ilerleyen zamanda maddi bir oumlduumllle de taccedillandırılmıştır Bu ilk icralardaki ldquoonursal başarırdquonın koumlkensel niteliği ancak tragocircidosrsquoların muumlcadelesinin dinsel-
9 Pickard-Cambridge Dithyramb Tragedy and Comedy s 20 96-97 98 129 Seaford
Reciprocity and Ritual Homer and Tragedy in the Developing City-State s 267-269 10 Krş Burkert ldquoGreek Tragedy and Sacrificial Ritualrdquo s 87-121 11 Seaford age ldquoHomeric and Tragic Sacrificerdquo s 87-95 Money and the Early Greek Mind
Homer Philosophy Tragedy passim) 12 Winkler ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia and Polisrdquo s 26-62 13 Else Aristotle Poetics s 56 apud Kaufmann Tragedy and Philosophy s 34 14 Nietzschersquonin ldquoder agonale Geistrdquo olarak nitelediği olgunun bir youmlnuuml ldquoatletik
yarışmardquolardı (Nietzsche ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo s 783-792) Ancak koumlkleri Arkaik
Ccedilağrsquodan itibaren aristokratik kuumlltuumlruumln en oumlnemli amblemlerinden biri olan askeri
etkinliğe kadar geri goumltuumlruumllebilen bu rekabet kuumlltuumlruuml muumlzikle birlikte şiir soumlyleme alanını
da kapsamaktaydı (Burkert Greek Religion s 105) Nitekim agocircn soumlzcuumlğuuml ccedileşitli
yarışmalara goumlnderme yapmasına rağmen ldquobir araya gelmek toplanmakrdquo anlamındaki
syn-agocirc soumlzcuumlğuumlndeki agocirc koumlkuumlnden tuumlremektedir Dolayısıyla ldquorekabetccedili Yunan kuumlltuumlruumlrdquo
bağlamında agocircnrsquoun ldquoyarışmardquo anlamının yanı sıra ldquotoplanmardquo anlamının da goumlz oumlnuumlnde
bulundurulması gerekir Koumlkeninde yer alan askeri ccedilağrışımlarla birlikte
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde aynı amaccedil uğrunda savaşanların bir araya gelmesi ve daha iyi
doumlvuumlşmek uumlzere yarışması temaları daha net bir şekilde ortaya ccedilıkacaktır 15 Siewert Die Trittyen Attikas und die Heeresreform des Kleisthenes s 62-67
Erman GOumlREN
241
rituumlel koumlklerinin incelenmesiyle accedilığa ccedilıkarılabilir O halde bu muumlcadelenin dinsel-rituumlel bağlamı tam olarak nedir Kereacutenyi tragedya ve onun amaccedilları konusundaki araştırmayı oumlzellikle dinsel-rituumlel koumlkleri doğrultusunda derinleştirmek gerektiğine dikkati ccedilekmektedir
Aristoteles hem bir tragedyadaki izleyicilerin zihinlerinde neler olduğunu hem de yılda bir kez tekrar eden Eleusis girişimi tarafından elde edilen tecruumlbeyi araştırmıştır [hellip acıma ve korku yoluyla tragedyanın katharsisrsquoi sağlaması] tamamen ldquoestetikrdquo bir oumlğreti olarak kabul edilemez biz bunu daha ziyade Yunan tragedyasının kaynaklık ettiği halk uumlzerindeki etkisinin fenomenolojisine dair empirik bir katkı olarak goumlrmeliyiz16 Aristotelesrsquoin ldquotrajikrdquo tanımına youmlnelik araştırmalar bir yanıyla bu
tuumlrden olası ldquoempirik bir katkırdquonın izinde ilerlerken diğer yandan felsefi bir zeminde derinleştirilmiştir Zira soumlz konusu dinselrituumlel bağlama ilişkin oldukccedila kısıtlı kimileyin boumlluumlk poumlrccediluumlk bilgimiz yuumlzuumlnden yukarıdaki sorunun cevabını maddi verilere dayanarak vermek oldukccedila zordur Dolayısıyla bir yapbozun parccedilalarını anıştıran verilere buumltuumlnluumlkluuml bakış youmlneltebilmek uumlzere incelemeye baştan değil de sondan buumltuumln suumlrece panoramik bir goumlzle bakmış olması beklenen Aristotelesrsquoin MOuml yakl 335rsquote kaleme aldığı duumlşuumlnuumllen Peri Poiecirctikecircs eserindeki saptamalarından başlanması zorunlu hale gelir Nitekim trajik olanın tanımlanmasıyla ve tragedyanın işleviyle ilgili tartışmanın başlangıcı Aristotelesrsquoin katharsisrsquole ilgili goumlruumlşlerine kadar geri goumltuumlruumllebilir Oumlzellikle trajik olanın şiirsel boyutuna dair duumlşuumlnceler edebiyat eleştirmeni Gotthold Lessingrsquoin ortaya koyduğu yeni bakış accedilılarına kadar Aristotelesrsquoin katharsis kavrayışının belirlenimi altında geliştirilmiştir17 Dolayısıyla Aristotelesrsquoin soumlz konusu saptaması trajik olana dair tartışmanın kaccedilınılmaz başlangıccedil noktasıdır
ἔστιν οὖν τραγῳδία μίμησις πράξεως σπουδαίας καὶ τελείας μέγεθος ἐχούσης ἡδυσμένῳ λόγῳ χωρὶς ἑκάστῳ τῶν εἰδῶν ἐν τοῖς μορίοις δρώντων καὶ οὐ διrsquo ἀπαγγελίας διrsquo ἐλέου καὶ φόβου περαίνουσα τὴν τῶν τοιούτων παθημάτων κάθαρσιν Demek ki tragedya soylu tamamlanmış ve yuumlce bir eylemin taklididir bunu boumlluumlmleri iccedilindeki her bir farklı biccedilime goumlre haz veren soumlylemle yapar Bu taklit anlatımla değil eyleyen kişiler tarafından yapılır uyandırdığı acıma ve korku aracılığıyla da bu tuumlrden tecruumlbelerin18 katharsisrsquoini gerccedilekleştirir19
16 Kereacutenyi Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi s 158-159 17 Krş Kommerell Lessing und Aristoteles Unterschung uumlber die Theorie der Tragoumldie
passim 18 Bu bağlamdaki pathecircmatocircnrsquou Nussbaumrsquoun oumlnerisine (ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY
PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 145 dn 65) uyarak ldquotecruumlbelerrdquo olarak
karşılamayı tercih ettik ldquoHeyecanrdquo ya da ldquoduygurdquo karşılığı okuyucuyu pathecircmarsquonın
izleyicinin tragedyadaki mimetik eylem karşısında maruz kaldığı durumu ifade eden oumlzel
vurgusundan uzaklaştırmaktadır 19 Arist Poet 1449b24-28
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
242
Bu oldukccedila yoğun bir şekilde tartışma konusu edilmiş kısımda nesnesi ldquoeylemrdquoler (praksis) olarak belirtilen mimecircsis ile ldquoacıma ve korku aracılığıylardquo (dirsquo eleou kai phobou) gerccedilekleşen katharsis kavrayışları oumlzellikle oumln plana ccedilıkmaktadır Woodruffrsquoın altını ccedilizdiği uumlzere Aristotelesrsquoin mimecircsisrsquole ifade etmek istediği kavrayış ne şiiri pejoratif yan anlamlarıyla bir tuumlr ldquosalt kopyardquo olarak ele alan Platonrsquoun indirgeyici yaklaşımıyla ne de ccedilağdaş goumlndermeleriyle yanıltıcı olabilen ldquotaklitrdquole oumlzdeşleştirilebilir20 Buradaki en oumlnemli nokta mimecircsisrsquoin ldquobenimle belirli bir durumdaki fiili tecruumlbe arasındardquo olması ancak ldquobenimle yıllar iccedilinde geliştirdiğim ahlaksal karakter arasındardquo olmamasıdır21 Dolayısıyla Aristoteles nezdinde mimecircsisrsquoin merkezinde mutlaka biricik belirli bir yerde ve zamanda (hic et nunc) icra edilen ldquoeylemrdquo durur Bu trajik mimecircsisrsquoin evrensel kapsayıcılığının formuumlluuml gibidir Ccediluumlnkuuml Aristotelesrsquoin de vurguladığı gibi ldquoinsanda taklit doğuştandırrdquo (to te gar mimesthai symphyton tois anthrocircpois Arist Poet 1448b5 vdd) Şairin bu doğuştan gelen itkiyle yaptığı şey bir eylemi tasvir etmek değildir tragedya şairinin elinde mimecircsis bir eylemin yeniden-sunulmasıdır oumlyle ki drama tam da mimetik bir eylem olarak belirir22 Daha sonra oumlrneklerle daha ayrıntılı bir şekilde uumlzerinde duracağımız uumlzere ad(landırma)lara bu mimetik eylemin işlerliğini kolaylaştıran birer aygıt olarak başvurulmuştur
Soumlz konusu mimetik eylemin amacı olarak sunulan katharsisrsquoin ne tuumlrden bir ldquoarın(dır)mardquo olduğu konuyla ilgili bilim insanları tarafından farklı youmlnleriyle tartışılmıştır Katharsisrsquoin buradaki anlamının doğru anlaşılması yukarıda ifade edilen iki terimin (eleos ve phobos) iccedileriğinin tam olarak karşılanmasına bağlıdır Bu soumlzcuumlkler iccedilin genel olarak kullanılan karşılıklar (sırasıyla acıma ve korku) tragedyanın oumlzelleşmiş bağlamının kavranmasını guumlccedilleştirmektedir Nitekim Kaufmann yerinde bir şekilde eleos soumlzcuumlğuuml iccedilin ldquoacımardquo ya da ldquomerhamet etmerdquo yerine izleyicinin kendini sahnedeki kahramanın yerine koymasına goumlnderme yapan ldquosempatirdquo23 karşılığını oumlnerir24 Zira tragedya ya da komedya izleyicisinin tam olarak yaşadığı duygulanım sahneye koyulan eylemi kendi tecruumlbesiymişccedilesine hissetmek olarak tarif edilebilir Keza phobos soumlzcuumlğuuml iccedilinse yaşanan tecruumlbeyi oldukccedila genelleştiren bir terim olan ldquokorkurdquo yerine Kaufmann tarafından ldquodehşetrdquo karşılığı oumlnerilmektedir Oumlyle ki Kaufmannrsquoın bu oumlnerileri de bariz bir şekilde katharsisrsquoin rituumlel youmlnuumlne vurgu yapmaktadır Succedil işleyerek ya da doğal bir etkinlikle (doğum yapma kanla temas vb)
20 Woodruff ldquoARISTOTLE ON Mimecircsisrdquo S 73-95 21 Woodruff age S 93 22 KOSMAN ldquoACTİNG DRAMA AS THE Mimecircsis OF Praxisrdquo S 57 KRŞ TWİNNİNG Aristotlersquos
Treatise on Poetry Translated With Notes on the Translation and on the Original and Two
Dissertations on Poetical an Musical Imitation S 21 23 Buradaki ldquosempatirdquo kavrayışı dilimize girdiği anlamıyla ldquosıcakkanlılıkrdquola değil
antikccedilağda oumlzellikle buumlyuuml uygulamalarına damgasını vuran sympatheia ile ilişkilidir ve
ifade ettiği kavrayış daha ccedilok Tuumlrkccediledeki ldquoempatirdquo soumlzcuumlğuumlne karşılık gelir Zira sempatik
olan kişi oumltekinin yerine kendini koyar onunla hemhal olur Dolayısıyla eleos ldquoacımardquoda
olduğu gibi bir oumltekileştirme suumlrecini değil tam tersine aynı his durumunda buluşmayı
ifade eder Nitekim Sokrates trajik şairin sunulan durumla ldquohemhal olmardquoya
(συμπάσχοντες Pl Resp 10605d) sevk ettiğine ve ldquoacıma oumlğesini beslediğirdquone
(θρέψαντα [hellip] τὸ ἐλεινὸν Pl Resp 10606b) dikkati ccedileker 24 Kaufman age S 45 vd
Erman GOumlREN
243
kirlenmiş kişinin arınmasını ifade eden bu rituumlel youmln birbirini dışlamayan iki ayrı youmlnteme suyla yıkanmanın yanı sıra ateşle kacircl edilerek tasfiye edilmeye25 de goumlnderme yapar26
DanielsndashScully bu iki terime youmlnelik yorumlarında Aristotelesrsquoin nitelemesinin izleyicilerin yaşadıkları27 duygulara değil tragedyadaki ldquoeylemlererdquo goumlnderme yaptığını iddia ederler28 Tragedyanın yorumlanması ve iyi ya da koumltuuml olduğunun değerlendirilmesi iccedilin metin dışında bir oumlğeye ihtiyaccedil olmadığı iddiası uumlzerinde temellenen bu yaklaşım belirli ccedilekincelerle ifade edilmiştir Zira eleos ve phobosrsquoun niteliksel olarak ldquoeylemlerrdquoe (prakseis) ya da izleyicilerin ldquoduygularrdquoına (pathecircmata) ait olması ikilemi dahi icat edilmiş bir varsayımdan oumlteye gitmez Eylemlerin uyandırdığı eleos ve phobosrsquoun tragedyanın kaccedilınılmaz muhatabı olan halkla ilişkisinin Aristoteles tarafından hiccedil duumlşuumlnuumllmemiş olduğunu soumlylemek pek muumlmkuumln değildir Dolayısıyla her durumda eleos ve phobos terimleri Dionysos Şenliklerirsquonin Eleusis Kuumlltuumlrsquoyle birlikte değerlendirilebilecek rituumlellerinin bağlamından koparılamaz Ancak bu iki terimin Aristotelesrsquote retorik bağlamındaki kullanımlarını hesaba katmak kavrayışları dolayısıyla gerccedilekleşen katharsisrsquoi daha net anlamamız accedilısından katkı sağlayabilir Aristoteles Peri Rhecirctorikecircsrsquote soumlz konusu kavrayışlar iccedilin oldukccedila net tanımlar sunar
25 Hiccedil şuumlphesiz bu tasfiye suumlreci bir saflaştırmayı ifade eder dolayısıyla belirli oumllccediluumlde
ldquoahlaksalrdquo ya da daha dakik bir terminolojik soumlyleyişle ethosrsquola (yaşam biccedilimi) ilişkili bir
youmln taşır Ancak bu noktada katharsis tasavvufi anlamda ldquotezkiyerdquoyle ya da bir tuumlr
ahlaksal sağalma suumlreciyle oumlzdeşleştirilemez Ne de buumltuumlnuumlyle Hıristiyan bakış accedilısıyla
biccedilimlendirilmiş katharsisrsquoe goumlnderme yapar tarzda anakronik bir ccedilerccedileveye oturtulabilir
Pietropaolorsquonun işaret ettiği gibi ldquoHıristiyan kuumlltuumlruuml ahlaksal katharsis meselesini acı
ccedilekmenin yuumlce temsilinin yeniden sahnelenmesi olarak anlamıştır Bu kendi duumlşuumlşuumlnden
ahlaksal ve duumlşuumlnsel olarak sorumlu olan buumlyuumlk kahramanın acı ccedilekmesi değildir ancak
Allahrsquoın Kuzusursquonun insanlığın guumlnahları iccedilin acı ccedilekmesidirrdquo (ldquoWHIPPING JESUS DEVOUTLY
THE DRAMATURGY OF CATHARSIS AND THE CHRISTIAN IDEA OF TRAGIC FORMrdquo s 399) Dolayısıyla
katharsisrsquoin Hıristiyan ya da İslam geleneğindeki genişletilmiş karşılıkları tragedyadaki
daha oumlzelleşmiş anlamından farklı bir bağlamda değerlendirilmelidir 26 Krş Rohde Psyche Seelencult und Unsterblichkeitsglaube der Griechen c 2 s 69 vdd 27 Tragedyanın izleyiciler uumlzerindeki ldquokolektifrdquo etkisi konusunda karşı kutuplarda yer alan
Griffin ve Seafordrsquoun yaklaşımları genel olarak ldquotrajikrdquo olanın toplumsal işlevi konusunda
oumlnemli soruları guumlndeme getirmiştir Griffinrsquoin tragedyanın toplumsal olarak bir anlam
buumltuumlnluumlğuumlnuumln oluşmasına katkıda bulunması ve bunun ldquobilinccedilli amaccedillardquo gerccedilekleşmesi
konusundaki şuumlpheleri uumlzerinde duumlşuumlnuumllmeyi hak eden itirazlar olarak belirmektedir
(Griffin ldquoTHE SOCİAL FUNCTİON OF ATTİC TRAGEDYrdquo s 41 vdd) Ancak her ne kadar izleyici
grubuna mensup bireylerin trajik olan karşısında tecruumlbe ettiği hazzın tekil olarak
değerlendirilmesi zorunlu olsa da Seafordrsquoun kanıtlamasında ifade ettiği ldquokolektiflikrdquoin
soumlz konusu tekillikle ccedileliştiği soumlylenemez (Seaford ldquoTHE SOCIAL FUNCTION OF ATTIC
TRAGEDY A RESPONSE TO JASPER GRIFFINrdquo S 32) Zira tragedyanın ortaya ccedilıktığı siyasal
koşullar ve tragedyanın destekccedililerinin buumlyuumlk oumllccediluumlde demokrasi yandaşları olduğu
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde ldquotrajikrdquo olanın bir tuumlr ldquodemokratik tuumlrdeşlikrdquo yaratmak uumlzere siyasal bir
aygıt olarak kullanılmış olabileceğini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr (krş Sifakis Aristotle on the
Function of Tragic Poetry s 24) Ad(landırman)ın ldquotrajikrdquo işlevini tartışma konusu
ederken bunun toplumsal bir etki alanı olduğu tartışmasız bir olgu olarak karşımızda
durmaktadır Ancak biz incelmememizde tragedya şairinin bir aygıtı olarak ldquotrajikrdquo
olanın ifşasında belirgin bir rol oynayan ad(landırma)ları ele almakla yetinip bu
tercihlerin toplumsalsiyasal accedilılımlarını ccedilalışmamızın dışında bırakacağız 28 DANİELSndashSCULLY ldquoPity Fear and Catharsis in Aristotlersquos Poeticsrdquo S 204-217
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
244
ἔστω δὴ ὁ φόβος λύπη τις ἢ ταραχὴ ἐκ φαντασίας μέλλοντος κακοῦ φθαρτικοῦ ἢ λυπηροῦmiddot οὐ γὰρ πάντα τὰ κακὰ φοβοῦνται οἷον εἰ ἔσται ἄδικος ἢ βραδύς ἀλλrsquo ὅσα λύπας μεγάλας ἢ φθορὰς δύναται καὶ ταῦτα ἐὰν μὴ πόρρω ἀλλὰ σύνεγγυς φαίνηται ὥστε μέλλειν [hellip] ἔστω δὴ ἔλεος λύπη τις ἐπὶ φαινομένῳ κακῷ φθαρτικῷ ἢ λυπηρῷ τοῦ ἀναξίου τυγχάνειν ὃ κἂν αὐτὸς προσδοκήσειεν ἂν παθεῖν ἢ τῶν αὑτοῦ τινα καὶ τοῦτο ὅταν πλησίον φαίνηταιmiddot Korku imgelemde gelecekteki yıkıcı ve acılı bir koumltuumlluumlkten dolayı ortaya ccedilıkan bir acı ve karmaşa olarak tanımlanabilir Ccediluumlnkuuml buumltuumln koumltuumlluumlklerden korkulmaz bazı koumltuumlluumlkler vardır oumlrneğin adaletsizlik ve ahmaklık gibi onların olma ihtimalleri bizi korkutmaz ancak buumlyuumlk acı ve yıkım getirebilenler korkutur ve uzakta olanlar değil yakınımızda yakın zamanda olanlar bizi korkutur [hellip] Acıma bir kimsenin başına hak etmediği ccedilok yıkıcı ve acıklı bir durum geldiğini goumlrduumlğuumlmuumlzde kendimizin ya da bir yakınımızın da buna maruz kalabileceğini ve bunun yakın zamanda olabileceğini bekleyince ortaya ccedilıkan bir acı olarak tanımlanabilir29 Aristotelesrsquoin bu tanımlarını Peri Poecirctikecircsrsquoteki goumlruumlşleriyle
karşılaştırarak inceleyen Nehamas Aristoteles bağlamında ldquokorkurdquonun sadece vuku bulan bir olaydan değil aynı zamanda bir olayın gerccedilekleşme ihtimalinden de kaynaklanabileceğine dikkati ccedileker30 Bu temel oumlnerme korkuyu takip eden ldquoacımardquo ve buumltuumln bu suumlrecin uumlst başlığı olarak beliren ldquoarın(dır)mardquoya da ışık tutan bir niteliktedir Soumlz konusu nitelik Aristotelesrsquoin tragedya tanımındaki en oumlnemli terimlerden birinin (pathecircma) ve bu terimin tuumlrediği fiilin (paskhein) anlam alanının nasıl olayın iccedilindeki eylemleri anlamada etkin bir rol oynadığının altını ccedilizmektedir Dolayısıyla suumlreccedil tragedya izleyicisinin kendisini ldquoacı ccedilekenrdquo (paskhocircn) mitolojik karakterin yerine koymasıyla başlar İzleyici gelecekte aynı akıbetin kendi başına gelme ihtimaliyle korkuya kapılır ve mitolojik karaktere dolaylı olarak gelecekteki kendi durumuna ya da buumltuumln insanlığın bireylerinin iccediline duumlşebileceği ccedilıkmaza acımayı tecruumlbe eder bu acının ldquosıkıntısını ccedilekerrdquo (paskhein) Bu tecruumlbicirc sıkıntı sayesinde kendisini belirli bir tuumlrden rituumlel bir ldquoarın(dır)mardquo iccedilinde bulur
Bu goumlruumlşler ışığında katharsisrsquoin nesnesi olan pathecircmatarsquonın salt ldquoduygulanımrdquo olarak karşılanamayacağını bunun yerine katharsisrsquoin Halliwell ve Nussbaumrsquoun oumlnerdiği gibi homeopatik bir tasfiye etme olarak değerlendirilmesi gerektiğini duumlşuumlnmek kanımızca akla yakın goumlruumlnmektedir Halliwellrsquoe goumlre ldquotragedya acıma ve korkuyu uygun araccedillarla harekete geccedilirir [hellip] bunları duumlnyaya dair algılarımız ve yargılarımızla ahenkli hale getirmeye meylederrdquo31 Dolayısıyla mimetik eylem aracılığıyla goumlruumlnuumlr hale gelen eleos ve phobos izleyicide kendi benzerini harekete geccedilirip onlara ahenk kazandırır Benzer şekilde
29 Arist Rh 1382a21-23 1385b12-16 30 Nehamas ldquoPITY AND FEAR IN THE Rhetoric AND THE Poeticsrdquo s 301 vdd 31 Halliwell Aristotlersquos Poetics s 201
Erman GOumlREN
245
Nussbaum katharsisrsquoi yargıları yanlış youmlnlendiren ve ccedilarpıtan duyguları ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak tanımlamayı tercih etmiştir32
Bu arınma suumlrecinin aşamalarından biri olarak eleosrsquotaki ldquosempatirdquo vurgusu onun aracılığıyla belirli tuumlrden bir anlayışa ulaşıldığı fikrine zemin hazırlamaktadır Oumlyle ki bu noktada Nussbaumrsquoun trajik eleos gibi phobosrsquoun da aracılığıyla insanın ldquokırılganlığırdquona dair bir anlayışa ulaşılabileceği fikrini Homerostan oumlrneklerle temellendirmesi kayda değerdir33 İnsanın kırılganlığı yuumlzuumlnden ldquokorkurdquo ortaya ccedilıkar bu kırılganlık da ancak soumlz konusu korkuyu anlamaya ccedilalışan bireyin ldquosempatirdquosi sayesinde anlaşılır hale gelir Akhilleusrsquoun oğlunun cesedini almak iccedilin yalvaran Priamosrsquoa youmlnelik acıma hissi bu suumlrecin işleyişini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Akhilleusrsquoun eleosrsquou kahramanı sadece muhatabının değil genel olarak insanın kırılganlığına dair bir anlayışa ulaştırır Oumlyle ki soumlz konusu kırılganlığa dair anlayışın kusursuzlaşması tam da katharsisrsquoin hedeflerine ulaşmasıyla eşzamanlı bir şekilde gerccedilekleşir Nussbaumrsquoun bakış accedilısıyla insanın kırılganlığını anlamak ldquotrajikrdquo olanın ortaya ccedilıkmasında en belirleyici oumlğelerden biridir
Bu kırılganlık en somut oumlrneğiyle trajik kahramanın zayıflığında goumlruumlnuumlr hale gelir Bu ldquozayıflıkrdquo da en ccedilarpıcı ifadesini tragedyanın merkezi kavrayışlarından biri olan hamartiarsquoda bulur Ad(landırma)ların ldquotrajikrdquo olanı daha accedilık hale getirmesi tam da bu insani kırılganlık ya da zayıflığın altının ccedilizilmesidir Bu tema bir yandan adlara ifade guumlcuuml sağlayan bir zemin oluştururken oumlte yandan ise tam da trajik olanın oumlzuumlnuuml ifade eder Houmllderlinrsquoe goumlre34 trajik alanda ldquobuumltuumln kuvveler adil ve eşit olarak boumlluumlştuumlruumllmuumlştuumlrrdquo oumlzuumlnde doğasında koumlkensel olan aynı anda ldquokendi koumlkensel guumlcuumlnde goumlruumlnuumlr hale gelmez ancak bunun yerine uygun şekilde sadece kendi zayıflığında goumlruumlnuumlr olurrdquo Zaten hamartiarsquonın tuumlrediği hamartanocirc fiilinin harfiyen anlamı da ldquohedefi kaccedilırmak hedefe isabet
32 Nussbaum The Fragility of Goodness Luck and Ethics in Greek Tragedy and Philosophy
s 390-391 Halliwell ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarını net bir şekilde eleştiren Lear
katharsis suumlrecinin zihinsel bir anlayış kazanma ya da ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak
yorumlanmasının Aristotelesrsquoin genel yaklaşımıyla oumlrtuumlşmesine rağmen bu bağlamda
hiccedilbir geccedilerliliği olmadığını temellendirmeye ccedilalışarak savını geliştirmektedir (Lear
ldquoKATHARSISrdquo S 303 vdd) Learrsquoın eleştirisine Nussbaumrsquoın ayrıntılı bir cevabı (Nussbaum
ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 147 vdd)
Learrsquoın terminolojiyi ccedilevirirken yaptığı radikal hatalara dikkat ccedilekmektedir Ancak Learrsquoın
soumlz konusu makalesindeki temel kanıtlaması katharsisrsquoin bir tuumlr entelektuumlel ldquotasfiyerdquole
değil de fiziksel bir ldquoboşaltımrdquola (acircdet kanaması meni atılması idrar yapma vb)
oumlrneksenebileceği doğrultusundadır (Lear age s 298) Oumlyle ki bu yaklaşıma goumlre
tragedya sahnesinde korkunun ve acımanın uccedil noktası tecruumlbe edilerek bu duyguların
buumlnyeden atılması sağlanır Kanımızca Learrsquoın oumlnerisi kendi iccedilinde bir tutarlık arz etse de
terminolojik hataları nedeniyle katharsisrsquoin tragedya bağlamında ifade ettiği kavrayışı
kuşatıcı bir şekilde ifade edememektedir 33 Nussbaum ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s
120 vdd 34 Apud Szondi An Essay on the Tragic s 11-12
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
240
duumlşuumlnuumllebilir Bu fikir hacirclacirc kimi bilim insanlarınca kabul edilse de9 belirli ccedilevrelerce buumltuumlnuumlyle terk edilmiştir Nitekim tekenin Dionysosrsquoa kurban edilen hayvanlardan biri olması ldquotekerdquoye yapılan vurgunun kurban rituumlelleri ccedilerccedilevesinde ele alınması gerektiği yaklaşımına zemin hazırlamıştır10 Bu doğrultuda Seafordrsquoun ccedilalışmaları kurban rituumlellerinin oldukccedila derin bağlarla birbirine bağlı olduğunu ve tragedya bağlamındaki kurban rituumlellerinin koumlklerinin Homerosccedilu uygulamalara kadar takip edilebileceğini ortaya koymuştur11
Oumlte yandan Winkler tragedya korosunun epheboi adı verilen ergenlik ccedilağındaki erkek ccedilocuklarından oluşturulduğunu iddia ederek ldquotekelerin şarkısırdquo deyişinin yorumlanışına yeni bir boyut kazandırmıştır12 Oumlyle ki Winklerrsquoe goumlre ldquotekelerin şarkısırdquo ifadesi epheboi korosunun sesleri ccedilatallanan buluğ ccedilağındaki delikanlılarının nobran ve kuumlstah davranışlarına goumlnderme yapar Gerek Dionysosccedilu kurban temasının gerekse epheboi korosunun ldquotragocircidiardquo adındaki olası belirleyiciliği temelde Dionysosccedilu rituumlelden ya da rituumlel iccedilindeki rekabetccedili kuumlltuumlrden uzaklaşmaz Nitekim Elsersquoin ldquotragocircidoi aslında tragedyadaki oumlduumll iccedilin muumlcadele eden resmi yarışmacıların unvanıydırdquo şeklindeki yerinde hatırlatması13 tragedyayı tam da rekabetccedili Yunan kuumlltuumlruumlnuumln14 merkezine yerleştirmektedir Buna goumlre soumlz konusu muumlcadelenin yarışmacıları bir ldquotekerdquo iccedilin rekabet eden ldquoşarkıcırdquolardır Bu ldquotekerdquo rituumlelin sonunda kurban da edilse birinciye verilen bir oumlduumll de olsa rekabetin belirleyiciliği değişmez Dolayısıyla teması ldquotekerdquo olan yarışmanın aktoumlrleri olan şarkıcıların muumlcadelesi tragedyanın koumlklerini teşhis edebilmek iccedilin kullanılabilir Tragocircidoi adı verilen icracılar ilk olarak muhtemelen Thespisrsquoin idaresi altında Peisistratosrsquoun Atinarsquoda oldukccedila uzun suumlren tiranlığına denk gelen MOuml 534rsquote sanatlarını icra etmişlerdir Ancak yetişkin erkek ve delikanlılarda dithyrambos yarışmalarına oumlduumll koyulması MOuml 508rsquode Kleisthenesrsquoin anayasal reformlarıyla gerccedilekleşmiştir15 Dolayısıyla artsuumlremli bir incelemeyle tragocircidosrsquoların başlangıccedilta sadece ldquoonursalrdquo olan başarıları ilerleyen zamanda maddi bir oumlduumllle de taccedillandırılmıştır Bu ilk icralardaki ldquoonursal başarırdquonın koumlkensel niteliği ancak tragocircidosrsquoların muumlcadelesinin dinsel-
9 Pickard-Cambridge Dithyramb Tragedy and Comedy s 20 96-97 98 129 Seaford
Reciprocity and Ritual Homer and Tragedy in the Developing City-State s 267-269 10 Krş Burkert ldquoGreek Tragedy and Sacrificial Ritualrdquo s 87-121 11 Seaford age ldquoHomeric and Tragic Sacrificerdquo s 87-95 Money and the Early Greek Mind
Homer Philosophy Tragedy passim) 12 Winkler ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia and Polisrdquo s 26-62 13 Else Aristotle Poetics s 56 apud Kaufmann Tragedy and Philosophy s 34 14 Nietzschersquonin ldquoder agonale Geistrdquo olarak nitelediği olgunun bir youmlnuuml ldquoatletik
yarışmardquolardı (Nietzsche ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo s 783-792) Ancak koumlkleri Arkaik
Ccedilağrsquodan itibaren aristokratik kuumlltuumlruumln en oumlnemli amblemlerinden biri olan askeri
etkinliğe kadar geri goumltuumlruumllebilen bu rekabet kuumlltuumlruuml muumlzikle birlikte şiir soumlyleme alanını
da kapsamaktaydı (Burkert Greek Religion s 105) Nitekim agocircn soumlzcuumlğuuml ccedileşitli
yarışmalara goumlnderme yapmasına rağmen ldquobir araya gelmek toplanmakrdquo anlamındaki
syn-agocirc soumlzcuumlğuumlndeki agocirc koumlkuumlnden tuumlremektedir Dolayısıyla ldquorekabetccedili Yunan kuumlltuumlruumlrdquo
bağlamında agocircnrsquoun ldquoyarışmardquo anlamının yanı sıra ldquotoplanmardquo anlamının da goumlz oumlnuumlnde
bulundurulması gerekir Koumlkeninde yer alan askeri ccedilağrışımlarla birlikte
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde aynı amaccedil uğrunda savaşanların bir araya gelmesi ve daha iyi
doumlvuumlşmek uumlzere yarışması temaları daha net bir şekilde ortaya ccedilıkacaktır 15 Siewert Die Trittyen Attikas und die Heeresreform des Kleisthenes s 62-67
Erman GOumlREN
241
rituumlel koumlklerinin incelenmesiyle accedilığa ccedilıkarılabilir O halde bu muumlcadelenin dinsel-rituumlel bağlamı tam olarak nedir Kereacutenyi tragedya ve onun amaccedilları konusundaki araştırmayı oumlzellikle dinsel-rituumlel koumlkleri doğrultusunda derinleştirmek gerektiğine dikkati ccedilekmektedir
Aristoteles hem bir tragedyadaki izleyicilerin zihinlerinde neler olduğunu hem de yılda bir kez tekrar eden Eleusis girişimi tarafından elde edilen tecruumlbeyi araştırmıştır [hellip acıma ve korku yoluyla tragedyanın katharsisrsquoi sağlaması] tamamen ldquoestetikrdquo bir oumlğreti olarak kabul edilemez biz bunu daha ziyade Yunan tragedyasının kaynaklık ettiği halk uumlzerindeki etkisinin fenomenolojisine dair empirik bir katkı olarak goumlrmeliyiz16 Aristotelesrsquoin ldquotrajikrdquo tanımına youmlnelik araştırmalar bir yanıyla bu
tuumlrden olası ldquoempirik bir katkırdquonın izinde ilerlerken diğer yandan felsefi bir zeminde derinleştirilmiştir Zira soumlz konusu dinselrituumlel bağlama ilişkin oldukccedila kısıtlı kimileyin boumlluumlk poumlrccediluumlk bilgimiz yuumlzuumlnden yukarıdaki sorunun cevabını maddi verilere dayanarak vermek oldukccedila zordur Dolayısıyla bir yapbozun parccedilalarını anıştıran verilere buumltuumlnluumlkluuml bakış youmlneltebilmek uumlzere incelemeye baştan değil de sondan buumltuumln suumlrece panoramik bir goumlzle bakmış olması beklenen Aristotelesrsquoin MOuml yakl 335rsquote kaleme aldığı duumlşuumlnuumllen Peri Poiecirctikecircs eserindeki saptamalarından başlanması zorunlu hale gelir Nitekim trajik olanın tanımlanmasıyla ve tragedyanın işleviyle ilgili tartışmanın başlangıcı Aristotelesrsquoin katharsisrsquole ilgili goumlruumlşlerine kadar geri goumltuumlruumllebilir Oumlzellikle trajik olanın şiirsel boyutuna dair duumlşuumlnceler edebiyat eleştirmeni Gotthold Lessingrsquoin ortaya koyduğu yeni bakış accedilılarına kadar Aristotelesrsquoin katharsis kavrayışının belirlenimi altında geliştirilmiştir17 Dolayısıyla Aristotelesrsquoin soumlz konusu saptaması trajik olana dair tartışmanın kaccedilınılmaz başlangıccedil noktasıdır
ἔστιν οὖν τραγῳδία μίμησις πράξεως σπουδαίας καὶ τελείας μέγεθος ἐχούσης ἡδυσμένῳ λόγῳ χωρὶς ἑκάστῳ τῶν εἰδῶν ἐν τοῖς μορίοις δρώντων καὶ οὐ διrsquo ἀπαγγελίας διrsquo ἐλέου καὶ φόβου περαίνουσα τὴν τῶν τοιούτων παθημάτων κάθαρσιν Demek ki tragedya soylu tamamlanmış ve yuumlce bir eylemin taklididir bunu boumlluumlmleri iccedilindeki her bir farklı biccedilime goumlre haz veren soumlylemle yapar Bu taklit anlatımla değil eyleyen kişiler tarafından yapılır uyandırdığı acıma ve korku aracılığıyla da bu tuumlrden tecruumlbelerin18 katharsisrsquoini gerccedilekleştirir19
16 Kereacutenyi Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi s 158-159 17 Krş Kommerell Lessing und Aristoteles Unterschung uumlber die Theorie der Tragoumldie
passim 18 Bu bağlamdaki pathecircmatocircnrsquou Nussbaumrsquoun oumlnerisine (ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY
PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 145 dn 65) uyarak ldquotecruumlbelerrdquo olarak
karşılamayı tercih ettik ldquoHeyecanrdquo ya da ldquoduygurdquo karşılığı okuyucuyu pathecircmarsquonın
izleyicinin tragedyadaki mimetik eylem karşısında maruz kaldığı durumu ifade eden oumlzel
vurgusundan uzaklaştırmaktadır 19 Arist Poet 1449b24-28
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
242
Bu oldukccedila yoğun bir şekilde tartışma konusu edilmiş kısımda nesnesi ldquoeylemrdquoler (praksis) olarak belirtilen mimecircsis ile ldquoacıma ve korku aracılığıylardquo (dirsquo eleou kai phobou) gerccedilekleşen katharsis kavrayışları oumlzellikle oumln plana ccedilıkmaktadır Woodruffrsquoın altını ccedilizdiği uumlzere Aristotelesrsquoin mimecircsisrsquole ifade etmek istediği kavrayış ne şiiri pejoratif yan anlamlarıyla bir tuumlr ldquosalt kopyardquo olarak ele alan Platonrsquoun indirgeyici yaklaşımıyla ne de ccedilağdaş goumlndermeleriyle yanıltıcı olabilen ldquotaklitrdquole oumlzdeşleştirilebilir20 Buradaki en oumlnemli nokta mimecircsisrsquoin ldquobenimle belirli bir durumdaki fiili tecruumlbe arasındardquo olması ancak ldquobenimle yıllar iccedilinde geliştirdiğim ahlaksal karakter arasındardquo olmamasıdır21 Dolayısıyla Aristoteles nezdinde mimecircsisrsquoin merkezinde mutlaka biricik belirli bir yerde ve zamanda (hic et nunc) icra edilen ldquoeylemrdquo durur Bu trajik mimecircsisrsquoin evrensel kapsayıcılığının formuumlluuml gibidir Ccediluumlnkuuml Aristotelesrsquoin de vurguladığı gibi ldquoinsanda taklit doğuştandırrdquo (to te gar mimesthai symphyton tois anthrocircpois Arist Poet 1448b5 vdd) Şairin bu doğuştan gelen itkiyle yaptığı şey bir eylemi tasvir etmek değildir tragedya şairinin elinde mimecircsis bir eylemin yeniden-sunulmasıdır oumlyle ki drama tam da mimetik bir eylem olarak belirir22 Daha sonra oumlrneklerle daha ayrıntılı bir şekilde uumlzerinde duracağımız uumlzere ad(landırma)lara bu mimetik eylemin işlerliğini kolaylaştıran birer aygıt olarak başvurulmuştur
Soumlz konusu mimetik eylemin amacı olarak sunulan katharsisrsquoin ne tuumlrden bir ldquoarın(dır)mardquo olduğu konuyla ilgili bilim insanları tarafından farklı youmlnleriyle tartışılmıştır Katharsisrsquoin buradaki anlamının doğru anlaşılması yukarıda ifade edilen iki terimin (eleos ve phobos) iccedileriğinin tam olarak karşılanmasına bağlıdır Bu soumlzcuumlkler iccedilin genel olarak kullanılan karşılıklar (sırasıyla acıma ve korku) tragedyanın oumlzelleşmiş bağlamının kavranmasını guumlccedilleştirmektedir Nitekim Kaufmann yerinde bir şekilde eleos soumlzcuumlğuuml iccedilin ldquoacımardquo ya da ldquomerhamet etmerdquo yerine izleyicinin kendini sahnedeki kahramanın yerine koymasına goumlnderme yapan ldquosempatirdquo23 karşılığını oumlnerir24 Zira tragedya ya da komedya izleyicisinin tam olarak yaşadığı duygulanım sahneye koyulan eylemi kendi tecruumlbesiymişccedilesine hissetmek olarak tarif edilebilir Keza phobos soumlzcuumlğuuml iccedilinse yaşanan tecruumlbeyi oldukccedila genelleştiren bir terim olan ldquokorkurdquo yerine Kaufmann tarafından ldquodehşetrdquo karşılığı oumlnerilmektedir Oumlyle ki Kaufmannrsquoın bu oumlnerileri de bariz bir şekilde katharsisrsquoin rituumlel youmlnuumlne vurgu yapmaktadır Succedil işleyerek ya da doğal bir etkinlikle (doğum yapma kanla temas vb)
20 Woodruff ldquoARISTOTLE ON Mimecircsisrdquo S 73-95 21 Woodruff age S 93 22 KOSMAN ldquoACTİNG DRAMA AS THE Mimecircsis OF Praxisrdquo S 57 KRŞ TWİNNİNG Aristotlersquos
Treatise on Poetry Translated With Notes on the Translation and on the Original and Two
Dissertations on Poetical an Musical Imitation S 21 23 Buradaki ldquosempatirdquo kavrayışı dilimize girdiği anlamıyla ldquosıcakkanlılıkrdquola değil
antikccedilağda oumlzellikle buumlyuuml uygulamalarına damgasını vuran sympatheia ile ilişkilidir ve
ifade ettiği kavrayış daha ccedilok Tuumlrkccediledeki ldquoempatirdquo soumlzcuumlğuumlne karşılık gelir Zira sempatik
olan kişi oumltekinin yerine kendini koyar onunla hemhal olur Dolayısıyla eleos ldquoacımardquoda
olduğu gibi bir oumltekileştirme suumlrecini değil tam tersine aynı his durumunda buluşmayı
ifade eder Nitekim Sokrates trajik şairin sunulan durumla ldquohemhal olmardquoya
(συμπάσχοντες Pl Resp 10605d) sevk ettiğine ve ldquoacıma oumlğesini beslediğirdquone
(θρέψαντα [hellip] τὸ ἐλεινὸν Pl Resp 10606b) dikkati ccedileker 24 Kaufman age S 45 vd
Erman GOumlREN
243
kirlenmiş kişinin arınmasını ifade eden bu rituumlel youmln birbirini dışlamayan iki ayrı youmlnteme suyla yıkanmanın yanı sıra ateşle kacircl edilerek tasfiye edilmeye25 de goumlnderme yapar26
DanielsndashScully bu iki terime youmlnelik yorumlarında Aristotelesrsquoin nitelemesinin izleyicilerin yaşadıkları27 duygulara değil tragedyadaki ldquoeylemlererdquo goumlnderme yaptığını iddia ederler28 Tragedyanın yorumlanması ve iyi ya da koumltuuml olduğunun değerlendirilmesi iccedilin metin dışında bir oumlğeye ihtiyaccedil olmadığı iddiası uumlzerinde temellenen bu yaklaşım belirli ccedilekincelerle ifade edilmiştir Zira eleos ve phobosrsquoun niteliksel olarak ldquoeylemlerrdquoe (prakseis) ya da izleyicilerin ldquoduygularrdquoına (pathecircmata) ait olması ikilemi dahi icat edilmiş bir varsayımdan oumlteye gitmez Eylemlerin uyandırdığı eleos ve phobosrsquoun tragedyanın kaccedilınılmaz muhatabı olan halkla ilişkisinin Aristoteles tarafından hiccedil duumlşuumlnuumllmemiş olduğunu soumlylemek pek muumlmkuumln değildir Dolayısıyla her durumda eleos ve phobos terimleri Dionysos Şenliklerirsquonin Eleusis Kuumlltuumlrsquoyle birlikte değerlendirilebilecek rituumlellerinin bağlamından koparılamaz Ancak bu iki terimin Aristotelesrsquote retorik bağlamındaki kullanımlarını hesaba katmak kavrayışları dolayısıyla gerccedilekleşen katharsisrsquoi daha net anlamamız accedilısından katkı sağlayabilir Aristoteles Peri Rhecirctorikecircsrsquote soumlz konusu kavrayışlar iccedilin oldukccedila net tanımlar sunar
25 Hiccedil şuumlphesiz bu tasfiye suumlreci bir saflaştırmayı ifade eder dolayısıyla belirli oumllccediluumlde
ldquoahlaksalrdquo ya da daha dakik bir terminolojik soumlyleyişle ethosrsquola (yaşam biccedilimi) ilişkili bir
youmln taşır Ancak bu noktada katharsis tasavvufi anlamda ldquotezkiyerdquoyle ya da bir tuumlr
ahlaksal sağalma suumlreciyle oumlzdeşleştirilemez Ne de buumltuumlnuumlyle Hıristiyan bakış accedilısıyla
biccedilimlendirilmiş katharsisrsquoe goumlnderme yapar tarzda anakronik bir ccedilerccedileveye oturtulabilir
Pietropaolorsquonun işaret ettiği gibi ldquoHıristiyan kuumlltuumlruuml ahlaksal katharsis meselesini acı
ccedilekmenin yuumlce temsilinin yeniden sahnelenmesi olarak anlamıştır Bu kendi duumlşuumlşuumlnden
ahlaksal ve duumlşuumlnsel olarak sorumlu olan buumlyuumlk kahramanın acı ccedilekmesi değildir ancak
Allahrsquoın Kuzusursquonun insanlığın guumlnahları iccedilin acı ccedilekmesidirrdquo (ldquoWHIPPING JESUS DEVOUTLY
THE DRAMATURGY OF CATHARSIS AND THE CHRISTIAN IDEA OF TRAGIC FORMrdquo s 399) Dolayısıyla
katharsisrsquoin Hıristiyan ya da İslam geleneğindeki genişletilmiş karşılıkları tragedyadaki
daha oumlzelleşmiş anlamından farklı bir bağlamda değerlendirilmelidir 26 Krş Rohde Psyche Seelencult und Unsterblichkeitsglaube der Griechen c 2 s 69 vdd 27 Tragedyanın izleyiciler uumlzerindeki ldquokolektifrdquo etkisi konusunda karşı kutuplarda yer alan
Griffin ve Seafordrsquoun yaklaşımları genel olarak ldquotrajikrdquo olanın toplumsal işlevi konusunda
oumlnemli soruları guumlndeme getirmiştir Griffinrsquoin tragedyanın toplumsal olarak bir anlam
buumltuumlnluumlğuumlnuumln oluşmasına katkıda bulunması ve bunun ldquobilinccedilli amaccedillardquo gerccedilekleşmesi
konusundaki şuumlpheleri uumlzerinde duumlşuumlnuumllmeyi hak eden itirazlar olarak belirmektedir
(Griffin ldquoTHE SOCİAL FUNCTİON OF ATTİC TRAGEDYrdquo s 41 vdd) Ancak her ne kadar izleyici
grubuna mensup bireylerin trajik olan karşısında tecruumlbe ettiği hazzın tekil olarak
değerlendirilmesi zorunlu olsa da Seafordrsquoun kanıtlamasında ifade ettiği ldquokolektiflikrdquoin
soumlz konusu tekillikle ccedileliştiği soumlylenemez (Seaford ldquoTHE SOCIAL FUNCTION OF ATTIC
TRAGEDY A RESPONSE TO JASPER GRIFFINrdquo S 32) Zira tragedyanın ortaya ccedilıktığı siyasal
koşullar ve tragedyanın destekccedililerinin buumlyuumlk oumllccediluumlde demokrasi yandaşları olduğu
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde ldquotrajikrdquo olanın bir tuumlr ldquodemokratik tuumlrdeşlikrdquo yaratmak uumlzere siyasal bir
aygıt olarak kullanılmış olabileceğini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr (krş Sifakis Aristotle on the
Function of Tragic Poetry s 24) Ad(landırman)ın ldquotrajikrdquo işlevini tartışma konusu
ederken bunun toplumsal bir etki alanı olduğu tartışmasız bir olgu olarak karşımızda
durmaktadır Ancak biz incelmememizde tragedya şairinin bir aygıtı olarak ldquotrajikrdquo
olanın ifşasında belirgin bir rol oynayan ad(landırma)ları ele almakla yetinip bu
tercihlerin toplumsalsiyasal accedilılımlarını ccedilalışmamızın dışında bırakacağız 28 DANİELSndashSCULLY ldquoPity Fear and Catharsis in Aristotlersquos Poeticsrdquo S 204-217
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
244
ἔστω δὴ ὁ φόβος λύπη τις ἢ ταραχὴ ἐκ φαντασίας μέλλοντος κακοῦ φθαρτικοῦ ἢ λυπηροῦmiddot οὐ γὰρ πάντα τὰ κακὰ φοβοῦνται οἷον εἰ ἔσται ἄδικος ἢ βραδύς ἀλλrsquo ὅσα λύπας μεγάλας ἢ φθορὰς δύναται καὶ ταῦτα ἐὰν μὴ πόρρω ἀλλὰ σύνεγγυς φαίνηται ὥστε μέλλειν [hellip] ἔστω δὴ ἔλεος λύπη τις ἐπὶ φαινομένῳ κακῷ φθαρτικῷ ἢ λυπηρῷ τοῦ ἀναξίου τυγχάνειν ὃ κἂν αὐτὸς προσδοκήσειεν ἂν παθεῖν ἢ τῶν αὑτοῦ τινα καὶ τοῦτο ὅταν πλησίον φαίνηταιmiddot Korku imgelemde gelecekteki yıkıcı ve acılı bir koumltuumlluumlkten dolayı ortaya ccedilıkan bir acı ve karmaşa olarak tanımlanabilir Ccediluumlnkuuml buumltuumln koumltuumlluumlklerden korkulmaz bazı koumltuumlluumlkler vardır oumlrneğin adaletsizlik ve ahmaklık gibi onların olma ihtimalleri bizi korkutmaz ancak buumlyuumlk acı ve yıkım getirebilenler korkutur ve uzakta olanlar değil yakınımızda yakın zamanda olanlar bizi korkutur [hellip] Acıma bir kimsenin başına hak etmediği ccedilok yıkıcı ve acıklı bir durum geldiğini goumlrduumlğuumlmuumlzde kendimizin ya da bir yakınımızın da buna maruz kalabileceğini ve bunun yakın zamanda olabileceğini bekleyince ortaya ccedilıkan bir acı olarak tanımlanabilir29 Aristotelesrsquoin bu tanımlarını Peri Poecirctikecircsrsquoteki goumlruumlşleriyle
karşılaştırarak inceleyen Nehamas Aristoteles bağlamında ldquokorkurdquonun sadece vuku bulan bir olaydan değil aynı zamanda bir olayın gerccedilekleşme ihtimalinden de kaynaklanabileceğine dikkati ccedileker30 Bu temel oumlnerme korkuyu takip eden ldquoacımardquo ve buumltuumln bu suumlrecin uumlst başlığı olarak beliren ldquoarın(dır)mardquoya da ışık tutan bir niteliktedir Soumlz konusu nitelik Aristotelesrsquoin tragedya tanımındaki en oumlnemli terimlerden birinin (pathecircma) ve bu terimin tuumlrediği fiilin (paskhein) anlam alanının nasıl olayın iccedilindeki eylemleri anlamada etkin bir rol oynadığının altını ccedilizmektedir Dolayısıyla suumlreccedil tragedya izleyicisinin kendisini ldquoacı ccedilekenrdquo (paskhocircn) mitolojik karakterin yerine koymasıyla başlar İzleyici gelecekte aynı akıbetin kendi başına gelme ihtimaliyle korkuya kapılır ve mitolojik karaktere dolaylı olarak gelecekteki kendi durumuna ya da buumltuumln insanlığın bireylerinin iccediline duumlşebileceği ccedilıkmaza acımayı tecruumlbe eder bu acının ldquosıkıntısını ccedilekerrdquo (paskhein) Bu tecruumlbicirc sıkıntı sayesinde kendisini belirli bir tuumlrden rituumlel bir ldquoarın(dır)mardquo iccedilinde bulur
Bu goumlruumlşler ışığında katharsisrsquoin nesnesi olan pathecircmatarsquonın salt ldquoduygulanımrdquo olarak karşılanamayacağını bunun yerine katharsisrsquoin Halliwell ve Nussbaumrsquoun oumlnerdiği gibi homeopatik bir tasfiye etme olarak değerlendirilmesi gerektiğini duumlşuumlnmek kanımızca akla yakın goumlruumlnmektedir Halliwellrsquoe goumlre ldquotragedya acıma ve korkuyu uygun araccedillarla harekete geccedilirir [hellip] bunları duumlnyaya dair algılarımız ve yargılarımızla ahenkli hale getirmeye meylederrdquo31 Dolayısıyla mimetik eylem aracılığıyla goumlruumlnuumlr hale gelen eleos ve phobos izleyicide kendi benzerini harekete geccedilirip onlara ahenk kazandırır Benzer şekilde
29 Arist Rh 1382a21-23 1385b12-16 30 Nehamas ldquoPITY AND FEAR IN THE Rhetoric AND THE Poeticsrdquo s 301 vdd 31 Halliwell Aristotlersquos Poetics s 201
Erman GOumlREN
245
Nussbaum katharsisrsquoi yargıları yanlış youmlnlendiren ve ccedilarpıtan duyguları ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak tanımlamayı tercih etmiştir32
Bu arınma suumlrecinin aşamalarından biri olarak eleosrsquotaki ldquosempatirdquo vurgusu onun aracılığıyla belirli tuumlrden bir anlayışa ulaşıldığı fikrine zemin hazırlamaktadır Oumlyle ki bu noktada Nussbaumrsquoun trajik eleos gibi phobosrsquoun da aracılığıyla insanın ldquokırılganlığırdquona dair bir anlayışa ulaşılabileceği fikrini Homerostan oumlrneklerle temellendirmesi kayda değerdir33 İnsanın kırılganlığı yuumlzuumlnden ldquokorkurdquo ortaya ccedilıkar bu kırılganlık da ancak soumlz konusu korkuyu anlamaya ccedilalışan bireyin ldquosempatirdquosi sayesinde anlaşılır hale gelir Akhilleusrsquoun oğlunun cesedini almak iccedilin yalvaran Priamosrsquoa youmlnelik acıma hissi bu suumlrecin işleyişini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Akhilleusrsquoun eleosrsquou kahramanı sadece muhatabının değil genel olarak insanın kırılganlığına dair bir anlayışa ulaştırır Oumlyle ki soumlz konusu kırılganlığa dair anlayışın kusursuzlaşması tam da katharsisrsquoin hedeflerine ulaşmasıyla eşzamanlı bir şekilde gerccedilekleşir Nussbaumrsquoun bakış accedilısıyla insanın kırılganlığını anlamak ldquotrajikrdquo olanın ortaya ccedilıkmasında en belirleyici oumlğelerden biridir
Bu kırılganlık en somut oumlrneğiyle trajik kahramanın zayıflığında goumlruumlnuumlr hale gelir Bu ldquozayıflıkrdquo da en ccedilarpıcı ifadesini tragedyanın merkezi kavrayışlarından biri olan hamartiarsquoda bulur Ad(landırma)ların ldquotrajikrdquo olanı daha accedilık hale getirmesi tam da bu insani kırılganlık ya da zayıflığın altının ccedilizilmesidir Bu tema bir yandan adlara ifade guumlcuuml sağlayan bir zemin oluştururken oumlte yandan ise tam da trajik olanın oumlzuumlnuuml ifade eder Houmllderlinrsquoe goumlre34 trajik alanda ldquobuumltuumln kuvveler adil ve eşit olarak boumlluumlştuumlruumllmuumlştuumlrrdquo oumlzuumlnde doğasında koumlkensel olan aynı anda ldquokendi koumlkensel guumlcuumlnde goumlruumlnuumlr hale gelmez ancak bunun yerine uygun şekilde sadece kendi zayıflığında goumlruumlnuumlr olurrdquo Zaten hamartiarsquonın tuumlrediği hamartanocirc fiilinin harfiyen anlamı da ldquohedefi kaccedilırmak hedefe isabet
32 Nussbaum The Fragility of Goodness Luck and Ethics in Greek Tragedy and Philosophy
s 390-391 Halliwell ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarını net bir şekilde eleştiren Lear
katharsis suumlrecinin zihinsel bir anlayış kazanma ya da ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak
yorumlanmasının Aristotelesrsquoin genel yaklaşımıyla oumlrtuumlşmesine rağmen bu bağlamda
hiccedilbir geccedilerliliği olmadığını temellendirmeye ccedilalışarak savını geliştirmektedir (Lear
ldquoKATHARSISrdquo S 303 vdd) Learrsquoın eleştirisine Nussbaumrsquoın ayrıntılı bir cevabı (Nussbaum
ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 147 vdd)
Learrsquoın terminolojiyi ccedilevirirken yaptığı radikal hatalara dikkat ccedilekmektedir Ancak Learrsquoın
soumlz konusu makalesindeki temel kanıtlaması katharsisrsquoin bir tuumlr entelektuumlel ldquotasfiyerdquole
değil de fiziksel bir ldquoboşaltımrdquola (acircdet kanaması meni atılması idrar yapma vb)
oumlrneksenebileceği doğrultusundadır (Lear age s 298) Oumlyle ki bu yaklaşıma goumlre
tragedya sahnesinde korkunun ve acımanın uccedil noktası tecruumlbe edilerek bu duyguların
buumlnyeden atılması sağlanır Kanımızca Learrsquoın oumlnerisi kendi iccedilinde bir tutarlık arz etse de
terminolojik hataları nedeniyle katharsisrsquoin tragedya bağlamında ifade ettiği kavrayışı
kuşatıcı bir şekilde ifade edememektedir 33 Nussbaum ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s
120 vdd 34 Apud Szondi An Essay on the Tragic s 11-12
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
241
rituumlel koumlklerinin incelenmesiyle accedilığa ccedilıkarılabilir O halde bu muumlcadelenin dinsel-rituumlel bağlamı tam olarak nedir Kereacutenyi tragedya ve onun amaccedilları konusundaki araştırmayı oumlzellikle dinsel-rituumlel koumlkleri doğrultusunda derinleştirmek gerektiğine dikkati ccedilekmektedir
Aristoteles hem bir tragedyadaki izleyicilerin zihinlerinde neler olduğunu hem de yılda bir kez tekrar eden Eleusis girişimi tarafından elde edilen tecruumlbeyi araştırmıştır [hellip acıma ve korku yoluyla tragedyanın katharsisrsquoi sağlaması] tamamen ldquoestetikrdquo bir oumlğreti olarak kabul edilemez biz bunu daha ziyade Yunan tragedyasının kaynaklık ettiği halk uumlzerindeki etkisinin fenomenolojisine dair empirik bir katkı olarak goumlrmeliyiz16 Aristotelesrsquoin ldquotrajikrdquo tanımına youmlnelik araştırmalar bir yanıyla bu
tuumlrden olası ldquoempirik bir katkırdquonın izinde ilerlerken diğer yandan felsefi bir zeminde derinleştirilmiştir Zira soumlz konusu dinselrituumlel bağlama ilişkin oldukccedila kısıtlı kimileyin boumlluumlk poumlrccediluumlk bilgimiz yuumlzuumlnden yukarıdaki sorunun cevabını maddi verilere dayanarak vermek oldukccedila zordur Dolayısıyla bir yapbozun parccedilalarını anıştıran verilere buumltuumlnluumlkluuml bakış youmlneltebilmek uumlzere incelemeye baştan değil de sondan buumltuumln suumlrece panoramik bir goumlzle bakmış olması beklenen Aristotelesrsquoin MOuml yakl 335rsquote kaleme aldığı duumlşuumlnuumllen Peri Poiecirctikecircs eserindeki saptamalarından başlanması zorunlu hale gelir Nitekim trajik olanın tanımlanmasıyla ve tragedyanın işleviyle ilgili tartışmanın başlangıcı Aristotelesrsquoin katharsisrsquole ilgili goumlruumlşlerine kadar geri goumltuumlruumllebilir Oumlzellikle trajik olanın şiirsel boyutuna dair duumlşuumlnceler edebiyat eleştirmeni Gotthold Lessingrsquoin ortaya koyduğu yeni bakış accedilılarına kadar Aristotelesrsquoin katharsis kavrayışının belirlenimi altında geliştirilmiştir17 Dolayısıyla Aristotelesrsquoin soumlz konusu saptaması trajik olana dair tartışmanın kaccedilınılmaz başlangıccedil noktasıdır
ἔστιν οὖν τραγῳδία μίμησις πράξεως σπουδαίας καὶ τελείας μέγεθος ἐχούσης ἡδυσμένῳ λόγῳ χωρὶς ἑκάστῳ τῶν εἰδῶν ἐν τοῖς μορίοις δρώντων καὶ οὐ διrsquo ἀπαγγελίας διrsquo ἐλέου καὶ φόβου περαίνουσα τὴν τῶν τοιούτων παθημάτων κάθαρσιν Demek ki tragedya soylu tamamlanmış ve yuumlce bir eylemin taklididir bunu boumlluumlmleri iccedilindeki her bir farklı biccedilime goumlre haz veren soumlylemle yapar Bu taklit anlatımla değil eyleyen kişiler tarafından yapılır uyandırdığı acıma ve korku aracılığıyla da bu tuumlrden tecruumlbelerin18 katharsisrsquoini gerccedilekleştirir19
16 Kereacutenyi Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi s 158-159 17 Krş Kommerell Lessing und Aristoteles Unterschung uumlber die Theorie der Tragoumldie
passim 18 Bu bağlamdaki pathecircmatocircnrsquou Nussbaumrsquoun oumlnerisine (ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY
PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 145 dn 65) uyarak ldquotecruumlbelerrdquo olarak
karşılamayı tercih ettik ldquoHeyecanrdquo ya da ldquoduygurdquo karşılığı okuyucuyu pathecircmarsquonın
izleyicinin tragedyadaki mimetik eylem karşısında maruz kaldığı durumu ifade eden oumlzel
vurgusundan uzaklaştırmaktadır 19 Arist Poet 1449b24-28
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
242
Bu oldukccedila yoğun bir şekilde tartışma konusu edilmiş kısımda nesnesi ldquoeylemrdquoler (praksis) olarak belirtilen mimecircsis ile ldquoacıma ve korku aracılığıylardquo (dirsquo eleou kai phobou) gerccedilekleşen katharsis kavrayışları oumlzellikle oumln plana ccedilıkmaktadır Woodruffrsquoın altını ccedilizdiği uumlzere Aristotelesrsquoin mimecircsisrsquole ifade etmek istediği kavrayış ne şiiri pejoratif yan anlamlarıyla bir tuumlr ldquosalt kopyardquo olarak ele alan Platonrsquoun indirgeyici yaklaşımıyla ne de ccedilağdaş goumlndermeleriyle yanıltıcı olabilen ldquotaklitrdquole oumlzdeşleştirilebilir20 Buradaki en oumlnemli nokta mimecircsisrsquoin ldquobenimle belirli bir durumdaki fiili tecruumlbe arasındardquo olması ancak ldquobenimle yıllar iccedilinde geliştirdiğim ahlaksal karakter arasındardquo olmamasıdır21 Dolayısıyla Aristoteles nezdinde mimecircsisrsquoin merkezinde mutlaka biricik belirli bir yerde ve zamanda (hic et nunc) icra edilen ldquoeylemrdquo durur Bu trajik mimecircsisrsquoin evrensel kapsayıcılığının formuumlluuml gibidir Ccediluumlnkuuml Aristotelesrsquoin de vurguladığı gibi ldquoinsanda taklit doğuştandırrdquo (to te gar mimesthai symphyton tois anthrocircpois Arist Poet 1448b5 vdd) Şairin bu doğuştan gelen itkiyle yaptığı şey bir eylemi tasvir etmek değildir tragedya şairinin elinde mimecircsis bir eylemin yeniden-sunulmasıdır oumlyle ki drama tam da mimetik bir eylem olarak belirir22 Daha sonra oumlrneklerle daha ayrıntılı bir şekilde uumlzerinde duracağımız uumlzere ad(landırma)lara bu mimetik eylemin işlerliğini kolaylaştıran birer aygıt olarak başvurulmuştur
Soumlz konusu mimetik eylemin amacı olarak sunulan katharsisrsquoin ne tuumlrden bir ldquoarın(dır)mardquo olduğu konuyla ilgili bilim insanları tarafından farklı youmlnleriyle tartışılmıştır Katharsisrsquoin buradaki anlamının doğru anlaşılması yukarıda ifade edilen iki terimin (eleos ve phobos) iccedileriğinin tam olarak karşılanmasına bağlıdır Bu soumlzcuumlkler iccedilin genel olarak kullanılan karşılıklar (sırasıyla acıma ve korku) tragedyanın oumlzelleşmiş bağlamının kavranmasını guumlccedilleştirmektedir Nitekim Kaufmann yerinde bir şekilde eleos soumlzcuumlğuuml iccedilin ldquoacımardquo ya da ldquomerhamet etmerdquo yerine izleyicinin kendini sahnedeki kahramanın yerine koymasına goumlnderme yapan ldquosempatirdquo23 karşılığını oumlnerir24 Zira tragedya ya da komedya izleyicisinin tam olarak yaşadığı duygulanım sahneye koyulan eylemi kendi tecruumlbesiymişccedilesine hissetmek olarak tarif edilebilir Keza phobos soumlzcuumlğuuml iccedilinse yaşanan tecruumlbeyi oldukccedila genelleştiren bir terim olan ldquokorkurdquo yerine Kaufmann tarafından ldquodehşetrdquo karşılığı oumlnerilmektedir Oumlyle ki Kaufmannrsquoın bu oumlnerileri de bariz bir şekilde katharsisrsquoin rituumlel youmlnuumlne vurgu yapmaktadır Succedil işleyerek ya da doğal bir etkinlikle (doğum yapma kanla temas vb)
20 Woodruff ldquoARISTOTLE ON Mimecircsisrdquo S 73-95 21 Woodruff age S 93 22 KOSMAN ldquoACTİNG DRAMA AS THE Mimecircsis OF Praxisrdquo S 57 KRŞ TWİNNİNG Aristotlersquos
Treatise on Poetry Translated With Notes on the Translation and on the Original and Two
Dissertations on Poetical an Musical Imitation S 21 23 Buradaki ldquosempatirdquo kavrayışı dilimize girdiği anlamıyla ldquosıcakkanlılıkrdquola değil
antikccedilağda oumlzellikle buumlyuuml uygulamalarına damgasını vuran sympatheia ile ilişkilidir ve
ifade ettiği kavrayış daha ccedilok Tuumlrkccediledeki ldquoempatirdquo soumlzcuumlğuumlne karşılık gelir Zira sempatik
olan kişi oumltekinin yerine kendini koyar onunla hemhal olur Dolayısıyla eleos ldquoacımardquoda
olduğu gibi bir oumltekileştirme suumlrecini değil tam tersine aynı his durumunda buluşmayı
ifade eder Nitekim Sokrates trajik şairin sunulan durumla ldquohemhal olmardquoya
(συμπάσχοντες Pl Resp 10605d) sevk ettiğine ve ldquoacıma oumlğesini beslediğirdquone
(θρέψαντα [hellip] τὸ ἐλεινὸν Pl Resp 10606b) dikkati ccedileker 24 Kaufman age S 45 vd
Erman GOumlREN
243
kirlenmiş kişinin arınmasını ifade eden bu rituumlel youmln birbirini dışlamayan iki ayrı youmlnteme suyla yıkanmanın yanı sıra ateşle kacircl edilerek tasfiye edilmeye25 de goumlnderme yapar26
DanielsndashScully bu iki terime youmlnelik yorumlarında Aristotelesrsquoin nitelemesinin izleyicilerin yaşadıkları27 duygulara değil tragedyadaki ldquoeylemlererdquo goumlnderme yaptığını iddia ederler28 Tragedyanın yorumlanması ve iyi ya da koumltuuml olduğunun değerlendirilmesi iccedilin metin dışında bir oumlğeye ihtiyaccedil olmadığı iddiası uumlzerinde temellenen bu yaklaşım belirli ccedilekincelerle ifade edilmiştir Zira eleos ve phobosrsquoun niteliksel olarak ldquoeylemlerrdquoe (prakseis) ya da izleyicilerin ldquoduygularrdquoına (pathecircmata) ait olması ikilemi dahi icat edilmiş bir varsayımdan oumlteye gitmez Eylemlerin uyandırdığı eleos ve phobosrsquoun tragedyanın kaccedilınılmaz muhatabı olan halkla ilişkisinin Aristoteles tarafından hiccedil duumlşuumlnuumllmemiş olduğunu soumlylemek pek muumlmkuumln değildir Dolayısıyla her durumda eleos ve phobos terimleri Dionysos Şenliklerirsquonin Eleusis Kuumlltuumlrsquoyle birlikte değerlendirilebilecek rituumlellerinin bağlamından koparılamaz Ancak bu iki terimin Aristotelesrsquote retorik bağlamındaki kullanımlarını hesaba katmak kavrayışları dolayısıyla gerccedilekleşen katharsisrsquoi daha net anlamamız accedilısından katkı sağlayabilir Aristoteles Peri Rhecirctorikecircsrsquote soumlz konusu kavrayışlar iccedilin oldukccedila net tanımlar sunar
25 Hiccedil şuumlphesiz bu tasfiye suumlreci bir saflaştırmayı ifade eder dolayısıyla belirli oumllccediluumlde
ldquoahlaksalrdquo ya da daha dakik bir terminolojik soumlyleyişle ethosrsquola (yaşam biccedilimi) ilişkili bir
youmln taşır Ancak bu noktada katharsis tasavvufi anlamda ldquotezkiyerdquoyle ya da bir tuumlr
ahlaksal sağalma suumlreciyle oumlzdeşleştirilemez Ne de buumltuumlnuumlyle Hıristiyan bakış accedilısıyla
biccedilimlendirilmiş katharsisrsquoe goumlnderme yapar tarzda anakronik bir ccedilerccedileveye oturtulabilir
Pietropaolorsquonun işaret ettiği gibi ldquoHıristiyan kuumlltuumlruuml ahlaksal katharsis meselesini acı
ccedilekmenin yuumlce temsilinin yeniden sahnelenmesi olarak anlamıştır Bu kendi duumlşuumlşuumlnden
ahlaksal ve duumlşuumlnsel olarak sorumlu olan buumlyuumlk kahramanın acı ccedilekmesi değildir ancak
Allahrsquoın Kuzusursquonun insanlığın guumlnahları iccedilin acı ccedilekmesidirrdquo (ldquoWHIPPING JESUS DEVOUTLY
THE DRAMATURGY OF CATHARSIS AND THE CHRISTIAN IDEA OF TRAGIC FORMrdquo s 399) Dolayısıyla
katharsisrsquoin Hıristiyan ya da İslam geleneğindeki genişletilmiş karşılıkları tragedyadaki
daha oumlzelleşmiş anlamından farklı bir bağlamda değerlendirilmelidir 26 Krş Rohde Psyche Seelencult und Unsterblichkeitsglaube der Griechen c 2 s 69 vdd 27 Tragedyanın izleyiciler uumlzerindeki ldquokolektifrdquo etkisi konusunda karşı kutuplarda yer alan
Griffin ve Seafordrsquoun yaklaşımları genel olarak ldquotrajikrdquo olanın toplumsal işlevi konusunda
oumlnemli soruları guumlndeme getirmiştir Griffinrsquoin tragedyanın toplumsal olarak bir anlam
buumltuumlnluumlğuumlnuumln oluşmasına katkıda bulunması ve bunun ldquobilinccedilli amaccedillardquo gerccedilekleşmesi
konusundaki şuumlpheleri uumlzerinde duumlşuumlnuumllmeyi hak eden itirazlar olarak belirmektedir
(Griffin ldquoTHE SOCİAL FUNCTİON OF ATTİC TRAGEDYrdquo s 41 vdd) Ancak her ne kadar izleyici
grubuna mensup bireylerin trajik olan karşısında tecruumlbe ettiği hazzın tekil olarak
değerlendirilmesi zorunlu olsa da Seafordrsquoun kanıtlamasında ifade ettiği ldquokolektiflikrdquoin
soumlz konusu tekillikle ccedileliştiği soumlylenemez (Seaford ldquoTHE SOCIAL FUNCTION OF ATTIC
TRAGEDY A RESPONSE TO JASPER GRIFFINrdquo S 32) Zira tragedyanın ortaya ccedilıktığı siyasal
koşullar ve tragedyanın destekccedililerinin buumlyuumlk oumllccediluumlde demokrasi yandaşları olduğu
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde ldquotrajikrdquo olanın bir tuumlr ldquodemokratik tuumlrdeşlikrdquo yaratmak uumlzere siyasal bir
aygıt olarak kullanılmış olabileceğini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr (krş Sifakis Aristotle on the
Function of Tragic Poetry s 24) Ad(landırman)ın ldquotrajikrdquo işlevini tartışma konusu
ederken bunun toplumsal bir etki alanı olduğu tartışmasız bir olgu olarak karşımızda
durmaktadır Ancak biz incelmememizde tragedya şairinin bir aygıtı olarak ldquotrajikrdquo
olanın ifşasında belirgin bir rol oynayan ad(landırma)ları ele almakla yetinip bu
tercihlerin toplumsalsiyasal accedilılımlarını ccedilalışmamızın dışında bırakacağız 28 DANİELSndashSCULLY ldquoPity Fear and Catharsis in Aristotlersquos Poeticsrdquo S 204-217
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
244
ἔστω δὴ ὁ φόβος λύπη τις ἢ ταραχὴ ἐκ φαντασίας μέλλοντος κακοῦ φθαρτικοῦ ἢ λυπηροῦmiddot οὐ γὰρ πάντα τὰ κακὰ φοβοῦνται οἷον εἰ ἔσται ἄδικος ἢ βραδύς ἀλλrsquo ὅσα λύπας μεγάλας ἢ φθορὰς δύναται καὶ ταῦτα ἐὰν μὴ πόρρω ἀλλὰ σύνεγγυς φαίνηται ὥστε μέλλειν [hellip] ἔστω δὴ ἔλεος λύπη τις ἐπὶ φαινομένῳ κακῷ φθαρτικῷ ἢ λυπηρῷ τοῦ ἀναξίου τυγχάνειν ὃ κἂν αὐτὸς προσδοκήσειεν ἂν παθεῖν ἢ τῶν αὑτοῦ τινα καὶ τοῦτο ὅταν πλησίον φαίνηταιmiddot Korku imgelemde gelecekteki yıkıcı ve acılı bir koumltuumlluumlkten dolayı ortaya ccedilıkan bir acı ve karmaşa olarak tanımlanabilir Ccediluumlnkuuml buumltuumln koumltuumlluumlklerden korkulmaz bazı koumltuumlluumlkler vardır oumlrneğin adaletsizlik ve ahmaklık gibi onların olma ihtimalleri bizi korkutmaz ancak buumlyuumlk acı ve yıkım getirebilenler korkutur ve uzakta olanlar değil yakınımızda yakın zamanda olanlar bizi korkutur [hellip] Acıma bir kimsenin başına hak etmediği ccedilok yıkıcı ve acıklı bir durum geldiğini goumlrduumlğuumlmuumlzde kendimizin ya da bir yakınımızın da buna maruz kalabileceğini ve bunun yakın zamanda olabileceğini bekleyince ortaya ccedilıkan bir acı olarak tanımlanabilir29 Aristotelesrsquoin bu tanımlarını Peri Poecirctikecircsrsquoteki goumlruumlşleriyle
karşılaştırarak inceleyen Nehamas Aristoteles bağlamında ldquokorkurdquonun sadece vuku bulan bir olaydan değil aynı zamanda bir olayın gerccedilekleşme ihtimalinden de kaynaklanabileceğine dikkati ccedileker30 Bu temel oumlnerme korkuyu takip eden ldquoacımardquo ve buumltuumln bu suumlrecin uumlst başlığı olarak beliren ldquoarın(dır)mardquoya da ışık tutan bir niteliktedir Soumlz konusu nitelik Aristotelesrsquoin tragedya tanımındaki en oumlnemli terimlerden birinin (pathecircma) ve bu terimin tuumlrediği fiilin (paskhein) anlam alanının nasıl olayın iccedilindeki eylemleri anlamada etkin bir rol oynadığının altını ccedilizmektedir Dolayısıyla suumlreccedil tragedya izleyicisinin kendisini ldquoacı ccedilekenrdquo (paskhocircn) mitolojik karakterin yerine koymasıyla başlar İzleyici gelecekte aynı akıbetin kendi başına gelme ihtimaliyle korkuya kapılır ve mitolojik karaktere dolaylı olarak gelecekteki kendi durumuna ya da buumltuumln insanlığın bireylerinin iccediline duumlşebileceği ccedilıkmaza acımayı tecruumlbe eder bu acının ldquosıkıntısını ccedilekerrdquo (paskhein) Bu tecruumlbicirc sıkıntı sayesinde kendisini belirli bir tuumlrden rituumlel bir ldquoarın(dır)mardquo iccedilinde bulur
Bu goumlruumlşler ışığında katharsisrsquoin nesnesi olan pathecircmatarsquonın salt ldquoduygulanımrdquo olarak karşılanamayacağını bunun yerine katharsisrsquoin Halliwell ve Nussbaumrsquoun oumlnerdiği gibi homeopatik bir tasfiye etme olarak değerlendirilmesi gerektiğini duumlşuumlnmek kanımızca akla yakın goumlruumlnmektedir Halliwellrsquoe goumlre ldquotragedya acıma ve korkuyu uygun araccedillarla harekete geccedilirir [hellip] bunları duumlnyaya dair algılarımız ve yargılarımızla ahenkli hale getirmeye meylederrdquo31 Dolayısıyla mimetik eylem aracılığıyla goumlruumlnuumlr hale gelen eleos ve phobos izleyicide kendi benzerini harekete geccedilirip onlara ahenk kazandırır Benzer şekilde
29 Arist Rh 1382a21-23 1385b12-16 30 Nehamas ldquoPITY AND FEAR IN THE Rhetoric AND THE Poeticsrdquo s 301 vdd 31 Halliwell Aristotlersquos Poetics s 201
Erman GOumlREN
245
Nussbaum katharsisrsquoi yargıları yanlış youmlnlendiren ve ccedilarpıtan duyguları ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak tanımlamayı tercih etmiştir32
Bu arınma suumlrecinin aşamalarından biri olarak eleosrsquotaki ldquosempatirdquo vurgusu onun aracılığıyla belirli tuumlrden bir anlayışa ulaşıldığı fikrine zemin hazırlamaktadır Oumlyle ki bu noktada Nussbaumrsquoun trajik eleos gibi phobosrsquoun da aracılığıyla insanın ldquokırılganlığırdquona dair bir anlayışa ulaşılabileceği fikrini Homerostan oumlrneklerle temellendirmesi kayda değerdir33 İnsanın kırılganlığı yuumlzuumlnden ldquokorkurdquo ortaya ccedilıkar bu kırılganlık da ancak soumlz konusu korkuyu anlamaya ccedilalışan bireyin ldquosempatirdquosi sayesinde anlaşılır hale gelir Akhilleusrsquoun oğlunun cesedini almak iccedilin yalvaran Priamosrsquoa youmlnelik acıma hissi bu suumlrecin işleyişini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Akhilleusrsquoun eleosrsquou kahramanı sadece muhatabının değil genel olarak insanın kırılganlığına dair bir anlayışa ulaştırır Oumlyle ki soumlz konusu kırılganlığa dair anlayışın kusursuzlaşması tam da katharsisrsquoin hedeflerine ulaşmasıyla eşzamanlı bir şekilde gerccedilekleşir Nussbaumrsquoun bakış accedilısıyla insanın kırılganlığını anlamak ldquotrajikrdquo olanın ortaya ccedilıkmasında en belirleyici oumlğelerden biridir
Bu kırılganlık en somut oumlrneğiyle trajik kahramanın zayıflığında goumlruumlnuumlr hale gelir Bu ldquozayıflıkrdquo da en ccedilarpıcı ifadesini tragedyanın merkezi kavrayışlarından biri olan hamartiarsquoda bulur Ad(landırma)ların ldquotrajikrdquo olanı daha accedilık hale getirmesi tam da bu insani kırılganlık ya da zayıflığın altının ccedilizilmesidir Bu tema bir yandan adlara ifade guumlcuuml sağlayan bir zemin oluştururken oumlte yandan ise tam da trajik olanın oumlzuumlnuuml ifade eder Houmllderlinrsquoe goumlre34 trajik alanda ldquobuumltuumln kuvveler adil ve eşit olarak boumlluumlştuumlruumllmuumlştuumlrrdquo oumlzuumlnde doğasında koumlkensel olan aynı anda ldquokendi koumlkensel guumlcuumlnde goumlruumlnuumlr hale gelmez ancak bunun yerine uygun şekilde sadece kendi zayıflığında goumlruumlnuumlr olurrdquo Zaten hamartiarsquonın tuumlrediği hamartanocirc fiilinin harfiyen anlamı da ldquohedefi kaccedilırmak hedefe isabet
32 Nussbaum The Fragility of Goodness Luck and Ethics in Greek Tragedy and Philosophy
s 390-391 Halliwell ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarını net bir şekilde eleştiren Lear
katharsis suumlrecinin zihinsel bir anlayış kazanma ya da ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak
yorumlanmasının Aristotelesrsquoin genel yaklaşımıyla oumlrtuumlşmesine rağmen bu bağlamda
hiccedilbir geccedilerliliği olmadığını temellendirmeye ccedilalışarak savını geliştirmektedir (Lear
ldquoKATHARSISrdquo S 303 vdd) Learrsquoın eleştirisine Nussbaumrsquoın ayrıntılı bir cevabı (Nussbaum
ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 147 vdd)
Learrsquoın terminolojiyi ccedilevirirken yaptığı radikal hatalara dikkat ccedilekmektedir Ancak Learrsquoın
soumlz konusu makalesindeki temel kanıtlaması katharsisrsquoin bir tuumlr entelektuumlel ldquotasfiyerdquole
değil de fiziksel bir ldquoboşaltımrdquola (acircdet kanaması meni atılması idrar yapma vb)
oumlrneksenebileceği doğrultusundadır (Lear age s 298) Oumlyle ki bu yaklaşıma goumlre
tragedya sahnesinde korkunun ve acımanın uccedil noktası tecruumlbe edilerek bu duyguların
buumlnyeden atılması sağlanır Kanımızca Learrsquoın oumlnerisi kendi iccedilinde bir tutarlık arz etse de
terminolojik hataları nedeniyle katharsisrsquoin tragedya bağlamında ifade ettiği kavrayışı
kuşatıcı bir şekilde ifade edememektedir 33 Nussbaum ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s
120 vdd 34 Apud Szondi An Essay on the Tragic s 11-12
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
242
Bu oldukccedila yoğun bir şekilde tartışma konusu edilmiş kısımda nesnesi ldquoeylemrdquoler (praksis) olarak belirtilen mimecircsis ile ldquoacıma ve korku aracılığıylardquo (dirsquo eleou kai phobou) gerccedilekleşen katharsis kavrayışları oumlzellikle oumln plana ccedilıkmaktadır Woodruffrsquoın altını ccedilizdiği uumlzere Aristotelesrsquoin mimecircsisrsquole ifade etmek istediği kavrayış ne şiiri pejoratif yan anlamlarıyla bir tuumlr ldquosalt kopyardquo olarak ele alan Platonrsquoun indirgeyici yaklaşımıyla ne de ccedilağdaş goumlndermeleriyle yanıltıcı olabilen ldquotaklitrdquole oumlzdeşleştirilebilir20 Buradaki en oumlnemli nokta mimecircsisrsquoin ldquobenimle belirli bir durumdaki fiili tecruumlbe arasındardquo olması ancak ldquobenimle yıllar iccedilinde geliştirdiğim ahlaksal karakter arasındardquo olmamasıdır21 Dolayısıyla Aristoteles nezdinde mimecircsisrsquoin merkezinde mutlaka biricik belirli bir yerde ve zamanda (hic et nunc) icra edilen ldquoeylemrdquo durur Bu trajik mimecircsisrsquoin evrensel kapsayıcılığının formuumlluuml gibidir Ccediluumlnkuuml Aristotelesrsquoin de vurguladığı gibi ldquoinsanda taklit doğuştandırrdquo (to te gar mimesthai symphyton tois anthrocircpois Arist Poet 1448b5 vdd) Şairin bu doğuştan gelen itkiyle yaptığı şey bir eylemi tasvir etmek değildir tragedya şairinin elinde mimecircsis bir eylemin yeniden-sunulmasıdır oumlyle ki drama tam da mimetik bir eylem olarak belirir22 Daha sonra oumlrneklerle daha ayrıntılı bir şekilde uumlzerinde duracağımız uumlzere ad(landırma)lara bu mimetik eylemin işlerliğini kolaylaştıran birer aygıt olarak başvurulmuştur
Soumlz konusu mimetik eylemin amacı olarak sunulan katharsisrsquoin ne tuumlrden bir ldquoarın(dır)mardquo olduğu konuyla ilgili bilim insanları tarafından farklı youmlnleriyle tartışılmıştır Katharsisrsquoin buradaki anlamının doğru anlaşılması yukarıda ifade edilen iki terimin (eleos ve phobos) iccedileriğinin tam olarak karşılanmasına bağlıdır Bu soumlzcuumlkler iccedilin genel olarak kullanılan karşılıklar (sırasıyla acıma ve korku) tragedyanın oumlzelleşmiş bağlamının kavranmasını guumlccedilleştirmektedir Nitekim Kaufmann yerinde bir şekilde eleos soumlzcuumlğuuml iccedilin ldquoacımardquo ya da ldquomerhamet etmerdquo yerine izleyicinin kendini sahnedeki kahramanın yerine koymasına goumlnderme yapan ldquosempatirdquo23 karşılığını oumlnerir24 Zira tragedya ya da komedya izleyicisinin tam olarak yaşadığı duygulanım sahneye koyulan eylemi kendi tecruumlbesiymişccedilesine hissetmek olarak tarif edilebilir Keza phobos soumlzcuumlğuuml iccedilinse yaşanan tecruumlbeyi oldukccedila genelleştiren bir terim olan ldquokorkurdquo yerine Kaufmann tarafından ldquodehşetrdquo karşılığı oumlnerilmektedir Oumlyle ki Kaufmannrsquoın bu oumlnerileri de bariz bir şekilde katharsisrsquoin rituumlel youmlnuumlne vurgu yapmaktadır Succedil işleyerek ya da doğal bir etkinlikle (doğum yapma kanla temas vb)
20 Woodruff ldquoARISTOTLE ON Mimecircsisrdquo S 73-95 21 Woodruff age S 93 22 KOSMAN ldquoACTİNG DRAMA AS THE Mimecircsis OF Praxisrdquo S 57 KRŞ TWİNNİNG Aristotlersquos
Treatise on Poetry Translated With Notes on the Translation and on the Original and Two
Dissertations on Poetical an Musical Imitation S 21 23 Buradaki ldquosempatirdquo kavrayışı dilimize girdiği anlamıyla ldquosıcakkanlılıkrdquola değil
antikccedilağda oumlzellikle buumlyuuml uygulamalarına damgasını vuran sympatheia ile ilişkilidir ve
ifade ettiği kavrayış daha ccedilok Tuumlrkccediledeki ldquoempatirdquo soumlzcuumlğuumlne karşılık gelir Zira sempatik
olan kişi oumltekinin yerine kendini koyar onunla hemhal olur Dolayısıyla eleos ldquoacımardquoda
olduğu gibi bir oumltekileştirme suumlrecini değil tam tersine aynı his durumunda buluşmayı
ifade eder Nitekim Sokrates trajik şairin sunulan durumla ldquohemhal olmardquoya
(συμπάσχοντες Pl Resp 10605d) sevk ettiğine ve ldquoacıma oumlğesini beslediğirdquone
(θρέψαντα [hellip] τὸ ἐλεινὸν Pl Resp 10606b) dikkati ccedileker 24 Kaufman age S 45 vd
Erman GOumlREN
243
kirlenmiş kişinin arınmasını ifade eden bu rituumlel youmln birbirini dışlamayan iki ayrı youmlnteme suyla yıkanmanın yanı sıra ateşle kacircl edilerek tasfiye edilmeye25 de goumlnderme yapar26
DanielsndashScully bu iki terime youmlnelik yorumlarında Aristotelesrsquoin nitelemesinin izleyicilerin yaşadıkları27 duygulara değil tragedyadaki ldquoeylemlererdquo goumlnderme yaptığını iddia ederler28 Tragedyanın yorumlanması ve iyi ya da koumltuuml olduğunun değerlendirilmesi iccedilin metin dışında bir oumlğeye ihtiyaccedil olmadığı iddiası uumlzerinde temellenen bu yaklaşım belirli ccedilekincelerle ifade edilmiştir Zira eleos ve phobosrsquoun niteliksel olarak ldquoeylemlerrdquoe (prakseis) ya da izleyicilerin ldquoduygularrdquoına (pathecircmata) ait olması ikilemi dahi icat edilmiş bir varsayımdan oumlteye gitmez Eylemlerin uyandırdığı eleos ve phobosrsquoun tragedyanın kaccedilınılmaz muhatabı olan halkla ilişkisinin Aristoteles tarafından hiccedil duumlşuumlnuumllmemiş olduğunu soumlylemek pek muumlmkuumln değildir Dolayısıyla her durumda eleos ve phobos terimleri Dionysos Şenliklerirsquonin Eleusis Kuumlltuumlrsquoyle birlikte değerlendirilebilecek rituumlellerinin bağlamından koparılamaz Ancak bu iki terimin Aristotelesrsquote retorik bağlamındaki kullanımlarını hesaba katmak kavrayışları dolayısıyla gerccedilekleşen katharsisrsquoi daha net anlamamız accedilısından katkı sağlayabilir Aristoteles Peri Rhecirctorikecircsrsquote soumlz konusu kavrayışlar iccedilin oldukccedila net tanımlar sunar
25 Hiccedil şuumlphesiz bu tasfiye suumlreci bir saflaştırmayı ifade eder dolayısıyla belirli oumllccediluumlde
ldquoahlaksalrdquo ya da daha dakik bir terminolojik soumlyleyişle ethosrsquola (yaşam biccedilimi) ilişkili bir
youmln taşır Ancak bu noktada katharsis tasavvufi anlamda ldquotezkiyerdquoyle ya da bir tuumlr
ahlaksal sağalma suumlreciyle oumlzdeşleştirilemez Ne de buumltuumlnuumlyle Hıristiyan bakış accedilısıyla
biccedilimlendirilmiş katharsisrsquoe goumlnderme yapar tarzda anakronik bir ccedilerccedileveye oturtulabilir
Pietropaolorsquonun işaret ettiği gibi ldquoHıristiyan kuumlltuumlruuml ahlaksal katharsis meselesini acı
ccedilekmenin yuumlce temsilinin yeniden sahnelenmesi olarak anlamıştır Bu kendi duumlşuumlşuumlnden
ahlaksal ve duumlşuumlnsel olarak sorumlu olan buumlyuumlk kahramanın acı ccedilekmesi değildir ancak
Allahrsquoın Kuzusursquonun insanlığın guumlnahları iccedilin acı ccedilekmesidirrdquo (ldquoWHIPPING JESUS DEVOUTLY
THE DRAMATURGY OF CATHARSIS AND THE CHRISTIAN IDEA OF TRAGIC FORMrdquo s 399) Dolayısıyla
katharsisrsquoin Hıristiyan ya da İslam geleneğindeki genişletilmiş karşılıkları tragedyadaki
daha oumlzelleşmiş anlamından farklı bir bağlamda değerlendirilmelidir 26 Krş Rohde Psyche Seelencult und Unsterblichkeitsglaube der Griechen c 2 s 69 vdd 27 Tragedyanın izleyiciler uumlzerindeki ldquokolektifrdquo etkisi konusunda karşı kutuplarda yer alan
Griffin ve Seafordrsquoun yaklaşımları genel olarak ldquotrajikrdquo olanın toplumsal işlevi konusunda
oumlnemli soruları guumlndeme getirmiştir Griffinrsquoin tragedyanın toplumsal olarak bir anlam
buumltuumlnluumlğuumlnuumln oluşmasına katkıda bulunması ve bunun ldquobilinccedilli amaccedillardquo gerccedilekleşmesi
konusundaki şuumlpheleri uumlzerinde duumlşuumlnuumllmeyi hak eden itirazlar olarak belirmektedir
(Griffin ldquoTHE SOCİAL FUNCTİON OF ATTİC TRAGEDYrdquo s 41 vdd) Ancak her ne kadar izleyici
grubuna mensup bireylerin trajik olan karşısında tecruumlbe ettiği hazzın tekil olarak
değerlendirilmesi zorunlu olsa da Seafordrsquoun kanıtlamasında ifade ettiği ldquokolektiflikrdquoin
soumlz konusu tekillikle ccedileliştiği soumlylenemez (Seaford ldquoTHE SOCIAL FUNCTION OF ATTIC
TRAGEDY A RESPONSE TO JASPER GRIFFINrdquo S 32) Zira tragedyanın ortaya ccedilıktığı siyasal
koşullar ve tragedyanın destekccedililerinin buumlyuumlk oumllccediluumlde demokrasi yandaşları olduğu
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde ldquotrajikrdquo olanın bir tuumlr ldquodemokratik tuumlrdeşlikrdquo yaratmak uumlzere siyasal bir
aygıt olarak kullanılmış olabileceğini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr (krş Sifakis Aristotle on the
Function of Tragic Poetry s 24) Ad(landırman)ın ldquotrajikrdquo işlevini tartışma konusu
ederken bunun toplumsal bir etki alanı olduğu tartışmasız bir olgu olarak karşımızda
durmaktadır Ancak biz incelmememizde tragedya şairinin bir aygıtı olarak ldquotrajikrdquo
olanın ifşasında belirgin bir rol oynayan ad(landırma)ları ele almakla yetinip bu
tercihlerin toplumsalsiyasal accedilılımlarını ccedilalışmamızın dışında bırakacağız 28 DANİELSndashSCULLY ldquoPity Fear and Catharsis in Aristotlersquos Poeticsrdquo S 204-217
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
244
ἔστω δὴ ὁ φόβος λύπη τις ἢ ταραχὴ ἐκ φαντασίας μέλλοντος κακοῦ φθαρτικοῦ ἢ λυπηροῦmiddot οὐ γὰρ πάντα τὰ κακὰ φοβοῦνται οἷον εἰ ἔσται ἄδικος ἢ βραδύς ἀλλrsquo ὅσα λύπας μεγάλας ἢ φθορὰς δύναται καὶ ταῦτα ἐὰν μὴ πόρρω ἀλλὰ σύνεγγυς φαίνηται ὥστε μέλλειν [hellip] ἔστω δὴ ἔλεος λύπη τις ἐπὶ φαινομένῳ κακῷ φθαρτικῷ ἢ λυπηρῷ τοῦ ἀναξίου τυγχάνειν ὃ κἂν αὐτὸς προσδοκήσειεν ἂν παθεῖν ἢ τῶν αὑτοῦ τινα καὶ τοῦτο ὅταν πλησίον φαίνηταιmiddot Korku imgelemde gelecekteki yıkıcı ve acılı bir koumltuumlluumlkten dolayı ortaya ccedilıkan bir acı ve karmaşa olarak tanımlanabilir Ccediluumlnkuuml buumltuumln koumltuumlluumlklerden korkulmaz bazı koumltuumlluumlkler vardır oumlrneğin adaletsizlik ve ahmaklık gibi onların olma ihtimalleri bizi korkutmaz ancak buumlyuumlk acı ve yıkım getirebilenler korkutur ve uzakta olanlar değil yakınımızda yakın zamanda olanlar bizi korkutur [hellip] Acıma bir kimsenin başına hak etmediği ccedilok yıkıcı ve acıklı bir durum geldiğini goumlrduumlğuumlmuumlzde kendimizin ya da bir yakınımızın da buna maruz kalabileceğini ve bunun yakın zamanda olabileceğini bekleyince ortaya ccedilıkan bir acı olarak tanımlanabilir29 Aristotelesrsquoin bu tanımlarını Peri Poecirctikecircsrsquoteki goumlruumlşleriyle
karşılaştırarak inceleyen Nehamas Aristoteles bağlamında ldquokorkurdquonun sadece vuku bulan bir olaydan değil aynı zamanda bir olayın gerccedilekleşme ihtimalinden de kaynaklanabileceğine dikkati ccedileker30 Bu temel oumlnerme korkuyu takip eden ldquoacımardquo ve buumltuumln bu suumlrecin uumlst başlığı olarak beliren ldquoarın(dır)mardquoya da ışık tutan bir niteliktedir Soumlz konusu nitelik Aristotelesrsquoin tragedya tanımındaki en oumlnemli terimlerden birinin (pathecircma) ve bu terimin tuumlrediği fiilin (paskhein) anlam alanının nasıl olayın iccedilindeki eylemleri anlamada etkin bir rol oynadığının altını ccedilizmektedir Dolayısıyla suumlreccedil tragedya izleyicisinin kendisini ldquoacı ccedilekenrdquo (paskhocircn) mitolojik karakterin yerine koymasıyla başlar İzleyici gelecekte aynı akıbetin kendi başına gelme ihtimaliyle korkuya kapılır ve mitolojik karaktere dolaylı olarak gelecekteki kendi durumuna ya da buumltuumln insanlığın bireylerinin iccediline duumlşebileceği ccedilıkmaza acımayı tecruumlbe eder bu acının ldquosıkıntısını ccedilekerrdquo (paskhein) Bu tecruumlbicirc sıkıntı sayesinde kendisini belirli bir tuumlrden rituumlel bir ldquoarın(dır)mardquo iccedilinde bulur
Bu goumlruumlşler ışığında katharsisrsquoin nesnesi olan pathecircmatarsquonın salt ldquoduygulanımrdquo olarak karşılanamayacağını bunun yerine katharsisrsquoin Halliwell ve Nussbaumrsquoun oumlnerdiği gibi homeopatik bir tasfiye etme olarak değerlendirilmesi gerektiğini duumlşuumlnmek kanımızca akla yakın goumlruumlnmektedir Halliwellrsquoe goumlre ldquotragedya acıma ve korkuyu uygun araccedillarla harekete geccedilirir [hellip] bunları duumlnyaya dair algılarımız ve yargılarımızla ahenkli hale getirmeye meylederrdquo31 Dolayısıyla mimetik eylem aracılığıyla goumlruumlnuumlr hale gelen eleos ve phobos izleyicide kendi benzerini harekete geccedilirip onlara ahenk kazandırır Benzer şekilde
29 Arist Rh 1382a21-23 1385b12-16 30 Nehamas ldquoPITY AND FEAR IN THE Rhetoric AND THE Poeticsrdquo s 301 vdd 31 Halliwell Aristotlersquos Poetics s 201
Erman GOumlREN
245
Nussbaum katharsisrsquoi yargıları yanlış youmlnlendiren ve ccedilarpıtan duyguları ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak tanımlamayı tercih etmiştir32
Bu arınma suumlrecinin aşamalarından biri olarak eleosrsquotaki ldquosempatirdquo vurgusu onun aracılığıyla belirli tuumlrden bir anlayışa ulaşıldığı fikrine zemin hazırlamaktadır Oumlyle ki bu noktada Nussbaumrsquoun trajik eleos gibi phobosrsquoun da aracılığıyla insanın ldquokırılganlığırdquona dair bir anlayışa ulaşılabileceği fikrini Homerostan oumlrneklerle temellendirmesi kayda değerdir33 İnsanın kırılganlığı yuumlzuumlnden ldquokorkurdquo ortaya ccedilıkar bu kırılganlık da ancak soumlz konusu korkuyu anlamaya ccedilalışan bireyin ldquosempatirdquosi sayesinde anlaşılır hale gelir Akhilleusrsquoun oğlunun cesedini almak iccedilin yalvaran Priamosrsquoa youmlnelik acıma hissi bu suumlrecin işleyişini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Akhilleusrsquoun eleosrsquou kahramanı sadece muhatabının değil genel olarak insanın kırılganlığına dair bir anlayışa ulaştırır Oumlyle ki soumlz konusu kırılganlığa dair anlayışın kusursuzlaşması tam da katharsisrsquoin hedeflerine ulaşmasıyla eşzamanlı bir şekilde gerccedilekleşir Nussbaumrsquoun bakış accedilısıyla insanın kırılganlığını anlamak ldquotrajikrdquo olanın ortaya ccedilıkmasında en belirleyici oumlğelerden biridir
Bu kırılganlık en somut oumlrneğiyle trajik kahramanın zayıflığında goumlruumlnuumlr hale gelir Bu ldquozayıflıkrdquo da en ccedilarpıcı ifadesini tragedyanın merkezi kavrayışlarından biri olan hamartiarsquoda bulur Ad(landırma)ların ldquotrajikrdquo olanı daha accedilık hale getirmesi tam da bu insani kırılganlık ya da zayıflığın altının ccedilizilmesidir Bu tema bir yandan adlara ifade guumlcuuml sağlayan bir zemin oluştururken oumlte yandan ise tam da trajik olanın oumlzuumlnuuml ifade eder Houmllderlinrsquoe goumlre34 trajik alanda ldquobuumltuumln kuvveler adil ve eşit olarak boumlluumlştuumlruumllmuumlştuumlrrdquo oumlzuumlnde doğasında koumlkensel olan aynı anda ldquokendi koumlkensel guumlcuumlnde goumlruumlnuumlr hale gelmez ancak bunun yerine uygun şekilde sadece kendi zayıflığında goumlruumlnuumlr olurrdquo Zaten hamartiarsquonın tuumlrediği hamartanocirc fiilinin harfiyen anlamı da ldquohedefi kaccedilırmak hedefe isabet
32 Nussbaum The Fragility of Goodness Luck and Ethics in Greek Tragedy and Philosophy
s 390-391 Halliwell ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarını net bir şekilde eleştiren Lear
katharsis suumlrecinin zihinsel bir anlayış kazanma ya da ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak
yorumlanmasının Aristotelesrsquoin genel yaklaşımıyla oumlrtuumlşmesine rağmen bu bağlamda
hiccedilbir geccedilerliliği olmadığını temellendirmeye ccedilalışarak savını geliştirmektedir (Lear
ldquoKATHARSISrdquo S 303 vdd) Learrsquoın eleştirisine Nussbaumrsquoın ayrıntılı bir cevabı (Nussbaum
ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 147 vdd)
Learrsquoın terminolojiyi ccedilevirirken yaptığı radikal hatalara dikkat ccedilekmektedir Ancak Learrsquoın
soumlz konusu makalesindeki temel kanıtlaması katharsisrsquoin bir tuumlr entelektuumlel ldquotasfiyerdquole
değil de fiziksel bir ldquoboşaltımrdquola (acircdet kanaması meni atılması idrar yapma vb)
oumlrneksenebileceği doğrultusundadır (Lear age s 298) Oumlyle ki bu yaklaşıma goumlre
tragedya sahnesinde korkunun ve acımanın uccedil noktası tecruumlbe edilerek bu duyguların
buumlnyeden atılması sağlanır Kanımızca Learrsquoın oumlnerisi kendi iccedilinde bir tutarlık arz etse de
terminolojik hataları nedeniyle katharsisrsquoin tragedya bağlamında ifade ettiği kavrayışı
kuşatıcı bir şekilde ifade edememektedir 33 Nussbaum ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s
120 vdd 34 Apud Szondi An Essay on the Tragic s 11-12
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
243
kirlenmiş kişinin arınmasını ifade eden bu rituumlel youmln birbirini dışlamayan iki ayrı youmlnteme suyla yıkanmanın yanı sıra ateşle kacircl edilerek tasfiye edilmeye25 de goumlnderme yapar26
DanielsndashScully bu iki terime youmlnelik yorumlarında Aristotelesrsquoin nitelemesinin izleyicilerin yaşadıkları27 duygulara değil tragedyadaki ldquoeylemlererdquo goumlnderme yaptığını iddia ederler28 Tragedyanın yorumlanması ve iyi ya da koumltuuml olduğunun değerlendirilmesi iccedilin metin dışında bir oumlğeye ihtiyaccedil olmadığı iddiası uumlzerinde temellenen bu yaklaşım belirli ccedilekincelerle ifade edilmiştir Zira eleos ve phobosrsquoun niteliksel olarak ldquoeylemlerrdquoe (prakseis) ya da izleyicilerin ldquoduygularrdquoına (pathecircmata) ait olması ikilemi dahi icat edilmiş bir varsayımdan oumlteye gitmez Eylemlerin uyandırdığı eleos ve phobosrsquoun tragedyanın kaccedilınılmaz muhatabı olan halkla ilişkisinin Aristoteles tarafından hiccedil duumlşuumlnuumllmemiş olduğunu soumlylemek pek muumlmkuumln değildir Dolayısıyla her durumda eleos ve phobos terimleri Dionysos Şenliklerirsquonin Eleusis Kuumlltuumlrsquoyle birlikte değerlendirilebilecek rituumlellerinin bağlamından koparılamaz Ancak bu iki terimin Aristotelesrsquote retorik bağlamındaki kullanımlarını hesaba katmak kavrayışları dolayısıyla gerccedilekleşen katharsisrsquoi daha net anlamamız accedilısından katkı sağlayabilir Aristoteles Peri Rhecirctorikecircsrsquote soumlz konusu kavrayışlar iccedilin oldukccedila net tanımlar sunar
25 Hiccedil şuumlphesiz bu tasfiye suumlreci bir saflaştırmayı ifade eder dolayısıyla belirli oumllccediluumlde
ldquoahlaksalrdquo ya da daha dakik bir terminolojik soumlyleyişle ethosrsquola (yaşam biccedilimi) ilişkili bir
youmln taşır Ancak bu noktada katharsis tasavvufi anlamda ldquotezkiyerdquoyle ya da bir tuumlr
ahlaksal sağalma suumlreciyle oumlzdeşleştirilemez Ne de buumltuumlnuumlyle Hıristiyan bakış accedilısıyla
biccedilimlendirilmiş katharsisrsquoe goumlnderme yapar tarzda anakronik bir ccedilerccedileveye oturtulabilir
Pietropaolorsquonun işaret ettiği gibi ldquoHıristiyan kuumlltuumlruuml ahlaksal katharsis meselesini acı
ccedilekmenin yuumlce temsilinin yeniden sahnelenmesi olarak anlamıştır Bu kendi duumlşuumlşuumlnden
ahlaksal ve duumlşuumlnsel olarak sorumlu olan buumlyuumlk kahramanın acı ccedilekmesi değildir ancak
Allahrsquoın Kuzusursquonun insanlığın guumlnahları iccedilin acı ccedilekmesidirrdquo (ldquoWHIPPING JESUS DEVOUTLY
THE DRAMATURGY OF CATHARSIS AND THE CHRISTIAN IDEA OF TRAGIC FORMrdquo s 399) Dolayısıyla
katharsisrsquoin Hıristiyan ya da İslam geleneğindeki genişletilmiş karşılıkları tragedyadaki
daha oumlzelleşmiş anlamından farklı bir bağlamda değerlendirilmelidir 26 Krş Rohde Psyche Seelencult und Unsterblichkeitsglaube der Griechen c 2 s 69 vdd 27 Tragedyanın izleyiciler uumlzerindeki ldquokolektifrdquo etkisi konusunda karşı kutuplarda yer alan
Griffin ve Seafordrsquoun yaklaşımları genel olarak ldquotrajikrdquo olanın toplumsal işlevi konusunda
oumlnemli soruları guumlndeme getirmiştir Griffinrsquoin tragedyanın toplumsal olarak bir anlam
buumltuumlnluumlğuumlnuumln oluşmasına katkıda bulunması ve bunun ldquobilinccedilli amaccedillardquo gerccedilekleşmesi
konusundaki şuumlpheleri uumlzerinde duumlşuumlnuumllmeyi hak eden itirazlar olarak belirmektedir
(Griffin ldquoTHE SOCİAL FUNCTİON OF ATTİC TRAGEDYrdquo s 41 vdd) Ancak her ne kadar izleyici
grubuna mensup bireylerin trajik olan karşısında tecruumlbe ettiği hazzın tekil olarak
değerlendirilmesi zorunlu olsa da Seafordrsquoun kanıtlamasında ifade ettiği ldquokolektiflikrdquoin
soumlz konusu tekillikle ccedileliştiği soumlylenemez (Seaford ldquoTHE SOCIAL FUNCTION OF ATTIC
TRAGEDY A RESPONSE TO JASPER GRIFFINrdquo S 32) Zira tragedyanın ortaya ccedilıktığı siyasal
koşullar ve tragedyanın destekccedililerinin buumlyuumlk oumllccediluumlde demokrasi yandaşları olduğu
duumlşuumlnuumllduumlğuumlnde ldquotrajikrdquo olanın bir tuumlr ldquodemokratik tuumlrdeşlikrdquo yaratmak uumlzere siyasal bir
aygıt olarak kullanılmış olabileceğini duumlşuumlnmek muumlmkuumlnduumlr (krş Sifakis Aristotle on the
Function of Tragic Poetry s 24) Ad(landırman)ın ldquotrajikrdquo işlevini tartışma konusu
ederken bunun toplumsal bir etki alanı olduğu tartışmasız bir olgu olarak karşımızda
durmaktadır Ancak biz incelmememizde tragedya şairinin bir aygıtı olarak ldquotrajikrdquo
olanın ifşasında belirgin bir rol oynayan ad(landırma)ları ele almakla yetinip bu
tercihlerin toplumsalsiyasal accedilılımlarını ccedilalışmamızın dışında bırakacağız 28 DANİELSndashSCULLY ldquoPity Fear and Catharsis in Aristotlersquos Poeticsrdquo S 204-217
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
244
ἔστω δὴ ὁ φόβος λύπη τις ἢ ταραχὴ ἐκ φαντασίας μέλλοντος κακοῦ φθαρτικοῦ ἢ λυπηροῦmiddot οὐ γὰρ πάντα τὰ κακὰ φοβοῦνται οἷον εἰ ἔσται ἄδικος ἢ βραδύς ἀλλrsquo ὅσα λύπας μεγάλας ἢ φθορὰς δύναται καὶ ταῦτα ἐὰν μὴ πόρρω ἀλλὰ σύνεγγυς φαίνηται ὥστε μέλλειν [hellip] ἔστω δὴ ἔλεος λύπη τις ἐπὶ φαινομένῳ κακῷ φθαρτικῷ ἢ λυπηρῷ τοῦ ἀναξίου τυγχάνειν ὃ κἂν αὐτὸς προσδοκήσειεν ἂν παθεῖν ἢ τῶν αὑτοῦ τινα καὶ τοῦτο ὅταν πλησίον φαίνηταιmiddot Korku imgelemde gelecekteki yıkıcı ve acılı bir koumltuumlluumlkten dolayı ortaya ccedilıkan bir acı ve karmaşa olarak tanımlanabilir Ccediluumlnkuuml buumltuumln koumltuumlluumlklerden korkulmaz bazı koumltuumlluumlkler vardır oumlrneğin adaletsizlik ve ahmaklık gibi onların olma ihtimalleri bizi korkutmaz ancak buumlyuumlk acı ve yıkım getirebilenler korkutur ve uzakta olanlar değil yakınımızda yakın zamanda olanlar bizi korkutur [hellip] Acıma bir kimsenin başına hak etmediği ccedilok yıkıcı ve acıklı bir durum geldiğini goumlrduumlğuumlmuumlzde kendimizin ya da bir yakınımızın da buna maruz kalabileceğini ve bunun yakın zamanda olabileceğini bekleyince ortaya ccedilıkan bir acı olarak tanımlanabilir29 Aristotelesrsquoin bu tanımlarını Peri Poecirctikecircsrsquoteki goumlruumlşleriyle
karşılaştırarak inceleyen Nehamas Aristoteles bağlamında ldquokorkurdquonun sadece vuku bulan bir olaydan değil aynı zamanda bir olayın gerccedilekleşme ihtimalinden de kaynaklanabileceğine dikkati ccedileker30 Bu temel oumlnerme korkuyu takip eden ldquoacımardquo ve buumltuumln bu suumlrecin uumlst başlığı olarak beliren ldquoarın(dır)mardquoya da ışık tutan bir niteliktedir Soumlz konusu nitelik Aristotelesrsquoin tragedya tanımındaki en oumlnemli terimlerden birinin (pathecircma) ve bu terimin tuumlrediği fiilin (paskhein) anlam alanının nasıl olayın iccedilindeki eylemleri anlamada etkin bir rol oynadığının altını ccedilizmektedir Dolayısıyla suumlreccedil tragedya izleyicisinin kendisini ldquoacı ccedilekenrdquo (paskhocircn) mitolojik karakterin yerine koymasıyla başlar İzleyici gelecekte aynı akıbetin kendi başına gelme ihtimaliyle korkuya kapılır ve mitolojik karaktere dolaylı olarak gelecekteki kendi durumuna ya da buumltuumln insanlığın bireylerinin iccediline duumlşebileceği ccedilıkmaza acımayı tecruumlbe eder bu acının ldquosıkıntısını ccedilekerrdquo (paskhein) Bu tecruumlbicirc sıkıntı sayesinde kendisini belirli bir tuumlrden rituumlel bir ldquoarın(dır)mardquo iccedilinde bulur
Bu goumlruumlşler ışığında katharsisrsquoin nesnesi olan pathecircmatarsquonın salt ldquoduygulanımrdquo olarak karşılanamayacağını bunun yerine katharsisrsquoin Halliwell ve Nussbaumrsquoun oumlnerdiği gibi homeopatik bir tasfiye etme olarak değerlendirilmesi gerektiğini duumlşuumlnmek kanımızca akla yakın goumlruumlnmektedir Halliwellrsquoe goumlre ldquotragedya acıma ve korkuyu uygun araccedillarla harekete geccedilirir [hellip] bunları duumlnyaya dair algılarımız ve yargılarımızla ahenkli hale getirmeye meylederrdquo31 Dolayısıyla mimetik eylem aracılığıyla goumlruumlnuumlr hale gelen eleos ve phobos izleyicide kendi benzerini harekete geccedilirip onlara ahenk kazandırır Benzer şekilde
29 Arist Rh 1382a21-23 1385b12-16 30 Nehamas ldquoPITY AND FEAR IN THE Rhetoric AND THE Poeticsrdquo s 301 vdd 31 Halliwell Aristotlersquos Poetics s 201
Erman GOumlREN
245
Nussbaum katharsisrsquoi yargıları yanlış youmlnlendiren ve ccedilarpıtan duyguları ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak tanımlamayı tercih etmiştir32
Bu arınma suumlrecinin aşamalarından biri olarak eleosrsquotaki ldquosempatirdquo vurgusu onun aracılığıyla belirli tuumlrden bir anlayışa ulaşıldığı fikrine zemin hazırlamaktadır Oumlyle ki bu noktada Nussbaumrsquoun trajik eleos gibi phobosrsquoun da aracılığıyla insanın ldquokırılganlığırdquona dair bir anlayışa ulaşılabileceği fikrini Homerostan oumlrneklerle temellendirmesi kayda değerdir33 İnsanın kırılganlığı yuumlzuumlnden ldquokorkurdquo ortaya ccedilıkar bu kırılganlık da ancak soumlz konusu korkuyu anlamaya ccedilalışan bireyin ldquosempatirdquosi sayesinde anlaşılır hale gelir Akhilleusrsquoun oğlunun cesedini almak iccedilin yalvaran Priamosrsquoa youmlnelik acıma hissi bu suumlrecin işleyişini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Akhilleusrsquoun eleosrsquou kahramanı sadece muhatabının değil genel olarak insanın kırılganlığına dair bir anlayışa ulaştırır Oumlyle ki soumlz konusu kırılganlığa dair anlayışın kusursuzlaşması tam da katharsisrsquoin hedeflerine ulaşmasıyla eşzamanlı bir şekilde gerccedilekleşir Nussbaumrsquoun bakış accedilısıyla insanın kırılganlığını anlamak ldquotrajikrdquo olanın ortaya ccedilıkmasında en belirleyici oumlğelerden biridir
Bu kırılganlık en somut oumlrneğiyle trajik kahramanın zayıflığında goumlruumlnuumlr hale gelir Bu ldquozayıflıkrdquo da en ccedilarpıcı ifadesini tragedyanın merkezi kavrayışlarından biri olan hamartiarsquoda bulur Ad(landırma)ların ldquotrajikrdquo olanı daha accedilık hale getirmesi tam da bu insani kırılganlık ya da zayıflığın altının ccedilizilmesidir Bu tema bir yandan adlara ifade guumlcuuml sağlayan bir zemin oluştururken oumlte yandan ise tam da trajik olanın oumlzuumlnuuml ifade eder Houmllderlinrsquoe goumlre34 trajik alanda ldquobuumltuumln kuvveler adil ve eşit olarak boumlluumlştuumlruumllmuumlştuumlrrdquo oumlzuumlnde doğasında koumlkensel olan aynı anda ldquokendi koumlkensel guumlcuumlnde goumlruumlnuumlr hale gelmez ancak bunun yerine uygun şekilde sadece kendi zayıflığında goumlruumlnuumlr olurrdquo Zaten hamartiarsquonın tuumlrediği hamartanocirc fiilinin harfiyen anlamı da ldquohedefi kaccedilırmak hedefe isabet
32 Nussbaum The Fragility of Goodness Luck and Ethics in Greek Tragedy and Philosophy
s 390-391 Halliwell ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarını net bir şekilde eleştiren Lear
katharsis suumlrecinin zihinsel bir anlayış kazanma ya da ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak
yorumlanmasının Aristotelesrsquoin genel yaklaşımıyla oumlrtuumlşmesine rağmen bu bağlamda
hiccedilbir geccedilerliliği olmadığını temellendirmeye ccedilalışarak savını geliştirmektedir (Lear
ldquoKATHARSISrdquo S 303 vdd) Learrsquoın eleştirisine Nussbaumrsquoın ayrıntılı bir cevabı (Nussbaum
ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 147 vdd)
Learrsquoın terminolojiyi ccedilevirirken yaptığı radikal hatalara dikkat ccedilekmektedir Ancak Learrsquoın
soumlz konusu makalesindeki temel kanıtlaması katharsisrsquoin bir tuumlr entelektuumlel ldquotasfiyerdquole
değil de fiziksel bir ldquoboşaltımrdquola (acircdet kanaması meni atılması idrar yapma vb)
oumlrneksenebileceği doğrultusundadır (Lear age s 298) Oumlyle ki bu yaklaşıma goumlre
tragedya sahnesinde korkunun ve acımanın uccedil noktası tecruumlbe edilerek bu duyguların
buumlnyeden atılması sağlanır Kanımızca Learrsquoın oumlnerisi kendi iccedilinde bir tutarlık arz etse de
terminolojik hataları nedeniyle katharsisrsquoin tragedya bağlamında ifade ettiği kavrayışı
kuşatıcı bir şekilde ifade edememektedir 33 Nussbaum ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s
120 vdd 34 Apud Szondi An Essay on the Tragic s 11-12
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
244
ἔστω δὴ ὁ φόβος λύπη τις ἢ ταραχὴ ἐκ φαντασίας μέλλοντος κακοῦ φθαρτικοῦ ἢ λυπηροῦmiddot οὐ γὰρ πάντα τὰ κακὰ φοβοῦνται οἷον εἰ ἔσται ἄδικος ἢ βραδύς ἀλλrsquo ὅσα λύπας μεγάλας ἢ φθορὰς δύναται καὶ ταῦτα ἐὰν μὴ πόρρω ἀλλὰ σύνεγγυς φαίνηται ὥστε μέλλειν [hellip] ἔστω δὴ ἔλεος λύπη τις ἐπὶ φαινομένῳ κακῷ φθαρτικῷ ἢ λυπηρῷ τοῦ ἀναξίου τυγχάνειν ὃ κἂν αὐτὸς προσδοκήσειεν ἂν παθεῖν ἢ τῶν αὑτοῦ τινα καὶ τοῦτο ὅταν πλησίον φαίνηταιmiddot Korku imgelemde gelecekteki yıkıcı ve acılı bir koumltuumlluumlkten dolayı ortaya ccedilıkan bir acı ve karmaşa olarak tanımlanabilir Ccediluumlnkuuml buumltuumln koumltuumlluumlklerden korkulmaz bazı koumltuumlluumlkler vardır oumlrneğin adaletsizlik ve ahmaklık gibi onların olma ihtimalleri bizi korkutmaz ancak buumlyuumlk acı ve yıkım getirebilenler korkutur ve uzakta olanlar değil yakınımızda yakın zamanda olanlar bizi korkutur [hellip] Acıma bir kimsenin başına hak etmediği ccedilok yıkıcı ve acıklı bir durum geldiğini goumlrduumlğuumlmuumlzde kendimizin ya da bir yakınımızın da buna maruz kalabileceğini ve bunun yakın zamanda olabileceğini bekleyince ortaya ccedilıkan bir acı olarak tanımlanabilir29 Aristotelesrsquoin bu tanımlarını Peri Poecirctikecircsrsquoteki goumlruumlşleriyle
karşılaştırarak inceleyen Nehamas Aristoteles bağlamında ldquokorkurdquonun sadece vuku bulan bir olaydan değil aynı zamanda bir olayın gerccedilekleşme ihtimalinden de kaynaklanabileceğine dikkati ccedileker30 Bu temel oumlnerme korkuyu takip eden ldquoacımardquo ve buumltuumln bu suumlrecin uumlst başlığı olarak beliren ldquoarın(dır)mardquoya da ışık tutan bir niteliktedir Soumlz konusu nitelik Aristotelesrsquoin tragedya tanımındaki en oumlnemli terimlerden birinin (pathecircma) ve bu terimin tuumlrediği fiilin (paskhein) anlam alanının nasıl olayın iccedilindeki eylemleri anlamada etkin bir rol oynadığının altını ccedilizmektedir Dolayısıyla suumlreccedil tragedya izleyicisinin kendisini ldquoacı ccedilekenrdquo (paskhocircn) mitolojik karakterin yerine koymasıyla başlar İzleyici gelecekte aynı akıbetin kendi başına gelme ihtimaliyle korkuya kapılır ve mitolojik karaktere dolaylı olarak gelecekteki kendi durumuna ya da buumltuumln insanlığın bireylerinin iccediline duumlşebileceği ccedilıkmaza acımayı tecruumlbe eder bu acının ldquosıkıntısını ccedilekerrdquo (paskhein) Bu tecruumlbicirc sıkıntı sayesinde kendisini belirli bir tuumlrden rituumlel bir ldquoarın(dır)mardquo iccedilinde bulur
Bu goumlruumlşler ışığında katharsisrsquoin nesnesi olan pathecircmatarsquonın salt ldquoduygulanımrdquo olarak karşılanamayacağını bunun yerine katharsisrsquoin Halliwell ve Nussbaumrsquoun oumlnerdiği gibi homeopatik bir tasfiye etme olarak değerlendirilmesi gerektiğini duumlşuumlnmek kanımızca akla yakın goumlruumlnmektedir Halliwellrsquoe goumlre ldquotragedya acıma ve korkuyu uygun araccedillarla harekete geccedilirir [hellip] bunları duumlnyaya dair algılarımız ve yargılarımızla ahenkli hale getirmeye meylederrdquo31 Dolayısıyla mimetik eylem aracılığıyla goumlruumlnuumlr hale gelen eleos ve phobos izleyicide kendi benzerini harekete geccedilirip onlara ahenk kazandırır Benzer şekilde
29 Arist Rh 1382a21-23 1385b12-16 30 Nehamas ldquoPITY AND FEAR IN THE Rhetoric AND THE Poeticsrdquo s 301 vdd 31 Halliwell Aristotlersquos Poetics s 201
Erman GOumlREN
245
Nussbaum katharsisrsquoi yargıları yanlış youmlnlendiren ve ccedilarpıtan duyguları ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak tanımlamayı tercih etmiştir32
Bu arınma suumlrecinin aşamalarından biri olarak eleosrsquotaki ldquosempatirdquo vurgusu onun aracılığıyla belirli tuumlrden bir anlayışa ulaşıldığı fikrine zemin hazırlamaktadır Oumlyle ki bu noktada Nussbaumrsquoun trajik eleos gibi phobosrsquoun da aracılığıyla insanın ldquokırılganlığırdquona dair bir anlayışa ulaşılabileceği fikrini Homerostan oumlrneklerle temellendirmesi kayda değerdir33 İnsanın kırılganlığı yuumlzuumlnden ldquokorkurdquo ortaya ccedilıkar bu kırılganlık da ancak soumlz konusu korkuyu anlamaya ccedilalışan bireyin ldquosempatirdquosi sayesinde anlaşılır hale gelir Akhilleusrsquoun oğlunun cesedini almak iccedilin yalvaran Priamosrsquoa youmlnelik acıma hissi bu suumlrecin işleyişini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Akhilleusrsquoun eleosrsquou kahramanı sadece muhatabının değil genel olarak insanın kırılganlığına dair bir anlayışa ulaştırır Oumlyle ki soumlz konusu kırılganlığa dair anlayışın kusursuzlaşması tam da katharsisrsquoin hedeflerine ulaşmasıyla eşzamanlı bir şekilde gerccedilekleşir Nussbaumrsquoun bakış accedilısıyla insanın kırılganlığını anlamak ldquotrajikrdquo olanın ortaya ccedilıkmasında en belirleyici oumlğelerden biridir
Bu kırılganlık en somut oumlrneğiyle trajik kahramanın zayıflığında goumlruumlnuumlr hale gelir Bu ldquozayıflıkrdquo da en ccedilarpıcı ifadesini tragedyanın merkezi kavrayışlarından biri olan hamartiarsquoda bulur Ad(landırma)ların ldquotrajikrdquo olanı daha accedilık hale getirmesi tam da bu insani kırılganlık ya da zayıflığın altının ccedilizilmesidir Bu tema bir yandan adlara ifade guumlcuuml sağlayan bir zemin oluştururken oumlte yandan ise tam da trajik olanın oumlzuumlnuuml ifade eder Houmllderlinrsquoe goumlre34 trajik alanda ldquobuumltuumln kuvveler adil ve eşit olarak boumlluumlştuumlruumllmuumlştuumlrrdquo oumlzuumlnde doğasında koumlkensel olan aynı anda ldquokendi koumlkensel guumlcuumlnde goumlruumlnuumlr hale gelmez ancak bunun yerine uygun şekilde sadece kendi zayıflığında goumlruumlnuumlr olurrdquo Zaten hamartiarsquonın tuumlrediği hamartanocirc fiilinin harfiyen anlamı da ldquohedefi kaccedilırmak hedefe isabet
32 Nussbaum The Fragility of Goodness Luck and Ethics in Greek Tragedy and Philosophy
s 390-391 Halliwell ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarını net bir şekilde eleştiren Lear
katharsis suumlrecinin zihinsel bir anlayış kazanma ya da ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak
yorumlanmasının Aristotelesrsquoin genel yaklaşımıyla oumlrtuumlşmesine rağmen bu bağlamda
hiccedilbir geccedilerliliği olmadığını temellendirmeye ccedilalışarak savını geliştirmektedir (Lear
ldquoKATHARSISrdquo S 303 vdd) Learrsquoın eleştirisine Nussbaumrsquoın ayrıntılı bir cevabı (Nussbaum
ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 147 vdd)
Learrsquoın terminolojiyi ccedilevirirken yaptığı radikal hatalara dikkat ccedilekmektedir Ancak Learrsquoın
soumlz konusu makalesindeki temel kanıtlaması katharsisrsquoin bir tuumlr entelektuumlel ldquotasfiyerdquole
değil de fiziksel bir ldquoboşaltımrdquola (acircdet kanaması meni atılması idrar yapma vb)
oumlrneksenebileceği doğrultusundadır (Lear age s 298) Oumlyle ki bu yaklaşıma goumlre
tragedya sahnesinde korkunun ve acımanın uccedil noktası tecruumlbe edilerek bu duyguların
buumlnyeden atılması sağlanır Kanımızca Learrsquoın oumlnerisi kendi iccedilinde bir tutarlık arz etse de
terminolojik hataları nedeniyle katharsisrsquoin tragedya bağlamında ifade ettiği kavrayışı
kuşatıcı bir şekilde ifade edememektedir 33 Nussbaum ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s
120 vdd 34 Apud Szondi An Essay on the Tragic s 11-12
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
245
Nussbaum katharsisrsquoi yargıları yanlış youmlnlendiren ve ccedilarpıtan duyguları ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak tanımlamayı tercih etmiştir32
Bu arınma suumlrecinin aşamalarından biri olarak eleosrsquotaki ldquosempatirdquo vurgusu onun aracılığıyla belirli tuumlrden bir anlayışa ulaşıldığı fikrine zemin hazırlamaktadır Oumlyle ki bu noktada Nussbaumrsquoun trajik eleos gibi phobosrsquoun da aracılığıyla insanın ldquokırılganlığırdquona dair bir anlayışa ulaşılabileceği fikrini Homerostan oumlrneklerle temellendirmesi kayda değerdir33 İnsanın kırılganlığı yuumlzuumlnden ldquokorkurdquo ortaya ccedilıkar bu kırılganlık da ancak soumlz konusu korkuyu anlamaya ccedilalışan bireyin ldquosempatirdquosi sayesinde anlaşılır hale gelir Akhilleusrsquoun oğlunun cesedini almak iccedilin yalvaran Priamosrsquoa youmlnelik acıma hissi bu suumlrecin işleyişini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Akhilleusrsquoun eleosrsquou kahramanı sadece muhatabının değil genel olarak insanın kırılganlığına dair bir anlayışa ulaştırır Oumlyle ki soumlz konusu kırılganlığa dair anlayışın kusursuzlaşması tam da katharsisrsquoin hedeflerine ulaşmasıyla eşzamanlı bir şekilde gerccedilekleşir Nussbaumrsquoun bakış accedilısıyla insanın kırılganlığını anlamak ldquotrajikrdquo olanın ortaya ccedilıkmasında en belirleyici oumlğelerden biridir
Bu kırılganlık en somut oumlrneğiyle trajik kahramanın zayıflığında goumlruumlnuumlr hale gelir Bu ldquozayıflıkrdquo da en ccedilarpıcı ifadesini tragedyanın merkezi kavrayışlarından biri olan hamartiarsquoda bulur Ad(landırma)ların ldquotrajikrdquo olanı daha accedilık hale getirmesi tam da bu insani kırılganlık ya da zayıflığın altının ccedilizilmesidir Bu tema bir yandan adlara ifade guumlcuuml sağlayan bir zemin oluştururken oumlte yandan ise tam da trajik olanın oumlzuumlnuuml ifade eder Houmllderlinrsquoe goumlre34 trajik alanda ldquobuumltuumln kuvveler adil ve eşit olarak boumlluumlştuumlruumllmuumlştuumlrrdquo oumlzuumlnde doğasında koumlkensel olan aynı anda ldquokendi koumlkensel guumlcuumlnde goumlruumlnuumlr hale gelmez ancak bunun yerine uygun şekilde sadece kendi zayıflığında goumlruumlnuumlr olurrdquo Zaten hamartiarsquonın tuumlrediği hamartanocirc fiilinin harfiyen anlamı da ldquohedefi kaccedilırmak hedefe isabet
32 Nussbaum The Fragility of Goodness Luck and Ethics in Greek Tragedy and Philosophy
s 390-391 Halliwell ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarını net bir şekilde eleştiren Lear
katharsis suumlrecinin zihinsel bir anlayış kazanma ya da ldquoaccedilıklığa kavuşturmardquo olarak
yorumlanmasının Aristotelesrsquoin genel yaklaşımıyla oumlrtuumlşmesine rağmen bu bağlamda
hiccedilbir geccedilerliliği olmadığını temellendirmeye ccedilalışarak savını geliştirmektedir (Lear
ldquoKATHARSISrdquo S 303 vdd) Learrsquoın eleştirisine Nussbaumrsquoın ayrıntılı bir cevabı (Nussbaum
ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s 147 vdd)
Learrsquoın terminolojiyi ccedilevirirken yaptığı radikal hatalara dikkat ccedilekmektedir Ancak Learrsquoın
soumlz konusu makalesindeki temel kanıtlaması katharsisrsquoin bir tuumlr entelektuumlel ldquotasfiyerdquole
değil de fiziksel bir ldquoboşaltımrdquola (acircdet kanaması meni atılması idrar yapma vb)
oumlrneksenebileceği doğrultusundadır (Lear age s 298) Oumlyle ki bu yaklaşıma goumlre
tragedya sahnesinde korkunun ve acımanın uccedil noktası tecruumlbe edilerek bu duyguların
buumlnyeden atılması sağlanır Kanımızca Learrsquoın oumlnerisi kendi iccedilinde bir tutarlık arz etse de
terminolojik hataları nedeniyle katharsisrsquoin tragedya bağlamında ifade ettiği kavrayışı
kuşatıcı bir şekilde ifade edememektedir 33 Nussbaum ldquoTRAGEDY AND SELF-SUFFICIENCY PLATO AND ARISTOTLE ON FEAR AND PITYrdquo s
120 vdd 34 Apud Szondi An Essay on the Tragic s 11-12
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
246
ettirememekrdquotir35 Trajik alanda hamartiarsquonın faili ldquokoumltuumlluumlk yapanrdquo (kakopoios) biri olarak nitelenemez36
Tragedyada etkin roluuml olan karakterlerin adlarının hamartiarsquoyla ilişkisi kimi Aristoteles yorumcuları tarafından da onaylanır Soumlz konusu yorumcuların dayanağı olan kısımda Aristoteles tragedyada tema seccedilimiyle soumlz konusu adlar arasındaki ilişkiye dair şu saptamada bulunur (Arist Poet 1453a19 vdd)
πρῶτον μὲν γὰρ οἱ ποιηταὶ τοὺς τυχόντας μύθους ἀπηρίθμουν νῦν δὲ περὶ ὀλίγας οἰκίας αἱ κάλλισται τραγῳδίαι συντίθενται οἷον περὶ Ἀλκμέωνα καὶ Οἰδίπουν καὶ Ὀρέστην καὶ Μελέαγρον καὶ Θυέστην καὶ Τήλεφον καὶ ὅσοις ἄλλοις συμβέβηκενἢ παθεῖν δεινὰ ἢ ποιῆσαι Ccediluumlnkuuml ilk şairler rastgele oumlykuumlleri anlatırlardı oysa şimdilerde en iyi tragedyalar tıpkı Alkmaion Oidipous Meleagros Thyestes Telephos ve diğerleri gibi başına gelen korkunccedil felaketlerden acı ccedilekmiş ve bunların faili olmuş kişilerin sayıları ccedilok az olan aileleri uumlzerine yazılır Bu ailelerin Aristotelesrsquoin ccedilağdaşı olan tragedya şairleri tarafından
seccedililmelerinde trajik olay oumlrguumlsuumlne uygun duumlşen bir oumlykuumlye sahip olmaları kadar bu ailelerin oumlnderlerinin iccediline duumlştuumlkleri trajik hamartia da etkin bir rol oynamış olabilir Nitekim Else ve daha sonra onu takip eden Bremer hamartiarsquonın olay oumlrguumlsuumlnuumln gidişatını belirleyen bu youmlnuumlne dikkat ccedilekerek Aristotelesrsquoin yukarıda listelediği adların her birinin iccedilinde bulundukları hamartia bağlamını ortaya koyarlar37 Dolayısıyla hamartia oumlğesi Nussbaumrsquoun ldquokırılganlıkrdquo olarak sunduğu Houmllderlinrsquoin ldquozayıflıkrdquo olarak altını ccedilizdiği ldquotrajikrdquo olana ilişkin temel niteliğin olay oumlrguumlsuumlnuuml nasıl belirlediğini accedilıkccedila oumlrneklemektedir Houmllderlin ile Nussbaum arasında kurulabilecek bu koşutluk koumlkluuml ve suumlrekli bir geleneğin goumlstergesidir Oumlzellikle Alman İdealizmi ccedilerccedilevesinde belirginleşen bu gelenek Schellingrsquoten Schelerrsquoe kadar ccedilok sayıda filozofun ldquotrajikrdquo olanın felsefesine dair yuumlkluuml bir kuumllliyat oluşturmasıyla sonuccedillanmıştır38 Ancak gelinen noktada ldquotrajikrdquo olan bir kavram olarak kendi ldquozayıflıkrdquoı ve ldquokırılganlıkrdquoını iccedil ccedilekirdeğinde barındırmaya devam etmekte felsefenin buumltuumln dakik tanımlamalarına rağmen ele avuca sığmaz doğasını korumaktadır ldquoEmpirikrdquo temellere de temas ederek felsefi bir cevap arayan Walter Benjaminrsquoin
35 Bkz Boisacq Dictionnaire Eacutetymologique de la Langue Grecque Eacutetudeacutee dans ses Rapports
avec les Autres Langues Indo-Europeacuteennes sv hamartanocirc LiddlendashScottndashJones Greek-
English Lexicon sv hamartanocirc 36 Arist Eth Nic 1125a18 krş Stinton age s 223 Schuumltrumpf hamartiarsquonın oumlzellikle
hukuk terminolojisiyle ilişkisinin altını ccedilizerek ldquokasıtlırdquo ve ldquotaksirlirdquo succedil ayrımının
koyulmasında oynadığı roluuml vurgulamaktadır (Schuumltrumpf ldquoTraditional Elements in the
Concepts of Hamartia in Aristotlersquos Poeticsrdquo s 154 vd) Ancak bu terimin etik bir
ccedilerccedileveye hapsedilemeyecek boyutları olduğu unutulmamalıdır Nitekim Stinton yerinde
bir şekilde hamartiarsquonın ldquooumlzelleşmiş eylemler [ve] belirli tuumlrden cehaletten bazı karakter
eksikliklerine değişkenlik goumlsteren eylemlere ya da eğilimlere youmlnelten oumlzelleşmiş
kararlarrdquo anlamına geldiğini ifade ederek oldukccedila genel bir tanım yapar (Stinton
ldquoHamartia İN ARİSTOTLE AND GREEK TRAGEDYrdquo S 254) 37 Else Aristotle Poetics The Argument s 391-398 Bremer Hamartia Tragic Error in
Poetics of Aristotle and in Greek Tragedy s 21 vd 38 Krş Szondi age s 7-48
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
247
yaklaşımı bize bu konuda nispeten daha accedilıklayıcı bir cevap sağlamaktadır Benjaminrsquoe goumlre trajik şiirin geliştiği zemindeki iki temel oumlğeyi accedilıklama niyeti taşıdığı soumlylenebilir kurban ve yarışma
Trajik şiir kurban etme fikrine dayanır Ancak kurbanı ndashyani kahramanındash accedilısından trajik kurban etme aynı anda ilk ve son kurban etme olarak buumltuumln oumltekilerden ayrılır Eski hukuku elinde bulunduran tanrıların goumlnluumlnuuml hoş eden bir kurban anlamında son kurban olurken iccedilinde bir ulusun yaşamının yeni youmlnlerinin kendini ilan ettiği temsili bir eylem olarak ise ilk kurbandır Bu kurban etmeler yukarıdan gelen emre değil kahramanın kendi yaşamına goumlnderme yapan eski oumlluumlmcuumll yuumlkuumlmluumlluumlklerden farklıdır kahramanı yok eder ccediluumlnkuuml bireysel iradenin taleplerini karşılayacak duumlzeyde değildir ancak henuumlz doğmamış ulusal bir zuumlmrenin yaşamına katkı sağlarlar Trajik oumlluumlmuumln ikili bir anlamı vardır Olympos tanrılarının eski hukuklarını geccedilersiz kılar ve kahramanı bilinmeyen bir tanrıya insanlık hasadının turfanda meyvesi olarak sunar [hellip] Onun oumlluumlm temasına odaklanışı accedilısından o topluma mutlak bağımlılığı accedilısından her şeyin oumltesinde ccediloumlzuumllme ve kurtuluşun hiccedilbir sonuccedil garantisi olmaksızın sonuccedillanan bu agonal peygamberlik buumltuumln epik-didaktik oumlğelerden acircridir Peki ldquoagonalrdquo bir temsilin temelinin nerede olduğunu soumlyleyebiliriz Thymele ccedilevresindeki kurban yarışından ccedilıkan trajik olayın varsayımsal ccedilıkarımı boumlyle bir temellendirme iccedilin pek yeterli değildir Bu da goumlsterir ki Attika sahne oyunları oumlncelikle yarışma formunu almıştır39 Benjaminrsquonin altını ccedilizdiği tragedyanın ldquoagonalrdquo youmlnuuml ilk bakışta
Houmllderlin-Nussbaum ccedilizgisindeki ldquozayıflık-kırılganlıkrdquo temasıyla ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Zira genel geccediler bir bakış accedilısıyla agocircnrsquoda uumlstuumlnluumlklerin bir araya gelmesi ve yarışması beklenir rekabetin alanı en uumlstuumlnlerin sergi alanıdır Ancak Houmllderlin ve Nussbaumrsquoun yaklaşımlarında trajik olanın belirginleştiği tragedyada asıl tema zayıflıklar duumlşkuumlnluumlkler kırılganlıklardır Ccediluumlnkuuml tragedya farklı bir toplanmayı ve yarışmayı sunma peşindedir Trajik kahraman tam birinci olacakken sonuncu olur tam en basiretli kişi sayılacakken ahmakların bile alay ettiği bir duruma duumlşer tam tanrıları en değerli kurbanla onurlandıracakken kurbanın ta kendisi olduğunu fark eder Bu zayıflıkkırılganlık yarışmasının galibi olan trajik kahramanın gerccedilekte bir kurban olduğu kimi zaman ona ilk seslenildiği adında dahi ifşa edilmiştir Son ccediloumlzuumlmlemede ironik bir şekilde en zayıfınkırılganın ldquogaliprdquo ve tabii ldquokurbanrdquo olarak sunulduğu bu agonal kurban rituumleli ldquooyunsalrdquo bir karakter taşır Huizingarsquonın Yunanrsquoda genel olarak agocircnrsquoun şiirsel tuumlrler iccedilinde de dramarsquonın başlangıccediltaki oyunsal niteliğini koruduğu doğrultusundaki saptaması40 tragedya sahnesindeki buumltuumln eylemleri kuşatan zemini keşfetmek iccedilin oldukccedila oumlnemlidir Zira ldquotrajikrdquo olan oyunsal bir zemin uumlzerinde yarışma ve kurban temalarının anlatımı bağlamında insanın zayıflığınıkırılganlığını accedilığa ccedilıkarır tragedya
39 Benjamin ldquoUrsprung des deutschen Tauerspielsrdquo s 285 vd 40 Huizinga Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme s 52 vd 186 vd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
248
izleyicilerine fark ettirir41 Şimdi soumlz konusu trajik olan kavrayışıyla Klasik Ccedilağrsquoda ad(landırma) sorununun ele alınışı arasındaki bağlantıyı incelemeye youmlnelebiliriz
Klasik Ccedilağrsquoda Ad(landırma) Sorunu ve Tragedya Calame anlatı ve adlar uumlzerine araştırmasının ldquokonuşan adlarrdquoa
ayrılmış alt başlığının sonunda şu belirlemede bulunur ldquoAd kendisini taşıyan kişinin kimliği iccedilin bir metafordurrdquo42 Bu ilkenin tragedyanın icrasındaki geccedilerliliği Aristoteles tarafından fark edilmiş ve adlardan yararlanmanın kendi retorik kuramı ccedilerccedilevesindeki toposrsquolardan43 biri olduğu ifade edilmiştir
ἄλλος ἀπὸ τοῦ ὀνόματος οἷον ὡς ὁ Σοφοκλῆς ldquoσαφῶς Σιδήρὼ καὶ φρονοῦσα τοὔνομαrdquo καὶ ὡς ἐν τοῖς τῶν θεῶν ἐπαίνοις εἰώθασι λέγειν καὶ ὡς Κόνων Θρασύβουλον θρασύβουλον ἐκάλει καὶ Ἡρόδικος Θρασύμαχονmiddot ldquoἀεὶ θρασύμαχος εἶrdquo καὶ Πῶλον ldquoἀεὶ σὺ πῶλος εἶrdquo καὶ Δράκοντα τὸν νομοθέτην ὅτι οὐκ ἀνθρώπου οἱ νόμοι ἀλλὰ δράκοντοςmiddot χαλεποὶ γάρ καὶ ὡς ἡ Εὐριπίδου Ἑκάβη εἰς τὴν Ἀφροδίτην ldquoκαὶ τοὔνομrsquo ὀρθῶς ἀφροσύνης ἄρχει θεᾶςrdquo καὶ ὡς Χαιρήμων ldquoΠενθεὺς ἐσομένης συμφορᾶς ἐπώνυμοςrdquo Bir başka topos ise Sophoklesrsquoin yaptığı gibi adlardan yola ccedilıkar ldquoapaccedilık ki Demirrsquosin işte adından anlaşıldığı uumlzererdquo Bu toposrsquoa tanrıların oumlvuumllmesinde de genellikle başvurulur Konon Thrasyboulosrsquou ldquooumlğuumlduuml-cesurrdquo olarak ccedilağırırdı Herodikos Thrasymakhosrsquoa ldquodaima doumlvuumlşte-cesursunrdquo ve Polosrsquoa ldquosen daima toysunrdquo derdi yasa-koyucu Drakonrsquoun yasaları bir insana değil bir yılana aitti ccediluumlnkuuml ccedilok zorluydular Euripidesrsquoin Hekabersquosi Aphrodite iccedilin ldquodoğruca başlar tanrıccedilanın adı ahmaklıklardquo ve Khairemon
41 Bizim benimsediğimiz bakış accedilısı bu konudaki yaklaşımların bir tanesine daha yakın
durmaktadır Tartışmanın buumltuumln saflarını ayrıntılarıyla ele alan bir inceleme olarak bkz
Munteanu Tragic Pathos Pity and Fear in Greek Philosophy and Tragedy s 238-250 42 Calame The Craft of Poetic Speech in Ancient Greece s 185 43 Aristoteles kendi diyalektiğinin bel kemiği olan topos terimi iccedilin Peri Rhecirctorikecircsrsquote
oldukccedila belirsiz bir tanımlama vermekle yetinir ldquoccediluumlnkuuml [hellip] topos ccedilok sayıda
enthymecircmarsquonın onun altında yer aldığı şeydirrdquo (Arist Rh 1403a17-18 ἔστιν [hellip] τόπος εἰς
ὃ πολλὰ ἐνθυμήματα ἐμπίπτει) Bu tanımdaki enthymecircma kavramı toposrsquoun işlevini
anlamak uumlzere kilit bir rol oynamaktadır Slomkowski ldquohitabette enthymecircmarsquonın
diyalektikteki kıyasa karşılık geldiğirdquo accedilıklamasını yapar (Slomkowski Aristotlersquos TOPİCS s
43 krş Arist Rh 1355a8) Dolayısıyla Aristoteles bağlamında belirli kıyas gruplarını bir
araya getiren diyalektik toposrsquolar gibi hatibin ikna etmeye youmlnelik nihai amacı
doğrultusundaki kanıtlama biccedilimlerinden bir grubu bir araya getiren ldquozeminrdquoe de topos
dendiği sonucuna varılabilir Nitekim Aphrosdisiasrsquolı Aleksandros Aristotelesrsquoin en
yakınındaki oumlğrencilerinden bir olan Theophrastosrsquoun goumlrece daha accedilık bir şekilde ifade
edilen topos tanımını şoumlyle aktarır ldquobir ccedilerccedileve olarak sınırları ccedilizilmiş bireyler iccedilinse
belirsiz olan bireysel durumlara ilişkin bir başlangıccedil noktası almamızdan hareketle bir
tuumlr başlangıccedil noktası ya da ilk oumlğedir toposrdquo (Theoph apud Aphr Alex in Top 12614-16
τόπος ἐστὶν ἀρχή τις ἢ στοιχεῖον ἀφrsquo οὗ λαμβάνομεν τὰς περὶ ἕκαστον ἀρχάς τῇ
περιγραφῇ μὲν ὡρισμένος τοῖς δὲ καθrsquo ἕκαστα ἀόριστος) Dolayısıyla Aristoteles adların
kullanımını retorik bir topos olarak nitelerken ikna etmeye youmlnelik birden fazla
kanıtlamanın bir tuumlr ldquobaşlangıccedil noktasırdquo (arkhecirc) olarak adlara dikkati ccedilekmektedir
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
249
Pentheus iccedilin ldquobaşına gelecek felaketler iccedilin Pentheus konmuştur adırdquo der44 Tuumlm bu oumlrneklerin her birinde soumlz konusu edilen kişinin karakteri
yaptığı işler ya da gelecekte başına gelecek olaylar onun adı aracılığıyla ortaya koyulmaktadır Oumlrneğin Sophoklesrsquoin guumlnuumlmuumlze buumltuumln olarak ulaşmayan bir tragedyasından Tyrocircrsquodan bir fragmanda geccedilen Siderocirc adı Tyrorsquonun uumlvey annesinin acımasız ve katı tutumuna goumlnderme yapar45 Ancak metnin ilk basımlarında olduğu gibi demir anlamındaki Yunanca soumlzcuumlğuumln ndashe hali (dativus) yani siderocirci olarak da okunabilir46 Benzer şekilde Thrasyboulos Thrasymakhos Polos da kişilerin karakterlerini accedilığa ccedilıkaran tarzda kullanılmıştır Yasa-koyucu Drakonrsquoun adının ldquoyılanrdquola (drakocircn) ilişkilendirilmesi yaptığı yasaların oldukccedila ağır cezalarından kaynaklanır Pentheusrsquoun adıysa annesinin elinde can vereceği hazin sonuna işaret etmektedir (bkz s 23) Dolayısıyla Aristotelesrsquote retorik bir topos olarak adların kullanımı adı taşıyan kişinin kimliğine dair uumlccedil temel bilginin altını ccedilizmek uumlzere kullanılabilir (1) Adlandırılan kişinin karakteri (2) adlandırılan kişinin eylemleri ve (3) adlandırılan kişinin geccedilmişi ya da akıbeti
Bunun yanı sıra adların kullanımı (apo tou onomatou) diyalektiğin topiklerinden biri olarak da karşımıza ccedilıkar Ancak ldquoretorik olanla akraba olmasına rağmen oumlzdeş olmayanrdquo47 bu topik ad(landırman)ın mantıksal kanıtlamada nasıl etkin bir şekilde kullanılabileceğini ortaya koymaktadır
Ἔτι τὸ ἐπιχειρεῖν μεταφέροντα τοὔνομα κατὰ τὸν λόγον ὡς μᾶλλον προσῆκον ἐκλαμβάνειν ἢ ὡς κεῖται τοὔνομα οἷον εὔψυχον μὴ τὸν ἀνδρεῖον καθάπερ νῦν κεῖται ἀλλὰ τὸν εὖ τὴν ψυχὴν ἔχοντα καθάπερ καὶ εὔελπιν τὸν ἀγαθὰ ἐλπίζονταmiddot ὁμοίως δὲ καὶ εὐδαίμονα οὗ ἂν ὁ δαίμων ᾖ σπουδαῖος καθάπερ Ξενοκράτης φησὶν εὐδαίμονα εἶναι τὸν τὴν ψυχὴν ἔχοντα σπουδαίανmiddot ταύτην γὰρ ἑκάστου εἶναι δαίμονα Bunun yanı sıra kanıtlamaya goumlre adın anlamını yeniden yorumlayarak adın yerleşmiş anlamı yerine ona en uyan anlamı kabul ederek saldırılabilir Oumlrneğin yerleşmiş anlamının iccedilerdiği gibi ruhu-iyiyiğit adam cesaretli değildir ancak iyi bir ruhu olan adamdır tıpkı uumlmitliuumlmidi-iyi kişinin iyi şeyleri umut etmesi gibi Benzer şekilde tıpkı mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin iyi bir daimocircnrsquoa sahip olması ya da muumlkemmel olması gibi Ksenokratesrsquoin mutludaimocircnrsquou-iyi kişinin muumlkemmel bir ruha sahip olduğunu soumlylediği gibi Ccediluumlnkuuml bir adamın daimocircnrsquou onun ruhudur48
44 Arist Rhet 1400b16 vdd Kassel Aristotelis Ars Rhetorica s 137 45 Soph fr 658 Radt Tragicorum Graecorum Fragmenta VOL IV Sophocles Siderorsquonun
katı tutumuna Pollux da değinmektedir ldquoSophoklesrsquoe goumlre Tyrorsquoun morarmıştır
yanakları bu analığı Siderorsquonun vurduğu tokatlardandırrdquo (Τυρὼ πελιδνὴ τὰς παρειὰς
παρὰ Σοφοκλεῖ ndash τοῦτο δrsquo ὑπὸ τῆς μητρυιᾶς Σιδηροῦς πληγαῖς πέπονθεν ndash Pollux Onom
41417-1421) 46 Krş Grimaldi Aristotle RHETORİC I A Commentary c 2 s 333-334 47 CopendashSandys Aristotle Rhetoric c 2 s 296-299 48 Arist Top 112a32 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
250
Aristoteles gerek retorik gerekse mantık bağlamında bir tuumlr semantik etimolojinin imkacircnlarından nasıl yararlanılabileceğinin ipuccedillarını vermektedir Hatip de mantıkccedilı da kendi kanıtlamasını desteklemek uumlzere adın semantik iccedileriğini kendi amaccedilları doğrultusunda yorumlayabilir Bu tuumlrden ldquoetimolojikrdquo accedilıklamalar Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda dikkati ccedilektiği adların dynamisrsquolerinin accedilığa ccedilıkarılması uğraşıyla doğrudan bağlantılıdır49 Cicero veriloquium ile Hellenlerin etymologia soumlzcuumlğuumlne tam denk duumlşen bir karşılık bulurken temel dayanağının vis nominis olduğunu vurgular50 Nitekim Sevillarsquolı Isidorus da etymologiarsquoyı accedilıklarken origo vocabulorumrsquoun (soumlzcuumlklerin koumlkeni) yanı sıra vis nominisrsquoe (adın guumlcuuml) de goumlnderme yapar51 Peraki-Kyriakidoursquonun diğer antik kaynaklarla birlikte temellendirdiği uumlzere soumlz konusu olan soumlzcuumlğuumln origorsquosu da olsa visrsquoi de olsa etimoloji bu verileri ldquoyorumlamardquokla (hermecircneia) ilgilenir52 Bu yorum suumlreci antikccedilağda kurumlaşmış bir etimoloji uğraşında dahi ccedilağdaşların yaptığı gibi morfolojik fonolojik kaidelerin bilimsel ccedilerccedilevesini goumlzetmez Sonuccedilta soumlzcuumlğuumln ldquoguumlccedilrdquouuml (dynamisvis) yorumlayan sayesinde soumlzcuumlğuumln ait olduğu var olanın etymosrsquounun ortaya ccedilıkmasına hizmet eder53 Kişi adlarının etymosrsquolarıyla desteklenen tragedya soumlylemi soumlz konusu kişi adlarıyla sadece adlandırılan bireyi değil belli tuumlrden bir insanın ldquotrajikrdquo youmlnuumlnuuml ortaya koyar Aristoteles tragedya şairinin bu yaklaşımına şoumlyle dikkat ccedileker
διὸ καὶ φιλοσοφώτερον καὶ σπουδαιότερον ποίησις ἱστορίας ἐστίνmiddot ἡ μὲν γὰρ ποίησις μᾶλλον τὰ καθόλου ἡ δ ἱστορία τὰ καθ ἕκαστον λέγει ἔστιν δὲ καθόλου μέν τῷ ποίῳ τὰ ποῖα ἄττα συμβαίνει λέγειν ἢ πράττειν κατὰ τὸ εἰκὸς ἢ τὸ ἀναγκαῖον οὗ στοχάζεται ἡ ποίησις ὀνόματα ἐπιτιθεμένηmiddot τὸ δὲ καθ ἕκαστον τί Ἀλκιβιάδης ἔπραξεν ἢ τί ἔπαθεν Bu yuumlzden şiir tarihten daha felsefi ve daha soyludur ccediluumlnkuuml şiir daha ccedilok tuumlmellerle tarih ise tikellerle ilişkili soumlz soumlyler Tuumlmel olabilirlik ve zorunluluk ccedilerccedilevesinde belirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemi kasteder her ne kadar kişilere adlar taksa da şiir bunu amaccedil edinir Tikel ise Alkibiadesrsquoin yaptığı ya da tecruumlbe ettiklerine dair soumlylemi kast eder54 Aristotelesrsquote ldquoad vermekrdquo şeylerin tikel youmlnuumlnuuml vurgulamak
anlamına gelir oysa trajik soumlylem şeylerin tuumlmel youmlnuumlnuuml dillendirir Bu ccedilatışkı kişi adlarının belirli bir tuumlmel niteliğe ldquobelirli tuumlrden bir insanın soumlylemesi ya da yapmasına uyan soumlylemrdquoi tamamlamasıyla bir tuumlr ldquoahenkrdquoe
49 Pl Cra 394b 50 Cic Top 35 51 Isid Etym 129 krş Quint Inst 1628 52 Peraki-Kyriakidou ldquoAspects of Ancient Etymologizingrdquo s 481 vd 53 Tragedya bağlamında bu tuumlrden etimolojilerin yaygın kullanımı zaten uzun zamandır
bilinmektedir (bkz Fuochi ldquoLE ETIMOLOGIE DEI NOMI PROPRI NEI TRAGICI GRECIrdquo s 273-318)
Dolayısıyla makalenin bundan sonraki boumlluumlmuumlnde tragedya şairlerinden oumlrneklere
dayanan kısmın amacı zaten bilinen bir listeyi tekrarlamak değil bu listedeki
ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımların ldquotrajikrdquo olanı ifşa etmedeki roluumlnuuml ortaya
koymaktır 54 Arist Poet 1451b5-7
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
251
(harmonia) doumlnuumlşuumlr Tikelliği vurgulayarak bireyleri adlandıran bu oumlzel adlar tuumlmeli dillendiren şairin soumlylemi iccedilin engel olmak bir yana aksine destekleyici bir oumlğe ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkmasını kolaylaştırıcı bir aygıt haline gelir55 Şimdi trajik olanı ad(landırma)lar aracığıyla belirginleştiren oumlrneklere daha yakından bakmaya başlayabiliriz
Aiskhylosrsquota ldquoAdrdquoın Trajik Yazgısı ldquoTrajikrdquo olanla ne kastedildiğine ve ad(landırma) sorununun
antikccedilağdaki durumuna dair tartışmayı ele aldıktan sonra şimdi daha oumlzelleşmiş bir soru sorabiliriz Ad(landırma)lar trajik olanın accedilığa ccedilıkmasında ve tragedya izleyicisinde belirli bir farkındalığın oluşmasında ne derece etkilidir Erken doumlnem tragedya icrasında Aiskhylosrsquoun ldquokonuşan adlarrdquoa ve bu adlarla ilgili halk etimolojilerine yer verdiğini goumlruumlruumlz Oumlrneğin Bosporos adının bous (inek) ve poros (geccedilit) soumlzcuumlkleriyle ilişkilendirildiği ldquohalk etimolojisirdquo Aiskhylos tarafından da kullanılmaktadır56 Bunun yanı sıra Aiskhylosrsquota tanrıların doğasına ilişkin ndashccediloğunlukla yaygın bilinenndash accedilıklamaları ortaya koymak uumlzere adlara başvurulmaktadır Oumlrneğin Zeusrsquoun adı semantik bir bağlantıyla physizoosrsquola (soumlzcuumlk soumlzcuumlk bir ccedileviriyle ldquoyaşamı-buumlyuumltenrdquo)57 Kronos ise krainocirc (tamamına ermek) fiiliyle ilişkilendirilirken58 Aiskhylos tanrıların doğalarına ilişkin yaygın inanışın altını ccedilizmektedir Keza savaş tanrısı Aresrsquoin adı ldquozalim bir boumlluumlştuumlruumlcuumlrdquo (κακὸς δατητὰς) olarak tanrısal ldquoatalarının lanetirdquonin (Ἄρης ἀρὰν πατρῴαν) doğruluğunu yansıtmaktadır59 Apollonrsquoun adı da onun oklarla helak eden doğasını vurgular tarzda ldquohelak etmekrdquo anlamındaki apollymi ya da apolyocirc fiiliyle ilişkilendirilir ldquoEy Apollon ey Apollon | beni helak eden yolların tanrısı | bir sefer helak ettin ya beni hadi et bir kez dahardquo (Ἄπολλονmiddot Ἄπολλονmiddot | ἀγυιᾶτrsquo ἀπόλλων ἐμός | ἀπώλεσας γὰρ οὐ μόλις τὸ δεύτερον)60 Hakkaniyetin kişileştirilmiş hali
55 Bu noktada tuumlmel-tikel ayrımına ilişkin geleneksel felsefi ayrımın bizi yanıltma
ihtimaline karşı dikkatli olmalıyız Halliwellrsquoin işaret ettiği gibi Aristoteles ldquoşiirin
tuumlmellerin mimecircsisrsquoi olduğunurdquo kastetmez (Halliwell The Aesthetics of Mimesis Ancient
Texts and Modern Problems s 193 vdd) Şairin ilgilendiği tuumlmeller filozofun elindeki bir
soyutlama olan tuumlmeller değildir Şairin tuumlmelleri ldquohafıza ve tecruumlberdquo ile tikellerin
algılanması aracılığıyla edinilen genellemelerdir ya da ldquoinsan doğasının genel
hakikatlerirdquodir Bu tuumlrden tuumlmeller adlarıyla birer tekil birey olarak karşımıza ccedilıkan
tragedya karakterinin tikelliğiyle başlangıccedilta ccedilelişiyor gibi goumlruumlnebilir Oysa bu tikelliğin
simgesi olan ad(landırma) tam da o tekilin temsil ettiği tuumlmelliği aydınlatan bir aygıt gibi
ccedilalışır 56 Aesch PV 732-734 57 Aesch Supp 584-585 58 Aesch PV 910-911 59 Aesch Sept 944-946 60 Aesch Ag 1080-1082 Bu halk etimolojisi Kratylosrsquota Sokrates tarafından reddedilir (Pl
Cra 404c) Buna benzer halk etimolojisi oumlrneklerinin Yunan ve Latin edebiyatlarındaki
yaygınlığını oumlrneklerle ele alan goumlrece erken doumlnemdeki değiniler olarak bkz McCartney
ldquoPuns and Plays on Proper Namesrdquo s 343-358 ve Fordyce ldquoPUNS ON NAMES IN GREEKrdquo s
44-46 Sadece Aiskhylosrsquola ilgili bkz Reinberg ldquoEtymologia in Eschilo Modalitagrave e
significato della riflessione linguistica in un testo poeticordquo s 31-57 ve Kraus Name und
Sache Ein Problem im fruumlhgriechischen Denken s 140-142
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
252
olan Dikarsquonın adı Zeusrsquoun kızı (ἐτήτυμος | Διὸς κόρα)61 olarak onun soykuumltuumlksel meşruiyetini vurgular
Adın ldquodoğru bir şekilderdquo koyulmuş olması ldquotrajikrdquo bağlamın ortaya ccedilıkarılabilmesinde oumlnemli bir rol oynar Nitekim Ademollorsquonun işaret ettiği gibi ccedilağdaşı sofist ccedilevrelerde yaygın bir tartışma konusu olan ve Platonrsquoun Kratylos diyaloğunda enine boyuna tartışma konusu edilen ldquoadların doğruluğurdquo (orthotecircs onomatocircn) sorunu erken doumlnemde Aiskhylosrsquoun adlara yaptığı vurguda guumlndemdedir62 Oumlrneğin Eteoklesrsquole Polyneikesrsquoin oumlluumlmuumlne ağıt yakan koro ldquonasıl da doğruca takılmış adları | ltsahiden-şanlılar ve doumlvuumlşuuml-bol diyegt | helak olarak dine saygısız niyetleriylerdquo (οἳ δῆτrsquo ὀρθῶς κατrsquo ἐπωνυμίαν | ltκλεινοί τrsquo ἐτεὸν καὶ πολυνεικεῖςgt | ὤλοντ ἀσεβεῖ διανοίᾳ) derken bu doğruluğun altını ccedilizer63 Polyneikesrsquoin adının kendisine uygunluğu defalarca vurgulanır64 Oumlyle ki onun adının iki parccedilalı yapısı (Poly-neikos) kardeşiyle ccedilatışarak ayrılışını (neikos ldquoccedilatışmaayrılıkrdquo) ve kaccedilınılmaz akıbeti ldquoadlı adınca ikinci kısmıyla ccedilifte adlandırılmışrdquo (δίς τ ἐν τελευτῇ τοὔνομ ἐνδατούμενος) soumlzlerinde yansıtılmaktadır65 Benzer şekilde Parisrsquole Helenersquonin birlikteliği iccedilin kullanılan ldquoadı-doğru-koyulmuş bir kecircdosrdquo (κῆδος ὀρθώνυμον) nitelemesinde kecircdos soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (hem ldquomatemrdquo hem de ldquoevlilik bağırdquo) yararlanılarak bu ilişkinin hazin akıbetine dikkat ccedilekilmektedir66
Oumlte yandan Aiskhylosrsquoun ad(landırma)lara ilişkin yaklaşımı kendi şiir sanatındaki en temel oumlğelerinden biriyle tanrıların huumlkuumlmranlığındaki tragedya sahnesinde kahramanın başka deyişle ldquoevrenselrdquo insanın ldquoyazgırdquosıyla da ilişkilendirilebilir Ancak Homerosccedilu kahramanın sahip olduğu ldquokonuşan adlarrdquodan farklı olarak Aiskhylosrsquoun karakterlerinin adlarının ifade ettiği ldquoyazgırdquo trajik bir nitelik taşır Dolayısıyla bu adlar insanın tragedyaya oumlzguuml ldquokırılganlığırdquonı anla(t)maya youmlnelik bir guumlduumlyle dillendirilirler Aiskhylosrsquota bunun en guumlzel oumlrneklerinden biri Helenersquonin adının ele alınışıdır Iliasrsquotaki destansı savaşın ccedilıkmasının sebebi olarak goumlsterilen Helenersquonin adının Aiskhylosrsquoun imzasını yansıtan en oumlnemli temalardan birini accedilığa ccedilıkarmak uumlzere koyulduğu accedilıkccedila ifade edilir
τίς ποτ ὠνόμαζεν ὧδ᾽ ἐς τὸ πᾶν ἐτητύμωςmdash μή τις ὅντιν οὐχ ὁρῶμεν προνοί- αισι τοῦ πεπρωμένου γλῶσσαν ἐν τύχᾳ νέμωνmdash τὰν δορίγαμβρον ἀμφινει- κῆ θ Ἑλέναν ἐπεὶ πρεπόντως ἑλένας ἕλανδρος ἑλέ- πτολις ἐκ τῶν ἁβροτίμων προκαλυμμάτων ἔπλευσε
Kim koymuş onun adını tam isabetli şekildemdash Goumlruumlnmez bir guumlccedilten başka acep kim ola yazgıyı oumlngoumlrerek şans eseri onun diline youmln verenmdash kim koydu adını kargının-gelini her-yanı-ccedilatışma Helene diye muumlnasip konmuş ya gemi-
61 Aesch Cho 948-951 62 Ademollo The Cratylus of Plato A Commentary s 34-35 63 Aesch Sept 829-831 Bu yaklaşımın ccedilok benzeri Sophokles (Soph Ant 111) ve aşağıda
değineceğimiz uumlzere Euripides (Eur Phoen 636-637) tarafından da tekrarlanmıştır 64 Aesch Sept 658 ldquoson derece doğru konmuş adı denmiş ona Polyneikesrdquo (ἐπωνύμῳ δὲ
κάρτα Πολυνείκη λέγω) 65 Aesch Sept 578 66 Aesch Ag 699
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
253
ζεφύρου γίγαντος αὔρᾳ muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi diye ccedilıkıp şatafatlı perdesinin arkasından accedilınca yelkenini kudretli Zephyrosrsquoun yeli oumlnuumlnde67
Aiskhylos Helenersquonin adının onun kaderini belirleyen bir oumlğe olarak okunabileceğini antikccedilağda yaygın ad = kehanet (Lat nomen = omen) inanışına dayanarak dillendirmiş olabilir Ancak onun yaklaşımı bilinen bir halk etimolojisini tekrarlamanın oumltesine geccediler68 Nitekim kullandığı etecirctymocircs soumlzcuumlğuuml şiirsel bir etymos araştırmasını sunacağı doğrultusunda ipiucu vermektedir69 Nitekim soumlzcuumlğuuml soumlzcuumlğuumlne bir ccedileviriyle gemi-muhribi yiğit-muhribi kent-muhribi olarak karşıladığımız soumlzcuumlklerin hepsinde hele-hela- ortak koumlkuuml dikkat ccedilekicidir70 Levinrsquoe goumlre burada Helenersquonin adını koyduğu ima edilen kişi Zeusrsquotan başkası değildir71 Bu oumlneri doğru kabul edilirse Aiskhylos tanrısal otoritenin yazgı konusundaki dakik bilgisine işaret etmektedir
Sophoklesrsquote Trajik Kahramanın ldquoAdırdquonın Hakikati Tragedya kahramanının kendi adıyla arasındaki ilişki Aiskhylosrsquota
trajik yazgının ifadesi olarak karşımıza ccedilıkarken Sophoklesrsquote kahramanın
67 Aesch Ag 681-692 68 Burada Aiskhylosrsquoun bu etimolojiyi ifade ederken kalkış noktasını halk inanışlarından
almadığını kastetmiyoruz Nitekim Skutschrsquoun (ldquoHELEN HER NAME AND NATURErdquo S 192 VD)
hele-naus (gemi-muhribi) soumlzcuumlğuumlnuumln Yunan denizcilerinin o doumlnemdeki yaygın
inanışıyla ilişkilendirilmesi akla yatkın goumlruumlnmektedir Ancak bu soumlylem Aiskhylosrsquoun
yaptığı bilinen bir etimolojinin tekrarlanmasından oumlte halk inanışlarının dakik bir
derlemesi ve şiirli bir şekilde ifade edilmesidir 69 Aiskhylos bir adın koumlkenini vurgulayan etymocircsetecirctymocircs soumlzcuumlklerinin yanı sıra
doğruluğunun altını ccedilizmek uumlzere alecircthocircs soumlzcuumlğuumlnuuml de kullanır ldquoEpaphosrsquoun adı da
dosdoğru koyulmuş kurtuluşlarından hareketlerdquo (Ἔπαφος ἀληθῶς ῥυσίων ἐπώνυμος
Aesch Supp 315 krş Aesch Pr 848-852) Parkrsquoın (ldquoTruth Falsehood and Reciprocity in
Pindar and Aeschylusrdquo s 31-37) ortaya koyduğu gibi Aiskhylosrsquota adın etymosrsquouna
dolayısıyla kahramanın doğasına uygunluğu ldquodoğrurdquo (alecircthecircs) ya da ldquoyanlışaldatıcırdquo
(pseudos) olabilir Tragedya şairi accedilısından hem ldquodoğrurdquo hem de ldquoyanlışrdquo adlandırmalar
(krş Aesch Sept 670-671 Aesch PV 85-87 717) ldquotrajikrdquo olanı belirginleştiren aygıtlar
olarak kullanılır 70 Goldhill Reading Greek Tragedy s 19 vd Goldhill bu ortak koumlkuuml vurgulamak uumlzere bu
soumlzcuumlkleri İngilizcede sırasıyla ldquohell for ships hell for men hell for citiesrdquo biccediliminde
karşılamayı tercih eder Euripidesrsquoin Aishkylosrsquoun bu etimolojisine Hekabersquonin
Menelaosrsquoa youmlnelik soumlzlerinde oumlrtuumlk bir şekilde goumlnderme yaptığı duumlşuumlnuumllebilir ldquosakın
onun nazarından helak etmesin diye seni hasretiyle | o ki kapana kıstırır yiğitlerin
goumlzlerini yerle bir eder kentlerini | ateş salar evlerinerdquo (ὁρᾶν δὲ τήνδε φεῦγε μή σ ἕληι
πόθωι | αἱρεῖ γὰρ ἀνδρῶν ὄμματ ἐξαιρεῖ πόλεις | πίμπρησιν οἴκουςmiddot Eur Tro 891-893a
krş Eur Andr 105-106) 71 Levin The Ancient Quarrel between Philosophy and Poetry Revisited Plato and the Greek
Literary Tradition s 22 vdd
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
254
trajik yaşamının merkezinde konumlanır72 Ccediluumlnkuuml Sophokles adlandırılan herkesin kendi adını aleni olarak taşımasının (φέρουσι τοὔνομα | τὸ τοῦδε κοινὸν πάντες ὠνομασμένοι)73 onun ldquotrajikrdquo seruumlveninde ccedilok oumlnemli olduğunun daha net bir şekilde farkına vardığını belli etmektedir Nitekim adın aleniyeti kişinin de alenen orada bulunduğu fikrine yol accedilabilir başka deyişle durum adın kişiyle oumlzdeş olarak değerlendirilmesi noktasına kadar vardırılır
θαρσεῖν μὲν οὖν ἔγωγε κἄνευ τῆς ἐμῆς γνώμης ἐπαινῶ Φοῖβος εἰ προὔπεμψέ σεmiddot ὅμως δὲ κἀμοῦ μὴ παρόντος οἶδ ὅτι τοὐμὸν φυλάξει σrsquo ὄνομα μὴ πάσχειν κακῶς Bense sana benim kararımı bir kenara bırakıp oumlneririm goumlzuuml kara olmayı madem seni goumlnderen Phoibos kendim orada olmasam bile benim adım koruyacak seni başına gelecek koumltuumlluumlkten74 Bu noktada Theseus guumlcuumlnuumln kendisinin yokluğunda adıyla ortaya
ccedilıkacağını iddia eder nitekim burada kişiyle adı arasında herhangi bir karşıtlık olmadığı gibi Theseusrsquoun adı bir kişi olarak onun bir uzantısıdır75 Boumlyle bir uzantı kişinin farklı youmlnlerini ifade edecek şekilde kullanılabilir Oumlrneğin adın anlamının kişinin karakterini ifade etmesi Eumenidesrsquoin adının onların ldquoiyi-niyetli kalplerinden kaynaklandığırdquo (ἐξ εὐμενῶν | στέρνων)76 fikrinde goumlruumlnuumlr hale gelmektedir Sophokles Kreonrsquou oğluna ldquokandaşımrdquo (ξύναιμον) diye hitap ettirirken Haimonrsquoun trajik ccedilelişkisini oluşturan kan bağının daha isminde yer aldığını ortaya koyar dolayısıyla adı Haimonrsquou ccedilıkmazda bırakan geccedilmişine onun Kreonrsquoun oğlu olması gerccedileğine işaret eder Benzer şekilde Parthenopaiosrsquoun (ere-varmamışın-ccedilocuğu) adı da annesi Atalantarsquonın evlenmeden onu doğurmasına yani eşsiz doğum acircnına goumlnderme yapar77 Kimileyin kişinin adı onun babasından miras aldığı şana vurgu yapar onu hatırlatır Aiasrsquoın oğlu Eurysakecircsrsquoin bu adı alması babasının sahip olduğu en oumlnemli ayırt edici ve tanıtıcı simgesi gibi olan ldquogeniş kalkanrdquoından (σάκος εὐρὺ)78 kaynaklanır79 Kimileyin de soumlzcuumlk oyunu bahsedilen kişinin başka bir adına goumlnderme yapacak tarzda dolaylı bir biccedilimde yapılır Hadesrsquole ploutizomai fiili arasında bağlantı kurulurken (Ἅιδης στεναγμοῖς καὶ γόοις πλουτίζεται Soph OT 30) Hadesrsquoin diğer adı olan Ploutonrsquoa goumlnderme yapılır
72 Bunun temel nedeni Segalrsquoin (Tragedy and Civilization An Interpretation of Sophocles s
8) işaret ettiği uumlzere ldquotrajik karakterin Sophoklesrsquote kahramanvari bireyselliğin empoze
ettiği soyutlanma ile yazgının yerine getirdiği daha buumlyuumlk tasarı arasındaki gerilimin
iccedilinde varrdquo olmasıdır Kahramanla oumlzdeş bir simge olarak beliren ldquoadrdquoı bu gerilimin her iki
tarafında da soumlz sahibidir 73 Soph OC 60-61 74 Soph OC 664-667 krş Eur Hel 42-433 75 Dik Word Order in Greek Tragic Dialogue s 106 76 Soph OC 486-487 77 Soph OC 1320-1322 78 Hom Il 17132 krş Hom Il 7219 11527 79 Soph Aj 574-575
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
255
Buumltuumln bu soumlzcuumlk oyunlarının ve halk etimolojilerinin oumltesinde Sophoklesrsquote oumlzellikle iki kahramanın adı ldquotrajikrdquo olanın ifşasında belirgin rol oynar Aias ve Oidipous
Aiasrsquoın makucircs talihi kalkanıyla uumlnluuml azametli bir Akha kahramanından buumltuumln onurunu yitirdiğini duumlşuumlnen ve kendi kılıcıyla canına kıyan birine doumlnuumlşmesinin oumlykuumlsuumlduumlr Aias kendi adının aslında hazin cenazesindeki ağıtları ifade ettiğini fark eder
αἰαῖ τίς ἄν ποτrsquo ᾤεθrsquo ὧδrsquo ἐπώνυμον τοὐμὸν ξυνοίσειν ὄνομα τοῖς ἐμοῖς κακοῖς νῦν γὰρ πάρεστι καὶ δὶς αἰάζειν ἐμοὶ καὶ τρίς τοιούτοις γὰρ κακοῖς ἐντυγχάνω Ah ah kimin aklına gelirdi bana takılan bu adın şıp diye uyacağına başıma gelecek belalara oysa şimdi inler dururum ldquoah ahrdquo diye iki defa uumlccedil defa uumlst uumlste başıma gelen bu nasıl bir bela80 Aias adının cenazelerde yuumlkselen ağıt sesini (ai) ccedilağrıştırdığını yeni
mi fark eder Savaş meydanında tek bir yara almadan ccedilok sayıda savaşccedilıyı oumlluumlme goumlnderen biri iccedilin Aias duumlşmanlarına korku salan bir ad olmalıdır Fakat bu adın ifade ettiği trajik oumlğe Aiasrsquoı ldquoyaşamla mutlak bir oumlluumlm arasınardquo81 sıkıştırmış olmasıdır Adıyla duumlşmanlarının cenaze ateşlerini yakan Aias talihin tersine doumlnuumlşuumlyle baş-duumlşmanı Hektorrsquoun hediye ettiği kılıccedilla kendi canına kıyar82 Ccediluumlnkuuml kılıccedilla savaşırken ldquobaş edilmezrdquo (dys-trapelos) diye oumlvuumlluumlp aynı kılıccedilla canına kıyarken ldquoadı-lanetlirdquo (dys-ocircnymos)83 ibretlik biri olarak anılmaya başlanır Dolayısıyla Aias adı bir ldquokonuşan adrdquo olarak bir yandan onun şanını ancak diğer yandan ecelini dillendirir
Oidipousrsquoun (Oidi-pous = şiş-ayak) adı ise hem asıl babası Laios tarafından ldquoreddedilişin vuumlcudunda bıraktığı bir iz hem de topal Labdakosoğuları ailesine aidiyetin kusursuz bir işareti olarak sakatlığını hatırlattığından aynı zamanda kaderinin de işaretidirrdquo84 Oidipousrsquoun adı asıl babası tarafından değil onu ldquoccedilocuğu olarak adlandıranrdquo (παῖδά μ᾽ ὠνομάζετο)85 uumlvey babası Polybos tarafından konur86 Sadece fiziksel bir veriden yola ccedilıkıyormuş gibi goumlruumlnen bu adlandırma aslında yazgının ilahi belirlenimini ortaya koymaktadır Oumlyle ki Oidipousrsquoun ldquoşişrdquo (oidos) ldquoayağırdquo (pous) ldquoebeveynlerinin başından attığı vahşi doğada oumlluumlp gitmesi iccedilin terk edilmiş lanetlenmiş ccedilocuğu ccedilağrıştırmasınardquo rağmen aynı zamanda onun Sphinksrsquoin ldquoayakrdquo (pous) bilmecesini ldquobilenrdquo (oida) kişi olmasına da işaret eder87 Bu ad trajik kahramanın bilmecemsi doğasını dakik bir şekilde ifade eder Oidipous bir yanıyla kenti Sphinks gibi bir canavarın zulmuumlnden
80 Soph Aj 430-433 81 Sicherl ldquoThe tragic issue in Sophoclesrsquo Ajaxrdquo s 86 82 Soph Aj 661-665 83 Soph Aj 912-914 84 VernantndashVidal-Naquet Eski Yunanrsquoda Mit ve Tragedya s 297 ayakla ilgili vurgular iccedilin
ayrıca bkz s 297-298 dn 29 85 Soph OT 1021 86 Segal Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society s 175-176 87 VernantndashVidal-Naquet age s 138-139
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
256
kurtaran ldquouğurlu talihrdquo (τὴν τότ᾽ αἰσίῳ τύχην)88 olarak adlandırılan bir kişiyken oumlte yandan aynı kentin ldquoşiş-ayaklırdquo bir canavardan kurtuluşu iccedilin dışlanan bir guumlnah keccedilisidir (pharmakos)89 Sphinksrsquoin bilmecesinin cevabı Oidipousrsquoun (Oi-dipous = ldquoiki-ayaklırdquo) ta kendisidir90 Oidipous kendi adının koyuluş nedenini oumlğrendiğinde şaşkındır bir kurtarıcıdan kurbana doumlnuumlşmesinin gizlenmiş ldquohakikatrdquole (alecirctheia) karşılaşmanın şaşkınlığıdır bu
ΟΙ τί δ ἄλγος ἴσχοντ ἀγκάλαις με λαμβάνεις ΑΓ ποδῶν ἂν ἄρθρα μαρτυρήσειεν τὰ σά ΟΙ οἴμοι τί τοῦτ ἀρχαῖον ἐννέπεις κακόν ΑΓ λύω σ ἔχοντα διατόρους ποδοῖν ἀκμάς91 ΟΙ δεινόν γ ὄνειδος σπαργάνων ἀνειλόμην ΑΓ ὥστ ὠνομάσθης ἐκ τύχης ταύτης ὃς εἶ (Oidipous) Kollarına aldığında ne sancısı ccedilekiyordum (Haberci) Ayağının bileği tanıklık eder sana (Oidipous) Sanırım yoksa şu eski musibetten mi soumlz ediyorsun (Haberci) Ben salıverdim seni ayakları sabitleyen mili ccedilıkarıp (Oidipous) Kundağımdan beri taşırım bu korkunccedil izi (Haberci) İşte boumlyle adlandırılmışsın bu talihten dolayı92 Oidipous ayakla ilgili bilmeceyi bilen biriyken kendi ayağının
oumlykuumlsuumlnden habersizdir Bir bilgi onu kahraman yaparken diğer bilgiden yoksunluk kendisini kurban kılar
Euripidesrsquote ldquoAdrdquoın Hakikati ve Tragedyanın ldquoTrajikrdquo Kurgusu Quintilianusrsquoun ccedilağına (MS yakl 30-100) gelindiğinde adların
retorikteki kullanımı ccedilerccedilevesinde kimi eski tragedya şairlerinin tutumları hor goumlruumlluumlr bir hal almıştır Euripides hakkında şunlar kaydedilir ldquoEuripidesrsquoin tatsız tuzsuz fikrinde olduğu gibi ki orada Polyneikesrsquoin adı bir karakter kanıtlaması olarak kardeşini de yansıtırrdquo (Nam et illud apud Euripiden frigidum sane quod nomen Polynicis ut argumentum morum frater incessit)93 Euripidesrsquote soumlzcuumlk oyunlarının94 sayısı artmakla birlikte Sophoklesrsquoin dizeleriyle kıyaslandığında edebi nitelik accedilısından goumlrece daha yuumlzeysel kaldığını soumlylemek muumlmkuumlnduumlr Ancak Euripidesrsquote adlara tragedyanın kurgusunu pekiştirme izleyicilerin ldquotrajikrdquo olanı bu kurgu
88 Soph OT 52 89 VernantndashVidal-Naquet age s 140 Ayrıca kimi youmlnleriyle spekuumllatif bir bakış accedilısı
taşımasına rağmen bkz Girard Şiddet ve Kutsal s 95-123 90 Goldhill age S 217 OIDIPOUSrsquoUN ADIYLA YAPILAN TUumlM SOumlZCUumlK OYUNLARI ICcedilIN AYRICA BKZ S
216-221 91 Krş Eur Phoen 26-27 92 Soph OT 1031-1036 93 Quint Inst 51030 31 94 Bu tuumlrden soumlzcuumlk oyunları yapılan kişi adları arasında ndashaşağıda değineceklerimizin
dışındandash Kapaneus (Eur Supp 494-499) Meleagros (Eur fr 517) sayılabilir Euripidesrsquote
etimolojik soumlzcuumlk oyunlarının hakikati ayırt etmekte oynadığı role ilişkin bkz Rinaldi
ldquoJuegos etimoloacutegicos en Euriacutepidesrdquo s 155-216
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
257
iccedilinde şairin farklı bakış accedilısından keşfetmelerine imkacircn tanıma amacıyla başvurulur
Bu amaccedil doğrultusunda Euripides geleneğin aktarımlarından95 ccedilok farklı etimolojik yaklaşımlar sergilemekte oumln plana ccedilıkmaktadır Oumlrneğin Eur Tro 989-990rsquoda Aphrodite Hesiodosrsquotan farklı bir şekilde96 ldquoahmaklıkrdquola (aphrosynecirc) ilişkilendirilir Hesiodosrsquoun Pan-Hellenik bir bakış accedilısına imkacircn tanıyan doğal betimlemesinin yerine şair burada tanrıccedilanın ldquodoğardquosına ilişkin hakikati farklı bir şekilde yorumlamaktadır Zira Euripidesrsquote tanrıccedila da olsa karakterin oumln plana ccedilıkan niteliği onun adının accedilıklanmasının temel dayanak noktasını oluşturur Oumlrneğin koro Pentheusrsquoun annesi Agaversquoye ldquogururlu musunrdquo (ἀγάλληι Eur Bacch 1197) diye sorar Ccediluumlnkuuml Agave farkında olmadan oğlu Pentheusrsquou oumllduumlruumlrken eyleminin arkasındaki temel itki ve doğasında beliren karakter kendini ldquoyuumlceltmerdquodir (to agallein) Keza Eur Rhes 215rsquote Dolocircnrsquoun adı Odysseusrsquola bağlantısına da işaret edilerek (krş Eur Rhes 894) ldquokurnazlıkrdquo ldquodalavererdquo anlamındaki dolosrsquola ilişkilendirilir Euripidesrsquoin bu tuumlr yaklaşımlarının Pindarosrsquotaki en merkezi kavrayışlardan biri olan phyarsquola bağlantılı olduğu soumlylenebilir Euripides Polyneikesrsquoin adına ilişkin yaklaşımının (Eur Phoen 636-637 ἀληθῶς δrsquo ὄνομα Πολυνείκη πατὴρ | ἔθετό σοι θείαι προνοίαι νεικέων ἐπώνυμον) nedenini ldquophyarsquonla yerine getiriyorsun sana takılan adırdquo (ἔφυς ἄρ᾽ ἐπώνυμος Eur Phoen 1493) soumlzleriyle accedilıklığa kavuşturur Benzer şekilde phyarsquonın ifşa olunması karakterin sahip olduğu belirli bir meziyete de işaret edebilir Nitekim Euripides (Eur Hipp 1218-1220 Supp 885-887) hippos-bileşkeli adlara dair accedilıklamalarında karakterlerin ldquoatrdquola ilişkilerine ve bu alandaki maharetlerine dikkat ccedileker
Kimi zaman bu meziyetler ifade edilirken bilmeceyi ccediloumlzen soumlzcuumlk dile getirilmeden ifşa edilmek istenen semantik bağ başka soumlzcuumlklerle ortaya koyulur Oumlrneğin Proteus ve Psammathersquonin kızları Idorsquonun adı yetişkin ccedilağa geldiğinde Theonoe olarak değiştirilir ldquoonu Theonoecirc diye ccedilağırırlar ccediluumlnkuuml tanrısal şeyleri olan ve olacak olan her şeyi bilirdirdquo (καλοῦσιν αὐτὴν Θεονόην τὰ θεῖα γὰρ | τά τ᾽ ὄντα καὶ μέλλοντα πάντ᾽ ἠπίστατο Eur Hel 13-14) Burada Theonoe adını oluşturan ilk oumlğe olan theos (tanrı) telaffuz edilirken ikinci oumlğe olan noein (goumlzlemlemek algılamak anlamak) yakın anlamlı epistamai fiiliyle ima edilir Benzer şekilde Thoasrsquoın adı onun ccedilok hızlı bir şekilde hareket edebilme yeteneğiyle ilişkilendirilirken (Θόας ὃς ὠκὺν πόδα τιθεὶς ἴσον πτεροῖς | ἐς τοὔνομ᾽ ἦλθε τόδε ποδωκείας χάριν Eur IT 32-33) doğrudan ldquohızlı hareket etmekrdquo
95 Bu saptamadan geleneksel yaklaşımların Euripidesrsquote hiccedil yeri olmadığı sonucu
ccedilıkarılamaz Oumlrneğin Eur fr 489rsquoda Boiocirctos (Boiotialı) ile bousrsquoun (inek) ilişkilendirilmesi
gibi genel geccediler halk etimolojileri de Eurypidesrsquote yerini alır 96 Hesiodos Aphroditersquonin adını Kronos tarafından hadım edilen Ouranosrsquoun cinsel
organından fışkıran ersuyunun koumlpuumlrmesinden hareketle ldquokoumlpuumlk anlamındaki aphros
soumlzcuumlğuumlyle ilişkilendirir (Hes Theog 188 vdd) Aphrodite Homerosccedilu gelenekte Zeus ile
Dionersquonin kızı olarak sunulur (Hom Il 5370) Oysa Hesiodosrsquoun accedilıklaması Aphroditersquoyi
kozmik sıraduumlzende daha ilksel bir konuma yerleştirir Hesiodosrsquoun Aphroditersquonin adına
ve ccedileşitli sanlıklarına ilişkin bu accedilıklaması doğumuyla ilgili anlatının ve doğumu
oumlncesindeki oumlykuumlnuumln farklı kısımlarındaki oumlğelerin devşirilmesiyle oluşturulmuştur
Euripidesrsquoin accedilıklaması ise zamansal ve ideolojik bir doumlnuumlşuumlme vurgu yapmaktansa
ahlaksal bir goumlruumlnuumlm kazanır
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
258
anlamındaki thoazein fiilini telaffuz etmek yerine ocirckyn poda ve podocirckeias gibi ifadeler aracılığıyla dolaylı goumlnderme yapılır
Oumlte yandan Euripides kimi zaman oumlrtuumlk bir şekilde sunulan bağlantıyı izleyicilerin kendi başlarına kurmalarına fırsat vererek karakterin adını dolayısıyla trajik yazgısını belirleyen kavrayışı telaffuz etmez Pentheusrsquoa dair ldquoadınla nasıl da uygun duumlşuumlyorsun bahtsızlığınardquo (ἐνδυστυχῆσαι τοὔνομrsquo ἐπιτήδειος εἶ Eur Bacch 508) ifadesi antik tiyatro izleyicisi gibi Eski Yunancayla ilgilenen ccedilağdaş okuyucunun da aklına penthosrsquou (keder ıstırap elem) getirmektedir97 Atreusrsquoun adı ldquouğursuz bir alametrdquo (τέρας ὀλοὸν)98 ifadesiyle accedilıklanır Teras soumlzcuumlğuumlnuumln ccedilift anlamlılığından (alametcanavar) yararlanan bu soumlzcuumlk oyunu Atreusrsquoun altın post simgesiyle beliren accedilgoumlzluuml canavarsı iktidar arzusuna işaret etmektedir99
Ancak Euripidesrsquoin soumlzcuumlk oyunları ccediloğunlukla parodi niteliğini taşır Ccediluumlnkuuml yukarıda Sophokles Theseusrsquoun adıyla kendisini oumlzdeş sunarken Euripides accedilıkccedila ldquoadrdquo (onoma) ile ldquobedenrdquoin (socircma) karşıtlığını savunur ldquoAd her yerde olabilir oysa beden olamazrdquo (τοὔνομα γένοιτ ἂν πολλαχοῦ τὸ σῶμα δ οὔ)100 Euripidesrsquote ad ldquodoğrurdquoluğundan (alecircthecircs) daha ccedilok ldquoyanlışaldatıcırdquolığıyla (pseudos) trajik bir bağlam yaratılmasına hizmet eder Euripides buumltuumln gidişatı tersine ccedilevirmektedir ad kişiyle ya da onun eylemleriyle ayrıcalıklı bir ilişkiye sahip değildir101 Dolayısıyla tragedya karakterinin kahraman ya da kurban haline gelmesi adın ifade ettiği doğruluktan olduğu kadar kişiyi tuzağa duumlşuumlren aldatıcılığından kaynaklanır Bunun ccedilarpıcı oumlrneklerinden biri Ionrsquoun oumlykuumlsuumlduumlr Euripidesrsquoin oumlksuumlz-yetim kahramanı Ion kendi koumlkenini araştırırken adının ifade ettiklerinin peşinden suumlruumlklenip durur Ion Hermes ve Ksouthos tarafından iki kez aynı adla adlandırılır İlk olarak oyunun giriş kısmında Hermes onu Apollonrsquoun oğlu ve ldquoAsya diyarının kurucusurdquo (κτίστορ Ἀσιάδος χθονός)102 olarak adlandırarak doğrudan Ioniarsquoya goumlnderme yapar Belirli bir bakış accedilısından103 politik bir kayırmacılık fikri taşıyan bu accedilıklamanın niyeti Ionrsquoun kimliğini accedilıklığa kavuşturmak değildir Ccediluumlnkuuml
97 Chaston Tragic Props and Cognitive Function Aspects of the Function of Images in
Thinking s 205 Ayrıca Pentheus trajik sonuna giderken Euripidesrsquoin başvurduğu ccedileşitli
soumlzcuumlk oyunları iccedilin bkz Segal ldquo Etymologies and Double Meanings in Euripidesrsquo
Bacchaerdquo s 81-92 98 Eur Or 999-1000 krş Eur IA 320 99 Euripides gibi Platon (Cra 395b-c) Atreusrsquoun adının ifade ettiği koumltuuml ethosrsquouna dikkat
ccedilekmektedir Ayrıca bu konuda bkz Tsitsibakou-Vasalos Ancient Poetic Etymology The
Pelopids Fathers and Sons s 172 100 Eur Hel 588 krş Hel 42-43 66-67 1100 IT 504 Or 390 Ion 1277-1278 101 Caspers ldquoHealing Speech Wandering Names Contests of Words Ideas about Language
in Euripidesrdquo s 8-14 102 Eur Ion 74-75 103 Walsh (ldquoThe Rhetoric of Birthright and Race in Euripidesrsquo Ionrdquo s 312) Euripidesrsquoin
Ioniarsquolıları Atinalıların akrabası ve Apollonrsquoun torunları olarak sunmasının Atinalıların
Ioniarsquolılara daha iyi davranması doğrultusundaki kendi politik goumlruumlşuumlnuuml yansıttığını iddia
eder Euripidesrsquoin politik tarafgirliği tartışma konusu olsa da Ion adıyla Ionia arasındaki
ilişkinin oyunun sonunda (Eur Ion 1581-1588) Pan-Hellenik bir soykuumltuumlksel anlatı
kurmak uumlzere yeniden vurgulanması oumlnemlidir (krş Hdt 794 8442) Ionrsquoun adı
kendisinin amcası Hermesrsquoin annesi Kreousarsquonın ve uumlvey babası Ksouthosrsquoun goumlzlerinde
farklı goumlruumlnuumlmlere buumlruumlnerek adın guumlvenilmez bir bilgi kaynağı olduğu fikrini ortaya
koymaktadır
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
259
Ionrsquoun goumlzuumlnde onun adını koyan Hermes değil babası Phoibosrsquotur104 Oysa aynı adla bir kez daha bu kez Apollonrsquoun kehaneti sonucunda kavuştuğu uumlvey babası Ksouthos tarafından adlandırılır
Ἴωνα δ ὀνομάζω σε τῆι τύχηι πρέπον ὁθούνεκ ἀδύτων ἐξιόντι μοι θεοῦ ἴχνος συνῆψας πρῶτος [hellip] Ion diye adlandırıyorum seni uysun diye talihe ccediluumlnkuuml tanrının tapınağından ccedilıkarken ben ilk sen ccedilıktın karşıma Bu parodik accedilıklamanın (eksionti moi) kaynağı ldquotalihrdquo (tykhecirc) olarak
accedilıklanır Hermesrsquoin aynı adla Asyarsquonın kurucusu saydığı kişi ldquoşans eserirdquo Ksouthosrsquoun oğlu olarak da bu adı alır Burada adın aldatıcılığı iş başındadır Ion saplantılı bir şekilde aradığı annesine Kreousarsquonın doğumundaki işaretlerin ldquoadlarınırdquo bilmesiyle kavuşur105 Adının bir yorumu onu Apollonrsquoun oğlu ve Asyarsquonın kurucusu oumlteki yorumu Ksouthosrsquoun karısı Kreousa tarafından oumllduumlruumllme korkusu yaşayan bir uumlvey evlat haline getirir Hakikat adın arkasına saklanırken kahraman ldquotrajikrdquo olay oumlrguumlsuuml iccedilinde yolunu kaybeder106
Sonuccedil Sonuccedil olarak adın Homerosccedilu şiirdeki ldquoşeffafrdquo ve ldquokonuşanrdquo niteliği
tragedya şairlerinin elinde oumlzguumln bir biccedilime kavuşturularak ldquotrajikrdquo olanın accedilığa ccedilıkarılmasında kullanılmıştır Kimileyin kahramanın zayıflığıyla yuumlzleşmesinde (anagnocircrisis) kimi zaman da kendi hatasını (hamartia) bilmeden ldquotrajikrdquo olayın iccediline atılmasında adı itici bir guumlccedil olarak sunulmuştur Helenersquonin adı gelecekteki felaketini ilan ederken duumlşmanlarına korku salan Aiasrsquoın adı kendi cenazesinde yuumlkselen ağıtları seslendirir Adın doğruluğu kadar aldatıcılığı da ldquotrajikrdquo olanın su yuumlzuumlne ccedilıkmasını sağlar Oidipousrsquoun adının gerccedilek anlamını oumlğrenmesi buumltuumln hayatını yeniden okumasını sağlarken Ksouthosrsquoun kendince yorumuna inanan Ion bir oumlluumlmluumlnuumln oğlu olduğu yanılgısına duumlşer Doğru ile aldatıcı birbirine karışırken geriye agonik sahnede inşa edilen ldquotrajikrdquo olanın katharsisrsquoi kalır
104 Eur Ion 136-139 105 Eur Ion 136-139 106 Ionrsquoun adı aracılığıyla oluşturulan trajik kurgu uumlzerine ayrıntılı bir inceleme olarak
bkz Mueller ldquoAthens in a Basket Naming Objects and Identity in Euripidesrsquo Ionrdquo s 369-
374 ve Caspers age 47-51
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
260
KAYNAKCcedilA
Ademollo F (2011) The Cratylus Of Plato A Commentary CambridgeNew York (Ny) Cambridge University
Austin N (1972) ldquoName Magic In The Odysseyrdquo Csca 5 1-19 Benjamin W (1974) ldquoUrsprung Des Deutschen Tauerspielsrdquo Gesammelte
Schriften Vol I Ed R Tiedemann ndash H Schweppenhaumluser Frankfurt Am Main Suhrkamp 203-430
Boisacq Eacute (1938) Dictionnaire Eacutetymologique De La Langue Grecque Eacutetudeacutee Dans Ses Rapports Avec Les Autres Langues Indo-Europeacuteennes Heidelberg Carl Winter
Bremer JM (1969) Hamartia Tragic Error In Poetics Of Aristotle And In Greek Tragedy Amsterdam Adolf M Hakkert
Burkert W (1966) ldquoGreek Tragedy And Sacrificial Ritualrdquo Grbs 72 87-121 mdash (1985) Greek Religion Ccedilev J Raffan Cambridge (Ma) Harvard
University Calame C (1995) The Craft Of Poetic Speech In Ancient Greece Ccedilev J Orion
Ithaca (Ny) Cornell University Caspers CL (2011) ldquoHealing Speech Wandering Names Contests Of
Words Ideas About Language In Euripidesrdquo Leiden Leiden University (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Chaston C (2010) Tragic Props And Cognitive Function Aspects Of The Function Of Images In Thinking (Mnemosyne Supplements 317) LeidenBoston Brill
Cope EM ndash JE Sandys Ed (2009re) Aristotle Rhetoric Vol I-Iii (Yeniden Basım Ilk Basımı 1877) Cambridge Cambridge University
Daniels CB ndash S Scully (1992) ldquoPity Fear And Catharsis İn Aristotlersquos Poeticsrdquo Noucircs 262 204-217
Debus F (2002) Namen In Literarischen Werken (Er-)Findung ndash Form ndash Funktion MainzStuttgart Akademie Der Wissenschaften Und Der LiteraturFranz Steiner
Dik H (2007) Word Order In Greek Tragic Dialogue Oxford Oxford University
Else GF (1957) Aristotle Poetics The Argument Cambridge (Ma) Harvard University
mdash (Ccedilev Ve Yor) Aristotle Poetics Ann Arbor (Mi) University Of Michigan 1967
Fordyce CJ (1932) ldquoPuns On Names In Greekrdquo Cj 281 44-46 Fuochi M (1898) ldquoLe Etimologie Dei Nomi Propri Nei Tragici Grecirdquo Sifc 6
273-318 Girard R (2003) Şiddet Ve Kutsal Ccedilev N Alpay İstanbul Kanat Goldhill S (20049) Reading Greek Tragedy (Dokuzuncu Basım Ilk Basımı
1986) Cambridge Cambridge University Griffin J (1998) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedyrdquo Cq 481 39-61 Grimaldı WMA (1980-1988) Aristotle Rhetoric I A Commentary Vols I-Iı
New York Fordham University Halliwell S (1986) Aristotlersquos Poetics London Duckworth
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
261
mdash (2002) The Aesthetics Of Mimesis Ancient Texts And Modern Problems Princeton (Nj)Oxford Princeton University
Huizinga J (20062) Homo Ludens Oyunun Toplumsal İşlevi Uumlzerine Bir Deneme (Ikinci Basım Ilk Basımı 1995) Ccedilev MA Kılıccedilbay İstanbul Ayrıntı
Kamptz H Von (1982) Homerische Personennamen Sprachwissenschaftliche Und Historische Klassifikation Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Kassel R Ed (1976) Aristotelis Ars Rhetorica Berlin Walter De Gruyter 1976
Kaufmann W (1992re) Tragedy And Philosophy (Yeniden Basım Ilk Basımı 1968) Princeton (Nj) Princeton University
Kereacutenyi C (2012) Eleusis Anne Kızın Arketip İmgesi Ccedilev T Bayraktar Yaşar İstanbul Pinhan
Kommerell M (19845) Lessing Und Aristoteles Unterschung Uumlber Die Theorie Der Tragoumldie (Beşinci Basım Ilk Basımı 1940) Frankfurt Am Main Vittorio Klostermann
Kosman A (1992) ldquoActing Drama As The Mimecircsis Of Praxisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 51-72
Kraus M (1987) Name Und Sache Ein Problem Im Fruumlhgriechischen Denken Amsterdam BR Gruumlner
Latacz J (1988) Antik Yunan Tragedyaları Tuumlm Oyunlar Tarih ndash İnceleme ndash Yorum Ccedilev Y Onay İstanbul Mitos-Boyut 2006
Lear J (1988) ldquoKatharsisrdquo Phronesis 333 297-326 Lesky A (19723) Die Tragische Dichtung Der Hellenen (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk
Basımı 1956) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht Levin SB (2001) The Ancient Quarrel Between Philosophy And Poetry
Revisited Plato And The Greek Literary Tradition Oxford Oxford University
Liddle HG ndash R Scott ndash HS Jones (199610) Greek-English Lexicon (Onuncu Basım [Yeni Ekiyle Birlikte] İlk Basımı 1843) Oxford Clarendon
Mccartney ES (1919) ldquoPuns And Plays On Proper Namesrdquo Cj 146 343-358
Munteanu DL (2012) Tragic Pathos Pity And Fear İn Greek Philosophy And Tragedy Cambridge Cambridge University
Mueller M (2010) ldquoAthens In A Basket Naming Objects And Identity In Euripidesrsquo Ionrdquo Arethusa 433 365-402
Nehamas A (1992) ldquoPity And Fear In The Rhetoric And The Poeticsrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 291-314
Nietzsche F (19882) ldquoHomerrsquos Wettkampfrdquo Kritische Studienausgabe (Ksa) Band I Die Geburt Der Tragoumldie Unzeitgemaumlszlige Betrachtungen I-Iv Nachgelessene Schriften 1870-1873 (Ikinci Basım Ilk Basımı 1967-1977) Ed G Colli ndash M Montinari Berlin Deutscher Taschenbuch Verlag De Gruyter 783-792
Nussbaum M (1992) ldquoTragedy And Self-Sufficiency Plato And Aristotle On Fear And Pityrdquo Oxford Studies In Ancient Philosophy Vol X Ed J Annas Oxford Clarendon 107-159
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
262
mdash (2001re) The Fragility Of Goodness Luck And Ethics In Greek Tragedy And Philosophy (Goumlzden Geccedilirilmiş Yeniden Basım İlk Basımı 1986) Cambridge Cambridge University
Ocd3 = Hornblower S ndash A Spawforth (19963) The Oxford Classical Dictionary (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1949) OxfordNew York Oxford University
Park A (2009) ldquoTruth Falsehood And Reciprocity In Pindar And Aeschylusrdquo Chapel Hill (Nc) University Of North Carolina (Yayımlanmamış Doktora Tezi)
Peraki-Kyriakidou H (2002) ldquoAspects Of Ancient Etymologizingrdquo Cq 522 478-493
Pickard-Cambridge AW (19622) Dithyramb Tragedy And Comedy (İkinci Basım İlk Basımı 1927) Oxford Clarendon
Pietropaolo D (2010) ldquoWhipping Jesus Devoutly The Dramaturgy Of Catharsis And The Christian Idea Of Tragic Formrdquo Beyond The Fifth Century Interactions With Greek Tragedy From The Fourth Century Bce To The Middle Ages Ed I Gildenhard ndash M Revermann BerlinNew York Walter De Gruyter 397-424
Radt S Ed (19992) Tragicorum Graecorum Fragmenta Vol Iv Sophocles (İkinci Basım İlk Basımı 1977) Goumlttingen Vandenhoeck Und Ruprecht
Reinberg C (1981) ldquoEtymologia In Eschilo Modalitagrave E Significato Della Riflessione Linguistica In Un Testo Poeticordquo Sandalion 4 31-57
Rinaldi D (2007) ldquoJuegos Etimoloacutegicos En Euriacutepidesrdquo Novatellus 251 155-216
Rohde E (19033) Psyche Seelencult Und Unsterblichkeitsglaube Der Griechen Vols I-Iı (Uumlccediluumlncuuml Basım Ilk Basımı 1890-1894) TubingenLeipzig Academische Verlagbuchhandlung Von JCB Mohr (Paul Siebeck)
Sicherl M (1977) ldquoThe Tragic İssue İn Sophoclesrsquo Ajaxrdquo Greek Tragedy Ed TF Gould ndash CJ Herington Cambridge Cambridge University 67-98
Schuumltrumpf E (1989) ldquoTraditional Elements In The Concepts Of Hamartia In Aristotlersquos Poeticsrdquo Hsph 92 137-156
Scullion S (2002) ldquolsquoNothing To Do With Dionysusrsquo Tragedy Misconceived As Ritualrdquo Cq 521 102-137
Seaford R (1989) ldquoHomeric And Tragic Sacrificerdquo Tapa 119 87-95 mdash (1994) Reciprocity And Ritual Homer And Tragedy In The
Developing City-State Oxford Clarendon mdash (2004) Money And The Early Greek Greek Mind Homer Philosophy
Tragedy Cambridge Cambridge University mdash (2000) ldquoThe Social Function Of Attic Tragedy A Response To Jasper
Griffinrdquo Cq 501 30-44 Segal C (1981) Tragedy And Civilization An Interpretation Of Sophocles
Cambridge Harvard University mdash (1982) ldquoEtymologies And Double Meanings In Euripidesrsquo Bacchaerdquo
Glotta 60 81-92 mdash (1995) Sophoclesrsquo Tragic World Divinity Nature Society
Cambridge (Ma) Harvard University
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Erman GOumlREN
263
Siewert P (1982) Die Trittyen Attikas Und Die Heeresreform Des Kleisthenes (Vestigia 33) Muumlnchen Beck
Sifakis GM (2001) Aristotle On The Function Of Tragic Poetry HerakleionAthens Crete University
Skutsch O (1987) ldquoHelen Her Name And Naturerdquo Jhs 107 188-193 Slomkowskı P (1997) Aristotlersquos Topics LeidenBostonKoumlln Brill Stınton TCW (1975) ldquoHamartia İn Aristotle And Greek Tragedyrdquo Cq 252
221-254 Szondi P (2002) An Essay On The Tragic Ccedilev P Fleming Stanford (Ca)
Stanford University Trgf = Nauck A (18892) Tragicorum Graecorum Fragmenta (Ikinci Basım
Ilk Basımı 1856) Lipsiae BG Teubner Tsitsibakou-Vasalos E (2007) Ancient Poetic Etymology The Pelopids
Fathers And Sons Stuttgart Franz Steiner Twinning T (1971re) Aristotlersquos Treatise On Poetry Translated With Notes
On The Translation And On The Original And Two Dissertations On Poetical An Musical Imitation (Yeniden Basım Ilk Basımı 1789 London) New York Garland
Untersteiner M (19842) Le Origini Della Tragedia E Del Tragico Dalla Preistoria A Eschilo (Ikinci Basım Ilk Basımı 1942) Milano Instituto Editoriale Cisalpino
Vernant J-P ndash P Vidal-Naquet (2012) Eski Yunanrsquoda Mit Ve Tragedya Ccedilev Sevgi Tamguumlccedil ndash Reşat Fuat Ccedilam İstanbul Kabalcı
Walsh GB (1978) ldquoThe Rhetoric Of Birthright And Race In Euripidesrsquo Ionrdquo Hermes 1062 301-315
Winkler JJ (1985) ldquoThe Ephebesrsquo Song Tragocircidia And Polisrdquo Representations 11 26-62
Woodruff P (1992) ldquoAristotle On Mimecircsisrdquo Essays On Aristotlersquos Poetics Ed AO Rorty Princeton (Nj) Princeton University 73-95
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264
Klasik Yunan Tragedyasında Ad(Landırman)In ldquoTrajikrdquo İşlevi
264