namık kemal-osmanlı tarihi

391

Upload: tahsin-topal

Post on 15-Jan-2016

456 views

Category:

Documents


55 download

DESCRIPTION

TRH

TRANSCRIPT

  • Hicri 1306 (1890) yllmda ilk dda yaymlanan ROMA TARt-Hi adh eserin birinci fasikliliindeki yaZilardan kn~ulanan II. Ab diilhamit, Ydd1z Saraymdan NAMIK KEMAL'e ~u telgrafi gondert-m~ti:

    Osmanh Tarihine giri~ olarak ((ROMA TARtH! ad1yla ilk fasiklilti yaym-lanmr~ olan btiytik eseriniz Hakan'Imizca gortilmti~ ve begenilmi~tir. Ancak ya-zrlardaki baZI terim ve kelimeler birtaklm insanlar tarafmdan kottiye ~ekilerek, hakkrmzda Padi~ah

  • ONSOZ

    Tarih ki ge~m~ten gelecege haber verir, goriinii~te bir hikaye samhr, fakat gerf;ekte bilimlerin en yiiksegidir, devlet yonetiminin biiyiik yardrmctlarmdandrr.

    Gerf;ekte bir milletin tarihi bilinmezse ya~amas1, ilerlemesi if;in gerekli se-beplerin varh~ ve yoklugu nereden ogrenilecek?

    Siyasi olaylar maddi degildir ki gozle goriilsiin, elle tutulsun. Tabiat ve Ma-tematik bilimleri degildir ki aletle olf;iilsiin, ddnklemle f;OZiilsiin. Yontem vardrr ki, hif; faydas1z samlrr, f;are bnlunur ki pek yararh goriiniir; oysa o faydasiZ sa-ntlan yontemi kaldrrmak, o yararh goriinen f;areyi kabul etmek bir devletin iler lemesine engel olur, ya~amas1m tehlikeye dii~iiriir.

    1000 tarihinden biraz sonra, ah~ma devresini beklemeden Timar verilme-ge (1) b~lamm~, Yenif;eri Ocagma da d1~ardan yiiz bin ki~i kahlmi~h.

    Timar if;in orada once f;~arak o i~ hakkmda bilgi edinmeden kahlmak gi-bi yarars1z goriinen bir yontemi kaldrrarak, birdenbire yiizbin er kazanmak gibi yararh bir oh;iiniin kabulii, bu iki olay, CELA.Lt belasmm ortaya pkmasma, Ye-nit;eri Oca~nm sik slk b~ kaldrrmalarma ~ebep oldu; Devlet bu yiizden birf;ok defa yokolmak tehlikesine ugrad1. Toplumsal uygarhk denilen manevi ki~ilik it;in bilgi ya~la olmaz.

    Omm gerf;ek hayah, ilerlemektir; bilinir ki; ilerleme yolunda zamamn uygun oldugu amaca az~ok uzak bulunmal{, kokmaga ba~lam1~ oliiler arasmda kalmakla birdir. Bu durumda bulunan toplum if;in ya~ama giicii miimkiin olsa da hif;bir za-man milli tehlikelerden kurtulmak miimkiin olamaz.

    Uygarhk araf;lanndan biri de son yillarda ortaya f;Ikan demiryoludur. Dii~iince yoniinden dev adrmlarla ilerleyen uygarhk yan~ma kan~abilmek ise,

    bir millet if;in diger milletlcrde varolan ara~ ve gerecin ortaya t;Iki~mi bilip ken di biinyesiyle ka~da~hrd1ktan sonra yapt!mas1 olumlu, kabulii yanh~hklardan uzak olanlan almaga, aldiktan sonra da kullamrken birt;ok yonlerini degi~tirerek, mil-li yaptya uydunnaga ihtiyaf; gosteriyor.

    De viet adamlarma bu yolda gerekli bilgiyi vermek if;in T ARtH BtLtMt'nden ba~ka bir yol yoktur.

    (1) Timar, Ziamet, Has: Biiyiik, kii~iik toprak sahibi.

    12

  • Evet, siyaset diinyas1 denilen bu yabanc1 diinyada Nadir ~ah (1) gibi, Kava-lab Mehmet Ali gibi, tarihten degil, okumaktan, yazmaktan bile yoksun oldukla-n halde bir ulnsu yokoL'ltaktan kurtarm1~ veya bir memlekeii uygarhk bakoomdan yiilksek bir seviyeye ula~tmn~, birtaktm iistiin olaylar ortaya pkh~m bize yine TARi.H gosteriyor.

    ~u kadan var ki, yaratan bu noksanhklar diinyasnu oyle iistiinliiklerle do-lo yaratmam~! Ozellikle insan toplulugunun tabiah, daima bir iistiin ki~inin de-mir pem;esiyle ~ekile ~ekile veya insafs1z bir k1h~la diirtiile diirtiile bir noktaya yoneltilip gitmege dayamkll. degildir. Hatta o, insan an~acmm son noktasi olsa bile.

    Siyaset iHeminde Tarili bilmeden yapdan ~eyler yalmz, zararh degil, baZI ke-e giiliin~ de olur! Hiikiimetin ciddiyetini, ~erefini zedeler :

    Yiizyilinnzda MISrr ordusunu diizenlemekle, disiplin kurmakla gorevli bir tngiliz subay1 (Ba~ parmagiDI kesmeyi veya goziiniin birini ~rkarmay askerliktcn kolay sayan ve halleriyle Mehmet Rliiyi bir pannalmz, bir de kor Alay1 kur-mak zonmluluguna dii~iiren) M1srr'hlann arasmda askeri disiplini bozanlan, as-kerlik gibi bir biiyiik ~ereften uzakla~tmnakla cezalandrracagt dii~iinccsinde idi.

    Memlekdin tarihi durumuna bakdmadan iahnmaik :istenilcn bu tedbir ile ara-ndan sonu~ arasmdaki farlo.n ise, ne derece giiltin~ oldugu anlatdmaga degmez.

    insan hayahn bru:;lang.cmdan sonuna kadar ~cklinin bir~ok yonlerini, organ-1 Ianum yapiSnn meydana getiren maddeleri siirekli veya siireksiz olarak beraber

    ge~me ve beden a~mmasm1 derece derece ortaya ~Ikard1~ gibi, her par~as1 bir insanda meydana gelen bir manevi varhk olan toplum dlinyas1 da nitelik ve ge!e-neginden, eski bir hoy ve adetlerinden birden bire stynlarak yeni bir ~ekil; yeni bir nitelik alamaz.

    Bu olaylara dayanara..\ verilen dini hiikiimler de zamanla degi~mek zonmlu-lugunda ise, adetler oldugu gibi kalmaktadrr.

    t~te bu hallerden dolayi bir ulusnn ge~mi~i goz oniine abnmadan, veya ba~ka bir deyimle Tarih'i bilinmeden, gelecegi i~in ne yap1brsa genellikle hata, ondan kotii, alulstzbk damgasmdan kurtulamaz. Kurtulsa bile, uygulama miimkiin olmaz.

    Son zamanlarda biiyiik filozof!ardan Locke, ile J. J. Rousseau (1) Devletler Hukuku yarahcdarmdan oldukJan halde biri KAROLiNA, digeri LE-HtSTAN ve KORStKA i~in Yasalar diizeruediler. Oralann ge~m~inden daha

    ~ok teorilk fikirlerle ugra~hklan i~in yaphklan ~eyler, nygulanma yoniinden biis-

    (1) Nadir !;lah (1688-1747) Bir deve c;obanmm oglu iken, kervanlari vurarak ~ah Abbas'm hizmetine girm~, onun oliimii ile 1736 da ~ah olmu!?, Hindistan ile Orta Asya'nm bir ktsmmt tran'a katmi~, sonunda da gaddarhgt yiiziinden kendi askerleri tarafmdan oldiiriilmii~tiir.

    (1) Locke (1632-1704) tngiliz filozofu lnsan Zihni Hakkmda Deneme eserinin yazart .. Jean Jacques Rousseau (1712-1778) FraiiSIZ filozofu Nutuk'lar, Toplumsal Anla:;:ma, !tiraflan en tarulUlll kitaplarxdtr.

    13

  • biitiin olumsuz gi:iriindii. Y alniZ devletin y~ay1~ma ve i:iliimiine ait olan ~Jerde dcgil, adi hukuki o!aylarda bile devlet adamlan, Tarih'in yardtmmdan uzak ka-lamaz. Herkesce bilinir ki ABBASt'Ierde Kaim bi-Emtillalm devrinde Hayber Y ahudileri tarafmdan Peygamber'in anla~ma hiikiimlerini gosteren belgedeki ~ahitlerden birinin Hayber'in ahm~mdan evvel i:ildiigii, biriniu de bin;ok zaman sonra Miisliiman oldugu tarih ile sabit bulundugundan anla~mamn hiikiimsiiz oldugu kabul edilmi~ti.

    TARi.H, yalmz hiikiimet adamlan i~in degil, herkes i~in Hinmdrr. Hele Devlet'in degi~mez kurallanndan olan ~u di:irt usulden Siinnet ve tcma'a ym-ayan, Peygarnber'in hayah ile ilk~aglardaki olaym1 anlatan bir eser olduguna gore, boy-le degerli bilgiyi veren Tarih Bilimi, islam uluslari arasmda ne olmsa olsun og-renihnelidir.

    Tarih'in herkese Iiizumu giiniimiizde a~Ik~a kabul edilen bir ger~ektir. Her-kesi egitim mecburiyeti ile baglayan biiyill( uluslar T ARtH bilimine, yaza gibi, matematik gibi i:igrencilerinin binde biri devlet hizmetinde vazife almayaca~ bilinen ilk okul egitiniine mecbur ediliyor.

    Ger~ek : herkes i~in dainta si:iyledigi kelimeyi yazamamak, veya hergiin al-dga ~eylerin kar~llagam hesap edememek ne ~adar insanhga kii\iiltecek bir olay ise, vatanda~I oldugu, y~ad1ga toplumun ve belki insanhk diinyasmm biiyiikle-rinden, biiyiik olaylanndan biitiin biitiin habersiz ohnak da o kada:r ay1p saylla-cak bir cahilliktir. Tarih'in uluslara hizmeti, yalmz bu kii~iikliikten kurtarmak dcgildir, zekamn olgunla~masmda pek biiJ'iik yardmllan goriiliir.

    Akll i:iyle bir cevherdir ki, ue kadar ~ab~hnlrrsa o kadar parlar. Bu haldcf; zaman ve mekan atlarcasma, biitiin insanbgan bir ka~ bin senelik biiyiik olayla-fllll, her zaman goz oniinde tutarak, bu kadar eseri ve aynntilanm birbirleriyle kar~da~hnuaga, bunca gizli ve gii~ i~leti sonu~landmnaga hizmet eden, tarih gibi

    dii~iinceyi geli~tinnege uygun bir bilgi hazincsi mi bulunur? Ger~ektc bulundugumuz ',ilerlemc devrinde, ilk devirleri ogrenmek her insan i~in zorunlu olan bir ~ok bilim dab, eger benzehne ~irkin goriihnezse, fikri yalan saldmsmdan korumnak i~in yapahnt~ bir demir kaleye benzetilebilir ki, onun bir onemli buren da Tarih'tir, bunlann hangisi eksik olsa, dii~iince ve kuruntu o yo-ne kayar.

    Kozmografya'dan habersiz olanlar, bir kuyruklu ydd1z goriir, diinyanm bir felaketc ugrayacaguu samr! Tarih bilmeyenler, Ki:iroglu'nun drotamm i~itir, er-

    mi~ligme, kerantetine inanu. Tarih, yalUIZ fikri ge~mege degil, vicdan temizligine de en ~ok hizmet eden

    bir bilimdir. Bir ilim adam1, ge~mi~in ahlak~a dii~iikliik ve yiiccligini inceler, diinyamn da ilerleme hcdefinde oldugunu dii~iiniirse, o noksanh~n biitiiniinii zamamn tesirlerine yiiklemekle beraber tamammt kendince sakmllmi~ saymak, o ululuguu bir tak.unnn o zamamn niteligmden iistiin gonnekle beraber, hi~ ol-14

  • mazsa bazdannda olson oncekileri ge~mekle kendi zamanmm gidi~ine uygula-maga ~~mak tabiidir.

    Bu yiiksek bilimin l'icdamnda yarath~ etkidendir ki, A r i s t o, Tarih)i ikinci bir ~iir kabul eder.

    Roma'nm en biiyiik devlet adamlanndan olan iinlii (.; i ~ e r o (1) ise da-ha ileri giderek, Tarih, insanh~n her halinden bahsettigine gore ogrenilmesini terbiyenin en liizumlu ~am sayar ve o gorii~le Tarih'e HA YAT OGRETME-Ni adm1 verir.

    Fransa edip ve devlet adamlanndan G u i z o t (2) insan i~in, Ulusunu hak-kty!e sevmek bile Tarih:ini bilmekle olur, der.

    Ger~ekte otuz seneden beri, hi~ arahksiZ olarak bir~ok dii~manlarla ugra~tiklan ltalde, bir tiirlii fedakarbktan vazge~meyen Tiirk'ler millet sevgisinde ne yiiksek bir durumda bulunduklanm gosterdiler.

    Oysa i!;lerinde bu sevgiyi ileri gotiirenlere de denilse ki : DeYietimizi knranlanmiz, Hoca Sadettin ve Ali Tarihlerinin dedigi gibi,

    elli bin haneden kumlu iken TATAR-'Iar ortaya pkmca, yurt aramaga kalkarak,

  • Franstz yazarlanndan, mizahda iistiin ha~anlan olan Rahelais, Bir yemek icat etmek bir yild1z ke~fetmekten insanhk i~in daha faydahdtr, demi~! Ger.;ek te menfaat yalntz maddede aramlacak ise, hu soz dogru olahilir; fakat insanm hir de rub alemi oldugu dii~iiniiliirse, yeni bir yiidtz hulmaktan insanhgm duy-dugu zevk, ilim .;evrelerinde hertiirlii maddi zevklere iistiin goriinecegi de kabul edilmelidir.

    Tarihin verdigi bilgi ne kadar geni~, ne kadar ogrenmege deger ~eylerdir. lnsan kendi giiciiyle biiyiicek hir t~I yerinden kaldtramaz. Manevi giiciiyle

    ise yeryiiziinii elinin altmda bir oyuncak yapmt~ttr. lsterse denizini karaya, kara-smt denize, ovastm daga, dagm1 ovaya .;evirehiliyor. Toprak altmda nehirler, gokyii.ziinde alemler ke~fediyor, denizde yiiziiyor, havada u.;uyor, Tahiatm her giiciine iistiin geliyor, yiidlfDilma, giine~ine kadar kendi hizmetinde kullamyor!

    l~te insaniig.n maddi giiciinde bilinen aczi ile, kavrayt~ ve bulu~u sayesinde kendini vah~etten yine kendi .;~rna giicii ile kurtararak hu kadar yiiksek ilim ve ilerlemeyi yaratmcaya kadar ge.;irdigi durum ve deg~ikligi en kii.;iik par~asma kadar goz oniine koyan yine Tarih'tir. Diinyada hundan daha lezzetli, daha m.crakh hir ilim mi olur?

    Asuri tarihleri hir yana hnaluhrsa, ilk yaZilan Tarihler, Eski Yunan'blarm eserleridir. Vnlii tarih.;i Cesar Canto gerek Yunanh'lann gerek onlan izleyen Romaltlarm tarihe dair ne kadar ktymetli eserleri varsa, hirer hirer in-celedikten sonra hepsinin apk.;a hir ulus, hir ki~i, ya da olayt yiikselten, ya da kii.;iilten -herkese bir hakikat ogretmek i~in degil- bir fikre yoneltmek i.;in ya:-Zlhill~ ~eyler oldugunu anlahr. Bu yonde olan eserleri ise; giivenilir hir Tarih de-gil, hir dereceye kadar Tarihten hilgi veren hir hikaye saymak dogru olur. ~

    Boylece. asii Tarih ibninin ilk yaZihna ~erefi, biiyiik Arap yazarlanna a!it tir. (1) Ozellikle lslam hilginleri Tarihin Peygamher devrine ve o devrin hiiyiik-lerinin ozelliklerini anlatan seriivenleri kuvvetli incelemeleridir. lslam'da ibnin bu derece ilerlemesiyle hera her A vrupahlar da tarih.;e onlardan ~ok ve helki on-lar kadar kusursuz eserler ortaya ~Ikannam~lardrr, denilse fazla miihalaga edil-

    memi~ olur. Arap Tarib.;ilerinin tstam'dan once goriilen uluslarm y~ay~lanm anlatall

    Mitoloji'ye ait kiSimlan yazmakta gosterdikleri miisamaha ne kadar teessiife de-ger ise, lslami olaylann kaydmda gosterdikleri dogruluk oguniilecek derecededir.

    Bir memleketin, yahut hir devletin Tarihini yazanlardan h~ka, tsiamlarm genel durumundan hahseden Tarih.;iler olarak, Taheri, thni Esir, Ebfil Feda gibi pek .;ok hilginler saydahilir. Bu olgun smtf arasmda ise en~ok kendini gos-teren hiiyiik Tarih~i thni Haldun'dur.

    lbni Haldun'un tslam devletlerinden berhirini ayn ayn hilgi siizgecinden ge~irerek onemli olaylan sehebleriyle derinligine, geni~ligine hir ka~ sayfaya stg-

    (1) Tarih ilmiilin bugiin i~

  • dmnakta gosterdigi olgunluk ~a~niicidir. Oysa tbni HaldfmJun ele ald1g. o yiiz yildaki olaylardan bir kism1 eksiktir; fakat bu noksau tbni HaldunJun okuyup incelemesindeki kusurdan degil, elindeki belgelerin ve ba~ vurdugu kaynaklann tam olmamasmdan ileri gelm~tir. Ufak tefek baZI yanh~Iar da vardtr; Iakin ne denilebilir ki hi~ kimse en biiyiik bilgin de olsa, insanhktau biitiin biitiin kurtula-miyor, kul hatas1z olmuyor.

    ibni Haldfm (1), biiyiik bir Tarih bilgini oldugu gibi, bu ilme bir usul koy-mak, olaylann dogrusunu, uydunna olanlardan aymuak i!;iD bir Ol~ii bubnak istemi~, t~Idigi bilginin ~okluguna ve degi~ik olu~una gore eserine, bir kitaphk dolusu bilgiyi ta~Iyan on soz koymu~tur. Boylece Tarih tlminin bir nevi kurucusu

    olmu~tur. Onsoziinde devletlerin ya~ama devri gibi bir takim yanh~ dii~iinceler de goriiliir; falkat yanb~ gorii~ler kitabm meziyetine halel getirmez. Tabiatm elinden bile hi\=bir ~ey miikemmel olarak ~Ikmiyor. Eseri ne kadar noksan olsa, tbni Ha!dfm)a yine bu ilme esas koymu~ olmak ~erefi yeti~ir. Biitiin insanbk i~inde boyle bir mutluluk, bir ka~ yiiz ki~iye ya nasip olmu~, ya da olmrum~tir.

    A lTIIpa'da iki ii~ yiiz yrldan beri her ilim gibi, tarih ilmi de deryalar kadar geni~lemi~, her Iisanda yalmz kendi ulusunun degil, butiin diinya olaylanm kap-sayan miikemmel ve mufassal bir ~ok tarihler yaymlanmi~tlf. Tarih ilmine dair :yaziian eserler bir yere toplansa, bir lkii~iik kitapbk meydana gelebilir.

    ~ Bizde ise Tarih'i bir tarafa birakalim, devletimizin biitiin olaylanm bir ara-ya getiren bir tarihi yoktur. Par~a par~a baZI zamanlann olaylanm aksettirenle-ri de, hi\=bir zaman okuyam tatmin etmez. (.;iinkii diger noksanlar bir tarafa, hi~birinde sava~tig.miz veya miinasebetimiz olan uluslara dair Iiizumlu bilgi yoktur. Mcsela, bizim t~rihler okunurken, Timur'un Ankara olaymdan sonra, Osmanb lmparatorlugu onbir yd kadar duraklama ve ka~Ikhk i~inde kalmi~tlf. Ondan biraz once, Osmanhlan AvrupaJdan siiriip atmak amaciyla, Sultan Birinci Be-:yaZit iizerine yiiz otuz bin ki~ilik bir miikemmel ordu gonderen A vrupa devlet-Ierinin bC:rle bir fusattan faydalanmaga kalkmadiklarJ hayretle goriiliir. Bu mii samaitamn sebebi de bir tiirlii anl~Ilamaz. Oysa, tarih\=ilerce, A vrupa'mn i~ du-rumu ar~tmlabilseydi pek kolay ogrenilirdi !ki Birinci BeyaZit devrinde asd iize-rimize hareket eden Macar hiikiimeti ve onun kuvvetli yardimCISI da Fransa asil-leriydi. Macaristan)m d~y:mdit kuvvet ise lhiikiimdiD"I olan Biiyiik Sigismund'un

    b~arili idaresi idi. Oysa ki, Sigismund, Nigbolu yenilgisinde ~ekilme yolunun suvarilerimiz tarafmdan ~evrilmesi iizerine, Macaristau'a ge~emiyerek Rodos ~ovalyelerinin reisi ile Tuna'dan Karadeniz'e ve istanbul yoluyla Rodos)a gelmi~, oradan da Macaristau)a dondiigu zaman, Kralhitmn d~manlan tarafmdan elin-den almdJ~ gibi kendi de tutuklaunu~b.

    (1) ibni Haldfm (1332-1406) Tarih felsefesinin kurucusudur. islam diinyasxm do-la!)mi~, Timur ile gorii~mii!jtiir. Eserinin birinci kismi (Ba.'ila.ngu;) Nam1k Ke-mal'in ovdiigii klSllDdlr.

    17 F: 2

  • t~te Sigismund, bizim k~Ikbk devrimizde hayat:Im tutuklu olarak ge~irdigi gibi, sonradan hapisten kurtulm~ ve tekrar Kralbk tac1m giymi~ ise de, o zaman da, biitiin giiciinii Almanya tmparatorlugunu ele ge~irmege sarfet:In~ti.

    Fransa'da ise, Kral Altinci CharlesJm deliligi giinden giine ilerledigi gibi, ir ve d~ sav~Iann da ard1 aras1 kesilmedi. 0 yonden Macaristan hiikiimetinfu, ne bizimle ugr~maga vakti vard1, ne de ugra~acak olsa, Frans1z asillerinden yar-lun gorebilmesine imkan kalm~ti.

    t~te kudretimin d~mda, viicut~a rahatstzbgrm, devlet i~leriyle beraber OS-MANU T ARtHt ad1 alt:Inda ~u kitabm yazdmasma beni te~vik eden sebep, ta-riii yoniinden dilimizde mevcut noksanm tamamlanmasma elden geldigi kadar hizmet edebilmek arzusudur.

    Tarihe b~lamadan once, bir (Girl~) hazrrlamaga mecbur oldum. Birinci bO-liimii (Roma Tarih'i) nden tslanun dogu~una) kadar ozettir.

    Olabilir ki bu ozetin uzunlugu okuyanlardan bazdarma bikkmbk verir; oy-sa daha ~ok ktsaltmay. miimkiin gortnedim. Evvela, Roma tarihi bilinmedik~e, yok olmasma kadar tslam Devletleriyle miinasebet ve sava~ halinde bulundugu Dogu imparatorlugunun, Endiiliis'te ortadan kalkan hiikiimctin, bahda tslam'm istila yolunu kesen kuvvetin halinden dogru bir fikir verebilmek kabil deglldi.

    tkinci olarak, ArapJtan once ortaya pkan devletlerin en biiyiigu olan Roma devletini, Arap devletiyle kar~II~hrmak i~in, okuyanlara bir Ol~ii vermek istedim, Iisanumzrla ise bu maksatlara hizmet edebilecek yolda yaZilmi~ bir Roma tarihi yoktur ki, ona ba~vnrmak tavsiyesiyle yetinilsin. (1)

    tlk tslamJdaki savaey~IIar alaymm ilk saldmsma ugrayan SASANt'lerin MU-HAMMEDt1erle k~II~mast birka~ yd dayanabilmekten ote gidemedi. Bkn kar~I yazarlarm dedigi gibi, bu devletin de tsliim elinde yok oldugu zaman, Ta-rihten silinmi~ ufak bir topluluk olmadtg.m gostermek i~in, ikinci boliim olarak ktsa tarihini ekledim.

    tran'm ote taraflarmda zaptedilen yerler, Tiirk ve Tibet Han'lanndan alm-m~h. 0 zamanki Han'Iann asbnda tarihleri yaZilmt~ degildi, bunlar

  • pek az oldugundan, o devirde bulunan ~in Hiikiimdar ailesinin taribini yazmak-ta bir fayda gonnedim.

    Giri~te lslam devletlerine drur olan boliimler belki ba~lang1ca miinasebet al-mayacak kadar uzun oldu, o da zamridir, ~iinkii dilimizde Sehayif-iil-ihbar ~eviri sinden b~ka, islam Devletlcrinin olaylanm anlatan bir tarih yok. Sehayif-iil-lh-barm i~indekiler ise eksik olduktan ba~ka tafsilatmm derecesi olaym onemlili-giyle miitenasip degildir.

    Mesela, E b u - A b d u II a h - e I - B e r i d i nin fitne pkarcihgmdan e~kiya reisliginden ibaret olan hareketleri, yedibu~uk sayfa doldurulmu~ ta, biiyiik

    sava~p ~ehabettin'in hareketi i~in, yalmz iki sahr yaZiyla kabmm~tu. Bu sebep le Sehayif-iil-lhbar, tarih yazanlar i~in giizel bir kaynak olmakla beraber, tarih okuyanlar i~in bir ozet olmaktan ileri gitmez. Hele A vmpa ile ilgili haberler bii-tiin yanh~, eksiktir, lslam Devletleri hakkmda yalmz bu kaynaktan abnacak bil-giyle Tiirk Devleti olaylanna ait ger~ek bilgiler bulmak ve buna giivemnek asia dogm olmaz. Bunun i~in baZI kiSimlara fazla gibi gori.inecek bilgiler eklemeyi lii-zum!u gordiim.

    Bu arada ozet ve fakat onemli olaylann hepsini toplayan bir lslam Tarihi yazmaktan meydana gelecek fayda, giri~in bu kadar uzamasmm dogru oldugunu gosterecek vaziyetlerden biridir.

    Asii Osmanh Tarihini ise, kaynaklan miisait bulduk~a ge~ ~ekilde anlat-"1 tun. lslfuni olaylar eksik kalmamak, yararh kar~Ila~hrmalar kaybolmamak i~in

    her boliimde, ba~ka lslam Devletinin olay1 He ilgili hirer ozet yazmag. tasarla-. dtm. lslam ohnayan devletler olaylarmdan ise bizimle ilgili olanlarm yeri gel-

    dik~e eklenmesiyle yetindim. lsL-lm kitaplarmdan ve A vrupa tarihlerinden bir~ok ~y okudmn.

    Ar~tirmalarimda Osmaru1 Devleti olaylannm en onemlilerinden baZilan uyduru!mu~ me~hur hlkayelere aykm pkti.

    Bu nedenle asii Tarih'te olaylarm tamam1 i~in kaynak gostennege mecbur oldum. Giri~te ise bu kadar kayda liizum gormedigim i~in, yabnz kaynak gos-tennesini biitiin biitiin yeni veya yanh~ aksettirilmi~ olaylara ayud1m.

    Tarihin diizenlemnesinde izlenen ilmi gorii~e gelince; zamaniiDizm en biiJiik tarih~ilerinden biri, j

  • Tarih~ilik gorevinin gerekliligine uymaya, kitabt miimklin oldugu kadar sa-de bir diJ ile yazmaga ~al~too. t~inde sade dile aykm terim veya kelimeler go-rliliirse, inarulsm ki onlan koyu~um, diledigim fikri ba~ka yolda yazamamamdan-drr.

    Zamamnnzda ba~ka dillerden Tiirk diline ahnan kelimeler, FransiZ sOy Ieyi~iyie yazthyor. Oysa Franstzlar, batjka dilden aldtklan kelimelerin ~ogunu ken-di soylcyi~lerine gore de~tiriyorlar. Bir yabanct kelimeyi ise dogruca bagh ol-dugu dilden ahnak miimklin iken, arada Franstzca'nm aracdtg.m io;teyip dogru yazdabilecek ~eyi yanh~ yazmakta bir anlam goremedim. Mesehl, Turk Tariliin-den bahseden Rum yazarlardan birinin adt Halko Kondili dir. Franstz'lar ise bu adt ~ALKONDiLn !jeklinde yazarlar, Lisan kendilerinindir, istedikleri gibi yazabilirler, fakat bizim oyle bir degi~ikligi kabul etmekligimize hi~bir sebep ve liizum yoktur. Bu fikre uyarak kitabooda yeri dli~tiik~e yabanc1 adlardan (Kay-ser vc Hergiil) gibi blitiin blitlin dilimize uydurulmu~ olanlardan b~kasmt, men-sup olduklari diide nasd soylenirse oyle yazmaga ~ah~tim.

    Bu kitabm yanh~lardan uzak ka!masma elimden gelen gayreti esirgemedim. Fakat diinyada en biiyiik yazarlara bile nasip olmayan boyle bir mutluluk, benim gibi bir yazara da mliyesser olmayacag.m bildigiin i~in, okuyanlardan belki her sahifede kar~da.

  • OSMANULAR!N DOGU$U

    'f Hicretin yedinci yliz yth, 1slamiyet ic;in en kanh, en mlithi~ bir ugursuzluk devri olarak ba~lamt~tl.

    Altmct yiiz yilda ba~hyan vc online gelen Baymdtrhk eserlerini kiikremi~ bir sel gibi silip sliplirerek ugradtgt yerleri tahrip eden Ehl-i Salip kuzeyden glineye dogru akip gelerek, Suriye'de - 1nsanbk aleminin en bli'ylik dcvlet adamlanndan oldugu kabul edilcn Selahaddin Eyyubi'nin c;elik gogs~ c;arparak, daha o yliz ytl ic;inde dag1bp parc;alanmJ~tlr. /Ehl-i Salip belasmm serpintileri, yedinci yCz y1l ic;in-de MlSlr'hlann dayanmast ile blitlin blitlin eriyip ortadan kalkmt~tt.

    Zorbabgm ylizyillardan beri Endiili.is'te yarattigt cehennem hayat1 ve etrafa sac;tiklan ate~, oralarda bulunanlan tedirgin etmekte idi. X Yedinci yliz y1l ba~lannda, Endiiliis'lin (1) bir ko~esinde, parlak bir gelecegin I~Igi olan (BENt AHMER) (2) devlcti biiylik bir hlinerle ya~amasmt siirdiirebil-mi~ti.

    Y edinci yiiz y1l ba~lannda, bir vah~et ordusunun ba~mda Ccngiz, Asya'yt alt list etmekteydi. Daha sonra da kan dokiicliliigli ile ona rahmet okutacak olan HE-LAGO'nlin her tarafa saldtran, Ollim sac;an ordulan, Himalaya'dan Sibirya step-lerine, Konya ovalanndan Japon denizine kadar oyle zullim ate~leri yakttlar, o ka-dar masum kanlan doktliler ki, o ate~lerin alcvlcri, yanardaglann goklcre yiik-selen ktsmryla, o kanlann dalgas1 goklcrden yerlere akan Nuh Tufam'nm dalgala-nyla adeta yan~Iyordu.

    Turan'da, 1ran'da bulunan devletlerden ba~ka, Bagdat'taki Abbasi islam Ha-lifeligi de, o atc~in yakici alevlcri arasmda, hakstz yere ortadan silinmi~ti. 1slam-bgm kutsal Mescidi Aksa's1 birer bilim yuvas1 olan yerler, Tatarlann tahtadan yon-tulma putlart, insan kemiginden yap1bna kuleleri arasmda kaybobnu~ gitmi~tt.~ Mt-Sir'da Memllik'lerin biiyiikliigli, Batrda (Beni Ahmer) in ilim ve san'att,. Nevruz beyin sava~lan ile GAZAN Han'm actil idaresi, yedinci yiiz ytbn sonlarmda Ta-tar'lann mlisllimanhgr kabul edi~leri ile Cengiz ve Helagli saldmlanmn 1slamhgm

    d~mekte oldugu gerilikten kurtarmaga yetmedi. I (1) ispanya yarrmadas1 anlablmak isteniyor. (2) Beni Alrmer devleti, tspanya'da Endiiliis devletinin yikili~mdan sonra 1232.

    1492 ydlan arasmda ya$ayan Arap devleti.

  • 22 NAMIK KEMAL

    (:linkli Abbasi kahntJ.lanndan (Al~Mustansir Bi'llah Ebu Kalem Ahmet) MI-sir'da Memltiklerin en bliytik Padi~ah1 BAYBARS tarafmdan Halifelige getiril-mi~ti. M1s1r'm Yavuz Sultan Selim tarafmdan ele ge

  • OSMANLILARIN ASLI

    Abbasi Hilatetinin, kurulu~undan iki yiiz elli, ti~ yiiz y1l sonra, zay1flamasi iizerine, 1ran'dan ve Turan'dan g69 edenler, kii9iik !slam Hiikiimdarlanna bazan hizmet eden, bazan da kar~1 duran hirer topluluk halindeydiler. Bu sava~91 a~iretler, muharebelerde bulunarak her tiirlii gti91iiklere katlamyor, devirlerinin de sava~ usuliinii

  • 24 NAMIK KEMAL

    terir. Oysa bu Ferman'a gore, Kayi Hanli'lar Ahlat'tan batiya Sel

  • OSMANLI TARiHi 25

    Si.iieyman ~ah ki, Harzem ordusunun ya oncii, ya da ana kuvvetine komuta etmekteydi. Fuat nehrini ge

  • 26 NAMIK KEMAL

    Cengiz'in kuvvetinden faydalanmak istedilerse rrOktayJ1'm saldmlanndan ka-runabileceklerine nastl inandilar? Oysa, Oktay'm bir dereceye kadar tslfunlara

    ~cfkati ve babasmm tapladtgt yan dtinya malt kadar, hazinclcri az zamanda yak etmeye yetecek comertligi vard1. Oysa, bu ~efkat ve comertlik hi~bir zaman Har-zemlilere uygulanmad1. Seyhun ve Ceyhun vadisinden, Celilleddin'i arayarak, Mu-sul'a kadar doki.illip gelmektc olan Tatar ordulan, bunun en inandmct delilleri de-gil midir? Bir

  • OSMANLI TARiH! 27

    Dordlincli, be~inci ve altmct bollimlerdeki ara~trrmalardan anla~Iltr ki; Ka-yi Hanh'lar, Ahliit'tan Mahan'a donmek i

  • ERTUGRUL BEY

    Tarih~ilerin soz birligi ettiklerine gore, Ertugrul Bey ile Diindar Bey, Sii-lcyman Sah'm oliimunden sonra, a~iretten kalan dort yiiz kirk kadar kahraman ilc, Erzururn bOlgesinde (PAS1N) ovasma geldiler, bir rniiddet ccSiim1cli (ukur)) da oturdular, bu ancak bir yll kadar stirdiiriilebildi.

    Ertugrul Beyin Siirmeli

  • OSMANLI TARiHi 29

    Kayi Hanh a~ireti kendi

  • 30 NAMIK KEMAL

    birbiriylc yan~a girdi,. ycnilenler bu sefer kazanmaga ba~ladllar, namuslanm ta-arruzdan, memleketlerini dii~mandan kurtardllar. 0 zamana kadar katland1klan

    sava~I galibiyetle sonu

  • OSMANLI TAR1Hi 31

    un komutanhk kudreti ve kahramanhg1 ile muvazeneyi saglad1gmdan, sava~

  • 32 NAMIK KEMAL

    zettin'i kurtard1. Bcraber gotlirdligu 1zzettin orada da rahat edemedi. (;linkli, Ber-ke Han olmli~, yerine ge

  • .,.

    OSMAN BEY (1258 - 1324)

    Dikkati

  • 3:4 NAMIK KEMAL gunu haber alarak, adamlanm yamna toplad1. Harman Kaya'ya sahip olan Ko-se Mihal'den yard1m istedi. !kisi birden tnonii'yii ku~attllar. Osman Bey'in ken-dilerine verilmesini 1srarla istediler. Ziyafet sahibi boyle bir olaym ortaya
  • OSMANLI TARiHt 35

    yay1 dinleyen bir bilgin, kendisirrden dogan

  • 36 NAMIK KEMAL

    1259 yilmda Ertugrul Bey ollinee, yukanda da anlatild1gi gibi, Sogiit yur-dunun beyligini, tnonii olaymda biiyiik ba~an ve iin kazanm1~ olan Osman Bey ald1. Halbuki, ameas1 Diindar Bey sag oldugu gibi, kendinden biiyiik olan kar-de~i, San Yati Savel Bey de vard1. Tarihlerin anlattiklanna gore, Savel Bey, bii-yiik bir olgunlukla kii

  • OSMANLI TARiHi 37

    Kolca'nm idaresinde gorevli olan inegOl Muhafrzr (1) Osman Bey'in Kolca hakkmda diizenledigi plfuu ogrenmi~, yol tizerinde bulunan Ermeni Derbendi'nde bir pusu kurmu~tu. KayJ:'ler bu pusuya dti~tiiler. Mahvolmalan muhakkak iken, kendine saldrrandan kurtulmasmr ve yenmesini bilen bu asian sliriileri, pusu ku-ranlan ortadan kaldmvermi~lerdi. Bazr soylentilere gore de, Osman Bey, yoluna pusu kuruldugunu, Avanos adh bir Hrristiyandan ogrenmi~ ve bilmemezlikten ge-lerek onden gonderdikleri saldmya ugrarken taarruza ge

  • 38 NAMIK KEMAL

    iken kii~lik karde~inde gordiigii kahramanhg1, diiriistliigii ve biiyiikliigii takdir ederck Beyligini ~ekememezlik degil, bunu kendisi i~in bir iftihar mevzuu kabul

    etmi~ti. Bu asil hareketleri dolaylSlyle San Yati Savel Bey, Osman Bey i~in; kar-de~ten ~ok bliylik, babadan az kii~tik, koruyucu bir varhkt1. Bu bliytik mlicahi-din kayb1yla Osman Bey de bilylik bir yardlillcldan olmu~tu. Bu btiyiik insan ~ok sevdigi karde~ini kaybetmekle, derin bir liziinttiye kendini kapt1rd1. 0 ytiz yllla-rm gelenegine gore, sava~ esirleri ya serbest b1rak:Ihr, ya da oldtirlillirdii. Osman Bey, bu tiziintti ile karde~inin intikamm1 almak istedi ve Kalattis'iin oldiirlilme-sini emretti.

    Kalatiis'iin idan11 i~in Osman Bey tarafmdan verilen emir : Su itin karmm de~in, yeri e~in, yolunda oldugundan idam olundugu yer tt E~ini ad1 ile aml-digl tarihlerde kaytthdtr.

    Savct Bey, bir biiyiik ~mar altmda ~ehit olunca askerden bazilan, o gece ~mann iistiine nur yagd1gma ~ahitlik etmi~lerdi. Halk bu mezar i~in baz1 inan~lara uyarak, geceleri ~mann dallanm bir ~ok kandillerle donatmagi adet edindi. Ve o agaca ((Kandilli

  • OSMANLI TARiHi 39

  • 40 NAMIK KEMAL

    vetin, icra organmdan aynlarak iki kuvvet halinde ayn ayn birer kurula verilme-si, siyasal hukukun ba~h~a kaidesidir.

    Bununla beraber, bu ay1rma da, ozel garazlan, kanuni yola koymak ikti-danm btitiin btitiin onleyemiyor.

  • OSMANLI TARiHi 41

    den kald1rarak, yalmz OSMANLI kelimesini soylediklerine deginen bir rivayet vard1r. Buna inamllrsa Osmanh Devletinin kurulu~unun ba~lang1

  • 42 NAMIK KEMAL

    fizik yaprlan, kadmdan aynlmasr mtimktin olmayacak derecede gew;, krrk kadar arslan yavrusu idi.

    Osman Bey, kuvvetlerine gtivendigi a~iret 'btiytikleriyle ziyafete geldi. Do-necegi yere de muntazam bir pusu kurduttu. Verdigi talimat i.izerine kendileri zi-yafette Hrristiyan beyleriyle dostluga ba~lar ba~Iamaz, kalede bulunan yigitler, hie;; bir ~eyden habersiz olan kale muhafrzlanna saldrrarak Bilecik'i ele gec;;irdiler. Ka-rarla~tirdiklan i~aretle de ba~anlanm Osman Bey'e bildirdirler.

    Bu haber i.izerine, Osman Bey ziyafette bulunan Beylerle bir anla~mazhk

  • OSMANLI TARiHi 43

    Osmanhlann b~anya ula~mak i~iu gosterdikleri gayret, her tiirlii takdiriu iistiin de idi, dolayisiyle kaleniu zapti kolay oldu.

    Osman Bey'iu Y arhisar ba~ansm1 luegol'iiu ele ge~irilmesi izledi. Feridun Bey tarihi'nde, Osman Bey'in, Sultan tkinci Alaattin>e gonderdigi bildirileu mek tupta olay ~oyle anlahhr :

    Biiyiik bir hazrrbk yapilm~h, sava~ i~in tnegol bolgesine yonelmek gere kiyordu. Goniil birligi ve kesin niyetle bu i~e giri~Herek ne olursa olson doniil-meme)'e karar verildi. Her~eyden evvel ltaleye bir casus gonderdik. Gelen haber-de, Hrristiyanlarm biiyiik bir gaflet uykusu i~inde olduklanm ogrendik. Tannnm yok edici giicii sanki gozlerini baglami~h. Bir ~eytan yarang. olan ~arabi i~ip duruyorlardi, i~tikleri ~arapla sarho~ dii~erek arslandan uzak dii~mii~ okiizler gi bi, ba..5laru1a gelecekten habersiz, oynamaktayddar. Bu habere fazlasiyle sevin dik ve Tann'ya s1gmdik. tJ~ binden fazla piyade ve suvari ile giin dogarken ba~larma indik. Tann'nm inayeti ile k1yameti kopardik. Hrristiyanlar sarho~luktan aydarak SI~radilar, ~arap U..adehi yeriue ecel kadehinden i~tiler. Dudaklanna, bo gazlarma i~ki yeriue, kdicm zelrri ula~h, meze yerine yavrucuklanm sava~ ate-

    ~inde pi~irdHer de di.i~manlarma verdiler. Tann yardmuyla elimize giizel bir fir-sat gc~ti. Ba~lan olan tnemugule ka~ti. Tedbirdc kusur edenlerin ve zalimlerin )'Urdu, Tann yardrm1yla kolay ahmr.

    Elimize ~ok degerli e~yalar ges;ti. Bunlardan, beylerinin sizlere Iayik ik1 k~z karde~i ile bir k1z1 ve bir oglu ve ii~ karde~i, aynca elli kole ve hizmet~i ile yii'ksek kahmza gonderildi. Bunlardan uygun bulunanlan Biiyiik Sultan Mahmut Gazan i~in Tebriz>e gonderiniz.

  • 44 NAMIK KEMAL

    o mcn~ura degil, ba~ka birine kar~Iltk olduguna ~Uphc yoktur.

  • OSMANLI TARiHi 45

    Yeni~chir'e varmca bir Sancakhk yer, mutlu olmalan dilegiyle buyurdum ki ... n yazisiyla Osman Beye, Tabll ve Alem getiren bu men~ur'dur.

    Eski~ehir yonleri de, bu men~ur verildigi zaman, Sogut'e katilmi~tl. Karahi-sar'm ele ge

  • 46 NAMIK KEMAL

    mesi vc yerinc gore iyilikte elinden geleni yapabilmesi, bu baghhgm ba~IH;a sc-bebi olmu~tur, denilse yanh~ bir gorii~de bulunulmami~ oldugu kamsmday1z.

    Osman Bey, 1299 ydmdaki sava~lanm, tnonii'niin almmas1, Kopriihisar'-mm ku~atilmasiyla baglami~tl. Oysa yilm olaylan bunlarla bitmedi. Osmanhlann kendi aileleri i

  • OSMANLI TARiH! 47

    ve bu a~iret tarafmdan duyulunca da, bu karar verilmi~tir. Ama, Diindar Bey'in ciaayeti kesinlikle ortaya Diindar Bey'in doksanma varm1~ ve o yila kadar Osman Bey'e bagh oldugu halde, omriiniin sonunda, diinya nimeti ugruna, ahretini kaybetmek pahasma yegeni aleyhine dii~manlanyla anla~masm1 akil ve mantrk kolay kolay kabul et-mez. Fakat o derece ileri varm1~ ihtiyarhk sebebile

  • 48 NAMIK KEMAL

    amcasm1 ortadan kaldirmasi, o giine kadar yaptlgt i~lere bakarak, kendisine ya-kt~miyacak bir davram~ oldugunu gosterir.

    Di.indar Bey, gticenikligini Osman Bey'in a~iret beyligini kabuli.i srrasmda gostermi~, ona ragmen aradan ge~en sekiz yu boyunca onun kendisine kar~1 hi

  • OSMANLI TARiHi 49

    varhk oldu. Bu sebeble, anlatllanlar arasmda bagimsizhga kavu~madan ve Hutbe nin kendi adma soyleiunesinden ba~ka dogru taraf1 olamaz. Beyligin a~irete ta-nmmasma ve Bey'e baghhk toreninde k1m1z i

  • BiRiNCi SULTAN OSMAN

    Sultan Osman, istikla.lini kazamnca, ilk i~i, iilkesini illere bolmek oldu. Her ilin yonetimini de, glivendigi gi.ic;lli ki~ilere verdi. Bu suretle, Sultanozli'nli on do-kuz ya~ma basm1~ ve devlet i~leri ile ugra~ma, bagda~ma zamam gelmi~ olan $ehzade Orhan'a, Eski~ehir'i karde~i Gi.indliz Alp'e, tnonli'nli Uygur Alp'e, Yar-hisar'I Hasan Alp'e, tnegol'li Turgut Alp'e vermi~ti. Anadolu'da TUrk yonetici-liginin yeni ba~lam1~ olmasi, ve ahlftk saglamhg1 ve temizligi sebebi ile lilkeye iyi bir yonetim saglamak ic;in, sadece adam sec;mek kftfi gelebiliyordu.

    Bu adam sec;imi pek sade bir tedbir idi. Fakat bir memleketin en kan-~Ik, ahlftksizhgm kol gezdigi zamanlarda bile bir dereceye kadar iyi bir yoneti-me yeterli olabiliyor. Adam sec;iminde ba~anya ula~Ilmadtkc;a, ne yapllma yapll-sm iyi idare saglanamtyor.

    Voltaire, Kotli kanuna itaat, iyi Padi~aha itaat'tan evladtr. demi~. Gen;i insanlar ic;in oyledir.

  • OSMANLI TARiHi 51

    drktan sonra, komutanlara para vermedigi gibi, agrr vergiler de ytiklemege

  • 52 NAMIK KEMAL

    Padi~ahm hemen her sava~ta soyundan birini kaybetmesi, o zamanm en us-ta kill~ kullanan Osmanh komutanlan arasmda bile, yigitler yigiti olmak ~erefini Ertugrul Ogullanna verir.

    Rum Kestel Hakimi de, sava~ alanmda Olmii~tii. Bu ittifaki saglayan Kete hakimi ise, bin gii~liikle Uluabad'a kadar ka~abildi. Fakat ardmdan yeti~ilerek kale komutanmdan istenildi. 0 da Osmanh Padi~ah'lannm Uluabad kopriisiinden ge~miyecegine dair Sultan Osman'dan soz alarak kalesine stgmam Osmanhlara teslim etti.

    A vrupa tarih~ileri, Sultan Osman'm Kete Hakimini istemekte direnmesini ele~tirirler de, Uluabad Hakiminin kendine stgmmt~ bir adamt, ~tkan ugruna vere-rek yapttgt al~akhga hi~ bir ~ey demezler.

    Padi~ah, o ba~andan sonra, Kete Hakimini Uluabad kalesinin kar~lSlna as-trrdt. Orasmt da, Kestel kalesini de ele ge~irdi.

    1308 ytlma girildigi zaman, Osmanh yigitlerinin gen~lerinden Kara Ali, ki Uygur Alp'in temiz soyundandtr, bir birlikle gonderildi. Mudanya korfezinin kar-

    ~Ismda bulunan Kalolimli, Tiirk adtyla Emirali adast ahnd1. Adadan alman mal-lann en kiymetlisi, e~siz giizellikte bir Rum kmydt. Padi~ah o bulunmaz giizeli, yararhklanna kar~thk Kara Ali Bey'e verdi.

    0 zamanlar Rum !mparatoru bulunan, Andrenikos Paleolog, gonderdigi as-kerin, o zamana kadar ~apulcu saydtgt Osmanhlann, yenilmez kuvvetine kar~t duramad1gmt goriince, bu yeni dii~mana kar~I daha kuvvetli bir miittefik, bir. da- yanak bulmak ihtiyactm hissetti. Biitiin cihana hiikmetmege kalkmt~ Tatarlara ta~-vurdu.

    Bizans !mparatoru kendi iilkesine uzak bulunduklan ve devamh Tiirk'lerle ugra~ttklan i~in, Tatar'lan kendine tabii bir yardtmct bilmi~ ve hele Abbas Ogul-lanmn Hilafetten uzakla~ttrmasma ~ah~an Hulagu ile ili~ki kurmayt on plana al-mt~ti. Degerli hediyeler ve biiyiik vaadlerle Hulagu'ye ittifaki kabul ettirmi~ ve ana bir k:tz karde~i olan Prenses Marya'yt da ona e~ se~mi~ti. Hulagu Prenses Marya ile evlenmeden, hatta onun yiiziinii bile gormeden oteki diinyaya go~etti.

    tmparator verdigi soze uyarak bu defa Marya'y1, Abaka'ya vermeyi dii~iindii. Boylece Abaka'y1 Tiirklere sata~trrmak istedi. Oysa, hedefine ula~amadan, Abaka'da oteki diinyay1 boyladt. Prenses Marya, ikinci ni~anhsmdan da dul kal-dt. tmparator bu defa Marya'y1 Abaka'mn yerine tlhanh Sultam Mahmut Gazan'a vermek istedL 0 ise evlenmeden olmii~, iki kocadan dul kalm1~ bu kadtm, e~lige kabul etti! Ne boyle bir evlenmenin yaki~tk almayacagmt dii~iindii, ne de Tatarlar arasmda fazlaca onem verilen, ugursuz ayak durumunu dii~iinebildi.

    Mahmut Gazan, Padi~ahlar Padi~ah1 adtyla Asya'nm yansma hakim olmu~tu. Boyle yiikselmi~ ve btiyiikliigiin zirvesine eri~mi~ bir Sultan'm tantana i~inde ge~en ya~antlSlna, soylu bir aileye mensup bir giizelin kattlmasma onem verme-mek miimkiin degildi. Fakat Marya'mn kendisine verilecegi sozii iizerine Mahmut Gazan, Bizans tmparatorluguna saldmlmamas1 i~in Sel~uklu'lann y1ktlmasmdan

  • OSMANLI TARiHi 53

    sonra, ortaya ~Ilam~ kii~iik devlet~iklere emirler gondermi~ti. Mahmut Gazan'm bu tiir davram~lan ~a~Ilacak ~eylerdendi.

  • 54 NAMIK KEMAL

    Bu yigit~e saldmya ka111 ne Tatar ordusunda bir ktptrdam~ oldu, ne Bizans 1mparatorlugu elden ~tkan yerlere yardtm gondermege kalkt~abildi.

    Osmanblar, bu iilkeleri alma yolunda Kocahisar't, Lebltice,

  • OSMANLI TARiHi 55

    dtgt

  • 56 NAMIK KEMAL

    Bey ile Turgut Alp'i, ~eyh Mahmut ve Edebali'nin karde~i ile onun oglu Hasan'1 almi~tl.

    Osmanh kahramanlan bir silah atrmhk mesafeye yakla~madan once, kale muhafizi kaleyi b1rakarak gitmi~ti; Padi~ah yalmz kalenin ele gegirilmesile kalma-di, MuhafiZinm da yakalanmasm1 istedi. Emir oylesine kesindi ki, komutanlar, hat-ta ~ehzade onun kagtigi yerlerde, atlann gidemedigi bir arazide saatlerce yiiriiye-rek MuhafiZI aradilar. Adranos MuhafiZI ise, Osmanhlann cline di.i~meyi oliim-den beter sayd1g1 igin, kendini bir yardan atarak Oldiirmii~, ancak o sayede takip-gilerin ellerinden kurtulabilmi~ti.

    Adranos MuhafiZI, Koghisar olaymda Padi~ah'm karde~ gocugu Aydogdu Bey'in Oliimiine sebep olan adamm oglu oldugundan, bu takibin og almak igin yapildigmi, o yiizden boylesine ~iddet gosterildigini, Hammer soylemektedir ki, bu, o yiizyilm sava~g1hk kurallanna yaki~Ir olaylardand1r.

    Sultan, Adranos'un ele gegirilmesinden sonra, Bursa'nm da bir baskmla zap-tedilmesini istiyordu. Fakat kale surlanmn geni~ligi ve saglamhg1 bu i~in yapilma-SI igin, biiyiik kay1plann goze ahnmasmi gerektiriyordu. Ta~lanm, yigitlerin kan-lan ile Islatarak kaleyi almak ise, milletine sevgisi, dii~mamna kini kadar nisbetli Sultan Osman'm kafasma aykm idi. Bursa'nm da lznik gibi ku~atilmasma, siki~tmlarak ele gegirilmesine karar verildi. Biri kaphca, biri Ke~i~ dag1 taraflannda iki kale yaptmlarak birincisine Padi~ahm karde~ gocuklarmdan Aktimur, ikinci-sine de sava~ ve yigitlik kabiliyetini, Sultan Osman'm yamnda ogrenmi~ Balaban. Bey tayin edilmi~ti.

    Bu suretle Bursa'y1 ku~atmakta olan Tiirk yigitleri, Padi~ah'tan ald1klan .. -re uyarak, H1ristiyanlardan, parasm1 vermeksizin higbir ~ey almamaktaydilar. Bur-sa b6lgesinde bulunan Rumlar kole gibi gah~Irlardi, gok fakirdiler, buna aldirma-yarak vergi diye kendi mallanm ellerinden alan idarecilerinden kurtulmak igin, Osmanhlann koruyuculuguna siginmaktan ba~ka yol bulamaz olmu~lard1.

    Osmanh kihcmm deh~eti, Bursa igin, lstanbul'dan yard1m umudunu biiti.in biitlin yok etmi~ti. Sekiz yildan fazla siiren ku~atma Sirasmda Osmanhlarm adale-ti bolgedeki Rum'lan hayran birakmi~ti. Bu yakmhk dolayiSiyla Bursa'ya di~ardan gizli hig bir yardrm yapilamiyordu. Bu durum kalenin biisbiitiin gii

  • OSMANLI TARiHi 57

    mege ba~laymc;:a, milletinin gelecegi yoni.inden, ona hizmet i

  • 58 NAMIK KEMAL

    lim oldugu zaman Rumlar

  • OSMANLI TARiHi 59

    rip, Osman'm ~iddet taraftan olmasma baglayanlara deriz ki, diger koca dev-letleri kuranlar, daha az mt ~iddete ba~vurmu~lardt? Belki yiiz kat daha fazla ~iddete ba~vurmu~lardtr. Boyle hareket etmemi~ bir tek ki~i gosterebilirler mi?

    Padi~ahm yarattlt~mdaki olaganiistii meziyetlerdir ki, diinyamn uzak bir ko-~esinden geldigi, dort yiiz ki~ilik bir a~iretle, yiiksek ahlak ve yorulmaz c;ahl;'ma-siylc, iki yiiz ytlda, yiiz milyonluk, di.inyaya hakim bir devlet yaratmt~trr. Boyle bir devlcti kurmak ic;in, oturdugu yer, hatta Selc;uklular tarafmdan verilen arazi parc;alarmm c;ogu da, kcndi klltcmm giiciiylc almt~ oldugu yerlcrdir.

    . 0, dcvletini, diinyaya hilkim nc kadar millet gelmi~se, hepsinin yerle~tigi bir bolg~de kurmu~ ve o milletlerin c;ocuklannda ne kadar mcziyet varsa hepsini kcn-dindc gostermi~ ve onlardan faydalanmayt ba~armt~tlr.

    Biiyiiklerin bir biiyiik meziyeti de kiic;iik goriinen tedbirlerle biiyiik ba~anlar kazanabilmektir. Nedenle sonuc; arasmda mevcut miinasebeti hakkryle idrak ede-rck, goruniirde rasgele goriinen te~ebbiislerden azami faydalan elde etmek iktida-n, Sultan Osman'm pek biiyi.ik eserlerinde goriilen bir hususiyeti idi.

    Karahisar'dan ba~layarak ele gec;irdigi yerlerde, ~eriat'i uygulayan hakimler tayin etmesi, devletini ya~atan sade ve saglam bir tedbirdir.

    Padi~ah balk idaresini biitlin biitiin ~eriat hiikiimlerine brrakttktan ba~ka, dogrudan dogruya kendi hiikmiine ait olan meselelerde de adaletin koruyucusu o!dugunu ispat etmi~ti.

    Karahisar'r elc gec;irdikten sonra, Germiyan Ogullanna bagh bir Miislliman ilc, Bilecikli bir Htristiyan arasmda c;tkan bir olay, iki tarafm dayatmasr yiizi.in-den biiylidii, iki yabanctyt ilgilendiren bu olayt c;ozmesi ic;in Padi~ah'a ba~vuruldu. Htristiyan yoksuldu, Miisliiman Germiyan Oglu ise onun yamnda itibarh bir ki~i idi. Padi~ah, Germiyan Ogullannda uyandrracagt ofkeye onem vermcden, Hr-ristiyam hakh buldu. Bir yoksul Hrristiyanm bir saygrdeger Miisliimandan hakkl-m alabilmcsi, o gline kadar goriilmli~ olaylardan degildi.

    Bir glin Sultan'm huzuruna bir adam geldi, bliyiik bir para kar~1hgmda, Ka-rahisar pazarmm Belediye gelirinin kendisine verilmesini istedi. Padi~ah, Belcdiye gelirinin ne oldugunu sordu. Bunun sattlan maldan bir miktar akc;e almak oldu-gunu ogrcnince, Halkm pazara getirdigi ~ey sen in maim mtdtr ki on dan para ala-caksm?n sozlerile adamt azarlad1. Adam, Bu verginin ahnmast devlct ic;in gerek-lidir, dcmek istedi. Padi~ah o zaman!ar ismi bile bilinmeyen iktisat ilminden ha-bcrsizdi. Ama bir devletin varhkh olmasmm halka konulacak vergi c;oklugu saye-sinde degil, tersine azhgt sayesinde olacagmt yaradth~mdaki olaganlistli zekas1 ile biliyordu. Zuliimle cle gec;en gelirde gozii olmadtgmt soyleyerek teklifi reddetti.

    Sonunda ilcri gelenler, Padi~ah'tmtza boyle bir gelir gerekli degilse, bu pa-zan bekliyenlere bir iicret vermek lflzlmdtr, yolunda ornekler vererek, gelen ma-Im yalmz sattlanlanndan, hirer akc;e vergi almmasm1 ve paranm da bir yere ak-tanlmakslZln pazar bekc;ilerine verilmesini uygun buldular. Yani Padi~ahm olii-miinden sonra, geriye btrakttklan arasmda elbise, silah ve at1 ile siiri.ilcrindcn ba~-

  • 60 NAMIK KEMAL

    ka bir ~cyi bulunmamas1, diinya malma egilmeyip sadece halkm1 dii~iinmesi, dii-riist idaresi yiiziindendir.

    Halbuki aym havalide bulunan Tiirk ve H1ristiyan hiikiimetlerinin hepsince yeni bir gelir kaynag1 dii~iinmek, a

  • OSMANLI TARtHt 61

    Yine devletin kuruculugunda payt bulunan bliyliklerden biri de, siyaset ala-nmda ve yonetimde, Padi~ah'm bliylik dam~mam olan Kose Mihal Beydir ki, ken-disine, Karde~im, )) diyerek, karde~lerinden

  • 62 NAMIK KEMAL

    Bunlar Ertugrufla beraber geldikleri zarnan ne kadar gene; bulunurlarsa bu-lunsunlar adlannm olaylar ic;inde gegtigi tarihlere bakilmca, yine ic;lerinden en az ya~arn1~ olamn ytiz y!ldan fazla ya~arn1~ olmas1 gerekir.

    Ertugrul Bey'in 440 aths1 arasmdan segilen onalt1smdan sekizinin tabii ya~antlya ula~abilmesi ise, kolayhkla aklm kabul edebilecegi tesadiiflerden degildir. Bunun ic;in bu kumandanlardan hepsinin veya ~ogunun bu vatanm, kendi sicak koynunda ya~am1~ c;ocuklanndan oldugunu bilmemiz gerekir.

    Tarikat btiytiklerinden ~eyh Muhlis ile Kumral Abdal'm da, Sultan Osman

  • SULTAN ORHAN

    Sultan Osman'm en biiyiik evHid1 AHl.attin Pa~a idi. Bu gen;egi baz1 tarih-

  • 64 NAMIK KEMAL

    nm uygulamak istedigi veliahthk olayt sonunda tahtt karde~ine btrakmaktan c;e-kinmedi.

    Saltanat davasmda bulunmak ~oyle dursun, ilim, irfan ve ahlaki yliksekligine saygt duyan Sultan Orban, agabeyine Padi~ahhkta ortakhk teklif etmi~ iken o. kesinlikle buna yana~mad1. Hatta babasmdan kalan padi~ahhgt karde~ine btrak-masmm ahlakmm yliksekligine ~ahitlik etmesi bir yana, dtinyamn bir mah ile e~itlik kabul etmiyecek kadar ktymetli miras saydabilecek olan, elbise, silah gibi

    ~eylerden de pay almadt. Uludag kenarmda bir koylin geliri ile yetinerek bir mliddet orada ya~adt. Tiirkleri dart yliz ytl kadar hakimiyete ula~ttran sebeple-rin en biiyiigii, idare edenlerin hareketlerinde bu biiyiikltigun gorlilmesidir.

    Sultan Orhan'm Alaattin Pa~a'ya teklif ettigi ortakhk tarihc;e incelenmege deger. Elbette bu ortakhk, tilkeyi ikiye bolmek anlamma gelmiyordu.

    Gerc;i tslam devletlerinin c;ogunda, ele gec;en yerlerin padi~ah c;ocuklan ara-smda boliindiigii c;ok goriilmii~tii. Ama Sultan Orhan ile yardtmctlan, o devletle-rin sonlanmn ne oldugunu da gormti~lerdi. Bu yola giden hiiktimetlerin ya~ayamadtgt bilinen olaylardan degil miydi? Ozellikle yurdun biitlinli, gerek etrafmda bulunan kiic;lik hiikiimetlerin, gerek Bizans tmparatorlugunun saldmstm kar~tlamaga ancak yetebilmekte iken, ikiye boltinmesi milletin mahvma raz1 olmak degil miydi?

    Bu ortak padi~ahhgm, ikisinin aym lilkede padi~ahhk etmesi anlamma gel-medigi de bilinen bir olaydt. tedenberi doguda biiyi.ik evladm baba yerine padi~ah olma-SI geleneksel bir kural bilindiginden Gazi Osman'm oliimi.i iizerine Gazi Orhan,

    padi~ahhgt bliyiik karde~i Alaattin Pa~a'ya teklif eylediler, deniliyor.

  • OSMANLI TAR!Hi 65

    Halbuki ~am Emevilerinin tinlti halifesi bmer oglu Abdtilaziz, kendini ve-liaht yapan, Stileyman'm amca ogullarmdandt. Stileymamn da hem oglu, hem Hi-~am gibi, Mtislime gibi cihangir karde~leri vardt. Endtiltis Emevi'lerinin btiytik-lerinden olan ti~tincti Abdurrahman'a torunu varis olmu~tur. Oysa, onun da El Muzaffer gibi dtinyamn en btiytik askerlerinden olan bir oglu vard1. Abbas Ogul-lanndan Me'mun Ali soyundan lmam Rtza'yt veliaht yaparak Padi~ahhk: hakkl-mn soyunun en uzaklanna da verilebilecegini gosterdi. Halifelerin ~ogunun da, soyun en btiytigti olduklan i~in degil, asker veya halk taraf1ndan soyun en olgu-nu saylidtklanndan Padi~ahllga getirilmi~ olduklanm tarih pek giizel ispat eder.

    Samanhlar, Gazneliler, Sel~uklular, Guriler, Harzemliler, Eytip Ogullan gi-bi soylarda ise, yakmlarm hepsi illkeden pay ahrd1. lsHlm htiktimdarlan arasm-da padi~ahhgt erkek evladma tercihan ktzma, btittin yakmlanna kaqt, k6lesine btrakanlar da vardtr. Bu halde doguda btiytik ~ocugun, hatta soyun en btiytigti-nlin Padi~ah olmast nastl degi~mez bir kanun htikmtinti alm1~ bir adet saytlabilir?

    Sultan Orhan'm karde~ine padi~ahllk vermek istemesine, dogru bilinen hi~ bir kaynakta rastlanmamt~trr. Bundan ba~ka, bu akla da yakm gelmemektedir. Sultan Orhan, padi~ahhk i~in nazlansa bile, babasmm vasiyetini nastl olur yerine getirememek mtinasebetsizligini gosterebilirdi? lkinci olarak, babasmm vasiyeti ortada olduk~a, Alaattin'in bu padi~ahhgt kabul etmeyecegi de malumdur. Sul-tan Orban teklif ettigi padi~ahhgm agabeysince kabul olunmayacagmt bildigine gore, onun btiyiikliigiinde ve ahlakmda bir zatm oyle bir makam1 tevcih etme-si mtimktin miiydti?

    Sultan Orhan, babasmm oltimiintin ertesi gtinti, (1320 Yilt Ramazan'm 17 nci gtintine rastlar) Saltanat tahtma oturmu~tu.

    Bugtin Tann, saltanat ailesinden ~aybolan birinin yerine bir yenisini ver-mekteydi : Ertugrul'un oltimtine rastlayan H. 680 yllmda Sultan Orban dogdu-gu gibi, Sultan Osman'm oltimti olan H. 726 yllmda da, Birinci Sultan Murat dtinyaya gelmi~ti.

    Sultan Orban, babasmm oltim aclSlm, oglunun dogu~ sevinci kar~Ilarken, padi~ah olmanm, kendine ytikledigi gorevleri, devlet kurucusu babasmm yi-gitlik alamndaki bo~lugunu doldurmak: istiyordu. Ger~i Sultan Orban sava~ alan-lannm yabanctst degildi. Devletin dti~manlan daba babastmn saghgmda onun kthcmm tadtm tatmt~lardt.

    Yalmz Sultan Osman gibi yigit bir devlet kurucusunun

  • 66 NAMIK KEMAL

    niz ve Karamiirsel'i Marmara klyilannda iilkesine biti~ik olan yerlerin ele gc-

  • OSMANLI TARiHi 67

    etmi~ti. Bu yeni diizeni yerinde bulmakla ,beraber, bunlann yapilabilmesi r

  • 68 NAMIK KEMAL

    man Gazi ipe tutunarak burca

  • OSMANLI TARiHi 69

    digi mektubunda, ath ve bin yayadan

  • 70 NAMIK KEMAL

    Abdurrahman da torunu olacagma ve bu soyun hepsi Gazi adryla amld1gma dair bir kitapta yaz1lar goriilmii~tii. Bu yol akla uygun dii~Uyor. Fakat tarih kitapla-nnda bu olayr kabul eden bir ~eye rastlanmadrgr i~in, dogru gorlilemez. Bununla beraber, bu pek dogru olmayan yazrlara inamlmazsa ilgi olaymm -her devlctin

    kurulu~undaki mitolojiye gore- yazann kafasmda ya~att1g1 ~airane hayallerin ha-kikatle ilgisi olamaz. Bu krzdan dogup da dli~man ~ocuklanna amcahk eden Ka-ra Abdurrahman'm ise hi

  • OSMANLI TARtHi 71

    flZlmn fidye parasm1 konu~mak iizere !zmit kalesine girmi~ oldugundan, bu sa-va~I idare etme ~erefine herkesten ziyade o lay1k bulunuyordu.

    Sultan Orhan, kaleyi ku~atmaga ,

  • 72 NAMIK KEMAL

    dan 336 yll once olmi.i~ :ve Nikomedya ~ehri ise, Mili.1ttan 281 yil once Bursa bOlgesinde Kral olan Birinci Nikomet tarafmdan kurulmu~tur.

    Yalo:va kaphcalanna gelince; buras1, tstanbul'un kurucusu olan Kostantin'-in anas1 tarafmdan birkac;: e:v ile donat1lm1~ :ve Kostantin de anasmm adma, oralan bir ~ehir haline getirmi~ti. Bu yap1~ :ve bi.iyi.iti.ili.i~te, Yalo:va sulannm ci.izam ille-tine iyi gelmesinin rol oynad1g1, Bizans tarihlerinde gori.ilmez. bzellikle ci.izama kaphca sulanmn hie;: bir faydas1 yoktu.

    Hoca Sadettin ile onu izliyenler, piyadenin kurulu~unu, tzmit'in ahm~mdan sonra, tznik'in ahm~mdan da once oldugunu yazarlar. Yenic;:erilerin kurulu~unu da piyadeden sonra oldugunu soylerler. Katip (;elebi ise, piyadenin 1327, Yenic;:eri-lerin 1331 de kuruldugunu yazar ki, dogrusu budur. (;i.inki.i, Yenic;:eriler'in ku-

    rulu~una, yaya askerlerinin sa:va~ta :ve ban~ta kan~ikhk c;:lkarmalan sebep gos-terilmektedir. tzmit'in ahm:;;mdan tznik'in ele gec;:irilmesine kadar hic;:bir sa:va~a

    c;:lkllmami~tl. Piyadenin tzmit'in ahm~mdan once kuruldugunu gosteren Katip (;elebi'nin soylentisi kabul olunmazsa, bu askerlerin kan~lkhk c;:tkardtgml or-taya koyacak bir sa:va~ kalm1yor.

    Mufassah da bu gori.i~ iizerine, Yenic;:eriler'in kurulu~u, tznik'in ahm~mdan sonraya btrakllmak istenmi~tir. Halbuki Katip (;elebi'nin Takvim-iit Tevarih' inde yaya askerinin 1337 :ve Yenic;:eri'nin a~ag1da anlatllacag1 gibi 1330 yllmda kuruldugunu soyledigine :ve bu iki tarih arasmda bir tzmit sava~1 varsa da, yaya-Iann c;:tkardtgl ve kan~lkhk sebebile, bu tarihi soylentinin tersine olarak Yenic;:e-ri ocagmm tznik'in ahm~mdan sonra kuruldugunu kabul etmek gerekmez. ,

    Katip Celebi, Alaattin Pa~a'mn istegile devletin kurulu~ kanunlanm 132~ yllmda koydugunu anlatt1ktan sonra, ktyafet kabulii ve para bastlmas1m 1328 yi-hnda olmu~ gosterir. Ocret ve vergi vermekten kurtulmak ic;:in az zamanda bir hayli c;:ogalm1~ olan Y aya Askeri nin sava~ta ve ban~ta kan~1khklar

  • OSMANLI TARiHt 73

    lirgelmez ilk i~i daimi orduyu kurmaga

  • 74 NAMIK KEMAL mz ilgileri kesilcrek para kar~Ihgi kendilerine biraz arazi verilerek
  • OSMANLI TARiHi 75

    rek ~oy le ozetler : tmparator Gen!; Andronikos tstanbul civan ile Dimetoka ve Edirne taraflarmdaki askerini siiratle toplath. Bu asker, yediyiizotuzbir Hicri y lma rasthyan 1330 yhmn haziram ba~lannda Vskiidar'a gelm~ti. Sultan Or-han, Rum ordusunun hareketini ogrenince piyade ve siivarisile sahile dogru uza-nan Alemdag ve Kay1~dag silsilesinin iizerine geldi. Andronikos dort saatlik yeri iki giinde ge~erek Tiirklerin kuvvetlerini toplamaya vakit kazandrrdlktan soma ii!;iincii giin sabahleyin Maltepe'ye ordu kurdu. Bizansblar bir askeri meclis ku-rarak Tiirklerin tuttugu bogazlarda, derede, muharebeye giri!?ilmeyerek meydan muharcbesine gidilmezse, tstanbul'a donmeye karar verdiler. Sabahleyin duadan sonra Bizans askerine sava!? diizeni almas1 i~in borularla emir verildi. Orban, kendi askerini dag.n ar'kasma alarak biraZim da ilerde diizliikte gizledi. Sonra en mahir ok~ulardan !i~ yiiz siivariye, sava!?a ba!?lamalan emrini verdi. tmpara-torun ordusu diiz bir sahada Tiirk siivarisinin arablmz saldmsma hedef oldu-g..mdan, Orhan'm ordusu ise d~mana k1yasla dagbk ve derelerle aynlmJ!? bir yerde bulundugundan ok~u siivariler aldiklan emri ~ok etkili bir !?ekilde yerine ~etirmekteydiler.

    ((Orban, Tiirk ordusunu meydana getiren sekiz bin ki!?iden binini sag, binini de sol 'kanad11, bin erini ise ortaya ayumi!?h. Muharebeye giri!?memek ve yalmz ka~a.rak ok atmak i~in emir vemii!?ti.

    Orban, ka~an siivariyi Rumlar takip edince, ansiZin iizerlerine hiicum i!;in bu ii~ kuvvete emir vererek tepelerin arkasmda gizlenmelerinde 1srar ehn~ti. Kantagiizen'in anlatttg.na gore, Andronikos, ii~ yiiz atbsmm daglardan indigini goriince, kendi askerinden o kadanm ayuarak hassa komutanmm idaresine ver-mi~ti. Tiirlder birinci vuru!?mada kuk, ikinci vnru~mada, otuz, iiciincli vuru~mada da birka~ ki~i kaybettikleri ha!de Rumlardan kimseye bir!?ey olmamJ!?, yalmz birk2\= Id~i yaralamm~b. Orban, bu durum iizerine, ii~ yiiz Rum'a ka~1 bin siiva-ri gonderdiginde, tmparator, Hassa komutamm gosterdi@. lkahramanllk yiiziin-den tebrik etti, sonra Tiirkler iizerine Manuel Tagadis komutasmda yeni bir kuv-vet gonderdi. Pelk ~iddetli olan bu sava~ta da Tiirklerden elli ki~i oldiigii b.ahlc Rumlardan yalmz bir adamla birka~ hayvan kaybedilmi~ti. Bunun iizerine, Or-han, sakland1g. bogazla derelerden tekmil ordusuyla ortaya ~1kh ve komuta~;t bi-raderi Alaattin'e buakarak kendisi sava!?m Iiizumlu idaresi i!;in dag iizerinde kal-dt. tmparator ise son derece harbe taraftar oldugu i~in Tiirklere sald1rmaya gi-ri~ti. Yandaki kuvvetlerin komutasm1, Kantagiizen ile akrabasmdan Ynvanes An-jelo'~a buakarak 'kendi ortadaki askerin ba~ma gecti. Bu yeni sava~ta Tiirklerden yiiz clli ki~i oldiigii halde Kantagiizen'in anlatt1g.na inaml~cak olunursa, Rum-lardan bir adam, hatta bir hayvan bile olmedi. Gece de bir hayli ilerlemi!? oldu-g..mdan Kantagiizen askere hitapla kahramanhkhmm tebrik cttikten sonra ts-tanbul'a doniilmesini teklif etti. Fakat Bizanshlann ~iddet ve gayretini azaltmak

    hi~bir ~ekilde miimkiin olmadt. t~Ierinden birtakmi subay ve erler saflarmdan ~Ikarak dii~mana hiicum ettiler. Boyle intizams1z bir sava~m dogurabilecegi so-nuca meydan venneme'k i~in gerek Kantagiizen, gerek tmparator yine sava~ ala-

  • 76 NAMIK KEMAL

    nma atlldilar. Birdenbire bir avo~ Rum askeri, Tiirkler tarafmdan .;evrildi. Kan tagiizen'in bindigi at vuruldu, lmparator da bacagmdan hafif.;e yaralanarak az kaldt Orhan'm elinde esir dii~ecekti. Sililhlan diizensiz ii~ yiiz askerle 1mparato-run imdadma gelen Sisastopolos, Kantagiizen'in itirafma gore yirmi be~ olii ver mi~ti. lmparator hemen firer ederek askerini tstanbui'a ge~irmek iizere gemiler hazrrlanmasnn emretti. Bu suada lmparatorun Oldiigiine dair orduda bir soylenti

    p.koo~ti. Herkes lstanbul'a ka~maktan ba~ka bir ~ey dii~iinmemeye b~lam~ti. Bazt ilcri gelen ccsur ~iler lmparatoru bir kilim i~ine koyarak gcmisine kadar gotiirebildilcr. Tiirkler de geri donmii~tii. lmparator tckrar gcyrete gelerck TaY

    ~ncd'a kadar ilcrlem~ ordusunu birka~ gruba boliip Gebze, Danca ve Eski hisar iizerine siinnii~tii.

    Orban ise, Hoca Ali ile Samsa ~a~'un reyine kar~1 ge~, geri donme ka-ran nrmi~ti. Sava~ alamnda d~manm hareketlerini gozlemek i~in yalmz ii~ yiiz ath buakmt~b. Bu athlar Bizans ordusundaki dagilllkli~ ordugahm da terke

    di~ oldugunu goriince iki kola ayrilddar. tki yiiz athdan kurulu bir kol ordu gah1 ele gc~irerek imparatorun ~adulanyla kirmiZI egerli atlanna el koydu; di ger kol ise ka~anlan Klofren'e kadar takip etti. Bir tesadiif eseri o suada kale kapdarmm anahtarlan da kaybohnn~ oldugundan, ordunun bir ktsnn tekmil e~yalanyla beraber pe~ durum altinda toplanm~lardt. Burada idam olunan otuz iki Rumdan Manuel ile Tisfor admda ikisi, Kantagiizen'in akrabast~ddar.

    Ka~anlann buakti~ elli esir ile dort yiiz at, Tiirkler tarafmdan ele ge~irildi. Er tesi giin de )'apdan diger bir sava~ta kukyedi Rum i!e Hasa kuwctlcrinin komu- tam Efzo Trokos oldiiriihn~tii. ~

    Eger Tiirkler bir dii~man oldiiriinceye kadar elli, yine bir dii~man oldiirmeden yiiz elli ~ehit verecek takimdan olsalardt elli ylldtr Rumlarla giri~tikleri sava~lara nereden adam bulup yeti~tirirlerdi, bilemeyiz.

    Kantagi.izen'in sava~m Hk anlannda anlatttklanm, akh ba~mda bir insanm cicldi kabul etmesine imkan yoktur. Bu soylentileri tarihine ge~Siren Hammer. Kantagiizen i~Sin der ki : Vatanda~lannm ~erefini ve Andronikos'un kahraman-bgmt ovmek i~Sin onca gayret sarfettigi halde, sava~m sonuna dair bize anlattik-lan a~Stktan a~Stga kendisini yalanlamaktadtr.

    Kantagiizen, Rumlann degerini yiikseltmek i~Sin uydurdugu masal ile Turk-Jere ne kadar biiyiik bir kahramanllk, kendi kavmine ne al~Sak~Sa bir korka..'

  • 0 SMA N L I L' A R :t H 1 77

    Kantagiizen, Rum askerinin bir ktsmmm sava~ ile pek ba~mm ho~ olmadt-gma ve bir kismmm da silahlannm mlikemmel olmadtgma dair bilgiler vererck yenilgi ic;in mazeret aramaktadtr. Bu askerin, Tiirklerden az oldugundan hie; bahsetmiyor. Kantaglizen'in, TUrk ordusu sekiz bin ki~iydi. 11 dedigine inamltr-sa, Rum ordusunun da en a~agt sekiz bin ki~i olmast laznngelir. !~te Kantaglizen'-in gorli~lince, yalmz yirmibe~ olli verince meydan muharebesinden kac;an asker de bu kuvvette bir ordudur. Kantaglizen Tarihi, insan ahlakrm ve milletinin ozelliklerini bu derece listlinkorli incelemekle boylesine yanlt~ fikirlere dli~mekte, ba~kalanm da dli~lirmek istemektedir. Hakikatte ise ne bizim asker sekiz bin

    ki~tydi, ne de Padi~ahm komutasmda bulunuyordu. 0 zamana kadar Ttirkler hi

  • 78 NAMIK KEMAL

    TUrk bUyUklerinden tznik'i ilk olarak, Konya Sel

  • OSMANLI TARiHi 79

  • 80 N AMIK E:EMAL

    sava~larda sa'!mt sakalm1 agartm1~ olanlann da kabul ettikleri gibi, devletin ilk kuruldugu andan beri siiregelen kahramanhgt siirdiirecek bir olgunlukta idi.

    Daha ilk idari gorevi, Kocaeli V aliliginde gosterdigi adalet, dill ere de stan olmu~, Htristiyanlar istiklftl ve milliyet duygulanm hattrlarmdan bile ge'!irmeye-rek Rum idareciler zamanmda ge'

  • OSMANLI TAR!H! 81

    ise, konu~malar bu kadar uzar m1? 1326 yllmdan 1333'e kadar siiren sekiz y1l i~inde Sultan Orban Anadolu'da bulunan Rum memleketlerinin hemen hepsini ele ge~irmi~ti. Hatta 1znik'in imdadma ko~mak i~in 1mparator bizzat sava~a gi-

    r~mi~ti. Sonunun ise btiyiik bir yenilgiyle bittigi bilinen bir ger~ektir. Boyle olunca Hammer'in naklettigi, biraz garip ve biraz da tuhaf bir dostluktur.

    Hi~ bu kadar memleket ele ge~irdikten sonra Sultan Orhan'm durup du-rurken Anadoludaki Bizans topraklarma taarruz etmemeyi kabul ederek 1mpa-ratora ban~ teklifine ihtimal verilir mi? Bu soylentilerin, Bizans halkmm yatl~tmlmasi ve kendilerinin herkesten iistiin olduklanm gostermek iddias1yla uydu~ rulmu~ yalanlardan ba~ka bir ~ey olmad1gmdan ~tiphe edilemez.

    Yalmz tarih~e bilinen, imparatorun hediyeler ve yalvarmalarla Padi~ahtan ban~ istemi~ olmas1, onun da kabuliinden ibarettir.

    Bu antla~mada; Anadoludaki Rum memeleketlerine taarruz edilmemesi ~art! olmaz. Eger bu ~art mevcut olsayd1, daima soztine sadakati bilinen Sultan Or-han, bu antla~madan sonra Armutlu taraflanm ele ge~irmezdi.

    734 yllmda da Gemlik almdl. Tarihlerin yazd1gma gore, Sultan Orban, bir gtin Gemlik'in kendi iilkesine biti~ik oldugu halde ele ge~irilmemesini tenkit ederek kumandanlanna bunun nedenini sormu~tu. Sultan Osman zamanmda Ak-~akoca ile oralara giden asker, Demirta~ Bey'in kumandasmda buhinmu~tu. Ka-~ lenin durumunu o bilir, dediler. Padi~ah, Demirta~'1 ~ag1rarak bilgisine ba~

    vurdu. Demirta~, uGemlik'e orduyla hasat zamam hiicum edilir ve mahsul i~eri almmadan tahrip olunur, k1~m da ku~atllrrsa ilkbaharda kaleye yapllacak sal-dmyla ele ge~irilmesinin mtimktin, oldugunu soyledi. Tecrtibeli askerlerin go-

    rti~ti olan bu tedbiri begenen Padi~ah, b~ yiiz erie Timurta~ Bey'i buna memur etti. K1~m kaleyi ku~atan Demirta~, ilkbaharda Padi~ah'm da ordusuyla gelmesi tizerine Gemlik'e taarruza ge~ti. Kale halki, teslimden ba~ka ~are bulamadikla-nndan, boyun egip canlanm kurtard1lar.

    Demirta;; Bey, Hereke fatihi Kara Ali Bey'in, o da Sultan Osman devri ileri gelenlerinden Uygur Alp'in ogludur. 0~ nesilde de Emir yeti~tiren bu aile~ den Demirta~ Bey, Devlete pek biiyiik hizmetlerde bulunarak evvela Ordu ko-mutanligl, sonra da Vezirlik payesine ula~mi~tlr.

    Gemlik'in ele ge~irilmesinden sonra bir ii~ yil kadar hi~ sava~ olmami~ti. Bu mtiddet srrasmda Sultan Orban yurdunun imanyla ugra~t1. 736 y1hnda Bur-sa'da bir cami ile imaret yaptirmi~, bir manastm da medreseye ~evirmi~ti.

    Sel

  • 82 NAMIK KEMAL

    Aclan Bey, 737 yllmda oldli. Yerine Padi~ah olan bliyiik oglu isc zalim vc sefih tanman, cline hliklimet glicli ge

  • OSMANLI TARiHi 83

    talep etti. Cevap beklerken kaleden atllan hain bir ok bis:areyi canmdan etti. Ek-seri tarihler bu oku Aclan Bey'in biiyiik oglunun attigmi soylerler. Oku ister ken-di atlm~, ister birine emrederek attimu~ olsun bu biiyiik karde~in yaptlgi lfmet-lenecek bir hareketti.

    Gen;i Dursun Bey'in, babasmdan kalan miilkii bir ba~ka devletin kuvvetiy-le karde~inin elinden almak istemesi ihanetten ba~ka bir ~ey degi.ldir. Bu bakrrn-dan karde~i onu ortadan kald1rmakla haks1z sayllamaz, hatta Dursun Bey'i sa-va~ta yahut ba~ka bir ~ekilde yakalay1p ta idam etseydi bu hareketinden dolay1 da tarih

  • 84 N AMIK KEMAL

    Nihayet Bursa'da oturmak t?arttyla hayatl bag1~lanarak Bergama kalesi rJe silah-SIZ ele ge

  • OSMANLI rARiHi 85

    Sultan Orhan bu saldmy1 bir haysiyet meselesi yapar. Karaman Oglu tize-rine sava~a haZirlamr. Germiyan Oglu, sava~a biran evvel girilmesini isterse de Sultan Orhan askerini kl~ gtintinde sava~a sokmak istemez, seferi ilkbahara bi-raklr. Mektuptan Padi~ahla anla~m1~ durumda oldugu anla~dan Canik Han'a bir name gonderir. Ondan, llkbaharda giri~ilecek Karaman seferine kat1lmasm1 is-ter. Canik Han da yazd1g1 cevapta seferin ilkabahara b1rakllmasmm dogru oldu-gunu kabul ederek katllacagm1 vaadeder.

    Canik Han'a yaZilan Padi~ah mektubu 740 tarihini ta~1d1~na gore, Kara-man Oglu tig yll evvelki Uluabad fethini bahane ederek Padi~aha bir mektup gonderir. Bu mektupta, Germiyan Ogullannm kl~k1rtmas1 yiiziinden onlara acl-YIP iilkesine bir saldmya giri~ilmesinin dogru olmayacagm1 anlat1r. Aynca dogu-da, Hasan bin Cohan ile Seyh Hasan llhani arasmda ~tkmt~ anla~mazhkta, Hasan Celayiri birkag defa !bni Coban'a yalvarmt~ken, onun gurura kapthp saldmla-nm devam ettirdigi, buna ragmen, sonunda yenilerek tarihten siliniverdigine da-ir bir hikayeyi de mektuba ekler, soma kastmm kotii bir olay1 hattrlatmak olma-dtgmt yemin ile anlatarak nasll isterse o ~ekilde harekette serbest oldugunu da bildirir.

    Buna kar~t Padi~ah bir tehdit mektubu gonderir, bu mektubun baz1 klstm-lanm a~agtda ozetliyoruz :

    Etrabnda bulunanlann Osmanh Devletine itaat ettikleri bilinirken, .sizin bunun d~mda &rnlmak istemeniz gariptir. Sonradan gonnelerin k1~kn1masma al-danmayarak fitne koltugunun altmda saklamlnn~tn. Bonlar kendi kurtu!u~lanm arammn a~dmasmda bolurlar; ehliyetsizlik insanlann aralarma girerek bir ~eyler koparabilmek i~in dii~manhk yaratmaya ~~rrlar. Mayast bozok 'olanlar kendi-lerini temizlerin arasma koyabilmek i~in daima beyhude ~eylerle ugra~rrl

  • 86 NAMIK KEMAL

    Bu olay, Tiirklerin, devletlerarasr anla~malarda nasu bir yol ve kaide tat-bik etmek istedigini gosterir. Bu mektuplardan anla~uryor ki, Sultan Osman za-manmda kar~1 safa g~mek istcyen Germiyan Ogullan'm Sultan Orban ittifakma

    alm1~ ve adeta kendine bagh bir lilke baline koymu~tu. Orban, bu arada, Kanat Oglu Canik Han'la da bir saldrrmazhk paktl yapm1~t1. Bununla beraber, Bizans-hlara kar~I giri~tigi bi~bir sava~ta onlardan yardrm istememi~ ve almaffil~ti. Yal-mz Anadoluda bulunan kii~iik biiklimetleri, olduklan gibi tutarak muvazenenin bozulmamasma dikkat etmi~ti. Muvazeneyi bozacak tarzda hareket eden Kara-man Oglu'nun saldmsrm onlemek iqin de hakh olarak Kubat Oglu'nun yardrmrm

    istemi~ti. Bu ~ckilde, Anadoludaki ktiqtik bliklimetlerin en kudretlisi durumuna yiikselmi5 ve bunlarm iqinde kcndine yegane rakip olabilecek alan Karaman Og-lu da ona tabi olmak mecburiyctinde kalmr~t1.

    Bu suretle, H1ristiyanlara kar~1 sav~a giri~erek, devletini geni~letmek yolun-da biiylik gayret gosteren Sultan Orban, etrafmdaki kii~iik heylikleri de siyasi basklSl altmda tutarak onlann kendisine kar~1 koyacak derecede gii~lenmemeleri i~in devamh gayret gosteriyordu.

    0 devrin siyasi tutumu, daba ziyade kih~ kuvvetiyle diger devletleri emir ve bliklim altma almak iken, Sultan Orban, kii~iik devletlerle anla~malar yaparak bolgcsinde bir muvazene saglamak fikrini daha o devirde ortaya atmr~t1.

    Bunlar, Sultan Orban karakterinde bir insan i~in ovlinlilecek derecede bii-yiik siyasi ba~anlard1.

  • OSMANLI TARiHt 87

    kuta sebep, sava~lardan gelen yorgunluk da olamaz. ~linkli Tlirk kuvvetlerinin, o zamana kadar giri~tikleri sava~lar, Sultan Osman devrindekiler kadar btiytik degilse de onlardan az faydah degildir. Asll sebep, Sultan Orhan'm o devrede Rum 1mparatoruyla dost

  • 88 NAMIK KEMAL

    sonra da bir ktsmt Strp Kralma stgmarak onun hizmetine girmi~lerdir. Fakat bu hizmet masmda onlarla da bozu~mu~, bir k1sm1 ayaklanm1~ olanlarla kah birle-

    ~ip, kah aynlarak bin;ok olaylara kan~m1~, ic;lerinden pek az1 memleketlerinc donebilmi~lerdir. Bu iki olaym yirmi senelik .Osmanh tarihinin stikut devresile hic;bir ilgisi olmadtgt meydandadrr.

    Hammer lic;Uncli saldmyt ~oyle anlatrr : cxAydmhlarm hticumundan az sonra, Osmanhlar, Makedonya ve Trakya ta-

    rafiannda kendilerini gosterdiler, Yirmi sekiz ay ic;inde onlerine geleni yakttlar, ~ehirler arasmdaki haberle~meyi kestiler, oralan bir uc;tan otekine yagma ve tah-rip ettiler. Y agmacihklan; mcmleketi ve devletin mali giiclinti o derece sarsti ki, tmparator biiytik sikmtilar ic;inde kalarak saltanat elbiselerile altm ve mti-cevherlerini satmaya mecbur oldu. Hatta Veliahtm toreninde, tmparator, tactm yalanct elmaslarla siislemek zorunda kaldt.

    Once Hammer'in soyledigi tarihe nazaran, bu hiicum 1321 Miladmda yani 720 Hicri yilmda meydana geldigine gore, ara~tirdtglilltz yirmi yilhk devrenin olaylanyla bir ilgisi yoktur. tkinci olarak, Hammer'in bu soylentiyi, arastra Os-manhlarm Acem oldugundan bahseden Rum tarihlerinden aldtgt da biliniyor. Hal-buki Rum tarihc;ilerinin bahsettikleri, Osmanhlar degildir.

  • OSMANLI TARtH:t 89

    Ierine gelecegmi ve maksadmm da yalmz ~apul olmay1p tstanbul'un giri~inde bu lunan baZI yerleri ele g~irmek oldugunu ogrendi. Kantagiizen'i, Zadegandan yir-mi ki~i ve krrk askerle, hiicum edilecek ycre gonderdi. Donanmasmdan denize

    a~Ilabilmesi miimkiin iki gemiye askcriylc berabcr kendi de girdi. Biiyiik

  • 90 NAMIK E:.EMAL

    Hammer, onuncu hiicum olarak, 739 yllmda Rum 1mparatorunun hizmeti-ne Aydm Ogullan'ndan iki bin Ti.irkmen almas1 i.izerine bunlann hem~ehrilerinden sekiz bin kadar adamm, Rumeli'ye ge

  • OSMANLI TAR1H1 91

    zannettigi gibi Sultan Orhan 1337 yllmda saziinden donmii~ olsayd1 1341 yilma kadar dort yll Rumlara kaq1 her tiirlli taarruzdan ~ekinip geri kalmazd1.

    Padi~ahm evlenmesi ise 746 tarihindedir. Sultan Orhan, Rum tmparatoru-mm kaympederi ve devlet idaresinde yardlfficlSl olan Kantagiizen'e bir el~i gon-dererek klzlanndan birini istedi. Giizelligile me~hur olan Rum Prenseslerinden birini istemesine Padi~ah1 siiriikleyen sebebi, yalmz haremine bir kadm daha katmaga degil, baZl tarihlerin yazd1g1 gibi Rumelinin fethinde hiZllleti dokunmas1

    i~in elde bir vas1tanm bulunmas1 gibi birtakim siyasi gorti~lere de baghyanlar vardl.

    Hammer der ki : Kantagiizen, Sefire bir~ok hediyeler vermekle beraber kesin bir lcevap ver-

    medi. Aralannda biiyiik bir dostluk ,olan Ayd:m Oglu Umur Bey'le go~meyi uygun buldu. Ondan bu konuda muvafakat aldiktan sonra, 1mparatorun anas1 ve Kantagiizen'in can d~maru olan Prenses Rossove'nin Sultan Orban ile ittifak et-mek ve belki Pad~ahla evlenmek i~in te~bbiiste bulundugunu haber ald1.

    Hemen, klZl hakkmda evvelce yap!lan teklifin kabul edildigini bildirdi. Sul-tan Orban, Prensesi almak i~in bir~ok gorevli ile :siivariler gondermi~ti. Kanta-giizen ailesi devletin ve askerinin biiyiiklerile Silivri'ye gitmi~ti. Prensesi rengareuk hahlarla ortiilii bir giizel tahtta son defa halka gosterdiler. Bu adet yalmz yaban ~ ct hiikiimdiix ve hiikiimdar ~ocuklarile evlenen prenslere mahsustu. Yamna

    i:mparatori~e ile ii~ k!ZI i~in ~adl!'lar kuruldu. iGelinin gidecegi .gece kadmlar ~adrrlanm terketmediler. 1mparator 'atma binip devlet biiyiiklerinin ba~ma ge~mi~, balk da Prensesin goriinecegi am hekleyerek tahtm etrafm1 ~evim1i~ti. Kenarlan srrma i~lemeli ipelkli perdeler bir ~aretle apld1, diz ~okmii~ ve elleri me~aleli

    bir~ok hadnnagalarile ~evrili oiarak, Prenses goriindii. Bizansb miizisyenler ~aldddan nagmelerle etrafa ne~e veriyorlard1. iSarki~I

    lar Prensesin gcizelligini .ldile getirmeye b~ladilar. Bu merasimi iki iilkenin biiyiik memurlarile askerlerinin 1birlikte bulunduklan ,ziyafetler takip effi. Prenses, mii-zik seslerile, altm1~a yakla~mL>

    Bize kahrsa Hammer'in bu gorii~li de pek dogru degildir. Ger~i arada din farki varsa da yine Prensesin Sultan Orhan'la evlenmesi biiylik bir zaafi sayila-maz.

  • 92 NAMIK KEMAL

    devletle anla~masma ve Anadoludaki Bizans vilayetlerinden devlete lazrm olan-lann hepsinin ele ge

  • OSMANLI TARtHt 93

    Karasi Omerasmdan Aca Bey ile Faztl Bey, dil almak i~in her ne suretle olursa olsun Rumeliye ge~megi taahhiit eylediler. Gerek, bu zatlar, gerek arka-

    da~Ian olan Hac1 11 Beyi ile Evrenos Bey, Karasi Aclan Bey'in idaresinde bulun-dugu strada Rumlara kar~t karada, denizde pek ~ok sava~Iar vermi~, hattii bir, iki defa Rumeliye de ge~erek tecriibe sahibi olmu~ iki miicahit idiler. Sehzade Si.i-Ieym:m Pa~amn da, Aca Bey ile Fazll Bey'in gerek sava~a, gerek bi::ilgeye ait bilgi-lerine giiveni vard1. lkisinin, kendisine verdikleri sozden memnun oldu, karar ve azimlerini teyit etti.

    Bu fedakar iki emir, mi.inasip bir yer aramak ve kullanacak bir vastta bul-mak gayesiyle sahil boyunu dola~maya ba~ladtlar. Denizin Anadolu tarafmdaki Lapseki ile Gelibolu civarmda bulunan Cimeni mevkii arasmdaki yeri ge~i~e el-veri~li buldular. Rumeli'ye de oradan ge~meye karar verdiler; fakat Osmanblarm elinde tekne olmadtgt gibi Ti.irklerin hiicumundan korunmak i~in lmparator da Rum gcmilerinin Anadolu yakasma ge~mesini yasaklamt~tl. Bu yiizden iki Bey sazlerini tutabibnek i~in ~i.iri.ik bir tekne olsun bulamadllar.

    Ama beyler gayretli ve zekiydiler; boyle ~eylere boyun egecek kimselerden degildiler; gemi bulamaymca aga~ ki.iti.iklerini yanyana getirip baglayarak bir sal yaptllar. Ve i.izerine binerek aBismillah-i mecriha ve mersihh dualanyla denize

    a~Ildtlar. ~ 0 gece hava ile denizin hali birbirinden korkun~tu. Havayt simsiyah bir bu-

    lut, denizi de goklere yiikselen bir ftrtma kaplamt~, yerler gokler korkun~ bir ka-ranltk i~inde kalmt~, uzakta yakmda mi.ithi~ hayali karartllardan ba~ka bir ~y gori.ilmez, kulaklan ytrtan ~ag!lttlardan ba~ka bir ~ey i~itilmez olmu~tu.

    Beyler saatlerce korkun~ dalgalar arasmda bocaladtktan sonra ttpkt Nuh'un Gemisi gibi birka

  • 94 NAMIK KEMAL

    Faztl Bey gibi kirk yigit ile Sehzadenin Vezirlik hizmetinde bulunan Hac1 11 Bey binmi~lerdi. Bu iki sal denizin hi

  • OSMANLI TARtHt 95

    0 Strada Padi~aha ktztru vermi~ olan Kantagi.izen 'in, Y ani Palco log ile be-raber si.irdtirdi.igi.i tmparatorluktan

  • 9b N AMIK KEMAL

    leyman Pa~a ise oranm ku~atllmasr ile me~gul bulunuyordu. lki kahraman bir-birlerini gormek arzusunda bulundular. Kahramanlann kam, birbiriyle ~abuk kaynar. Umur Bey her ne emir ve ar:msu varsa yapmaya hazrr oldugunu, Sii-leyman Pa~a'ya soylemi~ti. 0 da bir siire kryrdan aynlmayarak o yonden dli~mam oyalamasmr istedi. Umur Bey bu arzuyu memnuniyetle kabul etti. Bir sUre de kendi lilkesine donmeyerek Adalarda ve Rumeli sahillerinde dola~t1.

  • Osmanb Tarihi mizin yazan NAMIK KEMAL

    F:7

  • 98 N AMIK KEMAL

    di. Aca Bey, birliklerine ku~atmay1 devam ettirmelerini bildirdi, sonra yanma aldtgr askerle Tekirdag istikametinde ilerlemeye haztrlamrken, o civarda bulu-nan Kogtir Kalesinin muhaflZl Kalekotya'nm, askerleriyle beraber, Osmanlt or-dusunu basmak ic;in haztrhk yapttgmt haber aldt. Derhal, giivendigi kiic;iik ve sec;kin bir akmc1 birlik sec;erek Kalekotya'ya bir pusu kurdu. Kendini baskm yapabilecek giic;te zanneden zavalh, aksine, ~ehzadenin pususuna dii~tii. Ordu-su bozuldu, kalesi almdt, kendi de esir edilerek, 1;)ehzadenin emriyle, en son timidinden de mahrum kaldtgmt Gelibolu Muhaftzma gostermek i

  • OSMANLI TARiHi 99

    i~tc Kantagiizen'in, on bin altm ic;in,

  • 100 NAMIK KEMAL

    d~1 suada pusudakiler iki kanattan hlicuma ge~tiler. Dli~manm be~ylizden faz-lasmt oldlirlip iki ylizden ziyadesini de esir ederek gerisini peri~an ettiler.

    Sayam dikkattir ki Osmanhlar, kurulu~lanndan beri dli~manlan lizerine bin;ok baskmlar yapmt~, hemen hepsinde de ba~anya ula~mt~lard1. Halbuki Rurnlar ne vakit baskma kalksalar, bu onceden duyulmu~ ve kendileri pusuya

    dli~mii~lcrdi.

    Bu hal ise, Osmanhlann Rumlar arasmda kendi milleti aleyhine daima ca-sus bulup kullandtklanm gostermektedir. Rumlar, Osmanltlar i~inden kendile-rine casus bulamamt~lardtr. tki milletin terbiyesiyle ahHl.kmdaki fark burada da kendini gosterir. Zaten ahlakta o kadar fark olmasa, dort yliz elli altt ki~iden kurulan ufac1k bir devlet, koca bir Bizans tmparatorlugunu nastl yak edebilirdi?

    Schzadenin,

  • OSMANLI TARiH:i: 101

    Her ne kadar Tac-tit Tevarih, ~ehzadenin ava ~tkt~mt bir gen~lik hevesi diye gosterirse de, dogumu 715, oliimti de 761 olan ktrk altt ya~mdaki ~ehzadenin av seferi bOyle izah edilemez.

    Rumelideki asker, bu act olaydan dolayt Oliimden bin kat beter bir liziintli-ye kaptlmt~ti.

  • 102 NAMIK KEMAL

    vi yardunt inkarla bu sava~1 kabul etmemektedir. Gerek!;esi de, Rum ve Ha9t tarihlerinde bu olaya dair bir fasla rastlamadtgtdtr. Eflak, Srrp ve Bulgar hiikti-metleri tarafmdan gonderilmi~ bir ordudan bahsetmek Rum ve Ha~h tarihlerince bir vazife sayllamaz ki, onlarm siikutu olayla dogrudan dogruya ilgili milletin tarihlerini yalanlamaya yarayabilsin. Tarih!;ilerimize her ne kadar kusur ytikle-sek de, yalam ve olay yaratmak miinasebetsizligini yiikleyemeyiz.

  • OSMANLI TAR!H! 103

    ceden bit kat tisttindti. Halka ~iddetle muamele ~oyle dursun, sava~a ko~an as-keri kendinden ~ok korurdu. Birka~ ki~inin hayab. onun i~in bir memleketten de k1ymetliydi. Bir kalenin yillarca muhasartsmt birka~ ytiz askerin oltimti pahasma ele ge~irmege tercih ederdi. Siyasetteki mahareti yaradill~mm bir ozelligiydi. Da ima harp ile vakit ge~iremedigi, Karasi'den ba~ka !sHim memleketlerinden hi~bir yere taaruz etrnedigi halde pederinden devrald1gr i.i~ bin kadar tebaasmt i.i~ rnilyo .. na ~lkarnu~t1. Sultan Osman zamamnda ordu mevcudu ti~ bini ge~medigi halde, Sultan Orban zamanmda otuz iki bini bulmu~tu. Adalette e~sizdi. Memleket za~ tederken halkl ittaate mecbur ederken insaf ile kllic1 beraber kullamrd1. Y almz !slam memleketlerinde degil, Htristiyan memleketler i~inde de Sultan Orhan'm ida-resini, kendi soylanndan hanedanlara itaata tercih ederek hevesle Ti.irk idaresine

    ge~mi~ ~ehirler, eyaletler vardt. Sultan Orhan'm adalette ve yigitlikte gosterdigi kudret kadar siyasette de

    bUyUk yetkisi, devlet i~lerinde de btiytik mahareti vard1. Anadoludaki ki.i~i.ik dev-letler arasmda bir muvazene yaratarak onlan birbirinin manevi dayanagr altmda

    ya~atmak ve boylece milletin huzurdan faydasmt saglayarak marifet alanmda ye ti~mesine imkfm b1rakmak dtinyanm btiyi.ik siyasi kabiliyetlerini hayrette brraka-cak bir ba~and1r.

    Sultan Osman yalmz kth

  • 104 NAMIK KEMAL

    gelenlerle kryas kabul etmez. ~u kadar ki, Ali Bey'in halefi olan Demirta~ Bey de Orhan devrinde serdarhga ylikselmi~ti. Bu zatm Murat ve Beyazrt devirlerin-de gosterdigi cesareti hesaba katarsak ~amm Aclan Omerasmm kudretinden ylik-sek buluruz. Yalmz Sultan Orhan devrinde onlar kadar hizmet etmemi~ti.

    Bunlardan ba~ka, Sultan Orhan zamanmda serdarhga ba~lamr~ iki kimse daha sayabiliriz ki, biri Abud, digeri de Kara Cafer'dir. Ak~akoca'mn, Kara Ha-san'm, Kara Oglan'm Bursa ku~atan Balaban Bey'in ogullan da Slileyman Pasa ile Rumeliye gec;en kahramanlardrr. t~lerinden, Akc;akoca Oglu'nun, Bolayrr li-manmdaki dli~man gemilerini yakmak ic;in gonderilen kuvvete serdar tayin edil-digi bazr tarihlerde kaydediliyor. Digerlerinin askeri bir birlige komuta ettigine dair bilgiye rastlayamryoruz. Karasi Beylerinden bekledigimiz hizmetler asil bu kahramanlann gocuklarmdan beklenirdi. Ancak Rumeli'yi iyi bilmeleri dolayrsiy-le onlara bu vazifeler verilmi~ti.

    Sultan Orhan devrinin en me~hur i.ilemasr Davud-u Kayseri, Taceddin-i Klir-di, Alaattin-i Esfet'dir ki, bunlar Padi~ahm tznik'te kurdugu medreseye birbirini izleyerek miiderris olmu~lardrr. Davud-u Kayseri halk indinde keramet sahibi oldugu ic;in hepsine on almr~ti. tznik Medresesi, kurulu~unda onun idaresine ve-

    rilmi~ti. bltimi.inden sonra mi.iderrislik Taceddin-i Ki.irdi'ye verildi. Bu zat Sul-tan Osman'm kaym pederi olan Edebali'nin kaym pederi olup, hanedana da bir yaklnlrgr vardr. Taceddin-i Kiirdi'nin biyografisinde garip bir hikaye yazrhd1r: Guya Sultan Orhan tznik'i muhasara ettigi srrada kuvvetli bir dii~man ortaya c;r-kar. Padi~ah bu dii~manm yok edilmesini, alacagr ganimet kendinin olmak iizere~ Lala ~ahin Pa~a'mn hakkr oldugunu sayler. 0 da dii~maru yener. Sonra Padi~ah ganimeti Lala ~ahin Pa~a'nm elinden almak ister ve Taceddin-i Ki.irdi'den sorar, o da, ccLala hiir ise, mal ganimet kendinindir, cevabmr verir.

    Padi~ah tznik'i ku~atirken ortaya c;rkan dii~maru Lala ~ahin Pa~a degil, Sii-leyman Pa~a bozmu~tu. Lala ~ahin Pa~a'mn Sultan Orhan devrinde serdarhgr de-gil, tarihlerde adr bile yoktur. Bir sava~ta ganimet Padi~aha ait olmadrgmdan sa-

    va~anlara ait olan mali birine vermege Sultan'm hakki olamazdr ki onceden ver-sin de sonradan geri almak ic;in fetva istesin ve Taceddin-i Ki.irdi'den o yolda ce-vap alsm.

    Taceddin'den sonra tznik'e miiderris olan Alaattin-i Esfet, Kara Halil'in ho-casr idi. byle bir ogrenci yeti~tirmi~ olmasr bile kftfidir. Bu lie; alimden Davud-u Kayseri ccFususu, Alaattin-i Esfet cc Vikayeyi ~erheylemi~lerdir. Taceddin-i Kiirdi eser yazmakla me~glll degildi. ~ekayik-i Numaniye, bu ilim adamlarma bir de Abdiil Muhsin-i Kayseri'yi eklemektedir. Bu zatm farzlardan vezinli ve

    ~erhli bir eseri ile Aruz-ii Endiiliisi'ye bir ~erhi oldugunu soylenir. Sultan Osman'm Kumral Abdal'r gibi Sultan Orhan'mda herkesc;e bilinen bir

    Abdal Murad'1 vardr ki, baZI sava~larmda onunla beraber bulunmu~ ve birinde kihc; bic;imi egri bir sopayla sava~a giri~erek dii~mandan elliden fazla adam 61-diiriip c;ok kimseyi hayrette b1rakmr~t1.

  • OSMANLI TARiHi 105

    Yalmz askerlikle me~gul olan Sultan Orban, Osmanh yurdunda ilk Medre-seyi kurarak memlekette kiiltiir alanmm kurucusu olmak ~crefini kazanmt~tlr. Bundan ba~ka, Sultan Orhan'm tznik'te, Bursa'da yapt1rd1gt birc;ok bina vardrr ki, bunlarm kurulu~ tarihleri alan seneler vukuatmda anlatrhm~t1r. iyilik meslc-ginde herkesten ~ok ona yardtm eden e~i Niliifer ile me~hur Evrenos Bey'dir. Nili.iier bir koprii yapttrmr~ ve bir hayrat brrakmt~tl. Evrenos Bey, Rumeliye ge-~ergec;mez Rumeli'de birc;ok kale almt~, o yakada ele ge~irdigi koyler de vaktflara ge~irilmi~tir.

  • SULTAN BiRi-NCi. MURAT

    Otuz be~ yildir blitiin maddi ve manevi gtictinli dtinyaya tasdik ettirmi~, ida-ri tecri.i:be ve sava~ bilgilerile devleti degil muhafazaya, yeniden kurmaya mukte-dir bir padi~ah go~mi.i~tii. Rumelinin ele ge

  • OSMANLI TAR1H1 107

    yonden Bursa'da hftkim bulunan

  • 108 NAMIK KEMAL

    ktlmt~ oldugu halde Padi~ahm yeti~mi~ evHidt olmadtgmdan Beylerbeyligi Lala $ahin'e verdigini yazarlar.

    Fakat Hammer, bu gorii~ii kabul etmez ve der ki : Vezareti de ~funil olan Beylerbeylik o zamana kadar Padi~ahlann mutlaka

    ya pek yakm akrabasma, ya da en biiyiik evlildma verilirdi. Bu mesnetle, Orhan'-m karde~i ve ondan sonra oglu Siileyman Pa~alann bulundugunu gormii~tii. Sul-tan Murat, bunu taht i

  • OSMANLI L'ARiHi 109

    haks1z olarak getirildigi de meydandad1r. Lala 1;)ahin o zamana '\

  • 110 NAMIK KEMAL

    ~orlu'da olen arkada~1 kadar gayrct sahibi olmadtgmdan aman dileyerck kaleyi Padi~aha teslim etti.

    $iiphesiz, ~orlu'daki muamele giiniimliz a~;tsmdan bakdmca, pek bi.iylik bir gaddarhk gorlinlir. Fakat vakanm ge~;tigi gi.inlin lizerinden be~ yliz y!ldan fazla ge~;mi~ oldugu unutulmamahdrr. Hi~bir millet ya~adtgi, ~;agm kusurlarmJ

    ta~Idtgt i~;in muaheze olunamaz. 0 ylizydlarda, dii~man dayatmca ayak direyen~ leri odlirerek korkutmak sava~ kaidelerinden, harp esirlerini oldiirmek te galib~ lerin haklanndan saythrdL Sava~1rken oldlirmekte hakh oldugumuz dii~manm ga-lip geldikten sonra klima bile dokunmaga hakkimiz olmadtgi kaidesine insanlan inandtrabilmek ancak iki yliz yil once mtimklin oldu.

    Bu fetihte dikkati ~;eken bir taraf vardtr ki, o da ~orlu'nun zapt1 tizerine yagmaya Padi~ah tarafmdan izin verildigidir. Bundan anla~Ilan ~udur : Osmanh-Iar ele ge~irdikleri yerleri bile Padi~ahtan izin almadlk~;a yagma etmezlerdi. Bu adet gerek devletler hukuku, gerek askerlik yontinden ileri bir adlilldrr ki, ilk defa Osmanhlar tarafmdan uygulanmt~trr.

    Bir kti

  • OSMANLI TARiH! 111

    nm yi.ikselmesinden faydalanarak bir gece

  • 112 NAMIK KEMAL

    bi biiylik bir iilimin eserlerinde Kara Rlistem vakast gibi hatalar bulunmasma teesslif gerekir.

    Selguklu Alaattin tarafmdan Sultan Osman'a gonderilen men~urda ~oyle bir ibare gorlili:iyor: Mal-1 ganaimden Lmsu~er'i ihrag ettikten sonra gazat-1 nusrat ~iardan piyade ve slivare bihasbi istihkakihim tevzi ve taksim eyleylip her-birinin hisse-i ~er'iyesin ifa eyle (1) bu ibare Osmanh devletinin kurulu~u ile be-raber be~te bir ahnmasma ba~lamldtgmt ve bu i~i Kara Rlistem'in hatirlattigt ko-nusunda da bir yanh~bk oldugu meydana gtkar.

    Belki devlet bagtmsizhgmt kazandtktan sonra Selguklulann bu emri hliktim-sliz kalm1~ttr, diye dli~linlilebilir. Sultan Osman omriinlin sonuna kadar Selguk-lulara saygt duyarak ayakta durmu~ken onlardan aldtgt bu ~er'i hlikmli uygula-mamast imkanstzdtr. Sultan Osman, bilindigi gibi, devletini kurar kurmaz ka-dllar da tayin ederek dini kazay1 uygulam1~ bir devlet bliyligli idi.

    Bundan ba~ka, Sultan Murat zamanmdan evvel Osmanh devletinde ganimet-ten be~te bir hi sse almdtgt resmi bir vesikayla sabittir. Sultan Or han tarafmdan 633 tarihinde Sehzade Slileyman Pa~a'ya verilen Vezirlik ve Beylerbeyilik bera-tmda ~u sozler gorlilliyor :

    Oglumu sava~ta ve vesair hallerde kendilerine ba~bug yaptigrm ve kendi-min yerine gorevlendirdigim igin, emrime kar~1 gelmekten gekinsinler, alman ganaim vesaireden be~te birini gtkardtktan sonra gerisini oglumun eliyle dagtt-smlar. >>

    Bu ibarede olan Be~te bin> sozli Kara Rlistem'in hatirlatmasma hacet kal-madan TUrk ordusunda bu sistemini uygulanmakta oldugunu agtkca gosteriyor.

    Tarihlerimiz bu vakamn tamamlaytctsl olarak, alman esirlere ytiz yirmi be- b !?er akga kiymet bigilerek her esirin ailesinden yirmi be~ akga Humus almdtgmt ve kan!?tkhk olmasm diye de bu humusa bedel bir ka~t verilerek ona da Pencik (2) denildigini yaztyorlar.

    Buna gore, o zamana kadar yalmz esirlerden be!?te bir almmadtgma, i~te bu usullin Kara Rlistem'in hat1rlatmas1 tizerine uygulanmaga ba~landtgma ihtimal verilebilir.

    Pencik'ten bahseden tarihlere gore, bir akga dortte bir dirhem glimti~ten ibaret idi ki, Sultan Murat zamammn esirlerine bigilen ktymet yliz yirmi be~ ku-ru~ ediyor. Bu ktymetin insan aytrmadan toplanmast ve esir rayicinden biraz da

    dti~lik olmas1 esir saytsmm gok olmasmdan ileri geldigine delalet eder. Sultan Murat, Rumelide bulunan askerinin idaresini Lala Sabin Bey'e brra-

    karak Bursa'ya dondti. Bu stire iginde tslfun htiklimdarlarile mtinasebetlerini art-

    (1) Humus arapc;a bete bir demektir. Bi.r eyin be k1smmdan biri. Miislii-manhgm ilk zamanlarmdaki harplerde ele gec;en mallarm bete dort pay1 sava-taki askerlere verilir, biri de hazineye (Beytiilmal) kahrdi.

    (2) Pencik, Pen(( (Fars((a be) soziinden bozmak bir ey olarak o zaman ve-rilen kag1t, istanbul'dan esir pazar1 kalduilmcaya kadar esirlerle beraber abciSI-na verilirdi

  • . ..,..~ji;.)l.- ~~:~1 .:..IP'. [:,1: '":'>\.., .JiJI .i!.-lbl ._r....=:l .J~ ~"""'-" ,:,~.)_,1.:...~1,:,-I!J~ ,L_I ~~J ._,.;,.,:,\'jl _;.;,;;t.,_,..;~ .:!J.;.....ii) .[o;,;.c.l ~ ,Lr ,.,_~.;> .:,\._;; ..s ... u.:) .hAi-' .;..0-1 ~; ,_i-LT .JiLl ._;~...JJI ":">_;_; ;, 0~_,1 ~ ~ . . - "': ~ - .. ._;::b.i ..\; T 1.).>.:;.:--': - v"l.!; a.:_.~Y. ".ir:- .... ~.ill ..t:.._,_._Y. . r;~_l -4'-.J.; '-i.'~J _,. _r.l1t' ,:, ........ (..._l:: ,:,.>.7_,>-1

    ~~ J2.r..l:; d:T,&;_,~ . .J,,r_, ... ;.. ..;;;hi ,st:.r..l:; .:..)_;.., ..l:... _ _..c,...l ,:,~_,) L.J.; _ :_._,( G~.>.:lJr .;1_; ... 1_, ll:ol ,:,..'6..._t~\ JUI:; .o.,Li ,.;,_,:._. {..,,;:,;;.. :.,_.;, D)_r..il) ~;. .1;_,;.:; .0'6 )_r...il) ._s~. c r.Y'if'V>.> )~-:. ->~>1 t..;.:;l ~~_,, .k_.o.l:; J.>.: ,;& jU-1:; &' .. T ,.J_..,\ .!.!;_,. .;;u\..JJ~,;. :' ~ .1.;.1:; .x;.JJ""'. ( r.YY;v"'. ) -.L_I 1.,-~1 ,S"!...I!JI ,_t:-.;,_,~ ~~-? :.,_..; ..(;_,; j ..:J.i\i

    . .;.A~IJ~/..sJ_;_,. !J};~\ &t..t' .}.J..~o\ ._.;\j 0\..;.J _r..ii) ( He~~ulanufll ] : .J~_,:.. . ..sJI.\ .:...;_,.., ..\ l_.;..:;\ .j:}JI -~.L J:.. -.1-~ ~j~ .:_:.:: . .;,;t... u_1 .... ._,.;1 J ""-+:-- .. CJ_-'-::1 ~; ~~"::hi .:!a.i.l: .:..~_,.., !l}-:1.. .i!...I!JL .. ,,_,...;..

    Osmanh Tarihh> mizin ilk baskiSindan bir yaprak

    F: 8

  • 114 NAMIK KEMAL

    trrmaga ~ah~arak lran taraflanna bakim olan llbanh biiki.imdan Oveys'e bir mek-tupla bazr bediyeler gonderdi. Aynca, Karaman Oglunu da cezalandrrmaya kal-

    kr~maktansa korkutarak niifuzu altma almayr daba uygun bulmu~tu. Hatta ona yolladrgr ve Rumelide alman yerleri bildiren mektubunda bir zamandrr dostane geli~en baberle~mede Karaman Oglu'nun Abiler vakasmdaki kr~rrtlcrhgmdan ha-beri yokmu~ gibi gori.inmek istemi~ti. Karaman Oglu tarafmdan, Ba~bugunun Var-

    ~ak Tatanm kan~rkhk ~rkarmaga sevkettigine dair gelen haberler i.izerine yazdrg1 mektupta da : Onlann bir karr~rkhk ~tkarmasr muhakkak ise biz de elimizden geleni esirgemekten geri kalmaytz. Fakat ~imdiden boyle bir barekete nasrl ge-c;:elim? llerde ne zubur ederse on a gore hareket ederiz, gibi sozler ekliyerek li.i-ziimunda kendine yardlill da edecegini vadediyordu.

    Bu mektuphtrdan anla~Ild1gma gore, Padi~ab, Rumelinde heniiz kuvvet ve kudret dereceleri yeterince ogrenilmemi~ onca dli~manla ugra~rp dururken bir de Anadolu tarafmdan geride dii~man yaratmak istemiyordu.

    Lala Sabin Pa~a, Filibe taraflarmm ele ge~irilmesine memur edilmi~ti. Ha-rekata 765 yllmda (1365) ba~lryabildi. Maksadma da pek kolay ula~mt~tr. Ctin-kii Filibe'de bulunan Bulgar Prensi ku~atmanm ~iddetine birka~ giinden fazla da-

    yanamamr~ aman ile kaleyi teslim etmi~ti. Lala Sabin, yalmz ~ehri almakla kal-madt, Meric;: tizerinde bir koprti yaparak imar i~lemine de giri~ti.

    Filibe onemli bir yol iizerinde oldugu gibi etrafmdaki pirin~ tarlalan cihe-tiyle btiylik bir servete de malikti. Memleketi Lala Sabin Pa~a'ya teslim eden Bulgar Prensi ise o bolgeden btittin biitlin vazge~mege bir tiirlii razt olamad1. 0 havalinin geri ahnmast ic;in Strbistan'a giderek Htristiyan biikiimetlerinden yardlill istedi. Onlar ise zaten Osmanlrlann A vrupa kttasmda ilerlemeleri ve yer- ~

    le~meleri yonlinden biiyiik tela~e i~indeydiler. Bu ilerleyi~e set ~ekecek ftrsatr kol-lamaktaydtlar. Filibe Prensinin kendilerine ba~vurmas1 iizerine Strp, Macar, Bos-na, Eflak bliklimdarlan bekledikleri glintin geldigine hiikmettiler. Ve Osmanll-larm yakla~tlgrm bildirerek halkr birle~mege davet ettiler. Boylece bliyiik bir ordunun da kurulmasmt ba~ardtlar. Strp Krah etraftan katllan H1ristiyanlarla ilerledikc;:e biiyliyen bu kuvvetin idaresini ele alarak Edirne'ye yoneldi. Lala Sa-bin boyle bir kuvvetin ytgrhp gelmekte oldugunu ogrenince ~ok tcla~landi. (;iin-kii y