parlamenter muafiyetler anayasa hukuku

26
İÇİNDEKİLER Yasama Organının Oluşumu Milletvekili Seçimleri Milletvekili Seçilme Yeterliliği Parlamenter Muafiyetler TBMM'nin İç İşleyişi ve Yönetimi TBMM'nin Çalışması, Toplanma ve Karar Alma TBMM'nin Görevleri ve Yetkileri TBMM'nin Bilgi Edinme ve Denetim Yolları HEDEFLER •Bu üniteyi çalıştıktan sonra; •Yasama organının nasıl oluştuğu, çalıştığı ve karar alma süreçleri hakkında temel bilgileri edinecek, •Milletvekillerinin statülerini bilecek, •TBMM'nin görev ve yetkilerini tanımlayabileceksiniz. DEVLETİN TEMEL ORGANLARI: YASAMA ANAYASA HUKUKU ÜNİTE 10

Upload: others

Post on 18-Oct-2021

40 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

İÇİN

DEK

İLER

• Yasama Organının Oluşumu

• Milletvekili Seçimleri

• Milletvekili Seçilme Yeterliliği

• Parlamenter Muafiyetler

• TBMM'nin İç İşleyişi ve Yönetimi

• TBMM'nin Çalışması, Toplanma ve Karar Alma

• TBMM'nin Görevleri ve Yetkileri

• TBMM'nin Bilgi Edinme ve Denetim Yolları

HED

EFLE

R

•Bu üniteyi çalıştıktan sonra;

•Yasama organının nasıl oluştuğu, çalıştığı ve karar alma süreçleri hakkında temel bilgileri edinecek,

•Milletvekillerinin statülerini bilecek,

•TBMM'nin görev ve yetkilerini tanımlayabileceksiniz.

ÜNİ

TE

4

DEVLETİN TEMEL

ORGANLARI: YASAMA

ANAYASA HUKUKU

ÜNİTE

10

00

Page 2: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 2

Demokratik rejimlerde

parlamento üyelerinin

seçimle göreve gelmesi

esastır.

GİRİŞ

Devletin üç önemli organı olarak karşımıza yasama, yürütme ve yargı

çıkmaktadır. Bu organlardan yasama genel, soyut ve objektif kural koyma

yetkisini kullanmaktadır. Parlamento olarak da adlandırılan yasama organı

modern demokrasilerde tamamen seçimle oluşmaktadır. Bu bağlamda yasama

organının oluşumu, milletvekili seçilme yeterliliği, seçim sistemi gibi konular

önem kazanmaktadır. Konu bu yönleri ile TBMM açısından da önemlidir.

Yasama organı ile ilgili önemli bir diğer husus ise seçimle göreve gelen

üyelerin sahip olduğu hukuki ayrıcalıklardır. “Parlamenter muafiyetler” olarak

da anılan bu ayrıcalıkların hangi amaçla getirildiği ve anayasada nasıl

düzenlendiği, konunun esasının öğrenilmesi açısından önem arz etmektedir.

Bunun gibi önemli bir konu ise yasama organının çalışmasıdır. Zira hâlkın

temsilcilerinin yer aldığı parlamento bir özgür tartışma, müzakere ve karar

organı olmak durumundadır. İşte bunun sağlanabilmesi açısından yasama

organının yönetilmesi ve yönetimi gerçekleştireceklerin uygulayacağı kurallar

göze çarpmaktadır. Türkiye’de TBMM Başkanlık Divanı ve TBMM İçtüzüğü

örneği üzerinde bu hususlar açıklanmaktadır.

Yasama organı ile ilgili önemli bir konu da bu organın görev ve

yetkileridir. TBMM asli kural koyucu organ olarak kanun yapma yetkisini

kullanmaktadır. Kanun yapma meclisin en çok mesaisini sarf ettiği görevidir.

Ancak Türkiye’deki hükûmet sisteminin parlamenter rejim olması nedeniyle

TBMM’nin önemli bir görevi de kendi içinden bir hükûmet çıkarıp ona

güvenoyu vermektir. Bununla birlikte TBMM, hükûmeti denetleme yetkisini de

kullanmakta ve bu amaçla yürütme ile ilgili konularda bilgi edinme yollarını

devreye sokmaktadır. 1982 Anayasası’nda TBMM, kanun yapma ve hükûmete

güvenoyu verme ve onu denetleme dışında başka görevleri de yerine

getirmektedir. Bu bölümde işte bu hususlar derli toplu biçimde anlatılmaktadır.

YASAMA ORGANININ OLUŞUMU

Demokratik rejimlerde parlamento üyelerinin seçimle göreve gelmesi

esastır. İngiltere’deki Lordlar Kamarası örneğinde olduğu gibi, seçimle göreve

gelmeyen parlamento kanatlarının bulunması mümkün olmakla birlikte, bu tür

seçim dışı yöntemle göreve gelen parlamento kanatları, güçlü yetkileri sahip

Page 3: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 3

olmadığı için sorun teşkil etmemektedir. Kanun yapma yetkisine sahip bir

parlamento kanadının tüm üyelerinin demokratik bir rejimde seçimle göreve

gelmesi gerekmektedir.

Bunun yanında, değişik ülke parlamentolarının çift meclisli oluşuma

sahip olabildiği de görülmektedir. Federal devlet parlamentolarının çift meclisli

olması federe devletlerin aralarında nüfus olarak farklılıklar bulunması ve her

bir federe devletin diğeri ile eşit temsil edilme isteği gibi etmenler dolayısıyla

zorunludur. Üniter devletlerde ise parlamentoların tek veya çift meclisli olması

ülkelerin tercihine bağlıdır. Söz gelimi, Fransa, İtalya ve İngiltere’de parlamento

çift meclislidir. Türkiye’de ise 1961 Anayasası’nda parlamento Cumhuriyet

Senatosu ve Millet Meclisinden oluşmaktaydı. 1982 Anayasasında ise tek

meclisli bir parlamento söz konusudur.

1982 Anayasası’nın özgün şeklinde TBMM’nin üye sayısı 400 idi. 1987

yılında yapılan değişiklikle bu sayı 450’ye, 1995 yılında yapılan değişiklikle

550’ye yükseltilmiştir. Anayasanın 75. maddesinde TBMM üyelerinin genel oyla

seçilmesi öngörülmüştür. Türkiye’de anayasa değişmediği sürece nüfus artsa

da azalsa da TBMM’nin üye sayısı 550’dir.

MİLLETVEKİLİ SEÇİMLERİ

TBMM’nin seçim dönemi dört yıldır. Bu süre 1982 Anayasasının ilk

şeklinde beş yıl olarak öngörülmüştü ve 2007 yılında yapılan değişiklikle bu

süre, önceki anayasalarda olduğu gibi, dört yıla düşürülmüştür. Bununla birlikte

TBMM seçimlerinin dört yıllık süre dolmadan yapılması ya da geriye bırakılması

da mümkündür.

Bilindiği gibi TBMM, kendi alacağı bir “meclis kararı” ile bu süre

dolmadan da seçimlerin yenilenmesini sağlayabilir. Bu biçimde yapılan

seçimlere “erken genel seçim” denilir. Özellikle koalisyon hükûmetleri

döneminde iktidar ortağı partiler arasında yaşanan uyum sorunları nedeniyle

TBMM seçimleri zamanından çok daha erkene alınabilmektedir.

Seçimlerin süresi dolmadan yapılmasına yol açan bir diğer husus da

Cumhurbaşkanı’nın TBMM seçimlerinin yenilenmesine karar vermesi

durumudur. 1982 Anayasası’nın 116. maddesine göre Bakanlar Kurulu’nun

Page 4: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 4

güvenoyunu alamaması, güvensizlik oyuyla düşürülmesi, Başbakan’ın istifa

etmesi ya da yeni seçilen TBMM’de Başkanlık Divanı oluşumu sonrasında

Cumhurbaşkanı’nın hükûmetin kurulması için görevi bir milletvekiline

vermesinden sonra kırk beş gün içinde Bakanlar Kurulu’nun kurulamaması

hâllerinde de Cumhurbaşkanı TBMM Başkanı’na danışarak seçimlerin

yenilenmesine karar verebilir. Bu durum, benimsenen parlamenter hükûmet

sisteminin bir gereği olarak, yürütme organına yasamaya karşı kullanacağı bir

yetki olarak verilmektedir.

Savaş sebebiyle yeni seçimlerin yapılmasına imkân görülmediği

durumlarda TBMM seçimleri bir yıl geriye bırakılabilir. Geri bırakma sebebinin

ortadan kalkmaması durumunda ise erteleme kararındaki usule göre bu işlem

tekrarlanabilir.

TBMM seçimleri ile ilgili olarak “ara seçim” konusuna da değinmek

gerekir. Bir seçim dönemi içerisinde TBMM’de boşalan üyeliklerin doldurulması

amacıyla yapılan seçime ara seçim adı verilir. Ara seçim sadece milletvekilliği

boşalan seçim çevrelerinde yapılır ve bu seçimde seçilen milletvekilleri ancak

TBMM’nin geriye kalan süresi kadar görev yapabilirler. Normalde bir seçim

döneminde bir defa ara seçim yapılır ve kural olarak ara seçim, genel seçimden

otuz ay geçmedikçe yapılmaz. Ancak, bunun iki istisnası vardır. Birincisi boşalan

üyeliklerin sayısı TBMM üye tamsayısının yüzde beşini bulduğu hâllerde, ara

seçimler üç ay içinde yapılır. İkinci olarak, bir ilin veya seçim çevresinin

TBMM’de üyesinin kalmaması hâlinde, boşalmayı takip eden doksan günden

sonraki ilk Pazar günü ara seçim yapılır.

Seçimlerin genel yönetimi ve denetimi yargı tarafından gerçekleştirilir ve

bu amaçla seçim yargısı oluşturulmuştur. Seçim yargısında ilçe ve il düzeyinde

seçim kurulları bulunur ve en üstte Yüksek Seçim Kurulu yer alır. Yüksek Seçim

Kurulu’nun seçimlerle ilgili verdiği kararlar kesindir ve bunlara karşı başka bir

yargı düzenine başvurulamaz.

SEÇİM SİSTEMİ

TBMM’nin 550 üyesi il düzeyini esas alan seçim çevrelerinden seçilir.

Milletvekilleri illere nüfus esasına göre dağıtılır. Türkiye’de 2011 milletvekili

seçimlerinde Bayburt ili dışındaki tüm illerden en az iki milletvekili seçilmiştir.

Page 5: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 5

Her il bir seçim çevresi olarak öngörülmüş olup, bu seçim çevresinde ilin

nüfusuna bağlı olarak ne kadar milletvekili seçileceği hesaplanmaktadır.

İstanbul, Ankara ve İzmir’in nüfusunun fazla olması nedeniyle bu iller kendi

içerisinde birden fazla seçim çevresine ayrılmışlardır.

Seçim çevresinde alınan oylara bağlı olarak partili veya bağımsız

adaylardan seçilenleri belirlemek amacıyla uygulanan yönteme “seçim sistemi”

adı verilir. Türkiye’de şu anda nispi temsil sisteminin d’Hont usulü

uygulanmaktadır. Bu seçim sistemine göre seçim çevresinden alınan oylara

bağlı olarak siyasi partilerin listesinden milletvekilleri belirlenir. Kendisine has

bir hesaplama yöntemi olan bu seçim sistemine göre her parti aldığı oy oranına

yakın milletvekili çıkarma imkânına sahip olduğundan, bu sistem temsilde

adalete daha fazla ağırlık vermektedir. Bununla birlikte bu seçim sistemine

eklenen yüzde on barajı dolayısıyla, bir siyasi partinin bir seçim çevresinden

milletvekili çıkarabilmesi için öncelikle ülke düzeyindeki geçerli oyların yüzde

onunu alması gerekmektedir. Bu nedenle yüzde on barajını aşamayan partiler,

o seçim çevresinde çok yüksek oranda oy alsa bile milletvekili çıkaramazlar.

Ancak, bir seçim çevresinde bağımsız olarak seçime giren adaylar, o seçim

çevresinde d’Hont usulüne göre yapılacak hesaplamalarda partilerin milletvekili

hesaplamalarında yapılan bölmedeki sayı kadar oy almaları durumunda, baraj

söz konusu olmaksızın seçilme imkânına sahip olabilirler.

Değişik seçim çevrelerinden seçilmelerine rağmen, anayasanın 80.

maddesinde de belirtildiği üzere, milletvekilleri seçildikleri bölgeyi veya

kendilerini seçenleri değil, bütün milleti temsil ederler. Bunun sonucu olarak

milletvekilleri ile kendilerini seçenler arasında emredici ya da bağlayıcı bir

vekâlet ilişkisi bulunmamaktadır. Milletvekilleri görevleri süresince,

seçmenlerin talimatları doğrultusunda değil, kendi iradeleri doğrultusunda

tutum belirlerler ve o doğrultuda oy kullanırlar.

MİLLETVEKİLİ SEÇİLME YETERLİLİĞİ

Seçilme hakkının siyasi bir hak olduğu göz önünde tutulduğunda,

milletvekili seçilme yeterliliği konusundaki en önemli şart olarak karşımıza

vatandaşlık çıkmaktadır. Buna ek olarak milletvekili seçilme yeterliliği ile ilgili

Anayasanın 76. maddesinde öngörülen diğer koşullar arasında yirmi beş yaşını

Page 6: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 6

Milletvekili seçilme

yeterliliği konusundaki

en önemli şart olarak

vatandaşlıktır ve görev

süreleri TBMM’nin

görev süresi kadardır.

doldurmuş olmak, en az ilkokul mezunu olmak, kısıtlı olmamak, yükümlü

olduğu askerlik hizmetini yapmış olmak, kamu hizmetinden yasaklı olmamak,

taksirli suçlar hariç toplam bir yıl veya daha fazla hapis ile maddede sayılan

birtakım suçlardan hüküm giymemiş olmak sayılmaktadır.

Seçilenler seçildiklerine dair mazbatayı aldıktan sonra milletvekili sıfatına

sahip olurlar. Yalnız görevlerine başlarken anayasanın 81. maddesindeki andı

yaparlar. Milletvekillerinin görev süresi TBMM’nin görev süresi kadardır.

Bununla birlikte bazı durumlarda TBMM’nin görev süresinin bitiminden önce

milletvekilliği sona erebilir.

Anayasanın 84. maddesinde milletvekilliğinin düşmesi hâlleri;

İstifa, kesin hüküm giyme veya kısıtlanma, anayasanın 82. maddesine

göre milletvekilliğiyle bağdaşmayan bir görev veya hizmeti sürdürmekte ısrar

etme ve meclis çalışmalarına özürsüz veya izinsiz olarak bir ay içerisinde toplam

beş birleşim günü katılmama şeklinde sıralanmıştır. Yalnız devamsızlık yapan

üyeliğin düşürülmesi takdiri bir durum olup, milletvekilliğinin düşmesine,

durumun Meclis Başkanlık Divanı’nca tespit edilmesi üzerine, Genel Kurulca

üye tamsayısının salt çoğunluğunun oyuyla karar verilebilir. İstifa eden üyenin

milletvekilliğinin düşmesi de TBMM Genel Kurulunca kararlaştırılır. 2010 yılı

anayasa değişikliği öncesinde bir diğer husus olarak partisinin temelli

kapatılmasına beyan veya eylemleri ile sebep olan milletvekilinin milletvekilliği

de Anayasa Mahkemesi’nin davalı partiye ilişkin verdiği kapatma kararının

Resmî Gazete’de yayınlanması ile sona ermekteydi. Ancak bu husus 2010

yılında kaldırılmıştır.

PARLAMENTER MUAFİYETLER

Parlamenter muafiyetler ya da yasama bağışıklıkları olarak adlandırılan

ve parlamento üyelerinin parlamento çalışmalarında daha özgür olmalarını ve

bir kısıtlama olmaksızın katılmalarını amaçlayan bu ayrıcalıklar demokrasilerde

yaygın biçimde kullanılmaktadır. Tarihsel geçmişi yüzyıllar öncesine kadar giden

bu uygulamalar Batılı demokrasilerde de bulunmaktadır. Söz gelimi

parlamenter muafiyetler İngiltere’de ilk olarak 1689 tarihli Bill of Rights’da

düzenlenmiştir. Bu ayrıcalıklar “yasama dokunulmazlığı” başlığı altında 1982

Anayasası’nın 83. maddesinde de düzenlenmiştir.

Page 7: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 7

Parlamenter muafiyetler esasında yasama sorumsuzluğu ve yasama

dokunulmazlığı olarak iki alt başlıkta toplanabilirler. 1982 Anayasası’nda bu iki

ayrıcalık da düzenlenmiştir. Bununla birlikte madde başlığı yanlış anlamalara

sebebiyet verecek biçimde “yasama dokunulmazlığı” şeklinde kullanılmıştır.

Yasama Sorumsuzluğu

Yasama sorumsuzluğu, bir milletvekilinin parlamento çalışmaları

esnasında verdiği oy, açıklamış olduğu düşünce ve yaptığı konuşmalarından

dolayı sorumlu tutulamamasını öngörmektedir. Bu husus Anayasanın 83/1.

maddesinde şu şekilde öngörülmüştür: “Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri,

meclis çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, mecliste ileri sürdükleri

düşüncelerden, o oturumdaki Başkanlık Divanı’nın teklifi üzerine meclisçe

başka bir karar alınmadıkça bunları meclis dışında tekrarlamak ve açığa

vurmaktan sorumlu tutulamazlar.”

Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere yasama sorumsuzluğu mutlak bir

nitelik arz eder. Sadece yasama sorumsuzluğu kapsamındaki hususların o

oturumdaki Başkanlık Divanının teklifi üzerine meclisçe bir karar alınması

durumunda bunları meclis dışında açığa vurmak ve tekrarlamak

sınırlandırılabilir. Bunun dışında verdiği oy, açıklamış olduğu düşünce ve

kanaatlerden dolayı bir milletvekili milletvekilliği sona erdikten sonra da

sorumlu tutulamaz. Bu yönü ile yasama sorumsuzluğu milletvekillerine mutlak

bir koruma sağlar. Yasama sorumsuzluğu, milletvekillerinin düşüncelerini hiçbir

yaptırım tehdidi olmaksızın rahatlıkla ifade edebilmeleri için gerekli bir

ayrıcalıktır. Özellikle ifade özgürlüğü ile ilgili sorunların olduğu ülkelerde

yasama sorumsuzluğu daha gerekli bir hâl almaktadır.

Yasama sorumsuzluğunun amacı göz önünde tutulduğunda bunun

Meclisteki oy, söz ve düşünce açıklamalarını koruduğu, eylemleri kapsamadığı

rahatlıkla görülebilir. Öte yandan, anayasadaki ifadeden esasında yasama

sorumsuzluğunun sadece cezai sorumluluğu değil, hukuki sorumluluğu da

kapsadığı sonucu çıkarılabilir. Ancak doktrinde ve özellikle Yargıtay

içtihatlarında yasama sorumsuzluğunun sadece cezai sorumluluğu ortadan

kaldırdığı, hukuki sorumluluğu etkilemediği yönünde bir görüş de mevcuttur.

Page 8: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 8

Yasama

dokunulmazlığının

kapsamı, tutulamama,

sorguya çekilememe,

tutuklanamama ve

yargılanamamayı içerir.

Yasama Dokunulmazlığı

Milletvekillerine tanınan ikinci ayrıcalık olan yasama dokunulmazlığı ise,

bir milletvekilinin milletvekili olduğu süre içerisinde, gerek milletvekili olmadan

önce işlediği ve gerek milletvekili iken işlediği ileri sürülen suçlardan dolayı

TBMM kararı olmadıkça tutulamaması, sorguya çekilememesi,

tutuklanamaması ve yargılanamaması anlamına gelmektedir.

1982 Anayasası’na göre dokunulmazlık sadece ceza davalarına yönelik

bir güvence olup, milletvekillerinin hukuki sorumluluğunu kapsamamaktadır.

Öte yandan, yasama dokunulmazlığı, yasama sorumsuzluğu gibi mutlak

olmayıp, sadece milletvekili olunan dönem boyunca bir güvence

öngörmektedir. Milletvekilliği sona erdikten sonra dokunulmazlık da

kalkacağına göre, bu suçlardan dolayı yargılanmak mümkün hâle gelecektir.

Ancak burada yasama dokunulmazlığının aynı zamanda milletvekili iken

de TBMM kararı ile kaldırılabileceğini belirtmek gerekir. TBMM kararı ile bir

milletvekilinin dokunulmazlığı kaldırıldığında, bu üyenin, dokunulmazlığın

kaldırıldığı suç iddiası ile ilgili olarak yargılanması imkânı sağlanabilmektedir.

Ancak tekrar seçilen bir milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma,

meclisin yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlıdır.

Bununla birlikte anayasada dokunulmazlığın iki durumda söz konusu

olamayacağı öngörülmektedir. Birinci olarak ağır cezayı gerektiren suçüstü hâli

ve ikinci olarak seçimden önce soruşturmasına başlanılmış olmak kaydıyla

Anayasanın 14. maddesindeki durumlarda dokunulmazlık söz konusu

olmayacaktır. Bu biçimdeki ihtimallerden birinin gerçekleşmesi hâlinde yetkili

makam, durumu hemen ve doğrudan doğruya TBMM’ye bildirmek zorundadır.

Yasama dokunulmazlığı da yasama sorumsuzluğu gibi milletvekillerinin

görevlerini layıkıyla yerine getirebilmeleri amacıyla kendilerine sağlanan bir

ayrıcalıktır. Buradaki amaç bireysel olarak milletvekillerinin korunması olmayıp,

yasama faaliyetlerinin sorunsuz bir biçimde sürdürülmesidir. Yargı bağımsızlığı

ve tarafsızlığı ile ilgili sorunların olduğu ülkelerde yasama dokunulmazlığı daha

gerekli bir hâl almaktadır. Milletvekillerinin asılsız isnatlarla karşı karşıya kalıp

parlamento çalışmalarına katılması yönündeki fiziksel veya hukuki engellerle

karşılaşmaması amacıyla yasama sorumsuzluğu belli koşullara bağlı olarak

Page 9: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 9

TBMM’nin

çalışmalarını detaylı

biçimde düzenleyen

hükümler anayasanın

bu konuya ilişkin

düzenlemeleri de

dikkate alınarak

TBMM İçtüzüğü ile

belirlenir.

yargılanma bağışıklığı sağlamaktadır. Ancak isnadın ciddiliği ve kamuoyundaki

tepkiye bağlı olarak TBMM’nin ilgili milletvekilinin dokunulmazlığını kaldırması

her zaman mümkündür.

Öte yandan yasama dokunulmazlığı süresi içerisinde milletvekilinin sahip

olduğu yargılanma muafiyeti süresince zaman aşımından bahsedilemeyecektir.

Nitekim bu doğrultuda anayasanın 83/3. maddesinde şu hükme yer verilmiştir:

“Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra

verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine

bırakılır; üyelik süresince zaman aşımı işlemez”.

Anayasada milletvekili olmayan bakanların da bakan sıfatını taşıdıkları

sürece yasama dokunulmazlığına sahip oldukları açıkça öngörülmüştür (m.

112/son). Ayrıca, yasama dokunulmazlığı milletvekillerinin suç iddiaları ile ilgili

milletvekili oldukları süre boyunca geçici bir yargılanma muafiyeti getirdiği için

anayasada TBMM’deki siyasi parti gruplarınca, yasama dokunulmazlığı ile ilgili

görüşme yapılamayacağı ve karar alınamayacağı belirtilmektedir.

TBMM’NİN İÇ İŞLEYİŞİ VE YÖNETİMİ

TBMM’nin çalışmalarını detaylı biçimde düzenleyen hükümler

anayasanın bu konuya ilişkin düzenlemeleri de dikkate alınarak TBMM İçtüzüğü

ile belirlenir. TBMM’nin çalışması, özellikle genel kurul ve komisyonlarda

gerçekleştirilecek görüşme ve müzakerelerde mecliste temsil edilen siyasi

partilerin birlikte katılmasını sağlayacak biçimde olmalıdır. Bu nedenle

anayasada da TBMM İçtüzük hükümlerinin, siyasi parti gruplarının, meclisin

bütün faaliyetlerine üye sayısı oranında katılmalarını sağlayacak biçimde

düzenlenmesi gereğine vurgu yapılmaktadır (madde: 95/2). Parlamento

çoğunluğu karşısında muhalefet partilerinin kendi görüşlerini ifade edebilecek

imkânlara sahip olması içtüzüğün en önemli amaçlarından biridir. TBMM

İçtüzüğü, bir parlamento kararı olmasına ve parlamento kararları Anayasa

Bir

eyse

l Etk

inlik • Parlamenter muafiyetler milet adına yetki kullanan

temsilcilere (milletvekillerine) hangi demokratik hedefler doğrultusunda tanınmaktadır, araştırınız.

Page 10: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 10

Mahkemesi’nin denetimine tabi olmamasına rağmen, bu önemine binaen

Anayasada TBMM İçtüzüğünün anayasa yargısı denetimine tabi olduğu açıkça

belirtilmiştir.

TBMM İçtüzüğü kadar önemli bir diğer husus da TBMM’nin yönetimidir.

TBMM yönetimi TBMM Başkanlık Divanı tarafından gerçekleştirilir. Başkanlık

Divanı’nda meclis üyeleri arasından seçilen Meclis Başkanı, Başkanvekilleri,

katip üyeler ve idare amirleri bulunur. Başkanlık Divanı’nın oluşumu Meclisteki

siyasi parti gruplarının üye sayısı oranında divana katılmalarını sağlayacak

şekilde gerçekleştirilir.

Burada özellikle TBMM Başkanı daha fazla ön plana çıkmaktadır. TBMM

Başkanı oturumları yönetirken tarafsız olmak zorundadır. Anayasada siyasi

parti gruplarının başkanlık için aday gösteremeyecekleri öngörülmüştür. TBMM

Başkanı en geç dördüncü turda seçilir. İlk iki turda seçilebilmek için üye

tamsayısının üçte iki çoğunluğunun oyu, üçüncü turda üye tamsayısının salt

çoğunluğunun oyu, üçüncü oylamada en çok oy alan iki adayın katıldığı son

turda ise en fazla oyun alınması gerekir.

TBMM Başkanı, gerek TBMM’yi temsil ettiği için ve gerek

Cumhurbaşkanlığına vekâlet etmesi yönüyle yoğun olduğu içindir ki meclis

çalışmalarını yönetecek başkanvekilleri önem arz etmektedir. Meclisteki siyasi

parti gruplarına da öngörülen kurallar dâhilinde TBMM Başkanvekilliği

verilebilir. Başkanvekillerinin sayısı ve seçimi usulü TBMM İçtüzüğünde

belirtilmiştir. İçtüzüğe göre dört başkanvekili bulunur ve başkanvekillikleri, iki

adedi TBMM üye tamsayısının salt çoğunluğuna sahip siyasi parti grubuna ait

olmak üzere, oranı en yüksek olandan başlayarak sıra ile dağıtılır (madde: 11).

Ancak başkanvekillerinin de tarafsızlığı önem arz etmektedir. Nitekim

anayasada bu amaçla “Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Başkanvekilleri,

üyesi bulundukları siyasi partinin veya parti grubunun meclis içinde veya

dışındaki faaliyetlerine; görevlerinin gereği olan hâller dışında, meclis

tartışmalarına katılamazlar; Başkan ve oturumu yöneten Başkanvekili oy

kullanamazlar.” (madde: 94/6) hükmüne yer verilmiştir.

TBMM’de siyasi partilerin grup hâlinde temsil edilebilmesi için en az

yirmi milletvekiline sahip olmaları gerekmektedir. Yirmiden az milletvekiline

sahip partiler TBMM’de grup kuramadıklarından temsil süresinde gerek

Page 11: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 11

komisyon ve Genel Kurul’daki görüşmelerde ve gerek TBMM çatısı altındaki

diğer faaliyetlerde siyasi parti gruplarına sağlanan bir dizi imkândan

faydalanamazlar.

TBMM ile ilgili çalışmalardan söz edildiğinde iki düzeyi birbirinden

ayırmak gerekmektedir. TBMM Genel Kurulu ve komisyonlar aşamaları.

Sayıları, adları, oluşumu ve çalışma usulleri detaylı biçimde TBMM İçtüzüğünde

düzenlenen komisyonlar TBMM Genel Kurulu’nun çalışmalarını

kolaylaştırmaktadır. Komisyonun yaptığı ön çalışmalar Genel Kurul’un önünde

görüşülecek işlerin daha hazırlıklı biçimde gelmesine katkı sağlamaktadırlar.

Komisyonun üyeleri de milletvekili olmak zorundadır. Komisyon ve Genel Kurul

çalışmaları kural olarak açık yapılır. Ancak her ikisinde de kapalı oturum

yapılmasına karar verilebilir.

TBMM’de yapılan toplantılar ile ilgili bazı kavramlar kullanılmaktadır. Söz

gelimi TBMM Genel Kurulu’nda yapılan tüm konuşmalar tutanağa geçirildiği

için bu konuşmanın yapıldığı dönem, yasama yılı ve tarihinin bilinmesi

önemlidir. Bu hususu da göz önünde tutarak yasama dönemi, yasama yılı,

birleşim ve oturum gibi kavramlar TBMM İçtüzüğü’nün 1. maddesinde

açıklanmıştır. Buna göre yasama dönemi, TBMM’nin iki milletvekili genel seçimi

arasındaki süreyi ifade eder. Yasama yılı, ise 1 Ekimde başlayıp 30 Eylülde sona

eren dönemi ifade eder. Birleşim, Genel Kurul’un belli bir gününde açılan

toplantısına verilen addır. Oturum ise bir birleşimin ara ile bölünen

kısımlarından her biridir.

TBMM’NİN ÇALIŞMASI, TOPLANMA VE KARAR ALMA

Anayasaya göre TBMM, her yıl Ekim ayının ilk günü kendiliğinden

toplanır. Ancak TBMM her yıl belli bir süre tatil yapabilir. Bir yasama yılındaki

tatil süresi en çok üç aydır. Bunun dışında TBMM’nin kısa süreli olarak çalışma

yapmadığı zaman aralıkları olabilir ki bunlara ara verme denilir. Ara verme veya

tatil esnasında TBMM, doğrudan doğruya veya Bakanlar Kurulunun istemi

üzerine Cumhurbaşkanı’nca ya da doğrudan doğruya veya üyelerin beşte

birinin yazılı istemi üzerine Meclis Başkanı’nca toplantıya çağrılabilir. Bu şekilde

toplanan mecliste öncelikle bu toplantıyı gerektiren konu görüşülmeden ara

verilemez ve tatile devam edilemez.

Page 12: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 12

Toplantı yeter sayısı,

TBMM’nin

çalışmalarına

başlayabilmesi için

gereken asgari yeter

sayıdır. Karar yeter

sayısı ise TBMM’nin bir

konuda karar alabilmesi

için gerekli asgari sayıyı

ifade eder.

TBMM’de Genel Kurulu’nun çalışmalara başlayabilmesi ve karar

alabilmesi açısından da asgari yetersayılar öngörülmüştür. Bu konu Anayasanın

96. maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir: “Türkiye Büyük Millet Meclisi,

yapacağı seçimler dâhil bütün işlerinde üye tamsayısının en az üçte biri ile

toplanır. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Anayasada başkaca bir hüküm yoksa

toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile karar verir; ancak karar yeter sayısı

hiçbir şekilde üye tamsayısının dörtte birinin bir fazlasından az olamaz”.

Burada toplantı yeter sayısı ve karar yeter sayısı biçiminde iki önemli

kavram ön plana çıkmaktadır. Toplantı yeter sayısı, TBMM’nin çalışmalarına

başlayabilmesi için gereken asgari yeter sayıdır. Bu durum Anayasada üye

tamsayısının en az üçte biri biçiminde öngörülmüştür. Anayasa Mahkemesinin

on birinci Cumhurbaşkanlığı seçiminde verdiği karar sonrasında bu maddeye,

“yapacağı seçimler dâhil bütün işlerinde” ifadesi vurgulu biçimde dâhil

edilmiştir. Değişiklik öncesi ifade şu şekildeydi: “Anayasada, başkaca bir hüküm

yoksa Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının en az üçte biri ile

toplanır”. Kanaatimizce 2007 yılı değişikliği öncesinde ve sonrasında toplantı

yeter sayısı konusunda Anayasada başka bir hüküm bulunmadığından

TBMM’nin tüm işlerinde bu sayı üye tamsayısının üçte biridir.

Karar yeter sayısı ise TBMM’nin bir konuda karar alabilmesi için gerekli

asgari sayıyı ifade eder. Ancak karar yeter sayısı konusunda Anayasanın başka

maddelerinde başka yeter sayılar öngörüldüğünü de belirtmek gerekir. Bu

nedenle genel karar yeter sayısı ve özel karar yeter sayısı şeklinde iki farklı

karar yeter sayısından bahsedilebilir. Genel karar yeter sayısı, Anayasada başka

bir yeter sayısı bulunmaması durumundaki karar yeter sayısıdır ve bu sayı

Anayasanın 96. maddesinde üye tamsayısının dörtte birinin bir fazlasından az

olmayan biçimde toplantıya katılanların salt çoğunluğu olarak belirtilmiştir.

Özel karar yeter sayısı ise Anayasanın değişik maddelerinde öngörülen karar

yeter sayılarıdır. Söz gelimi, Anayasa değişikliklerinin referanduma sunma

zorunluluğu olmadan kabulü için aranan özel karar yeter sayısı TBMM üye

tamsayısının üçte iki çoğunluğu şeklindedir (madde: 175). Başka özel karar

yeter sayıları olarak şunlar sıralanabilir: TBMM’nin genel ve özel af ilanına karar

verebilmesi için aranan özel karar yeter sayısı TBMM üye tamsayısının beşte

üçlük çoğunluğudur (madde: 87). Gensoru neticesinde hakkında gensoru

Page 13: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 13

verilen bakanın veya bakanlar kurulunun düşürülebilmesi için öngörülen yeter

sayı üye tamsayısının salt çoğunluğudur (madde: 99). Cumhurbaşkanının

vatana ihanetten dolayı suçlanabilmesi için öngörülen karar yeter sayısı TBMM

üye tamsayısının dörtte üçüdür (madde: 105).

TBMM Genel Kurulu’ndaki çalışmalarda değişik türde oylama yöntemleri

kullanılmaktadır. İşaretle oylama, açık oylama ve gizli oylama şeklindeki bu

yöntemlerden değişik türdeki oylamalarda hangisinin kullanılacağı önem arz

etmektedir. Zira anayasada yapılacak oylama türü ile ilgili bazen açık bir ifadeye

yer verilmekte ve oylamanın nasıl yapılacağı belirtilmekte, ancak çoğu zaman

bunun açıkça vurgulanmadığı görülmektedir. İşte bu nedenle oylama konusu

TBMM İçtüzüğü’nün 139. maddesinde düzenlenmiş ve oylama türlerinin nasıl

yapılacağı tanımlanmıştır. Buna göre işaretle oylama; üyelerin el kaldırması,

tereddüt hâlinde ayağa kalkmaları, beş üyenin ayağa kalkarak teklif etmesi

hâlinde de salonda olumlu ve olumsuz oy verenlerin ikiye bölünerek sayılmaları

suretiyle yapılır. Açık oylama; üzerinde milletvekillerinin ad ve soyadlarıyla

seçim çevrelerinin yazılı olduğu oy pusulalarının kutuya atılması veya elektronik

oylama mekanizmasının çalıştırılması yahut ad cetvelinin okunması üzerine adı

okunan milletvekilinin ayağa kalkarak “kabul”, “çekimser” veya “ret”

kelimelerinden birini yüksek sesle söylemesi ve böylece açıkladığı oyunun kâtip

üyelerce kaydedilmesi suretiyle gerçekleştirilir. Gizli oylama ise üzerinde hiçbir

işaret bulunmayan oy pusulalarının kürsüden kutuya atılması suretiyle yapılır.

Gizli oylama ve açık oylama işaretle oylamaya nazaran daha fazla zaman

almaktadır. Bu durum meclis çalışmalarında süre yönünden ciddi sorunlara yol

açabilir. Ancak bu tür oylamaların tercih edilmesinin de önemli gerekçeleri

bulunmaktadır. Tüm bu hususları da gözeterek TBMM İçtüzüğü, genel oylama

türü olarak daha seri bir yöntem olan işaretle oylamayı kabul eden şu hükme

yer vermiştir: “Anayasada, kanunlarda ve İçtüzükte açık veya gizli oylama

yapılmasının zorunlu olduğu belirtilmeyen bütün hususlarda kaide olarak işaret

oyuna başvurulur” (madde: 140).

TBMM’NİN GÖREVLERİ VE YETKİLERİ

Türkiye Cumhuriyeti’nin parlamentosu olarak TBMM’nin en önemli

yetkisi yasama yetkisidir. Kanun koyucu organ sıfatıyla TBMM çok değişik

Page 14: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 14

TBMM’nin yasama

yetkisi, asli bir yetki

olup, her konuyu

önceden mevcut bir

hukuk kuralına

gereksinim duymaksızın

ilk elden

düzenleyebilmesi

anlamına gelir.

konularda kanun yapma yetkisini kullanabilir. Bunun yanında 1982

Anayasası’nın öngördüğü hükûmet sistemi parlamenter sistem olduğu için

TBMM’nin önemli bir görevi de kendi içinden hükûmeti çıkarmak ve onu

denetlemektir. Bu bağlamda, aşağıda da belirtileceği üzere, Anayasada

TBMM’nin bilgi edinme ve hükûmeti denetleme yollarına yer verilmiştir.

TBMM’ye Anayasada bunların dışında başka görevler de verilmiştir.

İlk olarak TBMM’nin yasama yetkisini ele almak gerekir. TBMM’nin

yasama yetkisi, demokratik ülke parlamentolarında olduğu gibi asli bir yetkidir.

TBMM’nin asli (ilk-el) düzenleme yetkisine sahip olması, kendisinin her konuyu

önceden mevcut bir hukuk kuralına gereksinim duymaksızın ilk elden

düzenleyebilmesi anlamına gelir. Asli ya da ilk-el düzenleme yetkisine sahip

TBMM, kendi önceliklerine ve ihtiyaç olduğunu gördüğü alanlara ilişkin istediği

konuda kural koyma yetkisini kullanabilir. Demokratik rejimlerde asli

düzenleme yetkisine sahip olma parlamentoların sahip olduğu temel kural

koyucu organ olma niteliğinin doğal bir sonucudur.

Yasama yetkisinin genel olması, bir parlamento olarak TBMM için de

geçerlidir. Bunun anlamı ise TBMM’nin her konuyu düzenleyebilmesidir. TBMM

anayasaya aykırı olmamak koşulu ile her konuyu istediği şekilde, ana hatlarıyla

veya ayrıntılı biçimde düzenleyebilir. Buradaki tek koşul yapılacak

düzenlemelerin anayasa hükümlerine aykırı olamamasıdır.

Anayasada TBMM’nin kanun yapma usulü ile ilgili hükümler yer

almaktadır. Kanun çıkarmayı önerme yetkisi TBMM üyeleri ile Bakanlar

Kuruluna aittir. Bakanlar Kurulu’nun yaptığı önerilere “kanun tasarısı” adı

verilmektedir ve tasarılar Bakanlar Kurulu’nun oy birliği ile kararlaştırılır.

Milletvekillerinin önerilerine ise “kanun teklifi” denir ve bir milletvekilinin de

tek başına kanun teklif etmesi mümkündür. Parlamenter rejimin benimsenmesi

dolayısıyla günümüzde kanun tasarılarının yasalaşma oranının tekliflere göre

daha yüksek olduğu görülmektedir.

Kanun teklifleri ve tasarıları önce ilgili komisyonda görüşülür.

Komisyonda kabul edilenler Genel Kurula gelir. Genel Kuruldaki görüşme ve

kabul süreci toplantı ve karar yeter sayısı ile ilgili genel hükümlere göre

gerçekleştirilir. Normal kanunlardan farklı olarak genel ve özel af ilanına ilişkin

kanunlar ile anayasa değişikliği yapılmasına ilişkin kanunların karar yeter sayısı

Page 15: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 15

ise üye tamsayısının en az beşte üçü oranındadır. TBMM Genel Kurulu’nun

kabul ettiği kanun Resmî Gazete’de yayınlanmak üzere Cumhurbaşkanına

gönderilir. Cumhurbaşkanı on beş gün içinde kanunları yayınlar. Yayınlanmasını

uygun bulmadığı kanun maddelerini ve kanunun tümünü aynı süre içinde bir

kez daha görüşülmek üzere TBMM’ye iade eder. TBMM geri gönderilen kanunu

aynen kabul eder ve Cumhurbaşkanı’na gönderirse bunun on beş gün içinde

Resmî Gazete’de yayınlanması gerekir. Cumhurbaşkanı’nın geri gönderme

yetkisi, özellikle anayasaya aykırılık taşıması durumunda kanunların yeniden

gözden geçirilmesi imkânını sağlaması yönüyle önemlidir.

TBMM’nin önemli bir görevi de belli konularda kanun gücünde kural

koyma yetkisini Bakanlar Kuruluna vermektir. 1971 yılı anayasa değişikliği ile

sistemimize giren ve 1982 Anayasası’nda da devam eden bu modelde Bakanlar

Kurulu TBMM’nin yetki kanunu ile kendisine verdiği yetkiye bağlı olarak “kanun

hükmünde kararname” çıkarabilir. Yetki kanunu âdeta bir şablon olarak,

çıkarılacak kanun hükmünde kararnamenin, amacını, kapsamını, ilkelerini,

kullanma süresini ve süresi içinde birden fazla kararname çıkarılıp

çıkarılamayacağını gösterir. Kanun hükmünde kararname her konuda

çıkarılamaz. Temel hak ve özgürlüklerin genel rejimi, kişi hakları ve siyasi

haklar, kanun hükmünde kararname ile düzenlenemez. Sosyal ve ekonomik

haklar kanun hükmünde kararname ile düzenlenebilir. Yalnız hiçbir hak ve

özgürlüğün kanun hükmünde kararname ile sınırlandırılması mümkün değildir.

Bakanlar Kurulunca kabul edilen kanun hükmünde kararnameler

Cumhurbaşkanı’nca onaylanarak Resmî Gazete’de yayınlanırlar ve

yayınlandıkları gün yürürlüğe girerler. Ancak, kararnameler, Resmî Gazete’de

yayımlandıkları gün TBMM’ye sunulur. Yetki kanunları ve bunlara dayanan

kanun hükmünde kararnameler, TBMM komisyonları ve Genel Kurulu’nda

öncelikle ve ivedilikle görüşülür. TBMM kanun hükmünde kararnameler

üzerinde her türlü tasarrufta bulunabilir, bunları değiştirebilir ya da

yürürlükten kaldırılmasına karar verebilir. Kanun hükmünde kararnameler birer

yasama işlemi oldukları için anayasaya aykırılıkları dolayısıyla iptali için Anayasa

Mahkemesi’ne başvurulabilir.

1982 Anayasası’nda ayrıca olağanüstü yönetim usullerinden birisinin

yürürlükte olduğu dönemlerde çıkarılan olağanüstü kanun hükmünde

Page 16: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 16

kararnamelere de yer verilmiştir. Bu dönemlerde çıkarılan kanun hükmünde

kararnameler, olağan dönemdekilerden oldukça farklıdırlar. Zira bunları

Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu çıkarır ve bunların

çıkarılması sürecinde TBMM’den yetki kanunu ile izin alınmasına gerek yoktur.

Her konuda olağanüstü kanun hükmünde kararname ile düzenleme yapma

yetkisi bulunmaktadır ve bu kararnamelerin anayasaya aykırılığı iddiasıyla

Anayasa Mahkemesi’ne başvurulması mümkün değildir. Bunlar Resmî

Gazete’de yayınlandıkları gün TBMM’nin bilgisine sunulur. TBMM’nin

olağanüstü kanun hükmünde kararnameler üzerindeki tek yetkisi, kararnameyi

aynen kabul, değiştirme veya yürürlükten kaldırmadır.

Bunların dışında TBMM, milletlerarası hukukun meşru saydığı hâllerde

savaş hâli ilanına, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yabancı ülkelere gönderilmesine

veya yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunmasına izin verme,

milletlerarası antlaşmaların onaylanması için onaylamayı uygun bulma kanunu

çıkarma ve para basılmasına karar verme yetkilerine de sahiptir. TBMM ayrıca

anayasada sayılan diğer görevleri yerine getirir.

TBMM’nin erken seçim kararı alma, Radyo Televizyon Kurulu üyelerini,

Sayıştay üyelerini ve Kamu Başdenetçisi’ni seçme, Anayasa Mahkemesi’nin üç

üyesini kendi önüne getirilen üç kat aday arasından seçme ve diğer bazı

konularda da karar alma yetkisi bulunmaktadır. Burada TBMM’nin aldığı

kararlar arasında kanun ile parlamento kararı (ya da meclis kararı) ayrımı

yapmak gerekmektedir. Bu ayırım şu nedenle önem arz etmektedir. TBMM’nin

kanun adı altındaki tasarruflarının anayasaya aykırılığının ileri sürülmesi

mümkündür. Parlamento kararlarında ise TBMM İçtüzüğü ve özel olarak

belirtilen parlamento kararları hariç (milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması,

milletvekilinin istifasının kabulü, milletvekilliği ile bağdaşmayan bir görevde

ısrar ettiği için ve meclis çalışmalarına özürsüz veya izinsiz olarak bir ay

içerisinde toplam beş birleşim günü katılmadığı için TBMM’nin verdiği üyelikten

düşürme kararları) Anayasa Mahkemesi’nin denetimi söz konusu değildir.

Page 17: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 17

TBMM soru, genel

görüşme, meclis

araştırması, gensoru ve

meclis soruşturması

yollarıyla denetleme

yetkisini kullanır.

TBMM’NİN BİLGİ EDİNME VE DENETİM YOLLARI

1982 Anayasası’nda benimsenen parlamenter hükûmet sistemi

dolayısıyla yasama organının düzenlendiği bölümde parlamentonun bilgi

edinmesi ve hükûmeti denetlemesi ile ilgili hükümlere de yer verilmiştir.

“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bilgi edinme ve denetim yolları” başlığı

altındaki maddelerde bu konu düzenlenmiş ve 98. maddede TBMM’nin soru,

genel görüşme, meclis araştırması, gensoru ve meclis soruşturması yollarıyla

denetleme yetkisini kullanacağı belirtilmiştir. Esasında bu yollardan ilk üç tanesi

birer denetim yolu olmaktan ziyade parlamentonun bilgi edinmesine imkân

sağlamaktadır. Gensoru bir siyasal denetim mekanizması, meclis soruşturması

ise bir cezai denetim yolu olarak öngörülmüştür.

Soru: Bakanlar Kurulu adına, sözlü veya yazılı olarak cevaplandırılmak

üzere bir milletvekilinin Başbakan veya bakanlardan bilgi istemesi anlamına

gelmektedir. Sorulan sorulara ilgili bakanın cevap vermesi ile bu süreç

tamamlanır.

Genel Görüşme: Toplumu ve devlet faaliyetlerini ilgilendiren belli bir

konunun, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesidir. Genel görüşmede TBMM

Genel Kurulu’ndaki siyasi parti grupları ve Hükûmet kanadı adına birer kişi

görüşlerini açıklayarak konu değerlendirilir ve TBMM bu sayede bilgilendirilmiş

olur. Genel görüşme açılmasını Bakanlar Kurulu, siyasi parti grupları ve en az 20

milletvekili isteyebilir.

Meclis Araştırması: Gündemdeki belli bir konuda bilgi edinmek amacıyla

TBMM’nin kendi üyelerinin katılımı ile oluşturduğu araştırma komisyonu

marifeti ile bilgi toplaması ve bunları TBMM Genel Kurulunda müzakere etmesi

şeklinde gerçekleşir. Burada önemli olan edinilen bilgilerden hareketle TBMM

üyelerinin bilgilendirilmesi ve konuyu müzakere etmeleridir. Bunun sonucunda

herhangi bir oylamaya veya yaptırıma gidilmez. Meclis araştırmasını da genel

görüşme açılmasını isteyenler talep edebilir.

Gensoru: Bir siyasi denetim yolu olarak muhalefet partilerinin hükûmete

yönelik en önemli muhalefet etme araçlarından birisidir. Gensoruda yapılan

güvensizlik oylaması sonucunda hükûmetin veya bir bakanın düşürülmesi

Page 18: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 18

sonucu ortaya çıkabileceğinden, bu yol etkili sonuçlar veren bir denetim

mekanizması olarak görülebilir.

Gensoru önergesi, bir siyasi parti grubu adına veya en az yirmi

milletvekilinin imzasıyla herhangi bir bakan, başbakan ya da bakanlar kurulu

hakkında verilebilir. Gensoru önergesi, verilişinden sonraki üç gün içinde

bastırılarak üyelere dağıtılır; dağıtılmasından itibaren on gün içinde gündeme

alınıp alınmayacağı görüşülür. Bu görüşmede, önerge sahipleri adına ve siyasi

parti grupları adına birer milletvekili, Bakanlar Kurulu adına Başbakan veya bir

bakan konuşabilir. Bunun sonucunda yapılan oylamada gündeme alınıp

alınmayacağı belli olur. Özellikle hükûmetin arkasında TBMM çoğunluğunun

olduğu düşünüldüğünde, gensoru önergelerinin önemli bir kısmı bu oylamada

reddedilir. Bu oylamada gensorunun gündeme alınması toplantıya katılanların

salt çoğunluğu ile kararlaştırılabilir. Ancak öngörülen bu çoğunluğa ulaşmak da

zordur.

Yapılan oylamada gensoru gündeme alınırsa, gensorunun görüşülme

günü de belli edilir. Bu görüşmelerin sonrasında ikinci ve asıl etkili olan oylama

yapılır. Bu oylamada Bakanlar Kurulunun ya da bir bakanın düşürülebilmesi,

üye tamsayısının salt çoğunluğuyla olur; oylamada yalnız güvensizlik oyları

sayılır.

Gensoru etkili bir denetim yolu olmakla birlikte hükûmetlerin arkasında

parlamentonun üye tamsayısının salt çoğunluğunun desteği bulunduğu ve

Türkiye’de partiler disiplinli partiler olduğu için genellikle gensoru önergesinin

sonucundaki güvensizlik oylarının öngörülen çoğunluğa ulaşması zordur.

Gensoru sonucunda bakanın düşürülebilmesi daha ziyade koalisyon

hükûmetlerinde uyum sorunu olduğunda ya da azınlık hükûmetleri döneminde

olabilir. Nitekim Türkiye’de çok partili döneme geçildiği zamandan bu yana

verilen yüzlerce gensoru önergesinden sadece birkaç tanesinde ilgili bakan

düşürülmüştür. 1979 ve 1998 yıllarına yaşanan örneklerde dönemin

hükûmetlerinin azınlık hükûmeti olduğunu özellikle belirtmek gerekir.

Gensoru sonucunda güvensizlik oyu ile bakanın düşmesi sadece bakanın

koltuğundan uzaklaştırılması anlamına gelir. Yoksa düşürülen bakanın

milletvekilliği sona ermez. Öte yandan düşürülen bakanın bu sayede yargı

önüne gidip hesap vermesi yolu da açılamaz. Zira bakanların yargılanmaları

Page 19: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 19

cezai bir denetim yolu olan meclis soruşturması süreci ile sağlanabilir. Bir

bakanın gensoru ile düşürülmesi durumunda hukuken koltuğundan düşen kişi

sadece bakandır. Hükûmetin görevde kalması hukuken mümkün ise de,

müştereken sorumluluk dolayısıyla kendi bakanlarından birisine verilen

güvensizlik oyu sonrasında siyaseten mümkün değildir. Bu nedenle bir bakanın

düşürülmesi durumunda hükûmet de istifa eder. Başbakanın gensoru ile

düşürülmesi durumunda ise hukuken hükûmetin görevi de sona ermiş olur.

Bir cezai denetim yolu olan meclis soruşturması ise, görevde olan ya da

geçmişte bakanlık ya da başbakanlık yapmış olan kişilerin görevleriyle ilgili suç

işlemeleri durumunda bu kişilerin Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi

önünde yargılanmalarını sağlayan bir yoldur. Meclis soruşturması, Başbakan

veya bakanlar hakkında TBMM üye tamsayısının en az onda birinin vereceği

önerge ile talep edilir. Meclis, bu istemi en geç bir ay içinde görüşür ve gizli oyla

karara bağlar. Burada gizli oy olması bu yolun bir cezai denetim yolu

olmasından kaynaklanmaktadır. Zira anayasanın 100. maddesinde, yine bu

cezai denetim yolunun siyasi endişelerin etkisinde kalmaması amacıyla,

meclisteki siyasi parti gruplarında, meclis soruşturması ile ilgili görüşme

yapılamayacağı ve karar alınamayacağı ifade edilmektedir.

Yapılan oylama sonucunda soruşturma açılmasına karar verilmesi

hâlinde, meclisteki siyasi partilerin güçleri oranında temsil imkânının sağlandığı

on beş kişilik bir komisyon tarafından soruşturma yapılır. Komisyon,

soruşturma sonucunu belirten raporunu en geç dört ay içinde meclise sunmak

zorundadır. Rapor Başkanlığa verildiği tarihten itibaren on gün içinde dağıtılır,

dağıtımından itibaren on gün içinde görüşülür ve yapılan nihai oylamada ilgili

bakanın Yüce Divana sevkine karar verilir. Yüce Divana sevk kararı ancak TBMM

üye tamsayısının salt çoğunluğunun gizli oyuyla alınır.

Meclis soruşturması: Bakanlar Kurulu üyelerinin görevi ile ilgili işledikleri

ileri sürülen suçlardan dolayı yargılanmaları yolunu açan tek yoldur. Bu nedenle

sistemde bu biçimdeki mekanizmanın bulunması gereklidir. Ancak mevcut

parlamentoların kendi çoğunluk oyu ile desteklediği hükûmetlerinin bir üyesini

Yüce Divana göndermesi ender rastlanılan bir durumdur. Bu nedenle meclis

soruşturması geçmişte görev yapan başbakan ve bakanlar için daha fazla

gündeme gelmektedir. Böyle olması da belirtilen sakıncayı ortadan kaldırır ve

Page 20: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 20

zamanla suç iddiaları olan kişilerin er ya da geç Yüce Divan’a sevk edilmesi

imkânı sağlanabilir. Ancak, meclis soruşturmasının amacına uygun sonuç

verebilmesi için öncelikle siyasi partilerin bu süreçte politik kaygılarla hareket

etmemeleri gerekir.

Tart

ışm

a • TBMM'nin bilgi edinme ve denetleme yollarının etkinliği nasıl artırılabilir, tartışınız.

• Düşüncelerinizi sistemde ilgili ünite başlığı altında yer alan “tartışma forumu” bölümünde paylaşabilirsiniz.

Page 21: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 21

Öze

t•Devlet organları içerisinde yasamanın ele alındığı bu bölümde konu,

ağırlıklı biçimde 1982 Anayasası çerçevesinde sunulmuştur. Ancak bu yapılırken, konunun daha iyi anlaşılabilmesi ve verilen bilgilerin daha sağlıklı değerlendirilebilmesi açısından yasama organı ile ilgili değişik konularda mukayeseli ülke örneklerine yer verilmiş ve konulara ilişkin kuralların veya kurumların getirilmesinin altında yatan nedenler ortaya konulmaya çalışılmıştır.

•Bu bölümde ilk olarak yasama organının oluşumu ele alınmıştır. Bu doğrultuda milletvekili seçim sistemine kısaca yer verilmiş, TBMM seçim dönemi, seçimlerin yenilenmesi, seçimlerin geriye bırakılması, ara seçim ve milletvekilliğinin düşmesi hâllerine değinilmiştir. Daha sonra milletvekillerinin sahip olduğu hukuki ayrıcalıklar içerisinde yer alan yasama sorumsuzluğu ve dokunulmazlığı, bu kurumların amacı, kapsamı ve sonuçları da göz önünde tutularak ortaya konulmuştur. Ardından, TBMM’nin çalışması ile ilgili konu TBMM İçtüzüğü, TBMM Başkanlık Divanı, tatil, ara verme, toplanma, oylama ve karar alma yöntemleri üzerinde odaklanarak ele alınmıştır.

•Yasama ile ilgili son olarak TBMM’nin görev ve yetkileri ele alınmıştır. TBMM’nin sahip olduğu yasama yetkisinin özellikleri vurgulanmış, kanun yapma usulüne ilişkin bazı hususlara değinilmiştir. Ayrıca TBMM’nin Anayasada kendisine verilen diğer yetkilerine de işaret edilmiştir. Bu yetkiler içerisinde 1982 Anayasasının benimsediği hükûmet sisteminin parlamenter rejim olması nedeniyle daha önemli görülen TBMM’nin hükûmeti denetlemesi ve bilgi edinme yolları ele alınmıştır.

Page 22: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 22

Değerlendirme

sorularını sistemde ilgili

ünite başlığı altında yer

alan “bölüm sonu testi”

bölümünde etkileşimli

olarak

cevaplayabilirsiniz.

DEĞERLENDİRME SORULARI

1. Yasama organının anayasaya aykırı olmamak üzere her konuyu, ana

hatlarıyla ya da ayrıntılı biçimde düzenleyebilmesi aşağıdakilerden

hangisi ile açıklanabilir?

a) Asli düzenleme yetkisi

b) Genel düzenleme yetkisi

c) Objektif kural koyma yetkisi

d) Yasama yetkisi

e) Asli kurucu iktidar yetkisi

2. Üç ay içerisinde ara seçime gidilebilmesi için TBMM’de en az kaç

sandalyenin boşalması gerekir?

a) 5

b) 15

c.) 20

d) 23

e.) 28

3. Şu anda uygulanan milletvekili seçim sistemine göre aşağıdakilerden

hangisi doğrudur?

a) Çoğunluk sistemi vardır.

b) Tüm seçimler tek isimli seçim çevresinde yapılmaktadır.

c) İki dereceli oy kullanılır.

d) Ülke düzeyi tek seçim çevresi olarak kabul edilmektedir.

e) Bağımsız adayların seçilebilmesi mümkündür.

Page 23: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 23

4. Aşağıdakilerden hangisi bakanların görevleri esnasında suç işlemeleri

durumunda yargılanmaları için gerekli yolu açabilir?

a) Soru

b) Meclis araştırması

c) Meclis soruşturması

d) Gensoru

e) Genel görüşme

5. Milletvekillerinin parlamento çalışmalarında daha özgür biçimde

faaliyette bulunabilmeleri amacıyla gerçekleştirdikleri düşünsel nitelikli

faaliyetlerinde sahip oldukları ayrıcalığa ne ad verilir?

a) Yasama yetkisi

b) Yasama dokunulmazlığı

c) Yasama sorumsuzluğu

d) Yasama üstünlüğü

e) Muafiyet

6. TBMM Başkanı’nın üçüncü turda seçilebilmesi için öngörülen çoğunluk

aşağıdakilerden hangisidir?

a) Üye tamsayısının salt çoğunluğu

b) Üye tamsayısının 2/3 çoğunluğu

c) Üye tamsayısının 3/5 çoğunluğu

d) Toplantıya katılanların salt çoğunluğu

e) Toplantıya katılanların 2/3 çoğunluğu

Page 24: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 24

7. Aşağıdakilerden hangisi TBMM üyesi değildir?

a) Kâtip Üye

b) İdare Amiri

c) Grup Başkanvekili

d) TBMM Başkanı

e) TBMM Genel Sekreteri

8. TBMM’de aksine hüküm yoksa başvurulan oylama türü aşağıdakilerden

hangisidir?

a) Açık oylama

b) İşaretle oylama

c) Gizli oylama

d) Tek turlu oylama

e) İki dereceli oylama

9. Aşağıdakilerden hangisi TBMM’nin yetkilerinden değildir?

a) RTÜK üyelerini seçme

b) Cumhurbaşkanını seçme

c) TBMM Başkanını seçme

d) Savaş ilanına karar verme

e) Erken seçim kararı alma

Page 25: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 25

10. Cumhurbaşkanı TBMM’yi kimin talebi üzerine olağanüstü toplantıya

çağırabilir?

a) 110 milletvekili

b) Bakanlar Kurulu

c) TBMM Başkanı

d) Genelkurmay Başkanı

e) Başbakan

Cevap Anahtarı

1.B, 2.E, 3.E, 4.C, 5.C, 6.A, 7.E, 8.B, 9.B, 10.B

Page 26: Parlamenter Muafiyetler ANAYASA HUKUKU

Devletin Temel Organları: Yasama

Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi 26

YARARLANILAN KAYNAKLAR

ABDULHAKİMOĞULLARI, Erdal, “Bir Yasama Bağışıklığı Türü Olarak Türkiye’de

Yasama Dokunulmazlığı”, Gazi Kitabevi, Ankara, 2009.

ATAR, Yavuz, Türk Anayasa Hukuku, 6. Baskı, Mimoza Yay., Konya, 2011.

BOZKURT, Rauf / İBA, Şeref, “100 Soruda Türk Parlamento Hukuku”, 3. Baskı,

Nobel Yay., Ankara, 2006.

ERDOĞAN, Mustafa, “ Anayasa Hukuku”, 6. Baskı, Orion Yay., Ankara, 2011.

GÖZLER, Kemal, “Türk Anayasa Hukuku Dersleri”, 12. Baskı. Ekin Yay., Bursa,

2011.

ÖZBUDUN, Ergun, “Türk Anayasa Hukuku”, 9. baskı, Yetkin Yay., Ankara, 2008.

ÖZCAN, Hüseyin, Yasama Bağışıklıkları, Seçkin Yay., Ankara, 2006.

TANÖR, Bülent / YÜZBAŞIOĞLU, Necmi, “1982 Anayasasına Göre Türk Anayasa

Hukuku”, 9. Bası, Beta Yay., İstanbul, 2009.

TÜLEN, Hikmet, “Türk Anayasa Hukukunda Bakanların Cezai Sorumluluğu ve

Meclis Soruşturması”, Mimoza Yay., Konya, 1999.