plasfed plastik sektörü 10. kalkınma planı hazırlık raporu
DESCRIPTION
PLASFED Plastik Sanayicileri Federasyonu tarafından hazırlanan Plastik Sektörü 10. Kalkınma Planı Hazırlık RaporuTRANSCRIPT
plastik sanayi
TÜRK
SEKTÖRÜONUNCUKALKINMA PLANIHAZIRLIK RAPORU20
12
Genel SekreterPLASFED - PAGDERGenel Sekreter
PAGDER1969
Plastik Sanayicileri Dernegi
G l
PAGDER & ASLAN OSB, Plastik İhtisas OSB olarak yapılandırıldığı için yeni
teşvik yasası 2 B ekinde yer alan 1 no.’lu dipnota göre bölgesel destekler
kapsamında değerlendirilecektir. Referans değer olarak verilen % 50 yatırım
teşvik destek miktarı, yeni istihdam edilecek personel sayısı ve yatırım
finansmanı olarak kullanılacak kredi miktarına göre değişiklik gösterir.
*PAGDER & ASLAN OSB, Plastik İhtisas OSB olarak yapılandırıldığı için yeni
teşvik yasası 2 B ekinde yer alan 1 no ’lu dipnota göre bölgesel destekler
*
%50Yatırım Teşvik Desteği*
Türkiye’nin İlk
Özel Plastik İhtisas
Org. San. BölgesiKırklareli - Vize’de Kuruluyor.
[email protected]: 0212 438 26 19
[email protected]: 0212 438 58 41
2
1. DÜNYA PLASTİK SEKTÖRÜNDEKİ GELİŞMELER :
Plastik, bir küresel başarı hikayesidir. Plastik sektörü, özellikle 20. yüzyılın ilk çeyreğinden sonra, çok çeşitli
dallarda, çok çeşitli amaçlarla kullanım alanı bulmuş olan ve kullanım alanı giderek genişlemeye devam eden
bir ürün konumundadır. Plastikler, ahşap, kağıt, metal, cam, pamuk, yün, ipek ve kauçuk gibi pek çok doğal
ürünün yerini almış, hemen hemen tüm sektörlerin yan sanayi konumuna gelirken tıp sektöründe de hızla artan
kullanımı nedeniyle, insan hayatının vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Plastikler
1950 yılında 1 milyon ton olan dünya plastik tüketimi, 1990 yılından sonra dünya çelik tüketimini geçerek 2010
yılında çelik tüketimini ikiye katlamıştır. 1950 - 2005 yılları arasında yılda ortalama % 9,5 artan dünya plastik
tüketimi, 2005 - 2010 yılları arasında yılda ortalama % 5,5 büyüyerek 2010 yılında 304 milyon tona çıkmıştır.
2011 yılı tüketiminin 325 milyon tona eriştiği tahmin edilmektedir.
Dünya toplam plastik üretiminde Asya ülkeleri (Japonya dışında) % 43 ile birinci, K. Amerika % 27 ile ikinci,
Avrupa ise % 25 ile 3.ncü sırada yer almaktadır. Orta Doğu ve Afrika ülkelerinin toplam tüketimden aldığı pay %
5 düzeyindedir. Almanya, Avrupa ülkeleri içinde dünya üretiminden aldığı % 8 payla birinci ülke konumundadır.
Dünya plastik üretim ve tüketiminin tipler itibariyle dağılımında, polyolefi ns toplamın % 50’sini oluşturmaktadır.
PE % 32 ile ilk sırada, PP % 20 ile ikinci ve PVC % 17 ile üçüncü sırada yer alırken, mühendislik termoplastik-
leri ve karışımları toplamdan % 5 pay almaktadır.
Dünya plastik tüketimini yönlendiren sektörlerin başında ambalaj sanayii % 36 ile birinci sırada yer almaktadır.
Bunu % 20 ile inşaat, % 8 ile otomotiv ve % 7 ile Elektrik ve elektronik sektörleri izlemektedir. Diğer tüm sek-
törler toplam tüketimden % 29 pay almaktadır.
Talep artış hızı büyük ölçüde Asya ve Doğu Avrupa ülkelerinde görülmektedir. Amerika ve Avrupa gibi gelenek-
sel ülkelerin ileriki yıllarda pazar kaybına uğraması beklenmektedir.
PLASTİK TÜKETİMİNİN CİNSLER İTİBARİYLE YILLIK ARTIŞ HIZI
PLASTİK CİNSLERİYILLIK ARTIŞ HIZI2006 – 2010 ( % )
2010MİLYON TON
PE – LD - LLD 4,6 43,5
PE - HD 6,6 37,5
PP 6,6 53,0
PVC 4,6 40,5
PS + EPS 4,0 19,9
ABS-ASA -SAN 6,0 9,3
PA 8,0 3,4
PC 7,0 3,5
PET 2,6 19,0
PUR 6,6 14,1
3
Avrupa plastik pazarının % 86’sı sadece 7 ülke tarafından bölüşülmektedir. Pazar olarak % 25 ile Almanya
birinci ve İtalya ve Fransa da ikinci ve üçüncü sırayı almaktadır.
Avrupa’da kişi başına plastik tüketimi 2010 yılı itibariyle 112 KG olup, bu oran Batı Avrupa ülkelerinde 135 KG’a
kadar çıkmaktadır.
KİŞİ BAŞINA PLASTİK TÜKETİMİ VE TÜKETİM ARTIŞ HIZI
BÖLGELER İTİBARİYLE AVRUPA ÜLKELERİ PLASTİK TALEBİ
ÜLKE GRUPLARIYILLIK ARTIŞ HIZI
( % )2010KG.
Kuzey Amerika 2,0 130
Batı Avrupa 3,6 124
Doğu Avrupa 7,0 32
Latin Amerika 4,0 26
Afrika + Orta Doğu 3,6 13
Japonya 2,6 100
Asya 6,6 26
Dünya Toplamı 4,0 38
MİILYON TON % PAY (BÖLGESINDE)
2005 2010 2005 2010
Almanya 10,5 11,7 60,7 57,6
Avusturya 1,0 1,2 5,8 5,9
İsviçre 0,9 1,1 5,2 5,4
Polonya 2,3 3,0 13,3 14,8
Çek Cumhuriyeti 1,0 1,3 5,8 6,4
Macaristan 1,0 1,3 5,8 6,4
Slovakya 0,4 0,5 2,3 2,5
Slovenya 0,2 0,2 1,2 1,0
Orta Bölge Toplam 17,3 20,3 100,0 100,0
İngiltere + İrlanda 4,7 5,5 62,7 62,5
İskandinavya 2,6 3,0 34,7 34,1
Baltık Ülk. 0,2 0,3 2,7 3,4
Kuzey Bölge Toplam 7,5 8,8 100,0 100,0
Fransa 5,6 6,5 55,4 55,6
Benelüks 4,5 5,2 44,6 44,4
Batı Bölge Toplam 10,1 11,7 100,0 100,0
İspanya + Portekiz 4,7 5,8 100 100
İberya Toplam 4,7 5,8 100 100
İtalya 8,6 9,9 65,6 62,3
Kıbrıs+Malta+Yunanistan 0,7 0,8 5,3 5,0
Türkiye 3,8 5,2 29,0 32,7
Akdeniz Bölge Toplam 13,1 15,9 100,0 100,0
AVRUPA TOPLAM 53 63
4
Kaynak: PlasticsEurope , EuPC
BÖLGELER İTİBARİYLE KİŞİ BAŞINA PLASTİK TÜKETİMİ
DÜNYA TOPLAM PLASTİK İHRACATI (MİLYAR $)
PLASTİK SEKTÖRÜNÜN DÜNYA EKONOMİSİNE KATKISI
KG./KİŞİ
2005 2010
Orta Bölge Toplam 105 123
Batı Bölge Toplamı 116 135
Kuzey Bölge Toplam 78 92
İberya Toplam 95 115
Akdeniz Bölge Toplam 95 116
AVRUPA TOPLAM 93 112
2007 2008 2009 2010 2011% Pay2007
% Pay2011
Hammadde 231 244 195 256 297 53 54
Mamul 209 224 191 226 257 47 46
Toplam 440 468 386 482 554
AVRUPA DÜNYA
İstihdam 15 Milyon Kişi 60 Milyon Kişi
Katma Değer 160 Milyar Euro 700 Milyar Euro
Plastik sektörü Avrupa Birliği’nde 15 milyon kişiye istihdam sağlarken, yılda ortalama 160 Milyon euro katma
değer yaratmaktadır. Dünya plastik sektöründe ise 60 milyon kişiye istihdam sağlandığı ve yılda ortalama 700
milyar euro’luk katma değer yaratıldığı tahmin edilmektedir.
2011 yılında dünya toplam plastik ihracatı 554 milyar dolar ve 177 milyon ton olarak gerçekleşmiş olup, ham-
madde ihracatı toplam ihracatın değer bazında % 54’ünü, miktar bazında ise % 87’sini oluşturmuştur. Plastik
mamul ihracatının payı ise miktar bazında % 46, değer bazında % 13 olarak gerçekleşmiştir. 2007 – 11 yılları
arasında hammadde ve mamul ihracat payları aynı düzeylerde kalmıştır.
Dünya toplam plastik ihracatı 2007 -11 yılları arasında yılda ortalama % 5 artış gösterirken aynı yıllarda Çin’in
ihracatında % 13, Türkiye’nin ihracatında % 11 yıllık ortalama artış görülmektedir. 10 ülke toplam dünya ih-
racatından % 63 pay almaktadır. Toplam dünya plastik ihracatında Almanya % 12,2 ile birinci, ABD % 10,4 ile
ikinci, Çin % 8 ile 3’üncü sıradadır. Türkiye, toplam dünya ihracatı içinden % 0,8 pay alarak 24’üncü büyük
ihracatçı ülke olmuştur.
5Kaynak: TUİK
DÜNYA TOPLAM PLASTİK İHRACATI ( BAŞLICA ÜLKELER İTİBARİYLE MİLYAR $ )
DÜNYA TOPLAM PLASTİK İHRACATI ( BAŞLICA ÜLKELER İTİBARİYLE MİLYAR $ )
DÜNYA PLASTİK İTHALATI ( MİLYAR $ )
2011 İHRACATI2007 - 2011
YILLIK ARTIŞ ORANI ( % )PAYI ( % )
Almanya 69 2 12,2
ABD 59 5 10,4
Çin 45 13 8
Belçika 34 1 6
Japonya 31 9 5,4
Kore 28 11 4,9
Hollanda 26 1 4,7
Fransa 22 -2 4
Taype 22 7 3,9
Italya 21 0 3,7
10 Ülke Toplam 357 64
Diğerleri 197 36
Dünya Toplam 554 5 100
Turkiye ( 24.üncü ) 4.6 11 0,8
2011 İHRACATI2007 - 2011
YILLIK ARTIŞ ORANI ( % )PAYI ( % )
Çin 70 12 12
Almany 44 3 8
ABD 41 2 7
Fransa 26 1 5
Italya 22 1 4
Belçika 19 1 3
İngiltere 19 0 3
Meksika 18 4 3
Japonya 15 9 3
Hong Kong, 15 0 3
10 Ülke Toplamı 290 51
Diğerleri 278 49
Dünya Toplam 568 5 100
Turkey 13 8 2
2007 2008 2009 2010 2011% Pay2007
% Pay2011
Hammadde 240 257 200 263 301 53 54
Mamul 211 229 194 230 258 47 46
Toplam 450 487 394 493 559 100 100
2011 yılında dünya toplam plastik ithalatı 559 milyar dolar olarak gerçekleşmiş olup, hammadde ithalatının
payı değer bazında % 54, mamul ithalatının payı da %46 dır.
Dünya toplam plastik ithalatı 2007 -11 yılları arasında yılda ortalama % 5 artış gösterirken aynı yıllarda Çin’in
ithalatında % 12, Japonyanın ithalatında % 9 ve Türkiye’nin ithalatında yılda ortalama % 8 artş olmuştur.
Dünya toplam plastik ithalatının % 51’ini 10 ülke gerçekleştirmektedir. Toplam dünya plastik ithalatında Çin
% 12 ile birinci, Almanya % 8 ile ikinci, ABD % 7 ile üçüncü sırada olup Türkiye % 2 payla 13.üncü sıradadır.
6
2. TÜRK PLASTİK SEKTÖRÜNDEKİ GELİŞMELER :
2.1 MEVCUT DURUM ANALİZİ
Plastik sektöründe faaliyet gösteren fi rmaların üretim kapasiteleri özellikle yurt içi tüketimine bağlı olarak çok
farklılık gösterirken, teknoloji kullanımındaki artışa paralel olarak ihracat yapan ve dünya pazarlarında rekabet
eden fi rma sayısı da giderek artmaktadır. 2011 yılı itibariyle Türk plastik sektöründe, çoğu küçük ve orta ölçekli
fi rmalar olmak üzere 14.000 civarında fi rma faaliyet göstermektedir. Bu fi rmaların % 99’ u KOBİ düzeyindedir.
Son yıllarda ISO sıralamasında ilk 1000 fi rma içine giren büyük fi rmaların toplam üretim ve ihracattaki payları
gereilerken, KOBİ fi rmalarının payları artış göstermektedir.
Firmaların % 63ü plastik mamul üreticisi olup, bunu % 16 ile makine ve ekipman ve % 12 ile hammadde ve
yardımcı madde üreticileri takip etmektedir. Plastik sektöründeki 14.000’e yakın fi rmanın % 66 sı Marmara
bölgesinde faaliyet göstermektedir. Bunu % 14 ile İç Anadolu ve % 10 ile Ege bölgesi takip etmektedir. Plastik
sektöründe 2011 yılı itibariyle 186 fi rmanın yabancı sermaye ortaklığı mevcut olup, bu fi rmaların toplam ser-
mayelerinin yaklaşık % 70’i yabancı sermayedir. Yabancı sermayenin ülke dağılımında % 18,3 ile Almanya, %
9,7 ile Fransa , % 8,1 ile Hollanda ve % 7,5 ile İtalya başı çekmektedir.
Türk plastik sektörü 2011 yılında 6,7 milyon ton ve 28 milyar dolarlık üretim değeri ile ekonomiye 11 milyar do-
lar katma değer sağlamış ve AB’de üretim olarak Almanya ve İtalyadan sonra üçüncü sıraya yerleşmiştir. 2011
itibariyle yaklaşık 250.000 kişilik istihdam sağlayan plastik sektöründe kişi başına 70 KG olan plastik tüketimi,
dünya ortalamasının iki katı, gelişmiş batı ülkelerinin ise yarısı ölçüsündedir. Bu durum Türkiyede potansiyel
plastik talebinin çok büyük olduğunu göstermektedir.
Sektörün en önemli sorunlarından biri plastik ham maddede dışa bağımlı olmasıdır. Nitekim 2011 itibariyle 5,2
milyon ton ve 10 milyar dolar tutarında plastik hammadde ithalatına karşılık 820.000 ton plastik hammadde
üretilmiş ve toplam plastik hammadde arzının % 85’i ithalatla karşılanmıştır. Toplam arz içinde yerli üretilen
hammaddelerin payı % 8 – 39 arasında değişirken diğer tüm hammaddelerin % 100’ü ithal edilmektedir.
Türk plastik sektörü ihracatta büyük başarı elde etmiştir. Toplam Kimya Sektörü içinde ihracat payı yıllar itiba-
riyle % 25 - % 30 arasında değişmiş ve sektör 150’ye yaklaşan ihracat pazarı ile 2011 yılında 4,4 milyar dolarlık
direk ihracat ve ihracatçı sektörler kanalı ile 4,6 milyar dolarlık dolaylı ihracat yaparak ekonomiye toplam 10
milyar dolar ihracat dövizi kazandırmıştır.
Plastik sektörü 2011 yılında plastik hammadde de 4,7 milyon ton ve 9 milyar dolarlık dış ticaret açığı verirken,
plastik mamulde 700 bin ton ve 800 milyon dolarlık dış ticaret fazlası vermiştir. Sektörün toplam dış ticaret açığı
4 milyon ton ve 8,2 milyar dolardır.
Plastik sektörü, hızlı büyümesine pararlel olarak 9. uncu plan döneminde yılda ortalama 650 milyon dolarlık
makine teçhizat yatrımı yapmıştır. Sektörün 2011 yılı makine teçhizat yatırımı 850 milyon dolar olarak gerçek-
leşmiştir.
7
2.000
1.500
1.000
500
0
300
380
850
1.2001.270
1.3701.680
1.900
$/T
ON
Ham Petrol Nafta P-K Silen Etilen PTA PE PET - Reçine PlastikÜrünler
2.2. PLASTİK SEKTÖRÜNÜN EKONOMİ İÇİNDEKİ YERİ
2.3. DOKUZUNCU PLAN DÖNEMİNDE ( 2007 – 2013 ) GELİŞMELER :
Plastikler büyük bir katma değer zinciri yaratarak ülkelerin sosyal ve ekonomik gelişmelerine katkıda bulun-
maktadır. Nitekim, tonu ortalama 300 dolar olan hampetrol plastik hammaddesi haline geldiğinde değeri 1900
dolara çıkmaktadır. Değişik sektörler için imal edilen plastik mamul ve ara mamullerinin ton fi yatı ise 3.000-
4.000 doları bulmaktadır.
Dokuzuncu plan dönemini kapsayan 2007 – 2013 döneminde Türk plastik sektörü üretiminin ton bazında yılda
ortalama % 7,21 büyüme ile % 52 artarak 8,2 milyon tona çıkacağı ve değer bazında üretimin % 8,48 büyü-
me hızı ile % 63 artarak 33,7 milyar dolara yükseleceği tahmin edilmektedir. Bu durumda plastik sektörünün
2007de 8,3 milar dolar olan katma değerinin 2013 yılında 13,5 milyar dolara erişmesi beklenmektedir.
Plastik sektöründe en hızlı gelişme ihracatta yaşanmıştır. Nitekim sektörün hammadde ve mamul toplam ih-
racatının yıllık ortalama büyüme hızı ; ton bazında % 10,27, dolar bazında ise % 11,34 olarak gerçekleşeceği
ve plan döneminde ihracatta ton bazında % 80, dolar bazında da % 91 artış görüleceği tahmin edilmektedir.
Dokuzuncu plan döneminde ham madde ve mamul toplam ithalatının yılda ortalama büyüme hızları ton ba-
zında % 7,49, dolar bazında da % 8,62 ve plan döneminde ithalatın ton bazında % 54, dolar bazında da % 64
artacağı beklenmektedir.
Türk plastik sektörünün, hammadde ve mamul üretimi ile yarattığı toplam üretim değeri 2007 yılında 20,7
milyar dolar iken, bu değer 2011 yılında 28,5 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Plastik sektörünün GSMH
içindeki payının 9.uncu plan dönemi sonunda % 3,9 olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.
PLASTİK SEKTÖRÜNÜN GSMH İÇİNDEKİ PAYI ( % )
2007 2011 2013 (T)
Üretim Değeri ( Milyar $ ) 20,7 28.,5 33,0
GSMH ( Milyar $ ) 404 772 834
Plastik Üretimi / GSMH ( % - $ ) 5,1 3,6 3,9
8
Aynı dönemde iç pazar talebinin ton bazında yılda ortalama % 4,57, dolar bazında da % 8,25 büyüyerek, plan
döneminde ton bazında % 31, dolar bazında da % 61 artacağı tahmin edilmektedir.
DOKUZUNCU PLAN DÖNEMİNDE ( 2007 – 2013 ) PLASTİK SEKTÖRÜNÜN YILLIK ORTALAMA BÜYÜME HIZI
2007 2013 (T) % Artış CAGR (%)
Proses Kapasitesi ( 1000 Ton ) 5.369 8.155 52 7,21
Üretim Değeri ( Milyon $ ) 20.699 33.738 63 8,48
Toplam İhracat ( 1000 Ton ) 1.143 2.055 80 10,27
Toplam Direk İhracat ( Milyon ABD $ ) 2.822 5.377 91 11,34
Toplam İthalat ( 1000 Ton ) 4.391 6.773 54 7,49
Toplam İthalat ( Milyon $ ) 8.686 14.266 64 8,62
Mamul İç Pazar Talebi ( 1000 Ton ) 3.416 4.466 31 4,57
Mamul İç Pazar Talebi ( Milyon $) 21.294 34.263 61 8,25
2.4. DOKUZUNCU PLAN DÖNEMİNDE PLASTİK HAMMADDE ARZ VE TALEP DENGESİ:
Dokuzuncu plan dönemini kapsayan 2007 – 2013 yılları arasında plastik hammadde üretimi hemen hemen
aydı düzeyde kalırken, ithalat % 56 düzeyinde artmış ve toplam hammadde arzı % 48 büyümüştür. Bu dönem-
de, yerli üretimin yetersiz olmasına karşılık plastik hammadde ihracatında % 111 artış görülmektedir.
Plan döneminin başladığı 2007 yılında yerli üretimin toplam arz içindeki payı % 15 iken plan dönemi sonunda
bu oranın % 10’a ineceği tahmin edilmektedir. Plan dönemi sonunda plastik hammadde açığının 8,1 milyon
tona çıkacağı ve plastik hammadde ithalatına 15,1 milyar dolar döviz ödeneceği tahmin edilmektedir. 9.uncu
plan döneminde plastik hammadde fi yatlarında % 8, ihracat fi yatında ise % 15 artış sağlanacaktır.
DÜNYA TOPLAM PLASTİK İHRACATI (MİLYAR $)
2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 % ARTIŞ
Hammadde Üretimi ( 1000 Ton ) 820 820 820 820 820 820 820 0
Hammadde İthalatı ( 1000 Ton ) 4.012 3.861 3.856 4.669 5.218 5.852 6.262 56
Toplam Hammadde Arzı ( 1000 Ton ) 4.832 4.681 4.676 5.489 6.038 6.672 7.082 47
Hammadde İhracatı ( 1000 Ton ) 317 355 382 439 492 596 668 111
Hammade İç Pazar Satısı ( 1000 Ton ) 4.516 4.326 4.294 5.050 5.546 6.076 6.414 42
Yerli Üretim / Toplam Arz (( 1000 Ton - % ) 17 18 18 15 14 12 12
Hammadde İhracatı ( Milyon $) 489 614 522 705 894 1.015 1.177 141
Hammadde İthalatı ( Milyon $ ) 6.833 7.321 5.300 7.622 9.932 10.413 11.455 68
İhracat / İthalat ( % - Ton ) 8 9 10 9 9 10 11
İhracat / İthalat ( % - Milyon $ ) ) 7 8 10 9 9 10 10
Ortalama Hammadde İthalat Fiyatı ( $ / Kg ) 1,70 1,90 1,37 1,63 1,90 1,78 1,83 8
Ortalama Hammadde İhracat Fiyatı ( $ / Kg ) 1,54 1,73 1,36 1,61 1,82 1,70 1,77 15
9
2.5. 9.UNCU PLAN DÖNEMİNDE PLASTİK MAMULLERDE ARZ VE TALEP DENGESİ ;
9’uncu plan dönemini kapsayan 2007 – 2013 döneminde plastik mamul üretimi ton bazında % 52, dolar bazın-
da is % 63 artarak 2013 yılında 8,2 milyon tona ve 33,7 milyar dolara ulaşacaktır.
Mamul ithalatı ton bazında % 35, dolar bazında ise % 50 artarken, direkt mamul ihracatında ton bazında % 68,
dolar bazında da % 80 artş beklenmektedir. Mamul iç pazar talebininin ton bazında % 31 ve dolar bazında %
61 artacağı, mamul iç pazar talebinin ton bazında % 11inin, dolar bazında % 17sinin ithalatla karşılanacağı
tahmin edilmektedir. Mamullerde ihracatın ithalatı karşılam oranında ton bazında % 271e, dolar bazında da
% 151e ulaşılacaktır.
Plastik sektörü, özellikle 20. yüzyılın ilk çeyreğinden sonra, çok çeşitli dallarda, çok çeşitli amaçlarla kullanım
alanı bulmuş olup, kullanım alanı giderek genişlemeye devam eden bir sektör konumundadır. Günümüzde
plastikler, ahşap, kağıt, metal, cam, pamuk, yün, ipek ve kauçuk gibi pek çok doğal ürünün yerini almış kalp
kapakçıkları da plastikten yapılarak, insan hayatının vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Plastikler hemen
hemen tüm sektörlerin yan sanayi konumunda olup, AB’de plastik tüketimini yönlendiren sektörlerin başında
ambalaj sanayii % 36 ile birinci sırada yer almaktadır. Bunu % 20 ile inşaat sektörü izlemektedir.
Modern üretim teknolojileri kullanılarak gerçekleştirilen plastik ürünleri iç piyasa talebini karşılarken, giderek
artan oranda dış pazarlara da satılmaktadır. Son ürünlerin yanı sıra çeşitli plastik işleme makineleri ve tekno-
lojileri ile hammadde karışım ve katkıları da özellikle çevre pazarlarda talep görmektedir.
İmal edilen plastik mamullerin 2007 yılında % 15’i ihraç edilirken direk ihracatın üretim içindeki payının plan
dönemi sonu olan 2013 de % 17’ye çıkacağı tahmin edilmektedir.
PLASTİK MAMULLERDE ARZ VE TALEP DENGESİ (TON BAZINDA)
PLASTİK MAMULLERDE ARZ VE TALEP DENGESİ ( $ BAZINDA )
2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 % ARTIŞ2007-13
Üretim ( 1000 Ton ) 5.369 5.201 5.195 6.099 6.709 7.414 8.155 52
Mamul İthalatı ( 1000 Ton ) 379 386 343 419 483 482 511 35
Direk Mamul İhracatı ( 1000 Ton ) 826 940 923 1.072 1.158 1.272 1.386 68
Mamul İç Pazar Talebi ( 1000 Ton ) 4.922 4.647 4.616 5.446 6.034 6.624 7.280 48
Mamul İthalat / Mamul İç Pazar Talebi ( 1000 Ton - % )
11 15 12 12 13 12 11
Mamul İhracatı / Toplam Üretim ( % ) 15 18 18 18 17 17 17
Mamul ihracat / İthalat ( 1000 Ton - % ) 218 244 269 256 240 264 271
2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 % ARTIŞ2007-13
Üretim Değeri ( Milyon $ ) 20.699 22.065 20.694 23.705 28.459 30.670 33.738 63
Mamul İthalatı ( Milyon $ ) 1.852 2.064 1.778 2.080 2.646 2.555 2.785 50
Direkt Mamul İhracatı ( Milyon $ ) 2.333 2.948 2.572 3.012 3.485 3.784 4.200 80
Mamul İç Pazar Talebi ( Milyon $ ) 21.294 22.704 21.037 24.123 29.289 31.171 34.263 61
Mamul İhracatı / Toplam Üretim ( Ton - % ) 15 18 18 18 17 17 17
Ortalama Mamul İthalat Fiyatı ( $ / Kg ) 4,89 5,35 5,18 4,96 5,48 5,30 5,46 12
Ortalama Mamul İhracat Fiyatı ( $ / Kg ) 2,82 3,14 2,79 2,81 3,01 2,97 3,06 9
10
2.6. ORTALAMA BİRİM İTHAL VE İHRAÇ FİYATLARI ;
2.7. 9.NCU PLAN DÖNEMİNDE PLASTİK MAMUL İHRAÇ EDİLEN BAŞLICA ÜLKELER :
2.8.DİĞER SEKTÖRLER VE YAN SANAYİ İLE İLİŞKİLER
Dokuzuncu plan döneminde plastik hammadde ihraç fi yatlarında, ithal fi yatlarından daha yüksek artış görülür-
ken, mamullerde ithal fi yat artışı ihraç fi yat artışının üzerindedir. Diğer bir değişle, Türkiye’nin, ithal mamullere
göre daha düşük katma değerli mamul ihraç ettiği görülmektedir.
9.ncu plan döneminde 150 civarında ülkeye plastik mamul ihraç edilmiş olup, ilk 10 ülke toplam ihracattan %
50 pay almıştır. Plan döneminin başında Rusya Federasyonu ve Romanya en önemli ihracat pazarımızı oluş-
tururken, daha sonra Libya, sonra da Irak ve Almanya en önemli 2 ihracat pazarımız haline gelmiştir.
Plastik sektörü üretimi ile, GSMH artış hızı, fert başına milli gelir düzeyi ve satınalma paritesi gibi ülkenin
gelişmişlik düzeyini gösteren göstergeler arasında % 95 oranında korrelasyon katsayısı mevcuttur. Diğer ta-
raftan, bir yan sanayii olarak mamul ve yarı mamul ürettiği otomotiv, elektrik, elektronik, beyaz ve kahverengi
eşya, tarım, inşaat ve sanayi sektörlerindeki büyüme hızı ile plastik mamul üretimi arasında paralel gelişmeler
mevcuttur.
Plastik sektörü, ülkemizin genç sektörlerinden birisidir. Kaydedilen gelişme ile doğru orantılı olarak sektörün
PLASTİK SEKTÖRÜNÜN ORTALAMA BİRİM İTHAL VE İHRAÇ FİYATLARI ($/KG)
PLASTİK MAMUL İHRACATI YAPILAN 10 ÜLKE
2007 2013 % ARtTIŞ
Ortalama Hammadde İthalat Fiyatı ( $ / Kg ) 1,70 1,83 8
Ortalama Hammadde İhracat Fiyatı ( $ / Kg ) 1,54 1,77 15
Ortalama Mamul İthalat Fiyatı ( $ / Kg ) 4,89 5,46 12
Ortalama Mamul İhracat Fiyatı ( $ / Kg ) 2,82 3,06 9
2007 2011
ÜLKELER Milyon ABD $ % Pay ÜLKELER Milyon ABD $ % Pay
Rusya Federasyonu 237 8 Irak 415 12
Romanya 214 7 Almanya 233 7
Ukrayna 186 6 Rusya Fed. 202 6
Almanya 174 6 İran 193 6
İngiltere 136 5 Fransa 167 5
Kazakistan 116 4 Romanya 167 5
Bulgaristan 115 4 İngiltere 165 5
İtalya 109 4 Azerbeycan 165 5
Azerbeycan 103 3 Gürcistan 130 4Irak 99 3 Bulgaristan 95 3
Diğerleri 1.472 50 Diğerleri 1.756 50
Toplam 2.959 100 Toplam 3.485 100
Kaynak : TUİK
11
üretim kapasitesi de artış göstermiştir. Plastiğin tıptan, inşaata, tekstilden otomotive kadar çok sayıda sanayi
kolunda kullanılması ve kullanımının giderek artması nedeniyle, plastik mamul kullanan diğer tüm sanayi kol-
larındaki üretim performansının, plastik üretim kapasitesinin artmasına doğrudan etkisi olmaktadır.
Sektörde çok sayıda fi rmanın çok sayıda ve değişik plastik mamuller üretmesi ve fi rmalardan bilgi temin edi-
lememesi nedeniyle, kurulu kapasitenin mamuller bazında sağlıklı olarak tespit edilmesi mümkün olamamak-
tadır. Diğer taraftan, plastik mamul üreticisi birçok fi rmanın otomotiv, beyaz eşya, elektrik ve elektronik sanayi
kollarına entegre oldukları da görülmektedir.
Plastik sanayiinde bazı istisnalar hariç hemen hemen tüm plastik mamul, yarı mamul, hammadde ve yardımcı
maddeleri üretilmektedir. Bu ürünlerin dışında fi rmalar fason üretim de yapmaktadır.
Son yıllarda hızla gelişen ihracat ve değişen tüketim alışkanlıkları ambalaj sektörünün hızla gelişmesine yol
açmıştır. Öte yandan plastik komponentlerin yaygın olarak kullanıldığı dayanıklı tüketim ve otomotiv sektörle-
rinin de hızla büyümesi sayesinde bu sektörlere yönelik sürekli yeni yatırımlar yapılmaktadır.
Ambalaj sektörü Türkiyede plastiklerin yoğun olarak kullanıldığı sektörlerin başında gelmektedir. Kullanılan
ambalaj malzemelerinin değer olarak üçte birini plastik olanlar oluşturmaktadır. Son on yılda plastik teknoloji-
lerindeki gelişmeler sayesinde plastik ambalajlar ünite başına % 30 hafi fl emiştir.
Türkiye’de inşaat malzemeleri sektöründe de plastikler yoğun olarak kullanılmaktadır. Sağlam, dayanıklı, ba-
kım gerektirmeyen ve korozyona dayanıklı olan plastik ürünler pencere ve kapı profi llerinden pis ve temiz su
borularına, izolasyondan iç döşemelere, su depolarından çatı ve cephe kaplamalarına kadar birçok uygulama
için üretilmekte ve yaygın olarak kullanılmaktadır.
Tarımsal ürünler açısından çok zengin olan ülkemizde sera örtüleri, fi de örtüleri ve sulama boruları başlıca
plastik uygulamalarıdır.
Televizyonlar, buzdolapları, çamaşır makineleri, bilgisayarlar gibi cihazların yanısıra fi ber optik iletişim kablo-
ları ve klasik güç dağıtım kabloları elektrik ve elektronik sektöründe plastiklerin kullanıldıkları ürünler olarak
karşımıza çıkmaktadır. Form verme kolaylığı, elektrik izolasyon özelliği ve alev almayacak şekilde modifi ye
edilebilmeleri plastikleri bu sektör için vazgeçilmez kılmıştır.
Plastikler, hafi f, korozyona dayanıklı ve kolay şekil verilebilir olmaları sebebiyle otomotiv sektörü için de vaz-
geçilmez malzemeler olmuş ve eksoz emisyonlarının azaltılmasında önemli rol oynamışlardır. Ülkemizde son
yıllarda hızla gelişen otomotiv üretimi bu konudaki talebi de arttırmıştır.
Ülkemiz tekstil ürünleri açısından dünyada önde gelen ülkelerden biridir. Gerek sentetik iplik ve elyaf, gerekse
bunlarda imal edilen dokumalar konusunda büyük ölçüde üretim ve ihracat yapılmaktadır. Akrilik, polyester,
polyamid ve polipropilen işlenen başlıca plastik türlerini oluşturmaktadır. PVC, EVA, TPE ve poliüretanın taban
üretiminde kullanıldığı ayakkabı sektöründe de önemli üretim ve ihracat yapılmaktadır.
12
Türkiye’de 2011 yılı itibariyle toplam plastik tüketiminin % 40’ı ambalaj, % 22’si inşaat, % 10’u Elektrik ve elekt-
ronik, % 6’sı tarım, % 4’ü tekstil, % 4’ü otomotiv sektörlerince gerçekleştirilmektedir. Diğer sektörlerin toplam
payı % 19 düzeyindedir.
Sektörel Bazda Plastik Tüketimi
Tekstil; %4
3. PLASTİK SEKTÖRÜNÜN GZFT ANALİZİ
3.1 SEKTÖRÜN GÜÇLÜ YÖNLERİ
Makroekonomik Altyapı
Pazar Potansiyeli
Türkiyenin Jeopolitik Durumu ve Hammadde :
Ardarda yaşanan fi nansal krizlerden sonra uygulanan istikrar tedbirleri sonucu makro ekonomik den-
geler düzelmiş ve geçmişe kıyasla daha uygun yatırım iklimi yaratılmıştır.
AB ile entegrasyon süreci, yeni yatırım fırsatları yaratmıştır.
Yurtiçi talep, gelişmiş ülkeler ve dünya ortalamasının üzerinde artış göstermektedir. Genç nüfusu ve
henüz doyuma ulaşmamış pazarı ile geleceğe yönelik potansiyel talebi yüksektir. (Halen 70 kg olan
kişi başına plastik tüketimi dünya ortalamasının 2 katı olmasına rağmen gelişmiş ülkeler ortalaması-
nın çok altındadır.)
Plastik sektörü yükselme trendinde bulunan ve katma değeri büyük sektörlere ( otomotiv, beyaz
eşya ve elektrik ) ara malzeme üretmektedir. Türkiye, bu sektörlerde Avrupanın önemli bir üretim ve
ihracat üslerinden biri olma yolundadır.
Mevcut ve planlanan doğal gaz ve ham petrol boru hattı projeleri ile bir enerji terminali olmayı he-
defl eyen Türkiye, Ortadoğu bölgesindeki devreye giren yeni ve dev ölçekli petrokimya tesisleri ile
batısındaki büyük ölçekli pazarlar arasında köprü konumundadır.
Türkiyenin Avrupa pazarlarına yakınlığı, JIT teslimat, servis gibi konularda plastik üreticilerine avan-
taj sağlamaktadır.
13
3.2. SEKTÖRÜN ZAYIF YÖNLERİ
Sektörün Yapısal Özelliği :
İşgücü :
Altyapı :
Makroekonomik Altyapı
Yol Haritası Eksikliği
Hammadde
Sektörün Yapısal Özelliği :
Türk plastik sektörü dinamik, hızlı karar alabilen, girişimci ve yaratıcı KOBİlerden oluşmaktadır.
Sektörde faaliyet gösteren KOBİ fi rmaları, konjoktürdeki değişimlere ve değişen dünya standartları-
na uyum sağlayabilme, düşük miktarlardaki üretimlere mamul üretebilme, üretim ve teslimatta esnek
davranabilme kabiliyetine sahip, yaratıcı ve yatırım eğilimlidir.
Sektörde, ihracat yapmaya istekli ve hırslı müteşebbis potansiyeli mevcuttur. Uzun yıllara dayanan
tecrübesi ve bilgi birikimi ile sektör önemli ölçüde teknik ve ticari yetkinlik kazanmıştır.
Kalite açısından dünya standartlarında üretim yapılmakta ve çoğunluğu AB ülkeleri olmak üzere
100ün üzerinde ülkeye ihracat yapılabilmektedir.
Özellikle Avrupa ülkelerine göre daha ucuz işgücü maliyetleri, genç, dinamik, iyi eğitim görmüş ve
istekli kalifi ye insan gücü potansiyeli mevcuttur.
Plastik Sanayicileri Deneği PAGDER tarafından Tekirdağ da yapımı süren PAGDER & ASLAN Özel
Organize Sanayi Bölgesindeki “Kümelenme” projesinin gerçekleşmesi ile bölge, plastik üreticisi
fi rmalar için vazgeçilmez bir üretim ve teknoloji merkezi haline gelecek ve burada yaratılacak sinerji
ile Türkiye kendi bölgesinde “Plastik Üretim ve ihracat Merkezi” olacaktır.
Makroekonomik dengelerde olumlu gelişmeler sağlanmış olmakla birlikte reel faizler yüksektir.
Enerji fi yatları ve enerjideki vergiler yüksektir.
Sektörün gelişimine yönelik vizyon belirsizliği ve strateji eksikliği mevcuttur.
Ulusal sanayi politika ve stratejilerinin bulunmaması nedeniyle yatırım ve üretim, katma değeri yük-
sek alanlara yönlendirilememektedir.
Türkiye, petrol ve doğalgaz gibi temel hammadde kaynakları açısından yetersizdir. Bu nedenle plas-
tik hammadde ihtiyacının büyük bölümü ithalatla karşılanmaktadır. Hammadde arz yetersizliği sek-
törde yeni yatırımlar açısından dezavantaj doğurmaktadır.
Rafi neri-Petrokimya entegrasyonunun sağlanamaması nedeniyle katma değeri yüksek plastik üreti-
mi için yeterli hammaddenin üretimine olanak vermemektedir.
Plastik hammadde üretimini arttırmaya yönelik yeterli yatırımlar yapılamamıştır.
Üretim maliyetinin büyük bölümünü oluşturan hammadde de ithalata bağımlılık artarak sürmektedir.
Türk plastik sektörü dinamik, hızlı karar alabilen, girişimci ve yaratıcı KOBİlerden oluşmaktadır.
Sektörde faaliyet gösteren KOBİ fi rmaları, konjoktürdeki değişimlere ve değişen dünya standartları-
na uyum sağlayabilme, düşük miktarlardaki üretimlere mamul üretebilme, üretim ve teslimatta esnek
davranabilme kabiliyetine sahip, yaratıcı ve yatırım eğilimlidir.
Sektörde, ihracat yapmaya istekli ve hırslı müteşebbis potansiyeli mevcuttur. Uzun yıllara dayanan
tecrübesi ve bilgi birikimi ile sektör önemli ölçüde teknik ve ticari yetkinlik kazanmıştır.
Kalite açısından dünya standartlarında üretim yapılmakta ve çoğunluğu AB ülkeleri olmak üzere
100ün üzerinde ülkeye ihracat yapılabilmektedir.
Plastik hammadde üretimini yönlendiren PETKİM, rafi neri ile bitişik olması, demiryolu, karayolu ve
denizyolu bağlantıları ve sahip olduğu alan dikkate alınarak kapasite arttırıcı yatırımları açısından
gelişme potansiyeline sahiptir.
14
Teknoloji
Altyapı ve Kayıtdışılık
Türkiyede teknoloji üretiminin olmaması ve çoğu KOBİ düzeyindeki fi rmaların fi nansal yetersizlikleri
nedeniyle AR – GE faaliyetlerinin yetersizliği rekabetçi üretim olanaklarını kısıtlamaktadır.
Endüstriyel tasarım, patent ve uluslararası standartlara yeteri kadar uyum sağlanamamaktadır.
AR-GE kültürü ve AR-GEye ayrılan fi nansman yetersiz olup AR-GE için yetişmiş insan gücü azdır.
Sektörde birçok sanayi kolunda olduğu gibi kayıtdışılık mevcut olup, bu durum kayıt içi fi rmaların
rekabetçi üretim olanaklarını kısıtlamaktadır.
Firmalar arası iletişimin ve tanıtımın yetersiz olması nedeniyle, AR-GE, lisan ve danışmanlık gibi
fi rmaların tek başına üstesinden gelemeyeceği hizmetlerde işbirliği ve güç birliği kurulamamakta ve
kaynaklar israf edilmektedir.
Eğitim ve sanayi kültürü yetersizdir.
Piyasa denetimi yeterince sağlanamamaktadır.
Sermaye birikimi teknolojik yatırımlar açısından yetersizdir.
Mevzuat hazırlanması konusunda sektör – bürokrasi işbirliği yeterince sağlanamamaktadır.
3.3. SEKTÖR İÇİN FIRSATLAR
3.4. SEKTÖRE YÖNELİK TEHDİTLER
Genç nüfus ve pazarın doyuma ulaşmaması nedeniyle, geleceğe yönelik potansiyel talebin yüksek
olması.
Plastik malzeme üretilen sektörlerdeki gelişme hızı,
Türkiyenin coğrafi , jeopolitik ve lojistik konumu ve bölge pazarlarındaki gelişme potansiyeli,
Avrupa pazarlarına yakınlık, JIT teslimat, servis vs. gibi yönlerde yabancı yatırımcılar açısından
avantajımızın anlaşılması,
Sektörde beklenen yapısal değişim olasılıkları (Firma birleşmeleri, Ekonomik ölçeklerde üretim, Ka-
yıt içine alma ve kurumsallaşma, İstikrarlı, orta vadeli bütçe ve üretim planlama imkanı, Güncel
teknolojilerin takibi, Tasarım kabiliyetinin arttırılması, Dünya markası olabilme şansı, AR-GE ve tek-
nolojik yatırım imkanı)
Plastik hammadde üretiminde geciken yatırımlar - Hammadde de dışa bağımlılığın artması,
Devletin sektöre yönelik kalıcı ve tutarlı bir politikasının olmaması ve müşterisine karşı zayıf kalan
plastik üreticilerini koruyan devlet politikalarının bulunmaması,
Kayıt dışı sınai ve ticari faaliyetin ve kayıtlı sektördei yüksek vergilerin, vergi adaletsizliği ve haksız
rekabet yaratması,
15
Devlet kontrolündeki girdi fi yatlarının (plastik hammadde, enerji, yakıt) plansız şekilde artışı ve reka-
betçi üretim olanaklarını ortadan kaldırması,
Regülasyon, mamul kontrol, test ve uygunluk onayları için halen sistemin işletilememesi ve yurtdışı
fi rmalara müracaat etme zorunlulukları,
Yabancı sermayeyi çekme konusunda altyapı eksiklikleri,
Bürokratik engeller.
Uzakdoğu (Çin) ve Doğu Avrupa plastik sektöründeki gelişmeler ve bu ülkelerin daha uygun rekabet-
çi üretim olanakları sunmaları.
Türk plastik sanayi, sorunlarının çözümüne yönelik tedbirlerin alınması halinde, sahip olduğu avantajları ile,
rekabet gücü yüksek önemli bir bölgesel oyuncu niteliğine dönüşme fırsatına sahiptir.
10’uncu plan döneminde plastik sektörü için yapılan tahminler, sektörün Kimya Sanayi Sektörü Strateji Belge-
sinde 2023 yılı için kendisine verilen 17 Milyar dolarlık ihracat hedefi baz alınarak yapılmıştır.
Türk plastik sektöründe mamul üretiminin 10.uncu Plan süresince ton bazında yılda ortalama % 8 büyüyeceği,
üretimin artmasına paralel olarak ithalat / iç pazar talebi oranının % 7’den plan sonunda % 5’e ineceği 9.uncu
plan döneminde 1,4 milyon tona yaklaşan plastik ihracatının 10.ucu plan dönemi sonunda 10,2 milyon tona
kadar çıkacağı ve plan dönemi sonunda ihracatın ithalatı karşılama oranının % 400’ü aşacağı tahmin edilmek-
tedir.
Bu tahmine göre, 10.uncu plan döneminde ton bazında mamul üretimi % 36, ithalatı % 8, direk mamul ihracatı
% 52 ve iç pazar talebi % 31 artış gösterecektir.
4.1. ONUNCU PLAN DÖNEMİNDE ( 2014 – 2018 ) PLASTİK MAMUL ARZ VETALEP DENGESİ TAHMİNİ
4. ONUNCU PLAN DÖNEMİNDE SEKTÖRDE BEKLENEN GELİŞMELER
9’UNCU PLAN DÖNEMİNDE PLASTİK MAMUL ARZ VE TALEP DENGESİ TAHMİNİ ( TON BAZINDA )
2014 2015 2016 2017 2018 % ARTIŞ2014-18
Üretim ( 1000 Ton ) 8.808 9.512 10.273 11.095 11.983 36
Mamul İthalatı ( 1000 Ton ) 520 530 540 550 560 8
Direk Mamul İhracatı ( 1000 Ton ) 1.539 1.708 1.896 2.105 2.336 52
Mamul İç Pazar Talebi ( Ton ) 7.789 8.334 8.917 9.540 10.207 31
Mamul İthalat / Mamul İç Pazar Talebi ( Ton - % ) 7 6 6 6 5
Mamul ihracat / İthalat ( Ton - % ) 296 322 351 383 417
Ortalama Mamul İhracat Fiyatı ( $ / Kg ) 2,82 3,14 2,79 2,81 3,01 9
16
10.uncu plan döneminde dolar bazında tahminler, sektörün % 8 büyüme hızına karşılık, daha yüksek katma
değerli mamul kompozisyonuna girilmesi gereği dikkate alınarak ; birim ihraç fi yatlarının her yıl % 3 oranında
arttırılacağı varsayımına göre yapılmıştır. Plan döneminde birim ithal fi yatlarında % 13 artışa rağmen birim
ihraç fi yatlarının % 22 artması öngörülmektedir.
Bu varsayıma göre 10.uncu plan döneminde plastik mamul üretiminin 61,3 milyar dolara, ithalatın 3,2 milyar
dolara, direk mamul ihracatının da 9,1 milyar dolara erişmesi beklenmektedir. Hammadde ihracatı ile birlikte
sektör 2018 yılında 10,5 milyar dolar ihracat yapacak ve değer bazında ihracatın üretim içindeki payı % 15
olacaktır. Sektörün 2023 yılında 17 milyar dolarlık ihracat hedefi ne ulaşması ise bu gelişimin artarak sürmesine
bağlıdır.
Bu büyüme hızı ile 2018 yılında Türkiye, Avrupanın 1.nci büyük plastik işleme kapasitesine sahip Almanya ile
rekabet edebilir düzeye gelebilecektir.
9.UNCU PLAN DÖNEMİNDE PLASTİK MAMUL ARZ VE TALEP DENGESİ TAHMİNİ ( $ BAZINDA )
9.UNCU PLAN DÖNEMİNDE PLASTİK MAMUL ARZ VE TALEP DENGESİ TAHMİNİ ( $ BAZINDA )
2014 2015 2016 2017 2018 % ARTIŞ2014-18
Üretim Değeri ( Milyon $ ) 38.925 43.607 48.855 54.740 61.339 58
Mamul İthalatı ( Milyon $ ) 2.923 3.069 3.221 3.379 3.543 21
Direkt Mamul İhracatı ( Milyon $ ) 4.951 5.770 6.725 7.838 9.136 85
Mamul İç Pazar Talebi ( Milyon $ ) 36.898 40.905 45.350 50.280 55.747 51
Mamul İhracatı / Toplam Üretim ( Ton - % ) 13 13 14 14 15 17
Ortalama Mamul İthalat Fiyatı ( $ / Kg ) 5,6 5,8 6,0 6,1 6,3 13
Ortalama Mamul İhracat Fiyatı ( $ / Kg ) 3,2 3,4 3,5 3,7 3,9 22
Sektörün Toplam İhracatı ( Hammadde + Mamul ) 6.215 7.060 8.041 9.180 10.504 58
2014 2015 2016 2017 2018 % ARTIŞ2014-18
Hammadde Üretimi ( 1000 Ton ) 38.925 43.607 48.855 54.740 61.339 58
Hammadde İthalatı ( 1000 Ton ) 2.923 3.069 3.221 3.379 3.543 21
Toplam Hammadde Arzı 4.951 5.770 6.725 7.838 9.136 85
Hammadde İhracatı ( 1000 Ton ) 36.898 40.905 45.350 50.280 55.747 51
Hammade İç Pazar Satısı 13 13 14 14 15 17
Yerli Üretim / Toplam Arz ( % ) 5,6 5,8 6,0 6,1 6,3 13
Hammadde İhracatı ( Milyon ABD $ ) 3,2 3,4 3,5 3,7 3,9 22
Hammadde İthalatı ( Milyon $ ) 6.215 7.060 8.041 9.180 10.504 58
İhracat / İthalat ( % - Ton )
İhracat / İthalat ( % - Milyon $ ) )
Ortalama Hammadde İthalat Fiyatı ( $ / Kg )
Ortalama Hammadde İhracat Fiyatı ( $ / Kg )
Diğer taraftan, tahmin edilen tüketimi karşılamak amacıyla 2018 yılına kadar plastik hammadde arzının 10,8
milyon tona erişmesi gerekece ve bu ihtiyaca paralel olarak plastik hammadde üretimini yerli olarak sağlaya-
cak yatırımların yapılması gerekmektedir. Bu düzeydeki yatırım, PETKİM ve diğer tesislerin bu günkü mevcut
üretim kapasite toplamının 10 katından büyüktür.
4.2 ONUNCU PLAN DÖNEMİNDE ( 2014 – 2018 ) PLASTİK HAMMADDE ARZ VE
TALEP DENGESİ TAHMİNİ
17
SEÇİLEN ZAYIF YÖN BAŞLIKLARI
PAGDER organizasyonunda gerçekleşen Özdeğerlendirme Toplantısında katılımcıların ortak görüşe vardığı,
plastik sektörünün iyileştirmesi gereken 8 temel sorunu önem sırası ile aşağıda görüldüğü biçimde belirlen-
miştir.
1. Olumsuz algısı yüksek sektör
2. Hammadde girdisi açısından dışa bağımlılık ve yüksek enerji maliyeti
3. Mamul ve makine ithalat denetimi olmaması
4. Standardı olmayan sektör
5. Nitelikli ara elemanı olmayan sektör
6. Sektörde işbirliği ve güç birliği yok
7. Fiyat istikrarı olmayan sektör
8. Rekabeti çok olan, karlılığı olmayan sektör
4.3. 10.UNCU PLAN DÖNEMİNDE PLASFED ŞEMSİYESİ ALTINDA DİĞER TÜM
STKLARIN KATKILARI İLE UYGULANACAK STRATEJİLER
Kimya Sanayi Sektörü Strateji Belgesi, tüm Kimya sektörünü ve alt gruplarını kapsadığından, hızla
gelişen ve gelişim sürecinde sorunları da hızla artan plastik sektörümüzün spesifi k sorunlarına yön
vermede yetersizdir. 2023 yılında 17 milyar dolar gibi büyük bir ihracat hedefi nin verildiği plastik
sektörü için kendine özgü ve ayrı bir strateji belgesi hazırlanarak devletin özel önem verdiği sektörler
kapsamına alınmalıdır.
Günümüzde plastik hemen hemen tüm sektörlerde kullanılmakta ve kullanımı giderek artmaktadır.
Başta otomotiv olmak üzere hükümet tarafından hazırlanan tüm sektör Strateji Belgesi ve Eylem
Planlarında plastiklere de değinilmeli ve bu sektörü temsil eden sivil toplum örgütlerinin görüş ve
katkısı alınmalıdır.
Sektörün 2023 yılında 17 milyar dolarlık ihracatı gerçekleştirebilmesi için en az 4,2 milyon ton ihracat
yapması bunun içinde mevcut ihracat fi yatları ile 17 milyon tona yakın proses kapasitesine sahip ol-
ması gerekmektedir. Halen plastik hammadde ihtiyacının ancak % 15ini yerli üretimle sağlayan sek-
törün hammadde, bu hedefe ulaşabilmesi için 2023 yılında 16 milyon tonu aşan plastik hammaddeye
ihtiyacı olacaktır. Bu nedenle süratle petrokimya yatırımlarına hız verilmeli ve rafi neri ile petrokimya
tesisleri arasındaki entegre yatırımları özendirilmelidir.
Daha yüksek katma değerli plastik hammadde ve mamul üretimi için ülkemize yüksek teknoloji trans-
feri sağlayacak yabancı sermaye yatırımlarının çekilmesi gerekmektedir. Büyük ölçekli bu yatırımlar
çok özel teşvik mekanizmaları ile desteklenerek doğrudan yabancı sermaye yatırımları özendirilme-
lidir.
18
Bu sorunların çözümüne yönelik projeler geliştirmek, plastik ve plastikle ilgili sektörel sivil toplum örgütleri ara-
sında işbirliği ve güçbirliği kurarak, bu öneri ve projeleri ilgili platformlara taşımak ve devletin ilgili kurumlarına,
bu sorunların çözümüne yönelik tedbirler almasına yardımcı olmak, başta PLASFED – Plastik Sanayicileri
Federasyonu ve Federasyonu oluşturan dernekler olmak üzere sektördeki tüm STKların başlıca stratejilerini
oluşturacaktır.
Plastikleri karalayan, çevre ve insan düşmanı ilan eden iddialar ve haberler karşısında sessiz kalın-
mayacak ve plastik poşet, şişe, biberon ve damacanalarla birlikte başlayan olumsuz kampanyalara
topluma doğru bilinenler anlatılacak ve kamuoyunda bilinç oluşturulacaktır.
Olumsuz kampanyalara karşı reaktif çözümler üretmek yerine proaktif bir stratejiyle okul çağından
yetişkinlere kadar uzanan yelpazede plastiklerin doğru ve bilinçli kullanıldığı takdirde sağlıklı, çevreci
ve ekonomik olduğunu vurgulanacaktır.
Plastike yönelik saldırılara karşı Çevre ve Orman Bakanlığına sunulan “Kamuoyu Bilinçlendirme”
projesi, bakanlığın ve sektörün de desteği alınarak kamu oyu bilinçlendirme çalışmaları yapılacaktır .
Geri dönüşüm ve geri dönüşüm prosesi için uygulamalı projeler teşvik edilecektir.
Yeni petrokimya tesislerine yatırım yapılması,
PETKİM’in halen tümüyle ithal edilen ve katma değeri yüksek plastik hammadde yatırımlarını ger-
çekleştirmesi,
Yeni petrokimya yatırımları ile hem üretim kapasitesinin hem de ürün yelpazesinin arttırılmasıı,
Rafi neri – Petrokimya entegrasyonunun sağlanarak nafta satışında katma değeri daha yüksek olan
plastik üretimine öncelik verilmesi,
Petrokimya gibi stratejik önemi bulunan ve ekonomiye yüksek katma değer sağlayan petrokimya te-
sislerinin, özel projeler kapsamına alınarak ve özellikle yabancı sermaye için cazip yatırım olanakları
sağlanarak,
Devletin enerji üretim ve satış – fi yat politika uygulamalarını sanayici lehine tekrar gözden geçirmesi,
Nükleer enerji yatırımı ile sorunların acilen çözülmesi ve üretime başlanılması,
Enerji verimliliğini arttıracak, kaçak elektrik kullanımını ve enerji kaybın önleyecek tedbirlerin alınma-
sı için,
A. Plastikin Olumsuz Algısını Yok Etmek İçin :
B. Hammadde Girdisi Açısından Dışa Bağımlılığı Ve Yüksek Enerji Maliyetinin Olumsuz Etkilerini Azaltmak İçin ;
C. Sektörün Yüksek Enerji Maliyet Sorununun Çözümü İçin ;
19
Gelişmiş ülkelerin ithalat mevzuatları ve standartları ile kıyaslama ( BENCHMARK ) çalışması yapa-
rak en iyi uygulamaların Türkiyede uygulanılmasına çalışacak,
Plastik mamul ve plastik işleme makinelerde uygulanacak standartların hazırlatılmasını ve her türlü
ihale ve gümrüklerde bu standartların aranma koşulunun getirilmesini sağlayacak,
Gümrüklerimizde uygulanacak denetim mekanizmalarının geliştirilmesi ve AB standartlarını sağla-
mayan plastik işleme makinelerinin Türkiyeye girmesinin engellenmesi,.
Piyasa gözetimi ve denetimi faaliyetlerinin yeterli düzeye çıkarılması, standardizasyon kontrollerinin
tavizsiz gerçekleştirilmesi,
Sektörde faaliyet gösteren fi rmalardan oluşan, fahri denetçilik müessesesinin kurulması,
Kamuda denetim ve gözetim konusunda çalışan uzman istihdamında, sektör tecrübesi esas alınması
İhtisas gümrükleri sayısının arttırılması.
Konularında Devletin yapacağı tüm çalışmaları destekleyecek ve PAGDER bünyesinde kuracağı bir
denetim komisyonu tarafından bu konuların en kısa sürede gerçekleşmesini sağlayacaktır.
Sektörel otokontrol mekanizmasının kurulması,
Son kullanıcıların bilinçli ve duyarlı hale getirilmesi için eğitim verilmesi,
Firmaların uluslararası rekabet gücünün arttırılması için KOBIlerin birleşmesi teşvik edilerek stan-
dartları ve rekabet gücü yüksek şirketlerin oluşturulması,
Makine sanayinin kendi içinde entegrasyonunun sağlanarak, plastik işleme makineleri sektöründe
global pazarlarda marka yaratacak daha büyük ölçekli enjeksiyon ve ekstrüzyon makine üreticilerinin
yaratılması, diğer fi rmaların ise bu fi rmalara ve global makine üreticilerine aksam ve parça üreten
yan sanayi fi rmaları olarak organize edilmesinin sağlanması,
REACH uygulamalarının plastik sektörüne yaratacağı fırsatların araştırılması ve yatırımcıların bilgi-
lendirilmesi,
Sektörün eğitimli ara eleman ihtiyacını karşılayacak ölçüde eğitim alt yapısının oluşturulması,
Plastik meslek liseleri inşaatının yurt çapında yaygınlaştırılması, Endüstri Meslek Liselerinin talep
yetersizliği nedeniyle kapanan bölümleri yerine plastik eğitim bölümlerinin kurulması, bu konunun
devletin eğitim politikalarında yer alması,
Plastik sanayinin tüm süreçlerinde uluslararası standartlara uyum sağlayabilecek, bilgili, tekno-
loji ve kalite bilincini özümsemiş her kademede insan yetiştirecek eğitim altyapısının tesis edilmesi,
D. Mamul Ve Makine İthalat Denetimi İle İlgili Sorunlar İçin ;
E. Standardlarla İlgili Sorunların Çözümü İçin ;
F. Nitelikli Ara Eleman Sorununun Çözümü İçin ;
E. Standardlarla İlgili Sorunların Çözümü İçin ;
20
Sektörün ihtiyaç duyduğu alanlarda meslek standartlarının oluşturulması, eğitim programlarının
açılması ve eğitim alan kişilerin belgelendirilmesi,
İşyerlerinde ara elemanların yetkilerinin arttırılması / özgüvenin telkin edilmesi,
Plastik endüstri meslek liselerine öğrenci talebinin arttırılması için AB fonları, odalar birliği, KOSGEB
vs. imkanlarından faydalanarak ara elemanlara yönelik meslek edindirme kurslarının düzenlenmesi,
Ara eleman eğitimi konusunda bir komisyonun kurulması
Firmaların ortak girdi temin etmeleri ve bu nedenle OAİB bünyesinde çalışan ve PAGDERin ortak
olduğu OSOLINE, ortak satınalma projesine dahil olmaları,
Ortak kalite standartlarının belirlenmesi,
Haksız rekabet yaratan fi rmaların afi şe edilmesi,
Fiyat hareketlerinin daha yakın takibi ve analizi,
Pazarlık gücü için birleşerek / ortak hareket ederek tedarikçilerin ölçeğine yaklaşılması,
Satış konsorsiyumlarının oluşturulması,
Firmaların organize olarak maliyetleri azaltmak amacına yönelik ortak çalışmalar yapması ve bu
konuda sürekli eğitimlerin verilmesi,
Sanayi bölgelerinin kurularak sinerji yaratılması ve verimliliğin arttırılması,
Mamul standartlarının oluşturulması,
Kayıt Dışı istihdamın engellenmesi,
Mamul ve makine ithalatında denetimlerin sağlanması,
Ucuz hammadde ve enerji teminin sağlanması,
Ortak verimlilik ve iyileştirme çalışmalarının yapılması,
Meslek standartlarının oluşturulması,
AR – GE yapacak güce erişebilmeleri için küçük ölçekli fi rmalar arası birleşmelerin teşvik edilmesi
veya AR – GE konusunda stratejik işbirliklerinin ( ortak AR – GE merkezleri ) kurulması,
AR - GE yatırımları konusunda önceliklerin belirlenerek, Türk plastik sektörünün, katma değeri yük-
sek mamuller üretmesi ve ihraç etmesi amacıyla AR – GE ve ÜR – GE yatırımlarına ve yenilikçiliğe
özel önem verilmesi,
Plastik ihtisas organize sanayi bölgelerinde, üniversite - sanayi arasında AR – GE ye yönelik işbirli-
ğinin yapıldığı ortak AR – GE merkezlerinin kurulması,
F. Nitelikli Ara Eleman Sorununun Çözümü İçin ;
H. Artan Rekabet İçinde Karlılığı Arttırılması İçin ;
21
Plastik ve plastik işleme makineleri sektörlerinin gelişimine yön verecek sivil toplum örgütlenmesinin
yetersiz olduğu dikkate alınarak, sektörel sinerjinin sağlanabilmesi, sivil toplum örgütlerinin kamu
otoriteleri karşısında daha güçlü ve etkin olmasını sağlamak,
Plastik üretim ve tüketiminin yoğun olduğu şehirlerde plastik sektör derneklerinin kurulmasını orga-
nize etmek,
Plastik ve plastik işleme makineleri sektöründe faaliyet gösteren tüm üretici fi rmaların PAGDER çatı-
sı altında birleşmeleri veya bölgelerindeki plastik sektör derneklerine üye olmalarını sağlamak,
Plastik sektör derneklerinin PLASFED – Plastik Sanayicileri Federasyonu altında toplanarak , sek-
törün en az % 90ını temsil etmeleri ve federasyon çatısı altında birleşerek işbirliği ve güç birliği
sağlamaları,
Plastik sektörünün temel sektörek vizyonu “ 2023 yılında Türk Plastik Sektörünü , teknoloji üreten, teknolojisini
dünya pazarlarına kabul ettiren önder bir sanayi kolu ve plastik işleme kapasitesi ile Avrupa ülkeleri içinde birin-
ci durumua getirmek “ şeklinde belirlenmiştir. Bu vizyonun gerçekleşmesi için sektörün temel stratejik amaçları
ve politilkaları ise şu şekilde belirlenmiştir ;
Plastik Mamul ve Plastik işleme Makineleri üretiminde teknolojik düzeyin arttırılarak katma değeri
yüksek mamullerin üretilmesi ve sektörün global pazarlarda rekabetinin arttırılması,
Büyük şehirlerde sıkışmış olan sektörün daha verimli çalışmasını sağlamak ve sinerji yaratmak için
plastik özel ihtisas organize sanayi bölgelerinin kurulması amacıyla sektöre uygun arsaların tahsis
edilmesi, Mevcutların sorunlarının çözülmesi, plastik organize sanayi bölgelerine lojistik imkan vere-
cek altyapının kurulması,
İhracat pazar kaybı yüksek olan ülke ve ürün grupları için özel tedbirlerin sağlanması, tanıtım ve pa-
zarlama amacıyla potansiyel dış pazarlarda ofi slerin açılması ve ikili toplantıların organize edilmesi,
Plastik işleme makineleri üreticisi fi rmaların geleneksel dış pazarlardaki daralmayı ikame edecek
yeni dış pazar araştırmalarının yapılması,
İ. Sektörde İşbirliği ve Güç Birliğinin Sağlanabilmesi İçin ;
Temel Sektörel Vizyon
4.4 ONUNCU PLAN DÖNEMİ İÇİN ÖNERİLEN STRATEJİ, AMAÇ, POLİTİKA,
ÖNCELİK VE TEDBİRLER
TEMEL STRATEJİK AMAÇLAR VE POLİTİKALAR
Hammadde de dışa bağımlılığın azaltılması,
Katma değerin yükseltilmesi amacıyla gelecekte hakim olacak teknolojilere yatırım yapılması,
Rekabet düzeyinin arttırılması,
Sektörün ABne uyumunun sağlanması,
Sektörün eğitim altyapısının iyileştirilmesi,
Plastik sektörü ile sektörün mamul ve ara mamul ürettiği ana sanayiler arasında işbirliği-
güçbirliğinin sağlanması
Sektörün gelişimi ve yabancı sermaye yatırımlarının çekilmesi amacıyla ekonomik altyapının tesis
edilmesi.
22
Sektörün 17 milyar dolarlık ihracat hedefi ne ulaşması için geleneksel mamullerin yerine daha fazla
katma değer yaratan mamullerin ihraç edilmesi gerektiğinden, mevcut ve yeni petrokimya tesislerinin
sadece plastik hammadde ihtiyacını karşılamak yerine, halen tümüyle ithal edilen ve katma değeri
büyük plastik hammadde üretimi için yatırımlar yapması gerekmektedir.
Plastik sektöründe ortalama ihracat fi yatlarının her yıl % 3 artarak 2023 yılında 20 ülkenin ortalama
ihracat fi yatına ulaşılması gerektiğinden, AR – ve ÜR-GE yatırımlarına hız verilmesi gerekmektedir.
Geleneksel mamullerin yerine daha yüksek katma değer sağlayacak mamullerin yatırımları özel teş-
viklerle özendirilmelidir.
Uluslararası standartlara uyan kalitede, çevreye duyarlı üretim kompozisyonu belirlenerek, üretimde
verimliliği artırmak için PAGDER & ASLAN Özel OSB örneği kümelenme faaliyetleri yaygınlaştırıl-
malıdır.
Plastik sektöründe alt sektörler bazında AR –Ge ve ÜR – GE ve inovasyon faaliyetleri yaygınlaştırı-
larak, katma değeri yüksek mamuller bazında branşlaşmaya geçilmelidir.
Yüksek katma değerli ürünlerin üretilmesi teknolojide takipçilikten vazgeçilerek teknolojisini global
pazarlarda kabl ettiren bir sektör konumuna gelinmelidir.
Katma değeri yüksek, yeni ve özel ürünler geliştirilmeli ve bu ürünlerde marka imajı geliştirilmelidir.
Üretim ve ihracat kompozisyonu, geleneksel mamullerin gelişmekte olan ülkelere, katma değeri bü-
yük ürünlerin de gelişmiş ülkelere ihraç edilebilecek şekilde organize edilmesi, hedef pazarlara ya-
pılacak ihracat ve tanıtım faaliyetleri bu doğrultuda belirlenerek teşvik edilmelidir.
Pazar ve ürün çeşitliliği sağlanarak, ürün ve bölge bazında dış pazar analizlerini yaygınlaştırılmalıdır.
Satış ağlarının yaygınlaştırılması ve ticari ataşeliklerin pazarlama yetkinliklerinin geliştirilmesi gerek-
mektedir.
EXIMBANK kredileri daha yüksek katma değer sağlayan mamul ihracatçılarına daha etkin kullan-
dırılmalıdır. 17 milyar dolarlık ihracat hedefi ne ulaşılması için ihracatçı fi rmaların kredi teminindeki
güçlükler aşılmalı, kredi ve lojistik maliyetleri düşürülmelidir. İhracat girdisi olarak kullanılan hammad-
delerde KKDF vergisi azaltılmalı veya kaldırılmalıdır.
REACH, CLP gibi düzenlemelerin ihracatçıya getirdiği ek yükler azaltılmalıdır. Bu konuda özellikle
ECHA (Avrupa Kimyasallar Ajansı) kayıtları ve SIEF (Madde Bilgi Değişimi Forumu) ücretleri maliyet-
lerinde fi rmalara destek sağlanmalıdır.
Laboratuar konusunda Türkiyedeki ciddi açık kapatılmalı, ihracatçıya büyük yük getiren sertifi kasyon
ve akreditasyon sorunları aşılması için akreditasyon laboratuvarları kurulmalıdır.
Yer seçimi, ÇED, ruhsat, izin, ÖTV gibi mevcut mevzuatın oluşturduğu zorluklar azami derecede
düşürülmelidir.
Ülke bazında gümrük mevzuatlarına dair bilgiler ihracatçıya sunulmalıdır.
Zamanında sevkiyatın sağlanması için ulaşım altyapısı iyileştirilmeli ve bu amaçla liman, navlun ve
23
lojistik maliyetlerini düşürecek uygulamalar hayata geçirilmelidir.
Ürün sigortası sistemi ve müşteri fi nansman modellerini geliştirilmelidir.
Üstün kalite hizmet standartları ile zamanında ve ihtiyaca göre satış sonrası hizmet sağlanmalıdır.
Mevzuat ve teşvik sistemi, sektörün rekabetçi gücünün arttırılmasına yönelik olarak, AB ve DTÖ
kuralları çerçevesinde yeniden yapılandırılmalıdır.
Plastik sektörünün uluslararası standartlara uyum sağlaması amacıyla, kalifi ye insan gücünü yetiş-
tirecek plastik endüstri liseleri ve plastik mühendisliği dallarında eğitim ve öğrenim yaygınlaştırılma-
lıdır.
Sektörü temsil eden sivil toplum örgütleri, üretici şirketler, üniversiteler ve karar verici kamu kuruluş-
ları arasında koordinasyon arttırılarak, hızlı bilgi akışı ve paylaşım sağlanmalı, üretici ve ihracatçı
şirketlere ait bilgi sistematiğini oluşturulmalıdır.
Plastik sektöründe faaliyet gösteren 14.000 fi rmanın sadece 184ünde yabancı sermaye ortaklığı mevcut olup,
bu durum, plastik sektöründe yabancı sermaye yatırımlarının düşük olduğunu göstermektedir. Ancak, plastik
sektörü, doğrudan yabancı sermaye yatırımları açısından potansiyel bir yatırım alanıdır.
Türkiyenin mevcut plastik hammadde üretim kapasitesi, sektör ihtiyacının % 15’inden azını karşılayacak dü-
zeydedir. Sektörün büyüme hızı dikkate alındığında 2018 yılında 10 milyona yakın tonluk plastik hammadde
açığı ortaya çıkacaktır. Yabancı sermayenin bu alanlara çekilmesi için petrokimya yatırımları devlet tarafından
özel teşvik kapsamına alınmalı ve büyük yatırım indirimleri ile özel olarak teşvik edilecek bir proje olarak de-
ğerlendirilmelidir.
2011 yılı itibariyle plastik hammaddelerin tümünde dış ticaret açığı verilmekte olmasına rağmen en büyük dış
ticaret açığı PP,PE, PVC, PS ve Poliasetallerde görülmektedir. Bu plastk hammadelerde süratle üretim kapa-
siteleri arttırılmalıdır.
Türkiye, genel olarak katma değeri büyük plastik mamullerini ithal ederken katma değeri düşük mamulleri
ihraç ederek katma değerin yurtdışına transfer edilmesine neden olmaktadır. Katma değeri büyük mamullerin
üretilerek ihraç edilmesi amacıyla, yabancı sermaye yatırımları TUBİTAK tarafından yapılan Vizyon 2023 ça-
lışmasında ortaya çıkan ve gelecekte hakim olacak teknoloji alanlarına çekilmelidir. Bu alanlar ;
4.5. PLASTİK SEKTÖRÜNDE YATIRIM YAPILACAK ALANLAR ;
4.6. PETROKİMYA TESİSLERİ – PLASTİK HAMMADDE ÜRETİMİ
4.7. YATIRIM YAPILACAK TEKNOLOJİ ALANLARI
24
Lazer kaynağı
Water injection teknolojisi
Enjeksiyon makinelerinde lazer ile malzeme eritme prosesi
Thin wall enjeksiyon teknolojisi
Mold fl ow proses simulasyon yazılımları
PVC yerine EPDM üretimi
Polimer sentezi
Özgün, yeni ve işlevsel polimer tasarım ve sentezi
Nano teknoloji - nano-polimer uygulamaları
Efektif soğutma teknolojileri
Kırma ve yeniden kullanım teknolojileri
Çevrim zamanı azaltıcı sistemleri
Tasarruf sağlayan enjeksiyon makinelerinin araştırılması, elektrik motorlu enjeksiyon pres teknolojisi
Çok renkli enjeksiyon sistemleri
Çoklu malzeme enjeksiyon sistemleri
Kaplama, boya, otomotiv, makine, elektrik sektörlerinde ileri uygulamalar
İşlevsel polimerlerin savunma sektöründe uygulanması
Kompozit malzeme teknolojisi için özgün tasarlanmış ileri işlevsel polimerik reçine geliştirme ve uy-
gulamaları
In mold decoration
Twin sheet thermoforming teknolojisi
Hızlı kalıp tasarım ve üretimi
Sıcak yolluk teknolojiler
Blowing agent kullanımı ( malzeme tasarrufu )
Polimer test, analiz, tanımlama ve standardizasyon yeteneği
İşlevsel, özgün ileri polimer teknolojisinin tekstilde kullanımı
Temel Araştırma
Sınai Araştırma
Sınai Geliştirme
25
PAGDER & ASLAN Özel Organize Sanayi Bölgesinde Araştırma – Geliştirme, Test Merkezi kurula-
rak kalıp tasarımı yapılmalı,
Plastik geri dönüşüm alt yapı yatırımları arttırılmalı,
Büyüme hızı gerileyen AB ülkelerindeki plastik mamul üretim tesislerinin Türkiyeye kaydırılması ve
AB talebinin Türkiyede üretilip AB’ye ihraç edilmesi şeklinde karşılanması ( Ucuz işgücü avantajı
nedeniyle daha ucuz üretim daha yüksek kar )
İmalat sanayimizin en genç ve en hızlı gelişim gösteren Türk plastik sektörü, ülkemiz ekonomisinin
itici güçlerinden biridir. Ülkemizde otomotiv, beyaz eşya ve inşaat sektöründeki hızlı gelişimin temel
nedeni, ülkemiz plastik sektöründeki gelişmelerdir. Plastik sektörü yoğun enerji kullandığından, glo-
bal pazarlarda rekabet edebilmenin ön koşulu enerji verimliliği sağlamaktır.
Plastik sektöründe makine parkı yaşı ortalama 15 olup, yeni yatırımların dışında tesislerdeki eski ma-
kinelerin, % 35 - % 40 civarında enerji tasarrufu sağlayan yeni makinelerle değiştirilme zorunluluğu,
sektörde büyük bir yatırım potansiyeli olduğunu göstermektedir.
Diğer Yatırım Alanları :
1. PAGDER & ASLAN ÖZEL ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ (PAOSB) HAKKINDA GENEL BİLGİLER 1.1. Bölgenin Konumu PAOSB, Kırklareli ili Vize ilçesinde 598.656 m2 büyüklüğünde bir arazi üzerinde kuruludur. Kırklareli, Türkiye deprem haritasında en düşük risk kategorisi olarak gösterilen dördüncü bölgede yer almaktadır. 1.2. Ulaşım İmkânları Bölgenin bazı karayolu, liman ve istasyonlar ile en yakın gümrük kapısına olan uzaklıkları aşağıdaki gibidir. Hava Çorlu Sivil Havalimanı : 65 km Hava İstanbul Atatürk Havalimanı : 140 km Deniz Tekirdağ Limanı : 82 km Deniz Ambarlı Limanı : 125 km Demiryolu Alpullu İstasyonu : 77 km Demiryolu Durak İstasyonu : 60 km Karayolu E5 : 43 km Karayolu TEM : 40 km En Yakın Gümrük Kapıkule : 140 km 1.3. İmar Durumu Bölgede oluşturulacak parseller E:0.60 ve H:MAX yapılaşma koşullarına haizdir. Yapı inşaat alanının artırılmasına yönelik girişimler devam etmektedir. 1.4. PAOSB'nin Yönetimi PAGDER ile Asrey İnşaat Ltd. Şti. arasında imzalanan protokole göre, PAOSB, oluşturulacak bir Yönetim Kurulu tarafından yönetilecektir. 5 (beş) kişiden oluşacak yönetim kurulunun 3 (üç) üyesi katılımcıları temsilen PAGDER tarafından, 2 (iki) üyesi ise Asrey İnşaat ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından atanacaktır. 2. PAOSB'NİN YATIRIM TEŞVİK UYGULAMALARI KAPSAMINDA SAHİP OLDUĞU AVANTAJLAR VE BÖLGENİN PLASTİK SEKTÖRÜ BAKIMINDAN ÖNEMİ Yeni Teşvik Yasasının, 2B numaralı ekinde yer alan 1 numaralı dipnot aşağıdaki gibidir. “İstanbul ili hariç olmak üzere, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ilan edilen İhtisas Organize Sanayi Bölgelerinde gerçekleştirilecek ihtisas konusundaki yatırımlar, ilgili bölgede seçilmiş sektörler arasında yer almasa dahi bölgesel desteklerden yararlanır.”
Bu düzenlemeye göre, Kırklareli Vize’de kurulu PAGDER & ASLAN Özel Organize Sanayi Bölgesinin ihtisas OSB’ye dönüştürülmesi halinde 3. Bölge için öngörülen bölgesel teşviklerinden yararlanabilecektir. Bu temel bilgiler çerçevesinde, PAGDER & ASLAN Özel Organize Sanayi Bölgesinde yapılacak bir yatırımın sağlayacağı avantajlar aşağıdaki bölümde özetlenmiştir. Örnek Hesaplama Temel Varsayım ve Açıklamalar - Arsa ve arazi hariç olmak üzere yapılacak yatırım tutarı 3.000.000 TL’dir. - Yatırıma 2013 yılında başlanacaktır. - Yatırım neticesinde 50'si yeni olmak üzere 80 personel istihdam edilecektir. - Yapılacak yatırım için beş yıl vadeli ve aylık faiz ödemeli 2.200.000 TL tutarında kredi kullanılmıştır. Teşvik Avantajlarının Hesaplanması Yukarıda yer alan örnekteki üç destek unsurundan sağlanacak teşvik destekleri toplamı aşağıdaki gibidir. Hesaplamalarda bölgesel teşviklerden sadece üçü dikkate alınacaktır. Bunlar, vergi indirimi, sigorta primi işveren hissesi desteği ve faiz desteğidir. Zira bölgesel teşvikler içinde de yer alan gümrük vergisi muafiyeti ile KDV istisnası genel teşvik uygulamaları kapsamında olup, yatırım İhtisas OSB içinde yapılmasa dahi bu teşviklerden yararlandırılmaktadır. Vergi İndirimi 750.000,00 Sigorta Primi İşveren Hissesi Desteği 572.010,00 Faiz Desteği 315.000,00 Toplam Teşvik Desteği 1.637.010,00