senaullah amritsartda gömülü olan kara seyyah hacı ahmed efendi'nin mazhar'ın...
TRANSCRIPT
SENAULLAH AMRiTSART
AJ:ımediyye (Amritsar 1 937); Batş-ı Kadir ber-Kadiydni Telsir -iKebir (Amritsar 1941; Mirza Mahmud Ahmed'in tefsirinin tenkidi) ; Likhrdm aôr Mirza (Amritsar 1942) ve Nd-Kabil Muşartnit Mirza (Amritsar 1943) gibi kitapları da vardır (Kadiyanllik'le ilgili eserleri için ayrıca
bk. Safiyyürrahman el-A'zam!, s. 224-255;
Sohdravl, Te?kire-i Ebü'l-Ve{a, s. 72-92).
Bölgedeki Müslüman Cemaatlere ve Ki
şilere Dair Eserleri. 1. Delilü'l-Fur]fan biCevabı Ehli'l-Kur' dn (Amritsar 1906)
Ehl-i Kur'an ekolünün kurucusu Abdullah Çekralevl'nin Burhdnü '1-fur]fan 'ald şaldti'l-Kur' dn adlı kitabına cevap olarak yazılmıştır. z. Haksari TaJ:ırik aôr Us ka Bani (Amritsar 1939). inayetullah Meşriki ve Haksar hareketi hakkındadır. 3. Ijildfet u Risalet (Amritsar 1930) . Şla'nın halifelik ve peygamberlik konusuyla ilgili görüşlerine reddiye niteliğindedir. 4. Hitdb be-Mevdudi (Amritsar 1946; HaydarabadDekken 1952) MevdQdl'nin Tercümdnü'lKur'an adlı dergide ortaya koyduğu hadis görüşüne reddiyedir. s. Ma']fil.lat-ılfane
fiyye (Amritsar 1936). Hanefiler'in altı konuda ileri sürdüğü görüşlerin eleştirisine dairdir. 6. Şem'-i TevJ:ıid (Amritsar ı 938;
Sergôda 1957). Bu eser ve bundan sonraki üç eser müellifin Birelvller'e karşı eleştirilerini içerir. 7. Tek't,ibü '1-müfekkirin (Amritsar 1922) 8. Aşli lfanefiyyet aôr Ta]flid -i Şa{ışi (Amritsar 1926) . 9. İ]ftida-yı Ehl-i lfadiş (Amritsar ı 931 ). 10. FütUJ:ıô_t-ı Ehl-i lfadiş (Amritsar 1905) Ehl-i had!s ekolü ile Hanefiler arasındaki ihtilaflı konulara dair mahkeme kararlarına dayalı bir çalışmadır. 11. Ten]fid -i Ta]flid (Amritsar I 927) Müellifin DiyQbendi alimi Seyyid Murtaza Hasan Diyübendi ile taklit konusunda yaptığı münazarayı içerir. 13. Fı]fh aôr lfanefiyye (Amritsar ı925) .
Ehl-i Hadis Düşüncesine, Fıkha, Kcla
ma ve Diğer Konulara Dair Eserleri. 1. Fetava Şena'iyye (haz. Muhammed Daüd Raz, HI , Lahor ı972). Müellifin kırk dört yıl içerisinde verdiği fetvalardan seçmeleri içerir. Z. Ehl-i lfadiş ka Met>;heb (Amritsar 1899, 190ı , ı907 , 1915, 1921, 1926,
1928; La hor 1955, ı 971 ). Amritsarl'nin Ehl-i had!s'le ilgili düşüncesini özlü biçimde ortaya koyan bir eser olup ekol içinde kabul görmüştür. 3. İctihdd aôr Ta]flid (Amritsar 1918, 1923, 1925; Lahor 1968).
4. İslam aôr Britiş Law (Amritsar ı 90 ı , 1905, 1923; Sergôda 1957). Kitapta İslam hukuku ile ingiliz hukuku karşılaştırılmış ve İslam hukukunun üstünlüğü savunulmuştur. s. Mes'ele-i Hicaz per Na?-ar (Amritsar 1925). Hicaz ve Hicaz'ın yöneti-
506
miyle ilgili genel bilgiler içermektedir. 6. TaJ:ırik-i Vehhdbiyet per Ek Na?-ar (Amritsar 1929). 7. Şend'i Pakit Buk (Amritsar 1934; Lah or ı 982 ) Müellifin çeşitli din ve mezheplere dair görüşlerini içeren bir cep kitabıdır. 8. Ijaşa 'ilü'n-nebi (Amritsar 1899, 1903, 1905, 1910, 19I5, 1919,
1922) . Tirmizi'nin eş-Şema'il adlı eserinin çocuklar için yapılmış muhtasar bir çevirisidir. 9. es-Selamü 'aleyküm (Amritsar 1908, 1913, 1915, 1919, 192I, 1923) İslam'da ve diğer dinlerdeki selamların incelendiği bir risaledir. 10. Hiddyetü'z-zevceyn (Amritsar 1930) . Karı-koca ilişkileri,
nikah vb. konulara dairdir. 11. Rüsum-i İsldmiyye (Amritsar I 907) Evlilikle ilgili yanlış adet ve geleneklerin reddi ve sünnete uymanın önemi hakkındadır. Müellifin çeşitli konulara dair diğer kitapları da şun!ardir : f:!adiş-i Nebevi aôr Ta]flid-i Şa{ışi(Amritsar 1909, 1912, ı9!4) ; Ta]flid-i Şa{ış aôr Selefi (Amritsar 1912); İttibd'-ı Sel ef (Amritsar 1909) ; 'İlmü'l-fı]fh (Amritsar 19ı 3, ı92ı); Uşulü'l-fı]fh (Arapça, Amritsar ı 937) ; Fı]fh aôr Fa]fih (Amritsar 1925); İslam aôr Ehl-i lfadiş (Amritsar ı9ı6 ; Lahor ı970) ; Amin Raf-i Yedeyn (Amritsar 1921, ı935); FatiJ:ıa Ijalte'limam (Amritsar 1921); Sultan İbn Su'ud, 'Ali Beraderan aôr Mü'temer (Amritsar 1 926) ; lfaydt-ı Mesnune (Amritsar I 935); et-Ta'rifatü'n-naJ:ıviyye li-ifadeii talebeti'l-'Arabiyye (Arapça, Amritsar 1352 ); İslami Tari{! (Amritsar 1899, 1900,
1902, 1903, I 904); Kelime-i Tayyibe (Amritsar 1 914; bu konulara dair kitapları için bk. Sohdravl, Te?kire-i Ebü 'l-Ve{a, s. 145-170).
BİBLİYOGRAFYA :
Senaullah Amritsari. Tefsir-i Şena'i, Lahor 1414/ 1994, I, 16; VIII, 1 00; a.mlf .. İslam aôr Mesif}_iyyet, Gucranvala 1982, s. 3 ; Abdülhay ei-Haseni, Nüzhetü'l-l].avatır, VIII , 95-96; Abdülmacid Deryabadi, Mu'aşırin, Karaçi, ts . (Meclis-i Neş riy
yat -ı islam ). s . 124-126; Safiyyürrahman ei-A'zami, Fitne-i Kadiyaniyyet aôr Mevlana Şena'ul
lah Amritsarl, Benares 1399/1979, s . 224-255; Abdurrahman Abdülcebbar ei-Ferivai, Cühüdü ehli'l-f}_adiş fi l].ıdmeti'l-Kur"ani 'l-Kerim, Benares 1980, s. 39-43; Perv'in Rozine, Cem'iyyetü'l-'ulema-i Hind: Destavezat-ı Merkezi İclasha-yi 'Am 1919-1945, isiamabad 1980, s . 13-14, 35-39; saliha Abdülhaklm Şerefeddin, Kuran-ı Hakim key Urdu Teracim, Karaçi, ts. (Kadim! Kütübhane), s . 400-404; Süleyman Nedvi. Yad-ı Re{tgan, Karaçi 1983, s . 369-373; Abdürreşid lrakl Sohdravi, Berr-i Şagir Pak u Hind meyn 'Ulema-i Ehl-i Hadiş ki Tefsiri Ijidmat, Siyalküt 1988, s. 26-28; a .mlf .. Te;;:kire-i Ebü 'l-Vefa, Gucranvalii 1984, tür.yer.; Halid Şebbir Ahmed, Taril].-i Muf}_asebe-i ~adiyaniyyet, Mültan 1987, s. 270; Ahmed Han, ~uran-ı Kerim key Urda Teracim: Kitabiyat, İslamabiid 1987, s . 65-67; Abdülmübin Nedvi, Mevlana Şena'ullah Amritsari: Mul]. taşar Halat aôr
Tefsiri Ijidmat, Gucranvala 1988, tür.yer.; a.mlf .. "eş-Şeyb Şena"uıW.h eı-Amritsari" , el-Ba'şü 'l
İslami, XXXIj4 , Leknev 1406, s. 71-82; XXXIj5 ( ı 407), s. 69-79; Abdülmecid Hactim Sohdravi. Siret-i Şena'l, Lahor 1989; M. Daüd Raz. Hayat-ı Şena'i, Delhi , ts .; Cemi! Nakvi. Urda Tefasir: Kitabiyat, İsiamabad 1992, s. 40; Fazlurrahman b. Miyan Muhammed. Re'fsü 'l-münfi?ırin şeyl].ü'l
lslam f}_atreti mevlana Şena'ullah Amritsarf, Lahor 2001 , tür.yer. ; Abdülhamit Birışık. Hind Altkıtası Düşünce ve Tefsir Ekolleri, İstanbul 2001, s . 157-170; M. Riexinger. Sana'u/lah Amritsari (1868-1948) und die Ahl-i-Hadis im Purıjab unter britischer Herrscha{t, Würzburg 2004; Taeeddin Ezheri, "Tefsir-i Şena"i aôr Redd-i Meıahib-i
Batıla", FikroNEı?ar, XXXVI/3 -4, İsiamabad 1999, s. 291-309. ı:;;,:ı
IJ!1II!J ABDÜLHAMİT BiRIŞIK
L
SENAULLAH PANiPETİ (~~J.ıi>-W)
(ö . 1225/1810)
Hindistanlı alim ve s ufi. _j
1143 (1730-31) yılında Hindistan'ın Pan!pet şehrinde doğdu. Celaleddin Pan!pet! Çişt! ( ö . 8 5 2/ ı 448) vasıtasıyla soyun un Hz. Osman'a ulaştığı söylenir. Eğitimine Panİpet'te Kur'an'ı ezberlemek ve Arapça öğrenmekle başladı. Ardından Delhi'ye gidip Şah Veliyyullah ed-Dihlevi'den fıkıh ve hadis dersleri aldı. Zahiri ilimlerdeki tahsilini tamamladıktan sonra Nakşibend!-Mü
ceddid! şeyhi Muhammed Abid Sünnaml'ye intisap etti ve şeyhinin tavsiyesiyle yine bir Müceddid! şeyhi olan Mazhar Can-ı Canan'a mürid oldu. On sekiz yaşına geldiğinde hem medrese ilimlerinden hem tasawuftan icazet aldı . Pan!pet'e dönerek bir yandan eser telif etmekle, diğer yandan talebe ve müridierin yetişmesiyle meş
gul oldu. 1 Receb 1225 (2 Ağustos 181 O) tarihinde Panıpet'te vefat etti. Gulam Server Lah ür! onun 1216'da ( ı8o ı) öldüğünü kaydeder.
Keskin zekası sebebiyle şeyhi Mazhar ona "alemü'l-hüda", Abdülaziz ed-Dihlevi de "zamanın Beyhakl'si" lakabını vermiş. Pan!pet'e kadı olarak tayin edildiği ya da halkın fıkhl meselelerini çözdüğü için "kadı" unvanıyla anılmıştır. Mazhar, "Eğer Allah Teala kıyamet günü bana hediye olarak ne getirdiğimi sorarsa Senaullah'ı gösteririm" diyerek ona verdiği değeri belirtmiştir. Senaullah Pan!petl'nin iki eşinden biri olan Bibi Acibe'nin tasawuf yolunda ilerleyip Mazhar Can-ı Canan'ın halifesi olduğu bilinmektedir. Senaullah Panipetl'nin kendisinden sonra halife bıraktığına dair bilgi bulunmamaktadır. İstanbul'a gelen ve Üsküdar'daki Selimiye Dergahı'n-
da gömülü olan Kara Seyyah Hacı Ahmed Efendi'nin Mazhar'ın halifelerinden Senauilah Hindlden icazetli olduğu nakledilmekteyse de (Hüseyin Vassaf. II. 161) Mazhar'ın
Senaullah Panipeti ve Senaullah Senbheli adlarında iki halifesi bulunduğu için bu icazetin hangisinden alındığı kesin olarak bilinmemektedir.
Eserleri. Senaullah Panipeti tefsir, fıkıh ve tasawuf başta olmak üzere birçok alanda eser kaleme almış olup bazıları şunlardır: 1. et-Tefsirü '1-Ma?:hari. Bu Arapça tefsir Hindistan'ın Delhi ve Haydarilbad şehirlerinde on ci lt halinde yayımlandıktan sonra Pakistan'da da neşredilmiş (Ouetta 1412/ 1991). ayrıca Abdüddaim elCelali tarafından Urduca'ya çevrilerek yayımlanmıştır (Delhi 1960-ı968: I-XII, Karaçi 1980) z. Md Jd büdde minh. Hanefi mezhebine göre yazılmış Farsça bir ilmihal kitabı olan eserin (KanpOr 1873: Delhi 1956: istanbul 1990) Keşfü'l-{ıace ismiyle Urduca bir tercümesi yapılmıştır (Miret 1323/1905) . 3. lfa]fi]fatü'l-İslam (lful)-ulw'l-İslam). İslamiyet'e göre kişinin görevleri ve üzerindeki haklar konusunu ele alan Farsça bir eserdir (Leknev 1844:
istanbul ı 990). 4. Te~kiretü'l-mevtd ve'l]fubur. Farsça'dır (Lahor 1288/1 871: istanbul ı 990). s. Te~kiretü'l-me'ad. Ölümden sonraki hayata dair Farsça küçük bir risaledir ( KanpOr 1280/1863). 6. Risdle der İbd]J.at ve ljurmet-i Sürud. MOsikinin dini hükmüne dair Farsça bir risaledir. 7. Cevahirü'I-Kur'an. Kur'an ayetlerinin indeksidir. 8. İrşadü't-talibin. Tasawufi adab ve seyrü süiCık konularını ele alan Farsça bir eserdir (Delhi ı 899) . 9. Risale der Mes'ele-i Sema' ve Vaf:ıdet-i Vücud (Delhi ı891). 10. es-Seytü'l-meslı11. Şia'yı eleştiren Farsça bir kitaptır (Delhi ı 262/
1846 ı 11. Risale-i İJ:ı]fa]f. Abdülhak edDihlevi'nin imam-ı Rabbani'ye yönelttiği eleştirilere cevap mahiyetinde Farsça bir eserdir (Ahmed Münzevl, III , 1479).
Panipetlnin bunların dışında şu eserleri de zikredilir: Risale-i Fıl}h der Me~ahib-i Erba'a, Fetava-yı Ma?:hari, Risal e-i Pencruzi der Uşı11-i Fı]fh, Feva'id-i Seb'a, Risale der 'A]fa'id-i lfa]f]fa, RisaIe-i Tel{ıiş-i Hevami', Çihilljadiş, Tercüme-i Şema'il-i Tirmizi, Risale der Zikr-i Neseb-i Athar ve Ezvac-ı Mübdreke, Keyfiyyet-i Mura]fabe ve E~kdr, Me'a{ıi~ü'I-a]fva, Vaşıyyetname, el-Lübdb, İrşadü 'n-na]fışin ve te'yidü'I-kamilin, Risale derEnsab-ı Eviad-ı ljazret-i Müceddid-i Elf-i Şani. Senaullah Panipeti'nin mektupları Kelimat-ı Tayyi-
bat adlı mecmua içinde bir bölüm halinde yayımlanmıştır (bk bibl.).
BİBLİYOGRAFYA :
Ketimat-ı Tayyibat (der. Ebü 'I-Hayr Muhammed Muradabadl). Delhi 1309/1891 , s. 97-158; Naimullah Behraiçi. Beşarat-ı Ma.?hariyye, British Museum, Or., nr. 220, vr. 146•-166•; Abdullah Dihlevi. Ma~amat-ı Ma.?hariyye, İstanbul 1993, s. 93-97; Gulam Server Lahüri, fjazlnetü'l-aşfiya', KanpOr 13 12/1894, 1, 689-690; Hüseyin Vassaf. Se{fne, ll, 161 ; Gulam Mustafa Han, Leva'ii)-i fjan~ah-ı Ma.?hariyye, Karaçi 1975 , s. 54-65, 242-249; Abdürrezzak Kureyşi. Mirza Ma.?har Can-ı
Canan aôr un ka Kelam, A'zamgarh 1979, s . 87-89; Ahmed Münzevi, Fihrist-i Müşterek-i Nüsf:ıaha-yi /jatt1-yi Farsf-yi Pakistan, İsiamabad 1984, lll , 1479; Sajida s. Alvi, "Qazl Sana' -Ailah PanlpatL An Eighteenth-Century Sufi- 'Aiim: A Study of His Writings in their Sociopolitical Context", Islamic Studies Presented to Charles J. Adams (ed W. B. Hallaq- D. P. Li tti e). Leiden 1991, s. 11-25; Abdülhay ei-Haseni. Nüzhetü'l-f:ıavatır, Leknev 1992, VII , 128-129; Mahmud Hasan Arif, Te?kire-i KMl Mul)ammed Şena'ullah Panlpetl, Lahor 1995; Fozail Ahmad Qadri , "The Intellectual Legacy of Qadl Thanaullah Panlpatl" , IS, XXVII/ 2 ( 1988), s. 151-159; İhsan İlah!Rana, "Şena"ullah Panlpetl", UDMİ, vı, 1032-1 034; Fatıma Fena, "Panlpetl, Şena'ullah", Danişname- i Cihan-ı islam, Tahran 1379 hş . /2000, V, 490-491.
L
!il NECDET TOSUN
SENCER Ebü'l-Haris es-Sultanü'l-a'zam
Muizzü'd-dünya ve'd-d!n Ahmed Sencer b. Melikşah es-Selcukı
(ö . 552/ 1157)
Son büyük Selçuklu hükümdan (1118-1157).
_j
25 Receb 479'da (5 Kasım ıo86) Sincar'da doğdu. Babası Sultan Melikşah'tır. Sencer isminin ona doğum yerinden dolayı verildiği rivayet edilir (İbn ü'l-Es!r, X, ı 4 ı : ibn Hallikan, ll , 428) . Adının Sancar olduğunu, bu kelimenin Türkçe "saplamak" anlamındaki sançmak kelimesinden türetildiğini belirten kaynaklar da vardır (Dfvanü lugati't-Tilrk, ll , ı7ı , ı 80, ı 82: lll, 310; ibnü'l-Ezrak el -Fariki. s. 287: Ebü 'l-Fida, l/4, s. ı 06: İA, X. ı 87, 486) Sencer'in çok güzel yüzlü olduğu (Zekeriyya b. Muhammed ei-Kazv1'n1', s. 4 ı 5). çocukluğunda geçirdiği çiçek hastalığının Ömer Hayyam tarafından tedavi edilmesine rağmen yüzünde korkunç izler bıraktığı belirtilmektedir. Henüz altı yaşında iken babası Melikşah'ın ölümünün ardından hanedan mensupları arasında cereyan eden taht kavgaları sebebiyle yeterince eğitim alamadığı anlaşılmaktadır. Ancak küçük yaştan itibaren devlet idaresinde önemli tecrübeler edindiği. bu eksikliğini kabiliyet ve tecrübeleri sayesinde giderdiği söylenebilir.
SENCER
Sultan Berkyaruk, amcası Arslan Argun'un isyanını bastırmak için gönderdiği diğer amcası Böripars'ın yenilgiye uğra
ması üzerine üvey kardeşi Sencer ve Atabeg Emir Kamaç kumandasındaki bir orduyu Horasan'a sevketti (489/ ı096) . Damgan'a ulaştığında Arslan Argun'un öldürüldüğünü öğrenen Sencer burada bekledi. Sultan Berkyaruk 5 Cemaziyelewel 490'da (20 Nisan ıo97) Sencer'e katılınca birlikte Nişabur'a girdiler, oradan Belh şehrine geçtiler. Sultan Berkyaruk, bu sefer sonunda merkezi Merv olmak üzere Gazne sınırlarına kadar uzanan Horasan topraklarını Melik Sencer' e ikta etti. Emir Kamaç'ı kendisine atabeg, Ebü'l-Feth Ali b. Hüseyin'i vezir tayin ettikten sonra lrak'a döndü.
4 Receb 493'te (ı 5 Mayıs ı ı 00) Muhammed Tapar karşısında uğradığı yenilgiden sonra yanındaki az bir kuwetle Utumah'a giden Berkyaruk burada kendi saltanatını isteyenleri bir safta toplanmaya çağırdı. Bu sırada Horasan'ın büyük bir kısmı ile Taberistan ve Cürcan, emir-i dad Habeşi b. Altuntak'ın idaresindeydi. Horasan'a hakim olma meselesinden dolayı Melik
Sencer ile bozuşan Habeşi. Sultan Berkyaruk'a Sencer'in Belh askeriyle birlikte idaresi altındaki şehirlere hücum ettiğini bildirdi ve ondan yardım istedi. Sultan Berkyaruk 1 000 kişilik bir kuwetle Ha beşi'ye yardıma geldi. Habeşlnin 20.000 kişilik süvari birliği ve Batıniler'den oluşan 5000 kişilik bir piyade kuweti mevcuttu. NCışecan önlerinde meydana gelen savaşta Sencer'in ordusu Sultan Berkyaruk'un ordusunu bozguna uğrattı. Bu savaş BerkyarukSencer münasebetlerinde bir dönüm noktası teşkil eder. Çünkü o güne kadar yapılan taht kavgalarında Sencer'in büyükyardımlarını gören Sultan Berkyaruk bu defa onu bir rakip olarak karşısına almıştı.
Muhammed Tapar, Sultan Berkyaruk ile yaptığı ikinci savaştan mağlCıp ayrılınca Horasan hakimi Melik Sencer' e başvurdu. Öz kardeşi Muhammed Tapar'ın Sultan Berkyaruk karşısında yenildiğini Cürcan'a geldiğinde öğrenen Sencer hemen onun ihtiyaçlarını karşıladı ve iki kardeş bir ittifak oluşturdu. Askerleriyle birlikte Horasan'dan ayrılıp Cürcan'da bulunan Muhammed Tapar'ın yanına gelen Sencer buradan onunla birlikte Damgan'a gitti. Damgan'dan Rey'e doğru yola çıkan Muhammed Tapar ve Sencer şehre vardıklarında Nizamülmülk'e bağlı gulamlar da kendilerine katıldı. Bu olay onların halk nazarında itibarını arttırdı. Sultan Berkyaruk ile Muhammed Tapar arasındaki beşinci sa-
507