sivil darbe gunlukleri

4
TARAF-GOMLEK 1 SİYAHMAVİKIRMIZISARI ISSN 1307-9336 T araf 17 MART 2009 SALI • 40 KRŞ DÜŞÜNMEK TARAF OLMAKTIR Komutanların darbe hazırlıklarını gün gün anlatan Mustafa Balbay’ın notlarının tam metni Komutanların darbe hazırlıklarını gün gün anlatan Mustafa Balbay’ın notlarının tam metni ‘SİVİL’ DARBE GÜNLÜKLERİ ÇOK GİZLİ GÖRÜŞMELER BALBAY’IN günlükleri bir grup gazete- ciyle dönemin kuvvet komutanları Aytaç Yalman ve Şener Eruygur baş- ta olmak üzere kurmay subayların ara- sındaki çok gizli görüşmelerle dolu. AKP’YE KARŞI BİRLEŞELİM GÖRÜŞMELERDE Eruygur “Arkadaşlar ne yapabiliriz, enerjimizi nasıl birleş- tirebiliriz. Güç birliği yapalım” diyerek medyayı AKP Hükümeti’ne karşı giri- şimin parçası olmaya davet ediyor. ÖZKÖK VARKEN DARBE OLMAZ BU davete bir gazetecinin cevabı aynen şöyle: Paşam sizin bir numara (Ge- nelkurmay Başkanı Hilmi Özkök) ile ka- fanızdakileri yapmak çok zor... Önce orada bir şeyler yapmak lazım. ABD VE AB DURDURMUŞ GÖRÜŞME metinleri ordunun üst ka- demesinin darbe yapmaktan alıkoyan etkenlerin başında ABD’nin tutumunun bilinmemesinin ve Avrupa Birliği’nin geldiğini gözler önüne seriyor... Ergenekon sanığı Mustafa Balbay’ın 2002-2005’te generallerle yaptığı görüşmelerin notları Türkiye’nin darbenin eşiğinden döndüğünü kanıtlıyor GÜNLÜKLERDE Bü- yükanıt, Balbay’a böyle soruyor ve ekliyor: Siz- den başka laiklik hassasiyeti olan kimse kalmadı. Ayışığı, Sarıkız ve Eldiven darbe giri- şimlerini günlüklerinde yazan Özden Örnek’in malvarlığındaki artış nedeniyle geri çekildiği de notlarda yer alıyor. Söyle Balbay bu medyayla darbe yapılır mı Türk Metal’in sekiz trilyonu feda olsun Trilyonları var geri çekildi 23 NİSAN 2003’te dönemin Genel- kurmay Adli Müşaviri Tümgeneral Erdal Şenel Balbay’a şöyle diyor: Yav biz bu işi 28 Şubat’ta bitirecektik. Her şeyi hazırladık. Bakanlar Kuru- lu’nu dahi. Karadayı bizi uyuttu. ŞENEL şöyle devam ediyor: Artık gelip 10-15 yıl gitmeden işleri hal- lettmek gerekiyor. Üstelik 1997’de AB de yoktu. Kopenhag olmamıştı. Şimdi her şey çok daha zor. BALBAY’IN sık görüştüğü üst rütbe- li bir asker darbecilerin ABD’ye bakı- şını şöyle özetliyor: ABD bizim hare- kete ne yapar belli değil. Acaba Hilmi Özkök en çok ABD’ye mi güveniyor. Ergenekon sanığı sen- dikacı Mustafa Özbek, Balbay’a şöyle diyor: Ya iktidar ya darbe. Sendikanın kullanıla- bilecek sekiz trilyon parası var. 28 Şubat’ta işi bitiremedik artık gelip 15 yıl kalmalıyız 28 Şubat’ta işi bitiremedik artık gelip 15 yıl kalmalıyız Balbay’ın Ergenekon id- dianamesinin parçası olan günlükleri ilk olarak Tempo24’te yayınlandı. Mustafa Balbay’ın darbe günlüklerini Taraf, dört sayfalık özel bir ek olarak okurlarına sunuyor

Upload: haber

Post on 29-Nov-2014

2.397 views

Category:

Documents


10 download

DESCRIPTION

Ergenekon sanığı Mustafa Balbay’ın 2002-2005’te generallerle yaptığı görüşmelerin notları Türkiye’nin darbenin eşiğinden döndüğünü kanıtlıyorÇok gizli görüşmelerBalbay’ın günlükleri bir grup gazeteciyle dönemin kuvvet komutanları Aytaç Yalman ve Şener Eruygur başta olmak üzere kurmay subayların arasındaki çok gizli görüşmelerle dolu.AKP’ye karşı birleşelimGörüşmelerde Eruygur “Arkadaşlar ne yapabiliriz, enerjimizi nasıl birleştirebiliriz. Güç birliği yapalım” diyerek medyayı AKP Hükümeti’ne karşı girişimin parçası olmaya davet ediyor.Özkök varken darbe olmazBu davete bir gazetecinin cevabı aynen şöyle: Paşam sizin bir numara (Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök) ile kafanızdakileri yapmak çok zor… Önce orada bir şeyler yapmak lazım.ABD ve AB durdurmuşGörüşme metinleri ordunun üst kademesini darbe yapmaktan alıkoyan etkenlerin başında ABD’nin tutumunun bilinmemesinin ve Avrupa Birliği’nin geldiğini gözler önüne seriyor…

TRANSCRIPT

Page 1: Sivil Darbe Gunlukleri

TARAF-GOMLEK 1 SİYAHMAVİKIRMIZISARI

ISSN 1307-9336Taraf1 7 M A R T 2 0 0 9 S A L I • 4 0 K R ŞD Ü Ş Ü N M E K T A R A F O L M A K T I R

Komutanların darbe hazırlıklarını gün gün

anlatan Mustafa Balbay’ın notlarının tam metni

Komutanların darbe hazırlıklarını gün gün

anlatan Mustafa Balbay’ın notlarının tam metni

‘SİVİL’ DARBEGÜNLÜKLERİ

ÇOK GİZLİ GÖRÜŞMELERBALBAY’IN günlükleri bir grup gazete-

ciyle dönemin kuvvet komutanlarıAytaç Yalman ve Şener Eruygur baş-ta olmak üzere kurmay subayların ara-sındaki çok gizli görüşmelerle dolu.

AKP’YE KARŞI BİRLEŞELİMGÖRÜŞMELERDE Eruygur “Arkadaşlar

ne yapabiliriz, enerjimizi nasıl birleş-tirebiliriz. Güç birliği yapalım” diyerekmedyayı AKP Hükümeti’ne karşı giri-şimin parçası olmaya davet ediyor.

ÖZKÖK VARKEN DARBE OLMAZBU davete bir gazetecinin cevabı aynen

şöyle: Paşam sizin bir numara (Ge-nelkurmay Başkanı Hilmi Özkök) ile ka-fanızdakileri yapmak çok zor... Önceorada bir şeyler yapmak lazım.

ABD VE AB DURDURMUŞGÖRÜŞME metinleri ordunun üst ka-

demesinin darbe yapmaktan alıkoyanetkenlerin başında ABD’nin tutumununbilinmemesinin ve Avrupa Birliği’ningeldiğini gözler önüne seriyor...

Ergenekon sanığı Mustafa Balbay’ın 2002-2005’te generallerle yaptığı görüşmelerin notları Türkiye’nin darbenin eşiğinden döndüğünü kanıtlıyor

GÜNLÜKLERDE Bü-yükanıt, Balbay’aböyle soruyorve ekliyor: Siz-den başka laiklikhassasiyeti olankimse kalmadı.

Ayışığı, Sarıkız ve Eldiven darbe giri-şimlerini günlüklerinde yazan ÖzdenÖrnek’in malvarlığındaki artış nedeniylegeri çekildiği de notlarda yer alıyor.

Söyle Balbaybu medyayla

darbe yapılır mı

Türk Metal’insekiz trilyonu

feda olsun

Trilyonları var geri çekildi

23 NİSAN 2003’te dönemin Genel-kurmay Adli Müşaviri TümgeneralErdal Şenel Balbay’a şöyle diyor:Yav biz bu işi 28 Şubat’ta bitirecektik.Her şeyi hazırladık. Bakanlar Kuru-lu’nu dahi. Karadayı bizi uyuttu.

ŞENEL şöyle devam ediyor: Artıkgelip 10-15 yıl gitmeden işleri hal-lettmek gerekiyor. Üstelik 1997’deAB de yoktu. Kopenhag olmamıştı.Şimdi her şey çok daha zor.

BALBAY’IN sık görüştüğü üst rütbe-li bir asker darbecilerin ABD’ye bakı-şını şöyle özetliyor: ABD bizim hare-kete ne yapar belli değil. Acaba HilmiÖzkök en çok ABD’ye mi güveniyor.

Ergenekon sanığı sen-dikacı Mustafa Özbek,Balbay’a şöyle diyor:Ya iktidar ya darbe.Sendikanın kullanıla-bilecek sekiz trilyonparası var.

28 Şubat’ta işi bitiremedikartık gelip 15 yıl kalmalıyız28 Şubat’ta işi bitiremedikartık gelip 15 yıl kalmalıyız

Balbay’ın Ergenekon id-dianamesinin parçasıolan günlükleri ilk olarakTempo24’te yayınlandı.

���

Mustafa Balbay’ın darbe günlüklerini Taraf, dört sayfalık özel bir ek olarak okurlarına sunuyor

Page 2: Sivil Darbe Gunlukleri

TARAF-GOMLEK2 SİYAHMAVİKIRMIZISARI

‘Sivil’ Darbe GünlükleriTarafEk 2 SALI 17 MART 2009

10 Şubat 2004 salı günü Etimesgut JandarmaEğitim ve Spor Tesislerinde (JEST) sohbet... Saat17.15-20.00 arası..

ŞE (Şener Eruygur) - Arkadaşlar şöyle birarayagelelim, ne oluyor, ne yapabiliriz, enerjimizi nasılbirleştirebiliriz, bir konuşalım dedim... Hepimizfarklı yerlerde aynı şeyleri düşünen insanlarız amagücümüzü birleştirmediğimiz için bir sonuç alamıy-oruz... Öte yandan da, bu iktidar yapacağı her şeyiyapıyor..

- Nedir, nasıl bir şey düşünüyorsunuz?ŞE - Benim düşüncem şu... Birçok dernek var,

gazeteciler var, memlekette olup bitene duyarlıinsan var... Bunları biraraya getirmek gerekiyor...Mesela siz öncülük etseniz, burada üç kişi birarayageldi, bu on olur, sonra yirmi olur... Derneklere yönverilir... Toplumu biraz duyarlılığa sürüklemeklazım..

- Valla paşam, bu dediğiniz zor. Bu kuruluşları,kişileri bizlerin biraraya getirmesiyle alınacak birsonuç göremiyoruz biz... Bir de bu iş gazeteanlamında, yazarlardan çok gazete yönetimlerininişi... Şimdi biz yazdık, şu gazetede şu kadar yazar,ötekinde bu kadar yazar... Köşelerinde yazarlarama sonuç alınabilmesi için gazetenin bir yayınanlayışı olarak buna sahip çıkması lazım. O zamançoğalır bu iş... Geçmişte de böyle olmuştu... 28şubat döneminde mesela..

“KIBRIS GİDİYOR... EGE VE DOĞU SIRADA”

ŞE - Arkadaşlar haklısınız da, ne yapacağız, ülkebatıyor, size söyleyeyim... Her şey kayıp gidiyor...Ne yapacağız, bu batışı hep birlikte izleyecek miyiz?Olamaz böyle bir şey.

- O konuda haklısınız. Bizler de yazıyoruz...mesela Kıbrıs, gitti gider..

ŞE - Evet, Kıbrıs gidiyor... İş onunla da kalmay-acak, arkasından Ege gelecek, sonra Güneydoğutartışılır hale getirecek... Gidiş bu... Ama öte yan-dan da, Anadolu’da bir potansiyel var. Bana gelentepkilerden, gidince karşılaştığım manzaradan bunugörüyorum... Bunu harekete geçirmenin yollarınıbulmak lazım..

- Kıbrıs’ta ne yapılabilir?ŞE - Şimdi biz Rauf DENKTAŞ’a büyük destek

veriyoruz. Adam, hakkını yememek lazım kahra-manca mücadele ediyor. Hem içeriye karşı hemdışarıya karşı... Örneğin ben ayda en az 2-3 kezarıyorum kendisini, aman ha sağlam durun diyo-rum..

- New York’ta bir şeyler oluyor... Bu aşamada neyapmak lazım?

ŞE - Tabii, oradaki gelişmeleri izliyoruz. Çıkansonuca göre bir şey yapmak gerekiyor. Belki yazılıbir metin, belki bir bildiri gerekir, öyle bir şey ola-bilir..

“BİR NUMARA (ÖZKÖK) İLE BU İŞ ZOR”

- Paşam sizi çok iyi anlıyoruz. Belki bizimleher şeyi bütün açıklığıyla paylaşamayacaksınızama şöyle bir gerçek var ortada; sizin bir numaraile sizin kafanızdakileri yapmak çok zor... Önceorada bir şey yapmak..

ŞE - Öyle mi görüyorsunuz?- Evet... Bu bir tek bizim görüşümüz değil.

inanın buna. Sokakta her yerde insanlar böylekonuşuyor..

ŞE - Nasıl konuşuyor?- Yani sizin de kulağınıza gelen şeyler... İşte,

cumhurbaşkanlığı adaylığıyla tavladılar deniyor...Hükümetle anlaştı deniyor..

“KOMUTANLAR TEK BLOKSUNUZ AMA...”

ŞE - Bütün bunlar söyleniyor öyle mi?- Evet, her yerde... Burada bizim gördüğümüz

bir şey var. Siz tamam, bütün kuvvet komutanlarıtamam, bloksunuz, ama üstünüz olmayıncaolmuyor.

ŞE - İşte dediğiniz gibi, kuvvet komutanıarkadaşlar bakımından bir sorun yok. Aynıdüşünüyoruz...

“O (HİLMİ ÖZKÖK), YÜZDE 99’A UYMALI”

ŞE- Benim sizi çağırdığımdan, şu andaki sohbe-timizden öteki arkadaşların haberi var... TürkSilahlı Kuvvetleri sizin kafanızdaki şeyleri düşünüy-or. İnanın buna... öte yandan şu da var; yüzde 1,yüzde 99’a uymak zorunda. Uyar... Öyledir. Oyüzde bir, kalan yüzde 99... Uymak zorunda..

“DARBE YAPIN DEMİYORUZ AMA”

- Zorunda da, öyle olmuyor işte... En tepeböyle olunca, altındakiler ne yaparsa yapsın, işteöyle bir çıkış deniyor... Olmuyor, istenen sonucuvermiyor. Biz yıllardır ülkede olup bitenleri izliy-oruz. Bir genelkurmay başkanının değil yükseksesle görüşünü anlatması, şöyle kaşını çatmasıyeter. Biz darbe falan yapın demiyoruz ama, şöylebir duruş paşam... O yok, o kalmadı... O zaman daher şey havada kalıyor... Siz biraraya geldiğinizdekendisine bunları söylemiyor musunuz?

ŞE - Söylüyoruz... İnanın en açık şekliylesöylüyoruz.

- Söylersiniz de, acaba şöyle açık açıkkonuşuyor musun?

ŞE - Konuşuyoruz, söylüyoruz... Bizde tabii birkıta disiplini terbiyesi vardır. Bir arkadaşım anlat-tı. Tümgenerallikten emekli... Bir üstü ile pek çokgörev yerinde birlikte olmuş. Her seferinde komu-tan o olduğu için yanında pek konuşmamış...Binbaşı olmuş öyle, albay öyle, general oluncaçıkışmış, “Ya komutanım hiç konuşmadan emekli

olacağım” demiş... O hesap, biz artık generalolunca ayrıca konuşuruz. Bu aşamadan sonrabenim kaybedecek neyim var? O yüzden her şeyiaçık açık konuşuyorum...

“(AYTAÇ YALMAN) GENELKURMAY’A”

- Olur, olmaz ayrı konu, şöyle bir senaryodüşünüyorum... Şimdi siz de söylediniz kuvvetkomutanları blok, dört kişi... Altında ordu komu-tanları, orgeneraller, korgeneraller blok, onunaltında tümler, tuğlar blok, hepsi biraraya gelse vedese ki; sizinle olmuyor... İşte Kara Genelkurmayolur, siz Kara’ya geçersini, İzmir’deki Jandarmaolur, İstanbul’dakini de artık ne yaparsanız..

ŞE - Ya o, siz gidin derse..- Diyemez... Tümünüzü karşısına nasıl alır?ŞE - Evet, diyemez, ama... Uzun süre sustu,

düşündü...

“BAŞBUĞ NASIL BİRİDİR”

- Siz şimdi yüzde bir diyorsunuz, yüzde 99’a uyardiyorsunuz ama dört yılı var. Kadrosunu yapar...Mesela biz fazla tanımıyoruz, İlker BAŞBUĞ nasılbiridir?

“BAŞKA SÖZE GEREK VAR MI”

ŞE - O... o karargahta, genelkurmay’da artık...(gülümseyerek) Başka bir söze gerek var mı?

- Siz Ağustos’ta emekli oluyor musunuz? ŞE - Evet, (iç çekerek) benim görev sürem

doluyor... Aytaç Paşa’nın da doluyor...Bir şeyleryapmamız lazım arkadaşlar... Bu medya çokönemli..

- Paşam bu konuda sizi anlıyoruz ama, inanınbu iş yazarlardan çok gazete politikalarının işi...Mesela Genel Yayın Yönetmenleri’yle dekonuşun, patronlarla konuşun..

“ERTUĞRUL ÖZKÖK’LE KONUŞULUR MU”

ŞE - Doğru da mesela bu Ertuğrul ÖZKÖK’lene konuşulur, konuşulur mu?

- Haklısınız.

“ÖZKÖK SOYADINDA SAKATLIK VAR”

ŞE - (Gülerek, özkök soyadını kastederek)Soyadlarda bir sakatlık var..

- Patronlarla zaman zaman görüştüğünüzü biliy-oruz... Onlar etkili oluyor, bilesiniz..

“(KARAMEHMET) ZAVALLI BİR ADAM”

ŞE - Evet, görüşüyoruz, bize gelince başkabir halde oluyorlar... Bir de tabii, şaşırıyor insan,mesela o Akşam Grubu’nun sahibi geldi, adamzavallı bir adam gibi oturuyor... ama yine deonlarla da konuşmak lazım..

- Gazete patronlarının tümü teslim...Sabah’ınki de öyle.

ŞE - Evet, İlhan Bey’le de konuşup, onunlabir konuşmak lazım... Orada da kardeşim,adamlar resmen haberleri çarpıtıyorlar. SonSuriye olayı... Gazete haberlerine göre operasy-on tamamen Emniyet’in işi... Oysa biz yaptık. OSabah’ın temsilcisini çağırdım, kardeşim yalanyazıyorsunuz dedim. Yüzlerine söyledim... Neaşağılık iştir... Bu kadar teslimiyet... Biz bugidişe tamamen seyirci kalamayız..

“KIBRIS’IN ALTINDA KALMALARI LAZIM”

ŞE - Bir anlamda şöyle bir durum... BunlarınKıbrıs’ın altında kalmasını sağlamak ama, Kıbrıs’ıda kaptırmamak... Çok ince bir durum.

ŞE - hepimiz elimizi taşın altına sokmamızgerekir... Ne demiş Nazım HİKMET, sen yanmasanben yanmasam nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa..

1. 3. 04 pazartesi saat 11.00. Aynı şekildegörüşme... Bizim önerimiz kabul edilmedi. Sonraen başa Şener’e (ŞENER ERUYGUR) gittik. Ceketiçıkarmış. “Kusura bakmayın” dedi. Ben de,“Demek ki bir şeylere soyundunuz”... Gülüştük.

Levent (LEVENT ERSÖZ) de oturdu.Dediğiniz gibi yazılırsa, engelleyebilirler. Zatenemirleri dinlemiyoruz, bunu ilan etmenin gereği yok.

Birliktelik kurmak gerçekten zor. Biz de zor-landık ama bunu başaracağız..”

21 Nisan 2003 pazartesi günü Emin ÇÖLAŞANile birlikte Şener ERUYGUR’la yemek. Beşevler,Anıttepe’deki Jandarma Tesislerinde.. Başlangıçtaimam hatip okullarına ve irtica yuvalarına operasy-onlar. Bazı videolar gösterdi. Bunlarla kararlımücadele. Çölaşan birini sordu. O da “Bunlarönemli değil, bir blok olmak önemli” dedi. İlerigidene biraz dur, geride kala yürü diyeceğiz ve birblok olarak ilerleyeceğiz dedi.

Bunların azgınlığından söz etti. 23 Nisan’da neyapmak gerektiğini konuştuk. Mutlaka bir duruşgöstermek gerektiğini söyledi. Olamaz dedi. Bunlarböyle dedi...

22 Nisan Salı günü Aslan GÜNER Paşayla Tle.görüşmesi.. 23 Nisan resepsiyonuna katılmama eğil-imi... “İzleme, takip, değerlendirme safhası bitti.Bundan sonra uyarı ve duruş aşaması başladı” dedi.Bunun ısrarla altını çizdi.

“23 Nisan’da Meclis’teki resmi törene katılırızama, akşamki resepsiyon özel sayılır bunu öyledeğerlendireceğiz..”

23 Nisan çarşamba... Fatih ve ŞENEL(GENELKURMAY ADLİ MÜŞAVİRİ ERDALŞENEL)’le Şeraton’da sohbet

- Yav biz bu işi 28 Şubat’ta bitirecektik. Bunu ogün üç kişi planladık, Bir (ÇEVİK BİR), Fevzi, ben.Her şeyi hazırladık. Bakanlar Kurulu’nu dahi.Müsteşarları bulmak zordu, onları da tamamladık.Karadayı (İSMAİL HAKKI KARADAYI) bizi uyut-tu. “Az sonra” dedi, “hemen” dedi. “Hükümetdevrilsin ondan sonra” dedi...

“ÜSTELİK O ZAMAN AB DE YOKTU”

Artık gelip 10-15 yıl gitmeden işleri halletmekgerekiyor. Üstelik o ara AB de yoktu. Kopenhagolmamıştı. Şimdi her şey çok daha zor.

Bugün durum çok kötü. Çok. Bir numara teslimolmuş durumda. Bunu lamı cimi yok.

“(ÖZKÖK) İLE RECEP ARASINDA HAT VAR”

Onunla Recep arasında hat var. Hat var. BunlarAB yasalarını tümüyle kendi çıkarları için uygulaya-cak. İşte İmar Yasası. Apartmanların altına mescityapmanın yolunu açacak değişiklik planlıyorlar.

Bir’in altı sağlam. Blok. Ama orası çok önemli.

25 Nisan Aslan GÜNER’le (GENELKURMAYBAŞKANLIĞI GENEL SEKRETERİ) görüşme...

- Artık izleme, takip dönemi bitti. Eğeranladılarsa iyi, anlamadılarsa yeniden söylenir. Bizbunları kapalı ortamlarda hep söylüyoruz. Amaartık kamuoyuyla paylaşmanın gerektiği bir durumdoğdu. Tek neden türban değil. Kadrolaşma, MilliGörüş, siz de biliyorsunuz... Bundan sonra dagereken uygun platformlarla söylenecek.

- Geri adım?- Hayır.. Olamaz. Artık belli bir duruş gösterildi.

Son dönemde kimileri TSK’yı başka türlü gösterm-eye çalıştı. Hassasiyetlerinin değiştiği izlenimi ver-ilmeye çalıştı. Ama öyle değil. TSK bir bütündür vehassasiyetlerini korumaktadır. Atatürk’ün kurduğubu rejimi korumak bizim görevimizdir.

Mehmet İLHAN’la sohbet... Her şey planlandığı gibi. 30-60 gün içinde ilk

hareket. Sizin tahmininizden de öte. Çok öte.BİR’İN (HİLMİ ÖZKÖK) yanı sıra 59’un (İLKDÖNEM AKP HÜKÜMETİ) da gitmesi gerek..

İçe kapandılar. İki aydır öyle. Aytaç Paşa çokağır konuşacak. MGK’da konuşacak. Son tümce şuolsun demiş “Bunlar yapılmazsa kırılma yaşanır.”Çok hazırlıklı gelecekler. Bunu biliyoruz. Ona görekonuşmak lazım. Aslında onlara konuşma diye dedeğil, doğru neyse o. Söylenip tamam denmesilazım. Bunlar cevap veriyor. Öyle görünüyor

“YEREL YÖNETİMİ BİLEN SUBAYLAR VAR”

Tümüyle bir temizlik. SBF mezunu, yerel yöne-timleri bilen, eğitim almış subaylar var bu son şansolabilir. Yoksa daha kötü. Tümüyle bir yenilik. herkonuda. AB sürecini de engellemeyecek bir süreç.Böyle olmalı.

Medyanın durumu bizi çok düşündürülyor.Çoğu satılmış.

“ABD NE YAPAR BELLİ DEĞİL”

ABD ne yapar bizim harekete o belli değil.Acaba... BİR Numara (HİLMİ ÖZKÖK) en çokona (ABD) mı güveniyor? Olabilir.

Öz ÖR (ÖZDEN ÖRNEK), Çetin (ÇETİNDOĞAN), Tamer (TAMER AKBAŞ) emekliedilirse bu iş bitmiş demektir. Ya da 27 (27 MAYIS1960 DARBESİ) benzeri bir şey olabilir demektir.O da kanlı olur. Komutanlar da öyle düşünüyor.

Irak’ta başarısızlık, Kıbrıs’ta son durum birazrahatlattı ama, o da başarısızlık. Olay sadece irticadeğil, Türkiye kayıyor bizi örnek müslüman ülkeolarak tanıtıyorlar İslam dünyasına, olmaz...

“CHP’DEN BİR ŞEY BEKLENMEZ”

CHP’den bir şey beklenmez. Bu hareket onuhesaba katmadan yapılacak.

STK’ler orduyu çekince güçsüz kalır. Bu sistemikoruyamaz. Onlar da bunun farkında. Kemalizmibir ideoloji olarak gösteremediğimizi biliyorlar.Bunu söylüyorlar bize.

İrtica zaferinden emin. Çok emin. “Geliyoruz”diyorlar.

“ANADOLU DÜŞTÜ”

Ankara’da resepsiyona katılınmadı amaAnadolu’da katılındı. Düştü Anadolu. Belki 19Mayıs’ta bir genelge çıkarıp türban varsa toplantıyakatılamaması...

1- Bunlar (HÜKÜMET) değişmeyecek2- Bir numara (HİLMİ ÖZKÖK) değişmeyecek 3- CHP’den bir şey umulamaz4- Vakit kaybetmemeli5- Bu kez tümüyle halletmeliMGK bir istişare yeri haline geliyor. O hale

getiriyorlar. Bu kabul edilemez. Yaptırımı yok.Baktım, Aytaç Paşa MGK’da hep konuşmuş, ama okadar. Yaptırımı yok.

27.1. 0 pazartesi Saat 18.00’de Şener ERUYGUR’LA görüşme...

19.10’a dek. Komutanlık kapısından, Meclis’in

karşısından giriş. Jandarma heykelleri... Dönermerdivenden çıkış. Görüşme..

ABD: Görüşmelerde çok açık konuşuyorum.Bize bir türlü operasyon sonrası planlarınısöylemiyorlar. Yazılı verip diyoruz yapmıyorlar.Ben onlara Türkiye’nin nasıl kurulduğunu anlatıyo-rum. Dikkatle dinliyorlar. Bu ülkeyi böldürmeyizdiyorum.. Büyükelçi (ABD BÜYÜKELÇİSİ PEAR-SON) geldi, ona dedim ki, “Biz eğer çok zordakalırsak delilik de yaparız. Ne yapacağımız belliolmaz. Eğer bölünürsek, siz de altında kalırsınız...”Gerçekten söylüyorum. Türkiye parçalanırsa, ABDaltında kalır. Bunların niyeti petrol. Bu belli oldu.

“AKP’Yİ PARÇALAMAK LAZIM”

AKP: Bunların kafalarının bir bölümü çürümüş.Bu yüzden bunlardan sağlam fikir çıkmaz. Aradabir iyi fikir gibi görünse bile mutlaka sapıtırlar.Mümkün değil. Bunları orta vadede de, hatta çokvakit kaybetmeden parçalamak lazım. Şimdi bazıemareler var ama, doğrusu onlara kesin gözüylebakamıyorum. Biraz zaman tanımak lazım görüşüvar. İyi güzel de bu zaman içinde ne tür kadrolaşmayapacaklar,devleti nasıl yıpratacaklar, bunu bilmiy-oruz. Bu kadrolaşmanın önüne mutlaka geçmekgerekiyor.

Davos’a gittiler, kepazelik. Bunların derdi tür-banı kabul ettirmek.. Bunlara karşı biraz sabırlı dahareket etmek gerekiyor. Şimdi eskisi gibi müda-hale et.. Olmaz... (gülerek) keşke olsa, öyle birortam... gerekirse...yani..

“BAYKAL DİKKATLİ; KARARLI”

CHP: Çok şey bekliyoruz. Baykal’ı dikkatli,kararlı, ne yapmak istediğini bilen bir havada bul-dum. Kararlı görünüyor. Dedim ki, siz yüzde 65’itemsil ediyorsunuz. Öyle davranmanız lazım...Onun da kendine göre değerlendirmeleri var.

MEDYA: Çok önemli nasıl bizim tarafa çekilirbakmak gerekiyor. Bu sizce nasıl olabilir... TuncayÖZKAN geldi buraya. Nasıl biri tam olarak bir notveremedim. Cumhuriyet’te yetiştim dedi.

İrtica Operasyonu: Bu, İstanbul Sultanbeyli’dekioperasyon. Önce alt ediyorlardı, “Neden,” dedim,“Üzerine gidin.” Gittiler.

Biz bunlara karşı sağlam duracağız. Amatoplumun da sağlam durmasının yolunu bulmakonları birbiriyle irtibatlandırmak lazım..

Bir dosya ve CD verdi.İlhan Abi (İLHAN SELÇUK) Cumhuriyet’te

olanları, ittifakları, Akşam-Sabah Grubu ile kuru-lan ilişkileri anlattı..

Suriye ile ilişkiler iyileşmiş. Türkiye aleyhine birfilm varmış, onun kaldırılması için rica etmişlerkaldırılmış.

30. 1. 0 Perşembe. KKK Aytaç YALMAN'LAgörüşme... Önce 10 dakika sohbet sonra kara-vanaya. Çatıdaki Marmara Salonu'na geçtik. Uzunbir generaller yemekhanesinin ötesinde. Koyu sarı,kahve ağırlıklı renkler çok şık.

Salonun önünde yemyeşil küçük balkonumsuyer. Duvarlarla deniz kıyısı ve insan resimleri...Ressamlarını okuyamadım. Havuç maydonoz çor-bası, levrek, özel patlıcan... tatlılar..

Almanya gezisi: Bu gezimi sizinle paylaşmakisterim. Almanya KKK'nin davetlisiydim. Havakötü olunca savunma bakanı helikopterini vermiş.Bana, bunu sizin için yaptı, çok önemlisiniz' dedi.Ben normal bulmuştum. Sonra bir sorun dahaoldu, bunu da buradaki Amerikan komutan çözdü.Herkes için yapmazlar dedi. Buna da normalgelmişti. Almanya Türkiye'nin AB'ye kişiliğini yitir-miş olarak girmesini istiyor. Fransa ise ulusal değer-ler bozulmadan girilsin, eklemeler olsun istiyor.Almanya ile Fransa AB'nin nasıl büyüyeceğikonusunda anlaşamadı. Almanya'nın büyük biraskeri gücü yok. Küçük güçlerle sorunlara muda-hale edebileceklerini düşünüyorlar. Askeri güçledesteklenmeyen bir politikanın geçerliliği de yok.Türkiye'nin ne ABD'ye teslim olmasını ne de tamAB içinde yer almasını istiyorlar.

"MEDYANIN ADAM EDİLMESİ LAZIM"

Medya: Modeliniz güzel, oturmuş olmasınasevindim. Ama dikkat edin. Hatta onları kendiyanınıza çekmeye çalışın. Medyanın kesin adamedilmesi lazım. Burada işbirliği yapmamız lazım.

AKP: Bunların kesin bölünmesi lazım. Bu kadarbütün bir parça olmaz. İçlerinde değişik sesler var.Bu bize de geliyor. Erdoğan gelince daha dagerginlik olacak. Öyle tahmin ediyorum. Erdoğandevleti tanımadan konuşuyor. GÜL (ABDULLAHGÜL) de YAŞ'ta askerlerle tanıştı. Orada ciddi birhata yaptılar. Anayasaya karşı çıkmış oldular...

Bizimle uğraşıyorlar. Benim aleyhime, ordualeyhine, dinsizdir demeye çalışıyorlar. Ama halkbunları yemez diye düşünüyorum

CHP: Deniz Bey'in (DENİZ BAYKAL)kendine göre hesapları var. Ben şunu gördüm,CHP'liler devlete çok yakın durursak oy kaybederizhavasında görünüyor. Sezdim bunu. Mesela songörüşmemizde bir şey dediler sonra verdiğidemeçle bunun tersine düştü. Ben ona açık açıkher şeyi söyledim. Sizden çok şey bekleniyordedim..

"SEZER'LE GURUR DUYUYORUZ"

CB (CUMHURBAŞKANI AHMET NECDETSEZER): Ona çok saygı duyuyorum. Kendisine desöyledim. TSK olarak sizinle gurur duyuyoruz, sizingibi bir CB ile olduğumuz için çok mutluyuz dedim.Görüşlerimizi kendisine açıkça söyledim. Yalnızolaylara sadece hukukçu gözüyle bakıyor. Olmaz.Ama kadrolaşmada falan çok hassas.

Irak: ABD'nin hesabı kesin işi bitirmek. Bir

günde bitirmek... 1 Şubat 03 tarihli yazım, onunsöylediklerinden esinlenerek... Meclis işin en kritikayağı. Bakalım orada ne olacak. Biz şu değer-lendirmeyi kesin yapıyoruz, eğer K. Irakta bir KürtDevleti olursa bu domino etkisi yapar ve bizi deetkiler. Buna izin vermeyeceğiz

"DENKTAŞ'LA TOPLUM ARASINDAKİUZAKLIK ÇOK ACI"

Kıbrıs: Gittik Denktaş'a destek verdik ama, şuda var ki, Denktaş'la toplum arasında bir uzaklıkoluşmuş. Bu çok acı. Ortada gezinip duran birbaşbakan, bir hükümet var. Etkinliğini yitirmiş.Muhalefet gemlişmeleri belirliyor. Böyle olmaz.Tabii muhalfetin küstahlaşmasında AKP'nin rolüvar. Onlar Erdoğanı dinledikçe cesaret alıyor...Abdullah GÜL bir paketle adaya gidecek. Birharekat yapılacak. 28 Şubat'tan sonra ne olacağınakarar vermek gerekiyor.

12 Eylül perşembe akşam çalgan'da yemek. 10 Şubat 2004 salı günü Etimesgut Jandarma

Eğitim ve Spor Tesislerinde (JEST) sohbet... Saat17.15-20.00 arası..Yücel Yener (TRT GENELMÜDÜRÜ), İhsan Erbaş (ADALET BAKANLIĞIMÜSTEŞARI), Erdal Şenel (Tümg. Gen Kurm.Adli. Müş), Engin AYDIN (ADALET BAKAN-LIĞI DANIŞMANI), Birkan ERDAL (KİTKOMİSYONU BAŞKANI)

EŞ - AKP yükseliyor. Tek başına iktidaragelebilir. Bunlar Erbakan'dan daha beter. Erbakan'ıararız. Laikliği sulandırmak isteyeceklerdir. Merkezsağdan bir kişi onlara geçecekti, sordular. cemsedesize de yer ayıralım' dedim... Öyle bir şey olursaAB, ma be dinlemeyiz. Ne AB'si yaaa.

30 Ağustos'ta Yılmaz'ı çektim, ya bu seçimkararını niye aldınız' dedim. Bir şey diyemedi...böyle şey olmaz...

Turgay CİNER yurtsever adamdır... Dağıtımtekelinin kırılması iyi oldu...

5 Kasım Salı günü akşamüzeri Genkurm. AdliMüşaviri Tümgeneral Erdal ŞENEL'le görüşme..

Çok bozuk... Seçim sonuçlarını Fethullah'ın ikti-darı olarak yorumladı. Bunların başlangıçta takıyeyapacağını, Fethullah gibi "Kendini gizle, çok güçlüolduğun an ortaya çık" modelini benimseyeceklerinisöyledi.

İçim acıyor.. Bu kadar olamaz dedi...Çocuklarımı düşünüyorum, Mustafa KemalTürkiyesi bu olmamalı dedi... TSK'nin dimdikayakta olduğunu gerekeni yapacağını söyledi.

Aynı gün saat 19.00 sıralarında Kara KuvvetleriKomutanı Org. Aytaç YALMAN aramama yanıtverdi.

Bunu öngörmediklerini, hatta tam tersinidüşündüklerini yani AKP ile CHP'nin yerdeğiştirmesi gerektiğini, bunu beklediklerini söyledi.Dikkatle izlediklerini, başlangıçta hemen tepkivermenin uygun olmayacağını söyledi, en azındanbir mesaj deyince, "O olabilir" dedi. "10 Kasım varönümüzde o olabilir" dedi.

8 Kasım saat 10.15 KKK Aytaç YALMAN'INmakamında görüşme..

Bugün yayınlanacak bildiriyi okudu. 10 Kasımnedeniyle ilk kez, Atatürk'e rahat uyu ve bizegüven... diye bitiyor bildiri bana da bazı ekleryaptırdı.

Sonra yazılmamak üzere söyledikleri- Bu seçim sonuçlarına millet iradesi

diyemiyorum. Bu ümmet iradesi. Demek ki bizdaha ulus olamadık. Bu onun yansıması. Üniterdevleti kurup halkı uluslaştırmak o kadar kolaydeğil. Aydınlanma hareketini tam olaraktamamlayamadık

"CHP AKP'YE YANAŞMAMALI"

- Oyum şahsen CHP'ye idi. İstedim ki, AKP'ninyerinde CHP olsun, olmadı. Ama şimdi CHP'nin deAKP'ye bu kadar yanaşmaması gerekli. Ne öyle,yakınlaşmalar, öneriler, ortak hareket edelimler.CHP yerini unutmamalı.

"GÜÇLÜ AMA ETKİSİZ ORDU İSTENİYOR"

- Bu seçim sonuçlarından sonra hemen ABD'nin sevinmesi, İstanbulsermayesinin sevinci desteği olayın çok genişboyutlarının olduğnu gösteriyor. Bu orduyu dazayıflatma, etkisini azaltma girişimleri. Güçlüama içte etkisiz bir ordu isteniyor. Biz bununfarkındayız.

- AKP'nin ileride ne yapacağını hesaplamakistemiyoruz. Ne olursa ne olur diye bakmıyorum.Dileriz germezler ama herkes gibi bizim dekafamızda kuşkular var. Bizim buaçıklamalarımız zinde güçlere bir kuvvet verirdiye bakıyoruz.

"YILMAZ VE ÇİLLER YÖNETEMİYORDU"

- Bu seçimin tek yararlı yanı, MesutYILMAZ'IN Tansu ÇİLLER'İN gitmesi oldu.Yoksa onların başka türlü gideceği yoktu. Onlaryönetimiyordu. Ben MGK'da biliyorum. Her şeyigörüyorduk. Yönetemiyorlardı.

"TEK GAZETE KALDI; CUMHURİYET"

- Cumhuriyet nasıl gidiyor? Tek gazetekaldınız söyleyeyim... Ama bu Çapan'lardan(GÜRBÜZ ÇAPAN) kurtulun. Onların altındaçapanoğlu var bilesin... Bu gazeteye Atatürk advermiş, size para koyanın da temiz olması lazım"

Paşam şöyle bir duruş gösterseniz yeterJANDARMA'DA ŞENER ERUYGUR -GAZETECİ TOPLANTISI (10.02.2004)

ERUYGUR’LA TOPLANTI (01.03. 2004)

ERUYGUR’LA TOPLANTI (27.01.2003)

ERUYGUR’LA YEMEK (21.04.2003)

GÜNER’LE KONUŞMA (22.04.2003)

SHERATON SOHBETİ (23.04.2003)

YALMAN’LA GÖRÜŞME (30.01.2003)

YALMAN’LA GÖRÜŞME (05.11.2002)

YALMAN’LA GÖRÜŞME (08.11.2002)

ASLAN GÜNER’LE GÖRÜŞME (25.02.2003)

ERDAL ŞENEL’LE GÖRÜŞME (05.11.2002)

MEHMET İLHAN’LA SOHBET

Page 3: Sivil Darbe Gunlukleri

TARAF-GOMLEK3 SİYAHMAVİKIRMIZISARI

‘Sivil’ Darbe GünlükleriTarafEk3 SALI 17 MART 2009

- Hiç mutlu değilim.. İnan ki. Benimdüşündüğüm davranış tarzı bu değildi. Bu ziyaret(Genelkurmay Başkanı Hilmi ÖZKÖK ile KuvvetKomutanları'nın Meclis Başkanı Bülent ARINÇ'agerçekleştirdikleri ziyaret) hiç olmamalıydı. BuArınç'ın türban olayından önce planlanmış, randevualınmış. Ben hiç değilse kapıda şöyle bir açıklamayapılmasını istedim son dönemde yaşanan olaylarakarşın, milletimizin iradesine duyulan saygınıngereğ'...

Bunu birinci kabul etmedi. bir tek milleteduyulan saygı gibi olabilir.. Senin iki gün öncekiyazını çok dikkatle okudum. Tamamen katılıyorum.Sen benim ne düşündüğümü biliyorsun. Ama birdönem böyle olacak... Tabii ekonomik durum varbir de AB var. Bu AB adı altında her şeyi yapacakbunlar. Çok kritik bir eşikten geçiyoruz. Biz deekonomiyi bozan taraf olmak istemiyoruz.

MGK için notlar hazırlıyorum. Kadrolaşmasorununu gündeme getirceğim Arınç'ı ziyaret gir-çıkolacak. Hiç olmaması daha iyiydi ama, böyle olacakbizim bu tür mesajları içimiz yani altımız için devermemiz gerekiyor. Anlıyorsunuz değil mi?

30 Kasım cumartesi günü Jandarma GenelKomutanı Org. Şener ERUYGUR'LA 75 dakikalıksohbet.

Saat 14.25'te kapıdaydım. O da hemen önceçıktı... Yaveri ile çıktık. Girişte, jandarma heykelleri,jandarmalar Atatürk'e bakarken temsili kabartmaheykel birinci katta. Üst kattaki makama çıkarkenyine kabartmalı heykeller. 14.29'da görüşme.

- Ben bu sabah neleri konuşabiliriz diye notlaraldım. (Elindeki 8-15'lik kartın önü arkası dolu)önce şunu söyleyeyim, seninle iki yurtsever olarakkonuşacağız. Bunların hiçbir şekilde güncel olarakkullanılmayacağını düşünüyorum... (Ben elbettededim) Türkiye'de birinci görev aydınlara düşüyor.Durumun farkında olmalılar. Şunu bilmekgerekiyor ki, bunlar değişmez. (AKP'lilerikastediyor). Kimileri belki değişmiştir, şudur budurdiyor ama, kesinlikle değil.

- Bunlar Cumhuriyet'ten, Cumhuriyet'inkazanımlarından intikam almak için gelmişler.Bunu MGK'da da gördüm.

- Yapılması gereken nedir? Şimdi darbe olmaz.28 Şubat benzeri durum da zor. Artık tecrübe dekazandılar. Ama, yapılacak şu, korkutup yerlerindetutmak, kendi hedefleri bakımından bir şeyyapamacakları bir yerde tutmak. Biz bunu yapmayaçalışacağız.

- Bunların 28 Şubat, Refahyol gibi bir deneyimivar. Oradaki hatalara yapmayabilirler.

- Burada medyanın görevini yapması önemli.Çok azsınız, bir Emin ÇÖLAŞAN'I biliyorum.Bekir COŞKUN... Cumhuriyet yazarları genelolarak iyi. Belli bir çizgide devam ediyorlar. Buarada sorayım; Cumhuriyet'te ne oluyor, satılıyor,Ciner, Karamehmet hisse aldı diyorlar... (Bendurumu ayrıntılarıyla anlattım. İlhan SELÇUK'UNaltın üçgeninden söz ettim...) Dikkatle dinledi.Bağımsızlığını koruyacaksa sorun yok, dedi. Sonramedyadaki bozulmadan söz ettim. Medya gücü yok,güçlerin medyası var dedim... O da tüm medya kötüolmaz ya dedi, arada çıkar sizin gibiler.

- Ben yarbaylığımda birinci ordu komutanımızlaÇetin DOĞAN'LA birlikteydim. 12 Eylüldöneminde yarbaydım. Çetin arada şeyleri olurama, iyidir. Yurtseverliğinden kuşku yoktur. Ozaman bizim İstihbarat Daire Başk. Suat İLHAN'dı.1979 ya da 80'in başları... "Neden bu hale geldikyazın bakalım" dedi. Ben de bir şeyler karaladım.Başımıza ne geldiyse Atatürkçülükten saptığımıziçin geldi dedim. Buna inanıyorum, bu yüzden geldi.İlhan aldı benim yazıyı, her tarafını çiziyor. Susupdinlemem lazım ama, haddimi aştım, "Komutanımne yapıyorsunuz" dedim. O da, "Senin sol elinkuvvetli" dedi. Ben de "Efendim kuşkunuz varsaatın" dedim. O da, hayır dedi, biz ileride bizimyerimize gelecek olanlar üzerinde ayrıca eğilirizdedi. Bana bir kitabını göndermiş. Teşekkür içinaradığımda hatırlattım. Güldü. O biraz Türk-İslamsentezine yakındı.

- CHP adam olsa... Mecburen oy verdik. Kızımaradı, "Baba ne yapacağız" dedi, ben de "MecburenCHP" dedim. Baykal... Niye yardımcı oluyorsun beadam. Erdoğan, kamu düzenini bozucu suç işlemiş.Bu hiç yok mu sayılacak. Acaba Baykal, Erdoğandışarıda kalırsa daha kötü olur, mazlumluk devameder diye mi düşünüyor. CHP'ye önemli görevdüşüyor.

"SUBAYLARIN OYUNDA SORUN YOK AMA ..."

- (Benim sorum üzerine) seçimlerde bizimsubay, astsubayların oy kullandığı yerlere baktırdım.Subaylarda sorun yok. Genel olarak iyi. Astsubaylararasında biraz var. O zaten öteden beri öyle.

- Kurtuluş bunları ya bölmekte ya da çekilmeyezorlamakta. İçlerinde bir dağınıklık var gibigörünüyor. Arınç ayrı havada, Gül yerleşmekistiyor. Erdoğan bir an önce oturmak istiyor... Böylebir değerlendirmeyi birkaç kişiden dinledim.

- MGK'da yüzlerinde korku ve ihanet vardı. Çoknet... Hem korkuyorlar hem de ihanet içindeolduklarını biliyorlar. Orada bize, efendim bizcumhuriyetin temel ilkelerine, değerlerine saygılıyızdediler ama, bunun takıye olduğu belli oluyordu.İnanmak mümkün değil. Bunların değişmesimümkün değil. Kafa öyle yetişmiş.

- Abdulkadir AKSU'yla amir-memurbağlantımız var. Benim yanıma sürtünerek yılışarakgeldi. Cumhurbaşkanı, bu tür namaz gibi, türbangibi gösterisel şeyler yapmayın dediğinde neden birdaha olmayacak demedin dedim. Gülerek,"Konuşturmadı ki" dedi.

- Burada göreve gelince baktım yazılımlar,harfler değişik. Biri ötekine uymuyor.Yanımdakilere, "Bak oğlum, dedim, "beni manyakfalan sanma ama, bu harflerin yazılımı Atatürkdevrimlerinde tarif edildiği gibi olacak. Buna uyanaz olur ama, yine de birkaç kişi uysa iyidir" dedim.

Harf devriminde hangi harfin nasıl yazılacağı datarif edilmiştir.

- AB'ye giriş... Şimdi bunlar bizi AB'yealmayacaklar. Bunu Erdoğan da biliyor. Ama bazışeyleri AB üzerinden yaptırabileceklerini bildikleriiçin böyle davranıyorlar. Temel amaçları, ordununişlevini zayıflatmak. Ama buna biz izin vermeyiz.

- Türkiye'de İslami bir yönetim konusu zamanzaman gündeme gelir. Ancak bunu biraz ABD'ninde kafasına soktular. ABD'nin de kafası karışık.

- ABD Elçisi Pearson ziyarete geldi. Ötekimakam odamda, orası da güzeldir. Önü AtatürkOrman Çiftliği'ne bakıyor. Bakın dedim, Atatürkolmasaydı biz de bugünkü Afganistan gibi olurduk.Bunun şakası yok. Kafanızda bu ülkeyi yıkmakolabilir. Belki başarırsınız da, ama altında siz dekalırsınız. Hiçbir şey demedi. Dondu durdu. Nedoğru söylüyorsunuz dedi, ne bunlar yalan dedi..

- PKK, K.Irak'ta beş bin adamı barındırıyor.Bunlar hala Güneydoğu'da tek kişi görüncesaldırıyor. Genel duruma hakimiz ama, hala varlar...

- Aydınlar belki bizi hala faşist ordu diyebakıyor. Bizim tek başına yapabileceğimiz bir şeyyok. Bunu toplumun yapması lazım. Onlarınharekete geçmesi gerekiyor.

- AKP'ye oy verenlerin dağılımı sizin dedediğiniz gibi, Zonguldak'ta sol, Rize'de ANAP,Isparta'da DYP, Konya'da Milli Görüş, Yozgat'taMHP tabanı bunlara kaydı. Zaten yüzde 34'ünhepsi mürteciyse koyver gitsin. Yapacak bir şeykalmadı demektir. Bunlara giden oyların çoğuödünç.

- (Ben hafiften irtica basınının Özkök'üövmesine dokundurdum... Aman bu konu çokhassas, bunu içimizde bütünleşerek halletmekgerekiyor. Onlar ikilik çıkarmaya çalışıyor. Zamanlakomutanımız da görecek olanı biteni.

"ARINÇ'IN ELİNİ DAHİ SIKMADIM"

- (Ben ziyaretleri gündeme getirdim. Arınç'agidip üç dakika kalma... Ben zaten gitmekten yanadeğildim, hiç gitmeyelim dedim. Ama bu da etkilioldu. Elini dahi sıkmadım. Uzattı hafif sıktıktanhemen sonra, haydii gibilerden elimi hafif yukarıkaldırarak çektim, dedi...

- Bu irtica propagandasının karşısına televolekültürüyle çıktık. Onlar, propaganda yaparken,Atatürkçülük eşittir televole dediler. Medyanın buhali nasıl düzelir bilmiyorum.

22 Aralık Pazar. Tuncer KILINÇ'LA TRTprogramından sonra saat 12.00'de görüşme... Bukez koltukların olduğu yerde değil, daha dar oturmagrubunda. Pazar günü, kimi görüşmeleri daha rahatyapıyormuş. O yüzden makamda.

Kıbrıs: Orada bir sürü itler, satılmışlar var.Adamların ulusal şuuru yok olmuş. Hayretle bunugörüyoruz. Tabii, işin öteki ucu da Denktaş bir planyapmamış. Bunca yıl işbaşındalar bir hazırlıklarıolması gerekirdi. Planınız var mı diye sordum,Genelkurmayla hazırlayacağız, diyorlar. Olmadı ki.

Irak: Bizim ABD'yi üzmeden, Saddam'ıkarşımıza almadan bu işin içinden nasıl çıkarız onabakmamız gerekiyor. Şimdi ABD'den bazı şeyleristeyelim diyen var. (Ben Baykal'ın canlı yayındansonra, "Irak'taki işbirliğinin karşılığı olarak ABD'ninKKTC'yi tanımasını isteyelim" dediğini anımsattım.)Siz ABD'den ne isterseniz, ABD de mutlakakarşılığında birşey ister... Bunu unutmamak lazım.Bir asker dahi yurtdışına göndersek, bir asker dahiçağırsak mutlaka meclis kararı gerekir.

"GÜL’E KARININ ÖRTÜSÜNÜ ÇIKAR" DEDİM

Özkök: Hilmi ÖZKÖK paşayla ben en samimikonuşabilecek kişilerden biriyim. 1965-66 yılıydı.Çorlu'da görevliyim. Bunlar, Hilmi ÖZKÖK,Hüseyin KIVRIKOĞLU, Çetin DOĞAN geldiler.Havacı ayrılmışlar ama, havacı olarak çokyükselemeyeceklerini düşünmüşler, bu yüzden devazgeçmişler, karaya dönmüşler. Özkök,üsteğmen... ev bulamamış. Komutan beni çağırdı,Tuncer, Hilmi açıkta. Sen kiraladığın evde tekbaşına oturuyorsun. Seninle otursun' dedi. Benimde iki odalı bir bağ evim var. Komutanım, bir-ikigün düşüneyim dedim. Sonra olur dedim. İki yılberaber kaldık. Bu yüzden ben ona istediğimi rahatsöylerim. Bu TBMM Başkanı'yla görüşeceğininbasında çıkmaya başlamasından sonra, tam MGKöncesinde yarım saat kadar bir araya geldiğimizsırada, komutanım herhalde bu ziyaretegitmeyeceksiniz, dedim. Soğuk baktı. Sen olsan neyapardın dedi, ben gitmezdim dedim. Bunlar dahagelir gelmez türbanla gösteri yapmaya giriştiler,olmaz dedim... oteki komutanlar da gitmemektenyanaydı. Sonuçta ziyaretin çok kısa yapılması ama,medyanın çağrılarak makamın ziyarete yapıldığınınaçıklanması görüşünde birleşildi. Ama o sözleri desöylemedi. Kaygılarını anlıyorum ama,Genelkurmay'da kimse tek başına bir şey yapamaz.O bakımdan, rahat olun.

İmam Hatipler: Radikal'in muhabiri geldi.Konuştuk. Bunlar sohbet dedim. Bir tek imamhatiplere kızlar alınmasın görüşümü "Yazayım"dedi. Ben de "Yaz" dedim. O benim eski görüşüm.Bizde imam kız var mı? Bunun ardından dincilerinyayınlarına cevap vermek olmaz. Tabii, bunubaşkalarının vermesi gerekiyor. Genelkurmay daburayı biraz sivil görür. O yüzden pek karışmakistemezler.

MEDYA: Bu medya ile ilgili mutlaka bir şeyleryapılmalı. Böyle gidemez. Bilmiyorum, toplayıpkonuşmalı mı... Önümüzdeki günlerde belki öyle birşey yaparız.

Gül'e (ABDULLAH GÜL) "Ben senin yerineolsam, karının örtüsünü çıkarırım" dedim. "Kendikararı" dedi. Ben de "İnsan karısına hakim olamazmı" dedim. Bunlar bize iyi yaklaşmaya çalışıyor ama,değişmediler.

Erdoğan: Ona da AB'ye gidiyorsun, onlarınikiyüzlülüğünü yüzlerine vur dedim. Yapamadı.Bunlar AB'yi kullanıyor. AKP iktidarda bölünürdiyorlar. Öyle emareler de var ama bakalım.

Ağar: DYP'nin başına geçti ama toparlayabilir

mi bilmiyorum. Bana kalırsa zor toparlar. örneğin,sizin taban onu teper.

8 Eylül 2004 Çarşamba..Memet Abi geldi... Benim Levent'le (Jandarma

Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanı TuğgeneralLevent ERSÖZ) görüşürken, karşıdan resimlerimiçekmişler. Önlerine koymuşlar... Özensizdavranmalar. İstifa etmeyecekmiş bütün gözlerYaşar'da (Kara Kuvvetleri Komutanı OrgeneralYaşar Büyükanıt) ... Konuşma çok iyiydi ama,ekime kadar bakmak gerek. Bakalım ne yapacak.

Şener (Jandarma Genel Komutanı OrgeneralŞener Eruygur) Abi'nin durumu ilginç. Önünebilgisayar disketlerini döküp koymuşlar. AY IŞIĞIGİRİŞİMİ... İndirmek ve yeni yapı oluşturmak...Sonra Yaşar'ın gelmeyeceği olasılığına karşı onuöne çıkarmaya başlamışlar. O da hemen yeniduruma göre hazırlık yapmış. Beklemiş. Hemenkurumdaki her türlü çalışmayı kaltırtmış.Kırptırmış.

"BEETHOVEN’IN KADINSAL İLİŞKİLERİ BİLİNİYORMUŞ"

Örnek Abi'nin durumu da biraz karışık.Kendisinden üç defa mal bildirimi istenmiş.Birincisini beğenmemiş tepedeki, ikincisinigöndermiş sonra bir defa daha göndermiş. Durumtrilyon. O da bu nedenle bir ölçüde geri çekilmekdurumunda olabilir..

Beethoven'ın da görev sırasında bazı kadınsalilişkiler nedeniyle durumu hoş olmamış. Bu dabiliniyormuş.

7 Haziran 2005 İst da Hurşit TOLON'la 3.5 saatgörüşme.

- Özkök: Kendisini Danimarka genelkurmaybaşkanı sanıyor.

- Büyükanıt: Göreve gelişi engellenebilir.Değişik yöntemler var. CB'yi (CumhurbaşkanıAhmet Necdet Sezer) devre dışı bırakabilirler.

temel güç sivil toplum- AKP'nin hedefleri- birinci sorun medya- beni asacaklarını bilsem doğruları söyleyeceğim

13.7.0 Çarşamba. Sabah Taner DÖVENCİAlbay aradı, komutan (Başbuğ) İlhan beyle başbaşa görüşmek istiyor, dedi. Şaşırdım. Malum konuolabilirdi. İS'e bilgi verdim. 16.00'da gitti iki saateyakın görüşmüşler.

Milli Güvenlik Siy. Belgesini o açmamış. İlhanabi açınca siz açmasayadınız ben de açkmayacaktımdemiş, devam etmiş.

- Balbay anlaşmayı bozdu. Kırıldık. Çok üzüldük.Kimi arkadaşlar biz çekilelim dediler. Tabii kaynağısormuyoruz. Söylemeyecektir. Bu tür şeyleryapmayacaktı. Yaptı.

İS, bilmiyorum, siz verdiniz sandım demiş. Onlarda bizim böyle bir yöntemimiz yok demiş.

Öteki konular- Çankaya'ya başı türbanlı olmayan ama, beyni

türbanlı biri gelirse ne olacak demiş.- Terörü ABD'nin desteklediğine karşı çıkmış.

Uzun uzun bu saptamanın yanlış olduğunusöylemiş. İS de yazısını bırakmış. Yazısı o yöndeydi.

Ertesi gün İS'le durumu değerlendirdik. Banaşunları söyledi:

- Ürktüm... Değişik bir şey var. Senin haberleriinceleyeceğim. Bunlar kendi içlerinde farklıdüşüncelere sahipler. Böyle olur. Geçmişte FarukGÜRLER, Muhsin BATUR... Gürler birden öbürtarafa geçti.... Bunlar böyle olur. Aman dikkat.

-Kaynaklarını bana da söyleme.. (Güleerek)Bakansın bir şey olur, bana sorarlar bilmeyeyim.

- Ben kimsenin adını vermemiştim. Yıllar sonrabana bir yemek verdiler. Konuştuk uzun uzun.

- Yine benzer durum olabilir. Aman dikkatli ol.Şimdi senin yaptıkmlarından benim haberim yok.Onlar da sevinmiştir. Bunların da arasında ikilik vardiye.

- Acaba Hilmi Paşa'yı CB yapıp öyle midönüştürmek istiyorlar. Bunu yazıp sormalı.

24 Mayıs Cumartesi Atilla ATEŞ (EmekliOrgeneral, eski Kara Kuvvetleri Komutanı) aradı,"Bu ne" dedi? "Görevini yaptın" dedi.

Bir numara (HiLMİ ÖZKÖK) için: ya göreviniyapar ya gider. Bunun ortası olmaz. İşin özetibudur.

Ben "Sizler emekli olup elbiseyi çıkarırsınız amabeynen emekli olmazsınız" deyince "Evet öyledir"dedi. "Gereğini yapıyor musunuz" deyince, "Evet"dedi. Yapılıyordur dedi. Herkes böylegitmeyeceğini görüyor," dedi.

16 Mayısta ve 19 Mayısta Tanju ERDEM(Emekli Amiral) geldi. 45'er dakika konuştuk. Onaulaşanlar:

- Böyle gidemez diyorlar. Bu kez daha farklıdiyorlar. Mesela, kesin çözüm için kaç yıl kalmakgerekir sorusuna yanıt arıyorlar. Bugüne kadar 2-3yıl kalındı yetmedi, acaba daha uzun mu kalmakgerekiyor diye düşünüyorlar." Demek ki bu durumtartışılıyor. Öncekiler olmadı ne olur? Geçmiştedenenip başarını olunmayanı başarmak diyorlar.

Aydınlanma... Güvenlik kavramının içine herşeyi koymak? Enflasyon da güvenlik kavramınıniçindedir, ekonomi ülke güvenliğini ilgilendirir...

Aydınlanma hareketini başarıya ulaştıracak,bugünkü olumsuzlukları kökünden silip süpürecekbir durum. Gidiş, bundan sonraki adımlarınCHP'siz atılacağını gösteriyor gibi.

18 Aralık 200 KKK ile makamda 11.05-12.45arası 100 dakikalık görüşme... Hemen arkamızdaKosova Meydan Muharebesi'ni gösteren dev birtablo... Kremit rengi koltuklar...Biz ikilide, o teklide.

- Her şeyden önce şunu söyleyeyim, tatsızım,gerginim, huzursuzum. Gidiş iyi değil.

- 80 yılda adım adım bir yerlere getirdiğimizTürkiye Cumhuriyeti'nin önümüzde mum gibieridiğini görüyorum. Buna tahammül etmek çokzor.

"1920'DE ATATÜRK'ÜN YAPTIĞINI YAPALIM"

- Şu anda Türkiye'nin durumu 1920'dir. Hattaşartlar daha zordur. Bu söylediğime dikkat edin,1920. Atatürk o dönemde ne yaptıysa bizim de onuyapmamız gerekiyor

- Tamam, bir adımız oldu. İnsanlar bizi tanıyorama keşke ülke normal koşullarda olsaydı da benbir Meteoroloji Genel Müdürü gibi görevimi yapıp,sessiz sedasız emekli olsaydım.

- Sormayın medya bir felaket, felaket, felaket...Bir tek siz kaldınız. Karım soruyor emekli oluncahangi gazeteleri alacağız diye. Ben tabii kiCumhuriyet diyorum. O da yeter mi diyor, ben debizim o kadar paramız yok, diyorum. Şimdi altıgazete okuyor. Ben burada tümünü okuyorum. İşimgereği. Ötekilerin gazetelerini okuyorum. Onlardanbirkaç yazarı mutlaka okumak gerekiyor. Onlarınne düşündüğünü bilmek için. Fehmi KORU, TahaAKYOL, Ali BAYRAMOĞLU, AKDOĞAN

"KARAMEHMET HÜKÜMETE TESLİM OLDU"

Medyada yoğun bir ayıklama dönemi var.Tuncay Özkan'ı tasfiye ettiler. Balbay'ın programınıbitirdiler. Üstelik yerine de ne geldi. Ben pazarsabahları sırf Balbay'ın TRT'deki programınıizlemek için plan yapıyordum. Tek tek hedefseçiyorlar ve bitiriyorlar. Ben her şeyi biliyorum.Karamehmet (MEHMET EMİNKARAMEHMET) teslim oldu. Hükümetle masayaoturdu. Onlara parayı bile hükümet buldu.Londra'dan para buldular. Kara para da aklayan biryerden para buldular. 5 milyar dolar kredi buldular.Teslim oldular. Ciner (TURGAY CİNER) de öyle.o da teslim oldu

"PAŞAM CİNER VE KARAMEHMET BİZDEN YANA"

-Paşam Ciner bizden yana. Biz kuşatmayı yardık.Karşıda Doğan Grubu vardı. Yanımıza Ciner veKaramhmet’i çektik ve başarı kazandık. Bugün öğledavranıyorlar ama yarın devran şöyle bir dönsünbakın farklı hareket edeceklerdir.

- Söylediğiniz doğru ama, o zamana kadar neolacak. Verecekleri zarar ne olacak. Bunlar öyle birkadrolaşıyor ki. 1400 üst düzey yönetici atadılar. Burakam Ecevit hükümetinin üç yılda yaptığıatamaların yüzde 70'i. Yüzlerine söylüyoruz. En ağırbiçimde söylüyoruz. Önceki hükümetler yapıyordubiz de yapıyoruz diyorlar. Pervasızca gidiyorlar.Bunları demokratik bir sistem içinde engellemeninbir yolu var mı ona bakıyoruz. Buyrun siz söyleyinvar mı böyle bir yol... Balbay sen söyle.

-Ben Jandarma Genel Komutanı oldum oradanburaya geldik. Artık kendim için yapabileceğim birşey yok. Ülkem için, tümüyle ülkem içinçalışıyorum. Bundan sonra böyle. Kimileri bizimemekli olunca konuştuğumuzu söylüyor. Ama benşimdiden söylüyorum. Bunları biz bu durumdasöylemeyeceğiz de ne zaman söyleyeceğiz. Beniyimser olamıyorum.

-Paşam Erdoğan’ın iki fotoğrafı var. Biri Bush ilebiri Hikmetyar’la. İkisinden birini tercih edecek.Hangisini tercih ederse kaybedecek,. SonraAmerika sonuç olarak İslamı karşısına almışkenTürkiye’de neden ılımlı İslamı desteklesin...Göreceksiniz vazgeçecek.

-Aynı şey AB için de geçerli. Doğru ama, bir deşu var. Adam köpekleşmiş bir iktidara istediğiniyaptırıyor. Bunlar ABD'ye köpekleşiyor. Laik adamköpekleşmez, dik durur. ABD dik duran bir iktidaristemez ki.

Medya çok önemli. Bakın çok önemlihpareketler geçmişte de hep bir dergi, bir yayınetrafında oldu. Bugün böyle bir şey yok. SadeceCumhuriyet yetmez. Bunun yanına mutlaka birtelevizyon olmalı. Daha önceki gelişinizde TVkanalından söz etmiştiniz. Ne oldu? Eskiden hiçdeğilse Perinçek'in (DOĞU PERİNÇEK) birkanalı vardı. Hiç değilse insan deşarj oluyordu.Şimdi o da yok.

-Şimdi askerin de bir ölçüde hükümete teslimolduğu iddiaları var ama, ben inanmıyorum

En önemli şey bizim için birliktir. Askerinbirliğidir. Bunu bozmuyoruz. Bizim her konudagörüşümüz belli. Laiklikle ilgili belli. Bu değişmez.Ben bunu KKK olarak söylüyorum. Deniz de, Havada benim gibi düşünüyor. Aslında TSK, KKK'dır.Burasıdır.

Haa tabi sizin söylediğiniz havanın (yani entepenin pasifliğinin) yayılmasına neden olan varsaona da ayrı bir konu... Yani. Toplumda da birbencillik var. Bizim okullardan mezun olanlar çokiyi yetişiyorlar. Tümü mühendis olarak mezunoluyor, sistem mühendisi olarak. Ama kendilerinedönük gibi duruyorlar. Toplumsal konulara kafayorma daha az.

YAŞ'ta her şeyi yüzlerine söylüyoruz. Herkesyapıyor biz de yapıyoruz, kadrolaşıyoruz diyorlar.Sonra bu dokunulmazlıklar. Avrupa Ceza HukukuSözleşmesini onaylamadılar. İşlerine gelmiyor diye.

"DOĞAN GRUBU'NA SÖYLEDİK, SIRA SİZE GELECEK"

Sıra Doğan Grubu'na da gelecek. Bu onlara çokuygun bir dille söylendi. Bir kez daha çok dahagüçlü bir şekilde söylenecek. Onlara söylüyorum.

Buraya geldi söyledim. Ben onlara, ekonomikdurumlyarından söz ediyorum. Tabii sizinlekonuştğum gibi Atatürk ilkelerinden sözetmiyorum. Nerede ne söyleneceğini biliyoruz...Sıra Doğan Grubu'na da gelcek, o gün teslim olmasıyetmeyecek. Hükümet onların yerine Albayraklarıhazırlıyor. Ana medya grubu Albayraklar olabilir.Buna hazırlanıyorlar.

- AKP toplumu değişik bir biçimde bölmeyeçalışıyor. Etnik gruplara ayırmak istiyorlar. Böyleceüst kimlik olarak Türk olmak gidecek, yerineMüslüman olmak gelecek. Hedefleri bu. Toplumubir buzlu cam gibi dağıtmak istiyorlar. Bunu daözgürlükler adı altında yapmak istiyorlar?

- Toplum nasıl? Ben şöyle görüyorum... AKPiktidarının ilk zamanlarında bir rahatsızlık,tedirginlik vardı. O yerini, yılgınlığa, bezginliğebıkartı. Bu da yerini şimdi teslimiyete bırakıyor.Gidiş bu yönde. Ben bu ortamda toplumdan fazlabir şey beklemiyorum.

- CUMHURBAŞKANI NASIL?Mükemmel, mükemmel, mükemmel... Kaç

rakımlı tepe diyorsunuz ona, orası sağlam.

21 Aralık... PAZAR... Saat 16.00.Mehmet düşünüyor... Hayal bu ya. Bir numara

söz veriyor bu hükümeti düşüreceğim. Sözveriyorum. Bitirecek. Yerel seçimlere kadaryapacağım bunu. Bunu Kuvvet Kom. ve Tolon'asölüyor... Biraz süre diyor.

Bunun dışındaki arayışta da... Önce deniyor biri(HİLMİ ÖZKÖK) indirelim, sonra hükümeti...Birinmeden. bir şey olmaz. Aslında bir (HİLMİÖZKÖK) yukarıdaki görüşlerini söylerken samimideğil. Oyalıyor. Öyle düşünüyorlar. Yerelesçimlerler sonra hükümet daha da güçlerecekböylece ben de güçlenirim diyor bir. İçimizdekikarış taraf da bana bir şey diyemez. 4 yılımı gayetsakin yaparım... Böyle düşündüğünün düşünüyorlar

"TOLON, HİLMİ ÖZKÖK'E İNANMIYOR"

Yeniden çalışmalar başladı. BÇG'nin yerine yinesanırım... Yine karargah bünyesinde Recep Paşasorumluluğunda... Çalışma Grubu(CUMHURİYET ÇALIŞMA GRUBU) kuruldu.O aynı çalışmaları yapmaya başladı. Planlarhazırlanıyor. Yaşar'ı (YAŞAR BÜYÜKANIT)harcayabilirler. Biraz kızgınlar. Tolon (HURŞİTTOLON), bire (HİLMİ ÖZKÖK'E) inanmıyor.Bize yalan söylüyor. Yerel seçmiden sonra bak iştebunlar çok güçlendi şu aşamadan sonra bunlara neyapılabilir diyecek.

29 aralık. Şener'le görüşme... Müthiş gergin.- Yahu ben demokrat biriyim. Yaşamım boyunca

en demokratik şeyleri istedim ama bunlarahazmedemiyorum. Bu kadar olmaz... Bakın birKur'an kursunda vasiyetname ele geçirdi. Adamtelevizyon izlemeyin, şeriat gibi yaşayın diyor. Biz80. yıla bunlarla mı girecektik?

"ÇANKAYA'YA NE ÖLÇÜDE GÜVENEBİLİRİZ"

- Asıl Çankaya'ya bakıyoruz. Ne ölçüdegüvenenibiliiz. Çok kritik bir durumda ne yapar.Bunu bilmemiz lazım... aslında laikliğinden hiçbirkuşkumuz yok.

- Yapılması gereken diye düşünüyorum, çıkışyolu arıyorum... Sanki, yeni bir par... mevcudubırakıp... bir şekilde bunu gerçekleştirip.

- En önemli unsur içimizdeki durum, birin(HİLMİ ÖZKÖK) durumu. Artık onu da içimizdegöstereceğiz. Aramızdaki bir kişi ölü bile olsa,aramıza alıp, ayakta gösterip, bunu kanıtlamamızlazım.

16 Ocak Cuma... İS'le (İLHAN SELÇUK)ŞE'yle görüşme... sabah 9.30-10.40.

İS: Kritik bir dönem... Bunlar devletle tanışıyor.Bakarsınız, iktidarda kalmak için ne yapmamızgerekir diye düşünebilirler.

ŞE: Yok efendim, siz kendi akıl ve mantıkçizginiz içinde bunu söylüyorsunuz ama, benimbunlardan umudum yok... Bunların beyniuyuşmuş... Benim umudum yok...bunların yetişmesiböyle.

"SELÇUK'TAN ERUYGUR'A: SİZİNLEYİZ"

İS: Tabii biz sizinleyiz. Siz bir bütün olarakhassassınız... Ama sizi bölünmüş göstermekisteyenler var. Bu çok önemli.

ŞE: Ne dediğinizi çok iyi anlıyorum. Ona dikkatediyoruz.

İS: Ben çok şey yaşadım. 9-11 yaşadık. Yani öylebir şey olmasın isterim. Bir kez daha biz yenilentarafta olursak, hiç istemiyorum. Bundankorkuyorum

ŞE: Korkunuzu anlıyorum, endişeniz olmasın.Ona dikkat ediyoruz.

İS: Burada uluslararası dengeler çok önemli.Çok önemli... ABD ne yapar? Bunlara destekveriyor.

"ABD'YE AKP'Yİ ANLATMALIYIZ"

ŞE: Anlıyorum. Biz de ona dikkat ediyoruz.Bakıyoruz, şu aşamada öyle görünüyorlar ama,onlar düzeni kim sağlayacak ona bakar. Bizimonlara, bunların o kadar güçlü olmadığınıanlatmamız lazım.

İS: MB önde şimdi. Onun kendisine çok dikkatetmesi lazım. Özel hayatına özen göstermesi lazım.Her türlü çamuru atabilirler.

ŞE: Evet, yakışıklı ama, her yaklaşanın salt buözelliği nedeniyle yaklaşmadığını bilmesi lazım...İşte CHP biraz hareketlendi. Geç oldu ama, iyioldu. Şimdi KOÇ'U da arayıp tebrek edeceğim.

Önce Özkök’ü sonra hükümeti götürelimYALMAN‘LA GÖRÜŞME (28.11.2002)

BİR ASKERLE GÖRÜŞME (08.09.2004)

YALMAN’LA GÖRÜŞME (18.12.2003)

TOLON’LA GÖRÜŞME (07.06.2005)

BİR ASKERLE GÖRÜŞME (12.12.2003)

SELÇUK-BAŞBUĞ GÖRÜŞMESİ(13.07.2005)

ERUYGUR’LA SOHBET (30.02. 2002)

KILINÇ’LA GÖRÜŞME (22.12.2002)

SELÇUK’LA GÖRÜŞME (14.07.2005)

ERUYGUR’LA GÖRÜŞME (29.12.2003)

ERUYGUR’LA GÖRÜŞME (16.01.2004)

A. ATEŞ’LE KONUŞMA (24.05.2003)

TANJU ERDEM’LE GÖRÜŞME(16.05.2002/19.05.2002)

Page 4: Sivil Darbe Gunlukleri

TARAF-GOMLEK4 SİYAHMAVİKIRMIZISARI

‘Sivil’ Darbe GünlükleriTarafEk4 SALI 17 MART 2009

MUSTAFA ÖZBEK: YA İKTİDAR, YA DARBE

Sıcak bir görüşme... Karşılıklı işbirliği. Yemektesoğumuş balık ve bol yeşillik... Bulgur pilav

- Bence çözüm giderek zorlaşıyor. Ya bunlarıtümüyle alıp indirecek toplumsal gücü fazla biriktidar ya da darbe... Yanlış anlamayın, istiyordeğilim. En çok biz zarar görürüz ama, çözümburada görünüyor.

- Bu devletin, sendikaların tepesindekilerebakıyorum yanlış anlamayıp hepsi Gürcü.Başbakan, Salih KILIÇ, ADD Genel Başkanı (Ertuğrul Kazancı)

- Cumhuriyet'le her şeye varız. Arkadaşlar projegetirsinler. Bizim Türk Metal'in kullanılabilecek 8Trl var. Bunun yüzde 40'ı yasaya göre şirketlereortak olmaya, hisse almaya uygun.

Cumhurbaşkanı ile görüşmede adının geçtiğiyerleri anlattık.

(Yaşar Büyükanıt dönemin Genelkurmay İkinciBaşkanı)

Karargaha girişte her zamanki gibi tam karşıdaAtatürk... Onu geçince meclis'te Atatürk, onugeçince yine meclis önünde Atatürk, onu geçincetam karşıda yine mareşal üniformasıyla portreAtatürk.

Bekleme odasında Kıbrıs GüvenlikKomutanlığının gemi, üzerinde Kıbrıs'takibirliklerin bulundukları yerleri gösteren bayraklaryelken gibi işlenmiş...

Camlı bölümde Osmanlıdan bu yana askerüniformaları... Duvarla sanırım 30 Mayıs 2001'deçekilmiş Kıvrıkoğlu'nun da olduğu genelkurmayönünde toplu hatıra fotoğrafı.

Kısa bir giriş sohbeti... Büyükanıt -Kasımpaşa'dan önce Sultanahmet

önemlidir. Benim dayım eski kabadayılardandı. BizSultanahmet'te büyüdük.

- Sizin bu yazı çok ciddi bir durum. Bu orduyuçatlatır. Çatlatır. Çok ciddi. eğer altta böyle birdurum öne çıkarsa TSK bundan büyük yara alır

- Ben komutanı 1970'lerden beri tanıyorum.Beraber çalıştık, ayrı yerlere gittik, yine çalıştık...komutan öyle biri değil.

(...)

"TYSON'DAN YUMRUK YEMİŞ GİBİ OLDU"

- Komutan çok üzüldü. İnanın çok üzüldü.Tyson'dan yumruk yemiş gibi oldu. Şaşırdı. Banasordu. Ben Mustafa beyi tanırım dedim. Öyletanımadığımız biri değil dedim... Çok üzüldü.Neden, dedi.

- Siz eğer bunu uygun bir dille, bilirsiniz onu,şöyle bir uyaklı bir şekilde düzeltirseniz, bir nebze,iyi olacak... (ben de yeri gelirse, öyle bir durumolabilir, deyip başka bir şey demedim

- (Ben bunların kadrolaşmasından, bununtehlikesinden söz edince) çok haklısınız... Bunlargitse bile kalıntıları yıllarca temizlenemez. Öylekadrolaşıyorlar. Mücadele etmek gerekir ama,bakın 28 Şubat farklıydı. Orada bunlar hükümetortağıydı. Öteki ortakla işbirliği yapılabilirdi. Şimdibunlar tek başına geldiler. Öyle bir güçle geldiler.Hem 28 Şubatta iktidara geldiler 6 ay sonra ilkadımlar atıldı. Bunlar geleli 4 ay oldu. Bunun danasıl geçtiğini görüyorsunuz

- Bana küfredin. İstediğinizi söyleyin. Mustafabey öyle düşünmüş der, keserim. Ama TSK'ya zararverecek bir şey yaparsanız çok üzülürüm. Hemenduruma bakarım. Bundan TSK çok zarar görür.İçinde bulunduğumuz koşulları biliyorsunuz

- Bunlarla mücadele sadece bizim işimiz değil.Bu seçmen iradesi. Bunlara oy veren 10,5 milyonada sormak lazım. Hep bize güveniyorlar. Amanereye kadar.

- Bugün medya desteği olmadan hiçbir şeyyapılamaz. Bakın medyaya sizin dışınızda laiklikleilgili hassasiyeti olan yayın organı yok. Artık bukonuda sizden başka kimseye bilgi notu dagöndermiyoruz. (ben, kesildi, azaldı, deyince)...Evet orada bir kaza oldu. Bir hasar meydana geldi.Düzeltiyoruz, yeniden yoğunlaştıracağız

- Aydın DOĞAN geldi söyledim. Her günmilliyetin birinci sayfasında bir türbanlı fotoğrafkoymaya mecbur musunuz, dedim. Farkındadeğilim, bakayım dedi. Ertesi gün de birinci sayfayaHülya AVŞAR'ın poposunu koydular. Ben ille onuyap demiyorum ki.

- Bu Abdullah GÜL, Erdoğan'dan dahatehlikeli. Öyle güler yüzlü durduğuna bakmayın.İngilizcesi de gakguk İngilizcesi. Powel'la telefonlakonuşuyor. Ne dediği belli değil.

- Benim bunlarla bir temasım yok. Eski hükümetdöneminde işleri Hüsamettin ÖZKAN'lahalederdik. Şimdi o yok. Öyle bir ortam yok. Hiçtemasım da yok.

- (Özkök'ün eşi Gül'ün eşinin 8 Mart davetinemesaj çekmiş, deyince) yaa, sanmıyorum.Yapmaması lazım. Bana davetiye geldi, eşim iadeedelim, dedi. Öyle yaptık. Tabii o ailevi bir durum,bunun olmaması lazım.

- Türkiye'yi daha zorlu günler bekliyor. Bakın,nisan ortası AB süreci diye yeni durumlarbaşlayacak. Ordunun siyasetteki ağırlığınagelecekler. Oysa ne ağırlığı var. (ben, int her trbü'deçıkan reform için ordunun gerekli olduğu, yazısınıanımsatınca)... ama her şey ordudan beklenmemeli.Şili Büyükelçiliği'nde çalışan zarif bir hanım var. EşiŞilili. 3 Kasımdan önce korktuğunu söyledi, sonraneyse ki ordu var dedi. Ben de sana bir yumrukçakarım dedim. Güldük. Ama 28 Şubattaüniversiteler vardı, toplum ayaktaydı... Bunlar dahaakıllı gidiyor, onların yaptığı hataları yapmıyor.

(Benim benzer sözlerim üzerine) - Başbakanlıkta Kürtçü-Şeriatçı bir yapı

oluşuyor. çok endişe ediyoruz..(Yeri geldikçe yazıya döndü) -Bunu ne olur düzeltin, haberin kaynağını

sormaya hakkım yok. Bizim içimizden de sabırsız

arkadaşlarımız çıkıyor. Bazı şeyler yanlışanlaşılabiliyor.

- 1960'ları, 70'leri, 80'leri yaşadık. Her şeyigördüm. Ordunun birlik beraberliği çok önemli. Bunedenle sizden hasetten rica ediyorum"

31 Mayıs öğleyin evinden JGK Eruygur aradı.. - Görevinizi yaptınız. rahatsızız., şunu sorun

soranlara siz rahatsız değil misiniz...köpek... bunlarkorkak Kasımpaşa kabadayısı.."

"16 Eylül Salı günü saat 16 sıralarında buluştuk.CB değerlendirmesi. tedirginliği..

17'de eski binada Şenerle görüşme. Tamzamanında aldı. Müfit Yarbay Albaylığa terfi etti.Bu rütbede ilk ziyaret.

Şener Paşa bizi her zamanki gibi güler yüzlü,ayakta, kapının hemen yanında karşıladı

Heyecanlı, gergin, kızgın, umutla kötü haberlerinkızgınlığı arasındaydı. Sık sık, ben zaten konuşmayabaşladım, adımımı da attım. Geri çekmek devamederim dedi. Sık sık bu yönde değerlendirme yaptı.

İlhan Selçuk, bunlardan kurtulmak için birazzaman dediğinde, bunların bir saniye kalması zarardedi. Yineledi, bir saniye durmamaları gerekiraramızı sıkı tutmalıyız. Arkada kalanları yanımızaçekmeli, ileri gidenleri yavaşlatmalıyız. Karşı tarafamalzeme vermemek için gerekirse aramızdaki ölüyübile aramıza sıkıştırıp, bizimle ve ayaktagöstermemiz lazım bunlar felaket. Bazen kendimizor tutuyorum o 28 şubatta, 12 eylülde bu rütbemdeolmayı isterdim

Genelkurmay Karargâhında Aslan Paşaylagörüşme.. (Dönemin Genelkurmay İstihbaratBaşkanı Aslan Güner)

45 dakika sonra, Yaşar Paşa geldi, "Ona günüanlatmam lazım, isterseniz bekleyin, en çok yarımsaat sürer" dedi sonra ikisi birlikte geldiler..YaşarPaşa, sivildi. Kırmızı ağırlıklı bir tişörtü vardı. KonuHilmi Paşayla ilgili yazıya geldi..

- Söyleyin Sayın Balbay, bu medya yapısıylabugün darbe yapılır mı? Yapılmaz. Bugün medyayıarkanıza almadıktan sonra bir şey yapamazsınız.Laikliği konu edinen bir tek siz varsınız. Ötekigazeteler her gün bir türbanlı kadın fotoğrafı koyup,neredeyse sempatik hale getirmeye çalışıyorlar

- Sizin yazı bizi çatlatır. Bundan endişe ediyoruz.Komutan ısrar ediyor. Görüşmedim diyor.neredeyse ikisini yüzleştireceğim diyor..

- Biz Başbakanlık Takip Kuruluna yine bilgibelge gönderiyoruz ama kime ne göndereceksiniz

- 28 Şubat, öncesi... Geçmişe bakarak bir şeyolmaz. İleriye bakmamız lazım. ileriye, geçmişetakılıp kalmamak lazım..

- Uğur MUMCU benim arkadaşımdı. Burayaçok geldi gitti. Bizim arşivde çalıştı. En sevilenyazardı... Öldürülmese ertesi gün, pazartesi burayagelecekti. Arşivde çalışıyordu. Öcalan'ın karısınınbabasının MİT'e çalıştığını saptamıştı. Daha derinaraştırmalar içindeydi

- Adamlar kadrolaşıyorlar. Bunu görüşüyoruz.Bir şeyler yapmak lazım. Kabul ediyorum ama, 28Şubat hükümet kurulduktan 6-7 ay sonra patladı.

"Öcalan İmralı'da, Sezer Çankaya'da tecrit.Aslan bey"

-Şunu iyi bilin, MGK da şu dendi irtica böylegiderse, demokrasi tehlikeye girer.' bunu bensöyledim komutan YÖK'le ilgili ağır konuştu. O köde böyle bir planımız yok dedi

Çok dikkatli olmak lazım. (Sizi Güven ERKAYA'ya benzetiyorlar) -Bak bu hoşuma gitti. Benden haz etmediklerini

biliyorum. Bu kadrolaşmayı mesele yapmak lazım.Ben Diyanet İşleri Başkanını çağırdım konuştum.."

Akşam Perşembe Grubu toplandı. Erdal bey(Dönemin Genel Kurmay Adli MüşaviriTümgeneral Erdal ŞENEL) Türkiye'de artıkdemokratik yollardan yapılabilecek çok az şeyinolduğunu söyledi. Adamların dini alıp kullandığıgeriye bir şey kalmadığını söyledi. Hurşit bey içinçok övücü şeyler söyledi. Takıldım: hayatta enhakiki mürşit Hurşittir... Bir numara için molladiyoruz dedi.."

19 Nisan Pazartesi sabahı ilk iş Yargıtay BaşkanıEraslan ÖZKAYA'ya gitti. Eraslan bey hezzamanki gibi bizi sıcak karşıladı.. Hükümetikonuştuk, uygulamalardan yakındı, yargıyı elegeçirme girişimlerini anlattı. AnayasaMahkemesinin yasasını değiştiriyorlar. Yargıtay'aseçenek olmasını sağlayacaklar, bireysel başvuruhakkı olacak... Böylece kendi elleriyleoluşturdukları bir yapı kurulacak. Bir de üyelerinin4'ünü meclisin seçmesini istiyorlar... Askerlerin dene yapacağını bilmekte zorlanır halde olduklarını,içlerinde derin değerlendirmeler içindebulunduklarını söyledi. Burada İlhan abi araya girip,Balbay genç subayları yazdı başımıza iş açtı'gibilerden bir şeyler söyledi. Sonra onu doğrular,beni öne çıkarır şeyler söyledi.."

Aynı gün akşamüstü Şenere gitti..Şener- Biz artık yaralı bir kuşuz

- Bir şey denedik, olmadı. Belki hayal gördük- Toplum bizim düşündüğümüz noktada değil- Yine de yapılabilir, ona bakmak gerekir- İnsan çok üzülüyor, bunca çaba harcadık bir

şey yapamadık- Yine de ateşi söndürmemek gerek - Acaba cumhurbaşkanı biraz daha aktif olamaz

mı?- Bunların kafalarının ardındaki niyet hiç

değişmedi. Bunu görüyoruz- ADD çok pasif, eylem kuruluşu değil. Her şey

iteklemeyle gidiyor- Görev süremiz içinde bir şeyler yapalım dedik,

olmadı"

"16 Ekimde Şener'le AOÇ'deki (Atatürk OrmanÇiftliği) binada yemekli görüşme... başbaşa...bilgibelge... en tepedekini gerekirse aramıza alıpbirlikte yürüyoruz havası verme. O ölü bile olsaayakta ve bizimle göstermemiz gerekli... Gülen'igetirme girişimi olamaz. Bunların bir saniye verdiğizarar fazla..

13 Kasım Perşembe.. Aynı yerde bu kez sadeceneskafe... Bir saatten fazla...tepedekine birazdokunmak lazım artık. Hafiften... Bunun ikisinegidişimizde bir duruşu vardı, hani sustalı maymungibi.."

Bu medya adam olmaz, bir tek Cumhuriyet varAA- bu medya nereye gidiyor böyle...

memlekette olup bitenlerin gerçek yönleriyleyansıtmıyorlar. Her ihaleden koku çıkıyor, dünyayaaçılma diye her şey haraç mezat satılığa çıkarılıyor,bunların hiçbiri yok... Bu kişiler vatansever değilmi.. (olup bitenleri özetledim. Devam etti.)

AA- Pek çok şeyden haberimiz vardı ama, bukadarına pes... Peki nasıl adam olur bunlar? Böylegidemez.

NT- Gazeteciler acaba bir araya gelip, konularıtartışmıyor mu? Olup bitene müdahale etmelerilazım.

AA- Ben Kayseri'de konuşma yaptım. Çokönemli şeyler söyledim. Bir tek Cumhuriyet birincisayfadan verdi. Ötekiler ya olanların farkında değil,ya da vermek istemiyorlar.

DA- Komutanım Cumhuriyet'te zaman zamandeğişik yazılar çıkıyor. Onlara çok kızıyorum. İlhanbey sağlam, Cüneyt ARCAYÜREK doğrularıyazıyor, işte sizler varsınız, o kadar.

AA- Medyanın neyin ülke yaranına neyinzararına olduğunu ayırt etmesi gerekiyor.

Bu işler ancak sopayla olur, öteki yollar boşunaAA- Türk Silahlı Kuvvetleri bu konuda milim

ödün vermez. Ancak işin merkezi meclis. Öncemeclis'in bu konuda duyarlı meclis olması lazım..

DA- Bu meclis mi komutanım?AA- Evet bu meclis. Başka meclis yok. Meclis'in

laiklik konusun artık tartışılır hale getirmektençıkarması lazım.

NT- Toplumda da bir suskunluk var. Arada bircanlanıyor o kadar.

M.B- Her şey daha kötüye giderse, toplumunöteki kesimlerinde de beklenen canlanma olmazsa,Silahlı Kuvvetler ne yapar?

AA- Gereğini yapar. (biraz duraksayıp, yeniden)Yapar... TSK'ye sızmaya çalışıyorlar ama uzun yıllarbunu başaramazlar. Bizleri nasıl tanıyorsanız, enalttaki öğrenciler öyle. Onlara böyle eğitimveriliyor... İran'ın durumu belli, Suriye'yi biliyoruz,laiklik çok önemli.

DA- Komutanım bu iş sopayla olur, öteki yollarboşuna.

AA- (gülümseyerek) Sen beni kötü yolaiteceksin.

NT- Komutanım sivillere söylenmesi gereken nevarsa, en açık biçimde söylüyorsunuz.

AA- Evet, MGK'de inanın söylenecek en sertüslupla söylüyorum bunları.

Siyasiler TSK'yı ikinci plana atma gayreti içindeBalbay- Hassas bir konu ama... Herhangi bir

kulis bilgisi alma kaygısıyla da sormuyorum. Bizyanlız kalmış gibi görünüyorsunuz. Kıvrıkoğlu, ötekiKuvvet Komutanları elbette laiklikte çok hassas.Ancak siyasilerin de TSK'yi ikinci plana itme planıdikkati çekiyor. Demirel, Kıvrıkoğlu'nu konuşmakürsüsünün arkasına alıyor, şık bir fotoğrafçıkmıyor. Dışarıdan görünen bu. Siz ne dersiniz?

(bir süre sessizlik)AA- Sakın ola bunları bir yerde

değerlendirmeyin. Söylediklerinizin tümününfarkındayız. Komutanın (Kıvrıkoğlu) böyle hareketetmemesi gerektiği yönünde değerlendirmemizoldu. Örneğin Cumhurbaşkanı bizi Iğdır'a çağırdı...Tüm komutanlar oradayız. Kürsüye çıkınca bizeseslendi, yanıma gelin' dedi. Komutan (Kıvrıkoğlu)gitti. Ben gitmedim. Öteki arkadaşlar da yönelikler,arkadaşlar ben çıkmıyorum' dedim. Onlar daçıkmadılar. Kürsüde Demirel'le komutan oldu.Yanlız laiklik konusunda TSK'den hiçbir kuşkuolmasın.

DA- Bu Fazilet komutanım... Hemenkapatılması gereken bir parti..(AA sustu.)

Apo'nun idam edilmemesini kabul edemiyorum AA- Herkes PKK bitti Hizbullah başladı diyor.

Hayır, PKK da bitmedi. Şu anda bastırıldı o kadar.Kuzey Irak'ta tehdit unsuru olarak duruyorlar.Sonra bu HADEP'li belediye başkanları. Diyarbakırbelediyesinde Türkçe konuşmak yasak. Dışarıdangelenler de Türkçe konuşursa işleri yapılmıyor.Kürtçe mecburi dil. Yani biraz daha güçlenseler neyapacakları ortada.

NT- HADEP'in ne yapacağı önemli.DA- Komutanım ben bu Öcalan'ın hala yaşıyor

olmasını kabul edemiyorum. Vatan hainliğinininsan hakları mı olur. Asılmalıydı.

NT- Öcalan da siyasetin bir ayağı haline gelecek.(AA biraz sustu, konu değiştirdi.)AA- Bizi AB'ye aday yapıyorlar... Yunanistan

dostluktan söz ediyor... Birşeyler değişiyor. Bizdenistediklerini PKK terörüyle alamayınca başka yollararayacaklar. Şimdi bunlar (AB), her konuda yedekpolitikalar geliştirirler, bir politika tutmadı mı,

hemen yenisini sürerler. Çok, çok dikkatli olmamızlazım. Ama bu medya, Cumhuriyet'i ayrıtutuyorum, bunların farkında değil. Biz neyapmamız gerektiğini tartıyoruz... Kayseri'dekonuşuyoruz... Yer verilmiyor.

DA- Komutanım, bu demeçle olacak şey değil,sopayla.

AA- (gülerek) Bugün kar yağacak.AA- bu Gülen'i iyi tahlil etmek gerekiyor. Adam

aylardır Amerika'da. Bunlar siyaseti ele geçirerek,hedeflerine ulaşmak istiyor.

DA- En tehlikelisi.AA- Bakıyorsunuz ABD'nin çıkarı neredeyse

bunlar orada okul açmış.DA- Komutanım üstelik bu okulları kendisi de

açmıyor. Bizim dangalaklara açtırıyor. Yani parayıda biz veriyoruz.

AA- Şimdi bunlar (şeriatçılar) ekonomik bir güçde elde ettiler. Artık işadamları, tüccarları var...Kimi iş alanları öyle ki, Gülen'in adamlarına paravermeyen ihale alamıyor... Bu böyle gitmez.

Atılacak adım 28 Şubat'tan daha etkili olmalıNT- Ne oluyor, nereye gidiyoruz, duruma nasıl

bakmak gerekir, ne yapmak gerekir bir konuşalımdedik. Toplumda bir umutsuzluk var. Geçen günben kumaşçım var, ona uğradım, neredesinizefendim' diyor bana, siz düzeltirsiniz bunu' diyor.

MB- Evet siyasete güvensizlik yerleşiyor.NT- Ne yapmalı, mesela 28 Şubat benzeri bir

girişim mi olmalı?MB- 28 Şubat devam ediyor deniyor ama...

Durum da ortada... Bence irtica o günlerden dahafazla mesafe aldı.

DA- Evet evet ben de onu diyorum.NT- İşte nasıl bir şey yapmalı, mesele orada.MB- 28 Şubat benzeri durum diyorsunuz, ama

bu kez atılacak adım sonuç alıcı olmalı, süreyeyayılınca görünen ortada.

DA- Ben de onu diyorum... Bence de... Zaten 28Şubat yeterince ileri gitmedi.

Karadayı'nın ekibi Kıvrıkoğlu'ndan iyiydiMB- Benim dikkatimi çeken bir şey var.

Kıvrıkoğlu Paşa da 28 Şubat bin yıl yaşayacak diyor,ama Karadayı dönemiyle bugünkü dönem arasındayüzde yüz çakışma yok gibi.

NT- Yok. Öyle.DA- (NT'ye dönerek) bak görünüyor işte.NT- Karadayı'nın ekibi çok kuvvetliydi. Bu iş

biraz takım oyunu... Biri karar alacak, ötekiuygulayacak, bir diğeri olanı takip edecek, birbaşkanı plan-program üretecek.

MB- Laiklik konusunda ödün verileceğinidüşünmüyoruz, ama Genelkurmayın takındığı yenidurum, karşı tarafı cesaretlendiriyor olmasın.

NT- Karadayı döneminde aktif politikauygulanıyordu. Örneğin sizlerden biri aradığındaÖzkasnak çıkıyor, gerekeni söylüyordu. Kıvrıkoğlupaşa pasif siyaset uyguluyor. Dışa kapalı.Gazetecilerle diyalog kesik. Böyle olunca dadepremde adım atınca, gazetecilerle tam olarakbuluşamıyorsun.

Ateş Paşa'dan sonra boşluk geliyorMB- KKK Atilla ATEŞ paşanın görev süresi

uzayabilir deniyor. NT- Hayır, bağrımıza taş basarız onu yapmayız.

(DA'yı göstererek) Bakın en değerlikomutanlarımızı emekli ettik... TSK'da o olmaz...Ama şunu da söyleyeyim, Ateş paşadan sonra birboşluk geliyor.

MB- Ama laiklikten ödün verecek bir boşlukolmaz sanırım bu.

DA- Olmaz, olamaz... Üstte boşluk olsa, altı var..Cumhuriyet gazetesinin içindeki çatlak seslerMB- Eski-yeni dönem dedik de, biz yeni

dönemde Cumhuriyet'e karşı bir soğuklukhissediyoruz..

NT- Var.MB- Örneğin brifinge çağrılmadık.NT- Bak onu duydum ne kadar üzüldüm. Olmaz

böyle şey. Ama bana söylediler ki, hata ettik.Yaptıklarının doğru olmadığını söylediler. Sonradüzeldi ama.

DA- Yaa Türkiye'de tek gazete cumhuriyet.Laiklikte, Atatürkçülükte üstüne var mı, nasılyaptılar böyle bir şeyi?

NT- Komutanı bazen çevresi etkiler.. DA- Tabii cumhuriyet'in içinde bazı çatlak sesler

de var.NT- Evet var, oo şey, Toktamış ATEŞ, Oral

ÇALIŞLAR, Aydın ENGİN, yani bunlar bazen nediyorlar bilemiyorum. Bazen de Attila İLHAN.İnanın yazılarını sonuna kadar okuyamıyorum.

MB- Tabii asıl olan geminin rotası, rotada bazıdeğişik isimler olabilir.

NT- Elbette öyle... Biz zaten Cumhuriyet'ionlarla değerlendirmiyoruz

Eninde sonunda darbe yapılacakDA- Bu işin eninde sonunda ordu tarafından

çözülecek. Ben böyle görüyorum.NT- Biz bir şey söyleyince de bozuluyorlar...

Faşist ordu falan diyorlar. Toplumun ötekikesimleri doğruları söyleyince de bu oluyor. MeselaVural SAVAŞ, gayet güzel koydu olayları... Adamayapmadıklarını bırakmadılar.

MB- Vural Savaş parlamentoya yüklenincehemen kenetlendiler. Ama toplumda Savaş haklıdiyenlerin sayısı az değil.

NT- Belki az değil, ama adamı yalnız bıraktılar.DA- Ben Atatürkçü Düşünce Derneği'ne

gireceğim. Orada bir ışık görüyorum. MB- 430 şubeleri var, güçlü bir örgüt... Ama işin

merkezi parlamento.NT- ADD falan tamam da bu CHP ayağa

kaldırılmalı. Mesela Ecevit'ten sonra ortada DSPdiye bir parti kalmaz. Bu adamlar dağılırlar.Buradan 30-40 kişilik bir çekirdek çıkabilir. Onabakmak lazım.

Bizim millet tembel ayağa kalkmaz, bedavacıdırDA- Ama asıl toplumu ayağa kaldırmak lazım.

Bizim millet tembel kolay kolay ayağa kalkmaz.Bakmayın siz o karşıdakilerin arada toplu eylemyaptığına, parayla yapıyorlar. Anadolu'da işsizgüçsüz adam mı yok. Topluyorlar, haydi İstanbul'agideceğiz. Şu şu sloganları atacaksınız. Araba

bedava, yemek bedava diyorlar. bizim toplumbedavacı..

NT- Bu iş asıl medyayla olacak. Bazan benmedyayı da anlayamıyorum. Neler oluyor.

MB- Bugünlerde olup bitenlerin yanında ormankanunları Roma Hukuku kalır. Artık medya gücükalmadı, güçlerin medyası var.

NT- Mesela bu Aydın DOĞAN, yok CNN ileişbirliği yapıyor. Nedir bu gidiş

MB- Çok uluslu şirketlerle ortak hareket ediyor.Bu şirketlerin Orta Asya'ya da bu ortaklıklarlagideceği söyleniyor. Hükümetle de müttefikoldular..

NT- Evet hiç eleştirmiyorlar. Sözleşmiş gibi köşeyazarları da övüyor.

Demirel tuttuğunu koparırMB- Tabi önümüzdeki günlerdeki asıl tartışma

cumhurbaşkanı konusunda..NT- Demirel istiyor. Yapacak.MB- Ne yapacak?NT- En azından görev süresi yarım uzar... İş

oraya gidiyor. Hükümetle çok iyi oynuyor. FP'yi decebine koyabilir.

Erbakan'la konuştu diye Karadayı'ya azarMB- Yeri gelmişken, Kıvrıkoğlu'nun da

Kosova'da Bakü'de hemen Demirel'in yanında yeralması biraz manidardı.

NT- Orada çerçeveye girmeyecekti. Adam nutukmu çekiyor, sen git Kosova'daki birliği denetle.Bakü'deki garnizonu ziyaret et. Aynı kareye girmesipek olmadı. Tabi bu Demirel başka bir yapı. Allahkimseyi onun etkisi altına sokmasın. Adamı et gibiçürütür.

DA- Biz Karadayı zamanında, Erbakanbaşbakanken onunla yakın görünmesini bileeleştirirdik. Birinde Anıtkabir'e giderken, sohbetettiler. Karadayı gülerek Erbakan'a birşeyleranlatıyordu. Mesele yaptık. Olmaz dedik.

NT- Karadayı da "adam Başbakan, o kadar dakonuşmayacak mıyım?" demişti.

DA- Olmaz... Biz de olmaz dedik.Demirel'le konuşan anında değişir, İsmail Cem

korkaktırNT- O günler tabii. Karadayı bazen Köşk'e

çıkar, bambaşka biri olarak gelirdi. Etkilerdi onu.Dedim ya Allah kimseyi onun etki alanınasokmasın. Çeker bitirir adamı.

MB- Ecevit'le ne kadar gideceği konuşuluyor.NT- Gitmez... Zaten yarım çalışıyor. Esasen bu

parlamentonun bir şey yapması zor. Vural SAVAŞsöyledi açık açık. Mesut YILMAZ'la da olmaz. Neyiniçin diyor anlamıyorsunuz.

MB- Cumhurbaşkanlığı için Mesut YILMAZ'ında hazırlandığı söyleniyor, İsmail CEM de adıgeçelerden.

NT- İsmail CEM korkaktır. Bu tür büyükadımlar için cesareti yoktur. Başka adlar olabilir.

DA- Ben Kemal YAMAK adını attım, amaNecdet hemen Özal'ın sekreteriydi dedi. Doğru.

MB- Demirel'le Ecevit de iyi anlaşıyor. Ecevitevet dedi mi Demirel'in dediği olur.

NT- Tabii siyasette neler değişir belli değil. Belkibu hükümet düşer. MHP, ANAP, Fazilet'le başkabir hükümet kurar. Bir başka durum, buparlamentonun ömrü ne kadar olur, o belli değil.Bir yıl daha taşıyamayabilir.

Gizli operasyonları Ağar gibi beceriksizlerleyapmayacaktık

MB- Öcalan'ın geleceği, PKK'nın durumuhakkında ne düşünüyorsunuz?

NT- Zaten gerilla hareketi siyasi bir harekettir.Şimdi diyorlar ya, siyasallaşacak diye... Bu türhareketlerin zaten çıkış şekli siyasidir. Ama zamanPKK'nın lehine işliyor. Bu işler uzadı mı terörörgütünün lehine işler.

MB- Peki ne yapılması gerektiğinidüşünüyorsunuz?

NT- Yasalar ne diyorsa o.MB- Bir taraftan da çekiliyoruz diyorlar.DA- Bakmayın siz ona... Ben o bölgede görev

yaptım... Biz bu savaşı zaman zaman hatalaryapmamıza rağmen bir yere getirdik. Şimdi terörlemücadeleyle bölgenin kalkınmasının birlikte gitmesilazım. Adam senin dozerini yaktı mı bir tane dahakoyacaksın. Onu da mı yaktı, bir daha...Yılmayacaksın. Şimdi önce terör önlensin sonrayatırım diyorlar. Olmaz.

MB- Bazı hatalar derken, neyi kastediyorsunuz.DA- Canım geçti artık... Yani her devlet bazı

gizli operasyonlar yapar. Ama bunları Ağar gibibeceriksizlerle neyi niçin kullanacağı belli olmayankişilerle yapmayacaksın.

NT- ABD de birşeyler yapmaya çalışıyor. Adamçekti 36. parelele çizgiyi. O çizgi Kürdistan'ın güneysınırıdır. Bunu böyle görmek lazım.

Solcular orduyu sever, atılınca gıkını çıkarmazlarMB- Geçen gün bize 12 eylülde teğmenken

yüzbaşıyken solcu olduğu için ordudan atılanlargeldi. Ordunun bugünkü durumunu, Türkiye'ninsorunlarına bakışını onaylıyorlar. Önyargıylabakmıyorlar. Bana ilginç geldi.

NT- O dönem bazı şeyler oldu tabi.DA- Bu solcular diyelim ordudan atıldı mı,

birşey demezler, toparlanır giderler. Ama ötekileröyle değil. Çok aşağılıktır onlar. Attın mı, atmadıkçamur bırakmazlar, iftira ederler.

NT- Biz irticacıları atıyoruz, ama FP'libelediyeler hemen onlara iş buluyor.

ÇEVİK BİR BİRAZ HEYECANLIDIR

NT- Bu medyanın yaptığı. Biraz evvel ÇevirBİR'le konuştum. Hürriyet'e o beyanatı vermemiş...Sedat ERGİN'le bir kez yemek yedim. O galibakendisini biraz öne çıkarmaya meraklı. ÇevikAmerika'dayken bu anonsları verdiler. Biz şaşırdık.Dün akşam komutanlarla bir vesileyle bir aradaydık.Herkes Çevik'e bozuk. Bir ben, yapmamıştır, bir dekendisini dinleyelim dedim. Çevik sadece AB'yleilişkilerimizin geleceğini anlatmış onlar nereleregötürmüş. Çevik, derhal Aydın DOĞAN'ı aramış.Bunu düzeltmezseniz basın toplantısı yapar,açıklarım demiş. Sonra Ferai TINÇ'ı aramış. Sen neyapmak istiyorsun, niyetin de demiş.

DA- Çevik de biraz heyecanlı.NT- Evet heyecanlı, o var tabii. Biz Çevik, Ben,

Doğu Paşa, Hava Kuvvetleri Komutanı aynıdevreyiz."

Bu medyayla bugün darbe yapılır mıÖZBEK’LE GÖRÜŞME (23.03.2005)

BÜYÜKANIT’LA GÖRÜŞME (28.03.2003)

ERUYGUR’LA GÖRÜŞME (31.05.2003)

SELÇUK - ERUYGUR (16.09.2003)BALBAY- ERUYGUR (16.10 -13.11. 2003)

ATEŞ, TİMUR, AKTULGA (15 .01. 2000)

KARARGAHTA GÖRÜŞME (30 .10. 1999)

GENELKURMAY’DA (06.04.2003)

ERUYGUR’LA GÖRÜŞME (02.04.2003)

PERŞEMBE GRUBU (29.04.2003)

YARGITAY ZİYARETİ (19.04.2003)

SELÇUK- ERUYGUR (19.04.2003)