w t^kulkunet.com/ucuncusayfa/bozkurt3_2648.pdf · ka duyurmuştur. bildiride: «milli ülküler...
TRANSCRIPT
*
‘Af.,,
V
• V.
*.v *^* • : V s* •*•'. • • ".• 5 *. •.• * ^ * «-s» . . i, - :> " ••!*
. - V \ . : Kj-' •• ••. j •'' £v s .V- .’ :
. >TX I . . •!> ..•• <*‘
'W T ^ K■ ' - M< < ' ^ - L > • h
EY T Ü R K !
Tükenmez düşmanlan, tükenmez
savaşlan, tükenmez kanları düşün
ve bu çilelerin sebepleri kalbinde,
dimağında coşsun... 7e durulsun.
O zaman arslan gibi ölmenin ecri,
insan gibi yaşamak olduğunu anla!
İnsan gibi yaşamağa, ataların gibi
yaşamağa azmet.
A. H ikm et MÜFTÜOĞLU
\ :-5
* îV.
SADt SOMUNCUOĞLU
fikirde ve Harekette -:
üderllk
EMİNE IŞINSU
Bâzioii-t'UD Bozkurtlar’a
ELİF BİLGE : .»v'.s
Her Millete Bir Devlet r
AYHAN TÜĞCÜGİL '
Romantik Milliyetçilik ;
ŞEVKET BARUTÇU . ,
BİZ Tül* MilHyetçiieriyht • Ya siz?
AYVAZ GÖKBEMİR
Şiir Bahçemijden flhemlar
FİKRİ DEMİROK
Uzdc Vatan
MURAT ÇETİN
Ben ve Sen
DİNÇ YAYLALIER
Kalkınmanın Sırrı
DİLAVER CEPECİ
Sen Gelince
YAĞIZHAN ŞENOL
Bulak
MUSTAFA CEYLAN
Kerküklü Kızlar
A. YAŞAR TURAN
Gel
Haberler
f'
r T T T f•J-- -
J i
ARALIK î 9 7 2
j I
Emine I$INSU
bodoırt’tan bozkurtlara
Ülkücü kardeşlerin) ,
Söıe, BOZKURT’a gelen ve biz* lerin çâh şm alan n a şevk ve güç veren, kıvanç duyduğum uz, destek aldığım ız m ek tu p la ra teşekkürle ba^laytiyım. Bu m ek tup lar, sanki a talarım ızdan geten ve ta «Büyük Türkiye Ü lküsü »ne uzanan güçlü sesleri taşım akta. F akat b iliyor m usunuz, b u sesler, ne kanncD kaderince yapabildiğim iz hizm et için bizîerc gereksiz b ir g u ru r veriyor, ne tü rlü im kânsızlık lar içinde yaym hayatına a tılan elinizdeki dergi için nazik iltifa tla r telâkki ediliyor.
Bu sesler, b ir «gerçek»! ifade e tm ekte; güzel vatanım ızda «üJkü- cü bİrUk ve beraberlik nıhu»nuTi çığ gibi büyüm ekte olduğunu an latm ak tad ır. tşce bizlere güç veren, gözlerim izde zafer ve g u ru r pırıltıları ü e dündik ayakta durm am ızı sağlayan bu ruh tu r.
A rkadaşlarınız, «Büyük Türki* ye ÜUcUsüs ne inand ık ları için öldüler. S izler b u ülküye inandığınız için, «birlik ve beraberlik ruhu>nun güçlenerek yaşam asını devam etti* recek olan «Ülkücü H arek e tle destek olacaksınız. T a n n Türk 'ü koruyacak ü r.
AYIN KİTABI YARIŞMASI
«Çağlayanlar» yanşm asm a işti* rak eden arkadaşlarım ızın yazıları
g e liy o r T ek ra r ha ti H atayım , bu yarışm aya iş tirak tarih i 1 Ocak 1973'- de son bu lm akta. Sonuçlar, Boz- ku rt'un M art 1973 sayısında ilân üdilecck. Sizlerc bu ayın kitabı o larak; «1944 M illiyetçilik OIayı»nı su nuyoruz. (1) K itabı okuyunuz, size il gi çekici gelen k ıs ım lan n a ltla n n ı çl ziniz vcva n o lla r alınız, te k ra r okuyunuz ve bil* dak tilo sayfasını geçmeyecek şekilde b ir tian ıtm a» yazısı yazınız. Bu y an şm ay a iştirak edecek ark ad aşla rın yazıların ı en geç 1 Şubat 1973 ta rih in e k a d a r gön- dciTncleri gerekm ektedir. Gelen yazılar te tk ik cdileı*ck, birinci, ikinci ve üçüncü değerlendirm eleri yapılacak ve derece alan arkadaşlanm ı- za b ire r BOZKURT P tA K E Tl hedi- \ c edilecektir.
B ir •ÜLKÜ" uğrunda m ücadele cüen k işiler o larak , şu radan bura« dan kapm a sloganlara güvenmek yerine: fik ir yönünden kendi kendim izi yetiştirm eye önem vermeliyiz. Kendi kendimizi yetiştirm ek için de, okum ak, çok okum ak ve okuduğunu anlam ak, anlatm ak yeteneğine sahip olm am ız gerekir. Bu yetenek ise, yine okum ak sayesinde elde edilebilir.
«Ayın Kitabı Y anşm ası*nda. sîzlere b a şa n la r dilerim.
Bozkur t'a ülküdaşi a rı m ı zdan pek çok m ektup gelm ektedir. H epsin i buraya alm ak isteriz, Ama bu m üm kün değil. B ütün ülküdaşla- ra yürekten teşekkürler.
A nkara'dan B ozkurt’a m ektup gönderen Y ıld ınm Tolga BOZKURT • hakkındaki düşüncelerim şöyle d ile getiriyor.
«Ülkücü gençliğin sesini duyuracak ve onlara büvük b ir kuvvet kaynağı olacak olan dergûniz BOZ-
KDRT'a en d e rin sevgi ve b aşan la r d ilerken; asil T ürk gençlerinin da m ar!an n d ak i kanın ı, gönüllerinde- M TürîsKİk 1.^' im an ateşin in şahla- -,ı$:nt 'jıu iluluğım u duyuran Sİ7 «Javm İdarecileri candan tebrik . b d y : m utluluk dileklerim le genç BOZKURT'lara -selâm (.dı^rim.
H TTillete özenm eyen, kendini f'L-rak T ürk hisseden her! c"> T ü rk 'tü r Biz de bu yolda can m*. rcf*r< ?»»r'eye hazırız, elmişiz* .1'., genç BOZKURT’lar. Y aşasın TÜRK MiUeti. B ozkurt’lar ölm edikçe, Türkiye ebediyen yaşa« yacak u t Y ıldırım Tolga-Öğrenci.'
Y ıldırım Tolga bize gelen m ektup lardak i o rta k duyguyu ve düşün* cevi tem sil edivor. BOZKURT sîzler için ç ıkm aktad ır. Sizİer fayda* landıkça, sizler beğendikçe gücü d ah a da a rta cak tır . N itekim , bugün BOZKURTün baskısı günlük gazete tira jla rıy la yarışacak rak am a u laşm ıştır.
B n .^fE C E N ETİCELERİ
U lk ü d aşlan m a b ir hususu hatırla tm ak is terim . İk ram iyeli bilm eceleri çözenlere çeşitli hediyeler verileceği b ild irilm işti. İkinci sayıdan itib a ren başlayan , ikram iyeli bilm ece y an şm am ızm cevaplarının cn geç, b i r sonrak i sayı çıkıncaya k a d a r elim ize geçm esi gerekiyor Zira, h e r sayı b ir önceki bilmecen in cevapların ı yayınlam ış olacağız.
T anrı T ü rk 'ü Korusun!,,.
(1) Y azan A lparslan TÜRKEŞ 2. B askı. K u tlu ğ Y ayınlan, Fian : 7 ^ T L P K 151 B akanlık lar - ANKARA adresine posta pulu göndermek suretiy le d# tem in edebilirsiniz,
î
t!:
M. K a an ÇALEN K ütüphanesi
N u :_______________
başyazı
( İ R D E veH A R E K E
D E RE
<
F ik ir olmadan, hareket olmaz. Yapılacak şey» önce düşüncede b e lir ir ve şe k ille n ir. Sonra onun gerçekleşm esi iç in faa liye te g e ç ilir . O halde hareket f ik ir ve ta tb ik a t o lm ak üzere ik i unsuru dalma bünyesinde bulundurur.
B ir f ik r in doğması, şa rtla ra göre b ir veya b irçok k iş in in gayretine bağtıdır. F ik rin doğuşunda, Üşmesinde .olgunlaşmasında b irçok gayre t sahibi arasında; b ir de Kderi vard ır. F ik rin lid e r i, f ik r in ç e ş itü ge lişm e safhalarında ve İnsan öm rünü aşan zaman sû re le ri Iç iade de gene llik le değ iş ir. Komünizm de olduğu g ib i, lide ri değişm eyen fik fr le r, «Oogm a»lardır. Ka lıp laştığ ı !ç ln . değ işm esi, geliş- m esl mümkün değHdir. Onu iş lem ek üzere ortaya çıkan her düşünür, ağ ır suçlam alara maruz kalır. F e rtle rin sahibi f ik ir le r , um um iyetle fe rtle re göre İs im le n d ir ilir ve d e ğ e rlend ir iiir . Bunun Içİn de. ne kadar uzun öm üriû o lu rla rsa o lsun lar, b ir noktada b ite r ve f ik ir le r m ezarlığına te rk e d illr ie r . Ama, aMII* l iy e tç it lk " le r böyle değ ild ir. Tek fe rd in kafasında ve gönlünde dahi kalsa; m ille t va r olduğu sürece yaşar. Söndürülm esi, m üm kün olmayan b ir a lev g ib id ir. Çünkü, m illiy e tç iliğ in sahibi şahıs değ il, «M 1llet»tlr. M ill iy e tç ilik te , b in le rce y ı llık ta r ih ; tecrübe, düşünce. can, ve ruh vardır. M ill iy e tç ilik f ik r in in ortaya konmasında f ik i r adamlarının ro lü ; ilm i m etod larla m ille te a it maziden gelen k ıym et hüküm lerin i bulup, ta r ih i tecrüben in ışığı altında ve m evcut şartla ra göre s is tem leş tirm ek te n ib a re ttir . Yani fe rd i görüşle rde olduğu g ib i, yen i k ıym et hüküm leri keş fed ilm iyor. Bunun İç in de m eselâ Türk m illiy e tç iliğ in in sahib i, Türk m ille t id ir diyoruz. O 'nu İlk defa alstem - le ş tlre n Z iya Gökaip o lm akla beraber; bugünkü haU- ne gelm esinde pek çok Türkçünün payı vardır. Bundan dolayı. Türk m lİİlye tç Iİlğ lne uZiya Gökalp m illi- yetçlMğle veya fa lan m illiy e tç iliğ i g ib i İs im verm ek son derece hata lıd ır. Ayrtca, Türk M illiye tç iliğ in d e
f ik r i lid e rlik yoktur. O'na f ik r i yönden, şu veya bu ölçüde hizm et edenler vardır.
B ir f ik ir ta tb ikata geçmek is ted iğ i andan İtibaren hareket başlar. Harekete geçemeyen f ik ir noksandır... IHareket beşiadığı andan İtibaren kesin olarak lide re ih tiyacı vardrr.
Hareket safhasında lider, a rtık tek kiş i değ ild ir . Bunun İç in de. gerçek lid e r lik bu safhadan sonra doğar. B ir kadrosu, teşk llâ tr, tay in e ttiğ i b ir boy sırası vardır, l id e r , tek k iş i, tek İradedir. Her şeyo iradeye tab id ir. L iderlik , değişmez, taksim edilemez. bölüşüiemez. İrade çatallaşm ası, lid e rlik bağdaşmaz.
L ider b ir yönden bakınca tek kiş i o larak görünür. Başka b ir yönden ,derin leşerek bakınca: bûtCn karar kadem eleri, te şk ilâ t, ve hareket haline ge liver ir . Hareketin Önderi durumunda bulunan tek kişin in İradesiy le teşekkü l eden kadro, lide rin İradesine uygun olarak meydana g e tir ile n h iyerarşideki bütün kadem eler lid e r i tem s il eder. Dolayısıyla da lid e r sözünün kapsamına, bütün bunlar g ire r. Ve nihayet te ş k ilâ t ve hareketi kapsar. Bundan dolayı günlük hayatımızda. »G ençlik Irderio veya, fa lan hareketin İlde rle rinden g ib i ta b ir le r kullanırız. Burada liderin te k liğ i ortadan kalkm ıyor. Tek olan lide rin irac'eslne göre teşekkü l eden. bûtDn karar mekanizmalarını işgal eden le r tek o lan lide ri tem s li e ttik le r i iç in «Ll* der» adını a lıyorlar.
Bu durumda b ir k im se. «Ben lide re karşı değilim . Fakat faiana» faİana karşıyım .» diyemez. ÇSnIcû, fa lan falan lid e r i te m s il eder. M eselâ G ençlik İş le rinin başı, tek olan lid e r i tem s il e ttiğ r İçin, o da liderd ir. L iderin iradesin i tem s if eden k iş iye karşı olmakla, tek o lan lid e re karşı o lm ak arasında b ir fa rk yok' tu r. B ir harekete karşı olup, onun liderine ta ra fta r o lm ak nasıl mümkün değ ilse ; lide rin İradesin i tem sil edenlere karşı o lm ak da mümkün değild ir.
Türk m illiy e tç ile r i lide re böyle bakarlar. L ider değişm ez te k l<İşldlr. İradesin i tem s il eden bütün k iş ile r i. teşk ilâ tı ve hareketi iç ine alır.
Türk M illiye tç iliğ in d e d is ip lin f ik r in iç indedir. Harekette d is ip lin , f ik r im iz in Mdere bakışı ile tem in e d ilir. Bu anlayışa bütün m illiy e tç ile r uymak zorurh dadırlar. Bütünleşm e, kaynaşma ve lide rin iradesi etrafında şekillenm e böyle sağlamr.
Sadi SOMUNCUOGLU
Güçlenen ÜlkücüHareket
1-
M illiyetçi T ürkiye'n in k u ru lm ası için o rtay a afılajı ü lk ü cü gençliğ in te şk ilâ tı olan, T ürk Ü lkücüler Teşkilâtı, faaüy e de rin e geçen ay çerisin de de devam etm işlerd ir. C um huriyet ve R am azan bay raro lan ve A ta tü rk ’ün ö lüm ü dolayısıyla b ir çok ülkücü te şk ü â t b ild irije r yayın- Jamış, an m a günleri tertip lem işlerdir. Ayrıca İsk ilip ve B ursa şubeleri dc faaliyete gcçm işlenür. Çay itçe* sinde te riip îen en C um huriyet bay- ram ı tö ren lerine yüzlerce m ensubu ile katılan Çay TÜT şubesinin gör* düğü ilgi, a r tık T ürkiye'n in h e r köşesinde Ülkücü H aıek e t'in dal bud ak saJm akta olduğunu gösterm iş- tir.
TÜT .\n k a ra Şubesi ta ra fından 26 K asım 1972 günü öğle nam azından so n ra H acıbayram C am ii’nde geç. m îş bü tün şeh itlerim iz, ü lkücü şe* h ü îc r \ e büyük T ü ık MiilJyelçisi D ün d ar T aşer in aziz ru h la n için m evlid oku tu lm uştu r. Cam ide o tu ra
yetçi gençlik \ e A nkara’lılar kaiıl m jştır.
Turhal TÜT şu î« sl vikvmbdtiJi bildiride: «Büyük mldcHmize sesle* ıüyoı*uz, devletim izi b ir an Öncc kaJ- km dırm ak »Avrupa’ya dilenci olm ak tan k u rta rm ak vc varlığım İlelebet devnm e ttirm ek gayesiyle h a ş la t t ı r maz Ülkücü H arekete katıl» dcmc/. tedir.
TÜT H avran Şubesi kum im uş vc çalışm alarına başlam ıştır. Bu m ünasebetle b ir büd iri yayınlayan H avran 'lj ü lkücü ler halk ı ü lkücü gençliğe y a rd ım a davet etm ektedir- İer, ö te yandan 19 kasım günü de «M oskof Sehpam» ad)j p iy e s sahneye konm uştu r. Hal km salonu ta m am en doldurduğu ve sık sık tezah ü ra t yaptığı piyesten sonra , ka jıtîı üye sayısı a n m a y a başlam ıştır.
TÜT Ü rgüp-Aksalur Şubesi açıJ m ış ve b ir b ild iri ile ku ru luşunu hal ka duyurm uştu r. B ildiride: «Milli ü lk ü le r top lu luk larm y a ş a t ıa ve y ü rü tücü kuvvetidir. T ü rk Ülkücüle r Teşkllâlı A ksalur Şubesi mUli ü lküm üzün yeni b ir ocağı o la rak a- çilm iş bulunuyor. H em şehrilerim izi bu ocağın çatısı a ltın a çağınyoruz» denm ektedir,
T l.T Kozaklı Vcvîiehir şubed dc. C am lu iiA i; ram j dolayısıyla
’ r j I ' J j r i ' i n d r ı> / o l lc ş u o -
lûfk <; - -T ü rk railleUnc «c komÜ nhm den . ne kapitalizm den fayda vard ır. O na an cak kendinden, kendi yolunda yürüyenden fayda vanür.»
TUT S enirken i çube*1 ram azan bd\ raı:;ı m ü-a^c^vliv !c h ir bildiri \avjniatnj>L’i . BijHj'(do <>2cik’ «Ga» yemiz bü tün T ürk m İlle i ini tasada ve kıvançta mUli b irlik ve beraber* lik ru h u İçinde kaynaştırm ak, T ürk birliğ inin >cniden kuru lm asın ı tem in çim ektir.» denm ektedir.
Türk Milliv^tçiliÇi ü lküsünün a« z i i şehidi D ursun ö n k u zu şehadeti- nin 2. >;lm da. ü lkücü gençler ta ra fjadan , düzenlenen tö ren lerle aml* m ışirr. Bu m üntıscbctlc TÜT Kayser i çubesi 23 K asım 1972 günü akşam ı b ir anm a top lan tısı düzenlem iştir. H alk ın ve m illiyetçi gençlerin coşkunlukla (akibettiğ i top lantıda, TÜT K aysen şubesi başk am D ündar T annverd i yaptığı, açış konuşma* sm da top lan tınm gayesini an latm ış ve özetle şu n la n söylem iştir: «Kjy- m etll üJkU daşlanm , zaferlere çiçekli yo llardan gldilem lyeccğlnl h iç b ir za m an aklım ızdan çıkarnuyacağız. Ülkü denen nazlı gelin, e r 'd e şan İster,
cak yerin kalm adığı m evlide m illi- C um huriyei bayram ı lö ren inde TÜT çay «ubcsi m en su p lan n d an b ir g rup
büyük devlet k ıın n ak İçin bliyUk kan ister. Şehidim iz D ursun; rahat uyu, senSn v g b ü tü n şeh itlerin huzu runda söz veriyoruz. MlUlyetçI Tür* kiye İçbı b ıkm adan, yilm adan çalı* ^ocağız». Daha sonra yap ılan konuş m a la r ve okunan şiirleri takiben şch itier için K ıır'an okunarak toplan tı sona erm iştir.
Sürm ene Lisesinde A şırı Sol
Sürm ene Lisesinde a ş jn solcu edeb iyat öğretm eni HaJim Bektaş, E deb iyat derslerinde devam lt olara k a ş m solcu y a za rla n övm ekte bu yazarların rom anlarından «ödev» h azırla ttırm ak tad ır. iç le rinde h e r keşçe m alû m F a k ir B aykurt, Y aşar K em al ve O rhan Kemal'İnkÜerinin de bu lunduğu k itap la rm m Özetlerin in ç ıkarılm ası is tenm ek te ve bu çalışm anın , öğrencilerin s m ıh geçm elerine te s ir edecek tem el çalışm a olduğunu söylem ektedir,
Aşağıda b irkaç öğrenciye verilen ödevde; Ö zeliim ç ıkarılm ası is* çenen ro m a n la n atcyoruz: 294 n u J ı öğrenci: tn cc M emed (Y aşar Ke> m a l), U67 nu.lı öğrenci: Yalancı D ünya (O rhan K em al), 64 nu .h öğrenci: T ırpan (F ak ir B aykurt), Î278 n u i ı öğrenci E l Kızı (O rhan K em al)
G örüldüğü gibi, b a z ü a n ö r f i l- d a rc M ahkem elerinde yarg ılanan ya zarların ro m an la rı lise öğrencilerine o k u ttu ru la rak a ş ın so l telkinlere devam edilm ektedir.
B e y p a z a n ’n d a Ü lküciilere Y ap ılan la r
B eypazan Lisesinde geçen yü yap ılan b tr m ünazarada , kom ünist N azım H ikm et'ten şü rle r okuyarak, m ark s is t tezlerle fik irlerin i savu*
nan ekip, Tansal Tokat, A hm et Çetin ve Rahim Acar adlı solcu Öğre tm en ler ta ra fm dan birinci ilân e- dilm işti. Bu ögreociîcrden b iri. Sıkı yönetim m abkcm esindc an arşis t fa aliyctlerden dolayı yargılanm aktadır.
Bu yıl da, eski edebiyat öğretm e ninin, öğrencilerin defterlerine yazd ırdığı «Büyük T ürk M illiyetçisi Zt- ya Gökalp» yazısı yeni edebiyat öğ* re tm en i a ş ın solcu Tansal Tokât ta ra fından birçok öğrenciye zorla sil- d irilm iştir.
Ayrıca Ozcan Alpaslan adh aşı- n solcu b ir öğretm en sın ıflan devam lı o larak do laşm akta ve «elimiz dc b ir liste var, listede a d la n yazılı o lan lar sm jf geçemiyecek» diyere k m illiyetçi öğrencilere gözdağı verm eye çaüşm ak tadır.
Solcu ekip, öğretm enler odasm da. sabaha k ad ar içki âlem leri dü*
zenlem cktedir. Bu hareketler karşısında susm ayan ülkücü öğrenciler ise not!a korku tu lm akta ve devamlı baskı a ltında tu tu lm aktadır. Bu ytl bu yüzden b irçok milliyetçi c^en c l- ye ceza verilm iştir.
M illiyetçilere b u işlem ler reva görülürken, a ş ın solcu talebeler o- kulda serbestçe istediklerini yapm ak tad ırlar. B ir gece pansiyonda ülkücü talebelerin yatak ları parçalanm ış ve pencereden daşan atılm ış tır . Okul idaresi bu olayı Örtbas etm iştir. G örüldüğü gibi ihanet için* de bulunan kişilerin, MüU Eğitim deki kolu, yıkıcı çalışm alanna eskisinden de hızlı devam etm ektedir. Kendileriyle en tesirli mücadeleyi yapan ülkücü öğrencüer ise, yıl din i m aya çalışılm aktadırlar. Ancak bi linm elidir ki ü lkü yolunda yılm ak yoktur.
rı;
iB O Z K U R T
O K U M A K S U Ç U (!BOZKURrun yayın hayotm a g îrm est, Türk mİUotİnIn bunalım tu^
dan kurtularak lâyık olduğu movkia çıkm asını arzu edanlori ı e v ln d | |J diğl g ib i, m alûm çevreleri d e te lâ şa dO çürm û^ür. [
A ldığım u haberlere göre bazı okullarda BOZKURT okunmamı için bazı öğre tm en lerce öğrencK ere baskı yapılm aktadır. Adana Erk< S anat E nstltüsü 'nde buna benzer b ir olay cereyan e tm iş bir 6ğr«ı BOZKURT okuduğu Içİn DİaipMn Kuruluna verilm iştir. Bir derginin okun- m am asm ın gerek tiğ ine , ancak m ahkem eler karar verebilir. Y o k » fl* lâncâ solcu istem iyor diye, bir öğrenci BOZKURT derg isi okum aktan : alıkonam az. A^ırı so k u la r ın BOZKURT'a niçin düşm an oldukları İm i m alûm dur. Bu tip olaylar, Millî Eğitlm‘d e b ir m üddetten berf hızım ar- • tiran aşırı so l faaliyetlerin , m illiyetçi öğrenciler üzerinde yeni b t r , . ^ ^ zahûr şeklinden b âşk a b irşey değildir. Ve suçlu lar m utlaka c e u f i ^ | dırılâcaktır.
E lifBİLGE
H e r m i l l e t e
Dİr d ev le t
Ç ağım ızın bûtûo d e v le tle r i, ke n d ile rin i meydana g e tiren İnsan k it le s i bakım ından, m utlaka b ir
m îlle t tem e lin e dayanırla r. Yalnız M id i d e v le tle r d eğ il, s ın ıf ve d in d e v le tle r i de, k ita p üzerindeki gö rünüş le ri ne o lu rsa oieun aslında b öy led irle r. M ese lâ S ovye tle r B ir liğ i, Anayasasm daki ifadeye bakılın ca, «U ç l s ım fm a dayanan s o sya lis t b ir dev le t» Ğlr. Am a Rus M ille t i, ge rçekte ve uygulam ada, Sovyet İm para torluğunun s ım rla r j iç inde yaşayan d iğ e r m ille tle re üs tün tu tu lm u ş tu r. Rus d ili . Rus ta r ih i ve
Rus kü ltü rü d iğ e r m llle t le r în d îlie rln e . ta r ih le r in e ve k ü ltü r le rin e te rc ih e d ilm iş t ir . K om ün is t P a rtis in in s iya se ti, f lu s M ille t in in yüksek çıkarla rına göre ayarlanm ıştrr- A yn ı ş e y le ri b ir «D I n * d e v le ti sayt- (an Suudi A rab is tan K râ iijğ ı ve benzerle ri iconusun- da da söy lem ek m üm kündür.
Evet, he r d e v le tin b e lli b i r m llle tr va rd jr. Fakat h e r m ille t in b e lli ve bağım srz b ir d e v le ti yo k tu r ve iş te bu yok luk , İh tiy a r dünyanm başlıca rahatsız lığ ı
dır. Bazı m ilie t le r in d e v le ti h iç yok tu r; sadece diğer
b ir d e v le tin söm ürges id ir. B a ltık M ille t le r i; Estonya* l'la r . Letonyahlar v e ü tv a n y a lıla r böy ied ir. Bazı m ille tle r in de t h bö lüm ünün dev le ti va rd ır; başka b ir bölüm ü bağım sız b ir dev le tden yoksundur, ö rn e k le r arasm da, en başta Türk’le r ge lm ek üzere, M acariarı ve (rlanda lıİB rı sa yab ilir iz . Yeryözöndeki Tü rk 'le rin aşağı yukarı üç te b ir i bağım sız b ir d ev le te (Türkiye C um hu riye tine ) sa h ip tir . G e riye kalan üç te ik is i de yabancı d e v le tle r in tutsağadır. M acar M ille t in in de öç m ilyo n kadarı f io n ^ n y a , b ir m ilyo n u Yugoslavya de v le tin in am ıria rt iç inde yaşar. İrlanda 'lıJann b ir bölüm ü bağım sız, d iğ e r bö lûm ö In g iliz söm ürgesid ir.
Y eryüzündekl bütün m ille t le r ta ra fm dan ben im senecek o rta k b ir ö lkü ararsak, aslâ şüphe yo k tu r k i, .H e r M i l l e t e B i r D e v -
I e U ü ikösönün en başta g e ld iğ in i göreceğiz. H içb ir m iife t, yabancr b ir d e v le tin hâk im iye ti a ltına g irm eyi is te m e m iş tir . M ille t le r , ancak s ilâh gücü İle ve- ya sa tılm ış b ir azın lığm İhane tle ri sonunda d e v le ts iz b ir durum a düşm üş le rd ir. Bundan ö tö rü , «Her M ille te e ir D e v le t* kazandırm ak yolunda v e rile n m ücadele
dünya durdukça h iç b itm e ye ce k tir. Çağım ızın tem el ç e liş k is i, bazr böyûk d e v le tle r in b irden fazla m ille t i kend ile rine bağlı tu tm ak hevesinden hâlâ vazgeçem em iş o lm a lând fr.
D fğer ta ra ftan çağım ızdaki başka b ir ge lişm e, her m ille t in bağım sız b ir dev le te sahip bulunm ası hakkınr g itt ik ç e güç lend lrm ek ted ir. B ilin d iğ i g ib i, henüz b ir m ille t ha line ge lem em iş geri to p lu lu k la r b ile
Önce bağım sız b ir d e v le t kurmağa, sonra da dev le tin b ir !e ş t ir lc i im kân la rın j kullanarak, m ille t hüv iye tini kazanmağa ça lfş ıyo rla r. M il le t o lam am ış top lu luklara d e v le t kurm a hakkınm tan ındığ ı b ir dünyada, b in le rce yH lık soy lu m ille tle rd e n aynı hakkın esirgen m esi, uzay çağı İnsan larım utandıracak ç irk in b ir oyundur.
Eğer m ille t le r in kend i ke n d ile rin i İdare edebile
cek le ri ilkes i kocam an b ir yalan değ ilse , böy le b ir II* kenin uygulam a sahasındaki i lk sonucu, he r m ille t in öz dev le tine sah ip o lm asıd ır. Büyük d e v le tle r, başka m lile t le r l kö le o larak tu tm ak inadında d ire n d ik le r i sûrece, devam lı b ir barıştan söz edUemez. İnsanlığı gerçek hays iye tine kavuşturm anın ilk şart», dünya haritasın ın « H e r M i l l e t e B f r D e v l e t * esasına göre yen iden ç iz ilm e s id ir .
. i ,■•4.
- s
,A ^rf
B u l g a r V a h ş e t i n i K i m s e G i z l e y e m e z !
T ü rk le r’in «B ulgarlaştınknân» için B ulgar resm i m akam larm m baş vurdukları insan lık dışı vahşet hak* km da Devlet Gazetesinin 152-153. ncü say ılarında vc B ozkurt’ un }. sayısında geniş bilgi verilmiş* (i. K onu dahâ sonrâ Meclise in tikal e tm iş ve D ışişleri B akanı say ın Ha* lûk B ayülken yap tığ ı konuşm ada özetle, ««Bulgaristan Bü>'ükelç)si Jle konuştum . Böyle b ir şey yokhır.» dem işti. H albuki h a fta lık DEVLET gazetesinin 4 A ralık 1972 ta r ih ve 161 İnci sayısında b u ka tliam la ilgili neşred ilen belgeler ve yazılar tüy ler ü rp e rtic id ir . T ü rk Devleti’n in BtUga- r is la n ’da b u lunan Büyükelçilik, konso losluk gibi te şk ilâ tla rı vasılasıy* la, gerekli m ahrem iyet içm de tahk ik edilm esi gereken b u önem li mesele hakkında» B ayülken 'in yerinde ve sıhhatli incelem eye ihtiyaç h issetm eden, BıÜgaristan Büyükelçisine m ü racaa t ederek bu katliam ları yap ıyor m usunuz dem esi, d o ğn ısu anlaşılır c insinden değildir. H ele sayın B ayülken 'in B ulgar hüküm etin in ye rin e yalanlam aya kalkışm ası hay* re t vericidir. B ulgar B aşbakam 'nın m em leketim ize «dostluk» ziyaretinde bu lunduğu şu s ıra la rd a bunun hesab ı so ru lm alıd ır.
1912 deki I . nci B alkan H arb i m ağlûbiyetinden sonra , B uîgarlar T ü rk leri yoketm ek üzere harekele geçm işlerdi. Pek çok Rodoplu T ü rk ’ ü n ö ldürü lm esine yo l açan, b u yılla rd ak i k a tliam a m em leketin içinde bu lunduğu vahim d tıru m dolayısıyle m üdahale dah i edilem em işti. Yüz* b in lerce T ürk 'ün hayatlarına son verilen b u katliam dan sonra, ikmcİ katliam 1944-45 y ıllarm a ra s tla r . Bu ta rih le rde B ulgaristan K om ünistlerin eline geçmiştü*. Eskiye rah m et o ku tacak b ir b a rb a rlık yine, Türk- le r’in ya kasm a yap ışır. B ir gecede 300 b in T ürk 'ün ö ldürü ldüğü günler
de, b ü tü n üm id lerin üzerinde toplandığı Türkiye Devleti yine sessizdir.
D oâpat katliam ı kurban İd nndan bir kısm ı
ÜÇÜNCÜ KATLİAM DALGASI
T ürk lerin top lu o la rak m eskûn bu lundukları R odoplar'da üçüncü ka tliam dalgası 1970 yılına rastlar. B ulgar resm i m ak am lan Ue, Kom ü n is t partis i yetkUÜeri b îr k a ra r a lm ışlard ır. 17 Tem m uz 1970 ta rihindeki k a ra rın adı, «Gizli tedhiş yoluyla mlIUyet değiş hrm e» dir. Seçilen p ilo t bölge, Cum aibâlâ, Tatar- pazarcık üe Paşm aklı'd ır, Bulgar îç iş leri Bakanı K orgeneral Angel Sancv ile Y ardım cısı K iril Neâta- ro f 'u n im zasm ı taşıyan Bulgarlaştırm a form u B ulgar devlet m atbaa- sm d a basılm ıştır. T ü rk ler bu form* la n do ldurarak , isim lerini, d inlerini ve m illiyetlerini değiştirm iş olacak la rd ır. B una razı o lm ayanlara hiç acm m ayacak, h e r tü rlü işkence ve katliâm y ap ıla rak sindirileceklerdir,
B ulgar İç işleri bakanının yüriit- tüğü bölgesel katliam a 14-18 M art 1972 tarih le rinde p ilo t bölge ilân edilen, Cum aibâlâ, T a ta rc ık ve Faş m ak h T ürk leri m aruz kalm ıştır. Bu konuda ayrın tılı bilgi Devlet Gazetesin in 152. nci sayısm da vorünjişti. B ir gün, c ivar askeri b irlik lerin katılm asıyla yü rü tü len h a rek â t sonucu, yukardak i T ürk kasaba ları çem
bere abnıyor. Türk halkı evlerinde* d ışarı çıkarmıyor. Üzerlerine çüdır* m ışcasına a teş açılıyor. T aarruza ge çiliyor. Evleri tank larla yıkıhyor. Bu kitle halindeki katliam dan canla rm ı k u rta ran TürkJer, çevredeki o rm an lara sığınayorlar.
O rm anlara sığman onbinlerce T ürk 'ün yakalanam ayacağım anlayan B ulgar m akam lan uçaklarla, o rm an lara zehirli gaz bombalar^ a tm aya başlam ışla rd ır. Pek çok T ü rk ün ölüm üne sebebiyet veren zehirli gaz bom balanndan sonra Türkler k itie halinde Y unanistan 'a sığmmış- la rd ır. Ancak B ulgar helikopterleri Y unan to p ra k la n içinde dahi, iltica eden Türklere a teş açm ışlar ve Öldürm üşlerd ir. Şim di Y unanisian'a ferdi ilticalar devam ediyor.
D ospat'ta 1972 katliâm ında öl dürülen TQrk çocukları.
CEVAPSIZ SORIILAR
Şim di ak la şu so ru la r geliyor. Türkiye'deki; K uralara, YahudUere, E nnen ile re ; R odoplardaki Türkler'o yapılanın b inde b iri yapılsa, kıya* m e t kopar. Türkiye h a tta dünya ka- n ş ır . B ir, b in olur. A çıklam alar, d ostlu k nu tuk la n ve verilen tavizle r b irb irin i kovalar. Ama neden, Türkiye dışm daki T ü rk ler’e yapılan katliam larda böyle olm uyor? Yu* n an istan . B ulgaristan , Irak , îran , Suriye T ürk devletinden daha kuvvet U devletlere m i sahip? Asla. O halde cevap ned ir? Türk'üm hakkın ı k iB arayacak?
r ^ ' 15^ • V
S ‘ .**T
•t ,
« R O M A N T İ K M İ L L İ Y E T Ç İ L İ K »Ayhen TUĞCUGİL
M iIiyetçU ik öylesine güçlü b ir
fik ird ir k i, doğrudan doğruya karşı
ç ıkm aya k im se ccsaret edemez, tş-
tc b u yüzden, raiUiyetçiliği kötü le
mek ve k ü çük düşürm ek isteyenler,
m il) İyetçiJ iğ in ö zünü b ir tara fa bıra
k ır , arkasm a b ir kuyruk takârlar.
«Şöven m illiyetçilik»» «Fanâtlk mil-
Uyelçilik», «A ş ın m lUlyetçilİk» gibi.
«R om antik miUiyelçUlka dey im i de
m illiye tç ilik dUşmarüariDm gerçek a
m açlarım maskelemeye yarayan b ir
buJuştur.
Oysa, rom an tik o lm a n ite liğ i
m illiye tç iliğ in b ir bak ım a mayası
d ır. Ve rom antizm o lm adıkça m illi'
yetçilik olmaz.
Rom nntizm , kaba b ir tarifle ve
kısaca, gerçekleşmedi im kânsız gi
b i görünen hedeflere u laşm a ülkü-
::küdür. Ancak, buradak i im kânsızlık
sözünün zam anla ve şartlarla sınır
lı bu lunduğunu unu tan veya unut-
m ak isteyenlerdir k i akıJIartncâ
T ürk M ilİiyetçileri’nc «gerçckçOik»
dersi vermeye yeltenirler.
D üşüne lim ; u fak b ir Oğuz bo>
yuna kum anda eden Tuğrul Beğ'in
B üyük Selçuk lu im pâra to r lu ğu 'nu
kuracağı ve çok değil, k ırk sene b i
le geçmeden, ik iyüz b in k iş ilik Bİ-
zans ordusunu perişan edeceği, han
gi -«gerçekçi »n in ak im a sığabilir?
Selçuk Beğ'in, Tuğrul ve Ç a ğ n Beğ'-
lerin m ilîe te yeni b ir vatan aram ak
rom antizm i olm asaydı, böylesine
m uhteşem O sm an lı Imparatorîuğu'-
n u n doğacağm ı elbette h içb ir ger
çekçi hesaplayamazdı. A m a Şeyh
Edebali .dam adı O sm an Beğ'e an
la ttığ ı «rom antik» rüyada îs tanbu l'
u n alm acağm ı bile m üjdeliyordu .
D ört b in y ıl sonra yeniden ku
ru lan İsra il De\1eti'nin m anevî mi-
m a n Theodor HerzI, Baron Hirsch'
e başvurarak, on mUyar m arka ih
tiyacı o lduğunu , b u parayı, Y ahud i’
liğ in d ir iliş i uğruna harcayacağım
söylediği vaJdt, «gerçekçi» KrUcb'»
ten şu cevabı a ld ı: «Çok hayalperest
s in iz!» Herzl, h a tıra defterine şöyle
yazm ıştır: «Evet, hayaller, yalnızca
hayaller insan ların ruh la r ım kavrar
la r ve bun lara istikam et vermeyen
herhangi b ir k im se be lk i m ükem
m el b ir in sand ır zengindir, çok g&
n iş Ölçüde hayırseverdir, am a İnsan
la r ın lideri değUdir. O ndan İlerde
h içbirşey kalm ayacaktır.»
Gerçekçi H irsch çoktan unu tu l
du . Fakat rom an tik HeraJ’in İsra il’i,
ş im d i b îr gerçektir.
M isâlleri çoğaltab iliriz; sonuç
değişmez.
Rom antizm , istem ektir, bekle
m ektir , öz lem ektir ve kavuşm aktır.
R om an tizm insan lara has b ir n i
te lik tir . Hayvanlar aras ında h iç ro>
ti
m an tik yoktur. Ve nihayet rom an
tizm , b ü tün ü lk ü le r in itic i gücüdür,
m otörüdur. Goethe diyor kİ: «Ü lkü
ler gökyüzün deki y ıld ız lara benzer
ler: Be lk i on lara u laşam ayız am a,
ytinümüzU onlara bakarak lay in ede
riz.»
Ancak insanoğ lu Goethe’n in ha
yal sandığı yüd ızlara u laşm ayı ger
çekleştirmiş t îr. Y ıld ız la ra ulaşm a
rom antizm i olm asaydı, füze çagm ı
yaşamam m ü m k ü n m üydü?
B iz T ürk M illiye tç ileri roman*
tiğizdir. Böyle o lm ak la öğünüruz .
R om an ı izm im iz in başUca hedefleri,
Türk m iU etin in ilim de ,sanatta, ik
tisatta ve teknikte çağ ım ız ın en üs
tü n seviyesine u laşm asıd ır.
Tutsak T ürk ler’in bağ ım sız lık la
rın] kazanm asıdır. T ürk k ü ltü rünün
yücelmesidir.
Sayın gerçekçUer, b u hedeflere
u laşm an ın m ü m k ü n o lm ad ığ ım sa-
nabilirler, b iz gerçekleşeceğine ina-
myoruz.
ya
BULMACA
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
■ ■
So ldan Sağa :
1 - T ürk destanındaki u ğ u r lu taş; n a l çivisi. 2 •
Gem ileri karadan yürü ten b ir T ürk am ira li. 3 - Yah
ya K em al'in Akm cıiar ş iirindeki ka tılan kuv
vet,. 4 - A laydan büyük , tüm enden küçük askerî b ir
lik ; t e r s i . Deve yem i. 5 . Dahi takısı; yem in. 6 •
Göz; Ugisi o lm ayan. 7 - İn san cinslerine verilen ad;
resim ve desende ha lka . 8 - Asker; parlak olmayan,
9 - B ir gelin ve aynı is im le an ılan b ir çorba; büyük
testere. 10 • B ir Oğuz boyu; b ir tak ı. I I - Medrese ta-
lebesi; T E R S İ - K ısa zam an parçası, 12 • İs tanbu l
su r la n na ü k Türk bayrağm ı d iken şeh id im iz in doğ
duğu kasaba; TERSl-Türk m usik is inde b ir m akam .
Y u k an d an Aşağıya :
1 ■ Y ür iik çad ın ; TERSl-Azerl lehçesinde ateş:
alacâU desen. 2 - K ırm ızı; b ir T ürk m usik îs i aletini
çalan; çlğneye. 3 - Anadolu’da b ir beylik. 4 - U lke feth
et; asker, 5 - i lk defa büyük b ir başany la Gazi Os
m an Paşa tarafm dan Plevne'de ta tb ik ed ilen m üda
faa m uharebesi tekniği; k ilom etren in k ısa ltılm ışı;
do lay lı o la rak anlatm ak, 6 - Yüksek; TERSI-Türk
m iğferi, 7 - Ş im d i Yugoslavya s ım rlz in iç inde kalan
b ir T ürk şehri; ona en çok T ürk 'ler o turdu; vilâyet.
8 - Misak-ı MüU'ye dah il o lan K erkük ’ü n ha len sınır
l a n iç inde bu lunduğu eski vUâyetim iz; d iv an edebi-
ya tm da ayak. 9 • TERSl-Bir şeyin hem en uzağı; na
m us; TERSl-ek, 10 - Dokuz Iş ık ’m b ir in c i prensib ine
bağ lı o lana verilen sıfat. 11 - S ıcak lık m ik ta n ; TER«
St-Kısa zam an parçası, 12 - O sm an it o rdusunda ko
m ando birlik leri.
( i l
•n.
© £ IBana gel; '
Sonsuz karanhklarda çjrpman gönlOme: Gözlerin ışık veraln.
Bana gel;
Kalbim zu lm et ormanlarında yolunu şaşırdı: Sevgin yol göstersin.
Bane gel;
İlkbahar rûzgârjarmı getir şen, şakrak*.
Gön lüm şönleneln.
Bana gel koşarak, uçarak;
Hürriyet şarkileri söyle: İçimde
Hürriyet yeşersin.
Bana 9 6 1 şahbazım Türkistan'a, Kerkök^e:
Türklükten selâm getiresin.
Unutm uşum İstiklâl Marşım» söylemeyi*
Getirdiğin rüzgârlar öğre ts in .
Karadeniz ç ırp ınsm bakıp da bayrağıma.
Hazar dalga dalga o lsun sesimden.
Benim ununuğum gür b ir şeş im vard»;Ç ıkar onu göğsüm den:.
Göklere yükselsin.
İn letsin dağ lan , ovalan tûrköm;
Çocuklarım bağırsın göğsünü gererek;•B en Türküm»
Söyle andaşım , »rtcdaşım. babam , enam* Türklyem söyle:
Bozkurtların» bekliyorum , ko llenm ı açm ış
Ne zam an göndereceksin?
De kİ: «Açıtacak artık bahtın.
Bekle sen de güleceksin,
Türklük olmayacak sana ar;
Geliyorum yüz m ilyon Bozkurt'la,
G ön lün o lsun bahtiyar.»
ûy le sm e hazırladım kİ kendim i sesine,
A n lanm , duyarım: F ısılda İstersen;
İçinden geçsin!
A hm et Yaşer TURAN
I- v '- l
b
,'vf >
' V.-
>'
K E R K Ü K L Ü K I Z L f i R
Kınaları ç ile , türküsü yanık:
Dertte birleşirler, KerkûklO kızlar.
Bakışlarda bütün hayat bulanık
Dertli söyleşirler, Kerkük'tü kızlar;
"U lu Çay akışır bOkfBm de büklüm
Ne zaman gülecek güzel Kerkük’üm ?,.
Türk'ün düşm anları yaptıkça hile,
Ay*yıldi2 ararlar, tüm gözleriyle.
Sessiz köşelerde sözlüleriyle
Dertli d llleşlrler, Karkük'IO kızlar:
•N e zam an o lacak akça düğünüm ?
Kerkük'üm sen İnçin çokça üzgünüm ..*
Kederdir, ocakta tflten aşında
Gelin olurlardı onbeş yaşında,
ö zg ü r sular İçin çeşm e başında
Dertli eylenirler. K erkük lü kızlâr :
«Hem Türkiye iç in saçım ı ördüm
Kerkük'ü düşüm de gOlerken gördüm • *
M ustafa CEVLAN
AyvazC O KO BM İ!^
Şiir B a h ç e m iz d e nham lar
nseM zlnci asrın sonlarına do jru» zevale doğru yo) almaya başlayan ş llr bahçem izde muh-
te$em b ir gurub seyrederiz : Şeyh Galip. «Âvf^e g ib i renk ve ış ık doIu« b ir $ l lr l vard ır. «Bu devirde sözün su ltam ben lm U d iyo r; gerçekten d© odur. ^/ievlâ^â ocağjndan aldığ ı fey iz le o rtaya koyduğu Hûsn û A şk m esnevis i, Leylâ v ö M ecnun'dan sonra ta rzın ın en bûyûk şaheseri. İlâhi aşk yolcu luğunu h ikâye ed iyor, te m s ilî b ir e s e r 8 îr İk i sayfasını 9öy ld b ir aralayafım :
S evg loğü llan kabîtesinde. fır tın a lı b ir günde, HDan (gO zelilk) a d li b ir kızla »aşk adlı b ir e rkek ço> cuk dDnyeya g e lir . Kabîle u lu la rı, doğuşlarındaki fev- kâlâdeMğl de d ikka te a larak bebekken b irb ir in e n işan la rla r. İk i çocuk oku l çağına ge ld ik le rind e . Edep M e k te b in e g ide r ve ceh lin geces in i aydın la tm ış, yasakları iıep mûbah kılm ış, hem d inde, hem kûfOrde m a 'zûr M olta-I Cûnûn {Ç ılg ın lık Hocası) *dan b ir l ik te de rs oku rla r. Ve b {r süre aonra A şk, HÜsn'e tu* tu lü r. Uygun yaça ge ld ik le rinde de s e v g ilis in i a lm ak İs te r. Kabîlenin İ le r i g e len le ri, bunun o kadar kolay o lam ıyacağım , bu la teğ ine kavuşm ak İç in b ir çok ş e y le r yapması, b ir çok teh like le re a tılm ası g e re k tiğ in i ona a n la t r la r :
H ûsn 'û nlkâhlam ak o kadar ko lay v e ucuz değ ild ir , ağ ır b ir pahası vard ır. Bunun fç ln sana ön*
ce k im ya ge re k ir; once b ek jn ve gOmOşÛ a ltm yapma hünerin i Öğrenm elisin.
Ş im d i, durm a, Kdlb Ü lkes ine doğru yo la çık. O yota canını, beşim koy. Kalb Ş e h rh e ulaşm ak İç in Ölümü göze al.
A lt tn yapma hüneri o şeh irde İm iş, orada öğre n ilirm iş ama, doğrusu yolda da çok be lâ la r varm ış:
G övdM l nakış lı, b in başlı b ir e jderha, ateş den izinde yüzen mumdan b ir gem i varm ış.
Kalb'e varmadan önceki Gam H arabeleri b in y ı llık yo lm uş. Onun ö tesinde de M âtem Sarayı varm ış.
O yolun başrnds^l, her tûyD b ir y ılan o ian ko rkunç bûyCıcü kadın* herkes tan ır; bu, yalan değ ild ir.
İçinde dev. per* aslan, kaplan ve d iğe r kara canavarları dolu b ir çö l varm ış,
Orada bunlardan başka c in c ins inden b in le rce ç irk in su ra tlı ya ra tık la r, cadı kılığında e jderha lar da varmiŞ.
Karanlık gece lerde, ses i gök gürlem esine benzer gulyabanJler görünürm üş.
BûyO kuvve tiy le o çö le bazan ateş, bazan nakışlı engerek y ılan la rı yağarm ış.
da
A lla h yardım ede r de, İş te bütün bu te h lik e li ve korkunç yo lla rdan geçerek Kaib şeh rin in suyunu İçe* b ilir , oraya u laşab ilirsen ,
Orada bakır ve güm üşten altrn yapma sanatını efde e t. öğren, sonra da g e l, burada H üsn'e kavuş, onu al.
A şk. bu ç e tin yo lcu luğa çıkm akta olsun, b iz söze b ir başka yolda ak«ş ve re lim :
G e lip Dede'n in İlâhi aşk yo lcu luğu İçin, masal kıiığm dd m ecazlarla an lattığ ı ç e tin lik bütün ülkü yol* cutukla rı İç in de bahis konusu değ il m id ir? Bakır g ib i olan nefs i yenm ek, ka lb i he r tü rlü b e n c illik ve şahsî h ırs tan tem iz lem ek, dâvâmn em rinde a ltın o lma, tekke ve ta rika tte o lduğu kadar ü lkücü lük te de tem e l şa rttır. «Ben sen i a ld ım , ben de sana vardım !» d iye rek hem encecik ülkü kızmm koynuna g irm ek m üm kün değ ild ir. Once ö im ey l göze alarak «olmak» v e rd ir ...
Sonra eabır zırhını g iyerek, e jde rle r, aslanlar, kaplanlar, büyücüler, cadıla r, gu lyaban ile rie savaş* mak g e lir . Hayatın b inb ir kahpeliğ ine, kaderin o lm ad ık c ilve le rin e katlanm ak gerekir.
O lkücü yola çrkmadan b l i l r kİ, yo lunun üstünde bin y ı llık konak ö tede Gam H arabeleri vard ır, yorgun gövdesin i d in lend irm ek İç in ona ya ln ız M âtem Sa- rayı'n ın kapılan aç ık tır ...
O lkücü şaşırm az, İrk ilm ez ve yolundan şaşmaz, yürüyüşünü durdurm az. A te ş den iz inde mumdan gem i yüzer m i, dem ez; yüzdüğünü görür, y ine yürür. Gök gürü ltüsünden ye r sarsıisa , gökten engerek yağsa yüzünü ge riye çev irm ez...
(Oevam t 15. de]
10
Şevket BARUTÇU TÛT Gn[. Başk.
Biz TÜRK m i l l i y e t ç il e r iy iz YA Siz ?
B ugiınku T ü rk G ençliği k a d a r b a h ts ız b ir nesil d a h a «etmftm içHr f t ı l . i . j
yük devlei, b ü y ü k m llk t , mllU siyaset, m üU ik .ls a t, d ik ü ı ic e f e r ta w la m i . h^^ duydugtı, bü-in iştir. Öyle zam anlar o lm uştu r k) MUIÎ Devlet Milli tk lîsai Mtıiî ı . f zannettiği zam an da sevin-det sonra sonsuz b ir h ^ Ia fik ir d e g l , t l ı x ü £ ; S T e d i « T b l T devletülerin b ir müd-olduğunu da gö rm ü ştü r. İş te bu yüzden eli m akineli labanc^h k « m r ^ aksi tatbUcatm İçindeyetsiz, kozm opolit, beynelm ilelci, a rap hayranı batıl mezh^^M m lu lunuz da, dinsiz, mUll* da sadccc kendileri vc beslem eleri tarafından mUlî büvı k t ^ 8«nÇ ^ m eydana getirilm iştir. Ve son otuz yıl la n h e r nedense, sadece T ürk Devlet ve M mel
. . . . . . « , r r ™ s r « , r r . , i “
! £ i — s p . t = . x = ,
n,nn*^hr‘' l t“b M m \z le M üskof o , a | , kom ünistlerden birisi y .kal*ndıih u,.m an b ir k a r a m a n edası Ue boy boy realm çektirip , tafra sa lan saym bay, Türk Ü lkücülertot çete d e m e c e de yeni b ir ad kazanm ış bulunm aklayız. Türkiye’de bugün çete var ise, Söke'de A ltıparm ak D aSlan'nda Türk ordu sunca yakalanan, bu pek sayın bayın siyaset arkadaşuu ıı oğlu Doğu Perinçek çetesi vardır.
r 1 mlllsUhle Uham etmekfedü-, A üll. o rdunu» bulunm adığı yerde kur , i ® . y»?""- I«“ Wâl harbinde olduğu gibi. O rdu teşkllâtlanuıca mllU teşkilatı da or-
.t ‘'*8“ '« 5 “ *a«ln..ş kom ünb le , leabm da bUtUudünyayı dize geCIren ve getirecek olan kahram an ordum uzun olduğu yerde milis teşkilatı kurulam az.
B ü tü n T ürk M illeti lıuzunm da her gün ve h e r dakika T ürk MUlyetçIlerlne ve Ülkücü «encUje ı r k a kah. tasçı, tu ran e ı. gerici, yobaz, sağcı, ta^lst, nasyonal sosyalist, a s ın uç diyen bay lara ve teşekküllere «oniyonız
. . "■ ■ ' • •
TAN RI TÜ RK ’Ü KORUSUN .
n
F t k r i
DEMİROK
U Z A K
V A T A NA lta y dağlarından İnerek S lb lr düzlüğünde yolu
na devam eden Obt ırmağı kıyılarında ik i adam eğir, sğ ır yûrüyorlardr. Uzaktan buz denizi or>
tasında hareket eden Ik) noktayı andırıyorlardı. So- ğuğun İnsan hayâlinJ b ile donduran elinden ba$ka on* lan gören yoktu. Durdular.
Şûcâeddin Hoca eğ ild i ve yerden karla karışık toprağı avuçladı. Doğruldu, avuçlarında toprağı «ıka- re ic
— M Irzal dedi ve sustu.
M lr7a: 16‘17 yaşlarında, anası ve babddindan küçük yaşlarda İken ayrıtm ış, dev le tin tây in e ttiğ i ağır, h a fif b irçok iş lerde İşçi olarak çahşm ış b ir Özbek Türküydü. Şûcâeddin Hoca'y^a Barnaul yakınlarındaki maden ocağmda tanışm ıştı.
İk is i de aynı yerde ça lışıyorlardı.
Hoca b ir m üddet suatu. Herzaman bfiyfe yapar, dusar. düşünür ve sonra sorardı.
— M Irzal d iye tekra r e tt i. Sen.,! Biz, daha doğrusu hep im iz k im Iç in çalışıyoruz. Dedi. M irza z ihn ini şGyle b ir yokladı.
— Sovyetler İç in ... Sovyetler B irliğ i İç in çahşi' yoruz. Değil mİ? diye cevap verd i. Paydos aralarında pa rti y ö n e tlcK e rl bütün İşç ile ri top lıyarak onlara konferanslar v e r ir le r ve «Biz, kendim iz İç in değil. S ovye tle r Eçin çalışıyoruz. Herzaman da onun tçin çalışacağız.- d iye ö ğ re tir le rd i. Hoca, bu ru zihninden İıesapİadı ve:
— Pekf Parti Kom iseri N ikoi kend is i Iç in çafış* m ıyo r mu? diye s o rd j. M Irza 'nın gözleri liayretten büyüm üştü. ÇGnkü bunu b ir başkasının yanında söylemek; büyükçe b ir suçtu.
Şücâeddin Hoca, be lk i maden ocaklarında çalışan işç ile rin en yaşlısıydı. Yaşlıydı ama gene de d in ç ti. Şu Bamaul civarında dem ir yatak*
ianm onun kadar keşfedebiien kim se çjkmazdı. Dem ir yatağı surda başlıyor, şurdan devem ed iyor diye göste rd i mi h iç yanılmaz ve ded iğ i çıkardı. Tâ Moskova'lardan mâden m ûtehassjsiarı ge lm iş ti de Hoca onların hepsin i ş a ş ırtm ış tı Herkes onu, re jim düşmanı o larak ta n r r '.«? ►'«ç kim senin onunla konuşmasına asla mûsadde e tm ezlerd i. Onun iç in d ir ki M irza - Me kim senin görem iyeceğl kadar uzaklarda O b i’nin kenarında g iz ilce buluşuyorlardı. İdarecile r şim diye kadar onu çoktan harcamışlardı b ile ama. yine de O, kend ilerine îâzım b ir adamdı ve Kom ünist Partis l’nln b ir ûs t kademesindekllere yaranmak iç în ona muhtaç İd ile r
Bu glzH buiuşmalarmda Hoca, M lrza'ye çeş itli soru la r soruyor, onu düşünmeye sevkediyordu. Bu konuşm alar Mirza*nın genç dimağında büyük değ iş iklik le r yapiyor; ocakta çalışırken b ile dalıyor, bundan dolayı da ustabaşından azar İş itiyordu.
Hattâ b ir keresinde:
— N için bOtün İdareciler, m ühendisler, pa rtic ile r rusça konuşuyorlar da işç ile rin hemen hepsinin ana lisânı tü rkçed lr? d iye sorm uş. M irza da b ir hayli kafa yorm uştu. G erçekten durum beyleydi ama bunun cevabını kimden is tlye b lifrd i. 6Qtûn bu -n iç in» le r onu huzursuz ed iyo r ve İşin İçinden çıkamtyordu.
Şûcâeddin Hoca ta lebesine baktı. Dudaklarmda b ir gülümseme peydâ oldu.
— Vatan ne dem ektir, b i lir m is in M irza? dedi.M irza gözferin l kaçırarak önüne baktı. İçinden,
• Vatanî» diye m jriidand j. H iç duymamıştı bu ke lim ey i. acaba rusça b ir ke lim e mt? diye düşündO. Hoca avuçlarında tu ttuğu toprağı ona uzatarak başıyla işare t e tti.
— Vatan iş te budurl Toprağım ız... B iz im toprağımız. Fakat bunun iç ine senin kammn karışması lâzım. dedi. Eğild i ve usulca e lle rindeki toprağı yere bıraktı.
M irza «Vatan» ın ne demek olduğunu an lar gibi o lm uştu. G özlerin i is tem lyerek uzaklara çevird i.
IJrperm İştİ ama. ürperm esi S ib irya ’nın soğuğun dan değild i.
«Ne kaya kaleler, ne dem ir kapılar, ne çelik allâhlar yolunu kesm lyecek... Y an cihan üm metiyle doğüşecekaİD... Ezdikçe m ağrur, ezildikçe m eyus olmai.. Dalma didin ve öğren, da* im a İste ve yükseli Adil ve rah im oli.. Korkut* m aktan ziyade sevdirm eğe ça lış l.
(Çağlayanlar) A. HİKM ET MÜFTÜOĞLU
12
bozhuilaruı kalenümlen
B E N ve S E NMurat ÇETİN
Ben; dünyaya b ir görevi başarm ak İçin geldiğim i biliyor ve bu görevin Türkçülük ülküsü olduğuna inanıyorum. Kısaca Türkçüyüm. Sen nesin?
Ben; sayesinde h ü r ve m utlu yaşadıgıımz Türk m illetini hem b ir m innet borcu olarak, hem de, Türk olduğum için seviyorum. Sen kimi seviyorsun?
Benim gönlüm; geçmişte cihanın en yüce devletini kurm uş T ürk m illetinin gelecekte de en bü>'ük olm asm ı diliyor, yüreğimi, beynimi, bileğimi bu yola adam ışım . Ya sen ne için çabaüyorsun?
Benim gönlüm ü sonsuz b îr acıyla sızlatan b ir ya* ram var: Tutsak Türklerî Sea; insfuıogliinun köle ha* yatı yaşam asına, hele soydaşlarının tu tsak kalmasına {yamyam U n n bile devlet kurduğu yüzyılı m a d a) razı mısm?
Ben: tu tsak kardeşlerim in istiklâline İnanmış, bunu ülkü edinmişim . Geçmişte b ir kaç kerre gerçekleşen T ürk Birliğinin gelecekte de gerçekleşmesini tarih î m ukadderat olarak görüyorum ,.. Yani ben. Tanrı'nın çizdiği yolda yürüyorum . Sen hangi yolun yolcususun?
Ben; yüzyıllardan beri bizi içimizden sinsi sinsi kem iren kurtçukların , kanımızı gizli açık em en sülük lerin, içimizde fitne kopararak kendisine pay çıkaran tilkDerin. geri kalışımızın en büyük sebeplerinden olduğuna inarayorum . B unlarla olan kavgam, Türkçülük bayrağı Türk göklerinde daîgalanıncaya, h a tta m ecalleri ve cesaretleri kalırsa, kıyamete k ad ar sürecektir. Sen, neyin kavgasını yapıyorsun?
Bu kurtçuk lann , sülüklerin, tilkilerin kim oldu* ğuDu m u m erak ediyorsun? yürekten «T ü r k ü m» dem em ekte ıs ra r ve İnat edenler...
Ve sen: bana bölücü diyeni.. T ürk mi He tini, Türk lük sevgisinde, B ü jü k Türkiye ülküsünde birleştire- m edikten sonra ,kaynaştırıcı, birleştirici biricik ülkü m üze tersinden bakarak aytncılıkla itham etlik ten sonra; söyle bana, hangi sevgide, hangi düşüncede, hangi ü lküde birleştireceksin.. B irleştirerek güçlendirecek ve yücelteceksin?
Sahte insanlık türküleriyle milletimizi sömürgen* 1er hesabına uyuşturm ak için çâbahyan beynelmilel- cikte m i? Sosyal adaleti, sefaleti, söm ürerek, emeği istism ar ederek. Beyaz Ayı ile S a n Yılan hesabına a jan lık tan başka b ir şey olm ayan kom ünistlikte mi? Yoksa iflah kabul etmez b ir hastalık olan «boş ver» cilik ve « n e m e g e r e k » cilikte mi?
Ben; Büyük Türklük ülküsünün içindeyim. Büyük Türklük ülküsü benim içimde. Sen; ıuhsuzlaşm ış boş b ir kahp, çirkin b ir ccsetsini Ben; dün b ir Büyük Türkiye İdim, yarm da b ir Büyük Türkiye olaca* ğım. Sen; dün b ir hiçtin, y an n da b ir hiç olarak ka- lacaksml
fr->;
B U L A KIrak dJyarlarm yakın öyküsü Çmlar kulaklarda.ö cü gecelerin zehir zakkum uykusu Onldr türkülerde Inim inim,Kan luttu gÖzOmO nicedir Gölekiendi kinim...
Kmah avuçtaki acı çizgi ahı> yazımdfr. Kilimdeki, cepkendeki nakış kaderim. Yalazlanır û tüken 'ln doruğu Yalap yalap otur sular Gözler sanki Kama oluğu .
Umut ekersin aşk doğar Fışkırır sevgiler çlçekçeslne,Süyüm eüyüm ağsm rahmet gökÇ64İı>e,Bir koçaklama ırlar kolca kopuz TOrkçesine...
Bula bula ne bulak?Bir durulmuş kaynak Di>gel gardaş buna nasıl dayanak...
Bozkır yüzü yanar ıpıl ıpıl ışıkla Direnir dayanır Avul Oba Tutsak zincirlerine...Uluğ BULAK TURAN dokuz doğurur gene Işkın aürer kökümüz Yetiş Börteçlne.
Emzirir Bozkurtİarı Asya ana Uius’um yürür gök mavisi özgürlüğe.Kut'alır Alp Erenler nağratanarak.Bulak'tan ta şa r dokıfz Oğuz Türeyip törelenerek
Yağızhan ŞENOl
(1) Bu^ak: Menbd (kaynak)
.'Y,
13
bodkurdannkal^ninden
DinçYAYLALIER
K A L K IN M A N INSIRRI
S
I k tisa d i kâlkınm anm s ım n ı, beyne lm ile l doktr in le r in kati ka lıp lârı arasmda aram amalıdır. Gerçek şudur ki .teo ride vddd ed ilen le r, pra
tik te gerçekleştlrM em em ekte, vaad ler k itap sahife- le rl arasında kalmaya mahkûm olm aktadır.
M arks, Engeia {k ilid i, 1846 de yazdıkları M anifestomda batı top lum farm da devam eden İşçi se fa le tin in devam lı olamayacagmı, aralarında
s tn ıf şuurunun doğmaat neticesinde, m evcut düzenin İŞÇİ sın ıf} tarafrndan yıkılarak, önce aosyaNat top lu mun duru lacağın ı. bundan sonraki m erhalede lae, tarih) za ru re t ne tices inde kom ünis t top lum a geçlîece- ğ ln l vââd ediyorlardı.
O lay ların degerldnd irîim eslnde en büyük Ölçek olan zaman. M arks ve Engels'I haklı çıkarma- d j. İk ilin in sanayi topîum iannda bekfedlk ie rl
ih t i lâ lle r h içb fr batı topfum unda gerçoM eşm edl. D lk ta tö rîük le r g e ri ka lm ış veya kalkınma rayına yeni o tu rm akta o lan ü lke le rde, m ilita n azın lık ların ve maha lli kom ünis t p a rtile rin faa flye tle ri neticesinde kuru ldu. M acaristan 'da Nagy, Bu lgaris tan ’da Petkov. Romanya’da M aniv ve Çekoslovakya’da Beneş hüküm e tle ri. m ahalli kom ünis t p a rtile rin Sovyet Rusya İle İş b ir liğ i ne tices inde Sovyet em perya lizm in in ağma düştü le r. «Az ge lişm iş ü lke le rdek i bu gİbİ sosyalizm denem eleri ise, M arks 'ın kö le lik-feodalita -kap ita lizm - sosyalizm olarak tasavvur e tt iğ i sosyal evrim ç izg is ine ayl(irı düşm ektedir»
K a p ita lis t s is tem in m ekanizmaları da. Adam S m ith ’In 1776'da b it ird iğ i « M ille tle r in 2eng in li§ in in sebep le ri ve m ahiye ti üzerinde araştırm alar» adlı eserinde b e lir t t iğ i şekilde p ra tik te Iş leyem em lş. «b ı r a k ı n t z y a p s ı n l a r — b ı r a k ı n ı z g e ç s i n l e r * tem e l fe lse fes i İk tisad î sahada buhranlara yol açınca, d e v le t m üdahaleleri a rtm ış , böylece s is tem m m ekanizm aları kâğıt Özerinde g ö s te rild iğ i şek lide p ra tik te uygulama alanı bu lam am ıştır. Günü
müzün en Ifberal ü lke lerinden olan. Am erika B irleş ik D evİe tle ri’nİn ekonom isi dahi. Sam ueisona göre kar* ma ekonom i hüv iye tine bürünmüştür,
D ünya ûzernrfe . âym ik i bûyûme mode lin in o top lum larm yapısm ın b l^b irinden fa rk lı o ld u ^ gerçeğinden hareketle,
ü lkem iz in p rob lem leri ancak m ill î b ir doktrin le çÖ< z iim lene b ilir diyoruz. Go^.-'V'in Hr b e lir tt iğ i glfaf, Türk ler, h ü rriye t sevd ik le ri iç in , İş tirakç i (kom ün is t) o lam azlar. Fakat esıOıgi sevdik lerinden dolayı, fe r tç i de kalamazlar, u ikem izm ana prob lem leri, k isa vade li re fo rm taşan la rıy la çözümlenemez. Köklö re fo rm la r yapmak, baz; m üessese leri de yeniden kurmak gerekjr.Teorim Izin başarıya ulaşması iç in , insan faktörünün önem in i idrak e tm e liy iz . Dalga dalga büyüyen ÛlkücrıJ-r. d f- . tn ız ı r . e m re ttiğ i tem el s tra te jiy e uygun olarak kend ile rin i ıç t iş t irm e lid ir . Türkiye - nin her tarafırtda ü lkücü ler. anda davula tokmağı vurm alıd ır. Teorinin, pr:ivh!r i', ta tb ika tç ıs ı olacak yoru lm az savaşçılar, ie c rlm iz tn başarıya ulaşabilme* sİ İç in uyulm ası şa rt o lan hususları, hayatianm n h iç b ir dönem inde gözlerin in önünden ayırm am alıdır.
H er ü lkücü, İnsanı düşünmeye sevk etm ekten alıkoyan, k l ls ik eğ itim s is tem im iz in dışına çıkmaya ça lışm alıd ır. Ders k itap la rı ile ik tifa ed ilm em elid ir. Z ira , düşünm esini b ilen b ir m ille t se lam et yo lunu bulur.
Kumanda z inc irine m utlak su re tte r ia ye t e d ilm eli, her ü lkücü nefs ine hâkim , ne fer z ih n lye tll insan olm ahdrr. F ik ir le rim iz le , icraa tla rım ız arasında tam b ir m utabakat o lm alı, Ülkem izin m ese le le rin in çözüm üne İlim açtsından bakılm alıd ır. Güçlü Türkiye 'n in yaratıcısı o lacak ü lkücü ler vazifen in ku ts iye tine inan m alı, görev küçüm senm em elid ir.
M a te rya lis t cem iye tin değer ö lçü le ri, ü lkücü leri e tk ilem em en, id ea lis t Felsefenin insan ruhunda yara ttığ ı hazzı, ü lkücü ler her an duym alıdır.
Kdşgarlı M ahm ud, Dlvân-ı Lügat'ın « T ü r k » maddesinde, Türk le rl kısaca ta r if ed iyor. D iyor kİ. Türk’te böbürlenm e ve övünme yoktur, Türk, büyük kahram anlıklar ve fedakârlık la r yaptığı zaman, b ir fevka lâde lik yaptığından habersiz görünür. Ü lkücüler,• T ü r k » On bu tem e l karakterine uygun o larak hareke t e tm e li, ne fis le rine m ağlup o lm am alıd ır, İnsamn en büyük düşmanı, yine kend is id ir.
Teoride b irb ir in e z ıt g ib i gÖr{]nen, ancak ülkücüler a leyhinde açılm ış m esnetsiz kampanyada b irle şen züm re lerin yıkrcı fa a liye tle ri, b iz le rl h iç b ir zaman yıld ırm am alıd ır. i^s tte gök çökm edikçe, a ltta yer de linm edlkçe, Türk'ün ilin i ve Töresin i k im bozabilir?
Ü lk ü c ü le r bas it g ib i ge leb ilen , ancak, teorim iz in başarıya u laşabilm esi İç in uyulması şart o lan bu ö lçü le r içe ris inde kend ile rin i y e tiş t ird ik le r i takd irde , İktidarım ız hem yakın, hem de devamlı o lacaktır.
14
I
M U T L U
S / R
D O Ğ U M
Adana A ta tü rk O rtaokulu öğ ' re tm eni erinden, değerli ûlküdaşı* mtz Necdet özkaya (Adanalı Necdet Hoca) nın b ir kızı dünyaya gelmiş* tir .
M in i m ini yavruya, «ELÇİN» İsmi v e r ilm iş tir . Son yıİtarda Türkçü* le rin çoğuniukid kızlan olduğu yolun daki yaygın kanaat bu m utlu doğum la yenîden doğru lanm ıştır. Dergim iz, M illiy e tç i H areket’ln sloganiaşan g6 rûşü» -Yüz m ilyon luk m illiye tç i Türkiye» yolunda â tılm ış b ir adım olarak gördüğü bu doğumdan dolayı, Necdet Hoca'yi ve m uhterem evdeş in i kü tlar. Elçin in Türklük iç in ha- y triı olmasıpf, m em leket h izm et yo* iundd Özkaya a iles in in mensupları- nı geride birâkm aainı d ile riz .
Bozkurt Elçin e Tann’dan uzun öm ürle r d ile r.
Bİ R E V l l N f A B
GEÇEN SAYIMIZDAKt BULMACA- N m ÇÖZÜMÜ
Solddn Sağa :
1 - Dokuz Işık: Ki. 2 • Ad ; Diy a r ı Rom. 3 - K arabet. 4 - Deste; tersi-Arar. 5 • A ltetti; tersi-Kayı. 6 - Erv; Sa. 7 • tersi Kama; Öl, 8 - Görklü; Ark. 9 - tersi-Koza: tersi • Esrik . 10 • Nane; Ur; tersi • Ez. 11 - Salep; tersi-EI. 12 • Tonyukuk; Ser.
Y ukarıdan Aşağıya :
1 - DandaDâkan. 2 * On; El; tersi • obaz, 3 • EstergoD, 4 • Ud; Ter; öke . S - Zigetvar; Su. 6 • tersi-ayı; MKE; Ak. 7 • Şar: lyaî; Ulu. 8 • te r s i-An: tersi-Kerkük, 9 • K ıbns. 10 - Reaya; Arz, U - lersi-Artuk; örsele.12 - tersi-Mi: Akülke; Er.
Olkûcü Ö ğretm enler Demeği Genel Sekreteri sayın Korkmaz A- çıkgöz'ün, A laşehfr İlçesine bağlı Horzum atayakd köyünde ç if tç ilik yapan kardeşi, ûlkûdaşımız Fevıİ A- çıkgöz He aynı köyden Selim e ha* mm geçtiğ im iz ay İçeris inde evlenm iş le rd ir.
Tam TOrk tö res ine uygun olarak yapılan ve üç gûn Dç gece devam eden düğOn boyunca kazanlar
Sür B a h ç e m i z d e n l a m l a r
kaynamtş, koyunlar kesilm iş mili» oyunlar oynanmıştır.
ve
U(Baştarafı 10 da)
ik ijcû lük İkbal hayallerin in sarhoşluğu İle yola çıkıp, İlk
zorlukta, «olmaz» deyip caymak değ ild ir, Ülkücünün ikbali yoktur. Ü lkü yolculuğu kır gezmesi samlma- m alıd ır: Tevflk F ik re t’in Zelzeİe ş iirinde dediği g ib i, ülkücünün hayatı kolay ve neş’e a rttırıc ı b ir gezi o lm ayacaktır. Esasen, b ir sıkm tı çölüne benzeyen bu dünyada, kolay ve neş'e a rttırıc ı b ir gezinin, yani kolay yaşayışın ancak hayali vardır. «Kolay hayat» çö ldeki serap gib i. insanı aldatan ve asla ele geçme yecek olan uzak b ir hayaldir. Öyleyse ülkücü kolay yaşamayı, kolay kazanmayı akimdan çıkaracak ve b ile cek tir kİ. hayatı hakikat demlen devle çarpışan kazanır. Bu çarpışma asla ucuz olm ayacaktır. Zafer, hasar, zarar ve ziyan is te r. Zafere koşan, bu zaferin bedeli olan zarar ve ziyanı da mutlaka göze alacaktır.
Yüksek f ik ir le r, büyük ûlkOler İ- Çin a ava şan Kahramanlar, şanlı fakat ağır ve korkunç adım lar atarlar. O nlar deprem lere doğru yürürle r ve arkalarında deprem ler bırakarak geçerle r...
Çevredeki ülkücü gençler, öğretm enler ve ûİkûcO teşkilâtların mensupları düğüne iş tirak e tm işlerd ir.
ÜİkDdaşımtz Fevzi Açıkgöz ile eşi Selime Açıkgöz'ü tebrik eder, bu ev liliğ in Türk A lem ine hayırlı o lmasını Tann’dan dikeriz.
BOZKURT t.Sahibi :SADİ SOMUNCUOĞLU
Yazı iş le ri Müdürü :NEDİM ÜNAL
İdare M üdürü :MAHİR DUftAKOĞLU
İdare Yeri :Bedesten İçi • Bedeaten Han Mu: 6 — KONYA
Haberleşme Adresi :P.K, 151 Bakanlıklar ANKARA
YIL : 1 SAYI 3
FİATI : 150 Kr.
Y ıllık Abone ; 17,50 TL.
Yurtdışı: İki m isil Reklâm ta rife s i :Tam sayfa : 1000 T l.Renkli sayfa : t SCO TL.
Kitap İlânları :Santim i 30 TL
Kapak i t . Yavuz
EMEL MATBAASI - ANKARA DAĞITIM - GAMEDA
15
T—T
. •T-Vj'îİ
S E N G E L İ N C En İ L Â V K K CKMKC i
Yıllık A boM M TV.
F U l i : 1 5 0 K r .
Ofl?'
>■>
h .
I,:ı 'I.' 'I I
. \ j I . ' I " I '
V n j t k H I I t I L ?
, tn»r küçük hir d e r t k a u n n d j kavuştum. Otur-
İ r. HlT »(ÇTHYi^la karçıya ^oçtlm. t'ykudan uyanır glW kalk-
â ^ i J l p kn\ö}.
Y
fî
— Scıı g«Mln he tt.!?
_ H v tı H e v l^ tm ^ d ln m<?S«v:nın«k lur iUîUvKJl? paHıy^jrdıı. Vüriinciif g u n ^ tn v^dJ reng» dolafh
\* tdu. Ktiîîıı b tid ljî^ ı ne kadöi renk varsa ı/nUaydı Kâhkülİed alnma dökülmüş,
Mr ile drklIfy.TC;?!. OeUp e ik rim i tuianıadjy ^ y n u m a sanlaoıadi,
c*unıp durur. ‘ S ^chiu\ } «• • diy^rılu. (k?zünı. betindeki k ilıfı güm üf kakmalı,
kab/ası kurt kılıca g in j. <fi\rv\ kJİJV dtUlm. Hıtaylı
}■' * c i < J < ' dedi.Cfuıtrm ifum dc<Um. B ir h; m k d t çıkarttı, tki e»yU tutup baaa uaafir
ken: •ö a k rp iV . İdi, Pîfii ıv.r:! -“liDco.* dedi, 8u «cak öğle gûne^
; hırıda A>n;ı pı«rİr.ordu. Bskaıuadım . i’^^/lcrirni aldı.
— Atft binelim rrü?
__ Bcıt bUüueyi u ım itum . çoktan un ııitum . ^
__tııaıunam . Sen oittittttazâio- So»va yantııa \ ^^ğ^\ st a l a tid fto ) birine, Wr
Mçr«yı#lû Olurdu, \iice bfr dağa bey« dum an n»ce ^ a r ^ r s jy . er k i^ âta 6yla
>araşı>'or<hı. Taon. atla Inaam eıj y ^ ıa ün ı^ gibiydi. Aıjdına büe baicmadan, «Hay
ilüi& y dB>ip, dörtnala uÇup gitti. ' ^ ^ .
afiı başımda ^uy fua huyeuz aftno}. a lm ak jtç ıa ii, a i ^ jo z lü 'lo srak arkala^
rm dan şaha kalk ıp . $yle*blr kIşDcdI kİ, g a m a n a durm ak o h n a z ^ B ir a j- ^
dan haşhaşa at çatlatıyorduk. *«IJnutmaınıssıa» dedi. Cevap vennedUn. VerJInıefdl. Al sırtoaia, ,^çsuz. bo*
cakaa b ir borkirda uçuyordum. Anaw; «Dûşte^ oçm ak muratto, ata hirmejp mu*
• atnr.- derd i C>nu dUşunüymduJS. devam etti? «s«n gelince j^çlendtıa . Nasıl
gUvlvîidlm Tek başıma b ir lüm en y^py ı baâ^rtlirlm . 5u a tm sırtında Aayayı
başlan başa geçebilirim Otio baUsmj vurup geri dönebilirim . SeabUe Wn yü ya
çanm > v
zaku , be^Hjn ulu çadırdan Ibâret b ir oba gorüııü>'ordu- Oraya geldijünUder
eu kj>ıdaki çadırm «niiude atlardan İndik, tnce. uzun «açlan taa beünde»
tepcHJlnln yanlarından, fcök renk» Irt puUar »arkan btr aUmh hatim kv-
ştladı bUl. Bana donup. u»uka: %Hoş gelmlşain» dedi -Hoş bulduk bacun» ^
iiim . Çadır, kocaman b ir ev gibiydi. B ir kaç bölmeden geçip, duvarlan balıiaria
küsiü b ir odaya girdik. Yedi reklz yaşlarında üç çocuk vardı, ötlece kaiakaldU^.
Kız. >*ükackçc bir divanda otı»ruyordu. Esmer ve ç«ldk gözlü ik i o^lao. benJ hiç
yad ır^n ıad ıla r . G6derl göriorimdeydi. K ırpmadan bakıyordular. Bu acak ve ^
ışıklı bakışlardan çekmeceydim gözlerimi, ebediyyen b^Kacaklılar. c.
Balalar beni xmuıtu mu> ■— t'nu lurlar m ı lıiç? Bak, bunn senin adınj vermiştik. Bu, Turan, şu da gu* |
ku ım Seken. Ne İcadar oldu görüşmeyeiO « _ Bilnıem. Çok oldu. Belki b ir kaç asır. Beîkl d<? çok uzaklardan geldim.
— Yorgunsun. Hatuuun! Sofra kur! K ım ız da gelirî ^
B ir garip aieş M id i her yammı. Avuçlarım yanıyordu. Yorgundum. Y e n ik
len »onra biruf u>*uaam diyeceklim. d e m e ^ kalmadı, b ir gök gürültüsü
banladı ki. y « in •ailandıgını hissettim- Bağdaş kurdumu minderden doğru
lup. trt>e4*üraU' yüzüme bakti. -Yağınurî Demin bir şey yoktu, gel. bak* dedi.
Çadırm Önüne çıktık. Ufuklar gortinmüyordu. Batıdan eaen b ir yel, b ir yı^ın kara
bulutu önüne kalm ış, üatüml'ze doğru tiirup getiriyordu. Sevinerek; •Çoktandır
tahmet va^nazdı buraUra. kt vrulnnıştuk. yanmıştık, bereket geidi seo gelince»* i t
A l aûnr». uzaktaki fUU gürültil. b ir saftnak haUnde ustümitte dÖküldO. i (
zel
iI