zz ,w b p)z e 7 7>7d^ > z'7^7 - wordpress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre...

13

Upload: others

Post on 28-Feb-2020

7 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ

CERRAHPAŞA ÖĞRENCİ

BİLİMSEL DERGİSİISTANBUL UNIVERSITY

STUDENT SCIENTIFIC JOURNAL OF STUDENT SCIENTIFIC JOURNAL OF CERRAHPASA

CÖBİD GÜZ 2012; CİLT 5, SAYI 6FALL 2012; VOLUME 5, ISSUE 6

www.cobakdergi.org

BELLEĞİN BİYOLOJİSİ: 40 YILLIK PERSPEKTİFTHE BIOLOGY OF MEMORY: A FORTY-YEAR PERSPECTIVE

Eric R. Kandel

Ahmed Serkan Emekliİstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İngilizce Tıp Bölümü

Page 2: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

BELLEĞİN BİYOLOJİSİ: 40 YILLIK PERSPEKTİF

THE BIOLOGY OF MEMORY: A FORTY-YEAR PERSPECTIVE Eric R. Kandel

Ahmed Serkan Emekli, İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, İngilizce Tıp Bölümü, 4. Sınıf

Nörobilim Topluluğu (Society for Neuroscience) kurulduğundan beri geçen 40 yılda bellek biyolojisi hakkında anlayışımız önemli ölçüde ilerleme kaydetmiştir. Tarihsel bir bakış açısıyla, bu zaman sürecinde nörobiyolojik araştırmadaki büyüme dört ayrı periyod olarak ele alınabilir. Burada, kişiselleştirilmiş ve selektif bir yol planlamak için bellek depolama biyolojisi anlayışımızdaki kırk yıllık olağanüstü gelişmeler ışığında bir kronoloji kullanıyorum.

Bellek ilişkili sinaptik plastisite biyolojisinin ortaya çıkışı

1969’da, Brenda Miller’ın öncülük eden çalışmasından belleğin hipokampüs ve medial temporal lobda depolandığını öğrenmiştik. Buna ek olarak, Larru Squire’ın çalışması beyinde 2 majör bellek sistemi olduğunu ortaya çıkarmıştır: dekleratif(explicit) ve prosedürel(dekleratif olmayan veya implicit). Dekleratif bellek, gerçekler ve olaylar –insanlar, mekanlar ve objeler- için olan bellek, medial temporal lob ve hipokampüse ihtiyaç duymaktadır (Scoville ve Milner, 1957; Squire, 1992; Schacter ve Tulving, 1994). Bunun tersine, birden çok beyin sistemlerinin (serebellum, striatum, amigdala ve en temel durumlarda basit refleks yollarının kendileri) işin içine girdiği kanıtlanmış, algısal ve motor yetenekler için olan prosedürel bellek ve non-dekleratif belleğin diğer formları hakkında daha az bilgiye sahiptik. Herhangi bellek türünün depolanma mekanizması hakkında da daha az bilgiye sahiptik. Depolama mekanizmalarının sinaptik veya nonsinaptik olup olmadığını bile bilmiyorduk.

1968’de Alden Spencer ve ben Physiological Reviews için “Öğrenme Çalışmalarında Hücresel Nöro-fizyolojik Yaklaşımlar” (“Cellular Neurophysiological Approaches in the Study of Learning”) adını verdiğimiz bir perspektif yazmaya davet edildik. Bu yazıda, bellek çalışılmasında referans çerçevesi olmadığına dikkat çektik. Çünkü bellek biyolojisinin ulaştığı iki çelişkili yaklaşım olan, 1950’lerde Karl Lashley tarafından 1960’larda Ross Adey tarafından savunulan ve bilginin birçok nöronun toplam aktivitesiyle ortaya çıkan

bioelektrik alanda depolandığını varsayan toplam alan yaklaşımı ve Santiago Ramon y Cajal’ın öğrenmenin, sinapsın kuvvetindeki değişim sonucu olduğu fikrinden (1894) kaynak alan hücresel konneksiyonist yaklaşım arasındaki ayrımı halen yapamadık. Bu fikir daha sonra Kornorski tarafından sinaptik plastisite olarak yeniden adlandırılmış ve Hebb tarafından öğrenmenin daha arıtılmış modelleriyle birleştirilmiştir. Yazımızı, bu alternatifler arasındaki ayrımı bir davranışın nöronal bileşenlerindeki spesifik değişimler ile öğrenme ve bellek depolanması sırasındaki o davranışın modifikasyonunu ilişkilendirerek rahat bir şekilde ayırabilen davranışsal sistemler geliştirilmesi gerekliliğine vurgu yaparak sonuca ulaştırdık (Kandel ve Spencer, 1968).

Prosedürel bellek

Bu şekilde analiz edilen ilk davranışsal sistemler, prosedürel bellek bağlamındaki öğrenmenin basit formları olmuştur. 1969’dan 1979’a kadar, birçok işe yarar model sistemleri ortaya çıkmıştır: tavşanların fleksiyon refleksi, tavşanların göz kırpma cevabı, ve çeşitli omurgasız sistemleri: Aplysia‘nın solungaç geri çekme refleksi, sineklerde koku öğrenme, Tritonia’nın kaçış refleksi, ve Hermissenda, Pleurobranchaea, Limax, kerevit ve balarılarındaki çeşitli davranışsal modifikasyonlar. Çalışmalar, nöral devredeki öğrenme ve bellek depolanmasıyla modifiye edilen bölgelerin saptanması ve bu değişimlerin hücresel tabanının belirtilmesini amaçlamıştır (Spencer ve ark., 1966; Krasne, 1969; Alkon, 1974; Quinn ve ark., 1974; Dudai ve ark., 1976; Menzel ve Erber, 1978; Thompson ve ark., 1983).

Page 3: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

Bu basit sistem yaklaşımlarından birçok anlayış hızlıca ortaya çıkmıştır. İlki tamamen davranışsal olup, sınırlı sayıda nörona sahip hayvanların -Aplysia merkezi sinir sisteminde ~20,000 ve Drosophilia’da ~300,000- bile kayda değer öğrenme kapasitesinin olduğunu ortaya çıkarmıştır. Aslında, Aplysia’nın belki de en basit davranışsal refleksi olan solungaç geri çekme refleksi bile beş farklı öğrenme formuyla modifiye edilebilir: habituasyon, dishabituasyon, sensitizasyon, klasik şartlanma ve edimsel şartlanma.

Bu basit sistemlerin uygunluğu bellek mekanizmasının, başlangıç olarak birkaç dakikadan bir saate kadar son bulan kısa dönemli değişikliklere odaklanan ilk analizlerini ortaya çıkarmıştır. Bu çalışmalar, Aplysia’nın solungaç geri çekme refleksi ve kerevitin kuyruk dokunma cevabının her ikisinde de belirgin olan öğrenme ve kısa dönemli bellek mekanizmasının, transmiter salınımının modüle edilmesinin getirdiği sinaptik kuvvetteki değişim olduğunu göstermiştir. Transmiter salınımındaki azalma kısa dönemli habituasyonla ilişkilidir, oysa kısa süreli dishabituasyon ve sensitizasyonda transmiter salınımında artış yaşanmaktadır (Castellucci ve ark., 1970; Zucker ve ark., 1971; Castellucci ve Kandel, 1974, 1976) (daha eski derlemeler için, bkz. Kandel, 1976; Carew ve Sahley, 1986).

Aplysia‘nın solungaç geri çekme refleksinin motor ve duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli artışın biyokimyasal mekanizmasını ortaya çıkarmıştır (Brunelli ve ark., 1976). Kuyruğa yapılan tek zararlı (duyarlılaştıran) uyarı bilinen üç düzenleyici nöron sınıfının aktifleşmesine yol açmaktadır. En önemlileri serotonin salgılamaktadır. Serotonin, duysal nöronlarda cAMP düzeyinin artmasını sağlamaktadır. Bu da, sinaptik iletimi artıran cAMP’ye bağlı protein kinaz(PKA)’ı aktifleştirmektedir. Direk olarak duysal nöronun içine cAMP veya PKA’nın katalitik alt ünitesinin enjekte edilmesi de transmiter salınımının artırılması için yeterlidir (Brunelli ve ark., 1976; Castellucci ve ark., 1980).

Solungaç geri çekme refleksi çalışmaları aynı zamanda, öğrenmenin temel formlarının bile ayrı kısa ve uzun dönemli bellek depolama aşamalarına sahip olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bir eğitim denemesi dakikalar içinde son bulan kısa dönemli hafızaya sebep olurken, aralıklarla tekrar edilen eğitim günler veya haftalar içinde son bulan uzun dönemli hafızaya sebep olmaktadır (Carew ve ark., 1972; Pinsker ve ark., 1973). Bu davranışsal aşamalar, altında yatan sinaptik plastisite –dakikalar ve saatler içinde son bulan kısa dönem ve günler-haftalar içinde son bulan uzun dönem- aşamalarına paraleldir (Carew ve ark., 1972; Castellucci ve ark., 1978).

Uzun dönemli belleğin erken çalışmalarındaki en şaşırtıcı ve dramatik bulgulardan birinde, Craig Bailey ve Mary Chen (1988) , solungaç geri çekme refleksinde, derin yapısal değişikliklerin habituasyon ve sensitizasyondaki uzun dönem bellek depolanmasına eşlik ettiğini bulmuşlardır. Alıştırılmış (habituated) hayvanların duysal nöronları bazı presinaptik terminallerini geri çekmiştir. Böylece motor nöronlar ve ara nöronlarla, kontrol hayvanlarının duysal nöronlarından 35 daha az bağlantı yapmıştır. Buna zıt olarak, uzun dönem sensitizasyonu takiben, duysal nöronların presinaptik terminal sayısı iki katından daha fazla artmıştır. Bu öğrenmeye bağlı sinaptik gelişme duysal nöronlarla sınırlı değildir. Postsinaptik motor nöronların dendritleri de ek duysal girdilere yer sağlamak için büyüyüp, yeniden modellenmektedir. Bu sonuçlar presinaptik ve postsinaptik hücrelerdeki net yapısal değişikliklerin, öğrenmenin temel formlarına bile ve Aplysia belleğine eşlik edebileceğini ve davranışsal modifikasyonda kritik olan fonksiyonel sinaptik bağlantıların toplam sayısının artmasına veya azalmasına hizmet ettiğini göstermektedir (Bailey ve Chen, 1988).

Bu basit davranışlarla ilgili erken hücresel çalışmalar, Ramon y Cajal’ın nöronlar arasındaki sinaptik bağlantıların değişmez olmadığı, öğrenme ile modifiye edilebileceği ve bu anatomik modifikasyonların bellek depolanmasında temel bileşenler olarak hizmet edeceği görüşüne direk kanıt sağlamaktadır. Solungaç geri çekme refleksinde, sinaptik kuvvetteki değişim,

Page 4: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

sadece duysal nöronlar ile onların motor nöronları arasındaki bağlantıda değil aynı zamanda duysal nöronlarla ara nöronlar arasındaki bağlantılarda da gerçekleşmektedir. Sonuç olarak, bellek depolanması, temel prosedürel bellek için bile birçok bölge arasında yayılmıştır. Bu çalışmalar tek sinaptik bağlantının, öğrenmenin farklı formları tarafından zıt yollarla ve farklı bellek aşamaları için dakikalardan haftalara kadar değişen farklı zaman aralıkları için modifiye edilebilme kapasitesinin olduğunu göstermiştir.

Omurgasızlardaki bellek çalışmaları, ilk olarak klasik davranışçılar (Pavlov ve Thorndike) ve onların modern karşılıkları (Kamin, Rescorla ve Wagner) tarafından omurgalılarda tanımlanan bir takım fizyolojik konseptleri de tarif etmektedir. Dahası, tamamen davranışsal çalışmalar sonucu çıkan fizyolojik konseptler, artık altta yatan hücresel ve moleküler mekanizmalar açısından açıklanabilmektedir. Örneğin, solungaç geri çekme refleksine aracılık eden aynı duysal nöron-motor nöron sinapslarının öğrenme ve belleğin substratları olduğu bulgusu, prosedürel bellek depolanmasının, görevi sadece bilgiyi işlemek yerine depolamak olarak özelleşmiş, üst üste gelmiş bellek nöronlarına bağlı olmadığını göstermiştir. Aksine, basit nondekleratif belleğin depolanabilmesi yeteneği refleks yolaklarının nöral mimarisi içinde inşa edilmiştir.

Dekleratif Bellek

Geçmiş şeylerin hatırlanması medial temporal lob ve hipokampüsü içeren özel bir sisteme ihtiyaç duymaktadır. 1971’de John O’Keefe sıçanın hipokampüsündeki nöronların sadece tek duysal modaliteden -görme, ses, dokunma veya ağrı- değil aynı zamanda hayvanın çevresi hakkında birden çok duyuya bağlı bilgileri kaydettiğini keşfetmesi araştırmada yeni bir çağ açmıştır (O’Keefe ve Dostrovsky, 1971). O’Keefe’nin “yer hücreleri”(place cells) olarak adlandırdığı bu hücreler, hayvan çevredeki özel bir alana girdiğinde selektif olarak ateşlenmektedir. Bu bulgulara dayanarak, O’Keefe ve Nadel (1978), hipokampüsün hayvanın dış çevrede gezinmek için kullandığı bir kognitif haritayı içerdiğini öne sürmüşlerdir.

O’Keefe’den bağımsız olarak, Pen Andersen’in Oslo’daki laboratuarında çalışan Timothy Bliss ve Terje Lømo da hipokampüsü araştırmaktaydı ve hipokampüsün perforan yolağındaki sinapsların bellek depolanmasını sağlayabilecek kayda değer plastik yeteneklerinin olduğunu keşfetmişlerdi (Bliss ve Lømo, 1973). Hemen sonrasında ise kısa, yüksek frekanslı aksiyon potansiyeller dizisinin üç ana hipokampal yolağın herhangi birinde sinaptik iletiyi güçlendirdiği açığa çıkmıştır. Bu uzun dönem potensiyelizasyon (UDP) birkaç formu bulunmaktadır. Perforan ve Schaffer kollateral yolaklarında, UDP asosyatiftir ve postsinaptik aktivite tarafından takip edilen bir presinaptik aktiviteye ihtiyaç duymaktadır. Yosunsu lifler yolağında, UDP nonasosyatiftir ve çakışan başka bir aktiviteye ihtiyaç duymamaktadır (Bliss ve Collingridge, 1993).

UDP’nin çeşitli formlarına ait anahtar anlayış Jeffrey Watkins’in, 1960larda glutamatın beyindeki ana eksitatör transmiter olduğu ve NMDA ile NMDA olmayan (AMPA, kainite ve metabotropik) olarak iki ana gruba ayırdığı birçok farklı reseptör üzerinden etkisini gösterdiğini ortaya çıkaran keşfinden kaynak almıştır. Bunların her birine spesifik antagonistlerin bulunması sırasında, Watkins, Mg+2’nin NMDA reseptörlerini bloke ettiğini keşfetmiştir (Watkins ve Jane, 2006). Philippe Ascher ve Gary Westbrook daha sonra Mg+2’nin blokunun voltaj bağımlı olduğunu bulmuşlardır (Nowak ve ark., 1984; Mayer ve ark., 1984). Bu önemliydi çünkü Schaffer kollateral yolağındaki UDP NMDA reseptörüne ihtiyaç duymakta ve reseptör postsinaptik hücre depolarize olduğunda bloklanmamış olmaktadır. Bu durum normalde sadece presinaptik aksiyon potansiyeli patlaması sonucunda olulmaktadır. Sonuç olarak, NMDA reseptörü Hebbian asosyatif özelliklerine sahiptir. Mg+2 blokajını kaldırmak için, presinaptik nöron glutamat sağlamak için postsinaptik hücre aksiyon potansiyelini ateşlemeden hemen önce aktive olmak zorundadır (Bliss ve Collingridge, 1993).

Gary Lynch ve Roger Nicoll, sonrasında Schaffer kollateral yolağındaki UDP’nin indüksiyonu için postsinaptik hücre içine Ca+2’nin akışına ihtiyaç duyduğunu bulmuşlardır (Lynch ve ark. 1983; Malenka

Page 5: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

ve ark., 1988). Ca+2 direk veya indirek olarak en az üç protein kinazı aktifleştirmektedir: (1) kalsiyum/kalmodulin protein kinaz II (Malenka ve ark., 1989; Malinow ve ark., 1989), (2) protein kinaz C (Routtenberg, 1986; Malinow ve ark., 1988) ve (3) tirozin kinaz fyn (O’Dell ve ark., 1991; Grant ve ark., 1992).

Kalan ana soru UDP’nin presinaptik veya postsinaptik olarak eksprese edilip edilmediği kalmıştır. Nicoll’un, Schaffer kollateral yolağındaki UDP’nin, NMDA-tip reseptör bileşenindeki ufak değişim ile EPSP’nin AMPA-tip reseptör bileşenindeki selektif artışla ilişkili olduğu bulgusu, bu sinapstaki UDP’nin postsinaptik olarak başlatıldığı ve eksprese edildiğini gösteren ilk kanıtı sağlamaktadır (Kauer ve ark. 1988). Roberto Malinow, sonrasında AMPA-tip reseptörlerin yanıtındaki artışın, postsinaptik membrana geri dönüşüm endozomlarında depo edilen intraselüler AMPA-tip reseptörleri havuzundan yeni reseptör kümelerinin hızlıca eklenmesinden kaynaklanmakta olduğunu keşfetmiştir (Shi ve ark., 1999; ayrıca bkz. Carroll ve ark., 1999 ve Nicoll ve ark., 2006). Ancak diğer çalışmalar, postsinaptik hücreden bir veya daha fazla retrograd haberciye ihtiyaç duyan ek presinaptik değişiklikleri işin içine sokmaktadır (Bolshakov ve Siegelbaum, 1994; Emptage ve ark., 2003). Bu farklılıklar kullanılan stimulasyonun frekans veya paternine veya Alan Fine’ın ortaya attığı gibi hipokampüsün gelişimsel evresine bağlı olabilmektedir (Reid ve ark. 2001, 2004).

1986’da Richard Morris, uzaysal öğrenme için NMDA reseptörlerinin aktive olmak zorunda olduğunu göstererek, UDP ile uzaysal bellek arasındaki ilk bağlantıyı kurmuştur. NMDA reseptörleri farmakolojik olarak bloke edildiğinde UDP de bloke olmaktadır: hayvan halen su labirentini öğrenmek için görsel ipuçlarını kullanabilmekte fakat uzaysal bellek oluşturamamaktadır (Morris ve ark., 1982). Bu korelasyon için daha direk kanıt bir dekad sonra yapılan genetik deneylerden gelmiştir.

Öğrenme ilişkili sinaptik plastisite moleküler biyolojisinin ortaya çıkışı

1980lerin başında, sinir sistemi üzerine getirilen moleküler biyoloji anlayış ve metotları, kısa dönem belleğin nasıl çalıştığını ve uzun dönem belleğe nasıl dönüştürüldüğünü araştırmayı mümkün hale getirmiştir.

Prosedürel Bellek

Moleküler biyoloji aynı zamanda farklı hayvanlar arasındaki, kısa dönem belleğin moleküler mekanizmasının ortaklıklarını da görmeyi mümkün kılmıştır. 1974’te, Seymour Benzer ve öğrencileri, Drosophilia’nın korkuyu öğrenebileceğini ve o tek gendeki mutasyonların kısa dönem belleğe müdahele edeceğini keşfetmişlerdir. Bu tür mutasyonlara sahip sineklerin korkuya klasik şartlanma ve sensitizasyona cevap vermemesi bu iki tür öğrenmenin ortak genlere sahip olduğunu göstermektedir (Quinn ve ark., 1974; Dudai ve ark., 1976). 1981’de, Duncan Byers, Ron Davis ve Benzer mutant sineklerin çoğunda, cAMP yolağının sunulan veya diğer bileşeninde tanımlanan genleri bulmuşlardır ki aynı yolak Aplysia’nın sensitizasyonunun altında yatmaktadır (Byers ve ark., 1981).

Kısa dönem belleğin uzun döneme nasıl dönüştürüldüğü hakkındaki ilk ipucu Louis Flexner’dan gelmiştir. Takiben Bernard Agranoff ve meslektaşları ve Samuel Barondes ve Larry Squire, uzun dönem belleğin oluşturulmasının yeni protein sentezlenmesine ihtiyaç duyduğunu gözlemlemişlerdir. Aplysia, Drosophilia ve bal arısında yapılan sonraki çalışmalar, tekrar edilen eğitimle, PKA’nın sinapstan, CREB-1 (cAMP yanıt elemanı bağlayıcı protein) transkripsiyon faktörünü etkinleştirdiği yer olan nükleusa doğru hareket ettiğini göstermiştir. CREB-1 protein sentezini aktive etmek ve yeni sinaptik bağlantıların gelişmesini sağlamak için “downstream” genleri üzerinden çalışmaktadır (Glanzman ve ark., 1989; Dash ve ark., 1990; Bailey ve ark., 1992; Bacskai ve ark., 1993; Alberini ve ark., 1994; Martin ve ark., 1997; Hegde ve ark., 1997).

Aplysia ve Drosophilia’daki kısa dönem ile uzun dönem bellek arasındaki moleküler geçiş ile ilgili ilk çalışmalar CREB-1 gibi bellek depolanmasına önayak

Page 6: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

olan düzenleyiciler üzerine odaklanmıştır. Ancak, sonrasındaki Aplysia ve sinek çalışmaları, uzun dönem sinaptik değişime geçiş ve yeni sinaptik bağlantıların gelişmesinin bellek baskılayıcı genler tarafından sınırlandırıldığı sürpriz bulgusunu ortaya çıkarmıştır (bkz. Abel ve ark., 1998). Yeni sinaptik bağlantıların gelişmesindeki bir önemli sınırlayıcı aşırı eksprese edildiğinde Aplysia’daki uzun dönem sinaptik fasilitasyonu bloke eden CREB-2’dir. CREB-2 kaldırıldığında, normalde birkaç dakika süren bir sinaptik kuvvetlenme oluşturan tek sefer serotonine maruz kalma, sinaptik kuvveti günlerce artırmakta ve yeni sinaptik bağlantıların gelişmesini indüklemektedir.

Dekleratif bellek

Hipokampüsdeki uzun dönem potensiyelizasyonun, uzun dönem sinaptik fasilitasyonun Aplysia’da yaptığı kadar, erken ve geç fazlarının olduğu kanıtlanmıştır. Bir uyarı eğitimi protein sentezine ihtiyaç duymayan ve 1-3 saat içinde son bulan erken fazı oluşturmaktadır (E-UDP). Dört veya daha fazla eğitim ise en az 24 saat süren, protein sentezine ihtiyaç duyan ve PKA tarafından aktive olan geç fazı (G-UDP) indüklemektedir (Frey ve ark., 1993; Abel ve ark. 1997).

Ayrı presinaptik veya postsinaptik değişiklikleri içeren erken fazın aksine, geç faz hem presinaptik hem postsinaptik hücrenin, sinapsın her iki bileşeninin düzenli ve koordineli yeniden modellenmesini sağlayan bir veya daha fazla orthograd ve retrograd habercilerin aktivitesi sayesinde yapısal değişikliklerinin koordineli olmasına bağlıdır.

Prosedürel ve dekleratif bellek arasındaki moleküler benzerlikler

Prosedürel ve dekleratif bellek dramatik bir şekilde ayrılmaktadır. Farklı mantıkları (bilinçsiz geri çağırmaya karşı bilinçli geri çağırma) kullanmakta ve beynin farklı yerlerinde depolanmaktadırlar. Yine de, moleküler biyoloji bir kez daha birbirinden tamamen farklı iki bellek işlemi arasındaki homolog ilişkiyi ortaya çıkarmıştır. Bu da bizim, ikisinin de bir takım moleküler adımları ve genel moleküler mantığı ortak

olarak paylaştığını kavramamızı sağlamaktadır. Her ikisi de en az iki evreden oluşturulmuştur: yeni bir protein sentezine ihtiyaç duyan ve duymayan. İkisinde de kısa dönem bellek, hazırda bulunan proteinlerin kovalent modifikasyonunu ve varolan sinaptik bağlantıların kuvvetindeki değişimi içermektedir. Uzun dönem bellek ise, yeni protein sentezini ve yeni bağlantıların gelişmesine ihtiyaç duymaktadır. Dahası, en azından her iki bellek formunun da bazı örnekleri, kısa dönem belleği uzun döneme dönüştürmek için PKA, MAP kinaz, CREB-1 ve CREB-2 sinyal yolaklarını kullanmaktadırlar. Son olarak, her iki form da uzun dönem belleği stabilize edebilmek için sinapslardaki morfolojik değişiklikleri kullanıyor gözükmektedirler (Bailey ve ark., 2008).

Memelilerde öğrenme ilişkili sinaptik plastisite genetiğinin ortaya çıkışı

Deklaratif bellek

1980 ve 1990’larda, Seymour Benzer tarafından Drosophilia ile öncülük edilen davranışın genetik analizleri, Ralph Brinster, Richard Palmiter, Mario Capecci ve John Smythies tarafından fareler için başlatılmıştır. Yakın zaman sonra, sağlam hayvanda tek bir geni selektif bir şekilde manipule ederek bu manipulasyonların hipokampal tabanlı uzun dönemli bellek ve izole hipokampal kesitlerdeki UDP’nin farklı formları üzerindeki etkilerini karşılaştırmak mümkün hale gelmiştir. Bu teknikler, bellek üzerinde çalışmak için ilk önce Susumu Tonegawa’nın laboratuarındaki Alcino Silva (Silva ve ark. 1992a,b) ve benim laboratuarımdaki Seth Grant (Grant ve ark., 1992) tarafından kullanılmıştır. Bu çalışmalar, spesifik kinazların (CaMKII, fyn) nakavt edilerek UDP’ye müdahele edilmesinin, aynı zamanda uzaysal belleğe de müdahele etmekte olduğunu ortaya çıkarmıştır.

Ancak, bu ilk gen değişiklikleri uzaysal olarak kısıtlandırılmamıştı. Onun yerine gen beynin tüm kısımlarından elimine edilmişti ve gen değişiklikleri geçiçi(temporal) olarak kısıtlandırılmamıştı. Gen ürünleri bütün gelişimden elimine edilmişti ve hipokampüsün temel bağlantı şemasının oluşmasına müdahele edebilirdi. Bu, yetişkinlikle ortaya çıkan

Page 7: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

ifadeden kaynaklanan fenotiple normal gelişime müdahelenin sonucu ortaya çıkan fenotip arasındaki ayrımı yapmayı zorlaştırmaktaydı. Bu iki kısıtlamayı aşabilmek için Mark Mayford (Mayford ve ark., 1996), uzaysal kısıtlama ve geçiçi regulasyon problemlerinin çözümüne yönelik, ikinci nesil genetik olarak modifiye edilmiş fareleri geliştirmiştir. Uzaysal kısıtlamaya ulaşmak için, Mayfor önbeyine spesifik (CaM kinaz II) promotörünü kullanmıştır. Daha sonra bu promotörün kontrolü altındaki CRE rekombinaz eksprese eden birçok farklı fare nesli üreten Joe Tsien’le işbirliği yapmıştır. Bu fare nesillerinden bazıları önbeyinde gen nakavtını kısıtlamayı başarabilmişlerdir. Dikkat çekici olarak, bir nesilde CRE aracılı gen delesyonu sadece CA1 piramidal nöronlarıyla kısıtlandırılmıştır (Tsien ve ark., 1996a). Tsien ve Susumu Tonegawa bu nesli CA1 piramidal nöronlarından NMDA reseptörünü nakavt etmek için kullanmışlar ve bunun sayesinde Schaffer kollateral yolağında lokalize olan NMDA reseptör aracılı UDP’nin uzaysal bellek için önemini göstermişlerdir (Tsien ve ark., 1996b). Geçiçi(temporal) kısıtlamayı elde etmek için, Mayford CaM kinaz pormotörü ile Hermann Bujard tarafından geliştirilen tetrasiklin-off sistemini kombine etmiştir. Bu ilave düzeltme ona, gen ekspresyonunu açıp kapatma üzerindeki geçiçi kontrolü vermiştir (Mayford ve ark., 1996). Böylece artık, genlerin beynin gelişimindeki rolüyle yetişkindeki öğrenme ile indüklenen değişikliklerdeki spesifik rolü arasındaki ayrım yapılabilinecekti.

Genetik olarak modifiye edilmiş fareler ayrıca, UDP’nin geç fazındaki selektif defektlerin sonuçlarını belirlemede de kullanılmıştır. Ted Abel PKA’nın katalitik alt ünitesini bloke eden mutant geni eksprese eden transjenik fareyi geliştirmiştir. Böylece UDP’nin geç fazını elimine etmiştir ama erken fazını elimine edememiştir (Abel ve ark., 1997, 1998). Silva ve Rusiko Bourtchuladze, CREB-1 mutasyonuna sahip fareler üzerinde çalışmışlardır. Her iki fare nesli de uzun dönem uzaysal belleğinde ciddi bir defekte ve kabaca UDP’de benzer defektlere sahiptirler. Erken faz normal fakat geç faz bloke edilmiştir. Bu bilgi UDP fazlarını bellek depolama fazlarıyla ilişkilendiren kuvvetli kanıtları sağlamaktadır (Silva ve ark., 1992a,b;

Bourtchuladze ve ark., 1994; Huang ve ark., 1995; Abel ve ark., 1997).

Prosedürel Bellek

Memelilerde korku için yapılan önemli moleküler prosedürel bellek çalışmaları içgüdüsel ve öğrenilmiş korku için gerekli olan amigdala üzerine odaklanmıştır (Davis ve ark., 1994; LeDoux, 1995, 1996). Şuanda Joseph Le-Doux, Michael Davis, Michael Fanselow ve James McGaugh’un çalışmaları sayesinde öğrenilmiş korku ve korku belleğinde sinaptik plastisitenin rolünün altında yatan nöral devre hakkında iyi bir bilgiye sahibiz. Hem sinaptik değişiklikler he de öğrenilmiş korku belleğinin kalıcılığı için PKA, MAP kinaz ve CREB aktivasyonuna ihtiyaç duyulmaktadır (McDonald ve White, 1993).

UDP’ye zıt bir mekanizma, uzun dönem depresyon (UDD), 1982’de Masao Ito tarafından keşfedilmiştir. Richard Thompson tarafından öncülük edilen göz kırpma şartlanması çalışmasında önemli kanıtlar sunmaktadır. Göz kırpma şartlanması interpozit nukleus (serebellumun derin çekirdeklerinden bir tanesi) hücrelerinin serebellar Purkinje hücreleri tarafından inhibisyonundaki modifikasyonu içermektedir. Şartlanmayla, Purkinje hücrelerinin inhibisyonu ve interpozit nukleus nöronlarının disinhibisyonu sonucunda şartlı uyarıya karşı göz kırpma frekansında artış bulunmaktadır. Purkinje hücresi inhibisyonu, UDD aracılığıyla olmakta ve Purkinje nöronları üzerinde paralel lif sinaptik girdilerindeki kuvvetin azalması sonucu oluşmaktadır. Paralel liflerin kuvvetindeki bu azalma, tırmanıcı liflerin serebelluma olan girdilerinin uygun zamansal yakınlık (temporal proximity) ve düşük frekansta aktifleşmesiyle gerçekleşmektedir. Roger Tsien sonra, paralel lif uyarılmasının, Purkinje hücrelerindeki cGMP ve cAMP bağımlı protein kinazları artıran gaz formundaki haberci nitrik oksiti oluşturarak UDD’ye sebep olduğunu bulmuştur. Sonuç olarak, Purkinje hücreleri büyük ihtimalle NMDA olmayan glutamat reseptörlerinin hassasiyetinin düşmesiyle girdilere daha az duyarlı hale gelmektedir (Thompson ve ark., 1983; Malinow and Tsien, 1990).

Page 8: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

Sinaptik plastisite ve memeli beynindeki hipokampüs ve amigdalada ve sensitizasyon ve klasik şartlandırma yoluyla Drosophilia ve Aplysia omurgasızlarının beynindeki öğrenmedeki paralel artış, sinaptik kuvvetteki artışın belleğin oluşturulmasındaki tek genel araç olduğu görüşünü desteklemektedir. Göz kırpma şartlandırma ve vestibuler-oküler refleks modifikasyon çalışmaları ile Aplysia ve kerevitteki habituasyon, bellek depolanmasında paralel mekanizma olarak sinaptik depresyonun rolü olduğuna destek sağlamaktadır (Lisberger ve ark., 1987; Boyden ve ark., 2006).

Sinaps spesifik lokal protein sentezi ve öğrenme ağı

Uzun dönemli bellek ve sinaptik plastisitede, gen ekspresyonunun ve dolayısıyla hücre nükleusunun (nöronun tüm sinapsları tarafından paylaşılan organeli) işin içine girdiği bulgusu, başta uzun dönemli anıların, kısa dönemli anılar gibi sinaps spesifik ve oluştukları sinapsta depolandıkları varsayımı üzerine şüphe düşürmektedir. Memelilerin hipokampüsünde uzun dönem potensiyelizasyon üzerine çalışan Uwe Frey (Frey ve ark., 1993) ve Richard Morris (Morris ve ark., 1982), ve Aplysia’da uzun dönem fasilitasyon çalışan Kelsey Martin bu şüpheyi silmişlerdir (Kelsey ve ark., 1997). Uzun dönem belleğin gerçekten sinaps-spesifik ve sadece işaretlenmiş (aktive edilmiş) sinapslarda gerçekleşebileceği ve tüm sinapslara giden gen ürünlerini yakalayıp verimli bir şekilde kullanabildiğini bulmuşlardır.

Bir sinaps nasıl işaretlenir? Martin, Aplysia’da işaretlemenin iki farklı bileşenini bulmuştur. Bunlardan bir tanesi PKA’ya ihtiyaç duymakta ve uzun dönemli sinaptik plastisite ve gelişmeyi başlatabilmektedir. Diğeri ise sinapstaki uzun dönemli fonksiyonel ve yapısal değişiklikleri stabilize etmekte ve sinapsta lokal protein sentezine (hücre gövdesinde üretilene ek olarak) ihtiyaç duymaktadır. mRNA’lar hücre gövdesinde yapıldığından, bazı mRNA’ların lokal translasyonuna duyulan ihtiyaç, bu mRNA’ların aktive sinapsa ulaşana kadar uyku halinde kaldıklarını düşündürmektedir. Eğer bu doğru olsaydı, sinapsta protein sentezini aktive etmenin bir yolu, aktive

sinapsa uyku halindeki mRNA’yı çağırabilme kapasitesine sahip translasyon regulatörünün toplanması olurdu.

Kausik Si, bu tarzda bir protein sentezi regülatörü aramaya başlamıştı. Xenopus oositlerinde, Joel Richter, maternal RNA’nın sitoplazmik poliadenilasyon eleman bağlayıcı protein (CPEB) tarafından aktifleştirilene kadar sessiz kaldığını bulmuştur (Richter, 1999). Si Aplysia’da bunun homologunu aramış ve yeni özellikleriyle birlikte CPEB’in yeni bir izoformunu bulmuştur. İşaretlenmiş (aktif) sinapsta bu izoformun bloke edilmesi, uzun dönem sinaptik fasilitasyonun korunmasını engellemekte fakat başlamasını engellememektedir (Si ve ark., 2003a,b). Gerçekten de ApCPEB’in bloke edilmesi, oluşturulduktan günler sonra belleği bloke etmektedir. Aplysia CPEB izoformunun ilginç bir özelliği olarak N terminali maya prion proteinlerinin prion alanına benzemekte ve Aplysia CPEB’ine benzer şekilde kendi kendini idame ettirebilme özelliğini vermektedir. Fakat diğer patojenik prionların aksine, ApCPEB fonksiyonel bir prion gibi gözükmektedir. Aktif, kendi kendinin devamını sağlayan protein formu hücreleri öldürmemekte, onun yerine önemli fizyolojik bir fonksiyona sahip olmaktadır.

Si ve Barry Dickson laboratuarları, bağımsız olarak Drosophilia’da uzun dönem belleğin CPEB’le ilişkili olduğunu bulmuşlardır. Dickson, cevap alamadığı dişilerden sonra kur yapmalarını bastırmaya şartlananan erkeklerdeki öğrenilmiş kur yapma davranışını bulmuştur. Drosophilia CPEB’inin prion alanı silindiğinde, uzun dönem kur yapma belleğinde kayıp olmuştur (Keleman ve ark., 2007). CPEB’in homologu olan CPEB-3 farelerde bulunmuş olması, CPEB’in omurgalılarda da benzer fonksiyonları yerine getirdiği ihtimalini artırmaktadır (Theis ve ark., 2003). Paralel, PKC-ζ aracılı, kendi kendine yetebilen mekanizma, Todd Sacktor tarafından bağımsız olarak memeli beyninde keşfedilmiştir. PKC-ζ ‘nın bloke edilmesi bellek oluştuktan günler veya haftalar sonra bile belleğe müdahele edebilmektedir (Serrano ve ark., 2008). Bu memelilerde ve aynı zamanda Aplysia ve sineklerde, belleğin uzun zamanlar boyunca aktif

Page 9: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

bir şekilde devam ettirilmesi zorunluluğunu göstermektedir. Belleğin aktif olarak korunması zorunluluğunun bulunması, belleğin yeniden birleştirilmesiyle geri çağrılması ve modifikasyonu ile ilgili sorular ortaya çıkarmaktadır. Bu yeniden birleştirmeyle, öğrenilmiş bir deneyimin geri alınması belleği değişken bir duruma dönüştürmekte, ancak tekrar stabilize hale gelmesi zamanla olmaktadır. Uzun dönem belleğin yeniden birleştirilmesi ve depolanması işleminin mekanizmaları nelerdir? PKC-ζ ve CPEB’in hem omurgalılarda hem de omurgasızlarda olduğunun bulunması ve bellek depolanmasının kalıcılığıyla ilişkili olması bir soru ortaya çıkarmaktadır: CPEB ve PKC-ζ birbiriyle ilişkili mi yoksa tamamen bağımsız bellek ajanları mıdır? Eğer gerçekten bağımsız çalışabilme kapasiteleri olsaydı, farklı zaman alanlarına etki edebiliyor olurlardı. Bu, sinapsta, aktivitenin birçok stabil durumları kaskadını oluşturmak için güçlü bir mekanizma sağlardı.

Bellek depolanmasına yaklaşımda sistemleri ortaya çıkışı

Hipokampüs: grid hücrelerive uzaysal harita

John O’Keefe, yer hücreleri üzerine yaptığı önceki çalışmalarında sadece CA1 Bölgesini keşfetmişti. Hipokampüsün değişik alt ünitelerinin temsil edilen alanda ne yaptığı bilinmiyordu. Kabul edilen görüş, duysal bilgi entorinal korteksten trisinaptik yolak ile uzaysal harita olarak bir araya getirildiği CA3 ve CA1 bölgelerine iletildiğiydi. 2004’te Edvard ve May-Britt Moser, uzaysal haritanın, grid hücreleri olarak bilinen yeni bir sınıf hücre tarafından oluşturulan öncülünü bulduklarında bu fikri tamamen revize etmişlerdir. Bu uzay-kodlayan hücreler ızgara şeklinde, hekzagonal alıcı alanlara sahip ve hipokampüse pozisyon, yön ve uzaklık bilgilerini iletmektedirler (Fyhn ve ark., 2004; Hafting ve ark., 2005).

Entorinal korteksten trisinaptik yolak tarafından aktive edilmesinin yanında, hipokapüsün CA1 bölgesi entorinal korteksten direk girdi de almaktadır. Bu yolla korteksten direk gelen bilgiyle hipokampüs tarafından

trisinaptik yolak yoluyla işlemden geçirilen bilgiyi karşılaştırabilmektedir. Bu önemli çünkü dekleratif belleğin depolanması patern ayrımına yani iki çok yakın ilişkili epizod veya uzaysal konumu birbiri arasında ayırabilme yeteneğine bağlıdır. Dahası, dekleratif bellek patern tamamlama yoluyla yani daha önceden varolan bilginin tamamlanmamış paterni doldurmada kullanılmasıyla da geri alabilir. Birçok hücresel-fizyolojik ve sayısal çalışmalar, David Marr’ın 1971’deki teorik çalışmalarından başlayarak, patern ayrımının entorinal korteksten dentat girusa direk projeksiyona ve patern tamamlamanın ise CA3 piramidal hücreleri arasındaki tekrarlayan bağlantılara bağlı olduğunu ortaya çıkarmaktadır (Marr, 1971). Şimdi, Tonegawa ve meslektaşlarının genetik deneyleri bu fikirleri savunmaktadır (McHugh ve ark., 2007).

Öğrenmede rol alan nöral sistemleri analiz etmenin yeni yolları

İntakt davranan hayvanda öğrenme ilişkili nöral devrenin analiz edilebilmesindeki en büyük gelişme, ışık ışınlarıyla veya bu hücrelerde endojen olmayan reseptörlerin eksprese edilmesiyle veya rodopsin, halorodopsin, opto-XR gibi ışık kapılı kanallar tarafından, hayvandaki öğrenme devresinde spesifik nöronların selektif olarak aktive edilmesi veya susturulmasını sağlayan invaziv olmayan yollara girilmesiyle gelmiştir (Zhang ve ark., 2007a,b; Zhao ve ark. 2008; Airan ve ark., 2009). Aynı zamanda nöronları kapatıp açmak için özelleştirilmiş bağlanma bölgeleriyle ligand kapılı çeşitleri, Drosophilia’daki allostatin reseptörü ve G1 protein bağlı tasarımcı reseptör için de etkilidir. (Alexander ve ark., 2009),

Bellekte konsolidasyon ve rekabet

Nöronlar arası rekabet nöral devre sisteminin rafine edilmesinde gereklidir, ama yetişkin beyninde bellek kodlanmasında bir rol oynamakta mıdır? Amigdala çalışmalarında, Sheena Josselyn ve Silva CREB değişimi yüksek miktarlarda olan ve uzun dönem bellek için gerekli olan nöronlar korku belleği için selektif olarak toplanmış olduğunu bulmuşlardır. Gerçekten, öğrenme zamanında CREB’in rölatif aktivitesi nöronun

Page 10: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

seçilip seçilmediğini belirlemektedir (Han ve ark., 2007). Tersine, bu nöronlar öğrenmeden sonra silinirse, korku belleği de bloklanmaktadır (Han ve ark., 2009).

Bellek bozukluklarında hayvan modelleri

Bellek depolanmasındaki bilgimiz, değişik nörolojik ve psikiyatrik durumlarla ilişkili bellek bozukluklarını araştırmaya başlayabileceğimiz bir noktaya ulaşmıştır. Araştırmacılar şu anda Alzheimer hastalığının entorinal kortekste nasıl başladığı ve β amiloid birikmesinin hipokampüsün ve neokorteksin diğer bölgelerine yayılıp yayılmadığını anlamak için çalışmaktadırlar. Aynı zamanda yaşla ilişkili hafıza kaybıyla Alzheimer hastalığını ayırmaya da çalışmaktadırlar.

Hemen hemen her psikiyatrik bozukluk bellek bozukluklarıyla karakterizedir. Anksiyete, şizofreni ve depresyon, özellikle sıkı çalışılmaktadır. Öğrenilmiş korkunun ortadan kaldırılması çalışmalarında, özellikle öğretici olduğu kanıtlanmıştır. Çünkü korkunun nöral devre sistemi çok iyi kurulmuş ve post-travmatik stres bozukluğunu anlamada önemli olduğu kanıtlanmıştır. Ressler ve meslektaşları D-sikloserinin – amigdaladaki NMDA glutamat reseptörünün parsiyel agonisti – farelerde korkunun ortadan kaldırılmasını artırmakta ve fobileri olan insanlarda psikoterapi için etkili bir yardımcı olarak kullanışlı olduğunu bulmuşlardır (Ressler ve ark., 2004).

Referanslar

1. Abel T, Nguyen PV, Barad M, Deuel TA, Kandel ER, Bourtchouladze R (1997) Genetic demonstration of a role for PKA in the late phase of LTP and in hippocampus-based long-term memory. Cell 88:615– 626. 2. Abel T, Martin KC, Bartsch D, Kandel ER (1998) Memory suppressor genes: Inhibitory constraints on the storage of long-term memory. Science 279:338 –341. 3. Airan RD, Thompson KR, Fenno LE, Bernstein H, Deisseroth K (2009) Temporally precise in vivo control of intracellular signaling. Nature 458:1025–1029. 4. Alberini CM, Ghirardi M, Metz R, Kandel ER (1994) C/EBP is an immediate-early gene required for the consolidation of long-term facilitation in Aplysia. Cell 76:1099 –1114. 5. Alexander GM, Rogan SC, Abbas AI, Armbruster BN, Pei Y, Allen JA, Nonneman RJ, Hartmann J, Moy SS, Nicolelis MA, McNamara JO, Roth BL (2009) Remote control of neuronal activity in transgenic mice expressing evolved G protein-coupled receptors, Neuron 63:27–39. 6. Alkon DL (1974) Associative training of Hermissenda. J Gen Physiol 64: 70–84. 7. Arenkiel BR, Peca J, Davison IG, Feliciano C, Deisseroth K, Augustine GJ, Ehlers MD, Feng G (2007) In vivo light-induced activation of neural circuitry in transgenic mice expressing channelrhodopsin-2. Neuron 54:205–218. 8. Bacskai BJ, Hochner B, Mahaut-Smith M, Adams SR, Kaang BK, Kandel ER, Tsien RY (1993) Spatially resolved dynamics of cAMP and protein kinase A subunits in Aplysia sensory neurons. Science 260:222–226. 9. Bailey CH, Chen M (1988) Long-term memory in Aplysia modulates the total number of varicosities of single identified sensory neurons. Proc Natl Acad Sci U S A 85:2373–2377. 10. Bailey CH, Chen M, Keller F, Kandel ER (1992) Serotonin-mediated endocytosis of apCAM: an early step of learning-related synaptic growth in Aplysia. Science 256:645– 649. 11. Bailey CH, Barco A, Hawkins RD, Kandel ER (2008) Molecular studies of learning and memory in Aplysia and the hippocampus: a comparative analysis of implicit and explicit memory storage. In: Learning and memory: a comprehensive reference (Byrne JH, ed), pp 11–29. Oxford, UK: Elsevier. 12. Bartsch D, Ghirardi M, Skehel PA, Karl KA, Herder SP, Chen M, Bailey CH, Kandel ER (1995) Aplysia CREB2 represses long-term facilitation: Relief of repression converts transient facilitation into long-term functional and structural change. Cell 83:979 –992. 13. Bliss TV, Collingridge GL (1993) A synaptic model of memory: Long-term potentiation in the hippocampus. Nature 361:31–39. 14. Bliss TV, Lømo T (1973) Long-lasting potentiation of synaptic transmission in the dentate area of the anaesthetized rabbit following stimulation of the perforant path. J Physiol 232:331–356. 15. Bolshakov VY, Siegelbaum SA (1994) Postsynaptic induction and presynaptic expression of hippocampal long-term depression. Science 264:1148–1152. 16. Bourtchuladze R, Frenguelli B, Blendy J, Cioffi D, Schutz G, Silva AJ (1994) Deficient long-term memory in mice with a targeted mutation of the cAMP-responsive element-binding protein. Cell 79:59–68. 17. Boyden ES, Katoh A, Pyle JL, Chatila TA, Tsien RW, Raymond JL (2006) Selective engagement of plasticity mechanisms for motor memory storage. Neuron 51:823– 834. 18. Brunelli M, Castellucci V, Kandel ER (1976) Synaptic facilitation and behavioral sensitization in Aplysia: possible role of serotonin and cyclic AMP. Science 194:1178 –1181. 19. Byers D, Davis RL, Kiger JA Jr (1981) Defect in cyclic AMP phosphodiesterase due to the dunce mutation of learning in Drosophila melanogaster. Nature 289:79–81. 20. Cajal SR (1894) La fine structure des centres nerveux. Proc R Soc Lond 55:444–468. 21. Carew TJ, Sahley CL (1986) Invertebrate learning and memory: From behavior to molecules. Annu Rev Neurosci 9:435– 487. 22. Carew TJ, Pinsker HM, Kandel ER (1972) Long-term habituation of a defensive withdrawal reflex in Aplysia. Science 175:451– 454. 23. Carroll RC, Beattie EC, Xia H, Lu¨scher C, Altschuler Y, Nicholl RA, Malenka RC, von Zastrow M (1999) Dynamin-dependent endocytosis of ionotropic glutamate receptors. Proc Natl Acad Sci U S A 96:14112–14117. 24. Castellucci V, Kandel ER (1976) Presynaptic facilitation as a mechanism for behavioral sensitization in Aplysia. Science 194:1176 –1178.

Page 11: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

25. Castellucci V, Pinsker H, Kupfermann I, Kandel ER (1970) Neuronal mechanisms of habituation and dishabituation of the gill-withdrawal reflex in Aplysia. Science 167:1745–1748. 26. Castellucci VF, Kandel ER (1974) A quantal analysis of the synaptic depression underlying habituation of the gill-withdrawal reflex in Aplysia. Proc Natl Acad Sci U S A 71:5004 –5008. 27. Castellucci VF, Carew TJ, Kandel ER (1978) Cellular analysis of long-term habituation of the gill-withdrawal reflex of Aplysia californica. Science 202:1306 –1308. 28. Castellucci VF, Kandel ER, Schwartz JH, Wilson FD, Nairn AC, Greengard P (1980) Intracellular injection of the catalytic subunit of cyclic AMPdependent protein kinase simulates facilitation of transmitter release underlying behavioral sensitization in Aplysia. Proc Natl Acad Sci U S A 77:7492–7496. 29. Dash PK, Hochner B, Kandel ER (1990) Injection of cAMP-responsive element into the nucleus of Aplysia sensory neurons blocks long-term facilitation. Nature 345:718 –721. 30. Davis M, Hitchcock JM, Bowers MB, Berridge CW, Melia KR, Roth RH (1994) Stress-induced activation of prefrontal cortex dopamine turnover: blockade by lesions of the amygdala. Brain Res 664:207–210. 31. Dudai Y, Jan YN, Byers D, Quinn WG, Benzer S (1976) dunce, a mutant of Drosophila deficient in learning. Proc Natl Acad Sci U S A 73:1684 –1688. 32. Emptage NJ, Reid CA, Fine A, Bliss TV (2003) Optical quantal analysis reveals a presynaptic component of LTP at hippocampal Schaffer associational synapses. Neuron 38:797– 804. 33. Frey U, Huang YY, Kandel ER (1993) Effects of cAMP simulate a late stage of LTP in hippocampal CA1 neurons. Science 260:1661–1664. 34. Fusi S, Drew PJ, Abbott LF (2005) Cascade models of synaptically stored memories. Neuron 45:599–611. 35. Fyhn M, Molden S, Witter MP, Moser EI, Moser MB (2004) Spatial representation in the entorhinal cortex. Science 305:1258 –1264. 36. Ghirardi M, Abel T, Alberini C, Huang Y, Nguyen P, Kandel ER (1995) Steps toward a molecular definition of memory consolidation. In: 12754 • J. Neurosci., October 14, 2009 • 29(41):12748 –12756 Kandel • The Biology of Memory: A Forty-Year Perspective 37. Memory distortion (Schacter DL, ed), pp 298 –325. Cambridge, MA: Harvard UP. 38. Glanzman DL, Mackey SL, Hawkins RD, Dyke AM, Lloyd PE, Kandel ER (1989) Depletion of serotonin in the nervous system of Aplysia reduces the behavioral enhancement of gill withdrawal as well as the heterosynaptic facilitation produced by tail shock. J Neurosci 9:4200–4213. 39. Grant SG, O’Dell TJ, Karl KA, Stein PL, Soriano P, Kandel ER (1992) Impaired long-term potentiation, spatial learning, and hippocampal development in fyn mutant mice. Science 258:1903–1910. 40. Hafting T, Fyhn M, Molden S, Moser MB, Moser EI (2005) Microstructure of a spatial map in the entorhinal cortex. Nature 436:801– 806. 41. Han JH, Kushner SA, Yiu AP, Cole CJ, Matynia A, Brown RA, Neve RL, Guzowski JF, Silva AJ, Josselyn SA (2007) Neuronal competition and selection during memory formation. Science 316:457– 460. 42. Han JH, Kushner SA, Yiu AP, Hsiang HL, Buch T, Waisman A, Bontempi B, Neve RL, Frankland PW, Josselyn SA (2009) Selective erasure of a fear memory. Science 323:1492–1496. 43. Hegde AN, Inokuchi K, Pei W, Casadio A, Ghirardi M, Chain DG, Martin KC, Kandel ER, Schwartz JH (1997) Ubiquitin C-terminal hydrolase is an immediate-early gene essential for long-term facilitation in Aplysia. Cell 89:115–126. 44. Huang YY, Kandel ER, Varshavsky L, Brandon EP, Qi M, Idzerda RL, McKnight GS, Bourtchouladze R (1995) A genetic test of the effects of mutations in PKA on mossy fiber LTP and its relation to spatial and contextual learning. Cell 83:1211–1222. 45. Huber D, Petreanu L, Ghitani N, Ranade S, Hroma´dka T, Mainen Z, Svoboda K (2008) Sparse optical microstimulation in barrel cortex drives learned behaviour in freely moving mice. Nature 451:61– 64. 46. Kandel ER (1976) Cellular basis of behavior: an introduction to behavioral neurobiology. San Francisco: W.H. Freeman. 47. Kandel ER, Spencer WA (1968) Cellular neurophysiological approaches in the study of learning. Physiol Rev 48:65–134. 48. Kauer JA, Malenka RC, Nicoll RA (1988) A persistent postsynaptic modification mediates long-term potentiation in the hippocampus. Neuron 1:911–917.

49. Keleman K, Krüttner S, Alenius M, Dickson BJ (2007) Function of the Drosophila CPEB protein Orb2 in long-term courtship memory. Nat Neurosci 10:1587–1593. 50. Krasne FB (1969) Excitation and habituation of the crayfish escape reflex: the depolarizing response in lateral giant fibres of the isolated abdomen. J Exp Biol 50:29–46. 51. LeDoux JE (1995) Emotion: clues from the brain. Annu Rev Psychol 46:209 –235. 52. LeDoux JE (1996) The emotional brain: the mysterious underpinnings of emotional life. New York: Simon and Schuster. 53. Lisberger SG, Morris EJ, Tychsen L (1987) Visual motion processing and sensory motor integration for smooth pursuit eye movements. Annu Rev Neurosci 10:97–129. 54. Lynch G, Larson J, Kelso S, Barrionuevo G, Schottler F (1983) Intracellular injections of EGTA block induction of hippocampal long-term potentiation. Nature 305:719 –721. 55. Malenka RC, Kauer JA, Zucker RS, NicollRA (1988) Postsynaptic calcium is sufficient for potentiation of hippocampal synaptic transmission. Science 242:81– 84. 56. Malenka RC, Kauer JA, Perkel DJ, Mauk MD, Kelly PT, Nicoll RA, Waxham MN (1989) An essential role for postsynaptic calmodulin and protein kinase activity in long-term potentiation. Nature 340:554 –557. 57. Malinow R, Tsien RW (1990) Presynaptic enhancement shown by wholecell recordings and long-term potentiation in hippocampal slices. Nature 346:177–180. 58. Malinow R, Madison DV, Tsien RW (1988) Persistent protein kinase activity underlying long-term potentiation. Nature 335:820–824. 59. Malinow R, Schulman H, Tsien RW (1989) Inhibition of postsynaptic PKC or CaMKII blocks induction but not expression of LTP. Science 245:862– 866. 60. Markram H, Lu¨bke J, Frotscher M, Sakmann B (1997) Regulation of synaptic efficacy by coincidence of postsynaptic APs and EPSPs. Science 275:213–215. 61. MarrD (1971) Simple memory: a theory for archicortex. Philos Trans R Soc Lond B Biol Sci 262:23– 81. 62. Martin KC, Casadio A, Zhu H, Yaping E, Rose JC, Chen M, Bailey CH, Kandel ER (1997) Synapse-specific, long-term facilitation of Aplysia sensory to motor synapses: a function for local protein synthesis in memory storage. Cell 91:927–938. 63. Mayer ML, Westbrook GL, Guthrie PB (1984) Voltage-dependent block by Mg2ofNMDAresponses in spinal cord neurones. Nature 309:261–263. 64. Mayford M, Bach ME, Huang YY, Wang L, Hawkins RD, Kandel ER (1996) Control of memory formation through regulated expression of a CaMKII transgene. Science 274:1678 –1683. 65. McDonald RJ, White NM (1993) A triple dissociation of memory systems: Hippocampus, amygdala, and dorsal striatum. Behav Neurosci 107:3–22. 66. McHugh TJ, Jones MW, Quinn JJ, Balthasar N, Coppari R, Elmquist JK, Lowell BB, Fanselow MS, Wilson MA, Tonegawa S (2007) Dentate gyrus NMDA receptors mediate rapid pattern separation in the hippocampal network. Science 317:94 –99. 67. Menzel R, Erber J (1978) Learning and memory in bees. Sci Am 239:80–87. 68. Morris RG, Garrud P, Rawlins JN, O’Keefe J (1982) Place navigation impaired in rats with hippocampal lesions. Nature 297:681– 683. 69. Nicoll RA, Tomita S, Bredt D (2006) Auxiliary subunits assist AMPA-type glutamate receptors. Science 311:1253–1256. 70. Nowak L, Bregestovski P, Ascher P, Herbet A, Prochiantz A (1984) Magnesium gates glutamate-activated channels in mouse central neurones. Nature 307:462– 465. 71. O’Dell TJ, Kandel ER, Grant SG (1991) Long-term potentiation in the hippocampus is blocked by tyrosine kinase inhibitors. Nature 353:558 –560. 72. O’Keefe J, Dostrovsky J (1971) The hippocampus as a spatial map. Preliminary evidence from unit activity in the freely-moving rat. Brain Res 34:171–175. 73. O’Keefe J, Nadel L (1978) The hippocampus as a cognitive map. Oxford, UK: Clarendon. 74. Pinsker HM, Hening WA, Carew TJ, Kandel ER (1973) Long-term sensitization of a defensive withdrawal reflex in Aplysia. Science 182:1039 –1042.

Page 12: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli

Cerrahpaşa Öğrenci Bilimsel Dergisi Çeviri Makale

Güz Sayısı 2012 | Cilt:5 | Sayı:6 Emekli AS.

75. Quinn WG, Harris WA, Benzer S (1974) Conditioned behavior in Drosophila melanogaster. Proc Natl Acad Sci U S A 71:708–712. 76. Reid CA, Fabian-Fine R, Fine A (2001) Postsynaptic calcium transients evoked by activation of individual hippocampal mossy fiber synapses. J Neurosci 21:2206 –2214. 77. Reid CA, Dixon DB, Takahashi M, Bliss TV, Fine A (2004) Optical quantal analysis indicates that long-term potentiation at single hippocampal mossy fiber synapses is expressed through increased release probability, recruitment of new release sites, and activation of silent synapses. J Neurosci 24:3618 –3626. 78. Reijmers LG, Perkins BL, Matsuo N, Mayford M (2007) Localization of a stable neural correlate of associative memory. Science 317:1230 –1233. 79. Rescorla RA, Wagner AR (1972) A theory of Pavlovian conditioning: variations in the effectiveness of reinforcement and nonreinforcement. In: Classical conditioning II: current research and theory (Black AH, Prokasy WF, eds), pp 64–99. New York: Appleton-Century-Crofts. 80. Ressler KJ, Rothbaum BO, Tannenbaum L, Anderson P, Graap K, Zimand E, Hodges L, Davis M (2004) Cognitive enhancers as adjuncts to psychotherapy: use of D-cycloserine in phobic individuals to facilitate extinction of fear. Arch Gen Psychiatry 61:1136 –1144. 81. Richter JD (1999) Cytoplasmic polyadenylation in development and beyond. Microbiol Mol Biol Rev 63:446–456. 82. Routtenberg A (1986) Synaptic plasticity and protein kinase C. Prog Brain Res 69:211–234. 83. Schacter DL, Tulving E (1994) What are the memory systems of 1994? In: Memory systems (Schacter DL, Tulving E, eds), pp 1–38. Cambridge, MA: MIT. 84. Scoville WB, Milner B (1957) Loss of recent memory after bilateral hippocampal lesions. J Neurol Neurosurg Psychiatry 20:11–21. 85. Serrano P, Friedman EL, Kenney J, Taubenfeld SM, Zimmerman JM, Hanna J, Alberini C, Kelley AE, Maren S, Rudy JW, Yin JC, Sacktor TC, Fenton AA (2008) PKMzeta maintains spatial, instrumental, and classically conditioned long-term memories. PloS Biol 6:2698 –2706. 86. Shi SH, Hayashi Y, Petralia RS, Zaman SH, Wenthold RJ, Svoboda K, Malinow R (1999) Rapid spine delivery and redistribution ofAMPAreceptors after synaptic NMDA receptor activation. Science 284:1811–1816. 87. Si K, Lindquist S, Kandel ER (2003a) A neuronal isoform of the Aplysia CPEB has prion-like properties. Cell 115:879–891. 88. Si K, Giustetto M, Etkin A, Hsu R, Janisiewicz AM, Miniaci MC, Kim JH, Zhu H, Kandel ER (2003b)Aneuronal isoform of CPEB regulates local protein synthesis and stabilizes synapse-specific long-term facilitation in Aplysia. Cell 115:893–904. 89. Kandel • The Biology of Memory: A Forty-Year Perspective J. Neurosci., October 14, 2009 • 29(41):12748 –12756 • 12755

90. Silva AJ, Stevens CF, Tonegawa S, Wang Y (1992a) Deficient hippocampal long-term potentiation in alpha-calcium-calmodulin kinase II mutant mice. Science 257:201–206. 91. Silva AJ, Paylor R, Wehner JM, Tonegawa S (1992b) Impaired spatial learning in alpha-calcium-calmodulin kinase II mutant mice. Science 257:206 –211. 92. Spencer WA, Thompson RF, Nielson DR Jr (1966) Decrement of ventral root electrotonus and intracellularly recorded PSPs produced by iterated cutaneous afferent volleys. J Neurophysiol 29:253–274. 93. Squire LR (1992) Memory and the hippocampus: a synthesis from findings with rats, monkeys, and humans. Psychol Rev 99:195–231. 94. Sutton MA, Carew TJ (2000) Parallel molecular pathways mediate expression of distinct forms of intermediate-term facilitation at tail sensorymotor synapses in Aplysia. Neuron 26:219 –231. 95. Theis M, Si K, Kandel ER (2003) Two previously undescribed members of the mouse CPEB family of genes and their inducible expression in the principle cell layers of the hippocampus. Proc Natl Acad Sci U S A 100:9602–9607. 96. Thompson RF, McCormick DA, Lavond DG, Clark GA, Kettner RE, Mauk MD (1983) Initial localization of the memory trace for a basic form of associative learning. Prog Psychobiol Physiol Psychol 10:167–196. 97. Tsien JZ, Chen DF, Gerber D, Tom C, Mercer EH, Anderson DJ, Mayford M, Kandel ER, Tonegawa S (1996a) Subregion and cell type-restricted gene knockout in mouse brain. Cell 87:1317–1326. 98. Tsien JZ, Huerta PT, Tonegawa S (1996b) The essential role of hippocampal CA1 NMDA receptor-dependent synaptic plasticity in spatial memory. Cell 87:1327–1338. 99. Watkins JC, JaneDE (2006) The glutamate story. Br J Pharmacol 147:S100–108. 100. Winder DG, Mansuy IM, Osman M, Moallem TM, Kandel ER (1998) Genetic and pharmacological evidence for a novel, intermediate phase of long-term potentiation suppressed by calcineurin. Cell 92:25–37. 101. Yin JC, Wallach JS, Del Vecchio M, Wilder EL, Zhou H, Quinn WG, Tully T (1994) Induction of a dominant negative CREB transgene specifically blocks long-term memory in Drosophila. Cell 79:49 –58. 102. Zhang F, Wang LP, Brauner M, Liewald JF, Kay K, Watzke N, Wood PG, Bamberg E, Nagel G, Gottschalk A, Deisseroth K (2007a) Multimodal fast optical interrogation of neural circuitry. Nature 446: 633– 639. 103. Zhang F, Aravanis AM, Adamantidis A, de Lecea L, Deisseroth K (2007b) Circuit-breakers: optical technologies for probing neural signals and systems. Nat Rev Neurosci 8:577–581. 104. Zhao S, Cunha C, Zhang F, Liu Q, Gloss B, Deisseroth K, Augustine GJ, Feng G (2008) Improved expression of halorhodopsin for light-induced silencing of neuronal activity. Brain Cell 36,:141–154. 105. Zucker RS, Kennedy D, Selverston AI (1971) Neuronal circuit mediating escape responses in crayfish. Science 173:645– 650

Page 13: ZZ ,W b P)Z E 7 7>7D^ > Z'7^7 - WordPress.com...duysal nöron bağlantılarının hücre biyolojisi çalışmaları, sensitizasyonun ürettiği transmiter salınımındaki kısa süreli