12-Önleyici kollukta psikolojik operasyonlara karşı Önlemler...7 yavuz toker-sabri dilmaç,...

18
Ýstihbarat Ýncelemeleri DR. SAÝT YILMAZ AV. MUSTAFA BARLAS

Upload: others

Post on 25-Sep-2020

2 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

Ýstihbarat Ýncelemeleri

D R . S A Ý T Y I L M A Z

A V. M U S TA FA B A R L A S

Page 2: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý
Page 3: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

Giriþ:

Ýnsanýn var olduðu günden itibaren birbiriyle çekiþmesi, diðerine karþý üstünlük kurma mücadelesi de var olmuþtur. Savaþ olayý, Habil ile Kabilin çýkar ve üstünlük kurma mücadelesinde birbirini boðazlamasýna kadar uzanmaktadýr. Savaþ, insan doðasýnýn ve kendini koruma içgüdüsünün bir parçasýdýr. Bu içgüdü bazen karþýsýndakini yok ederek yaþamýný devam ettirme biçiminde ortaya çýkmaktadýr. Savaþ, her ne pahasýna olursa olsun hasmýna karþý üstün gelmeyi ve kazanmayý hedeflediðinden, sonucu temin edecek olan bütün araçlarýn kullanýlmasý gerekli ve zorunlu hale gelmektedir.

Savaþ, her zaman açýktan olmaz, bazen gizli ve örtülü olabilir. Yöntem olarak da gizli, hileli ve yanýltýcý taktikleri kullanabilir. Psikolojik savaþ, gizli, hasmýný yanýltmayý amaçlayan ve en az masrafla en çok zararý oluþturan, en etkili sonuca en kýsa yoldan ulaþabilmeyi saðlayan bir yöntemdir. Bu bakýmdan, psikolojik savaþýn tarihi de en az savaþýn tarihi kadar eskidir. Savaþ Sanatý adlý bir eser kaleme alan Ünlü Çinli Bilge Sun Tzu günümüzden 2000 yýl kadar önce askeri harekâtlarýn belli bir þekli olmadýðý ve hileyle yürütüldüðünü, hile ve strateji olmaksýzýn hasmýný denetim altýna almanýn mümkün olmadýðýný, hilenin düþmaný yenmek için, doðruluðun ise bir

1grubu yönetmek için gerekli olduðunu belirtmektedir.

Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karþý

Önlemler

(*)Av.Mustafa Barlas

(*) Ankara Defterdarlýðý Muhakemat Müdürlüðü avukatý1 Sun Tzu, , (2007), Savaþ Sanatý, (Çev.Sibel Özbudun-Zeynep Ataman) Anahtar Kitaplar Yayýne-vi, Ýstanbul, s. 12, s.65.

[ 211 ]

Page 4: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

Özellikle II. Dünya Savaþý'ndan sonra soðuk savaþ döneminde daha çok 2psikolojik savaþ yöntemlerinin öne çýktýðýný görüyoruz. Psikolojik savaþ ve

örtülü operasyonlar daha çok kara propaganda yoluyla sonuç almaya yö-nelik çalýþmalarla yürütülmüþtür. Bu sinsi propaganda taktikleri uygulan-dýkça ve olumlu sonuçlar alýndýkça, devletler ve güç odaklarý tarafýndan daha fazla mücadele taktik ve yöntemi olarak benimsenmiþtir.

1. Psikolojik Operasyon, Psikolojik Savaþ Ve Psikolojik Harekât Kavramlarý:

Psikolojik savaþ, psikolojik operasyon, psikolojik harekât ve örtülü ope-rasyon çoðu zaman birbirinin yerine kullanýlan iç içe geçmiþ kavramlardýr. Birçok kaynakta kastedilen özel anlamlarýna göre farklý anlamlarda kullanýl-mýþ olsa da, genel olarak ortak unsurlarý içerecek þekilde kullanýlmakta oldu-ðunu görüyoruz.

Ümit Özdað, psikolojik savaþý, “savaþýlan milleti/orduyu karþýt güç ol-maktan çýkarmak, uyumlu ve baðýmlý hale getirmek veya yok etmek amacýna

3yöneltilmiþ eylemler” olarak nitelendirmektedir. Psikolojik harekâtý ise, daha geniþ bir anlamda kullanarak farklý bir baþlýk altýnda tanýmlamaktadýr. Özdað psikolojik harekâtý, “savaþ veya barýþ döneminde dost veya düþman hedef toplumlarýn, tutum ve davranýþlarýný etkileyerek politik ve askeri he-deflerin elde edilmesini desteklemek için ekonomik, sosyal, kültürel, siyasî, askeri, teknolojik milli güç unsurlarýndan yararlanarak plânlanan ve

4uygulanan faaliyetlerin tümü olarak tanýmlamaktadýr.

Tahir Tamer Kumkale, psikolojik harekâtý(psikolojik savaþý) soðuk sa-vaþýn bir tekniði olarak adlandýrmaktadýr. Psikolojik savaþ ve psikolojik ha-rekâtý da ayný anlamda kullanmaktadýr. Hedefi insan olan ve insanýn tutum ve davranýþlarýndaki deðiþikliðin amaçlandýðý faaliyetleri psikolojik savaþ

5(harekât) olarak tanýmlamaktadýr.

Av.Mustafa Barlas

[ 212 ] 2 1 . Y ÜZ Y IL E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

2 Alkan, Necati, (2003) “Terör Örgütlerinin Gençliði Kazanmada Kullandýðý Psikolojik Sü-reçler” Türkiye'de Terörizm, Dünü, Bugünü, Geliþimi ve Alýnmasý Gereken Tedbirler, Bildiriler, 10-11 Mayýs 2000, Türk Tarih Kurumu Basýmevi, Ankara; Dr. Tahir Tamer Kumkale, Psikolojik Savaþ Küresel Ýþgal, Pegasus Yayýnlarý, 2007, Ýstanbul s. 107.3 Prof. Dr. Ümit Özdað, Ýstihbarat Teorisi, Kripto Yayýnlarý, Ankara, 2008, s.221.4 a.g.e. s.232.5 Dr. Tahir Tamer Kumkale, Psikolojik Savaþ Küresel Ýþgal, Pegasus Yayýnlarý, Ýstanbul, 2007 s. 107

Page 5: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

Sait Yýlmaz, propaganda ve psikolojik savaþý ayný baþlýk altýnda inceleye-rek, propagandanýn tanýmýna yer vermiþtir. Propagandayý, belli bir grubun düþüncelerini, duygularýný ve eylemlerini belirli amaçlar doðrultusunda etki-

6lemeyi hedefleyen çabalar olarak tanýmlamaktadýr.

Yavuz Toker ve Sabri Dilmaç ise, “Psikolojik Harekât ve Propaganda” adlý kitaplarýnda, psikolojik harekâtý, psikolojik savaþý da kapsayacak þekilde þöyle tanýmlamaktadýrlar: “Barýþta ve savaþta, dost, tarafsýz veya düþman he-def toplumlarýn tutum ve davranýþlarýný etkilemek suretiyle milli hedeflerin elde edilmesini desteklemek için, siyasal, ekonomik, ideolojik ve askeri faali-yetleri de kapsayacak þekilde plânlanan ve uygulanan her türlü faaliyetler-

7dir.”

Kumkale, psikolojik harekâtýn dost unsurlara yönelik olarak milli bilin-cin kazandýrýlmasý ve psikolojik güçlendirme harekâtýyla düþman güçlerin psikolojik operasyonlarýný bloke etmek için de kullanýlmasý gerektiðinin ö-

8nemini vurgulamaktadýr.

Muzaffer Özdað ise psikolojik savaþ yerine genel savaþýn bir yöntemi ve bir alt türü olarak “Özel Harp” deyimini kullanmýþ ve “kültürel, ideolojik, psikolojik etkileme, baðýmlý bir ekonomik alt yapý oluþturmaya yönlendir-me, borçlandýrma, hatalý kalkýnma stratejileri izlemeye zorlama, milli kültü-rel bütünlük ve dayanýþmasýný zedeleme çalýþmalarý” olarak bir taným getir-miþtir. Muzaffer Özdað'a göre özel harp “ilk aþamada dolaylý, vasýtalý bir sal-dýrý, örtülü, maskeli bir istilâ hareketidir. Saldýrgan devlet bir tek üniformalý neferini sahneye çýkarmadan tek bir tankýný, uçaðýný hareket ettirmeden he-def aldýðý ülkeyi savaþ alanýna çevirmeyi, bir tek yurttaþýnýn canýný tehlikeye atmadan anýlan ülkeye kaybedilmiþ bir savaþýn verebileceði zarar kadar veya daha aðýr bir zarar verdirecek özel bir savaþ durumu, anarþi, iç savaþ yarat-mayý ve hasmýný silahlý kuvvetlerinin bir bölümünü, iç güvenlik hizmetlerine

9baðlayýp etkisizleþtirmeyi amaçlayan” bir savaþ türüdür.

Psikolojik savaþ, psikolojik harekât, özel harp, hemen hemen birbirine yakýn tanýmlar olarak karþýmýza çýkmaktadýr. Ancak, psikolojik savaþ ve

21 . Y ÜZ Y IL [ 213 ]E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

6 Dr. Sait YILMAZ, Güç ve Politika, Alfa Basým Yayýn Daðýtým, 2008, Ankara, s.1287 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý Yayýnlarý, 1992, Ankara, s. 38.8 T. T. Kumkale, 2007, s.65.9 Muzaffer Özdað, Stratejik Düþüncenin Sivil ve Askeri Hayatta Kullanýlmasý, Asam Yayýn-larý, 2000, Ankara s.19, s.22. http://www.asam.org.tr/temp/kitap75.pdf

Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karþý Önlemler

Page 6: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

[ 214 ] 2 1 . Y ÜZ Y IL E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

psikolojik harekâtýn hem düþman hem dost toplumlara, hem askeri, hem de sivil hedeflere karþý, hem savaþ halinde ve hem de barýþ zamanýnda uygula-nan duygu, düþünce ve fikir empoze etme ve bunun sonucu olarak da hede-fin tutum ve davranýþlarýnda, politik kararlarýnda uygulayýcýnýn amaçladýðý doðrultuda deðiþiklikler hedeflenmektedir.

Bütün tanýmlarýn üç ortak unsuru vardýr: Birincisi, belli bir amaç ve he-def; Ýkincisi, hedef toplumun duygu ve düþüncelerini etkilemek; Üçüncüsü, tutum ve davranýþlarda deðiþiklik yaratmak. Tutum ve davranýþlarda oluþtu-rulan deðiþiklik sayesinde hedef toplum istenilen yöne doðru kolayca sevk edilebilir.

Harekât sözcüðü Arapça hareketler demek-tir. Operasyon ise Latince, “opus, opere” kö-künden gelir ve yapma/etme anlamýný taþýr. Türkçe'de günlük kullanýma baktýðýmýzda ope-rasyonun daha dar bir anlam içerdiðine ve belli bir zaman diliminde, belli bir yer veya bölgede yürütülen belirli faaliyetleri ifade etmek için kul-lanýldýðýna tanýk oluyoruz. Savaþ ve harekât ta-birlerininse daha çok askeri stratejik alanda, da-ha geniþ anlamda kullanýldýðýný, oysa operasyo-nun daha çok taktik aðýrlýklý daha dar anlamda kullanýlmýþ olduðunu görüyoruz. Bu nedenlerle ulusal güvenliðe iliþkin olan ve stratejik askeri

anlamlarý çaðrýþtýran harekât veya savaþ yerine, kolluk ve önleyici kolluk yetki alanýna giren ve görev tanýmlamasýna denk düþen operasyon terimini kullanmayý daha uygun buldum.

Psikolojik harekâtýn genel amacý, harekâtý yürüten taraf hakkýnda olum-lu bir düþünce uyandýrmak ve karþýt gruplar hakkýnda olumsuz düþünce ve

10izlenimler uyandýrarak karþý tarafý zayýflatmaktýr. Her devletin kendi ulusal çýkarlarýnýn takipçisi olarak, bunlarý korumak ve garanti altýna almak için kendini toplumunu moral deðerler açýsýndan saðlam tutabilmek için moti-vasyon saðlamak maksadýyla ve hedef toplumlarý da kendi isteklerine boyun eðdirmek ve kendi politikalarýnýn güdümüne alabilmek için psikolojik hare-

11kâtý kullanmasý þarttýr. Sözgelimi, II. Dünya Savaþýnýn bitirici hareketi ola-

Psikolojik harekâtýn ge-nel amacý, harekâtý yürü-ten taraf hakkýnda olum-lu bir düþünce uyandýr-mak ve karþýt gruplar hakkýnda olumsuz dü-þünce ve izlenimler uyandýrarak karþý tarafý zayýflatmaktýr.

10 Y. Toker-S. Dilmaç, 1992, s. 39. 11 Muzaffer Erkan-Sabri Dilmaç, Devlet Güvenlik ve Ýstihbarat, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý Yayýnlarý, 2001, Ankara, s.156.

Av.Mustafa Barlas

Page 7: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

21 . Y ÜZ Y IL [ 215 ]E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

rak bilinen Hiroþima'ya ABD tarafýndan atýlan atom bombasý 100 binlerce insanýn ve milyonlarca canlýnýn ölümüne neden olmakla birlikte Japon halký üzerinde yarattýðý yenilmezlik iradesini kýrýcý psikolojik etkisiyle daha büyük bir sonucu doðurmuþtur. Zira, bundan sonra bu bombanýn etkisini gören ABD ve Sovyetler Birliði (SSCB) bu bombalarý daha da geliþtirip hýzla üret-me eðilimine girmiþlerdir.

Konvansiyonel-Ultra Modern silahlarýn hýzla üretimi ve yaygýnlaþmasý ve bu arada NBC silahlarýn da üretiminin artmasý bloklaþan dünyada hassas güç dengelerinin oluþumuna neden olmuþtur. Bu silahlanma da âdeta bir tür doyma noktasýna geldiðinde, karþýlýklý etkileme ve üstünlük mücadelesi pro-paganda ve psikolojik savaþýn yaygýn olarak kullanýlmasý sonucunu doður-

12muþtur.

2. Propaganda:

Propaganda sözcüðü Latince “propagare” kökünden gelmekte olup yeni fidan dikmek, ye-ni fikirler üretmek anlamýný taþýmaktadýr. Pro-paganda, hedef toplumlarýn moralini bozmak, mücadele azim ve kararlýlýðýný yok etmek, inanç-larýný zayýflatarak belli düþünceleri aþýlamak ve hedef toplumda düþünce, tutum ve inançlarý üzerinde istenilen yönde deðiþiklikler yaratmak amacýyla psikolojik harekâtýn baþvurduðu bir

13yöntem olarak tanýmlanmaktadýr. Hedef kitle-nin duygu, düþünce, tutum ve davranýþlarýný et-kileme ve yönlendirme amaçlý yapýlan her türlü psikolojik etkili faaliyet, propaganda kapsamýn-

14dadýr.

Bir baþka tanýmla propaganda, uygulayýcýsýna yarar temini maksadýyla belli bir grubun duygu, düþünce, tutum ve davranýþlarýnýn yönlendirmek ve/veya deðiþtirmek için bilincine ve bilinçaltýna sistematik bir þekilde elve-

15riþli vasýtalarla yapýlan benimsetme giriþimidir.

12 T. T. Kumkale, 2007, s.104. 13 A.g.e. s.137. 14 M Erkan-S.Dilmaç, 2001, 163.15 Ü. Özdað, 2008, s.284.

Propaganda, uygulayýcý-sýna yarar temini maksa-dýyla belli bir grubun duygu, düþünce, tutum ve davranýþlarýnýn yön-lendirmek ve/veya de-ðiþtirmek için bilincine ve bilinçaltýna sistematik bir þekilde elveriþli vasý-talarla yapýlan benimset-me giriþimidir.

Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karþý Önlemler

Page 8: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

Propaganda, psikolojik harekâtýn etkili silahý, psikolojik savaþ için en elveriþli enstrüman ve araçtýr.

[ 216 ] 2 1 . Y ÜZ Y IL E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

Propagandanýn özellikle II. Dünya Savaþýnda Naziler tarafýndan kullanýldýðýna tanýk oluyoruz. Hem I. Dünya Savaþýnýn kaybedilmesi ve hem de yaþanan ekonomik krizlerin sorumlusu olarak Yahudileri

16göstermiþlerdir. 17Propaganda, psikolojik harekâtýn etkili silahý, psikolojik savaþ için en

elveriþli enstrüman ve araçtýr. Bu sebeple, psikolojik harekât, ideolojik düzeyde yürütülmekte olan propagandalarýn karþýlýklý olarak etkinliðini

18artýrmayý veya azaltmayý amaç edinen bir faaliyettir. Görüldüðü gibi, propaganda da kavramsal olarak psikolojik harekâtýn bir enstrümaný, bir vasýtasýdýr. Fakat, psikolojik harekata göre daha dar bir anlam içermektedir.

Propaganda, konusuna, kaynaðýna, seviyesine, amacýna ve hedefine göre farklý isimler alýr ve farklý yöntem ve usullerle yürütülmektedir. Burada teknik ayrýntýlara deðinecek deðiliz. Ne var ki, propagandadan söz edebilmemiz için karþý fikirlerin ve farklý ideolojilerin varlýðý þarttýr. Yoksa herkes

tarafýndan paylaþýlan bir görüþün öðretilmesi veya benimsetilmesi 19 propaganda sayýlmaz. Sözgelimi, sigaranýn zararlarýnýn anlatýlmasý bir

propaganda deðildir.

Propagandanýn yarattýðý psikolojik etkiyi, Gustave Le Bon; “eðer iyi kullanýlýrsa psikolojinin dökümhanelerinde dünyanýn en güçlü toplarýndan

20daha etkili silahlar dökülebilir” diyerek anlatmýþtýr.

3. Psikolojik Operasyonlarda Medyanýn Önemi:

3.1. Enformasyon Savaþý:

Ýletiþim, Latince “Communis” sözcüðünden gelmektedir. “Ortak”, “ortaklýk” anlamýný taþýr. Komünikasyon olarak dilimizde de kullanýlan bu tabirin Türkçe karþýlýðý iletiþimdir. Etimolojik olarak baktýðýmýzda Latin dillerinde ortaklýðýn (paylaþýlan tutum ve davranýþlar) öne çýktýðýný bizim

16 Birkan Uysal, Siyaset Yönetim Halkla iliþkiler, Türkiye ve Orta doðu Amme Ýdaresi Enstitüsü Yayýný, 1998, Ankara, s.8.17 T. T. Kumkale, 2007, s.137. 18 Y. Toker-S.Dilmaç, 1992, s.39. 19 A.g.e. s.121 20 Aktaran Ü.Özdað, 2008, s. 228.

Av.Mustafa Barlas

Page 9: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

dilimizde ise ortak tavýrdan çok mesajýn ve bir bilgi veya haber olarak onun iletiminin anlam yükünü taþýdýðýný görüyoruz. Bu yönüyle, ortak tutum ve davranýþlarýn oluþturulmasý ve toplumun yönlendirilmesi içeriði iletiþim

21sözcüðüne göre telekomünikasyon deyiminde daha çok bulunmaktadýr.

Ýletiþim araçlarý batý dillerinde “Mass media” olarak kullanýlmaktadýr. Günlük olarak Türkçe'de de “medya” tabiri yaygýn olarak kullanýlmaya baþ-lanmýþtýr. Medya bütün görsel ve iþitsel basýn yayýn araçlarýný ifade etmek için kullanýlýr olmuþtur. Basýnýn(medyanýn) toplumu bilgilendirme iþlevi ve görevi vardýr. Bu ayný zamanda toplumsal bir sorumluluk ve kamusal bir gö-revdir. Bu görevlerini yerine getirirken toplumsal sorumluluklarýný da gö-zetmeli ve etik kurallarý da ihmal etmemelidir.

Haberleþme ve iletiþimde bir gönderici tarafýndan mesajlar kodlanarak ortak semboller ve araçlar kullanýlarak alýcý hedef kitle veya gruplara iletilir. Bu mesajlar kiþi ve toplumlarýn bilinç veya bilinçaltýna yönelik olabilir. Her zaman kiþi veya topluluklarý “güdüleme” yoluyla etkileyerek belli yönde ha-reket etme(ajite etme) amacýný da gerçekleþtirmeyi saðlayabilir.

2 1 . Y ÜZ Y IL [ 217 ]E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

21 Prof. Dr. Kayýhan Ýçel, Kitle Haberleþme Hukuku, Beta Basým Yayým, Ýstanbul, 1990, s.7.

Türk Silahlý Kuvvetleri’nin bir propaganda afiþi

Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karþý Önlemler

Page 10: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

[ 218 ] 2 1 . Y ÜZ Y IL E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

Medya, toplumun kanaatlerini ve davranýþlarýný etkileyip yönlendirme gücüne sahiptir. Bu yönüyle, kamuoyu oluþturup toplumun belli yönlere kanalize edilmesi, bazý kurgulanan ve istenilen tepkileri göstererek manipü-lasyon amacýyla kullanýlabilir bir özelliði ve gücü vardýr. Medyanýn gücü, en klasik deyimiyle, âdeta yasama-yürütme-yargý erkleriyle birlikte ve onlardan sonra gelmekle beraber ayný kategoride sýralanmaktadýr. Basýna dördüncü kuvvet denilmesi de bunun en özlü biçimdeki ifadesidir.

Medyanýn bu etkisini ve gücünü terör örgütleri de kullanmaktadýr. Medyanýn görevi, kitle iletiþim araçlarýyla dünyada olup bitenleri halka du-yurmak ve sunmak olduðuna göre terörün de temel amacý yaptýðý eylemlerle kitle iletiþim araçlarýnýn sýrtýna binerek kendi kamuoyu alanýný oluþturmak

22ve insanlarý etki sahasýna çekmek olduðunu ifade edebiliriz. Bu duruma en somut ve bilinen örnek olarak da, Kýzýltugaylar örgütünün Ýtalya'da gazete-lerin en çok sattýðý gün olan perþembe ve pazar günü baskýlarýna yetiþebil-mek için eylemlerini çarþamba ve cumartesi günleri, mümkünse sabahtan

23ger-çekleþtirdikleri olgusudur. 24 25Terörün medyayý kullanarak topluma ulaþmasý ve tehdit etmesi gerçe-

ðinden dolayý medyanýn terör örgütünün jargonunu kullanmamasý en doðal zorunluluktur. Kaldý ki, eðer böyle bir kullaným varsa bu medya organýnýn toplumuna ve ülkesine karþý eðer aymazlýðý deðilse bir ayýbý ve hatta suçu-

26dur. Basýnýmýz da resmi yetkililerin kullandýðý terminolojiye yakýn ifadeleri

22 Gürol Korkmaz, Terör ve Medya Ýliþkisi, Emniyet Genel Müdürlüðü Terörle Mücadele Hare-kât Daire Baþkanlýðý Yayýný, Ankara, 1999, s.2 23 a.g.e. s.161.24 Perihan Maðden, “Ana haberlerde Ýmralý kýþkýrtýcýlýðý”, Radikal Gazetesi, 29 Kasým 2008.

“Ana haberlerde Ýmralý kýþkýrtýcýlýðý” “Yazar, Türk televizyonlarýnýn haber bültenlerinde 'Ýnanýl-maz bir savaþ taraftarlýðý, Askeriye kutsamacýlýðý ve Þehit edebiyatlamasý yapýldýðýndan yakýnýyor. Ve terörist baþýnýn tecritte tutulmasýnýn insanî olmasý bir yana, ona yapýlan her kötü muamelenin savaþta bize, yol su elektrik; daha çok ölüm, daha çok kin, daha çok bilenme olarak döneceðini' belirtiyor. Her gaz veya benzin alana promosyon olarak veya her köþe baþýnda bedava olarak daðý-týlan bir gazetenin yazarýnýn böylesine bir jargon ve mantýðý benimsemiþ olmasý psikolojik operas-yonun bir baþka versiyonu olarak deðerlendirilmeye son derece elveriþlidir. 25 Özdiker, Dr. Cengiz, (2003) “Türkiye'de Medya ve Terör” Türkiye'de Terörizm, Dünü, Bugü-nü, Geliþimi ve Alýnmasý Gereken Tedbirler,Bildiriler, 10-11 Mayýs 2000, Türk Tarih Kurumu Ba-sýmevi, Ankara.s.109. 26

“Mesele Zerkavi'nin öldürülmesi deðil. Mesele, ABD/Ýngiliz/Ýsrail'in "terörle mücadele palavrasý"nda bir adým öne geçmesi deðil. Mesele, birilerine göre azýlý terörist, birilerine göre dire-niþ öncüsü bir kiþinin oyun dýþý kalmasý deðil. Mesele, pis bir propagandanýn malzemesi haline

Ýbrahim Karagül, “Ter kokusu mu, kan kokusu mu!...”, Yeniþafak Gazetesi, 13 Haziran 2006, Salý.

Av.Mustafa Barlas

Page 11: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

Yýllar Kýsa Vadeli Orta-Uzun Vadeli Toplam Dýþ Borç Servis Oraný

1950 - - 373 11,9

1960 - - 992 30,7

1970 - - 1929 26,9

1980 2.505 13.722 16.227 47,4

1983 2.281 16.104 18.385 38,2

1984 3.180 17.479 20.659 31

1985 4.759 20.717 25.476 30,7

1986 6.349 25.752 32.101 35,8

1987 7.623 32.805 40.428 32,3

1988 6.417 34.305 40.722 36,2

1989 5.745 36.006 41.751 32

1990 9.500 39.535 49.035 27,6

1991 9.117 41.372 50.489 26,9

1992 12.660 42.932 55.592 29,8

1993 18.533 48.823 67.356 26,4

1994 11.310 54.291 65.601 30,1

1995 15.701 57.577 73.278 28

1996 17.072 62.258 79.330 22,3

1997 17.691 66.500 84.191 21,3

1998 20.774 75.614 96.388 26,5

1999 22.921 80.066 102.987 34,6

2000 28.301 90.267 118.568 37,4

2001 16.403 97.255 113.658 43,9

2002 16.424 113.795 130.219 48,2

2003 23.013 122.354 145.367 37,8

2004 31.895 129.906 161.801 32,2

Basýnýn etik ilkeler ve meslekî gerekliliklerle toplumu bilgilendirme ödevi ile terörist eylem-lerin ve terörizmin aracý olmama sorunsalý arasýn-da orta bir yol ve denge-yi bulmasý zorunludur

21 . Y ÜZ Y IL [ 219 ]E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

toplumsal ve ulusal bir bilinç ve sorumlulukla kullanmaya devam etmekte-dir. Tabii ki basýnýn etik ilkeler ve meslekî gerekliliklerle toplumu bilgilendir-me ödevi ile terörist eylemlerin ve terörizmin aracý olmama sorunsalý arasýn-da orta bir yol ve dengeyi bulmasý zorunludur.

Basýnýn gücü ve etkisi tabii ki tartýþýlamaz, ancak medya hem sosyal so-rumluluk ve bilgilendirme görevi ile kamu görevi yaparken ayný zamanda e-konomik ve ticarî bir faaliyet alaný olmasý nedeniyle ticarî nitelikli kaygýlarýný (tiraj ve reyting gibi) da göz ardý edemez.

Liberal görüþlerin geliþmesiyle birlikte medya, basýn özgürlüðü ve haberleþme özgür-lüðü kavramlarýyla birlikte ele alýnýr olmuþtur. Ülkemizde de durum batýdakine benzer bir se-yir izlemiþtir. Ayrýca Türkiye'de basýn özgürlüðü ve haberleþme özgürlüðünün yaný sýra düþünce ve düþünceyi ifade özgürlüðü de ayný baðlamda deðerlendirilmektedir. Özgürlük ideali bu coð-rafyada ta Namýk Kemal'den beri ayný “efsun-

27kârlýðýný” korumaktadýr.

1991 yýlýndaki Birinci Körfez Savaþý sýrasýnda Amerikalý CNN muha-birlerinin Baðdat'taki el-Raþit Otelinin en üst katýndan harekâtý canlý olarak CNN aracýlýðýyla dünyaya yayýnlamalarýyla aslýnda savaþýn tarihe daha çok bir enformasyon savaþý olarak geçmesini temin edecekti.

ABD'nin 11 Eylül sonrasý 2001 yýlýndaki Afganistan iþgali sýrasýnda ise, yýldýzý parlayan, Katar'dan Arapça yayýn yapan El-Cezire televizyonu enfor-masyon savaþýnda dünyada öne çýkan bir televizyon kuruluþu olmuþtur. Bü-

28tün dünya televizyonlarý haberleri bu kanaldan aktarmýþlardý.

getiriliþimiz. Düþüncelerimizle, kanaatlerimizle, algýlarýmýzla, yargýlarýmýzla alay ediliyor oluþu. Ba-zýlarýmýzýn gönüllü bazýlarýmýzýn farkýnda olmadan bu kirli propagandanýn harcý haline geliþimiz” http://makale.turkcebilgi.com/kose-yazisi_87580_ibrahim_karagul_ter_kokusu_mu_kan _kokusu_mu.html 27 Efsun: büyü Efsunkâr: büyüleyici demektir.

“Ne efsunkâr imiþsin ah ey didar-ý hürriyet,

Esir-i aþkýn olduk, gerçi kurtulduk esaretten!” Namýk Kemal.28 Gülcan Kaplan “El Cezire Televizyonu Baðýmsýz Yayýncýlýk Deneyimi”, Ankara Üniversi-tesi, Ýletiþim Fakültesi web sitesi, http://ilef.ankara.edu.tr/id/yazi.php?yad=1341

Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karþý Önlemler

Page 12: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

Kendini düzenleme ve etik yasalarýyla baðlý kalmasýný sadece basýnýn kendi oto-kontrol ve insafý ile bu deontolojik kurallara uymasýný beklemek safdillik olur.

[ 220 ] 2 1 . Y ÜZ Y IL E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

3.2. Psikolojik Operasyona Karþý Savunma:

Terörü bir propaganda yöntemi olarak benimsemiþ olan terör örgütleri ile mücadelede propagandaya karþý koyma yöntemlerinin büyük bir dikkat, özen ve ciddiyetle uygulanmasý yaþamsal önem taþýmaktadýr. Teröristler, te-rör örgütleri ve eylemleri hakkýndaki kamuoyunu bilgilendirmeye iliþkin meslekî faaliyetleri hakkýnda basýnýn uyarýlmasý, hatta uyarmayla kalýnmayýp terör olaylarýnýn haber yapýlma þekli yaptýrýmlarla desteklenmiþ bir hukuksal çerçeveye oturtulmasý zorunludur. Kendini düzenleme ve etik yasalarýyla baðlý kalmasýný sadece basýnýn kendi oto-kontrol ve insafý ile bu deontolojik

29kurallara uymasýný beklemek safdillik olur. Çünkü, basýn(medya) aslýnda her þeyden ve etik kurallardan önce ticarî kurallara baðlý olan özel kuruluþla-rýn elindedir. Özel sektör yasalarýyla ve özel çýkarlar doðrultusunda hareket etmektedir. Toplumsal sorumluluk gerektiren sorumlu yayýncýlýðý her an ve ilk köþe baþýnda unutacak bir reyting ve tiraj kaygýsýyla yayýncýlýk yapýldýðýna tanýk olmaktayýz. Bunun en somut kanýtý da, TV kuruluþlarýnýn yayýnlarýnýn belirli saatlerinde vermek zorunda olduklarý uyuþturucu ve sigara gibi ba-ðýmlýlýk yaratan maddelerle savaþ ve trafik kurallarýyla ilgili programlarý, en ölü saatler olan gece yarýsýndan sonra sabaha karþý vermekte olmalarýdýr.

Çok yakýn bir zamanda(22.Ekim 2008, Çar-þamba) Show TV Ana haber Bülteninde bir ha-ber yayýnlandý. Haber þuydu: Kahramanmaraþ'-ta bir grup iþsiz, Adýyaman'dan gelip kendi kent-lerinde iþ bularak çalýþan iþçileri rekabet ve kýs-kançlýk duygularýyla sokak ortasýnda dövüyor-lardý. Fakat, bu adî dayak olayýnýn birkaç ilginç yaný daha vardý ki, onlar da; dövenlerin ellerinde Türk Bayraðý vardý ve diðer iþçileri döverken “þehitler ölmez, vatan bölünmez” diye slogan atýyorlardý. Ayrýca, cep telefonuyla bu dayak gö-

rüntülerini baþtan sona kaydetmeyi de ihmal etmemiþlerdi. Bu görüntüleri Show Ana Haber yorumsuz olarak yayýnladý. Yakýn zamanda ülkenin Batý kentlerinde buna benzer olaylarýn taraflarýnýn farklý bölgelerden gelen farklý lehçe ve þivelerle konuþan farklý etnik kökenli yurttaþlarýmýz olmasý dolayý-sýyla Kürt kökenli vatandaþlarýmýzla diðer(Boþnak) vatandaþlarýmýz arasýnda yaþanan gerginlik ve sür-tüþmenin de bu haberle devam ettirilmesi ve artýrýl-

29 Demokrasinin beþiði kabul edilen Ýngiltere'de “Defence Notice System” adý verilen basýnýn bazý sakýncalý konularda yayýn yapmamasý konusunda önceden bilgilendirilmesi ilkesi yürürlükte-dir. Ayrýntýlý bilgi için bkz. G.Korkmaz, 1999, s.207.

Av.Mustafa Barlas

Page 13: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

masýnýn amaçlandýðý belliydi. Bu olaydan çok az bir zaman öncesindeyse (30.09.2008), Balýkesir'in Altýnova beldesinde Ramazan Bayramýnýn birinci

30günü, iki yurttaþýmýzýn ölümüyle sonuçlanan olay sonrasýnda beldede bir gerginlik yaþandýðýný biliyoruz. Böyle bir hassasiyetin olduðu dönemde bu haberin yayýnlanmasýnýn da yangýna körükle gitmekten ve toplum içindeki hassasiyetlerin taþmasýna çanak tutmaktan baþka bir iþe yaramayacaðýný ra-hatlýkla ifade edebiliriz.

Bu durumda, bu haberin hiç yayýnlanmamasý belki daha isabetli olurdu. Diyelim ki habercilik adýna böyle bir haber mademki yayýnlandý, belki olum-lu yönde, ulusal birlik ve beraberlik mesajlarý içeren bir yorum katýlsaydý da-

31ha iyi ve sorumlu bir yayýncýlýk olurdu kanaatindeyiz.

21 . Y ÜZ Y IL [ 221 ]E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

30 Hürriyet Gazetesi, 01 Ekim 2008, Çarþamba. http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=10021545&tarih=2008-10-01 31 Güler kömürcü, “Mavi Beyaz Tehlikeli iliþkiler”, 11 Mayýs 2006, Perþembe, Akþam gazetesi,

müziði,“Kürt kartýný ellerine alanlar önce psikolojik operasyon baþlatýp, Türkü evlerini, yakýþýklý aðalarýn TV dizilerini kullanýp sizlerin bilinç altýnda Kürtçü politikalarý sevimli hale getirdiler, biz

Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karþý Önlemler

Page 14: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

[ 222 ] 2 1 . Y ÜZ Y IL E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

Terör Örgütlerinin Jargonu: “Pikeke” Terör örgütü PKK'nýn ülke içinde ve dýþýndaki yandaþ ve sempatizanlarý ve bazý siyasî kiþiler tarafýndan özellikle Türkçe hecelemeye göre, PE-KA-KA veya PE-KE-KE biçiminde deðil harflerin Ýngilizce okunuþu olan “PÝÝ-KEE-KEE” biçiminde seslen-dirilmesi de bu örgütün uluslar arasý yasallýðý olan ve/veya olmasý gereken ve uluslararasý kamouyounda da tanýnan bir örgüt olduðu vurgusunu pekiþ-tirmeye/iþlemeye yönelik bir söylem olduðunda kuþku yoktur.

Psikolojik operasyonlarýn baþlamadan önce tespiti çok kolay deðildir. Çünkü, (top yekûn) savaþýn bir uzantýsý olan psikolojik operasyon ve onun elveriþli vasýtasý olan propagandanýn enstrümaný olan basýn-yayýn araçlarýn-da dile getirilmeye, medyada seslendirilmeye baþlandýktan sonra veya bu maksatla maddî operasyonlar ya da maddî olgular (vakýalar) ortaya çýkmaya

32baþladýktan yani algý düzeyine ulaþtýktan sonra fark edilir. 33Irak'ýn 2003 yýlýnda ABD tarafýndan iþgali olayýnda psikolojik harekâ-

týn bin bir türlü oyunlarý sahneye konuldu. Bunlarýn içinde, en ilginci ise Irak ordusunun doðru dürüst bir tek mermi ve füze atmadan organize bir savun-

kültürel ve sosyal haklarý tartýþtýðýmýzý zanneder iken buyurun bugün vatanýmýzýn bir parçasýnda -federasyon- ayrýlýkçý politikalar en tepede dillendirilmeye baþladý, ya yarýn?!”

Ýbrahim Karagül, “Ter kokusu mu, kan kokusu mu?...”, Yeniþafak Gazetesi, 13 Haziran 2006, Salý.

http://makale.turkcebilgi.com/kose-yazisi-83649-guler-komurcu-mavi-beyaz-tehlikeli-iliskiler.html 32 Erdal Sarýzeybek “Emperyalist Tuzaða Karþý Ulusal Harekât”

“Bilinen polis taktiðinde zanlýyý yumuþatmak, konuþturmak, suçu itiraf ettirmek yani polisin iste-diði davranýþ biçimine zanlýyý getirebilmek için uygulanan “iyi polis kötü polis” rolü her zaman iþe yaramýþtýr. Þimdi zanlý durumunda olan Türkiye masaya oturtulmuþ, kelimenin tam anlamýyla bir sarmala alýnarak dört bir yaný iyi polis görünümündeki emperyalist güçler tarafýndan kuþatýlmýþtýr; ABD-Ýsrail ikilisi,” Barzani'yi taný, iþine gelir, kurtulursun” derken, AB-DTP ikilisi ise “Öcalan'ý ta-ný senin için kurtuluþ yolu budur”, demektedir. Her iki seçeneðin de hedefi Türkiye'nin üniter yapý-sýný bozmak, parçalamak ve bölmektir. Bu iki seçeneðin çizdiði tablo Anadolu'dan Türk kimliði ve varlýðýnýn silinmesine kadar gidecek olan bir karanlýk yolu iþaret etmektedir. Bu durumda ABD'nin PKK terör örgütünü uyuþturucu kaçakçýlarý listesine almýþ olmasý ya da AB'nin PKK'ya terör ör-gütü demesinin Türkiye açýsýndan artýk hiç bir anlamý yoktur. Türkiye için çýkýþ yolu bu emperyalist seçeneklere karþý “ulusal harekâtýný baþlatmak” ve bu yolda bir adým ileri atmaktan geçmektedir.” http://www.tusam.net/makaleler.asp?id=1333&sayfa=7 33

“Psikolojik operasyon. Nefret propagandasý. Zihinsel ýrkçýlýk. Batý'nýn öteki olana bakýþýnda-ki aþaðýlama. Yüzyýllardýr aynýsýný yapmýyorlar mý? Afganistan'da Sovyetler'e direnen mücahitler semboldü, Batý'nýn kahramanýydý. Sovyetler çöktü, hepsi çapulcu olmadý mý? Dünyanýn en aþaðýlýk mahluklarýna dönüþmediler mi? En azýlý teröristler olmadýlar mý? ABD'ye karþý olan herkes böyle, Ýngiltere'ye karþý olan herkes böyle deðil mi? Kötülüðün bütün sýfatlarýný hak etmiyorlar mý? Sadece Araplarý mý öyle görüyorlar, bize bakýþlarý farklý mý sanýyorsunuz?

“http://makale.turkcebilgi.com/kose-yazisi-87580-ibrahim-karagul-ter-kokusu-mu-kan-kokusu-mu.html

Av.Mustafa Barlas

Page 15: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

21 . Y ÜZ Y IL [ 223 ]E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

ma gerçekleþtiremeden daðýlmasýný saðlayan CIA'nin Irak ordusunun üst düzey komutanlarý üzerinde yürüttüðü psikolojik savaþ oyunlarýdýr. Bu o-yunlarýn en önemlisi, emir komuta kademesinin en üstünde yer alan general-lerin bir tarikat aracýlýðýyla etkisizleþtirilip uyuþturulmalarýdýr. Bu operasyon, Türkmen kenti olan Telafer yakýnlarýndaki aþiret bölgesinden bir Kürt Tari-kat Þeyhi vasýtasýyla gerçekleþtiriliyor. Kes-Nizani adýný taþýyan bu oluþum geleneksel kökeni ve silsile yoluyla gelen nizamî ve dinsel meþruiyeti bulun-mayan, kýsaca nevzuhur(türedi) olarak ifade edebileceðimiz bir tarikattýr. Týpký bir zamanlar ülkemizde bir süre köpürtülüp kamuoyunun gözüne so-kulan ve provakasyon için bir dönem kullanýlan Aczimendiler gibi, Kesni-

34zani tarikatý da bu iþ için özel olarak kurgulanmýþ bir tarikattýr.

Tanrýya saf bir gönülle ve içtenlikle yaklaþarak arýnma yolu olarak ideali-ze edilen tarikatlarýn yöntemlerine göre, edilgen olmak ve sadece Tanrýnýn yüce adý ve sýfatlarý ile meþgul olarak, onlarý tefekkür ederek gerçek varlýða bürünme yolu olarak özetleyebileceðimiz tarikat ve liderinin bu yollarla üst düzey komutan ve bürokratlarý belli bir süreçte kendine kayýtsýz þartsýz bað-ladýktan sonra iþgal günü geldiðinde bütün mürit olan komutan ve askerlere huzur ve tevekkül içinde evlerine gidip gözlerini yumarak Tanrýyý zikir ve ibadetle meþgul olmalarý yönünde tavsiye ve telkinlerde bulunduðunu bili-yoruz. Bu durumda, kendi üst ve âmirinden daha hayýrlý ve mübarek olarak gördüðü þeyhinin sözlerine uyan askerlerin de kuzu kuzu savaþmadan daðýl-dýklarý görülüyor. Bunun ABD açýsýndan baþarýlý bir psikolojik operasyon olduðunu ifade etmek mümkündür. Eðer Irak normal bir ülke olsaydý Ýç Güvenlik Birimleri, “Önleyici Kolluk” yetki ve görevleri dolayýsýyla bu Kürt tarikat þeyhini sýký takip ve denetim altýnda tutarak yabancý servis görev-lileriyle ve/veya kendisine baðlý (müridi) olan askeri (özellikle rütbeli) gö-revlilerle temasýný tespit edip gereken tedbirleri uygulamalýydý.

Ermenilerden Özür Dileme Olayý: Bir kýsým okur-yazar, yazar-çizer takýmýnýn bu eylemleri, bazý odaklarýn ve Türkiye aleyhtarý çevrelerin gü-dümlemesi ve yönlendirmesiyle yürütülen apaçýk bir psikolojik operasyon-dur. Bu incelemenin kaleme alýndýðý sýralarda ortaya çýkmýþ olmasý da tesa-düfen bu yazýnýn amacýna denk düþen ve ülke/toplum olarak psikolojik o-perasyonlar hakkýndaki bilinç ve duyarlýðýn artýrýlmasý gerekliliði yönünde ö-

35nemli ve somut bir örnek oluþturduðu kanaatindeyim.

34 Kes, Farsça kimse, kiþi demektir. “Nizani” ise Kürtçe bilmiyorum, bilmiyorsun, bilmiyor anlamlarýna gelen bir kelimedir. Kesnizani ismiyle kimse hiçbir þey bilemez gibi agnostik çaðrýþýmlar ve göndermeler yapan ve sýðlýðýný gizlemek için adýyla yoðun bir mistik ve felsefi derinliði ifade etmeye çalýþan bir ad seçilmiþ uydurma bir tarikattýr.

Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karþý Önlemler

Page 16: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

[ 224 ] 2 1 . Y ÜZ Y IL E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

Özürcülerin “muhatap” olarak alýnarak onlara karþý yoðun bir kampan-ya baþlatýlmasý, bunun için bir kontra imza kampanyasý yapýlmasýnýn kamu-oyunda bir ikilik oluþmuþ gibi bir izlenim uyandýrarak, özür dileyenler ve dilemeyenler gibi iki farklý güçlü damar varmýþ görüntüsünü yaratacaðý dü-þüncesindeyim. Bu nedenle belki de en iyi tavýr bu özür dileyicileri hiç dik-kate almamaktýr. Zira, aslýna bakýlýrsa, baþlý baþýna bir komplo olan tarihi ve siyasî soykýrým iddiasýný destekleyen bu kiþilerin Türk Ulusu adýna karar ver-me, milleti temsil etme ve özür dileme hak ve yetkilerinin olmadýðý açýkça or-tadadýr.

4. Sonuç Yerine:

Kolluðun önleyicilik görevi, öncelikle propagandanýn yýkýcý, bölücü et-kilerinin kýrýlmasý ve karþý propaganda ile yýkýcý bölücü unsurlarý bertaraf et-mek, milli birlik ve ulusal bilincin yerleþtirilmesidir. Yýkýcý bölücü propagan-danýn hiç yapýlmadan önce istihbar edilerek önlenmesi hayatýn olaðan akýþý ve iletiþim araçlarýnýn çeþitliliði ve bu araçlarýn kullanýmýnýn yaygýnlýðý ne-deniyle(örneðin herkeste cep telefonu ve hemen her evde bilgisayar ve inter-net vardýr), önceden haber alýnarak saptanmasý ve daha henüz yapýlmadan imha edilmesi söz konusu olamaz. Çünkü, medya araçlarý, kitap, broþür vs. yoluyla yapýlmaya hazýrlanan bir propaganda dokümanýnýn ele geçirilip suç unsuru olarak alýkonulmasý ve bir tutanakla adlî emanete teslimi milyonlarca belge ve doküman için olanaklý deðildir. Kaldý ki, kolluk güçleri tarafýndan suç unsuru olarak el konulan birçok belge ve dökümanýn kitap gazete, dergi vs. gibi birçok yayýn aracýnýn suç unsurlarýný taþýmamasý ihtimali de vardýr. Bunlarýn sýcak bir operasyon esnasýnda deðerlendirilmesi çok kolay deðildir. Zira, bu dokümanlarýn deðerlendirilmesi de uzun bir zaman sürecinde oku-nup yorumlanmasýný gerektirmektedir.

Önleyici kollukta en önemli aþama; propaganda ve psikolojik operas-yonlarý saptamak, topluma enjekte edilen fikirleri ve pompalanan duygularý doðru tahlil edip tehdit ettikleri ulusal ve toplumsal çýkarlarý doðru olarak belirlemek, bu düþman propagandanýn kaynaklarýyla ilgili somut bilgileri el-de etmek ve bu bilgilerin kullaným alanlarýný araþtýrýp tespit ederek, gerekti-ðinde ve gerekli dozda bunlarý, karþý propaganda ve karþý psikolojik operas-yon yoluyla bertaraf etmek amacýyla uygulamaktýr.

35 Özürcülerin altýna imza attýklarý cümle: “1915'e Osmanlý Ermenilerinin maruz kaldýðý Büyük Felâket'e duyarsýz kalýnmasýný, bunun inkâr edilmesini vicdaným kabul etmiyor. Bu adaletsizliði reddediyor, kendi payýma Ermeni kardeþlerimin duygu ve acýlarýný paylaþýyor, onlardan özür diliyorum.” http://www.ozurdiliyoruz.com/

Av.Mustafa Barlas

Page 17: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

Yýllar Kýsa Vadeli Orta-Uzun Vadeli Toplam Dýþ Borç Servis Oraný

1950 - - 373 11,9

1960 - - 992 30,7

1970 - - 1929 26,9

1980 2.505 13.722 16.227 47,4

1983 2.281 16.104 18.385 38,2

1984 3.180 17.479 20.659 31

1985 4.759 20.717 25.476 30,7

1986 6.349 25.752 32.101 35,8

1987 7.623 32.805 40.428 32,3

1988 6.417 34.305 40.722 36,2

1989 5.745 36.006 41.751 32

1990 9.500 39.535 49.035 27,6

1991 9.117 41.372 50.489 26,9

1992 12.660 42.932 55.592 29,8

1993 18.533 48.823 67.356 26,4

1994 11.310 54.291 65.601 30,1

1995 15.701 57.577 73.278 28

1996 17.072 62.258 79.330 22,3

1997 17.691 66.500 84.191 21,3

1998 20.774 75.614 96.388 26,5

1999 22.921 80.066 102.987 34,6

2000 28.301 90.267 118.568 37,4

2001 16.403 97.255 113.658 43,9

2002 16.424 113.795 130.219 48,2

2003 23.013 122.354 145.367 37,8

2004 31.895 129.906 161.801 32,2

21 . Y ÜZ Y IL [ 225 ]E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

Böyle bir uygulamanýn belirli bir merkezden yapýlarak yürütülmesi ge-reklidir. Daha önce ülkemizde böyle bir merkez, Milli Güvenlik Kurulu bünyesinde Toplumla Ýliþkiler Daire Baþkanlýðý biçiminde örgütlenmiþken bu kurum, Avrupa Birliði uyum yasalarý ve demokratikleþme paketleri çer-

36çevesinde kaldýrýlarak etkisizleþtirilmiþtir. Devletin ve toplumun savunma mekanizmalarý olan ve psikolojik savaþý, psikolojik operasyonlarý belirleyip önlem alacak ve toplumun zarar görmeden veya en hafif zararla düþman saldýrýlarý savuþturmasýný saðlayacak mekanizma ve birimlere gereksinim

37vardýr.

Kolluk yetkisinin kullanýmý Ýçiþleri Bakanlýðýnda bulunduðuna göre, ba-kanlýðýn merkez örgüt yapýsý içinden, Milli Güvenlik Kurulu içinde yeniden etkin hale getirilecek bir “ulusal güvenlik istihbarat deðerlendirme ve koor-dinasyon kurulu” biçiminde ortak bir daimi birime ihtiyaç vardýr. Çünkü, her birim ayrý ayrý kendi alanýnda çok mükemmel çalýþýyor olsa dahi, ülke ü-zerinde yürütülmekte olan muhtemel bir örtülü operasyonun bütün olarak fotoðrafýnýn çekileceði ve bütüncül bir deðerlendirme yapýlarak önlemlerin sevk edileceði, çok genel bir istihbarat havuzu ve deðerlendirme birimi ge-reklidir. Ulusal güvenlik gerekleri ve dünya gerçekleri bizi buna mecbur et-mektedir. Zira, mükemmel surette oluþturulan bir birim, mükemmel teçhi-zatla donatýlsa dahi, onlarýn yürütecekleri faaliyetler akýllý bir koordinasyonu gerekli kýlmaktadýr. Yoksa, her birim puzzle'ýn ayrý bir parçasýyla uðraþýrken vakit kaybý ve bundan da önemlisi kritik deðer ve kazanýmlarýmýz, âdeta sa-vaþmadan bir savaþý kaybetmiþ gibi trajik bir biçimde elimizden gidebilir. Bu nedenle ulusal güvenlik ve önleyici kolluk birbirinden çok ayrý kavramlar deðildir. Ulusal güvenliðin en üst düzeyde ele alýndýðý ve politikalarýn belir-lendiði Milli Güvenlik Kurulu yapýsý içinde Genel Kolluk birimleriyle bir-likte ve koordineli olarak çalýþacak daimi birimler oluþturulmalýdýr. Bu birimler içinde Jandarma, Emniyet ve Ulusal Bilgi Toplama birimlerinin ko-ordineli ve ortak olarak çalýþacaðý bir “istihbarat havuzu” teþkil edilmelidir.

Bunlara ek olarak da Asayiþ ve Kolluk görev tanýmý içinde yer alan bü-tün kaçakçýlýk, asayiþ, organize suç ve malî suçlarýn hepsinin birbiriyle bað-lantýlý olarak deðerlendirilebileceði ve her birimden gelen(Masak dâhil) uz-manlardan oluþturulacak daimi bir kurulun görev yapmasý saðlanmalýdýr.

36 Ü. Özdað, 2008, s.240.37 Mustafa Barlas, “Milli Güvenlik Kurulu'nun Yapýsý ve Anayasal – Yasal Durum”, 21. Yüzyýl Türkiye Enstitüsü, 19 Aralýk 2008, http://www.21yyte.org/tr/yazi.aspx?ID=2410&kat=4

Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karþý Önlemler

Page 18: 12-Önleyici Kollukta Psikolojik Operasyonlara Karşı Önlemler...7 Yavuz Toker-Sabri Dilmaç, Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý

[ 226 ] 2 1 . Y ÜZ Y IL E k im / K a s ým / A r a l ý k 2008

KAYNAKÇA

1- Alkan, Necati, (2003) “Terör Örgütlerinin Gençliði Kazanmada Kullandýðý Psikolojik Süreçler” Türkiye'de Terörizm, Dünü, Bugünü, Geliþimi ve Alýnmasý Gereken Tedbirler, Bildiriler, 10-11 Mayýs 2000, Türk Tarih Kurumu Basýmevi, Ankara.

2- Barlas, Mustafa, “Milli Güvenlik Kurulunun Yapýsý ve Anayasal-Yasal Durum”, 21. Yüzyýl Türkiye Enstitüsü. http://www.21yyte.org/tr/yazi.aspx?ID=2410&kat=4

3- Erkan, Muzaffer- Dilmaç, Sabri, Devlet Güvenlik ve Ýstihbarat, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý Yayýnlarý, 2001, Ankara

4- Hürriyet Gazetesi, 01 Ekim 2008, Çarþamba. http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=10021545&tarih=2008-10-01

5- Ýçel, Kayýhan, Kitle Haberleþme Hukuku, Beta Basým Yayým, Ýstanbul, 1990,

6- Kaplan, Gülcan, “El Cezire Televizyonu Baðýmsýz Yayýncýlýk Deneyimi”, Ankara Üniversitesi, Ýletiþim Fakültesi web sitesi. http://ilef.ankara.edu.tr/id/yazi.php?yad=1341

7-

http://makale.turkcebilgi.com/kose-yazisi-87580-ibrahim-karagul-ter-kokusu-mu-kan-kokusu-mu.html

8- Korkmaz, Gürol, Terör ve Medya iliþkisi, Emniyet Genel Müdürlüðü Terörle Mücadele Harekât Daire Baþkanlýðý Yayýný, 1999, Ankara

9- Kömürcü, Güler, 11 Mayýs 2006, Perþembe, Akþam gazetesi, Mavi Beyaz Tehlikeli Ýliþkiler, http://makale.turkcebilgi.com/kose-yazisi-83649-guler-komurcu-mavi-beyaz-tehlikeli-iliskiler.html

10- Kumkale, Tahir Tamer, Psikolojik Savaþ Küresel Ýþgâl, Pegasus Yayýnlarý, 2007, Ýstanbul.

11- Maðden, Perihan, “Ana haberlerde Ýmralý kýþkýrtýcýlýðý” Radikal Gazetesi, 29 Kasým 2008.

12- Özdað, Ümit, Ýstihbarat Teorisi, Kripto yayýnlarý, 2008, Ankara

13- Özdað, Muzaffer, Stratejik Düþüncenin Sivil ve Askeri Hayatta Kullanýlmasý, Asam Yayýnlarý, 2000, Ankara s.19, s.22. http://www.asam.org.tr/temp/kitap75.pdf

14- Özdiker, Cengiz, (2003) “Türkiye'de Medya ve Terör” Türkiye'de Terörizm, Dünü, Bugünü, Geliþimi ve Alýnmasý Gereken Tedbirler, Bildiriler, 10-11 Mayýs 2000, Türk Tarih Kurumu Basýmevi, Ankara.

16- http://www.ozurdiliyoruz.com/

17- Sarýzeybek, Erdal, “Emperyalist Tuzaða Karþý Ulusal Harekât”http://www.tusam.net/makaleler.asp?id=1333&sayfa=7

18- Sun Tzu, (2007), Savaþ Sanatý, (Çev. Sibel Özbudun-Zeynep Ataman) Anahtar Kitaplar Yayýnevi, Ýstanbul

19- Toker, Yavuz- Dilmaç, Sabri., Psikolojik Harekât ve Propaganda, Emniyet Genel Müdürlüðü Ýstihbarat Daire Baþkanlýðý Yayýnlarý, 1992, Ankara.

20- Türkiye'de Terörizm, Dünü, Bugünü, Geliþimi ve Alýnmasý Gereken Tedbirler, Bildiriler, 10-11 Mayýs 2000, Türk Tarih Kurumu Basýmevi, Ankara.

21- Uysal, Birkan, Siyaset Yönetim Halkla Ýliþkiler, TODAÝE Yayýný, 1998, Ankara.

22- Yýlmaz, Sait, Güç ve Politika, Alfa Basým Yayýn Daðýtým, 2008, Ankara.

Karagül, Ýbrahim, 13 Haziran 2006, Salý, Yeniþafak Gazetesi.

Av.Mustafa Barlas