(310 hicri) taberi-türkçe-camiul beyan an tevilil kuran

2274
TABERIİ TEFSIİRIİ Aziz Okuyucu, Allah Tealâ'nm insanlara ihsan buyurduğu en son hidâyet kaynağı olan kitap, Kur'an-ı Kerim'dir. Bütün insanlığı saadet ve kurtuluşa erdirecek ahkâm ancak Kur'an'dadır. İnsanlık ne kadar inkişâf etse, yine Kur'an'a muhtaçtır. Çünkü Kur'an, tükenmez bir ilim, irfan, hikmet, hidâyet ve burhan hazinesidir. Hiçbir kimse Kur'an'ın mânâlarının künhüne vâkıf olamaz. Fakat zaman zaman, Kur'an hakikatlerini keşfeden kalpler, mânevi zevk ve neşe duyarlar. İşte bu, en mükemmel ve mukaddes bir rehber olan hakikat kaynağını insanlığa anlatmak ve Kitabullah'a hizmet etmek isteyenler, yüzlerce tefsir kitabı telif etmişlerdir. Her müfessir, kendi ilmî derecesine göre Kur'an'ın hakikatlerine tercüman olduğundan, çeşitli tefsirler vücuda gelmiş, her biri bir feyz kaynağı olmuştur. Kur'an-ı Kerimin en mükemmel tefsiri yine Kur'an'dır. İkinci olarak da Resulü Ekrem efendimizin hadisleridir. Bu şekilde âyet ve hadislerle ve sahabenin sözlerine dayanarak yapılan tefsirlere rivayet tefsiri denir. Zamanımız âlimlerinden birisi şöyle demiştir: "Bir âlim kendi ilmî derece ve istidadına göre bir tefsir hazırlar. Bunun takriben 50 yıllık ömrü vardır. Ancak bir tefsir vardır ki, hadis, âyet ve sahabe sözleriyle yapılmıştır. Bu tefsirin ömrü kıyamete kadardır. Bunu neşretmek büyük bir hizmettir. Bu tefsir TEFSÎR-I TABERÎ'dir." Bu tefsirin yazan Ebö Cafer Muhammed bin Cerir et-Taberî Hicri 224'te Taberistan'da doğmuş, hicri 310'da Bağdat'ta vefat etmiştir. İbn-i Cerir, büyük bir âlimdir. Tefsirde, hadiste, fıkıhta, edebiyatta, tarihte eşsizdir. Hele hele tefsirde emsali yoktur. Bütün İslâm âlimleri, bunda ittifak etmişlerdir. İmam Nevevî (R.A) diyor ki: "Tefsîr-i TaberVnin bir misli daha tasnif edilmemiştir. Bu hususta ümmet ittifak etmiştir." İmam Suyûtî ise: "Tefsin Taberî, tefsirlerin en cetîli, en azîmidir. Kendi vadisinde şâir tefsirlere fâikdir." demiştir. Hâsılı Tefsîr-i Taberî ilmî bir harikadır. Bir kaynaktır. Kendisinden önce yazılan bütün rivayet tefsirlerinden temayüz etmiştir. İşte yayınevimiz, böyle bir eseri okuyucusuna arz etmek için, daha önce Kur'an Meali ve muhtelif ilmî kitaplar hazırlamış olan İlmine ve İrfanına güvendiği her ikisi de ilâhiyatçı ve hukukçu olan Kerim Aytekin ve Hasan Karakaya hoca efendilerle yapılan mutabakat üzerine yıllar süren azimli bir çalışma neticesinde 1996 yılında eserin tercümesi Allah'ın inayetiyle tamamlanmıştır. Böyle, bir mübarek eseri büyük bir titizlik ve İnsan üstü gayretle tercüme eden muhterem mütercimlere teşekkür ediyor, eserde varsa yapılan hatalardan dolayı okuyucularımızın affını istirham ediyoruz. Bize bu eserin neşrini nasib eden Cenab-ı Hakk'a sonsuz hamd ve şükürlerimizi sunuyor, in'âmının devamını niyaz ediyoruz 1[1] Mevlüt KARACA 1[1] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yayınevi: 1/0

Upload: seoe-

Post on 31-Jan-2016

391 views

Category:

Documents


42 download

DESCRIPTION

https://www.youtube.com/user/ozkulersin

TRANSCRIPT

  • TABERI TEFSIRI Aziz Okuyucu, Allah Teal'nm insanlara ihsan buyurduu en son hidyet kayna olan kitap, Kur'an- Kerim'dir. Btn insanl saadet ve kurtulua erdirecek ahkm ancak Kur'an'dadr. nsanlk ne kadar inkif etse, yine Kur'an'a muhtatr. nk Kur'an, tkenmez bir ilim, irfan, hikmet, hidyet ve burhan hazinesidir. Hibir kimse Kur'an'n mnlarnn knhne vkf olamaz. Fakat zaman zaman, Kur'an hakikatlerini kefeden kalpler, mnevi zevk ve nee duyarlar. te bu, en mkemmel ve mukaddes bir rehber olan hakikat kaynan insanla anlatmak ve Kitabullah'a hizmet etmek isteyenler, yzlerce tefsir kitab telif etmilerdir. Her mfessir, kendi ilm derecesine gre Kur'an'n hakikatlerine tercman olduundan, eitli tefsirler vcuda gelmi, her biri bir feyz kayna olmutur. Kur'an- Kerimin en mkemmel tefsiri yine Kur'an'dr. kinci olarak da Resul Ekrem efendimizin hadisleridir. Bu ekilde yet ve hadislerle ve sahabenin szlerine dayanarak yaplan tefsirlere rivayet tefsiri denir. Zamanmz limlerinden birisi yle demitir: "Bir lim kendi ilm derece ve istidadna gre bir tefsir hazrlar. Bunun takriben 50 yllk mr vardr. Ancak bir tefsir vardr ki, hadis, yet ve sahabe szleriyle yaplmtr. Bu tefsirin mr kyamete kadardr. Bunu neretmek byk bir hizmettir. Bu tefsir TEFSR-I TABER'dir." Bu tefsirin yazan Eb Cafer Muhammed bin Cerir et-Taber Hicri 224'te Taberistan'da domu, hicri 310'da Badat'ta vefat etmitir. bn-i Cerir, byk bir limdir. Tefsirde, hadiste, fkhta, edebiyatta, tarihte esizdir. Hele hele tefsirde emsali yoktur. Btn slm limleri, bunda ittifak etmilerdir. mam Nevev (R.A) diyor ki: "Tefsr-i TaberVnin bir misli daha tasnif edilmemitir. Bu hususta mmet ittifak etmitir." mam Suyt ise: "Tefsin Taber, tefsirlerin en cetli, en azmidir. Kendi vadisinde ir tefsirlere fikdir." demitir. Hsl Tefsr-i Taber ilm bir harikadr. Bir kaynaktr. Kendisinden nce yazlan btn rivayet tefsirlerinden temayz etmitir. te yaynevimiz, byle bir eseri okuyucusuna arz etmek iin, daha nce Kur'an Meali ve muhtelif ilm kitaplar hazrlam olan lmine ve rfanna gvendii her ikisi de ilhiyat ve hukuku olan Kerim Aytekin ve Hasan Karakaya hoca efendilerle yaplan mutabakat zerine yllar sren azimli bir alma neticesinde 1996 ylnda eserin tercmesi Allah'n inayetiyle tamamlanmtr. Byle, bir mbarek eseri byk bir titizlik ve nsan st gayretle tercme eden muhterem mtercimlere teekkr ediyor, eserde varsa yaplan hatalardan dolay okuyucularmzn affn istirham ediyoruz. Bize bu eserin nerini nasib eden Cenab- Hakk'a sonsuz hamd ve krlerimizi sunuyor, in'mnn devamn niyaz ediyoruz1[1] Mevlt KARACA

    1[1] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/0

  • Ebu Cafer Muhammed B.Cerr Et-Taber Hicr 3. Yz yln giriiyle slami ilimler gelimi ve mkemmellie yaklamt. yle ki fkh mezheplerin, deimeyen temel esaslar konmu, sahih hadis kitaplar telif edilmi, Arap dili, konuanlarn azlarndan alnmak suretiyle derlenmi, Siyer ve Gazvelerle ilgili kitaplar yazlm, Arap diii, Fars, Hrid ve Yunan bilgilerini de kuatr hale gelmitir. Bylece limlerin nnde ufuklar almtr. nsanlar ilmin sadece bir dalnda bilgi sahibi olma yerine eitli ilimleri birlikte renmilerdir. Mesela, Lisan ve Gramer bilgileriyle megul olan alimler, ayn zamanda Hadis ile ilgili ilimler de edinmilerdir. Hadis limleri de tarihi, eitli mezhepleri, Hadis ravi'Ierinin derecelerini renmilerdir. Bir air, Lisandan, gramerden yeteri kadar payn ald gibi dini bilgilerden de nasibini almtr. Fkh limleri de kitap ve snneti bilme yannda iirleri ve ata szlerini ezberlemi bylece edebiyattan nasiplenmilerdir. slam alemindeki ders halkalar, ilim meclisleri, okullar ve te'lif ileri sadece Kfe, Basra ve Badat gibi ehirlere has olarak kalmam douda Mavera-nnehir blgesindeki Horasan, Rey (Tahran) ve dier blgere kadar varm, batda ise am, Msr, Kuzey Afrika ve Endlse kadar ulamtr. Bylece bu blgelerdeki ehirler ve kyler, fkh limleri, kuralar, muhaddisler, dil bilginleri, mfessirler ve dier ilim dallarndaki limlerle dolup tamtr. te ilmin dolup tat bu dnemde, Muhaddis, Fakih ve Mfessir olan Eb Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberinin yldz parlamtr. Bu zat, daha ocukken kendisini ilme vermi, erginlik ana girdikten sonra ilim almak iin eitli blgelere seyahati ar yapm, Yzlerce rvi ve limle grm ve eitli dallarda yazlan kitaplar okumutur. Ksa srede bir mezhep sahibi mam olmutur. Bylece adn iarihe yazdrm, her zaman hatrlanm ve ilminin, itibar edilen bir ilim olmasn salamtr. 2[2] Taberinin Doum Yeri Ve Tarihi Eb Cafer Muhammed b.Cerir et-Taberi, Taberistann mI ehrinde domutur, doum tarihinin H. 224 veya H. 225 olduu rivayet edilmitir,3[3] Taberi, kkln anlatrken unlar sylemitir, "yedi yamda hafz oldum. Sekiz, yamdayken insanlara namaz kldrdm. Dokuz yamdayken hadisleri toplayp yazmaya baladm. Babam bir gn ryasnda unu grm, Ben Reslullahm nnde bulunuyormuum. Yanmda, i ta dolu bir torba varm. Talan alp Reslullahn nmle atyormuum." Ryay yorumlayan kii elemi ki: "Bu ocuk bydnde Reslullahn dinine kar samimi olacak ve onun eriatn savunacak." te bunun zerine babam, ilim tahsili hususunda bana yardm etmekte ok titiz davrand. Ben, daha kk bir ocukken bu hassasiyeti gsteriyordu. 4[4] Bu rya doru kmtr. Taberi, fkh ve dier ilimleriyle zamannn en nde gelen isimlerinden olmutur. Snneti savunmu bid'aara kar sava vermitir. Babas da Taberistandaki byk arazisi ve maddi imkanlar yannda takva sahibi bir kimseydi. Olunun zeki, ilme k, limlerle tanmay ok seven biri olduunu grnce ondan hibir imkan esirgememitir. Nereye giderse gitsin arkasndan ihtiyalarn karlamtr. Bylece olunu

    2[2] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/1. 3[3] Mecanal deba c. 18 sh. 48

    4[4] Mecmal deba, c. 18 sh. 49

  • Halifelerin bahilerinden, Vezirlerin ve idarecilerin yardmlarndan uzak tutmu onu, makam ve mevki hrsndan mstani klmtr. Taberbylece kendisini ilim retmeye, hadis rivayet etmeye ve kitap yazmaya vakfetmitir. Hatta babasnn vefatndan sonra dahi onun ihtiyalar, babasnn servetinden karlanm, bylece hayatnn sonuna kadar kimseye muhta olmamtr. 5[5] Tabernn Ilm in Yapt Seyahatlar Ebu Cafer Muhammed b.Cerir et-Taber, daha ya on iki olmadan doum yeri olan ml ehrinden ayrlm ve eitli blgelere seyahat yaparak bir ok limden ilim tahsil etmitir. nce Rey (Tahran) blgesine gitmi, orada bulunan limlerden dersler almtr. Mesela Ebu Mukatilden Irak fkhn okumu, Ahmed b.Hammad ed-Dolabiden gramer renmi, Selem b.Fadl'dan, Ibn-i s-hakn "Megazi" adl eserini okumu daha sonra mehur Tarihini, bu eseri esas alarak yazmtr. Daha sonra bn-i Humeyd er-Rzi ile uzun sre beraber olmutur. Taberi bu hususta unlar anlatyor: "Biz, Muhammed b.Humeyd er-Rzinin yannda kitaplar yazardk. O, bir gecede bir ka defa yanmza gelirdi. Bize ne yazdmz sorar ve yazdklarmz okurdu. Biz, Ahmed b.Hammad ed-Dolabi-nin yanna da giderdik. O, Tahrann kylerinden bir kyde oturuyordu. Tahranla o kyn arasnda uzun bir mesafe vard. yle ki, oradan dndmzde deliler gibi oluyorduk. (Sersemleiyorduk) Sonra da kalkp Muhammed b.Humeyd'in meclisine gidiyorduk". 6[6] Taberi daha sonra Badata gitmitir. Oraya gidiinin asl sebebi, mam Ahmed b.Hanbelin orada ok mehur olmas, ilm sohbet ve toplantlarda adnn oka anlmasyd. Taber, Badata giderek, mam Ahmed'den ilim almay ve onu insanlara aktarmay dnyordu. Ne var ki, o Badata varmadan mam Ahmedin vefat haberini ald. Bu sebeple orada kalmad. Taberi, Badattan Basraya geti. Orada bulunan Muhammed b.Musa, mad b.Musa, Muhammed b.Abdl'l, Bir b.Muaz ve Muhammed b.Bear gibi limlerin sohbetlerini dinledi. Daha sonra Kfeye gitti. Orada, Hennad b.Seriyy ve smail b.Musadan hadis alp yazd. Sleyman b.Hallad ed-Talh'den kraat ilimlerini rendi. Ayrca zamannn byk limlerinden olan ve sertliiyle tannan Ebu Kureyb Muhammed b.Al el-Hemedan ile grt. Ondan bir ok hadis ald. Taberi oradan tekrar Badata dnd. Bu defa Kur'an ile ilgili ilimleri tahsil etti. Zamannn kurras olan Ahmed b.Yusuf et-Talebiden uzun sre ders ald. Sonra kendisini afii fkhna verdi. Orada, afii mezhebinin eri gelen limlerinden Hasan b.Muhammed es-Sabah ve Ebu Said ei-Istahr bulunuyorlard, Taberi ksa bir sre sonra afii mezhebini esas ald ve yllarca o mezhebe gre fetva verdi. Daha sonra Msra gitti. O dnemde Msrda afii mezhebi limlerinden smail b.brahim el-Mzeni, Rebi b.Sleyman, Muhammed b.Abdullah b. ei-Hakem ve kardei Abdurrahman bulunuyorlard. Taberi Msra giderek onlarla grmeyi stemiti. Ancak Msra giderken am blgesi sahil ehirlerine urad. zellikle Beyrutta uzunca bir sre kald. Orada, kurra olan Abbas b.Velid el-Beyruti ile grt. Yedi gn iinde amllarn kiraatna gre Kur'an-i Kerimi onun huzurunda okuyup bitirdi. Sonra Msrn Fustat ehrine H. 253 ylnda vard. Taberi ile ilk gren kii Fustat limlerinden Ebul Hasen es-Serrac e-Misr oldu. Bu zat Taberiye fkh Hadis, lisan, gramer ve iirle ilgili sorular sordu. Taberinin btn meselelerde lim olduunu ve ilimlerden payn yeteri kadar, aldn grd. Taberinin Msrda kal uzun snntr. Msrda iken ama gidip tekrar geri dnmtr, dnnden sonra

    5[5] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/1-2 6[6] Mecmal dcba, c. 18 sh. 49-50.

  • Rebi',Mzeni ve Abdihakimin iki olundan afii fkhn, bn-i Vehb'in talebelerinden Maliki fkihm ve kurra-larn reisi olan Yunus b.Abdl'al es-Sedefden, Hamza ve Ver'in kraaatlanm renmitir. Taberi son zamanlarnda Badata yerlemeyi dnm ve uzun seyahat-lardan sonra tekrar oraya dnmtr. Orada hadis rivayet etmi, kitaplar yazm, eserler okumu ve ann byk limteriyle arkadalk yapmtr. Taberi, kendisini okuma ve yazmaya vakfetmi bunun dnda herhangi bir i yapmamakta kararl olmutur. bn-i Askir diyor ki: "Abbasi devletinde Hkn, bavezirlie getirilince Taberiye bir ok ma! gndermi Taberi ise gnderilenleri geri evinni, Hakn, Taberinin Kad olmasn stemi Taberi bunu da reddetmi, Hkn yine Taberinin hakszlklar nleme urasnn bana gemesini istemi Taberi bunu da kabul etmemitir. Bunun zerine arkadalar ona sitem ederek unlar sylemilerdir: "Bunda senin iin sevap var. Kaybolan bir snneti ihya etmi olacaksn." Taberi ise onlara sert bir ekilde u cevab vermitir: "Sanyordum ki ben bunlar isteyecek olsam sizler beni bundan men edersiniz. Fakat aksi oldu. 7[7] Taberi Badatta Rahbet-i Yakup mahallesinde kendisine bir ev yaptrd. Zamamni orada ibadetle, okumakla, yazmakla ve telif ile geirdi. Evinde huzurla yayor, Halife ve valiler dahil herkes tarafndan sayg ile karlanyordu. Nihayet H.310 ylnn evval aynn sonuna iki gn kala bir cumartesi gn vefat etti. Ve evine defnedildi. Hatibi Badad diyor ki: "Kabrinin zerinde aylarca cenaze namaz klnd. lmne zlen birok lim ve edebiyet, hakknda iirler yazd. 8[8] Tabernn lmi Taberi btn ilim dallarnda ilim yapm ve her sahadan yeteri kadar na-sebini almtr. yle ki ann tartmasz mam saylmtr. Hemehrisi olan Abdlazz et-Taberi bu hususta unlar sylemektedir: "Taberi, kraat, hadis, fkh, tefsir, gramer, matematik ve dier ilimlerin her birinde ihtisas yapm gibi derin bilgilere sahipti. Fakat zellikle fkh, tefsir, hadis ve kraat limlerinde mehur olmutur. Bu ilimlerdeki gcn yle ifade etmek mmkndr: a- Fkh: Taberi fkh ahabnda, btn fkh mezhepleri okumu fakat zellikle afii mezhebinde mtehasss olmutur. Her ne kadar mstakil bir mezhep sahibi gibi hareket etmise de genellikle afii mezhebine bal kalmtr. yle ki Badatta on sene bu mezhebe gre fetva vermitir. Bununla birlikte meselelerin derinliklerine inip uzun aratrmalardan sonra kendisini mstakil bir mezhep sahibi kabul etmi ve bu mezhebini, yazd byk kk fkh kitaplarnda zikretmitir. Mezhebinin zelliklerini "Latifl Kavi" isimli eserinde beyan etmi ayrca "El-Basit" ve "htilafl Fukaha" adl eserlerinde, mam Malik, Ebu Hanife, afii, Sfyan es-Sevri, Evzai, Ebu Yusuf, Muhammed b. el-Hasen, ibrahim b.Halid el-Keibi gibi limlerin grlerini birbirleriyle mukayese ederek, delilleriyle birlikte zikretmi ve kendisinin tercih ettii hkm de belirtmitir. Kendisinden sonra gelen bir ksm limler onun mezhebine tabi olmulardr. Bunlardan bazlar unlardr: Ali b.Kamil, Ebul Ferec el-Muaf b.Zekeriyya en-Nehrevan (Taberinin mezhebini bu kii yaymtr) b- Hadis: Taberi hadis sahasnda da zamannn nde gelen limleri arasna girmitir. yle ki Zehebi onu altnc mertebedeki Muhaddislerden sayarken Nevevi "Tehzibl Esma vel Lgat" adl eserinde Taberiyi Tirmiz ve Nese'nin mertebelerinde zikretmitir. Taberip.ir bu sahadaki en mehur eseri 'Tehzib el-Asr" isimli eseridir. Bu eser hakknda unlar sylenmitir. "Bu eser Taberinin harika eserlerinden biridir. Eserine, kendisine gre senet 7[7] Tarih-i bn-i Asakir, c. 18 sh. 356.

    8[8] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/2-4

  • zinciri sahih olan ve Hz. Ebubekirden rivayet edilen hadislerle balamtr. Taberi, rivayet ettii her hadis hakknda yorum yapm ilk nce hadisin muhtemel olan illetlerini sonra hadisin rivayet tariklerini daha sonra hadisten karlacak fkhi hkmleri, snnetleri, limlerin bu husustaki ihtilaflarn ve her birinin delillerini zikretmi daha sonra hadisin ne mn ifade etiiini, onda geen garip kelimelerin izahn beyan etmi daha sonra nkarclarn, o hadise nasl dil uzattklarn aklam, onlara cevap vermi ve iddialarnn geersiz olduunu beyan etmitir. Bylece on kiiden gelen, Ehl-i Beytten rivayet edilen ve Abdullah b.Abbastan nakledilen hadislerden byk bir eser meydana getirmitir. Taberinin bunlar yapmaktan asl maksad, Resulullahtan nakledilen btn sahih hadisleri rivayet etmek, ted-kk ettii bu hadisler gibi btn hadisleri tedkik etmekti. Bylece hadislere dil uzatan herhangi bir kimseye itham sahas kalmasn, ilim erbabnn muhta olduu her eyi gzlerinin nne sersin. Bu yolla Kur'an ve snnetten ibaret olan eriat tedvin etmi olsun. Fakat bu hedefine ulaamadan vefat etmitir. Ondan sonra gelen insanlar Taberinin erh ettii ekliyle tek bir hadisi dahi erh edemedi. 9[9]Taberi hadis ilminin etkisinde kald iin tarihini de Muhaddislerin usulyle, raviler zincirinden naklederek yazmtr. c- Kraat: Taberi kraat ilimlerini, Badat. Kie, am ve Msr kurralann-dan okuyup renmitir. zellikle Hanza ve Verdin kuantlarn, Msrda, Yunus b.AbdI'aldan almtr. Taberi belli bir zaman sonra. Fkh ve Tebirdc olduu gibi, kendisi iin belli bir kraat ekli tevhit etmi ancak hui tesbi derken mehur kiraatlardan ayrlmamaya almtr. Kraat ilimleri h;kkikl; "Fi-Faslu Beynel Kraat" isimli eserini yazmtr. Bu eserde Kur'ann kranlarnda kurralarn nasl ihtilaf ettiklerini, kraatlara gre kurralarn isimlerini, Mekke, Medine, Basra ve am kurraiarnn adlann zikretmitir. Ayrca her kraati dierinden ayrmaya alm ve herbirinin dayanan, tevilini ve okuyucusunu belirtmitir. Kendisi de bu kraatlardan birini semi, onu semesinin sebeplerini ve o kraatin daha sahih oluunun delillerini zikretmitir. Bylece yetleri tefsir etmeye, onlar gramer asndan tahlil etmeye muktedir olduunu ortaya koymutur. Taberi, Kur'an- Kerimin eitli kraatlann bilmesinin yannda kendisi de gzel okuyanlardand. Mcahidin olu Ebubekir, teravih namaz klmak iin mescide giderken Taberinin, Rahman suresini okuduunu iitmi ve onun hakknda: "Allah tealmn bu sureyi bundan daha gzel okuyan birini yarattn sanmyorum." demitir. Taberi ayn zamanda edip bir kimseydi. Eserlerinde en deerli iirleri, hutbeleri, mektuplar ve vasiyetlerini zikretmesi, yer yer bizzat kendisinin de iirler sylemesi bunu gstermektedir. Bir iirinde unlar sylemektedir: ki ahlak vardr ki raz olmam onlara Zenginliin markl, fakirliin zilletidir. Zenginleirce marma, fakir olunca da daim ffetli ve vakarl ol, Taberi, grleri gzel, tuttuu yol ho olan bir kimseydi. Her gece mutlaka Kur'an okurdu. Grlerinde Selefin grn esas alr ve ehl-i snnet yo-nuLunu takibederdi. Yazd eserleriyle ne bir makam ne de bir madde hedefliyordu. ffetli, vakarl, elbisesi ve vcudu temiz, sohbeti ho, arkadalk hukukunu bilen, konumas tatl, nkteleri manidar olan bir kimseydi. d- Tarih: Taberinin, "Tarih er~Rsul vel Mluk" veya "Tarih ef-mem vel Mluk" isimli tarih kitab Arapa olarak yazlan tarihlerin en geni olandr. Taberi bu eserini planl bir ekilde yazm, bilgileri tarama yoluyla toplam, rivayetlerinde son derece titiz

    9[9] Bkz. Tarih-i Ibn-i Askir.c. 18 s. 351.

  • davranmtr. yle ki kendisinden nce geen, Yakub, Belazur, Vakid ve bn-i shak gibi tarihilerden daha mkemmel ve daha gvenilir bir eser meydana getirmitir. Bylece kendinden daha sonra gelen, Mes'd, bnl Esir ve bn-i Haldun gibi tarihilere de imknlar hazrlamtr. slamdan nce cahiliye dneminde Araplann tarihi, ezberlenerek muhafaza edilen ve insanlarn azndan, konuularak aktarlan bir ksm iirler, ata szleri, mehur olaylar ve arlklarla dolu kssa ve efsanelerden ibaretti. Sadece Hiyre ve Yemende, kklerin ve kalelerin duvarlarna yazlan bir de eitli ma-bedlerin ve manastrlarn ilerinde bulunan yazlar, nakilcerin senet zinciriyle yazlmt. Reslullah (s.a.v.) yeni bir din getirdi. Bir ok olaylarla karlat. Bu nedenle onun dnemindeki ve ondan sonra gelen Hulefa-i Raidin dnemindeki olaylarn yazlarak zaptedilmesi icabetti. Konuyla ilgili ilk kitab Hz. Zbeyrin olu Urve yazmt. Ondan sonra da Hz. Osm ann olu Eban yazmt. Nihayet bn-i lshakn kitabyla Siret ilmi zirveye ulat. Daha sonra mslmanlar arka arkaya fetihler yaptlar. ran tamamen fethettiler. Bizansn tahtn sarstlar. Bylece daha nce grmedikleri eitli insanlarla ve kltrlerle karlatlar. Alimler bunlarn dillerini ve rflerini renerek tslam teblie altlar. dareciler de onlarn eski sistemlerini ve tarihlerini renek sevk idareyi huzurla devam ettirmek istediler. Bu nedenle tarih, yepyeni bir ekil ald. Tarih bilgilerine, "Haberler" onlar nakledenlere de "Haberciler" ad verildi. Artk yazarlar, tarihi olaylar tesbit ederek yazmak iin kollarn svamlard. Muhammed b.Saib el-Kelb, nesebler hakknda bir kitap yazd. Avane b.el-Hakem, neyye oullarnn haberleri hakknda bir kitap yazd. Ebu Mihnef, tidat hakknda, Cemel ve Siffn olaylar hususunda bir kitap yazd. Seyf, fetihlere ait haberler hakknda, Ibn-i Hiam da Himyer Krallar hakknda birer kitap yazdlar. H. 2. yz yln sonlarna doru, tarihle ilgili eserler gittike artt.O dnemde divanlarn oluturulmas, ordu ktklerinin tutulmas ve benzeri kurumlarn otunnas neticesinde yazl tarihe ihtiya iyice artmt. Ayrca Farsa, Yunanca ve Sryaniceden oka kitap tercme edilmesi, ehirler ve milletler aras seyahatlann artmas, kltr ve medeniyetlerin birbirleriyle kaynamas, yazl tarihin gelimesini daha da artrd. Bu nedenle baz deerli limler tarih hakknda byk kitaplar yazmaktan kanmadlar. Vakid ftuhatla ilgili kitaplar, Belazur, el-Bldan ve Ensabl Eraf isimli titaplanni, bn-i Kuteybe, el-Mearif, Dnr, el-Ahbarutt-val isimli eserlerini yazdlar. Nihayet siraTaberiye gelmiti. O da tarihle ilgili olan mehur kitabn yazd. Taberinin, bu kitab ne zaman yazmaya balad kesin olarak bilinmemekte ise de onu, tefsirinden sonra yazd, kendi ifadelerinden anlalmaktadr. Tahminen H. 290 yllarnda yazmaya balam H.3O3 yllarnda bitirmitir, Taberi tarihine kaynak olarak, kendisinden nce yazlan ve nakledilen btn kitap ve rivayetlerden istifade etmitir. Araplann slamdan nceki tarihlerini, Ubeyd b. Serye e-Crhm, Muhammed b. Ka'b el-Kurezi ve Vehb b. Mnebbih'ten alm, Farslarn haberlerini, Arapaya tercme edilen Abdullah b.el-Mukaffa ve Muhammed b.Sad el-Kelb'inin ve berzerlerinin eserlerinden alm, Siret ilmini Hz. Osmann olu Eban, Hz. Zbeyrin olu Urve, erahbil b.Said, Musa b.Ukbe ve bn-i shaktan almtr. rtidat olaylarm ve fetihleri, Seyf b.mer el-Esed'den, Cemel ve Siffn vakalarn Ebu Mihnef ve Medain'den, Emevilerin tarihini, Avane b.el-Hakemden, Abbasilerin haberlerini, Ahmed b.Ebi Hayseme'nin kitaplarndan iktibas etmitir. Taberi tarihini mu haddislerin slubuyla rivayet zinciri iinde nakletmitir. e- Tefsir: Taberi ilmini "Camil Beyan Fi Tefsiril Kur'an" isimli byk eserinde gstermitir: Bu tefsirini te'lif etmesi hakknda unlar Sylemektedir. "Ben daha kk yatayken byle bir tefsir yapmay gnlmden geiriyordum. Bu hususta Allah telya istihare yaptm. Hakkmda bu iin hayrl olup olmadn bildirmesini diledim. Tefsire balamadan yl

  • nce rabbimden bana yardm etmesini niyaz etmitim. Rabbim de bu hususta bana yardmn esirgemedi.." Taberi, Tefsirini, Kur'an- kerimin czlerinin saysna gre otuz cz olarak dzenlemitir. Tefsirinin n blmnde, Kur'ann mucize olduunu, kraat ekillerini, surelerin isimlerinin manalarn beyan eden risale mahiyetinde bir giri yazmtr. Sonra Kur'an- Kerimin her yetini ksm ksm izah etmi, o hususta zikredilen sahabilerin, tabiinin, tebe-i tabiinin szlerini, kurcalara ait kra-atlar, yetlerin nsih, mensup olup olmadklarn, yetlerden karlacak hkmleri, bid'atlarn ne srmek istedikleri bid'atlar reddedip onlara verdii cevaplan zikretmi, o zamana kadar yazlm olan gvenilir tefsirlerden bol bol alntlar yapmtr. zellikle Abdullah b. Abbas, Said b.Cbeyr, Mucahid, Kata-de, Hasan- Basr, krime ve Dehhaktan oka nakiller yapmtr. Buna mukabil gvenilmeyen tefsirlerden alnt yapmamtr. nk bunlar ona gre itham altnda bulunan kimselerdir. Dier yandan tarih ve Siret kitaplarnda da bunlardan alnt yapmtr. Taberinin tefsiri, dnyaca mehur bir tefsirdir. Bu tefsir hakknda fakih Ebu Hamid el-sferayini yle demitir:" ayet bir kii, Muhammed b.Cerir et-Taberinin tefsirini elde etmek iin in'e kadar gidecek olsa bu tefsir iin gerekenden daha fazlasn yapm saylmaz. 10[10] Eserleri Taberinin bir ok eseri vardr. Onlardan en mehurlar unlardr: 1- Adabl Menasik: Bu eserde Hacca gidecek olan kimsenin, evinden ay-nlmasndan balayarak Haccm tamamlamasna kadar nasl davranaca ve nerelerde neler yapaca zikredilmektedir. 2- dbnnfus: Bu eserde, insana isabet edebilecek btn manevi skntlar ve onlarn nasl giderilecei zikredilmektedir. Taberi bu eserinde, nce kalbe sonra dile sonra gze sonra kulaa sonra da dier btn azalara isabet edecek husular srayla zikretmi bu hususta Resulullahtan, sahbilerden ve ehl-i Takvadan nakledilen grleri zikretmi, bu grlerden hangisinin sahih olduunu aklamaya almtr. 3- htilaft Ulemail Emsar Fi Ahkmi eraiil slam: Taberi bu eseriyle Fkh limlerinin grlerini nakletmeye almtr. Bunlar da mam Malik, Ev-zai, Sevri, afii, Ebu Hanife, Ebu Yusuf, Muhammed b.Hasan ve brahim b.Ha-lid'dir. Taberi bu eserinde, hangi gr tercih ettiini zikretmemitir. nk o bu ii, "Latifl Kavi" adl eserinde yapmtr. 4- Gadir Hum Hadisleri: Baz insanlar Gadir Hum ile ilgili herhangi bir hadisin bulunmadn, zira Resulullah Gadir Hum'da bulunurken Hz. Alinin yemende olduunu iddia etmilerdir. Bunun zerine Taberi bu eserini yazm, nce Hz. Alinin faziletlerini anlatm daha sonra da Gadir Hum ile ilgili hadisi eitli tariklerden zikretmitir. bn-i Kesir bu mesele ile ilgili hadislerin Taberi tarafndan iki ciltlik kitap haline getirildiini sylemitir. 5- Basitl Kavi Fi Ahkam eraiil slam: Taberi bu eserinde iik nce grlerini tercih ettii sahabileri ve kendilerinden fkh ald limleri ehirleriyle birlikte zikretmi daha sonra fkha ait taharet, namaz, zekat, artlar, kadlar, siciller, vasiyetler, kadya ait hkmler ve fkh usulne ait meseleleri zikretmitir. 6- El-Basir Fi Mealim ed-Din: Taberi bu Kitabnda, Taberistan halkna, ihtilaf ettikleri

    10[10] Bkz. Tarih-i Badat, c. 2 s. 163. Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/4-7

  • isimler ve kiiler hakknda bilgiler sunmu, bid'at ehlinin mezheplerini zikretmitir. 7- Tarihrrsul velmluk: Bu eseri, daha nce de zikredilen mehur tarih kitabdr. 8- Tehzib sr ve tafsil es-Sabiti Minel Ahbar: Bu kitab, stnlk derecelerine gre alfabetik sraya konulan sahabilerin rivayet ettikleri hadislerden, nde gelen sahabilerin bir ksmnn naklettii hadisleri ihtiva etmektedir. Daha nce Taberinin bu kitaptaki usul zikredilmitir. 9- El-Camiu Fil Kraat: Taberi bu eserinde, Kur'an- Kerime dair eitli kraatlar zikretmitir. Bu eseri Cezeri grm ve kraatim ondan almtr. Eserin byke harflerle ve on sekiz ciltten ibaret olduu, iinde yirmi ksur kraatin zikredildii nakledilmektedir. 10- Hadis et-Tayr: bn-i Kesir, Taberinin byle bir kitab olduunu zikretmitir. 11- El-Haff Filfikhi: Bu kitabn daha sonra zikredilecek olan "Latif el-Kavl Fi Ahkam e-arai el-slam" isimli eserinden ksaltmtr. Bu kitapta lim olann da talebenin de faydalanaca meseleler zetle zikredilmitir. 12- Zeyl el-Mzeyyel: bu kitapta Resulullahn sahabilerinden, onun dneminde ve kendisinden sonra Kureyten ve dier kabilelerden tabiin ve Selef-i Salibinden, onlardan sonra gelenlerden ve Taberinin hocalarndan, ldrlen ve lenlerin tarihleri, Resulullaha zaman bakmndan yaknlklarna gre zikredilmitir. Taberi bunlara isna edilen aslsz iddialar reddetmi ve onlar savunmutur. Hasan- Basri, Katade, krime vb. Kimseler bunlardr. Taberi ayrca bu eserinde zayf olduu sylenen ravileri de zikretmi, ravilerle ilgili eitli malumatlar vermitir. Bu kitab ok deerli bir eserdir. 13- er-Redd Alel Hurkusiyyi: Taberi bu kitabn nce Hz. Alinin ordusunda olup ta daha sonra ondan ayrlan Haricilerden br frkaya cevap olarak yazmtr. 14- er-Redd Ala Zilesfar: Taberi bu eseriyle Davud b.Ali el-sbahan'ye cevap vermitir. 15- er-Redd Ala bn-i Adi! Hakemi Al Malik: Bu eseyle bn-i Abd el-Hakem'in mam Malik hakknda yazd olumsuz eylere cevap vermitir. 16- Sarih es-Snne: Tabei bu risalesinde mezhebini ve itikadn zikretmitir. Kitabnn son blm itikad hakkndadr. 17- Turuk el-Hadis: Taberi bu eserini hadis hakknda yazmtr. 18- baretu er-R'ya: Bu eserinde bir ksm hadimleri toplam fakat ta-mamlayamadan vefat etmitir. 19-KitablEdebVettenzil. 20- Kitap el-Fadail: Bu eserinde drt Halifenin faziletlerini zikretmitir. Bu eseri telif etmesinin sebebi, bir taraftan Hz. Aliyi kmseyenleri dier taraftan onu masum sayanlar onaya karmak istemesidir. 21- Latif el-Kavl Fi Ahkm e-era el-slam: Taberi bu eserinde mezhebini kitap haline getirmitir. Bu kitap en deerli kitaplarndan ve Fkh kitaplarnn da en gzellerindendir. 22- Muhtar el-Feraiz: Bu eser, miras taksimiyle ilgilidir. 23- EI-Msned el-Mcerred: Bu eseri hadisle ilgilidir. 24- Kitap el-Vakf: Bu eserini, Halife el-Muktefi iin yazmtr. Bu eserde, Vakf hakknda limlerin ittifak ettikleri konulan zikretmitir. 25- Camil beyan Fi Tefsiri I Kur'an: Bu eseri, elimizde bulunan tefsiridir. Eserini Badatta yazmtr. Eseri, H.238 de yazmaya balam ve 290 ylin-da bitirmitir. Bu eser eitli limler tarafndan zetenmeye allm son zamanlarda da Mahmut akir tarafndan 15. Cze kadar tahkik edilmitir. 11[11] Tefsirin Tercmesi

    11[11] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/7-9

  • Taberi, izah edildii gibi derin ilmi ve geni tedkikleriyle dikkatleri zerinde toplam bir limdir. Yine izah edildii gibi ok sayda eseri vardr. Ancak bunlardan Tefsiri ve Tarihi en ok hret bulanlardr. Bu sebeple ona "Tefsirci-lerin ve tarihilerin babas" unvan verilmitir. Biz burada, onun bu byk eseri hakknda ksaca bilgi verecek ve onu nasl tercme etmeye altmz belirteceiz. Bilindii gibi Tefsirinin ad "Camil Atyan Fi tefsiril Kur'an"dr. "T-tberi Tefsiri"diye hret bulmutur. Bu tefsir uzun sre ortalarda grlmemi haa bir ara kaybolduu sanlm fakat sonra bulunarak basks yaplm ve okuyucularn istifadesine sunulmutur. Bildiimiz kadaryla mhim basklarndan biri, 1954 ylnda, yetler numaralanmak sureteyle, "Mustafa el- Bb el-Hualebi" ortakl tarafndan Msrda 30 Cz olarak yaplan basksdr. Msrl limlerden iki karde olan Ahmed Muhammed akir ile Mahmut Muhammed akir tarafn-dan tahkik edilip bir haiye ilavesiyle tahrili olarak baslmaya balanm fakat henz tamamlanmamtr. Elimizde bulunan ve tercmeye esas aldmz nsha ise "Darlfikr (Beyrut) tarafndan 1978 tarihinde baslm 10 Ciltlik nshadr. Taberinin Tefsiri, bir rivayet tefsiridir. Taberi bu tefsirinde yetlerin iza-. hm, nce hadis-i eriflere sonra sahabe, tabiin ve kendisinden nce gelen limlerin rivayetlerine dayanarak yapar Hadis ve sahabe kavlinin bulunmad yerlerde, gemi limlerin izah tarzlarn ve grlerini anlatr. Bu deliller de bulunmazsa Arap dili bilgisine dayanarak yetleri aklamaya alr. Ayrca kendi grn ve tercihini de beyan eder. Tefsirinde srailiyata da rastlanmaktadr. Ancak Taberi, yetlerin izahnda geen bu eitli hikayeleri anlatp gemekte, onlar zerinde fazlaca durup yorum ve tercih yapmamaktadr. O, tercihlerini ilmi konularda, ounlukla kraat ve ahkam haberleri zerinde yapmaktadr. Olaylar ve olaylar zerindeki eitli gr ve rivayetleri de zikretmekte fakat sonunda o konudaki kssann yle veya byle olmasnm bizim iin nemli olmadn syleyerek sonuca varmaktadr. Mesela, Hz. deme, cennette meyvesini yemesi yasak edilen aacn ne olduu hususundaki rivayetleri anlatp "bunun, buday, incir veya zm olduunu syleyenler vardr. Fakat Allah teala gerek Kur'anda gerekse sahih olan snnette bu aac bize bildimemitir. O halde o aacn ne olduunun bilinmesinde ve aacn tayinine allmasnda bizim iin bir fayda yoktur." diyerek grn beyan etmektedir. Tefsirin ana hatlaryla zellikleri bunlardr. Taberi tifsirinin tercmesine karar vemeden nce nasl bir alma yapacamz etraflca dndk. Taberi metninin aynen tercmesinin ok uzun olaca ve yer yer yaplan rivayetlerin, anlatlan kssalarn da okuyucuya bir ey kazandrmayaca kanaatna vardk. Bu sebeple Taberinin metnini zetlemeye ve zbdesini yapmaya karar verdik. Ancak Bakara suresinin hemen hemen tamamn tercme ettik ki okuyucu daha balangta tefsirin zelliklerini anlasn. Tefsirin zbdesini yaparken srailiyata kaan rivayetleri almaktan kanmaya altk. Taberinin zikrettii hadislerden, sahih hadis kitaplarnda mevcut olanlar, kaynaklarn gstererek tahric ettik. Ancak Ktb-i Tis!ada kaynan bulamadmz metinleri almamaya altk. F. akat yetin izah bakmndan alnmasn gerekli grdmz hadisleri, Taberinin rivayeti olarak aynen tercme edip aldk. eitli grlerin beyan edildii izahlarda, grleri zetledikten sonra Taberinin tercih ettii gr de mmkn mertebe belirtmeye altk. Bu arada tekrar mahiyetindeki izahlar almadk. Ayrca itikad ynden Cebiryecilik ifade eden yorumlan almaktan kanmaya altk. Taberinin zikretmedii fakat konu ile ilgili olan dier yet ve hadisleri de yer yer tahric

  • ederek aldk. Ayrca surelerin bana, o sureerdeki ahkamn ve kssalarn ve surenin beyan ettii dier hususlarn zeti mahiyetinde, sureyi tantc bir giri koyduk. Bylece "Taberi Tefsirinin zbdesi" diyebileceimiz bir metin kt ortaya. Okuyucuya faydal olabiklikse ne mutlu bize. Bu vesile ile byk tefsir stad bn- Cerir et-Taberiye rahmet diliyor, almalarmz esnasnda elimizde olmayarak yaptmz hatalardan dolay ce-nab- Haktan affmz niyaz ediyoruz12[12] Hasan KARAKAYA Kerim AYTEKN nsoz Bismillahirrahmanirrahm Bu kitap Hicr 306 ylnda Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberiye tarafndan hazrlanmtr. "Hikmetlerinin emsalsizlii akllan malup eden, delillerinin incelii dnceleri yenen, sanatndaki dehet ve harikas inkarclara mazeret brakmayan ve delillerinin dilleri kinatn kulaklarna "Allahtan baka hi bir ilah yoktur." diye haykran Allaha hamdolsun. O Allah ki onun, kendisine denk olabilecek ne bir dengi ne kendisine benzeyecek bir benzeri ne de yardmc olacak bir orta vardr. Onun ne ocuu ne de babas vardr, Onun ne ei ne de emsali vardr. O, kahredici gc karsnda zorbalarn boyun edii bir Cebbardr. O, izzet ve erefi karsnda hametli Krallarn zelil dt, heybeti karsnda btn heybet sahiplerinin korkup boyun edii ve yaratklarn hepsinin, ister istemez kendisine itaatta teslim olduu bir azizdir. te Aziz ve Celil olan Allah, bu hususta yle buyurmutur: "Gklerde ve yerde olanlar, ister istemez Allaha boyun eerler. Glgeleri de sabah akam Allah'a boyun eerler.l13[13]O Allah yle bir Allahtr ki, her varlk onun birliine davet eder. Her hisseden ey, onun varln gsterir. nk o, mevcudata ve hissedilen eylere sanatnn damgasn vurmutur. O damga da eyada grlen eksilme, artma, acizlik, ihtiyal olma, fetlerin meydana gelmesi ve kesin delil olmalar iin gereken hadiselerin birbirlerini takibetmesi gibi nianelerdir. O Allah ki. kinattaki varln ve birliini gsteren delillerine bir ilave olarak ve kaibleri aydnlatan hccetlerine bir destek oimak zere Peygamberler gndermitir Peygamberlerini, kullan nez-dinde doruluu ak olan, akllarda delili bulunan hkmlerle davetiler olarak gnderdi ki "Peygamberler geldikten sonra insanlarn Allaha kar ileri srecekleri herhangi bir mazeretleri kalmasn. 14[14] Ayrca akl ve ilim sahibi insanlar d np t alsnlar. Allah teala Peygamberlerini yardmlaryla destekledi. Onlar, doruluklarn ortaya koyan delillerle, dier yaratklarndan ayrd. Evet onlan. kesin delillerle ve kullar ciz brakan yet ve mucizelerle destekledi ki, onlar hakknda herhangi bir kimse "Bu Peygamber de sizin gibi beerden baka bir ey deildir. Yediklerinizden yer, itiklerinizden ier. Yemin olsun ki eer sizin gibi bir beere itaat ederseniz, o takdirde siz, muhakkak ki hsrana urayanlardan olursunuz. 15[15]demesin, Allah teala, bu Peygamberlerini, kendisiyle yaratklar arasnda eliler ve vahyini emanet ettii kimseler kld. Onlar ltfuna mazhar kld ve eliliine seti.

    12[12] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/9-10. 13[13] Ra'd suresi, 13/15

    14[14] Nisa suresi, 4/165

    15[15] Mminun suresi. 23/32, 34

  • Yine Allah teala, Peygamberherden her birine zel meziyetler vererek ve bir ksm ikramlarda bulunarak onlan eitli rtbelerde ve farkl derecelerde yaratt. Nitekim, bunlar hakknda yle buyurmutur: "te bu Peygamberlerden bir ksmn dierlerinden stn kldk. 16[16] Evet, Peygamberlere verilen dereceler, birbirinden stn ve farkl derecelerdir. Mesela, Allah teala. Peygamberlerinden bazlarna, bizzat kenisiyle konuma ikramnda bulunmu, bazlarn Cebrail ile desteklemi ona lleri diriltme, sakatlan, krleri iyiletirme zelliini vermitir. Bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)i de en yce derecelerle ve en stn mertebelerle ereflendirmi ona ikramlarndan en bol ksmn bahetmi. Peygamberlik derecelerinden en byn tahsis etmi, onu, sahabileri ve kendisine iman edenleri en ok sayda olan bir Peygamber klmtr. Evet, Allah teala, Hz. Muhammed'i mkemmel bir davetle ve umumi bir Peygamberlikle gndermi, onu bizzat himayesine alm ve onu, her inat zorbadan ve isyankr eytandan, bizzat kendisi korumutur. Bylece bu Pey-gamberiyle dini ortaya kann, karanlk yollan aydnlatm, hakkn niane ve iaretlerini gereken yerlere dikmi, irkin me'ale ve fenerlerini sndnn ve onunla btln ban ezmi sapkl. eytann tuzaklarn, putlara ve heykellere tapmay ortadan kaldrmtr. Allah teala, Peygamberini yle bir delille (Kur'anla) desteklemitir ki bu delil, kyamete kadar baki, zamann deimesiyle deimeyen, her sre getike aydn daha da artan bir delildir. Evet, Allah teala. dier Peygamberler arasnda, Hz. Muhammed'e bu gibi zellikleri vemitir. nk, dier Peygamberlerden bazlan zorbalar tarafndan malup edilmi, bazlan isyankr mmetleri tarafndan zelil drlm, bylece kendileri gittikten sonra izleri silinmi ve adlan anlmaz olmutur. Dier bir ksm Peygamberler de, sadece bir kavme veya bir toplulua yahut zamannda yaayan insanlara Peygamber olarak gnderilmitir. Halbuki bizim Peygamberimizi btn varlklara Peygamber olarak gndermitir ve kendisinden sonra bir daha Peygamber gelmeyecektir. Bize byle bir Peygamberi tasdik etme ikramnda bulunan, bizi ona uyma erefine eritiren ve bu Peygambere ve getirdiklerine iman etmeyi bize nasibeden Allah'a hamdolsun. Ey Allah'm, sen o Peygambere en gzel saltnla sall ve en stn selamnla selam.ve en mkemmel tahiyyatnla tahiyyat eyle! 17[17] En Byk Ltuflardan Biri Kur'ann Muhafazasdr? imdi gelelim meselemize: Allah tealann, Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)'in mmetine tahsis ettii en nemli faziletlerden, bu mmeti ereflendirdii en stn mertebelerden ve bu mmete ltfettii en byk ikramlardan biri de Peygamberimize gnderdii vahyi ve indirdii Kur'an korumas ve himayesi altna almasdr. O indirilen Kur'an ki Allah onu, Mslmanlarn Peygamberlerinin hak Peygamber olduuna bir delil gstermi ve Peygambere tahsis ettii stnl gsteren ak bir alamet ve kesin bir delil klmtr. Allah, bu Kur'an ile Peygamberini, her yalanc ve iftiracdan aynn ve bunun sayesinde mminleri de inkarclar, kfirler ve mriklerden ayrdetmitir. O Kur'an ki yeryznn her yerinde bulunan kk byk btn cinler ve insanlar, onnn tek bir benzerini yapmak iin bir araya gelecek olsalar, asla yapamazlar. Onlar bunu yapmak iin birbirlerine yardmc olsalar da bunu baaramazlar. Allah, o Kur'an, mminler iin, karanlklar aydnlatan bir nur, pheleri bertaraf eden bir aydnlk, sapkla gtrecek yollarda doruyu gsteren bir rehber, kurtulua ve hak yola ileten bir klavuz klmtr. Nitekim bir yetinde "Allah o kitapla, rzasna tabi olanlar selamet yollarna eritirir. Onlar izni ile

    16[16] Bakara suresi, 2/253

    17[17] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/1113.

  • karanlklardan aydnla karr ve onlan doru yola iletir. 18[18] bu yunn aktadr. AHah, Kur'an, uyumayan gzyle korumu, onu, yklmayan sur'u ile kuatmtr. Zaman gemekle onun stunlar zayflamaz, nian ve almetleri yok olmaz. Ona uyan kimse hibir zaman doru yoldan ayrlmaz, ona sahiplik eden, hidayet yolundan sapmaz. Kim ona uyarsa kurtulua erer. Hidayete kavuur. Kim de ondan ayn-lrsa sapar ve azar. Kur'an mminlerin, ihtilaf annda kendisine sndklar snaklan, balanna felaketler geldiinde, iine ekildikleri mstahkem mevkileri, eytann vesveselerine kar kendilerini savunduklar kaleleridir. Kur'an, mminlerin, boyun edikleri hikmetli hakemleri ve rablerinin eninde sonunda kendisine ba vurduklar kesin hkmdr. Mminler, kendi rzalanyla ona ba vururlar, rablerinin salam ipi olan o Kur'ana smsk sarlarak kendilerini tehlikeden korumu olurlar. Ey Allah'm, sen bizleri, Kur'anm muhkem ve mteabihi, helal ve haram, umum ve hususu, mcmel ve mfesseri, nsih ve mensuhu, zahir ve batn, yetlerinin te'vili ve zor olanlannn tefsiri hakknda doru sz sylemeye muvaffak kl. Sen bizlere, ona smsk sanlmay, muhkem yetlerine snmay, mteabih yetlerine teslim olmakta sebat eylemeyi nasibet ve bizlere, onu koruman nimetine ve onun snrlarn retmen ltfuna kar sana kretmeyi na-sibet. phesiz ki sen, dualar ok yi iiten ve kabul etmesi yakn olansn. Ey Allah'm, sen, Muhammed (s.a.v.) ve onun ailesine oka sait ve selam eyle. Ey Allah'n kullan, Allah size merhamet eylesin. Bilin ki renilmesi iin aba. harcanmaya en layk olan ve bilinmesiyle hedefe ulalan ey, elde edilmesiyle Allah'n rzasna eriilen bilgidir. Bilenini doru yola ve hidayete gtren bilimdir. Byle bir bilgiyi talep edene bu meziyetleri bnyesinde toplayan kaynak, Allah'n, iinde phe bulunmayan kitab ve ek olmayan vahyidir. Onu okuyan, oka hazineler elde eder ve byk mkfaatlar kazanr. O kitap ki: "Ona btl ne nnden ne de arkasndan sokulabilir. O, hikmat sahibi ve hamde layk olan Allah tarafndan indirilmitir. 19[19] imdi biz, bu Kur'ann yetlerini aklamakta, ondaki mnlar izah etmeye almaktayz. nallah bizler bu hususta insanlarn, Kur'an renmede muhta olduktan btn eyleri kapsayan, kendisinin dndaki kitaplara ihtiya brakmayan bir kitap hazrlamaktayz. Biz bu hususta bize ulaan bilgilere gre mmetin, zerinde ittifak etmesiyle ittifak edilen delilleri ve mmetin, zerinde ihtilaf etmesiyle ihtilaf edilen delilleri bildireceiz. mmetin mezheplerinden her birinin gerekesini aklayacaz. Bu mezheplerden, T)ize gre hangisinin isabetli olduunu belirteceiz. Bunlar, mmkn olan en veciz yolla ve mmkn olan en ksa ekilde izah edeceiz. Allah'tan, bize yardm etmesini, bizi, sevgisine yaklatracak ve gazabndan uzaklatracak eylere muvaffak klmasn niyaz ederiz. Ey Allah'm, senin salt ve selamn, yaratklarnn sekini olan Hz. Muhammenin ve onun ailesinin zerine olsun. Biz, sze kendisiyle balanlmas daha evla olan hususlar aklamakla balayacaz. Bunlar da Kur'an- Kerimin yetlerinin mnlarndan karkla vesile olacak ksmlarn aklamadr. Zira Arapayi iyi bilmeyen ve dil kurallarna hakim olamayan kiiler, yetlerin mnlarn anlamakta zorluk ekerler ve onlar birbirine kartrrlar. 20[20] Kur'ann yetlerinin Mnlar Arap Diliyle fade Edilmitir. uras bir gerektir ki, ifade ynnden Kur'ann yetlerini mnlaryla, Kur'an kendi diliyle

    18[18] Maide suresi, 5/16

    19[19] Fussilet suresi, 41/42

    20[20] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/1314.

  • inen zatn, yani Peygamberin konumasnn mnlar ayndr, aralarnda fark yoktur. Allah tealanm, Kur'an bu ekilde indirmesi byk bir hikmete mebnidir. Bununla beraber Kur'ann yetlerinin mnlar konuulan dier szlerden daha stndr. Allah tealann, kullarna olan en byk nimetlerinden ve yaratklarna verdii en byk ltuflanndan biri de, ifade etme ve aklama kabiliyetidir. nsanlar, kalblerinde olan eyleri bu kabiliyetle aa vururlar. Yapmaya karar verdikleri ileri onunla ortaya koyarlar. Allah teala, ifade etmek kabiliyetiyle, dilleri kolaylatrm ve zor eyleri insanlara boyun edirmitir. nsanlar, ifade etme kabiliyetleriyle Allah bilirler. Onu tebih ve takdis ederler? htiyalarn onunla karlarlar. Aralarmla onunla tartrlar. Birbirleriyle o kabiliyet sayesin-de tanr ve ilerini onunla yrtrler. Allah teala, ifade etme kabiliyeti bakmnda, kullarn birbirinden farkl yaratmtr. Bu hususta yle buyurulmaktadr: "... Ve sizi derecelerle birbirinizden stn yapan Allah'tr.. 21[21] Bir ksm insanlar, uzun uzadya konuan hatipler, dilleri keskin ve beli kimselerdir. Dier bir ksm insanlar ise konumak istediklerini aklamaktan ciz, kalblerinde bulunanlar ifade etmekten dolay zorluk eken kimselerdir. Allah tealann, meramn ifade etmekte en stn kld kimse ise tebli ettiini en messir bir ekilde tebli eden, iindekilerini en gzel ekilde aklayan kimsedir. Allah teala, indirdii Kur'an- Keriminde ve onun muhkem yetlerinde, kendilerine, gl ifade kabiliyeti bahettii kimse-lerin, dilsiz ve cizlerden stn olduklarn beyan ederek yle buyurmutur: "Ss ve zinet iinde bytlm mcadele gcnden yoksun olan m Allah'a is-nad ediyorsunuz? 22[22] Bylece akl ve idrak sahipleri iin aka belli olmaktadr ki, ifade kabiliyeti gl olan beyan ehlinin dilsiz, kekeme ve meramn ifadeden ciz olanlardan stnl, aklamak istedii eyleri net bir ekilde akla-masyladr. Kekemenin stn olmay ise bundan ciz almasyladr. Madem ki bir insann, dierinden stn oluu, aklamak istedii eyleri, net bir ekilde aklamasyladir ve insanlar da bu hususta farkl kabiliyetlerdedirler o halde, beyan ve ifade etmenin en stn olan da ifade eden kimsenin ifadesini en ak bir ekilde ortaya koyan, maksadn aklayan ve dinleyicisine en iyi ekilde anlatan aklamadr. ayet, aklama ve ifade etme bu ly de aar, yaratklarn kudretinin stne kar ve btn kullarn ifade etmekten ciz kaldklar bir derecede olursa ite byle bir beyan, bir ve kahredici olan Al-lah'n, Peygamberleri iin bir delil ve hak olduklarnn bir hccetidir. Tpk lleri diriltmek, alaca hastaln ve krl iyiletirmek ve iki aylk mesafeyi bir gecede gitmek gibi. Evet, nasl ki lleri diriltme, czzamly ve kr iyiletirme, tbbn zirvesine ulaanlarn ve tedavide en nde olanlarn yapamayacaklar eyler olmalar hasebiyle Peygamberler iin birer delil ve nianeyse, yine nasl ki bir gecede iki aylk bir mesafeye gitmek, yaratklarn gc stnde bir olay olmas hasebiyle Peygamberler iin birer deli! ve nianeyse keza btn yaratklarn ifadesinin stnde ve onlann ciz kalacaklar ifade ekli de yani Kur'av Kerimde Peygamberler iin bir delil ve nianedir. Madem ki bu durum beyan ettiimiz gibidir, o halele u husus akla kavumutur ki zamanlarnda belagat ve hitabetin, iir sylemenin, fesahatin, seili yaznn ve kehanetin nderleri olan bir kavme tek bir kiinin meydan okuyarak yapt beyan, naklettii kelam ve takibettii mantktan daha yce bir mantk, daha erefli bir kelam ve daha etkili bir hikmet yoktur. yle ki o ilahi beyan tebli eden kii kendisine meydan okuduu insanlarn her hatibine, her beliine, her airine, her fesahathsna, her seili konuanna ve her khinlik yapanna meydan okumutur.

    21[21] En'am suresi, 6/165

    22[22] Zahruf suresi, 43/18

  • Onlarn fikirlerinin basit ve akllarnn kt olduunu bildirmitir. Onlarn, dininden uzak olduunu beyan etmi, hepsini kendisine tabi olmaya, hak Peygamber olduunu kabul etmeye, onu tasdik etmeye ve kendisinin, Allah tarafndan gnderilen bir Peygamber olduunu ikrar etmeye davet etmitir. Onlara bildirmitir ki, sylediklerinin doru olduunu gsteren ve Peygamberliinin gerek olduunu ortaya koyan delil ve hccetler, onlara getirdii beyan, hikmet ve urkandr. Peygamber bunu onlarn diliyle getinni, onlarn mantklarna uygun bir mantkla beyan etmitir. Sonra da onlara bildirmitir ki, onlar, onun bir ksmn getirmekten dahi cizdirler. Ona g yetiremezler. Onlarn hepsi de acizliklerini ikrar etmi, ona inanmaya boyun emiler ve bizzat kendilerinin acizliklerine ahitlik etmilerdir. Ancak ilerinden, gerekleri grmezlikten gelen, hakikatlar karsnda kr kesilen, bbrlenip gereklerden kaan kiiler mstesnadr. Bu gibi insanlar, ciz olduklarn bildikleri eyi gerekletirmeye abaladlar. Glerinin yetmediini kesin olarak bildikleri eyi yapmaya giritiler. Bylece daha nce bilinmeyen geri zekallklarn ve lisanlarnn acizliini ve kekemeliini ortaya kardlar. Tecrbesiz ve ciz bir insann, cahil ve ahmak bir kiinin yapaca bir eyi yaptlar ve bunlardan bazlar, Kur'an- Kerime nazire olarak unlar sylediler. "Un ttke tenlere, hamur yourduka youranlara, ekmek piirdike piirenlere, tirit yaptka yapanlara, lokmaladka lokmalayanlara yemin olsun ki... Evet, ite bunlar gibi, yalan olan iddialarna benzeyen bir ksm ahmak lklarda buunmulardr. Madem ki varlklarn aklama derecelerinin stnlkleri ve konuma seviyelerinin farkllklar, daha nce beyan ettiimiz eylerle gereklemektedir ve zikri yce ve isimleri kudsi olan Allah teala da hikmet sahibi olanlarn en hikmetlisi ve aklllarn en aklsdr. O halde, Allah'n aklamasnn en gzel aklama ve onun kelamnn en stn kelam okluu malumdur. Allah tealann aklamasnn, btn yaratklarnn aklamasndan stnlk derecesi, bizzat kendisinin btn yaratklarndan stn olma derecesi gibi-dir.Madem ki durum byledir ve madem ki, muhatabna, anlalmayacak ekilde hitabedenin sz tarafmzdan anlalmamaktadr o halde, bilinmelidir ki Allah teala, yaratklarndan herhangi birine anlayamayacaklar ekilde hitabetmez. Ancak onlarn anlayaca bir ekilde hitabeder. Ve kullarna ancak dilinden anlayacaktan Peygamberler gnderir. Zira kendilerine Peygamber gnderilen ve ilahi vahye muhatap olan insanlar, kendilerine konuulanlar anlamazlarsa bunlar iin Peygamberin gelmesiyle gelmemesi arasnda fark yoktur. nk bunlar konuulanlardan ve Peygamberlerden istifade edemezler. Allah teala herhangi bir fayda salamayan bir hitap yaptrmaktan ve syledikleri anlalamayan bir Peygamber gndennekten mnezzehtir. nk insanlar olarak bizim iimizden birinin byle yapmas bile bir eksikliktir ve abesle itigaldir. Allah teala ise bunlardan beri ve mnezzehtir. Bu sebeple Allah teala Kur'an- Kerimde: "Biz, her Peygamberi, emrolunduklarn, gnderildikleri insanlara kolayca anlatabilmeleri iin kavimlerinin diliyle gnderdik.. 23[23] buyurmutur. Yine Allah teala, Peygamberi Hz. Muhammed'e: "Diz Kur'an sana ancak insanlara, ihtilaf etlikleri hususlarn gereini aklaman iin ve iman eden bir kavme hidayet rehbere rahmet kayna olsun diye indirdik. 24[24] buyurmaktadr. Elbette ki Kurann ne olduunu bilmeyen kimseyi. Kur'anla hidayete kavuturmak mmkn deildir. Zira kii, doru olduunu bilmedii bir yolun doruluunu kabul etmez. Btn bunlardan anlalmaktadr ki, Allah, her kavme gnderdii Peygamberi, o kavmin diliyle gndermi ve

    23[23] brahim suresi, 14/4

    24[24] NahI suresi, 16/64

  • her Peygamberine gnderdii kitab da, kendisine kitap verdii Peygamberin diliyle gndermitir. Buradan a anlalmaktadr ki, Allah tealann Hz. Muhammed'e indirdii Kur'an, Hz. Muham-med'in diliyle indirilmitir. Hz. Muhammed'in lisan Arapa olduuna gre Kur'an- Kerimin de Arapa olduu aktr. Nitekim rabbimizin muhkem kitab da bunu sylemitir. "phesiz ki biz bu kitabi, okuyup anlamanz iin Arapa bir Kur'an olarak indirdik." 25[25]"Ey Muhammed, uyarclardan olasn diye bu Kur'an ak bir Arapa lisan ile senin kalbine, Ruhl Emin olun Cebrail in-dirmitir. 26[26] Delillerle sylediklerimiz ak ve seik olduuna gre Allah tealann. Peygamberimiz Hz,. Muhammed (s.a.v.)'e indirdii kitabn ihtiva ettii manlarn, Arap dilinde ifade edilen mnlara uygun dmesi sebebiyle Allah tealann kitab beerin ifade ve beyanlarndan stn ise de Kur1 ann zahirinin, Arapann zahirine muvafk olmas gerekmektedir. Madem ki Kur'an- Kerim, Arapa'nn ifade ekillerini ve slubunu ihtiva etmektedir o halde Kur'an- Kerimde Arap dilinin btn zellikleri mevcuttur. Mesela, Arapadaki icaz, ihtisar, baz hallerde ak ifade yerine gizli ifade, ok kelime yerine az kelime zikretme, dier baz durumlarda da sz uzatma, ok kelime zikretme, tekrar etme, mnlar kinaye yoluyla deil ak seik lafzlarla beyan etme, mm yerine Hss bir ifade kullanma veya Hss yerine mm ifade kullanma, ak ifade yerine kinaye, mevsuf yerine sfat, sfat yerine mevsuf kullanma, devrik cme kullanma, cmlenin bir blmn zikredip tm iin yetinme, hazfedilmesi gerekeni aka kullanma, aka kullanlmas gerekeni hazfetme gibi btn sanatlar, Hz. Muhammed'e Alah teala tarafndan indirilmi olan Kur'an- Kerim de de aynen mevcuttur. nallah, biz, yeri geldike, Allah'tan yardm ve kuvvet alarak btn bunlar aklayacaz, 27[27] Arapa Ve Dier Dillerde Mterek Olarak Kullanlan Kelimeler Eer bir kimse diyecek olursa ki, "Sen dedin ki, Allah tealann, yaratklarndan herhangi birine, anlamad bir szle hitabetmesi ve insanlara, anlamadklar bir dille konuan Peygamber gndermesi caiz deildir. Allah insanlara, ancak anlayacaklar eylerle hitabeder ve insanlara, ancak anlayacaklar bir dille Peygamber gnderir. "O halde sen u sahabilerden rivayet edilen ve Arapanm dndaki dillerden alnd sylenen u kelimeler hakknda ne dersin? a- Ebu Musa el-E'ari: "Ey iman edenler, Allah'tan korkun ve Peygamberine iman edin ki, Allah da size rahmetinden iki misli versin.. 28[28] yetinde geen ve "iki misli" diye tercme edilen kelimesinin, Habe lisanndan alndn ve Arapa karlnn "ki kat" mnsna gelen okluunu sylemitir. b- Abdullah b. Abbas, "phesiz ki gece ibadete kalkmak daha tesirli ve okumak daha elverilidir. 29[29] yetinde geen ve "ibadete kalkmak" diye tercme edilen kelimesinin Habe dilinden alndn, Arapa karlnn "Ayaa kalkma" mnsna gelen olduunu sylemitir. c- Ebu Meysere: "phesiz ki biz, Davuda, nezdimizden bir stnlk ver dik. "Ey dalar ve kular, Davud'la birlikte tebih edin." dedik. 30[30] yetinde geen ve "Tebih edin" diye 25[25] Yusuf suresi, 2/2

    26[26] uan suresi, 26/193-195

    27[27] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/14-18. 28[28] Hadu suresi, 57/28

    29[29] Mzemmil suresi, 73/6

    30[30] Sebe suresi, 34/10

  • tercme edilen kelimesinin Habe dilinden alndm ve Arapa'da karlnn "Tebih et" mnsna gelen kelimesi olduunu sylemitir. d- Yine Abdullah b. Abbastan "O sulular, arsiandan rkm yaban eekleri gibi kayorlar. 31[31] yetlerinde zikredilen ve "Arslan" diye tercme edilen kelimesi sorulmu o da bu kelimenin Arapa karlnn "Arslan" mnsna gelen Farsada yine Arslan mnasna gelen Nabticede ve Habeede olduunu sylemitir. e- Said b. C'beyr d emitir ki: "Kureyliler: "Bu Kur'an Arapa olmayan dillerle ve Arapayla inse ya." demiler Allah teala da bunlarn szlerini yette zikrederek "Eer biz Kur'an yabanc bir dille indirseydik, iman etmeyenler mutlaka "Ayetleri uzunuzadya aklamayd ya Kur'an yabanc bi dilde, indirilen ise Arap, nedir bu?" derlerdi. Ey Muhammed de ki:" O Kur'an, iman edenlere bir hidayet rehberi ve ifadr... 32[32] buyurmu, bu yetten .sonra da Kur'anda her dilden kelimeler indirmitir. Mesela ifailesindeki kelimesi Farsadan alnp Arupala^tmlmt. Farsa asl ve kelimeleridir. f- Yine Ebu Meysere "Kur'anda her diklen kelimeler vardr." demitir Bu ve benzeri eitli rivayetler varlr. Bunlar Kur'anda, Arapa olmayan kelimelerin bulunduunu ifade etmilerdir. Bunlar hakknda ne dersin? diye sorulacak olursa bunlara cevaben denilir ki "Btn bu rivayet edilen grler, bizim sylediimizin dnda bir ey deildir. nk bunu syleyenler bu kelimeleri Kur'anm inmesinden nce Araplarn bilmediklerini sylememilerdir ki bizim sylediimize muhalif bir ey olsun. Onlar, "Bu kelimenin Habe dilinde mns udur." "u kelimenin Farsada mns budur." eklinde konumulardr. eitli milletlerin ayn kelimeyi ayn mnda kullanmalar yadrganmazken sadece iki milletin bir kelimeyi ayn mnda kullanmas nasl yadrganabilir? Mesela, bizim bildiimiz eitli dillerde bir kelimenin muhtelif milletler tarafndan ayn mnda kullanldklar vakidir. Mesela dirhem, dinar, divit, kalem, kr-tas ve daha nice kelimeler mevcuttur. Bu kelimeler Arapada ve Farsada ayndr. Belki de bilinmeyen dier dillerde de bunlar byledir. ayet bir kimse bu gibi kelimelerin aslnn Farsa olup Arapa olmadn veya Arapa olup Fars-a olmadn yahut bir ksmnn Arapa dierlerinin Farsa olduunu ya da bunlarn asllarnn Arap meneli olup yabanc dillere oradan getiini yahut da bunlarn asllarnn Fars meneli olup sonradan Arapaya intikal ettiini syleyecek olursa cahillik etmi olur. nk bu kelimeler, ayn lafzla ve ayn mn ile iki dilde de kullanlmaktadr. Ne Araplar bu kelimenin aslen kendilerinden kmasna Farslardan daha layktrlar ne de Farslar Araplardan daha layktrlar. Aksini iddia eden, iddiasnn doruluunu ispatlayacak ve pheyi ortadan kaidracak kesin bir delile dayanmak zorundadr Binaenaleyh bize gre bu gibi kelimeler hakknda doru oian gr "Bu kelimeler Arapa Farsa veya Habee kelimelerdir." diyen grtr. te biraz nce kendilerinden bahsettiimiz ve bir ksm kelimelerin, Habeede veya Farsada kullanldn syleyenlerin maksad da budur. nk bunlar, bu kelimelerin, Arapamn dndaki dillerde kulla-. nldn sylerken, bunlarn Arapada kullanlmadklarn iddia etmemilerdir. ayet, gafd biri, bir kimsenin iki babasnn olamayaca gibi, bir kelimenin de iki dilde bulunmu olamayacan zannedecek olursa o kimse bu kanaatinde cahilce davranmtr. Zira, insanolunun soyu, Allah tealann "Evlatlklar kendi babalarnn adyla arn. Bu Allah nezdinde daha adaletlidir... 33[33] yetinde beyan ettii gibi tek bir kiiden gelir. Halbuki bir kelime, kullanld dile nisbet edilir. Eer bir kelimenin, muhtelif milletlerin dilinde ayn 31[31] Mddessis suresi, 74/50, 51

    32[32] Fussilet suresi, 41/44

    33[33] Ahzah suresi, 33/5

  • mnda kullanld tesbit edilecek olursa bu kelimeyi o dillerden her birine nisbet etmekte bir mahzur yoktur. Zira o milletten hi biri o kelimenin kendi diline nisbet edilmesine dierlerinden daha layk deillerdir. Nitekim bir arazi bir da ile bir ovann arasnda bulunacak olsa da hem da hem de ovann havasn iinde tayacak olsa o araziye bir btn olarak, ovalk ve dalk arazi demek mmkndr. Sadece bunlardan birine nisbet edildiinde de yalan sylenilmemi olur. Bir ka dilde kullanlan mterek kelimeler de bu trdendir. Kullanld btn dillere nisbet edilmesi doru olduu gibi bu dillerden sadece birine nisbet edilmesi de dorudur. "Kur'an- Kerimde her dilden kelime vardr." diyenlerin maksad da -Allah daha iyi bilir ya- bize gre budur. Yani Kur'an-i Kerimde baz kelimeler bulunmaktadr ki bu kelimeler ayn mnda dier birok milletlerin dillerinde kullanlmaktadr. Bu sz syleyenlerin maksatlarn baka ekilde izah etmek mmkn deildir. nk Allah'n kitabn kabul eden ve onu okuyan hibir akl- Selim sahibi Kur'ann bir blmnn Farsa dier bir bi-mnn Arapa baka bir blmnn Nabtice veya Habee olduunu sylemesi beklenemez. nk Allah teala, Kur'an- Kerimi Arapa olarak gnderdiini beyan etmitir. Hasl, Seleften "Kur'an- Kerimde her dilden kelime vardr." eklinde nakledilen szler, Kur'an- Kerimde geen bir ksm kelimeler Arapanm dnda baka dillerde de kullanlmaktadr." demektir. Bu kelimelerin aslen belli bir dile mensup olup dier bir dilde sonradan kullanldna dair herhangi bir delii bulunmadndan bu gibi iddialarda bulunmak ta tutarszdr. 34[34] Kur'an eitli Arap Leheleri zerine nmitir Taberi, Kur'an- kerimin btn kelimeleriyle Arap dilinde indiini ispatladktan sonra Arap dilinin, bir ok leheleri kapsadn, Kur'an- Kerim inerken bu lehelerden sadece yedi lehe zerine indiini Resulullahn, bir hadis-i erifinde bunu beyan ettiini, ancak Kur'an- Kerim tek bir mushaf haline getirilirken bu lehelerden sadece Kurey lehesinin esas alnarak Kur'ann toplanp yazldn, bu itibarla elimizde bulunan Kur'ann tek lehe zere tesbit edildiini zikretmitir. Taber bu hususta da zetle unlar zikretmitir: "Sylediklerimizi anlamaya muvaffak klnan insanlara daha nce akladk ki Aziz ve Celil ulan Allah, Kur'ann tamamn Arapa indirmitir. "Kuranda Arapa olmayan blmler vardr." eklinde iddiada bulunanlarn iddialar fasittir. imdi ise diyoruz ki "Kur'an tmyle Arapa indirilmise o, eitli kabilelerden bir araya gelen Araplarn btnnn lehesiyle mi inmitir yoksa sadece bir ksmnn lehesiyle mi inmitir? Vaka udur ki: "phesiz ki biz bu kitab, okuyup anlamanz iin Arapa bir Kur'an olarak indirdik." yet-i kerimesi ve benzeri yetler, Kur'an- Kerimin Arapa indirildiini beyan etmilerdir. Bu ifadelerden, Kur'ann Arap ivelerinden zel belli ivelerle indiini anlamak ta. btn ivelerle indiini anlamak ta mmkndr. Bizim bu hususta kesin bir bilgiye ulamamz iin Kur'an-i Kerimi aklama yetkisi kentlisine verilen Rasulullah'n aklamasna mracaat etmekten baka aremiz yoktur. Bu hususta Resulul-lah'tan, birbirini dektekieyen bir ok hadis rivayet edilmitir. Bunlar ylece zikretmek mmkndr. a- Ebu Hureyreden. Resulullah'n yle buyurduu rivayet edilmitir: "Kur'an yedi 35[35] (lehe) zere indirilmitir. Kur'an hakknda tartmaya girmek kfirliktir." Pesuluilah bun kere tekrar ettikten sonra yle buyurdu: "Siz Kur'anlan bildiinizle

    34[34] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/18-20. 35[35] Yusuf suresi, 12/2

  • amel edin. Ondan bilmediinizi ise bilenine so run. 36[36] Dier bir rivayette de yine Ebu Hureyreden Resulullah'n yle buyurduu rivayet edilmitir: "Kur'an yedi harf (lehe) zere indirilmitir. kelimeleri bunlardandr.'37[37] b- Abdullah b. Mes'udun da ResuluUah'm yle buyurduunu rivayet ettii nakledilmitir. "Kur'an yedi harf zere indirilmitir. Her harfin zahiri ve btn vardr. Yine her harfin bir snr vardr. Ve her snrn da bir denetleme yeri vardr. 38[38] Hadis-i erifte geen "Her harfin bir snn vardr." ifadesinden maksat udur: Kur'anm indirildii yedi ynden her ynnn bir snn vardr ki bu snn Allah teala koymutur ve hibir kimsenin bu snr amas caiz deildir? Mesela haramlann bir snn vardr, kimse bu snn geemez. Hadiste geen "Her harfin zahiri ve btn vardr." ifadesinden maksat da udur: "Kur'anda zikredilen ynlerden her bir ynn, okunan bir zahiri vardr. Bir de ihtiva ettii te'vili vardr." Yine hadis-i erifte zikredilen "Her snrn da bir denetleme yeri vardr." ifadesinden maksat ise udur. "Allah tealanm, Kur'anda snrlarn izdii helallerinin, haramlarnn ve dier hkmlerinin belli miktarlarda sevap ve cezalan vardr. Allah teala hirette bunlara bakacak ve kyamette onlan kontrol edecektir. Nitekim Hz. mer bu mny ifade eden bir sznde yle demitir: "Yeryznde bulunan btn san (altn) ve beyazlar (gmler) benim olsayd elbette ki ben onlar hirette denetleme ve hesaba ekilme yerinin dehetinden dolay feda ederdim." Hadis-i erifte geen "Kur'an yedi harf zere indirilmitir" ifadesi, mfes-sirler tarafndan eitli ekillerde izah edilmitir: Taberi, daha sonra da temas edilecei "gibi, bu grlerden sadece biri olan "Yed harften maksat, yedi lehedir." grn alm ve Kur'ann yedi lehe zere indiini ve gnmzde bu lehelerden sadece birinin geerli olduunu sylemitir ki o da Zeyd b. Sabitin kraati olan lehedir. Ancak bey b. K'b, Enes b. Mdik, Huzeyfetl Yeman, Zeyd b. Erkam, Semre b. Cndeb, Sleyman b. Suret, Abdullah b. Abbas, Ab-dullah b. Mes'ud, Abdurrahman b. Avf, O-sman b, Affu, mer b. el-Hattab, Amr b. Ebu Seleme, Amr b. el-Ass, Muaz b. Cebel, Hiam b. Hkim, Ebu Bek-re, Ebu Celim, Ebu Said el-Hudri, Ebu Talha, Ebu Hureyre ve Ebu Eyyub e!-Ensari gibi sahabilerden rivayet edilen ve mtevatir olduu sylenen bu hadis-i erifin izahnda Suyutinin de zikrettii gibi, krk kadar gr zikredilmitir. 39[39]Bu grlerden bir ksmn u ekilde zetlemek mmkndr. Bir ksm limler, bu hadis-i erifin, mns anlalamayan mkil hadislerden olduunu sylemilerdir. nk bu hadiste zikredilen "Harf" kelimesi Arapada alfabe harfi, bir eyin kenan, yn, kelime, dil ve ive anlamlarna gelmektedir. bn-i Sem'an en-Nehavi bu grtedir. Dier bir ksm limler "Buradaki yedi harften maksat, yedi yn demektir. Yani, Kur1 ann yedi yn vardr. Bunlarda da emirler, yasaklar, helaller, haramlar, muhkemler, mteabihler ve kssalardr." demilerdir. Baka bir ksm limlere gre buradaki yedi harften maksat, kelimenin sonundaki irabdr. Dier bazlanna gre, yetlerin sonundaki hatimelerdir. Baka bir ksmna gre bir mnnn yedi ekilde ifade edilebilmesi demektir. Bazlanna gre, kraatlarda imale, fetih, terkik, tefhim, tehmiz, tesh, idgam ve izhar demektir. Daha birok izahlar vardr. Taberi ise konuyla ilgli olarak u hadis-i erifleri rivayet etmi ve yer yer izahlarda bulunmutur.

    36[36] Ahmet! h. I label, Msncl c. 2, s. 300, 440

    37[37] Ahned h. Manhel, Msnetl, c.2, s. 332, 440

    38[38] Taberi, c. 1, s. 9

    39[39] Bkz. el-Itkan fi Ulunil Kuran c, 15,61-67

  • I-Abdullah b. Mes'ud diyor ki: Resuiullah bana Ahkaf suresini okuttu. Onu baka birine de okutmutu. O kimse Ahkaf suresinin bir yetinde bana muhalefet etti. Dedim ki: "Bunu sana kim okuttu?" Dedi ki: Resuilah okuttu." Ben de ona dedim ki: "Resuiullah onu bana da yle yle okuttu." Bunun zerine Resululaha vardm. Onun yannda bir adam bulunuyordu. Dedim ki: "Ey Allah'n Resul, sen bana, yle ve yle okutmam miydin? "Resuiullah: "Evet." dedi Dier adam da: "Sen bana da yle ve yle okutmam miydin?" dedi Resuiullah ona da evet dedi ve yznn rengi deiti. Bunun zerine Resulullah'm yannda bulunan kii (Hz. Ali) "Her-biriniz iittii gibi okusun. Sizden nceki mmetler, (Peygamberlerine kar) ihtilafa dmeleri'yznden helak olmulardr." dedi. Bilemiyorum ki o kii (Hz. Ali) bu sz Resulullah ona emretti de mi bize syledi? Yoksa kendi tarafndan m syledi? 40[40] 2- Yine Abdullah b. Mes'ud diyor ki: "Kur'an- Kerimin surelerinden birinin hakknda tarttk. Ayetlerin otuz be veya ouz alt oldunu syledik. Sonra Resulullah'a gittik. Ali'nin ona gizli bir eyler sylediini grdk. Dedik ki: "Bizkraaa ihtilaf ettik." Bunun zerine Resulullah'm yz kzard ve Ali dedi ki: "Resulullah. bildiniz gibi okumanz emrediyor. 41[41] 3- Zeyd b. Erkam diyor ki: "Bir adam Resulullah'a geldi ve ona: "Abdullah b. Mes'u bana, Zeydin ve bey b. K'bn daha nce okutmu olduklar bir sureyi okuttu. Onlarn kraatlan birbirinden farkl. Ben hangisinin kraatini alaym?" dedi. Resulullah cevap vermeyip sustu. Yannda da Alt bulunuyordu. Ali: "Herkes rendii gibi okusun. Hepsi de gzeldir, hotur." detli. 42[42] 4- mer b. el-Hattab diyor ki: "Resulullah hayattayken Hiam b. Hkimin, Furkan suresini okuduunu iittim. Onun okumasna iyice kulak verdim. Bir de baktm ki o, ResuluTlah'm bana okutmad bir ok lehe zere okuyor. Ben nerdeyse namazda olduu halde zerine atlacaktm. Fakat selam verinceye kadar1 sabrettim. Selam verince yakasndan tutup ektim ve dedim ki: "Okuduunu iittim. Bu sureyi sana kim okuttu?" Dedi ki: "Onu bana Resulullah okuttu." Dedim ki: "Yalan sylyorsun. Resulullah onu bana, senin okuduundan farkl bir ekilde okuttu. Ben onu tutup Resulullah'a gtrdm ve dedim ki: "Ben bunun, Furkan suresini senin bana okutmadn bir ok harfler zere (leheler) zere okuduunu iittim." Resu-ullah: "Onu brak," dedi ve devamla buyurdu ki: "Oku ey Hiam." O da kendisinden iittiim kraat ekliyle okudu. Resulullah buyurdu ki:"Bu sure bu ekilde indirildi." Sonra bana: "Ey mer sen de oku." dedi. Ben de Resulullah'm bana okutmu olduu ekliyle okudum. Resulullah buyurdu ki: "Bu sure bu ekilde indirildi. phesiz ki bu Kuran yedi harf zere indirildi. Siz, ondan kolaynza geleni okuyun43[43] Dier bir rivayette unlar zikredilmektedir: Bir kii, mer b. el-Hattab'n yannda Kur'an okumu. Hz. mer'de onun okuyuunu dzeltmek istemitir. Bunun zerine Kur'an okuyan kii, "Ben bunu Resulullah'a okudum. O, bir deiiklik yapmad." demitir. Resulullah'm yanma varp, ihtilaflarn ona bildirmiler ve Kur'an okuyan kii "Ey Allah'n Resul, u ve u yetleri sen bana okumadn m?" diye sormu Resulullah'da "Evet." demitir. Bunun zerine Hz. mer'in kalbine bir eyler gelmi Resulullah da mer'in yznden bunu anlam ve onun gsne vurarak yle buyurmutur: 40[40] Ahmc h. Hanbel, Msncd, c. 1, s. 452

    41[41] a.g.e. s. 106

    42[42] Taheri.c. l.s. 10

    43[43] Buhar, K. ct-Tevhid hah: 53, K. cl-stitabc hah: 9, K. el-Fadail cl-Kurnn hah: 5. K. el-HiNimat, hah: 4/Mslin, K. e I-M (isafm, bab: 70, IIiidLs No: 818/Iihu Davud. K. es-Ssiai, hah: 357, MAtlis No: 1475/Ncse. K. ol-ftitah hah: 37fl'inn7,- K. el-Kraal, rvb: 11, H.-Kis No.2943

  • "eytan kendinden uzaklatr. eytan kendinden uzaklatr. eytan kendinden uzaklatr. Ey mer, Kur'amn hepsi dorudur? Yeter ki rahmet yetini azap yeti yerine azap yetini de rahmet yeti yerine koyma. 44[44] Baka bir rivayette de Resu lullah mere yle demitir: "Kur'an yedi harf zere indirilmitir. Hepsi de fi (ifa verici) ve kfi (yeterli)dir45[45] 5- Alkame en Nehai diyor ki: "Abdullah b. Mes'ud, Kfeden ayrlrken onu uurlamak iin arkadalar yanna toplanmlard. Abdullah b. Mes'ud onlarla vedalarken unlar syledi: "Sakn Kur'an hakknda tartmayn. nk Kur'an, birbiriyle elimeyen, yok olmayan ve oka tekrar edilmekten dolay deiiklie uramayan bir kitaptr. phesiz ki slamn er' hkmleri, cezalan ve farzlar onda ayndr, deimez. ayet Kur'ann kraat ekillerinden biri, dierinin emrettiini yasaklar mahiyette olsayd ite o zaman Kur'anda ihtilaf olurdu. Fakat durum byle deildir. Kur'an btn kraati an iermektedir. Bununla birlikte cezalarda, frazlarda ve slam'n dier hkmlerinde herhangi bir farkllk yoktur. yle zamanlar olmutur ki, biz Kur'ann okunmas hususunda Resulullah'm yannda tartyorduk. O da bize okumamz emrediyor biz de okuyorduk. Dinledikten sonra hepimizin gzel okuduunu sylyordu. Eer ben, Allah'n, Peygamberine indirdii bu Kur'am benden daha iyi bilen birini bilmi olsam mutlaka onu arar bulur ve onun bilgileriyle kendi bilgilerimi artn-rm. Ben, Resulullah'm lisanndan yetmi sure okudum. Ben, her yl Ramazan aynda Kur'ann, ResuhHah'a okutulup dinlendiini, nihayet vefat ettii ylda bunun iki kere yapldn biliyordum. Resulullah, Kur'an'n, kendisine okutulup dinlenmesinden sonra ben onu okuyordum. O da bana, gzel okuduumu sylyordu. Kim benim kraatim zere okuyacak olursa sakn ondan yzevirerek brakmasn. Yine kim de Kur'am, bu kraatlardan biri zere okuyorsa ondan yzevirerek brakm olmasn. Zira Kur'andan bir yet inkr eden kimse onun tmn inkr etmi olur. 46[46] 6- Abdullah b. Abbas diyor ki: "Resulullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Cebrail bana Kur'am bir harf zere okuttu. Ben Cebraile bir talepte bulundum. Ben ondan, kraati ar artrmasn iitiyordum. O da artryordu. Nihayet yedi harf zere okunmasna kadar ulat. 47[47] bn-i ihab ez-Zhri bu hadisin izahnda yle demitir: "Bana ulatna gre buradaki yedi harften maksat, tek bir mesele hususunda yedi lehedir. Bu kraatlar helal ve haram deitirmeyen kiraatlardr. 7- mmi Eyyub, Resulullah'm yle buyurduunu rivayet etmitir: "Kuran yedi harf zere inmitir hangisini okursan senin iin yeterli-dir; 48[48] 8-beyb. K'b diyor ki: "Ben, bir adamn Kur'an okuduunu iittim. Dedim ki "Bunu sana kim okuttu?" Dedi ki: "Resulullah okuttu." Dedim ki: "Haydi ResuluUah'a gidelim." ResuIulah'a gittim ve dedim ki: "Sen unun okumasn iste," Bunun zerine Resulullah "Oku" dedi. Adam okudu. Resulullah: "Gzel okudun." dedi. Ben de dedim ki: "Sen bana yle yle okutmam rmydn?" Resulullah: "Evet, sen de gjzel okuyorsun." dedi. Ben de elimle iaret ederek: "kimize de "yi okudun." diyorsun." dedim. Bunun zerine Rusuluilah, eliyle gsme vurdu sonra buyurdu ki: "Ey Allah'm, sen, bey'den pheyi gider." Bunun zerine benden bir ter boand iim korkuyla doldu ve Rasulullah buyurdu ki: "Ey bey, bana iki melek

    44[44] Taberi, c. 1,s. 10

    45[45] Taberi.u.1,s. 1

    46[46] Taberi.u.1,s. 11

    47[47] Buhari, K. el-Fadail el-Kur'an hah: 5, K. Bed'UI halk bab: 6/Mslim, K. el-Msafirin, hah: 272, Hadis No: 819, Ahmed b. Ilanhel. Mtisned, c. 1, s. 264, 299, 313

    48[48] Ahmed b. Hantal, Msned c. 6, s. 433, 463

  • gelmiti. Biri bana "Sen Kur'an bir harf (lehe) zere oku." dedi. Dieri ise "Artrmasn iste." dedi. Dedim ki: "Artr." bunun zerine o melek dedi ki: "ki harf (lehe) zere oku." dier melek dedi ki: "Artrmasn iste." Dedim ki: "Artr" yine o melek dedi ki: " harf (lehe) zere oku." Dier melek te dedi ki: "Yine artrmasn iste." dedim ki: Artr." O melek: "Drt harf (lehe) zere oku." dedi. Dier melek: "Artrmasn iste." dedi. Dedim ki: "Artr." O melek dedi ki: "Be harf (lehe) zere oku. "Dier melek dedi ki: "Artrmasn iste. "Ben de "Artr." dedim. O melek te "Alt harf (lehe) zere oku." dedi. Dier melek "Artrmasn iste." dedi. O melek te "Yedi harf (lehe) zere oku. Kitfan yedi harf (lehe) zere inmitir." dedi. 49[49] 9- bey b. K'b yine diyor ki: Benim Mslman olmamdan itibaren u hadise dnda, gsm hibir ey trmalamam!!. Hadise yle olmutu: "Ben bir yet okudum, baka biri de o yeti benim okuduum kraatin dnda bir kraatla okudu. Ben ona dedim ki: "Bu yeti bana Resulullah (s.a.v) okuttu." O adam da: "Bu yeti bana da Res-uilah okuttu." dedi. Bunun zerine Resulullaha vardm ve ona: "Ey Allah'n Peygamberi, u ve u yeti sen bana yle ve .yle okutmadn m?" dedim. "Resulullah "Evet." dedi. O adam da Resulullah'a: "Sen bana da yle ve yb okutmadn m?" dedi. Resulullah: "Evet." dedi ve devamla yle buyurc'u: "Cebrail ve Mikil (a.s.) bana geldiler. Cebrail sa tarafma Mikil de sol ta afma oturdular. Cebrail (a.s.) dedi ki: "Sen, Kur'an bir harf zere oku. "Mikil de bana dedi ki: "Cebrailin artrmasn iste. Cebrain artrmasn iste... Nihayet Cebrail yedi harfe (kiraata) kadar ulat. Her kraat safi (ifa veren) ve Kfidir (yeterlidir) 50[50]Bu hadis-i erifin son blm, dier bir rivayette yledir: "Bukiraptlardan hibiri yoktur ki, onlar, f ve kfi olmasn. Senin demen bu kraatlardandr. Yeter ki azap yetini rahmet yetiyle rahmet yetini de azap fyetiyle bitirme. 51[51] 10- bey b. K'b baka bir rivayette diyor ki: "Resulullah, Merv talar yannda Cebrail ile karlat ve ona: Ey Cebrail, ben, okur yazarl olmayan bir mmete Peygamber olarak gnderildim. Onlarn iinde yal kadn., yal erkek, gen erkek, ocuk, kz ocuu ve hibir ey okumam erkekler bulunmaktadr." Cebrail de dedi ki: "Ey Muhammed, phesiz ki Kur'an, yedi harf (kraat) zere indirilmitir. 52[52] ll- beyb. K'b diyor ki: "Bir gn ben Mescide gitmitim. Bir adam gelip namaz klmaya balad. Namazda, okuduu kraatini yadrgadm. Sonra baka bir adam geldi. O da baka bir kraatla okudu. Biz, namaz bitirince hep birlikte Resululah'n yanna vardk. Resuhllah'a dedim ki: "Bu adam, benim,yadrgadm bir kiraatla Kur'an okudu. Dieri sonra gelip o da daha baka br kraatla okudu. "Bunun zerine Resulullah; onlara okumalarn emretti. kisi de okudu. Resulullah ikisinin de okuma eklini gzel buldu. Bunun zerine, iime yle bir yalanlama duygusu dt ki ben, cahiliye dneminde bile byle bir duyguya kaplmamtm. Resulullah (s.a.v.) beni kaplayan bu hali grnce gsme vardu. Benden yle bir ter boand ki, sanki ben, korkumdan Allah' gzmn nnde gryormuum gibi oldum. Resulullah bana, "Ey bey,

    49[49] Ahmed b. Hanhel, Msned, c 5. s. 124

    50[50] Nasei K. el-iftitah bab 37/Ahmed b. Hanbel Msned, c. 5, s. 114,112

    51[51] Ebu Davud, K. es-Salat, bab 357, Hadis No: 1477

    52[52] Tirmizi, K. el-Kraat, bab: 11, Hadis No: 2944/ Ahmed b. Hanbel, c.5 s. 400

  • Kuran bir harf (kraat) zere okumam iin emir gnderildi. Ben bu emir zerine rabbime ba vurarak "mmetime Kuran okumay kolaylatr." dedim. Bana, iki harf (kraat) zere okumam emri geri gnderildi. Tekrar ben, rabbime ba vurdum ve "mmetime Kur'an okumay kolaylatr." dedim. Daha sonra bana yedi harf (kraat) zere okumam iin emir geri gnderildi ve bana denildi ki: "Bana her mracaat etmene karlk sana, isteyecein bir dilein verilecektir." Ben de dedim ki: "Ey Allah'm, sen mmetimi affet, ey Allah'm sen mmetimi affet." nc isteimi ise, btn yaratklarn ve hatta brahim (a.s.)'m Bana bavuracaklar (benim efaat etmemi isteyecekleri) gne braktm." 53[53] 12- bey diyor ki: "Resulullah Gifar oullarna ait bir gln kenarnda bulunuyordu. Ona, Cebrail (a.s.) geldi ve ona dedi ki: "Allah sana emrediyor ki "mmetin Kur'an bir harf (lehe) zere okusun." Resulullah dedi ki: "Ben, Allah'tan afiyet ve mafiret dilerim. phesiz ki mmetimin buna gc yetmez..." Cebrail Resulul-lah'a ikinci defa geldi ve dedi ki: "Allah sana emrediyor ki, mmetin Kur'an iki harf (lehe) zere okusun." Resulullah dedi ki: "Ben, Allah'tan afiyet ve mafiret dilerim. phesiz ki mmetimin buna gc yetmez." Sonra Cebrail nc defa ona geldi ve dedi ki: "Allah sana emrediyor ki" mmetin Kur'an. harf (lehe) zere okusun." Resulullah dedi ki: "Ben Allah'tan afiyet ve mafiret diterim. phesiz ki mmetim buna g yetiremez." Sonra Cebrail Resulullah'a drdnc defa geldi ve ona dedi ki: "Allah sana emrediyor ki, mmetin Kur'an yedi harf (lehe) zere okusun. Onlar hangi harf (ehe) zere okuyacak olurlarsa isabet etmi olurlar." 54[54] 13- Ebu Bekre, diyor ki: Cebrail Resulullah'a goidi ve ona: dedi ki: "Ey Muhammed, sen Kur'am bir harf zere oku." Mikfi dedi ki: "Artrlmasn iste." Resululiah da artrlmasn istedi. Cebrail dedi ki: "Sen onu iki harf zere oku." Mikil dedi ki: "Artrlmasn iste. Resulullah'da artrlmasn istedi. Cebrail de onu yedi harfe (leheye) ulancaya kadar artrd ve dedi ki: "Hepsi de fi ve kfidir. Yeter ki azap yetini rahmet yetiyle, rahmet yetini de azap yetiyle bitirmi olma. Bu kraati ar senin = Gel,=Ynel, Haydi, deme veya Git, = Ko, = Acele et demen gibi ifadelerdir. 55[55] 14- Ebu Cheym diyor ki: "ki adam, Kur'an- Kerimin bir yeti hakknda ihtilaf etti. Birincisi dedi ki: "Ben bunu Resulullah'tan renip aldm." Dieri de "Ben de bunu Resulu-lah'tan renip alm." dedi. kisi de Resuullah (s.a.v.)den sordular. O da buyurdu ki: "Kuran yedi harf zere okunur. Kur'anda tartmaya girmeyin. nk Kur'anda tartmaya girmek inkra dmektir56[56] 15- Abdullah b. Mes'ud diyor ki: "Resululiah (s.a.v.) buyurdu ki: "Bana Kur'am yedi harf (lehe) zere okumam emredildi. Hepsi de kfi ve Safidir." 57[57] 16- Ebu Hureyre diyor ki: Resululiah (s.a.v.) yle buyurdu: "phesiz ki bu Kur'an yedi harf (lehe) zere indirilmitir. Siz onu okuyun.Bunda size bir zorluk yoktur. Fakat, rahmetin arkasndan azab anarak ve azabn arkasndan da rahmeti anarak yeti tamamlayn. 58[58] 53[53] Mslim, K. el-Msafirn, bab: 273, Hadis No: 820/Ahmcd b. Habcl, Msned, c. ."i, s. 129

    54[54] 38 Mslim, K. el-Msafrin, bnh: 274, Hadis No: 821/Iibu Davud, K. cs-Sat.1t. bab: 357, IIN. 1478 Ncsei, K. d-fitah, bab: 37/Ahmed b. Hanbel, Msned, c. 5, s. 127-128

    55[55] Ahmed b. Ilanbl, Msned, c. 5., s. 51

    56[56] Ahmed b. Hanbei, Msned, c. 4, s. 170

    57[57] Taberi, c. 1, s. 15

    58[58] Taberi, c. 1, s. 15 43 Taberi, c. l,s. 16

  • Kuran Arap ivelerin Tmyle nmemitir. Bu hususta Taberi zetle unlar zikretmektedir. "Arap ivelerinin yediden fazla old muhakkaktr. Hatta saylamayacak kadar oktur. Resululiah, Kur'anm bu ivelerden sadece yedisiyle indiini beyan etmitir. Hadis-i eriflerde geen "Kur'an yedi harf zere indirilmitir." ifadesinden maksat da, Kur'anm yedi lehe zere indiini bildirmektir. ayet denilecek olursa ki "Bu ifadenin, Kur'anm yedi lehe zere indiini beyan ettiine dair delilin nedir? nk senin bu izahna kar kanlar, bu ifadeyi yle izah etmilerdir: Kur'an yedi ynde indirilmitir. Onlar da emirler, yasaklar, tevikler, korkutmalar, kssalar, rnekler vb. eylerdir. Ayrca bu gibi izahlar da mmetin gemilerinden ve limlerin sekinlerinden nakledilmitir?" Cevaben denilir ki: Kur'anm yedi ynle indiini syleyenler, bizim Kur1 ann yedi ive zere indiini sylememize, zannettiin gibi ters bir ey sylememiler ve bizim zikrettiimiz haberi senin sylediin gibi te'vil etmemiler, sadece Kur'anm yedi vecih zere indiini sylemilerdir ki, bu da dorudur. Biz, onlarn sylediklerini ifade eden haberleri Resulullahtan ve sahabelerinden ksmen naklettik. Yeri geldiinde de geri kalann tamamn nakledeceiz. Daha nce zikrettiimiz ve onlarn bu yorumunu doruluyan haberlerin biri de bey b. K'bdan gelen u haberdir. bey, Resu-lullah'n yle buyurduunu sylemitir: "Ben Kur'am, cennetin yedi kapsndan, yedi harf zere okumakla emrolundum." 59[59] Buradaki yedi harften maksat, daha nce de izah ettiimiz gibi, yedi lehedir. "Cennetin yedi kaps'ndan maksat ise Kur'anm ihtiva ettii emirler, yasaklar, tevikler, korkutmalar, kssalar ve misallerdir. Bunlara "Cennetin kaplan" denmesinin sebebi, kiinin bunlarla amel ettii takdirde cenneti kazanmas d ir. Grld gibi, Selef limlerinden bu gibi te'villerde bulunanlar, Allah'a hamdolsun ki bizim syledimize muhalif bir ey sylememilerdir. Bizim, hadiste zikredilen "Yedi harften masadn "Yedi lehe'-1 ve "Yedi kraat" olduunu sylememiz bu hususta mer b. El-Hattab, Abdullah b. Mes'ud, bey b. K'b ve dier sahabilerden rivayet edildii sabit olan sahih haberlere dayanmasndandr. Daha nce de belirttiimiz gibi, bu gibi sahabiler, Kur'an- Kerimin, mnsnda deil okunuunda ihtilaf etmiler ve bu ihtilaflarn gidermek zere Resulullah'a bavurmular Resulullah da herbirine Kur1 an okutmu ve farkl kraatlann uygun bulmutur. yle ki onlardan bazlar Resulullah'n muhtelif kraatlan uygun grmesini yadrgam, iine vesvese girmi ve pheye dmtr. ResuluUah da, onlardan pheye denlerin phesini gidermek iin "Allah bana, Kur'am yedi harf zere okumam emretti." buyurmutur. Elbette ki birbirleriyle ihtilaf eden sahabileri, okuduklar kraatlann ifade ettii, helal, haram, vaad tehdit vb. hkmleri hakknda tartmamlardr. ayet bunu yapm olsalard Resulullah'n, herkesin grn tasvip etmesi imknsz olurdu. nk bu takdirde, Allah tealann, bir kraatin ifadesine gre bir eyi farz klm olmas dier bir kraatin ifadesine gre de onu yasaklam olmas baka bir kiraatn ifadesine gre de onu mubah klm olmas gerekirdi ki bu da Allah tealann, hikmet dolu kitabnda beyan buyurduu u yet-i kerimeye ters derdi. "Kur'an dnmyorlar m? Eer Kur'an, Allah'tan bakas tarafndan indirilmi olsayd, onda birbirine zt olan bir ok ey bulurlard*44^ Allah tealann, kitabnda byle bir ey olmadn beyan etmesi, Muhammed (s.a.v.)'in diliyle indirilmi olan kitabnn btn hkmlerinin, tm yaratklar iin ayn olduunu, yaratklarndan bir ksmna baka, dier bir ksmna baka olmadn gstermektedir ve yine bu, bizim "Kur'an yedi harf zere inmitir." ifadesini "Yedi lehe" eklinde izah etmemizin

    Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yaynevi: 1/20-33. 59[59] Nisa suresi, 4/82

  • dorulunu ortaya koymaktadr ve bizim grmzn aksine "Bundan maksat, yedi ayr mndr." diyenlerin iddialarn rtmektedir. Zira, Kur1 ann okunuunda ihtilaf edenler. Resulullah'a vardklarnda, Resulullah onlann okuyularnn hepsini tasvip etmitir. ayet Resulullah'n, onlann kraat ekillerini deil de kraatla-nndan anlalacak farkl manlar tasvip ettii sylenecek olursa, Resulullah'a, Allah tealann, kitabnda olmadn biidirdii bir eyi isnad etmek olur ki bu da btldr. Halbuki Resulullah'n bir ey hakknda, birbirine zt iki hkm verdiine dair veya mmetine byle bireyi yapmalarna izin verdiine dair herhangi bir delil yoktur. Tam aksine dair delil vardr. Evet, btn bunlardan anlalyor ki "Kuran yedi harf zere inmitir." ifadesinden maksat. Kur'an Arap lehelerinden yedi lehe zere inmitir. Bu lehelerden hangisiyle okunursa Kur'ann ifade ettii man deimez. Bu sebeple Resulullah, Kuran eitli lehelerde okuyup ta, birbirleriyle tartmaya giren sahabilerinden her birinin kraat eklini doru bulmu ve gzel olduunu sylemitir. Dier yandan, Kur'an- Kerimin okunuu hakknda birbirleriyle tartan ve Rsulullah'a bavuran sahabilerin hepsi Allah tealann, kitabnda diledii emir ve yasaklan zikredebileceine ve diledii vaad ve tehditlerde bulunabileceine inanm ve boyun emilerdir. Ankonlann, bir ksm hkmlere kar karak birbirleriyle tartm olmalar d nlemez. Onlarn sadece bir ksm kelimelerin okunulannda ve lehelerin farkl olulannda tartmalar mmkndr. Ayrca, Kur'an okuyan sahabilerin tart-malarnn, sadece Kur'amn kraati hakknda olduunu, Resul ullah'tan zikrettiimiz u haber, bir Nass olarak gstermektedir. Ebu Bekre diyor ki Resululah'a "Cebrail (a.s.) geldi ve dediki: "Ey Muhammed, "Sen Kur'an bir harf zere oku." Mikil dedi ki: Artrlmasn iste. "Resululah da artrlmasn istedi. Cebrail de dedi ki: "Sen onu iki harf zere oku." Mikali dedi ki: "Artrlmasn iste." Resulullah da artrlmasn istedi. Cebrail de onu yedi harfe (leheye) ulancaya kadar artrd ve dedi ki: "Hepsi de Safi ve Kfidir. Yeter ki azap yetini rahmet yetiyle rahmet yetini de azap yetiyle bitirmi olma. Bu kraatlar senin = Gel, =Yrel, = Haydi, demen veya = Git, = Ko ve - Acele et. demen gibi ifadelerdir. 60[60] Evet, bu haber aka gsteriyor ki, zerinde ihtilaf edilen yedi harften maksat, yedi kraattir ve gibi mnlar ayn fakat lafzlar farkl olan kelimelerin farkl ekilleridir. Yoksa muhtelif hkmleri gerektiren mnlarn ihtaf; deii-dir. Selef ve halef limleri de bu ihtilaf bu ekilde izah etmilerdir. a- Abdullah b. Mes'udun unlar syledii rivayet edilmitir: Ben, Kurra-ian dinledim, onlan birbirlerine yakn buldum. Sizler, rendiiniz gibi okuyun. Taassuptan kann. Zira bu kratlar, sizden birinizin = Haydi, Gel demesi gibidir. Abdullah b. Mes'ud dier bir rivayette de yle demitir: "Sizden kim Kur'an bir harf zere okuyacak olursa onu brakp bakasna dnmesin. ayet Allah'n kitabm benden daha iyi bilen birisini tanm olsaydm, mutlaka onun yanna vanrdrn." Taberi diyor ki: "Elbette ki, Abdullah b. Mes'ud" Sizden kim, Kur'an bir harf zere okuyacak olursa, onu brakp bakasna dnmesin." szyle, "Sizden kim: Kur'andaki emir ve yasa okuyacak olursa onu brakp ta vaad ve tehdidi okumasn. Kim de Kur'andaki vaad ve tehdidi okuyacak olursa onu brakp kssalan ve misalleri okumasn." demek istememitir. Fakat o bu szyle "Kim, Kur'an bir kraat zere okursa o kraati brakp ta dier kraat ile okumasn." demek istemitir. Nitekim Araplar, bir kiinin kraatna da "Harf derler. Alfabe harflerinden birine de "Harf1 derler. Yani demek istemitir ki: "Kim, bey b. K'bn kraatiyla veya Zeyd b. Sabitin kraatyla yahut Resulullah'n sahabilerin-den herhangi birinin okuduu yedi kraattan biriyle Kur'an okuyacak olursa, bu kraati ho grmeyerek terkedip

    60[60] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 51

  • baka bir kiraata gemesin. Zira bu kraalardan bir ksmn inkr etmek, tmn inkr etmek gibidir. b- A'me diyor ki: "Enes b. Mlik u yet-i kerimeyi "phesiz ki gece ibadete kalkmak daha tesirli, okumak daha isabetli 61[61] eklinde okumu bir ksm insanlar da ona "Ey Ebu Hamza, yetin sonu ( 'ya (y ) eklindedir." demiler o da kelimeleri hep ayn eyi ifade ederler." diye cevap vermitir. c- Leys, Mcahid'in, Kur'an be harf zere okudunu rivayet etmi. Salim, Said b. Cbeyrin, iki harf zere okuduunu rivayet etmi, Muire de, Yezid b. Veciin, harf zere okuduunu rivayet etmitir. Taberi diyor ki: "imdi Resulullah'n "Kur'an yedi harf zere inmitir." hadisini "Kur'an emir, nehiy, vaat, tehdit, mcadele, kssa ve misal olmak zere yedi vecih zere inmitir." eklinde te'vil etmeye kalkan kimse ne diyecektir? Mcahidin, bunlardan sadece beini, Said b. Cbeyrin ikisini ve Yezid b. Veli-din de ifn okuduunu mu syleyecektir? ayet bunu iddia edecek olursa bu gibi zatlarn, Kur'an hakkndaki bilgileri ve ihtisaslar hususunda, onlara isnad doru olmayan bir tahmine girimi olur. Zira bunlar, Kur'an ok iyi bilen kii-lerdir. d- Muhammed b. K'b diyor ki: "Bana anlatldna gre Cebrail ve Mi-kail Resulullah'a gelmiler ve Cebrail Resuluiiah'a "sen Kur'an iki harf zere oku." demi Mikil de ona: "Artrlmasn iste." demitir. Bunun zerine Cebrail: "Sen Kur'an harf zere oku." demi Mikil de yine Resulullah'a: "Sen onun. artrlmasn iste." demi, nihayet yedi harfe kadar artrmtr. Muhammed b. K'b diyor ki: "Bu kraatlar, helalin haramn, emirin ve yasan deimesine yol amayan kraatlardr. Bunlar, senin gibi ayr kelimelerle ayn mny ifade eden szlerin gibidir. Mesela, bizim kraatmzda u yet, eklindedir. Abdullah b. Mes'udun kraatnda ise eklindedir. (Burada geen kelimesi de kelimesi de ayn mndadr ve "lk atmak" demektir. e- uayb diyor ki: "Ebul liyenin yannda bir kii Kur'an okuduunda Ebul liye ona "Bu senin okuduun gibi deildir." demiyor, ona "Ben de bu yeti yle ve yle okuyorum." diyordu. Ben, Ebul liyenin bu durumunu brahim en-Nahaiye anlattm. O da dedi ki: "Sanrm ki arkadan "Kim, Kur'ann okunduu bir kraati inkr edecek olursa, onun tmn inkr etmi olur." szn duymutur. f- Said b. el-Mseyyeb demitir ki: "Allah tealann" phesiz biz, kfirlerin, "Bu Kur'an Muhammed'e bir adam retiyor." dediklerini ok iyi biliriz"62[62] yetinde zikrettii "Bir adam'n fitneye dmesine sebep uydu: O kii, Resulullah'a gelen valiyi yazyordu. ResuluIIah ona sonlarnda veya gibi ifadeler bulunan yetleri yazdrdkan sonra vahyin in-dii anda ok megul oluundan dolay yeti yazdrd kimseye daha sonra da yetin sonu miydi yoksa yahut miydi? diye soruyor, onun ne yazdn bylece kontrol etmi oluyordu. Ve onun yazdna "Tamam senin yazdn gibi" diyordu. te bu durum bu kiiyi fitneye drd ve o, kendi kendine "Muhammed bu ii bana brakt. Ben dilediimi yazaym." diyordu. Said b. el-Mseyyebin anlattna gre ite yet sonlarndaki bu gibi ifadeler yedi kiraattandr. g~ brahim en-Nehai Abdullah b. Mes'udun yle dedini rivaeyt etmitir: "Kim Kur'andan bir kraat eklini veya bir yeti inkr edecek olursa phesiz ki onun tmn inkr etmi gibi olur. Kurann yedi harf zere inmesi demek, ondaki bir kelimenin mnsnn, e anlamda yedi kelimeyle ifade edilebilmesi demektir. "Gel" emrinin "Bana", "Seni kastediyorum"

    61[61] Mzzemmit suresi, 73/6

    62[62] Nah! suresi, 16/103

  • "Bana doru," Yaknma, gibi kelimelerle ifade edilebilmesi buna misaldir. Yoksa "Kur'an yedi harf zere indi." ifadesi, ondaki herhangi bir kelimenin yedi ekilde okunmas demek deildir. Keza Araplarn yedi lehesi, Kur'ann eitli yerlerine datlm demek deildir. Taberi diyor ki: "Eer bir kimse diyecek olursa ki: "Madem ki Resulullah'n, "Kur'an yedi harf zere indirildi." sznn te'vili senin izah ettiin ve lehine deliller gsterdiin gibidir, o halde sen bize Allah'n kitabnda, yedi leheye gre okunmu olan bir yer bul da biz de bununla senin sznn doru okluuna kanaat getirelim. ayet byle bir ey bulamayacak olursan Resulullah'n bu szn "Kur'an yedi mn (ifade ekli) ile inmitir. Bunlar da emir, nehiy, vaad, tehdit, mcadele, kssa ve misallerdir." eklinde yorumlayan grn doru olduu, senin grnn de fasit oldu ortaya kar. Veya cevaben diyeceksin ki: "Yedi kraat, Arap kabilelerinden yedi kabilenin ivesidir. Bu iveler Kur'ann tmne yaylm durumdadr. "Sen bu sznle meseleye dikkatla bakmayan kimselerin syledii sz sylemi olacaksn ki bunun da fasit bir sz olduu, akl sahibi bir insana uzak dedir. Bu szn yanll hemen anlalr. Zira sen, Hz. mer, Abdullah b. Mes'ud, bey b. K'b gibi sahabilerden hadisler rivayet ederek Kur'an- Kerimin yedi harf zere indii ifadesini, Kur'ann yedi lehe zere indii eklinde yorumlam oldun." Eer yedi kraat Kur'an kerimin eitli yerlerine yaylm ve tesbit edilmise arlk bunlar hakknda sahabilerin ihtilaf etmemeleri gerekir. Dolaysiyle sahabilerden nakledilen haberlerin shhatsz olmas icabeder. Zira retici ayn ve bilgi de ayn olduu halde rencilerin ihtilaf etmeleri beklenmeyen bir eydir. Yani Kur'an okuyanlar onun hangi blm, Araplardan kimlerin lehesiyle inmise onu o lehe ile okur. bylece ihtilaflara da mahal kalmazd. Halbuki senin zikrettiin haberlerde sahabilerin Kur'an okurken birbirleriyle ihtilaf ettikleri ve neticede Resulullah'a bavurduklar, Resulullah'n da herbirini dinledikten sonra hepsinin kraatim da hogrd- zikredilmektedir. Bu da gsteriyor ki yedi lehe, Kur'ann eitli taraflarna datlm ve Kur'ann bir ksm bir leheyle dier bir ksm baka bir leheyle inmi ve ylece tesbit edilmi deildir. Taberi diyor ki: "Bu soruyu yneltene cevaben denilir ki: "Kur'ann yedi harf zere inmesinin mns, senin anlam okluun bu iki ekilde de deildir. Bunun mns, Kur'andaki herhangi bir mny e anlamda yedi kelimeyle ifade etmektir. Bylece mn bir fakat kelimeler farkl olur kelimelerinde olduu gibi. Eer diyecek olursa ki: "Sen, Allah tealann kitabnn neresinde bir yer bulabilirsin ki farkl lafzlarla yedi ivede .okunmu fakat bu lafzlarn mns da ayn olmutur'? Bylece biz de senin, hadisi yorumlama eklini kabul etmi olalm." Cevaben denilir ki: "Biz bugn byle bir eyin mevcudiyetini iddia etmiyoruz. Biz sadece Rsulullahn: "Kur'an yedi harf zere indirilmitir." ifadesini, yukarda zikredilen haberlere dayanarak bu ekilde yorumluyor, muhaliflerimizin yorumlad gibi yorumlamyoruz. Eer diyecek olursa ki "ayet mesele senin anlattn gibiyse yedi kraattan dier alt kraat niin mevcut deildir? Halbuki Resulullah bunlar sahabilerine okutmu, onlarn bu kraatlan okumalarm emretmi ve Allah teala da bu kraatlar bizzat tavafndan indirmitir. Yedi kraatin bu alt kraati neshedilip ortadan kaldrlm mdr? Eer byleyse buna dair delil nedir? Yoksa bu alt kraat, muhafaza edilmeleri emredildii halde mmet tarafndan unutulmu mudur? Yahut durum nedir? Cevaben denilir ki: Bunlar ne neshedilip kaldrld ne de korunmalar emredildii halde mmet tarafndan zayi edildi. nk mmet, Kur'an korumakla emrolunmu, onu eitli ekillerde okumakta ve bu kraatlardan dilediini korumakta serbest braklmtr. Bu mesele tpk yeminini bozan kimsenin keffaretlerden herhangi birini semekte serbest olmas gibidir. Maddi durumu iyi olan bir insan yemin edip te yeminini bozacak olursa o, yeminine keffaret olarak, dilerse bir kleyi azad eder, dilerse on kiiyi doyurur, dilerse on kiiyi giydirir. Nasl ki yeminin keffaretini yerine getiren bu

  • kimse, bunlardan herhangi birini yaptnda, Allah'n zerine farz klm olduu hakk ifa etmi olur. te bunun gibi, mmet de Kur'an- Kerimi muhafaza eder ve herhangi bir sebepten dolay da, semekte serbest brakld yedi kraattan birini alp onunla Kur'an okuyacak olursa, Allah'n, ykml kld grevi yerine getirmi olur. Dier alt kraati okumamas onun iin bir sorumluluk getinnez. Fakat bunlardan herhangi birini okumas, okuyan kimse iin yasaklanm deildir. Eer denilecek olursa ki"Yedi kraattan, belli bir kraat zerine karar klnp dier alt kraattan herhangi biri zerine karar kilnmaynn sebebi nedir? Cevaben denilir ki: "Bu hususta unlar rivayet edilmektedir. a- Zeyd b. Sabit diyor ki: "Resulallah'n ok sayda sahabisi Yemame'de (Mrtedlerle yaplan savata) ldrlmt. mer b. el-Hattab Ebu Bekir'in yanna vararak ona "Resulullah'n sahabileri Yemamede, kelebeklerin kendilerini atee attklar gibi savan kucana attlar? Korkuyorum ki bundan sonra katlacaklar her savata da ldrlnceye kadar ayn eyi yapacaklardr. Bunlar, Kur'an kalblerinde tayan insanlardr. Bunlar lrse Kur'an zayi olur, unutulur. Sen Kur'am toplayp yazdirsan nasl olur?" dedi. Ebubekir bundan ekindi ve dedi ki:"Ben, Resulullah'n yapmad bir eyi mi yapacam?" Bu hususta merle Ebubekir karlkl olarak meseleyi incelediler. Sonra Ebubekir birini gnderip Zeyd b. Sabiti yanna ard. Zeyd diyor ki: "Ben Ebubekir'in yanna girdim. mer bir tarafa ekilmi duruyordu. Ebubekir dedi ki: "Bu beni bir i yapmaya ard. Ben onun dave