kurandan yansımalar oku mujdatgokce

20

Click here to load reader

Upload: muejdat-goekce

Post on 28-Mar-2016

262 views

Category:

Documents


13 download

DESCRIPTION

"Esenlik yurdu"nun yegâne kapısı O'dur. Allah'a ulaştıran yolu dosdoğru gösteren ancak O'dur. Kurtuluş O'ndadır. Gerçek O'ndadır... Yaradan Rabbin adıyla OKU Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected] َٖ ُْ ٖ‫َا‬ ِ ‫ٰـَا‬ ‫اَن‬ َ‫َُنَو‬ ُْ ََ ِٖ ُْ َ‫و‬ ُْ ِٰ‫ذ‬ ِٖ ٖ َ َْ ُْ ِ َ‫ق‬ َََ َ ُ‫ا‬ ‫َُِا‬ َ َ‫و‬ ُ‫َُِه‬ ً 1

TRANSCRIPT

Page 1: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

1

الر كتاب أنزلناه إليك لتخرج الناس من الظلمات إلى النور بإذن ربھم إلى صراط العزيز الحميد

"(Bu öyle) bir Kitab'dır ki, Rabb'lerinin izniyle insanları karanlıklardan aydınlığa; O güçlü ve övgüye layık (Allah) 'ın yoluna çıkarman için O'nu

sana indirdik." (İBRÂHİM suresi 1. ayet) (Resmi: 14/İniş:72/Alfabetik:40)

Oku Kur’an-ı Kerim’den Yansımalar

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

Allah'a ulaştıran yolu dosdoğru gösteren ancak O'dur.

"Esenlik yurdu"nun yegâne kapısı O'dur.

Kurtulu ş O'ndadır.

Huzur O'ndadır.

Gerçek O'ndadır...

یكم به لعل�كم تت�قون وان� هـذا صراطى مستق بل فتفر�ق بكم عن سبيله ذلكم وص! يما فات�بعوه ولا تت�بعوا الس," İşte benim doğru yolum bu! Ona uyun, (başka) yollara uymayın ki, sizi O'nun (dosdoğru olan) yolundan ayırmasın! (Azabından) korunmanız

için (Allah) size böyle tavsiye ediyor." (EN'ÂM suresi 153. ayet) (Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)

Page 2: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

2

İslam’ın temeli olan Kur’an-ı Kerim “Oku” emriyle insanla ilk karsılaşmasını gerçekleştirmiştir.

تمن ا ـم بســـــــــــــــــــــ تيمار� ار�

ك باسم اقرأ خلق ال�ذي رب�

علق من ا�نسان خلق

ا$كرم ورب ك اقرأ

بالقلم عل�م ال�ذي

يعلم لم ما ا�نسان عل�م

ليطغى ا�نسان إن� ك'�

آه أن استغنى ر� Oku ! Rabbinin adıyla ki bütün mahlûkatı yarattı. İnsanı da bir p arça kan pıhtısından var etti. Oku ve Rabbin, pek büyük bir kerem sâhibidir. Öyle bir Rab ki kalemle öğretmiştir. İnsana bilmediğini belletmiştir. İş öyle değil, şüphe yok ki insan, azar elbette. Kendisinin muhtaç olmadığını zannettiği için. (ALAK suresi 1-7 ayet) (Resmi: 96/İniş:1/Alfabetik:6)

Page 3: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

3

Elhamdü lillâhi rabbilàlemîn.

Ves-salâtü ves-selâmü alâ seyyidinâ muhammedin

ve alâ âlihî ve sahbihî ecmaîn.

"Sen yücesin, bize öğrettiğinden başka bizim hiçbir bilgimiz yok. Gerçekten Sen, her şeyi bilen, hüküm ve hikmet sahibi olansın." Bakara / 32

Page 4: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

4

Kur'an'ın yolu İslam; Allah'ın Kur'an'la bildirdiği ve insanlar için gerekli olan yegâne doğru inanç ve yaşantı tarzının ismi olan dindir. Allah, Kur'an'ın korunacağını vaadetmiş ancak insanların onu doğru anlayacaklarını vaadetmemiştir. Kur'an, tevhide ilişkin aklî delilleri gösterip açıklamaya büyük özen gösterir. Kur'an açıklar ki, insan için bütün bir hayat yolculuğu boyunca gerçek anlamda rehber/hâdî olan sadece Allah'tır. Kur'an açıklar ki, Allah'ın hâdîliği kabul edildiği ve O'nun hüdâlarına uyulduğu zaman, bütün inanç ve düşünceler, hayatın tamamı "dosdoğru yol" üzerinde olur. Kur'an, insana sahte rabbleri gösterir ve gerçek Rabb'ini tanıtır. Kur'an, insana niçin yaratıldığını bildirir, açıklar. Kur'an, insana insanı tanıtır. Kur'an, insana evreni tanıtır. Kur'an, insana doğru ve yanlış hayat tarzlarını gösterir. Kur'an, insana emin bilgiyi bildirir, onu şüphelerden kurtarır. Kur'an, insana geleceği anlatır. Kur'an, insana hidâyet ve dalâleti gösterir... Kur'an, insanlara rehberlik iddiasında bulunan ve doğru rehber olmadıkları için insanları aldatanları gösterir. Kur'an'ı okumak önemlidir, ancak sırf okumuş olmak için değil. Kur'an okumak önemlidir, sırf okumayla kurtuluşa sevk olunacağı için değil. Kur'an okumak önemlidir, okumakla ahiretteki ilahî terazinin ha-yır kefesi ağırlaştıracağı için değil..

Page 5: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

5

Evet, Kur'an okumak önemlidir, ancak okumanın nedeni olarak gösterilen tüm bu gerekçeler yanlış veya eksiktir. " Kur'an okunmalıdır; eğer hidayet üzere olunmak isteniyorsa. Kur'an okunmalıdır, eğer dosdoğru bir inanca sahip olmak, dosdoğru bir hayat tarzının tanınması isteniyorsa. Kur'an okunmalıdır; ebedî saadete ulaşmak arzu ediliyorsa. Kur'an okunmalıdır; yanlışların her çeşidinden uzak olunmak iste-niyorsa. Kur'an okunmalıdır; sonu hüsran olan bir gidişattan uzak durul-mak isteniyorsa. Kur'an okunmalıdır; Allah'ın insanlara neler emrettiğini öğren-mek için. Kur'an okunmalıdır; nasıl yaşanması gerektiğini bilmek için. Kur'an okunmalıdır; hak ve bâtılı ayırt edip hakka sevkolunabilmek için. Kur'an okunmalıdır; takva üzere bir hayata sahip olmak için. Kur'an okunmalıdır; ilahî terazinin hayır kefesini ağırlaştıracak uygulama, hâl ve hareketlere sahip olabilmek için... Kur'an'ı doğru anlamanın en önemli şartı ise onu, "tefekkür" ederek, "tezekkür" ederek, "tedebbür" ederek, "aklederek", "fıkh ederek", "kalbi uyanık kılarak" şuurlu bir şekilde okumaktır: Kur'an'ı anlamayanlar, onu anlamak istemeyenlerdir. Bu sıklıkla açığa çıkan veya ifade olunan anlamama probleminin nedeni Kur'an değil, insandır. Kur'an, bütün aldanışlardan ve aldatmalardan yanlışlardan, kötülüklerden, sıkıntılardan uzak ve böylelikle insanı gerçek anlamda "yaşatacak" olan bir şey ve "dosdoğru" bir hayatın yegane rehberidir. Kur'an hayatın kitabıdır, hidâyetin yegane rehberidir. Kur'an, insana en doğru rehberliği yapar.

Page 6: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

6

Kur’an, pek çok âyette, Allah’ın sevdiği tutum ve davranışları örneklerle açıklayarak müminleri ahlâk yönünden eğitmeyi amaçlamıştır. Kur’an her şeyden önce bir değerler ve kurallar kitabıdır, Allah Kur’an’da güzel, temiz ve helal olan şeyleri açıklamıştır. Kur’an, müminlerden Allah ile olan ilişkilerinde ölçülü ve dengeli olmayı ister. Kur’an, ilâhî sınırları aşan kimselerin Allah tarafından sevilmeyeceğini açıklamıştır. Kur’an, iman etmeyen, günah işleyen, müminlere düşmanlık yapan kimseleri zalim olarak niteler ve onları sevmediğini açıklar. Çünkü her mümin bilir ki Allah’ın sevmediği bir kimse cehenneme gidecektir. Kur’an’a göre, kötülük yapan kimseye, yaptığı kötülüğe denk bir ceza verilmelidir. Kur’an’a göre Allah’ın insana verdiği bütün nimetler, ona yüklediği bütün sorumluluklar ve kulluk mükellefiyetleri birer emanettir. Kur’an, ister ruhsal isterse sosyal olsun, emanetlere her türlü ihaneti, “kişinin kendisine ihaneti” olarak niteler. Kur’an’ın sunduğu kesitlerde, bazı insanların peygamberlere ve onların getirdikleri ilâhî mesajlara kibirli bir tavır takındıkları anlatılır. Kur’an’ın ahlâk ilkelerine göre insanlara karşı kibirlenmek, çirkin bir davranıştır.

Kur’an’da Yüce Allah pek çok âyette sevdiği ve sevmediği insanlardan bahseder. Kur’an’ın insan davranışlarını eğitirken Allah sevgisiyle ilişkilendirdiği karakterlerden birisi şımarıklıktır. Kur’an, şımarıklığı Allah sevgisini kazanmaya engel olan karakterler arasında sayar. Kur'an, insana niçin yaratıldığını bildirir, açıklar.

Page 7: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

7

Kur’an her şeyden önce bir değerler ve kurallar kitabıdır, Allah Kur’an’da güzel, temiz ve helal olan şeyleri açıklamıştır. Kur'an, insana sahte rabbleri gösterir ve gerçek Rabb'ini tanıtır. Kur’an, pek çok âyette, Allah’ın sevdiği tutum ve davranışları örneklerle açıklayarak müminleri ahlâk yönünden eğitmeyi amaçlamıştır Kur'an, insana insanı tanıtır. Kur’an, müminlerden Allah ile olan ilişkilerinde ölçülü ve dengeli olmayı ister. Kur’an’ın ahlâk ilkelerine göre insanlara karşı kibirlenmek, çirkin bir davranıştır. Kur'an, insana evreni tanıtır. Kur’an, ilâhî sınırları aşan kimselerin Allah tarafından sevilmeyeceğini açıklamıştır. Kur'an, insana doğru ve yanlış hayat tarzlarını gösterir. Kur’an, iman etmeyen, günah işleyen, müminlere düşmanlık yapan kimseleri zalim olarak niteler ve onları sevmediğini açıklar. Çünkü her mümin bilir ki Allah’ın sevmediği bir kimse cehenneme gidecektir. Kur'an, insana emin bilgiyi bildirir, onu şüphelerden kurtarır. Kur’an’a göre, kötülük yapan kimseye, yaptığı kötülüğe denk bir ceza verilmelidir. Kur'an, insana geleceği anlatır. Kur’an’ın sunduğu kesitlerde, bazı insanların peygamberlere ve onların getirdikleri ilâhî mesajlara kibirli bir tavır takındıkları anlatılır. Kur'an, insana hidâyet ve dalâleti gösterir... Kur’an’a göre Allah’ın insana verdiği bütün nimetler, ona yüklediği bütün sorumluluklar ve kulluk mükellefiyetleri birer emanettir.

Page 8: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

8

Kur’an, ister ruhsal isterse sosyal olsun, emanetlere her türlü ihaneti, “kişinin kendisine ihaneti” olarak niteler. Kur’an’ın insan davranışlarını eğitirken Allah sevgisiyle ilişkilendirdiği karakterlerden birisi şımarıklıktır. Kur’an, şımarıklığı Allah sevgisini kazanmaya engel olan karakterler arasında sayar. Kur’an-ı Kerim’in genelinde insanların ilk olarak inanmaları istenmekte, ardından da bu inanç doğrultusunda hareket etmeleri emredilmektedir. Kuran’ın hedefi, insanları doğru düşünmek, doğru akıl ve mantık yürütmek ve böylece iki dünya saadeti elde etmelerini sağlamaktır. Kur'ân’ın üslubu ve anlamı, insan aklının örnek alacağı mükemmel bir modeldir. Kur'ân, insanlığın önünde ulaşılması zor ama güzel bir hedef olarak durmaktadır. Kur'ân’ın dili ve üslûbu, hece dizini bakımından nesirden daha disiplinli, fakat şiire nispetle daha serbesttir. Kur'ân, beyan bakımından mükemmel bir icaza sahiptir. Kur'ân’ın konularında herhangi bir ayırıma gitmeksizin baştan sona kesintisiz bir ahenk mevcuttur. Kur'ân ifadelerinde, soyut, dalgalı ve bulanık ile son derece şekle yönelik olan somut arasında daima orta yolda bulunan formüllerin kurallarını ifade etmek üzere, tamamen özel bir tarzı seçmiştir. Kur'ân’ı okuduğu zaman insan olayları kendisinden bir parça gibi hissetmekte ve birebir insanın ruh dünyası, duyguları ve aklı birbiri ile kaynaşmaktadır. Kur'ân, kendisini “insanlar için bir beyân, muttakiler için de bir öğüt ve hidayet” kitabı olarak tanımlamaktadır. Kur'ân, hem anlam hem de fesahat ve belagat yani nazım bakımından mucizedir.

Page 9: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

9

Kur’ân’ın semantiği açısından kelimeler, son derece mükemmel planlanmış ve yerleştirilmiştir. Kur'ân’ın soyut anlamları açıklamak ve tespit etmek için seçmiş olduğu ifadelerindeki bu mükemmellik arasında kesinlikle ne anlam bakımından ne de musiki bakımından bir boşluk, tutarsızlık ve aykırılık söz konusu değildir. Kuran’da hiçbir anlamda bir eksiklik, noksanlık ve eğrilik bulmak mümkün değildir. Kur'ân, okumayı, düşünmeyi, akıl yürütmeyi, soru sormayı esas almış, insan aklının sınırlarını zorlayacak incelikler ve sanat örnekleri ortaya koymuştur. Kur'ân okunduğu zaman, kulağa hoş gelen, kalbi etkileyen ve duygulara zevk veren; ne çok sert, ne de çok yumuşak olan bir dil özelliğine sahiptir. Kur'ân’ın dili doğru, etkili, doğal ve yer yer simgeseldir. Kur'ân’da insanlara meydan okuyan ayetler vardır. Kur'ân, dile ve konuşmaya büyük önem vermiş ve bunu dil ve üslubunda göstermiştir. Kur'ân’ın üslûbu, hem akla, hem duygulara hitap etmektedir. Kur'ân’ı, önyargısız dikkatli bir şekilde okuyan ve dinleyen bir kimse, O’ndan etkilenir ve üslubunun mükemmelliğini bariz bir şekilde görür. Kur'ân ayetleri arasında, siyak ve sibak bakımından mükemmel bir ilişki ve tatlı bir uyum olduğu için dinleyen ve okuyan insanlar üzerinde çok derin ve içten bir etki yapmaktadır. Kur'ân’ın üslubunda dikkat çeken hususlardan biri, geçmiş insanların hayatlarından örnekler vererek muhatapların kendi gerçekleri ile yüzleşmelerini sağlamaya çalışmasıdır. Kur'ân, mesajını insanlara iletirken bazen kıssa ile anlatma yolunu tercih ederek, dolaylı bir anlatım yöntemi izlemiştir. Eğer muhatabına doğrudan hitap etmiş olsa, o itiraza başlayıp tartışmaya girişecek, Kur’an’ı dinlemeyecektir. Kur'ân’ın üslubunda göze çarpan bir diğer husus da, tekrarlara yer vermesidir.

Page 10: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

10

Kur’an-ı Kerim, tekrara önem vermiş ve bunu bir metot olarak kullanmıştır. Kur'ân’ın üslûbundaki inceliklerin birçoğu, ayetlerdeki düzen ve ayetlerin birbiri ile olan anlam ilişkisinde saklıdır. Kur'ân-ı Kerim’in kelime dizilişinde de ahenkli bir musiki mevcuttur. Uzun ayetlerin yer aldığı surelerde bu biraz gizlense de, Kur'ân’ın her tarafında bunu görmek mümkündür. Kur'ân, canlı ve güçlü üslûbu ile i’câzlı ve güçlü ifadeler kullanarak şiirin çok üstünde bir tasvir gücü ile insan aklı için erişilmesi zor ama güzel bir hedef ortaya koymuştur. Kur’ân, hem ifade hem de anlam bakımından bir bütünlük arz etmektedir. Kur’ân’ın ifade ve üslûbu ise baştan sona emsalsiz bir güzellik ve düzgünlük içindedir. Kur'ân’da bir eksiklik ve yanlışlığın olmaması, O’nun insan eseri olmadığını, Allah’tan gelmiş bulunduğunu anlatmaya yetecektir. Kur'ân’ın üslubunda sertlikle yumuşaklık, tekdüzelikle hareketlilik ve birbirinin aynı gibi görülen yapısı ile ortaya koyduğu önemli nüanslar, O’nun üslubunun başlıca özelliğidir. Kur’an cahiliye dönemi alışkanlıklarını ve adetlerini yıkan ve yeni bir toplum modelini ortaya koyan, onların ahlaki, fikri, medeni ihtiyaçları için yol gösterici kuralları içine almaktadır. Kur’an’ı anlamak ve anlatmak isteyen bir kimsenin, hoşgörülü olup ahlaki değerlerin bilgisinden ve onları yaşamaktan yoksun olmaması gerekir. Kur’an-ı Kerim bütün insanlar arasında tam bir eşitlik sağlamıştır. Kur’an her şeyden önce Allah’ın birliği inancını öğretir. Kur’an bütün insanlığı, elle tutulmayan gözle görülmeyen kâinatın düzenleyicisi ve sahibine “evvel, âhîr, zâhir ve bâtın” gibi ekmel sıfatlarına uygun olarak ibadete davet etmektedir. Kur’an’ın, anlatmak istediğinden tamamıyla zevk alabilmek için tabiat ve fizik bilgilerini mutlaka esasına varacak şekilde araştırma incelemek lazımdır.

Page 11: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

11

Kur’an’a göre taşı toprağı öpmek, türbe kafeslerine el ve yüz sürmek, parmaklıklarına veya ağaç dallarına iplik bağlamak gibi şeylerin hiçbir kıymet ve önemi yoktur. Çünkü Kur’an hurafelere açıktan açığa düşmanlığını ilan etmiştir. Kur’an’ın ruhuna ters düşen şeyler bu gibi adet ve batıl merasimlerdir. Kur’an insanın her işinde başarılı olması için ilk önce onun maddi sebeplerini hazırlamasını tembih etmektedir. Zira insanın, hayatının devamını sağlayabilmesi için çalışmaktan başka dayanak noktası olamayacağı da o mukaddes kitabın esas kurallarındandır. Kur’an, beden ve ruhi bütün hareketlerimizde temizliği öne çıkarmaktadır. Kur’an cahilleri, boş faydasız gezen tembelleri, israfçıları, yetim malını yiyen kimseleri hiç sevmediğini haber vermektedir. Kur’an’ı Kerim’e göre başkasının hakkına dokunmak hiçbir surette bağışlanamayacak bir suçtur. Kur’an’ın emir ve yasaklarındaki temel zorlayıcı ilkesi (yönlendirici /motive edici güç) müjdeleme ile uyarmadır. Kur’an’ın ince mana ve üstünlük vasıfları dikkatle incelenirse görülür ki, bu kitap herkese bu aldatıcı dünyadan ahirete intikal ettiği zaman gireceği cennet veya cehennemi bizzat kendisinin bu dünyada iken hazırlayıp inşa ettiğini anlatmaktadır. Kur’an’a göre, bu dünya, insanın potansiyel olarak sahip olduğu makamın son derecesine çıkarabileceği bir okul, bir kazanç yeridir. Kur’an insanın yaratılışının başlangıcı için bir zaman belirtmiyor. Zaman belirtmemesi onun doğruluğuna doğrudan delalet eden bir delildir. Kur’an, bazı ayetlerinde insanın toprak veya sudan, bazı ayetlerinde basit sudan veya “salsal”dan, yani “kuru balçık”dan yaratıldığını haber vermektedir. Kur’an, varlık alanına çıkan her şeyin bir varlık sebebi olduğu gibi, insanın da boş yere ve sebepsiz yaratılmadığını tekrar tekrar bildirmektedir.

Page 12: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

12

Kur’an devamlı olarak bize “hiç bilenlerle bilmeyenler bir olurlar mı?” “Gözsüzlerle gözlüler birbirine benzerler mi?”, diye sorup duruyor. Yani bizi iç ve dış dünyayı sürekli araştırma gözüyle eşyanın hakikatini ortaya çıkarmaya (istinbat) ve her şeyden ibret almaya sevk ediyor. Kur’an’da “selam verme”, önemli muaşeret ve nezâket kuralları arasında sayılır. Kur’ân kendisinden faydalanmak isteyen her inanç sahibine gerçekleri gösteren bir kitaptır. Kur’an’da, edebi sanatlardan hakikat,mecaz, kinaye, temsil, teşbih, istiare ve sembolik anlatım çeşitlerine sıkça rastlanmaktadır. Kur’an bir nurdur.” Kur’an-ı Kerim, Hz. Peygamber’den sonra Allah’ın koruması altında “Hakk” vasfı ile asli varlığı devam eden ve kıyamete kadar da devam edecek olan ebedi bir hidayettir aklın eşsiz ve emsalsiz kılavuzudur. Kur’an’da, kainatta bulunan her şeyin (insanlar, melekler, cinler, hayvanlar, bitkiler, ağaçlar, güneş, ay, yıldızlar, dağlar; bunların gölgeleri v.s.) isteyerek ya da istemeyerek Allah’a secde ettiklerinden söz edilmektedir. Kur’an-ı Kerim, hem vahyin kılavuzluk gorevini hem de “En son Peygamber” in rehberliğini/sunnetini temsil etmektedir… Kur’ân uygulamaya ve insanlığın mutluluğuna yönelik bir kitaptır. Kur’ân’a göre insan Allah tarafından yaratılmış üstün bir varlıktır. Kur’an’ın yol gösterici ve aydınlatıcı oluşu insanlık için önemlidir. Kur’an-ı Kerim’de sadece inançsız olanların zararlarına işaret edilmekte ve olumsuzluklarından sakınma yolları gösterilmektedir. Kur’an’ın ifadelerine göre, İnsanlığa faydalı olan gıdalar temiz, zararlı olanlar habistir. Kur’an’da: “Alemlerin Rabbi Allah dilemediği surece, siz hic bir şey dileyemezsiniz!”

Page 13: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

13

Kur’ân-ı Kerim, Hz. Peygamberin insan ve şeytanlardan gelebilecek kötülüklerden korunmak için Yüce Allah’a sığındığı, dayandığı ve güvendiğini ortaya koyan bir kitaptır. Kur’ân-ı Kerim, yaratıcı, insan ve şeytan ilişkilerine önem veren bir kitaptır. Kur’an’da geniş bir yeri oluşturan insan şeytan ilişkisi ve şeytandan sakınma insan açısından büyük önem taşır. Kur’an’da işaret edilen İblis ile tağut bir elmanın iki yanı gibidir. Kur’an genel bağlamda iki önemli noktanın üzerinde durur. a)Yaratana kul olma ve b) Şeytanın sembolize ettiği satanizmden sakınma. Kur’an, şeytandan gelebilecek hile ve tuzakları haber vererek, inananların bu oyunlara gelmemelerini ister. Kur’an’ın işaret ettiğine göre, şeytanın planları arasında içki, kumar, kötü yollar ve zulüm ilk sırayı alır. Kur’an-ı Kerim Yaratıcı’dan yaratılanlara uzanan bir bağdır. Kur’an’da istikamet için “sırat’ı müstekım”, zıddı için ise “sebîlel ğayy” isimleri verilir. Kur’ân, insanların maddi ve manevi sıkıntılarını çözerek onlara doğru yolu gösterir. Kur’ân her asrın ihtiyaçlarına cevap verecek bilgilerle gönderilmiştir. Kur’an-ı Kerim, insanların karşılaşabileceği olumlu ve olumsuz iki temel noktaya işaret eder. Bunlardan; mekr, hile, keyd ve hıyânet kapsamına giren hasletlerden sakınılması istenirken, “emrolunduğun gibi dosdoğru ol”, “sırât-ı müstakîm”, “sebîle’r-rüşd” “adaletin yolu”, “sırâtan seviyyen”, “dinen kayyimen” ve “bir çıkış yolu” gibi kavramların temsil ettiği olumlu hasletler övülür. Kur’ân’da doğru yolun diğer bir ifadesi istikamettir. Kur’an’da sırat (yol), kıstas, (ölçüyü) “hüdâ” (gidiş) “tarik” (yol) kelimeleri doğru ve yanlış yolları ifade etmek için kullanılır.

Page 14: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

14

Kur’an’da ifâde edilen “rân” kelimesi, kişinin günah işlemesi neticesinde istikametten uzaklaşması anlamına gelir. Kur’an’da “(hüdâ ve hedy) kelimeleri doğru yolu ifade eder. Kur’an düşünceye önem veren bir kitaptır. Diğer bir ifade ile akıllı insanlara hitap eden bir kitaptır. Kuran’ın hedefi, insanları doğru düşünmek, doğru akıl ve mantık yürütmek ve böylece iki dünya saadeti elde etmelerini sağlamaktır. Kur'ân’ın üslubu ve anlamı, insan aklının örnek alacağı mükemmel bir modeldir. Kur'ân, insanlığın önünde ulaşılması zor ama güzel bir hedef olarak durmaktadır. Kur'ân’ın dili ve üslûbu, hece dizini bakımından nesirden daha disiplinli, fakat şiire nispetle daha serbesttir. Kur'ân, beyan bakımından mükemmel bir icaza sahiptir. Kur'ân’ın konularında herhangi bir ayırıma gitmeksizin baştan sona kesintisiz bir ahenk mevcuttur. Kur'ân ifadelerinde, soyut, dalgalı ve bulanık ile son derece şekle yönelik olan somut arasında daima orta yolda bulunan formüllerin kurallarını ifade etmek üzere, tamamen özel bir tarzı seçmiştir. Kur'ân’ı okuduğu zaman insan olayları kendisinden bir parça gibi hissetmekte ve birebir insanın ruh dünyası, duyguları ve aklı birbiri ile kaynaşmaktadır. Kur'ân, kendisini “insanlar için bir beyân, muttakiler için de bir öğüt ve hidayet” kitabı olarak tanımlamaktadır. Kur'ân, hem anlam hem de fesahat ve belagat yani nazım bakımından mucizedir. Kur’ân’ın semantiği açısından kelimeler, son derece mükemmel planlanmış ve yerleştirilmiştir.

Page 15: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

15

Kur'ân’ın soyut anlamları açıklamak ve tespit etmek için seçmiş olduğu ifadelerindeki bu mükemmellik arasında kesinlikle ne anlam bakımından ne de musiki bakımından bir boşluk, tutarsızlık ve aykırılık söz konusu değildir. Kuran’da hiçbir anlamda bir eksiklik, noksanlık ve eğrilik bulmak mümkün değildir. Kur'ân, okumayı, düşünmeyi, akıl yürütmeyi, soru sormayı esas almış, insan aklının sınırlarını zorlayacak incelikler ve sanat örnekleri ortaya koymuştur. Kur'ân okunduğu zaman, kulağa hoş gelen, kalbi etkileyen ve duygulara zevk veren; ne çok sert, ne de çok yumuşak olan bir dil özelliğine sahiptir. Kur'ân’ın dili doğru, etkili, doğal ve yer yer simgeseldir. Kur'ân’da insanlara meydan okuyan ayetler vardır. Kur'ân, dile ve konuşmaya büyük önem vermiş ve bunu dil ve üslubunda göstermiştir. Kur'ân’ın üslûbu, hem akla, hem duygulara hitap etmektedir. Kur'ân’ı, önyargısız dikkatli bir şekilde okuyan ve dinleyen bir kimse, O’ndan etkilenir ve üslubunun mükemmelliğini bariz bir şekilde görür. Kur'ân ayetleri arasında, siyak ve sibak bakımından mükemmel bir ilişki ve tatlı bir uyum olduğu için dinleyen ve okuyan insanlar üzerinde çok derin ve içten bir etki yapmaktadır. Kur'ân’ın üslubunda dikkat çeken hususlardan biri, geçmiş insanların hayatlarından örnekler vererek muhatapların kendi gerçekleri ile yüzleşmelerini sağlamaya çalışmasıdır. Kur'ân, mesajını insanlara iletirken bazen kıssa ile anlatma yolunu tercih ederek, dolaylı bir anlatım yöntemi izlemiştir. Eğer muhatabına doğrudan hitap etmiş olsa, o itiraza başlayıp tartışmaya girişecek, Kur’an’ı dinlemeyecektir. Kur'ân’ın üslubunda göze çarpan bir diğer husus da, tekrarlara yer vermesidir. Kur’an-ı Kerim, tekrara önem vermiş ve bunu bir metot olarak kullanmıştır. Kur'ân’ın üslûbundaki inceliklerin birçoğu, ayetlerdeki düzen ve ayetlerin birbiri ile olan anlam ilişkisinde saklıdır.

Page 16: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

16

Kur'ân-ı Kerim’in kelime dizilişinde de ahenkli bir musiki mevcuttur. Uzun ayetlerin yer aldığı surelerde bu biraz gizlense de, Kur'ân’ın her tarafında bunu görmek mümkündür. Kur'ân, canlı ve güçlü üslûbu ile i’câzlı ve güçlü ifadeler kullanarak şiirin çok üstünde bir tasvir gücü ile insan aklı için erişilmesi zor ama güzel bir hedef ortaya koymuştur. Kur’ân, hem ifade hem de anlam bakımından bir bütünlük arz etmektedir. Kur’ân’ın ifade ve üslûbu ise baştan sona emsalsiz bir güzellik ve düzgünlük içindedir. Kur'ân’da bir eksiklik ve yanlışlığın olmaması, O’nun insan eseri olmadığını, Allah’tan gelmiş bulunduğunu anlatmaya yetecektir. Kur'ân’ın üslubunda sertlikle yumuşaklık, tekdüzelikle hareketlilik ve birbirinin aynı gibi görülen yapısı ile ortaya koyduğu önemli nüanslar, O’nun üslubunun başlıca özelliğidir. Kur’an cahiliye dönemi alışkanlıklarını ve adetlerini yıkan ve yeni bir toplum modelini ortaya koyan, onların ahlaki, fikri, medeni ihtiyaçları için yol gösterici kuralları içine almaktadır. Kur’an’ı anlamak ve anlatmak isteyen bir kimsenin, hoşgörülü olup ahlaki değerlerin bilgisinden ve onları yaşamaktan yoksun olmaması gerekir. Kur’an-ı Kerim bütün insanlar arasında tam bir eşitlik sağlamıştır. Kur’an her şeyden önce Allah’ın birliği inancını öğretir. Kur’an bütün insanlığı, elle tutulmayan gözle görülmeyen kâinatın düzenleyicisi ve sahibine “evvel, âhîr, zâhir ve bâtın” gibi ekmel sıfatlarına uygun olarak ibadete davet etmektedir. Kur’an’ın, anlatmak istediğinden tamamıyla zevk alabilmek için tabiat ve fizik bilgilerini mutlaka esasına varacak şekilde araştırma incelemek lazımdır. Kur’an’a göre taşı toprağı öpmek, türbe kafeslerine el ve yüz sürmek, parmaklıklarına veya ağaç dallarına iplik bağlamak gibi şeylerin hiçbir kıymet ve önemi yoktur. Çünkü Kur’an hurafelere açıktan açığa düşmanlığını ilan etmiştir. Kur’an’ın ruhuna ters düşen şeyler bu gibi adet ve batıl merasimlerdir.

Page 17: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

17

Kur’an insanın her işinde başarılı olması için ilk önce onun maddi sebeplerini hazırlamasını tembih etmektedir. Zira insanın, hayatının devamını sağlayabilmesi için çalışmaktan başka dayanak noktası olamayacağı da o mukaddes kitabın esas kurallarındandır. Kur’an, beden ve ruhi bütün hareketlerimizde temizliği öne çıkarmaktadır. Kur’an cahilleri, boş faydasız gezen tembelleri, israfçıları, yetim malını yiyen kimseleri hiç sevmediğini haber vermektedir. Kur’an’ı Kerim’e göre başkasının hakkına dokunmak hiçbir surette bağışlanamayacak bir suçtur. Kur’an’ın emir ve yasaklarındaki temel zorlayıcı ilkesi (yönlendirici /motive edici güç) müjdeleme ile uyarmadır. Kur’an’ın ince mana ve üstünlük vasıfları dikkatle incelenirse görülür ki, bu kitap herkese bu aldatıcı dünyadan ahirete intikal ettiği zaman gireceği cennet veya cehennemi bizzat kendisinin bu dünyada iken hazırlayıp inşa ettiğini anlatmaktadır. Kur’an’a göre, bu dünya, insanın potansiyel olarak sahip olduğu makamın son derecesine çıkarabileceği bir okul, bir kazanç yeridir. Kur’an insanın yaratılışının başlangıcı için bir zaman belirtmiyor. Zaman belirtmemesi onun doğruluğuna doğrudan delalet eden bir delildir. Kur’an, bazı ayetlerinde insanın toprak veya sudan, bazı ayetlerinde basit sudan veya “salsal”dan, yani “kuru balçık”dan yaratıldığını haber vermektedir. Kur’an, varlık alanına çıkan her şeyin bir varlık sebebi olduğu gibi, insanın da boş yere ve sebepsiz yaratılmadığını tekrar tekrar bildirmektedir. Kur’an devamlı olarak bize “hiç bilenlerle bilmeyenler bir olurlar mı?” “Gözsüzlerle gözlüler birbirine benzerler mi?”, diye sorup duruyor. Yani bizi iç ve dış dünyayı sürekli araştırma gözüyle eşyanın hakikatini ortaya çıkarmaya (istinbat) ve her şeyden ibret almaya sevk ediyor. Kur´an, vicdanları açık olan insanlara hitap eden bir kitaptır. Kur´an, insanın dünyada ve ahirette kurtuluşu için gerekli tüm bilgileri içerir.

Page 18: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

18

Kur'an terkedilir; hükümlerini hayattan uzaklaştırıp, sadece raflar-da bir süs eşyası gibi muhafaza edilerek. Kur'an terkedilir; O'nu hayattan kovup, sadece hastalara ve ölülere okunan bir kitap kılarak. Kur'an terkedilir; O,sürekli kendinin anlaşılır olduğunu, apaçık olduğunu, öğüt olduğunu, furkan olduğunu... tekrar tekrar bildirmesi-ne rağmen,"O anlaşılmaz" veya "O'nu sadece falan anladı" deyip O'ndan fiilen uzaklaşarak. Kur'an terkedilir; gözyaşları içinde, duygu seline sürüklenerek dinlenen âyetlerin bizzat hayata hitap ettiği görmemezlikten gelinerek. Kur'an terkedilir; Kur'an okunduğu zaman "müslümanlıktan sapılacağı" sapkınlığı ile... Kur'an'a kulakları tıkamaktır; Müslüman ismine sahip olunduğu halde, Kur'an'ın bildirdiği gibi inanmamak ve yaşamamak. Kur'an'a kulakları tıkamaktır; Başkalarına göre inanıp, yaşamaya karşılık, Kur'an'ı sadece överek hayır elde edildiğini veya ona tâbi olunduğunu iddia etmek. Kur'an'a kulakları tıkamaktır; Hiçbir gerçeğe dayanmadan istenil-diği gibi inanıp, Allah'ın ne dediğine kulak vermemek. Örtülerin altına saklanmaktır; Hakk üzere olunduğu iddia edilme-sine rağmen Kur'an'dan uzak durmak. Örtülerin altına saklanmaktır; Hiçbir gerçeğe dayanmadan istendiği gibi yaşayıp "Hududullah"ı dikkate almamak.

Page 19: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

19

Örtülerin altına saklanmaktır; Okul, iş, evlilik, eş, çocuk, çocukların geleceği, tatil, ev, otomobil, rütbe, makam, maaş, terfi... deyip ha-yatı sadece bunlara göre yöndendirip, Kur'an'ı bir tablo gibi duvara as-mak veya sadece belirli gecelerde "formalite yerine gelsin" türünden okumak. Örtülerin altına saklanmaktır; Başka şeylere ve kişilere göre yaşa-yıp Kur'an'ı kutsamak. Örtülerin altına saklanmak ve kulakları tıkamaktır; Kur'an'ı oku-mamaya ve okumaktan da ısrarla kaçmaya karşılık, başka kitapları okuyarak Kur'an okunduğu zannına ve inancına sahip olmak. Örtülerin altına saklanmak ve kulakları tıkamaktır; Kur'an'ı sadece göbek üstünde taşınan, öpülüp başa konulan kutsal bir nesne haline getirmek. Kör ve sağır olmaktır; Kur'an'sız bir hayata sahip olmak. Kör ve sağır olmaktır; Kur'an'ı en üst otorite kabul etmemek. Kör ve sağır olmaktır; Kur'an'a muhalif şeylere sahip olmak ve bunları Kur'an'dan zannetmek... Kısaca Kur'an'ı terketmek vardır; binbîr türlü. Kulakları tıkayıp, örtülerin altına saklanmak vardır; çeşit çeşit... "Onlar sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler; bu yüzden akledemezler." "Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı ki böylece onların kendisiyle akledebilecek kalpleri, işitebilecek kulakları oluversin? Çünkü ger-çek şu ki, gözler kör olmaz, ancak sinelerdeki kalpler kör olur." Ebedî ve çetin bir azaba uzanan gidişata sahip olmamak için yapılması gereken ise, insanları her türlü karanlıklardan aydınlığa çıkaran hidayet rehberini terketmemektir, O'na kulakları tıkamamak ve örtülerin altına saklanmamaktır. "(Bu öyle) bir Kitab'dır ki, Rabb'lerinin izniyle insanları karan-lıklardan aydınlığa; O güçlü ve övgüye layık (Allah) 'ın yoluna çı-karman için O'nu sana indirdik." (İBRÂHİM suresi 1. ayet) (Resmi: 14/İniş:72/Alfabetik:40) Bir kitap ancak Kur'an'ı anlatabildiği oranda değer kazanır. Bir kitabın bütün değeri O'nun gösterdiği yolun mensubu olmakla mümkün olabilir.

Page 20: kurandan yansımalar oku      mujdatgokce

Y a r a d a n R a b b i n a d ı y l a O K U

Hazırlayan: Müjdat GÖKÇE www.mujdatgokce.com [email protected]

20

Çünkü hidayet ancak O'ndadır. Allah'a ulaştıran yolu dosdoğru gösteren ancak O'dur. "Esenlik yurdu"nun yegâne kapısı O'dur. Kurtuluş O'ndadır. Huzur O'ndadır. Gerçek O'ndadır... "İşte benim doğru yolum bu! Ona uyun, (başka) yollara uymayın ki, sizi O'nun (dosdoğru olan) yolundan ayırmasın! (Azabından) korunmanız için (Allah) size böyle tavsiye ediyor." (EN'ÂM suresi 153. ayet) (Resmi: 6/İniş:55/Alfabetik:20)

"Ey kalpleri çekip çeviren Rabbim! Kalbimi dînin üze re sâbit kıl."

"Ey Hayy u Kayyum olan Rabbim! Rahmetine tevessül e diyorum ve benim her hâlimi ıslâh etmeni istiyorum. Göz açıp yumuncaya kadar da olsa beni ken dime (nefsime) bırakma!" Amin.