lokman hekim gazetesi - sayı:19 (ekim 2012)

12
LOKMAN HEKİM HASTANELERİ AYLIK YAYIN ORGANIDIR // ÜCRETSİZDİR // YIL:2 // SAYI:19 // EKiM 2012 Hacca gitmeden önce vücudu hazırlamanın önemli olduğu- nu belirten Lokman Hekim Sincan Hastanesi Başhekim Yardımcısı Kemal Kartal “Böyle bir yolculuğa 1-2 kilogram zayıflayarak başla- mak, zindelik ve dinçlik verir’’ dedi. Kalp, diyabet, tansiyon, kronik bron- şit ve astım rahatsızlığı bulunan hacı adaylarının, kutsal topraklarda özellikle sağlıkları konusunda dikkat etmeleri gereken noktalara ilişkin bilgi veren.Sayfa 3 Kök hücre ile cilt gençleştirme, estetik cerrahide son dönemde en çok tercih edilen yöntemlerin başında geliyor. Yaklaşık 45 dakika gibi bir sürede ger- çekleşen bu uygulama hakkında bil- gi veren Lokman Hekim Hastaneleri Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mert Demirel, Platelet Rıch Plasma (PRP) denilen sistemin güvenilir bir uygula- ma olduğunu kaydetti. Sayfa / 9 Lokman Hekim Hastaneleri Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Oktay Büyükaşık, halk arasında ‘basur’ olarak bilinen hemoroid hastalığının toplumda yaygın olarak görüldüğünü belirterek, hasta- lığa dikkat çekti. Büyükaşık, basurun önlenmesi için bol sıvı alınması ve lifli yiyecekler tüketilmesi tavsiyesinde bulundu. Sayfa / 10 Lokman Hekim Hastaneleri Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Fatih Karadağ, göz muayenesi- nin önemine vurgu yaparken, “Şe- ker, tansiyon, damar ve beyin has- talıkları, başka hiçbir alete gerek duymaksızın gözden saptanabilir” dedi. Sayfa 7 Çare aradığı hastalığı için tetkik yaptırırken ölümle burun buruna gelen Ezgi Küçük (24), yoğun bakımda verdiği 11 günlük yaşam savaşını ‘’donarak’’ kazandı. Vücut ısısı 32 dereceye düşürülen Küçük, gözlerini tekrar dünyaya açtı. Adet düzensizliği şikayetiyle başvurduğu Lokman Hekim Sincan Hastanesi’nde ilaçlı böbrek üstü bezi tomografisi çektirmesi kararlaştırılan Küçük’ün vücudunda verilen ilaca karşı on binde bir görülen reaksiyon ortaya çıktı. Cildinizi kök hücre yardımıyla gençleştirin Hemoroid ile sıvı ve lifli yiyeceklerle savaşın VÜCUT ISISI DÜŞÜRÜLDÜ Tomografi için aldığı ilaç nedeniyle kalbi aniden duran Ezgi Küçük, vücudu dondurularak yaşama döndürüldü. Vücut ısısı 32 dereceye düşürülen Küçük, gözlerini tekrar dünyaya açtı. KÜÇÜK “ÇOK MUTLUYUM” Basında “yaşasa bile kör olacak” şeklinde asılsız haberleri çıkan ancak Lokman Hekim Sincan Hastanesi’ndeki tedavisi sonrası sağlığına kavuşan Küçük, “Konuşuyorum, yürüyorum. Çok mutluyum” dedi. Sayfa / 5 ÖLÜME KARŞI DONARAK ZAFER KAZANDI KUTSAL TOPRAK - LARA SAĞLIKLI YOLCULUK YAPIN DOKTOR HASTAYI GÖZÜNDEN TANIR Okul Köşesi S / 4 Prostat ameliyatı artık daha kolay S / 6 Lenste hijyene dikkat S / 7 Dr.Ömer Zühtü Yöndem: “Ezgi 11. gün sonunda aniden gözlerini açtı. Bunun bir mucize olduğunu düşünüyoruz. Şimdi iletişim kurabili- yor, konuşuyor, hareket edebiliyor.’’

Upload: lokman-hekim-hastaneleri

Post on 25-Mar-2016

246 views

Category:

Documents


8 download

DESCRIPTION

Lokman Hekim Gazetesi, Lokman Hekim Hastaneleri yayın organıdır. Ayda bir yayınlanır.

TRANSCRIPT

Page 1: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

LOKMAN HEKİM HASTANELERİ AYLIK YAYIN ORGANIDIR // ÜCRETSİZDİR // YIL:2 // SAYI:19 // EKiM 2012

Hacca gitmeden önce vücudu hazırlamanın önemli olduğu-

nu belirten Lokman Hekim Sincan Hastanesi Başhekim Yardımcısı Kemal Kartal “Böyle bir yolculuğa 1-2 kilogram zayıflayarak başla-mak, zindelik ve dinçlik verir’’ dedi. Kalp, diyabet, tansiyon, kronik bron-şit ve astım rahatsızlığı bulunan hacı adaylarının, kutsal topraklarda özellikle sağlıkları konusunda dikkat etmeleri gereken noktalara ilişkin bilgi veren.Sayfa 3

Kök hücre ile cilt gençleştirme, estetik cerrahide son dönemde en çok tercih edilen yöntemlerin başında geliyor. Yaklaşık 45 dakika gibi bir sürede ger-çekleşen bu uygulama hakkında bil-gi veren Lokman Hekim Hastaneleri Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mert Demirel, Platelet Rıch Plasma (PRP) denilen sistemin güvenilir bir uygula-ma olduğunu kaydetti. Sayfa / 9

Lokman Hekim Hastaneleri Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Oktay Büyükaşık, halk arasında ‘basur’ olarak bilinen hemoroid hastalığının toplumda yaygın olarak görüldüğünü belirterek, hasta-lığa dikkat çekti. Büyükaşık, basurun önlenmesi için bol sıvı alınması ve lifli yiyecekler tüketilmesi tavsiyesinde bulundu. Sayfa / 10

Lokman Hekim Hastaneleri Göz Hastalıkları Uzmanı Op.

Dr. Fatih Karadağ, göz muayenesi-nin önemine vurgu yaparken, “Şe-ker, tansiyon, damar ve beyin has-talıkları, başka hiçbir alete gerek duymaksızın gözden saptanabilir” dedi. Sayfa 7

Çare aradığı hastalığı için tetkik yaptırırken ölümle burun buruna gelen Ezgi Küçük (24), yoğun bakımda verdiği 11

günlük yaşam savaşını ‘’donarak’’ kazandı. Vücut ısısı 32 dereceye düşürülen Küçük, gözlerini tekrar dünyaya açtı. Adet düzensizliği şikayetiyle başvurduğu Lokman Hekim Sincan Hastanesi’nde ilaçlı böbrek üstü bezi tomografisi çektirmesi kararlaştırılan Küçük’ün vücudunda verilen ilaca karşı on binde bir görülen reaksiyon ortaya çıktı.

Cildinizi kök hücreyardımıyla gençleştirin

Hemoroid ile sıvı ve lifliyiyeceklerle savaşın

VÜCUT ISISI DÜŞÜRÜLDÜTomografi için aldığı ilaç nedeniyle kalbi aniden duran Ezgi Küçük, vücudu dondurularak yaşama döndürüldü. Vücut

ısısı 32 dereceye düşürülen Küçük, gözlerini tekrar dünyaya açtı.

KÜÇÜK “ÇOK MUTLUYUM”Basında “yaşasa bile kör olacak” şeklinde asılsız haberleri çıkan ancak Lokman Hekim Sincan Hastanesi’ndeki tedavisi

sonrası sağlığına kavuşan Küçük, “Konuşuyorum, yürüyorum. Çok mutluyum” dedi. Sayfa / 5

ÖLÜMEKARŞIDONARAKZAFERKAZANDI

KUTSAL TOPRAK-LARA SAĞLIKLI YOLCULUK YAPIN

DOKTOR HASTAYI GÖZÜNDEN TANIR

Okul Köşesi S / 4 Prostat ameliyatı artık daha kolay S / 6 Lenste hijyene dikkat S / 7

Dr.Ömer ZühtüYöndem: “Ezgi 11. gün sonunda aniden gözlerini açtı. Bunun bir mucize olduğunu düşünüyoruz. Şimdi iletişim kurabili-yor, konuşuyor, hareket edebiliyor.’’

Page 2: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

Kemik uçlarındaki eklemleri kaplayan kıkır-dak dokusunun aşınmasıyla ortaya çıkan os-

teoartroz (eklem kireçlenmesi), tedavi edilip kont-rol altına alınmazsa hareket kabiliyetini kısıtlayıp hayat kalitesini büyük ölçüde düşürüyor. Eklemdeki bozulmanın geri dönüşü olmadığını anlatan Lokman Hekim Hastaneleri Ortopedi Uz-manı Op. Dr. Metin Türkyılmaz, kıkırdak dokusunun kendini yenileme yeteneği olmadığını söyledi. Ra-hatsızlığın kadınlarda daha sık görüldüğünü belir-ten Türkyılmaz, “İleri yaş, kemiklerde doğuştan ya da kötü kaynayan kırıklar sonucu oluşan eğrilikler, eklem kıkırdağının zedelendiği yaralanmalar, obe-zite (aşırı şişmanlık), hareketsiz hayat tarzı, eklem-lere aşırı yük binen meslekler, diyabet, gut, tiroid bozuklukları ve romatizmal rahatsızlıklar hastalı-ğın görülme riskini artırır” dedi. “Tedavi edilmeyen eklemlerde ortaya çıkan hare-ket kısıtlılığı ve ağrı, günlük işleri dahi yapılamaz hale getirebilir” uyarısında bulunan Türkyılmaz, şunları söyledi:“Kilo verme, adale güçlendirici egzersizler, gerek-tiğinde baston veya dizlik ve tabanlık gibi cihazlar kullanılması, hastalığın ilerlemesini durdurur ve hastaların günlük hayatlarını rahat sürdürmele-rini sağlar. Tedavide eklem içi iğneler de kullanıl-maktadır. Eğer kireçlenmenin sebebi kemiklerdeki eğrilikler ise bu bozukluğu düzeltici kemik ameli-yatları, hastalığın erken dönemlerinde, hatta ilk bulgular ortaya çıkmadan yapılmalıdır. Kıkırdak dokusunun ileri derecede aşındığı durumlarda ise eklem protezi ameliyatları uygulanabilir. Bu girişimler, hastanın hayat konforunu çok olumlu yönde değiştirir.”

Lokman Hekim Engürüsağ Sağlık Turizm Eğitim Hizmetleri ve İnşaat Taahhüt A.Ş. üst

yönetimi Lokman Hekim Hastanelerinde kalite yönetim sistemini gözden geçirmek amacıyla toplandı. 21-22 Eylül 2012 tarihlerinde, Kızılcaha-mam Asya Termal Otel’de gerçekleşen toplantıda 2012 yılının ilk yarısı değerlendirildi. Kurum üst yönetiminin, kalite yönetim sistemi kapsamında yürütülen faaliyetlerinin uygunluğunu, sürekliliği-ni ve gelişimini masaya yatırdığı toplantıda, belir-lenen kalite politikasının uygulanma, taahhütlerin yerine getirilme ve amaçlanan kalite hedeflerine ulaşma etkinliğini izlendi.

444 99 11 // LOKMANHEKİM2

Sabah ağrılarla ve tutukluk ile uyanma şikâyeti çok sık karşılaşılan bir durum olsa da genellik-

le dikkate alınmaz. Lokman Hekim Hastaneleri Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Gülsemin Er-türk Çelik, uykudan uyandıran bir ağrı ya da vücutta uyandıktan sonra oluşan tutukluk hissinin olması ve bu durumun bir saatten fazla sürmesi halinde mut-laka bir hekime başvurulması gerektiğini belirtiyor.

“Kişi kalktığında tutukluktan ve ağrıdan bahsedi-yorsa bunun altında yatan bir hastalığı düşünmek gerekir” diyen Çelik, “Tutulmanın bir saatten faz-la sürmesi bir hastalık işareti olarak sayılır, böyle bir durumda mutlaka iltihaplı eklem romatizması araştırılması gerekir” uyarısında bulundu. Dr. Çelik, “Tutukluk bir hareket kısıtlılığıdır. Tutuklukta, kişinin yataktan kalkıp yüzünü yıkayana kadar eklemleri çok iyi çalışmaz, hareketlerini bir miktar kısıtlanmış gibi hisseder. Mekanik nedenler, fiziksel zorlamalar ve fibromiyalji gibi yumuşak doku romatizmaların-da da sabah ağrı ve tutukluk hissedilir ancak bu du-rumlarda tutukluk hissi kısa bir sürede geçer ve daha çok boyun, bel ve sırt bölgesi ile ellerde oluşur. Eğer mekanik nedenler ya da fiziksel zorlamalar ne-deniyle ağrı ortaya çıkıyorsa bu genellikle hareketle artan, istirahatla azalan bir ağrıdır.” dedi.

Sabah ağrılarınıdikkate alın

Kemik uçlarındaki eklemleri kaplayan kıkırdak dokusunun aşınma-sıyla ortaya çıkan eklem kireçlenmesi, tedavi edilip kontrol altına alınmazsa hareket kabiliyetini kısıtlayıp hayat kalitesini büyük ölçü-de düşürüyor.

Dr. Metin TürkyılmazOrtopedi

Hayat kaliteniz düşmesin

Dr. Gülsemin Ertürk Çelik Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon

Yapılan araştırmalar Türk halkının akılcı ilaç kullanımıyla ilgili karnesinin zayıf olduğunu or-

taya koyuyor. Türkiye Sağlık Vakfı’nın (TSV), 72 ilde 2 bin 314 kişiyle yaptığı araştırmanın sonuçları, ilaç kullanımında Türkiye’deki israfın boyutlarını gözler önüne serdi. Araştırma, evlerde kutusu bile açılma-yan, kullanım tarihi geçmiş milyonlarca liralık ilaç olduğunu ortaya çıkartıyor. Araştırmaya göre, Türk halkı ilaç kullanımıyla ilgili de yeterli bilince sahip değil. İlaç kullanırken sorunla karşılaşanların büyük bölümü hekime danışırken, sıkıntısını benzer rahat-sızlığı olan yakınına soranların sayısı da az değil. Katılımcıların yüzde 86,1’i bir rahatsızlığı olduğun-da arkadaş, dost, akraba tavsiyesiyle ilaç kullanıyor.

Eş dost tavsiyesiyleilaç kullanıyoruz

Yönetim Gözden Geçirme toplantısı yapıldı

Page 3: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

LOKMANHEKİM

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

Sevgili peygamberimizin doğup büyüdüğü, Rabbimizin kelamı Furkan’ın vahiy yoluyla

peygamberimize indirilmiş olduğu, karanlıklar içinde gark olmuş insanlığın aydınlığa kavuştu-ğu, İslâm dininin cihana yayıldığı kutsal yerleri dünya gözüyle görmek, soluduğumuz manevi havayı iliklerimize kadar ulaştırmak, insan olma-nın şuuruna varmak, mahşeri dünyada yaşamak üzere yola çıkmak, ötelere yolculuk, sıla-i rahim, özleme vuslat ne büyük bir nimet, coşku, heye-can, umuttur…

Kutsal yerlerde insan kendisini Allah’a daha ya-kın hisseder, yaptığı ibadetlere kat kat fazla se-vap verilir. Allah rızası için hac vazifesini yapan ve insanlara kötülük etmekten sakınanların (kul hakları hariç) birçok günahı bağışlanır. Hicretin dokuzuncu yılında farz olmuştur. Hac hem mal, hem beden, hem de ruhen yapılan bir ibadettir. Belirli şartları taşıyan Müslümanların ömründe bir defa hacca gitmesi farzdır. Allah’ın her em-rinde olduğu gibi haccın farz kılınmasında da bir çok hikmetler ve faydalar vardır. Çeşitli ülkeler-den mukaddes topraklara gelen, dilleri ve renk-leri ayrı olan Müslümanların tek gaye etrafında bir araya gelmesi ve hep birlikte Allah’a yönel-mesi İslâm kardeşliğini güçlendirir. Müslümanla-rın birbiri ile tanışmalarını, birbirlerinin dert ve sıkıntılarına çare bulmalarını sağlar. Zengin-fakir her seviyede Müslüman’ın ihrama girerek aynı kıyafet içinde bulunması insanlara eşitlik fikrini aşılar, mahşer gününü hatırlatır. «Kim Allah için hacceder de kötü söz ve davranışlardan sakınır-sa, annesinin onu doğurduğu günkü gibi günah-larından arınmış olarak döner.» (Riyazü’s-Salihin, c.II, s. 521)

Şu şartları taşıyanlara hacca gitmek farz olur: Akıllı olmak, erginlik çağına gelmiş olmak, Müs-lüman olmak, hür olmak, Haccın farz olduğunu bilmek… Zorunlu ihtiyaçlardan başka hacca gi-dip dönünceye kadar kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinin geçinebileceği maddi güce sahip olmak. Durumuna uygun bir vasıta ile hac yolculuğunu yapabilmesi için vası-ta ve yol masraflarını karşılayacak parası olmak. Hac vazifesini yapabilecek zamana yetişmiş ol-mak. Haccın Edasının Şartları: Vücutça sağlıklı olmak, (Kör, kötürüm ve hac yolculuğuna dayanamaya-cak derecede hasta ve yaşlı olmamak.) Hacca gitmesine bir engel bulunmamak (Hapiste ol-mak gibi). Yol güvenliği olmak. Kadının yanında kocası veya evlenmesi caiz olmayan bir mahre-mi bulunmak. Kocası ölmüş veya boşanmış olan kadınların iddet süreleri bitmiş olmak. Bu saydı-ğımız şartlara sahip olan bir kimsenin önündeki ilk hac mevsiminde hacca gitmesi farz olur.

3// 444 99 11

Hacca gitmeden önce vücudumuzu bedenen ve ruhen hazırlamanın önemli olduğunu be-

lirten Lokman Hekim Sincan Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Kemal Kartal kutsal yolculuğa çık-madan kutsal toprakların coğrafi konumları, iklim-leri, üzerinde yaşayan başta peygamberimiz, dört halife, sahabelerin hayatı, üzerinde cereyan eden olayları çok iyi bilmek, kavramak ve manen hazır olmak, sağlık kontrolünden geçerek bedenen hazır olmak gerektiğini ifade etti. Kalp, diyabet, tansiyon, kronik bronşit ve astım, alerji rahatsızlığı bulunan hacı adaylarının mutlaka yolculuk öncesi hekim muayenesinden geçmeleri ve tedavi protokollerini yenilemeleri, ilaçlarını ve reçetelerini yanlarına al-maları gerektiğini ifade etti.

HAC ÖNCESİ YÜRÜYÜŞ YAPMAK FAYDALIKalp hastalarının yanı sıra şeker, tansiyon, kronik bronşit ve astım hastalarına da tavsiyelerde bulu-nan Kemal Kartal şunları kaydetti: ‘’Hastalarımı-zın, hacca gitmeden bir kaç hafta öncesinden sta-bil dediğimiz dengeli bir durumda yolculuğa hazır olmaları gerekiyor. Özellikle hacca gitmeden önce egzersiz ve yürüyüş yapmak çok faydalı olabilir. Çünkü buna alışık olmak lazım. Orada sürekli yü-rüyoruz. Hacca gitmeden önce vücudu hazırlamak çok önemli. Böyle bir yolculuğa 1-2 kilogram zayıf-layarak başlamak, zindelik ve dinçlik verir.’’

AŞILARINIZI MUTLAKA OLUNKronik bronşitli, astımlı ve diyabet hastalarının en öncelikli risk grupları arasında yer aldığını, bu tür rahatsızlığı bulunan hacı adaylarının kutsal toprak-lara gitmeden önce mutlaka aşılarını olması ge-rektiğini vurgulayan Kemal Kartal, ‘’Menenjit aşısı mecburen olunması gereken bir aşı. Biz buna ilave olarak grip aşısı, zatürre aşısını öneriyoruz. Hacda yürürken düşme, çarpma olabilir. Bu nedenle teta-noz aşısı olunabilir’’ dedi. Kartal, yoğunlukla yürü-yüş yapıldığı için pişik ve mantar şikayetleri olabil-diğini, hacı adaylarının bu nedenle yanlarında buna yönelik ilaç ve krem bulundurabileceğini belirtti.

AYAKKABI VE GİYSİ SEÇİMİHacı adaylarına kutsal toprakların şartlarına uy-gun ayakkabı seçimi konusunda bilgi veren Doktor

Kartal, hafif, ayağı sıkmayacak, kapalı ve deri olma-yan ayakkabıların tercih edilmesi gerektiğini, spor ayakkabıların da yürüyüşlerde kullanışlı olabildiğini belirtti. Kıyafet seçiminde özellikle ter emen, gü-neşten koruyacak kıyafetlerin tercih edilmesinin önemli olduğunu anlatan Başhekim Yardımcısı Kartal, ‘’Yeteri kadar yedek giysi bulundurulmalı. Çünkü orada yıkamak gibi bir lüksümüz yok, he-men yenisiyle değiştirmemiz gerekiyor. Şemsiye de bulundurulabilir, ferah elbiseler tercih edilme-lidir’’ diye konuştu. UYKU DÜZENİ ÖNEMLİUyku düzeninin de hac öncesinde çok önemli oldu-ğuna dikkati çeken Kartal, ‘’Hacca gitmeden önce mutlaka hazırlıklı olmak gerekiyor. Uykusuz ve yorgun bir şekilde yolculuğa başlanmamalı. Hacda birkaç saat uyuduktan sonra aktiviteye gidildiği için uyku düzeni bir süre sonra zaten bozuluyor’’ dedi.

HAVA YOLUYLA BULAŞAN HASTALIKLARADİKKATHacca birçok ülkeden çok sayıda insan geldiği için hava ve solunum yoluyla bulaşan hastalıkların yo-ğun olduğunu anlatan Kemal Kartal, hacda, üst solunum yolu enfeksiyonu, bronşit ve boğaz en-feksiyonuna çok sık rastlanabildiğini belirtti. Özel-likle genç kadın hacı adaylarının, kadın-doğum uzmanına kontrol yaptırmalarını ve adet düzeni konusunda hazırlıklı olmalarını tavsiye etti. Kutsal topraklara gidiyor olmanın bazı hacılarda heyecan yaratabileceğini belirten Kartal, bu hacıların da yanlarında yatıştırıcı götürebileceğini kaydetti.

Dr. Kemal KARTAL

Lokman Hekim Sincan HastanesiBaşhekim Yardımcısı

Kutsal yolculuközleme vuslat

Kutsal topraklara yolculuk öncesinde muayenenizi ihmal etmeyin

Page 4: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

LOKMANHEKİM

OKUL KöSESi

Çocukların, sağlıklı beslenebil-meleri kadar okulda başarılı

olmaları için de kahvaltı yapmaları büyük önem taşıyor. Lokman Hekim Hastaneleri Diyetisyeni Kübra Işgın, okul çağında büyümenin hızlı olaca-ğını vurguladı ve şunları söyledi:‘’Büyümeye paralel olarak, besin gereksinimi de artar. Çocuklar ve gençler besin gereksinimlerinin bir kısmını, kolalı içecekler, kurabiye, pasta, ekmek-köfte, hamburger, patates kızartması gibi besin ve içe-ceklerle giderirler. Fast-food tarzı beslenme, çocukların ve gençle-rin yeterli ve dengeli beslenmeleri önündeki en büyük engeldir.’’

MEYVE TÜKETİNÖğrencilerde en sık görülen beslen-me sorununun kahvaltı yapmamak olduğunu söyleyen Işgın, ‘’Öğren-cilerin sağlıklı beslenebilmesi için kahvaltı başta olmak üzere yemek-ler tüm ailenin katılımıyla yenilme-lidir. Unutulmamalıdır ki anne ve babalar çocukları için en önemli rol modellerdir. Ailenin birlikte ye-diği yemeklerde anne ve babaların her türlü besini tüketmesi, yemek seçmemesi önemlidir. Evde meyve, sebze, süt ve ürünlerinin tüketimine özen gösterilmelidir. Çocuğa evde hazırlanmış besinler verilmelidir’’ diye konuştu.

Başarının anahtarısağlıklı uykuda!

Çocuğunuz tahtayıgörebiliyor mu?

Ağır okul çantalarıçocuğunuzu yormasın

Başarı için sağlam bir kahvaltı şart

Yaklaşık 2 milyon öğrenci için okul zili çalarken uzmanlardan

ailelere çocuklarının sağlığı konu-sunda uyarılar geldi. Lokman Hekim Hastaneleri Göz Hastalıkları Uzma-nı Yrd. Doç. Dr. Sadık Kavaklı, “Okul çağına gelmiş birçok çocukta uzak görme sorunu olduğunu” hatırla-tırken bu durumun okul başarısını düşürebileceğini söyledi. Birçok ai-lenin çocuğun görme bozukluğunun farkına varamadığını belirten Sadık Kavaklı, “Çocukların öğrenme kabili-yetindeki düşüklük, gözlerindeki so-runla alakalı olabilir” dedi.

2-4 YAŞ ÖNEMLİSadık Kavaklı, “Çocuğun tahtayı ye-terince iyi görmemesi, okurken sa-tır atlaması, cümleleri eliyle takip etmesi, bir gözünü daha öne alarak kitaba bakması, televizyonu yakın-dan seyretmesi, gözlerde sulanma ve dolayısıyla ödevlerini yaparken zorlanması” gibi belirtilerin göz bo-zukluğuna işaret ettiğini söyledi. Ka-vaklı, çocuklarında bu tür şikayetler gözlemleyen ebeveynlerin en kısa sürede bir göz doktoruna başvur-masında yarar olduğunu vurguladı. Kavaklı, “Toplumda % 1-2 oranında gözlerden birisi tembel kalmakta-dır. Bu kişilerin 2-4 yaşlarında tes-pit edilmesi halinde iyi gören gözün kurtarılmasıyla tembelliğin giderile-bilmesi mümkündür” dedi.

Lokman Hekim Hastaneleri Ortopedi Uzmanı Op. Dr. Koray

Baloğlu, ağır sırt çantalarının çocuk-larda önemli sağlık sorunlarına yol açabileceği konusunda velilere uya-rılarda bulundu. Bel ağrılarının, taşınan ağır sırt çan-talarının yol açtığı en önemli sağlık sorunlarının başında geldiğini be-lirten Baloğlu, sağlıksız eklem ve kas gelişimi, solunum zorluğu gibi sorunların da yine aynı nedenden kaynaklandığını vurguladı. Yeni eği-tim ve öğretim yılıyla birlikte ağır sırt çantaları taşıma döneminin de başladığını hatırlatan Baloğlu, anne babalara şu önerilerde bulundu:

KAMBURLUĞA YOL AÇABİLİR“Ağır sırt çantaları öğrencilerin omurgalarına yüklendiği için eklem ve kas gelişimini olumsuz etkiler. Kas gerginliği mekanizmasını tetik-leyerek sırt ve bel ağrısı, yürüyüş bozukluğu, kamburluk, solunum zorluğuna yol açabilir. Ortopedik, iki geniş ve destekli omuz askısı, bel kemeri bulunan hafif çantalar ter-cih edilmelidir. Sırt çantası her iki omuzdan asılarak düzgün şekilde taşınmalıdır. Ayrıca çantaya vücut ağırlığının yüzde 20’sinden fazla ağırlık yüklenmemelidir. Çantada sadece günlük ihtiyacı olan ders araç ve gereçleri taşınmalıdır. ”

Ders zilinin çalmasıyla birlikte çocukların sağlıklı bir eğitim

alması da anne babaların birinci önceliği haline geldi. Kaliteli bir uy-kunun okul başarısında etkili olaca-ğını kaydeden Uyku Laboratuvarı Sorumlu Hekimi Op. Dr. Mansur Sezginer, önemli bilgiler verdi. Sez-giner, geniz etinin solunum yolunu tıkaması, şişmanlık, alerji, astım, reflü, büyük dil, baş ve yüzde gelişim bozuklukları gibi nedenlerin uykuda solunum bozukluklarına neden ola-cağını söyledi. Bu rahatsızlıkların çocuğun derslere konsantrasyon olmasını güçleştireceğini vurgula-yan Sezginer, çocuklarda bademcik ve geniz eti büyümesine bağlı uyku bozukluklarının dikkat azalmasına, sözel ve hafızaya dayalı yetenekler-de belirgin düşüşe neden olduğunu söyledi. Sezginer, şu belirtilerin uy-kuda solunum bozukluğu sorununa işaret ettiğini kaydetti. - Horlama veya hırıltılı solunum,- Solunumun durması,- Özellikle baş olmak üzere belden yukarısının terlemesi,- Üstü açık uyuma,- Sağdan sola dönerek huzursuz uyuma,- Başını geriye atarak nefes alabil-mek için kendine pozisyon vermesi,- Sabahları uyanmakta güçlük çek-me,- Sabah başlayan baş ağrısı ve ağız kokusu.

4 444 99 11 //

Dr. Mansur SezginerUyku Laboratuvarı

Kübra IŞGIN Diyetisyen

Yrd. Doç. Dr. Sadık KAVAKLIGöz Hastalıkları

Op. Dr. Koray BALOĞLUOrtopedi

Page 5: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

LOKMANHEKİM

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

Spor Toto 3. Lig 1. Grup’ta mü-cadele eden Belediye Van- spor

oyuncuları, Lokman Hekim Van Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçti. Sporcuların tüm testlerden başarıyla geçtiği öğrenildi. Van’da yaşanan depremlerden dolayı geç-tiğimiz sezon istenilen performan-sı sağlayamayan ve maçlarını Van dışında oynayan Belediye Vanspor, bu yıl kendi sahasında mücadele edecek. Sezonun ilk maçını kendi evinde oynayacak olan Belediye Vanspor’un futbolcuları, yapılan sağlık kontrollerinin ardından maç hazırlıklarına başladı. Sağlık kontrol-leri sonrası kısa bir açıklama yapan Belediye Vanspor Sportif Direktörü Zeki Yılmaz, başarılı bir sezon geçir-mek istediklerini söyledi.

Belediye Vansporfutbolcuları sağlıkkontrolünden geçti

Engelleri birlikte aşıyoruz

Lokman Hekim Van Hastanesi, Van Devlet Tiyatrosu’nda dü-

zenlenen iki perdelik komedi oyu-nunda engelli vatandaşları yalnız bırakmadı. Tamamen engelli vatan-daşlardan oluşan bir tiyatro grubu, engellilerin şehirlerde mimarı açı-dan ihtiyaç duyulan düzenlemelerin yapılamamasından kaynaklanan so-runlara mizahi bir dille yaklaşarak-dikkat çekmeye çalıştı. Engellilerin sergilediği oyuna sponsorluk deste-ği veren Lokman Hekim Hastanele-ri, aynı zamanda 20 kişilik bir çalı-şan grubuyla da gösteri esnasında engellilerle beraber oldu.

Çare aradığı hastalığı için tet-kik yaptırırken ölümle burun

buruna gelen Ezgi Küçük (24), yo-ğun bakımda verdiği 11 günlük ya-şam savaşını ‘’donarak’’ kazandı. Vücut ısısı 32 dereceye düşürülen Küçük, gözlerini tekrar dünyaya açtı. Adet düzensizliği şikayetiyle başvurduğu Lokman Hekim Sincan Hastanesi’nde ilaçlı böbrek üstü bezi tomografisi çektirmesi karar-laştırılan Küçük’ün vücudunda veri-len ilaca karşı on binde bir görülen reaksiyon ortaya çıktı.Ani solunum ve kalp durması geli-şen Küçük’e acil serviste kalp masa-jını da içeren yeniden canlandırma işlemi yapıldı. Burada kalbi yeniden çalıştırılan ve beyninde ödem oluş-tuğu tespit edilen Küçük, bilinci ka-palı olarak yoğun bakım servisine alındı.

TIBBEN DONDURULDUAnestezi ve reanimasyon uzmanları Ömer Zühtü Yöndem ve Barış Yük-sel tarafından yoğun bakımda takip edilen Küçük’e, beyin fonksiyonları-nın korunması amacıyla ‘’terapötik (tedavi amaçlı) hipotermi (soğut-ma)’’ uygulandı. Uzman Dr. Yöndem, Küçük’e uygulanan tedaviyle ilgili şu bilgileri verdi:‘’2005 yılında uluslararası tedavi protokolüne giren ‘’terapötik hipo-termi’’, kalbi duran ve yeniden can-

landırma işlemi yapılan hastalar için öneriliyor.Sağlıklı bir kişinin vücut ısısı 36 de-recedir. Bu tedavide hastanın vücut ısısı 32 dereceye düşürülerek beyin-deki zararlı maddelerin atılması ve oksijen ihtiyacının azaltılması hedef-lenmektedir. Soğutulmuş serum ve-rerek ve vücudun belirli bölgelerini buz kalıplarıyla soğutarak Ezgi’nin vücut ısısını 32 derecede sabitledik. Ezgi’nin yaşam savaşını kazanma-sında bu tedavinin büyük rolü oldu-ğunu düşünüyoruz.’’Ezgi Küçük’ün yoğun bakımda 24 saat boyunca bu şekilde takip edil-diğini belirten Yöndem, bu süre so-nunda solunum fonksiyonları geri dönen hastanın, solunum cihazın-dan çıkarıldığını söyledi.Çekilen beyin MR’ında yaygın kan-lanma bozukluğu bulunan alanlar saptanan hastanın nörolojik açıdan takip edildiğini ifade eden Yöndem, ‘’Ezgi 11. gün sonunda aniden gözlerini açtı ve çevresiyle iletişim kurmaya başladı. Bunun bir muci-ze olduğunu düşünüyoruz. Şimdi yakınlarıyla ve çevresiyle rahatlıkla iletişim kurabiliyor, konuşuyor, kol ve bacak hareketlerini yapabiliyor, hatta yürüyebiliyor’’ diye konuştu.

YAŞADIĞIM İÇİN MUTLUYUMBasında, ‘’Yaşasa bile kör olacak’’ şeklinde asılsız haberleri çıkan Ezgi

Küçük, tekrar hayata dönmenin mutluluğunu yaşıyor. Yaşadıkları-nı net olarak hatırlamayan Küçük, ‘’İşlem yapılırken birden bayılmışım ve acile kaldırılmışım. Gerisini ha-tırlamıyorum. Aileme ‘bir daha dü-zelmemin mümkün olmadığı’, hatta ‘öleceğim’ söylenmiş, ama şimdi çok iyiyim. Konuşuyorum, yürüyo-rum. Çok mutluyum’’ dedi.Ezgi Küçük’ün tekrar hayata dön-mesinden duydukları memnuniyeti dile getiren yakınları, ‘’Ezgi’yi kaybe-deceğimizi düşünüyorduk. Bir daha ‘normale dönmesinin mümkün ol-madığı’ söylendi, ama şükürler ol-sun ki tekrar sağlığına kavuştu’’ diye konuştular.

5// 444 99 11

Adet düzensizliği şikayetiyle başvurduğu Lokman Hekim Sincan Hastanesi’nde ilaçlı böbrek üstü bezi tomografisi çektirmesi kararlaştırılan Küçük’ün vücudun-da verilen ilaca karşı on binde bir görülen reaksiyon ortaya çıktı.

Ölüme karşı “donarak” zafer kazandı

Dr. Ömer Zühtü Yöndem

BiZDENHABERLER

BiZDENHABERLER

Page 6: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

Lokman Hekim Hastaneleri’nde uygulanan “Plasma vaporizasyon”

yöntemi ile prostat hastalığı erkeklerin korkulu rüyası olmaktan çıkıyor. Genel-likle 50 yaş ve üzeri erkeklerde prostat bezi aşırı büyüyerek idrar yolunu daraltı-yor ve bu durum idrarın rahat bir şekilde dışarı atılmasını engelliyor. Bu neden-le geri tepen idrar böbrekleri işlemez hale getirerek zarar veriyor. Bu derece önemli olan hastalığın tedavisi ise ancak

ameliyatla mümkün oluyor. Bıçak altına yatma riskini göze alamayan birçok pros-tat hastası olduğunu hatırlatan Lokman Hekim Sincan Hastanesi Üroloji Uzmanı Dr. Metin Taş, şu bilgileri verdi: “Bu tek-nikle yapılan ameliyatta prostat dokusu yüksek elektrik enerjisi ile buharlaştırılır. Bu nedenle ameliyat sırasında ve sonra-sında kanama yok denecek kadar azdır. Bu ameliyat tekniği ameliyat sırasında ve sonrasında hasta konforunun korun-masını sağlar. ‘Plasma Vaporizasyon’ tekniğiyle ameliyatta diğer endoskopik (kapalı) ameliyat tekniği olan TURP’den farklı olarak özel sıvılar kullanılmaz. Özel sıvıların hastada neden olabileceği sıkın-tılar ‘Plasma Vaporizasyon’ tekniği ile yapılan ameliyatta oluşmaz.

444 99 11 // LOKMANHEKİM6

Sigara kullanımında riskli ülkeler arasında yer alan Türkiye’nin tütün

ürünlerine bağlı sağlık harcamaları re-kor seviyeye ulaştı. Tütüne bağlı sağlık harcamaları doğrudan 3 milyar dolar olurken, dolaylı sağlık harcamaları 7 mil-yar doları buldu. Günlük içilen sigara miktarına göre Tür-kiye, erkeklerde birinci kadınlarda ise ikinci sırada yer alıyor. Sigara kullanımı çeşitli hastalıklara davetiye çıkartırken Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) ma-liyetlerini de artırıyor. SGK’nın 32 milyar

556 milyon liralık sağlık harcamasının yüzde 22’sine karşılık gelen 7 milyar 322 milyon liralık kısmının kanserler, kalp ve damar hastalıkları, solunum yolu hastalıkları ve üreme ile ilgili hastalıklar için kullanıldığı belirtiliyor. Toplam sağlık giderlerinin yüzde 9’una karşılık gelen 2 milyar 805 milyon TL’nin ise tütüne bağlı olduğu ifade ediliyor. Erkeklerin tütüne bağlı sağlık giderleri için SGK’nın 2 mil-yar 37 milyon lira harcama yaptığı, ka-dınlarda ise bu rakamın 768 milyon 323 bin lirayı bulduğu vurgulanıyor.

Yapılan araştırmalar, nargilenin de sağlığa sigara kadar zararlı oldu-

ğunu ortaya koydu. Araştırmacılar, 57’si nargile içen, 30’u çok sigara içen ve 51’i çok sigara içmeyen gruptaki katılımcı-ların sağlık durumunu sigara ve nargile içmeyen 44 kişiyle kıyasladı. 2 yıl süren araştırmada ilk iki gruptaki katılımcılar-da hırıltı, solunumun bozulması ve ök-sürük gibi rahatsızlıklar belirlendi. Solu-num bozukluğu, nargile içenlerin yüzde 36,8’inde, çok sigara içenlerin ise yüzde 40’ında görüldü.Üçüncü gruptakilerde ise söz konusu ra-hatsızlıklara daha az düzeyde (yüzde 29) rastlandı.

Sigara içen kadınların yumurtalık-ları, sağlıklı yumurta hücreleri üret-

meye direnç gösterir. Sigara içerisinde bulunduğu bilinen toksinlerin çoğuna, sigara içen kadınların yumurtalıklarında ve/veya foliküler sıvısında rastlanmak-tadır. Nikotinin, yumurtalıklardan atılan yumurtanın rahime doğru ilerlemesini ve ulaşmasını önlediği ya da kadının yu-murtasında genetik anomalilere eğilimi artırdığı da bilinmektedir. Bunun sonu-cunda kadının gebe kalması güçleşmek-te ya da kadın gebe kaldığında düşük ile sonuçlanma riski artmaktadır.

Prostat ameliyatı artık daha kolay

7 milyar duman oldu

Sigara kullanımın-da riskli ülkeler arasında yer alan Türkiye’nin tütün ürünlerine bağlı sağlık harcamala-rı rekor seviyeye ulaştı.

Lokman Hekim Hastaneleri’nde uygulanan “Plas-ma vaporizasyon” yöntemi ile prostat hastalığı erkekle-rin korkulu rüyası olmaktan çıkıyor.

Nargile de sigarakadar zararlı

Sigara gebekalmayı güçleştiriyor

Dr. Metin TaşÜroloji

Page 7: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

// 444 99 11LOKMANHEKİM 7

Yakın ve uzak görme sorunlarını gidermede günümüzde gözlükler,

lensler ve lazerle cerrahi yöntemleri kullanılıyor. Kimileri gözlükle, kimileri ise lensle günlük yaşamda daha konforlu ol-duğunu düşünürken, gözlük ve lensten kurtulmak isteyenler de lazeri tercih edi-yor. Özellikle lens kullanımı konusunda uyarılarda bulunan Lokman Hekim Has-taneleri Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Hakan Terzi, “Lens kullanımı dikkatli ve titiz olmayı gerektirir” dedi.

Özellikle gençler arasında gözlük kullan-mak yerine lensin daha çok tercih edildi-ğini anlatan Terzi, eğer ilk defa lens alı-nacaksa doğru ölçülerdeki lensin tespiti için öncesinde mutlaka göz muayenesi olunması gerektiğini belirtti. Terzi, lens kullanıcıları için “Lenslerinizi takarken ve çıkartırken mutlaka ellerinizi yıkayın. Lensleriniz uyunabilir özellikte olsa bile gece yatarken mutlaka çıkartın. Çünkü lensle uyumak, kontak lense bağlı mik-rop kapma riskini yaklaşık 15 kez artırır. Yüzerken de lenslerin suyla temas etme-sini önermiyoruz” uyarılarında bulundu.

SÜRESİ DOLAN LENSLERLens kullanıcılarının en sık yaptıkları iki hata bulunduğuna değinen Terzi, “Lens-lerin süresi dolduğu halde kullanmaya devam etmek ve lens kabındaki solüsyo-nu her gece yenilememek sakıncalıdır. Taktıkça lens yüzeyi kirlenir. Süresi dol-duğu halde kullanılmaya devam edilen lensler, gözde allerjik sorunların oluşma-sına yol açar. Ayrıca kirli lenslerle görüş kalitesi de düşer” dedi.

Lenste hijyene dikkat

Dr. Hakan TerziGöz Hastalıkları

112’yi ararken sakin olun

Lokman Hekim Hastaneleri Göz Hastalıkları Uz-manı Op. Dr. Fatih Karadağ, göz muayenesinin

önemine vurgu yaparken, “Şeker, tansiyon, damar ve beyin hastalıkları, başka hiçbir alete gerek duymaksı-zın gözden saptanabilir” dedi.

Gözdeki damar yapısından kişinin böbreğindeki, mi-desindeki, bağırsağındaki hatta beynindeki damar ya-pısı hakkında bilgi verebileceğini kaydeden Karadağ, şunları söyledi:“Kan şekeri değişiklikleri göz merceğinde osmolarite değişiklikleri nedeni ile geçici miyopi ve hipermetro-pilere neden olur. Gözlük numaralarının sık değişme-si hastada olası diyabet hastalığını akla getirmelidir.

Göz büyümesi sıklıkla tiroid bezi bozukluklarında olur. Multiple skleroz (MS) hastalığı aslında teşhisi bir hayli zor hastalıklardan biridir. İlk belirtisini gözle verebi-lir. Gelip geçici çift görmeler, görme kayıpları, kapak düşüklükleri bu hastalığın ilk belirtileridir. Göz dok-toruna gelen hasta, ısrarla MS teşhisi için nörologa yönlendirilir. Beynin bir uzantısı olan göz, bir yerde bize beynin içine bakma fırsatı tanır. Görme sinirinde-ki en ufak değişiklikler bile tümörün habercisi olabilir. Göz muayenesinden sonra birkaç küçük testle, film çekmeden, radyolojik muayene yapmadan, tümörün yerini bile söyleyebiliriz. Karaciğer bulguları da göz bulguları ile ortaya çıkabilir. Gözün dış tarafında bir halka oluşur. Tıpkı kolesterolü fazla olanlar gibi, kara-ciğer hastalarında ilk belirti gözde olabilir.”

Basit bir göz muayenesi ile kişinin belirgin hiç bir şikâyeti olmasa bile, gizli kalmış sağlık sorunları gibi pek çok bilgiye ulaşılabilmenin mümkün olduğunu söyleyen Karadağ, “Sağlık kontrolünden geçmek iste-yenler için en kolay yol göz muayenesidir” dedi.

Sizin, bir yakınınızın ya da hiç tanımadığınız ama yardıma ihtiyaç duyan birisinin sağlığıyla ilgili

önemli bir sorun olduğunda 112 Acil Servis aran-malıdır. Birçok kişinin hayatını doğrudan etkileyen 112’nin aranmasında dikkat edilecek hususların ba-şında sakin olmak geliyor. Sorulan sorulara net yanıt-lar verilmeli, kesin yer ve adres bilgisi aktarılmalıdır. 112 arandığında, kimin, hangi numaradan aradığı bildirilmelidir. Hastanın adı ve olayın tanımı yapılma-lıdır. Hasta/yaralı sayısı ve durumu bildirilmelidir. İlk yardım uygulaması yapıldıysa nasıl bir yardım veril-diği belirtilmelidir. 112 hattında bilgi alan kişi, gerekli olan tüm bilgileri aldığını söyleyinceye kadar telefon kapatılmamalıdır.

Karadağ, gözdeki damar yapısından kişinin böbreğindeki, midesindeki, ba-ğırsağındaki hatta beynindeki damar yapısı hakkında bilgi verilebileceğini kaydetti

Doktor hastayı gözünden tanır

Dr. Fatih KARADAĞGöz Hastalıkları

Page 8: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

LOKMANHEKİM

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

8 444 99 11 //

Lokman Hekim Hastaneleri Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Didem Çalışkan, döküntülerin ciddi

hastalıların habercisi olabileceği gibi basit bir alerjik tepki de olabildiğine dikkat çekti. Çalışkan, her iki du-rumda da çocuk hastalıkları doktoruna görünmekte yarar olduğunu vurguladı. Çocukluklarda en sık görülen döküntülü hastalığın kızamık olduğunu söyleyen Çalışkan, yaygın aşılama sayesinde son yılarda bu sıklığın ve tehlikenin azaldı-ğına dikkat çekti. Çalışkan, kızamık hakkında şu bilgi-leri verdi:“Kızamık virüsü adlı bir virüs yoluyla yayılır Kış ve ilkbahar aylarında daha fazla görülür Hastalar virü-

sü boğazlarında taşırlar. Hasta ile temas eden kişi hastalığı başka birine bulaştırmaz. Kızamık geçirmiş annelerin bebeklerinde ilk 3-4 ay kızamık görülmez. Virüs, solunum yoluyla bulaşır. Bir kez geçiren kişide hayat boyu bağışıklık bırakır.”

BELİRTİLERİ: Doktor Çalışkan hastalığın belirtilerini ise şöyle sıraladı: “10-12 gün kuluçka dönemi vardır Bu dönemin ar-dından, ateş, gözlerde kızarma ve öksürük ile giden bir nezle hali başlar ve 3-4 gün sürer. Ardından dö-küntü başlar. Soğuk algınlığından ayırt edilmesi zor-dur.”

BAKIMIÇalışkan, hastalığın bakımı için yatak istirahatı öne-rirken, sulu ve yumuşak gıdalarla beslenmenin öne-mine de dikkat çekti. Çalışkan, acılı, baharatlı yiye-cekler ve karbonatlı içeceklerden ise kaçınılması gerektiğini belirtti.

Grip belirtileriyle başlayan üst so-lunum yolu enfeksiyonunun, ishale

dönüşmesinin özellikle bebeklerde tehli-keli sonuçlara yol açabileceği belirtiliyor. Lokman Hekim Etlik Hastanesi Başheki-mi ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uz-manı Dr. Necmettin Din, ishal vakaların-da alınacak önlemleri sıraladı. Diyet: Yoğurt, pirinçli çorba, muz, pata-tes haşlama, taze meyve suyu (şeftali, elma, havuç) veya püresi.Yasaklar: Kola, kahve, leblebi, yağlı yiye-cekler, inek sütü, çikolataAteşi varsa: Düşmeyen ateşi varsa 4-6 saatte bir ateş düşürücü yaklaşık 2 gün süreyle verilmelidir. İlaç: Dışkı incelemesine göre doktor önerisiyle antibiyotik verilir. Çocuğunuza her ishalden sonra yarım ya da tam bir çay bardağı, su, ayran, taze şeftali veya elma suyu verebilirsiniz. Emziren anne-ler her ishalden sonra bebeklerini em-zirmelidir.

HASTANE TEDAVİSİ DURUMLARINecmettin Din, çocuğun önceki ağırlı-ğının yüzde 10’unun kaybetmesi duru-munda bir Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanına gösterilmesini önerdi. Din, saat başı tuvalete çıkma durumunda, saatte bir kusma olması halinde de uz-man yardımı alınmasını tavsiye etti. Din, “24 saatte sık kusması nedeniyle bes-lenmesinin belirgin şekilde geri kalma-sı, 7 günden fazla sürmüş ve de günde 10-12’den fazla sulu ishal yapıyorsa da hastaneye başvurun” dedi.

Lokman Hekim Hastaneleri Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Hadi Geylan, süt çocuklarında bezle-

rin sürtündüğü bölgelerde veya koltuk altı gibi kapalı kısımlarda sıcaklık, nem, tahriş sonucu gelişen “pişik” hakkında bilgi verdi. Geylan şunları söyledi:

“Deri kızarmış ve şişmiştir, yer yer soyulur. Pişiğin asıl nedeni nemlilik ve buna eşlik eden idrar, dışkı, sabun ve deterjanların yarattığı kimyasal zedelenmedir. Süt çocuklarında kullanılan plastik külotlar havalan-mayı engellediği için pişik oluşma koşullarını hazırlar. Tedavi olarak çocuğun altına konan bezler mümkün olduğunca azaltılmalıdır. Çocuğun altı sık değiştirilip, zaman zaman açık bırakılarak havalandırılmalıdır. Her bez açışta çocuğun altı bol ılık suyla yıkanmalı, iyice kurulanmalıdır. Pudra kullanılmamalıdır. Heki-min önereceği krem ve ilaçlar kullanılmalıdır.”

Çocuk ishalininpüf noktaları

Bebeklerin derdi: Pişik

Annelerin, günlük bakım sırasında bebeklerinde en kolay fark ettikleri de-ğişikliklerden biri ateş diğeri de döküntüdür.

“Kızamık” sizi korkutmasın

Dr. Didem Çalışkan

Dr. Hadi Geylan

Çocuk Hastalıkları

Çocuk Hastalıkları

Dr. Necmettin DİNÇocuk Hastalıkları

Page 9: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

Kök hücre ile cilt gençleştirme, estetik cerrahi-de son dönemde en çok tercih edilen yöntem-

lerin başında geliyor. Yaklaşık 45 dakika gibi bir sü-rede gerçekleşen bu uygulama hakkında bilgi veren Lokman Hekim Hastaneleri Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mert Demirel, hastanın kendisinden alınan kanın steril ve kapalı bir kit yardımıyla kullanıldığını ve bu nedenle Platelet Rıch Plasma (PRP) denilen sistemin güvenilir bir uygulama olduğunu kaydetti.

Demirel, “PRP, enjekte edildiği bölgede kök hücre-lerin aktif hale geçmesini sağlar. Enjeksiyon sıvısı içeriğinde kök hücre yoktur, yoğun olarak trombo-sitler (platelet) ve beyaz kan hücreleri bulunmak-tadır. PRP’nin tamir edici kök hücrenin ise yeniden oluşturucu (regenerative) etkisi vardır” dedi.

GENÇLEŞTİRİCİ ETKİDemirel, uygulamadan hemen sonar ciltte sağlıklı bir parlaklık ortaya çıktığını belirtirken, “2 veya 3 uygulamadan sonra kalıcı bir belirgin etki görülür” dedi. 2 ayda bir yapılacak 2 veya 3 uygulamadan sonra yılda bir tekrarlanırsa kürlerin etkisinın kalıcı bir gençleştirici etkiye eşdeğer olabileceğini söyle-yen Demirel, uygulamanın hafif bir rahatsızlık hissi dışında ciddi bir acı vermediğini kaydetti.

// 444 99 11LOKMANHEKİM 9

Gece yatarken rahat nefes alamı-yorsanız, sabahları boğazınızda

kuruluk hissi ile uyanıyorsanız; burun tıkanıklığı sorunu ile karşı karşıyası-nız… Lokman Hekim Sincan Hastanesi Uyku Laboratuvarı Sorumlu Hekimi Op. Dr. Mansur Sezginer, bu tip şikâyetleri önlemek için burundan nefes alınma-sı gerektiğini söyledi. Burundan alınan nefesin akciğerlere ulaşmasından önce temizlendiğini belirten Sezginer, “Burun içindeki yapışkan özelliği bulunan salgı-lar da havada bulunan mikropların büyük çoğunluğunu tutar ve akciğere gitmele-rini önler. Böylece hastalık riski azalmış olur” dedi.

Lokman Hekim Hastaneleri Der-matoloji Uzmanı Seçil Soylu, birçok

bayanın kullandığı saç boyaları ile ilgili gündeme gelen “cilde zararı var mı?” sorusunun yanıtını verdi. Saç güzelliği-ni artırmak, beyazları kapatmak, parlak görünüm elde etmek ve değişiklik için tercih edilen saç boyalarının etkileri hak-kında bilgi veren Soylu “Saçlı deri, nor-mal deriden daha yağlıdır. Saçlı derinin üst tabakasına yapışan boyanın saç ilk yıkandığında yaklaşık yüzde 95’i deriden atılır. Geri kalan yüzde 5’i ise bir dahaki yıkamalarda deriden arınmış olur. Saçı-nız boyandığında saç tellerinden taşan boyaların saçın dışındaki deriye yapışmış olduğunu görürsünüz. Çünkü saçın dışın-daki deri saçlı deri kadar yağlı değildir” dedi. Seçil Soylu, saç boyalarının uygun ortamlarda, bilinçli ellerde ve kaliteli ürünlerle yapıldığında cilde zarar ver-meyeceğini, ancak saç boya maddelerinin bazı alerjik yapılı kişilerde egzimyaya ve bazen uzun süre aralıksız olarak uygulan-dığında saç kalitesinde bozulmaya sebep olabileceğini söyledi.

Saç boyasının cilde zararı var mı?

Nefesiniziburundan alın

Dr. Mert Demirel

Dr. Seçil SOYLU

Plastik Cerrahi

Dermatoloji

Cildinizi kök hücre yardımıyla gençleştirin

Page 10: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

Mevsim değişiklikleri pek çok hastalıklara da-vetiye çıkartıyor. Bu dönemlerde özellikle bo-

ğaz enfeksiyonlarına sıkça rastlanıldığını belirten Lokman Hekim Hastaneleri Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Mahfuz Turan, “Sıcaklık değişimle-rinin yaşandığı ve sonbahar mevsimine yaklaştığı-mız şu günlerde evlerde ya da araçlarda karşılıklı açık pencere veya kapı arasında cereyana maruz kalma sonucunda, kapalı alanlarda klima kullanı-mının artmasıyla, soğuk yiyecek ve buzlu içecekler

ve alerjik nedenlerle de boğaz enfeksiyonuna ya-kalanabiliriz” dedi.

İki haftadan fazla devam eden nezlelerin büyük çoğunluğunun sinüzit göstergesi olduğunu söyle-yen Turan, şu bilgileri verdi:“Erişkinlerde burun tıkanıklığı, sarı-yeşil burun ve geniz akıntısı, yüz-diş-göz ağrısı ve öksürük sinü-zitin en çok gözlemlenen belirtileridir. Çocuklarda ise huzursuzluk, inatçı öksürük ve geniz akıntısına bağlı kusma olabilir. Tüm yaş gruplarında kısmen daha az rastlanan belirtiler; ateş, yorgunluk, ağız kokusu, koku alma duyusunda azalma, boğaz ağ-rısı, bazen ses kısıklığıdır. Rahatsızlığın devamı sı-rasında ortaya çıkan alın ve gözde ağrı, şişlikler, çift görme ve genel durum bozukluğu da sinüzit belirtileri arasında yer alır.”

444 99 11 // LOKMANHEKİM10

Havalar soğuyor, hastalıklar artıyor

Lokman Hekim Hastaneleri Genel Cerrahi Uz-manı Dr. Oktay Büyükaşık, halk arasında ‘basur’

olarak bilinen hemoroid hastalığının toplumda yaygın olarak görüldüğünü belirterek, hastalığa dikkat çekti. Basurun önlenmesi için bol sıvı alınması ve lifli yiye-cekler tüketilmesi tavsiyesinde bulunan Büyükaşık, şunları söyledi:“Hemoroid veya yaygın kullanılan adıyla basur, ma-kattan dışarıya sarkan atar ve toplar damar ve bağ dokusu yumrularıdır. Şişme veya iltihaplanma göster-diklerinde hastalar için sorunlu duruma gelirler. He-moroidler iç hemoroid ve dış hemoroid olmak üzere başlıca iki tipte görülür. İç hemoroid anüsün içinde gelişir. Ağrısız kanama en önemli belirtisidir. Bazen iç hemoroidler dışkılama sırasında makattan dışa-rı çıkarlar ve hasta eline bir şişlik geldiğinden şika-yet eder. Eğer bu damarların içinde bir kan pıhtısı oluşursa oldukça ağrılı olur.”

HASTALIĞIN SEBEPLERİBüyükaşık, hemoroidin başlıca sebeplerinin kronik kabızlık, bu yüzden ıkınmak ve de hamilelik sonucu oluşan damar genişlemeleri olduğunu söyledi. Büyü-kaşık, “Hamilelikte hormon miktarının da değişmesiy-le damarlar genişler. Ikınınca ise basınç artar. Bu da damarlarda genişlemeye neden olur. Doğuştan gelen sebepler de basura yol açabilir. Ailesel yatkınlık, hare-ketsiz bir yaşam tarzı sürmek, şişmanlık, alkol kullan-mak, makat bölgesine zarar verecek sporlar, mesleği gereği sürekli oturarak çalışmak, tuvalet ihtiyacını ertelemek veya tuvalette uzun süre oturmak, yaşlılık, çok dar kıyafet giymek, acılı ve baharatlı gıdaların faz-la tüketilmesi basur oluşumunda etken faktörlerdir” diye konuştu.

Lokman Hekim Etlik Hastanesi’nin ardından Sincan Hastanesi’nde

de “Hastane Afet Planı Eğitimi” yapıldı. 2012 yılı Afet Planı personel organizas-yon şemasında görevlendirilen persone-le verilen eğitim, Sincan Hastanesi top-lantı salonunda yapıldı. Lokman Hekim Sincan Hastanesi Güvenlik Sorumlusu Halil Altunsaray tarafından verilen eği-timde olası bir afet sonrasında alınacak önlemler değerlendirildi. 3 gün süren eğitime katılan personel, olası bir afet sonrasında sağlık hizmetlerinin kesintiye uğramadan verilmesi konusunda bilgi-lendirilirken, birimler arasındaki organi-zasyonun sağlanması konusunu üzerin-de de duruldu.

Dr. Mahfuz TuranKulak Burun Boğaz

Hemoroid ile sıvı ve lifli yiyeceklerle savaşın

Olası afetlere karşıhazırlıklar tamam

Dr. Oktay BüyükaşıkGenel Cerrahi

Page 11: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

LOKMANHEKİM

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

HASTALARIMIZIN GÖZÜNDEN

11// 444 99 11

SOLDAN SAĞA 1. Bulgaristan’ın para birimi – Ötücü bir kuş türü – Lityum’un simgesi, 2. İlave - Güreşte bir oyun – Sormaca, 3. “İşte o kadar” anlamanda bir sözcük – Ağabey (kısa), 4. Çöl – Dini tören, 5. Yünden dövülerek yapılan kaba ve kalın kumaş – Zayıf uskumru – Bir dilek şart eki, 6. Etki yapan eden şey, etmen, faktör, amil – Atardamarlara parmakla basılınca duyulan, kan basıncından ileri gelen hareket, 7. Mükafat – Bir haber ajansı – Fizik, kimya, matematik ve biyolojiye veri-len ortak ad, 8. Bir bulunma hali eki – Aileyle ilgili – Sahip, 9. Bütün noktalarının odak denilen belirli 2 ayrı noktaya olan uzaklıklarının toplamı birbirine denk olan kapalı eğri, oval – Bir hayret ünlemi – Çalım, caka, 10. Olay, hadise – Şaman, 11. Gözde açık kestane rengi – Bir yerden başka yere geçirmek, eletmek, nakletmek, 12. “Ela …” (Amerikalı sinemacı) – Argoda “dikiz”

YUKARIDAN AŞAĞIYA 1.Bir yere asılmak üzere yazılmış yazı, re-sim – Bir iş için ayrılan para, tahsilat, 2. Yaşı küçük olduğu halde sözleri ve davra-nışları büyükmüş gibi olan çocuk – Karşı-lık – Lantan’ın simgesi, 3. Kamu kuruluş-larının ve devlet memurlarının temel hak ve yükümlülüklerini belirleyen yasa – Bir şeye karşılık olarak alınan veya verilen şey, 4. Ters, huysuz – Yakanın devrik bölümü, 5. Ortak özellikler gösteren ve ayırt edici özellikleri konuşanlarca algılanan dil gru-bu, diyalekt – Birilerini yurt veya ev sahibi yapma, 6. Sürekli yağmurlardan veya eri-yen karlardan oluşan, geçtiği yerlere zarar veren taşkın su – Kendisine inanılan kimse – Beyaz, 7. İsviçre’de bir nehir – Bir söz-leşmede taraflardan birinin öbürüne işten caymayacağını belirtmek amacıyla önce-den verdiği güvence parası – Bir cetvel türü, 8. Büyük yük taşıtı – Ağırbaşlılık, 9. En kısa zaman parçası, lahza – Bağlı oldu-ğunu nesne ile değişen, bağıntılı, göreceli – Su yolu, 10. Damarlarda dolaşan yaşam-sal sıvı – Berilyum’un simgesi – Halkın bü-tünü, kamu veya nesnelerin yerleştirildiği kategorilerden her biri – Bir binek hayvanı – 12. Bir karar veya düşünceye karşı çık-ma – Madeni para

KARE BULMACA

Lokman Hekim Engürüsağ A.Ş. adına sahibi İrfan GÜVENDİ

Editör-Yazı İşleri Müdürü Bora AYDİN

Yayın Danışma Kurulu:Uzm. Dr. Mustafa SARIOĞLU

Dr. Mehmet ALTUĞUzm. Dr. Necmettin DİN

Doç. Dr. Celil GÖÇER Dr. Kemal KARTALDr. İbrahim UĞUR

Uzm. Dr. Metin TAŞDr. Murat Kadir ERDEM

Bayram GÜVENDİ Uzm. Dr. H. Ali YAKUT

Nazım BİLGEN Sara FARBOUDİ

Ümmühan DEMİREZENTuğba ARIZSevgi KAYA

Yönetim Yeri:Zübeyde Hanım Mah. Aslanbey Cad.

No: 17 İskitler/Altındağ/ANKARA Tel: (0 312) 444 99 11

Tasarım:

Atatürk Mh. Lale Cd. No: 1/4 Sincan / ANKARATel: 0 312 271 00 82

Baskı Yeri:AFŞAR MATBAACILIK

Ağaçişleri Yapı Koop. 21. Cad. 599. SokakNo.: 29 İvedik / ANKARA

0 312 294 39 22-23Baskı Tarihi: 1 Ekim 2012

Lokman Hekim Hastaneleri’ninYerel süreli Yayın Organıdır.

Ayda bir kez yayınlanır. Ücretsizdir.

www.lokmanhekim.com.tr

akkanK O P Y A L A M A M E R K E Z I & K I R T A S I Y E

..

Neslihan Sansar: Be-beğimi Lokman Hekim Hastanesi’nde dünyaya getirdim. Bu mutluluğu ya-şamamda katkısı olan Dr. Günnur Altun hocama çok teşekkür ediyorum. Lokman Hekim Hastanesi’ne sürekli geliyorum ve çok memnu-num. Yakın ilgilerinden do-layı Özel Sigortalar çalışan-larına ve tüm personele çok teşekkür ediyorum.

“Bebeğim ve bençok sağlıklıyız”

“Sıra beklemeden muayene oluyorum”

“Fiziki mekanıylaön plana çıkıyor”

“Sorulara güler yüzle cevap”

“Doktor hastailişkisi mükemmel”

Nigan Eroğlu: Lokman Hekim Hastanesi’nde sıra beklemeden muayene olu-yorum. Hastane çok temiz. Muayene eden doktorlar da gereken bilgiyi açık ve net bir şekilde veriyorlar. Çok memnunum, bu hastanenin hizmet vermesinde emeği geçen herkese teşekkür edi-yorum.

Serpil Karatekelioğlu: Lok-man Hekim Hastanesi’nden çok memnunum. Fiziki açı-dan bölgedeki hastaneler arasında öne çıkıyor. Burada verilen hizmet de oldukça kaliteli… Lokman Hekim Has-tanelerinin doktorları hasta-larla yakın ilişki kuruyor. Her türlü sağlık sorunumuzda Lokman Hekim’e geliyoruz.

Yunus Aksel: Babam Lok-man Hekim’de by-pass oldu, eşim fizik tedavi alıyor. İkisi-nin tedavisinden de memnu-nuz. Üstelik babama dışarıda ameliyatının başarısız olaca-ğını söylemişlerdi. Tam aksi oldu… Aynı zamanda perso-nelden de çok memnunum. Çok yoğun oldukları zaman-larda bile yönelttiğimiz so-rulara güler yüzle, sakin bir şekilde cevap alıyoruz.

Zeynep Karagöz: Lokman Hekim Hastanesi’nde çok sıra beklemeden muayene oluyorum, randevu saatleri-miz hiç aksamıyor. Hastane fiziki açıdan çok gösterişli. Buradaki doktorlar da has-taları ile yakından ilgileniyor, detaylı muayene ediyorlar. Hasta doktor ilişkisi mükem-mel. Hijyen açısından da içi-miz çok rahat.

Olası afetlere karşıhazırlıklar tamam

Page 12: Lokman Hekim Gazetesi - Sayı:19 (Ekim 2012)

www.lokmanhekim.com.tr // 444 99 11

GÜNDEM // LOKMANHEKİM