marks felsefenin sefaleti sol yayınları

253
Karl Marx Felse f enin Se f aleti AYlNLARI

Upload: selcen-blgn

Post on 25-Jul-2016

403 views

Category:

Documents


51 download

DESCRIPTION

 

TRANSCRIPT

  • Karl Marx

    Felsefenin Sefaleti

    AYlNLARI

  • FELSEFENIN SEFALETI KAR'L MARX

  • FELSEFENiN SEFALETi M. PROUDHON'UN SEFALETiN FELSEFESi'NE CEVAP

    KARL MARX

    EViREN ERDOGAN BAAR

  • Ka-rl M ar x-'n Misere de la Philoso phie esern, Erdo an B aa,r Franszca aslndan dilimize evirmi ve ngilizce evirisiyle karla,trdktan sonra, Sol Yaynl ar tarafndan Felsefenin Sef al eti ad ile Ekim 1966 tarihinde

    Ankara'da Ban ur Matbaas'nda dizdirilip bastrlmtr.

  • NDEKLER

    7 Birinci Almanca Baskya nsz, Friedrich Engel s 27 Sze Balamadan, Karl M ar x

    BRNC BLM BLMSEL BR KEiF

    31 Kullanm deeri ile deiim deerinin birbirine kartl 46 Kurulmu deer veya yapma (sentetik) deer 86 Deerin nispilii kanununun uygulanmas 86 A. Para 88 B. Art-emek

    KNC BLM EKONOM POLTGN METAFZG

    115 Metot 116 Birinci gzlem 121 kinci gzlem 122 "nc gzlem 123 Drdnc gzlem 126 Beinci gzlem 128 Altnc gzlem 134 Yedinci ve sonuncu gzlem 141 b-blm ve makineler 160 Rekabet ve tekel 171 Mlkiyet veya toprak rant 185 Grevler ve iilerin g; birlii

    E K L E R 199 Karl Marx'tan P. V. Annenkov'a mektup 215 Serbest ticaret zerine konuma, Karl M ar x 234 Ekono mi Politiin El etiri sin e Katk ' dan bir para 238 Kar l Marx'tan J. B. S chweit zer'e mektup

  • KABL MARX

    Kar l Marx, 5 Mays 1818'de Almanya'nn Trier ehrinde dodu. 14 Mart 1883'te Londra'da ld.

    Fransa'da srgn bul;nduu srada Franszca olarak yazd, Felsefenin Sefaleti, marksizmin en nemli rnlerinden biri, Karl Marx'n bir kk burjuva ideologu olan P. J. Pro udhon'a kar ynelttii balca eseridir.

    Bilimsel sosyalizmin iiler arasnda yaylmasn nleyen M. Pro udhon'un grlerini, ii hareketinin teorik ve taktik meseleleri konusunda ve bilimsel ve materyalist bir acdan eletirrnek niyeti Kar l M ar x'n kafasnda 1846 Aralk aynda P. J. Prondhon'un S yste me des Contradictions e conomique :S on Philosophie de la Misere kitabn okuduktan hemen sonra domutu. P. V. Annenkov'a 28 Aralk 1847'de yazd mektubunda Karl Marx, daha sonra bu kitabna esas olacak baz derin dncelerini belirtmiti. F. Engels'in Karl 'Marx'a yazd 15 Ocak 1847 tarihli mektubundan anlald gibi Ocak 1847'de Karl Marx, artk P. J. Pro udhon'a cevabn hazrlamak iGin almaya balamt. Nisan banda esas itibariyle ta-

    mamlanm ve basmevine verilmiti.

    Kitap, Temmuz 1847'de Briiksel'de ve Paris'te yaynland ve Karl 1\'Iarx'n sahnda ikinci bir basks yaplmad.

  • BRNC ALMANCA BASKlYA NSZ

    EL!NlZDEKl eser 1846-47 knda, Marx yeni tarih ve ekonomi grnn esas zelliklerini durulua kavuturduu zaman, meydana getirilmiti. Proudhon'un henz yaynlanm olan Le Systeme des Contradictions Economiques ou Philosoplie de la Misere'i ona, bu esas zel likleri zamann Fransz sosyalistleri arasnda balca yeri igal edecek olan bir adamn grlerine kar karmak suretiyle, aklamak frsatn verdi. lkisinin, [Marx ve Proudhon'un -.], Paris'te sk sk sabahlara kadar ekonomik sorunlar tarttklar zamandan bu yana, yollar gittike daha fazla birbirinden ayrlm bulunuyordu ; Proudhon'un kitab ' artk aralarmda almaz br uu-

    7

  • rumun bulunduunu gstermiti. Susmak imkanszd ve bu cevabyla Marx, onarlmaz kopuu tescil etti.

    Marx'n Proudhon hakkndaki genel gr, bu kitapta ek olarak yaynlanan ve 1865'te Berlin'de Sozialdemokrat'n 16., 17. ve 18. saylannda km bulunan makalede1 bulunabilir. Makale, Marx'n o gazete iin yazd tek makaledir. Herr von Schweitzer'in bu gazeteyi derebeyliin ve hkmetin dmen suyunda yrtme teebbsleri ksa zamanda meydana knca bu durum, bizi, hemen birka hafta sonra bu gazeteyle i birliinzin sona erdiini aka bildirmek zorunda brakmt.

    Bu eser, tam u srada Almanya iin, bizzat Marx'n nceden katiyen gremedii, bir nem tayor. Proudhon'a yklenirken, o zaman adn bile bilmedii, bugnn mevki peinde koanlarnn gzbebei (idol) Rodbertus'a vurduunu nasl bilebilirdi?

    Marx'n Rodbertus'la ilikisinin ele alnaca yer buras deildir; bu frsat phesiz ok yaknda elime geecektir. imdilik u kadarn belirtmek yeter: Rodbertus, Marx' kendisinden "almakla" ve kendisinin Zur Erkenntniss, ete. eserini "kendisini zikretmeden, Kapital'de serbeste kullanm olmakla" itharn ederken, ancak anlal:nam bir dehann kederi ve burukluuyla ve Prusya dnda olup bitenler, zellikle de sosyalist ve ekonomik edebiyat konusunda dikkat ekici bilgisizlii ile akranabilecek olan bir duruma, iftiracla dmektedir. Rodbertus'un ne bu hcumlan ne de yukarda ad geen eseri Marx'n gzne hi ilimi deildi: Rodbertus hakknda btn bildii onun Sozialen Briefe'inden (social letters) ibaretti ve bunlan da 1858 veya 1859'dan nce asla bilmi-yordu.

    '

    Bu mektuplardaki, Rodbertus'un "Proudhon'un kurul-[Engels, Karl Marx'n J. B. Schweitzer'e yazd 24 Ocak 1865 tarihli

    mektuba deiniyor. Bu mektubun evrisi, bu kitabn sonundadr. ]

  • mu deeri"ni Proudhon'dan nce kefetmi olmak iddias, ok daha esasldr ; ama burada da ilk kaif olmakla, haksz yere vnyor. Her halde, o, bu sebeple bu eserin tenkitlerinin kapsam iine girmi bulunuyor, ve bu, bizi, onun 'temel' kk eseri Zur Erkenntniss unsrer staatswirtschaftlichen Zustiinde, 1842, zerinde ve bu eseri Proudhon'u bilinsiz de olsa nceden sezdirdii ve W eitling'in komnizmini hissettirdii lde, ksaca

    durmak zorunda brakyor. ada sosyalizm, hangi eilimde olursa olsun, bur

    JUVa ekonomi politiinden hareket ettii srece, hemen sadece Ricordo'nun deer teorisine balanr. Ricardo'nun 181 7'de Principles'inin hemen banda ilan ettii iki nemli teorem [yani -. ] 1 o herhangi bir metan deerinin, sadece, onun retimi iin_ gerekli olan emek miktar tarafndan belirlendii; 2 toplam sosyal emein rnnn snf arasnda : toprak sahipleri (rant), kapitalistler (kar), ve iiler (cret) [olarak -. ] blnd, ngiltere'de 1821'den beri sosyalist sonular karmak iin ve yle derinlikle ve ak seik olarak kullanlmtr ki imdi artk hemen tamamen ortadan kaybolmu ve byk lde Marx tarafndan yeniden bulunan bu edebiyat, Kapital kncaya kadar geilmemitir. Bunun zerinde baka zaman duracam. yleyse Rodbertus 1 842'de yukardaki bu teoremlerden kendi payna sosyalist sonular kardysa, bu, o zaman bir Alman iin elbette ok nemli bir admd, fakat sadece Almanya iin yeni bir keif idi. Marx, Ricardo teorisinin byle bir uygulamasnn yeni olmadn, byle bir kuruntu iinde bulunan Proudhon'a ispat ediyor.

    "ngilteredeki ekonomi politik eilimini yakndan tanyan herkes,. o lkedeki hemen btn sosyalistlerin zaman zaman Ricardo teorisinin eitliki uygulanmasn nerdiklerini bilmezlikten gelemez M. Proudhon'un oku-

    9

  • mas n biz unlar analm : Hodgskin, Political Economy, 1827 ; William Thompson, An Inquiry into the Principles of the Distribution of Wealth Most Conducive to Human Happiness, 1824; T. R. Edmonds, Practical Moral and Political Economy, 1828, vs. vs. ve daha drt sayfa vs.. Bir ngiliz komnisti ola Mr. Bray'i konuturmakla yetinelim: Onun dikkat ekici eseri Labour's Wrongs and Labour's Remedy, Leeds, 1839'dan . . . "2

    Ve sadece Bray'den alnan paralar, Rodbert.us'un ncelik iddiasnn byk bir ksmna son verir.

    O zamanlar Marx henz British Museum'un okuma salonuna girmemiti. Paris ve Brksel ktphanelerinin dnda, 1845 yaznda ngiltere'de birlikte yaptmz alt haftalk bir gezi srasnda grd benim kitaplarmn, zetlerimin ve notlarnn dnda, o sadece Manchester'de elde edilebilen kitaplar incelemiti. Demek ki, sz konusu edebiyat 1840'larda asla bugnk kadar ulalmaz deildi. Buna ramen, bunlar Rodbertus iin hep mehul kaldysa, bunu sadece onun Prusyal olmasndan gelen dar grllne vermek gerekir. O, zgl Prusya sosyalizminin gerek kurucusudur ve nihayet byle tannm bulunuyor.

    Bununla beraber, Rodbertus sevgili Prusya'snda bile rahatsz edilmeden kalamad. 1859'da Marx'n Zur Kritik der Politischen kononie, I'i Berlin'de yaynland. Orada, iktisatlarn Ricardo'ya itirazlar arasnda ikinci itiraz olarak u grn ileri srldn 40. sayfada gsterir :

    "Bir metan deiim deeri [o metan -. ] ierdii emek (i) zamanna eit ise bir i gnnn deiim deeri [o i gnnn -. ] rnne eittir. Yani emein creti, emein rnne eit olmaldr. Oysa, durum tersine-

    2Bu kitabn 74. sayfasna baknz.

    10

  • dir." Bu konuda u dip notu var: "Ricardo'ya kar burjuva iktisatlar tarafndan

    yaplm olan bu itiraz, daha sonra sosyalistler yeniden ele aldlar. Formln teorik bakmdan doru olduu varsayld iin, pratik, teoriyle elimek bakmndan knanyor ve burjuva toplumu, kendi teorik ilkesinden iddia edilen bu sonular karp uygulamaya davet ediliyordu. ngiliz sosyalistleri, hi deilse bu anlamda, Ricardo'nun deiim deeri formln ekonomi politie kar yneltmilerdi.''

    Ayn notta Marx'n o tarihte btn ktphanelerd

  • giinlere bal, kaba ve kendisine iktisatlarn aktard ekiller iinde benimsemi olmas olayndan doan eksiklii tar. O, bylece, -64 yldan beri o kadar sk tekrarlanm olan bu teoremlerle ilk olarak bir eyler yapm bulunan Marx'n aksine- kendisini daha ileri btn gelimelerden alkoymu olmakla kalmyor; fakat grlecei gibi doruca topyaya gtren yolu, kendisine ayor.

    Ricardo teorisinin yukardaki uygulamas, yani btn sosyal rnn, sadece kendileri gerek retici olduklar iin, kendi rnleri olarak iilere ait olmas; dorudan doruya komnizme yol aar. Fakat yukarda alnan pasajnda Marx'n da belirttii gibi, bu, ekli bakmdan, ekonomik olarak doru deildir, nk ahiakn ekonomiye uygulanmasndan ibarettir. Burjuva iktisat kanunlarna gre rnn en byk ksm, onu retmi olan iilere ait deildir. yleyse, bu hakszlktr, byle olmamas gerekir, dersek, bu szlerimizin iktisatla hi bir iliigi olmaz. Biz sadece bu ekonomik olayn, bizim ahlak duygumuzla elime halinde bulunduunu sylemi oluruz. Bu sebepledir ki Marx deVrimci iddialarn asla buna deil ; kapitalist retim tarznn her gn gzmzn nnde yer alan ve gittike daha byk llere varan, kanlmaz k zerine dayandrd. O, sadece basi.t bir gerei, art-deerin, karl denmemi emekten ibaret olduunu syler. Fakat, ekonomik gr asndan ekli bakmdan yanl plan ey, gene de dnya tarihi gr asndan doru olabilir. Ynlarn ahlak duygusu, klelik veya toprak klesinin emei konusunda olduu gibi, bir ekonomik vakanrn haksz olduunu ilan ederse, bu, bu vakann mrn yaayp tkettiinin, baka ekonomik vakalarn belirdiinin ve bu yzden [mrn tketmi bulunan -.] nceki vakann tanmaz ve dayanlmaz hale gelmi bulunduunun kantdr.

    12

  • yleyse, ok gerek bir ekonomik muhteva, ekli bir ekonomik yanlln ardnda gizlenmi olabilir. Art-deer teorisinin nemi ve tarihi zerinde daha yakndan durmann yeri buras deildir.

    Ricardo'nun deer teorisinden, baka sonular da karlabilir ve karlmtr. Metalarn deeri, retimleri iin gerekli olan ernekle belirlenir. Bununla beraber bu kt dnyada metalarn bazan deerlerinin stnde, bazan altnda . satldld ve bunun sadece rekabetteki deiikliklerin sonucu olmad bulunmutur. Btn kapitalistler iin kar haddinin ayn dzeyde eit hale gelme eilimi olduu gibi; btn metalarn fiyatlarnn da, arz ve talep aracl ile, emein deerine indirgenme eilimi vardr. Fakat, kar haddi bir sanayi giriimine yatrlan toplam sermaye zerinden hesaplanr. imdi artk iki ayr sanayi kolunda yllk retim eit miktarda emek ihtiva edebilecei ve bunun sonucu olarak eit deerleri temsil edebilecei ve her ikisinde cretler eit

    ykseklikte olabilecei iin, gene de bunlardan birinde yatrlm bulunan sermaye tekindekinin iki veya kat olabilecei ve ou zaman da olduu iin Ricardo'nun deer kanunu, bizzat Ricardo'nun da kefettii gibi, burada eit kar haddi kanunu ile elime haline gelir. Bu iki sanayi kolunun rnleri kendi deerleriyle satlrlarsa [bu ikisinin -. ] kar hadleri birbirine eit olamaz; bununla beraber, eer kar hadleri eitse bu her iki sanayi kolunun rnleri, her zaman ve her yerde kendi deerleriyle satlm deillerdir. Bylece, burada bir elime ile, iki ekonomik kanunun ztl (antinomie) ile kar karyayz ; bunun pratikteki zm yolu Ricardo'ya gre (ch. I, see. 4 ve 5) kural olarak 'deer'in srtndan ve kar haddinin lehine olur.

    Fakat Ricardo'nun deer tanm, tehlikeli olmasna ramen, iyi burjuva yreinde onu aziz klan bir niteli-

  • e sahiptir. Bu [nitelik -. ] , onun adalet duygusuna, dayanlmaz bir gle hitap eder. Adalet ve hak eitlii, 18. ve 19. Yzyllar burjuvasnn, derebeylik adaletsizliklerinin, eitsizliklerinin ve imtiyazlarnn ykntlar zerinde kendi sosyal yapsn kurup ykseltmek iin dayanaca temel direklerdir. V e metalarn deerinin emek tarafndan belirlenmesi _ve meta sahipleri arasnda bu deer lsne gre eit haklada yaplan emek rnleri deiimi, Marx'n daha nc:e ispat etmi bulunduu gibi, modern burjuvazinin btn siyasi, hukuki ve felsefi ideolojisinin zerine ina edilmi bulunduu gerek temellerdir. Bir metan deerinin lsnn emek olduu bir defa anlaldktan sonra, bu temel adalet ilkesini ismen tanmakla birlikte, gerekte her dakika bunu sklmadan kenara brakt grlen bir dnyann ktl, iyi burjuvann iyi duygularn elbet derinden yaralar. zellikle kk burjuva, yannda altrd iilerin ve raklarn emei gibi kendi drst emeinin deeri de byk boyutlu retimin ve makinelerin rekabeti yznden her gn biraz da.ha den bu kk retici, rnlerin emek deerietine gre deiiminin tam ve istisnasz gerekleecei bir toplumu hararetle zler. Baka bir deyile o, bir tek meta retimi kanununun tek bana ve tam olarak yrrlkte olaca, fakat bu kanunu etken klacak rtlarn yani meta retiminin ve giderek kapitalist retimin teki kanunlarnn or-tadan . kaldrlm bulunaca bir toplum iin zlem duymak zorundadr.

    Bu topya -gerek veya ideal- ada kk burjuva dn tarz zerinde ok derin kkler salmtr. Bunu, daha nce 1831'de John Gray'in [bu dn -.]

    sistematik olarak gelitirmi olmas, 1830'larda ngiltere'de pratikte denenmi ve teorik olarak geni lde yaylm bulunmas, Almanya'da 1842'de Rodbertus ve

    14

  • Fransa'da 1 846'da Proudhon tarafndan en son bulunan gerek diye ilan edilmesi, 1 87l'de bile Rodbertus tara-:_ fndan, tekrar, sosyal meselenin zm yolu ve sz gelii kendi sosyal vasiyeti olarak ilan edilmesi ve gene 1 884'de [bu dnn -.] Prnsya devlet sosyalizmini Rodbertus adna istismar etmeye koyulan mevki ve makam avclar srs arasnda taraftarlar bulmas ispat eder.

    Marx tarafndan hem Proudhon'a, hem Gray'e kar bu topyann eletirisi o kadar tam olarak yaP.lmtr ki (bu eserin ekine baknz) ben burada bunun ispat ekli ve Rodbertus'a zg anlatm tarz zerinde birka dnceyi sylemekle yetinebilirim.

    Daha nce sylediimiz gibi Rodbertus, ekonomik kavramlarn kendisine iktisatlardan gelen tam geleneksel ekillerini benimsiyor. Bunlarn doru olup olmadklarn anlamak iin en kk aratrmaya [bile - .] girimiyar. Ona gre deer, "bir eye baka eylere nispetle -bu deer bime, l olarak alnmak kaydyla- miktara gre deer biilmesidir." Yumuak bir deyile, bu son derece batan savma tanm, olsa olsa deerin aa yukar neye benzedii hakknda bir fikir verebilir; fakat onun ne olduu konusunda katiyen bir ey sylemez. Bununla beraber, Rodbertus'un deer hakknda bize btn syleyebildii bu olduuna gre, onun deerin dnda yatc.n bir deer ls aramakta olmas, anlalabilir. Herr Adolf Wagner'in sonsuz takdirlerini kazanm olan soyut dnme gc ile kullanm deerini ve deiim deerini karmakank ettii otuz sayfadan onra, o, deerin gerek bir ls olmad ve bunun yerini tutacak bir l ile yetinmek gerektii sonucuna varr. Emek [byle bir l olarak -.] fakat ancak eit emek miktarlarnn rnleri [ayn -.] eit emek miktarnn rnleri karlnda her zaman deiilebiliyor olmak kaydyla hizmet edebitir;

    15

  • "durumun byle olmas veya bunu salyacak tedbirler alnm olmas" bunu deitirmez. Bunun sonucu olarak, metalarn 'emee malolduklarn' ve emekten baka hi bir eye nalolmadklarn ve bunun niin byle olduunu gstermek iin btn birinci blmn okunmu olmasna ramen, deerle emek, aralarnda hi bir fiili iliki olmadan, olduklar gibi kalrlar.

    Emek [kavram -. ] bir defa daha iktisatlar arasnda [kullanld -. ] grlen ekilde alnmtr. Hatta bu bile deil. Zira, emek younluundaki farklar hakknda sadece iki kelime sylenmi olduu halde, emek yine de tamamen genel bir ekilde 'malolan' bir ey, yani normal ortalama sosyal artlar altnda sarfedilip edilmemi olmasna hi bakmakszn, deer len bir ey olarak, ortaya konmutur. reticiler, bir gnde yaplabilecek rnleri imal etmek iin on gn harcasnlar, veya sadece bir gn harcasnlar; en iyi veya en kt aletleri kullansnlar; emek zamanlarn, topluma gerekli eylerin ve toplumun istedii miktarda imaline veya hi istenmeyen eyle- rin imaline veya istenen eylerin ihtiyatan az veya ok imaline harcasnlar -btn bunlara dair Rodbertus'ta tek kelime yoktur: emek emektir, eit emegn urunu eit emein rn ile deiilmelidir. Baka hallerde, doru olsun olmasn, daima milli gr semeye ve tek tek reticilerin ilikilerini genel sosyal mlahazalarn yksek nbeti kulesinden seyretmeye hazr olan Rodbertus, burada byle hareket etmekten korkaka kanyor. Ve bu, gerekten, srf kitabnn ilk satrndan itibaren emek-para topyasna ynelmi olmasndan ve emein deer retici nitelii ynnden incelenmesi, almaz engeller karacandandr. Onun igds burada, Rodbertus'ta ok somut bir fikir yokluunun aa vurduu gibi, soyut dnce gcnden ok stn kmtr.

    topyaya gei, bir el hareketi ile baarlr. Metala-16

  • rm deimez kural olarak emek-deere gre mbadelesini salayan tedbirler hi bir g,lk karmazlar. Gray'den Proudhon'a kadar bu eilimde blan dier topyaclar, bu gayeyi gerekletirecek. sosyal kurumlar icad . etmek iin kafa patlatrlar. Onlar hi olmazsa ekonomik problemi, mbadele edilecek metalara sahip kimselerin eylemleri yoluyla, ekonomik bir tarzda halletmeye teebbs ederler. Rohertus iin bu ok daha kolaydr. !yi bir Prusyal olarak o, d.evlete bavurur. Reformu, devletin bir buyruu emreder.

    Demek ki, Rodbertus'un bu kuruluta iddia ettii ncelik deil, [bizzat -.] deer, bylece mutlu bir ekilde 'kurulmu' olur; tersine, Rodbertus'tan nce -daha bir oklar arasnda- Bray ve Gray de bu ayn dnceyi tekrar tekrar sylemilerdi: bunlar, rnlerin btn engellere ramen daima ve sadece emek-deerlerine gre deiilmelerini salyacak tedbirleri dindarcil dilemilerdi.

    Devlet bylece -rnlerin hi olmazsa bir ksm iin, zira Rodbertus mtevazdr da- deeri kurduktan sonra, emek bonolarn [kat paralarn -.] kartr; bunlar sanayici kapitalistlere avans olarak verir, onlar da bunlarla iilere cretlerini derler; bunun zerine de iiler ellerine geen emek bonolar ile baka rnler satn. alrlar ve bylece kat parann k noktasna geri dnmesine imkan verirler. Bunun ne kadar mkemmel bir ekilde yryeceini insan bizzat Rodbertus'tan dinlemelidir.

    "kinci arta gelince, bonoda tevsik edilen deerin fiilen tedavlde bulunmasn salyacak tedbir, ancak fiilen bir rn teslim eden ahsn, zerinde rnn retilmesi iin gerekmi olan emek miktarnn tam olarak belirtildii bir bono almasyla gerekletirilir. !ki gnlk bir emek rnn teslim eden, 'iki gn' iaretli bir bono alr. Bonolarn karlmasnda bu kuraln sk gzetimiy-

    17

  • le, ikinci art da zrunlu olarak yerine getirilmi olur. Varsaymmza gre eylerin gerek deeri, onlarn retiminin malolduu emek miktarna tamamen uyar ve bu emek miktannn ls, allm zaman birimidir; iki ignnn verildii bir rn teslim eden kimse, iki i-gnn temsil ettii tasdik edilmi bir belge alrsa aslnda kendi harcad miktardan az veya ok olmayan bir deer elde etmi olur. Bundan baka, ancak bir rn dolama fiilen sokan kimse byle bir belgeyi alaca iin, bononun zerinde iaretlenmi bulunan deerin toplumun ihtiyalannn giderilmesi iin kullanlabilecei de ayn derecede muhakkaktr. -blm alan istendii kadar geniletilsin, bu kural iyi izlenmise, kullanlabilecek deerin toplam miktar, belgelendirilmi olan deerin toplam miktarna tamamen eit olmak gerekir; ve belgelenmi deerin toplam miktar, meydana getirilmi deedn toplam miktar kadar olduundan, bu nun, kullanlabilecek deere uygun bulunmas ve btn isteklerin giderilmesini ve hesaplarn tesviyesini salamas zorunludur. {s. 166-167)"

    Rodbertus bugne kadar hep yeni keiflerine ge ulamak bahtszlna uramsa da hi deilse bu defa bir eit orijinallik erdemine kvumu bulunuyor: ra,... kiplerinden hi biri emek-para topyasn bu ocuka saf, hatta gerekten Pomeranyal diyebileceim sama ekilde ifadeye cesaret edememitir. nk her bono karlnda buna uyan bir deer eyas teslim edilir ve uygun bono karl . olmadan deer tayan hi bir ey teslim edilmiyecei iin bonolarn toplam miktar deer tayan eylerin toplam miktaryla tamamen karlanmak durumundadr. nceden yaplan hesap geriye hi bir ey artmadan gerekleir, emek zamannn tek saniyesine kadar uygun der ve bir gelir brosu efi3 salarn

    Hkmet gelir dairesi ba muhasebecisi. Engels'in hiciv iin kulland

  • devlet hizmetinde aartm da olsa hesap tahminlerinde en kk bir yanll gsteremez. Daha ne istenebilirdi?

    Bugnk kapitalist toplumda her sanayici kapitalist itedii eyi, isted!i gibi ve istedii kadar, kendi hesabna retir. :ununla beraber toplumun talebi, onun gznde bilinmeyen bir byklk olarak kalr ve o, talep edilen eylerin miktar gibi cinsini de bilemez. Bugn yeteri kadar abuk olarak arzedilemeyen ey, yarn talebi ok aan bir fazlalkla teklif edilebilir. Bununla beraber talep u veya bu yolda, iyi veya kt, nihai olarak giderilir ve bir btn olarak ele alnrsa retim, nihai olarak istenen eylere doru yneltilir. Bu elime, nasl badatrlr? Rekabetle. Ya rekabet, bu ii nasl zmler? Sadece toplumun bugnk talepleri iin cins veya miktar bakmndan faydasz olan metalarn [fiyatlarn .-.], emek deerlerinin altna drerek ve reticilere bu dolambal yoldan ya tamamen fayda:sz maddeler rettiklerini veya faydal maddeleri kullanlanyacak kadar ok ve fuzuli miktarlarda rettiklerini anlatarak. Bundan iki sonu' kar:

    ilkin, :rnetalarn fiyatlarnn deerlerinden devaml. sapmas, metalann deerlerinin zaruri varlk artdr. Ancak rekabetin ve bunun sonucu olarak meta fiyatlannn dalgalanmas yoluyladr ki, mea retiminin deer kanunu gerekleir ve metan deerinin sosyal bakmdan gerekli emek zaman ile belirlenmesi bir gerek haline gelir. Bylece deerin temsil ekli olan fiyatn, kural olarak, temsil ettii deerden ayr bir yz olmas, deerin, sosyal ilikilerin ou ile paylat bir kaderdir.. Kral, temsil ettii krallktan ok farkldr. Metalarn mbadele eden bir reticiler toplumunda, fiyatlar zerine bask yaparak; deerin emek zaman tarafndan belirlenmesini kurmak iin rekabeti yasaklamak yoluyla deerin bir ssl nvan. c.

    19

  • emek zaman ile belirlenmesinin kurulmasn istemek, u halde, hi deilse bu alanda, ekonomik kanunlara kar duyulan mutat topik honutsuzluun benimsenmi bulunduunu ispat eder.

    !kinci olarak, metalarn mbadele eden bir reticiler toplumunda meta retiminin deer kanununu harekete getirmekle, rekabet, o artlar iinde mmkn olan biricik sosyal retim kuruluunu ve dzenini getirir. Tek tek meta reticilerine, toplumun hangi eylerin ve ne miktarlarda retilmesini istedii veya istemedii, ancak rnlerin; deerlerinden az veya ok fiyat bulmasyla retilebilir. Fakat Rodbertus'un da paylat topya, ite tam bu biricik dzenleyiciyi ortadan kaldrmak istiyor. Ve biz o zaman, her rnden gerekli olan miktarn re tileceinin ve fazlasnn retilmiyeceinin ; pancar ekeriyle ve _patates alkolyle boazmza kadar boulmu iken buday ve et bakmndan a kalmyacamzn; milyonlarca pantolon dmesi ortal sel gibi kaplamken plaklmz rtrnek iin pantolon yokluu ekmeyecegmzm teminatnn ne olduunu sorarsak, Rodbertus muzafferane bir eda ile bize nl hesabn, her fazla eker poundu iin, satlmam her alkol fs iin, kullanlamayan her pantolon dmesi iin verilmi olan doru bonolara dayanan, tam ve doru olarak ileyen ve "btn isteklerin giderileceini ve hesap tesviyesinin tam olarak yaplacan" bildiren hesabn gsterir. Ve buna inanmayan herkes hesab gzden geirmi ve doru bulmu olan ve kasa hesaplarnda imdiye kadar bir yanllktan asla sorumlu tutulmu olmad iin tamamen itimada deer olan Pomeranyadaki hkmet gelir dairesi ba muhasebecisi X'e bavurabilir.

    Ve imdi de Rodbertus'un nasl bir bnlkle bu topya yoluyla sanayi ve ticaret krizlerini ortadan kaldrmay hayal ettiini dnn. Meta retimi dnya pazar

    20

  • boyutlarna ular ulamaz, kendi hesaplarna retim yapan tek tek reticilerle, talebin nicelii ve nitelii bakmndan onlarca az ok m,ehul olan pazar arasndaki dengeleme, dnya pazamda bir frtna yoluyla, bir ticaret krizi yoluyla kurulur.4 Eer, fiyatlarn ykselmesi ve dmesi yoluyla tek tek reticileri uyaran rekabet yasaklanacak olursa, onlar tamamen kr edilmi olacaklardr. reticilerin piyasa durumundan artk bir. ey renemiyecekleri tarzda meta retimi esasnn kurulmas, kriz hastalna kar, doktor Eiseinhart'n Rodbertus'u kskanmasna sebebiyet verecek bir tedavi olurdu.

    imdi Rodbertus'un metalarn deerini niin sadece 'emek' ile belirledii ve nihayet eitli emek younluu dereceleri kabul etmekle kald anlalyor. Emein hangi yolla ve nasl deer yarattn ve bylece deeri belirlediini ve ltn incelemi olsayd o, sosyal bakmdan gerekli emek [kavramna -.] hem ayn trden baka rnlere nispetle, hem de toplumun toplam talep miktarna nispetle tek rn iin gerekli emek miktar [kavramna -. ] varrd. Bylece tek meta reticisinin retiminin toplam sosyal talebe uydurulmasnn nasl crlduu sorunu ile karlar ve bylece onun btn topyas imkansz hale gelirdi. Bu defa o, aslnda 'bir soyutlama yapmay' tercih etti : zlecek problemi soyutlayp bir yana brakt.

    imdi nihayet Rodbertus'un bize gerekten yeni bir eyler nerdii ve kendisini deiimin emek bonolar ile kurulmas konusundaki birok arkadalarndan ayran

    Hi

  • noktaya geliyoruz. Bunlarn hepsi cretli emegn sermaye tarafndan smrlmesini ortadan kaldrmak amacyla bu mbadele tarznn kurulmasn isterler. Her retici, rnnn tam emek deerini alacaktr. Bunda Gray'den Proudhon'a k
  • lar. Bu anlay 1842'de bile yeni deildi. Bunlar u srada yaptklan hem de yeteri kadar kt yaptklan ok az ey karlnda ok fazla para almaktadrlar; fakat Rodbertus'un hi deilse nmzdeki 500 yl iin imtiyazl bir snfa ihtiyac vardr. Ve bu yzden imdiki art-deer haddi, dndm aka syliyeyim,_ yrrlkte kalacak fakat artmasna izin verilmeyecektir. Bu imdiki art-deer haddini Rodbertus yzde 200 olarak alyor; bu demektir ki, ii gnde 12 saatlik i karl 12 saatlik deil sadece 4 saatlik bono alacaktr. V e geri kalan 8 saat iinde retilert deer, toprak sahibi ile kapitalist arasnda blnecektir. Rodbertus'un emek bonolan u halde dorudan doruya yalan sylyor. Gene br ii snfnn 4 i saatlik bir bono almak iin 12 saat alacan hayal edebilmek iin insann Pomeranya'l bir Junker olmas gerekir. Kapitalist retimin gz bacl, plak soygunculuk olarak grnd bu sade dile evrilirse, imkanszlar. Bir iiye verilen her bono, isyana dorudan doruya tahrik olur. Ve Alman imparatorluk Ceza Kanu..,. nunun 110. maddesine girer: iilere byle bir hakareti reva grebilmek iin insann, bir Pomeranya'l Junker'in hala sopann ve krbacn hkmettii ve kyn btn gzel kzlarnn lordun haremine dahil bulunduu malikanesindeki, fiilen henz yan serilik iinde yaayan, gndeli.ki tarm proleteryasndan baka hi bir proleteryay grmemi olmas gerekir. Fakat bizim muhafazakarlarmz [bylece -.] aslnda en byk devrimcilerimiz oluyorlar.

    Bununla beraber, iilerimiz 12 saatlik ar bir a:... lmadan sonra sadece 4 saat alm kabul edilmeleri tarzndaki bu mkellefiyete dayanacak kadar yumuak bal olurlarsa, .mkafatlar, kendi rnlerindeki paylarnn ebediyete kadar te birden aa dmeyeceinin temin edilmesi olacaktr. Bu, gerekten, bir ocuk bora-

    23

  • zan ile gelecekteki toplumun muzgn almaktr. Ve zerinde bir tek kelime daha sarfetrnee demez. u halde Rodbertus'un emek-bonosu topyasnda yeni bir ey varsa, bu yenilik ancak ocukadr. Ve onun kendisinden nce ve sonra gelen ok saydaki arkadalarnn ulatklar baarlardan ok aada kalr.

    Rodbertus'un Zur Erkenntniss'i, kt zaman iin phesiz nemli bir kitapt. Ricardo'nun deer teorisini bir ynde gelitirmesi ok eyler vadeden bir balangt. Bu sadece kendisi ve Almanya iin yeni olsa bile, gene de, bir btn olarak, ngiliz nclerinin en iyilerinin baarlaryla eit dzeydedir. Fakat bu, teorik bak:ndan gerek bir kazancn, ancak daha ileriere giden kavrayc ve eletirici bir alma ile ulalabilecei bir balangtan ibarettir. Ama o, bu yndeki daha ileri bir gelimeden kendisini, Ricardo'nun teorisini daha balangtan itibaren ikinci ynde de, topya ynnde de gelitirmele kesti, ayrd. Bylece her trl eletirinin ilk artn, bamszl yitirdi. nceden tespit edilmi bir amaca doru almaya devam etti, eilimlerine bal bir iktisat oldu.

    topyasna kaplnca, her trl bilimsel ilerleme imkanndan kendisini yoksun brakt. 1842'den lmne kadar, daha ilk eserinde ifade veya iaret etmi bulunduu ayn dnceleri hep tekrar ederek, deerinin bilinmemi olduu duygusunu hissederek, kendisinden alnacak hi bir ey olmad halde kendisini soyulmu sayarak ve nihayet, kendisinden ok nce kefedilmi olan eyleri kendisinin sadece yeniden kefettiini belirtmeyi kasten reddederek ayn dairenin iinde dnd durdu.

    BU eserde kullanlm olan terimierin Kapital'deki terimlerle tamamen birbirine uymadn gstermek pek gerekli deildir. Bu eser hala, bir meta olarak i-gc yerine i'den (ernekten) ve i-gcnn alnp satlmas yerine

    24

  • i'in (emek'in) alnp satlmasndan bahseder. Bu baskya [Almanca birinci baskya -.] ek olarak

    unlar eklenmitir. 1.- Marx'n Zur Kitik der politischen konomie ese

    rinden John Gray'm ilk emek-bonosu topyasn ele alan bir para, ve 2.- Marx'n, Felsefenin Sefaleti ile ayn gelime evresine ait olan, Brksel'de 1847'de serbest ticaret konusunda Franszca olarak yapt konumann evirisi.

    Friedrick ENGELS

    Londra, 23 Kasm }884

    25

  • SZE BALAMADAN

    M. PROUDHON'un Avrupa'da garip bir ekilde yanl tannmak bahtszl var. Fransa'da kt bir ikti sat olmak hakkna sahiptir, nk iyi bir Alman filozofu diye tannr. Almanya'da kt bir filozof olmaya hakk vardr, nk Fransz iktisatlarnn en kuvvet:Hlerden biri diye tannr. Biz, hem Alman hem de iktisat olarak, bu ift yanlla kar kmak istedik.

    Okuyucu anlyacaktr ki, bu sevimsiz almada sk sk M. Proudhon'un eletirilmesini brakmak ve Alman felsefesinin eletirisini yapmak, ayn zamanda da ekonomi politik zerine toplu bir bak sunmak gerekmitir.

    Karl MARX

  • M. PROUDHON'UN eseri sadece bir ek.onomi politik inceleme kitab, sradan bir kitap deildir ; o, bir ncildir: "Esrar', "Tanrnn barndan kopanlm srlar", "Aklamalar". . . hi biri eksik deil. Ama gnmzde Peygamberler, din tanmayan yazariara gre daha zene bezene tartld iin okuyucunun bizimle birlikte Tekevvn'n (olu'un) kuru ve karanlk bilgilerinden gemeye raz olmas gereklidir ; bylece daha sonra M. Proudhon ile birlikte, spra-sosyalizmin (sosyalizm tesinin) esirimsi ve mnbit lkelerine ycelebilecektir. (bk. Proudhon: Philosophie de la Misere, prologue, s. 3, satr 20.)

  • BRNC BLM

    BILIMSEL BIR KEIF

  • BR

    KULLANIM DEGERi LE DEGM DEGERiNN BRBRiNE KARITLIGI

    "TAB olsun, snai olsun btn rnlerin insann yaamasna hizmet etme yeteneine zel olarak kuUanm deeri denir ; birbirleri ile deiilbilme (mbadele edilebilme) yeteneine deiim deeri denir. . Kullanm deer! nasl oluyor da deiim deeri haline geliyor? . . . Deiimdeki deer dncesinin doup gelimesi iktisatlar tarafndan pek de itina ile tespit edilmi deildir: bunun zerinde durmak bize der. Muhta olduum eylerin byk bir ksm tabiatta ancak az miktarda bulunduuna veya hi bulunmadna gre, ben kendimde noksan olan eylEilrin retimine yardmc olmak zorundaym; ve bu kadar ok eye el atamyacam iin baka

    31

  • insanlara, ibirlii yaptm eitli grevlerdeki insanlara kendi rplerinden bir ksmn benim rnlerime kar bana vermelerini teklif edeceim."5

    M. Proudhon bize her eyden nce deerin ift tabiatn, 'deerdeki ayrm', kullanm deerinden deiim deerini yapp karan hareketi aklamaya niyetleniyor. Bu dntrme ii zerinde M. Proudhon ile birlikte durmak bizim iin nem tayor. Bu i, yazarmza gre yle oluyor:

    rnlerin ok byk bir ksm tabiatn iinde deil sanayiin sonunda bulunur. ihtiyalarn, tabiatn kendiliinden yapt retimi atn_ varsaynz, insan, sanayi retimine bavurmak zorundadr. Bu sanayi, M. Prou- dhon'un vasaymna gre, nedir? kayna nedir? ok byk sayda eylere ihtiya duyan bir tek adam "bu kadar ok eye el atamaz". Giderilecek u kadar ihtiya, u kadar eyin retilmesini varsayar; retim olmadan urun olmaz; retilecek bu kadar ey, artk bunlarn retimine yardm eden birden fazla insann elini varsayar. Oysa retime yardm eden birden fazla elin varln varsaydnz-andan itibaren, i-blm zerine dayanan btn bir retimin varln varsaym olursunuz. Bylece bizzat ihtiya, M. Proudhon'un varsayd gibi btn i-blmnn varln varsayar. i-blmn vanayarken siz, deiimi ve bunun sonucu olarak deiim deerini varsayyorsunuz. Deiim deerini her eyden nce varsaynaa imdilik bu kadar yetecektir.

    Fakat M. Proudhon bir dn yapmay daha ok sevmi. Btn yn deitirmelerinde, onu izleyelim; hep onun k noktasna geldiimizi greceiz.

    Herkesin kendi bana retim yapt durumdan kmak ve deiime varmak iin M. Proudhon "i birlii

    5Proudhon, C. I, Blm 2.

    32

  • yaptm, eitli grevlerdeki insanlara bavururum" diyordu. Demek ki, gene hep M. roudhon'un varsaymna gre, yokluklan halinde Robinson'un mnzevi ve az sosyal durumundan hi birimizin kamyaca, eitli grevler yapan i birlikilerine malikiz. birlii yaplan insanlar ve eitli grevler, i-blm ve bunun belirttii deiim hep bulunmu oluyor.

    zetleyelim: benim i-blm zerine ve deiim zerine kurulmu olan ihtiyalarm vardr. M. Proudhon bu ihtiyalan varsayarken deiimi; deiim deerini varsaym bulunuyor; o deiim deeri ki, "gelimesini baka iktisatlara gre daha fazla itina ile tespit ettiini" M. Proudhon ileri srmektedir.

    M. Proudhon, vard sonularn doruluunu tersyz etmeden eylerin iinde bulunduu dzeni pekrua tersyz .edebilirdi. Deiim deerini aklamak iin deiimin var olmas, deiimi abklamak iin i-blmnn varolmas, i-blmn aklamak iin i-blmn gerektiren ihtiyalann var olmas gereklidir. Bu ihtiyalar aklamak iin ise bunlar 'varsaymak' gerekiyor ki bu varsaym, M. Proudhon'un nszndeki birinci belitin (aksiyomun) yani "Tanry varsaymak onu inkar. etmektir"a belitinin aksine, ihtiyalann varn inkar etmek deildir.

    -blmnn bilinen bir ey olduunu vatsayan M. Pro,udhon, nasl oluyor da kendisi iin hep bilinmeyen bir ey olan, deiim deerini aklamak iin bu i-blmn ele alyor?

    Bir insan "baka insanlara, i birlii yapt eitli grevlerdeki baka insanlara" gidiyor, deiimi kurmay ve kullanm deeri ile deiim deeri arasnda bir ayrm yapmay neriyor. birlii yapt insanlar neri-

    Prologue, s. 1.

    33

  • len bu ayrm kabul etmekle M. Proudhon'a Ekonomi Politik Kitabnda "deer dncesinin doup gelimesi"ni tespit etmekten baka, gerekte yaplacak hi bir i brakmam oluyorlar. Fakat o bize teoremin 'doup gelimesini' aklamay, bize bu tek insann, bu Robinson'un, birden, nasl olup da "i birlii yapt insanlara," bilinen trden bir tekiifte bulunmak dncesine sahip oldugunu ve nasl olup da i birlii yap bu insanlarn bu neriyi itirazsz kabul ettiklerini aklamak zorundadr.

    M. Proudhon soy ktne degin (gmealogiq ues) bu ayrntlara girimiyor. O, deiim olayn bir hareket halinde sunmakla buna, deiimi kurmaya ynelen bir bir nc kiinin yapaca gibi, sadece bir tarih zellii tarz veriyor.

    A. Smith ve Ricardo'larn 'tarihi ve tasviri metodu" iin yukardan bakan bir kmseme ile konuan M. Proudhon'un "tarihi ve tasvir! metqd"undan, ite bu bir rnektir.

    Deiimin kendi tarihi vardr. O, deiik evrelerden gemitir.

    Bir zaman olmutur ki, ortaada olduu gibi, sadece, retimin tketimi aan fazlal deiilmitir.

    Gene bir zaman olmutur ki, sadece fazlalk deil, btn rnler, btn sanayi hayat ticarete gemi veya btn retim, deiime balanmtr. Deiimin bu ikinci evresini, yani karesi alnm7 sat deerini nasl aklamal ?

    M: Proudhon'un cevab hazr olsa gerektir: tutunuz ki bir insan "baka insanlara, i birlii yapt eitli grevlerdeki insanlara" sat, deerinin karesini almay teklif etmi olsun.

    7Yani, matematikte olduu gibi ikinci kuvvetine karlm;. .

    34

  • Nihayet yle bir zaman gelmitir ki insanlarn baka bir eye evrilemez gzyle baktklar her ey deiime, alverie konu olmu ve baka bir eye evrilebilir hale gelmitir. Bu, o zamana kadar iletilip aktarlan ama asla deiilmeyen; verilen ama asla satlmayan; edinilen ama asla satn alnmayan erdem, ak, gr, bilim, vicdan vs. gibi eylerin nihayet hep birden, ticaret alanna getii zamandr. Bu, genel kokuma zamandr, her eyin alnp satld zamandr, veya ekonomi politiin terimleriyle sylersek her eyin, maddi ve manevi her eyin satlk deer

    'olarak, hak ettii en yksek baha'y bul

    mak iin pazara tand zamandr. Ya bu yeni ve son deiim evresini, kp almrp.8

    sat deerini nasl aklamal? M. Proudhon'un cevab hazr olsa gerektir: tutunuz

    ki bir kii "baka kiilere, i birlii yapt eitli grevlerdeki baka kilere" erdemi, ak vs.yi, deiim deerini nc ve son kuvvetine karp sathk bir deer yapmay nermi olsun.

    Grlyor ki M. Proudhon'un "tarihi ve tasviri metodu" her eye yarar, her eye cevap verir, her eyi aklar. "Ekonomik bir dncenin doup gelimesi" sz konusu ise o, eitli grevlerdeki i birlii yapt baka insanlara bu 'doup gelime' iini yapp bitirmeyi neren bir insann varln varsayar ve bylece her eyi sylemi olur.

    Bundan byle deiim deerinin 'doup gelimesi'ni tamamlanm bir eylem olarak kabul edeceiz ; imdi deiim deerinin kullanm deeri ile arasndaki nispet ve ilikiyi aklamaktan baka yapacak ey kalmaz. M. Proudhon'a kulak verelim :

    "ktisatlar- deerin ift niteliini ok iyi anlatm-

    8Yani, matematikte olduu gibi nc kuvvetine karlm. .

    35

  • lardr; ama deerin eliik mahiyetini ayn aklkla verememilerdir; bizim eletirimiz burada balar. ktisatlarn ok basit olandan gayri bir ey grmeye alk olmadklar bu alanda, kullanm deeri ile deiim deeri arasndaki bu artc elimeyi gstermi olmak fazla bir ey deildir; bu szde basitliin, anlamamz gereken, derin bir esrar sakladn gstermek gereklidir. . . . Teknik terimlerle sylersek kullanm deeri ile deiim deeri birbiriyle ters orantldr."

    M. Proudhon'un dncesini iyi anladysak, onun yerletirmeyi nerdii drt nokta unlardr:

    1. Kullanm deeri ile deiim deeri "artc bir elime" meydana getirirler, birbirine karttrlar.

    2. Kullanm deeri ile deiim deeri birbirleriyle ters orantl, biribirleriyle elime halindedirler.

    3. iktisatlar ne bu kartl, ne de bu elimeyi grp anlam deillerdir.

    4. M. Proudhon'un eletirisi, ie sondan balamaktadr.

    yleyse biz de sondan balyacak ve, iktisatlar M. Proudhon'un sulamalarndan temize kamak iin, hayli nemli iki iktisaty konuturacaz.

    Sismondi : "Ticaret, her eyi kullanm deeri ile deiim deeri arasndaki kartla indirgemitir, vs."9

    Lauderdale : "Genel olarak milli zenginlik (kullanm deeri), deiim deerinin ykselmesi sonucu olarak bireylere ait servetierin bymesi orannda azalr; ve deiim deerinin azalmasyla bireylere ait zenginiikierin azald lde milli zenginlik genel olarak oalr."o Sismondi, gelir azalmasnn retimin oalmas ile orantl olduunu savunan esas doktrinini, kullanm deeri

    9Etudes, C. II., s. 162, Brksel basks. oRecherches sur la nature et l'origine de la richesse publique; traduit

    par Largentil de Lavasie, Paris, 1808, [s. 33]. ---

    36

  • ile deiim deeri arasndaki kartlk zerine kurmutu.

    Lauderdale, sistemini iki deer tr arasndaki ters orant zerine kurmutu ve onun doktrini daha Ricardo zamannda o kadar yaygnd ki, Ricardo bundan genel olarak bilinen bir ey gibi bahsedebilmiti : "Deiim deeri fikri ile zenginlikler (kullanm dee:i) fikrini birbirine kartrmak yzndendir ki yaamak iin zaruri, faydal veya ho eylerin miktarn azaltarak zenginiikierin artrlabilecei iddia edilmitir."11

    Gryoruz ki iktisatlar, M. Proudhon'dan nce kartln ve elimenin derin esrarn 'gstermi'lerdir. imdi M. Proudhori'un iktisatlardan sonra bu esrar na sl akladn da grelim.

    Bir rnn deiim deeri, talep ayni kalmak kayd ile, arz byd lde der. Baka bir deyile bir rn, talebe gre ne kadar bolsa, onun deiim deeri ya da fiyat o kadar dktr. Ve karlk olarak: arz, talebe gre ne kadar zayfsa, arz edilen rnn deiim deeri veya fiyat o kadar yksek olur; baka bir deyile arz edilen rn talebe gre ne kadar az ise fiyatlar o kadar yksektir. Bir rnn deiim deeri, o rnn bolluuna veya azlna, .ama daima talebe gre bolluuna veya azlna baldr. Azdan da teye, trnde tek. olan ve benim ok istediim bir rn varsaynz : bu biricik rn, onu talep eden yoksa, boldan - da teye, fuzuli bir fazlalk olacaktr. Buna karlk milyonlar bulan bir rn varsaynz : eer bu, talebi karlamaa yetmiyorsa, yani ok talep ediliyorsa daima az (nadir) olacaktr.

    Bunlar, basmakalp diyebileceimiz, ama gene de M. 11Ricardo, Principes d'economie politique, traduits par Constancio,

    annotes par J. B. Say, Paris, 1835 ; C. II, - Blm: 'Sur la valeur et !es richesses'. [Referansn - tamam yledir: David Ricardo, Des principes de L'economie politique et de L'impot. Traduit de l'anglais par F. S. Constancio, avec des no tes explicatives et critiques par J. B. say, C. II, Paris, 1835, s. 65.]

    37

  • Proudhon'un esrarn anlalabilir klmak iin buraya yeniden almak zorunda kaldmz gereklerdir.

    "yle ki, ilkeyi en son sonularna kadar izlerken, kullanlmas gerekli ve miktar sonsuz olan eylerin hi para etmemesi ve hi fay_das olmayan ama son derece az bulunan eylerin ise :>aha biilmez bir fiyat etmesi gibi dnyann en mantkl sonucuna varlrd. Tatbikatta bu ar ulara hi rastlanmamas, gl son haddine karr : bir tarafta, his bir insan rn snrsz miktar byklne ulaamyacaktr ; br tarafta, en az bulunan eyler de herhangi bir derecede faydal olmaya mecburdurlar; bu faydallk olmadan hi bir deere layk olmyacaklardr. Kullanm deeri ile deiim deeri, u halde, tabiatlar gerei birbirlerini devaml olarak dar itmek eiliminde oluklar halde, bunlar birbirlerine kanlmaz bir ekilde zincirle balanm olarak kalrlar."12

    M. Proudhon'un karsnda bulunduu gl son haddine karan, nedir ? Sadece, talebi ve bir eyin ancak talep edildike az (nadir) veya bol olabileceini unutmu olmasdr. Talebi bir kenara braknca, o, deiim deerin! azlkla ve kullanm deerini bollukla bir tutar. "Hi faydald olmayan '"e son derece az bulunan" eylerin hesap edilemez bir fiyatta olduklarn sylerken aslnda o, sadece deiim deerinin azlktan (nedretten) baka bir ey olmadn sylemi oluyor. "Son derece az bulunmak ve hi faydal olmamak" srf nedrettir. "Hesap edilemez fiyat", deiim deerinin en fazlasdr; bu, srf deiim deeridir. O, bu iki terimi bir eitlik haline koyuyor. yleyse deiim deeri ile azlk (nedret), edeer terimlerdir. M: Proudhon bu 'szde ar' sonulara vanrken aslnda, eyleri deil de bu eyleri ifade eden terimleri ar ulara

    . kadar gtrm bulunuyor ve bunu yaparken mantktan

    12C.I, s. 39.

    38

  • ok belagatn ortaya koymu oluyor. Yeni sonular bulduuna inand zaman, aslnda, varsaymlarn btn plaklklaryla yeniden bulmu oluyor. Ayn usul sayesinde, kullanm deeri ile srf bolluu da bir tutmay baaryor.

    M. Proudhon, deiim deeri ile azl (nedreti), kullanm deeri ile bolluu eitletirdikten sonra, azln ve deiim deerinin iinde kullanm deerini; bolluun ve kullanm deerinin iinde de deiim deerini bulamad iin bsbtn anyor; ve pratiin bu ar ular hi kabul etmediini grnce de esrara inanmaktan baka bir ey yapamyor. Onun gznde hesap edilemez :fiyat diye bir ey vardr, nk ortada hi alc yoktur; ve talebi bir yana braktka, alc bulamyacaktr.

    Baka bir taraftan baklrsa, M. Proudhon'un bolluu kendiliinden var olan bir ey gibi grnyor. O, bu bolluu reten ve bunu yaparken talebi hi gzden kaybetmemekte kar olan insanlar bulunduunu tamamen unutuyor. Aksi halde M. Proudhon, ok faydal olan eylerin ok dk fiyatta olmas veya baladar yoksun olmas gerektiini nasl syleyebilirdi? Tersine onun, ok faydal olan eylerin fiyatlar, deiim deerleri, ykseltilrnek isteniyorsa, himlarn bolluunu yani retimini snrlandrmak gerektii sonucuna varm olmas gerekirdi.

    Fransa'nn eski baclar, yeni ba dikimini yasaklayan bir kanun karlmas iin mracaat ederken ; Rollandallar Asya'dan gelen baharat yakar, Moluques takm adalarndaki karanfil aalarn skerken, sadece, deiim deerini ykseltmek iin bolluu azaltnay istemilerdi. Btn ortaa bir tek ustann altrabiiecei kalfa saysn kanunlarla snrlandrrken, kullanabilecei alet saysn snrlandrrken bu. ayn ilkeye gre hareket ediyordu .s

    13bkz. Anderson, History of Commerce. [Referansn tamam yledir: A.

    39

  • Bolluu kullanm deeri diye, azl da deiim deeri diye gsterdikten sonra -bollukla azln birbiriyle ters orantl olduunu gstermekten daha kolay bir ey yoktur- M. Proudhon kullanm deerini arz ile ve deiim deerini talep ile bir ve ayni klyor. Kar dnceyi kesip atmak iin de, deiim deeri yerine "gre gre deien deer" deyimini koyarak bir terim ikamesi yapyor. Bylece mcadelenin stnde getii alan deimi oluyor, elimizde bir tarafta faydallk (kullanm deeri, arz) br tarafta gr (deiim deeri, talep) kalyor. Birbirine kart olan bu iki kuvveti kim uzlatracak? Bunlar birbirine uygun hale getirmek iin ne yapmal ? Bunlar . arasnda sadece bir k yas noktas bile kurulabilir mi?

    M. Proudhon : "Byle bir nokta elbette vardr: bu da serbest iradedir. Arz ile talep arasndaki, faydallk ile gr arasndaki bu mcadeleden sonu olarak kacak olan fiyat, ilahi (sonsuz) adaletin ifadesi olmiyacaktr."' diye haykryor. M. Proudhon bu kar dnceyi glitirmeye devam ediyor :

    "Serbest bir alc sfatyla ben kendi ihtiyacmn, ey'in uygun olup olmadnn,' o ey'e vermek istedi-

    i,m fiyatn yargcym. br taraftan serbest retici sfatyla siz, gerekletirme aralarnn sahibisiniz ve bunun sonucu olarak da giderlerinizi azaltna gcnz vardr."14

    V e talep veya deiim deeri, gr ile bir ve ayni olduuna gre M. Proudhon :

    "Kullanm deeri ile diim deeri arasndaki kartl dourann, insann serbest iradesi olduu ispat edil

    . mitir. Serbest irade varolmaa devam ettike bu kar-

    Anderson, An Historical and Chronological Deduction of the Origin of Commerce from the Earliest Accounts to the Present Time, London, 1764.)

    >

  • tl nasl zmeli? Ve insan feda etmek yerine bu elimeyi nasl feda . etmeli ?"15 diyor.

    Bylece grlyor ki bir k yolu yoktur. Ortak lleri olmayan iki kuvvet arasnda, faydallk ile gr (deerlendirme) arasnda, serbest alcyla serbest retici arasnda bir mcadele vardr.

    Olaylara biraz daha yakndan bakalm. Arz sadece faydall, talep sadece gr (deer

    lendirmeyi) gstermez. Talep eden de belli bir rn veya btn rnleri temsil eden bir alameti yani paray arz etmez mi ve arz eden sfatyla bu, M. Proudhon'a gre, faydall veya kullanm deerini temsil etmez mi?

    Arz eden ayni zamanda, belli bir rn veya btn rnleri temsil eden bir alameti yani paray talep etmez mi? Ve o, bylece grn (deerlendirmenin), gre gre deerin veya deiim deerinin temsilcisi olmaz m?

    Talep ayni zamanda bir arzdr, arz ayni zamanda bir taleptir. Bylece M. Proudhon'un sadece arz ile talebten birini faydallk ile, brn gr (deerlendirme) ile bir ve ayni . klmak olan kar dncesi sadece gereksiz bir soyutlama zerine dayandrlm olur.

    M. Proudhon'un kullanm deeri dedii eyi baka iktisatlar, onun kadar hakl olarak, gr deeri diye isimlendiriyorlar. Sadece Storch'u anmak yeter.16

    Ona: gre ihtiyalar, ihtiya duyduumuz eylerdir; deerler, bizim deer atfettiimiz eylerdir. eylerin ounun, ancak, grn dourduu ihtiyalar giderdikleri iin deerleri vardr. htiyalarmzn grmzdeki deeri deiebilir ; u halde bu eylerin ihtiyalarmzia

    sc. r. s. 41. cours d'econom,ie politique, Paris, 1823; s. 48, 49. [Referansn tamam

    yledir : H. Storch, Cours d'economie politique, ou Exposition des principes qui determinent la prosperite des nations. C. I-IV, Paris, 1823.]

  • ilikisinin ifadesinden ibaret olan faydall da deiebilir. Bizzat tabii ihtiyalar devaml olarak deimekte:dir. Gerekten eitli halklarn balca yiyeceklerini tekil eden eylerden daha eitli hi bir ey var mdr?

    atma, faydallk ile gr (deerlendirme) arasnda deildir; arz . edenin talep ettii sat deeri ile, talep edenin arz ettii sat deeri arasndadr. rnn deiim deeri, her defasnda birbirini tutmayan bu deerlendirmelerin (baha bimelerin) sonucu olarak doar.

    Son analizde arz ile talep, retim ve tketimi, ama bireysel deiimler zerine. kurulmu olan retim ve tketimi, bir araya getirirler.

    Arz edilen rn bizatihi (kendiliinden) faydal deildir. Onun faydalln tayin eden, tketicidir. Ve maln faydall kabul edildii zaman bile, bu, sadece faydall gster:inez: retim seyrinde o rn, hammadde-. ler, iilerin cretleri vs. gibi hepsi de sat deerleri olan, btn retim giderleri karlnda deiilmitir. u halde rn, reticinin gznde bir sat deerleri toplam miktarn temsil_ eder. Onun arz ettii sadece fayda:l bir ey deil, fakat bir de ve her eyden nce bir sat deeridir.

    Talebe gelince, bu, ancak emrinde deiim aralar bulunmak artyla etkili olabi1ecektir. Bu deiim aralar bizzat rndrler, sat deeridirler.

    yleyse arz ile talepte bir tarafta sat deerlerine mal olmu bir rn ve satmak ihtiyacn, dier tarafta sat deerlerine mal olmu deiim aralarn ve satn alma isteini buluruz.

    M. Proudhon serbest alcy, serbest reticinin karsna koyuyor. Birine ve tekine srf metafizik nitelikler izafe ediyor. Ona "kullanm deeri ile deiim deeri arasndaki kartl dourann, insann serbest iradesi olduu ispat edilmitir" dedirten budu.17

    42

  • retici, i-blm ve deiim zerine kurulmu bir toplumda retim yapt andan itibaren (bu, M. Poudhon'un varsymdr) [rnn -. ] satmak zorundadr.. M. Proudhon reticiyi retim aralarnn sahibi yapyor; fakat bu retim aralannn serbest iradeye bal olmadnda bizimle ayn dncede olacaktr. Bundan baka bu retim aralarnn birou onun dardan edindii rnlerdir ve ada retimde o, istedii miktar retmekte bile serbest deildir. retici kuvvetlerin fiili gelime derecesi, onu u veya bu lde retim yapmaya mecbur brakr.

    Tketici de reticiden daha serbest deildir. Onun verecei kararlar, elindeki aralara ve kendi ihtiyalarna baldr. Bunlarn her l.kisi onun, sosyal kuruluun btnne bal o_lan sosyal mevkii tarafndan tayin edilir. Gerekten hem patates satn alan ii ve hem de dan-' tela satn alan kapatma kadn, her ikisi de kendi grlerine ve kararlarna uyarlar; Fakat bunlarn verdikleri kararlar arasndaki fark, dnyada igal ettikleri ve gene sosyal kuruluun :i:n olan mevkiler arasndaki fark izah eder.

    htiyalar sisteminin btn, deerlendirme (gr) zerine mi, yoksa btn retim kuruluuna m dayanr? ou zaman ihtiyalar dorudan doruya retimden veya retime dayanan bir durumdan doar. Dnya ticareti hemen tamamen, bireysel tketimin deil fakat retimin ihtiyalan etrafnda dner. Baka bir rnekle gsterelim, avukatlara olan ihtiya, belli bir mlkiyet gelimesinin yani retimin gelimesinin ifadesinden baka bir ey olmayan belli bir medeni kanunu varsaymaz m ?

    Az nce iaret ettiimiz unsurlar, arz ile talep ilikisinden tasfiy etmi olmak M. Proudhon'a yetmiybr.

    7[C. I, s. 41.]

    43

  • O, btn reticileri bir tek retici halinde, btn tketicileri bir tek tketici halinde kaynatrmakla soyutlamay en son snrlarna kadar gtrr ve bu hayali iki kii arasnda bir mcadele kurar: Fakat gerek dnyada olaylar baka trldr, rn arzedenler arasndaki rekabet ve rn talep edenler arasndaki rekabet, alclada satclar arasndaki, sonucu sat deeri olan, mcadelenin zorunlu bir kesimini tekil eder.

    M. Proudhon rekabeti ve retim maliyetini tasfiye ettikten sonra, arz ve talep formln kolayca bir samala indirgeyebilir.

    Diyor ki "Arz ve talep sadece, kullanm deeri ile deiim deerini kar karya getirmeye ve bunlarn uzlamaya gtrlmesine yarayan . iki merasim eklidir. Bu ikisi, iki elektrik kutbudur ki birbirlerine balandklar zaman deiim denilen kaynama olayn retmeleri gereklidir."18

    Deiimin, tketiciyi tketim malna tantan srf bir merasim eklinden ibaret olduu da pekHa sylenebilirdi. Btn ekonomik. ilikilerin, yakn tketime arac olarak hizmet eden merasim ekilleri . olduklan da pekala sylenebilirdi. Arz ile talep, belli bir retimin ilikileridir ve bu bakmdan mnferit deiimlerden fazlahpar veya noksanlklan yoktur.

    yleyse M. Proudhon'un diyalektii neden ibarettir? [Onun diyalektii -. ] kullanm deerinin ve deiim deerinin yerine; arz ve talebin yerine ; alk ve bolluk, faydallk ve deerlendirme (gr) [gibi -. ], her ikisi de serbest irade valyeleri olan bir tek retici ve bir tek tketici gibi soyut ve eliik kavramlar koymasndan ibarettir.

    Peki, onun amac neydi?

    sc: r. s. 49, 50.

    44

  • Kullanm deeri ile deiim deerinin sentezi olarak, evvelce bir kenara brakm oldut\. unsurlardan birini, retim maliyetini daha . sonra ie yeniden sokna yolunu kendisi iin hazrlamakt. Ve bylece, onun gznde retim maliyeti, yapma deeri veya kurulmu deeri tekil eder.

    45

  • K KURULMU DEGER VEYA YAPMA (SENTETK)

    DEGER

    "(SATI) deeri, ekonomik yapnn kilit tadr." 'Kurulmu' deer ekonomik elineler sisteminin kilit tadr.

    yleyse, M. Proudhon'un ekonomi politikteki biricik buluu olan bu 'kurulmu deer' iiedir?

    Faydallk bir defa kabul edilince, deerin kayna emek olur. Emein ls, zamandr. rnlerin nispi deerini, onlarn retilmesi iin kullamlmas . gerekmi olan emein zaman sresi tayin eder. Fiyat, bir rnn nispi deerinin para ile ifadesidir. Nihayet bir rnn kurulmu deeri, o rne katlm olan emek zaman tarafndan kurulmu bulunan deerden ibarettir.

  • Tpk A. Smith i blmn kefetmi olduu gibi M. Proudhon da 'kurulmu deer'i kefetmi olmak iddiasndadr. Bu, tam 'bilinmeyen bir ey' deildir, fakat kabul etmek gerekir ki ekonomi bilimindeki hi bir keifte de bilimeyen bir ey yoktur. Buluunun btn_ nenini hisseden M. Proudhon bir taraftan da . bunun vncn ha:Hfletmeye alyor: "Okuyucuyu kendisinin orijinallik iddialar zerinde rahatlatmak ve ekingenlikleri yznden yeni dncelere yatkn olmayan zihinlerle barmak" amacyla bunu yapyor:

    Fakat kendisinden nce gelenlerin her birinin, deerin anlalmas konusundaki katklarnn hakkn verirken o, en byk payn, aslan paynn . kendisine dtn yksek sesle itiraf etmek zorunda kalyor.

    "Yapma (sentetik) deer fikri A. Smith tarafndan mphem bir tarzda fark edilmiti. Fakat bu deer fikri A. S:nith'de tamamen sezgiye dayanr; oysa toplum, adetlerini sezgilere gre deitirmez ; toplum, katarlarn ancak olaylarn emrine uyarak verir. Antinaminin (art kavramlarn) daha duyulabilir ve daha ak anlatlmas gerekiyordu ; J. B. Say bunun balca aklaycs oldu."19

    Yapma (sentetik) deerin kefinin btn hikayesi ite budl,l.r : mphem sezgi A. Smith'in, antinomi J. B. Say'n, kurucu ve 'kurulmu' gerek ise M. Proudhon'un. Kimse yanlmasn : Say'den M. Proudhon'a kadar btn teki iktisatlar antinaminin tekerlek izinden yrmekten baka bir ey yapmamlardr.

    "Krk yldan beri bu kadar akl banda insann bu kadar basit bir dneeye kar rpnmalar inanlmaz bir eydir. Fakat hayr, deerlerin karlatrlmas (kyaslanmas), aralarmda hi bir kyaslama noktas ve ortk bir

    19[C. I, s. 66.]

    47

  • l birlii oladan gereklemektedir. te 19,. Yzyln iktisatlar herkese kar, devrimci eitlik teorisini savunmaktan ok bunu savundular. Gelecek kuaklar buna ne diyecekler?"20

    Byle . keskin bir ekilde, zerine baslarak sz edilen gelecek kuaklar, kronoloji zerinde ortal kartrmakla ie balyacaklar. Kendi kendilerine soracaklardr : yleyse Ricardo ve okulu, 19. Yzyl iktisatlar deil midirler? "Metalarn nispi deerinin, sadece, onlarn retiminin gerektirdii emek miktarna bal olduu" ilkesini koyan Ricardo sistemi 181 7'ye kadar gider. Ricardo, ngiltere'de Restorasyon devrinden beri hakim olan bir okulun badr.2 Ricardo doktrini, btn ada burjuvaziyi kesin ve amansz bir tarzda zetler. "Gelecek kuaklar buna ne diyecekler ?" M. Proudhon Ricardo'yu hi tanmam, demiyeceklerdir; nk o, Ricardo'dan uzun uzun bahsediyor, sz her zaman ona getiriyor, ve onun btn sylediklerinin "deersiz ve karmakark bir yn" olduu sonucuna varyor. Gelecek kuaklar bu ie karrlarsa, belki de, okuyucularnn ngilizlerden duyduu korkuyu tahrik etmekten ekinen M. Proudhon'u.n, bunun yerine, Ricardo'nun dncelerinin sorumlu editr kesildiini syliyeceklerdir. Ricardo'nun bilimsel bir ekilde imdiki toplumun, burjuva toplumunun teorisi olarak aklam bulunduu teoriyi M. Proudhon'ur: "gelecein devriinci teorisi" diye vermesini ve bylece Ricardo ve okulunun antinaminin bir tek yannn deiim deerinin, bilimsel forml olarak kendisinden ok nce gsterdii eyi Proudhon'un faydallk ile deiim deeri . arasndaki antinaminin zm diye almasn ok safa

    oc. I, s. 68. 21[Stlz konusu dnem Napolyon Savalarnn sona ermesinden ve

    Bourbon SUlalesinin 1815'te Fransa'da yerini yeniden almasndan sonra balar. ]

  • bulacaktr. Fakat gelecek kuaklar bir yana brakalm ve M. Proudhon'u kendinden nce gelen Ricardn ile kar karya koyalm. Bu yazarn deer dqktrinini zetleyen birka parasn veriyoruz : "Deiim deerinin ls, bu l iin mutlaka gerekli olmakla beraber, faydallk deildir.22

    "eyler [ metalar -. ], bir defa, kendi balarna faydal olarak tanndktan sonra, deiim deerlerini iki kaynaktan, az sayda olmalarndan (nedretlerinden) ve onlar edinmek iin gerekli olan emek miktarndan alrlar. Deeri, sadece azikiarna (nedretlerine) dayanan eyler vardr. Bu eylerin miktarn hi bir emek oaltamyacandan, miktarlarnn daha fazla bollamas sonucu olarak bunlarn deeri drlemez. Deerli heykeller ve tablolar vs. byledir. Bunlarn deeri sadece, bu gibi eylere sahip olmak isteyenlerin glerine, zevklerine ve kaprislerine baldr.23

    "Bununla beraber bu gibi eyler her gn mbadele edile]} metalarn ancak ok kk bir ksmn tekil eder. Malik olmak istenilen eylerin ou sanayi rn olduundan, bunlarn saylan sadece bir lkede deil birok lkede, bunlar yaratmak iin gerekli olan hner her istenildii zaman lullanlarak, snrlarn tayin etmek hemen hemen imkansz olan bir dereceae oaltlabilir.24 yleyse inetalardan, onlarn deiim deerlerinden ve nisp1 fiyatlarn dzenleyen ilkelerden bahsettiimiz zaman sadece miktarlar insann almas ile oalabilen, retimlerini rekabetin tevik ettii ve hi bir kstein ksmadd metalar gz nnde tutuyoruz, demektir."25

    Ricardo "btn deiim deerlerinin ilk kaynan 22Principes de l'economie politique, ete., traduits de l' anglais par F. S..

    Constancio, Paris, 1835, C. I, s. 3.

    23Ad geen eser, . C. I, s. 4, 5. 2'Ad geen eser, C. I, s. 5. c. r. s. 5.

    49

  • hayli doru olarak belirlemi" olduu kansnda bulunduu A. Smith'i anyor.26 "nsann almasnn istedii gibi oaltatnad eyler mstesna, btn eylerin deiim deerlerinin esas, gerekte, byle (yani emek zaman) olmas ekonomi politikte en nemli bir doktrindir; nk bu bilimde bu kadar yanlln domu olmasnn ve bu kadar deiik grleri meydana gelmesinin, deer kelimesine mphem ve az doru anlamlar verilmi olmasndan baka kayna yoktur.27 Bir eyin deiim deerini dzenleyen, onun iinde tespit edilmi bulunan emek miktar ise, bunun sonucu olarak, emek miktarndaki her artn zorunlu olarak bu emein kullanld eyin deerini ykseltmesi ve emek miktarndaki her azalmann fiyat drmesi gereklidir."28

    Ricardo daha sonra A. Smith'i : 1 o "Deere emekten baka, bazan budayn deeri

    bazan bir eyin satn alabilecei emek miktar gibi, bir l vs. vermekle".29

    2 Toplumun, sermaye birikiminden ve toprak mlkiyetinden nceki ilkel ve kaba durumuna uygulanmasnda snrl davranmakla beraber, bu ilkeyi kaytsz ka-bul etmi olmakla"30 suluyor.

    Ricardo, toprak mlkiyetinin yani rantn, besin maddelerinin nispi deerini deitiremiyeceini ve sermaye birikiminin, retimleri iin kullanlan emein nispi miktarlar tarafndan tayin edilen nispi deerler zerinde ancak geici salnml (oscillatoire) bir etki yapabileceini gstermeye sk skya sarld. Bu tezi desteklemek iin

    26Smith, C, I, Blm 5. [Referansn tamam yledir: Adam Smith, Ai Tnquiry into the Niure and Causes of the Wealth of Nations. Londra, 1896,] .

    "C. I, s. 8. "'C. I, s. 8. 2c. I, s. 9, 10, ooc. I, s. 21.

    50

  • kendi nl toprak rant teorisini verir, sermayeyi bileenlerine ayrtrr ve buradan, [sermayenin iinde -. ] , son analizde, birikmi emekten baka bir ey bulunmad sonucuna varr. Bundan sonra btn bir cret ve kar teorisini gelitirir ve cret ve karn, rnn nispi deeri zerinde hi etki yapmadan, birbiriyle ters orantl olarak ykselip alaldn ispat eder. O, sermayelerin birikmesinin ve bu sermayelerin mahiyetlerinin deiik olmasnn da (sabit sermayeler ve mtEdavil sermayeler), cret had-

    ., leri gibi, rnlerin nispi deerleri . zerinde yapabilecei etkiyi ihmal etmez. Ricardo'nun ilgilendii balca problemler, bunlardr. O, "Ernekte yaplan her tasarruf bir metam nispi deerini31 drmekten geri kalmaz; bu tasarruf ister bu eyin yapm iin gerekli ernekte, ister bu retimde kullanlm olan sermayenin teekkl iin gerekli ernekte yaplm olsun durum deimez.32 Bunun sonucu olarak bir i gn bir insana ayni miktarda balk, baka bir insana da o kadar av hayvan salamakta devam ettii srece her birinin kendine ait tabii fiyat haddi ayni kalacak ve cretlerdeki ve kardaki deiiklik ne olursa olsun ve sermaye birikiminin etkilerine ramen durum dei- meyecektir.33 Biz emee, eylerin deerinin temeli ; ve onlarn retimi iin gerekli olan emek miktarna, deiirnde baka eylere kar verilmesi gereken metalarn kendilerine ait miktarlar tayin eden kaide (l) gzyle baktk ; fakat metalarn yrrlkteki fiyatlarndan, bu ilkel ve tabii fiyattan tesadfi ve geici baz sapmalarn olacan

    "'Bilindii gibi Ricardo, bir metan deerini retimi iin gerekli emek miktaryla belirler. Bununla beraber, kapitalist retim tarz dahil, meta retimi zerine kurulmu her retim tarznda yrrlkte olan deiim ekli sebebiyle bu deer dorudan doruya emek miktaryla deil, fakat baka bir metan miktaryla ifade edilir. Para olsun olmasn baka herhangi bir metan miktaryla ifade edilen meta deerine Ricardo, o metan nispi deeri adn veriyor. - F. Eng els'in 1885 Alman ca basksna notn.

    32C. I, s. 28 .

    . 33C. I, s. 32:

    51

  • inkar etmeyi istemedik.34 eylerin fiyatlarn dzenleyen, sk sk ileri srld gibi arz ile talep arasndaki oran deil, son analizde, retim giderleridir."35

    Lord Lauderdale deiim deerinin, arz ve talep kanununa veya talebe gre azlk veya boilua gre, alabilecei deiik biimleri ileyip gelitirmiti. Ona gre bir eyin deeri, miktar azald zaman veya talep artt zaman yksel e bilir ; bu deer, o eyin miktarnn artmas ile orantl olarak veya talebin azalmasyla orantl olarak azalabilir Bylece bir eyin deeri sekiz deiik sebebin, yani o eye uygulanan drt sebep ile, onun deerini lneye yarayan baka bir metaa veya paraya uygulanan drt sebebin ilemesiyle deiebilir. Ricardo bunu yle reddediyar :

    "Bir zel kiinin veya bir irketin tekelinde olan rnler, Lord Lauderdale'in koyduu kanuna uygun olarak deer deitirirler: bunlarn deerleri, daha byk miktarda arz edildikleri oranda der, onlar edinmek isteyen alclarn gsterdikleri istekle birlikte ykselir. Bunlarn fiyatnn, tabii deerleri ile zorunlu hi bir ilikisi yoktur. Fakat satclar arasnda rekabet konusu olan ve miktarlar mutedil snrlar iinde artabilecek olan eylere gelince, bunlarn fiyat talebin ve arz edilen miktarn durumuna deil, fakat kesin olarak retim giderlerinin ykselmesine baldr."36

    Ricardo'nun bu kadar zl, bu kadar ak, bu kadar sade dili ile, M. Proudhon'un, nispi deerin emek zaman ile belirlenmesine varmak iin harcad belagat abalar arasnda kyaslama yapmak zenini okuyucuya brakacaz.

    Ricardo bize burjuva retiminin, deeri meydana ge-

    34Ad geen eser, C. I, s. 105. c. II, s. 253. c. II, s. 259.

    52

  • tiren, gerek hareketini gsterir. M. Proudhon bu gerek hareketi bir yana brakarak, gerek hareketin ifadesinden baka bir ey olmayan ve Ricardo tarafndan o kadar iyi bir ekilde aklanm bulunan, szde yeni bir formle uygun olarak dnyay dzenlemek amacyla yeni yollar icad etmek iin rpnyor. Ricardo, mevcut toplumun, deeri nasl kurduunu bize gstermek iin, k noktasim mevcut toplumun iinden alyor; M. Proudhon, bu deer aracl ile yeni bir sosyal dnya kurmak iin, k noktas olarak kurulmu deeri alyor. M. Proudhon'a gre, kurulmu deer, devrini yapmal ve bu de_erle:dirme tarzna gre zaten tamamen kurulmu bulunan bir dnyann yeniden kurucusu haline gelmelidir. Ricardo'ya gre deerin emek zaman ile tayini, deiim deerinin kanunudur; M. Proudhon'a gre ise bu, kullanm deeri ile deiim deerinin sentezidir. Ricardo'nun deerler kanunu, mevcut ekonomik hayatn bilimsel izahdr; M. Proudhon'un deerler teorisi Ricardo'nun teorisinin !opik izah, yorumudur. Ricardo, formlnn doruluunu, bu forml btn ekonomik ilikilerden kararak ve btn olaylar, hatta ilk bakta o formln yalanlyor gibi grnen toprak rant, sermaye birikimi ve cretierin karlarla mnasepeti gibi olaylar bile bu yolla aklayarak, kurar. Onun doktrinini bilimsel bir sistem yapan, ite tam, budur. Ricardo'nun bu formln tamamen keyfi bir varsaymla yeniden kefeden M. Proudhon bundan sonra, rnekler, var olan uygulamalar, kendi canlandrc dncesinin gerekleme balanglar olarak geirmek iin tahrif ettii soyut ekonomik gerekler a:r;amak zorunda kalyor.37

    imdi M. Proudhon'un, emek zaman tarafndan, kurulmu deerden kard sonulara geelim :

    87Bu kitabn 86. sayfasnda "Dej5"erin Nispllij5"i Kanununun Uygulanmas" konusuna baknz.

  • - Belli bir emek miktar, bu ayn emek miktar tarafndan yaratlm olan rn ile edeerdedir.

    - Her bir gnn emei, baka bir gnn emei deerindedir; yani, eer miktarlar eitse, bir nsann emeg baka bir insann emei deerindedir; aralarnda nitelik fark yoktur. Ayn miktar alma ile bir insann rn, baka bir insann rn ile mbadele edilebilir. Btn insanlar eit bir alma zaman iin, eit bir para alan cretli iilerdir. Tam bir eitlik, deiimleri dzenler.

    Bu sonular, kurulmu veya emek zaman tarafndan belirlenmi deerin kesin, tabii sonular mdr?

    Bir metan nispi deeri, onu retmek iin gereken emek miktar tarafndan belirleniyorsa, bunun tabii sonucu olarak emegn nispi deeri yani ucret de, creti retmek iin ihtiya duyulan emek miktar tarafndan belirleniyor demektir. cret, yani emegn nispi deeri veya fiyat bylece, iinin bakm ve geimi iin zaruri olan her eyi retmek iin gerekli olan emek zaman tarafndan belirlenir. "apka retiminin maliyet fi-; yatn drn, bunlarn fiyaar . da sonunda yeni tabii fiyatlarna decektir, bunlara olan talep iki, , drt misline ksa da durum deimiyecektir. nsanlarn yaama, geim giderlerini, hayat srdren yiyecek ve giyeceklerin tabii fiyatlarn

    . drerek, indirin ; crtler de,

    iilere kar talep ok byk lde artm olsa bile, decektir."38

    Ricardo'nun kulland dil, phesiz, son derece sini.ktir. apkalarn yapm giderleri ile insanlarn bakm ve ge im giderlerini ayn dzeye koymak, insanlar apkaya evirmektir. Fakat bu siniklii grp haykrmayn. Sihikli.k, olaylar anlatan kelimelerde deil, olaylardadr. Droz, Blanqui, Rossi gibi Fransz yazarlar ve bakalar

    "'Ricardo, C. II, s. 253.

    54

  • insancl bir laf ebelii etiketini gz nnde tutmaya alnakla ngiliz iktisatlarna stnlk saladklarn grp gnllerini avutuyorlar. Ricardo'yu ve okulunu kullandklar sinik dil yznden knyorlarsa, bu, ekonomik ili.,- kilerin btn plaklk ve kabalklariyle akTandklarn, burjuvazinin srlarnn ortaya karldn grmek kendilerini kzdrd iindir.

    zetiiyelim : bizzat kendisi bir meta olan emek, emek metan retmek iin gerekli olan emek zaman ile llr. Bu emek metan retmek iin neye ihtiya vardr? Emein devaml bakm ve muhafazas yani iiyi sa ve nesiini retecek durumda tutmak iin vazgeilmez olan eyleri retmek iin gerekli olan emek zamanria. Emein tabii fiyat, 'asgari cretten baka bir ey deildir.39

    Yrrlkteki cret haddi bu tabii fiyatn stne ykselirse, bu, M. Proudhon'un bir ilke. olarak koyduu deer kanununa, arz ile talebin deien nispetlerinin sonular bir kar arlk olarak kt iindir. Fakat asgari cret, gene de, yrrlkteki cret haddinin etrafnda salnd ve. yneldii merkezdir. '

    Bylece, emek zaman tarafndan llen nispi deer, M. Proudhon'un dnd gibi proletaryann kurtuluunun devrimci teori'si deil, ister istemez, iinin ada kleliinin formldr. imdi bir deer ls olarak

    39-gcnn tabii yani normal fiyatnn asgari cretle yani iinin yaamas ve remesi iin mutlaka vazgeilmez olan yiama aralarnn de!(erlnin ede!(eriyle mutabk oldu!tu . tezi ilk defa tarafndan Sketches for a Critique of PolJtical Economy'de (D-eutsch-Franzsische Jahrbcher, Paris 1844) ve The Condition of the Working Class in England in 1844'de ileri srlm!it. Burada grld!( gibi Marx, tezi o zaman kabul etti. Lassalle, bunu ikimizden ald. Bununla beraber gerekte cretler asgariye yaklamak eilimine sahipseler de yukardaki tez yanltr. Emein muntazaman ve ortalama olarak deerinden daha aa para almas g.erei, emein deerini deitireme;:. Marx, Kapital'de bu tezi hem doru olarak koymu (!-gcnn alnp satlmas, kesim'i ) , hem de (Yirmibe!nci B9-lm : Kapitalist Birikimin Genel Kanunu) kapitalist retime i-gcnn fiyatn deerinin gittike daha fazla aasna drmek imkann veren artlar tahlil etmitir. - F. Engels'in 1885 .Almanca basksa notu.

    55

  • emek zamannn uygulanmasnn mevcut snf kartlklar ve rnn bizzat ii ile birikmi emein sahibi arasndaki eit olmayan dalm ile ne derece badamaz olmuunu grelim :

    Herhangi bir rn, rnein keten bezini alalm. Bu -rn belli bir emek miktarn ihtiva eder. Bu rn yaratmak iin i birlii yapm olanlarn karlkl durumu ne olursa olsun bu emek miktar hep ayn olacaktr.

    Baka bir rn, keten kuma ile ayni miktar emek geFektirmi olan, uha'y alalm.

    Bu iki rn arasnda bir deiim olmusa,_ eit emek miktarlar deiiimi demektir. Bu eit emek miktarlar deiilirken reticilerin karlkl durumlar deitirilmi olmaz ; nasl ki iilerin ve fabrikatrlerin kendi aralarndaki durumlarnda da bir deiiklik meydana getirilmi olmaz. Emek zam_anlar ile- llen rnlerin bu deiiminin btn reticilere eit cret denmesi sonucunu vere.::. ceini sylemek, rne katlma eitliinin deiimden nce mevcut bulunduunu varsaymaktr. uhann keten kuma karlnda deiilmesi tamamland zaman, uha reticileri keten kumata, daha nce uhada paylam bulunduklarna eit bir oranda, pay sahibi olacaklardr.

    M. Prouc:lhon'un kuruntusunu, nihayet karlksz bir varsaym olabilecek olan bir sonu diye almas meydana getirmitir.

    Daha ileri gidelim : Deer ls olarak emek zaman, en azndan, gn

    lerin e deerde olduklarn ve bir tek adamn gnnn baka birinin gnnn deerinde olduunu varsayar m? Hayr.

    Bir an iin sarsaylm ki bir kuyumcunun bir gn, bir dokumacnn gn ile edeerdedir Mcevheratn deerinde, dokunmu maddelerin deerine nispetle meydana gelecek herhangi bir deiiklik, arz - ile talepteki dal.;.

    56

  • galanmalarn geici sonucu olmadka, sebebini birinin veya tekinin retimine harcanm emek zamanndaki azalma veya oalmadan alsa gerektir. Baka baka iilerin alma gn birbirine : 2 : 3 oranlaryla40 bal olsa, bunlarn rnlerinin nispi deerindeki her deiiklik de ayni : 2 : 3 oranlarnda olacaktr. Bylece farkl .alma gnlerinin deerlerinin eit olmamasna ramen deerler emek zaman ile llebilir, fakat byle bir ly uygulamak iin ayr ayr i gnlerinin kyaslamal lsnn elimizde olmas gereklidir. Bu ly rekabet kurar.

    Sizin bir saatlik emeiniz benim bir saatlik emeimin deerinde midir? Bu, rekabetin kararlatraca bir sorundur.

    Bir Amerikan iktisatsna gre bir gnlk karmak emein iinde ka gnlk basit emein bulunduunu rekabet tayin eder. Karmak emek gnlerinin basit emek gnlerine bu indirgenmesi, bizzat basit emein bir deer ls olarak alndn varsaymaz m? Sadece emek miktar, niteliine bakmadan, deer ls grevini yapyorsa, bu, basit emein sanayiin mihveri haline geldiini nceden varsayar. nsann makineye tabi olmasyla veya ar i blmyle, emein eitlenmi bulunduunu ; insanlarn ken

  • bir ey deildir. nsan, nihayet, zamann vcududur, yap kafesidir. Nitelik artk nemli deildir. Her eyi sadece nicelik kararlatrr; saate kar saat, gne kar gn ; fakat emein bu eit klnmas, asla M. Proudhon'un sonsuz ve lmsz adaletinin eseri deildir. B'., srf ve sadece modern sanayiin bir gereidir.

    _

    Otomatik bir atelyede bir iinin ii, baka bir iinin iinden hemen hi ayrd edilemez ; iiler birbirlerinden ancak ileri iin verdikleri zamann uzunluuyla ayrd edilebilirler. Bununla beraber bu nicelik fark, belli bir gr asndan, nitelik fark haline gelir ; u bakmdan ki, ileri iin verdikleri zaman ksmen fizik yap, ya ve cinsiyet gibi srf maddi sebeplere ; ksme11 sabr, soukkanllk, gayret ve ihtimam gibi srf pasif manevi sebeplere dayanr. Ksacas deiik iilerin iinde bir nitelik fark varsa, bu, ayrd edici bir zellik olmaktan uzak, olsa olsa sonuncu derecede bir nitelik farkdr. ada sanayide durum, son analizde, buraya varr. Otomatik almada gereklemi bulunan bu eitlik zerinedir ki M. Proudhon, gelecek zaman iinde evrensel olarak kurmay tasarlad eitletirme rendesini gezdirmektedir.

    M. Proudhon'un Ricardo doktrininden kard btn 'eitliki' sonular, bir temel yanllk zerine kurulmutur. O, metalarn iinde maddelemi rnek miktar tarafndan llen meta deerini, 'emein deeri' ile llen meta deeriyle kartryor. Metalarn deerini lmekte kullanlan bu iki yol birbiriyle edeerde olsayd, bir metan nispi deerinin onun iinde maddetemi bulunan emek miktaryla lld, veya satn alabilecei emek miktaryla lld veya onu elde edebilecek emek miktaryla lld sylenebilirdi ve bu sylenenler birbirinden farkl olmazd. Fakat durum byle olmaktan uzaktr. Emein deeri, bir deer ls olarak, baka herhangi bir metam deerinden daha fazla ie

    58

  • yaramaz. Buraya kadar sylediklerimizi, birka rnek daha iyi anlatmaya yetecektir.

    Bir quarter buday, bir gnlk alma yerine iki gnlk almaya mal olsayd, ilk deerinin iki misli bir deere sahip olurdu ; fakat iki misli bir emek miktarn harekete getirmi olmazd, nk ncekinden daha fazla besleyici madde ihtiva etmezdi. Bylece kendisini retmek iin kullanlm bulunan emek miktar ile llen budayn deeri iki misline karlm olurdu. Fakat, ya

    . satn alabiiecei emek miktar ile veya satn alnabilecei emek miktar ile lld iin bu deer iki misline kmaktan uzak olacakt. br taraftan ayn emek, ncekinin iki misli elbtse retiyorsa bu elbiselerin nispi deeri yar yarya derdi. Fakat, iki misline km bu elbise miktar bylece emek miktarnn sadece yarsn kullanmak durumuna inmeyecek, ayn! miktar emek iki misli elbise miktarna da hkmedemiyecek ; nk elbiselerin yars, iiye ncekinin ayn hizmeti etmekte gene devam edecekti.

    Bylece besin maddelerinin nispi deerini emein deeri ile belirlemek, ekonomik gerekiere kar yurumektir. Bu, ksr bir dng iinde hareket etmek, bir nispi deeri bizzat kendisi de belirlenmeye muhta olan baka bir nispi deer ile belirlemektir.

    M. Proudhon'un iki ly, bir metan retilmesi iin gerekli olan emek zaman ls ile emein deeri lsn birbirine kartrd phesizdir. O, 'bir adamn emei, ihtiva ettii deeri satn alabilir" diyor. Bylece ona gre bir rnn iinde maddelemi bulunan belli bir emek miktar, iinin ald para ile yani emein deeri ile e deerlidir. Ayn dnce tarzdr ki, ona re-tim maliyetini cretlerle kartrtyor.

    -

    "cret nedir? Budayn vs.nin maliyet fiyatdr; retime katlan her unsurun rnn fiyatna intikal eden fiyatdr." Daha da ileri gidelim : "cretler, zenginlii

  • meydana getiren unsurlarn aralarndaki nispettir." cret nedir? Emein deeridir.

    Adam Smith, deer ls olarak, imdi bir metan retimi iin gerekli emek zamann, biraz sonra emein deerini alr. Ricardo, bu yanll, bu iki l tarz arasndaki aykrl aka gstererek, meydana karr. M. Proudhon, A. Smith'in sadece arka arkaya koyduu bu iki eyi birletirerek, yanllkta A. Smith'ten daha ileri gider.

    M. ?roudhon, metalarn nispi deerleri iin bir ly, iilerin rnden pay almalar uygun orann bul- mak veya baka bir deyile emein nispi deerini belirlemek iin aryor. Metalarn nispi deeri iin bir l bulmak zere o, belli bir emek miktarna edeer olarak o emein yaratm bulunduu rnlerin toplam miktarmdan daha iyi bir ey dnemiyor; bu yol, toplumun tamamen cret olarak kendi rettikleri rn alan iilerden ibaret olduunu varsaymaktan farkszdr. kinci olarak o, eitli iilerin i gnlerinin edeerde olularn tabii sayyor. Ksacas o, metalarm nispi deerlerinin l-:sn iilere eit cret denmesi sonucuna varmak iin aryor ve cretierin eitliini de, metalarn nispi deerlerini aratrmada daha ileri gidebilmek iin, kabul edilmi bir gerek sayyor. Ne hayranla deer diyalektik!

    "Say ve onu izleyen baka iktisatlar, emek bizzat deerlendirmeye konu olduu iin, baka herhangi bir meta gibi bir meta olduu iin, emei deeriri balca ve tayin edici sebebi olarak ele almann ksr bir dng iinde hareket etmek olduunu grdler. Bu iktisatlar byle yapmakla, msaade ederlerse syliyeyim, harika bir dikkatsizlik gsterdiler. Emein bizzat bir ,meta gibi de- il, fakat ihtiva ettii varsaylan deerler bakmndan deere sahip olduu sylenmitir. Emein deeri mecazi bir ifadedir, sonucun sebepten neeye alnmasdr. Bu, ser-

  • mayenin retkenlii gibi ayn -damgay tayan bir uydurmadr. Emek retir, setmaynin deeri vardr . . . . Gerekli olmayan kelimelerin cmleden bir eit karlmas yoluyla emein deerinden bahsedilir . . . . Emek de zgrlk gibi tabiat icab m ph em - ve belirlenmemi fakat amacyla ve nitelik bakmndan tanmlanan yani rn ile gereklik kazanan bir eydir."41

    "Fakat bunun zerinde durmaya ihtiya var mdr? !ktisat (bunu M. Proadhon diye okuyunuz), eylerin isimlerini, gerek isimlerini deiti::dii an gszln aka itiraf etmi ve kendisinin meselenin dnda kaldn aklam olur."42

    M. Proudhon'un emein deerini, rnlerin deerinin 'tayin edici sebebi' yaptn grm bulunuyoruz ; bu, o dereceye kadar gider ki ona gre cretler yani 'emein deeri'nin resmi ad, retime katlan her unsurun rnn fiyatna intikal eden :yatn tekil eder._ Say'n itiraz onu bu yzden skntya sokar. Bir meta olarak emein iinde gramatik bir ifade eksikliin,.. den baka o, hi bir ey grmez. Bylece emei bir meta olarak kabul etmek esas zerine kurulmu bulunan mevcut toplumun btn, airane bir babozukluk zerine, mecazi bir ifade zerine kurulmu oluyor. Toplum kendisine saldran btn mahzurlar tasfiye etmek isterse nce kulaa kt gelen terimleri tasfiye etmeli, dili de"i.;;tirmelidir. Bu amala sadece Akademiye bavurup szln yeni l;ir basksnn yaplmasn istemesi yeter. Btn bu grdklerimizden sonra M. Proudhon'un, bir ekonomi politik eserinde etimoloji ve baka gramer blmleri zerinde uzu denemelere girirnek zorunda niin kaldn kolayca anlyabiliriz. O, bylece, servus'un servare'den

    "[C. I, s. 61.] '"Proudhon, . C, I, s. 188.

    61

  • vaktiyle nasl trediini bilgie tartmaktadr. Dil zerine yazlan bu uzun yazlarn gizli bir anla

    m vardr, bunlar M. Proudhon'un muhakemesinin esasl bir ksmn tekil eder.

    Emek,43 i gc, alnp satldka, baka herhangi bir meta gibi bir metadr ve u halde bir deiim deerine sahiptir. Fakat emein dee'ri veya emek meta, budayn deerinin veya buday metann besin olarak ettii hizmet kadar az ey retir.

    Emek, besin metalarnn az veya ok pahal olmasna, el emei arz ve talebinin u veya bu derecede mevcut olmasna vs. gre az veya ok 'deerde'dir.

    Emek 'mphem bir ey' deildir; o, her zaman belli bir emektir. Alnp satlan ey genel olarak emek deildir. Sadece emek, ey tarafndan nitelik bakmndan tanmlanmaz. ey de emein zel nitelii tarafndan tanmlanr ve belirlenir.

    Emek, alnp satld srece, bizzat bir metadr. Emek niin s:itn alnr? "Gizil (potansiyel) olarak ihtiva .ettii varsaylan deerler iin." Fakat herhangi bir eyin bir meta olduu syleniyorsa onun niin satn alnd ya: ni ondan karlmak istenen faydallk, onun nereye uygulanaca artk sz konusu olmaz. O, alveri konusu olarak, bir metadr. lVL Proudhon'un btn muhakemesi ununla snrlanr : emek, yakn bir tketim mal diye satn alnmaz. Hayr, o, bir makine gibi bir retim aleti olarak satn alnr. Bir meta olarak emein deeri vardr ve retim yapmaz. M. Proudhon pekall meta diye bir eyin mevcut olmadn, nk her metan sadece faydac bir amala elde edildiini, yoksa bizzat meta olarak elde edilmediini de syleyebilitdi.

    '"[Marx'n 1876'da N. Utina'ya verdii nshada 'emek' kelimesinden sonra 'i-gc' eklenn;itir. Bu ek, 1896 Franszca basksnda vardr.]

  • M. Proudhon, metalarn deerini ernekle lerken, emek bir meta olduu iin emein bir deeri olduu srece, bu ayni lden emei hari brakmann imkanszln mphem bir tarzda gryor. Bu lden emei hari brakmann, asgari creti yeni sarfedilmi emein tabii ve normal fiyat haline getirmek yani toplumun mevcut durumunu kabul etmek olduu yolunda bir kukusu var. Bu yzden bu ok kt sonutan uzaklamak iin yz geri ediyor ve emein bir meta olmadn, deeri olamyacan iddia ediyor. Bizzat kendisinin emein deerini bir l olarak aldn unutuyor, onun btn sisteminin meta olarak emee, trampa edilen, satn alnan, satlan, urun karl deiilen vs. emee, aslnda ii iin ya,kn gelir kayna olan emee dayandn unutuyor. Hepsini unutqyor . .

    Sistemini kurtarmak iin, o sistemin temelini feda etmeye raz oluyor,

    Et propter vi tam vivendi perdere causas. 44 imdi 'kurulmu deer'in yeni bir tanrnma geliyo

    ruz. "Deer, zenginlii (serveti) meydana getiren rnler

    arasndaki nispet ilikisi dir." ilkin tesbit edelim ki, "nispi deer veya deiim de

    eri" rrlerin karlkl olarak deiildii bir nispet ilikisi fikrinin varln gerektirir. Bu ilikiye 'nispet likisi' adn vermekle nispi deerde, ifade biiminden baka hi bir deiiklik yaplm deildir. Bir rnn deerinin drlmesi veya ykseltilmesi, onun zenginlii meydana getiren baka rnlerle bir 'nipet ilikisi' iinde olmak niteliini yok etmez.

    yleyse, yeni bir dnce getirmeyen bu yeni terim neden [gerekiyo -. ] ?

    [Juvenalis Stirae.]

    63

  • 'Nispet ilikisi\ retimde nispilik, arz il; talep arasndaki gerek nispet vs. gibi baka birok ekonomik ilikilerin varln akla getirir ve M. Proudhon sat deeri ile ilgili bu aklayc didaktik deyiini formle ederken btn bunlar dnmektedir.

    lk olarak btn rnlerin nispi . deeri, bunlardan her birinin retiminde kullanlm olan karlkl emek miktarlar tarafndan belidendii iin, bu zel duruma uygulanm bulunan nispet ilikileri belli bir zaman iinde imin edilebilecek olan ve bunun sonucu olarak biri dieriyle deiiirnek iin verilen karlkl rn miktarlarnn yerini tutar.

    M. Proudhon'un bu nispet ilikisindem ne fayda elde ettiini .grelim.

    Herkes bilir ki, arz ile talep dengelendii zaman, herhaD;gi bir . rnn nispi deeri onun iinde maddelemi bulunan emek miktar tarafndan tam ve doru bir ekilde belirlenir ve bu nispi deer, nispet ilikisini tam bizim ona verdiimiz ynde ve anlamda ifade eder. M. Proudhon eylerin ve .olaylarn dzenini ve diziliini ters yz ediyor. Bir rnn nispi deerini, iinde maddelemi olan emek miktar ile lmekle ie balaynz ; greceksiniz ki arz ile talep yanlmaz bir tarzda birbiriyle denge haline gelecektir, diyor. retim tketime tekabl edecek, rn daima deiebilir olacaktr. rnn yrrlkteki fiyat, .onun gerek deerini tam ifade edecektir. Herkes yle der: hava iyi olduu zaman yrye kan biro]f insan grlr; M. Proudhon byle diyeceine insanlarn, havann iyi olduuna emin olabilmek iin yrye karyor.

    Emek zaman tarafndan nceden belirlenmi sat deerinin sonucu olarak, M. Proudhon'un syledikleri an_cak, aa yukar u terimlerle anlatlabilecek olan bir kanunla savunulabilir.

  • rnler, malolduklar emek zamanlar arasndaki tam oranda _deiilecektir. Arz ile talebin birbiriyle arants ne olursa olsun metalann deiimi hep, onlar taleple orantl olarak retilmiler gibi, olacaktr. Brakalm M. Proudhon byle bir kanunu formle edip koymak n stne alsn ; byle bir kanunun kantlarn vermek zorunluundan biz onu kurtaracaz. Tersine o, kendi. teorisini bir kanun koyucu gibi deil de bir iktisat olarak savunmakta israr ederse, bir meta yaratmak iin gerekli olan zamann o metan faydallk derecesini tam olarak gsterdiini ve bunun taleple olan nispet ilikisini, u halde toplam servet miktar ile olan nispet ilikisini, belirttiini ispat etmesi gerekecektir. Bu durumda, eer bir rn kendi retim maliyetine eit bir fiyatla satlrsa arz ile talep daima dengelemi olacaktr ; nk retim maliyetinin arz ile talep arasndaki gerek nispeti ifade ettii varsaylm tr.

    M. Proudhon, fiilen, bir rn yaratmak iin gerekli olan emek zamannn o rnn ihtiyalada olan gerek nispet ilikisini gsterdiini, yle ki retilmesi en az zamana mal olan eylerin en yakn faydal eyler olduunu vs. adm adm ispat etmeye grmi bulunuyor. Onun doktrinine gre lks bir eyin sadece retilmi olmas bile toplumun, bir lks ihtiyac gidermeye imkan verecek, bo zaman olduunu derhal ispat eder.

    M. Proudhon, tezinin tam kantn eh yararl eylerin retiminin en az zamana malolduunu, toplumun hep en kolay sanayiden ie baladn ve birbirini takiben "daha fazla emek zamanna malolan ve daha yksek ihtiyalara uygun den eylerin retimine giritiini" gz- lemek ve tespit etmekte bulur.

    M. Proudho_n, M. Dunoyer'den toplama ve kk karma sanayii -meyva toplama, yem, avclk, balklk vs.- rneini alyor; bu, en basit, en ucuza mal olan ve

    65

  • insann "ikinci yaradlnn ilk gn" balad bir sanayidir. !nsann ilk yaratlnn birinci gn, Tanry bize dnyann ilk sanayicisi diye gsteren, Tevrat'n ilk kitabnda yazldr.

    !ler, M. Proudhon'un hayal ettiinden tamamen farkl bir yolda olmaktadr. Uygarln balad andan itibaren retim, tabakalar ve snflar arasndaki atma ve nihayet birikmi ernekle imdiki emek arasndaki atma zerine kurulmaya balar. Hi bir atma olmayan yerde hi bir ilerleme olmaz. Uygarln gnmze kadar izledii kanun budur. imdiye kadar retici kuvvetler, bu snf atmalar sistemi sayesinde gelimi bulunuyor. imdi btn iilerin btn ihtiyalar giderilmi olduu iin, insanlarn kendilerini daha yksek bir dzeydeki rnlerin yaratlmasna, daha karmak sanayilere verebildiklerini sylemek, snf atmalarn hesap d-

    , brakmak ve btn tarihi geliimi ba aa evirmek olurdu. Bu, Roma imparatorlar -zamannda suni gllerde ylan balklar beslendii iin btn Roma ahalisini bol bol beslerneye yetecek besin vard demek gibi bir eydir. Oysa tersine, Roma aristokratlarnn o byk ylan balkIarna yem diye atacak kleleri varken, Roma halknn ekmek satn alacak paralar yoktu.

    Mamul ve lks mallarn fiyat hemen hemen srekli olarak derken, yiyecek fiyatlar hemen hemen srekli olarak ykselmitir. Bizzat tarm sanayiini alalm : pamuk, eker. kahve, vs. alacak bir nispette ve devaml olarak derken, buday, et vs. gibi eh vazgeilmez eylerin fiyatlan ykselir. Besin maddeleri arasnda bile enginar, kukonmaz, vs. gibi lks yiyecekler bugn en zaruri yiyecek maddelerine gre nispeten daha ucuzdurlar. Zamanmzda gereksiz eyleri retmek, gerekli eyleri retmekten daha kolaydr. Nihayet, deiik tarih alar iinde, fiyatlarn birbirleriyle karlkl nispetleri

  • birbirinden sadece farkl deil, hatta birbirine zttr. Btn ortaa boyunca tarm rnleri, snai mamlllere gre daha ucuzdular, yeni zamanlarda ise bunlar arasndaki iliki ters orantldr. Bu, tarm rnlerinin faydall ortaadan bu yana azalm demek midir?

    rnlerin kullanlmasn, tketicil erin kendilerini iine yerletirilmi bulduklar toplum artlar tayin eder ve bizzat bu artlar da snf atmalar zerine kurulmutur.

    Pamuk, patates ve alkol en ok kullanlan eylerdir. Patates, sraca hastaln meydana getirmitir. Pamuk, keteni ve yn byk lde kenara itmitir; oysa yn ve keten birok hallerde, sadece salk bakmndan bile daha yararldr ; nihayet alkol, her yerde gda maddesi olarak kullanld zaman genel olarak zehir diye bilindii halde bira ve araba stn gelmitir. Btn bir yzyl, hkmetler, Avrupa afyonuna kar bo yere mcadele etmilerdir; iktisat kurallar egemen olmu ve emirlerini tketime kabul ettirmitir.

    Pamuk, patates ve alkol niin burjuva toplumunun mihveridir? nk bunlar retmek iin en az emek miktarna ihtiya vardr ve bunun sonucu olarak bunlar en dk fiyatlara sahiptirler. En fazla tketimi, niin en d-qk fiyat tayin eder? Bu; bu eylerin . mutlak faydallndan, ilerinde; kendiliinden varolan faydallktan, bir ii olarak bir insann deil de bir insan olarak bir iinin ihtiyalarna en yararl tarzda uygun dtkleri kadar faydallklarndan mdr? Hayr. Bu, sefalet zerine kurulmu olan bir toplumda en ucuz rnlerin, en byk sayda insanlar tarafndan kullanlmak gibi nne geilmez bir imtiyaz olduu iindi;.

    imdi, maliyeti en ucuz olan eyler en ok kullanld iin bunlarn daha byk faydas olmas gerekir demek, ucuz maliyet fiyat sebebiyle alkoll maddelerin geni

  • lde kullanlmas onlarn faydasnn en kesin kantdr, demek o1ur. Bu, proletere gidip patatesin . salk bakmndan etten daha ok yararl olduunu sylemekle birdir ; bu, imdiki durumu kabul etmektir ; ksacasi bu, M. Proudhon'la birlikte mahiyetini anlamadmz bir toplumul!savunmasn yapmaktr.

    Snf at.malarnin sona _ ermi bulunaca, iinde artk hi bir snfn bulunmyaca gelecein toplumunda fayday, retimin gerektirdii asgari zaman tayin etmiyecekti.r ; ayr ayr maddelerin retimine ayrlm olan zaman onlarn sosyal faydallk derecesi belirleyecektir.

    M. Proudhon'un tezine dnelim; bir eyin retimi iin gerekli alma zamannn, o eyin faydallk dere

    . ce sinin ifadesi olmaktan kt an bu ayni eyin, iinde maddelemi bulunan emek zaman tarafndan daha nce belirlenmi olan, deiim deeri arzn talebe gerek orann yani M. Proudhon'uri ona balad nispet ilikisini hi dzenleyemez hale gelir.

    Arzn talebe nispet ilikisini, yeya bu rnn toplam retim miktarna gre nispet kotasn meydana getiren, o belli rnn retim maliyeti fiyatna satlmas deildir; reticiye, karlnda hi deilse retim maliyetini alabilmek iin, belli bir metadan ne miktar retmesi ge rektiini gsteren arz ile talepteki deiikliklerdir_ Ve bu deiiklikler, devaml olarak belirdikleri iindir ki sanayiin eitli kollar arasnda devaml bir sermaye yatrlmas ve ekilmesi hareketi de vardr.

    "Sermaye, talep edilmekte olan eitli metalarn retimine ne fazla ne eksik, tam istenen miktarda, bu gibi deiikliklerin sonucu olarak tahsis edilir. Fiyatn ykselip alalmasyla karlar genel dzeyin stne kar veya altna der ve sermaye bu deiikliklerin yer ald zel istihdam alanna . girmeye tevik edilmi veya kmak iin uyarlm olur . . . . Byk bir ehri, pazarla-

    68

  • rna bakp hem yerli, hem . yabanc metalarn nasl dzgn olarak, zevk ve heveslerden doan btn talep deiiklii durumlar altnda veya nfus miktar?daki deimeler altnda, ok ar bir arzdan doan bolluk etkilerini veya talepe eit olmayan bir arzdan meydana gelen korkun fiyat ykselilerinin etkilerini dourmadan, istendikleri miktarlarda nasl arzedildiklerini grnce Itiraf etmeliyiz ki, sermayenin her sanayi koluna tam istenen miktarda ayrlmas ilkesi, genellikle varsayldndan daha etkendir."45

    M. Proudhon, rnlerin deerinin emek zaman tar:afndan belirlendiini kabul ediyorsa, bireysel deiim.,. ler esas zerine kurulmu toplumda, emei deer ls yapan eyin sadece