mta dergisi 119, 1-22, 1997 aral İ. okay*; Ömer ...okay/makalelerim/49a - pulur...mta dergisi 119,...

22
MTA Dergisi 119, 1-22, 1997 Aral İ. OKAY*; Ömer ŞAHİNTÜRK" ve Hüseyin YAKAR*" ÖZ.- Alpin bir bindirme kuşağı içinde yer alan Pulur bölgesinde göreli bir otokton ve kuzeye verjanslı üç bindirme dilimi ayırt edilmiştir. Bunlar alttan üste doğru Cebre görele otoktonu, Hamurkesen, Aşutka ve İmalidağ dilimleridir. Bu bindirme dilim- lerindeki Jurasik-Alt Kretase kayaları alttan üste doğru kıta şelfinden okyanusa geçiş fasiyesleri kapsar. En kuzeyde ve en altta yer alan, Cebre göreli otoktonu, Üst Karbonifer yaşta sedimenter kayalardan, Jurasik neritik kireçtaşlarından ve Üst Kretase yaşta kırıntılı kaya ve karbonatlardan oluşur. Hamurkesen bindirme dilimi, altta Jurasik yaşta volkanoklastik kayalardan, bun- lar üzerinde yer alan ince bir oolitli neritik kireçtaşı seviyesinden ve Alt Kretase yaşta pelajik biyomikritlerden yapılmıştır. Hamurkesen bindirme diliminin üzerinde Aşutka bindirme diliminin tabanını oluşturan Pulur metamorfitleri yer alır. Başlıca kordiyerit-sillimanitli-şist, amfibolit ve ortognaysdan oluşan Pulur metamorfitleri Jurasik volkanoklastik kayalar.tarafından uyum- suzlukla örtülür. Jurasik volkanoklastik kayaları üste doğru Alt Kretase pelajik kireçtaşlarına geçer. Alt Kretase kireçtaşları üzerinde tektonik bir dokanakla ofiyolitli melanj kütleleri yer alır. Ofiyolitli melanj Mestrihtiyen neritik kireçtaşları ve Üst Paleosen -Alt Eosen yaşlı konglomera ve kumtaşları tarafından uyumsuzlukla örtülür. Alt Tersiyer klastikleri üzerinde tektonik bir dokanakla Jurasik-Kretase yaşta pelajik mikritlerden oluşmuş İmalidağ bindirme dilimi bulunmaktadır. Bir pırtlak yapısı oluştu- ran İmalidağ bindirme dilimi, güney cephesinde, Ankara-Erzincan Neo-Tetis Kenedini tanımlayan, ultramafik kayalar üzerinde oturur. Ofiyolitli melanjın Senomaniyen-Turoniyende kuzeye doğru itilmesi, Doğu Pontid pasif kıta kenarının güneye dalan okyanus içi bir dalma-batma zonuna başını sokması ile açıklanabilir, bu olayı takiben dalma-batma zonunun polaritesi değişerek Tetis okyanusu kuzeye, Doğu Pontidlerin altına doğru dalmaya başlamıştır. Bunun sonucunda Senoniyende Doğu Pontidlerin dış kesiminde volkanik bir yay, çalışılan alanı içine alan iç kesiminde ise bir yay önü havza gelişmiştir. Üst Paleosen-Alt Eosende Doğu Pontidlerin Anatolid-Torid levhası ile çarpışması sonucu bölgedeki etkin yapı stili olan, kuzeye doğru bindirmeler meydana gelmiştir. Çarpışma sonrası nitelikte Orta Eosen denizel kireçtaşları ve karasal kumtaşları değişik tektonik dilimleri ve bu dilimleri ayıran bindirme faylarını uyumsuzlukla örter. Pulur bölgesi, otokton konumlu tek Karbonifer mostrası içermesi açısından Doğu Pontidlerde il- ginç bir jeolojik konuma sahiptir. (Şek.1) İlk Defa Ke- tin (1951) tarafından tanımlanan bu Karbonifer isti- fi, kömür ve bitümlü şeyl içermesi nedeni ile kömür ve petrol aramacılığı bakımından özel bir öneme sahiptir (Akdeniz, 1988). Karbonifer istifinin, bölge- de yüzeyleyen Pulur metamorfitleri ve Pontidlerdeki Permo-Triyas yaşındaki Karakaya kompleksi ile olan ilişkileri, Pontidlerin jeolojisi açısından incelen- mesi gereken kritik konudur. Bu makale 1992 yaz aylarında Pulur bölgesinde, yukarıdaki bölgesel problemler aşığında yapılan jeolojik harita alma ça- lışmalarının ana sonuçlarını yansıtmaktadır. Pulur bölgesi, kömürle Karbonifer kayalan bu- lundurması açısından çeşitli araştırıcıların dikkatini çekmiştir. Ketin'den (1951) sonra bölgede Ağar (1977), Akdeniz (1988), Tanyolu (1988), Keskin ve diğerleri (1989) çalışmalar yapmıştır. Çalışılan bölge Doğu Pontid kuşağının iç kesi- minde yer alır (Ketin, 1966). Tektonik olarak bu böl- ge Biga yarımadasından doğuya doğru uzanan Sa- karya Zonunun en doğu kesimini oluşturur. Sakarya Zonunu tanımlayan başlıca özellikler; Karbonifer yaşta Hersiniyen bir metamorfik temel, Permo-Tri- yas yaşta dalma-batma zonu kayaları (Karakaya kompleksi), yaygın bir Liyas transgresyonu ve Üst Jurasik-Alt Kretase yaşta kireçtaşlarıdır (Okay, 1989, Okay ve diğerleri, 1996). Çalışılan bölge Sa- karya Zonunun bu tipik stratigrafik özelliklerini gös- terir. Alt Tersiyerde kıta-kıta çarpışmasına bağlı ola- rak Doğu Pontidlerin iç kesimleri kuzeye verjanslı dilimli bir yapı kazanmıştır. Çalışılan bölgede güne- ye eğimli bu tip bindirmeler ilk defa Ketin (1951) ta- rafından tanımlanmış, daha sonra Akdeniz (1988) tarafından jeolojik kesit üzerinde gösterilmiştir. Yap- tığımız çalışmada göreli bir otokton ve Alt Eosende * İstanbul Teknik Üniversitesi, Maden Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, Ayazağa 80626, İstanbul. ** TPAO Arama Grubu 06520, Ankara. *** TPAO Araştırma Grubu 06520, Ankara.

Upload: others

Post on 20-Jan-2020

7 views

Category:

Documents


1 download

TRANSCRIPT

MTA Dergisi 119, 1-22, 1997

Aral İ. OKAY*; Ömer ŞAHİNTÜRK" ve Hüseyin YAKAR*"

ÖZ.- Alpin bir bindirme kuşağı içinde yer alan Pulur bölgesinde göreli bir otokton ve kuzeye verjanslı üç bindirme dilimi ayırtedilmiştir. Bunlar alttan üste doğru Cebre görele otoktonu, Hamurkesen, Aşutka ve İmalidağ dilimleridir. Bu bindirme dilim-lerindeki Jurasik-Alt Kretase kayaları alttan üste doğru kıta şelfinden okyanusa geçiş fasiyesleri kapsar. En kuzeyde ve en alttayer alan, Cebre göreli otoktonu, Üst Karbonifer yaşta sedimenter kayalardan, Jurasik neritik kireçtaşlarından ve Üst Kretaseyaşta kırıntılı kaya ve karbonatlardan oluşur. Hamurkesen bindirme dilimi, altta Jurasik yaşta volkanoklastik kayalardan, bun-lar üzerinde yer alan ince bir oolitli neritik kireçtaşı seviyesinden ve Alt Kretase yaşta pelajik biyomikritlerden yapılmıştır.Hamurkesen bindirme diliminin üzerinde Aşutka bindirme diliminin tabanını oluşturan Pulur metamorfitleri yer alır. Başlıcakordiyerit-sillimanitli-şist, amfibolit ve ortognaysdan oluşan Pulur metamorfitleri Jurasik volkanoklastik kayalar.tarafından uyum-suzlukla örtülür. Jurasik volkanoklastik kayaları üste doğru Alt Kretase pelajik kireçtaşlarına geçer. Alt Kretase kireçtaşlarıüzerinde tektonik bir dokanakla ofiyolitli melanj kütleleri yer alır. Ofiyolitli melanj Mestrihtiyen neritik kireçtaşları ve Üst Paleosen-Alt Eosen yaşlı konglomera ve kumtaşları tarafından uyumsuzlukla örtülür. Alt Tersiyer klastikleri üzerinde tektonik birdokanakla Jurasik-Kretase yaşta pelajik mikritlerden oluşmuş İmalidağ bindirme dilimi bulunmaktadır. Bir pırtlak yapısı oluştu-ran İmalidağ bindirme dilimi, güney cephesinde, Ankara-Erzincan Neo-Tetis Kenedini tanımlayan, ultramafik kayalar üzerindeoturur. Ofiyolitli melanjın Senomaniyen-Turoniyende kuzeye doğru itilmesi, Doğu Pontid pasif kıta kenarının güneye dalanokyanus içi bir dalma-batma zonuna başını sokması ile açıklanabilir, bu olayı takiben dalma-batma zonunun polaritesideğişerek Tetis okyanusu kuzeye, Doğu Pontidlerin altına doğru dalmaya başlamıştır. Bunun sonucunda Senoniyende DoğuPontidlerin dış kesiminde volkanik bir yay, çalışılan alanı içine alan iç kesiminde ise bir yay önü havza gelişmiştir. ÜstPaleosen-Alt Eosende Doğu Pontidlerin Anatolid-Torid levhası ile çarpışması sonucu bölgedeki etkin yapı stili olan, kuzeyedoğru bindirmeler meydana gelmiştir. Çarpışma sonrası nitelikte Orta Eosen denizel kireçtaşları ve karasal kumtaşları değişiktektonik dilimleri ve bu dilimleri ayıran bindirme faylarını uyumsuzlukla örter.

Pulur bölgesi, otokton konumlu tek Karbonifermostrası içermesi açısından Doğu Pontidlerde il-ginç bir jeolojik konuma sahiptir. (Şek.1) İlk Defa Ke-tin (1951) tarafından tanımlanan bu Karbonifer isti-fi, kömür ve bitümlü şeyl içermesi nedeni ile kömürve petrol aramacılığı bakımından özel bir önemesahiptir (Akdeniz, 1988). Karbonifer istifinin, bölge-de yüzeyleyen Pulur metamorfitleri ve PontidlerdekiPermo-Triyas yaşındaki Karakaya kompleksi ileolan ilişkileri, Pontidlerin jeolojisi açısından incelen-mesi gereken kritik konudur. Bu makale 1992 yazaylarında Pulur bölgesinde, yukarıdaki bölgeselproblemler aşığında yapılan jeolojik harita alma ça-lışmalarının ana sonuçlarını yansıtmaktadır.

Pulur bölgesi, kömürle Karbonifer kayalan bu-lundurması açısından çeşitli araştırıcıların dikkatiniçekmiştir. Ketin'den (1951) sonra bölgede Ağar(1977), Akdeniz (1988), Tanyolu (1988), Keskin vediğerleri (1989) çalışmalar yapmıştır.

Çalışılan bölge Doğu Pontid kuşağının iç kesi-minde yer alır (Ketin, 1966). Tektonik olarak bu böl-ge Biga yarımadasından doğuya doğru uzanan Sa-karya Zonunun en doğu kesimini oluşturur. SakaryaZonunu tanımlayan başlıca özellikler; Karboniferyaşta Hersiniyen bir metamorfik temel, Permo-Tri-yas yaşta dalma-batma zonu kayaları (Karakayakompleksi), yaygın bir Liyas transgresyonu ve ÜstJurasik-Alt Kretase yaşta kireçtaşlarıdır (Okay,1989, Okay ve diğerleri, 1996). Çalışılan bölge Sa-karya Zonunun bu tipik stratigrafik özelliklerini gös-terir.

Alt Tersiyerde kıta-kıta çarpışmasına bağlı ola-rak Doğu Pontidlerin iç kesimleri kuzeye verjanslıdilimli bir yapı kazanmıştır. Çalışılan bölgede güne-ye eğimli bu tip bindirmeler ilk defa Ketin (1951) ta-rafından tanımlanmış, daha sonra Akdeniz (1988)tarafından jeolojik kesit üzerinde gösterilmiştir. Yap-tığımız çalışmada göreli bir otokton ve Alt Eosende

* İstanbul Teknik Üniversitesi, Maden Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, Ayazağa 80626, İstanbul.** TPAO Arama Grubu 06520, Ankara.

*** TPAO Araştırma Grubu 06520, Ankara.

Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

kuzeye verjanslı bindirmelerle üst üste yerleşmişüç ana bindirme dilimi tanımlanmıştır. Bunlar, Ceb-re göreli otoktonu, üste ve güneye doğru Hamurke-sen, Aşutka, ve İmalıdağ bindirme dilimleri olarakadlandırılmıştır (Şek.2). Bunların içinde Jurasik ön-cesi yaştaki temel, Cebre göreli otoktonu ile Ha-murkesen ve Aşutka bindirme dilimlerinde yüzeyler.İmalıdağ bindirme dilimi Jurasik ve daha genç ka-yalardan oluşmuştur. Basitleştirilmiş stratigrafileriŞekil 2'de verilen bindirme dilimlen, esas olarak Ju-

rasik-Alt Kretase çökel kayalarından yapılmıştır.Bindirme dilimlerinin Jurasik-Alt Kretase istifleri ara-sında fasiyes farklılıkları vardır. Buna göre Cebregöreli otoktonunun Jurasik-Alt Kretase istifi kuzey-de kalacak şekilde daha sığ bir platformda çökel-miş, buna karşın İmalıdağ bindirme diliminin AltKretase pelajik kireçtaşları Tetis okyanusunun gü-neye bakan kıta yamacında oluşmuştur. Aşutka di-limi içinde yer alan ofiyolitli melanj ise Tetis okya-nus kabuğunun çökel ve volkanitlerini temsil eder.

2

STRATİGRAFİ

Cebre göreli otoktonu

Göreli otokton dört formasyona ayrılmıştır(Şek.3,4). Bunlar alttan üste doğru Çatalçeşme for-masyonu, Hardişi formasyonu, Çaltepe kireçtaşı veGevenli formasyonudur (Şek. 2). Bu formasyonlardışında, niteliği açık olmayan, Jurasik öncesi, dü-şük dereceli metamorfitler iki küçük alanda yüzey-lenir.

Düşük Dereceli Metamorfitler.- Hığnı köyü ku-zeyinde ve Kındıkaya tepesi batısında olmak üze-re iki küçük alanda, andezitler tarafından kesilmişolarak kötü mostra veren bu kayalar çok ince tane-li, milonitik yapraklanmalı, grimsi yeşil, kuvars-klo-rit-şist ve gri fillatlardan oluşur (Şek.5). Hığnı köyükuzeyinde bu kayalar uyumsuzlukla Jurasik yaştaÇaltepe kireçtaşı tarafından örtülür. Bu metamorfit-leri ilk tanımlayan Akdeniz (1988) Hığnı köyü kuze-yinde metamorfitler ile Karbonifer yaşta Hardişi for--masyonu arasında muhtemel bir açısal uyumsuz-luktan söz etmektedir. İki birim arasındaki sınır bubölgede örtülüdür. Buna rağmen, Hardişi formasyo-nunu oluşturan kumtaşlarındaki tabaka doğrultula-rının, bu birimin metamorfitler ile olan dokanağınadikey olması ve metamorfik kayalarda yapraklanma

eğiminin düşey yönde olması (Şek. 5), metamorfit-ler ile Hardişi formasyonu arasındaki ilişkinin faylıolduğunu düşündürmektedir. Metamorfizma dere-celeri, Pulur metamorfitlerine göre, daha düşükolan bu metamorfik kayalar, çalışma alanının dı-şında Refahiye'nin kuzeybatısında yüzeyleyen Ağ-vanis metamorfik kayalarına (Okay, 1984; Şek. 1)metamorfizma derecesi açısından benzer ve muh-temelen bu metamorfitlerin uzantısını teşkil eder.Hamurkesen bindirme diliminde de mostra verenbu kayaların Karbonifer sedimenter istife ve Pulurmetamorfitleri ile olan muhtemel ilişkisi makaleninson bölümünde tartışılacaktır.

Pulur Permiyen-Karbonifer İstifi.- Pulur bölge-sinde Permiyen-Karbonifer istifini ilk tanımlayanKetin (1951), bu istifin iki kaya stratigrafi birimindenoluştuğunu belirtmiştir. Ketin'e (1951) göre, istifininaltında monoton, kalın kırmızı kumtaşları, kumtaş-larının üzerinde ise koyu renkli fusulinli kireçtaşı,şeyl, kuvarsit, çakıllı kumtaşı ardalanmasındanoluşan heterojen bir istif yer alır. Daha sonra bubölgede çalışan Ağar (1977), Ketin'in (1951) belirt-tiğinin aksine, karasal kırmızı kumtaşlarının hete-rojen istifin üzerinde yer aldığını belirtmiştir. Ağar(1977), Çatalçeşme formasyonu olarak isimlendir-diği heterojen seri ile karasal kumtaşları arasına biraçısal uyumsuzluk koymuş ve hiç bir veri olmama-sına rağmen monoton litolojin kırmızı kumtaşlarınaTriyas yaşı öngörmüştür. Bölgenin Permiyen-Kar-

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER) 3

Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR4

bonifer stratigrafisinde üçüncü bir değişiklik Akde-niz (1988) tarafından yapılmıştır. Bölgenin ayrıntılıbir jeoloji haritasını yapan Akdeniz (1988) Permi-yen-Karbonifer yaştaki istifi üç formasyona ayırmış-tır. En altta Çatalçeşme formasyonu, onun üzerin-de stratigrafik geçişli olarak yer alan karasal kırmı-

zı kumtaşları ve en üstte litolojik olarak Çatalçeşmeformasyonuna çok benzeyen Büyükcücüge formas-yonu vardır. Buna karşın bu çalışmaya göre Bü-yükcücüge formasyonu ile Çatalçeşme formasyo-nu, fayla tekrarlanmış aynı birimi temsil eder(Şek.5) ve her ikisi de kırmızı kumtaşlarının altında

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER)

yer alır. Nitekim her "iki formasyondan" ayrı ayrıderlediğimiz numuneler aynı yaş aralığı vermekte-dir. Akdeniz (1988), Ketin'in (1951) Permiyen-Kar-bonifer istifine dahil ettiği andezitlerin Paleozoyikyaşında olmayıp, Eosen yaştaki genç bir volkaniz-maya ait olduğunu ve Permiyen-Karbonifer istifinikestiğini, kanımızca doğru olarak saptamıştır. Bubölgede son çalışan British Petroleum jeolog grubu(Robinson ve diğerleri, 1995) arazi verileri ve hattaistifteki kaya türleri ile bağdaşmayan bir Üst Pale-ozoyik stratigrafisi öne sürmüştür.

Bu çalışmada Pulur Permiyen-Karbonifer istifiiki formasyona ayrılmıştır. Altta kireçtaşı kumtaşı,şeyl ardalanmasından oluşan Çatalçeşme formas-yonu ve onu üzerleyen kırmızı kumtaşlarından olu-şan Hardişi formasyonu vardır. Her ne kadar Hardi-şi formasyonu, daha önceki çalışmalarda (Ağar,1977, Akdeniz, 1988) Karakaya formasyonu olarak

adlanmışsa da, Karakaya ismi Pontidlerde çok ge-niş kapsamlı kullanılan bir litostratigrafik isim oldu-ğu için bu adlama tercih edilmemiş ve yeni formas-yon adlamasına gidilmiştir.

Çatalçeşme Formasyonu (Üst Karbonifer).-Konglomera, çakıllı kumtaşı, kumtaşı, kuvarsit, si-yah kömürlü şeyl, kireçtaşı ardalanmasından olu-şan, düzenli bir stratigrafi sunan, Üst Karboniferyaştaki kaya topluluğu Çatalçeşme formasyonuolarak adlandırılmıştır (Ağar, 1977). Burada kulla-nıldığı anlamda Çertalçeşme formasyonu, Akde-niz'in (1988) Çatalçeşme ve Büyükcücüğe formas-yonlarını kapsar; üst dokanağının görüldüğü tip ke-sit yeri Demirözü-Cebre yoluna paralel, Deliklitaştepeye çıkan isimsiz dere vadisidir (Şek. 5) AyrıcaBüyükcücüğe tepeden güneybatıya Çal tepeyeuzanan sırt boyunca ve Çatalçeşme köyü güneydo-ğusunda Çatalçeşme formasyonu güzel mostra ve-rir (Şek. 5).

5

Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

Çatalçeşme formasyonunun tabanı gözlenmez,üzerine geçişli stratigrafik bir dokanakla Hardişi for-masyonu ve uyumsuzlukla Jurasik yaşta Çaltepekireçtaşı gelir. Ağar (1977), Robinson ve diğerleri(1995) Çatalçeşme ile Hardişi formasyonları arası-na uyumsuzluk koymaktadır. Halbuki Deliklitaş te-penin güneyinde, açıkça görüleceği gibi başlıca ki-

reçtaşı, şeyl ve çakıllı kumtaşı ardalanmasındanoluşan Çatalçeşme formasyonu, üste doğru kireç-taşı ve şeylin kaybolması ile dereceli olarak çakıllıkumtaşlarından oluşan Hardişi formasyonuna ge-çer. Çatalçeşme formasyonu en kalın olduğu Bü-yükcücüge ve Şahali tepeler arasında 1100 m. ka-dar görünür bir kalınlığa sahiptir.

6

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER)

Çatalçeşme formasyonunun Çatalçeşme köyüve Büyükcücüge tepe çevresi olmak üzere iki anayüzeylemesi bulunmaktadır (Şek. 5). Her iki most-ra alanında Çatalçeşme formasyonu kumtaşı, ça-kıllı kumtaşı, koyu renkli kireçtaşı, silttaşı, kömürlüşeylin birkaç metre veya birkaç on metrede bir ar-dalanmasından oluşmuştur. Kumtaşları orta, iri ta-neli, yer yer iyi yuvarlanmış kum ve çakıllı, bej, gri,sarımsı pembe, pembe arkozik arenitlerden oluşur.Aralarında koyu gri, siyah, orta-kalın tabakalı, yeryer bol brakiyopod, mercan, gastropod kavkı par-çalı, algli, fusulinli kireçtaşı seviyeleri yer alır. Ki-reçtaşı seviyelerinin kalınlığı birkaç on santimetre-den birkaç on metreye kadar değişir. İstif içindekikireçtaşı düzeylerinin sayısı yirminin üzerindedir.Kireçtaşı seviyeleri arasında sarımsı kahve renkli,ince tabakalı, bol biyoturbasyon gösteren, bitki ka-lıntılı silttaşları, siyah, gri kömür parçalı şeyller yeralır. Çatalçeşme çevresinde Akdeniz'in (1988) degözlediği gibi formasyon üste doğru Hardişi formas-yonunun kırmızı kumtaşlarına geçer (Şek. 5). Ça-talçeşme köyü çevresindeki mostra alanından der-lenen altı kireçtaşı numunesi Kasimoviyen-Gizeli-yen (Üst Karbonifer) yaşını veren şu fosil topluluğu-nu içerir: Syzrania sp., Eotuberitina sp., Palaeonu-becularaia sp., Palaeonubecularia uniserialisReitlinger - Palaeonubecularia fluxa Reitlinger, Tet-rataxis sp., Tetrataxis linea Ozowa, Globivalvulinasp., Bradyina sp ., Ozawainella sp., Staffella sp.,Schubertella sp., Triticite sp., Pseudoendothyrasp., Hemigordius sp., Tubiphytes obscurus Maslov.

Akdeniz (1988), Büyükcücüge tepesi çevresin-deki kumtaşı, fusulinli kireçtaşı, şeyl istifini Alt Per-miyen yaşını verdiği Büyükcücüge formasyonunadahil etmiş ve stratigrafik olarak Hardişi formasyo-nunun üzerinde yer aldığını belirtmiştir. Halbuki,Büyükcücüge tepesi doğusunda Çatalçeşme veHardişi formasyonları statigrafik ilişkili olmayıp K-KB gidişli normal bir fayla yan yana gelmiştir (Şek.5). Nitekim Büyükcücüge tepesi çevresinden derle-diğimiz sekiz kireçtaşı numunesinde yine Kasimovi-yen-Gizeliyen (Üst Karbonifer) yaşını veren bir fosiltopluluğu gözlenmiştir: Syzrania sp., Eotuberitinasp., Palaeonubecularia sp., Paleonubecularia uni-serialis Reitlinger, Deckerella sp., Tetrataxis sp.,Globivalvulina sp., Monotaxinoides sp., Ozanvva-inella sp., Ozanwainella angulata (Colanı), Staffel-la sp., Schubertella sp., Ouasifusulina sp., Triticitessp., Tubiphytes sp., Girvanella sp., Beresalla sp.

Hardişi formasyonu (Üst Karbonifer-AIt Permi-yen).- Çatalçeşme formasyonu üzerinde geçişli birdokanakla yer alan, karasal kırmızı kumtaşların-dan oluşan birim, çevresinde güzel mostra verdiğiHardişi (Çiftetaş) köyünden adını almıştır. Hardişiformasyonu üzerine uyumsuzlukla Jurasik yaştaÇaltepe kireçtaşı gelir (Şek. 3,5). Hardişi formasyo-nunun alt ve üst dokanaklarının yüzeylediği tip ke-sit yeri Kındıkaya tepe ile Dingin tepe arasıdır (Şek.5). Bu kesitte kalınlığı 1000 metre kadardır.

Hardişi formasyonu kalın tabakalı, masif, açıkpembe, beyaz, kırmızı, feldispatlı arkozik arenit veçakıllı arenitten oluşur. Kötü boylanmış, iyi yuvar-lanmış, genellikle 2-5 cm. çapındaki çakıllar mik-rogranit, mikrodiyorit, riyolit türü magmatik kayalar-dan ve kuvarstan yapılmıştır. Bu çakıllar büyük birolasılıkla Pulur ovasının kuzeyinde yüzeyleyen ve360 ± 2 My ( en Alt Karbonifer) Rb/Sr tüm kayaizokron yaşı veren (Bergougnan, 1987) Köse veyaGümüşhane plütonlarından veya eşdeğer Hersini-yen sokulumlardan türemiştir. Karasal kumtaşların-dan oluşan Hardişi formasyonu içinde fosil bulun-mamıştır, ancak Üst Karbonifer yaşta Çatalçeşmeformasyonu ile geçişli olduğu göz önüne alınırsa,formasyonun yaşının Üst Karbonifer olduğunu vezayıf bir olasılıkla en Alt Permiyene ulaşabileceğinisöylemek mümkündür.

Çaltepe Kireçtaşı (Jurasik).- Çatalçeşme veHardişi formasyonları üzerinde uyumsuzlukla yeralan, Jurasik yaştaki neritik karbonat istif Ağar(1977) tarafından Çaltepe kireçtaşı olarak adlan-mıştır. Cebre göreli otoktonunda Jurasik sisteminDoğu Pontidlerin yaygın volkanoklastik fasiyesi(Kelkit formasyonu) ile değil de neritik kireçtaşlarıile temsil edilmiş olması dikkat çekicidir. Çaltepeformasyonunun en iyi gözlendiği kesimler Kırlar te-pe güneyi ve Çaltepe ile Kel tepe arasıdır (Şek. 5).Demirözü-Pulur yolunun kuzeyinde Kurtoyağı dere-sinde açık bir şekilde izleneceği gibi, Çaltepe for-masyonu üzerinde uyumsuzlukla Gevenli formas-yonu yer alır. Çaltepe kireçtaşının kalınlığı Kırlartepe kesitinde 740 metredir.

Çaltepe kireçtaşı tabanda karbonatlı kumtaşlarıile başlar; ince bir seviye oluşturan bu kumtaşlarıüste doğru orta-kalın tabakalı, koyu gri, siyah, oolit-li neritik kireçtaşlarına geçer. Bu oolitli seviyeninüzerinde ise formasyonun büyük bir kesimini oluş-

Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

turan kalın tabakalı, masif, düzensiz siyah çörtyumrulu ve bandlı, gri, mej mikritler yer alır. Kireç-taşlarının alt kesimlerine Akdeniz (1988) mikrofosil-lerle, Robinson ve diğerleri (1995) ise Sr izotopanalizleri ile Liyas (Playansbahiyen) yaşı vermiştir.Buna karşın Çaltepe kireçtaşından bu çalışma içinderlenen numunelerin çoğu Jurasik-Alt Kretase ve-ya Üst Jurasik-Alt Kretase gibi geniş bir zaman ara-lığını işaret eden mikrofosiller kapsar: Glomospirasp., Reophax sp., Textularia sp., Opthalmidium sp.,Protopeneroplis? sp., Trocholina sp., Lithocodiumaggregatum Elliot, Bacinella irregularis Radoıcıc,Saccocoma sp., Globachaete sp. Ancak istifin enüst kesimlerinden, Gevenli formasyonunun hemenaltında alınan örnekler Titoniyen-Valanjiniyen yaşı-nı veren fosiller içerir: Pseudocylammina spp.,Pseudocylammina Lituus Yokoyama, Patellina sp.,Neotrocholina sp., Cladocoropsis mirabilis Felix,Tubiphytes morronensis Crescenti, Opthalmidiumsp. Akdeniz (1988), Çaltepe kireçtaşının en üst se-viyelerinden Üst Jurasik-Berriyaziyen yaşını verenforaminiferler tanımlamıştır. Bu verilere göre Çalte-pe kireçtaşı tüm Jurasiği kapsamakta ve muhteme-len en Alt Kretaseye de geçmektedir.

Gevenli formasyonu (Üst Kretase).- Çaltepe ki-reçtaşı üzerinde uyumsuzlukla yer alan silttaşı,kumtaşı, şeyl, marn ve pelajik kireçtaşından oluşanbirim tarafımızdan Gevenli formasyonu olarak ad-landırılmıştır. Formasyonun ismi Pulur ve Bizgiliköyleri arasında yer alan Gevenli tepeden gelmek-tedir. Gevenli formasyonu, Akdeniz'in (1988) Çalte-pe formasyonunun en üst kesimlerini oluşturankumtaşı ve kumlu kireçtaşına karşılık gelir. Geven-li formasyonu üzerinde düşük acılık bindirme doka-nağı ile Jurasik yaşta Kelkit formasyonu yer alır.Ahırcık tepe güneyinde (Şek. 5) bir bindirme ile tek-rarlanmış olan Gevenli formasyonunun asgari ka-lınlığı 250 metredir.

Gevenli formasyonu yaygın olarak Pulur köyükuzeyinde mostra verir. Pulur-Bizgili köyleri arasın-da güzel mostra sunar. Tip kesit yeri bu yol güzer-gâhı olmasına karşın, tabanı en açık bir şekildeKurtkoyağı deresi boyunca izlenir. Burada Çaltepekireçtaşı üzerinde yarım metre kalınlıkta kireçtaşıçakıllı bir konglomera ile başlar. Konglomeranınüzerine ince taneli, mavimsi yeşil tüf parçalı, sarım-sı gri, pembe kumtaşı; ince-orta düzgün tabakalı,derecelenme gösteren sarımsı silttaşı, mavimsi gri

marn ve seyrek kumlu kireçtaşı gelir. İstifin en üstkesimleri hâki ya da kahve renkli, düzgün, ince ta-bakalı silttaşı, şeyl ve çamurtaşı ardalanmasındanoluşur. Gevenli formasyonu içinde, Çaltepe kireçta-şından gelmiş kireçtaşı blokları ya de yer yer bulu-nur. Gevenli formansoyunu fosil içeriği açısındanfakirdir. Yalnızca en alt seviyelerinden alınan tekbir numunede Türoniyen-Mestrihtiyen yaş aralığınıveren Hedbergella sp. ve Gloebotruncanidae famil-yasına ait cinsleri tanımlanamayan bazı planktik fo-raminiferler saptanmıştır. Akdeniz (1988), Gevenliformasyonuna Valanjiniyen yaşını vermektedir. Fa-kat bu yaş muhtemelen Gevenli formasyonu içinde-ki Çaltepe kireçtaşı bloklarından alınmış olup for-masyonun kendi yaşı değildir. Robinson ve diğerle-ri (1995) Gevenli formasyonunun taban kesimlerin-den Üst Kretase, orta kesimlerinden ise Santoni-yen-? Kampaniyen yaşı elde etmiştir. Bu verileregöre Gevenli formasyonunun yaş konağı Senoni-yendir.

Hamurkesen bindirme dilimi

Cebre göreli otoktonu üzerinde tektonik olarakHamurkesen bindirme dilimi yer alır. Bu iki birimarasındaki sınırı oluşturan Hamurkesen bindirmesiPulur köyü kuzeyinde beş kilometre boyunca alttaGevenli formasyonu veya Çaltepe kireçtaşı ile üst-te ise Jurasik volkanoklastikleri (Kelkit formasyonu)arasında izlenir (Şek. 3). Bindirme fayı birkaç met-relik bir ezik şeyl zonu ile temsil edilir ve güneyeyaklaşık 50 derecelik bir eğim sunar. Doğuya doğ-ru Hamurkesen bindirmesi alüvyon tarafından örtü-lü olarak 14 km. boyunca Pulur deresini takip eder.Eski çalışmalarda Hamurkesen bindirmesinin tanı-namaması çeşitli karışıklıklara yol açmıştır. Örne-ğin, Kretase yaşta Gevenli formasyonu Ağar'ın(1977) harita ve kesitinde stratigrafik olarak Jurasikyaşta Kelkit formasyonunun altında gösterilmekte-dir. Hamurkesen bindirmesi aynı zamanda pale-ocoğrafik ve sedimentolojik açıdan önemli bir eşiğekarşılık gelir. Bindirmenin altındaki Cebre göreliotoktonunda Jurasik sistemi karbonat fasiyesindegelişmiş, bindirmenin üstündeki Hamurkesen veAşutka dilimlerinde ise Jurasik muhtemelen dahaderin bir ortamda çökelmiş volkanoklastiklerdenoluşmuştur.

Hamurkesen bindirme dilimi başlıca üç formas-yondan oluşur. (Şek. 2). Altta kalın volkanoklastik

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER)

bir istif yapan Jurasik yaşta Kelkit formasyonu,onun üzerinde oolitik kireçtaşlarından oluşan Kaza-lı kireçtaşı ve en üstte de kalın, Alt Kretase radyo-laryalı biyomikritlerinden yapılmış Hozbirikyayla ki-reçtaşı vardır. Bu formasyonlar dışında Çatalçeş-me formasyonu ve düşük dereceli metamorfitierHakiğ (Çamdere) köyü doğusunda küçük bir alandayüzeylenir (Şek. 6).

Düşük dereceli metamorfitier.- Hakiğ köyü çev-resinde ufak bir tektonik dilim halinde yüzeyleyenmetamorfitier kuvvetli yapraklanma gösteren gri fil-lat ve ince taneli, yeşil metatüften yapılmıştır (Şek.6). Bu kayalar Cebre göreli otoktonunda olduğu gi-bi Ağvanis metamorfitlerini veya Karbonifer istifinindaha metamorfik bir kesimini temsil ediyor olabilir.

9

10 Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

Çatalçeşme formasyonu (Karbonifer).- Hamur-kesen bindirme diliminde mostra veren Çatalçeşmeformasyonu (Keskin, 1987), Cebre göreli otokto-nundakine göre daha metamorjiktir ve daha kuvvet-li deforme olmuştur. Düşük dereceli bir metamorfiz-ma geçirmiş olan kayalar ve bilhassa şeyller kuv-vetli bir yapraklanma kazanmış ve sleyte dönüş-müştür. Çatalçeşme formasyonunun alt kesimleriSarıgüney tepesinin kuzeyinde yüzeyler (Şek. 6).Bu bölgede 500 metreyi aşkın kalınlıkta, hafif rek-ristalize, bir siyah sleyt ve silttaşı istifi bulunur.Cebre göreli otoktonundaki Çatalçeşme formasyo-nunda gözlenmeyen bu ince klastikler arasındaseyrek olarak kumtaşı, metatüf ve rekristalize kireç-taşı tabakaları yer alır. Bu siyah şeyl serisi üzerin-de, Cebre göreli otoktonunda yaygın mostra verenkumtaşı, çakıllı kumtaşı, koyu renkli kireçtaşı, silt-taşı, kömürlü şeylin birkaç metre veya birkaç onmetrede bir ardalanmasından oluşmuş tipik Çatal-çeşme formasyonu bulunur. İstifin kireçtaşlarındanalınan beş numune Kasimoviyen-Gizeliyen yaşıveren foraminiferler kapsar: Syzrania sp., Eotuberi-tina sp., Paleonubecularia sp., Climacommina sp.,Tetrataxis sp., Endothyranella sp., Bradyina sp.,Monotaxineoides sp., Ozawainella sp., Schubertel-la sp. Bu bölgedeki Üst palozoyik istifini ilk tanımla-yan Keskin (1987) de kireçtaşlarında benzer bir fa-una saptamıştır. Buna karşılık bu bölgede Çatal-çeşme formasyonu ile Pulur metamorfitleri arasın-daki arasındaki dokanak Keskin'in (1987) belirttiğigibi stratigrafik olmayıp faylıdır (Şek. 6).

Kelkit formasyonu (Jurasik).- Volkanojenik kum-taşı, silisli şeyl, andezitik ve bazaltik tüf, aglomerave seyrek olarak kumlu kireçtaşı, kireçtaşı ve vol-kanit çakıllı tane ve moloz akması litolojilerinden vebirkaç kilometre boyuna ulaşan Üst Jurasik kireçta-şı bloklarından yapılmıştır. Doğu Pontidlerin bu ti-pik Jurasik formasyonu Bergougnan (1987) tarafın-dan adlanmıştır. Kelkit formasyonu Hamurkesenbindirmesi boyunca Üst Kretase yaşta Gevenli for-masyonu üzerinde yer alır. Kelkit formasyonu üze-rinde ise stratigrafik bir dokanakla, oolitli kireçtaşla-rından oluşan Kazalı kireçtaşı, bindirme dokanağıile Pulur metamorfitleri bulunur (Şek. 3, 4).

Kelkit formasyonunun çalışılan bölgedeki baş-vuru kesit yeri Pulur köyü kuzeyindeki Hamurkesendere vadisidir. Kelkit formasyonu Eymür köyü gü-neyinde de güzel mostralar sunar. Bin metreyi aş-

kın bir kalınlığı olan Kelkit formasyonunun yerli ka-yaları içinde yaş verecek fosil bulunamamıştır. Bu-na karşılık formasyon içine taşınmış çok farklı boy-da kireçtaşı bloklarından Kimmericiyen-Valanjini-yen yaş aralığını veren fosiller tanımlanmıştır (Şek.2). Cladocoropsis mirablisis Felix, Tubiphytes mor-ronensis Crescenti, Protopeneroplis striataWeynschenck, Protopeneroplis trochoangulataSeptfontaine, Bacinella irregularis Radoicic, Koski-nobullina seocialis Cherci & Schroeder, Reophaxsp., Lenticulina sp., Patellina sp., Spirillina sp:, Tro-echolina sp., Bu fosillere ve Kelkit formasyonununüzerinde yer alan Kazalı kireçtaşının yaşına göreKelkit formasyonunun üst yaş sınırı Kimmericiyen-dir. Kelkit formasyonunun alt yaş sınırı hakkındadiğer araştırıcıların çeşitli verileri mevcuttur. Robin-son ve diğerleri (1995) çalışılan bölgede formasyo-nun orta kesimlerinden elde ettikleri dinoflagellatla-ra Bathoniyen yaşını vermektedir. Kelkit formasyo-nunun Bayburt'un güneyine doğru olan devamınıinceleyen Özer (1984), Kelkit formasyonu içindeyer alan ammonitiko rosso fasiyesindeki kireçtaşıseviyelerinden Alt Playansbahiyen - Üst Toarsiyenyaşta zengin bir ammonit faunası tanımlamıştır.Akdeniz (1988) ise Kelkit formasyonu içindeki ki-reçtaşı bloklarında Liyas yaşta fosiller saptamıştır.Bu verilere göre Kelkit formasyonunun yaşı ÜstPlayansbahiyen'den Kimmericiyene kadar uzan-maktadır.

Kazalı kireçtaşı (Kimmericiyen).- Kelkit formas-yonu üzerinde stratigrafik bir dokanakla yer alan,neritik kireçtaşından oluşan, ince fakat yanal te-vamlılığı olan birim Kazalı kireçtaşı olarak adlan-mıştır. Kazalı kireçtaşı daha önceki çalışmacılarınHozbirikyayla kireçtaşının alt seviyelerine karşılıkgelir (Ağar, 1977, Akdeniz; 1988). Kazalı kireçtaşı-nın tip kesit yeri Pulur'un 2,5 km. kuzeyinde, Pulur-Gelinpertek yolunun batısındaki Kazalı dere vadisi-dir. Kazalı kireçtaşı kalın tabakalı, oolitli siyah ki-reçtaşından oluşur ve kalınlığı 50-100 metre ara-sındadır; formasyonun üzerine Hozbirikyayla kireç-taşı gelir (Şek. 2). Pulur ve Sisne köyleri kuzeyinde-ki Kazalı kireçtaşı yüzeylemelerinden alınan numu-neler Kimmericiyen-Berriyaziyen yaşını verir: Na-utiloeculina sp., Protopeneroplis trochoangulataSeptfontaine, Conicospirilina basiliensis Mohler,Trocholina alpina Leupold, Cayeuxina sp., Tu-biphytes morronensis Crescenti, Bacinella irregula-ris Radoicic, Siphovalvulina sp., Lenticulina sp.

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER) 11

Hozbirikyayla kireçtaşının alt seviyelerinin Titoniyenyaşında olduğu göz önüne alınırsa, Kazalı kireçtaşı-nın Kimmericiyen yaşında olduğu söylenebilir.

Hozbirikyayla kireçtaşı (Titoniyen-Berriyazi-yen).- Kazalı kireçtaşı üzerinde yer alan, büyük birkesimi radyolaryalı biyomikritlerden oluşan Üst Ju-rasik-Alt Kretase yaştaki formasyona Hozbirikyaylakireçtaşı adı verilmiştir (Ağar, 1977; Akdeniz,1988). Çalışılan alanda Hozbirikyayla kireçtaşımuhtemelen Eosen yaşta magmatik kayalar tara-fından kesilmekte, Eosen ve daha genç çökeller ta-rafından da uyumsuzlukla örtülmektedir (Şek. 3).Hozbirikyayla kireçtaşı Pulur-Gelinpertek yolu üze-rinde ve bu yolun batısındaki Karseçenin deresi bo-yunca güzel kesitler sunar. Formasyonun minu-mum kalınlığı 250 metredir. Hozbirikyayla kireçtaşıbaşlıca ince-orta tabakalı pembe, gri, sarımsı griradyolaryalı mikrit, marnlı mikritten oluşur; bunlararasında orta-kalın tabakalı, kireçtaşı ve tüf kumlukalsitürbiditler, morumsu kırmızı marnlı silttaşları,açık yeşil, ince taneli volkanojenik kumtaşları yeralır. Hozbirikyayla kireçtaşından Karseçenin deresiboyunca 200 metre kalınlıkta bir kesit ölçülmüş vesıralı numune alınmıştır (Şek. 7). Bu kesitte Kazalıkireçtaşının en üst (örnek 817) ve Hozbirikyayla ki-reçtaşının en alt (örnek 816) seviyeleri Kimmerici-yen yaşını veren bir fauna kapsar: Trocholina sp.,Lenticulina sp., Spirillina sp., Tubiphytes morronen-s/'sCrescenti (örnek 817) ve Charantia sp., Nautilo-eculina sp., Mesoendothyra cf. izjumiana Dain (ör-nek 816). Daha üste doğru alman örnekler sırası ileKimmericiyen-Alt Titoniyen ve Alt Titoniyen yaşlarıverir: Tubiphytes morronensis Crescenti, Charantiasp, Koskinobullina socialis Cherci & Schroeder (ör-nek 815) ve Saccocoma sp., Cadosina sp. (örnek813). Hozbirikyayla kireçtaşının tabanından yakla-şık 140 m. yukarıda Üst Titoniyen-Alt Berriyaziyen,Berriyaziyen ve Üst Berriyaziyeni işaret eden Calpi-onella'lı faunalar saptanmıştır. Calpionella alpinaLorenz, Tintinopsella carpathica (Murgeanu &Filipescu), Crassirollaria parvula Remane (örnek812), Calpionella alpina Lorenz; Tubiphytes sp. (ör-nek 811) ve Tintinopsella longa (Colom), Cadosinasp., Calpionellopsis simplex (Colom) (örnek 809)Pülürek köyleri çevresinde, Pulur köyü kuzeyindeve Sisne köyleri kuzeyinde Hozbirikyayla kireçta-şından derlenen diğer örnekler de Titoniyen-Berri-yaziyen yaş aralığına işaret eden fosiller kapsar:Calpionella alpina Lorenz, Calpionella elliptica

Cadisch Calpieonellopsis oblanga (Cadisch), Calpi-onellopsis simplex (Colom), Tintinopsella carpathi-ca (Murgeanu & Filipescu), Tintinoepsella loniga(Colom), Crassicollaria parvula Remane, Cadeosi-na sp., Tubiphytes morronensis Crescenti, Coni-cospirillina basiliensis Mohler, Bacinella irregularisRado, Siphovalvulina sp., Sphaerostylus lanceola(Parona). Tüm bu verilere göre Hozbirikyayla kireç-taşının yaşı Titoniyen-Berriyaziyendir. Ağar (1977),Hozbirikyayla kireçtaşının yaşının Kimmericiyen-Berriyaziyen; Akdeniz (1988) Üst Jurasik-Berriyazi-yen; Özer (1984) ise Üst Titoniyen - Alt Kretase ol-duğunu belirtir.

Aşutka bindirme dilimi

Hamurkesen dilimi üzerinde bindirme fayı ileAşutka dilimi yer alır. Bu iki dilimi ayıran Pulur bin-dirmesi Ketin'den (1951) beri bilinmektedir. Pulurbindirmesi boyunca Pulur metamorfitleri Jurasikyaşta Kelkit formasyonu üzerine itilmiştir. Pulur bin-dirmesi geniş bölgelerde andezitler tarafından ke-sildiğinden, bindirme düzleninin konumunu arazidesaptamak güçtür. Ancak Aşutka köyü kuzeyindePulur bindirme yüzeyine sıkışmış 20 m. kalınlıktaserpantinitler bulunur ve bindirme düzlemi oldukçadik görünmektedir. Karayaşmak köyü doğusundaise granatlı mikaşistler 60°-70° eğimlerle Kelkit for-masyonu üzerinde yer alır.

Aşutka bindirme dilimi, altta metamorfik bir te-mel (Pulur metamorfitleri) ve bu temeli uyumsuzluk-la örten Jurasik-Kretase yaşta sedimenter ve volka-nik kayalardan (Kelkit formasyonu ve Hozbirikyaylakireçtaşı) yapılmıştır. Kretase kireçtaşları üzerindebindirme ile ofiyolitli melanj dilimleri yer alır. Ofiyo-litli melanj ve Kretase kireçtaşları, çalışma alanı dı-şında Maestrihtiyen rudistli kireçtaşları, çalışmaalanında ise Paleoesen-Alt Eosen flişi (Sipikör for-masyonu) ile uyumsuz olarak örtülür.

Pulur Metamorfitleri (Karbonifer öncesi).- Aşut-ka bindirme diliminin görünür tabanını, kuvvetlicetektonize olmuş, Eosen veya daha genç volkanikve yarı derinlik kayaları tarafından sıkça kesilmiş,başlıca mikaşist, kordiyerit-sillimanit-granatlı şist,amfibolit, gnays, metagranit ve çok seyrek olarakmermerden yapılmış Pulur metamorfitleri oluşturur(Topuz ve Sadıklar, 1994; Okay, 1996). Pulur me-tamorfitleri, Pulur bindirmesi boyunca Aşutka dilimi-

12 Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

ni üzerler; üzerlerine uyumsuzlukla Jurasik yaştaKelkit formasyonu gelir (Şek. 3, 4). Pulur metamor-fitleri genellikle kötü ve süreksiz mostra verir, en iyigörüldüğü kesim Yakupabdal-Pekesi köyleri ara-sındaki yol boyudur. Pulur metamorfitleri çok sayı-da magmatik sokulum tarafından kesildiğinden vemakaslamalardan etkilendiğinden düzensiz bir içyapıya sahiptir. Yapraklanma eğilimleri genelde gü-neye doğru olmakla beraber kısa mesafelerde sıksık değişim gösterir.

Kelkit formasyonu (Jurasik).- Aşutka bindirmedilimindeki Kelkit formasyonu silttaşı, tüf, şeyl veandezit türü volkanik kayalardan oluşur ve 1200-2500 metre arası bir kalınlığa sahiptir; uyumsuzluk-la Pulur metamorfitlerinin üzerinde yer alır. Bu iliş-kiyi, Ağği köyü güneyinde ve Öksüreç köyü batısın-

da görmek mümkündür (Şek. 3). Kelkit formasyonuüstte ise dereceli olarak Hozbirikyayla kireçtaşınageçer. Kelkit formasyonu metamorfik kayalar üze-rinde, çakıllı kumtaşı ve mikrokonglomera ile baş-lar; birkaç on metre kalınlıktaki bu taban seviyesiiçinde, Ağği köyü güneyinde yanal devamlılığı ol-mayan ince kömür damarları yer alır. Kelkit formas-yonunun üst kesimleri koyu hâki renkli, mavimsi gri,bol kırıklı şeyl; orta tabakalı koyu hâki renkte siltta-şı; çarpıcı mavimsi yeşil renkte, çok ince taneli,seyrek tüf seviyeleri; seyrek kırmızı, yumuşak şeyl;1-2 m. kalınlıkta, sarımsı kahve renkli, plajiyoklasfenokristalli ayrışmış andezitik lavlardan oluşur.Hamurkesen bindirme dilimindeki Kelkit formasyo-nu daha ince tanelidir ve içinde kireçtaşı bloklarıgözlenmemiştir ve muhtemelen Hamurkesen bin-dirme dilimindeki aynı adlı formasyondan daha de-rinde ve/veya kıyıdan daha uzakta çökelmiştir.

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER) 13

Aşutka bindirme dilimindeki Kelkit formasyonuiçinde yaş verebilecek fosile rastlanmamıştır. Bunakarşın, formasyonun üzerine gelen Hozbirikyaylakireçtaşından en genç yaş olarak Berriyaziyen yaşıelde edilmesi, ve Hamurkesen bindirme dilimindekiKelkit formasyonu ile yapılan karşılaştırma sonucu,Aşutka bindirme dilimindeki Kelkit formasyonununJurasik yaşta olduğunu söylemek mümkündür.

Hozbirikyayla kireçtaşı (Alt Kretase).- Kelkit for-masyonu üzerinde uyumlu bir dokanakla yer alanpelajik biyomikritler Hozbirikyayla kireçtaşına dahiledilmiştir. Hozbirikyayla kireçtaşı ile Kelkit formas-yonu arasındaki geçişli dokanak Tahsini köyündengüneye devam eden yol boyunca çok güzel izlenir(Şek. 3). Bu bölgede Kalkit formasyonunun ince ta-neli kırıntıları, koyu gri karbonatlı çamurtaşı, şeyl,siyah çörtlü kireçtaşı ardalanması ile pelajik mikrit-lere geçer. Aşutka bindirme dilimindeki Hozbirik-yayla kireçtaşı ofiyolitli melanj dilimi tarafındanüzerlenir. Kıvrımlı bir yapısı olan Hozbirikyayla ki-reçtaşının en az 1000 metre bir kalınlığı vardır.

Aşutka bindirme dilimindeki Hozbirikyayla kireç-taşı esas olarak ince-orta tabakalı, açık bej, yer yerpembe, radyolaryalı biyomikritlerden oluşur. Biyo-mikritler arasında orta tabakalı kalsitürbiditler sey-rek olarak yer alır. Hozbirikyayla kireçtaşının ortaseviyelerinden, Kel tepe güneyinden, alman numu-neler Berriyaziyen yaşını veren bir fauna kapsar:Calpioenella alpina Lorenz, Calpionella ellipticaCadisch, Tintineopsella carpathica (Murgeanu &Filipescu), Trocholina sagittaria, Neotrocholina sp.,Protopeneroplis troechoangulata Septfontaine, Ra-diolaria. İstifin en üst seviyelerinden, ofiyolitli me-lanj diliminin hemen altından, Salihağa komu kuze-yinden alınan diğer bir numune ise Apsiyene-Albi-yen yaşını veren fosiller içerir. Hedbergella cf. gor-bachikae Longaria, Hedbergela planispira(Tappan), Planomalina? sp. Bu verilere göre Aşut-ka bindirme dilimindeki Hozbirikyayla kireçtaşı Ber-riyaziyenden- Apsiyen-Albiyene kadar bir dönemdeçökelmiştir.

Ofiyolitli Melanj.- Ofiyolitli melanj başlıca radyo-larit, pelajik ve neritik kireçtaşı, spilitik bazalt, ser-pantinit, kumtaşı, şeyl ve silttaşı bloklarından olu-şur. Melanj bindirme fayı ile Hozbirikyayla kireçtaşıüzerinde yer alır; bir yırtılma fayı bindirmeyi iki ke-sime ayırır (Şek. 3) Yırtılma fayının doğusunda ka-

lan kesimde ofiyolitli melanj kayaları düşük açılarlaHozbirikyayla kireçtaşı üzerinde yer alır; bu bölge-de ofiyolitli melanjdan oluşmuş ince uzun bir klip debu kireçtaşı üzerinde durmaktadır (Şek. 3). Yırtılmafayının batısında ise, muhtemelen daha sonrakigüneye doğru devrilmelerle, bindirme fayı kuzeyedoğru bir eğim kazanmış olup, Hozbirikyayla kireç-taşı orta derecede eğimli bir bindirmeyle ofiyolitlimelanjın üzerinde yer almaktadır.

Ofiyolitli melanjın üzerine uyumsuzlukla Kapı-kaya kireçtaşı veya Sipikör formasyonu gelir (Şek.2,3). Ofiyitli melanj en güzel Bölükbaşı komundangüneye doğru uzanan, Sazlar vadisini izleyen yolboyunca görülebilir. Ofiyolitli melanjın önemli biröğesi olan ince-orta tabakalı, kırmızı radyolaryalıçörtler Salihağa komu güneyindeki Büyük Karataşsırtını oluşturur. Yastık yapısı gösteren spilitik ba-'zaltlar ile bunlarla ardalanmalı kırmızı pelajik kireç-taşı bloklarını, yukarıda tanımlanan büyük radyola-rit kütlesinin güneyinde izlemek mümkündür. Ser-pantinit, melanj içinde seyrek gözlenir. Bölükbaşıkomünün 2,5 km. güneybatısında Ağnene tepede20-30 metre büyüklükte iki serpantinit bloğu, Doğa-narslan köyünün 3 km. doeğusunda Kanlıçayır te-pede de benzer büyüklükte bir blok yer alır. Hozbi-rikyayla kireçtaşına benzeyen radyolaryalı biyomik-rit blokları ve neritik kireçtaşı blokları Doğanarslanköyünden geçen Otlukbeli deresi boyunca izlenebi-lir.

Ovacık deresi vadisinde yüzeyleyen üç metrebüyüklükte bir neritik kireçtaşı bloğundan alınan birnumune Oksfordiyen-Albiyen yaş aralığını verenfosiller kapsar: Lithocodium aggregatum Elliot, Tu-biphytes sp. Bani komundan Bölükbaşı komuna gi-den yol boyunca, kalın tabakalı, laminali, hâkimsigri kumtaşları içinde yer alan, metre boyunda kır-mızı biyomikrit blokları Apsiyen-Albiyen yaşını ve-ren Hedbergella türleri içerir: Hedbergella spp.,Hedbergella trochoidea (Gandolfi), Hedbergellagorbachikae Longajja, hedbergella delrioensis(Carsey), Hedbergella sigali Moullade, Hedbergellaplanispira (Tappan). Yine bu yöreden alınan bir nu-munede daha dar olarak Apsiyen yaşını veren birmikrofauna tespit edilmiştir: Hedbergella sp., Hed-bergella planispira (Tappan), Globigerinelloidesblowi (Bolli), Ticinella bejaounensis Sigal. Bu veri-relere göre melanjın oluşumu Apsiyen sonrası ol-malıdır. Ofiyolitli melanjın üzerinde uyumsuzlukla

14 Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

Üst Kampaniyen-Meastrihtiyen yaşta Kapıkaya ki-reçtaşının yer aldığı göz önüne getirilirse, melanjınmuhtemelen Apsiyen-Üst Kampaniyen zaman ara-lığında oluştuğunu ve yerleştiğini söylemek müm-kündür. Buna göre Ofiyolitli melanj ile Alt Kretaseyaşta Hozbirikyayla kireçtaşı arasındaki bindirmefayı, Anatolid/Torid levhasının Doğu Pontid ada ya-yı ile çarpışmasına bağlı olarak Alt Eosende geliş-miş Hamurkesen ve Pulur bindirmelerinden dahayaşlıdır.

Kapıkaya kireçtaşı (Mestrihtiyen).- Ofiyolitli me-lanj üzerinde uyumsuzlukla yer alan, çalışma alanı-nın doğusunda-dışında, Bayburt-Erzurum yolunda,Maden'in iki kilometre kuzeyinde güzel mostra ve-ren, neritik kireçtaşlarından oluşan bu birim ilk defaKetin (1951) tarafından tanımlanmış ve haritalan-mış, daha sonra Keskin ve diğerleri (1989) tarafın-dan isimlendirilmiştir. Kapıkaya kireçtaşı, Bayburt-Erzurum şosesinden 13 kilometre batıya doğru ofi-yolitli melanj üzerinde gittikçe incelerek devam eder(Şek. 1); daha batıda ise, Sipikör formasyonununçökelimi öncesi meydana gelmiş aşınma neticesi,Kapıkaya kireçtaşı gözlenmez ve çalışılan alandaolduğu gibi Sipikör formasyonu doğrudan ofiyolitlimelanj üzerinde yer alır.

Kapıkaya kireçtaşı bol rudist fosilleri kapsayankalın tabakalı neritik kireçtaşından oluşmuştur.Bergougnan (1987) Kapıkaya kireçtaşındaki rudist-lerin Üst Kampaniyen-Mestrihtiyen, Fenerci (199,4)ve Elmas (1994) ise bunların Mestrihtiyen yaşındaolduğunu belirtir.

Sipikör formasyonu (Üst Paleosen-Alt Eoosen).-Çalışılan sahanın güneyinde ofiyolitli melanjı veHozbirikyayla kireçtaşını uyumsuzlukla örten, ge-nellikle kumtaşı, konglomera ve şeylden oluşmuş,fliş nitelikli kırıntılı birim, Bergougnanın (1987) ad-lamasma bağlı kalınarak, Sipikör formasyonu ola-rak isimlendirilmiştir. Sipikör formasyonu, batıdaofiyolitli melanjı, doğuda Bayburt-Erzurum şosesi-ne doğru ise Kapıkaya kireçtaşını uyumsuzlukla ör-ter, üzerinde ise bindirme dokanağı ile İmalıdağbindirme dilimi yer alır. Sipikör formasyonu, Jura-sik-Alt Kretase kireçtaşı, spilit, serpantinit, meta-morfik kaya ve kumtaşı çakılları kapsayan bir kaçyüz metre kalınlıkta bir konglomera ile başlar, üstedoğru silttaşlarına ve kalınlığı 1000 metreyi geçenkumtaşı-şeyl ardalanmasından oluşmuş, türbidit ni-

telikli bir flişe geçer. Fliş içinde yer yer iri olistolitleryer alır. Türbiditler içindeki taban yapılarını siste-matik oterak geniş bir alanda inceleyen Norman(1976) paleo-akıntıların ağırlıklı olarak havza ek-senine paralel doğrultuda güneybatıdan kuzeydo-ğuya doğru olduğunu saptamıştır. Yaklaşık 1500metre toplam kalınlığı olan Sipikör formasyonu ku-zeye doğru ilerleyen İmalıdağ bindirme dilimi önün-de çökelmiş, ve bu dilimden bolca gereç almış, kı-rıntılı bir prizmayı temsil eder. Ketin (1951), Bergo-ugnan (1976) ve Norman'ın (1976) paleontolojikverilerine göre Sipikör formasyonunun yaşı Üst Pa-leoesen-Alt Eosendir.

İmalıdağ bindirme dilimi

Ankara-Erzincan kenetini temsil eden ultramafikkayaların kuzeyinde, Ağvanis'ten Erzurum'a kadar200 km. uzunlukta bir alanda, allokton Mesozoyikkarbonat birimleri yüzeyler (Şek. 1). Bu allokton ka-yalar Yılmaz (1985) ve Bergougnan (1987) tarafın-dan batıda Çimendağ, doğuda ise İmalıdağ napıolarak isimlendirilmiştir. Her iki nap da kuzeyde Si-pikör formasyonu, güneyde ultramafik kayalar üze-rinde tektonik bir dokanakla yer alır. Çalışılan ala-nın güneyinde İmalıdağ bindirme diliminin, pelajikkireçtaşlarından oluşan ufak bir parçası yer alır.Kop dereden geçen İmalıdağ kesitinde birim alttabir kumtaşı-şeyl serisi ve bununla geçişli dokanakilişkili olan Titoniyen-Berriyaziyen yaşta pelajik mik-ritlerden oluşur (Bergougnan, 1987). Yeşirçöl da-ğında ise yine altta Titoniyen yaşta kireçtaşı arakat-kılı, volkanoklastik bir istif ve bununla geçişli doka-nak ilişkisi olan Üst Titoniyen-Hotreviyen yaşta pe-lajik, çörtlü biyomikritler yer alır (Bergougnan,1987). İmalıdağ bindirme dilimini, daha batıda yü-zeyleyen benzer tektonik konumdaki Çimendağıbindirme diliminden ayıran özellik İmalıdağ dilimin-de Jurasik-Alt Kretase kayalarının daha pelajik birfasiyeste gelişmiş olmasıdır.

Kıta-kıta çarpışması sonrası birimler

Çalışılan bölgede, Alt Eosen tektoniği sonrasıoluşmuş kayalar üçe ayrılır: Kireçtaşı, kumtaşı vekonglomeradan oluşan Eosen yaşta Sırataşlar for-masyonu; Eosen veya daha genç yaşta ortaç mag-matitler ve muhtemelen Pliyosen yaşta karasal,gevşek, kötü boylanmalı, kireçtaşı çakıllı konglo-mera, gevşek kumtaşı, pembemsi beyaz tüfler. İlk

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER) 15

iki formasyon aşağıda daha ayrıntılı tanamlana-caktır.

Sırataşlar Formasyonu (Eoesen).- Çalışılanbölgedeki tektonik dilimleri uyumsuzlukla örten, vekuzeydeki Bayburt-Pulur ovasının temelini oluştu-ran Sırataşlar formasyonu (Ağar, 1977) başlıca ki-reçtaşı, konglomera ve kumtaşından oluşmuştur.Sırataşlar formasyonu, Bizgili köyü kuzeyinde Çal-tepe kireçtaşının üzerinde 4-5 m. kalınlıkta, iyi yu-varlanmış, 1-10 cm. büyüklükte kireçtaşı çakıllarıkapsayan konglomera tabakaları ile başlar. Bunlarüzerinde çakıllı, pembemsi beyaz, kalın tabakalı,nummulitli kireçtaşları gelir. Kireçtaşları ile tanımla-nan bu kısa denizel aralıktan sonra istif üste doğrukırmızı konglomera ve kırmızı, gevşek kumtaşlarıolarak devam eder. Bizgili köyü dolayındaki Sıra-taşlar formasyonu yüzeylemesi batıya doğru de-vam ederek Cebre ve Hamurkesen dilimleri arasın-daki bindirme dokanağını örter (Şek. 3). Gelinper-tek köyü çevresinde Sırataşlar formasyonundakinummulitli kireçtaşlarının 50 metreden fazla bir ka-lınlığı vardır. Sırataşlar formasyonunda tabaka du-ruşu genellikle yataya yakındır.

Bizgili köyü kuzeyindeki Sırataşlar formasyo-nundan alınan iki kireçtaşı numunesi Orta-Üst Eo-sen fosilleri kapsar: Nummulites sp., Orbitolites sp.,Turborotalia sp., Turborotalia cerroazulensis Cole,Globigerinatheka sp. Bu fosillerin yanı sıra bu nu-munelerde Meseozoyik kireçtaşlarından taşınmış,Calpioenellid gibi, pelajik mikrofosiller bulunur. Ge-linpertek köyü çevresinde ve Hardişi köyü kuzeyin-de mostra veren kalın tabakalı nummulitli kireçtaşıve kumlu kireçtaşlarından alınan örneklerdeki fosil-ler de Eosen yaşını vermektedir: Nummulites sp.,Discocyclina sp., Rotalia sp., Sphaereogypsina sp.Bu verilere göre bölgedeki ana bindirme tektoniğiiçin bir üst yaş sınırı veren Sırataşlar formasyonu-nun yaşı Orta-Üst Eosendir. Buna karşın Ağar(1977) Sırataşlar formasyonundan derlediği forami-nifer ve ekinid faunasına dayanarak bu formasyonaİpreziyen-Alt Lütesiyen yaşını vermektedir. DoğuPontidlerde Orta Eosen kayaları genellikle tektoniz-ma sonrası çökelmiştir ve daha yaşlı kayalarıuyumsuzlukla örter. Örneğin, Alucra çevresindeBerdiga dağlarında Jurasik yaştaki klastik kayalarüzerinde açısal uyumsuzlukla Orta Eosen yaşta ki-reçtaşı ve volkanik kayalardan oluşmuş bir istif bu-lunur (Nebert 1961; Pelin, 1977).

Magmatitler.- Bölgede Eosen öncesi tüm birim-ler andezit, dasit, diyorit ve diyabaz bileşiminde ya-rı derinlik kayaları tarafından kesilmiştir. Geniş biralan kaplayan bu magmatik kayalar bölgede haritayapımını, dokanakların niteliklerinin belirlenmesinigüçleştirir. Çok kuvvetli ayrışma gösteren bu volka-nitlerin çevre kayalarla olan dokanaklarını açık birşekilde gözlemek zordur. Fakat seyrek olarak Pulurmetamorfitlerini kesen andezit daykları saptanmış-tır. Bu gibi veriler ve volkanitlerin genel harita görü-nümü bunların çoğunun ufak, sığ sokulumlar şek-linde olduğunu göstermektedir. Volkanitler dışında,aynı magmatizmanın ürünü olan 3-4 km. çapındabir granitoid, çalışılan bölgenin doğusunda Saray-cık köyü çevresinde yüzeyler (Şek. 3, 6).Granodiyorit bileşiminde olan bu sokulum Pulurmetamorfitlerini, Çatalçeşme ve Kelkit formasyon-larını kesmektedir. Benzer nitelikte bir başka soku-lum daha güneyde yer alır (Şek. 3). VolkanitlerinHamurkesen ile Aşutka dilimleri arasındaki bindir-me dokanağını kesmeleri bunların Alt Eosen son-rası, muhtemelen Orta Eosen yaşında olduklarınıgöstermektedir. Orta Eosen istifinde gözlenen tüflerçok büyük bir olasılıkla aynı magmatizmanın ürün-leridir.

BÖLGENİN JEOLOJİK EVRİMİ

Jurasik öncesi olaylar

Çalışılan bölgenin jeolojik evrimini, bölgede bu-gün üst üste duran tektonik dilimleri palinspastikolarak açarak, ortaya koymak mümkündür. Bu şe-kilde dilimler açıldığında Jurasik öncesi temel gü-neyde Pulur metamorfitleri ile kuzeyde ise Üst Kar-bonifer-? Alt Permiyen sedimenter kayaları ile tem-sil edildiği görülür. Bu iki birim arasındaki ilişki herne kadar bugün faylı ise de, ilksel olarak Üst Kar-bonifer - ? Alt Permiyen kayalarının Pulur meta-morfitlerini uyumsuzlukla örtmüş olmaları çok muh-temeldir. Çalışılan bölgenin dışında kuzeyde en AltKarbonifer yaşta (360 ± 2 My; Yılmaz, 1976; Bergo-ugnan, 1987) Köse Ve Gümüşhane granodiyoritlerive Olur bölgesindeki dasit ve riyolitler (H.Yılmaz,1985; Bozkuş,1992) Jurasik öncesi temeli oluştu-rur. Pulur metamorfitlerinde kordiyerit ve sillimanitgibi minerallarin varlığı bu kayaların yüksek sıcak-lık ve düşük basınçta rejyonal metamorfizma geçir-diğini gösterir. Bu metamorfizmanın, en Alt Karbo-nifer granodiyoritlerini oluşturan magmatizma ile je-

16 Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

netik ilişkili olması ve her ikisinin de Devoniyen-Karbonifer yaşta And tipi bir magmatik yayın, alt ke-simlerinde meydana gelmiş olmaları muhtemel gö-zükmektedir. Buna göre Pulur metamorfizmasınınolasılı yaşı Devoniyen veya en Alt Karboniferdir.Daha sonra bu metamorfik-magmatik topluluk yük-selmiş ve aşınmış ve Üst Karboniferde sığ denizelve karasal molas çökelleri ile örtülmüştür (Şek. 8).Pulur masifi ve Köse-Gümüşhane granodiyoritleri-

Ağvanis masifi kayalarından gerek litoloji gereksemetamorfizma derecesi açışından oldukça farklıolan Pulur metamorfitlerini kuzeybatı Anadolu'daKarakaya kompleksinin altında tektonik olarak yeralan gnays, mermer ve amfibolitlerden yapılmışKazdağ grubu ile karşılaştırmak mümkündür. Kaz-dağ grubu gnayslarında yapılan son jeokronolojikçalışmalar 308 ± 16 My'lık zirkon yaşları vermiştir(Okay ve diğerleri, 1996). Benzer bir tektonik ilişki

ne benzeyen geç Hersiniyen yaşta yüksek sıcaklıkmetamorfik kayaları ve granodiyoritleri Büyük veKüçük Kafkasya'dan tanımlanmıştır (Khain, 1975;Adamia ve diğerleri, 1982). Bu kayalar Kafkasya'dada, Pulur bölgesinde olduğu gibi, Üst Karbonifermolas çökelleri ile örtülmektedir (Khain, 1975; Yıl-maz, 1989). Bu durum Doğu Pontidlerin Jurasik ön-cesi temelinin Kafkasya'ya benzerlik gösterdiğini(Yılmaz, 1989) ve muhtemelen Avrasya'nın güneyucunda yer aldığını göstermektedir.

Çalışılan bölgede ve tüm Doğu Pontidlerde Tri-yas kayaları tanımlanmamıştır. Ancak çalışılanarazinin 90 km. batısındaki Ağvanis masifini oluş-turan metabazit, fillat ve mermerler kuzeybatı Ana-dolu'da tanımlanan Karakaya kompleksinin Permi-yen-Triyas yaştaki Nilüfer birimine (Okay, 1984;Okay ve diğerleri, 1990) büyük benzerlik sunar. Ni-lüfer biriminin Permiyen-Triyasta ensimatik bir yay-önü veya yay-içi havzada oluştuğu daha sonra enÜst Triyasta kuzeye, bugün Kazdağ grubu tarafın-dan temsil edilen, kıtasal bir kabuk üstüne itildiğidüşünülmektedir (Okay ve diğerleri, 1990; 1996).

Doğu Pentidlerin temeli için de düşünülebilir (Şek.8). Bu bağlamda çalışılan bölgede yüzeyleyen dü-şük dereceli metamorfitler, Pulur metamorfitleri veÜst Paleozoyik istifi üzerine itilmiş bir bindirme dili-minin kalıntıları olabilir.

Jurasik - Alt Kretase: Pasif kıta kenarı gelişimi

Liyasta (Playansbahiyen) tüm Sakarya zonu bo-yunca güneyden, önemli bir transgresyon gerçek-leşmiş ve Doğu Pontidleri de içine alan geniş biralan deniz ile kaplanmıştır (Akın, 1979). Bu havzaiçinde muhtemelen faylarla sınırlı yüksek alanlardaÇaltepe kireçtaşı ile temsil edilen neritik karbonatkayaları çökelirken havzanın diğer kesimlerindeKelkit formasyonu ile tanımlanan klastik kayalar çe-kilmiş ve bunlara riftleşmeye bağlı olarak meydanagelen volkanitier eşlik etmiştir. Havza içine yüksekalanlardan yer yer büyük kireçtaşı blokları da kay-mıştır. Jurasikteki bu sedimentasyon, Görür ve di-ğerleri (1983) tarafından tanımlanan ve bu bölgedeNeo-Tetisin açılımına bağlı muhtemel çiftleşmeyitemsil etmektedir. En Üst Jurasik-Alt Kretasede

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER) 17

havzanın tümünde volkanoklastikten karbonat kayaçökelimine bir geçiş olmuştur. Çalışılan alanda vetüm Doğu Pontidlerde karbonat kaya çökelimi AltKretase boyunca devam etmiştir. Fakat bu zamandiliminde de fasiyes farklılaşması gözlenmiş kuzey-de neritik karbonat çökelimi devam ederken, Tetisokyanusuna bakan güney kesimlerde pelajik kireç-taşı ve kalsitürbiditler çökelmiştir. Örneğin Berdigadağlarında Üst Jurasikte Barremiyenin sonuna ka-dar şelf tipi karbonatlar oluşurken (Pelin, 1977),Bayburt çevresinde ve çalışılan alanda bu zamanaralığında pelajik kireçtaşları ve kalsitürbiditler(Hozbirikyayla kireçtaşı) çökelmiştir (Burşuk, 1975;Özer, 1984). Bu durum Alt Kretasede Doğu Pontid-lerin güney kenarı boyunca güneydeki Tetis okya-nusuna bakan bir pasif kıta kenarının geliştiğinigösterir (Şek 9).

Senomaniyen-Türoniyen: Ofiyolitli melanjınyerleşimine bağlı yükselme ve aşınma

Doğu Pontidlerde birçok bölgede tüm Alt Kreta-se çökelleri aşınmış olup Senoniyen kayaları doğ-rudan Jurasik yaşta karbonatları veya Kelkit for-masyonunu açısal uyumsuzlukla örter (Nebert,1961; Pelin, 1977; Özsayar ve diğerleri, 1981). Gü-müşhane bölgesinde Senoniyen kayaları doğrudanKarbonifer yaştaki Gümüşhane granodiyoriti üze-rinde yer almaktadır (Yılmaz, 1976). Tüm DoğuPontidleri etkileyen bu yükselme ve aşınma olayıofiyolitli melanj kütlelerinin Senomaniyen ve Türoni-yende kuzeye Doğu Pontid pasif kıta kenarı üzeri-ne yerleşmesi sonucu meydana gelmiştir. KüçükKafkaslar'da da (Knipper. 1980) bu zamanda ofiyo-lit ve ofiyolitli melanj kütlelerinin kuzeye doğru yer-leştiği bilinmektedir. Buna göre Senomaniyen-Türo-niyende yaklaşık 1000 km. uzunluktaki Doğu Pon-tid-Küçük Kafkaslar pasif kıta yamacı üzerine okya-nusal kabul ve/veya okyanusal eklenir prizmalartektonik olarak yerleşmiştir. Doğu Pontidlerde ofiyo-litli melanj dilimi Bayburt-Köse-Şiran hattının kuze-yine çıkmamış olmasına rağmen, bu olay DoğuPontidlerin daha kuzeyde kalan kesimlerini de etki-lemiş ve bu bölgelerde önemli bir yükselme veaşınma evresi meydana gelmiştir.

Ofiyolitli melanjın neden Senomaniyen-Türoni-yende Doğu Pontid kıta kenarı üzerine yerleştiğisorusunun cevabı açık değildir. Doğu Pontidlerdetüm Senoniyen boyunca dalma-batmaya bağlı ada

yayı magmatizmasının yaygın olarak gözlenmesi(Akın, 1979), Senoniyenin başında bu bölgede Te-tis okyanusunun var olduğunu ve kıta-kıta çarpış-masının meydana gelmediğini göstermektedir. El-mas (1994) ofiyolitli melanjın yerleşmesini, kuzeyedoğru dalan Tetis okyanus kabuğu üzerinde geli-şen ve kalınlaşan eklenir pizmanın geriye doğrubindirmesine bağlar. Fakat Senomaniyen-Türoni-yende Doğu Pontidlerin güneyinde kalın bir eklenirprizmanın varlığına dair hiç bir veri yoktur. DoğuPontidlerin iç kesimlerinde gözlenen, hiç veya çokaz volkanik kaya kapsayan, yaygın Üst Jurasik-AltKretase yaşta karbonat kayaları, dalma-batmayabağlı volkanizmanın bu evrede daha başlamadığı-nı gösterir. Doğu Pontidlerin dış kesiminde dalma-batmaya bağlı ilk yaygın volkanizma Türoniyendebaşlamaktadır (Özsayar, 1971; Taner ve Zaninetti,1978). Bu durumda, ofiyolitli melanjın yerleşmesiniaçıklayabilecek bir mekanizma Doğu Pontid pasifkıta yamacının güneye doğru dalan bir ensimatikdalma-batma zonuna kısmen başını sokmuş olabi-lir (Şek. 9). Kıtasal litosferin düşük yoğunluğu nede-ni ile uzun süre dalamıyacağı için, bu olay sonucudalma-batma zonunun polaritesi değişecek ve Te-tis okyanusu kuzeye Doğu Pontidlerin altına doğrudalma-batmaya başlayacaktır. Okyanus-içi dalma-batma zonlarının polarite değiştirdikleri, bilhassagüneydoğu Asya bölgesinin tektoniğinden bilinmek-tedir (Hamilton, 1979). Burada önerilen bu modelaynı zamanda ofiyolit yerleşmesini hemen takibenTüroniyende Doğu Pontidlerin dış kesiminde nedendalma-batmaya bağlı yaygın bir volkanizmanınbaşladığını açılar.

Senoniyen: Doğu Pontid magmatik yayınıngelişimi

Senoniyen süresince devam eden dalma-batmasonucu Doğu Pontidlerin dış kesimlerinde 2000metreyi aşkın kalınlıkta genellikle andezitik ve da-sitik kayalarla temsil edilen bir volkanik yay istifi ge-lişmiştir (Boccaletti ve diğerleri, 1974; Akın 1978;Eğin ve Hitet, 1979,*Gedikoğlu ve diğerleri, 1979;Terlemez ve Yılmaz, 1980; Şengör ve Yılmaz,1981). Doğu Karadeniz havzası muhtemelen Mest-rihtiyende volkanik yay ekseninin ikiye ayrılmasıokyanusal bir yay-ardı havza olarak açılmaya baş-lamıştır (Boccaletti ve diğerleri, 1974; Robertseonve Dixon, 1984; Zonenshain ve Le Pichon, 1986;Görür, 1988; Okay ve diğerleri, 1994; Robinson ve

18 Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

Şek. 9. Doğu Pontidlerin Kretase- Alt Tersiyer'de levha tektoniği açısından evrimini gösteren şematik ve spekülatifkesitler. Alt Kretasede Doğu Pontidler Lavrasyanın güneye bakan pasif kıta kenarı boyunca yer almaktaydı.Senomaniyen-Türoniyende Doğu Pontidlerin güney ucu, güneye doğru dalan okyanus-içi bir dalma-batmazonuna kafasını sokarak ofiyolit üzerlemesine uğradı. Bu olayla beraber dalma-batma zonu polarite değiş-tirerek Neo-Tetis okyanusu kuzeye Doğu Pontidlerin altına doğru dalmaya başladı. Bu dalma-batma sonucuTüroniyenden başlayarak Doğu Pontidlerin dış kesiminde bir magmatik yay gelişti. Mestrihtiyende bu volkanikyay ikiye ayrılarak kuzeyinde okyanusal kabuğa sahip Doğu Karadeniz havzasını bir yay-ardı havza olarakaçtı. Üst Paleosen-Alt Eosende Doğu Pontid magmatik yayı Anatolit-Torid levhacığı ile çarpışarak, çalışmaalanında gözlenen bindirmeli yapı oluştu.

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER) 19

diğerleri, 1996). Bu açılmanın sonucunda DoğuPontidler, bugünkü Japon adaları gibi bir ada yayıkonuma kazanmıştır. Senoniyende, çalışılan böl-genin de dahil olduğu, Doğu Pontidlerin güney ke-simleri bir yay-önü havza konumundadır. Gevenliformasyonunda izlenen volkanojenik kumtaşları,silttaşları ve marnlar böyle bir ortamda çökelmiştir.Doğu Pontidlerde magmatizma Mestrihtiyenin so-nu-Paleosenin başına kadar devam etmiş (Kork-maz ve Gedik, 1988; Korkmaz, 1993) daha sonrabölge Anatolid-Torid kıtasının Doğu Pontid ada ya-yı ile çarpışmasına bağlı olarak dilimlenmiş, kıvrıl-mış ve yükselmiştir.

Üst Paleosen-Alt Eosen: Kıta-ada yayıçarpışması

Kuzeye doğru hareket eden İmadılağ dilimiönünde çökelen Sipikör formasyonunun yaşı, ÜstPaleosen-Alt Eosende Doğu Pontid kıta yamacıkuzeye doğru dilimlenmeye başladığını gösterir.Çalışılan alandaki diğer ana tektonik yapılar da budönemde oluşmuştur. Dilimlenme büyük bir olası-lıkla Bayburt-Pulur ovasının kuzeyine geçmemekleberaber daha kuzey kesimlerde sıkışmaya bağlıkıvrımlanma, yükselme ve aşınma gözlenir. Örne-ğin, Berdiga dağlarında Orta Eosen yaşta nummu-litli kireçtaşları, kıvrımlanmış Berriyaziyen kireçtaş-larını ve daha yaşlı çökelleri uyumsuzlukla örter(Pelin, 1977). Üst Paleosen-Alt Eosen yaşta kuze-ye verjanslı dilimlenme ve sıkışma, Neo-Tetisin ka-panmasından sonra Doğu Pontid ada yayının To-rid-Anatolid levhası ile çarpışması ile açıklanabilir.Orta Eosende tektonik hareketler sona ermiş vebölgede yaygın olarak nummulitli kireçtaşları çökel-miştir. Orta Eosende gözlenen çalışılan bölgeyi vetüm Doğu Pontidleri etkileyen yaygın magmatizmamuhtemelen çarpışma sonrası bölgesel bir geril-meye bağlı olarak oluşmuştur.

SONUÇLAR

Çalışmanın sonuçları şöyle özetlenebilir:

1. Doğu Pontidlerin iç kesiminde yaklaşık 1200km2'lik bir alanda, kuzeye doğru hareket etmiş tek-tonik dilimler ayrıntılı olarak haritalanmıştır. Bindir-me dilimleri arasında önemli stratigrafik farklılıklarvardır. Buna göre bindirme dilimleri palinspastikolarak açıldığında, dilimlerdeki Jurasik-Alt Kretase

yaşında kayalar kuzeyden güneye doğru şelften kı-ta yamacına, kıta yamacından okyanusa geçiş fa-siyesleri kapsar.

2. Bindirme dilimlerinin en altında ve en kuzey-de yer alan Cebre göreli Otoktonun temelini oluştu-ran Üst Karbonifer kayalarının stratigrafisi incelen-miş, bu kayaların altta Kasimoviyen-Gizeliyen ya-şında çakıllı kumtaşı, kumtaşı, kireçtaşı, kuvarsitve şeylden oluştuğu üste doğru dereceli olarakkarasal kırmızı kumtaşı ve çakıltaşlarına geçtiğisaptanmıştır.

3. Cebre göreli otoktonunda Karbonifer istifiniuyumsuzlukla örten Jurasik karbonatlar üzerine iseyine uyumsuzlukla Üst Kretase yaşında silttaşı,kumtaşı, şeyl, marn ve pelajik kireçtaşından oluşanbir istif yer almaktadır.

4. Cebre göreli otoktonunun üzerinde yer alanHamurkesen bindirme diliminde Jurasik kayalarıvolkanoklastik bir fasiyeste gelişmiş olup, Cebreotoktonundan aktarılmış Jurasik kireçtaşı bloklarıkapsamaktadır. Daha üstte Üst Jurasik yaşta incebir oolitli kireçtaşı ve Alt Kretase yaşta kalın pelajikmikritler yer almaktadır.

5. Daha üstte yer alan Aşutka bindirme dilimihavzanın daha derin kesimlerinde çökelmiş incetaneli Jurasik kırıntılar ve Alt Kretase pelajik kan-bonatlarmdan yapılmıştır. Alt Kretase pelajik kireç-taşları üzerinde tektonik olarak ofiyolitli melanj ka-yaları yer alır. Ofiyolitli melanj dilimi Doğu Pontid-lerin güneye bakan pasif kıta kenarı üzerineSenomaniyen-Türoniyende yerleşmiştir. Hamur-kesen ve Aşutka bindirme dilimlerinde Üst Kretasekayalarının bulunmamasını, ofiyolitli melanjın yer-leşmesine bağlı olarak gelişen yükselme ve aşın-ma ile açıklamak mümkündür.

6. Üst Paleosen-Alt Eosen yaştaki bir fliş istifiofiyolitli melanjı uyumsuzlukla örtmektedir. Bu flişDoğu Pontidlerin Anatolit-Torid levhacılığı ile çar-pışmasına bağlı olarak kuzeye doğru dilimlenmesisırasında çökelmiştir. Fliş üzerinde, flişe malzemevermiş köksüz bir kireçtaşı napı yer alır. Çarpışmasonrası nitelikli Orta Eosen kayaları değişik tek-tonik dilimleri ve bu dilimleri ayıran bindirme fay-larını uyumsuzlukla örter.

20 Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

KATKI BELİRTME

Çalışmayı destekleyen ve yayınlanmasına izinveren TPAO'ya, bölgenin jeolojisi ile ilgili yararlı tar-tışmalar yaptığımız Hüseyin Kozlu ve Mustafa Ay-dın'a teşekkür ederiz.

Yayına Verildiği Tarih, 13 Şubat 1996

DEĞİNİLEN BELGELER

Adamia, S.; Belov, A.A. Lordkipanidze; M. veSomin, M.L., 1982, Project No. 5 IGCP "Cor-relation of Prevariscan and Variscan Eventsin the Alpine Mediterranean Mountanin Belt"Field Excursion Guide Book of InternationalWorking on the Caucasus, Tblisi, 82 s.

Ağar, Ü., 1977, Demirözü (Bayburt) ve Köse (Kel-kit) bölgesinin jeolojisi: Doktora Tezi, İstan-bul Üniversitesi, Fen Fakültesi, 59 s.

Akdeniz, N., 1988, Demirözü Permiyen-Karboniferive bölgesel yapı içindeki yeri: Türkiye JeolojiBülteni, 31, 71-80.

Akın, H., 1978, Geologie, Magmatismus undLagerstaettenbildung im ostpontischenGebirge-Türkei aus der Sicht der Plattentek-tonik: Geoelogishe Rundschau, 68,253-283.

Aktimur, T.; Ateş, Ş.; Yurdakul, M.E.; Tekirli, M.E.ve Keçer, M., 1992, Niksar-Erbaa ve Destekbölgesinin jeolojisi: Maden Tetkik ve AramaDergisi, 114, 25-36.

Bergougnan, H.; 1976, Structure de la Chaine pon-tipue dans Ie haut-Kelkit (Nord-Est del'Anatolie): Bull. Soc. Geol. France, 13, 675-686.

, 1987, Etudes geoelogiques dans l'est-Anatolien: Doktora tezi, Pirre et Marie CurieÜniversitesi, Paris. 606 s.

Boccaletti, M.; Gocev, P., ve Manetti, P., 1974,Mesoezoic isopic zones in the Black Sea

region: Boll. Soc. Geol. İtaliana, 93, 547-565.

Bozkuş, C., 1992, Olur (Erzurum) bölgesininstratigrafisi: Türkiye Jeoloji Bülteni, 35, 103-119.

Burşuk, A., 1975, Bayburt yöresinin mikropaleon-tolojik ve stratigrafik irdelenmesi: İst. Üni.Fen Fak. Doktora Tezi. Karadeniz TeknikÜni. Matbaası, Trabzon, 196 s.

Eğin, D. ve Hirst, D.M., 1979, Tectonic and mag-matic evolution of Volcanic rocks from thenorthern Harşit river area, N.E. Turkey:Proeceedings of the Ist Geological Congressof the Middle East (GEOCOEME), 56-93.

Elmas, A., 1994, Doğu Pontidlerde (Kop Dağıkuzeyi) Üst Kretase - Tersiyer dönemindekinap yerleşimlerinin stratigrafik verileri: Tür-kiye 10. Petrol Kongresi Tebliğleri, s. 276-289.

Fenerci, M., 1994, Rudists from Maden (Bayburt)area (NE Turkey): Turkish Journal of EarthSciences, 3, 1-12.

Gedikoğlu, A.; Pelin, S. ve Özsayar, T., 1979, Themain lines of geotectonic devlopment of theeast Pontids in the Mesoezoic era:Proceedings of the Ist Geeological Congressof the Middle East (GEOCOME), 555-580.

Görür, N., 1988, Timing of opening of the BlackSea basin: Tectonophysics, 147, 247-262.

; Şengör, A.M.C.; Akkök, R. ve Yılmaz, Y.,1983, Pontidlerde Neo-Tetis'in kuzey kolu-nun açılmasına ilişkin sedimentolojik veriler:Türkiye Jeol. Kur. Bült. 26, 11-19.

Hamilton, W., 1979, Tectonics of the Indonesianregion: Geological Survey ProfessionalPaper 1078, 345 s.

Keskin, İ., 1987, Pulur metamorfitlerinin yaşı ile il-gili yeni bir bulgu: MTA Derg., 107, 171-174.

PULUR BÖLGESİNİN STRATİGRAFİSİ ve TEKTONİĞİ (BAYBURT, DOĞU PONTİDLER) 21

; Korkmaz, S.; Gedik, İ.; Ateş M.; Gök, L;Küçümen, Ö. ve Erkal, T., 1989, Bayburtdolayının jeolojisi MTA no.

Ketin, L; 1951, Bayburt bölgesinin jeolojisi hakkın-da: İst. Üni. Fen Fak. Mecm., 21, 113-127.

, 1966, Anadolu'nun tektonik birlikleri: MTADerg. 66, 20-34.

Khain, V.E., 1975, Structure and main stages in thetectono-magmatic development of theCaucasus: an attemp at geodynamic interp-retation: American Journal of Science, 275-A, 131-156.

Knipper, A.L., 1980, The tectonic position of op-hiolites of the Lesser Caucasus:Proeceedings of the International OphioliteSymposium Cyprus, p. 372-376.

Korkmaz, S., 1993, Tonya-Düzköy bölgesininstratigrafisi (Trabzon güneybatısı): TürkiyeJeoloji Bülteni, 36, 151-158.

-, Siyako, M. ve Burkan, K.A.-1990, Biga yarı-madasının jeolojisi ve tektonik evrimi: Tür-kiye Petrol Jeologları Derneği Bülteni, 2, 83-121.

ve A. Gedik, 1988, Rize-Fındıklı-Çamlıhem-şin bölgesinin jeolojisi ve petrol potansiyeli:Jeoloji Mühendisliği, 32-33, 5-15.

Nebert, K., 1961, Kelkit Çayı ve Kızılırmak (kuzeyAnadolu) nehirleri mecra bölgelerinin jeolo-jisi hakkında: MTA Derg. 57, 1-49.

Norman, T., 1976, Bayburt güneyindeki Alt Tersiyerhavzasınında paleo-akıntılı yönleri: TürkiyeJeol. Kur. Bölt. 19, 23-30.

Okay, A.l., 1984, Ağvanis metamorfitleri ve çevrekayalarının jeolojisi: MTA Derg. 99/100, 51-71.

1989, Tectonic units and sutures in the Pon-tides, northern Turkey: Tectonic Evolution of-the Tethyan Region'de (ed. A.M.C. Şengör),Kluwer Academic Publ., 109-116.

-, Şengör, A.M.C. ve Görür, N., 1994,Kinematic history of the opening of the BlackSea and its effect oen the surroundingregions: Geology, 22, 267-270.

Satır, M.; Maluski, M.; Siyako, M.; Metzger,R. ve Akyüz, S., 1996, Paleo- and Neo-Teth-yan events in northwest Turkey: Tectonics ofAsia, (ed. A.Yin ve M. Harrison) (baskıda).

Özer, E., 1984, Bayburt (Gümüşhane) yöresininjeolojisi: Karadeniz Teknik Üniversitesi Der-gisi, Jeoloji, 3, 77-89.

Özsayar, T., 1971, Palâontologie und Geologie desGebietes östlich Trabzon (Anatoelien): Dok-tora tezi, Giesener Geologische Schriften,Heft 1, 138 s.

-, Pelin, S. ve Gedikoğlu, A., 1981, Doğu Pon-tidler'de Kretase: Karadeniz Teknik Üniver-sitesi Yerbilimleri Dergisi,1, 65-114.

Pelin, S., 1977, Alucra (Giresun) güneydoğuyöresinin petrol olanakları bakımındanjeololjik incelenmesi: Karadeniz Teknik Üni.yayın No. 87, Trabzon, 103 s.

Robertson, A.H.F. ve Dixon, J.E. 1984, introduc-tion: aspects of the gelogical evolution of theEastern Mediterranean: Geological SocietySpecial Publication, no. 17, 1-74.

Robinson, A.G., Banks, C.J., Rutherford, M.M. veHirst, J.P.P., 1995, Stratigraphie and structuraldevelopment of the Eastern Pontides, Turkey:Journ. Geol. Soc. London, 152, 861-872.

-; Rudat, J.H.; Banks, C.J. ve Wiles, R.LF., 1996,Petroleum geoleogy of the Black Sea: Marineand Petroeleum Geoloegy, 13,195-223.

1996, Granulite facies gneisses from thePulur region, Eastern Pontides: TurkishJournal of Earth Sciences, 5,55-61.

Şengör, A.M.C. ve Yılmaz, Y., 1981, Tethyan evo-lution of Turkey: a plate tectonic approach:Tectonophysics, 75, 181-241.

22 Aral İ. OKAY, Ömer ŞAHİNTÜRK ve Hüseyin YAKAR

Taner, M.F. ve Zaninetti, L, 1978, Etüde paleon-tologique dans Ie Cretace volcano-sedimen-taire de Güneyce (Pontides orientales, Tur-quie): Rivista İtaliana-di Paleoentologia veStratigrafia, 84, 187-198.

Tanyolu, E., 1988, Pulur Masifi (Bayburt) doğu kes-iminin jeolojisi: Maden Tetkik ve Arama Der-gisi, 108, 1-17.

Terlemez, İ. ve Yılmaz, A., 1980, Ünye-Ordu-Koyulhisar-Reşadiye arasında kalan yöreninstratigrafisi: Türkiye Jeol. Kur. Bült. 23, 179-192.

Topuz, G. ve Sadıklar, M.B., 1994, Pulur Masifi(Demirözü-Bayburt) orta kesiminin stratig-rafisi ve metamorfizması: 47. Türkiye JeolojiKurultayı, Bildiri özleri, 158.

yapısal evrimi: Türkiye Jeol. Kur. Bült. 28,79-92.

1989, Kafkasyanın tektonik kuşakları ve bukuşakların kuzeydoğu Türkiye'deki uzan-tıları: MTA Derg. 109, 89-106.

Yılmaz, H., 1985, Olur (Erzurum) bölgesinin jeolo-jisi: Karadeniz Teknik Üniversitesi Yerbilim-leri Dergisi, 4, 23-43.

Yılmaz, Y., 1976, Geology of the Gümüşhane gran-ite (petrography): İstanbul Üniversitesi FenFakültesi Mecmuası, Seri B, 39, 157-172.

Zonenshain, L.P. ve Le Pichon, X. 1986, Deepbasins of the Black Sea and Caspian Sea asremnants of Mesozoic back-arc basins: Tec-tonophysics, 123, 181-212.

Yılmaz, A., 1985, Yukarı Kelkit çayı ile Munzurdağları arasının temel jeoloji özellikleri ve