vi. bahÇe ÜrÜnlerİnde muhafaza vebahceder.org.tr/dosyalar/bto/vi_bahce_bitkilerinde... ·...

82
VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU 22-25 EYLÜL 2014 BURSA, TÜRKİYE BİLDİRİ KİTAPÇIĞI BURSA, 2014

Upload: others

Post on 18-Jan-2020

9 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE

PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014

BURSA, TÜRKİYE

BİLDİRİ KİTAPÇIĞI

BURSA, 2014

SEMPOZYUM DÜZENLEME KURULU

ONURSAL BAŞKAN

Prof. Dr. Kamil Dilek

SEMPOZYUM BAŞKANLARI

Prof. Dr. M. Hakan Özer

Prof. Dr. Bülent Akbudak

SEMPOZYUM SEKRETERYASI

Doç. Dr. Nuray Akbudak

Doç. Dr. Cevriye Mert

ORGANİZASYON KOMİTESİ

Prof. Dr. Erdoğan Barut

Prof. Dr. Cihat Türkben

Doç. Dr. C. Ece Tamer

Dr. Tuncay Acıcan

Öğr. Grv. Murat Çetin

Araş. Gör. Müge Kesici Zengin

Araş. Gör. T. Can Ulu

Araş. Gör. Sevin Teoman

Araş. Gör. N. Erem Gülsoylu

SEMPOZYUM BİLİM KURULU

Prof. Dr. Bülent Akbudak

Prof. Dr. Uygun Aksoy

Doç. Dr. Elif Çandır

Prof. Dr. Fisun Gürsel Çelikel

Prof. Dr. Ömür Dündar

Prof. Dr. Mustafa Erkan

Prof. Dr. Resul Gerçekcioğlu

Prof. Dr. Nurdan Tuna Güneş

Prof. Dr. Nilgün Halloran

Prof. Dr. Kenan Kaynaş

Prof. Dr. M. Ali Koyuncu

Prof. Dr. Muharrem Özcan

Doç. Dr. A. Erhan Özdemir

Prof. Dr. M. Hakan Özer

Doç. Dr. Fatih Şen

Prof. Dr. Cihat Türkben

Prof. Dr. Hasan Vural

ÖNSÖZ

Günümüz koşullarında, Dünya’da hızla artan nüfusun beslenme ihtiyacını karşılamak, sınırlı

tarım toprakları çerçevesinde verimdeki artış kadar, alınan ürünün korunması ve muhafazası ile

de mümkündür. Ülkemiz, sanayii alanındaki atılımları ile kendine yeterli olan ender tarım

ülkelerinden birisidir. Bu durum doğal koşulların uygunluğunun yanı sıra verimdeki artıştan da

kaynaklanmaktadır. Ancak, artan nüfusa karşılık, sınırlı tarım topraklarından alınan ürünün

korunması, muhafazası ve pazarlanması da; en az verim artışı kadar önemlidir. Dolayısıyla,

tarımsal üretimin artışına paralel olarak üretim ve tüketim zincirinde ortaya çıkan ürün

kayıplarının mümkün olan en az düzeye indirilmesi gerekmektedir. Bu kayıpların en aza

indirilmesi ile milli servet kaybı azalacak, daha fazla ve daha kaliteli ürün tüketime ve ihracata

sunulmuş olacaktır. Ayrıca, ülkemizin yurtdışındaki imajı da olumlu yönde etkilenecektir.

Yapılan incelemelere göre, yaş meyve ve sebzedeki hasat sonrası kayıplar gelişmekte olan

ülkelerde ortalama %20-30 gibi oldukça önemli düzeylerdedir. Bu durum, hasat sonrasında

ürünün canlılık olaylarının yeterince kontrol edilememesinin yanında, ürünlerin muhafaza

koşullarının iyi olmaması ve esas itibariyle üretici-tüketici zinciri arasındaki hatalardan da

kaynaklanmaktadır. Bahçe ürünleri hasat tazeliklerini, doğal olarak bünyelerinde bulunan

enzim faaliyetleri, oksidasyon ve su kaybı gibi olaylar sonucu yavaş yavaş kaybederek kalite

kayıplarına uğrarlar. Bu nedenle, günümüzde bahçe ürünlerinin bozulmadan uzun süre

saklanabilmeleri konusu giderek önem kazanmaya başlamıştır. Bahçe ürünlerinin

bünyelerindeki fiziksel ve kimyasal değişimler üzerine dolayısıyla dayanma sürelerine

paketleme, ortam koşulları, taşıma ve pazarlama gibi birçok faktör etkili olmaktadır.

Bozulabilir tarımsal ürünlerin, taze olarak kullanılma sürelerini uzatmak, özellikle ortam

sıcaklığını o ürüne özgü muhafaza sıcaklığına düşürmek ile, yani ‘soğukta muhafaza’ ile

mümkündür. Son 20-30 yılda, insanların gıda tüketimi alışkanlıklarında çok büyük değişiklikler

olmuş, özellikle sağlık kaygısı yüzünden taze meyve-sebze tüketiminde büyük bir artış

gözlemlenmiştir. Bu değişiklikler, çabuk bozulabilen gıdaların korunması için uygun

teknolojilerin geliştirilmesi ihtiyacını doğurmuştur. Sempozyum kapsamında da bahçe

ürünlerinde hasat ve hasat sonrası süreçler, meydana gelen değişimler ve kullanılan son

teknolojiler ile ilgili çalışmalar konunun uzmanları tarafından tartışılacak ve pratiğe

aktarılabilecek uygulamalar değerlendirilecektir. Bu amaçla, 22-25 Eylül 2014 tarihleri

arasında Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü tarafından

düzenlenecek olan ‘VI. Bahçe Ürünlerinde Muhafaza ve Pazarlama Sempozyumu’nda

muhafaza ve pazarlama sorunları tartışılacak, bu konuda hazırlanacak sunumlar incelenecek ve

bu alanda çalışan bilim insanları, kamu ve özel kurum çalışanları bir araya getirilecektir. Böyle

önemli bir platformda sizleri aramızda görmekten ve ağırlamaktan son derece memnunluk

duyacağız.

Sempozyum Düzenleme Kurulu

İÇİNDEKİLER

Taze Kesilmiş Karnabaharda Kararmanın Önlenmesinde Sitrik Asit Uygulamaları ....................1

M. Ufuk Kasım, Rezzan Kasım

Üzüm Muhafazasında Salisilik Asit Kullanımı ................................................................................2

Derya Erbaş, Cemile Ebru Onursal, Zehra Babalık, Mehmet Ali Koyuncu

Vakum İnfiltrasyon Yöntemi ile Derim Sonrası Aminoetoksivinilglisin Uygulamasının Domates

Meyvelerinin Olgunluğuna Etkisi ....................................................................................................3

Altan Çandır, Fatih Şen, Elif Çandır

Ozon Uygulamasının “Red Globe” Üzüm Çeşidinin Soğukta Depolanması Üzerine Etkisi ...........4

İbrahim Onur Çakır, Mehmet Ali Koyuncu

Hasat Sonrası UV-C ve Sıcak Su Uygulamalarının Erciş Üzüm Çeşidinin Meyve Kalitesi ve

Soğukta Muhafazası Üzerine Etkileri ..............................................................................................5

Nurhan Keskin, Muhammed Sıddık Baytin, Şeyda Çavuşoğlu*, Nalan Türkoğlu, Rana Baytin, Çağla

Parlar

Deveci Armut Çeşidinde Muhafaza Periyodu Süresince; 1-MCP Uygulaması, Αlpha Farnesene

Enzim Aktivitesi, Etilen Üretimi ve Yüzeysel Yanıklığın Gelişimi Arasındaki İlişkiler .................6

Arzu Şen Aslım, Tuncay Acıcan, M. Emin Akçay, Seçil Erdoğan, Erdinç Uysal, M. Hakan Özer,

Himmet Tezcan

Farklı Sıcaklıklarda Muhafaza Edilen ‘Silifke Aşısı’ Nar Çeşidi Meyvelerinin Bazı Kalite

Özelliklerine 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Etkisi...............................................................7

Nurdan Tuna Güneş, A. İlhami Köksal, Özge Özüpek, Bilgin Kaya

Hasat Öncesi ve Sonrası 1-Metilsiklopropen (1-MCP) Uygulamalarının Starkrimson Elma

Çeşidinin Muhafazası ve Raf Ömrü Üzerine Etkileri ......................................................................8

Cemile Ebru Onursa, İsa Eren, Özgür Çalhan, Atakan Güneyli, Tuba Topcu

Farklı Dozda 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Nova Mandarin Çeşidinin Soğukta

Muhafazası Üzerine Etkisi ................................................................................................................9

Zafer Karaşahin, Mustafa Ünlü, Celile Aylin Oluk, Ebru Yazıcı, İhsan Canan, Ahmet Erhan Özdemir

‘Ankara’ Armudunda 1-Metilsiklopropen’in Bazı Derim Sonrası Kalite Parametrelerine Etkisi

......................................................................................................................................................... 10

Nalan Bakoğlu, Nurdan Tuna Güneş

Soğan Yetiştiriciliğinde Azot Uygulamalarının Hasat Sonrası Depolama Sürecinde Kalite

Özellikleri Üzerine Etkisinin Belirlenmesi ..................................................................................... 11

Arzu Şen Aslım, Tuncay Acıcan, Seçil Erdoğan, Barış Albayrak, Gülay Beşirli, Zühtü Polat

Hicaznar Çeşidinde Sıcak Su Uygulamalarının Antioksidan Bileşikler ve Muhafaza Üzerine

Etkileri ............................................................................................................................................ 12

Nurten Selçuk, Mustafa Erkan

Organik Kuru İncirin Depolanmasında Defne Ve Kekik Uçucu Yağlarının Kullanım

Olanaklarının Araştırılması ........................................................................................................... 13

Birgül Ertan, Özlem Doğan, Berrin Şahin, Mesut Özen, Eşref Tutmuş, Banu Bahar, Hüsnü Can Başer

Taze İncir (cv. Sarılop) Meyvelerinde Mikotoksin Oluşumu ........................................................ 14

Hilmi Kocataş, Ramazan Konak

Pink Lady Elma Çeşidine Hasat Sonrası Yapılan Kalsiyum Klorür ve Kalsiyum Oksit

Uygulamalarının Meyvenin Muhafaza Kalitesi Üzerine Etkileri .................................................. 15

Uygun Aksoy, Fatih Şen, K. Betül Özer, H. Zafer Can, İlknur Vural, Neslihan Ekinci, Mustafa

Sakaldaş

Vakum Altında Meyveye Kalsiyum Emdirme Uygulamasının Eşme Çeşidi Ayvada Muhafaza

Sürecinde ‘Meyve Eti Kahverengileşmesi’ Fizyolojik Bozukluğu İle Meyve Kalitesine Etkisi .... 16 Tuncay Acıcan, Arzu Şen Aslım, Cüneyt Tunçkal, Hakan Özer, M. Emin Akçay, Erdinç Uysal, Zühtü

Polat, Engin Güven, Muammer Yalçın

Taze Dilimlenmiş Fuji ve Granny Smith Elma Çeşitlerinde Farklı Dozda Kalsiyum Laktat ve

Askorbik Asit Uygulamalarının Muhafaza ve Kalite Üzerine Etkisi ............................................ 17

Ömür Dündar, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Umut Erdoğan

Sergen Koşullarda Aşılı Crisby Çeşidi Karpuzlarda Kalite Parametrelerindeki Değişimleri ..... 18

Ahmet Erhan Özdemir, Halit Yetişir, Elif Çandır, Veysel Aras, Ömer Aslan, Durmuş Üstün, Mustafa

Ünlü

Muhafaza Öncesi Sıcak ve Soğuk Su Uygulamalarının Kestanelerin Normal ve Kontrollü

Atmosferde Muhafazası Üzerine Etkisi .......................................................................................... 19

Murat Çetin, Bülent Akbudak

Kontrollü Atmosferde Muhafazanın ‘Gold Nugget’ Yenidünya Çeşidinin Depo Ömrü ve Meyve

Kalitesi Üzerine Etkileri ................................................................................................................. 20

Işılay Yıldırım, M. Seçkin Kurubaş, Mustafa Erkan, Nedim Tetik

Kontrollü Atmosfer, Etilen Kontrolü ve 1-MCP’nin ‘Hayward’ Kivi Çeşidinin Muhafazası

Üzerine Etkilerinin Araştırılması ................................................................................................... 21

Işılay Yıldırım, Mustafa Pekmezci

Palistore Ortamında Depolanan Dikenli ve Dikensiz Frenk İnciri’nin Muhafaza Bakımından

Karşılaştırılması .............................................................................................................................. 22

Yasin Topçu, Adem Doğan, Mustafa Erkan

Modifiye Atmosferin Bamya Muhafazası Üzerine Etkileri ........................................................... 23

Serdar Polat, Erdinç Bal

Dereotunda (Anethum graveolens L.) Farklı Sıcaklıklarda Modifiye Atmosfer Uygulamalarının

Depolama Süresince Kaliteye Olan Etkileri ................................................................................... 24

Mustafa Sakaldaş, Arzu Şen Aslım, Kenan Kaynaş

Kalıntısız ve Geleneksel Olarak Yetiştirilen Kapya Tipi ‘Urartu’ Biber Çeşidinin Muhafaza

Bakımından Karşılaştırılması ........................................................................................................ 25

Adem Doğan, Mustafa Erkan

Farklı Domates Çeşitlerinin Depolama Süresince Bazı Fiziksel ve Kimyasal Değişimlerinin

Belirlenmesi ..................................................................................................................................... 26

Rüştü Efe Okşar, Mitra Bonakdarzadeh, Sevde Yaldız, Mina Golkarian, Fatih Şen, Ayşe Gül

Yaş Meyve Ve Sebze Pazarlamasında Toptancı Hallerinde Depolama Hizmetinin Durumu:

Ankara İli Örneği ........................................................................................................................... 27

Mevhibe Albayrak, Nurdan Tuna Güneş, Hüseyin T. Güldal

Tarımsal Pazarlamada İnovasyon ve Yeni Ürün Geliştirme ......................................................... 28

Hasan Vural

Rize İlindeki Yaş Meyve Ve Sebze Pazarlama Durumunun Araştırılması ................................... 29

Mustafa Akbulut, Nalan Bakoğlu

Türkiye’de ve Dünyada Ceviz Üretim ve Pazarlaması .................................................................. 30

Filiz Pezikoğlu, Mustafa Öztürk

Palistore Ortamında Kontrollü Atmosferde Muhafazanın 'Hass' Avokado Çeşidinin Muhafaza

ve Meyve Kalitesi Üzerine Etkileri ................................................................................................. 31

Gizem Şahin, M. Seçkin Kurubaş, Mustafa Erkan

“Angeleno” Erik Çeşidinin Palistore Ortamında Muhafazası ...................................................... 32

Mehmet Seçkin Kurubaş, Gizem Şahin, Mustafa Erkan

'Ninfa' Kayısı Çeşidinde Farklı Hasat Sonrası Uygulamalarının Muhafaza Süresi ve Kaliteye

Etkileri ............................................................................................................................................ 33

Ferhan K. Sabır, Muzaffer İpek, Şeyma Arıkan

‘Elegant Lady’ Şeftali Çeşidinde Hasat Sonrası Farklı Uygulamaların Muhafaza Süresi ve

Meyve Kalitesi Üzerine Etkisi ........................................................................................................ 34

Azize Yenici, Bülent Akbudak

Potasyum Permanganat ile Modifiye Atmosfer Paketleme Uygulamalarının Şeftali Meyvelerinin

Muhafazası Üzerine Etkisi .............................................................................................................. 35

Erdinç Bal

Hasat Sonrası Muhafaza Uygulamalarının Farklı Olgunlaşma Gruplarındaki Şeftali Çeşitlerinin

Muhafaza ve Kalite Özelliklerine Etkisi ........................................................................................ 36

Şenay Murat Doğru, Ercan Er, Erol Aydın, Aysen Koç

Taze Doğranmış Elmalarda Dilimleme Öncesi Muhafaza Koşullarının Dilim Kalitesi ve

Muhafaza Süresine Etkileri ............................................................................................................ 37

Ferhan K. Sabır, Ece Günal

Bazı Nektarin Çeşitlerinin Soğukta Muhafaza Performanslarının İncelenmesi ........................... 38

Ercan Er, Şenay Murat Doğru, Erol Aydın, Aysen Koç

Kestanenin Vakumlu ve Vakumsuz Modifiye Atmosferde Muhafazası ........................................ 39

Murat Çetin, Bülent Akbudak

Nar Meyvesinin Muhafazasında Farklı Modifiye Atmosfer Ambalajlarının Etkilerinin

Belirlenmesi ..................................................................................................................................... 40

Sercan Karaca, Fatih Şen

Hasat Öncesi Uygulamaların ve Farklı Modifiye Atmosfer Ambalajlarının Nar Meyvesinin

Depolama Kalitesi ve Çürüklük Gelişimine Etkileri ..................................................................... 41

Fatih Şen, Kınay Teksür, Figen Yıldız, Nilay Özaltaca, Aşkın Altun, Ahmet Kaan Selvi, Ayser Billor

Dörtyol Koşullarında Yetiştirilen Kaki Tipo Trabzon Hurmalarının Soğukta Muhafazası ........ 42

Ahmet Erhan Özdemir, Celil Toplu, Ercan Yıldız, Can Yıldız, Burak Katırcı, Canan Duman

Trabzon Hurmasının Farklı Uygulama ve Muhafaza Sürelerindeki Bazı Fiziksel ve Kimyasal

Özellikleri ........................................................................................................................................ 43

Halil Ünal, Bülent Akbudak, Tuğba Yener

Vainiglia Trabzon Hurması Çeşidinde Soğukta Muhafazanın Burukluğu Önlemeye Etkisi ....... 44

Ahmet Erhan Özdemir, Celil Toplu, Ercan Yıldız, Canan Duman, Mustafa Ünlü

Taze Kesilmiş Meyve ve Sebzelerin Muhafaza Süresi ve Raf Ömrü Üzerinde Koruyucu Bazı

Uygulamaların Etkinliği ................................................................................................................. 45

Nurdan Tuna Güneş, Tülin Öz

Güvey Fenerinin Depolanma Potansiyelinin Belirlenmesi ............................................................ 46

Arzu Şen Aslım, Tuncay Acıcan, Gülay Beşirli, İbrahim Sönmez, Zühtü Polat

Tanelenmiş Hicaz Narının Muhafaza Ömrünün Araştırılması ..................................................... 47

Ömür Dündar, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Ülkü Kandil

“Hicaz” Nar Çeşidinde Hasat Sonrası Farklı Modifiye Atmosfer ve 1-Methylcyclopropane

Uygulamalarının Muhafaza Süresince Kaliteye Etkileri ............................................................... 48

Kenan Kaynaş, Mustafa Sakaldaş, F. Cem Kuzucu, Mehmet Ali Gündoğdu

Hasat Sonrası Farklı 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Alstroemeria Muhafazası Üzerine

Etkisi ............................................................................................................................................... 49

Öznur Seyhan, Bülent Akbudak

Hasat Sonrası 1-Methylcyclopropene Uygulamasının Gerberada Vazo Ömrü ve Çiçek Kalitesine

Etkileri ............................................................................................................................................ 50

Ali Sabır, Ferhan K. Sabır, Kevser Yazar, Zeki Kara

Hasat Öncesi Vitormone® Uygulamalarının Braeburn Elma Çeşidinin Muhafazası ve Raf Ömrü

Üzerine Etkileri ............................................................................................................................... 51

Atakan Güneyli, İsa Eren, Cemile Ebru Onursal, Özgür Çalhan

Farklı Yöntemlerle Kurutulmuş Hacıhaliloğlu Kayısı Çeşidinin Oda Koşullarında

Muhafazasında SO2 Değişimi ......................................................................................................... 52

Ömür Dündar, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Hüseyin Kalkan, Hatice Demircioğlu

Sofralık İncirlerde Ambalaj ve Ozon Uygulamalarının Kalite Korunumu Üzerine Etkileri ....... 53

Duygu Kılıç, Muharrem Özcan

Farklı Sürelerde Sıcak Su Uygulamalarının ‘Hasanbey’ Kayısı Çeşidi Meyvelerinin Bazı Kalite

Özellikleri ile Raf Ömrüne Etkisi ................................................................................................... 54

Burcu Belge, Nurdan Tuna Güneş

Yeni Bir Armut Çeşidi Olan Akçay 77'nin Bazı Kalite Özellikleri ............................................... 55

M. Emin Akçay, Neslihan Ekinci

Washington Navel Portakal Çeşidinin Meyve Gelişim Sürecindeki Kalite Parametrelerindeki

Değişimler ve Derim Olumu ........................................................................................................... 56

Ahmet Erhan Özdemir, Mustafa Kaplankıran, Elif Çandır, Turan Hakan Demirkeser, Celil Toplu,

Ercan Yıldız

Taze Kesilmiş (Fresh-Cut) Ürünlerde Kaliteyi Etkileyen Faktörler ............................................. 57

Nalan Bakoğlu, Özge Özüpek

Kestanelerde (Castanea sativa Mill.) Hasat Öncesi ve Hasat Dönemlerinde Meyve Kalite

Özelliklerinin Değişimi ................................................................................................................... 58

Esra Erdal, Engin Ertan, Burak Erdem Algül, Gülsüm Alkan

Sofralık Olarak Değerlendirilen İncir Çeşitlerinde Farklı Hasat Zamanlarında Kalite

Değişimleri Belirlenmesi ................................................................................................................. 59

Birgül Ertan, Özlem Tuncay

Kirazın Raf Ömrü Süresince Bazı Fiziksel Kalite Özellikleri ....................................................... 60

Halil Ünal, Bülent Akbudak, Erhan Duran

Tere ve Roka’da Hasat Öncesi Etkin Mikroorganizma Uygulamalarının Kalite Üzerine Etkisi . 61

Nafiz Biçen, Nuray Akbudak

Turunçgillerde Hasat Sonrası Meydana Gelen Bozulmalar .......................................................... 62

Gülşah Özcan Sinir, Senem Suna, Bige İncedayı

Serada Yetiştiriciliğin Farklı Domates Çeşitlerinin Muhafaza Kalitelerine Etkisi....................... 63

Ömür Dündar, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Mert Morkal, Emre Kükürt

Aydın İlinde Çam Fıstığı Üretimi ve Hasat Sonrası İşlemleri ....................................................... 64

Burak Erdem Algül, Gonca Günver Dalkılıç

Kullanıma Hazır Hale Getirilmiş (Ready-to-use) Maydanozlarda Aljinat Uygulamaları ile

Kalitenin Arttırılması ..................................................................................................................... 65

Rezzan Kasım, M. Ufuk Kasım

Akıllı Ambalajlama Teknolojisi ve İzlenebilirlik ........................................................................... 66

Senem Suna, Canan Ece Tamer, Ömer Utku Çopur

Türkiye’de İyi Tarım Uygulamalarının Mevcut Durumu ve Geliştirilmesine Yönelik Öneriler . 67

Filiz Pezikoğlu

Isparta İlindeki Meyve Paketleme Tesislerinin Mevcut Durumu ................................................. 68

Özgür Çalhan, Atakan Güneyli, Cemile Ebru Onursal, İsa Eren

Hatay İli Soğuk Hava Depolarının Mevcut Durumu ve Sorunları ................................................ 69

Ahmet Onur Yıldız, Elif Çandır

Mersin İli Turunçgil Paketleme Tesislerinin Altyapı Durumu ve Teknoloji Kullanım Düzeyi.... 70

Mustafa Ünlü, Osman Uysal, O. Sedat Subaşı

SÖZLÜ SUNUMLAR

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

1

Taze Kesilmiş Karnabaharda Kararmanın Önlenmesinde Sitrik Asit

Uygulamaları

M. Ufuk Kasım, Rezzan Kasım*

Kocaeli Üniversitesi, Arslanbey Meslek Yüksekokulu, 41285, Kartepe, Kocaeli *Sorumlu yazar: [email protected]

Günümüzde sağlıklı beslenmeye verilen önem giderek arttığından, taze sebzelerin günlük olarak tüketimi

de artmıştır. Dolayısıyla taze ürünlerin tüketime hazır hale getirildiği, minimal işlenmiş ürün teknolojisi de dünya üzerinde yaygınlaşmıştır. Bu çalışmada, minimal işlenmiş karnabaharlarda kararmanın önlenmesinde, sitrik asidin

etkisi araştırılmıştır. Bu amaçla, %0.5, 1 ve 2’lik sitrik asit çözeltileri hazırlanarak, yıkanmış ve parçalanmış

karnabahar sapları 3 dakika süreyle bu çözeltiye daldırılmıştır. Süzülen karnabaharlar, salata kurutucusu

kullanılarak 2 dakika süre ile kurutulmuş ve plastik kapaklı tabak içerisine konulmuştur. Ambalajlanan taze-

kesilmiş karnabaharlar, 4±1oC sıcaklık ve %85-90 oransal nemde 21 gün süreyle muhafaza edilmiştir. Haftalık

aralıklarla depodan çıkarılan örneklerde L*, a*, b* değerleri, hue açısı, kararma indeksi, beyazlık indeksi ve

kararan sap sayısı ölçümleri yapılmıştır. Muhafazanın ilk 7 gününde, %1 ve 2 sitrik asit uygulanan karnabaharlarda

L* değeri, %0.5 sitrik asit uygulanan örnekler ve kontrol grubuna göre daha düşük çıkmıştır. Aynı süreçteki

kararan sap sayısı değerleri incelendiğinde, en fazla kararmanın %3 sitrik asit uygulanmış örneklerde oluştuğu,

%1’lik sitrik asit uygulanan örneklerin kararma oranının ise en düşük olduğu tespit edilmiştir. Aynı sonuçlar görsel

kalite puanlarından da elde edilmiştir. Sonuç olarak, %1’lik sitrik asit uygulamasının depolamanın ilk 7 günü

içinde kararmayı önlediği, daha sonraki dönemde ise sitrik asitin ürün tarafından metabolize edilmesi nedeniyle etkisinin kaybolduğu belirlenmiştir.

Anahtar kelimeler: Taze-kesme, karnabahar, sitrik asit, depolama

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

2

Üzüm Muhafazasında Salisilik Asit Kullanımı

Derya Erbaş*1, Cemile Ebru Onursal2, Zehra Babalık2, Mehmet Ali Koyuncu1 1Süleyman Demirel Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 32260, Isparta

2Meyvecilik Araştırma İstasyonu, 32500, Eğirdir, Isparta

*Sorumlu yazar: [email protected]

Çalışmada, hasat sonrası farklı dozlarda salisilik asit (SA) uygulamasının Red Globe üzüm çeşidinin

depolama süresi ve kalitesi üzerine etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla, uygulamalar için salkımlar 6 gruba

ayrılmıştır. 1. (kontrol) ve 2. grupta (kükürt pedleri (SO2)) salkımlar 2 dakika süre ile saf suya daldırılmıştır. Diğer

4 grup ise, 4 farklı dozda (1, 2, 4 ve 6 mM, sırasıyla) SA (%0.05 Tween-20 içeren) çözeltisine 2’şer dakika süre

ile daldırılmıştır. Bütün uygulamalardan sonra salkımlar kurumaları için 12 saat 0°C sıcaklıkta bekletilmiş ve

modifiye atmosfer poşetlerine (MAP) yerleştirilerek (2. grupta SO2 pedleri ile birlikte) 0°C sıcaklıkta ve % 90±5

oransal nemde 100 gün süre ile depolanmıştır. Depolama sonunda, SA uygulamalarının bütün dozları kontrol

grubuna göre ağırlık kaybını azaltmış ve tane sertliğini ve asitliğini korumuştur. SO2 pedleri ve SA uygulamaları

fungal bozulmaları önemli ölçüde azaltmıştır. Özellikle 1 ve 2 mM SA uygulaması fungal bozulmaları önlemede

diğer iki doza göre daha etkili olduğu bulunmuştur. Ayrıca duyusal özellikler bakımından 2 mM SA uygulamasının

daha iyi sonuç verdiği gözlenmiştir.

Elde edilen veriler doğrultusunda; SA ve SO2 uygulaması Red Globe üzüm çeşidinin depolama süre ve kalitesini artırdığı ve uygun doz belirlendiğinde salisilik asidin Red Globe üzüm çeşidinin muhafazasında başarılı

bir şekilde kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.

Anahtar kelimeler: Üzüm, salisilik asit, MAP, depolama

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

3

Vakum İnfiltrasyon Yöntemi ile Derim Sonrası Aminoetoksivinilglisin

Uygulamasının Domates Meyvelerinin Olgunluğuna Etkisi

Altan Çandır1, Fatih Şen2, Elif Çandır*3 1Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Hatay İl Gıda Tarım Hayvancılık Müdürlüğü, Antakya, Hatay

2Ege Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, İzmir 3Mustafa Kemal Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışma Altan Çandır tarafından sunulacak olup, vakum infiltrasyon yöntemi kullanılarak yapılan derim

sonrası aminoetoksivinilglisin (AVG) uygulamasının domates meyvelerinin olgunluğuna etkisini belirlemek

amaçlanmıştır. Renk kırım aşamasında derilen iri etli bir çeşit olan ‘Grando F1’ domates meyvelerine 6 farklı

dozda (0, 62,5, 125, 250, 500 ve 1000 mg l-1) ve 3 farklı vakum basıncında (0, -20 ve -30 kPa) AVG vakum

infiltrasyon yöntemiyle uygulanmıştır. Meyveler 20°C’de bekletilerek kırmızı olgun aşamaya gelme süreleri, ağırlık kaybı oranı, meyve kabuk rengi solunum ve etilen üretim hızları 2 gün aralıkla incelenmiştir. Meyvelerin

20°C’de 8 gün bekletilmesi sırasında AVG uygulamalarının ağırlık kaybı, solunum hızı ve meyve parlaklığı

(meyve kabuğu rengi L* değeri) üzerine etkisi önemsiz olmuştur. 1000 mg l-1 dozunda -30 kPa vakum basıncında

uygulanan AVG, meyvelerin etilen üretim hızını %45,53 oranında azalmıştır. Meyvelerin 20°C’de 8 gün

bekletilmesi sırasında meyve kabuğu hue açı (h°) değeri azalırken, kroma (C*) değeri artmıştır. Meyve kabuğu

rengi h° değerindeki azalma ve C* değerindeki artış 1000 mg l-1 dozunda -30 kPa vakum basıncında AVG

uygulanan meyvelerde 4. ve 6. günlerde kontrol ve diğer AVG uygulamalarında daha düşük olmuştur. 1000 mg

l-1 dozunda -20 kPa ve -30 kPa vakum basınçlarında AVG uygulanan meyvelerde kırmızı olgunluğuna gelme

süresi 8 gün iken kontrol ve diğer AVG uygulamalarında 6 gün olmuştur. Vakum infiltrasyon yöntemi ile derim

sonrası uygulanan AVG’nin olgunluğu geciktirmedeki etkili dozu 1000 mg l-1 ve uygun vakum basıncı -30 kPa

olarak belirlenmiştir.

Anahtar kelimeler: Aminoetoksivinilglisin, domates, olgunluk, vakum infiltrasyon.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

4

Ozon Uygulamasının “Red Globe” Üzüm Çeşidinin Soğukta Depolanması

Üzerine Etkisi

İbrahim Onur Çakır, Mehmet Ali Koyuncu* Süleyman Demirel Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 32260, Isparta

*Sorumlu yazar: [email protected]

Çalışmada, ozon uygulamasının “Red Globe” üzüm çeşidinin muhafaza süre ve kalitesi üzerine etkileri

incelenmiştir. Bu amaçla uygun hasat tarihinde derimi yapılan üzümler hava ile ön soğutmadan sonra uygulamalar

için 3 gruba ayrılmıştır. 1. uygulamada (kontrol), üzümler hiçbir uygulamaya tabi tutulmadan plastik kasalarda

depolara konulmuştur. 2. Uygulamada (MAP), üzümler modifiye atmosfer poşetleri içerisinde soğuk depolara

yerleştirilmiştir. 3. uygulamada (MAP+O3) ise, üzümlere 0° C sıcaklıkta 12 saat süreyle 4-5 ppm dozunda ozon gazı uygulamış ve modifiye atmosfer poşetlerine yerleştirilip soğuk depolara konulmuştur. Her tekerrürde 5 kg

üzüm kullanılmıştır. Bütün uygulamalardan sonra üzümler 0° C’de sıcaklıkta %90±5 oransal nemde 90 gün

depolanmıştır. Raf ömrü çalışmaları için, her analiz döneminde soğukta muhafazadan çıkarılan üzümler 20° C’de

%90±5 oransal nemde 2 gün bekletilmiştir. Depolama boyunca 15’er gün aralıklarla depolardan çıkarılan

üzümlerde; ağırlık kaybı, solunum hızı, poşet içi gaz bileşimi, meyve kabuk rengi, meyve sertliği, SÇKM, titre

edilebilir asitlik miktarı belirlenmiş ve duyusal değerlendirmeler ile mikrobiyolojik analizler yapılmıştır. Aynı

analizler ve değerlendirmeler raf ömrü sonunda da yinelenmiştir. MAP+O3 uygulamasının ağırlık kaybı, meyve

sertliği ve solunum hızı değerleri bakımından kontrole ve MAP uygulamasına göre daha olumlu sonuçlar verdiği

ayrıca ozon uygulamasının mikrobiyolojik bozulmaları da diğer uygulamalara oranla önemli ölçüde azalttığı

saptanmıştır.

Sonuç olarak, uygun doz ve uygulama süresi belirlendiğinde ozonun üzüm muhafazasında kullanılabileceği düşünülmektedir.

Anahtar kelimeler: Red Globe, Üzüm, Ozon, MAP, Depolama

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

5

Hasat Sonrası UV-C ve Sıcak Su Uygulamalarının Erciş Üzüm Çeşidinin

Meyve Kalitesi ve Soğukta Muhafazası Üzerine Etkileri

Nurhan Keskin, Muhammed Sıddık Baytin, Şeyda Çavuşoğlu*, Nalan Türkoğlu, Rana

Baytin, Çağla Parlar Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Kampüs-Van

*Sorumlu yazar: [email protected]

Erciş üzümü, Van’ın Erciş ilçesi ile bütünleşmiş ve ekonomik değeri yüksek olan yerel bir üzüm çeşididir.

Şaraplık-şıralık bir üzüm çeşidi olmasına rağmen, yörede sofralık olarak tüketilmektedir. Bu çalışmada, Erciş

üzüm çeşidinde muhafaza süresinin uzatılması, meyve kalitesinin korunması ve çürümenin önlenmesi amacıyla,

hasat sonrası salkımlar herhangi bir fümigasyon işlemi yapılmadan, UV-C ve sıcak su uygulamaları yapıldıktan

sonra, kontrol grubunu oluşturan salkımlar ise hiçbir uygulamaya tabii tutulmadan soğuk odalara konmuştur. UV-C ışığı uygulaması, steril kabin içerisinde 100 (0.25 kJ/m2) cm mesafeden 4 dakika süre ile 254 nm dalga boyunda

ışık veren Vilber Lourmat UV-C lamba kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Sıcak su uygulaması ise salkımlar

55°C’lik sıcak su banyosunda 5 dakika süre ile tutularak yapılmıştır. Uygulamadan sonra, kontrol ve uygulama

gruplarındaki tüm salkımlar ambalaj kaplarıyla birlikte streç film ile kaplanarak ve polietilen poşetlere konarak,

0±1°C sıcaklık ve %90±5 nisbi nem koşullarındaki soğuk hava deposunda muhafaza edilmiştir. Muhafaza sonrası

üzüm tanelerinde ağırlık kaybı, titre edilebilir asit (TA), pH, suda çözünebilir kuru madde (SÇKM), tane kabuk

rengi (L*, a*, b*, C, h) ve duyusal analizler (genel görünüm ve tat) yapılmıştır. Çalışma sonucunda, Erciş üzüm

çeşidinin, sıcak su ve UV-C uygulanan salkımlarının strech filmle kaplanmasıyla, optimum 45 gün süresince

muhafaza edilebileceği sonucuna varılmıştır.

Anahtar kelimeler: Üzüm, muhafaza, UV-C ışığı, sıcak su uygulaması, MAP

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

6

Deveci Armut Çeşidinde Muhafaza Periyodu Süresince; 1-MCP Uygulaması,

Αlpha Farnesene Enzim Aktivitesi, Etilen Üretimi ve Yüzeysel Yanıklığın

Gelişimi Arasındaki İlişkiler

Arzu Şen Aslım*1, Tuncay Acıcan1, M. Emin Akçay1, Seçil Erdoğan1, Erdinç Uysal1,

M. Hakan Özer2, Himmet Tezcan3

1 Atatürk Bahçe Kültürü Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova 2Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Bursa 3Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bitki Koruma Bölümü, Bursa

*Sorumlu yazar: [email protected]

Armut üretim miktarları ve üretim alanları incelendiğinde ülkemiz rakamsal olarak önemli bir üretici

görünümünde olmakla birlikte uluslararası piyasalarda talep edilen miktar ve kaliteye uygun çeşitlerin olmaması

nedeniyle aynı başarıyı üretilen ürünlerin pazarlanması bakımından yakalayamamaktadır. Bununla birlikte; uygun

hasat zamanının ve özellikle çeşitlerin hasat sonrası fizyolojik özelliklerinin yeterince bilinmemesi ve çağdaş

teknolojinin gerektirdiği şekilde uygulanamaması sonucu soğuk zincir boyunca çeşitli nedenlere dayanan bozulmalar büyük kayıplar meydana getirmekte ve üretimin yaklaşık % 25-30 unu kullanmadan alıp

götürmektedir. Fungal kökenli çürümeler yanında armutlara özgü fizyolojik bozuklukların da önemli derecede rol

oynadığı bu kayıplar ülkemiz armut üretimini dolaylı olarak olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Kabuk yanıklığı

(scald) Deveci armutlarının depolanması sırasında gözlenen önemli bir fizyolojik bozukluktur. Bu fizyolojik

bozukluk yüzeysel olup yalnız kabukta oluşmakta, parmakla sıyrılmamakta, meyve etine işlememektedir. Bu

çalışma ile; meyvenin hasat safhasındaki fizyolojik ve kimyasal özelliklerinin hasat sonrası sürekliliğini sağlamak

böylece pazar ve tüketici tarafından istenen yüksek kalite özelliklerinin kaybını engellemek veya en düşük bir

düzeye indirmek, depolama sürecinde meyvelerde görülen kabuk yanıklığının; KA ve 1-MCP (1-

Methylcyclopropene) (etilen inhibitörü) uygulamasıyla kontrol edilebilmesi ve depolama periyodu boyunca sözü

edilen bu uygulamalarla kabuk yanıklığı arasındaki ilişkilerin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

7

Farklı Sıcaklıklarda Muhafaza Edilen ‘Silifke Aşısı’ Nar Çeşidi Meyvelerinin

Bazı Kalite Özelliklerine 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Etkisi

Nurdan Tuna Güneş1, A. İlhami Köksal2, Özge Özüpek*1, Bilgin Kaya3 1 Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara

2 Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Ankara (Emekli Öğretim Üyesi) 3 Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Ankara İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Ankara

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışma, 2009-2012 yıllarında farklı konsantrasyonlarda 1-metilsiklopropen (1-MCP) uygulamalarının

3 ile 5°C sıcaklık ve %85-90 nispi nem koşullarında muhafaza edilen nar meyvelerinin, derim sonrası kalite

korunumuna etkisini belirlemek amacıyla Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Soğuk Hava Depoları ve Derim Sonrası Fizyolojisi Laboratuvarında yürütülmüştür. Çalışmada kullanılan bitkisel

materyal, Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyonu Araştırma ve Uygulama Bahçesinden temin edilmiştir. Bu

amaçla ticari derim zamanında derilen meyveler, derimden hemen sonra Ankara’ya getirilerek oda sıcaklığında 24

saat süre ile 300 ppb ve 1000 ppb konsantrasyonlarında 1-MCP uygulamalarına tabi tutulduktan sonra

depolanmıştır. Muhafaza periyodu sırasında 30’ar günlük aralıklar ile meyve kabuk ve dane rengi, kabuk kalınlığı,

meyvelerin suda çözünebilir toplam kuru madde ile titre edilebilir asitlik kapsamı, ağırlık kaybı gibi bazı kalite

parametrelerindeki değişimler izlenmiştir. Ayrıca soğuk muhafaza periyodu süresince her ay alınan örnekler, raf

ömrü belirlemeleri için 20°C sıcaklıkta 15 gün tutulan meyvelerde aynı kalite analizleri gerçekleştirilmiştir.

Çalışma 2 yıl süresince 3 tekerrürlü, her tekerrürde 10 meyve kullanılarak yürütülmüştür. Meyvelerdeki üşüme

zararı üzerinde farklı 1-MCP dozları etkili olmamıştır. Bununla birlikte 1000 ppb 1-MCP uygulaması depolama

sırasında mikrobiyal bozulmalara dayanıklılığı artırıp, bazı kalite parametrelerinde hızlı kaybı engellediğinden uzun süreli depolamada nar meyvelerinin kalite korunumuna katkı sağlıyor gibi görünmektedir.

Anahtar kelimeler: Punica granatum L., nar, soğuk muhafaza, ağırlık kaybı, meyve rengi

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

8

Hasat Öncesi ve Sonrası 1-Metilsiklopropen (1-MCP) Uygulamalarının

Starkrimson Elma Çeşidinin Muhafazası ve Raf Ömrü Üzerine Etkileri

Cemile Ebru Onursal*, İsa Eren, Özgür Çalhan, Atakan Güneyli, Tuba Topcu

Meyvecilik Araştırma İstasyonu Müdürlüğü Eğirdir, Isparta *Sorumlu yazar: [email protected]

Starkrimson elma çeşidinde tahmini hasattan 1 hafta önce 1-MCP uygulaması 100 g/ha olacak şekilde

ağaçlara sprey şeklinde uygulanmıştır. Hasat öncesi 1-MCP uygulaması için HarvistaTM (Agrofresh) ticari adıyla satılan %0.8 oranında 1-MCP içeren sıvı formülasyon, düşük vizkoziteye sahip yağ (conosol) ile karıştırılarak

(1:1.5) kullanılmıştır. Harvista™ uygulanan meyveler kontrol meyvelerinden 1 hafta sonra hasat edilmiştir.

Hasattan sonra meyve örneklerinin bir kısmı 10oC de 24 saat süre ile 625 ppb konsantrasyonunda 1-MCP

(SmartFresh™) uygulamasına tabi tutulmuştur. Tüm uygulamalara ait meyveler 6 ay süreyle 0oC sıcaklık ve

%90±5 oransal nemde normal atmosfer (NA) koşullarında muhafazaya alınmıştır. Deneme süresince NA

koşullarından 0, 2, 4 ve 6. aylarda alınan meyve örneklerinde ve 7 gün 20oC’de %55-60 oransal nem koşullarında

raf ömründe bekletilen örneklerde ağırlık kaybı, kabuk rengi, meyve eti sertliği, suda çözünür kuru madde miktarı

(SÇKM), titre edilebilir asitlik (TEA), solunum hızı ve etilen üretimi belirlenmiştir. Çalışma sonucunda,

Harvista™+SmartFresh™ kombine uygulamaları ve tek başına SmartFresh™ uygulamasının benzer sonuçlar

verdiği, bu iki uygulamanın meyvelerde depolama ve raf ömrü süresince kalitenin korunmasında en etkili

uygulamalar oldukları belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre tek başına Harvista™ uygulaması, kontrol

uygulamasına göre bir hafta geç hasat edilmesine rağmen depolama ve raf ömrü süresince meyve eti sertliği, TEA değerlerinin korunmasında ve etilen üretiminin baskılanmasında daha etkili olmuştur.

Anahtar kelimeler: elma, 1-MCP, Harvista™, muhafaza

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

9

Farklı Dozda 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Nova Mandarin Çeşidinin

Soğukta Muhafazası Üzerine Etkisi

Zafer Karaşahin*1, Mustafa Ünlü1, Celile Aylin Oluk1, Ebru Yazıcı1, İhsan Canan1,

Ahmet Erhan Özdemir2 1Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyon Müdürlüğü, Erdemli, Mersin

2Mustafa Kemal Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay

*Sorumlu yazar: [email protected]

2013 yılında Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyon Müdürlüğü’nde gerçekleştirilen bu çalışmada; hasat

sonrası 1-Metilsiklopropen (1-MCP) uygulamasının, Nova mandarin çeşidinin soğukta muhafazası süresince kalite

parametrelerindeki değişimler üzerine etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Meyve kabuğunun optimum

%75’inin sarı-turuncuya döndüğü dönemde hasat edilen mandarin meyvelerine 20ºC’de 24 saat süreyle 0,312 ve

0,625 ppm 1-MCP uygulanmıştır. Meyvelerin her 15 günde bir analizleri yapılmak üzere 4ºC’de %90-95 oransal

nemde 90 gün muhafaza edilmiştir. Çalışma süresince meyvelerde ağırlık kaybı (%), suda çözünebilir toplam kuru

madde miktarı (SÇKM), pH, titre edilebilir asit miktarı, şeker (glikoz, fruktoz, sakkaroz), C vitamini (L-Askorbik asit), polifenoloksidaz enzim aktivitesi, yeşil kapsüllü meyve oranı, meyve kabuk rengi (L*a*b*), mantarsal ve

fizyolojik bozulma oranları analizlenerek farklı dozda 1-MCP uygulamasının Nova mandarin çeşidinin soğukta

muhafazası üzerine etkileri araştırılmıştır.

Anahtar kelimeler : 1-Metilsiklopropen, Mandarin, Nova, Soğukta Muhafaza,

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

10

‘Ankara’ Armudunda 1-Metilsiklopropen’in Bazı Derim Sonrası Kalite

Parametrelerine Etkisi

Nalan Bakoğlu*1, Nurdan Tuna Güneş2

1Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Rize 2Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara

*Sorumlu yazar: [email protected]

Derim sonrası dönemde farklı konsantrasyonlardaki (150 ve 300 ppb) 1-Metilsiklopropen (1-MCP)

uygulamalarının ‘Ankara’ armut (Pyrus communis L. cv. Ankara) çeşidi meyvelerinin meyve kabuk rengi, meyve

eti sertliği, titre edilebilir asitlik, suda çözünür kuru madde ve ağırlık kaybı gibi bazı kalite parametrelerine

etkisinin iki yıl süresince izlendiği bu çalışmada, ticari derim zamanında derilen meyveler 1-MCP

uygulamalarından sonra 0±1°C sıcaklık, %85-90 nispi nem koşullarında 1. yıl 200, 2. yıl 225 gün depolanmıştır.

Ayrıca 30’ar gün aralıklarla alınıp 20±1°C sıcaklık, %60-70 nispi nem koşullarında 15 gün tutulan meyvelerde

haftalık aralıklar ile raf ömrü çalışmaları yapılmıştır.

Depolama ve raf ömrü süresi boyunca ‘Ankara’ armudu meyvelerinde her iki dozda 1-MCP uygulamaları

meyve kabuk renginin korunumu, yumuşamanın geciktirilmesi ve titre edilebilir asitlik kapsamındaki düşüşün

yavaşlatılmasında etkili olmuştur. Çalışmanın her iki yılında da uygulama yapılan meyvelerde ağırlık kaybı

azalmış, suda çözünür kuru madde kapsamındaki düşüş gecikmiştir. Elde olunan sonuçlara göre en iyi kalite

korunumunun, 200 günlük muhafaza süresi için 150 ppb, daha uzun süreli depolama ve en az iki haftalık raf ömrü

beklentisi için 300 ppb’lik 1-MCP dozları ile sağlanabileceğini söylemek olasıdır.

Anahtar kelimeler: Armut, muhafaza, 1-MCP, suda çözünür kuru madde, ağırlık kaybı

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

11

Soğan Yetiştiriciliğinde Azot Uygulamalarının Hasat Sonrası Depolama

Sürecinde Kalite Özellikleri Üzerine Etkisinin Belirlenmesi

Arzu Şen Aslım*, Tuncay Acıcan, Seçil Erdoğan, Barış Albayrak, Gülay Beşirli,

Zühtü Polat Atatürk Bahçe Kültürü Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova

*Sorumlu yazar: [email protected]

Türkiye kuru soğan üretimi bakımından dünyada önemli ülkelerden birisidir, toplam üretimin %2.5-3’ünü

karşılar. Çin ise dünya soğan üretiminde ilk sırada yer alıp toplam üretimin %30’unu karşılamaktadır. Türkiye

ortalama yıllık 1.9 milyon ton kuru soğan üretimiyle Çin, Hindistan, Amerika ve Pakistan’ın ardından 5. büyük

üretici konumundadır. Türkiye’nin kuru soğan üretim alanı yaklaşık 650 bin dekar, üretim miktarı yaklaşık 1.9

milyon ton ve dekara verimi ise 2.87 ton’dur.

Pazarlanabilir soğan üretiminde yüksek verim ve homojen baş büyüklüğü en önemli iki kriterdir. Yapılan

araştırmalara göre, soğanın kimyasal yapısı üzerine genetik, çevre ve hasat sonrası faktörler etkili olmaktadır.

Çevre faktörleri içerisinde kükürt ve azot en önemli role sahip olan etmenlerdir.

Soğan depolaması önemlidir çünkü pazar değerinin düşük olduğu hasat dönemi dışında, depolama

sürecinde soğanın en iyi zamanda pazarlanmasını sağlar, enfeksiyonları önler, soğanlar rengini muhafaza eder.

Soğutmalı depolarda muhafaza edilen çeşitlerde % 10-15 oranında kayıplar görülürken, soğutmasız depolarda bu oran % 62 olarak tespit edilmiştir.

Bitki besin maddeleri, ürünlerin verimliliğinin arttırılmasında ve kaliteli ürün elde edilmesinde önemli role

sahiptir. Bu çalışmanın amacı; farklı azot ve kükürt dozlarının soğanın (Allium cepa, L.) depolanma sürecinde bazı

kalite kriterleri ve depolanma ömrü üzerine etkisini belirlemektir. Bu amaçla, 0 oC sıcaklık ve % 70-75 oransal

nemde NA de muhafazaya alınan ve muhafaza sürecinde 16 farklı bitki besin maddesinin ürünler üzerindeki

etkisini belirlemek için olgunluk ve kalite kriterlerini değerlendirebilecek analizler yapılmaktadır. + 7 gün 20 oC

sıcaklık ve % 60-65 oransal nem koşullarında da; meyve eti sertliği, TSÇKM, pH, ve toplam titre edilebilir asitlik

değişimleri incelenmiştir.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

12

Hicaznar Çeşidinde Sıcak Su Uygulamalarının Antioksidan Bileşikler ve

Muhafaza Üzerine Etkileri

Nurten Selçuk*, Mustafa Erkan Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, 07059, Antalya

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, Hicaznar çeşidinde sıcak su uygulamalarının antioksidan bileşikler ve muhafaza üzerine

etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla, optimal derim zamanında derilen meyvelere 45 C de 4 dk süreyle ve 55 C’de 2 dk süreyle sıcak su uygulamaları yapılmış ve modifiye atmosferli torbalar içerisinde (Xtend) muhafazaya

alınmışlardır. Ambalajlanan tüm meyveler 2 ve 6 C sıcaklık ve %90-92 oransal nem içeren soğuk hava depolarında 210 gün süreyle depolanmıştır. Muhafaza ortamlarından 30 gün aralıklarla alınan meyve örneklerinde,

depolama süresince çeşitli fiziksel ve kimyasal analizler yapılarak meyvelerin kalitelerinde ve raf ömürlerinde

meydana gelen değişmeler incelenmiştir. Çalışmadan edilen sonuçlara göre, her iki depo sıcaklığında da muhafaza

periyodunun uzamasına paralel olarak narların ağırlık kayıplarında artışlar belirlenmiştir. Çalışmada,45C’de sıcak su uygulaması yapılan narlarda ağırlık kayıpları oldukça düşük düzeylerde kalmıştır. Muhafaza periyodun

sonunda tüm uygulamalarda narların titre edilebilir asit, suda çözünebilir kuru madde ve C vitamini miktarlarında

azalmalar meydana gelmiştir. 45 C’de sıcak su uygulaması titre edilebilir asit ve suda çözünebilir kuru madde miktarlarındaki parçalanmaları azaltma bakımından oldukça etkili bulunmuştur. Narların muhafazası süresince

toplam antosiyanin ve fenolik bileşiklerin miktarlarında artışlar saptanmıştır. Denemede kontrol meyvelerinde saptanan C vitamini, toplam antosiyanin ve fenolik bileşiklerin miktarları diğer uygulamalara göre daha yüksek

bulunmuştur. Sıcak su uygulamaları yapılan narların C* ve h° açısı değerleri kontrol grubuna göre daha yüksek

bulunmuştur. 2 C’de depolanan narlarda muhafaza süresine bağlı olarak değişik oranlarda üşüme zararı ortaya

çıkmıştır. Üşüme zararı kontrol grubu meyvelerinde daha yüksek olmuştur. 6 C sıcaklıkta depolanan narlarda ise

üşüme zararı oldukça düşük düzeylerde kalmıştır. 45C’de 4 dk süreyle sıcak su uygulaması her iki depo sıcaklığında da narların üşüme zararını belirgin bir şekilde azaltmıştır. Görsel kalite ve mantarsal nedenli

çürümeler dikkate alındığında 45C’de 4 dk süreyle sıcak su uygulaması yapılarak 6 C sıcaklıkta depolanan narların kalitelerinden fazla bir şey kaybetmeden 210 gün boyunca depolanabileceği saptanmıştır.

Anahtar kelimeler: Nar (Punica granatum L.), muhafaza, antioksidan bileşikler, sıcak su uygulaması

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

13

Organik Kuru İncirin Depolanmasında Defne Ve Kekik Uçucu Yağlarının

Kullanım Olanaklarının Araştırılması

Birgül Ertan*, Özlem Doğan, Berrin Şahin, Mesut Özen, Eşref Tutmuş, Banu Bahar, Hüsnü Can Başer

Erbeyli İncir Araştırma İstasyonu, Aydın

*Sorumlu yazar: [email protected]

Ülkemiz açısından stratejik öneme sahip olan kuru incirin, hasadından sonra kurutma ve özellikle depolama

aşamasında birçok sorun ile karşılaşılmaktadır. Kuru incirin depolanması süresince, aflatoksin, incir depo kurtları,

ekşilik böcekleri ve sirke sinekleri gibi biyotik faktörler sorun oluşturabildiği için meyve kalite özellikleri de

değişmektedir. Üreticiden işletmeciye ulaşıncaya kadar olan dönemde, incirin meyve kalitesindeki olumsuz

değişimlere bağlı ekonomik kayıpları azaltabilecek uygulamaların yapılması gerekmektedir. Bu nedenle, organik

kuru incir yetiştiriciliğinde depolama sürecinin uzatılması, meyve kalitesinin korunması ve meyve kalite özellikleri

üzerinde meydana gelen değişimlerin belirlenmesi amacıyla çalışma yürütülmüştür.

Sarılop çeşidi kuru incir meyveleri, 10 ml ethanol içerisinde çözdürülmüş 100, 200 ve 400 mikrolitre/l

dozlarında defne(Laurusnobilis L.) ve kekik(OriganumonitesL) uçucu yağları ile suya bandırma yöntemi ile

muamele edilmişlerdir. Kontrol uygulamasında ise, incir meyveleri sadece su ve su + ethanol karışımı ile

yıkanmıştır. Oda şartlarında kasalarda bekletilen meyveler üç ay boyunca depolanmıştır. 2012 ve 2013 incir üretim

sezonunda yürütülen denemelerde; uçucu yağ uygulamalarının yapılmasından 2 gün, 30, 60 ve 90 gün sonra olmak

üzere meyve örnekleri alınarak; kalite analizleri yapılmıştır. Bu amaçla, farklı dozlarda defne ve kekik uçucu

yağları uygulanmış incir meyvelerinde, her depolama dönemi sonrası meydana gelen ağırlık kaybı(%), suda

çözünebilir kuru madde (%), asitlik (%), nem (%), pH, su aktivitesi (%) ve meyve kabuğu renk değerleri (L, a, b)

analizleri yapılmıştır. Bunun yanı sıra, uygulamaların mikrobiyal yük (kob/g), aflatoksinbulaşıklılığı, depo

zararlıları sayımı ile görünüş, koku ve lezzet üzerine etkisini belirlemek amacıyla duyusal analizleri yapılmıştır.

Defne ile kekik uçucu yağ uygulamalarının ayrı olarak analizlerinin yapıldığı çalışmada; denemelerden elde edilen

verilerin değerlendirilmesi sonucu genel olarak, uygulama dozu ile doz x depolama süresi interaksiyonunun

önemsiz olduğu, depolama süresi uygulamasının ise önemli olduğu ifade edilebilir. Meyve örneklerinde meydana

gelen ağırlık kayıplarının, istatistiki olarak önemli olmamakla birlikte, defne ve kekik uygulamaları yapılan

meyvelerde kontrole göre daha az gerçekleştiği; bunun yanı sıra depolama süresi arttıkça, defne ve kekik

uygulamalarının kontrole göre, bazı meyve kalite özellikleri üzerine olumlu etkileri görüldüğü belirlenmiştir.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

14

Taze İncir (cv. Sarılop) Meyvelerinde Mikotoksin Oluşumu

Uygun Aksoy*1, Fatih Şen1, K. Betül Özer1, H. Zafer Can1, İlknur Vural2,

Hilmi Kocataş2, Ramazan Konak2 1 Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Bornova, İzmir

2 Erbeyli İncir Araştırma Enstitüsü, Erbeyli, Aydın

*Sorumlu yazar: [email protected]

Ülkemizin önemli ihraç ürünleri arasında yer alan kuru incirlerde aflatoksin sorunu son 30-35 yıldır

gündeme gelmekte ve özellikle Avrupa pazarında darboğazlar yaratmaktadır. Aflatoksin insan sağlığı üzerindeki

etkileri nedeni ile en fazla dikkati çeken mikotoksin olmuştur. Mikotoksinler yakın zamana kadar yağ ve

karbonhidratça zengin ve uygun olmayan depolarda saklanan depolanabilir ürünlerin sorunu olarak algılanmakta

idi. Aflatoksin için bu değerlendirme doğru olsa da günümüzde üzüm ve diğer bazı bahçe ürünlerinde hasat öncesi

dönemde de bazı mikotoksinlerin oluştuğuna dair araştırmalara rastlanmaktadır. Ege İhracatçı Birlikleri’nin desteği ile 2009-2011 yılları arasında yürütülen bu çalışmada yeme olumunda hasat edilen Sarılop çeşidi incir

meyvelerinde Okratoksin A ve Fumonisin B1 in bulunduğu saptanmıştır. Meyve örnekleri, belirlenen 20 bahçeden

3 tekrarlamalı olarak alınmış; Okratoksin A ve Fumonisin B1 ve B2 analizleri ise Aydın Borsa Gıda Analiz

Laboratuvarında akredite edilmiş yöntemlerle gerçekleştirilmiştir. Yapılan değerlendirmelerde yıllık iklim

koşullarının incelenen mikotoksinlerin oluşumunda etkili olduğu ve yaş örneklerdeki düzeylerinin kuru meyvelere

oranla daha düşük konsantrasyonlarda olduğu belirlenmiştir. Üç yıl boyunca alınan yaş incir örneklerinde sadece

2009 yılında ve örneklerin %5’inde 0.45-0.99 ppb arasında Okratoksin A bulaşıklığı saptanmıştır. Fumonisin

B2’ye yaş örneklerde rastlanmaz iken, Fumonisin B1, her üç yılda da sırasıyla %15.0, %55.0 (toplam örnek sayısı

20) ve % 26.7 oranında bulunmuştur. 2010 yılında Fumonisin B1 konsantrasyonu diğer yıllardan yüksek

bulunmuştur. Yaş incir meyvelerinde daha sonraki yaşlanma, buruklaşma ve kuruma aşamalarında da toksin

oluşumu devam etmekte ve konsantrasyonları oldukça yüksek düzeye çıkabilmektedir. Sofralık olarak taze pazara

sunulacak incirlerde Okratoksin A ve Fumonisin B1 bulaşıklığının izlenmesi ileride yaşanacak bazı sorunları aşmak adına önem taşımaktadır.

Anahtar kelimeler: Ficus carica L., Yaş incir, Okratoksin A, Fumonisin

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

15

Pink Lady Elma Çeşidine Hasat Sonrası Yapılan Kalsiyum Klorür ve

Kalsiyum Oksit Uygulamalarının Meyvenin Muhafaza Kalitesi Üzerine Etkileri

Neslihan Ekinci*1, Mustafa Sakaldaş2 1 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Lapseki Meslek Yüksekokulu, Çanakkale

2 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fak. Bahçe Bitkileri Bölümü, Çanakkale

*Sorumlu yazar: [email protected]

Yapılan çalışmada, hasat edilen Pink Lady çeşidi elmalar, hazırlanmış olan % 2'lik kalsiyum klorür (CaCl2),

% 4'lük CaCl2, % 2'lik kalsiyum oksit (CaO) ve % 4'lük CaO solüsyonlarına 3 dakika süre ile daldırılarak muamele

edilmişlerdir. Kontrol meyveleri de saf suya daldırılarak aynı süre bekletilmiştir. Meyveler, 0oC ve % 90 oransal

nem içeren soğuk hava deposunda 6 ay süresince depolanmıştır. Meyvelerde hasat sonrası, depolamanın 2., 4. ve

6. ayında alınan örneklerde kalite parametreleri incelenmiştir. Çalışmada, uygulamaların meyve kabuk ve et rengi,

suda çözünebilir kuru madde içeriği (SÇKM), titre edilebilir asitlik içeriği (TEA), meyvelerin etilen üretim miktarı

üzerine etkilerinin incelendiği çalışmada, kalsiyum uygulamalarının özellikle, meyve eti sertlik değerleri üzerinde

olumlu etkileri görülmüştür. Özellikle, % 2'lik CaO ve % 4'lük CaCl2 uygulamalarının kalitenin korunmasında

daha etkili olduğu görülürken, CaO'in aşındırıcı etkisi nedeniyle, % 4'lük uygulama dozunun fazla olduğu

görülmüştür.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

16

Vakum Altında Meyveye Kalsiyum Emdirme Uygulamasının Eşme Çeşidi

Ayvada Muhafaza Sürecinde ‘Meyve Eti Kahverengileşmesi’ Fizyolojik

Bozukluğu İle Meyve Kalitesine Etkisi

Tuncay Acıcan*1, Arzu Şen Aslım1, Cüneyt Tunçkal2, Hakan Özer3, M. Emin Akçay1,

Erdinç Uysal1, Zühtü Polat1, Engin Güven1, Muammer Yalçın1 1 Atatürk Bahçe Kültürü Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova

2 Yalova Üniversitesi, İklimlendirme Soğutma Bölümü, Yalova 3 Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Bursa

*Sorumlu yazar: [email protected]

Türkiye, elma, armut ve ayva gibi önemli yumuşak çekirdekli meyvelerin anavatanıdır. Ülkemiz bu türlere

ait büyük bir çeşit zenginliğine ve bu meyveleri tekniğine uygun olarak yetiştirebilecek ekolojilere sahiptir. Ayva

yetiştiriciliğinin yoğun olarak yapıldığı bölgelerimizin başında Marmara Bölgesi gelmektedir. Ulusal ve

uluslararası üne sahip Eşme ayva çeşidi Kocaeli Sapanca bölgesindeki Eşme köyünden selekte edilmiştir.

Yumuşak çekirdekliler grubunda yer alan ayvada hasat olumu, hasat sonrası fizyolojisi ve muhafaza

koşulları ile ilgili olarak yeterli sayıda çalışma bulunmamaktadır. Bu gerçek; üreticileri ve ayva muhafazası yapan

kuruluşları güç durumda bırakmakta ve özellikle hasat sonrası dönemde muhafaza sürecinde ortaya çıkan

fizyolojik ve patojenik bozulmalar ile kalite kayıplarına karşı etkin tedbirler alabilmelerini engellemektedir.

Marmara bölgesinde adi ve soğuk depolarda muhafaza edilen ayvalarda özellikle “Meyve Eti

Kahverengileşmesi” adı verilen fizyolojik bozulmanın yıllara göre değişmekle birlikte önemli kayıplara neden

olduğu bilinmektedir. Muhafaza esnasında ortaya çıkan fizyolojik kökenli bir çok bozukluğun, kalsiyum eksikliği

ile ilgili olduğu bilinmektedir. Ayrıca Ca minerali meyvenin sertliğini arttırıp, su kaybını önleyerek meyvenin soğuk depoda daha uzun süre kaliteli bir şekilde muhafaza edilebilmesini sağlamaktadır. Kalsiyumun bitkilerce

alınım hızı çok düşük olup, bitkideki hareketi son derece yavaştır. Yapılan bu çalışmada, vakum altında zorlamalı

olarak kalsiyum emdirme uygulaması yapılan meyvelerin normal atmosferde muhafazası sürecinde söz konusu

fizyolojik bozukluk ile meyve kalitesine etkisi incelenmiştir.

Anahtar kelimeler: Ayva, kalsiyum, vakum altında emdirme, muhafaza, meyve eti kahverengileşmesi, meyve

kalitesi.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

17

Taze Dilimlenmiş Fuji ve Granny Smith Elma Çeşitlerinde Farklı Dozda

Kalsiyum Laktat ve Askorbik Asit Uygulamalarının Muhafaza ve Kalite Üzerine

Etkisi

Ömür Dündar*, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Umut Erdoğan 1 Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü Sarıçam, Adana

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu Çalışma Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü Derim Sonrası Fizyolojisi

Laboratuvarı ve soğuk hava deposunda yapılmıştır. Çalışmada kullanılan elmalar renk, şekil, ve diğer fiziksel

etmenler dikkate alındıktan sonra bir eleme yapılarak 200 ppm hipoklorit içeren bir çözeltiye 3 dakika süre ile

batırılmış, ayrıca deneme esnasında kullanılacak tüm aletler de bu hipoklorit içeren çözeltiye 5 dakika süre ile

batırılarak dilimlemeye hazır hale getirilmiştir. %1 Askorbik asit, %2 Kalsium laktat, %1 Askorbik asit + %2

Kalsium laktat ve kontrol amaçlı saf sudan oluşan çözeltiler hazırlanmıştır. Her bir elma keskin bir bıçak ile 8 eşit

dilime ayrılmış ve ardından çözeltilere daldırılarak 5’er dakika bekletilmiştir. Her tabakta 8 dilim olacak şekilde

ve 3 tekerrür halinde dilimlenmiş, polistren tabaklara yerleştirilmiş ve streç film ile kapatılarak 4o C sıcaklık ve

%85-90 oransal neme sahip soğuk hava deposuna konulmuştur. 0, 3, 5, 7, 10, 12.günde depodan çıkarılarak;

Ağırlık kayıpları, Titre edilebilir asit miktarı, Dilim rengi, %SÇKM, ve dilim sertliği analizleri yapılmıştır. Sonuç

olarak muhafaza edilen dilimlenmiş elmalarda en fazla ağırlık kaybı kontrol grubunda gözlenmiştir. En yüksek

SÇKM’e ise Fuji çeşidinde %2 kalsiyum laktat uygulamasında belirlenmiştir. Muhafaza süresince çeşitlerin titre

edilebilir asit miktarında azalma gerçekleşmiştir. Ancak farklı uygulamalarda titre edilebilir asitin istatistik olarak

önemli bir fark yaratmadığı tesbit edilmiştir. Dilim rengi değeri ise her iki çeşittede %1 Askorbik asit + %2

Kalsiyum laktat uygulamasında en yüksek h açı değeri saptanmıştır. Çalışma sonuçunda 12 günlük muhafaza

süresince dilimlerin farklı dozlarda Askorbik asit ve Kalsiyum laktat uygulamaları ile kalite özelliklerini

kaybetmeden muhafaza edilebileceği saptanmıştır.

Anahtar Kelimeler: Fuji, Granny Smith, Askorbik asit, Kalsiyum laktat, dilimlenmiş elma

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

18

Sergen Koşullarda Aşılı Crisby Çeşidi Karpuzlarda Kalite

Parametrelerindeki Değişimleri

Ahmet Erhan Özdemir*1, Halit Yetişir2, Elif Çandır1, Veysel Aras3, Ömer Aslan,

Durmuş Üstün1, Mustafa Ünlü3

1Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay 2Erciyes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Kayseri

3Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Erdemli, Mersin

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada; Ferro, RS841, Agentario ve Macis anaçları üzerinde aşılı yetiştirilen Crisby karpuz çeşidinin

sergen koşullarda iki yıl süreyle derim sonrası kalitesini belirlemek amaçlanmıştır. Aşılanmamış Crisby çeşidi

meyveleri kontrol olarak kullanılmıştır. Meyveler Ülkemizde yaygın olarak kullanılan sergen koşullarında

derimden sonra meyveler 27°C’de %50±5 oransal nem koşullarında 7 gün bekletilmiştir.

Meyve örneklerinde; meyve kabuk kalınlığı, ağırlık kayıpları oranı, suda çözünebilir toplam kuru madde

içeriği, titre edilebilir asitlik, meyve suyu pH’sı, meyve eti sertliği, meyve et rengi, çürük meyve oranı, şeker ve

karotenoid içeriği gibi fiziksel ve kimyasal parametrelerde meydana gelen değişimler incelenmiştir. Meyvelerin

tat ve görünüşü de duyusal analizler ile değerlendirilmiştir. Bulgularımıza göre ağırlık kayıpları, meyve et rengi

L* ve b* değerleri artarken, MES, toplam likopen ve toplam karotenoid içerikleri, meyve et rengi a* değeri azalmıştır. Sergen koşullarda mantarsal bozulma görülmemiştir.

Anahtar kelimeler: Karpuz, Crisby, sergen, kalite, aşı, anaç

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

19

Muhafaza Öncesi Sıcak ve Soğuk Su Uygulamalarının Kestanelerin Normal

ve Kontrollü Atmosferde Muhafazası Üzerine Etkisi

Murat Çetin1, Bülent Akbudak2*

1 Uludağ Üniversitesi, Gemlik Asım Kocabıyık MYO 16600 Gemlik, Bursa 2 Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059 Bursa

*Sorumlu Yazar: [email protected]

Bu çalışma Bursa ili Cumalıkızık Köyü’nde bulunan özel bir kapama üretici bahçesinden temin edilen

‘Osmanoğlu’ kestane çeşidinde yürütülmüştür. Örnekler muhafazaya alınmadan önce sıcak (46±2°C, 45 dk) ve

soğuk su (15±2°C, 8 gün) uygulamalarına tabi tutulmuştur. Sıcak ve soğuk su uygulamalarından sonra meyveler

normal (NA) ve kontrollü atmosferde (KA) muhafazaya alınmıştır. KA’de muhafazada meyveler üç farklı atmosfer

(%CO2:%O2) (10:2, 15:2, 20:2) karışımında muhafaza edilmiştir. Her iki muhafaza yönteminde kestaneler 0±1 °C

sıcaklık ve %90±5 oransal nem koşullarında 5 ay süre ile muhafaza edilmiştir. Muhafaza süresince 1 ay aralıklarla

alınan meyve örneklerinde ağırlık kaybı (%), oransal su kapsamı (%), toplam şeker (%), nişasta (%), pH, vitamin

C (mg/ml), makro (potasyum, fosfor, kalsiyum, sodyum) ve mikro (demir, magnezyum) elementler (mg/100g)

gibi parametreler incelenmiştir. Çalışmada en fazla ağırlık kaybı NA’de muhafaza edilen meyvelerde tespit

edilirken, toplam şekerin ve nişastanın KA’de daha az bir değişim gösterdiği görülmüştür. pH incelendiğinde ise

KA’de %CO2 oranına bağlı değişim gösterdiği tespit edilmiştir. Osmanoğlu çeşidinde yapılan bu çalışmada sıcak

su uygulaması ve 15:2 gaz kombinasyonlarında muhafaza edilen meyvelerin muhafaza süresi ve meyve kalitesi

bakımından daha başarılı sonuçlar verdiği tespit edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Muhafaza, kestane, kontrollü atmosfer, sıcak su uygulaması, soğuksu uygulaması

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

20

Kontrollü Atmosferde Muhafazanın ‘Gold Nugget’ Yenidünya Çeşidinin

Depo Ömrü ve Meyve Kalitesi Üzerine Etkileri

Işılay Yıldırım*1, M. Seçkin Kurubaş2, Mustafa Erkan2, Nedim Tetik3

1 Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Meyvecilik Bölümü, Antalya 2 Akdeniz Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya

3Akdeniz Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, Antalya

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, "Gold Nugget" yenidünya çeşidinin kontrollü atmosfer (KA) koşullarında depolanmasının

meyve kalitesi üzerine etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla, birinci gruptaki meyveler %10 O2+%1 CO2 (KA1) ,

ikinci gruptaki meyveler %5 O2+%3 CO2 (KA2), üçüncü gruptaki meyveler ise %1 O2+%5 CO2 (KA3) içeren

koşullarda ve kontrol meyveleri ise normal atmosfer koşullarında depolanmıştır. Tüm uygulamalarda meyveler

0°C sıcaklık ve %90 oransal nemde depolanmıştır. Farklı uygulamalardan 10 günde bir alınan meyve örneklerinde

ağırlık kaybı, meyve eti sertliği, meyve rengi, kararma oranı, suda çözünebilir kuru madde (SÇKM), şeker

kompozisyonu, titre edilebilir asitlik (TEA), vb. kalite özellikleri incelenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre,

KA’de muhafaza edilen yenidünyaların depolama süresince saptanan ağırlık kayıpları kontrole göre daha düşük

olmuştur. Meyve eti sertliği, muhafaza süresince genel olarak artış göstermiş ve KA2 ve KA3 uygulamaları

sertliğin korunmasında daha etkili olmuştur. Meyve kabuk rengi L*, b* ve Hue° değerleri depolama süresince azalırken, en yüksek değerler KA2 uygulamasında saptanmıştır. Meyvelerin en düşük kararma oranı KA2 ve en

yüksek değer ise KA3 grubunda belirlenmiştir. Muhafaza süresince en yüksek SÇKM KA3 grubunda ve en

yüksek TEA miktarları ise KA2 grubunda saptanmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlar ışığında, ‘Gold Nugget’

yenidünya çeşidinin depo ömrünü özellikle meyve kararmasını azaltarak ve rengi koruyarak uzatabilecek en iyi

KA uygulamasının %5 O2+%3 CO2 içeren KA koşulları olduğu söylenebilmektedir.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

21

Kontrollü Atmosfer, Etilen Kontrolü ve 1-MCP’nin ‘Hayward’ Kivi

Çeşidinin Muhafazası Üzerine Etkilerinin Araştırılması

Işılay Yıldırım*1, Mustafa Pekmezci2 1 Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Antalya

2 Akdeniz Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya (Emekli Öğretim Üyesi) *Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, kontrollü atmosferin (KA), normal atmosferde sadece etileni uzaklaştırmanın (EK) ve

depolama öncesi 1-MCP uygulamasının ‘Hayward’ kivi çeşidinin muhafaza ömrü üzerine etkileri araştırılmıştır.

Normal ve Kontrollü atmosfer hücrelerindeki etilen konsantrasyonlarının (<0.02 ppm) azaltılmasında katalitik

etilen dönüştürücü kullanılmıştır. Kiviler SÇKM içerikleri yaklaşık %8’e ulaştığında hasat edilip uygulamalar için

4 gruba ayrılmıştır. Birinci grup meyveler KA+EK (%2O2, %5 CO2) koşullarında, ikinci grup meyveler normal

atmosfer (NA)’de etilen kontrolü yapılarak (NA+EK), üçüncü grup meyvelere 500 ppb 1-MCP uygulaması

yapıldıktan sonra NA şartlarında, dördüncü grup kontrol meyveleri ise hiçbir uygulama yapılmadan 0°C sıcaklık

ve %95 oransal nemde depolamaya alınmıştır. Depolama periyodu ve raf ömrü (15 gün, 20°C) boyunca kivilerin

fiziksel, biyokimyasal değişimleri incelenmiş ve meyvelerin 20°C’deki solunum ve etilen ölçümleri yapılmıştır.

Elde edilen sonuçlara göre, KA’de depolanan kivilerin meyve eti sertlikleri diğer gruplardan belirgin biçimde daha

yüksek saptanırken, en yüksek meyve eti yeşil rengi (a*) ve parlaklığı (L*) yine KA+EK grubundan belirlenmiştir.

En düşük solunum oranı ve etilen üretimi KA+EK’de depolanan ve 1-MCP uygulanan kivilerde saptanmıştır.

Meyve tat panelinde en yüksek puanı KA+EK uygulaması alırken 1-MCP uygulanan kivilerde aroma kaybı olduğu belirtilmiştir. Sonuç olarak, ‘Hayward’ kivi meyvelerinin 0°C’de %95 gibi yüksek oransal nemde ve kontrollü

atmosfer koşullarında (%2O2, %5 CO2) ve özellikle depodaki etilen uzaklaştırılarak kalitesinden fazla

kaybetmeden 6 aydan daha uzun bir süre depolanabileceği söylenebilir.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

22

Palistore Ortamında Depolanan Dikenli ve Dikensiz Frenk İnciri’nin

Muhafaza Bakımından Karşılaştırılması

Yasin Topçu, Adem Doğan*, Mustafa Erkan Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, Akdeniz sahil şeridinde yaygın olarak yetişen ve ekonomik öneme sahip olan, ülkemizde

Frenk Yemişi, Mart Yemişi ve Kaynana Dili gibi isimlerle bilinen Frenk İnciri’nin hasat sonrası fizyolojisi ve

meyve kalitesi incelenmiştir. Bu amaçla, dikenli ve dikenleri uzaklaştırılmış (makine yardımıyla dikenleri

temizlenmiş) meyveler kontrol yanında, palistore ortamında (%1 O2 + %6 CO2), 6 °C sıcaklık ve %90-95 oransal

nemde 30 gün süreyle muhafaza edilmiştir. Muhafaza periyodu süresince ağırlık kaybı, Chroma (C*), hue (h°) açı değeri, titre edilebilir asitlik, suda çözünebilir kuru madde ve çürük meyve miktarları incelenmiştir. Çalışma

sonucunda, palistore ortamında depolama kontrole göre daha iyi sonuç vermiştir. Dikenli ve dikensiz ürünler

karşılaştırıldığında ise, ağırlık kaybı, çürük meyve miktarı, SÇKM miktarı ve kabuk renginin C* değeri dikensiz

meyvelerde daha yüksek, buna karşılık asitlik ve kabuk renginin h° değeri ise dikenli meyvelerde daha yüksek

bulunmuştur. Çalışmada, dikenleri uzaklaştırılmış Frenk İnciri meyvelerinde mekanik zararın bu meyvenin

muhafazasını olumsuz yönde etkilediği, ancak tüketimi yaygınlaştırmada oldukça etkili olduğu sonucuna

varılmıştır.

Anahtar kelimeler: Palistore, Frenk İnciri, depolama, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

23

Modifiye Atmosferin Bamya Muhafazası Üzerine Etkileri

Serdar Polat*, Erdinç Bal Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Tekirdağ

*Sorumlu yazar: [email protected]

Araştırmada değişik ambalaj materyallerinin bamyanın soğukta muhafaza süresi ve kalitesi üzerine etkileri

belirlenmiştir. Trakya bölgesinde yetiştirilen Selimpaşa bamya çeşidi açık kaplar, streç film ve polietilen torbalar

kullanılarak 7-80C sıcaklık ve %90-95 oransal nemde 10 gün süre ile depolanmıştır. Depolama süresince iki gün

arayla ağırlık kaybı, solunum oranı, üşüme zararı, çürüme oranı ve görsel kalite değişimleri saptanmıştır. Araştırmada 8. günden itibaren üşüme zararı ve görsel kalite kayıplarının arttığı tespit edilmiştir. Muhafaza süresi

sonunda streç film uygulamasının bamya kalite özelliklerini daha iyi koruduğu tespit edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Modifiye atmosfer, bamya, muhafaza, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

24

Dereotunda (Anethum graveolens L.) Farklı Sıcaklıklarda Modifiye

Atmosfer Uygulamalarının Depolama Süresince Kaliteye Olan Etkileri

Mustafa Sakaldaş*1, Arzu Şen Aslım2, Kenan Kaynaş1 1 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fak. Bahçe Bitkileri Bölümü, Çanakkale

2Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma. Enstitüsü, Yalova

*Sorumlu yazar: [email protected]

Taze otlar muhafaza süresi kısa olan ürünlerdir. Bu çalışmada, Asder çeşidi taze dereotu demetlerinde

hasat sonrası modifiye atmosfer uygulamalarının farklı depolama sıcaklıklarında kaliteye olan etkileri

incelenmiştir. Bu amaçla taze dereotu demetleri; ön soğutma işlemi sonrasında polivinlklorid bazlı ve düşük

yoğunluklu polietilen (LDPE) bazlı modifiye atmosfer uygulamaları gerçekleştirilerek 0°C ile 1°C arası ve 4°C

ile 5°C arası depolama sıcaklığı koşullarında ve her iki sıcaklık için %90-%95 arası oransal nem koşullarında

muhafaza edilmişlerdir. Ürünler her muhafaza süresi sonunda 1 gün süreyle 18-20°C sıcaklık ile %50-60 oransal

nem koşullarında raf ömrüne tabi tutulmuşlardır. Taze dereotu demetlerinde depolama öncesinde ve her depolama

ile raf ömrü sonunda bazı kalite özellikleri incelenmiştir. Söz konusu kalite özellikleri; suda çözünür kuru madde

oranı, görsel kalite, ağırlık kaybı, vitamin C içeriği, toplam fenolik bileşik içeriği olmuştur. Elde edilen sonuçlara

göre; 0°C ile 1°C arası depolama sıcaklığı kalitenin korunumunu açısından uygun olmuştur. Bunun yanında

modifiye atmosfer uygulamaları, incelenen tüm kalite özelliklerini önemli düzeyde etkilemiştir. Buna ek olarak;

düşük yoğunluklu polietilen bazlı modifiye atmosfer uygulaması tüm depolama periyotlarında en etkili uygulama

olarak saptanmıştır.

Anahtar Kelimler: Dereotu, depolama sıcaklığı, modifiye atmosfer, kalite özellikleri.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

25

Kalıntısız ve Geleneksel Olarak Yetiştirilen Kapya Tipi ‘Urartu’ Biber

Çeşidinin Muhafaza Bakımından Karşılaştırılması

Adem Doğan*, Mustafa Erkan Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, 07059, Antalya

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, örtüaltı biber üreticileri tarafından hastalık ve zararlı kontrolünde yaygın olarak kullanılan

geleneksel (kimyasallara dayalı) mücadele programına alternatif olabilecek kalıntısız (mikrobiyal ve organik

kaynaklı preparatlara dayalı) mücadele programı kullanılarak yetiştirilen kapya tipi ‘Urartu’ biber çeşidinin

(Capsicum annuum L.) hasat sonrası dayanımı ve meyve kalitesi üzerine etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla

yürütülen çalışmalar 2011-2013 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. Biberler optimal hasat zamanında derilerek 5

farklı gruba (%3 CO2 : %2 O2 palistore, MAP, adi torba, streç film, kontrol) ayrılmıştır Farklı şekillerde

ambalajlanan tüm meyveler 8oC sıcaklık ve %90-95 oransal nemde 60 gün süreyle depolanmıştır. Değişik

muhafaza ortamlarından 15’er gün aralıklarla alınan meyve örneklerinde ağırlık kaybı, suda çözünebilir kuru

madde miktarı (SÇKM), titre edilebilir asit miktarı (TEA), meyve et renginin C* ve h° açı değerlerindeki

değişimler, C vitamini miktarı, toplam fenolik madde miktarı, β-karoten miktarı belirlenerek farklı üretim sistemlerinin meyve kalitesi ve muhafaza üzerine etkileri incelenmiştir. Çalışma sonucunda, kalıntısız olarak

yetiştirilen biberlerde muhafaza süresince saptanan ağırlık kaybı ve SÇKM değeri, geleneksel olarak yetiştirilen

biberlere oranla daha düşük bulunmuştur. Ayrıca, kalıntısız olarak yetiştirilen biberlerin daha yüksek C vitamini,

toplam fenolik madde, h° açısı ve C* değerlerine sahip olduğu belirlenmiştir. Yapılan uygulamalar arasında

palistore ortamında (%3 CO2 : %2 O2) depolanan biberlerin incelenen kriterler açısından daha iyi sonuç verdiği

saptanmıştır.

Anahtar kelimeler: Kalıntısız üretim, geleneksel üretim, kapya biber, muhafaza

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

26

Farklı Domates Çeşitlerinin Depolama Süresince Bazı Fiziksel ve Kimyasal

Değişimlerinin Belirlenmesi

Rüştü Efe Okşar*, Mitra Bonakdarzadeh, Sevde Yaldız, Mina Golkarian,

Fatih Şen, Ayşe Gül Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Bornova, İzmir

*Sorumlu yazar: [email protected]

Domates tiplerinden biri olan salkım domatesi, topraksız yetiştiricilikte yaygın olarak tercih edilmektedir.

Domateslerin hasat sonrası kalite değişimleri çeşitlere göre önemli farklılıklar gösterebilmektedir. Bu çalışmada,

plastik serada topraksız kültür yöntemiyle yetiştirilen Bandita, Climberley, Diamentino ve Soupless salkım

domates çeşitlerinin muhafaza süresince hasat sonrası kalite değişimleri incelenmiştir. Agrobay Seracılık

işletmesinde topraksız kültür yöntemiyle üretilen domatesler, ticari olgunlukta hasat edilerek üç hafta süreyle 5°C

sıcaklıkta %85-90 oransal nem koşullarında depolanmıştır. Depolama başında ve depolama süresince birer hafta

aralıklarla alınan örneklerde bazı fiziksel ve kimyasal analizler yapılmıştır. Bandita ve Climberley domates

çeşitlerinde suda çözünür kuru madde (SÇKM) miktarı en yüksek, Soupless çeşidinde ise en düşük olduğu saptanmıştır. Soupless çeşidinde titre edilebilir asit (TA), C vitamini, toplam fenol miktarı ve antioksidan aktivitesi

diğer domates çeşitlere göre belirgin şekilde daha düşük bulunmuştur. Depolama sonunda Soupless çeşidinde

ağırlık kaybının en yüksek (%1.95) olduğu belirlenmiştir. Depolama sonunda genel olarak tüm domates

çeşitlerinde SÇKM, toplam fenol miktarı ve antioksidan aktivitesinde artış görülürken, L* ve C* değeri, TA, C

vitamini ve sertlik miktarında ise düşüş görülmüştür. Depolama süresince Bandita çeşidinin meyve sertliğindeki

azalışlar sınırlı olurken, Soupless çeşidinde ise belirgin olmuş, meyve sertliği 27.2N’den 13.2N’ye düşmüştür.

Depolama süresince Bandita ve Climberley salkım domates çeşitlerinde incelenen kalite parametrelerindeki

değişimler sınırlı olmuş; 3 haftalık depolama sonunda pazarlanabilir kalitelerini korumuşlardır.

Anahtar kelimeler: Salkım domates, Kalite, Sera, Depolama, Biyokimyasal analizler

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

27

Yaş Meyve Ve Sebze Pazarlamasında Toptancı Hallerinde Depolama

Hizmetinin Durumu: Ankara İli Örneği

Mevhibe Albayrak*1, Nurdan Tuna Güneş2, Hüseyin T. Güldal3

1 Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Ankara 2 Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Ankara

3 Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Ankara

*Sorumlu yazar: [email protected]

İnsan beslenmesinde yaş meyve ve sebzelerin önemi günden düne artmaktadır. Üretilen yaş meyve ve

sebzelerin sağlıklı, mümkün olan en az kayıp ile pazarlama kanallarındaki akışı, gerek besin değeri ve tüketici

sağlığının korunması gerekse biyotik ya da abiyotik stres koşullarının yol açtığı derim sonrası kayıpların en az

düzeye indirilmesi ve sonuçta ekonomik zararının azaltılması bakımından önem taşımaktadır. Bu nedenle

derimden sonra da canlılığını devam ettirebilme yeteneğine sahip olan bu türlerde pazarlama sırasında karşı kaşıya

kalınan şartlar oldukça önemlidir. Yaş meyve ve sebzeler, alıcı ile buluşana dek pek çok derim sonrası işlem görür.

Bu işlemlerden ve aynı zamanda pazarlamanın da önemli bir aşamalarından depolama zaman faydası yaratma ve

ürünü koruma açısından teknik boyuta sahiptir. Ürün kayıplarının yol açtığı ekonomik zararların azaltılması,

depolama yöntem ve uygulamalarının iyi izlenmesini gerektirir. Ülkemizde toptancı halleri yaş meyve ve sebze

pazarlamasının önemli bir ayağı konumundadır. Toptancı hallerinde uygun olmayan depolama ve diğer çevresel koşullar nedeniyle ürün kayıpları gerçekleşmektedir. Bu aşamada kayıpları azaltabilmenin yolu, kayıplara neden

olan koşulların saptanarak iyileştirilmesinden geçer. Bu çalışmada, toptancı hallerinde depolama koşulları ve ürün

kayıplarının incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma popülasyonu olarak, Türkiye’de en fazla işlem hacmine sahip

hallerden biri olan Ankara İli toptancı halinde faaliyet gösteren işyerleri belirlenmiştir.

Anahtar kelimeler: Pazarlama, yaş meyve ve sebze, depolama, toptancı halleri

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

28

Tarımsal Pazarlamada İnovasyon ve Yeni Ürün Geliştirme

Hasan Vural*1

1 Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarım Ekonomisi Bölümü, Nilüfer, Bursa

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu araştırmanın amacı tarımsal pazarlamada inovasyonun ve pazarlamada yeni bahçe ürünü geliştirmenin

temel kurallarının değerlendirilmesidir. Bu çalışmada öncelikle inovasyon konusu açıklanmaktadır. Daha sonra

ürün geliştirme konusu yapılmış bilimsel çalışmalardaki görüşlere dayalı olarak tartışılmaktadır. Tarım ve gıda

ürünü yaşamın temelidir. Firmaların pazarlama departmanları hedeflenen alıcı, bu alıcıların ihtiyaçları ve

isteklerine yönelik son ürün şekilleri geliştirilmesi, piyasalar ve dağıtım metotlarının belirlenmesi, reklam,

fiyatlandırma ve satış metotlarının tasarlanması, faaliyete geçme ve bu faaliyeti fabrikalara sunma noktasında

pazar planı oluşturulması stratejileri geliştirirler. Pazarlama departmanı tasarlanan kendi yeni ürünlerinin kimler

için olduğunu net bir biçimde tanımlamalıdır. Bu departmanlar araştırmaları çerçevesinde ürün konseptine yönelik

teknik bir takım oluştururlar. Sonrasında kendi reklam, promosyonlarına yönelik materyal ve medya araçlarına

yönelik yeni ürün hakkındaki mesajı iletmek ve kamuoyunun hedeflenen ihtiyacını nasıl tatmin edeceğini

göstermek için konumlandırılırlar.

Yeni ürün geliştirme süreçleri dinamik ve enerjik bir çevrede durmaksızın ve düzensiz bir biçimde

yürütülmektedir. Rekabet eden ürünler alıcı ve tüketicilerin ilgi alanlarında yarışır. Kamu gıdalarda kişisel sağlık

yönetiminde modern trendleri takip eder; aşırı besleyici ürünlerle kendi kendini tedavi eder, ya da popüler insanlar

ve doktorlar tarafından işaret edilen en güncel beslenme rejimlerini takip eder. Geçici beslenme düzenleri kısa

süreli yeni ürünler için tatmin edici fırsatlar ortaya çıkartır, ancak bu fırsatlar gelecek popüler beslenme rejimleri

ile yer değiştirecektir. Sağlık, beslenme ve toksikoloji bilgileri bilimdeki yeni keşiflerle ani ve çarpıcı bir biçimde

değişmektedir. Yeni bilgi ve teknolojiler uygun yeni gıdalar yaratmaktadır, yeni içerikler ve eski gıdaların yeniden

keşfedilenler ile kombinelenmesi (kanser önleyici brokoli gibi) ürünlerin zengin özellikler sağlamaktadır. Tarımsal

felaketler ya da bol ürünlü hasatlar içerik ve hammaddelerin uygunluğu ve maliyetlerini ciddi bir biçimde

değiştirmektedir.

Anahtar kelimeler: İnovasyon, tarım ürünü geliştirme, bahçe ürünleri, tarımsal pazarlama

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

29

Rize İlindeki Yaş Meyve Ve Sebze Pazarlama Durumunun Araştırılması

Mustafa Akbulut*1, Nalan Bakoğlu1 1 Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü,

Pazar, Rize *Sorumlu yazar: [email protected]

Rize ilinde yaş meyve ve sebze pazarlamaya yönelik olarak toptancı hallerinde yapılan anket çalışması

sonucunda, işletmelerin personel durumu, kapasite, ürün bilgileri vb. genel bilgileri ortaya konulmaya

çalışılmıştır. Yaş meyve ve sebze alım satım durumu, ürünler, tüketici tercihleri ile muhafaza için kullanılan tesislerin durumu da ayrıca detaylı olarak incelenmiştir.

Anahtar kelimeler: Rize, Meyve, Sebze, Pazarlama, Hal

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

30

Türkiye’de ve Dünyada Ceviz Üretim ve Pazarlaması

Filiz Pezikoğlu*1, Mustafa Öztürk1 1 Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Ekonomi Bölümü, Yalova

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu makalede, Türkiye ve dünyada ceviz üretim ve pazarlamasına ilişkin ikincil kaynaklardan elde edilen

veriler kullanılarak bir mevcut durum analizi yapılmış ve bazı öneriler geliştirilmeye çalışılmıştır. Çin, ABD, İran, Ukrayna ve Meksika Türkiye ile birlikte dünyanın önemli ceviz üreticilerini

oluşturmaktadır. Yaklaşık 200 bin ton üretimi ile Türkiye dünya ceviz üretiminde dördüncü sırada yer almaktadır.

Türkiye ceviz üretimi 2013 verilerine göre toplam 11.4 milyon ağaçla gerçekleştirilmektedir. Türkiye’nin ceviz

üretimi iç tüketimin yaklaşık %70’ini karşılamaktadır. Bu rakam örneğin Çin’de %92 civarındadır. Aynı rakam

bir başka önemli üretici olan Şili’de %8 civarındadır. Şili, üretiminin önemli bir kısmını ihracatta kullanmaktadır.

Türkiye’de Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın “Özel Ağaçlandırma” adı altında yürüttüğü ağaçlandırma

projesinde ceviz de desteklenen ürünler içinde yer almaktadır. Bu nedenle pek çok orman alanı da ceviz üretimine

açılmış durumdadır.

Yerli ceviz üreticileri açısından şu an için çok önemli bir fiyat problemi yoktur. Ancak, sınır ticareti ile

gelen ceviz iç piyasada fiyatları düşürmektedir.

Anahtar kelimeler: Ceviz, Türkiye, Dünya, Üretim, Pazarlama.

POSTER SUNUMLAR

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

31

Palistore Ortamında Kontrollü Atmosferde Muhafazanın 'Hass' Avokado

Çeşidinin Muhafaza ve Meyve Kalitesi Üzerine Etkileri

Gizem Şahin*, M. Seçkin Kurubaş, Mustafa Erkan

Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya *Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, 'Hass' avokado çeşidinin palistore ortamında kontrollü atmosferde muhafazası araştırılmıştır.

Bu amaçla avokadolar; %0,03 CO2 + %21 O2 (PL-1-Kontrol), %5 CO2 + %5 O2 (PL-2), %1 CO2 + %5 O2 (PL-3), %5 CO2 + %1 O2 (PL-4), %10 CO2 + %1 O2 (PL-5) ve %5 CO2 + %3 O2 (PL-6) olmak üzere 6 farklı atmosfer

bileşiminde, 5°C sıcaklıkta ve %90-95 oransal nemde 3 ay süreyle muhafaza edilmişlerdir. Muhafaza periyodu

süresince değişik muhafaza ortamlarından 30’ar gün aralıklarla alınan meyvelerde, farklı atmosfer bileşimlerinin

ağırlık kaybı, meyve eti sertliği, suda çözünebilir kuru madde miktarı, titre edilebilir asit miktarı, meyve kabuk

renginde meydana gelen değişimler (C* ve Hue açısı değeri) ile mantarsal ve fizyolojik nedenlerle bozulmuş

meyve miktarı üzerine etkileri araştırılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; en yüksek suda çözünür kuru madde

miktarı, en düşük ağırlık kaybı ve en düşük çürük meyve miktarı PL-6 ortamında depolanan meyvelerde

saptanmıştır. Buna karşılık en yüksek titre edilebilir asit miktarı ise PL-2 ortamında depolanan meyvelerde tespit

edilmiştir. Meyve eti sertliği bakımından en az kayıp PL-4 ortamında depolanan meyvelerde belirlenmiştir. Meyve

kabuğunun Hue açı değeri tüm uygulamalarda dalgalı bir seyir izlemiştir. Ancak tüm uygulama gruplarında

ortalama olarak azalış olduğu belirlenmiştir. En yüksek Chroma değeri ise PL-4 ortamında tespit edilmiştir.

Araştırma sonucunda, palistore ortamında kontrollü atmosferde muhafaza 'Hass' avokado çeşidinin depolanması ve meyve kalitesinin korunması bakımından daha başarılı bulunmuştur. Benzer şekilde palistore

ortamında depolanan meyveler kontrol grubuna göre kalitelerini daha uzun süre korumuşlardır. Sonuç olarak, Hass

avokado çeşidi kalitelerinden fazla bir şey kaybetmeden PL-6 ve PL-4 ortamında, 5°C sıcaklıkta ve %90-95 oransal

nemde 3 ay süreyle muhafaza edilmişlerdir.

Anahtar kelimeler: Avokado, Hass, palistore, kontrollü atmosfer

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

32

“Angeleno” Erik Çeşidinin Palistore Ortamında Muhafazası

Mehmet Seçkin Kurubaş, Gizem Şahin, Mustafa Erkan*

Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antalya

*Sorumlu yazar: [email protected]

Çalışmada, 'Angeleno' erik çeşidinin palistore ortamında muhafazası araştırılmıştır. Bu amaçla erikler; %0

CO2 + %21 O2 (PL-1 - Kontrol), %0 CO2 + %2 O2 (PL-2), %5 CO2 + %2 O2 (PL-3), %0 CO2 + %1 O2 (PL-4), %5 CO2 + %1 O2 (PL-5) olmak üzere 5 farklı atmosfer bileşiminde, 0°C sıcaklıkta ve %90-95 oransal nemde muhafaza

edilmişlerdir. Muhafaza periyodu süresince değişik ortamlardan 25’er gün aralıklarla alınan eriklerde, farklı

atmosfer bileşimlerinin ağırlık kaybı, meyve eti sertliği, suda çözünür kuru madde miktarı, titre edilebilir asit

miktarı, meyve kabuk renginde meydana gelen değişimler ( C* ve Hue açısı değeri) ile çürük meyve gelişimi

üzerine etkileri incelenmiştir. Çalışmada PL-3 ortamında depolanan eriklerde diğer atmosfer bileşimlerine göre

daha düşük oranlarda ağırlık kaybı ve daha yüksek miktarlarda SÇKM miktarı saptanmıştır. Benzer şekilde PL-3

ve PL-4 ortamında depolanan eriklerin meyve eti sertlik değerleri ve titre edilebilir asit miktarları daha iyi

korunmuştur. Çalışmada, en yüksek çürük meyve gelişimi kontrol grubunda, en düşük çürük meyve miktarı ise

PL-3 ortamında depolanan eriklerde saptanmıştır. Muhafaza süresinin uzamasına paralel olarak kabuk renginin

Chroma ve Hue açı değerleri azalış göstermiştir. İncelenen tüm parametreler dikkate alındığında meyve kalitesinin

korunumunda en başarılı atmosfer bileşiminin %5 CO2 + %2 O2 (PL-3) olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak, 'Angeleno' erik çeşidi %5 CO2 + %2 O2 (PL-3) içeren ortamda ve 0°C sıcaklıkta kalitelerinden fazla bir şey

kaybetmeden 100 gün süre ile başarılı şekilde muhafaza edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Erik, Angeleno, palistore, kontrollü atmosfer, muhafaza

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

33

'Ninfa' Kayısı Çeşidinde Farklı Hasat Sonrası Uygulamalarının Muhafaza

Süresi ve Kaliteye Etkileri

Ferhan K. Sabır*, Muzaffer İpek, Şeyma Arıkan Selçuk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Konya

*Sorumlu yazar: [email protected]

Kayısı, hasat sonrası ömrü oldukça kısa olan ve çabuk bozulan bir meyve türüdür. Bu nedenle hasat sonrası

ömrünü uzatmak ve kalitesini korumak amacıyla 1-Methylcyclopropene (1-MCP), modifiye atmosfer paketleme

(MAP) ve bu uygulamaların birlikte uygulamasının 'Ninfa' çeşidinde muhafaza süresi ve kaliteye olan etkileri

araştırılmıştır. Bu amaçla hasat edilen meyveler 4 gruba ayrılmıştır. İlk 2 gruba 12 saat süreyle 1000 nl/l 1-MCP

uygulanmış, uygulama sonrası meyvelerin yarısı modifiye atmosferde muhafazaya alınırken (1-MCP+MAP), kalan yarısı doğrudan soğuk depolarda (1-MCP) muhafaza edilmiştir. Uygulama yapılmamış meyvelerin yarısı

modifiye atmosferde (MAP), son grup meyveler ise herhangi bir uygulama yapılmadan (kontrol) depolanmıştır.

28 günlük muhafaza süresince 7 günlük aralıkla meyve örnekleri soğuk depolardan çıkartılarak yarısı hemen, diğer

yarısı da raf ömrünü belirlemek amacıyla 20°C’de 2 gün bekletilerek ağırlık kaybı, suda çözünebilir kuru madde

miktarı (SÇKM), titre edilebilir asit (TA), olgunluk indeksi (SÇKM/TA) meyve sertliği, meyve rengi, toplam fenol

ve toplam flavanoid analizleri yapılmıştır. Çalışma sonucunda hem soğuk depolama hem de raf ömrü sonrası

ağırlık kaybının azaltılması, sertlik ve rengin korunması ve olgunluğun geciktirilmesinde 1-MCP uygulamasının

modifiye atmosferle birlikte kullanımının en etkili sonuç verdiği belirlenmiştir.

Anahtar kelimeler: Kayısı, 1-MCP, modifiye atmosfer, muhafaza

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

34

‘Elegant Lady’ Şeftali Çeşidinde Hasat Sonrası Farklı Uygulamaların

Muhafaza Süresi ve Meyve Kalitesi Üzerine Etkisi

Azize Yenici1, Bülent Akbudak*2

1 Hasanköy Mah. Dededibi Cad. No.5 Gürsu/Bursa 2 Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059 Bursa

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada hasat sonrası farklı dozlarda 1-metilsiklopropen (1-MCP) uygulamasının şeftali muhafazası

ve raf ömrü üzerine etkisi incelenmiştir. Çalışmada ‘Elegant Lady’ çeşidi kullanılmıştır. Hasat sonrası meyvelere

500 ve 1000 ppb konsantrasyonlarında 16 saat süreyle 20±1oC ve %60±5 oransal nem koşullarında 1-MCP

uygulaması yapılmıştır. Şeftaliler 1-MCP uygulaması yapıldıktan sonra normal atmosfer (NA) ve modifiye atmosferde paketleme (MAP) koşullarında 0±1oC ve %90±5 nispi nemde 45 gün süre ile muhafaza edilmiştir.

Ayrıca raf ömrünü belirlemek amacıyla muhafaza süresine ek olarak meyveler 2 gün süre ile 20±1oC ve %60±5

oransal nem koşullarında bekletilmiştir. MAP uygulaması için farklı kalınlıklarda polietilen (PE) örtü materyali

kullanılmıştır. Çalışmada, hasat sonrası 1-MCP uygulamaları arasındaki farklılığın belirlenmesi amacıyla

muhafazanın 0., 15., 30., 45. ve 45+2. günlerinde alınan meyve örneklerinde SÇKM, TA, pH, toplam şeker gibi

kalite parametreleri incelenmiş ve şeftaliler için 65 µm PE ile birlikte 1000 ppb 1-MCP uygulamalarının en iyi

sonucu verdiği tespit edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Muhafaza, şeftali, modifiye atmosferde paketleme, 1-metilsiklopropen

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

35

Potasyum Permanganat ile Modifiye Atmosfer Paketleme Uygulamalarının

Şeftali Meyvelerinin Muhafazası Üzerine Etkisi

Erdinç Bal* Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Tekirdağ

*Sorumlu yazar: [email protected]

Araştırmada J.H.Hale çeşidi şeftali meyvelerinde potasyum permanganat ve modifiye atmosfer paket

uygulamasının muhafaza süresi ve kalite üzerine etkileri araştırılmıştır. Birinci grup meyvelere sadece MAP

uygulaması yapılırken, ikinci grup meyveler MAP+potasyum permanganat (KMnO4) saşe uygulaması yapılmıştır.

Meyveler 0-10C sıcaklık ve %90±5 oransal nem koşullarında 30 gün süreyle depolanmıştır. Soğukta muhafaza

periyodunda 10 günde bir alınan meyve örneklerinde, ağırlık kaybı, meyve eti sertliği, suda çözünebilir kuru

madde miktarı, titre edilebilir asit miktarı, yünlüleşme ve paketler içerisindeki %O2 ve %CO2 miktarları

belirlenmiştir. Araştırma sonucunda KMnO4 uygulamasının modifiye atmosfer paketleme ile birlikte kullanıldığında özellikle solunumun yavaşlatılması ve meyve eti sertliğinin korunmasında etkili olduğu

belirlenmiştir. Muhafaza sürecinde kontrol grubu meyvelerindeki kalite değişimleri nispeten daha hızlı olmuştur.

Anahtar kelimeler: Depolama, şeftali, modifiye atmosfer, potasyum permanganat, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

36

Hasat Sonrası Muhafaza Uygulamalarının Farklı Olgunlaşma

Gruplarındaki Şeftali Çeşitlerinin Muhafaza ve Kalite Özelliklerine Etkisi

Şenay Murat Doğru*1, Ercan Er1, Erol Aydın1, Aysen Koç2

1 Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Samsun 2 Bozok Üniversitesi, Tarım ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Yozgat

*Sorumlu yazar: [email protected]

Farklı dönemlerde hasat edilen şeftalilerin muhafaza sürelerini belirlemek amacıyla yapılan çalışmada

farklı muhafaza yöntemlerinin muhafaza süresi üzerine etkisi incelenmiştir. Erkenci, orta mevsim ve geçci

olgunlaşma gruplarındaki şeftali çeşitleri hasat edildikten sonra kontrol, kağıt ile paketleme ve modifiye

atmosferde muhafaza olmak üzere 3 gruba ayrılmıştır. Erkenci çeşit olarak Early Red, orta mevsim çeşidi olarak

Red Haven ve geçci çeşit olarak Monroe çeşidi kullanılan çalışmada kağıt olarak ince mumlu kağıt ve MAP

uygulamasında 50 µ kalınlıkta PE örtü materyali kullanılmıştır. 0ºC ± 0.5 sıcaklık ve %90 ± 0.5 oransal nem

koşullarında 28 gün muhafaza edilen şeftali çeşitlerinde 7 gün aralıklarla çeşitli kalite analizleri yapılmıştır.

Çalışma süresince MAP uygulamasının ağırlık kaybı başta olmak üzere kalite kayıplarını en aza indirdiği

belirlenmiştir. 28 günlük muhafaza süresi sonunda incelenen parametreler bakımından en başarılı sonuç 50 µ PE

kullanılarak yapılan MAP uygulaması ile elde edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Şeftali, muhafaza, modifiye atmosferde paketleme, PE

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

37

Taze Doğranmış Elmalarda Dilimleme Öncesi Muhafaza Koşullarının Dilim

Kalitesi ve Muhafaza Süresine Etkileri

Ferhan K. Sabır*, Ece Günal Selçuk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Konya

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, 4 ay süreyle modifiye atmosfer (MAP)' de depolanan 'Fuji' elma çeşidinin taze doğranmış

ürün olarak değerlendirilmesi ve dilimleme öncesi muhafaza koşullarının dilim kalitesi ve muhafaza süresine

etkileri incelenmiştir. Optimum olgunluk aşamasında hasat edilen elmalar 2 gruba ayrılmış, ilk grup örnekler

Xtend MAP içerisinde depolanırken, kalan gruptaki meyveler kontrol olarak açıkta 0°C ve %90 oransal nemde 4

ay süreyle muhafaza edilmiştir. Elmalarda dilimleme işlemleri hasattan hemen sonra ve depolamanın 2. ve 4. aylarında gerçekleştirilmiştir. Dilimlenen elmalar kararmayı engellemek amacıyla %1’lik askorbik asit çözeltisine

batırıldıktan sonra 1°C ve %90 oransal nemde 21 gün muhafaza edilmiştir. 7 gün arayla alınan örneklerde ağrılık

kaybı, suda çözünebilir kuru madde miktarı (SÇKM), titre edilebilir asitlik, dilim sertliği, dilim rengi, askorbik

asit miktarı ve toplam fenol miktarı analizleri yapılmıştır. Çalışma sonucunda dilimleme öncesi muhafaza

koşullarının dilim kalitesine etkisinin oldukça önemli olduğu belirlenmiştir. Özellikle muhafaza süresinin uzaması

ile birlikte, MAP'da muhafaza edilerek dilimlenen elmalarda ağırlık kaybının azaltılması ve dilim sertliğinin

korunmasında etkili sonuçlar verdiği belirlenmiştir.

Anahtar kelimeler: Elma, taze doğranmış, modifiye atmosfer, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

38

Bazı Nektarin Çeşitlerinin Soğukta Muhafaza Performanslarının

İncelenmesi

Ercan Er1, Şenay Murat Doğru*1, Erol Aydın1, Aysen Koç2

1 Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü, Samsun 2 Bozok Üniversitesi, Tarım ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Yozgat

*Sorumlu yazar: [email protected]

Farklı olgunlaşma gruplarındaki nektarin çeşitlerinin muhafaza sürelerini belirlemek amacıyla yapılan

çalışmada farklı muhafaza yöntemlerinin muhafaza süresi üzerine etkisi incelenmiştir. Erkenci, orta mevsim ve

geçci olgunlaşma gruplarındaki nektarin çeşitleri hasat edildikten sonra kontrol, kağıt ile paketleme ve modifiye

atmosferde muhafaza olmak üzere 3 gruba ayrılmıştır. Erkenci çeşit olarak Crimson Gold, orta mevsim çeşidi

olarak Summer Superstar ve geçci çeşit olarak Fairlane çeşidi kullanılan çalışmada kağıt olarak ince mumlu kağıt

ve MAP uygulamasında 50 µ kalınlıkta PE örtü materyali kullanılmıştır. 0ºC ± 0.5 sıcaklık ve %90 ± 0.5 oransal

nem koşullarında 28 gün muhafaza edilen nektarin çeşitlerinde 7 gün aralıklarla çeşitli kalite analizleri yapılmıştır.

Çalışma sonunda incelenen parametreler bakımından en başarılı sonuç 50 µ PE kullanılarak yapılan MAP

uygulaması ile elde edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Nektarin, modifiye atmosferde paketleme, muhafaza, PE

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

39

Kestanenin Vakumlu ve Vakumsuz Modifiye Atmosferde Muhafazası

Murat Çetin1, Bülent Akbudak*2

1 Uludağ Üniversitesi, Gemlik Asım Kocabıyık MYO 16600 Gemlik, Bursa 2 Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059, Bursa

*Sorumlu Yazar: [email protected]

Bu çalışma ile diğer meyve türlerine göre Dünya’da yetiştiriciliği sınırlı alanlarda yapılabilen ve ülkemizde de yetiştiriciliği son dönemlerde önem kazanan ‘Osmanoğlu’ çeşidi Kestane meyvelerinde vakumlu ve vakumsuz

olmak üzere iki farklı modifiye atmosferde paketlemenin (MAP), muhafaza süresi ve meyve kalitesi üzerine

etkileri araştırılmıştır. Meyveler, 0±1°C ve %90±5 nispi nem koşullarında 5 ay süreyle muhafaza edilmiştir.

Muhafaza süresince 30 gün aralıklarla alınan meyve örneklerinde ağırlık kaybı (%), oransal su kapsamı (%),

toplam şeker (%), nişasta (%), MAP’de CO2 (%), O2 (%) ve C2H4 (ppm) bileşimi gibi kalite parametreleri

incelenmiştir. Muhafaza süresince meyvelerin ağırlık kaybında meydana gelen değişimler incelendiğinde, vakum

uygulamasının ve ambalajlama materyalinin kalınlığının meyvenin muhafaza süresi üzerine olumlu etkiler

oluşturduğu, toplam şeker miktarında artma ve MAP’de gaz bileşenleri üzerine etkili olduğu tespit edilmiştir.

Sonuç olarak, kestanede yapılan vakumlu ve vakumsuz paketlemenin ve farklı ambalaj materyallerinin meyvelerin

kalite kriterleri üzerine etkilerinin tek veya kombineli olarak incelendiği bu araştırmada, 50 μ PE ambalaj materyali

ile kaplanan ve vakumlu ortamda meyvelerin muhafaza süresi ve kalite açısından daha başarılı sonuçlar verdiği

tespit edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Muhafaza, kestane, modifiye atmosferde paketleme, vakum

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

40

Nar Meyvesinin Muhafazasında Farklı Modifiye Atmosfer Ambalajlarının

Etkilerinin Belirlenmesi

Sercan Karaca*, Fatih Şen Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Bornova, İzmir

*Sorumlu yazar: [email protected]

Çalışma, farklı modifiye atmosfer (MA) ambalajlarının ‘‘Hicaznar’ (Punica Granatum L.) nar çeşidine ait

meyvelerde, depolama süresince kalite değişimleri ile patolojik ve fizyolojik bozukluklara etkisini ortaya koymak

amacı ile yürütülmüştür. Üretici bahçesinden tam olgunlukta hasat edilen nar meyveleri, 7 farklı firma tarafından

üretilen modifiye atmosfer (MA) ambalajlarına yerleştirilmiş ve hava ile 24 saat ön soğutmada tutulduktan sonra

ağızları kapatılmıştır. Nar meyveleri 6±0.5oC sıcaklık ve %90-95 oransal nemde 5 ay süreyle muhafazaya alınmıştır. Depolama başlangıcında ve 3, 4 ve 5 aylık depolama sonrası alınan örneklerde kalite değişimleri ve

kayıplar incelenmiştir. MA ambalajlarında saptanan O2 (%10.1-%18.8) ve CO2 (%3.1-%6.1) oranları önemli

farklılıklar göstermiştir. 5 aylık depolama sonunda ağırlık kaybı bakımından MA ambalajları fazla (%12.4-%13.5),

orta (%6.9) ve düşük olanlar (%1.7-%2.3) olmak üzere üç farklı gruba ayrılmıştır. Ağırlık kaybı fazla olan MA

ambalajlarındaki nar meyvelerinin kabuğunda buruşma ve şekil bozukluğu (köşeleme) görülmüştür. Ağırlık kaybı

az olan MA ambalajlarında çürüklük gelişimi belirgin (%35.0-%47.5) şekilde daha yüksek bulunmuştur. Nar

meyvelerinde ağırlık kaybı ile çürüklük gelişimi arasında lineer ters bir ilişki (R2= 0.81) bulunmuştur. MA

ambalajlarının nar meyvelerinin kabuk ve tane renk değerleri (C* ve ho), nar suyunun 510 nm ve 446 nm dalga

boyundaki absorbans değeri, suda çözünür kuru madde, toplam fenol miktarı ve antioksidan aktivitesine etkisi

birbirine benzerlik göstermiştir. Çalışma sonuçları, MA ambalajlarının ağırlık kaybı ve çürüklük gelişimi üzerinde

etkili olduğunu göstermiştir. Bu etkinin bazı MA ambalajlarında depolama süresiyle yakından ilişkili olması nedeniyle nar depolamasında uygun MA ambalajın seçiminde depolama süresinin dikkate alınması gerekmektedir.

Anahtar kelimeler: Nar, MA ambalajı, Depolama, Kalite, Çürüklük gelişimi

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

41

Hasat Öncesi Uygulamaların ve Farklı Modifiye Atmosfer Ambalajlarının

Nar Meyvesinin Depolama Kalitesi ve Çürüklük Gelişimine Etkileri

Fatih Şen1, Kınay Teksür2, Figen Yıldız2, Nilay Özaltaca2, Aşkın Altun1,

Ahmet Kaan Selvi2, Ayser Billor2 1Ege Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 35100 Bornova, İzmir 2 Ege Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bitki Koruma Bölümü, 35100 Bornova, İzmir

*Sorumlu yazar: [email protected]

Türkiye’de nar dikim alanlarında görülen hızlı artışlarla birlikte, üretilen ve depolanan ürün miktarında da

önemli yükselişler olmuştur. Nar üretimindeki bu hızlı artış, ürünün pazarlanmasındaki sorunları da beraberinde

getirmiştir. Nar meyvesinin hem ihracatta hem de iç piyasada tüketiminin arttırılmasının en önemli yollarından

biri de ürünün daha uzun süre kaliteli bir şekilde piyasaya sunulmasıdır. Bu durum nar meyvesinin depolanması

gerekliliğini ortaya çıkarmıştır. Çalışma, hasat öncesi ilaçlama programı uygulaması ile modifiye atmosfer (MA)

ambalajının nar depolamasındaki etkilerini ortaya koymak amacıyla yürütülmüştür. Hasat öncesi ilaçlama

programı uygulaması, Denizli/Irlıganlı ve İzmir/Torbalı’da ‘Hicaznar’ nar çeşidi ile kurulmuş 2 ayrı üretici

bahçesinde paralel olarak yürütülmüştür. Bu bahçelerden uygulama yapılan ve yapılmayan nar meyveleri ticari

olumda hasat edilmiş, 4 farklı firma tarafından üretilen modifiye atmosfer (MA) ambalajlara yerleştirilip, ön

soğutması yapılarak ağızları klipsle kapatılmıştır. Nar meyveleri 6±0.5oC sıcaklık ve %90 oransal nemde 5 ay

süreyle muhafazaya alınmıştır. Depolama başlangıcında, 3, 4 ve 5 aylık depolama sonrası alınan örneklerde kalite

değişimleri, patolojik ve fizyolojik kayıplar incelenmiştir. Depolama süresince ambalaj içinde yapılan O2 ve CO2 ölçümlerinde, ambalajların geçirgenliklerinde farklılıklar olduğu saptanmıştır. MA ambalajları arasında çürüklük

gelişimi ve ağırlık kaybı açısından belirgin farklılıklar ortaya çıkmıştır. En düşük çürüklük oranı MA1 ambalajında

gözlenirken, ağırlık kaybının fazla olmasından dolayı nar meyvelerinin kabuklarında buruşma ve şekil bozukluğu

(köşeleme) görülmüştür. Hasat öncesi ilaçlama programı, nar meyvelerinde depolama süresince çürüklük

gelişimini azaltmıştır. Hasat öncesi uygulamaların ve MA ambalajlarının incelenen nar meyvelerinin kimyasal

bileşimine etkileri sınırlı olmuştur. Hasat öncesi ilaçlama programının uygulanması ve doğru MA ambalajının

kullanılması nar depolamasında fizyolojik ve patolojik kayıpların azalmasında etkili olmuştur.

Anahtar kelimeler: Nar, depolama, MA ambalajı, ilaçlama programı, kayıplar, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

42

Dörtyol Koşullarında Yetiştirilen Kaki Tipo Trabzon Hurmalarının Soğukta

Muhafazası

Ahmet Erhan Özdemir*1, Celil Toplu1, Ercan Yıldız2, Can Yıldız 1, Burak Katırcı1,

Canan Duman1

1 Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay 2 Uşak Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Uşak

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmanın amacı, Dörtyol koşullarında yetiştirilen Kaki Tipo Trabzon hurmalarının soğukta

muhafazası sırasında meyve kalitesinde görülen değişimlerin belirlenmesidir. Meyveler 0C’de ve %85-90 oransal

nemde ayda bir analizlenmek üzere 4 ay depolanmıştır. Ayrıca meyveler her ay 20C’de %85-90 oransal nemde 7

gün raf ömrü için bekletilmiştir. Depolama sırasında ağırlık kayıpları, meyve eti sertliğindeki (MES), görünüş (1-

5), tat (1-9), suda çözünebilir toplam kuru madde (SÇKM), meyve kabuk ve et rengi ve tanen miktarındaki

değişimler saptanmıştır. Elde ettiğimiz sonuçlara göre 4 ay sonunda Kaki Tipo Trabzon hurmalarında ağırlık kaybı

%11,63 olurken, MES 1,50 kg-k’e düşmüştür. İncelediğimiz kalite kriterlerine göre 0C’de ve %85-90 oransal

nemde kalite kriterlerinden çok fazla bir şey kaybetmeden Kaki Tipo Trabzon hurması meyvelerinin 3 aya kadar

depolanabileceği saptanmıştır.

Anahtar kelimeler: Dörtyol, Trabzon hurması, Kaki Tipo, soğukta muhafaza, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

43

Trabzon Hurmasının Farklı Uygulama ve Muhafaza Sürelerindeki Bazı

Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri

Halil Ünal1, Bülent Akbudak*2, Tuğba Yener2 1 Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Biyosistem Mühendisliği Bölümü, 16059, Nilüfer, Bursa

2 Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059, Nilüfer, Bursa

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, ‘Fuyu’ ve ‘Hachiya’ çeşidi Trabzon hurmalarının normal atmosfer koşulundaki soğukta

muhafazasında bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerindeki değişimleri incelenmiştir. Meyveler depolama öncesi

kontrol grubu, sıcak su, düşük oksijen ve 1-methylcyclopropene (1-MCP) uygulaması şeklinde 4 gruba ayrılmıştır.

Her bir uygulamadaki meyveler köpük ve karton ambalajlar içerisinde gruplandırılarak normal atmosfer koşulunda

3 ay süreyle 0±1°C sıcaklık ve % 90±5 nispi nem koşullarında muhafaza edilmiştir. Depolama başlangıcından

itibaren her ay meyvelerin fiziksel özellikleri (geometrik boyutlar, küresellik, hacim, yüzey alanı, hacim ağırlığı,

görüntüleme alanı, ağırlık, hacim ağırlık, özgül ağırlık, porozite, meyve eti sertliği, meyve kabuğu ve meyve eti

rengi) ve bazı kimyasal özellikleri (suda çözünebilir kuru madde miktarı, titre edilebilir asit, pH) incelenmiştir.

Her iki çeşitte de muhafaza süresince su kaybına bağlı olarak geometrik boyutlarında, yoğunluklarında, meyve

sertliklerinde, asit miktarlarında belirli oranlarda azalmalar görülürken, pH değerinde artan yönde dalgalanmalar

olmuştur. Her iki çeşitte de depolamanın ilerlemesiyle birlikte kabuk renginde koyulaşma görülmüştür. Meyve eti

renginde ise kırmızıya yakın koyu turuncu rengi aldığı tespit edilmiştir. Araştırma sonunda, ‘Fuyu’ ve ‘Hachiya’

çeşitlerine uygulanan düşük oksijenin, çalışmada değerlendirilen tüm parametreler incelendiğinde en iyi sonucu

verdiği tespit edilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Trabzon hurması, Diospyros kaki L., geometrik boyutlar, ağırlık, porozite, görüntüleme

alanı, meyve eti sertliği, meyve rengi, suda çözünebilir kuru madde.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

44

Vainiglia Trabzon Hurması Çeşidinde Soğukta Muhafazanın Burukluğu

Önlemeye Etkisi

Ahmet Erhan Özdemir*1, Celil Toplu1, Ercan Yıldız2, Canan Duman 1, Mustafa Ünlü3

1 Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay 2 Uşak Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Uşak

3 Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Erdemli, Mersin

*Sorumlu yazar: [email protected]

Vainiglia Trabzon hurması çeşidinde soğukta muhafazanın burukluğu önlemeye etkisinin araştırıldığı bu

meyveler 0 ve 5C’de %85-90 oransal nemde 4 ay süreyle muhafaza edilerek buruklukta ve bazı kalite

paramterelerindeki değişimler saptanmıştır. Ayrıca meyveler her ay 20C’de %85-90 oransal nemde 7 gün raf

ömrü için bekletilmiştir. Depolama sırasında ağırlık kayıpları, meyve eti sertliğindeki (MES), görünüş (1-5), tat

(1-9), suda çözünebilir toplam kuru madde (SÇKM), meyve kabuk ve et rengi ve tanen miktarındaki değişimler

saptanmıştır. Elde ettiğimiz sonuçlara göre 4 ay sonunda 0C’de %85-90 oransal nemde depolanan Vainiglia

Trabzon hurmalarında ağırlık kaybı %12,10 ve MES 1,24 kg-k olurken, 5C’de %85-90 oransal nemde

depolananlarda ağırlık kaybı %13,02 ve MES 0,75 kg-k olmuştur. Muhafaza başlangıcında 0,51 g/100 ml olan

suda çözünebilir tanen miktarı 4 ay sonunda 0C’de %85-90 oransal nemde depolanan Vainiglia Trabzon

hurmalarında 0,10 g/100 ml’ye düşerken, 5C’de %85-90 oransal nemde depolanan Vainiglia Trabzon

hurmalarında 0,04 g/100 ml’ye düşmüştür.

Anahtar Kelimeler: Trabzon hurması, Vainiglia, soğukta muhafaza, burukluk, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

45

Taze Kesilmiş Meyve ve Sebzelerin Muhafaza Süresi ve Raf Ömrü Üzerinde

Koruyucu Bazı Uygulamaların Etkinliği

Nurdan Tuna Güneş*1, Tülin Öz2 1 Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara

2 Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, Osmaniye *Sorumlu yazar: [email protected]

Son yıllarda taze dilimlenmiş bahçe bitkileri ürünlerine olan talep sosyo-kültürel değişimler ve tüketicilerin

yaş meyve ve sebze tüketimi konusunda bilinçlenmesine paralel olarak artmıştır. Minimum düzeyde işlenen taze

kesilmiş meyve ve sebzeler, diğer bahçe bitkileri ürünlerine göre depolama ve raf ömrü sırasında çok daha

duyarlıdır. Örneğin soyma ve dilimleme gibi hazırlık aşamalarında ürünlerin berelenmesi daha fazla su kaybı ve

renk bozulmalarını doğurur. Tür ve çeşitlerin genetik yapısına göre değişen enzimatik kararma yanısıra toprak ve

iklim koşulları ile gübreleme gibi derim öncesi faktörler, yıkama, kesme ve depolama gibi işleme ve derim sonrası

faktörler, taze kesilmiş meyve ve sebzelerde tekstür ve rengi önemli düzeyde etkileyebilir. Bu ürünlerde pazarlama

aşamasında tüketici tercihini direkt olarak etkileyen rengin korunumu çok önemlidir. Taze dilimlenmiş meyve ve

sebzelerde, enzimatik kararma, ortam sıcaklığı ve ortamdaki oksijenin azaltılması ile kontrol edilebilir. Bu amaçla

modifiye atmosferde paketleme teknikleri, farklı kaplama materyalleri, gama ışını uygulamaları ya da yüksek

basınçta muhafaza yöntemleri kullanılabilir. Kalsiyum ya da sıcaklık uygulamaları ile modifiye atmosferde

paketleme teknikleri, bu ürünlerde kaliteyi önemli düzeyde etkileyen tekstürdeki olumsuz değişimleri de

engellemektedir. Bu çalışmada taze kesilmiş farklı bahçe bitkileri türlerinde en uzun muhafaza süresi ve raf ömrüne olanak sağlayabilecek derim öncesi ve sonrası uygulamaların tanıtılarak bazı kalite parametrelerine

etkilerinin sunulması hedeflenmiştir.

Anahtar kelimeler: Taze kesilmiş, meyve, sebze, depolama, raf ömrü, minimum işleme

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

46

Güvey Fenerinin Depolanma Potansiyelinin Belirlenmesi

Arzu Şen Aslım*, Tuncay Acıcan, Gülay Beşirli, İbrahim Sönmez, Zühtü Polat

Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova

*Sorumlu yazar: [email protected]

Ülkemizde güvey fenerinin muhafazası konusunda yapılmış bir çalışma bulunmamaktadır. Bu nedenle

öncelikli olarak meyvenin depolama potansiyelini belirleyebilmek amacıyla optimum muhafaza koşullarının tespit

edilmesi gerekmektedir.

Bu amaçla çalışmamızda; 0 oC, 4 oC ve 7 oC sıcaklık ve % 85-90 oransal nem koşullarında Normal Atmosferde muhafaza edilen meyveler için optimum muhafaza koşulunun belirlenmesi hedeflenmiştir.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

47

Tanelenmiş Hicaz Narının Muhafaza Ömrünün Araştırılması

Ömür Dündar*, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Ülkü Kandil Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe bitkileri Bölümü Balcalı, Adana

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu araştırma 2012 yılında Çukurova Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü Derim Sonrası Fizyoloji

Laboratuvarı ve soğuk hava deposunda yapılmıştır. Denemede nar çeşitlerimizden Hicaz narı kullanılmıştır.

Narlar dış yüzeyinde bulunan mikroorganizmalardan arındırılarak uç kısımlarından belirli bir miktar alınmıştır.

Kesme sırasında nar tanelerinin zedelenmemesine özen gösterilmiştir. Tanelenen narlar tartım yapılmak üzere

büyük plastik bir kap içinde toplanmıştır. Narların muhafazasında ambalaj olarak şeffaf plastik kaseler

kullanılmıştır. 95 tane şeffaf plastik kase kullanılmıştır. Kaselerin her birine yaklaşık 100 ‘ er gram olmak üzere

nar taneleri konulmuştur. Şeffaf plastik kaselerde 5oC, % 85-90 nemde muhafaza edilen nar taneleri 2 günde bir

analiz yapılmak üzere depoda 15 gün bekletilmiştir. Muhafaza süresince her 2 günde bir ağırlık kaybı, titre

edilebilir asitlik, suda çözünebilir toplam kuru madde miktarı, usare miktarı, renk, çürüklük ve tat incelenmiştir.

Analiz sonuçlarına ve yapılan gözlemlere göre 15 günlük muhafaza süresinde şeffaf plastik kaselerde 3. günden

itibaren titre edilebilir asit miktarında düşüşler meydana gelmiştir. ŞÇKM’de artışlar ve azalışlar meydana

gelmiştir, 0. güne göre 15. günde bir azalma olduğu görülmüştür. Ağırlık kayıpları 3. günden itibaren meydana

gelmiştir. Renk değişimleri 7. günden itibaren gözle görülmeye başlanmıştır. Usare miktarında ki değişimler 3.

günden itibaren başlamıştır. Küflenmeler 5. günden itibaren başlamıştır ve 15. günde tamamen bozulmuştur.

Tanelenmiş narlarda hiçbir uygulama yapılmadan şeffaf plastik kaselerde 3 gün süreyle kalite özelliklerini

koruyarak muhafaza edilebileceği kanısına varılmıştır.

Anahtar kelimeler: Nar tanesi, şeffaf plastik, Hicaz narı, soğuk hava, muhafaza

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

48

“Hicaz” Nar Çeşidinde Hasat Sonrası Farklı Modifiye Atmosfer ve 1-

Methylcyclopropane Uygulamalarının Muhafaza Süresince Kaliteye Etkileri

Kenan Kaynaş, Mustafa Sakaldaş*, F. Cem Kuzucu, Mehmet Ali Gündoğdu Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fak. Bahçe Bitkileri Bölümü, Çanakkale

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, Ülkemizde üretimi ve pazarlanması en yüksek potansiyele sahip olan “Hicaz” nar çeşidinde

hasat sonrası farklı modifiye atmosfer uygulamalarıyla 1-Methylcyclopropane (1-MCP) uygulamalarının ve

bunların kombinasyonunun muhafaza süresince bazı kalite özelliklerine etkileri incelenmiştir. Bu amaçla

Çanakkale- Ezine bölgesinden hasat edilen narlar 24 saat süreyle ön soğutma işlemine tabi tutulduktan sonra, 24

ve 48 perforasyonlarda düşük yoğunluklu polietilen bazlı modifiye atmosfer uygulamalarına, sırasıyla 625 ppb ve

1250 ppb dozlarında 1-MCP uygulamalarına ve bu uygulamaların kombinasyonuna tabi tutulmuşlardır. Bu

uygulamalara tabi tutulan nar meyveleri, kontrol meyveleriyle birlikte 6°C ile 7°C arasında sıcaklık ile %90-%95

oransal nem koşullarında sırasıyla 2 ay, 4 ay ve 6 ay süreyle muhafaza edilmişlerdir. Hasattan sonra ve her

muhafaza süresinin sonunda narlarda bazı kalite özellikleri incelenmiştir. Bu özellikler; fungal etmenli çürüme

oranı, suda çözünür kuru madde oranı, titre edilebilir toplam asitlik miktarı, toplam fenolik bileşik miktarı ve

antosiyanin içeriği olmuştur. Elde edilen sonuçlara göre; muhafaza süresi uzadıkça kalite kayıplarında artış tespit

edilmiştir. Diğer taraftan; incelenen özelliklerin muhafaza süresince korunumu ve değişimi açısından en olumlu sonuçlar 24 perforasyondaki modifiye atmosfer uygulamasıyla 1250 ppb dozunda 1-MCP uygulamasının

kombinasyonundan elde edilmiştir.

Anahtar kelimeler: Nar, muhafaza süresi, modifiye atmosfer, 1-Methylcyclopropane, kombinasyon, kalite

özellikleri

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

49

Hasat Sonrası Farklı 1-Metilsiklopropen Uygulamalarının Alstroemeria

Muhafazası Üzerine Etkisi

Öznur Seyhan, Bülent Akbudak*

Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059, Bursa

*Sorumlu Yazar: [email protected]

Bu çalışmada hasat sonrası yapılan 1-Metilsiklopropen (1-MCP) uygulamasının Alstroemeria’da kalite

ve vazo ömrüne etkisi incelenmiştir. Hasat sonrası Alstroemeria’lara 125, 250 ve 500 ppb konsantrasyonunda 1-

MCP uygulaması 4 saat süreyle 20±1°C sıcaklık ve %80±5 oransal nem koşullarında yapılmıştır. Uygulama

yapılan tüm örnekler; 4±1°C sıcaklık ve %80±5 oransal nem koşullarında 21 gün muhafaza edilmiştir. Çalışmada,

modifiye atmosferde paketleme (MAP) uygulaması için polyvinilchloride (PVC) (30 µm) örtü materyali

kullanılmıştır. Hasat sonrası yapılan uygulamalar arasındaki farklılığın belirlenmesi amacıyla 7’şer gün ara ile

çiçeklerde ağırlık kaybı, yaprak oransal su kapsamı, petal yaprak kopma kuvveti, MAP’de CO2/O2/C2H4 bileşimi,

çiçek ve yaprak renk değişimleri, vazo ömrü gibi kalite parametreleri incelenmiştir. Çalışmada, Kontrolle

karşılaştırıldığında 1-MCP başarılı sonuçlar vermiştir. NA’de muhafaza edilen çiçeklerde yaprak dökümleri ve

solmalar daha erken dönemlerde gözlenmiştir. 21 günlük muhafaza sonunda ağırlık kaybı, yaprak oransal su kapsamı, vazo ömrü ve renk gibi bazı parametreler bakımından MAP + 250 ppb 1-MCP uygulaması ümit var

bulunmuştur.

Anahtar kelimeler: Alstroemeria, 1-MCP, Normal atmosfer, Modifiye atmosfer, Muhafaza

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

50

Hasat Sonrası 1-Methylcyclopropene Uygulamasının Gerberada Vazo

Ömrü ve Çiçek Kalitesine Etkileri

Ali Sabır*, Ferhan K. Sabır, Kevser Yazar, Zeki Kara Selçuk Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Konya

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmada, farklı dozlarda uygulanan 1-Methylcyclopropene (1-MCP)’nin gerbera çiçeklerinin vazo

ömrü ve kesim sonrası kalite özellikleri üzerine etkileri araştırılmıştır. 1-MCP'nin 0, 200 ve 400 nl/l dozlarının

etkilerini araştırmak amacıyla 6 saat süreyle uygulama yapılmış, daha sonra çiçekler su içerisinde 20°C’lik ve %60

nem ve günlük 12 saat ışık alan laboratuvar odası ortamında 10 gün süreyle muhafaza edilmiştir. Muhafaza

süresince 3, 6 ve 10. günlerde alınan örneklerde vazo ömrü, gövde oransal ağırlığı, vazo suyu kullanımı, yaprak klorofil içeriği ve görsel kalite analiz ve değerlendirmeleri yapılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, 1-MCP

uygulamasının gerbara çiçeklerinin vazo ömrünün uzatılmasında olumlu sonuçlar verdiği belirlenmiştir. Dozlar

içerisinde, 200 nl/l 1-MCP uygulanmış çiçeklerde gövde oransal ağırlığı ve yaprak klorofil miktarının daha iyi

korunduğu, pazarlanabilir çiçek miktarın daha fazla olduğu tespit edilmiştir.

Anahtar kelime: Gerbera, 1-MCP, vazo ömrü

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

51

Hasat Öncesi Vitormone® Uygulamalarının Braeburn Elma Çeşidinin

Muhafazası ve Raf Ömrü Üzerine Etkileri

Atakan Güneyli*, İsa Eren, Cemile Ebru Onursal, Özgür Çalhan

Meyvecilik Araştırma İstasyonu Müdürlüğü Eğirdir, Isparta *Sorumlu yazar: [email protected]

Braeburn elma çeşidine Vitormone® ticari isimli organik sıvı yaprak gübresi tam çiçeklenme ve meyve

gelişme dönemlerinde 100 ml/100 l dozunda ağaçlara püskürtme şeklinde uygulanmıştır. Meyveler optimum hasat

zamanında hasat edilmiş ve 7 ay süreyle 0OC ve %90±5 oransal nem koşullarında muhafazaya alınmışlardır.

Uygulamaların raf ömrüne etkisini belirlemek amacıyla analiz dönemlerinde alınan meyveler 20OC’de %55-60

oransal nem koşullarında 7 gün süreyle bekletilmiştir. Muhafaza süresince birer ay arayla ve raf ömrü sonunda alınan meyve örneklerinde; ağırlık kaybı, kabuk rengi, meyve eti sertliği, suda çözünür kuru madde (SÇKM), pH,

titre edilebilir asitlik (TEA), solunum hızı ve etilen üretim miktarı incelenmiştir. Çalışma sonucunda Braeburn

elma çeşidine hasat öncesi Vitormone® uygulamalarının muhafaza süresince kaliteyi korumada etkisinin önemli

olduğu, raf ömrü kalitesi üzerine önemli bir etkisi olmadığı görülmüştür.

Anahtar kelimeler: Braeburn, elma, Vitormone®, muhafaza, raf ömrü

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

52

Farklı Yöntemlerle Kurutulmuş Hacıhaliloğlu Kayısı Çeşidinin Oda

Koşullarında Muhafazasında SO2 Değişimi

Ömür Dündar*, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Hüseyin Kalkan, Hatice Demircioğlu Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe bitkileri Bölümü Balcalı, Adana

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu araştırma 2012 yılında Çukurova Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü Derim Sonrası Fizyoloji

Laboratuvarı ve soğuk hava deposunda yapılmıştır. Derim yapılmış Hacıhaliloğlu kayısıları 3 farklı şekilde

kurutulmuştur. Birinci grup kaysılar güneşe serilerek kurutulmuştur. Diğer iki grup ise farklı dozda kükürt

uygulaması yapılarak kurutulmuştur. Bu iki grupa sırasıyla, kükürtleme odasında 2 kg kükürt yakılarak 12 saat,

0,5 kg yakılarak altı saat arayla 3 defa uygulanmıştır. Kükürtleme sonrasında çıkartılıp güneşe serilmiştir. Güneşe

serilen kaysılar 2 gün bekletildikten sonra tekrar toplanmış ve çekirdekleri çıkartılmıştır. Çekirdekleri çıkartılan

kaysılar tekrar güneşe serilmiştir. Nem oranı %20’nin altına düşünce toplanıp depoya kaldırılmıştır. Oda

koşullarında muhafaza edilen farklı kurutulmuş kayısı kurularında 3 ay boyunca Kükürt dioksit, SÇKM, renk, pH,

titre edilebilir asit, ağırlık kaybı değişimleri gözlenmiştir.

3 aylık muhafaza süresinde yaptığımız uygulamalarda gün kurusu kayısısında SO2 bulunmazken, 2 kg

kükürt yaktığımız uygulamada SO2 miktarının, üç defa 0,5 kg SO2 yaktığımız uygulamadan düşük çıktığı

saptanmıştır. SÇKM’de artışlar ve azalışlar meydana gelmiş, gün kurusu uygulamasında diğerlerine göre yüksek

olduğu saptanmıştır. Renk değerleri ise gün kurusu kayısıda h açı değerinde azalmalar, kükürt uygulamarında ise

artışlar görülmüştür. pH değerinin gün kurusu kayısısında diğer SO2 kurutmalarından yüksek olduğu

belirlenmiştir. Titre edilebilir asit miktarında düşüşler meydana gelmiş, gün kurusu kayısısında en düşük ve üç

defa 0,5 kg uygulamasında en yüksek değer çıktığı gözlenmiştir. Ağırlık kayıpları muhafazanın ilk ayından itibaren

meydana gelmiştir. En yüksek ağırlık kaybı gün kurusu uygulamasında ve en düşük üç defa 0,5kg SO2

uygulamasında meydana gelmiştir.

Anahtar kelimeler: gün kurusu, Kükürt dioksit, kayısı, Hacıhaliloğlu, muhafaza

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

53

Sofralık İncirlerde Ambalaj ve Ozon Uygulamalarının Kalite Korunumu

Üzerine Etkileri

Duygu Kılıç*, Muharrem Özcan

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Samsun *Sorumlu yazar: [email protected]

Sofralık incirlerde, hasat sonrasında farklı ambalaj tipi, ambalaja yerleştirme konumu ve ozon

uygulamalarının etkileri belirlemek için yapılan bu araştırmada; ambalaj tipi olarak klasik, modifiye ve tüketici ambalajları kullanılmıştır. Ambalaja yerleştirmeler, meyveler dik konumda (ostiol altta) ve yatay konumda (ostiol

üstte) olmak üzere 2 farklı şekilde yapılmıştır. Ozon uygulamaları ise 0, 5, 10 ve 15 dakika süreyle yapılmıştır.

Denemede materyal olarak Samsun ili Tekkeköy ilçesinde yetiştirilen sofralık incirler kullanılmıştır.

Optimum hasat döneminde hasat edilen meyveler bir gün önsoğutma yapıldıktan sonra ambalajlanarak, 4oC

sıcaklık ve % 85- 90 oransal nem içeren soğuk hava deposunda 4 hafta için muhafazaya alınmıştır. Depodan

haftalık olarak alınan meyvelerde ağırlık kaybı, renk değişimi, SÇKM, titre edilebilir asitlik miktarı ve küflenme,

akma, buruşma, kabuk soyulma, degüstasyon gibi analizler yapılmıştır.

Yapılan analizler sonucunda ağırlık kayıplarının önlenmesinde ambalaj tipi olarak; modifiye ambalaj, ozon

uygulamalarından 15 da uygulaması olumlu etki yapmıştır. Ambalaja yerleştirme konumu SÇKM dışındaki

parametrelerde etki yapmamıştır. Alınan diğer verilere göre uygulamalar arasında önemli farklılıklar görülmezken;

10 da ve 15 da ozon uygulanan tüketici ambalaj ve modifiye ambalajlarda küflenme ve akma daha geç olmuştur.

Anahtar kelimler: İncir, Ozon, Ambalaj tipi, Ambalaj tekniği

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

54

Farklı Sürelerde Sıcak Su Uygulamalarının ‘Hasanbey’ Kayısı Çeşidi

Meyvelerinin Bazı Kalite Özellikleri ile Raf Ömrüne Etkisi

Burcu Belge1, Nurdan Tuna Güneş*2 1 Universidad de Lleida Departamento de Química

2 Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara *Sorumlu yazar: [email protected]

2010 ve 2011 yıllarında yürütülen çalışmada, Hasanbey kayısı çeşidine ait meyvelerin raf ömrü üzerine

derim sonrası dönemde 3 ve 5 dakika süre ile yapılan 50°C sıcaklıktaki sıcak su uygulamalarının etkisi 3 tekerrürlü

ve her tekerrürde 10 meyve kullanılarak araştırılmıştır. Bu amaçla ticari derim zamanında derilen ve

uygulamalardan sonra oda sıcaklığı koşullarında (20±1°C) tutulan meyve örneklerinde, raf ömrü süresince her gün

solunum hızı ve etilen üretimi yanında bazı meyve kalite özelliklerinde oluşan değişimler izlenmiştir. Çalışmada

meyve rengi L ve açı değerleri sırasıyla 60.69-68.70, 71.49-92.04°, suda çözünebilir kuru madde %14.60-22.57,

titre edilebilir asitlik %0.24-1.63, meyve eti sertliği 1.60-12.06 N, ağılık kaybı %0.00-28.65, duyusal

değerlendirme 2.00-5.00 puan, solunum hızı 13.66-63.59 ml.kg-1s-1, etilen üretimi 0.53-327.90 μl.kg-1s-1, raf ömrü

süresi ise 5-6 gün arasında değişmiştir. Derim sonrası sıcak su uygulamalarının meyve kalite parametreleri üzerine

istatistiksel düzeydeki etkisi yıllara bağlı olmuştur. Kontrollere göre uygulama yapılan meyvelerin L değerleri, raf

ömrü süresince aritmetik olarak daha yüksek; solunum hızı, 3 dakika uygulamasındaki meyvelerde daha düşük;

etilen üretimi ise ikinci yıl örnekleri için aynı uygulamadaki meyvelerde daha düşük olmuştur. Elde olunan verilere

göre 3 dakika süre ile yapılan sıcak su uygulamasının Hasanbey kayısı çeşidi meyveleri için raf ömrü süresince kalite korunumunda ümitvar gibi göründüğünü söylemek olasıdır.

Anahtar kelimeler: Etilen, meyve rengi, Prunus armeniaca L., suda çözünebilir kuru madde, titre edilebilir asitlik

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

55

Yeni Bir Armut Çeşidi Olan Akçay 77'nin Bazı Kalite Özellikleri

M. Emin Akçay1, Neslihan Ekinci*2 1 Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Yalova

2 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Lapseki MYO, Çanakkale

*Sorumlu yazar: [email protected]

Armutta yeni çeşitlerin üretime kazandırılması amacıyla yapılan seleksiyon çalışmaları sonucunda farklı

mutasyonlarla karşılaşılmıştır. Bursa'nın Samanlı mahallesinde bulunan Santa Maria armut parsellerinde yer alan

ve Tomurcuk mutasyonu meydana gelmiş olan anne bitkiden alınan aşı kalemleri ile Quince A ve BA-29 klon

anaçlarına aşılanan fidanlarla Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsünün araştırma ve uygulama

parsellerinde denemeye alınmıştır.

Yürütülen çalışmalarda; fenolojik, pomolojik ve morfolojik özellikleri detaylı bir şekilde incelenmiştir. Yapılan

araştırma ve gözlemlerde elde edilen verilerle çeşit adayının denemeleri sonlandırılarak, Tohumluk Tescil ve

Sertifikasyon Merkez Müdürlüğüne Tescil işlemleri için başvuru yapılmış ve 11/04/2011 tarihinde yapılan toplantı

sonucunda da Akçay 77® ismi ile tescillenerek yeni bir çeşit olarak üretime sunulmuştur. Akçay 77 çeşidinin

ağaçları bodur ve yarı-bodur klon anaçları üzerinde orta kuvvette, dik veya yarı-dik olarak gelişme göstermektedir.

Erken verime başlamakta, çiçeklenme orta mevsimde ve hasat zamanı genellikle Temmuz ayinin son haftası

olmakta, uygun muhafaza koşullarında normal atmosferde (0oC, % 85-90 Oransal Nem) 3-4 ay depolanmaktadır.

Anahtar kelimeler: Akçay 77, çeşit, anaç, pomoloji, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

56

Washington Navel Portakal Çeşidinin Meyve Gelişim Sürecindeki Kalite

Parametrelerindeki Değişimler ve Derim Olumu

Ahmet Erhan Özdemir*1, Mustafa Kaplankıran1, Elif Çandır1,

Turan Hakan Demirkeser1, Celil Toplu1, Ercan Yıldız2 1 Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay

2 Uşak Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Uşak

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışmanın amacı, Dörtyol ve Samandağ koşullarında yetiştirilen yetiştirilen Washington Navel portakal

çeşidinin meyve kalitesinde görülen değişimlerin ve derim zamanının belirlenmesidir. Bu araştırmada her iki

yörede de Yerli turunç anacı üzerine aşılı Washington Navel portakal çeşidinde periyodik olarak küçük meyve

döneminden itibaren alınan meyve örnekleri incelenmiş, başlangıçta 15 gün aralıklarla yapılan analizler ilerleyen

zamanlarda haftada bir yapılmıştır. Meyvelerde dijital kompasla meyve eni (mm) ve boyu (mm) ölçümleri ve

benzer irilikteki meyvelerden örnek alınarak laboratuvarda pomolojik analizler; meyve ağırlığı (g), meyve kabuk

rengi L* ve hue değeri, usare oranı (%), suda çözünebilir toplam kuru madde miktarı (%), titre edilebilir asit

miktarı (%), SÇKM/TA ve pH ölçülmüştür.

Elde edilen bulgulara göre Samandağ koşullarında yetiştirilen Washington Navel portakalları için Kasım

ayı başları ve Dörtyol koşullarında yetiştirilen Washington Navel portakalları için ise Kasım ayı ortası SÇKM/Asit

oranı 8,0’in üzerinde ve renklenme yeterli seviyede olup, en uygun derim olum zamanı olarak saptanmıştır.

Anahtar kelimeler: Dörtyol, Samandağ, Washington Navel, portakal, derim olum zamanı, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

57

Taze Kesilmiş (Fresh-Cut) Ürünlerde Kaliteyi Etkileyen Faktörler

Nalan Bakoğlu*1, Özge Özüpek2

1 Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Rize 2 Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü, Ankara

*Sorumlu yazar: [email protected]

Son yıllarda değişmekte olan tüketim alışkanlıklarına paralel olarak değişen yemek kültürü ve insanların

kısıtlı zamanda yemek yapma ihtiyacı, taze kesilmiş (fresh-cut) ürünlere olan talebi artırmaktadır. Tüketici

taleplerindeki bu artış fresh-cut ürünlerin dünya tarım ve gıda sektöründe önemli bir yere gelmesini sağlamaktadır.

Fresh-cut ürünlerinin amacı tüketiciye besin değeri yüksek, güvenilir, kullanıma hazır ve tüketimi kolay olan

ürünler sunmaktır. Bu ürünler yıkama, soyma-kesim, dezenfeksiyon, kurutma, tartım, paketleme, depolama gibi

işlemlerden sonra piyasaya sunulur. Fakat bu işlemlerden bazıları ürünlerin hücre yapısını bozmakta,

mikroorganizma ve enzim faaliyetini artırmakta, solunum hızını ve etilen üretim miktarını artırarak olgunlaşmayı

hızlandırmakta ve dolayısıyla ürünlerin kalitesinin azalmasına neden olmaktadır. Çeşit, ürünlerin yetiştirildiği

koşullar, ürünün olgunluk derecesi gibi hasat öncesi faktörlerin yanı sıra bu tip ürünlerin kesim işlemi ve

depolanması sırasındaki sıcaklık ve oransal nem, ambalajlama ve kimyasal uygulamalar gibi hasat sonrası faktörler de fresh-cut ürünlerin kalitesini etkilemektedir. Fresh-cut ürünlerin kalite korunumunun sağlanması amacıyla bu

faktörlerin tür bazında incelenmesi önemlidir. Bu çalışmada fresh-cut ürünlerde kaliteyi etkileyen faktörler ve bu

konu ile ilgili yapılan araştırmalar derlenmiştir.

Anahtar kelimeler: Fresh-cut, taze kesilmiş, kalite

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

58

Kestanelerde (Castanea sativa Mill.) Hasat Öncesi ve Hasat Dönemlerinde

Meyve Kalite Özelliklerinin Değişimi

Esra Erdal*1, Engin Ertan*2, Burak Erdem Algül2, Gülsüm Alkan2

1Manisa İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Manisa

2Adnan Menderes Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Aydın

*Sorumlu yazar: [email protected]

2010 ve 2011 yılları arasında yürütülen bu çalışma, kestanelerde, hasat öncesi ve hasat dönemlerinde meyve

kalite özellikleri değişiminin ortaya konması ve karşılaştırılması amacıyla gerçekleştirilmiştir. Çalışmada hasat

öncesi (5 Ekim) ve hasat döneminde (25 Ekim) alınan meyve örneklerinde fiziksel ve biyokimyasal analizler

yapılmıştır. Bu amaçla meyve boyutları (en, boy, yükseklik, meyve indeksi), meyve kabuğu ve eti rengi, su

aktivitesi (aw) ve toplam şeker, nişasta ve karbonhidrat miktarı; tanen miktarlarının değişimi belirlenmiştir. Hasat

öncesi dönemde alınan kestane genotiplerine ait meyve örneklerinde hasat döneminde alınan örneklere göre

toplam şeker (%), toplam nişasta (%) ve dolayısıyla toplam karbonhidrat (%) içeriklerinin daha az olduğu

belirlenmiştir. Meyve örneklerinin tanen içerikleri arasında ise çok önemli bir değişkenlik saptanmamıştır.

Anahtar kelimeler: Kestane, hasat, kalite, biyokimyasal

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

59

Sofralık Olarak Değerlendirilen İncir Çeşitlerinde Farklı Hasat

Zamanlarında Kalite Değişimleri Belirlenmesi

Birgül Ertan*1, Özlem Tuncay2 1 Erbeyli İncir Araştırma İstasyonu, Aydın

2 Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, İzmir

*Sorumlu yazar: [email protected]

Türkiye, sahip olduğu uygun ekolojik ve diğer doğal şartlar nedeniyle, incir ürününde dünyanın önde gelen

üreticileri ve ihracatçıları arasında yer almaktadır. Ülkemizde Doğu Karadeniz’den başlayarak, Karadeniz,

Marmara, Ege ve Akdeniz kıyı şeridinde, Güneydoğu Anadolu’da ve İç Anadolu’daki nehir vadilerinde incir

ağaçlarına rastlamak olasıdır.

İncir ihracat açısından katmadeğeri yüksek ürünlerden biridir. Bu nedenle dış ve iç tüketimi arttırmak incir

yetiştiriciliğini yaygınlaştırmak en önemli hedefi oluşturmaktadır. Meyve yapısı itibari ile hassas olan incir

meyvesinin farklı hasat dönemlerindeki meyve kalite özellikleri hasat sonrası ömrünü de etkileyecektir.

İncir Araştırma İstasyonu, incir çeşit kolleksiyon bahçesinde bulunan; sofralık incir çeşitlerinden

Akça,,Göklop, İzmir Bardakçı, Bursa Siyahı çeşitleri ile sofralık ve kurutmalık olarak değerlendirilen sarılop ve

sarı zeybek çeşitlerinden 2011 yılında 3 farklı hasat zamanında (olgun, olgunlaşmadan 2 gün önce, olgunlaşmadan

4 gün önce) 3 tekerrürlü olarak meyve örnekleri alınmıştır. Bu meyve örneklerinde; meyve eni (çap), SÇKM,

asitlik, ve meyve dış ve iç renkleri belirlenmiş ve değerlendirmeye alınmıştır.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

60

Kirazın Raf Ömrü Süresince Bazı Fiziksel Kalite Özellikleri

Halil Ünal*1, Bülent Akbudak2, Erhan Duran1 1 Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Biyosistem Mühendisliği Bölümü, 16059, Nilüfer, Bursa

2 Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, 16059, Nilüfer, Bursa Sorumlu yazar: [email protected]

Kiraz, üstün tat ve aroması ile çeşitli ekolojilerde yetişebilme özelliklerinden dolayı Dünya üzerinde oldukça

önemli bir yetiştirme ve satış potansiyeline sahip olan sert çekirdekli bir meyve türüdür. Kirazın muhafaza ömrü

yumuşak çekirdekli meyve türlerine göre daha kısa olup, muhafaza ve raf ömrü sürecinde fizyolojik ve patolojik

bozukluklara daha fazla duyarlıdır. Bu çalışmada Ülkemizde yetiştiriciliği en fazla olan ‘0900 Ziraat’, Van’ ve

‘Bing’ çeşidi kirazların raf ömürleri sürecindeki bazı fiziksel kalite özellikleri araştırılmıştır. Bu özellikler meyve

sap kopma kuvveti, meyve eti sertliği, gerilme direnci ve penetrasyon derinliği, suda çözünebilir kuru madde ve

meyve çürüme yüzdesidir. Kirazların 7 gün süreyle 201°C ortam sıcaklığı ve 60±5% nisbi nem koşullarındaki

kalite değişiklikleri hergün belirlenmiştir. Meyvenin sap kopma kuvveti ve dayanıklılık açısından çeşitler arasında

en iyi sonuç ‘Van’ çeşidinde bulunmuş, bunu ‘Bing’ ve ‘0900 Ziraat’ çeşitleri izlemiştir. Öte yandan raf ömrü

başlangıcında ve sonunda suda çözünebilir kuru madde miktarı en yüksek %14.62 ile ‘0900 Ziraat’ çeşidi vermiş,

bunu sırasıyla %13.00 ile ‘Van’, %12.39 ile ‘Bing’ çeşitleri izlemiştir. Raf ömrü sonunda ‘0900 Ziraat’ çeşidinin

çürüme yüzdesi diğer çeşitlere göre en düşük bulunmuştur. Sonuç olarak; ‘0900 Ziraat’ çeşidi raf ömrü süresince

en iyi kalite sonuçları verdiği belirlenmiştir.

Anahtar kelimeler: Kiraz, çeşit, raf ömrü, sap kopma kuvveti, meyve eti sertliği, suda çözünebilir kuru madde,

çürüme yüzdesi

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

61

Tere ve Roka’da Hasat Öncesi Etkin Mikroorganizma Uygulamalarının

Kalite Üzerine Etkisi

Nafiz Biçen, Nuray Akbudak*

Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Görükle, 16059 Nilüfer, Bursa *Sorumlu yazar: [email protected]

Çalışmamızda etkin mikroorganizma, tere (Lepidium sativum) ve roka (Eruca vesicaria) da uygulama

yapılmıştır ve bitki kalitesi üzerine etkisileri araştırılmıştır. Vegetasyon sürecinde bitkiler 10 gün aralıklarla iki

kere uygulama yapılmış ve gelişimini tamamlamış bitkilerde bitki boyu uzunluğu (cm), ağırlık (g), saplı yaprak

uzunluğu (adet), sapsız yaprak uzunluğu (adet), deforme yaprak sayısı (adet), sağlam yaprak sayısı (adet), yaprak

çapı (cm), turgor yaprak ağırlığı (g), yaş yaprak ağırlığı (g), kuru yaprak ağırlığı (mg), klorofil a (mg/g yaprak), klorfil b (mg/g yaprak), toplam klorofil miktarları (mg/g yaprak) analizleri yapılmıştır. Analizler sonucunda;

rokada uygulama ve kontrol bitkileri arasında bir farklılık gözlenmemiş, terede uygulama yapılmış bitkilerin kuru

ağırlığında (%19.5) ve toplam klorofil miktarlarında (%50) artışların meydana geldiği gözlenmiştir.

Anahtar Kelime: Eruca vesicaria, EM, kalite özellikleri, klorofil, Lepidium sativum roka, tere

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

62

Turunçgillerde Hasat Sonrası Meydana Gelen Bozulmalar

Gülşah Özcan Sinir, Senem Suna*, Bige İncedayı Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, 16059, Bursa

*Sorumlu yazar: [email protected]

Portakal, mandalina, greyfurt, limon gibi önemli meyveleri içine alan turunçgiller tropik ve subtropik

bölgelerin 40’ncı kuzey ve güney dereceleri arasında yetiştirilmektedir. Ülkemiz konum itibariyle turunçgil

ürünleri için önemli bir üretim alanıdır. Ancak, bölgemiz turunçgil bahçe dönemi ve hasat sonrasında meydana

gelen fungal hastalıklar nedeniyle önemli ürün kayıplarına uğramaktadır. Hasat sonrası, taze meyve ve sebzelerde meydana gelen bozulmalar, ekonomik kayıplara neden olmaktadır.

Hasat sonrası fizyolojisi konusundaki bilgi eksikliği ve hasat sonrası depo koşullarının uygun olmaması gibi

nedenler ile kayıplar artmaktadır. Bazen hasat sonrası oluşan bozulmalar nedeniyle meydana gelen ürün kaybı,

paketleme, depolama ve taşıma masraflarıyla birlikte bahçedeki ürünün toplam değerinin çok üstünde

olabilmektedir.

Hasat ve hasat sonrası bozulmaları engellemede kullanılan yöntemler; yüzey kaplama veya ambalajlama,

kök ve yumrulardaki yaraların iyileştirilmesi, kök sebzelerin dehidrasyonu ve fungal ve bakteriyel patojenlerin

kimyasallar ile kontrolüdür. Kimyasal uygulaması bugün için hâlâ en başta uygulama alanı bulan yöntemdir. Bu

süreçte fazla miktarlarda ve çeşitli kimyasal kombinasyonları kullanılmaktadır. Bilinçsizce kullanılan pestisitler;

hastalık etmenlerinin bunlara karşı duyarlılıklarının azalmasına, insan sağlığını ve çevreyi olumsuz etkilemekle

beraber dışsatımda da önemli sorunlara neden olmaktadır. Son yıllarda tüketicilerin hasat sonrasında kullanılan pestisitlere karşı bilinçlenmeye başladıklarını bildiren çalışmalar mevcut olup, hasat sonrasında kimyasalları

azaltacak alternatif uygulamalardan biri de fiziksel uygulamalardır. Fiziksel uygulamalardan sıcaklık

uygulamalarının; sıcak hava, sıcak buhar veya sıcak su olarak üç farklı şekilde uygulanabileceği bunların da

meyvenin olgunlaşmasını yavaşlatarak muhafazası süresince dayanım kazandırdığı bilinmektedir. Bununla

beraber fungusitlere alternatif olabilecek diğer bir yöntemin biyolojik mücadele olduğunu vurgulayan bilim

adamları; meyve- sebze türlerine, yetişme bölgelerine ve çevre şartlarına bağlı olarak hasat sonrası hastalıklarda

etkili sonuç veren bakteri ve maya suşlarının varlığına dikkatleri çekmişler ve en az fungusitler kadar etkili

olabileceklerini ileri sürmüşlerdir. Biyolojik ajanların avantajları; doğal ortamda bulunmaları, insan sağlığını

tehdit edici özelliklerinin olmaması ve yıkanarak meyve ve sebze yüzeylerinden arındırılabilmesidir.

Meyve ve sebzelerde hasat sonrasında meydana gelen bozulmalarda en büyük kayıplar fungal kaynaklı

organizmalar tarafından oluşturulan çürüklerle meydana gelmektedir. Bu kayıpları en aza indirmek için kullanılan

yöntemler arasında insan ve çevre sağlığı üzerinde minimum olumsuzluk yaratacak olanların seçimi önemlidir. Bununla beraber hastalık nedenleri, bulaşma şekilleri ve hastalıklarla mücadelede kullanılacak yöntemler hakkında

bilgi sahibi olunması ve bilinçli bir savaşım yolu seçilmesiyle bozulmalarla meydana gelen kayıplar azaltılabilecek

ve kaliteli bir ürün piyasaya sunulabilecektir.

Anahtar kelimeler: turunçgil, hasat sonrası bozulmalar, fungusit,

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

63

Serada Yetiştiriciliğin Farklı Domates Çeşitlerinin Muhafaza Kalitelerine

Etkisi

Ömür Dündar*, Okan Özkaya, Adel Valizadeh, Mert Morkal, Emre Kükürt Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe bitkileri Bölümü Balcalı, Adana

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu araştırma Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü Derim Sonrası Fizyoloji

Laboratuvarı ve soğuk hava deposunda yapılmıştır. Çalışmada Levanzo, Climbery, ve Kaplan ticari domates

çeşitleri kullanılmıştır. Dizayn Grup’a ait Kadirli domates serasından pembe olum aşamasında derilen domatesler

hastalıksız ve homojen yapıda olanlar seçilerek denemeye toplam 600 adet domates ayrılmıştır. Deneme 3

yinelemeli olup her yineleme 10 meyveden oluşmuştur. Deneme süresince domatesler 10o C sıcaklık ve %85-90

oransal nem içeren koşullarda depolanmıştır. Denemenin 0, 12 ve 21. gününde ağırlık kaybı (%), meyve eti sertliği,

SÇKM, pH, titre edilebilir asit miktarı, çürüklük, Askorbik asit ve Likopen miktarı belirlenmiştir.

Sonuç olarak en az ağırlık kaybı Levanzo çeşidinde, en yüksek meyve eti sertliği Climbery çeşidinde, en

yüksek SÇKM Kaplan çeşidinde, en yüksek pH Kaplan çeşidinde, en yüksek Titre edilebilir asit miktari Kaplan

çeşidinde, en yüksek Askorbik asit Climbery çeşidinde, en yüksek Likopen ve muhafaza süresince en az çürüme

Kaplan çeşidinde saptanmıştır. Yaptığımız istatistiksel analizler sonucunda Kaplan domates çeşidinin en iyi

muhafaza edilebileceği belirlenmiştir.

Anahtar kelimeler: Domates, likopen, askorbik asit, Kaplan, muhafaza

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

64

Aydın İlinde Çam Fıstığı Üretimi ve Hasat Sonrası İşlemleri

Burak Erdem Algül*, Gonca Günver Dalkılıç Adnan Menderes Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Aydın

*Sorumlu yazar: [email protected]

Aydın İli birçok değerli tarımsal ürünün yetiştiriciliği bakımından zenginlik göstermektedir. Bunlardan biri

önemli ekonomik değere sahip çam fıstığıdır. Ülkemizde İzmir-Bergama (Kozak Yaylası)’dan sonra en çok fıstık

çamı (Pinus pinea) yetiştiriciliğinin yapıldığı yer Aydın-Mazon bölgesidir (10.000 ha). Son yıllarda Kozak

Yaylası’nda yaşanan verim düşüklükleri Aydın-Mazon bölgesinin önemini ön plana çıkarmaktadır. Aydın-Mazon

bölgesinde fıstık çamı kozalakları, Kasım ayından itibaren toplanmaya başlanmakta ve hasat Mayıs ayına kadar

devam etmektedir. Bölgede erken hasat yaygın bir şekilde yapılmakta, kozalaklar kazanlarda haşlanarak açtırılmaktadır. Erken toplanan kozalaklar tam olgunlaşmadığından besin değeri ve kalite düşmektedir. İşletmelere

gelen kabuklu fıstıklar (künar) yıkama, kırma, iç fıstığın ayrılması, bozuk danelerin ayrılması, yıkama, kurutma,

son kontrol, paketleme ve depolama gibi aşamalardan geçerek iç fıstık üretimi gerçekleştirilmektedir. Kabuklu

fıstık oda şartlarında 3 yıl, iç fıstık 8 10 ºC’de 1 yıl süre ile muhafaza edilebilmektedir.

Anahtar kelimeler: Çam fıstığı, Aydın-Mazon bölgesi, iç fıstık, işleme

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

65

Kullanıma Hazır Hale Getirilmiş (Ready-to-use) Maydanozlarda Aljinat

Uygulamaları ile Kalitenin Arttırılması

Rezzan Kasım*, M. Ufuk Kasım

Kocaeli Üniversitesi, Arslanbey Meslek Yüksekokulu, 41285, Kartepe, Kocaeli *Sorumlu yazar: [email protected]

Taze sebzelerin minimal işlenmiş olarak kullanımı son yıllarda artmaya başlamış, ülkemizde de ıspanak:

ayıklanmış, yıkanmış ve paketlenmiş olarak marketlerdeki yerini almıştır. Bu çalışmada, ayıklanmış, yıkanmış maydanozlar, raf ömrünü uzatmak amacıyla %0.2, 0.3 ve 0.4’lük aljinat çözeltisine daldırıldıktan sonra 1 dakika

süre ile salata kurutucusunda kurutulmuş ve kullanıma hazır olarak paketlenmiştir. Paketlenen maydanozlar 4±1oC

sıcaklık ve %85-90 oransal nem içeren soğuk depoda 16 gün süreyle depolanmıştır. Depodan 4’er gün arayla alınan

örneklerde; L*; parlaklık, a* (-yeşil, +kırmızı) b*(+sarı, - mavi) renk değerleri, sararan yaprak sayısı ve görsel

kalite puanlaması yapılmıştır. L*değeri , kontrol grubundaki maydanozlarda yüksek bulunmuş, kontrol grubunu

%0.2, 0,3 ve 0.4 aljinat uygulanan maydanozlar izlemiştir. L değerinin yüksek olması; rengin açıldığı anlamına

geldiğinden, kontrol grubundaki maydanozların renklerinin diğerlerinden daha önce sarardığını göstermektedir.

Bu sonuç görsel kalite puanlaması ve sarı yaprak sayısı değerleri ile de desteklenmiş, kontrol grubundaki

maydanozların görsel kalite puanları en düşük olurken, bunu sırasıyla %0.2, 0.3 ve 0.4 aljinat uygulanan örnekler

izlemiştir. Sonuç olarak, kullanıma hazır hale getirilmiş olan (ready-to-use) maydanozlarda, aljinat uygulamaları,

özellikle yüksek dozlarda kalitenin daha uzun süre korunmasını sağlamıştır.

Anahtar kelimeler: Maydanoz, Kullanıma Hazır (Ready-to-use), aljinat, depolama.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

66

Akıllı Ambalajlama Teknolojisi ve İzlenebilirlik

Senem Suna, Canan Ece Tamer*, Ömer Utku Çopur Uludağ Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, 16059 Görükle, Bursa

*Sorumlu yazar: [email protected]

İzlenebilirlik, gıdaların üretiminden başlayarak son tüketiciye ulaşana kadar, belirtilen raf ömrü süresince

geçirdiği tüm prosesleri kapsamaktadır. Günümüzde gıda güvenliğinin sağlanması ve kalite yönetim sistemlerinin

uygulanabilmesinde önem taşıyan destek bir sektör konumuna gelmiştir. Özellikle, ambalajlı gıdaların dağıtılması

sürecinde önem taşıyan “Akıllı Ambalajlama Teknolojisi” sayesinde gıdaların besin değerinde meydana gelebilecek azalmalar veya görülebilecek bozulmalar uzaktan kontrol edilebilmektedir. “GPP (Good Packaging

Practises) İyi Ambalajlama Uygulamaları” çerçevesinde yer alan bu teknoloji, akıllı etiket olarak adlandırılan ve

farklı sistemlerin yardımıyla ürünlere ait; sıcaklık-zaman, patojen ve gaz konsantrasyon indikatörleri ile

biyosensörler ve radyo frekanslı tanıma (RFID) sistemleri olarak sınıflandırılabilmektedir. Bu çalışmada akıllı

ambalajlama teknolojisinin gıda sanayindeki önemi ve uygulamaları hakkında bilgi verilecektir.

Anahtar kelimeler: İzlenebilirlik, Akıllı Ambalajlama, İyi Ambalajlama Uygulamaları

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

67

Türkiye’de İyi Tarım Uygulamalarının Mevcut Durumu ve

Geliştirilmesine Yönelik Öneriler

Filiz Pezikoğlu* Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü, Ekonomi Bölümü, Yalova

*Sorumlu yazar: [email protected]

Avrupa ülkelerindeki Avrupa Perakendecileri Topluluğu tarafından ilk kez 1997 yılında EurepGap adıyla

gündeme gelen iyi tarım uygulamaları (İTU), Türkiye’nin özellikle ihraç ürünlerinde giderek önemli hale

gelmiştir. Dünya Gıda Örgütü (FAO) ve pek çok ülke tarafından kabul gören EurepGap zamanla ülkesel ve

bölgesel standartlara sahip olmuş, ChileGap, ChineGap, KenyaGap, İTU gibi ulusal standartlarla beraber 2007

yılında GlobalGap’a dönüşmüştür. Uluslararası alanda imzalanan “tarife dışı teknik engeller”, “sağlık ve bitki sağlığı” gibi anlaşmalar gıda güvenliği açısından iyi uygulamaları hedef göstermektedir. Gıda güvenliği açısından

iyi hijyen uygulamaları da Türkiye’de bazı büyük meyve-sebze hallerinde uygulamaya geçirilmeye

çalışılmaktadır.

İyi tarım uygulamaları, gıda güvenliği ve sürdürülebilir üretim için dünyada yaygın kullanıma sahiptir.

Türkiye’de ise iç piyasa henüz İTU’ya hazır olmadığından yalnızca ihracat yapılan bahçe ürünleri açısından

üreticiler tarafından tercih edilmektedir. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı verilerine göre 2012 yılında 47 ilde,

3.676 üretici 837.171 dekar alanda iyi tarım yapmaktadır. Bu rakamlar yıllara göre dalgalanmalar göstermektedir.

Organik tarımda olduğu gibi bir prim fiyatı bulunmadığından, ciddi bir bilinç ve maliyet gerektirdiğinden bu

uygulamaya yönelik önemli bir destekleme de göremeyen üretici çok çabuk sistem dışına çıkabilmektedir.

Bu çalışmada, iyi tarım uygulamalarının Türkiye’deki mevcut durumu ve artırılması için gereken konular

ikincil kaynaklardan yararlanılarak sorgulanmaya çalışılmıştır.

Anahtar kelimeler: İyi Tarım Uygulamaları, Türkiye, İyi Hijyen Uygulamaları, Bahçe Ürünleri.

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

68

Isparta İlindeki Meyve Paketleme Tesislerinin Mevcut Durumu

Özgür Çalhan*, Atakan Güneyli, Cemile Ebru Onursal, İsa Eren Meyvecilik Araştırma İstasyonu Müdürlüğü, Eğirdir, Isparta

*Sorumlu yazar: [email protected]

Isparta ili soğuk hava depo kapasitesi bakımından 375.773 ton/yıl ile Türkiye’nin en fazla

kapasitesine sahip ilidir. Isparta ilinde 25 adet tasnifleme makinesi bulunan paketleme tesisi mevcuttur.

Paketleme tesislerinde bölgede yaygın bir şekilde yetiştirilen elma ürünü işlenmekte ve

paketlenmektedir. İşletmelerde kullanılan ürün işleme makinaları genellikle Hollanda, İtalya ve Fransa menşeili makineler olup Türkiye menşeili makinelerde mevcuttur. Tasnifleme makinelerinde genellikle

ağırlık, en-boy veya çap ölçülerine göre tasnifleme yapılmakta, yeni makinelerde ise meyve kabuk

renklerine göre de ayrım yapılabilmektedir. Çapa göre sınıflamada çok farklı uygulamalar mevcuttur ve

genellikle müşteri tercihleri doğrultusunda sınıflandırılma yapılmaktadır. Birkaç büyük firma tasnifleme makinelerinde kendi ürününü sınıflandırırken, geriye kalan işletmelerde ücret karşılığı çiftçiler de

sınıflandırma yaptırabilmektedir. Paketleme tesislerinde Isparta ilinde yetiştirilen elmaların yanında az

miktarda diğer illerden (Niğde, Karaman, Antalya, vb.) gelen elmalarda sınıflandırılabilmektedir. Tasnifleme makinelerinde genellikle derin kuyudan elde edilen su kullanılmakta ve dezenfektan madde

kullanılmamaktadır. Paketleme tesisleri, elmanın hasat zamanından depolama sonuna kadar olan sürece

bağlı olarak Eylül ayından başlayarak Mayıs sonlarına kadar çalışmaktadır.

Anahtar kelimeler: Isparta, paketleme tesisleri, tasnifleme makineleri, meyve, sınıflandırma

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

69

Hatay İli Soğuk Hava Depolarının Mevcut Durumu ve Sorunları

Ahmet Onur Yıldız*, Elif Çandır Mustafa Kemal Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Bölümü, Antakya, Hatay

*Sorumlu yazar: [email protected]

Bu çalışma Ahmet Onur Yıldız tarafından sunulacak olup, Hatay ilindeki soğuk hava depolarının mevcut

durumunu ve sorunlarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Hatay ilinde soğuk hava depo sayısı 27 olup, soğukta

muhafaza kapasitesi 44.600 tondur. Bu tesisler ağırlıklı olarak (22 adet, 38.400 ton) paketleme evi ile entegre

olarak işletilmekte, bunun yanı sıra sadece soğuk hava deposu olarak (5 adet, 6.200 ton) işletilen tesisler de

bulunmaktadır. Soğuk hava depoları, işletmelerin %62,5’unda paketleme evinde işlenecek veya işlenmiş ürünlerin

depolanması, %37,5’unda kiraya verilmek suretiyle üreticiye veya tüccar ait ürünlerin depolanması amacıyla kullanılmaktadır. Soğuk hava depolarının %92,6’sında sadece meyve sebze depolanırken, %3,7’sinde meyve ve

sebzelerle birlikte diğer ürünler de depolanmakta ve %3,7’sinde meyve sebze depolamamaktadır. İşletmelerde

depolanan ürünler incelendiğinde turunçgiller (portakal, mandarin, altıntop, limon) ilk sırada gelmekte, bunu nar

ve üzüm izlemektedir. Ayrıca kesme çiçek depolayan bir tesis bulunmaktadır. Soğuk hava depolarında meyve ve

sebzelerin depolanması sırasında karşılaşılan sorunlar; elektrik kesintileri ve depolama sırasındaki çürümeler ve

fizyolojik bozulmalar, farklı ürünleri aynı depoda muhafaza etmek zorunda kalmaları, desteklemelerin yetersiz

oluşu olarak belirtilmiştir.

Anahtar kelimeler: Hatay, soğuk hava, depo, anket

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

70

Mersin İli Turunçgil Paketleme Tesislerinin Altyapı Durumu ve Teknoloji

Kullanım Düzeyi

Mustafa Ünlü*, Osman Uysal, O. Sedat Subaşı Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyonu Erdemli, Mersin

*Sorumlu yazar: [email protected]

Dünyada yaklaşık 12 milyar dolar ihracat hacmine sahip turunçgillerde Türkiye’nin 2013 yılı ihracatı

yaklaşık 931 milyon dolar seviyesindedir. Mersin ilinin payı ise Türkiye toplam turunçgil ihracatının %40’ı

civarındadır. Bu çalışmada, dünya turunçgil ticaretinde önemli bir konumda bulunan Mersin ilinde yer alan

turunçgil paketleme tesislerinin alet-ekipman durumu, teknoloji kullanım düzeyi ve fiziki altyapısı incelenmiştir.

Bu kapsamda Mersin ilinde faaliyetlerini sürdüren 67 paketleme tesisinin tamamıyla anketler yapılarak elde edilen

bulgular değerlendirilmiştir.

Tesislerin teknoloji kullanımı açısından yeterli düsezeyde olduğu ve büyük çoğunluğunda depo, seçme ve

boylama makinesi, işleme bandı, ön ilaçlama makinesi, mumlama makinesi, soğuk hava deposu, olgunlaştırma ve

sarartma odası, kantar ile ön soğutma ünitesi bulunduğu belirlenmiştir. Tesislerin %58’inin arıtma tesisi,

%39’unun karton kutu yapma makinesi, %33’ünü enjeksiyon makinesi ve %15’inin laboratuara sahip olması

sektörün fiziki altyapı konusunda bazı eksiklikleri bulunduğu sonucunu ortaya çıkarmaktadır.

Anahtar kelimeler: Mersin, paketleme tesisi, teknoloji, altyapı

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA SEMPOZYUMU

22-25 EYLÜL 2014 – BURSA, TÜRKİYE

71

VI. BAHÇE ÜRÜNLERİNDE MUHAFAZA VE PAZARLAMA

SEMPOZYUMU’NA DESTEK VEREN

KURUM VE KURULUŞLAR