yil; 1 sayi tunusta duru endİŞm e...

4
• 1952 9 HEDİYE KUPONU İm, vak'» 0 havacı » Ia 'nan/ »lbl 01 . ılK halde bunun 1 oldufrı. n ü î dly« ludak us İniz. Fa- n marka r. Lütfen 'apamam bunu so. değilim. 1 )E lap İs ya- feln var "I lın, kan- neceğiml lisesi No. 76^ BU KUPONU KESİP SAKLAYINIZ T Bozkurt GÜNLOK TARAFSIZ TORK GAZETESİDİR YIL; 1 * SAYI: 76 * 24 OCAK PERŞEMBE 1952 * FIATI l j Kr. TUNUSTA DURUM ENDİŞE VERİCİDİR Fransız Askerleri Hazır Vaziyette Yeni çıkan isyanda ölenler var ı de Kıbrıs Valisinin Yakın Alâkası Ahmet C. Gazioğlu İstihbarat Dairesinin bize gelen akşamki bir haberinde, Lkselâns Kıbrıs Valisinin Lef koşa Belediye Reisini, Beledi- ye ile ilgili meseleleri müna- kaşa ve müzakere etmek için kabul etmiş olduğunu öğreni. yoruz. Bu haber bizi pek çok sevindirmiştir. Kıbrıs Türk ta rihinin şanlı sayfalarında şe- refle yer alan ve daima Kıb- rıs Türklerinin kalbinde olan Bayraktarın ismi ile anılan meydan, bilindiği gibi Beledi, yenin çok haksız bir kararile Venizelos diye isimlendirilmiş ti. Belediyenin bu haksız kara rının, Türk umumî efkârında müthiş bir millî heyecan ya- ratmış okluğu ve Kıbrıs Türk basınının ve çok yerinde şikâ- yetlerinin devamlı makaleler- le hükümete duyurulmakta de vam ettirildiği bir sırada, Ek- selâns Kıbrıs Valisinin Lefko- şa Belediye reisini kabul ede- rek Belediyeyi alâkadar eden meseleleri münakaşa etmeleri çok manalıdır. Ekselâns Kıbns Valisi Sir Andrew YVright ile, Lefkoşa Belediye Reisi Derviş arasın- da, Belediyeye ait hangi mese lelerin görüşülmüş olduğunu henüz bilmiyoruz. Fakat öyle umuyoruz ki, bu görüşme. Türk basınının halk umumî efkârının hislerine tercüman olan devamlı şikâyetleri ve Türk Belediye azası sayın H. Fahri Uzmanın çok yerinde istifası ile yakından ilgilidir. Lefkoşa Belediye Reisinin, yüz bin Kıbrıs Türkü ile bir- likte 21 milyon Türkün millî haysiyetini ağır bir surette dar ^eleyen kararını, adil İngiliz hükümetinin tanımaması, üs- tün demokrasisinin en zarArî bir icabıdır. Sayın Hasan Fahri Uzmanın yerinde olan istifası, her Türk Belediye Azamıza örnek olacak bir millî önem taşımak tadır. Halkı temsil eden ve halkın menfaatlannı her şeyin üstünde tutan bir kimsenin, temsil ettiği halkın millî his- lenilin hiçe sayıklığı bir mec liste kalması elbette çok hatalı hır harekettir. Ve böyle bîr «««listen istifa; ta doğru, en Tunus, 23 (R) : Bu gün Fransa İtiraz Ediyor Tunusta vukua gelen ayaklan mada en az dört Fransız poli si öldürülmüştür. İki polis de nümayişçiler tarafından kaçı- rılmış, diğer biri ise ağır su- rette yaralanmıştır Tununsun 150 kilometre güneyinde kâin Moknin'de 5 bin nümayişçi Arap bir polis merkezine saldırarak üç polisi öldürmüş, bir polisi yaralamış ve ikisini de beraberlerinde gö türmüşlerdir. İsyanın devam etmekte olduğu haber veril- mektedir. Tunusta Gerginlik Arttı Tunus, 23 (R): Tunusta bu gün gerginlik arttığından askerî makamlar grevin de- vam etmekte olduğu deniz ka sabası Sfaksta ordunun hazır bir vaziyette bulunmalarını emretmişlerdir. Paris, 23 (R): Fransız dı- şişleri bakanlığı Tunusta asa- yişin muhafaza edilmesinin aradaki genel valinin vazifesi olduğunu ve bu meselenin te- zekkürünün Birleşmiş Millet- lerin salâhiyeti dışında bulun duğunu iddia etmiştir. İspanya Morokkoya Muhtar idare Verecek Madrit, 23 (R): Bir haf- tadan beri General Franko- nun misafiri olarak El Pordo şatosunda kalan İspanyol Mo- rokkosundaki (Merakeş) sul- tanının mümessili Prens Mu- ley Ben Hasan hususî ziyare- tini bu gün sona erdirmiştir. Prensin ziyaretine dair her nekadar resmen bir şey bilin- memekle beraber genel kana- İspanyanın kendi idaresin- deki bölümde Morokkoya muhtar bir idare vereceği mer kezinde olup bu ziyaretin, bu konu üzerindeki gayri resmî konuşmalara bir zemin hazırlı yacağı tahmin olunmaktadır. Prens bu gün kara yoluyle Se vile hareket etmiştir. MÜDÜR VE İMTİYAZ SAHİBİ: CEMAL TOGAN İDARE EVÎ: Asmaaltı No. 75 Posta Kutusu 324 Lefkoşa-Kıbns vi P ı EKSELANS KıBRıS VALISI ı I BELEDIYE REISINI KABUL ETTI 1 Ekselâns Kıbrıs Valisi Sir Wright dün £ Çarşamba) belediyeyi ilgilendiren mese- | I leleri münakaşa etmek üzere Lefkoşa Be- § tediye Reisi ile muavinini kabul etmişler- | v diı*. | ? s ö # Mr. Churchill ingiltere Yolunda Nevyork, 23 (R): İngiliz Başvekili Mr. Ghurcill Ame- rika Birleşik Devletleri ile Ka nadaya yaptığı iki haftalık zi- yaretten sonra bu gün anava- tana müteveccihen buradan ayrılmıştır. iyi ve en dürüst bir düşünce- nin mahsulüdür. Millî hislere hakaretin ne büyük bir darbe olduğunu bilenler için, savın H. Fahri Uzmanın yaptığın- dan başka bir şey yapmak doğ ru değildir. Cemaat menfa- atlerini ve millî haysiyetini her şeyin üstünde tuttuğunu bu en dürüst jestile bize isbat eden sayın Uzman gibi Bele- diye azaları ve cemaat adam- ları isteriz. Dün, Lefkoşa Belediye Baş kanı Derviş ile yapmış olduğu görüşmede Ekselâns Kıbrıs Va lisinin, BAYRAKTAR mese- lesini halletmiş olduğunu öğ- renmeği heyecanla bekliyoruz. BAYRAKTAR ismini taşıyan meydana dikilmiş olan Veni- zelos levhasının değiştirilip de oraya yakışan o şanlı adııı yeniden yer alacağını görece- ğimiz günün yakın olduğuna inanıyorum İngiltere Dışişleri Bakanı Mr. Eden Mr. Eden Parise Gidecek Paris, 23 (R): Bu akşam resmi İngiliz kaynaklarından öğrenildiğine göre İngiliz dışiş Ieri bakanı Antony Eden sön 1 ngiliz-Amerik an konuşmala- rına dair Fransız hükümetine malûmat vermek üzere Şuba- tın birinde Parisi ziyaret ede- cektir. Londrada iyi haber alan} çevreler Mr. Eden'in, Malaya ve Çin Hindinde komünistle- re karşı açılan kampanya hu- susunda daha sıkı işbirliği ya pılması meselesini müzakere ve münakaşa edeceğini ve Tu- nus meselesinde îngilterejıin takip deceği hattı hareketi a- çıklıyacağını söylemektedirler Mr. Eden 2 Şubatta Londra- Jya avdet edecektir. Geçen Pazar ingilizler Tarafından tsmailiyede Girişilen Harekâttan Vali Şikâyetçi Ismailiye, 23 (R): Ismailiye Valisi Hilmi Paşa, İngiliz as- kerî makamlarının, tatlı su kanalının kuzey sahilinde bu- lunan Mulıammed Ali rıhtımı ile Ismailiyedeki Arap mahal- lelerini işgal edeceklerini son saatta haber verdiklerini ve kendisine yalnız 30 dakika- lık malûmat verdiklerini be- yan etmiştir. Hilmi Paşa harekât esnasın da İngiliz askerlerinin zalima ne hareket ettiklerini ve hiç bir ihtar yapmaksızın erkek, kadın ve çocukları evlerinden çıkardıklarını söylemiş ve bu halkın giydikleri elbiserleden başka hiç bir şey almalarına müsaade edilmediğini, bazı halkın da gecelikleri ile soka- ğa atıldıklarını iddia etmiştir. ALMAN ORDUSU 43 Tümenlik Avrupa Ordusuna Batı Alman ya 3 ilâ 400 Bin Kişilik Bir Kuvvetle Katılıyor Londra (B.B.C.)—Batı Almanya federal hükümeti nin Avrupa ordusu konfe- ransına iştirak eden askerî temsilcisi, 3 ilâ 400.000 ki- şilik bir Alman ordusunun kurulacağım bildirmiştir. Bu Alman askerî temsilci, Avrupa ordusunun 43 tü- menden mürekkeb olacağı- nı, Batı Almanyanın hava kuvveti hariç buna 12 tü- menle katılacağını d& açık- lamıştır. Vyshinskiy Neler Demiş? Kahire, 23 (R): Kahirede münteşir Arapça El Misri ga- zetesi Sovyet Dışişleri bakanı Vyshinskinin münhasıran bu gazetenin Paristeki muhabiri- ne bir mülâkat verdiğini bu gün açıklamıştır. Vyshinsky muhabire Sovyet- ler birliğinin istiklâl ve hüriri yete susamış Orta Doğu mil. letlerine, kendilerini Batılıla- rın ekonomik tahakkümünden kurtarabilmeleri için, ekono- mik ve siyasî yardımda bulu- nacağını söylemiştir. Ismailiyede Araştırma- lara Devam Ediliyor îsmailiye, 23 (R): İngiliz askerleri silâlı bulmak maksa dile Ismailiyedeki iki Arap mahallesini daha kordon altı- na alarak araştırmalar yapmış lardır. Paraşütçüler şafaktan önce Müslüman mezarlığının doğu sundaki sahayı araştırdıkları zaman oradaki polis istasyo- nunda normal mevcuttan 12 fazla polis bulmuşlardır. "Nil Kızları" Cemiyeti Faaliyette Kahire, 23 (R): Madam Düriye Şefik beraberinde teş- kil ettiği "Nil Kızları" cemi- yetinin 12 azası bulunduğu halde bu gün Kahi redeki bark leyis bankasının normal işle- rini bir buçuk saat müddeUe sekteye uğratmışlardır. Bu ce miyetin gayesi ingilizlerle ya- pılan ticareti boykot etmektir. Banka idaresi Mısır işleri bakanlığı ile temasa gelmiş ve netiede polis bayanları bir o- tobüse tıkarak alıp gitmiştir. S S İ * i I i i I I i S 1 i V s 39 İ n i I 1 Ürdün Savunma Bakanı Bağdada Gitti Bağdat, 23 (R): Şarkî Ür- dünün savunma bakanı Süley man Tugan maiyetinde yük- sek rütbeli subaylar olduğu halde bu gün Bağdada vasıl olmuştur. Bakan Bağdada va- sıl olur olma* İrak Başvekili Nuri Es Said Paşayı görmeğe gitmiştir. m - ' " ^ » « M m s r a s ® » AKİSLER k Ş Makine ve İnsan i Osman TÜRKA1 § İnsan gücü artık, tam manasile, makine kuvvetile | takviye edilmiş bulunuyor. Hattâ, makine yanında in. | san gücü bir sinek kadar cılız kalmıştır. Motor görül- § tüteri arasında, zaman da o kadar ilerliyor ki... § Makine ve motörün olmadığı devirlerde de insan 1 lar akıllan durduraak derecede muhteşem saraylar, I kaleler ve hisarlar inşa etmişlerdir. Orta çağın gotik | mimarl'si meydanda... Fakat, bu gün sür',at bahis ko- | nusudur. s Makine kudreti sayesinde bu gün insanoğlu tabî. H ata hakim olmuştur. Dağ, taş, deniz, toprak ve hattâ | $ck yüzü kolay çalıştırılan bir oyuncak İlline geldi. | Makine gücü yanında cılızlaşan, cüceleşen ve halsizle- | şen insanoğlu, ancak makine ile ilâhlaşmak mertebesi- I re yükseldi. |jj Homurdana homurdanış giden bir yol inşaat ma. İ kinesi 500 işçinin 15 günde yapamıyacağı işi bir gün I içinde bir tek insanle yapabiliyor. Kanal mı açmak is- | tiyorsunuz? Bir gün içinde kos koda, bir nehir açılabi- % liyor. Zamanımızda,, makinenin yapamıy acağı hiç bir | şey kalmamıştır. İnsanlar makineleşmiş, makineler de I insanlaşmış bir şekilde çalışıyor. Makine devrinde insanın kıymeti kalmadı mı? 1 Hayır, insan şimdi hakikî değerini buldu. Bir kişi bin | kişilik şimdi. Bin kişinin zahmetle, güçlükle ve ezilerek 1 yaptığı işi, bir kişi şimdi düğmeye basarak yapabiliyor. § _ Makine ve insanın yalçın tabiatı istediği gibi evL $ np çevirip sömürdüğü bu zamanda halâ şeytandan bahsedilmesi tuhaftır. Düşününüz ki, bir makine ve bıı insanın yapabileceği bir işi bütün şeytanlar toplan sa yapamazlar. Amma bazıları, bu makinelere şeytan uadı diyorlarmış.. Varsın desinler! Gök gürültülerini andınm motor seseleri arasında şeytanın işi ne? Bir iefacıksa da, şu beğenmediği insanların makinelerini görse <> da hayretinden çıIdıratakhr muhakkak ; ;

Upload: others

Post on 21-Jan-2021

2 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: YIL; 1 SAYI TUNUSTA DURU ENDİŞM E VERİCİDİRevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1952/Ocak/... · 2014. 4. 29. · YIL; 1 * SAYI 76 * 2: OCA4K PERŞEMB 195E *2 FIAT lj

• 1952

9 HEDİYE KUPONU

İm, vak'»

0 havacı » I a ' n a n /

»lbl 01.

ılK halde

• bunun 1 oldufrı.

n ü î dly«

ludak us İniz. Fa-n marka r. Lütfen

'apamam

bunu so. değilim.

1 ) E lap İs ya-feln var "I

lın, kan-neceğiml

lisesi

No. 7 6 ^ BU KUPONU KESİP

SAKLAYINIZ T

Bozkurt GÜNLOK TARAFSIZ TORK GAZETESİDİR

Y I L ; 1 * S A Y I : 76 * 24 OCAK PERŞEMBE 1952 * FIATI l j Kr.

TUNUSTA DURUM ENDİŞE VERİCİDİR Fransız Askerleri Hazır

Vaziyette Yeni çıkan isyanda ölenler var

ı

de

Kıbrıs Valisinin Yakın Alâkası

Ahmet C. Gazioğlu İstihbarat Dairesinin bize

gelen akşamki bir haberinde, Lkselâns Kıbrıs Valisinin Lef koşa Belediye Reisini, Beledi-ye ile ilgili meseleleri müna-kaşa ve müzakere etmek için kabul etmiş olduğunu öğreni. yoruz. Bu haber bizi pek çok sevindirmiştir. Kıbrıs Türk ta rihinin şanlı sayfalarında şe-refle yer alan ve daima Kıb-rıs Türklerinin kalbinde olan Bayraktarın ismi ile anılan meydan, bilindiği gibi Beledi, yenin çok haksız bir kararile Venizelos diye isimlendirilmiş ti. Belediyenin bu haksız kara rının, Türk umumî efkârında müthiş bir millî heyecan ya-ratmış okluğu ve Kıbrıs Türk basınının ve çok yerinde şikâ-yetlerinin devamlı makaleler-le hükümete duyurulmakta de vam ettirildiği bir sırada, Ek-selâns Kıbrıs Valisinin Lefko-şa Belediye reisini kabul ede-rek Belediyeyi alâkadar eden meseleleri münakaşa etmeleri çok manalıdır.

Ekselâns Kıbns Valisi Sir Andrew YVright ile, Lefkoşa Belediye Reisi Derviş arasın-da, Belediyeye ait hangi mese lelerin görüşülmüş olduğunu henüz bilmiyoruz. Fakat öyle umuyoruz ki, bu görüşme. Türk basınının halk umumî efkârının hislerine tercüman olan devamlı şikâyetleri ve Türk Belediye azası sayın H. Fahri Uzmanın çok yerinde istifası ile yakından ilgilidir.

Lefkoşa Belediye Reisinin, yüz bin Kıbrıs Türkü ile bir-likte 21 milyon Türkün millî haysiyetini ağır bir surette dar ^eleyen kararını, adil İngiliz hükümetinin tanımaması, üs-tün demokrasisinin en zarArî bir icabıdır. Sayın Hasan Fahri Uzmanın

yerinde olan istifası, her Türk Belediye Azamıza örnek olacak bir millî önem taşımak tadır. Halkı temsil eden ve halkın menfaatlannı her şeyin üstünde tutan bir kimsenin, temsil ettiği halkın millî his-lenilin hiçe sayıklığı bir mec liste kalması elbette çok hatalı hır harekettir. Ve böyle bîr «««listen istifa; ta doğru, en

Tunus, 23 ( R ) : B u gün Fransa İtiraz Ediyor Tunusta vukua gelen ayaklan mada en az dört Fransız poli si öldürülmüştür. İki polis de nümayişçiler tarafından kaçı-rılmış, diğer biri ise ağır su-rette yaralanmıştır

Tununsun 150 kilometre güneyinde kâin Moknin'de 5 bin nümayişçi Arap bir polis merkezine saldırarak üç polisi öldürmüş, bir polisi yaralamış ve ikisini de beraberlerinde gö türmüşlerdir. İsyanın devam etmekte olduğu haber veril-mektedir.

Tunusta Gerginlik Arttı

Tunus, 23 ( R ) : Tunusta bu gün gerginlik arttığından askerî makamlar grevin de-vam etmekte olduğu deniz ka sabası Sfaksta ordunun hazır bir vaziyette bulunmalarını emretmişlerdir.

Paris, 23 ( R ) : Fransız dı-şişleri bakanlığı Tunusta asa-yişin muhafaza edilmesinin aradaki genel valinin vazifesi olduğunu ve bu meselenin te-zekkürünün Birleşmiş Millet-lerin salâhiyeti dışında bulun duğunu iddia etmiştir.

İspanya Morokkoya Muhtar idare Verecek

Madrit, 23 ( R ) : Bir haf-tadan beri General Franko-nun misafiri olarak El Pordo şatosunda kalan İspanyol Mo-rokkosundaki (Merakeş) sul-tanının mümessili Prens Mu-ley Ben Hasan hususî ziyare-tini bu gün sona erdirmiştir.

Prensin ziyaretine dair her nekadar resmen bir şey bilin-memekle beraber genel kana-

İspanyanın kendi idaresin-deki bölümde Morokkoya muhtar bir idare vereceği mer kezinde olup bu ziyaretin, bu konu üzerindeki gayri resmî konuşmalara bir zemin hazırlı yacağı tahmin olunmaktadır. Prens bu gün kara yoluyle Se vile hareket etmiştir.

MÜDÜR VE İMTİYAZ SAHİBİ:

CEMAL TOGAN

İDARE EVÎ: Asmaaltı No. 75

Posta Kutusu 324

Lefkoşa-Kıbns

vi P ı EKSELANS KıBRıS VALISI ı I BELEDIYE REISINI KABUL ETTI 1

Ekselâns Kıbrıs Valisi Sir Wright dün £ Çarşamba) belediyeyi ilgilendiren mese- |

I leleri münakaşa etmek üzere Lefkoşa Be- § tediye Reisi ile muavinini kabul etmişler- |

v diı*. | ? s ö #

Mr. Churchill ingiltere Yolunda

Nevyork, 23 ( R ) : İngiliz Başvekili Mr. Ghurcill Ame-rika Birleşik Devletleri ile Ka nadaya yaptığı iki haftalık zi-yaretten sonra bu gün anava-tana müteveccihen buradan ayrılmıştır.

iyi ve en dürüst bir düşünce-nin mahsulüdür. Millî hislere hakaretin ne büyük bir darbe olduğunu bilenler için, savın H. Fahri Uzmanın yaptığın-dan başka bir şey yapmak doğ ru değildir. Cemaat menfa-atlerini ve millî haysiyetini her şeyin üstünde tuttuğunu bu en dürüst jestile bize isbat eden sayın Uzman gibi Bele-diye azaları ve cemaat adam-ları isteriz.

Dün, Lefkoşa Belediye Baş kanı Derviş ile yapmış olduğu görüşmede Ekselâns Kıbrıs Va lisinin, BAYRAKTAR mese-lesini halletmiş olduğunu öğ-renmeği heyecanla bekliyoruz. BAYRAKTAR ismini taşıyan meydana dikilmiş olan Veni-zelos levhasının değiştirilip de oraya yakışan o şanlı adııı yeniden yer alacağını görece-ğimiz günün yakın olduğuna inanıyorum

İngiltere Dışişleri Bakanı Mr. Eden

Mr. Eden Parise Gidecek

Paris, 23 ( R ) : Bu akşam resmi İngiliz kaynaklarından öğrenildiğine göre İngiliz dışiş Ieri bakanı Antony Eden sön 1 ngiliz-Amerik an konuşmala-rına dair Fransız hükümetine malûmat vermek üzere Şuba-tın birinde Parisi ziyaret ede-cektir.

Londrada iyi haber alan} çevreler Mr. Eden'in, Malaya ve Çin Hindinde komünistle-re karşı açılan kampanya hu-susunda daha sıkı işbirliği ya pılması meselesini müzakere ve münakaşa edeceğini ve Tu-nus meselesinde îngilterejıin takip deceği hattı hareketi a-çıklıyacağını söylemektedirler Mr. Eden 2 Şubatta Londra-

Jya avdet edecektir.

Geçen Pazar ingilizler Tarafından tsmailiyede Girişilen Harekâttan

Vali Şikâyetçi Ismailiye, 23 ( R ) : Ismailiye

Valisi Hilmi Paşa, İngiliz as-kerî makamlarının, tatlı su kanalının kuzey sahilinde bu-lunan Mulıammed Ali rıhtımı ile Ismailiyedeki Arap mahal-lelerini işgal edeceklerini son saatta haber verdiklerini ve kendisine yalnız 30 dakika-lık malûmat verdiklerini be-yan etmiştir.

Hilmi Paşa harekât esnasın da İngiliz askerlerinin zalima ne hareket ettiklerini ve hiç bir ihtar yapmaksızın erkek, kadın ve çocukları evlerinden çıkardıklarını söylemiş ve bu halkın giydikleri elbiserleden başka hiç bir şey almalarına müsaade edilmediğini, bazı halkın da gecelikleri ile soka-ğa atıldıklarını iddia etmiştir.

ALMAN ORDUSU 43 Tümenlik Avrupa Ordusuna Batı Alman ya 3 ilâ 400 Bin Kişilik Bir Kuvvetle Katılıyor

Londra (B.B.C.)—Batı Almanya federal hükümeti nin Avrupa ordusu konfe-ransına iştirak eden askerî temsilcisi, 3 ilâ 400.000 ki-şilik bir Alman ordusunun kurulacağım bildirmiştir. Bu Alman askerî temsilci, Avrupa ordusunun 43 tü-menden mürekkeb olacağı-nı, Batı Almanyanın hava kuvveti hariç buna 12 tü-menle katılacağını d& açık-lamıştır.

Vyshinskiy Neler Demiş?

Kahire, 23 ( R ) : Kahirede münteşir Arapça El Misri ga-zetesi Sovyet Dışişleri bakanı Vyshinskinin münhasıran bu gazetenin Paristeki muhabiri-ne bir mülâkat verdiğini bu gün açıklamıştır.

Vyshinsky muhabire Sovyet-ler birliğinin istiklâl ve hüriri yete susamış Orta Doğu mil. letlerine, kendilerini Batılıla-rın ekonomik tahakkümünden kurtarabilmeleri için, ekono-mik ve siyasî yardımda bulu-nacağını söylemiştir.

Ismailiyede Araştırma-lara Devam Ediliyor

îsmailiye, 23 ( R ) : İngiliz askerleri silâlı bulmak maksa dile Ismailiyedeki iki Arap mahallesini daha kordon altı-na alarak araştırmalar yapmış lardır.

Paraşütçüler şafaktan önce Müslüman mezarlığının doğu sundaki sahayı araştırdıkları zaman oradaki polis istasyo-nunda normal mevcuttan 12 fazla polis bulmuşlardır.

"Nil Kızları" Cemiyeti Faaliyette

Kahire, 23 ( R ) : Madam Düriye Şefik beraberinde teş-kil ettiği "Nil Kızları" cemi-yetinin 12 azası bulunduğu halde bu gün Kahi redeki bark leyis bankasının normal işle-rini bir buçuk saat müddeUe sekteye uğratmışlardır. Bu ce miyetin gayesi ingilizlerle ya-pılan ticareti boykot etmektir. Banka idaresi Mısır iç işleri bakanlığı ile temasa gelmiş ve netiede polis bayanları bir o-tobüse tıkarak alıp gitmiştir.

S S İ * i I i i I I i S 1 i V s 39 İ n i I 1

Ürdün Savunma Bakanı Bağdada Gitti

Bağdat, 23 ( R ) : Şarkî Ür-dünün savunma bakanı Süley man Tugan maiyetinde yük-sek rütbeli subaylar olduğu halde bu gün Bağdada vasıl olmuştur. Bakan Bağdada va-sıl olur olma* İrak Başvekili Nuri Es Said Paşayı görmeğe gitmiştir.

m - ' " ^ » « M m s r a s ® » A K İ S L E R k — Ş

Makine ve İnsan i Osman TÜRKA1 §

İnsan gücü artık, tam manasile, makine kuvvetile | takviye edilmiş bulunuyor. Hattâ, makine yanında in. | san gücü bir sinek kadar cılız kalmıştır. Motor görül- § tüteri arasında, zaman da o kadar ilerliyor ki... §

Makine ve motörün olmadığı devirlerde de insan 1 lar akıllan durduraak derecede muhteşem saraylar, I kaleler ve hisarlar inşa etmişlerdir. Orta çağın gotik | mimarl'si meydanda... Fakat, bu gün sür',at bahis ko- | nusudur.

s Makine kudreti sayesinde bu gün insanoğlu tabî. H

ata hakim olmuştur. Dağ, taş, deniz, toprak ve hattâ | $ck yüzü kolay çalıştırılan bir oyuncak İlline geldi. | Makine gücü yanında cılızlaşan, cüceleşen ve halsizle- | şen insanoğlu, ancak makine ile ilâhlaşmak mertebesi- I re yükseldi. |jj

Homurdana homurdanış giden bir yol inşaat ma. İ kinesi 500 işçinin 15 günde yapamıyacağı işi bir gün I içinde bir tek insanle yapabiliyor. Kanal mı açmak is- | tiyorsunuz? Bir gün içinde kos koda, bir nehir açılabi- % liyor. Zamanımızda,, makinenin yapamıy acağı hiç bir | şey kalmamıştır. İnsanlar makineleşmiş, makineler de I insanlaşmış bir şekilde çalışıyor.

Makine devrinde insanın kıymeti kalmadı mı? 1 Hayır, insan şimdi hakikî değerini buldu. Bir kişi bin | kişilik şimdi. Bin kişinin zahmetle, güçlükle ve ezilerek 1 yaptığı işi, bir kişi şimdi düğmeye basarak yapabiliyor. §

_ Makine ve insanın yalçın tabiatı istediği gibi evL $ np çevirip sömürdüğü bu zamanda halâ şeytandan bahsedilmesi tuhaftır. Düşününüz ki, bir makine ve bıı insanın yapabileceği bir işi bütün şeytanlar toplan sa yapamazlar. Amma bazıları, bu makinelere şeytan uadı diyorlarmış.. Varsın desinler! Gök gürültülerini andınm motor seseleri arasında şeytanın işi ne? Bir iefacıksa da, şu beğenmediği insanların makinelerini görse <> da hayretinden çıIdıratakhr muhakkak ;

K İ

;

Page 2: YIL; 1 SAYI TUNUSTA DURU ENDİŞM E VERİCİDİRevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1952/Ocak/... · 2014. 4. 29. · YIL; 1 * SAYI 76 * 2: OCA4K PERŞEMB 195E *2 FIAT lj

SAYFA 2 BOZKURT 24 OCAK PERŞEMBE 1952

v ,

g O n l e r g e ç e r k e n

H. Fahri Uzman'ın istifası

özker YAŞIN

Halkın Benimsemediği Usuller

Husrev Nabi

Kılbns Türklerinin meçhul asker albidesi Bayraktar Camii önünde yine bu tarihî kahra-manın ismile anılan "Bayrak, tar Meydanı"n ın ismini, R u m Belediye azalarının Elefterios Venizelos'a çevirmiye kalkış-maları , cemaatımız arasında millî hislerimize hakaret te-lâkki edilmiş ve büyük teessür uyandırmıştır. Bu hal karşısın da Lefkoşa Belediye Azaları-mızdan Hasan Fahr i Uzmanın Lefkoşa Komiserliğine takdim ettiği istifanamesi ile şikâyet mektubunun üzerinde durmak istiyoruz.

Sayın Hasan Fahr i Uzman mektubunun başında; 8 Mayıs 1944 yılında "SÖZ" gazetesin de yazdığı bir yazıya temas et mekte ve "o zamanki durum île bu günkü d u r u m arasında mülhim denecek hiç bir farkın mevcut olmadığını" belirttik-ten sonra "ayni mecliste hâlâ esk'i taassup, eski zi'hniyfet ve kurnazlığın" devam etmekte o lduğunu sözlerine ilâve et-mektedir.

Doğruluğundan asla şüphe etmediğimiz bu satırlar karşı-sında ve mektubunu beş bölü ine ayırarak topladığı gerçek-leri okuduktan sonra, sayın Hasan Fahr i Uzmanın istifa-sını çok yerinde bir hareket telâkki ettiğimizi belirtmek is-teriz. Ha t tâ , bu istifa Lefkoşa Belediyesinde meydanı boş bu larak a t ıp tu tan R u m azalara verilecek en kuvvetli cevap te-sirini yapmıştır.

Ellerine geçen her fırsatta bizi ezmiye çalışan, millî var-lığımızı yok etmek için binbir kurnazlıkla seferber olan ada Rumlar ının bu çirkin hareket-lerine, artık t ahammülümüz kalmamıştır. Hem Bayraktar Meydanı isminin Elefterios Ve

Hat ı r ımda kaldığına göre parti oldukları mertek gibi gö

mantık çerçevesinin içine sığ-dırabiliriz. Tar ih î isimler de-ğiştirilebilir mi? Millî bir kah ramanın adiyle anılan bir mey dan ismini değiştirmekteki a -sıl maksat nedir?

Senelerden beri Ada R u m -ları "Kıbrıs Yunandı r !" diye haykırıp duruyorlar. Bu hük-me nereden varılıyor. Yuna -nistan Kıbnsa hiç sahip oldu mu? Yunanistan Kıbrıs için bir damla kan döktü mü? Halbuki biz, bu adayı elli bin şehit vererek aldık. Kibrisin fethi şanlı Türk tarihinin me-fahir tablolarından biridir.

Fazla ileri gidiyorsunuz Ki r -yeler. Sizi 1570 yılında İtal-yan zulmünden kurtaran Türk lerin ebedileşmiş sembolü olan yüce kahramanın Bayraktarın adiyle anı lan meydanın ismine "Elefterios Venizelos" meyda nı demenize asla razı o lama-yız. Bu davâ yalnız yüz bin Kıbns Türkünün davâsı değil, yirmibir milyon yüz bin T ü r -kün davâsıdır. Millî hislerimi ze yapılacak olan her hangi bir hakarete tahammül edemi yeceğimizi R u m Belediye Aza larının artık iyice bilmesi icap eder.

Hasan Fahri Uzman ' ın Kıbrıs Türklüğünün millî var lığını öldürmek için R u m Be-lediye azaları taraf ından çevri len kurnazca entrikaları bü-tün çıplaklığıyle meydana ko-yarak istifa etmesi, R u m Be-lediye azalarına lâzım gelen en sert cevabı vermiştir kana atindeyiz. He r halde bu cevap tan sonra Bayraktar Meydanı nın ismini "Elefterios Venize-los" meydanı yapmak sevda-sından vaz geçer ve bundan böyle, Kıbrıs Türklerinin millî hislerine yapılacak her hangi bir hakarete asla sessiz kalmı-

nizelos'a çevirtilmesini hangi yacağımızı iyice anlarlar.

1923 ten yanı, 28 seneden beri muhtar lar , hükümet taraf ın-dan iki sene müddetle tayin edilmektedirler. Bu tayinler önceleri yanılmadığıma göre T a p u başkâtibi, kaza polis ku mandanı ve kaza Komiserlik başkâtibinin tavsiyelerine da-yanılarak yapılırdı. O zaman-ki T ü r k gazetelerinde okudu-ğuma ve hatırladığıma göre; köy muhtarlar ı tayin edileceği zaman, her köyün imam ve öğretmenin fikir ve kanaatine de müraca t edilecek diye bir kayıt vardı. Fakat itiraf ede-rim ki o zamandan bu güne ka dar muhta r tayini hususunda bir öğretmen veya imamın fi kir ve kanaatine müracaa t e-dildiğini işitmedim.

Yalnız sızıntı olarak öğren-diklerime göre şimdiki muhtar lar ; kaza müfettişlerinin kaza komiserine tavsiyesi suretiyle tayin edilirler.

Kıbrıs ' ta meşrutî idare 1931 de Rumlar ın Vali konağını yakmakle başladıkları isyan-dan sonra lağvedilmiştir. Hal böyle olduğuna göre muhtar ların hükümet taraf ından ta-yini kanunu, meşrutî idarenin devam ettiğizaman içinde mer iyete geçmiştir.

Şimdiki usulün yürürlüğe geçmesini emreden kanunu, lâyiha halinde iken terviç e-den kavanin azaları o zaman, halkın hürriyetine karşı bü-yük bir darbe olacaklarının gafili olarak hareket etmişler-di.

Onlar , bu inayeti işlemek cesaretini sudan sebeplere is-tinat ettiriyorlardı. Güya halk muhtar lar ı kendi reyleri ile se çerken, aralar ından ikilik do-ğuyormuş.

Pek alâ: şimdiki muhtar lar la akrilbalarından olan azala-rın bir parti , diğer azaların başka bir part i ve mütebaki halkın da nufusları nisbetinde

ze battığı âşikâr olduğu halde ayni kanunun hâlâ mer' iyette bırakılmasının sebep ve hikme ti acaba nedir?

Bu gibi kanunlar memleket te baki kaldıkça halka faydalı olmaktan çok uzak bir mahi-yet taşıdığına şüphe edeme-yiz.

Biz, Müstemlekeler Nazın taraf ından bir Valinin bir müstemlekeye beş senelik bir müddet için tayin edildiğini ve icabı hale göre az bir müd det zarfında başka bir müstem lekeye becayiş edildiğini bilir ken ve muhtar lar ın muhtarl ı -ğı; babalarından kırallık gibi tevarüs ettiklerini görürken; Kıbrıs hükümetinin hakkımız da iyi niyetler beslediğine inan mamız güçtür.

7ürk işleri Komisyonu Ara Raporu

51

BU GÜN DOĞANLARIN

YİLDİZ FALI

24 Ocak—Bu gün doğanlar ailelerinden servete kavuşabi-lirler. Hareketlerinde fazla dü şünceli ve müteredditt ir ler İyi gayeler -ve hedefler seçer-ler yalnız bunlara erişmek için tereddütlerden kur tulmağa ve iradelerini kuvvetlendirmiye mecburdurlar .

SPOR Cumartesi İsrail seçilmiş

asker takımı ve Ç.T.S. Kulü-bü. Pazar günü yine ayni İs-rail takımı Apoel maçlarında Türkiye, Yunanistan ve İsrail Konsoloslukları da bulunacak lardı.

Hususî Mümessiller Seçimlerde Kaza Mü-

messilliğine İltihak Edecekler

Bütün adada sayıları 45 i geçmiyecek bir hususî Miimes siller sınıfı vücude getirilmeli-dir. Bunlar Müf tü lük ve diğer muhtelif Komisyon azalıklan için oy vermeğe Kaza Müınes sili ile müsavi hakka malik ol malıdırlar. Girne, Leymosun, Lârnaka, Baf, Mağusa ve Lef koşa kazaları içiıı bu gibi mü messillerden sırasıyle 2, 5, 6, 7. 9 ve 16 dane olacaktır. H u susî Mümessiller müteaddi t kurumlardan ve yüksek tahsil lı kimselerden seçilmelidirler.

Eğer bu safhada, kurumlar ile tahsilli sınıf arasında H u -susî mümessiller seçimi ve tayi ni usulünü tayin etmeğe kal-kışarak teferruata girişmiş o-lacağiz.

Hususî evsafı haiz kimselere Kaza Mümessillerine iltihak . edip oylarını kullanmak fırsa-tı verilmesi bizce pek şayanı arzu görülmektedir. Bu sınıf mümessillerin sayısı bir netice ye tesir yapmıyacak kadar az olacaksa da, seçimlere iştirak leri pek faydalı olacaktır, çün kü Kaza mümessilleri ile tema sa gelip namzedlerin değerleri vc kusurları hakkında söz söy liyecek ve iyi bir seçim yap-mak hususunda onlara yardım edeceklerdir.

Muhtelif encümen ve mec-lislerin teşekkülleri ve seçim tarzlarına geçmeden önce her kazanın son nüfus sayımına gö re İslâm nüfuslarını cetvel ha linde aşağıya dercetmeyi fay-dalı buluyoruz:-Lefkoşa kazası ve kasa-

basının Türk nüfusu 28,018 Mağusa kazası ve ka-sabasının T ü r k nüfusu 16,029

Baf kazası ve kasaba-sının Türk nüfusu 13,031

Leymosun kazası ve kasabasının Türk nüfusu 9,481

Lârnaka kazası ve ka-sabasınınTürk nüfusu 10,885

Girne kazası ve kasa-basının T ü r k nüfusu 3,696

Yekûn 81,139 T ü r k nüfuslarına göre kaza

lar (Girne bir vahit itibar edi lerek) takriben aşağıdaki ııis-betlere malik bulunuyorlar:.

Girne ] Leymosun 2} Lâ rnaka 3 Baf !H Mağusa 4J Lefkoşa 8

Yüksek Meclisin Seçimi

Yukarıdaki nisbet göz öniin de tutularak Evkaf yüksek melisi 12 azadan müteşekkil olduğu ve her kaza yüksek meclise kendi azasını seçmeli-dir.

Lefkoşa—Gime 4 Lâ rnaka 2 Leymosun 2 Mağusa 2 Baf 2

12 Kazadan gelen hususî mü-

messiller, kazanın kaza mümes silleri ile birlikte seçimlere iş. tirak etmelidir. Yüksek meclis üç sene müddet le vazife göre-cektir. Namzetlerin hususî ev safa malik olmaları lâzım ol-mıyacaktır. Namzedin namzed ' liğini koyduğu kaza dahilinde | oy vermiye hakkı varsa, kendi sinden daha fazla evsaf isten, miyecektir.

îdare Heyeti Seçimi Heyetin aza sayısı bizzarure

mahdut olmalı yani dörtten az ve altıdan fazla olmamalıdır. I Namzetlikler bü tün ada için I olmalı ve bu namzetlere veri- I len oylardan en fazlasını alan I

(Devamı var)

Salona geçtik. Villâ iyi döşenmişti. Yerde nadide halı-lar, duvarlarda zengin tablolar vardı. Hemşirenin kadife ge-niş bir koltuğa o turmamı işaret etmesini görmemezlikten ge-lerek ayakta kaldım ve güzel renklerin imtizacından mey-dana gelmiş muhteşem bir peyzaj tablosu önünde durdum. Önümdeki camdan da kara kızı gözetlemeyi ihmal etmiyor-dum. Bir an tadı bir tebessümle beni süzdükten sonra:

—Korkut , dedi, niçin oturmuyorsunuz? —Bir er subayının karşısına geçip de oturamaz Miss.

jones. —Vay biyim, geçenlerde size hastahanede söyledikleri-

me bu kadar mı içerlediniz? —O mesele değil. Hem zaten buraya vazife ile geldim.

Bir liste hazırlayıp evinize getirmemi emretmiştiniz. Ben de yayıp getirdim. Bu liste için icap eden bir kaç izahatı ver-dikten sonra müsadenizle gideceğim.

—Hat ı r lamış ın ız hastahanede benim 'gençliğimle istih /a etmiş ve bana toyluk isnat etmiştiniz. Sizin benden kat kat genç ve toy olduğunuzu görüyorum. Aptal. Ben sizi bu-raya getirtmek için listeyi behane ettim.

Birdenbire maksadını anlamıştım. Demek hakikaten Ermeni idi ve benimle konuşup görüşmek istiyordu. Belkide Kıbrıslı idi. Ansızın Türkçe olarak:

- M a t m a z e l Güvenlıyan, dedim. Niye roi oynayıp du-ruyorsunuz ? Ermeni olduğunu pek alâ biliyorum.

Hayretle yüzüme baktı:

Yazan: Argun F. KORKUT 64

—Söyliyeceğinizi İngilizce söyleyin de anlıyabileyim. dedi. Yoksa maksadınızı İngilizce olarak ifade etmiye bece-remiyormusunuz?

Muhatab ım düpedüz benimle alay, ediyordu. Bütün ka-nımın beynime hücum ettiğini hissettim. Hiddete kapıldığı-mı o da anlamış olacak ki hemen ilâve ett i :

— Halbuki ben çok güzel İngilizce konuşabildiğinizi zan nediyordum. Ha t t â bunu birçok defalar diğer hemşire arka-daşlara da söyledim ve onlar da tasdik ettiler.

Guru rumu okşıyan bu sözler beni yatıştırdı. Zaten biz insanlar böyleyizdir. Kalbimiz kırılsa d a kulağı okşıyan bir kaç güzel sözle hemen barışırız. Bir hatayı unutamıyarak hiç affetmiyen insanlar binde bir bulunur.

—Mesele şu ki Miss Jones sizi ilk gördüğüm andan itiba ren içimden bir his b a n a devamlı sizin İngiliz olmadığınızı telkin edip durdu. Sizi Ermeni zennettim ve Türkçe bilme-niz icap ettiğini düşnerek size Türfcçe h i t ap ettim. Hissimin beni bir kerre daha yanılttığını görüyorum. Affedersiniz.

— Birşey değil Korku t fakat hissinde tamamen yanıl-mış değilsin.

İngiliz değilim. Galliyim. Biz İngilizlere benzemeyiz. —Merakımı af buyurun a m m a Güvenliyan Glliy ismi

mı? —Evet. O n u n teleffuz şekli Gvenliyandır. Bunu si/c

söyliyen yanlış söyledi. —Mesele şimdi anlaşıldı. T e k r a r af finizi dilerim. —Ehemmiyetsiz şey. Şimdi oturacak mısınız? —Zannedersem evet. - A l â . Bundan sonra beraberce geniş bir költuğa oturduk. Ge-

tirdiğim listeyi çıkardım ve Türkçe şekilerin telâffuzu hak-kında izahat vermiye başladım. Karanl ık basmıya başladı? için Miss Jones kalkıp elektrik düğmesini çevirdi. Sonra da.

—Müsaadenizle diyerek salondan çıktım.

Az sonra elinde gümüş bir tepsi ile döndü. Tepside br şişe viski, bir soda sifonu, iki içki bardağı ve bir tabak kav-rulmıiş fıstık içi vardı. Bu manzara karşısında, oturduğun yerde şöyle bir kalkıp o tu rdum. O zamana kadar hiç viski içmemiştim ve hemşirenin önünde pot kırmaktan korktum Faka t o da gençti. O n u n "bu hususta d a h a tecrübeli oldup" ne ma lûm? Böyle düşünerek biraz teselli buldum ve

—Zahmet ettiniz dedim.

(Dvvanu var),

M A AD TARAFINDAN SA YISAL

« O""0 J hil M

^ tiyle

i I • 'A rUk^ l 0 k

Itrtn4 Önem

afktır"^ Ne o,** bu. af* ^

, ruh. •¥>antsf I nede'-5 "

£ myd**"**-| Her »«** I ^ t i r t ® ^ -

;:d:pab!e balkı hr dut»

i On dünden ona | mn | milyonlar vererek kır 1 *

;.er. kaimn mi!)-' • ' K dört jasmda bulunan k> $ gilisine para yardımı yap 6 gün evvelin olaylar ijj hakkak a}hn atmasıdır. I 5 yılmada af* kalmadı dı

lar. Ajk, yukarıda da siy Yalna, ajkı anlatan ı

ri anlatmıya daldılar, bal | ni ele diyorlar. | delmeniflir ama ı.aıai ı. £ tt'ki aşk sahneleri iti!ı.. , î.î EmitZola'm "S'rt"> | Zanediyom ki fa

eser kalmadı. Hayır efevd, ' yeni romantik ie. "Afkm | yap döken binlerce insan

7 acını, bir kadın ifttı ter ılıyor. Altın babamın < f

ömür sürüyor. Bunlar-*

derin hem genij, Enme. ı

v °lm% seksüel olmi< pa.c

| Omlarla beraber m ,

| gidile Mecnunlar, k,ht

S m d , t ftfc» tf İM

Yenilenmesi

• mT tt

«e M . . w m „ , i

i

n tart- . ^ t ruh • *

'"istida], "'«oe ve

s k i İÜ!

Page 3: YIL; 1 SAYI TUNUSTA DURU ENDİŞM E VERİCİDİRevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1952/Ocak/... · 2014. 4. 29. · YIL; 1 * SAYI 76 * 2: OCA4K PERŞEMB 195E *2 FIAT lj

24 OCAK PERŞEMBE 1952 BOZKURT SAYFA 3

m •:•:• •:•> m mcmmmmmm -mam m m

9,481

Aşk Bahsi Z. Nuri DAĞDAŞ

Osman Türkâym bir fıkrasında, haber verdiğine göre Ankarada bir fakültede "Aşk seksüelmidir yoksa

0 plâtonik midir?" konulu bir aytışma yapılmış. Plato-niktir diyenler aytışmayı kazanmışlar,

r. | I ı İ ı i i s s i v

Türk Hududunda Kuru-^ lan Atom Fabrikası

Memleket Haberleri i

eyeti

12 usî mü-

mümes imlere iş-sek meclis

vazife göre-li hususi ev

l an lâzım, ol-ızed

kaza dahilinde varsa, kendi

la evsaf isten-

Seçimi »ayısı bizzarure yani dört ten az

olmamalıdır, "in ada için

îtlere veri-fazlasını a lan

r)

•yanıl-

i benzemeyiz. Glliy ismi

Bunu size

erim.

[ oturduk. Ge-telâffuzu hak-

ba§ladığı Bîdi. Sonra da.

HS x Bize kalırsa, aşkı böyle doğuş yeri göstermek sure •?<

tiyle sınıflandırmak doğru değildir. Hem "Bu günün £ gerçeğe fazla önem veren ak saçlıları yirminci yüzyıt-da artık aşk kalmadı" demiyor ıhı? Bir çokları da "Artık aşk gömlek değiştirdi. Bu günün aşkı maddi $ aşktır" diyor. £

Ne o, ne bu. aşk aşktır. Ne gömlek değiştirmiştir, fş ne de ruh. Aşk, anasından doğduğu gibi hiç bir değu jikliğe uğramadan devam ediyor. Onun değiştiğini sa-nan yalnız insanlardır.

Her insanın başından en az bir defa aşk sıtması şöyle bir gelip geçmiştir. Başta kaıtaji yelleri esmiş, ge-çi yi gündüzü unutmuştur. Komşu kızından başlama, dıysa bile başka bir dilberde boy atıp gelişmiştir aşk. jş

On sekizinden önce başlıyan aşklarla, kırkından ç ı sonra başlıyan azgın aşkları görmedik mi? Daha dün N

milyonlar vererek bir Türk gencine sahip olmak isti- $ yen kadının milyonlarına kıymasına sebep nedir? On jg

| dört yaşında bulunan bir kızın on sekiz yaşıdaki sev-i gilisine para yardımı yapabileceğini söylemesi,, üç dört V

| gün evvelin olayları içindedir1. Bunları yaptıran mu. $ | hakkak aşkın sıtmasıdır. Fazla gerçekçi görünenler yüz ' yılımızda aşk kalmadı demekle kendilerini kandırıyor-| lar. Aşk, yukarıda da söylediğimiz gibi devam ediyor.

Yalnız, aşkı anlatan kalemler bu gün başka şeyle \ ri anlatmıya daldılar. Daha çok insanın başka yönleri.

ni ele alıyorlar. Mecnun, belki dağları ü d.lmertiştir ama hayatını yemiştir. Rome o fülyet-

tc'ki aşk sahneleri belki uydurmadır; fakat gerçektir. v Emil Zola'nın "Nana"sı tam gerçek bir >ajk kadınıdır.

Zanediyoruz ki bu gün, Romantik duygulardan İ eser kalmadı. Hayır efendim. Bu gün romantik de var,

yeni romantik de. "Aşkın göz yaşları" filminde göz yaşı döken binlerce insan bu gün bu asırda yaşıyor. Taam, bir kadın için terkeden kral, bu asırda nefes

| ahyor. Altın babasının oğlu Ali Han, bizimle beraber ^ ömür sürüyor. Bunların aşkları yalan mı?

Aşk bahsinde söyliyeceklerimiz çok. Bu bahis hem | 'İ derin hem geniş. Enine, boyuna uzun. Aşk, plâtonik | $ olmuş, seksüel olmı{ş para etmez. Aşk, aşktır. Ve biz I

'4

1 1 0 * a 1 9

V 1 i I â I s? İ $ J5 & İ I w f' V •

insanlarla beraber yaşıyor. Yaşıyacak da... Bu günün Ş Ş Leylâ ile Mecnunları kılık değiştirmiş birer asri in. § İ% sandır. Değişen aşk değil, kılıktır. Hem seksüel, hem |

i pilâtonik. Hem de bu güne göre ATOMİK.

^Ruhsatların Yenilenmesi

Ba{ kaza meclisi (Meclis idare) tezkere vermek maksa dile 25 Şubat 1952 tar ihinde bir toplantı yapacaktır .

Tezkere sahipleri tafsilâtlı bir istida ile tekrar m ü r a c a a t etmedikleri takdirde ruhsatla-rı tazelenmiyecektir.

Tezkere almak istiyen kimse lerin istidalarının 9 Şubat 952 tarihinde veya daha evvel Baf

^Komiserliğine yetişmesi lâzım

î BOZKUKT GAZETESİ

ABONE ŞARTLARI

Bir senelik: 3 Lira Altı Ayl ık i l Lira 10 şilin Üs Aylık: 16 Şilin Abone bedeli peşindir.

»bir »Tepside bir

tabak kav-oturduğum

ır hiç viski korktu» li olduğu

hım v e :

LEYMOSUNDAN:

Evine Girdiler Meçhul şahıslar geçen ak-

Şara Marulla Goannidis'in evi "e girip on lirasını çaldılar.

i'«lis tahkikat etmektedir.

* _ Gelenler Dün limanımıza gelen Aib-

tosıya ı imli vapur ile 71 yol-

SATILIK EV VE DÜKKÂNLAR Belediye Çarşısı sokağında

(Merkezi Belediye Pazarı karşısında) 25 numaral ı ev altının üç tane dükkânı ile, Şubat 1952 Pazar günü öğlen saat 12 de Ay Sofya Camii karşısında Çınar Altı kahvesin dc açık a r t ıma ile ( t a tminkâr f iat bu lduğu takdirde) satıla-caktır . Ev fevkani dör t oda , biri köşk, ve b i r koridor, tahta ni 1 oda , aşevi, gusulhane, a p tesane, kuyu ve b i r miktar av-lu . İstekliler Sarayönünde del tâi Bay Halil Halile müracaat edefoilirlçr.

"Nevv-York T imes" gaze-tesinin Paris muhabir i C.I. . Sulzöerger bildiriyor:

Aldığım tafsilâtlı bir habe-re göre Rusya a tom komisyo nu başkanı olarak kabul edilen başbakan vekili Berya, Erme-nistanm merkezi Erivanın bir kaç mil şimalinde, Sanga nelı ri kıyısında, u ran iyumdan kuv vet istihsali için yeralt ında bü yük bir fabrika kurmuştur .

Vakia bu gibi haberleri t e . yit ve tahkik imkânı yoK.tıır. Rusyanın a tom bombası iınal etmek için sarfettiği gayretle-re rağmen Avrupanın bir çok yerlerinde şüpheli kaynaklar-dan veya kolayca para kazan-mak istiyen muhacir lerden her gün bir alay rivayet çık-maktadı r . Fakan benim aldı-ğım haber şimdiye kadar dai-ma güvenilir olarak tanınmış bir kaynaktan gelmektedir.

Bu habere göre, Erivanın 12 ve 32 mil şimalindelri te-pelerden, Sanga vadisinde K a nakiri, Ahti, Gümüş, Sançigav köyleri civarında yer altına inen altı mağra açılmıştır. Sanga nehrinin doğu yakasın daki büyük yeraltı fabrikası-nın inşaatı için 500 bin metre mikâbı kadar kaya parça lan-mış ve başka yere nakledilmiş tir.

Gene ayni habere göre Al-manyada Rus işgal bölgesin-deki Saksunyadan Çekoslovak yanın Yaçinov havalisinden çıkarılan ham uran ium m a -denleri Rusyanın Kafkasyada ki b u tecrübe merkezine gön-derilmektedir.

Bundan başka, Rus madeıı çilerinin büsbütün Şimalinde-ki Osetya M u h t a r bölgesinde ve Gül is tanın şimal taraf lar ın da Siyanetyada u ran iyum da-marlar ı buldukları ve bunların işletilerek istihsalinin Sanga vadisine sevkedildiği de haber verilmektedir.

Diğer ta ra f tan , Doğu Al-manyadan bir çok muazzam makine ve teçhizat da ayni bölgeye gönderilmiş ve orada Alman mütehassısların yardı-rnile kurulmuştur .

Gene bu haberlere göre. böyle büyük bir tahşidatın T ü r k h u d u d u na bu kada r yakın bir nokta-da kurulmasına Kreml in ev-velâ itiraz etmiştir ki bu itira za başlıca sebep de Amerika-nın Türkiyeye askeri bakım-dan verdiği ehemmiyett i r .

Faka t Mareşal Beryanın ni hayet bu bölgeyi tavsiye etti-ği anlaşılmaktadır. Zira, daha emin bir yer sayılan Fidcrya bölgesinde lâzım geldiği şekil-de büyük hitroelektrik istas-yonlarının kurulması mütema diyen teahhura uğramaktadır Bununla beraber, Rusyanın bu sahada kurmayı düşündü-ğü keşiflerin yalnız Tanga va l'ısine inhisar ettiğini düşün-mek pek makûl bir şey olmaz.

E v w l â Sanga valisinin ter-\c ih edilmesi,, burada h a « r va

ziyette duran kuvvet kavnaida rının bulunmasındandır . 1932 den beri bu bölgede bir çok hitroelektrik merkezleri kurul muş, yüksek voltlu bir şebeke uçu de getirilmiştir. Burada-ki elektrik kuvvetinin ( t ah -minen) 300 bin kilovat o ldu-ğu ve bu suretle aşağı Din-yepr de Rapore jye civarındaki Dinyepr Stroy ba ra j ından el-de edilen elektrik kuvvetine müsavi bir kudret te olduğu bil dirilmektedir.

1948 yazı başına kadar bu elektrik istasyonu Ermenistan daki bü tün sanayi müessese lerine kuvvet temin ediyordu. Şimdi ise b u kuvvet a tom sana yii merkezine doğru tevcih e-dilmiştir. Bunun neticesi ola-rak Ermenistan sanayii m u -vakkaten takyidata uğramış ve yalnız mahal l î elektrik fab rikalarının temin ettiği kuvvet le çalışmıya başlamıştır. Bu vaziyet yeni elektrik santralla rı kurulancaya kadar devam edecektir.

Bu haberlerden anlasıldığı-

Bay Viktor Bundan önce Komü-

nistler tarafından Ru-manyadan sürgün edi-len Başpiskobos Viktor Leu adamıza gelerek Lefkoşada bir Romen ailenin evinde kalmak-tadır. Başpiskobosun halihazırdaki merkezi Paristedir.

na göre Alagöz dağ lan ile K a i muhakeme edilen Pse rakiri dağları arasındakibütün matismen0İU bir Rum

•:•:< sm j a e o a e c mM

Bağış Lefkoşada zengin Rum kadınlarından Bayan Evgenia Teodotu tara-fından Ay. Andonı oku luna 25 lira verilmiştir.

Ziyafet Cyprus Airways hava

yolları şirketinin genel müdürü Lord Amherse nin şerefine olmak üze re Lârnakada Bay Di-mitriunun evinde birxiğ le ziyafeti tertip edil-miştir.

45 Günlük Hapislik îki polis erinin üzer-

lerine saldırdığından dolayı Lefkoşada mu-hakeme edilen Angolem li Hüseyin Emir 45 gün hapse mahkûm olmuş-tur.

Telsiz Telefon Kıbrıs ile îrlânda a-

rasmda telsiz telefon servisine bu ayın 28 in-den itibaren başlana-

„ çaktır. Ücret her 3 da-Mahkemesindeikika için 45 şilindir..

Otomobil Kazası

170 Kıbrıslı Mağusa limanına ge-

len Empire Lifeguard ile Empire Comfort is-mindeki vapurlar ile Sü veyiş Kanalına 170 den fazla Kıbrıslı işçi git-miştir. Ağır Ceza Mahkemesi

Ağır Ceza mahkeme si bu ayın 30 unda Ma-ğusada oturumlarına başlıyacaktır.

Mahkûm Oldu Lârnakada çocuk dü

şürme suçundan Ağır Ceza

Sanga vadisi m e m n u mıntaka ilân edilmiştir. Burada M V D

içişleri bakanlığının gizli me m u r l a n ) daimi bir tarassut ha ündedir .

Bu bölgede birden bire ka-labalığın ve faaliyetin arttığını gizlemek için heyetlerin "hi t -roelektrik merkezlerini teftiş" ve "tetkik gezileri" gibi vazife lerle meşgul oldukları ileri sii rülmüştür .

Diğer t a ra f tan , Rusyadaki bü tün atom araşt ırmaları M a -reşal Deryanın nezareti altı-na verildiği bildirilmektedir. Mareşalin devlet sırlarını mu hafaza hususunda uzun bir tecrübesi olduğu için 1946 da bu vazifeye tayin edildiği an -laşılmaktadır.

Deniz Manevraları Ocak ayının ilk haf tas ında

Doğu Akdenizde manevra lara başlayan Amerikan deniz bir likleri şimdi İspanya l imanla-rına dağılmış bulunmaktadı r .

Beş Bin Lira Ceza Kabu l edilen yeni bir ka-

nun gereğine Mısırda herhan gi bir yabancı askeri makama erzak ve sair malzeme tedariki için teah'hüde girişmiş bulu-nanlara hapisliğe ilâveten 5 bin liraya kadar para cezası da verilecektir.

Askerî Yardım Kesilecek

Karşılıklı yardım anlaşmas. imzalamadığından dolayı A-mer ikadan İ rana yapılan as-kerî yardım durdlırulacaktır .

Arjantin Petrol Alacak

Yabancı basın haberlerine göre Arjantin'in ihtiyaçları için İrandan petrol alınması iç"ın yakında iki hükümet ara sında müzakerelere başlana-caktır.

kadını 6 ay hapse mah kûm oldu.

Altı Sene Hapislik Katle teşebbüs suçun

dan Lârnakada Ağır ce za mahkemesinde mu-hakeme edilen Alâmin-yolu Ahmet Halit 6 se-ne hapse mahkûm ol-muştur

Kazanç Vergisi Yeni tadil edilen Ka-

zanç Vergisine ait mad deler, bu gün Leymo-sun ticaret odasında hu susî bir toplantıda tet-kik edilecektir.

Keresete Geldi Mathius vapuru ile

Mağusa limanına 2,000 ton keresle gelmiştir. Tiyatro Sanatkârları Tiyatro sanatkârla-

rından 23 kişilik bir Yu nan heyeti 2 hususî u-çak ile Istanbuldan ada miza gelmiştir.

Gübre Geldi Sonzan vapuru ile Ma

|usa limanına 100 ton trimyevî gübre gelmiş-tir. Ayni limandan Sy-rian Prince vapur ile în giltereye 30 bin sandık portakal gönderilmiştir

Virciniya Tütünü Abbazia vapuru ile

Leymosun limanına A merikadan 86 büyük va ril virciniya tütünü it-hal edilmiştir.

550 Öğrenci Lefkoşada Rum fakir

öğrencileri için acılan yemek koğuşundn 550 Rum talebeye her gün sıcak yemek verilmek tedir. ... r .

Lârnaka belediye re-isi Bay Santamanm eşi Bayan Yuanna Lârna-ka Mağusa yolunda bir otomobil kazasında ha-fif surette yaralanmış-tır.

Lord Kinroz Kıbrıs kiliselerine ait

Lord Kinroz tarafın-dan yazılan bir makale de halihazırda Kıbrısta Ortodoks kiliselerinin birer politika merkezi olduğu belirtilmektedir

Moskow 63532 B Ayağmdaki bir hal-

kada yukarıdaki yazı-lar bulunan bir kuşun Maraşta Mina Hacimi-na tarafından yakalan dığı bildirilmektedir.

Cinayet Pey alı 65 lik Maria

Orfanidi isminde bir Rum kadını Leymosun daki evinde ölü olarak bulunmuştur. Marianın muhtelif yerlerinde bı-çak yaraları bulunmak tadır.

Sehim Senetleri Keo ismindeki şarap

şirketi bağcılara mah-sus olmak üzere 5 şer liralık 8 bin sehim sene di çıkarmıştır.

4,500 Liralık Dava Mesa Potamo hoteli-

ne ait bir ihtilâftan do layı Mısırlı Bay Nikola Pierako tarafından Ley mosun Despotu ile kili-se idare üyeleri aleyhi-ne 4,500 liralık bir dava açılmıştır.

4 der Bin Lira Strovolo ile Pallûryotis sada inkişaf işlerine harcanılmak üzere hü-kümet sandığından 4 er bin lira istikraz edil-

SATI^Â'L ORTAMAİk

Page 4: YIL; 1 SAYI TUNUSTA DURU ENDİŞM E VERİCİDİRevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1952/Ocak/... · 2014. 4. 29. · YIL; 1 * SAYI 76 * 2: OCA4K PERŞEMB 195E *2 FIAT lj

SAYFA 4

Hayatımızın En Güzel Yılları

BOZKURT

Nişanlılarla Başbaşa Hayatımızın en güzel yılla- 1. Bu devir zarfında insan

nnı seçmek hiç te kolay bir -b i lhasa kadınlar- daha zi. mesele değildir. Her yaşın ken dine mahsus zevki ve mesuliye ti her çağın kendine has gü zellik ve mazaj-atı birini diğeri ne tercih etmeği imkân verme mektedir. Âlimlerin yorucu ça lişmalan neticesinde elde ettik leri cevaplardan birkaçını göz den geçirelim.

insanın fizik bakımından en kuvvetli olduğu yaş hangi , sidir?

20-25 yaşlar arası insanın adalî kuvvetinin en fazlalaştığı devirdir. Beden eğitimiyle meş gul olanların sözlerine nazaran 25 yaşına kadar devamlı bir gelişme gösteren adaleler bu yaştan sonra gücünü kaybetme ğe başlar. Yaş ilerledikçe ada İçlerde kuvvetten düşme his-sedilir bir dereceye varılır.

Öğrenmeğe en müsait yaş hangisidir?

20-25 yaşlar aj-ası her türlü bilginin en çaıbuk ve kolay kav randığı devredir. Colombia Üniversitesinde yapılan dene meler bir insanın öğrenme ka biliyetinin çocukluktan itiba ron 25 yaşına kadar arttığını göstermiştir. Bu yaştan sonra bilgiyi kavrayabilirle kabiliye ti gittikçe azalmaktadır.Mamn fi son tecrübeler en iyi öğren me çağının zannedildiği gibi çocukluk olmayıp 20-25 yaşlar crası olduğunu ortaya koymuş t ır. 60 yaşından sonra bu ka biliyet gittikçe azalmaktadır. Gj yaşında bir adam. 25 yaşın daki haline nazaran yeni bir mevhumu yan yarıya geç ve güç kavramaktadır.

Fikri kabiliyetin en yüksek .olduğu devir hangisidir?

Yeni mevhumları kavraya-bilme kabiliyeti 25 yaşından sonra azalmağa bajşlıyor. Fa-l.at düşünme ve muhakeme et me kabiliyeti - zihin işlediği takdirde yaşlandıkça tezayüt eder.

Muhtelif Üniversitelerde ya pılan tecrübeler orta zekâda insanların fikri kabiliyetlerinin yaşlandıkça azaldığını göster-miştir. Ancak bu, o kimselerin mektepten çıkar çıkmaz beyin lerini bir nevi paslanmağa ter 1.etmelerinden ileri gelmekte-dir,

Minesota Üniversitesinde yaşlan yirmiden yetmişe ka-dar uzanan, meslekleri zihinle ıini işletme imkânı veren 5500 kişi üzerinde bir zekâ de nemesi yapılmış ve fikri kabili yetin yaşlandıkça arttığı müşa hede edilmiştir. 40 yaşındaki deneklerin 30 yaşındakilerden daha mütekâmil, elli yaşında-kilerin 45 yaş ve daha gençle re nazaran daha olgun olduğu görünmüştür.

Hangi Ylajta Şahsiyet Büyük Bir Değişme Kaydeder

25—35 yaşlar arasında, araştırmalar bu on sene için-de zevk alâka ve vaziyete alış larla esaslı bir değişiklik vuku a geldiğini göstermiştir. <

yade kendi kalıbına çekilmekte kendi iç alemeine dalmakta-dır.

2- Daha evvel hoşlandığı bir çok itiyatlanndan, dans si nema, spor v.s. Vazgeçmiş-tir. Buna mukabil kültürel fa aliyetlere karşı, konser, konfe-rans, sanat galerilerine alâkası artmıştır.

3- Okumaktan daha zi-yade zevk almaktadır. Fakat en ziyade, gazete ve mecmua makaleleri okumaktadır.

4- Her geçen sene siyaset ve dinî mevzulara karşı alâ-kası çoğalmaktadır. İnsan Hangi Yaştı En Fazla Hislerinin Tesiri Altındadır?

15 ten 75 yaşına kadar ka-dınlı erkekli 1400 kişi üzerin-de yapılan şahsiyet tahlileri ne ticesinde, kadmlann 55—60 arasında son derece hassas ol-duklan görülmüştür. Kadın-lar umumiyetle 30 uncu senei devriyelerinde de aşırı bir has-sasiyte göstermektedirler. 45-50 yaşlan arasında ise son de rece sakindirler. Tetkikleri, ka dınlann her yaşta erkeklere nazaran hassas olduklarını meydana çıkarmıştır. Erkekler de hassasiyetin yaşla alâkası pek azdır.

Ykır atıcı Kabiliyet Kendisini Hangi Yaşta Gösterir ? 1

Bu hususta en güvenilebilir malûmat Ohio Üniversitesi Profesörlerinden Psikolog Har vey'in araştırmalarıdır. Dr. Harvey'in çeşitli meslek men-suplan arasında —ilim adam lan, sanatkârı v.s. yirmi se-ne devam eden tetkikleri şu ne ticeleri vermiştir.

İlmî araştırmalar, yeni bu-luşlar ve matematik sahasın- , da en verimli yıllar 33-44 yaş! lan arasındadır. Doktorluk ve tıbbi araştırmalar bakımından en muvaffak olunan yaşlar 35-39 dur.

Ressam ve kompozitörlerin ekserisi en büyük eserlerini 35 yaşından evvel meydana geti rirler. Kâşifler en önemli keşif lerini 30 yaşından önce ve şairler en iyi eserlerini 26 ilâ 30 yaşları arasında tamamlar-lar. Kısa hikâye yazarları için en verimli yıllar 22 ilâ 37; ro mancılann en muvaffak ol duklan devir ise 40-44 yaşları arasıdır.

Hangi Devre Kakanma Kabili yetinin Arttığı Devredir?

Yine Ohio Üniversitesinde yapılan bir araştırma, insanla-rın en fazla 55-60 yaşları ara sında para sahibi olduklarını ortaya koymuştur. Şayat 40 yaşına kadar para biriktireme dinizse tasa etmeyin. Hayatını zın altın çağma bir şey kal-mamıştır.

Hangi Yaşta Da,ha Çabuk Aşık Olunabilir?

Kadınlar için en çabuk aşık olunabilen yıllar 18-20 yaşla-rı arasıdır. Erkekler ekseriya 20-25 yaşlan arasında aşık o-

Size evlenme teklif eden bir erkeği çok sevseniz bile, teklifini hemen o anda kabul etmeden evvel; kendi kendini ze onun hakikaten sizinle evle nebilecek bir durumda olup ol madiğim sormanız yerinde bir hareket olur.

Aşağıdaki sualleri evet veya hayır şeklinde cevaplandıra-rak, müstakbel kocanızın iyi bir aile erkeği olduğuna eri-şip erişmediğini anlıyabilirsi-niz.

1—Sizden başka kadınlarla buluşuyor mu?

2—Kendi ekranı olân dost lan arasında evli çiftler var mı?

3—Sizi ailesiyle tanıştırdı mı, yahut size böyle bir teklif te bulundu mu?

4—Mühim bir mesele karş< sında kaldığı zaman sizin fik-rinizi soruyor mu?

5—Ara sıra kıskançlık di-yor mu?

6—Çocuk seviyor mu? 7—Şakaya geliyor mu? 8—İstikbalini garanti altı-

na alan devamlı, iyi bir işi var mı?

9—Arkadaşlan arasında si-zinle iftihar ediyor mu?

10—Sıhhati iyi mi? 11 — Kendinden yaşı kız ve

erkek kardeşleri arasında hâ-lâ bekâr olanlar var mı?

12—Kararsız veya şüpheci mi?

13—Gece hayatından veya talih oyunlarından fazla hoş-lanıyor mu?

14—Sık sık af dilediği olur mu?

15—Kendisini evvelden ta-nıyan kadınlar onun hakkın-da(kurt) (çapkın) yaramaz) gibi tâbirler kullanıyor mu?

16—Kadınlarla olan müna sebeti çok erken mi başlamış?

17—Son 5-6 ay içinde üç-ten fazla kadınla buluşuyor-muydu?

18—Hâdiseler karşısında sık sık sukutu hayale kapılı yor mu?

19—Çabuk öfkelenip, en ba sit şeylere kızıyor mu?

20—Oturduğu yerden, alış tığı muhitten çabuk bıkıp, yer değiştirmek istiyor mu?

İdeal bir kocaya sahip ola bilmek için yukarıdaki sualle-rin ilk onuna evet, öteki onu na da hayır diye cevap cer-mek gerektir. 18 vaya daha fazlasına doğu cevap vermişse niz yapılan teklifi tereddütsüz kabul edebilirsiniz. 16 sını doğ m cevaplandırmışsanız erke-ğin hemen hemen olgunluk se viyesine ulaşmak üzeredir Böylelerini biraz daha yetiş-tirmeğe, hayata alıştırmağa çalışın. Doğru cevapların ye-kûnu 14 ten aşağı ise evlenme niz pek arzu edilmez.

Çocuğunuz ve Siz * Çocuğunuza mütemadiyen

başa bir çocuğu veya çocukla rı örnek gösterip, kendi kusur larını yüzüne vurmayınız. Bir gün gelir, hem o iyilik örneği diye gösterdiğinizi kıskanmı-ya, hem de kendini küçümse-nıiye başlar. Kıskançlık çocuk luk ömrünü gölgeler Aşağılık Duygusu ise bütün bir ömür boyunca başarıya, teşebbüse yüeni muhit ve yeni insanlara intibata engel olur.

TÜRKİYE NOTLARI-

lurlar. Bu zirveyi atladıktan sonra uzunca bir müddet sükû net hüküm sürer, 40 yaşından sonra yeni bir his galeyanı, bilhassa kadınlarda kendini gösterir.

Kadınlar Hangi Yaşta Daha Güzeldirler?

Bu mevzuda bütün Ameri-kan milleti muvacehesinde bi anket açılmış, her yaşta ya din ve erkeğin fikri alınmış-tır. Gelen cevaplann ekseriyeti kadmlann-20-25 yaşlan arasın da güzelliklerinin zirvesine u-laştığını söylemektedir. Cevap ların beşte biri gençlik güzel-lik ve masumiyetin sembolü o . larak 18 yaşı seçmekte sekizde biri ise bir kadının 30 yaşında mükemmeliyete erişebildiğini iddia etmektedir.

timi Neşriyat Istanbulda Teknik Üniversi-

te tarafından kurulan radyo istasyonundan ilmî neşriyat ya

pılmasına karar verilmiştir.

Bin Öğrenci Tiirkiyenin büyük şehirlerin

de yani İstanbul, Ankara, Ada na, Maraş, Kayseri, Konya ve Ispartada açılmış olan imam hatip okullarına 1,000 öğren-ci devam etmektedir.

23 Köy Hasara Uğradı

Son zelzeleler esnasında ha sara uğrayan 23 köyün maddî zararı 5 milyon Türk lirası tahmin edilmiştir.

îzıtıir Fuarı Bu yıl İzmir fuarının daha

çok alâka göreceği anlaşılmak tadır. Kanada ile Fransa, A vustralya, İspanya, Hindistan ve Finlândiya 1952 fuarına iş tirak edeceklerini şimdiden bil dirmişlerdir.

Havacılığın İnkişafı Türkiye uçak ve motör fab-

rikasında geçen 1951 yılında 1,748,184 liralık çeşidi işler yapılmıştır. Ayni yıl zarfında yapılan turist uçaklarından bi ri 5,600 İngiliz lirasına bir Danimarka firmasına satılmış tır.

Göçmen Evleri Türkiyede şimdiye kadar

20 bin göçmen evi inşa edil-miştir. Göçmenlere yapılan zi raî kredi 10 milyon lirayı aç-mış bulunmaktadır.

Ecza Dolabı Türkiyede bütün otomobil

lerde birer ecza dolabı bulun, durulması mecburidir. Bütün şöferlerin haftanın muayyen günlerinde sargı sarma ders lerine devam etmeleri için hü kûmetçe her tarafta tertibat alınmıştır.

Demir Satışı Alınan malûmata göre de-

mir piyasasasında fiatlar çok yükseldiğimden Karabük de-mir ve çelik fabrikalarından piyasaya fazla mal gönderil-mesi için tertibat alınmıştır.

Türkiyede Yün tpliği Fabrikaları

Merinos ve Defterdar ismin deki fabrikalarda son yapılan genişlemeden sonra Türkiye-de yün ipliği ihtiyacı tama-men karalanmış bulunmak-tadır.

" M i m "

2U)CAK PERŞEMBE^

Hiç b j^^ak i t çocuğunuzun yapmasını istediğiniz şeyi mü kâfat vadederek yaptırmayı-nız. İyi işler görmiye alışacağı yerde en ufak zahmetine, hat tâ ödevine mutlaka bir karşı lık bekliyecek hale girer, Hiç bir iyi hareketi kendiliğinden içinden gelerek yapamaz olur Mecburiyetlerden, mesuliyet-lerden yılan yardımı angarya

sayan bir insan gibi yetişir. **•

Çocuğunuzu ceza ile korku tarak da dediğinizi yaptırma-yınız. Bir gün size olan sevgi-sini kaybedebilirsiniz. Ezilmiş, ürkek, teşebbüsten mahrum ve ya tamamen aksine, isyankâr, dikbaş, geçimsiz bir insan ola-bilir. Bilerek işlediği kusurlar karşısında suçuna uygun bir cezanın ne adını ne de kendi-ni bir silâh gibi kullanmayınız Vereceğiniz ezanın suça uyma sı suçla münasebeti olması da şarttır. Meselâ izinsiz bon bon

Macar Heyeti Üç kişilik bir Macar heyeti

uçak ile Tahrana gelerek t ran mümessilleriyle ticarî kj nuşmalara başlanmıştır.

Kıral Tallâl Ürdün Kralı Tallâl İtaJy,.

da bulunduğu günlerde Pap;

yı ziyaret edecektir.

Atomik Denizaltı Gemisi

İlgili çevrelerden bildirildi, ğine göre Amerikada inşasın, başlanan atomik denizaltı ge. misi 1954 yılına kadar ikmal edilmiş olacaktır.

Nehıu Partisi Kazandı Hindistanda yapılan son ge.

nel seçimlerde Nehru Partisi 301 mebus çıkarmıştır. Hindis tan parlâmentosunda meb'us adedi 528 dir.

Ayia Paraskevi Battı Kimyevi göfere yüklü oldu

ğu halde Girit açıklarında k tınaya tutulan Ayia Paraskevi ismindeki Yunan vapuru bat-mıştır.

Kİ > V F

NO.' 7

B U < S A ^

. Bayrak Etrafın

nf ı

kutusunun birine dan eken ço cuğa verilecek en uygun ceza bir kaç gün bon bonsuz bırak mak olabilir. Bu mahrumiyet çocuğun kulağına küpe olur.

Suçu ne olursa olsun çocu. ğunuzu eşi, arkadaşı, büyük-leri önünde haylamayınız. İz-zet nefsine saygı gösteriniz ki, izzetinefis sahibi olsun.

Lefkoşa Stadında Senenin iki mühim futbol hadisemi

Cumartesi (26-1-1952) A

israil Ordu Futbol Takımı

V E

Ç . T . S B .

Lefkoşa Stadında Pazar (27^1-1952)

israil Ordu Futbol Takımı

VE

O .

Asla şüphe yoktur kı, adası üzerinde ya?y»

bin Türk, kelimenin W nasile kovu milliye»;' Bu kütlenin, millî an'aı ve millî kahramanlara tinin ne kadar kuvvetli ğ.nı her halde tahmin güç olmıyacaktır.

Tam 381 yıl önce, 36! gemisi ile Kıbrıs salıi çıkan 6500 Türit cen: bu topraklan kanlarıy'> yarak fedıettiler. Lefl>< zaptı sırasında, tarihî K ze tabyasına Türk bayı dikerek orada şehit o lu gün Bayraktar denen aa

• mına izafetle o yüce W • iun mezan üzerine inja ı

t Bayraktar Camiinin ve miin önünde "Bayraktar* ile anılan meydanın; Türk tarihine Kiram'!«

, altın bir sayfa olarak ge «ngâverlerin torunları -ada Türklüğü için; r * i

değer taşıdığım belim lüzum görmiyorm,

J ? * T Ü A M-,

* * Gençli d e , . , , : .

. ^ denilip

Tr r Cam, t , ü n ü n ^ '

* * B a l b " 8

h e y k e i i n i d,k b

0 bindeki bavr! 'k ^ a i tmiş J * * * ^

A- P. O. E. L.

Her iki maç saat tam 2 , 4 5 dt

karşi 1 fiiv,

°ouo „. ' Vül-

5 "«dir?

Basıldığı Ver: BOZKURT BASIMEVİ Asma MU No. 75 Lefkoşa - Kıbru

MAAO TARAFINDAN SAYÎSÂİ ORTA*

*k4en

i ı F E S »

B o y l / ^ V *

i s N w * * <

^ ' ' E f e T . ^ 'da ,

iIL- 6 hu

»ön