bÜyÜk menderes vadİsİnde pamuk tarimi ve...
TRANSCRIPT
BÜYÜK MENDERES VADİSİNDE PAM U K TARIM I ve TÜ R K İYE PA M U K EKON OM İSİNDEKİ YERİ
Yalçın K A R A B U L U T
Giriş
Bugün dünyada yaşıyan insanların büyük bir kısmı giyinme ihtiyacını hissetmekte ve kendi kültür seviyelerine, zevk ve ihtiyaçlarına göre değişik şekillerde giyinmektedirler. Giyim eşyalarının yapılmasında kullanılan hammaddeler, ekonomik ve mevcut şartlara uygun olarak zaman zaman birbirinin yerine geçmekte veya bir kısmının yerini yenileri almaktadır. Nitekim X IX . yüzyıla kadar insanların giyinmesinde yün en çok kullanılan bir hammadde olduğu halde daha sonraları önemini kaybetmiştir.
X X . Yüzyılda sunî ve sentetik liflerin üretimi ve kullanma alanları gün geçtikçe genişlediğinden, bu alanda ayrıca önem kazanmaktadır. Bununla beraber insanlar giyinme ihtiyaçlarının % 90 ından fazlasını tabiî dokuma hammaddeleri ile karşılamaktadırlar. Bu maddeler arasında pamuk dayanıklılığı, ucuzluğu ve bol üretimi ile giyim eşyalarının yapılmasında üstün bir yer tutmaktadır.
Bugün pamuk sadece bir dokuma hammaddesi olarak değil, tohumu, yağı, küspesi, çeşitli artıkları ile insan ve hayvan beslenmesinde, dokumadan başka çok çeşitİi endüstri mamüllerinin hammaddesi olarak ilgi toplamakta ve önem kazanmaktadır. Bu sebeble pamuğun, öteden beri dünya üzerindeki yayılmış olan kültür sahasında son bir asır içinde büyük genişlemeler kaydedilmiştir.
Türkiye pamuk sahalarında ve Türkiye pamukçuluğunda önemli bir yeri olan Büyük Menderes vadisinde de, son bir asır içinde aynı hızdaki gelişmeleri ve genişlemeleri görmekteyiz.
3 3 8 Y a l ç i n K a r a b u l u t
Tarihçesi
Uzun zaman hayvan derilerini örtünerek giyinme ihtiyaçlarını gideren insanlar, tarihten önceki çağlarda iplik yapmasını ve dokuma sanatını keşfetmişlerdir. Bunu neolitik çağda rastlanan “İğler” doğrulamaktadır.1
Hindistan’da îndus vadisinde yapılan arkeolojik araştırmalarda bulunan üç küçük kumaş parçasının, pamuk ipliği ile dokulu olduğunu, Gulati ve Turner mikroskobik çalışmalarla ortaya koymuşlar.
Pamuk hakkında ilk literatür, Hindu-Ring-Veda kasidesinde Milâttan önce X V . asırda verilmiştir. Bu eserdeki “Tezgahta ip lik ” başlığı o devirde Hindistan’da lifin bulunduğuna işaret sayılmaktadır. Fakat pamuk hakkında en doğru kayıtlar Brahmanların mukaddes kitaplarında Milâttan önce V III. asırda yazılmış “M anu” kanunlarında bulunmaktadır.2 Buna göre: Brahmanların alâmeti farika olarak başlarına koydukları ipliklerin pamuktan yapılması şart koşulmaktadır. Burada pamuğa “Karpasi” adı verilmekte, bu kelime Sanskrit dilindeki pamuğun adı olan “Karpasai” ile aynı olup, bugün Hindistan’ın halk dilindeki pamuğun adı olan “Kapas” Yunan ve Lâtin dilindeki “Karpasos” veya “Carbasus” kelimeleri ile yakın ilgi taşımaktadır.
Milâttan 450 yıl önce Heradot; “eski dünyadaki insanların meyva yerine koyun yapağından daha güzel yün veren bir bitki yetiştirdiklerini ve bu bitkinin yünleri ile elbiselerini yaptıklarını” bildirmektedir. Bundan bir asır sonra Theophraste “Bitkilerin Tarihi” adlı kitabında Hindistan’daki pamuk tarımından bahsetmektedir.3
Pamuk daha sonra Çine oradan da Kore’ye girmiştir. Anadoluya gelişi de I. asırda olmuştur. Bu asırda pamuğun Hindistan’dan Anadoluya gelişini Türkler sağlamıştır. Bizanslılar ve Selçuk Türkleri zamanında pamuk Anadoluda oldukça gelişme göstermiş, X I. asırda pamuklu dokumacılık oldukça inkişaf etmiştir. Bu durum X III . asra kadar devam etmiştir. X III . asırda Anadoludan geçen Marko Polo Türklerin pamuk ektiklerini, bunu mahallinde iplik haline getirdiklerini ve dokuduklarını bildirmektedir3. Fakat X III . asırdan sonra X IX .
1 ÎN C E K A R A , (F ): E ndüstri Bitkileri. Ege Üniversitesi Z iraa t Fak. Yay. N o : 65, S: 10 İzm ir 1963.
2 M A D R A N , (N .)- Pam uk Yetiştirilmesi. S: 7, A nkara 19693 İN C E K A R A , (F.)- E ndüstri Bitkileri. Ege. Ü ni. Z iraa t Fak. Yay. No. 65, S: 10,
İzm ir 1963.
B ü y ü k M e n d e r e s Y a d İ s İ n d e P a m u k T a r i m i 3 3 9
asrın başına kadar pamuk tarımında ve dokuma endüstrisinde kayda değer önemli bir gelişme olmamıştır. Ancak Anadoluda pamuk tarımı ve dokuma endüstriindeki gelişmeler Cumhuriyetten sonra başlar.
I. Asırda Anadoluda yerli kozaların tarmı yapılmakta idi. Fakat daha sonraları başka cins pamuklarda Anadoluya girmiştir. 1932 yılm a kadar Türkiye’de tarımı yapılan pamukların % 75 ini yerli ve kapalı koza-Gaherbaceum- ve % 25 ini de Adana bölgesinde tarımı yapılan -İane- ile Ege bölgesine muhtelif yollarla giren diğer bazı Amerikan çeşitleri teşkil eder. Tarım ı yapılması için memleketimize birçok pamuk çeşidi getirilmiş, ise de bunlarda muvaffak olunamamış, yalnız 1939 yılında Ege bölgesinde akala pamuğunun ekimi revaç bulmuştur.
1941 yılında yabancı pamuk çeşitlerinin döllenme suretiyle dejenerasyonunu önlemek amaciyle bazı yabancı pamuk çeşitlerinin ekimi yasaklanmıştır. Yerli pamuk ile akalanın aralarında melezleşme durumu olmadığı için Ege bölgesinde bu pamukların ekimi serbest bırakılmıştır. Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsünde sulu tarımı daha elverişli olan akala 1086 soyları elde edilip tarımı yapılmıştır. Bu pamuk türlerinin liflerinin daha uzun, daha parlak ve yerli pamuğa göre tenebbüd devresinin kısa olması, bölgede kısa zamanda yerli pamuğun aleyhinde bir gelişme göstermesine sebep olmuştur. Bundan 30-35 yıl önce üretilen pamuğun % 75 ini yerli pamuk teşkil ederken 1963 yılında bu oran % 5 e inmiştir.
Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsü koker pamuğunun Ege bölgesi için daha uygun olduğunu tesbît etmesi üzerine Büyük Menderes vadisinde akala pamuğunun yerine 1960-1961 yılından itibaren koker pamuğu ekimine başlamış ve 1966 yılından sonra da koker pamuğu dışındaki türlerin ekimi Tarım Bakanlığı tarafndan tamamen yasaklanmıştır.
İklim
Bir memlekette ticarî olarak pamuk tarımının yapılması imkânının olup olmadığını o memleketin iklimi tayin eder. Yetişme süresinin uzunluğu, güneşlenme süresi, sıcaklık sınırları ve diğer iklim faktörleri pamuk bölgelerinin sınırını çizer. Burada sadece iklim faktörünün pamuğun istediği ideal şartlara haiz olması ile yüksek seviyeli pamuk tarımının yapılabileceği akla gelmemelidir. Bu yüksek seviyeli
3 4 0 Y a l ç i n K a r a b u l u t
pamuk tarımında toprak ve iklimin kombine bir durum arzetmesi önemli bir şarttır.
Pamuk esasında sıcak bölgelerin kültür bitkisi olması itibariyle, yeni dünyada 32 güney, 37 kuzey dereceleri arasında geniş pamuk alanları yer alır. Bu kültür bitkisi kendini çeşitli iklimlere adapte edebildiğinden yeni dünyada 40 ıncı, eski dünyada Rusya’da erkenci türler ekilmek suretiyle Ukrayna’da 47 inci kuzey enlemlerine kadar yayılma imkânı bulmuştur.
Büyük Menderes vadisindeki pamuk alanları 37 derece 51 dakika kuzey kuşağında yer almaktadır. Görülüyorki bu bölge dünya ideal pamuk kuşağının hududunda bulunmaktadır. Bu bölgede te- nebbüd devresi oldukça kısa olduğundan, mümkün mertebe erkenci pamuk türlerinin ekilmesi zaruretini doğurur.
Büyük Menderes vadisi iklimi genellikle Akdeniz iklimine çok yakın bir karakter arzederse de daha ziyade Akdeniz ikliminin kontinental karakteri hakimdir1. Bu iklimin yozlaştığı yerlerde pamuk tarımı alanları çizilmektedir. Örneğin: Çürüksu üzerinde bulunan Böceli regülatöründen sonra pamuk alanlarının sınırı çizilmekte, şeker pancarı ve tahıl tarımı başlamaktadır. Yukarıda belirttiğimiz sınırın dışında pamuk tarımı yapılmakta isede ekonomik değeri çok düşüktür. Çal’da ilkel bir şekilde tarımı yapılan yerli pamuk buna örnek teşkil eder.
Pamuk gelişme gösterebilmesi, için en az beş aylık bir zamana ihtiyaç duyar. Bu süre elverişsiz şartlar içerisinde on aya kadar çıkabilir. Büyük Menderes vadisinde i960 yılına kadar ekimi yapılan akala cinsi pamuk ortalama olarak 150-160 günde, şimdi tarımı yapılan koker cinsi pamuğun gelişmesi ise, akaladan 15 gün daha erken olmaktadır.
Yağışlar
Pamuk bitkisinin yıllık yağış ihtiyacı 500-700 mm. dir. Büyük Menderes vadisindeki üç merkezdeki yağış rasatlarını incelersek; Aydm ’da 37 yıllık yağış ortalaması 680.8 mm., Nazilli’de 9 yıllık yağış ortalaması 576.2 mm., Denizli’nin 27 yıllık yağış ortalaması ise 538.4 mm. olduğunu görmekteyiz2.
İlk bakışta yıllık yağış ortalamaları pamuk bitkisinin isteğini karşılar görünmektedir. Ancak pamuk tarımında yıllık yağışın miktar
1 ÇÖLAŞAN, (U .E.) - T ürkiye iklim i. S: 145. A nkara 1960.2 O rta lam a ve Ekstrem kıym etler M eteoroloji Bülteni. T arım Bakanlığı M eteoro
loji işleri Genel M üdürlüğü yayını Ankara 1967.
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İ s İ n d e P a m u k T a r i m i 3 4 1
bakımından değil, bilhassa sıcaklıkla birlikte mütalâa edilmesi ve vejetasyon sırasında düzenli bir şekilde olması lâzımdır. Halbuki yağışın aylara dağılışım incelediğimiz zaman gelişmenin en hızlı ve sıcaklığın en yüksek olduğu devrelerde inceleme alanımızda yağışlar pamuğun isteğini karşılamaktan oldukça uzaktır. Bak. Grafik 1-2-3. Buna karşılık yağış istemediği hasat zamanında çoğu zaman yağışlar olmaktadır. Bu yağışlar hem verime, hemde kaliteye olumsuz yönden büyük etki yapmaktadır. Zaman zaman ilkbahar yağışlarının gecikmesi ve sonbahar yağışlarının erken başlaması Büyük Menderes vadisinde verimi düşürmektedir. Yağışların ilkbaharda gecikerek olumsuz etki yapmaları yanında, fazlaca yağarak taşkınların meydana gelmesiyle de bu olumsuz etkilerini daha da artırmaktadır. Çok zaman bölge çiftçisi taşkın nedeniyle tarlasında birikip geç zamana kadar kalan suları arklar açmak ve sumotorları ile boşaltmak zorunda kalmaktadır. Bu durum pamuk ekimini geciktirmekte ve pamuğa olumsuz etki yapmaktadır. Örneğin; 1958 yılında 83.370 hektar olan ekim alanı, 1959 yılında ilkbahar yağışlarının geç zamana kadar yağması ve tarlaları basan taşkın sularının geç zamanlara kadar çekilmemesi, ekim zamanını bir hayli geciktirdiğinden ekim alanının 75.975 hektara inmesine sebeb olmuştur. Büyük Menderes vadisinin bu özelliğini göz önünde bulunduran Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsü, bölgenin şartlarına uygun, kısa tenebbüd devresi gösteren pamuk çeşitlerinin araştırmasını büyük bir önemle ve büyük bir hızla yapmaktadır.
Bir de dolu şeklinde olan yağışlar gelişme devresinde pamuk için zararlıdır. 1965 yılında üretimin azalması ve verimin düşmesi, bu yıl pamuğun yetişme devresinde, dolu şeklinde yağan yağışlar nedeniyle meydana geldiğini görmekteyiz. Fakat dolu şeklindeki yağışlar Büyük Menderes vadisinde çok nadir görülür.
Nisbî nem durumu ise, Büyük Menderes vadisinde pamuğun ihtiyacını karşılıyacak miktarda mevcuttur. Pamuğun çimlenme devresinde ihtiyacı olan nisbî nem de bölgede ilkbahar yağışları dolayı- siyle yeteri kadar bulunmaktadır Bak. Garfik: 4-5-6. Çimlenme devresinde fazla nemin bulunması çimlenmeyi geciktirmesi bakımından mahsur teşkil eder.
Sıcaklık
Pamuğun yıllık sıcaklık isteği ortalaması 20 °C civarındadır. Sıcaklığın da yağışta olduğu gibi yıllık ortalamadan ziyade pamuğun yetişme devresindeki dağılışı önemlidir.
3 4 2 Y a l ç i n K a r a b u l u t
6 Aylık bir gelişme devresinde pamuk:
i , ay i5°C 2 . ay 20°C 3 . ay 25°C
4 . ay 25 °C 5 . ay 20 °C 6 . ay i5°C
lik aylık sıcaklık ortalamasına ihtiyaç gösterir.1
Büyük Menderes vadisinde ilkbahar yağışlarının gecikmesi ihtimalini de dikkate alarak nisan ayı başı ile ekim ayı sonuna kadarki devreyi ele alarak inceleyecek olursak pamuğun istediği sıcaklık miktarının Aydın, Nazilli ve Denizli’de ideal seviyede olduğunu görürüz (Bak. Grafik: 7-8-9).
Demek oluyor ki, pamuğun yetişme devresi boyunca yeteri derecede sıcaklık bulunmalı ve ilkbaharın son donlu günleri ile sonbaharın ilk donlu günleri arasındaki devre uzun olmalıdır. Bazı yıllarda ilkbahar ayları Büyük Menderes vadisinde serin gider. Böyle yıllarda pamuk ekimi gecikir. Ekimin gecikmesi pamuğun hasadının aralık ayma kadar devam etmesine sebep olur. Bu durum elyaf kalitesini, verimi düşürdüğü gibi pamuğun ıslanarak lekelenmesini ve pembe kurt zararının artmasına sebep olur.
Güneşlenme
Pamuk bitkisinin güneşe ihtiyacı oldukça fazladır. Bulutlu havalarda, pamuğun büyüme ve kozaya yatma gücü azalır. Büyüme pamuk bitkisinde geceleyin olmaktadır. Zira gündüzleri güneşlenme dolayı- siyle havanın nisbî nem oranı düşmekte ve büyümeyi sağlıyacak derecede nisbî nem bulunmamaktadır.
Büyük Menderes vadisinde pamuk ekim alanlarında pamuğun ihtiyacı olan güneş ışığı kâfi derecede bulunmaktadır. Hatta pamuğun güneşten azami derecede faydalanması için pamuk sıraları ona göre dizilmektedir.
Rüzgârlar
Rüzgârların pamuk için olumsuz olduğu kadar olumlu tesirleri de çoktur. Pamuğa olumsuz etkileri olan rüzgârlar; kuvvetli, kuru ve soğuk rüzgârlardır.
1 IN C E K A R A , (F.)- Endüstri Bitkileri. Ege Üniversitesi Z iraat Fakültesi Yay. N o: 65, S: 63, İzm ir 1963.
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İ s İ n d e P a m u k T a r i m i 343
Kuvvetli rüzgârlar; hasat zamanında estiklerinde bitkinin dallarını kırması ve kozaları düşürmesi bakımından büyük zararları vardır. K uru rüzgârlar ise; buharlaşmayı artırdıkları için su kaybına sebep olduklarından gelişme zamanında estiklerinde, tarak, çiçek ve koza silkmesine sebep olurlar. Soğuk rüzgârlar da gelişmeyi yavaşlattıkları için pamuğun gelişme devresinde estiklerinde olumsuz tesirleri olmaktadır. Bünyesinde nem taşıyan rüzgârlar ise pamuğun büyümesini sağladıklarından büyüme devresinde estiklerinde, büyümeyi artırdıkları için önemli rol oynarlar.
Büyük Menderes vadisinde pamuk mevsiminde, birinin olumlu diğerinin olumsuz etkisi olan iki rüzgâr görülür. Bunlardan biri batı- doğu istikâmetinde esen, bünyesinde bol nem taşıyan batı rüzgârı (mahalli adı Deniz Yeli). Bu rüzgâr gelişmeyi hızlandırdığı için faydalıdır. Diğeri buna ters istikâmette esen poyrazdır. Bu ise kuru eser, buharlaşmayı artırdığından, gelişme esnasında silkmeye sebebiyet verdiği için büyük zararlara yol açmaktadır.
Bu iki rüzgârın dışında, Büyük Menderes vadisinde kozaları silkecek derecede kuvvetli ve gelişmeyi durduracak derecede soğuk rüzgârlara rastlanmaz. Aydın, Nazilli ve Denizli merkezlerinde esen rüzgârların esiş adetleri; 10 -11-12 nolu rüzgâr yönü grafiklerinde gösterilmiştir.
Toprak Durum u
Pamuk çok ağır ve çok hafif topraklar müstesna hemen her türlü topraklarda yetişme kabiliyeti gösterir. Ancak verimi artırmak için pamuğun istediği toprağı vermek gerekir.
Pamuk için en ideal topraklar; derin profilli alüviyal topraklardır. Bu arada derin, kumlu killi topraklar su tutma kabiliyeti yüksek, geçirgenliği, işlenmesi ve sulanması kolay topraklar da pamuk tarımı için elverişlidir.
Büyük Menderes vadisinin eski kristalinin dibi tamamiyle alüviyal mili ile örtülmüştür. V adi toprakları oldukça zengindir.1 Bu zengin topraklar çevre akarsularının taşıdıkları terassubat neticesinde meydana gelmiştir. Bölgenin en zengin toprakları, Germencik ile Ku-
1 Z H U K O W SK Y -Türkiye’nin Z iraî Bünyesi. Ç evirenler; Celâl K IP Ç A K -H aydar N O - U R U Z H A N -S âbir T Ü R K İS T A N L I -Türkiye Şeker Fabrikaları A Ş. Neşriyatı No: 20, S: 545, A nkara 1951.
344 Y a l ç i n K a r a b u l u t
yucak arasındaki meyli o - ı arasında, çok derin, verimi orta ile yüksek dereceler arasında, tarla tarımına müsait olan topraklardır.1
Araştırma sahamız içinde kalan Yenice’den Ege Denizine kadar alüviyon depozitlerin meydana getirdiği topraklar Büyük Menderesin ana yatağı ile ana kolları arasında sınır teşkil eder. Pamuk için ideal olan bu toprakların meyilleri şöyledir; Çivril-Baklan arası % 0-2, Çürüksu-Sarayköy % 0—2, Feslek-Nazilli % 0-3, Nazilli-Aydın % 0-1, Çine % 0,5 ve Aydın-Söke % 0-0.5 meyle sahiptir. Bu topraklar genellikle derin ve gelişmemiş profile sahip olup orta ile ince dokulu topraklardan meydana gelmiştir (Bak. harita 1).
Büyük Menderes vadisi toprakları genellikle alüviyal menşeli ve büyük bir kısmının derinlikleri 150-200 cm arasındadır. Bölgedeki bu çok derin topraklar dar şerit halindedir.2
Böceli-Sarayköy arasındaki topraklar ortadan ağıra kadar değişik karakterde, Feslek-Nazilli arasında ve Akçay vadisinde hafif ve orta bünyeli topraklar yer almaktadır. Yalnız Akçay vadisinde derelerin getirdiği taşlarla satıh gayrimuntazam ve taşlarla örtülüdür.
Nazilli-Aydın, Aydın-Söke arasındaki topraklar da alüviyal orijinlidir. Ancak Koçarlı-Söke arasındaki topraklan iki kısımda incelemek yerinde olur. Bunlardan biri dereler tarafından yığılan orta bünyeli ve iyi permeabiliteli olanlar, diğeride Büyük Menderes nehri tarafından depolanan ortadan iyiye kadar bünyeli ve iyiden kötüye kadar permeabiliteye sahip topraklardır.3 ikinci kısımda incelediğimiz topraklar pamuk için daha elverişlidir.
Büyük Menderes vadisinde pamuk ekim alanları; zengin, geçirgen, meyilleri % 0-3 arasında değişen alüviyal karakterdeki topraklardan meydana gelmiştir.
Su Durumu
iklim bahsinde ifade ettiğimiz gibi, Büyük Menderes vadisinde Akdeniz iklimi hüküm sürdüğünden bu iklimin özelliği olarak yağışların çok büyük bir kısmı kış aylarında, başka bir ifade ile pamuğun yağışa muhtaç olduğu devre dışındaki aylarda vukubulmaktadır.
1 -OA KES, (H .)-A R IK Ö K , (Z .)-Türkiye T oprak Haritası. A nkara 1954.2 E M İR O Ğ L U , (M .)- Türkiye Z iraî T oprakların ın Nüfus ve iskân Ü zerindeki Tesirleri.
Basılmamış Doktora Tezi S: 44, A nkara 1958.3 L EE D SH IL L-B E C H T EL -G IZ B lL l-B üyük M enderes V adisi M aster P lân R aporu
D.S.I. Yayını. A nkara 1967.
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İ s î n d e P a m u k T a r i m i 3 4 5
Yetişme devresinde pamuğun ihtiyacı olan su bölgedeki akarsu ve yeraltı suyu kaynaklarından faydalanılmak suretiyle temin edilmektedir (Bak. harita 2).
Feslek regülatörü vasıtasiyle Nazilli-Bozdoğan kesimine kadar, Büyük Menderes nehrinin kuzey ve güney kısmının su ihtiyacı karşılanmaktadır. Nazilli-Bozdoğan kesiminden itibaren Büyük Menderes nehrinin güneyinde Karahayıt Köyü, kuzeyinde Aydın-M uğla devlet yoluna kadar olan saha açılan sulama kanalları ile Kemer Barajı suyundan istifade edilerek sulanmaktadır. Aydın-M uğla devlet yolu batısında kalan pamuk sahalarının su ihtiyacıda, Büyük Menderes nehrinden, Çine Çayından ve yeraltı su kaynaklarından temin edilmektedir. Büyük Menderes vadisinde pamuğun kuru olarak tarımı yapıldığı saha 1155 hektardır.1 Bu sahadan elde edilen üretim ise 460 tondur. Kuru olarak pamuk tarımı yapılan alan (1969) Büyük M enderes vadisi pamuk alanının % 1 .56 sı, 460 tonluk üretim ise Büyük Menderes vadisi pamuk üretiminin % o . 78 idir. Büyük Menderes vadisindeki (kuru pamuk tarımı hektara verim 410, sulu pamuk tarımında hektara verim 870) üretim rakamlarını incelediğimiz zaman sulu tarımın lehinde büyük bir fark olduğunu görürüz. Türk tarımında bugün, verim artışının en fazla pamukta olduğu söylenebi- liyorsa bu artışın nedenlerini araştırdığımız zaman, bu nedenler arasında pamuk tarımında sulamaya önem verilmiş olmasında görülür.2
Büyük Menderes vadisinde sulama imkânları artırıldığı taktirde hem pamuk alanlarının hemde üretimin artacağını büyük bir ümitle bakabiliriz.
Büyük Menderes Vadisinde Pam uk Ekim Alanları ve Dağılışı
Son 20 yılda gelişen tekstil endüstrimiz ve pamukçuluğa verilen önem, pamuk sahalarının çok fazla genişlemesine yol açmıştır. 1932 yılında 158.116 hektar olan Türkiye pamuk ekim alanı 1950 yılında pamuk fiyatlarındaki büyük artış ve tekstil endüstrisindeki gelişmeler, Î951 ; yılında bir yıl öncesine göre % 43 lük bir artış göstererek 448.459 hektardan 641.800 hektara yükselmiştir. 1951 Yılından sonra 1969 yılına kadar pamuk ekim alanlarında çok az bir gelişme olmuştur.
1 T arım Bakanlığı Pam ukçuluk Şubesinden a lınan bilgilere göre.2 G ÎL L O V , (H .)- T arım da verim ve Kooperatifleşm e. M illiyet Gazetesi, 13 Aralık 1970
346 Y a l ç i n K a r a b u l u t
Türkiye pamuk ekim alanlarındaki dalgalanmalar aynı sebepler neticesinde Büyük Menderes vadisinde de aynı seyri takip eder. Hatta Denizli ilinde bu artış anormal olmuş, hiç bir yılda 1951 yılındaki pamuk ekiliş sahası olan 19.508 hektara ulaşamamıştır.
1951 yılından 1970 develüasyonuna kadar olan zaman içerisinde pamuk fiyatları 150 ile 230 kuruş arasındaki seyrini takip etmiş, fakat bu zaman içerisinde her geçen yılda kuvvetini kaybeden topraklar fazla gübreye ve fazla bakıma ihtiyaç göstermesi, yaşam koşullarının yükselmesi neticesinde işçi ücretlerinin artması ve bunun sonucu toprak kirasının yükselmesi, pamuğun maliyetini oldukça yükseltmiş ve dolayısiyle kâr oranı hissedilir derecede düşmüştür. Bu nedenle; Denizli ilinde buğdayın aleyhine ekim sahasını genişleten pamuk, daha sonra net geliri daha fazla olan meksika buğdayına ekim sahalarını kaptırmış ve 1969 yılında 12.455 hektar olan ekim sahasına çekilmiştir. Bugün meksika buğdayı ile pamuk arasındaki bu mücadele Denizli ilinde devam etmektedir. Ekonomik denge 1970 develüasyonuna kadar buğdayın lehinde bozulmakta, fakat develüasyon sonucu pamuk fiyatlarındaki % 18-20 oranındaki artışla pamuk alanlarının tekrar genişleyip, dengenin pamuk lehinde bir gelişme kaydedeceği söylenebilir. Buğdayın pamuk aleyhine gelişme gösterdiği sahalar daha ziyade Denizli ili dahilindeki pamuk sahalarında olmaktadır. Aydın ilinde de 1969 yılında ekimi yapılan meksika buğdayının ekonomik değeri pamuğun ekonomik değerinin çok altında olması nedeniyle buğday ekiminden çok kısa zamanda vazgeçilerek tekrar pamuk ekimine dönülmüştür.
Denizli ilinde ise durum başkadır. Burada meksika buğdayının dekara net geliri pamuğun dekara net gelirinin üstündedir (Bak. T ab lo 1).
TABLO 1.
Denizli İlinde Pam uk ve M eksika Buğdayının M asraf ve G elirinin K arşılaştırılm ası (1968).
Pam uk M eksika Buğdayı
D ekara top lam gayrisafi hasıla 368.94 294.48
D ekara m asraf 230.19 113.51
D ekara net gelir 138.75 180.97
Tablo incelendiğinde; dekara isabet eden toplam gayrisafî gelirde pamuğa ait rakam buğdayın gelirinin çok üstünde iken, net gelir bakımından incelendiğinde buğdayın pamuğu % 38 lik bir oranla
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İs İn d e P a m u k T a r i m i 347
geride bıraktığı görülür. Bu nedenle Denizli ilinde meksika buğdayı ile ilgili çalışmalar yoğun bir şekil almıştır. 1951 yılı ekim alanına göre,1969 yılında pamuk ekim alanı % 50 ye yakın bir azalma kaydetmiştir. Pamuğun kaybettiği bu alanları daha önceki sahibi olan buğday almaktadır. Büyük Menderes vadisinde pamuk ekim alanı hububat tarımı yapılan arazi üzerine yerleşmiş, ekonomik değeri üstünlük kazanınca süratle alanını genişletmiştir. Tarım ı yapılan toprakların dışına da taşarak, ekilebilir toprakların sahasını meraların ıslahı suretiyle oldukça genişletmiştir.1
Aydın-Nazilli arasında sulama kanalının açılması ile pamuk bu bölgede yeni genişleme alanı sağlamış oldu. Kanalın açılması incirin kalitesine olumsuz tesir ederek ekonomik değerini düşürmüş, bu yüzden incir yerini pamuğa terketmek zorunda kalmıştır. Büyük M enderes vadisindeki pamuk alanları, Denizli ilindeki meksika buğdayı ile mücadele alanları dışında kalan sahalar hemen hemen sınırlanmış durumdadır. Bazı yıllar bu bölgedeki pamuk alanlarında azalmalar görülüyorsada, bu ilkbahar yağmurlarının geç yağması ile ilgili olarak pamuk ekiminin gecikmesinden ileri gelmektedir.
Büyük Menderes vadisindeki pamuk ekim alanlarının dağılışı harita 3 te gösterilmiştir. 1969 yılında en fazla ekim yapan Söke ilçesi 17.500 hektarla başta, en az ekim yapan Güney ilçesi 25 hektarla sonuncu gelmektedir.
Büyük Menderes vadisinde pamuk tarımında başta gelen köyler şunlardır:
A Y D IN M E R K E Z İL Ç E
1- Işıklı2- Baltaköy3 - Çeştepe4 - Tepecik5 - Kocagür6- Çiftlik7- Karahayıt8- Dalama9- Alanlı
S Ö K E İL Ç E Sİ
10- Güllübahçe11 - Özbaş12- Pamukçular13- Bağarası14- Sofular15- Karaatlıg e m e n c I k İ l ç e s i
16- üzüm lü
1 E M lR O Ğ L U , (M .)- T ürkiye Z iraî T oprak ların ın Nüfus ve İskân Üzerindeki Tesirleri. Basılmamış D oktora tezi S: 33, A nkara, 1958.
348 Y a l ç i n K a r a b u l u t
17- Turanlar18- Mursalı19- Reisköy K O Ç A R L I İLÇ E Sİ
20- Karaağaçlı
2 1- Bıyıklı22- Cincin23- Çakmar24- Halilbeyli25- Dedeköy26- Güdüşlü
ç î n e İ l ç e s i
27- Eski Çine28- Karakollar29- Evciler
SU L T A N H İSA R İLÇ E Sİ
30- Eskihisar3 1- Salavatlı
Y e n i p a z a r İ l ç e s i
32- Hamzabali33- Dereköy34- Donduran35- Direcik
n a z i l l i İ l ç e s i
36- Pirlibeyli37- Dualar
38- Bereketli39- Durasallı40- Isabeyli
b o z d o ğ a n İ l ç e s i
4 1- Alamut42- Yeniköy
k u y u c a k İ l ç e s i
43- Azizabat44- Horsunlu45- Çamdibi46- Karapınar
D E N İZ Lİ M E R K E Z İL Ç E Sİ
47- Hasköy48- Korucuk
49- Üzerdik50- Çeltikçi5 1 - Akhan
S A R A Y K Ö Y İL Ç E Sİ
52- Karakıran53- Kabaağaç54- Duacılı55- Karataş56- Köprübaşı57- Uyanık58- Cağber59- Yakayurt
Büyük Menderes vadisinde pamuk alanları nehrin güneyinde dağ eteklerine kadar yayılma göstermekte ve kuzeyde ise sulama kanalının açılışına kadar demir yolu pamuk sınırım çizmekte idi. Sulama kanalının açılması ile bugün pamuk alanları demir yolunu geçmiştir.
Büyük Menderes Vadisinde Tarla Büyüklükleri ve Çiftçi Ailelerine Dağılışı
Türkiye’de 1966 yılında yapılan anket neticesinde alman sonuçlara göre o yıl yapılan pamuk ekiminde 231.619 çiftçi ailesinin payı
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İs İn d e P a m u k T a r i m i 3 4 9
olduğu anlaşılmıştır. Bu rakamın içinde Ege bölgesinin payı ise 84.633 tür. Büyük Menderes vadisinde pamuk tarımı yapan çiftçi ailesi sayısı da 32.594 olarak tesbît edilmiştir.
Genel olarak Büyük Menderes vadisindeki pamuk alanlarının % 37 i I_5° dönüm, % 25 i 51-100 dönüm, % 19 u 101-500 dönüm, % 11.5 si 501-1000 dönüm ve % 7.5 i 1000 dönümden fazla işletmeler şeklindedir. 1000 dönümden fazla olan 103.164 dönüm pamuk alanı 46 çiftçi ailesi tarafından işletilmektedir. Büyük pamuk işletmeleri daha ziyade Söke ovasında toplanmıştır. Tarla büyüklükleri ve çiftçi ailelerine dağılışı tablo; 2 de gösterilmiştir.1
Ekilen Pam uk Çeşitleri ve Üretim
a) Ekilen Pamuk Çeşitleri:
Bugün kesinlikle anlaşılmıştır ki; memleketimizde ekim sahalarını genişletmek suretiyle pamuk üretimini artırmak oldukça güç ve hemen hemen imkânsızdır. Bu durumda yapılacak çalışmalar birim sahadan verimi artırma yönünde olmalıdır. Bu çalışmalar arasında; memleketimiz şartlarına uyacak pamuk çeşitlerinin araştırılarak bulunup, tohumlarının çiftçinin ihtiyacını karşılayacak miktarda üretilmesi başta gelen unsurlardan bir tanesidir. Araştırmalar neticesinde İslah edilmiş yüksek nitelikte tohumluk kullanılmakla üretimi % 20 ye kadar artırmak mümkün olmaktadır.2
Bu hususlar dikkate alınarak Türkiye’de; 27 ocak 1936 gün ve 2903 sayılı “Pamuk Islah Kanunu” ile pamuk deneme ve üretme çiftliklerinin kurulması yoluna gidilmiş, bu amaçla 1933 yılında bölge şartlarına en fazla uyum gösteren ve ekonomik değeri en yüksek pamuğun denenmesi ve üretilmesi amaciyle N azilli’de pamuk Araştırma Enstitüsü kurulmuştur. Bu müessese bölge şartlarına en fazla uyum gösteren ve ekonomik değeri yüksek olan pamuk çeşitini seleksiyon çalışmaları ile bulmakta ve çiftçinin ihtiyacı olan tohumu temin etmeye gayret sarfetmektedir. Nitekim bugün Büyük Menderes vadisinde ekimi yapılan koker pamuğunun, Amerika’dan 1948 yılında ithal edilen tohumlarının 1960 yılına kadar uzun bir zaman içerisinde seleksiyonu ve denenmesi yapılmış, bu tarihe kadar ekimi yapılan akaladan üstün olan koker 100 A2 türü bulunmuştur. 1960 yılından
1 M A D R A N , (N .)- T ürkiye’de Pam uk Ekonomisi. T arım Bakanlığı Pam uk A raştırm a Enstitüsü M üdürlüğü Yay. N o: 9. A dana, 1967.
2 A Y D E M İR , (M .)- K oker Pam uğu. S: 3, İzm ir, 1963.
>60
O«
3:3I>N*5-o
T3'3•3a>
TJSS3>*tsCQ
Çift
çisa
yısı
<£>co 05Oî•Omco
s ıO CMcs
oH
Eki
msa
hası
Ocs«MOr>* oO)co
CO OıO Tt-§
Cj
1 Çif
tçi
sayı
sı
? <£> $
fi"O
go
Eki
msa
hası
1 88
.164 O
gm
| 10
3.16
4
İHSi l
’C-> SS ^ O) 03 O)o
O o Soo1
oıO
Eki
msa
hası
op
C£> 14.5
00
| 78
.900
ucöMVQ
i Ç
iftç
i 1
sayı
sı
787
| 63
| 85
0 '
o1
o
Eki
m
| sa
hası
163.
264
| 10
.900
| 17
4.16
4
ucöMV
Q
Çif
tçi
sayı
sı
4.48
0
i 75
0 ! I
| 5.
230
o
7ıO
Eki
msa
hası
159.
328
47.9
50
| 20
7.27
8
(4 Çif
tçi
sayı
sı
19.7
38
6.76
2
26.5
00
¿4
Qo
Eki
msa
hası
259.
064
61.8
20
| 32
0.00
0
:3>60:3 55t3N
S<
Tar
laB
üyül
1£MQ
PhOH
rJGrtTJ<
O3aJH
o
cJ><:3>60¿2’u:3•das
gMcSa
sCÖPh
4J603»
SoSoWr*SPh
>>Ü2E*3H
g ,
55
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İsİn d e P a m u k T a r i m i 3 5 1
itibaren Büyük Menderes vadisinde her yönü ile akaladan üstün olan koker ıoo A2 nin ekimine başlanmıştır. Tablo 3 incelendiğinde kokerin akala pamuğuna olan üstünlüğü görülecektir.
Uzun süren denemeler ile koker pamuğunun elyaf değeri diğerlerinden düşük olmadığı gibi verim bakımındanda daha yüksek değerler gösterdiği görülmüştür. Bütün bu iyi vasıflarının yanında koker pamuğunun akala pamuğundan 15 gün daha erken gelişmesi, teneb- büd devresi kısa olan Büyük Menderes vadisinde koker pamuğunun akala pamuğu yerine geçmesinin önemli bir sebebini teşkil eder. K oker pamuğunun sulamaya karşıda reaksiyonu normaldir. Fazla veya noksan sulamaların akalaya olduğu kadar olumsuz tesiri yoktur.1
Bahsettiğimiz bu üstün vasıfları nedeniyle, Tarım Bakanlığı Ege Bölgesinde koker pamuğu dışındaki pamukların ekimini yasaklamıştır. Bu nedenle bölge ihtiyaçlarım karşılamak amaciyle 1964 yılında Çak- mar’da Nazilli Pamuk Araştırma enstitüsüne bağlı bir alt istasyon kurularak çalışmalar yoğunlaştırılmış, fakat yinede bölge ihtiyaçlarının karşılanması imkân dahiline girmemiştir.
Bugün Tarım Bakanlığının yasakladığı koker dışındaki pamukların ekimi Büyük Menderes vadisinde tatbik edilmediği görülmektedir. Zira Büyük Menderes vadisindeki pamuk ekicileri tohum ihtiyacını karşılayamamakta ve başka bölgelerden tohum temini yoluna gitmektedir. Bu yüzden koker dışındaki pamukların ekimi yasak olmasına rağmen yapılmaktadır. Bu türlü ekimi yapılan pamuk alanları ve üretimleri hakkında resmi kayıtlar olmadığı için bilgi vermemize imkân yoktur. Sadece Çal ilçesinde 400 hektarda kuru olarak yerli koza yetiştirilmekte ve pazarlarda kendisine has olan (Çal pamuğu) ismiyle satılmaktadır.2
Büyük Menderes Vadisi Pam ukçuluğunun Türkiye ve Ege Pam ukçuluğundaki Yeri
a) Büyük Menderes Vadisi Pamukçuluğunun Türkiye Pamukçuluğundaki Teri
Büyük Menderes vadisi pamukçuluğu, çok eski yıllardan beri Türkiye pamukçuluğunda önemli bir yer tutar. Pamukçuluğun bölgede önem kazanmasını, bölgedeki pamuk tarımına elverişli geniş, zengin
1 Gelişen Pam ukçuluğum uz. T . G. T arım Bakanlığı Bölge Pam uk A raştırm a Enstitüsü M üdürlüğü. Yay. N o: 26, S: 19, A dana, 1970.
2 Bu bilgi Denizli Teknik Z iraat M üdürlüğünden alınm ıştır.
Ege
Böl
gesi
nde
7 Yı
llık
Den
emel
ere
Gör
e A
kala
10
86
ile K
oker
10
0 A
nın
3 5 2 Y a l ç i n K a r a b u l u t
¡4(4S
Ort
alam
a
70.4
7
71.0
4
4.2
4.6
39.7 co
cocor>* 6.
3
27.9
29.2
208
257
1961
coCM CO O CO CO co O CO CM05 COCO •'t1 Olco co ıO CM COCM 29
3
358
1960
60.8
7
73.0
3
4.2 CO
41.2
40.5 7.5
6.2
____
____
____
____
____
____
__
.
LL
Z
28.9
207
| 28
5
1959
68.7
7
71.6
1
4.5
5.0
41.5
40.5 7.9
6.6
29.6
31.5
221
248
1958 co CT>CM O CM
co co CO r* CO COCM coCM 227
250
1957
76.0
1
66.9
0
4.3
4.2
39.0
35.7 o
coCOco
OcoCM 30
.0
COCO 245
1956
65.0
0
62.6
0
3.7
4.4
38.2
35.1 6.5
26.9
29.9
146
190
1955
Ocococo 61
.20
4.4
1 39.3
36.4
7.6
5.7
27.8
27.6
178
224
V
cocoO<Oo
COCOO %OCOCOO
<OoCOCOo
<OoCOcoO
<OoCOcoo
<OoUc i
><
u<vO ¿4
<
UV
MO
Ü
13¿4<
uVM0¡4
13¿4<
l-ıV
¿4O
J t13<
uV
MO
Ü
13M<
ShİÜ¿4O
Elya
f m
ukav
emel
Elya
f in
celiğ
i
(Mik
rone
r)
Çırç
ır ra
ndım
anı
(%)
Koza
ağ
ırlığ
ı
Gr.
Elya
f uz
unlu
ğu
mm
.
Kütlü
ve
rim
Kgr
. D
ekar
a
4
Kay
nak:
A
ydem
ir,
(M.)-
K
oker
Pa
muğ
u.
Cet
vel:
2, İz
mir
, 19
63.
B ü y ü k M e n d e r e s V a d i s İn d e P a m u k T a r i m i 3 5 3
toprakların ve müsait iklim şartlarının mevcudiyetine bağlanabileceği gibi, Denizli ve Aydın illerinde hammaddesi pamuk olan dokuma (gerek el dokumacılığı ve gerekse fabrikasyon) endüstrisinin önemli bir gelişme göstermesine de bağlanabilir.
1951 yılında 150.000 ton olan Türkiye pamuk üretiminin % 15.4 ünü (23.200 ton) Büyük Menderes vadisi vermiştir. Bundan sonra Türkiye üretim artışı oranından daha fazla artış göstererek 1954 yılında 142.000 ton olan Türkiye üretimindeki payı % 22.8 (32.439 ton) e yükselmiştir. Büyük Menderes vadisinin Türkiye pamuk üretimindeki oranı 1964 yılına kadar çok az iniş ve çıkışlar göstermiş, bu yıldan sonra devamlı iniş göstererek 1969 yılında, 1951 yılı oranının altına düşerek % 14.5 ile en düşük değeri almıştır. (Bak. Tablo 4)1968 yılında Büyük Menderes vadisi pamuk üretimi 70.827 ton iken I9^9 yılında 58.297 tona düşmesinin nedeni; 1969 yılında meksika buğdayı tarımının uygulanması neticesinde meydana geldiği açıkça ortadadır.
1951 yılı Türkiye pamuk üretimine göre 1969 yılında Türkiye pamuk üretimi % 166 oranında artış göstermiştir. Büyük Menderes vadisinde 1968 yılında 1951 yılına göre % 208 lik bir artış göstermiş, fakat 1969 yılında yukarıda belirttiğimiz nedenlerle bu oran % 113 e düşmüştür.
Büyük Menderes Vadisi Pam ukçuluğunun Ege Bölgesi Pam ukçuluğundaki Yeri
Büyük Menderes vadisi pamukçuluğu; Ege bölgesini meydana getiren; Gediz, Bakırçay, Küçük Menderes, Büyük Menderes ve Batı Akdeniz tali bölgelerinin içinde büyük bir önem taşımaktadır. Büyük Menderes vadisi pamukçuluğunun Ege bölgesi pamukçuluğundaki payı daima büyük olmuş, 1951 yılından itibaren artan ekim alanlarında ve üretimde ayni ve bazı yıllar fazla artışlar göstermiştir. Büyük Menderes vadisi, 1951 yılında 49.900 ton olan Ege Bölgesi pamuk üretiminde % 46.4 (23.200 ton) gibi büyük bir payı vardır. Bu oran 1954 yılında pamuk fiyatlarında görülen artış nedeniyle % 51.9 a yükselmiştir. Bu yükselişten sonra tekrar gerilemiş, fakat bu gerileme fazla sürmemiş % 52.3 lük oranla 1966 yılında en büyük değere ulaşmıştır. Daha sonraki yıllarda tedrici olarak azalan Büyük Menderes vadisinin Ege bölgesi pamukçuluğundaki hissesi 1967 yılında % 5 2
lik bir seviyeye yükselmişsede, 1969 yılında en düşük oranı olan % 42 ye inmiştir (Bak. Tablo 5).
3 5 4 Y a l ç i n K a r a b u l u t
TABLO 4.
Türkiye ve Büyük M enderes Vadisi Pam uk üretim i (1951-1969)
Y IL L A RTürkiye Pam uk Ü re
tim i (ton)Büyük M enderes V. P a
m uk Ü reti. (ton)B. M . V adisinin
% oranı
1951 150.000 23.200 15.41952 165.000 30.613 18.51953 139.000 23.888 17.11954 142.000 32.439 22 .81955 157.000 31.844 20 .21956 165.000 34.315 20.71957 135.000 25.489 18.81958 180.000 38.564 2 1 .41959 195.000 34.800 17.81960 192.000 34.642 18.01961 212.000 39.006 18.31962 245.000 43.900 18.01963 257.000 52.850 20 .51964 326.000 64.500 19.71965 325.000 53.201 16.31966 382.000 67.456 17.61967 396.000 69.933 17.61968 435.000 70.827 16.21969 400.000 58.297 14.5
TABLO 5.
Ege Bölgesi ve Büyük M enderes Vadisi Pam uk Ü retim i. (1951-1969)
Y IL L A REge Bölgesi Ü retim i
(Ton)B. M . Vadisi Ü retim i
(Ton)B. M . V adisinin %
oram
1951 49.900 23.200 4 6 .41952 66.443 30.613 46 .01953 52.735 23.888 45 .31954 62.433 32.439 51 .91955 64.253 31.844 4 9 .61956 68.684 34.315 4 9 .91957 54.086 25.489 4 7 .21958 73.771 38.564 52 .31959 70.801 34.800 49.11960 75.067 34.642 46.11961 85.806 39.006 4 5 .41962 94.164 43.900 46 .61963 119.362 52.850 4 4 .31964 129.600 64.500 4 9 .71965 111.812 53.201 4 7 .51966 144.919 67.456 4 6 .51967 134.465 69.933 5 2 .01968 157.325 70.827 4 5 .01969 138.491 58.297 4 2 .0
B ü y ü k M e n d e r e s V a d i s i n d e P a m u k T a r i m i 3 5 5
Büyük Menderes Vadisinde Pam ukların Çırçırlanm ası ve Dokum a Endüstrisi
Pamuk tarladan kütlü dediğimiz çekirdekli pamuk halinde toplanır. Tarladan toplanan bu kütlü dediğimiz pamuklar çırçır maki- nalarmdan geçirilerek pamuk elyafı, çekirdeğinden ayrılır.
Türkiye’de olduğu gibi Büyük Menderes vadisindeki çırçır fabrikaları ve evlerini modern birer tesis olarak görmek için çok iyimser olmak lâzımdır. Bu çırçır fabrika ve evlerinin çoğunun depolama, kurutma, temizleme, taşıma, rutubetlendirme ve presleme tesisleri yoktur. Olanlar da yetersizdir. Bu yüzdendirki pamuklarımız dış pazarlarda gerektirdiği değeri sağlıyamamaktadır.
Büyük Menderes vadisinde çırçır fabrika ve evleri pamuk alanlarının yoğunluk gösterdiği yerlerde toplanmıştır. 1967 yılında 48 adet Aydın ilinde1, 11 adet Denizli ilinde2 olmak üzere, bölgede 58 adet çırçır fabrikası mevcuttur. Bu 58 adet çırçır fabrikasında 1183 adet çırçır vardır (bu çırçır sayılarına dokuma fabrikalarındaki çırçır sayıları dahil değildir). Çırçır fabrikalarının yanında iş yeri sayısı bakımından çırçır fabrikalarından fazla, fakat çırçır sayıları bakımından az olan çırçır evleri de vardır. Bunlar hakkında kesin bilgimiz yoktur. Çırçır fabrikalarının ve sayılarının Büyük Menderes vadisindeki dağılışı tablo 6 da gösterilmiştir.
TA B LO 6.
Çırçır Fabrikaların ın ve Sayılarının Büyük M enderes Vadisindeki Dağılışı.
B ulunduğu yer Fabrika sayısı Ç ırçır sayısı
A ydın M erkez îlçe 8 172Nazilli 7 154Söke 17 335Çine 3 54G erm encik 2 40Sultanhisar 3 52K oçarlı 3 52Yenipazar 3 70K uyucak 2 40Sarayköy 6 152Denizli M erkez ilçe 5 96
T O PL A M 59 1183
1 A ydın II Yıllığı 1967. İzm ir, 1967.2 Denizli 11 Yıllığı 1967. A nkara, 1968
3 5 6 Y a l ç i n K a r a b u l u t
Dokum a Endüstrisi
Pamuktan mamûl dokuma ucuzluğu, yıkandığı zaman bozulmaması, ince dokunduğu için vücudu serin tutması gibi önemli vasıflara haiz olduğu için dünyada olduğu kadar memleketimizde de önemli bir yeri vardır. Türkiye’de ilk dokuma fabrikası 1850 yılında özel bir teşebbüs tarafından kurulan Bakırköy Bez fabrikasıdır. Dokuma fabrikalarının sayısı 1913 yılında 7 ye ve 1919 yılında 46 ya yükselmiştir. Pamuklu endüstrimizde Cumhuriyet devri ile başlayan gelişme 1930 yıllarında Japon ve Rus tekstil mamûlleri ile rekabet edemiyerek bu yıllarda duraklamaya hatta gerilemeye maruz kalmıştır. 1953 yılından sonra pamuklu dokuma endüstrisinde kaydedilen gelişmeler sayesinde iç tüketim tamamen yerli endüstri tarafından karşılanmaya başlanmıştır.1 Bugün ise ihracatımızda % 2.6 payı olan pamuk ipliği ve pamuklu dokuma endüstrisi mamûlleri 1923-1929 yılları arasındaki ortalama 54.623 milyon liralık2 ithalât değeri ile karşılaştırılırsa kat ettiği mesafe kolaylıkla anlaşılır.
Büyük Menderes vadisinde, Denizli ili ve ilçelerinde el dokumacılığı endüstrisinin mazisi çok eski yıllara kadar inmektedir.
El dokumacılığı endüstrisinin Denizli ilinde harp yıllarında erkeklerin askere çağrılması nedeniyle gerileme gösterdiği görülür. 1960 nüfus sayımına göre, Denizli ili faal nüfusunun % 70 i el dokuma sanayii ile meşgul olduğu görülür.
Önceleri el dokuması halinde olan pamuklu dokuma imalâtı 1950 yılından itibaren fabrikasyon haline çevrilmeye başlamıştır.3 Büyük Menderes vadisinde pamuk tarımına paralel olarak pamuklu dokuma endüstrisi de son yıllarda büyük bir hızla gelişme kaydetmiştir. Büyük Menderes vadisindeki fabrikaların kuruluş yılları ve dağılışları tablo 7 de gösterilmiştir.
Bu fabrikaların dışında özel ve kooperatiflere ait birçok pamuklu dokuma işi yapan küçük işletmelerinde sayısı oldukça kabarıktır. Büyük Menderes vadisinde pamuklu dokuma ve iplik yapan küçük işletmelere ait listeyi incelediğimiz zaman büyük bir kısmının (% 95) Denizli ili dahilinde toplandığı görülür.
1 C ÎL L O V , (H .) -Türkiye Ekonomisi. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Yay. N o: 266, İstanbul 1970.
2 İstatistik Yıllığı. C ilt 6, S: 272, A nkara 1932-1933.3 Türkiye sanayii rehberi. T ürkiye Sanayii odaları, T icare t odaları ve Borsaları birliği
Yayım. S: D 3, A nkara, 1967.
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İs İn d e P a m u k T a r i m i 3 5 7
TA B LO 7.
Büyük M enderes Vadisinde fabrikaların kuruluş yılları ve dağılışları.
Fabrikanın adı Yeri K uruluş tarihi
A ydın tekstil (İplik ve dokum a) ve nebatiyağlar sanayii işletmesi A. Ş. AY D IN 1957Süm erbank basm a sanayii müessesi N A Z tL L Î 1937Süm erbank iplik ve dokum a fabri. D E N İZ L İ 1954Akseller pam uklu m ensucat sanayii ve ticaretanonim ortaklığı. SA RAYK ÖY 1951Sarayköy pam uklu sanayii A . Ş . SA RAYK ÖY 1956
D enizli ilindeki küçük işletmeler:
1- Abdullah Edip Gedizoğlu
2- Ahmet Atmacaoğlu
3 - Babadağ 1 nolu dokumacılar küçük sanat kooperatifi
4 - Burhan Yeniçiçek
5 - Cemal Yeniçiçek
6- Cevdet Panayırcı
7 - Çakmak köyü dokumacılar küçük sanat kooperatifi
8- Çakmak köyü 2 nolu küçük sanat kooperatifi
9 - Dokumacılar 3 nolu küçük sanat kooperatifi
10- Dokumacılar küçük sanat kooperatifi
1 1 - Dokumacılar 2 nolu küçük sanat kooperatifi
12- Dokuma sanayii kollektif şirketi
13- Güven dokumacılık küçük sanat kooperatifi
14- Haşan Ödünç dokuma atölyesi
15- H. Tuncay Özdemir
16- H. Zeki Mutçalıoğlu ve ortakları kollektif şirketi
17- İkbâl kollektif şirketi
18- K ale çuhacılar küçük sanat kooperatifi
19- K öylü dokumacılar küçük sanat kooperatifi
20- M ahdut mesuliyetli birlik dokumacılar sanat kooperatifi
2 1- Mahdut mesuliyetli Denizli Doğan dokumacılar küçük sanat kooperatifi.
22- M ahdut mesuliyetli Gerzele köyü dokumacılar küçük sanat kooperatifi.
23- M ahdut mesuliyetli Göveçli köyü 1 nolu küçük sanat koope.
3 5 8 Y a l ç i n K a r a b u l u t
24- Mahdut mesuliyetli Göveçli köyü 2 nolu küçük sanat koope.25- Mahdut mesuliyetli Göveçli köyü 3 nolu küçük sanat koope.
26- M ahdut mesuliyetli Göveçli köyü 4 nolu küçük sanat koope.
27- Merkez dokumacılar küçük sanat kooperatifi
28- M . Lütfi M utçalı
29- M ahdut mesuliyetli 4 nolu dokumacılar küçük sanat koope.
30- Mustafa Değman
3 1- Nevzat Koru
32- Nuri Yetişkin
33- Osman Dirlik
34- Osman Sözer
35- Osman ve Fikret K iraz kollektif şirketi
36- Pamuklu sanayii Anadolu şirketi37- Şeref Arpacı
38- Yalçın dokumacılar küçük sanat kooperatifi
Aydın ilindeki küçük işletmeler:
1 - Hüsnü Gülgün
2- Niyazi Yorgancı ve oğulları kollektif şirketi
Yukarıdaki listeden anlaşıldığı gibi, Denizli ili bu bölgede pamuklu endüstri alanında oldukça ilerleme kaydetmiştir. Büyük M enderes vadisinde bir tek pamuk yağı fabrikası Denizli’de kurulmuştur. Bu fabrika sadece Denizli ilindeki çiğitin % 25 ini işlemekte geri kalanı ise İzm ir’e gönderilmektedir.
tşçi Durumu
Pamuk, ekim hazırlıklarının başlamasından, pazarlamasına kadar fazla işçilik ister. Türkiye’de makinalı tarım istenilen seviyeye ulaşamadığından, Büyük Menderes vadisindeki pamuk tarımı fazla işçiye ihtiyaç göstermektedir. Bundan dolayı bölgedeki faal nüfusun % 85 i tarımla ve bu tarımla uğraşan nüfusun yarısından fazlası da pamukçulukla uğraşır. Pamuğun çapa ve toplama zamanında çevre illerden pamuk tarımının bölgede yoğunluk gösterdiği Aydın iline işçi akını başlar. Hatta bunlar arasında pamuk alanları dar olan Denizli ilinden de toplama zamanında Aydm ’a işçiler gelir.1 Pamuk
1 Denizli II yıllığı 1967. S: 109. A nkara 1968.
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İs İn d e P a m u k T a r i m i 3 5 9
tarımının fazla işçiye ihtiyaç gösterdiği çapa ve toplama zamanında 9 yaşındaki çocuklardan bile faydalanılmaktadır. Büyük Menderes vadisi çiftçileri, birden gelişerek hasada gelen pamuklarının toplama işine hem sonbahar yağışlarının zararlarından kurtarmak, hemde bu sıralarda başlıyan zeytin işleri nedeniyle büyük bir hız verirler. Bundan dolayı meydana gelen işçi sıkıntısı çevre illerden gelen işçiler tarafından giderilmektedir. Görülen işçi sıkıntısı toplama ücretlerinin yükselmesine ve bundan dolayı pamuğun maliyetinin artmasına sebep olur.
İhracat
Türkiye pamuk ihracatı Cumhuriyetin ilânından itibaren incelenecek olursa, büyük dalgalanmalar arzettiğini görürüz. Pamuk ihracatımızda ilk dalgalanma 1930 yıllarında baş gösteren dünya ekonomik krizi ile olmuştur. 1923 yılında 6.169.000 Türk Lirası (9.677 ton) olan ihracatımız, 1930 yılında 14.270.000 Türk Lirası (28.608 ton) olmuş ve 1933 yılında ise yukarıda belirttiğimiz nedenle 1.233.000 Türk Lirası (3.957 ton) na düşmüştür. Bundan sonra tekrar artış gösteren pamuk ihracatımız II. Dünya Harbinin tesiri ile 1946 yılında471.000 Türk Lirası (197 ton) na düşmüştür. Fakat bundan sonraki devrede önemli artışlar olmuş ve 1965 yılında ihracatımız 894.372.000 Türk Lirası (189.988 ton) na yükselmiştir.
1970 yılı Türkiye ihracatını incelediğimiz zaman tarım ürünlerinin başında pamuğun geldiğini görürüz. 1970 yılı ihracatımızda 2.6 milyar T .L . ile başta gelen pamuk, 1.2 milyon T .L . lık ikinci sırada bulunan fındığı yüzde yüz geçmesi için 15 milyon T .L . lık bir eksiği kalmıştır. 1970 yılı pamuk ihracatımız Türkiye ihracatının yalnız başına % 29 unu teşkil etmektedir.1
1923 yılında 50 milyon Türk Lirası olan ve 1939 yılında 12 milyon Türk Lirasına2 düşen pamuk ipliği ve pamuklu dokuma ithalâtımız1970 yılında ihracatın 390 milyon T .L . ye yükselmesi ile kaydedilen gelişmenin ne derece büyük olduğunu ifade etmektedir. Şimdiki teşvik sistemiyle bu rakamın 1. milyar T .L . ye kadar yükselebileceği söylenmektedir.3 Türkiye’deki pamuklu endüstri 1970 yılında 200.000 ton civarında pamuk işlemiştir. Bu ise Türkiye pamuk üretiminin % 50 sine yakın bir miktardır. Demek oluyor ki Türkiye pamuk üre
1 C lL L O V ), H . -1970 Y ılında Dış T icaret. M illiyet Gazetesi 22 Nisan 1971.2 (SÜ N T E R ), A. F. -M al Bilgisi. S : 55, M illi Eğitim B.Evi İstanbul 1945.3 (C İL L O V ), H . -Pam uk ve D okum a İh raca tı sorunu. M illiyet Gazetesi. 30 Nisan 1971.
3 6 0 Y a l ç i n K a r a b u l u t
timinin yarısı iç tüketimde kullanılmakta, yarısının da ihracatı yapılmaktadır. 1970 yılında pamuk ipliği ve dokuma ihracatımız, 8 milyar T .L . lık ihracat gelirinin % 2.6 (390 milyon T .L.) mı teşkil etmiştir. İhraç olanaklarımızı yukarıda ifade ettiğimiz miktara (1 milyar T.L.) yükseltebilmek için kalite ve fiyatlar üzerinde titizlikle durmamız gerekir.
SO N U Ç
Dünyada sunî ve sentetik liflerin üretimi artmış olmasına rağmen, insanlar giyinme ihtiyaçlarının büyük bir kısmını çok eski zamanlardan beri tamdıkları pamuktan faydalanarak gidermektedirler.
Anavatanı Hindistan olarak bilinen pamuk, I. Asırda Türkler tarafından Anadoluya getirilmiş, burada bulduğu elverişli iklim ve toprak şartları alanlarında yayılmaya başlamıştır. Büyük Menderes vadisi pamukçuluğu da, haiz olduğu elverişli iklim ve toprak şartları ile bu tarihe kadar uzanarak Türkiye pamuk ekonomisinde büyük yer işgal etmiştir.
Sulama imkânlarının Büyük Menderes vadisinde artması, pamuk alanlarının devamlı bir şekilde genişlemesine yol açmıştır. Bölgede1969 yılında 66.675 hektarlık pamuk ekim alanlarının sadece 1155 hektarında kuru tarım yapılmıştır.
Pamuk fiyatlarının 1951 yılından 1970 develüasyonuna kadar hiç bir artış göstermemesi, bazı yıllar ilkbahar yağmurlarının geç zamanlara kadar yağması ve son yıllarda Meksika buğdayı tarımının bölgeye girmesi gibi olumsuz etkenler pamuk alanlarının bazı yıllar iniş kaydetmesine sebebolmuş ise de, devalüasyon nedeni ile % 18 -20 oranında artan fiyatlar nedeni ile, önümüzdeki yıllarda pamuk alanlarında önemli gelişmeler kaydedileceği tahmin edilmektedir.
Büyük Menderes vadisinde pamuk ekim alanlarının çiftçi ailelerine dağılışında büyük oransızlıklar mevcuttur. Bölgede 1965 yılında yapılan anketlere göre, 884.390 dekarlık ekim alanının 103.164 dekarı 46 çiftçi ailesi tarafından işletilmiştir.
Büyük Menderes vadisinde 1960 yılma kadar ekimi yapılan akala pamuğu yarine bu tarihten sonra ekonomik değeri yüksek ve bölge şartlarına daha uygun olan koker pamuğunun ekimine geçilerek, birim sahadaki verim artmış, üretim de yükselmiştir. Fakat 1969 yılında; 1951 yılı Türkiye üretimindeki hissesi olan % 15,4 ve Ege bölgesi
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İs İn d e P a m u k T a r i m i 3 6 1
oranı olan % 46,4 ün altına düşerek 1969 yılında Türkiye pamuk üretiminin % 14,5 ini, Ege bölgesi pamuk üretiminin % 42 sini vermiştir.
Büyük Menderes vadisinde modern olmamakla beraber 59 adet çırçır fabrikası ve bu sayının çok üstünde çırçır evleri pamukların çırçırlanmasmı sağlamaktadır. Modern çırçır fabrikalarının kurulması ile dış piyasalardaki değerini artırmak imkân dahilindedir. Bugün ihracatımızda 390 milyon T .L . (% 2,6)lık payı olan pamuk ipliği ve pamuklu dokuma ihracatımız teşvik gördüğü takdirde 1 milyar T .L . ye yükselebileceği söylenebilir. İhracatın % 29 (2,6 m ilyar T .L.) unu yalnız başına pamuk teşkil eden Türkiye’de üretim imkânlarımızın zorlanması, pazarlama ve nakliye işlerinin organizasyonu neticesinde millî gelirimizin artması pekâlâ mümkündür.
Pamuk, genel olarak topraktan talebi fazla olan bir kültür bitkisidir. Bu durumda devamlı pamuk tarımı yapılan topraklar kuvvetini kaybetmekte ve verim düşmektedir. Bu nedenle, pamuk zararlıları h^r geçen yıl toprağa daha fazla yerleşeceğinden mücadele zorlaşacak; bu da üretimi azaltan, kaliteyi düşüren bir faktör olarak ortaya çıkacaktır.
Bunu önlemek amacıyla münavebe suretiyle toprağı kuvvetlendirmek ve gübreliyerek zenginleştirmek gerekir. Bunun için de pamuğun mutlak ihtiyaç gösterdiği gübrenin ucuz ve bol olarak çiftçiye temini kısa zamanda halledilmelidir.
Pamuğun maliyet fiyatını düşürmek için teknik olanaklardan faydalanılmalı, çiftçinin daha bilinçli hale getirilmesi için kurslar ve seminerler düzenlenmesinde faydalar sağlanacağı şüphesizdir.
Büyük Menderes vadisinde susuz pamuk tarımı düşünülemiye- ceğine göre sulama olanaklarını artırdığımız takdirde üretim ve randımanı büyük ölçüde artırmamız mümkün olacaktır. Pamuklarımız Dünya standartlarına uygun bir şekilde hazırlandığında millî gelirimizin artacağı ve dış ticaret açığımıza olumlu yönde bir katkıda bulunacağı gerçektir.
B İB L İY O G R A F Y A
A b id in , 1 .: Pamuk İstihsâlden İstihlâke kadar. İstanbul, 1933.
A y d e m ir , M .: Koker Pamuğu. İzmir, 1963.C illo v , H .: D enizli İlinde E l Dokumacılığı Sanayii. İstanbul, 1949.
Cillov, H.: Türkiye Ekonomisi. İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi Yay. No: 266 İstanbul, 1970.
Cillov, H.: “Tarımda Verim ve Kooperatifleşme" M illiyet Gazetesi. 23 Aralık 1970.
Cillov, H.: “ 1970 Yılında D ış Ticaret" Milliyet Gazetesi 22 Nisan 1971.
Cillov, H.: “Pamuk ve Dokuma İhracatı Sorunu" Milliyet Gazetesi 3 Nisan 1971.
Çölaşan, Ü. E.: Türkiye İklimi. Ankara, 1960.
Danişman, F.: Pamuk %iraatı. Gaziantep, 1936.
Em iroğlu, M .: Türkiye Ziraî Topraklarının Nüfus ve İskân Üzerindeki Tesirleri. Basılmamış Doktora Tezi Ankara, 1959.
Incekara, F.: Endüstri Bitkileri. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yay. No: 65 İzmir, 1963.
Kem al, A.: L if î Nebatlarımızın Ziraat ve Sanatları. İstanbul, 1930.
Kenber, L. A.: Anayurdu Türkiye Olan Ürünlerin Tarihi ve Ekonomik Bitkilerin Biyoğrafisi. İstanbul, 1938.
Leedshill-Becthel-Gizbıli: Büyük Menderes Havzası Master Plân Raporu. D. S. 1 . Yayım Ankara, 1967.
Madran, N.: Türkiye’ de Pamuk Ekonomisi. T . C. Tarım Bakanlığı Pamuk Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Yay. No: 9 Ankara, 1967.
M adran, N .: Pamuk ve yetiştirilmesi. Ankara, 1969.
Oakes, H., Arıkök, (Z.): Türkiye Toprak Haritası. Ankara, 1954.
Sezen, K .: Eğede Pamuk. İzmir, 1939.
Sünter, F.: M a l Bilgisi. M illî Eğitim Basımevi İstanbul, 1945.
Şenel, M .: Pamuk. T . C. Tarım Bakanlığı, Bölge Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Y ay. No: 16-Adana, 1969.
Şevket, C.: Pamuklarımızı Niçin ve N asıl İyileştireceğiz. İzmir, 1935.Trak, S.: İktisadî ve Ticarî Türkiye. 2. Cilt İzmir, 1959.
Turgay, N.: Pamukçuluk. Türkiye Ziraat Mühendisleri Birliği İş K itapları Sayı. 9. İstanbul, 1946.
Turgay, N.: Türkiye'de Pamuk. Ankara, 1956.
Ünlü, Z . : Türkiye'de Pamuk Yağı Sanayiinin Kapasite, Hammadde Münasebeti ve Gelişme İmkânları. İzmir, 1965.
Zhukovvksy’ : Türkiye'nin Zjrai Bünyesi. Türkçeye çevirenler. Celâl Kıpçak-H aydar Nouruzhan-Sâbir Türkistanlı-Türkiye Şeker Fabrikaları A. Ş. Neşriyatı. No: 20 Ankara, 1951.
3 6 2 Y a l ç i n K a r a b u l u t
B ü y ü k M e n d e r e s V a d i s i n d e P a m u k T a r i m i 3 6 3
— : Pamuk Seferberliği İzmir Ticaret ve Sanayii Odaları Bülteni, io - i i İzmir, 1936.— s Türkiye'de Pamuk İpliği ve Pamuklu Mensucat Sanayii. Türkiye Ticaret Odaları, Sanayii Odaları ve T . B. Birliği Ankara, 1958.
— : N a zilli Bölge Araştırma Raporları. 1962-1964-1968.
— : i q 66 y ılı D enizli Tarımsal Gelişme Projesi Üretim Rehberi. Tarım Bakanlığı, Plânlama ve Ekonomik Araştırma Dairesi Başkanlığı
Y ay. No: 11 Ankara, 1965.
— : D enizli İlinde Tarımsal Durum, Problemler ve Çözüm Yolları. Tarım Bakanlığı, Plânlama ve Ekonomik Araştırma Dairesi Başkanlığı Y ay. No: 20 Ankara, 1965.
— : Çukurova Bölgesi Ekonomik Etüdü. Adana, 1966.— : Ortak Pazar ve Türkiye'de Tekstil Endüstrisi. Îlktisadî Kalkınma Vakfı Y ay. AET/30 1969.
— : Pamuk Semineri. Adana Ticaret Borsası Y ay. Adana, 1956.
— : D enizli İlin'de Pamuk Meksika Buğdayı Çeşitleri ve Akbaşak buğdayının Mukayeseli Ekonomik Analizi. (1967-1968). Tarım Bakanlığı Plânlama ve Ekonomik Araştırmalar Dairesi Başkanlığı Yay. No: 36 Ankara 1969.
— : Gelişen Pamukçuluğumuz. Tarım Bakanlığı Bölge Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Yay. No: 26 Adana, 1970.
— : Aydın İ l Yıllığı 1967. İzmir, 1967.
— : D enizli İ l Yıllığı 1967. Ankara, 1968.
— : Türkiye İstatistik Yıllığı 1968. Başbakanlık Devlet Istastiktik Enstitüsü Y ay. No: 580 Ankara, 1969.
— : Tarımsal Yapı ve Üretim, Başbakanlık Devlet istatistik Enstitüsü Yayını Ankara, 1965.
— : Tarımsal Yapı ve Üretim, Başbakanlık Devlet istatistik Enstitüsü Yayını Ankara, 1967.
— : Tarımsal Yapı ve Üretim, Başbakanlık Devlet istatistik Enstitüsü Yayını Ankara, 1968.
— : Tarım İstatistikleri Özeti. 1969. Başbakanlık Devlet istatistik Enstitüsü Y ay. No: 615 Ankara, 1970.
— : Ortalama ve Ekstrem Kıymetler Meteoroloji Bülteni. Tarım Bakanlığı Devlet Meteoroloji işleri Genel Müdürlüğü Y ay. Ankara, 1967.
GR
AF
IK3 6 4 Y a l ç i n K a r a b u l u t
CHOuy „
(CD LD< to> O)
* 1— cn- J CNİ% m
i § > < < I
•â.0 S
rs sT ^•*- o»z1 5
m
Xo»5»"caj*:o0QE
I <_ o:* 2i 5
ao UJ cn
a^ I s
a ~u t €ı - o m
NA
ZİLL
İ'NİN
AY
LIK
YAĞI
Ş OR
.
B ü y ü k M e n d e r e s V a d i s i n d e P a m u k T a r i m i 3 6 5
in(£>cn
ıLDcn
tP < Z <
^ItD O!5 E îZ Z< •- < * IA< JC NCD Lü an
T! a •+*i > *< ° e
m t: m
1 : 1Z>C_)LÜ > *: a::3
o "S _ 3:
L_z «Q "S
GR
AFI
K3 6 6 Y a l ç i n K a r a b u l u t
co-
O•J?
— m ■di O (O Z
< O ) cI O
O îco ZO l Q
>< tÖ)
C
z in aJC
‘z < tE
am
'Z iM
' z
<
< ^P y
C
i2
iaI—
LU £ ^ <Jo 0 »0 *
z<
lü CQ
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İsİn d e P a m u k T a r i m i3 6 7
GRAFİK t
AYDIN'lN AYLIK NİSBI N E M
O R T A L A M A S I (1 9 4 0 - 1 9 6 5 )
± •/. 10 nisbi nem
KAYNAK:
T.C Tarım Bakanlığı D M . İ. Ön. Md. l ü ğ ü
O rta la m a ve E k strem K ıy m e tle r
M e te o ro lo ji Bülteni S f .3 8 A N K . 1967
3 6 8 Y a l ç i n K a r a b u l u t
Ul<tro
• - E x. “ d *- *-» — I/\ »O) -V?
X .
54* £
5sc
=*o 56 oo *-—. o
O 21
Bul
tep
i S
f.
192
AN
K.
1967
GRAF
İK
6
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İ s İ n d e P a m u k T a r i m i 3 6 9
__lf>m ıo.'û JrZ LO
CT)
SOJ<
M' zLlJO
ÛCo
LU
ÜJo
i O l ı p» t . Ö>ı 5 İ<=' c <13 6. <
. E </>- “ *c»Ol w WJ3 .* ü£ uj ta5 H ma r*o > |c a "5£ c »_
5 o£ 3 w. a -mo V *
51 o i
GR
AFIK
3 7 0 Y a l ç i n K a r a b u l u t
CHO
x:<OCD
><
in(Den
Io- T0 5
tn2 <Q Z >r < < _ j
<a:<b<:
— J2 m c '*■ a üJ **-
CJco
ÜJo-J»o
<z$*
m
B ü y ü k M e n d e r e s V a d İsİn d e P a m u k T a r i m i3 7 1
<_ ı<<ro
*<ocn
ın(0O)I
C"*Lf>O)
O Z
VjfO
UiL>
•» <o E>-* cr
<—ıcn z—/ <c Ea 0»-* ■4-*O ın —m JC en
LÜ£a I <Slh- a
O”a 'E
wK o
GR
AF
İK
3 7 2 Y a l ç i n K a r a b u l u t
m(Ocr>
co 1 ro v ıo± CT) —i
c10
Zo
E <
.± ınz <
" 2:
Z Pl l i a:o o
ODÖ aM>
o1 £ O o
O X
B ü y ü k . M e n d e r e s V a d i s İn d e P a m u k T a r i m i3 7 3
G R AFİK* 10
A Y D IN 'lN A YLIK O R T A L A M A R Ü ZG A R ESİŞİ (1 3 5 1 -1 9 6 5 )
3 7 4 Y a l ç i n K a r a b u l u t
g r a f i k I I
D E N İZ L İ'N İN AYLIK ORTALAMA RÜZGAR ESİŞİ (1951-1965)
1 e s m e sayısı s i m m o la r a k g ö s t e r i lm iş t i r
T a r ı m B akanlığ ı D .M .İ . Gn. M d.'lüğü-
O rta la m a ve E k s t r e m K ı y m e t l e r
M e t e o r o lo j i Bülteni s h ;7 8 A N K .967
B ü y ü k M e n d e r e s V a d i s i n d e P a m u k T a r i m i 3 7 5
G R A F İK 12
N A Z İL L İ 'N İN A Y L I K O R T A L A M A R Ü Z G A R E S İŞ İ ( 1 9 5 7 - 1 9 6 5 )
N
1 e s m a = 1 m m o l a r a k
g ö s t e r i l m fştîr.
KAYNAK
T a r ı m B o k a n it ğ ı D #M .İ G n . M d ' l u ğ u
O r ta la m a v e E k s t r e m K ı y m e t l e r
M e te o ro ld jT B f l lt e r f s h * 1 9 2 A N K 9 6 7
B. M
EDER
ES
HA
VZA
SI
PAM
UK
EKIL
İS
ve Ü
RET
İMİN
İN
İlç
el
er
e
da
ğil
isi
3 7 6 Y a l ç i n K a r a b u l u t
TÜRK
İYE
PAM
UK
EKİM
İ
B ü y ü k M e n d e r e s V a d î s İ n d e P a m u k T a r i m i 3 7 7
3 7 8Y a l ç i j y K a r a b u l u t
'Iuicn
HAR
ITa
B ü y ü k M e n d e r e s V a d i s i n d e P a m u k T a r i m i 3 7 9