iran devrimi
TRANSCRIPT
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 1/261
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 2/261
T.C
ANKARA ÜNİVERSİTES İ
SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ
Kamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi
(Siyaset Bilimi) Anabilim Dalı
AYDINLARIN, DİNİ LİDERLER VE ESNAFIN
İRAN'IN YAKIN DÖNEM TOPLUMSAL HAREKETLERİNDEKİ
VE DEVRİMLERİNDEKİ ROLLERİNİN İNCELENMESİ
DOKTORA TEZİ
Asghar ALAM TABRİZ
Tez Danışmanı:
Prof. Dr. Mehmet Ali AĞAOĞULLARI
Ankara, 2004
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 3/261
İÇİNDEKİLERSayfa
GİRİŞ ......................................................................................................... 1
BİRİNCİ BÖLÜM
MODEL VE KAVRAMLAR
I. TOPLUMSAL DEĞİŞİM HAREKETİ VE DEVRİM SÜRECİ .................. 19
A. Şekillenme veya Doğuş (Hazırlama) ................................................ 19
B. İlerleme ve Devrimin Gerçekleşmesi ................................................ 20
C. Zafer veya Sonuç ............................................................................. 21
II. DEVRİM ................................................................................................ 21
A. Devrimi Açıklayan Teoriler ................................................................ 22
B. Hareket ile Devrim Arasındaki Fark .................................................. 29
C. Ayaklanma ile Devrim Arasındaki Fark ............................................ 30
III. AKTÖRLER ......................................................................................... 30
A. Aydınlar ............................................................................................ 31
B. Ruhaniler .......................................................................................... 41
C. Esnaf ................................................................................................ 50
IV. ROLLER .............................................................................................. 52
a) Liderlik .............................................................................................. 52
b) Organizasyon .................................................................................... 54
c) Seferberlik ......................................................................................... 55
d) İdeoloji .............................................................................................. 57
V. MODELİN GENEL YAPISI ................................................................... 58
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 4/261
İKİNCİ BÖLÜM
İRAN’DA 19. YÜZYILIN SONUNDA VE 20. YÜZYILIN İLK
YARISINDAKİ AYAKLANMALAR VE DEVRİMLER
I. TÜTÜN AYAKLANMASI ........................................................................ 60
A. Tütün Ayaklanmasında Aydınlar ın Rolü ........................................... 65
B. Tütün Ayaklanmasında Ruhanilerin Rolü ......................................... 76
C. Tütün Ayaklanmasında Esnaf ın Rolü ............................................... 82
Genel Değerlendirme ............................................................................ 90
II. MEŞRUTİ YET DEVRİMİ ....................................................................... 92
A. Meşrutiyet Devriminin Temelleri ....................................................... 93
B. Devrimi Hazırlayan Olaylar ............................................................... 96
C. Meşrutiyet Döneminde Aydınlar ....................................................... 104
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
20. YÜZYILIN İKİNCİ YARISINDA İRAN’DA TOPLUMSAL
HAREKET VE DEVRİMLER
Rıza Şah ............................................................................................... 122
Rı
za Şah’ı
n Düşüşünden Muhammed Rı
za Şah’ı
n Doğuşuna Kadar ... 127
I. PETROLÜN MİLLİLEŞTİRİLMESİ ....................................................... 127
A. Milli Aydınlar ın Petrolün Millileştirilmesindeki Rolü ........................... 129
B. Marksist Aydınlar .............................................................................. 137
C. Esnaf ın Petrolün Millileştirilmesindeki Rolü ...................................... 145
D. Ulema ve Dini Aydınlar ın Petrolün Millileştirilmesindeki Rolü .......... 148
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 5/261
II. İRAN İSLAM DEVRİMİ ......................................................................... 156
A. İslam Devrimini Açıklayan Siyasal Teoriler ....................................... 156
B. Pehlevi Dönemindeki İran’ın Toplumsal, Siyasal ve Ekonomik
Durumu ............................................................................................. 159
D. İslâmi Hareketin Faaliyet Kazanması ............................................... 170
E. Devrimin Gelişimindeki Etkili Olan Olaylar ....................................... 172
F. Devrim ve Humeyni’nin Gelişi ........................................................... 180
G. Devrimde Rol Oynayan Gruplar ........................................................ 182
H. Dini Aydın ......................................................................................... 187
I. Milli Aydın ........................................................................................... 195
J. Marksist Aydınlar ın İslâmi Devrimdeki Rolleri ................................... 203
K. Esnaf ın İslâm Devrimindeki Rolü ...................................................... 223
SONUÇ ..................................................................................................... 229
KAYNAKÇA.............................................................................................. .246
ÖZET
TÜRKÇE
İNGİLİZCE
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 6/261
1
G İ R İŞ
İran, insanlık tarihinin en eski devletlerinin varlık gösterdiğicoğrafyalar ından biridir. İlk çağlarda Persler ile başlayan tarih çizgisi, milattan
önce 6. yüzyılda Akamaniş, milattan önce 2. yüzyılda Part ve milattan sonra
3. yüzyılda Sasani, 7. yüzyılda Arap istilalar ıyla başlayan Emevi ve Abbasi
yönetimlerine uzanmıştır. Dokuzuncu yüzyılda Gazneliler ve Selçuklu
Türkleri, İlhanlı yönetimlerine açılmış, 13 – 14. yüzyıllar Moğol, 15. yüzyıl
Timur – Türkmenlerin egemenliğine tanık olmuştur. 1501 – 1736 yıllar ı
arası
nda Safavi hükümdarlı
ğı
nı
n Afgan egemenliğine yol açan çöküşünüizleyen Kacar Hanedanlığı, modern İran’ın kuruluş noktası sayılmaktadır.
Kacar boyu diğer Türk boylar ı gibi iki yüzyıl önce Orta Asya’dan
Ortadoğu’ya göç etmişlerdi, fakat daha önce siyasal arenada
gözükmemişlerdi. Kacar boyu altı diğer Türk ve Şii boylar ıyla
(Kızılbaşlar) birlikte Safavi hanedanını desteklemiştir. Safavi’ler Kacar
büyüklerini İsfahan Saltanat Sarayı’nda görevlendirmesine rağmen
ihtiyat olarak Kacar boylar ını birbirinden uzak tutuyordu. On sekizinciyüzyılda Safavi devletinin çöküşünden hemen sonra yeniden ortaya
çıkmışlardı. İran’da, Safavi devletinin çöküşünün sosyal ve siyasal
kargaşaya yol açmış ve çeşitli kabilelerin tahta geçme yolunda birbiriyle
çat ışmaya başlaması, on sekizinci yüzyılın sonlar ında Ağa Muhammed
Han’ın tahta geçmesiyle sona ermişti. Onun varisleri, Fetih Ali Şah,
Muhammed Şah ve Nasrettin Şah kabile yaşamını bırak ıp saltanat
geleneklerini kabullenmişler ve devlet bürokrasisini kurarak kendi
hükümetlerini güçlendirmeye girişmişlerdir. Etkin ve daimi ordu kurma
ve eski padişahlar ın saray geleneklerini kopyalamakla kendi
hükümetlerine meşruiyet vermeye çalıştılar. Böylece yeni bir tarihsel
dönem başlamıştır 1.
1Ervand Abrahamian, Iran Between Two Revolution, N. J. Princetion, University Press, 1982,
p. 34
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 7/261
2
19. yy.ın ikinci yar ısından itibaren batıyla gelişen ilişkiler İran’ın
geleneksel yapısını iki yönden bozdu; birincisi batının iktisadi nüfuzu
Çar şı’nın ekonomik menfaatlerini tehdit ederek, ilk kez çeşitli yörelerin
tüccar ını bir sınıf çatısında toplamıştır. Bu kesim geleneksel piyasa ve
geleneksel Şii inancına bağlı olduklar ı için geleneksel orta sınıf adıyla
tan ınmaya başlanmıştır. İkincisi ise, batıyla ilişkiler özellikle yeni eğitim
sistemi sayesinde düşünce alışverişi sonucunda, yeni kavramlar, yeni
istekler ve “aydın” adıyla tanınan orta sınıf çalışanlar ortaya çıktı. Söz
konusu eğitimli aydınlar eski saray aydınlar ından temel farklılıklar
gösteriyorlardı. Padişahlar ın ilahi haklar ını savunmazken, insanın temel
hak ve hukuklar ının varlığına inanıyorlardı, ayr ıca siyasal
muhafazakarl ık ve saray despotizminin üstünlüğü değil liberalizm,
nasyonalizm ve bazen de sosyalizmi savunmaktaydılar.
Sanayi Devriminin Avrupa’da başlaması ve bu Devrimin sonucu
olarak yeni deniz yollar ının açılışı İran’da iki önemli ticaret yolunun
kapanmasına neden olmuştur. Bu yollar, ipek yolu ve baharat yolu olan
ve Asya ile Avrupa arasında büyük bir ticari ilişkiyi kuran yollardı1.
İran’ın aleyhine olan bir durum ise, Rusya İmparatorluğu ile İran
arasında sürekli olarak savaş halinin bulunması ve her savaş
sonucunda ise ülkenin bir parça toprak kaybetmesidir. 1828 y ılında
İran, savaştan mağlup olarak çıkmış ve büyük çapta arazi kaybederek,
Rusya’nın siyasi ve ekonomik yönden etkisi alt ında kalmıştır. Rusya
tüccarlar ı
önemli piyasalar elde etmişlerdir. Avrupa’da h
ı
zla gelişen
kapitalizm dönemi ile, İran imtiyazlar dönemine adım atmıştır. Bu
dönem, sermaye ihracatının başlangıç dönemiydi2.
Askeri mağlubiyet diplomatik imtiyazlar ın verilmesine yol açtı, ve
diplomatik imtiyazlar ticari kapitülasyonlar ı beraberinde getirdi, ve ticari
kapitülasyonlar ekonomik nüfuzu kolaylaştırdı. Bu nüfuz sonucunda
1 Ibid, p. 35.
2 Bijen Jazani, Vaghayeye Si Saleye İran (İran’ın 30 Yıllık Olaylar ı), Çemen Basımevi,Tahran – 1979, s. 7.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 8/261
3
yerel sanayi darbe alarak sosyal anlaşmazlıklara yol açtı. Kacar
Hanedanı iki yöntemle bu duruma müdahale etti; yüzyılın başlar ında
çok kapsamlı bir yenileme ve güçlendirme planını uygulamaya koydu,
fakat bu yolda başar ısız olunca yüzyılın ikinci yar ısında yüzeysel
reformlar ı uyguladı, bu politikalar ın sonucunda batıya kar şı durma
yerine onunla işbirliği yaptı, ve toplumu batı tehdidi kar şısında
güçlendirme yerine de devleti topluma kar şı güçlendirdi, ayr ıca devlet
yap ısında geniş bir reform yerine sarayda önemli değişimler yapılmadı.
Modern İran Tarihinde Toplumsal Hareketler
Kacar Hanedanı (1794 – 1925) ile başlayan modern İran tarihi bir çok
toplumsal hareketlere sahne olmuştur. Bu dönemi önceki dönemlerden
farklılaştıran temel özellik, insanlar ın sırf bir kabile veya boya mensup
olduklar ı için değil bazı düşünce ve idealleri benimsedikleri nedeniyle bir
araya gelip eylemde bulunmalar ıdır. Bu dönemin diğer bir özelliği de
insanlar ın sadece askeri ve silahlı dayanışmaya değil siyasal ve ekonomik
yollar ı da denemeleridir.
Geleneksel düzenin zayıflamasıyla birlikte ülke çok sayıda toplumsal
harekete sahne olmuştur. Örneğin, Babilerin Ayaklanması ve bu dini
yaymaya yönelik çabalar ı, Tütün Hareketi, Rusya’ya kar şı savaşta gönüllü
askerlerin cepheye gitmesi ve halk taraf ından organize edilen toplumsal
yardım kampanyalar ı, yerel ayaklanmalar yoluyla özerk hükümetlerin
kurulması, Meşrutiyet Devrimi, siyasal veya sınıfsal örgüt ve partilerin
şekillenmesi, Petrolün Millileştirilmesi vb.
Söz konusu hareketler modern İran tarihinde yer almalar ına rağmen
hepsi katılım, etki ve oyuncular ı açısından aynı değillerdi. Halkın katılım
derecesi ve modern İran tarihini yönlendirme açısından diğer sosyal
hareketler arasından Tütün Ayaklanması, Meşrutiyet Devrimi, Petrolün
Millileştirilmesi ve İran İslam Devrimi ön plana çıkmaktadır. Bu nedenle,
çalışmada bu dört toplumsal hareket ele alınmıştır.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 9/261
4
İran’da Sosyal Güçler
İran’da sosyal güçler silahlı kuvvetler, soylular ve toprak ağalar ı,köylüler, işçiler, kapitalistler, esnaf, ruhaniler ve aydın sınıflar ı şeklinde
kategorize edilebilir. Bu güçler çeşitli özelliklere sahiptir. Fakat bu
araştırmada belirlediğimiz dört sosyal hareket incelendiği için bu
hareketlerde belirgin şekilde etkili olan güçler belirlenmeye çalışılmıştır.
Bu doğrultuda, saydığımız gruplar ı ve sınıflar ı söz konusu
hareketlerdeki etkileri açısından ayr ı ayr ı ele alınmaktadır.
Silahlı Kuvvetler
Silahlı kuvvetlerle devlet, ayr ı ayr ı olarak, toplumun çeşitli
sınıflar ı arasında, düzeni sağlamak amacıyla birer arabuluculuk görevi
yapmaktadır. Genelde silahlı kuvvetler hükümetin uygulama kolu olarak
“kaba” devlet gücü kullandığında herhangi bir siyasi sorumluluk
taşımamaktadır. Fakat ordu çeşitli nedenlerden dolayı baz ı hassas
dönemlerde doğrudan doğruya veya dolaylı siyasi otoriteyi ele geçirmek
zorunda kalmıştır. Tabii ki nüfuzun tarzı ve oranı veya silahlı kuvvetlerin
müdahalesi diktatör – ideolojik, despot ve parlamenter – demokrasilerde
çeşitli değişik yöntemlerle uygulanmaktadır.
Pehlevi kraliyet rejiminin kurucusu olan Rıza Şah döneminde ordu
mensuplar ı dolaylı olarak siyasal otoriteyi elinde tutuyor ve
genelkurmay başkanlığı, mülki erkan yöneticilerine tanınan yetkilerin
önünden yürüyerek üstünlük sağlamaktaydı. Şah dönemi ordusu
işbirlikçi aristokratlar ve “Kacar” rejimi arazi ağalar ından bağımsız ve
yenilikçi gruplardan seçilerek oluşturulmuştur. Bağımsız ve yenilikçi
olarak ordunun temelini oluşturan askerler zamanla halkın arazi ve gayri
menkul mülklerini gasp ederek İran arazi ağalar ı arasında yerlerini
almışlardır. Bütün bu değişen toplumsal – ekonomik sürece rağmen,
Şah’ın ordu üzerindeki ağırlığı silahlı kuvvetlerin bağımsızca hareket
etmesini engelliyordu.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 10/261
5
1941 – 1953 yıllar ı ars ında çok sesli partili hayat ve çeşitli siyasi
gruplar ın çalışmalar ı başlamıştır. Partiler ve gruplar ın siyasal
çalışmalar ı ve kraliyet sarayının etkinliğini kaybetmesi ordunun siyasi
bir rol oynamasını engellemiştir. 1953 darbesi saray ve ordu işbirliği ile
gerçekleştikten sonra silahlı kuvvetlerin etkinliği belirgin bir şekilde göze
çarpmaya başlamıştır. Darbeden sonra orgeneral Zahidi, bir otoriter
genelkurmay olarak 18. dönem meclis seçimlerini organizatör gözlemci
olarak yaptır ırken saray ordunun siyasi gücünün artmasında memnun
değildi.
1960 yılından sonra başlayan Şah’ın otoritesini güçlendirme
süreci içersinde siyasal açıdan tehlikeli olan ordu subaylar ı
tutuklanmışlardı. Ayr ıca görev süresi sona ermeden önce bir grup albay
ve general emekliliğe sevk edilmişlerdi. 1960’lı yıllardan İran İslam
devrimine kadar ordu sarayın güç mekanizması olarak görülüyordu.
Fakat kesinlikle bağımsız davranamıyordu. Şah’ın halk ayaklanmasını
bastırmada tereddütlü davranması ise orduyu büsbütün güçsüz
kılmıştır.
Soylular ve Toprak Ağlar ı
Doğu despotizmi ve Asyalı üretim yöntemindeki soylular,
Avrupa’da otoriter devlet dönemindeki soylularla benzer durumda idiler,
böylece devlet kar şısında bağımsızlığa sahip değillerdi.
Kacar devleti bazı reformlar ı finanse etme doğrultusunda kamusal
arazilerin bir kısmını sattı. Böylece yeni toprak sahibi bir sınıf da ortaya
çıkartmış oldu. Fakat Kacar döneminde, devlet toprak ağalar ına özel bir
statü tanımıyordu. Meşrutiyet devriminde bazı ayd ın ağalar devrimin
ilerlemesine yardımcı olmuşlardı.
1941 – 1961 yıllar ı arasında toprak ağalar ı toplumun egemen
sınıf ı idiler. Bu dönemde Meclis üyelerinin yaklaşık % 56’sı soylulara
ayr ılmıştı. Ayr ıca bu dönemdeki 17 başbakandan 15’i toprak
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 11/261
6
ağalar ındandı. Soylular ın en önemli partileri, “Kavam-ül Saltana”in
Demokrat Partisi idi.
1953 yıllında Musaddık’ın darbe sonucu devrilmesiyle birlikte
ülkenin siyasal ortamı değişti. Soylular kendine özgü ayr ıcal ıklar ve
siyasal etkinliğini muhaf ıza etmesine rağmen Saray egemenliği devam
ediyordu. Bu dönemdeki siyasal çatışmalar daha çok Saray ve soylular
arasında devam ediyordu. Arazi düzenlemelerini içeren bazı sosyal
reformlar ın uygulanmasıyla birlikte soylular ın siyasal etkinliği sona erdi.
Böylece soylular İran’ı
n siyasal arenası
ndan dı
şlandı
lar.
1
Köylüler
İran’ın muasır tarihinde köylüler siyasal değişim süreçlerinde
etkili bir role sahip değillerdi ve genelde çeşitli siyasal güç ve gruplar
taraf ından organize ediliyorlardı. Demokrat Parti ve İran Komünist
Partisi İran’da sosyalist hareketinin önderlerinden sayılıyorlar ve bu
partiler topraklar ın, toprak sahibi olmayan köylüler arasında
dağıtılmasını savunuyorlardı. Dolayısıyla köylüler dışındaki gruplar
taraf ından köylülerin haklar ı savunuluyordu. Meşrutiyet olaylar ında
köylü harekatının bir rolü yoktu. Arazi Reformu 1962 yılında gerçekleşti
ve İran’ın köylü toplumu üzerinde geniş değişimlere yol açtı. 1974
yılında köylü nüfusun %33’ü arazi sahibi değildi.
İşçi Harekatı ve Örgütleri
Bat ıyla ilişkilerin artması, Meşrutiyet devrimin gerçekleşmesi
etkileri altında İran’da işçi hareketleri oluştu. 1910 yılında Tahran
matbaacı işçileri ilk işçi sendikasını kurdular ve “İşçiler Birliği” adında
bir gazete yayımladılar. Rusya’da Ekim Devrimi’nden önce “Rusya
Sosyal Demokrat İşçileri” Partisi’nin siyasal ve düşünsel faaliyetleri İran
1 Tahlili Az, Sharayete Ejtemaee Rostaee,. Tahran, 1978. ss. 61-2.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 12/261
7
işçilerinin aydınlamasında büyük bir rol oynamıştır. Bakü’deki “Himmet”
ayd ınlatma grubu 1904 yılından itibaren İran’ın büyük şehirlerinde
teşkilatlar ını kurdu ve işçilerin grev hakkı ve sosyoekonomik
özgürlüğünü savunarak işçilerin yaşam koşullar ının iyileşmesini talep
ediyordu.
1940’lı yıllarda Tudeh Partisi’nin yönlendirilmesiyle işçi
hareketleri ve sendikalar zirveye ulaştı. Tudeh Partisi’nin işçi
hareketlerini yönlendirmesine kar şın Çalışma Bakanlığı kuruldu,
böylece devlete bağlı
olan sendikalar ı
n kurulması
yla Tudeh Partisi’nebağlı sendikalar ın güçlenmesinin engellenilmesi amaçlanıyordu.
Ağustos 1953 darbesinden sonra devletin resmi işçi kurumlar ına olan
ilgisi de azalmaya başlad ı1. Bu yıllarda devlet yeni işçi sınıf ının
desteğini kazanmaya yönelik bir takım değişimler yaptı (örneğin işçilerin
işyerlerinin %20 kar ına ortak etme, asgari ücret uygulaması ve fabrika
hisselerinin işçilere satışı). 1963 yılının iş kanuna göre sadece ayr ı
sendika kuruluşuna izin veriliyor ve federasyon kurulmasına müsaide
edilmiyordu.
1970’li yıllar ın başında bir takım grevler nedeniyle devlet
işverenleri maaşlar ın artırması için zorladı. İran İslam Devrimi
öncesinde işçiler varolan siyasi ortamdan etkilenerek bir takım grev ve
siyasal eylemlerde bulundular.
Kapitalistler
Kacar döneminde (1794 – 1925) özel mülkiyetin serbestliği ve
devletin ekonomiye müdahale etmeme düşüncesi dolaysıyla Liberalizm
ayd ın sınıflarda yayılmaktaydı. On dokuzuncu yüzyıllın sonunda İran
Bat ı il işkilerinin artması sonucunda İranlı tüccarlar ticari şirketler
1 Abdül Samat KAMBAKHSH, Jonbeshe Karegari Dar İran, Tudeh Partisi Yayınlar ı, Bita.S.30
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 13/261
8
kurmaya başladılar. Bu dönemde bazı tüccarlar ın sanayide (örneğin
ipek fabrikalar ı ve dokuma) yatır ım yapmalar ı da önemli derecede arttı.
Tütün tekelinin devlet taraf ından yabancı bir şirkete (Reji)
verilmesi, tüccar ın Batı ve Saray’a kar şı tepki vermesine neden oldu.
Bat ıyla ticaret, tüccarlar ın iktisadi gücünü artırmıştı. Fakat despot Kacar
devletinin tüccarla olan ilişkisi onlar ın memnuniyetsizliğine neden
olmuştu ve bu durum Meşrutiyet harekatının oluşumunda etkili bir rol
oynadı.
Rıza Şah’ ın düşmesi, ekonomide devlet payının azalması,kamusal tekellerin kaldır ılması, dış borçlanma ve ithalatın artışı tüccar
sınıf ını yeniden canlandırdı. 1941 – 1953 arası özellikle Musaddık
hükümetin dönemde tüccar kapitalistlerin hükümet ve mecliste etkili
konuma sahiplerdi. 1953 yılından itibaren 1961 yılına kadar Saray ve
ordunun siyasal yaşamda egemenliklerinin artmasıyla birlikte kapitalist
sınıf ın etkiliği azalmasına rağmen ekonomik gücü artmaktaydı. Bu
dönemde özel sektörün yatır ımlar ı yılda % 20 oranında artmaktaydı
1
.1961 yılından sonra ekonomik reformlar ının uygulanmasıyla sanayi ve
üretime önem verilirken ticari kapitalizmin büyümesine bazı engeller
çıkar ıldı. Buna rağmen 1970’li yıllarda yeni sınıf ın büyümesi devlette
baz ı endişelere yol açtı, bu ortamda sanayi feodalizmin tehlikesinden
söz ediliyordu. Bu nedenle Şah’ın emriyle yeni kapitalist sınıf ının
kontrolsüz büyümesini engelleme amacıyla “Yüksek Sosyal Konseyi”
kuruldu ve özel sektöre ait 5000 büyük sanayinin üçte bir hisselerininişçilere satılmasına karar verildi. Yeni burjuvaziyle Saray çekişmesi iç
krizlere yol açmıştı.
Esnaf
Geleneksel orta sınıf denilen esnaf kesimi modern kapitalist
düzenin yaygınlaşmasından önce çeşitli ülkelerde esnaf ve küçük
1 Vezarate Eghtesad ve Daraee, Amare Sanayee Bozorg, Tahran, 1979. s. 4.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 14/261
9
işletmeler teşebbüsleri olarak kurulmuşlardı. İran’da yirminci yüzyılda
kriz, ayaklanma ve devrimlerde küçük burjuvazi önemli rol oynam ıştır.
Küçük burjuvazi ulema ve ruhanileri destekleyip her zaman dini
eğilimlerine sahipti. On dokuzuncu yüzyılın sonlar ından itibaren küçük
burjuvazi Batı Kapitalizminin iktisadi ve kültürel girişimlerine kar şı
direnmiştir. Bu sınıf Tütün Harekatı ve Meşrutiyet Devrimini de
desteklemiştir. Ayr ıca küçük burjuvazi, on dokuzuncu yüzyılın
sonlar ındaki Batı nüfuzuna kar şı şekillenen İslami hareketlerin
merkezinde yer almaktadır. Ruhaniler baştan dini ve emperyalizm
kar şıtı söylemlerle küçük burjuvalar ın desteğini kazandılar. Özellikle
zanaatçılar ve geleneksel üreticiler, uluslararası kapitalist ekonomiye
artan bağımlılıktan dolayı zarara uğramışlardı. Pehlevi döneminde
tüccar örgütleri muhaf ıza edildi. Ayr ıca orta gelenekselci sınıf
Mussedik’in Petrolün Millileştirilmesini de destekledi ve bu sınıfa ait
olan parti ve gruplar Cepheyi Millide faaliyette bulunuyorlardı. Cepheyi
Milli’nin milli ve dini kanatlar ının iç çekişmeleri sonucunda küçük
burjuvazinin desteği azalmaya başlad ı ve bu durum Mussadık
hükümetinin zayıflamasında önemli rol oynadı. 1961 yılında ruhaniler ve
Saray arasında çekişmelerin artmasıyla birlikte yeniden esnaf siyasi
yönden aktifleşti. Milli Meclis’in kapatılması ve yeni iktisadi politikalar ın
uygulanması sonucunda devletin rolünün artması, esnaf arasında geniş
tepkilere yol açtı. 1964 yılında Milli Meclis 200 milyon dolar askeri kredi
kar şılığında Amerikalı askeri personeline diplomatik dokunulmazlığı
tan ımas ı sonucunda1 bazı ruhaniler, özellikle Ayetüllah Humeyni’nin
kar şı çıkışlar ı yeniden orta sınıf ın dini duygular ını incitti. Muharrem
1963 yılında dini etkinlik siyasi protestoya dönüştü ve isyan tüm çar şıyı
kapladı. 1963–1979 döneminde yenilenme ve sanayileşme sonucunda
küçük burjuvazinin durumu daha da kötüleşti. Çar şıdaki küçük
burjuvalar sanayicilerin aksine devletin sanayicilere tanıdığı vergi
indirimi, gümrük desteği ve finanssal desteğinden yoksunlardı. Orta
1 Kapitülasyon
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 15/261
10
sınıf ın dini duygular ı İslami devrim ideolojisinin şekillenmesine yardımcı
oldu.
Ruhaniler
Şiilerin on ikinci İmamı olan “İmamı Zaman”ın geçici olarak
görünmezliği başlad ıktan sonra görününceye dek din adamlar ı ve
ruhaniler İmam’ın vekili olarak görev yapabileceklerdir.
Şii ruhanileri İran’da Sefavi Hanedanı döneminden sonra toplum
üzerinde etkili olan sosyal gruplardan en önemlisi say ılarak özel değer
ve sosyal dokunulmazlık ayr ıcalığı haklar ına sahipti. İran hükümdarlar ı
din adamlar ına tanınan haklar ve ayr ıcal ıklara müdahale edemiyorlardı.
Safavi ve Kacar hanedanı dönemlerinde sosyo – politik – ekonomik
açılardan güçlendirilmiş vakıflar, dini okullar, şeriat mahkemeleri,
Yargıtay ve büro işleri gibi sorumluluklar ruhanilere bırak ılmıştı. Kacar
Hanedanı döneminde devletin kontrolü dışında olması amacıyla dini
eğitim veren kuruluşlar ın Irak’a nakledilmesi, dini mekanizmanın
bağımsızlığını arttır ıyordu. Ayr ıca Kacar Hanedanı devrinde Şii
mezhebinin temeli olarak kabul edilen içtihat ve taklit farizalar ının
uygulanması din adamlar ının gücünü artırmıştır. Kacar hükümdarlar ı ise
kar şılaştıklar ı dini boşluğu doldurmak amacıyla kendi resmi din
adamlar ını yetiştirerek devlete bağımlı din adamlar ına “Sadrül Ulema”
ve “Sultan-ül Ulema” gibi unvanlar verdiler. Bu olaydan sonra ülkenin
çeşitli şehirlerinde dini görev yapan “Şeyh-ül İslam” lakaplı din adamlar ı
ve Cuma namazı imamlar ı şah taraf ından atanıyorlardı.
Aydınlar
İran’a özellikle değişim ve yenilenme sürecinde aydınlar ın rolü
siyasi yaşamını aşarak temel ve yapısal bir yere sahip olmuştur.
Meşrutiyet Devrimi sonrasındaki devlet yapısının oluşumunda aydınlar ınetkisi belirgindi. İran’ın ilk aydın nesilleri Liberalizm, Sekularizm ve
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 16/261
11
yeniliği savunuyorlardır. Bu aydınlar İran’ın eski ve geleneksel
değerlerinin canlandır ılması, ruhanileri siyasetten uzaklaştırma, Avrupa
metodunda bir anayasa hazırlanması, milli hükümet ve onun
kurumlar ının inşa edilmesini istemekteydiler. Bazen aydınlar kendi
isteklerini gerçekleştirme uğrunda ruhanilerin desteğini kazanma
amacıyla isteklerinin temelinde İslam olduğunu ileri sürüyorlardı.
İran Meşrutiyet Devrimi’nin temelleri aydın düşüncelerinin
yay ılmasıyla oluştu. Feramuşhane (Unutma Evi), Ademiyet Toplumu,
İran Uyanı
ş Lojü ve Terakki Topluluğu gibi bazı
teşkilatlar yoluylaayd ınlar ın düşünce ve eylemlerini örgütlüyorlardı. Ayr ıca Meşrutiyet
Devriminden önce aydınlar İran’ın geri kalmışlığını gidermek için
siyasal, mali ve arazi politikalar ında geniş çaplı değişimlerin gerekli
olduğunu söylemekteydiler. Aydınlar ın düşünceleri onlarca gazete ve
bildiride yayımlanıyordu. Meşrutiyetin kazanılmasından sonra ve milli
meclisinin kuruluşuyla birlikte aydınlar ın rolü daha da açık biçimde göze
çarpmaya başlay ıp aydın topluluklar ı genişledi.
Meşrutiyet Anayasa’sı aydınlar ın milli hükümet, özgürlük ve eşitlik
temellerine dayanıyordu. Ayr ıca daha sonra Pehlevi döneminde
uygulanacak olan bazı düşünceler, örneğin toprak reformu, kültürel
sekularizm, anti nasyonalizm ve ruhani kar şıtlığı bu dönemin aydın
harekatında oluşmuştu.
1920 darbesiyle birlikte İran’ın siyasal ve sosyal ortamı değişti ve
ayd ınlar ın siyaset alanındaki faaliyetleri sona erdi. Batı ve değişimyanlısı olan Rıza Şah hükümeti aydınlar ın bazı isteklerini gerçekleştirdi,
örneğin modern devletin kurulması, İran Nasyonalizmi, idari reformlar,
ruhanilerin siyasetten uzaklaştır ılması ve siyasi bütünlük. Diğer istekleri
ise örneğin hukuk devleti, özgürlük ve liberalizm bastır ıldı.
Rıza Şah’ın devrilmesiyle birlikte sosyal ve siyasal faaliyetlerin
özgürleşmesi sonucunda yeni orta sınıflar ve aydınlar yeniden siyasal
sahneye çıkmaya başladılar. Rıza Şah’ın eğitim programlar ı sonucunda
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 17/261
12
yeni bir eğitimli sınıf oluşmuştu, bu grubun kurduğu ilk parti İran Partisi
idi ki bu parti aslında Mühendisler topluluğu olarak kurulmuştu. İran
Partisi hekimler, hukukçular, gazeteciler, üniversite ve okul
öğretmenlerinin partisi idi1.
Cepheyi Milli’nin düşürülmesinden sonra ve 1963 – 1978
döneminde muhafazakar, Batı yanlısı ve Saray’a yakın yeni aydın sınıf ı
oluşup önemli siyasi mevkileri işgal ettiler.
1970’li yıllarda bazı ayd ınlar İslam ideolojisinin etraf ında
toplanarak bu ideolojiye isyancı bir yön verdiler. Halbuki önceki aydınnesilleri, din ve gelenek kar şıtı ve Liberal yaklaşımlara sahiplerdi. Tam
tersine 1970’li yıllarda dini aydınlar ın amacı İslam’ı canlandırarak bir
sosyal ve siyasal düzen olarak Batı kapitalizminin kar şısına çıkmaktı.
Aktörlerin Etkililiği
Görüldüğü gibi ordu, köylü, soylu, işçi ve işçi sendikalar ı
İran’ı
ndeğişim ve devrim süreçlerinde pek etkili olmamışlardır. Fakat
kapitalist, orta sınıf, aydınlar ve ruhanilerin etki ve önemi fazladır. Bu
nedenle bu araştırmada esnaf, aydın ve ruhanilerin belirlediğimiz
hareket ve devrimlerdeki rolleri incelenecektir.
Araştırmanın Sorular ı
Esnaf, aydın ve ruhanilerin üstlendikleri rollerin aynı önemde
olmadıklar ı bir gerçektir. Gerçekten de, bu grup, devrim ve sosyal
hareketlerin hazırlanma, oluşma ve sonuçlanması aşamalar ında hangi rolleri
üstlenmişlerdir? Devrimler ve toplumsal hareketlerin önderlik, seferberlik,
organizasyon ve ideolojik, aşamalar ında neler yapmışlardır? Her grup,
hareket ve devrimlerin aşamalar ında ne ölçüde etkili olmuştur? Devrimin
değişik aşamalar ında (hazırlama, oluşma ve sonuçlanma) ve rollerde (liderlik,
1 R. Cottam, Nationalism in Iran, Pittsburgh, 1964, p. 265.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 18/261
13
seferberlik, organizasyon ve ideoloji), milliyetçi, dinci ve Marksist aydınlardan
hangisinin daha önemli bir rol üstlendiğini görmek mümkün müdür? Ortaya
konulan sorulardan anlaşılacağı üzere bu araştırmanın amacı, devrimin
değişik aşamalar ında milliyetçi, dinci ve Marksist aydınlar, dini liderler ve orta
sınıfa düşen roller ile bu gruplar ın ortak ve farklı yönleri gözler önüne
sermektir. Bu temele dayanarak Tablo 1'deki sorulara cevap bulmak
araştırmanın esas amacıdır.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 19/261
14
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
o r t a
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
ç o k
a z
a z
a z
a z
a z
a z
a z
a z
a z
a z
a z
a z
a z
a z
a z
T ü t ü n
H a z ý r l a m
a
H a z ý r l a m
a
H a z ý r l a m
a
H a z ý r l a m
a
O l u þ u m
O l u þ u m
O l u þ u m
O l u þ u m
Z a f e r
Z a f e r
Z a f e r
Z a f e r
Ý s l a m i
D e v r i m
Ý s l a m i
D e v r i m
Ý s l a m i
D e v r i m
T ü t ü n
T ü t ü n
M e þ r u t i y e t
M e þ r u t i y e t
P e t r o l ü
n
M i l l i l e þ m
e s i
P e t r o l ü n
M i l l i l e þ m e s i
Ý s l a m i
D e v r i m
Ý s l a m i
D e v r i m
M e þ r u t i y e t
P e t r o l ü n
M i l l i l e þ m e s i
P e t r o l ü n
M i l l i l e þ m e s
i
M i l l i
Ý r a n
h a r e k e t v e
d e v r i m
l e r i n d e
r o l
o y n
a y a n l a r
B o y u t l a r
v e a þ a m a l a r
A y d ý n l a r
M a r k s i s t
D i n i
U l e m a
E s n
a f
Ý d e o l o j i L i d e r l i k S e f e r b e r l i k O r g a n i z a s y o n
T a b l o
1
: A r a þ t ý r m a S o r u n l a r ý
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 20/261
15
Amaç ve Yöntem
Bu çalışmada, belge incelenmesine dayalı tarihsel yöntem
kullanılmıştır. Tarihsel yöntem tarihi konularda bilimsel yöntemlerin
uygulanmasından ibarettir. Bu yöntem sosyal bilimlerde önemli bir yere
sahiptir.
Tarihsel yöntem uygulamadaki dikkat açısından en zor araştırma
yöntemlerindendir, çünkü araştırmacı bir yandan kaynaklar ın niteliğini
örneğin kaynaklar ın gerçek ve doğru olduğu, yazarlar ının, yazının
zaman ve mekan ve yazım koşullar ını göz önünde bulundurması
gerekmektedir. Öte yandan kaynaklar ın içeriğini, örneğin sağlamlık,
dikkat ve değeri açısından incelemesi gerekir. Bu yöntemin bir diğer
zorluğu da, elde edilen sonuçlar ın genellemesinde aşır ı derecede
dikkatli olmak gerekmektedir 1.
Tarihsel yöntemin üstünlüğü, araştırmacının incelenen konularladirekt olarak temas etmemesi ve güncel yaşamında olaylarla
kar şılaşmamasıdır, böylece inceleyen – incelenen arasındaki etkileşim
söz konusu değildir.
Tezin araştırma yöntemi Tarihsel Analiz’dir, öncelikle mevcut
kaynaklar taranmıştır. Veri kaynaklar ı şunlardır; 1. resmi ve yayınlanmış
belgeler, 2. geçmiş dönemlerdeki faaliyetlere ait yazı
lar ve belgeler, 3.devrim ve hareketlerde direkt olarak katılan insanlarla yapılan
röportajlar. Bu araştırmada birincil ve ikincil kaynaklar kullanılmıştır,
birincil kaynaklar devrimler ve hareketlerde direkt olarak kat ılanlarca
yaz ılmış eserlerken ikincil kaynaklar söz konusu devrim ve hareketlerde
direkt olarak katılmamış yazarlar ın eserlerinden oluşmaktadır 2.
1
Abbas Bazargan, Zohreh Sarmad ve Elaheh Hejazi, Raveshhaye Tahghigh Dar OlumeRaftari, Tahran, Akah Yayınlar ı, 2000, s. 122.2 a.g.e., s. 123
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 21/261
16
Tez iki amaca sahiptir: 1. Araştırmacının geçmişteki olaylar ın
gerçeklerine ulaşma isteğidir. Böylece araştırmacı geçmişte
gerçekleşen olaylar hakkında bilgi sahibi olmayı hedeflemektedir. 2.
Şimdiki durum hakkında açık bir görüşe sahip olma isteğidir. Bir başka
değişle bu araştırmanın amacı geçmişteki verileri kullanarak geçmişteki
olaylar ı yorumlamaktır. Bu yöntemle geçmişteki olaylar ın nedenlerini
anlamak mümkündür. Böylece bugünkü olaylar ın anlaşılmasında da bir
tarihsel görüşe sahip olabiliriz (bazılar ına göre tarihi incelemekle
gelecekteki olaylar ı tahmin etmek mümkündür).
Bu araştırma giriş, üç ayr ı bölüm ile bir sonuçtan oluşmaktadır. İlk
bölümde araştırmanın model ve kavramlar ı belirlenmiştir. Bölümün başında
devrimlerin, ihtilallerin meydana gelişi, oluşumu ve sonuçlanması, ayr ıca
ihtilal ve devrimin temel farklılıklar ı incelenecektir. Devamında aydınlar, din
hocalar ı ve orta sınıf, devrim ve hareketlerin aktörleri olarak incelenmiş,
sonunda bunlar ın önderlik, seferberlik, organizasyon ve ideolojik rolleri
ele alınmıştır.
İkinci bölüm 20. yüzyılın ilk yar ısındaki hareketlere, yani Tütün
Aayaklanması ve Meşrutiyet Devrimine ayr ılmıştır. Bu bölüm iki
kısımdan oluşur. Birinci kısımda aydınlar, din hocalar ı ve orta sınıf ın
üstlendiği roller ve Tütün Ayaklanmasının aşamalar ı açısından
araştır ılmıştır. Bu kısım sonuçlar ve sonuçlar ın şematik kar şılaştır ılması
ile son bulmuştur. İkinci kısımda ise, yine sözü edilen dört kavram,
Meşrutiyet Devriminde aydınlar, dini liderler ve orta sınıf ın rolü ve
devrimin oluşum aşamalar ı, ve şematik bir sonuç yer almaktadır.
Üçüncü bölümde 20. yüzyılın ikinci yar ısındaki hareketlere yer
verilmektedir. İlk kısımda Petrolün Millileştirilmesi ve aydınlar, dini
liderlerle ve orta direğin rolleri ve kıyaslanması ele alınmıştır. Sonunda
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 22/261
17
şematik sonuçlar verilmiştir. İkinci kısım, İslam devrimiyle ilgilidir ki yine
söz konusu dört kavram açısından milli, dini ve Marksist aydınlar, dini
liderler ve orta direğin rolü incelenmiştir.
Araştırmanın sonunda konu ve kavram sonuçlar ı verilmiştir.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 23/261
18
BİRİNCİ BÖLÜM
MODEL VE KAVRAMLARModern devlet oluşumuyla birlikte devlet – toplum ilişkisinin niteliği
daha fazla önem kazanmıştır. Modern devlet, başlangıçta genellikle otoriter
devlet biçiminde ortaya çıkmıştır. 19. yüzyılda otoriter devletlerin çöküşüyle
birlikte siyaset ve toplum alanlar ı farklılaştı. Toplum ve devlet ayr ımına yol
açan bir diğer etken de din ve devlet arasındaki bağlar ın zayıflaması, böylece
din ve onun sosyal kurumlar ı toplumsal alanda yer almıştır.
Batı toplumlar ı hakkında araştırma yapan sosyal bilimciler, 19.yüzyılda devlet ve toplumun tam olarak ayr ı ve zıt olmasına bakmayarak,
devlet ve toplum ilişkisini çok yakın ve sık olarak ele almakla birlikte devlet
siyasetini de siyasal örgütler ve sosyal güçler ile örtüştüğünü düşünmekteler.
Halbuki batılı olmayan devletleri araştıran toplum bilimciler, 19. yüzyıldaki
bakış açısını (devlet ve toplum ayr ımı) muhaf ıza etmekteler.
Devlet ve toplum ilişkisi davranışsal, toplumsal güçler ve yapısal
düzlemlerde incelenebilir. Siyasal davranış (political behaviour) yaklaşımı,
bireylerin siyasal davranışlar ını incelerken, ekonomik-toplumsal sınıf, sosyal
mevki, eğitim düzeyi, cinsiyet, soy, dini eğilimler ve benzeri değişkenleri
araştırmaktadır. Toplumsal güçler yaklaşımında sosyal gruplar ve güçlerin
siyasi yaşam üzerindeki etki ve rolleri incelenilmektedir. Üçüncü yaklaşımda
ise ekonomik, sosyal ve kültürel düzenlerinin siyasal yapı üzerindeki
etkilerinden bahsedilmektedir.
Bu araştırmada, İran’ın üçüncü dünya ülkeleri arasında yer alması ve
batılı ülke olmadığından dolayı 19. yüzyıldaki Avrupalı yaklaşımını (din ve
devlet ayr ımı) kullanıp sistematik bir görüş izlemektedir. Siyasal davranışlar,
toplumsal güçler veya yapısal inceleme olmadan İran devriminin
açıklanmasının imkansız olduğundan sistematik yaklaşım kullanılmıştır. Söz
edilen yaklaşımlar ın hiçbirisi tek başına açıklayıcı olamazlar, araştırmanın
başlığında da belirtildiği gibi toplumsal güçler üzerinde odaklanılacaktır.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 24/261
19
I. TOPLUMSAL DEĞİŞİM HAREKETİ VE DEVRİM SÜRECİ
Toplumsal değişim hareketi ve devrim süreci, doğuş, gelişme ve
zafer dönemlerinden oluşmakta ve her sosyolog bu dönemlerden her
birine özel değer vermektedir.
A. Şekillenme veya Doğuş (Hazırlama)
Değişim ve devrim koşullar ının oluşmas ına zemin hazırlayan
yap ısal oluşumlar, siyasal ve toplumsal öğelerdir ve ön yargılar,
çevresel koşullar ile dış faktörlerden etkilenebilirler. Toplum bilimciler ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel etkenlerin devrim koşullar ına
zemin hazırlayan en önemli öğeler olduğunu kabul ederler ve
sosyolojik, psikolojik, siyasal, kültürel ve pratik olarak farklı olan teorileri
ve bu faktörlerden birini veya bazılar ını devrimin meydana gelişini
açıklamak için kullanırlar. Toprak mülkiyeti, ağır vergiler, hizmet ve
mallar ının aşır ı pahalılığı ve fakir kesimin zorlanması, sınıfsal
farklılıklar, bireysel ve toplumsal özgürlüklerin yok edilip diktatörlüğünoluşturulması, topluma hakim olan sosyal değerleri hiçe saymak, siyasi
ve diplomatik yenilgiler, ülkeye dolaylı veya direk olarak yabancılar ın
egemenliği, açlık, coğrafi ve çevresel koşullar devrimi yapısal olarak
haz ırlayan etmenlerdir.1 Örneğin, Johnson’a göre: “Siyasal sistem ve
toplumsal gruplara hakim olan değerler arasındaki çelişki toplumsal
yap ıda çelişkiye neden olup sonuçta toplumu kritik koşullara
sürüklemektedir”.
2
Marx’a göre: “Üretim faktörleri ve üretim ilişkileri
arasındaki çelişki devrim koşullar ını hazırlayıp bu koşullar ı sınıfsal
çelişkiye dönüştürmektedir”.
Bu dönemde ideoloji ve yeni düşüncelerin oluşumu, devrimlere
zemin oluşturmalar ı açısından önem taşımaktadır. Bu yoldan ideologlar
1 Manuchehr Muhammedî, Beresi Enghelabe İslami İran, 6. baskı, Tahran, Amir Kabir,
Yayınlar ı, 1997, s. 48.2 Charlmers Johnson, Taghire Enghelabi, Çev. Hamit Elyasi, Tahran, Amir Kabir Yayınlar ı,1994, s. 45.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 25/261
20
ve düşünsel liderler, kavramlar ı ve ideolojik görüşlerini kullanarak
mevcut düzeni eleştirip ideal düzeni gündeme getirmektedir.1
B. İlerleme ve Devrimin Gerçekleşmesi
Bu aşama çevresel ve yapısal olarak uygun zemine göre oluşan
prosedürleri içermektedir. Başka bir deyişle toplumda değişim için
uygun şartlar ın meydana gelmesi sıras ında sisteme muhalefet eden
siyasi gruplar ve düşünürler yapılandırma ve amaçlar ı ortaya koyarak,
halk tabanını seferber ve organize ederler. Devrimci hareket içinyap ılandırma, her toplumda ekonomik, siyasal ve kültürel koşullara
bağlıdır. Amaçlar ına ulaşmak için hangi f ırsatlar ı, hangi yollar ı nas ıl
kullanacaklar ını ve mevcut engelleri nasıl aşacaklar ını koşullar belirler.2
Bu aşamanın en önemli değişkeni olarak seferberlik ve
organizasyon rolüne değinmek gerekir, çünkü bu seferberlik ve
organizasyon devrimsel değişimlerin meydana geliş zamanı, şekil ve
şiddetini belirlemektedir. Başka bir değişle mevcut güçleri ve olanaklar ı
organize etmek devrimcilerin egemenlere kar şı gücünü artırmakta
önemli rol oynamaktadır. Siyasal gruplar ve ideologlar ın halkı seferber
etmek için kullandıklar ı silahlar dil, hitap ve ifade biçimidir. Bunlar
devrimin ideolojisini ve hedeflerini basit bir şekilde ve halkın
duygusallığına dayanarak ortaya koyarlar. Örneğin, Charles Tilly’e göre:
“Devrim bir toplumsal aksiyondur ve devrimci güçler seferberlik
prosedürüne dayanarak zorunluluk, ekonomi ve değer kaynaklar ı kullanarak egemen güçlerin elinde bulunan yeni olanaklar ı
etkisizleştirmeye çalışırlar”. Devrimci itilaf bu dönemde hareketi koruyup
devam ettirmek için önemli bir faktördür ve iktidara kar şı bütün gruplar
ortak bir düşmanın olması esasına dayanarak geçici olarak birleşip
devrimi zafer ve sonuca götürmeye çalışırlar.3 Bu aşamada devrimci
1 Asattullah Bademci, Usul ve Shenakhte Enghelabe İslami, 4. Baskı, Tahran, Peyam
Yayınlar ı, 1997, s. 121.2 Badamchi, a.g.e., s. 130.3 Charles Tilly, From Mobilization To Revolution, London, Wesly, 1976, p. 69.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 26/261
21
seferberlik, ideolojik temellere dayanarak, değişik gruplar ı birlikte aktif
hale getirip, güç olanaklar ı ve ideolojinin belirlediği amaçlar
doğrultusunda kullanabilir.1
C. Zafer veya Sonuç
Charlmers Johnson, devrimin zafere ulaşması için iki koşulu
gerekli bulmaktadır. Temel koşul olan birincisi, çevre, değer yargılar ı ve
yap ısal baskılar ı ile toplumsal iktidar boşluğunu içerir. İkincisi nihai veya
yeterli koşullardır ve genellikle devrimi hızlandıran ve sonuca taşıyanfaktörlerdir. Bu faktörler ordunun zaaf ı, askeri darbe, devrimcilerin inanç
biçimi (Allah'ın yardım ve şehit olma gibi), devrim strateji ve taktikleri,
silahlı ayaklanma, gerilla hareketi, devlet sistemine girip içten darbe
yapma veya genel ayaklanma, gösteriler, grevler ve son olarak
karizmatik ve güçlü bir liderin ortaya çıkması gibi koşullar ını içerir.2
II. DEVRİM
Şu ana kadar devrim sözcüğü farklı anlamlarda yorumlanmıştır.
Bazen sadece toplumsal bir değişiklik olarak kullanılmasına rağmen
devrim toplumsal değişim değil belki onun özel bir şeklidir. Bazen de
devrim ve devrimci kelimesi bazı özel değişimlerin önem ve kapsamını
gösterecek şekilde kullanılır. Örneğin, feodal toplumun endüstri
toplumuna dönüşmesini sağlayan değişime devrim denmiştir, ancak bu
kullanış pek de doğru değildir. Siyasal analizde devrim kavramı özel bir
tak ım değişimler için kullanılır, 1789 Fransa, 1917 Rusya ve1949 Çin'de
meydana gelen değişimler devrim örnekleridir. Ancak sosyologlar
devrim sözcüğünü toplumsal yapıdaki tam bir değişim için
kullanmaktadırlar, ve iktidardaki değişimler ise bunun sadece bir
görüntüsüdür. Latince de devrim için kullanılan ilk terim olan
1
Hüseyin Beşiriye, Enghalab ve Besije Siyasî , Tahran, Ney Yayınlar ı, 1995, s. 79.2 Charlmers Johnson, a.g.e., s. 104.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 27/261
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 28/261
23
sosyal, kültürel, siyasal, psikolojik,…) ve ayr ıca bu değişkenler
arasındaki mantıksal ilişki.
Durkheim ve Merton kendi devrim teorilerinde diğer bilginlerin
temel aldıklar ı anomiye1 değinmişlerdir.
Eckstein ekonomik olarak toplumsal yoksulluğun artmasını
devrime yol açan faktörlerden biri olarak yorumlar. Ekonominin hızlı
gelişmesi sonucu üretimde artış meydana gelmekte, ancak bu artış
dengeli bir şekilde dağıtılmazsa bütün toplum ondan yararlanamaz.
Eckstein bunun dışında başka birkaç faktörü daha devrimin sebebiolarak göstermektedir:
1. Halkın, demokratik isteklerini ifade etmek için uygun siyasal
ortam ve şartlar ın oluşmaması,
2. Toplumsal değerlerin çelişkisi (yeni ve geleneksel değer
sisteminin çelişkisi),
3. Toplumdaki gerici ideoloji egemenliği,4. Halkın ulaşılmaz üst sınıflar ve seçkinlerden memnun
kalmaması,
5. Sosyal düzensizlik,
6. Yeni sosyal sınıflar ın oluşmasından doğan çelişkiler.2
Huntington, “toplumsal değerlerin hızlı değişimi, genelde
modernizasyona doğru giden toplumlarda ortaya çı
kar” demektedir.Yazar, siyasal – toplumsal istikrarsızlık, modernizasyonun arttığı ölçüde
artabileceğini ileri sürmektedir. Modernizasyon tanımını sanayileşme,
kentleşme, dinsel yokluk, demokratikleşme, eğitimsel gelişme,
1
Anomi: beklenmedik ekonomik durgunluk veya hızlı ekonomik gelişimin sosyaldüzensizlik yaratmasıdır.
2 Harry Eckstein, Internal War , Newyork, Free Press, 1964, p. 45.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 29/261
24
toplumsal olay ve sorulara medyanın katılması gibi etkenlerle
yapmaktadır 1.
Huntington, devrimi toplumun modernleşme çabasının bir yönü
olarak ele almaktadır. Devrim, sosyo – ekonomik gelişme veya bu iki
etkinin, siyasal gelişmeyle uyum içinde gelişemediği toplumlarda
gerçekleşir ve devrimci hareket bu uyumsuzluğu yok etmek için oluşur.
Yazara göre; gelişmiş ülkelerde, siyasi kurumlar ın oldukça gelişmiş
olması, devrim tehlikesine set oluşturmaktadır. Devrime sadece
gelişmekte olan ülkelerde rastlanı
labilir. Huntington, devrimi gelenekseltoplumun modern topluma dönüşmesinde bir aygıt olarak
nitelendirmektedir. O’na göre devrim radikal bir değişimdir.
Devrim teorilerinin sınıflamasında bu teorilerin devrimi açıklayıcı
öğelerinden yararlanılmaktadır. Fakat bu teorilerin farklılaşmasındaki en
önemli boyut onlar ın birey, örgüt ve sınıf tanımlar ından kaynaklanır.
Söz konusu teoriler bireyler, sınıflar ve örgütlerin hangi koşulda
devrimsel olarak hareket edeceğini açıklamaktır. Söz konusu teorileri buüç grubun herhangi birinin içinde yerleştirebiliriz.
Bireye Dayalı Devrim Teorileri
Bu yaklaşımın temel varsayımı, devrimi bireysel bir eylem olarak
tan ımlamalar ıdır. Böylece bireyler bazı amaçlar ını gerçekleştirmek için
devrime baş vururlar. Bu yaklaşım çerçevesinde sürekli olan yapısaldeğişimler sonucunda çözümlenilmemiş gerilimler artmakta, böylece bu
durum mekanda kargaşaya yol açmaktadır. Gerilim birkaç sebepten
oluşur: 1- Adaletsiz bir sistemde sosyal bağlar ın kopuşu ile insanlar
yönlerini şaşır ır (panikleme, endişe, utanma ve suçluluk)2. 2- Bireyleri
siyasi sisteme bağlayan aracı sosyal ve siyasal kurumlar ın çöküşü
1 S.P.Huntington, Political Order in Changing Societion, Yale University Pres, Massachse,
1976, s. 23.2 Chalmers Johnson, a.g.e., s. 70
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 30/261
25
nedeniyle birey ve gruplar sosyal açıdan izole olurlar, bu durum onlar ın
marjinal olmalar ına yol açar 1. 3- Artan beklentilerin kar şılan ılmaması
nedeniyle ümitsizliğe kapılma, başar ısızlıklara sebep olur 2. 4-
kurumsallaşmayı engelleyen ve toplumda bütünlüğü bozan hızlı
modernizasyon3. Genel olarak gerilimler bireylerde oluşur, fakat
yetkililerin sosyal düzeni sağlamaktaki başar ısızlığı sonucunda
toplumsal devrim davranışlar ı ortaya çıkar. Böylece devrimsel
hareketlerle devrimsel olmayan güç çekişmeleri arasında ayr ım olur.
Hoşnutsuzluk ve bunalı
m bireylerin devrimsel davranı
şlar sergilemeleri için yeterli değildir. “Kritik durum” yaratan sebepler devrim
için gereken psikolojik etkenleri hazırlar ve “bireyleri hızlı etkilenmeleri”
ve “kitlenin toplu isteklerine kar şı korunmasızdır” 4.
İran devrimi ve hareketlerinin temelleri izlendiğinde, Şii siyasi
düşüncesiyle Monar şi ideolojisinin bağdaşmazlığını göz önünde
bulundurulması gerekir 5.
Şii mezhebinde İmamet inanışı vardır. Bu çerçevede
peygamberin ölümünden sonra belli karizmatik kişilerin hakiki liderleri
olduğuna inanırlar. On ikinci İmam’ın dünyevi olarak yaşamamasına
rağmen onun yer yüzündeki önderliği sona ermemiştir. Bu ideolojik
teamül tüm zamanlarda tüm yöneticileri gayri meşru kabul eder ve bu
anlayış neticesinde İran Şii Muhalefet Siyaseti açıklanabilir 6.
Bu yorumlama tarihsel gerçeklerle uymamaktadır. Çünkü birincisi,
İran’da Şii dini hareketleri daima farklı ve ulema siyasal olarak
heterojen kategorilerde yer alıyorlardı. 19 ve 20. yüzyıllar ında,
1 Hannah Arendt, The Origin of Totalitarianism, Cleveland Meridian Books, 1958, p. 36.2 James C. Davies, “Toward a Theory of Revolution”, American Sociolojical Review, 27,
1962, p. 10.3 Samuel Huntington, Ibid, p. 50.4 David C. Schwartz, Theory of Revolutionary Behavior , New York, Free Pres, 1971, pp.
14-32.5
Mansoor Moaddel, Class, Politics and Ideology in the Iranian Revolution, New York,Colombia University Press, 1993, p. 4.
6 Hamit Algor, The Islamic Revolution in Iran, London, Open Press, 1983, p. 2.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 31/261
26
ulemanın bir grubu monar şiyi desteklerken diğer grup ters yönde
hareket ediyorlardı.
Bireyselci yöntemi savunan bir diğer yaklaşım da aşağıdaki
gibidir. 1960 ve 1970’lı yıllarda sürekli iktisadi büyüme ve bunun sonucu
olarak iktisadi kriz Humeyni’nin aşır ı düşüncelerine zemin hazırladı. Bu
yaklaşım eleştirilebilir, çünkü İran ekonomisi o dönemde eşi görülmemiş
şekilde gelişmekte idi, yetmişli yıllar ın kriz olarak nitelendirilmesi pek
kolay değildir. Bazı iktisadi problemlerin ortaya çıkıp insanlar ı
hoşnutsuz bı
raktı
ğı
doğrudur, fakat bu problemler beklentiler vegerçekleşmeler arasında açıklardan dolayı insanlar ın yönlerini
şaşırmalar ına fazlaca yol açmamıştır.
Bireyselci yaklaşımı savunan üçüncü çizgi Arjomand’in “Taca
Türban” eserinde rastlanabilir. Arjomand’e göre: “İran’daki hızlı sosyal
değişimler toplumu sosyal açıdan alt üst etti. Devletin alt üst olan
gruplar ı yeniden yönlendirmede başar ısız kalması nedeniyle Şii İslam
sosyal ve siyasal hareketleri yönlendirme rolünü üstlendi. Mevcutkaynaklara dayanarak marjinal ve izole olmuş insanlar ın devrimde çok
düşük bir rol oynadıklar ı gözlemlenmektedir”1.
Sonuç olarak Abrahamian’ın “İki Devrim Arasındaki İran”
Huntington teorisine dayanarak İran devrimini açıklamada düzensiz
gelişmeyi ileri sürmektedir 2.
Örgütsel Devrim Teorileri
Bireyci teorilerde kesin olarak kabul edilen etkiler Örgütsel
teorilerde sorgulanmaktadır: Hoşnutsuz insanlar nasıl devrimsel
ideolojiyi kabullenip hükümete kar şı toplu eylem doğrultusunda
1 Sait Arjomand, The Shadow of God and The Hidden Imam, Chicago, University of Chicago Pres, 1979, ss. 4 – 5
2 Ervand Abrahamian, Ibid, p. 6
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 32/261
27
örgütleniyorlar? İlk önce devrimci ideolojiler kendi muhataplar ıyla temas
kurması gerekmektedir. Kitap ve makaleler yazılmalı, gazete ve
broşürler yayımlanmalı, muhataplar uygun bir mevkide yönlendirilmeli,
hitabeler kısa bir zamanda hazırlanıp sunulmalı, planlar üretilip
yay ılmalıdır. Bunlar ın hepsi gerekli kaynaklar ın mevcut olmasına
bağlıdır. Kaynaklar ın seferberliği toplu çalışmaya bağlıdır, bu kaynaklar ı
seferber eden ve bireysel hoşnutsuzluklar ı düzenleyici bir örgütün
olmadığı durumda hiçbir devrimci hareket yapılamaz. Böylece devrim
insanlar ın ortak amaçlar ına ulaşma yolunda kaynaklar ını bir araya
getirerek toplu harekette bulunmalar ıdır. Metodolojik olarak Bireyci
yaklaşımdan Toplumsal yaklaşıma gittiğimize paralel olarak sosyo –
psikolojik yorumlar da siyasal çatışmalar analizine yaklaşmaktadır.
Bireyci yaklaşımlar devlet önemine dikkat çekerken, örgütsel
yaklaşımda devrim süreci siyasi çatışmalar çerçevesinde ele
almaktadır.1
Örgütsel modelleri destekleyen bir gözlem olarak İran’da Şii
devrimciliğini ve Şii organizasyonu ile Devrim öncesi İran sosyal
koşullar ının etkileşimi gösterilebilir. Keddie’ye göre: “On sekizinci
yüzyılın sonlar ında kurumsal Usuli ekolunun güçlendiği ve Ahbari
düşüncenin zayıflaması sonucunda Şii öğretilerindeki değişim ve
ulemanın gücü artmıştır”. Usuli düşüncelerine göre: “Ulema toplumda
kilit bir role sahip olup tüm inananlar ına yaşayan bir müçtehit edinip
onun yorum ve hakemliğine güvenmelerinin gerektiğini söylemektedir”.
Halbuki Ahbari düşüncelerine göre: “Dini uzman yorumlar ını bir kural
olarak sunulmasını reddetmektedir”. Böylece Keddie’ye göre: “Usuli
ekolunda ulemaya Sünni ulemalar ının çok üstünde bir güç ve nüfuza
sahiptir, ayr ıca ulemanın yaptır ım gücü hükümetlerin üstündedir”2. Usuli
ekolu ulemanın toplumdaki etkisinden dolayı onlar ın arasındaki
kargaşayı önlerken siyasette müdahale yapma gücüne sahip bir
1
Moaddel, Ibid., p. 8.2 Nikki R. Keddie, The Roots of Revolution: An Interpretive History of Modern Iran, NewHaven : Yale University Press, 1981, p. 223.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 33/261
28
organizasyon ortaya çıkmıştır. Ulemanın bağışlar ve dini vergilerden
oluşan gelirleri ve bu açıdan devletten bağımsızlıklar ı onlar ın kurumsal
özerklik ve siyasi güçlerini artırmıştır.
Sınıfsal Devrim Teorileri
Sınıf teorilerinde insanlar odak noktadadır. Marx’ın toplumsal
değişim teorisinde iki toplumsal yaşam unsuru değerli konuma sahiptir;
üretim güçlerinin gelişmesi ve sosyal sınıflar arasındaki ilişki. Bu
düşünceye göre: “Üretim güçlerinin her özel gelişme aşamasında üretim
tarzı, hakim sınıf taraf ından desteklenen ve korunan sınıfsal ilişkiler
sistemi ile uyum içindedir. Ancak üretim güçlerinin sürekli gelişmesi,
sınıflar arasındaki ilişkiler ve çelişkili şartlar ı değiştirip uygun zamanda,
o ana kadar ezilen sınıf, mevcut üretim tarzı ve sosyal ilişkiyle düzeni
değiştirip, yeni bir toplumsal düzen kurma olanağı bulur”.
Marx Teorisi İran devrimini açı
klayabilir mi? Keddie 1950-11 ve1977-79 devrimlerinin kar şılaştırmalı analizleri sonucunda bu soruya
pozitif bir cevap vermektedir.
İran deneyimini açıklamaya en yakın sosyo-ekonomik model,
Marksist modeli olduğu gözüküyor. Bu modele göre: Varolan siyasi güç
ve organizasyon ile eski üretim düzeni (özellikle toplumlar ın temel
üretim araçlar ın mülkiyet ve kontrol) yeni ekonomik düzeninin
doğrultusunda değiştirme çabalar ı sonucunda devrim ortaya çıkar. Budurum İran’ın her iki devriminde de sağlanmıştır 1.
Keddie, iddiasına rağmen yapı büyük ölçüde ekonomik ve devlet
yap ısı açısından, devrim öncesine benzer. Devrim öncesinde üretim
şekli kapitalizmdi ve devlet özel mülkiyet ve onun kurumlar ının
hizmetinde idi. Bu da üretim faktörlerin gelişme ve üretimi değişmedi.
1 Nikke R. Keddie, “The Iranian Revolution in Comparative Prespective”, AmericanHistorical Review, 88: 3, June 1983, p. 591.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 34/261
29
Sonraki bölümlerde göreceğimiz gibi, İran’da hareket ve
devrimlerin tüm aşamalar ında bahsedilen teorilerin izlerine rastlamak
mümkündür.
B. Hareket ile Devrim Arasındaki Fark
Toplumsal hareket, kısıtlı olarak sosyal değişim ve reformlar ın
meydana gelmesi için birleşen halkın organize aksiyonu ve
müdahalesidir. Hareket organize bir harekettir, devamlılık onun
özelliğidir ve ideoloji ile rehberliğe dayalı resmi bir siyasi örgütçerçevesinde oluşur.
Toplumsal harekette köklü olmayan değişmeler amaçlandığından
toplumun siyasal yapısının ve düzenin değişimi söz konusu değildir.
Harekette liderler ve örgütler siyasal, toplumsal ve ekonomik
aksaklıklar ı ve halkın şikayetlerini gidermeye çalışırlar.
Guy Rocher, devrim tanımında şöyle der: “Devrim bir rejim ve
iktidari düşürüp, mevcut şartlar ı değiştirmek için toplumun ani ve
şiddetli reaksiyonudur”. Ona göre: “Hareket bir takım düzensizlikleri
gidermek için bir plandır ve amaç hakim rejimi değiştirmek değildir. Her
hareketin kendine göre özellikleri vardır, bunlar amaca ulaşıncaya kadar
ki devamlılık, liderlik, ideoloji, siyasal ve bazen resmi örgütlenmedir”.
Hareketler amaçlar ına göre üçe ayr ılabilir:
1. İdeolojik ve düşünsel hareketler,
2. Siyasal hareketler,
3. Sömürüye kar şı özgürlükçü hareketler.1
1 Muhammed Resül Gülşen Fumanı, Jameshenasi Enghelab, Tahran, Azad ÜniversitesiYayınlar ı, 1990, s. 4.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 35/261
30
C. Ayaklanma ile Devrim Arasındaki Fark
Ayaklanma ve isyanlar ülkelerin endüstri devriminden önceki
dönemlerden başlamıştır. Dalton (1984) ve Gold Ston (1991), yöneticilerin
ayaklanma ve devrimlere kar şı olmalar ı, ve halkın genel kaygılar ının
ayaklanmalar ve devrimlerde aynı olduğuna dair görüş birliği içindedirler.
Dolayısıyla ayaklanmalar ve devrimler ortak bir çerçeve içinde
incelenebilir. İdeologlar ayaklanmalar ı dolaylı yönlendirirken, iktidar ın
ilerideki gelişmelere sebebiyet veren çok sert tepkileri ile kar şılaşırlar. Ancak,
ideologlar örgütlenip ayaklanma ile güçlü bir işbirliğine girdikleri zaman
iktidar zorunlu olarak reforma gider.
Sonuç olarak ayaklanmada, iktidar içinde gerekli reformlar söz
konusudur, ancak devrimde devlet ve iktidar sisteminin tümden
değişmesi söz konusudur.
III. AKTÖRLER
Devrimler ve ihtilaller her toplumda en önemli değişim öğeleridir.Değişimlerin üç ana unsuru vardır: 1. Değişme faktörü 2. Değişme
şartlar ı ve 3. Değişimi sağlayanlar.
Bir toplumun değişiminin bir parçası olarak her devrim ve ihtilalin
kayda değer bir araştırmasında bu üç öğeye dikkat etmek gerekir.
Fransız Sosyolog Guy Rocher'in söylediği gibi: “Değişim faktörleri
esasında, belirgin bir durumun varlığından veya yaptığı herhangi bir
etkiden dolayı bir değişime sebep olan öğelerdir”. Değişim şartlar ı da
temelde bir değişim faktörünün etkisini yavaşlatan veya hızlandıran
uygun veya uygun olmayan öğelerdir. Değişim faktörleri ve şartlar ı
birbirini tamamlar.1 Bu iki öğeye ek olarak şahıslar, gruplar ve
topluluklardan oluşan ve değişimde etkisi olan üçüncü bir öğeyi de
dikkate almak gerekir. Bunlar ya değişimi meydana getirirler, ya da
kar şısında yer alırlar. Bunlar aksiyonlar ı ile tarihi bir iz bırakan şahıslar
1 Guy Rocher, "Taghırate Ejtimâi" Çev. Mensur Vosougi, 7. Baskı, Tahran, Ney Yayınlar ı,1998, s.32.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 36/261
31
ve gruplardır. Bu gruplar ın etkisi onlar ın amaçlar ı, istekleri, değerleri ve
ideolojilerinden gelmekte ve toplumun geleceğini etkilemektedir.1
Bu üç öğe, aşır ı görüşlerin dışında hemen hemen bütün
düşünürler ve sosyologlar taraf ından kabul edilmiştir. Bundan dolayı
sağlıklı bir incelemede bu üç öğeyi dikkate alınmak zorundadır. Bu üç
öğeden her biri kendine özgü öneme haizdir. Herhangi birine ayr ıca
önem vermek belli koşullara tabidir. Bu bakımdan bütün öğeleri dikkate
almaya çalışman ın yanında, bazı zorunluluklardan ötürü insanî faktörleri
daha çok dikkate almak gerekir. Konunun bir bölümü üzerinde dahaderin ve detaylı yoğunlaşmak, her zaman konuyu geniş bir şekilde ele
almaktan daha iyidir.
Ayr ıca anılan araştırmada, aynı anda her biri kendine özgü
karmaşık esas unsurlar ı olan dört devrim, hareket ve ihtilal ele alındığı
için biz sadece bir esas unsuru daha çok dikkate almak zorundayız.
Her toplumun siyasal, ekonomik, toplumsal ve kültürel hayatında
temel rol oynayan gruplar farklıdır. Ancak çoğu toplumlarda temel rol
oynayan gruplar yanında değişimde etkili olan başka gruplar da vardır.
Bu gruplar ın her biri kendi ölçülerine göre farklı roller üstlense de bir
devrimde bütün insani faktörler dört esas rol oynarlar: 1. Organizasyon
2. Seferberlik 3. Liderlik 4. İdeolojik.
Bunlar ın dışında önem taşıyan başka roller de üstlenebilirler,
ancak en önemlileri bu dört roldür. İnsani faktörler doğal olarak aynı
derecede etkili olamazlar ve hatta bazen bir grup diğerlerine göre daha
fazla rol üstlenebilir ve daha fazla söz sahibi olabilir.
A. Aydınlar
Aydın tarihi, Avrupa’nın aydınlanma çağı yani 17 ve 18.
yüzyıllar ına kadar uzanır.
1 Robert H. Lower, "Bazı Didgahah Dar Bare Taghirate Ejtimai", Çev. Kavus Seyit İmami,Tahran, Üniversitesi Yayınlar ı Merkezi, 2000, s.124.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 37/261
32
Aydın kavramı İngilizce’de “Intellectual”, Fransızca’da
“Intellectuel” ve Latince’de “Intelligere” olarak kar şılık gelir. İki şeyi
ayırma anlamına gelmektedir. Bu nedenle eleştirisel akıl olarak bilinir.
Bu dönemlerde aydınlar toplumun ideologlar ı ve aydınlatma rollerini ifa
etmişlerdi1. “Intelligensia” toplumsal ve kültürel sapmalar ve yanlışlara
dayanamaz ve onlara kar şı tepki verir.
1. Aydınlar ın Tarihsel Gelişimi
Modern aydınlar ın doğuşu genellikle Avrupa'nın Ortaçağ
üniversitelerinde olmuştur. Üniversitelerin gelişmesi ile hümanist eğitim
anlayışının yerleşmesi bir aydın grubunu doğurmuştur. Değişik
toplumsal ortamlardan gelen bu grup iktidarda bulunan feodal sınıftan
göreli olarak bağımsızdı.2
Aydın sözcüğü ilk olarak Alfred Dreyfus adında Yahudi bir albayın
yargı
lanması
sı
rası
nda bugünkü anlam ve kavramı
na kavuştu. Dreyfusadındaki albay orduya ihanet suçu ile 15 Ekim 1894'te yakalanıp ömür
boyu olarak Güney Amerika'da bulunan Şeytan Adasına sürgün
gönderilir. Ancak 5 yıl sonra ele geçirilen yeni evraklar onun suçsuz
olduğunu kanıtlamış ve mahkemesi toplumsal siyasi bir soruna
dönüşmüştür. Bu mahkeme ile ilgili Ocak 1898'te Emile Zola
Cumhurbaşkan ına hitaben "Ben Suçluyorum" ifadesi ile başlayan bir
yaz ı yazmıştır. O bu mektubunda mahkemeleri ve orduyu yasa dışı
işlemlerinden ötürü suçlamış ve bu mektuptan dolayı 1 y ıl hapis ve 3 bin
Frank para cezasına çarptır ılmıştır. Zola'nın mektubu yayınlandıktan
sonra Marcel Proust ve Anatole France gibi ünlülerin de aralar ında
bulunduğu yaklaşık 300 kişilik sanatçı, yazar ve bilim adamının imzasını
taşıyan bir bildiri yayınlanmış ve Yahudi albayın sorgulanmasını
yasadışı ilan edilmiştir. Bu yazı kamuoyunda "Aydınlar ın Bildirisi" olarak
1
Ramin Cihanbeglu, Moje chaharom, Çeviri; Mansur Guderzi, Tahran, Ney Yayınlar ı, 2003,s. 116.
2 T.B. Bottomore, Jameshenasi, a.g.e., s. 79.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 38/261
33
tarihe geçip ordu ve mahkemeyi geri adım atmak zorunda bırakmış ve
böylece verilen ceza bir daha gözden geçirilmiştir. İşte bu olaydan
sonra Anatole France ilk defa aydınlar hakkında bir tanım ortaya
atmıştır. Ona göre: “Aydınlar kamu maksadı ve menfaati adına
kendilerini herhangi bir zorunluluk olmadan ve kendisi ile ilgisi olmayan
sorunlar ın çözümüne adayan uzman insanlardır”. Genel olarak aydınlar
Avrupa'nın 18. yüzyıldaki Hümanizm ve Liberalizm ürünleridir. Bu
nedenle eleştirici bir yapıdadır, adalet, özgürlük gibi evrensel
kavramlarla inanırlar.
Max Weber'e göre: “Aydınlar özelliklerinden dolayı kültürel değer
olarak nitelendirilen değerlere ulaşarak, bir toplumun önderliğini kültürel
olarak ele geçirirler.”
Edward Shiltze'e göre: “Aydınlar sonuçlara daha fazla önem
veren ve özgürlük için uğraşan insanlardır.” 1
Julien Benda'ya göre: “Aydınlar yetenekleri ve ahlaki
özelliklerinden dolayı toplumun vicdanı konumunda bulunan küçük bir
filozof grubudur.”2 Buna kar şın Foan Haik'e göre: “Aydın, özel sorunlar
konusunda uzmanlığa veya çok yüksek bir zeka ve yeteneğe, ihtiyacı
olmadan, düşüncelerin ve fikirlerin yayılmasında rol üstlenebilir. Onu bu
konuda etkileyici kılabilen, konuşabileceği ve yazabileceği konular ın
geniş alan içerisinde bulunması hitap ettiği insanlardan daha önce yeni
düşüncelere ulaşabilmesidir.”3
Morris Barei şöyle diyor: “Aydın kendini ilgilendirmeyen işlere
kar ışan insandır ve alanı düşünsel olaylardır; hiçbir zaman milli
savunma, adaletin uygulanışı veya ülkeyi yönetme gibi objektif konulara
kar ışmaması gerekir. Bu yaklaşım, aydınlar ın güç sistemine kar ışmama
anlamında ise, İranlı ayd ınlar taraf ından bu durum onaylanmıştır.
1 Mehrzad Brojerdi Roshanfikran ve Gharb, Çev. Cemşit Şirazi, ikinci baskı, Tahran,Farzan Yayınlar ı, 1998, s. 40.
2
Edward Seit, Tasire Roshanfikran, Çev. Hemit Azadanlu, Tahran, Amuzeş Yayınlar ı,1998, s. 37.
3 Hüseyin Beşeriye, a.g.e., s. 134.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 39/261
34
Örneğin Sourush'un inancına göre: “Aydın hiçbir zaman iktidarda yer
almamalıdır ve aynı zamanda kendi siyasal fikirlerinden dolayı meydana
gelen avantajlar ı da kullanmamalıdır. Çünkü siyasi güç alanına girmek
ayd ın için ölümdür”1.
Edward Seit'e göre: “Aydın, bir fikri, görüşü, felsefi düşünceyi
veya inancı halka iletip, anlatma yeteneği olan kimsedir”.
Raymond Aron aydın kavramını daha kapsamlı tanımlar: “Aydın
sadece yaşamakla yetinmez ve kendi varlığını açıklayabilmek için,
başkalar ının varoluşunu açıklamaya gerek duyar. Yani başkalar ınınyaşayış biçimini inceleyerek tatmin olur. Fakat bunun için başkalar ının
var oluşu ve açıklanması gerekir.”
İranlı aydınlardan Alî Ahmet şöyle der: "Aydınlık, konular,
düşünceler fikir ve akılla ilgilenen alandır". Ahmet, aydınlık kavramı için
üç şart koymaktadır. 1- Fırsat, 2- Cesaret, 3- İzin. Ale Ahmad'a göre:
“Aydın kendi hayatını kendisi yönlendirip başkalar ının hayatını da
herhangi bir fanatizm ve gücün etkisi altında kalmadan etkiler ve
kendini kendi hayatı ve başkalar ının hayatından sorumlu tutar”.2
Şariati aydın kişiyi şu şekilde tanımlar: "Aydın toplumsal
sorumluluk taşıyan kimsedir. Yeni bir düşünce taşısın veya taşımas ın,
eğitimi olsun veya olmasın, felsefe bilsin veya bilmesin, din bilgini olsun
veya olmasın, fizikçi, tarihi bilen, veya edebiyatçı olsun veya olmasın,
ama kendi zamanını hissetsin. Halk ve toplumu anlasın, nasıl
düşünmesi gerektiğini ve nasıl bir sorumluluk taşımas ı gerektiğinin
bilincinde olup, bu esasa dayalı fedakârlık duygusu taşısın." 3
Mannheim'e göre: "Yeni dönemin en uyar ıcı gerçeği, eski
kültürlerin tersine, düşünsel aktivitelerin sadece din alimleri gibi bir
1 Abülkarim Souruş, Roshanfikri, Dindari ve Hamdeli, dördüncü baskı, Tahran, SıratYayınlar ı, 1999, s. 8.
2 Celâl Alî Ahmet, Khedmet ve Khiyanete Roshanfikran, birinci cilt, Tahran, Harezmi
Yayınlar ı, 1995, s. 91.3 Ali Şariati, Che Bayed Kard, 5. Baskı, Tarhan, Sırat Yayınlar ı, 1998, s. 257.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 40/261
35
sınıfa ait olmaması ve birbirine bağlı olmayan farklı sosyal sınıflar
taraf ından yapılmasıdır. Bu aktivitede bulunanlara aydın denir."1
Mannheim yeni dünyada aydınlar ı ideolog ve devrimci değil, belki
bilimsel programlama uzmanlar ının toplumu olarak görmeli der ve
hükümetlere nasihatte bulunur. Mannheim, aydınlar ı bir ara sınıf olarak
görür, ama onlar bir orta sınıf oluşturmazlar ve daha çok uzmanlar ve
halk arasında ara bulucu olarak görev yaparlar. Mannheim sınıflar için
şu özellikleri sayıyor: 1- Aydınlar sosyal bir sınıf değildirler, 2- Bir örgüt
oluşturacak durumunda değiller, 3- Aydınlar değişik sınıflardan
oluştuğundan iç yapı açısından dağınık bir grup oluştururlar. Sınıfsal
bağımlılıklar ının ötesine gidebilir ve sınıfsal bağımlılıklar ının ötesinde
davranabilirler. Mannheim'e göre: “Aydının tercih hakkı vardır ve
arzuladığı konuyu başka konular arasından seçebilir ve istemediği
konular ı da reddedebilir. Bu yüzden toplumsal olarak ayd ınlar homojen
bir grup oluşturmazlar. Çünkü başka konular seçebilirler ve bu onlar ın
en değerli sermayeleridir. Mannheim, aydınlar ı toplumun koruyucusu ve
ayn ı zamanda kurtar ıcısı olarak görmektedir. Bu nedenle aydınlar ın
mevcut olmaması toplumu karmaşa ve karanlığa iter. Mannheim'e göre
ayd ınlar kendi bağımsızlıklar ının farkında olarak hareket ettikleri zaman
toplumdaki rolleri olumludur."2
Marx'ın aydınlar hakkındaki düşüncelerini üç görüşte
toplayabiliriz. İlk görüşe göre, “Aydınlar konusu ve düşünsel aktivite,
sadece manevi ve sübjektif değil, belki objektif ve gerçek bir konudur.
Yani aydınlar ın doğuşu modern toplumdaki çalışma ve sosyal
ilişiklerden ileri gelir.”
İkinci görüş ise, burjuva toplumunda düşünsel çalışma direkt veya
dolaylı bir şekilde üretim açısından değer kazanır. Marx üçüncü
görüşteki yorumlar ında "Bilim, kültür ve düşünsel aktivitelerin, burjuva
1 Karl Mannheim, Jameshenasi Roshanfikran, Çev. Mecit Madadı, Tahran, Sağlıklı
Toplum, Yayınlar ı, s. 31.2 Mannheim, a.g.e., s. 29.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 41/261
36
ve proletaryanın merkezi mücadele noktasına dönüştüğünü vurgular.”
Kısaca Marx'ın düşüncesine göre, “Kapitalist toplumda aydınlar, sınıfsal
olarak burjuvadır.”
Genel sonuç olarak aydın unvanını taşıyan kimseler aşağıdaki
dört özelliğe sahip olmalıdır: 1. Modern bir ifade stiline sahip olmak, 2.
Düşünsel ve toplumsal olarak eleştirmen rolünü üstlenebilmek, 3.
İnsancılık ve 4. Başkalar ının geleceğine kar şı sorumluluk duymak1.
2. İran'da Aydınlar ın Siyasal Gruplaşmalar ı
Siyasal akımlar nasıl birbirinden ayırt edilebilir? Böyle bir ayır ım
için gereken ölçütler ve yaklaşımlar, hem teorik olarak kabul edilebilir,
hem mevcut siyasal gerçekleri (akımlar ve gruplaşmalar açısından)
açıklayabilir olmalıdır. İran'ın siyasal güçlerini sınıflandırmak ve her
birinin özelliklerini ve temel kriterlerini belirlemek için, değişik
standartlar ve ölçütler önerilmiştir. Bunlar ı
n en önemlileri aşağı
dakigibidir:2
1. Toplumsal ve sınıfsal dayanaklar, 2. İdeoloji ve düşünsel
yaklaşımlar, 3. Siyasal strateji ve işlevler, 4. Ekonomik ve toplumsal
yaklaşımlar ve yönlendirmeler, 5. Davranış olgular ı, 6. Örgütlenme
düzeyi ve 7. Tarihsel geçmiş ve kimlik.
Bu araştırmada, yukar ıdaki ölçütlerden, tarihsel geçmiş ve kimlik
inceleneceği için, bu özelliğin üzerinde biraz daha detaylı duracağız.
Tarihsel kimlik: Siyasal akımlar genellikle tarihi birikimler ve
gerekliliklerin ürünleridir, yani onlar ın geçmişteki köklerini ve
gelecekteki devamlılıklar ını gözlemleyebiliriz.
1 Ali Rıza Elevi Tabar, İktisade Siyasî-Khotude Siyasi Baed Az Enghelabe İslamî , Tahran,
İşletme ve Programlama Yüksek Eğitim ve Araştırma Müessesesi, 2003, ss. 26-27.2 Ali Rıza Elevi Tabar, a.g.e., s. 41.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 42/261
37
İran'ın siyasal geçmişine baktığımızda genellikle bazı kalıcı akımlar ı
gözlemleyebiliriz. Ancak mevcut siyasal akımlar ın başlangıcını araştırmak
istersek, meşrutiyetin ötesine gidemeyeceğimizi de göz önünde
bulundurmamız gerekir. Bugünkü mücadele anlamında İran'daki siyasal
mücadele tarihi yüzyıldan ileri gitmemektedir. İran'ın yakın geçmiş tarihini
ve gerçekleşmiş büyük olaylar ı incelediğimizde (Meşrutiyet devrimi,
Rıza Şah iktidar ının yükselişi ve düşüşü, petrolün millileştirilmesi
hareketi, 5 Haziran hareketinin bastır ılması, Muhammed Rıza Şah'ın
yükselişi ve düşüşü, İslami devrim ve diktatörlüğün düşüşü, devrimden
sonraki siyasal çatışmalar) siyasal hareketlerde 3 akım daha çok göze
çarpmaktadır: 1. Dini (İslami) akım, 2. Milliyetçi akım ve 3. Sosyalist
akım.
Bu üç akımın her biri kendine özgü bir kitleye hitap eder. Bazen
kitlenin başı ve sonu arasında dikkate alınacak farklılıklar görünür. Ama
baz ı durumlarda da bir yaklaşım tarzı, aynı anda iki farklı akımın
özelliklerini taşır (iki kitlenin birbirini örtmesi). Dini akımın özelliği
sadece aktif olanlar ın dini inançlar taşımalar ı ve dine göre
davranmalar ından ibaret değil, belki aynı zamanda dini inançlar ının,
ortak duygu ve düşüncelerini yaymak için sorumluluk duymalar ıdır. Bu
ortak özellikler dışında bu kitlenin bireyleri arasında çok farklı ideolojik
yaklaşımlar bulunabilir. Milliyetçi akımlar için de tam bir bütünlükten söz
edilemez. Sadece bu düşüncenin sempatizanlar ı, nasyonal, liberal ve
halk egemenliği duygular ından değişik oranlarda etkilenerek faaliyette
bulunurlar.
Sosyalist akımı da genel olarak Marksist düşüncelerle beslenmiş
ve belli bir döneme kadar akımın içinde genel yaklaşım Leninist bir
yaklaşım olmuştur, ancak büyük Sovyetler İmparatorluğunun düşüşü ile
arta kalan ortak özellik Marksizm ve o ak ımlar ının tarihsel geçmişlerine
bağlı kalmak olmuştur.1
1 Feradon Ademiyet, a.g.e. , s. 23.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 43/261
38
3. İran'da Aydınlar ın Doğuşu
Kacar iktidar ı zamanından itibaren, özellikle İran'ın Rusya'ya ardarda yenilgileri, İran halkı ve özellikle eğitim görmüş kesim batı
toplumunun ilerleyişlerini ve kendi toplumlar ının duraklamasını fark
ederek onu telafi etmeye kalkışmışlardır. Batı uygarlığı ile oluşan
tan ışıklık İranlı'lar ın beyninde batı toplumunun değişim nedenleri ve
gelişmeleri ile İran'ın duraklaması hakkında soru işareti yaratmıştır.
Bunun sonucunda aydın hareketleri değişik topluluklarda şekillenmiştir.
İran'ı
n batı
kültürü ile kar şı
laşması
İran tarihinin en önemli kültürelvakasıdır. Bu olay sadece İran'ın ekonomik durumunda köklü
değişiklikler meydana getirmekle kalmayıp, yeni fikirler ve liberalizm
felsefesinin de yayılmasına yol açmıştır. Batı'nın etkisi Rus'lar ın 1800
yılındaki militarist baskısı ile başladı. Ruslar 1803 ve 1828 yıllar ında iki
savaşta İran'a kar şı galip gelerek Türkmençay ve Gülistan
Antlaşmalar ı'nı Fetih Ali Şah'a kabul ettirerek, İran'a çok büyük bir
darbe indirdiler. İran'ın Rusya kar şısında hezimete uğraması bilim ve
sanayide geri kalmasından kaynaklanıyordu. Ancak bu kayıplar Kacar
iktidar ını bir derece uyandır ıp liderleri sanayileşmeye yönlendirmiştir.1
Bunlar ın başında Abbas Mirza gelir. Her iki savaşı kendisi
yönettiği için İran'ın teknik ve bilim alanında ne kadar geride kaldığını
fark ederek bunun çözüm yollar ını aramaya başlar ve bu doğrultuda
eğitim amacı ile İngiltere'ye öğrenciler gönderir. Böylece ilk yakın
temasta batı
nı
n ilerleyişi ve
İran'
ı
n geri kalışı
çok net bir şekilde
anlaşılmıştır. Sonuçta İranlılar Avrupa'nın endüstrideki gelişmesine
büyük hayranlık duydular, daha önemlisi toplum, kültürel değerleri ve
özgürlüğü daha yakından hissederek değişimin zeminini hazırlamıştır.2
İran’da birinci aydınlanma dönemi’ndeki reform ve yenileme
girişimlerinin en önemli özelliği merkezcil olması ve devlet taraf ından
yap ılmasıdır. Kacar döneminin son yıllarda varolan birinci kuşak
1 a.g.e., s. 37.2 a.g.e., s. 37.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 44/261
39
ayd ınlar ı, İran’ın modernleşme yolunun üstten uygulanılması olduğuna
inanıyorlardı. Bunun iki nedeni vardı; Birincisi, bu reformistlerin çoğu
seçkin insanlardı. İkincisi ise bunlar ın çoğu o dönemin siyasi ve sosyal
yap ısında yer alıyorlardı. Onlar kitle, ruhaniler ve geleneksel düzenin
gücüne inanmıyorlardı1. Mirza Melkom Han, Talibof vs. bu kuşağın
temsilcileridirler.
Birinci kuşak aydınlar Avrupa kurumlar ı, örneğin kurallara dayalı
hükümet ve güçlerin ayr ımını, Kacar dönemindeki İran koşullar ına
uyarlamayı
amaçlı
yorlardı
. Darülfünun ve Feramuşhane gibi kurum veörgütlerin kurulmasından, İran’ın bağımsızlığı doğrultusunda batıcılığı
yay ımladıklar ı sonucuna varabiliriz. Fakat Kacar hükümetinin siyasi
düzenini düzeltme çabalar ı gizli dernek ve toplantılar kurmadan öteye
gidemiyordu, ve bu küçük değişm eğilimleri kar şısında bile sosyal
sınıflar ve ruhaniler taraf ından desteklenmiyorlardı2.
Meşrutiyet devriminden sonra birinci meclis ülkedeki siyasi
yaşamı derinden etkiledi. Fakat bu yeni kurum Meşrutiyet’nın yenilmesi,Rıza Şah’ın tahta gelmesiyle birlikte sona erdi. Böylece ikinci kuşak
ayd ınlar (Furuği, Takizade, Cemalzade, Nima,…) ortaya çıktılar. Bu
kuşak aydınlar ın amacı İran toplumunun düzenli olarak yenilenmesi idi.
Bu amaç doğrultusunda yazı ve çevrileriyle kültürel havayı iyileştirmeye
çalıştılar ve Avrupa düşüncelerini bilinçli olarak yayımlamaya çaba
gösterdiler. Bakıldığı zaman bu kuşağın tüm başar ı silahlar ıyla
donatı
ldığı
gözükmekteyse de bu hareket de başar
ı
sı
zlı
kla sonuçlandı
.Başar ısızlığın nedenleri dört grupta kategorize yapabiliriz: Birincisi bu
kuşağın akılcılık ve ilerleme kavramlar ı üzerinde çok durmalar ı, ikincisi
Rıza Şah’ ın devrilmesiyle birlikte yenilenmenin sona ermesi, üçüncüsü
geleneklerle eleştirel ve batıyla değişime dayalı iletişimin olmaması,
1 Ramin Cihanbeglu, Moje Chaharom, a.g.e, s. 170.2 a.g.e., s. 175.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 45/261
40
dördüncüsü liberal akılcılığın sol ve İslamî düşüncelerin kar şısında
zay ıflığı1.
Medrese ve diğer geleneksel kurumlar ın yanında üniversitelerin
kurulması sonucunda üçüncü aydın kuşağı ortaya çıktı ve bu kuşak
sayesinde toplum daha hızlı bir biçimde batı düşünceleriyle tanıştı.
Sol akım ve İslamcılar ın İran siyasetinde güçlenmesiyle birlikte
Natel Hanleri, Seyit Fehrütdin Şadiman, Menuçehr Bozorgmehr ve
Hamit İnayet gibi batı kültürünü tanıyan ve akılcı aydınlanmayı
savunanlar kabul göremediler. Böylece üçüncü kuşakta sıkça görülenmodernleşmeyi kutsallaştırma süreci bu kuşak önderlerince
modernleşmeyi şeytanlaştırmaya dönüştürüldü. Bir başka anlatımla
yenilikçiliğin üzerinde kurulan ikinci kuşağın düşüncelerin (Takizade,
Furuği ve Hidayet) tersine üçüncü kuşak (Alî Ahmet ve Şariati)
yenilenmeye kar şı mücadele eden insanlar ı içermektedir. Üçüncü-
kuşak İran aydınlar ının üç ortak özelliği vardı: Birincisi, totaliter Rus
materyalizmin etkisinde idiler veya İslami değerleri yaşatmayı amaçlıyorlardı. İkincisi kendilerini toplumsal ve siyasal yasa yapıcılar ı
olarak görüp toplum üyeleri ve onlar ın faaliyetlerin doğru veya yanlışlığı
hakkında görüş bildiriyorlardı. Üçüncüsü ise bu kuşak yerel
modernizmden bahsediyorlardı ve sanayi düzeni ve şehircilikle
mücadele ediyorlardı2.
Bazergan tam olarak ikinci veya üçüncü kuşak aydınlar ı arasında
yer almamaktadır ve onlar ın arasında bir halkayı oluşturmaktaydı. Oikinci kuşağın tersine dini öğretileri bir kenara atmamış ve batı uygarlığı
ve yaşam tarzının da anlamsız olduğuna inanmamaktaydı. O üçüncü
kuşağın tersine de modernleşmenin radikal eleştirmeni değildi ve
ideoloji yanlısı değildi, fakat dini düşüncenin topluma yararlı olacağı
noktasında onlara katılıyordu.
1 a.g.e., s. 178.2 a.g.e. , S.179
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 46/261
41
1980 yılından sonra İran solunun ideolojik ve siyasi yenilmesi,
İran devriminin karizmalı döneminin sona ermesi, İran’da genç nüfusun
artması ve uluslararası koşullar ın değişmesi (Berlin duvar ının çökmesi
ve Soğuk Savaş’ın bitmesi) ile birlikte İran yeni bir aydın kuşağı
oluşmaya başlad ı. Şu anda İran’da genç bir aydın sınıf ından söz etmek
mümkündür. Bu kuşak üçüncü kuşak ideolojileri, birinci ve ikinci kuşağın
ülkülerine kar şıdır ve diyaloga açık olduklar ı gözükmektedir.
Şüphesiz dördüncü kuşak aydınlarda moda kavramı yerine
“modernite” felsefisinin anlama gereksinimi hissedilmektedir. Dördüncükuşak ve batı arasındaki diyalog modern kavramının moda kavramına
indirgenmesini engellemektedir 1.
B. Ruhaniler
Julian Benda, manevi değerleri (din, mezhep, adalet, akıl, ...)
koruyan kimselere "ruhani" demektedir. Adalet, gerçek, akıl ruhaninin
değerleridir. Ruhaninin görevi, ahret değerlerini devamlı olarak
insanlara hatırlatmaktır.2
Ruhaniler, geleneksel sistemlerde etkili bir grup olarak
tan ındığından, her zaman iktidar ın bir parçası olmuşlardır. Hemen
hemen bütün geleneksel sistemlerde iktidar ve ruhaniler bir takım
anlaşmalar ve işbirliği içinde bulunmuşlar ve dini gruplar modern
toplumlarda da, güç vesilesine dönüşmüşlerdir.3
Genel olarak ruhanilerin doğrudan siyasete katılımı birkaç faktöre
bağlıdır:
1. Mezhebin siyasal ve toplumsal iddialar ı arttıkça, ruhanilerin
siyasal hayata kar ışma ihtimali artmaktadır.
1 a.g.e., s. 181.2
Jacques Leenhardt ve Barbara Maj Ghodrete Kelâm ve Naghshe Roshanfikran, Çev.Manuchehr Firuz Asgari, Meşhed, Firdevsi Üniversitesi, 1999, s. 64.
3 Hüseyin Beşeriye, Jameshenasi Siyasî , a.g.e., s. 221.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 47/261
42
2. Tarihi açıdan, bir mezhebin ruhani liderleri siyasi güç olarak ne
kadar etkin konuma sahip olursa, politikaya kar ışma ihtimali o kadar
artar.
3. Mezhebin yorumlanma, açıklanma ve değişken tarihi şartlara
uyum sağlama imkanı büyüdükçe ruhani liderlerin de siyasete doğrudan
kar ışma şans ı artmaktadır.
4. Mezhep kuruluşlar ı ne kadar çok örgütlü ve birlik içinde olursa
ruhanilerin siyasal sisteme katılma gücü o kadar artmaktadır.1
Benda yorumunda ruhaninin pratik menfaatleri uğruna kendi
görev ve rolüne ihanet ettiğini ileri sürmektedir. Ruhaniler 19. yüzyılın
sonunda siyasete atılıp hizmet etmeye başladılar. Benda’nın inancına
göre: “Ruhaniler çok daha genel ve basit bir şekilde ihanet ediyorlar,
çünkü bütün olarak, doğrudan kendilerini siyasal işlere (yani devletin
üst düzey menfaatlerine) veriyorlar”2.
1. İslam’da Ruhaniler
İslam toplumlar ında Hz. Muhammed Mustafa’dan sonra bir nevi
iktidar mücadelesine dönüşen gelişmeler, İslam’da mezheplerin ortaya
çıkmasını beraberinde getirmiştir. O dönemde çeşitli mezhepler ortaya
çıkmıştır. Ancak iktidar mücadelesinde asıl sürtüşme, Şii ve Sünni
mezhepleri arasında gelişerek bugün geleneksel biçimde gelen söz
konusu iki mezhebin etkilerini görmekteyiz.
Şiilik ile Sünnilik arasındaki ayr ılık, İslam’ın ortaya çıktığı döneme
kadar uzanmaktadır. İslam bir din olduğu kadar, aynı zamanda bir
devlet biçimi olarak algılandığı için Peygamber’in ölümünden sonra
İslam ulusunun (Ümmet) başına kimin geleceği bir siyasal sorun olarak
belirmiştir. Hz. Muhammed’in çağdaşlar ı için devlet, aşiretlerin bir
1
a.g.e., s. 222.2 Leenhardt - Maj, a.g.e., s. 65.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 48/261
43
konfederasyonu idi. Arabistan yar ımadasındaki bu “Aşiretler
konfederasyonu”nun başına Muhammed’den sonra kimin geleceği
sorunu, dinsel bir ayr ılıktan çok siyasal bir çatışmayı ortaya çıkarmıştır.
Peygamber’in ölümü ile birlikte, onun kuzeni ve ayn ı zamanda
damadı olan Ali’nin başa geçmesini isteyenlerle, buna kar şı çıkanlar
arasındaki ayr ılık, İslam’daki ilk bölünmeyi meydana getirmiştir. Ali’nin
taraftarlar ı Arapça parti, bölük, yandaş anlamına gelen şia sözcüğü;
Ali’nin Şia’sı içinde yer alanlar ise Şii olarak anılmaya başlamıştır.
İslam, sınıf ve ulus farklar ı tanımayan evrensel bir inanç sistemiolarak ortaya çıkmıştır. Ancak, döneminde bir hakim ulus ideolojisi
biçiminde büründürülmesi ve Arap olmayan imparatorluk halklar ı
üzerinde Emevi baskısının kurulması, İran’da Emeviler taraf ından
öldürülen Peygamber’in torunu ve Ali’nin oğlu Hüseyin’de simgeleşen
Şiilik mezhebinin yayılmasına yol açtı. Şiilik Hüseyin’in Kerbela’da
Emeviler taraf ından öldürülmesiyle birlikte özellikle İran’da İslamın bir
toplumsal ve siyasal muhalefet akımı olarak belirlenmesini sağladı.
Şii inancında imam, Peygamber’in tek halefidir ve Allah
taraf ından, tanr ısal varlıklar ın dünyadaki temsilcisi olarak bizzat
seçilmiştir. Ali soyundan gelen 12. imam Mehdi kaybolmuştur. Kendisi
hakkında hiçbir somut bilgi yoktur. Bu Şii’lerde, Mehdi’nin bir gün
dünyaya geri döneceği, bar ış ve adaleti geri getireceği inancını
yaratmıştır.
Karizmatik bir önder olan, Peygamber soyundan gelen Mehdi’nin
dünyaya bir gün geri dönerek bar ış ve adaleti getireceği inancı,
İslamiyet’in insanlık için öngördüğü yararlardan yoksun bırakılan kitleler
taraf ından benimsenmiştir. İslamiyet’in ilk yüzyıllar ındaki ideolojik ve
toplumsal çatışmalarda, adaletin bir düzen umutlar ının yeni bir
Halife’de, şehit edilmiş Ali ve Hüseyin’in soyundan aranması
kaç ınılmazdı. Bu tarihsel özellikler Şiiliğin yüzyıllar boyu kurulu düzene
başkaldıran radikal bir düşünce ve eylem okuluna dönüştürülmüştür.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 49/261
44
Çünkü Şii’ler söz konusu inanç sisteminin bir gereği ve sonucu olarak
adaletsizlik temelinde oluşmuş yada bunu miras almış olan iktidarlar ı,
kurulu düzenleri meşru saymamışlardır. Dünyevi iktidarlar, Mehdi’nin
dönüşüne dek Şii’lerin gözünde adaletsizliğin simgesi, gayri meşru
kurumlardır.
Mehdi’nin yeryüzünde yeniden belirişine dek hiçbir dünyevi iktidar
asli olmayacağına göre, bu dönemlerde yeni adaletsiz düzenlerde
adalet fikrini kim savunmuş, kim geliştirmiş ve kim temsil etmiştir?
Şii ulemasının, din adamlar ının siyasal işlevi bu noktada ortayaçıkmaktadır. Kayıp imam yeryüzüne dönene dek, onun adına ve onun
iradesine uygun olarak İslamiyet’in temel kurallar ının dönemin koşullar ı
göz önünde tutularak yeniden yorumlanması gerekmektedir ki, adalet
fikri hep yaşanabilsin, dünyevi iktidarlara, kurulu düzenlere kar şı
tanr ısal amaçlı muhalefet sürebilsin. Böylece İslam normlar ının günün
koşullar ına uygun biçimde yeniden yoruma mümkün hatta gerekli
olabilmektedir. İslam’ın bu güncel yorumuna içtihat, bu yorumu yapanulemaya da müçtehit adı verilmektedir.
Dolayısıyla Şii müçtehitler, ister istemez düzene kar şı radikal
muhalefet ideolojisini formüle eden bireyler olarak siyasal bir işlev
kazanmakta, radikal muhalefet ve düzene başkaldır ı geleneğini
besleyen unsurlar olmaktadır.
Şiilik içerisinde imamlar ın nedenli etkili bir yapıya sahip olduğunu;
İslamda Allah ile kul arasında kabul edilmediği için dolaysıyla bu
konuda kendiliğinden demokratik – kitlesel bir mekanizma olarak ortaya
çıkmasını sağlamıştır. Bu durum, herhangi bir din adamının İslami
esaslar ı günün koşullar ına göre yorumlaması ölçüsünde, yaptığı
yorumlar ın kitle üzerinde etkisi oranında nüfuz ve otorite kazanmasını
sağlamaktadır. Bunun sonucu olarak da, gönüllü olarak bu yorumlar ı
kabul eden ve görüşleri benimseyen taraftarlar ın genişliğine göre
Ayetüllah yada Hacetül İslam sıfat ını almaktadırlar. Diğerlerine göre çok
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 50/261
45
farklı bir izleyiciler arasında çok sayıda Ayetüllahın da bulunduğu din
adamlar ı “Ayetüllah El-uzma” (Büyük Ayetüllah) yada Merc-i Taklit
(Taklit edilen, izlene kaynak) sıfatlar ıyla nitelendirilmektedir. Böylece
onlar ın sayısı, doğal olarak çok azdır. Humeyni, Devrim’in önderi
olmadan önce İran’ın beş Ayetüllah El-uzma’sından biriydi.
Bu tür sıfatlar, herhangi bir kurulun karar ı ve atamasıyla
gerçekleşmemektedir. Tek ölçü, din adamlar ının gördükleri kitlesel
kabulün yaygınlığı ve genişliğidir 1.
Örgütsüz Sünni ulemadan farklı olarak Şii ulema eskiden beriörgütlüdür ve doğrudan halktan topladığı paralarla (teberrü ve aidatlar) büyük
bir mali güce sahiptir. Şii müctehitler, “Kayıp Alemi”ne kar ışan bir gün ortaya
çıkacak “İmam”ın organlar ı sayılırlar. Onun içindir ki, hükümdarlar ın
eylemlerini serbestçe eleştirebilirler. Sünni ulema ise, genellikle hükümdar ın
uysal taraftar ı olarak kalırlar. Din hocalar ını çoğu halkın dikkatini çekme
konusunda çok yetenekli ve uzman olmakla beraber, konuşma sanatının
bütün yönlerini kullanarak dinleyiciyi olabildiğince etkilerler, seslerini ustacave zamanında yavaşlatıp, yükselterek, el ve vücut hareketleri ve zaman
zaman şiirsel ve hoş örnekler vererek, hikayeler anlatarak muhataplar ını
heyecanlandır ır. Kendilerine özgü bir yöntemle dinleyenlerini gülerken
bir anda ağlatırlar. Ayr ıca yüzyıllarca süregelen geleneklerden dolayı
Allah'a inanan halk değişik dini törenler ve aktiviteler ile tatmin edildi.
Halk tören ve etkinliklere katılma gibi dini ihtiyaçlar ını ulema yolu ile
giderir. Başka bir deyi
şle din hocalar
ı
nı
n halk arası
nda ciddi bir yerivardır. Bunlar ın iletişim anlayışı daha çok halk topluluğunu sıradan bir
kültürel yapıya sürükleyip dine yönlendirmektir ve bu konuda genellikle
de başar ılıdırlar.2
1 Ali Şeraiti; a.g.e., s. 28.2 Faramerz Rafipur, Towse ve Tezad, Tahran, İntişar Şirketi, 2000, s. 350.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 51/261
46
2. Vilayet-i Fakih
Şia açısından ilahi kaynağa ulaşım imamlarda özetlenirken, İranirfan bağlamında söz konusu kaynağa ulaşımdaki kısıtlamadan
kurtuldu. Bu çerçevede İran irfanı “İmamet” ile “Vilayet” ve “İmam”la
“Veli” kavramlar ını ikame ederek ilahi kaynağın kullanılmasını “İmamet”
tekelinden çıkardı. Böylece “Vilayet”, “nübüvvet”in devamcısı olarak ileri
sürüldü. Bu çerçevede “veli” bir mükemmel insan olarak sadece imam
ve peygambere kısıtlanmazken tüm zamanlarda var olabilir 1.
İran Safavi döneminde, Şeyh-ül İslam rütbesi gözükmeyen bir güçle birlikte Muhakkık Sani’ye verildi. Muhakkık Sani’nin otoritesi ve
Şah Tehmasp’ın ona olan bağımlılığı Şah’ın emirinden gözlemlenebilir.
Bu emirde ona “imam naibi” unvanı verilmesine rağmen o zamana kadar
hiçbir Şia müçtehidine tanınmayan bir takım yetki ve güç tanındı. Fakat
Safavi döneminde “Vilayet-i Fakih”in var olduğuna dair bir belge veya
yaz ı elde yoktur. “Vilayet-i Fakih”in bugünkü anlamıyla “Kacar”
döneminde rastlanılmaktadır. İlk kez Fetih Ali Şah döneminde bir takımrivayet ve ayetlere dayanarak “Vilayet-i Fakih” kavramı ciddi olarak
tartışılmıştır.
Bazı tan ınmış fakihler pratikte Fetih Ali Şah ile yakın ilişkide olup,
saltanatı savunmalar ına rağmen teoride hükümet yetkisini, İmam’ın
kay ıp döneminde onun mirasçısı ve emanetçisi olan “Vilayet-i Fakih”e
ait olduğuna inanıyorlardı2.
İlk kez Molla Ahmet Neraghi “Vilayet-i Fakih” kavramını kapsamlı
ve ciddi bir biçimde ele aldı, ve diğer ulema da onu desteklediler. İmam
Humeyni “Vilayet-i Fakih” kitabında sadece ona referans vermekle
kalmayıp literatür bölümünü Neraghi, Naini’ye ve “Kaşif-ül Gheta”yla
sınırlandırmaktadır. “Vilayet-i Fakih” kavramı İran irfanının “Vilayet”
1 Maşa Allah Ajodani, Meshrutiyete İrani, Tahran, Ahtaran Yayınlar ı, 2003, s. 65.2 a.g.e., s. 66.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 52/261
47
anlayışından çok farklıdır. “Vilayet-i Fakih” teorisinde “Baş Müçtehit”
olan kimse hükümet hakkına sahiptir 1.
Sünni mezhebinin ruhanilerin tersine, Şii ulemalar ı geçici
hükümetlerin meşrulaştır ıcı kişiler olarak tanınmıyorlardı. Halbuki
realitede hükümet kanunlar ı kabulleniliyordu. Safavi Hanedanı’nın
(1501 – 1742) kurucusu Şah İsmail Safavi, Şia mezhebini İran’da
resmileştirdi. Böylece hakimler “Allah’ın yer yüzündeki gölgesi” olduğu
ve İmam’lar ın vekili olduklar ı Şiiler taraf ından kabullenildi. Aynı
zamanda ulema, dini lider statülerini pekiştirdiler. Ulema İmamlar ı
nilham kaynağı ve otoritelerine sahip olmamalar ına rağmen İmamın
olmadığı zamanlarda kendilerinin dinin koruyucu ve yorumcusu
(Müçtehit) konumlar ını sağlamlaştırdılar. Böylece Mehdi’nin geleceği
zamana kadar, ulemanın diğerleri taraf ından, izlenilmeleri gerekliliği
kabullenildi2.
Ulema ve hükümet arasındaki ilişki karmaşıktı. İran’da ulemanın
otorite ve güçleri bazen hükümetin hizmetinde iken bazen de onlarakar şı bir tutum sergilemişlerdi. Safavi döneminde ulema devlet yönetim
ve müşavirliğinde faal bir rol oynamışlardı. Fakat Kacar Hanedanı
döneminde (1794 – 1925) ulema yeniden kendi bağımsızlıklar ını
kazanarak devletin aşır ı eylemlerine kar şı dinin muhalefet görevini
yapmışlardı. On dokuz ve yirminci yüzyıllar ında bazı Avrupalı
sömürgeci güçlere verilen imtiyazlarla (1891 – 92 Tütün imtiyazı) İran’ın
bağı
mlı
laşmas
ı
na kar şı
ulema taraf ı
ndan eylemler düzenlenilmiştir.
Daha sonra ulema tüccar ve aydın güçleriyle birlikte bazı yapısal
düzenlemeler (1905 – 11 yapısal devrim) ve saltanatın kısıtlanmasını
talep etmişlerdi3.
Pehlevi Hanedanı döneminde yabancı dominantlığı, milli kimlik ve
özerkliği koruma, ve İslam kurallar ının devletteki yeri yeniden
1 a.g.e., s. 67.2
John L. Esposito, The Iranian Revolution, Its Global Impact, Florida InternationalUniversity Press, Miami, U.S.A, 1990, p. 18.
3 İbid., p. 18.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 53/261
48
düzenlenilmeye çalışılmıştır. İran İslam Devrimi süresince (1970’li
yıllarda) özellikle cami ve çar şıda dine dayalı ittifak şekli, İslam
sayesinde yeniden kullanıldı. Tütün protestosu ve yapısal
ayaklanmasının tersine 1979 devriminde ruhaniler desteklemekle sınırlı
kalmayıp dominant ve iktidar olmuşlardır 1.
3. İran’da Ruhaniler
Ruhaniler on dokuz ve yirminci yüzyıllar ında genişleyen Usuli (Şii
mezhebine bağlı) tarikatının müritleridirler. O zamana kadar ulemanın
arasında kendi rolleri hakkında fikir birliği yoktu. Onlar üç temel ekole
ayr ılmışlardı; birincisi Peygamber ve İmamlardan miras kalan gelenek
ve görüşlerin dışında bir yaşama müsaide etmeyen Ahbariler idi. Diğer
yanda müçtehitlerin bağımsızca karar ve yorum yapma işlevini
meşrulaştıran Usuli tarikatı vardı. Son olarak esasta belirli insanlara
hitap edip kural niteliğini taşımayan konularla ilgilenen Sofizm yer
almaktaydı. Manevi uygulamalarla ruhu maddiyattan ayıklama Sofi
düşüncenin özünü oluşturmaktadır. Ahbariler gibi Sofi düşüncesine göre
ulemanın dünyevi yaşamda rolünü reddetmektedir, böylece Sofi
yaklaşımı İmamlar’ın bilgisiyle kısıtlı kalmaktadır. Bu ideolojik
mücadeleyi Usuli’ler kazandılar 2.
Ulemanın bu çekişmeden kaynaklanan incinmeleri Kacar
hanedanı’nın güçlenmesiyle birlikte hafifledi. Kacar onlara İran’ın çeşitli
bölgelerinde siyasi güçlerini pekiştirdi, böylece Usuli ulema Ahbariler ve
Sofilere kar şı kendi inançlar ını baskın hale getirdiler. Kacar ve Usuli
ulemalar ının böylesine yüksek işbirliği daha önce gözükmemişti. Usuli
inancının baskın hale gelmesiyle Kacar hükümetinin güçlenmesi
kar şılıklı destekleme sürecinden kaynaklanmıştır 3.
1
İbid., p. 19.2 M. Moaddel. Ibid, p. 131.3 İbid., p. 132.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 54/261
49
Ulema yargı, eğitim ve Kacar devletini meşrulaştırma yeteneğine
sahip olduklar ı için Usuli tarikatı desteklendi. Ulema eğitim alanını kendi
tekellerinde tuttular. Kacar’ın yargı sistemi de “Örf” ve “Şâr”
mahkemelerinden oluşmaktaydı. “Örf” mahkemeleri devlet yönetimi
alanını kapsıyordu ve devlete kar şı işlenen suçlar la ilgileniyordu. “Şâr”
mahkemeleri ise sivil kurallar ve çekişmeleri ile ilgilenmekte idi. Ulema
“Şâr” mahkemeleri üzerinde tam nüfuza sahiplerdi ve bu mahkemeler
on dokuzuncu yüzyılının başında iktisadi gelişmelerle birlikte daha fazla
önem kazandı. Kacar döneminde Şia siyasi teorilerinin genişlemesi bu
süreçten kaynaklanmaktadır. Böylece siyasal ve dini egemenlik,
İmametin ikili fonksiyonu olan siyasal ve dini liderliği de ortaya çıkardı1.
Kacar padişahlar ının eğilimi ve İran – Rus savaşlar ı da
ruhanilerin etkisini artırdı. Fetih Ali Şah kitleyi Rus’lara kar şı seferber
etmek için ruhanilerin desteğine gerek duymaktaydı. Müçtehitler kafir
Rus’lara kar şı “cihat” hükmünü vererek Şahı desteklerken özellikle
köylüleri Ruslara kar şı savaşa çağırdılar. Bu dönemde Seyit
Muhammed Bağer Şefeti’ye Hacetül İslam unvanı verildi ve bazı
tan ınmış din adamlar ı ülke yönetiminde danışılma amacıyla başkentte
toplandılar.
Meşrutiyet devrimi yasal devleti oluşturması, anayasa ve yeni
yasalar ın çıkarmasıyla saltanat ve ruhanilerin güçlerini sınırlamayı
amaçlıyordu, böylece yeni bir güç kazanmayı planlamaktaydı. Güç
yasal devlette mevcut olması
gerekirdi ve tüm insanlar o gücünkar şısında eşit olmalıydı. Aydınlar ın Meşrutiyet devriminde
bulunmalar ının nedeni saltanat ve diyanet gücünün sınırlandır ılması
iken, ruhanilerin devrime katılımlar ının amacı saltanat gücünün
sınırlandır ılması idi.
1 Arjomand.,İbid, p.225
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 55/261
50
Meşrutiyet devriminden sonra ruhanilerin gücü sürdü, öyle ki bu
dönemde milli hukuk “Meşruiyet” alanında olduğundan dolayı ruhanilerin
hukuku sayılırken Meclis milli hukuk hakkında yasama gücüne sahip
değildi ve sadece kamusal yasalar ı çıkarabilirdi. Böylece
meşrutiyetçilerle Meşruacılar saflar ı ayr ışmaya başladı. Meşrutiyetçiler
eşitliği isterken Meşruacılar ona kar şı çıkıyorlardı. Anayasanın sekizinci
ek maddesinde şöyle yazıyordu: “Tüm İran sakinleri kamusal yasalar
kar şısında eşit haklara sahip olacaklardır”.
C. Esnaf
Çar şıdaki sınıflar iki büyük gruba ayr ılmaktadır.
1. Tüccar, 2. Geleneksel orta direk.
Tüccar siyasal sözlükte burjuvadır, kapitalist toplumunda hakim
sınıftır. Burjuva sınıf ının her ülkede oluşumu farklıdır. Bazı ülkelerde
burjuva eşraf içinden doğdu (İngiltere gibi). Bazı ülkelerde de burjuva
küçük burjuva sınıf ından, esnaf ve hatta iktidar gruplar ından doğdu.
İran'da tüccar (ticari kapitalistler) sınıf ı, esnaf ve iktidardaki
zenginlerden meydana gelmiştir.
Kacar döneminde değişik sebeplerden dolayı tüccarlar sosyal ve
ekonomik olarak çok güçlenmişler ve dönemin sonunda ülke siyasetinde
etkili büyük gruplardan birine dönüşmüşlerdir. Bunun sebepleri arasında
nispi bir ekonomik istikrar, batı ile ticari ilişkilerin gelişmesi ve devletin
izlediği siyaset, örneğin tüccar ı destekleme amacı ile vergi muafiyetleri
ve ithalat kontrolü sayılabilir. Sınıfsal örgütlerde, nispi bir güç ve
bağımsızlıktan yararlanmaktaydılar.1 Bu şartlar, Rusya ve İngiltere'ye
değişik haklar tanınıncaya kadar devam etmiştir. Ancak dış ticaretin
büyümesi ve Batının etkisi ile hammadde ihracatı da artarak tüccar
sınıf ının dışar ıya bağımlı yeni bir oluşumuna yol açmıştır. Yani dış
1 Ahmet Eşraf, Mavane Tarihi Towse Sermayedari Dar İran, Tahran, Zemine Yayınlar ı,1973, s. 27.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 56/261
51
ürünlerin iç piyasada satışı ve dışar ıya hammadde satışı ile İran tüccar
sınıf ının dışar ıya bağımlılık zemini hazırlanmıştır. Hatta bazı
durumlarda tüccarlar kendilerini dış ülkelerin himayesine bırakmışlardır.
Liberalizm düşünceleri tüccar sınıf ının dikkatini üzerinde toplamıştır.
Ayn ı zamanda devletin yapısı ticaret konusunda onlara bazı problemler
yaratıyordu, diğer taraftan ekonomik nasyonalizm tüccar ın menfaatleri
ile uyuşup ve liberalizm ile birleşerek tüccar sınıf ının siyasi ekonomik
hareketlerinde düşünsel zemin oluşturmuştur.1
Geleneksel orta direk modern kapitalizmin olgunlaşması
ndanönce bütün toplumlarda esnaf örgütleri olarak teşekkül etti. Modern
kapitalizmin egemen olması ile geleneksel orta sınıflar değişime uğray ıp
kimliklerini kaybettiler. Bu sınıflar geri kalmış ülkelerde kapitalizmin
gelişmesine kar şı, nasyonalist düşüncelerin ilerlemesinde etkili rol
oynadılar. Bu ülkelerde uluslararası kapitalizmin değişik alanlarda
etkinliği artınca geleneksel sınıflar ın özellikle kültürel ve ekonomik
alanda tepkisiyle kar şılaştı. Ekonomik etkinlik ve ithalatın artması
geleneksel ekonominin çöküşüne yol açtı. Geleneksel orta sınıf ın
tepkisi ise aşır ı nasyonalizm olarak baş gösterdi.
İran'da da ayaklanma ve devrimler döneminde geleneksel orta
direk daima kayda değer bir siyasal güç olarak sahnede bulunup,
ruhanileri desteklemiştir.
Genel olarak İran'da çar şı daima halkın muhalefet merkezlerinden
biri olmuştur. Tüccar her zaman halkın istibdat ve sömürülmeye kar şı mücadelesinde yardımcı bir güç olmuştur. Halkın hükümete kar şı
mücadele şiddeti piyasa ile ölçülmüştür. Kentte dükkanlar ın kapanma
haberi bilinçsiz insanlar ı bile bir itirazın söz konusu olduğuna dair
uyarmaktaydı. Tüccar ın itirazlar ı önce camilerde toplanmayla,
konuşmalar, yazışmalar ve dedikodularla başlay ıp, bir çeşit grev olan
1 Beşeriye, a.g.e., s. 32.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 57/261
52
dükkan kapatmalar ve sokak çatışmalar ı ile son buluyordu. Piyasa esas
iki sebepten dolayı değişimlere katılıyordu:
1. Ekonomik faktör; çünkü tüccar ın çoğunluğu hükümet veya dış
ticaretin egemenliğinden zarar görüyordu. 2. Din faktörü ki toplumsal
kökenlidir ve pazarda İslam özellikle Şiicilik çok etkilidir. Bu iki faktör
ayn ı önemdedir ve değişimlerde birinin tek başına rolü olduğunu
düşünmek yanlıştır.
IV. ROLLER
a) Liderlik
Genellikle liderlik, etkili olan kişi ve etkilenen kimseler arasında
bir çeşit ilişki olarak bilinir. Bu doğrultuda lider, başkalar ından
etkilenmekten ziyade, diğerlerini etkileyip kendi amaçlar ı doğrultusunda
yönlendiren kimsedir. Diğer bir deyişle liderlik, ortak amaçlar için sosyal
ve organize çabalar ı seferber etmek amacıyla faal bir rol oynamak ve
gerçek bir mevzua sahip olmaktır. Burada liderlikten kastedilen siyasi
bir liderlik olduğundan dolayı liderlik, istek üzerine ve ortak siyasi
hedeflere ulaşmak için belli çabalar ı kontrol edip ileriye taşıma
faaliyetleridir.1 Liderlik genellikle her araştırmacının aşağıdaki
unsurlardan birini daha önemli saydığı dört öğeyi içine almaktadır.
1. Görev ve rolü ifa etmek: Liderlik daima bir etkinliktir, sadece
karizma, haysiyet, beceri ve başar ı değildir.
2. Etki: Liderlik toplumsal bir homojenlik gerektirir. Liderliğinin
göstergesi ancak kişilerin ona kar şı toplu tepkilerinden
anlaşılabilir.
3. Merkeziyetin Önemi: Liderin merkezi bir konumda bulunmas ı
lazım, yani ona eşlik eden grubun faaliyetinde komut odağı
saygınlığını taşıması gerekir.
1 Julias Gold ve Wiliam L Coulb, Ferhange Ulume Ejtimaî , Çev. Bagher Perham, Tahran,Maziyar Yayınlar ı, 1997, s. 474.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 58/261
53
4. İlişki ve Toplu Aktivite: Merkezi etkinin, sonunda grup aktifliği
ile birleşmesi gerekir.1
Devrimler, hareketler ve ayaklanmalar ın aşamalar ı dikkate alındığında
genellikle liderin üç rolü vardır: 1. İdeolojik rolü, 2. Seferberlik rolü, 3. Yönetim
rolü.2
Genel olarak liderler, devrim, hareket ve ihtilalin hedeflerini
ayd ınlatıp, toplumun iktidara kar şı hareket biçimini belirlerler. İdeolojik
olarak devrimci bir yaklaşımla mevcut durumu eleştirir ve daha iyi bir
toplumun görüntüsünü çizerler. Taraftarlar ını parlak bir gelecek vesonuca ulaşma konusunda ikna ederler. Liderin yokluğunda, sosyal
tepkiler ve halkın şikayetleri anar şiye dönüşebilir.3 Liderlerin mevcut
toplum ve ideal toplum hakkındaki düşünceleri ve amaçlar ı özellikle
liderlik, karizmatik biçimde ise siyasi düzene kar şı, kriz faktörüne
dönüşür. Genellikle liderleri kritik koşullar ın ürünü olarak bilinir, ancak
bunun tersi de doğrudur, yani liderler ideolojilerini sunarak krize yol
açabilirler.4
Liderler olanaklar ve güç dengelerini kendi amaçlar ı doğrultusunda kullanmakla kalmayıp, belki egemen rejimin yıkılmasıyla
iktidar koltuğuna oturarak toplumu kendi tezleri üzerine inşa ederler.
Ancak bir lider bütün bu rolleri aynı anda üstlenmek zorunda değildir.
Bunu başaran çok az sayıda lider bulunmaktadır. Liderler hareketler ve
devrimlerde kendi siyasi önceliklerini hükümetin zorunlu kararlar ına
dönüştürmeye çalışırlar.
Siyasi liderler, bazı özel kişisel yanlar ı; siyasi koşullar ı etkileyenfaktörler, toplumun içinde bulunduğu krizin şiddeti, taraftarlar ı ile
diyalogu birleştiği zaman amaçlar ına ulaşırlar. Değişik siyasi liderler
vardır; Max Weber, Apter ve Anderson'e göre 5 çeşit lider bulunur:5
1 Beşeriye, a.g.e., s. 50.2 Feradon Akbarzadeh, Naghshe Rehberi Dar Meshrutiyet, Milli Kardene Neft ve
Enghelabe İslami, Tahran, İslam Devrimi Belgeler Merkezi, 2001, ss. 23-24.3 Hüseyin Hüseyni, Rehberi ve Besije Siyasi, Ney Yayınlar ı, 2001, s. 20-21.4
David Apter ve Charls F. Anderson, İtiraze Siyasi ve Taghire Ejtimaî , Çev. MuhammedRıza Seit Abati, Tahran, Rahbordı Yayınlar ı, 2001, s. 417.
5 Apter ve Anderson, a.g.e., s. 418.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 59/261
54
Lider Etki Kaynaklar ı Örneklerin İlişkisi
Geleneksel Gelenekler, Adetler, Geçmiş Feodal – çiftçi
Karizmatik
Şahsın sıra dışı özellikleri, Allah vergisi
özellikler gibi
Dini Liderler ve
Müritler
Meşru Resmi Kanunlar ve Yasalar
Devlet makamlar ı -
vatandaşlar
İş Yaratan
Hissedilir Verimlilik ve Kar şılıklı
Menfaat Satıcı - Alıcı
İş Bitiren (Teknokrat) Ustalık – Bilgi ve Uzmanlık Uzman - Eğitimli
Başka bir deyişle bir grup toplumda diğer gruplarla olan ilişkisinde
egemen konumunda olabilir, bunun sebebi de, daha üstün ekonomik
durum, üstün tarihi geçmiş, iş alanı, eğitim ve dini üstünlükler olabilir.
Bu grup iktidar ı zorunlu olarak bir anlam taşımıyor. Yani bir grup
mutlaka üretim olanaklar ı veya üretim konumundan dolayı üstünlük
sağlamaz. Bu araştırmada dikkatler, daha çok bir grubun fikir
üretkenliği, maddi ve ekonomik gücü, kültürel konumu veya dinideğerlerin üstünlüğünden dolayı devrimde üstlenebileceği rol üzerinde
odaklanmaktadır.
b) Organizasyon
Charles Tilly bir topluluğun üyeleri arasında ortak kimlik ve
birleştirici yapılar ın geliştirilmesine organizasyon demektedir.1
Harrison Whyte'de gruplardaki organizasyon konusunda iki
noktaya değinir:
1. Nispi olarak ortak özellikleri bulunan insanlar ı aynı sınıfta
kabul etmektedir.
2. Aynı sınıftaki insanlar arasında tanımlanamayan bir iletişim
ağı bulunur.
1 Charles Tilly, Ibid, p. 45.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 60/261
55
Bu iki unsuru dikkate alarak Tilly'e göre organizasyon kavramı:
1.Ortak kimlik ve 2. İç iletişim ağlar ını içermektedir.1
Eğer bir teşekkülün üyeleri düzenli ilişkiler içinde ise ve her
üyenin görevi belli kurallara dayanıyorsa, bu o teşekkülün içinde birlik
ve organizasyonun olduğunu gösterir. Kimlikteki benzerlik duygusu aynı
zamanda sistematik bir çalışmayı, bir grubun organize edildiğini
kan ıtlar.2
Ortak kimlik duygusu ile ilgili hareketin örnekleri çoktur. Örneğin
bir grubun kendi üyelerini başka gruplara veya meydana gelen olaylarakar şı koruması. Organizasyon kavramı seferberlikten ayr ı değildir,
organizasyon yolu ile seferberlik şekillenir.
c) Seferberlik
Seferberlik bir grubun kendi başına bireyler topluluğundan, genel
hayata aktif katılımda bulunan bir gruba dönüşme prosedürüdür. Bu
dönüşümde önemli olan, gerekli kaynak, olanak ve güçlerin var
olmasıdır. Ancak sadece bunlara sahip olmak bir grubun seferberliği
için yeterli olamaz, onlar ı kullanmak ve işletme gücü de önemlidir.
Başka bir değişle, seferberlik, olanaklar ve güçleri toplayıp, onlar ı
amaçlamak ve menfaatler doğrultusunda kullanabilmekten ibarettir.3
Yukar ıdaki tanım ve bu kavramın içinde bulunan 1. Olanak ve kaynak,
2. Güçler ve 3. Onlar ı menfaatlere ulaşma çerçevesinde kullanabilme
durumlar ına bakarak devrimler, hareketler ve ihtilaller daha iyi incelenir.
Seferberlik aşamasında olanaklar ve kaynaklar çok değişken ve
çeşitli olabilir, örneğin gazete, kitap, resmi ve gayr ı resmi organlar.
Beşeriye'nin düşüncesine göre Seferberlik aşamasında toplanan
kaynaklar ekonomi, güç (silahlanma gibi) ve diğer (vefakarlık)
1 Ibid, pp. 62-63.2
Nemetüllah Kerem Elahı, Beresi Ejtimaî Taghirate Enghelabe İslami, Tahran, FerzanYayınlar ı, 1998, s. 117.
3 Charles Tilly, Ibid, pp. 69-70.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 61/261
56
kaynaklardır. Bu insani destekler üyeler ve taraftarlardan meydana
gelir. Bunlar ı, kullanmak da amaçlara ulaşmak içindir.1
Charles Tilly'e göre: "Her topluluğun seferberlik programı üç
bileşene ayr ılır; 1. Kaynak toplamak, 2. Toplumsal istekler ve 3.
Kat ılımın artışı"2. Seferberlik kavramı organizasyon ve ideolojiyle tam
bir ilişki içindedir. Organizasyon, kaynaklar ve güçleri seferber etmektir.
Seferberlik ise siyasi olarak etkin olmak, güç kaynaklar ını, ideolojiyi
belirleyen hedefler doğrultusunda kullanmaktır. Başka bir tanıma göre
seferberlik, sosyal bir kesimin daha önce kontrolü dı
şı
nda bulunankaynaklar ı hızla kontrolü altına alması prosedürüdür. Seferberlik grup
organizasyonu amacını aşıp toplumun bir kısmını amaca ulaşmak için
kendi kaynaklar ını bağışlamaya yönelik bir harekete geçirirse ihtilal
meydana gelir. Bir ihtilal, hareket yada devrimde seferberlik çok
önemlidir. Bu prosedür içinde liderlik, organizasyon ve ideoloji ön plana
çıkar.3
Charles Tilly, "Kaynaklar ın Seferberliği Teorisi" olarak bilinenaşağıdaki modelde tartışılan öğelerin ilişkisini şu şekilde
göstermektedir 4:
Şekilden anlaşıldığı gibi, kaynaklar ve güçler iki ayr ı ortamla
kar şılaşırlar. Birinci ortam, f ırsatlar ve tehditleri; ikinci ortam kaynaklar
1 Beşeriye, a.g.e., s. 79.2
Charles Tilly, Ibid, p.73.3 Beşeriye, a.g.e., s. 79.4 Charles Tilly, Ibid, p. 56.
kaynaklar organizasyon
kolaylı
k,zorluk f ı
rsatlar vetehditler seferberlik
güçler grup aksiyonu
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 62/261
57
ve güçlerin elde edilişinde kolaylıklar ve zorluklar ı içerir. Bu iki ortamın
ilişkisi sonucu grup aksiyonu ve organizasyonu şekillenir, onun
sonucunda da seferberlik oluşur.
d) İdeoloji
Mourice Duverger'e göre: "İdeoloji, bireysel itirazlar ı organize
edip grup muhalefetine çeviren bir düşünsel düzendir. Böylece siyasal
bilinci geliştirip onu siyası aksiyon için bir araç durumuna getirir. Diğer
tan ım Dumont'a aittir ki çok ince bir ideoloji tanımı sayılır: "Bir grupyada toplumun durumunu açıklamak için organize ve açık yargılardan
oluşan bir ideler düzenidir.”1
İdeoloji, tarihi bir prosedürde şekillenir ve bu seferberlik
aşamasından çok önce başlar. Sorunlu ve kritik toplumlarda ideolojik
temeller araştır ılabilir. Ancak bir toplum krizle kar şılaşmadan yeni
ideoloji gündeme gelmez, gelirse de halk taraf ından kabul görmez. Yeni
ideoloji önce hakim değerlere dayanan ideolojiye kar şı bir takım
değerler olarak gündeme gelir. Kriz büyüdükçe ideoloji gelişir ve
insanlar kritik şartlarda mevcut soruna yanıt aradıklar ı zaman ideoloji
gelişme zeminini bulur. İdeolojinin ön plana çıkar ılmasında aydınlar ın
rolü çok önem taşımaktadır. Ancak ideoloji de sadece onlarla sınırlı
değildir. İdeoloji, mevcut kritik duruma uygun ve mantıklı yan ıtlar
vermek zorunda değildir. Hatta böyle olmadığı için ideolojidir. İdeoloji,
mevcut durumu eleştirmek, ideal alanı ve ona ulaşma yolunu çizmek,tarihi yeniden açıklayarak dost ve düşman belirlemek (cephe almak),
ahlaki değerleri açıklamak suretiyle sorunlara çözüm arar ve amaçlar ını
gerçekleştirir.
1 Beşeriye, a.g.e., ss. 77-79.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 63/261
58
V. MODELİN GENEL YAPISI
Her araştırmada genellikle, kavramlar ve teoriler bölümü
sonunda, araştırmacının bir model ve değerlendirme sunması gerekir.
Model büyüteç altına alınan değişkenleri göstermek dışında değişkenler
arasındaki ilişkiyi de gösterme özelliğine sahiptir.
Şu ana kadar yapılan incelemeler ve yorumlara dayanarak her
hareket ve devrimin üç aşaması bulunduğunu söyleyebiliriz:
1. Hazırlık, 2. Gerçekleşme, 3. Zafer ve her aşamanın
oluşumunda değişim faktörleri, değişim koşullar ı ve insani etmenler etkili rol oynarlar. Bu araştırmanın odaklandığı husus insani etmenler
olduğu için, onun her aşamadaki rolü incelenmiştir. İran sosyal
hareketler ve devrimlerinde etkin olan aktörler; 1. Aydınlar (milli, dini,
Marksist), 2. Ruhaniler (dini ulema) ve 3. Esnaf'tan meydana gelir. Bu
gruplar ın rolleri liderlik, ideoloji, seferberlik ve organizasyonu içerir.
Haz ırlama aşamasında, aktörlerin etkinlik dereceleri rollerine
göre değişir. Anlatılan teoriler ve kavramlardan, aydınlar ın bu aşamada
en fazla etkinliğe sahip olduklar ını söyleyebiliriz. Ulema doğal olarak
her zaman hükümetin yanında olduğu için bu aşamada pek etkin
olamaz. Son olarak gelişmekte olup ve egemen sistemin ticari sermaye
olduğu ülkelerde esnaf, kendi maddi çıkarlar ı uğruna iktidar ın istikrar ve
kalıcılığını destekler ve bu aşamada önemsenecek bir katılım olmaz.
Devrimin ortaya çıkması aşamasında aydınlar yine en önemli rolü
üstlenirler. Ulema ve esnaf iktidar ın sarsılmasından dolayı, konum ve
menfaatlerinin tehlikeye girmesi durumunda sahneye çıkar.
En son, zafer aşamasında aydınlar kimliklerinden dolayı fazla rol
üstlenmezler. Ulema ve esnaf bu aşamada daha güçlü ve etkili bir
görüntü verir, birbirini destekleyerek hareketi veya devrimi zafere
taşırlar.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 64/261
59
Araştırmanın Modeli
Aydınlar
A y d ı n l a
r
Dini ulema
Ulema
Ulema
Esnaf
Esnaf
E s n a f
L i d e
r l i k
L i d e
r l i k
L i d e
r l i k
O r g a n i z
a s y o
n
O r g a n i z
a s y o
n
O r g a n i z
a s y o
n
S e f e r b
e r l i k
S e f e r b
e r l i k
S e f e r b
e r l i k
İ d e o l o j i
İ d e o l o j i
İ d e o l o j i
HazırlamaDeğişimin insanı
etkenleri
Değişimfaktörleri
Değişimşartlar ı
Liderlik
Liderlik
Liderlik
Liderlik
L i d e r l i k
L i d e r l i k
Organizasyon
Organizasyon
Organizasyon
Organizasyon
O r
g a n i z a s y o n
O r g a n i z a s y o n
Seferberlik
Seferberlik
Seferberlik
Seferberlik
S
e f e r b e r l i k
S e f e r b e r l i k
İdeoloji
İdeoloji
İdeoloji
İdeolojiAydınlar
İ
d e o l o j i
İ
d e o l o j i
Oluşum
Zafer
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 65/261
60
İKİNCİ BÖLÜM
İRAN'DA 19. YÜZYILIN SONUNDA VE 20. YÜZYILINİLK YARISINDAKİ AYAKLANMA VE DEVRİMLER
19. yy. sonu ve 20. yy.’ın ilk yar ısı İran muasır tarihinde iki geniş
kat ılımlı sosyal harekete olan Tütün ve Meşrutiyet Hareketleri
gerçekleşmiştir. Bu hareketler, bir birinden tamamıyla farklı neden ve
yöntemlerle yapılmalar ına rağmen bazı noktalarda ortak yönlere
sahiplerdi. Örneğin, her iki hareketin temeli batıyla gelişen ilişkiler
sonucunda oluşması ve İran halkının alt kimliklerinin (örneğin soy,
kabile, dil,…) ön plana çıkmaması. Söz konusu hareketler neden ve
aktörlerin etkililiği açısından bazı farklılıklar gösterebilir. Bu nedenle her
iki hareketi de ayr ı ayr ı ele almak faydalıdır.
I. TÜTÜN AYAKLANMASI
Kacar döneminde İran toplumuna Feodal sistem hakimdi. Bu
dönemin en belirgin özelliği, geniş tar ımsal yapı ve küçük bir grubun
çok büyük bir çoğunluğa egemenliğiydi. Bu hakim ve seçkin grubun
içinde eğitim görmüş insanlar ın sayısı çok azdı. Seçkinlerin başında
Şah yer alıyordu, iktidar ın temeli diktatörlüğe dayanıyordu. Şah' ın
atalar ından biri çok eskiden ülkeyi fethettiği için, Şah ülkeyi kendi şahsi
mülkiyeti olarak algılıyordu. Bu yüzden de Şah kendini din savunucusu
ve Allah'ın gölgesi olarak nitelendiriyordu. Halk Şahı dinin koruyucusuve dünyanın merkezi sanıyordu.1 Kacar döneminde de eskisi gibi sosyal
sıralama ulema, iktidar personeli ve esnaf şeklindeydi. Saltanat teşkilatı
ve aristokratlar bir nevi iktidar personeli sayılıyorlardı, sosyal sınıflar ın
başında geliyorlardı. Her sosyal sınıf ın kentlerde görev ve faaliyet yeri
belliydi. Ruhanileri camiler ve okullarda, iktidar kadrosu bakanlıklar ve
darülhükümette ve esnaf pazar ve camilerde, kentin esaslar ını
1 Wiliam Floor, Nemunehai Az Tarihe Ejtimaî İran Dar Dore Kajar , Çev. Abülghasem Seri,2. Cilt, Tahran, Soghan Yayınlar ı, 1986, s. 18.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 66/261
61
oluştururlardı. Bazı küçük toprak ağalar ı da kentlerde yaşıyordu,
bunlara fellah ve çiftçi denirdi. Ağalar genelde aristokratlar ın yüksek
rütbeli elemanlar ından sayılırlardı. Edipler, şairler, yazarlar,
müneccimler de hükümetlere yakın çevrelerdi.1 Kacar döneminin en
belirgin sınıflandırma örneklerinden ilki Milli Meclisin nizamnamesidir ki
Meşrutiyetin başında hazırlanmıştır. Millet Meclisine aday seçme hakkı
olan sınıflar şunlardı:2
1. Kacar Şehzadeleri 2. Alimler ve Ruhaniler, 3. Eşraf ve
zenginler, 4. Tüccar ve toprak malikleri, 5. Çiftçiler ve esnaf.
3
"İranlılar ın Uyanış Tarihi" adındaki kitapta yazıldığına göre:
"Dünyada İran Şahı kadar geniş yetkileri olan hükümdar sayısı çok
azd ır. Bu ülkede Şahın iradesi her şeye hakimdir. Ancak İran'da
Türkiye'nin tersi olarak vezirler veya şah divanı olmadığı için Şahı
kimse şüpheciliğe sürükleyemezdi."4 Kante Do Gomono kendi sefer
namesinde şöyle yazıyor: "İran iktidar ını ne demokratik ne istibdat
örneği olarak değerlendirebiliriz. Çünkü İran'da Şah bir istibdat örneğigibi halkın can ve malına herhangi bir taarruz da bulunamaz, ruhaniler,
tüccar ve esnaf şahın gücünü azaltırlar. Ancak İran bir feodal yönetim
tarzı ile de idare edilmiyor, yani eşraf bölgelerinde hükümetin başında
bulunmaz". 5
Bu dönemde Avrupa bir bütün olarak ilerlemekteydi. Üretim araç-
gereçlerinin değişmesi, değişik makinelerin icadı, demir yollar ının
gelişmesi, kimyasal ürünlerin üretiminde bir devrim yaratmıştı. Ancakİran duraklamadaydı ve eski üretim sistemi babadan oğla geçiyordu.
Bundan dolayı da İran sanayisi dünyada geriledi ve piyasalarda
başlangıçtaki başar ılar ını kaybederek dış ürünler İran pazarlar ını
1 Ahmet Eşref, Rant Ejtimaî Dar Dore Kajar , Tahran, Zemine Yayınlar ı, 1981, s. 72-73.2 a.g.e., s. 74.3 Meclise Şuraî Millî, Muzakere Dar Mejlis, 1. Dönem, Tahran, Meclis Şuraî Milli Yayınlar ı,
1946, s. 7.4
Nazımül İslam Kermanı, Tarihe Bidari İranian, 1. Cilt, Tahran, Agah Yayınlar ı, s. 181.5 Kante De Gomono, Se Sal Dar İran, Çev. Zebihüllah Mensuri, Farruh Yayınlar ı, 1973, s.73.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 67/261
62
doldurdu, el sanatlar ını tahrip etti. Bu düşüş büyük kentlerde halkın
Şahtan şikayetlerini artırdı. Çünkü Şah dışar ıdan gelen ekonomik
hücumu engelleyemiyordu. İran'da sanayi üretimi eski yöntemlerde
devam ediyor ve çok az gelişme gösteriyordu, bunun sebebi de para
yokluğuydu1.
Katoziyan İran meşrutiyet devriminin alt yapısındaki toplumsal ve
psikolojik şartlar ı şöyle yorumlamaktadır: “Dış ticaretin gelişmesi, İran'ın
Avrupa ile olan temasının sadece bir boyutuydu. Rus ve İngiliz
devletlerinin rekabeti İran'ı
zayı
flatı
yordu, hükümeti direk sömürgehükümetine dönüştürmeden bu yapılıyordu, böylece Şah' ın ve
hükümetin güçsüzlüğü daha açık ortaya çıkıyor, İran halkı küçük
düşürülüyordu. Halk da bu konuda siyasi düzeni suçlu buluyordu”2 .
Tütün Ayaklanması hem dış istilayı hem devleti hedef alan ilk
geniş tabanlı ayaklanmaydı. Bu ayaklanma devam etmiş olsaydı belki
her çeşit imtiyaza kar şı bir harekete dönüşebilirdi, ancak sadece tütün
üretimdeki tekel priminin kalkmasıyla sınırlı kaldı.3
Seyit Ahmet Kesrevi'nin "İran Meşrutiyet Tarihi" kitabında Tütün
Ayaklanması şöyle anlatılır: "Bu ilk halk ayaklanması her ne kadar dini
liderler yoluyla da olsa çok önemli bir olaydır ve İran tarihinde anılması
gerekir." Profesör Brown şöyle yazar "Tütün tekeline kar şı ayaklanma
İran'ın uyanışı ve yeni dönemin başlaması olarak bilinecektir."4
İmtiyaz kazanma yar ışması 1872 yılında başladı. İngiltereli Baron
Jolious De Royter 40,000 £ ve gümrük kar ının % 60’ı kar şılığında devlet
bankasının tekeli, gümrüklerin kiralanması, tüm madenlerin (altın,
gümüş ve değerli taşlar hariç) kullanılması, demir yolu ve travma yapma
1 Abdülrafie Hakikat, Merdom Salary ve Azadı Fikr Dar İran, Tahran, Özgürlükçüler Yayınlar ı, 1980, s. 141.
2 Homayon Katoziyan, “The Political Economy of Modern Iran, Despotism andModernism 1925-1979", New York, Mac Millan Press Ltd., 1981, p. 53.
3 Nike Keddi, Religion and Rebellion In Tobacco, Rejie Prelude To Revolution, 1999, p.
119-157.4 İbrahim Teymori, Tahrime Tutun ve Kherardad 1890 Reji, 3. Baskı, Tahran, Cep Kitaplar Yayınlar ı, 1982, s. 16.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 68/261
63
tekelini 70 yıl boyunca kendi tekeline aldı. Ayr ıca sulama tesisatlar ı,
yollar ın inşası, telgraf hatlar ı ve sanayi fabrikalar ını gelecekte kullanma
hakkını kendine saklı tuttu. Bu imtiyaz İran ve Rusya’da büyük tepkilere
yol açtı.
Royter imtiyazı iptal edilmesine rağmen imtiyaz verme süreci
devam etti. Royter madenlerin kullanması ve banka kurma imtiyazlar ını
yeniden elde etmeyi başard ı. Söz konusu banka daha sonra Şahenşahi
Bankası haline geldi. Bu banka para basma, eyaletlerde şube kurma
izni ve güney yollar ı
nı
n çoğunda geçiş ücretlerini kendi tekeline aldı
. Buarada Ruslar da bazı imtiyazlar elde ettiler. Rusya devleti kendi
sınır ından başlayıp Tahran’a varan telgraf hattının genişletme ve
yönetme imtiyazını elde etti. Bir Rus şirketi Hazar Denizi’nde balıkçılık
ve kuzey eyaletlerde ulaşım sigorta tekelini aldı. Böylece yabancı
yat ır ım 19. yy.ın ikinci yar ısında sıf ırdan 12,000,000 £’a ulaştı. İran’ın
kap ılar ı yabancı sermayeye özellikle dış ticarete açıldı.
Bu imtiyazlardan elde edilen gelirlerin bir bölümü saray lüksüneve Nasrettin Şah’ ın uzun süreli batı yolculuklar ına harcanırken, büyük
bir bölümü enflasyonun ağır masraflar ı ve yenilenme maliyetlerini
kar şılamaya harcanmaktaydı. 1851 – 1901 arasındaki dönemde fiyatlar
% 600 artmıştı. Bunun nedeni devletin sikkeleri ucuzlatması ve dünya
piyasalar ında gümüşün değer kaybetmesine bağlamak mümkündür,
çünkü o dönemde gümüş İran sikkelerinin büyük bir kısmını teşkil
ediyordu.İthal mallar
ı
n değ
erlenmesi ve gümüş
fiyatlar ı
nı
n düşmesi
sonucunda halkın milli paraya olan güveni sarsılarak enflasyona zemin
haz ırlıyordu. Öte yandan devlet maaşlar, tahıl rezervi, askeri malzeme
ve vergilerin düşmesi nedeniyle masraflar ı artmaktaydı, böylece lakap
ve unvanlar, imtiyazlar, tekeller, arazi ve daha kötüsü yüksek yarg ı
makamlar ı, elçilikler ve bakanlıklar satılığa ç ıkar ıldılar.
Nasrettin Şah' ın İngiltere ziyareti sıras ında İngiltere, yeni haklar
ve ayr ı
calı
klar elde etmek için önerilerde bulundu ve bunlardan biritütün hakkıydı. Bu olayın özeti şöyledir. 8 Mart 1890'da İran Şahı
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 69/261
64
tütünün üretim-satış ve ihracat hakkını 50 yıl için G.F. Talboot'a verdi.
Bu anlaşma üzerine Şah bütün tütün çiftçilerine, kendilerini firma
bayilerine tanıtma emri verdi, aksi taktirde cezalandır ılıp hapse
gireceklerdi. Tütünün izinsiz ekimi ve satışı da yasaktı.1 Ancak devlet
henüz açıklama yapmadığından halk meraklanıyordu. Talboot ve firma
yetkililerinin İran'a gelmeleri devlet taraf ından bütün kentlerde ilanlarla
halka duyuruldu ve halkın merakı giderildi. 1308 Şaban ayında (1890)
Şahın emri tüm yönetim birimlerine gönderildi ve anlaşmanın
uygulanması konusunda işbirliği istendi. Şah bizzat Tahran tacirleri ile
iki toplantı yaparak anlaşmanın içeriğini anlattı. Bu ayr ıcal ık bir çeşit
İnhisar hakkını beraberinde getiriyordu, Fransızca da buna Reji (Regie)
dendiğinden ayaklanma Reji Ayaklanması olarak akıllarda kaldı.2 Bu
anlaşma doğal olarak tütünün üretimini yapan, işleyen kesim ile
pazarlamasını yapan yüzlerce tüccar ı, esnaf ı ve vasıtayı tehdit
ediyordu. Onlar ın işi ellerinden alınıyor ve yabancı firmanın personeline
veriliyordu. Tütün tacirleri hemen harekete geçip Tebriz, Meşhet,
İsfahan, Yezd ve Şiraz kentlerinde esnaf ı organize edip seferber ettiler.
Tebriz'de esnaf firma bayilerinin faaliyetini engelledi. İsfahan’da Hacı
Muhammed kendi tütün deposunu ateşe verdi. Bu genel eylem dışında
tütün tüccar ı da birleşip toplu eylemlerde bulundu. Tütün tüccar ı diğer
tüccarla beraber kutsal Hazreti Abdülazim ziyaretgahına giderek Şaha
bir mektup yazdılar ve hiçbir zaman teslim olmayacaklar ını bildirdiler.
Sonunda Hacı Muhammed Kazım Melek-ül Tüccar 1892 yılında
Ayetüllah Mirza’ya Şirazi'nin tütün boykotu fetvasını duyurdu ve tütün
alış verişi pratikte iptal edildi, fiyatı düştü. Bu durum çoğu kentte aynen
uygulandı ve sonu hazırlayan sert olaylara yol açtı. Hatta Şahın
hareminde bile nargile bulunamaz hale geldi. Saray hizmetçileri
nargileleri kır ıp Şahın görmesi için haremin önüne yığdılar.3 Sonunda
1 Gholam Rıza Verahram, Tarihe siyasi ve Enjumenha Dar Dore Kajar , 2. Baskı, Tahran,Moin Yayınlar ı, 1999, s. 265-266.
2
Feradon Ademiyet, İsyan Reji, a.g.e., s. 17.3 Nike Keddi, Tahrime Tutun Dar İran, Çev. Şahroh Kaem Makamı, Tahran, Cep Kitaplar ı Yayınlar ı, 1977, s. 17.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 70/261
65
Şah bu anlaşmayı feshetmek ve İngiliz firmaya 5000 £ ödemek zorunda
kaldı.
A. Tütün Ayaklanmasında Aydınlar ın Rolü
Ayd ın grubu homojen bir yapıya sahip olmaması, çeşitli alanlarda
faaliyette bulunmalar ı ve bazen de diğerleriyle çelişkili düşüncelere
sahip olmalar ı nedeniyle bu grubu bir sınıfta kategorize edip
değerlendirmek oldukça zordur. Ayr ıca, söz konusu dönemde aydınlar ı
say ılar ı oldukça az olduğu için onlar ın eylem ve düşüncelerini ayr ı ayr ı
ele almakta fayda vardır. Bu nedenle, öncelikle öne çıkan bazı
ayd ınlar ın faaliyet ve yaşamlar ını incelemeye çalışacaktır.
Mirza Melkom Han (1834 – 1909)
Melkom Han 1834 yılında bir Ermeni ailenin çocuğu olarak
İsfahan Culfa’sının Hıristiyan bölgesinde doğdu. Babası Hindistan’daki
İngiliz okulundan mezundu ve ilk başlarda İsfahan ve daha sonra daSaray’da (Tahran) İngilizce ve Fransızca derslerini veriyordu. O batı
uygarlığına hayranlığından dolayı Melkom Han’ı İsfahan’daki Katolik
Fransızlar ın okuluna ve daha sonra devlet bursunu kullanarak
mühendislik eğitimi için Fransa’ya gönderdi. Melkom Han Paris’te
masonluk ve çağdaş siyasi tarihe büyük ilgi gösterdi. İran’a döndüğünde
yeni kurulan Darülfünun okulunda çalışmaya başladı ve bilimsel
deneylerle Nasrettin Şah’ın dikkatini çekti. Daha sonra (belki de sosyalfaaliyetlerini kolaylaştırma nedeniyle) Müslüman oldu ve Avrupa
masonluklar ını örnek alarak onlardan bağımsız olarak “Feramuşhane”yi
kurdu1 (1858).
Melkom Han şahın onayını alarak saray için “Tanzimat Defteri”
kurdu. Bu defter açıkça Osmanlı Tanzimat Hareketinden esinlenmişti.
Bu plan 19. yy.’da ilk kapsamlı düzenleme önerisidir. Melkom Han yeni
1 Abrahamian, İbid; p. 61.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 71/261
66
düzenlemelere Kanun ismini taktı. Böylece hem dini kurallar (şeriat)
hem de devlet kurallar ından ayırt etmek mümkün olabilirdi. Melkom Han
söz konusu kanunlar ın genel refahın iyileşmesi ve tüm bireylerin eşitliği
ilkelerine dayanmasını savunmaktaydı1.
Nasrettin Şah başlangıçta önerilere önem verdi hatta “Azam
Ustad” (Üstün Pir) lakabıyla Feramuşhane’de bulunmaya sıcak
bak ıyordu. Fakat Tahran dini liderlerinin kanun kavramını yozlaşma
olarak tanımlamalar ı ve Feramuşhane’yi ateist masonlarla ilişkide
olduğunu söyleyince Nasrettin Şah söz konusu teşkilatı
yasakladı
veTanzimat defterini kapatarak Melkom Han’ı Bağdat’a sürgün ettirdi.
Daha sonra Melkom Han İstanbul’a gitti2.
Melkom Han İstanbul’da sürgünde yaşarken o dönemdeki özgür
düşünceli İran sefiri Mirza Hasan Han Sepehsalar (Müşir-üldole) ile çok
yak ın bir ilişki kurdu ve onun aracılığıyla Kahire baş konsolosu oldu.
Mirza Hasan Han başbakan olduğunda Melkom Han onun davetlisi
olarak İran’a geri dönerek Mirza Hasan Han’ın özel danışmanı oldu ve“Nizam-ül Mülk” unvanına sahip oldu. Bir süre sonra İran’ın Londra’daki
elçisi olarak atandı. Bu dönemde Nasrettin Şah’ın Londra gezisini
organize etti. Mirza Hasan Han makamından uzaklaştır ılmasına
rağmen, Melkom Han 1882 yılına kadar Londra’da kaldı, ve zikredilen
yılda bazı anlaşmazlıklardan dolayı makamından uzaklaştır ıldı. Melkom
Han görevden alındıktan sonraki düşünceleri tamamen değişime uğrad ı.
Bu dönemde bir reformistten bir devrimciye, şahı
n ruhaniler kar şı
sı
ndadestekleyen ve liberal insan, radikal bir savaşçı ve Şah’a kar şı
ruhanilerle işbirliği yapan bir kişiliğe büründü. Böylece saray
memurluğundan radikal gazeteci ve Avrupa düşüncelerini savunan bir
kişilik sergiledi. Siyasal despotizmle mücadele için Kanun önerdi. Kendi
düşüncelerini İran’a ulaştırma amacıyla Londra’da “Kanun” gazetesini
1 İbid, p. 62.2 İbid., p. 63.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 72/261
67
çıkardı (1890). Bu gazete Tahran’da büyük ilgi gördü, bu nedenle onun
girişi yasaklandı1.
Melkom Han Meşrutiyet Devrimini gören nadir dönemin
ayd ınlar ından sayılmaktadır, fakat yaşlılıktan kaynaklanan bazı sağlık
sorunlar ı Meşrutiyet’da aktif olarak katılamadı2.
Başlangıçta o yenilikçi, özgür ve uygarlığı savunan bir aydındı ve
bat ı uygarlığının mutlak üstünlüğüne inanıyordu. O gizli Feramuşhane
cemiyetini kurarak çağdaş Avrupa’nın siyasal geleneği ve Fransa
Devrimi ideallerini (Kacar devletinin idari yapısının değiştirilmesiyle)İran toplumunda yaygınlaştırmayı amaçlamıştı. Feramuşhane’nin
kapatılmasının ardından o, Ademiyet adıyla yeni bir gizli teşkilat kurdu.
Melkom Han’a kar şı yönelen suçlamalar ın biri de Cumhuriyetçilik,
Şahlık ve ruhanilerin kurulu düzenlerini iktisadi ve siyasal yeniliklerle,
değiştirme çabası idi3.
Abdül Rahim Talibof (1848 – 1912)
Talibof Tebriz’de doğdu ve on yedi yaşında Tiflis’e giderek yar ımyüzyıl kadar Rusya’da yaşadı, böylece düşünceleri orada olgunlaşıp
şekillendi, fakat hiçbir zaman İranlı kimliğini kaybetmedi. O şöyle
söylüyordu: “Başta dünya, sonra İran ve ondan sonra da Tebriz’in kutsal
toprağını seviyorum”4.
O yazılar ında modernitenin pozitif yönleri, özellikle batı tarzı
Meşrutiyet prensiplerini övüyordu. Talibof eserlerinde özgürlüğü altı
grupta kategorize etmiş: Bireysel özgürlüğü, düşünce özgürlüğü, beyanözgürlüğü, basın özgürlüğü, toplantı özgürlüğü ve seçim özgürlüğü5.
Talibof din ve peygamberlerin kurallar ının gerekliliğini
reddetmemekte, fakat onlar ı ülke yönetimi ve yaşamın maddi
boyutundan ayr ı olduğunu düşünmektedir. Ona göre: “Dini konular
1 Ajodani, a.g.e, s. 281-282.2 a.g.e., s. 284.3 a.g.e., s. 284.4
Abdulhadi Haeri, Tesheyyo ve Meshrutiyet Dar İran, Tahran, Amir Kabir Yayınlar ı, s. 47.5 Abdülrahim Zaker Hüseyin, Matboat-e Siyasi-e İran Dar Asre Meşrute, Tahran, TahranÜniversitesi Yayınlar ı, 1991, s. 38.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 73/261
68
önemli olmalar ına rağmen siyaset ve mezhep dışı konulardan ayr ı bir
yere sahiptir ve söylenen konular bilgili insanlar taraf ından üstlenilmesi
gerekiyor.” O siyasal rejimleri üç grupta kategorize eder: 1- Mutlak
despot hükümetler, 2- Meşrutiyet saltanat rejimler ve 3- Cumhuriyet
hükümetleri. O despot rejimi eleştirirken İngiltere’nin meşrutiyet
hükümetini övmektedir 1.
Seyit Cemalettin EsedAbadi
Seyit Cemalettin 1840’lı yıllar ın sonlar ında Hemedan’ın Azeri
konuşan bir köyünde küçük ağa ailesinde doğdu. Babasının fakir
olmasına rağmen ailevi bağlardan yararlanarak dini eğitimini başar ıyla
bitirdi. Eğitimini Kazvin’de başladı ve Necef medresesinde devam
ettirdi. Fakat bu geleneksel terbiyeye rağmen geleneksel olmayan
alanlarda araştırmaya başladı, ilk başta Şeyhilik sonra da Babilik
üzerinde incelemelerde bulundu ve ardından da yeni bilgileri kazanmak
için Hindistan’a gitti. 1857 yılında Bombay’a geldiğinde Hindistan
ayaklanmasının etkisinde kaldı. Ayaklanmanın Müslümanlar ı
birleştirmesi, onu mevcut dini anlayışlarla siyasi davranışlar arasında
ilişkiyi incelemeye yöneltti. Ayr ıca ayaklanmanın bastır ılması, yeni
bilimlere olan merakını şiddetlendirdi. O düşüncelerini üç temel sonuçta
özetledi; 1. Emperyalizm Hindistan’ı ele geçirdikten sonra Ortadoğu
tehlike altındadır. 2. Doğu ve Ortadoğu sadece hızlı bir şekilde yeni
bilimleri kazanarak batı istilası kar şısında durabilir. 3. İslam gelenekçi
bir yaklaşıma sahip olmasına rağmen halkı emperyalistlere kar şı
yönlendirmede etkin bir dindir.
Seyit Cemal Arabistan ve Basra körfezi yoluyla Afganistan’a gitti.
Muhafazakar sarayın misafiri olduğu için reformist düşüncelerini gizledi
ve İngilizlere kar şı Rusya’yla işbirliği için şahı ikna etmeye çalıştı.
İstanbul’a geldiğinde Şiiliğini saklamak için kendini Afgani olarak tanıttı.
Müslümanlar ın, ilahi konular ın yanında insani düşünme yoluyla bilgi
elde etmeleri sonucunda eski parlak uygarlığa kavuşabileceklerini
1 a.g.e., s. 39.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 74/261
69
açıkça dile getirerek büyük bir tartışma yarattı. Mısır’a sürgün
edildiğinde oradaki masonlara katıldı ve ülkenin İngiltere işbirlikçisi olan
Mısır Hadivi’nden kurtulması için bazı siyasi reformlar talep etti. Onun
yeniden sürgün edilmesinin ardından 1879 – 1886 yıllar ı arasında
zamanının çoğu Avrupa ve Hindistan arasında yolculuklarla geçti.
Seyit Cemalettin hem dindar ve hem de din kar şıtı Müslümanlarla
tartıştı, dindarlarla Hindistan’la birleşmedeki temayülsüzlükleri ve din
kar şıtlar ıyla da dinin emperyalizme kar şı en iyi silah olduğu gerçeğinin
göz ardı ettikleri için eleştirdi. Avrupa’da Araplar ı İslamın çöküş nedeni
olarak gösteren bilimsel olmayan önyargılı doğubilimcilerle tartıştı. Ona
göre sebebi soyda değil dini bağnazlıkta aramak gerekmektedir.
1886 yılında Avrupa’dan ayr ılıp 1892 yılına kadar İran’da kaldı.
Başta Nasrettin Şahı İngilizlere kar şı yönlendirmeye çalıştı, fakat bu
yolda başar ısız olunca muhafazakar ruhaniler ve reform yanlısı
ayd ınlar ın saflar ına katıldı. Ruhanileri kafir batıya kar şı mücadeleye
davet etti ve aydınlara özellikle siyasal reformlar ın batı emperyalizmine
kar şı ülkeyi güçlendirdiğini söyledi. Bu sözler Nasrettin Şah’ı kızdırdı,
bu nedenle yakalanıp Osmanlı topraklar ına sürgün edildi.
Seyit Cemal son altı yılını Osmanlı imparatorluğunda geçirdi.
İstanbul’da siyasal reformlar konusunu tehlikeli bulduğundan dolayı
enerjisini daha az tehlikeli faaliyetlerde kullandı. İngilizlerden daha
tehlikeli hale gelen Ruslara kar şı İslami bir hareket başlat ılması yolunda
sultanı
etkilemeye çalı
ştı
. Ayr ı
ca İran Padişahı
’yla olan propagandasavaşını da dini ve gayri dini araçlar ı kullanarak sürdürdü. Seyit
Cemalettin ölüm anında bir arkadaşına hem sevinçli hem de üzgün
olduğunu söyledi. Batı uygarlığının doğuya doğru ilerlemesi ve bunun
sonucunda bir gün doğu despotizminin yıkılacağından dolayı sevinçli ve
kendi düşüncelerini verimli olan halkın arasında değil verimsiz olan
saraylılar arasında ziyan ettiğinden dolayı üzgündü.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 75/261
70
Mirza Fetih Ali Han Ahundzade
Ahundzade Meşrutiyet Devrim öncesi, en radikal aydınlardanbirisi idi, öyle ki o dönemde “Mektubat-e Kemal-ül Devle” adl ı kitabı
bas ılma izni alamazken, yüz kırk yıl üzerinden geçmesine rağmen şimdi
de basılma iznini kazanamamıştır. Orijinal metni 1865 yılında Türkçe
yaz ılmış ve iki yıl sonra Farsça’ya çevrilmişti. Fakat söz konusu eser ne
İran’da ne de ülke dışında basılmış değildir.
Ahundzade’nin görüşlerini aşağıdaki gibi özetleyebiliriz:
1. O din ve mezhep kar şıtı düşüncelere sahipti ve İslam’dan önceki
İran sarayının canlandır ılmasından yana idi.
2. 1871 yılında Şeriat mahkemelerinin kaldır ılması ve yargının
ulemadan ar ındır ılması ve bu işi “Adliye (Adalet) Bakanlığı”nın
üstlenmesini savunmaktaydı, ve sadece evlenme, boşanma, cenaze
törenleri, vaaz ve namaz imamlığı ulema taraf ından yapılmasını
önermekteydi. O ruhanileri, devlet ile halkı birbirinden ayr ılmasına
sebep olduğunu biliyordu.
3. Onun bakış açısından yasalar halk taraf ından belirlenir ve halk
despot hükümet ve zalim saltanatı kaldır ıp, belirlediği kurallar
esasında yasal devleti yaratır. Bu durumun gerçekleşmesi için milli
devlet ve hükümetin kurulmasını önermekteydi.
4. Masonluklarda üyeliğini gösteren bir kanıt bulunmamasına
rağmen o Feramuşhane ve derneklerin kurulmasını destekliyordu.
5. Ahundzade aydınlar ın o dönem hükümetiyle işbirliklerini kınardı.
Müşirüldevle’yi hükümet kurmaması ve bu yolda başar ısızlığa
uğrayacağı hakkında uyardığı gibi, Müşirüldevle hükümeti siyasi
despotizm yani saraylılar ve mezhebi despotizm yani müçtehitlerin
direnişi sonucunda başar ısız oldu.
6. Onun görüş açısında saltanat memurlar ı, ulemalar ın uşaklar ılar
ve onlar ın hükümlerini uygulamak zorundalar.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 76/261
71
7. Ahundzade’ye göre: “Doğu toplumlar ının kurtuluşunu İslami
alfabenin değişmesinde saklıdır”.
Müşirüldevle (1836 – 1881)
İran’ın batı uygarlığıyla tanışmanın en ciddi dönemi Mirza
Hüseyin Han Müşirüldevle (Sepeh Salar) (1870 – 1880) sadaretine rast
gelmiştir. Onun sadaret döneminde, Melkom Han ve Musteşar-ül Devle
gibi bazı ayd ınlar düşüncelerini pratikte sınama şans ına sahip
olmuşlardı. Müşirüldevle döneminde pratikte İran’ın toprak bütünlüğü ve
bağımsızlığını koruma ve güvence altına alma amacıyla Royter
Anlaşmasını kabul edilmiştir. Çünkü daha önce toprak bütünlüğü
zedelenmiş ve Ruslar hala bazı şehirlerin ele geçirilmesini
planlıyorlardı.
Müşirüldevle’nin düzenli devlet kurma ve hükümetin iktisadi, idari
ve hukuki temellerini yenileme doğrultusundaki eylemleri başar ısızlıkla
sonuçlandı. Siyasi despotizm temsilcileri (saraylılar) ve dini despotizm
temsilcileri (ruhaniler) Rusya’nın desteğini alarak Müşirüldevle
sadaretinin sona ermesine zemin hazırladılar.
Müşirüldevle eski despot rejimin değişimi yolundaki çabalar ından
sonuç alamamasına rağmen bazılar ının kafasında yenilikçilik ve eski
despot rejimi eleştirme zeminini hazırladı. Bu dönemde kanunlar ın
yarar ı az çok gözlemlenilmeye başladı. Onun döneminde üç devlet
gazetesi (Devleti, İlmiye, Millet) ve dokuz özel gazete (İran, İlmi, Vakayi
Adliye, Nizami, Merih, Vatan, Fars, Ferheng ve Tebriz )
yay ımlanmaktaydı.
Musteşar-ül Devle (1793 – 1896)
Mirza Yusuf Han Musteşar-ül Devle 1864 yılından 1868 yılına
kadar İran’ın Tiflis’teki başkonsolosluğunu yaptı. Bu yıllarda Tahran’da
“Remz-i Yusifi” (Yusuf’un Sırr ı) adında kitabını yayımladı. 1868 – 1870
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 77/261
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 78/261
73
İrevan’daki okulun açılışı oldu. Nasrettin Şah Avrupa dönüşünde onun
İrevan’daki okulunu ziyaret etti ve onun İran’a geri dönüp o okul
benzerinin İran’da açmasını istedi. 1890 yılında Ruşdiye Okulu
Tebriz’de kuruldu. Bu okul bir sene sonra dini okullar ının öğrenciler ve
nüfuzlu ruhanilerin çabalar ı sonucunda kapatıldı. Fakat o 1897 yılına
kadar defalarca Tebriz’de okullar açtı ve medrese yöneticiler ve
gelenekçi ruhanilerin kar şı çıkmalar ı sonucunda kapatılıyorlardı.
Mirza Ali Han Emin-ül Devle (1843 – 1904)
İlk Rüşdiye Okulu Emin-ül Devle hükümdarlığı (valiliği)
döneminde kurulup ve onun finansmanıyla faaliyette bulunuyordu. Okul
gittikçe genişlemekteydi. Emin-ül Devle’nin başbakanlık ve sadaret
unvanını elde ettiğinde Ruşdiye yönetiminde, Tahran’da bir okul açtı.
Bu okulda Maarif Derneği’nin temelleri oluştu ve Emin-ül Devle ve
Nasrettin Şah desteği ile bu okul mezunlar ının çoğu yeni okullar ın
kurmalar ıyla çağdaş eğitimi yaygınlaştırmaya başlad ılar. Emin-ül Devle
sadaret dönemi bir yıl iki aydan fazla sürmemesine rağmen bu kısa
dönemde okul, eğitim sistemi ve ülke basınında büyük bir değişime
uğrad ı. Bu dönemde Muhammed Hüseyin Furuği (Zeka-ül Mülk)
yönetimindeki haftalık “Terbiyet Gazetesi” günlük olarak yayımlandı ve
başkentte ilk günlük gazete unvanını kazandı. “Hulaseye Haber” (Haber
Özetleri) adında gazetenin yayımlanma temelleri de onun sadaret
döneminde oluştu. Resmi İran Gazetesi de kısıtlamalardan kurtar ıldı ve
Mısır’da basılan “Perveriş” (Eğitim) gazetesi de sansürden çıkar ılıpİran’a giriş iznine sahip oldu.
Yine de Musteşar-ül Devle hükümetinde gözüktüğü gibi iki eski
despotizm temsilcileri olan saraylılar ve ulema Rusya devletinin işbirliği
ile kültürsever sadrazamı devirdiler.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 79/261
74
1- Hazırlama: Darülfünun Okulu, hükümetleiş birliği ve hakimiyette olma.
2- Oluşum: Feramuşhane, bakan, sadrazam ve benzeri unvanlarla devlet yönetiminde rol alma.(Müşirüldevle, Emin-ül Devle, Müsteşar-ülDevle, Melkom Han, …)
3- Zafer : Ruşdiye Okullar ı, Maarif Derneği ve
1- Hazırlama: Abbas Mirza Emir Kebir
2- Oluşum: Müşirüldevle, Müsteşar-ül Devle, MelkomHan, Seyit Cemal, Ahundzade,…
3- Zafer : Seyit Cemal
1- Hazırlama: İttifakiye Gazetesi, Devlet Gazeteleri,
kitaplar ın basılması ve çeşitli basımevinin kurulması
2- Oluşum: Kanun Gazetesi, “Remz-i Yusifi” ve “Yek Kelime” Risalelerinin basılması, halk ın seferberliğiyerine devlet ve hükümetlerin seferber edilmesi
3- Zafer : İran, İlmi, Nizami, Merih, Vatan, Fars,Ferheng, Tebriz, Ahter, Terbiyet ve Hulase-yiHevadis gazeteleri, Seyit Cemal’ın Şah ve Mirazay-iŞiraziye mektuplar ı
1- İdeoloji
2- Organizasyon
3- Liderlik
4- Seferberlik
1- Hazırlama: Hızlı reform ve yenileme, Osmanlı
İmparatorluğunun Tanzimat’ını örnek alma (Emir Kebir), reformlar ı uygulamaya yönelik devletleiş birliği yapmalar ı (üstten aşılama) iki nedendenkaynaklanıyordu. Birinci neden onlar ın seçkinsınıftan olmalar ı ve ikinci neden ise halk ve kitlegücüne inanmamalar ı idi. Böylece ruhaniler vegeleneksel düzenden uzak duruyorlardı.
2- Oluşum: yapısal değişimler, liberalizm,sekularizm, teceddüt (batıcılık), Tanzimat(Melkom Han), yasalar hükümeti, siyasi ve dini
despotizmin kaldı
r ı
lması
, milli devlet, İslam öncesiİran’ı canlandırma, dinin canlandır ılması veak ılcılaştır ılması (Seyit Cemal) ve güç ayr ımı
3- Zafer : Emperyalizm (özellikle Rusya) vesömürgecilerle savaş
TütünHareketindeki
birinci kuşak milli aydınlar ınrolü
Tütün Ayaklanmasında Aydınlar ın Rolleri ve Etkililikleri
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 80/261
75
B. Tütün Ayaklanmasında Ruhanilerin Rolü
Tüyün Harekatı (1890 – 92) ulema arasındaki politik ayr ışmanınilk örneği sayılabilir. Onlar Şah ve imtiyaz yanlısı veya tüccarlar ın
yanlısı olarak ikiye ayr ıldılar. Mevcut kaynaklara göre, onlar ın hangi
cephede yer aldıklar ı, onlar ın hangi kanaldan desteklenildiklerine bağlı
olduğu gözükmektedir. Örneğin İsfahan’da öncü ulema aktif olarak
Tütün Ayaklanmasına katıldılar, çünkü onlar toprak sahipleriyle sık bir
ilişkiye sahiplerdi ve söz konusu imtiyaz bu kesimin ticari menfaatlerine
zarar vermekteydi
1
. Tahran’da Ayetüllah Behbahani rüşvet alarak Emin-ül Sültan’la (başbakan) ittifak içersinde girerek Tütün Hareketinden
çekildi2. Azerbaycan’da tüccar ve perakendecilerin ayaklanma
organizasyonunun başında ruhaniler pek istekli gözükmüyorlardı3.
Meşhed’te tüccar ve esnaf imtiyaza kar şı muhalif cepheyi organize
ederken, ulemanın katılım ve desteğini kazanamadılar ve sadece bazı
ruhani kişiler bu harekata katıldılar. Kirman’da halk (tütün ürünlerinin
kullanımını yasaklayan fetva neticesinde) tütün kullanımını boykot
etmelerine rağmen, yerel tüccarlar ın raporuna göre şehirdeki
müçtehitler henüz yasaklamayı kabul etmemişlerdi. Genel bir
memnuniyetsizlik yaratan bu imtiyaza kar şı bazı ruhanilerin tutumu
onlara toplumda daha fazla saygınlık ve popülarite kazandırmıştı. Fakat
ulema içinde zıt saflar ın oluşumu da bir tarihsel gerçektir.
a) İdeoloji
Halkın tütün anlaşmasını kaldırmak için bir düşünce sistemine
ihtiyacı vardı. Bu sistemin içeriği dış sömürüye kar şıydı ve temeli de bir
tak ım geleneksel mezhebi ve Şii kültürünün eğitimine dayanıyordu. Bu
eğitimin bir kısmı detaylara (necaset, kâfirlik) ve diğer kısmı daha genel
11 Keddie, Ibid., p. 65.2
Homa Nateq, Sar Aghaz-i Eghtedar-i İktisadi ve Siyasi-ye Mollayan” (Mollar ın İktisadive Siyasi İlerlemelerinin Başlangıcı), Alfabe, Yaz 1983, s. 52.3 Ademiyet, a.g.e., ss. 31-32.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 81/261
76
olaylara dayanıyordu (Yabancılar ın hakimiyetine kar şı mücadele,...).
Tütün Ayaklanmasında hareketi yönlendiren düşünceler alimler ve dini
liderlerden geliyordu.
Bu ayaklanmanın amacı iktidar ve şahın zulmüne kar şı koymak
değildi. Sömürgeci güçler ve yabancılar hedef alınıyordu. Tahranlı din
hocalar ı ve Mirzaye Şirazi arasında yapılan telegraflaşmalardan da
anlaşıldığı gibi anlaşmanın kalkması büyük sevince sebep oldu ve halk
şaha dua etmeye başlad ı. Mirzaye Şirazi'nin Tahranlı din alimlerine
yazdı
ğı
telgraf şöyledir: "Hazret Şahanşah'a, bu müjdeyi verdiği içinşükranlar ımızı sunar ız. Umar ız ki sayenizde yabancının eli ülkemizden
temelli kalkacaktır." 1 Mirzanın felsefesinde Şahın hakimiyetine saygı
vardır. Bu siyasi düşünce aslında o dönemki çoğu alim ve aydında
görülüyordu. Tütün Ayaklanmasındaki ideolojinin çok açık ve birleştirici
bir ideoloji olmadığını unutmamak gerekir, ayr ıca eski ideolojilerden çok
farklı bir şey ortaya koymamıştır ve sadece gücü sınırlayan bir yönü
vardı. Ayaklanmaya hakim düşünce halk hareketini yönlendiren
faktördü. İktidar halkın şeriat yönünü sınırlandırması, ülkenin toprak
bütünlüğünü koruyamaması ve dini inançlara taarruz etmesi durumunda
halk itirazlar ı başlar. Zira bu olay sadece Şii’nin siyasi anlayışında
önem taşıyor. İdeolojinin işleyişlerinden biri de gerçekleri ve problemleri
büyütmektir. Tütün olayındaki düşünce sistemi ve hatta ondan önce
alimler ve ruhaniler taraf ından şii düşünce sistemi çerçevesinde birçok
gerçek belli sebeplerden dolayı gereğinden fazla büyütüldü.2 Mesela
banka kurulması büyük bir facia olarak nitelendirildi ve tütün olay ı,
İslam dinini yok etmeye yönelik bir çaba olarak yorumlandı.
1 Mohsen Beheşti Sereşti, Naghshe Ulema Dar Siyaset, Tahran, İslam Devrim Yayınlar ı,
2001, s. 95.2 Hüseyin Abadiyan, Tafakkure Dini ve Harekete Zide Hareket Reji, Tahran, İran TarihiMutaleat Müessesesi, 1997, s. 80.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 82/261
77
b) Seferberlik
İran toplumunun tamamen dini değerlere bağlı ve din taklidiyaptığı göz önünde tutulursa, Nasrettin Şah döneminde ruhanilerin
tütün olayındaki halk seferberliğinde önemli bir rol oynadıklar ı ortaya
çıkar. Tütün boykotunda Mirzaye Şhirazi, tekel kullanımını “İmam
zamana” (Onikinci İmam) savaş olarak niteliyor ve ekonomik bir olaya
dini bir boyut veriyor. Böylece hükmün bu boyutu aynı zamanda devletin
siyasi meşruiyetini de elinden alıyordu. Devlet, buna kar şı halkı
anlaşmanı
n gereğini yerine getirmeyle zorlasaydı
, dini inançlara savaş açm ış olurdu. Doğal olarak devlet buna kar şılık verme gücüne sahip
değildi ve boykot uygulama aşamasına geçseydi halkın birlik ve
beraberliğinin bir simgesi olacaktı.1 İkinci örnek Şahın tütün olayında
Mirzaye Aştiyani'ye Tütün Helalliği Fetvası için baskı yaptığının ortaya
çıkmasıdır. Şah ona Fetva vermesi veya İran'ı terk etmesi için baskı
yaptı. Mirza ikinci yolu seçti. Ancak Mirzaye Aştiyani'nin Tahran'ı terk
edeceği sırada binlerce kişiye ulaşan kadın ve erkeklerden oluşan bir
kalabalık evinin önünde toplandı. Kalabalık, kadınlar önde erkekler
arkada olmak üzere saltanat sarayına doğru yürüyüşe geçti ve büyük
bir gösteri düzenleyerek sloganlar attılar.2
c) Organizasyon
Her zaman ruhaniler arasında bir iletişim ağı vardır. Şii
mezhebinde taklit edilecek hocalar ın sayısı azdır ve onlar ın diğer
ruhanilere kıyasla bazı üstünlükleri vardı. Dini okullar ve ruhaniler
arasında iletişim olması, onlara her zaman resmi çerçeveler dışında ve
devlet kontrolü olmaksızın haberleşme olanağı sağlıyordu. Bu yüzden
organizasyon konusunda çok başar ılıydılar. Dini her şeyi olan halk
üzerinde, camiler, minberler, ve dini merkezler, iletişim araç-gerecinin
1 Hüseyin Abadiyan, a.g.e., s. 126.2 İbrahim Teymoori, a.g.e., s. 152.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 83/261
78
bulunmadığı yerde çok etkilidirler. Halkın şii din liderlerinin evlerinde ve
camilerde toplanıp dini liderlerin konuşmalar ını dinlemeleri, esasında
halkın anlaşmaya kar şı hareket için başlangıç sayılırdı. Ayaklanmanın
başar ısı İslam’ın yabancılar ve kâfirlere kar şı zaferi olarak yorumlandı.
Bu halkın dini liderlere itaat ettiklerine dair en iyi örnektir ki, temelinde
de ortak kimlik yani dini taklit yatar.
d) Liderlik
Safaviye Döneminde dini ulema dolaylı olarak siyasal olaylar ve
kararlar ı etkilese bile, doğrudan hiçbir müdahalede bulunmamıştır.
Onlar İslam’ın başlangıcından beri iktidarda hep gaddarlar ın
bulunduğuna inanır, siyasal olaylara doğrudan kar ışmazlardı. Onlardan
kalan yazılar ve metinlerde, İslam hükümeti ile ilgili bilgilere pek
rastlanmaz, pratik olarak kendilerini hükümetten sürekli uzak tutmaya
çal ışmışlardır.1 Ancak Kacar Döneminin başından itibaren, şii alimler
çoğaldı ve hükümet kendi yaptıklar ına meşruiyet kazandırmak için
onlar ı daha fazla kullanmaya çalıştı. Böylece ulemanın siyasal, sosyal,
kültürel ve ekonomik alanlardaki etkinlikleri artmıştır. Hükümet ve
ulemanın ilişkileri Kacar Döneminin başında iyi gitmesine rağmen, dış
sömürü faktörünün devreye girmesi ile soğumaya başlamıştır.
Bu soğukluğun başlangıcı tütünü boykot olayıydı. Çoğu İranlının
görüşüne göre tütün hakkı yabancılara verilen en zararlı imtiyazlardan
biri idi. Çünkü bu hakla binlerce tüccar ve çiftçinin geleceği tahrip ediliyor
ve bir o kadar da aile sıkıntıya giriyordu. Fars bölgesinde verimliliğin ve
tütünün kalitesinin yüksek olması nedeniyle Reji Firması işe oradan
başladı. Firma işin hükümetten bir yazıyla Fars valisine gitti, ancak
firmanın giriş haberi ile birlikte Fars'ta dini liderlerin liderliğinde itirazlar
başladı. Şiraz halkının tepkisinden sonra, Tebriz halkı da ulemanın
liderliğinde tepki göstermeye başladı, bilindiği gibi sonuçta Reji Firması
1 Mohsen Beheşti, a.g.e., s. 18.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 84/261
79
geri adım atmak zorunda kaldı. Şiraz ve Tebriz'in yanında, Isfahan
kentinde de tütün hakkı aleyhine, halk ulema liderliğinde ayaklanmıştır.
Tütün boykotu için ilk fetva Isfahan'ın din hocalar ından geldi.
Tahran'da Hacı Mirza Hasan Aştiyani, ayaklanmada güçlü lider rolünü
üstlendi ve bir sürü olaydan sonra, Nasrettin Şah'ın Mirzaye Aştiyani'yi tehdit
etmesine rağmen, Mirza'nın Fetvası üzerine Tahran'da da olaylar diğer
kentlerdeki gibi daha şiddetli olarak başladı. Bunun üzerine hükümet
ulemanın liderliğini kabul ederek, onlar ı muhatap almak zorunda kaldı.
"Dini düşünce ve Reji Ayaklanması" kitabının yazar ına göre:“Şah, kendine muhatap alması gerekenin hocalar olduğunu biliyordu.
Bu yüzden krizin çözümünü onlardan istedi”1. Ancak ayaklanmanın esas
lideri İran dışında bulunan ve meşruiyeti çok yüksek olan bir din alimiydi. O
diğer şii ailelerin taklit ettikleri, zamanın en büyük alimi Mirzaye Şirazi'dir.
Mirzaye Şirazi, yabancılar ın ülkeye müdahalelerinin sonuçlar ı hakkında Şaha
birkaç mektup yazıp sonuç almayınca tarihi fetvasını şu şekilde yayımladı.
"Bismillahirrahmanürrahim, bugün tütün kullanımı imam-i zamanla bir nevimuharebedir". Bu fetva kısa sürede İran'ın her taraf ına ulaştı ve halkın
hareketlenmesi doruğuna ulaştı.
1 Hüseyin Abadiyan, a.g.e., s. 155.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 85/261
80
1- Hazırlama: Vak ıflar, medreseler, şeriat mahkemeler ve
bazı idari ve defteri makamlar ı yönetme, Irak’ta dinieğitim, şeyh-ül İslam, Cuma ve cami imamlık unvanlar ını elde etme amacıyla hükümetlerle iş birliği,türbeler ve ilmiye okullar ı.
2- Oluşum: Yukarda zikredilen tüm faktörler artı ulemaevlerinde toplanma
-
1- Hazırlama: ulemanın yazılar ı, İran – Rusya savaşındaRuslara kar şı cihat ilanı,.
2- Oluşum: dini törenler, konuşmalar, minberler, halk ı gösterilere davet etmek, halk ı “Şah AbdülazimTürbesi”ne göndermek
3- Zafer: Mirzayi Şirazi ve İsfahan ulemalar ının fetvalar ı
1- Hazırlama: Muhammed Baqir Şefti
2- Oluşum: Bazı ulemanın hükümetle iş birliği vediğerlerinin inzivasından dolayı önemli roloynamamışlar.
3- Zafer : İsfahan, Fars (eyaleti) ve bazen Tebriz vetahran ulemalar ı Tütün Harekatında lider rol almışlar.Meşhed, Kirman ve diğer şehirlerin ulemalar ı sadeceMirza-yi Şirazi’nin fetvasından sonra halk ın yanındayer aldılar.
1- Hazırlama: Usuli düşüncenin Ahbari ve Soficiliğegalip gelmesi, Şia mezhebinin Kacar ve Safavi
devletleri taraf ından resmi din olarak kabul edilmesi,hükümetle ilişkide iki yönlü davranış; bir kesim diniolmayan hükümetin meşruiyetini reddederken diğer kesim şahı Allah gölgesi olarak nitelendirmesi.
2- Oluşum: teceddütçülük, yenilenme ve reformlar ınkar şısında gelenekleri koruma
3- Zafer : Kafirler, fetva yayınlamalar ında içtihadı kullanma
TütünHareketindekiruhanilerin rolü
2- Organizasyon
3- Seferberlik
Tütün Ayaklanması nda Ruhanilerin Rolleri ve Etkililikleri
1- İdeoloji
4- Liderlik
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 86/261
81
C. Tütün Ayaklanmasında Esnaf ın Rolü
On dokuzuncu yüzyılın yaklaşık ikinci çeyreğinden itibaren tüccar ve esnaf Avrupa ve Rusya şirketleri cephesinden ağır bir rekabete
maruz kaldılar. Yabancı şirketler ülke ticaretinin önemli bir bölümünü
elde ettiler. İran ne iktisadi kaynaklar açısından ne de siyasi güç
açısından Avrupa ve Rusya İmparatorluklar ına kafa tutamazdı. Bu
nedenle tüccar ve esnaf, devlet ve uluslararası sermayeye kar şı
eylemlere başlad ılar. Onlar ilk adım olarak yabancı mallar ı boykot etme,
ve saltanattan bazı
koruyucu politikalar ı
isteyen dilekçelerleyoğunlaştılar. Bu taktikler başar ısız oldu. Müslüman ile gayri
Müslümanlar ın menfaatleri çeliştiğini göz önünde bulundurursak, batı
dominantlığı ve katı yönetimin varolan problemlerin nedeni olduklar ını
göstermede, dini vaizlerin ne denli etkili olduğu gözükebilir. Dini
vaazlar ın etkisiyle, tüccar ve esnaf çıkarcı eylemlerini aşarak
Britanya’yla olan çekişmelerini dini çerçeveye sokarak Müslüman ve
gayri Müslüman çatışmasına dönüştürdüler. Böylece ekonomideki dış
müdahaleye kar şı halkı harekete geçirdiler 1.
1837 yılında Ralli Ticarethanesi Tebriz’de bir şube açtığında,
Avrupa tüccarlar ına kar şı ilk kez bir takım protestolar yapıldı. Bu
eylemler başar ısız oldu ve tüccarlar ın bu amaçla kurduklar ı birlik de
dağıtıldı. Avrupalı tüccarlara kar şı bir diğer başar ısız eylem de 1864
yılında yapıldı. Yerlilerin Avrupalılara göre daha fazla vergi ödedikleri
ve mallara farklı vergi uygulandığı nedeniyle, Kacarlar’ın vergi politikası
tüccarlar ı çökertmekteydi.
Yerli tüccarlar iç piyasayı kaybettiler. On dokuzuncu yüzyılın
sonlar ında ülke tamamen yabancı şirketlerin eline geçmiş
durumundaydı. Kuzey sınırlarda Rus tüccarlar dış ticaretin yaklaşık
yar ısını ve güney sınırlar ında ise İngiliz tüccarlar tüm ticareti kontrol
altına almışlardı. Batıyla olan ticari çatışma sadece ticaret sektörünü
değil İran’ın sanayisini de hemen hemen yok etmişti.
1 Moaddel, Ibid., p. 107.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 87/261
82
Devlet iç ticareti desteklemekte başar ısız oldu ve buna ek olarak
da Rusya ve İngiltere’nin kendi vatandaşlar ını destekleme
doğrultusunda İran’ın içişlerine de müdahale etmekteydiler. Böylece
İranlı tüccarlar daha fazla Avrupalı firmalara bağımlı hale gelerek
yabancılar ın ortağı değil birer temsilci veya kişisel dürüstlüğe sahip olan
birer eleman konumuna düştüler. On dokuzuncu yüzyılın başlar ında
İranlı tüccarlar “liberal ve dar kafalılar arasında özgür düşünceli” ününe
sahiplerken Avrupalılar ın gözünde güvenilmez alçak ve yabancılar ı
aldatan insanlar olarak tanındılar. Tüccar ve esnaf ın gittikçe ekonomik
pozisyonlar ıyla birlikte azalan sosyal saygınlıklar ı, onlar ı yabancılar ve
devlete kar şı direnmeye itti. Bu olaylar tüccar ve küçük burjuvalar ı ortak
siyasi platform çatısı altında birleştirdi. Şüphesiz bu durum çar şının
Tütün Ayaklanmasında aktif bir rol almasını açıklayabilir 1.
a) İdeoloji
Kacar döneminin sonlar ında tüccar gelişmiş ülkelerle olan ticari
ilişkilerin artması nedeniyle madenlerin işlemesi ve yeni fabrikalar
kurma konusunda çalışıyordu.2 Dış ticaretin gelişmesi ve batının etkisi,
dış piyasalara hammadde ihracatını dış piyasalara artırdı. Liberalizm ve
nasyonalizm, yeni doğmuş bir tacir sınıf ı ideolojisi olarak siyasi ve
ekonomik hareketlerin ideolojik zeminini oluşturdu.3
Kacar iktidar ının esnaf üzerindeki baskısı onlar ın mallar ına ve
ticari haklar ına bir saldır ıydı. Büyük tüccarlar ın mallar ının elinden
alınması ve bazı hükümet mensuplar ının onlara olan borçlar ını
ödememeleri, mallar ın fiyatlar ına, ticari kervanlara ve piyasaya
şehzadeler taraf ından el konulması, tüccara yapılan baskılardı ve bu
yüzden tüccarlar "Tüccar Vekiller Meclisini" kurdular ve bu yolla
1
Ibid, p. 110.2 Ahmet Eşref, a.g.e., s. 82.3 Hüseyin Beşeriye, a.g.e., s. 90.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 88/261
83
ekonomik emniyete ulaşmaya çalıştılar.1 Tüccarla aralar ında yaptıklar ı
yaz ışmalarda bu olay açıkça ortaya çıktı. Devletin bu tekel imtiyazından
dolayı meydana gelen mali zarar ını tüccarlar rakamlarla ortaya koyarak,
devletin buğday, haşhaş ve pirinç gibi ürünlerde de aynı yola
başvurmasından korkuyorlardı.2
İran piyasasında güçlü ve güçsüz gruplar arasında bir bağın
olduğu gerçektir. Bu bağ daha çok üst sınıf ın menfaatlerini koruyacak
bir ideoloji biçimini destekler niteliktedir. Esnaf ın üzerinde durduğu
değer daha çok İslami değerler ve özellikle adalettir ki bu İslamda veözellikle şii düşünce sisteminde çok önemlidir. Şiiler her zaman Allah'ın
adaletine ve tekliğine inanırlar ve bu anlayış her yerde ve her şeyde
hissedilir. Şiilere göre hakimlerin adil olmalar ı gerekir, yani devlet halkın
onurlu yaşaması için gerekli şartlar sağlamak zorundadır. Devletin adil
olmayan bir vergi sistemi ile halkı zorlamaması gerekir. Adalet isteği
tütün olayında da esnaf ın esas taleplerinden biriydi.3 Tüccar ve din
alimleri Kacar döneminde birbirine yakındılar. Tüccar ın sosyal ve
siyasal güçlerinden dolayı alimlere ihtiyacı vardı. Bazı önemli dini
törenler esnaf taraf ından yapılıyordu. Din hocalar ının katılımı kayda
değerdi. Aynı zamanda salt dini törenlere de esnaf her zaman
kat ılmaktaydı. Düzenli toplantılar yapılıyor, siyaseti belirleme rolü bu iki
gruba kalıyordu. Tüccar ve esnaf ın dini törenler dışında günlük
hayatlar ında da, anlaşma kontratı haz ırlama, hakemlik, evlilik gibi
olaylarda din hocalar ına ihtiyaçlar ı vardı. Bundan dolayı dini kesim
kentlerde mezhep ideolojisi açısından daha geniş gruplara
ulaşabiliyordu. Esnaf ve din alimleri tütün olay ında daha çok kendi
konumlar ını korumak için devlet ve dış güçlere kar şı birleştiler.
1 Yakup Ajand, Harekete Tutun, Tahran, Amir Kabir Yayınlar ı, 1988, s. 78.2
Feradon Ademiyet, Name Hajı Muhammed Rehim Esfehanı Be Aminûlzarb ve HareketReji, Tahran, Peyam Yayınlar ı, 1975, s. 140.3 Nike Keddi, Ibid, p. 124.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 89/261
84
b) Seferberlik
Tütün ticaret hakkının yabancı bir şirkete verilmesi tütünün satış aşamalar ında eli olan yüzlerce esnaf ve kişinin menfaatini ciddi biçimde
tehdit etmeye başladı. İran'lı tüccarlar ın Ahtar ve Kanun gazeteleri yolu
ile bilgi alma olanaklar ı daha fazlaydı ve bu nedenle bu olayın
sonucundan endişe etmeye başlad ılar ve hemen ayaklanıp kentlerdeki
esnaf gücünü seferber etmeye başladılar.1
Azerbaycan tütününün ihracatına itirazlar, ilk kez Tebriz'de odak
konumundaki bazı tüccar ve tanınmış kimselerle başladı. Yabancılar vemuhaliflere kar şı tehdit niteliğinde bildiriler yayınlandı. Bu aşamada alimler
herhangi bir işbirliğinden kaçındılar ve ayaklanmada rol almadılar. Hacı Mirza
Cavat Müçtehit devlet ve tüccar arasında elçi rolünü üstlenmişti ve devlete,
bu konuda ısrar ettiği taktirde kamu düzenini kontrol etmekte
zorlanabileceğini bildirdi.2 Tebriz’de başlayan esnaf ve tüccar ın tepkisi
yabancılar ı ciddi olarak tehdit eder duruma düşürdü. Her ne kadar
İtimadülsaltana Tebriz ayaklanmasını Ruslar ın kışkırtması olarakniteliyorsa da tüccar ın itirazı Rusya'dan dolayı değildi.3 Rusya bu
hakkın İngilizlere verilmesine kar şıydı ama, ayaklanmanın esas sebebi
tüccar ın bilinçli olmasıydı. Isfahan'da tüccar telaşlanıp Zellulsultan'a
itiraz mektubu yazdılar ve Ayetüllah Necef'den -ki çok etkili bir alimdi-
yardım istediler. Hatta en saygın tüccarlardan biri deposunu ateşe
vererek itiraz ve direncini dile getirdi.4
Fars bölgesi tütünün en önemli ekim merkezidir. Bu bölgedetüccar adı geçen firmayla kesin olarak alışveriş yapmadı; mallar ını
halka bedava dağıtıp ayaklanmaya hazırlandı. Sadece yabancıya
satmamak için orada da tüccarlardan bir bölümü tütünlerini geceleyin
yaktı sonra firma yetkililerini yakılan mallar ın başına götürüp, mallar ını
Allah'a sattıklar ını söylediler. Bu olaylar halkı heyecanlandır ıyor ve
1 Ahmet Eşref, Mevane Tarihi Towse Sermayedari Dar İran, a.g.e., s. 111.2
Faradon Ademiyet, a.g.e., ss. 34-43.3 M. Etimadulsaltaneh, Hatırate Rozname Negar ı, Tahran, Amir Kabir Yayınlar ı, 1971, s. 76.4 Feradon Ademiyet, a.g.e., ss. 52-53.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 90/261
85
tütün mücadelesine hazırlıyordu. Tahran Ayaklanmasında, önemli iki
tüccardan biri Hacı Muhammed Hüseyin Aminülzarb ve diğeri Hacı
Muhammed Kazım Melekültüccar başrolü oynadılar. Aminülzarb
başlangıçta firmaya işbirliği sözünü vermesine rağmen daha sonra
firmayla ilişkisi yürümedi ve halkı firmaya kar şı tahrik etmeye başladı,
bu tütün boykotu için en iyi yoldu.1 Tüccarlar boykotu yaymak ve
yabancılar ın önünü kesmek için özellikle toplumun alt sınıflar ına ulaşma
konusunda ve ruhanilere ihtiyaç duydular. Aynı zamanda Ulaştırma
Bakanı Eminüldevle gibi Liberal siyasetçileri ve reformcular ı kendilerine
kat ılma ve muhalefet etmeme konusunda ikna ettiler.2 Tahran
tüccarlar ından Mirza Kazım Melekültüccar'ı da kamuoyunu tütün
tekeline kar şı seferber etme konusunda unutmamak gerekir. Ayetüllah
Mirzaye Şirazi'nin tütünü boykot fetvasını bastır ıp yayınlamıştı (1892).
Şirazi'nin Fetvası halk arasında çok büyük bir harekete yol açtı.
Buna kar şı devlet ve taraftarlar ı bir ilan yayınlayarak bu fetvanın
Mirzaye Şirazi'ye ait olmadığını ileri sürdüler. Onlara göre, fetvayı Mirza
Kaz ım Melekültüccar kendisi yazıp Mirzaye Aştiyani emriyle
yay ınlamıştı. Bu haberler üzerine Tahran-Tebriz-Isfahan ve birkaç
büyük kentin alimleri Samere kentine telegraf çekip Mirzaye Şirazi'den
bu konuda bilgi istediler ve olay kendiliğinden halk arasında yayıldı.3
Gilbar – Feridun Ademiyet ve Mensur Moadel araştırmalar ında
itiraz ve sonuçlanma onurunun esnafa ait olduğuna inanıyorlar. Her ne
kadar görünüşte din alimleri bu olaya liderlik etmi
şolsalar da (1891-
1893) esasında olaya önderlik eden esnaf ve tüccardır.
Moadel, makalesinde "tüccar ın ruhanilerden yardım istemesini
onlar ı dini olmayan istekler doğrultusunda ve emperyalizme kar şı çok
zekice kullanmaktı" der. Tüccar dini değerleri ortaya atarak hem kendi
menfaatleri için hareket ettikleri yolundaki iddialar ı sildi, hem İngilizlere
1 Mehdi Bezirgân, a.g.e., ss. 168-171.2
Janet Afari, İran Der Enghelabe Meşrute, Çev. Rıza Rızai, Tahran, Biston Yayınlar ı, 2000,s. 53.
3 Muhammed Ali Katoziyan, a.g.e., s. 52.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 91/261
86
kar şı mücadeleyi İslam ve kafirler mücadelesine dönüştürüp halkı
ekonomik müdahaleye seferber etti.1
c) Organizasyon
Esnaf ın tütün ihtilalinde aktif ve önemli rolleri vardı. Ancak
organizasyonda onlar ın faaliyetlerini Ruhaniler grubundan ayr ı ele
alamayız.
Tüccar ın anlaşmaya kar şı, halkı uyandırmaktaki geniş faaliyetlerinin çok önemli olduğu açıktır. Ancak tüccarlar sorunu halka
din alimleri yardımı ile ilettiler. Zira kendi aralar ında organize
olmuşlardı. (60 Tüccar ın Tüccarlar Vekil Meclisi) Ancak halka
inemiyorlar, faaliyetleri daha çok kendi hedefleri doğrultusunda
oluyordu.
d) Liderlik
Mücadelenin başında esnaf ve tüccar birlik değildi. Niki
Keddie'nin ilginç itilaf olarak nitelendiği, dini ulema, tüccar, dükkan
sahipleri ve küçük burjuvalar ın geniş bir kitlesiydi. Bu unsurlar ın
çokluğu, ayaklanma isteğinin artmasına neden oldu.2 Hareket
başlangıçta belirli bir liderliğe odaklanmış değildi, ancak halkın
müdahalesi ile, dini ulemanı
n davet edilişi, esnaf ı
n liderlik konusundageri adım atması olarak nitelendirilir. Esnaf ın tütün hakkına kar şı
mücadelesi değişik şekillerde yorumlanmıştır. Kamuoyu Fetva
hükmünün önsözünün Melekültüccar'a ait olduğunu düşünerek bunu
tüccar ın hareketteki liderlik ve faal etkinliği olarak değerlendiriyordu.3
1
Janet Afari, a.g.e., s. 53.2 Nike Keddie, Ibid, p. 126.3 Feradon Ademiyet, a.g.e., ss. 55-56.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 92/261
87
Başka bir yaklaşım da, hareketteki faal rolü dini ulemaya bağlayarak ön
plana çıkartır, esnaf ve tüccar ın önemini reddeder.1
Bu her iki görüşe kar şın, Niki Keddie, ayaklanmada dini ulema ve
tüccar ın rolünü birbirinden ayırmayı yanlış ve abes olarak nitelendirir,
bu iki grubu rolleri itibariyle birbirinden ayr ı düşünmez.2
1 Hüseyin Abadiyan, a.g.e., s. 58.2 Nike Keddie, Ibid, pp. 55-56.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 93/261
88
1- Hazırlama: Tüccar ve iş adamlar ının teşekkülleri,ulema, camiler ve türbelerle olan ilişkilerinden dolayı ulema ve halk arasında bir köprü oluşturmuşlardı.
2- Oluşum: Yukarda zikredilen tüm faktörler artı Tüccar Vekiller Meclisi, 60 tütün tüccar ının anlaşması
3- Zafer : Yukarda zikredilen tüm faktörler
1- Hazırlama: çeşitli dini törenlere katılım, aydınlatıcı bazı gazetelerin (örneğin Kanun ve Ahter) okunması.
2- Oluşum: Yukarda zikredilen tüm faktörler artı camilerde toplanma, konuşmalar, dedikodular, tehditilanlar ve yazılar, ulema ve devlet mensuplar ınamektup gönderme, imza toplama ve mal deposunuyakmak
3- Zafer : fetvanın ön hazırlıklar ında iş birliği ve fetvadatüm imkanlar ınla (mali, fiziksel katılım ve ulemaylaiş birlik) katılım
1- Hazırlama: ––
2- Oluşum: Hacı
Muhammed Hüseyin Emin-ül Zarp,Hacı Muhammed Kazım Melek-ül Tüccar, Hacı Cavat Müçtehit ve Zill-ül Sultan.
3- Zafer : Tebriz, İsfahan, Fars (eyaleti) ve Tahrantüccarlar ı Mirza-yi Şirazi’nin fetvası öncesindeharekete liderlik yapıyorlardı, Mirza-yi Aştiyani,Melek-ül Tüccar ın fetvayı hazırlayı p yayılması
1- Hazırlama: Geleneksel din ve Şia
2- Oluşum: Başlangıçta yabancı mallar ın boykotu vedaha sonra da boykot eyleminin başar ısızlığı sonucunda Müslüman – gayri Müslüman (kafir)düşüncesinin öne sürülmesi, Avrupalılara verilençeşitli imtiyazlara kar şı çıkma, nasyonalizm – liberalizm ve toplumsal adaleti savunma
3- Zafer : Tütün imtiyazı, emperyalizm ve sömürgeciliğekar şı çık ış
TütünHareketindekiEsnaf ın Rolü
1- İdeoloji
2- Organizasyon
4- Liderlik
3- Seferberlik
Tütün Ayaklanması nda Esnaf ı n Rolleri ve Etkililikleri
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 94/261
89
Tablo 2.1. Roller ve aşamalar ın sonucu, Tütün Ayaklanması'nda
insani etkenlerin etkinlik dereceleri.
Milli Aydınlar Ulema Esnaf
Oyuncular ve etkidereceleri
Az Orta Çok Az Orta Çok Az Orta Çok
Hazırlama √ √ √
Oluşum √ √ √
İ
d e o l o i
Zafer √ √ √
Hazırlama √ √ √
Oluşum √ √ √
S e f e r b e r l i k
Zafer √ √ √
Hazırlama √ √ √
Oluşum √ √ √
O r a n i z
a s
o n
Zafer √ √ √
Hazırlama √ √ √
Oluşum √ √ √
L i d e r l i k
Zafer √ √ √
Genel Değerlendirme
Grafik 2-1'de görüldüğü gibi ideolojik roller açısından etki derecesi
sıralaması şu şekildedir: 1.Dini ulema, 2.Milli aydınlar ve 3.Esnaf. Seferberlik
açısından : 1-Ulema ve esnaf ve 2. Milli aydınlar. Organizasyon açısından: 1-
Dini ulema 2- Milli aydınlar ve 3- Esnaf. Liderlik açısından: 1- Milli aydınlar ve
esnaf ve 2- Ulema.
Roller ve Aşamalar
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 95/261
90
Grafik 2.1. Tütün Ayaklanmasında değişik roller açısından etki derecesi.
Son Söz : Tütün hareketinde devrimin esas rolünü üstlenenler
açısından, etkili olma sıras ı : 1. Dini ulema, 2. Milli Aydınlar ve 3. Esnaf
şeklindedir.
Grafik 2.2. Tütün Ayaklanmasında insani etkenlerin etki dereceleri.
Dini UlemaEsnaf Milli Aydınlar
Az
Orta
Çok
İdeoloji seferberlik Organizasyon Liderlik
E s n a f
D i n i U l e m a
D i n i U l e m a
D i n i U l e m a
E s n a f
E s n a f
E s n a f
M i l l i A y d ı n l a
r
M i l l i A y d ı n l a r
D i n i U l e m a
M i l l i A
y d ı n l a r
M i l l i A y d ı n l a rçok
orta
az
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 96/261
91
II. MEŞRUTİ YET DEVRİMİ
Meşrutiyet devleti teorisi 18. yüzyılın ürünüdür. Ancak bu
düşüncenin temelleri Orta Çağa kadar uzanır. Meşrutiyet'in bazı temel
düşünsel kavramlar ı mutlak (oteriter) devlet teorisinin yüzyıllar öncesine
gider. Buna rağmen mutlak devlet teorisi kendi içinde meşrutiyet
düşüncesi için zemin hazırladı. Mutlak devlet meşrutiyet düşüncelerinin
oluşumunu sağlayan bütünlük içinde merkezi bir siyasal düzen
meydana getirdi. Monar şik sistemin etkinliğini yitirmesi, devletin
çıkarlar ına hitap eden iktidarlar ın oluşması aynı zamanda halk
egemenliği ve milliyetçi düşüncelerin gelişmesi, devlet kavramına yeni
yorumlar getirilme gereksinimine neden oldu.1
Meşrutiyet düşüncesi temelde tarihsel olarak 6 değişik döneme
dayanmaktadır. 1. Yunan ve Roma düşünceleri, 2. Feodalizm dönemine
ait düşünceler, 3. 15. yüzyılda katolik kilisesinin şûra hareketi, 4.
Fransız yazarlar ın meşrutiyet devlet düşünceleri, 5. Dini reformlar
dönemindeki dini ve siyasal tartışmalar, 6. İngiltere iç savaşı döneminde
sınırlı saltanat konusunda karmaşık tartışmalar.2
Meşrutiyet sözcüğü İran ve Türk araştırmacılara göre
“Constitutionalizm” sözcüğü ile eşanlamdadır. Görünüşe göre
meşrutiyet sözcüğü ilk olarak Osmanlı Sarayında, İran elçisi taraf ından
mektuplarda kullanılmıştır.3
Meşrutiyet devriminin İranlı yazarlar ı da, sözcüğü, gerçek köküne
bakmadan batılı kavramlardan almışlardır. Bu noktadan yola çıkarakmeşrutiyetin kanun ve anayasa hakimiyeti demek olduğu anlaşılır.
1 Andrew, Vincent, Theories of The States, Oxford, Basıl Black Well – 1987, pp. 123-124.2
Ibid, p. 124.3 Brigeston Moor, Usule Ejtemaîe Demokrasi ve Diktatori, Çev. Hüseyin Başeriye Tahran,Üniversite Yayınlar ı, 1990, s. 50.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 97/261
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 98/261
93
3. Ekonomik ve gümrük düzeninin dağınıklığı,
4. Rekabet gücünün ve kâr sağlayan bir piyasanın olmayışı,
5. Ülkeyi saran fakirlik,
6. Tüccar ın, Şah’a zorunlu ödediği vergiler,
Meşrutiyetin iç siyasi temelleri şunlardan ibarettir: Tütün hareketinden
sonra Nasrettin Şah tehlikeli olan yenilikleri bırakarak siyasal baskıyı artırdı.
İmtiyaz vermeyi sona erdirdi ve Darülfünun’un genişlemesini durdurarak yeni
okullar ın kurulmasını yasakladı. Tebriz’de bağnaz mezhep gruplar ın yeni
okulu yakmasına göz yumdu. Ahter ve Kanun gazetelerini yasaklayarak dış
dünyaya ait yayınlar ı engelledi. Yurt dışına öğrenci göndermeyi durdurarak
kendi ailesi dahil normal insanlar ın Avrupa’ya gidişlerini yasakladı. Ayr ıca
Nasrettin Şah kavimsel çatışmalar ı artırken Babileri kendine kalkan etti1.
b) Dış Etkenler
Meşrutiyetin dış siyasi temelleri şunlardan ibarettir:
(1) Rusya’nı n Japonya’ya yenilmesi: Rusya’nın 1905’te
Japonya’ya yenilmesi İran halkını çok etkilemiştir. İran iktidar ının
gözüne o kadar güçlü görünen ve İran topraklar ının büyük bölümünü
geçmiş senelerde elinden alan Rusya’nın küçük bir Asya ülkesine kar şı
dayanamamasını halk, Japonya iktidar ının becerisi olarak yorumlarken
İran’ın da Rusya’ya yenilmesini İran iktidar ının beceriksizliği olarak
yorumlamıştır.
(2) Rusya Devrimi: 1905 yılında Rus halkının mücadelesi sonuca
ulaşmış ve Çarlık yönetimi ayaklanmayı bastırma çabalar ına rağmen,
sonunda dayanamayıp meşrutiyet yönetimini kabul etmek zorunda
kalmıştır. Bu mücadeleye başlamış olan İran halkını daha da
cesaretlendirmiştir. İran halkı, kuzey kentleri, tüccar ve esnaf yoluyla
Rusya'daki gelişmeler hakkında bilgi sahibi olduğundan, Kafkas
1 Abrahamian, Ibid. p. 67.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 99/261
94
bölgesindeki anti istibdat düşünceler ve özellikle Bakü’deki
hareketlenme, İran halkının düşünsel değişimini hızlandır ıp kanun ve
meclise dayalı bir yönetim isteğine sürüklemiştir.1
Meşrutiyetin dış ekonomik temelleri şunlardır:
1. Yabancılar ın ülkedeki ekonomik hakimiyeti ve bunun sonucu
olarak tüccar ve esnaf ın iflas etmesi: Rusya ve İngiltere’nin
İran’a ihracatlar ı İran'ın bu ülkelere ihracatının birkaç katıdır.
Dış kaynaklı yat ır ımlar ve yabancı ürünlerin iç piyasaya akını
yerli üretimi yok etmişti.
2. Verilen imtiyazlar ve haklar:
Royter Hakkı: Bu anlaşmaya göre; altın, gümüş ve değerli taşlar
dışında, bütün diğer kaynaklar ve ormanlar ın kullanımı, su kanallar ının
ve, demiryollar ının tesisi ayr ıca 70 yıl boyunca her türlü ürünün İran’a
ithali ve gümrük yönetimi 25 yıl süreyle Royter’e (Baron Juliuos De
Royter) verilmiştir. Halkın Molla Ali Keni önderliğindeki yoğun tepkisi
üzerine anlaşma fesh edilmiştir.2
Tütün hakkı: Tütün ayaklanmasında anlatılmıştır.
Kuzey Deniz Kaynaklar ı Hakkı: Bu anlaşmaya göre Şah bütün
kaynaklar ı Mirza Hasan Sepahsalar’a kiralamış (1876), O’da kira
kontratından sonra tüm hakkını birden bir anlaşma ile Rus Estephan
Liyanazof’a devretmiştir.
Rus Borçlar ı Banka Hakkı: İngilizlerle yapılan anlaşmalar ından
biri Şahanşahı banka hakkıdır. Buna kar şın Ruslar'da borçlar
bankasının tesis hakkını istemişler Şah bu anlaşmayı kabul etmek
zorunda kalmıştır. Bu banka Rus maliye bakanlığının bir şubesi olup
siyasi ve ekonomik olarak İran’daki hakimiyetini geliştirmek için büyük
çaba harcamıştır.
1
Abdülrafi Hakikat, a.g.e, s. 102.2 Emadeddin Baghi, Tarihe Dore Jadide İran, Araştırma ve Programlama Teşkilatı, TarihBölümü, 2001, s. 39.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 100/261
95
Dışar ıdan Alınan Krediler: Bu krediler Şah'ın ziyaret ve
eğlencelerine gidiyordu ve yabancılar ın gelir kaynağına dönüşmüştü.
Kredilerin faizleri çok yüksekti ve ülke ekonomisini daha da felç ederek
halkın mağdur olmasına ve şikayetlerine sebep olmuştur.
B. Devrimi Hazırlayan Olaylar
Baskı, komplo ve inziva dönemi Nasrettin Şah’ın 1896 yılında
öldürülmesiyle sona erdi. Ellinci saltanat kutlama programı sıras ında Hz
Abdülazim’de bir müflis esnaf Nasrettin Şah’ı kur şunlayarak öldürdü. Okur şun sadece Nasrettin Şah ömrüne son vermekle kalmayıp, Kacar
Hanedanını bitirdi.
Muzaffer-ül Din Şah (1896 – 1906) bazı yanlış ekonomik
politikalar ı uygulamakla, bilmeden Kacar rejiminin çöküşünü öne aldı.
Yerli tüccarlara uygulanan ticari tarifeleri artarken ülke kapılar ını
yabancılara açtı. O tüm merkezi ve kuzey eyaletlerdeki petrol çıkarma
iznini İngiliz bir şirkete (Darsi) verdi, ayr ıca yeni yollar ın aidat toplama
tekelini de İngiliz “Şahi İmperial Bank”a verdi. Bazı özgürlükçü gazeteler
örneğin “Habl-ül Metin” Hindistan’dan ve “Perveriş” Mısır’dan girişini
serbest bıraktı. Ayr ıca yolculuk kısıtlamalar ını kaldırarak ticari, kültürel
ve eğitim topluluklar ını destekledi.
Türkçe bildiklerinden dolayı Kafkas ve Osmanlı İmparatorluklar ını
izleyebildikleri için bazı genç aydınlar Tebriz’de “Gencine-i Fonun”
(Fenler Hazinesi) adında nüfuzlu bir Farsça gazete çıkardılar. Gelecek
devrimde önemli rol alacak olan iki kişi, bu grubun arasında yer
almaktaydı; Mirza Muhammed Ali Han Terbiyet yenilikçi bir kitapç ı ve
Seyit Hasan Takizade. Takizade Şeyhiciliği takip etmek için kendi
muhafazakar ruhaniler ortamından ayr ılmış ve daha sonra batı dilleri,
yeni bilimler (fizik, tıp, kimya) ile ilgilenmişti.
O gruba benzer bir diğer topluluk da “Maarif” adıyla Tahran’da
kuruldu, bu grup kendi kitaplar ını toplayarak ülkenin ilk milli
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 101/261
96
kütüphanesini kurdular. Kütüphane ve topluluğun öncül adamı “Mirza
Nesr-üllah Melek-ül Mütekellemin” idi1.
Muzaffer-ül Din Şah, özgürlük ortamının siyasi muhaliflerin tatmin
edeceğini umuyordu, fakat batının hızlı nüfuzu ile birlikte olan
liberalizm, muhalifleri yar ı gizli teşkilatlar ın kurmasına yönetti.
Böylece 1905 yılında İran hızla siyasal devrime doğru yol
almaktaydı. Orta sınıf bir geniş sınıf haline gelerek ekonomik, düşünsel
ve siyasal açıdan hükümetten ayr ıldı. Yenilikçi aydınlar meşrutiyet,
nasyonalizm ve dünyacılıktan ilham alarak geçmişi reddediyorlardı.Ayr ıca hem orta sınıf hem de yenilikçi aydınlar farklılıklar ına rağmen
hamlelerini aynı yöne (merkezi hükümet) yönlendirdiler. Her iki grup da
Kacar devletinin mali açıdan iflas olduğu ve ahlaki açıdan da itibarsız
olduğunun farkındaydılar. Askeri açıdan da ülke çok zayıftı ve ülke
devrime girmeye hazırdı.
1905 yılının başlar ındaki ekonomik kriz bardağı taşıran son damla
oldu. Tar ımın ülke genelinde kötü olması, kuzey ticaretinin vebadan
dolayı durgunluğu ve Japonya ile Rusya savaşı gıda maddelerinin ülke
çap ında artmasına neden oldu. Bu durumda devlet, gümrük gelirlerinin
düşüşü, gıda maddelerinin fiyat artışı ve dış borç isteğinin geri
çevrilmesinden dolayı yerli tüccara daha fazla vergi oranı uyguladı. Bu
ekonomik kriz üç genel protestoya neden oldu ve her biri de öncekinden
daha da şiddetli idi, bunlar da Meşrutiyet devrimiyle sonuçlandı.
Belçikalı Mosyo Noz Olayı: Mösyö Noz İran gümrük başkanıydı.
Tüccar ın tamamen aleyhine olan bir gümrük tarifesi ortaya koyduğu
için, tüccar da onun görevinden alınması için bahane ar ıyordu. Tam bu
sırada, Mösyö Noz’un, ruhani elbisesi içinde bir dans meclisinde nargile
kullanırken bir resmi yayınlandı. Halk bu olaya kızıp ve onun azlini
istedi.
1 a.g.e., s. 70.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 102/261
97
İki hafta müzakere sonunda, Muzaffer-ül Din Şah ateşli
bildirilerden korktuğu için, Avrupa yolculuğuna gitmeden önce dönüşte
Noz’u görevden alacağına dair söz verdi, fakat bu olay hiçbir zaman
gerçekleşmedi.
Banka Olayı: Eski bir mezarlığın yanında ve Tahran pazar ının
ortasında, devletin Ruslar’a banka binası olarak kiraladığı bir binada,
çalışmalar sıras ında yeni ölmüş bir dizi ceset ve kemik bulunmuştu.
Bina sorumlular ı bunlar ı bir kuyuya atmıştı. Bu olay ramazan ayına
denk gelmiş ve halk namazdan sonra Şeyh Muhammed adı
ndaki bir vaiz’in konuşmasının ardından binaya saldır ıp yerle bir etmişlerdir.
Tüccar ın Sopalaması ve Pazar’ın Tatili: Banka olaylar ından sonra
halkın itirazlar ı art ınca, Şah’ın Sadrazamı Eynüldevleh daha önce
Mosyo Noz olayına kar ışan bazı tüccarlar ı çağır ıp şekeri pahalaştırdılar
bahanesiyle sopalattı. Diğer esnaf bu haberi duyunca tepki olarak
camilerde toplandılar.
1. Hazreti Abdülazim’a Hicret Ve Soğra (Küçük) Hicret
Ayetüllah Tabatabai, Ayetüllah Behbahani ve çevreleri, olaylar ı
inceleyip, esnaf ın şikayetlerini dinledikten sonra, Hazreti Abdülazim'de,
greve gitmek isteklerini iktidara iletmek istemişlerdir. Ertesi gün yaklaşık
2000 kişilik halk topluluğu eşliğinde bazı ulema ve telebeleri Şehire Rey
kentine hareket etmiş, ayr ıca bir elçi ile isteklerini Şah'a duyurmuşlardır.Şah Mösyö Noz ve dönemin başkanı Ala'nin azli, adalet düzeninin
kurulması, islami yasalar ın uygulaması ve vergi indirimi gibi istekleri
kabul etmiş, Eynüldevleh de onlar ı geri getirmekle görevlendirmiştir.
2. Kobra (Büyük) Hicreti
Şah’ ın, ulemanın taleplerini kabul etmesine rağmen, Eynüldevleh,
halkın isteklerini kabul etmek istememiş, bazı ulema ve aydınlar ı hapse
attırmış veya sürgüne göndermiştir. Tabatabai, Eynüldevleh ve Şah’a
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 103/261
98
mektup yazmış ancak etkili olamamıştır. Eynüldevleh’nin emriyle
tutuklanıp, sürülenlerden biri Mirza Hasan Ronşdiye, diğeri Şeyh
Muhammed Vaiz'dir. Görevliler Şeyh Muhammed Vaizi bir ilmiye
okulunun yanındaki bir askeri hapishanede tutuklu olarak sakladılar,
ancak halk ve öğrenciler hapishaneye saldır ıp kendisini kurtarmış, fakat
saldır ı sıras ında askerlerin açtığı ateş sonucu Abdülhamid adında bir
öğrenci öldürülmüştür. Halk onun cesedini defnettikten sonra, camilerde
toplanmış, ulema da kentten uzaklaşıp ancak eylem için Kum kentine
doğru yola çıkmış, bu harekette kalabalık bir halk grubu onlara eşlik
etmiştir.1
3. Halkın İngiltere Elçiliği’ndeki Eylemi
Ulema’nın Kum kentine hareketinden sonra yaklaşık 20 bin kişi
İngiltere Elçiliğinin önündeki parkta toplanarak, isteklerini şu şekilde
devlete duyurmuşlardır. 1.Göçen ulemanın Tahran'a geri getirilmesi, 2.
Adalet düzeninin kurulması, 3. Güvenliğin sağlanması, 4. Halk
katillerinin yakalanması, 5. Eynüldevleh'nin azli. 6. Danıştay'ın tesisi.
Sonuçta Muzafferettin Şah bu isteklere boyun eğmiş ve Eynüldevleh'ı
görevden alarak yerine liberallerden Mirze Nesrüllah Han-e, Müşirüldevle
görevlendirerek, ulemayı tekrar Kum kentinden Tahran’a davet etmiştir. Halk,
İngiltere elçiliği önünde toplandığı zaman, Avrupa'da eğitim görmüş aydınlar
vasıtasıyla kanun hükümeti, özellikle de Meşrutiyet ile tanışmış, böyle bir
hükümet ve halk meclisi konusunda Şah'a ısrarda bulunarak ondan
meşrutiyeti feshetmeyeceğine dair yemin etmesini istemiştir. Liberaller bir
süre için iktidarla doğrudan masaya oturmayı kabul etmemişler, ancak
Veliaht Muhammed Ali Mirza’nın çabalar ı sonucunda taraflar İngiltere
elçiliğinde masaya oturmuşlardır.
Sonuçta 3 Ağustos 1907’de Şah meclis ve adliyenin kurulmasına
izin vermiştir. Meşrutiyet ilanı İngiltere elçiliği parkında halka okunmuş,
1 Emadeddin Baghı, a.g.e. s. 50.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 104/261
99
bunun üzerine halk elçiliği terk etmiştir. Bir kaç gün sonra da Ulema
Kum kentinden geri dönmüştür.1
Gelecek meclis için seçim yasalar ını yazma amacıyla hızla
kurucular meclisi Tahran’da açıldı. Bu meclisin üyeleri genellikle
tüccarlar, ruhaniler ve Tahran esnaflar ının başkanlar ından
oluşmaktaydı. Seçim yasalar ı onlar ın sosyal ve bölgesel yapılar ının
yansıması olduğuna şaşmamak gerekir. Kurucular Meclisi ve Milli
Meclis seçimleri ülke genelinde siyasal örgüt ve radikal gazetelerin
ortaya çı
kması
na zemin hazı
rladı
. Eyalet merkezlerinde halk çar şı
esnaf ı önderliğinde eyalet hakimlerinden bağımsız topluluklar kurdular
ve genelde bu topluluklar hükümete kar şı idi. Basın da bu dönemde
aktifti ve İran’da basılan gazete sayısı yüze ulaştı, bu gazeteler genelde
ayd ınlar ve özellikle topluluklar taraf ından yayımlanıyorlardı. Bu
dönemin en önemli gazeteleri şunlardı; Terakki, Bidari, Vatan,
Ademiyet, İttihat, Ümit, Asr-i No, Azat, Mücahit, Niday-i Vatan, Hukuk,
Sur-i İsrafil, Müsavat ve Ruh-ül Kudus.
Böyle bir ortamda Milli Meclis açıldı ve beklendiği gibi orta sınıf
rolü meclisin sosyal yapısına yansımıştı. Üyelerin % 26’sı esnaf
başkanlar ı, % 20’si ruhaniler ve % 15’i tüccarlardan oluşmaktaydı. Bu
mecliste üç siyasal akım vardı; saltanat yanlılar ı (despotlar),
muhafazakarlar (ılımlılar) ve liberaller (özgürlükçüler). Despotlar ın
meclisteki sayısı az idi ve mecliste pek sevilmiyorlardı ve genelde
prensesler, ayan ve ağ
alar arası
ndan seçilmişlerdi. Il
ı
mlı
lar meclisinçoğunluğuna sahiplerdi ve bu grup Muhammed Ali Şal Furuş ve Emin-ül
Zarb liderliğinde hareket ediyorlardı, ayr ıca Tebatebaii ve Behbahani
taraf ından da desteklenmekteydiler. Özgürlükçüler genelde aydınlar ı
temsil ediyorlardı, Tebriz’den Takizade ve Tahran’dan Yahya İskenderi
önderliğinde siyasal reformlarla birlikte sosyal ve ekonomik alanlarda
geniş reformlar ın uygulanmasını savunmaktaydılar 2.
1 Abdülrefi Hakikat, a.g.e. s. 154.2 Abrahamian, Ibid. p. 75.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 105/261
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 106/261
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 107/261
102
Saltanat yanlılar ı Tahran’ı işgal altına aldılar. Fakat Kerbela ve
Necef’teki üç müçtehit açıkça Şah’ı kınad ılar. Büyük şehirlerde
anayasayı koruma yolunda silahlı gönüllüler toplandı. İç savaş olaylar ı
daha çok Tebriz’de gözüktü ve Milli Meclis olmad ığından dolayı, eyalet
meclisi kendini Azerbaycan Eyalet Hükümeti olarak ilan etti. Tebriz’deki
savaşlar ın sonucunda meşrutiyetçilerin Settar Han ve Bağır Han
liderliğinde düşmanı yendiler. Yeprem Han Ermeni, Enzeli ve Reşt
şehirlerini fethederek kızıl bayrağı dalgalandırdı. O Muhammed Veli
Sepehdar’la birlikte Tahran’a doğru harekete geçti. Öte yandan
Simsam-ül Saltana İsfahan’ı ele geçirdikten sonra kendi kabilesi ve
İsfahanlı gönüllülerle birlikte Tahran’a doğru hareket etti. Eyaletlerdeki
ayaklanmalar ve Sepehdar – Yeprem Han ve Simsam-ül Saltana
ordular ının Tahran’a doğru ilerlemeleriyle birlikte Tahran’daki saltanat
yanlılar ının konumu yıprandı. Esnaf liderleri yeni grevler düzenlediler ve
sağ kurtulan muhalif liderler kendi yandaşlar ını örgütlemeye başlad ılar.
Böylece ordular ın Tahran’a girişi ve şehirdeki gönüllülerin onlara
kat ılmasıyla galibiyet gerçekleşti. Bu durumda Şah Rusya Elçiliğine
sığındı ve iç savaş sona erdi.
Önceki meclis vekilleri, Bahtiyari Partizanlar ı, çar şı ve
özgürlükçüler yeniden Tahranda toplanıp beş yüz temsilci ile yüksek
meclis ilan edildi. Söz konusu meclis Muhammed Ali Şah’ı görevden
alıp onun on iki yaşındaki Ahmet Şah’ı tahta oturtarak İzzet-ül Mülk’ü
naib-ül saltanata atadılar. O bakanlıklar ı meşrutiyeti destekleyen ayan
arasında paylaştırdı; Sepehdar sadrazam ve savaş bakanlığı, Serdar
Esat içişler bakanlığına atandılar. Daha sonra saltanat yanlılar ı için özel
bir mahkeme kurularak Şeyh Fezlüllah dahil beş kişiyi idama mahkum
edilerek astırdı. Yüksek Meclis yeni seçim yasasını onayladı ve ikinci
meclis Ağustos 1909’da açıldı.
C. Meşrutiyet Döneminde Aydınlar
Aydınlar ın hareketi meşrutiyet devrimi boyunca daha çok Avrupa’nın
17. ve 18. yüzyıllar ındaki aydınlar ının düşüncelerine dayanıyordu. Onlar
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 108/261
103
Avrupa’da eğitim gördüklerinden Pozitivizm-Sekularizm, Liberalizm ve
bunlar ın içerdiği kavramlar ı tanıyor, İran’ın geri kalmasının esas sebebini yeni
düşüncelerin ve Avrupa’ya benzer kanunlar ın olmayışına bağlıyorlardı.
Böylece bu dönemde aydınlar geleneksel çerçevenin dışında
konular ortaya atıp batı ayd ınlar ının düşüncelerini ithal etmişlerdir.
Ayd ınlar ın gözünde her şeyden daha önemli siyasal düzen ve olaylardı.
Onlar başlangıçta siyasi düzeni eleştirip, temelini oluşturan demokratik
çözümler önerirlerken Fransız devriminden gelen düşüncelerin etkisiyle
egemenlik hakkı
nı
n millete ait olduğunu ileri sürüyor ve millet de buhakkı kendi istek ve arzusu ile bir şahısa veya gruba bırakabiliyordu.
Abrahamian bu konuda şöyle demektedir; “Batı tarihi aydınlar ı,
saltanat istibdadı, dini aşır ılık ve dış emperyalizm zincirini kırdıklar ı
takdirde, toplumsal gelişimin sadece bir hayal ve istek olmadığına, onun
belki çok kolay ulaşılır olduğuna inandırdı. Onlar saltanat istibdadını
özgürlük ve eşitliğin doğal düşman ı, dinci aşır ılığı akılcı ve bilimsel
düşüncenin kar şıtı ve dış emperyalizmi de İran gibi küçük ülkelerindoymaz sömürgecileri olarak değerlendirip hepsinden nefret
ediyorlardı".1
1. Aydınlar ın Doğuşu
1. Avrupa'ya öğrenci gönderilmesi İran’ın Rusya yenilgisinden
sonra başlad ı. Dönemin ordu komutanı ve ayın zamanda Fetih Ali Şahın
veliahdı olan Abbas Mirza bu yenilgiyi telafi etme amac ıyla çözüm
yollar ı aramaya başlay ıp ve hem orduda, hem bilimsel alanlarda bir
tak ım yeniliklere girdi. Orduya yeni silahlar aldı, aynı zamanda bilimsel
ve teknolojik kitaplar ın tercümesine başlad ı.2 Kısaca İran’da Kacar
döneminin başından itibaren meşrutiyet devrimine kadar yeni
düşüncelerin İran’a akmasında önemli rol oynayanlar şu şekilde
1
Abrahamian, Ibid, pp. 79-80.2 Seyit Celâlettin Madani, Rabitahaye Hariji İran Dar Tarihe Siyasi, II. Cilt, Tahran, İslamYayınlar ı Merkezi, 1984, s. 13.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 109/261
104
sıralanabilir: Abbas Mirza Nayebülsaltanat, Mirza İsa Khayım Makam,
Mirza Abülkhasım Khayım Malkom, Mirza Taghihan Amir Kebir, Mirza
Hüseyin Han Sepahsalar, Mirza Mülkümhan Nazemüldevle ve Seyit
Cemâleddin Asad Abadi.
2. Okullar: Yeni düşüncelerle tanışılan önemli merkezlerden ve yeni
dönem aydınlar ın yetiştirilmesinde önemli rol oynayan yeni tarzda okullar ın
ilki 1849'da Darülfünun'du ve Amir Kebir'in çabalar ıyla gelişti. Meşrutiyet
devrimi başlamak üzereyken sadece Tahran’da 32 okul faaliyetteydi ve
buralardan çı
kan bilginler devrimin özgürlükçü hareketinde önemli roloynadılar.
3. Kitaplar: Devrimin başında revaçta olan kitaplar Zeynülabedin
Marağayi’nin "Seyahatnameyi İbrahim Bey"i, ayr ıca Talebof Tebrize’nin
Sefineyi Talebi ve Salekul Mohsenin o dönemde halkı düşünce olarak
etkileyip mücadeleye çağır ıyordu.
4. Gazeteler: İran halkının uyandır ılmasında ve aynı zamanda
aydınlar ın düşüncelerinin yayılabilmesi en önemli araçlardı. Bu dönemin
aydınlar ı gazeteler yoluyla düşüncelerini halka ve okullara iletip devrimin
hazırlayıcısı oldular.
Mirza Salih Şirazi’nin ilk gazetesi Ehbare Vakalar Darulhalife
1836’da yayınlandı, bu aylık bir dergiydi. Vakalar Ettefakihye
Amirkebirin önerisiyle haftalık yayınlanıyordu. 1875’te Vatan Gazetesi
Farsça ve Fransızca olarak, Mirza Hüseyin Sepahsalar taraf ından
çıkar ılıyordu. 1878’de İttila Gazetesi piyasaya çıktı. 1883’te Şeref
gazetesi yayınlandı. Muzafferettin Şah döneminde Şerafet gazetesi altı
yıl boyunca yayınını sürdürdü. Kholaselahavades 1899 de devlet
taraf ından yayınlandı.1 Meşrutiyet devriminin başında halkın en çok
okuduğu gazeteler bunlardı. Ahtar, İstanbul’da-Kanun Londra’da - Habl-
ül Metin Kelkete’de - Terbiyet Tahran’da ve Elhadid Tebriz’de
bas ılıyordu. Bunlar ın arasında daha çok rağbet gören gazetelerden biri
1 Celalettin Madani, a.g.e. s. 11-13.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 110/261
105
Hindistan’da basılan Seyit Celallettin Kaşani’ye ait Heblül Metin, diğeri
Londra da basılan ve Mirza Melkomkhan’a ait Kanun'du. Her ikisi de
dışar ıda basılıp İran'dan uzak siyasi ortamdan geliyordu.
5. Topluluklar: Değişik yerel topluluklar ve organizasyonlar yoluyla
aydınlar ve bilginler bir araya gelip hem yeni fikirlerin eğitimini veriyorlar, hem
de bu fikirlerin uygulanması için programlamalar yapıyorlardı. Meşrutiyet
devrimi başında bu topluluklar ın sayısı çok olmasına rağmen meşrutiyetin
ideolojik merkezini oluşturan beş tanesinin en fazla etkisi vardı. Bunlar
sı
rası
yla: 1.Gayb Merkez, 2. İçtimaiyun Partisi, 3. Ademiyet Topluluğu, 4.Devrimci Komitesi, 5. Nehei Topluluğu olarak sıralanabilir.
5.1. Gayb (Görünmez) Merkez: Bu merkez Tebriz’de,
Gengefonoun gazetesi ile işbirliği yapan 12 radikal genç taraf ından
kuruldu. Grup lideri Kerbelayi adında bir tacirdi aynı zamanda Fransız
edebiyatı siyasi felsefesine olan sevgisinden dolayı Mösyö adıyla
biliniyordu.1
5.2. İçtimaiyun Partisi: 1904 yılı başlar ında bir zamanlar
Rusya’nın Sosyal Demokrat Partisi’nde çalışmış bir grup Bakü göçmeni
taraf ından kuruldu. Bu Parti Himmet Kulübünü açarak çoğu
Azerbaycan'dan Bakü Petrol yönetiminde çalışan yaklaşık 100 bin İranlı
göçmen işçiyi kazanmak için faaliyete başladı. Parti lideri Neriman
Terimanof'tu. Kısa bir sürede bu parti ile yakın ilişki kuran Gayb merkezi
onun programını İran’da gündeme getirdi.2
5.3. Ademiyet Topluluğu: Adını Saint Simon’un radikal pozivitizmi ve
Auguste Comte'un liberal hümanizminden alıyordu. Bu grubun kurucusu
sonra Ademiyet olarak ünlenen meşrutiyetin en önemli aydınlar ından olan
Mirza Melkom Han Nazımüldevleh ile yakın arkadaşı Abbas Ğoli Han
Ghazvini'dir.
1 Abrahamian, Ibid, p. 9.2 Abrahamian, Ibid, p. 101.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 111/261
106
5.4. Devrimci Komite: Bu komite Ademiyet Topluluğu'nun tersine
Radikal bir yapıya sahipti. Babası Melekülmotekellimin grubunun lideri
olan Melekzadeh, grubunun Milli Kütüphaneye gelip gitmekte olan 57
kişilik bir aydın grubu ile kurdu. Haziran 1904’te yaptıklar ı gizli
oturumlarda, amaçlar ının istibdadı yok etme ve kanun adaletini
yerleştirme esasına dayalı olan bir program ortaya koydular.1
5.5. Nehei Topluluğu: Daha önceki 4 grup aydından oluşmasına
rağmen, bu grubu geleneksel orta sınıf meydana getirdi ve kurucusu
“İranlı
lar ı
n Uyanı
ş Tarihini” yazan Nazı
mülislam Kı
rmani’dı
. Otopluluğun oluşumu ve programlar ı ile ilgili olarak şöyle yazıyor; Grup
Şubat 1904’te bir toplantıda kriterlerini ve isteklerini hazırladı. Buna
göre topluluk üyeleri, sır saklama, haksızlığa kar şı mücadele, Ulemaya
saygı, her toplantıda namaz kılma ve Hazreti Mehdi’yi kabul etmeye and
içip, başkentin en ünlü alimleri olan Seyit Abdullah Behbahani ve Seyit
Had ı Tabatabai ile temasa geçti.2 Richard Kathim kendi kitabında,
meşrutiyet devrimindeki Nasyonalist ve Liberal Demokrasi
düşüncelerinin etkisinden bahsediyor. Ona göre: “İran’ın liberal
nasyonalizm dönemi 1900'lü yıllar ın başındadır. Bu yıllarda aydınlar
tarihi bir görev üstlenmiş gibi oluyorlar. Bu görev, halk tabanını eğitmek,
anayasa, meşrutiyet ve ifade özgürlüğü düşüncelerini topluluklar ve
gazeteler vasıtas ıyla yaymaktır. Meşrutiyet devriminin çoğu çizgilerini
bu topluluklar ve bunlar ın temsilcileri olan milletvekilleri belirliyordu.”3
2. Aydınlar ın Meşrutiyet Devrimindeki Rolü
a) İ deoloji: Meşrutiyet dönemi aydınlar ı, meşrutiyetle ilgili fikirleri
bat ı düşüncesinden çok iyi kavramışlardı. Onlar İran Müslümanlar ının
bat ı düşüncelerine olan tepkisini bildiklerinden kendi fikirlerini dini örtü
1 Abrahamian, Ibid, p. 101.2
Abrahamian, Ibid, p. 101.3 Richard Kathim, Nasyonalizm Dar İran Çev. Ahmet Tadayyon, I. Baskı, Tahran, Kavir Yayınlar ı, 1999, s. 313-315.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 112/261
107
altında ifade ediyorlardı. Melkomhan, Kuran, İslam ve dini ulema
üzerinde daha çok yoğunlaşıyordu. Melkom Han ve Talibov’un bazı
eserleri Meşrutiyetten bir kaç yıl önce yayınlanmış ve meşrutiyeti
açıklayarak topluma tanıtmış oldular. Bundan dolayı Meşrutiyet
ideolojisinin Talibov ve Melkom Han gibi aydınlar vasıtas ıyla yayıldığını
söyleyebiliriz. Bu görüş Nazimülislam Kermani gibi tarihçiler taraf ından
da vurgulandığından daha da kabul görür. Ayr ıca Melkom Han gibi
ayd ınlar İran toplumunun problemleri ile ilgili daha derin yorumlara
sahiptirler ve bilimsel işlevsel projeler ve öneriler beyan etmektedirler.
Örneğin haksızlığa kar şı mücadele ve adaletin sağlanması konusunda
Melkom Han yeni model ceza kanunlar ı yap ılmasını, savcılığın
kurulmasını istiyor ve devletin, bakanlıklar ı düzeni, meclis genelgeleri
ve kanunlar konusunda daha güçlenmesini söylüyordu. Talibov kanunlar
çerçevesinde askerlik ve devlet hizmeti üzerinde durmuştur. Genel
olarak meşrutiyet devrimine hakim olan liberalizm, ifade özgürlüğü,
özerklik, kardeşlik ve eşitlik ile milli egemenlik ve anayasaya dayanan
modern devlet gibi devrimci düşünceler aydınlar taraf ından ortaya
atılıyordu. Onlar da bu düşüncelerini başka ülkelerin hareketleri ve
ayd ınlık dönemlerinden alıyorlardı.
Edward Brown şöyle demektedir: “Devrim aydınlar ı gençler
arasında çok büyük bir kültürel ve düşünsel bir devrim meydana
getirdiler. Meşrutiyet devrimi özellikle Rusya ve Fransa devrimlerini
örnek almıştır. Ayr ıca aydınlar yeni yasalar, bağımsız milli iktidar,
meclis ve yeni bir toplumsal düzen kurulması için çabalıyorlardı” 1.
b) Seferberlik: Milli aydınlar halk tabanıyla daha az irtibatlı
olduklar ından tüm güçlerini seferber edemiyorlardı. Çalışmalar ını daha
çok kendilerine bağlı gruplar ve topluluklar vasıtas ıyla yapıyorlardı.
Ayd ınlar seferberlik ve hazırlama konusunda bildiri, ilam, geceleri
dağıtılan yazılar, konuşmalar ve gazeteler gibi araçlar ı ve olanaklar ı
1 Rıza Davari, Enghelabe İslami ve Moghiyete Dunya, Tahran, Allameh Tabatabai Kültür Merkezi Yayınlar ı, 1982, s. 87.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 113/261
108
kullanıyorlardı. Melekzadeh’ye göre: “İfade ve basın özgürlüğü
bulunmayan istibdat devletlerinde aydınlar ın gece gazeteleri ve yazılar ı
çok önemliydi”. Çeşitli oturumlar ve toplantılarda aydınlar ın ilan ve gece
yaz ılar ı hemen hemen yüz elli kişi arasında elden ele dolaşıyordu ve bu
kamuoyunu yeni ve çağdaş düşüncelerle tanıştıran en etkili yöntemdi.
Ayd ınlar ın en önemli seferberlik olanaklar ından biri ulemanın halk
arasındaki manevi gücüydü. Hatta Afar ı’nın dediğine göre:
“Meşrutiyetçilerin büyük bir kısmı Bahai veya Sami olmalar ına rağmen
kamuoyunu kendi taraflar ına çekmek için, dini düşüncelerin taraftar ı gibi
davranırlardı. Bu yöntem Melkom Han ve Seyit Cemalettin gibi milli
liderlerin de benimsediği bir yöntemdi; daha sonra da Melekül
Motekellimin ve Seyit Cemalettin Vaiz taraf ından devam ettirildi.1 Milli
Ayd ınlar ın devrimci güçlerinin seferberliğinde en önemli katılımı bütün
olanaklar ını halkın uyanışı için kullanan devrim komitesidir. Örneğin
Seyit Cemalettin bir nutkunda şöyle der. “Ey halk siz süzgeç gibisiniz.
Suda durduğu gibi dolu ama çıkınca hemen boşalan, siz de benim
minberimde durduğunuz sürece heyecanınız devam ediyor ama evinize
gidince hemen soğuyor ve sönüyorsunuz.”2
Ayr ıca Melekül Motekellemin ve Seyit Cemalettin milli topluluklar ın
birinde halkı özgürlük ve meşrutiyetin düşmanlar ına kar şı direnmeye davet
ederek onlara fedakarlık ruhunu aşılamaya çalışıyordu. Seyitler ve Sure
İsrâfil gibi gazetelerde de çok radikal ve sert makaleler yazıyorlardı.
c) Organizasyon: Milli ayd
ı
nlar ı
fikirlerini topluma yaymak vedolayısıyla devrimci güçler ve gruplar ı yönlendirmek ve organize etmek
için bazı merkezlere ihtiyaçlar ı vardır. Bu merkezler aydınlık mahfilleri,
milli dernek, kent derneklerini içeriyordu. Bunlar ın bazılar ı içeride ve
baz ılar ı dışar ıda faaliyet gösteriyordu. Bu mahfillerin bazılar ının
meşrutiyetten önce de aktif halde olup güçleri organize etmek ve devrim
zeminini hazırlatmakta çok önemli rolleri vardı. Bazılar ı da meşrutiyetin
1 Janet Afari, a.g.e. s. 43.2 Melekzadeh, a.g.e. s. 37.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 114/261
109
içinde oluştular. Birinci gruba örnek olarak devrimci komitesi, Mekez
Gayb Tebriz'de, Masonlar ve. ikinci grupta ilk topluluklar her kentte
kanuna göre çalışıyor sayılabilir. Devrimden önceki yıllardaki kapalı
ortamdan dolayı ayd ınlar toplantılar ını gizlice yapıyorlardı. Bunun
sebebi özgür faaliyete izin vermeyen baskıcı iktidardı. Ancak aydınlar ın
yükselişi ile birlikte bu toplantılar çok popüler oldu. İranlılar Uyanış
Kulübü veya Masoneri Leji bunlar ın ilklerini halka ulaştırdılar. Beşeriye
Milli aydınlar ın fikir ve organizasyon rolü ile ilgili olarak şöyle yazar:
“Feramuşhane ya Ademiyet grubu, uyanış Leji, Masonlar ve Terakki
topluluğu gibi aydın topluluklar ı düşünsel ve bilimsel olarak aydınlar ın
faaliyetini organize edip İran’ın geri kalma problemini çözmek için geniş
siyasi reformlar istemekteydiler."1
d) Liderlik: İsmail Ramin eserinde (Meşrutiyet Devriminde Gizli
Topluluklar) devrimin liderliğini aydınlar ın yaptığına inanıyor. O açık bir
şeklide İranlılar Uyanış Kulübünün faaliyetine işaret ederek
Melekzadeh’nin haftalık İtliat makalesindeki isimlere dikkat çekerek,
Masoneri’nin meşrutiyete katılımı ve devrim liderliği konusunda hiç bir
şüphe bırakmıyor. Tabii ki bu kadar açık şekilde şu veya bu grubun
liderliği elinde bulundurduğunu söyleyemeyiz. Ancak evrak ve
belgelerden anlaşıldığı kadar aydınlar devrimi ideolojik ve düşünsel
açıdan yönetmiş, hedefler ve izlenecek yollar ı belirlemek konusunda
çok etkileyici olmuşlardır. İslami devrimde karizmatik bir lider ve
Petrolün Millileştirilmesinde milli bir lider vardır, fakat meşrutiyet
devriminde kesin olarak bir lider, parti veya özel bir teşkilattan
bahsedemiyoruz. Ancak milli aydınlar yine de ideolojik olarak liderliği
üstlendiler. Milli aydınlar Kacar döneminde daha az halk tabanına hitap
ettiklerinden halk onlar ı kendilerinden ayr ı görüyordu ve bu yüzden
halkı pek fazla seferber edemiyorlardı. Seferberlik ve liderlik için ulema
ve dini şahsiyetlere ihtiyaçlar ı vardı.
1 Beşeriye, a.g.e. s. 257.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 115/261
110
D. Ulemanın Meşrutiyet Devriminde Rolü
Kurumsal bir devrimle sonuçlanan hareketin temellerinin büyük
bir kısmı modern siyasal söylemden oluşmaktaydı, ve bu yaklaşımda
ana tema nasyonalizm, sekularizm ve demokrasi vardı. Siyasal
demokrasi düşüncesi bu dönemdeki sosyal düşüncenin merkezinde yer
almakta ve kurumsal hareketin güçlü bir ideolojik unsuru sayılmaktadır.
Bu tema ulema faaliyetlerine de yansımış ve onlar ın kurumsal rejim
anlayışını etkilemekteydi. Kurumsal değişimin liderleri arasında
ulemadan iki kişi önemli rol oynamışlardı; Ayetüllah Tebatabai ve
Ayetüllah Behbahani. Ayr ıca Melekül Motekellimin gibi sosyal demokrat
akımlar ıyla ilişkide olan bazı ulema da gözükmekte idi1.
Toplumun saltanat mutlakçılığı ve kurumsal rejim yanlılar ı olarak
ayr ışması, ulema saflar ında iki zıt cephe oluşturmuştur. Kurumsallık
kar şıtlar ı ve saltanat yanlılar ı Şeyh Fezlüllah Nuri taraf ından
yönlendirilirlerdi, sözedilen müçtehit Ayetüllah Tebatabai ve Ayetüllah
Behbahani yanında yer alırken sonraki dönemlerde kurumsalcılara kar şı
çıktı. Sonuç itibariyle Nuri’nin devrim kar şıtlığı kurumsalcı kar şıtı
Muhammed Ali Şah çizgisiyle örtüşmekteydi2.
Kurumsalcılarla onlar ın muhalifleri olarak ayr ışan ulema
sıralar ında şiddetli tartışmalar söz konusu iken saltanat yanlılar ıyla
kurumsalcılar arasında silahlı çat ışmalar devam etmekteydi. Bu
mücadelenin sonunda saltanat yanlılar ı ve onlar ı destekleyen ulema
cephesi yenildi ve Şeyh Fezlüllah idam edildi.
a) İ deoloji: Meşrutiyetin çok etkili ulemalar ından Şeyh Fezlüllah
Nuri'ye göre: “Toplumun ihtiyaç duyduğu kanunlar, Şah' ın iradesi veya
geleneklerden kaynaklanan devlet yasalar ı çerçevesindedir, ya da
aslında ulema taraf ından ortaya konulan şeriat yasalar ıdır”. Bu yüzden
de hiç bir kanun (Anayasa) veya meclis (Medeni Kanun)'e gerek yoktu.
Şeyh Fezlüllah Nuri meşrutiyet anayasasını rezalet ve kafirce olarak
yorumluyordu. Ona göre: “Kanunun meclis taraf ından yapılmasına
1 Moaddel, Ibid, p.1352 Ibid., p. 136.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 116/261
111
gerek olmadığı gibi bunda ısrar etmek İslam’a da kar şı gelmekti. Çünkü
şeriatta uzman olmayan kişiler meclise girip İslam’a kar şı yasalar
üretmeye çalışırlar”. Ona göre: “İslam’daki özgürlük, meşrutiyetinkinden
farklıdır ve medya bu özgürlüğü art niyetle kullanmaktadır. İslam’ın
zarar ına konular işlenir. Bu nedenle meşrutiyetteki eşitlik İslam’daki
eşitlikten farklıdır, hatta bazen ters düşmektedir”. İktidar konusunda
Sultanın kılıcı ve ulemanın kalemi tezine inanıyordu, yani şah ulema
taraf ından ortaya konulan hükümleri uygulamaya koyarak adaleti yerine
getirmektedir. Hatta kendisi Necef kentindeki ulamanın meşrutiyeti
desteklemesine itiraz ederek onlar ı muhafazakarlıkla suçluyordu.
Heblülmetin, dönemin büyük taklit mercii olan Şeh Abdüllah
Mazenderani'den, ulamanın meşrutiyet devrimine katılma nedeninin
İslam’ı korumak ve diktatörlüklerin elini İslam yasalar ından çekmek
olduğuna dair uzun bir mektup yayınladı.1
Abdülhadı Haeri Irak’taki İranlılar ın devrimde üstlendikleri görevi
özellikle incelemiş ve Necef ulemalar ının meşrutiyeti destekleme sebebini şu
şekilde özetlemiştir: Ortadaki dört büyük dini lider, yani Tahrani, Horosani
Mazenderani ve Naini gibi arkadaşlar ı İran’ın müslüman halkının refah ve
huzur içinde yaşamalar ına değer verip, aynı zamanda geleneksel orta sınıf ın
huzuru ve refahını ulemanın dini nüfuzunu artırmak için gerekli gördüler.
Kacar döneminde adalet kalmadığından amacı halka ve islama ters düşen
rejimi yok etmek olan devrimi kendi aralar ında desteklemeye karar verdiler.
Bundan olayı devrimi savunmayı Allah için cihat ve gayıb imanın (onikinci
imam) emri olarak niteleyip, ona kar şı gelmeyi imam zamanın (onikinci imam)
aleyhine bir savaş olarak yorumladılar.2
b) Seferberlik: Dini ulemanın meşrutiyette halk güçlerini seferber
etme konusundaki rolleri gerçekten göz ardı edilemez. Onlar halk
arasındaki manevi nüfuzlar ını kullanarak çok iyi bir seferberlik liderliği
ortaya koydular. Dini mekanlarda görev yapma, kefen giyme, ağıt tutma
1 Abdülhadi Haeri, a.g.e, s. 124.2 Abdülhadi Haeri, a.g.e. s. 133.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 117/261
112
yoluyla halkın duygular ını galeyana getirip onlar ı mücadeleye teşvik
ediyorlardı. Dini liderin seferberliğini iki hicret (Küçük hicreti: Abdül
Azim ve büyük hicret: Kum hicreti) sırasında açıkça görebiliriz.
Meşrutiyet devrimi boyunca halk camilerde toplanıp yas tutarak,
şahadete hazırlanarak ve kısaca dini mücadele yoluyla iktidara kar şı
tepkilerini gösterdi. Seyit Cemalettin, Vaeze Esfahanı gibi usta
konuşmacılar minberler ve camilerde Eynüldevlehn'in halka kar şı
tav ırlar ını anlattılar. Aynı dönemde Tahran halkı Şah mescidinde
toplandı. Ulema özgürlük ve meclise dayalı meşruti hükümet hakkında
onlara konuşmalar yaptı.
c) Organizasyon: Dini ulema, meşrutiyet devriminde halkın dini
duygular ını ve heyecanını, irtibat şebekelerini, dini edebiyat ve
mekanlar ı kullanarak çok önemli bir rol üstlendi. Bu yolda dini vaizler ve
konuşmacılar da ulemaya çok yardımcı oldu. Seyit Cemal Vaiz ve
Melekülmotekellemin Devletabadı ile birlikte, diğer komiteler ve gruplar
(Merkezi Gaybi ve Mecmeye Ademiyet) yanında Nasrettin Şah’ın son
dönemlerinde ve Muzafferettin Şah döneminin başlar ında devrimci bir
komite oluşturarak istibdat hükümetini yok etmek ve onun yerine kanun
ve adalet hükümetini yerleştirmek için mücadele verdiler ve aynı
zamanda Tabatabai ve Behbahani gibi ulema da onlarla işbirliği yaptı.
Meşrutiyet devriminin ünlü topluluklar ından biri Milli Encümen, diğeri
Gizli Encümendi. Birincisini kalabalık bir aydın grubu, dini talebeler ve
konuşmacılar oluşturuyordu. Diğeri ise Seyit Muhammed Tabatabai’nin
dolaylı gözetimi altında liberal ve mücadeleci ulemadan oluşuyordu.
Meşrutiyet hareketinin zafere ulaşacağı günlerde Tahran'ın önde gelen
dini liderlerinin özel teşekküllerini görürüz. Bu teşekküller meşrutiyet
hareketinin liderliği ve zafere ulaştırmasında önemli rol üstleniyorlardı.1
Ulema topluluklar ı, organize gruplar ı himaye altına alarak
organizasyonlarda etkili olma dışında, dini mekanlar ı da kullanarak,
organizasyona katılımlarda bulundular. Camiler, toplanma mekanı
1 Maryam Jevaheri, Naghshe Ulema Dar Encumenha ve Hezbha Dar Dore Meshrute,Tahran, İslami Devrim Merkezi, 2001, s. 84.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 118/261
113
dışında, halkın dini ve milli duygular ını yönlendirmek açısından Şii
hareketlerinde de her zaman etkili olmuşlardı. Meşrutiyet hareketi de bu
kurallar ın d ışında kalmıyordu.1
d) Liderlik: Çoğu araştırmacıya göre Meşrutiyet Devriminde
liderlik tek başına ulemanın elindeydi. Zira şii alimlerin her zaman
iktidara kar şı kendine özgü bir özgürlüğü olmuş ve bu durum onlar ı
hükümetin haksızlıklar ından bıkan halk için önemli bir dayanağa
çevirmiştir. Ulema aynı zamanda sürekli olarak halk ile diyalog
içindedir. Muzafferettin Şah döneminde hükümete kar şı halkın tepkisi
başlad ığı zaman bunu sonuçlandırabilen tek grup ulemaydı ve halk
bunun bilincinde olduğu için onlar ı hareketin liderliğine davet etmişti.
Şeker tüccar ının falakaya yatır ılmasına tepki eyleminde 2000
kişilik halk grubu Ayetüllah Behbahani ve Tabatabai liderliğinde eyleme
gitti. Üçüncü tepki eyleminde Şah halkın adalet isteği ve diğer isteklerini
yerine getirdiği eylemde yine liderlik ulemanın elindeydi. Abdülhamid
adındaki genç din talebesi ve halkın katline kar şı Kum kentinde yapılan
Kobra göçünün liderliği yine ulemanın elindeydi ve bu çatışmada 22 kişi
öldürüldü, 100'den fazla kişi tutuklandı ve yaralandı.2 Kum göçünde
halkın liderliğini yapan alimler: Seyit Muhammed Tabatabai Ayetüllah,
Abdullah Behbahani-Sedrululema-Seyit Cemal Afgani, Hac Şeyh
Murteza, Seyit Mustafa Khanatabandı ve Mır-Ağa Mirza Abulghasım
Tabatabaee. Kum'a hicret olayında, aileler ile, 10 binlerce kişi din
talebeleri ile birlikte hareket ettiler. Ertesi gün başlar ında Şeyh Fezlüllah
Nuri’nin bulunduğu başka bir grup onlara katıldı. Ancak, devrim
zaferinden sonra aralar ı açıldı. Seyit Muhammed Tabatabai ve Seyit
Abdullah Behbahani Tahran’dan işbirliği anlaşmasıyla devrimi
yönettikleri halde değişik hedefler takip ediyorlardı. Tabatabai, bilgili ve
milliyetçi, maddi menfaatler peşinde olmayan bir insandı. Ancak
1
Muhammed Khatemi, Zeminehaye Zehure Meşrute, Tahran, Paya Kültür ve YayınMüessesesi, 1998, s. 56.
2 Abrahamian, Ibid, p. 105.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 119/261
114
Behbahani daha cesur ve radikal olmasına rağmen devrimdeki aktivitesi
bir derece güç ve maddi menfaat savaşıyla sınırlanıyordu.1
E. Esnaf ın Meşrutiyet Devrimindeki Rolü
a) İ deoloji: Tüccar, Kacar döneminin sonbahar ında toplumsal
olarak yüksek seviyede ve çok büyük saygı ve prestij görüyordu.
Toplumsal olarak da ulema ve devlet üyeleri ile eşraftan sayılırdı. Batılı
tüccarlarla diyalogda olduklar ından dolayı ülke dışına gidip geliyordu.
Çocuklar ını eğitim için ülke dışına gönderiyordu. Diğer sınıflardan daha
fazla batı kültürü ve batıdaki gelişmeler hakkında bilgi sahibi idi. Kendi
sınıfsal konum ve menfaatleri ile de uyumlu bazı özellikler ve
davranışlar ı kabul etmişti. Bunun bir örneği, meşrutiyet hükümetini,
özgürlükçü düşünceleri ve halkın egemenliğini (başka bir değişle
Burjuva demokrasisi) kabullenmesiydi.2 Liberalizm ve Nasyonalizm,
tüccar sınıf ının meşrutiyet devriminde siyasi ve ekonomik düşünce
zeminini oluşturdu.3 Tüccar iki gruptan oluşuyordu: Birincisi gelenekseltüccarlar ki iç piyasada halkla alış veriş yaparlardı ve diğeri büyük
sermaye sahipleri. Bunlar endüstri ekonomisi ve tesisat ı ile
ilgileniyordu. Bu ikinci grup, üretim, bankacılık ve endüstri sektörlerinde
büyük yatır ımlar peşindeydi. Tüccar ve sermaye sahipleri siyasi alanda
bilinçli ve belirli ideoloji ile ortaya çıktılar ve aralar ında, tecrübeli,
uyanık ve hatta radikal ve eğitimli üyeler bile vardı.
İdeolojik olarak genellikle tüccar ın hareket alanını, sermaye, özel
mülkiyet ve iş emniyeti himayesi, devlet memurlar ının baskısından kaçmak
için iç istibdattan korunma, dış emperyalizmin ekonomik ve siyasi
saldır ılar ına kar şı ülke bütünlüğünü koruma gibi faktörler belirliyordu.
b) Seferberlik: Devrimin bütün aşamalar ında, tüccar ın halk
seferberliği için piyasayı tatil edip ulema ile birlikte hareket ettiği halkı
1
Abdulhadi Haeri, a.g. e. s. 134.2 Ahmet Eşref, a.g.e. s. 131.3 Hüseyin Beşiriye, a.g.e. s. 155.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 120/261
115
uyandırma konusunda rol üstlendiği göze çarpıyor. Tüccar ve ulemanın
Tütün Ayaklanmasındaki olumlu ve başar ılı işbirliği Meşrutiyet Devrimi
için bir hazırlık oldu. Tüccar da, aydınlar gibi halk seferberliği, milli ve
dini duygular ı canlandırma görevini ulemaya bırakmıştı. Ancak kendileri
de hiç bir faaliyetten kaçınmıyorlardı.
Tüccarlar ın, Belçikalı Noz başkanlığında uygulanan gümrük
tarifelerine itiraz olarak yaptıklar ı 5-6 günlük grev üzerine Veliaht
Muhammed Ali Mirza Tebriz'den Tahran'a gelerek, onlara elçiler
gönderdi, gönülleri alı
p ve Şah yurtdı
şı
yolculuğundan döndüğünde,"Mösyö Noz”un azlini isteyeceğine dair söz verdi. Aynı zamanda
tüccar ın himayesine dayandıklar ı Ayetüllah Behbahaninin evine giderek
onun da gönlünü aldı. Böylece tüccar ın isyanı geçici olarak yatıştı.
Şeker tacirinin falakaya yatır ılma olayında esnaf yine ulemaya sığındı,
şehirde dükkanlar ını kapatıp, Şah Camisinde toplandı. Toplantı
dağıldıktan sonra esnaf ın bir kısmı baz ı ulema ile birlikte Hazreti
Abdülazim'de oturma eyleminde bulundular.
c) Organizasyon: Esnaf devrimin organizasyonu konusunda
nispeten önemli bir rol oynadı. Onlar ın ulema ile işbirliğine gitmeleri
devrimi zafere ulaştıran esas etkenlerden biriydi. Esnaf ve ulemanın
İngiltere elçiliğindeki eylemi bu birlik hareketlerinden biriydi. Halk ve
devlet arasındaki çatışmalar ve Ayetüllah Behbahani va Tabatabai’nin
önderliğinde Kum eyleminden sonra bazı tüccar ve esnaf Ayetüllah
Behbahani’nin talimatı
üzerineİngiltere’nin Kolhak'taki elçili
ğine gidip
Grandof’la buluşarak orada eyleme gitmek için izin istediler.1
Eylem organizatörlerinin propagandası o kadar geniş çaptaydı ki
halk ona katılmayı dini görev görüp eylem için elçiliğin yolunu tuttu.
Tüccar, halkı eyleme teşvik etmekle kalmayıp onlar ın eylem
masraflar ını da kar şılıyordu. Devletabadı eylemcilere dış yardım
iddiasını reddediyor ve şöyle yazmaktadır. “Yazar ın sonraki
1 Seyit Hasan Taghizadeh, Tarihe Enghelabe Meshrute İran, Tahran, Ferdevsi Yayınlar ı,2000, s. 162.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 121/261
116
araştırmalar ı her hangi bir dış yardımın gelmediğini, masraflar ın büyük
bölümünün, tüccar, taraftarlar ve Eminülsültan'ın çalışmalar ı ile
sağlandığını göstermektedir”.
Tüccar, eylemcilere maddi destek sağlama dışında onlar ın
isteklerini de devlet makamlar ına ulaştır ıyordu. Bunlardan Hacı Hüseyin
Ağa Eminulzerb, Hacı Muhammed Hüseinültüccar Buşehri, Hacı
Muhammed İsmail Ağa Tebriz'i, Hacı Muhammed Ali Şalcı, Hacı
Abdülrezzak Oskoee, Hacı Muhammed Taghı Şahrudi, Hacı Seyit
Muhammed Şeref ve Ağa Seyit Muhammed Beşeriye’yi sayabiliriz. Şahve Emin-ül Devle ile görüşmeler yaparak hükümet ve eylemciler
arasında elçi rolünü oynuyorlardı ve bunlar Müşirüldevle Kum'a gidip
ulemayı başkente geri getiren Tüccar liderlerdi.1
Devrimden sonraki halk bütün illerde tüccar ın liderliğinde
genellikle il hükümdarlar ına kar şı bağımsız yerel meclisler oluşturdular.
Tahran'da otuzdan fazla meşrutiyet taraftar ı topluluk oluştu. Bazılar ı
esnafa ait ve yetmiş grupta oluşurdu. Bunlar İngiltere elçiliğindekieylemden sonra meydana çıktılar. Bu topluluklar ın en büyük ve faal
olanı Azerbaycan Derneği idi. Tebriz tacirleri ve Haydar Han Amuoğlu
adında bir elektronik mühendisi taraf ından organize edilmişti.2
Tebriz tüccar ı özellikle meşrutiyet devrinde çok aktif ve Tebriz
direniş organizasyonuna maddi yardımda bulunuyordu. Bu amaçla
“İslami Adalet ve Meşrutiyet Derneği”ni oluşturdu.3
d) Liderlik: Siyasi olarak büyük tüccar ve Bazerganlar ın Kacar
döneminin sonlar ında bir kaç özelliği vardı: 1) Ekonomik güçleri
arttığından ve üretilen mallar ın dağıtımından dolayı piyasadaki siyasi
güçleri de arttı. 2) İstibdat, düzensizlik, yanlış yönetim iktidardan ileri
gelen huzursuzluk ve emniyetin olmayışı onlar ı eskisinden daha çok
üzüyordu. 3) Batı kapitalizmine bağımlılıklar ına rağmen vatansever
1
Yahya Devletabadı, a.g.e. s. 75-76.2 Abrahamian, Ibid, p. 110-111.3 Ahmet Kasravi, a.g.e. s. 128.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 122/261
117
duygulara sahiptiler ve ülkenin endüstri, bağımsızlık ve ekonomik
bak ımdan güçlenmesi yolunda engel olan batı sömürüsüne kar şıydılar.
Bu özellikler sayesinde hareketin liderliğini aydınlar ve ulema ile birlik
üstlendiler.
Tüccarlar meşrutiyet fermanına sebep olan grev ve gösterilerin
liderliğinde önemli rol oynadılar. Belçikalı Mösyö Noz'a olan itiraz
yürüyüşünde yaklaşık 200 dükkan sahibi onun dini elbiseyle dans
halindeki resmini dağıtarak Hazreti Abdülazim'e yürüyerek halkın dini
duygular ı
nı
harekete geçirdiler. Bu gösterinin liderliğini MuhammedAlişalfurush adında bir tacir üstlenmişti.1
İçtimaiyun Derneğini Tebriz’de Ali Mosyo adında bir kişi planladı.
Bu dernek tamamen gizliydi ve adı Merkeze Gaybi olarak anıldı. Hacı
Resul Sadaghiyani, Hacı Ali Devafurush, Yusuf Khazdouz, Hacı Ali
Naghı Gengceyi, Mosyo Ali Akbar Sarach idare ediyordu. 2 Bu dernek
çok dikkatli bir şekilde Muhammed Ali Mirza (Şah) ve yakınlar ını takip
ediyordu ve Azerbaycan’da devrimin liderliğini yapıyordu.
1 Joan Foran, a.g.e. ss. 272-273.2 Samed Sardariniya, Ali Mosyo Tahran, Tahran Yayınlar ı, 1980, s. 27.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 123/261
118
4- Hazırlama: Masonlar, Ademiyet Derneği, İran Uyanma Lejyon,
Terakki Ocağı, Maarif Topluluğu, Milli Kütüphane, Okullar
5- Oluşum: Gayb Merkez Derneği, İçtimayun Partisi, Devrimci
Komite
6- Zafer: Milli Meclis, Bakanlıklar
4- Hazırlama: Bildiri, ilam, geceleri dağıtılan yazılar, konuşmalar ve gazeteler (Kanun-Ahtar, .......)
5- Oluşum: Gazeteler (Terbiyet, şerafat, müsavat, ..... ve kitaplar
(Mahsenin, seyahatnameyi ibrahim Bey, Sefing Talebi, ....)
6- Zafer : Gazeteler (Ümit, Sur-ı İsrafil, Azat, .......) ve eylemler
4- Hazırlama: Abbas Mırza, Amır Kabir, Khayım Makam, Asad
Abadi, ....
5- Oluşum: Karbelayı, Terimonof, Melekzadeh, Sardar Esat,
Simsam-ül Saltanov....
6- Zafer: Tak ızade, İskenderi, Settar Han, Bağır Han, Yeprem
Han,
1- İdeoloji
2- Organizasyon
3- Seferberlik
4- Liderlik
4- Hazırlama: Liberalizm, eşitlik, kardeşlik, özerklik, ifade
özgürlüğü, milli egemenliği, anayasaya dayanan, modern
devlet, motornite, sekularizm, palitivizm, anti-istibdat ve
demokrasi
5- Oluşum: Sekulorizm, Bireysel-düşünce-beyan-basın-toplantı ve
seçim özgürlük, güçlerin ayr ımı
6- Zafer: Mezhebi despotizme kar şı ve anayasaya dayanmak
MeşrutiyetDevrimindekiAydınlar ınRolü
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 124/261
119
1- Hazırlama: Dini mekanlar, vakıflar, şeriat şirratmahkemeler ve medreseler
2- Oluşum: Milli encümen, gizli encümen
3- Zafer: Camiler, topluluklar, toplantılar, milli meclis
1- Hazırlama: Protestolar (Mosyonoz olayı, banka
olayı, tüccar ın sopalanması, pazar ın tatili),grevler, eylemler
2- Oluşum: Dini törenler, konuşmalar, minberler,
gösteriler, küçük hicreti, büyük hicreti, yas
tutarak, şahadete hazırlanarak.
3- Zafer: Sloganlar, gösteriler, meclis’de
konuşmalar
1- Hazırlama: --------2- Oluşum: Tabatabai, Behbahani, Melekübül,
Motekellimin
3- Zafer: Eminül-ül Zarb-Tabantabani, Behbarhani,
Nuri ve Necef Ulemalar
1- İdeoloji
2- Organizasyon
3- Seferberlik
4- Liderlik
1- Hazırlama: Şii kültürünün eğitimine dayanmak
(neceset ve kafirlik, geleneksel islam)
2- Oluşum: Şeriat yasalar, cihat (Necef ulemalar)
3- Zafer : Meşir, Şeriat
MeşrutiyetDevrimindekiRuhanilerin Rolü
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 125/261
120
1- Hazırlama: Dini Törenleri2- Oluşum: Eylemler (İngiltere elçiliğindeki eylem,
eylemlerin masraflar ını kar şılamak, dükkanlar ını kapatıp, toplantılar, oturma ve grev
3- Zafer : Bazılar ı aydınlara ve bazılar ı ruhanilerekatıldılar
1- Hazırlama: Cami2- Oluşum: Topluluklar (Azerbaycan Derneği,
İslami Adalet ve Meşrutiyet Derneği), İctimayunDerneği
3- Zafer : Milli Meclis
1- Hazırlama: --------
2- Oluşum: Haydar Han Amuoğlu, Ali Mosyo,
Sadaghıyani, Devafurush, Khazdonz, Gengceyi
3- Zafer : Şenl Furuş
1- İdeoloji
2- Seferberlik
3- Organizasyon
4- Liderlik
1- Hazırlama: Geleneksel İslam
2- Oluşum: Liberalizm, nasyonalizm, dı
ş emperyalizm kar şı, ülkü bütünlüğü, iç istibdattankorunma,
3- Zafer : Özel mülkiyet, iş emniyeti
MeşrutiyetDevrimindekiEsnaf ınRolü
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 126/261
121
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
Değişimfaktörleri
Meşrutiyetdevrimi
İdeoloji
Hazırlama
Oluşum
Zafer
Milli aydınlar Ulema Esnaf
Çok Az Az
Çok Orta Az
Seferberlik
Hazırlama
Oluşum
Zafer
Milli aydınlar Ulema Esnaf
Çok Az Az
Orta Orta Orta
Organizasyon
Hazırlama
Oluşum
Zafer
Milli aydınlar Ulema Esnaf
Çok Az Az
Çok Orta Orta
Liderlik
Hazırlama
Oluşum
Zafer
Milli aydınlar Ulema Esnaf
Çok Az Az
Orta Orta Orta
Meşrutiyet Devrimindeki Aktörlerin Rolleri ve Etkililikleri
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 127/261
122
Grafik 2.3. Meşrutiyet devriminde değişim mimarlar ının değişik
rollerde etkinlik derecesi.
F. Genel Değerlendirme
Grafik 2.3'de görüldüğü gibi, ideolojik anlamda esas rol
oynayanlar sırasıyla 1. Milli aydınlar, 2. Ulema, 3. Esnaf olmuştur. Bu
bölümün bulgular ı ve sonuçlar ı bilimsel araştırmanın sonuçlar ını da teyit
etmektedir. Çoğu düşünce sahipleri, aydın kesimi kültürel toplumun
lideri aynı zamanda fikir üretip topluma sunan bir kesim olarak biliyor.
Milli aydınlar, esnaf ve ulema seferberlik aşamasında aynı derecede
olmalıdır ve bu aşamada sıras ı 1- Milli aydınla ve 2- Esnaf ve Ulema
etkilidir. Milli aydınlar, dernekleri, gazeteleri ve benzer olanaklar ı daha
çok kullanırken, ulema Sogra ve Kobra hicretlerde ve oturma eyleminde
daha çok halk ve esnaf ı kullandılar. Sonuçlar 2.3'deki grafiğe göre
organizasyon açısından, milli aydınlar, ulema ve esnaf sıralamasını
ortaya koymaktadır.
Şekil 2.3'den elde edilen son sonuç aydı
nlar ı
n liderlik konusundaulema ve esnaftan daha fazla rol üstlendiklerini söyleyebiliriz.
İdeoloji seferberlik Organizasyon Liderlik
E s n a f
D i n i U l e m a
D i n i U l e m a
D i n i U l e m a
D i n i U l e m a
E s n a f
E s n a f
E s n a f
M i l l i A y d ı n l a r
M i l l i A y d ı n l a r
M i l l i A y d ı
n
l a r
M i l l i A y d ı n l a
r
az
orta
çok
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 128/261
123
Grafik 2.4'te görüldüğü gibi esas rolü oynayanlar ın etkinlik derecesi
sırasıyla şu şekildedir. 1. Milli aydınlar, 2. Ulema ve Esnaf
Grafik 2. 4. Meşrutiyet devriminde esas rol oynayanlar ın etkinlik
derecesi.
Dini UlemaEsnaf
Milli Aydınlar
çok
orta
az
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 129/261
124
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
20. YÜZYILIN İKİNCİ YARISINDA İRAN'DA TOPLUMSAL HAREKET
VE DEVRİMLER
20. yüzyılın ikinci yar ısı, İran tarihinde önemli değişimlere sahne
olmuştur. Birinci ve ikinci dünya savaşlar ı sonucunda hakim olan eski düzen
değişime uğrayarak bu değişimleri direkt ve dolaylı yollarla İran’ın iç
dengelerini etkilemiştir. İkinci Dünya Savaşı sırasında İran müttefikler
taraf ından işgal edildi ve Rıza Şah sürgüne gönderildi. Bu dönemden sonra,
İran’da siyasal açıdan açık bir ortam oluştu ve bu ortam sayesinde Rıza Şah
döneminde bastır ılan sosyal hareketler kendini göstermeye başladı.
Bu bölümde, 20. yüzyılın ikinci yar ısında halkın desteği ile gerçekleşen
Petrolün Millileştirilmesi durumu ve İran İslam Devrimi ele alınmaktadır. Fakat
bu dönemi daha iyi anlamak için Rıza Şah hükümet dönemin genel durumu
da kısaca ele alınmaktadır.
Rıza Şah
1919 Muahedeye göre İran resmen İngiltere kolonisi haline
geliyordu.Muahedesine tepkiler Tahran merkezi hükümete yöneldi. Sovyet
hükümeti hemen tepki verdi ve kuzeye asker gönderdi. Azerbaycan
Demokratlar ı Cumhuriyet ilan ederek İran’dan ayr ıldı ve bu hareket 1920
yılında Hiyabani’nin öldürülmesiyle birlikte sona erdi.
Bu ortamda Rıza Han Kazak Birliğinin komutanı olarak Tahran’ı işgal
etti ve reformist bir gazeteci olan Seyit Ziya başbakanlığa getirildi ve Rıza
Han “Serdar Sepeh” (Genel kurmay) unvanını kabul etti. Onlar hemen
Sovyetler Birliği ile işbirliği ve dostluk anlaşması imzalayarak 1919
Muahedesini feshettiler. 1922 yılında Seyit Ziya’yı işten alarak Savaş
Bakanlığını üstlendi ve tüm eyalet ve özerk güçleri yendi, özellikle Cengel
Hareketini yenmekle kendi pozisyonunu güçlendirdi.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 130/261
125
Rıza Han güce kavuşması yolunda Dördüncü Mecliste Reformistler
(eski İtidaliyun) ile iş biriliği yaptı. Bu işbirliği Kavam-ül Saltana, Seyit Ziya’nın
yerine başbakan olması gibi muhafazakarlar ın bazı isteklerini kar şıladı.
Muhafazakarlar da Rıza Han’ın Savaş Bakanlığında kalmasını
kesinleştirdiler. Rıza Han Dördüncü ve Beşinci Meclis arasındaki zamanı
değerlendirerek laik reformistlerle işbirliğine gitti. Rıza Han orduyu kullanarak
çoğu seçim bölgesinde seçimleri etkilemeye çalıştı. Böylece Meclis
çoğunluğu Rıza Han’ı başbakanlık ve Fruği’ni Dışişleri Bakanlığına getirdi.
Muhafazakar vekillerle Rı
za Han’ı
n işbirliği 1925 yı
lı
nda en üstnoktasına tırmandı. Teceddüt Partisi (eski Demokrat Parti) yaklaşık tüm
reformist vekillerin desteği ile Kacar Hanedanının feshi ve Kurucular Meclisin
açılışına kadar Rıza Hanın ülke yönetimini üstlenmesi hakkında meclise bir
önerge verdi. Bu önerge Mussadık dahil beş muhalif dışında tüm vekillerce
kabul edildi. 1926 yılında Rıza Şah taç giyerek saltanatını başlattı. O ordu ve
kamu bürokrasisinin güçlendirilmesiyle kendi saltanatını güçlendirdi. Kacar
döneminde reformistlerce önerilen çoğu reformlar ı uygulamaya koydu. O
1941 yılına kadar bir yeni düzen inşa etti ve İngiltere ve Sovyetlerin işgaliyle
istifaya zorlandı.
Azınlıklar ve Kavmiyetlerin muhalefet nedenlerinden biri de onlara ait
olan okul ve yayınlar ın yasaklanmasıydı. Şahın bu eylemi ciddi bir
muhalefetle kar şılaştı. Onun bu tutumu yeni bir gruplaşmayı beraberinde
getirdi. Bu gruplaşma köyler, kabileler ve şehirlerin bölgelerine değil dil ve
kültürel azı
nlı
klar temeline dayanmaktaydı
.Müttefikler taraf ından (ABD, Rusya ve İngiltere) İran’ın işgali teknik
açıdan gerçek bir işgal olmamakla birlikte, İngiliz ve Sovyet askerlerinin
İran’da bulunması, halkın hiç hoşuna gitmemekte; halk Rusya ve İngiltere’nin
eskiden beri ülkeyi paylaşmak şeklindeki önerilerinin fiilen gerçekleştiği
sonucunu çıkarmaktaydı.
Köylerden kentlere göç hız kazanmış, siyasi ve toplumsal cemiyetler
su yüzüne çıkmaya başlamıştı. Siyasi tutuklular serbest bırakılmıştı.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 131/261
126
Komünist Partisi kendi varlığını ilan etmiş, iki yıl içinde Komünist Partisi
(Tudeh) ve ona bağlı birlikler bir araya toplanarak büyük bir güç
kazanmışlardı. Halk, özellikle işçi kitlesi, yabancılara ve onlar ın aracılar ına
nefretlerini gizlememekteydi.
Rıza Şah’ın Düşüşünden Muhammed Rıza Şah’ın Doğuşuna
Kadar
1941 yılında Rıza Şahın devrilmesinden başlayıp 1953 yılında
Muhammed Rıza Şah’ın askeri saltanatıyla biten zaman diliminde, güç beş
ayr ı kutup (saray, meclis, bakanlar kurulu, yabancı elçilikler ve halk kitlesi)
arasında elden ele dolaşıyordu. Ayr ıca bu kutuplar ın içinde de iç çekişmeler
devam etmekteydi. Saray danışmanlar ı asil bir Meşrutiyet demokrasisini
düşünürken, ordu subaylar ı iktidarlı bir mutlak hükümeti tasarlamaktaydılar.
Meclis muhafazakar, liberal ve radikal gruplar ve İngiltere yanlılar ı, Amerika
yandaşlar ı ve Rusya sevdalılar ı olarak ayr ılmıştı. Bakanlar kurulundaki
bakanlar da kendi makamını saray veya meclisteki çeşitli gruplar veya dış
güçlere borçlulardı. Soğuk Savaş sonucunda yabancı güçler de birbirine kin
kusuyorlardı. Siyasal partiler halkın temsilcileri ve onlara yön göstermeleri
neticesinde halk rakip sosyal güçleri olarak ortaya çıkmışlardı1.
Bu güç odaklar ı çekişmelerinin çoğunu bakanlar kurulunda
göstermekteydiler, bu durum da bakanlıklardaki istikrarsızlıklar ı artırmıştı. 13
yıl içinde 12 başbakan, 31 bakanlar kurulu ve 148 bakan ve 400 bakanlık
kadrosunda görev aldılar. Bu hızlı değişimler İran’ın sosyal hareketlilik ve orta
sınıf ın güç ocaklar ına girişinden kaynaklanmamaktaydı ve 12 başbakandan
dokuzu on dokuzuncu yy.’ın tanınmış ailelerinden, ikisi Rıza Şah’ın idari
teşkilatı ve birsi de ordu komutanlar ındandı.
İran basını da sınıfsal çekişmelerine sahne olmuştu. Saltanat
değişiminden sonraki dört yıllık dönemde sürekli olarak yayımlanan otuz altı
gazetelerinin hepsi İran’ı çelişkili sınıflardan oluşan bir ülke olarak
1 Abrahamian, Ibid, p. 103.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 132/261
127
tanımlamaktaydılar. Tahranda basın sınıfsal konularla ilgilenirken, diğer
illerde basın kavimsel farklılıklar, özellikle Müslüman ve gayri Müslüman ve
dil azınlıklar ı üzerinde durmaktaydılar.
1941 yılında en önemli konu saltanatın ayakta kalması idi. Muhammed
Rıza Şah kendi tahtını korumaya yönelik yapabildiğince dost edinmeye çalıştı
ve Müttefiklerin güvenini kazanmak için onlara işbirliği sözü verdi ve
kar şılığında da Rusya ve İngiltere de İran’la birlik antlaşması imzaladılar.
Onlar Pehlevi saltanatının sürmesi hakkında açıkça garanti vererek en geç
altı
ay içinde İran’ı
terk edeceklerine dair kesin söz verdiler. Şah tüm siyasitutuklular ı serbest bıraktı ve tüm el konulan vakıf arazisini dini kurumlara geri
verdi. Ayr ıca Tahran’da İlahiyat Fakültesini inşa etti. Ayanın güvenini
kazanmak için o ant içme törenlerini milletvekillerinin önünde yaptı ve siyasal
dokunulmazlığı yeniden vekillere geçerli kılarak meclisten bakanlar kurulunu
kurmada katılımlar ını beklediğini söyledi. Milletvekilleri ilk önce başbakanı
seçip onay için şaha gönderiyorlardı ve daha sonra hem onun programına
hem de bakanlar ına güven oyu veriyorlardı. Şah orduya olan kişisel ilgisini
muhafaza etti.
On üçüncü meclis döneminde şekillenmemiş vekiller kümesi gittikçe
dört değişken fraksiyonda (İttihad-i Milli, Ana Vatan, Azerbaycan, Adalet)
gruplaşmaya başladılar. Ordu zayıflamıştı ve bu dört grup kimin orduyu idare
edeceği hakkında ve dış işleri özellikle yabancılar ın işgal altında nasıl milli
bağımsızlığı koruyacaklar ı konusunda farklı görüşlere sahiplerdi.
İttihad-i Milli grubu en büyük gruptu ve soylular ı temsil ediyordu, bugrup muhafazakar bir yaklaşım sergilerken Ana Vatan özgürlükçü ve liberal
bir yol izlemekteydi ve söz konusu grup toprak sahipleri ve tüccarlardan
oluşmaktaydı ve İngiltere yanlıydılar. Azerbaycan fraksiyonu Kacar
soylular ından oluşmaktaydı ve Sovyetlere eğilimlilerdi, fakat Adalet
fraksiyonu diğer gruplar ın tersine eski aydın kuşaklar ını temsil etmekteydi ve
bu grubun üyeleri üst düzey memurlar, teknokratlar ve eski aydınlardan
oluşup Amerika’ya eğilimlilerdi. Ana Vatan Seyit Ziya, Azerbaycan Kavam veAdalet fraksiyonu Soheyli’yi başbakanlık için destekliyorlardı. Bu yıllarda
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 133/261
128
Fruği ve Soheyli başbakanlık yaptılar, fakat Kavam’ın başbakanlığı daha
fazla sürdü.
1943 yılında on dördüncü meclis seçimleri çok heyecanlı fakat
karmaşık bir vaziyette yapıldı ve sonuçlar bir yandan rakip sosyal güçler ve
diğer yandan siyasal partiler ve meclis fraksiyonlar ve onlar ın destekleyici
yabancı ülkeler taraf ından belirlendi.
Bu seçimlere 16 siyasal parti katılırken seçimden sonra sadece 6 parti
faaliyetini sürdürdü (Tudeh Partisi, Hemrahan Partisi, İran Partisi, Adalet
Partisi, İttihad-i Milli Partisi ve Vatan Partisi). Hemrahan Partisi radikalaydınlardan oluşmuş ve Tudeh Partisiyle yakın ilişkideydi, bu parti 1942
yılında kurulmuş ve Tudeh Partisinin Sovyetlere aşır ı bağımlılığından
şikayetçiydi. İran Partisi 1941 yılında “Mühendisler Cemiyeti”nden oluşmuş
ve daha sonra ülkenin gayri mezhebi ve nasyonalist örgütü haline geldi, ve
Mehdi Bazergan her iki teşkilatın kurucular ından sayılmaktadır.
Adalet Partisini yaşlı aydınlardan oluşmuş ve Amerika yanlısı ve
Sovyetler kar şıtı bir görünüm sergiliyorlardı. İttihad-i Milli Partisi, Şah
severlerdi ve İngiltere ve Rusya’ya kar şı ve Amerika ilişkilerinden yana idiler.
İttihad-i Milli Partisi seçim döneminde ismini Halk Partisi olarak değiştirdiler.
Vatan Partisi İngiltere yanlısıydı ve Seyit Ziya taraf ından kurulmuştu. Bu parti
ruhaniler ve göçebelerin desteği ile askeri despotizm ve Tudeh komünizmine
kar şı kuruldu ve beş ay sonra da ismini Milli İrade olarak değiştirildi.
On Beşinci Meclis, Kavam’ın başbakanlığı döneminde şekillendi ve
Tahran seçimlerindeki hileli olması nedeniyle Musaddık liderliğinde siyasal
gruplar ın itirazlar ına yol açtı. Diğer seçim bölgelerinde yerel hükümdarlar ı
belirleyici rol aldılar. On Beşinci Meclis üç önemli fraksiyona bölündü;
Demokrat Partisi seksen koltuğa sahipti ve grup başkanlığı Hikmet
üstlenmişti ve şair Bahar’da partinin meclis dışı radikal aydınlar ındandı.
Saltanat yanlılar ı İttihad-i Milli adıyla ikinci meclis gücünü teşkil ediyordu ve
otuz beş koltuğa sahipti. İngiltere yanlılar ı 25 koltukla meclisin üçüncü
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 134/261
129
fraksiyonunu oluşturuyordu. Meclisin çoğunluğu Kavam’ı destekliyorlardı
fakat bu durum kısa bir süre sonra bozularak Kavam kabinesi düştü.
I. PETROLÜN MİLLİLEŞTİRİLMESİ
Kavam sonrası iki yıl içersinde Şah’ın siyasal arenaya geri döndüğünü
görüyoruz. Şah 1947 yılına kadar kendinden bir meşrutiyetçi padişah
görüntüsünü sergiliyordu. Fakat 1948 yılında alenen mali işlere kar ışmaya
başladı ve sadece bakanlar değil başbakanlar ı da tayin edip işten alıyordu.
1949 yılında Şah’a yapılan terör girişiminin ardından muhaliflerin ortadan
kaldır ılması için f ırsat doğdu, böylece Şah olağanüstü hal ilan etti. Muhalif
gazeteler kapatılıp Tudeh Partisi yasaklandı, Kaşani Beyrut’a ve Mussadık
doğduğu yere sürgün edildi. Aynı zamanda hemen “Kurucular Meclisi”ni
kurdu ve bu meclis, üyelerinin yar ısı şahın taraf ından seçilen “Senato”nun
kurulması ve şahın meclisi kapatmasına oybirliği ile onay verdi.
On beşinci meclis Kavam ve Şah arsındaki çekişmelere sahne
olurken, On altıncı meclis Şah ve Mussadık arasındaki anayasa tartışmalar ı
ve “İran – İngiliz Petrol Şirketi”nin mülkiyet çekişmelerine sahne oldu. Şah
1949 yılında yardım isteme amacıyla Amerika’ya gitti. Birkaç gün
yolculuğundan önce Mussadık, bazı siyasetçi, üniversite öğrencileri ve
esnafla birlikte seçimlerin serbest olmamasını protesto etme amacıyla saraya
gitti. Protestocular sarayla görüşme için yirmi kişilik bir temsilci komite
oluşturdular. Bu komite daha sonra “Cepheyi Milli”nin temelini oluşturdu.
Saraydaki oturma eylemi o kadar endişe yarattı ki saray seçimlerdeki
kuralsızlığa son vereceğine dair söz verdi. Yirmi kişilik komite saraydan söz
aldıktan sonra yandaşlar ını dağıtıp Mussadık’ın evine gittiler ve geniş bir
konuşma sürecinin ardından “Cepheyi Milli” adında bir koalisyon kurmaya
karar verdiler.
Cepheyi Milli bu koalisyonla seçimlere girdi. Cepheyi Milli üniversite ve
çar şıda genel mitingler düzenlemeye başladı ve bu mitinglerin biri sonucunda
12000 kişi meclis önünde toplandı. Bu mitinglerde saray seçimlerde yolsuzluk
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 135/261
130
yapma planında ısrarcı olduğu ileri sürüldü. Daha önce Kesrevi’yi öldüren
“İslam Fedaileri” örgütüne mensup bir kişi (Seyit Hüseyin Emami) Hejir’i
öldürdü ve bu olaydan sonra çatışmalar tırmandı. Başbakan Saed seçimleri
durdurarak Tahran’da oylar ın yeniden sayılması için talimat verdi. Meclis
Cepheyi Milli azınlığı ve Şah yanlılar ının çoğunluğuna sahip oldu.
1951 yılında Mussadık başbakanlığa seçildi ve dikkatler meclisten
Mussadık ve Cepheyi Millinin güç kaynağı olan sokaklara çevrildi. Bakanlar ın
çoğu muhafazakarlardan oluşmaktaydı ve bu durum İslam Fedaileri’nin
tepkisine yol açtı
, Mussadı
k’tan beklenildiği gibi ilk olarak petrol meselesiyleuğraştı.
On Yedinci Meclis hazırlıklar ı gerekçesiyle Mussadık iç siyasete
yöneldi. 1952 yılının başlar ında On Yedinci Meclis açıldı ve 79
milletvekilinden 30’u Cepheyi Millinin üyesi veya ona yakınlardı. Beş ay
tartışmanın ardından Mussadık başbakanlık hakkını kullanarak aniden savaş
bakanlığını belirledi ve Şah’ın reddetmesi nedeniyle istifa edip meclise
götürmeden direkt olarak halkla paylaştı, böylece konu büyük bir millitartışmaya neden oldu.
Başbakanın isteği heyecan yarattı. Cepheyi Milli, Tudeh Partisi’nin
yardımıyla halkı genel grev ve gösteriye davet etti. İlk önce Şah ordu ile bu
olaylar ı bastırmaya çalıştı fakat beş gün genel gösteri ve kanlı itirazlar ayr ıca
ordu arasında ayr ışmalar gözüktüğü için, Şah geri çekilip Mussadık’tan yeni
bir hükümet kurulmasını istedi. Mussadık kolaylıkla yenmişti, ve bu başar ı 21
Temmuz 1952 ayaklanması olarak İran tarihine geçti.
Mussadık galip geldikten sonra sadece Şah ve ordu değil, ağalar ve
Senatoya da darbeler vurdu. Saltanat yanlılar ını Bakanlar Kurulu’ndan atıp
savaş bakanlığını kendisi üstlendi. Rıza Şah arazisi devlete devredildi. Saray
bütçesi kesildi ve savaş bakanlığının ismi, savunma bakanlığına olarak
değiştirildi. Senato ve Şura Meclisini feshederek Ağustos 1953’te milli
referandum düzenledi.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 136/261
131
Bu eylemlerin sonucunda Mussadık eski müttehitlerini kaybetti. Petrol
fiyatlar ının düşüşü, işsizliğin artması ve gıda maddeleri fiyatlar ının artışı onun
problemlerini artırdı. O, 19 Ağustos 1953 referandumu yaparken darbe oldu.
Bu darbenin kolayca başar ılı olmasını iki faktöre bağlamak mümkündür;
Cepheyi Milli içindeki orta ve gelenekçi sınıf arasındaki farklılaşma ve üst
düzey ordu mensuplar ının ülke yönetiminden uzaklaştırma.
A. Milli Aydınlar ın Petrolün Millileştirilmesindeki Rolü
a) Liderlik
Petrolün Millileştirilmesi hareketi, Tütün Ayaklanması ve Meşrutiyet
Devrimine kıyasla daha güçlü bir yönetim ve liderliğe sahipti. Bu harekette
sadece bir grubu değil aydın ve değerli, akılcı bir insanın liderliğini de
görüyoruz. Musaddık hareketin değişik aşamalar ında öyle karizmatik bir
liderlik örneği sergiledi ki sadece aydınlar ı değil halk tabanını da kendisine
çekebildi. Cepheyi Milli (C.M.) etkili ve organize hareket eden bir grup olarak
kendini kanıtladı ve Musaddık, milliyetçilik akımının liderliğinde bulunmasına
rağmen diğer halk gruplar ının da ideolojik liderliğini yapıyordu. Max Weber'e
göre: “Karizmatik liderlik, geleneklere, akla veya kanunlara göre değil, belirli
bir bireysel kişilik ön plana çıktığında kendini gösterir.” Örneğin, 21 haziran
günü kentlerde Musaddık’ı desteklemek için hiçbir mağaza açılmadı ve halk
hisse senetleri basıldığı zaman onlar ı satın alarak kendisine destek verdi.1
James Bill, Musaddık'ın kişiliği hakkında şöyle yazıyor: "O hiçbir
zaman makamını kendi menfaati doğrultusunda kullanmadı. Başbakanlık ve
milletvekilliği sırasında maaş almaktan kaçındı ve konumu ile ilgili masraflar ı
çoğunlukla kendisi üstleniyordu"2. Bireysel özellikleri ve halkla olan direk
bağlantısı onu çok popüler bir lider durumuna getirdi. Kamuoyuna şekil
veriyordu, genelde halkın duygular ını dile getiriyordu. Millet, liberalizm ve
1 Hüseyin Abdulhasan Tenhaii, Moghaddemii Ber Didgahaye ve Mektephaye
Jameshenasi, Tahran Merendiz Yayınlar ı, 1992, s. 242.2 James Bill – William Rojer Lewiss. Musaddık, Neft ve Nasyonalism İran, Çev. Abdülr ızaHouşeng Mehdevi ve Kaveh Beyat, Tahran, Goftar Yayınlar ı, 1993, s. 75.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 137/261
132
demokrasi kavramlar ını çok iyi kullanıyordu. Genel liderliği Cepheyi Milli
yapmasına rağmen, Musaddık'ın kişiliğinin çok belirgin bir üstünlüğü vardı.
Musaddık halkla olan çok özel ilişkisi ve karizmatik yapısı nedeniyle her
zaman Cepheyi Milli’yi gölgede bırakıp pratik kararlar verebilen lider
konumuna geçti. Suzan Siaveşi Musaddık ile ilgili şöyle yazar: "Musaddık'ı bir
tarih yaratıcısı ve yakın dönemlerin en önemli kişiliği olarak sayarsak hiçte
abartmış olmayız."1
Var olan duruma kendisinin açık eleştirileri 1915 yılında 3. dönem
Mecliste, milliyetçi aydı
nlar ve özellikle Tahran'ı
n demokratik kesiminin güçlüdesteğini sağladı. Rıza Han'ın aşır ı yetkilerine, sansüre, Tudeh Partisi'nin
yasadışı ilan edilmesine, özellikle seçimlerdeki hilelere tepki olarak Cepheyi
Milli oluştu. 1950'de Petrolün Millileştirilmesine dair önergesini vermesi onun
başbakanlığı için zemin hazırladı. Milli aydınlar ve Musaddık'ın görüşlerine
göre sürtüşmeleri önlemek için Cepheyi Milliyi bir partiye tercih ediyordu.
b) Organizasyon
Milli aydınlar, partiler, siyasi gruplar, meclis kulisleri, bakanlıklar ve
başbakanlık, gazeteler ve değişik dergiler, siyasi mitingler vasıtasıyla halk
arasında hareket ve devrim düşüncelerini yaymaya çalışıyorlardı. Asıl amaç
kendi hedeflerine ulaşmaktı.
Cepheyi Milli : Cepheyi Milli iki grubun birleşimi sonucu meydana
gelmiştir. Musaddık ve arkadaşlar ı teşkilat ve düzenli bir organizasyonun
bulunmadığından şikayet ediyor ve Musaddık, Ahmet Abad'dan Ali Şayıgan'a
yazdığı mektupta bu önemli hususa değiniyordu: "Biz İranlılar ın siyasi ve
sosyal bir teşkilatı olmadığından dolayı geri kaldık ve bu eksiklik, aziz
ülkemizin özgürlük ve bağımsızlığını kaybetmesine neden olmuştur."2
Cephenin manifestosuna göre bir merkezi şura belirlenmişti. Üyeleri
bireyler değildi; gazeteler, öğrenci birlikleri, siyasi partiler davet edilmişlerdi.
Cepheyi Milli'nin ilk oturumunda Musaddık, genel sekreter seçildi; program ve
1
Suzan Siaveşi, Der İran Liberal Nasyonalizm, Çev. Ali Muhammed Kutsi, Tahran, Amir Kabir Yayınlar ı, 1991, s. 109.
2 Musaddık'ın Yazışmalar ı, Telashha Beraye Teshkile Cepheye Milli 3, 1975, s. 103.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 138/261
133
amaçlar belirlemek için bir komite oluşturuldu. Birkaç ay sonra yayınlanan
cephe programında, Sosyal adalet ve anayasanın uygulanması, serbest
seçimler, siyasi düşüncelerin serbestçe ifade edilmesi ve ekonomik şartlar ın
düzeltilmesi isteniyordu.1 Sonraki aylarda İran Partisi, Zahmetkeşan Partisi,
İran Milleti Partisi ve İslam Mücahitleri Toplumu Cepheyi Milli’ye katıldılar.
İran Partisi'nin sınıfsal yapısı yeni orta sınıflar idi. Mühendisler, devlet
dairelerinde çalışan yüksek öğrenimliler, eğitimli kadınlar ve öğrencilerdi.2
İran Mühendisler Derneği, adını İran Partisi olarak değiştirince üyelik
çerçevesini çok genişletmiş oldu. Yeni üyeleri de vekiller, hukuk hocalar ı
vedevlet memurlar ı oluyordu. İran Partisi İngiliz ve Ruslardan kurtulup şiddetle
bağımsızlığın peşinde idi. Buna dayanan "İran için İranlı yaratıcılığı" sloganını
seçmişti. 1949'da bu parti Cepheye Milli'ye katılıp Musaddık'ın petrol
mücadelesini destekledi.
Suzan Siaveshi bu parti hakkında şöyle yazar: "İran partisi modern bir
siyasi partiden çok bir grup olarak tanınıyordu. 1949'da resmi üyeleri
çoğunlukla Tahran, İsfahan ve Reşt'ten olmak üzere yaklaşık 3.000 kişiydi."3
İkinci büyük aydın organizasyonu ve petrolün millileştirilmesinde etkili olan
Zahmetkeşan Partisiydi. Bu parti 1950'de Muzaffar Baghai ve Halil Meleki
taraf ından kurulmuştu. Parti ilk bildirisinde Musaddık ve hükümetini
meşrutiyetin istikrar ını destekledi. Baghai ve taraftarlar ı parlamenter ve siyasi
görevleri, Meleki ve sempatizanlar ı örgütleme, eğitim ve ideolojik çalışmalar
yapma görevlerini üstlenmişlerdi. Tahran'da yaklaşık 5000 kayıtlı üyesi ve
1.000.000 taraftar ı
ileİran'da parti üyesi say
ı
lı
yordu.
4
Ş
ehit Gazetesi, aylı
kHayat dergisi ve Atarod Gazetesi, bu partinin hareketi destekleyen
faaliyetlerinden sayılırdı. Musaddık’ın diğer taraftar partisi Pan İranist
Partisi'ydi. Daryush Fruhar taraf ından kuruldu ve Musaddık'ın ilk
taraftarlar ından sayılırdı. 1947'de Musaddık'ı desteklemek amacıyla öğrenci
1 Cepheyi Milli, "Bernameha ve Manifest", Bakhter Gazetesi, 1950.2
İran Partisi Üyelik Şartlar ı, Mart 1946.3 Suzan Siaveshi, a.g.e., s. 77.4 Abrahamian, Ibid, p. 251.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 139/261
134
gösterileri düzenledi. Bu partinin aşır ı milliyetçi, anti-siyonist (antisemist) ve
anti-kapitalist görüşleri vardı.1
Milli aydınlar güçlerini topladıktan sonra, meclis, seçimler, başbakanlık
gibi kurumlar ı kullanmaya çalıştılar.2 Milli aydınlar taraf ından çok kullanılan
başka malzemeler şunlardır; gazeteler, şuralar, bildiriler, makaleler. Bunlar
genellikle kültürel malzemelerdi. Raade Emruz, Şehit, Atarod, Nedaye Mellet
aydınlar ın görüşlerini belirleyip ve bu görüşleri halka iletme görevini
üstlenmişlerdi.
c) Seferberlik
Genel olarak aydınlar, sosyal hareketlerin teorik ve organizasyon
rolünü üstleniyorlar, bazen bu grup öğrenciler ve üniversiteliler, hocalar ve
eğitimli sınıflar ın da seferberliğini üstleniyorlar. 16. Dönem Meclis
Seçimlerine halk taraf ından Musaddık liderliğinde ve bazı aydınlar ın desteği
ile yapılan itirazlar sonucu seçimlerin iptali ve yenilenmesi bunu doğrulayan
bir örnektir. Hareketin oluşum dönemi boyunca üniversiteler, adı geçen
gruplar ve aydınlar için ortam hazırlayarak seferberlik görevi yaptılar.
Musaddık taraftarlar ı ve aydınlar öğrencileri değişik aşamalarda seferber
ettiler. Musaddık her zaman halk ile yakından ilgileniyordu.3 Milli aydınlar ın
konuşmalar ı, halkın seferber olmasında ve organizasyonunda en önemli
etkenlerden biriydi. Cepheyi Milli genelde halkı vergi artışı, vatandaşlık
haklar ının ihlali gibi konularda etkiliyordu. Cepheyi Milli, halkı üniversite ve
çar şıda bir araya getiriyordu. Meclis dışında 12 bin kişilik gösteri bunlar ın en
büyük örneğiydi (8 Mart 1951). Musaddık'ın istifa haberini duyan petrol
işçilerinin grev, işi bırakma ve gösterilere teşvik etmek bu cephenin
eylemlerinden bir diğeridir (Nisan 1951). 1949 yılında Şah Amerika'ya
gitmeden önce siyasi gruplar, öğrenciler ve esnaf serbest seçimlerin olmadığı
gerekçesiyle köşke girdiler. Bu eylem aslında 1947 tepkisinin tekrar ıydı.
1
Fuad Ruhani, Bibliyografi Siyasi, s, 132.2 Abrahamian, Ibid, p. 333.3 Musaddık Meclisteki Hitabe, Muzakerate Mejlis, 1950.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 140/261
135
Ancak bu defa Şah'ı hedef almıştı. Musaddık bir duyuruyla tüm İran halkına
hitap ederek şöyle diyordu: "12 Ekim Cuma günü öğleye 2 saat kala
ekselanslar ının kapısında hazır bulunmaya karar verdik. Ey halk, bizi orada
yalnız ve kimsesiz bırakmayın."1
d) İdeoloji
Meşrutiyet ile başlayan milliyetçilik hareketleri Petrol Hareketinde de
görünür. Meşrutiyet ve milliyetçilik cephede toplanan milli aydınlardan
geliyordu. Onlar bu düşünceleri batıdan alıp İran ruhuyla birleştirdiler. Petrol
Hareketinde Cepheyi Milli ve ona bağlı aydınlar, ve gazeteleri çok etkili
olmalar ına rağmen, hareketin esas ideoloğu Musaddık'ın kendisiydi. Cepheyi
Milli'nin esas ideolojisini, İstibdad'a kar şı milliyetçi bir ruhla mücadele ve
sömürge kar şıtlığı ile özetleyebiliriz. Cepheyi Milli'nin nihai amacı
parlamenter gücü sağlamlaştırmak, anayasa ve kanunlar ı uygulamak ve
ülkenin gerçek bağımsızlığını sağlamaktı. Cephenin kısa süreli stratejisi,
petrolün dışar ıya verilmesine kar şı mücadele ve özellikle İran – İngiliz petrol
şirketinin kapatılmasıydı. Ancak esas amacı, petrol mücadelesini İran'ın milli,
demokratik liberal ve ulusal mücadelesinde bir malzeme olarak kullanmaktı.
Cepheyi Milli'nin genelgesinin 3. maddedeki amaç özgür seçimler ve özgür
düşünce yolu ile milli hükümeti kurmaktı. Kendi yayınlar ında cephenin
amaçlar ı 4 husus olarak belirlemişlerdir:
1. Seçim yasalar ını düzeltmek,
2. Yayın yasalar ında revizyon yapmak,
3. İktidar ı düzeltmek,
4. Anayasa'nın 48. maddesini yeniden yorumlamak (Demokrasi ve
Meşrutiyet).
Musaddık seçim mücadelelerinde üç önemli konuya değinmiştir:
1 Muhammed Ahmeti, Enghelabe İslami ve Azadi Hareket, s. 334.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 141/261
136
1. İran ancak eski yanlış pozitif dengeleme siyasetini uygun tarafsız
politikayla (kendi deyişiyle olumsuz dengeleme) değiştirirse dış siyasetinde
milli istikrar ını koruyabilir.
2. Şahın demokrasi yöntemine saygı duyup ordunun yönetimini kendi
elinden bırakması gerekir.
3. Seçim düzeninin değiştirilmesi gerekliliği, yani halkın gözetiminde ve
dürüstçe yapılması1.
Görüldüğü gibi hareketin ideolojisi ve milli aydın gruplar ın esas amacı,
istibdat'a kar şı mücadele etmek ve meşrutiyet anayasası çerçevesinde
demokrasi temeline dayanıyordu.
1 Hüseyin K. Stone, Siyasete Mobareze Menfi Dar Mejlise 14, 2. Cilt, Tahran, MusaddıkYayınlar ı, 1976, s. 67.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 142/261
137
Petrol Millileştirilmesinde Milli Aydınlar ın Rolleri ve Etkililikleri
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
Değişimfaktörleri
Meşrutiyetdevrimi
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Zafer
Zafer
Zafer
Zafer
İdeoloji
Organizasyon
Seferberlik
Liderlik
İstibdat ve istismara güçlü milliyetçilikile muhalefetŞah’a muhalefet, toplumsal adalet veekonomik şartlar ın düzelmesi
Gazeteler, partiler, radyo
İletişim araçlar ı
Topluluklarda hitabeler Esnaf, yerel şuralar Makaleler, mitingler
Musaddık’ın 1915’de 3. mecliste açıkeleştirileri Rıza Han’ı nüfuzuna,seçimlerdeki hilelere, sansüre, itirazı Tudeh Partisi’ni yasa dışı ilan etmesiKamuoyunu şekillendirmek
21 Temmuz’da Musaddık’ı desteklemekamacıyla dükkan ve ofisleri kapatmakHisse senetleri satımı Petrol hakkının verilmesini engelleyengenelgenin meclise sunulması
1933 anlaşmasının feshi ve KevamınS.S.C.B. ile anlaşmasının reddi
1951 Musaddık liderliğinde gösteriler petroün millileştirilmesinin istenmesi
Petrolün millelşmesi ve eski petrolşirketinin kapatılması ve yenisininaçılması
Anayasayı desteklemeSeçim ve düşünce özgürlüğüİstismarla mücadele ve Ghavam’ınKuzey petrolü üzerinde S.S.C.B.ile anlaşmasını kabul etmemek
CM oluşumuSiyasi partiler (İslam mücahitleri,Millet İran Partisi)Üniversiteler, esnaf ve milli şura
Tarafsızlık siyasetiHalkın seçimler üzerinde denetimiAnayasa çerçevesinde demokrasiMeşrutiyet
Mecliste kürsü kazanmakBakanlık, başbakanlık,İlanlar, bildiriler, makaleler
Halkın 16. meclis seçimlerine itirazı ve
seçimlerin iptali, seçimin Musaddıkliderliğinde yenilenmesiHalkın Musaddık liderliğinde itirazolarak meclis dışında toplanması
Öğrencilerin Millete İran Partisi liderliğindeMusaddık’ı desteklemek için gösterileri
Siyasetçiler, öğrenciler, esnaf ın Musaddıkliderliğinde köşk sahasında oturumu 1949Musaddık’ın istifası ve petrol şirketleriişçilerini onu desteklemek için grevegitmeleriOcak 1951’de halkın Musaddık liderliğindegösterileri petrolün milleşmesini istemeleriPetrol şirketi işçilerinin CM nin daveti üzerine20 Mayıs 1951’de greve gitmesi
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 143/261
138
B. Marksist Aydınlar
1. Üçüncü Güç ve Tudeh Partisi
1943'ten itibaren İran'da iki temel siyasi görüş vardı:
1. Sovyetler Birliği taraftarlar ının temsilciliğini Tudeh Partisi yapıyordu.
2. Batı taraftarlar ını siyasi iktidar temsil ediyordu. (En fazla nüfuz
sahibi batılı ülke İngiltere'ydi). İngiltere Seyit Ziya, Kevam, Saed ve Takizade
gibi siyasetçilerin desteğine güveniyordu. Üçüncü güç teorisi Meleki
taraf ından ortaya atılmıştı. Meleki bu teoriyi önce makaleler dizisi olarak 1951
de yazmıştı, daha sonra "Üçüncü güç zafere ulaşır" "Üçüncü güç nedir?"
başlıklar ı altında geliştirdi. Yazdıklar ında alışılmış "Sovyetler Birliği ve
ABD'ye bağlı güçler dışında ülkelerde bu güçlerden kurtulmak için mücadele
eden üçüncü bir güçten bahsediyordu. Üçüncü dünyada, üçüncü güç milli
hareketlerin sol kanadından oluşur. Amacı da hareketleri zaman ve mekan
bazında geliştirmek, ayr ıca sosyalist çözümlerle siyasi ve ekonomik gelişmeyi
sağlamaktır. İran'da üçüncü gücün genel anlamda örneği Nehzete Milli ve
Nehzet’in içinde bulunduğu sosyal demokratlardı.1 Üçüncü güç sadece doğu
ve batı egemenliğine kar şı mücadele vermekle kalmayıp, kendini özgür
düşünen kadın ve erkeğin yeni oluşumu olarak görüyordu.2
Petrolün Millileştirilmesinde Marksist aydınlar ın en önemli partisi,
Zahmetkeşan Partisi’ydi. Bu parti Baghai ve Halil Melekinin itilaf ı ve çok
sayıda Tudeh partisinden ayr ılandan oluşuyordu. Baghai meclis ve kamuoyu
parti liderliğini üstleniyordu. Zahmetkeşan Partisi hızla çok sayıda işçi,
öğrenci ve üniversiteliyi toplayıp milli bir partiye dönüştü. Bu parti Tudeh
partisi ile mücadele edebilecek güce sahipti. Zahmetkeşan Partisi halka
dayanan milli bir partiydi ve C.M.'nin potansiyelinden geldiği fark ediliyordu.
Bu parti hem o zamanda hem de daha sonra 1952'de Baghai'nin
ayr ılmasından sonra (üçüncü güç) hareketin en etkili modern siyasi gücü
oldu.
1
H. Katozian, Musaddık ve Kudrete Mobareze, Çev. Farzaneh Taheri, Tahran, Yayınlar Merkezi, 1993, s.110.
2 III. Güç, Gazete, 1952.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 144/261
139
Üçüncü güç ve ondan sonraki sosyalistler grubu Musaddık taraftarlığı
için C.M.'den ayr ıldı ve iktidarla ideolojik mücadelede çok önemli bir rol
oynadı.
1941 yılında İran Komünist Partisi, aydın kitlenin bir toplantısı ile
resmen örgütlenmişti. Bu topluluğun temel çekirdeğini 53 kişilik bir Marksist
grup oluşturmuştu. Bu grup yurtdışında Marksist felsefeyi tanımış ve eğitim
almışlardı. Bu grubun çoğunluğunu orta tabaka ve küçük burjuva kökenli
kişiler oluşturmaktaydı. Partinin ilk önderi Dr. A. Arani idi. 1937 yılında grup
üyeleri tutuklandı
. Arani, duruşmada Rı
za Şah’ı
n bir İngiliz uşağı
olduğunu veİran halkına yaptığı hıyanetleri açıklamış; sonunda hapishanede
öldürülmüştü. 1941 yılında Ruslar’ın İran’ı işgali üzerine, tutuklanan bu grup
hapishaneden çıkar ılmış, Komünist Partisi hemen örgütlendirilmişti.1
Tudeh Partisi, bu tarihten itibaren hızla gelişti. O sırada halkın ilgi alanı
petrol mukavelesinin iptali ve petrol sanayinin devletleştirilmesi idi. Parti bu
durumu kullanmasını çok iyi bildi ve halk arasında, işçi sınıf ı içinde büyük bir
taraftar sağladı. 1942’de Tahran’da baş gösteren yiyecek sıkıntısı üzerinegösteriler düzenleyerek, 1946’da petrol işçilerin direnişe geçmelerini
sağlayarak tesislerde yönetimi ele geçirmişlerdi. Bütün bu gelişmeler,
Komünist Tudeh Partisi’nin 1954’te İran İşçi Sendikası’nın direnişine önderlik
etmesini gündeme getirmiştir. Bu direniş, Uluslararası işçi sendikalar ının da
desteğini almıştır. İran’da ilk özgürlük direnişleri sayılabilecek bu direniş
hareketlerinde önderlik eden Tudeh Partisi, artık İran siyasal tarihinde önemli
bir yere sahip oluyor ve kendini kabul ettiriyordu.İran siyasi hayatında böyle bir konuma gelen Tudeh Partisi, Sovyetler
Birliği ile sıkı ilişkiler kurmuştur. İdeolojik olarak Marksist-Leninist bir yapıya
sahiptir. Tudeh Partisi dışında başka hiçbir parti ülke dışından organize bir
şekilde destek ve yardım almıyordu. Ülkede Marksist-Leninist devrim kuramı
gereği bir devrim öngörmektedir. Fakat Sovyetler Birliğine bağlı bir politika
gütmektedir. Hatta II. Dünya Savaşı sırasında Azerbaycan’da Sovyetler Birliği
1 B. Juazani; Strateji Enghelab Dar Iran, Maziyar Basımevi, Tahran, 1979, s.18.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 145/261
140
desteğinde demokratik bir hükümet kurulmuş ve İran yönetimi bunun sonucu
Sovyetler Birliğini, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine bile şikayet etmiştir.
Tudeh Partisi bu durumuyla Musaddtık döneminde de İran siyasi
hayatında Cepheyi Milliyi desteklemiş, ancak Musaddık’ın liberal yapısı
gereği, önerileri geri çevrilmiştir. Daha sonraki yıllarda da İslam Devrimi
öncesi ve devrim sırasında önemli sayılacak görevler üstlenmiştir.
2. Marksist Aydınlar ın Petrolün Millileştirilmesindeki Rolü
a) Liderlik
Tudeh Partisinin, hareketin lideri olan Musaddık'la arası pek iyi değildi.
Musaddık Tudeh Partisi'ne tahammül ederek düşünce, ifade ve
organizasyonda özgür bırakmıştı, ama partiyle olan diyaloğunda araya bir
mesafe koyuyordu. Tudeh Partisi'nin liderliği de petrolün millileştirilmesi
konusunda tek görüşlü değildi. Partinin tecrübe üyeleri Musaddık'ı ileri
görüşlü ve anti emperyalist olarak kabul ediyorlardı
. Ancak daha genç üyeler onu, komprador burjuvazi ve emperyalizmin uşağı ve feodal olarak
nitelendiriyor ve kar şı tavır alıyorlardı.1
İki taraf da halk tabanının isteğine rağmen hareketin büyük bölümünde
etkili bir iş birliğine pek giremediler. Ancak, Tudeh Partisi işçi sınıf ının
himayesinden yararlandığı için zaman zaman petrolün millileştirilmesinde
olumlu bir rol üstlenmediği gibi kar şıt olarak da olumsuz etkiler bıraktı. Bu
konuda parti tabanı ve liderliği arasında bile anlaşmazlık mevcuttu. Hatta1952'de parti taraftarlar ı parti liderliğinin izin vermemesine rağmen
Musaddık'ın görevde kalması için aktif bir rol de oynadılar.
Tudeh Partisi, Musaddık'ın petrolü millileştirme çabalar ını,
emperyalizmin hala Kuzey Petrol hakkı peşinde olan S.S.C.B.'ne kar şı bir
planı olarak nitelendiriyordu. Parti petrol mücadelesini ve 1933 anlaşmasının
1 Mesud Hejazi, Ruydadha ve Doreha, Tahran, Nilüfer Yayınlar ı, 1998, s.20.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 146/261
141
feshini red etmekle herkesi hayrete düşürdü. Parti lideri, Musaddık'ı ve
destekleyenlerini küçük burjuva ve gerici güçler olarak nitelendirdi.1
Bu görüş, partinin birçok taraftar ve üyesinin kaybına yol açtı ve parti
liderlikte de bazı değişimler meydana geldikten sonra zayıfladı. Ancak,
Musaddık'ın başbakanlığa geçmesiyle parti faaliyet için daha özgür bir ortam
buldu. Çünkü Musaddık özgür siyasi ortam yaratılmasını hızlandırdı. Devletin
baskılar ı azalınca, parti ve taraftarlar ı, yayın ve faaliyetlerine yeni bir ortam
buldular.2 Partinin 1951-1953 yıllar ı arasında güçlenmesiyle liderleri,
Musaddı
k yönetimini desteklemek konusunda ikileme düştüler. Tecrübelimerkez komite üyeleri Cepheyi Milli ile işbirliğine girmeyi doğru buluyorlardı.
Çünkü C.M. İngiliz emperyalizmiyle mücadelede milli burjuvazinin
temsilcisiydi ve sonuçta Tudeh Partisi bu demokratik milli devrimi ileride halk
tabanından yardım alarak sosyalist devrime çevirebilirdi.3 Ancak, daha genç
üyeler bu itilafa kar şı olduklar ı gibi Musaddık ve C.M. liderliğine direkt kar şı
çıkma düşüncelerini destekliyorlardı. Parti C.M.'yi yalnız bırakarak sosyal
dayanaklar ını güçlendirecekti. Parti tek başına orta sınıf ı seferber edecekti.4
Bu parti içi görüş ayr ılığı sonucunda daha genç üyelerin görüşü ağırlık
kazanınca, parti petrol hareketinde hükümete kar şı olumsuz bir rol üstlendi.
Dönemin parti liderlerinden Nurettin Kianuri bir röportajında, liderliğin bu
büyük hatasını bir bilgi yetersizliği olarak nitelendirdi. Ayr ıca parti liderlerinin
Marksizm-Leninizm'den öğrendiklerini toplumun seviyesine indirgeyemeyip
halkın derin dini inançlar ını iyi yorumlayamadıklar ını iddia etti.5
b) Organizasyon
Parti baştan itibaren işçi dernekleri kurma yoluyla hareket etti. Erdeşir
Avanesian ve Reza Rousta eski komünistler olarak bu işe önderlik yaptılar ve
1 H. Katozian, İran Beyne Do Enghelab, Çev. Muhammed Rıza Nefisi ve Kambiz Azizi,Yayın Merkezi, Tahran, 1994, s. 380.
2 a.g.e., s.3923 "Dar Bare Hareket Burjuvazi", Liberal – Felda 1950.4
Tenha Tabeghe Karegar Tevane Mobareze Ba Emperyalizm ve Feodalizm Ra Dared ,1953.
5 Haterate Nurettin Kianuri, a.g.e., s. 284.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 147/261
142
zamanla tüm İran'da işçi dernekleri kurup bir merkezi şura oluşturdular. Buna
paralel olarak parti çiftçi derneklerini de yönetti. Parti, 1948'de şahın
teröründen önce üniversitelerdeki siyasi etkinliğini kaybetmişti. Arkasından
yasa dışı ilan edilmesiyle yeraltı örgütlenmeye geçildi. Bazı parti liderleri
1950'de Rezmara döneminde hapisten kaçtılar. O sırada bazı üniversitelileri
kendi gizli örgütlerine aldılar.1
Tudeh Partisi kendi geçici programını belirledikten sonra organizasyon
faaliyetlerine Tahran'dan başladı. Bir liderin açıklamasına göre partinin Ekim
1942'de ülke çapı
nda 6.000 üyesi vardı
, bunun dörtte birini aydı
nlar, diğer kısmını işçiler ve küçük burjuvalar oluşturuyordu.2
Tudeh Partisi'nin bazı yazarlar ı partiyi, 1940'lı yıllarda ülkenin en
organize ve teşekküllü partisi olarak nitelendirmişlerdir.1 Ağustos 1946'da
Kevam kabinenin üç bakanlığını Tudeh Partisi'nin liderlerinden Keşaverz,
Yezdi ve İreç Eskenderi'ya bıraktı. Bu Tudeh Partisi'nin en büyük
zaferlerinden biri oldu. O sıralarda partinin 50.000 asil üyesi ve 100.000
yedek üyesi vardı. Partinin müttefikleri kuzeybatıdaki illerde Kürdistan veAzerbaycan demokrat f ırkalar ıydı. Bu iki örgütün kendi bölgelerinde çok güçlü
alt yapılar ı vardı. Merkezi şuranın raporuna göre partinin 355.000 üyesi
bulunuyordu.
Partinin çiftçi dernekleri, özellikle büyük kentlere yakın köylerde büyük
gelişmeler kaydetti. İngiliz basını muhabirlerinin söylediklerine göre Tudeh
Partisi o dönemde yayınlanan 172 gazete ve derginin çoğunda nüfuz
sahibiydi ve yerel şubelerle silahlı gerillalar vasıtasıyla Reşt, Sari, İsfahan,Ahvaz, Abadan gibi sanayi kentlerinde idareyi ellerinde bulunduruyorlardı.
Partiye bağlı örgütlerin ve teşkilatlar ın kendi adlar ına yayınlar ı vardı.
Bunlardan, 1) İran Kadınlar Örgütü’ne bağlı Bidari Dergisi, İmtiyaz sahibi:
Zehra Eskandari, 2) Merkezi Şura’ya bağlı Beşer Gazetesi, 3) Bar ış yanlısı
İranlılar Cemiyeti’ne bağlı Zafer Mar şı ve Maslahat Dergileri, 4) İstismarla
1 Mesut Hejazi, a.g.e., s. 20.2 R. Radmenesh, Soghanranı Sarane Konferanse, Tahran, 1942.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 148/261
143
Milli Mücadele Cemiyeti’ne bağlı Şhanbaz Dergisi, birkaç örnek olarak
sayılabilir.
c) Seferberlik
5 Aralık 1951 ve 28 Mart 1952'deki Tudeh Partisi'nin gençlik örgütünün
kışkırtıcı gösterileri hareketin gerilemesinde çok etkili oldu. Ancak, ondan
daha etkili olan 14 Temmuz 1951'de gençlik örgütünün yaptırdığı yürüyüştü.
Bu, petrol işçilerinin İngiliz petrol şirketlerine kar şı Musaddık önderliğinde
yaptıklar ı ilk grevin anısına yapıldı ve Tudeh Partisi diğer bütün gruplar ın
tersine C.M. ve Musaddık'ı desteklemek yerine olaylar çıkartarak devlete
zarar vermeye kalkıştılar. Kamuoyunu emperyalizme kar şı yapılan petrol
savaşından saptırmak istediler. Bu olaylar bazen polis güçlerinin yaptıklar ı
hatalarla değerlendirilse bile yine de Tudeh Partisi'nin yarattığı hatalar ı
gidermez.2 Tudeh Partisi bu yolla, Musaddık'ın dikkatini petrol
mücadelesinden, siyasi ve ekonomik bağımsızlık mücadelesinden başka
yönlere çevirmeye çalışıyordu.
d) İ deoloji
Tudeh Partisi Marksist olmasına rağmen kendisini komünist
saymıyordu. Bunda parti liderlerinin ulemadan korkmalar ı yanında başka
sebepleri de vardı. 1931 anayasası komünizme yönelik her çeşit düşünceyi
yasaklamıştı. Ayr ıca, 25 yıllık iktidar ın propagandalar ı halk arasındasosyalizm-komünizm ve S.S.C.B.'ye kar şı bir düşmanlık yaratmıştı. Partinin
kurucular ı eğitimli aydınlar olarak görüşlerini Avrupa'nın sol düşünceleri ve
Marksizminden almışlardı. Onlara göre: “İran gibi geri kalmış bir ülkede halk
tabanı, işçiler, çiftçiler, sanatkarlar ve aydınlar dışında hiçbir güç, anti
emperyalist mücadeleye katılamaz”. Bu yanlış değerlendirmeden dolayı
1
Davud Nevruzi, "Hezbe Tudeh, Zerurete Tarihi Keshvereman", Belgeler ve Görüşler ,1960, s. 47.2 Mesut Hejazi, a.g.e. s. 20.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 149/261
144
Musaddık'ın mücadelesini onun geçmişini bilmelerine rağmen
desteklemediler.1
Onlar ın hedefi, halk tabanı, işçiler, çiftçiler, tüccar ve aydınlar arasında
bir ittifak kurmaktı. Onlara göre: “İran'daki sınıfsal ve ekonomik çelişkiler,
emperyalizme kar şı mücadele bahanesiyle toprak sahipleri, sermaye
sahipleri ve istismarcılar ın gölgesinde kalmıştır. Partinin görevi bu istismar
edilmiş halkı birleştirmekti.”2
Partinin 1942'de yayınlanmış programında şöyle denmektedir:
“Anayasayı desteklemek, medeni ve hukuki özgürlükleri korumak,vatandaşlar ın haklar ını korumak ve demokrasinin faşizme kar şı mücadelesini
evrensel olarak desteklemek partinin temel ideolojisi ve amacıdır.” Parti
Stalin'in Marksist-Leninist ideolojisine teorik ve pratik olarak bağlı hareket
ediyordu. Bu tarz iki kanaldan zarara yol açtı: 1) Partinin Marksizmden
algıladığı esasında ikinci el Stalin diktatörlüğü oluyordu ve 2) Partinin İran'ın
durumundan hareketle ortaya koyduğu yorumlar ın İran'ın tarihine, sosyal,
ekonomik, kültürel ve siyasi yapısına hiçbir yakınlığı yoktu.3
1
Nurettin Kianuri, a.g.e., s. 282.2 İraj Eskandari, Notghe Rehberan Dar Avellin Kongre Hezb, 1944.3 Katozian, a.g.e., s. 212.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 150/261
145
Petrol Millileştirilmesinde Marksist Aydınlar ın Rolleri ve
Etkililikleri
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
Değişimfaktörleri
Meşrutiyetdevrimi
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Zafer
Zafer
Zafer
Zafer
İdeoloji
Organizasyon
Seferberlik
Liderlik
İstismar,Sosyal demokrat
53 kişilik grupTudeh Partisi
Gazete ve yayınlar
1942 Komünist partilerin şekillendiğindendolayı özel bir rolleri yoktur
İstismar,Sosyal demokrat
Yeraltı örgütleriÇalışanlar partisiİşçi dernekleriÇiftçi dernekleriAydınlar, öğrenciler Tudeh Partisi
Tudeh Partisi’nin 14 Temmuz 1951Musaddık aleyhine gösterileri5 Aralık 1951 Tudeh Partisi’ningençler örgütünün Musaddık aleyhinegösterileri
İşçi derneklerinin halk itilaf ına katılımını engellemek
İran Kadınlar ÖrgütüBar ış yanlısı cemiyetiMerkezi şuraİstismarla mücadele cemiyeti
Demokrat partisiBakanlık makamlar ıTudeh Partisi3. Güç ve sosyalistler derneği
28 Mart 1952 Tudeh Partisi’ningençler örgütünün Musaddık aleyhinegösterisi
Bu aşamada zafere kar şı rol
üstlendiler
Nasyonalizme muhalefetS.S.C.B.ye bağımlılık
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 151/261
146
C. Esnaf ın Petrolün Millileştirilmesindeki Rolü
a) Liderlik
Pazar, hareketin siyasi liderliğini değil, ekonomik ve mali destek
liderliğini üstleniyordu ve özellikle seferberlik döneminde yaptığı desteklerle
27 Temmuz ayaklanmasında çok ciddi bir rol oynadı. C.M.'de içinde onlara
bağlı kuruluşlar bulunuyordu. Mücahit Müslümanlar Topluluğu lideri Şems
Gahanatabadi C.M. itilaf ının üyelerinden biriydi. Aynı zamanda pazar ın
ulemaya, özellikle Ayetüllah Kaşani'ye verdiği destek ile harekete etkili oldu.
Sonuç olarak, pazar, ekonomik ve dini yapısından dolayı seferberlik
aşamasında daha çok maddi desteklerle ön plana çıkıyordu; pazar ın siyasi
liderliğini ulema yapıyordu.
b) Organizasyon
Pazar ın organizasyon rolü, Petrolü Millileştirme meselesini, meclisin
onayladığı yasalar ı ve ulemayı özellikle Ayetüllah Kaşani'yi desteklemekti.Petrolün Millileştirilmesinden sonra Mussaddık'ın programlar ını desteklemek
onlar ın gündemine oturdu. Onlar ın en önemli etkilerinden biri, Musaddık'ın
petrolsüz ekonomi planın desteklemekti. 1951'den sonra İngiltere'nin petrol
fiyatına müdahale etmesi ve onu ucuza satın almaya çalışmasına kar şı
Musaddık, petrolün satılmamasını daha uygun görüp İran'ın petrolünü
satmadan da ayaklar ı üzerinde durabileceğini sandı. Bu program her ne
kadar çok güçlükler yarattıysa da, pazar sonuna kadar maddi destektebulundu.
c) Seferberlik
Pazar ın Petrol Hareketinde faaliyette olan siyasi gruplarla çok geniş bir
irtibatı vardı. C.M. Mücahit Müslümanlar Topluluğu ve İslam Fedaileri bu
gruplar ın birkaç örneğiydi. Pazar geniş bir şebeke olarak bir taraftan
tüketiciler ve halkla, diğer taraftan ulemayla olan kar şılıklı işbirliği nedeniyle
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 152/261
147
halkı çok kolay bir biçimde seferber edebilirdi. Genellikle bu hareket ulemanın
desteğiyle mümkün oldu. Bunun basit bir örneği 1948’de Hakim’den sonra
Hejir’in başbakanlığı döneminde yaşandı. Pazar ın himayesi ve Kaşani’nin
yönlendirmesiyle büyük bir halk grubu meclise doğru yürüyüp aleyhte
sloganlar atarak gösteri düzenlediler. Gösteride polis güçlerinin ateş açması
sonucu birkaç kişi öldü ve yaralananlar oldu. Ertesi gün halk islami sloganlar
atmaya başladı ve Hejir’in düşüşünü hızlandırdı. Böylece Hejir ancak 100
gün başbakanlıkta kaldı.1 16. dönem mecliste Kaşani, petrolün
millileştirilmesine kar şı olanlardan biri olan Rezmara’ya kar şı muhalefete
başladı. Bir duyuru yayınlayarak halkı Rezmara’ya kar şı yürüyüşe davet edip
dükkanlar ın kapatılmasını istedi. Esnaf ın ulema yanında etkili olduğu en
önemli halk seferberliği, 21 Haziran 1952 tarihinde pazar ın tatil edilmesi, grev
ve halkın meclise doğru yürüyüşü ile görülmüştü.
d) İdeoloji
Esnaf, ulemayla olan tarihi birliğinden dolayı her zaman ulemanın
arkasından yürümüştür. Bu birliğin en önemli boyutu ulemaya yapılan fitre ve
zekat ödemeleridir. Bu yüzden onlar ın desteklediği ideolojinin her zaman dini
çerçevede olması gerekiyordu. O dönemde hakim ideoloji seküler
nasyonalizm olduğundan olayı pazarda dini nasyonalizm biraz daha etkindi.
Ancak Ayetüllah Kaşani’nin pazardaki nüfuzu diğerlerinden daha fazlaydı. O
daha çok Mücahit Müslümanlar Derneği ve Şems Ghanatabadi’yi
destekliyordu. Pazarda her ne kadar anti-milliyetçi ve köklü islami görüşler gündemde olsa da nüfuz alanı azdı.
1 Mehdi Bazergan, “Mejmue.Eserha”, Bazergan Kültür Vakf ı, 1998, s. 57.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 153/261
148
Petrol Millileştirilmesinde Esnaf ın Rolleri ve Etkililikleri
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
Değişimfaktörleri Esnaf
Hazırlama
Hazı
rlama
Hazırlama
Hazırlama
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Zafer
Zafer
Zafer
Zafer
İdeoloji
Organizasyon
Seferberlik
Liderlik
İslam ve şiilik
Esnaf
İslam Mücahitleri topluluğu
Milli, sosyalist ve hatta İslamFedaileriyle irtibat
Şems Ghanatabadi
Ocak 1952’de pazar ın tatili vehalkın oradan meclise yürüyüşü
21 Ocak 1952 ayaklanmasınamali destek
Nasyonalizm,Sosyalizm
Ulema ve özellikle AyetüllahKaşani’yi desteklemekMeclisin tetkik ettiği genelgeleridesteklemekPetrolün millileşmesini veMusaddık programlar ını destelemek
Kaşani’yi desteklemekHalkın gösterilerine katılmakCamide miting düzenlemek(Hejir aleyhine)Kaşani’nin daveti üzerineRezmara aleyhine gösterile vepazar ın tatili
_______
_____
Dini nasyonalizm,Anti nasyonalizm
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 154/261
149
E. Ulema ve Dini Aydınlar ın Petrolün Millileştirilmesindeki Rolü
Yapısal devrim demokrasiye yol açmamıştır ve Rıza Şah seçimleişbaşına gelmemişti. Bununla birlikte sekularizm ve nasyonalizm toplumun
kültürel trendinde merkezi bir yer almaktaydı. Söz konusu düşünceler partiler
dahilinde ve dışında, sosyal kriterler ve entelektüeller arasında sürmekteydi.
Dini durgunluk, halkın yobazlığı ve kabilecilik İran’ın büyüme ve gelişmesinde
büyük bir engel oluşturmaktaydı. Sekular nasyonalizm söylevi şekillendi ve
Rıza Şah’ın modernizasyon politikalar ıyla güçlendi. Toplumda baskın kültürel
trend bu ideolojik akı
ma aitti
1
.Bu ideolojik çerçeve Rıza Şah’ın modernizasyon politikalar ının kısmen
başar ılı olmasını açıklamaktadır. Ulema onun saraya kar şı üstünlüğüne bir
araç olmuşlardı, fakat kendi gücünü pekiştirdikten sonra onlar ın güç ve
imtiyazlar ına kar şı bazı eylemlerde bulundu. Bu doğrultuda ulema, eğitim ve
yargı kurumlarda olduğu gibi meclisteki koltuklar ını kaybettiler. O dini vakıflar ı
devlet kontrolüne geçirdi. Halkın giyim tarzını önemli derecede değiştirdi
(peçeyi yasaklama dahil), bu değişim zorla gerçekleştirildi. Şah İslam öncesişahlık düzeni ve kültürü övdüğü zaman Şii İslam küçümsenmeye başlandı.
Ulema modernizasyon kar şısında çelişkili tavır sergilemekteydiler. Onlardan
bazılar ı Şah’ı desteklemekten vazgeçip muhalif cephede yer almışlardı
(Ayetüllah Kaşani, Hac Ağa Nurullah İsfahani, Seyit Hasan Müderris, Şeyh-ül
İslam Melayeri ve Şeyh Nasır Resuli). Fakat kar şı cephede Rıza Şah’ın
yasalar ını destekleyen ulemalar vardı ve bu grup önemli mevkiler ve servete
ulaştı
lar (Haerizade, Muhammed Tedeyyun,Ş
eyh Esedüllah Memekani,Şeyh Ali Deşti, Seyit Yakup Enver, Seyit Ahmet Behbahani, Mirza Haşim
Aştiyani ve Seyit Hasan Takizade)2.
Rıza Şah’ın baskıcı politikası ve ordu gücü, muhalif harekette
ulemanın çok az yer aldığını açıklayabilir. Bu faktör kesin gözükmemektedir,
özellikle Rıza Şah’ın 1941’de devrilmesinden sonra ulemanın devlete eğilimli
olmalar ı, zikredilen faktörün geçerliliğini düşürüyor. 1859 yılına kadar olan
1 Moaddel, Ibid., p. 55.2 Ibid., p. 57.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 155/261
150
sürede ulema ve tüccarlar ın aynı hizada hareket etmeleri göze çarpmaktadır.
Muhafazakar ulema (Ayetüllah Behbahani, Şeyh Nuri, Şey Levasani ve
Felsefi) yeni şahı desteklediler ve saray ve ordu taraf ından düzenlenen şahın
sağlığı ve iyiliği için dua törenine katıldılar.
Ruhanileri destekleyen siyasal örgütlerden biri de “İslam Fedaileri”
adında küçük bir silahlı gruptu. Bu örgüt Kaşani ile yakın ilişkilere sahipti. Bu
örgüt Tahran’da yirmi iki yaşındaki bir medrese öğrencisi olan “Seyit Müçteba
Mir Lohi” (İran’da Şii devlet kuruyucusu olan Safaviler hatır ına kendine
Nevvab Safavi adı
nı
takmı
ş) taraf ı
nda kurulmuştu. İslam Fedaileri her türlüdinsizliğe kar şı çıkış olarak ilk eylemlerinde Kesrevi’yi terör etti. İslam
Fedaileri ve Kaşani grubu (İslam Mücahitleri Toplumu) hem sosyal yapı hem
de inanç açısından diğerinden farklılardı. Kaşani siyasal açıdan
muhafazakardı, fakat İslam Fedaileri örgüt olarak radikal İslam’a
inanmaktaydılar. İslam Fedailerinin planı şeriat çerçevesini aşıyordu ve içki,
tütün, esrar, sinema ve kumar ın yasaklanması ve suçlular ın ellerini kesilmesi
v.b. şeyleri istemekteydiler.
a) Liderlik
Petrol hareketinin liderliğinde Musaddık’ın adı geçiyorsa da Ayetüllah
Kaşani’nin bu liderlikte rolü inkar edilemez. O Lübnan’a sürülmesine rağmen
16. dönem meclis seçimlerinde Tahran halkı taraf ından milletvekili seçildi ve
1940’da halkın büyük coşkusuyla kar şılanarak Tahran’a döndü. Dönüşü
sırasında halkı birliğe davet ederek İran petrolünün İran’a ait olduğunu ve
daha önce yapılan anlaşmalar ın (Ges-Golshaian) hukuki bir geçerliliğinin
olmadığını açıkladı.1
Petrolün millileşmesinde Musaddık’ı desteklemek amacıyla yapılan
bütün büyük mitingler Ayetüllah Kaşani’nin hitabeleriyle başlıyordu ve ülkede
onun desteğiyle defalarca genel protestolar yapıldı. Kaşani basınla yaptığı
mülakatlarda ve Jackson Stoki ve Hirmen Amerika Birleşik Devletleri'nin
1 Celalettin Medeni, a.g.e., s. 348.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 156/261
151
heyetleriyle yaptığı görüşmelerde, devletin petrolün millileştirilmesi
konusunda halk iradesini yerine getirmesi gerektiğini, aksi takdirde
Musaddık’ın da Rezmara’nın sonunu paylaşmak zorunda kalacağı
açıklamalar ında bulundu.1
Ayetüllah Kaşani’nin liderlik konumunu belirlemek için onun dini
konumunu ilanlar, konuşmalar, fetvalar yoluyla halk üzerindeki yönlendirme
etkisini dikkate almak gerekir. Örnek olarak Musaddık hükümetini
desteklemek amacıyla halkın devletin hisse senetlerini satın alması fetvasını
ve 1952’deki cihat fetvası
nı
gösterebiliriz.Musaddık’ın istifasından sonra Kaşani hareketin liderliğini tek başına
üstlendi. John Foran’ın görüşüne göre: “Ulema bu dönemde değişik
gruplarda sınıflandır ılabiliyordu. Birinci sıradaki tarafsız ulema, hiç bir
etkinlikte bulunmuyordu. Örneğin, Ayetüllah Brojerdi 1949’da Şii dünyasının
merkezinde bulunduğu sırada ulemayı siyasi partilere katılmaktan men
ediyordu. Ancak, çoğu genç ulema hareketi coşkuyla destekledi. Ayetüllah
Kaşani çok büyük bir imam olduğundan halkın desteğini arkasında buluyorduve hareketin başında geliyordu. Ancak daha sonra çok hassas bir noktada ve
zafer aşamasında Musaddık’tan ayr ıldı.”2
b) Organizasyon
Diğer partiler ve aktif gruplara kıyasla ulemanın harekete katılımı çok
az olmasına rağmen geçmişten gelen dini ortam onlar ın rolünü daha
belirginleştiriyordu. Bundan dolayı hareketin organizasyonunda etkili rol
oynadılar. Dini eğilimli siyasi gruplar arasında “İslam Mücahitler Toplumu” ve
“İslam Fedaileri”ni örnek alabiliriz. Bunlar diğer gruplara kıyasla özel bir rol
üstlendiler. İslam Mücahitleri, dükkan sahipleri, esnaf liderleri, dinci
eylemciler ve Şems Ghanatabadi ve Ayetüllah Kaşani’nin liderliğindeki
ulemayı kapsamı içine almaktaydı.3
1
a.g.e., s. 444.2 John Foran, a.g.e., s. 427.3 John Foran, a.g.e., s. 425.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 157/261
152
Abrahamian görüşüne göre: “İslam mücahitlerini Ayetüllah Kaşani ve
pazar ın zengin tüccarlar ı yönetiyordu. Onlar ın esas amacı Kaşani’nin siyasi
konumunu güçlendirmekti. Pazar adına yayınladıklar ı genel bildirilerinde
şeriatın uygulanması, dini olmayan yasalar ın feshi, başörtüsü, milli sanayinin
muhafazası ve Batıya kar şı Müslümanlar ın birliğini savunuyorlardı.”1
Petrolün millileştirilmesine kar şı çelişkili davranışlarda bulunan diğer
bir grup olarak Rezmana'nın öldürülmesine katılan İslam Fedailerini
söyleyebiliriz. John Foran bu grubu siyasi terör yapan ve Kaşani’yi
destekleyen küçük bir grup ve C.M. kar şı
tı
olarak anmaktadı
r.
2
Bu örgüt, 1946’da kendisince Seyit Nevvab Safavi adındaki 22
yaşında bir dini talebeyi ilk Şii devletinin kurucusu olarak seçti. İslam
Fedaileri örgütü ilk terör eyleminde anti-dini görüşlü ünlü yazar Kesrevi'yi
öldürdü. Bu grup komünizme şiddetle kar şı görüşte bulunduğu ve Şah'da
komünizm korkusu taşıdığı için, zaman zaman aralar ında bir işbirliği
oluşuyordu. Ancak, genel olarak Fedailer iktidara kar şı gelerek Kaşani’yi,
Kevam'a kar şı yaptığı grev organizasyonunda desteklediler. Ayr ıca,Filistinlileri ve dönemin başbakanı Hejir’e kar şı yapılan şiddet gösterilerinde
de fedailer yine onu desteklediler. Hatta 1949’a kadar yabancılar genelde
Kaşani’yi islam fedailerinin lideri sanıyorlardı.3 Ancak bu birliktelik çok uzun
sürmedi. Grup içinde muhalefetler başladı ve şiddetli düşmanlıklara dönüştü.
Abrahamian’a göre: İslam Fedaileri Kaşani grubun arasında, hem toplumsal
yapılar ı açısından hem ideolojik yaklaşımlar ı bakımından farklar vardı.
Kaşani grubunu geleneksel orta s
ı
nı
f bütün ülkede destekliyordu. Fedaileriise Tahran pazar ının genç çalışanlar ı destekliyorlardı. Onlar ın çok köklü ve
fanatik islami görüşleri vardı".4
1 Abrahamian, Ibid, p. 417-418.2
John Foran, a.g.e., s. 427.3 Abrahamian, Ibid, p. 318.4 Abrahamian, Ibid, p. 318-319.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 158/261
153
c) Seferberlik
Yenilikçilik ve modernizm, Pehlevi iktidar ının başında İran’a girmesinerağmen toplumun çoğu dini geleneklere ve dini usullere göre yaşıyordu.
Halkın siyasal davranışlar ını dini kültür etkiliyordu ve bu arada din büyükleri
halk arasında söz sahibiydiler. Halkın davranışlar ını yönlendirme konusunda
önemli rolleri vardı. Ulemanın halkın seferberliği konusunda Safavi
döneminden başlayan etkinliği İran-Rus savaşlar ında zirvesine ulaştı.
Petrolün millileştirilmesinde Ayetüllah Kaşani’nin bildirileri ve fetvalar ı,
mitingleri ve konuşmalar ı
halkı
n büyük katı
lı
mı
yla ön plana çı
ktı
. Halkı
nhareketi desteklemesi büyük ölçüde Ayetüllah Kaşani’nin varlığından
dolayıdır. Bu durum, ulemanın seferberlikteki etkinliğini özellikle ifade
etmektedir.1
d) İdeoloji
Petrolün millileştirilmesi hareketinde aktif olan ulema grubu, Ayetüllah
Kaşani önderliğinde harekete gerekli maddi desteği halktan toplayarak ve
dindar kesimi örgütlemek suretiyle çok önemli rol oynadı. Her ne kadar
hareketin sonunda ayr ılıp Musaddık’a kar şı olmuşlarsa da yaptıklar ı katkılar
inkar edilemez. Muhafazakârlar Ayetüllah Behbahani ve Kum alimleri, ne
petrolün millileştirilmesini ne de Musaddık’ı desteklediler. Radikaller Ayetüllah
Kaşani önderliğinde başta hareketi destekleyip daha sonra kendi içlerinde
Musaddık’a kar şı ve Musaddık taraftar ı diye ikiye bölündüler. Mücadele
verenler İslam Fedaileri idi ve Musaddık’ın başbakanlığından önce onu
destekliyorlardı. Ondan sonra kar şısına geçtiler. Faal din alimleri ideolojisi,
istimale mücadele, ülke bütünlüğü ve istikbali için cesurca mücadele
yolundan geçiyordu.
1 Feradon Akbarzadeh, a.g.e., s. 102.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 159/261
154
Petrol Millileştirilmesinde Ulemalar ın Rolleri ve Etkililikleri
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
Değişimfaktörleri
Ulema
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Zafer
Zafer
Zafer
Zafer
İdeoloji
Organizasyon
Seferberlik
Liderlik
Kendine dönüşİstimar ile mücadele
______
______
______
İstimar ile mücadele
İslam mücahitleri topluluğuİslam fedaileriİslami encümenler
İlanlar, pazar tatili, halkın Rezmaraaleyhine gösterileri,Mitingler, hitabeler Kaşani’nin 16. meclisteki konuşması
Yürüyüş: Kashani liderliğinde halkınmeclise doğru yürüyüşüKaşani’nin röportajlarda görüş belirtmesi
Görüş belirlemesi ve halkın iradesiylepetrolün millileştirilmesi röportajlardabelirlemesiHalkı hisse senetlerini almaya daveteden bildiriler
Grevler, fetvalar, pazar tatili, halkınpazardan meclise yürüyüşü (1952)
1952 cihat fetvası,Musaddık’ın hassas zamanda yalnız
bı
rakı
lması
Kaşani’nin Musaddık’a destekolmaması
İslam fedailerinin Musaddık’amuhalefeti
Petrolün millileşmesini destekleyipMusaddık’ı desteklememekMuhafazakarlar Ayetullah BehbahaniPetrolün millileşmesini destekleyip1) Musaddık’ı desteklemek2) Musaddık’la muhalefetAyetullah KaşaniPetrolün millileşmesine ve Musaddık’amuhalefet İslam fedaileri, Nevab safavi
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 160/261
155
Değişim Mimarlar ı
Değişim Şartlar ı
Değişim
Faktörleri
Petrölün Millileştirilmesi
Hareketi
İdeolojiHazırlama
Oluşum
Zafer
MilliAydınlar
MarksistAydınlar Ulema Esnaf
Orta Orta Orta Az
Çok Az Orta Orta
Çok Az Az Orta
Seferberlik
Organizasyon
Hazırlama
Oluşum
Zafer
Milli
Aydınlar
Marksist
Aydınlar Ulema Esnaf
Orta Az Çok Az
Çok Orta Orta Orta
Çok Az Az Orta
Hazırlama
Oluşum
Zafer
MilliAydınlar
Marksist
Aydınlar Ulema Esnaf
Orta Orta Orta Az
Çok Orta Orta Orta
Çok Az Az Orta
Liderlik Hazırlama
Oluşum
Zafer
MilliAydınlar
MarksistAydınlar Ulema Esnaf
Çok Az Orta Orta
Çok Orta Orta Az
Çok Az Az Az
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 161/261
156
Genel sonuç:
Grafiklerden anlaşıldığı gibi petrolü millileştirme hareketinde bütün
boyutlar ı açısından aşağıdaki sıralamayı önerebiliriz:
1) Milli aydınlar; orta seviyenin üstünde
2) Ulema; az ve orta arasında
3) Esnaf; azdan biraz daha yüksek
4) Marksist aydınlar; azdan biraz yüksek
çok
orta
az
M i l l i
A y d
ı n l a r
E s n a
f U l e m
a
M a r k s i s t
a y d
ı n l a r
Petrolün millileşmesinde etkinlik açısından rollerin mukayesesi
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 162/261
157
II. İRAN İSLAM DEVRİMİ
İran İslam Devrimi (1978) hem iç ve hem de dış etkilerinden dolayı bir çok araştırmacının dikkatini çekmiştir. Bu devrim iç ve dış dengeleri bozarak
yeni bir düzenin oluşmasına neden olmuştur. Ayr ıca, İran İslam devrimi
ruhanilerin hükümete gelmelerini sağlamıştı. Bu devrimden sonra, diğer
gruplar ın -özellikle aydınlar ın- hükümette çok az yer almalar ı nedeniyle,
devrim oluşumunda gruplar ın ne derece rol aldıklar ı sorgulanabilir durumuna
getirmektedir. Bu sorgusal durum nedeniyle, burada Devrim’deki aydın, esnaf
ve ruhanilerin rolleri ele alı
nmaktadı
r. Söz konusu devrim bir çok teori ileaçıklanmaya çalışıldığından dolayı bu teoriler gruplanarak açıklanmaya
çalışılmıştır.
A. İslam Devrimini Açıklayan Siyasal Teoriler
İran İslam Devriminin gerçekleşmesi hakkında çeşitli yorumlar
yapılmıştır, fakat bunlar ı dört temel grupta kategorize etmek mümkündür 1.
1- Kompolo Teorileri
Şah başta olmak üzere saltanat ailesi üyeleri, bazı üst düzey
yöneticiler, sosyete sınıf ı, askeri kurmaylar ve rejime bağlı olanlar İslami
Devrimin yabancı güçlerce önceden planlanmış bir kompolo olduğuna
inanmaktalar. Devrim sonraki ekonomik sıkıntılar da daha geniş bir kitlenin
bu düşünceyi paylaşmaya yöneltti.
Bu varsayımın İranlılar arasında yayılması bir sosyo psikolojik
konudur. İran siyasal tarihinde kompolo teorilerine dayandır ılmayan çok az
sayıda olaya rastlamak mümkün olabilir.
1 Sadiq Ziba Kelam, Moghaddemei Bar Enghelebe Eslami, III. Baskı, Rozeneh Yayınlar ı,1999, ss. 57-93.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 163/261
158
2- Modernizasyon
Bu teori genellikle batılı araştırmacılar arasında yaygındır. Bu görüşegöre Şah’ın son 10 – 15 yıllar ı arsındaki geniş çapta ekonomik ve sosyal
değişimler derin sosyal sapmalara yol açmıştır (geleneklerle modernizm
arasındaki çelişki). Onlara göre hızlı modernizasyon halkın Şah’a kar şı
ayaklanmasına sebep olmuştur.
3- Ekonomi Teorileri
Ekonomi teorileri genelde Marksistler arasında yaygındır. Bu görüşe
sahip olanlar ı iki ayr ı grupta ayr ıştırma mümkündür: Birinci grupta batılı
yazarlar yer alırken ikinci grupta İranlı sol gruptakiler (Marksist – Leninist) yer
almaktalar. Her iki grup da ekonomiyi şahın devrilmesinin nedeni olarak
görüyorlar fakat niteliğinde birbirlerinden farklılaşmaktadırlar.
Birinci grubun bakış açısına göre petrol fiyatlar ındaki hızlı artış ve
petrol gelirlerinin artı
şı
ndan dolayı
ekonomik reformlar ı
n gerçekleşmesi vebunun ardından fiyat artışlar ı ve enflasyonun ortaya çıkmasına sebep
olmuştur. Ekonomik sıkıntılar Huveyda’nın görevden alınıp yerine Amuzgâr’ın
başbakan olmasıyla da çözülemedi.
İkinci grubun teorileri Marksist tezine dayalıdır. Sol hareketin dört
temel grubu (Halk Fedaileri Partizanlar ı, Halk-i Mücahitler, Tudeh Partisi ve
Maoist Gruplar) arasında ortak bir görüş hakim değildir.
4- Mezhep Teorisi
Bu teori İran İslam Devrimi nedeni olarak diğer görüşlere göre tez
konusu ile daha fazla ilgilidir, böylece bu teorinin üzerinde daha fazla
dayanılacaktır. Mezhep ve İran İslam Devrimi arasındaki ilişki hakkında
sunulan görüşler, üç temel grupta kategorize edilebilir:1
1 a.g.e. ,ss. 94–104.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 164/261
159
Birinci grup mezhep ve devrimdeki rolüyle ilgilenmemekteler. Bu grup
dahilinde sol veya Marksist gruplar, kompolo teorilerine inananlar, bazı batılı
yazarlar ve bazı İran milliyetçileri mevcuttur.
İkinci grupta (genellikle batıda) mezhebi negatif bir unsur olarak
görmekte olan yazarlar yer almaktadırlar. Bu açıdan din Şah’ın yenilemesine
kar şı bir tepki olarak ele alınıyor. Onlar Şah kar şıtı hareketin
dincileşmesinden önemli rol alan sosyal sınıflar ı böyle sıralamaktalar; çar şı
esnaf ı, kentlere göçen köylüler ve ruhaniler.
Bu grubun görüşüne göre: “Şah din kar şıtı olan muhalif gruplarla(milliyetçiler, Tudeh Partisi ve diğer gruplar) ilgilenmekteydi böylece dini
muhalifleri önemsemedi.” Bu nedenle dinciler bir yandan Şah’ın reformlar ı
nedeniyle oluşan hoşnutsuzluğu kullanarak ve diğer yandan muhaliflerin Şah
taraf ından bastır ılması nedeniyle Şah’a kar şı olan devrimi kendi kontrollerine
almayı başardılar.
Üçüncü grup tam birinci grubun kar şısındalar. Bu gruba göre “Devrim
dini nedenler veya dinle ilgili konular nedenleriyle gerçekleşmiştir.” Bu görüşe
göre; “Şah İslam’ı ayaklar altına aldı ve bu durum tepki uyandırdı, böylece
halk İslam ve İslami bir hükümetin kurulması için Şah rejiminin devrilmesini
istemişlerdi.”
Sözedilen üç grup arasında ikinci grubun görüşleri daha fazla
savunulabilir, çünkü birinci grubun dinin devrimde etkili olmadığına dair
görüşleri reddedilebilir ve üçüncü grubun görüşleri de çok abartılıdır. İkinci
grubun öne sürdüğü kentlere göçen köylülerin devrimdeki rolü Ferhat Kazemi
taraf ından yapılan incelemeye göre önemsiz sayılacak kadar az olduğu ve
diğer gruplar gibi devrim sürecinin başladığından sonra harekete katıldıklar ı
gözlemlenmiştir. Böylece dini yaklaşımdan bakıldığı zaman çar şı esnaf ı ve
ruhaniler devrimin önemli oyuncular ı olduklar ı belirlenmektedir.
Mezhep teorileri esnaf ve ruhanileri devrimin temel oyuncular ı olarak
almasına rağmen İran İslam Devrimi dahil tüm devrimlerde aydınlar ın (dini,
milli ve Marksist) önemli rol aldıklar ına işaret eden birçok yazar ve bilim
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 165/261
160
adamı vardır. Bu nedenle bu tezin başında ruhaniler, esnaf ve aydınlar ın
hareket ve devrimlerdeki rollerini incelediğimiz gibi İran İslam Devriminin
incelenilmesinde de aynı metot uygulanacaktır.
B. Pehlevi Dönemindeki İran’ın Toplumsal, Siyasal ve Ekonomik
Durumu
İran Devrimini anlamak için, Devrimi hazırlayan ekonomik, toplumsal
ve siyasal koşullar ı, o dönemdeki İran’ın sosyo-ekonomik yapısı ve siyasi
iktidarla olan bağlar ını incelemek gerekir. İran’ın devrim öncesi döneminde
siyasi iktidar ın halktan kopuk oluşu, halkın, sisteme gittikçe
yabancılaşmasına ve halkın desteğini kaybetmesine neden olmaktaydı.
1970’lerde, uluslararası sistemde ve bu genel durumdan etkilenen
Orta Doğu’da da oluşan gelişmelere paralel olarak İran’ın, sosyo-ekonomik
yapısında önemli değişiklikler meydana gelmekteydi. Özellikle 1973 petrol
krizi ve arkasından ortaya çıkan gelişmeler devrim üzerinde oldukça önemli
bir rol oynamıştır. Petrol fiyatlar ındaki artışla birlikte, İran’da, hükümetin artan
gelirine paralel olarak halkın yaşam standartlar ında da bir iyileşme
beklenirken öyle olmadı. Bu dönemde, ortaya çıkan petrol patlaması
ekonomide belirli bir büyümeye yol açtı. Petrol, İran’ın, özgün bir
kapitalistleşme süreci izlemesine neden olmaktaydı. Ancak bu ne Batı
Avrupa’daki gibi klasik ne de az gelişmiş ülkelerindeki gibi çarpık bir
kapitalistleşme süreciydi.
İran’a özgünlüğünü kazandıran kapitalist ve geleneksel üretim
sektörleri arasında, petrol dolayısıyla oluşan ilginç ilişki idi. Petrolden elde
edilen gelir ve devletin desteğiyle kurulan kapitalist işletmeler, lüks tüketim
mallar ı üretiyorlardı, ancak bu mallar ın üretimi tüm ülkeyi kapsayacak bir
pazar yaratmak üzere İran halkına değil, egemen sınıflara yönelikti.
Dolayısıyla halka yönelik üretim yapan geleneksel işletmeleri kendilerine
rakip olarak görmeyen modern işletmeler, bunlar ı ortadan kaldıracak biçimde
gelişmiyorlardı. Böylece modern işletmeler aşağı-yukar ı hiç teknik araç
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 166/261
161
kullanmayan küçük zanaatkârlar ın egemen olduğu küçük işletmelerin yanı
başında yer alıyorlardı. Üretimde görünen bu ikiliye, toplumsal ve kültürel
alanda da rastlanıyordu. İran toplumu iki ayr ı yaşam biçimini sürdürüyordu:
Geniş köylü yığınlar ı ve kentlerdeki esnaf-zanaatkârlardan oluşan büyük
kitlelerin geleneksel yaşam biçimiyle, burjuva sınıf ın üst tabakalar ına özgü
yaşam biçimi arasında açık bir kopukluk ve ilişkisizlik vardı.
Kontrolsüz gelişme ve sektörler arasında düzensiz harcama
ekonomide büyük bir dengesizliğe yol açmış ve toplumdaki istikrar ı olumsuz
şekilde etkilemişti. Petrol gelirlerinin büyük bir bölümünü, Batı
eğilimli liberalburjuva sınıf ını oluşturan azınlık taraf ından tüketilmesi, ülke için üretim yapan
ve ticareti elinde tutan geleneksel burjuvayı rahatsız ediyordu. Sınıflararası
uçurumun giderek büyümesi, hükümetin vaat ettiği iyi yaşamı verememesi,
üstelik, Şah’ın geleneksel burjuvaziye kar şı tavır alışı, ülkede hemen hemen
herkesi rahatsız etmekte ve hoşnutsuzluk sürmekteydi.
Ayr ıca petrolden elde edilen gelirin önemli bir kısmı silahlanmaya
ayr ılmaktaydı. Şah için, modernleşmenin anlamı her şeyden öncesanayileşme ve askerileşmeydi. Silahlanmaya ve genel olarak savunmaya
yapılan aşır ı harcama, yabancı şirketleri ve onlar ın İran’daki ortaklar ını
memnun etmekte; teknisyen, uzman, yönetici ve satış temsilcisi gibi değişik
isimler altında İran’a akın etmelerine neden olmaktaydı. Şah’ın, kimi
başar ılar ına rağmen modernleşme girişimi yapay kalmıştı. İran hala Batı’ya
bağımlıydı. Geleneksel yapılarda dengeler alt üst olmuş, küçük bir azınlık
aşı
r ı
derecede zenginleşmiş, buna kar
şı
lı
k milyonlarca işsiz bar
ı
ndı
ran bir kentleşme olgusu olmuştu. Kırlar boşaldıkça, ülkenin gıda maddelerine
bağımlılığı artmıştı. Geleneksel olarak güçlü olan pazar artık bankalar ın
gücüne ve fiyatlar ın kontrolüne bağımlı hale gelmişti. Nüfusun % 10’luk bir
bölümü, gelirin %40’ını elinde tutuyordu.1
Şah, ekonomik gelişmeye önem verirken, halkın geleneksel yapısını,
dini duygular ını dikkate almıyordu. Amacı İran’ı modern ve laik görüntüsü
ağı
r basan bir ülke durumuna getirmekti. Ülke her geçen gün biraz daha
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 167/261
162
Batı’nın etkisi altına giriyordu. Ülkede bulunan onbinlerce Batı’lı danışman
kar şısında, İran halkı derin bir aşağılanma duygusu içindeydi. İran’ın dini ve
geleneksel değerlerine ters düşen Batı’nın toplumsal ve kültürel değerlerini,
Şah’ın taklit etmesi halkı rahatsız etmekteydi. Şah’ın Batılılaşma programı
özellikle de ruhanilerde derin bir nefret uyandırmaktaydı. Çünkü, bu planlar
onlar ın özellikle yargı organlar ında sahip olduklar ı, dini otoritelerinin ciddi bir
şekilde sarsılmasına neden oluyordu. Şah’ın getirdiği kurallar hem yargı
organlar ında “emmamesiz” (sar ıksız) insanlar ın üst sıralarda oturmasına,
hem de Medeni Kanununun genişletilmesine hükmediyordu. Özellikle
kadınlar ve azınlıklara verilen haklar dini çevrelerde tepki uyandır ıyordu. Bu
kurallar din adamlar ında aşır ı tepkilere yol açmakta ve 1976 yılından itibaren
protesto gösterilerine neden olmaktaydı. Onlar, Şah’ın, Batı’yı değil, İslam’ın
köklü adabını, örnek alması gerektiğini savunuyorlardı.2
Şah, İran tarihini, İslam öncesi monar şilere dayandırmak amacıyla,
Büyük Kuroş (Siros) taraf ından kurulan İran Monar şisinin 2500 yıldönümünün
görkemli kutlamalar ında, halkının özelliklerini göz ardı etmiştir. Bu heyecan
verici gösterilerde, Şah, halkının, İran “Rönesanssına” katıldığını hayal
etmekteydi.
Şah’ın görkemli gösterişleri ile Batı’ya hayranlığı ve bağımlılığı
birleşerek dozu giderek artan toplumsal tepkilere yol açıyordu. Böylece yavaş
yavaş toplumun her kesiminden insanlar (esnaf, kent yoksullar ı, din adamlar ı)
görece olarak özgür yerler haline gelmiş tek mekan olarak camilerde
örgütlenen bir birlik filizlendirmeye başlı
yordu.Ekonomik ve toplumsal dengesizliğin yanında, İran’ın siyasal yapısı
da, halkın siyasal yöndeki taleplerine cevap verebilecek nitelikte değildi.
Kitlelerin siyasal katılımını sağlayacak kurumlar ın yokluğu da sosyo-
ekonomik gelişme ile siyasal gelişme arasındaki dengesizliğin artmasına yol
açmıştı. Modernleşme sonucu ortaya çıkan yeni toplumsal sınıflar ın
1 Gresh, Vidal, a.g.e., s. 90.2
M. Muhammedi, Tehlili Ber Engelab (Devrimin Analizi), Amir Kabir Yayınevi,Tahran, 1366(1987), s. 68. Ayr ıca bkz. Murteza Mutehheri, Piramune EngalabeEslami (İslam Devrimi Hakkında), Efset Yayınevi, Tahran, T.Y.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 168/261
163
taleplerini kar şılayacak mekanizmalar gelişmediğinden kitleler, sisteme
yabancılaşıyordu. Siyasal yapı oldukça geri ve siyasal güç Şah’ın elinde
toplanmaktaydı. Demokratik normlar her geçen gün biraz daha azalmaktaydı.
Çeşitli sınıf ve gruplar ın rejime kar şı tavır aldıklar ı görünüyordu. Siyasal yapı,
bu muhalefeti kendi içinde yatıştırabilecek mekanizmalara sahip değildi. Her
türlü muhalefet baskı altında tutuluyordu.1
Şah ülkeye döndükten ve ekonomik darboğazın ülkenin aleyhine
sonuçlanan bir antlaşmayla giderilmesinden sonra; devlet içinde yerleşen
muhalefeti sindirme harekatı
na girişti. Çok sayı
da dergi ve gazeteyasaklandı, basımevleri kapatıldı, kitaplara el kondu, basılacak ya da halka
duyurulacak her söz sıkı bir sansürden geçmeye başladı. Hak taraf ından
sevilen gazeteciler hapse atıldı. İran’ın en önemli yazarlar ından olan
Karimpur Şirazi, Musaddık’ı desteklediği ve halkı Şah’a kar şı yönlendiren
yazılar yazdığı gerekçesiyle hapis cezasına çarptır ıldı ve daha sonra hapiste
kendisini öldürdüğü duyuruldu.
Musaddık hükümeti ve bu cephenin üyeleri Cepheyi Milli (UlusalCephe) mahkemeye verildi. Binlerce taraftar hapishanelere kondu.
Musaddık’ın Dışişleri Bakanı Hüseyin Fatimi hapsedildikten sonra öldürüldü.
Adalet Bakanı da aynı akıbete uğradı.
Bu arada işçi hareketleri de hızlanmıştı. Petrol Konsorsiyumunun ilk
faaliyet yıllar ında, Abadan petrol işçileri, kendi ücretlerinin artması için grev
karar ı almışlardı. 1957 yılı sonbahar ında Mescidi Süleyman ve Agacari petrol
işçileri de ücretle ilgili sorunlar ın giderilmesi için grev yapmışlardır. İranhapishaneleri işçi birlikleri üyeleri ve parti mensuplar ı ile dolmuştu. Şah bu
yolla hakimiyetini sağlamayı düşünüyordu.1
1953 Aralık ayında Şahın aleyhine gösteri yapan öğrencileri
susturmak için üniversite binasına girerek, olaylar ın daha da büyümesine
neden olundu.
1
M. Muhammedi, a.g.e., s. 72. Ayr ıca bkz. Fred Halliday, “Niruhaye Mokhalef Dar Jameye Iran Che Kasani Hastand ve Che Mikonand?”, Birikim, 8: 48. (Şubat 1979),ss.11-15.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 169/261
164
Komünizmle mücadele adı altında orduda temizlik harekatına girişildi.
Çok sayıda subay ve astsubay öldürüldü. Bir kısmı ise (282 subay) 3 ilâ 15
yıl süren hapis cezalar ına çarptır ıldı.
İran Anayasası gereğince meşruti bir krallık olmakla birlikte,
Musaddık’ın devrilmesinden sonra “Hür Dünyanın” her türlü desteğini gören
Şah, sınırsız egemenlik sahibi olmuştu. En küçük ayr ıntıya kadar kanun
yapıcılar ve yöneticiler üzerinde söz sahibi olmuştu. Seçimler öncesi
parlamentoda kimlerin bulunacağını önceden saptar, bütün milletvekilleri
parlamentoya girmeden önce, tarihsiz bir istifa dilekçesi imzalatmakta,bakanlar Şah’ın isteğine göre atanıp-azledilebilmekteydi. Bu durum, özgür bir
yönetici kesimin yetişmesini önlemekle kalmamış, tüm yönetimde rüşvet,
iltimas ve kayırmacılığın artmasına neden olmuştur.
Musaddık’tan sonra Şah, ulusun itiraz edilmez bir önderi haline
gelmiştir. Ülkenin bütün politikacılar ı, onun birer kuklası durumuna gelmiştir.
İktidar ını güçlendirmek amacıyla Şah, 1956 yılında İran Gizli Polis Teşkilatı
SAVAK’ı kurmuştur.2
Ülkede Şah taraf ından iki parti kurdurulmuş, bunlardan birine Milli Parti
(İktidar Partisi), diğerine de Halk Partisi (Muhalefet Partisi) denmişti.
Fred Holiday, kapitalist ülkelerin siyasetleri ve ekonomik ilişkilerine
dayanan II. Pehlevi iktidar ını militarist bir diktatörlük olarak nitelemektedir.3
Devrimin oluşum nedenleri, ekonominin hızlı gelişmesine paralel
olarak toplumdaki gelir dağılımının eşit olmaması ve siyasal yapının, farklı
sınıf ve gruplar ın taleplerini kar şılamamasına bağlıydı. Şah’ın sürekli Batı’ya
doğru ilerlerken geleneksel yapıya sahip halkın tepkilerini göz ardı etmişti.
Ancak Şah’ın İç Politikası kadar Dış Politikası da tepkilere yol açmıştı. Şah,
Orta Doğu’da ABD’nin en sadık dostu ve doğal müttefiki olarak onun
çıkarlar ının bekçisi durumundaydı. Bu çerçevede Amerikan yönetimleri
1 Dünya Dergisi, Sayı 12, Şubat-1975, s. 66.2
Bijen Jazani, a.g.e., s. 112.3Fred Holiday, Diktatori ve Touse Sermaydari Dar İran, Çev. Fazullah Mikain, Tahran,Amir kabir Yayınlar ı, 1980, s. 48.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 170/261
165
bölgedeki çıkarlar ını korumak düşüncesiyle bu ülkeye aşır ı derecede silah
satmıştı. Şah’ın bölge polisliğini üstlenmesi, İran’lılar taraf ından bağımsızlığın
yitirilmesi olarak niteleniyordu. Şah ABD’den aldığı silahlarla bir taraftan
bölgedeki durumunu güçlendirmeyi amaçlarken, diğer taraftan içeride
oluşturduğu baskı yönetimiyle, ortaya çıkabilecek muhalefeti kontrol etmeyi
düşünmekteydi.
Şah’ın ülke içindeki baskılar ı ve bölge çapında uyguladığı Dış
Politikasına kar şı oluşan tepkiler nihayet halkın sokak gösterileri
başlatmalar ı
yla devam etti. Gösteriler Şah rejimine kar şı
açı
k bir savaşı
mı
ifade etmekteydi. Her seferinde şehit kortejlerin de içinde yer aldığı ve sene
boyunca devam eden gösterilerin arkası kesilmiyordu.
c. İran’ın II. Pehlevi Dönemindeki (1953-1963) Durumu
21 Ağustos 1953 darbesi ABD ve İngiltere’nin işbirliği ile yapılmıştı.
ABD, özellikle İran’ın ekonomik kaynaklar ını, özellikle petrol hammaddesinin
elde edilmesi için siyasal faaliyetlere başlamıştı. Sonuçta, İran’da petrol
ayr ıcalığına sahip bir konsorsiyum oluşturularak, petrol şirketi örgütünü
kontrol altına alıp, kendi amacına ulaşmış bulunmaktaydı.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 171/261
166
Bu konsorsiyumdaki ülke paylar ı şöyle gözükmektedir: 1
Şirketin Adı Ülkesi HisseOranı
Anglo Iranian Oil Company
Royal Dutch-Shell
Compagnie Française des Pétroles
Standard Oil of New Jersey
Socony-Vacuum Oil
Standard Oil of California
Gulf Oil Corporation
Tekxas Oil Company
İngiltere
Hollanda
Fransa
Amerika
Amerika
Amerika
Amerika
Amerika
% 40
% 14
% 6
% 8
% 8
% 8
% 8
% 8
TOPLAM %100
Konsorsiyum oluşturan şirketler, antlaşma uyar ınca yeni kurulan
National İranian Oil Company (NIOC) adına bu ayr ıcalıktan yararlanacaklar
ve kârlar ından bu şirkete %50 pay vereceklerdi.
Konsorsiyum antlaşmasının ABD lehine sonuçlanmasıyla birlikte, ABD
yardımlar ı İran’a akmaya başladı. 1955 yılında, yabancı mallar ın İran’a ithali
artmıştı. Ham petrol üretiminin artması ile altı yıl içinde yapılan bir milyar
dolar yardım, her çeşit yabancı mallar ın ithalini kolaylaştırmıştı. Birkaç yıliçinde, yüzlerce tüccar, yabancı sermayedarlarla ilişki kurarak, bu yoldan
gelirlerini artırmışlardı. İlişkisi fazla olan tüccar, daha fazla gelire sahipti.
Ticari şirketler yabancı mal tekelleri kurmuşlardı.2
1
Şükrü S. Gürel, a.g.e., s. 89.2 Bijen, Jazani, Vegayeye Sisaleye, İran (İran’ın 30 Yıllık Olaylar ı), Tahran, ÇemenBas ımevi, 1979, s. 48.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 172/261
167
a. Ak Devrim
Başbakan Amin’in istifası üzerine Şah, o zamana kadar oynadığı iktidar temsilcisi rolünü bıraktı ve sözde bir “Halk İmparatoru” olarak ortaya
çıktı. Artık resimlerde Ordu Başkomutanı olarak üniforması içinde kendini
göstermiyor, İran köylüsüne yardım etmeye hazır bir halde sivil elbiselerle
resim çektiriyordu. “Yukar ıdan aşağıya devrim” propagandası ile bu “Ak
Devrim”i 6 maddelik bir program halinde halk oyuna sundu. Program verilen
oylar ın %98’i ile kabul edildi. 1963 yılında yürürlüğe girdi. Bu programın 1. ve
3. maddeleri, büyük toprak sahiplerinin kayı
plar ı
nı
kar şı
lamak için basit veustaca bir yolu hedef alıyordu. 3. madde, toprak reformu ile birlikte finansman
sağlanması için devlet fabrikalar ının pay senetlerinin satılmasını
öngörüyordu. Bunun amacı açıktı. Toprak dağıtımı ile feodal sistem
kaldır ılacak, aynı zamanda da eski toprak ağalar ına devlete ait kuruluşlar ın
hisseleri satılarak sosyal ve mali üstünlüklerini yeniden garanti altına alma
f ırsatı sağlanacaktı. Zamanın feodal ağalar ı, bu rol değişiminden son derece
hoşnut kaldılar, yüksek üretimli bir tar ımla zaten ilgilenmiyorlardı. Bu yüzden
verimsiz topraklar ı, yüksek kar getirecek sanayi paylar ı kar şılığında
değişmeye hazırdılar. Burada da üretimin yükselmesiyle değil, sömürü ile
ilgileniyorlardı.
Daha önce yedişer yıllık iki plan dönemi geçiren İran, üçüncü plan
dönemine, beş yıllık olarak Ak Devrim’le beraber uygulamaya başlamıştır. Bu
plan, sanayi ve altyapı dallar ında bir çok gelişmelere neden olmuştur. Demir-
çelik fabrikalar ı
, yerel su ve elektrik kurumlar ı
, üniversiteler, yüksek teknikokullar, sosyal hizmetler ve sigortalılar, bu planda yer alan çalışmalarla
geliştirilmeye çalışılmıştır. Bu dönemde, bakanlıklarda da yeni yeni
örgütlenmelere gidilmiştir.1
Şah, uyguladığı bu reformlar ı, dünya çapında bir propaganda ile
dünyanın her köşesine yaymaya çalışmıştır.
1 Devlet İstihdam ve İdari İşler Teşkilatı, s.100.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 173/261
168
b. 1963 Ayaklanması
Yapılan toprak reformunun köylünün lehine olmadığının görülmesiüzerine, halkta bir kıpırdanma başladı. Ücretlerin azlığı, geçim standardının
düşmesi üzerine işçi hareketleri hızlandı. Bu hareketleri Şah, gizli polis örgütü
ve ordusuyla kanlı bir şekilde bastırma yoluna gitti. Bu dönemdeki bazı işçi
grevleri aşağıda verilmiştir.
- 1960 yılında Tahran Tuğla Kurumlar ı işçilerinin %30 ücret zammı
için giriştikleri grev (sonuçta 50 kişi ölmüş, yüzlerce kişi yaralanmıştır).
- Yine aynı yılda Tahran mezbaha ve maden işçilerinin ortaklaşa
direnişi (13 yaralı, 15 tutuklu).
- 1961 yılında Mescidi Süleyman petrol işçilerinin ücret azlığını
belirterek greve gitmeleri.
- Yine aynı yılda Rest Tekstil Fabrikası, TV, Güney Petrol, Tahran
Rafinerisi işçileri de iş yasasının değiştirilmesi için grevde bulunmuşlardır.
- 1962 yılında Tahran Tuğla Fabrikası kurumlar ında tekrar 25 binkişinin greve gitmesi.1
Şahın anti-demokratik uygulamalar ına kar şı, işçi kitleleri ile birlikte,
öğretmenler, öğrenciler, esnaf, köylü vs. herkes rejime kar şı çıkmışlardır.2
1961-63 yıllar ı arası, İran tarihinde tayin edici bir dönem olarak kabul
edilmektedir. Günümüzdeki İran politikasının önde gelen bir çok ismi, 1951-
53 dönemi bir kenara bırakılacak olursa, en esaslı siyasal mücadele
eğilimlerini bu dönemde almışlardır.
Söz konusu dönem, yalnız Ayetüllah Talagani, Mehdi Bazergan, Ali
Şeriati gibi kişilerin parladığı bir dönem olmakla kalmayıp, İslam Devriminin
önderi Ayetüllah Humeyni’nin de İran siyasi sahnesine ilk kez çıktığı dönem
olması bakımından önemlidir.3
1
İran Devrimci Örgütü M.L., Harekate Karegari Dar Iran, Tahran-1978, s. 66.2 a.g.e., s. 63.3 M. Abbasi, Tarihi Enghilabı İran (İran’ın Devrim Tarihi), s. 567.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 174/261
169
Uzun yıllar İran’ın en büyük din otoritesi olan Ayetüllah Borocerdi’nin
1961 yılında ölmesi üzerine, din adamlar ı İran siyaseti ile ilgilenmeye
başlamış ve etkilerini artırmışlardır. Ayetüllah Humeyni, bu dönemde, din
adamlar ı arasında, rejimin en uzlaşmaz kar şıtlar ından biri olarak ün
kazanmıştır.
Ayetüllah Humeyni, Amerikalılar ın İran toplumsal yaşamında artan bir
biçimde söz sahibi olmalar ına, İsrail’i, İran Silahlı Kuvvetlerini, ticareti vs. gibi
alanlardaki etkilerine kar şılık dikkatleri çekerek, Şahlık rejimine şiddetli
eleştiriler yöneltmiştir. 1963 yı
lı
nda ilan edilen Ak Devrim’e de tepkigöstererek, bu girişimin İran’ın kültürel kişiliğini yok etme hedefine yönelik
olduğunu, toplumsal yaralar açacağını ve İran ekonomisinin “Ak Devrim”
aracılığı ile dışa iyice bağlı hale getirilirek, çökertileceğini savunmuştur.
İran’daki Amerikan askeri personeline İran’da işledikleri suçlardan
dolayı bağışıklık taşıyan bir yasanın çıkar ılması üzerine, Ayetüllah Humeyni
bir kez daha baş kaldırmış ve yasayı İran’ın ulusal egemenliğine indirilmiş bir
darbe olarak yorumlamıştır. Bunun üzerine, 4 Haziran 1963’de polisHumeyni’yi tutuklamıştır. Humeyni’nin tutuklanması, Kum’da ayaklanmaya
yol açmış, bu ayaklanma giderek Tahran, Meşhet, Tebriz ve İsfahan’a
sıçramış ve 10 bin kişinin öldürülmesi ve yaralanması sonucu bastır ılmıştır.
İran tarihinde 15 Khardad ayaklanması olarak geçen bu büyük
eyleme, bugünkü İran politikasında görülen bir çok isim katılmıştır. Örneğin,
Beni Sadr, Ayetüllah Halhali, Ayetüllah Motehari, Ayetüllah Montezeri.
1963 ayaklanmasından sonra Şah, gizli istihbarat örgütü aracılığıyla
yürüttüğü baskı daha da arttı. Sayısız İranlı bu ayaklanmadan sonra
öldürülmüş yada tutuklanmıştır.
Ayaklanmanın önderi olarak görülen Ayetüllah Humeyni, 1964 yılında
sürgüne gönderilmiştir. Türkiye’nin Bursa ilinde 11 aylık ikametle başlayan
sürgün yıllar ı, Irak’ın Necef kentinde 14 yıl ve son olarak da Fransa’da 3.5 ay
sürdükten sonra son bulmuştur.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 175/261
170
Tüm baskı ve zulüm koşullar ına rağmen, 1963 ayaklanmasını izleyen
yıllar 1979’daki İslam Devriminin temellerini atan gelişmelerle geçmiştir.
Ayaklanmanın ardından, bir dizi düşünür, yazar ve sanatçı yeni edebi temalar
geliştirerek, Devrimin fikri temellerini hazırlamışlardır. Bunlar arasında en
önemli yeri Celâl Al-i Ahmet, Samed Behrengi ve daha sonra Ali Şeriati yer
almıştır.
D. İslâmi Hareketin Faaliyet Kazanması
1963 ayaklanmasının tarihsel işlevi, Şahlık rejimine kar şı, lâik akımın
öncülüğünde yürüyen muhalefet dönemine son vermesi ve devrimci İslami
akımlar ın ve gruplar ın Şahlık rejimine kar şı muhalefetin başına geçmesi
olmuştur.
1963 yılından 1979 yılına kadar, İran’da Şahlık rejimine kar şı olan
muhalefet, değişik eğilimlerde de olsalar birbirlerinden farklı gruplaşmalar
içinde de yer alsalar, İslamcı güçlerin eline geçmiştir.1
Bir anlamda, Musaddık hareketinin lâik kanadı etkisini yitirmiş,
Musaddık hareketinin İslami kanatlar ı ile 1963 ayaklanmasıyla ortaya çıkan
devrimci din adamlar ı Şahlık rejimine kar şı mücadeleyi sürüklemeye
başlamışlardır.
Bu dönemde İslam ve İran’ın öz kültürel değerleri eş anlamda
algılanmış ve İslami bazı akımlar ve gruplar için İran yurtseverliği,
özgürlükçülüğü ve hatta milliyetçiliğinin bir ifadesi haline dönüşmüştür.Kısacası, İslam, 1960’lardan başlayarak, İran devrimci mücadelesini yeni bir
ruhla ateşlemiş, muhalefet hareketine yeni bir içerik sağlamıştır.
Musaddık Cephesi’nin laik kanadını oluşturan ve Cepheyi Milli (Ulusal
Cephe) II ismiyle anılan cepheden; 1963 ayaklanmasından sonra Ayetüllah
Talagani ve Mehdi Bazangan’ın ayr ılarak İran Özgürlük Hareketini
kurmasıyla, bu cephe ortadan kalkmıştır. Cephenin bazı üyeleri yeniden
1 M. Abbasi, a.g.e., s.603.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 176/261
171
örgütlenmişler, ancak İran içindeki açık faaliyetlerini durdurarak, İran dışına
çıkmaya karar vermişlerdir. Cephe, esas faaliyetini Avrupa ve ABD’deki İranlı
Öğrenciler Konfederasyonu’na kaydırmıştır.
Musaddık hareketinin laik unsurlar ı yıllar sonra 1977’de İran Cepheyi
Milli (Ulusal Cephe) Güçleri Birliği adıyla yeniden ortaya çıkmışlardır. İran
İslam Devrimi’nin zafere ilerlediği 1978 sonbahar ında ise tekrar Cepheyi Milli
(Ulusal Cephe) adını almıştır. Cepheyi Milli (Ulusal Cephe), Şahpur Bahtiyar
başkanlığındaki İran Partisi, Daryüş Foruhar’ın İran Millet Partisi ve Ulusal
Hareketin sosyalistlerinden oluşmuştur.Cepheyi Milli (Ulusal Cephe) lideri Kerim Sencabi, 1978 sonbahar ında
Şahın ısrarla başbakanlık teklifini geri çevirmiş, Fransa’ya giderek Humeyni
ile görüşmüş ve Cepheyi Milli (Ulusal Cephe)’nin İran İslam Devrimine
katkısına aracı olmuştur. Sencabi, Cepheyi meydana getiren örgütlerin
tümünün özlemlerini kapsayıcı biçimde Cepheyi Milli (Ulusal Cephe)’nin
ideolojisini şu üç sözcükle ilan etmiştir: Milliyetçilik, demokrasi, sosyalizm.
Ancak, 1963’den sonra İran’da Şah’a kar şı sürdürülen muhalefet
hareketinde İslamcı akımlar ın ve örgütlerin kazandığı ağırlık nedeniyle
Cepheyi Milli (Ulusal Cephe)’nin laik güçleri Musaddık dönemindeki siyasal
konumlar ıyla orantılı bir konuma, İran İslam Devrimi sırasında
erişememişlerdir.
Bunun nedenlerini en anlamlı bir biçimde Kerim Sencabi’nin oğlu Said
Sencabi açıklamaktadır 1:
“Musaddık dev bir isimdi ve öyle kaldı. Ancak, 1963 ayaklanmasından
sonra yetişen bizim kuşak için siyasal mücadeleye atılmaya karar verdiğimiz
dönemde Musaddık’çı eylem ve Musaddık’çılar nefeslerini tüketmiş gibiydiler.
Bu hareketin başını çeken babam ve mücadele arkadaşlar ı yeni koşullara
uygun bir görünüm içinde, yeni koşuldaki mücadeleyi omuzlayacak güç ve
yapıda değillerdi. Oysa o dönemde gerek Ayetulah Humeyni’nin kişiliğinde
öne çıkan din adamlar ı hareketi, gerekse Celâl Al-i Ahmed’in ve Ali Şeriati’nin
1 Sait Sencabi, Gozaşti Tarihi, Tahran, 1970, s. 102.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 177/261
172
yaydığı fikirler, İslami bir devrimci çekim odağı haline gelmişti. Şahlığa kar şı
mücadeleye katılacak İranlı yeni kuşaklar ve halk için siyasal faaliyetleri
İslamcı düşünce ve eylemlerin dışında olamaz gibiydi. 1960’lar ın sonuyla
birlikte İslam düşüncesi ve hareketi, İran Devrimciliğiyle eş anlama gelmeye
başlamıştı”.
1963 ayaklanmasından sonra gelişen süreç, böylece İslam’ın, devrimci
İslam’ın damgasını taşıdı. Lâik akımlar, örgütler yada kişilerin İran
siyasetinde (liberal olsun, Marksist olsun) ikinci plana düşmeleri kaçınılmazdı.
Dolayı
sı
yla, 1979’da zafere ulaşan Devrimin, İslam Devrimi olması
darastlantısal değildir. İran’ın mücadele çizgisinin tarihsel bir sonucudur.
İşte vurgulanması gereken bu özellik, İran’da bugün devam eden
iktidar mücadelesinin ve sürtüşmelerinin İslami hareketin değişik kanatlar ı ve
eğilimleri arasında meydana gelmiş olması da başlıca nedenidir.
E. Devrimin Gelişimindeki Etkili Olan Olaylar
Şah rejiminin ortaya çıkardığı hoşnutsuzluktan dolayı oluşan böylesine
ulusal bir muhalefet, 1978 yılında sokak gösterilerine dönüştü. Şah rejimini
bu muhalefete kar şı destekleyen bazı kesimler de vardı. Özellikle ordu
mensuplar ı ve güvenlik görevlileri ilk başta Şah’ı desteklemekteydiler. Bu
destek Şah’ın devrilmesine kadar devam etti, ancak krizin önlenemeyeceğini
görünce desteklerini geri çektiler.
Bununla birlikte rejimden bir takım maddi ve manevi çıkar ı olançevreler, teknokrat sınıf ı ve bürokrasiden en üst makamlar ın sahibi
geleneksel elitler, Şah’ın toprak reformu sayesinde durumlar ı düzelmiş
zengin çiftçi kesimi de Şah’ı desteklemekteydi. Ancak bu gruplardan bir kısmı
oldukça dindar kimseler olduklar ından, devrimci liderler taraf ından kolayca
hareketin içine sokuldular. Bir kısmı da devrim sırasında saf değiştirerek
devrimi destekler bir tutum içine girdiler. Monar şiyi destekleyen vasıflı sanayi
işçileri bile bu harekete katılarak grevler yoluyla rejimin çökmesine katkıda
bulundular.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 178/261
173
1963’ten 1973’e kadar geçen dönemde hemen hemen toplumun bütün
kesimleri rejimden memnun görünmekteydi. Çünkü bu dönemde hızlı
ekonomik büyümeye kar şılık enflasyonun düşük olmasından dolayı halkın
reel gelirlerinde bir artış gözlenmişti. Ayr ıca bu dönemde, işsizlik söz konusu
olmadığı gibi iş imkanı öylesine boldu ki, İran’a çalışmak için gelen ve
çoğunluğunu Afganlı ve Pakistanlılar ın oluşturduğu yabancılar ın akınına
uğramıştı. Fakat bu tarihten sonra gelir dağılımı hızla bozulurken, halkın
daha iyi bir yaşam standardı yönündeki talepleri de artmaya başladı.
Gerçi Şah, 70’li yı
llarda, petrol fiyat artı
şı
ndan ülkeye giren gelirin,çeşitli sınıflar arasında dağılması amacıyla, 1974 yılından itibaren, toplu
konutlar yapıp, düşük fiyatlarla halkın çeşitli kesimlerine satılması, tüccar ve
sanayicilere düşük faizli krediler verilmesi ve benzeri mali yardımlar gibi
hizmetler vermeye başlamıştı. Ama, devletin yaptığı yardımlar artan
enflasyonun gerisinde kalınca, gelir dağılımında bir bozulma meydana geldi.
Şah’ın planlar ının tutmamsıyla devlet sıkı tedbirler almaya başladı. Ama
durumda bir düzelme sağlanamadı. Bir yıl sonra, ortaya çıkan ekonomik
sorunlar ın etkisi ayr ıca tepkileri bastırmak amacıyla, 1964’ten beri Şah’ın
başbakanlığını yapmakta olan, Emir Ebbas Huveyda görevden alınarak
yerine, iyi eğitim görmüş ve tecrübeli bir bürokrat olan Cemşid Amuzgâr
atandı. Amuzgâr bir taraftan enflasyonla mücadele etmeye çalışırken diğer
taraftan ekonomiyi düzeltmek için sıkı bir program izledi. Fakat kredileri
dondurması ve kamu harcamalar ını azaltması bir çok sektörde durgunluğa
yol açtı. Bu durum, Cafer Şerif Emami’nin, Amuzgar’dan görevi devralmasına
kadar devam etmişti. Emami, kamu yarar ına bir takım programlar
uyguladıysa da toplumun tepkileri neticesinde yapıldı. Ancak hiçbir sonuç
alamadı sadece Şah’ın, dirayet ve iradesinin sarsılmasına neden oldu.1
Muhalefetin sokaklara düşmesi, 1977 yılından başlamışsa da,
oluşumu esas itibariyle çok daha öncelere dayanmaktadır. Fakat son şeklini,
Şah rejiminin, sokaklarda sorgulanması ve sınanmasıyla aldı. Ekim 1977’de
Ayetüllah Humeyni’nin oğlu Seyyid Mustafa Humeyni’nin, sürgünde yaşadığı
1 İrani, a.g.e., s. 34.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 179/261
174
Irak’ın Necef şehrinde, meçhul bir şekilde öldürülmesi üzerine, halk, özellikle
de ABD Cumhurbaşkanı Carter’in dünyanın her yerinde insan haklar ına
titizlikle eğileceklerine ilişkin sözlerini de dikkate alarak, Şah’a kar şı protesto
gösterileri düzenlediler ve İmamın oğlunun anma törenlerini, siyasi mitinglere
dönüştürdüler. Bu tarih ayr ıca, İran’ın, büyük İslam düşünürü olan Ali
Şeriati’nin de, Şah baskılar ından dolayı kaçtığı İngiltere’de, aynı şekilde
öldürülmesine rastlıyordu.
İran İslam devriminin zafer yolundaki üçüncü büyük dönemeci,
Muharrem ayı
nı
n kutsal 9 ve 10.günlerinde dönüyordu (1978 Ocak). Tasuave Aşure adı verilen ve Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit olmasına rastlayan
bu iki günde Tahran’da halk büyük kitle gösterilerine çağr ılmıştır. Tahran
sıkıyönetim komutanı olan ve “Tahran Kasabı” namıyla anılan General Ali
Oveysi, sokağa çıkma yasağı olduğunu hatırlatarak gösteri yapmak üzere
toplanacaklara ateş açılacağını söylediği halde, Ayetüllah Humeyni’nin
çağr ısı üzerine Tasua gününde 1 milyon, Aşure gününde 2 milyon kişinin
katılması ile gösteriler gerçekleşiyordu.
Gösterilerin öncülüğünü ömrünün 15 yılını Şah rejiminin zindanlar ında
geçiren ve özgürlüğüne kısa bir süre önce kitle hareketlerinin baskısı
sayesinde kavuşan Ayetüllah Talegani yapmıştır. Hemen yanında İslamcı
hareketlerin tanınmış önderlerinden ve düşünürlerinden İran İnsan Haklar ı
Komitesi Başkanı Mühendis Mehdi Bazergan ile laik muhalefetin lideri olarak
kabul edilen, Musaddık’ın örgütü Cepheyi Milli (Ulusal Cephe)’nin
yöneticiliğini yapan Dr. Kerim Sencabi de vard
ı
.
1
1. Tebriz Olayı (8 Şubat 1978)
Tebriz olayı, 2500 yıllık monar şinin yıkılması ve İslam Devrimi ile
sonuçlanan olaylar zincirini başlatıyordu. İslam geleneklerine göre Kum
kentinde ölenlerin anısına ölümlerinin 40.gününde (28 Şubat 1978).2 Çeşitli
1
Kiyami Khonin Tebriz, Kültür Bakanlığı Yayını, C.I., Tahran, 1983, ss. 9-16.2 Kamuran Cürün; Dış İlişkiler ve Türk Politikası, SBF Yayınlar ı No:531. Ankara,1973, ss. 364.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 180/261
175
kentlerde anma toplantılar ı düzenleniyordu. Ülkenin 4.büyük kenti, Doğu
Azerbaycan’ın merkezi ve nüfusunun neredeyse tümü Türk olan Tebriz’deki
toplantı, polisin dini önderlere hareket etmesiyle büyük bir ayaklanma ve
kanlı çatışmalara dönüşüyordu. Ardında yüzlerce ölü bırakan Tebriz
ayaklanması, İran İslam Devrimi’nin dönemeç noktası oluyordu.
Bu kez Tebriz şehitlerini anmak için ülkenin çeşitli kentlerinde anma
toplantılar ı düzenleniyordu. Ülkenin çeşitli yerlerinde durum gerginleşerek,
Başkent Tahran’ın ardından ikinci büyük kent olan İsfahan’da da sıkıyönetim
ilan ediliyordu.
1
Bu arada Ramazan ayı
geldi. Ayetüllah Humeyni, Irak’tanyayınladığı mesajında Ramazan ayı boyunca halkın ve din adamlar ının
sürekli olarak camilerde toplanmasını, işlenen cinayetleri ve İslam
Cumhuriyeti kurulması hedeflerinin tartışılması çağr ısında bulunuyordu.
Ramazan boyunca giderek büyüyen bu kitle hareketi, Humeyni’nin
kişiliğinde önderini de bulmaya başlayarak, Humeyni ve halk arasında bir
iletişim kurulmuştu. Humeyni’nin her çağr ısında halk harekete geçiyor ve
halkın her hareketi ile Humeyni yüceliyordu.
2. Sinema Olayı
Olaylar ın bu denli büyümesi üzerine Şah’lık rejimi, din adamlar ının
itibar ını kırmak ve hareketin yaygınlaşmasının önüne geçmek amacıyla bir
komplo hazırladı.2 1978 yılı Ağustos ayında ülkenin en büyük petrol
rafinerisinin bulunduğu Abadan’da yüzyılın kaydettiği en büyük cinayetlerden
biri sahneye kondu. Abadan’daki Rex sineması kundaklandı (20 Ağustos
1978)3, kapılar ı kitlendiği için dışar ı çıkamayan 347 kişi yakıldı. Sinema
yangınını “çağdaş gelişmeye ve tekniğe” kar şı çıktığı iddia edilen dini
muhalefetin üstüne yıkmak, böylece gelişen devrimci hareketi parçalayarak
gözden düşürmek ve etkisiz bırakmak amaçlanmıştır.
1
Kiyam Khonin Tebriz; a.g.e., ss. 25-70.2 Sinama Rex ve Shah (Sah ve Rex Sineması) Tahran, 1980, ss. 32-34.3 Kamuran Gürün; a.g.e., s. 364.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 181/261
176
Ne var ki, daha sonra Abadan sinema yangınının rejimin marifeti
olduğu ortaya çıkıyordu. Buna inanan halk muhalefeti daha da artmış duruma
geldi. Şah, halkın öfkesinden kendisini kurtarmak için Cemşid Amuzgâr
hükümetini feda ederek yerine, İslamcı çevrelere yakın olan, dini bir aileden
gelme Cafer Şerif Emami’yi başbakanlığa atadı. Emami, işbaşına gelir
gelmez “Kötü yönetime son vereceğiz ve ülkenin yasalar ını İslami yasalara
dayandıracağız, fuhuş ve kumar ı önleyeceğiz”, “Ayetüllah Humeyni’nin İran’a
dönmesine izin vereceğiz” şeklinde açıklamalarda bulunmuştu.
Emami, muhalefeti gözden düşürerek kitlelerden koparmak vedevrimci ayaklanmayı bu biçimde önlemek yerine, İslami maske ardına
sığınarak aynı amaca ulaşmayı deniyordu.
Emami’nin son vaadinden bir gün sonra, rejime kar şı yürütülen
mücadelenin tartışılmaz önderi Ayetüllah Humeyni halkın merakla beklediği
mesajını yayınladı. Bu mesajında; mücadele amacının Şah rejiminin
yıkılması ve bir İslam Cumhuriyeti kurulması olduğunu, halkın, rejimin
aldatmacalar ına kanmaması ve mücadeleye devam etmesi gerektiğinianlatıyordu.
Ramazan’ın ardından gelen Şeker Bayramı’nda gösteriler, Tahran’da
yüz binlerce kişinin sabahtan akşama kadar her gün yaklaşık 10 kilometrelik
yürüyüşler yapmasıyla yeni boyutlar kazanıyordu.
3. Sıkıyönetim
Ramazan Bayramı yürüyüşlerinden üç gün sonra, son günlerde
ölenlerin şahadetlerinin haftası nedeniyle Tahran’da büyük bir anma gösterisi
düzenlenmişti. 7 Eylül’de düzenlenen gösterilerde sayılar ı yirmi bini bulan
göstericiler ilk kez Silahlı Kuvvetler ile yakınlaşmaya başlıyorlar ve yürüyüş
yollar ında güvenlik önlemleri alan askerlere çiçekler sunarak “Askerler
kardeşimiz, Humeyni Önderimiz”, “Askerler Amerika’nın değil bizimsiniz”,
“Size çiçek veriyoruz, siz bize kur şun mu vereceksiniz?” gibi sloganlar
atılıyordu.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 182/261
177
Gerek gösterilerin ulaştığı boyutlar, gerekse yöneldiği amaçlar ve
muhtemel etkileri, hükümeti telaşa düşürüyor, orduda bölünme
olasılıklar ından korkan hükümet 8 Eylül sabahı Tahran ve 12 ilde sıkıyönetim
ve sokağa çıkma yasağı ilan ediyordu.1 Ancak, sabahın erken saatlerinde
Tahran’ın yoksul kesimi olan güney mahallelerinde toplanan yüz binlerce kişi
yeniden gösteri yürüyüşü düzenliyor, göstericiler, Güney Tahran’ı başkentin
merkezine bağlayan Jale (Bugünkü adıyla Şüheda Şahitler) meydanına
geldiklerinde üzerlerine ateş açılıyordu. Çocuk, kadın ve yaşlı binlerce kişinin
öldüğü ya da yaralandığı katliam, İran devrim terörüne “Kara Cuma” ya da
akan kanlardan ötürü “Kızıl Cuma” adıyla geçerek, Devrimin Tebriz
ayaklanmasından sonraki ikinci önemli dönemecini oluşturuyordu. Emami
hükümeti bu olayla birlikte tüm etkisini kaybediyor, katliamın uyandırdığı
tepkiye İslami güçlerin dışında, siyasi akımlar ve güçlerde rejime kar şı
yürütülen mücadeleye katılıyorlardı. Gösteriler yeni bir ivme kazanarak
sürüyordu.
8 Eylül katliamından bir süre sonra Humeyni İran’daki Şah’lık rejimiyle
arasını bozmak isteyen Irak Baas rejimince Irak’ı terke zorlanıyordu.2
Kuveyt’e gitmek isteyen Humeyni bu ülke taraf ından kabul edilmeyince,
yakınlar ının ısrarlar ıyla Fransa’ya gitmeye karar verdi. Humeyni, 1978 yılı
Ekim ortasından 1 Şubat 1979’a kadar İran İslam Cumhuriyeti Devrimi’nin
karargahını Paris yakınlar ında küçük bir köy olan Nevphlae Chateau’da
kuruyordu.
Emami, Aralı
k ayı
nda hükümetten çekilerek, yerine GenelkurmayBaşkanı General Kulam Rıza Azhari başkanlığında bir askeri hükümet
kuruluyordu. Askeri hükümet Emami hükümetinin son dönemlerinde ülkenin
hemen her kurumuna bu arada en önemlisi Kürdistan eyaletindeki petrol
merkezlerine yayılmış olan grevleri önlemeye çalışarak işe başlamıştır.
1 M. Muhammedi, Tarihi Novin İran, a.g.e., ss. 122-129.2 Kamuran Gürün; a.g.e., s. 364.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 183/261
178
Emami hükümeti zamanında, bir ölçüde özgürlüklerini kazanmış olan
basın kuruluşlar ı kapatılarak, petrol kuyular ı, radyo ve televizyon gibi önemli
merkezler askeri birliklerin denetimine sokuluyordu.
Azhari hükümetinin göreve başlamasından üç hafta sonra Hz.
Hüseyin’in Kerbela’da şehit düştüğü ve özellikle Şii mezhebi mensuplar ınca
kutsal ay sayılan Muharrem ayına giriliyordu. Humeyni, Muharrem ayını
“Kanın kılıca kar şı zafer kazandığı ay” olarak tanımlıyordu. İran’da devrimci
hareketin en son haddine vardığı Muharrem ayı, Azhari hükümetinin kurmak
istediği otoriteyi de yerle bir etmiştir.31 Ekim 1978’de 37.000 petrol işçisi greve başlamıştı.1 Dünya petrol
ihracatında ikinci sırada bulunan İran’da petrol ihracı bir yana kendi iç
tüketimini bile kar şılayamaz durumda üretim durmuştur.
4. Şah’ın Kaçışı
Şah, elindeki son çareye başvurarak, muhalefet hareketi içindenuzlaşabileceği isimler aramış, özellikle büyük muhalefet hareketinin laik
kanadına yönelmiştir. Ülke çapında saygınlığı olan fakat hiç kimsenin
yardımını sağlayamamakla birlikte Ulusal Cephenin yöneticileri arasında yer
alan Şahpur Bahtiyar’a yeni hükümeti kurmasını kabul ettiriyordu.
Şahpur Bahtiyar, ulusal cepheden ihraç ediliyor, muhalefete önemli
tavizler vererek işe koyuluyordu. Basının üzerindeki sansür kaldır ılarak,
üniversiteler açıldı. Ne var ki üniversiteler açılır açılmaz, buralara yinedirenişin merkezi haline geldi. Ayetüllah Humeyni, Şah taraf ından atanan
Bahtiyar hükümetinin yasal olmadığını ilan ettiğinden gösterilerin önü
alınmıyordu.
Bahtiyar hükümetinin de gösterilerin ve direnişlerin önüne
geçememesi üzerine, hareketi kırabilmek içinse gerekli zemini hazırlamak
için Şah, son şansını kullanarak Ocak 1979’da İran’ı terk etti.
1 Kamuran Gürün; a.g.e., s. 364.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 184/261
179
Humeyni, 15 yıllık bir aradan sonra 26 Ocak 1979’da İran’a döneceğini
ilan etti. Bu karar kar şısında ülkenin her taraf ından milyonlarca insan artık bir
imam olarak anılmaya başlayan devrimin öncüsünü kar şılamak için Tahran’a
akın akın geliyordu.
Humeyni 1 Şubat 1979’da İran’a döndü. 5 Şubat’ta Bazergan’ı
Başbakan olarak görevlendirdi. 11 Şubat 1979’da da Bahtiyar
Başbakanlıktan ayr ılarak, Şah rejiminin bütün müesseseleri ortadan
kaldır ıldı.1
F. Devrim ve Humeyni’nin Gelişi
Bahtiyar hükümeti İmam’ın dönüşünü engellemek için bütün
havaalanlar ını kapatma karar ı aldı. Havaalanlar ı askeri birliklerce kuşatıldı,
karar olaylara yol açtı. Öfkeli yığınlar Tahran havaalanı çevresindeki
askerlerle çarpışmaya başladı.
Bu arada, sel gibi akan kitle hareketi kar şı
sı
nda silahlı
kuvvetler deparçalandı, bazı gösterilere askerlerin üniformalar ıyla katıldıklar ı görüldü.
Humeyni’nin ülkeye dönüşü, bu dönüşü engellemek isteyen askerler
arasında da kar ışıklıklara yol açtı. Özellikle hava kuvvetleri personeli karara
kar şı cephe aldılar.
26, 27 ve 28 Ocak 1979 günleri Tahran’da protesto gösterileri yapılıyor
ve kanlı sonuçlar ıyla büyüyerek gelişiyordu. 28 Ocak günü Tahran’ın
merkezinde bulunan ve bugün Devrim Meydanı adını taşıyan alandaonbinlerce kişi, hükümete bağlı birliklere kar şı silahsız olarak çarpışıyordu. 5
saat süren çarpışmalar ardında yüzlerce ölü ve yaralı bırakıyordu.
Bu olayın ardından çaresiz kalan hükümet bir karar alarak
havaalanlar ını açmak zorunda kaldı.
İmam Humeyni, belki de tarihin kaydettiği en kalabalık ve görkemli
kar şılama törenleri arasında 1 Şubat 1979 tarihinde Tahran havaalanına
1 Kamuran Gürün; a.g.e., s. 365.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 185/261
180
ayak bastı. Humeyni, Devrim şehitlerinin gömüldüğü “Beheşt-i Zahra”da
yaptığı ilk konuşmada, Bahtiyar hükümetini yasa dışı ilan ederek halkın
yakında ezici bir çoğunluğunun arzular ını yerine getirecek olan bir hükümeti
atayacağını belirtti.1
Nihayet 5 Şubat 1979 günü, Mehdi Bazergan’ı geçici Devrim Hükümeti
Başbakanlığına atadığını duyurarak, halktan yeni hükümeti gösteri ve
yürüyüşlerle desteklemesini istedi.
Bazergan 8 Şubat 1979’da Tahran Üniversitesi kampüsünde 1 milyon
kişiye hitap eden konuşmasında yeni hükümet programını açıkladı.
Tahran’ın ortasında birbirine sadece birkaç kilometre uzaklıkta
bulunan iki hükümet ortaya çıkmış oldu.
Yıkılmaya başlanmış olan 2500 yıllık Monar şi ve Şah’ın 37 yıllık
baskıcı yönetimi son şansını deneyerek sokağa çıkma yasağının ilanı ile
birlikte Şah’ın Cavidan (Ölümsüzler) adını taşıyan, özel yetiştirilmiş muhaf ız
birlikleri, başkentin doğusunda yer alan ve devrime bağıllığını açıklamış olan
Duşantepe hava üssüne saldır ıya geçiyordu.2 Saldır ının gerçek hedefi Güney
Tahran’da bir okul binasına yerleşen İmam Humeyni’yi ve Devrim’in diğer
önderlerini öldürerek bir askeri darbe ile yönetime el koymaktı.
İmam Humeyni, halkı sokağa çıkma yasağına uymamaya çağırdı.
Devrim saflar ına katılmış olan askeri garnizonlar halka silah dağıtmaya
başladı. 10 ve 11 Şubat günleri Tahran’ın her köşesinde barikatlar yükseldi.
Birbuçuk yıla yakın bir süredir mücadele eden İran halkı iki gün süren kanlı,
silahlı çatışmalardan sonra, parçalanan ordu yönetiminin tarafsızlığını ilan
etmesiyle hedefine ulaşmış oluyordu. 11 Şubat 1979 günü radyo ve
televizyon binası, monar şinin son destekleri olan askeri ve sivil merkezler ile
SAVAK karargahı işgal edildi. İran İslam Devrimi nihayet zafere ulaşmış
oluyordu.
1 Humeyni’nin Konuşmas ı, Cilt:1, s. 32.2 M. Saidi, İran-i Azad (Özgür İran), Tebriz 1968, ss. 25-27.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 186/261
181
G. Devrimde Rol oynayan Gruplar
a. Halkın Mücahitleri Örgütü
Devrim sırasında bir süre varlık gösterdikten sonra özellikle Halkın
Mücahitleri Örgütü ile Humeyni yönetimi arasında başgösteren ayr ılık iyice
artmıştır. Halkın Mücahitleri Örgütünün ülke çapında Humeyni aleyhine
başlattığı eylemler tam bir iç savaş biçimine dönüştü. Özünde tam bir yol
ayr ımı dönemi yaşanmaya başlandı. Yeni rejimi sarsabilecek bu savaşım
uzun bir süre sonra; ancak Irak savaşının patlak vermesiyle, rejimin milliyetçi
gelişimi, söz konusu örgüte tam bir darbeyi beraberinde getirmiştir. Bugün isedağılmış gibi görülen bu örgütün ülkenin çeşitli yerlerinde varlığını
sürdürdüğü bilinmektedir.
Kurucular ının hemen hemen hepsi Şah’lık döneminde öldürülen
Halkın Mücahitleri, Filistin mücadelesi ve onun en büyük örgütü olan Fetih ile
yakın ilişkiler kurmuşlar ve bir çok örgüt üyesi 1969-1970 yıllar ında
Ürdün’deki çarpışmalara katılmışlardı. Halkın Mücahitleri Marksist yaklaşım
ve terminolojiden etkilenmiş ve İslam ile Marksizm kar ışımı bir ideolojik çizgi
geliştirmiştir. Bu nedenle Şah’lık rejimi taraf ından kendilerine “İslam
Marksistleri” adı verilmiştir.
Programlar ı kollektivist bir ekonomi düzenini, kapitalist sınıf ın
tasfiyesini öngörmektedir. Sovyetlere kar şı, düşmanca olmayan bir tutumu
benimsemiştir. Bu nitelikleriyle, hem İran İslam hareketi içinde, hem de İran
solu içinde sayılmaktadır. Radikal görüşlerinin Ali Şeriati’nin damgasını
taşıdığı görüşü de yaygındır.
Örgütün ideolojik çerçevesi İslami olmakla birlikte solcu, radikal bir
çizgiye ve programa sahip olmalar ıyla İran özgürlük hareketinin eylem
planının çok ötesine geçmişlerdir. Başkanlığını Mesut Recevi’nin1 yaptığı
örgüt, özellikle üniversite öğrencileri arasında yaygınlık kazanmış ve
çizgisindeki değişik sol kesimler nedeniyle gerek “Marksist-Leninist” halk
1 Mesut Recevi; Fetih savaşçılar ından, uzun yıllar hapishanede yatan, kurucular kuşağına dahil yüksek düzeydeki en eski yönetici.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 187/261
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 188/261
183
c. Bağımsız Din Adamlar ının Faaliyetleri:
1963-1979 arası İslami gruplaşmalar içinde bir başka ve büyük önemesahip grup, devrimci din adamlar ından oluşmuştur. Bu kesim, daha ziyade
Irak’ta, Necef’te sürgünde yaşayan önder Ayetüllah Humeyni ile yakın bağlar
geliştirmiş ve onunla ilişkilerini her zaman korumuştur. 1960’lı yıllarda ve
1970’li yıllar ın başında diğer İslamcı güçlere oranla pek göze çarpmayan bu
kesim, devrimci ayaklanmasının başladığı 1978 yılından başlayarak hem
ayaklanmanın başlatılmasında, hem sürdürülmesinde ve hem de zaferinde
tayin edici bir rol oynamı
ştı
r.Bu kesimde bulunan din adamlar ının önemli bir bölümü devrimden
sonra kurulan ve bugün İran’ın en büyük siyasal örgütü olarak parlamentoyu
denetimi altında tutan İslam Cumhuriyet Partisi’nin içinde örgütlenmiştir.
Diğer bir grup ise bağımsız yeni örgüt ya da grup bağı olmayan din
adamlar ından oluşmuştur.
İlk grubun tanınmış isimleri arasında İran Yüksek Mahkemesi Başkanı
ve İslam Cumhuriyet Partisi Lideri Ayetüllah Dr. Muhammed Beheşti, İran
Parlamento Başkanı Hüccetülislam Ali Ekber Haşimi, Rafsancani ve
Tahran’ın Cuma imamı, Humeyni’nin Yüksek Savunma Konseyindeki
temsilcisi Hüccetülislam Ali Hamaney bulunmaktadır.
Sözü edilen ikinci grupta ise güçlerini dinsel otoritelerinden ya da
siyasal mevkileri ve Şah’lığa kar şı mücadele sicillerinden alan, parti bağı
bulunmayan din adamlar ı vardır. Bunlar arasında tanınmış isimler, Ayetüllah
Hüseyin Ali Montazeri, Devrimden sonra devrim mahkemeleri başyargıcı
olarak ün yapan Hüccetülislam Sadık Halhali, devrim Muhaf ızlar ının
kuruculuğunu ve ilk başkanlığını yapmış olan Ayetüllah Lahuti’dir.
1963-1979 döneminde herhangi bir örgütsel bağı olmadan kuramsal
görüşleriyle dikkati çeken ve bir çevre oluşturan bireyler de islami hareketin
ilginç önderlerinden birini meydana getirmiştir. Bunlar ın en tipik örneği o
günkü Cumhurbaşkanı Abulhasan Beni Sadr’dır. Beni Sadr, 1951-53
döneminde Musaddık hareketinde bir genç militan olarak mücadele etmiş kişi
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 189/261
184
olarak 1964-1978 arasında yaşadığı Paris’te Cepheyi Milli (Ulusal Cephe)’ye
bağlı unsurlarla bağını hiç koparmamış, ancak bir yandan Necef’teki
Ayetüllah’ın oğlu olarak İslami bir ortamda yetişmiş olması sayesinde çok
sayıda dini çevre ile bağlar ı olagelmiş ve bütün bunlar ın yanı sıra özgün
görüşler getiren bir İslami kuramcı olarak çalışmıştır. Bu ilişkileriyle Paris’te
kendisine bir çevre edinmiştir.
d. Diğer Ülkelerde Faaliyet Gösteren Örgütler
1963 sonrasının İran’da hüküm süren çok ağır baskı ortamı bir çok
İranlı aydın ve devrimciyi yurtdışına itmiştir ve İran dışında çok geniş bir
alana yayılan İran muhalefet faaliyeti bir yapısal nedenden ötürü çok sayıda
kişi ve grubun, çok farklı ülkelerde oluşmasına neden olmuştur.1 Örneğin,
Filistin mücadelesinin geliştiği Lübnan, nüfusunun çoğunluğunun Şii’lerden
meydana gelmesi nedeniyle İranlı muhaliflerin bir bölümünün bar ındığı ve
faaliyet sürdürdüğü başlıca alanlardan biri olmuştur. Lübnan’da İran kökenli
din adamı İmam Musa Sadr’ın kurduğu Şii Gerilla Örgütü El-Emel’de bir çok
İranlı yer almıştır. Bunlar ın en ünlüsü Bazergan hükümetinde Savunma
Bakanlığı yapan, İran-Irak savaşı sırasında Huzistan cephesinde
komutanlığa getirilen Dr. Mustafa Çamran’dır. Çamran gibi İslamın birliğinden
çok Şii’ler arası bağlara önem veren ve bu yönde siyasal akım geliştiren bir
başka isim son Bazergan hükümetinde Dışişleri bakanlığı yapan Dr. İbrahim
Yezdi’dir. Yezdi ve eski dışişleri Bakanlar ından Sadık Kutbzade ve eski
Başbakan Yardımcısı Sadık Tabatabai İran dışında geçirdikleri uzun yıllar boyunca özellikle Suriye rejimiyle yakın ilişkiler kurmuşlar ve bu yüzden kimi
çevrelerde İran devriminin “Suriye Çetesi” sıfatıyla nitelendirilmişlerdir.
Gerek Çamran, gerek Yezdi ve gerekse Kutbzade şiddetli anti-Sovyet
görüşleri ve Şii unsurunu öne çıkaran tutumlar ı ile devrim öncesi ve sonrası
İran islami hareketinde kendine özgü bir kanadın temsilcileri olmuşlardır.
1 M. Abbasi; İran Devrim Tarihi, s. 98.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 190/261
185
İran İslami hareketinin renkli yapısı bunlarla da kalmamaktadır. Çok
sayıda irili ufaklı İslami gruplaşma, 1963 sonrası dönemde İran siyasal
sahnesinde belirmişlerdir. Bunlar arasında İslam Fedaileri, İslam Mücahitleri
gibi örgütler ve gruplar ı saymak mümkündür. Bu irili ufaklı güçlerin önemli bir
bölümü devrimden sonra kurulan Devrim Muhaf ızlar ı’nı oluşturmuşlar,
devrimin doğurduğu bu yeni silahlı kuvvete destek vermişlerdir.
1979’da 2500 yıllık monar şi ve yar ım yüzyılı aşkın Şah’lık rejiminin
çökmesiyle ortaya çıkan iktidar boşluğunda, İslami hareketi yıllar boyu
oluşturmuş örgütler, gruplar ve kişiler bu anlamda otomatik biçimde iktidar odaklar ı halinde belirivermişlerdir.
Böylece, İran’da önce Devrim Konseyinde, daha sonra Parlamento’ya
da yansıyan iktidar, diğer yandan onu devralan İslami hareket, bütünselliği
olmayan, çok renkli ve kendine özgü öğelerden oluşan bir İslami hareketti.
1963 sonrası, Şah’lık rejiminin yıkılmasıyla ortaya çıkacak iktidar
boşluğunu doldurmak için yürütülen mücadeleyi, İslami hareketi ile laik
hareket arasındaki çekişme olarak biçimlenmemiştir. Bu mücadele sözü
edilen tarihsel olgu nedeniyle İslami hareketin değişik öğeleri arasında
oluşmuştur.
H. Dini Aydın
1. Din Aydınlar ı Arasında Farklı Dini Görüşler
Din aydınlar ı bir bütünü temsil etmemektedir. Onlar ın görüşlerinde ve
mücadele biçimlerinde farklılık mevcuttur. Genel olarak din aydınlar ı üç esas
gruba bölünmüştür.
a. Bilimsel İ slam : En ünlü temsilcisi Bazergan’dı; islamı batıl
inançlardan ar ındır ıp modern bilimler ve islamdan oluşan yeni, bilimsel bir
islam meydana getirmeye çalışıyordu. Bazergan bilimsel yöntemlerle din
hakkında modern bir yorum ortaya koyup, bilim ve din arasında kar şılıklı bir
bağlantı olduğunu göstermek için uğraşmaktaydı.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 191/261
186
b. Din ve Dini Bilinç : Bu grup, insanın bilinç alanında meydana gelen
değişimlerden dolayı, dinde de bazı yeniliklerin ve değişimlerin gerekli
olduğuna inanıyordu. Bu düşüncenin dayandığı temel Kuran ayetleri ve dini
büyüklerin aktardıklar ı rivayetlerdi.
c. Devrimci İ slam : Şeriati’nin düşüncelerindeki görünür ve esas
amaç, toplumun farklı gruplar ı, özellikle (1960-1970) aydınlar arasında
sorumluluk duygusu ve mücadele ruhu yaratmaktı.
Siyasi dini akım, Sosyalist Müslümanlar, İran Halk Partisi, Jama
(Jonbeşe Enghelabi Mobarez Müslüman), Halk Mücahitleri ve Nehzete Azadı gibi bir sürü siyasi akımı içeren geniş bir kitleye hitap ediyordu. Dini aydınlar
akımının, din ve siyaset ilişkisini açkılamak için Ayetüllah Taleghani,
Bazergan ve Sahabı taraf ından yapılan çabalar ı unutmamak gerekir.1 Bu
akım dini ulemanın dışında kalan bir akımdır. Bazı etkili ruhanilerini yanına
alsa bile yine de bu hareket şiilikte yenicilik olarak ilmiyenin dışında bir
düşünce çizgisidir. Ancak ilmiyenin kar şısında değildir. Bu hareket temelde
islamdaki çöküş, batının istilası, siyasi ve ekonomik bağımlılık, baskı,diktatörlük ve komünistlere kar şı direniş niteliğinde meydana getirilmiş bir
harekettir.
Bazergan, ideoloji tartışmasında, kendi ideolojisini şu şekilde açıklıyor:
1950’li yıllar ın aydınlar ının amacı, İslam'i, batı kapitalizmine kar şı siyasi ve
sosyal bir sistem olarak yenilemekti. Bu yeni anlayışın öncüleri olarak da
Celal Ale Ahmet, Ali Şeriati, Halk Mücahitleri’nin kurucular ı, Jonbeşe
Enghelabi Mardome Müslüman (Jama) ve Nehzete Azadi’yi sayabiliriz.Bunlar ın hepsi batı kapitalizmi ve emperyalizmine kar şı İslam toplumsal
düzeniyle İslam'ın yeni ve siyasi yorumundan yana olan gruplardır.2
1
Muhammed Ahmedi, Harekete Azadi Beghsh ve Enghelabe İslami, Siyasal Bilimler Bölümü, Terbiyet Modarres Üniversitesi, Doktora Tezi, 2001, s. 217.
2 Hüseyin Beşeriye, Jameshenasi Siyasi, a.g.e., s. 260.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 192/261
187
2. Dini Aydının Özellikleri:
Bu konuda en iyi tanım Suroosh’a aittir. Ona göre: Dini aydın hiçbir şekilde çelişkili bir terim olmayıp dinsiz dinci anlamına gelmez. Dini aydın
gayri dini dünyayı da bilen bir aydındır. Kendi ideolojisi dışında diğer
ideolojileri de bilmektedir ve dinin akılcı yönünü daha çok ön plana çıkartıp
unutulmaktan kurtar ır ve bilimsel gelişmelerden doğan şüphecilik yıkımını da
dinden uzak tutmaya çalışır.1
Bazergan dini aydın için bazı özellikler sayıyor:
1. Fanatizm ve gösterişten ar ınma, aynı zamanda özgür iradesini ve
hürriyetini koruyabilme.
2. Ulemalardan bağımsızlık ve düşünce zenginliği.
3. Kuran-ı Kerim’e ve öze dönüş.2
Yusufi Aşkeveri da dini aydın için bazı özellikler sayıyor.
Batıya bakış:
1. Batı kültürü bir iç yapıdır.
2. Bütün değil, bilim ve teknikleri kısmen taklit edilebilir.
3. Ülkenin geri kalışının asıl nedeni içerideki köklere dayanıyor.
Çözüm yolu kendine dönüş, modernizmin doğru yorumlanması ve onun
getirilerini inkar etmemek.
Genel usul, İslam'ın modern yorumu ve değerlere dönüş anlamında
islama bakış : Din ve siyasetin bütünlüğü, (dinin siyasete alet edilmemesi
kaydıyla) grup liderliğine ve çoğunluğa siyasi alanda değer vermek.3
1 Beşeriye, a.g.e., s. 334.2
a.g.e., s. 75.3 Hüseyin Yusufi Aşkevari, Nemayendegi ve Tejaddad Gerai Salhaye Ekhir Dar İran, İranFarad Dergisi, 6: 35, Ağustos 1996, s. 41.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 193/261
188
3. Siyasi Dini Aydınlar ın Faaliyet Dönemleri
a) 1941 – 1953 yıllar ı arasında, dini aydınlar ın esas faaliyet yeri,Hedayet Camisi, Tahran Üniversitesi ve yeni kurulan öğrenci islami
dernekleriydi. Bu dönemde esas konu din ve bilimi uzlaştırmaktı.
b) 1953'ten 1961'e kadar dini aydınlar ın faaliyetinin temsilcisi Milli
Direniş hareketi olmuştur. Bunlar ın esas amacı diktatörlüğün her şeklini
reddetmek ve İslam'ı komünizm ve kapitalizmden daha üstün bir ekol olarak
tanıtmaktı. Bazergan ve Ayetüllah Taleghanı'nın eserleri bu doğrultudaydı.
c) 1961 – 1977 arası özgürlük hareketinin tesisi ve dini aydınlar ın
siyaset alanına girişiyle faaliyetler gelişip düşünsel eserler de oluştu. 1963-
1977 yıllar ı arasında siyasi partiler ve devlet muhaliflerinin bastır ılmasıyla bu
gruplar değişik doğrultularda faaliyetlerine devam ettiler.
4. İran –İslam Devriminde Dini Aydınlar ın Rolü
a) Liderlik
Aydın dini düşüncelerden etkilenen Nehzete Azadi İran (NAI)'dir ve
İslam devriminin zaferinde önemli rolü vardır. NAİ 1960'da kuruldu. Esas
kurucular ı Ayetüllah Taleghanı, Mehdi Bazergan ve Yedüllah Sahabı idi.
Düşünce doğrultusu Musaddıkçılık Müslümanlık ve anayasaya uyumluluktu.
Aynı zamanda dini ve milli bir kimlik taşıyordu. Bu teşekkül Milli Direniş
Cephesi içinden çıkmıştı ancak, onlarla arasında bazı farklılıklar vardı.
NAI'nin esas amacı dini güçler ve C.M. arasında bir yakınlık oluşturmak ve
Şah iktidar ının demokratikleştirilmesiydi. NAİ milli ve dini özellikleri nedeniyle
siyasi ve dini aydınlar taraf ından yönetiliyordu. Taleghanı dışında diğer bütün
liderleri gayri ruhani liderlerdi. Ancak, dini bir kimlik taşıdıklar ı için dönemin
ulemalar ıyla (Motahhari-Allame Tabatabii-İmam Humeyni ve bazı genç
alimler) yakın ilişkileri vardı. NAI'ın liderliği konusunda Abrahamiyan şöyle
yazmaktadır: Tahran'da Bazergan ve Taleghanı dışında diğer liderler
Yedullah Sahabı, İzzetullah Sahabı, Hasan Nezih, Abbas Şaibani-SadıkTabatabaii'den oluşuyordu. Ülke dışında Kuzey Amerika'da NAI'nin
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 194/261
189
faaliyetlerini İbrahim Yezdi, Mustafa Çehamran ve Abbas Amir İntizam
yönetiyorlardı. İslami devrim sırasında NAI'nin liderleri daha çok dini ve gayri
milli dini siyasi kültürlerin elçiliğini üstlendiler. Muhalifleri sahneye çıkıncaya
kadar NAI liderleri muhafazakar gruplardan bir itilaf oluşturarak Şah
hükümetine demokratikleşmesi için baskı uygulamayı amaçlıyorlardı. Ancak,
muhalefeti daha radikal bir şekil alıp saltanat sistemini tümden reddederek,
İmam Humeyni'nin liderliği belirginleşince, islami devrim fikir birliği ve geçici
islami devlete katıldılar.1
b) İ deoloji
N.A.İ.'nin ideolojisi milli hareketin aslını koruyup yenilikçi islam
hareketiyle birleştirmeydi. Düşünsel temellerini Musaddık'ın düşüncelerinden
almış, milli direniş hareketinin bir devamıydı. C.M. ile ideolojik irtibatı vardı.
N.A.İ.'nin temel düşünceleri reformculuk hareketinin başlangıcı sayılır.
Bazergan "Rahe Tey Şodeh" kitabında batı kültürü ve değerleri ile islam dini
ve kültürü arasında bir birlik sağlamaya çalışarak islamdan daha modern bir
yorum ve görüntü vermek için çabalıyordu. Bu düşünce hareketi İran
liberalizmi olarak bilinmektedir ve çoğu görüşlerini Avrupa toplumlar ından
almıştır. Hümanizm ve liberalizm bu düşüncenin temelini oluşturur. Onlar ın
ideolojik kollar ından biri de insan akılcılığına dayanan bilimcilikti. N.A.İ.'nin
liderleri, özellikle Bazergan, dini bilimsel olarak açıklayabilmek için çok çaba
harcamışlardır.2
1 Muhammed Ahmedi, a.g.e., s. 180.2 Kum kenti ilmiyesi siyasi propaganda bilimi, 1990, s. 66.
İslamiyet
D i n i y e
n i l i k ç
i l i k - İ s l a
mİ r a
n ’ l ı
İ s l a m i k i m
l i k
Yeni bilimlerinbulgular ı
İran’cılık
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 195/261
190
N.A.İ.'nin hedeflerinden biri demokrasi olduğundan parlamenterist
mücadeleyi daha çok ön planda tutuyor ve demokrasiye aykır ı radikal
hareketlere kar şı çıkıyordu. 1961'de, NAI'nin açılış töreniyle üç temel değeri
baz alarak harekete geçtiler. Genel olarak Bazergan'ın düşüncelerini bu üç
boyutta ele alabiliriz.
Bazergan 1940 yıllar ında din ve bilimin uyumlu bir ikili olduğunu
göstermekteydi. 1963'te siyasi faaliyetlere başladı. Ona göre: "Dini sadece
genel siyasi asıl değerlere ve iktidar ın hedeflerine belli bir seviyeye kadar
katı
lı
mda bulunabilir, ancak devlet makamlar ı
nı
n seçimine kar ı
şmaması
gerekirdi. Dini liderler kendi isteklerini siyasi liderlere kabul ettirmek için
konumlar ını kullanmamalıdırlar".1
Taleghani'nin düşüncesinin özelliklerini şu şekilde özetleyebiliriz:
"İnanç, ibadet ve itaat, birlik, milli hakimiyet ve halkın düşüncesine saygı,
insanın saygınlığı ve özgürlüğü, diktatörlüğe hangi şekilde olursa olsun
muhalefet etme, adalet ve eşitlik"2
Taleghanı'nın Rıza Şah diktatörlüğüne kar şı olma İslami Merkezde
kültürel ve düşünsel faaliyette bulunma, petrolün millileştirilmesini
destekleme, milli direniş hareketinde etkin olma, Halkın Mücahitleri örgütüyle
işbirliği ve hapisten çıktıktan sonra İslam devrimine katılma gibi bir siyasi öz
geçmişi vardı.
c) Seferberlik
N.A.İ. ve dini aydınlar islamın yeni yorumu ve batı kültürünü
birleştirerek modern bir ideoloji ortaya koymakta başar ılı olduysalar da bu
ideoloji halk tabanını kapsayacak güçte değildi; daha çok yeni orta sınıf ve
aydın kesimlerin dikkatini çekti. Ayr ıca bazı tüccarlarla işbirliğine gitmelerine
rağmen maddi güçleri çok fazla olmadığından sıkıntı içindeydiler. Faaliyetleri
daha çok büyük kentler ve özellikle Tahran'da odaklanmıştı ve bu seferberlik
1 Suzan Siyaveşi, a.g.e., s. 91.2 İran'e Ferda, 5: 21, Ekim 1996, s. 40.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 196/261
191
için bir engel oluşturuyordu. Ancak, islam devrimindeki seferberlik rollerini de
inkar etmek mümkün değildi.
1977 yılındaki açık siyasi ortamda ve Şah'ın liberalleşmesiyle N.A.İ.,
daha aktif bir rol üstlenmek için çaba harcadı. N.A.I. liderleri hapisten
çıktıktan sonra zindanlardaki teşekkülleri organize etmeye başladılar. 5 Ocak
1979'daki "İran ve Siyah-Kırmızı Sömürge" adı altında çıkan makale üzerine
N.A.I.nin liderleri Humeyni liderliğindeki ulemaya katıldı ve ulema yoluyla
(camiler, medrese, mescitler, tekke ve zaviyeler vb.) seferberlik güçlerini ikiye
katladı
lar.
d) Organizasyon
N.A.I. nın devrime ilk katılımı devrim şurasında oldu ve organizasyon
amaçlı idi. Bu şura İmam Humeyni Paris'teyken devrim meselelerini organize
etmek, iktidar ın el değiştirmesi ve devrimci güçlerin iktidara geçmesi için
oluştu. Şuranın üyeleri zaman içinde Bazergan, Sahabı, Ayetüllah Beheşti,
Hamenei, Mehdevi Keni, Bahonar, Haşemi Rafsanjani, Musavi Erdebili, Beni
Sadr, Habibi ve Motahhari'yı başkan olarak seçtiler.
Şura 5 Şubat 1979'da Bazergan'i yeni devletin ilk başkanı olarak seçti.
İmam Humeyni ve devrim şurası geçici devletin görevlerini ve gelecek
iktidar ın şeklini belirlemek amacıyla genel referandum, halktan oluşan
Meclis–i Müassesan meclisinin oluşumu, yeni anayasanın kabulü ve meclis
için yeni seçimler, olarak belirledi.
Geçici hükümet liberal olduğu için radikal güçlere kar şı sadece 9 ay
dayanabildi.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 197/261
192
5. Şeriati: Mezhebi Aydınlar ının Önderi
Şeriati'nin islam dininden algıladığı hayatın tüm boyutlar ını içerenideolojik bir inançtır. Bu anlayış toplumun üyelerinin görüşlerini ve öz
bilgilerini geliştirip harekete geçiriyordu.1
Şeriati'ye göre: “islam sınıfsal farklılıklara, cehalete, gericiliğe,
emperyalizme, haksızlığa ve sömürüye kar şı idi. Onun mantığında İranlı
aydınlar ın islami ulemanın tekelinden çıkartılıp ve emperyalizme ve
sömürüye kar şı güçlü bir islami güce dönüştürülmeleri gerekirdi. Şeriati'nin
ideolojisi büyük bir genç kitlesini etkiledi. Şeriati şehit olma, özgürlük için bir hareket ve adalete dayalı bir toplumun oluşumu için bir araç olarak
nitelendiriyordu” 2.
1
Abrahamian, Ibid, s. 574.2 Muhammed Amjad, "Az Diktatori ta İktidare Dini", Çev. Hüseyin Mofteheri, Tahran, SoghanYayınlar ı, 2001, s.100.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 198/261
193
İran İslam Devriminde Dini Aydınlar ın Rolleri ve Etkililikleri
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
DeğişimfaktörleriMezhebiaydınlar
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Zafer
Zafer
Zafer
Zafer
İdeoloji
Seferberlik
Organizasyon
Liderlik
Radikal islam: ŞeriatiLiberal islam : Bezirgan reformculukNasyonalist islamcılık: Özgürlük mücadelesiAnayasaya dayalı demokratik meşrutiyetiktidar ı, islam ve yeni bilimler arasında bir uyum sağlamak, emperyalizme sömürgeyekar şı mücadele, ulemadan bağımsızlık,batı ve liberalizmi örnek almak, demokrasi
Esnaf ın bir kısmıyla işbirliğine girmekFaaliyetlerin Tahran’da odaklanması
Muhafazakar gruplar ın Şah’a baskı yapmakamacıyla birleşmesi, “Kırmızı siyahsömürgesi” makalesinin yayınlanması
Liberal islam : Demokratik cumhuriyetçilikve saltanatın reddi.
İran-İslam cumhuriyeti
İmam Humeyni ve mücadeleci kültürübenimseyen gruplarla itilaf, gayri dini siyasalkültürlü gruplar ı dini liderle buluşturmak,seferberlik gücünü dini ulemayla birleşerekartırmak
Devrim şurası,Geçici devlet
Dini ulemayla yardımlaşmak özelilkleBezirgan’ın geçici devletine katılmak vebakanlar kurulunu oluşturmak
Milli direniş hareketiSiyasi akımlar
Sosyalist inançlılar, Jama, Halkmücahitleri örgütü, N.A.İ.Hezbe Mardome İranİslam merkezi, öğrenci dergisiTahran üniversitesi ve islamidernekler, Hedayet camisi
Taleghanı, Bazargan, Sahabi(Milli aydınlar)Şeriati (Din aydını)
Milli direniş hareketine katılım ve liderliğiRıza Şah diktatörlüğüne kar şı mücadele,petrolün millileşmesine kar şı mücadeleİkinci CM.de faaliyet
Zindandan teşkilat organizasyonu
Dini ulemayla yakınlaşmak özellikleŞeriati’nin ölümünden sonra
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 199/261
194
I. Milli Aydınlar
a) Liderlik
Cepheyi Milli veya ulusal cephe devrimci ve aktif bir grup olarak diğer
mevcut siyasi gruplar yanında devrimde önemli bir rol üstlendi. N.A.I., C.M.,
dini aydınlar (Şeriati Taleghanı, Bazergan vb.) bazı sol örgütler vb. devrim
sırasında halkı yönlendiren en önemli gruplar arasında yer alıyorlardı. Başka
bir değişle İmam Humayni'nin akılcı liderliğinde bütün bu gruplar devrimci bir
islam ideolojisinin çatısı altında toplanıyordu. Adı geçen gruplar ve öncüler
devrimin ideologlar ı olarak halkın seferberliği ve devrimin organizasyonu içinçabalıyorlardı. Aydınlar ın İran İslam devrimi liderliğindeki rolü ve değişik
aşamalardaki varlıklar ı organizasyon, seferberlik ve ideoloji tartışmalar ında
daha açık bir şekilde gözükebilir.
b) Organizasyon
1) Birinci Cepheyi Milli
C.M. organizasyon, gruplar ın oluşumu ve örgütlü iletişimleri
bakımından devrimde önemli bir grup olarak faaliyette bulundu. C.M. çatısı
altındaki teşekküller şu şekilde sıralanıyordu.
1. İran Partisi
2. Pan-İranist Partisi
3. Millete İran Partisi4. Mardome İran Partisi
5. Zahmetkeşan Partisi
1. İran Partisi : Bu parti 1944 yılında Zirek Zadeh, Şhapur Bahtiyar,
Moazzami, Allahyar Saleh gibi batıda eğitim görmüş siyasi muhalifler ve
aydınlar taraf ından kuruldu. Partinin iç siyasetindeki ideolojisi demokrasi, milli
egemenlik ve her çeşit diktatörlük iktidarlar ına muhalefet, il derneklerinin
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 200/261
195
tesisi, yerel gelenekler ve dillerin ülke bütünlüğünü muhafaza ederek
korunması üzerine duruyordu.1
Partinin işçiler ve esnaf diye iki kolu vardı Partinin İsfahan, Horasan,
Gilan, Şiraz vb. kentlerinde şubeleri bulunuyordu. Partinin dergisi Cepheye
Azadi adı altında yüksek tirajda yayınlanıyordu.2
2. Pan –İranist Partisi: En önemli amacı eski İran'ın ihtişamını geri
getirmekti ve Tudeh partisiyle mücadele üzerinde yoğunlaşıyordu. Petrolün
millileştirilmesinden sonra "Mellete İran partisi" onlardan ayr ıldı. Partinin
dergisi "Nedaye Pan İranist ve Nasyonalizm" ülke dışında ve "Bahre" ülkeiçinde yayınlanıyordu. 1970'lerin baskı ortamında devletin onlara kar şı daha
sert bir tutum izlemesine sebep oldu.3
Yukar ıdaki dergilere ek olarak Khak ve Khoon dergisini de
yayınlıyorlardı. Bu dergi bir süre için kapatıldı ve 1973'te yeniden yayına girdi
ve rejim muhaliflerini toplamak için büyük bir faaliyete geçti. Parti 1977'de
açık siyasi ortamın ilan edilmesiyle yeniden faaliyete geçti ve "Ahmet Ebne-
Ahmet" liderliğindeki "Ettehad Baraye Azadı" cemiyetiyle birleşti. Ocak
1978'de parti lideri Pezeşkpur mecliste 23 kişilik millet vekili grubuyla
milletvekilliğinden istifa ederek İmam Humeyni'nin taraf ına geçti.4
3. Millet-i İran Partisi : Bu parti Pan-İranist partisinden Fruher
liderliğinde ayr ılan bir partidir. Partinin tabanını öğrenciler ve üniversiteliler
oluşturuyordu. Dergisi Apadana adında ve yüksek tirajda yayınlanıyordu. Bu
partinin liderlikteki önemi bazı üyelerinin C.M.'nin merkez şurasında yer
almasından kaynaklanıyordu. 1970'lerin ortalar ında parti, C.M. yanında
rejime kar şı büyük mücadeleye girdi, bazı üyeleri yakalandı ve tutuklandı. Bu
partinin milliyetçi görüşleri vardı ve İran'ın siyasi, ekonomik ve toplumsal
olarak tam bağımsızlığı için çalışıyordu. Kanun egemenliği ve bütün
toplumsal sınıflar ın haklar ını korumaya yönelik faaliyette bulunuyordu.
1 Sosyalizm Hezbe İran, İran Partisi Yayın Merkezi, Tahran Bi Ta, ss. 4-5.2
Kerim Sanjabi, Haterat Sonjabi, Londra, Milliyon Yayınlar ı, 1989, s. 197.3 Mosahebe Keyhane Havai Ba Pzeşkpur , Yaz 1991.4 Medareki Dar Bare Hezbe Pan İranist Dar Enghelabe İslami, 1981, s. 3.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 201/261
196
4. Mardome İran Partisi : 1952 Muhammed Nakhshab taraf ından
kuruldu. Partinin gazetesi "Piruziye Mardome İran"dı. 1963'te partiden
ayr ılmalar oldu ve O Jonbeşe Müslüman Mobarez partisini oluşturdu.
5. Zahmetkeşan Partisi : 1951'de kuruldu. Muzaffer Baghai ve Halil
Meleki partinin güçlü liderleriydiler. Bu parti milliyetçi, mezhepçi ve sosyalist
üyeleri bir arada bünyesinde bulunduruyordu ve çeşitli dergilerle (İlim ve
Heyet Şehit, 3. Güç vb.) kendi üslubunu yaymaya çalıştı. Bu parti ve
Mardome İran Partisi'nin temel ideolojisi Marksizm ve sosyalizmdi.
2) İ kinci Cepheyi Milli
Cepheyi Milli 1960'da ve seçimlere itiraz sonucu şekillendi.
Sancabi'nin dediğine göre Saleh ve Seyit Bağır Han evinde özel toplantılar
yoluyla özgürlükçü ve diktatörlüğe kar şı mücadelede geçmişi olan insanlar
milli partilere yardım amacıyla Musaddık'çı düşünce etraf ında toplanıp küçük
bir grup oluşturdular. C.M.'nin yaklaşık olarak üyelerinin sayısı aşağıdaki
gibiydi.1
Millete İran Partisi 300 kişi
Üçüncü Güç 200 kişi
N.A.I. 700 kişi
Partili olmayan üyeler 1.500 kişi
Öğrenciler örgütü 5.000 kişi1961'de Cephe seçimlerin şekli ve 3 öğrencinin tutuklanmasına tepki
olarak polislerle çatışmaya varan gösteri düzenledi. Gösteriye katılan
sempatizanlar ın sayısı 5.000 kişi civar ında tahmin edilmiştir. 2. C.M. 1960'lı
yıllarda Şah'ın toprak reformu, beyaz devrim ve diğer teşebbüslerine tepki
gösterdi ve bir bildiriyle "reformlara evet diktatörlüğe hayır" sloganıyla halkı
gösterilere davet etti.
1 Hatırate Sanjabi, a.g.e., s. 167.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 202/261
197
3) 3 ve 4 Cepheyi Milli
1964'te 2. C.M.nin kapanışıyla 3. C.M. kuruldu ve faaliyete Mardomeİran Partisi, Millete İran Partisi, N.A.I. ve Sosyalistler Topluluğundan
temsilcilerle başladı. 1965'te merkezi şura üyelerinin büyük çoğunluğu
tutuklandı ve Cephenin liderine faaliyetlerin durdurulması için emir verildi.
Ancak, daha sonraki yıllarda üyeleri açık veya gizli gazete yayını, resmi
makamlarla yazışmalar, parti ve dışar ıdaki diğer gruplarla iletişim gibi
faaliyetlerde bulundular. 4. Cepheye Milli 1976'da oluştu. Resmi olarak
1977'de bir duyuru ile faaliyete geçti. Mardome İran Partisi, Milete İranPartisi, Sosyalistler Topluluğu ve İran Partisi cepheyi oluşturdular. Bu
dönemde C.M, devlete kar şı eleştirileriyle birlikte dini ulema, N.A.I ve diğer
mezhep gruplar ıyla yakınlaşarak rejimin yasa dışı olduğuna dair görüşlerini
belirledi ve bir sürü radikal girişimlerde bulundu.1 Bu stratejik değişmeler
yanında C.M. iç ve dış organizasyonlar ını sürdürüyor ve liderlere yazılar
yazıyordu. C.M. uluslararası kuruluşlar ı İran hükümeti aleyhine mevzi
tutmaya davet ederek rejime kar şı halk ve gruplar ın uyanmasında çok etkili
bir rol üstleniyordu. Sencabi Paris bildirgesinin önemi konusunda şu
açıklamada bulunuyor: "İlk defa ünlü bir siyasi örgüt İran saltanatının yasa
dışı olduğunu uluslararası seviyede resmi olarak açıklamış oldu."2
Di ğ er gruplar
Siyasi ortamın genişlemesiyle değişik gruplar ve partiler faaliyete
başladılar. "Nehzete Radikal" 1977'de batıda eğitim görmüş liberal aydın
Rahmatüllah Moghaddam Maraghai taraf ından kuruldu. Parti üyeleri
meshepler üstü bazı teknokratlardan oluşuyordu ve esas çekirdeği 1975
yılında 30 kişilik bir üniversite hocası ve düşünürden meydana gelmişti.3
1 Muctaba Maksudi Taghirate Siyasî ve Ejtimai İran, Tahran, Rozaneh Yayınlar ı, 2001, s.195.
2
Kerim Sanjabi, "Jebheye Milli Ba Mardom Sohbet Mikonod", Peyam Gazetesi, sayı:89,1980, s. 7.
3 Asnade Sefarete Amir Amerika, Cilt 25, Tahran Casusluk Yuvası Yayınlar ı, 1985, s. 21.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 203/261
198
İlanlar, bildiriler tepkiler grubun rejim aleyhine en önemli eylemleriydi.
Genel çizgisi sosyal demokrattı ve C.M. ile yakın bir iş birliği içinde olmak
suretiyle devrimde etkili konuma geldi.1 İran Hukukçular Cemiyeti 1978'de
Kazım Habibi, Sencabi, Sami, Bazergan, Mogaddam Maraghai gibi adlar ı
içinde bulunduran ünlülerin imzasıyla Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'ne
bir yazı yazarak rejimi, insan haklar ı ve anayasanın ihlali, siyasi tutuklular ın
katliamı, tek partili sistemin hakimiyeti ve şiddetli sansürden dolayı şikayet
etti.2
c) Seferberlik
1970'li yıllarda özellikle 1976'dan sonra C.M., çoğu gösterilere,
grevlere veya direkt olarak katılıyor veya destekliyordu. 9 Ocak 1978'de
İttilaat Gazetesinde çıkan makaleyi cahilce bir yazı olarak niteleyip tepki
olarak halk gösterisini destekledi.3 Tebriz olayından sonra rejimi kınayarak
bütün çabalar ın milletin egemenliğinin tesisi üzerinde yoğunlaşması
gerektiğine kanaat getirdi.4
Bu ilanda dini ulemanın himayesi talep edilerek rejime kar şı
mücadelede itilaf ve devrimci seferberliği için ilk resmi adım atıldı. C.M. 21
Temmuz 1978'deki halk gösterilerinde diğer gruplarla ittifak kurdu. Cephenin
merkezi Tahran'daydı ve bu dönemde rejimin değişmesini hedefleyerek
dönem başbakanı Şerif Emami'den Savak'ın kaldır ılması, ordunun gelişigüzel
suçlara kar ışma yetkisinin feshi, yargının bağımsızlığı, düşünce ve basın
özgürlüğü, siyasi partililerin resmileşmesi ve siyasi mahkumlar hakkında halk
iradesini istedi.5 4 Eylül 1978'deki gösterilerde C.M. nin liderleri ve taraftarlar ı
sahnedeydiler ve Sencabi BBC ile yaptığı röportajda bu gösteriyi bir milli
referandum olarak nitelendirdi.1 Onlar ayr ıca diğer geniş kitleli gösterilerde de
islam devrimine kadar aktif olarak katılımda bulunup, şikayetler ve grevlerin
1 Gholamreza Sanjabi, Tarihe 25 Sale, Cilt 2, s. 28.2 Gholamreza Sanjabi, a.g.e., s. 28.3 Sanjabi, a.g.e., s. 286.4 İlamiyeh Kerim Sanjabi Dar Bare Khiyam Mardome Tebriz, 1978.5 Rozname Keyhan, 1979.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 204/261
199
sanayi ve devlet merkezleri, okullar, ofisler ve üniversitelere yayılmasında
etkili bir rol oynadılar. C.M. nin gündeme getirdiği istekler eğitilmiş sınıf
taraf ından tutulduğundan taraftarlar ı hızla çoğalıp gösteriler ve mitinglerine
katılım oranı çok yüksek oldu. Resmi olmayan bir açıklamaya göre
gösterilere katılanlar ın seferberliğini %33 oranında C.M. üstleniyordu.2
d) İdeoloji
İslam devriminin zaferinden önce C.M. ve N.A.I. milliyetçi görüşleri
temsil ediyorlardı. Mücadelelerinde temel aldıklar ı istekler diktatörlük
zorbalığına kar şı mücadeleydi. NAI anayasaya dayanarak "Şah'ın görevi
hükümet değil saltanattır", demekle saltanat makamına dönüşmektir.3
Bu strateji devrime yakın yıllarda rejimi düşürme mücadelesi şeklinde
yön değiştiriyor ve Bazergan rejime hitaben şu şekilde konuşuyordu: "Biz
anayasa çerçevesinde sizinle son grup olarak konuşuyoruz. Devrimci gruplar
rejime daha radikal bir biçimde davranacaklardır. N.A.I. ve C.M.'in islam ve
islami rejime özel bir bakış açılar ı vardı. Çoğu milliyetçiler için mezhepler
insanlar için kişisel konular ıdır ve din siyasetten ayr ıdır "Bazergan'ın değişine
göre ulemalar ın görevi islam yoluyla ülkeye hizmet etmektir.4 Bu yüzden
İmam Humeyni, diğer ulema ve dini aydınlar taraf ından ortaya atılan islami
hükümet projesi milli gruplar taraf ından olumlu kar şılanmadı. Belli bir
dönemde diktatörlüğe, yabancılara kar şı ve özgürlük için mücadele, adalet ve
benzeri ortak isteklerden dolayı bu aydınlar ın bazılar ı (Bazergan, Sahabi,
Fruher, Taleghanı) ve dini liderler arasında bir itilaf oluştu. Michel Foucault
Pehlevi diktatörlüğü ortamında milliyetçi düşünce ve eylemlere baskı
konusunda şöyle yazıyor: "C.M. Musaddık'ın mirasçısıydı ve 15 yıldan beri
hareketsiz, siyasi ortamın değişmesini bekliyordu. Ancak bu Amerika'nın
1 Baghi, a.g.e., s.282.2
Ahmet Eşraf ve Naboo Azizi, Revayeti Az Jafar Hakpanah, a.g.e., s. 118.3 Mehdi Bezirgan, Müdafe Hob Dar Dadgah, Tahran Ekim 1979, s. 132.4 Manucher Muhammedi, a.g.e., s.132.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 205/261
200
desteği olmadan imkansızdı. Bunlar milliyetçi politikalar izleyen güçlü bir
siyasi rejimi rüyalar ında görüyorlardı."1
Böylece bu dönemin en önemli milliyetçi düşünceleri olarak, demokrasi
ve milli egemenliğe inanç, her çeşit diktatörlüğün ve yabancı istilasının reddi,
toplumsal adalet, toprak bütünlüğünün korunması, medeni çerçeveler ve
parlamenter oluşumlar ın güçlenmesi vb. düşüncelere yer verebiliriz.
Bunlardan bazılar ı 1979'da devrimci devletin yeni sistemindeki organlar ında
etkili oldular. Bazılar ı da yasalar çerçevesinin dışına çıkamadığından bir
sonuca varamadı
.
2
1
Michel Foucault, İraniha Che Ruyahayi Dar Sar Dashtanend, Çev. Hüseyin Mensuri, Tahran1999, ss. 62-63.2 Hezb Sosyalist İran, İran Partisi Yayın Merkezi, Tahran Bita, ss. 4-5.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 206/261
201
İran İslam Devriminde Milli Aydınlar ın Rolleri ve Etkililikleri
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
Değişimfaktörleri MilliAydınlar
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Zafer
Zafer
Zafer
Zafer
İdeoloji
Seferberlik
Organizasyon
Liderlik
Meşrutiyet düşüncesiAnayasanın uygulanması
Üniversitelere ilan vermekNedeye Pan İranistve Nasyonalizm dergileri
Cepheyi Milliİran PartisiMardome İran PartisiEmekçiler Partisi
Nakhshab BaghaiMeleki
Saltanatın yok olması
İslam, demokrasi ve istiklal
GrevÜniversitelilere ve okullara ilan vermekDernekler (cephe azadi)
Pan İranist Partisi,Millete İran Partisiİkinci Cepheyi MilliÜçühcü Cepheyi Milli
Bahtiyar,Moghaddam Maraghai,
Dördüncü Cepheyi MilliNehzete Radiakl
Sanjabı, Pzeshkpoor,Frohur
Milli egemenlikBasın özgürlüğü
İlanlar Diğer gurplarla ittifak kurmakGösterilere katılmak
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 207/261
202
J. Marksist Aydınlar ın İslami Devrimdeki Rolleri
Halk Fedaileri Örgütü: Bu örgüt 1971'de iki grubun birleşmesindenmeydana geldi: Jazani ya Siyahkal grubu ve Tahran'daki Ahmetzadeh grubu.
Jazani grubu 1966'da Bijan Jazani (felesfe bölümü) Abbas Soorki (siyasal
bilimler) Muhammed Aştiani (hukuk), Hamit Eşraf (teknik), Aliakbar Safai
Farahani taraf ından oluşturuldu. Ancak, bu grubun bütün üyeleri Safai
Farahani ve Hamit Eşraf dışında Savak taraf ından tutuklandılar. Kalan iki kişi
iki bölümden oluşan yeni bir takım oluşturdular. 1. Orman grubu, 2. Kent
grubuSiyahkel olayından sonra Hamit Eşraf liderliği üstlenip, şehir içi gerilla
savaşı tezini örgüte sundu. Bu örgüt yasal yollardan mücadele veren diğer
siyasal gruplar ı eleştiriyordu. Çoğu üyesinin tutuklanmasına rağmen kalan
üyeler örgütün ilerideki operasyonlar ının organizasyonunu planladılar.
Elçiliklere saldırdılar, üniversitede Siyahkel olayının yıl dönümünde grevler ve
gösteriler düzenlediler ve birçok silahlı operasyon gerçekleştirdiler.
İran Halk Mücahitleri Örgütü : Bu örgüt Haziran 1963'ten sonra
silahlı eylemlere yöneldi. Örgüt kurucular ı Ayetüllah Talaghanı ve Bazergan
yeni düşüncelerin etkisi altında hareket edip islami toplumsal adaleti, eşitlik
ve özgürlük taraftar ı olmayı bilimsel bir ideoloji olarak tanımaktaydılar. Hatta
daha ileriye gidip islam ve Marksizmin benzer tutulan bazı taraflar ını
birleştirmeye çalıştılar. Ancak, bu uzun sürmedi. 1975'de örgütün giderek
Marksizme mehil göstermesinden sonra örgüt liderleri çoktan Marksist
olduklar ını açıklamışlardı bile.
a) İdeoloji
Halkın Fedaileri örgütünün kurucusu Bijan Jazani, Marksizmi iki grupta
sınıflandır ıyor. 1. Devrimci Marksizm, 2. Burjuva Marksizm.
Burjuva Marksizmi, Marksizmi sosyolojik ve ekonomik bir ekol olarak
tanımlıyor hatta işçi hareketlerine kar şı onu kullanmaya çalışıyordu. Halbukidevrimci Marksizm-Leninizm alt yapı ve üst yapının ilişkisinden diyalektik ve
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 208/261
203
bilimsel bir algılama ortaya koyuyor, dini ve objektif faktörlere devrim
hazırlığında yer veriyordu. Yani tarihi gerekçelerin toplumsal hareketler
kanalından geçmesi gerekiyordu. Marksizm-Leninizm bir aşamadan diğer
aşamaya geçiş sırasında bilinçli bir harekettir. Jazani'nin sosyoloji
yorumunda halk emperyalizm ve onun sosyal müttefiki yani komprador
burjuvalar ve özellikle idari ve militaristler ile çelişki içindedir. Jazani Çin
komünist devrim örneğini öneriyordu.
Mücadele stratejisi olarak Mao'nun teorisine göre köylerde ve tar ımsal
alanlarda halk tabanı
na dayalı
tartı
şmalar ı
kentlere taşı
mak lazı
mdı
. Siyahkeloperasyonu bu teoriye dayanarak planlanmıştır. Maoculuk başlangıçta solcu
harekette ve özellikle genç öğrenciler üzerinde derin bir etki yarattı ve halk
ordusu veya özgürlük ordusu fedaileri adı altında, küçük gerilla gruplar ı,
oluşturuldu. Gerilla savaşlar ının etkisi konusunda teorik yaklaşımlar ın en
orijinal yazılar ı Ahmetzade, Poyan Jazani'ya aittir. Bunlar ın arasında
Jazani'nin yazılar ı kendi yaratıcı beynine aittir; ancak diğer yazılar tamamen
Latin Amerika'nın gerilla savaşı teorisyenlerine ait klasik metinlerden
alınmıştır.1
Jazani'ye göre: “İran 1960-1963 yıllar ı arasında kısa bir duraklama
dönemi yaşadıktan sonra harekete geçmiş ve Haziran 1963'de devrimci
gücünü ortaya koymuştur”. Ona göre: "Artık siyasi bir topluluğu oluşturmanın
ve parlamenter mücadelenin hiçbir yarar ı yoktur".1 Bu şartlar altındadır ki
başta Marksist-Leninist ögeler olmak üzere devrimci güçlerin ayakta
kalabilme mücadelesinde dağı
lmamak için direnişlerini yükseltip birle
şmeleri
gerekir. Halk fedailerine göre bireylerin ve örgütün yok olması önemli değil,
önemli olan deneyimlerin kalmasıdır.
b) Organizasyon
Halk fedaileri ve halk mücahitleri gerilla örgütlerinin her ikisi de
organizasyonu aynı derecede önemsiyorlardı. Halk fedailerinin geçmiş
1 Bijan Jazani, Chigone Mobareze Mosellehane Be Jeng Tebdil Mishavad, Halk Fedaileri
Örgütü, Tahran, 1978, s. 18.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 209/261
204
mücadelelerine dayanarak hizmetlerin en önemli faktörü olarak
organizasyonun yokluğunu belirlemesi, sonraki çalışmalarda organizasyona
özel bir önem verilmesine sebep oldu.2 Leh Dvan marksist aydınlardan biri
olarak gücün organizasyonda saklı olduğunu ortaya koyuyordu ve ona göre,
organizasyon kadrolarla konuşup tartışmadan mümkün değil; En etkili
organizasyon tarzı tam bilgi gerektiriyordu.
Her örgütün siyasi çizgisine uyumlu siyasi görevleri vardı.3 Halk
fedaileri örgütünün oluşumunun ilk yıllar ında ilişkiler daha çok arkadaşça
devam ediyordu. Ancak, ilerideki şartlar gizliliği gerekli kı
lı
nca örgüt liderlerikararlar ı merkezi bir sistem içinde düzenlediler ve yukar ıdan aşağıya
kanalize ettiler. Örgüte indirilen ilk darbelerden önce örgütte demokratik
merkezcilik uygulanıyordu. Ancak 1971-1972'de rejimin örgüte olan saldır ılar ı
ve örgütün bu saldır ılardan aldığı derslerden sonra demir oligar şi veya demir
düzen uygulamaya konuldu. Yeraltı çalışması, gizlilik ve baskılardan dolayı
geniş iletişim imkansızlaşıyordu ve bundan dolayı kararlar tek veya en çok iki
kişi taraf ından veriliyordu. Örneğin halk fedaileri örgütünde 1971'den sonra
karar merkezi Hamit Eşraf oldu. Halk fedaileri taraf ından ciddi biçimde
uygulanan organizasyon düzenini aşağıdaki gibi sıralayabiliriz. 1. Merkezi
iradenin kanun olarak kabul edilmesi, 2. Olaylar ı ideolojik şekle sokmak, 3.
Gizli evlerde yaşamak, 4. Bireyleri normal günlük hayatlar ından ayırmak.
Bu örgütün esas sorunu, organizasyon değil halkla olan ilişki
biçimindeydi. Zira mevcut baskıcı koşullar ve kabul edilmiş marksist
organizasyon biçimi onlar ı
n savunma mekanizması
nı
güçlendirmesinerağmen halkla geniş çapta birleşmeleri için uygun bir mekanizma bulamadılar
ve zamanla halktan uzaklaştılar.
1 Bijan Jazani, Usule Ejtimai ve Strategy Hareket Enghelabi İran, Tahran, Maziyar
Yayınlar ı, 1979, s. 7.2 Tarih ve Tesise Sazemane Mujahedin Halk, Halk Mücahitleri Örgütü, Temmuz 1979.3 Leh Dvan, Sazeman ve Teshkilat Tahran, Binaz Yayınlar ı, 1979, s. 47.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 210/261
205
c) Seferberlik
Halk fedailerinin faaliyetleri daha çok örgüt içindeydi ve gerillaeylemleri örgütün içinden yönlendiriliyordu. Bu eylemler örgüt faaliyetlerinin
başında geliyordu. Düzenli siyasi bildiriler ve gece dağıtılan ilanlar, rejimin
işkenceleri ve milli sermayenin dışar ıya kaçır ılmasını açıklıyordu. Bunlar
halkın rejimi daha iyi tanımasında çok etkiliydi. Silahlı ve gerilla eylemlerini
üçe bölebiliriz. 1. Patlama eylemleri, sivil polis merkezlerine sald ırma
(bombalı saldır ı, el bombası saldır ılar ı). 2. Terör eylemi, Şah rejimine bağlı
kişilerin, yabancı
müsteşarlar ı
n veya mücadeleyi terk edip Savakla işbirliğinegirenlerin öldürülmesi, örgüt içi tasfiyeler. 3. Ekonomik kaynak yaratmak için
bankalara silahlı saldır ılar düzenleme.
Tam olarak yapılan gerilla hareketlerinin sayısı konusunda bir liste
bulunmuyor. Ancak, 1970-1977 yıllar ı arasındaki ilanlara, el yazılar ına ve
gazetelere bakarak böyle bir liste ortaya çıkıyor. 1971'de en önemli
operasyonlar Korgeneral Farsio'ya kar şı yapılan suikast, Gholhak karakoluna
saldır ı ve iki rehin alma eylemidir ki halk mücahitleri taraf ından yapılıpbaşar ısız kalmıştır. 1977'de fedailer dört bombalama operasyonu
gerçekleştirdiler. 1976'da iki patlama ve bir terör operasyonu, iki Amerikalı
müsteşar ın ölümüne neden oldu, 1974'te dokuz eylem (iki rejim elemanının,
bir kapitalistin, bir hain fedainin öldürülüşü ve beş patlama) gerçekleştirdiler.
Halk Fedaileri ve Halk Mücahitleri gibi halk kaynaklar ına ulaşamadıklar ından
bankalara silahlı soygun düzenliyorlardı.1
Bazı merkezlere el bombası atılmasından amaç antiemperyalistduygular ını göstermekti. Farklı ülkelerin temsilciliklerine, İran-Amerikan
derneği, Umman Elçiliği, Shell Petrol Şirketi, Pan Amerikan uçak şirketi vb.
merkezlere daha çok saldır ılıyordu. Bu eylemlerin hepsi büyük hasar ve can
kaybına yol açmıyordu ve bazılar ı silah elde etmek için yapılıyordu. Örnek
olarak Gholhak ve Tebriz karakollar ına yapılan saldır ıyı gösterebiliriz. Bu
örgütün çoğu faaliyetleri 1970-1977 yıllar ı arasında Tahran'da ve az sayıda
diğer kentlerde gerçekleşti. Bu eylemler onun stratejisini yansı
tmayı
p daha
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 211/261
206
çok günlük olaylardan etkileniyordu. Yani eylemler ve amaçlar arasında
mantıklı bir ilişki yoktu.
Siyahkel olayı örgütün İran'ın yakın tarihine ilk gerilla hareketi olarak
geçen radikal operasyonlar ından biriydi. 1970 yılında örgütün orman kolunun
birkaç üyesi Siyahkel etraf ındaki dağlarda, Gilan iline yerleştirilen. Ancak,
Savak taraf ından belirleyip, Siyahkel sınır karakoluna yapılan saldır ıda
(1971) tutuklanıp idam edildiler. Gerilla saldır ılar ının liderleri, işçi ve köylülerin
rollerinin öneminin bilincinde değillerdi. Bildirilerinde işçiler ve çiftçileri
destekleme amacı
yla bol miktardaki slogan bulunması
na rağmen, pratikteişçi ve çiftçi tabanlar ı ile bir sağlıklı bir bağ kurulamadı. Bazı eleştirmenlere
göre silahlı saldır ı halkı organize etmek için değil belki halkı uyandırmak için
sadece bir araçtır. Ancak, böyle bir saldır ı da devrimcileri halktan ayıran
duvar arkasındaki bir harekettir.2
Köy ve kentlerdeki halk tabanı bir aşamada bu örgütleri
desteklemediği gibi, çoğu durumlarda eylemi yapanlar halk taraf ından
tutuklanıp, rejim güçlerine teslim edildiler. Örneğin Siyahkel sınır karakolunasaldıranlar köylere indikten sonra köylüler taraf ından tutuklanarak polise
teslim edildiler.3
Bazen de şehir içi operasyonlarda halkın müdahalesi sonucu
operasyon başar ısız kalıyordu. Örneğin, halk fedailerinin Şah'ın yeğenine
(Şahram) saldır ısı halkın müdahalesiyle başar ısız kaldı.4Böylece halk
fedailerinin silahlı mücadelesi siyasi bir değişime veya bir halk devrimine yol
açamadı.5
1 Bijan Jazani, Si Sal Tarihe İran, II. Cilt, Tahran, Ferda Yayınlar ı, 1978.2 Organe Rahe Kariger Dar Enghelab, Fedailer Halk Partisi Yayınlar ı, 1980, s. 105.3 Raveshhaye Savak, I. Kitap Halk Mücahitleri Örgütü Üyeleri, Tahran, Samadiye Yayınlar ı,
1982.4 Dastone Siyahkal, Halk Fedaileri Örgütü, 1980, ss. 33-34.5 Errand Abrahamina, Radicalism The İraian Mojahedin, İbid, p. 260.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 212/261
207
d) Liderlik
Marksist örgütlere hakim ideolojik esaslardan dolayı lider ve liderliksadece örgütün içinde gündeme geliyordu. Rejimin darbelerinden önce halk
fedaileri örgütü demokratik merkeziyetçilik yönetimiyle yönetiliyordu. Daha
ileri aşamalarda liderin görüşleri örgütün yasalar ına dönüşüyordu. Bu yöntem
1972-1976 arasında, yani bireysel yönetimin uygulandığı dönemde göze
çarpıyor. (Michels'in tunç ironi oligar şi).1 Fedailer örgütünü incelemeye
aldığımızda bunlar ın halk liderliğini ele geçirmek için herhangi bir çabada
bulunmadı
klar ı
nı
görüyoruz. Hatta böyle bir çaba olsa bile örgüte hakimideoloji ve bu ideolojinin halkın dini inançlar ıyla uyuşmaması ayr ıca rejimin bu
gruplar ı kafir ve dinsiz olarak halka tanıtma çabalar ı, halk arasında bir destek
bulamamalar ına sebep oldu. Halk fedaileri örgütü taraf ından kazanılan
güçlerin istatistiksel verileri, onlar ın eğitim görmüş insanlar arasında bile
başar ısız olduklar ını gösteriyor. Yani, iki gerilla örgütünün Savak'dan
korunmuş olanlar ın sayısını toplasak 250 kişi, yani %0.5 oranından daha
yüksek bir oran çıkmaz, zira o yıllarda tüm ülkedeki öğrenci sayısı yaklaşık
8.000 kişiydi.
1 Robert Michels, Jameshenasi Ahzab, Çev. Ahmet Naghibzadeh, Tahran, SoghanYayınlar ı, 1990, ss. 220-221.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 213/261
208
İran İslam Devriminde Marksist Aydınlar ın Rolleri ve Etkililikleri
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
Değişimfaktörleri
Marksistaydınlar
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Zafer
Zafer
Zafer
Zafer
İdeoloji
Seferberlik
Organizasyon
Liderlik
Marksizm - Leninizmİslam - MarksizmDemokratik - Merkezcilik
Siyasi ve nizami ilanlar gece yazılar ı,dağıtımı. Kor General Farsio, Şah vesermaye sahiplerinin terörü, patlamaoperasyonlar ı, batı ülkeleri ve şirketlerinesilahlı saldır ı, Siyahkel olayı
Halk mücahitleri örgütüHalk fedaileri örgütü (Jazani-Ahmetzade grubu)Halk ordusu, özgürlük ordusu,Arkadaşlık topluluğu
Jazani ve Ahmetzadeh
Eşraf
Santralizm ve gerilla çizgisi
_____
Halk hareketleriyle birleşmek
____
____
Amerikalı müsteşar ın terörü, patlamaoperasyonu, silahlı operasyonlar, grevSiyahkel olayının yıl dönümü adınaüniversitede itirazlar
Gizli çalışmalar, demir düzen sistemi
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 214/261
209
K. Dini Ulemanın İslami Devrimdeki Rolü
İran’da batıcı lâik anlayışı savunan görüş, Musaddık döneminin veonun izleyicilerinin İran İslam Devrimi döneminde de düşüncelerini
yansıtmaya çalışmışlardır. Bu görüşleri savunanlara göre İslam
Cumhuriyetinin idare şeklinin laik bir anlayışta gerçekleşebileceğini
benimsememektedirler. Yani din ile devlet işlerinin birbirinden ayr ılması ve
din adamlar ının asli görevlerinin ibadet alanlar ında kalmasıdır. Bu görüşü
savunanlar, Ayetulah Telegani başta olmak üzere, Ayetüllah Şeriatmadari ve
zaman zaman Humeyni ile çatı
şmalar ı
ndan dolayı
Mehdi Bazergan ve BeniSadr olmuşlardır.
Humeyni’nin bu konudaki görüşleri şöyledir: İslam dini ibadeti siyaset,
siyaseti ibadet olan bir dindir.1 Devrimin önderi, bu görüşü ile tutarlı biçimde
din adamlar ının siyasetin içinde olmalar ı gerektiğini vurgulamaktadır. Diğer
taraftan dini, siyasetten ayıran ve din adamlar ını camilere hapseden
anlayışın islam toplumlar ını zayıflatmayı amaçlayan sömürgeci batı anlayışı
olduğu kanısındadır. Onun kanısınca, din adamlar ı camiye kapandıklar ı sürelerde islam dünyasını kültürel olarak kendisine yabancılaştırmış böylece
siyasal ve ekonomik alanlarda yabancı boyunduruğu altına girmiştir. Ne
zaman ki, din adamlar ı camiden çıkıp siyasete dalmışlar, işte o zaman islam
devrimi başar ıya ulaşmıştır.
Humeyni’nin gerek Mehdi Bazergan ile çatışması ve gerekse
Cumhurbaşkanı Beni Sadr ile sürtüşmesi ya da farklı tutumlar ının
kaynağında, laik düşünen kişilere kar şı duyduğu güvensizlik yatmaktadır.Onun gözünde din adamlar ının siyasetten ayr ılıp salt dinsel görevlerle
ilgilenmesinden yana olan bu kişilerin tavr ı, devrimin saptır ılması anlamına
gelen ve tüm felaketlerin kökeni sayılan batı kültürüne davetiye çıkarmak ve
islam kültürüne ve dolayısıyla İran halkının yeniden köleleştirilmesi anlamına
gelmektedir. Bu yüzden Humeyni, devrimin ilk günlerinden başlayarak sürekli
biçimde din adamlar ını kollamış ve onlar ın kenara itilmesinin önüne dikilen bir
1 Humeyni’nin Konuşmas ı; Cilt I, İran İslam Cumhuriyeti Büyük Elçilik Yayını,Ankara, 1982, s. 128.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 215/261
210
engel olmuştur. Dolayısıyla, söz konusu din adamlar ına en yüksek
mevkilerde görevler vermiştir. Humeyni’nin bu tür atamalar ına örnek olarak
İçişleri Bakanlığı’na Ayetüllah Mehdevi-Kani ve daha sonra İran
parlamentosu başkanlığına seçilen Hacetül İslam Ali Ekber Haşimi
Rafsancani, Devrim mahkemeleri başyargıcı Hacetül İslam Sadık Halhali,
Devrim Mahkemeleri başsavcısı Ayetüllah Kuddusi gibi isimleri görmekteyiz.
Humeyni bu aşamada, sadece laik akımlarla ya da laik gruplarla ilişkili
islamcı siyaset adamlar ıyla değil aynı zamanda bazı din adamlar ı ile de
zaman zaman ters düştüğü görülmüştür. Örneğin, bir eylem adamı
olan veŞah’ın zindanlar ında tam 15 yıl hapis yatan Ayetüllah Talagani, Musaddık
geleneklerini izleyen bir din adamıydı. Devrim komitesinin bazı
uygulamalar ında şikayetçi olmuş ve din adamlar ının yürütme görevleri alması
görüşünü benimsemiştir.
Ayetüllah Talagani, Musaddık geleneğini izleyen bir din adamı, parlak
ve çileli devrimci sicili nedeniyle popülaritesi ancak Humeyni ile
kıyaslanabilen bir önderdi. Adından İran’ın rakipsiz Cumhurbaşkanı olaraksözediliyordu. Ancak, ölümünden kısa bir süre önce yaptığı açıklamada, din
adamlar ının bu tür görevler almaması gerektiği görüşünde olduğunu ilan
ederek, Cumhurbaşkanlığının asla söz konusu olamayacağını duyurmuştu.
İmam Humeyni, her ne kadar din adamlar ının toplumdaki yerlerini
yıpratacak nitelikte olan Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık gibi görevleri
üstlenmeleri gerektiği görüşünde Talagani ile birleşmekteyse de, din
adamlar ının yürütme erkinin çeşitli kademelerinde görev almalar ını özendiricitutumlara giderek, bu eğilimdeki din adamlar ını desteklemiştir. Hatta daha
ileri giderek, devrim komiteleri, devrim mahkemeleri gibi din adamlar ının
denetiminde olan kurumlardan şikayetleri; din adamlar ına yönelebilecek ve
kar şı devrimci güçlerin yararlanabileceği bir eleştiri kampanyasının başlangıcı
olarak değerlendirmiş, hatalar ını görmezlikten gelerek bu kurumlar ı
savunmuştur. Ayetüllah Talagani gibi sınırsız saygınlığa sahip bir önderin
kaygı
lar ı
bile, Humeyni’nin bu tutumunu değiştirmeye yetmemiştir.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 216/261
211
Ancak, Humeyni’nin din adamlar ı zümresinin bazı unsurlar ı ile
arasındaki çelişkilerin en ciddisi ve en kayda değeri kuşkusuz, Ayetüllah
Şeriatmadari ile içine girdiği çekişmedir.
İran Şii ulemasının tümü politize değildir. Hatta sayısal olarak
bakıldığında belki de siyaset dışı din adamlar ının sayısı daha fazladır.
Humeyni nasıl 1950’lerde Musaddık ile sürtüşmesiyle ün yapan Ayetüllah
Kaşani gibi politize bir din adamı ise; Ayetüllah Şeriatmadari de tıpkı
1950’lerde yanına erişilmez din otoritesi Ayetüllah Borucederi gibi siyaset dışı
bir din adamı
dı
r. Üstelik Şeriatmedari, dini bilgisiyle Humeyni’den daha üsttesayılmaktadır. İran’daki beş Ayetüllah El-Uzma’dan biri ve en önde geleni
olarak kabul edilmektedir.
Humeyni-Şeriatmedari çekişmesi, daha devrim zaferinin öncesinde,
devrimci kitle gösterileri sürerken gözlenebilmiştir. Ülkeyi saran kitle
hareketlerinin giderek genişlemesi üzerine, İran’ın en önde gelen Merc-i
Taklid’i olarak belirli bir ağırlığı bulunan Ayetüllah Şeriatmedari de ağzını
açmış belki de açmak zorunda kalmıştır. Yaşlı din adamı, Kum’da yaptığı açıklamalarda Şah’lığı eleştirmiş, din adamlar ına yasalar ın islama uygun olup
olmadığını denetleme olanağını sağlayan 1906 Anayasası’na dönülmesi
çağr ısını yapmıştır. Şeriatmedari, uzun süre Şah’lık rejiminin yıkılması
çağr ısında bulunmamış, daha ziyade meşruti monar şiden yana gözükmüştür.
Buna kar şılık, İran dışındaki Humeyni uzlaşmazlığını ve kararlı
biçimde İslam Cumhuriyeti çağr ısı yapan tutumuyla dikkati çekmiştir. Olaylar,
Humeyni’nin istediği ve onun tutumunu doğrular biçimde gelişip, Devrimzafere ulaşınca Humeyni de Devrim’in önderi olarak yeni İran’daki yerini
almış ve Şeriatmedari’yi bir kenara bırakmıştır.
Devrimci gösteriler döneminde dini konumu nedeniyle “Ülke içindeki
muhalefetin önderi” olarak sunulmaya çalışılan Ayetüllah Şeriatmedari, İmam
Humeyni ülkeye döndükten ve yeni rejimin dizginlerini eline geçirdikten sonra
devrimin gerçek önderine kar şı ince ve hesaplı bir muhalefete geçmiştir.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 217/261
212
Şeriatmedari’nin, Humeyni’ye muhalefeti, Şii geleneğine uygun olarak
din adamlar ının devlet iktidar ında bulunmamalar ının gerektiği anlayışına
dayandır ılmıştır. Bu sayede Şeriatmedari, tüm batıcı liberal eğilimleri
bar ındıran laik gruplar ın da manevi koruyuculuğunu ister istemez
yüklenmiştir. Hatta Humeyni ile Bazergan arasında çıkan çatışmalarda
dolaylı olarak, Bazergan’ın yanında toplanmanın koruyucusu görünümünü
kazanmıştır.
Devrim sonrası koşullarda, Humeyni’nin muhalifleri Merc-i Taklid olan
İmam-ı
ancak bir başka Merc-i Taklid ile ve üstelik daha da önemli bir dinotoritesi sayılan Ayetüllah Şeriatmedari ile dengeleyebileceklerini düşünerek
Şeriatmedari şemsiyesi altına girmişlerdir. Şeriatmedari, biraz kendi bilinçli
tutumu, biraz da kendi iradesi dışında oluşan nedenlerle bir güç merkezi
olarak, Humeyni’ye kar şı olan laik kesimlerin dini lideri olarak, daha da ötesi
din adamlar ı topluluğunun içinde Humeyni’ye kar şı akımın lideri olarak
sahneye çıkmıştır.
Bu nedenle Şeriatmedari’den biraz daha bahsetmek yararlı olacaktır.
Ayetüllah Şeriatmedari Azerbaycan’lıdır. Yani Türk kökenlidir. Bir
Merci-i Taklid olduğu için gücünü sadece İran nüfusunun üçte birini oluşturan
Türkler’den almaktadır. Ancak, etnik köken, ortaklığı nedeniyle İran’ın Türk
eyaleti olarak Azerbaycan’daki manevi otoritesi de su götürmez niteliktedir.
Onun için Türk’lükten önce Müslümanlık esastır. Ayetüllah Şeriatmedari
gelenekçi bir din adamı olarak, elbetteki bir ümmetçi, bir pan-islamist idi.
Bununla birlikte, etnik kıpırdanmalar ın ortaya çıktığı devrim sonrası İran’daHumeyni ile giriştiği çekişmede Türk’lerin dini lideri görünümünü kabullendi
ve Türk kartını ustaca oynadı. Türklüğünden Humeyni’ye kar şı gücünü
korumak amacıyla yararlanmayı düşündü.
Ayetüllah Şeriatmedari, İran siyasal çevrelerinde çok zeki ve kurnaz bir
şahsiyet olarak tanımlanmaktadır. Humeyni’ye kar şı muhalefetini hiçbir
zaman aleni biçimde yürütmemiştir. Uygun anlar ı kollamış ve en kritik
noktalarda iyi tasarlanmış çıkışlar yapmıştır.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 218/261
213
1979 yılı Aralık ayında Azerbaycan eyaleti ve merkezi Tebriz’de büyük
bir ayaklanma gerçekleşmiş ve bu ayaklanma Şeriatmedari’nin prestij
kaybına neden olmuştur. Bunun üzerine Şeriatmedari Kum’daki köşesine
çekilmiştir. Ancak çok kişi, yeniden uygun zamanı kolladığı yargısına
varmıştır.1
Şah döneminde Anayasal monar şiyi, devrim sonrasında ise din
adamlar ının siyasal görevler almamasını liberal bir “İslam Cumhuriyeti”ni
savunan Şeriatmedari’nin; Humeyni ile en belirgin ayr ılığı, İslam
Cumhuriyeti’nin Anayasası
’na ilişkin olarak ortaya çı
kmı
ştı
r. Bunlar ı
n dabaşında yeni Anayasa’nın 5.maddesi olan “Velayeti Fakih” adıyla anılan ve
Humeyni’ye İslam Cumhuriyeti’nin önderliğini bir din adamının yapması
yetkisini vermesinde belirginleşmiştir.
Bu gelişmeler 1979 yılı Aralık ayında yapılan Anayasa
referandumunda daha da hızlandı. Şeriatmedari’nin referandum sırasında
“Velayeti Fakih” hükmünü eleştirmesi kimi gruplarca provake edilerek
Kum’daki evine saldır ılmasına neden oldu. Dış basında Humeyniciler ileŞeriatmedariciler çatışması olarak yansıyan çatışmalar Azerbaycan’a sıçradı
ve Tebriz’de Anayasa’ya kar şı gösterilere dönüştü. Şeriatmedari’nin ismini
siper eden kar şı devrimci ve eski rejim yanlısı taraftarlar bir nevi rejimi
yıkmayı amaçlayan ayaklanma denemesine çevirdiler, olay sonucu,
Humeyni’nin resimleri yırtıldı. Tebriz’deki bölünme İran çapındaki bir
bölünmenin habercisi olarak değerlendirildi. Batı ve Amerika basını olaylar ı,
“Humeyni rejiminin kar şı
laştığı
en ciddi sorun” olarak niteledi.Ayaklanmanın ciddiliği anlaşılınca, Başbakanlıktan ayr ılmış olmasına
kar şılık Türk kökenli ve Tebrizli mehdi Bazergan Azerbaycan’a gitti. Daha
sonra o tarihlerde devrim konseyi üyesi, ekonomi ve maliye bakanı sıfatlar ını
taşıyan Beni Sadr ile devrim komitesi başkanı Ayetüllah Mehdevi-Kani de
Tebriz’de karargah kurarak rejim için en ciddi bir ayaklanman ın önüne
geçmiş oldu.
1 Havadisi Enghilab (Devrim Olaylar ı), Tahran, 1982, s. 29.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 219/261
214
Adı geçen ayaklanma girişiminin 1979 yazında kurulan, Ayetüllah
Şeriatmedari’nin oğlunun yönetimindeki Müslüman Halkın Cumhuriyetçi
Partisi adlı örgütün yönlendirdiği anlaşıldı. Bir çok kar şı devrimcilerin bu
partiye sızdığı ve bu partinin adı altında Ayetüllah Şeriatmedari’yi bayrak
yaptıklar ı açığa çıkar ıldı. Ayetüllah Şeriatmedari durumu fark edince köşesine
çekildi. Parti de yasaklanarak kapatıldı.
Ayetüllah Şeriatmedari’nin kişiliğinde geliştirilen olaylar öyle ilginç bir
biçime dönüştürüldü ki hatta bu konuda Tebriz olaylar ı ile ABD’’nin rehineler
sorununun aynı
günlere rastgelmesi sonucu, Şeriatmedari ABD yanlı
sı
olarakbile suçlandı.1
a) Liderlik
Rafipur'a göre devrimci lider aşağıdaki özelliklere sahip olmalıdır:
1. İktidardakilerle mücadele cesareti olmalıdır.
1. Davranışlar ında uzlaşmacı değil mücadeleci olmalıdır.
2. Halkın isteklerini sert, mücadeleci ve duygusal olarak ifade
edebilme yeteneğine sahip olmalıdır.
Ona göre: "1977-79'daki İslami devrimi yönetebilen tek kişi bu
özelliklere sahip İmam Humeyni idi. O halk taraf ından kabul edilmişti ve aynı
zamanda halk arasında dini lider olarak da söz sahibiyidi."2
Humeyni İslami hükümetten yeni uygulanacak bir yorum ortayakoyarak devrimin mimarlığını yaptı. Şahla mücadelede stratejiler ve tatbikler
konusunda karar veriyordu. Onun üçüncü rolü devleti oluşturmasıydı. Kendisi
direkt olarak devletin yapısına girmedi, ancak devletin teşekkülü ve
yapılanmasında adım adım rolü vardı. İmam Humeyni bütün iktidar ve
meşruiyet (geleneksel, karizmatik ve akılcılık) özelliklerini birarada taşıyordu.
Bir yandan dini konumundan dolayı geleneksel bir meşruiyeti vardı; diğer
1 Ahmet Kesrevi; Tarihi İran , s.173.2 Faramarz Rafipur, a.g.e., s. 97.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 220/261
215
yandan devrimci mücadeleleri ve uzlaşmaz görüşleri kişiliğindeki özelliklerle
bütünleşip ona karizmatik bir görüntü vermişti. Devrim, zaferden sonra seçim
sisteminin yerleşmesiyle akılcı ve medeni bir meşruiyete kavuştu.1
İmam Humeyni dini, konumu ve ünü vasıtasıyla gruplaşmış bir
toplumun öfkesini tek bir hedefe doğru yönlendirip yönetebildi. Humeyni
rejime kar şı mücadelede taktikler belirleyip ulema, camiler ve öğrenciler
yoluyla bunu topluma empoze ediyordu. Rejime kar şı özel teşebbüslere izin
verip halkı İslam'i bir ekol ve hayat biçimi olarak kabul etmeye teşvik
ediyordu.
2
İmam Humeyni'nin liderliği devrimin oluşumu sırasında iki belirgin
özellik taşıyordu.
1. İmamın konuşmalar ı sırasında ortaya çıkan gerçek onun halka
dayandığını ortaya koyuyordu.
2. Halkın sloganlar ı da, halkın kar şılıklı olarak imama dayandığını
gösteriyordu. Yani İmam Humeyni ve halk kar şılıklı olarak birbirlerine destek
veriyorlardı.
b) Organizasyon
Ulema devrimin organizasyonu konusunda çok önemli rol oynadı. 7
Ocak 1978'de İttilaat gazetesinde Humeyni'ye hitaben aşağılayıcı bir makale
yayınlanınca Kum kentinin talebelerinin rejim aleyhine ayaklanmalar ı sonucu
polis müdahalede bulundu ve ölümlere neden oldu. Bundan sonra devrim
organizasyonu geleneksel ve mezhebi yöntemler ve modern araçlar
yardımıyla başladı.
1. Humeyni'nin emirleri, kasetler, camilerde namazdan sonraki
haberler, motosikletliler taraf ından hızla halka ulaştır ılıyordu. Ayr ıca o
1
Naser Hadian, Ahemmiyet Didgahe Skampel ve İdeoloji ve Rehberi Dar Enghelobeİslami İran, Tahran Üniversitesi Yayınlar ı, 1990, s. 489.2 Naser Hadian, a.g.e., s. 18.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 221/261
216
dönemde devrim olaylar ından doğru ve gerçekçi haberler yayınlayan önemli
bir görevi yerine getirmiş oluyorlardı.
2. 17 Ocak 1978'de Kum ayaklanması ardından 18 Şubat 1978'de
Tebriz, Yezd ve Meşhet kentlerindeki ayaklanmalarda şehitlerin sayısı artmış
ve sonraki anmalarda katılanlar ın sayısının çoğaldığı ayaklanmalar günden
güne daha büyük ölçüde yayılıyordu.
3. Caddelerde kalabalık cemaat namazlar ının düzenlenmesi (örneğin,
şeker bayramı namazı) askerleri gösterileri bastırmakta zor durumda
bırakıyordu. Çünkü askerler vicdani duygular ının aksine olarak namaz kılaninsanlar ın üzerine gönderiliyordu. Bu durum orduda ciddi problemlere neden
oldu.
4. En önemli organizasyon silahı mezhebi-heyeti yürüyüşlerinin
kullanılmasıydı. 1978 devrinden önceki dönemde Aşura ve Tasua günlerinde
geleneksel örf ve adetlere göre heyetler (yürüyüş gruplar ı) organize edilip,
mezhep faktörü de kullanılarak devrim için ve evrimin stratejileri
doğrultusunda halk çok iyi organize edildi. Hatta bu organizasyon şekli
yabancı bilim adamlar ının bile şaşkınlığına yol açtı.1
Sadık Zibakelam'a göre 1940'lı, 1950'li, 1960'lı, 1970'li yıllar ın zor
şartlar ında ulema devrime destek vermemişti ve organizasyon adına kayda
değer herhangi bir programda yoktu. Ancak ulemanın son dönemdeki
mücadelesinde en güçlü taraf, İmam Humeyni'nin kayıtsız şartsız
egemenliğiydi. Ayr ıca bazı Humeyni taraftar ı ulema Ayetüllah makamına
ulaşmamalar ına rağmen ilmiye okullar ında hoca konumuna geçip liderlik
grubuna katıldılar. Devrim görünüşte düzenli bir teşkilata sahip olmamasına
rağmen bu iki faktör birleşerek Humeyni taraftarlar ından oluşan
organizasyonlar ülke çapında çok güçlü bir örgüt gibi hareketlenmeye yol
açtılar. Hapisten çıkan, sürgünden dönen onlarca din hocası 77-78
yıllar ındaki ortamda kentlerde camileri ve tekkeleri kullanarak halkı harekete
geçirdiler. 1977'nin ortalar ında İmam Humeyni taraftar ı ulemadan Beheşti
1 Faramarz Rafipur, a.g.e., s. 100.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 222/261
217
başkanlığında Ruhaniyete Mobarez adında bir teşekkül oluşturdular.
Gösterilerin programlanması, camilerdeki konuşmalar, nutuklar, slogan
hazırlanışı ve kısaca hareketin organizasyonu büyük ölçüde bu teşekkül
vasıtasıyla yürütüldü. Bu grubun liderleri arasında Haşemi Rafsanjani,
Bahoner, Mehdevi Keni, Hosruv Şahi, İrvani, Nutuk Nuri, Moadihah, Kerubi
ve benzerlerini sayabiliriz.1
c) Seferberlik
Ulemanın halkı seferber etme konusundaki belirgin gücü, İran İslami
devriminin İslami ideolojisinden ileri geliyordu. Toplumu batı kültür ve
medeniyetinden ar ındırma, yeni bir toplum ve insan yaratma vaadini veren bir
ideoloji, halkı sahneye çıkartıp onun desteğini hatta fedakarlığını mümkün
kıldı. İran devrimindeki halk katılımı dünyadaki çoğu devrimlere göre
benzersizdir. Bu gösteri ve yürüyüşlerin mezhebi törenlerle eş zamanlı
olması göze çarpan en önemli noktadır. Örneğin şeker bayramının gösterileri,
Aşura ve Tasua hareketleri dünyanın en büyük gösterileri arasında yer aldı.
Hatta dini düşünceleri olmayan insanlar bile bu yürüyüşlere katılıp Allahu
Akbar sloganını tekrarladılar.1
Şii ruhaniyeti belli sebeplerden dolayı İran'ın devrimci ve İslami
hareketlerinde önemli bir rol oynamıştır.
Bu sebepleri şu şekilde sıralayabiliriz:
1. Ulemanın Toplumsal Konumu : Çoğu ulema toplumun yoksulkesimlerinden çıkıp, zorluklar içinde yetişmişti.
2. Şii Hocalar ın Ekonomik İstiklali : Şii ruhaniyeti maddi açıdan
siyasi sistemden bağımsızdı. Ruhaniler geçimlerini halkın fitre ve zekat
yardımlar ından temin ediliyorlardı.
3. İletişim Ağı : İçtihat ve taklit Şii ekolünde özel bir önem taşıyor.
Bütün halkın din büyüklerine ulaşamamasından dolayı ulema, büyüklerin
1 Sadık Zibakelam, a.g.e., ss. 267-268.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 223/261
218
düşünceleri ve görüşlerini halka iletme rolünü üstlenmekteydi. Büyüklerin
görüşleri ve fetvalar ını camilerde halka iletip, kar şılıklı olarak halkın
problemlerini de liderlere aktar ıyorlardı.2
Bu özellikler sayesinde İran devriminde halkın seferberliği, Şii ideolojisi
ve dini bir kişiliğin liderliği vasıtasıyla mümkün oldu. İmam Humeyni İslami
devrimi boyunca halkı seferber eden en önemli etkendi. İran'a dönüşünde
bütün sınıflar ve gruplar ı Şaha kar şı ayaklandırdı ve devrim boyunca bütün
İran halkı meşrutiyet rejiminin düşmesi ve İslam Cumhuriyetinin kurulması
için seferber oldu.
3
d) İdeoloji
İran devrimiyle birlikte Skotch Paul gibi birçok düşünür ve sosyolog
devrimlerde ideolojinin rolünü daha fazla önemsediler. Skotch Paul 1982'de
kendi eski düşünceleriyle söylediklerinin reddinde şöyle diyor: "Halkın devrimi
gelmedi önce ideolojik bir lider sayesinde bir bütünlüğe kavuştu."4
Devrimde değişik düşünce sistemlerinin var olmasına rağmen sonuçta
devrimin mahiyeti din ve Şiilik üzerinde şekillendi. Bunun birçok sebebi vardı.
1. Şii mezhebinin yorumlar (içtihat) için güçlü bir teorik yapısı vardır.
2. Şii ulemalarda organizasyon ve teşkilatlanma mevcut olduğundan
dolayı yorumlara katabilme yetenekleri vardır.
3. Taklit ve içtihat faktörleri vardır.
4. Büyük dini ulema, merkezi iktidardan uzak Necef kentinde yaşadığı
için devletin baskısından kurtuldu.
5. 1960 yıllar ından itibaren İran'ın gündemindeki problem batıcılık ve
tahriplerini yok etmekti.
1 Manuchehr Muhammedi, a.g.e., s. 101.2
Munchehr Muhammedi, a.g.e., ss. 104-106.3 Feradoon Akbarzadeh, a.g.e., ss.204-205.4 Faramarz Rafipul, a.g.e., ss. 96-97.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 224/261
219
6. Halkın din dışındaki alternatiflerden (Marksizm-Liberalizm-
Nasyonalizm) başar ısız tecrübelere sahip olması.
7. Yeni orta sınıf ın gelişimi ve dini kabul etmesi.
8. Dinden yeni yorumlar ve söylemlerin ortaya konulması (Mevludi
özgürlüğü, Seyit Kutup, Muhammed Abdeh vb.)
9. Bazı ulema taraf ından yazılan yeni dini kitaplar ın dine yeni bir
görüntü verilmesi.1
İ stiklal, Ak ı lc ı l ı k, Maneviyatç ı l ı k 2
Akhavan Mofrad'a göre Aşağıdaki etkenler İslami devrimin
ideolojisinde önemli ölçüde etkili olmuşlardır:
A. İran'daki İslam düşüncesinde iç değişim
İslami alimlerin İslam hakkındaki düşüncelerinin değişmesi ve Şiilikten
farklı yorumlar ortaya koymalar ı (takiyye, kavramlara sosyal bir itiraz şekli
vermek ve İslamın antiemperyalizm bir yönde hareket etmesi).
B. Dini teşekküller ve ulemanın organizasyonunda meydana gelen
değişimler:
1. Ulemanın özel organizasyon ve iletişim şekilleri (Camiiler, tekkeler,
zaviyeler) ve ayr ıca dini heyetler ve siyasallaşmalar ı.
2. Dini faaliyetlerin niteliği ve niceliğinin değişmesi.
3. İslami radikalizm, İslami aydın gruplar ı ve pazara dayalı İslami
gruplar ın gelişmesi.
4. İslami şahsiyetlerden ötürü İslamın halk diline göre anlatılması
(Şeriatı- Motahhari)
1
Naser Hadian, a.g.e., s. 479.2 Ali Muhammed Hazeri, "Marahel Pishrafte İdeoloji Enghelabe İslami", Fasıl Name, MetinNo 1, Kış 1999, s.120-130.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 225/261
220
İran İslam Devriminde Ruhanilerin Rolleri ve Etkililikleri
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
Değişimfaktörleri
DiniUlemalar
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Zafer
Zafer
Zafer
Zafer
İdeoloji
Seferberlik
Organizasyon
Liderlik
Mücadeleci İslamİslamdan yeni yorumGeleneksel
Camiler, mescitler ve tekkeler Ulema ve öğrenciler
İlmiye okullar Mezhebi törenler Camiler
İran-İslam Cumhuriyetci PartisiHumeyni : geleneksel
Taklit ve içtihat istiklalKapitülasyon kaldırmak
Konuşmalar Kum ayaklanması
Kasetler, camiler,Şehitlerin anılar ı
İlmiye okullar Mezhebi törenler Camiler
Humeyni: karizmatik
İlmiye okullar Ruhaniyete MobarezDini törenler
Humeyni: akılcılıkBeheşti ve Motahhari
İslam Cumhuriyeti
Konumşamalar Şehitlerin anılar ıŞeker Bayramı namazı
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 226/261
221
L. Esnaf ın İslam Devrimindeki Rolü
1963-1979 yıllar ı arasında geleneksel orta sınıf siyasal açıdan küçülüpekonomik olarak rejimin himayesi dışında kaldığı gibi devlet de onlar ı daha
çok kontrol altına almaya çalıştı. Diğer taraftan komprador burjuvazi
sermayedarlar ının oluşumu ve ekonomiye hakimiyeti geleneksel orta sınıf ın
yok olmasını hızlandırdı. Buna ek olarak rejim, 1965-75 yıllar ı arasındaki
enflasyonu tüccarlar ın üzerine yıkmaya çalıştı.1
1975'te Tahran Büyükşehir Belediyesi'nin açıklanan bir planına göre
Tahran çar şısının tam ortasından geçecek bir cadde projesi hazırlanmaktaidi. Aynı zamanda Şah da halkın sevgisini kazanmak için pahalılıkla
mücadeleye başladı; sonucunda 8000 tüccar ve dükkan sahibi hapse atılıp,
23000 kişi de sürgüne gönderildi.2
Bunlardan dolayı 1977'den itibaren muhalif gruplar ın (Ulema, aydınlar
ve tüccarlar) tepkileri daha belirgin olarak dile getirildi. Esnaf bu harekete
eşlik eden ilk gruptu. Esnaf ın ardı ardına grev yapması, itirazlar ı, hareketin
kentlerde hızlanmasını ve devamlılığını sağladı. Bu sınıf, rejime kar şı
harekette ve İslami devrimin oluşumu aşamasında önemli rol oynadı. Pazar ın
devrimdeki en önemli teşekküllerinden biri cemiyetler ve dernekler oldu. Zira
başlangıçta organize olmayan iletişimden dolayı esnaf ın hareketi daha çok
bireysel çaptaydı. Bu gruplar başta "Cebheye Müslüman Azadeh" adını
aldılar. Ancak, İmam Humeyni'nin de varlığı İslami parti oluşumu için bir
zemin hazırladı. Bu dernekler arasında üç heyet daha belirgin bir faaliyet
içindeydiler. 1.Şeyh Ali Camisi'nin heyeti, 2. Aminüldevle Camisi'nin heyeti,3. Tahran Sakini İsfahaniler heyeti (Müslüman Pazar ı). Bu heyetlerin
görevleri ulema ve din büyüklerinin duyurular ını basıp yaymak, gösteriler ve
yürüyüşler düzenlemek, oturumlar ve konuşmalar örgütleyip teşkilat
oluşturmak ve kısacası bütün siyasi ve dini ve devrimci etkinliklere ulemadan
yardım alarak katılmak çerçevesindeydi. Bu aktivitelerden bazı örnekler
olarak 5 Haziran ayaklanmasına katılım, İmam Humeyni'nin duyurular ı ve
1 Abrahamian, Ibid, p. 75.2 Holiday, a.g.e., s. 231.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 227/261
222
kasetlerini Tahran'da ve büyük kentlerde dağıtmak Beset ve İntikam
dergilerini yayınlama ve silahlı örgüt kurma ve başbakan Hasan Ali Mensur'a
suikast düzenlemeyi sayabiliriz.
a) Liderlik
Devrimin liderliği ulema ve yeni orta direk sınıf ının elindeydi. Camiler,
heyetler, ilmiye okullar ı yaklaşık 200.000 din hocası ve 80.000 camii, ayr ıca
zekat, fitre gibi maddi kaynaklar ulemaya bütün ülkede kayıtsız şartsız liderlik
için uygun bir ortam oluşturdu. Yeni orta sınıf ın bütün teşekkülleri (C.M.,
N.A.I, Halk Fedaileri ve Halk Mücahitleri gibi gerilla gruplar) halkı organize ve
seferber etme konusunda maddi olarak zayıf kaldıklar ı için liderlik konusunda
geri adım atmak zorunda kaldılar. Bu olayda esnaf ve pazar ın ulemayı
maddi olarak desteklemeleri büyük etken oldu. Ayr ıca, kendileri de ekonomik
olarak liderliğe ortak oldular.
b) Organizasyon
Bütün devrimci teşekküllerde esnaf ın varoluşu onlara önemli bir rol
kazandır ıyordu, İran-İslam Cumhuriyet Partisi'nin oluşumu ve katılan
heyetlerin rolleri esnaf sınıf ının devrimdeki varlığını açıkça ortaya koyuyor.
Yeni orta sınıf ın liberal partileri de ulemanın elinde bulunuyordu. Bu iki
grubun toplumsal tabanlar ı farklıydı. Liberal ve muhafazakar gruplar ı
Bazergan, hukukçular, sermayedarlar, kapitalistler, yüksek dereceli devletmemurlar ı, yargıçlar gibi gruplar siyasi ortamdan dolayı nisbi olarak
desteklerken, ulema ve din hocalar ını pazar halkı, esnaf, tüccar ve halk
tabanı tam olarak destekliyordu. Bu iki grup arasındaki itilaf sonunda iktidar ın
şekli, iç ve dış siyasetin niteliği tartışmalar ı nedeniyle bozulmakla noktalandı.
Devrimin ilk yıllar ında islami partiler ve ulema, halk tabanının desteğine
dayanarak iktidar ı halk katılımlı bir şekle soktular.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 228/261
223
c) Seferberlik
Ahmmet Raşidi'nin "Kırmızı ve Siyah Sömürge adı altında İttilaatgazetesinde 7 Ocak 1978'de çıkan aşağılayıcı makalesi halkın sinirlenmesine
ve ayaklanmasına neden oldu. Yapılan gösteriler islami devrim tarihinde
"kırklar zinciri" olarak anılıyor. Bu kırklar din törenlerine denk geldiği için çok
renkli bir şekil aldı. Özellikle İmam Hasan ve Hüseyin'in Muharrem ayında
Aşura ve Tasua adı altındaki anma törenlerine denk gelen olaylar esnaf
taraf ından daha büyük çapta organize edilip siyasi açıdan çok etkili silahlara
dönüştü. Abrahamian bu konuda şöyle diyor: "İmam Humeyni hareketinin belkemiğini geleneksel orta direk, özellikle esnaf ve ulema oluşturuyordu; zira
Humeyni onlar ın dilinden konuştuğu için onlar da Humeyni'ye çok vefalı ve
sadık bir destek veriyorlardı." Rejime kar şı savaş ilan edilince bütün gruplar
olduğu gibi Humeyni'nin liderliğine girdiler.1 Dini örgütler ve esnaf bütün
kaynaklar ını Humeyni'nin idaresine bıraktılar. Devrimin başında devlet, bütün
siyasi gruplar ı dağıtmasına rağmen camiler ve pazara hakim olamadı. Bu
yüzden pazar ın devrimin asıl merkezine dönüşmesine şaşırmamak gerekir.2
d) İdeoloji
Pazar ın ekonomik bir merkez olduğundan dolayı ideolojik bir
üretkenliği yoktur ve onun ideolojik referanslar ı ulemadır. Ulema İmam
Humeyni devriminde bu rolü üstlendi. Yanında farklı düşünen insanlar
olmasına rağmen (liberal islamın yorumcusu Bazergan, radikal islamın
yorumcusu Şeriati) Humeyni devrime ideolojik ağırlığını net bir şekilde
empoze etmeyi başardı ve diğer görüşler onun ağırlığı altında etkisiz kaldı.
İmam Hümeyni'nin düşüncelerini halka aktarma elçiliğini Ayetüllah Motahhri
üstleniyordu.
1
Seyit Celalettin, Tarihe Siyasi İran Dar Salhaye Akhire İran, Tahran, İslam Yayınlar Merkezi, 1982, s. 170-171.
2 Madani, a.g.e., s. 246.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 229/261
224
İran İslam Devriminde Esnaf ın Rolleri ve Etkililikleri
Değişimmimarlar ı
Değişimşartlar ı
Değişimfaktörleri Esnaf
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Hazırlama
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Oluşum
Zafer
Zafer
Zafer
Zafer
İdeoloji
Seferberlik
Organizasyon
Liderlik
Gelenekçi islam
Gelenekçi islam
_____
İslam Cumhuriyeti Partisiİtilaf Heyetleri
Cebheye Müslümane Azadeh Şeyh AliCamisi’nin heyetiAminuldevleh Camisi’nin heyetiTehran Sakini, İsfahanlılar heyeti
Şah’a kar şı
bütün faaliyetlerin ekonomikliderliği
5 Haziran ayaklanmasında etkin yardımlaşmave şehitlerin 7. ve 40. günlerini anma.Başbakan Hasan Ail Mensur’un terörüne
katılma
Grev dini ulemanın ilanlar ını yayınlamak,yürüyüşler ve gösterişlerin hazırlığına katılmak,toplantılar ve konuşmalar düzenlemek,İmam Humeyni’nin ilanlar ve kasetlerini geniş çapta dağıtmak, besat ve intikam dergilerinihazırlamak ve dağıtmakTabriz ve Kevam ayaklanmalar ının 7. ve 40.günün anılması
İmam Humeyni’nin ülkeye girişinde yürüyüşler ve gösterilere katılma
Devrimden sonra bütün faaliyetlerde ekonomikliderlik
Camilerin birlik dernekleriEsnaf şurası
Bütün hazırlama faaliyetlerinde maddiliderlik
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 230/261
225
DeğişimMimarlar ı
Değişim Şartlar ı
Değişim Faktörleri
İranİslam
Devrimi
İdeolojiHazırlama
Oluşum
Zafer
Dini
Aydınlar
Milli
Aydınlar
Marksist
Aydınlar Ulema Esnaf
Çok Çok Çok Az Az
Çok Orta Orta Orta Az
Orta Orta Az Orta Az
Seferberlik Hazırlama
Oluşum
Zafer
DiniAydınlar MilliAydınlar MarksistAydınlar Ulema Esnaf
Az Orta Çok Çok Orta
Çok Çok Çok Çok Orta
Orta Orta Az Çok Çok
OrganizasyonHazırlama
Oluşum
Zafer
DiniAydınlar
MilliAydınlar
MarksistAydınlar
Ulema Esnaf
Çok Çok Orta Çok Orta
Çok Çok Çok Çok Orta
Orta Orta Az Çok Orta
Liderlik Hazırlama
Oluşum
Zafer
DiniAydınlar
MilliAydınlar
MarksistAydınlar
Ulema Esnaf
Çok Çok Orta Çok Az
Çok Orta Orta Çok Orta
Çok Orta Az Çok Orta
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 231/261
226
Genel Değerlendirme
İran – İslam devriminde etkinlik açısından rollerin mukayesesi.
çok
orta
az
M i l l i
A y d
ı n l a r
D i n i A y
d ı n l a r
E s n a
f
U l e m
a
M a r k s i s t
A y d
ı n l a r
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 232/261
227
SONUÇ
Çalışmada dört sosyal hareket olan; Tütün Ayaklanması, MeşrutitetDevrimi, Petrolün Millileştirilmesi ve İran İslam Devrimi incelenmiştir. Bu
sosyal hareketin oluşmasında katkıda bulunan üç temel grup ve sınıf, esnaf,
aydın ve ruhaniler ön plana çıkar ılmıştır. Çalışmanın temel sorusu, sosyal
hareketlerin hazırlama, oluşum ve gerçekleşme aşamalar ında liderlik,
organizasyon1, ideoloji2 ve seferberlik3 açısından söz konusu grubu sınıflar ın
ne derecede etkili olduğudur. Söz konusu hareketlerin oluşumunda söz
edilen grubun sı
nı
flar ı
n üstlendikleri rol diğer hareketlere göre farklı
dereceve öneme sahip olduklar ı için her bir hareket farklı sonuçlara ulaşılmaktadır.
Bu nedenle her bir harekette liderlik, organizasyon, ideoloji ve seferberlik
açılar ından sınıflar ın etki dereceleri ayr ı ayr ı olarak ele alınmıştır.
İkinci ve üçüncü bölümlerdeki her kısmın sonuna gelen tablolar ve
elde edilen sonuçlar göz önünde bulundurularak, giriş kısmında ortaya
konulan sorular yanıtlanmıştır.
I. Tütün Ayaklanması:
İkinci bölümün birinci faslındaki tablolar ve grafiklerden görüldüğü gibi
aydınlar, esnaf ve ulemanın ideoloji, seferberlik, organizasyon ve liderliğe
ilişkin rolleri, hazırlama, oluşum ve zafer aşamalar ında aşağıdaki gibi
sıralanmaktadır.
A. İdeoloji: 1. Milli Aydınlar, 2. Ruhaniler, 3. Esnaf
1. Aydınlık akımı batıda 1894'te yani Tütün Ayaklanmasından sonra
başladığı için, İran'da aydınlık akımının çok kalıcı bir yönü yoktu ve sadece
üniversiteliler ve batılı hayranı olan akademisyenler sahnedeydiler. Onlar da
batıda hakim olan milliyetçi düşüncelerin etkisinde olduklar ı için milliyetçi
1
Organizasyon ortak kimlik ve iletişim ağından oluşur.2 İdeoloji şu şekilde tanımlamıştı: Eski değerleri eleştirip, yeni değerler ortaya atmak.3 Seferberlik, hazırlanan olanaklar ve kaynaklar ı kullanma yeteneğidir.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 233/261
228
düşünce tarzını kendi ideolojileri olarak seçtiler. Bunun da anlamı milli
ekonomiyi desteklemek, emperyalizmle mücadele etmek, eski yapılar ı
değiştirip yeni oluşumlar meydana getirmekti. Bu dönemde henüz Marksist
ve dini aydınlar yoktu. Zira, Marksist aydınlar Rusya'daki 1917 Ekim
Devrimi'nden sonra, dini aydınlar ise 20 nci yüzyılın 70'li yıllar ından sonra
oluştular.
2. Dini ulema hazırlama döneminde yabancı istilasına mücadele
etmek, oluşum aşamasında dış istismara kar şı koymak ve zafer aşamasında
da Mirzaye Şirazi'nin Fetvası
yla önemli rolü oynadı
.3. Esnaf, kendi özelliklerinden dolayı sadece dini eğitime ilgi
gösteriyordu ve sadece oluşum aşamasında liberalizm, ekonomik
nasyonalizm ve sosyal adaletçiliği dile getirdi.
B. Seferberlik: 1. Ruhaniler, Esnaf ve Milli Aydınlar
1. Ruhinlerin hazı
rlama aşaması
nda kullandı
klar ı
olanaklar vekaynaklar camiler, tekkeler, zaviyeler gibi değer taşıyan binalar ı kullanmış ve
oluşum aşamasında halk ve kutsal değeri olan Hz. Şah Abdülazim gibi
kaynak olarak yararlandılar. Ruhaniler halkın yardımıyla ve Mirzaye Şirazi'nin
Fetvasıyla Tütün Ayaklanmasını zafere ulaştırdılar. Sonuç olarak Ruhaniler
eskiden beri tekkeler, zaviyeler ve camileri kaynak olarak her zaman
kullanmışlar ve aynı zamanda oluşum ve zafer aşamalar ında kutsal değeri
olan merkezlerini de değerlendirmişlerdir.
Esnaf hazırlama aşamasında hiçbir yapıcı faaliyet göstermedi, ancak
oluşum aşamasında ulemanın arkasında hareket ettiği için pazar ı tatil etme,
grev, ilan dağıtımı, tehdit ilanlar ı, oturma eylemi, provokasyon ve depolar ı
ateşe vermek gibi hareketlerde bulundu. Zafer aşamasında da Ruhanilerin
yönünde hareketle beraber, fetvanın ön hazırlıklar ında işbirliği ve fetvada tüm
olanaklar ıyla katıldılar.
Milli aydınlar ın hazırlama aşamasında kullanabildikleri olanak kitap vegazetelerdi. Bu gazetelerin de az sayıda olması, bir kısmı ülke dışında
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 234/261
229
basılması ve halk çoğunluğunun yazma okuması olmadığı için halkı seferber
etmekte pek başar ılı olamadılar ve zafer aşamasında da gazete yoluyla çok
etkili olabildiler.
C. Organizasyon: 1. Ruhaniler, 2. Milli Aydınlar, 3. Esnaf
1. Dini ulema eskiden beri İslam ve Şii eğitimi ve propaganda
vasıtasıyla gelenekçi kesim ve halk arasında ortak kimliği oluştururlar.
Vakıflar, medreseler, şeriat mahkemeleri, bazı idari makamlar ı yönetmek için
hükümetlerle işbirliği yapmış ve oluşum aşamasında camiiler, minberler,
zaviyeler ve tekkeleri kullanarak hareketi organize etmekte esas rolü
oynamışlardır. Zafer aşamasında ise "ecnebi", "kafirler" gibi kavramlar ı
ortaya atarak yine üst düzeyde katkıda bulundu.
2. Aydınlar, hazırlama döneminde Darülfünun okulu, hükümetle işbirliği
ve hakimiyette olma yolu ile etkili olmuşlardır. Aydınlar, Feramuşhane
Derneği, bakanlık rolünü almak yolu ile oluşum aşamasında rol oynadılar.
Zafer döneminde de Ruşdiye okullar ı ve Maarif Derneği kullanarak etkili
oldular.
3. Esnaf eskiden beri dini ulemanın dini eğitimi ve propagandalar ının
etkisinde kalıp hareketin organizasyonunda sınıfsal ve ticari teşekküller yolu
ile iletişim şebekesi oluşturdu. Zafer aşamasında, grevcilere katılıp ve din
hocalar ının arkasında durup iletişim şebekesini takviye etti.
D. Liderlik: 1. Esnaf ve Milli Aydınlar, 2. Ruhaniler
1. Esnaf hazırlama döneminde liderlik rolünde etkili olamadı, ancak
oluşum ve zafer aşamalar ında çok etkili oldular. Örneği fetvanın
Melekültüccar taraf ından hazırlanması ve Mirzaye Şirazi taraf ından
imzalanmasıydı.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 235/261
230
Aydınlar ın hazırlama döneminde Abbas Mirza ve Amir Kabirle liderlik
rolünde etkili oldular. Oluşum ve zafer aşamalar ında Müşirüldevle, Müşteşar-
ül Devle, Melkom Han, Seyit Cemal, Ahund Zade ile çok etkili olabildiler.
2. Liderlik; İran din adamlar ının olduğu gibi dini ve kültürel değerleri
taşıyarak düşünce üretebilen kişiye liderlik görevi veriyorlar. Söz konusu dini-
toplumsal statü Safavi döneminden sonra da güçlendi. Hareketin zafer
aşamasında Mirzaye Şirazi'nin fetvası Şii alemine canlılık getirdi.
II. Meşrutiyet Devrimi:
A. İdeoloji: 1. Milli Aydınlar, 2. Ruhaniler, 3. Esnaf
1. Milli aydınlar batıdan gelen pozitivizm, laiklik, liberalizm, milli
egemenlik, demokrasi, modern devlet, kanun egemenliği, anayasa ve
parlamentarizm düşünceleri etkisinde kalarak hazırlama ve oluşum
aşamasında çok etkili olabildiler. Zafer aşamasında meşrutiyetçilik
düşüncesiyle devrime yardı
m ettiler.2. Ruhaniler dini ve geleneksel konumlar ından dolayı hazırlama
aşamasında etkisiz kaldılar ve sadece mevcut hakimiyeti reddettiler. Bazılar ı
da meşrutiyeti meşruiyet şartıyla kabul ettiler. Ancak Ruhanilerin esas
özelliği, her zaman zafer aşamasında sahneye çıkmalar ı ve bu devrimde de
adliye ve meclisi kurarak önemli rol oynamalar ıdır.
3. Esnaf: Hiçbir hareket ve devrimde ideolojik olarak çok etkili
olamama geleneğini bu devrimde de bozamadılar.
B. Seferberlik: 1. Milli Aydınlar, 2. Ruhaniler, 3. Esnaf
1. Milli aydınlar hazırlama aşamasında, kitaplar, okullar, topluluklar ve
gazeteler yolu ile ve oluşum aşamasında da gece ilanlar ı, konuşmalar ve
devrim komiteleri yolu ile etkili oldular. Zafer aşamasında daha da etkili
oldular.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 236/261
231
2. Ruhaniler hazırlama aşamasında az, ama zafer aşamasında çok
etkili oldular. Oluşum aşamasında halk yardımıyla Aşura ve Tasua gibi
önemli mezhebi törenlerde seferberlik rolünü çok iyi yerine getirdiler. Zafer
aşamasında da halk İngiltere elçiliğinde oturma eylemine yönlendirdiler.
Ulema seferberlik rolü açısından dini törenler ve ziyaret merkezlerini
değerlendirirken, aydınlar gazeteler, hitabeler yolu ile etkili oldular.
3. Esnaf, hazırlık aşamasında din adamlar ı gibi etkili olamamış, ancak
kepenk kapatarak oturma eylemleri yaparak din adamlar ı ile
yardı
mlaşmı
şlardı
r. Zafer döneminde ise İngiltere'nin Tahran büyükelçiliğiönünde düzenlenen oturma grevine katılarak eylemcilere destek vermişlerdir.
C. Organizasyon: 1. Milli Aydınlar, 2. Ruhaniler, 3. Esnaf
1. Milli aydınlar her zaman olduğu gibi hazırlama sırasında
organizasyonda hassas roller aldılar: Onlar liberalizm, demokrasi, milli
hükümet kurulması, kanun hakimiyeti gibi batılı düşünceleri ortak kimlik
olarak halka ileterek ve aynı anda gazeteler, kitaplar, milli kütüphane,
dernekler ve okullar yolu ile iletişim ağı kurarak önemli rol oynadılar. Oluşum
aşamasında meşrutiyet iktidar ını ortak kimlik olarak ilan ettiler ve il
derneklerini iletişim ağında kullandılar. Aydınlar zafer aşamasında meclis,
topluluklar, dernekler yolu ile etkili oldular.
2. Ruhaniler yine hazırlama aşamasında devrimi organize etme
bakımından çok etkili olamadılar, sadece istibdatla mücadeleyi dile getirdiler.
Oluşum aşamasında bazı ruhaniler meşrutiyet ve meşruiyeti ortak kimlik
olarak kabul ederek, aynı zamanda camiler, tekkeler ve emakin denilen
kutsal yerleri iletişim ağı olarak kullanarak önemli rol oynadılar. Din adamlar ı
ayr ıca zafer döneminde meşrutiyet yönetimini kabul ederek küçük ve büyük
güç anlaşması teklifini protesto etmek amacı ile İngiltere'nin Büyükelçilik
binası bahçesinde düzenlenen oturma grevine katılarak eylemcilere destek
vermişlerdir.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 237/261
232
3. Esnaf hazırlamada devrimin organizasyonu açısından beklendiği
gibi teorik temelleri olmamasından dolayı hiç rolleri yoktu. Ancak oluşum
aşamasında oturma eylemcilerine maddi destek vererek, oturmacılar ın
isteklerini devlet makamlar ına ileterek orta derecede rol üstlendiler, ama
zafer aşamasında rolleri azdı.
D. Liderlik: 1. Aydınlar, 2. Esnaf ve Ulema
1. Aydınlar: Hazırlamada Seyit Cemalettin Asetabadi, Mirza Taghikhan
Amirkabir'in varlığıyla halk ve iktidarda çok derin iz bıraktılar. Oluşum
aşamasında devrim komitesi liderliği, Ectımayun Partisi, Amiyun Partisi ve
Miraz Melkom Han, Talebof ve Melek Motekellemin gibi aydınlar ın varlığı ile
çok etkili oldular ama her zamanki gibi zafer aşamasında etkili olamadılar.
2. Ruhaniler: Hazırlamada çok az etkili oldular, oluşum aşamasında
Soğra ve Kobra göçlerine liderlik ederek etkili oldular. Zafer aşamasında
Behbahani ve Tabatabai liderliği ile, elçilikteki oturma eylemi ile, devrimde
önemli rol oynadılar.
Esnaf hazırlık döneminde az etkili olmakla beraber oluşum sırasında
grevcilere maddi yardım sağlayarak küçük ve büyük güç dalgası sürecinde
etkili olmuşlar zafer aşamasında ise İngiltere Büyükelçiliği bahçesinde
düzenlenen oturma grevine katılarak eylemcilerle hükümet arasında ara
buluculuk yaparak önemli görev almışlardır.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 238/261
233
III. PETROLÜN MİLLİLEŞTİRİLME HAREKETİ
A. İdeoloji: 1. Milli Aydınlar, 2. Ruhaniler, 3. Marksist Aydınlar veEsnaf
1. Milli aydınlar, toplumsal yapılar ı gereği en önemli rolleri üstlenmiş,
batı rönesansı ve yeni bilimsel buluşlar sayesinde hareket ve devrimlerin
hazırlamada oluşumunda halka yeni fikirler aşılayabilmişlerdir. Petrolün
millileştirilmesinde nasyonalizm, sosyal adalet ve istibdadla mücadele
düşünceleriyle başlandı ve ileride ana yasanın uygulanması, parlamento
tahkimi, seçim ve düşünce özgürlüğü düşünceleriyle devam edildi. Zafer aşamasında, aydınlar Musaddık'ın varlığı sayesinde tütün ayaklanması ve
meşrutiyet devrimine göre daha etkin oldular. Bağımsız siyaseti ve anayasa
çerçevesinde demokrasi uygulanmasını gündeme getirdiler.
2. Ruhaniler daha önceki hareketlerde olduğu gibi hazırlama ve
oluşum aşamalar ında ideolojik olarak pek rol alamadılar; sadece diktatörlükle
mücadele sloganıyla ortaya çıktılar. Zafer aşamasında üç gruba bölündüler 1.
Grup Ayetüllah Behbahani liderliğinde hem petrolün millileşmesini hem de
Musaddık'ı desteklediler. 2. Grup Ayetüllah Kaşani Liderliğinde petrolün
millileşmesini desteklediler, ama Musaddık'ı desteklemediler. Navvab
Safavı'nın başını çektiği üçüncü grup ise ne petrolün milleşmesine, ne
Musaddık'a kar şıydılar.
3. Esnaf, hazırlama aşamasında, ideoloji açısından az etkiliydi.
Sadece nasyonalizm ve sosyalizm düşünceleriyle harekete eşlik ettiler. Zafer
aşamasında onlar da iki gruba ayr ıldılar; bir grup dini nasyonalizmi kabul etti,
diğer grup nasyonalizme kar şıydı. Marksist aydınlar hazırlama aşamasında,
sömürgeye kar şı ve sosyal demokrat bir yaklaşımla siyasal mücadeleye
girdiler. Başlangıçta diktatörlüğe kar şı mücadeleyi ön plan alıp zafer
aşamasında nasyonalizme kar şı durulan ve Sovyetler Birliği'ne bağımlılığı
ortaya attılar.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 239/261
234
B. Seferberlik: 1. Milli Aydınlar, 2. Ruhaniler, 3. Esnaf, 4. Marksist
Aydınlar
1. Milli aydınlar, hazırlama aşamasında Musaddık liderliğinde halk
seferberliği sırasında konuşmalar yaparak, oluşum aşamasında öğrenci
gösterileri ile 16 ncı meclis seçimlerine itiraz ederek, iptalini istediler ve zafer
aşamasında da şahin köşkü önünde protesto gösterisi yapmakla Ocak 1951
yılında gösteriler düzenlemekle tamamlamış, Musaddık'ın başbakanlıktan
istifası ve petrol ofisi işçilerinin düzenlediği greve katılmakla başar ılı
faaliyetlerde bulunmuşlardı
r.2. Eskiden olduğu gibi hazırlık aşamasında pek etkili olmamış oluşum
döneminde ise ilan dağıtımı, kepenk kapatma eyleminin başlatılması,
gösteriler düzenlenmesi, konuşmalar yapılması ve röportajlar düzenlenmesini
sağlayarak çok etkili olmuşlardır. Din adamlar ı ayr ıca harekatın son
aşamasında bazı ünlü müftüler taraf ından alınan cihat fetvası karar ı,
harekatın başar ıya ulaşmasında çok etkili olmuştur.
3. Esnaf, ulema gibi hazırlama aşamasında önemli rol oynamadı.
Oluşum aşamasında, gösteriler, yürüyüşler ve çar şıyı kapatma etkinliklerine
katılarak, zafer aşamasında da 21 Haziran 1951 ayaklanmasında yer alarak
etkili oldu.
4. Marksist aydınlar, gazeteler ve yayınlar yolu ile hazırlama
aşamasında halkı seferber etmeye çalıştılar. 14 Temmuz 1951'de
Musaddık'a kar şı gösterileri ile kendi inançlar ı çerçevesinde seferberlik
aşamasında etkili olduklar ına inandılar. Zafer aşamasında da Musaddık'a
kar şı 28 Mart 1952'de gösteri düzenleyerek eski davranışlar ını tekrarladılar.
C. Organizasyon: 1. Milli Aydınlar, 2. Ulema, Esnaf ve Marksist
Aydınlar
1. Milli aydınlar, milliyetçi düşünce ve partiler, gazeteler, radyo ve
iletişim araçlar ı yolu ile hazırlama aşamasının, organizasyonunda başar ılı davrandılar; oluşum aşamasında, gazete merkezleri, öğrenci birlikleri ve
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 240/261
235
siyasi partilerden oluşan milli bir cephe oluşturarak başar ılı oldular. Zafer
sırasında ise Millet vekili seçilen aydınlar ın meclis kürsüsünden halka hitap
etmesi Bakan olarak kabine de çalışmalar ına devam etmeleri, Cepheyi Milli
partisi ile diyalogu sürdürmeye imkan tanımış ve medya aracılığı ile de halka
ulaşmayı başarmışlardır.
2. Ruhaniler, esnaf ve marksist aydınlar organizasyon rolü açısından
aynı derecede etkili oldular. Ruhaniler hazırlama aşamasında herhangi bir
katkıda bulunamamışlardır. Oluşum aşamasında İslam mücahitleri, İslam
Fedaileri ve İslami dernek ile iş birliği yaptı
lar; zafer aşaması
nda daMusaddık'a inanmadıklar ından dolayı zayıf davrandılar.
Esnaf, hazırlama aşamasında, esnaf şurası ve islam mücahitleri yolu
ile sahneye çıktılar; oluşum aşamasında ikilem içinde hareket ettiler. Bir
yandan ruhanilerle temastaydılar, diğer yandan Musaddık ve programlar ını
desteklediler. Zafer aşamasında ulema arasında görüşbirliği sağlanamadığı
için esnaf tarafsız kaldı.
Marksist aydınlar, hazırlama aşamasında, 52 kişi grubunu oluşturarak,
oluşum aşamasında da gizli örgütler, işçiler partisi, işçi birlikleri, çiftçi birlikleri,
öğrenci teşekkülleri ve Tudeh Partisi'ni oluşturarak, halk kitlesini organize
etmekte başar ılı davrandılar, ama zafer aşamasında Sovyetler lehine ve
Musaddık'ın tersine hareket ettikleri için halkla irtibat konusunda başar ısız
kaldılar.
D. Liderlik: 1. Milli Aydınlar, 2. Dini Ulema, 3. Esnaf ve Marksist
Aydınlar
1. Milli aydınlar: Musaddık'ın liderliği ile her şeyi kendi etkileri altına
aldılar. Musaddık, 1915'te yapılan seçimlerden sonra çalışmaya başlayan
üçüncü dönem meclis oturumunda mevcut ülke durumu eleştirerek Rıza
Şah'ın etkinliğine meclis seçimlerindeki sahtekarlığa ve basındaki sansüre
itiraz edip Tudeh Partisi'nin yasa dışı olduğunu ilan ederek hazırlama
aşamasında hareketin liderliğini üzerine almış oldu. Musaddık'ın oluşum
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 241/261
236
dönemindeki yürüttüğü yönetim sırasında hisse senetlerinin basılması, petrol
çıkarma hakkı anlaşması yapılmasının yasaklanması, 1933 yılında imzalanan
ek petrol anlaşmasının iptal edilmesi ve Tudeh Partisi ile Kavam aralar ındaki
iş birliğinin sona erdirilmesi Musaddık döneminde meydana gelen en önemli
icraatlar olarak tarih kaydına geçmiştir. 1933 senesinde yapılan icraatlara ek
olarak Ocak 1951 yılında petrolün millileştirilmesi amacıyla yapılan
gösterilerin ardından zamanın Millet Meclisi petrolün millileştirme yasa
tasar ısı ile, eski yabancı petrol şirketlerinin kapatılmasını kabul etmiş ve İran
petrol ofisinin kurulmasına karar vererek harekatın zafere ulaşmasında büyük
rol oynamıştır.
2. Ruhaniler: Sadece oluşum aşamasında, Ayetüllah Kaşani'nin petrol
hareketine destek vermesi ve halkı hisse senetlerini satın almaya
yönlendirmemesiyle rol oynadılar.
3. Esnaf sadece zafer aşamasında, ayaklanmaya mali destek vererek
rol oynadı.
Marksist aydınlar, liderlik açısından olumlu bir rol üstlenmedikleri gibi
tutumlar ıyla Musaddık'ın liderliğini de engellediler.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 242/261
237
IV. İRAN İSLAM DEVRİMİ
A. İdeoloji
1. Dini aydınlar, 2. Milli Aydınlar, 3. Marksist Aydınlar, 4. Ulema ve 5.
Esnaf
1. Dini aydınlar, Şeriati ve Bazergan gibi düşüncelerle İslam'dan daha
modern bir yorum ve görüntü vermeye çalışarak, İslam devriminin
aşamalar ında, özellikle hazırlama aşamasında çok etkili oldular.
2. Milli aydınlar, hazırlama aşamasında diktatörlüğe kar şı mücadele
vermiş ve oluşum aşamasında anayasaya dayanarak "Şah'ın görevi hükümet
değil saltanattır" diyerek yönetimi hükümet olmaktan çıkararak saltanat
prosedürüne dönüştürülmesini istemişlerdir. Milli aydınlar bu isteklerle
yetinmeyip zafer döneminde iki ek istekle daha ortaya çıkmış, şah
yönetiminin tamamının devrilerek yerine İslam Cumhuriyeti Devleti'nin
kurulmasını istemişlerdi.
3. Hazı
rlı
k aşaması
nda Komünist Çin'i bir örnek ülke sistemi olarakgöstermiş Mao'nun teorisine ideoloji temeli olarak önererek ülkenin kuzey
bölgesinde bulunan "Siyahkel" yöresinde Şah yönetimi birliklerinin
düzenlediği operasyonda oluşum aşamasında hükümete kar şı Gerilla savaşı
vermeyi bir düşünce ve mücadele yönetimi olarak seçmiş ve zafer
döneminde ise İslam Cumhuriyeti taraftarlar ının diğer gruplarla birleşmesi
sonucu aydınlar etkisiz hale gelmişlerdir.
4. Ulema, geleneksel düşünceleriyle hazırlık döneminde etkiliolamamış ancak Şii mezhebinin özel idin yorumlar ıyla güçlü bir teori ortaya
koyarak diğer aşamalarda başar ılı olmuşlardır.
5. Esnaflar ın ekonomik bir olumlu potansiyel olarak ideolojik üretkenliği
söz konusu olmamıştır. Esnaflar ın ideolojik referanslar ını usulen din
adamlar ından aldığı için devrimin bütün aşamalar ında ideolojik bir başar ı
elde edememişlerdir.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 243/261
238
B. Seferberlik
1. Ulema, 2. Milli Aydınlar, Marksist Aydınlar, Esnaf ve 3. DiniAydınlar.
1. Ulema camileri, tekkeleri ve dini törenleri kullanarak seferberlik
yolunda etkili oldu; özellikle hazırlama (5 Haziran 1963) ve zafer
aşamalar ında bu başar ısı göze çarpmaktadır.
2. Milli aydınlar 1970'li yıllarda, özellikle 1976'dan sonra, çoğu
gösterilere ve grevlere veya direkt olarak katılıyor veya destekliyordu.
Marksist aydınlar düzenli olarak siyasi bildiri ve gece ilanlar ı dağıtarak
rejimin işkence uygulamalar ını protesto etmiş ve Gerilla eylemleri
çalışmalar ıyla halkı seferber etmekte önemli rol oynamışlardır.
Esnaf bütün kaynaklar ını Humeyni'nin idaresine bıraktı. Pazar ın, bütün
dönemlerinde devrimin asıl merkezine dönüştüğünü söylemek gerekir.
3. Dini aydınlar maddi güçleri fazla olmadığından dolayı sıkıntı
içindeydiler. Faaliyetleri daha çok büyük kentler ve özellikle Tahran'daodaklanmıştı ve bu seferberlik için bir engel oluşturuyordu.
C. Liderlik
1. Dini Aydınlar ve Ulema, 2. Milli Aydınlar, 3. Marksist Aydınlar ve
Esnaf
1. Humeyni 1963'ten beri İslam devrimini yönetebilen tek kişi idi. O vehalk kar şılıklı olarak birbirlerine destek veriyorlardı.
İslam Devriminde liderlik açısından etkili olanlar şunlardır:
Talegani, Bazergan, Sahabı ve Şeriatı Muhalifleri sahneye çıkıncaya
kadar, Şeriati dışında adı geçen liderler muhafazakar gruplardan bir itilaf
oluşturarak şah hükümetine demokratikleşmesi için baskı uygulamayı
amaçlıyorlardı. Ancak oluşum aşamasında saltanat sistemini tümden
reddettiler ve zafer aşamasında geçici İslam devletine katıldılar.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 244/261
239
2. Cepheyi Milli sırasında halkı yönlendiren en önemli gruplar arasında
yer alıyorlardı. Ancak Humeyni'nin akılcı liderliğinde CM devrimci bir İslam
ideolojisinin çatısı altında toplanıyordu.
3. Marksist örgütlerce lider ve liderlik konusu sadece örgüt içinde
gündeme geliyordu. Halk Fedaileri örgütü taraf ından örgüte alınan kişilerin
istatistiksel verileri, onlar ın eğitim görmüş insanlar arasında bile başar ısız
olduklar ını gösteriyor.
Esnaf ve pazar ın ulemayı maddi olarak desteklemeleri büyük etken
oldu. Ayr ıca, kendileri de ekonomik olarak liderliğe ortak oldular.
D. Organizasyon
1. Milli aydınlar, ulema ve dini aydınlar, 2. Marksist aydınlar, 3. Esnaf
CM organizasyonu, gruplar ın oluşumu ve örgütlerin iletişim
bakımından devrim süreci içerisinde önemli bir grup olarak faaliyette bulundu.
CM çatısı altındaki teşekkürler şu şekilde sıralanıyordu: İran Partisi, Panİranist Partisi, Millet İran Partisi, Mardomu İran partisi ve Zahmetkeşan
Partisi.
Ulema, ilmiye okullar camiler, tekkeler, heyetler, dernekler ve dini
törenler yoluyla devrimin organizasyonu konusunda en önemli rolü oynadı.
Dini aydınlar, Nehzate Azadi İran Partisi, Halk Mücahitleri Örgütü,
Tahran Üniversitesi ve Hidayet Camisi gibi araçlar ıyla organizasyon rolünü
iyice oynadılar.
2. Halk Fedailer ve Halk Mücahitleri gerilla örgütlerinin ikisi de
organizasyonu aynı sürede önemsiyorlardı. Halk Fedailerinin geçmiş
mücadelelerine dayanarak hizmetlerin en önemli faktörü olarak
organizasyonun yokluğunu belirlemesi, sonraki çalışmalarda organizasyona
özel bir önem verilmesine sebep oldu.
3. Esnaf camilerin birlik dernekleri, esnaf şurası, itilaf heyetleri veİslam Cumhuriyeti Partisi yoluyla organizasyon rolünde etkili oldu.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 245/261
240
Genel Sonuç:
Sonuç olarak İran’da sosyal hareketlerde incelenmiş bulunan TütünAyaklanması, Meşrutiyet Devrimi, Petrolün Millileştirilmesi ve İran İslam
Devrimi’ni sınıflar açısından etki derecelerine göre kullandığımız model
çerçevesinde aşağıdaki gibi gösterilebilir.
Bir sosyal hareket olarak Tütün Ayaklanmasında oyuncular ın etki
dereceleri sırasıyla aşağıdaki gibidir:
1. Ulema, 2. Milli Aydınlar ve 3. Esnaf
Meşrutiyet Devrimini ele aldığımızda önceki hareketten farklı bir yapı
arz ettiğinden oyuncular ın etki dereceleri de farklı olmuştur. Bu nedenle Milli
aydınlar Ulema’dan daha fazla etkili olmuşlardır. Bunun nedeni de Meşrutiyet
kavramının batı kaynaklar ından gelmiş olması ve aydınlar ın bunun
sahiplenmesinden kaynaklanmaktadır. Kullandığımız model çerçevesinde
Meşrutiyet Devriminde oyuncular ı
n etki derecesi aşağı
daki gibidir.1. Milli Aydınlar, 2. Ulema ve 3. Esnaf
Petrolün Millileştirilmesi konusunda ise, Meşrutiyet Devrimine benzer
bir yapı arz etmekle beraber Marksist Aydınlar, Milli Aydınlardan farklılaşarak
söz konusu sosyal harekette farklı etki derecesine sahiptirler. Böylece Milli
Aydınlar Petrolün Millileştirilmesi hareketinde en fazla etkiye sahip iken
Marksist Aydınlar harekete incelediğimiz sınıflar arasında en az etki
etmişlerdir. Bu durumda, Petrolün Millileştirilmesi hareketinde sınıflar ın etki
dereceleri aşağıdaki gibi sıralanabilir.
1. Milli Aydınlar, 2. Ulema, 3. Esnaf ve 4. Marksist Aydınlar
İncelediğimiz sosyal hareketlerinden sonuncusu ve yakın geçmişte
olan İran İslam Devrimindeki oluşum diğer incelediğimiz hareketlere göre
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 246/261
241
farklılık göstermektedir. Dini Aydınlar gruplar arasında ilk defa bu harekette
yüksek derecede etkili olmuştur. Bu durum üçüncü kuşak aydınlar ın bir
sonucu olarak değerlendirilebilir. Devrimin islami niteliği taşımasına rağmen
burada Ulema’nın ikinci sırada yer aldıklar ı gözükmekte ve birinci sırayı dini
aydınlar almaktadır. İlginç olan Marksist Aydınlar ın islami devriminde dini
yönelimleri fazla olması gereken esnaftan daha fazla etkili olmasıdır. Sonuç
olarak İran İslam Devriminde kullandığımız model çerçevesinde gruplar ın etki
dereceleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
1. Dini Aydı
nlar, 2. Ulema, 3. Milli Aydı
nlar, 4. Marksist Aydı
nlar ve 5.Esnaf
Gruplar ın incelediğimiz sosyal hareketler açısından ortak olarak
değerlendirdiğimizde Ulema incelediğimiz bütün hareketlerde etkili olduğu
görülmüştür. Şii düşüncesine göre: On İkinci İmamı olan “İmamı Zaman”ın
geçici olarak görünmezliği başladıktan sonra görününceye dek din adamlar ı
ve ruhaniler İmam’ın vekili olarak görev yapabilirler. Ayr ıca Şii ruhanileri
hükümetten bağımsız olma çabalar ı ve çoğu zaman devlet ile işbirliği
yapmalar ına rağmen devlet kontrolü dışında kalma çalışmalar ı ve devletten
bağımsız olarak gelir elde etmeleri nedeniyle bağımsızca hareket
edebiliyorlardı. Ayr ıca kacar hanedanı devrinde Şii mezhebinin temeli olarak
kabul edilen içtihat ve taklit farizalar ının uygulanması din adamlar ının gücünü
artırmıştır. Tütün ayaklanmasında en çok etkili olan grup ulemadır.
Gördüğümüz gibi Tütün Hareketi dışında diğer hareketlerde aydın
sınıf ı en etkili sınıf olmuştur. Fakat aydın sınıf ı homojen bir yapıya sahip
olmadığı için ve diğer sınıflara göre daha fazla farklılığa sahip olduğundan
dolayı, farklı aydın akımlar ı söz konusu hareketlerde farklı performans ve
etkililik sergilemişlerdi. Milli Aydınlar özellikle Meşrutiyet Devrimi ve Petrolün
Millileştirilmesinde en fazla etkide bulunurken, İran İslam Devriminde daha az
etkide bulunmuşlardır. Fakat dini aydınlar, İran İslam Devriminde etkili
olmakla kalmayıp en fazla etkiyi bırakmışlardır. Marksist Aydınlar, son iki
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 247/261
242
harekette etkili olmuşlarsa da diğer gruplara göre genellikle daha az etkili
olmuşlardır.
Esnaf ise, tüm hareketlerde etkili olmalar ına rağmen etki derecesinde
diğer gruplara göre genellikle son sırayı almışlardır. On dokuzuncu yüzyılın
sonlar ından itibaren küçük burjuvazi Batı Kapitalizminin iktisadi ve kültürel
girişimlerine kar şı direnmiştir. Esnaf, ulemayla olan tarihi birliğinden dolayı
her zaman ulemanın arkasından yürümüştür. Bu birliğin en önemli boyutu
ulemaya yapılan fitre ve zekat ödemeleridir. Bu yüzden onlar ın desteklediği
ideolojinin her zaman dini çerçevede olması
gerekiyordu. Ruhaniler baştandini ve emperyalizm kar şıtı söylemlerle küçük burjuvalar ın desteğini
kazandılar.
Bu çalışmada yakın tarihte İran’da gerçekleşmiş bulunan dört önemli
sosyal hareketler modelimiz çerçevesinde ele alınmış olup, yerel veya küçük
çaplı hareketler konu dışında bırakılmıştır. Fakat ele alınmayan hareketler ele
aldığımız hareketlere ne derece de etkili olduklar ı veya etkilendikleri ayr ı
araştırma konular ı olabilir. Ayr ıca, ele alınmayan hareketlerdeki oyuncular ınne derece de etkili olduklar ı ve onlardan elde edilecek sonuçlar ın elde
ettiğimiz sonuçlarla kar şılaştır ılması yeni araştırmalar ın konusu olarak
sunulabilir.
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 248/261
243
KAYNAKÇA
H. Abadiyan, “Tafakkure Dini ve Harkeete Zide Harekete Reji”, Tahran,İran Tarihi Mutaleat Müessesesi, 1997 (Dini Düşünceleri ve Reji
Hareket Zıddına Hareket).
M. Abbasi, “Tarihe Novine İran”, Tahran, Ney Yayınlar ı, 1980 (İran’ın Yeni
Tarihi).
----------, “Tarihe İngelabi İran”, Tahran, Ney Yayınlar ı, 1985 (İran’ın Devrim
Tarihi).
E. Abrahamian, “Radikalizm ve Mujahedin İran”, Çev. Ali Muhammed
Kutsi, Tahran, Amirkabir Yayınlar ı, 1990 (Radikalizm ve İran
Mücahitleri).
----------, “İran Between Two Revolution”, N.J. Princeton University Press,
1982.
F. Ademiyet, “Azadi Tafakkur ve İngelabe Meshrute”, Tahran, Soghan
Yayınlar ı, 1961 (Özgürlük Düşüncesi ve Meşrutiyet Hareketi).
----------, “Nameye Haji Mohammed Rehim Esfehani Be Aminulzarb ve
Harekete Reji”, Tahran, Peyam Yayınlar ı, 1975 (Haci Muhammed
Rahim İsfahani’nin Aminulzarb Mektubu ve Reji Ayaklanma).
----------, “Shouresh Bar İmtiyaz Reji”, II. Baskı, Tahran, Peyam Yayınlar ı,
1976 (Reji İsyanı).
J. Afari, “Iran Dar İngelabe Meshrute”, Çev. Rı
za Rı
zai, Tahran, BistonYayınlar ı, 2000 (İran’ın Meşrutiyet Devrimi).
M. Ahmedi, “Harekete Azadibaghsh ve İngelabe İslami”, Siyasal Bilimler
Bölümü, Terbiyet Modarres Üniversitesi, Doktora Tezi, 2001 (İslam
Devrim ve Özgürlük Hareketi).
J. A. Ahmet, “Khedmet ve Khiyanete Roshanfikran”, Cilt 1, Tahran,
Harezmi Yayınlar ı, 1995 (Aydınlar ın Hizmet ve İhaneti Hakkında).
J. Ajand, “Harekete Tutun” Amir Kabir Yayınlar ı, 1998 (Tütün Hareketi).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 249/261
244
M. Ajodani, “Meshruteye İranı”, Tahran, Ahtaran Yayınlar ı, 2003 (İran’ın
Meşrutiyeti).
F. Akbarzadeh, “Neghshe Rehberi Dar Meshrutiyet ve Milli Kardene Naft
ve İngelabe İslami”, Tahran, İslam Devrimi Belgeler Merkezi, 2001
(Meşrutiyet, Petrolün Millileşmesi ve İslami Devriminde Liderliğin Rolü).
H. Alavi, “Peasant and Revolution in The Socialist Registror”, New York,
1965.
Alem, “Usule Elme Siyaset”, Tahran, Ney Yayınlar ı, 1977 (Siyaset Biliminin
Temelleri).
H. Algar, “The Islamic Revolution in Iran”, London, Open Press, 1983.
M. Amjad, “Az Diktatori Ta İktedare Dini”, Çev. Hüseyin Mofteheri, Tahran,
Soghan Yayınlar ı, 2001 (Diktatörlükten Din İktidar ına).
D. Apter ve C.F. Anderson, “İtiraze Siyasi ve Taghire Ejtimai”, Çev.
Muhammed Rıza Sait Abatı, Tahran, Rahboardı Yayınlar ı, 2001 (Siyasi
İtiraz ve Sosyal Değişim).
H. Arendt, “On Revolution”, London, Penguen, 1963.
----------, “The Origin of Totalitarianism”, Clevland, Merdian Books, 1958.
S. Arjomand, “The Shadow of God and The Hidden İmam”, Chicago
University of Chicago Press, 1979.
“Asnade Sefarete Amerika”, Cilt 25, Tahran Casusluk Yuvası Yayınlar ı,
1985 (Amerika Elçiliği Belgeleri).
Bademci, “Usul ve Shenakht İngelabe İslami”, 9.Baskı, Tahran, Peyam
Yayınlar ı, 1997 (İslami Devrimin Tanımı ve Temelleri).
E. Baghi, “Tarihe Dore Jadide İran”, Tahran, Araştırma ve Programlama
Teşkilatı, Tarihi Bölümü, 2001 (İran’ın Yeni Dönem Tarihi).
M. Beheşti Sereşti, “Neghshe Ulema Dar Siyaset”, Tahran, İslam Devrim
Yayı
nlar ı
, 2001 (Ulemanı
n Siyasetteki Rolü).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 250/261
245
H. Beşeriye, “Jameshenası Siyasi”, 5.Baskı, Tahran, Ney Yayınlar ı, 1999
(Siyasal Sosyoloji).
----------, “İngelab ve Besije Siyasi”, Tahran, Ney Yayınlar ı, 1995 (Devrim
ve Siyasi Seferberlik).
M. Bazergan, “Do Hareket Dar İnglabe İran”, Tahran, Nehzete Azadi İran,
1984 (İki Harekette İran Devrimi).
----------, “Mudafe Khob Dar Dadgah”, Tahran, Ekim 1979 (Mahkeme’de İyi
Müdafaa).
----------, “Mejmua Eserha”, Tahran, M. Bazergan Kültür Vakf ı, 1998
(Mecmua Eserler).
J. Bill and W. Rojer Lewiss, “Musaddık, Neft ve Nasyonalizm”, Çev.
Abdülr ıza Honşeng Mehdevi ve Kaveh Beyat, Tahran, Goftar Yayınlar ı,
1993 (Musaddık, Petrol ve İran Nasyonalizmi).
T. B: Bottomore, “Jameshenasi”, Çev. Seyit Hasan Mensur ve Seyit Hasan
Hüseynikoljahin, Tahran, Amirkabir Yayınlar ı, 1991 (Sosyoloji).
M. Brojardi, “Roshanfikran ve Gharb”, Çev. Çemşit Şirazi, II.Baskı, Tahran,
Farzan Yayınlar ı, 1998 (İran Aydınlar ı ve Batı).
Cepheye Milli, “Barname ve Manifest”, Bakhtter Gazetesi, 20 Şubat, 1950
(Program ve Manifestosu).
R. Cottam, “Nationalism in İran”, Pittsburg, 1964.
“Dastane Sıyahkel”, Halk Fedailer Örgütü, Halk Fedailer Örgütün Yayınlar ı,1980 (Sıyahkel Hikayesi).
R. Davari, "Engelabe İslami ve Moghiyet Dunya”, Tahran, Allameh
Tabatabai Kültür Merkezi Yayınlar ı, 1982 (İran İslami Devrimi ve Dünya
Durumu).
J. C. Davies, “Toward a Theory of Revolution”, American Sociological
Review, 27 (1962).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 251/261
246
A. Delavar, Mabani Nazari ve Amali Pajohesh Dar Olume İnsani ve
Ejtemaee, Tahran, Rüşt Yayınlar ı, 1995 (Sosyal Bilimlerde Teorik Ve
Uygulamalı Araştırma Temelleri)
Devlet İstihdam ve İdari İşler Teşkilatı, İstihdam Yayınlar ı, Tahran, 1974.
L. Duvan, "Sazeman ve Teshkılat", Tahran, Binaz Yayınlar ı, 1979
(Organizasyon ve Teşkilat).
H. Eckstein "Internal War" New York, Free Press, 1964.
N. K. Elahi "Beresi Ejtimaî Taghırate Engelabe İslami”, Tahran, Farzan
Yayınlar ı, 1998 (İslami Devrim Değişimlerin Sosyolojik İncelemesi).
A.R. Elevi, “İktisad Siyasî, Khotud Siyasî Baed Az Engelabe İslami İran”,
Tahran, İşletme ve Programlama Yüksek Eğitim ve Araştırma
Müessesesi, 2003 (Siyasal Ekonomi, İslami Devrimden Sonra İran’da
Siyasal Çizgi).
A. Eskandari, “Notghe Rehberan Dar Avellin Kongre Hezb”, Tahran, Amir
Kabir Yayınlar ı, 1944 (Partinin İlk Kongresine Hitabetler).
J. L. Esposito, “The Iranian Revolution, its Global Impact”, Florida
International University Press, Miami, 1990.
A. Eşraf, “Mevane Tarihi Towse Sermayedari Dar İran”, tahran, Zemine
Yayınlar ı, 1980 (İran’da Kapitalizm Gelişiminde Tarihi Engeller).
----------, “Rant Ejtimaî Dar Dore Kajar”, Tahran, Zemine Yayınlar ı, 1981
(Kajar Döneminde Sosyal Rant).M. Etemadül Saltaneh, “Hatirat Rozename Negari”, Tahran, Amir Kabir
Yayınlar ı, 1971 (Gazetecilik Anılar ı).
İ. Fahrai, “Serdar-e Jengel”, Tahran, 1954 (Orman Kahramanı).
W. Floor, “Nemunehai Az Tarihe Ejtimaî İran Dar Dore Kajar”, Çev.
Abülghasem Seri, II. Cilt, Tahran, Soghan Yayınlar ı, 1986 (İran’ın Kajar
Dönemindeki Sosyal Tarihinden Örnekler).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 252/261
247
M. Foucault , "İraniha Che Ruyahai Dar Ser Dashtanend", Çev. Hüseyin
Mensuri, Tahran, Goftar Yayınlar ı, 1999 (İranlılar ın Beyninde Nasıl Bir
Rüya Vardır).
J. Foran, "Mukavemet Shekenendeh", Çev. Ahmet Tedeyyon, II. Baskı,
Tahran, Resa Yayınlar ı, 1999 (Kır ılgan Direniş).
H. Ghaderi, "Tefsire Engelabe İslami”, Tahran, Eğitim Bakanlığı Yayınlar ı,
1996 (İslam Devriminin Yorumu).
J. Gold ve W. L. Coulb, "Ferhange Ulume Ejtimaî”, Çev. Bagher Parham,
Tahran, Maziyar Yayınlar ı, 1997 (Sosyal Bilimler Sözlüğü).
K.D. Gomone, "Se Sal Dar İran", Çev. Zebihüllah Menusri, Ferrah Yayınlar ı,
1973 (İran’da Üç Yıl).
M.R. Gülşen Fumani, “Jameshenasi Engelab”, Tahran, Azad Üniversitesi
Yayınlar ı, 1990 (Devrimin Sosyolojisi).
K. Gürüns, “Dış İlişkiler ve Türk Politikası”, SBF Yayınlar ı, No:531,
Ankara, 1973.
N. Hadian, "Ahemmiyet Didgahaye Skampel ve İdeolojy ve Rehberi Dar
Engelabe İslami İran”, Tahran, Tahran Üniversitesi Yayınlar ı, 1990
(Scample Görüşünün Önemi ve İran-İslam Devriminde İdeoloji ve
Liderlik).
Abdülhadi Haeri, "Shiî Dar İran ve Meshrute", II. Baskı, Tahran, Amir Kabir
Yayınlar ı, 1985 (İran’da Şiilik ve Meşrutiyet).
Abdülrafi Hakikat, "Mardom Salary ve Azadifikr Dar İran", Tahran,
Özgürlükçüler Yayınlar ı, 1980 (İran’da Özgür Düşünüş ve Halkçılık).
S. Hantington, “Political Order in Changing Societies”, New Haven Yale
University Press, 1968.
----------, “Zamane Siyasî”, Çev. Hasan Şelati, Tahran, İlim Yayınlar ı, 1991
(Siyasi Zaman).
Havadise Mejlis, Tahran, 1953 (Meclis Olaylar ı).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 253/261
248
A.M. Hazeri, “Merahale Pishrefte İdeolojy Engelabe İslami”, Fasıl Name
Metin, No 1, Kış 1999 (İslami Devrim İdeolojisi Gelişim Aşamalar ı).
M. Hejazi, “Roydadha ve Doreha”, Tahran, Nilüfer Yayınlar ı, 1998 (Olaylar
ve Süreçler).
“Hezbe Sosyalist İran”, İran Partisi Yayın Merkezi, Tahran, Bita Yayınlar ı,
1960. (İran Sosyalist Partisi)
F. Holiday, “Diktatori ve Towse Sermayedari Dar İran”, Çev. Fezüllah
Nikain, Tahran, Amir Kabir Yayınlar ı, 1980 (İran’da Diktatörlük ve
Kapitalizmin Gelişmesi).
H. Hüseyni, “Rehberi ve Besije Siyasî”, Tahran, Ney Yayınlar ı, 2001
(Liderlik ve Siyasi Seferberlik).
R. Jahanbeglo, “Moje Charom”, Çev. Mansur Goodarzi, Tahran, Ney
Yayınlar ı. (Dördüncü Dalga)
Kavegaribar Ivan, İran Devrimci Örgütü Hareketi, M.L. (İran’da İşçi
Hareketleri), Tahran. 1978.
M. Javaheri, “Naghshe Ulema Dar Enjumenha ve Ahzabe Dore
Mushrate”, Tahran, İslami Devrim Merkezi, 2001 (Meşrutiyet
Döneminde Ulemanın Topluluklar ve Partilerdeki Rolü).
B. Jazani, “Sı Sal Tarihe İran”, II. Cilt, Tahran, Ferda Yayınlar ı, 1978
(İran’da 30 Yıllık Tarihi).
----------, “Usule Ejtimai ve Strategy Harekete Engelabi İran”, Tarhan,Maziyar Yayınlar ı, 1974 (İran Devrimci Hareketin Sosyolojik ve Stratejik
Temelleri).
----------, “Chegone Mobareze Mosellehane Be Jeng Tebdil Mishaved”,
Tahran, Halk Fedailer Yayınlar ı, 1978 (Silahlı Mücadele Nasıl Savaşa
Dönüşüyor).
C. Johnson, “Taghire Engelabi”, Çev. Hamit Elyası, Tahran, Amir Kabir
Yayınlar ı, 1994 (Devrimci Değişim).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 254/261
249
A. Kambaghsh, “Jonbeshe Karegar ı Dar İran”, Tahran, Tudeh Parti
Yayınlar ı, Bita. (İran’da İşçi Hareketi)
A. Kasravi, “Tarihe Meshrute İran”, Tahran, Amir Kabir Yayınlar ı, 1984 (İran
Meşrutiyet Tarihi).
R. Kathim, “Nasyonalizm Dar İran”, Çev. Ahmet Tadayyon, Tahran, Kavir
Yayınlar ı, 1999 (İran’da Nasyonalizm).
H. Katozian, “Musaddık ve Kudrete Mobareze”, Çev. Farzaneh Taheri,
Tahran, Tahran Yayınlar ı Merkezi, 1993 (Musaddık ve Mücadele Gücü).
----------, “İran Beyne Do Engelab”, Çev. Muhammed Rıza Nefisi ve Kambiz
Azizi, Tahran, Tahran Yayın Merkezi, 1994 (İki Devrim Arasında İran).
----------,“The Political Economy of Modern İran, Des Potizm and Pseado
Modernizm 1925-1979”, New York Mc Millan Press. Ltd., 1981.
N. Keddi, "Religion and Rebellion in Tobacco, Reji Prelute to
Revolution", Fasıl Name Goftogu, No. 48, 1999.
----------, "Tehrime Tutun ve Gherardad 1890 Reji”, 3. Baskı, Tahran, Cep
Kitaplar ı Yayınlar ı, 1982 (İran’da Tütün Boykotu ve 1890 Reji
Anlaşması).
----------, “The Roots of Revolution: An Interpretive History of Modern
Iran”, New Heaven, Yale University Press, 1981.
----------, “The Iranian Revolution in Comparative Perspective”, American
Historical Review 88, No:33, June 1983.N. Kermani, "Tarihe Bidari Iranian", I. Cilt, Agâh Yayınlar ı, Tahran. 1990
(İran’ın Uyanış Tarihi).
M. Khatemi, "Zeminehaye Zuhure Meshrute”, Tahran, Paya Kültür ve
Yayın Müessesesi, 1998 (Meşrutiyetin Çıkış Zeminleri).
M. Khochani, “Do Jenahe Rast”, Şarq Gazetesi, No 161, 8 Mart, 2004 (İki
Sağ Kanat)
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 255/261
250
N. Kianuri, “Haterate Kianuri” Tahran, Digâh Yayınlar ı, 1993 (Kianouri
Anılar ı)
. “Kiyam Khonin, Tebriz”, Kültür Bakanlığı Yayını, C.I, Tahran, 1983.
(Tebriz’in Kanlı Ayaklanması)
M. Larousse, J. Leenhardt and B. Maj "Khodret Kelâm ve Naghshe
Roshonfikran", Çev. Manuchehr Firuz Asgari, Meşhed, Firdevsi
Üniversiteis, 1999 (Söz Etkililiği ve Aydınlar ın Rolü).
R.H. Lower "Bazi Didgaha Dar Bare Taghirate Ejtimaî”, Çev. Kavus Seyit
İmami, Tahran Üniversitesi Yayınlar ı Merkezi, 2000 (Sosyal Değişim ile
İlgili Bazı Görüşler).
S. J. Madani "Tarihe Siyasî İran Dar Salhaye Ekhir İran”, Tahran, İslami
Yayınlar Merkezi, 1982 (İran’ın Yakın Dönem Siyasal Tarihi).
----------, "Rabitehaye Kharigi İran Dar Tarihe Siyasî", II. Cilt, Tahran,
İslami Yayınlar Merkezi, 1984 (İran’ın Siyasi Tarihinde Dış İlişkiler ).
M. Maksudi, "Taghirate siyasî ve Ejtımaî İran”, Tahran Rozaneh Yayınlar ı,2001 (İran’ın Siyasal ve Toplumsal Değişimleri).
K. Mannheim "Jameshanasi Roshanfikran”, Çev. Hamit Mededi, Tahran,
Sağlıklı Toplum yayınlar ı, 1975 (Aydınlar ın Sosyolojisi).
R. Michels, "Jameshanasi Ahzab”, Çev. Ahmet Naghibzadeh, Tahran,
Soghan Yayınlar ı, 1990 (Partilerin Sosyolojisi).
M. Moaddel, “Class, Politics and Ideology in the Iranian Revolution”,New York, Columbia University Press, 1993.
M. M. Mohammedi, “Din ve Dolet Dar Asre Safevi”, Tahran, Amir Kabir
Yayınlar ı, 1962. (Safavi Döneminde Din ve Devlet)
M. Mohammedi, “Tehlili Ber Engelab”, Amir Kabir Yayınevi, Tahran, 1987.
(Devrimin Analizi)
M. Mohseni, “Jameshanasi Umumi”, Tahran, Zahiri Yayınlar ı, 1993 (Genel
Sosyoloji).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 256/261
251
B. Moor, "Usule Ejtimaî Demokrasi ve Diktatori”, Çev. Hüseyin Beşeriye,
Tahran, Tahran Üniversitesi Yayınlar ı, 1990 (Demokrasi ve
Diktatörlüğün Sosyal Temelleri).
"Mosahebe Keyhane Havai Ba Pezeşkpur", Keyhane Havai Gazetesi, Sayı
99, Yaz 1991.( Keyhane Havai Gazetesinin Pezeşpur’la röportajı)
M. Muhammedi, “Beresi Engelab İslami İran”, Atıncı Baskı,Tahran, Amir
Kabir Yayınlar ı, 1997 (İran İslami Devrimi Üzerine Bir İnceleme).
A. Musaddık, “Telaşhha Beraye Teshkile Cepheye Milli Sevvem”, Tahran,
Musaddık Yayınlar ı, 1975.(Üçüncü Milli Cephe Kurulması Yolunda
Çabalar)
----------, “Notghha ve Muzakerate Musaddık Dar Mejles”, Tahran, Meclis
Yayınlar ı, 1950.(Mussadık’ın Meclisteki Nutuk ve Müzakereleri)
“Muzakerate Mejlese Shurâye Milli”, 1. Dönem, Tahran, Meclis Şurâye
Millî Yayınlar ı, 1946. (Milli Şura Meclisindeki Müzakereler)
H. Nateg, “Sar Aghaz-i Egtedar-i Egtesadi ve Siyasi-y-Mollayan (TheRise of The Political and Economic Lominance of the Clergy)”
Alefbaz (Summer 1989).
D. Neuruzi, “Hazbe tudeh, zerurete Tarihi Keshvareman”, Belgeler ve
Görüşler, 1960 (Tüdeh Partisi, Ülkemizin Tarihi Zarûreti).
“Organe Rahe Karegar Dar Engelab”, Fedailer Halk partisi Yayınlar ı,
1980.( Devrimde Rahe Karegar Partisi)
S. Öngör, “Orta Doğu (Siyasi ve İktisadi Coğrafya)”, Sevinç Matbaası,
Ankara, 1964.
R. Radmenesh, "Soghanranı Saran Konferanse Tahran", Tahran, Amir
Kabir Yayınlar ı, 1942 (Tahran Konferansının Başkanlar ın Konuşmalar ı).
F. Rafipur, "Towse ve Tezad", Tahran, İntişar Şirketi, 2000 (Gelişme ve
Çelişki).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 257/261
252
M. Rajebi, Tasire Angizehaye Dini Bar Peydayeshe Engelab, Tahran,
Maarif Yayınlar ı, 2000 (Dini Motiflerin Devrim Oluşumuna Etkileri)
“Raveshhaye Savak”, 1. Kitap, Halk Mücahitleri Örgütü Üyeleri, Tahran,
Samadiye Yayınlar ı, 1982.(Savak Yöntemleri)
H.Rezm, "Dar Bare Hareket Burjuvazi", Tahran, Ferda Yayınlar ı, 1950
(Burjuvazi Hareketiyle İlgili).
----------, "Tenha Tabeghe Karegar Tevan Mobareze Ba Emperyalizm ve
Feodalizm Ra Daved”, Ferda Yayınlar ı, 1953 (Sadece İşçi Sınıf ı
Emperyalizm ve Feodalizme Kar şı Mücadele Verebilir).
G. Rocher, "Taghirate Ejtimaî", Çev. Mansur Vosoki, 7. Baskı, Tahran, Ney
Yayınlar ı, 1998 (Sosyal Değişimler).
Roznameh Mardom, (Halkın Gazetesi) Tudeh Partisi Yayın Organı, Tahran,
1954.
F. Ruhani, “Tarihe Milli Karden Sanate Nafte İran”, 2. Cilt, Tahran, Soghan
Yayınlar ı, 1973.(İran Petrolünün Millileştirme Tarihi)
M. Saidi, “İran-i Azad (Özgür İran)”, Tebriz, 1969.
K. Sanjabi, “Jebheye Milli Ba Mardom Sohbet Mikonad”, Peyam Gazetesi,
Sayı 85, Ekim, 1980. (Milli Cephe Halkla Konuşmaktadır)
----------, “Haterate Sencabi”, Londra, Milliyon Yayınlar ı, 1989.(Sencabi
Anılar ı)
S. Sardarriniya, "Mosyo Ali", Tahran, Tahran Yayınlar ı, 1980 (Ali Mösyö).
A. Saten, “Nafte İran”, Çev. Rıza Ris Tus, 1. Cilt, Tahran Saberin Yayınlar ı,
1993 (İran Petrolü).
D.C. Schwartz, “Theory of Revolutionary Behavior”, New York, Free
Press, 1971.
E. Sait, “Tesire Roshanfikran”, Çev. Hamit Azadanlu, Tahran, Amuzeş
Yayı
nlar ı
, 1998 (Aydı
nlar ı
n Etkisi).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 258/261
253
B. Shawadron, “The Middle East Oil and The Great Powers”, 2nd,
Printing, New York, Halsted Press, 1974).
S. Sıaveşi, “dar İran liberal Nasyonalizm”, Çev. Ali Muhamed kutsi,
Tahran, Amir Kabir Yayınlar ı, 1990 (İran’da Liberal Nasyonalizm).
T. Skocpol, “Rentier State and Shi’a Islam in the Iranian Revolution”,
Theory and Society 11, no.3 (May 1982).
A. Souruş, “Roshanfikri, Dindar ı ve Hemdeli”, 4. Baskı, Tahran, Sırat
Yayınlar ı, 1999 (Sırdaşlık, Dincilik ve Aydınlık).
Şahbaz Gazetesi, 9 Ağustos 1953.
A. Şeriati, “Che Bayed Kard”, 5. Baskı, Tahran, sırat Yayınlar ı, 1998. (Ne
Yapılmalı)
H. K. Stone, "Siyasete Mobareze Menfi Dar Mejlis 14", II. Cilt, Tahran,
Musaddık Yayınlar ı, 1976 (14. Mecliste Negatif Mücadele Siyaseti).
S.H. Taghizadeh, "Tarihe Engelabe Meshrute İran", Tahran, Firdevsi
Yayınlar ı, 2000 (İran Meşrutiyet Devrimi Tarihi).
M. Takkar ı, “Tarihe Siyasi İran”, Tahran. 1985 (İran’ın Siyasi Tarihi)
Tahlıli Az Sharayete Ejtemgee Rostaee, Tahran, 1978 (Köy Sosyal
Durumunun Analizi)
“Tarih ve Tesis Sazeman Mujahedin Halk”, Tahran, Mücahidin Halk
yayınlar ı, Temmuz, 1979.(Halk-ı Mücahitler Örgütünün Kuruluş Tarihi)
H.A. Tenhaii, "Mogheddemii BarDidgaha ve Mektephaye Jameshenasi”,
Tahran, Merendiz Yayınlar ı, 1992 (Sosyoloji Ekol ve Görüşlere Giriş).
I. Teymori, "Tahrim Tutun, Gherardad 1890 Reji", 3. Baskı, Tahran, Cep
Kitaplar Yayınlar ı, 1982 (Tütün Boykotu 1890 Reji Anlaşması).
C. Tilly, "From Molibization to Revolution", London, Wesly, 1976.
G. R. Verahram, "Tarihe Siyasî ve Enjumanha Dar Dore Kajar”, II. Baskı,
Tahran, Moin Yayınlar ı, 1999 (İran’ın Kacar Döneminde Siyasal Tarihive Toplumsal Topluluklar).
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 259/261
254
Vezarete Egtesad ve Daraee, Amare Sanaye Bözork, Tahran, 1974.
(İktisat Bakanlığı, Büyük Sanayiler İstatistikleri)
A. Vincent, "Theories of the States", Oxford, Basil Black Well, 1987.
H. Yusuf Aşkevari, "Nemayendigi ve Tejeddod Gerai Dar Salhaye Ekhir
İran”, İran Ferda Dergisi, No: 35, Ağustos, 1996 (İran’ın Yakın Dönem
İslam’ında Teceddüt ve Temsilcilik).
A. Zaker Hüseyin, Matboat-e Siyasi-e İran Dar Asre Meşrute, Tahran,
Tahran Üniversitesi Yayınlar ı, 1991 (Meşrutiyet Döneminde İran Siyasal
Basını)
S. Ziba Kelam, Moghaddemei Bar Engelabe Eslami, III. Baskı, Rozeneh
Yayınlar ı, 1999 (İslam Devrimine Bir Giriş)
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 260/261
255
Alam Tabriz, Asghar, Ayd ı nlar, Dini Liderler ve Esnaf ı n İ ran’ ı n
Yak ı n Dönem Toplumsal Hareketlerindeki ve Devrimlerindeki Rollerin
İ ncelenmesi, Doktora Tezi, Tez Danı şmanı : Prof. Dr. Mehmet Ali
Ağ aoğ ullar ı , 254 s.
Kacar Hanedanı (1794-1925) ile başlayan modern İ ran tarihi bir
çok nedeniyle geleneksel düzenin zayf ı laması yla birlikte ülke çok
say ı da toplumsal harekete sahne olmuştur. Ancak bu hareketler
modern İ ran tarihinde yeralmalar ı na rağ men hepsi kat ı l ı m, etki ve
oyuncular ı aç ı sı ndan aynı değ illerdi. Halk ı n kat ı l ı m derecesi ve modern
İ ran tarihini yönlendirme aç ı sı ndan di ğ er sosyal hareketler arası ndan
Tütün Ayaklanması , Meşrutiyet Devrimi, Petrolün Millileştirilmesi ve İ ran
İ slam Devrimi ön plana ç ı kmaktad ı r. Bu nedenle, çal ı şmada bu dört
toplumsal hareket ele al ı nmı şt ı r.
İ ran’da sosyal güçler silahl ı kuvvetler, soylular ve toprak ağ alar ı ,
köylüler, i şçiler, kapitalistler, esnaf, ruhaniler ve ayd ı n sı nı flar ı ve
gruplar ı şeklinde kategorize edilebilir. Ordu, köylü, soylu, i şçi ve i şçi
sendikalar ı İ ran’ ı n değ i şim ve devrim süreçlerinde pek etkili
olmamı şlard ı r. Fakat esnaf, ayd ı nlar ve ruhanilerin etkisi ve önemi
fazlad ı r.
Devrimin değ i şik aşamalar ı nda (Haz ı rlama, Oluşum ve Zafer) ve
rollerde (liderlik, Seferberlik, Organizasyon ve İ deoloji), milliyetçi, dinci
ve marksist ayd ı nlar, dini liderler ve esnaf ı n hangisinin daha önemli bir
rolü üstlendi ğ ini görmek mümkün müdür?
Genel Sonuç : Tütün Ayaklanması : 1. Ruhaniler, 2. Milli Ayd ı nlar
ve 3. Esnaf. Meşrutiyet Devrimi: 1. Milli Ayd ı nlar, 2. Ruhaniler ve 3.
Esnaf, Petrolün Millileştirilmesi Hareketi: 1. Milli Ayd ı nlar, 2. Ruhaniler
ve 3. Esnaf ve Marksist Ayd ı nlar. Son olarak, İ ran İ slam Devrimi: 1. Dini
Ayd ı nlar 2. Ruhaniler, 3. Milli Ayd ı nlar, 4. Marksist Ayd ı nlar ve 5. Esnaf
8/14/2019 Iran Devrimi
http://slidepdf.com/reader/full/iran-devrimi 261/261
Alam Tabriz Asghar, The Role of Intellectual, Religious Leader and
Tradesman in Rebellion, Movement and Revolution of İ ran (1872-1979),
Doctora’s Thesis Advisor Prof Dr Mehmet Ali Ağaoğulları 254 p