İkİ soruda postmodernİzm v hukuke a yansimasi · 1 76 ahmet türkbağh (İÜ fm. c. lxi. ulvi s....

9
İKİ SORUDA POSTMODERNİZM VE HUKUKA YANSIMASI Yard. Doç. Dr. Ahmet Ulvi TÜRKBAĞ* Postmoderniteye atfedilen temel özellik kültürlerin, top- lumsal geleneklerin, ideolojilerin "yaşam biçimlerinin' ya da dil oyunlarının daimi ve indirgenemez çoğulculuğu... ya da bu çoğulculuğun farkında olunması-ve tanınması- dır. Postmodern dünyadaki çoğul şeyler evrimsel biçimde sıralanamazlar ya da birbirlerinin bir alt veya üst aşaması olarak görülemezler; ortak sorunların "doğru" ya da "yanlış" çözümleri diye de smıflandırılamazlar. Hiçbir bil- gi: kültürün, geleneğin, dil oyunlarının vb.nin onu mümkün kılan ve anlam yükleyen bağlamı dışında değerlendirile- mez. Bu nedenle, kendisi "bağlamın" dışında haklılaştı- rılabilecek hiçbir doğruluk ölçütü olamaz. Evrensel stan- dartlar olmadan, postmodern dünyanın sorunu üstün kültürün nasıl küreselleştirileceği değil, kültürler arası iletişim ve anlayışın nasıl güvenceye alınacağıdır. 1 1- Postmodernizm nedir? Postmodernizm öyle bir konu ki, sonsuz denebilecek kadar farklı açılardan ele almak, değişik yönlerden yak- laşmak ve onu tarihteki bir dönem ya da bir düşünceye bağlamak olanaklı. Bu seçimin, yazarın tercihine kaldığı- nı söylemekse, onun nesnel olduğunu ileri sürmekten çok daha kolay. Örnek yerindeyse, bu konuda yazmak eski panayırlarda 'Niyet Çekmeye' benziyor. Karşınızdaki oyuncaklar ve türlü hediyelerle dolu vitrine bakıp, bun¬ *) İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Hukuk Felsefesi ve Sosyo- ı* • * lojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi. 1) (Z. Bauman, Intimations of Postmodernity) den naklen Adams. Daniel J., Toward a Tfxeological Understanding of Postmodernism, http://www.crosscurrents.org//adams.htm 5.05.2002. (Vurgu Eklendi.)

Upload: others

Post on 19-Jul-2020

3 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V HUKUKE A YANSIMASI · 1 76 Ahmet TürkbağH (İÜ FM. C. LXI. Ulvi S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003) ların her birine bağlı olduğu söylene tomarmdakn ip

İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V E H U K U K A YANSIMASI

Yard. Doç. Dr. Ahmet Ulvi TÜRKBAĞ*

Postmoderniteye atfedilen temel özellik kültürlerin, top­lumsa l geleneklerin, ideoloji lerin "yaşam biçimlerinin' ya da di l oyunlarının da imi ve indirgenemez çoğulculuğu... ya da b u çoğulculuğun farkında olunması-ve tanınması­dır. Postmodern dünyadaki çoğul şeyler evrimsel biçimde sıralanamazlar ya da b i rb i r l e r in in b i r alt veya üst aşaması olarak görülemezler; or tak sorunların "doğru" ya da "yanlış" çözümleri diye de smıflandırılamazlar. Hiçbir bil­gi: kültürün, geleneğin, dil oyunlarının vb.nin onu mümkün kılan ve anlam yükleyen bağlamı dışında değerlendirile­mez. B u nedenle, kendis i "bağlamın" dışında haklılaştı-rılabilecek hiçbir doğruluk ölçütü olamaz. Evrensel stan­dart lar o lmadan, postmodern dünyanın so runu üstün kültürün nasıl küreselleştirileceği değil, kültürler arası iletişim ve anlayışın nasıl güvenceye alınacağıdır.1

1- Postmodernizm nedir? Postmodernizm öyle b i r konu k i , sonsuz denebilecek

kadar farklı açılardan ele almak, değişik yönlerden yak­laşmak ve onu tar ih tek i b i r dönem ya da b i r düşünceye bağlamak olanaklı. B u seçimin, yazarın tercihine kaldığı­nı söylemekse, o n u n nesnel olduğunu i ler i sürmekten çok daha kolay. Örnek yerindeyse, b u konuda yazmak eski panayırlarda 'Niyet Çekmeye' benziyor. Karşınızdaki oyuncaklar ve türlü hediyelerle dolu v i tr ine bakıp, bun¬*) İstanbul Üniversitesi H u k u k Fakültesi, H u k u k Felsefesi ve Sosyo-

ı* • *

lojisi Ana B i l im Dalı Öğretim Üyesi. 1) (Z. Bauman , In t imat ions of Postmodernity) den naklen Adams.

Daniel J . , Toward a Tfxeological Understanding of Postmodernism, http://www.crosscurrents .org//adams.htm 5.05.2002. (Vurgu Eklendi.)

Page 2: İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V HUKUKE A YANSIMASI · 1 76 Ahmet TürkbağH (İÜ FM. C. LXI. Ulvi S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003) ların her birine bağlı olduğu söylene tomarmdakn ip

1 7 6 Ahmet Ulvi Türkbağ (İÜH FM. C. LXI. S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003)

ların her b ir ine bağlı olduğu söylenen ip t omarmdak i ip uçlarından b i r i n i yavaş yavaş çekiyorsunuz. Siz ip i çek­tikçe v i t r indek i hediyelerden b i r i (genelde en ucuz olanı) sallana sallana yükseliyor. Ama boş yok, her ipe b i r he­diye!

Tarihsel dönemlerin kendiler ine özgü b i r h u k u k anla­yışları ya da h u k u k a yansımaları olduğu kuşku götürmez. Ancak, günümüzde olduğu ölçüde b u yansımanın kar­maşıklaştığı b i r dönemi dünya tar ih inde b u l m a k kolay değil. Tarihsel dönemler-dönem olma niteliği ve adını hak ett ik ler i ölçüde- az çok b i r iç tutarlılığa sahipt ir ler . Ama günümüz için böyle b i r saptamada b u l u n m a k gerçekten çok zor. Çünkü bildiğimiz t a r i h dönemlerinde, içinde b u ­lunduğumuza denk karmaşık ve karışıklıkta, çeşitlilik ve renkl i l ik te b i r döneme rast lamak bence olanaksız.

Postmodern geleneğe uyarak önce sözcüklerin üzerin­de duru lursa , postmoderni saptamak için m o d e m i n an­lamını bel ir lemek gereği ortaya çıkar. Ama b u da kolay değildir. Çünkü insan b i l imler inde tanım yapmanın zor­luğu Platon'dan b u yana b i l inmekted ir . Kavramın çeşitli kullanım biçimlerinden modernité (veya postmodernite) tar ihsel b i r dönemi, modern (veya postmodem) b i r bi lg i re j imin i ya da düşünce sistemini , modemizm (veya post-modemizm) ise kültürel b i r sistemi ya da sanatsal b i r hareket i ifade ediyor. 2

Hemen akla gelen i k inc i b i r so run da modern-post­modern ilişkisi. Buradak i 'post' öneki acaba neyi ifade ediyor? Modemin zaman i t ibariy le ardından geleni m i , o n u n olgunluğa erişmiş biçimini m i , yoksa tümüyle farklı b i r gelişmeyi mi? Aslında moderne yüklenen anlamlar, onun ardından pos tmodemin gelmesini bana göre zorun­l u kılıyor. Çünkü modem, varolan düzene karşı duyu l an hırsı, biçime saldırıyı, sanatın ve be lk i de yaşamın varlık nedenini aşma, ötesine geçme yeteneğine duyu lan inancı

2) Patterson, Dennis (Ed.)., A Companion Philosophy of Law and Legal Theory, içinde editöre ai t makale "Postmodernism" ss. 375-384, Blackwel l Pub., Oxford 1999, s.375; Llyod, Dennis, M. Freeman; Lloyd's Introduction to Jurisprudence, 6 th Edi t ion , Stevens & Sons, London 1997, s.1147.

Page 3: İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V HUKUKE A YANSIMASI · 1 76 Ahmet TürkbağH (İÜ FM. C. LXI. Ulvi S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003) ların her birine bağlı olduğu söylene tomarmdakn ip

iki Soruda Posimodernizm ve Hukuka Yansıması 1 7 7

ifade ediyorsa; böyle b i r anlayışın gün geldiğinde aynı değişiklik arzusunu bizzat kendine yöneltmesi kaçınıl­mazdır. Yani var olan düzen modern ise, gerçek modem onu da yıkmak isteyecek dolayısıyla (paradoksal olmakla birl ikte) modemin i nkanna varılacaktır. Ama tabi k i tüm bunlar b i rden bire gerçekleşmedi. Hepsi t a r ih içinde olaylar ve düşüncelerin karşılıklı etkileşimiyle oluştu, ol­gunlaştı.

Tarihsel süreç Bir şeyin nedeni arandığında, b u nedenler dizisinde

sonsuzca geriye gitmek mümkündür. Çünkü her b ir ne­den aynı zamanda sonuçtur ve onun da b i r nedeni vardır. O zaman postmodern dönemin öyküsünü nereden baş­latmalı. Rönesans ya da Reform, olabi l ir ama en iyisi 17. yüzyıl rasyonalizmidir. Çünkü postmodemizm, pekala postkartezyen (Descartes sonrası) olarak değerlendirile­bi l i r . 17. Yüzyıla damgasını vu ran ve büyük b i r anlayış değişikliği yaratan Descartes ve diğer rasyonalistler (Spi­noza, Leibniz), geometrik yöntemi ve aklı kutsamışlar, i n ­sanın 'doğru y u bulabileceğini ve kendi ayaklan üzerinde durabileceğini i ler i sürmüşlerdir3. Ardından gelen Aydın­lanma düşüncesi, b u savı somut b i r gerçek olarak kabu l etmiş, sloganlaştırmış böylece insan, doğa ve Tanrı kar­şısında rüştünü ispata girişmiştir. Artık insanlık kendi ayakları üzerinde duracak ve her tür gizemi 'bilme cüreti gösterecektir.4

Aydınlanmanın bi l imsel merak ve heyecanına yükselen l iberal izmin madd i coşkusu da eklenmiş, insanlık (Avru­pa) hem düşünce hem de maddi alanda, sanayi devrimi-

3) 17. Yüzyıl Akıl Çağ olarak b i l in i r . B u çağın yöntemi ise günü­müzden farklı olarak geometrik yöntemdir. Eukl ides ' in Elementler adlı kitabında kullanmasından adını a lan b u yöntemde, en basit ve temel öğelerden başlanılarak adım adım ilerleyerek karmaşık sorunlar çözümlenmeye çalışılır. Sonunda varılan çözüme it iraz edilirse en basit i lk aşamaya geri dönülerek varılan sonuç kanıt­lanabi l ir . Günümüzde deney ve gözlem yöntemi esas olduğundan geometrik yöntem eski prest i j in i kaybetmiştir.

4) (Kant Aydınlanma Nedir?) den aktaran : Lerner, Robert E., S. Me-acham. E. M. Burns , Western Civilizations, 13th Ed., W.W. Norton & Companv, New York 1998, s.635.

Page 4: İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V HUKUKE A YANSIMASI · 1 76 Ahmet TürkbağH (İÜ FM. C. LXI. Ulvi S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003) ların her birine bağlı olduğu söylene tomarmdakn ip

178 Ahmet Ulvi Türkbağ {İÜH FM. C. 1X1 S. 1-2, 1 75-183, 2003)

n i n de katılmasıyla benzeri görülmemiş b i r ilerleme ya­şamıştır. 17. Yüzyılın akla ve geometrik yönteme verdiği öncelik Aydınlanma ile b i r l ik te yavaş yavaş yer in i gözlem ve deney yöntemine ve buna bağlı b i r akıl anlayışına bı­rakmıştır. 19. Yüzyıl artık akıl çağı değil, deney ve gözlem sonuçlarıyla doğanın matematikleştirilmesine dayanan, pozit iv izmin çağıdır.

Pozitivizm, kend is in i izleyecek modernizme bırakacağı çok önemli i k i ilkeye sahipt i : Düzen ve ilerleme. B u anla­yışa göre b i l imlerdek i ilerleme sonsuzca devam edecek ve insanı her bakımdan daha iy i b i r dünyaya doğru götüre­cektir. B u ilerleme gerek bireysel yaşamda gerekse top­lumsa l yaşamda (ahlak ve hukukta ) gittikçe daha iy iy i getirecek, dünya b i r yeryüzü cenneti olacaktır.

Ama ne yazık k i , modernité 1900'lerin i l k günlerinde (en azından Batı dünyasında h a k i m olan) iyimser havayı sürdürememiştir. İki dünya savaşı, b u savaşlarda poziti f b i l imsel yöntemlerle b u l u n a n silahların, tar ihte benzeri görülmemiş kıyımlar için kullanılması; diğer sosyal den­gesizl iklerin ve bizzat b i l i m i n sonucu olan tekniğin yarat­tığı korkunç sefalet insanların z ihn in de Descartes'la başlayan gelişmenin son halkası olan 'moderne ilişkin der in kuşkular uyandırmıştır.

2- Postmodernizm Hukuka Nasıl Yansıdı? ...İnsanların yalnız eşitlerine karşı görevleri vardır; ya­bancı olana, aşağı düzeyde olana, insan, istediği gibi , ya da "gönlünün çektiği g ibi" , " i y in in ve kötünün ötesinde"

-r davranır...5 ' * " ''"\: . • • • • •

Diğer kuramla rdan farklı olarak postmodernizm geç de olsa (geç de olsa çünkü mimariy le başlayıp edebiyat ve felsefeyle devam etti) h u k u k t a hem de pra t ik h u k u k t a yansımasını bulmuştur. B u yansımanın i l k biçimi, CLS kısa adıyla tanınan Eleştirel H u k u k İncelemeleri (Critical Legal Studies: CLS) adlı görüştür. B u görüş öncelikle ge­leneksel h u k u k anlayışlarına rad ika l b i r eleştiri olarak

5) Nietzsche, F., İyinin ve Kötünün Ötesinde, Çev. A. İnam, 2. Bas., Ara yay., Ankara 1990, s.200.

Page 5: İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V HUKUKE A YANSIMASI · 1 76 Ahmet TürkbağH (İÜ FM. C. LXI. Ulvi S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003) ların her birine bağlı olduğu söylene tomarmdakn ip

iki Soruda Postmodernizm ve Hukuka Yansıması 179

belirlenebil ir. CLS 1977'de fazla deneyci ve davranışçı ol­duğu için Law and Society Association dan duyu lan hoş­nutsuz luk dolayısıyla Wisconsin Üniversitesi nde küçük b i r konferansla başladı. Tıpkı esinlendikleri H u k u k i Rea­listler gibi onların da tek ve mantıksal tutarlı b i r bütün olduklarını söylemek olanaksız. Yandaşları arasında ciddi görüş ayrılıkları vardır ama b u onların b i r hareket olma­larını engellemez. Ayrıca CLS y i oluşturanlar hareket in Postmodern karakter ine uygun olarak diğer b ir 'öteki' ile, yan i feminist düşünceyle de birleşmektedirler. Böylece CLS b i r yanda ana kanadı diğer yanda Feminist H u k u k B i l im i o lmak üzere i k i ko ldan ilerlemektedir. 6

10 Yıl kadar önce postmodern h u k u k anlayışları CLS ile başlayıp onunla b i t i yordu. Oysa günümüzde, artık b u n u söylemek olanaksızdır. Çünkü CLS'in ana i lke ler ini paylaşmayan, ama postmodern olarak nitelenebilen se-miot ic gibi h u k u k anlayışları vardır.

C L S Eleştirel Hukuk İncelemeleri ...Yahudiler, değerlerin tersine çevrilmesi mucizesini ba­şarmışlardır... B u değerlerin tersine çevrilmesi ("yoksul sözcüğünün "ku tsa l " ve " d o s r i a eş anlamlı sayılmasını da içeren) Musevi halkının anlamını oluşturuyor: Ahlakta kölelerin başkaldırısı başladı onlarla/

Uygulamaya olan yakınlığının nedeni, biraz da uygu­layıcıların CLS'yi t op lumu aydınlatma olanağı olarak gör­meleridir. CLS'nin esin kaynağı olarak: H u k u k i Realizm, Marks izm, Yapısalcılık ve Post Yapısalcılık sayılabilir. As­lında kronolo j ik olarak en gerideki etkiden i lk söz edilirse, Nietszche y i de u n u t m a m a k gerekir. Filozof, i y in in ve Kö-tünün Ötesinde ve Ahlakın Soy Kütüğü adlı yapıtlarında ilginç b i r bakış açısıyla geleneksel ahlaki değerleri tersine çevirir, alt üst eder. 8 Nietzscheye göre ta l ih te kronolo j ik

6) B u konuda ayrıntılı b i r inceleme için bkz. Güriz, Adnan, Feminizm Postmodernizm ve Hukuk A.Ü.H.F.Y., Ankara 1997. özellikle ss.141-166. ' j ' W " 7

7) Nietzsche, s. 110. 8) M u r p h y Jeffrie G.. Coleman Jules L., Philosophy of Law: An Intro­

duction to Jurisprudence, Westview Press, Colorado 1990, s.52-53.

Page 6: İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V HUKUKE A YANSIMASI · 1 76 Ahmet TürkbağH (İÜ FM. C. LXI. Ulvi S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003) ların her birine bağlı olduğu söylene tomarmdakn ip

180 Ahmet Ulvi Türkbağ (İÜHFM, C. LXI, S. 1-2, 1 75-183, 2003)

sırayla i k i tür ahlak anlayışı görülmüştür: Efendi ve köle ahlakı. Güce ve gurura değer veren efendi ahlakı öncelikle "köle doğmuş" b i r ha lk olan Museviler (Mısır ve Babi l esaretleri) ardından da Roma İmparatoıiuğu'nda güçsüz köleler ve sınıflarca benimsenen Hristiyanlık tarafından tam tersine çevrilmiştir. B u n u n nedeni (Freud ve Marx 'm da etkisiyle) güçsüzlerin böyle b i r ahlakın egemen olduğu b i r top lumda kendi ler in i aşağı ve değersiz hissetmeleridir. Bu d u r u m u değiştiremediklerinden, yan i top lumsa l ger­çeklik onlara uymadığından onlar ah lak i değerleri tersine çevirerek b u olumsuz duygulardan k u r t u l m a k istemişler ve b u n u da başarmışlardır. Öz saygı ve özgüvenlerini yı­k a n güç ve gu ru r yerine, sevgi ve alçak gönüllülüğü değer olarak atamışlar. Böylece kendi ler i için yıkıcı o lan aşağılık duygusundan kurtulabilmişlerdir.

B u n u n postmodernizme, CLS ye katkı yapan üç sonucu vardır: İlk olarak eğer değerler yalnızca güç ilişkilerinin sonucuysa ahlaki doğruluk ya da nesnellik yoktur , h u ­kuksa l ve sosyal eleştiri ve değerlendirmenin kaynağı ola­rak ahlak ciddiye alınamaz. Ah lak i temelli h u k u k i lkeleri­n i n örneğin bugün kullandığımız insana saygı, n imet in külfete göre dağıtımı vb. herhangi b i r geçerliliği yoktur . İkincisi, Musevi-Hrist iyan alt g r u b u n u n başardığını diğer alt gruplar da başarabilir. Ahlak yalnızca toplumsal güç ilişkilerince oluşturulan kültürün içinde ve buna özgü be-lirlenebildiğine göre birçok alt kültürle bir l ikte kompleks b i r kültür olabilir. Bun lar köklü biçimde çelişen değerler şeması oluşturur. Hepsi kendi bağlamları içinde b u l u n a n bu alt kültürlerin hiçbiri genel geçerlik savında bulunamaz ya da nesnel ve üst b ir doğruyu dile get irdikler ini i leri sü­remezler. Böylece tüm top lumu bağlayacak bir ahlak k u ­ramı mümkün olamaz ya da nesnel ahlaki ve h u k u k i değer ve ölçütler var olamaz. Rawls, Nozick ve D w o r k m i n k u ­ramları temellerini kaybederler. Son olarcü<: da zayıf sınıfla­rın değerleri onları teselli eder ama aynı zamanda oldukları gibi kalmalarına da yarar. Yani baskıyı haklılaştırır ve sürdürür. Çünkü, hem onların d u r u m u tüm açıklığıyla görmelerini hem de kendilerinden memnun olduklarından harekete geçmelerini engeller.

Page 7: İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V HUKUKE A YANSIMASI · 1 76 Ahmet TürkbağH (İÜ FM. C. LXI. Ulvi S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003) ların her birine bağlı olduğu söylene tomarmdakn ip

• iki Soruda Posimodemizm ve Hukuka Yansıması 1 8 1

işte b u ahlaki bakış açısını temel alan CLS'in en belir­gin yönü h u k u k t a nesne l genel, nötr i lkelerin varlığını kesinlikle yadsımasıdır9. B u n u n da anlaşılabileceği gibi i k i nedeni vardır: Öncelikle tüm ussal varlıkların üzerinde anlaşacakları rasyonel i lkelerin bulunması olanaksızdır. Örneğin herkesin yapılan işe göre ödülün dağıtılması üzerinde (nimet külfete göredir) anlaşması beklenemez. İkincisi h u k u k u n tüm güç ya da yarar ilişkilerinden ba­ğımsız olduğu kesinl ikle kabu l edilemez. O zaman h u ­kukçuya düşen görev; toplumsal yapıdaki güç ve menfaat ilişkilerini perdelemede ve, olan d u r u m u n korunması ve sürdürülmesinde kullanılan mantıksal, nötr ve tamamen rasyonel b i r görünüm veren h u k u k uygulaması üzerin­deki perdenin kaldırılmasının sağlanmasıdır. Toplumsal ön kabu l ve sınıfsal kültürel koşullanmaların olabildiğin­ce gözler önüne serilmesi ve başarılabildiği ölçüde bun la ­rın sömürülenler "ötekiler" lehine h u k u k uygulaması ba­zında düzeltilmesidir.

CLS b u anlayışa dayanarak l iberal h u k u k sistemleri­n i n temel çelişkilerini eleştirdi1 0. Örneğin eğer mülkiyet hakkı devlet tarafından bireye b i r güç bahşetme ise, söz­leşmeler için yapılan pazarlıklar eşit olmaz çünkü gücü fazla olan tarafın zorlamasıyla elde edilir. Yetki başkala­rının üzerindeki güçtür. Liberal izmin 'zarar vermeden hareket özgürlüğü' ve rıza ile iş görme özgürlüğü' kendi kend in i yıkıcıdır. B u özgürlükler gerçekleştirilemez, eğer gerçekleştirilmeye çalışılırsa sürekli tartışmalar olur. B u n u önleyecek kura l l a r kendi içlerinde çelişiktir. Kura l ­ların sonuçlan beliıienemez. (Bu tüm kuralların belirsiz olduğu anlamına gelmiyor.) Bu belirsizl ik siyasi t ak t i r i getir ir böylece h u k u k u n üstünlüğünün gerektirdiği b i ­çimselliğe -formalizme- asla ulaşılamaz. H u k u k t a k i ta­rafların yararlarını belir lemek için gereken öğretisel stan­dart lar eksikt ir . B u n u n l a CLS Realizmi aş; r. Belirsizl ik tezine göre özgürlük h u k u k u n üstünlüğü ile güvenceye alınamaz. CLS yanlıları bireysel özgürlük amacının onu

9) Murphy - Coleman s .51; Cotterrel l . R.. T7ıe Politics of Jurispru­dence, But terwor ths , London 1992,s.210 vd.

10) Llovd-Freeman, s.935 vd. (Özellikle vazar metinleri. )

Page 8: İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V HUKUKE A YANSIMASI · 1 76 Ahmet TürkbağH (İÜ FM. C. LXI. Ulvi S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003) ların her birine bağlı olduğu söylene tomarmdakn ip

182 Ahmet Ulvi Turkbağ (İÜH FM, C. LXZ. S. 1-2, 1 75-183, 2003)

gerçekleştirmek için zorun lu olan kamusa l zorlayıcılıkla hem bağlı hem de uyuşmaz olduğunu düşünüyorlar. B u çelişki her h u k u k i ilişkide vardır. Çünkü b i r kişi devlet gücünü çağırana kadar h u k u k i so run yoktur .

Sonuç olarak h u k u k da ahlak gibi be l i r l i b i r dilsel bağlamda ve karşılıklılık içinde değerlendirilebilir. Taraf­ları aşan b i r kararda adaletsizlik kaçınılmazdır.11 Eğer h u k u k ilkesel ya da rasyonel, tarafsızlık ve nötrlük savı ile ele alınırsa b u n u n sonucu nesnel l ik değil; baskı, hiyerar­şi, a ldatma ve sömürü olur. Çünkü "genel kura l l a r somut olayları karara bağlamaz" diyen yargıç Holmes haklıdır.1 2

Her karar b i r y o rum işidir ve be l i r l i b i r siyasal bağlamda gerçekleşir. B u n u değerden bağımsız b i r h u k u k mantı­ğıyla rasyonelleştirmek, t am anlamıyla taraflılık batağına saplanmak olur. Robert M. Urges nesnel ve nötr i lke yan­lılarının kendi ler in i aldattıklarını, b u yanılsamayla da tıpkı: "...inancını kaybetmelerine rağmen işlerine devam eden rahiplere" benzedikler ini söylemektedir.1 3

Bibliyografya Cotterrel l , R., The Politics of Jurisprudence, But terwor ths , London

1992. t _

Guriz, Adnan, Feminizm Postmodernizm ve Hukuk, A.U. H. F. Y., An ­kara 1997.

Lerner, Robert E., S. Meacharn, E. M. Burns , Western Civilizations, 13th Ed., W.W. Norton & Company, New York 1998.

Llyod, Dennis, M. Freeman; Lloyd's Introduction to Jurisprudence, 6 th Edi t ion, Stevens & Sons, London 1997.

Murphy , Jeffrie G., Coleman Jules L., Plxilosophy of Law: An Intro­duction to Jurisprudence, Westview Press, Colorado 1990.

Murphy , J o h n W., Postmodern Toplwnsal Analiz ve Postmodern Top-

11) Murphy , J o h n W., Postmodern Toplumsal Analiz ve Postmodern Toplumsal Eleştiri, Çev. Hüsamettin Arslan, Et i Kitapları, İstan­b u l 1995. , s. 161.

12) Cotterrell , R., Tlıe Politics of Jurisprudence, But terwor ths , Lon­don 1992, 8.211.

13) Schlag, Pierre, Law and Postmodern Mind: Intellectualism, Car-dozo L. Rev. 1111, http/str ipe.colorado.edu/~schlag/ant i_ inte l -lect .html 29.8.2000 dip not 11.

Page 9: İKİ SORUDA POSTMODERNİZM V HUKUKE A YANSIMASI · 1 76 Ahmet TürkbağH (İÜ FM. C. LXI. Ulvi S. 1 -2, 1 75- i 83, 2003) ların her birine bağlı olduğu söylene tomarmdakn ip

İki Somda Postmodemizm ve Hukuka Yansıması 183

lumsal Eleştiri, Çev. Hüsamettin Arslan, Et i Kitapları, i s tanbul 1995.

Nietzsche, F., îyinin ve Kötünün ötesinde. Çev. A. İnam, 2. Bas., Ara yay., Ankara 1990.

Patterson, Dennis (Ed.).. A Companion Philosophy of Law and Legal Theory, içinde editöre ait makale "Postmodernism" ss. 375-384. Blackwel l Pub., Oxford 1999.

Elektronik Bibliyografya Adams, Daniel J . , Toward a Theological Understanding of Postmoder­

nism http://www.crosscurrents.Org//adams.htm 5.05.2002.

Schlag, Pierre, Law and Postmodern Mind : Incellectualism, Cardozo L. Rev. 1111, http/stripe.colorado.edu/~schlag/anti_intel lect. h t m l 29.8.2000 dip not 11.