pano - ministry of national...

37
2016 Sayı : 1 PANO : Bornova Rehberlik ve Araştırma Merkezi E-Dergisi

Upload: others

Post on 17-Jan-2020

8 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

2016 Sayı : 1

PANO : Bornova Rehberlik ve

Araştırma Merkezi E-Dergisi

Page 2: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

1

Sayı 1: YAŞAM BECERİLERİ

Pilot sayımızdan sonra, biraz gecikmeyle,

nihayet birinci sayımızla karşınızdayız.

Yaşam becerileri konulu bu sayımızda siz çok

değerli meslektaşlarımızın da yazılarına yer

veriyoruz. Bir kez daha katkısını esirgemeyen

öğretmenlerimize teşekkür ederiz.

Pilot sayımızda tercih ettiğimiz dil sade ve aynı

zamanda kapsayıcıydı. Tarzımızı muhafaza

etmeye çalışarak sayılarımızı hazırlamaya

devam edeceğiz.

Görüş ve önerilerinizi merakla bekliyoruz.

Katkıda bulunmayı düşünecek arkadaşlarımıza

şimdiden çok teşekkürler….

Okuyuşunuz keyifli olsun dileğiyle, şimdilik

hoşça kalın

Page 3: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

2

İÇİNDEKİLER…………………………………………………..

Stresle nasıl başa çıkabiliriz?.........................................3

Sorun çözme becerisi…………………………………………………8

Duyguları tanımak ve ifade etmek……..........................11

Etkili iletişim kurmada uygulanabilecek teknikler………16

Çatışmaları çözmek için üç farklı yöntem…………………..20

Dinleme becerisi sınıf etkinliği…………………………………..22

Akran zorbalığı ve başa çıkma yöntemleri…………………32

Çözümlü tangram…………………………………………………….36

Page 4: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

3

STRESLE NASIL BAŞA ÇIKARIZ?*

STRES NEDİR?

Stres; organizmayı ruhsal ve bedensel olarak zorlayan,

kısıtlayan, engelleyen olaylar karşısında ortaya çıkar. Stres

belirtileri fiziksel, duygusal, zihinsel, sosyal ve iş alanında

yaşanan stresler olarak beşe ayrılır.

Fiziksel stres belirtileri arasında hipertansiyon, taşikardi, baş

ağrısı, astım, grip, soğuk algınlığı, kasların gerilmesi, kilo kaybı,

cilt bozuklukları saçta değişimler ve eklem ağrıları yer

almaktadır.

Duygusal stres belirtileri arasında endişe, korku, depresyon,

çabuk ağlama, gerginlik, öz güven duygusunda azalma, aşırı

hassasiyet, öfke patlamaları, saldırganlık ve düşmanlık,

tükenmişlik, yorgunluk, umutsuzluk, yoğunlaşma bozukluğu,

uyku düzeninde dengesizlik, yeme alışkanlıklarında sapmalar

yer almaktadır.

Zihinsel stres belirtileri arasında karar vermede güçlük, zihin

karışıklığı, hafızada zayıflık, aşırı derecede hayal kurma, mizah

anlayışı kaybı, düşük verimlilik, hatalarda artış yer almaktadır.

Sosyal stres belirtileri arasında insanlara karşı güvensizlik,

başkalarını suçlama, sabırsızlık, alınganlık, kendini değersiz

hissetme, çok sık öfkelenme, kafein içeren yiyecek

maddelerinin kullanımında artış, ölüm ve intihar düşüncesi

yer almaktadır.

Page 5: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

4

İş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

kendine güvensizlik, işini kaybetme, iş verenleri memnun

edememe korkusu, dayanışma eksikliği, iş kazalarının artması,

iş devamsızlığının artması, iş performansının düşüklüğü,

hatalara karşı vurdum duymaz davranma gibi belirtilerin sık

görülmeye başlaması stres varlığını göstermektedir .

Stresle baş etmek için kimi zaman farkında olmadığımız pek

çok işlevsel ya da işlevsel olmayan başa etme yöntemi

kullanırız. Bunlar stresimizi azaltmak yerine çoğu zaman

artmasına neden olurlar.

STRESLE BAŞ ETMEK İÇİN ETKİLİ ÇÖZÜM YOLLARI

NELERDİR?

Zamanı iyi yönetme, problem çözme teknikleri kullanma, aşırı

genellemelerden kaçınma, kişiler arası ilişkiler ve sosyal

etkinlikler geliştirme, fiziksel aktivitelerde bulunma, dengeli

beslenme, gevşeme egzersizleri uygulama, zihinde

canlandırma yaparak stresle daha kolay başa çıkılabileceği bir

çok kaynakta altı çizilen yöntemlerdir.

1. Zaman Yönetimi:

Etkili bir program yapabilmek için zorunlulukların yanında,

düzenli uyku, molalar, eğlenme, dinlenme, sosyal etkinlikler

ve olası değişiklikler karşısında alternatif olabilecek etkinlikler

de (Yağmur nedeniyle planlanan yürüyüş yapılamayacaksa

odada egzersiz yapabilmek gibi...) programda yer almalıdır.

2. Problem çözme Teknikleri Kullanma:

Page 6: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

5

En çok kontrol edilebilecek sorunlar üzerinde kullanılır. Şöyle

bir yol izlenebilir:

1.Stres yaratan durum neden oluştu?

2.Durumu sadece o kişi mi sorun görüyor?

3.Bireyin kendi katkısı var mı?

4.Katkısı olabilecek başka şeyler ya da kişiler var mı?

5.çözüm için olabildiğince çok seçenekler var mı?

Bu sorulara cevap arayan birey stres yaratan durumdan

uzaklaşarak çözüm için adım atmış olacaktır.

3. Aşırı Genellemelerden Kaçınma:

Tek bir olaydan hareketle, bütüne yönelik olumsuz düşünceler

geliştirilmemelidir. Sınavım kötü geçti, ben bu sene sınıfı

geçemeyeceğim gibi... Oysa bu sınavım kötü geçti ama diğer

sınavlara daha iyi hazırlanabilirim tarzı düşünce daha

yapıcıdır.

4. Kişiler Arası İlişkileri Geliştirme:

Stresli durumlar insanlarla ilişkilerden kaynaklanabiliyor olsa

da, bu kişilerle tartışabilmek, çözüm için bir anahtar olabilir.

Tartışmalar sırasında “sen” dilini kullanmadan “ben”li

cümlelerle sorumluluğu üzerine almak iletişimi ve ilişkiyi

güçlendirebilir. ”Sen beni anlamak istemiyorsun” yerine

“kendimi yeterince anlatamadığımı düşünüyorum” daha

yapıcı olacaktır.

5. Sosyal Etkinlikleri Geliştirme:

Page 7: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

6

Rutinler dışında farklı bir etkinliği denemek, yeni bir şeyler

öğrenmeye çalışmak, zihni dinlendirmeye yardımcı olabilir.

Farklı bir öğün, farklı bir saç kesimi, eski bir arkadaşı aramak,

konsere, sinemaya, tiyatroya gitmek, dergi ya da roman

okumak gibi etkinlikler rutinlerin oluşturduğu stresten

uzaklaşmak için yararlı olabilir.

6. Fiziksel Aktivite:

Doğru egzersiz birçok amaca birden hizmet edebilir. Bireyin

becerilerini, kas gücünü artırabilir, kilo vermeye ve almamaya

yardımcı olabilir, kalbin beden dokularına kolaylıkla oksijen

almasını kolaylaştırarak bedenin genel fizyolojik koşullarını

iyileştirebilir. Egzersiz, bedenin stresle oluşan hormonlardan

arınmasına yardımcı olur dolayısıyla stres karşısında ani tepki

vermeyi engelleyebilir.

7. Dengeli Beslenme:

Çay, kahve, çikolata, kakao, kolalı içecekler strese yol açan

besinlerdendir. Bu besinler, stres tepkisini başlatan kimyasal

maddeler içerirler. Uyanıklık ve hareketliliği artırırlar.

Dolayısıyla bu besinlerin yerine ıhlamur, ada çayı gibi bitki

çayları, meyve tüketilebilir. Beslenme alışkanlıklarını

düzenleyerek, enerji düzeyi, strese karşı gösterilen tepkiler ve

genel sağlık üzerinde bireyin kontrolü artırılabilir.

8. Gevşeme Egzersizleri:

Gevşeme egzersizlerini öğreten CD ya da kasetler edinerek ya

da bir uzmandan yardım alarak öğrenilebilir. Bireyin

kaslarında oluşabilecek gerginliği, gerginlik oluşmadan fark

Page 8: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

7

edip kendi kendine gevşetebilmesidir. Gevşeme egzersizini

uygulayan birey, gergin ortamlar öncesi uygulamayı yaparak

ya da gün içerisinde gevşeme molaları vererek bedeni

üzerinde kontrolü sağlayabilir.

9. Zihinde Canlandırma:

Bireyin kendisini rahatlatan bir durumu ya da ortamı hayal

etmesi stresin yarattığı olumsuz duygu ve düşüncelerden

uzaklaşmasına, stresle başa çıkmada alternatif yollar

bulmasına yardımcı olabilir .

*bu yazı için http://www.yasamhastanesi.com.tr/tr/saglik-profesyonelleri-bildiriyor/217-stresle-nasil-

basa-cikabiliriz# adresine bakılabilir.

Page 9: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

8

SORUN ÇÖZME BECERİSİ Yaşadığımız çevre, günlük hayatımızın ritmi, ev ve iş hayatımız arsındaki dengesizlikler, ilişkilerde karşılaştığımız güçlükler çözümünü bulmamız gereken sorunların sayısını arttırmaktadır. Neyse ki hepimizin hâlihazırda başvurduğu sorun çözme yöntemleri var ve okuyan, öğrenmeye devam eden birey için sınır sadece gökyüzüdür. Gelin burada bildiklerimizin üzerinden geçelim; -Herhangi bir problemle karşılaşan birey öncelikle alternatif çözümleri düşünebilmelidir. O zamana kadar bu problemlerin benzerleriyle karşılaştı mı? Çözüm için ne yaptı? Aynı çözüm yeterli mi ya da ekleme çıkarma mı yapması gerekiyor? Duruma uygun olan çözümü seçmek önemli bir beceridir. -Araştırmalar ışığında diyebiliriz ki, insanlar karşılaştıkları problemler karşısında iki temel yolda ilerler; olumlu bakış açısının yolu, olumsuz beklentilerin yolu. Buna göre insanlar bir sorunla karşılaştıklarında iki şekilde tepkide bulunabilir. Bir soruna yapıcı şekilde tavır sergileme kişinin soruna olumlu yaklaştığını gösterir. Bu bireyler sorunları birer tehdit olarak görmekten çok onları bir fırsat olarak görebilmektedirler. Bu bireyler sorunlar karşısında yeteneklerine güvenir ve sorunları çözebileceklerine inanırlar. Diğer bireyler ise daha baştan olumsuz bir bakış açısı sergilerler. Sorunların nedenlerini başkalarının üstüne atarlar, sorun ortaya çıktığında görmezden gelirler ve sorunları tehdit olarak algılarlar. Sorunu çözme konusunda yeteneklerine ve becerilerine güvenmezler.

Page 10: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

9

-Bunların devamında şunu ekleyelim; bireylerin sahip olabileceği 3 çeşit problem çözme tarzı bulunmaktadır:

1. Kaçınan sorun çözme tarzı 2. Dürtüsel-dikkatsiz sorun çözme tarzı 3. Akılcı(Rasyonel) sorun çözme tarzı

Kaçınan Sorun Çözme Tarzı: 1-İşlevsel olmayan bir tarzdır. 2-Sorunlara karşı ilgisiz, görmezden gelen bir tavır sergilerler. 3-Sorunları erteleme, pasiflik, ilgisizlik, hareketsizlik gibi davranışlar sergilerler. 4-Problemlerle yüzleşmek yerine kaçmayı seçerler. 5-Problemlerin çözümünde sorumluluk almazlar; kendiliğinden veya başkalarınca çözümlenmesini beklerler. Dürtüsel-Dikkatsiz Problem Çözme Tarzı: 1-İşlevsel olmayan bir tarzdır. 2-Aceleci yapıda kişilerdir. Akıllarına ilk geleni uygulama eğilimi vardır. 3-Sistematik olmayan tarzda alternatifleri ve çözümleri gözden geçirirler. 4-Çok az bilgi ile problemi çözmeye çalışırlar. Düşünmeden hareket ederler. 5-Tam ve düzgün olmayan sonuçlar ortaya çıkar ve bu sonuçlar da ileride kişilere birer problem olarak geri döner. 6-Belirsizlik, huzursuzluk veya olumsuz duygulara tahammül eşikleri düşüktür. Akılcı Sorun Çözme Tarzı: 1-Çözüme ulaşılacak stratejiyi belirleme, uygulama ve değerlendirme becerisine sahiptirler. 2-İşlevsel bir yoldur.

Page 11: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

10

3-Sorunu çözme aşamasında 4 ana beceriye sahiptirler: a) Sorunu tanımlama ve formüle etme b) Olası çözüm seçeneklerini üretme c) En iyi çözüm seçeneğini seçme(karar verme) d) Seçilen çözüm seçeneğini uygulama ve değerlendirme Sorunlarımızı çözmek için kendimize has yöntemlerimiz var. Başta da dediğimiz gibi bu yöntemlere yenilerini ekliyoruz her bir yeni deneyimimiz ile. Okuyoruz, duyuyoruz, öğreniyoruz. Uzmanların çalışmalarını takip ediyoruz. İşte uzmanlardan edindiğimiz bir psikolojik yardım bilgisi; problem çözme terapisi. Bu terapinin içeriği bazı basamaklardan oluşmaktadır. Öncelikle bireye terapinin mantığıyla ilgili bilgi verilir. Danışana sıkıntı veren problemler netleştirildikten sonra ulaşılabilir hedefler belirlenmektedir. Problemle ilgili hedefler netleştirildikten sonra olası çözüm seçenekleri danışanla birlikte ortaya konulur ve çözümlerden en uygun olanlar seçilir. Bu aşamada seçilen çözüm yolu terapistin desteğiyle uygulamaya geçirilir. Ve son olarak hedeflere ulaşım sağlanmış mı diye değerlendirme yapılır. Eğer başarılı olunamamışsa sürecin başına dönülerek hata yapılan basamak düzenlenir ve tekrar süreç başlatılır.

Bornova Rehberlik Araştırma Merkezi

Rpdh Bölümü

Page 12: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

11

DUYGULARI TANIMAK VE İFADE ETMEK*

Duyguları İfade Etmek

Ne hissedildiği tanımlama yeteneği kazanıldıktan sonra bunları ifade

etmek çok önemlidir. Duyguları ifade etmek ya da dışarı vurmak üç

şekilde olabilmektedir: 1) Başka biriyle paylaşmak, 2) Yazarak

boşaltmak, 3) Fiziksel olarak boşaltmak (bir yastığa sarılarak ağlamak

gibi). Duyguları boşaltmak demek hissedilen duygulardan ötürü

sorumlu tutulan kişiye boşalmak ya da onu suçlamak değildir. O

kişinin söyledikleri ya da yaptıklarından dolayı ne hissedildiğini

bilmesi demektir.

Duygular bedende bir enerji değişimi yaratırlar ve fiziksel gevşeme ya

da başka bir yöntemle boşatılmaya gereksinim duyarlar. Bu duygular

bedenden boşaltılmadığında gerginlik, kaygı vb. gibi daha önce söz

edilen belirtilere sebep olmaktadırlar. Fiziksel sağlık bireyin genel

iyilik haline bağlı olduğu kadar duyguların belirdiği anda uygun zaman

ve biçimde ifade edilmesine de bağlıdır. Aşağıda duyguları ifade

etmenin bazı yolları bulunmaktadır.

Konuşarak İfade Etmek

Duyguları ifade etmenin muhtemelen en iyi yolu onları destekleyici

bir arkadaş, eş ya da danışmanla paylaşmaktır. Paylaşmanın anlamı

sadece duygular hakkında konuşmak değil gerçekten onları dışa

vurmaktır. Duyguların paylaşıldığı kişinin güvenirliğinin yüksek olması,

duyguların rahatça paylaşılması açısından önemlidir. Ayrıca iyi bir

dinleyici olması başka bir ifadeyle paylaşılan konularda ne yapılması

gerektiği konusunda önerilerde bulunmaması gerektiğini bilen biri

olmalıdır. Paylaşma yeteneğinin gelişmesi, dinleyen kişinin “sadece

dinleme” (bu dinleme tipine aktif dinleme denir ve dinleyen nadiren

söylenilenleri özetler ya da doğru anlayıp anlamadığı sorar)

becerisine göre de belirlenmektedir.

Page 13: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

12

Yazarak İfade Etmek

Eğer duygular çok yoğun ve etrafta paylaşabilecek uygun biri yoksa

bir kâğıt kalem alınıp ne hissedildiği yazarak da ifade edilebilmektedir.

Belki bir duygu günlüğü de tutulabilir ve duyguların yoğunlaştığı

zamanlarda an be an duygular yazılabilir. Haftalar ya da aylar sonra

bu günlüğü okumak yaşamdaki değerler, düşünce kalıpları vb.

açısından çok öğretici olabilmektedir. Duygu günlüğü tutulmasa da

duyguları yazmak onları paylaşacak uygun birini buluncaya kadar

kişiyi rahatlatacaktır.

Karşıdaki Kişiyle Duyguları Paylaşarak İletişim Kurmak

Duyguları paylaşarak iletişim kurmanın anlamı karşıdaki kişinin yaptığı

ya da söylediği bir şeyden dolayı ne hissettiğinizi bilmesini

sağlamaktır. Duygularla bu şekilde başa çıkmaya çalışmak başka birine

anlatma ya da yazarak boşaltmaya göre daha risklidir.

İlgili kişinin neler hissettirdiği ona ifade edilmezse, ifade edilene kadar

tamamlanmamış bir duygu olarak kalacaktır. Örneğin uzun zamandan

beri birinden korkuluyor ya da öfke duyuluyorsa bu duygular

açıklanana kadar herhangi bir değişiklik olmayacaktır. Duygular bir

kez açıklandıktan sonra sessizce yaşanması ya da sır olarak kalmasına

gerek kalmayacaktır. Duygular ulaşılması mümkün olmayan (iletişimin

koptuğu eski bir arkadaş vb.) ya da ölmüş biriyle ilgiliyse mektup

yazarak da duygular boşaltılabilmektedir.

Duyguları paylaşırken dikkat edilmesi gereken iki kural vardır:

Karşıdaki kişinin ifade edilmemiş duyguları dinlemeye istekli olması.

Karşıdaki kişiyi suçlamak ya da sorumlu tutmaktan kaçınmak.

Birinci kural, özel duyguların saygıyı hak etmesi nedeniyle önemlidir.

Eğer karşıdaki kişi gerçekten bunları duymaya istekli değilse büyük bir

olasılıkla saygı duymayacak ya da yanlış anlayacaktır. Hatta anlatılan

Page 14: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

13

kişiyle ilgili kızgınlık, korku, üzüntü duygularının artmasına neden

olabilmektedir. İlgili kişiye duygular anlatılmaya hazır olunduğunda,

dinlemeye istekli olup olmadığı sorulmalıdır. Örneğin “ Eğer sen de

uygunsan ve dinlemek istersen seninle önemli şeyler konuşmak

istiyorum”. Eğer karşıdaki kişi anlatmaya başlandığında sözü keserse

şöyle denilebilir: “ Lütfen ben sözlerimi bitirene kadar bekler misin?”

Karşıdaki kişinin gerçekten dinlemesi, dikkatini tamamen konuşmaya

yöneltmesi, sözleri kesmemesi, yargılamadan kaçınması, öneri ve

taleplerde bulunmaması gereklidir. Sadece dikkatlice ve sessizce

dinlemelidir. Eğer bir yorum yapacaksa konuşmanın bitmesini

beklemelidir. Eğer araya girip konuşmak isterse de bu ya anladıklarını

özetlemek için ya da duyduklarını doğrulatmak içindir. Bu özellikleri

gösteren iletişime “aktif dinleme” denilmektedir.

İkinci kural da önemlidir çünkü konuşmaları dikkatle dinleyen kişiye

saygı duymak ve hissedilen duyguların sorumluğunu onun üstüne

atarak suçlamamak gerekmektedir. Bunu gerçekleştirebilmek için üç

yöntem bulunmaktadır.

Durum. Karşıdaki kişiye duygulardan söz edilmeye başlandığında

cümleye şu şekillerde başlamak “Ben ……hissettim”, “ Ben …….

hissediyorum”. Bu tarz ifadeler sorumluluğu karşıdaki kişiye

yüklemek yerine duyguların sorumluluğunun alındığı göstermektedir.

“Sen benim kendimi ….. hissetmeme neden oldun”, “ Senin

yüzünden ….. hissettim” gibi ifadeler duyguların sorumluluğunun

alınmadığını gösterir ve karşıdaki kişinin savunmaya geçmesine

neden olmaktadır.

Kişisel saldırılarda bulunmak yerine yapılan davranışa odaklanmak.

Hangi duygular var? Duyguları ifade etmeye başlamadan önce hangi

duygu ya da duyguların bulunduğunun farkına varılmalıdır. Daha

Page 15: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

14

sonra belirgin davranışlar belirtilmelidir. “Söylediğin saatte beni

aramadığın için panik atak geçirdim “ değil “Söylediğin saatte

aramadığın için ben kızgınım” biçiminde ifade edilmelidir. Doğru ya da

yanlış duygu olmamasına karşın duyguların doğru ya da yanlış

biçimde ifadesi olduğu unutulmamalıdır.

Yargılamamak. Karşıdaki kişinin yaptığı ya da söylediği şey

hakkında hissedilen duygular paylaşılırken yargılamada

bulunulmamalıdır. Duygulara yol açan neden yapılan ya da

yapılmayan davranışlardır kişinin kendisi değildir.

İçeride tutulan duygular kendilerini çeşitli fiziksel ya da psikolojik

belirtilerle ortaya koymaktadırlar.

Kaygı: Kaygı pek çok nedenden ortaya çıkmaktadır. Bazen

belirsizliklerle karşılaşınca duyulan temel bir duygudur bazen de

beklenmedik olumsuz durumların (“ise” düşünce şeklinin) sonucudur.

Eğer kaygı belirli bir durumla ilişkili görülmüyorsa güçlü fakat ifade

edilmemiş duygular nedeniyle ortaya çıkmış olabilir. Her duygu

boşaltılması gereken bir enerji taşır. Bu enerjiyi tuttuğumuz ya da

kendini ifade etmesine izin vermediğimiz zaman gerilim durumu ya da

belirsiz bir kaygı yaratabilmektedir.

Depresyon: M.S. Peck depresyonu “sıkışmış duygular” olarak

tanımlamıştır. Bazı kayıplardan sonra üzüntü ya da yas

yaşanmadığında sıklıkla depresif olunmaktadır. Gözyaşlarının

akmasına izin vermek ve ağlamak kayıp ya da yas konusunda daha iyi

hissedilmesini sağlayabilmektedir. Depresyon öfkenin içeride

tutulması sonucunda da ortaya çıkabilmektedir. Gestaltçı psikologlar,

maskelenmiş kızgınlığın kişinin kendine yönelmesi sonucunda

depresyonun ortaya çıkabileceğine işaret etmektedirler. Eğer son

zamanlarda belirli bir kayıp olmadığı halde birey kendini depresif

hissediyorsa neye kızmış olduğunu kendine sormalıdır. Özellikle

Page 16: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

15

bireyin kendini aşırı eleştirdiği ve yüklendiği bir dönemdeyse bu iyi

bir sorudur.

Psikosomatik Semptomlar: Baş ağrısı, yüksek tansiyon, ülser, astım

gibi yaygın pek çok psikosomatik belirti sürekli olarak ifade edilmeyen

duygulardan kaynaklanabilmektedir. Psikosomatik belirtiler

kronikleşmiş stresin herhangi bir tipinden ortaya çıkabilirken, yıllar

boyunca ifade edilmemiş duyguların bedelini bedenimiz ödeyecektir.

Kuvvetli duyguları tanımlamak ve ifade etmeyi öğrenmek pek çok

psikosomatik semptomun azalmasını ya da kaybolmasını

sağlayabilmektedir.

Kas Gerginliği: Gergin, sıkılmış kaslar büyük ölçüde duyguların uzun

süreli ifade edilmemesi sonucu ortaya çıkan yaygın bir belirtidir.

Duygular ifade edilmeyip bastırıldığında belirli kasmalarımızı sıkmaya

yöneliriz. Belirli duygular, gerilmiş farklı kas gruplarında

bulunmaktadır. Engellenme ya da saldırganlık boyun ve omuz

kaslarında gerilime neden olmaktadır. Üzüntü ve yas göğüs bölgesi ve

göz etrafında, korku mide kaslarında, ifade dilmeyen cinsel duygular

da pelvik bölgesindeki kasların gerilmesine neden olmaktadır.

Günlük endişe ve sorunlarla zihnin sürekli meşgul olması bunlara

“kafayı takmak” duygulara dokunulmasına engel olmaktadır. Şu anda

ne hissediyorum diye sormak: Bunun yerine şu andaki esas sorunum

ya da endişem nedir diye de sorulabilir. Bir gözlemci olunmalı ve

herhangi bir duyguyu hissedebilmek için kişi kendine izin vermelidir.

*bu yazı için http://www.fvcpsikiyatri.com adresine bakılabilir.

Page 17: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

16

ETKİLİ İLETİŞİM KURMADA UYGULANABİLECEK

TEKNİKLER

İnternet başta olmak üzere çok kaynakta iletişimde işimizi

kolaylaştıracak yol ve yöntemler yapılandırılarak ‘’iletişim tekniği’’

başlığı altında karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan bazıları şöyle

özetleyebiliriz:

a) Özgül İletişim Kurma Yöntemi: Doğru konuşmak ve dürüst

olmak en doğru kendini ifade etme yoludur. Her zaman geçerli ve

sonsuza kadar yaşayacak bir iletişim tekniğidir. Yabancılar "Doğruluk

en iyi politikadır" derken, İbn-i Sina, "Konuştuğunuzda daima doğruyu

söyleyin, ama her doğruyu her yerde söylemeyin," demiştir. Ne

söylemek istediğimizi çok iyi bilmemiz ve doğru kelimeleri seçip

kullanmamız gerekir. Doğruyu, doğru zamanda doğru biçimde ifade

edebilmektir.

b)Konum Değiştirme Yöntemi: Benzer uygulamalar benzer

sonuçları doğurur. Aynı yoldan gidersek aynı yere varırız. Sonucu

değiştirmek istiyorsak uygulamayı ve davranışı da değiştirmemiz

gerekir. Örneğin, konuşuyoruz ve problem hala çözülmüyorsa o

zaman konuşmayı sürdürmenin bir faydası yoktur. Hatta konuştukça

durum daha da kötü olabilir. Böyle durumlarda konum değiştirmek

gerekir demektir. Kısaca kaynak iken alıcı konumuna, alıcı iken kaynak

rolüne geçmektir.

c)Benzer İletişim Dili: İnsanlar genel olarak kendilerine

benzeyenlerden hoşlanır. Benzerlikler üzerinde yoğunlaşmak

yakınlaşmaya, farklılıklar üzerine odaklanmak ise çatışmaya götürür.

Benzer davranış ve tutumla kurulan iletişime benzer iletişim veya

ahenk kurma diyebiliriz. Bu da göstermektedir ki, dostluk kurup

geliştirmek için ya karşımızdakiyle aynı ya da onun bakış açısıyla

dünyayı görmeye çalışmak iyi bir yaklaşımdır.

Page 18: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

17

d)Olaylara Yaklaşımda Kullanılan, Kişiliğin Üç "Benlik" Durumu:

-Anne-Baba (Ebeveyn) Benliğimiz: Kural koyan, koruyucu,

eleştiren tarafımızdır. Diğer insanlara nasıl davranılması gerektiği

konusunda öğütler veya emirler verir.

-Yetişkin Benliğimiz: Bireyleşmiş ve akılcı yanımızdır. Gerçekliği

dikkate alan, veri toplayan, değerlendiren, analiz yapan ve mantıklı

sonuçlar çıkaran tarafımız. Kişiliğin akılcı yanıdır. Dış dünyadan ve

yukarıda belirttiğimiz diğer benliklerde gelen verileri kodlar, işler ve

gerçekçi bir şekilde bir davranış biçimi oluşturur.

-Çocuk Benliğimiz: Duyguların ağır bastığı yanımızdır. Çocuk

benliğimiz doğal çocuk ve uyarlanmış çocuk olarak ikiye ayrılır.

Kişiliğimizin az gelişmiş ve çocuksu yanıdır. Doğal çocuk benliğimiz

kişinin fiziksel ihtiyaçlarını gözetir. Tepkileri anlıktır. Eğitilmemiştir.

Uyarlanmış çocuk benliği ise bağımlı ve eğitilmiş çocuktur.

Bir insan başka biriyle konuşurken kendi benlik durumlarının

birinden, karşısındakinin benlik durumlarından birine doğru konuşur.

Burada beklediğimiz ya da öğrenilmesini istediğimiz iletişimdeki iki

kişinin yetişkin benlik durumlarını kullanmalarıdır.

e)İnsanları Değil Problemleri Karşımıza Alma: Kimilerine göre

hayat, bir sorun çözme sürecidir ve günlük yaşam, bu sorunları

çözmek için gösterdiğimiz çabalardan oluşur. Sorun çözerken insanları

karşımıza alan bir tutum sergilediğimizde çatışma süreci başlar. Bu,

işleri zorlaştırır. Oysa kişileri bir tarafa bırakıp sadece soruna

(davranışa) yöneldiğimizde daha çok işbirliği kurma ve geliştirme

şansı yakalayabiliriz. Kişi hakkında değil, durum (sorun) hakkında

konuşmalıyız. Bu da, başkalarıyla daha kolay iletişim kurmayı ve

beraberinde daha kolay çözümü getirir. Örneğin; Duygulara değil,

Page 19: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

18

davranışlara sınır getirmeliyiz. Öfkelenmen normal (anlayabiliyorum)

ama cama/kapıya vurman uygun değil gibi.

f)Çatışmayı Değil, Toleransı ve Uzlaşmayı Öğrenme: İnsanları

koruyan gerginlikler değil, esnekliklerdir. Bir düşünürün dediği gibi "

Sert olma kırılırsın. Yumuşak olma ezilirsin." Esnek davranmayı

öğrenmek iyi bir iletişim ve olumlu insan ilişkileri için gereklidir.

Tolerans (esneklik) çatışmaları önler. Çatışma, "Ben böyle dedim, sen

şöyle dedin " gibi karşıdakini tökezletecek ve düşürecek horoz dövüşü

tarzındaki davranışlardan (iletişimden) doğar. Dengede ise, kısaca

herkes tahterevallinin bir tarafında ve karşısındakinin düşmeyeceği

şekilde davranmasıdır.

Çatışmayı çözmek için daima bir noktaya yoğunlaşmalı ve esas

konunun dışına çıkılmamalıdır. Genellikle bir mesele tartışılırken

başka meselelere geçilerek eski defterler karıştırılarak çözüm yerine

yeni problemler yaratılır. Bu durum sorunu büyüterek ve

karmaşıklaştırarak içinden çıkılmaz hale getirir.

g)Güvenli Tutum Sergileme ve Tutumunu Kontrol Etme:

Karşımızdakinin ne söylemesini istiyorsak, ona, öyle söylemeli ve

davranmalıdır. Bir insanın bize "Evet" veya "Hayır" demesinde bizim

onunla kurduğunuz iletişim, belirleyici olmaktadır. İnsan davranışları,

genellikle psikolojideki karşılılık ilkesine göre işler. Bunun sonucu

olarak, karşımızdakilerin davranışlarını, büyük ölçüde bizim onlara

gösterdiğimiz davranış belirlemektedir. "Saldırgan","Çekingen" yoksa

"Güvenli tutum" mu sergiliyorsunuz? Alacağımız tepki, bu

tutumlardan hangisini gösterdiğimize bağlı olarak değişecektir.

Mevlâna, "Dünya aksi seda veren bir dağa benzer, ona ne

gönderirseniz size, aynısını gönderir" der. Bu üç tutumun iletişim

açısından sonuçlarına bir göz atalım.

I) Öfkeli İken İletişim Kurmama: Doğru ve etkili bir iletişim,

uyanık ve bilinçli bir halde iken gerçekleşendir. Soğukkanlı olup. Öfkeli

Page 20: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

19

anlarda iletişim kurulmamalıdır. Kızgınlık ve öfke, düşünme etkinliğini

zayıflatan bir duygudur. "Kötülük, düşünceye öfke bulaştığında doğar.

" ve "Hırs gelir göz kararır; hırs gider yüz kızarır, "sözleri bu yargıyı

desteklemektedir.

i)Ortak İhtiyaçlara Yönelik Olma: İletişimde önemli olan bir

konu da, mesajın iletişimde bulunanların ihtiyaçlarına yönelik

olmasıdır. Sürdürülebilir iletişim, karşımızdakinin ihtiyaçlarına yönelik

olduğu sürece mümkündür. Gerçekte ise, kurulan iletişimden, her iki

taraf karşılıklı yarar sağlamalıdır (kazan/kazan tutumu). Tek taraflı ve

çıkar ilişkisi üzerine kurulu iletişim, sağlıksızdır ve uzun sürmez.

Unutmayalım ki, iletişim ortak noktalar üzerinde sürdürülebilir.

Bornova Rehberlik Araştırma Merkezi

RPDH Bölümü

Page 21: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

20

ÇATIŞMALARI ÇÖZMEK İÇİN ÜÇ FARKLI YÖNTEM

Yöntem I: Ben kazanayım, sen kaybet.

Yöntem I güç, otorite kullanmayı gerektirir. Ödül ve ceza verme

olanağı ölçüsünde güç artar. Ancak karşı tarafın korkak ve bağımlı

olmama olasılığını da unutmamak gerekir. Bu yöntem kızgınlık ve öfke

yaşatır. Baskı kalktığında eski davranış geri döner.

Çok acil bir durum ve tehlike varsa, benim ihtiyacım karşıdakinden

fazla ise uygulanabilir. Hemen arkasından ben dili ile kendimizi ifade

ediyoruz ve etkin dinleme ile karşıdakini dinliyoruz.

Yöntem II: Sen kazan, ben kaybedeyim.

Ödün verme, yumuşak tavır, karşı tarafın merkezde olduğu karar

süreci.

Yöntem III: Kaybeden-yok yöntemi.

Kişinin kendisinin ve karşı tarafın gereksinimlerini karşılıklı olarak

giderecek, farklı becerileri nerede ve ne zaman kullanması gerektiğini

bilecek duyarlılığı ve esnekliği olmalıdır. Bu yöntem karşılıklı

gereksinim doyumu sağlayan bir çözümü ortaya çıkarır.

Kaybeden-yok yönteminde kişi şöyle davranmalıdır:

“Seninle benim bir gereksinim çatışmamız var. Ben

senin gereksinimlerine saygı gösteriyorum ama

kendiminkilere de saygı göstermeliyim. Benim

kazanmam ve senin kaybetmen için gücümü sana

karşı kullanmayacağım, ama boyun eğip kendi

kaybım pahasına senin kazanmana da izin

veremem. Haydi gel ikimizin de kaybetmeyeceği,

Page 22: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

21

hem senin hem de benim gereksinimlerimizi

karşılayacak bir çözümü birlikte arayalım.”

Bu yöntemde altı basamaktan söz edilir;

1.Basamak : Sorun Tanımlama

2.Basamak : Çözümler Üretme

3.Basamak : Çözümleri Değerlendirme

4.Basamak : Karar Verme

5.Basamak : Kararın Nasıl Uygulanacağını Belirleme

6.Basamak : Değerlendirme İçin Kararın Uygulanışını İzleme

Bornova Rehberlik Araştırma Merkezi

RPDH Bölümü

Page 23: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

22

SİZDEN GELENLER

TÜM VÜCUDUMLA DİNLİYORUM.

(1.2.3. SINIFLARDA UYGULANABİLİR.)

1.OTURUM

AMAÇ: 1-Çocuğun dinleme, düĢünme ve modelleme becerisinin geliĢmesine

yardımcı olur. 2-Dinlememek için yapılan davranıĢları söyler. Kötü

davranıĢların farkına varır. Kötü dinleme davranıĢlarını ayırt eder ve tanımlar. 3-

Dinlemenin hangi organlarla yapıldığını bilir. 4-öğrenmek için dinlemenin

olması gerektiğini bilir.

( 2dak.)TanıĢma ve grup kuralları

( 8 dak.) Kendim ve arkadaĢım oyunu: isminin önüne masal kahramanını koy,

sonra adını söyle. 2.sıradaki önce 1.i söyler sonra kendi masal kahramanı ve

ismini söyler.

(5 dak) Duyma ve dinleme arasındaki fark nedir?

Farkında Olmasakta Çevremizde Bir Sürü Ses Var...Onları Duyarız Ama

Önemsemeyiz... ġu Anda Bir Çok Ses Duyuyursunuz..... Hadi ġimdi çok sessiz

olalım ve odadaki Bazı Sesleri Duyalım." ........Hangi Sesleri Duydunuz?...

ġimdi Daha Sessiz Olalım Ve Tüm Sesleri Duyalım. Duyulan sesleri tartıĢın.

Diğer Sınıflardan Gelen Öğrenci Sesleri,...."Bütün bu sesleri daha önce

duymuĢuzdur fakat, dikkat etmemiĢizdir. Söylenene ve dinlemek için

çabalayana kadar, bu sesleri gerçekten dinlemiyormuĢuz.

Gerçekten dinlemek için ne yapmamız gerekiyor?"

"Duymak için kulaklarımıza ihtiyacımız vardır. Dinlediğimizde daha fazla

organımızı kullanmak zorundayız. Dinlerken, duymak için kullandığımızdan

baĢka hangi organlarımızı kullanırız?

Dinlerken neler yaptınız?....................cevapları tahtaya yazın. (AĢağıdaki

maddelerin çıkmasını sağlayın.)

KonuĢmadım,

Yüzümü Öğretmene Doğru Çevirdim.

Onun Gözlerinin Ġçine Baktım.

Page 24: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

23

Dinlenenler Hakkında DüĢündüm.

Elimle Ayağımla BaĢka Bir ġeyle UğraĢmadım.

Dik oturdum.

( 10 dak ) Hangi organlarımızla dinleriz?

*RESMĠNĠ TAHTAYA ÇĠZ (KULAK)

"Bir ses duyduğumuzda kulaklanmızı kullanırız. ÇOK ĠYĠ DĠNLEMEK ĠÇĠN,

KULAKLARIMIZDAN FAZLASINI KULLANMAMIZ GEREKĠR.

Beynimizle, gözlerimizle, ağzımızla, ellerimizle, ayaklarımızla bile dinleriz!"

*RESMĠNĠ TAHTAYA ÇĠZ (beyin )"BEYNĠMĠZLE dinlediğimiz zaman,

konuĢmacının ne dediği hakkında düĢünürüz. Dinlerken bunun hakkında

düĢünmeye devam etmemiz gerekir.

*RESMĠNĠ TAHTAYA ÇĠZ (göz) Dinlerken konuĢmacıya bakarak,

GÖZLERĠMĠZLE dinleriz.

*RESMĠNĠ TAHTAYA ÇĠZ (ağız) AĞZIMIZLA dinlerken, sessiz oluruz.

KonuĢmacı konuĢurken sessiz oluruz, çünkü konuĢursak dinleyemeyiz.

Ağzımızda bir Ģey olmamalıdır. Kalem ya da yaka çiğnerken dinleyemeyiz.

*RESMĠNĠ TAHTAYA ÇĠZ (eller) ELLERĠMĠZLE dinlemek demek,

ellerimizin hareket etmemesi demektir. Dinlemeye baĢlamadan önce, kitapları,

kalemleri ya da defterleri düzenlemeliyiz. Karalama yaparken, parmaklarımızla

oynarken ya da ayakkabımızı bağlarken dinleyemeyiz. Bir Ģeylerle uğraĢan eller,

konuĢmacının ne söylediğini düĢünmemizi engeller. Ayrıca, bir Ģeylerle uğraĢan

eller ses çıkartabilir ve konuĢmacıyı duymamızı engelleyebilir.

*RESMĠNĠ TAHTAYA ÇĠZ (ayaklar) AYAKLARIMIZLA, onları hareket

ettirmeden ve yerde tutarak dinleyebiliriz. Ayakları sallamak ya da yere vurmak

ses çıkartabilir ve dikkatimizi dağıtır.

*RESMĠNĠ TAHTAYA ÇĠZ (sandalye) OTURUġUMUZLA dinlerken, dik

otururuz. Bu. Bizi uyanık tutar ve dinlemeye hazırlar. Ayrıca bu, öğretmenin

dinlemeye çalıĢıp çalıĢmadığımızı anlamasını sağlar. Sırada dik oturduğumuzda,

konuĢmacıyı daha iyi görür ve duyarız".

( 10 dak) -ġimdi dağıtacağım kâğıtlarda insan resmi var. Hangi organımızla

dinlediğimizi insan resminin üzerinde organlarımızı çizerek gösterin.

( 3 dak ) Günün kısa özeti yapılır.

Page 25: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

24

(2 dak. ) EV ÖDEVĠ: (aynanın karĢısında her sabah)

Ben derste öğretmenimi tüm vücudumla dinliyorum.

ÇİZELGE: Okul Bitiminde Eve Varınca O Gün Başardığı Alanlara Çıkartma

Yapıştırır Veya Renkli Kalemlerle Gülen Yüz Yapar.

TÜM VÜCUDUMLA DİNLİYORUM.

Adım: .......................................... Tarih: ...............

DUYUYORUM

(KULAK RESMİ

ÇİZER)

DÜŞÜNÜYORUM

(BEYİN RESMİ

ÇİZER)

BAKIYORUM

(GÖZ RESMİ

ÇİZER)

KONUŞMUYORUM

(AĞIZ RESMİ

ÇİZER)

ELLERİM

YANIMDA

(EL RESMİ

ÇİZER)

AYAKLARIM

OYNAMIYOR.

(AYAK RESMİ

ÇİZER)

DİK DURU-

YORUM

(SANDALYE

RESMİ

ÇİZER)

PAZARTESİ

SALI

ÇARŞAMBA

PERŞEMBE

CUMA

TOPLAM

3o Tane Ġse Büyük Ödül: Ailecek Çizgi Film Saati

2o Tane Ġse Küçük Ödül: Anne-Babayla Kurabiye Yapımı

Okul Bitiminde Eve Varınca O Gün BaĢardığı her kutuya Çıkartma YapıĢtırır

Veya Renkli Kalemlerle Gülen Yüz Yapar.BaĢaramadı ise asık surat çizer.

.................................................................................................................................

................................

Page 26: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

25

TÜM VÜCUDUMLA DİNLİYORUM.

Adım: .......................................... Tarih: ...............

DUYUYORUM

DÜŞÜNÜYORUM

BAKIYORUM

KONUŞMUYORUM

ELLERİM

YANIMDA

AYAKLARIM

OYNAMIYOR.

DİK DURU-

YORUM

PAZARTESİ

SALI

ÇARŞAMBA

PERŞEMBE

CUMA

TOPLAM

3o Tane Ġse Büyük Ödül: Ailecek Çizgi Film Saati

2o Tane Ġse Küçük Ödül: Anne-Babayla Kurabiye Yapım

Okul Bitiminde Eve Varınca O Gün BaĢardığı her kutuya Çıkartma YapıĢtırır

Veya Renkli Kalemlerle Gülen Yüz Yapar. BaĢaramadı ise asık surat çizer.

2.OTURUM

AMAÇ:1-Çocuğun Dikkat Ve Takip Yeteneklerini GeliĢtirir. 2-Dikkatin Ve

Takip Etmenin Önemini Anlar.

( 3 dak.) Geçen haftanın kısa özeti yapılır. Ev ödevinin yapılıp yapılmadığı

sorulur. Yapılamadıysa nedenleri konuĢulur. Yapanlara ne hissettikleri sorulur.

( 6 dak.) Ritmik yap: Ellerinizi belli bir ritimle çırpın ve Önce Tüm Sınıfla

Denemeler Yapın

(iki kısa alkıĢ............. bir alkıĢ, iki kısa ............alkıĢ bir alkıĢ modelini

deneyebilirsiniz. Çocuklarla belli bir ritim modelini birçok kez tekrarladıktan

sonra, daha zor bir modeli deneyin ya da çocuklar parmak Ģaklatabiliyorsa,

aralara parmak Ģaklatmayı da ekleyin.

Page 27: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

26

Daha sonra çocukların en sevdiği müzikleri açın ve öğrendiğiniz ritmik alkıĢ

modellerini yeniden tekrarlamalarını isteyin. Gönüllü olanlarla sınıfa öğretmek

üzere ritmik alkıĢ modelleri üretmesine izin verin. Yapamayana komik cezalar

verin.

NE YAPTIK ? Ritim tuttuk.

NASIL BAġARDIK ? Tüm vücudumuzla dinledik. dikkatimizi oyuna verdik.

BaĢka hiçbir Ģeyle ilgilenmedik.

Komik cezalar:* Tek ayak durarak ayakkabını çıkartması ve tekrar giymesi

istenir. *Odadan iki bacaklı çıkması ve altı bacakla geri gelmesi istenir (bir

sandalye ya da sehpa taĢıyarak). * Öyle bir soru sor ki, tek cevabı “Evet” olsun

denir. * Ceza alacak kiĢinin ayakkabısı alınarak biraz uzağa atılır ve kiĢi seksek

ayakla gider alır. * ArkadaĢlarının en çok elindekini paylaĢanın önünde diz çök,

en dürüst olanın önünde eğil ve içlerinden en çok arkadaĢlarını sevenin önünde

reverans yap, * Ayna ol: Cezalı arkadaĢların önüne gidilir, onlar ne yaparsa

taklit edilir, * Odanın bir köĢesinde Ģarkı söyle, öteki köĢesinde dans et,

üçüncüsünde ağla ve dördüncüsünde gülmek, * Alfabeyi tersten okumak./adını

tersen söyle.

( 10 dak.) Öğrencilere boĢ bir kağıt dağıtın.

„‟ġimdi sizlere kağıt dağıtacağım .dağıttığım kağıtlara ,Söyleyeceğim Ģeylerin

resmini yapın.bir cümleyi en fazla iki defa tekrar edeceğim.o nedenle beni tüm

vücudunuzla dinleyin.‟‟

(Yönergeleri tane tane okuyun.)

A-kâğıdınızın geniĢ tarafı size doğru gelecek Ģekilde masanın üzerine koyun.

B-kâğıdın ortasına bir top resmi çizin.

C-topun sağına bir yıldız çizin.

D-kâğıdın sol üst köĢesine bir bulut çizin.

E-bulutun içine sıra çok sevdiğiniz kiĢinin adını yazın.

F-kâğıdın sağ üst köĢesine adınızı yazın.

ÇalıĢmamız bitti. Kâğıtlarınıza bakalım.

Bazılarınız resimleri söylediğim yerlere değil farklı yerlere yapmıĢ.bunun

nedeni sizce nedir?

Page 28: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

27

Ne yapsaydı resimdeki Ģekiller benim söylediğim yerde olurdu?

( Yedek oyunlar-süre arttığında kullanılır.)

( 5 dak. )Oyunun adı: Boynuzlar Havaya

Öğrenciler ellerini masanın üzerine koyarlar. Oyunu yöneten baĢkan

arkadaĢlarına “Bütün boynuzlar havaya” dedikten sonra; “kedinin boynuzları

havaya” derse oyuncuların ellerini yukarı kaldırmamaları gerekir. Çünkü

kedinin boynuzları yoktur. Eğer baĢkan “Öküzün boynuzları havaya” derse

oyuncuların hepsi ellerini havaya kaldırmalıdır. BaĢkan arkadaĢlarını ĢaĢırtmak

için kendi de ellerini havaya kaldırır. ġaĢıran olursa cezalandırılır. (kedi, köpek,

yunus balığı, timsah, gergedan, geyik, deve, aslan, geyik, bizon, sığır, keçi,

koyun, antilop)

( 5 dak )Oyunun adı: Nesi Var?

Oyunun amacı: Oyuncuların Göz Dikkatini GeliĢtirmek

Sınıftan bir lider seçilir. Lider sınıftakilere bakar ve dıĢarı çıkar. Öğrenciler

sınıftan bir nesne veya kiĢi seçerler. Sonra Lider içeri girer ve sınıftakilere

“NESĠ VAR” sorusunu sorar. Soruyu sorduğu kiĢi, seçilen nesnenin veya kiĢinin

özelliklerini söyler. Lider, sorduğu 3 sorunun sonunda seçilen nesneyi veya

kiĢiyi bulmaya çalıĢır. Bulamaz ise ceza verilir.

( 6 dak.) ġarkımız: (daha dün annemizin) Ģarkıyı önce çocuk Ģarkısı

melodisiyle söyleyin. Ardından farklı bir müzikle söyleyin. Okuma bilen

sınıflarda Ģarkıyı tahtaya yazın ve gönüllü öğrencilerin gelip kendi melodisiyle

Ģarkıyı söylemelerini isteyin… AlkıĢlatarak oturtun.

Sen bana bir Ģey söylüyorsan..

Tüm vücudumla dinliyorum.

Yüzümü sana çeviriyorum,

Gözünün içine bakıyorum.

Dinliyorum, Çünkü seviyorum.

Anlattıklarını düĢünüyorum,

Sözünü hiç kesmiyorum.

Ellerim boĢ, Ayaklarım sakin

Dimdik oturuyorum.

Page 29: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

28

Çünkü seni seviyorum.

Tüm vücudumla dinliyorum.

Tüm vücudumla dinliyorum...

( 3 dak.) Günün kısa özeti yapılır.

( 2 dak) Ev ödevi: (aynanın karĢısında her sabah)

Ders yaparken öğretmenimi tüm vücudumla dinliyorum.

Çizelge tekrar dağıtılır.

3.OTURUM

AMAÇ:1- Dinlemenin önemini kavrar. 2- Dinlemezse öğrenemeyeceğini fark

eder. 3-öğrenmek için dinler.

( 2 dak) Geçen haftanın kısa özeti yapılır. Ev ödevinin yapılıp yapılmadığı

sorulur. Yapanlar alkıĢlanır ve “ söyledikten sonra kendini nasıl hissettin?” Diye

sorulur

( 11 dak.) Öğretmenim ne söyledi?

Öğretmen, elini kendi baĢına koyar, çocuklara "baĢına dokun" der, çocuklar,

öğretmene öykünürler, ellerini kendi baĢlarına dokundururlar. Aynı oyun "eline

dokun", "dizine dokun", "kulağına dokun, kolunu salla vb. Sözlerle sürdürülür.

Göstermeden dokunma oyunu; bu kez, öğretmenin söylediği yerlere kendisi

dokunmadan oynanır. Öğretmen yönerge verir, çocuklar yaparlar. ġaĢırtma

yapılarak; çocuklar, öğretmenin "dokun" dediği yerleri iyice öğrendikten sonra,

aynı oyun, bu kez de ĢaĢırtmacalı olarak oynanır. Öğretmen, kimi kez söylediği

yere dokunur; kimi kez de baĢka yere dokunur. Örneğin; kendisi," kendi koluna

dokunurken, çocuklara "baĢına dokun" der. Çocuklar ( öğretmenin kendi koluna

dokunarak yaptığı ĢaĢırtmacaya kanmadan ) kendi baĢlarına dokunabilmelidirler.

Doğal ki, bütün çocuklar doğru yere ĢaĢırmadan dokunmayı yapabilirler. Kimi

doğru, kimi yanlıĢ yapabilir. Bu durumda ise gülüĢmeler olur, neĢeli bir ortam

oluĢur. Oyun baĢka zamanlarda, çocuklar ĢaĢırmadan yapıncaya kadar

yinelenebilir.

Ne yaptık? ArkadaĢımızın kim olduğunu bulduk.

Nasıl baĢardık? Tüm vücudumuzla dinledik. Dikkatimizi oyuna verdik. BaĢka

hiçbir Ģeyle ilgilenmedik.

Page 30: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

29

( 10 dak.) “ AyĢe diyor ki” oyunu

Ebe AyĢedir.

Tüm sınıf “ne yapalım ne yapalım, sen söyle biz yapalım” der....

AyĢe: “kahkaha atın” dediğinde tüm sınıf kahkaha atar.

Ağla.... Hayret et.... Yerinde sıçra.....saçlarını karıĢtır, kafanı iki yana

salla..kendi etrafında dön,..sıçra..ellerini kaldır,kendini gıdıkla..

Oyun bir süre oynandıktan sonra öğretmen yüksek sesle müzik açar....oyun

devam eder. Çocuklar “ duymuyoruz “ deyince

Müzik kapatılır oyun normal devam eder. Öğretmen aĢağıdaki paylaĢım

sorularını sorar?

-Niçin AyĢenin dediklerini hepiniz yapamadınız?

-Sesi duymanıza ne engel oldu?

-Ebenin dediklerini doğru yapmanız için sınıf nasıl olmalı?

-Biri sizi gözlerinize bakarak, baĢka iĢle uğraĢmadan yani tüm vücuduyla

dinlese ne hissedersiniz?

(10 dak.) Benimle gel:

Bütün öğrenciler bir halka üzerinde yüzleri içe dönük olarak dururlar. Bir kiĢi

dairenin dıĢındadır. DıĢarıdaki oyuncu halkanın etrafında koĢmaya baĢlayınca

oyun baĢlar. KoĢan oyuncu bir arkadaĢının sırtına hafifçe dokunarak " benimle

gel." der. Dairenin etrafında geri geri giderek ( zıplayarak, tek ayakla, zikzak

çizerek arkadaĢının yerini almaya çalıĢır. Dokunulan oyuncu, arkadaĢı kendi

yerine gelinceye kadar dokunmaya çalıĢır. Bunda baĢarısız olursa ebe olur ve

baĢka birisini koĢturur. Eğer arkadaĢına yerine gelmeden önce dokunursa kendi

yine yerine geçer. ArkadaĢı ikinci defa ebe olur.

( 5 dak.) ġarkımız: (daha dün annemizin)

Sen bana birĢey söylüyorsan.......tüm vücudumla dinliyorum.... Yüzümü sana

çeviriyorum,....gözünün içine bakıyorum......dinliyorum, çünkü

seviyorum........anlattıklarını düĢünüyorum, sözünü hiç

kesmiyorum.........ellerim boĢ,ayaklarım sakin.....dimdik oturuyorum.....çünkü

seni seviyorum........tüm vücudumla dinliyorum.

( 2 dak) Günün kısa özeti yapılır.

Page 31: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

30

Ev ödevi: öğretmenine mektup yaz. Dersi nasıl dinlediğini anlat.

Çizelge tekrar dağıtılır.

4.OTURUM

AMAÇ:1- Dikkatin önemini kavrar, 2-Kazan kazan yöntemini öğrenir,3-

Duygusunu fark eder, 4-Otokontrol geliĢtirir.

( 2 dak) Geçen haftanın kısa özeti yapılır. Ev ödevinin yapılıp yapılmadığı

sorulur.

(10 dak.) “Bu ne sesi? ” oyunu

„‟Ġyi bir arkadaĢ, iyi bir dost, iyi bir öğrenci olmak için iyi bir dinleyici

olmalıyız. BaĢınızı sıranın üstüne koyun ve gözlerinizi kapatın. Bazı sesler

duyacaksınız ne sesi olduğunu anladığınızda parmak kaldırın ismini söylediğim

arkadaĢınız cevap versin.‟‟

AlkıĢ.....ıslık.......burun çekme........öksürük.........Ģarkı mırıldanma......yerinde

sıçrama......ayakla ritim tutma.....kalemle masanın üstüne vurma......kitap

sayfalarını açma...........kağıdı buruĢturma...........kalemi yere düĢürme......parmak

Ģaklatma...........kalem açma.

Sesleri tahmin etmek kolay oldu mu?..............

ArkadaĢınız sizinle konuĢurken bu kadar dikkatle dinliyor musunuz?............

ArkadaĢınız sizinle konuĢurken bu kadar dikkatle dinleseniz arkadaĢınız ne

hisseder?........

Öğretmeniniz sizinle konuĢurken bu kadar dikkatle dinliyor musunuz?.........

Öğretmeniniz sizinle konuĢurken bu kadar dikkatle dinleseniz öğretmeniniz ne

hisseder?..........

Anne-babanız sizinle konuĢurken bu kadar dikkatle dinliyor musunuz? .......

( 7 dak.) ArkadaĢının duygusu ne?

“KomĢunun duygusu ne” oyunu; sınıftan 1 ebe seçilir. Ebe komĢu olur.

Sınıftakiler sırayla onun evine gelir. Kapıyı çalana kim o? derler. KomĢu bir

duyguyla karĢılayarak,hoĢ geldin.....kapıyı açar(mutlu). Gelen onun duygusuyla

cevap verir, hoĢ buldum.....artık o komĢu olmuĢtur.gelene baĢka bir duyguyla

Page 32: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

31

kapıyı açar.her gelen komĢunun duygusunu alır ama yeni gelene baĢka bir

duyguyla kapıyı açar......

( 7 dak) Sorunu nasıl çözersin?

„‟Gözlerinizi kapatın. Ve hayal edin. Sınıftasın dersini

dinliyorsun....öğreniyorsun....mutlusun...öğretmenin seni dinlerken

görüyor...öğretmenin mutlu.....sen mutlusun....herkes mutlu ....

„‟Kuralımız Ģu; kontrol bende… Yani ben mutlu olmayı seçiyorum. Ben mutlu

…sen mutlu….herkes mutlu .

Kim kontrol bende mutlu olacağım diyor? Peki, soracağım sorulara sen nasıl

cevap verirsin? Kuralımızla cevap verelim. Kontrol bende, ben mutlu olmayı

seçiyorum. Ben mutlu, sen mutlu, herkes mutlu.‟‟

Teneffüste, bahçede ,2 kiĢi birbirine küfrediyor,ne dersin? ..............

Teneffüste 3 kiĢi yumruklaĢarak kavga ediyor ne dersin?..........

Teneffüste kantinde sıra kavgası var. Ne dersin?........

Ödevini yapamadın. Öğretmen ödevini soruyor. Ne dersin?........

Annen uyku saatinin geldiğini söylüyor ,ama sen yatmak istemiyorsun çünkü

televizyon izliyorsun......

Evdesin ...ders yaparken kapıya arkadaĢın geldi. DıĢarı çıkıp oyun oynayalım

diyor.............

ArkadaĢın sen ders dinlerken seni konuĢturmak istiyor dinlemeni engelliyor.....

ArkadaĢın derste kalemini alıp yere atıyor.......

(12 dak.) Bu güne kadar yaptığımız etkinliklerden en çok hoĢuna giden

etkinliğin resmini yap.

( 2 dak) Günün kısa özeti yapılır.

Ümmühan Karaağaç

Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen

Kars Halil Atilla İlk Okulu

Page 33: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

32

AKRAN ZORBALIĞI VE BAŞAÇIKMA YÖNTEMLERİ

Sevgili öğrenciler:

Sizler okula adımınızı attığınızdan itibaren ailenizden, kardeĢlerinizden ve oyun

arkadaĢlarınızdan çok daha fazla sayıda ve çok daha farklı insanlarla birlikte

olmaya baĢlayacaksınız. Ülkemizin çok farklı yerlerinden gelmiĢ, farklı

kültürlerden etkilenmiĢ, sizinle aynı gelir seviyesinde olmayan arkadaĢlarınız

olacak. Ve tabi ki arkadaĢlarınızın bir kısmı ile çok güzel anlaĢıp iyi iliĢkiler

kuracaksınız; ama bazı arkadaĢlarınızla aynı derecede sağlam bir iliĢkiniz

olmayacaktır. Elbette herkesin herkesle çok iyi iliĢkiler kurması beklenemez. bir

insanın kendini herkese aynı yakınlıkta hissetmesi mümkün değildir. Ġnsanların

olduğu yerde ikili anlaĢmazlıklar ya da gruplaĢmaların olması kaçınılmazdır.

Eğer bütün bu gruplaĢmalara rağmen herkes birbiriyle iyi geçiniyorsa,

adımlarını karĢı tarafı da düĢünerek atıyorsa önce de belirttiğim gibi bu tür

gruplaĢmalar ya da iki kiĢinin kendilerini birbirilerine uzak hissetmesi gibi

durumlar son derece doğaldır.

Ancak bir grupta iki kiĢi arasındaki bir anlaĢmazlıkta bu kiĢilerden birinden

diğerine karĢı (hakaret etme, alay etme, lâkap takma, dıĢlama-yalnız bırakma,

küçük düĢürme, bağırma, omuz atma, itekleme, tekme ya da tokat atma, dövme,

tehdit etme, Ģantaj yapma) gibi davranıĢlar varsa burada normalin dıĢında ve son

derece tehlikeli bir durum hüküm sürüyor demektir.

Bu durum Ģiddet ve zorbalık kapsamına girmektedir.

Görüldüğü gibi kiĢiler arası Ģiddet sadece bağırmak ya da dövmek gibi

davranıĢlardan oluĢmuyor. Bir kiĢiyle alay etmek, onu dıĢlamak-yalnız

bırakmak, küçük düĢürmek ya da Ģantaj yapmak gibi davranıĢlarda Ģiddet

sayılmaktadır.

ġiddet davranıĢı bir kiĢiden diğer bir kiĢiye yönelebildiği gibi bir gruptan baĢka

bir gruba karĢı da gerçekleĢebilmektedir.

Zorbalığa uğrayan, ġiddete maruz kalan kiĢide (korkma, üzülme, onurunu

kaybettiği düĢüncesi, çekingenlik, kendine olan güvenin kaybedilmesi,

saldırganlık-kendine yapılan zorbalığı baĢkalarına özellikle kendinden fiziksel

anlamda güçsüz olanlara yapma, kendini değersiz hissetme, hissettiği korkudan

dolayı bazı haklarından vazgeçme, baĢkalarının gereğinden fazla değerli

olduğunu düĢünme, ayrıca çocuklarda karanlıktan korkma, yalnız kalamama,

zorbalığa uğradığı yerlere gitmeme isteği, tırnak yeme, tikler, gece altını

ıslatma) gibi çeĢitli ruhsal durumlar ve davranıĢ bozuklukları görülür.

Page 34: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

33

Zorbalığa uğrayan öğrenci ne yapmalıdır:

Genellikle okullarında bu tarz davranıĢlara maruz kalan öğrencilerde (pusma,

sinme, içe dönüklük, olayı görmezden gelme-büyütmeme-örtbas etme gibi

çekingen; ya da anne-babasına, abisine veya mahalleden ya da bir yerlerden

tanıdığı baĢka bir zorbaya Ģikâyet edip dövdürme gibi saldırganca bir metod

izleyebilir. Burada öğrenci 1.metodu izlerse haklarını arayamayan, ezik,

psikolojik anlamda sorunlu, adeta ruhunu sakat bırakmıĢ bir insan olur;

2.metodu seçerse de kendisi de ona zorbalık yapanlar gibi bir zorba olmuĢ olur

ki bu da zorbalık denen Ģeyi ortadan kaldırmadığı gibi daha büyük sorunlara

neden olur.

Sorunlar, sorunu çıkaran insanların mantığı ile çözülmez. Eğer bir kiĢi size

zorbalık yaptı ise ve siz de ona aynı Ģekilde karĢılık verirseniz bu kavga

uzadıkça uzayacak ve büyük bir olasılıkla sizin de onun da ceza almasına kadar

gidecektir; sonuçta her iki taraf da bu iĢten zarar görecektir.

Öte yandan herkes bu biçimde kendi adaletini kendisi sağlamaya kalkarsa ortalık

eĢkıyalıktan, zorbalıktan, haydutluktan geçilmez ve herkesin birbirine saldırdığı,

herkesin birbirini ezdiği bir dünyada yaĢamak zorunda kalırız.

Herkesin kendi adaletini sağlaması yanlıĢ ve kanunlarca yasaktır. Gerek ülkemiz

genelinde gerekse bulunduğumuz kuruluĢta ve birimde herkese aynı derecede

yakın olan ve herkese eĢit bir Ģekilde haklarını dağıtıp bu hakların korunmasını

sağlayan adalet sağlayıcıları vardır. Ders gördüğümüz sınıfta ise adaleti sağlayan

kiĢi öğretmendir.

O halde sevgili öğrenciler: sınıfınızda ya da okul içerisinde baĢka bir arkadaĢınız

size yukarıda saydığımız biçimlerde Ģiddet uygular ya da zorbalık yaparsa ilk

önce bunu bir daha yaptığında öğretmene onu Ģikâyet edeceğinizi söylemeniz,

aynı davranıĢı ikinci kez yaptığında da kesinlikle gidip Ģikâyet etmeniz

gerekmektedir. Bu arkadaĢınız “Eğer Ģikâyet edersen yine aynı Ģeyi yaparım

veya daha kötüsünü yaparım!” gibi Ģeyler söyleyerek sizi tehdit etse bile

kesinlikle Ģikâyet etmeniz gerekiyor. Adınızın ispiyoncuya çıkması gibi Ģeylere

de bu durumda aldırmamanız gerekiyor. Unutmayın ki bu durumun devam

etmesi çok önemli psikolojik sorunlar yaĢamanıza neden olabilir. O bu davranıĢı

yineledikçe siz de ısrarla durumu sınıf öğretmeninize, o size inanmaz ya da

durumla alakadar olmazsa sınıfınızdan sorumlu müdür yardımcısına, oradan da

sonuç alamadıysanız okul müdürüne kesinlikle anlatmalısınız. Zorba, sonunda

büyük olasılıkla uğradığı bu yaptırımlardan korkup usanacak ve en sonunda bu

tür davranıĢlarını bırakacaktır. Ayrıca durum öğretmene bildirilirse

Page 35: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

34

öğretmenimiz eğer gerekiyorsa okul rehberlik servisiyle temasa geçip

arkadaĢımızın psikolojik yardım alarak normale dönmesini sağlayacaktır.

Eğer zorbanın uyguladığı Ģiddet çok büyük boyutlarda ise uyarıya gerek

duymadan hemen Ģikâyet edin. Ayrıca bu tür durumlarda olayın büyüklüğüne ve

Ģiddetine göre okul polisine ya da okulunuzun yakınındaki bir polis merkezine

durumun bildirilmese gerekebilir. Zorba kiĢi yaptığının sonucunda bir ceza

almazsa, bir olumsuz durum yaĢamazsa bu kötü davranıĢına devam edecektir.

Öte yandan, o kiĢiyi baĢkalarına dövdürmek gibi hatalı bir yönteme

baĢvurursanız, siz de zorbalık yapmıĢ olursunuz ve muhtemelen siz de ceza

alırsınız. ĠĢte bu nedenle size zorbalık yapan arkadaĢlarınızın durumunu

öğretmeninizle konuĢursanız o, bu konuda ne yapılması gerektiğini saptayacak

ve gerekeni yapacaktır.

Bunun yanı sıra, size karĢı zorbalık yapan her kimse bu kiĢiden uzaklaĢmanız da

son derece önemlidir. ArkadaĢınızı bu konuda da uyarmalısınız. “Eğer böyle

yapmaya devam edersen benimle bir daha konuĢamazsın!” diye onu ikaz edip

ondan uzaklaĢmalısınız. Eğer Ģiddete maruz kaldığınız, zorbalığa uğradığınız

halde o kiĢinin yoluna çıkmaya devam ederseniz hem aynı olayı yaĢamaya

devam etmiĢ olursunuz; hem de o kiĢiye karĢı tepkinizi belirtmemiĢ, kiĢisel

sınırınızı çekmemiĢ olursunuz. Bu yüzden bu tür durumlarda “uzlaĢamadığın

kiĢiden uzaklaĢ” ilkesi son derece geçerlidir ve bu ilkeye uygun davranmak

gerekmektedir.

Bu Ģekilde belli bir zamanın geçmesini bekleyin. Daha sonra bu kiĢiyle

tekrardan iletiĢime geçerseniz, eğer aynı huyları hâlâ devam ediyorsa son derece

sınırlı bir iliĢki kurmanız önemlidir. Size Ģiddet uygulayan, zorbalık yapan

kiĢilerle ve aslında bütün insanlarla kuracağınız iliĢkilerinizde kiĢisel sınırınızı

korumak son derece önemlidir.

Yani kısacası böyle bir duruma maruz kaldığınızda:

•DavranıĢı yapan öğrenciyi bir daha yaparsa sizinle muhatap olamayacağı

konusunda uyarmak,

•Ayrıca böyle yapmaya devam ederse Ģikâyet edileceğini söylemek,

•DavranıĢın tekrarı hâlinde söz konusu kiĢiyi öğretmene, müdür yardımcısına ya

da müdüre Ģikâyet etmek,

•DavranıĢ yine devam ediyorsa ısrarla Ģikâyeti sürdürmek,

Page 36: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

35

•Söz konusu öğrencinin ilk yaptığı zorbalık davranıĢı çok ciddî boyutlarda ise

uyarmaya bile gerek duymadan direk Ģikâyet etmek Ģeklinde bir yol

izlenmelidir.

Ancak Ģunu da belirtelim ki, okul hayatınızda size bir veya birkaç kere sözel ya

da fiziksel Ģiddet uygulamıĢ, zorbalık yapmıĢ arkadaĢlarınızı hemen “kötü insan,

yanlıĢ insan” Ģeklinde nitelendirmek doğru bir tutum olmaz. Bu arkadaĢlarınızı

değerlendirirken, onların sizden çok farklı bir kültürden, çok farklı bir aile

yapısından gelebileceğini, belki de sizin sahip olduğunuz imkânlara sahip

olmadıklarını, sizin gibi sevgi ve disiplinle büyümemiĢ olabileceklerini de

düĢünmeniz önemlidir. Zorbalığı bir ya da birkaç kiĢinin veya bir kitlenin yapa

geldiği bir eylem değil toplumsal, kültürel, ruhsal ve ailesel bir takım sorunların

sonucu olarak değerlendirmeniz gerekmektedir. Zorbalığın, cezalandırılması

gereken bir suç olmanın yanı sıra düzeltilmesi gereken, tedavi edilmesi gereken

bir davranıĢ bozukluğu olduğunu da bilmek gerekir. Ve tabi ki arkadaĢlarımız

tarafından bu tür bir duruma maruz bırakıldığımızda olayı değerlendirirken kin

ve nefret duygularını mümkün olduğu kadar ön planda tutmamamız, olaya biraz

da arkadaĢımızın içinde bulunduğu sosyo-kültürel, ailesel, ruhsal ve ekonomik

durumu da göz önünde bulundurarak yaklaĢmamız, Bazı durumlarda yukarıda

saymıĢ olduğumuz korunma yöntemlerine hemence baĢvurmadan onunla bu

yaptığının düzeltilmesi gereken bir yanlıĢ olduğu ve isterse bunu düzeltecek

beceriye sahip olduğu konusunda konuĢarak ona ikinci bir Ģans vermemiz de

yararlı olacaktır. Unutmayın: Bu hayatta herkes ikinci bir Ģansı hak eder.

Sevgili Öğrenciler: Bir atasözümüzde de dile getirildiği gibi bu dünyada herkes

ektiğini biçmektedir. Dolayısı ile insanlara zorbalık yapan, insanlardan da bir

gün aynı davranıĢı görecektir. Ġnsanlara sevgiyle yaklaĢanlar ise insanların çoğu

tarafından sevilir ve takdir edilir. Ġnsanlara karĢı bağıĢlayıcı olan ve

karĢısındakine ikinci bir Ģans tanımayı sevenler ise insanların gönlünde çok yüce

mevkilerde taht kurarlar. ĠĢte bu nedenle doğru ile yanlıĢı ayırt etmek,

kendimize ve karĢımızdakilere zarar veren davranıĢlardan uzak durmak gerekir.

ġiddetin yerini hoĢgörünün, zorbalığın yerini sevginin aldığı bir dünya için el ele

verelim.

Gürkan Özgür GÖKTÜRK

Psikolojik DanıĢman ve Rehber Öğretmen

ġehit Teğmen Murat Aslantürk Ġ. O.

Page 37: PANO - Ministry of National Educationmebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/35/06/963850/dosyalar/2016_03/17044947_say1.pdfİş yerinde stres belirtileri, kurumdan şikayet etme, panik,

36