sevginin kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele...

395

Upload: others

Post on 29-Oct-2020

3 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri
Page 2: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

SEVGİNİN KÖKLERİ

Bir Aile Dizimi Rehberi:

Derin bağların/ilişkilerin tutsaklığından özgürlüğe

SVAGITO R. LIEBERMEISTER

Page 3: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Telif Hakkı © Svagito R. Liebermeister2009 BUTİK YAYINCILIK VE KİŞİSEL GELİŞİM

HİZ. TİC. LTD. ŞTİ.

Bu kitabın tüm yayın hakları Türkiye’de BUTİKYayınları’na aittir.

Tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında yayıncınınizni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz.

Eserin Orijinal ismi“The Roots of Love”

olup eser birebir olarak çevrilmiştir.

Editör: Seda ToksoyTürkçeye Çeviren: Feride Gürsoy

Page 4: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Baskı, Ciltİstanbul Matbaacılık Basılı Yayıncılık, Reklamcılık

San. Tic. Ltd. Şti.Tel: 0216 466 74 96

BUTİK YAYINCILIK VE KİŞİSEL GELİŞİM HİZ.TİC. LTD. ŞTİ.

Davutpaşa Cad. Emintaş Kazım Dinçol San. Sit. No:81/260

Topkapı - İstanbul Tel: 0212 612 05 00 Faks: 0212 61205 80

www.butikyayincilik.com •[email protected]

Page 5: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Teşekkür

Öncelikle hem kişisel yaşamımda hem de terapistolarak çalışmalarımda en büyük ilham kaynağım olanruhsal rehberim Osho’ya duyduğum şükranı ifade etmekisterim. Geleneksel değerleri cesaretle sorgulamayı,yaşamı daha derin bir açıdan görmeyi ve tüm insandeneyiminin özündeki gizemi takdir etmeyi ondanöğrendimBert Hellinger’e terapi dünyasına katkısı olan AileDizimi yaklaşımından ötürü şükran doluyum. Buyaklaşım, hem kişisel hem de profesyonel açıdangözümü yepyeni boyutlara açtı.

Bana koşulsuz sevgiyi öğreten annemi ve özgürlüğesaygı duymayı öğreten babamı minnetle anıyorum.Yolculuğumu paylaşan ve sevincimi, serüven duygumuuyandırmaya her zaman hazır olan sevgili partnerim veeşim Meera’ya da şükran borçluyum.

Bu kitap projesine benimle başlayan Savita’ya vebenimle bitiren Subhuti’ye teşekkür ederim. Onlarınyardımı ve cesaretlendirmeleri olmadan yazmayabaşlayamazdım bile. Subhuti yazılarımı daha kolayokunur ve anlaşılır yapmasa bu kitap böyle olmazdı.

Aile Dizimi çalışmasındaki bütün öğretmen vepartnerlerime teşekkür ederim. Özellikle Suravi’ye, buterapi yöntemine İspanya’da kazandırdığı popülerlikten

Page 6: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

dolayı ayrıca teşekkür ederim. Güvenleri vesevgileriyle yüreğime dokunan tüm öğrencilere vekatılımcılara yaşamımı, çalışmamı ve anlayışımızenginleştirdikleri için teşekkürlerimle; onlarındizimlerinden pek çok vaka öyküleri (gizliliği korumakamacıyla isimleri, kimi zaman ülkeleri dedeğiştirilerek elbette) bu kitapta yer aldı.

Giriş

Herkesin bir annesi bir babası vardır. Bu o kadarevrensel ve bariz bir gerçektir ki öyle olduğu aklımızabile gelmez. Ancak bunlar yaşamımızın en önemli ikiilişkisidir. Ana babamız aracılığıyla fiziksel olarakdünyaya geliriz, onlar aracılığıyla yaşama doğarız.Mistik Osho’nun dediği gibi, “Varlığınızın yarısıannenizden, yarısı babanızdan oluşur. Burada olmanedeniniz onlardır; eğer onlar olmasaydı siz deolmazdınız. Size tüm olanlar bir anlamda onlardandolayı olur... Herkesin bunu anlaması gerekir.”Farkında olsak da olmasak da hepimiz ebeveynimizederinden bağlıyız. Ya onlara sevgi duyarız ya da öfke,ya yanlarında olmak isteriz ya da çok uzaklarında.

Page 7: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Ebeveynine kayıtsız kişiye çok nadir rastlanır.“Aile” ya tüm acıların kaynağı ya da sağlıklı birtoplumun temeli olarak tanımlanır. Aile ilişkilerinindinamikleri onlarca yıldır bilimsel çalışmalara konuolmuştur.

Aile Dizimi, Alman terapist Bert Hellinger tarafındangeliştirilmiş, kısa zamanda dünyaya yayılmış, nispetenyeni bir terapi yöntemidir. Bu yöntemin özünde ailesistemlerini yöneten ve tüm kültürlerde geçerli olantemel yasaların keşfi yatar.Bu kitap Aile Diziminin temelindeki görüşleri anlamakisteyenler için yazıldı. El kitabı olarak kullanılabilir.Kitapta bu yöntemin temel noktalarını sade bir dilleanlattım ve bakış açımı terapiyle sınırlamadım. BertHellinger’in keşiflerini özetledim, kendideneyimlerimi ekledim ve insanların Aile Dizimininderinliklerine nüfuz edebilmeleri için meditasyonuparalel ve bütünleyici bir yaklaşım olarak sundum.

Verdiğim vaka örneklerinin çoğu birkaç ülkeyikapsayan kendi çalışmalarımdandır. Hangi ülkelerolduğunu örneklerde belirttim.

Elinizdeki kitaptan Aile Dizimi seansları vermekisteyenler eğitim kitabı olarak yararlanabileceği gibikişisel ilişkilerini ve aile ilişkilerini daha derindenanlamak isteyenler de faydalanabilir.

Birinci kısımda, ebeveyn-çocuk ilişkisini yönetenyasaları ve bunların içine doğduğumuz köken aile

Page 8: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

üzerindeki uygulamalarını ele aldım.İkinci kısımda, kadın-erkek ilişkisinin özelliklerini veeşimizle daha sağlıklı ilişki kurmanın yollarınıinceledim.Üçüncü kısımda, Aile Dizimi seanslarındauygulayıcının göz önüne alması gereken bazı konularadeğindim.

Dördüncü kısımda, meditasyon açısından AileDizimini ele aldım. Bu yöntemin insanları “düzeltmek”için değil, insanın kendi gerçeğine yakınlaşması,davranışlarımızı neyin yönlendirdiğini ve ötesinde bizineyin beklediğini anlaması için bir atlama taşıolduğunu anlattım.

Yine dördüncü kısımda, Hellinger’in çalışmasıyla pekçok medi-tasyon tekniği geliştiren Hintli mistikOsho’nun yaklaşımlarını birleştirdim. Osho’nunaralarında Aile Dizimi gibi yöntemlerin de olduğupsikoterapiye temel yaklaşımı, bunun zihni temizleyipkişiyi meditasyonun sessizliğine ve sükunetinehazırlamakta etkili olduğu yönündedir.

Özel İfadeler

Aile Diziminin kendine has bir kelime dağarcığıvardır. Kitapta ilerledikçe anlamlar da yerine

Page 9: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

oturacak.Gene de burada birkaç noktayı açıklamak istiyorum:Dizim sırasında aile bireyi kelimesini o kişininyerinde duran temsilcisi için kullanırız. Geneldegerçek aile bireyleri dizimde yer almaz.

Dizimi danışan için yaparız. Baktığımız onun aile

ilişkileridir. Dizimi yöneten kişiye terapist ya da

uygulayıcı deriz. İkisini de kullanırız.

Temsilci, danışan tarafından aile bireylerinden biriniveya danışanın kendisini temsil etmek üzere dizimeyerleştirilen kişidir.

Çözüm cümlesi uygulayıcının, temsilci veya danışanadizimdeki bir başkasına söylemesi için önerdiğicümledir.

Kader kelimesi, tüm iyi ve zor yönleriyle kişininyaşamının aldığı şekli ifade eder.Hareket ya bir temsilcinin yaptığı fiziksel hareketi yada içte hareketlenen bir hissi ifade eder.

Kilitlenme veya düğümlenme, kişinin ailebireylerinden biri veya toplumsal bir grupla duygusalolarak iç içe geçmiş ilişkisini ifade eder.Bir şeye “büyük” veya “küçük” dediğimizde, sözkonusu olan fiziksel boyut değildir. Kitapta anlatacağımgibi bu sözlerle ifade edilen kişinin psikolojik tavrıdır.

Page 10: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

BİRİNCİ KISIM - AİLEDİZİMİNİ ANLAMAK

Page 11: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

1 - AİLE SİSTEMLERİ:İŞLEYİŞLERİ

Yüzyılı aşkın bir süre önce, modern psikolojininkurucusu Sigmund Freud, çocuk-ebeveyn ilişkisininpsikolojik gelişimimizi en ince ayrıntısına kadaretkilediğini fark etti. Özellikle annemizle ilişkimizinbizi besleyip büyüttüğü kadar, nevroz, karmaşa veümitsizliğe de neden olabileceğini keşfetti.

Böylece tüm psikolojik sorunlarımızdan annemizisorumlu tuttuğumuz bir sürece girdik. Barındırdığıdoğruluk payı, sorunlarımızın faturasını annelerekesmenin moda haline gelmesini körükledi. Terapigruplarında ebeveyni, özellikle de anneyi suçlamakmutsuzluğumuzun alışılagelmiş izahı oldu.

Derken, 1960’larda R.D. Laing ve Thomas Szazz gibiöncü psi-kiyatristler, yalnız ebeveynleri değil, tüm ailedinamiğini anlamaya çalışarak, küçükken aile ortamındadeneyimlenen çelişkili mesajların nevrotik ve psikotikdavranışlara neden olduklarını fark ettiler. Sorunluçocukları ve mutsuz yetişkinleri, aile sisteminin birparçası olarak tedavi etme yöntemi, psikoterapidünyasında çoğunluk tarafından hızla benimsendi.

Üzerinde düşündüğümüzde, bu söylenenler kulağa hiçde mantıksız gelmiyor. Kuantum fiziğinde de

Page 12: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gördüğümüz gibi, karmaşık sistemlerin atomparçacıklarından oluşan bölümleri, birbirleriylekarşılıklı etkileşim halindedir. Aynı şey küresel havahareketleri, besin zincirleri ve insanlık ailesi gibi tümbüyük sistemler için de geçerlidir.Aile sistemlerini yöneten kurallar ve etkenler, VirginiaSatir ve diğerleri tarafından daha da geliştirildi.1990’larda, yenilikçi Alman psikoterapist BertHellinger, aile ve kurumlarla yapılan çalışmalarayepyeni bir boyut katarak dünya çapında dikkatleriüzerine çekti. Günümüzde 25 ülkede kurum ve ailedizimleriyle çalışan danışmanlar, terapistler vepratisyenler Hellinger yaklaşımını kullanmakta.

Klasik psikanaliz eğitimi almış olan Hellinger,psikolojik gözlem ve aile sistemi teorisini bir arayagetirdi. Bunları, misyonerlik yıllarında gözlemlediğiGüney Afrika’daki Zulu kabilelerinin aile ilişkilerineyaklaşımlarına ilişkin kişisel deneyimiyle bütünleştirdi.Bu farklı öğeleri bir araya getirerek, kısa ve etkin birterapi sistemi olan Aile Dizimi ya da Sistemik Dizimlerterapisini oluşturdu.

Hellinger, yeni yönteminde, Jacob Moreno’nungeliştirdiği psi-kodrama ile Virginia Satir’in yarattığıaile heykelinin bazı öğelerini olduğu gibi, bazılarını dadeğiştirerek kullandı.

Psikodrama, katılımcının çocukluğundaki duygusalsorunları sahnelemeyle ortaya çıkarır. Danışanın

Page 13: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kendisi, bir grup katılımcıyla birlikte aile rollerinisanki sahnedeymişçesine canlandırırlar. Amaç,danışanın sorunlarını ortaya çıkarmak veçözümlemektir. Çoğu zaman, ailede o sıradayaşanmakta olandan daha sağlıklı ve olumlu çözümlerortaya çıkar.

“Aile Sistemi Terapisi’nin Anası” olarak bilinenSatir’in aile heykelinde katılımcılar, ailede yaşanmışolayları daha sembolik bir yöntemle canlandırırlar.İnsanlar arasındaki mesafelerin ve duruş şekillerinin,kişilerin birbirleriyle ilişkilerine ayna tuttuğunu ilk farkeden Satir olmuştur. Satir, çalışmalarına, katılımcınıngerçek ailesini kullanarak başlamıştır. Ancak ailebireylerinin gelmediği bir gün, onlar için rasgele seçtiğitemsilcilerin, aile bireylerinin duygularını aynı şekildehissettiklerini keşfetti.

Hellinger, gerçek aile bireyleri yerine sadecetemsilcilerini kullanarak ve hatta onlara katılımcınınkişisel yorumundan etkilenmeden, yalnızca içlerindengeldiği gibi davranma özgürlüğü vererek Satir’in bukeşfini bir adım daha ileri götürdü.

Hellinger, aynı zamanda, transaksiyonel analizinkurucusu, Kanada doğumlu psikiyatrist, Eric Berne’inde çalışmalarından yararlandı. Berne, herkesinçocukluğunda yaratılmış gizli bir “yaşam senaryosuna”göre hareket ettiğini ve bu senaryonun günışı-ğınaçıkarılıp bilincine varılırsa, değiştirilebileceğini

Page 14: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gözlemlemişti.Ancak Berne, danışanın kişisel yaşamının gerisine

bakmamıştı. Hellinger ise kişinin bu “yaşamsenaryosunu” önceki nesilden devralıp sanki kendiyazgısıymış gibi sahiplendiğini fark etti. Gizli yaşamsenaryosunun keşfiyle hem Berne hem de Hellinger“çözüm cümleleri” üreterek, kişiye belirli birsenaryonun bağlayıcılığından çıkmasında yardımcıoldular.

Hellinger’in çalışması diğer terapi yöntemlerine çokşey borçludur. Ancak, Aile Diziminin parçalarınıntoplamından çok daha fazla olduğunu belirtmekte faydavar. Kendi içinde organik bir yapıya sahip olan busistem, bugüne kadar tasarlanmış en derin ve güçlüterapilerden biridir. 20 dakikalık kısacık bir seanstabile ailemiz ve kendimiz hakkında derin gerçeklerleyüzleşip yaşamımızın daha iyiye doğru gitmesinisağlayacak radikal değişimlerle iyileşme, dönüşüm veözgürleşme yaşayabiliriz.

Dizim Nedir?

Aile Dizimi tekniği basit görünüşüyle insanı yanıltır.Aile dinamiğini görmek isteyen bir kişi, içlerinden ailebireyleri ile kendisine temsilciler seçeceği bir grup

Page 15: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

insanla bir araya gelir. Temsilcilere hiçbir açıklama yada talimat vermeden onları içinden geldiği şekilde ailebireylerinin “yerlerine” yerleştirir.

Böylece önümüzde bir ailenin portresi belirir: Herbir aile bireyinin diğeriyle yakınlık derecesi,birbirlerine duydukları sevgi, acı veya uzaklık hissihakkında bilgi veren bir görüntü ortaya çıkar.

Dizimde yer alan temsilciler, hiç tanımadıkları vehaklarında bilgi sahibi olmadıkları halde, yerlerinialdıkları aile bireylerinin duygularını çok kısa bir süreiçinde hissetmeye başlarlar -bu olgu aile bireylerininbildirdikleriyle birçok kez doğrulanmıştır.Temsilcinin, yerini aldığı aile bireyine ait bir fizikselrahatsızlığı hissetmesi ve yaşamasına da oldukça sıkrastlanır.

Bir seferinde, katılımcının dedesini temsil eden kişi,sağ bacağında güçlü bir acı duyar. Sorguladığımızda

dedenin savaş sırasında bacağından yaralandığınıöğreniriz. Bir başka sefer ise boğazında acı hissedentemsilci, temsil ettiği kişinin boğularak öldüğünüöğrenir. Sık sık rastlanan bir başka olgu ise,temsilcilerin içlerinden gelen sözlerin tam da temsilettikleri kişinin söyleyeceği türden sözler olmasıdır.

Nasıl olduğunu mantıklı bir şekilde açıklayamasak da,bu eşzamanlılık olgusuna Aile Diziminde öyle sıkrastlanır ki artık kanıksanmıştır. Sanki rasgele seçilenkimselerin, temsil ettikleri insanların hisleri ve

Page 16: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

algılarına ulaşabildikleri özel bir enerji alanı vardır.Bir aile sisteminin enerji alanına ayak basarak, osistemdeki ilişkilerin gerçeklerini anındaalgılayabiliriz. Bu olgu değişik uzmanlarca“morfojenetik alan”, “bilgilendirici alan” veya “bilmealanı” olarak adlandırılır.Seans sırasında, temsilciler yerlerini değiştirip verilenkısa cümleleri tekrarlarlar. Bu cümleler aracılığıylatemsil edilen aile bireylerinin arasındaki ilişkiler,gerçek boyutlarıyla ortaya çıkar. Seans ilerledikçetemsilciler birbirlerine göre konum değiştirerekkendilerini en rahat hissettikleri konumu bulurlar.Danışan, seansın büyük bölümünde edilgen bir gözlemciolarak kalsa da, çoğunlukla sona doğru kenditemsilcisiyle yer değiştirerek dizime katılır. Katılımınasıl olursa olsun, çoğunlukla bu kişi, ailesiyle ilgiliyaşadığı endişe, sorunlar ve baskı konusunda yeni birbakış açısı kazanır ve rahatlar.

Diğer bir deyimle, Aile Dizimi, çok kısa bir sürededanışanı olumlu bir iyileşme sürecine sokan oldukçaetkili bir yöntemdir.

Kolektif Alanın Parçasıyız

Bu çalışmada deneyim kazandıkça, yoktan var olmuş,

Page 17: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

soyutlanmış bireyler olmadığımızı anlarız. İstesek deistemesek de ait olduğumuz aile sisteminin ayrılmaz birparçasıyız. Ailemizin bizi büyüttüğü toplum ve kültüründe iliklerimize işleyerek bizi doğrudan etkilediğinikeşfederiz.

Bire bir terapiler danışanı soyutlar. Danışanınyaşamını şekillendirmiş ilişkiler üzerine onunla kendibaşına, birey olarak çalışılır. Aile Dizimi ise bütünebakar. Tıpkı zihin-beden ilişkisini dinamik bir sistemolarak ele alan holistik (bütüncül) tıp gibi, Aile Dizimide bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçasıolarak ele alır.Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veyabirbirlerine söyledikleri cümleleri değiştirdiğinde,temsilcilerin bu değişimden nasıl etkilendikleri açıkçagörülür. Örneğin, dizimin başında aile bireyleriningöremeyeceği bir noktaya yerleştirilen danışanın ölmüşerkek kardeşi, ailenin merkezine, herkesin görebileceğibir noktaya getirildiğinde, yarattığı etki yalnızca sözkonusu temsilci üzerinde değil, tüm aile bireyleriüzerinde gözlemlenebilir.İnsanlar bariz bir rahatlamayla derin nefes alabilir yada tam tersine rahatsız olup ağlamaya başlayabilirler.Aile Dizimi seansına katılan herkes, duygusal olarakbağlı olduğumuz kolektif alanın bir parçasını içimizdenasıl barındırdığımızın daha fazla bilincine varır.Huzurlu bir yaşama giden yolun, kendimiz ve ait

Page 18: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

olduğumuz geniş sistemle daha büyük bir ahenk içindeolmaktan geçtiğini anlarız.

Aile Dizimi çalışması, kimsenin kendi başına bir adaolmadığını anlamamızı sağlar. Hiçbirimiz bağsız,soyutlanmış varlıklar değiliz. Bu dünyaya ailemizdenbağımsız geldiğimiz ve bizden sonraki nesillerden debağımsız olduğumuz düşüncesi bir yanılsamadır. Herbirimiz, özellikle de aile bireylerimiz ve onlarıtanıyalım, tanımayalım atalarımızla bağlantılıyız. AileDizimi bu deneyimi bize ilk elden yaşatır.

Aile Dizimi, biz farkında olmaksızın yaşamımızıetkileyen atalarımıza kalbimizi açmamızı sağlayaraknesiller boyunca bize akan yaşam gücüyle köklerimiziderinleştirmemizi sağlar.

Aile Diziminden Kimler Yararlanır?

Öyle ya da böyle her birimizin bir ailesi vardır.Farkında olmasak da ailemizle ilgili çözümlenmemişbir şeyler taşırız. Kısaca, annesi ve babası olanherkesin bu terapi yaklaşımından kazanacağı bir şeyvardır.Hellinger yaklaşımına göre aile üyelerinin diziminiyapma fırsatı bulan herkes, aile bireylerininbirbirleriyle ilişkilerinin gerçeğe uygun bir şekilde

Page 19: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yansıtıldığını ve saklı kalmış, kendisi için önemli birmesajın gün yüzüne çıktığını fark eder.

Ancak Aile Dizimi seansının tek konusu aile sorunlarıdeğildir. Bir sevgili bulamamanız ya da ilişkilerinizinkısa süreli olması; sevmediğiniz bir işte çalışıyor ya dageçim zorluğu çekiyor olmanız; hatta psikosomatikkökenli bir hastalığınızın olması ya da yaşamı boş veanlamsız bulmanız gibi ailenizden bağımsız görünensorunları da kapsar.

Aile Dizimi yöntemiyle, yaşamınızda duygusal ya daişlevsel zorluğa neden olan her şeye bakabiliriz. Bupsikolojik zorlukların çoğu çözümlenmemiş ailesorunlarına dayanır. Mutlu yaşamamızı engelleyensorunlar nedensiz ortaya çıkmazlar. Kişiselsorunlarımın, beraber büyüdüğüm insanlar ve öncekinesilleri de kapsayan genel bir uyumsuzluktankaynaklandığını görmek rahatlamamı sağlar.

Aile Dizimi Oluşturmak

Diyelim danışan kişi, Aile Dizimi terapistine birsağlık sorunu nedeniyle geldi. Örnek olarak, kökleripsikolojik sorunlara dayanan ve sık görülen bir cilthastalığı olan sedef hastalığını ele alalım. Danışan,kocası ve çocuklarını içeren güncel ailesinin değil de

Page 20: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

içine doğduğu köken ailesinin dizimini yaparakhastalığı hakkında bir şeyler anlayacağını düşünüyorolsun.

Dizimi oluşturmak için terapist öncelikle, danışanınköken ailesindeki önemli bireylerden biraz daha fazlasayıda kişiden bir grup oluşturur. Seansın başındadanışan babası, annesi, kendisi ve belki de ailesistemine dahil olan bazı önemli bireyler için gruptantemsilciler seçer. Sonradan başkalarını da ilave etmesiistenebilir. Kimlerin önemli olduğuna ileriki sayfalardadeğineceğiz.

Danışan, sezgilerini dinleyerek her temsilciyiellerinden tutar ve mekandaki alana yerleştirir. Bunuyaparken hiçbir şey söylemez ve tamamen içindengeldiği gibi, onları uygun gördüğü yönlere doğruyerleştirir. Temsilciler konuşmazlar ve özel bir şekildedurmaları istenmez. Her kişi yerleştirildiği yerdeayakta durur.

Bu, dizim yapmanın klasik yoludur. Danışanın, aileiçindeki ilişkiler hakkındaki içsel kanısı, mekanıkullanmasıyla kendiliğinden ortaya çıkar.Bir grubun olmadığı bireysel seanslarda terapist yastık,iskemle, kağıt, hatta ayakkabı gibi çeşitli nesneleri ailebireylerini temsil etmek için kullanabilir. Ancak ailesistemi bir grup çalışması kapsamında ele alınıyorsaaile bireylerini diğer katılımcılar temsil eder.

Danışan bir kez ailesini dizdikten sonra oturur ve olan

Page 21: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bitene edilgen bir gözlemci olarak katılır. Temsilcilerinyerlerini almalarıyla aile bireyleri arasındaki ilişkilerortaya çıkmaya başlar.

Terapistin ya da uygulayıcının işlevi, ailesinindiziminin gösterdikleri ışığında danışanın sorunununnereden kaynaklandığını bulmaktır. Böylece çözümedoğru bir hareket başlatabilir. Bu hareket sırasındatemsilcilere bulundukları konumda ne hissettiklerinisorar ve onları sistem içinde daha uyumluhissedecekleri şekilde yeniden yerleştirir.

Şu anki amacım sistemin temel işleyişini göstermekolduğundan, bu örneği daha ileri götürmeyeceğim.Kitabın ilerleyen bölümlerinde seansların nasılgeliştiklerini görmek için pek çok fırsatımız olacak.

Tek Seans Metodu

Dizim, danışanın kendi sorununu anlamak veya içgörükazanmak için samimi bir dürtüsü ya da acil ihtiyacıolduğunda en iyi sonuca ulaşır. Çoğu danışan, gerçeksorununun ne olduğunu bilmese ve ortaya çıktığındaşaşırsa da, dizimi ne amaçla istediğini bilmesi çözümeyardımcı olur.

Aile Dizimi, bir dizi seanstan değil, tek bir seanstanoluşur. Terapist ya da uygulayıcı — bu terimleri

Page 22: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

dönüşümlü kullanacağız -aile içindeki bir dinamiği elealarak, danışanın ortaya çıkan çözümü anlamasına ya dayaşanan değişimi içselleştirmesine yardımcı olur veseansı noktalar. Böylece yaşanılan deneyimi danışanınkendi kendine ve kendi zamanında içselleştirmesineolanak tanır. Bir süre sonra danışanın bilincinde yenibir farkındalığın belirmesiyle yeni bir dizim ihtiyacıdoğabilir. Ancak bu da kendi başına tek bir dizimolarak ele alınır.

Aile üyelerini temsil eden katılımcıların dahaönceden bir deneyime ya da danışanın geçmişi hakkındabir bilgiye sahip olmaları gerekmez. Geneldetemsilcilerle temsil edilenlerin aynı cinsiyette olmalarıdışında kimin kimi temsil ettiğini önem taşımaz.

Seanstan sonra danışanın yapması gereken birçalışma yoktur.

Seansın, danışan üzerinde bıraktığı iz, bilinçaltınınderinliklerinde sessizce etkisini gösterir. Danışanınkendi içinde derin bir yerle temasa geçmiş olmasıyeterlidir.

Danışan dizim ertesi kendi aile dinamiğine ilişkinyeni anlayışı doğrultusunda yaşamında birtakımdeğişiklikler yapmak isteyebilir. Ancak bu entelektüelbir karar veya planla değil, kendiliğinden olacak, birdeğişim söz konusuysa varlığının derinliklerindenyükselip onu ele geçirecektir.

Değişimi başlatan anlayışımızın derinliğidir. Ağzınıza

Page 23: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

götürdüğünüz eriğin aslında bir taş olduğunuanladığınızda onu çiğnemezsiniz. Kişisel geştaltınızındeğişmesine neden olan bir anlayışın sonunda artıkeskisi gibi davranamayacağınızı bilirsiniz.

Bazı aile çatışmaları göz ardı edemeyeceğiniz şekildeortaya dökülmüş olabilir. Bunları değişik bir açıdangörerek nasıl davranmanız gerektiğini kavrayabilirsiniz.

Dizim sırasında olanları algılayışınızın ve kabuledişinizin derinliği çok önemlidir. Diyelim seanssırasında eski eşiniz ve kızınızla ilişkiniz konusunda birşey açığa çıktı. Seansın ardından kendi kendinize“kızımın sorumluluğunu daha fazla üstlenmeliyim”kararını verebilirsiniz. Bir baba olarak, kızınıza bundanböyle daha fazla destek vermek artık doğru gelebilir.

Aile Dizimi terapisi, sorunları geleneksel psikolojigibi “çalışarak çözme” tutumunu benimsemez. Bu terapiyönteminin farklı bir yolu vardır. Danışan, dizimekendisi için bir şeyin “çözülmesi” fikriyle başlayabilir.Ancak çalışmanın ana hedefi, kendimiz ve ailedeyaşanan kilitlenmeye ilişkin gerçekle yüzleşmektir.Anlamlı bir şey görürüz ve bu kendi içinde yeterlidir.Genelde seanslarda ilişkiler değişir ve insanlar çözümedoğru ilerlerler ama böyle olmadığı zamanlar davardır.

İnsanlar sadece huzur ve uyumun önemli olduğunudüşünme eğilimindeler. Bunu anlayışla karşılasak dasığ bir düşünce olduğunu yadsıyamayız. Zor bir

Page 24: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

durumda kaçmadan kalabilmek ve anlayış ile içgörününkendi süreçleri içinde olgunlaşmalarını beklemek dahadoğrudur. Bazen terapist, dizimde hiçbir değişimolmadan dizimi sona erdirebilir. İstenilen sonucaulaşmak için gerekli hareket tam da bu olabilir. BizzatHellinger pek çok kez danışana “Senin için bir şeyyapamam” demiştir. Bu cümle kulağa ağır gelse dedanışanı çözüme götürecek hareketi başlatacak yeganeyol olabilir.Genelde gerçek değişim seanstan sonra olur, seanssırasında değil. Diğer bir deyişle, kendinize ilişkineski, katı inanç ve fikirlerinizden kurtulursunuz. Dahadoğal, daha özgür ve özgün olduğunuzu hissettiğinizdeyaşamın büyük güçleri artık sizi yönlendirebilir. İçselgelişim doğal bir süreçtir, planlı bir “edim” ile eldeedilemez.

Tipik bir Aile Dizimi Seansı

40 yaşlarında bir Avusturyalı olan Max, insanlarlatemas kurmakta zorlanmaktaydı. Kendisini içe dönükolarak tanımlıyor, iç dünyasında olup biteni ifadeetmede yetersiz hissediyordu. Seansa başlamadanyaptığım görüşmede annesinin kendi babasını 3-4yaşlarında kaybettiğini öğrendim.

Page 25: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

25 kişilik gruptan kendisi ve ailesi için temsilcilerseçip yerleştirmesini istediğimde Max, annesiylebabasını yan yana, kendini de önlerine, sırtı onlaradönük olarak yerleştirdi. Bütün temsilcilerin yüzü aynıyöne bakmaktaydı. Anne bakışlarını oğluna, oğluysaüzgün bir ifadeyle yere dikmişti.

Temsilcilere nasıl hissettiklerini sordum. Anneoğlunun kendisi için çok önemli olduğunu ve kocasıylapek ilgilenmediğini söyledi. Max’ın temsilcisi anababasını göremediğini ve kendini çok üzgün hissettiğiniifade etti.

Ölmüş büyükbabayı temsilen birini seçip oğlunönünde yere uzanmasını istedim. Anne oğluna bakmayadevam ederken oğul gidip dedesinin yanına uzandı.Anne bu durumdan rahatsızlık duydu, oğlu isebüyükbabasının yanında huzurluydu.

Oğlu ayağa kaldırarak anneden kendi babasınınyanına uzanmasını istedim. Anne yeni yerinde kendiniiyi hissetti. Oğul ise derin bir nefes alarak babasınınyanına gitti ve ona sarıldı.

Herkesten ayağa kalkmalarını istedim. Anneylebabasını yüz yüze çevirdiğimde anne gözyaşlarınaboğularak babasına sarıldı. Bunun üzerine herkesiyeniden dizdim. Bu dizime çözüm dizimi dediyebiliriz: Önce büyükbaba, sol yanına anne, sonrababa, son olarak da oğul.

Bu noktada temsilcisini çıkarıp Max’ı dizime soktum.

Page 26: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Büyükbabasına bakıp önünde saygıyla eğilerek,“Sevgili dede, seni saygıyla hatırlıyorum!” demesiniistedim. Sonra annesine baktı ve ona “Sevgili anne,babanın kalbimde bir yeri var. Ben sadece bir çocuğumve babanın yerini alamam. Lütfen beni oğlun olarak görve babama gitmeme izin ver” dedi. Bunun ardındanbabasına gidip ona sevgi ve rahatlama hissiylesarılarak “Sevgili baba, lütfen beni yanındatut!” dedi.

Şimdi burada neler olup bittiğine bir bakalım:Annenin oğluna dikilen bakışları, onu oğlu olarak

değil, kendi geçmişinden önemli bir insan olarakgördüğüne işaret eder. Oğlun yere bakması, bir ölüyebaktığını belirtir —yere bakan kişinin ölmüş birinebakıyor olma olgusu pek çok dizimle doğrulanmıştır.Her iki gözlem de temsilcilerin hisleriyle desteklenir.Görünüşe göre oğul annesi için bir şey yapmaktadır.

Annenin babasını küçük yaşta kaybettiğinibildiğimizden, Max’ın büyükbabasına baktığı sonucunuçıkarabiliriz. Sonraki bölümlerde değineceğim gibiMax, annesinin küçük yaşta yaşadığı kaybın yasıtutulamamış acısını üstlenirken bir yandan dabüyükbabasıyla özdeşleşmiştir. Annesinin babasınıtemsil ederek, annesiyle doğal olmayan duygusal birbağ kurmaktadır. Bu bağ artık bir yetişkin olmasınarağmen annesinden ayrılmasını engeller; kendibabasıyla bir bağ kurmasını zorlaştırarak, içindeki eril

Page 27: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

güce kavuşmasına da imkan vermez. Bütün bunlarMax’ın dile getirdiği sorunu besleyen unsurlar olabilir.

Başlangıçta yukarıda söz ettiklerimiz, ispatlanmamışbir hipotezden ibarettir. Geçerliğini anlamak içintemsilcilerin davranışlarını gözlemlememiz gerekir.Bunun için de “kayıp” kişiyi —yukarıdaki örnektebüyükbabadır bu— dizime sokarak hipotezimizi sınarız.Eğer bu hareket temsilciler üzerinde bir etki yaratmazsamuhtemelen yanlış yoldayızdır. Ancak yukarıda olduğugibi güçlü bir etki yaratırsa, hipotezimiz büyükolasılıkla doğru demektir.

Yukarıdaki örnekte, Max’ın büyükbabasıylaözdeşleştiğini, temsilcisinin dedenin yanınagitmesinden anlarız. Bu hareketle sorunun çözümü deortaya çıkar: Annenin kendi babasıyla yarım kalmışilişkisini tamamlayarak onu kaybetmenin acısıylayüzleşmesi, oğlunun da annesini bu acıyla bırakarakbabasına yaklaşması gerekmektedir.Çözüme doğru atılan her adımla, temsilcilerin, özelliklede danışanın rahatlamasını tüm katılımcılar hissetmişti.Max omuzlarından ağır bir yük kalkmış gibidurmaktaydı.

Tüm bunlar, doğru yolda olduğumuzu, sorunuanladığımızı, çözüme ve rahatlamaya doğru gittiğimizigösteren işaretlerdir. Aile kilitlenmelerinin altındakinedenleri anlamak onları çözmemizi sağlayananahtarlardır. İlerleyen bölümlerde bunları

Page 28: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

inceleyeceğiz.

Page 29: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

2 - VİCDAN: YAPTIRIM GÜCÜ

Davranışlarımızı neyin yönlendirdiğini, bize neyin“doğru”, neyin “yanlış” olduğunu, yapmamız veyapmamamız gerekenleri söyleyenin ne olduğunusorguladığımızda, vicdan adı verilen içsel duyumlakarşılaşırız. Hangi değerlerin izlenmesi, hangilerininizlenmemesi gerektiğini bize aklın vicdan mekanizmasıbildirir.Peki bu değerleri nasıl ediniriz? Doğduğumuz ve aitolduğumuz ülke, kabile, mezhep gibi sosyal gruplardanöğreniriz. Bu değerleri edinmemizi sağlayan başlıcakaynak, ailemiz ve özellikle de ebevey-nimizdir.

Sosyal bir gruba ait olmamız hayatta kalmamızısağlar. Bir gruba ait olma isteği, kabileden dışlanmanınölümle eşdeğer olduğu, ilkel göçebeler olarakyaşadığımız zamanlardan kalma köklü bir içgüdüdür.Ait olma güdüsü istisnasız her birimizin iliklerineişlemiştir.

Ait olduğumuz sosyal grubun değerlerini öğrenme veonları uygulama isteğimiz, hayatta kalma güdümüzlebire bir bağlantılıdır. Çaresiz ve bilgisiz bir haldedoğarız. Ailemiz hayatta kalmamızı ister ve bizi“doğru” büyümemiz, “doğru” davranışlar edinmemiz,“doğru” şeyler yapmamız için yönlendirir. Topluluğun

Page 30: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yeni bir üyesi olarak kabul görmemizi ve uyumsağlamamızı ister.

Şekerleme kağıtlarını yan bahçeye attığınızda,bağırarak bahçede oynadığınız ya da oyuncaklarınızıkomşunun garaj kapısında unuttuğunuzda ana babanızınkomşular ne diyecek diye nasıl endişelendiklerinihatırlıyor musunuz? Ya annenizin yüzündeki panikifadesini?

Aslında yaşadıkları korkunun nedeni, kapıkomşusundan çok, derinlerden yükselip vicdanıharekete geçiren hayatta kalma güdü-südür. Altta yatanasıl korku, hem kendileri hem de çocuklarının sosyaltecride uğraması ve reddedilmesidir. Reddedilmek,kolektif hafızanın bilinçaltı düzlemlerinde ölümanlamına gelir.

Siz de eğer okuldaki sosyal bir gruptandışlandıysanız, sözünü ettiğimiz korkuyu tanımışolmalısınız. Bu korkunun kökleri çok eskilereuzandığından, başınıza gelen olayla orantısız büyüklüktebir travma yaşamış olabilirsiniz.

Vicdan sosyal bir barometre gibidir: Kendimizihuzurlu, masum ve rahat hissetmemiz, kurallarıizlediğimizi ve aidiyet hakkımızın güvencede olduğunungöstergesidir. Suçluluk duyuyorsak, kurallara karşıgelmişizdir. Aile, sosyal dernekler, din, ülke, futboltakımı gibi birden fazla gruba aidiyet ihtiyacımızolduğundan, hepsi için ayrı bir vicdan yapılandırırız.

Page 31: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Ancak bu grupların çoğu benzer değerleri paylaşırlar.Hatta annemizle babamıza ilişkin olarak bile

birbirlerinden hafifçe farklılaşan iki ayrı vicdanımızvardır. Çocukken, babanın neyi sevdiğini, annenin negibi beklentileri olduğunu çabucak kavrar ve onlaragöre davranmayı öğreniriz. Örneğin, kavanozdan şekeralan bir çocuk, boğazına düşkün babasına karşı hiçbirrahatsızlık duymazken, sağlığına düşkün annesine karşısuçluluk duyabilir.

Böylelikle vicdan günlük yaşamımızı yönlendirir. İşinilginç yanı, yaşlandıkça, bu içsel davranış kodunun bizeözgü, kişisel ve tamamen özgür irademizle edindiğimizinanç ve görüşler olduğunu sanırız. Bizi doğrudavranışa zorlayan her neyse, karakterimizle öyle birkaynaşmıştır ki, onun kişiliğimiz ve kimliğimizin birparçası olduğuna inanırız.

Vicdan mutl ak değildir. Bir kültürde “doğru” olan,bir diğerinde “yanlış” olabilir. Batı toplumlarında birhediye aldığımızda teşekkür etmemiz nezaket gereğidir.Oysa Hindistan’da verilen hediyeye teşekkür etmeksaygısızlık olarak algılanabilir.

Bir dinde tabu olan bir davranış bir diğerinde normalkarşılanabilir. Hıristiyanlar gün batımından sonra şarapiçip yemek yerler. Oysa Jain dinine mensup biri bunuaklından bile geçiremez. Hindular çocuklarına erkenyaşta eş bulurlar, ancak Musevi veya Hıristiyanlar bunugaripser.

Page 32: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Grubumun kurallarıyla çelişkili davranmam beniderin bir iç çatışmaya sokar. Bir gruba ait olmaya nekadar ihtiyacım varsa o kadar uyumlu olurum ve kendigrubumun değerler sistemiyle diğer gruplarınkiarasında o kadar ayrım yapmam gerekir. Çelişkilivicdan sistemlerinin çatışması, tüm savaşların vemezhep çatışmalarının temel nedenidir. Son yıllarda,fanatik teröristlerin, dinleri ve inançları adına vicdanhuzuruyla yaptıkları korkunç olaylara tanık olduk.

Değer yargılarımız katılaştıkça, vicdanınüzerimizdeki baskısı da artar. Kendilerini en ahlaklıhissedenler, aile, din ve kültürel değerlere sıkı sıkıyabağlı olanlardır.

Kişisel Vicdan: Aidiyet İhtiyacı

Kişisel vicdanı bireysel olarak hissederiz. Kendimisuçlu hissettiğimde, yaptığım yanlışı derhal düzelterekrahatsız edici suçluluk duygusundan kurtulmayaçalışırım. Böylece grubuma aidiyetimi sağlayankurallara bağlılığım konusunda endişelerimi gidermişolurum. Ofiste sekreteriyle flört eden koca, evedönerken karısına çiçek alma zorunluluğu hissedebilir.Bakkaldan şeker almak için annesinin cüzdanından paraaşıran çocuk, annesine her şeyi itiraf etmeden

Page 33: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

uyuyamayabilir.Kişisel vicdanın kökeni çocukluğun erken

dönemleridir. Çocuğun en büyük isteği öncelikleanneye, sonra da babaya ait olmaktır. Çocuk, anababasını şartsız sever, çünkü hayatta kalması busevgiye bağlıdır. Memelilerdeki en derin, en güçlügüdü olan aidiyet güdüsü sayesinde doğa, çocuğunhayatta kalmasını sağlar. Çocuk annesine böylesine birbağlılık duymasa ölüp gideceğinden, anneye yakınolabilmek için her şeyi göze alır.

Büyüdükçe, bağlanma ihtiyacımız genişler veailemizin diğer üyelerini de içine alarak kendimize biraile kimliği oluştururuz. Aileden sonra sıra başkainsanlarla tanışmaya ve daha büyük bir topluluğabağlanarak kendimize sosyal bir kimlik edinmeye gelir.Kişisel arkadaş gruplarından dünya çapındaki diniorganizasyonlara uzanan sosyal bir ortaklığa ait olmadürtüsü, dünyada bir yere ve bir duruşa sahip olmaihtiyacımızı tatmin eder.

Aidiyet ihtiyacımız o kadar güçlüdür ki, ülkemizdenayrıldığımızda ait olduğumuz topluluğun adetleriniabartarak yerine getiririz. Örneğin, Toronto’daki Asyamahallesinde yaşayan Hintli bir kadın, kendi ülkesiningeleneklerine, Delhi’de yaşayan ablasından daha bağlıve dininin gereklerine daha sadık olabilir.

Bu kişinin dahil olduğu grup, diğer dinlerin sayıcaüstünlüğü karşısında yok olmaktan korkarak birbirine

Page 34: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kenetlenerek kendi ırklarından olmayanlarıdışlayabilirler. New York City’deki OrchardStreet’den Londra’daki Brick Lane’e kadar dünyanıntüm göçmen toplulukları, grup kimliklerini korumak vevarlıklarını sürdürmek için bir araya gelip diğerlerinidışlarlar.

Kısacası herkesin bir topluluğa ait olma ihtiyacıvardır. Her topluluk, doğru ve yanlışa ilişkindüşüncemiz aracılığıyla aidiyet hissi yaratarak biziyöneten bir “sistem”dir. Kişisel vicdanın gerektirdiğidoğrultuda yaptığımız her hareket, sistemle bağımızıgüçlendirdiği gibi ona karşı yaptığımız hareketlerbağımızın zayıflamasına neden olur. Ait olma hissimizitehlikeye atacak bir şey yaptıysak, vicdanımız rahatsızolur, suçluluk hisseder ve cezalandırılmayı bekleriz.Hatta çoğu zaman bu cezayı biz isteriz, çünkü ceza bizi,toplumsal cezaların en kötüsü olan “dışlanmak”tankurtarır.

Gördüğümüz üzere, aidiyet hissi ve bir birey ya datopluluk karşısında hissettiğimiz sadakat, ilişkilerimizinönem derecesiyle orantılıdır. Önce de belirttiğim gibiilk ilişkimiz, yani ebeveynimizle aramızdaki bağ engüçlüsüdür. İnsan temasını ilk kurduğumuz kişi olanannemize bağımız ise hepsinden güçlüdür.

Denge İhtiyacı

Page 35: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Kişisel vicdanımız, aidiyet hissi kadar güçlü olmayanama gene de önemli bir güç tarafından daha yönetilir.Buna denge duyarlığı diyebiliriz. Denge karşılıklıdır.Örneğin, ben size bir hediye verdiğimde, siz de banakarşılığında bir şey vermek istersiniz. Sizden birkarşılık aldığımda size bir şey daha vermek isterim.

Alışverişi eğlence veya sevgiyle yaptığımızda,aramızdaki bağı derinleştiren bir momentum yaratırız.İlişkiler bu dengeleme çabasının çeşitliliğiylezenginleşip gelişirler. Bu denge hissi, ilişki kurmamızısağlar ve insanları bir arada tutan bağlılıkmekanizmasının bir parçasıdır.

Bir hediye aldığımızda karşılığında bir şey vermeyigörev biliriz. En azından bize hediye verene teşekküretme zorunluluğu hisseder ve o teşekkürü etmedenkendimizi rahat hissetmeyiz. Aynı şekilde, eğerhediyeyi ben vermişsem, karşılığında bir teşekkürü hakettiğimi düşünür, bunu duymazsam boşluk hissederim.Çoğu zaman ya bize bir şeyler vermiş birineborçluyuzdur ya da biri bize borçludur. Böylecezamanla dostluklar ve yakın ilişkiler usulca derinleşir.

İhtiyacı olan yeğeninize, üniversiteye gidebilmesi için1000 YTL verdiğinizi, sonra da size teşekkür etmekiçin getirdiği çiçeklere “Hayır, teşekkür ederim”dediğinizi düşünün. Eğer bu çiçekleri kabul etmez ya dagereğince önemsemezseniz, yeğeninizin sizeminnettarlığını gösterme ihtiyacını engelleyerek onu

Page 36: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gücendirebilirsi-niz. Hediyeyi reddetmek, ilişkiyitehlikeye atmaktır. Bir anlamda, yeğeniniz bu yüklüparayı almanın yarattığı vicdan rahatsızlığındançiçekler yoluyla kurtulmaya çalışıyordur. İlişkidekidengeyi korumak istiyorsanız, gülleri sevmeseniz, hattakokularına alerjik bile olsanız, çiçekleri nezaketlekabul etmeniz gerekir.

Denge olumlu olduğu kadar olumsuz durumlar için degeçerlidir. Nasıl bize gösterilen sevgi ve şefkatekarşılık vermek istersek, yaralandığımız veya canımızyandığında da aynı şekilde karşılık vermek veyagördüğümüz zarara karşı tazminat almak isteriz.Haksızlığa uğramış olanlarımız, insanoğlunun “dişediş” kavramına yatkınlığını iyi bilirler. Yaşamımızboyunca gölgesini hissettiğimiz ilkel bir yaptırımgücüdür bu. Kişisel vicdanımız, uğradığımız“haksızlığın” bedelini karşı tarafa ödetmemiz içindiretir. İntikam ihtiyacı öylesine temel bir insanlıkyasasıdır ki, ülke sınırlarının, dinlerin, teknolojikfarklılıkların ötesine geçerek efsanelerin, edebiyat vesinemanın vazgeçilmez konusu olarak her yerdekarşımıza çıkar.

İhanet, yalan ve duygusal yaralanmaların sadeceedebiyat, sinema ve efsanelerin konusu değil, gerçekhayatımızın da ayrılmaz parçaları olduğunu hepimizbiliriz.

Page 37: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Sosyal Düzen ve Görgü Kuralları

Kişisel vicdanımızın yönettiği bir başka alan da sosyalilişkilerimizdir. Bir topluluk içinde münasebetsiz veyaacemice davrandığımızda ne olur? Örneğin, resmi birakşam yemeğinde balığı tatlı bıçağıyla keserseniz ya daşarabı su bardağıyla içerseniz, bir opera galasına bahçegömleğiyle, samimi bir ev partisine gece tuvaletiylegiderseniz? Eğer giyiminiz duruma uygun değilse, siz deçevrenizdekiler kadar kendinizin farkında olur vebundan rahatsızlık duyarsınız.

Sosyal düzen, ait olduğunuz topluluğun sosyaldüzenlemelerini bilmenizi ve uymanızı sağlayankolektif bir çağrıdır. Kişisel vicdanın bu ilkesisaydığımız diğer iki ilkeye göre daha az bağlayıcı olsada insanı gülünç duruma düşürebilir. Japonya’da erişteçorbasını höpürdeterek içmek bir gelenektir —böylecebeğeninizi gösterirsiniz. Ancak Avrupa’da yemekyerken ses çıkarmak görgü kurallarına aykırıdır veçorbayı höpürdetmeden içmekte ne kadar zorlanırsakzorlanalım, elimizden geldiğince bu kurala uymayaçalışırız.

Aynı şekilde bazı Orta Doğu ve Pasifik adaülkelerinde, ev sahibine yemeği beğendiğinizigöstermek için yemekten sonra geğirmek gerekir. Oysabunu İngiltere’de yaparsanız, kınayan bakışlara maruzkalırsınız.

Page 38: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Sosyal düzene bağlı vicdanı çiğnemek diğer iki ilkekadar suçluluk duymamıza neden olmaz. Daha kolayatlatsak da, derinden etkilenebiliriz. Yıllar önceçiğnemiş olduğumuz görgü kuralları bugün bileyüzümüzü kızartabilir.

Kişisel vicdanın etkilerini özetlersek: Kabul görendavranışları ihlal etmem suçluluk hissetmeme nedenolur; beni yanlış yaptığım şeyi düzeltmeye zorlar;aldığıma karşılık vermemi sağlar ve doğru yerde doğrudavranışları sergilememi sağlayarak beni sosyaldüzenin bir parçası kılar.

Kolektif Vicdanımız

Kolektif vicdan çok daha kuvvetli, gizli ve sinsi birgüçtür. Görünmez şekilde işler. Karşı geldiğimizdevarlığını bize suçluluk duyurarak belli etmez; neredengeldiğini anlamayız ve doğrudan tanımlayamayız. Genede varlığını sürdürür.

Kolektif vicdan, bireyin aklını mesken tutup yaptığıseçimlerle kendini göstermek yerine ailenin bütünündeişler ve yukarıda değindiğim gibi, bundan ailebireylerinin haberi bile olmaz.

Tıpkı elektrik akımını ancak ampulü aydınlatmasıylatespit edebildiğimiz gibi, kolektif vicdanı da ancak

Page 39: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

insan davranışları üzerindeki etkilerinden tanıyabiliriz.Aile Diziminde bize düşen, kolektif vicdanı teşhis

etmektir. Bu vicdanın yasalarını anlayıp gün ışığınaçıkararak, bize göstermeye çalıştığını ve yaptırmakistediğini kavrayarak aile sistemindeki dengesizliğindüzelmesine ve danışanın yaşanmış olanı kabuletmesine yardımcı oluruz.

Şimdi bu kuralları ayrıntılı olarak inceleyeceğiz.Kişisel vicdanın üç amacı olduğu gibi kolektif vicdanında üç ilkesi vardır: Aidiyet, Düzen ve Denge.

Aidiyet Yasası

Ailenin bir parçası olan herkesin, o aileye aidiyethakkı eşittir. Her bir aile üyesinin, kim olduğundan,aileye ne zaman katıldığından, ne yaptığından bağımsızolarak aile içindeki yerine ilişkin eşit hakkı vardır.

Bir çocuğun yetenekli bir müzisyen, diğerinin hastaveya özürlü, bir diğerinin ise anti-sosyal davranışlargösteriyor olması aidiyetlerini etkilemez. Geniş ailekapsamında birinin genç ölmüş veya intihar etmişolması bile bu kişinin aidiyet hakkını değiştirmez.Herkesin aileye ait olması ve eşit saygı görmesigerekir.

Page 40: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Hiyerarşi Yasası

Aile üyeleri, aile sistemine geliş sıralarına görekıdemlenirler. Önce gelenler, sonra gelenlerden daha“üst”tedirler. Ağabeylerin, ablaların, kardeşlere göreöncelikleri vardır; ilk eş, ilk eş olarak, ikinci eş iseüçüncü eşten önce hatırlanmalıdır vb.İlk gelen ilk, son gelen son gelir — kronoloj ik düzeninmutlak önceliği vardır. Bu yasa, ahlak kurallarına göredüzenlenmiş ve insan elinden çıkmış bir yasa değildir.Tümüyle varoluşsaldır; aile sistemine doğduğumuz andayürürlüğe girer.İlk gelene öncelik vermek, kolektif bilinçaltımızanakşolmuştur. Bunu, günlük yaşamımızda da sezgiselolarak biliriz. Örneğin, bilet kuyruğuna girdiğimizde yada uçakta yer ayırttığımızda, önce başvuranlara en iyiyerlerin verildiğini hepimiz biliriz; yeni işe alınan biri,yıllardır orada çalışan birinden üst pozisyonagetirildiğinde, herkes bunun “haksızlık” olduğundahemfikirdir.

Aile için de aynı yasa geçerlidir. İçimizinderinliklerinde, geliş tarihimiz temelinde işleyen birhiyerarşi yasası vardır. Bir aile üyesi “olması gerekenyerde” değilse veya “yerinin verdiği yetkiyi” aşıyorsa,hiyerarşi yasası hemen yürürlüğe girer. İngilizce, buyasayı ifade eden deyimlerle doludur: “Konumu bunuyapmaya uygun değildi”, “Çizgiyi aştı”, “Bunu

Page 41: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

söylemek ona düşmezdi” gibi.

Denge Yasası

Bir aile üyesine önceki kuşaklarda yapılmış haksızlıkya da bir aile üyesinin bir başkasına yaptığı haksızlık,aynı ailenin sonradan gelen bir üyesi tarafındandengelenmelidir.Daha önce de belirttiğim gibi, kişisel vicdan söz konusuolduğunda iyiliğe de, haksızlığa da denge adına karşılıkverme ihtiyacımızın farkındayızdır.

Ancak aile sistemi, daha büyük bir gücün etkisindedir.Bu güç bizi kendi yanlışlarımızın bedelini değil,atalarımızın yanlışlarının bedelini ödemeye zorlar.Geçmişte aile sisteminin sahne olduğu tümolumsuzluklar, eğer kefaretleri zamanındaödenmediyse, sonraki nesillerde kendilerinigöstereceklerdir. Bedende sinsice fırsat kollayan birvirüs gibidir bu.Dolayısıyla burada söz konusu olan, “Dişe diş” ya da“Sen bana ben de sana” gibi anında cezalandırmadeğildir. Kuşaklar ötesi bir ölçekte işleyen çok dahaderin, çok daha kapsamlı bir olgudur. İncil’deki“babaların günahlarını çocukları taşır” ibaresininyankı-sıdır. Sözgelimi, büyükbabamın öldürdüğü

Page 42: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

metresinin kefaretini benim ödüyor olmamdır.Kastettiğimin, nasıl davranmamız gerektiğini belirleyenbir ahlak kuralı olmadığının özellikle altını çizmekistiyorum. Tasarlanmış bir davranış kodu değil,varoluşsal bir gerçektir. Bu yasalar, etik konulardamantık yürüterek değil, akademik çevrelerde gerçeğe“fenomenolojik” yaklaşım olarak bilinen, salt gözlemsonucu keşfedilmiştir.

Kısacası, aile sisteminde işler böyle yürür vesistemin en önemli yasasına göre aileden biriyaptıklarının sorumluluğunu üstlenmediği takdirde,onun sorumluluğunu aileden bir başkası üstlenecektir.Kolektif vicdan, kefaret kilidini, biz onu görüp yüzleşipçözene kadar nesilden nesle aktarır.

Kişisel vicdan yaptığım bir yanlışı dengelememiister. Kolektif vicdan ise, ben bilincinde bile olmadan,belki de hiç tanımadığım bir aile bireyi adına birşeyleri dengelememi ister.Kişisel olanla suçluluk duyarım, kolektif olanlabilincimin dışında bir güç tarafından yönetilirim. Bu dabize zihinlerimizde bizi yaptığımız her şeyden vehareketlerimizin başkaları üzerindeki etkilerindensorumlu tutan kolektif bir düzlemin yer aldığınıgösterir. İster kabul etsin ister etmesin, herkessorumluluk sahibidir.Kişisel ve kolektif vicdan arasında, olgunlaşmaarzumuzu doğrudan ilgilendiren bir fark daha vardır.

Page 43: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Kişisel gelişim, kendi ayaklarımızın üzerindedurabilmemiz demektir. Ailemize karşı hissettiğimiztüm görev ve yükümlülüklerin yarattığı vicdan azabınarağmen kendi başımıza durabilmemizdir. Oysa kolektifvicdan söz konusu olduğunda, bu “bir başınalığı” ancakbir dereceye kadar başarabiliriz. Başka bir deyişle, buyaşamla birlikte bize gelen kaderi taşımaya hazırolmalı, bir ailenin ve bu ailenin tarihçesinin bir parçasıolduğumuz gerçeğini kabul etmeliyiz. Ancakkabullenmeyle bunun ötesine geçebiliriz -daha öncedeğil.

Tüm Sistemin Esenliği

Kolektif vicdan her üyeye eşit davranır. Aralarındakifarklarla ilgilenmez ve bütünün sağlıklı bir şekildehayatta kalabilmesine çalışır. Bu yasa, her üyeninaileye aidiyet hakkını korur ve insanları sistemdekiyerlerinde tutar.

Nesiller arasındaki sürekliliğin saygıyla korunduğugeleneksel toplumlarda bu yasalar tüm sosyalilişkilerin temelini oluşturur. İlkel kabilelerinhepsinde hiyerarşi vardır ve yaşlılara hürmet edilir.Yaşlıların, genç nesillerden ayrıcalıklı bir rollerivardır. Günümüz dünyasında yitirmiş olduğumuz bir

Page 44: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

öncelik yasası çerçevesinde yaşarlar.Batı dünyasında ise birey dokunulmaz olmuştur.

Çocukların babalarının isteklerine karşı gelmeleriolağan karşılanır. Oysa ilkel topluluklarda büyüklerinisteklerine karşı gelmek düşünülemez bile. Katıhiyerarşi yasalarıyla korunan topluluğun çıkarı, kişiselçıkardan önce gelir. Topluluktaki herkes bunu bilir,sadakatle uyar ve kendine düşen sorumluluğu üstlenir.

Örneğin, duyduğum gerçek bir hikayeye göre, göçerAfrika kabilelerine mensup, bacağı kötü sakatlanmış biradamın ailesine, hastanedeki doktor, bacağın kesilmesigerektiğini, aksi takdirde adamın yaşamını yitireceğinisöyler ve ameliyat izni ister.Yerliler hemen karar vermek yerine köylerine döner,aralarında toplanırlar. Geri döndüklerinde hayret içindekalan doktora, ameliyatı istemediklerini söyleyerekadamı ölüme terk ederler.

Batılı zihinlere acımasızca gelen bu karar, aslındakolektif alanın, bu kültürlerdeki her seçimi nasılyönettiğinin bir göstergesidir. Topluluğun çıkarı herşeyin üstündedir. Bu insanlar göçebe olduklarındandolayı sürekli hareket halinde olup hayvanlarınıyiyecek bulacakları çayırlara götürmek zorundadırlar.Tek bacaklı bir adam topluluğun ilerlemesiniyavaşlatarak hayatta kalma olasılığını azaltacaktır. Buyüzden ölüme terk edilir.Adamın kendisi de dahil herkes durumun farkındadır ve

Page 45: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

karara saygı duyar.

Kişisel Olana Karşı Kolektif Olan

Kolektif sosyal yasalarının işleyişini ilkel kabilelerdegörebiliriz. Buna karşılık aynı yasaların 21. yüzyılınmodern ailelerindeki işleyişlerini görmek güçtür.

Kişisel vicdan, bazılarımızın diğerlerine göre dahafazla aidiyet hakkı olduğu inancıyla topluluk içerisindefarklı değerler oluşturmaya çalışır. Örneğin, bentopluluğun değerlerine hizmet eden bir şeyleryaptığımda topluluğa karşı gelen ve uyum sağlamayanbirinden daha çok aidiyet hakkım olduğunu düşünürüm.

Bu düşünce, İncil’deki meşhur “savurgan oğul”meselini hatırlatır. “İyi” oğul, babasıyla evde kalıp onayardım ettiğinden babasının mirasını gezip sefahatsürerek çarçur etmiş ağabeyinden daha fazla hakkasahip olduğunu düşünür. Ona göre, besiye çekilmişkuzu, bir baltaya sap olamamış ağabeyinin değil, kendionuruna çevril-melidir.

Daha güncel bir örneği ele alacak olursak, yıllarcabir şirkette sadakatle çalışmış biri, işe hep geç gelipkırtasiye malzemelerini yürüten bir diğerinden dahafazla hakkı olduğunu düşünür.

Ancak bu kişisel hak görme, bireysel çıkarla kolektif

Page 46: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çıkarı çatışmaya sokar. Kolektif vicdan ayrım yapmaz.Kolektif vicdana göre, her üyenin aile içinde eşitaidiyeti, her çalışanın şirket içinde eşit hakkı vardır.

Aile Diziminde kolektif vicdanın kişisel vicdandançok daha güçlü olduğunu gözlemleriz. Hatta bazenkolektif yasalar adına, insanlar kendi kişiselvicdanlarıyla çatışacak şeyler yapabilirler.

“Savurgan oğul” örneğine dönelim. Bütün aileye bendestek olurken ağabeyim aileyi terk etti diye mirasına elkoyup “Bu parayı ben ondan çok hak ediyorum” derkenkişisel vicdanım rahattır. Ancak ağabeyimidolandırmak, bilinçdışında kendimi cezalandırmaihtiyacı doğurur ve paranın tümünü batırırım. Böylecekolektif vicdanın etkisiyle yanlışı dengeler ve kendimiağabeyimle eşit seviyeye getiririm. Bu dengeyihayattayken kendim kurmayacak olursam sonrakikuşaklardan birinin bunu benim için yapmasıgerekebilir.

Geleneksel topluluklarda insanlar arası benzerliklerteşvik edilirken bireysel farklılıklar topluluğunselameti adına bastırılırdı. Temel ihtiyaçlarınkarşılanmasının öncelik olduğu yaşam tarzında,böylesine bir yönlendirme topluluğun hayatta kalmasıiçin gereklidir. Kuraklık, sel baskınları, açlık, soğuk,vahşi hayvanlar ve savaşlar gibi zor yaşam şartlarındavarolabilmenin tek yolu topluluğun çıkarlarınıgözetmektir.

Page 47: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Günümüzde, zengin Batı toplumlarında, grubun hayattakalma çabasının baskısı ortadan kalkmıştır. Sosyalevrimin doğal ilerleyişi, kişisel seçimlerimize dahafazla özgürlük tanıdığı gibi, bireysel farklılıklar veçeşitliliği cesaretlendiren bir alan da yaratmıştır.

Bu nispeten yeni eğilimin olumsuz tarafı, ailebağlarımızın neredeyse tamamen unutulmuş olmasıdır.Oysa bu bağları yöneten yasalar bizi unutmadılar.Varlıklarını sürdürdükleri gibi, davranışlarımızıyönlendirmeye de devam etmekteler.

Günümüzün asi delikanlısı, istediğini yapmakta özgürolduğunu düşünebilir. İstediğini yapmakta ve farklıyaşamakta dedesinden daha özgür olduğu bir açıdandoğrudur. Ancak başka bir boyutta, sosyal grubunaderinden bağlıdır ve bu kolektif bağ onu bazıdavranışlara, hatta kendi özgürlük anlayışına aykırıdavranışlara bile zorlayabilir.

Kendisine Tracy diyeceğim genç bir Avustralyalıkadının hikayesini hatırladım. Tracy, ergenlikteyaşadığı hamileliğin ve kızını evlatlık olarak vermekararının geçmişte kaldığına inanarak özgür bir yaşamseçer. Genç yaşta uyuşturucuları keşfeder, hippi olur veyıllarca Hindistan’da gezer.

Evlatlık verilen çocukların, öz ana babalarınıaraştırmalarına izin veren kanun yürürlüğe girer ve 40yaşındaki Tracy, kızıyla görüşmeyi kabul eder. Kısa birsüre sonra kızı intihar ederek kendi küçük kızını

Page 48: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

anneannesine bırakır. Aslında bu hareket aileninkolektif vicdanını rahatlatacak bir dengeleme çabasıdır.Kitabın ilerleyen bölümlerinde, dengeleme ihtiyacıylailgili başka örnekleri de ele alacağız.Kişi, aile bağlarının yarattığı kilitlenmeleri aşmakistiyorsa, önce ailesinin kolektif vicdanını anlamalı vebu vicdanla uyumlanmalıdır. Denge sağlanıp eskihesaplar kapandığında, her şey ve herkes doğru düzeneyerleştiğinde, kişi ancak ve ancak o zaman kendibireysel seçimlerini keşfedecek kadar özgürleşir.Aile Dizimi adını verdiğimiz çalışmanın amacı dabudur.

Page 49: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

3 - DIŞLANMA: DIŞLANAN KİM?

Hellinger’in ortaya çıkardığı en şaşırtıcı ve güçlü ailedinamiklerinden biri, ailenin yeni bir üyesinin, yani birçocuğun, ailenin önceden gelen bir üyesiyle farkındaolmadan özdeş-leşmesidir. Sanki kopyasıymış gibi okişinin duygularını taşır ve yaşamını oynar. Genellikleailede kimse bunun farkına varmaz ve kendini bunazorunlu hisseden kişi, temsil ettiğini hiç tanımamış bileolabilir.Bu şaşırtıcı fenomenin arkasındaki giz nedir?Avusturyalı Max’dan ilk bölümde söz etmiştik. Max’ınannesi çok küçük yaştayken babasını kaybetmişti. Bukadar küçük yaşta ebeveyninden birini kaybetmeninacısı dayanılmazdır. Ebeveynle çocuk arasındaki bağöylesine güçlüdür ki, çocuk bu ayrılık ve kayıpladoğrudan baş edemez. Baş etmenin tek yolu ölümünacısını hafızasından silmektir.Max’ın annesi, babasının öldüğünü göz ardı ederek onuyaşamından dışlamaya çalışır. Aslında bu bir acıdankaçma çabasıdır. Ancak acıdan kaçış yoktur ve ihtiyaçduyduğumuz babayı bu şekilde unutamayız. BöyleceMax’ın annesi takılı bir plak gibi babasının öldüğünoktada kalmıştır ve babasının gitmesine izin vermez.

Ölü babasıyla ilişkisini tamamlaması için babasının

Page 50: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ölmüş olduğunu tam anlamıyla kabul etmesi ve bukaybın acısını tekrar dene-yimlemesi gereklidir. Oysayıllardır kaçtığı tam da bu acıdır. Her şeyi geridebırakmayı umsa da, kalbindeki yara ve ailesistemindeki derin çatlak buna izin vermez.Her aile üyesinin hatırlanmasını isteyen kolektifvicdanın etkisiyle, ailenin yeni neslinden olan Max, ailesisteminde annenin unutulmuş babasını temsil eder. Herçocuk gibi Max’ın da annesinin sevgisine, ilgisine veannesiyle özel bir bağ kurmaya ihtiyacı vardır. Bu hernormal ebeveyn-çocuk ilişkisinde görülen doğal,sağlıklı ve gerekli bir ihtiyaçtır.

Ancak Max, annesinin kendine tamamen açıkolmadığını hissetmiştir. Ne olduğunu tam olarakanlamasa da annesinin kalbinin küçükken kaybettiğibabasıyla gizlice bağlı olduğunu sezer. Dede-siyleözdeşleşip sanki dedesiymiş gibi davranarak, annesininsevgi ve ilgisini çekmeye çalışır. Kendi annesinebabası gibi davranır. Buna “ebeveynleşme” deriz.Sizin de düşünebileceğiniz gibi kolektif vicdanınistekleri küçük bir çocuk için oldukça ağırdır. Max,annesinin babasıymış gibi davranarak doğal akışa karşıgelir ve annesine sevgi vermeye çalışır. Oysaannesinden sevgi alması gereken odur. Bir çocuk olarakduygusal anlamda açlık çekip boşluk hissetse deannesiyle bir bağ kurmayı başarmıştır. Yetişkinolduğunda da annesinden ayrılamaz ve böylece kendini

Page 51: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

başka bir kadına veremez. Max, kendi babasının oğlugibi davranamadığından ihtiyacı olan ilgiyi ve erkekdesteğini babasından alamamıştır. Böylece kendierkekliğine olan güveni zarar görmüştür.

Kısacası çocuk bir türlü kendi olamaz ve nedenihakkında hiçbir fikri yoktur. Annenin kendi babasınıbaşarısızca unutma çabası, temel bir kilitlenmeye vegittikçe artan sorunlara neden olur. Max, annesindenalamadığı sevgi ve desteği, çocuk gibi davranarakeşinden veya baba olduğunda kendi çocuklarındanalmaya çalışacaktır. Böylelikle kendi çocukları daondan almak yerine, ona vermeye başlayacak ve düğümolmuş ilişkiler yumağı nesilden nesle aktarılacaktır.

Hatta Max, annesinin ölü babasına duyduğu bağlılıkderecesine göre yaşam karşıtı bir eğilim bilegeliştirebilir. Kazalara açık veya intihara eğilimli birhale gelebilir. Kolektif vicdan iş başındadır.Unutulmuş, dışlanmış ya da kayıp akrabayı sistemedahil ederek ailede herkesin yerini almasını vehatırlanmasını ister.

Yaşanılmamış acı, birini unutmamızın en büyüknedenidir. Bir insan bu acıyla karşılaştığında ne kadarküçükse başa çıkması da o kadar zor olur. Özellikleküçük yaşta kaybedilmiş bir anne veya babanın acısıyl a baş etmek çok zordur. Bir çocuk gibi ne kadarderinden, masumca ve açık yürekle seviyorsaksevdiğimizi kaybetme durumunda yaşadığımız acı da

Page 52: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

o kadar yoğun olur. Böylesine bir acıyla başa çıkmakiçin gerekli olgunluğa çocuk henüz ulaşmamıştır.

Kayıp ne kadar küçük yaşta yaşanılmışsa, sonuçları daçocuk için o kadar ağırdır. İnsanın ego gelişiminde“nesne ilişkileri teorisini savunan psikologlara göre,ebeveynden birini erken kaybetmek çocuk kimliğininsağlıklı gelişimini bozma riski taşır.

Dışlanan Babaanne

Bir başka örneğe göz atalım:35 yaşındaki, İtalyan Antonella, yıllardır bir erkekleilişki yaşamamış olmasının nedenlerine bakmakistemişti. Dizime başlamadan önce yaptığımızkonuşmada, kendisi ergenlik çağındayken babasınınaileyi terk ettiğini, 20 yıl boyunca da ortayaçıkmadığını öğrendim. Büyükbabası (yani babasınınbabası) kendi karısını (yani babaannesini) ikiçocuğuyla evden yollamış, üçüncü çocuk olanAntonella’nın babasıyla yalnız yaşamaya başlamıştı.

Antonella’nın, 25 kişilik gruptan kendi annesi, babasıve kendisi için üç temsilci seçip onları dizmesiniistedim. Babasını karşısına kendiyle yüz yüzeyerleştirdi. Annesini de babasının yanına koydu.Antonella’nın temsilcisi çok rahatsız olduğunu ve

Page 53: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

anneye baka-madığını belirtti. Baba ise tüm dikkatininAntonella’da olduğunu söyledi. Anne kendini dışarıdahissetmekteydi.

Dizime babaanne için bir temsilci kattığımızdaAntonella’nın temsilcisi rahatladı. Baba da rahatlamışve dikkati annesine yönelmişti. Antonella babaannesinekarşı büyük bir sevgi duyduğunu ifade etti. Büyükbabayıda dizime eklediğimizde Antonella, babaanneyi evdenyolladığı için ona kızgın olduğunu söyledi.

Bu ailede neler olmaktadır?Ailedeki dışlanmış kişi babaannedir. Antonella

onunla özdeşle-şerek bu yükü üstlenmiştir. Evdenyollanan kendisi olmadığı halde, Antonella,büyükbabasına babaannesinin duymuş olduğu öfkeyiduyar.

Bu olay bir çocuğun, kör sevgi olaraktanımlayacağımız sevgisiyle, aile bireylerinden birininkaderine nasıl bilinçsizce müdahale ettiğinin ve sonrabu müdahalenin sonuçlarını kendi yaşamında nasıltaşıdığının tipik bir örneğidir. Genç Antonella, öfkesiniçoktan ölmüş büyükbabasına değil de kendi babasına vediğer erkeklere yöneltir ve erkeklerle ilişki kurmaktazorlanır.

Buna “çifte aktarım” deriz.Antonella babaannesi gibi davranır — özneninkimliğinde aktarım.Antonella’nın öfkesi büyükbabaya değil de babasına ve

Page 54: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

diğer erkeklere yönelmiştir - duyguların nesnesindeaktarım.Verdiğimiz örnekte durum biraz daha karmaşıktır.Antonel-la’nın babası, kızının büyükbabası olan kendibabasıyla yaşamak zorunda bırakıldığından, annesi veablalarını gizliden gizliye özler ve babasına da gizlidengizliye öfke duyar.

Antonella’nın babası, çocuk olarak kendi anababasına güvenemez ve onlardan sevgi alamaz. Anneyoktur, babaya da öfke duymaktadır. Kendi yaşamındaannesini arayacak ve onu karısında veya kızındabulmaya çalışacaktır. Bir yandan da babasıyla özdeşle-şip onun yaptığını yapma konusunda — aileyi terk etme— güçlü bir dürtü hissedecektir ve nitekim babasınınyaptığını yapar.

Dizimde Antonella kendisini babayla karşı karşıyakonumlandırarak büyükbaba ile babaanne arasındakiçatışmayı yansıtır. Baba, bir yandan kendi babasıylaözdeşleşip onun suçluluk duygusunu taşırken öte yandanannesini aramaktadır. Antonella babaan-nesiyleözdeşleşir, öfkelidir ve öfkesini babasına yönlendirir.Babasının kendi ailesini terk etmesi ise kızgınlığınıpekiştirir.

Peki çözüm nedir? Öncelikle Antonella, babasınınözgür olmadığını görerek rahatlar. Babası çocukkenkendi kontrolü ve anlayışı dışındaki olaylarakilitlenmiştir. Bunun farkına varması babasına

Page 55: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

açılmasını sağlar.Antonella, babaanneyi onurlandırıp dedesiyle

aralarındaki çatışmayı onlara bıraktığı an, çocuk olarakailedeki yerini alabilir. Ancak o zaman babasını nekadar özlemiş olduğunu fark eder ve babasının kendiçocukluğunun izin verdiği ölçüde elinden geleni yapmışolduğunu görür.

Babasının ailesiyle kurulmuş olan karmaşık bağdankurtulur ve annesine bakabilmeye başlar. Hatırlarsanız,dizimin başında annesine hiç bakamıyordu. Sonundaannesine gider ve müthiş bir rahatlama hisseder.Öfkeyi, şüpheyi ve güvensizliği geride bırakıperkeklere de yeni gözlerle bakabilir.

Bu örnekte, çatışmanın kaynağını tespit edip aitoldukları yere, büyükbaba ve babaanneye bırakabildik.

Dışlanma nedir?

Antonella örneğinde gördüğümüz gibi dışlanmış veyaunutulmuş kişi mutlaka zamansız ölmüş biri olmakzorunda değildir. Aile sisteminde hak ettiği yeresirgenmiş, onaylanmamış bir akrabaya daha sıkrastlanır.

Dışlanma birçok olasılık içerebilir. Söz konusuakraba, aile içinde görmezden gelinmiş, bahsi

Page 56: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

edilmeyen, değersiz görülmüş biri olabilir; sakat veyazeka özürlü olduğu için aileden uzaklaştırılmış olabilir.Uzun süre hastanede kalmış ya da yatılı okulagönderilmiş veya en önemlisi evlatlık verilmiş olabilir.Hatta davranışları yüzünden aile sevgisinden mahrumbırakılmış biri bile olabilir.

Öyküler ve efsaneler, ihmal edilmiş ruhlarla, şu veyabu nedenle hatıralarına saygı duyulmayan, dışlanmışkimselerle doludur.

Dizim öncesindeki konuşmamızda, dışlanmış kişininkim olduğu, aile resmine kimi dahil etmemiz gerektiğikonusunda ipuçları ediniriz. Dizim sırasında bu kişiyidizime eklemenin diğerleri üzerinde etkisi olupolmadığını gözlemleyerek hipotezimizi sınarız.

Antonella’nın aile geçmişini dinlerken önemli kişininbabaanne olabileceğini düşündüm ama yine de buhipotezi dizim esnasında sınamam gerekti.Temsilcilerin tepkileri doğru yolda olduğumu, yani“kayıp” kişiyi bulduğumu doğruladı. Babaanne doğrukişi olmasaydı dizime girdiğinde diğer temsilcilerhiçbir şey hissetmezlerdi.

Geçmişi Tamamlamak: Dışlanmışı Dahil Etmek

Aile Dizimi iyileştirici bir çalışmadır. Amacı aile

Page 57: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ilişkilerini yeniden gözden geçirmek ve dışlanmış üyeyiaileye geri kazandırmaktır. Yaşandığı zamantamamlanamamış ve yarım kalmış bir şeyitamamlamaya çalışır. Aslında tüm terapiler birtamamlama çalışmasıdır. Eksik geştaltları tamamlayıppsikolojik kalıntıları ortadan kaldırmayı hedeflerler.

Tüm kişisel olgunlaşma ve bireysel gelişimçalışmalarının temel ilkesi, kişilikte reddedilipdışlanmış ne varsa ortaya çıkarıp kabul edilmesinisağlayarak yürekte bunlara yer açmaktır. Aynı şekilde,önceki nesillerde dışlanmış aile bireylerinin de aileyedahil edilmesi, tanınması ve sevgiyle anılmasıgerekmektedir.

Bu ilkenin özünde kavranması gereken, reddettiğimizşeyin reddedildiği sürece büyük güce sahip olduğudur.Reddetme çabamız reddedilenin güçlenmesine ve biziizlemesine neden olur. Hortlak sandığımız şey, onunhortlak olduğuna inanmamızdan güç alarak peşimizibırakmaz. Onun rüzgarda sallanan bir örümcek ağıolduğunu keşfettiğimizdeyse korku geçer. Bakmayatahammül edemediğimiz şeye bir kere “evet” deyip debaktığımızda, içimizde bir şeyler değişir. Bu salt birkabullenme değildir. Aynı zamanda korktuğumuzhortlaklara kendimizi açmak ve onlara duyduğumuzsevgimizle yüzleşmektir.

Sevmediğimiz yanlarımıza yüreğimizi açma ilkesi tümpsiko-terapinin temelini oluşturur. Zihnin bodrum

Page 58: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

katına, bilinçaltı katmanlarına attığımız her şey bin katgüçlenerek geri gelir ve bizi cezalandırır.Buradaki ana tema acıdır. Bahsettiğimiz sorunlarınhepsi acıdan kaçma çabalarımız sonucu ortaya çıkar.Hatta bir adım daha ileri gidip tüm sorunların acıdankaçma çabasından kaynaklandığını söyleyebiliriz.Aslında aklın en etkin işlevlerinden biri bizi her türlürahatsızlıktan korumaktır. Bunu yaparken tercih ettiğiyöntem ise dikkatimizi dağıtmaktır. İyileşme süreciancak acının yaşamın bir parçası olduğunu vepsikolojik acının da tıpkı diğer acılar gibi kaçınılmazolduğunu anlamamızla başlar.Doğa ölüme karşı yargısızdır. Genç ölmekle yaşlıölmek sadece iki ayrı kaderdir. Biri diğerinden dahaacıklı değildir. Erken ölümü bir trajedi olarakalgılamamız ve ölümü elimizden geldiğince uzağımızdatutmamız gereken bir felaket olarak görmemiz, tamameninsanlığa has ve gerçeğe aykırı bir davranıştır.

Zor bir kaderi olmuş ya da genç ölmüş birini, onaacımadan hatırlamamızın tek yolu, ölümün tarafsızlığınıkavramaktır. Aile Diziminde iyileşme sürecinibaşlatmak için ulaşmaya çalıştığımız nokta budur.

Kör Sevgiden Bilinçli Sevgiye

Page 59: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Max ve Antonella örneklerinde açıkça gördüğümüzgibi çocuğun hangi aile bireyini temsil ettiğini, kiminleözdeşleştiğini bulup bu kişiyi dizime herkesingörebileceği şekilde yerleştirmek çok önemlidir. Sözkonusu kişiye sevgiyle bakılıp hatırlandığında, onutemsil etme gereği ortadan kalkar. Böylece çocuk kendiolma özgürlüğüne kavuşur. Artık başkasıylaözdeşleşmekten kurtulmuştur.Özdeşleşme eylemi, çocuğun diğer kişiyi kendindenayrı biri olarak görememesi demektir. Kolektif bilincindışlanmış kişiyi aileye dahil etme çabasıdır. Üstelikbaşarısız bir çabadır, çünkü çocuk tarafından temsiledilse de söz konusu kişi dışlanmaya devam etmektedir.

Max büyükbabasına, Antonella da babaannesine sevgive saygıyla baktıkları anda onlarla özdeşleşmeleri sonbulur. Çocuk asıl konumuna döner. Ebeveyn-çocukilişkisinde iyileşme süreci başlar. Max annesine bakıpküçük yaşta kaybetmiş olduğu babasına ve bu kayıplagelen acıya saygı duyduğunu söyleyerek annesiyle sevgibağını tekrar kurabilir. Antonella da babasına,babaannesini hatırladığını söyleyerek, babasıyla sevgibağını kurar.

Söz konusu ebeveyn çoğu zaman büyük bir rahatlamahisseder, kimi zaman bastırdığı acı ortaya çıkar, kimizaman da kendi ana babasını bırakmakta zorlanır. Herdurum eşsizdir ve kendine özgü bir şekilde gelişir.Önemli olan acının tekrar yaşanarak gömülü sevginin

Page 60: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yeniden gün ışığına çıkarılmasıdır. Gerçek şifa busevgidir.

Max kendi kör sevgisinin sonucu büyükbabasıylaözdeşleşmiştir. Büyükbabasıyla karşılaştığında artıkonunla özdeşleşmesine gerek kalmaz. Sevgisibilinçlenir ve bu bilinçli sevgiyle yaşlı adamıonurlandırabilir. “Sevgiyle onurlandırma” eylemi,Max’ın bundan böyle büyükbabasını temsil etmesiniolanaksız kılar.

Annesine duyduğu sevgi de Max’ı yönlendirmiştir.Anneye ait olma ihtiyacı Max’ı, annesinin acısınıdindirerek onun sevgisine kavuşma çabasına itmiştir.Buna “kör” ya da “bağlı” sevgi deriz. Çocuk kendivicdanı doğrultusunda, ebeveyninin acısına yardımamacıyla her şeyi yapabileceğini ve buna hakkıolduğunu düşünür.Çocuklara özgü büyülü düşünmedir bu: “Birinin acıçekmesi gerekiyor, ben ana babamın yerine acıçekersem, onlar daha az acı çeker.” Ne yazık ki doğrudeğildir ve üstüne üstlük acı ikiye katlanır. Kör sevgi,kolektif vicdanın “kutsal düzen” yasasına karşı gelir vesonunda herkes kaybeder. Gelecek bölümde bu konuüzerinde duracağım.

Aile Sistemine Kimler Dahildir?

Page 61: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Birinci derece akrabaların tümü kolektif vicdanadahildir. Bunlar ebeveynl er, genç ölen veya ölüdoğmuş olanl ar da dahil tüm çocuklar ile babaanne,anneanne ve büyükbabalardır. Halalar, dayılar, amcalarve teyzeler de dahildir, ancak onların çocukları dahildeğillerdir. Bazı durumlarda büyük-büyükbaba vebüyükanneler de dahil olabilirler. Aile Diziminde genişaile kapsamındaki önemli akrabalar bunlardır.

Akraba olmayan ama aralarında yaşanmış olaylardanötürü bir aile üyesiyle güçlü bir bağı olan kimseler deaile sistemine dahildir. Bu kişiler kolektif vicdanınyasalarına tabi olurlar. Onlar da sonradan gelen bir ailebireyi tarafından temsil edilebilirler. Anne ya dababanın daha önceki sevgilisi, şimdiki eş için yeraçtıysa onun da sisteme dahil edilmesi gerekir.

Aile bireylerinden birine kötülük yapmış kimseler desisteme dahildir. Naziler gibi etnik temizlik yapmış yada iç savaşta yer almış kişiler buna örnektir (bukonuları 7. Bölümde inceleyeceğiz). Tam tersi degeçerlidir. Yani aile üyelerinden zarar görmüş —cinayete kurban gitmiş ya da iş hayatında dolandırılmış— biri de dizime dahil edilmelidir.

Örnek Vakalar

Page 62: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Dışlanmış bir aile bireyinin çocuk tarafından nasıltemsil edildiğine ve bu kişinin sisteme gerigetirilmesinin önemine örneklerle bakalım.

Dizimde, kadın katılımcı, ilk çocuğu olan zeka özürlükızını, kendi için seçtiği temsilcinin karşısınayerleştirir. Sorduğumuzda katılımcının ablasının sakatve ölü doğduğunu öğreniriz. Katılımcının zeka özürlükızı bunu duyunca yere uzanmak ister. Ölü doğan ablayıdizime soktuğumuzda zeka özürlü kız rahatlar. Her ikihareket de zeka özürlü kızın, ölü doğan teyzesini temsilettiğine işaret etmektedir.Büyükbaba ve çocuklarının bir bölümü Nazilertarafından öldürülür. Kadın katılımcı, Nazi kurbanlarıolan dedesi, amcaları ve halaları için temsilcileryerleştirdiğinde, hem dedesine hem de toplamakampında ölen diğerlerine karşı kayıtsız kalır. Nazileritemsilen birini dizime sokana kadar dizim ilerlemekaydetmez. Nazi temsilcisinin girmesiyle katılımcırahatlar ve ona bir çekim hissederek gidip yanındadurur. Bu hareket, aile sisteminde Nazilerindışlandığını, hafızalardan silindiğini ve sonuç olarak dabir çocuğun onları temsil etmesi gerektiğini gösterir.

Başka bir kadın katılımcı, kızının kendisine saygıduymadığından şikayetçidir. Kocasının kendinden öncesaygısızca terk ettiği bir ilk eşi olduğu ve kızın da builk eşle özdeşleştiği ortaya çıkar. Kıza ne hissettiğisorulduğunda, babasına kızgın olduğunu, annesini de

Page 63: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kıskandığını ifade eder. İlk eş dizime girip anne vebaba tarafından onurlandırıldığında ortam rahatlar.

Özetle: Aile Dizimi çalışması, kolektif vicdanınihtiyaçlarıyla uzlaşmak ve aile üyelerinin her birinisayarak hayatımızda huzur yaratacak şekilde sevgiylehatırlamaktır.

Yukarıdaki örneklerde aileye ait biri dışlandığında,kolektif vicdanın o kişinin hatırlanmasını talep ettiğinigördük. Aksi takdirde, kolektif vicdanın etkisiyle,aileye sonradan gelen bir çocuk, unutulmuş kişiyi aileyehatırlatmak ve aile bağı içinde yer almasını sağlamakamacıyla o kişiyle özdeşleşir.Böylesine karmaşık bir manevraya rağmen, çocuktemsil ettiği kişinin başarısız bir kopyası olmaktanöteye geçemez ve esas kişinin de dışlanmasına engelolamaz. Gerçek durumun farkına varmak, her iki bireyinde özgürleşmesi için gerekli varoluşsal değişimi sağlar.

Dışlanmış kimse, ailedeki hak ettiği konuma geliphatırlanarak saygıyla anıldığında, kolektif vicdan tatminolur ve herkes rahatlayarak huzur bulur. Dışlanmışkişiyi bu nesilde temsil eden ancak bu şekilde yükünübırakıp özgürleşebilir.

Page 64: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

4 - KUTSAL DÜZEN

Düzen” kelimesinin pek çok anlamı vardır: “Evi çokdüzenlidir” cümlesindeki gibi derli toplu bir kişiliğitanımlayabilir ya da “Bu düzen değişmeli”cümlesindeki gibi toplumu veya h ükümeti oluşturankuralların tümünü ifade edebilir.

Aile Diziminde ise “düzen” kelimesini hemkronolojik olarak kimin kimden önce geldiğini, yanibelli bir sırayı ve önceliği tanımlamak hem de kişilerinyerli yerinde olma hallerini ifade etmek içinkullanıyoruz. Bu iki tanımın harmanlanmasından“düzen” kelimesinin bizim kullandığımız anlamı ortayaçıkıyor.

Hellinger’in kendisi buna “sevgi düzeni” der vekastettiği, ilk gelenin ilk geldiği, son gelenin son geldiğive aile sistemindeki sevginin ancak bu düzene saygıgösterildiğinde sağlıklı bir şekilde aktığıdır. Düzenkelimesinin yüzeysel anlamı yaşama geliş sırasıylailgilidir. Ancak kelimenin derininde bir rahatlık veahenk hissi vardır. Bir başka deyişle, dünyaya gelişzamanı kişinin aile içindeki konumunu belirler ve budüzene uyulduğunda her şey sağlıklı bir şekilde akar,sistem de rahatlar.

Aile sisteminde gizli kapaklı dengesizlikler olmadığı

Page 65: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

takdirde, köken aile için en doğru dizim, önceebeveynlerin, sonra da büyükten küçüğe doğruçocukların saat yönünde yerlerini almalarıdır.

Bazı durumlarda çocuklar ebeveynlerinin karşısındaonlarla yüz yüze dururlar. Ailenin bir daire şeklindedurduğunu farz edersek, bu da saat yönünde biryerleştirmedir. Bu düzenlemede her aile üyesi kendisini“ait oldukları yerde” ve rahat hisseder.

Sözünü ettiğimiz düzen, aile psikologları veyaterapistleri tarafından yaratılmamıştır. Varoluşsal birdüzendir. Dizimler sırasında ilk olarak Hellingertarafından keşfedilmiş, daha sonra diğerleri tarafındanonaylanmıştır. Algılarımız yoluyla bize ulaşan bilgileri,zaman ve mekan içerisine aklımızla yerleştirerek biziçevreleyen dünyayı algılarız. Aynı olgu içimizdetaşıdığımız aile resmi için de geçerlidir. Zihnimiz, heraile bireyinin özel konumuna bir anlam yükler.

Çözümlenmemiş aile kilitlenmeleri, çoğunlukla ailebireylerinin yeniden konumlandırılmasını gerektirir.Her yeni dizimde, aile bireylerinin temsilcilerindenaldığımız bilgiler doğrultusunda en uyumlukonumlandırmayı araştırıp keşfederiz.

Aile sistemine ayak basma ya da bu sistemin birparçası olma zamanı, kişinin aile içindeki yerinibelirleyerek dizimdeki konumunu ortaya çıkarır.Kolektif vicdan bu konumlandırmaya bekçilik eder.Yani esasında aile içindeki herkes doğru yerde durup

Page 66: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

durmadığını içten içe bilir. Farkında olsak da olmasakda, hepimizin zihninde geliş sırasına göre belirlenmişkatı bir “aile düzeni” vardır.

İrlanda doğumlu Maureen örneğine bir göz atalım.Yedi kardeşlerken dört kardeşlerini doğumdan hemensonra veya anne karnındayken kaybetmişler. Maureenyaşamının çeşitli alanlarında sürekli bir kafa karışıklığıve güvensizlik duymaktan ve belli bir proje ya dakariyer hedefine odaklanıp sonuçlandırmaktazorlanmaktan şikayetçiydi.

Öncelikle aile düzenini kurdum: İlk olarak ebeveyniyerleştirip sonra yaş sırasına göre sağdan sola tümçocukları onların karşısına dizdim. Dizime Maureen’inölmüş abla ve ağabeylerini de dahil ettim. Bu basityerleştirme, danışana derin bir rahatlama getirdi. İlkkez, aileye ait herkesin orada olduğunu ve ailede hakkıolan yerde durduğunu hissetmişti.Duruma daha da netlik kazandırmak için Maureen’inkendisini dizime katarak sırayla kardeşlerinin önündedurmasını, her birine, “Sen ikincisin” ya da “Senbenden önce geldin, erken gittin, ben de bir süre sonrayanına geleceğim” ya da “Ben daha büyüğüm, sen dahaküçüks ün ve sen de ail emize aits in, senin de bir yerinvar” demesini istedim. Böylece Maureen, tümkardeşlerinin aile içindeki yerlerini onurlandırdı.Oldukça basit gözükse de bu deneyimin Maureenüzerinde güçlü ve iyileştirici bir etkisi oldu. Yaşamında

Page 67: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ilk defa ölmüş abla ve ağabeyleriyle yüzleşti, onlarlakonuştu ve en önemlisi aile içinde kendi yerini bularak,konumuna ilişkin kafa karışıklığını çözdü.

Aile bireylerinin temsilcileri ve özellikle deMaureen, her çocuğun aileye aidiyet hakkınıntanınmasıyla huzura kavuşmuştu.Dizimde kişinin konumu, ya “düzene” ya da“düzensizliğe” işaret eder. Örneğin kız çocuk babasınınyanına, annesi de kızının yanına yerleştirilmişse, kızınkonumu ailede fazla önemli olduğunun göstergesidir.Aile sistemindeki bir dengesizlikten dolayı annesininyerini almıştır. Bunun sonucu olarak babasına eşiymişgibi davranıp annesini küçümseyecektir.

Dizimde yer alan herkes bir şeylerin doğrugitmediğini derhal hissedebilir. Ancak anneyi babanınyanına koyup kızı da annenin yanına yerleştirdiğimizde,aile bireylerinin temsilcileri rahatlarlar.

Daha karmaşık sistemler de vardır. Örneğinebeveynden birinin bir ilk eşi ve hatta bu eş tençocukları olabilir. Böyle bir durumda ilk eş veçocukların, düzende ilk gelmeleri, ikinci eş veçocukların saat yönüne, yani sisteme geliş zamanlarınagöre, onlardan sonra yer almaları gerekir. Herkes kendigerçek konumunda olmalıdır ve bu konum kesinliklebaşkası tarafından alınmamalıdır. Sonraki bölümlerdegöreceğimiz gibi eski eşlerin unutulması büyüksorunlara yol açar.

Page 68: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Dolayısıyla düzen, sadece ebeveyn ve çocuklararasındaki ilişkiyi değil, aileye sonra katılanlaöncekiler arasındaki konumu da tanımlar.Şimdi sizi, bahsettiğim temel dinamikleri anlamanızayardımcı olacak hayali bir oyuna davet ediyorum.Önce birkaç küçük nesne bulun; kalem, para, CDkapakları, gözlük kabı, çiçek, kol saati gibi. Ne tarafabaktığını bilmeniz için her nesnenin kendisi ya daüstündeki desen bir yön göstermeli. Nesneleri masayayerleştirin ve oyunu oynarken birkaç dakikalığınarahatsız edilmeyeceğinizden emin olarak rahatça oturun.

Hazır olduğunuzda gözlerinizi kapatın ve kökenailenizin her bir bireyini gözünüzün önüne getirin. Buna,hiç sözü edilmeyen gölge bireyleri de katın. Her birinezaman ayırarak, onlara karşı hissettiklerinizin farkınavarın. Kimleri kolay hatırlıyorsunuz, kimlerihatırlamakta zorlanıyorsunuz? Hatırlamaktazorlandıklarınıza biraz daha zaman ayırın.Şimdi, topladığınız küçük nesneler arasında her bir ailebireyini temsil edecek bir nesne seçip masanın üzerinebirbirlerine göre yerleştirin. Her “kişinin” hangi yönebaktığını belirleyin.

Önünüzde oluşan resme bakın ve herkesinkonumlarına göre birbirleriyle nasıl hissettiklerinihayal edin. Kim kime bakıyor? Kim dışlanmış? Kimdoğru yerde değil? Kim gitmek istiyor? Şu ana kadaraklınıza gelmemiş eksik biri var mı?

Page 69: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bu oyunu tam bir seansa çevirmeyeceğiz amaböylesine kişisel bir dizimde bile karmaşıkdinamiklerin hemen ortaya çıkıverdiğini görüyoruz.

Sevgi Düzeni: Ebeveynler ve Çocuklar

Her ailede önce ebeveyn gelir — ebeveyn olmasaçocuk da olmazdı.

Bir başka deyişle, ana babanın çocuklarına verdikleriilk ve en önemli armağan, yaşamıdır. Kişi sadece birçocuğu doğurduğu için ana babadır; ana babalığın özübudur. Bu bir paket anlaşmasıdır. Ebeveyn-çocukilişkisinin bu tanımına hiçbir şey eklenip çıkarılamaz.Bu anlamda tüm ana babalar eşittir ve eşit yeterliktedir.Doğumdan sonra çocuk sürekli ana babasındanbeslenir. Büyümesi için gerekli besinin temini, dıştehlikelerden korunma, eğitim yıllarında sevgi desteğivb. ana babadan gelir. Bu süreç, çocuk kendine yeterlibağımsız bir yetişkin olana dek sürer.

Ana baba verir, çocuk alır. Aile Dizimi açısından butek taraflı akışı anlamak çok önemlidir. Ebeveyn ancaktam teslimat yapabilir, çocuk da ancak tam teslimatıalabilir.

Bu anlamda, ebeveyn-çocuk ilişkisi oldukçadengesizdir ve çocuk hiçbir zaman kendine verileni

Page 70: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

geri ödeyemez. Ana babanın verme eylemi çoğumuzadoğal gelse de, bolluk derecesi ve sürecin uzunluğutakdiri şayandır. Doğumdan yetişkinliğe kadar hiçdurmadan devam eder. Çocuğun geriödeyebileceğinden kat kat fazlası verilmiştir. Onlarınhakkını ödemenin tek yolu minnet hissedip bunu onlaraifade etmektir.Sonunda çocuk kendisine verilen armağanı anababasına değil de kendi çocuğuna vererek geri öder.Doğa, bu şekilde yaşamı gözeterek nesilden nesle saltbireyin değil, tüm türün sürekliliğini sağlar.Görmüş olduğumuz gibi, aldığımız her hediyeye eşitdeğerde bir karşılık vermek isteriz, ancak bu çocuğunbaşarabileceği bir şey değildir. Ana babalarınınyaptıklarını görüp de geri ödemeyle den-geleyememek,çocukların ebeveynleri için önemli bir şey yapmaarzularının altındaki nedendir. Ana babasının acıçektiğini gören bir çocuk buna dayanamaz ve birbaşkasının yükünü ya da kaderini yüklenemeyeceğinianlayamadan, onları bu kaderden kurtarmaya çalışır.

Çocuk kendi ailesine “yardım” etme çabasıylasuçluluk duygusundan kurtulur. Ancak bu tutumebeveynliğin doğal düzenine karşıdır. Bu düzendeçocuk alır, ana baba verir. Buna karşı gelen bir çocukkendi ana babasına ebeveynlik yaparak onlarıçocuklaştırır ve tüm ilişki alt üst olur.

Bazen de çocukların ebeveynlerine öfkeli olduklarına

Page 71: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

tanık oluruz. Aslında bu öfke, aldıklarına karşılıkverememe duygusuyla başa çıkma çabasıdır. Sonundaçocuk öfkesini mazeret olarak kullanarak ailesini terkeder. Oysa bu terk ediş yüzeyseldir. Öfke duyduğumuzbir kimseyi asla terk edemeyiz. Öfke de, sevgi gibibağlayıcı bir ilişkidir.

Çocuklarda bu iki davranış şeklini görürüz: Ya anababaya öfke duyarlar ya da onlar için her şeyi yapmakisterler. Her iki davranış şeklinde de çocuk anababadan ayrılamayıp onlara bağlı kalır.

Bu durumun üstesinden gelmenin doğal ve olgunlukgerektiren yolu, ana babamızın bizim için yaptıklarınaderin bir minnet duymamız ve bunu onlara ifadeetmemizdir. Bu hareketimizle bir yandan onlarla bağkurarak güçleniriz, öte yandan onlardan ayrılıp kendibaşımıza kalırız.

Ana Babaya Saygı

Aile Dizimine göre aile düzenine saygıgösterilmediğinde, aile bireyleri arasında uyumsuzlukbaş göstererek önce gerginliğe, daha sonra daçatışmaya neden olur. Bu çalışmada yaptığımız gibi ailedüzenine saygı gösterdiğimizde uyum sağlanır. Buna“Kutsal Düzen” adını vermemizin nedeni, düzenin aile

Page 72: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sistemindeki denge ve uyumun sağlanmasındaki merkeziönemidir. Yoksa buradaki “kutsal” kelimesinin dini biranlamı yoktur.

Çocuk ebeveynine sevgi ve minnet duyarsa geştaltdeğişir. Onlara, “Bana yaşam verdiğiniz için teşekkürederim” veya “Siz olmasaydınız ben de buradaolamazdım” dediğinde onların varlığını kendiyaşamında kucaklar ve kendisine katkılarını tam olarakiçselleştirip bütünlüğüne ulaşır.

Aile Diziminde bu düzeni tanımlamak içinkullandığımız basitleştirilmiş dil, başta size garipgelebilir. “Büyük” ve “küçük” gibi her türlü imayıiçeren kelimeler kullanırız — örneğin çocuk fizikselolarak kendi ana babasından büyük olabilir.

Aile Diziminde kullandığımız bu basitleştirilmiş dilinnedeni, ruhun bunları gerçek olarak algılaması ve busözcüklerin daha derin bir varoluşsal düzene hitapetmeleridir. Bir seans sırasında çocuk babasına “Senbüyüksün, ben küçüğüm” derse “Kutsal Düzeni” dilegetiriyordur. Fiziksel büyüklüğe değil, öncelik sırasınagönderme yapıyordur — ana baba çocuktan büyüktür,çünkü çocuğun varlığının kaynağıdırlar.

Ana babamıza oranla kendi “küçüklüğümüzü”benimsediğimizde, onlardan enerji ve güç alır ve bunukendi çocuklarımıza aktarabiliriz. Öte yandan kendimizidaha “büyük” hissederek ebeveynimize vermeyeçalışırsak, kendi çocuklarımızdan ya da eşimizden alma

Page 73: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çabasına girer ve ilişkilerimizi altüst ederiz.Ortaya çıkan duruma göre aileye duyulan saygıyı ifadeetmenin değişik yolları vardır. Örneğin ana babasıarasındaki çatışmada taraf tutan çocuğun geri çekilerekçocuk olduğunu ve karışmaya hakkı olmadığınıhatırlaması gerekebilir. Ebeveyne saygı duymak demekonların bizim için yaptıkları seçimleri şartsız kabuletmek anlamına da gelebilir.

Söylediklerimiz, bir yetişkine yersiz ve haksızgörünebilir. Özellikle de ebeveynimizin acımasızca yada aptalca davrandığını düşünüyorsak asiliğimizi veyamüdahalemizi haklı görebiliriz. Ancak Aile Dizimindeneden-sonuç ilişkisi önemlidir ve yargı yoktur.Öncelikli olan, katılımcının içinde bulunduğu durumdannasıl çıkacağıdır ve ailenin huzursuz ruhlarını huzuraerdirmek istiyorsak, “Kutsal Düzen”i görüp gözetmemizgerekir.

Almanya doğumlu Hanna, babasını hiç görmemişti.Annesi, Amerikalı bir askerle ilişkisinden olan Hannadünyaya geldikten sonra bir Almanla evlenmişti.Hanna’ya ikinci eşinin gerçek babası değil de üveybabası olduğunu söylememiş, kızı gerçeği yıllar sonraöğrenmişti.

Hanna, annesini ve öz babası olan Amerikan askeriniyerleştirerek bir dizim başlattı. Yüzleri birbirlerinedönüktü. Uzunca bir süre sonra anne adama doğruilerledi, ancak adamdan bir tepki gelmeyince geriye bir

Page 74: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

adım atıp yana bakmaya başladı.Dizime Hanna için de bir temsilci dahil ettiğimizde

anne utanç ve öfke duydu ve Hanna’nın babasınıgörmesini engelleyecek şekilde durdu. Hanna’nınannesine “Sana yardımcı olacaksa babama bakmam veonu aramam” cümlesini söylemesini istedim. Annerahatladı ve birden derin bir acı duyarak ağlamayabaşladı.

Hanna dizimde kendi yerini aldı ve annesinin acısınıgörerek, bu acıyı annesiyle bıraktığını belirtti. Ancakbu cümleyi söyledikten sonra gerçek babasınabakabilmişti.Kayda değer değişim, annesinin kendisine özbabasından bahsetmeme kararını Hanna’nın onaylamasıile gelmişti. Ailemizin bizim için verdiği kararlarıkabul etmemiz onlarla doğru bir ilişki içine girmemizisağlar. Böylece masumiyetimizi yeniden kazanıpsorumluluklarını onlara bırakırız. “Kutsal Düzen”yeniden kurulmuştur.

Ana babamızın geçmişte yaptıklarına öfkelenir,şikayet eder ve onları yanlış yapmakla suçlarsakkendimizi onlardan üstün görürüz. Kutsal Düzenaçısından bakıldığında onları “küçük”, kendimizi“büyük” yapmaya çalışarak kolektif vicdanı ihlalederiz. Sonunda da yaptığımız ihlali dengelemekamacıyla kendimizi cezalandırırız.

İnsan ilişkilerini yöneten, ancak iyi anlaşılamamış

Page 75: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yasalardan birine burada açıklık getirmemiz önemlidir:Reddettiğimize bağlanırız. Ebeveynimizden her şikayetedişimizde onların bize yaptıkları katkıya “hayır” der,bize verdiklerini geri çeviririz. Onları reddederekkendimizi ayrı ve özgür kıldığımızı sanırız amaonlardan böyle olumsuz bir yolla ayrılabilmemizmümkün değildir. Reddetme bağlayıcı bir ilişki türüdür.

Biz ana babamızız. Onlara “evet” dediğimizdekendimize de “evet” demiş olur uz. Bu boyun eğmekt engel en bir “evet” değil, kabul etmekten gelen bir“evet”tir; mevcut duruma “evet” demektir. Böylecekendimizde sahip çıkmadığımız parçalara da “evet”demiş oluruz. Babamın sevmediğim yönleri büyükolasılıkla kendimde de sevmediğim yönlerdir. Anababama tüm yüreğimi açıp onları içime aldığımdakendimi de tüm yüreğimle kabul ediyorum demektir.

Birey olarak olgunlaşmamız için ana babamızıhatalarıyla kabul edip bizi bu dünyaya getirdikleri içinminnet duymamız gerekir. Söylediğimin kolay olduğunuiddia etmiyorum. Ana babamız başka türlü olsalardı bizde daha iyi durumda olurduk inancı çok yaygındır. Dahaanlayışlı olsalardı, daha çok destek verselerdi, daha azeleştirip daha az katı olsalardı... hatta belki daha katıolsalardı. Bazılarımız daha da ileri giderek, başka birana babaya sahip olsalar daha iyi durumda olacaklarıinancıyla, arkadaşlarının ya da televizyon dizilerininideal ana babalarına özenirler.

Page 76: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Oysa farklı bir ana babayla ben de ben olmazdım.Başka bir ana baba isteyerek başka biri olmak isterim.Sürekli başka biri olmaya çabalarsam kendimle nasılmutlu olabilirim ki?

Kutsal Düzen açısından kendimle huzur bulmamın tekyolu vardır: Sahip olduğum ana babayı şükranlaonurlandırmak. Bu ruhsal ve kutsal bir harekettir vederin saygıyı ifade eder. Ana babanızıonurlandırdığınızda sadece onları değil, onların anababalarını, büyükanne ve büyükbabalarını.yani sizdenönce gelmiş herkesi onurlandırırsınız. Geldiğiniz yer,sizi buraya getirenler, yaşamın sizden akışı karşısındasaygıyla eğilirsiniz.

Yaşamınızın kaynağı ve köklerinizin önünde derin birhürmetle eğilmektir bu.

Onuru İfade Etmek

Ebeveynine öfkeli olan ve onlardan almışolduklarından başka şey bekleyen insanlar, kabul etmehalinden çok ümit etme halinde yaşarlar. Yaşamlarındaalttan alta bir muhtaç olma ve beklenti vardır.Kendilerini kurban olarak görüp güçlerini kaybeder vedeğişim olasılıklarını da yok ederler. Alamadıklarısevgiye yoğunlaşarak aldıkları ve hatta belki hâlâ

Page 77: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

onlara akmakta olan sevgiyi gözden kaçırırlar. Anababalarından sürekli daha fazlasını isteyerek onlaratakılıp kalırlar.

Çoğumuz bir ara bu ikilemde kalmışızdır. Ne zamangücümüzün yetmediği bir şeyi değiştirmek istesek,değiştirmeye çalıştığımız şey bizi tutsak eder.Hissettiğimiz rahatsızlık ve huzursuzluktan dolayıdeğiştirmeyi istediğimizi sanırız. Oysa aslındahuzursuzluğu yaratan değiştirme arzumuz ve bunubaşaramıyor olmamızdır.Böylece bu mutsuz çıkmazda yaşarız: Tüm dikkatimizlebeğenmediğimize odaklanmışızdır, sahipolduklarımızdan zevk almayı unuturuz. Böylece çocukne ana babadan ayrılabilir ne de onları tam olarakyüreğine alabilir. Ancak onlara “Bana verdikleriniziçin teşekkür ederim” cümlesini içtenlikle söylediğindebu bağdan kurtulup ilerlemeye başlayabilir. Aykırı gibigelse de onlardan özgürleşme olanağı ancak ana babaönünde saygıyla eğilip onları onurlandırdığında ortayaçıkar.

Aile Dizimi seansında, bu onurlandırmayı ifadeninpek çok yolu vardır. Bunlardan bir tanesi katılımcıyıtemsil edenin veya katılımcının kendisinin, anne ya dababasına şunları söylemesidir: “Sen benim annemsin,bana verdiğin yaşamdan dolayı sana teşekkür ederim.Bu büyük armağanı tüm getirdikleriyle alıyorum.Ödemiş olduğun bedel için teşekkür ederim. Ben de bir

Page 78: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bedel ödüyorum. Yaşamımla güzel bir şey yapacağım kitüm bunlara değsin. Sen benim için doğru annesin, bende senin için doğru çocuğum. Sen büyüksün, benküçüğüm. Sen verirsin, ben alırım.”

Böylelikle katılımcı, annesinin aile içindeki yerinisaydığını gösterir. Bu şekilde onurlandırma anababadan ayrılmanın tek yoludur. Diğer yollar eksikkalacaktır. Sözünü ettiğimiz, tüm çocuklar içingeçerlidir. İster ana babaları tarafından istismaredilmiş ister özürlü olsunlar, hiç fark etmez.

Yükün Sevgiyle İadesi

Max ve Antonella örneklerinde gördüğümüz gibiçocuklar, büyükanne ve büyükbabayı ailede temsiletmek adına onlarla özdeşleşebilirler. Örneğin Max,dedesiyle özdeşleşerek, annesinin acı dolu yükünükendi üzerine alıp annesini çocuk konumuna sokuyordu.

Kolektif vicdan büyükbabayı torunu aracılığıyla aileresmine sokarak kimsenin dışlanmamasını sağlamayaçalışır. Ancak bu, çocuğun “küçük”, annenin “büyük”olmasını gerektiren Kutsal Düzen yasasını ihlaletmektedir.

Ortaya bir çatışma çıkar. Çocuk ana babaya duyduğusevgiden dolayı onların psikolojik yüklerini üstlenmek

Page 79: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ister. Oysa onların yüküne azıcık yardım etmesi bilerollerin değişmesine, çocuğun onlardan büyük bir halegelmesine ve Kutsal Düzeni ihlal etmesine neden olur.

Kolektif vicdan, çocuğun aleyhine ve olgunlaşmasürecine karşı çalışır. Çocuk içinden çıkılması güç birduruma mahkum olur. Çıkması güçtür, çünkü annesininacısını yüklenmemesi annesine ihanet gibi gelir vebundan suçluluk duyar.

Ancak hiç kimse bir diğerinin kaderini yaşayamaz.Hiç kimse bir başkasının psikolojik yükünü taşıyamaz.Gene de her çocuk derin ve ilkel bir hayatta kalmadürtüsü ile -aidiyet ihtiyacıyla- ana babası yerine acıçekmek ister. Ebeveyne derin biyolojik bağlılıktankaynaklanan bu kör sevgi, bazı durumlarda çocuğun anababasının yerine ölmek istemesine yol açacak kadargüçlüdür.Buna “kör sevgi” dememizin nedeni çocuğun yapmayaçalıştığı şeyin imkansızlığını görememesidir. Hepimizinbu hayatta yaşadığımız acılar ve olaylarla tek başımızabaşa çıkmamız gerektiğini kavrayamaz.

Yetişkin olmakla çocuk olmak arasındaki fark budur.Büyümek demek ayrı varlıklar olduğumuzu vebaşkalarının yaşamlarını yaşayamayacağımızıanlamaktır. Ancak daha önce de belirttiğimiz gibiçocukların zengin bir hayal dünyaları vardır ve herçocuk kendisi acı çektiğinde ana babasının daha az acıçekeceği gibi bir büyülü düşünceye sahiptir.

Page 80: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Ancak sonuç hep aynıdır: Acı yarıya ineceğine ikiyekatlanır. Bir kişi acı çekeceğine iki kişi acı çeker.Çocuk annesinin acısını üstlenme çabasıyla, annesininkendi acısıyla kendi başına yüzleşip baş etme hakkınıihlal eder. Annesinin de kendisini sevdiğini ve kenditravmalarıyla çocuğuna acı çektirmek istemeyeceğinianlamaz. Çocuğun acıyı yüklenme çabası hiçbir işeyaramadığı gibi annenin yükünü de ağırlaştırır.Evli ve çocuk sahibi bir katılımcı dizim başlatır.Dizimde temsilcisi, ailesinden uzaklaşarak, kendisiküçükken intihar eden babasına yakınlaşmak ister.Babasının acısını yüklenmeye çalışan çocuk durumuylagene karşılaşıyoruz. Ancak babanın temsilcisi neolduğunu anlayıp öfkelenir. Baba oğlunun kendikaderine karışmasını veya kaderini yüklenmesiniistemeyerek oğlunu ailesine geri iter.

Başkasının acısını üstlenme çabasının hiçbir işeyaramadığını görmek, kör sevgiden bilinçli sevgiyedoğru atılan önemli bir adımdır. Aile Dizimiçerçevesinde çocuğun bilinçsiz sevgisi, “Sevgili anne,sen yaşamında çok acı çektin, artık senin yerine bençekeyim” derken, bilinçli sevgi, “Sevgili anne, banaverdiğin yaşamdan ve tüm yaptıklarından dolayı sanaçok teşekkür ederim. Yaşamında acı çektiğini gördümve acını kendin taşıman için sana bırakıyorum”demektedir.

Bu çok daha olgun bir yaklaşımdır, ancak sanki

Page 81: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

anneden ve tüm sorunlardan kurtulmak istercesine soğukve mesafeli bir şekilde yapılamaz. Sadece içten vesevgiyle yapıldığında yük anneye iade edilir, aksi haldebiz taşımaya devam ederiz.Acı yükünü iade, zor bir harekettir. Çocuk bu derinhareketi yaptığında annesine ait olma, ona yakın olmaözleminden doğan güçlü bir suçluluk duygusuylayüzleşir. Anneye yükünü taşımasında yardım etmemekçocuğun suçluluk duymasına neden olur. Gelecekbölümde suçluluk duygusunu derinlemesineirdeleyeceğiz.

Aile Dizimi seansında katılımcının, kör sevgidenbilinçli sevgiye geçmeye ne kadar hazır olduğunutartmaya çalışırız. Bu yatırımdan vazgeçmek pek de kolay değildir. Ana babamız için bir şeyl er taşıyarakkendimizi onlara derinden bağlı hissederiz ve bu bağıkaybetmek istemeyiz. Aslında hiçbirimiz kendibaşımıza ayakta durma peşinde değiliz. Ancak anababamıza “Tüm bunları sana bırakıyorum ve her şeyiçin teşekkür ediyorum” dediğimizde, kendi başımızakalırız.Büyümenin başka yolu yoktur. Ana babamıza derindenteşekkür edip bizim için yeterli özveride bulunduklarınısöylersek artık onlardan bir beklentimiz kalmadığınıbelirtmiş oluruz. Ancak çoğumuz sıcak aile yuvasındanuçmaya direnç gösterir. Onların kanatları altındakiyerimiz, ne kadar boğucu olursa olsun, uçup dünyadaki

Page 82: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gerçek yerimizi keşfetmekten daha az riskli ve dahagüvencelidir. Bu yüzden yetişkin olduğumuzda bileçocuk kalırız.Kendi ayaklarının üstünde durmak insana büyük güçkazandırır, ancak ailemizden bağımsız olmaya hazırolmak ve onlarla ilişkimize bilinçli sevgiyi getirmekcesaret isteyen bir adımdır.

Page 83: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

5 - AİLEDE SUÇLULUKDUYGUSU: DENGE İHTİYACI

Bireyin, ait olduğu sosyal grubun değerlerine bağlıkalmasını sağlayan suçluluk duygusunun vicdana nasılhizmet ettiğini gördük. Suçluluk duygusunu hepimizbiliriz; davranışlarımızla topluluğumuzun değerlerinekarşı geldiğimizde bizi etkisi altına alır.

Alma-verme dengesi konusunda da suçlulukduygusunu nasıl deneyimlediğimizi gördük. Örneğin,birini üzersem yaptığımın bedelini ödeyene kadarkendimi kötü hissederim. Peşimi bırakmayan suçlulukduygusu davranışlarımın sorumluluğunu henüzalmadığımı ve kişisel dengeyi sağlayamadığımıgösterir.

Denge yasasına göre, böyle bir durumla baş etmeninen doğru yolu, yapmış olduğumu fark etmek,“suçluluğumu kabul etmek” ve davranışlarımınsonuçlarını kavrayarak dengeyi tekrar kuracak birharekette bulunmaktır. Buna “sorumluluk almak” denir.Birçok farklı şekilde gerçekleşebilir; örneğin,dikkatsizlikten kaynaklanan bir hatayı telafi etmek içinofiste geç saate kadar çalışmak, çocuk istemediği haldekendinden hamile kalan kadından olma çocuğunababalık sorumluluğunu almak gibi.

Page 84: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Sorumluluk aldığımızda ya da suçluluk duygumuzuüstlendiğimizde artık suçluluk duymayız; tam tersinehafiflemiş hissederiz. Temeldeki anlayış,hareketlerimizin sonuçlarıyla yüzleşmekte yapayalnızolduğumuz ve suçu hiç kimseye, ne bir hoca, eş ne deana babamıza atamayacağımızdır. Hareketlerimizebahane bulmak, haklı çıkarmak ya da şikayetçi olupbaşkalarında hata bulmaya çalışmak, masumuoynayarak sorumluluktan kaçmaktır. Suçlulukduygusundan bedelini ödemeden kurtulmaya çalışırız.Bu sahte masumiyetten vazgeçip “suçluluğumuzu” kabuletmek insanın psikolojik olgunluğu için gereklidir.Bununla birlikte, dizim yasalarının dinamikleriyletoplumun kabul ettiği ahlak sisteminin iki ayrı şeyolduğunun altını çizmekte fayda görüyorum. Aksitakdirde, Aile Dizimi yasaları ahlaki değerler olarakalgılanıp sosyal tartışmalarda bir silah olarakkullanılabilir. Örneğin ABD’deki kürtaj karşıtı olan“yaşama hakkı” taraftarları gibi.

Bu kimseler, kadının hamile kalarak artık anneolduğunu ve çocuğu doğurarak sorumluluğunu yerinegetirmesi gerektiğini savunabilirler. Kadını hamilebırakan adam da artık bir babadır, o da dengeyisağlamak için anneyi desteklemelidir.Oysa bu bir yanlış anlamadır. Aile Diziminde önemliolan, baştan geçen olayın gerçekliğini kabul etmektir.“Yapmamız gereken” konu dışıdır. Adam bir kadını

Page 85: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

hamile bırakarak baba olur. Kadın hamile kalarak anneolur. Gerçek budur. Ancak bu insanların bu gerçeklerikabul ettikten sonra sorumluluklarını nasılüstlenecekleri bir dış otoriteye, sosyal veya dini birdavranış etiğine değil, tamamen kendilerine kalmıştır.Kadın sorumluluğunu kabul edip gene de kürtajyaptırmayı seçebilir. Kürtaj konusuna döneceğiz.

Aile Dizimi terapisine duyduğumuz ihtiyacın,davranışlarımızın sorumluluğundan kaçmaalışkanlığımızdan kaynaklandığını söyleyebiliriz. Bukaçış, aile sisteminde dengenin bozulmasına neden olanbir yük haline gelir. İster dengeyi bozan kişi tarafındanolsun, ister bir kuşak sonra onu temsil eden biritarafından, bu yük aile sistemi içinde taşınır. AileDizimi terapistinin işlevi, danışanı etkileyendengesizliği aile sisteminde bulmak, sorumluluğunnereye ait olduğunu görüp ortaya çıkarmak vekatılımcının buna uygun adımı atmasını sağlamaktır.Kişinin gerçek sorumluluğunu keşfetmesi ve bunayönelik adım atması hem çok zordur hem de kişiselgelişim için çok önemlidir.

Aile Dizimi yasaları ahlak değerleri değildir. Kökleribiyolojik hayatta kalma arzusuna dayanır. Bu yasalar,bireyin topluluğuna aidiyetini koruyarak topluluğundüşman bir çevrede bile ayakta kalmasını sağlamak içinbinlerce yıl boyunca gelişmiş yasalardır.

Bu bağlamda hayatta kalmayı sağlayan şeyler

Page 86: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

“doğru”, birey ya da topluluğu tehlikeye atan şeyler ise“yanlış”tır. Bu kadim yasaları anlamamız veonurlandırmamız gerekir. “Yanlış” yapılmış her şeydengelenmek ister, aksi takdirde aile bireyleri bunlarıyüklenip gereksiz acı çekeceklerdir.

Kolektif Suçluluk Duygusu

Sonraki kuşakların, ailenin önceki kuşaktan üyeleriadına neler taşıdıklarını görememeleri, dengeyisağlama ihtiyacını iyice karmaşık hale getirir. 2.Bölümde değindiğim gibi, kişisel suçluluk duygusundançok daha derin, güçlü ve görünmez bir suçlulukduygusu hissedilir. Öyle ki bu suçluluk hissinin bilinçliolarak farkında olmasak da zihnimizin daha derin birdüzlemi bunu bilir. Bu derin düzlem, modernpsikolojinin kurucularından Carl Gustav Jung tarafından“kolektif bilinçdışı” olarak adlandırılmıştır.Bazı Aile Dizimi uygulayıcıları buna “ruh” derler.Ancak bu terim kafa karışıklığına yol açabilir, çünkübahsettiğimiz gerçekten de zihnin derinliklerinde saklıbir düzlemden başka bir şey değildir. Zihnimiz veözümüzde yer alan bilincin ayrı ayrı şeyler olduğunuanlamak çok önemlidir. Özümüzde yer alan bilinç,mistiklere göre bütünüyle insan zihninin ötesindedir. Bu

Page 87: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

konuya kitabın 4. Kısmında tekrar değineceğim.Ne ad verirsek verelim, zihnimizin bu derin düzlemi,

aile sistemimize karşı sorumluluğumuzla onunyasalarına uyma zorunluluğumuzun farkındadır.Örneğin, hiç önemsemeden birçok kez kürtaj geçirmişbir kadın, davranışının bedeli olarak rahim kanserineyakalanabilir. İlk karısını ve çocuğunu önemli bir nedenolmadan terk eden biri, kendine yeni bir eşbulamayabilir. Bize zamanında ne kadar kötü davranmışolurlarsa olsunlar, ailemizi reddedersek bunun bedeliolarak kendimizi cezalandırıp acı çekebiliriz.

Yalnızca kendi davranışlarımızı değil, bizden öncekikuşaktan bir aile bireyinin davranışlarını dadengelemeye çalışabiliriz. Kız kardeşleri evlatlıkverilmiş bir babanın oğlu, yetimler yurdu kurabilir.Ailesi başkalarını sömürerek zenginleşmiş bir kadın,sürekli para kaybedebilir. Cinayet işlemiş birinintorunları, intihara yatkın olabilirler.

Dengeleme arzusu, yapılan hareketin boyutlarınaoranlı olarak kuşaktan kuşağa aktarılır. Pek çoğumuzKennedy ailesinin sonu gelmeyen öyküsünü biliriz. Birbaşkan, üç senatör ve birkaç da politikacı çıkaran NewEngland’ın köklü ailesi, küçük bir şehir nüfusununyaşayacağından fazla zamansız ölüm, sosyal skandallarve ciddi trajediler yaşamıştır.

Kimileri aileyi uğursuz olarak niteleyebilir ama AileDizimi uygulayıcısına göre Kennedy ailesinin sonradan

Page 88: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gelen kuşağı, kendilerinden önce gelenlerin nedenolduğu dengesizliklerin kefaretini ödemektedirler.Kennedy ailesinin öyküsünün düğümlerini çözüp gerçeksorunun nerede yattığını bulmak, her Aile Dizimiterapisti için müthiş bir deneyim olurdu.

Aile sistemindeki davranışları dengeleme ihtiyacı,kolektif vicdanımızın üçüncü ilkesidir. Buna “dengeyasası” adı verilir.

Denge, iki karşıt ucun birbirleri arasındaki uyumuarayışlarıdır ve evrensel bir ilkedir. Taocuların yin-yang sembolünde siyah ve beyaz karşıtlar tek bir daireiçinde karşılıklı yer alır. Hinduların karma yasasınagöre geçmiş yaşamdaki davranışlar şimdiki yaşamımızıetkiler. Hatta Karl Marx ile George Hegel’in diyalektikkavramında tez ile antitez, sentezi oluştururlar. WilliamBlake, bu olguya şiirlerinde, “karşıtlıklar olmasa hiçgelişemezdik” sözleriyle değinmiştir.

Ailelere baktığımızda, aile sisteminde tüm olan bitenidengeye oturtmak üzere işleyen kolektif vicdanlakarşılaşırız. Önceki kuşaktan biri davranışlarınınsorumluluğunu üstlenmediği takdirde denge yasası,sonraki kuşaktan bir çocuğun bu kişinin sorumluluğunuüstlenmesini sağlar.

Aile Diziminde denge yasası diğer yasalardan ayrıçalışmaz. Üç temel yasa olan aidiyet, düzen ve dengeyiayrı ayrı ele almış olsam da, pratikte bunlar birlikteişlerler ve iç içe geçmişlerdir. Aşağıdaki örneklere bir

Page 89: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

göz atalım:

• Danışanın annesi uzun yıllardır şizofrendir.Anneannenin 11 kürtajı olduğunu öğreniriz. Dizimsırasında danışanın annesinin(anneannenin kızı),annesinin suçluluk duygusunu dengelemek içinhastalandığı ortaya çıkar. Hem kürtajla alınançocuklarla, hem de annesiyle, yani hem kurbanlarla,hem de suçu işleyenle özdeşleştiği için şizofrenolmuştur.

Bir Bask ailesinin üç bireyi ayrılıkçı ETA grubunaüyedir. Bu grup bölgeyi, İspanyol yönetimindenkurtarmak adına pek çok suç işlemiştir. Danışanındayısı, İspanyol polisi tarafından bir kaza kurşunuylaölmüştür. Dizim sırasında, ailedeki ETA üyelerininsuçluluk duygusunu üstlenerek kendini öldürttüğü ortayaçıkar.

Danışanın ağabeyi kaybolur ve bir daha izinerastlanmaz. Öldüğü varsayılır. Danışan ise yaöldürüleceği ya da birini öldüreceğinden korkmaktadır.Geçmişte mafya tarzı bir organizasyonda yer almıştır.İki kardeşin de babası, kendi annesini öldürüp intiharetmiştir. Arka plandaki dinamiğe baktığımızdaçocukların kendi babalarının işlediği suçun bedeliniödemek istediklerini görürüz (denge yasası). Kendi anababalarının yaşamlarını kopyaladıklarındankardeşlerden biri kaybolmuş, diğeri de cinayet

Page 90: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

eğiliminin korkusuyla yaşamaktadır.Kadın danışan, 10 nesil önceki bir hükümdarın

soyundan gelir. Kendisi ve babası soylu bir ailedengelmekle övünürler. Babası komünist rejim sırasındaişkence görür, danışanın kendisi de sürekli maddizarardadır. Dizim sırasında, hem kendinin hem debabasının hükümdar dedenin işlediği suçlarınbedellerini ödedikleri ortaya çıkar. Hükümdarı dizimesoktuğumuzda, kendi otoriter yönetiminde ezileninsanlara karşı kayıtsız olduğunu görürüz. Atalarımızınbaşkalarını sömürmelerinin bedelini çoğunlukla sonrakikuşaklar öder.

Örneklerde gördüğümüz gibi, kendileri işin içindeolmasalar bile sonraki kuşaklar, atalarının yaptıklarınınkefaretini ödemek isterler. Aynı şekilde, eğeratalarından biri haksızlığa uğramışsa, yeni kuşakintikam almak ister. Ülkeler, dinler ve kültürlerarasındaki bitmeyen çatışmaların nedenlerinden biri debudur (6. Bölümün konusu).

Burada önemli olan nokta, bütün bu olan biteninkimse farkına varmadan, bilincinde olmadangerçekleşmesidir. Geçmiş kuşaktaki söz konusu kişiyihiç tanımıyor olduğumuzdan, mantığımız, bazı davranışbiçimlerimizi kişisel yaşamımızdaki olaylara bağlar.Gene de hiç tanımıyor bile olsak kolektif vicdan okişinin suçunu taşımamızı ister.

Page 91: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Ailedeki Suçluluk Duygusunun Çözümü

Dizim sırasında yapmaya çalıştığımız, katılımcının yada ondan önce gelen bir aile bireyinin işlediği suçuortaya çıkarmak ve sorumluluğun kime ait olduğunubulmaktır.

Bir cinayet işlendiyse bunun açıkça ortaya konupcinayeti işleyenin katil olarak tanımlanması gerekir.Aynı şekilde, eğer biri karısını terk etmişse ya da birbaşkasının mirasına el koymuşsa bunların açıkça ortayaçıkarılması gerekir. Kimse bağışlanamaz ya da kendinibağışlayamaz. Her birimiz hareketlerimizden yüzde yüzsorumluyuzdur.

Bir anne, terörist bir gruba üye olan ağabeyineduyduğu sevgiden dolayı onun cezalandırılmasınıengellemek isterse, büyük olasılıkla kendi çocuğudayısının işlediği suçların bedelini ödeyecektir. DengeYasası yürürlüktedir. Çocuk, ancak dayısınınsorumluluğunun ortaya çıkmasıyla rahatlayacaktır.

Hepimiz yüreğimizde hareketlerimizinsorumluluklarını ve bu sorumlulukları bizden başkakimsenin taşıyamayacağını biliriz. Babanızı ya daağabeyinizi çok seviyor olabilirsiniz ama sevginizonları sorumluluklarından kurtaramaz. Bunu bilinçleanlayıp kabul ettiğimizde, kolektif yasalara teslim olurve huzura kavuşuruz. Bu huzur, ailenin “doğrudüzen”indeki yerimizi aldığımızda hissettiğimiz

Page 92: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

huzurdur.Verdiğimiz örneklere geri dönüp, anlattıklarımızın

dizimde nasıl geliştiklerine bakalım:

11 kürtaj olmuş anneanne suçunu hissediyordu vekürtajla alınmış çocuklarının yanına uzanarak ölmekistedi. Kızı ise annesinin yükünü taşımak yerine,sorumluluğunu ona iade ederek onu bırakmaktazorlanıyordu.Bask ailesinde, sonraki kuşaktan bir çocuğun,kendinden önce gelenlerin işlediği suçların bedeliolarak ölmesi (annenin ağabeyi kendini öldürtmüştü),ailede ETA üyeleri olduğunu açıkça kabul etmektendaha kolaydı. Sırrı saklamak ve suçu üstlenmek, olanıaçık açık kabul edip sorumluluğu sahibine teslimetmekten daha kolaydı.Kendi annesini öldüren baba, bunun bedelini oğlununödemesini istemedi. Dizimde oğlunu ısrarla kendindenuzaklaştırıp torununa doğru itti. Oğlu ve torunu kendiniizlemek istediklerinde rahatsızlık duydu ve bunusaygısızlık olarak algıladı.Hükümdar, soyundan gelenlerin kendi yaptıklarınınkefaretini ödediklerini görünce yumuşayarak hükmettiğiinsanlara bakmaya başladı. Kayıtsızlığı kayboldu veinsanlaştı.

Bizi çözüme götüren ilk adım, gerçekte yaşanmışolanı gün ışığına çıkarmaktır: Aile sistemi içindegeçmişte olmuş ve dengeyi bozan olayı sorumlusuyla

Page 93: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ortaya çıkarmaktır.Sonraki adım olayın içeriği doğrultusunda değişebilir.Suçlu kişi sorumluluğunu kabul ederek acıyı sonaerdirmek isteyebilir. Annesini ve kendisini öldürenbaba örneğindeki gibi. Ancak genç kuşaktan bir kişi,atasına sorumluluğunu hatırlatmak zorunda da kalabilir.Kendisine, insanları sömürmüş olduğu gerçeğininhatırlatılması gereken hükümdar örneğinde gördüğümüzgibi.

Annesini öldüren baba, yere, annenin yanınauzandığında aralarındaki sevgi açıkça görülür. Bununüzerine, bize danışan olarak başvuran oğlu rahatlamahisseder. Hükümdar, sömürdüğü kişilere yüreğiniaçtığında, 11 kürtajı olan anneanne, çocuklarının yanınauzandığında, Bask ayrımcısı, kurbanları için yastuttuğunda çözüm başlar.

Huzura kavuşmak için, kurbanla katil, sömürenlesömürülen, dolandırıcıyla mağdur birbirleriyle veyaşanılmış olanla yüzleşme-lidir. Dizim sırasında bukişilerin birbirlerine bakmalarını isteriz ve çocuk-danışanın araya girmesine izin vermeden aralarındaolan biteni gözlemleriz.

Söz konusu yüzleşme çok zaman alabilir. Hatta bazentek bir dizimde gerçekleşmeyebilir. Ancak çoğu zamançözüme giden bir hareket başlar. Genelde, her ikisininde ölmüş olduğu ve ölümde herkesin eşit olduğugerçeğinin hatırlanmasıyla çözüme ulaşılır.

Page 94: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Danışanın, kimin suçunu taşıdığını anlamak için, öncekikuşaktan aile bireylerini dizime dahil edip danışanınkime yakınlık duyduğunu, kime çekim hissettiğinigözlemleriz. Böylece çözüme doğru bir hareket başlar.

Genelde dizimlerde, önceki kuşaktan birininsorumluluğunu kendi üstümüze alarak o kişiyi güçtendüşürdüğümüze tanık oluruz. Yaşamlarına dolaylıolarak müdahale eder ve yarım kalmış işlerinibitirmelerine izin vermeyiz. Bu, ölmüşler için olduğukadar yaşayanlar için de geçerlidir.

Bir başkasının hareketlerinin sorumluluğunuüstlenmek, aslında o kişinin insanlık gururunu çiğnemekdemektir. Örneğin, eğer anneannemiz kocası ya dagenelde erkekler tarafından aşağılanmış ve öfkesinigöstermemeyi seçmiş ya da gösterememişse, onayardım etmek adına onun yerine öfkelenmemiz, aslındaneyin doğru olduğunu ondan daha iyi biliyormuşuz gibihaddimizi aşmaktır. Bu davranış “Kutsal Düzen”yasasını çiğner. Bu yasa, iyi niyetli “küçük” ailebireylerinin “büyük” aile bireylerine yardım etmesineizin vermez.

Daha önce de değindiğim gibi, herkes kendihareketlerinden sorumludur. Kimse kimseninsorumluluğunu üstlenemez ve denediği haldebaşarısızlığa ve daha fazla acıya neden olmayamahkumdur. Suçu işleyen bunu içten içe bilir vegenelde başkalarının karışmasını istemez.

Page 95: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Huzur ve barışa, ancak mağdur olanla mağdur edenarasında özgün bir çözüme ulaştığımızda varabiliriz.Özgün çözümden kastedilen, sevginin bu ikili arasındaakmaya başlamasıdır. Bu zaman alır. Bir sonrakibölümde bunu ayrıntılı olarak inceleyeceğiz.

Özet

Son üç bölümde ele aldığımız düzen, denge ve aidiyetilkelerini kısaca özetleyecek olursak:

Aidiyet Yasası, aile sistemindeki herkesin sistemiçinde eşit konuma ve diğer bireyler kadar orada olmahakkına sahip olduklarını gösterir. Sistemde kimse iyiveya kötü olarak yargılanamaz. Kimsenin sisteme dahafazla ya da daha az aidiyet hakkı olamaz.

Kutsal Düzen Yasası, hepimizin eşsiz olduğunugösterir. Aile sisteminde herkesin geliş sırasına göreözel bir konumu vardır. Kimse o kişinin yerini alamaz.

Denge Yasası, yaptıklarımızın tüm sorumluluğununkendimize ait olduğunu gösterir. Sistemin içindeyapılan hareketler tüm sistemi etkiler. Çevremizdeolanlar bizi etkiler, biz de çevremizde olanlarıetkileriz. Her bir birey, davranışları neye yol açarsaaçsın, sonuçlarına tek başına katlanmak zorundadır.

Page 96: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

6 - SUÇLU İLE KURBAN

Suçlu-kurban konusu, önceki bölümlerde incelediğimizdenge ve aidiyet yasalarıyla yakından ilgilidir. Nedenolduğunu hep birlikte göreceğiz. İki kişi arasında ciddibir çatışma çıktığında, çevredekilerin ilk tepkisi kimin“haklı”, kimin “haksız” olduğunu tespit etmektir. Sözkonusu iki kişi, aralarındaki çatışmadan ciddi zarargörürlerse, hukuk sistemi devreye girerek kimin haklı,kimin haksız olduğuna karar verir. Bu durumda, haklı-haksız ayrımına bizim dışımızdaki bir irade kararvermiş olur.

Ancak hukuk neye karar verirse versin, işlenensuçların kendilerine has bir etkileşimleri vardır ve yeraldıkları aile sisteminin kolektif psikolojisini derindenetkilerler. Suçluyla kurban arasında ise özel bir ilişkivardır ve bunu ayrıca ele almak gerekir.

Cinayet işleyen ya da ciddi bir saldırganlık yahutyaralama veya haksızlık yapan bir kişinin, kurbanıylaarasında, kendi aile bireyle-riyl e olandan daha güçl übir bağ oluşur. Bu güçl ü bağdan dol ayı, zarar görmüşkişi akraba olmamasına rağmen aile sistemine dahilolur ve her sistem üyesi gibi sistemdeki yerini vehatırlanmasını gözeten kolektif vicdanın etkisi altınagirer.

Page 97: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Dizimlerde bağlılık dinamiğinin çift taraflı işlediğinigözlemleriz. Kurban, suçlunun aile sistemine dahilolduğu gibi, suçlu da kurbanın aile sistemine dahil olur.

Savaşta yer alan veya toplama kampında bulunan birkişinin aile sistemine, kendisiyle aynı kaderipaylaşanlar kadar kendisine zulmedenler de -2. DünyaSavaşındaki Naziler gibi- dahildirler. Saldırganlıkveya haksızlık içeren her ölüm kalım meselesiböylesine bir bağ oluşturur.

Kişisel vicdan ve değer yargıları, aile üyelerini taraftutmaya, görüş oluşturmaya ve kimin haklı kimin haksızolduğu konusunda karar vermeye zorlar. “İyi” veahlaklı olanla “kötü” ve ahlaksız olan arasında seçimyapmaya çalışılır. Kimin yanlışlık yaptığına kararvermek için bazılarını suçlayarak dışlar, bazılarıyla daempati kurarak özdeşleşiriz.

Ancak zihnin derinlerindeki kolektif bilinçdışındaböyle ayrımlar yoktur. Önceden de gördüğümüz gibikolektif vicdan, herkesin yerli yerinde olmasını, her birbireyin de ayrımcılığa tabi tutulmadan hatırlanılmasınıister. Söz konusu kişinin, bir despot veya canavar mı,yoksa bir kahraman mı olduğuyla ilgilenmez. Kolektifvicdana göre her suçl u, her kurban, her mağdur ve herdiktatör eşit aidiyet hakkına sahiptir.Geleneksel ahlak değerlerimizin daha yüzeyselanlayışıyla, aile bireylerini kötü ya da yanlış olarakyargıladığımızda onları dışlamış oluruz. Onları

Page 98: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

görmezden gelir, yaşamlarımızdan çıkarır, kalbimiz veaile albümlerinden atarız. Anılarını, bize verdiklerirahatsızlığı hissedemeyeceğimiz kadar derine gömüpvarlıklarını unuturuz.

Ancak çıkmaz şuradadır ki aile bireyleri, ailesisteminden birini ne kadar ısrarla dışlamayaçalışırlarsa —örneğin bu kişinin katil olduğunuvarsayalım— kolektif vicdan da bu kişinin aile içindetemsil edilmesini o kadar zorunlu kılar ve bu göreviyeni kuşaktan biri devralır.

Varlığı reddedilen kişilerden asla vazgeçilemediğinedizimlerde tekrar tekrar tanık oluruz. İster beğenin isterbeğenmeyin, bu kişi yeni nesilden biri tarafından temsiledilecektir.

Tahmin ettiğiniz gibi, kimimiz bu acı ilacı yutmaktazorlanırız. Bir ya da daha fazla aile bireyini soykırımdakaybetmiş Musevi bir aileye, Nazi ölüm taburlarını ailesisteminin bir parçası olarak görüp kabul etmek hakaretgibi gelebilir. Önceki kuşaktan aile bireylerinin,toplama kamplarındaki korkunç tıbbi deneylerdeparmağı olduğunu düşünen bir Alman ailesi, bunugörmezden gelmeyi tercih edebilir.3. Bölümde gördüğümüz örneği hatırlarsak kadındanışan, Naziler tarafından öldürülen öz dedesini,ancak dizime Nazileri temsil eden birini yerleştiriponları da aile sistemine dahil ettiğimizde fark edebildi.Nazi temsilcisinin girmesiyle bir rahatlama hissedip

Page 99: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

onun yanında durmak istedi. Bu hareket, katılımcınınsuçu işleyenlerle özdeşleşip kurban olan dedesinireddettiğini gösteriyordu. Naziler aileden dışlanmış vehatıraları bastırılmıştı.

Bir örneğe daha bakalım:İsveçli Anna, babasının kendisine karşı saldırgan

tutumundan şikayetçidir. Dizimde kendisini babasınıntam karşısına yerleştirerek aralarındaki çatışmayıgözler önüne serer.

Ailesinin geçmişine ilişkin sorular sorduğumuzdakendi büyükbabasının (babasının babası) öldürüldüğünüöğreniriz. Dedeyi (kurban) ve onu öldüren kişiyi (katil)temsilen iki kişiyi dizime eklediğimizde Anna’nınbabasının katille, Anna’nın da dedesiyle, yani kurbanlaözdeşleştiğini görürüz.

Ailede her iki taraf da temsil edilir ve dedeye yapılangenç kuşak tarafından tekrar edilir. Baba, katilleözdeşleşip saldırgan olur ve bu saldırganlığını kızınayöneltir. Kızı ise kurbanla özdeşleşmiştir. Kurban-failarasındaki çatışma kızıyla babası arasında oynanır. Bubir çifte aktarımdır.Peki neden böyle olur? Dizim dinamiklerinde, kurbanıntüm dikkatinin katile, katilin de tüm dikkatinin kurbanaodaklandığını görürüz. Böylece aralarında çok güçlü birbağ oluşur. Anna’nın aile sisteminde baba, kendibabasının katiline yönelttiği dikkati kendine çekmekiçin çareyi katille özdeşleşmekte bulur. Kendi kızı da,

Page 100: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

babasının kendi babasına ilgisini fark edip kurban olandedesiyle özdeşleşerek babasının dikkatini çekmeyeçalışır. Aslında babayla kızı arasında yaşanan şiddet,çocuğun ebeveyninin dikkatini çekme çabasından başkabir şey değildir.

Nasıl açıklarsak açıklayalım, çözüm hep aynıdır.Yapılması gereken kökteki çatışmayı ortaya çıkarıpsuçluyla kurbanı aralarına kimsenin girmesine izinvermeden birbirleriyle yüzleştirmektir. Annadedesinden ayrılıp onun kaderine saygı göstermelidir.Babasının kendi babasına duyduğu sevgiye tanıkolduğunda, ilgiye duyduğu istekten vazgeçip babasıylayaşadığı çatışmadan sıyrılabilir. Annesinin yanındagüven bulur.

Bu dizimlerde, kurban ile suçlu arasındaki bağınşaşırtıcı gücünü görürüz. Bunu iyice belirginleştirmekiçin, her ikisini de dizime dahil etmemiz gerekir.Aralarındaki bağ, ailelerine duydukları bağdangüçlüdür. Yeni kuşakların da, ne kadar zor olursa olsunbu dinamiğe saygı göstermeleri gerekir.

Ailenin yeni üyeleri, kurban adına intikam alma ya dasuçlu adına cezalandırılma eğiliminde olabilirler amadaha önce de gördüğümüz üzere bu hareketler acıyıçoğaltmaktan başka bir işe yaramaz. Bu işlere karışmahakları yoktur. Ancak karışma arzusuna karşı koymalarızordur, böylece söz konusu akrabaya ihanet ederek onuyüzüstü bıraktıklarını düşünürler.

Page 101: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Yargıç Rolünden Vazgeçmek

Geçmişin düğümlerinden özgürleşmek istediğimizizannederiz ama bunun için hem kolektif hem de kişiselvicdana karşı gelmemiz gerektiğinden özgürleşmektezorlanırız.

Böylesine bir adım atmak için yargıçlık rolümüzdenvazgeçmemiz gerekir. Taraf tutamayız. Suçu işleyenicezalandırma isteğimizden vazgeçmemiz gerektiği gibikurbana acımayı da bırakmalıyız. Hatta tam tersiniyapıp kurbanı onurlandırmalı ve suçludanuzaklaşmalıyız. Yargıç rolünden vazgeçmek, iyi vekötünün ötesine geçerek doğru-yanlış ayrımını geridebırakmamızı gerektirir. Suçu işleyene iade ederiz.Kurbanı ise kendi kaderiyle baş başa bırakmanındışında bir seçeneğimiz olmadığını kavrarız.

Tüm bunları yaparken, kendi ailemizleyakınlığımızdan vazgeçip bunun yaratacağı suçlulukduygusuyla baş edebilmeliyiz. Ailemizle fazlasıylaözdeşleşmiş ve onlara çok bağlıysak büyük resmigözden kaçırırız.

Suçluyu nasıl tanımladığımıza da dikkat etmeliyiz.Birini öldürene katil denir. Ancak katil kelimesi, bukişinin insanlık özüne bir hüküm niteliğindeolmamalıdır. Söz konusu kişiye katil dememizin nedenibirini öldürmüş olmasıdır ve bu kişi işlediği suçunsonucuna katlanmak zorundadır. Ancak, sürekli ve

Page 102: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

alışkanlık halini almış cinai bir niyet ifade eden birterim kullanmaktansa “birini öldürmüş kimse”tanımlaması, daha isabetli ve hiçbir mahkumiyetbarındırmayan bir ifade olurdu. Bu şekilde o kişinininsanlığına karşı yargılı davranmadan, öldürmeeyleminin altını çizmiş olur, söz konusu kişiyi, aidiyetve denge yasaları doğrultusunda aile sistemine dahakolayca dahil edebiliriz.

Aynı şey kurban için de geçerlidir. Kişi, eğer bircinayete kurban gitmiş ya da kötü bir şekilde acıçekmişse, çaresiz, acınacak biri olarak değil, herşeyiyle tam bir insan olarak anılmayı hak eder.

Kaza sonucu sakatlanmış ve tekerlekli iskemleyemahkum olmuş bir kadın, salt özrüyle ilişkili olarakalgılanır. Oysa sakatlığı yaşamının yalnızca birparçasıdır. Tekerlekli iskemleye bağlı olsa da herkadın gibi öncelikle kadındır. Tekerlekli iskemledeoluşu bir başkasının sorumsuzca araba sürüşündenkaynaklanıyorsa, telafi bekleyen biz olamayız. Ancakve ancak onun böyle bir hakkı vardır. Eğer bunukendimize iş edinir ve başkaları adına intikam almayakalkışırsak söz konusu kişinin insanlık itibarınızedeleriz.

Olayları bu açıdan görmek kolay değildir ve esaslıbir içgörü ile olgunluk gerektirir. Aile dinamiklerinintemel ilkelerini görmemiz, anlamamız vedesteklememiz gerekir. Ne yazık ki bu ilkeler, kişisel

Page 103: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

hak hukuk anlayışımızla hiç bağdaşmayabilirler.

Bu Dinamiği Seansta Ortaya Çıkarmak

Aile Diziminde genel olarak yaptığımız, kimindışlandığını bulmak, kurban ya da suçluyla kiminözdeşleştiğini ortaya çıkarmaktır. Temsilcilerin,danışan tarafından yerleştirilişleri ve hissettikleriduygular ile fiziksel tepkilerinden aradığımız bilgiyeulaşırız.Genellikle danışanı, özdeşleştiği aile bireyininkarşısına yerleştiririz. Bu hareketimiz, danışanınözdeşleştiği kişiye duyduğu sevgiyi ortaya çıkarır. Birbaşka yol da danışanı, bu kişinin yanınayerleştirmektir. Burada kendini daha rahat hisseder.Aradaki sevginin gün ışığına çıkmasıyla danışan, kendidavranışlarının arkasındaki motivasyonun öncekikuşaktan bir aile bireyine duyduğu sevgi olduğunu anlarve bu anlayış içinde derin bir değişime neden olur.

Bu kadarını özümsemek bile başlı başına bir iştir.Kimi zaman danışan, hareketlerinin gerisindekimotivasyonu gördüğünde, kurbanın veya suçlununkaderini taşımaktan vazgeçer ve yaşamına yeni bir yönverir. Kimi zaman tam olarak vazgeçemese de,özdeşleşmenin yükü hafifler ve masumiyetinin bir

Page 104: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kısmını geri kazanır.

Özdeşleşme Nedir?

Özdeşleşme genelde bilinçdışı ve farkına varılmadangerçekleşen bir süreçtir. Biriyle özdeşleştiğimde okişiyi tam olarak göremem, çünkü onunla birolmuşumdur. Tıpkı burnunu televizyon camınayapıştırarak seyretmeye benzer. Ekrandaki görüntüleriseçemeyecek kadar televizyona yakınızdır.

Ancak bilinçli olarak geri adım atıp özdeşleştiğimkişinin gözlerine baktığımda her şey değişir.Özdeşleştiğim kişiyle doğrudan göz göze bakışmakondan farklı olduğumu hissetmemi sağlayarak beni buanın gerçekliğine getirir. Bu bakışma sayesinde,özdeşleşmeden çıkarak karşı taraftan ayrı olduğumualgılarım.Özdeşleştiğim kişinin başından geçeni ancak bu şekildegörüp eğer kurbansa kaderine, suçluysa da yaşadığısuçluluk duygusuna saygı duyabilirim. Benimmüdahalem olmadan kişinin kendi kaderinitaşıyabileceğine güvendiğimi, yaşamında başındangeçenlere saygı duyduğumu göstermiş olurum.

İdeal koşullarda, katılımcıyı en çok rahatlatan,kurbanla suçlu arasındaki uzlaşmaya tanık olmaktır.

Page 105: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bundan dolayı, dizimlerde her ikisinin de temsiledilmesine özen gösterip karşılıklı yerleştiririz vebirbirlerinin gözlerine bakmalarında ısrar ederekgelişmeleri gözlemleriz.

Kurbanın ya da suçu işleyenin temsilcileri acı, nefret,şiddet, çaresizlik, suçluluk, utanç gibi yoğun duygularyaşayabilirler. Bu duygular, duruma ve hareketinçözüme ne kadar yaklaştığına bağlı olarak kendilerinigösterir.

Dizimin son aşamasında suçluyla kurban yan yanauzanabilir. Bu onların ölmüş olduğunu gösterir. Eğersuçu işleyen hâlâ hayat-taysa ölmeyi hak ettiğinigösterir. Bazen de birbirlerine sarılarak kavuşurlar.Her dizimde böylesine olumlu ve iyileştirici bir sonucaulaşamayabiliriz.Uzlaşma hareketi ancak asıl suçlu ile asıl kurbanarasında gerçekleşebilir. Danışan onlardan biriyleözdeşleşmişse geriye bir adım atıp sahneyi onlarabırakmalıdır. Aksi takdirde, uzlaşma hareketiengellenir.Kurbanla suçlu birbirleriyle yüzleştikleri anda iyileşmesüreci başlar ve bir kere başladıktan sonra ne kadarsürede tamamlanacağının hiçbir önemi yoktur. İki karşıtgüç birbirlerine çekilirler. Birbirine karşıt iki enerjinin,karşıtlıkları oranında birbirlerine çekilmeleri evrenselbir ilkedir. Bu ilke bağlamında her zaman uzlaşmaya,barışa doğru içsel bir hareket vardır.

Page 106: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Kurbanla suçlunun, dizim sırasında yan yanauzandıklarında hissettikleri rahatlama bunungöstergesidir. Uzlaşma ölümde olmuştur. Bu, bir ya dabirkaç dizim sonunda tamamlanacak bir süreç değildir.Ölmüşlerin boyutunda, kendi zamanında tamamlanır.Dizimde, iki hasmın dürüstlük ve içtenliklekarşılaşmalarını sağlamak dışında bir şey yapmayız. Bukarşılaşma, aileye sonradan katılan bir çocuk olaraktaraflardan biriyle özdeşleşmiş danışanın durumunudeğiştirir. Aynı şekilde çocuğun taraf tutmamasını veher ikisinin arkasındaki daha büyük bir güce bakmasınıisteyerek hem kurbanın hem de suçlunun yaşanmışolanla yüzleşmesini sağlarız. Böylece iki taraf için debir adım atılmış olur.

Ulusal ve Kültürel Çatışmalar

Karşıt güçlerin çatışmasına aile sistemlerinde sıkrastlarız. Karşıtlığın olduğu oranda onları bir arayagetirmeye yönelik güçlü bir kolektif eğilim de vardır.Bu uzlaştırma çabası içinde genç kuşaktan bir ailebireyinin körü körüne dışlanmış tarafla özdeşleşerekonu temsil etme çabası hiçbir işe yaramadığı gibi,çatışan tarafların gerçek bir uzlaşmaya varmasını daengeller.

Page 107: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Milletlerarası ve ülke sınırları dahilindeki karşıtpolitik görüşlerin çatışması da bir tarafa karşı diğertarafla özdeşleşme dinamiğine dayanır. Ne zaman içsavaş geçirmiş bir ülkenin vatandaşlarıyla çalışsam, içsavaşın çoğu zaman kuşaklardır aile içinde sürdüğünügözlemlerim.Barselona’dan Sebastian’ın annesiyle babasıİspanyol’dur. Babasının babası, iç savaştaCumhuriyetçilerin yanında yer almış, savaş sonunda 7yılını bir toplama kampında geçirmiştir. Annesininailesi ise, Cumhuriyetçileri bastırdıktan sonraİspanya’yı diktatörlüğüyle yıllarca idare etmişmilliyetçi General Franco taraftarıdır.Dizim yapıldığında anneyle babanın ayrı durduklarınıve çocukların da iki tarafa bölünmüş olduğunu gördük.Danışan, babasından çok annesine yakın duruyordu.Anne, sanki düşmanıymış gibi kocasına bakamıyordu.Beliren resim, birbirleriyle savaş halindeki iki bölüğüçağrıştırıyordu. İç savaşın iki cephesi ebeveyn veçocuklar tarafından temsil ediliyordu. Savaşın öncephesi bu ailenin tam ortasından geçmekteydi.

Sebastian anneye yakın dursa da gözleri toplamakampına kapatılmış dedesindeydi. Dedesiyleözdeşleşmişti. Dizimde annenin, milliyetçilerleözdeşleşmesinin etkisiyle, tek oğlunu Cumhuriyetçi biraileden gelen kocasından uzak tuttuğunu görmekteydik.

İç savaş sırasında her iki taraftan da ölenleri dizime

Page 108: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

dahil edip yere yan yana uzanmalarını sağlayıncaannenin içinde bir şey çözüldü ve kocasına bakmayabaşladı. Bu hareket danışanı rahatlatmıştı.Dizimin sonuna doğru danışan, iç savaşın iki cephesineve dedesine, yargılamadan, yüreğinde yer vermeyibaşardı.

Genelde uzlaşma, karşı tarafların, savaş kayıplarınabakmalarıy-la sağl anır. Her iki taraf da uzun bir süreyalnız kendi kayıpl arına değil, karşı tarafın kayıplarınada —yani tüm ölenlere— bakarak beraber yas tutarlarve bu onların yakınlaşmasını sağlayarak çatışmayısonlandırır.Banu, 30’lu yaşların başında hoş bir Türk kadınıdır.Terk edilmekle ilgili sorunu olduğunu dile getirir. Nezaman bir erkekle ilişki kursa terk edileceğindenkorkmaktadır. Erkek kardeşine de psikolojik olaraksınır kişilik bozukluğu (borderline) teşhisi konmuştur.Dizimde, babanın aileden uzağa yöneldiğini ve erkekkardeşin de onun yolunda durduğunu gördük. Sorumuzüzerine baba tarafının Osmanlı İmparatorluğu’nunçöküşüyle Yunanistan’dan göçe zorlanmış Türklerolduğunu öğrendik. Türkler, Yunanistan’dan yenikurulmuş Türkiye Cumhuriyeti’ne, Yunanlılar da eskiOsmanlı bölgelerinden Yunanistan’a sürülmüşlerdir.Yeni ülke sınırlarının belirlendiği bu dönemde büyükölçekte nüfus değişimi olmuştur. İki tarafta da pek çokinsan ölmüştür.

Page 109: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Öncelikle Yunanistan ve Türkiye için iki temsilciyi,arkasından da Hıristiyanlık ve İslam dinleri için ikitemsilciyi dizime eklediğimizde bu iki toplum, iki dinarasında asırlardır süren çatışma ortaya çıktı veçatışmanın bu ailede nasıl devam ettiğini gördük.

Banu’nun babası, ailesinin, anayurdu Yunanistan’aduyduğu özlemi taşımaktaydı. Aile servetinin büyük birbölümünün geride kalması da duyduğu özlemin acısınıderinleştirerek Hıristiyanlığa karşı öfke duymasınaneden olmuştu. Oğlunun, yani Banu’nun erkekkardeşinin ailede dışlanmış ve nefret edilen HıristiyanYunanlılarla özdeşleşmiş olduğunu, ancak aynızamanda Türk ve Müslüman olmakla bu destandakurban rolünü de üstlendiğini gördük. İçinde yaşadığıbu bölünme, psikolojik rahatsızlığını açıklargörünüyordu. Danışan olan Banu ise Türklükleözdeşleşmiş ve babasıyla ailesi adına Hıristiyanlaraöfke duymaktaydı.

Danışan için çözüm, yaşananlardan aynı ölçüde zarargörüp pek çok ölü veren Hıristiyanları onurlandırmaktayatıyordu. Böylece Banu hem çatışmaya karışmaktançekildi hem de baba tarafının yaşadığı acıya saygıgöstermiş oldu. Yaşadığı terk edilme korkusu,Yunanistan’daki evlerini terk etmek zorunda kalanbabaannesi ile büyükbabasının korkusuydu. Banu,babasının ilgisini çekmek için onlarla özdeşleşmişti.

Bu dizimde bir sonraki adım, İslam ile Hıristiyanlığı

Page 110: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

temsil eden kişilerin öncelikle birbirlerine, sonra daaralarındaki savaşın kurbanlarına bakmalarıydı.

Yukarıdakine benzer pek çok duruma tanık oldum.Örnek verecek olursam: Aileleri milliyetçilerlekomünistler arasındaki savaşta bölünmüş Tayvanlıdanışanlar; Fransız sömürgecilerle Vietnamlımilliyetçiler arasında bölünmüş Fransız-Vietnamlıdanışanlar; Katoliklerle Protestanların çatışmasınıailelerinde halen yaşayan Kuzey İrlandalı danışanlar.

Bu gibi çatışmalar söz konusu olduğunda, ailesisteminde her iki tarafın da temsil edildiğinibilmeliyiz. Hangi taraf daha çok dışlanmışsa ailesisteminde o kadar yer tutar. Gerçek huzur ve birliğeancak her iki tarafın da yüreğimizde buluşmasına izinverdiğimizde ulaşabiliriz.

Bert Hellinger’in önerdiği bir meditasyonla bubuluşmayı destekleyebiliriz. Aşağıda bu meditasyonunbir uyarlamasını sunuyorum:

Gözleriniz kapalı, rahat bir şekilde oturun. Ailebireyleri arasında yaşanmış bir çatışmayı hayalinizdecanlandırın. Birkaç kuşak öncesine gidebilirsiniz.

Birbirleriyle çatışan iki kişiyi ya da iki tarafıbelirleyin ve hayalinizde önce bir tarafa, sonra diğertarafa bakın.

İçinizde yargılama ya da taraf tutma eğilimi olupolmadığına bakın. Yüreğinizin yavaşça iki tarafaaçıldığını hissedin, özellikle de yargılı olduğunuz ve

Page 111: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kucaklamakta zorlandığınız kişi, millet veya dineyüreğinizde büyük bir yer açın.Şimdi her iki tarafın da yüreğinizde buluşup birolduğunu imgeleyin.

Hellinger, şizofreni vakalarının çoğunda, aile içindegizli bir cinayet olduğunu ve şizofren kimsenin aynıanda hem katil hem de kurbanla özdeşleştiğini ortayaçıkardı. Buna göre, şizofrenide gördüğümüz çift kişilik,her iki tarafın da tek bedende temsil edilmesindenkaynaklanmaktadır. Bu durumda çözüm, ailedekicinayeti ortaya çıkararak danışanın özdeşleşmelerdenkurtulmasına yardımcı olup karşıt taraflarınkavuşmasını sağlamaktadır.

Uygulamacı Olarak Bu Dinamikle Çalışmak

Kurban ile suçlu dinamiğiyle çalışan bir Aile Dizimiuygulayıcısı olmanın şartı değer yargılarından tamamenkurtulmuş olmaktır. Taraf tutmamayı başarmalı ve tabantabana zıt iki yönü kapsayacak kadar genişlemeyibilmelidir. Bunun için de uygulayıcıların kendi ailedinamikleriyle çalışmış ve artık yargıyla ahlakınötesinde durabiliyor olmaları gerekir. Yargısız olmakşarttır.

Aynı zamanda uygulayıcı, dahil etme bölümünü kabul

Page 112: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

edilemez bulup direnç gösterecek danışanlara dahazırlıklı olmalıdır. Bunun ne kadar zor olduğunugünümüz Almanya’sının 3. Reichdönemine ilişkin tavrında gözlemleyebiliriz. Almanlarbugün bile, Nazi’lere tarih kitaplarında yer vermekte veonların da kendileri gibi Alman olduklarını kabuletmekte zorlanırlar. Genel eğilim, Nazileri kişiselhafızalardan silip hiç varolmamışlar gibi davranmaktır.Bir diğer aşırı tutum da, Nazilerin varolduklarını kabuleden Almanlar arasında “Bir daha hiç olmasın diyeolanları her zaman hatırlayacağız” yaklaşımıdır. Buyaklaşım da geçmişi geride bırakmamanın bir diğeryoludur.

Hellinger, yukarıdaki düşüncelerinden ötürü, vatanıAlmanya’da çok tartışma konusu olmuştur. “İyi” ya da“kötü”yü parmağıyla işaret etmeden, yanlışı doğruyuyargılamadan, kolektif vicdanın doğası ve aidiyetyasası gibi dizim dinamiklerini, toplumda kabul görsündiye allayıp pullamadan bize sunar.

Pek çoğumuz için tarafsız duruşu anlamak vesavunmak zordur. Ne var ki yaşamın gerçeği budur.Dizimlerde çözüm süreci çoğunlukla suçluların dahiledilmesiyle başlar, kurbanlarla değil. Dışlanmış olansuçlulardır, kurbanlar değil. Suçluları yargılayıpvarlıklarını görmezden geldikçe daha çok suçluyaratmaya devam edeceğiz. Kolektif vicdan, aslakimsenin unutulmasına izin vermez. Günümüz

Page 113: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Almanya’sında yükselen Neo-Nazi hareketleri de bunundelilidir.

Atalarımızın içinde bulundukları çatışma ve savaşlarıbitirmenin yolu inkar veya üstümüze almak değildir.

Page 114: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

7 - YAŞAYANLAR VEÖLMÜŞLER

Çoğumuz yaşamla ölümü birbirlerine karşıt olarakalgılarız. Sanki ölüm elden geldiğince ertelenmesigereken bir felakettir. Ya sürekli bir ölüm korkusuylayaşarız ya da ölümün kaçı-nılmazlığıyla yüzleşmemekiçin başka işlerle oyalanıp ölüm yokmuş gibidavranırız. Ölmüşlerle hayattakiler ayrı boyutlara aitolsalar da kolektif vicdanda süreklilik vardır. Bunuanlamadığımızdan ailenin ölmüş bireyleriyle hayattaolan bireyleri arasında kesin bir ayrım yaparız.

Ölüm konusuyla yüzleşmeyi göze aldığımızda, bizdenönce yaşamış aile bireylerinin, kendilerinden sonrakiaile sistemi üzerindeki etkilerini ve yeni kuşakları nasılşekillendirdiklerini açıkça görebiliriz.

Ataları hürmetle anarak onlara tapınmanın, tüm ilkelkabilelerde merkezi önemi vardır. Belki de ölmüşlerindavranışlarımızı pek çok açıdan yönettiklerini sezgiselolarak bilirler. Ölmüşlerin aslında tam olarak ölüolmadıklarını; yaşamış olduklarının bugün bizimyaşamımızın bir parçası olduğunu ve başlarındangeçenlerin bizi etkilediklerini bilmektedirler.

Bir dizimde atalarımızın yaşamımızın bir parçasıolduğunu gözlemlediğimizde iki karşıt yönde bizi farklı

Page 115: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sonuçlarla etkilediklerini de görmeye başlarız.Kuşaklar ötesinden onlarla nasıl ilişki kurduğumuzabağlı olarak üzerimizde olumlu veya olumsuz etkilerivardır.Amcanız çok genç yaşta ölmüş olsun. Babanız, kendiağabeyini, ağabeyi olarak hatırlarsa, ölmüş olduğunukabul ederek onunla sevgiyle vedalaşırsa, bunun sizinüzerinizde olumlu bir etkisi olacaktır. Öte yandanbabanız ve ailesinin, ağabeyin varlığını görmezdengelmesi sizi olumsuz etkiler. Olumsuz etki, kolektifvicdanın ailedeki herkesin hatırlanması gereğindenkaynaklanır. Bu doğrultuda amcanızı aileye hatırlatmagörevini yüklenmenize neden olur.

İngiltere’den Harold, ölmüşlerin yaşayanları nasıletkilediklerine iyi bir örnektir. Harold, kendinibabasına yakın hissetmediğini ve babasının hayattaykenkendisine pek ilgi göstermediğini paylaşmıştı.

Harold’un dizimini yaptığımızda, büyükbabasının(babasının babası), birkaç yıl boyunca Birinci DünyaSavaşının ön cephelerinde savaştığını ve insanlık dışışartlarda yaşayarak dehşetli ölümlere tanık olduğunuöğrendik. Dizimde de ailesinden uzağa, ölülerin,birlikte savaşırken ölen silah arkadaşlarının yanınagitmek istedi.

Harold’un temsilcisi, büyükbabasının acısına tanıkolup savaşta ölenleri onurla andığında, büyükbabaoğluyla torununa ilk defa baktı. Bunun üzerine baba da

Page 116: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kendi oğlu olan Harold’a döndü. Bu hareketten öncebaba, kendi babası gibi ölüme yoğunlaşmış ve çocuğunabakmamıştı.Gördüğümüz gibi, savaş kurbanları akrabaolmamalarına rağmen aile sistemi üzerinde güçlü biretkiye sahip olabilirler. Bu örnekte, büyükbabayla silaharkadaşları arasındaki güçlü bağ, ölmüşlerin,hatırlanmayı bekleyen dışlanmış “aile bireyleriyle”aynı etkiye sahip olmalarına neden olur.Psikoterapi, kendimizde reddettiğimiz parçalarayönelmemizi nasıl sağlıyorsa, Aile Dizimi de geçmişteunutulmuş kişilere yönelmemizi sağlayarak ailesistemimize ait olanlara açılmamıza yol açar. Onlarışimdi, bu anda hatırlamalı ve yüreğimizde hak ettikleriyeri vermeliyiz.

Aile geçmişinde unutulan kişiler genelde alışılmışındışında kaderleri olanlardır. Sıra dışı durumlarda acıçekmiş, genç ölmüş, intihar etmiş, suç işlemiş ya daşiddete maruz kalmış kimselerdir. Bazen günah keçisi,bazen çapkın, bazen de kaçak olmuşlardır. Haklarındakonuşmamayı tercih ettiklerimizdir.

İşte özellikle bu haklarında konuşmamayı tercihettiklerimiz hatırlanmak ister. Hatırladığımızda,genellikle arada kötü duygular, dargınlıklar olmadığınıve bize iyi temennilerde bulunduklarını görürüz. Buhatırlama aile içinde iyileşmeye neden olur.

Page 117: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Ölmüşlerden Hayır Dua

Aşağıdaki örnekte ölmüş bir kişinin nasıl hayır duasunduğunu göreceğiz:

İtalyan danışan Rosella’nın anneannesi, ilk çocuğunu,yani Rosella’nın büyük teyzesini doğum sırasındakaybetmişti. Teyze ailede unutulmuştu.

Dizimde Rosella, kendisi, annesi ve anneannesi içinseçtiği temsilcileri yüzleri aynı yöne dönük vebirbirlerini göremeyecekleri şekilde yerleştirdi. Buyerleştirme aile sisteminde birinin eksik olduğunugösterir.Eksik kişinin büyük teyze olduğunu varsayıp aynı yönebakan üç kadının önüne teyze için bir temsilciyerleştirdik. Rosella’nın temsilcisi bir anda rahatladı,teyzesini gördüğüne memnun olmuştu. Teyzenin ölmüşolduğunu belirtmek için yere uzanmasını istediğimizdeRosella da gidip onun yanına uzandı. Bu da teyzesiylearasında güçlü bir bağ olduğunu göstermekteydi.

Rosella’nın temsilcisine ayağa kalkıp annesininyanına gitmesini söyledim. Bunun üzerine anneanne ölükızına yaklaştı. Anneanne yaşadığı kaybın acısınıhissederek ağlamaya başladı ve diz çöküp Rosella’nınteyzesini kucakladı. Bu hareket dizimdeki herkesedokundu, herkes rahatlamıştı.Çözüm için kadınları düzene göre yerleştirdim: Önceanneanne, sonra teyze, ardından Rosella’nın annesi ve

Page 118: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

son olarak da Rosella’nın kendisi (bu noktada Rosellatemsilcisiyle yer değiştirdi). Ardından anneanneden ilkçocuğu olan teyzeyi, ikinci çocuğu olan Rosella’nınannesine şu cümleyle tanıştırmasını istedim: “Bu seninablan. Çok erken gitti. O birinci, sen ikincisin.”

Teyze ile Rosella’nın annesi, iki kız kardeşbirbirlerine sevgiyle baktılar. Anne, “Seni gördüğümeve ablam olmana sevindim. Kalbimde hep bir yerinolacak” dedi ve Rosella’yı göstererek ekledi:“Bu benim kızım, lütfen ona dostça bak.”

Rosella önce anneannesinin, sonra da teyzesininönünde saygıyla eğildi ve “Sevgili teyze, ben seninyeğeninim, lütfen hayır duanı eksik etme” dedi.

Teyze şefkatle gülümsedi.Sonra Rosella annesine bakarak, “Sevgili anne,

ablanın kalbimde bir yeri var. Onu ne kadar özlediğinibiliyorum. Benimle kaldığın için teşekkür ederim” dedi.

Rosella ile annesi kucaklaştılar, dizim bu şekilde sonbuldu.

Görüldüğü üzere, hak ettiği yerde hatırlanmayan ölmüşbir aile bireyinin, tüm aile üzerinde güçlü bir etkisivardır. Anneanne ilk çocuğunun yasını tutmamıştır.Belki de onu kaybetmenin acısıyla başa çıkamamıştır.Bilinçdışı bir şekilde peşinden ölüme gitmek ister.Böyle durumlarda Rosella’da da gördüğümüz gibi,aileye sonradan katılan çocuk, “Senin yerine bengiderim” der. Bunun olası bir sonuçlarından biri olarak

Page 119: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Rosella yaşamı dolu dolu yaşamak yerine bir ölü gibiyaşayabilir.

Ölü teyze dizime dahil edilip yası tutulunca bir şeytamamlanır ve teyze Rosella’yı kutsar. Rosella bununüzerine geçmişi peşinden sürüklemeksizin yaşamadadaha özgür olacaktır. Dizimde kullandığımız cümleler,kayıp kişiyi şükranla hatırladığımızı ve aile düzeninesaygı gösterdiğimizi ifade ederek çözüme katkıdabulunurlar. Bu örnekte bütün kilitlenmenin kaynağı,büyükanne ile ilk çocuğu arasındaki çözümlenmemişsevgi bağı idi.

Ölmüşlerden aldığımız hayır duaları olumlu ve güçvericidir. Onları içtenlik ve açık yürekliliklehatırladığımızda onlar tarafından da tanınır vekendimizi rahatlamış, korunmuş ve desteklenmişhissederiz. Onları hatırlamadığımız veyayaşamımızdaki önemlerini anlayamadığımızda bizeverebilecekleri destekten mahrum kaldığımız gibionlara da tutsak oluruz. Kolektif vicdanın etkisi altındaonların kaderleriyle özdeşleşir ve kendi yaşamhedeflerimize yönelemeyiz.

Ölmüşleri Bırakamamak

Ölümü yüreğimizi dağlayan birini unutmayı seçmek

Page 120: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

acıdan kaçma çabamızın en yaygın şeklidir. Ancak

bazılarımız bunun tam tersi bir yol izlerler. O da ölenkişinin anısına sıkı sıkıya sarılmaktır. Bu da oldukçayaygın bir davranış biçimidir. Bize acı verenikolaylıkla hatırlıyorsak, onu unutamayarak yaşanılanındoğal bir şekilde sonlanmasına izin vermiyoruzdemektir.

Buna örnek olarak sürekli yasta olan ailelerigösterebiliriz. İngiltere Kraliçesi Viktorya’nın tarihegeçen yası buna iyi bir örnektir. Kocası Prens Albert’inölümünden sonra yaşamı boyunca karalar giymiş veçocuklarını da bu şekilde giyinmeye zorlamıştır.Kendimizi ölen hakkında durmadan konuşurken, onuyüceltirken ya da ona övgüler dizerken buluyorsakbenzer bir davranış içindeyiz demektir.

Aile sisteminin genç kuşakları bu şekilde davranırsabir anlamda saygısızlık etmiş olurlar. Bu davranışkolektif vicdanı ihlal eder. Kaybedilen kişi bizden öncegelmiştir ve başına gelen kendi kaderidir. Onukaybetmiş olmamız ona sahip olduğumuz anlamınagelmez. Yaşamının sonu tamamen kendine aittir veailenin genç bireylerinin bu işe karışmaya haklarıyoktur.

Ölmüşleri unutamayanlar, onların aile sistemindekiönemlerinin ve yerlerinin farkında olabilirler ama bunarağmen onları huzur içinde bırakamazlar. Ölmüşlerindikkatini çekmenin pek çok yolu vardır; zamanında

Page 121: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

onları hak ettikleri şekilde sevemediğimizi düşünüpgittiklerinde sevgimizi abartmak; bizi geridebıraktıkları için bize borçlu olduklarını düşünmek; bizeacı vermek için öldüklerini düşünüp onlara kızgınolmak bunlardan bazılarıdır.

Ancak dizimlerde tekrar tekrar ölmüşlerin kendikaderleriyle barışık olduklarını ve arkamızdan hayırdualarını eksik etmediklerini görürüz. Sorun onlarıntarafında değildir. Sadece biz, soyun devamını sağlayanbizler, yaşamla aynı fikirde değilizdir.

Kendi Önemini Abartmak

Geçmişten kurtulamamamızın en yaygın nedenlerindenbiri sorumluluk duygusudur. Sanki sevdiğimizin ölümnedeni bizimle doğrudan bağlantılıymış gibiölümlerinden kendimizi sorumlu tutarız. Örneğin bebeğizatürreeden ölen bir anne, çocuğunu hastalıktankorumada yetersiz kaldığını düşünür. Suçluluk hissederve başka türlü davransaydı çocuğunu ölümdenkurtarabileceği düşüncelerine kapılır.

Kendimizi sorumlu ve suçlu hissederek, farklı birsona ulaşmanın kendi ellerimizde olduğu izleniminekapılırız. Olanın gerçekliğini kabul etmek yerinekendimizi suçlayarak işkence çektiririz. Anne, bebeğini

Page 122: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sevgi ve şükranla hatırlayarak yaşamına devam etmekyerine, kendi acısına ve suçluluk duygusuna odaklanıpölmüş bebeğiyle bağını korur.Bu devam ederse diğer çocuklarını göremez hale gelir.Tüm ilgisi, yanı başında oynayan hayattaki çocuklarıyerine ölmüş çocuğuna yönelmiştir.

Bu senaryonun daha az belirgin bir başka boyutuvardır: Anne, çocuğunun ölümünden dolayı kendinisuçlama noktasında takılıp kaldığında, sadece kendikaderine değil, bebeğinin kaderine de müdahale etmişolur. Bebeğine, kendinden bağımsız bir varoluştanımaz, onun kendine özgü bir kaderi olduğunu kabuletmez. Bebeğini kendisinin uzantısı, kaderini dekendisininkiyle bir olarak görür.Söz konusu bir bebek olduğunda annenin böylesine birözdeşleşme yaşamasını anlamak nispeten daha kolaydır.Ne de olsa bebek ana rahminden yeni ayrılmıştır.Ancak aynı davranışın ölmüş bir ablaya veya kocayagösterildiğine de tanık oluruz. Kişi aynı yoğunlukta birsuçluluk yaşayabilir, ancak ölenlerin bağımsız birkadere sahip olma haklarını göz ardı etmiş olur.

Bunun bir örneğiyle kısa süre önce yaptığım birdizimde karşılaştım. Danışan kadının kız kardeşitoplama kampında öldürülmüştü. Danışan, tüm yaşamıboyunca kendisi hayattayken kız kardeşinin ölmüşolmasından suçluluk ve sorumluluk duymuştu.

Şimdi bu davranış ne anlama gelir? Öncelikle

Page 123: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

danışanın, olayların daha farklı sonuçlanabileceğinidüşündüğünü gösterir; başka türlü davransaydı kardeşibelki de hâlâ hayatta olurdu. Oysa bu hiç gerçekçi birdüşünce değildir; yapabileceği hiçbir şey yoktu.

Kendini sorumlu tutmanın ikinci anlamı, kardeşinikaybetme acısıyla yüzleşmemesidir.

Üçüncü anlamı, bu şekilde kardeşinin kaderinemüdahale etmesidir. Kardeşinin kaderinde ölmek,kendi kaderindeyse yaşamak vardır. Suçluluk duyarakkendini yaşamdan alıkoyar ve hem kendi hem dekardeşinin kaderine saygısızlık etmiş olur.Dördüncü anlamı ise kendi çocuklarına tam bir

annelik yapamayacak kadar meşgul olmasıdır.Kendi kardeşinin öldürüldüğünü görmek hiç şüphesiz

son derece yıkıcı bir deneyimdir. Belki de hiç kimseböylesine bir deneyimden sonra yaşamını normal birşekilde sürdüremez. Acı verici, yaşamanın zor, suçlulukduymanın ve kadere isyan etmenin kolay olduğu birdurumdur.

Ancak şu bir gerçek ki, hepimizin kendi zamanımızda,kendi özgün yolumuzda ilerlemek ve bunu ölmüşsevdiklerimize takılıp kalma kilitlenmesi olmaksızınyapmak zorundayız. Bağımlılıklarımızın arkasındakisüreci anlamak onlardan özgürleşmemizin ilk adımıdır.

Doğum Sırasında Ölüm

Page 124: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Dizimlerde en güçlü etkiye sahip olaylardan biriannenin doğumda ölümüdür. Etkisi birkaç kuşaksürebilir. Annenin ölümü kolektif vicdan tarafındanneredeyse cinayetle bir tutulur. Anneyi hamile bırakanonu öldürmüş gibi algılanır. Evet, anneyle sevişerek veonu hamile bırakarak ölümüne giden yolu başlatmıştır,ancak sonuç bu olsa da kasıtlı olarak yapılmamıştır.

İlkel kültürlerde, kabileye yeni üyeler kazandırmaktakadının oynadığı rol, bu olayın kolektif vicdanda neden“suç” olarak algılandığının açıklaması olabilir. Gençve doğurgan bir kadını kaybetmek kabilenin devamlılığıiçin bir tehlikedir.

Kolektif vicdanın dahil etme ve denge taleplerinikarşılamak için, aslında ortada bir suç olmadığı halde,genç kuşaktan bir aile bireyi, erkekleri veya çocukyapmayı reddederek suçluluk duygusunu üstlenebilir.

Çözüm gerçekte yaşanmış olanı ortaya koyup olanbiteni bilinçli bir şekilde algılamamızdadır. Böylesinebir dizimde, doğum sırasında ölen annenin merkezeyerleştirilerek, onurlandırılması ve herkesin onunönünde saygıyla eğilmesi gerekir. Onu bu şekilde dahiledip hatırladığımızda hamile kalarak aldığı riske saygıgöstermiş oluruz. Özellikle eski kuşaklarda doğumunbir ölüm kalım meselesi olmasına rağmen annedoğurmayı göze almıştır. Bu bakış açısı anneye itibarkazandırır.

Ancak çoğu zaman bu yeterli olmaz. Kolektif vicdan

Page 125: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kocayı olaydan sorumlu tuttuğundan koca dışlanmışkalır. Kocayı dizime dahil ettiğimizde genç kuşaktanaile bireyleri ona bakmak ve onurlandırmak istemez,onu bir tehlike olarak algılarlar. Bu tutum gerçeğinyanlış yorumlanmasından kaynaklanır. Kolektifvicdanın güçlü olduğu kadar adil olmaktan uzak ve körolduğunu da görürüz.Çözüm, hayatını kaybeden kadınla kocasınınyüzleşmesiyle aralarındaki sevginin ortaya çıkmasındayatar. Bu sevgiyi görmek herkesi etkiler. Kadınyaşamını, erkekse karısını ve bazı durumlarda çocuğunukaybetmiştir. Kayıplarını birbirleriyle paylaşırlar.Arada sevgi vardır, risk vardır ve annenin ölmüşolduğu gerçeği vardır. Bu açığa çıkarıldığında veözellikle kendilerinin de aynı sevgi aracılığıyla yaşamageldiklerini anladıklarında, yeni kuşak yaşanandan güçkazanır.

Günümüzde doğum sırasında ölüm nispeten azalmışsada çocuklar annelerini genç yaşta kaybedebilirler ve buonlar için bir yıkımdır. Annenin çocukluktakaybedilmesi, hayatta deneyimlene-bilecek en ağırolaylardan biridir. Özellikle de yaşanılan acı, zihninbilinçaltı katmanlarına itilip bilinçli akıl tarafından“unutulduğundan”. Bu konuyu gelecek bölümde elealacağız.

Page 126: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Gerçek İnsanlar, Gerçek Olaylar

Dizim sırasında ölmüşlerin temsilcileri, danışanıngeçmişindeki kanlı canlı insanları mı, yoksa onunzihnindeki anılarını mı temsil ederler? Aynı sorudanışanın hayatta olan aile bireyleri için de geçerlidir.Söz konusu kimselerin hiçbiri fiziksel olarak odadaolmadıklarına göre gerçekten burada mıdırlar?

Kolektif vicdan, ölüyle yaşayan arasında bir ayrımyapmaz. Dizim sırasında, ister ölü ister yaşayan birininyerinde dursunlar, temsilcilerin aile sistemindenolanları temsil etmekle kalmayıp kolektif bir alaniçerisinde onların ta kendisine “dönüştükleri”anlayışıyla hareket ederiz.

Elbette canlandırdıkları ölülere benzeyip hortlaksı birgörünüme bürünmezler ama gizemli bir şekilde buinsanları yansıtırlar. Onların acılarını hissedipgeçmişlerindeki gerçekleri sezerler; dışlanmış veunutulmuş aile bireylerini hatırlayıp onlarıonurlandırarak kuşaklar arasında oluşmuş kilitleriçözme gücüne sahiptirler. Bu anlamda temsilcilergerçek insanlardır.Bu anlayış bir teori ya da varsayıma dayanmaz.Hellinger ve diğerlerinin deneysel gözlemlerinedayanır. Özetle, aile dizimlerinde hep gerçek insanlarlaçalışırız. Bu insanlar bizim zihnimizde yer alıyorolabilirler ama onlar birer hatıradır, düş ürünü değil.

Page 127: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bilinç-dışının hayal ve fantezileriyle uğraşmayız.Gerçek kişilerin zihnimizi etkilediklerini bilerek gerçekkişilerle ve zihnimizde iz bıraktığını bildiğimiz gerçekolaylarla çalışırız.

Bu olaylar hakkında üretilmiş öykülerle ilgilenmeyiz.Danışanın olay hakkındaki düşüncesine ya da anababasının ona “nasıl” ve “niçin” öyle davrandıklarına,haklı mı haksız mı olduklarına bakmayız.Yalnızca olayların kendileriyle ilgileniriz. Gerçekolaylar, zaman ve mekan içindeki yerleriyle buçalışmanın ana malzemesidir. Gerçekten olmuş olanlarönemlidir. Dizim dinamiğini bizim gerçeklere ilişkinyorumlarımız veya yargılarımız değil, yalnız veyalnızca gerçeklerin kendisi etkiler.

Dizimde ortaya çıkan duygular gerçek olaylarınsonucudur. Burada uygulayıcının duygular konusundasorması gereken soru şudur; danışan, olayla yüzleşipduygusal ifade yoluyla olayı aşarak çözüme doğru muilerliyor, yoksa acıdan korunmak için duygularınınarkasına mı saklanıyor? Birincil duyguyla ikincil duyguarasındaki fark budur. Birincil duygu yaşandığındakişiyi güçlü kılar; ikincil duygu ise onu zayıf düşürür.Bu konuya 21. Bölümde tekrar değineceğiz.Görüşme sırasında duygularını susmak bilmeden ifadeetmek isteyen katılımcılar, çoğunlukla bir şeyideğiştirmektense konuşmak isteyenlerdir. İçindebulundukları durum hakkında kendi yorumları vardır ve

Page 128: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

teorileriyle inançlarının bozulmasını istemezler.Yaşadıkları olayın can alıcı noktası uzun analizleriniçinde kaybolup gider.Örnek verecek olursam; büyükbabası İkinci DünyaSavaşında bir toplama kampında öldürülmüş birdanışanla çalışmıştım. Dizim öncesindekikonuşmamızda, büyükbabasının ölümünün onda derinbir acıya neden olduğuna dikkatini çekmeme rağmen,babasıyla aralarında olan biteni anlatmaktan ve babasıhakkındaki şikayetleri dile getirmekten kendinialamıyordu.

Büyükbabasına olanın gerçekliğiyle yüzleşmemek içinkonuyu başka yerlere çekerek babası için taşıdığı acıyıda hissetmekten kaçınıyordu. Oysa büyükbabasınınölümünün sade gerçeğiyle yüzleşmesi yalnızca acıyıdeğil, babasına duyduğu derin sevgiyi de ortayaçıkaracaktı. Ona, babasına duyduğu öfkeye yoğunlaşmave analiz etme döngüsünden kurtularak büyükbabasınınbaşından geçene yoğunlaşmasını ve diğer hikayelerintümünü unutmasını önerdim.Çoğunlukla hikayelerin amacı terapistin kafasınıkarıştırarak devre dışı bırakmaktır. Diğer bir deyişleacıdan ve rahatsızlıktan korunma çabasıdır. Bu yüzdenAile Diziminde katılımcılardan ailedeki önemliolayların farkına varmalarını ve üzerlerindeki etkilerinihissetmelerini isteriz.

Page 129: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bazen de Ölmüşler Hayattakilerden Öğrenirler

Şimdiye kadar gördüğümüz tüm vaka örneklerinde,hayattaki-lerin ölmüşlerden öğrenmeleri gerekenleredeğindik. Dersimizi tam olarak içselleştirip şifayakavuşmamız için öncelikle ölmüşlerimize borcumuzuödememiz gerekir. Aile Diziminde bunugerçekleştirerek geçmişe ait yüklerimizin bir bölümünübırakıp yaşamımızda daha özgürce ilerleyebiliriz.

Bunun için, ölmüş kişinin temsilcisini dizimeyerleştirip, yaşayan kişinin onunla göz göze gelmesinisağlarız. Bazen de, daha önce bahsettiğimiz gibi, öleninönünde saygıyla eğilip onu sevgiyle hatırlamak gerekir.Bu genelde yeterlidir. Ölen kişi kendini hatırlanmış,onaylanmış hisseder ve bir şeylerin tamamlanmasındantatmin duyar; bakışı sevgi ve şefkatle dolar. Kimizaman da yaşayanı kutsamak ister, bu durumda dahayatta olan ölmüş olandan bir şey almış olur.

Bazı durumlarda “Artık huzura erdim” ya da “Seninlegurur duyuyorum” veya “Senin kendi yaşamınıyaşamanı istiyorum”, hatta “Lütfen benimyaşadıklarıma burnunu sokma” benzeri mesajlarverebilir. Böylelikle yaşayan kişi ölüden bir şeyöğrenmiş olur. İçinde bir şeyler değişir ve huzurladolar.

Bazı durumlardaysa bu dinamik tam tersine işler.Ölmüş, yaşayandan öğrenir. Özellikle kaza sonucu ve

Page 130: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ani ölümlerde buna rastlarız. Bu durumlarda ölmüş olankişi öldüğünün farkında olmayabilir. Sanki hâlâyaşıyormuş gibi davranır ve hayalet gibi olur. Yaşayanbirinin çevresinden ayrılamaz ve yaşayan kişi onuhisseder.Paul, çocukken yaşadığı tekne kazasında erkekkardeşini kaybetmiştir. Artık bir yetişkin olmasınarağmen kardeşinin varlığını hâlâ yanında hisseder.Kardeşini dizime yerleştirdiğimizde kendisini bir ölügibi hissetmediğini ve sanki hâlâ hayattaymış gibiağabeyi ile iletişim kurmaya çabaladığını görürüz.Ağabeyine çok bağlı olduğunu anlarız.

Bu durumda ölü kardeşe ölmüş olduğunu hatırlatırız.Paul, dizimde kardeşine “Sen benim kardeşimsin ve birkazada boğuldun. Sen öldün, ben yaşıyorum” cümlesinisöyler.

Ölü kardeş bunu duyduğu anda bir rüyadanuyanırcasına, Paul’ün kurtulduğunu, kendisinin öldüğünüve artık beraber olmadıklarını fark eder.Bu sıra dışı örnekte, ölmüş, yaşayanların dünyasınadeğil, ölülerin dünyasına ait olduğunu anlamalıdır.Bunu anladığında hem ağabey hem de kardeşbirbirlerini bırakırlar. Gerçeğin onaylanması vehayalin son bulmasıyla iki taraf da rahatlar.

Ölmüşlerle hayatta olanlar ayrı boyutlara ait olsalarda kolektif vicdandan eşit etkilenirler. Bazenyaşayanlar ölmüşleri unuturlar. Bu durumda ayrı

Page 131: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

boyutlarda olduklarını unutmadan onları bilinçlicehatırlamaları gerekir. Daha nadir olsa da, bazen deölmüşlere artık yaşayanların dünyasında varolmadıklarını hatırlatmak gerekir. Bu şekilde ölününölmesine izin verilmeli, yaşayan kişi de hayatınındizginlerini eline alarak dolu dolu yaşamalıdır.

Page 132: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

8 - ANNEYE YÖNELİMİNKESİNTİYE UĞRAMASI

Bert Hellinger, aile dinamiği çalışmasında acıya yolaçan iki temel neden tanımlıyor. Birincisi genellikleaile sisteminde önceki kuşakta oluşmuş birkilitlenmedir. Bunu önceki bölümlerde inceledik.İkincisi ise bireyin kişisel yaşamında deneyimlediğianneye “yönelme” hareketinin engellenmesidir.Kilitlenmeler için dizim seansı önersek de ikinci soruniçin Hel-linger farklı bir müdahale önerir. Bumüdahale, Almanya’da çocuklarla yaptığıçalışmalarıyla tanınmış öncü psikologlardan Dr. JirinaPrekop’un geliştirdiği “Tutma Terapisi”ne benzer.

Anneye yönelme güdüsü, her çocukta doğal olarakvardır. Bu hareketi “birincil sevgi” olarak datanımlayabiliriz. Bu çok güçlü ve şartsız bir sevgidir vedoğa çocuğun hayatta kalmasını bu sevgiyle güvencealtına alır. Aynı şekilde anne de çocuğuna bakmagüdüsü taşır. Bu iki doğal güdü anneyle çocuk arasındaderin bir bağ oluşmasını sağlar.

Çocuğun anneye “yönelme” hareketinin kesintiyeuğraması, çocuğun anneden, hatta bazen babadan bileduygusal olarak uzaklaşmasına neden olur. Bu olayçocuğun kişisel yaşamındaki bir travmadan kaynaklanır

Page 133: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ve bugüne kadar tartıştığımız kilitlenme sorunlarıylahiçbir ilgisi yoktur.Böyle bir olay genelde anne karnında, doğum esnasındaya da hemen sonrasında, yani çocuk çok küçükken olur.Çocuk için çok acı vericidir. Belki de en yıkıcı travma

annenin doğumdan hemen sonra ölümü ya da birnedenden ötürü çocuğuna uzunca bir süre bakamamasıgibi anneyle bebeğin erken ayrılmasıdır. Çocuğunprematüre doğması ve kuvözde kalması veya anneninhastalanması da buna neden olabilir.

Savaş zamanı yaşanan bir hamilelik gibi anne veyaçocuğun yaşamlarını tehlikeye sokan bir dış tehdit debunun nedenlerinden-dir. Rahimdeyken, doğumsırasında veya hemen sonrasında olan ve anneden erkenayrılmaya yol açan veya yaşamı tehlikeye sokan tümolaylar, çocuğun anneye yönelimini kesintiye uğratmışolabilir. Bu yönelim kesintiye uğradığı veya birsüreliğine kesildiğinde yarım kalır ve tamamlanamaz.Söz konusu durumun önemini kavramamız için hayattakalması tamamıyla anneye bağlı yeni doğmuş bir bebeğidüşünmelisiniz. Hem anneye bağımlıdır hem de onunlabütündür; henüz kişisel sınırlarını geliştirmemiş vekendisiyle annesi arasındaki ayrımın bilincinevarmamıştır.Normal yetişme sürecinde kişi, bireyselleşmedediğimiz olgunlaşma sürecine girerek anneylebirliğinden yavaşça sıyrılır ve kendini bir birey olarak

Page 134: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

görmeye başl ar. Bebek büyür çocuk olur ve büyümeyedevam ederek kendi kişiliğini oluşturur, sınırlarınıbelirler. Çocuk anneyle bir olmaktan çıkarak yavaşyavaş kendiyle bir olma dönüşümünü yaşar. Bu çocukgelişiminin temel modelidir.

Çocuk olmak ebeveynden ayrılma sürecidir. Çocukzamanla yetişkin olur ama henüz kişiliği oturmamıştır.Kendi ayakları üzerinde durabilmesi için başındanepeyce bir olay geçmesi gerekir. Çocukluğu süresinceana babası ona ihtiyacı olan yaşam desteğini verir.

Ancak çocuk anne veya babasından birini küçük yaştakaybederse bu, olgunlaşma sürecine ve onlara bağımlıolduğu zamana denk gelir. Geçiş dönemindeebeveynden birini kaybetmek veya onlardan uzun süreliayrı kalmak derinden yaralayıcı bir deneyimdir. Buolay ne kadar küçük yaşta başa geldiyse o kadar ağır birtravmaya neden olur. 18 aylıktan erken olduğu hallerdebu bölümde açıkladığımız durum oluşur. Anne herçocuk için en önemli kişi olduğundan ona yöneliminkesintiye uğraması genelde en ağır travmadır.Çocuk böylesine bir ayrılığın acısını bir yetişkin gibihazmede-meyecek kadar narin ve hamdır. Deneyimintam etkisini hazmedemez ve şoka girer. Zihniduvarlarla ve oyalayıcı şeylerle doludur. Kendini nasılgösterirse göstersin zihninin bir bölümü cenderededirve bir plak gibi burada takılmıştır.

İhmal edilmiş bir bebeğin ne hale geldiğini çocuk

Page 135: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gelişimi araştırmalarından iyi biliriz. Başta kızgınlık veümitsizlikle ağlar. Uzunca bir süre sonrasessizleştiğinde tatmin olmuş bir bebeğin sessizliğideğil, vazgeçmiş, annesinin dikkatini çekme çabasınıbırakmış, kasılıp kendi içine çekilmiş bir bebeğinsessizliğidir bu.İçe çekilmiş çocuk ihtiyacı olanı istememeyiöğrenmiştir. Annesine uzanmayı bırakmıştır. Yaşamınısürdürmesi için gerekli güdüyü izleyip ihtiyacı olanıannesinden alma yetisini, anne geri dönmüş ve vermeyehazır olsa bile artık kaybetmiştir. Çocuğun güvensiz veiçe kapalı bir kişilik geliştirip geliştirmeyeceği veyayetişkin olduğunda insanlarla arasına mesafe koyupkoymayacağı anneden ayrılığın süresine bağlıdır. Böylebir kişilik tipik olarak diğerlerine belli bir mesafeyekadar yaklaşır ve o noktadan sonra doğrudan kişiyeuzanıp sevgiye ulaşacağına etrafında daireler çizmeyebaşlar.Hepimiz yaşamımızda canımızın yanacağınıdüşündüğümüz zamanlarda kendimizi korumak içinbenzer bir davranışta bulunuruz. Birinden sevgi veşefkat isteyebilir ve doğrudan uzanmaktansa korkuyayenik düşerek durup geri atabilir ya da etrafındadaireler çizip o kişiyle aramızda belli bir mesafeyikoruruz. Böylece bu çok istediğimiz, özlem duyduğumuzşeye kavuşma olasılığını ortadan kaldırırız.

Bunun nedeni elbette reddedilme korkusudur. Kendini

Page 136: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

böyle bir davranış kalıbına kaptırmış bir yetişkin o aniçin yaşadığı reddedilme dersinin yanı sıra, sürekligeçmişi tarafından bilinçaltı yoluyla yönlendirilerekçocuklukta yaşadığı acı dolu reddedilme deneyiminitekrarlama ihtiyacındadır.

Çoğu nevrotik davranışın kaynağı budur. Doğrudanhedefe yönelip istediğimizi almaktansa, yana ya daarkaya doğru hareket eder veya daireler çizerektatminsiz bir şekilde başladığımız noktaya geri döneriz.

Bağı Yeniden Kurmak

Erken çocuklukta yaşanmış senaryoyu anladığımızdaterapi seansının çözümü ortaya çıkar. Terapist,ebeveyn-çocuk arasındaki bağı ve sevgi akışını yenidenkurmayı deneyerek, engellenmiş hareketintamamlanmasına çalışabilir. Danışanın, anneyegeçmişte kesintiye uğramış yönelimin tamamlamasınayardımcı olabilir.

Anne rolünü kendisi oynayarak, danışanın güvenli birortamda, çocukken anneyi bulamadığında hissettiğiacıyı ufak dozlarda hissetmesini sağlayabilir. Danışanbu sefer yalnız değildir. Acıyı hissettiğinde terapistannesi olarak onu tutmaktadır. Böylece danışan,çocuklukta yaşadığını yetişkin hayatıyla sağlıklı bir

Page 137: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

şekilde bütünleştirebilir.Hellinger bu durumda bir dizim yapmak yerine,

güvenli bir ortamda terapistin danışanın karşısınaoturup danışandan kollarını kendisine doğru uzatmasınıister. Böylelikle terapist onu tutabilir. Aynı zamandadanışandan derin nefesler almasını isteyerek, danışanınbir çocuk olarak ana sevgisine duyduğu temel ihtiyaçlave ihtiyacının karşılanmamasının verdiği acıylabağlantı kurmasını sağlar.Danışan tüm bunları yaşarken, terapistin yapmasıgereken tek şey onu bir annenin bebeğini tutar gibitutmasıdır. Bu basit tekniğin etkisi derindir.

Danışan, anneden ayrı düşerek ölümle yüzleştiğitravmatik deneyimden beri belki de hiç dokunmadığı buderin acıyı bir dereceye kadar tekrar yaşar. Geçmiştehayatta kalabilmek için acıyı dondurmuş, hisleriniuyuşturmuştur. Ancak şimdi terapistin kollarında tümbunları güvenli bir şekilde deneyimleyebilir.

Böylece ayrılmanın olumsuz deneyimi üzerinekavuşmanın ve desteklenmenin olumlu deneyimiyerleşir. Bu iyi bilinen bir NLP (Neuro-LinguisticProgramming) tekniğidir. Olumsuz deneyim, olumlu birdeneyimle örtülerek silinir. Olumlu deneyim bedendekök salar, çünkü şimdi anne rolündeki terapist danışanıtutmaktadır.

Terapistin yapacağı bu tutma hareketi seans boyuncayapması gereken tek şey olabilir. Terapistin sabırlı ve

Page 138: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

destekleyici olması gerekir, çünkü danışan geçmişteyaşadığı terk edilme deneyimine dönerek terapistifiziksel olarak itmeye çalışabilir. Her şeye rağmenterapist danışanı tutmaya devam etmelidir.

Terapist deneyim kendiliğinden tamamlanana kadardanışanın geçtiği tüm aşamalar sırasında onukollarından bırakmamalıdır. Deneyimin kendiliğindentamamlanmasıyla kastedilen danışanın derin ve yavaşnefes almaya başlayıp iyice sakinleşerek huzurbulmasıdır. Danışan terapistin kollarından ayrılarakona bakmaya hazır olduğunda, anne rolündeki terapistiyileşme sürecine katkıda bulunması için annesinesöyleyeceği bazı cümleler önerebilir. Ayrıca danışanınbilinçli olarak annesine kendisini doğurduğu içinteşekkür etmesi ve böylece anneden sevgi almaeylemini tamamlaması gerekir.

Kesintiye uğramış yönelim tek seanstatamamlanmayabilir ve her bireye göre değişik şekildegelişebilir. Danışanın aile sisteminden kaynaklananbaşka sorunları da vardır. Terapist en önemli sorunuseçip diğer konuları başka zamana bırakmalıdır. Tekseansta iki farklı uygulama doğru değildir.Danışanın sorununun, anneye yönelimin kesintiyeuğramış olmasından mı, yoksa aile içi kilitlenmelerdenmi kaynaklandığına seans öncesi yaptığımız konuşmadaaldığımız bilgilere göre karar veririz. Anneden erkenayrılıp ayrılmadığı ya da o yaşlarda bir travma

Page 139: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yaşayıp yaşamadığı bu konuşmada ortaya çıkar.Daha önce de belirttiğim gibi yönelimin kesintiye

uğraması babayla ilişkili de olabilir. Babanın çocukküçükken ölmesi örneğinde olduğu gibi. Böyle birdurumda, babayla çocuğun bağlanmasında aracı olarakanneye başvurmak yardımcı olabilir. Tüm çocuklar içinanne en önemli figürdür ve danışanı babasınatanıştırması gerekebilir. Bazı durumlarda hem anne hembaba çocuğu beraber tutarlar.Çözüm hareketinin ebeveynden geldiği tek durumunerken dönemde kesintiye uğramış yönelim olduğunugözden uzak tutmamak önemlidir. Çocuk tek başınahareket edemez. Annenin ona gitmesi gerekir. Danışan,bu travmayı yaşadığında henüz bir bebek olduğundankendisi için hiçbir şey yapabilecek durumda değildir.Anne rolünü alan terapist, öz annenin yapmadığı veyayapamadığını yapar ve çocuğu tutarak onunla ilgilenir.

Tüm diğer durumlarda çözüm hareketinin çocuktangelmesi gerekir. Çocuk bir şey istiyorsa anneyegitmelidir. Bunun tersi söz konusu olamaz. Normal birdizim sırasında çocuk anne babaya gider, önlerindeeğilir ve onlardan almaya açık olur. Bu hareketsırasında ebeveynin rolü vericiliktir ve tüm varlığıylayer alması önem taşır.

Page 140: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

9 - HASTALIKLARINARKASINDAKİ AİLE

DİNAMİKLERİ TEMELKİLİTLENME KALIPLARI

Bizden önce gelen bir aile bireyinin yaşamıyla nasılkilitlendiğimizin çeşitli kalıplarını gördük. Bu kalıplar,yalnızca psikolojimiz ve davranışlarımızı etkilemeklekalmaz, kanser, depresyon, kalp hastalığı veya multiplskleroz gibi bakteri ve virüs kaynaklı olmayan bazıhastalıklara da neden olabilirler.

Bireyin, aile sistemindeki dışlanmış biriyleözdeşleşip onun duygu ve davranışlarına bürünmesiylekilitlenme oluşur. Birey sanki bu kişiye “dönüşmekte”,onun acısını tekrar ederek hatırasını canlı tutmakamacıyla bilinçdışı bir çabayla onunlaözdeşleşmektedir.

Hellinger buna iyi bir örnek vermiştir: İlk çocuğunuzamansız yitiren bir ailenin diğer çocukları, üzerlerindekendi isimleri yazan fincanlar kullanırlar. Çocuklardanbirine genç ölmüş ağabeyinin fincanı verilir. Bu hareketaslında ölen ağabeyiyle çocuk arasındakiözdeşleşmenin onaylanmasıdır. Böyle bir durumdakiçocuk büyüme sürecinde kendi yaşamını yaşadığını,

Page 141: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kendi davranış ve duygularına sahip olduğunu düşünsede aslında ağabeyinin hayatını canlandıra-bilecektir.

Kilitlenmelerin kimsenin seçimi olmadığını, bunlarakolektif vicdan dediğimiz bilinçdışı bir kolektif gücünneden olduğunu açıklamıştık. Bir aile üyesinin, kendinibu güçten özgürleştirmesinin ne kadar zor olduğuna dadeğinmiştik. Danışan, özdeşleşmekte olduğu ailebireyinin kim olduğundan, bu kişinin başından nelergeçtiğinden tamamen habersiz olabilir. Hatta bu durum,ailede gizlenen bir sır varsa daha da karmaşık bir halegelmiş olabilir.

Özdeşleşmenin etkisi, aile içindeki dengesizliğeneden olan olaya bağlı olarak, duygusal bozukluklar,psikosomatik rahatsızlıklar ve psikoz olarak kendinigösterebilir. Kişi gerçekte kendi olmadığı, kendineyabancı olduğundan, diğerleriyle ilişki kurma yetisi deetkilenir.Özdeşleşme, dışlanmış kişinin tespit edilip danışanınonu ayrı bir birey olarak algılaması ve varlığınıonaylayarak onun kaderinin ayrı olduğunu anlamasıylaçözülür. Bu süreci kolaylaştırmak için meydana gelmişkilitlenmeleri açacak çözüm cümleleri kullanırız. Bazıdurumlarda, danışan karşısındakinin ayrı bir bireyolduğunu kavrayana kadar bu cümleleri onatekrarlatmamız gerekebilir.

Böylelikle danışan bir adım geri atabilir. İyileştiricibir etkisi olan bu geri adım, korunma amacı ile bir

Page 142: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

başka aile bireyine, büyük olasılıkla da ebeveyndenbirine yakınlaşmasını gerektirir. Örneğin danışan,annesinin ailesinden biriyle özdeşleşmişse babasınınetki alanına girmesi daha doğrudur.

Hellinger, hastalık ve acıya yol açan ailekilitlenmelerinin nedeni olarak üç temel kalıptan sözeder. Onları, “izlemek”, “yerini almak” ve “suçunkefareti” olarak adlandırır.

Bunlara sırasıyla göz atalım.

İzlemek (Peşinden Gitmek)

Kişinin köken ailesinde erken ölüm varsa, örneğinebeveynden biri kaza, hastalık, cinayet veya savaşsonucu ölmüşse, ailedeki çocuklardan biri, “seninpeşinden gelmek istiyorum” eğilimini göstererek kazageçirmeye, hastalanmaya veya intihara yatkın olur.Sanki sembolik olarak sırtını yaşama dönmüş veebeveynine “Sen öldüysen ben de yaşamakistemiyorum. Peşinden ölüme geliyorum” demektedir.

Burada gördüğümüz çocuğun kör sevgisidir. Çocuk,ana babasına bilinçlice bakabilse ve onların kendisiiçin ne hissettiklerini kav-rayabilse, onların peşindenölüme gitmeyi aklından bile geçirmezdi.Ana babaların büyük bir bölümü çocuklarının

Page 143: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yaşamalarını ister.Çocuğun ölmüş bir aile bireyini bilinçdışı bir biçimdeizlemek istemesinin örneklerine önceki bölümlerderastladık. Örneğin ilk bölümde Max, erken ölenbüyükbabasının peşinden gitmek ister; 7. Bölümde birdanışan, toplama kampında ölen kız kardeşini izlemekister; gene aynı bölümde Rosella, teyzesinin peşindenölüme gitmek ister.

Üstlenmek (Yükü Üstlenmek)

Rosella aynı zamanda anneannesine “senin yerine benyaparım” der. Bir başkasının yükünü üstlenme çabasıailede acıya yol açan ikinci senaryodur. “Yüküüstlenme” senaryosu aileden birinin peşinden ölümegitmek isteyen bir ebeveynle başlayabilir. Anne ya dababasında bu eğilimi hisseden çocuk, “Sevgilianne/baba sen öleceğine ben öleyim” der. Diğer birdeyişle, ebeveyninin eğilimini kendi üzerine alarak körbir sadakatle onu kurtarmaya çalışır. “Senin yerineben” dinamiği, çocuğun hasta annesi için hasta olmasınaya da başka bir yolla ailedeki acıyı üstlenmesine nedenolur.Hellinger, hem para hem de kalacak yer sıkıntısı çekenyoksul bir ailede, annenin tekrar hamile kalmasıyla

Page 144: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yaşananları buna örnek olarak vermiştir. Küçükçocuklardan biri, yaşanan sıkıntının aileye yeni birbireyin katılmasıyla artacağını anlayınca hastalanır vesonunda ölerek kendine göre bebeğe yer açar.Çocukların bir kişinin yükünü veya acısını bir başkasıtaşıya-bilirmiş gibi büyülü bir inanca sahip olduklarınadaha önce de değinmiştik. Sanki aile büyüklerindenbirinin hastalığını üstlenerek o kişiyi kurtarabilirlermişgibi. Bu çocukça düşünce yüreğimizi sız-latsa da gerçekhayatla bağdaşmaz. Artık ailede bir yerine iki hastavardır.

Çocuk bu hareketinin doğuracağı sonuçları, yanikendisine ait yükü çocuğunun üstlenme çabasınıseyreden bir annenin nasıl hissedeceğini bilebilse,böylesine yanlış bir işe kalkışmazdı. Kör sevgide kişiyalnızca kendini görmektedir. Bilinçli veya bilgecesevgide ise kişi tüm sonuçları görür ve diğer kişilerinneden öyle davrandıklarını anlar.

Aile Dizimi seansındaki can alıcı nokta kör sevgidenbilinçli sevgiye geçiştir. Bu geçiş ancak danışanın, anababasıyla yüzleşip onların ne istediklerini vehissettiklerini doğrudan görmesi ve artık bir yetişkinolmasına rağmen nasıl çocukça davrandığının farkınavarmasıyla gerçekleşir.

Yükü bırakmak ve aradaki bağa sırt dönmek herzaman kolay değildir. Ayrılmak için yalnız kalmayıgöze almalı, duyacağımız suçluluk hissine katlanmalı ve

Page 145: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

cesur olmalıyız. Yardım etme dürtüsüne rağmenyapabileceğimiz hiçbir şey olmadığının bilincinevarmamız gerekir. Aile Diziminde sık sık uyguladığımız“onurlandırma” hareketi bizi bu dönüm noktasınagetirir. Saygıyla eğilip bilinçsizce almış olduğumuzyükü iade eder ve ayağa kalkıp kişinin kaderinikendisine bırakırız. Ancak ve ancak o zaman gerçekanlamda ayrılıp kendi yolumuza gidebiliriz.

Örneğin, 3. Bölümde Antonella, babaannesinindedesine duyduğu öfkeyi üstlenip kendi babasınaaktarıyordu; 5. Bölümdeki danışan, babasının taşıdığıkatil eğilimini — babası kendi annesini öldürmüştü —üstlenmişti; 6. Bölümde ise kurban ve suçlularınyüklerini üstlenme konusunda pek çok örnek gördük.

Suçun Kefareti

Hastalıkların bir başka nedeni de Hellinger’in “suçunkefareti” olarak adlandırdığı eğilimdir. Kişisel suçlulukduygusu da bu kapsama girer. Örneğin kürtajın derinetkilerini anlamadan, bu sıradan bir şeymiş gibidefalarca kürtaj olmuş bir kadın kefaret olarak rahimkanseri geliştirebilir. Ya da annesini reddeden birkadın kendini cezalandırmak için göğüs kanserigeliştirebilir. Kolektif vicdan ana babanın

Page 146: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

reddedilmesine izin vermez.Kefaret başka bir aile bireyinin suçunu üstlenmeyi dekapsar. Danışan, denge bölümünde gördüğümüz gibibirinin yükünü üstlenmiş de olabilir. Örneğin eğer birkatil işlediği suçun cezasını çekmediyse, çocukdedesinin suçunu üstlenerek hastalanabilir ya daintihara yeltenebilir.

5. Bölümde buna örnek olarak 11 kürtaj geçirmişannesinin suçunu üstlenerek şizofren olan bir anneyi;ailedeki terör örgütü üyelerinin suçlarına karşılıkkendini öldürten bir aile bireyini gördük.

Bunlar dizimlerde gördüğümüz temel kilitlenmekalıplarıdır ve dengesi bozulmuş aile sistemlerinintetiklediği hastalıkların psikolojik kökenlerinioluştururlar.

Hastalıklar

Çoğu kez hastalığı kurtulmamız gereken bir düşmanolarak görürüz. Oysa hastalık bedenimizin bizeyolladığı ve deşifre edilmeyi bekleyen bir mesajdır.Bazen beden derin bir psikolojik konuyu veya duygusalbir yarayı hastalık yoluyla iyileştirmeye çalışıyorolabilir. Bunu keşfederek mesajı çözebiliriz. Bazen dehastalık tüm çabamıza rağmen anlaşılamaz. Bunun da

Page 147: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kendi anlayışımız ve kontrolümüzün dışında olduğunukabul etmemiz gerekir.Her iki durumda da kişinin, toplum tarafından dabenimsenmiş olan ve hastalığı savaşılması gereken birdüşman olarak gören anlayıştan kurtulması gerekir.Oysa savaşçı tutum ne yazık ki günümüzün yüksekteknolojiye sahip tıp dünyasında çok yaygındır.Hastalığı “fethetme” düşüncesinden yola çıkılır.“Kanseri Fethedin” gibi kitap başlıkları bu tutumuözetler. Böylece kontrolün bizde olduğunu ve daha fazlabilimsel bilgi ile karmaşık ve pahalı tıp gereçleriylehastalığı yenebileceğimizi düşünürüz.

Hastalıklara dizim çerçevesinde baktığımızda isebize çoğunlukla dışlanmış birini gösterdiklerine tanıkoluruz. Hastalıktan kurtulma çabası aile sistemindekidışlanmış kişiden “kurtulma” çabası gibidir. Buanlamda hastalık kolektif vicdanın iyileşme çabasıdır.Hastalığı yüreğimizle kabul etmek, dışlanmış kişiyi deyüreğimize kabul etmektir. Böylelikle bazen hasta olmaihtiyacı da ortadan kalkar. Kolektif alan iyileştiğindekişi de iyileşir.

Musevi bir aileden gelen danışan, Musevilerce tatilolarak kabul edilen Cumartesileri şiddetli bir başağrısına tutuluyordu. Kendini dindar saymıyor,atalarının Musevi oluşunu önemsemiyordu. Dizimsırasında anneannesinin Polonya’dan kaçtığını veailesinin büyük bir bölümünü de soykırımda

Page 148: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kaybettiğini öğrendik. Atalarını yürekten onurlandırıponlara, “Ben de Musevi’yim” dedikten sonra başağrıları geçti ve bir daha tekrarlamadı. Kronikhipermet-ropluğu bunun yan etkisi olarak büyük ölçüdegeriledi.Danışanın fiziksel rahatsızlıkları ona unutmuş olduğuköklerini hatırlatıyordu. Kolektif vicdan bu denliönemli şeylerin unutulmasına izin vermez. Köklerinibilinçle hatırlayıp nereden geldiğini ve yaşanmışolanları içselleştirdiğinde baş ağrısına gerek kalmadı.

Kısaca, hastalığımızla uzlaşmaya ve onun köklerinianlamaya hazır olduğumuzda, hem dışlanmış kişiyihatırlayıp hem de hastalığımızı iyileştirebiliriz.

Bununla birlikte, gizemlerin karşısında alçakgönüllüolmayı bilmemiz gerekir. Bir tedavi yönteminin tıbbi yada psikolojik tüm sorunları çözeceğini düşünmekgerçekçi değildir. Yaşam bize bazı şeyleri gösterir vezihnimizle anlamamızı sağlar. Ancak pek çok şey dezihnin sınırları dışında kalır. Hastalıkla uğraşmakyaşamın gizemli yönü ve insan zihninin sınırlarıylabarışık olmayı gerektirir.

Dizimlerde bazen hasta kişinin, hastalığıyla gizli biranlaşma içinde olduğunu görürüz. Bu konuda deneyimlibir terapist, danışanın hastalığını anlatırken yüzündebeliren gizli tebessümü fark eder. Bu tebessüm aslındaaile sistemindeki dışlanmış bireyle yaşadığıözdeşleşmenin gizli bir onayıdır.

Page 149: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Danışanın fiziksel bir sorunu veya hastalığı hakkındabir sorusu varsa uygulanacak yaklaşımlardan biri hemdanışan hem de hastalık için birer temsilci seçmektir.İki temsilcinin etkileşiminden, hastalığı temsil edenindanışanın köken ailesinden dışlanmış ya da reddedilmişbiri olup olmadığını anlayabiliriz.Daha önce de söz ettiğim gibi danışan, dışlanmış kişiyibilinçli olarak yüreğine aldığında hastalanmaihtiyacından kurtulabilir. Ancak dizimlerde esasamacımız danışanı iyileştirmek değildir. Amacımızsaklı olan gerçeği ışığa çıkarmaktır. Bir sorundankurtulmak veya gerçeği değiştirmek yerine ona ışıktutmak, bir kişiye ya da bir olaya açılmamızı sağlar.Hastalık yaşamın bir parçasıdır ve kişinin ailedinamiklerine yeni bir açıdan bakması hastalığınıiyileş-tirmeyebilir. İyi terapide hedef yoktur vesonuçlara atlamadan olayı önyargısız olarak ele almakbu sanatın inceliğidir.

Rahimde Tümör

Orta yaşlı bir Amerikalı olan Nora, rahmindekitümörün gerisindeki dinamiği anlamak istiyordu. Norave tümör için birer temsilci seçtik, ararlında birazmesafe olacak şekilde onları yüz yüze yerleştirdik.

Page 150: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Tümörün temsilcisi hemen yere bakmaya başladı. Buhareket bir ölüye baktığının göstergesidir. Tümörüntemsilcisi, Nora’nın temsilcisine bakamıyordu.

Nora’ya tümörün kimi temsil ettiğini sorduğumda,uzun uzun dizime bakıp “Galiba babamı” dedi. Kiminöldüğünü sordum. “Ben 5 aylıkken annem” diyeyanıtladı.

Anne için bir temsilci seçip iki temsilci arasına,tümörün temsilcisinin baktığı noktaya uzanmasınısöyledim. Ardından, tümörün temsilcisine artık tümörüdeğil, danışanın babasını temsil ettiğini söyledim. Hemannenin hem de Nora’nın temsilcisi derindenetkilenmişti. Baba bir süre sonra Nora’ya bakabildi.Anneden ayağa kalkıp kızına bakmasını istedim. Çocukannesine yaklaşamıyordu, çünkü annesine yönelimi çokerken bir dönemde kesintiye uğramıştı (8. Bölümdekonuya değinmiştik). Annesine kendi başına gidemezdi.Bir süre bakıştılar. Anneden kızına yaklaşıp onututmasını istedim. Annenin bu hareketinden biraz sonradanışanın temsilcisi ağlamaya başladı.

Bu noktada Nora’nın temsilcisinin yerine dizimegirmesini ve bu sarılışı onun deneyimlemesini istedim.Ağlamaya başladı, görünür biçimde yumuşamıştı.Annesine bakarak ona “Teşekkür ederim” demesinisöyledim. Bunu dedikten sonra annesinin gözlerinebaktı ve “Artık kalabilirim” diye ekledi. Bu cümlehayatta kalma niyetini ve yaşama isteğini gösterir.

Page 151: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Babasına bakıp ona da, “Artık seninle kalacağım.Lütfen beni çocuğun olarak gör” dedi.

Baba da kızına “Sana bakacağım ve seni kızım olarakgörüyorum” dedi. “Bana anneni ve annene duyduğumsevgiyi hatırlatıyorsun” diye ilave etti. Bu sözlerNora’ya dokundu ve babasına gidip onu kucakladı.“Artık senin çocuğun olarak kalacağım” diye tekrar etti.

Bu durumda “Senin çocuğun olarak” cümlesi veannenin tanınması, çocuğun annenin yerini almasını

engellemek açısından önemlidir. Babasının onagelmesi yerine Nora’nın babasına kendi ayaklarıylagitmesi de önemlidir. Annesine gidemez, çünküannesini kaybettiğinde çok küçüktür ama babasınagidebilir.

Gördüğümüz örnekte hastalık, çocuğun annesinebilinçsiz olarak “seni ölümünde izlemek istiyorum”demesi anlamına geliyor olabilirdi.

Annesini bilinçli olarak yüreğine aldığında, onunpeşinden ölme ihtiyacı ortadan kalkabilir. Ancakburada bir kez daha terapistin esas işinin söz konusudinamiği ortaya çıkarmak olduğunun, hastalığıiyileştirmek olmadığının altını çizmek istiyorum.Hastalığın iyileşmesi bir yan etki olabilir, ancak anakaygımız değildir. Hatta sonradan danışana diziminetkisini, hastalığın iyileşip iyileşmediğini sormak biledanışanın yaşamına inceden bir müdahaledir.

Page 152: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Multipl Skleroz

İngiliz Jennifer, son yılda hızla ilerleyen multiplskleroz hastalığının nedenine bakmak istiyordu. Kendisive hastalığı için birer temsilci yerleştirdiğimdeJennifer’ın saldırgan bir tutum sergilediğini fark ettik.Yumruklarını sıkmıştı, katil enerjisi taşır gibigörünmekteydi

Bir süre sonra dizimi kesip ailesi hakkında sorularsordum. Baba tarafından dedesinin ilk eşinin, doğumsırasında bebeğiyle birlikte öldüğünü öğrendik.

Daha önce de gördüğümüz gibi doğum esnasında ölenbir anne, aile sisteminde sanki cinayete kurban gitmişgibi algılanır. Bu olay danışanın saldırgan tutumunuaçıklamaktadır.

Bu bilgi üzerine yeni bir dizim oluşturarakbüyükbaba, ilk eşi ve ölen bebek için temsilcileryerleştirdik. Çocuk yere uzandı. Büyükbaba ile eşinekendi içsel hareketlerini izlemelerini söyledim.Büyükbaba yoğun bir iç çatışması yaşamaktaydı. Öncekarısıyla çocuğuna sırtını dönmek istedi — karısınınölümünden suçluluk duymaktaydı — sonra geri gelerekyavaşça karısına yaklaştı. Birbirlerine yakın durdular.Karısı önce başını onun omzuna koydu, sonra gidipçocuğunun yanına uzandı. Büyükbaba çok sarsılarakağlamaya başladı. Sonra o da gidip yanlarına uzandı.Danışan ile babası olan biteni izlemekteydi. Çok

Page 153: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

etkilenmişlerdi. Birbirlerine yaklaşıp kucaklaştılar.Multipl skleroz, sara ve panik atak gibi hastalıklar

genel olarak bastırılmış katil enerjisinin sonucudur.Hellinger, bu hastalıkların, ailedeki bir cinayet ya dacinayet olarak algılanan bir olayı gösterdiklerini söyler.Danışan bu enerjiyi üstlenir ve hastalık, üstlendiğisaldırganlığı bastırma çabası sonucunda oluşur.Yukarıdaki örnekte çözüm, büyükbaba ile ilk eşiarasındaki sevginin ortaya çıkıp kimsenin cinayetekurban gitmediğinin ve bu ölümden herhangi bir şekildesorumlu olmadığının anlaşılması ve ilk eşle ölençocuğun onurlandırılmasıyla gerçekleşir.

Şizofreni vakalarında çoğu zaman ailede bir cinayetolduğunu görürüz. Şizofren kişi aynı anda hem kurbanhem de katille özdeşleşmektedir, çünkü ikisi de ailedendışlanmıştır. Bu çifte özdeşleşme, şizofreni hastalığındave manik depresyonda görülen çift kişiliğin altındakinedenlerden biridir.

Aile Dizimiyle çeşitli hastalıklar arasındaki ilişkibaşka kitaplarda ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Onuniçin burada daha fazla örnek vermeyeceğim.Hellinger’in kendisi kanser ve şizofreni hastaları dadahil olmak üzere çeşitli hastalarla pek çok araştırmayapmış ve hastalıkların arkasında bazı dinamiklerolduğunu keşfetmiştir. Biz burada bunlara kısacadeğindik. Dizimlerde bu bilgilerden geçerli hipotezlerolarak yararlanılabilir.

Page 154: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Hastalık için öne sürülen dinamiklerin belli birdizimin gerçekleriyle bağdaşıp bağdaşmadığınıdoğrulamak şarttır. Terapist teorileri gerçeği yansıtacakşekilde uyarlamaya açık olmalıdır. Hel-linger’in“fenomenolojik yaklaşımı” budur. Kişi fenomeni izlerve her türlü katı düşünce ve yargıyı bir kenara bırakarakbu gözlemlerden sonuca ulaşır.

Page 155: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

İKİNCİ KISIM - GÜNCELİLİŞKİLERİ ANLAMAK

Page 156: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

10 - KADIN-ERKEK İLİŞKİSİ

Aile sisteminde iki temel ilişki vardır: Biri ebeveynçocuk arasındaki hiyerarşik ilişki, diğeri karıkoca veyabirlikte yaşamaya karar vermiş kadınla erkekarasındaki eşit ilişkidir.

Bu bölümde eşitler arasındaki ilişkinin özelliklerinianlamaya çalışacağız. Kadın-erkek ilişkisinin, ebeveyn-çocuk ilişkisinden nasıl farklı olduğunu ve ondan neşekilde etkilendiğini irdeleyeceğiz.

Bir çocukla yetişkin arasındaki farka baktığımızda ilkdikkati çeken, çocuğun görece çaresizliği ve kısıtlısorumluluğuna karşı yetişkinin yaptıklarından dahafazla sorumlu olmasıdır.

Büyümek için sorumsuzluktan ve başkalarınınbakımına muhtaç olma duygusundan vazgeçmemizgerekir. Çoğumuz bunun farkında olsak da eşimizinbakımına ihtiyacımız varmış gibi davranıp ihtiyacımızkarşılanmayınca da hayal kırıklığına uğrarız. Kendikendimize bakmanın doğal sürecine direnip başkasıtarafından korunup kollanmak isteriz.

Alma Verme Dengesi

Page 157: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Ebeveynle çocuk arasındaki ilişkiye baktığımızdahemen bir dengesizlik göze çarpar. Çocuk yetişkinebağımlıdır; anneyle baba verir, çocuk alır. Çiftlerarasındaki ilişki ise dengelidir. Karşılıklı bir alışverişvardır ve her iki taraf da hem alan hem veren roll eriniaz çok eşit olarak oynarlar.

Temelde erkek kendinde eksik olanı kadından alır vekadında eksik olanı ona verir; kadın da kendinde eksikolanı erkekten alır ve erkekte eksik olanı ona verir.İkisi de dengeli bir değiş tokuşa, karşılıklı olarak birşeylere ihtiyaç duyduklarını göstermeye hazırolmalıdırlar.Bu alışverişin maddi, cinsel, duygusal, ruhsal vezihinsel, kısaca her alanda gerçekleşmesi gerekir.İlişkiyi ayakta tutan, çiftler arasındaki bağlılığıderinleştiren güç budur. Birbirleriyle alışverişleriarttıkça aralarındaki bağ da o oranda güçlenecektir.

Ebeveyn-çocuk ilişkisinde, bağ kendiliğindendir;çocuk istese de istemese de ana babasına biyolojikolarak bağlıdır. Kadın-erkek arasındaki ilişkide iseberaberlik seçime dayalıdır. Aralarında değiş tokuşlabir bağ yarattıktan sonra ayrılmaları zorlaşır. İnsanlaristediklerini yapma özgürlüklerini kaybetmektenkorktukları için çok vermek ve çok almaktan çekinirler.

Ebeveyn-çocuk ilişkisindeki ana dinamiği, “Senbüyüksün, ben küçüğüm, sen verirsin, ben alırım”cümlesiyle ifade ederiz. Kadın-erkek ilişkisinde ise

Page 158: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

birbirlerine söylemeleri gereken, “Bende seninihtiyacın olan bir şey var ve bunu sana sunmayahazırım, sende de benim ihtiyacım olan bir şey var vebunu da senden almaya hazırım” cümlesidir.

Sorunların Başladığı Yer

Eşler ilişkilerine kendi ailelerinden taşıdıkları yüklegelirler. Bundan dolayı ebeveyn-çocuk ilişkisininkadın-erkek ilişkisinde önemli bir etkisi vardır. Kişi,aile düzeni ve doğal hiyerarşiye aykırı davranarakkendi ana babasına “vermeye” kilitlenmişse,karşılığında eşinden alarak durumunu telafi etmeyeçalışır. Eşini ebeveyni olarak görür. Her şey tersinedöner.Dengeyi sağlamanın ve durumu düzeltmenin yolu,kişinin ebeveyniyle ilişkisinde “küçülmesi”, yani anababayı oynayacağına çocuk rolüne dönmesi ve eşiyleilişkisinde de “büyümesi”, yani sorumluluk alarakilişkide daha verici olmasıdır.Kadın-erkek ilişkisi, aralarındaki alışveriş sırasında,dengenin bozulmasıyla dengeyi sağlama arzusu arasındagider gelir. Eşler arasındaki gerginlikler de bu dinamikkapsamında yer alır.Ancak çoğu zaman sorunun daha derinden

Page 159: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kaynaklandığını görürüz. Örneğin, bir çocuğunebeveynine davrandığı gibi eşine davranan bir kadınıele alalım. Kendini çaresiz ve bağımlı hale getirerekerkeğe, ona verebileceği değerli hiçbir şeyi olmadığınıve erkeğin ona verdiğinden kat kat fazlasına ihtiyacıolduğunu bildirmektedir. Yetişkin olmasına rağmenmuhtaç konumdadır; sınırsız destek ister ve olaylarıyönlendirerek bakımını garantilemeye çalışır.

Hasta annesine yaşamı boyunca bakmış bir kadınındiziminde, kadın kocasına muhtaç bir çocuk gibiyaklaşır. Güncel ailesini dizdiğimizde kadın, sanki anneolan o değilmiş gibi çocuklarıyla birlikte durur. İlişkidedaha çok alan odur. Sonunda çocuklarını kocasınabırakıp giden de o olur. İlişkiyi terk eden tarafgenellikle daha çok alan taraftır.

Ancak bu durumda koca da karısının gitmesindensorumludur. Dizimde kocanın karısına düzenli olarakebeveyni gibi davrandığına ve sanki kendinin hiçbirşeye ihtiyacı yokmuşçasına, karısının istemesini bilebeklemeden tüm ihtiyaçlarını karşıladığına tanık oluruz.Böylece karısına onun her isteğini karşılamaya hazırolduğunu, ancak ondan hiçbir şey almaya ihtiyacıolmadığını bildirmiştir. Karısının dengeyi kurmak,ilişkide kocasıyla eşit olmak, bir eş ve anne olaraksorumluluk almayı öğrenme şansı kalmamıştır.

Bir başka ilişki örneğinde de erkeğe bir prens gibidavranıldığına tanık oluruz. Sonunda ayrılan erkek olur.

Page 160: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Dengenin onarılmaz halde bozulduğunun tipik birgöstergesidir. Genelde almak vermekten daha zordur.Alan kişi geri verme baskısı hisseder ve eğer böyle birşansı yoksa ayrılır. Söz konusu adamın bir sonrakiilişkisinde eşi ondan daha çok şey isteyerek ilişkinindaha sağlıklı yürümesini sağladı. Böylece adam birerkek olarak kendi değerinin ve kendi ihtiyaçlarınındaha çok farkına varabilmişti.

Eşlerden biri bilincinde olmaksızın diğerindenebeveyni olmasını ister veya diğeri için ebeveyn rolüüstlenirse ikisi arasındaki eşitlik bozulur ve ilişkidengesini yitirir. İlişki kuran kadınla erkeğinbirbirlerinden bir şey istemeleri ve aynı zamanda dabirbirlerine borçlu olduklarının bilincinde olmalarıgerekir. İlişkilerin püf noktası her iki tarafın dakarşıdakinin geri verebileceği ya da geri vermekisteyeceği kadar vermek veya karşıdakinin alabileceğikadar almayı bilmektedir.İlişki dinamiğinin bu derinliklerini görebilmek keskinbir bakış gerektirir. Dengesizlikler genelde eşler neolup bittiğini anlayamadan oluşuverir. Bol kesedenvermek veya doymak bilmeden almak erken çocuklukdöneminde kişinin davranış kalıbı haline gelmişolabilir. Dengesizlik arttıkça ilişkiden kopma eğilimibaşlar.

Yakın bir geçmişte bana danışmaya gelen genç birçifti örnek alalım. Kadın eşini iki çocuğuyla bırakıp

Page 161: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gitmişti. Ona göre sorunun nedeni kocasının yaşamışolduğu bir kaçamaktı ve terapiye gitmelerini isteyenkendisiydi.

Seans sırasında sorunun kadında olduğu ortaya çıktı.Problem, kadının en ufak sorunda kocasını terk etmeeğilimiydi. Bunu daha önceki ilişkilerinde de yaşamış,meydana gelen ufak aksaklıkları bahane edip erkeklerisuçlayarak terk etmişti. Bu ilişkide erkeğin daha çokveren ve az isteyen taraf olduğu ortaya çıktı. Erkeğineğilimi de, eşininkiyle danışıklı dövüş olarak, kendiniyetersiz ve değersiz görüp tüm suçu üstlenmekti.

Kadının erkeklere duyduğu öfkenin sorumluluğunuüstlenmesine yardımcı oldum. Bu öfke annesindenaldığı bir duyguydu. Annesi de babasını terk etmişti.Erkeğe de kendine düşenden fazlasını yüklenmemesiiçin ne yapması gerektiğini gösterdim. Çift ilişkilerinisürdürmeseler de barış içinde ayrılmayı başardılar.Kadın ve erkeğin sevgili oldukları her ilişkide,birbirlerinden taleplerde bulunmaları doğaldır. Elbettebunun yanı sıra iyi niyetli bir değiş tokuşla dengeyikurma gayreti de şarttır. Eşlerden biri ihtiyaçlarınıgöstermeye hazır değil ve alamıyorsa ya da vermekistemiyorsa sorunlar baş gösterir. Aynı şekilde eşlerdenbirinin sürekli ebeveyn ya da çocuk gibi davranması dasorun yaratır. Her iki durumda da ilişki içindedengesizlik söz konusudur ve düzeltilmediği takdirdegenellikle boşanmayla son bulur.

Page 162: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Evli bir Fin olan Lars, 8 aylık kızları için aşırı birendişe duyuyor, kızlarının bakımı konusunda karısınınsorumluluklarını da üstleniyordu. Bu davranış Lars’ınkendi gücüne ve “erkekliği”ne duyduğu özgüveneksikliğini ortaya koymaktaydı. Lars’ın babası kendibabasını küçük yaşta kaybetmişti. Aile sistemindeerkekleri sıraya dizdik. Lars babasının, babası dabüyükbabanın önünde durdu. Lars, babası ilebüyükbabasından akan gücü hissettikçe kendi ailesikonusunda rahatladı. Sonunda gülerek, “Artık kendimidaha az önemli hissediyorum” dedi. Bu cümle bizebabasının acısını onun yerine taşıdığını ve kendinibabasına karşı sorumlu hissettiğini gösteriyordu.Bundan dolayı güncel ailesinde bir koca ve baba olarakyeterli güce ulaşamamıştı.

Dengeyi sağlama konusundaki isteğimizdesamimiysek, bize yaşam verenlerin önünde çocuk, ilişkiiçin seçtiğimiz kişiyle yetişkin, çocuklarımızla daebeveyn olmalıyız. Ana babamız bizi yeterince sevmedidiye sızlanmayı bir kenara bırakıp yetişkin olarakdünyadaki yerimizi ve ebeveynlik rolümüzünsorumluluğunu almalıyız. Aile dinamiği açısındanbaktığımızda yaşamda önemli olan ne yaptığımız venasıl davrandığımızdır; bunları yaparkenhissettiklerimiz değil. Baba olan bir erkek çocuklarınakarşı sorumludur, çünkü baba olmayı seçmiştir. Bu tekbaşına yeterli bir nedendir, bu açıdan baba olma

Page 163: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

konusunda ne hissettiği konu dışıdır.Sosyal kişilik konusundaki Aile Dizimi modelini

şöyle özetleyebiliriz: Ana babamıza karşı biz küçüğüz,onlar büyükler; çocuklarımıza karşı biz büyüğüz, onlarküçükler; eşimizle ilişkimizde ise eşitiz.Yetişkin bir ilişkide kendimizi zaman zaman “küçük”hissediyorsak veya eşimize o çocukmuş gibidavranıyorsak, köken ailemiz ya da önceki eşimizletamamlanmamış bir sorundan ötürü ilişkimizde dengeyikuramamışız demektir. Yaşanan dengesizlik tek taraftankaynaklandığı gibi her iki eşin sorumluluğu da olabilir.

Bazı durumlarda iki tarafın da çözümlenmemişsorunlarının aralarında işlevsel bir uyum sağladığınatanık oluruz. Her iki taraf birbirlerinin ihtiyaçlarınıkarşılayacak rolleri öyle bir uyumla oynarlar kiaralarındaki sorun hiç ortaya çıkmayabilir. Örneğin birmazoşistin bir sadiste ihtiyacı vardır. Hükmetmeyiseven biri hükme-dilmeyi seven birine ihtiyaç duyar veböylesine iki kişi birbirlerini bulursa mükemmel biruyum sergileyebilirler. Kendine anne arayan bir adamkendine çocuk arayan bir kadın bulabilir. Kadınlarasaygı duymayan bir adam erkeklerden saygı haketmediğini düşünen bir kadın bulabilir.

Olumlu ve Olumsuz Değiş Tokuş

Page 164: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Alma verme dengesinde bir sarkaç hareketi vardır.Ben senin için bir şey yaptığımda, bu hareketiminyarattığı momentumla sen de benim için bir şey yapmakist ersin. Bu bil inçl i bir iş kont rat ı değildir. Kişiselvicdanımızla yaratılmış doğal bir ilişki dinamiğidir.

Yapıcı yönde işlediğinde ilişkideki etkisi kolaycagözlemlenir: Birbirimizle uyumlu bir alma vermegelgitinde ilerleriz. Sana sevgim, sana bir şey verme isteği uyandır ır ve sen de benden güzel bir şey aldığındaonun karşılığını verme arzusu duyarsın. Böylecesarkacın her sallanışı ilişkiyi derinleştirir. Buna yapıcıdeğiş tokuş deriz.

Ancak sarkacın salınımı ilişkide zor, acı verici,köstekleyici, yani kısaca yıkıcı şeyler yaptığımızda daaynı şekilde işler. Eğer ben sana kötü davranırsam,maddi veya duygusal olarak onayın olmadan senden birşey alırsam, sende de büyük olasılıkla onayım olmadanbenden bir şey alma arzusu uyandırırım.Eşini aldatmış bir kadını örnek alalım. Bir başkaerkekle beraber olmuş ve bu hareketiyle ilişkisiniyaralamıştır. İlk bakışta kocanın yeterince anlayışlıolup karısını affetmesinin en olgun ve medeni davranışolduğunu düşünebiliriz.

Ancak bu düşünce aile dinamiği kurallarına göregeçerli değildir. Denge Yasasına göre kadının ilişkidedengeyi yeniden sağlamak için gerçek bir fedakarlıktabulunması gerekir. Kocası, karısından vermekte

Page 165: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

zorlanacağı bir şey istemelidir; kadın çok değer verdiğibir şeyden kocasına değerli bir şey vermek adınavazgeçmelidir. Örneğin, kocasıyla hafta sonu dağlaragitmek için kendisi adına önemli bir iş toplantısındanvazgeçmesi gibi. Gücendiren taraf kişisel bir özveridebulunmalı ve yaptığı göstermelik bir jest değil, gerçekbir özveri olmalıdır.

Bağışlayıcılık Hıristiyan kökenli toplumlarda önemlibir erdem olarak kabul edilir. Aile sisteminde isekarşındakini küçük düşürmektir. Bağışlayarak kendimizieşimizden daha ahlaklı, daha bilge bir konumayüceltiriz. Kimsenin kimseyi bağışlamaya ya dakimseden af dilemeye hakkı yoktur. Aksi takdirdeilişkinin dengesi bozulur. İşin ilginci, af dileyen kişidiğerinden bir şey istemektedir, oysa asıl yapmasıgereken davranışının neden olduğu sonuçlarakatlanmaya hazır olduğunu göstermektir. “Üzgünüm”demekle “Lütfen beni affet” deme arasında bir farkvardır. “Affeden” eş, büyük olasılıkla konuyu tekrartekrar gündeme getirir. Bu, ilişkide eşitliğinbozulduğunun işaretidir.

Başka örnekler: Kadın kendi köken ailesininkaderiyle kilitlenmiş olduğundan kocasına çok açıkdeğildir. Koca da bir kaçamak yaşayarak bunu“dengeler”. Evli sevgilisinden çocuğu olan bir başkakadın, sevgilisinin karısından boşanmayıp çocuğubüyütmesine yardımcı olmamasının intikamını,

Page 166: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çocuğuyla görüşmesini engelleyerek alır.Yıkıcı yöndeki alma verme gelgiti budur. Sarkacın

her bir hareketinde, bir taraf diğer tarafın yaptığındanbiraz eksik bir kefaret isterse, ilişki zedelenmez vedenge yeniden sağlanır. Öte yandan dengeyi sağlamakadına yapılan hareket, işlenen suçtan daha büyükseilişki çıkmaz bir döngüye girer ve yıkıcı değiş tokuşderinleşir. Karşı taraf daha yıkıcı davranarak kendineyapılandan daha fazla acıya neden olmuş ve intikamhissine yenik düşmüştür.

Aldatılan koca, eşine sırtını dönüp birçok kadınlailişkiye girerse aralarındaki sevgi kısa süredezedelenir. Dengeyi, intikam alarak kurma çabası ilişkiyiçökertir. Sağlıklı bir ilişkideyse, koca kendine yapılanyanlışa daha az yıkıcı bir karşılıkta bulunarak, yapıcıdeğiş tokuşa dönmeye olanak sağlar.

Yapıcı değiş tokuşta aramızdaki sevgi karşımızdakinebiraz daha fazlasını vermemize; yıkıcı değiş tokuştaaramızdaki sevgi karşıda-kine biraz daha azınıvermemize neden olur.

Birbirimize yaptığımız iyi ve kötü hareketlerin günlükolarak tartılıp dengelenmesi, özenle ayarlanmasıgereken ince bir işmiş gibi görünebilir. Ancak hepimiz,aldığımızdan fazla mı veriyor, yoksa verdiğimizdenfazla mı alıyor olduğumuzu yüreklerimizde biliriz. İsterkabul edelim ister etmeyelim, gücenerek veripvermediğimizi ya da karşıdan çok şey isteyip

Page 167: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

istemediğimizi özümüzde biliriz.Bilinçli zihnimizin yüzeyinde bu bilginin farkında

olmayabiliriz. Onları açıkça kabul etmek istemiyor daolabiliriz. Ancak daha derin bir düzlemde ilişkidedenge olup olmadığını anlarız ve bunun sonucu olarakda bir dizim seansında gerçek çoğunlukla ortaya çıkar.Sonuç başlangıçta bizim için yeterince açık değilse deüçüncü kişiler, yani çiftle çalışan terapist ya dauygulayıcı için yeterince açıktır.

İtalyan bir adam yabancı bir kadına aşık olur vekadını ülkesindeki işini bırakarak kendisiyle İtalya’dayaşamaya çağırır. Kadın sonunda razı olur. İşindenayrılarak adamla yaşamaya Milano’ya gider. Ancakhenüz havaalanındayken müstakbel eşinin, elindekibavulu görmekten ve “İşte seninle olmaya geldim”cümlesini duymaktan hiç de hoşnut olmadığını farkeder.

“Kurban” rolüne girip adamı suçlamak yerine, sorunuustalıkla ortaya dökerek adamın gerçek duygularınıaçıklaması için fırsat yaratır. Sonunda adamdan dönüşbiletini almasını ister ve adam bu isteği yerine getirir.Adamın dönüş biletini alması, kadının kurban rolünegirmemesine ve duyduğu kişisel gücenmeyi aşmasına,adamın da verdiği sözü tutmamaktan ötürü duyduğusuçluluk duygusunu yenmesine yardımcı olur.

Bu, hak ettiğimizi nasıl istememiz ve borcumuz olanınasıl ödememiz gerektiğini gösteren basit bir örnektir.

Page 168: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Denge kavramı bu ihtiyacın farkına varmamızı sağlar.Eğer “masum” olan isteğini dile getirmezse, DengeYasasına göre kendini “erdemli kişi”, eşini de“günahkar kişi” rolüne sokmuş olur.

Pek çok ilişkiyi “masum” olanın kibri yıkmıştır.İlişkideki dengenin bozulmasındaki en büyüksorumluluk, güveninin ihanete uğradığını düşünen,kendini haklı bir hiddet içinde bulan ya da kendini karşıtaraftan erdemli görendedir. “Günahkar eş” yanlışyapmış olabilir ama yanlışının bilincindedir.Günahkarlar azizlerden daha alçakgönüllü ve daha azkibirli olurlar.Diğer yanağı dönmek, Hıristiyanlıkta erdemli birdavranış olarak öneril ir. Ancak İncil’de yer alan bu iyibil inen öğüt, dostlar ve sevgililerin aralarında kurmayaçalıştıkları doğal dengeyi zora sokar. Denge Yasasınagöre bazen biz eşimizden bazen de eşimiz bizden birşey isteme hakkına sahiptir. İlişkiyi sürdürmek içineşimizin bizden ne istediğine kulak vermemiz gerekir.

Karşı taraftan bir şey istemek yakınlık gerektirir.İlişkiyi sınar ve sınırlarını keşfetmemizi sağlar.Sınırlarımızı ve gücümüzü haksızlık etmeden kendikendimize keşfetmemiz gerekir. Bunları ilişkideherkes kendi başına çözmelidir; incelik isteyen ve zoröğrenilen bir sanattır ama kişisel olgunlaşmasürecinin bir parçasıdır. Tüm zayıflıklarımız veyanlışlarımızla insan olduğumuzun ve ne kadar

Page 169: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

anlayışlı olursak olalım şartsız sevemediğimizingöstergesidir.

İlişkilerde Bağlılık

Bir kadınla bir erkek seviştikleri an aralarında birbağ oluşur. Bu biyolojik bir bağdır. Günümüzdekikorunma yöntemleri olmasa doğma olasılığı yüksekolan bebeğin bakımını sağlamaları için anayla babaarasında doğanın yarattığı bir bağdır. Doğa bu şekildetürümüzün devamını güvenceye almaya çalışır. Çoğukişi bu dürtüyü sevgiyle karıştırır, çünkü iki kişiyibirbirine bağlar ve ayrılmalarını zorlaştırır.Bu bağın yanında sevgi ve şefkat olabilir deolmayabilir de. Aşkla seks bir arada yaşandığındaaradaki bağ daha da güçlü olur. Genel olarak insanlarınilk sevgilileriyle aralarında çok güçlü bir bağ oluşur.Bağın gücü her yeni sevgiliyle azalır.

Önceki sevgililerle yaşanılan ayrılık acısı daha sonrayaşadıklarımızdan çok daha güçlüdür. En acılı olanı dailk sevgiliyle yaşanılan ayrılık acısıdır. Ayrılıktayaşanılan acının boyutu, iki kişi arasındaki bağıngücüne orantılıdır. Beş veya altıncı eşten ayrılırkendaha az acı hisseder ve kendimizi daha çabuk“toparlarız”.

Page 170: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Sonraki ilişkilerde, biyolojik bağ daha zayıf olsa dasevgi kalitesi öncekilerden daha derin olabilir. Buaçıdan bakıldığında sevgi ile bağın iki ayrı şeyolduğunu kolayca kavrayabiliriz.

Özel bir bağı değerlendirirken her duruma kendiiçinde bakmamız gerekir. Örneğin tek gecelik birberaberlik güçlü bir bağ oluşturmasa da böyle birihtimal içerdiğini göz önüne almalıyız. Tecavüzdurumunda oluşan bağ tek gecelik bir ilişkiden dahagüçlüdür, çünkü şiddet içerir; eğer bir kadın kendi isteğidışında teslim alınmışsa, bu hareketin yol açtığı acı veöfke sevgiden daha güçlü bir bağın oluşmasına nedenolur.

Bazen biriyle fazla düşünmeden öylesine sevişirizama biriyle seviştiğimiz anda özel bir durum oluşurve bunun hakkını vermemiz gerekir. Ailedinamiklerindeki bilinçdışı etkenleri anlamaaçısından her cinsel ilişki ne kadar kısa süreli olursaolsun tanınmalı ve kayda alınmalıdır.Oluşmuş bir bağı yok etmek pek de kolay değildir.

Sevgiliyi bırakmanın tek yolu, onun yaşamımızdakiönemini kabul etmek ve ona şükran duymaktır. Bunuyapmadığımız takdirde, gerçek anlamda ayrılamayız.Aramızdaki bağ devam eder ve yeni bir sevgilinin bizeyaklaşmasını engeller. Hatta yeni eş eski eşe biryakınlık duyarsa — erkek eski eşinden hiçbir kayıp yada acı hissetmeden nedensiz bir şekilde ayrılmışsa —

Page 171: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yeni sevgili de eski eşle aynı kaderi paylaşacağınıdüşünerek bu erkeğe güvenemez.

Seansa gelen bir çift istedikleri yakınlık derecesineulaşamadıklarını dile getirmişlerdi. Kadının eskikocasından bir kızı vardı. Her iki adamı da dizimesoktuğumuzda kadının temsilcisi dikkatini eski eşeyöneltti ve şimdiki sevgili kenarda kaldı.Kadına bu dizimde ne gördüğünü sorduğumda “Buadamla evlenmek bir hataydı” diye cevap verdi. Bucümle, kendisine şiddet uyguladığı anlaşılan eski eşinehâlâ kızgın olduğunu ve onu aşamadığını gösteriyordu.Eski eşini gitmeye bırakamamıştı. Öfkesi güçlü bir bağoluşturmuştu ve kendini yeni bir ilişkiye veremiyordu.İlk ilişkinin etkisi güçlüdür ama bu, ilk ilişkinindiğerlerinden daha üstün olduğu anlamına gelmez.Ancak yaşamımızda tüm yaptıklarımızın bir etkisi vesonuçları olduğunu anlamamız gerekir. Bu özellikle demahrem ve biyolojik bir işlevi olan cinsellik içingeçerlidir.

Aradaki bağın gücü çiftin, aralarında yaşanan inişçıkışlara rağmen beraberliklerini sürdürme kararını daetkiler. Bağ zayıfsa çift ilk zorlukta ayrılma kararı alır.Bağ güçlüyse zor dönemleri atlatıp beraber kalmayadevam ederler.

Bağın başka yönleri de vardır. Eşler arasındaki sevgi,bağın güçlenmesini sağladığı gibi, sağlıklı bir değiştokuşla işleyen alma verme eylemi de bağın

Page 172: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

güçlenmesine yardımcı olur.Söylediklerimize bakıldığında, Aile Dizimi açısındaninsanların derin bağlar oluşturmak için sınırlı birkapasiteleri varmış gibi görünebilir. Daha öncebelirttiğim gibi gençken kurulan bağlar daha güçlüdürve her yeni ilişkide gitgide zayıflar. Çok ilişkisonrasında güçlü bir bağ kurma ihtimalimiz düşüktür.

Bir ya da çok ilişki yaş amış olmayı iyi veya kö tüolarak nite-lendiremeyiz. Ancak her seçimin kendinehas ve diğer seçimlerden farklı sonuçları vardır. Bazıseçimlerin sonunda diğer olasılıkların artık bizekapanmış olduklarını anlamamız gerekir. Yaşamımızyaptığımız seçimlerle şekillenir. Bu yüzden yapmışolduklarımız ve halen yapmaya devam ettiklerimizleyüzleşmemiz gerekir.

Her cinsel ilişkinin, derin bir sevgi duymadanyaşanmış bile olsa, hayatınız üzerinde büyük ya daküçük bir etkisi vardır. Birlikte olmanız bu etkiyiyaratır ve bunun farkında olmak önemlidir. Örneğin, birdizim sırasında danışan kendini hâlâ kilitlenmişhissettiği bir ilişkiyi bitirmek istiyorsa eski eşine şucümleleri söylemelidir: “Beraber olduğumuz zamaniçin sana teşekkür ederim. Bana çok şey verdi ve banaverdiklerin benimle kalacaklar. Ben de sanaverdiklerimi sevgiyle verdim ve sende kalabilirler.”

Kadın bu cümleleri söyleyerek, erkeğin kendihayatında olduğunu kabul eder ve onunla ancak bu

Page 173: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

şekilde barışabilir. Karşımızdaki-ni yürektenonurlandırdığımızda eski ilişki tamamlanır, enerjimizözgürleşir ve yeni biriyle ilişki kurmaya hazır oluruz.Sevgiyle başladığımıza ancak sevgiyle son verebiliriz.Bir kişiyi ne kadar çok seversek, ayrılırken o kadar acıduyarız. Bu acıyı duymak hem gereklidir hem deiyileştirici; karşımızdakinin yaşamımızdaki etkisininfarkında olduğumuzu gösterir. Bunu yapmadığımızdazihnimizin ve yüreğimizin derinlikleri hâlâ bağlıolduğumuzu bilir ve ilerlememize izin vermez. Kabulettiğimizde ise zenginleşir ve güçleniriz, karşımızaçıkan yeni fırsatlara sevgiyle ve bütünüyle yaklaşmayahazır oluruz.

İlişkilerde Düzen

Daha önce de değindiğimiz gibi, Kutsal DüzenYasasına göre önce ebeveynler, sonra çocuklar gelir.Ancak güncel ailede çiftlere baktığımızda önce vesonra yoktur. Kadınla erkek ilişkilerine aynı zamandabaşladıklarından zamanlama açısından ikisinin arasındaöncelik yoktur.Bununla birlikte pek çok Aile Dizimi seansında, ailebireylerinin ilk sırada erkeğin durmasını tercihettiklerine tanık oluruz. Bunu anlamak pek de zor

Page 174: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

değildir; geleneksel olarak erkek eve ekmek getiren veevi koruyan roldedir. Sistem içinde ailenin dış refahınısağlar ve dış güvenliğinden sorumludur. Kadın iseçocuklara daha yakındır ve ailenin “iç işlerinden”sorumludur. Bu yüzden erkek, eğer ailenin dışişlerinden sorumluysa dizimlerde çoğunlukla ilksıradadır.Erkeğin ilk sırada olmasını kesin bir kural olarakalmamak gerekir. Uygulayıcı, her danışan için en doğrusırayı bulmalıdır. Cinsiyet ayrımcılığı ve kadınlarınküçük görülmesini ima eden her konuda çok hassasolduğumuz günümüzde bu da tartışmalı bir konudur.Günümüzde bazen kadınlar ailenin dış güvenliğindensorumlu ve ilk sırada olabilirler. Ayrıca bazı özeldurumlar kadının ilk sırada olmasını gerektirebilir.Örneğin, kadının ailesinde çok ağır — doğum sırasındaölen bir anne gibi — bir olay yaşanmışsa. Böyl e birdurumda, geçmişin acılarına saygı dolayısıyla kadınınilk sırada durması gerekir. Kısaca kadınla erkeğin aileiçindeki işlevleri, oynadıkları roller veyageçmişlerindeki olayların ağırlıkları aile düzeninde ilkkimin duracağını belirler. Düzen kelimesiylekastettiğim, aile temsilcilerini birbirleriyle en rahathissettikleri konuma yerleştirmek için kullandığımızsaat yönündeki sıralamadır.Erkek önceliğini daha iyi anlamak için kabilekültürlerine yeniden bir göz atalım. Aile Diziminin

Page 175: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kökleri atalarımızın kadim mirasına, yani aileye yönelikdış tehlikelerin gerçek bir ölüm kalım meselesi olduğuzamanlara dayanır. İlkel toplumlarda karısı veçocuklarının, aslında bütün bir kabilenin güvenliğindenerkeğin sorumlu olmasını kimse sorgulamaz. Bukonumdaki rolü, tehlike zamanlarında tüm ailenin erkeğiizlemesini gerektirir, yoksa onları koruyamaz.

Bu gibi durumlarda erkeğin önceliği tartışmaya açıkdeğildir. Otoritesi tartışılmaz, çünkü bu otoriteyisorgulamak herkesi tehlikeye atabilir. Bu yüzden AileDiziminde güvenlikten sorumlu olan önce gelir, bukonumda olan da genelde erkektir.

Bununla birlikte, ailenin temeli kadındır, özellikle deanneyse.

Yaşam veren ve çocuklardan sorumlu olan odur.Erkeğin yaptığı her şey “kadınlığın” hizmetindeolmalıdır. Burada “kadınlık” derken, kadının şahsınahizmetten bahsetmiyoruz — kadına hizmet eden birerkek ona annesi gibi davranma tehlikesi yaşar —bahsettiğimiz kadınlığa hizmettir, yani kadını korumak,çocukların rızkını sağlamak ve kabilenin güvenliğindensorumlu olmak. Erkek aile için çalışır; otoritesinikadınının, çocuklarının ve gelecek kuşaklarınhizmetinde kullanmalıdır.Bert Hellinger, “Kadın erkeği izler, erkekse kadınlığahizmet eder” der. Bu söylem tartışmalara yol açarakkadın üzerindeki erkek egemenliğini ve erkeğin

Page 176: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

üstünlüğünü desteklediği şeklinde algılandı. Ancak bucümleyi mecazi olarak almalıyız. Aslında Hellinger,erkek kendi şovenliğine tutsak olmadan kadınlığınhizmetinde olur ve aile için maddi refahı sağlarsa kadında erkeği izler demektedir

Bir kez daha buranın idealist, felsefi ve modernsosyal prensiplerin tartışma alanı olmadığının altınıçizmek istiyorum. Burada aile dinamiklerinin temelkurallarına bakıyor ve geçmişten taşıdığımız yüklerdenkurtulmak için onları anlamaya çalışıyoruz. Aile Dizimiseansında terapist bu kuralların danışana rahatlık, huzurve özgürlük getirmesi için her durumda nasıluygulanması gerektiğini bilmelidir.

Kadınla erkeğin farklı ülkelerden geldiği bir çifti elealalım. Kadının erkeğin ülkesine yerleşmesi halindeilişkinin yürüme ihtimali, erkeğin kadını izlemesindeolduğundan daha fazladır.

Geleneksel olarak çoğu kültürde de genç gelinkocasının evine ya da onun yaşadığı yere gider ve eviniorada kurar. Erkeğin kadının yerine gitmesine enderrastlanır ve gittiğinde de işler iyi yürümez. İmkansızdeğildir, ancak sorun doğuracak engeller çıkmasıolasılığı daha fazladır.Öte yandan, bu kalıplar bir dizim seansındagörülebilirse bu zorlukları anlayarak dengeyi sağlamave sorunları çözme şansımız vardır.

Günümüzde Avrupa, ABD ve gelişmiş ülkelerde

Page 177: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yaşam koşulları değişti, bu toplumsal değişimleri gözönünde bulundurmalıyız. Özellikle de kadın erkekrollerindeki radikal değişimler dikkate alınmalıdır.Kadınla erkeğin eskisi gibi tanımlanmış belirgin rollerikalmamıştır. Bugün bulunduğumuz noktaya bir süredirdevam eden birbirimize benzeme sürecinin sonundageldik ve bu durumu iyi veya kötü olaraknitelendiremeyiz. Aslında epey uzun bir zamandırkadın-erkek rolleri karışmaya başlamıştı. Seksen yılöncesine kadar pek çok toplumu bir arada tutan cinselahlak kuralları, sınıf ve cinsel ayrımcılık, teknolojikolarak gelişmiş ülkelerde yok olmaya başladı.

Aile Diziminde aileyi ve ilişkileri bulduğumuzhalleriyle, hiçbir ideolojik önyargıya kapılmadan tazebir bakışla inceleriz. Bir aile ya da ilişkideki en iyiçözümü bulmanın yolu hem geleneksel hem de modernbakış açılarını bir yana bırakmaktan, her vakayatarafsız yaklaşıp gözlemleyerek her durumu kendiiçinde ele almaktangeçer.

Cinsiyet rolleri konusunda yaşanan karmaşanın sonyıllarda artması her iki cinsin de kendine güvenleriniyitirmelerine yol açtı. Bu konuda bize Aile Dizimirehberlik yapabilir. Aile Dizimi, aile bireyleri veözellikle çiftler arasındaki rolleri inceleyerek,insanların bir kadın ve bir erkek olarak doğal güçlerinekavuşmalarına ve aile bütünü içinde doğru yerlerini

Page 178: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bulmalarına yardımcı olabilir.

Page 179: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

11 - İlişkilerde Olgunlaşmak

Eş aramak tüm hayvanlarda olan doğal bir dürtüdür.İnsanlar da bunun istisnası değildir. Kadınla erkekarasındaki cinsel çekim onları bir araya getirmeklekalmaz, hem bir arada tutar hem de çocuk yaparak aileolmalarını sağlar. Türün devamını çocuklar sağlar,ancak olay, dişi ve erkek dediğimiz iki kutbunarasındaki çekimle başlar. Buna hayvanlarda çiftleşmeadını veririz. İnsanlar da ise aşk, seks ya da evlilikolarak adlandırılır.Olayın cinsel boyutuna baktığımızda, kadınla erkeğinbir mıknatısın eksi-artı kutupları gibi, kendi kontrolleridışında hatta kendilerine rağmen işleyen bir çekimgücüyle birbirlerine çekildiklerini görürüz. Erkek nekadar erkek, kadın da ne kadar dişiyse aralarındakizıtlık o kadar büyük, çekim de o kadar güçlü olur.Kadınla erkek yakın olmak, birbirlerinde erimek ve birolmak isterler. Bunu yapmak için öncelikle aralarındakifarkları ortadan kaldırmaları gerekir. Aşktaki en derinözlemlerden biri aradaki farkları yok ederek sevgiliylebir olmaktır. Ancak birbirlerine çekilmelerini sağlayanzıtlık kaybolduğunda birbirlerinden uzaklaşıp tekrar buçekim gücünü bulmaya çalışırlar. Sevgilileri bir arayagetiren birincil hareketle sevgilileri birbirinden

Page 180: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

uzaklaştıran ikincil hareketi her ilişkidegözlemleyebilirsiniz. Yani sevgilileri birbirlerinedoğru çeken ve birbirlerinden uzaklaştıran sürekli birhareket vardır.

Cinsel kutuplar iki eş arasında derin bir farkbarındırır. Bu farkın en iyi ifadesi “erkekler Mars’tan,kadınlar Venüs’ten” sözleridir. Aralarındaki güçlüçekime paralel olarak kadınla erkeğin huzurubulmalarını ve birbirlerine yakınlaşmalarını engelleyende işte bu farktır. Bu da ilişkide bir ikilem oluşturur.

Marslıyla Venüslü aynı dünyayı iki farklı gözlegörürler. Ancak ikisi de gördüklerini diğeriylepaylaşma özlemi çeker. Erkek kadınının kendi bakışaçısını paylaşmasını, kadın da erkeğinin kendihissettiklerini anlamasını ister. Örneğin kadın erkeğinnasıl bu kadar mesafeli, inatçı ve yaşadığı duygusal inişçıkışları anlamaktan uzak olduğunu kavrayamazkenerkek de kadının olaylar karşısında neden daha mantıklıdavranamadığını ve duygusal olarak neden dahaistikrarlı olmadığını anlayamaz.Başka bir deyişle, kadın da erkek de ötekinin, dünyayıkendi gördüğü gibi görmesini, kendi hissettiği gibihissetmesini, kendi duyarlıkları, beklentileri vedeğerleri ardından tanımasını ister.

Karşı Kutba Saygı Duymak

Page 181: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

İlişkide öğrenilecek temel derslerden biri karşı tarafa,hem farklı hem de eşit olduğu için saygı duymaktır. Kişicinsiyetler arasındaki ayrımı anladıktan sonra, bunu yoketmek veya manipüle etmek yerine bundan zevk almayıöğrenebilir. Erkek için kadın bir gizem olarak kalır,aklını kurcalayan ama hiç çözemediği ve çözmesinegerek de olmayan bir bulmaca olarak, kadın içinseerkek anlaşılmazdır; birbirlerini tam olarakanlamalarına gerek de yoktur.Kişi zıt kutupta olanı eşit olarak kendine kattığındabütünlüğe kavuşur. Çinlilerin meşhur yin-yangsembolünde olduğu gibi. Böylece görünürde zıt olanlarbirbirlerinin tamamlayıcısı olur ve iki eş de yarımdanfazlasına ulaşırlar.

Örneğin, Martin ve Stephanie 10 yıldır beraber olanAlman bir çifttir. Stephanie’nin hiç strese girmedenbirkaç işle uğraşabilme yeteneği ve daldan dala atlayanhızlı bir zekası vardır. Martin ise hiç böyle değildir.

Martin bir işe kalkıştığında strese girmemesi için tekbir şeyle uğraşması ve onu tamamlarken hiçbir şekilderahatsız edilmemesi gerekir. Martin Stephanie gibi beşişi bir arada yapmaya çalıştığında strese girer ve herşeyi altüst eder.

Çatışma da, Stephanie kendi kaotik tarzıyla bir işe

giriştiğinde Martin onun da kendisi gibi iş içindekaybolup karmaşaya düşeceğinden ve işiyavaşlatacağından korkarak ona kendi çalışma

Page 182: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sistemini benimsetmek istediğinde ortaya çıkar.Martin, Stephanie’ye kendi tarzını benimsetmeeğilimini bir yana bırakıp ona karışmadan tanıkolabilirse, o zaman ilişkilerinin zenginleşmesine deolanak tanımış olur. Böylece, “Demek ki bu da onuntarzı. İşe yarıyor ve benim sistemim kadar geçerli”diyebilir ve daha az sistematik ve hedef odaklı olandişi prensibi kavrayışı derinleşir. Hatta belki de işleriyapmanın yeni bir yolunu keşfederek içinde gizli kalmışbir gücü ortaya çıkarabilir.Kadın-erkek ilişkisindeki ilk sınavlardan biri de budur.Aşık olup beraber yaşamayı istemek başkadır, sevdiğinkişiyle birlikte öğrenip büyüyebileceğin bir ilişkiyisürdürmek ise bambaşka ve çok daha zor bir şeydir .

Aynı Cinsiyet: Zayıf Kutupluluk

Şimdiye kadar heteroseksüel ilişkilerden söz ettik.Homoseksüel ilişkilerde ise farklı bir durum vardır.Eşcinsel ilişkilerde iki karşıt enerji olan dişi ve erkekprensiplerinin arasındaki manyetik çekim eksiktir.Uzun süreli eşcinsel ilişkilerde bir eşin “dişi”,diğerinin de “erkek” rolünü üstlendiği doğru olsa da,genel olarak heteroseksüel ilişkilerdeki kadar zıtkutuplar yoktur. Eşcinsel çiftlerin birbirleriyle daha

Page 183: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gerilimsiz ve uyum içinde olmaları daha kolaydır.Ancak bunun da olumsuz yanı, aralarındaki dinamikgerginliğin ve gizemin az olmasından dolayı, ilişkidekikişisel gelişme ve dönüşümün de az olmasıdır.

Genel olarak eşcinsel çiftler aralarındaki ilişkidenderin bir ilişki sürdüren heteroseksüel çiftler kadar çokşey öğrenemezler.

Aile Farklılıklarını Sindirmek

Heteroseksüel bir aşk ilişkisinde farklılıklarınkabulünün ne kadar zorluk yarattığını gördük, bir deeşlerden birinin kendi köken ailesine sıkı sıkıya bağlıkaldığını düşünün.

Dünyaya bakış açımızı, inançlarımızı ve değeryargılarımızın çoğunu köken ailemizden ediniriz.Karşı cins hakkındaki izlenimlerimiz de ailemizden,özellikle annemizin erkeklere bakışıyla babamızınkadınlara bakışından etkilenir. Bundan dolayıilişkilerde öğrenilmesi gereken ikinci önemli ders,eşinizin sadece karşı cinsten olmakla kalmadığı, aynızamanda sizinkinden farklı, hatta bazen apayrı birkültürün inanç ve değerlerini benimsemiş bir ailedengeldiğidir.Aşık olduğunuzda yaşamınıza aldığınız sadece bir

Page 184: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

erkek veya bir kadın değildir; sevgiliniz yaşamınıza tümailesiyle girer. Bu durumda siz yalnızca cinsiyet olaraksize zıt birini sevmeyi değil, aynı zamanda eşinizin anababasına ve ailesindeki farklılıklara saygı göstermeyide öğrenmelisiniz. Bu iş ilkinden zor olabilir.

Örneğin, Protestan bir kadına aşık olmuş bir Katolikolduğunuzu varsayalım. Eğer kendi ailenize ve Katolikçocukluğunuza sadık kalırsanız ve eşiniz de kendiProtestan ailesine sadık kalırsa, aynı dine mensupolmanıza rağmen uzlaşmakta zorlanacağınız farklıpratik ve inanç sistemleriniz vardır. Bu da eşinizegerçek anlamda yakınlaşmanızı engelleyebilir.

Bu birliktelikten çocuklar doğduğunda sorunlar artar.Eşiniz çocuğunuzun kendi ailesine göre yetişmesini, sizise babası olarak kendi ailenize göre yetişmesiniistersiniz. Böyle bir durumda çocuğun yetiştiriliş tarzısürekli bir çatışmaya neden olur.

Eşinize yakınlaşmak ve saygı duymak için onungeldiği kültürü ve inanç sistemini tanıyıp anlamanız vebelki de kendi sisteminiz kadar değer vermeniz gerekir.Bunu yapabilmek içinse kendi ailenizle aranıza birazmesafe koymanız şarttır. Her ikinizin de ailenizdenbelli bir uzaklıkta durmanız ve onları geridebırakabilmeniz gerekir.

Bu zor bir adımdır. Sizin de, eşinizin de ailelerinizindeğerleriyle derin özdeşleşmeden uzaklaşmanız gerekir.Bu durumda siz bir Katolik olarak eşinizin Protestan

Page 185: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

geçmişinin kendinizinkinden ne daha iyi ne de daha kötüolduğunu kabul etmelisiniz.

Bu da kolay bir iş değildir. Katolik olan ailenize,onların değerlerinin Protestanlıktan daha iyi olmadığınısöylediğinizi kafanızda bir canlandırın. Büyük birolasılıkla sanki onlara sadakatsizlik ediyormuş ya daonları terk ediyormuş gibi suçluluk duyarsınız.İspanyol bir kadın olan Lorena, Kübalı eski eşinden ikiçocuk sahibidir. Seanstan beklentisi, onu terk edipABD’ye yerleşen eski eşiyle içsel olarak barışmaktır.Ağır ilerleyen dizime Küba ve İspanya için iki temsilcikoyduğumuzda olaylar hızlanır. Küba’yı temsil edenkişi İspanya’nın temsilcisine yumruğunu sallar,İspanya’nın temsilcisi bir adım geri atar. Lorena’nıneski eşinin, Küba’yla özdeşleştiği ortaya çıkar.Kübalıların, İspanyolların sömürgeciliğine veKarayipleri fethetmelerine duyduğu milliyetçi nefretitaşımaktadır. Bir İspanyol eşle kalmak kendi atalarınaihanet anlamına geldiğinden onu terk etmiştir. Lorenailişkideki dinamiği anlayarak Küba ve tüm Kübalılarönünde derin bir saygıyla eğildiğinde eski eşiylesonunda içsel olarak barışıp onu çocuklarının babasıolarak onur-landırabilir.

Yakın bir geçmişte Alman sevgilisi olan İsrailli birkadına danışmanlık seansı verdim. Alman sevgilisi onaevlenme teklif etmişti. Ancak kızın Musevi annesi buteklifi duyduğunda kızıyla tüm ilişkisini kesti. Üstüne

Page 186: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

üstlük kızın İsrailli arkadaşları annesinin tarafını tutup“Zavallı annene neler çektiriyorsun?” diyerek onatembihlerde bulundular.Bu genç kadın, yukarı tükürse bıyık aşağı tükürse sakalmisali neye karar verirse versin zorlanacaktır. Yasevgilisiyle evlenip annesine karşı suçlu durumadüşecek ya da evlenmeyip sevgilisine karşı suçluduruma düşecektir.

Annesinden ayrılmayı kabullenip belli bir suçlulukhissiyle yaşamayı göze alması gerçek bir olgunlukgerektirir. İşte kişisel gelişme için ihtiyacımız olan tamda böylesine bir içsel güçtür. Kendi köken ailemizeduyduğumuz yakınlıktan vazgeçmek demek daha yalnızama kendi içimizde daha sağlam durmak demektir.

Eşimize saygı duymak ve onunla kalabilmek içinkendi ailemizden uzaklaşmanın getirdiği suçlulukduygusuna katlanmaktan başka çaremiz yoktur. Her ikieşin de kendi köken ail elerinden uzak-laşabilmekapasiteleri, aralarındaki ilişkide kurabilecekleriyakınlık derecesini belirler. Bu genelde ilkkarşılaştıkları anda, ilişkinin en başından bellidir.

Olumsuz Bağlılık Daha Güçlüdür

İçinde büyüdüğümüz değer yargılarına duyduğumuz

Page 187: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

olumlu bağlılıktan başka, ailemize karşı olumsuz birtepkiye de sahip olabiliriz. Çoğu kişi ailesini acı veöfkeyle terk edip ailesinin değerlerine açık açık karşıçıkarak başka ailelerin değerlerini üstün tutar. Öncekibölümlerde incelediğimiz aile dinamikleri açısındanolaya baktığımızda, aileye karşı olumsuz tepki, kişinindaha da güçlü bir aile bağı oluşturmasına ve ailedeğerlerine bilinçaltından sıkı sıkıya bağlanmasınaneden olur. Bu tip bağlılık, ailesinden ayrılamayanla-rın bağlılığından daha güçlüdür. Buna paradoks yasasıdenir: Karşı olduğumuz ve olmak istemediğimizedönüşürüz çünkü reddettiğimiz bizi bağlar. Öfke tersdönmüş sevgidir.

Eşin Kilitlenmelerine Saygı GöstermekHepimiz şu ya da bu şekilde köken ailemizle ilgili

çözülmemiş bir şeyler taşırız. Aile bireylerininacılarını sırtlanır veya farkında olmadan onlardanbiriyle özdeşleşiriz. Bir kadınla bir erkek bir arayageldiğinde, sadece diğer tarafın ailesine değil, aynızamanda eşinin kendi ailesi için taşıdığına da saygıgöstermelidirler. Eşimizin büyük bir olasılıkla ailesiyleilgili birtakım kilitlenmeleri vardır.

Bu kilitlenmeler ilişkiyi sınırlar ve çözülene kadarilişki sınırlı kalır. Yani her ilişkinin bir gelişmeolanağı, bir de sınırları vardır. Bu da ailemize ne kadarbağlı olduğumuzla ilgilidir.

Eşler birbirlerinin kilitlenmelerini aşmalarına yardım

Page 188: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

etmek istediklerinde, örneğin bilinçsizce eşinin eksikbir ebeveyninin yerini doldurmaya çalıştığında aslındabu sınırlara saygısızlık etmiş olur. Bu dolaylı olarakeşine ve eşinin ailesine beslediği sevgiyesaygısızlıktır. Bunun yerine yapmamız gereken eşimizinne taşıdığını görmek, kendi taşıdıklarımızın farkınavarmak ve bu ikisini birbirinden ayrı tutmaktır.

Genelde bir ilişkideki en temel zorluklardan biri debudur: Erkek annesiyle çözülmemiş bir sorununukarısıyla, kadın ise ancak babasıyla çözümleyebileceğibir sorunu kocasıyla çözmeye çabalar. Eşimizin acısınıdindirmeye çabalamamızın arkasındaki asıl neden acıyakarşı dayanıksızlığımızdır. Birbirimizi teselli etmeyeçalıştığımızda bu çoğu zaman sevgiden değil, kabuletmekte zorlandığımız kendi acımızı hatırlamaktankaynaklanır.Eşimizle mümkün olduğunca yakın olmak isteriz. Ancakannesiyle kilitlenmiş bir adam karısına, babasıylakilitlenmiş bir kadınsa kocasına fazla yaklaşamaz.Kadın, kocasının annesine duyduğu bağlılığı yok etmeyeçalışmaktansa ona, “Annene beslediğin sevgiye saygıduyuyorum” demelidir. Eğer kocası kendisini annesininyerine koyuyorsa ona, “Ben senin annen değilim” demehakkına sahiptir, ancak onu değiştirmeye veya sorununuaşmasına yardımcı olmaya hakkı yoktur.

Aile dinamiği açısından baktığımızda kimseyikilitlenmelerinden kurtaramayız ve böyle bir şey

Page 189: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yapmak da bize düşmez. Ne kadar çabalarsak ilişki okadar zarar görür. Örneğin Lorena’nın, Kübalı eşiyleilişkisini yürütmek için gösterdiği çaba, eşini daha daçok kızdırarak sonunda onu terk etmesine neden olur.Bunun yerine eşinin Kübalı atalarına duyduğu sevgiyekendini katmadan tanık olabilseydi eşinin kalmaolasılığı daha yüksek olurdu.Bu tip sorunlar farklı biçimlerde karşımıza çıkar.Bazen danışma seanslarına eşleri tarafından yollanankocalar gelir. Kadınların “kocalarını yola sokmak”adına yaptıkları bu iyi niyetli davranış, kocalarda isteristemez bu davranışı sabote etme arzusu uyandırır.Aslında kadın annelik taslayarak, eşinin annesiyle olanilişkisine müdahale etmektedir. Bu yüzden erkek,kendisi ve gururu için bu çabayı sonuçsuz bırakıpkarısının kendi annesi olmadığını kanıtlamak zorundakalır.Olgun bir ilişkide eşler birbirine, “Köken ailenden negetirdiğini görüyorum ve buna saygı duyuyorum. Senideğiştirmeye ya da kurtarmaya çalışmayacağım” der.Aynı şekilde eşler kendileri hakkında diğerine, “Bubenim ailem için taşıdığım ve ana babama sevgimdendolayı yapmam gereken. Lütfen bana müdahale etmedenbunu taşımama izin ver” diyebilmelidir.

Bir diğerinin acısı karşısında kendi çaresizliğimizikabul etmek kolay değildir ve ilişkilerin çoğu buradatökezler. Ancak çaresizliğimizi kabul etmeyi

Page 190: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

başarırsak, her aşk ilişkisinin kişisel gelişme açısındanne büyük bir fırsat olduğunu anlayabiliriz.İlişkilerimizdeki yüzeysel davranışların altındakiderinlikleri ve yürürlükteki aile dinamiklerini görmemizçok önemlidir.

Eşler mutsuz olmalarına rağmen ilişkiyibırakamıyorlarsa büyük olasılıkla karşı tarafıebeveynlerinden biri yerine koymuşlardır. Diğeriolmadan yaşayamayacağımızı düşünüyorsak, çaresiz vebakıma muhtaç bir çocuğun ebeveynine hissettiğinihissediyor ve eşimizi sıradan bir insan olarak değil,şeytanın ta kendisi ya da üzerimizde büyük güce sahipbir tanrı olarak görüyoruz demektir. Eşitlerinilişkisinde buna yer yoktur. Böylesine yansıtmalarınolmadığı normal bir ilişkide, diğeri olmadan yaşamakzor görünse de imkansız değildir ve ayrılıkgerçekleştiğinde yalnızlığa ne kadar çabuk uyumsağladığımıza şaşarız.

Olgun bir ilişkinin sıradan doğasını hatırlatmak veçocukluktan kalma yansıtmalardan sıyrılmasınayardımcı olmak için dizim sırasında danışana, “Bensensiz yaşayabilirim, sen de bensiz yaşayabilirsin”cümlesini önermek yararlı olabilir.

Derinleşen İlişki

Page 191: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bir ilişkide derinleşmek için kişinin kendi kökenailesinden ayrılması gerektiğini belirttik.Derinleşmekten kastettiğimiz ise her iki eşin karşılıklıetkileşimleri sonucu gelişerek olgunlaşmasıdır. Bununnasıl gerçekleştiğini anlamak için çocuk-ebeveynilişkisinin kökenine ve çocuğun yetişkinliğe nasılgeçtiğine bakmalıyız.Çoğu kabile toplumlarında genç bir oğlanın çocukluktanerkekliğe geçişi özel törenlerle kutlanır. Özellikleergenlik çağında çocuğun annenin otoritesinden babanınotoritesine geçişi çok önemlidir. Bu törenler sonundaoğlan artık kadın akrabalarıyla aynı yerde yatamaz;annesine yakınlığından vazgeçmek zorundadır,erkekliğe adım atmıştır ve geri dönemez.

Artık erkek olmuştur ve erkeklerin himayesine girmesigerekir. Erkekliğe adım atma töreniyle babasının erilgücüne ulaşır. Babadan gel en bu gücü alır ve kendisinemal eder. Bu onu olgun bir yetişkin yapar. Bundanböyle ancak olgun bir yetişkin olarak bir kadınlailişkiye girebilir.

Modern Batı toplumunda yetişkinliğe geçiş dönemleridaha az belirgin olsa da hâlâ vardır. Oğlan odun kesen,arabayı veya motosikleti tamir eden veya göldeavlanmak üzere balık ağını hazırlayan babasını takliteder. Bunlar içteki değişimi gösteren dışavurumlardırve böylece çocuk babasının gücünü ve enerjisiniiçselleştirebilir.

Page 192: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Kız çocuklar için durum farklıdır. Kız çocuk dayaşama annesine yakın olarak başlar ama olgunlaşıpbelli bir yaşa geldiğinde babasını yücelterek onayakınlaşır. Olgunlaşan kız çocuğu, uyanmakta olancinselliğini babasıyla ilişkisi aracılığıyla keşfettiğindentüm dikkati babada toplanır. Aralarında hiçbir cinselbağ yoktur ama yaşamındaki ilk erkek babasıdır vekadın erkek arasındaki çekimi babasıyla keşfetmesi sonderece doğaldır. Babayı baştan çıkarmayı veböylelikle babanın temsil ettiği erkek enerjisiyleoynamayı öğrenir.

Ancak bu çekime rağmen kız çocuk belli bir yaştababasına duyduğu yakınlıktan vazgeçip anneye geridönmelidir. Bu bir çeşit anneye teslimiyettir. Annesininbabasının karısı olduğunu kabullenerek babasıylaoynadığı çocukça ilişkiden vazgeçtiğinde kendikadınlığına da sahip çıkabilir.Böylelikle anneyi yeniden en önemli ebeveyni olarakonurlandırır. Bu onurlandırma ilkinden farklıdır.Annesi aracılığıyla kendi dişi gücü gelişir, annesindenkadınlığı öğrenir, eş arama ve anne olma konularındakadınlığın özünü içselleştirir.

Dolayısıyla oğlan için tek hareket söz konusudur,anneden uzaklaşıp babaya yakınlaşmak. Kız çocukiçinse iki hareket vardır: Anneden uzaklaşıp babayayakınlaşmak ve sonra anneye geri dönmek.

Page 193: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Ebeveynle Yakınlığı Ortaya Çıkarmak

Eşlerden birinin annesine ya da babasına yakınlıkderecesinin ilişkiyi nasıl etkilediğini dizim sırasındagörmek çok kolaydır. Örneğin bir çifti temsilen kadınlaerkeği karşı karşıya yerleştiririz. Erkeğin yanınaannesini, kadının da yanına babasını koyarız.Temsilcilerin hissettikleri rahatsızlık yüzlerindenokunur. Erkeğin enerjisi annesine yöneliktir ve eşinekendini veremez, kadının enerjisi de erkeğine değil,babasına yöneliktir.

Ancak ne zaman erkeğin babasını yanına ya daarkasına, kadının da annesini yanına veya arkasınayerleştirsek ikisi de kendilerini daha güçlü hissederekeşlerine ilgi duymaya başlarlar. Denemek için kadınınarkasına bir sıra kadın, erkeğin de arkasına bir sıraerkek dizersek dişi ve erkek enerjilerin gözle görülürşekilde güçlendiğini fark ederiz.Bu basit gösteri kadınla erkeğin uzun süreli bir ilişkikurmak için neye ihtiyaçları olduğunu gözler önüneserer. Erkek annesiyle yakınlığından vazgeçip babasına,kadınsa babasından vazgeçip annesine yönelmelidir.

Sevgi ilişkisinde derinleşmek için karşı cinstekiebeveynden vazgeçmek temel şartlardan biridir. Eşlerbunu gerçekleştirdiğinde erkek kendi erkekliğiylebağını güçlendirir, kadınsa kendi kadınlık niteliklerinigeliştirir. Her ikisi de kendileriyle aynı cinsteki

Page 194: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ebeveynden cinsel kimliklerini içselleştirmeyiöğrenirler.

Ne zaman bir danışanla bu mesele üzerine çalışsamtemsilcilerin davranışlarından sorunun nerede olduğuhemen ortaya çıkar ve danışanın karşı cinstekiebeveynden ayrılıp ayrılamadığı, “anasının küçükprensi” veya “babasının biricik prensesi” olarak kalıpkalmadığı -kendisiyle aynı cinsteki ebeveynionurlandırıp onurlandırmadığı- açıkça belli olur.

Eğer bir kadın güçlü bir erkekle yüzleşemezse,annesine dönmeli ve eşiyle ilişkisinde derinleşmedenönce annesinden enerji almalıdır. Bu süreç zamanalabilir ve kişinin, kadınla erkek arasındaki olgun birilişkiye ne derece hazır olduğuna bağlıdır.

Eşimizle yakınlaşırken nerede zayıf olduğumuzu farkedip ana babamızdan ne almamız gerektiğinikeşfedebiliriz. Bu ya aynı cinsteki ebeveyneyakınlaşmamızı ya da karşı cinsteki ebeveyndenuzaklaşmamızı gerektirir. Böylece eşimize nasılyakınlaşacağımızı anlar ve ilişkideki gerçek yerimizibulabiliriz.

Egzersiz

Bu egzersiz, vicdanın etkileriyle ailedeki suçluluk

Page 195: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

duygusunu ve bunların neden olduğu çatışmalarıhayalinizde canlandırarak anlamanıza yardımcıolacaktır.

15 dakika boyunca sessiz kalabileceğiniz bir yererahatça oturun. Gözlerinizi kapatın.Her Pazar kiliseye giden koyu bir Katolik ailedengeldiğinizi düşünün. Artık üniversitede olduğunuzdankendinize ait fikirleriniz var ve aileniz istemeyerek deolsa onlardan farklı bir yaşam tarzı sürdüğünüzükabullenmiş. Sınıf arkadaşlarınızdan birine aşıkoluyorsunuz. Bu kişinin ideal eşiniz olduğunudüşünüyorsunuz. Birkaç sefer buluştuktan sonra Musevibir aileden geldiğini öğrenmenize rağmen sizin içinhiçbir şey değişmiyor.

Senaryo

Birkaç hafta beraber olduktan sonra yeni sevgilinizianne babanızla tanıştırmak istiyorsunuz ve onlar da birgece ikinizi akşam yemeğine davet ediyorlar. O güngeldiğinde anne ve babanızın sevgilinizi sorguyaçekeceklerini biliyorsunuz.

Kendinizi bu durumda nasıl hissedersiniz?Yemek masasında oturduğunuzu farz edin.Anne babanıza baktığınızda kendinizi nasıl

Page 196: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

hissediyorsunuz?Sevgilinize baktığınızda kendinizi nasılhissediyorsunuz?

Senaryo

Ebeveyniniz hakkında konuşmaktan kaçınıyorsunuz vesevgilinizin evinize yaklaşmasını bile istemiyorsunuz.

İlişkiniz ilerledikçe kendinize şunları sorun: Annebabanızın evine gittiğinizde ve sevgiliniz hakkında sorusorduklarında kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Durumunasıl açıklıyorsunuz?

Kendinize bir de şunları sorun: Ortak geleceğinizidüşündüğünüzde sevgilinize karşı nelerhissediyorsunuz? Gerçekleşme olasılığı görüyormusunuz? Ayrı tutmaya çalıştığınız bu iki dünyayı nasıldengeleyeceksiniz?Bu egzersiz vicdanın nasıl işlediği ve köken ailemizeyönelik vicdanımızın eşimize yönelik vicdanımızla sıksık nasıl çatıştığı üzerine size bir fikir verebilir.

Page 197: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

12 -Bir İlişkinin Evrimi

Bir kadınla erkek arasındaki sevgi ilişkisi, başlangıçtalazer ışını gibi nokta hedefli yoğunluğundan çıkarakzamanla geniş bir alana yayılır. Başlangıçta sevgililersadece birbirleriyle ilgilenirler, dünyayı unutmuşlardır.Her ikisi de kendi istek ve ihtiyaçlarını yeryüzündekarşılayabilecek tek kişinin öteki olduğundan emindir.

Aşıkların birbirlerine duydukları hislerle sarhoşoldukları bu balayı döneminde, üçüncü şahıslardavetsiz misafirdir. Günlük yaşamın ayrıntılarıylailgilenmedikleri gibi beraberliklerinde çıkabileceksorunları da görmezden gelirler. Sevgililer kendilerinieşlerine öyle bir kaptırırlar ki onun hissettiğinihisseder, sorunlarıyla uğraşır ve onun ilgi alanlarınamerak sararlar. Eşleri mutluysa mutlu, mutsuzsa mutsuzolurlar ve onlardan bir an bile ayrı kalmak istemezler.Eşlerine doyamaz ve onsuz yapamazlar.

Ellyn Bader ve Peter Pearson, Efsanevi Eşin Peşinde(In Quest of the Mythical Mate) adlı kitaplarında aşkilişkilerindeki bu iç içe geçme aşamasına “sembiyotikaşama” adını verirler. Sevgiliyle bir olma ve onunlaözdeşleşme aşamasıdır bu. İki kişi aralarında bir bağoluşturmak ve diğeriyle kaynaşmanın ne demekolduğunu anlamak istiyorsa ilişkilerdeki bu balayı

Page 198: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

döneminden geçmeleri gerekir.Bu dönemde farklılıkları görmezden gelir, benzerlikleriabartırız. Karşımızdakini gerçekte olduğu gibi görmez,bir hayal dünyasında yaşarız. Bu duyguların altındasaklı bazı biyo-kimyasal nedenler vardır: “Gerçekaşkı” yaşadığımız dönemde bedenimizde salgılananhormonlar, beynimizin haz duyma bölgelerini hareketegeçirir ve beynin mantıklı seçim bölgesini engeller.Diğer bir deyişle, romantik aşk biyolojik bir süreçtir;doğa, çiftin bebek sahibi olmasını ve ilk emzirmedöneminde bir arada kalmasını sağlayarak türündevamını güvenceye alır.

İngilizce’de bu döneme “aşka düşmek” denir vegerçekten de bir çeşit düşüştür. Her şeyin abartıldığı,hayaller içinde kaybolup biyolojik dürtümüze yenikdüştüğümüz ve doğaya teslim olduğumuz bir süreçtir.“Aşka düştüğümüzde” düşüncesizce hareket ederiz.Başka hiçbir gücün bizi ikna edemeyeceği değişiklikleribir anda yapıveririz. Sevgilimizle bir arada olabilmekiçin düzenli işimizi bırakır, ailemizle vedalaşıpeşyalarımızı topladığımız gibi kendimizi yeni birülkede bile bulabiliriz.Romantik aşkın biyolojik bir dürtü olması, önemliolmadığı anlamına gelmez. Belki de ayrı “ben”liğimizinduvarları ilk defa yıkılmaktadır. “Aşka düşmek”,egomuzun sınırlarını, psikolojik savunmalarımızı,koruma kalkanlarımızı aşmanın ve kendimizden büyük

Page 199: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bir şeyle bütün olmanın ilk deneyimidir.Bu ruh halindeyken sevişmenin, insanı kendinden

geçiren mistik bir niteliği vardır. Cinsel birleşmeninderinliklerinde sonsuzluğun eşler tarafından bir an içinbile olsa deneyimlenebileceğini savunan Hint ruhaniöğretisi Tantra’nın ilk adımıdır. Orgazm sırasındadeneyimlenen meditasyon hali, ilişkinin romantikdönemi geçtikten sonra kişiyi kendi ruhani arayışınayönlendirebilir.

Balayı bittiğinde

Beyindeki hormon dengesinin yeniden kurulup akılcıkarar verme mekanizmasının işlemeye başlamasıyla,ilişkinin balayı dönemi hayal kırıklıklarıyla anidenbitebilir. Karşımızdakine pembe gözlüklerden bakmakyerine onun hatalarını ve eksiklerini görmeye başlarız.Bir zamanlar tutkuyla sevdiğimizin bizim gibi insanaözgü zaaflara sahip olduğunu görmek ağır gelebilir.Bazen o kadar büyük bir farkla karşılaşırız ki diğerinindeğiştiğini ya da bizi kandırdığını, hatta bize ihanetettiğini sanırız. Daldan dala atlayan kişiler bu noktadailişkiyi bitirir. Böylece gelecekte tekrar aşık olarakhormonal değişimin getirdiği deneyimi yeniden yaşamaşansları olur.

Page 200: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Halbuki bu nokta aynı zamanda, daha gerçek ve uzunsüreli bir beraberliğin başlayabileceği andır.Olgunlukla sevmeyi ancak bu noktada öğrenebiliriz.Balayı döneminde her şey kolaydır, çünkü sizden birşey beklenmez. Bedenin biyolojik süreci sizin yerinizeçalışmaktadır.Oysa şimdi sevgilinizi yeni tanımış gibi baştan aşağıgözden geçirirsiniz. İyi ve kötü yönlerini, erdemlerinive hatalarını görürsünüz. Bu yabancıyla yakınlaşmayave onunla birlikteliği keşfetmeye başlarsınız.

Balayı dönemi geride kaldığında, eşler kendisınırlarını koymayı ve aralarındaki farkları görmeyebaşlarlar. Bader ve Pearson bunu “farklılaşma” dönemiolarak adlandırır. Bu yazarlar, aşk ilişkisininaşamalarını, annesiyle sembiyotik bağından adım adımayrılarak kendi benliğinin farkına varan ve onunkindenfarklı istek ve tercihlerini dile getiren çocuğun büyümeaşamalarına benzetir.

Sağlıklı bir ilişki, içinde ayrı görüşler ve farklılıklarbarındırır. Eşler sevgililerinin garipsedikleri,beğenmedikleri yönlerini sevmeyi ve kabul etmeyiöğrenirler. Hellinger yerinde bir seçimle, bu dönemiçin “ikinci görüşte aşk” ifadesini kullanır. İkincigörüşte aşk, biyolojik bir dürtü değildir. Daha aztutkulu, daha az kontrol dışıdır. Hayal kırıklığıylabaşlasa da, her iki eşin bu engeli bilinçli bir adımlaaşıp yeni bir uyum aşamasına geçmeleri kişisel bir

Page 201: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

başarı olacaktır onlar için.“Aşka düşme” aşamasından sonra bu aşamaya “aşklayükselme” diyebiliriz. Hayallerimizin, hayalkırıklıklarımızın ve farklılıklarımızın üzerine çıkıpkalbimize kendimizden farklı bir kişiyi almakapasitemizi genişletiriz. Şimdi eşimize yeni bir gözlebakabiliriz. Onu, artık olmasını istediğimiz gibi değil,gerçekte olduğu gibi görürüz. Aynı zamanda,beklentilerimizi karşılama konusunda sınırlı olduğununfarkına varırız. Yaşamımızın bazı yönlerini kolaycapaylaşabileceğimizi, bazı yönlerinde ise eşimizinkendimizden çok farklı olduğunu ve buralardabirlikteliğin mümkün olamayacağını anlarız.

Çoğu kişi için bundan sonrası atılması zor biradımdır. Fazlasıyla büyük bir mücadele gerektirir. Buanlaşmazlık döneminden geçmeye dayanamazlar veayrılmayı seçerler. Bir bölümü de ilişkiyi Bader &Pearson’ın “düşmanca bağımlı çift” olarakadlandırdıkları duruma sokarlar. Bu durumda her iki eşde birbirinden hoşlanmaz, mutsuzluklarından diğerinisorumlu tutar ama yaşamı tek başına göğüslemektensekendilerinden ödün vererek birlikte yaşamayısürdürürler.

Aşkla Genişlemek

Page 202: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Aşk ilişkisinin sürmesi için dışlamayı değil dahiletmeyi bilmek gerekir. İlişki genişleyerek daha fazlainsanı kucaklamalıdır. Bir ilişki olgunlaştığında üçüncüşahıslar ilişki için tehdit unsuru olmaktan çıkıp ilişkiyedavet edilirler. Ne de olsa ilişkiler doğa tarafındançocuğun beslenip gelişmesi için tasarlanmıştır ve hiçbirşey yeni doğmuş bir bebekten daha “işgalci” değildir.Bu yeni varlık, ana babasının yaşamına girdiği andaçiftin inziva hali ve özel hayatı sona erer. Çiftyaşamlarına yeni birini sokarak aralarındaki ilişkiyigenişletir.Çocuğun doğumunun çoğunlukla ilişkinin gelişmesineyol açmasının nedeni de budur. Çifti bir arada tutacakyeni bir neden vardır. Sevgileri ve yaratıcılıklarınınortak bir amacı vardır ve böylece birbirlerini daha iyitanıma fırsatı elde ederler. Çocuksuz eşler bu dönemdeilişkiyi ayakta tutmakta daha çok zorlanırlar. Birliktebüyüyüp gelişmek için birlikte yürütecekleri birprojeye, bir işe başlama ihtiyacı hissedebilirler.

Bir aşk ilişkisinin dinamiklerini temsilen iki kişinindizime her yerleştiriliş biçimi, ayrı bir durumu ifadeeder. Örneğin eşlerin başka yönlere bakması,birbirlerinden çok üçüncü bir kişiyle ilgilendiklerinigösterir. Dizime dahil edilmesi gereken bu kişi, eski bireş ya da köken aileden biri olabilir.Genel olarak sevgililer karşılıklı yüz yüzeyerleştirilirler. Bunun nedeni daha önce de belirttiğimiz

Page 203: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gibi gözlerinin birbirlerinden başka kimseyigörmemesidir. Ancak birbirlerine olan budüşkünlükleri sonsuza kadar süremez ve eğer uzun

süredir birlikte olan bir çift danışan tarafından buşekilde karşı karşıya yerleştirilirse ilişkide ciddi birçatışma olduğunu anlarız.

Öte yandan eğer birl ikt e bir proj e ya da hedef belirl eyip tam anlamıyla “ortak” olarak, iş kurmuş ya daçocuk sahibi olmuşlar-sa, genelde yan yana yerleştirilirve aynı noktaya ya da aynı kişiye bakarlar. Bu şekildebirbirlerini destekledikleri gibi ilgileri de kendilerinindışında bir şeye yoğunlaşmıştır.

Bir dizimde yer alan çocuklar dizimde en çokebeveynlerini yan yana görmekten ve onlara yakınolmaktan hoşlanırlar. Eğer çift karşılıklı durupbirbirlerine bakıyorsa çocuklar bir adım geri çekiliponlardan uzaklaştıklarında kendilerini daha güvendehissederler.

Örneğin bir dizimde danışan, ana babasını karşılıklıyerleştirir; aralarında ciddi bir çatışma olduğu bellidir.İki çocuk da ebeveynine çok yakın, neredeyse tamortalarında durmaktadır. Bu durumdan gergin ve mutsuzoldukları açıkça görülür. Terapist, çocukları anababadan birkaç adım uzaklaştırdığında derin birrahatlamayla nefes alıp birbirlerine bakar vegülümserler. Çocuklar aralarından çekildiğinde anneylebaba birbirlerini görür ve bugüne kadar çocukların

Page 204: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yardımıyla yüzleşmekten kaçındıkları bir şeyleyüzleşmek zorunda kalırlar.

Sınırlara Saygı Göstermek

İlişkiler gitgide baştaki hayal dünyasından, temeligerçeklere dayanan, ayakları yere basan bir yöne doğrugelişir. Daha önce de sözünü ettiğimiz gibi bu zor birsüreçtir. Aslında bu dönemde eşler artık hayali bir şeyisanki gerçekmiş gibi gösterme çabasını bırakaraksonunda rahat bir nefes alırlar. Ne de olsa sürekliheyecan içinde yaşamak çok yorucudur.30’lu yaşların ortasındaki Robert, danışmanlık seansınagelmişti. Sevgilisinin, başta umduğu kadar kendiniilişkiye veremediğini fark ettiğini belirtti. Balayıdöneminde hissettiği yüksek beklentidenvazgeçmediğinden, sevgilisine içerlemekteydi. Seanssırasında düş kırıklığını bir başkasının varlığınagereksinim duymadan, tek başına göğüslemeninkendisine nasıl bir içsel güç kazandırdığını gördü.Sevgilisini annesinin yerine koyduğunu fark etti. Bufarkındalıkla, sevgilisinin kendi yaşamını sürmeyeihtiyacı olduğunu anladı ve bu anlayışla da kendiyaşamını sürme özgürlüğünü kazandı.

Böyle bir durumda her iki eşin de ilişkiden ne

Page 205: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

istediklerini yeniden keşfetmeleri ve birliktelikleri içinortak bir zemin bulmaları gerekir. Çift daha önce “biz”kelimesini kullanırken artık “ben” kelimesi daha sıkduyulur. Gerçekten de “biz” kelimesiyle “ben” kelimesiarasında bir denge olmalıdır. Çiftin ortak yönleri “biz”,bireys el yönl er i ise “ben” ile ifade edil ir. Eğer eşl ersadece “biz” diyorsa, köken aileleriyle kilitlenmişolduklarını, sadece “ben” diyorsa da bu, kendikişiliklerini kaybetme korkusuyla eşlerini güvenli birmesafede tutmakta olduklarını gösterir.

Sağl ıkl ı bir ilişkide hem “biz” hem de “ben” vardır.Böyl ece eşler hem kendilerini kaybederek diğeriylebütün olabilirler hem de kendi sınırlarını vekişiliklerini koruyabilirler. Kendi yaşamlarından tatminduyan iki bütünleşmiş insan, ideal olarak, hembirbirlerini besleyen hem de birbirlerine ilham verenbir bağ oluşturmayı başarırlar.

Her ilişki bu yönde gelişmez kuşkusuz. Eğer erkekhâlâ annesine bağlıysa karısının ihtiyaçlarınıkarşılayamamasına tahammül edemez. Eğer kadın hâlâbabasıyla aşk yaşıyorsa kocası Beyaz Atlı Prens gibidavranmadığında hayal kırıklığına uğrar. Böyledurumlarda genelde “Babanın Küçük Prensesi”yle“Annenin Küçük Prensi” eşleşirler ve ikisi dekendilerini tam anlamıyla ilişkiye veremez.

Öte yandan eğer taraflardan biri büyümeye başlarsa -örneğin babanın “küçük kızı” büyüyüp kadınlığa adım

Page 206: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

atarsa- ilişkinin devam etmesi için diğer eşin debüyümesi gerekir. Dengi dengine deyişi bu durumungüzel bir ifadesidir. Aşk ilişkisinde olup bitenlerdenher iki taraf yüzde elli-elli sorumludur.

Aşkı dansa benzetmek yerinde bir mecazdır. Eşlerdenbiri ileri adım attığında diğeri geri adım atar; biri sağadoğru hareket ettiğinde diğeri onunla uyum sağlamakiçin kendi soluna doğru hareket eder. Böylece eşlerarasında sürekli bir hakimiyeti alma ve diğerinebırakma, ileri gitme ve geri çekilme, kişisel sınırlarıkoyma ve diğerine teslim olma alışverişi vardır.İlişkinin ilerlemesi için enerjinin bu ileri geri dansı ikiyöne doğru sürekli devam etmelidir.

Sevgililer ne zaman ilişkide bir araya gelselersevgilerinin sınırları olduğunu deneyimleyeceklerdir.Bu sınırları kabul ettikten sonra ilişkileri gerçekçi vesürekli bir hale gelebilir. Buna ek olarak eşler kendiköken aileleriyle sorunlarını çözdükçe, ilişkilerindekarşılıklı olarak daha rahat iletişim kurarlar ve aşklarıolgunlaşır.

30’lu yaşların başlarında olan Güney AmerikalıClaudia, çocuklarının kendisine ait sorunlarıtaşıdıklarından endişe duymaktaydı. Dizimde kendisiylekocasını yan yana, çocuklarını da hemen önlerineyerleştirdi. Ancak çocukların sırtı onlara dönüktü vehepsi aynı yöne bakmaktaydı. Anne de baba dakendilerini rahatsız hissediyorlardı.

Page 207: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Ailesi hakkında biraz daha bilgi istediğimizdeClaudia’nın annesinin 20 yıldır şizofren olduğunuöğrendik. Anneyi dizime eklediğimizde Claudiaağlayarak ona sarıldı.

Çocukları çiftin yanına, kendilerini daha iyihissettikleri yere yerleştirdik. Bu şekilde anneyle babayüz yüze geldiler, annesi de Claudia’nın yanında durdu.Kocası bir karmaşa yaşadığını belirtti ve amcasınınşizofreni hastası bir erkek kardeşi olduğu ortaya çıktı.Babasını yanına yerleştirdiğimizde kendini daha iyihissetse de karısına fazla yaklaşamadı.

Her ikisi de aileleri adına yük taşıdıklarını ve bukilitlenmelerin birbirlerine fazla yaklaşmalarına izinvermediğini gördüklerinde aralarında yeni bir dengekuruldu ve bu da belirli bir rahatlama getirdi. Diğerineve diğerinin ailesi için yaptığına saygı duyarakaralarında belli bir mesafeye razı oldular.

Bir sonraki adımda Claudia’nın, annesinin çektiğiacıyı görmesini, ona teşekkür ederek onunla arasınamesafe koymasını istedik. Böylelikle annesine yardımetme ihtiyacından kurtulabilecekti. Claudia annesine“Benim için yaptıkların yeterli, sana teşekkür ederim.Artık yaşamımı gayet iyi idare ediyorum. İki oğlum varve onlarla gurur duyuyorum” dedi. Gururla oğullarınabaktı ve kendi sorunlarını onlara aktarma endişesitaşımadan onlara gülümseyebildi.

Page 208: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Dengesi Bozulan Sevgi

Her iki tarafın hayal dünyasında yaşadığı bir ilişkisorunlu olabileceği gibi uyumlu da olabilir. Ancak eğerbir taraf hayal dün-yasındayken diğer taraf uyanıyor vebilinçleniyorsa sorun çıkması kaçınılmazdır. Eğerbirlikte kalırlarsa iki olasılık söz konusudur: Ya dahaaz olgun eş, diğerindeki değişimle cesaretlenerekkendini gel iştirmek ister ya da daha olgun olan eş, geriadım atarak ödün vermeye başlar. Ayrılık korkusu fazlaise ikinci olasılık gerçekleşecektir. Gerçek olgunluk isekişinin ayrılık korkusuna yenik düşmeden, kendi başınakalmaya hazır olmasıdır.Günümüzde bir ilişkinin yürümesi ve sağlıklı gelişmesiiçin, balayı döneminden sonra, her iki eş için deilişkinin öncelik haline gelmemesi gereklidir. Aksihalde bu, diğer kişiyi gözünde büyütmek, ondan çok şeyistemek ve ona da çok vermek anlamına gelir. Sonuçtasiz de, eşiniz de beklentileri karşılayamadığınız gibiilişkiyi çıkmaza sürükleyen bir gerginliğe nedenolursunuz.

Başka bir ifadeyle: Sevgilinizi kendinizden ne kadaryükseğe yerleştiriyorsanız onu o kadar ebeveyninizyapıyorsunuz demektir. Romeo ve Juliet ya daSinderella ile Beyaz Atlı Prens gibi birbirini yücelteniki “olağanüstü” insan arasındaki ilişki muhtemelen kısasürer ama sıradan zaafları olan iki sıradan insanın

Page 209: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

beraber gelişme şansları yüksektir.Eğer danışan, sevgilisinden ayrılıp ayrılmama

sorunuyla danışmanlık seansına gelirse, hangi yolunolgunlaşmaları için daha doğru olduğuna bakmakgerekir. Sevgilisiyle birlikte kalıp deneyimle-diklerizorlukları beraber göğüslemeleri, çatışmayla başedebilecek yetiyi geliştirerek evlilikte tek başına ayaktadurma gücünü bulmaları mı daha doğrudur? Yoksa er yada geç her ilişkinin bir sonu olduğunu anlayıpbirbirleriyle işlerinin bittiğini ve artık yollarınınayrıldığını kabullenmeleri mi?

Karşılarına çıkan ilk engelde eş değiştirmek, sevgibittiği halde diğerine yapışıp kalmak kadar çocukçadır.Her ikisi de ebeveynden birine bağlılığın devamettiğini gösterir — çoğunlukla erkek annesine, kadın dababasına bağlıdır.

Doğası gereği sevgi değişken bir olgudur. Kadınlaerkek arasındaki sevgi diğer sevgi türlerinden dahada değişkendir. Ebeveynle çocuk arasındaki ilişkibiyolojik olduğundan daha sağlamdır. Kendiseçimimiz değildir. Doğumla kurulmuştur, dolayısıyladeğiştirmek elimizde değildir. Ancak bir kadınla birerkek arasındaki ilişki özgür seçimle olur. Seçimikendimiz yaparız, işte bu nedenle bu kadar hassas birdenge söz konusudur. Bizi bir araya getiren gizem biziher an birbirimizden uzaklaştırabilir de. Bu hassasdenge aşkla gelen endişeyi de açıklar; bu kadar

Page 210: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

hassas bir şey kolaylıkla bozu-labilecektir.“Bir ilişkide artık büyüyemiyorsanız ayrılma zamanıgelmiştir” cümlesi, ilişkiler hakkında söylenecek sonsözdür.

Eski Eşleri Saygıyla Anma

Bir aşk ilişkisini öfkelenmeden ve çirkin davranışlarakapılmadan bitirebilmek gerçek bir sanattır. Artıkhiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını anladığınızın,ikinizin de yeni durumu kabullendiğinizin ve ayrıyollarda ilerlemekte anlaştığınızın göstergesidir.

Özen gerektiren bu dönemde, ayrılığa neden olandavranışlarınızın sorumluluğunu almak ve kendisorumluluğunuzdan ne daha azı ne de daha fazlasınıtaşımamak çok önemlidir. Daha azını taşımak, çocukgibi davranıp suçu diğerine yüklemektir; daha fazlasınıtaşımak ise haksız bir sorumluluğu yüklenerek, eşinizesorumluluk bırakmayıp ona çocuk muamelesiyapmaktır.Geçmiş ilişkilerin yükünü taşıdığınız sürece gelecekilişkileriniz de yürümez. Ailenizle oluşturduğunuzolumsuz bağ nedeniyle onlardan kopamamanız gibi eskisevgilinizi, “eğer farklı davransaydı beraberliğimizsürerdi” şeklinde suçlamak da hâlâ bir hayal

Page 211: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

dünyasında olduğunuzu gösterir.Tayvanlı Lin Shu’nun ilk evliliğinden 21 yaşında bir

oğlu ile 17 yaşında bir kızı vardı. Çocuklarıyla birlikteikinci kocasıyla yaşıyor ama ilk eşine hâlâ öfkeduyuyordu. Dizim öncesindeki konuşmamızda kendisi10 yaşındayken annesinin intihar ettiğini öğrendik.

Dizimi açtığımızda ilk eş resmin dışındaydı -yanidışlanmıştı. İkinci eş sanki çocukların babası oymuşgibi asıl babanın durması gerektiği yerde durmaktaydı.

Danışanın temsilcisi ise kendi de bir çocukmuş gibiçocuklarının yanında duruyordu. İkinci eş de, çocuklarda kendilerini son derece rahatsız hissediyordu.İlk kocayı dizime ekleyerek onu tüm grubun karşısınayerleştirdiğimizde herkes rahatladı. Çalışmanındevamında Lin Shu’nun, dışladığı ilk eşini saygıylaanmasına ve bilinçsizce annesini ölümünde izlemekisteğinden dolayı ilk eşine kendini verememesininsorumluluğunu üstlenmesine yardımcı olduk. Bu yenianlayış hem danışanın hem de ilk eşin birbirlerineaçılmalarını sağlayarak ayrılıkları hakkındakisuçlamaları ortadan kaldırır.

Sonraki adım Lin Shu’nun bir anne olarak sorumlulukalmasına yardımcı olmaktı. Kendi annesi bunuyapamadığından intihar etmişti. Burada davranışkalıplarının kuşaktan kuşağa nasıl geçtiğini görürüz.Tıpkı annesinin kendinden önceki bir aile bireyiniizlediği gibi, kendisi de annesini izlemekteydi.

Page 212: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Lin Shu’ya güç vermek için annesine duyduğu öfkedenkurtulmasına ve onu sevgiyle bırakmasına yardımcıolmamız gerekiyordu. Bunu ancak annesinin kendiköken ailesiyle kilitlendiğini anladığında yapabilecekti.Bu süreç içinde çocukların rahatlayıprahatlamadıklarını ve annelerine güvenmeye başlayıpbaşlamadıklarını adım adım gözlemledik. Çocuklarıntepkileri, Lin Shu’nun annelik sorumluluğunu üstlenipüstlenmediğini açıkça gösterecekti.

Bu dizim, kişinin kendi ailesinden taşıdıklarıyüzünden bir ilişkinin nasıl sona erdiğini gösteriyor.İyileşmenin ancak şimdi, şu anda gerçekleşebileceğinive her iki eşin de huzur bulmaları için geçmişleriylekilitlenmelerini kabul etmeleri gerektiğini de ortayakoyuyor.

42 yaşında olan Amerikalı Renee, kocasındanayrılmıştı. 13 yaşındaki kızları babasıyla kalmıştı.Kocanın daha önceki evliliğinden üç oğlu vardı. Renee,4 aylıkken annesi tarafından evlatlık verilmişti.

Temsilcilerin yerleşimi Renee’nin kızının dizimdefazla “büyük” olduğunu gösteriyordu. Annesine debabasına da kızgındı. Babasının ilk eşiyle özdeşleşerekbabasına kızgın bir sevgili gibi davranmakta, Renee’ninkendisini evlatlık veren annesine duyduğu öfkeyitekrarlayarak annesine de onu bıraktığı içinkızmaktaydı.

Bir süre sonra babanın ilk eşini dizime dahil ettik.

Page 213: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Kız, özellikle de babası ilk eşine duyduğu sevgiyi dilegetirdiğinde rahatladı. Danışan olan anne, bu kadına,“İlk eş olarak seni tanıyorum. Lütfen kızıma dostça bak”diyerek onu ilk eş olarak onurlandırdı.

Sonraki adım, Renee’nin, kendisini dünyaya getirdiğiiçin teşekkür ederek annesiyle barışmasını sağlamak veannenin kendisini verme kararını kabul ederek ondanuzaklaşmasına yardımcı olmaktı. Böylece kendinievlatlık alan anneye yönelebilecektir. Renee kendikızına bakarak ona, “Seni vermedim” ve “Ben de baştaanneme kızgındım” dedi. Bu Renee’ye güç verirkenkızının da öfkesinden sıyrılıp ona doğruilerleyebilmesine yardımcı oldu.

Sonunda danışan, kızına gururla bakabildi. Kızı artıkannesine yakın durmaktan hoşnuttu. Bundan böyleannesiyle beraber yaşamasının kendisi için daha doğruolacağı da ortaya çıkmıştı.Bu örnek, eski eşleri onurlandırmanın öneminigösterdiği gibi eşlerin yarım kalmış işlerinin ilişkilerininasıl engellediğini de gösterir. Aynı örnekte, ailedenbir çocuğun —Renee’nin kızı— ebeveynden birinineski eşiyle nasıl özdeşleştiğini de gördük. Eski eş birkayıp yaşamıştır ve kolektif vicdan bunu dengelemekiçin sonraki evlilikten olan çocuğun eski eşi temsil etmeişini üstlenerek ebeveynine karşı kızgın ya da üzgün birsevgili gibi davranmasına neden olur.

Renee’nin ilişkisinin devam etmemesinin iki nedenine

Page 214: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

göz atalım:Renee, ikinci eş olarak, kocasının ilk karısına vefaduyar ve kendini kocasına tam olarak veremez —buduruma özellikle ilk evlilikten çocuklar olduğundarastlanır.Kendini tam olarak ilişkiye veremeyecek bir adamseçer. Onu bebekken evlatlık veren öz annesineduyduğu bağlılıktan dolayı kendini kocasına tam olarakveremez. Bu olay boşandıktan sonra kızını neden yanınaalmadığını açıklar — annelik gücüne ihtiyaçduymaktadır.Buradaki en önemli hareket danışanın, kendisinidünyaya getirdiği için annesine teşekkür ederek onubırakmasıdır. Sonraki adımlar nispeten kolaydır: İlkeşten kızına dostça bakmasını istemek, kocasınakendisiyle bir çocuk sahibi olduğu için teşekkür etmek,ikisinin de ilişkiye kendilerini tam olarakveremeyeceklerini kabul ederek artık bir anne olarakçocuğunu desteklemeye hazır olduğunu ifade etmek.

Barış İçinde Ayrılmak

Eski eşten barış içinde ve sevgiyle ayrılmanın yolu,danışanın eski eşe şükran duyabilmesinden geçer. Bu daancak, danışanın ilişkide yaşananları gerçekçi olarak

Page 215: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kabul etmesi ve kendine düşen sorumluluğuüstlenmesiyle mümkündür. Eğer gerçek ifade edilir vedurum tüm gerçekliğiyle kabul edilirse yukarıdakiörnekte olduğu gibi her iki eş de rahatlayacaktır.

Diğer durumlarda, danışanın eski eşine şu cümlelerisöylemesini isteyebilirim: “Beraber geçirdiğimizzamanı şükranla anıyorum. Verdiklerin için sanateşekkür ederim. Benimle kalacaklar. Sana verdiklerimide sevgiyle verdim ve seninle kalabilirler. Yaşadığımızzorluklarda kendi payımı üstleniyor, senin payını dasana bırakıyorum. Artık yoluna gidebilirsin. Lütfenbırak, ben de yoluma gideyim.”

Kimi zaman da kişinin, “Senin izlediğine de, kendiizlediğime de saygı duyuyorum” cümlesini söylemesiniisterim. Burada “izlemek” sözüyle kastettiğimiz bazenyaşamımızı yönlendiren bizden büyük bir güç, bazen deköken ailedeki kilitlenmelerdir.Bazen de danışanı eski eşinin önüne yerleştirerek birzamanlar birbirlerine duydukları sevgiyionurlandırması için ifade edilmesi gerekenin neolduğunu sorarım. Eski eşin temsilcisinin gösterdiğitepki, danışanın onu yürekten onurlandırıponurlandırmadığını ortaya koyar. Eski eşonurlandırıldığını hissettiğinde her türlü bağı geridebırakıp resimden çıkmaya hazırdır.Bu, ayrılmanın sevgi dolu yoludur. Bu deneyimler bize,eski eşler yollarını ayırsa bile sevgi dolu bir tavrın

Page 216: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sürebileceğini gösterir. Sevginin birlikte ya da ayrıolmakla bir ilişkisi yoktur. İlişkide olmakla birine karşısevgi dolu olmak iki ayrı şeydir. Bunu boşanmışebeveynlerde görebiliriz; artık ilişkide olmasalar bileçocuk sahibi oldukları için aralarındaki güçlü bağdevam eder. Dene-yimlediğimiz pek çok seansın bizetam bir ayrılığın ancak sevginin kabulüylegerçekleşebildiğini gösterdi. Diğer bir deyişle gerçeksevgi özgürleştirir.

Page 217: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

13 -Çocuk Sahibi Olmak

Kadınla erkek arasındaki ilişki, doğalarındaki çocuksahibi olma dürtüsüyle gelişir. Yaşamın devamlılığınıve türün tta kalmasını sağlamak doğadaki en temeldürtüdür. Kadınla erkeğin bir araya gelerekbağlanmalarını ve yeni yaşam yaratmalarını, yani bebeksahibi olmalarını ister.Çocuğun hayatta kalmasını sağlayan kadınla erkekarasındaki bağdır. Bundan dolayı onları birleştirengüçlü bağ cinsellikle kurulur, sevgiyle değil. Kadınlaerkek arasındaki bağ, ebeveyninin bakımı olmadanhayatta kalması olanaksız olan çocuk büyüyene kadaronları bir arada tutar.

Bu ortamda büyüyen sadece çocuk değildir. Çocuk daana babasının büyümesine yardımcı olur. Aileye yenibir bireyin katılmasıyla eşler, ilişkilerine bu yeni gelenidahil ederek sınırlarını genişletir ve kendilerini aşarlar.Kişisel isteklerinin, sevip sevmediklerinin bir önceliğikalmaz. Bir ya da birden çok çocuk sahibi olmakararları tüm yaşamlarını şekillendirecektir. Dahabüyük ve daha kuvvetli bir biyolojik gücün kendilerinikullanmasına izin vererek kararlarının tüm sonuçlarınıgöze alır, kişisel sınırlarının ötesine geçer ve güçkazanırlar.

Page 218: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Çocuk sahibi olmak istemeyen sevgililer genişlemekonusunda aynı biyolojik dürtüyü duymazlar. Ancakonlar da kendilerini ortak bir projeye ya da kişiselgelişimlerine adayarak benzer bir kendini aşmaya vegüce ulaşabilirler. Burada önemli olan kendilerini,kişisel isteklerinin ötesinde yürekten hissettikleri birkonuya adamaları ve bunun tarafından yönlendirilmeyeizin vermeleridir. Böylelikle onlar da sınırlarınıgenişletebilirler.Önceki bölümlerde ebeveyn-çocuk ilişkisine hepçocuğun açısından baktık. Bu bölümde aynı konuyaebeveyn açısından bakacağız. Bir bakımdan ikisinde deaynı Aile Dizimi kuralları geçerlidir: Çocuğun çocuk,ebeveynin ebeveyn olması gerekir. Ancak ebeveynolmanın zorluğu çok farklıdır. Ebeveyn olmak kendigücüne sahip çıkıp çocuğa şartsız vererek anne ya dababa olmanın sorumluluğunu almaktır. Bugerçekleştiğinde çocuk rahattır ve ana babası adınahiçbir şey taşımak zorunda kalmaz; ana babasındangeleni rahatça alır. Bir süre sonra aldıklarıyla dolar veyetişkin olduğunda kendisine verileni çocuklarınaaktarabilir. Yaşam bu doğal döngüyle kuşaktan kuşağaakar. Doğa bu şekilde türün devamını sağlar.

Öte yandan, eğer ana baba çocuğu başka nedenlerdenistemiş-lerse, örneğin, kadın hamile kalarak erkeğibağlamak istemiş ya da eşlerden biri veya her ikisiyaşamın anlamsızlığıyla yüzleşmemek için çocuk

Page 219: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yapmışlarsa bu, belki de kendi ana babalarındanyeterince alamamış olduklarını gösterir. Bununsonucunda çocukluklarında alamadıklarını şimdi kendiçocuklarından almaya çalışırlar.

Daha önce de gördüğümüz gibi çocuklar anababalarının ihtiyaçlarına çok duyarlıdır ve sahipoldukları güçlü ve derin aidiyet dürtüsünden dolayıonlar için her şeyi yaparlar. Ana babalarına vermekisteyerek aile düzenine göre hadlerini aşarlar. Buhareket içlerinin boş kalmasına ve yetişkinolduklarında kendi çocuklarından almak istemelerineneden olur. Bunun böyle sürmesiyle geçmişin yüklerikuşaktan kuşağa aktarılır.

Anneyle baba, sorumluluklarını üstlenip veren tarafolmanın gücünü deneyimlediklerinde, ana baba rolü veebeveynlik yükümlülükleri onlara ağır gelmez.Kafalarını nasıl iyi bir ana baba olunacağına yormazlar.Çocuklarına vermek onları tatmin etmeye yeter,çocukları da doyumlu ve huzurlu yetişir. Ebeveyn iyibir ana baba olup olamadığı konusunda sürekli endişeiçindeyse çocuk da bunu algılayarak tedirgin vegüvensiz büyür.Hatırlamamız gereken bir başka nokta da çocuğunbüyürken aldıklarının yarısını annesinden, yarısını dababasından aldığıdır.Çocuk annesiyle babasını tek bedende birleştirmiştir.Eğer anne ya da baba çocuğunu gerçekten seviyorsa,

Page 220: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

aynı zamanda eşini de sevmelidir, çünkü eşi sevdiğiçocuğun bir parçasıdır. Hiç kimse eşinden nefretederken bu kişiyle yaşamış olduğu cinsel birleşmedendoğan çocuğunu sevemez.Önceki örneklerden birinde gördüğümüz gibi eşlerdenbiri, “bu adamla evlenmek hataydı” dediği anda kendiçocuğuna da sevgisiz davranmış olur. Bu tutum, ilişkidesevginin tanınmadığının başlıca göstergesidir ve AileDizimine benzer sorunla gelen katılımcılara bunuaçıkça göstermek gerekir. Bir önceki bölümde, sevginingöz ardı edildiği durumlarda, çocukların anababalarının eski eşlerini nasıl temsil ettiklerinigörmüştük.Her çocuk ana babasının beraber olmasını ister, çünkübu şekilde kendini bütün hisseder. Sadakati bölünmez.Burada anneyle babanın ayrılmasının doğru olmadığınısöylemiyoruz. Söylediğimiz, çocuklarını gerçektenseven ebeveynin eski eşine karşı bir sevgi ve minnetduyması gerektiğidir. Bu durumda anneyle baba,ilişkilerine devam etmeseler de çocuk huzurludur -bunun örneklerini önceki bölümde görmüştük.Bir başka önemli nokta ise bir erkekle bir kadınınçocuk sahibi oldukları anda, kendi ebeveynlerine vedaetmiş olmalarıdır. Artık bu rolde kendileri vardır. Eğerbu veda adımını atmazlarsa çocuklarına gerçek anlamdaebeveynlik edemezler ve sonunda çocuklar anababalarının köken ailelerindeki kaderleri yüklenmek

Page 221: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

zorunda kalabilirler.Avustralya’nın Sidney kentinden Patricia iki kız

çocuk annesiy-di. Güncel ailesini dizdiğinde çocuklarınfarklı yönlere baktıklarını gördük. Biri yukarı, biri yerebakıyor, ikisi de anneye bakmıyordu. Anneninbakışlarıysa onlardaydı.

Köken ailesinde ne olduğunu sorduğumuzda Patriciahem annesinin hem de babasının küçük yaştayken iki kızkardeşlerini kaybettiklerini anlattı. Ölü teyze ile halalardizime katılıp yere uzandıklarında Patricia’nın iki kızıda onlara karşı güçlü bir çekim hissetmişti.Seansın devamında danışanın annesinin kızkardeşlerinin peşinden ölüme gitmek istediğini gördük.Ancak danışan annesine, “Senin yerine ben giderim”derken şimdi de kızları Patricia’ya aynı şeyisöylemekteydi.

Bu noktada Patricia annesini, ölmüş kız kardeşlerininacısıyla yalnız bırakmaya hazır değildi; hareketininsonuçları olarak iki kızının ölüme çekildiğini ve kendihayatlarını yaşayamadıklarını görmesine rağmenPatricia, annesiyle kalıp ısrarla ona yardım etmekistemekteydi.Bu dinamiği ve danışanın daha fazla ilerlemeye hazırolmadığını gördükten sonra dizime son verdik.Çalışmayı daha sonra tekrar ele alıp başlamış olanhareketi tamamlayabilirdik. Patricia annesinin önündesaygıyla eğilerek “Artık kardeşlerine gidebilirsin. Ben

Page 222: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çocuklarımla kalacağım” diyerek onu onurlandırmayave kardeşlerine gitmesine izin vermeye hazırdı.Böylece çocuklarıyla yüzleşecek gücü buldu ve onlara“Ben annenizim ve sizinle kalıyorum” dedi. Bu sefer ilkiki seanstaki gibi gözyaşlarına boğulmamıştı, kızlarınıkucaklamaktan mutluluk duydu.

Burada annesiyle kendi kızları arasında kalmış birannenin iç çatışmasını görüyoruz. Sonunda kızlarınaduyduğu sevgi galip gelerek annesiyle vedalaşmasınısağlamış, bir anne olarak kızlarıyla kalabilmişti. Anababa olmak kişinin olgunlaşmasına yol açar ve kişiyibütünleştirerek köken ailesinden biriyle yaşadığıdüğümü çözebilir.Gördüğümüz gibi, çocuk sahibi olmak bir çeşit sınavolabilir. Aile sisteminizdeki çözülmemiş düğümlerleyüzleşmenize, gerçeklerle karşı karşıya kalmanıza vebirini beslemek, ona bakmak, ana babalık yapmak içinkendi kaynaklarınıza ulaşmanıza yardımcı olur. Sizi,çocuksu tavırlarınızı bir yana bırakıp olgunlaşmayadavet eder. Bu sınavı göğüsleyip göğüsleyememektamamen bireyin kendisine kalmıştır.

Aile sistemi yasalarına göre ebeveyn, çocuklarını dailgilendiren bazı kararları onlara danışmadan almasorumluluğunu üstlenmelidir. Günümüzde güce vebütünlüğe ihtiyaç duyan bazı ebeveynlerin kararsızkaldıklarında çocuklarına danışmalarına sık sıkrastlarız. Bunun çocuk için iyi olduğunu düşünseler de

Page 223: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

aslında kendilerinin ana baba olacak güce vesorumluluğa sahip olmadıklarının bir göstergesidir.Bu hassas bir konudur. Burada otoriter ya da“çocukların görüldüğü ama duyulmadığı” eğitimsistemlerini savunmuyoruz. Ancak sosyal akımlar bir uçgörüşten diğer uç görüşe giderler; otoriter eğilimdenotorite karşıtı eğilime ve sonra tekrar gerisin geriye.Ebeveyn bir karar aldı mı bu karar gerçekten çocuğunlehine olmalıdır. Dizimde ebeveynin, sadece kendineve geçmiş kilitlenmelerinden kaynaklanan sorunlarınamı odaklandığı, yoksa çocuğuna karşı sorumlulukla mıdavrandığı belirgin olarak ortaya çıkar.

Çocuklar genelde yaşamlarını etkileyecek kararlaralamayacak kadar toy ve deneyimsizdirler. Eğer onlaradanışılırsa her şey, ortadaki olayı anlayacak ve özgünbir seçim yapacak kadar anlayış kapasiteleri olupolmadığına bağlı olacaktır. Örneğin eğer anneyle babaayrılıyorlarsa hangisiyle kalacağı seçimi çocuğabırakılmamalıdır. Bu, çocuğa “Kimi daha çokseviyorsun?” demekle aynıdır. Çocuğu çıkmaza sokar.Eğer anneyle baba, çocuğun kiminle yaşayacağınakendileri karar verirse çocuk masumiyetini koruyarakher ikisini de eşit sevmeyi sürdürebilir. Kızınıza sizinlemi, yoksa babasıyla mı kalmayı tercih ettiğini sormanızher yaştaki çocuğa ağır gelir. Eşler genelde kendiaralarında dostça bir uzlaşmaya varamadıklarında buçareye başvururlar. Ancak çocuktan böylesine hayati

Page 224: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bir karar vermesi nasıl beklenebilir ki? Çocuk içindenanasını da babasını da sever. Eğer dışından biriniizlemeye zorlanırsa diğerini içsel olarak izleyecektir.

Buna uç bir örnek olarak babası sabıkalı bir çocuğuele alalım. Anne, ona benzememesi için çocuğunbabasıyla görüşmesini engeller. Çocuk babasıylagörüşmeyerek annesinin isteğine uysa da okulda suçlarişleyerek dışlanmış babasına sevgisini ifade eder.

Çocuklar Varken Ayrılmak

Ayrılan çiftlerin sorunlarından bahsettik. Arada çocukvarsa eşler arasındaki bağ daha güçlü olur ve ayrılıkdaha zordur. Ancak hepimiz bazen çiftlerin yollarınıayırmaları gerektiğini biliriz. Ne kadar zor olursa olsunbu onların hakkı ve özgürlüğüdür.

Çocuğun iyiliği için en büyük tehlike ana babasınınkötü bir şekilde, suçlamalar ve kavgayla ayrılmasıdır.Hatta bazen aralarındaki tüm bağları koparırlar. Buçocuğun sırtında acı dolu bir yüktür, çünkü annesiylebabasına bağlılığı umutsuzca bölünmüştür.

Bu travmatik durumda, bariz olan gözden kaçar: Herçocuk hem annesinin hem de babasının ürünüdür.Ayrılık ne kadar acı olursa olsun, kadınla erkekaralarına ne kadar mesafe koyarlarsa koysunlar,

Page 225: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çocuklarına her baktıklarında diğer eşihatırlayacaklardır. Çocuk özünde bir kadınla birerkeğin aralarındaki sevginin ürünüdür ve aralarındakisevgi bitse de bu gerçek değişmez.

Çoğu çiftin inkar ettiği ve kabullenmekte zorlandığıgerçek, karşılıklı sevgilerinin çocuklarında devamettiğidir. Baba oğluna veya kızına baktığında bir açıdaneski eşine de bakmaktadır. Birçok boşanmış babanındediği gibi “Çocuğumu seviyorum ama eski karımdannefret ediyorum” diyemez. Aile sistemi terapisine göreeski eşinden nefret ediyorsan çocuğunu da tamanlamıyla sevemezsin. Bundan dolayı çocuğun iyiliğiiçin ana babanın sevgiyle ayrılması gerekir.

Mahkeme çocuğun velayetinin kimde olmasıgerektiğine çeşitli verilere bakarak karar verir. AncakAile Dizimindeki genel kural, çocuğun diğer eşi dahaçok seven ebeveynle kalmasıdır. Çocuğa her bakışındaonda gördüğü eski eşinin varlığını yüreğiyle kabul edenve ilişkide paylaşılanlar için sevgi ve minnethissedebilen ebeveynle kalmalıdır.Her zaman olmasa da çoğunlukla, ayrılıktan sonra enkızgın taraf kadındır. Annenin eski eşine öfkeli olduğubir durumda çocuk anneden çok babayla kendinigüvende ve mutlu hissedeceğinden velayetin babayaverilmesi daha uygundur. Ancak her vaka kendiözelliklerine göre ele alınmalıdır. Köken ailedekikilitlenmeler ile bunların ebeveynler üzerindeki etkileri

Page 226: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

de göz önüne alınmalıdır. Genel bir kural olarak çocukdaha az yük taşıyan ebeveynle güvendedir ve bu kuralçift ayrı olsa da olmasa da geçerlidir.İspanyol bir kadın kocasından boşanmıştı.Evliliklerinden iki oğulları vardı. Dizim sırasında

kadının büyükbabasının iç savaş sırasında kurşunadizildiğini öğrendik. Kendisi de büyükbabasını vuranlaözdeşleşmişti. Kendi kilitlenmesini anladığında eskikocasını onurlandırıp ona, “Özür dilerim, seninlekalamadım” diyebilecekti. Böyle bir durumdaçocukların babalarıyla kalmaları daha güvenlidir.

Babası ve büyükbabası Mafya üyesi olan bir adam,evl i ve iki çocuk sahibiydi. Dizimde çocukların Mafyakurbanlarıyla özdeşleştikleri ortaya çıktı. Anneleriyleolmaları onlar için daha güvenli olacaktı.Çocuğun yaşı da göz önüne alınmalıdır. Küçük birbebek elbette annesiyle kalmalıdır.Baba çocuğuna, “Sana baktığımda anneni ne kadar çoksevdiğimi hatırlıyorum” ya da annesi ona, “Baban gibiolmanın benim için bir sakıncası yok” dediğindeçocuğun üzerindeki yük hafifler. Bu sözler hissedilerek,içtenlikle söylendiğinde çocuk rahat ve nispeten mutluolacaktır.

Danışan Kimdir?

Page 227: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Dizimde ele aldığımız sorunların doğası gereği, kiminiçin seans yaptığımız hakkında baştan kesin bir fikrimizolması önemlidir. Danışanın sorunu, ebeveyniyleyaşadığı bir kilitlenme mi, yoksa bir ebeveyn olarakçocuğuyla yaşadığı bir sorun mudur?İlk durumda, sorumluluğu çocuktan alıp ebeveynevermemiz gerekir. Böylece çocuğun yükü hafifler vemasumiyetini korur. Ancak danışan, çocuğuyla yaşadığıbir soruna bakmak isteyen bir anneyse, yapmamızgereken yetişkin bir kadın olarak kendi gücünün farkınavarmasını ve sorumluluğunu almasını sağlayarakçocuğuna yüklenmesini engellemektir.

Dizimi kimin için yaptığımızı bilmek önemlidir, çünkühangi açıdan yaklaştığımıza göre seans farklı gelişir.Dizimler sırasında ebeveyn-çocuk ilişkisindeki uzlaşmahareketinin çocuktan gelmesi gerektiğini gördük.Çocuğun ebeveynine gitmesi gerekir. Eğer ebeveynçocuğuna giderse, ondan bir şey istediğini gösterir vebu da çocuk için bir yüktür.Adam, ağlayarak oğluna yaklaşır, kucaklaşırlar.Adamın bir yetişkinden çok, bir çocuk gibi davrandığıortadır. Babasını arkasına getirdiğimizde ağlamayıkeser ve kendini daha güçlü hisseder. Oğlurahatlamıştır.

Kardeşler Arası Rekabet

Page 228: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Seansa, kız ya da erkek kardeşiyle yaşadığı sorundandolayı gelenlere de sık rastlarız. Bu dizimlerdeçoğunlukla kardeşler arasında yaşanan çatışmanın yaebeveyne ya da akrabalara ait olduğu ortaya çıkar.Ailenin önceki bireyleri arasındaki çatışma,akrabalardan biriyle özdeşleşmiş çocuklar tarafındantamamlanmaktadır; çocuklar “doğru” yerlerindedeğillerdir; birileriyle kilitlenmişlerdir.

Kimi zaman böylesine bir çatışmayı çözmek içinkardeşleri aile düzenindeki hiyerarşiye göreyerleştirmek yeterli olur. Ancak eğer çatışma bunarağmen devam ediyorsa bu, özdeşleşmenin çok derinolduğu anlamına gelir. Bazen kız kardeşler arasındakiçatışma, anne resme dahil edildiğinde çözülebilir. Eğerbu işe yaramazsa kızlardan birinin anneyionurlandıramadığını, annenin yerini aldığını vekardeşlerinin de bundan rahatsızlık duyup onadirendiklerini anlarız. Kökteki asıl çatışma dizimsırasında çözülürse, kız kardeş aile düzenindeki doğruyerine döner ve uyum sağlanır.

Kardeşine söyleyeceği bir çözüm cümlesi, “Sendenbiraz daha büyük/küçük olsam da ben sadece seninkardeşinim. İkimiz de çocuğuz” olabilir. Böylelikleaynı ebeveynin çocukları olarak aynı geminin yolcularıolduklarını birbirlerine hatırlatmış olurlar.

Kimi zaman çocuk küçük yaşta ölen ağabeyini ya daablasını izlemek ister ya da ölmüş kardeşin ailedeki

Page 229: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yerini doldurması gerektiği duygusuna kapılır. Buradakiçözüm, unutulmuş çocuğu resme dahil ederek danışanınonu görüp onurlandırmasını sağlamaktır. Bazenhayattaki kardeşin ölmüş kardeşe, “Sen benim sevgilierkek/ kız kardeşimsin ve biraz erken gittin ama benseni sevgiyle hatırlıyorum. Biraz daha kalırsam lütfenbana dostça bak. Vakti geldiğinde ben de yanınageleceğim” demesi iyileştirici olabilir.

Page 230: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

14 - Sevginin Boyutları

Sevgi ve ilişki konusunu eşler arasındaki karşılıklıalışveriş açısından ele aldık. Ancak sevgi çokboyutludur ve farklı düzlemlerde işler. Bu bölümdesevginin yaşamımızda kendini nasıl gösterdiğini elealacağız.

Cinsellik

Sevginin ilk ve en temel boyutu cinselliktir. Cinsellikhayvansal bir enerjidir ve yaşamın temelidir. Cinselarzu, türün devamlılığıyla bağlantılıdır ve kadın-erkekilişkisinde doğal olarak önemli bir yeri vardır. Tıpkıyemek ve uyumak gibi bedende şiddetle kendinihissettiren biyolojik bir dürtüdür. Cinsel birleşmeçiftler arasında bağ oluşturur. Daha önce debelirttiğimiz gibi cinselliğin yanında sevgi varsa bu bağdaha da güçlenir.Sevgi olmadan yaşanan cinsellik bir enerjialışverişidir. Karşı tarafa saygı veya minnet duymamızıgerektirmez ve bazen dizim sırasında karşılıklıyaşanmış bir sömürü olarak ortaya çıkar; bedenin

Page 231: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

biyolojik ihtiyacını doyurmak için diğeri kullanılmıştır.Eğer durum böyleyse, karşı tarafta sevgi beklentisiyaratmadan bunun ifade edilmesi gerekir. Aslında heriki taraf da ne olup bittiğini yüreğinden bilir ve bunugizliden onaylamıştır. Ancak bunun açıkça ifadeedilmesi iki taraf için de rahatlatıcı olur.Bazen insanlar karşı tarafın sadece seks istediğinisöyleyerek cinsel birleşme konusunda suçlayıcı birtavır takınırlar ve aralarında olup biten konusundakendi sorumluluklarını üstlenmek istemezler. Böyle birdurumla karşılaşan uygulayıcı, dizim sırasında eşlerdenbirinin diğerine, “Seni kullandım” demesini isteyerek,bu kişinin sadece cinsel haz peşinde olduğunu açıkçaortaya koymalıdır. Diğer taraf da buna, “Benikullanmana izin verdim” cümlesiyle cevap verir. Bucümleler olaya açıklık getirerek bir tarafın kurbanrolünden çıkmasını, diğer tarafın da utanç ve suçlulukduygusundan kurtulmasını sağlar. Her iki taraf da cinselaçıdan tatmin olmak istemiştir ve işin içine suçlamaveya beklentiler girmeden olduğu gibi kabuledildiğinde bunda bir yanlış yoktur.Gerçekleri olduğu gibi görmek ve kabul etmek, eşlerinbirbirlerine karşı sorumlu davranmalarını sağladığıgibi aralarında bir denge oluşmasını da sağlar. Böylecebirbirlerine saygı göstermiş olurlar. İlişkileri cinselboyutun yanı sıra ayrı bir boyut daha kazanır, çünküsaygı, bir sevgi biçimidir.

Page 232: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Aile dinamikleri açısından, cinsel birleşme olduktansonra onu reddetmek ve suçl amak hiçbir yarar sağlamaz. Çok kısa ve sığ bir birliktelik bile hatırlanmalıve onurlandırılmalıdır.

Sevgi

Biyolojik boyutun ötesine geçtiğimizde sevgipsikolojik bir ihtiyaç ve diğerine duyulan ilgi, duyarlıkve şükran gibi insan yüreği niteliklerinindeneyimlenmesidir. Sevgi olmasaydı kendimizidünyada soyutlanmış, yalnız hissederdik. Bu anlamdasevgi bir alma ve verme ilişkisidir, iki kişi arasındasaygı ve şükranla yapılan bir değiş tokuştur. Sevgisayesinde karşımızdakini bir nesne olarak değil, insanolarak algılarız.

Eğer cinsel ilişki yaşayan iki kişi aynı zamandabirbirlerini seviyorlarsa, birbirlerine şükran daduyarlar. Sadece kendi ihtiyaçlarının değil, eşlerininihtiyaçlarının da farkındadırlar. Karşı tarafa ihtiyacıolanı verip ihtiyaçları olanı karşıdan alırlar. Sevgininbu boyutunda karşı tarafa duyduğumuz ihtiyacıgöstermeye hazır olmamız önemlidir. Söz konusu olan,ebeveyninden almaya muhtaç bir çocuğun ihtiyacıdeğildir; kadın ya da erkek olarak kendi natamamlığının

Page 233: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

farkında olan bir yetişkinin ihtiyacıdır.Seks gibi sevgi de karşılıklı bir enerji değiştokuşudur ama bu sefer işe yakınlık, güven ve saygıgibi nitelikleriyle yürek boyutu da eklenmiştir.Verdiğim hediyeleri aldığı için ve kendi hediyelerinide benimle paylaştığı için eşime şükran duyarım.Böylece birbirimize daha yakın, uyum içinde vehayatla daha barışık oluruz.Genelde terapilerde sevginin ilişkilerdeki ifadesiyle

karşılaşırız. Aile Dizimindeki “sevgi, düzeniizlemelidir” anlayışı, ebeveyn-ço-cuk arasındakiilişkiyle eşler arasındaki ilişkinin farklı doğalarını gözönünde tutar. Ancak ilişki kendi içinde bir sonuçdeğildir, sevgiyi keşfin yoludur; sevmek ve sevilmekkonularında bir yaşam dersidir. İlişkimiz anlayış vefarkındalıkla birleştiğinde bize sevgiyi tümüyle öğretmekapasitesine sahiptir. Böylece nesne olmadan sevmeyi,sevgi dolu dostluk halini öğrenebiliriz. Sevgi, bellibirine değil de, herkese açık olduğunda şefkatedönüşür.

Şefkat

Mistikler sevginin yüksek bir boyutundan bahseder.Bunu en iyi şefkat kelimesiyle ifade edebiliriz. Şefkat

Page 234: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bir alma verme ilişkisi değildir; tamamen vermedir vekarşılığında alma beklentisi yoktur. Aslında bir ilişkide değildir. Şefkat, bir olma hali, sevginin taşması,paylaşmanın en saf şeklidir.Sıradan sevgide eşimiz bize verdiği için şükranduyarız, şefkatte ise karşı taraf bizden aldığında şükranduyarız. Bu şekliyle şefkat koşulsuz sevgidir. Hiçbirşey istemez ve bu nedenle karşılıklı ihtiyaçlarıdengeleme dürtüsüyle sınırlanmamıştır; kontrat yoktur,belirlenmiş bir düzen yoktur, beklenti yoktur; cinsiyetinötesindedir, ne kadın ne erkek olmakla ne de iki kişininaşkıyla sınırlıdır. Şefkat sevginin saf şeklidir ve neakrabalık ne de cinsiyet tanır.Bu da şefkatin aile sistemi terapisinde incelediğimizilişkilerin ötesinde olduğu anlamına gelir. Ancak genede burada şefkate değinmek istememin nedeni sevgininen yüksek hali olması ve özellikle de ailedinamiklerinin ötesinde var olmasıdır.Şefkati hepimiz biliriz. Günlük yaşamlarımızdaçoğumuz şartsız sevgi anları yaşamış, karşılığındahiçbir şey beklemeden vermiş, sadece paylaşmanınzevki için kısmetimizi çevremize dağıtmışızdır.Bu üç hale — cinsellik, sevgi ve şefkat — değinmeminnedeni sevginin çok boyutlu olduğunu, teori vekavramlarla açıklanamayacağını göstermektir. Yaşamkonusunda teoriler geliştirmek beynimizin akılcı,mantıklı bölümünün işidir. Mantık, doğası gereği her

Page 235: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

şeyi pratik ifadelerle açıklama arayışındadır ve birformüle sığdıramadığı şeylerden rahatsızlık duyar. Buaçıdan baktığımızda ilişkiler hakkındaki tüm fikirler veteoriler -ki bunlara Aile Dizimi de dahildir- sevgiyeilişkin her şeyi açıklayamazlar; anlayış için sunduklarıkalıplar küçük kalır.İlişki dinamikleri önemli içgörüler sunar ama sevgininkendisi bir gizemdir ve hep öyle kalacaktır. Dizimlerdeilişkileri gözlemlerken bunu hatırlamamızda faydavardır. Çoğu zaman dışarıdan biri olarak, insanlarıharekete geçiren sevginin muhteşem gücünü hayranlıklaizleriz. Sevgiyi tanımlamak veya anlam çıkarmakolanaksızdır. Neyse ki buna yeltenmemiz de gerekmez;yaşamımızda belirip kendini ifade etmesi yeterlidir.

Kendimizi Keşfetmek

İlişki teorisi konusunda bir başka sorun da kişiselgelişimin diğer boyutlarını görmezden gelmesidir. BertHellinger’in, bir ilişkinin yürümesi için erkeğin erkekolması ve dişi niteliklerini geliştirmemesi, kadının dakadın olması ve erkek niteliklerini geliştirmemesigereklidir şeklindeki görüşlerine katılmıyorum.

Bu görüş sadece belli bir çerçevede, karşılıklıihtiyaçlara dayalı ve kadınla erkeğin birbirine

Page 236: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bağlılığının önemli olduğu sıradan ilişkilerde geçerliolabilir. Ancak iki eşin ilerleyerek kendilerini dahaderinlemesine keşfetme arzularını kapsam dışı bırakır.

Herkesin psikolojik açıdan hem dişi hem de erkekyönleri olduğunu öne süren ilk Batılı düşünür, C. G.Jung’dur. Erkek daha çok erkek tarafıyla özdeşleşir vedişi yanı zihninin bilinçdışı bölümünde saklı kalır. Busaklı unsur yaşamına giren kadın tarafından ona geriyansıtılır. Hatta pek çok açıdan, çekim duyduğukadınların seçiminde kendi içindeki dişinin rolübüyüktür. Aynı şekilde kadın da daha çok kendi dişiyönüyle özdeşleşir ve erkek yanı bilinçdışı kalarakbirlikte olduğu erkek tarafından ona geri yansıtılır.

Jung’un teorisi geniş bir çevre tarafından kabul görür

ve hatta Tantra gibi bazı kurslar, erkeğin “içindekidişiyi”, kadının da “içindeki erkeği” keşfettiğiçalışmalar sunar. Bu tür Tantrik keşiflerin ana hedefiher iki tarafın da sevişme deneyimine zenginlikkatarak karşı cinsin sevişirken neler hissettiğinianlamaktır. Bu keşif, ilişkilerde karşı tarafın düşünmeşeklini, isteklerini ve deneyimlerini anlamamıza dayardımcı olur.Amacım kadın erkek karşıtlığının psikolojisini

tartışmak olmasa da, insan dinamiklerinde kendinianlama aşamalarının farklı modelleri olduğunu, kadın-erkek ilişkilerinin de farklı boyutlara sahip olduğununaltını çizmeden geçemeyeceğim. Aile Dizimi

Page 237: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yardımıyla ilişkilerin bir boyutunu anlarız. Bu geçerlibir boyuttur ama hikayenin tümü değildir.Başkalarıyla kurduğumuz her ilişkide aslında kendimizikeşfederiz. Bir diğerine duyduğumuz ihtiyaç, kendibireyselliğimizde sahip çıkmadığımız parçalarımızıkeşfetmeye ve kendi bütünlüğümüze duyduğumuzihtiyaçtır. Aslında diğeri yoluyla kendimizle ilişkikurarız. Bastırdığımız, sakladığımız ve keşfedilmemiştüm yönlerimizi sevmeyi ve onlara sahip çıkmayıöğreniriz.Kendi bütünlüğüne ulaşmış bireyler olduğumuzdadiğerlerine duyduğumuz bağımlılık azalır, hatta belkitamamen ortadan kalkar. O zaman sevgi bir ihtiyaç veyabağımlılık olmaktan çıkar ve yeni bir nitelik kazanır.Gelişmemiz için iki şey gereklidir: Bir başkasınaihtiyaç duyduğumuzun farkına vararak yakın ilişkininzorluklarına hodri meydan demek ve bunu yaparkenanlayışımızı ve sevgimizi ilişkinin bilinen boyutununötesine taşımak.

Page 238: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

15 -Özel Konular: Ensest, Kürtaj,Evlat Edinme, Eşcinsellik, Aşk

Üçgenleri

Kimi okurlar bu bölümde ele alınan ensest, kürtaj,evlat edinme, eşcinsellik ve aşk üçgenleri gibi kökenveya güncel ailede karşılaşabileceğimiz bazı özeldurumlara tartışmalı bakış açımızdan rahatsızlıkduyabilir.İnsanların tek başına deneyimlerken bile zorlandıklarıbu tip durumlarla çalışmanın güçlüğü, insanlığınbaşından beri var olmalarına rağmen pek çok ahlakideğer, görüş ve tavırlarla içinden çıkılmaz bir halegelmiş olmalarıdır. Ahlaki değerlere bağlı kalanlarolayların nasıl olması gerektiğine dair sabit inançlarasahiptir ve bu katılıkları olayları açıkça görmeleriniengeller. Hatta ahlakçılar yardım etmek bir yana,yaşamın getirdiği zorluklara insanların kendi özgünçözümlerini bulmalarını da olanaksız hale getirirler. Buda yabancılaşmanın, mutsuzluğun ve çözümlenmemişsorunların artmasına neden olur.

Aile Dizimi terapisinde bu durumları anlamak vedanışanlara yardımcı olmak istiyorsanız, tüm ahlakideğerleri, ideolojileri, inanç sistemlerini ve iyi ilekötüye ilişkin tüm görüşlerinizi geride bırakmanız

Page 239: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gereklidir. Bir hareketin ya da durumun bazı sonuçlarıolduğunu ifade ettiğimizde sözünü ettiğimiz dizimsırasında gözlemlediğimiz sonuçlardır: Sorunu, neyeyol açtığını, hangi adımların danışanı rahatlatıp çözümegötüreceğini görürüz. Başka bir deyişle, son derecepragmatik olan bu yaklaşım danışanın yararınaodaklanmıştır. Bireyin ya da genel olarak toplumun budurumlarla nasıl baş etmesi gerektiği konusunda sonsözü söylemek gibi bir iddiası yoktur.

Bu bölümde ele aldığımız konuların temelindeki ailedinamiklerine kısa bir bakış atacağız. Amacımız bukonuları tanıtmak. Her birine ayrıntılarıyla yer vermekbir yandan bu kitabın amacını aşarken (onları konu alanpek çok kitap yazılmış durumda), olası bütün durumlarıkapsayan tek bir değişmez çözüm de mevcut değildir.

Ensest ve Cinsel Taciz

Tacizin kim tarafından gerçekleştirildiğine veölçüsüne bağlı olarak pek çok çeşidi vardır. Genelolarak, geçmişinde cinsel tacize uğramış bir kadındizim seansına geldiğinde terapist iki şey gözlemler:Ortada bir bariz suçl u vardır ki bu babadır, bir desahne arkasında gizli suçlu vardır, bu da annedir.Anneyi de işin içine katarak onu kısmen sorumlu

Page 240: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

tutmanın babanın davranışını mazur gösterereksorumluluğunun olanca ağırlığından kaçmasınısağlayacağını düşünenler anne ile baba arasında sözedökülmemiş bir anlaşma olduğu fikrine karşıçıkabilirler.

Anlaşılır bir tepkidir bu ama eğer onun sonucundaannenin rolü bilmezden gelinecekse danışanı çözüme veiyileşmeye götürmeye hizmet etmeyecektir. Bu konununele alındığı dizim seanslarında annenin ya güncelailesini terk etmek istediğine ya eşine cinsel olarakkapalı olduğuna ya da her ikisine birden tanık oluruz.Genelde anne, kendi köken ailesi adına taşıdığı biryükten dolayı kocasından uzak durmakta, bu da ilişkidedengesizliğe yol açmaktadır; kadın ilişkiye eşit olarakkatılamaz veya katılmaz ve kocasını cinsel olarak geriçevirebilir. Bu eğilimini dengelemek için bilinçsiz birşekilde kendisi yerine kızını sunar.

Londra’da yaşayan Natasha, Rus bir ailedengeliyordu. Çocukluğunda babasının cinsel tacizineuğramıştı. Dizimde anne gözlerini uzaklara dikiyor, nekocasını ne de kızını görüyordu. Baba kızına bakıyorama çocuk olarak görmek yerine ona cinsel bir çekimduyuyordu. Bu dinamik annenin eş olarak yerini

almamasından ötürü kızının onun yerine geçtiğini vedanışanla babası arasında ensest ilişkinin nasıldoğduğunu göstermekteydi.

Danışanla görüşmemizde annenin neden uzaklara

Page 241: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

baktığına ilişkin bir fikir edindik. Anne tarafı 19.yüzyılın sonlarındaki Musevi katliamında Rusya’dankaçmak zorunda kalmış Musevi bir aileydi. Anne,Rusya’ya ve bütün ailesine özlem duymakta, oradayaşananlara hâlâ içten içe öfkelenmekteydi.

Karşısına büyükannesi, büyükbabası ve Rusya içinbirer temsilci yerleştirdiğimizde anne kendini daha iyihissetti ve sonunda dönüp kızına, danışanımızabakabilecek hale geldi. Natasha, dönüp kızına yanidanışana bakabilir. Böylece artık annesinin yerini almagereğini duymaz olan Natasha derinden rahatlamıştı.

Çözüm cümleleri enseste neden olan dinamiğiyansıtıyordu. Annesine, “Sana duyduğum sevgiyle seninyerini aldım”, babasına ise, “Anneme sevgimden dolayıyaptım” dedi. Bu cümlelerle birlikte ana babasınaduyduğu sevgiyle hareket eden masum çocuk konumunageri dönecek, duyduğu sorumluluk hissini tümüyleonlara bırakabilecekti.

Cinsel taciz konularının ele alındığı Aile Dizimiseanslarında karşılaştığımız dinamiklerin tipik birörneğidir bu ve çocuğun ensest ilişkiye girme nedeniniortaya koyar: Babanın temsilcisi kızına cinsel arzuduyar, annenin temsilcisi ise başını çevirir.Çalıştığımız temsilcilerin danışanla hiçbir bağlantılarıya da seanstan hiçbir kişisel çıkarları olmadığını gözönüne alırsak, benzer durumlardaki genel davranışkalıbının, ebeveyn arasında kız çocuğun annenin yerine

Page 242: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sunulduğu sessiz bir anlaşmaya işaret ettiğinisöyleyebiliriz.

Dolayısıyla her iki ebeveyn de eşit ölçüdesorumludur: Baba bariz suçludur, anne gizli suçlu.Genelde ensest ilişkilerde tüm suç babaya yüklenir veannenin oynadığı rol ve suçluluk payı göz ardı edilir.

Çözüm için, çocuğun anne sevgisiyle hareket edişineışık tutmamız gerekir. Bu olduğunda anne-kız arasındakibağ normalde yeniden kurulur. Böylece çocuk anneninyerini alma yükümlülüğünden kurtulur ve yeniden çocukolabilir. Bu noktada babanın kızına duyduğu cinsel ilgide ortadan kalkar. Sonuçta babanın cinsel eş olarakistediği karısıdır, kızı sadece onu temsil etmiştir.Bu dinamikler ortaya çıktığında danışanın, babasınaduyduğu öfke, acı ve suçluluk duygusunu aşmasıkolaylaşır ve babasının yaptığı yanlışın sorumluluğuylasuçluluk duygusunu ona bırakabilir. Eğer danışanöfkeye ya da suçluluk duygusuna takılıp kalırsa kendiyapmadığı bir şeyin olumsuz sonuçlarını taşımayadevam eder. Bunlar ona değil, babasına aittir.

Öfkeli kalmak danışan için daha da fazla sorun yaratırve her türlü çözümü engeller. Öfke iki insanı sıkıcabirbirine bağlar ve babayla oluşmuş cinsel bağıntanınmasını engelleyerek gelecekteki cinsel ilişkilerizora sokar.

Daha önce de belirttiğimiz gibi ilk cinsel ilişki güçlübir bağ yaratır ve eğer yaşamın geri kalanındaki cinsel

Page 243: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ilişkilerin başarılı olması isteniyorsa bu bağıntanınması gerekir. Tacize uğramış kız çocuk babasınaduyduğu olumsuz duygulara kilitlenip babasınısuçlamaya devam ederse bu bağ göz ardı edilir veçözüme ulaşılamaz. Bu da kızın travmayı aşarak başkabir eşe yönelmesini engeller.

Unutulmaması gereken bir başka nokta da, yaşanılanınaçıkça yanlış olmasına rağmen kızın, babasıylaarasındaki ensest ilişkiden bir tür haz almış olabileceği,ne kadar çarpık olursa olsun bir sevginin de işekarışmış olabileceğidir. Danışan, suçu işleyene karşıbir suçlama ve mahkum etme tavrı içinde olduğu sürecebunu kabul edemez ve diğer cinsel ilişkilerinden zevkalması zorlaşır.

Danışan, yaşadığı deneyimden haz aldığına dairimada bulunulmasına başta kırılabilir. Ancak budinamik pek çok dizimde ortaya çıkmıştır ve göz ardıedilmemesi gereklidir.Danışanın öfkesini haklı gören, öfke duygusunu ensestişlemiş bir pedofilin yaptıklarına karşı haklı bir tepkiolarak destekleyen terapiler, danışanın çözümeulaşmasını engeller. Öfke boşalımıyla uzun zamandırbastırılmış duyguların dışa vurulması başlangıçtayardımcı olsa da esas çözüme ulaştırmaz.

Bir dizim seansında çözüm, kızın annesine, “Sanasevgimden yaptım”, babasına da, “Anneme sevgimdenyaptım” cümlelerini söyledikten sonra ikisine birden,

Page 244: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

“Ben sadece bir çocuğum. Masumum. Yaşanılanınsorumluluğunu ve suçluluk duygusunu sizebırakıyorum” demesinde bulunabilir.

Tacize uğramış çocuğun masumiyeti iade edilmeli veolaydaki çocuk rolüne geri dönmelidir. Bu bir kereaçıklık kazanıp çözümlendiğinde danışan babasınaduyduğu öfkeyi tümüyle geride bırakabilir.

Babasına seslenmesinin bir başka yolu da ona, “Seninyaptığın yanlıştı. Ben sadece bir çocuğum. Yaptığınınsorumluluğunu ve suçluluk duygusunu sana iadeediyorum ve bunun sonuçlarıyla seni yalnızbırakıyorum” demesidir. Bu sözlerin öfke vesuçlamayla ya da kurban olunduğu duygusuyla değil,sakin ve tarafsız bir şekilde söylenmesi önemlidir. Eğerbunlar sükunetle söylenemiyorsa hâlâ ortayaçıkarılmayı ve anlaşılmayı bekleyen bir şey vardemektir.

Terapist, danışanın suçu işleyene duyduğu düşmanlığaortak olmamaya dikkat etmelidir. Eğer buna dikkatetmezse danışana yardım etme şansını kaybeder.Terapist, danışanın sorunlarında taraf tutmadan, onunçıkarını yüreğiyle korumaya özen göstermelidir.Yargılarımızı bir kenara bırakıp tarafsız bir şekilde,danışan için en iyi olanı yüreğimizde tutarak olanlarıgözlemlemeyi başardığımızda, çözümler çok daha kolayve açıkça belirir.

Terapistin, çocuğun başından ne geçmiş olursa olsun

Page 245: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

özünde her iki ebeveyne de ait olmak istediğini de gözönünde bulundurması gerekir. Bu gibi durumlarda ailebağının muazzam gücüne tanık oluruz. Ebeveyninacımasız, saldırgan veya bir çocuğu yetiştirmekteyetersiz kaldığı fikrine kapılabiliriz. Ancak unutmayınki çocuğun gözünde ana babasının nasıl olduklarının birönemi yoktur; onun ana babasıdır onlar.

Kürtaj

Ardından sorunlara yol açan kürtajın kendisi değil,kadının buna yaklaşımıdır. Aile Diziminde tekrar tekrargördüğümüz gibi ister kürtaj, ister cinayet, ister erkenölüm olsun, aile sisteminde kilitlenmelere neden olanhiçbir zaman olayın kendisi değil, kişinin bilinçsizce buolayla nasıl baş ettiği, daha doğrusu nasıl başedemediğidir. Bu da bir olayın, ayrılık acısınınbütünüyle kabul edilmemesi ve sorumluluğununüstlenilmemesi anlamına gelir; bir şeyler yarımkalmıştır, kişi bu noktada takılıp kalır.Kürtaj konusunun ele alındığı dizimlerde, doğmamışçocuğun temsilcilerinden kendi kaderleriyle barışıkolduklarını, doğmuş olmaktan çok ebeveyninin çocuğuolarak tanınmak istediklerini görürüz.Bu kabul görme isteği Aile Dizimi dinamiklerinin temel

Page 246: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

konusudur: Yaşadığımız tüm cinsel ilişkilerinonurlandırılması nasıl gerekiyorsa, erken ölen, evlatlıkverilen, kürtaj edilen ya da ölü doğan tüm rahme düşençocukların da onurlandırılması gerekir. Her hamileliğinhatırlanması önemlidir.Bir kürtaj vakasında ne olduğunun anlaşılması veçözüm ile iyileşmeye ulaşılması için Bert Hellingerbasit ama güçlü bir ritüel önerir. Kürtaj edilen çocukannesinin önünde yere oturur. Anne çocuğuna bakar,elini başına koyarak ona, “Ben senin anneninim, sen debenim çocuğumsun. Ben her şeyi aldım. Sen her şeyiverdin. Şimdi yüreğimde sana büyük bir yer veriyorum”der. Genelde bu cümleler anneyi muhtemelen daha öncebilincinde ve farkında olmadığı acısıyla yüzleştirir. Buritüeli baba da yapabilir.

Seans sırasında annenin yaşanmış olanınsorumluluğunu alıp alamayacağı ortaya çıkar. Katılık,mazeret bulmaya çalışma ya da çocuksu hareketlersorumluluk almadığının göstergesidir. Bazen çocuğuylayüzleşme gücünü kazandırmak ve çocuğunun kaderinigörmesini sağlamak için annenin arkasına kendiannesini yerleştiririz.

Anne bir kez çocuğunu kabul ettiğinde eşine debakabilir ve ikisi de birbirlerinin sorumluluklarınıonaylayabilirler. Anne bir süre yas tuttuktan sonraçocuğunu bırakarak huzura kavuşmasına izin verir.

Böyle bir seansta, anne ya da babanın içtenliğini

Page 247: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sınamak önemlidir. Uygulayıcı olarak bunu ebeveyninyaşadığı acının niteliğinden ve çocuğun temsilcisinintepkisinden anlayabiliriz. Daha önce bu bölümdedeğindiğim gibi, ebeveynlerle çalışırken söyledikleriveya yaptıklarının samimiyetini, çocuklarınıngösterdikleri tepkilerden anlayabiliriz. Eğer çocukrahatlama hissederse ebeveyn içtendir; eğer çocukhiçbir şey hissetmezse ebeveyn samimi değil ya daebeveyn olarak şu an sorumluluk almaya hazır değildir.Dizimlerde kürtajın aile sisteminde önemli olaylarolduğunu, bu şekilde de kabul edilmeleri gerektiğinigörürüz. Danışanın, doğmamış çocuğuna karşı sevgihissetmesi ve kendisi için yaptığı fedakarlığıgörmesiyle iyileşme başlar. Danışan, hissettiğisuçluluğun etkisiyle başka çaresi olmadığı konusundaısrar ediyorsa, olaydaki sorumluluğunu almayadireniyor demektir. Bir şeyi usa vurmak,rasyonelleştirmek, sorumluluk almaktan ve yaşanankaybın acısını hissetmekten ustalıkla kaçmanınyollarından biridir.Hellinger önceleri, kürtajın iki yetişkinin özel meselesiolduğu ve diğer çocukları etkilemediği görüşündeydi.Daha sonra bu görüşünü yeniden gözden geçirerek çiftindiğer çocuklarının da bu durumdan etkilendiklerinisöyledi. Benim görüşüme göre kürtajın diğer çocuklarıetkilemesi, kaç kürtaj yapıldığına, kaçıncı aydayapıldığına ve anne için bu deneyimin ne derece acı

Page 248: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

verici ya da travmatik olmuş olduğuna bağlıdır.Eşlerden biri kürtaj yanlısıysa, cinsel ilişkinin

biyolojik boyutta tamamlanmasına “hayır” demektedirve bu da bir anlamda sevgilisine “hayır” demesianlamına gelir. Çoğu kürtaj vakasının ardından ilişkininkaldığı yerden devam edememesinin ve çoğunluklasona ermesinin nedeni de budur. Çift bir arada kalsa dakürtajın gerçekleştiği noktada ilişkinin aslında bitmişolduğu gözlemlenebilir.Kürtaj her zaman ilişkiyi kesintiye uğratır. Eğer eşlersonrasında beraberliklerine devam ederlerse bu yenibir ilişkidir ve daha önce de belirttiğimiz gibi yeni birilişkinin yürüyebilmesi için eşler arasında daha önceyaşananların başarıyla çözümlenmiş olması gerekir.

Aile Diziminde, hamilelikle ilgili tüm kararlarınmutlaka birtakım sonuçlara neden olduğuna tanıkoluruz. Örneğin, kürtaja karşı olanlar geneldeistenmeyen hamileliklerin çözümü için bebeğin evlatlıkverilmesini savunurlar. Ancak birazdan göreceğimizgibi, annenin çocuğunu evlatlık olarak verme kararı,çocuğa acı çektirme, aile sistemini yıpratma vesonradan gelenler üzerinde ağır bir yük oluşturmaolasılıklarını barındıran, son derece önemli birkarardır. İstenmeyen çocuğun dünyaya getirilmesiönerilen bir başka çözümdür ki bu da talihsiz çocuğunbüyük acı ve eziyet yaşamasına yol açabilir.

Buradaki önemli nokta, bir seçeneğin diğerinden daha

Page 249: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

iyi olması değil, her hareketi sonuçlarıyla ele almamızgerektiğidir.

Evlat Edinme

Bir çocuk evlatlık verildiğinde annesinden,babasından dolayısıyla da köklerinden koparılmış olur.Evlatlık verme kararı çocuğu istemedikleri içinebeveynin ortak kararı olabileceği gibi anneyle babanın—örneğin bir kazada- ölmesi nedeniyle de olabilir.İkinci durumla çocuk yetişkin olduğunda daha kolay başedebilir.

Eğer çocuğun öz ana babasından ayrılmasıgerekiyorsa, Aile Dizimi açısından büyükanne-büyükbaba, teyzeler, halalar, amca ya da dayılar gibiyakın akrabalarına verilmesi en uygundur. Yakınakrabalarıyla kalmak biyolojik köklerindenuzaklaşmadığı için çocuğun nispeten az sorunyaşamasına neden olur. Bu mümkün değilse ikinci birseçenek, çocuğun bakıcı bir aileye verilmesidir, çünkübu durumda kendi soyadını taşımaya devam eder,gerçek ailesinin kim olduğunu bilir ve bir şekildeonlarla bağını korur.

Evlat edinmede ise çocuk özgün kimliğinikaybedebildiği gibi gerçek ebeveynini hiç tanımamış

Page 250: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bile olabilir. Sıkça gördüğümüz gibi evlat edinmelerçocuğun değil, sorumluluklarını ya da kaderlerini kabuletmeyen asıl veya evlat edinen ebeveynin yararıgözetilerek gerçekleştirilmektedir. Örneğin bir çift,çocuk istemesine rağmen kısırlıktan veya başka birnedenden dolayı çocuk sahibi olamıyorsa evlatedinerek çocuksuz kalmayı kabul etmeye razı olmaz.Böylece çocuk evlat edinildiğinde yeni ailesi ona sankigerçek ailesiymiş gibi davranır, kimi zaman evlatedinilmiş olduğu bile saklanır.Kendine hayat veren ana babayı kaybetmiş ya da onlartarafından verilmiş olmak her çocuk için güçtür.Kendini istenmemiş hisseder. Bu konuyu ele alandizimlerde, evlat edinilen kişinin gerçek ebeveynine,özellikle de —örneğin Çin ya da Hindistan’da kızçocuklarıyla yapıldığı gibi- verilmesinin şart olmadığıdurumlarda verildiği için öfke duyduğunu görürüz.

Ancak daha önce de gördüğümüz üzere, öz ana babayaöfkeli olmak aradaki bağın sürmesi anlamına gelir veböylece gerçek ana babanın bir gün geri gelip kendisinialacağı umuduna bilinçdışı bir şekilde tutunmasına yolaçabilir. Bir çocuğun ebeveyni tarafından verilmişolma gerçeğinin dönüşü olmadığını kabul etmesi çokzordur.. .bilinçaltında durumun değişeceğine dair birumut hep vardır.

Annenizin sizi 9 ay karnında taşıması, dünyayagetirmesi, sonra da başkasına vermesi büyük bir acı

Page 251: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

verebilir. Nihai bir ayrılık ne kadar acı olursa olsun bugerçekl e yüzl eşmek ve onu kabul etmek danışanıngeçmişi bırakma ve kendi yolunda ilerleme gücünübulmasının tek yoludur.Dizimde evlatlık verme durumunun olası çözümlerindenbiri danışanın öz ana babasına bakıp “Bana yaşamverdiğiniz için teşekkür ederim. Sizden tek aldığım buoldu ve bunu büyük bir armağan olarak alıyorum. Artıkbenim için verdiğiniz karar doğrultusunda yeniebeveynime gidiyorum. Beni sonsuza kadar verdiniz,ben de artık yüreğimden gitmenize izin veriyorum”demesidir. Bu çözüm genelde dizimdekilerin tümünürahatlatır.

Danışan, öz ana babasının kararını ve bu kararınkesinliğini kabul ettiğinde ilk defa olarak kendisinievlat edinen aileyle derinden bir bağ kurabilir veonlara kendisini yetiştirdikleri için şükran duyabilir.Böylece danışan, “Hayatta kalmama yardım ettiniz,teşekkür ederim” ya da “Artık sizleri yeni ebeveynimolarak alıyorum” diyebilir.Bu cümleler değişmez formüller olarak alınmamalıdır.Her dur um kendine özgüdür ve her dur um için en iyiçöz ümün ne olacağını söylemenin bir yolu yoktur.Buradaki en önemli nokta, danışanın hem gerçek ailesihem de onu evlat edinen aile karşısında çocukkonumunu korumasıdır. Bu aynı zamanda ailesinin onuverme kararını kabul etmesi anlamına gelir.

Page 252: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bunun yanı sıra, seansın kimin için yapıldığıkonusuna da dikkat etmek gerekir. Seans, evlatlıkverilen çocuk için mi yapılıyor-dur, yoksa evlat edinenyetişkinler için mi? Bu konudaki açıklık dizimin akışınıbelirleyecektir. Genel bir kural olarak çocuksorumluluğu ebeveynine bırakarak masumiyetini,ebeveyn de sorumluluğunu üstlenerek itibarını gerikazanmalıdır.Dizim sırasında ortaya çıkabilecek bir başka durum daevlat edinen ailenin çocuğu öz ana babasından aldıklarıiçin suçluluk duyuyor olmasıdır. Özellikle ÜçüncüDünya ülkelerinden yoksul bir çocuğu evlat edinenzengin ve gelişmiş bir ülkeden gelen ebeveynlerdegörülen kibir, karşılaşabileceğimiz diğer bir olgudur.Her iki durumda da yapılması gereken, evlat edinenailenin, çocuğu dünyaya getirdiği için öz ana babayıonurlandırmasıdır. İşleri onların yerini doldurmakdeğil, onların yapamadığını ya da yapmak istemediğinisürdürmektir. Aynı şekilde öz ana baba da evlat edinenailenin, çocukları için yaptıklarını onurlandırmalı veçocuklarını verme kararlarının dönüşü olmadığını kabuletmelidir.

Kolektif vicdan, bizim iyi niyetli oluşumuz,yardımseverliğimiz ya da yoksullarla gösterdiğimizşefkatle ilgilenmez. Kolektif vicdanın ilgilendiğikararlarımızın ve sonuçlarının tüm sorumluluğunuüstlenip üstlenmediğimizdir.

Page 253: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Eşcinsellik

Aile Dizimlerinde eşcinsellik vakalarının arkasındaçoğunlukla özel bir aile dinamiği bulunmuştur. Bireşcinsele iki açıdan bakılabilir: Biyolojik cinsiyetinisaptamada zorluk yaşayan biri olarak. Eşcinsellikheteroseksüel normunun dışında olduğu için aykırı biriolarak. Daha önce de gördüğümüz gibi ailekilitlenmelerinin temelinde özdeşleşme vardır; güncelaileden biri köken aileden biriyle özdeşleşmiştir. Bueşcinsel için de geçerlidir; kadın ya da erkek, kişiçoğunlukla köken aileden biriyle özdeşleşmiştir,eşcinsel eğilime yol açan da budur.Hellinger bir çocuğun eşcinsel olmasının üç ana nedeniolduğunu söyler:Eşcinsel bir erkeğin durumunda erkek çocuk kökenailesinden bir kadını temsil etmektedir. Ailede kızçocuk olmadığından iş erkek çocuğa düşmüş veözdeşleşme sonucunda eşcinsel olmuştur.Anne, çocuğun babaya yaklaşmasına izin vermez; bababöylece dışlanır, erkek çocuk da annenin etkisindekalır.Çocuk önceki kuşaklardan dışlanmış bir aile bireyinitemsil etmek zorunda kalmıştır, eşcinsel olarak kendinide dışlanan biri haline getirir.

Bu üç olasılıktan ilki kökleri en derine inendir veeşcinselliğin yaşam boyu süren değişmez bir cinsel

Page 254: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kimlik olmasına yol açma olasılığı yüksektir. Diğerikisi ise daha değişkendir. Altıncı Bölümdenhatırlayacağınız Barselonalı Sebastian’ı annesibabasından uzak tutmaktadır. Sebastian bir yandan da,toplama kampında kalmış ve dışlanmış büyükbabasıylaözdeşleşmektedir. Sebastian’ı eşcinsel olmaya sevkeden iki unsur vardır, ancak danışanın seansa gelişnedeni eşcinsellik olmamıştır.Danışan, altta yatan aile dinamiğiyle yüzleşse bileeşcinsellik nadiren tersine çevrilebilir. Eşcinseller decinsel tercihlerini değiştirmeyi pek düşünmezler. Genelolarak konuşursak, danışanın seansta bakmak istediğikonuya odaklanıp ona bir çözüm bulmak seans sırasındaortaya çıkabilecek eşcinsellikten çok daha önemlidir.Homoseksüellik, içine doğduğumuz aileyle bize gelenve hepimizin bir şekilde taşıdığı pek çok kaderdenbiridir.

Çok Eşlilik ve Aşk Üçgenleri

Evli bir erkek ya da kadının evlilikleri dışındasevgilileri olması ne anlama gelir? Aşk üçgenleri yenibir şey değildir. Kralların cariyeleri, politikacıların vesanatçıların metresleri olmuştur. Toplum da bu durumaiçinde olduğu zamana ve ülkenin ahlak atmosferine

Page 255: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bağlı olarak çeşitli tepkiler verir.Örneğin günümüzde Tayvan’da, eşlerin ikisinin de birsevgilisi olmasına rağmen evliliklerini sürdürmelerisıra dışı sayılmaz; hatta bu kişi her ikisinin de tanıdığıve bir başkasıyla evli biri bile olabilir. Avrupa ülkelerive ABD’de gizli tutulsa da çiftlerin zaman zamanevlilik dışı ilişki yaşamalarına sık rastlanır.

Bu olguya Aile Dizimi açısından bakarsak, ilişkiyiyaşayan eş sağlam ve güvenilir bir eş değildir. Başkakapıları açık tutarak her an kaçmaya hazır olduğunugösterir. Aynı şekilde, ilişkisi olan birini seçmek, seçenkişinin de bir ilişkiye kendini bağlamaya hazırolmadığının göstergesi olabilir.

Sadakatsiz kocanın davranış kalıbının ardında pekçok neden olabilir. Bunlardan en sık rastladığımız biribu kişinin babasıyla yakın olması gerekirken annesininetkisinden çıkamamış olmasıdır. Böylece, bu adamınbir sevgilisi olduğunda, onu başta arzu edip cinselolarak çekici bulsa da, ilişki ilerlediğinde annesiolarak görmeye başlar. Kadın bir kere onun annesiolduğunda tüm cinsel çekiciliğini kaybeder ve erkek burolü doldurması için başka bir kadın arar.

Aynı şey babasının kızı olarak kalarak annesindenuzak duran ve onun dişi gücünün eksikliğini yaşayankadın için de geçerlidir. Erkeğe duyulan özlem babayaduyulan özlemi; ona tam olarak kendini verememek isebabası karşısında bir partner olarak yetersiz kaldığı

Page 256: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

duygusunu yansıtır, böylece bir başkasına ihtiyaç duyar.Hellinger’in dediği gibi, annesinin oğluyla babasınınkızı tutkulu bir aşk yaşayabilirler ama ilişkiye sadıkkalamazlar.

İlişki risk almaktır. İlişkinin sürüp sürmeyeceğini, birsonraki anda ne olacağını hiçbir zaman bilemeyiz.Yaygın bir korku, yedekte bir sevgiliniz yoksa tekbaşınıza kalabileceğinizdir, bundan ötürü birden fazlasevgiliye sahip olmak daha güvenli gelir. Ancak yalnızkalma gücüne veya kapasitesine sahip değilsek, kiminleberaber olursak olalım, ilk eş olmadanyaşayamayacağımız duygusuna kapılırız. İlk eşimiz hâlâkopamadığımız ebeveynimizi temsil eder. Yenisevgilileri olmasına rağmen evli kalmaya devam edençiftler genelde bu kategoriye girer.

Aile dinamiklerine göre ilişkide olan bir erkek, başkabiriyle ilişki kurup bu ilişkisinden çocuk sahibi olursa,yapması gereken, ilk ilişkisini bırakıp ikinci ilişkisinegitmesidir. Eski eşini beraber geçirdikleri zaman içinonurlandırıp ilişkinin artık bittiğini kabul ettiğindekendini yeni eşine ve özellikle de yeni çocuğunatümüyle adayabilir. Bu hareket, yaşananınsorumluluğunun bir yetişkine yaraşır biçimdeüstlenilmesidir.

Aile sistemi terapisinde, yeni sistemin eski sistemüzerinde önceliği vardır. Eğer erkek eski ailesini yenisiiçin terk etmezse, bunun bedelini çocuğu ödeyecektir.

Page 257: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Yeni ailedeki çocuklardan biri ebeveyninin ilk eşinitemsil etmeyi üstlenir. Bunun da nedeni ilk eşinonurlandırılmamış olmasıdır; erkek, eski eşiylekilitlenmesi sürdüğü sürece onu onurlandıramaz.

Dolayısıyla, yaygın görüşün aksine ilk eşi terk etmeksaygısızca ya da acımasızca bir davranış değil, tamtersine yerinde ve karşıdakini gözeten bir çözümolabilir. Çoğu durumda danışan için asıl sorun, ilkaileye ve onun tüm temsil ettiklerine dört ellesarılmaktan vazgeçmek, sonra da ayrılığın acısınıyaşamak olur.

Tek bir aile sisteminde, Kutsal Düzen kuralına göre,ailenin ilk gelen bireylerinin sonradan gelenlere göreöncelikleri vardır. İki aile sistemi arasında ise bununtam tersi geçerlidir: Yeni ailenin eski aileye önceliğivardır. Eğer bir erkek başka bir kadınla çocuk sahibiolursa eski eşini bırakıp yeni karısı ve çocuğuylaolmalıdır.Kendi ailemizden de bu şekilde ayrılırız: Genç birkadın bir erkeğe aşık olur, kendi ailesini kurar ve kökenailesiyle olan bağından vazgeçer. Yeni ailesi veçocukları köken ailesine duyduğu sevgiden daha öndegelir. Aynı şekilde, yeni bir ilişkiye başlamak ve hattaberaber bir çocuk yapmak kişiyi güncel ailesindenuzaklaştırarak yeni bir duruma getirir, bunun da eskiyegöre önceliği vardır.

Her iki durumda da, işin özünde doğanın yeni aileye

Page 258: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

öncelik vererek türün devamını nasıl gözettiğine tanıkoluruz.

Page 259: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ÜÇÜNCÜ KISIM - AİLE DİZİMİYAPMAK

Page 260: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

16 - Dizim Oluşturma Aşamaları

Hem terapistin hem de danışanın seansa başlamadanönce durup içsel bir berraklık kazanmaları önemlidir.Buradaki en büyük düşman aceleciliktir. Bazıuygulayıcılar sanki danışan bozulmuş bir makine,terapist de onu anında tamir edecek tamir-ciymiş gibiaceleyle danışana, “Sorunun nedir?” ya da “Neyebakmak istiyorsun?” sorularını soruverirler. Bazen debaşlamak için sabırsızlık duyan danışandır ve hislerininderinliğine inmektense sanki önceden yazılmış bir metniokurmuşçasına yaşamında olan biten hakkındakurguladığı hikayeyi anlatmaya başlar.İnsan aklının entelektüel ve mantık boyutları göreceliolarak yüzeyseldir ve sonuca çabuk ulaşmak ister. Oysaderin boyutların daha yavaş bir temposu vardır ve nüfuzedilmesi daha zordur — bu derin düzlemde yaşamımızboyunca değişmeden kalan pek çok şey vardır. Buyüzden danışanla terapistin birbirlerini anlamaları vedörtnala harekete geçmeden önce içinde oldukları ana“ulaşmaları” çok önemlidir. Bazen başta hiçbir şeysöylenmese bile, kendimizi ana açıp zamantanıdığımızda, içsel bir algılama süreci başlatmışoluruz.

Bir süre sonra terapist danışana gelme nedenini, bir

Page 261: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sorusu mu, yoksa onu rahatsız eden bir sorunu muolduğunu sorabilir. Danışan cevap verdiğinde terapistinonun uzun hikayelere dalmasına izin vermemelidir.Birkaç basit cümle yeterlidir. Hellinger bir keresinde,katılımcılara kendilerini ifade etmek için üç cümlelikhak tanıdığını, bundan fazlasının terapistin kafasınıkarıştırmak için yaratılan bir sis perdesi olduğunu veçözüme bir şey katmadığını söylemiştir. Benim kişiselyaklaşımım daha az katı olsa da Hellinger’ekatılıyorum: Çoğu danışan sadece sorunları hakkındakonuşmak ister, aslında çok da değişmek istemezler.“Sorunlarını” defalarca kendilerine ve diğerlerinetekrar etmeleri onlarla yüzleşmemenin bir yoludur.Uzun bir hikaye, uzun bir analizin habercisidir ve süreçiçinde terapist, olay “hakkında konuşma” tuzağınadüşerse çözüm için enerjisi kalmayabilir.

Pek çok çalışma şekli ve her uygulayıcının kendi tarzıveya tarzları vardır. Burada bir seansın gelişimindekigenel ilkelerden söz edeceğim.

Gerçek Sorunu Teşhis Etmek

Danışanın sorununu açık seçik ifade edip edememesiönemlidir, örneğin, “Babamla anlaşamıyorum” ya da“Kızım benimle konuşmak istemiyor” veya “İlişki

Page 262: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kurmakta zorlanıyorum” gibi. Bu ilk yanıtlar kişininsorunuyla ne kadar bağlantıda olduğunu ifade eder veseansın hemen başlayabileceğini mi, yoksa danışanıngerçek sorununu ortaya çıkarmak için terapistle dahaçok zaman mı geçirmesi gerektiğini ortaya koyar.

Yakın bir geçmişte, Tayvan’da benimle dizim yapmakisteyen orta yaşlı bir kadınla çalıştım. Tüm ailebireylerini ve başlarından geçenleri bir kağıdayazmıştı. Öyle hızlı konuşuyordu ki nefes almayıunutuyordu. Sezgilerim bana anlattığı konuylaçalışmanın doğru olmadığını söyledi ve susup gözlerinikapamasını istedim. Konuşmak için gözlerini heraçışında ben usulca sessiz kalmamız gerektiğinibelirttim. Tek bir sözün dahi edilmediği birkaç dakikasonunda, içinde bir şeyler hareketlendi ve ben hiçbirşey yapmadan gözlerinden yaşlar boşandı.Konuşmasıyla örtmeye çalıştığı derin hisleyüzleşiyordu. Hafifçe başını eğdi, sakinleşti. Gözleriniaçtığında değişmiş görünüyordu. Tatmin olduğunusöyledi. Başka bir şey yapmadık. Hiçbir şey sormadım.Yaşanan yeterliydi.

Böyle durumlar istisnadır. Genellikle terapistdanışandan, köken ve güncel aileleriyle ilgili bilgi alır.Bu bilgiyi dinlerken çok dikkatli olmak gerekir, çünküdanışanın sesindeki ufak bir değişim ya da yüzündedalgalanan bir his, gerçek sorunun nerede olduğunugösterir. Bu ipuçlarını değerlendiren deneyimli bir

Page 263: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

terapist, seansa doğru noktadan başlar ve tüm ailetarihçesini dinlemesine gerek kalmaz.Bazen durum açıkça ortaya çıkmaz ve terapist, ailesistemine ait bireyler ve ailede olup bitmiş önemliolaylar hakkında danışandan daha ayrıntılı bilgiisteyebilir. Hellinger, “ruhun hareketleri” dediği yeniyaklaşımında bu uygulamayı büyük ölçüdedeğiştirmiştir ve kişiden ailesiyle ilgili ayrıntılı bilgiistemeye gerek duymaz. Danışanın anlattıklarından çokonun genel görünüşü, beden duruşu ve enerjisine ilişkinsezgilerine güvenmeyi bilir. Bu konuyu 21. Bölümdeayrıntılı olarak ele alacağız.

Önce Hangi Aileyi Ele Almalı?

Danışanla yaptığı ön görüşmeden sonra uygulayıcı yada terapistin hangi sistemi dizeceğine karar vermesigerekir: Köken aileyi mi, yoksa güncel aileyi mi? Bazenbir aile sistemiyle başlanır ve sonradan dizime diğersistemden kişiler eklenebilir — bunun bir sakıncasıyoktur. Nasıl olacağı tamamen danışanın sorununa ya dasorunlarına ve önceliğin nerede olduğuna bağlıdır.Genel olarak, danışanın kişisel tarihinde, en yakınzamanda yaşamış olduğu sorunlarla işe başlarız, eğerçözülemiyorsa geçmişe gideriz. Kısaca, genel bir kural

Page 264: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

olarak öncelikle güncel aileye bakarız —özellikle deçocuklar varsa— ve danışanın sorununun kökü orayauzansa da köken aileyi daha sonra ele alırız.

Güncel ailenin üzerinde ısrarla durmamız, danışanınkendi yaşamıyla ilgili vermiş olduğu tüm kararlarınsorumluluğunu almasının ne kadar önemli olduğunuvurgulamak içindir. Örneğin, kişi çocuk sahibi olmayakarar verdiği anda, geçmişten taşıdıklarının hiçbirönemi yoktur; kararından tümüyle sorumludur ve hiçbir“mazeret” kabul edilemez. Aile dinamikleri,yaşamımızda yaptığımız seçimlerin, nelere yolaçabileceklerini anlamadan bilinçsizce veyadüşüncesizce yapılmış olsa bile, sonuçlarınakatlanmamızı talep eder. Başka bir deyişle, kendimizibir çocuk gibi hissetsek bile kendi çocuğumuz dünyayageldiği anda bir yetişkin ve ebeveyn oluruz. Daha öncede belirttiğim gibi aile dinamiklerinde önemli olandavranışımızdır, onun hakkında ne hissettiğimiz değil.Aile sistem terapisinin bu önemli boyutunu çoğu kişikavrayamaz ve sonuçta olanla yüzleşmekten çok kişiselduyguya önem verirler.Dolayısıyla genel olarak, güncel aileyle başlarız amabunun sadece genel bir kural olduğunu ve bazıdurumlarda geçerli olmadığını vurgulamak istiyorum.Örneğin, köken ailede acil çözüm bekleyen çok önemlibir olay olabilir. Her danışan kendine özgüdür veterapist nereden başlayacağını, hangi aile sistemiyle

Page 265: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çalışacağını her seferinde yeniden gözden geçirmelidir.

Kimlerin Temsil Edilmesi Gerekir?

Terapist nereden başlayacağına karar verdikten sonrasıra dizimde kimlerin temsil edileceğine ve danışanıçözüme götürecek önemli bireylerin sistemde kimlerolduğuna karar vermeye gelir. Bu adım kolay görünsede seans boyunca hedefimizin aile sistemindeki diğerbireylere değil de, sadece danışanın yaşamına dahafazla anlayış ve iyileşme getirmek olduğunu aklımızdançıkarmamamız gerekir.Genel bir ilke olarak, en az sayıda temsilciyle çalışırız—daha az sayıda insanla çalışmak daha çok sayıdainsanla çalışmaktan iyidir. Örneğin, danışanın birçokkardeşi olabilir ve hepsi de sisteme aittir. Ancak budizimde hepsine gerek yoktur. Çok fazl a temsilcidizimin gücünü azaltıp gereksiz karışıklık yaratabilir.Eksik birisi olduğunu fark ettiğinizde sonradanekleyebilirsiniz.Kişisel olarak, ben önemli olduğunu düşündüğüm ailebireylerini dizime sonradan dahil etmeyi tercih ederim.Böylece herkes bu kişinin resme girmesiyle yaratılanetkiyi görüp hissedebilir. Eğer bir etki yaratmıyorsabunu görmem de önemlidir, çünkü baştaki hipotezimin

Page 266: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yanlış olduğunu anlarım.Uygulayıcı, dizimde kimlerin yer alacağına karar

verdiğinde, danışandan katılımcılar arasından ailebireyleri (annesi, babası, balası vb.) için temsilcilerseçmesini ister. Bazen uygulayıcı olarak temsilcilerikendim seçerim.

Temsilcinin temsil ettiği aile bireyine benzemesi hiçönemli değildir. Hatta danışanın seçim yaparkenbenzerlik aramaması daha iyidir; bu, danışanın temsiledilecek kişinin karakter veya fiziksel görüntüsününötesindeki özüyle temasta olduğunu gösterir.

Eğer dizimde pek çok temsilciye gerek varsa,karışıklığı önlemek için dizime başlamadan, aileninönce gelen bireylerinin sıranın başında durduğu doğaldüzene göre bir sıra oluşturmak ve herkesin hangi ailebireyini temsil ettiğini tekrar etmekte fayda vardır.Bundan sonra danışan, her temsilciyi iki elinden tutupdaha önceden belirlenmiş bir plana göre değil de,tamamen sezgilerine göre onları ortadaki alanayerleştirir. Danışan her temsilciyi, onlara hiçbir şeysöylemeden ve talimat vermeden birbirlerine ilişkiliolarak dizer. Ayrıca temsilcilerden özel bir duruş şeklide istememelidir. Bu süreç tamamlandığında, dizimortaya çıkmıştır ve danışan yerine döner. Terapistledanışan beraberce, beliren aile resmine bakarlar. Buresim bir izlenim yaratır ve her gözlemci üzerinde biretkisi vardır.

Page 267: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bazen dizim yapmanın bu klasik yolundan ayrılırız.Bu konuyu 21. Bölümde daha ayrıntılı ele alacağım. Budurumlarda, temsilcileri danışan yerleştirmez vetemsilciler hiçbir şey söylemeden kendi iç dürtülerinidinleyerek hareket ederler.

Geribildirim almak

Dizim yapmanın klasik yönteminde, terapist ortadakiaile resmine ve neyi işaret ettiğine baktıktan sonratemsilcileri tek tek dolaşarak konumlarında ve diğeraile bireylerine karşı kendilerini nasıl hissettiklerini,hissettikleri fiziksel bir şey olup olmadığını sorar.Bu geribildirim süreci etkilidir, çünkü her temsilci ailesisteminin genel enerji alanından ve kendisinin bualandaki özgün konumundan etkilenir. Geribildirimkişinin, “karakter” özellikleriyle ilgili değildir; ailebireyinin karakteriyle ilgili bilgi toplamaktan özelliklekaçınırız. Biz bu kişinin nasıl biri olduğunu değil, kişiyiderinden harekete geçirenin ne olduğununpeşindeyizdir.Deneyimli bir uygulayıcı, temsilcinin dizimdeki yerindekendini nasıl hissettiğini aşağı yukarı bilir ve bu bilgiona nasıl ilerleyeceği konusunda rehberlik eder. Ancakbazen her temsilciye doğrudan sorarak ayrıntılı bilgi

Page 268: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

almakta da yarar vardır. Temsilcinin cevabı kendikişiliğiyle renklense de bunun bir önemi yoktur. Önemliolan, belli bir yerde dururken ne hissettiğidir. Farklıtemsilcilerin aynı aile bireyini temsil ettiklerindebenzer şeyler hissetmeleri “bilgi alanı”yla bağlantıdaolduklarını gösterir.

Aslında herkes, hem uygulayıcı hem de temsilciler bubilmeceyi beraber çözer. Temsilciler aile bireyleriyleözdeşleşirken uygulayıcı da dışarıda kalarak genelebakar. Uygulayıcı, ne aile bireyleriyle ne de danışanlaözdeşleşmemelidir. Danışan için en iyi olanı yüreğindetutarken tarafsız konumunu korumalıdır — bu konuyagelecek bölümde tekrar değineceğiz.

Teşhisten Çözüme

Seansın bu bölümünde terapist, kendi sezgileriaracılığıyla veya temsilcilerden aldığı geribildirimle,aile sisteminde yaşananlara ön “teşhis” koyarak çözümeilerleyebilir. Bunu yaparken temsilcilerin yerinideğiştirebilir, onlardan içsel hareketlerini izlemeleriniisteyebilir, “eksik” kişileri dizime ekleyebilir, ihtiyaçduyduğunda danışandan ek bilgi isteyebilir vetemsilcilerin birbirlerine söylemeleri için çözümcümleleri önerebilir.

Page 269: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Uygulayıcı bu hareketleri, kendi gözlemlerine vetemsilcilerden aldığı sözlü veya sözsüz geribildirimedayanarak yönlendirir. Her adımla aile sisteminin gizligerçeğinin farklı düzlemleri ve danışanın içindebulunduğu kilitlenmeler ortaya çıkar. Dizimin amacı,daha önce tartıştığımız Kutsal Düzenin ilkeleri, aidiyetve denge kuralları doğrultusunda herkesin aile sistemiiçinde daha uyumlu olacağı yeri bulmaktır.

Page 270: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

17 - Uygulayıcının Yaklaşımı

Aile Dizimi seansı yönetmek isteyen kişinin ne gibiözellikleri olmalıdır? Terapist nasıl bir yaklaşım içindeolmalıdır? Bu bölümde uygulayıcının seans vermeyebaşladığında farkında olması gereken şeyleri veuygulayıcının seans sırasında rahat olması ve doğruçözümler sunmasında destekleyici kişilik niteliklerinegöz atacağız.

İnsanlara yardım etmek isteyen bir terapistin ikiönemli niteliğe sahip olması gerekir: İlki, danışanlaçalışırken “sevgi” niteliğini geliştirmeli, ikincisi de,belirli bir ağırlığı olmalıdır. Bu iki kalite birleştiğindeen iyi “mesafeli sevgi” olarak tanımlayabileceğimizyaklaşımı oluştururlar.Mesafeli sevgi pek aşina olduğumuz bir şey değildir.Çoğumuz kadınla erkek arasındaki çekimdenkaynaklanan tutkulu “ateşli sev-gi”yi veya doğanınaileyi bir arada tutmak için tasarlamış olduğu, ebeveynçocuk arasındaki bağlayıcı sevgiyi biliriz. Mesafelisevgi şefkate benzer. Belirli bir ağırlığı olmak isederlenmiş bilgi ve teorilere saplanıp kalmadan,geleceği-geçmişi düşünmeden şu ana açık olmak,burada ve şimdi olana hazır olmaktır. Pek çok mis tikbu “anda olma” halini bir meditasyon hali olarak

Page 271: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

tanımlarlar.

Anda Olmanın Nitelikleri

Anda olmanın terapist için iki anlamı vardır: 1) Öncekidanışanlar ve sorunlarıyla ilgili deneyimlerininkalıplaşmış fikirlerinden vazgeçmeli, her yeni insanatemiz gözlerle bakmalı ve ilk defa karşılaşıyormuş gibisoruna yaklaşmalıdır. Bir başka deyişle, hem AileDizimi konusundaki geçmiş deneyiminin getirdiği derinanlayışla hareket etmeli hem de bu geçmişi an be anbırakabilmelidir.2) Terapistin danışan için neyin “iyi” olduğuna ilişkintüm planları, önceden oluşturulmuş tüm formülleri biryana bırakması da gerekir. Danışan için neyin iyiolduğunu terapist bilemez, hatta hepimiz gibi terapist debelki kendisi dışında kimse için neyin iyi olacağınıbilmez. Elbette bazı fikirleri olabilir, genelde tümterapistlerin vardır. Ancak başkaları için neyin işeyarayacağını neyin yaramayacağını önceden bilmeninyolu yoktur. Kimsenin de bunu bilmesi gerekmez, çünkühiçbir danışanın, hatta hiç kimsenin bir başkasıtarafından korunmaya ya da kurtarılmaya ihtiyacı yoktur- bir başkasını kurtarma isteği veya niyetinin özündekibir vardır. Aile Diziminde iyi bir terapist, seansın

Page 272: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

nasıl sonuçlanacağına dair tüm fikirlerini geride bırakıpkendini açık sorgulama haline, keşfe, denemeye ve ençok da “bilmemeye” teslim etmelidir.

Eğer bir uygulayıcı bu iki şeyi yapabilirse -geçmişlegeleceği unutup kendini bilmeme haline bırakabilirse-anda olma niteliği kendiliğinden ortaya çıkar. Artıkterapistin danışandan bir beklentisi yoktur. Hiçbirbeklentisinin olmadığı an durumu olduğu gibikabullenir. O zaman sevginin yeni bir boyutu ortayaçıkar. Anda olmakla sevgi bir arada var olurlar, yaikisi de vardır ya hiçbiri yoktur.

Önyargısız Çalışmak

Verdiğim eğitimlerde, yalın ve önyargısız olmanınyardım sektöründe çalışmayanlar ve terapist olmayanlariçin daha kolay olduğunu gözlemledim. Bunun nedeni“amatörlerin” hazır düşünce kalıpları olmaması,dolayısıyla dizim sırasında ortaya ne çıkarsa çıksın,yalnızca gözlemlemede özgür olmalarıdır. Olanlarailişkin gereksiz varsayımlar ve sonuçlar ortaya atmaeğilimine yol açabilecek psikolojik teoriler ve diğeruzmanlık bilgisinden yoksundur onlar.

Örneğin, tüm aile bireylerinin tek yöne baktığı birdizim düşünün. Her gözlemci için bu temsilcilerin bir

Page 273: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yere ya da birine baktıkları ortadır. Eğer zihnimizde birteori olmaksızın bu resminetkisini göstermesine izin verirsek varabileceğimizsonuçlardan biri, ailede eksik biri olduğudur - bu resmebir şeyin etkisinde kalmadan bakan uygulayıcı içindurum ortadadır. Ancak kişinin zihni psikolojikteorilerle doluysa, bu kadar basit ve bariz bir gerçeğibile gözden kaçırabilir. Bu gözlemi yapmak yerinedanışanın akli dengesini yorumlamaya çalışıp onunnevrotik olduğu ya da depresyon geçirdiği kanısınavarabilir. Bu örneği eğitim sırasında gerçektenyaşandığı için veriyorum; profesyonellerin neredezorlandığını açıkça göstermekte.

Aile Dizimi terapisti için en doğru yaklaşımönyargılardan olabildiğince sıyrılarak gözlemlemek,gördüğü resmin ne anlama geldiğini kendine sormak veondan sonra geçmiş deneyiminden edindiği birhipotezle çalışmaya başlamaktır. Hipotezin budurumda geçerli olup olmadığını sınaması ve eğerdeğilse başka bir şey deneyecek kadar esnek olması daayrıca önemlidir.Bir terapist ne kadar açık görüşlüyse, o anda gördüğüresmin tüm gerçekliğiyle içine işlemesine izin vermeside o kadar kolay olur. Yargısız gözlemlemek, çoğuterapist de dahil pek çok kişi için zordur; genelliklegözlemlenmesi gereken yerde neler olup bittiğine dairbir yorum geliştirir ve bazen gözlemle yorumu

Page 274: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

birbirinden ayıramaz hale gelirler. Her şeyi etiketleyiphızla bir sonuca ulaşmak üzere eğitilmişlerdir. Bu dasıra dışı ya da aykırı olanın ortaya çıkmasını engeller.

Eğitim kurslarımda, katılımcıların gözlemlemesanatını öğrenebilecekleri egzersizler yaparız.Danışanın beden dilini fark edip bunu ona yargısızcayansıtarak, uygulayıcı ile danışan arasında bir iletişimsağlarız. NLP (Neuro-Linguistic Programming),“aynala-ma” olarak adlandırdığı, karşıdakine aynaolma sürecini ayrıntılarıyla araştırmış ve danışandaözel bir güven duygusu yarattığını saptamıştır.

Kendini Gözlemleme Sanatı

Bir terapistin geliştirmesi gereken sadece başkalarınıgözlemleme niteliği değildir. Bundan daha da önemlisikendini gözlemle-yebilmesidir. Ne yazık ki terapieğitimlerinin çoğunda bu gerekli niteliğin değilöğretilmesi, sözü bile edilmez. Eğitimlerin büyükçoğunluğunda danışanla nasıl iletişim kurulacağınaodaklanılır ama bunun insanın kendisiyle bağlantısınıkesmeden nasıl yapılacağı konusunda pek bilgiverilmez. Katılımcılar bir eğitimin parçası olarakyoğun bir kişisel terapiden geçip danışana yansıtmatehlikeleri olan kişisel sorunlarıyla, karanlık noktaları

Page 275: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ve çözülmemiş sorunlarıyla yüzleşirler ama bu tuzağadüşmemenin tek yolu olan kendi düşünce ve duygularınıgözlemleme sanatı onlara öğretilmez.

Bu kendini gözlemleme haline, yani içinden geçenlerian be an izlemeye “merkezlenme” adını verebiliriz.Uygulayıcının duruma önyargısız, beklentisiz ya dadüşünce kalıplarıyla sınırlanmadan yaklaşmasınısağladığından, terapi için son derece önemli birniteliktir. Merkezlenmek demek, terapistin, kendinikaybederek danışana “yardım etmeye” ya da onu“kurtarmaya” yeltendiği, kişisel bir tavır takındığıanları fark etmesi demektir. Bilinçli olup olmadığımızınfarkına varmak, danışan ve onun sorunları içindekaybolmamak demektir.

Kişinin merkezlenme niteliğini geliştirmesinin pekçok yolu vardır. Merkezinde kalmayı aynı zamanda“kendinde dinlenme” olarak da ifade edebiliriz. Bukonuyu kitabın dördüncü kısmında daha ayrıntılıaçıklayacağım.

Kendini gözlemleme pratiğinin önemli yararlarındanbiri de, uygulayıcının belli bir psikolojik yönteminsürekli tekrarlanmasından oluşan “profesyonel terapist”alışkanlığına kapılmasını engellemesidir. Terapistrolüyle özdeşleşme iyi terapist olmak isteyen kişininkarşısındaki en büyük zorluktur, çünkü bu durumdadanışanın acısıyla özdeşleşip onun sorunlarınısınıflandırıp hazır formüllü çözümler sunarak danışanla

Page 276: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

şu an burada ortaya çıkan gerçeği taze ve masumgözlerle göremez olur.

Aile Diziminde, danışanın diğer aile bireyleriyleözdeşleşmesinin nasıl bir acıya neden olduğunu ve buacının nasıl bir gücü olduğunu gördük. Acı insanlarıoyalar, yaşamlarını doldurur ve onlara bir amaç verir:Acıdan kurtulmanın yolunu bulmak. Aynı zamandakişisel önem ve güç hissi verir. Terapist danışanın, acıyoluyla hissettiği güç ve önem duygularına yaptığıyatırımı desteklememeye dikkat etmelidir.

Eğer terapist danışanın acısına kendini kaptırmaz,merkezinden sapmadan duygusal olarak dışındakalabilirse -ki bu soğukluk ve ilgisizlik değildir-, işte ozaman danışanın sorununu tahtından indirip gücünüazaltabilir. Terapistin kendini kaptırmama yeteneği,danışanı kendi derin gerçeğiyle yüzleştiren en önemliözelliğidir.

Korkuyla Yüzleşmek

Terapistin işi, danışanın şu anki yaşamı ve buyaşamın şu an sunduklarıyla barışık olması ve ortayaçıkan sonuçları kabul etmesine yardım etmektir. Bununiçin terapistin belli bir olgunlukta olması,öğretilemeyen ve ancak yaşam deneyimiyle kazanılan

Page 277: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

hayata güven niteliğiyle dolu olması gerekir. Kişiseldeneyimleri doğrultusunda, kendi yollarında çalışanfarklı uygulayıcılar hep olacaktır.

Aile dizimi uygulayıcısının duyduğu korku, büyümesürecinin getirdiği olgunlukla kaybolur. Terapist yaşamıolduğu gibi kabul edebiliyorsa cesareti artar ve olanıkorkusuzca görebilir. Danışanı koruma ihtiyacı böyleceortadan kalkar. Danışan ölüme bile gitse.Bir dizimde olanı görmek, yüksek sesle ifade etmek vesonuçlarına müdahale etmeden durmak cesaret ister.Bert Hellinger’in Der Austausch - “Değişim”kitabından kendi çevirimle yaptığım alıntı gibi: “Eğerkişinin gerçeği olduğu gibi görüp söyleme cesaretivarsa bundan hiçbir kötülük çıkmaz, çünkü gerçeğinkendisi hiçbir zaman kötü değildir. Tek kötü olangerçeğe bakan korkudur, çünkü o anda bir şeybilinçaltımıza itilir ve oradan aleyhimize çalışmayabaşlar.”

Danışan düşündüğümüzden daha esnektir ve terapistonun gerçekle başa çıkma kapasitesine güvenmelidir.Zaten genelde korkan terapisttir, danışan değil. Terapistkendi sezgisine güvenerek o anda gördüğü gerçeği dilegetirirse, kaldırması ağır bir durum bile olsa danışanüzerinde olumlu bir etki bırakır ve danışan çoğunluklasonradan terapiste teşekkür eder. Dizimde ortaya çıkangerçeği danışana, “Ölmek istiyorsun” cümlesiyle ifadeetmekte belli bir güç saklıdır. Ancak eğer terapist bu

Page 278: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

mesajı, “Sanki ölmek istiyorsun gibi görünüyor”diyerek yumuşatmaya, kurtarıcıyı oynamaya veyadizimde bir şeyle yüzleşmesi gereken birinin bundankaçmasına yardım etmeye örneğin, ölü babasının yanınauzanmak gibi- çalışırsa danışana yardım edemez,danışan iyileşemez ve değişim fırsatı kaçar.

Aile Dizimi terapisti olarak işimiz danışanın gerçekleyüzleşmesini sağlamaktır, insanları kurtarmak değil.Kendi ayakları üzerinde durma gücünü ve kendinikurtarma fırsatını veren gerçeğin ta kendisidir. Dizimiaydınlatan, şu an açığa çıkan gerçektir.

İçtenlik gereği

Terapistin hem cesur hem de içten olması gerekir.Cesaretten bahsettik, ancak içtenliğin de önemli bir yerivardır. Buradaki anlamıyla içtenlik, uygulayıcı olarakkendi sınırlarını görüp neyin altından kalkıp neyinkalkamayacağını bilmektir. Eğer uygulayıcıyı kendinikorkutan bir durumla karşılaşırsa, buna da saygıgösterip bu dizimle çalışamayacağını kabul etmelidir.Korkunun deneyimsizlikten ya da başka bir nedendenkaynaklanmasının bir önemi yoktur. Nedenini bilmeyegerek de yoktur. Kişisel olarak ben, belli sorunlarlaçalışamayacağını söyleyen uygulayıcıya, tam tersini

Page 279: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

söyleyip olduğundan fazlası gözükmeye çalışandan dahaçok güvenirim.

Bu korku, terapistin kendinde yabancı olduğu ya databu olan yönünü inceleyip araştırması için birdavetiyedir. Bu yönüyle yüzleşmesi, onu çalışmasınadahil etmesinin ilk adımıdır. Terapistin başındanbenzer bir olayın geçmiş olması işini kolaylaştırabilir.Ancak bundan, bir terapistin sadece kendi başındangeçen sorunların benzerleriyle çalışabileceği anlamınıçıkarmamak gerekörneğin, tacize uğramış bir danışana yardım etmek içinterapistin de tacize uğramış olması gerektiğinisöylemiyorum. Ancak terapistin tacize uğrayan birkişinin yaşadıklarından öğrenecek tevazu sahibi olmasıve bu kişinin içinde büyüdüğü aile ortamını anlamasıgerekir.Herkes kendi bireysel sınırlarının ötesinde büyüyebilir.Terapist, danışanla empati kurmaya açık olduğundaondan öğrenerek kendisini dönüştürebilir. Kendiyaşadıklarının dışında, farklı yaşamların, farklıdürtülerin, özverilerin, hırsların, endişelerin vedavranış biçimlerinin olduğunun bilincine varır.Aile Dizimi uygulayıcısı kendi sınırlarına meydanokumaktan asla vazgeçmemeli ve yeni olasılıklara açıkolmalıdır. Demek istediğimiz, karanlık bir yönüylekarşılaştı diye çalışmasından vazgeçmemelidir. Birterapist kendi sınırıyla karşılaştığında —ki bu sürekli

Page 280: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

olur- bunun ötesine nasıl geçeceğini araştırıpbulmalıdır. Örneğin, bu alanda daha deneyimli biriningözlemine başvurabilir.

Aile Dizimi terapisti, aslında tüm terapistlerinyapması gerektiği gibi, kendini olgunlaşmayaadadığından zaman zaman aşamayacağını düşündüğüduvarlara toslayabilir. Önüne çıkan engeli aşmayıöğrenene kadar kafasını tekrar tekrar duvara vurmasıgerekebilir. İyi gitmeyen ve terapisti zorlayan seanslarterapist için genelde başarılı olduğu seanslardan dahaönemlidir ve bunu göz ardı etmemek gerekir. Seans iyigittiğinde kendine güveni artsa da bir şey öğrenmez.Seans kötü gittiğindeyse terapistin başta tevazu olmaküzere öğreneceği pek çok şey vardır.

Kişisel Vicdanın Ötesi

Terapistin kör noktalarına Aile Dizimi açısındanbaktığımızda, büyük olasılıkla kendini köken ailesinebağlayan kişisel vicdanı tarafından sınırlandırıldığını,bazı insanları veya durumları olduğu gibi görmekteveya kabullenmekte zorlandığını gözlemleriz. Örneğin,kadın bir terapistin annesi, babasından dayak yemişse,terapist kalbini danışanın saldırgan kocasına açmayıkendi annesine ihanet olarak algılar ve bunu yapmakta

Page 281: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

zorlanır.Daha uç bir örnek verecek olursak: Geçmişte

tecavüze uğramış bir terapiste aynı nedenden dolayı birdanışanın başvurduğunu varsayalım. Bir yandandanışanı iyi anlasa da öte yandan eğer kendisitecavüzcüsüyle içinden barışamadıysa, danışanın dabarışmasını sağlamakta zorlanır.İlk örnekte, annesi dayak yiyen terapist, büyükolasılıkla annesinin erkeklere duyduğu öfkeyitaşıyordur. Burada sormamız gereken soru: Erkeklereöfkeli bir kişi, bir başkasının erkeklere yüreğiniaçmasına yardımcı olabilir mi? Bu durumda, tıpkısaldırgan babanın dışlandığı gibi danışanın kocası dadışlanır ve kimse de bunun farkına varmaz. Danışanla

özdeşleşmek çözümü engeller. Danışanla empatikurmak başka şey, danışanın sorunlarıyla özdeşleşmekbambaşka bir şeydir, farkı gözetmek önemlidir.

Özdeşleşmede danışanla terapist arasındaki farkortadan kalkar. Danışanın acısı terapistin acısı,endişesi terapistin endişesidir. Özdeşleşme bilinçsizceolur ve terapistin dizime ve sonucuna büyük ölçüdeduygu yatırımı yaptığı bir konuyu kapsar.

Empati ise daha bilincinde olduğumuz bir histir.Sempati duymaya benzer ama danışanı yola sokmaya yada bir şekilde değiştirmeye çalışmaz. Empati, zihnimiz,yüreğimiz ve hatta bedenimizle bile danışanın acısınıhissedip aynı anda da bu acının bize ait olmadığını

Page 282: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bilme durumudur. Terapist, acıya açıldığı ya da bunuistediği sürece acıya bu sanki kendi acısıymış gibi esirdüşmeden onu algılayabilir, hissedebilir, derinden vevaroluşsal olarak anlayabilir.

Özdeşleşme fazladan bir deri gibidir. Empati ise birşapka: Terapist bu şapkayı ister takar ister çıkarır.

Annesi kocası tarafından dövülen terapist örneğinde,bu kadın annesiyle — annesinin kişisel seçimleri,yargıları ve yaşadıklarının sonuçlarıyla — arasına bellibir mesafe koymalıdır. Diğer bir deyişle, annesiyleilişkisinde bir oranda suçluluk duymayı kabul etmesigerekir. Eğer bunu yapabilirse, danışanın sorunuyla,taraf tutmadan veya kalıplaşmış düşüncelerlekörleşmeden çalışabilecek güce kavuşur.

Burada altını çizdiğimiz, uygulayıcının kendi ailesistemiyle derinlemesine çalışmış olması ve kişiselvicdanının ötesine geçmiş olmasının önemidir. Dayakçıeski kocasına öfke duyan bir kadın terapist, tecavüzeuğrayan danışanına yardımcı olamaz. Bu söylediğimizaşikar olsa da Aile Dizimi terapisti olarak çalışan,ancak kendi ebeveyninden biriyle hâlâ kavgalı olan pekçok kişiyle karşılaştım.

Ebeveynle Bağ Kurmak

Page 283: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Aile Dizimi uygulayıcısının kendi ebeveyniylesağlıklı bir bağ kurması önemlidir; anasıyla babasınıyüreğine alması gerekir. Bunu yaptığında danışanınebeveynini de yüreğine alacak gücü ve duygusal desteğibulur. Terapist, ancak danışanın ana babasını kimolurlarsa olsunlar ve ne yapmış olurlarsa olsunlarsaydığı ve onurlandırdığında -ki bunun için önceliklekendi ana babasını saymalı ve onurlandırmalıdır-danışana gerçek anlamda yardım edebilir.

Hellinger, ebeveynini reddeden kişileri pek çok kezgeri çevirmiştir. Ancak, Hellinger’in ebeveynlereduyduğu saygı yapmış olduklarına değil, özde kimolduklarına, özlerinde ana ve baba oldukları gerçeğineduyulan saygıdır. Bu ikisi arasındaki fark önemlidirama pek çok kişi bunu kavrayamaz: Bir hareketinçirkinliğiyle, bu hareketi yapan kişinin özünde insanolmasının arasındaki duygusal ayrımı kavramak gerekir.

Terapist, danışanın ebeveynini sadece ana babaoldukları için saygıyla onurlandırdığında derin birdüzlemde danışanı da onurlandırmış olur. Eğer bunudanışanın kendi ana babasına karşı tavrından bağımsızolarak yaparsa, danışanın yaşamındaki açılıma da ayakuydurmuş olur. Böylece anın gereğini yerine getirecekgüce kavuşur. Buna, dizimi başlatmamak ya da seansıyarısındayken “kesmek” gibi son derece etkili “terapi-dışı” müdahaleler de dahildir.

Page 284: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Aktarıma Meydan Vermemek

Aile Diziminde, danışanın, ebeveynine duyduğusevgiyi terapistine aktarması anlamına gelen aktarımkavramıyla çalışmayız. Tam tersine aktarımıcesaretlendireceğimize baştan itibaren engelleriz.

Aktarım genelde danışanın terapisti ideal ebeveyndurumuna koymasıdır. Bazı psikanaliz okullarında,terapist aktarımı destekleyerek danışanın sorunlarınıçözmek için bir yöntem olarak kullanır. Aile Dizimindeise ebeveynin yerini almayız: Tersine, baştan itibarendanışanın kendi ebeveyniyle doğrudan bağlantıkurmasını destekleriz. Böylece aktarım en azaindirilmiş olur. Asgari aktarım ile Aile Dizimiuygulayıcısının danışana çocuk gibi davranma gereğiortadan kalkacak ve ta başında yaşamının tümsorumluluğunu danışanın kendi ellerine bırakacaktır.

Uygulayıcı, danışan adına sorumluluk almayarak onunsorunlarını çözmek ya da uygun çözümler üretmekyükümlülüğü altına girmez. Onun işi danışanın kendiebeveyniyle sağlıklı ve derinden bağlantı kurmasınayardımcı olmaktır. Alçakgönüllü bir yaklaşımsergileyerek danışanla arasında hiçbir bağımlılığınoluşmasına izin vermemelidir.

Bir sorunu “çalışarak çözme” fikri Aile Dizimineyabancıdır. Her bir seansın kendi içinde tam olmasınınnedenlerinden biri de budur. İzlenen yöntem oldukça

Page 285: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

farklıdır: Uygulayıcı ya da terapist, danışanın ailesininsistemik ya da bilgi alanını dizim yoluyla oluşturur vetemsilcilerin konumlarını denetler. Bu alana ayakbasarak izlenimler ve birtakım anlayışlar edinir vebunları danışana geri yansıtır. Bunu yaptıktan sonra geriçekilerek bu yeni anlayışla danışanı baş başa bırakır;sonrasında danışanın bununla ne yaptığını bilmesinegerek yoktur.Bir başka deyişle, uygulayıcının rolü, kendinden büyükbir güçle bağl antı kurup bu güce aracı olmak — bugücün kendisini kullanmasına izin vermektir. Böyledüşünüldüğünde uygulayıcı bir şey yaptığını iddiaedemez; sadece kendisini açık tutmuştur. Çoğunlukla,seansın vardığı nokta onun için de şaşırtıcı olur.Aslında iyi bir terapist dizimden neredeyse danışankadar çok şey öğrenir ve bu sayede anlayışını geliştirir.

Dolayısıyla terapistin seansta ne yapabileceği veseansın ne kadar ilerleyebileceği pek onun elindedeğildir. Aile dizimi portresine bakar ve hareket kendikendine durana kadar altta yatan dinamikle ilerler.Hareket durduğunda terapistin de durup geri çekilmesigerekir, çünkü ancak söz konusu aile sistemi içindekiçözüm hareketinin o aşamada ilerlemeye hazır olduğuölçüde ve kendisi de bu hareket ve güçle bağlantıdaolduğu sürece ilerleyebilir. Deneyimi artıkça gücünyolundan çekilmeyi ve bu güce izin vermeyi öğrenir.

Yeni bir uygulayıcı çok çaba gösterip fazlasıyla güçlü

Page 286: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bir yardım etme isteğiyle veya aile sistemini huzurakavuşturma kararlılığıyla danışana baskı yapabilir. İyibir terapist ne zaman ilerleyeceğini, ne zaman geriçekileceğini öğrenmiştir ve her ikisini de korkusuzcayapar. Sabır ve alıcı bir bekleyiş yetisi gereklidir.Uygulayıcı edilgen bir bekleme halinde kalabilirse yenibir kavrayış veya içgörü kendiliğinden beliriverir.İçgörünün belireceğine güvenmeli kaybolduğunda dagüveni sarsılmamalıdır, böylece ne zamanilerleyeceğini, ne zaman duracağını sezgisel olarakbilir.

Kısaca, Aile Dizimindeki temel yaklaşım, önceliklesorunun ne olduğunu görmek, gördüğünle barışık olmak,kabullenme halinde kalarak dizimdeki doğal dinamiğinbir sonraki adımı ortaya çıkarmasına izin vermektir —bu da terapiste yaşamın rehberlik etmesinden başka birşey değildir.

Beklenmedik Çözümler

Gerçek çözüm hep “doğaçlama” olur; planlanmamışve beklenmediktir. Terapist seansın nereye gideceğinibilmez. Belli bir dizim terapiste daha önce karşılaştığıbir düzine seansı anımsatsa da, hiçbir dizim birbirininaynı değildir ve farklılıklar çalışma sırasında ortaya

Page 287: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çıkar.Birinde aile dinamiği çözüme ulaşır ve herkes

derinden etkilenir, tıpı tıpına aynı duran bir diğerdizimdeyse hiçbir şey kımıldamaz ve herkes kendinitükenmiş hisseder. Bu gizemli öngörülmezlik niteliğini,çözmeye ya da sonucu “düzeltmeye” çalışmadankorumak önemlidir. Başlangıçta bunu yapmak rahatsızedici olabilir. Hele terapistin bulduğunu düşündüğühipotez uygulamada işe yaramamış ve aklına da yeni birşey gelmiyorsa.

Çoğu dizimde terapistin nasıl ilerleyeceğinibilemediği bir boşluk olur. Bu boşlukta kalmak ve birşeylerin ortaya çıkmasını beklemek zordur, çünküterapist, okuduğu tüm kitapların, tüm öğrendiklerinin, budurumda olmasını öngördüğü tüm olasılıkların dışındayeni bir içgörü beklemektedir. Bu bir uygulayıcınınöğrenmesi gereken en önemli şeylerden biridir. Gerçekanlayış boşluktan doğar.

Gizemli ve sezgisel olana açık olmanın öneminibelirttikten sonra, bu kitaptaki yaklaşımımı, ailesisteminde olanların ussal açıklamalarına ya daentelektüel anlayışına karşı olmadığımı söyleyerekdengelemeliyim. Sonuçta bu kitabın kendisi kurallarınve dinamiklerin akılcı açıklamasıdır. Ancak terapistin,Aile Dizimi terapisini yönlendiren büyük güçlerinfarkında olmasının önemine de değinmek zorundayım.Bu güçleri anlamaktan aciziz ve büyük olasılıkla da hep

Page 288: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

böyle kalacağız. Yaşam özünde gizemlidir ve AileDizimi bu gerçeği yansıtır.

Enerji Alanlarını Gözetmek

Her aile sisteminin kendine özgü bir enerji alanıvardır ve bu alan dizim başladığında kendiliğindenoluşur. Bu enerji ya da bilgi alanı sayesinde temsilcileraile sisteminde olan biteni algılayıp danışana veterapiste bildirebilirler. Uygulayıcı rolündeyken, buenerji alanının oldukça farkında olurum ve mekandadolaşırken olabildiğim ölçüde duyarlı olarak saygılıdavranırım. Örneğin, aile sisteminde iki kişi arasındabir çatışma yüzeye çıkıyorsa onların doğrudanönlerinde durmamaya veya aralarından geçmemeyeözen gösteririm. Bir yabancı olduğumu ve ilişkilerinesaygı duymam gerektiğini bilirim. Bazen bir temsilcininnasıl hissettiğini algıla-yamazsam yanında durarak nehissettiğini anlamaya çalışırım ama genellikletemsilcinin kendi içsel gözlemleri konusundakigeribildirimine güvenirim.Dizim sırasında rahatsızlık yaratacağı ya datemsilcileri etkileyebileceği için mekanda gereksizhareket olmasına göz yummam. Katılımcılardan dizimsırasında odadan çıkmamalarını ve oda içinde yer

Page 289: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

değiştirmemelerini rica ederim. Süreç bir kezbaşladığında, herkes yerinde olmalıdır. Bazendışarıdan gelen en ufak bir hareketten bile etkilenen çokhassas enerjilerle karşılaşırız.

Daha önce de belirttiğim gibi, terapist danışanınyararı için çalışır, dolayısıyla bu da aile sistemindendışlananlar adına çalışmaktır, çünkü danışanı en çoketkileyen dışlanmış kişilerdir. Bu konuyu gelecekbölümde açıklayacağız. Terapist, yargılanmış,görmezden gelinen, saygı duyulmayan kişiyi bulupyargılamadan, tarafsız bir şekilde bu kişi için iyi olanıyüreğiyle hissetmelidir. Bunu ancak, aile sistemindekiasıl enerji kaynağının dışlanmış bireyde olduğuanladığında yapabilir ve terapiste çözüm hareketinibaşlatacak gücü veren enerji de budur.

Diyelim ailede bir cinayet olmuş ve katil ailebireyleri tarafından mahkum edilerek aileden dışlanmışolsun. Terapist danışanı çözüme ulaştırmak içingeçmişteki her saldırgana olduğu gibi söz konusu katilede yüreğini açmalıdır. Eğer terapistin katil karşısındaahlaki bir yargısı veya mahkum edici bir tavrı varsadanışanın aile kilitlenmesinden kurtulmasına yardımedemez. Yüreğini saldırgana açmak bazen zor gelir,çünkü terapist tüm grubun veya toplumun, dizimleortaya çıkan yargısı karşısında tek başınadurabilmelidir. Ancak, eğer danışanı gerçekçi birçözüme başarıyla yönlendire-cekse, kendi görüşünü

Page 290: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sinsice etkileyen her türlü ahlaki yargıyı ve toplumsaldeğerleri bir kenara bırakması şarttır.

İyileşme Hareketlerini Desteklemek

Bir terapistin görevi, hareket ne yöne giderse gitsinona izin vermektir. Bazı durumlarda hareket danışanıölüme bile götürebilir. Örneğin, eğer dizimde danışanınçocukken ölen babasını bilinçsizce izleme isteği ortayaçıktıysa, terapist hoşlansa hoşlanmasa da buna izinvermelidir. Böyle bir durumda danışandan yerde yatanölü babasının yanına uzanmasını isteyebilir. Terapist,danışanı babasını izlemekten vazgeçirme isteğinedirenip dizimin geldiği noktadan rahatsızlık duysa da,bu harekete güvenmelidir.

Eğer terapist bu hareketin sonuna kadar gitmesine izinverirse çocuk, yaptığının doğru olmadığınakendiliğinden uyanabilir; çocuk, Kutsal Düzen yasasınayönelik bir içgörü edinmeye, babasını izlemenin doğruolmadığını anlamaya başlamıştır. İşte dizimin bu kadarileri gitmesine izin verilmesinin nedeni tam da budur:Bir dönüm noktası kendiliğinden ortaya çıkar ve gelinennoktanın aşırılığı, danışana yaptığının doğru olmadığınıgösterir. Üstelik danışan, babasını temsil eden kişiden,babasının kendisi için mutlu bir yaşam dilediğini

Page 291: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

duyabilir.Aile Diziminde, terapist iki tür hareketle çalışır:

İyileşme hareketleri ve kilitlenme hareketleri (buhareketleri 21. Bölümde ele alacağız). Terapistöncelikle kilitlenme hareketinin ortaya çıkmasınayardım eder ve ardından aile sistemi içinden iyileşmehareketinin çıkmasını destekler. Örneğin, babasınıölümünde izlemek isteyen danışan, kilitlenmehareketindedir. Hareketin sonuçlarını derinlemesinedeneyimlediğinde, ayağa kalkıp ölmüş ebeveyni önündesaygıyla eğilip ona arkasını dönerek kendi yaşamınailerleyebilir.

Bu, iyileşme hareketinin kendiliğinden ortayaçıkmasıdır. Ancak babasının yanında yatıp kalması daolasıdır. Terapist bir seansa başladığında nereye

varacağını bilemez ve temsilcilerin içlerinden gelenesaygı göstermelidir. Böyle bir durumda temsilci,öncelikle kilitlenme hareketini hisseder ve bir süresonra iyileşme hareketi kendini gösterir.

Büyük resme baktığımızda, her sistemin kendiniiyileştirmek istediğini ve tüm canlılar gibi sağlık,süreklilik ve hayatta kalma dürtüsüne sahip olduğunugörürüz. Ancak bunun nasıl ve ne yollagerçekleşeceğini, ne kadar süreceğini Aile Dizimiterapistinin bilmesine olanak yoktur.

Page 292: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

18 - Uygulayıcı İçin Kılavuz

Bert Hellinger, Aile Dizimi seansı yönetirkenönceliğinin aile resminin bütününe ilişkin bir izlenimedinmek olduğunu emiştir. Bunu, “Gözlerim önceliklesistemde eksik olanları, reddedilen veya sevgidenmahrum kalanları arar” sözleriyle açıklar ve ekler;“Yüreğim dışlananlarladır, bunun için de onları sistemegeri getirebilirim. Bu biriyle taraf olmak değil bütünleolmaktır. Dışlanmış kişiyle olduğumda diğerlerini yenibir yaklaşıma zorlarım ve ben bütünü göz önündenayırmadıkça diğerleri de dışladıkları kişilerle ilişkiyegirer.”

Daha önce de belirttiğimiz gibi uygulayıcı, ailesisteminden dışlanmış kişinin tarafında olmalıdır.Ancak bu kişinin kim olduğu baştan belli olmayabilir.Genellikle uygulayıcı, dizimde gördüklerinden vedanışanla seans öncesi yaptığı konuşmadan elde ettiğibilgiler ışığında bir hipotez, teori ya da akıllıca birtahmin geliştirerek seansa başlar. Dışlanmış olan ya zorbir kaderi olan ya da hatırasıyla aile bireylerini kedereboğandır.

Dışlanmış kişiyi bulmanın önceliği vardır, çünkü —önceden de belirttiğimiz gibi- birini dışlama kararısonradan gelen aile bireyleri için ağır sonuçlara yol

Page 293: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

açar. Aile sistemindeki herkesin aileye ait olmakta vetanınmaktaki eşit hakkını koruyan kolektif vicdan,sonradan gelen bir aile bireyini dışlanmış kişiyi temsiletmeye zorlayarak aileyle kilitlenmesine neden olur.

Terapistin aile geçmişiyle ilgili soru sormasınıntemel nedeni, eksik veya dışlanmış kişiyi bu şekildetespit etmeye çalışmasıdır. Eğer ailede birinindışlandığıyla ilgili bir kanıt bulursa bunun üzerine birhipotez geliştirir ve dizimde ortaya çıkan dinamiklerlehipotezini sınar. Bu kişinin resme katılmasının istenilenetkiyi yaratıp yaratmadığına bakar.

İki Temel Soru

İlerlemenin yollarından biri budur. Diğerinde iseönemli tüm aile bireylerinden bir dizim oluşturulur veortaya çıkan resme göre terapist iki soru sorar:

Kim eksik?Kim dışlanmış, unutulmuş veya bu aile sistemi

tarafından görmezden geliniyor?Kim gitmek istiyor?Kim aileyi terk etmek istiyor — kimin enerjisi

aileden dışarı çekiliyor?Dışlanmış bir aile bireyi genelde dizimin kenarında,

diğerlerinden uzakta ya da arkal arında durur...ve kimse

Page 294: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

onu görmez. Kendini dışlanmış ve yalnız hisseder,görülmediğini, sevilmediğini veya saygı duyulmadığınıdüşünür. Uygulayıcı onun veya diğer temsilcilerinkonumunu herkesin onu görebileceği şekildedeğiştirdiğinde tüm aile bireylerinde gözle görülür birdeğişiklik olur. Herkes canlanır veya olan bitenleilgilenmeye başlayarak duygulanır; ayrıca, dışlanmışkişi de rahatlar ve yükünün hafiflediğini hisseder.

Aile sistemini terk etmek isteyen kişi gözleriniuzaklarda bir yere ya da birine dikmiştir veya sanki ölübiri varmış gibi yere bakıyor-dur ya da sadece ailenindiğer bireylerinden uzaklaşmak istiyordur. Bazen bukişinin gitmesine izin vermek ailenin geri kalanınırahatlatır; bazı zamanlar ise bu kişinin peşinden gitmekisteyen ya da onu engellemek için önünde duran birçocukla karşılaşırız.

Yere veya uzaklara bakmak dizimde birinin eksikolduğunu gösterir ve uygulayıcı danışana ailede neolduğunu sorabileceği gibi hiçbir şey sormadantemsilcinin baktığı yere birini yerleştirebilir. Bu hamleçoğunlukla gitmek isteyeni rahatlatır ve eksik kişiyeduyulan sevgi açığa çıkar. Birinin aileyi terk etmekistemesinin altındaki asıl neden dışlanmış kişiyeduyduğu sevgidir. Dışlanmış kişinin aile sistemindeonurlu bir yer bulmasıyla bazen gitmek isteyen onunyanında durup aileyle kalmaya kendini hazırhissedebilir.

Page 295: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Tüm aile bireylerinin tek bir yöne baktığı dizimlerde,bu dinamik çok çarpıcı bir şekilde sahnelenir.Böylesine bir dizim istisnasız her zaman sistemdenbir ya da birkaç kişinin eksik olduğunu gösterir.Nazilerin elinden kurtulan Musevi ailelerde budizimle çok karşılaşırız. Ailenin sonradan gelenbireyleri hep beraber aynı yöne —ölmüş olanlara-bakıyorlardır. Katledilenler sisteme alındığındaherkes rahatlar ve ailenin tüm dikkatinin onlardatoplandığı açıkça görülür.Aile Diziminde birçok olası senaryo vardır, bu

nedenle seansın nasıl ilerleyeceği konusunda kesinkurallar verilemez. Her seansın kendine has birdinamiği vardır. Ancak genel olarak uygulayıcının buiki temel soruyu izlemesi yararlı olur: Kimin eksikolduğunu ve kimin gitmek istediğini bulmak. Böylecekimin dahil edilmesi, kimin tanınması veonurlandırılması, kimin gitmesine izin verilmesi vekimin kendi kaderiyle baş başa bırakılması gerektiğiaçıkça anlaşılır.Kimi zaman, ebeveynden biri kendini suçlu hisseden birakraba ya da erken ölen bir yakınına gitmek ister.Çocuk bu isteğe saygı duymalı ve ebeveyniningitmesine izin vermelidir. Bu durumlarda çocuğunebeveyninin isteklerine saygı duyup onun kaderinemüdahale etmemesi önemlidir; bu saygılı tavır,ebeveyni zorla tutmaya çalışıp ona yakın olmaya

Page 296: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çabalamaktan, ondan taleplerde bulunmaktan çok dahaolgun ve yüksek bir sevgiyi barındırır.Dizimdeki iyileştirici hareketin temelleri bunlardır: Biraile bireyine yakınlaşmak veya ondan uzaklaşmak;birine yüreğini açmak ya da gitmesine izin vermek.

Çoğu zaman, danışan ebeveyninden birine fazlayakındır ve huzur bulup çözüme ulaşması için buyakınlıktan vazgeçip diğer ebeveynine yakınlaşmasıgerekir. Bu sadece onun için değil, ana babası için derahatlatıcı olur.

Danışanın bağlı olduğu ebeveynden ayrılmaya hazırolup olmaması ise apayrı bir sorudur. Anne ya dababasından ayrılmak çocukta suçluluk duygusuna yolaçtığından, danışan masumiyetini koruyabileceği kolayyolu seçer ve kilitlenmeyi sürdürür. Bu yakınlığa sırtçevirmek ve yalnız kalmayı göze almak çoğu kimse içinçok zordur. Terapistin tek yapabileceği danışanadeğişim fırsatını sunmaktır; kimseyi bu fırsatıkullanmaya zorlayamaz.

Ancak, danışana yardımı dokunabilecek önemli birhatırlatma yapabilir: Sistemin Kutsal Düzenine göreherkesin ailede bir yeri vardır; çocukların çocuk,ebeveynin ebeveyn olması gerekir.

Üç İlke

Page 297: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Vicdan nasıl üç yasaya göre hareket ediyorsauygulayıcının da üç ilkeye göre hareket etmesi gerekir:Dışlanmışı dahil eder, gitmek isteyenin gitmesine izinverir ve doğru düzeni kurar. Bu ilkeler uygulayıcıya yolgösterir ve ikinci derecedeki sorunlarla oyalanmasınıönleyerek dizimdeki harekete odaklanmasını sağlar.

Uygulayıcı becerilerini kullanarak, kendiliğindengelişen hareketi izler. Örneğin, eğer birinin ailedenayrılmak istediğini görürse — ki bu ebeveynden biriolabilir — bu kişinin, baktığı yöne doğru birkaç adımatmasını isteyerek, diğer temsilciler üzerinde buhareketin etkisini gözlemler. Belki de birinin dahiledilmesi gerekiyordur, o zaman da uygulayıcı bu kişininaile resmine girmesiyle yaratılan etkiyi gözlemler.Bir hareket diğerine yol açar, böylece adım adım,dizimin enerjisi terapisti belli bir yöne doğru çeker.Kimi hareket, temsilcileri duygulandırır, kimiyakınlaşmalarına neden olur. pek çok olasılık ortayaçıkar ve bu üç ilke akılda tutulduğu sürece bütün buolasılıklar izlenebilir.

Page 298: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

19 - Dizimi Destekleyen Üç Öğe:Düzen, Gerçek, Enerji

Aile Dizimi seansında uygulayıcı, dizimin başarısıiçin gerekli üç öğeyi aklında tutmalıdır. Aile Dizimiterapisti olan Alman asıllı Bertold Ulsamer, bunları“düzen, gerçek ve enerji” kavramlarıyla açıklar. Bu üçüseansın neden derinleşemediğini veya çıkmaza girdiğinianlamamıza yardım eder. Bu bölümde, söz konusu üçöğenin neden önemli olduklarını ve dizimde nasılkullanılacaklarını açıklayacağım.

Düzen

“Düzen” öğesi terapiste, her aile bireyinin ailehiyerarşisinde-ki yerini ve konumunu aklında tutmasıgerektiğini hatırlatır. 4. Bölümde ayrıntılı olarak elealdığımız gibi, aile sistemindeki düzen, her bir ailebireyinin ne kadar zamandır o ailenin parçası olduğunuifade eder.

Dizimdeki düzen ya da düzensizlik temsilcilerinyerleştirilmesiyle ortaya çıkar. Uygulayıcının kimin

Page 299: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

baba, kimin çocuk, kimin “büyük”, kimin “küçük”,kimin önce, kimin sonra geldiğini hatırlaması gerekir.Böylelikle temsilcilerin konumlarına uygun davranıpdavranmadıklarını anlayabilir. Örneğin, çocukgerçekten çocuk gibi mi davranıyordur, yoksa ebeveyngibi mi; ebeveyn, konumuna uygun mu davranıyordur,yoksa çocuk gibi mi; aile bireylerinden birinin diğerinesöylediği Kutsal Düzene uygun mudur?

Dizim sırasında bir kadın, kendini babasının yanına,annesini de kenara doğru yerleştirir. Uygulayıcı buresimden, kızın annesinin yerini alarak babasınınyanında karısıymış gibi durduğunu ve annesini çocukgibi gördüğünü anlar. Düzen bozulmuştur ve bu kadınannesinin yerini gasp ettiği için gizliden gizliye kendinicezalandıracaktır. Terapist anneyle kızın konumunudeğiştirir. Anneyi babanın yanına, kızı da karşılarınakoyar. Anne de baba da yeni yerlerinin “doğru”olduğunu hisseder ve kız başlangıçta direnç gösterse debir süre sonra o da bunu onaylar. Terapist kızdan,annesinin önünde saygıyla eğilip ona, “Ben sadece birçocuğum. Hiçbir zaman senin yerini alamam. Özürdilerim. Aptalca davrandım. Sen büyüksün, benküçüğüm” demesini ister. Böylece yeniden kurulandüzenle tüm aile rahatlar ve huzur bulur.

Bir başka dizimde çocuğun, babasının acısınıyüklendiği ortaya çıkar. Çocuktan babasına, “Senin içinher şeyi yaparım, bedeli mutluluğum olsa bile” demesi

Page 300: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

istenir. Temsilciler bu söylenenlerin gerçekliğinionayladıktan sonra terapist doğal düzene uyguncümleler önerir: “Sevgili baba, acını sevgiyle sanabırakıyorum, çünkü ben sadece senin çocuğunum.Benim için yaptıklarına teşekkür ederim. Ben de kendiyaşamımda seni onurlandıran bir şey yapacağım. mutluolacağım” gibi. Düzene göre, sonradan gelen ailebireyi, yani çocuk, ailede kendinden önce gelenkimsenin kaderine karışamaz ve onlar adına bir şeytaşıyamaz.

Uygulayıcı yardım etmek adına, danışanın düzenesaygı göstermesi için ısrar edebilir. Köken ailesindeçocuk olan danışan direnç gösterse bile, ondanebeveyni önünde saygıyla eğilmesini isteyebilir. Bu tipmüdahaleler, bazı kişilerde derin içgörülere yol açar.Bu kişiler kendilerini hafiflemiş hisseder ve farkındaolmadan başka bir aile bireyinin yükünü taşıdıklarınıanlarlar.

Uygulayıcı danışanın saygıyla eğilme hareketininyüzeysel mi kaldığını, yoksa içinde derin bir yere midokunduğunu ayırt edebilmelidir. Eğer dirençlekarşılaşırsa, danışanın aile dinamiklerindeki başka birdüğüme, örneğin bir aile büyüğüyle özdeşleşmeyeöncelik vermelidir. Bunun ne olduğu sistemdekitemsilcilerin hareketleriyle açığa çıkar.

Genel bir kural olarak, terapist öncelikle sistemdekienerjinin nereye gitmek istediğini gözlemler — bu

Page 301: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

konuya hemen geri döneceğim — ve seans ilerledikçedüzeni kurmayı destekleyen diğer öğeleri dizime sokar.Ancak düzeni dayatmakla enerjinin kendiliğindenharekete geçmesine izin vermek arasında hassas birdenge vardır ve bu konuda ustalaşmak deneyim ister.

Düzenin tanınmasını sağlamak için ısrar etmek daha“yönetici” bir yaklaşımdır, ancak çok ileri gidilirseçalışma mekanik ve yüzeysel olur ve danışan dirençgösterir. Üstelik sanki her şey terapistin elindeymiş vetemsilcileri yeniden konumlandırıp “doğru” şeyiyapmak onun ustalığına kalmış gibi gerçeklebağdaşmayan bir izlenim yaratır.Öte yandan terapist, zaman zaman otoritesinikullanmalıdır. Aksi halde sadece temsilcileri, nerededurmak istediklerini, diğer aile bireyleriyle nasılhissettiklerini gözlemlemekle yetinirse herkeskilitlenmesi içinde kalırsa dizim çıkmaza girebilir vehiçbir çözüm bulunmaz. Terapist, dışarıdan biri olaraksistemdeki kişilerin göremeyeceklerini gördüğündenşüpheye düşmeden sezgilerini ve içgö-rüsünükararlılıkla izleyebilmelidir.Bir dizimde terapist, danışanın bir Nazi saldırganıylaözdeşleştiğini fark ederek danışandan saldırganınyanında durmasını istemişti. Başta direnç göstermesinerağmen danışan denileni yaptı ve gerçekten desaldırganın yanında kendini daha iyi hissetti.Saldırgana, “Senin için hissediyorum” demesi istendi

Page 302: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ve söylediğinde cümlenin doğruluğu ortaya çıktı.Yönetici yaklaşıma çok fazla güvenildiğinde,

terapistin, önündeki sistemin enerji alanını hissetmeden,önceden edinmiş olduğu fikirleri dayatması tehlikesiortaya çıkar. Terapistin önerilerini istemeden izleyentemsilciler bunu bazen hissederler. Bu şekilde varılantüm çözümler yüzeyseldir ve bir zorlanma hissi taşır.Aslında bu, deneyimsiz uygulayıcıların kendigüvensizliklerini saklama çabasından başka bir şeydeğildir. Böyle durumlarda, temsilcilerin verilendirektiflere tepkilerini yakından izlemek ve ilerleyişiyavaşlatmak gerekir. Az müdahale her zamanfazlasından iyidir. Yönetici yaklaşımdaki bir diğersorun da hassas enerjiler ve gizli kilitlenmelerin gözdenkaçırılma olasılığıdır.

Dizim sürecinde terapist de öğrenir. Müdahaleleritemsilcilerin tepkilerine göre olmalıdır. Terapist,temsilcilerin aralarındaki etkileşimi gözlemleyiponlardan aldığı geribildirimle arka plandaki ailedinamiğini ve karmaşık düğümleri adım adım kavrar.Gördüğümüz gibi, ardışık düzeni, kimin kime önceliği

olduğunu bilmek dizime rehberlik eder. Terapistin,Aile Diziminin temel yasalarına sırtını yaslamasına,genel bakışı ve yönü kaybetmemesine ve temsilcilerarasındaki enerji hareketleri ve duyguları içinde kay-bolmamasına yardımcı olur. Böylece terapist, bir ailesisteminde neden düzensizlik olduğunu, huzur ve

Page 303: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

dengenin sağlanması için ne gerektiğini kolaycakavrayabilir.

Planlı çalışmaya alışkın uygulayıcılar ailesistemindeki doğal düzeni kolayca kurabilirler, ancaksezgisel olan ve enerjiyle çalışmaya yatkınuygulayıcılar, kimin çocuk, kimin ebeveyn olduğunukendilerine sık sık hatırlatmak zorunda kalabilirler.Aile bireylerinin birbirleri için neler hissettikleriniortaya çıkarmak önemli olsa da, esas önemli olanKutsal Düzenin tanınmasıdır.

Örneğin terapist, kendisini ısrarla annesinden üstüngören bir çocukla karşılaştığında, ona, “Büyükhissediyorum ama küçüğüm” dedirtmesi işe yarayabilir.Kendini çocuk gibi hisseden bir babayı ele alacakolursak, çocuklarına, “Kendimi küçük hissetsem de,sizin babanızım” diyebilir. Buradan da anlayacağımızgibi Aile Diziminde önemli olan yaşamın gerçekleridir—başka bir deyişle doğru aile düzenidir — bizimhissettiklerimiz değil.

Gerçek

Bu bizi “gerçek” olarak ifade ettiğimiz ikinci kavramagetirir. Gerçek kelimesiyle -bazen yerine “olgular”kelimesini de kullanabiliriz- ailede yaşanmış tüm

Page 304: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

olayları, aile sistemine ait olan bütün bireyleri veonların yaptıklarını kastederiz. Bunları genelde dizimebaşlamadan önce danışanla yaptığımız görüşmesırasında öğreniriz ama seans başladıktan sonragerekirse danışandan daha fazla bilgi de istenebilir.

Bilgi Toplamak

Bildiğimiz gibi ölmüş aile bireyleri de sistemin birparçasıdır.

Bu nedenle terapist erken ölüm olup olmadığınısorabilir. Erken ölümden kastimiz, danışanınçocukluğunda ebeveyninden ya da kardeşlerinden birinikaybetmesidir. Büyükannesiyle büyükbabasınıçocukluğunda kaybetmesi erken ölüm sayılmaz. Diğerönemli aile olayları hastalık, kazalar, birinin aileyi terketmesi veya uzaklaştırılması, birinin savaşa katılmasıveya savaş zamanını yaşamasıdır. Suç işleyen ailebireyleri ya da suça kurban gidenler gibi ana babanınerken ayrılması veya ikisinden birinin önceden birsevgilisinin olması da önemlidir. Aynı zamandadanışanın ana babasının iki ayrı ülkeden gelipgelmediklerini veya bir ülkeden ayrılığa zorlanıpzorlanmadıklarını öğrenmekte de fayda vardır.

Uygulayıcı bu bilgileri seanstan önce yaptığı

Page 305: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

görüşmede öğrenir ama bu bilgilerden hangilerininseansla doğrudan bağlantılı olduğunu zamanlakeşfedecektir. Aile Diziminde asgari bilgiye ihtiyaçvardır; aile hikayelerinin ayrıntılarına girmenin gereğiyoktur.

Doğal olarak, çoğu danışan bu olaylar karşısındaduygulanır, hatta çok yoğun duygulara bile kapılabilirve bazen de danışan bilgileri doğrudan, yorumkatmaksızın aktarmakta zorlanır. Kimi zaman iseyaşanmış olay o denli yıkıcıdır ki danışan bunupaylaşamaz.

Eğer danışan gereksiz bilgi vermeye başlarsa,örneğin, “babam hep kızgındı” ya da “annem hiç mutludeğildi” gibi veya ailede olanlar hakkında uzun birhikaye anlatmaya başlar veya zorlandığı bir konudaanaliz yapmaya kalkışırsa, uygulayıcı sözünü kesip AileDizimi için gerekli olan bilgilerin ne olduğunu onaaçıklamalıdır.

Danışanın dikkatini önemli olana çekmeninyollarından biri, sorunu ya da ailesini birkaç cümleyleözetlemesini istemektir. Olayları yorumlamak terapistibilinçsiz bir şekilde yanlış yönlendirerek gerçeksorundan kaçma çabası olabilir. Danışanı birkaçcümleyle sınırlayarak terapist kendi dikkatinindağılmasını önler.

Çok konuşan danışanlar çoğunlukla derin bir acıdankaçarlar. Onlardan sadece işin özünü aktarmalarını

Page 306: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

istemek genel stratejilerini bozarak asıl sorunlayüzleşmelerine yol açar. Kişiden yavaşlamasını ya dacümleler arası derin nefes almasını veya sessizce birsüre oturmasını istemek de aynı işe yarar. Bazı

danışanlar, “bilgi” veriyoruz diye insanı bilgiyağmuruna tutarlar. Bu durumda terapistin seans içinöneml i olan ve en güçlü etkiye sahip olayl arı seçmesigerekecektir.

Danışanın ailesiyle ilgili pek bir şey bilmediğidurumlarda az bilgiyle çalışmak mümkündür. Budurumda terapist, dizimdeki temsilcileringeribildirimine ve hareketlerine daha çok bağımlıdır.Danışan önemli olayları sonradan hatırlayabilir,özellikle de bu olaylar dışlanmış bir kişiylebağlantılıysa.

Çoğunlukla danışan hangi bilginin önemli olduğunubilmez. Bu nedenle Aile Diziminin nasıl işlediğinibaşta açıklamakta fayda vardır. Eğer danışan hiçbirbilgi sunamıyorsa terapist ona neyin önemli olduğunuanlatabilir veya grup içindeyse önce diğerlerinindizimlerini seyretmesini isteyebilir.

Tüm farklı senaryoları ele almamıza olanak olmasada, aile sistemine kimin dahil olduğunu ve danışanınkiminle zorluk yaşadığını öğrenmek her zaman işeyarar.Bu ön görüşmede terapist, bilgi toplamanın yanı sıra,danışanın kendisi, duyguları ve ailesinde olup bitenler

Page 307: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

konusundaki farkın-dalık düzeyini anlayabilir. Bu daterapiste danışanın dizimden ne kadarfaydalanabileceği hakkında fikir verir.

Bazı terapistler bilgi toplamak için soru kağıdıdağıtırlar. Bu yöntem danışanların, olayları ve insanlarıhatırlatmasını sağlar. Ancak şahsen, danışanın banasadece yazdıklarını okumasına kesinlikle izin vermem.Ben danışanın bu konuları bizzat anlatmasını isterim,çünkü böylece hangi olayların ve hangi aile bireylerininonun duygularını tetiklediğini tespit edebilirim. Ailesistemindeki dengesizlikleri bulmak için bu bilgilerönemli ipuçları sunar.

Bilgilerin Seansta Kullanımı

Dizim sırasında gerçekle çalışmak demek, ailesistemindeki bilgileri hatırlayarak onları çalışmayadahil etmek demektir. Örneğin, bir katilden kurbanına,“Seni öldürdüm” ya da kadının kendini terk etmişkocasına, “Senden iki çocuğum var” veya çocuğunkendisini evlatlık vermiş ebeveynine, “Beni verdiniz”demesini istemektir.

Bu olgular dizimde doğrudan gözükmezler. Bu yüzdenterapist bu bilgileri dahil etmenin yollarını bulmalıdır.Aile bireylerinin birbirlerine söyleyebilecekleri, hiçbir

Page 308: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

duygusal ya da ahlaki ima taşımayan, kısa, doğrudan vebilgilendirici cümleler kullanabilir. Örneğin, kadın hâlâeski eşine aşık olabilir ama gerçekte artık başka biradamla evlidir ve ondan çocukları vardır. Bunun açıkçave doğrudan ifade edilmesi gerekir.

Hastalıktan erken ölmüş bir baba çocuğuna, buşekilde gitmenin kendi seçimi olmadığını ifadeetmelidir. Eğer intihar ettiyse durum farklıdır ve ozaman, “Gitmek istedim” diyebilir. Bu cümleler ailebireylerini yaptıklarıyla ya da olup bitenle, yanigerçekle yüzleştirir.

Terapistin işlevi gerçeğe itibarını gerikazandırmaktır. Bundan ötürü tarafsız kalması vegerçekleri korkusuzca ifade etmesi gerekir. Örneğin,katile katil demesi ya da ilerlemiş bir kanser hastasınınölümle yüzleşmesine yardım etmesi gerekir. Eğerterapist, “mutlu bir tablo” peşindeyse ve çıplakgerçekten korkuyor ya da insanlara sorumluluklarınıhatırlatmaktan çekiniyorsa, gerçeğin gücü dizimeyansımaz ve çözüme de belirsizlik hakim olur.Danışana bir olayda tam tamına ne olduğunu sorupbelirsizliğe yer vermemek önemlidir. “Taciz” gibigenel terimler yerine olanı tam olarak ifade edenaçıklamalar istemekte yarar vardır. Genel bir kuralolarak danışan, kendi yaşamının gerçeğindenkorunmaya muhtaç değildir ve olayların açıklığakavuşmasından rahatlama duyar. Eşini sevmeyen bir

Page 309: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

adamın ona, “Seni kullandım” demesi, “Sana başta ilgiduydum ama zamanla kayboldu” demesinden dahadoğrudur. “Seni öldürmek istiyorum” demek, “Kendimisaldırgan hissediyorum” demekten daha etkilidir.Genel olarak, soyut ifadeler yaşanmış olayın doğrudanifadesine kıyasla zayıf kalır. Danışanın ebeveynine,“Seni onurlandırıyorum” demesi, “ Annene sevginesaygı duyuyorum ve acını sana bırakıyorum”demesinden daha kolaydır. Aynı şekilde, danışan eskieşiyle barışık olduğunu söyleyebilir ama iş eşinin ortakçocukları üzerindeki hak hukuk meselesine gelincebambaşka bir gerçek ortaya çıkabilir.

Terapist, danışanın gerçeği reddettiği zaman duyduğuhislerle, gerçeği kabul ettiğinde duyduğu hislerarasındaki farkı anlayabil-melidir. Bu ayrım önemlidir,çünkü amaç, hiçbir yere götürmeyen hayalleridesteklemek değil, insanları yaşanmış olanlarıngerçeğiyle yüzleştirmektir. Gerçekle yüzleşmek insanınkendi gücüne ve insan olarak bütünlüğüne kavuşmasınıntek yoludur. Terapistin de işi, danışanın gerçeklebarışmasını sağlamaktır. Böylece danışan, yaşadığıyalandan kurtulabilir.

Babasını çok küçük yaşta kaybetmiş bir danışan,gözleri yaşlı olarak terapiste, babasının anısına sıkısıkıya sarılmazsa yaşamını sürdüremeyeceğini anlatır.Terapist, danışana şimdi 40 yaşında ve çocuk sahibibiri olarak yaşamının büyük bir bölümünü babası

Page 310: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

olmadan sürdürdüğünü hatırlatır. Danışan kapıldığıduygulardan anında sıyrılır ve gülümser.Çoğu terapist, yaşamın getirdiklerine “evet” demektenmi, yoksa yaşamın getirdiklerini beğenmemekten mikaynaklandığına bakmadan danışanın duygularınıyaşamasını destekler. Acı veren bir durumlayüzleştiğinde danışan elbette güçlü duygularhissedecektir ama bu genelde kısa sürer. Çoğunluklakişi gerçeği kabul ettiği anda belli bir güce kavuşur verahatlar.

Annesini erken kaybeden bir kadın, sanki annesiölerek kendisine ihanet etmişçesine ona öfkeduymaktadır. Annesinin ölümüyle ve bu kaybın getirdiğiacıyla yüzleştiğinde danışan, kendini yenilenmişhisseder ve annesine duyduğu sevgi ve saygıdan dolayıartık mutlu yaşayacağını söyler.

Enerji

Sıra üçüncü öğe olan enerjiye ve enerjinin bir diziminasıl etkilediğine geldi. Enerji hareket, duyu, dürtü,canlılıktır; dinamik, yaşamsal ve değişkendir. Herkesinhissedebileceği ama teori, fikir ve kavramlar arasındagözden kaçan bir şeydir. Seans ilerledikçe, uygulayıcıtemsilcileri, onların beden dillerini, nasıl hareket

Page 311: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ettiklerini, ifade ettikleri duyguları ve hislerinigözlemler. Bu belirtiler uygulayıcıya dizim boyuncarehberlik eder ve bir sonraki adımı bulmasına yardımcıolur.

Enerji her zaman şu anla ilgilidir; şimdi olmaktadırve odadaki herkes ona tepki verir. Bazen iki temsilciarasında yaşanan güçlü bir çekimde olduğu gibi sistemiçindeki enerji dinamiği baştan belli olur. Bazen debelli belirsizdir ve farkına varmak terapistinmaharetine kalmıştır. Enerji, dizimde hayat olupolmadığını belirler. Dizimi izlemek heyecan vericimidir, yoksa sıkıcı ve yorucu hale mi gelmiştir.Uygulayıcı, danışanın, her temsilcinin, tüm ailenin vediğer katılımcıların enerjileriyle bağlantı halindeolmalıdır. Edilgen katılımcıların davranışları bile bizedizim konusunda fikir verir. Örneğin, sıkılmış vesaatlerine bakıyorlarsa, dizimi kesme ya da yeni biryönde sürdürülme zamanı gelmiştir.

Seans sırasında terapist, temsilcileri çeşitli şekillerdeyerleştirebileceği gibi birbirlerine söylemeleri içinçeşitli cümleler de önerebilir. Bunları yaparken heradımın temsilcileri nasıl etkilediğini yakındanizlemelidir. Örneğin, dışlanmış bir kimse dizimegirdiğinde dizimdeki herkesin bu kişiyi görecek şekildedönmesi ya da danışanın derin bir nefes alması,terapistin yaptığı hareketin doğruluğunu onaylar.

Terapist, danışanla karşılaştığı ilk andan itibaren

Page 312: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

onunla enerji düzleminde bir etkileşime girer. Bu enerjizihin ve sözcükler yoluyla ifade bulduğu kadar duygularve beden dili yoluyla daha derin düzlemlerde deiletişim kurulur. Danışanın sözlü ifadesiyle oturma şeklive hareketleri çoğu zaman çelişkilidir ve söylenenlerbaşka, gösterilenler ise bambaşka olabilir. Danışanıngerçekte ne söylemek istediğini deşifre etmek deterapistin işidir. Danışanla sadece zihinsel boyuttaçalışmak yüzeysel kalır. Öte yandan, danışanla sadeceduygusal ve fiziksel boyutta çalışıldığında hedef ve yönbelirsizleşir.

Terapist sürekli olarak danışanın söylediklerininyüreğine dokunup dokunmadığının farkında olmalıdır.Bunu söylenenlerle özdeşleşmeden, hangilerinin gerçekolduğunu anlamak için yapar.

Aile Diziminde teorik ve akademik yaklaşımkullananlar, danışanın sözel ifadesine aşırı önemverirler. Daha sezgisel ve enerjiye duyarlı olanlar isedanışanın sözlerin arkasındaki gerçek hislerinialgılayabilseler de, duygusal iniş çıkışlar içindekaybolup seansa bir yön vermekte zorlanabilirler.

Dizim, aile sistemindeki gizli enerjiyi açığa çıkarır.Aile bireyleri arasındaki sevgi de buna dahildir.Temsilcilerin durdukları konum, fiziksel tepkileri, yüzifadeleri ve sözleri enerjinin açığa çıkmasını sağlar.Daha belirsiz olan enerjilerse, terapistin temsilcilerenasıl hissettiklerini ve ne deneyimlediklerini

Page 313: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sormasıyla belirgin hale gelir.Enerjinin farkına varmak, enerjiyi hissetmek bir

sanattır. Terapist bu yeteneği deneyimle kazanır.Örneğin, oğul babasının önünde eğildiğinde, deneyimlibir terapist hareketin isteksizce ve dirençle mi, yoksasevgi ve saygıyla mı yapıldığını hemen anlar. Annesiyleçocuğu arasındaki kucaklaşmada, danışan annesinegerçekten bir çocuk gibi sarılıp kendini onun kollarınabırakıyor mudur, yoksa yetişkin konumunu koruyarak“küçük” olan annesiymiş gibi mi sarılıyordur?Dizimlerde farkına varılması gereken böyle pek çokince ve önemli ayrıntı vardır.

Fark edilmesi çok önemli olan bir başka nokta da,aile sisteminin hangi kanadında daha çok enerjiolduğudur; anne ve annenin köken ailesinde mi, yoksababa ve babanın köken ailesinde mi? Ayrıcauygulayıcı, sistemin bütününü gözden kaçırmamalı,hemen o anda çözülmesi gerekenle o kadar da önemliolmayanları birbirinden ayırmalı, danışan için en iyiolanı yüreğinde tutarak tüm resmi ayrıntıların içindekaybolmadan algılamalıdır.

Uygulayıcı, sistemdeki enerjiye saygı göstermezsehiçbir çözüme ulaşamaz. Temsilcileri “doğru” düzenegöre yerleştirebilir ama temsilciler öyle bir dirençgösterirler ki sonunda vazgeçmesi gerekir. Yorulduğunuya da çok çabaladığını hissetmek terapist için önemlibir işarettir. Bunlar genelde enerjiyi izlemediğini

Page 314: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gösterir. Böyle bir durumla karşılaşan terapist,temsilcilere nerede duracaklarını söylemek yerine,onlardan nerede durmak istediklerini, bir yöne çekilipçekilmediklerini öğrenebilir. Bu da ailedekikilitlenmenin nerede olduğunu gösterir.Bu bir takım çalışmasıdır: Temsilciler temsil ettikleriaile bireylerini ve içlerinde olup biteni hissederler,uygulayıcı da bu dinamiklerin ortaya çıkmasınısağlayan bir koordinatör konumundadır.

Pek çok farklı enerji düzlemi vardır. Dizimlerde ilkortaya çıkan enerji, genelde kilitlenmiş enerjidir ve

“kör” ya da “bağlı” sevgiyle ilişkilidir. Örneğin, ölmüşbabasının yanına uzanmak isteyen oğul, babası olmadanyaşamak istemediğine işaret eder. Seans ilerledikçeaile bireyleri, daha bilinçli bir sevginin farkınavardıkları derin bir enerji boyutuna ulaşabilirler.Böylece oğul ayağa kalkıp ölü babasıyla gözlerindeyaşlarla vedalaşarak yüzünü kendi yaşamına dönebilir.“Ruhun Hareketleri” bölümünde enerji hareketlerinidaha ayrıntılı ele alacağız. Burada hatırlamamızgereken, dizimde sadece enerjiyi izlemenin de yetersizolduğudur. Herkesin içinden gelen hareketi izlemesidizimi çözüme götürmeyebilir. Hareket çocuğun “körsevgisinin” etkisinde olabilir. Olumlu ve iyileştirici birnitelik kazanması için danışanın sevgisi daha bilinçli,daha olgun ve gerçekle daha bağlantılı olmalıdır.Sisteme düzen kavramını dahil etmek — örneğin birine

Page 315: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sadece bir çocuk olduğunu hatırlatmak -duruma dahafazla bilinç getirmenin başka bir yoludur.

Üçü de Gerekli

Enerji, düzen ve gerçek öğelerinin üçünün de seanstaberaber yer almaları gerekir. Dizimde bir duraksamavarsa bu öğelerden biri eksiktir. Uygulayıcı ya düzenesaygı göstermeyi unutmuş ya aile hakkındaki önemli birgerçeği atlamış ya da sistemin enerjisine karşı yeterinceduyarlı olamamıştır. Eksik olan öğenin dahiledilmesiyle çözüme doğru bir adım daha atılır.

Page 316: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

20 -İyileştiren Cümleler

Aile Dizimi seansında, terapist temsilcilerin doğrudanbirbirleriyle konuşmasına izin vermez. Onlarıniletişimlerine aracılık yapar, diğer aile bireylerinekarşı neler hissettiklerini sorar ve birbirlerinesöylemeleri için cümleler önerir. Bunun nedeni açıktır:Birbirimizle günlük konuşmalarımızda geneldehissettiklerimizin sorumluluğunu almayız; daha çokbaşkalarını suçlar ve gerçek hislerimiziaçıklayacağımıza insanların bize ne yaptıkları üzerineyoğunlaşırız.

Bunun dışında bilincimizin derinliklerinde neler olupbittiğinden bile bihaber olabiliriz; örneğin, birinekızgın olduğumuzu söylerken aslında o kişiye özlemduyuyor olabiliriz. İkincil his bu şekilde birincil hissiörter. Bu yüzden günlük konuşmalarımızda sorunlarıçözmek yerine onları sürdürürüz, kişisel çatışmalarıiyileştirmek yerine onları ateşlendiririz, kendimizisavunurken konumumuzu katılaştırır ve çözümü daha daulaşılmaz kılarız. Çoğu zaman insanlar bu “iletişimin”ardından kendilerini daha kötü hissederler.

Aile Diziminde bunun önüne geçmek için iletişimeterapist aracılık eder. Terapist iletişime, bir sorumlulukhissi, tarafsız bir bakış açısı ve gerçeğe daha uygun

Page 317: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

cümleler katar. Aile sistemindeki herhangi birinidesteklemekten bir çıkarı olmaması buna olanak sağlar.Cümleyi verdiği kişiden, içinde gerçeklik barındırıpbarındırmadığına dair aldığı geribildirimle sonrakiadımını belirler.

Bu şekilde, dizim yavaş yavaş derinleşir ve ailebireylerinin birbirlerine söyledikleri suçlama, afdileme ve kendini haklı çıkarma döngüsünden kurtulupgerçeklik kazanmaya başlar. Deneyimli bir terapistilişkideki sorunun temeline oyalanmadan ulaşabilir.Örneğin danışan, yaptıklarından dolayı bir aile bireyinisuçlu-yorsa, terapist ona, “Beni terk ettiğin için sanakızgınım” demesini önerebilir. Bu hissi bir kez ortayaçıkardıktan sonra, danışanın daha derin bir gerçekliğideneyimlemesi için, “Seni çok özledim” cümlesiniönerebilir. Buna ek olarak bu hislerin yaşanmış olayıngerektirdiğinden çok daha güçlü olduğunu fark edendanışan, erken ölmüş ebeveyninin acısını hatırlayıp,“Annemi çok özledim, çok erken öldü. Bunun seninlebir ilgisi yok; sorumlu sen değilsin; sen annemdeğilsin” cümlelerini söyleyebilir. Yetişkin biri olarakannesinin çocukken ölümünün, uzun süreli ilişkilerkurmasını engellediğini anladığında, eski eşine, “Senikendime eş olarak seçtim, çünkü beni terk edeceğinibiliyordum” diyebilir.

Bu cümlelerin yardımıyla, ailedeki temelkilitlenmelere ilişkin daha fazla farkındalık ortaya çıkar

Page 318: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ve danışan kendi davranışlarının sorumluluğunu almayabaşlayabilir. Seans öncesi görüşmede danışanıngeçmişiyle ilgili bilgi edinen ve dizimin enerjisininnasıl geliştiğini izleyen terapist, danışanın sorunuylailgili bir hipotez geliştirir. Bu hipotezin doğruluğuverilen cümlelerle sınanır.

Eğer uygulayıcı danışanın geçmişiyle ilgili fazlabilgiye sahip değilse Aile Dizimi dinamiklerikonusundaki genel anlayışına güvenmelidir — örneğin,eşler birlikteliklerinin geldiği noktadan eşit derecedesorumludurlar gibi. Aile sistemindeki Kutsal Düzenbilgisi de burada yardımcı olur. Danışan kendisini terkeden eşler buluyorsa, bilinçaltından buna ihtiyacı vardemektir. Altta yatan neden ortaya çıktığında, terkedene yönelik suçlama ortadan kalkar ve danışanrahatlar. Ancak, tüm bu hipotezlerin dizim sırasındadoğrulukları sınanmalıdır.

Dizim sırasında terapist, belli bir çizgideki cümleleritekrarlatır, “Sen büyüksün, ben küçüğüm” ya da “Senverirsin, ben alırım” ya da “Seni onurlandırıyorum”gibi. Bu cümlelerle tekrar tekrar karşılaştık. Bazıuygulayıcılar bunlara “ruhun cümleleri” dese de, bucümlelerin insan zihninin derin, kolektif düzlemininifadeleri olduğunu ve bu düzlemde gerçek olarak kabulgördüklerini söylemek daha doğru olur. Bu cümlelergenelde günlük yaşamımızda birine söyleyeceğimiztürden cümleler değildir; aile sisteminin

Page 319: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

davranışlarımızı görünmez bir şekilde etkileyen doğaldüzenine gönderme yaparlar.

Ancak cümleler zamanından önce temsilcilereverilirse, aykırı ve yüzeysel kaçarlar. Oysakilitlenmenin yüzeye çıkmasıyla verilen cümlelerinsanları derinden etkiler ve kişisel acılarının nedenlerikonusunda derin bir içgörü kazanmalarını sağlar.Dolayısıyla, eğer bu cümlelerin yürekten hissedilipdanışana iyileşme getirmesi isteniyorsa onları dizimdekullanmanın zamanlaması çok önemlidir.

Genel olarak, cümleler Aile dizimi seansının üç temelöğesiyle ilişkilidir: Aile sistemindeki düzen, busistemdeki enerji ve ailede olan bitenin gerçekliğiyle.“Sen önce, ben sonra geldim” ya da “Ben sadeceçocuğum” gibi cümleler düzeni yansıtır. Sistemdekienerjiyi, duygusal ifade içeren, “Sana kızgınım”,“Kendimi çok büyük hissediyorum” gibi veya kişininhareket etmek istediğini gösteren, “Senin peşindengelmek istiyorum”, “Ayakta duramıyorum, yereuzanmak istiyorum” gibi cümleler yansıtır. Gerçeğiyansıtan ise içlerinde hiçbir yorum ve yargıbarındırmayan, “Sen beni öldürdün”, “Seni terk edipbaşkasıyla evlendim”, “Bir kaza geçirdim ve öldüm”gibi cümlelerdir.

Cümlelerin güçlü ve etkili olabilmesi için basit, kısave sade olmaları gerekir; hiçbir suçlama ve yargıtaşımamaları, yüksek ve net bir sesle söylenmeleri

Page 320: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

önemlidir. Bazen temsilcinin üzerinde nasıl bir etkibıraktığını anlamak için cümleyi birkaç keztekrarlatmak gerekebilir. Eğer cümle uygun değilse kişibunu söylemeyi reddeder veya söylerken hiçbir şeyhissetmediğini belli eder.

Cümlede gerçeklik payı varsa, söyleyen kişiye anındagüç kazandırır. Gerçek, bu anlamda, güç verir. Bununne olduğu hiç önemli değildir; onunla yüzleşmek veifade etmek yeterlidir. Örneğin, danışan ölmüş bir ailebireyini izliyorsa uygulayıcı bu gerçeği, “Seninpeşinden ölüme geliyorum” cümlesiyle ortayaçıkarmalıdır ve gerçeği yumuşatmaya çalışmamalıdır.

Bazen, terapist danışana, davranışlarının diğerleriüzerinde ne gibi sonuçlara neden olacağını göstermekiçin bazı cümleler önerebilir. Örneğin, güncel ailesiniterk etmek isteyen bir anneye kızı, “Sen gidersen, sanaduyduğum sevgimden babamın yanındaki yerinialacağım” dediğinde, hareketinin sonucunu açıkçagörmek anne için bir dönüm noktası olabilir ve kalmayakarar verebilir.Uygulayıcı, insanların içindeki gücü ortaya çıkarmakiçin sonuçları açıkça belirtmekten kaçınmamalıdır. Bubazen uç noktalara gitmeyi gerektirse bile; örneğin ailebireylerinden biri cinayet işlemiş birine, “Sen ölmeyihak ettin” diyebilir. Kendi babasını ölümünde izlemekisteyen bir babaya oğlu, “Gidersen ben de peşindengeleceğim” diyebilir.

Page 321: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Seansın başında verilen cümleler genelde herkesingördüğü gerçekleri yansıtır. Ancak gitgide derinlerdekigerçekler de ifade edilmeye başlar. Bazen hiç cümlekullanmadan başlamak ve sistemdeki enerjinin belli birgerçeği ortaya çıkarmasına izin verdikten sonraiyileştirici cümleleri ileri sürmek daha doğru olabilir.

Bir aile sisteminin daha derin düzlemlerdekigerçeklerini ortaya çıkarmak, bir soğanı kat katsoymaya benzer. Uygulayıcının deneyimi, olaylarınötesini sağa sola sapmadan görebilmesi çok önemlidir.Eğer terapist, sistemin enerjisiyle bağlantıda kalır,yorum yapmaktan kaçınır ve belli bir hedefbelirlemezse, gerçek kendiliğinden ortaya çıkar.

Bazen, önceki bölümde de değindiğimiz gibi, bircümlede iki öğeyi birleştirmek yararlı olabilir.Örneğin, “Çocuk gibi hissetmeme rağmen babanım”cümlesinde, hem duygu enerjisi hem de aile düzeninesaygı vardır; “Seni terk ettim ve canını yaktığım içinüzgünüm. Bunun sonuçlarını taşıyacağım” cümlesidurumun gerçekliğini ve terk eden kişinin duygusunuifade eder; “Erken ölen ağabeyine sevgine saygıduyuyorum ve bu acıyı sana bırakıyorum” cümlesindehem gerçek hem de düzenin tanınması vardır.

Cümleleri kullanırken, onları temsilcilerinyüreklerine derinden nüfuz edemeyen, etkisiz,basmakalıp formüller haline getirme tehlikesine karşıuyanık olmak gerekir. Terapist acele ediyorsa ve

Page 322: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sistemdeki enerjinin cümleleri doğru ve etkili kılacakşekilde olgunlaşmasını beklemiyorsa benzer bir tehlikesöz konusudur. “Yanlış” zamanda verilen “doğru”cümle etkisiz kalabilir. Terapist, sistemin enerji alanınaduyarlı olmalıdır. Bu “duyarlık” beklenmedik içgörü-lere yolu açarak özgün ve farklı cümlelerin belirmesinisağlayabilir —daha önce de belirttiğimiz gibibaşlangıçta ne kadar benzer olurlarsa olsunlar, her AileDizimi seansı farklıdır.

Cümlenin gücü herkesin üzerindeki etkisiyle tartılır.Gerçeği öyle bir açıklıkla dile getirir ki bunu duyanaile bireylerinden kimse eskisi gibi kalamaz. Bazen birkilitlenmeyi abartıp herkesin görmesini sağlamak da işeyarayabilir. Örneğin, annesi tarafından babasıylagörüşmesi engellenen bir oğlun annesine, “Hep seninlekalacağım” demesi gibi. Terapist kişiden gerçeğin tamtersini söylemesini de isteyebilir. “Hepsi senin hatan”gibi bir cümle danışanı kışkırtarak söylediğiningerçekçi olmadığını fark etmesini sağlayabilir.

Hellinger bu tür çelişik müdahalelere sıkça başvurur.Önerdiği cümleler sorunu pekiştiriyor görünse deaslında dönüşüm tohumlarını başarıyla ekmektedir.

Cümleler yoluyla, dizimde ortaya çıkan bir enerji yada hareketi de abartabiliriz. Örneğin, danışana ya datemsilciye, “Gitmek istiyorum” cümlesi yerine “Ölmekistiyorum” cümlesini önerebiliriz. Erkek çocuğaailesindeki erkeklerin hepsini karşısına dizip, “Ben

Page 323: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

hepinizden güçlüyüm” dedirtebiliriz. Danışansöylediğinin saçmalığını anında fark eder vehareketlerinin nereye vardığını görerek tutumunudeğiştirebilir. Daha önce de belirttiğimiz gibi bircümlenin etkisi, iyileştirme veya değiştirme gücünü,dizimdekilerin tepkilerinden anlayabiliriz. İçinde hemgüç hem de gerçek barındıran bir cümle, danışanınailesiyle ilişkisini kalıcı bir şekilde değiştirebilir.

Page 324: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

21 -Ruhun Hareketleri

Birkaç sene önce Hellinger, çalışma yönteminideğiştirerek terapistin seansa çok az müdahaledebulunduğu ve temsilcileri hareket ya da cümlelerleyönlendirmenin önemli ölçüde azaldığı “RuhunHareketleri” yöntemini geliştirdi. Bu yeni çalışmayönteminde uygulayıcı, dizim sırasında kendiliğindenortaya çıkan enerjiye ve bu enerjinin hareketler vebeden dili yoluyla kendini ifade etmesine öncelik tanır.

Kitabın başında “ruh” kelimesinin kullanımına karşıuyarıda bulunmuştum. Ruh kelimesi, hem insan zihnininderin düzlemlerini hem de zihnin ötesindeki bilinciifade eden belirsiz bir terimdir. Ancak Hellinger buterimi bir yöntemin adı olarak belirlediğinden ben deburada kullanmayı doğru buluyorum.

Ruhun Hareketleri çalışması, temsilcinin aileninsistemik alanına ayak basmasıyla önyargısını veniyetini bir kenara bırakabilmesine ve içinden gelendürtüyü fark ederek izleyebilme yetisine dayanır.

Uygulayıcı temsilcileri, bedenleri nasıl hareket etmekistiyorsa öyle hareket etmekte özgür bırakır; örneğintemsilci, bir aile bireyinden uzaklaşmak ya da birineyakınlaşmak veya yere uzanmak ya da sistemden çıkmakisteyebileceği gibi, içinden yükselen titreme gibi

Page 325: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bambaşka bir ifade yolu da sergileyebilir. Buhareketlerin konuşma olmaksızın gerçekleşmesiönemlidir.

Terapist bu şekilde hareket edecek temsilcilerinsayısını genelde en fazla üç kişiyle sınırlamalıdır. Aksitakdirde aynı anda hareket eden çok sayıda temsilcikarışıklık ve karmaşaya neden olur. Bazen iki kişi, hattakimi zaman tek kişi bile yeterli olabilir. Ailesistemindeki diğer bireylerin orada oldukları hayaledilir ve yerleştirilenler tüm sistemi temsil ederler.

Temsilcilerin sistemik alanın enerjisiyle hareketettikleri bu yöntemde, kitabın başında belirttiğimiz gibidanışanın temsilcileri tek tek seçip yerleştirmesinegerek yoktur. Terapistin belli roller için temsilcilerseçip onları karşılıklı yerleştirerek aralarındaki sözsüziletişimi gözlemlemesi kimi zaman yeterlidir.

Bir süre sonra bir hareketlenme başlar ya da bedenselifadeler belirir. Örneğin, temsilcilerden biri titremeyebaşlayabilir ya da bir adım geri atar, yere bakar,uzaklara bakarak aile bireylerinden biriyle kilitlenmeyeişaret eder. Terapist eksik kişiyi dizime dahil eder vebunun diğer temsilciler üzerindeki etkilerini gözlemler.Bir süre sonra, temsilcilerden birinin diğerine bakmasıya da yere uzanması gibi bazı hareketler önerebilir.Temsilcilerin birbirlerine söylemeleri için bazıcümleler de verebilir. Ancak müdahalelerini her zamanen azda tutar.

Page 326: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Kimi zaman, çözüme giden hareket kendiliğinden ortayaçıkar ve terapistin hiçbir şey yapmasına gerek kalmaz.Ancak terapistin tüm dikkatiyle orada olmasının önemlibir etkisi vardır; o katalizördür, Tao’nun temelindeki“yapmadan yapmak” yaklaşımıyla değişimi olası kılar.

Bu yöntem klasik çalışma biçiminden çok farklıgörünse de aslında aynı şekilde ailenin düzen, denge veaidiyet yasalarına dayanır.

Kesintisiz Bir Akış

“Ruhun Hareketleri” adı, yaşamın hiçbir durağanlıkbarındırmayan sürekli bir akış olduğunu ve insanlarınbilincinde olmadan sürekli etkisi altında kaldığı —adına ister “varoluş” ister “evrensel doğa” diyelim-daha büyük bir gerçeğe bağlı olduklarını ifade eder.“Dizim” kelimesiyle “çözüm” fikri ise, belli bir ailedurumunun durağan olduğu ve değişimin ancak bir“kilitlenmiş dizimden” aile düzeninin “yerli yerineoturduğu” daha sağlıklı bir dizime geçmesiyle mümkünolabileceği izlenimini uyandırır.

Bu doğru değildir; yaşam devam eder ve sürekliakışın içindeki birey kişisel gelişmenin sonu olmadığınıkeşfeder. Sorunlarımızın nihai “çözümünü” ya da“yanıtını” bulmak kişisel gelişmenin ve öğrenmenin de

Page 327: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sonu olurdu.Bu açıdan bakıldığında bir aile dizimi sürekli akış

içindeki ilişki dinamiğinin bir anlık resmine benzer. Birnehrin fotoğrafını çekmek gibidir: Fotoğraf durağangörünebilir ama nehrin kendisi sürekli hareket vedeğişim halindedir. Aynı ırmağın başka zaman çekilenfotoğrafı çok farklı olur; yatağı değişmiştir, derinleşmişya da sığlaşmıştır, ırmak daha hızlı veya daha yavaşakıyordur.

Ruhun Hareketleri yöntemi bu dinamik gerçekliğiyansıtır. Aynı zamanda sistemi değiştirenin terapistolmadığını gösterir. Terapist sadece hareketleringerçekleşebileceği ve ifade edilecekleri alanı yaratır.Bu yöntemde terapist daha edilgendir.

Kilitlenme Hareketleri, İyileşme Hareketleri

Ruhun Hareketlerinin farklı düzlemleri vardır: Bazıhareketler kilitlenmeyi ifade eder, bazıları da iyileşmehareketleridir. Kilitlenme hareketleri acıya neden olur,iyileşme hareketleri ise çözüme götürür. Terapistin buyöntemle çalışabilmesi için bu iki hareketi birbirindenayırt etmesi gerekir.

Örneğin, çocukla ebeveynin kucaklaşmalarıkilitlenmenin de ifadesi olabilir çözümün de. Çözüm

Page 328: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

hareketi çocuğun ebeveyne gitmesiyle olur ve ebeveynçocuk kendisine gelene kadar bekleyecek güçteolmalıdır — bunun tek istisnası 8. Bölümdeaçıkladığımız engellenmiş harekettir. Eğer kucaklaşmakiçin ebeveyn çocuğa giderse bu genellikle ebeveyninbir şeye ihtiyaç duyduğunu gösterir ve bu durumdaçocuğun duraksadığı gözlemleriz. Çocuk büyük birolasılıkla ebeveynin köken ailesinden birini temsiletmekte ve çocukluğunu yaşayamamaktadır. Böyle birdurumda, terapist müdahale ederek ebeveynin çocuğayüklenmesine engel olur.Uygulayıcı ikisi arasındaki farkı görebilmeli vekilitlenme hareketi ortaya çıktığında müdahaleedebilmelidir. Bazı durumlarda ise iyileşme hareketininbaşlayabilmesi için kilitlenmenin altındaki sevgininortaya çıkması beklenir.Kilitlenme hareketi yarım kalmış bir şeyin başarısızşekilde tamamlanma çabası, travmatik bir durumuntekrar tekrar yaşan-masıdır. İyileşme hareketi isegeçmişten bir olayın tamamlanmasını ve o noktadadüğümlenmiş sevginin yeni bir yöne doğru akmasınısağlayarak çözüm getirir. Bir şeyin tamamlanması içinbir dizi adım gerekebilir. Örneğin, bizden önce gelenaile bireyini “onurlandırmak” için onun önünde eğilirizama ancak doğrulduğumuzda hareket tamamlanır.Danışan, kendinden önce gelenin karşısında eğilerekönce ona yaklaşır, sonra doğrulur, arkasını döner ve

Page 329: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

kendi yaşamına doğru ilerler.Ailelerinden ayrılmak isteyen kişiler önce onların

karşısında saygıyla eğilmelidir; yoksa hiçbir zaman tamanlamıyla ayrılamazlar. Ebeveynini yüreğine almayandanışan kendini katı bir pozisyona sokabilir veonlardan gerçek anlamda ayrılmayı başaramaz. Bazılarıise kolaylıkla eğilir ama onları bırakamadıklarındantekrar doğrulmak istemezler. Danışan ebeveynindenayrılmak gibi bir istekle gelirse çoğunlukla önce tamtersini yapmalıdır; onlara yaklaşmalı ve yaşamındakirolleri için teşekkür etmelidir. Danışan ancak buşekilde geçmişin yüklerini sırtlanmaksızın kendi yolunagidebilir.

Bazen hareketle çalışmak dizimi, sadece düzeninkurulmasıyla çalışmaktan çok daha derine ulaştırabilir.

Kadın bir danışan doğumundan hemen sonra babasınıkaybetmişti. Terapist babanın ve danışanıntemsilcilerini dizime yerleştirerek içlerinden gelenhareketleri izlemelerini söyledi. Danışanın temsilcisibaşta babasına bakmak istemeyerek başını çevirdi amabir süre sonra merakı uyandı ve bakmaya başladı. Birsüre sonra içindeki derin acıyla yüzleşti ve ağlamayabaşladı, epey uzun bir süre sonra ise babaya yaklaştı.Bütün bunlar hiçbir konuşmanın olmadığı, terapistinhareketlerin ortaya çıkması için alan sağlamaktan başkahiçbir şey yapmadığı uzun bir zaman içindegerçekleşmişti.

Page 330: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Aynı durumu daha geleneksel bir yaklaşımla elealacak olsaydık, terapist danışanın önce babayabakmasını, ardından onun önünde eğilerek ailedekiKutsal Düzene göre onun baba oluşunu saygıyla kabuletmesini isterdi. Ancak bu iki yaklaşımıkarşılaştırdığımızda ikinci yöntem daha yüzeyselkalıyor ve yüreğe işlemiyor. Enerjilerin yavaşça ortayaçıkmasına izin vermek bambaşka bir derinlik getirir.Ruhun Hareketlerinde, kimsenin önceden öngöremediğipek çok ince düzlemli enerji ve hareket ortaya çıkar.Bunlar çözüme derinlik ve anlam kazandırır.Ruhun Hareketleriyle çalışmak için görünürde hiçbirşey olmayan anlarda da terapist sabırla beklemeyibilmelidir. Dizimi nereye götüreceğini bilmese detemsilciler aracılığıyla ortaya çıkan güçlü enerjiyegüvenmelidir. Bunun için de cesaret, temsilcilereçözüm cümleleri vermeyerek kontrolü elden bırakacağıve hareketi yönlendirmeden durabileceği belirli birkişisel disipline gerek vardır. Bu hareketler yüzeyeçıkarken söylenecek tek bir söz bile rahatsızlıkyaratabilir. Yoğun duygularla ağlamak üzere olanbirine, “Kendini nasıl hissediyorsun?” demeye benzer.Uygulayıcının doğru zamanda müdahale etme becerisideneyim ve duyarlıkla gelişir.

Genel olarak, “klasik” dizim yöntemi olan KutsalDüzenle çalışmak “doğru” olsa da daha yüzeyseldir veyüreğe daha az dokunur. Öte yandan Ruhun

Page 331: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Hareketlerindeki “yapmadan yapma” yöntemi gündelikalgılarımızın ardında yatan derinliklere ulaşabildiğigibi, doğru ve iyi hakkındaki fikirlerimizin ötesindekibir gerçeği ortaya çıkarabilir.

Daha büyük bir bilgelik

Ruhun Hareketi yaklaşımı, yaşamın mantık veya zihinyoluyla kavrayabileceğimizden daha büyük bir bilgeliğesahip olduğunu ve iyileştirenin ne terapist ne danışan nede temsilciler değil, bu bilgelik olduğunu kabul eder.Bedeniniz yaralandığında olduğu gibidir: Yarayıtemizleyip merhem ve yara bandı kullanarak iyileşmeyeyardımcı olsak da bedendeki yarayı iyileştiren esasgücün yanında yaptığımızın sözü bile edilmez.

Aynı şekilde, her iyileşmenin özünde, Hellinger’in“büyük ruh” dediği daha büyük bir yaşam gücü olduğunusöyleyebiliriz. Gözlemlediğim pek çok dizim sonundaedindiğim kişisel deneyime göre hepimizin içindeuzlaşmaya ve çözüme giden derin bir hareket vardır.Eğer dizim sırasında bu derinliğe ulaşıp ana babamızaracılığıyla yaşamın tümünü sevebilirsek iyileşmekendiliğinden gerçekleşir. Aile Dizimine bu açıdanbaktığımızda, ana babamızı onurlandırmak spiritüel bireylemdir; şikayet etmeden, ebeveynimiz farklı olsaydı

Page 332: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

her şey farklı olurdu gibi düşüncelere kapılmadanyaşama bize geldiği haliyle “evet” demektir. Anababamıza değil, onlar aracılığıyla bize ulaşan yaşamabakmaktır. Bu açıdan tüm ebeveynler mükemmeldir;hepsi yaşam verirler, bundan ötürü de hem “iyi” hem de“doğru”durlar.

Aile Dizimi terapisi danışana, yaşam ve yaşamıngelgitleriyle uyum içinde var olabileceğininfarkındalığını ve duyarlığını geliştirme fırsatı verir. Buuyum, bu birlik halinde olmamız bizi iyileştirir. Herspiritüel terapi gibi Aile Diziminin de temel hedefiyolumuz-daki engelleri kaldırarak tüm sorunlarımızınyaşama gösterdiğimiz direncimizden kaynaklandığınıanlamamızı sağlamaktır. Bu süreç, yaşamda sadecebizden daha büyük bir şeyler olduğunu değil, buşeylerin anlayışımızın ötesinde olduğunu da bizeöğretir. Bu gizeme güvenmemiz ve saygı duymamız çokönemlidir.

Aile Dizimi çalışmasına yeni başlayan bir terapistinRuhun Hareketlerinden önce klasik dizim yapması iyiolacaktır. İkincisi, yani temsilcilere içlerinden geldiğigibi hareket etme özgürlüğünü vermek daha kolay gibigörünse de, temsilcinin derinden gelen bir hareketi mi,yoksa kişisel fikrini mi izlediğini anlamak içindeneyimli bir göze ihtiyaç vardır. Kişi ancak klasikyöntemde kullanılan aile düzeni gibi temel araçlarıöğrendikten sonra, onlar olmaksızın da etkili bir şekilde

Page 333: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çalışmaya başlayabilir.Uygulayıcının deneyimi artıkça, aile sistemindekienerjinin kendiliğinden hareket etmesine güvenip izinverebilecektir. Ancak o zaman bile, içinden geldiği gibihareket edecek temsilci sayısını kısıtlamakta yararvardır. Bunu sadece karışıklığı önlemek için değil, aynızamanda seansın danışana odaklı kalması için yaparız.Dizim belli bir danışan için açılır; terapist bunu gözönünde bulundurarak her bir aile bireyine çözüm bulmaçabasına girmemelidir.

Örneğin, eğer danışanın annesi kendi köken ailesindenbirini izlemek istiyorsa, çalışmanın danışana çözümaramaya yönelik olduğunu göz önünde tutarak annesinihayatta tutmaya çabalamak-tansa danışana odaklıkalmak -belki babasına yakınlaşmasını desteklemek-gerekir. Görünen köy kılavuz istemez diyebilirsiniz amauygulayıcıların pek çoğu bu önemli noktada yanlış yolasaparlar.

Geçmiş ve Şimdi

Bazen terapist, geçmişi ne zaman kurcalayıp şimdikizamana ne zaman odaklanacağını kestirmektezorlanabilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta,danışanın geçmiş olayları ebeveynini suçlamayı

Page 334: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sürdürerek onları onurlandırmamak için bir bahaneolarak kullanıp kullanmadığıdır —şöyle yaptılar, böyleyaptılar diye şikayet ederek onlara yukarıdan bakmayıkendine hak olarak görebilir. Geçmiş olaylarıhatırlamak danışanın bir kilitlenmeyi anlamasınayardımcı olacaksa geçmişe dönmek doğru olabilir amadeğişmesi ve ebeveynini kabul etmesi gereken tarafonların çocuğu olan danışandır, ebeveyn değil.

Örneğin, eğer danışanın babası evlatlıksa ve sürekliebeveynine doğru çekiliyorsa, kendi oğlu “babamgerçek bir baba olamadı” düşüncesinde olabilir. Ancakterapist bu bakış açısını desteklemez. Doğrusu bununtam tersidir: Baba kendi ebeveyninin yaptığınıyapmamıştır, kendi çocuğunu vermemiştir ve bu bellibir güce sahip olduğunu gösterir. Babasının gücünügörüp takdir etmesini sağlamak için oğla, “Benivermediğin için teşekkür ederim” cümlesiönerilmelidir.Önemli bir başka nokta da, çocuğun aile sırlarınailişkin olarak köken ailesi hakkında neleri bilmesi,neleri bilmemesinin kendisi için daha yararlıolduğudur. Ebeveynde suçluluk duygusu yaratan birolay gibi çocuğun üstüne vazife olmayan bazı sırlarınsır olarak kalması, buna karşılık unutulmuş bir kardeşgibi çocuğun bilmesinde yarar olan bazı sırların daortaya çıkması gerekir.

Genel olarak, geçmişe bakmak ancak danışanın ana

Page 335: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

babasına daha fazla sevgi ve anlayışla yaklaşmasını vegüncel yaşamının sorumluluğunu almasını sağlayacaksaanlamlıdır.

Bazı kişiler şu anki yaşamlarının sorumluluğunu almaisteksizliklerine bahane bulmak için geçmişikurcalarlar. Terapist, danışanın yaşamınıdeğiştirmesine yardım etmek istiyorsa buna izinvermemelidir. Geçmişe, danışanın enerjisi tamamenbugüne dönebilsin diye yarım kalan bir şeyi tamamlamaniyetiyle gidilmelidir. Dolayısıyla hem şimdide doludolu yaşamaya hem de geçmişteki hangi olayların bizişu anı doya doya yaşamaktan alıkoyduğunu anlamayaihtiyacımız vardır.

Farklı Duygular

Bir başka önemli nokta da farklı duygu çeşitleriniayırt edebilmektir. Bazı duyguların dibi yoktur vetamamlanamayarak insanı tüketirler. Hellinger bunlara“ikincil” duygular der. “Birincil” duygular ise geneldekısa, güç verici ve belli bir duruma uygun tepkilerdir.İkincil duygular kişinin acı veren bir gerçekleyüzleşmesini engeller ve daha derin bir duyguyu örter;örneğin, danışan acıyla yüzleşmektense öfkelenmeyi yada öfkesini göstermektense ağlamayı seçebilir. Bazen

Page 336: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

ikincil duygu, bir başka aile bireyinden bir şey almakiçin manipülasyon aracı olarak kullanılır — çocuklarınsık sık annelerine yaptıkları gibi.

Birincil duygular ise bir duruma doğrudan verilentepkidir. Kısa sürerler ve danışan akmalarına izinverirse kendini hemen yenilenmiş, güçlenmiş ve negerekiyorsa yapmaya hazır hisseder. Bir terapist olarakkişinin bu ikisi arasındaki farkı anlaması ve ikincilduygulara izin vermemesi gerekir. Örneğin, eğerdanışan ağlıyorsa, terapist kendine bu duygunundanışanı güçlendirip bütünleştirdi-ğini mi, yoksa zayıfmı düşürdüğünü sormalıdır. Cevabı bulmak için birazbeklemek gerekebilir, eğer duygu uzun bir süretamamlanmadan devam ediyorsa ikincil duygu olmaihtimali güçlüdür. Birincil duygular danışan için herzaman rahatlatıcıdır, kısa sürer ve kişiyi öncesineoranla daha güçlü kılarlar.

Dizim sırasında sık sık gördüğümüz bir duygu çeşididaha vardır. Bunlara “sistemik” duygular diyebiliriz.Aile sisteminde başkasına ait olan bir duygu danışantarafından taşınmaktadır ve geri verildiğinde sankiomuzlardan yük kalkmış gibi bir hafifleme yaşanır.

Terapist, danışanı rahatsız edici bir duyguylayüzleşmekten koruyan savunmayla, duygunun sağlıklıbir şekilde boşalması arasındaki ifade farkınıanlayabilmelidir. Örneğin, öfke ifadesiyle çoğu kezkendi çaresizliğimizi saklar ve sevginin getirdiği

Page 337: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

acıdan kaçmak isteriz.

Enerjinin Yükselmesine İzin Vermek

Daha önce de belirttiğim gibi, aile sistemleribirbirlerine benzer görünseler de her sistembenzersizdir. Ailelerinde benzer kaderler yaşamış ikikişi olabilir ama birinin diziminde her şey kolaylıklayerine otururken diğerinde hiçbir şeyçözümlenmeyebilir. Bunun pek çok nedeni vardır;örneğin, aile hakkındaki önemli gerçekler gün ışığınaçıkmamış ya da danışan asıl sorunu görmezden geliyorolabilir. Terapistin yapabileceği tek şey durumu olduğukabul etmektir. Burada terapistin becerisini de göz ardıetmemek gerek; bazı kilitlenmeleri kolayca çözerkendiğerlerinde zorlanıyor olabilir.

Dizimde enerjinin hazır olmasını sağlamak açısından— örneğin, sevginin ya da öfkenin kendiliğinden ortayaçıkması gibi— zamanlama önemlidir. Terapist sabırlıolmalı, durumu zorlamamalı ve ne olması gerektiğikonusundaki fikirlerini her an bir yana bırakmaya hazırolmalıdır. Hareket kendi zamanı içinde gerçekleşir vemüdahalesiz geçen uzun bir süre boyunca danışan kendiebeveyniyle karşı karşıya öylece durabilir. Beklemeninkendisi yapmaktan çok daha etkili olabilir, tabii eğer

Page 338: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

zekice bir beklemeyse: Merkezlenmiş, dikkatli ve heran harekete hazırsa. Eğer bir süre sonra hiçbir hareketolmazsa terapist enerjinin bittiğini anlayabilmeli vedizime son verebilmelidir. Bu tip çalışmalarda enerjiyeduyarlı olmak önemlidir. Aynı zamanda doğru düzenibilmek de dizime yön ve netlik kazandırır.Hem “klasik” Aile Dizimi hem de Ruhun Hareketleriyöntemlerinin kendilerine has yararları ve mahzurlarıvardır. Cümleleri sık sık kullanmak yüzeysel ya dabasmakalıp olabilirken doğru zamanda verilen bircümle dizime açıklık getirebilir. Kendiliğinden belirenbir harekete izin vermek derinlik sağlasa da, ardındaniyileştirici bir cümle gelmezse belirsiz kalabilir.

Ruhun Hareketleri yönteminin, Aile Dizimine kıyasladaha çok tartışmaya yol açtığı şüphe götürmez — hattaAile Dizimi terapistleri arasında bile tartışmayaratmıştır. Her iki yöntemin arkasındaki yaratıcı dehaolan Hellinger’in, Ruhun Hareketleri çalışmasında dahagizemli ve belirsiz olmaktan çekinmemesi bunun nedeniolabilir.

Page 339: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

DÖRDÜNCÜ KISIM - AİLEDİZİMİNDE MEDİTASYONUN

YERİ

Bu bölümde Aile Dizimini meditasyon açısından ele alacağım.Meditasyonun, hem kendimizi tanımamıza

hem de özdeşleşmeye neden olan bağların bilinçdışı doğasınıgörmemize yardımcı olarak aile dinamikleriyle ilgili anlayışımızınasıl derinleştirdiğini açıklayacağım.

Aile Dizimi terapisti olarak kişisel deneyimim bana, insanlarayardımda esas etkenin terapi yöntemi veya tekniğinden çok, sürecerehberlik eden uygulayıcının farkındalığı veya bilinç düzeyi olduğunugösterdi. Temelinde meditasyon, kişisel farkındalığı artırma yöntemiolduğundan hem terapistlerin hem de danışanların olabildiğincebilinçlenmelerine yardımcı olur.

Page 340: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

22 - Meditasyon Sanatı

Bu bölümde meditasyonun ne olduğunu, terapisürecine ve Aile Dizimine olası katkılarını ayrıntılıolarak ele alıyorum. Meditasyon sözcüğünün ikigeleneksel kullanımı vardır:Kişinin kendi zihninin derinliklerini gözlemlemesine veiçsel gerçeğini keşfetmesine yarayan meditasyonyöntemlerinin hepsini kapsar. Meditasyon sözcüğü buanlamıyla zihnin nasıl işlediğini gözlemlemek ve zihninötesinde yer alan bilinç hallerine ulaşmak içinkullanılan belli bir tekniğe gönderme yapar.Aydınlanmış bilinç, düşünme sürecinin bittiği, sadecesessizlik, huzur ve dinginliğin hüküm sürdüğü birdevamlılık hali anlamına gelir. Bu olma halinin çeşitlitanımları vardır: Zen rahipleri bunun için “ZihninYokluğu” veya daha renkli olarak “Gürleyen Sessizlik”,Hintli mistikler “Samadhi” veya “Moksha”, Hıristiyanmistikler ise “anlayışın ötesindeki huzur” ifadelerinikullanmışlardır.

Meditasyon yöntemlerinin amacı sürekli ve kalıcı birmeditas-yon haline ulaşmak olduğundan iki tanım dabirbiriyle yakın bir ilişki içindedir.

Bu bölümde meditasyon sözcüğünü, insanlarınderinliklerindeki gerçeğe ulaşmalarını sağlayarak içsel

Page 341: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

huzur ve sessizlik deneyimi kazanmalarına yardımcıolan yöntemlerin tamamını kapsayan ilk anlamıylakullanıyorum. Bu noktada son 28 yıldır, Hintli mistikOsho’nun rehberliğinde deneyimlediğim pek çokdeğişik meditas-yon tekniğini çeşitli terapiyöntemleriyle iç içe kullandığımı belirtmek yerindeolur.

Tıpkı Aile Diziminde olduğu gibi meditasyon

sırasında da düşüncelerimiz, arzularımız veümitlerimizden ötede bir şeyle bağlantı kurmayaçalışırız. Mistikler bu “şeye” varlığımız, yüksekbenliğimiz, özümüz, maneviyat veya Tanrı der.Hellinger buna “ruh” der. Ne isim verdiğimiz in pekönemi yokt ur. Ben herhangi bir ideolojiyiyansıtmadığından “içsel varlık” ifadesini tercihederim.Genelde günlük yaşamımızdaki bilincimizle içsel

varlığımızın farkında olmayız. Dış dünyanınkoşuşturmaları, yapılması gerekenler, yetişmesi gerekenişler, buluşmamız gereken kişiler, bir de üstüne kendiruh halimiz, duygularımız, fikirlerimiz, inanç vetavırlarımız, yani kısaca dış olaylar ve bitmek bilmeyenzihinsel ve duygusal gevezeliğimiz içinde kaybolurgideriz.

Bütün bunların gerisinde duranın, bunların tümünüfark edenin, bir anlamda bunların tümüne seyircikalanın farkına bile varmayız. Bu izleme ya da tanık

Page 342: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

olma sadece çevremizde olan bitene değil, aynızamanda olan bitene bizim verdiğimiz tepkilere detanıklık etme, kısacası an be an nasıl hissettiğimizetanık olmaktır.

Örneğin, “Öfkeliyim” demekle “Öfkenin içimdeyükseldiğinin farkındayım” demek aynı şey değildir.Kulağa aynı gelebilir, ancak deneyimsel ve varoluşsalolarak farklıdırlar. Meditasyon aralarındaki bu farktagizlidir. Bu küçük ayrımda olayları izlemekapasitemizin farkında olmamız vardır. Bu farksayesinde, başımıza gelen her şeye tanık olana ulaşırız.Tüm zamanların mistikleri özümüzün bu — her şeyiizleyen ama hiçbir şeyden etkilenmeyen- olduğunusöylerler.Osho, tanık olmanın tüm özgün meditasyon tekniklerininkökeninde yer aldığına dikkatleri çekerek, meditasyonsanatının daha ulaşılır ve gündelik bir hale gelmesinekatkıda bulundu. 108 meditasyon tekniği içeren kadimHint metni Vigyan Bhairav Tan-tra konusunda yaptığıyorumlara bakacak olursak, tüm tekniklerin temelindekisürekli farkındalık halinin ısrarla üzerinde durduğunugörürüz.Sinemada oturup film seyretmeye benzer bu. Perdedesürekli hareket vardır ve eğer iyi bir yapımsa bir ya dabirden çok karakterle özdeşleşiriz. Kendimizi ağlarken,gülerken veya başrol oyuncularının içinde bulunduklarızor durumdan kurtulmaları için endişeyle dua ederken

Page 343: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bulabiliriz.Bununla aynı anda bilincimizin bir yanı bunun film

olduğunu bilir; sırtımızı koltuğa yaslayıp eğlenmemiziçin tasarlanmış bir hikaye izlemekteyizdir, bunun dabizimle hiçbir ilgisi yoktur. Bunu hatırladığımızdarahatlasak da unuttuğumuz an adalelerimiz gerilir,filmin bir parçası olur, duygulanır ve heyecanlanırız.

Meditasyon da buna benzer. Yaşamımız boyuncabaşımıza ne gelirse gelsin, ne hissedersek hissedelim,bilincimizin derinliklerindeki koltuğunda oturup bütünbunları sessizce izleyen biri vardır. Bu izleyicininbaşına hiçbir şey gelmez, tüm olaylar filmde rol alanınbaşına gelir.Gerçekte her ikisi de biziz: Yüzeyde rol yapanız,özümüzde izleyen. İzleyen derin gerçeğimizdir, ancakçoğumuz içsel varlığımızın bu derinliklerine inecekfarkındalığa henüz ulaşmadığımızdan başroloyuncusuyla daha çok özdeşleşiriz.

İçsel varlığımızın keşfiyle ortaya çıkan önemliniteliklerden biri kendimizi olduğumuz gibi kabul etmeya da kendimizi sevme halidir. Bu keşifle dış dünyadaaradığımız huzur ve bütünlük hissinin başından berikendi doğamızın özünde olduğunun derin anlayışınaulaşırız. Bu anlayış, kendimizi yargılamamızın,eleştirmemizin ve kendimizden şüphe duymamızın sonuolur. Kendimizi olduğumuz gibi kabul eder ve düzeltipdeğiştirmeye çalışmadan, yaşama bu haliyle “evet”

Page 344: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

deriz.Aile Dizimi meditasyona bu açıdan benzer: Her

ikisinde de olayların nasıl olması gerektiği konusundakiisteğimizin değil, gerçekte nasıl olduğunun peşinedüşeriz. Hellinger kitaplarından birine çok yerindeolarak “Kabul Etmenin Özgürlüğü” adını vermiştir.Meditasyonun sunduğu da budur: İçe bakmak, olanıgörmek ve ona “evet” demek.

Kendimize ve yaşamımızdaki olaylara “evet”demenin hissini katılımcılara tattırmak içinçalışmalarımda küçük bir egzersiz yaparım. Bu basitama etkili tekniği yıllarını meditasyonla terapiyibağdaştırmaya adayan Amerikalı psikoterapistSagarpriya Delong Miller geliştirmiştir.

Bu egzersizde, katılımcılardan odanın içindebedenlerini kontrol etmeden, içlerinden ne geliyorsaonu yaparak hareket etmelerini isteriz. Bunu yaparkenkendi kendilerine, “Eğer bedenime evet dersemyaparım” cümlesini, bedenleri o an kendiliğinden neyapmak istiyorsa onunla tamamlayarak yüksek seslesöylerler. Örneğin sağ kolu havada dolaşan birinin,“Bedenime evet dersem kolum yukarıya kalkar”,koşmaya başlayan birinin, “Bedenime evet dersemodanın içinde koşarım” demesi gibi.

Katılımcılar, bedenlerinin kendiliğinden ne yaptığınıyüksek sesle söyleyip an’a tanık olurken, içlerindekihislerin niteliğinde bir değişim olup olmadığını da

Page 345: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

gözlemlerler. Bir süre sonra hissettiklerini tekkelimeyle tanımlamaları istendiğinde, “genişlemiş”,“rahatlamış”, “hafif”, “neşeli”, “canlanmış” gibi olumlubir deneyimi çağrıştıran kelimeleri seçerler.

Meditasyon teknikleri de benzer deneyimler sunar.Örneğin, yüzyıllardır uygulanan bir Budist yöntemi olan“Vipassana”, hiçbir şey yapmadan sessizce oturmak,dikkati nefese, bedendeki duyumlara ve zihinden geçendüşüncelere vermekten ibarettir. Beliren hiçbir his yada düşünce değerlendirilip yargılanmaz. Meditasyonuyapan kişi, olan her şeyi fark edip izleyerek, bu yöntemsayesinde kendini olduğu gibi kabul eder ve içseldinginliğe, yaşamla ahenk içinde olduğu hissinekavuşur.

Meditasyonda kişi bir şeyi değiştirmeyi veya tedavietmeyi değil, içsel varlığının ve bilincindeki tanığınfarkına varmayı amaçlar. Bu olduğu anda tüm çaba vemücadele sona erer. Bundan ötürü pek çok mistik,benliğimizin gerçek doğasını deneyimlememiz içinrahatlama ve çabasız var olma yöntemlerini öğretirler.

Aile Diziminde katılımcılar, kendi aileleriyleilişkilerini gözden geçirip köklerini kabullenerekhepimizi harekete geçiren evrensel yaşam gücüyletemas kurarlar. Kişi ebeveynine şükran duyduğundakendini de derinden kabul etmiş demektir ve böylecetüm yaşamla uyum içinde olur.

Kişi kendi ailesine bağlılığını görüp anladığında

Page 346: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

davranışlarının nedenlerini de anlar. Kendini buşekilde kabul ettiğinde başka bir şey, kişiliğin yüzeyseldüzlemlerine değil de içsel varlığa, ruha ya da öze aitölümsüz bir şey ışımaya başlar.

Böyle anlarda spiritüel bir nitelik ortaya çıkar. Bir aniçin gözünüzde engelli birini canlandırın. Sıradaninsanların yaptığı ve dene-yimlediği pek çok şeyiyapamayan birini. Çoğu “normal” insan, bu kişiye acizgözüyle bakar, bu kişi de kendini aciz hissediyorolabilir. Ancak eğer kaderini tümden kabul edipbarışırsa diğer insanların hiçbir zamandeneyimleyemeyeceği bir güce kavuşur.

Aslında yaşama yönelik itirazımız ve isyanımız dasakatlık gibidir. Çocukluğumuz farklı olsaydı, anababamız farklı davransaydı, ilişkimizde farklı bir tutumizleseydik vb. şimdi her şeyin yolunda olacağınısanırız. Kişisel geçmişimizde pişmanlık duymak içinsonsuz fırsat vardır. Ancak yaşananların gerçekliğinideğiştirmek elimizde olmadığına göre, böyledavranarak kendimizi bir şeylerden mahrum ederiz.Oysa kendimizi ve geçmişimizi olduğu gibi kabuledebilirsek, bu kabullenişin bize sunduğu olumludeneyimleri kaçırmamış oluruz.

Aile Diziminde olduğu gibi meditasyonda dakendimizden büyük bir şeyle ahenk içinde olmayaçalışırız. Hellinger buna “Büyük Ruh” der, ben“Varoluş” sözcüğünü tercih ediyorum. Kanımca kişisel

Page 347: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

büyüme ve olgunluk bu büyük güçle gitgide daha barışıkolup ondan ayrı olmadığımızı anlamaktan geçer.

Aile dinamiği açısından bu söylediğim, ebeveynimizive ailemizin tüm bireylerini yüreğimize alarak geçmişteyaşananları “iyi” ya da “kötü” diye yargılamadan, hattayorum bile yapmadan kabul etmek anlamına gelir.Bu gerçek bir kişisel başarıdır. Yapması hiç de kolaydeğildir. Ana babası öldürülen bir kişi için bunun neanlama geldiğini gözünüzde bir canlandırın. Katileduyduğu nefretten vazgeçip ebeveynini gerçektenonurlandırmanın tek yolunun onların kaderine saygıduymak olduğunu anlaması gerekir. Kişi bunu yapmayıbaşardığı an hem kişisel hem de kolektif vicdanınötesine geçer.

İşin ilginç yanı, kişi vicdanın esaretinden kurtulmakistediğinde tam tersi olur. “Ailem için taşıdığım yüklerigeride bırakmak istiyorum” diyen, o yüklerin esiridir.Gerçek bir kurtuluş, kişinin ailenin kaderinikabullenmesini ve yükleri taşımaya razı olmasınıgerektirir. Başka bir deyişle, atalarımız içintaşıdıklarımızı bırakmaktan çok, taşıdıklarımızdankurtulma fikrini bırakmamız gerekir. Buna rızagösterdiğimiz an geçmişin pençesinden kurtulupyepyeni bir güce ve özgürlüğe kavuşuruz.Meditasyon da aynı deneyimi sunar. Varlığımızın

merkezine yaklaşıp kişiliğimizle özdeşleşmemizikırdığımızda kendimizi olduğumuz gibi kabul ederiz.

Page 348: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Kendimizle ilgili bir şeyleri değiştirme arzusu yerineyaşamın bize verdiklerine gönülden razı oluruz.

Her arzu bir engeldir. Buna bir şeyleri geride bırakmaarzusu da dahildir. Osho’nun söylediği gibi: “Birşeyleri aşmak deneyimle olur. Elinizde olan bir şeydeğildir. Yapmanız gereken bir şey yoktur. Pek çokdeneyim yaşarsınız ve bu deneyimler sizi giderekolgunlaştırır.”

Meditasyon konusunda eklemek istediğim bir ikinokta daha var: Düzenli meditasyon yaparsak içdünyamızı, yani bedensel duyumların, düşüncelerin,duyguların dünyasını gözlemleme alışkanlığı ediniriz veduyarlığımız artar. Böylece aile bireylerinin yerindeduran temsilciler içlerinde olan değişimleri daha kolayfark eder ve daha doğru algılarlar. Kişiseldavranışlarına ve inançlarına seyirci kalmayı öğrenendanışan da, onlarla özdeşleşmekten kurtularak ailesisteminin kendinden önceki bireyleri adına üstlenmişolduğu yükleri daha kolay bırakabilir.

Page 349: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

23 - Bireysel Seans ve SeminerlerBireysel Seanslar

Aile Dizimi genelde bir grup çalışmasıdır. Ancaktemsilci bulmanın zor olduğu durumlarda bireysel seansda verilebilir. Danışanın aile bireylerinin dizimdekikonumlarını belirlemek için semboller kullanırız. Busembollerin aile bireyinin nereye baktığını anlamamızısağlayacak şekilde bir yönleri olmalıdır.Kimi uygulayıcılar ayakkabı kullanır, kimi bir yanıişaretli kağıt kullanır. Ben yastık kullanırım ve yönübelirtmek için de bir kenarına peçete koyarım. Yanımdafazladan ayakkabı bulundurmadığımdan ve dizimeuzaktan baktığımda yastıkları kağıtlardan daha rahatgörebildiğimden bu yöntemi tercih ederim. Bireyselseanslarda aile bireylerinin hangi nesnelerle temsiledileceği konusunda hayal gücünüzü kullanabilirsiniz.Dikkat edilecek nokta ne yöne baktıklarının açıkçaanlaşılıyor olmasıdır.

Aile bireylerini temsil edecek sembollerinseçiminden sonra terapist danışandan onları dizimeyerleştirmesini ister ya da benim tercih ettiğim gibidanışan sembollerden birini alıp terapiste verir ve okişiyi düşünerek sembolü tutan terapisti odada o kişininyerine yerleştirir. Terapist elindeki sembolü baktığı yön

Page 350: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

belirgin olacak şekilde yere koyar. Bu işlem tüm ailebireyleri yerlerine yerleşene kadar sürer.Bu yöntem daha uzun sürse de, terapist elindeki yastıklaaile bireyinin yerine yerleşirken o bireyle ilgili fikiredinebilir.

Tüm aile bireyleri yerleştirildikten sonra, terapistdanışanın dizime bakmasını ve gördüklerini, özelliklede bu portrede gördüğü en çarpıcı şeyi kendisiylepaylaşmasını ister. Ardından terapist de dizimdekiilişkilerle ilgili kendi izlenimlerini danışanlapaylaşır. Diğer bir seçenek de terapistin tek tek heryastığın üstüne çıkarak ne hissettiğini danışanaaktarmasıdır.Bazen danışandan da aynı şekilde her kişinin nasıl

hissettiğini hayal etmesini isteyebiliriz. Buradadanışanın diğer aile bireylerini hissedebilme kapasitesiönemli olsa da bu uygulama çoğunlukla sonuç verir.Danışanın her aile bireyinin neler hissettiğini deneyim-lemesi onun için ilginç bir tecrübedir. Bu noktadaterapistin dikkat etmesi gereken, danışanın ailebireyleriyle ilgili geçmişteki fikirlerini değil, şu andagerçekten ne hissettiğini aktarmasıdır.

Bazı seanslarda danışandan bir aile bireyine, yani okişiyi temsil eden yastığa bakarak, söylemesi için bircümle vermekle işe başlayabiliriz. Başka bir seçenekde terapistin diğer aile bireylerinin yerlerindengeribildirimde bulunmasıdır. Her seans farklı gelişir;

Page 351: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

terapist neyin işe yarayacağı ve ne kadar ilerigidilebileceği konusunda kendi sezgilerinegüvenmelidir.

Sembollerle çalışmak gerçek temsilcilerle çalışmayabenzer: Yerlerini değiştiririz, cümleler veririz,danışandan seans süresince yaşadığı duygu inişçıkışlarının farkında olmasını isteriz. Terapist gerçekinsanlarla çalıştığında kolayca gördüğü enerjideğişimlerini bireysel seansta göremez. Temsilcisizçalışmanın bir mahsuru bu olsa da grup çalışmasınapratik bir alternatiftir ve benzer sonuç verir.

Bireysel seansın asıl zorluğu yetersiz bilgiyle öncekikuşaklara gitmemiz gerektiğinde ortaya çıkar.Temsilciler olmadan her bir aile bireyinin nasılhissettiğini salt yastıklara ya da diğer sembollerebakarak anlamak zordur.

Bu nedenle bireysel seansta, terapist şimdiki zamanayoğun-laşmalı ve çalışmayı aile dinamiklerinin buyönüyle sınırlamalıdır. Aynı zamanda sembol sayısınısınırlı tutmasında da yarar vardır. Kimi zaman danışanıannesinin ya da babasının önüne yerleştirmekbaşlangıçta yeterli olabilir. Danışan ebeveynininönünde uzunca bir süre durur ve terapist, enerjisi vebeden dilindeki değişiklikleri gözlemleyerekdanışandan bir cümle söylemesini ya da bir harekettebulunmasını ister.Grup çalışmasında terapist, bir danışanla yaptığı seansa

Page 352: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

daha sonra devam etmek üzere ara verebilir. Böylecedanışan arkasına yaslanıp diğer insanların ailesistemlerini izleme fırsatı bulur. Bireysel çalışmadaböyle bir şansımız yoktur. Danışan bir seans istemiştirve kısıtlı bir süresi vardır. Bundan dolayı seansabaşlamadan önce doğru yaklaşımı belirlemek için önkonuşmaya biraz daha zaman ayırmak, hatta kısa birmeditasyon yaparak danışanın duygularını hissetmesineve sorununu tespit etmesine yardımcı olmak gerekebilir.

Seminerler: Grup Çalışmaları

Aile Diziminin güzelliği ve eşsizliği grupçalışmalarında ortaya çıkar. Temsilciler danışantarafından yerleştirildikleri andan itibaren danışan,önündeki dizimde oynanan ilişkilerin gözlemcisidir.Bunların içine işlemesine izin vermek ya da görmezdengelmek kendi seçimine kalmıştır.

Çoğu zaman danışan oturur ve önünde olan biteninyüreğine dokunmasına izin verir. Danışanın ailesistemiyle ilgili fazla bir bilgimiz olmasa datemsilcilerin o ailenin enerji alanının bir parçası halinegelmesiyle dizim gelişmeye başlar. Bu yöntemdanışanın direncini bertaraf etmenin son derece zeki veetkin bir yoludur. Terapist temsilciler üzerinden dolaylı

Page 353: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

bir şekilde danışanla çalışmış olur.Seminerlerde en az 15, en fazla 50 kişiyle çalışırım.

Daha küçük gruplarda kadın erkek sayısının dengeliolmasını sağlamaya çalışırım.

Seminerlerde, her katılımcıya kişisel dizimyapacağım garantisi vermem. Sadece gözlemlemek yada farklı dizimlerde temsilci olarak rol almak bileherkesin farkındalığını artırarak yararlanmasını sağlar.Kişisel deneyimime göre kendi diziminin yapılmasındaısrar eden katılımcılar, çalışmanın özünü iyikavrayamamış olanlardır. Pratikte kimin diziminiyaptığımızın pek bir önemi yoktur; herhangi birinindizimi, katılımcıyı etkileyerek içinde çözüme veiyileşmeye giden hareketi başlatabilir. Genelde o anınenerjisine, yani “doğru” kişinin “doğru” zamanda

diziminin yapılacağına güvenirim. Katılımcılarınçözüme zorla varılmayacağını anlamaları ve çözümünkendi zamanında gerçekleşeceğine dair güvengeliştirmeleri önemlidir.

Bulunduğum yere göre genelde katılımcılarınsandalyelerde oturmalarını tercih ederim. Böyleceherkes dizimi rahatça görebilir ve yerde oturmanınneden olduğu rehavet ve uyuşukluk sorunu ortadankalkar. Sandalyeler daire şeklinde dizilir. Yanımdakisandalye dizimi yapılacak danışana ayrılmıştır ve dizimdairenin ortasında yapılır.

Seminerin başında Aile Dizimiyle ilgili birkaç

Page 354: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

açıklamada bulunduktan sonra kısa bir “paylaşıma”geçerim. Buna aşağıda tekrar değineceğim. Tipik birgrup çalışması bireysel dizimlerden, paylaşımlardan,egzersiz ve farklı meditasyonlardan oluşur.

Paylaşım

Bu grup paylaşımı Bert Hellinger’in biruygulamasıdır, ben de ufak tefek değişikliklerle aynınıkullanırım. Paylaşımda sırayla herkes ne hissettiğiniveya şu an neler yaşadığını birkaç cümleyle özetler.Seminerin başındaki ilk paylaşımda herkesten kendinikısaca tanıtmasını ve neden geldiğini söylemesini,sonunda da seminere katılmaktan ne kazandığınıpaylaşmasını isterim.

Paylaşım genelde kısa sürer. İnsanların uzun uzunöykülerini anlatmalarına ya da yaşamlarındaki olaylarıyorumlamalarına izin vermem; bazen grup enerjisininnereye odaklandığını anlamak için herkesten o an nehissettiklerini tek kelimeyle ifade etmelerini istediğimde olur.

Paylaşımlarda kimse bir diğeri üzerine yorumdabulunamaz, herkes eşit konuşma hakkına sahiptir vepaylaşımının kişisel olması gerekir —yani sadecekendileri hakkında konuşabilirler. Aile Dizimi

Page 355: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

uygulayıcısı herkesin bu kurala uymasına özellikledikkat etmelidir.Grubun bütün olarak nasıl hissettiğini, dizim yapmayaen çok kimin hazır olduğunu veya kimin sorununun şu aniçin en uygun olduğunu anlamak istediğimde paylaşımyaparım. Özellikle yoğun bir dizimden sonra,katılımcıların kendilerini etkileyen şeyi içsel-leştirmelerini sağlamak veya çalışmaya devam etmeküzere grubun enerjisini toparlamak için paylaşımyapmak da yarar sağlar.

Bazen biriyle hemen çalışmak için paylaşımı keserimve sonra bıraktığım yerden devam ederim.

Egzersizler

Çalışmalarımda zaman zaman herkesin katıldığı bazıegzersizler yaparız. Bunlar, içte olan enerjihareketlerini tetikleyerek katılımcıları seansa hazırlar.Sürekli oturup izlemeyi dengelemek için buegzersizlerle fiziksel enerjiyi harekete geçiririz.Bedenle zihin birdir ve Aile Dizimi gibi “iç hareketin”veya psikolojik çalışmanın yoğun olduğu durumlardabedeni hareket ettirerek denge sağlamakta yarar vardır.Bu nedenle her gün çeşitli aktif meditasyonlar, dans veegzersizler yaparız.

Page 356: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Katılımcıların bu egzersizler için verdiğimtalimatlara birebir uymalarını beklemem. Herkatılımcının farklı bir doğası ve farklı bir huyu vardır.Bir egzersizden kimi çok memnun kalırken bir başkasıaynı egzersizden hiç haz almayabilir.

İlk paylaşımdan sonra, katılımcılar kendilerine bir eşbularak karşılıklı otururlar ve kendi köken aileleri, anababalarının aileleri, aile sistemlerine dahil olanlar veolmuş önemli olayları hatırlatan sözlü bir meditasyonyaparız. Aile Dizimi için önemli sayılan olaylarımeditasyon sırasında belirtirim. Meditasyon bittiktensonra eşlerine ailelerini anlatmalarını söylerim.Eşlerden ise sessizce dinlerken yüreklerine neyindokunduğunun farkına varmalarını isterim. Bumeditasyon katılımcıların aile sistemleri ve sistemdeyaşanmış önemli olaylarla temasa geçmelerinisağlayarak onları çalışmaya hazırlar.Seminer boyunca kullandığım bir başka egzersizde deeşler karşılıklı ayakta durur; biri kendi çocuk halini,diğeri ise bu kişinin ebeveynini oynar.

Ebeveyni oynayan eşin tek yapacağı oradabulunmaktır. Çocuk ebeveynine bakar ve onunkarşısında kendini nasıl hissettiğinin farkına varır.Kendini ebeveyninden “büyük” mü, “küçük” mühissettiğini, ona yakınlaşmak mı, yoksa ondanuzaklaşmak mı istediğini fark eder. İçinden geldiğindeve içinden geldiği şekilde ebeveyni önünde saygıyla

Page 357: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

eğilmesini isterim. Sonra eşler rolleri değiştirirler vesonunda kendilerinde ve karşı tarafta gördüklerinibirbirleriyle paylaşırlar. Böylece kendi ebeveynleriyleilişkilerinin gerçekte nasıl olduğunu görebilirler.Gerçek, çoğu zaman düşündüklerinden çok farklı çıkar.

Bazen katılımcıları dört ya da beş kişilik küçükgruplara ayırırım; her grupta bir danışan, bir uygulayıcıve temsilciler olur. Uygulayıcı danışanın annesi, babasıve kendisi için birer temsilci seçmesini isteyerek küçükbir dizim yapar. Bu dizimde fazla derine inilmez;katılımcıları sürece hazırlamak için oluşturulan bir aileportresidir. Uygulayıcı rolündeki kişi, temsilcilerinkonumlarında ne hissettiklerini sorabilir ama iletişimdüzenini kurmak dışında bir müdahalede bulunmaz.Eğitim seminerlerinde bu egzersizi daha ileri götürürüz.

Uzun seminerlerde uyguladığım bir başka egzersizdeise — 4. Bölümde anlattığım gibi— katılımcılardansembol olarak kullanmak üzere şekilli, ufak nesnelergetirmelerini isterim. Üç kişilik gruplara ayrılarak herkatılımcı, yerde veya masa üstünde kendi kökenailesinin dizimini, aile bireylerini sembollerle temsilederek oluşturur. Her katılımcı sırayla aile portresinioluştururken diğerleri de ortaya çıkan resmi izler vegördükleri hakkında yorum yapar. Katılımcı sırayla hersembolün yerindeki aile bireyinin neler hissediyorolduğunu anlamaya çalışır.

Başvurduğum pek çok başka strüktür ve egzersiz

Page 358: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

vardır. Örneğin bilincin nasıl işlediğini veyaebeveyninizin destek enerjisini arkanızda hissederkensevgilinize yönelmenin nasıl bir his olduğunu göstermekiçin çeşitli egzersizler kullanırım ama burada hepsinianlatacak yerimiz yok. Yukarıdaki örnekler size genelbir fikir vermeye yetecektir.

Meditasyonlar

Geçen bölümde meditasyonla ne kastettiğimibelirtmiştim.Aile Dizimi çalışması, zihnimizi işgal eden

çatışmaları temizleyip kendi hislerimizi,düşüncelerimizi ve davranışlarımızı gözlemlememizidestekleyerek meditasyonda derinleşmemize yardımcıolur.

Öte yandan meditasyon ise içsel gerçeğimiz vehareketlerimizle ilgili farkındalığımızı artırarakdizimin derinleşmesine yardımcı olur. İkisi karşılıklıbirbirlerini destekler.

Grup çalışmalarımda, yapılandırılmış meditasyonlarkadar yönlendirici meditasyonlar da kullanırım.Örneğin sabahları başlarken ve akşamları bitirirkenbelirli aşamaları olan aktif meditasyonlar yaparız. Bumeditasyonlar fiziksel aktiviteyle başlayıp sükunet ve

Page 359: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

tanık olma aşamalarıyla sona erer. Osho tarafındangeliştirilmiş iki aktif tekniği çoğunlukla tercih ederim.Bunlar sabah yapılan Dinamik meditasyon ile akşamlarıyapılan Kundalini meditasyonudur. İkisi de birer saatsürer ve dizim sırasında insanların içine dokunmuş,duygularını harekete geçirmiş, kışkırtılmış şeyleriniçselleşme-sine yardım eder.Sözlü olarak rehberlik yaptığım meditasyonlar ise dahakısa sürer ve günün herhangi bir anında yapılabilir.Katılımcıları çalışmanın bir sonraki evresine hazırlar— günün ilk diziminden önce ya da çay molasındansonra gibi. Çok yoğun bir dizimin ardındankatılımcıların duygularını sindirmeleri ve işlemeleriiçin de kullanılır.

Bu meditasyonlar terapist tarafından yönlendirilir veo anda grubun ihtiyacına göre kendiliğinden ortayaçıkarlar. Aşağıda seminerlerimde sık sık kullandığımsözlü meditasyonlardan birkaç örnek veriyorum.Aşağıdaki talimatları katılımcılara yavaş yavaş,önerilerimi algılamaları için aralarda zaman bırakaraksöylerim. Katılımcılar ayakta veya oturuyor olabilirler.

1. Atalardan Güç Almak

Gözlerinizi kapatın. Babanızın sağ omzunuzun,

Page 360: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

annenizin de sol omzunuzun arkasında durduğunu hayaledin. Nasıl hissettiğinizin farkına varın.Ebeveyninizden biri size diğerinden daha mı yakınduruyor?

Şimdi ebeveyninizin arkasında onların anababalarının durduğunu hayal edin; annenizin arkasınakendi ana babasını, babanızın arkasına ise onun anababasını yerleştirin.

Şimdi ise büyükanne ve büyükbabalarınızın arkasınakendi ana babalarını yerleştirin, sizin büyük büyükanneve büyük büyükbabalarınızı.. .Zamanda geri gittikçe

sayı artar ama tek bir kişiyi bile dışarıda bırakamayız;her biri kendi aldığı yaşamı bir sonrakine aktararaksizin varlığınıza katkıda bulunmuştur.

Sırtınızı tüm arkanızda duranlara yasladığınızı veonların sizi desteklediğini hissedin. Atalarınızdanoluşan bu uzun kuşaktan gücün size akışını hayal edin.

Köklerini Hissetmek

Dizlerinizi hafifçe bükerek ayakta durun vebacaklarınızın kökleriniz olduğunu hayal edin.Altınızdaki toprağın derinliklerine uzansınlar.

Nefes alırken, köklerinizin beslenmek için toprağıniyice derinlerine indiğini hissedin. Dizlerinizi her nefes

Page 361: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

alışınızla biraz bükün.Nefes verirken dizlerinizi düzeltin ve yerden güç

alıyormuş gibi ayaklarınızla yeri iterek göğe doğruuzanan bir ağaç gibi yükselin.

Nefesinizin ritmine göre dizlerinizi büküp düzelterek,derinlerden beslenip göğe uzanmayı uyumlu birsalınımla sürdürün.

Buna bir süre devam edin.Şimdi bu iki kökünüz olan bacaklarınızdan birinin

annenizden, birinin de babanızdan geldiğini düşünün.Bu köklerin toprakta ne kadar derine gittiğini,atalarınızın ne kadar geriye uzandığını hayal edin.Atalarınızın çoğunu tanımadınız ve hiçbir zamantanımayacak olsanız da hepsi sizi dest ekl er ve besl er.Şimdi bu iki ail enin sizin içinizde, cinsel bölgenizdebirleştiğini hayal edin. Bedeniniz-deki tüm hücreler eşitolarak annenizle babanızın bu buluşmasından oluşur.

Sinemada Film İzlemek

Gözleriniz kapatın, bedeninizi ve bedeninizdegerginlik olup olmadığını duyumsayın. bacaklarınızı,ellerinizi, boynunuzu, omuzlarınızı, vs. Hiçbir şeyideğiştirmeden sadece izlemekle yetinin. Bedeninizinhangi bölümünde kendinizi rahat, genişlemiş, hafif veya

Page 362: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sevinç dolu hissettiğinizi duyumsayın.Nefes alış verişinizi ve nefesinizin ritmini izleyin.

Yapmak istediğiniz ve içinizden gelen tüm hareketlerleduyguların farkına varın. Bu hisleri engellemedenizlemekle yetinin. Aynı şekilde zihninizden geçen tümdüşüncelerin de farkına varın.Şimdi bir sinema salonunda, rahat bir koltuktaoturduğunuzu hayal edin. Bütün bu düşünceler, imgeler,hareket ve duygular önünüzdeki sahnede yer alsın.Müdahale etmeden, yargılamadan ve değiştirmedengözlerinizin önündeki filmin kendiliğinden gelişmesineizin verin.

Her filmde olduğu gibi güzel, sevgi ve neşe dolu anlarkadar, keder ve korku dolu anlar dadeneyimleyeceksiniz. hepsi gelip geçer, her şey değişirve siz sadece seyredersiniz.

Bunlar sözlü meditasyon örneklerinden bazılarıdır.Sözlü medi-tasyonlar çoğunlukla grubun o ankienerjisine göre gelişen ve önceden planlanmamışmeditasyonlardır; amacı katılımcıyı, kişiliğininderinlerine inmesini sağlayarak kendi diziminehazırlamaktır.

Bu egzersizler basit görünebilir ama derin bir etkilerivardır. Annemiz babamız, atalarımız yaşamlabağlarımızdır. Onlar hakkında hissettiklerimiz yaşamhakkında hissettiklerimizdir. Fiziksel boyuttakikaynağımızı temsil ederler ve bunu hepimiz bir şekilde

Page 363: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

biliriz. Etkisi ister olumlu ister olumsuz olsun, buanlayış herkese derinden dokunur.

Bu sözlü ve yapılandırılmış meditasyonların yanı sıra,bir de meditasyonun bizi terapinin bir adım ötesinegötüren bir özelliği vardır. Bu konuyu gelecek bölümdeele alıyorum.

Page 364: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

24 -Çalışmanın İçeriği Terapi veMeditasyon

Terapi, iyileşmeye giden veya içimizdeki doğal dengearayışını destekleyen yollardan biri olaraktanımlanabilir. Bu anlamıyla terapi, bizi şimdikihalimizden “daha iyi”, daha sağlıklı kılmayı amaçlar.Bunun için de daha sağlıklıyla ne kastettiğimizitanımlamak gerekir.

Beden ve hastalıkları söz konusu olduğunda neyindaha sağlıklı olduğunu tanımlamak nispeten kolaydırama aynı kavramı bin bir sorunla karşılaştığımızgündelik yaşam tarzımıza uygulamaya kalktığımızdaişimiz zorlaşır ve genel bir standart belirlememizneredeyse olanaksız bir hale gelir.

Sağlıklı bir insan kendini mutlu, zinde ve dengedehisseder gibi bir genelleme yapsak da birazaraştırdığımızda bir insanı mutlu eden bir şeyin, birdiğerinin “mutluluk” tanımına hiç uymadığını görürüz.

Kimi iş hayatında daha kendine güvenli, kararlı vedinamik olup kariyerinde yükselmek isterken, kimi dahahuzurlu, sessiz ve rekabetten uzak bir hayatın hayalinikurar. Kimi yalnızlıkla baş etme gücünü geliştirirken,kimi diğerleriyle yakınlaşma yeteneğini geliştirmeihtiyacı duyar.

Page 365: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bu tip konular üzerinde çalışan terapileri genel olarak“kişisel gelişim” başlığı altında toplayabiliriz; bunlarınamacı bireyin arzuladığı mutluluğa ulaşması içingerektiğini düşündüğü değişimlere yardım etmektir.Ancak söz konusu arzular, Aile Dizimi seansında sıkçatanık olduğumuz yaşamın derin güçleriyle çatışıyorsa,ulaşılan sonuç kısa ömürlü olacaktır.

Bu tür kişisel gelişim çalışmalarında terapist,danışanın kendi varlığını tanıyıp gerçeğikabullenmesine yardım etmektense, onun kim olmakistediğiyle ilgili hayallerini ve fantezilerini destekliyorolabilir. Hatta bu hayaller kişinin kendisine bile aitolmayıp medya ve kültürün beyinlerimize soktuğutoplumsal değer ve akımlardan ibaret olabilir.Böyle bir terapiden sonra danışan “daha mutlu”olduğunu söyleyebilir. Ancak dürüstçe içine baktığında,bir yandan kişiliğinin bazı bölümlerini bastırmaktan öteyandan öğrendiği bazı davranışları kişiliğine eklemeyeçabalamaktan eskisinden daha gergin ve korku doluolduğunu fark eder. Yeni edinilmiş toplumsal maske heran düşebilir ve düştüğünde altından farklı bir gerçekortaya çıkar.

Kalıcı mutluluğun tek yolu vardır: Mutluluğumdışarıya, dış dünyanın arzularımı yerine getiripgetirmeyişine mi bağımlı, yoksa kendi içimden mifilizleniyor? Eğer dış dünyaya bağlıysa mutluluğumgeçici olacaktır; eğer varlığımın doğal bir niteliğiyse,

Page 366: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

özgün olarak bana aittir.Bu açıdan baktığımızda, gerçekten yardımı dokunacak

terapi, kişiyi hayallerine değil, kendi içine yönlendirenterapidir. Terapist de meditasyon konusunda kendikişisel anlayışına sahip ve deneyimli olmalıdır, çünkügördüğümüz gibi meditasyon insanın kendi içdünyasıyla tanışık olma sanatından başka bir şeydeğildir.

Meditasyon temeline dayanan terapi kişininhayallerini desteklemeye değil, şu an yaşanana derindenbir güven geliştirmesine yardımcı olur. Bu da kişinin,yaşamın gündelik iniş çıkışlarından etkilenmeyen bir içhuzura ulaşmasını sağlar.

İki Çeşit Mutluluk

Ayrımını yapmamız gereken iki çeşit mutluluk vardır:Biri, bizi neyin mutlu edeceğine dair insan zihnininyarattığı mutluluktur ve tüm arzularımızı, hayallerimizive fantezilerimizi içerir. Bu tip mutluluğun hiçbirsakıncası veya ayıplanacak bir yanı yoktur. Yalnızca bumutluluğun sürmediğini ve arkasından hep hayalkırıklığı ve tatminsizlik getirdiğini akıldan çıkarmamakgerekir. Eminim siz de bir süredir arzuladığınız birhedefe ulaştıktan çok kısa bir zaman sonra yeni bir

Page 367: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

şeylerin peşine düştüğünüzü gözlemlemişsinizdir. Oshove diğer mistiklerin altını çizdikleri gibi insan zihnikronik bir tatminsizlik alışkanlığına sahiptir. Bu yüzdendış dünyaya bağımlı tüm mutluluklar geçici olmayamahkumdur.

Diğer tür mutluluk ise içimizdeki derinlikten yükselirve kendi içsel varlığımızla temasta olmamızdankaynaklanır. Bu mutluluk daha uzun sürelidir, çünküdışa bağımlı değildir. Bir deneyimden çok, alttan altaakan sürekli bir olma halidir. Derinden gevşediğimiz vezihnimiz meşgul olmadan uyanık kalabildiğimiz anlardayüzeye çıkar.

Mutluluğun ilk çeşidini hepimiz tanırız, çoğumuzikincisini de belli ölçülerde deneyimlemişizdir.Terapist danışanla çalışırken bu ikisi arasında ayrımyapabilmelidir.

Aile Diziminde kör ve bilinçli sevgi olarak iki çeşitsevgiden söz ettiğimiz gibi çocuğun ebeveynine yakınolmaktan duyduğu sevinçle, onları bütünlükleriyle insanolarak görmekten duyduğu sevincin iki ayrı şeyolduğundan da söz ettik. Birincide çocuk “mutludur” veebeveyninin acı dolu yükünü taşıyor olsa da kendinimasum hisseder, çünkü onlarla kilitlenmiş ve onlarabağlıdır. İkincide ise ebeveyni için taşıdığı yükü onlarageri verdiğinden kendini yalnız ve hatta suçlu bilehissediyor olabilir. Ancak aynı zamanda kendini dahahafif hissederek yeni ve farklı bir mutluluk deneyimi

Page 368: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yakalar. Bu, yaşama olgun ve yetişkin bir noktadanbakmanın getirdiği mutluluktur. Dizginlerin geçmişinelinde olmamasından gelen bir mutluluktur.

Terapist danışanda çocuksu sevgiyle yetişkin sevgiyidoğru tespit edebilmelidir.

Aile Dizimi Yapmanın İki Yolu

Önceki bölümlerde bahsettiğim gibi, Aile Dizimineiki farklı yaklaşım vardır. Her ikisi de danışan içindeğer taşır.

İlki aile dizimini aile kilitlenmelerini anlamamıza veaile sistemine bağlı sorunların üstesinden gelmemizeyardım eden terapötik bir yöntem olarak görür. Buşekliyle diğer terapi yöntemlerine benzer. İnsandoğasına ilişkin içgörüler sunarak artık dünyada yaygınolarak kabul gören psikoloji bilgisine katkıda bulunur.

İkinci yaklaşımdaysa Aile Dizimi, bizi derindenharekete geçiren güçle kişisel ve kolektif vicdanınötesinde içsel varlığımızla temas kurmaya hazırlayacakşekilde ilişki kurmanın bir yolu olarak görülür. Buyaklaşımın daha spiritüel bir boyutu vardır ve belki debundan ötürü Bert Hellinger çalışmasının bu yönüne“uygulamalı felsefe” adını verir. Biz de “meditatifyaklaşım” diyebiliriz.

Page 369: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Genel olarak terapi beden, zihin ve duygularımızlaçalışıp birlikte uyumlu bir şekilde işlev görmelerinisağlayarak bireyi çatışma, stres ve gerilimdenkurtarmayı hedefler. Öte yandan meditasyon isebunlardan başka bir şey olduğumuzun, beden ve zihninötesinde de var olduğumuzun farkındalığıdır. Buanlamda meditasyon terapinin doruk noktasıdır, çünküancak köklerimiz meditasyonun derinliklerineulaştığında stresten gerçek anlamda kurtulabiliriz.

En “sakin zihinde” bile gerginlik vardır. En uyumlusistem bile dengesini kaybederek çatışmaya düşebilir.Gerçek çözüm beden ve zihinden ibaret olmadığımızı,yaşam sahnesinin bir varoluş oyunu olduğunu ve bizimde bu oyunun oyuncuları olduğumuzu hatırla-mamızdadır. Oysa biz bu oyunu gerçek sanmaktayız.Kanımca gerçek terapi, kişiyi spiritüel arayışahazırlayandır. Kişi kendini geliştirme isteğinde içtensesonunda, “Ben kimim?” sorgu-lamasıyla kendiderinliklerini keşfedecektir.

Terapi yararlı bir ilk adımdır. Zemin açıp, yıkıntı-döküntüleri ortadan kaldırarak bizi içsel yolculuğahazırlar. Stres ve gerginlik içindeyken meditasyonagücümüz olmayacaktır. Bu nedenle çoğu kişi önce terapiyoluyla psikolojik yüklerinden kurtularak ruhun gerçekdoğasına doğru yolculuklarına başlayabileceklerinigörecektir.

Page 370: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bir Gerçeklik Modeli

Aile Diziminde, bireyin onu oluşturan kolektifin, yaniailenin bir parçası olduğunu ve bu durumundavranışlarını yönlendirdiğini öğreniriz. Böylecesadece bireyin geçmişine değil, daha büyük bir sistemeve bu sistemin danışan üzerindeki etkilerine de bakarız.Ancak bireyi salt aile geçmişinin bir ürünü olarak elealmak da doğru değildir. Evet, bir anl amda kişi hemanası hem babası olsa da aynı zamanda fazlasıdır —çok boyutlu ve eşsizdir.

Bireyin karmaşık yapısını açıklamak için tek modelyetmez. Durduğumuz yerin açısına göre aynı ağacınfarklı boyutlarını görürüz. Kendimize de farklıaçılardan bakıp farklı terapi yöntemlerini kullanarakdeğişik içgörüler edinmeliyiz. Böylece sonundakendimize doğrudan tanık olabiliriz. Hellinger bunu,“Yaşamın doluluğu tek bir yönteme indirgenemez”sözleriyle dile getirir.

Bir an için kadın-erkek ilişkisine geri dönelim. AileDiziminin bu konuda söylediği pek çok şey vardır. 10.Bölümde ele aldığımız alma verme dengesi debunlardan biridir. Aşk ilişkisini sadece bu yönüylegören bazı kişiler, ilişkiyi bir iş anlaşmasına çeviripsürekli ne kadar verip ne kadar aldıklarının hesabınıyapabilirler. Bu davranış sevginin kendiliğindenliğinibozmakla kalmaz, kısacık bir an için bil e olsa da iki

Page 371: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

sevgil inin bir olup sevgide doruğa ulaşma,düşüncelerini geride bırakarak kişiselin ötesindeesrime haline girme yetilerini de yadsır.Kişi bastığı toprağı kendi keşfedeceğine elindekiharitaya odaklanırsa bu hataya düşebilir. Bir model yada harita ya da bir başka görüş açısı kendi görüşümüzüzenginleştirebilir ama asla kişisel deneyimin ve keşfinyerini tutamaz. Kadınla erkeğin arasındaki aşk ilişkisine tek ne de bir düzine modelle tanımlanabilecek kadaruçsuz bucaksızdır. Sevgiyi anlamanın tek yolu onuyaşamaktır.

Bu nedenle olsa gerek, mistikler felsefiaçıklamalardan kaçınırlar. Örneğin, Zen üstatları,doğrusal, ussal düşüncenin bir yana bırakılmasınıkışkırtmak için verdikleri çelişkili mesajlarla tanınır,bir an önce söylediklerinin tam tersini söyleyerek katıdüşünce ve inançların ötesindeki derin farkındalığagüvenirler.

Aşk ilişkisine dönersek, eğer sevgi bilinçliyse zatenhesap kitap yapmaya gerek kalmadan alma vermearasında kendiliğinden bir denge oluşur. Aynı şekildeeğer ebeveynimize sevgimiz belli bir farkındalık veolgunluğa ulaşmışsa zaten saygıyla eğilmeyi ve KutsalDüzen konusunda öğrendiklerimizi de içinde barındırır.Hatta bunların ötesine geçmemizi de sağlar. Gerçekanlamıyla şükran ve saygı duymak, bunlar, kendimizehatırlatmamıza gerek kalmaksızın doğal ve içten

Page 372: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

davranışımız haline geldiğinde olacaktır.

Aşkın (Transandantal) Bakış

Aşkın bakışta tüm gerçekler görelidir. Örneğin,ebeveynin vermesi çocukların da alması gerektiğinisöyledik; biyolojik açıdan bu doğrudur. Ancak ilişkininspiritüel boyutuna bakacak olursak, far-kındalığı dahayüksek, yani sevgi, şefkat dolu olan kişi, farkındalığıdaha düşük olana verir. Bu anlamda çocuklarebeveynine verebilirler ama bu veriş maddi değildir vehiyerarşiyle ilgisi yoktur. Yapmadan “eylemsiz”vermedir. Çocuğun varlığı armağanın kendisidir, tabiiebeveyn almaya açıksa.

Biyolojik boyutta yaratıcılığın en yüksek ifadesidoğumdur. Hem kabilenin hem de türün devamlılığınısağlar. Ruhsal açıdan bakıldığında ise doğum herhayvanın yerine getirdiği son derece sıradan ve dünyevibir eylemdir. Oysa insanın bilinçlenerek kendini, içselvarlığını bir anlamda yeniden dünyaya getirmesinebugün artık olabilecek en yüksek yaratıcı edim gözüylebakılmakta. Her iki açı da nereden baktığınıza bağlıolarak doğrudur.

Benzer bir örneği, saygı ve onurlandırma konusundada verebiliriz. Aile Dizimine göre, ebeveynimiz bize

Page 373: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yaşam verdiği ve salt ebeveynimiz olduğu içinsaygımızı hak eder. Eğer bunu mutlak gerçek olarakkabul edersek bazı sorunlarla karşılaşmamızkaçınılmazdır. O zaman, insanlığın binlerce yıldırmuzdarip olduğu, sosyal otoritelere kör bir saygıylaboyun eğme hastalığına yakalanırız.

Günümüzde, bu yaklaşımların ne anlama geldiğinindaha bir farkındayız. Bir insana kim olduğu veya kaçyaşında olduğundan çok söylediği ve yaptıklarındanötürü saygı duymak günümüz toplumunda dahageçerlidir. Başka bir deyişle, ebeveyn sadece saygıyıhak ederse saygı görmelidir, baba olduğu veya anneolduğu için değil. Her iki bakış açısı da doğrudur vegörünürde çelişkili olsalar da aslında ikisi de farklıgerçekleri ifade ederler.

Babasının ne yaptığından bağımsız olarak ona saygıduymak çocuğun babasının tüm yaptıklarını onaylamasıanlamına gelmez.Aynı şekilde babasının tüm davranışlarınıonaylamaması da babası olan kişiye saygısızlık ediponu yargıladığı anlamına gelmez.

Geçmişte babalar iş, zanaat ve mesleki becerilerdeoğullarından daha yetkin olurlardı. Oğul babasınınyaptığı işi ondan öğrenirdi. Bu durumda babaya saygıduymak hem doğal hem daha kolaydı. Oysa günümüzdesosyal sınıflarda sınırların belirsizleşmesi, işbecerilerinde ve özellikle bilgisayar ve teknolojik

Page 374: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

alanlarda gerçekleşen hızlı değişim sonucu, babanındeneyimi ya yaptığı işin zamanı geçtiği ya da oğl ubaşka bir iş dal ı seçtiği için oğl unun işine yaramazhale gelmiştir. Bu durumda oğul babadan daha bilgiliolabilir ve ona tepeden bakabilir.

Dolayısıyla babaya saygı duymak demek onundediğini yapmak anlamına gelmez. Günümüzde saygı veşükran duyguları geçmişte anl aşıldığı gibi kör birboyun eğme değildir. Birini adım adım takip etmekleona şükran duymak iki farklı şeydir; aslında tarihebakarsak takipçilerin şükran dolu değil, öfke doluolduklarına tanık oluruz.

Saygı duymayı ve onurlandırmayı yürekten anlamakkolay değildir. Eğer kişi ancak hak ederse ona saygıduyulur anlayışını benimsersek kör takipçiler olmaktankurtuluruz ama pek çoğunun yaptığı gibi ebeveynimiziyargılama ve suçlama tuzağına düşer ve Aile Dizimininbahsettiği ebeveyn salt ebeveyn olduğu için saygıyı hakeder anlayışını kavramakta zorlanırız.

İnanç Sistemlerinin Ötesine Geçmek

İnsan zihni ve ruhu üzerine çalışan her model, isterAile Dizimi, ister Reich’çı beden tipleri, Enneagram’ınkişilik tipleri ya da Jung’un içsel kadın erkek

Page 375: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

arketipleri olsun, kişinin farkındalığını artırmaya yarar.Ancak bu modeller kolaylıkla salt bilgiye dönüşüpsınamadan doğruluğuna inandığımız, başkasındanedinilmiş şeyler olarak da kalabilirler. Bu tehlikeyigözden uzaklaştırmadan, karşımıza çıkan yöntemlerikendi anlayışımızı derinleştirmek veya kendimiz ya dagörüşlerimiz hakkındaki eskimiş inançlarımızısorgulamak için kullanmalıyız.Çoğu zaman belli bir yöntem sayesinde anlayışları

derinleşen kişiler o yöntemle fazlasıyla özdeşleşirler.Böylelikle yöntem bir inanca, katı bir bakış açısınadönüşür. Bu sadece danışanların değil, uygulayıcılarında başına gelebilir; her öğreti bir ideolojiyedönüşebilir ve dönüşmesi tehlikelidir. Tehlike, kişininkendi sorgulamasını yapmadan ve kendi deneyimleriniyaşamadan bir şey bildiğini zannetmesindedir.Hellinger söylediklerinin sadece belli şartlarda bellibir an için geçerli olduğunu ve söylenenlere dahafazlasını yük-lememek gerektiğini defalarcaöğrencilerine belirtmiştir.

Burada sıradan bir öğreticiyle üstat arasındaki farkıgörürüz. Sıradan öğretici bir model, yöntem ya dasistemle ilgili bilgiyi tutarlı bir şekilde sunaraköğrencilerine kolaylık sağlar ve kendilerini güvendehissettirir. Oysa üstat, görüşü henüz sunarkenöğrencilerinin zekasına ve uyanıklığına meydan okuyupinanç sistemlerini çökertir, yerine de yenilerini vermez.

Page 376: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Öğreticiyle kendimizi güvende ve rahat hissederiz.Üstatla kendimizi tedirgin ve güvensiz hissederiz, çünkükendi doğrularımızı bulmayı bize bırakır.

Çoğu kişi belli bir modeli veya yöntemi benimseyerekne yapmaları ve yaşamı nasıl görmeleri gerektiğinibildiklerini zannederler. Böylece yaşamı her an masum,açık yürekle, geldiği gibi karşılamanın belirsizliğindenkorunurlar. Şahsen Aile Diziminin bir “doğru” davranışrehberi olarak algılanmasına karşıyım. Bu kitaptasunulan tüm fikirlerin, buna Hellinger ve Osho’nunkilerde dahil, bir hipotez olarak kabul edilip her okuyucutarafından kişisel olarak sınanmasını tercih ederim.

Bir dizi kişisel seans ve başka dizimlerde pek çok keztemsilci olarak yer almalarına karşılık bazıdanışanların sanki kendilerini tanıma aşamalarındangeçiyor gibi görünüp aslında bunu gerçektenyapmadıklarını fark ettim. Bu danışanların “doğru”çözüm cümlesini, kimin karşısında “eğilmeleri”gerektiğini bilmelerine rağmen bunu mekanik birşekilde ve sanki dinsel bir ritüel yerine getirirmiş gibiyaptıklarını gözlemledim.

Aynı şekilde bazı uygulayıcıların çözüm cümleleriönerir ya da soru sorarken her bir danışanın vedurumunun benzersiz olduğu yaklaşımınıbenimsemeden, kafalarında önceden oluşturduklarıfikirler doğrultusunda davrandıklarına tanık oldum.Örneğin, bazı durumlarda danışanın babasına duyduğu

Page 377: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

öfkeyi göstermesi, babasının önünde saygıylaeğilmesinden daha doğrudur. Özellikle de eğilmeyi,öyle olması gerektiği için yapıyorsa. Ya dauygulayıcının belli bir noktada ve durumda nasılilerleyeceğini bilmediğini itiraf edebilmesi çok dahasamimi bir davranıştır.

Önemli olan açık kalmak, sorgulamak ve kendideneyimine güvenmektir. Bu noktada, öncedensöyledikleriyle çelişse bile görüşlerini süreklideğiştirmekten çekinmeyen, Hellinger’in esnekliğineduyduğum hayranlığı belirtmek isterim. Aynı şekildegerçeğin hiçbir zaman ödünç alınamadığı veaktarılamadığı anlayışını, kişisel sorgulamanın bireyselsorumluluk temeline dayandığını ısrarla savunan mistikOsho’yu da saygıyla anıyorum. Herkes kendi benzersizyolunda olgunlaşıp evrimleşmelidir. Teori her zamankişisel deneyimi takip etmelidir, tersi değil.

Aile Dizimini Öğrenmek

Dizim yapmak sadece danışanın değil, temsilciler veuygulayıcının da öğrendiği bir eğitim sürecidir. Bueğitimin birkaç düzlemi vardır:

Aile bireylerinden birinin yerinde duran temsilci, okişinin duygularıyla bağlantı kurduğunda yaşamında hiç

Page 378: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

deneyimlemediği bir şeyle karşılaşabilir. Aynı şekildeuygulayıcı, açıklığı ve empatisi sayesinde,dizimdekilerle kurduğu iletişim sonucu yeni deneyimleredinir. Bu şekilde, uygulayıcılar ve temsilciler kişiselolarak yaşamadan birtakım yaşam deneyimleriedinirler.

Aile Dizimini bir terapi aracı olarak öğrendiğimizdevicdanın işlevi, her ailede olan “sevgi düzenleri” veaile sistemini yöneten yasalar konusunda derin biranlayış kazanırız.

Ancak uygulayıcılar, insanlara yardım etme sanatındaAile Dizimi dışında da beceriler geliştirebileceklerininfarkında olmalıdırlar. Örneğin bir uygulayıcı, temeldanışmanlık ve iletişim becerisini, kendi merkezindekalmayı, yansıtma olgusuyla ilgili farkındalığını -örnekleri çoğaltabiliriz- geliştirmelidir.Bunlara ek olarak, beden dilini öğrenmek ve danışanınsöyledikleriyle bedeninin söylediklerinin çok farklıolabileceğini bilmek de önemlidir. Genelde dizimlerdesöylenenden çok bedenin ifadesine bakarız. Duygusalboşalım çalışmasında deneyimli olmanın da faydasıvardır. Böylece hangi duyguların destekleneceğini,hangilerinin desteklenmeyeceğini öğreniriz.

Aile Dizimi Yasalarının Derin Anlamları

Page 379: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Daha önce belirttiğim gibi Aile Diziminde, biziderinden harekete geçiren yasaların farkına varırız.Bunları daha geniş bir açıdan ele aldığımızda bizeterapinin çok ötesine geçen değerli bir anlayış sunarlar.

Aidiyet Yasası

Aidiyet yasası varoluşta hepimizin bir yeri olduğunugösterir. İster aziz ister günahkar olsun, hiç kimse yeriüzerinde daha fazla veya daha az hak iddia edemez.Mistiklerin de dediği gibi ufacık bir ot, devasa biryıldız kadar gereklidir. Hiçbir şey dışlanamaz vekıyaslanamaz. Dışlayarak iyi-kötü, alt-üst, güzel-çirkinayrımı yapan insan zihnidir. Ancak gerçekte hiçbir şeydışlanamaz, çünkü bizi çevreleyen varoluş evrenseldir,her şeyi kucaklar ve her şeyi kapsar; her şey varlığınıve etkisini sürdürür.

Düzen Yasası

Düzen yasası hepimizin benzersiz olduğunu, ikikişinin asla aynı olmayacağını, dolayısıyla herkesin

Page 380: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

evrende kendi özel yeri olduğunu ve bu yerin birbaşkası tarafından doldurulamayacağını ifade eder. Bu,benzersizliğimizle yerimizin güvenceye alındığı KutsalDüzenin bir başka ifadesidir.

Denge Yasası

Denge yasası her hareketimizin sonuçları olduğunu bizehatırlatır; hiçbir şey gözden kaçmaz. Biz çevremizietkileriz ve çevremiz de bizi etkiler. Ne bağımlı ne debağımsızız; daha ziyade geniş bir karşılıklı bağımlılıkağında yer almaktayız. Bu bir sarkaç gibidir. Sarkacıbir tarafa doğru ittiğinizde yaptığınız ona öteki tarafagidecek ivmeyi kazandırmaktır. Yaşamda denge vardır,deniz yükselir, ardından alçalır, yazın ardından kış,gecenin ardından gündüz gelir; çok çalıştıktan sonradinlenmek gerekir; birinin canını yaktığımızda kendicanımızı da yakarız. Herkes her an yaptıklarındansorumludur ve her zaman sorumlu kalacaktır. Hellingerbuna “kendi suçluluğunu taşımak” der ki bu aynızamanda kendi sorumluluğunu taşımak anlamına gelir.

Ölmüşleri Onurlandırmak

Page 381: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Ölmüşlerin ne kadar önemli olduklarının farkınavardığımızda yaşamla ölümün birbirlerine aitolduklarını da anlarız. İkisi de diğeri olmadan varolamaz. Hatta ölüm olduğu için yaşam değerlidir.Karşıt kutuplar gereklidir. Sınıfta öğrenciler beyazharfleri kara tahtaya yazdıkları için okuyabilirler. Aynışekilde yaşam dansı ölümün rahminden doğar ya daGautam Buda’nın “shunyata” olarak adlandırdığıhiçlikten veya boşluktan doğar. Ölmüşlerinihatırlamayan bir toplumun varoluşsal gücü yoktur.

Kurban ve Suçlular

Kurbanla suçlu arasındaki bağa ışık tuttuğumuzdaaslında her zıtlığın organik bir bütünün parçasıolduğunu ve diğeri olduğu için var olduğunu görürüz;suçlu olmadan kurban olamaz, tersi olamayacağı gibi.Karşılıklı birbirlerini tanımlarlar. Hatta karşıt kutuplarher bireyin içinde vardır: Bir taraf ortadadır, diğertaraf gizlidir ve ancak fırsat bulduğunda ışığa çıkar.Çoğunlukla kurbanların içinde gizli şiddet vardır,katiller ise kendilerini kurban olarak görürler.Birbirlerine ait olan kutupları ayırmaya çalışıp ayrıtutma çabası insan zihnine özgüdür. Onları ne kadarayırmaya çalışırsak birbirlerine çekimleri o kadar

Page 382: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

güçlenir.

Yaşamla Barışık Olmak

Bir danışan yüreğini ailesinin tüm bireylerineaçtığında, yaşamla derinden barış sağladığı ruhsal birhareket başlatır. Aile sistemindeki “kötüler” de“iyilerle” aynı temel güçlerin etkisi altında hareketeder. Bu açıdan herkes eşittir, kimse daha üstün, kimsedaha aşağı değildir.

Birini yargılayıp mahkum ettiğimizde, aslındayaptığımız onun aidiyet hakkını ihlal etmektir. Bu daherkesi şartsız kabul eden yaşam gücüne karşı gelmekdemektir. İnsanların neden bazı hareketlerdebulunduklarını anlayamayız ama bu bize onları mahkumetme hakkını vermez. Ne kadar uğraşırsak uğraşalım,bir kişiyi o davranışa neyin ittiği ya da olayların nasılböyle geliştikleriyle ilgili ancak sınırlı bir anlayışasahip olabiliriz. Yaşamın büyük bir bölümü gizemli vekavrayışımızın ötesindedir. Tek yapabileceğimiz bugizem ve bilinmezlik karşısında saygıyla eğilmektir.

Yaşamdaki tüm önemli olaylar kendiliğinden olur.Asla bizim eyleme dökmeye çalıştığımız fikirlerledeğil. Sevgi buna iyi bir örnektir: Sevgiyi yaratamaz yada neden olduğunu anlayamayız. İşte sevgiye güzelliğini

Page 383: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

veren de bu anlaşılmaz ve gizemli niteliğidir. Yaşamıngizemli hareketleri bizi dalga gibi sürükler; bir şeyanlık olarak yüzeye çıkar ve sonra gene bilinmeyeniçinde kaybolur gider.

Gördüğümüz gibi yaşam zıtlar arasında hareket eder;çatışma ve çözüm, sevgi ve nefret, pozitif ve negatif,kadın ve erkek gibi zıtlar arasında. Bu noktada, eğersadece huzur ve barışı deneyimleyecek olsaydık yaşamımuhtemelen sıkıcı bulacağımızı hatırlamakta faydavardır. Bu yüzden yaşamda çatışmaya giden birhareketle, çözüme, iyileşmeye giden bir hareket vardır.Özellikle hareketlerle çalıştığımız dizimlerde bunatanık oluruz. Eğer eşler arasında çatışma varsa,uzlaşmaya doğru derin bir hareket de vardır;tamamlanması zaman alsa da hareket açıkçagözlemlenir.

Daha önce de belirttiğim gibi dizim yapmak, hareketinşu anki durumunun resmini çekmek gibidir. Bu resmebakarak hareketi bir sonraki adıma götürebiliriz.

Ailesi eski Doğu Almanya’daki Danzig şehrindengelen Brigit-te ile bir seans yapmıştım. Aile Ruslardanbatıya kaçarken varını yoğunu kaybetmişti. Annesi dahaönce bir Rus ile evlenmiş, adam onu ilk çocuklarıdoğduktan sonra terk etmişti. Brigitte ikinci çocuğuydu.

Dizimde büyükannenin, yani Brigitte’ninanneannesinin Ruslara çok kızgın olduğunu gördük.Kızının da, yani danışanın annesinin de başarısız bir

Page 384: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

çabayla bir yandan bir Rus ile evlenerek uzlaşmasağlamaya çalıştığına bir yandan da annesinebilinçaltından sadık kalıp kocasını kaybederek,annesinin acısını tekrarladığına ve aynı öfkeyihissettiğine tanık olduk.

Ancak bir kuşak sonra Brigitte, şiddetin Almanlartarafından başlatıldığını da göz önünde tutarak,Almanlarla Ruslar arasındaki iyileşme hareketinitamamlayabilirdi. Brigitte annesine ve büyükannesine,“Ben Rusları da seviyorum” dedi.

Brigitte’nin sözleri dizimdeki temsilciler üzerinde biranda derinden iyileştirici bir etki yaratmıştı.

Diğer çatışmalarda olduğu gibi burada da, kişininöfkesinden ve özdeşleşmesinden vazgeçmesi vesuçlamalara girmeden yaşananların acısıyla yüzleşmesigerekmekteydi. Hem Almanlar hem de Ruslar busavaşta büyük acılar çekmiştir. Bu gerçeğin farkınavarmak, karşıt güçlerin buluşmasını ve barışmanıngerçekleşmesini sağlar. Barışma sadece sonradan gelenbir aile bireyinin yüreğinde gerçekleşse bile. Bu aynızamanda “diğer tarafın” da daha büyük bir güçtarafından yönetildiğini ve bu anlamda çaresiz olduğunukabul etmektir.

Özgürlüğe Giden Yol

Page 385: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Olaylara daha geniş bir açıdan baktığımızda aslındayaşamda hiçbir karşıtlık olmadığını anlarız. Tüm zıtlarbir bütüne aittir. Sadece bir tarafla özdeşleştiğimizdençatışma yaşarız. Gautam Buda’dan beri pek çok mistik,özdeşleşmenin acı çekmeye neden olduğunu,özdeşleşmeyi kırmanın ise gerçek kurtuluş olduğunusöyler. Doğal olarak pek çok şeyle özdeşleşiriz:İşimizle, ilişkimizle, ülkemizle, inancımızla, etnikgrubumuzla ve en çok da kendi zihnimiz vebedenimizle. Daha önce de belirttiğim gibi, meditasyonözümüzde bunların hiçbiri olmadığımızın farkınavarmanın yoludur. Aile Dizimi de özünde aynı içgörüyüvererek bizi meditasyona yakınlaştırır.

Örneğin, Brigitte Rusları sevdiğini söylediği anda,Alman atalarıyla ve onların öfkeleriyleözdeşleşmesinden kurtulmuştur. Aslında AlmanlarlaRusların eşit olduklarını, her iki tarafın da eşit acıçektiğini söyleyerek, her iki tarafın da insan olduğunu,yani her türlü yüzeysel kimliğin altındaki derin gerçeğiima eder. Kim olduğumuzu ve nereden geldiğimizikabul edip saygıyla andığımızda ulusal etiketlerinötesine geçebiliriz.

Özdeşleşme doğal bir aşamadır ve büyümemiz içingereklidir. Kişisel bir kimlik edinmemizi sağlar. Ancakyaşamı daha derinden olgunlukla anlamak bizi her türsınıflandırmanın ötesine götürür. Bu şekilde aşkınlık bireylem değil, köklerimize duyduğumuz derin saygının

Page 386: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

yan ürünüdür.Osho’nun dediği gibi “Anlayıştan sonra eyleme yer

kalmaz. Anlayış eylemin ta kendisidir. Odaya ışıkgetirerek karanlığı kovmak anlayış değildir. Anlayışışığın kendisidir. Anladığınız anda, kurtulacak bir acıda kalmaz. Anlayış sizi içten temizler.”

Burada saygıyla özdeşleşme arasındaki farka dikkatçekmek istiyorum. Özdeşleşme bilinçsizce gerçekleşir.“Ona” karşı “bunu” seçtiğimizde, özdeşleştiğimizkişiyle bir oluruz. Saygı ise kimseye veya hiçbir şeyekarşı değildir. Ayrı ayrı varlıklar olduğumuzunbilincine varmamız iki tarafı da özgür kılar ve geriyesevginin tatlı kokusu kalır.

Brigitte için büyükannesine saygı duymak demek onugörmek, yaşadığı koşulları anlamak, öfkesinin nedeninikavramak ama acısıyla öfkesini ona bırakmaktır.Bıraktığı anda Brigitte büyükan-nesiyle kör birözdeşleşmeden kurtulur ve diğer tarafı, Rusları dagörür. İki taraf da onu bağlamaz.Saygı ve onurlandırma kavramları sıkça yanlışanlaşılır. Aslında kişinin bunlarla ilgili bir şeyyapmasına gerek yoktur, bir tarafla özdeşleşmeleri,sadakat yemini etmeleri gerekmez. Gerçek saygıanlayıştan doğar; bir kişiyi ve tüm yaşadıklarınımüdahale etmeden kabul etmenin yan etkisidir.

Belki de bu yüzden Hellinger eskiden sık sıkkullandığı, “Seni onurlandırıyorum” gibi çözüm

Page 387: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

cümlelerini artık pek kullanmaz oldu. Sevgi bir eylemdeğildir. Sevgi birini yürekten saymak ve her birimiziniçinde olduğu yalnızlığı tanımaktır.

Özgürlük de çokça yanlış anlaşılan bir kelimedir.Çoğu kişi özgürlüğü, istediğini yapmak zanneder. Oysagördüğümüz gibi gerçek özgürlük ancak derin bir içgörüve farkındalıkla gelir. Genelde insanlar özgürlükkelimesini, bir çocuğun ebeveynine “hayır” demesi yada bir yetişkinin sevgilisinden ayrılması gibi bir amacabağlı kullanırlar. Bu amaç ilişkinin bağını gevşetmektenibarettir.Olumsuz bir özgürlüktür bu; söz konusu olan, “birşeyden” özgürleşmedir ama olumlu veya yaratıcı birhedefi yoktur. Ancak “bir şey için” özgürleşmeboyutunu keşfettiğimizde yaşama gerçekten “evet” derve yaşamla doyum buluruz.

Bu anlamda terapinin işlevi bize “bir şeyden”özgürleşme deneyimini, meditasyonun işlevi ise, ikinciadım olan “bir şey için” özgürleşme anlayışınıkazandırmaktır. Bir başka deyişle, psikolojik yüklerdenkurtulmak iyi bir ilk adım ols a da, yaş ama gerçekanlamını veren işin ruhsal boyutudur. Aile Dizimininbir terapi yöntemi olarak başarısı bu iki özgürlüğü birarada sunmasındadır. Danışan bu yönteme kişisel birsorunu çözmek için gelir ve yaşamın akışına ait derinbir anlayışla özünde kim olduğunu keşfetmeyolculuğuna çıkar.

Page 388: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

- EK - Sık Sorulan Sorular

Ne sıklıkta dizim yapmalı?

Aile Dizimi tek seanslık bir yöntemdir ve bu yönüylekişisel sorunu “çalışarak çözme” yöntemini benimseyendiğer terapilerden ayrılır. Üç yıl boyunca her haftaseansa gitmenize gerek yoktur. Dizim danışanın kendigerçeğiyle derinden yüzleşmesini sağlayarak diğer ailebireyleriyle nasıl kilitlendiği konusunda yeni biranlayış kazanmasına yardımcı olur ve böylecenoktalanır.

Bu çal ışma yaşamda yeni bir yön bulmak ya da yenibir bakış açısı kazanmak gibidir. İçte bir şeylerhareketlenir ve bu hareketlenmeyle ayrıntılarkendiliklerinden çözülür. Ancak tüm önemli kilitlerintek seansta çözülmediği de olur. Özellikle de kökenailede karmaşık ilişkiler çoksa. O zaman bir dizim dahayapılır. Benzer şekilde danışan hem güncel hem deköken ailesi için birer dizime gereksinim duyabilir. Yada aradan geçen süre sonunda danışan ailesiyle ilgiliyeni bir şeyler öğrenmiş, yeni içgörüler kazanmışolarak tekrar dizim yapmak isteyebilir.

Page 389: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Danışan derinden etkilendiğinde dizimi tekrar edipetmemek aklına gelmez bile. Dizimde gördükleriniiçselleştirme süreci seanstan sonra uzunca bir süredevam eder.

Dizimden sonra neler yapmalı?

Bu sorunun altında dizimde ortaya çıkan sonucukontrol etme isteği yatar. Genelde dizimden sonrayapılacak en iyi şey ne yapacağını düşünmeyi bırakıp,ailenin durumuyla ilgili varılan derin anlayışla“yapma”nın ötesindeki değişimlerin kendiliğindengerçekleşeceğine güvenmektir.Seansın sonunda kişinin yaşam tarzının veya tavrınındeğişmesi gerektiğini savunan uygulayıcılar danışanınhayatına müdahale etmiş olurlar. Danışanın seanstansonra ne yaptığı terapistin işi değildir. Dolayısıyla birseansın başarılı mı başarısız mı olduğunu ölçmektekullanılan değerlendirmeler bu yöntemde uygulanamaz.

“Çözüm odaklı” ne demektir?

Page 390: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Aile Dizimi çözüm odaklı bir yaklaşımdırdediğimizde, terapistin dizim sırasında danışanüzerinde neyin olumlu etkisi olduğunu görüp bunu en azmüdahaleyle desteklemesini kastederiz. Kimi zaman bircümle önerir veya birine sırtını dönmesini ya dagözlerini açmasını söyler. Bunlar durumun gelişmesiiçin yeterli olabilir. Aile Dizimindeki tehlikelerdenbiri, kilitlenmenin nedenlerini keşfetme çabası içindekaybolmaktır. Bundan dolayı terapist danışanınyararına olmayacaksa ne aile sistemiyle ne de birolayla ilgili meraka kapılmamalıdır. Uygulayıcı biryönetici ya da rehber değildir. O daha çok koordineedendir. Sorunun çözülmesini engelleyen kilit taşınıarar. Bunu bulduğunda her şey kendiliğinden yerineoturur. Dizime fazladan temsilci sokmak gibigereğinden fazlasını yapmak dikkatin asıl konudansapmasına ve seansın etkisinin azalmasına neden olur.

Danışanı dizime sokmak ne kadar önem taşır?

Genel olarak dizimde danışanın kendisinin mi yoksatemsilcisinin mi duruyor olduğu fark etmez, çünküçalışırken tüm aile sisteminin enerji alanını göz önünealırız. Aile Diziminin özelliği ve güzelliği, danışanınbir izleyici, bir tanık olarak kalabilmesi ve doğrudan

Page 391: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

katılmadan yüreğinin etkilenmesine izin vermesidir. Biranlamda, uygulayıcı danışanla doğrudan değil, dolaylıolarak çalışıyordur. Sistemik alanda temsilcilerleçalışan bu yöntem, danışanın yüzleşmek istemediğigerçeklere direncini dolaylı yoldan bertaraf etmiş olur.Böylece danışan gördüklerini kendi zamanında vekendine özgü bir şekilde, uygulayıcının gerçek veyahayali beklentileriyle uğraşmadan içselleş-tirebilir.Özgürdür. Danışanı çoğunlukla seansın sonundaailedeki yerini doğrudan hissetmesi veya bir ailebireyini onurlandırması için dizime yerleştiririz. Ancakuygulayıcı danışanın bunu kaldıramayacağını veyasonucu almaya hazır olmadığını hissedebilir. Budurumda danışan, oturduğu yerde izleyici olarak kalır.

Dizim ne zaman yarıda bırakılır?

Genelde, ilerlemek için yeterli enerji olmadığında,verilen bilgide önemli eksiklikler olduğunda ya dauygulayıcı danışanda güçlü bir dirençle karşılaştığındadizimi bırakması gerekir. Dizimi yarıda bırakmak birceza değildir. Tam tersine, danışanın yaklaşımınıdeğiştirmekte son derece etkili bir müdahaledir.Böylece sonradan dizime kaldığı yerden devam edilir.

Page 392: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Bazen, dizimin çıkmazda olup olmadığını anlamak,durdurmak mı, yoksa yeni bir içgörü ya da bel irsiz birdüğümün ortaya çıkmasını sabırla beklemek migerektiğine karar vermek ustalık ister.

Kişi bir başkası için dizim yapabilir mi?

Dizime aslında tek bir aile bireyi katılıyor olsa dabundan tüm aile sisteminin etkilendiğini biliyoruz. Yanikişi orada olmasa bile onun için bir dizim yapılabilirve üzerinde iyileştirici bir etkisi olabilir. Bu“vekaleten” dizimleri eğitim seminerlerinde yaparız.Örneğin, öğrencilerden biri uygulayıcı olarak yaptığıbir dizimi sunar ve böylece odada olmayan birinindizimine bakmış oluruz. Eğitimci, danışanı tanımadandizimini yapmış olur ve öğrencisi danışanla nasılilerlemesi gerektiği konusunda yeni bir anlayış kazanır.

Ancak bunun dışındaki durumlarda, kişinin yardımistemesi ve kendisi yokken diziminin yapılmasına izinvermiş olması gerekir. Eğer danışan terapiste dizimyaptırmak için gittiyse, bu ona izin verdiğini gösterir vebir eğitim seminerinde ele alınabilir. Ancak yardımaihtiyacı olduğunu düşündüğünüz bir arkadaşınıza, onunAile Dizimi eğitiminin konusu olacağını söylemedendizimini yapmaya yeltenmek ayrı bir şeydir ve

Page 393: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

desteklenmemelidir.

Dizimden sonra hiçbir değişim olmazsa?

Kişisel dönüşüm, insanın kendisi ve yaşamıyla ilgilianlayış ve bilincinin gelişme sürecidir. Bazenyaşamımızda bir şeyin değişmesini ne kadar çokistersek, değişim o kadar zor olur. Bu da yaşadığımızşeyin nedenini tam olarak anlamadığımızı gösterir,çünkü anladığımız anda kurtulmak istediğimizalışkanlığımız, davranışımız, durumu değiştirmearzumuz yok olur ve bu noktada değişim kendiliğindengerçekleşir. Biz yapmayız. İçsel dönüşümün sırrı budur.

Dizim yapmak istemenin nedeni bir şeyi değiştirmekdeğil, bir şeyi daha iyi anlamak olmalıdır, çünkü AileDizimi “kabul etmenin özgürlüğü”dür. Yararını hemengörürsünüz, gelecekte değil. Ancak etkisi kalıcıdır.

Kısaca, eğer dizimden sonra bir değişimyaşanmamışsa, bir gerçek henüz gün ışığına çıkmamıştırya da anlayış yeterince derin-leşememiştir —budanışan veya terapistin anlayışı olabilir— ya dadanışan henüz bir bağlılıktan vazgeçmeye hazırdeğildir.

Page 394: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

Nesneler, Duygular ve Soyut kavramlarla dizim

Bazen terapist dizime soyut bir kavramın temsilcisinidahil eder. Örneğin, temsilci bir ülkeyi, Tanrıyı, ölümü,kaderi, savaşı, hastalığı temsil etmek için seçilebilir.Hatta bazen dizim bu şekilde başlar. Örneğin amansızbir hastalık söz konusu olduğunda ölümü temsi-len biriseçilebilir. Alkolizm gibi sorunları veya korku gibiduyguları da bu şekilde temsil edebiliriz.

Bu durumlarda özellikle dikkat ederim, çünkü buçalışmada esas konumuz ilişkilerdir ve duygularımızilişkiler sonucu oluşur. Genelde bir ülkeyi temsil edenkişinin aslında danışanın köken ailesinden birinin veyabir grubun yerinde durduğu ortaya çıkar. İstismar ya dahastalığın temsil edildiği durumlarda da benzer olaylakarşılaşırız; bunlar, çoğunlukla sonradan hatırlanandışlanmış bir aile bireyini temsil ederler.

Bununla birlikte, bazen bir seansın enerjisinihareketlendirmek için soyut bir kavramın temsilcisinidizime eklemek asıl sorunu açığa çıkarabilir. Örneğin,savaş için bir temsilciyi dizime soktuğumuzda danışan,aile geçmişinin bireyin kontrolü dışında büyük birhareketle şekillenmiş olduğunu kavrayabilir; zamansızölen bir annenin yanına kaderin temsilcisiniyerleştirdiğimizde, oğlu yaşamın derin, bilinmeyengüçleri karşısında hepimizin ne kadar çaresiz olduğunu

Page 395: Sevginin Kökleri · de bireyi, organik bir bütün olan aile sisteminin parçası olarak ele alır. Seans sırasında terapist, aile üyelerinin yerlerini veya birbirlerine söyledikleri

hatırlayabilir.Hastalık ya da kişinin kendi ölümüyle yüzleştiği

durumlar dışında dizime soyut bir kavramla başlamayıtercih etmem. Aksi halde dizim derinlik ve açıklıktanyoksun kalabilir. Örneğin, eğer danışan, bir kadınakızgınsa danışan ile öfkesi için birer temsilci seçmekbizi olasılıkla pek uzağa götürmeyecektir. Geneldedanışanı ve öfke duyduğu kadını ya da bu kadınınaileden simgelediği kişiyi yerleştirmek daha doğru olur.Ancak dizimlerde soyut kavramları bu şekilde kullanıpbaşarılı sonuçlar elde eden uygulayıcılar olduğunu dabelirtmeliyim.