tÜrkiye diyanet vakfiisamveri.org/pdfdrg/d180769/2008/2007_yeniterzie.pdf · arş etti anı izzet...

14

Upload: others

Post on 07-Dec-2020

0 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur
Page 2: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

Insan Sevgisi 2007 Yılı Kutlu Doğum Sempozyumu Tebliğ ve Müzakereleri

Yayın No: 395 Sempozyumlar ve Paneller Serisi: 43

©Bütün Haklan Türkiye Diyanet Vakfı'na aittir 1. Baskı, Kasım 2008, Ankara, 1.000 adet

ISBN 978-975-389-542-2 08.06.Y.0005.395

Tashih: !SAM (Islam Araştırmalan Merkezi) Kapak ve Iç Tasanm: Türkiye Diyanet Vakfı Yayın Mat. ve Tıc. Işi.

Türkiye Diyanet Vakfı Yayın Kurulu'nun 04.09.2007/29-4 sayılı karanyla uygun görülmüş ve Mütevelli Heyeti'nin 18.10.2007/1249-28 sayılı karanyla basılmıştır.

Türkiye Diyanet Vakfı Yayın Matbaacılık ve 'Ticaret Işletmesi'nin dizgi, fotomekanik, ofset ve cilt tesislerinde hazırlanıp basılmıştır.

TÜRKIYE DIYANET VAKFI Yayın Matbaacılık ve Ticaret Işletmesi

OSTIM Örnek Sanayi Sitesi 1. Cadde 358. Sokak No: 11 06370 Yenimahalle 1 Ankara Tel: 0312. 354 91 31 (pbx) Faks: 354 91 32 e-posta: [email protected]. tr

Page 3: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

Kadın ŞairleriınİZin Gözüyle Hz. Peygamber Prof. Dr. Emine YENiTERZi*

----~~~~~~~~~---

D ün yada ve ülkemizde Denemeler adlı eseriyle büyük şöhret kazanmış

olan Fransız yazar ve bilge Montaigne(1533-1592)'in kadınlar hakkın­

daki şu sözü enteresandır: "Bir kadın için en faydalı ve en onurlu bilim ve meşguli­

yet, ev işleri bilimidir." Yine meşhur bir Fransız şairi olan Charles Baudlaire(1821-1867)'in kadınlarla ilgili görüşünü şu sözler özetler: "Kadınların kiliselere girmele­

rine izin verilmiş olmasına her zaman şaşırmışımdır. Onlar Allah'la hangidiyaloğu kuruyorlar?" (Yakıt 2004: 137).

Medeniyetin ve modernliğin öncüsü kabul edilen Batı' da kadınlar hakkında

bu söylemlerin benzerleri 20. yüzyıla kadar devam ederken; 15. asırdan günümüze

kadar kültür ve edebiyatımızda elinin hamuru ile şiirin büyüleyici dünyasından

nasibini alan hanım şairlerimi.Zin yarlığından övünerek söz edebiliriz. Sayılan az

da olsa şiire gönül venniş, edebiyatın er meydanında şiirlerini terennüm etıniş bu

şaireler, toplumdan hiçbir tepki görmemişler, aksine ilgi ve takdirle takip edilıniş­lerdir.1

Aynca Baudlaire'in aksi yöndeki görüşüne rağmen, kadın şairlerimiz yalnızca

Cenab-ı Hak ile diyalog kurmakla kalmamış, mürnin bir kul ve ümmet olma bilin­

ciyle Hz. Peygamber'e olan bağlılıklarını, sevgilerini, şefaat taleplerini mısralara

işlemişler, naatlar kaleme almışlardır.

Öncelikle naat kelimesi üzerinde duracak olursak; naat, Hz. Peygamber'i öv-

*Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanı. 1 Kadın şairlerle ilgili iki makale için bk. Ad em Ceyhan, "Ahmed Muhtar Bey'in 'Şiür Hanımlarunız'

isimli Eseri", Selçuk U niversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Türkiyat Araştımıaları Dergisi, S.

8, Konya, 2000, s. 299-350; Berat Açıl, "Eski Türk Edebiyatında Kadın Yazarlar", Türkiye Araştır­nıaları Literatür Dergisi- Eski Türk Edebiyatı Tarihi II Sayısı, S. lO, Güz 2007, s. 587-596.

Page 4: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

1

1

ı

Kadın Bakış Açısıyla Hz. Peygamber Sevgisi 1 259

rnek için yazılan şiiriere verilen isimdir. Başlangıcından günümüze kadar Türk

edebiyatİnın her alanına yayılmış olan binlerce naat, asırlar boyunca milletimizin

Hz. Peygamber'e duyduğu samimi sevginin en belirgin tezahürüdür. Naatlann bu

derece yaygın olmasının birçok sebebi vardır. Bunlardan biri, şekil ve tertip husu­

siyeti olarak bütün İslam edebiyatlarında ortak bir geleneğin mevcudiyeti; hacimli

veya küçük, dini, ilmi ve edebi bütün eserlerde; özellikle divan ve mesnevilerde

tevhit ve münacattan sonra Hz. Peygamber methinde bir naatın bulunmasıdır.

Ancak şairleri naat yazmaya sevk eden sebep yalnızca bir tertip hususiyeti veya

gelenek değildir. Şairlerimizin Hz. Peygamber'e duydukları sevgi, bağlılık onların

naatlar kaleme almalanndaki en büyük etkendir. Klasik şiirimiz büyük nispette

sevgiye ve sevgiliye hasredilir. N aatlar da sevgiyi terennüme son derece müsait bir türdür. Zira "Muhabbetten Muhammed oldu hClsıl 1 Muhammed'siz muhabbetten

ne hasıl" inancıyla her mürnin bir aşık, Hz. Peygamber ise maşük-ı hakiki; hem

Allah'ın hem de insanların sevgilisi, Habibullah ve Rabib-i İbad'dır. Şairler, Yüce

Peygamber' e naatlar vasıtasıyla arz-ı muhabbet ve methiye hislerini ifadeye çalış­

mışlar, neticede binlerce naat ortaya koymuşlardır. Bu arada şairler Hz. Peygam­

ber'i tavsif ve tasvir amacıyla şiirin bütün malzemesini, söz sanatlarını kullanmaya; dolayısıyla şairlik h ünerlerini göstermeye imkan biılmuşlardır.

Şairleri naat yazmaya sevk eden bir diğer husus da Hz. Peygamber'i övmekte Cenab-ı Hakk'a uyına arzusudur. Zira Kur'an-ı Kerim'de birçok ayette Hz. Pey­

gamber'in ahlakı, merhameti, her yönüyle üstün ve örnek şahsiyeti bizzat Cenab-ı

Hakk'ın diliyle methedilmektedir.2

Ancak şairleri naat yazmaya teşvik eden en önemli sebep Yüce Peygamber'in

şefaatine nail olma isteğidir. Şeref Hanım' ın;

Naattan gerçi ümid-i şu' ara

İntisab etmedir ey şah sana

beytinde son derece veciz bir ifade ile belirttiği gibi, her şair Hz. Peygamber'in

mahşerde tecelli edecek olan şefaatine taliptir. Bu şefaat ümidi bütün naatlarda en

önemli muhteva hususiyeti olarak karşımıza çıkar. Dolayısıyla naatlar yalnızca

Peygamber methini konu edinen şiirler olmak dışında; şefaat istenilen "istişfa" ve yardım dilenilen "istimdad" türlerinin özelliklerini de gösterirler ve günahkarlann

yegane dermanı, cehennem korkusuna karşı bir sığınak, adeta ateşe karşı bir mus­

ka olarak telakki edilir.

2 "Biz seni ancak alemiere rahmet olarak gönderdik" (Enbiya, 2I/107); "Sizin için Allah'ın resulünde

pek güzel bir örnek vardır" (Ahzab, 33/21); "Hiç şüphesiz büyük bir ahlak üzeresin sen" (Kalem,

68/4); "Andolsun size, içinizden bir peygamber geldi ki zahmet çekmeniz onu indtir ve üzer. Size

çok düşkündür, müminlere çok merhametlidir, çok şefkatlidir" (Tevbe, 9/129); "Şüphesiz Allah ve

melekleri Peygamber'i överler. Ey inananlar, siz de onu övün ve selümet dileyin" (Feth, 48/28-29).

Page 5: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

260 linsan Sevgisi

Naatlar muhteva yönünden incelendiği zaman; şairlerin Hz. Peygamber'in

isim ve sıfatlannı, kainatın efendisi, yaratılışın gayesi, Cenab-ı Hakk'ın Habib'i

olduğunu, örnek ahlakıııı, üstün vasıflarını, fiziki özelliklerini, mucizelerini, mira­

cını ve diğer peygamberlerden üstünlüğünü ayet ve hadis iktibaslarıyla ele aldıkları

görülür. Özellikle naatlann son bölümünde günahkarlığını itiraf ederek şefaat

talebinde bulunan şairler; kıyamet gününün tasvirini, o çetin günde şefaat yetkisi­

nin yalnızca Hz. Peygamber'e mahsus olduğunu, onun alemiere rahmet olarak

gönderildiğini ve Şefiü'l-Müznibin oluşunu vurgularlar. Divan şiirindeki naatların

Peygamber' e, aline ve ashabına salat ve selamla bitirilınesi de yaygın bir muhteva

hususiyetidir.

Çalışmamızda şiirleri arasında naatlara yer veren sekiz hanım şair; kısa hayat

hikayeleri ve naatlanndan örneklerle aşağıda tanıtılmaktadır.

Mihri Hatun (ö. 1512'den sonra)

15. yüzyılın sonunda ve 16. yüzyılın başında yaşamış olan Mihri, Amasyalıdır. Babası, Belayi mahlası ile şiirler yazan bir kadıdır. Mihri Hatun, iyi bir eğitim gör­

müş, Arapça ve Farsça öğrenmiştir. Evliya Çelebi ondan bahsederken, "Yetmiş cild

kitab-ı mutebereyi hıfz edip cümle ulema anınla mübahese-i ilm etmede acizler

imiş" (Evliya Çelebi 1999: 2/99) sözleriyle ilim yolundaki gayretini ve başarısını

takdir eder. Mihri Hatun; Şehzade Ahmed'in Amasya valiliği zamanında şehzade­

nin çevresinde teşekkül eden edebi muhite dahil olmuş, dönemin şairleri ile gö­

rüşmüş: alıhaplık etmiştir. En çok etkilendiği şair Necati'dir. Elimizde mürettep

divanı ve 448 beyitlik bir mesnevi olan Tazarru'name'si olan güçlü bir şairdir

(Erünsal2005: 37; Hakverdioğlu 1998: 3-8). Divanında biri mesnevi, biri de kaside

şeklinde iki naatı vardır. Bu naatlardan seçilmiş bazı beyitler:

Ey kerim ü mazhar-ı ntlr-ı Huda

Şah-ı iklim-irisalet Mustafa

Sen kamu mürsellerün sultarusın

Sen kamu mü'minlerüıi canarusın

Alemi mevcud itmedin İlah

Alem-i ervaha kıldı seni şah

Kim ki itdi seni candan ihtiyar

Olısar iki cihanda bahtiyar

Çekmeyeler seni sevenler cefa

Görmeyeler sana uyanlar bela

-------- -----------------~-- --

Page 6: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

Kadın Bakış Açısıyla Hz. Peygamber Sevgisi 1 261

Ta ebed buldı saadet ol kişi

N aat-ı pakün rnedlı ider her dem işi

Kiıi:ıe kim olsan cihanda dest-gir

İki alernde bulur izzetle yir

(Hakverdioğlu 1998: 68-70)

Ey güzin-i enbiya vü rnenba' -ılutf-ı vefa

V' ey resill-i Kibriya rnahbllb-ı rnatlub-ı Huda

Adi bünyadını rnuhkern itdi eınrün nitekim

Zulrnı ma' düm itdi şer'ün şemsi gösterdi ziya

İzzet içre kimi kıldı sana hern-ta ol Kerim

Kimi benzetdi n ebilerde dü alernde sana

Rtiz-ı rnahşerde şefii olrnaga cürrn ehline

Eyledi seni şefaat rna'dini kan-ı ata

Çün kadern basdun felek farkına ey rnahbıJ.bcı Hak

Leyletü'l-israda Hak her hacetün kıldı reva

Tapunı çün rnesned itdi Rahmet-i Ralıman sen ün

Şefkatüni ru-siyeh Mihri ider senden reca

(Hakverdioğlu 1998: 70-72)

Fıtnat Hanım (ö. 1780)

Asıl adı Zübeyde olan Fıtnat Hanım, anne ve baba tarafindan şeyhülislarniar

ve edebiyatçılar yetiştiren çok kültürlü bir ailenin kızıdır. Babası ve kardeşi de

şeyhülİslarniık yapmıştır. Muallirn Naci'nin "rneliketü'ş-şuara" olarak nitelediği,

kadın divan şairleri arasında zirve isim olarak kabul edilmiş usta bir şairdir. Mü­

rettep divanı vardır. Divanının başında alfabenin ilk beş harfinden kafiyeli

rubaelerle oluşturduğu orijinal birnaat vardır. (Akün 1996: 39-46).

Ey bais-i icad-ı nizarn-ı dü sera

Malılük senin narnma cümle eşya

Düşrnezse aceb mi hake zilletle o kim

Tabi' ola her karda çün saye sana

Page 7: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

262 linsan Sevgisi

Ey zatın olan Hazret-i Hakk' a mahbfıb Hüsnünden olur mihr-i münevver mahcılb Na'l olsa seza Burakına ebrıl-yı hılr Dergahına şeh-per-i melailc carılb

Ey mebde' -i alem sebeb-i mevcıldat V' ey sahib-i ahlak-ı hasenili-zat Kadir mi ola nev'-i beşer meddahın Vasfinda nüzıli eyledi çünkim ayat

icad-ı cinane hilkatindir bais İdhale bizi inayetindir bais Ey şah-ı rusül kesretine cürmümüzün Hep arzıl-yı şefaatindir bais

Ey mefhar-ı enbiya vü sahib-i mirac Sultan u geda dergehine hep muhtac Düşmezse n' ola rıly-ı zemine sayen Arş etti anı izzet ile başına tae

(Fıtnat Hanım 1286: 2)

Leyla·Hanım (ö. 1847)

İstanbulludur. Kazasker Moralızade Hamid Efendi'nin kızı ve şair Keçecizade İzzet Molla'nın yeğenidir. Münevver bir aileden yetişmiştir. Mevlevi bir şairdir ve mürettep divanı vardır. Şairliği vasat bulunan Leyla Hanım'ın kaleme aldığı yedi naat başarılı ve samimidir (Ünver 2003: 157).

Yanarsam nar-ı aşkınla yanayım ya Resıliallah Ezelden bağrı yanık bir gedayım ya Resıliallah

Heva-yı nefsime tabi' olup-pek çok günah ettim Huzura hangi yüz ile varayım ya Resıliallah

Harim-i ravzana sürmüş iken rıly-ı siyahım vah Yine cürm ü günaha mübtelayım ya Resıliallah

Kapında boynu bağlı bir esirim dest-girim ol Garibim bi-kesim bi-dest ü payım ya Resıliallah

1 1

ı ı ı 1

ı J

Page 8: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

Kadın Bakış Açısıyla Hz. Peygamber Sevgisi 1 263

Kulun Leyla'ya şahım var iken dergali-ı ilisanın Vanp ben hangi şaha yalvarayım ya Restilallah

(Leyla Hanım 1260: 4)

Sen ol şah-ı muazzarnsın ki mahbıib eyledi Halik Der-i lutfunda kurban eylemez mi canını aşık

• İki dünyayı ramnda feda eylerse de layık Harim-iravza-i pakin değişmez aşık-ı sadık Değil dünyaya Pirdevs-i herine ya Restilallah

Sana aşık olan esrar-ı Mevla'ya olur agah Açılır şüphesiz ol dernde kurb-ı Hakk'a doğru rah Olup isyanma taib ederse derdile bin ah Günahkar u tebahkar olsa da afv eyler ol Allah Yazılan bunda benden defterine ya Restilallah

(Leyla Hanım 1260: 5-6)

ŞerefHanım (1808-1861)

Şeyhillİslam Aşir Efendi sülalesinden şair ve alim Mehmed Nebil Bey'in kızı­dır. İyi bir öğrenim gördüğü muhakkaktır. Mevleviliğe bağlı olan Şeref Hanım, divan şiirinin bütün nazım şekillerini kullanan usta bir şairdir (Ceyhan 2000: 31 7; Mardin 1994). Sade, külfetsiz bir dili; samimi ifadesi ve güzel söyleyişleriolan şai­rin mürettep divanında yirmi naatı vardır.

Ezelden "rahmeten li'l-alemin"sin Ser-efraz-ı cemi'-i mürselinsin Meded-lıaha şefiü'l-müznibinsin

Şefaat ya Restilallah şefaat

Huda eltafına etti muvaffak Şeref-veş iftihar eylersem elyak İki alemde sana ümmet olmak Saadet ya Restilallah saadet

(ŞerefHanım 1292: 10)

O şahen-şah-ı a'zarnsın ki ancak ya Restilallah Seni zatına mahbıib eyledi Hak ya Restilallah

Bilir ins ü peri yok iştibahı kimsenin bunda Cihana gelmedi mislin muhakkak ya Resulallah

Page 9: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

264 linsan Sevgisi

N ebi vü evliya pir ü civan bay u geda yek-ser

Ata vü cılduna muhtac mutlak ya Resıliallah

Gubar-ı ravzan eyler arzu her dem dil ü canım

Muradımdır o lutfa mazhar olmak ya Resıliallah

Günahkara inayet adetindir lutf u şefkat kıl

Beni ol devlete şayan u elyak ya Resıliallah

Şeref derler bir edna ümmetin var el-aman ferda

Şefaat-halıtır eyle muvaffak ya Resıliallah

(ŞerefHanım 1292: 12)

Sırri Raiıile Hanım (1814-1877)

Diyarbakır eşrafından Ahmet Bey'in kızıdır. Abiası İffet Hanım da şair olan

Sırri Hanım özel eğitim almış, Arapça ve Farsça öğrenmiştir. Oğlunun görevi

sebebiyle bir süre Bağdat'ta kalmış, daha sonra İstanbul'a gitmiştir. İstanbul'da

iken YusufK3.mil Paşa'nın konağında tertiplenen edebiyat sohbetlerine katılmış ve

dönem şairleri arasında haklı bir ün kazanmıştır. Kadiri tarikatına bağlı olan Sırri

Ralılle Hanım'ın divanı mevcuttur. Şiirlerinden bazıları Ziya Paşa'nın Hanibat adlı

antoloji~Jnde yer almıştır (Bursalı Mehmed Tahir 1333: 2/240 ).

Olan dil-teşne-i feyz-i kemalin ya Resıliallah

Ne layık kim çeke hicr-i visalin ya Resıliallah

Olupdur cay-gir bir gılne kim mihrindiler habda

Nümayan şeş cihatdan cemalin ya Resıliallah

Hayalin neş'esiyle mest olan aşıkların görmez

Muhabbet mihr ü mahında zevalin ya Resıliallah

Bakarsam gözde cevlanım edersem dilde seyranım

Muva"iz cana daim irtihalin ya Resıliallah

Şefiü'l-müznibina dem-be-dem baran-ı lutfundan

Diler bu Sırri-i teşne zülalin ya Resıliallah (Açıl2006)

--------------------- -----~----- -------------d,·~

~

Page 10: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

1 !

ı

1

ı i

1

Kadın Bakış Açısıyla Hz. Peygamber Sevgisi 1 265

Adile Sultan (1826-1899)

II. Mahmud'un kızıdır. Çok iyi bir eğitim almış, Arapça ve Farsçaya hakim,

kültürlü, mütevazi ve yardımsever bir hanımdır. Osmanlı hanedamndan divan

tertipiemiş tek hanım şairdir. Nakşibendiliğe intisap etmiş bu dindar hanımefen­

dinin mürettep divanı ve divancia yirmi bir naatı vardır (Özdemir 1996). Samimi

bir Peygamber aşığıdır. N aatlarından bazı beyit ve dörtlükler şöyledir:

Dü cihanda ümmetisin Adile bu ne şeref

Diyelim salli ala Ahmed Muhammed Mustafa

(Özdemir 1996: 191)

Yüzün mir'at-ı ayn-ı Kibriyadır ya Resıliallah

Vücudun mazhar-ı nur-ı Budadır ya Resulallah

Kabıli eyle onu aşkından azad eyleme bir an

Kapında Adile kemter gedadır ya Resıliallah

(Özdemir 1996: 200)

Ateş-i aşkınla bu kalb-i hazinim yaıımada

Hasretinle eylerim subh u mesa ah u enin

Hak-i anberine yüz sürsem sanırdım kendimi

Şüphesiz "men zare kabrl" sırrına oldu karin (Özdemir 1996: 207)

Feda olsun yolunda cümle varım

Sana bu can u dil kurban değil mi

(Özdemir 1996: 208)

Hezar can ola bir muyuna feda bizden

Hezar arz-ı niyaz u nice salat u vürıld

(Özdemir 1996: 210)

Her ne rütbe m ücrim isem bakma Allah aşkına

Evvel ü ahir şefaat eyle bu isyanıma

Ger ziyaret etmez isem ol mübarek ravzanı

Bu cihanda hep senin aşıkların ağlar bana

(Özdemir 1996: 212)

Sana aşık olmayan Hak kulluğu makbıli değil

Sen gibi sultana kemter Adile kurban olur

(Özdemir 1996: 214)

Page 11: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

266 1 Insan Sevgisi

Makbllle Leman (1865-1898)

İstanbulludur. Mabeyn-i Hümayun mensuplanndan Hacı İbrahim Efendi'nin

kızı ve Şura-yı Devlet başkatibi Fuad Bey'in eşidir. Ömrünün büyük kısmını hasta­

lıkla geçirmesine rağmen büyük bir azirnle yazmaktan geri kalmamıştır. Şiirlerini

Ma'kes-i Hayal adlı kitapta toplamıştlt (Bursalı Mehmed Tahir 1333: 2/426-427).

Fuzıill'nin bir mısraını tazırıin ederek kaleme aldığı naatı:

Subh-ı Sa' adet I

iltifat ibraz edip ey mefhar-i devran sana

. Nezdine da'vetle ikram eyledi Yezdan sana

Hak-i pay oldu efendim çarh-ı nur-efşan sana

Hake indi gökden istikbal için Kur'an sana II

Enbiya ervahını gördü semada rüz u şeb

Rü'yet-i didılrıi:ı.ı etmekteler Haktan taleb

Debdebeyle nfu-ı kudsiyyetle ey a.Ji-neseb

Hake indi gökden istikbal için Kur'an sana III

Celb ü cezb etmiş de aşk-ı Zü'l-celili fıtratın

~ Cezbe-dar etmez mi sükkan-ı semayı hasretin

Oldu Allah'ın kelarm reh-nümayı devletin

Hake indi gökden istikbal için Kur'an sana IV

Erdi mi'rac-ı şerlfin ta harim-i izzete

Takati yetmezdi Cibril'in bu rütbe rifate

Nezd-i zat-ı Kibriyada bak şu makbüliyyete

Hake indi gökden istikbal için Kur'an sana V

Arş u ferşi zatına ihda için Rabb-i ecel

Kuvvet ü kudretle tezyin eylemişti fi'l-ezel

"vakt-i ilisanı gelince ey N ebiyy-i bi -bedel

Hake indi gökden istikbal için Kur'an sana

(Makbllie Leman 1331:5-6)

3 Makbiıle Leman hakkında ayrıntılı bilgi için bk. Sema Uğurcan, "Makbule Leman, Hayatı, Şahsiyeti,

Eserleri", Mamıara Üniversitesi Perı-Edebiyat Fakültesi Türklük Araştımıaları Dergisi, S. 6, yıll990,

İstanbull991, s. 331-408.

Page 12: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

Kadın Bakış Açısıyla Hz. Peygamber Sevgisi 1 267

Nigar Hanım (1862-1918)

Babası Macar asıllı Osman Paşa' dır. Fransız mektebinde öğrenim görmüş, özel

olarak da Türkçe, Arapça ve Farsça dersleri almıştır. Hem Doğu hem de Batı ede­

biyat ve musikilerine vukufu vardır. Her hafta salı günleri konağında dönemin

tanınmış şahsiyetlerini bir araya getirerek, musiki ve edebiyat meclisleri tertip eden

Nigar Hanım, şiirlerini Efsus I (1877), EfsCt.s II (1891), Nirim (1896) ve Aks-i Seda (1900) adlı eserlerinde toplamıştır (Akyüz 1970: 21 7; Bekiroğlu 1998).

Senin şevkinle suret buldu hilkat ya Resulallah

Semaya ta!' atından geldi satvet ya Reslllallah

Şeref-yab-ı kudUınün olduğundandır yine mahza

Felekde hake nisbet varsa rif at ya Reslllallah

Hayal etmek ulüvv-i kadrini bihudedir zira

Büyüksün rütbe-i tahminden elbet ya Resulallah

Senin şer'-i mübininle kıvamrn buldu alemde

Diyanet nehc-i hikmet resm ü adet ya Reslllallah

Sana ma'tllf olur her kalb-i sadık daima çünki

.Gelir zikrinle efkara selamet ya Reslllallah

Hulus-ı kalbime bahşet kusUruın fart-ı aczimle

Eda-yı na'tına ettimse cür'et ya Reslllallah

Füzündur cürm ü isyanı Nigann ruz-ı mahşerde

Yamandır hali etmezsen şefa'at ya Reslllallah

(Nigar Haı-ıım ı 306: 46)

Sonuç

Batı' da yakın zamanlara kadar kadınların şiir yazmasının yadırgandığı, bu

yüzden kadın şairlerin takma erkek adlarıyla ya da şiirlerin kendilerine ait olduğu­

nu gizleyerek başka dillerden tercüme gibi göstermesine mukabil; edebiyatımızda

sayısı az bile olsa 15. yüzyıldan bu yana kendi adını kullanarak şiir yazan, divan

tertipleyen, 19. yüzyıldan itibaren şiirlerini veya divanlarını yayımiayan kadın

şairlerimizin varlığı; toplumumuzun hem kadına hem de sanata bakış açısı için

önemlidir. Ayrıca hanım şairlerimizin naatlan, edebi yönden değerlendirildiği

zaman; muhteva, dil ve üslup bakımından başarılı oldukları görülür.

Page 13: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

ı

268 1 Insan Sevgisi

Türkiye DiyanetVakfının 3 Ekim 1990'da Kutlu Doğum Haftası'nın açılışında

sonucunu ilan ettiği, birinciliği Nurullah Genç'in "Yağmur" başlıklı şiirinin aldığı

Naat-ı ŞerifYarışması'na 2500 adet şiirin gönderilmesi de; Türklerin gönlündeki

Peygamber sevgisi ve edebi zevki içinde naatlara verdiği yer için benzersiz bir tablo

oluşturmaktadır. Bu yarışınada ilk yüze giren naatlar bir kitapta toplanmıştır. Bu

kitapta 9 hanım şairin naatı yer almaktadır.4 Bir diğer naat yarışması da 2005 yı­lında Berceste Dergisi tarafından düzenlenmiş, yarışmaya gönderilen şiirler Özlem

Yağmurları adıyla bir antolojide toplanmıştır. Bu kitapta da 12 hanım şairin naatı

yer almaktadır.5 Diğer taraftan günümüzün edebiyat dergilerinde hanım imzaları

taşıyan naat türünden şiidere sıklıkla rastlamaktayız. Bu yayınlar bize Türk kadın­

larının samimi Peygamber sevgisiyle naatlar yazmaya devam edeceği yolunda ümit

vermektedir.

Kaynaklar

Açıl, Berat, Sım Rahile Hanım Divanı: İnceleme Metin, Boğaziçi Üniversitesi SBE Yayun-

lanrnamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul, 2006.

Akün, Ömer Faruk, "Fıtnat Hanım", TDV İslam Ansiklopedisi, İstanbul, 1996, XIII, 39-46.

Akyüz, Kenan, Batı Tesirinde Türk Şiiri Antolojisi, Ankara, 1970.

Bekiroğlu, Nazan, Şair Nigar Hanım, İstanbul, 1998.

Bursalı Mehrned Tahir, Osmanlı Mü'ellifleri, I-II, İstanbul, 1333.

Ceyhan, Adem, "Ahmed Muhtar Bey'in 'Şair Hanırnlarırnız' isimli Eseri"'· Selçuk Üni-versi:esi Türkiyat Araştınnaları Enstitüsü Türkiyat Araştırmaları Dergisi, S. 8, Kon­

ya, 2000, 299-350.

Erünsal, İsmail, "Mihri Hatun", TDV İslam Ansiklopedisi, İstanbul, 2005,30/37-38.

[Evliya Çelebi], Evliya Çelebi Seyahatnamesi, haz. Zekeriya Kurşun vd., İstanbul, 1999,2/99.

[Fıtnat], Divan-ı Fıtnat, İstanbul, 1286.

Günümüz Dilinden Hz. Peygamber' e Naatlar, Ankara, 1991.

Hakverdioğlu, Metin, Mihri Hatun Divam, İnceleme, Tenkitli Metin, Hoca Ahmet Yesevi

Uluslar Arası Kazak-Türk Üniversitesi SBE Yayırnlanrnamış Yüksek Lisans Tezi,

Ankara, 1998.

[Leyla Hanım], Divan-ı Leyla Hanım, Bu1ak, 1260.

Makbf:ıle Leman, Ma'kes-i Hayal, İstanbul, 1331.

Mardin, Yusuf, Şair Şeref Hanım, Ankara, 1994.

4 Aysel Zeynep Tozduman (Efendim), Ferhunde Doğu (Gönül Prnanndan Efendimize), Nadye Sütçü

(Naat-i Hazreti Muhammed Mustafa), Dürdane Erdoğan (Coşarırn Ya Resulallah), İnd Akkaya / (Hazreti Muhammed), Emine Öztürk (Ellerine Muhammed'in), Sümeyye Öztürk (Senin Aşkın Olmasa), Mejbure İnal (Ufuk Peygamber), Figen Gökdağ (Pembe Dünyam Sanadrr). 1

5 Arzu Batur (Ey Sevgili), Aysun Eren (Beklemekteyim Gel Ey Yar), Ayşe Akay (Ya Resulallah), Ayşe 1

1

Paslanmaz (Düşlüyoruz), Ayşegül Özaslan (Ya Resul), Durşen Mert (Resulullahırn), Filiz Kalyon

(Naat), Firdevs Kapanoğlu (Canım Sen), Hatice Ermiş (Affet Bizi Özlenen), Mukaddes Kılınç (Ya 1

Resulall ah), Rabia Banş (Efendim Sevgilim), Tuba Yardırncı (Aşk Meltem i Sevgi). ı

J

ı

Page 14: TÜRKIYE DIYANET VAKFIisamveri.org/pdfdrg/D180769/2008/2007_YENITERZIE.pdf · Arş etti anı izzet ile başına tae (Fıtnat Hanım 1286: 2) Leyla·Hanım (ö. 1847) İstanbulludur

Kadın Bakış Açısıyla Hz. Peygamber Sevgisi 1 269

Nigar Binti Osman, Birinci EfsCts, İstanbul, 1306.

Özdemir, Hikmet, Adile Sultan Divanı, Ankara, 1996.

Özlem Yağmurlan-Naat Antolojisi, Kayseri, 2005.

[ŞerefHanım], Divan-ı Şeref Hanım, İstanbul, 1292.

Uğurcan, Sema, "Makbule Leman, Hayatı, Şahsiyeti, Eserleri", Mannara Üniversitesi Fen­Edebiyat Fakültesi Türklük Araştırmalan Dergisi, S. 6, Yıl1990, İstanbul, 1991. 331-

•408.

Ünver, İsmail, "Leyla Hanını.", TDV İslam Ansiklopedisi, Ankara, 2003, XXVII, 157.

Yakıt, İsmail, "Batı Düşiliı.cesi ve Mevlana'da Kadın", III. Uluslar Arası Mevlana Kongresi

5-6 Mayıs 2003 Bildiriler, Konya, 2004, s. 135-148.