bt günlüğü dergisi ekim 2017

42
10 / 2017 Yıkıcı Teknoloji Kasırga Gibi Geliyor! • Siber Saldırganların Hedefi KOBİ’ler! İnsan Sermayesinin Değeri Giderek Artıyor • Orta Segment Akıllı Telefonlar Liderliği Ele Aldı Devlet Destekli Korsanlar Birbirlerinden Çalıyor ve Kopya Çekiyor • Şirketinizde Veri Sızıntısı Önlemek Elinizde! CFO’lar Uzun Vadeli Depolama Yatırımlarını Tercih Ediyor • Dijital Dönüşüm Dell EMC Forum 2017 ’de Masaya Yatırıldı Yapay Zeka Tüm Düzeni Degistirecek ~ ~

Upload: ali-yavuz-sahin

Post on 24-Jan-2018

87 views

Category:

Technology


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

SAYI 31

10 / 2017

Yıkıcı Teknoloji Kasırga Gibi Geliyor! • Siber Saldırganların Hedefi KOBİ’ler!

İnsan Sermayesinin Değeri Giderek Artıyor • Orta Segment Akıllı Telefonlar Liderliği Ele AldıDevlet Destekli Korsanlar Birbirlerinden Çalıyor ve Kopya Çekiyor • Şirketinizde Veri Sızıntısı Önlemek Elinizde!

CFO’lar Uzun Vadeli Depolama Yatırımlarını Tercih Ediyor • Dijital Dönüşüm Dell EMC Forum 2017 ’de Masaya Yatırıldı

Yapay Zeka Tüm Düzeni Değgisğtirecek~

~

Page 2: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Note8_B2B_ilan_220x270_GD_.pdf 1 21.09.2017 23:25

Page 3: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

editör

Veri giderek artıyor ve gelecekte de azalmayacak. Toplanan verilerin ne-redeyse tamamı yapay zeka uygulamalarının elinde işlem görecek. Tabii ki bu durum imalat, ziraat, taşımacılık ve depoculuk gibi sektörleri kayba uğratacak. Diğer yandan, sürücüsüz arabalar gibi teknolojiler söz konu-su olduğunda işler eski düzenden çok farklı olacak. Fakat yapay zeka ne kadar gelişirse gelişsin, otomasyonu ne kadar ileriye taşıyabileceğimizin bir bir sınırı var ve gelecekte insan ve makinelerin işbirliği hayatımızın yönünü belirleyecek.

Yapay Zekâ araştırmalarının en fazla umut vadeden konularının başında gelen derin öğrenme, bilimkurgularda görülen, kendi kendine düşüne-bilen robotlara bir adım daha yaklaşmamızın önünü açıyor. Günümüzde derin öğrenme, oyun endüstrisinde kullanılmasının yanında birçok farklı sektörde de yer alıyor.

Sağlıktan ya da resim algılamaya, sürücüsüz araçlardan kişisel asistanlara kadar birçok alanda kendi kendine öğrenebilen algoritmalar, birçok farklı gelişmenin de yaşanmasını sağlıyor. Örneğin, bir kanser hücresinin teşhis edilmesi ya da siyah beyaz bir fotoğrafın renklendirilmesinde kullanılabi-liyorlar.

Eskiden insanlar tarafından önceden belirlenen kurallar çerçevesinde, herhangi bir kullanıcı, içerisinde siyah renkte bir ayakkabıya baktığında, öneri sistemi reklamlarda (banner) karşısına siyah ayakkabılar çıkarma-ya devam ediyordu. Ancak derin öğrenme ile birlikte önceden belirlenen kurallara ihtiyaç ortadan kalktığı gibi çok daha gerçekçi öneriler sunu-labiliyor. Bilgisayar otomatik olarak edindiği tecrübe ile birlikte siyah ayakkabılara uygun siyah bir çanta gibi en iyi kombinasyonu ya da tama-men farklı, kullanıcının beğenebileceği bir seçeneği karşısına çıkarıyor. Bu işlemde yalnızca bilgisayarın öğrendiği veriler ve algoritmalar karar mekanizmasında yer alıyor.

Hal böyle olunca yapay zeka hemen hemen tüm sektörlerin ana demirba-şı olacak gibi gözüküyor. Yapay zeka uygulamalarıyla verimlilik artarken aynı zamanda da insan hayatı hem kolaylaşacak hem de daha hızlı hale gelecek. Bu sayede belki de kendimize daha fazla zaman ayırabileceğiz.

Yapay Zeka Tüm Düzeni DeğiştirecekYapay zeka çalışmaları dur durak bilmeden devam ediyor. Sağlık sektörü, akıllı şehirler, dijital imalat ve işletmelere yönelik yapay zeka çalışmaları sayesinde önümüzdeki 10 yıl içinde hayatımız şimdiye kadar görülmemiş bir hızda değişecek.

Ali Yavuz ŞAHİNGenel Yayın Yö[email protected]

3

Page 4: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

4

künye

içindekiler

03 Editör: Ali Yavuz ŞAHİN

06 Haberler

16 Söyleşi: Sadi ABALI

19 Teknoloji Tutkunları Samsung Galaxy

Studio’da Buluşuyor

21 Dijital Dönüşüm Dell EMC Forum 2017 ’de

Masaya Yatırıldı

23 Şirketinizde Veri Sızıntısı Önlemek Elinizde!

25 CFO’lar Uzun Vadeli Depolama Yatırımlarını

Tercih Ediyor

26 Devlet Destekli Korsanlar Birbirlerinden

Çalıyor ve Kopya Çekiyor

28 Orta Segment Akıllı Telefonlar Liderliği Ele

Aldı

30 İnsan Sermayesinin Değeri Giderek Artıyor

32 Siber Saldırganların Hedefi KOBİ’ler!

34 Yıkıcı Teknoloji Kasırga Gibi Geliyor!

36 BT Günlüğü Test Merkezi

42 Editör: Ecevit BIKTIM

Yazı İşleri

Ali Yavuz ŞAHİNGenel Yayın Yönetmeni

(Sorumlu)

[email protected]

Ecevit BIKTIMYayın Danışmanı

[email protected]

Musrafa HANLIYazı İşleri

[email protected]

Editörler

Mutlu ÇAVUŞMahmut SARALSüleyman SERTKAYABerke ŞAHİ[email protected]

KreatifCreative [email protected]

Reklam

Reklam Departmanı[email protected]

AdresEylül Medyaİnönü Caddesi No: 8 Bulut İş Merkezi 4. Kat Daire: 72 ÇeliktepeKağıthane / İstanbulTel : 0212 270 36 37 PBXFax: 0212 270 36 37

DağıtımEtkin Dağıtım

Baskı ve CiltÖzgün OfsetAytekin sokak no:21 4.Levent / İstanbul

Tel : 0212 280 00 09

Fax: 0212 264 74 33

4

MOBİL BASKI – OFİSTEN BAĞIMSIZ ÇALIŞMA ÖZGÜRLÜĞÜ.

©2017 Xerox Corporation. Tüm hakları saklıdır. Xerox® logosu ve küre sembolü, ConnectKey,® VersaLink® ve “Set The Page Free”, Xerox Corporation’ın ABD ve diğer ülkelerdeki tescilli markalarıdır.

6 5 % B L A C K + . 2 5 s t r o k e 1 7 0 K e r n i n g 2 7 . 8 7 p t . s i z e

S E T T H E PA G E F R E Exerox.com.tr

Yeni Xerox® Versalink® C405 renkli çok fonksiyonlu yazıcı Yeni ofis asistanınızla tanışın. İşi, üretkenliğinizi arttırmak. Güvenli, bulut bağlantılı, mobil çalışmaya hazır, özelleştirmesi kolay uygulamalarla dolu Xerox® ConnectKey® Teknolojisi ile donatıldı.

Page 5: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

MOBİL BASKI – OFİSTEN BAĞIMSIZ ÇALIŞMA ÖZGÜRLÜĞÜ.

©2017 Xerox Corporation. Tüm hakları saklıdır. Xerox® logosu ve küre sembolü, ConnectKey,® VersaLink® ve “Set The Page Free”, Xerox Corporation’ın ABD ve diğer ülkelerdeki tescilli markalarıdır.

6 5 % B L A C K + . 2 5 s t r o k e 1 7 0 K e r n i n g 2 7 . 8 7 p t . s i z e

S E T T H E PA G E F R E Exerox.com.tr

Yeni Xerox® Versalink® C405 renkli çok fonksiyonlu yazıcı Yeni ofis asistanınızla tanışın. İşi, üretkenliğinizi arttırmak. Güvenli, bulut bağlantılı, mobil çalışmaya hazır, özelleştirmesi kolay uygulamalarla dolu Xerox® ConnectKey® Teknolojisi ile donatıldı.

Page 6: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

Bosch Güvenlik Sistemleri, perakendecilerin operasyon-larını, müşteri ilişkilerini ve satışlarını geliştirmeleri için, mağaza yoğunluğuna ilişkin değerli bilgiler sunan Mağa-za İçi Analizi çözümünü geliştirdi. Mağaza içi analizi ’nin bir parçası olan Bosch IP panoramik kameralar, mağaza-nın görüş alanını artırmak için kullanılıyor. Kameralar, müşterilerin konum verisini oluşturmak için Video Anali-zinden yararlanıyor. Bu veriler ileri işlemeye tabi tutul-mak üzere, alışveriş yapan kişinin gizliliğini koruyacak önlemlerin alındığı Bulut’a gönderiliyor. Bulut’ta veriler, perakendeciler ve operasyon yöneticileri için özelleşti-rilmiş web arayüzleri aracılığıyla paylaşılan performans sonuçlarına ve sanallaştırmalara dönüştürülüyor. Analiz-ler, satıcılar için, müşterilerin mağazada gezdikleri sürede davranışlarla ilgili bilgiler sağlıyor. Müşterilerin mağaza boyunca amaçlanan yolda hareket edip etmediklerini belirlemek için, satıcılara akış analizi gibi mağaza trafiği araçları sunuyor. Çözüm, müşterilerin nerede yürüdüğü-nü, durduğunu ve beklediğini göstererek, gerçek sayıya ve alışveriş yapan davranışına göre bağlılık süreleri ve oranları gibi performans ölçümleri sağlıyor.

Bosch ’tan Müşterilerin Davranışlarını Analiz Eden Çözüm

Türkiye’yi teknoloji alanında bir üst lige taşıyacak olan gelecek neslin bilişim de-haları, basit ve görsel bir programlama dili olan Kodu ile hazırladıkları “Yeni Nesil Turizm” temalı birbirinden yaratıcı ve eğlenceli oyunlarla Kodu Cup Türkiye 2017’de yarıştı. Microsoft Türkiye, QNB Finansbank ve Habitat Derneği’nin işbirliği ile hayata geçirilen Kodu Cup Türkiye 2017’de çocuklar, Minik Parmaklar Geleceği Programlıyor projesinde aldıkları kodlama eğitimi sonrası yarattıkları oyunlarıyla yarıştılar. Çocuk-lar, kodlamadaki hünerlerini Türkiye’nin turizmini merkeze alan oyunlara yansıttılar ve birbirinden eğlenceli oyunlar geliştirdiler. “Yeni Nesil Turizm” temasıyla düzen-lenen yarışmada finale kalan 8-11 yaş aralığında beş, 12-14 yaş aralığında beş olmak üzere toplam 10 ekip “Ekoturizm” konusunda projelerini alanında uzman isimlerden oluşan jüriye sundu.

Geleceğin Bilişim Dehaları Kodu Cup ’ta Turizm İçin Kod Yazdı

Dünyada girişimcilere en fazla kaynak sağlayan ilk üç girişimcilik yarışması arasında yer alan Big Bang Star-tup Challenge bu yıl 6. kez birbirinden iddialı girişim-leri yatırımcılarla ve kurumsal şirketlerle buluştura-cak. İTÜ Çekirdek Erken Aşama Kuluçka Merkezi’nin düzenlediği etkinlik 23 Kasım’da Uniq İstanbul’da gerçekleşecek. Big Bang Startup Challenge’ta bu yıl “Etki” temasıyla bugünü ve yarını etkileyecek girişim-ler sahneye çıkacak. İTÜ ARI Teknokent bünyesinde bulunan ve Türkiye’de girişimciliğin yaygınlaşmasına önemli katkı sunarak, başarılı girişimcileri yatırımcı-lar ve kurumsal şirketlerle buluşturan İTÜ Çekirdek, girişimcileri proje aşamasından başlayarak, eğitimler, mentorluk, geniş network imkânı, çalışma alanları ve ürün geliştirmeye olanak tanıyan laboratuvar ile des-tekliyor. Bu kapsamda düzenlenen, Türkiye’nin her yerinden girişimcilere girişimlerini hayata geçirme fırsatı sunan Big Bang Startup Challenge’da bu yıl İs-tanbul Sanayi Odası, Uludağ Otomotiv Endüstrisi İh-racatçıları Birliği, Enerjisa, ING Bank, Türkiye Tekno-loji Geliştirme Vakfı, Hepsiburada, Cardtek, Monitise ve Turkcell Arıkovanı başta olmak üzere 40 kurumsal şirket, 14 yatırım ağı ve 10 bireysel yatırımcı destek olacakları girişimi sahneden açıklayacak.

Geleceği “Etki”leyecek Girişimler Sahneye Çıkıyor

haberler

6

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Bulut_Satis_BTGunlugu.pdf 1 11.08.2017 10:19

Page 7: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Bulut_Satis_BTGunlugu.pdf 1 11.08.2017 10:19

Page 8: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

8

Xerox, orta ve büyük ölçekli çalışma grupları için yeni nesil çok fonksiyonlu ofis asistanları Xerox AltaLink C8000 ve Xerox AltaLink B8000 Türkiye’de kullanıma sunuyor. Xerox ConnectKey 2017 yazılım platfor-muna sahip Xerox AltaLink B8000 ve C8000 serisi çok fonksiyonlu ofis cihazları, yüksek kişiselleştirme imkanlarıyla çalışma grupları için birer ofis asistanı gibi çalışıyor. Xerox AltaLink C8000 serisi cihazlar renkli baskı özelliği, Xerox AltaLink B8000 serisi ofis cihazlar ise siyah beyaz baskı özelliği ile birbirinden ayrılıyor. Xerox AltaLink C8000 serisi ürünler, Xerox AltaLink C8030, Xerox AltaLink C8035, Xerox AltaLink C8045, Xerox AltaLink C8055 ve Xerox AltaLink C8070 ürünlerinden oluşuyor. Seçilen modele bağlı olarak dakikada 30 sayfadan 70 sayfaya kadar renkli baskı alma imkanı veren Xerox AltaLink C8000 serisi çok fonksiyonlu renkli ofis cihazları, dakikada tek taraflı 80 sayfa, çift taraflı olarak ise 139 sayfaya kadar dokü-man tarayabiliyor. Seçilen modele bağlı olarak siyah beyaz yazdırma işlemleri için ilk sayfa çıktısı alma süreleri 4.7 saniyeden 5.3 saniyeye kadar değişkenlik gösterirken, siyah beyaz fotokopi işlemleri için bu süreler 5.7 saniye ve 6.7 saniye aralığında değişkenlik gösteriyor. Xerox AltaLink C8000 serisi çok fonksiyon-lu ofis cihazları, model fark etmeksizin kullanıcılara 1200×2400 dpi yüksek kalitede baskı çözünürlüğü sağlıyor. Xerox AltaLink B8000 serisi siyah beyaz çok fonksiyonlu ofis cihazları ise, Xerox AltaLink B8045, Xerox AltaLink B8055, Xerox AltaLink B8065, Xerox AltaLink B8075 ve Xerox AltaLink B8090’dan olu-şuyor. Seçilen modele göre dakikada 45 sayfadan 90 sayfaya kadar baskı alınabiliyor. Yazdırmanın yanı sıra fotokopi, faks ve tarama fonksiyonlarına da sahip olan Xerox AltaLink B8000 serisi çok fonksiyonlu ofis cihazları, tek taraflı olarak 140, çift taraflı olarak ise 200 sayfaya kadar tarama gerçekleştirebiliyor.

Xerox AltaLink B8000 ve Xerox AltaLink C8000 Türkiye’de

Türk Telekom iştiraki İnnova, Stevie Awards for Great Employers 2017 organizasyonunda, İnsan Kaynakları ala-nında Sıradışı Liderler Gelişim Programı ile 3 ayrı ödülün sahibi oldu. İnnova, insan kaynakları alanında ilk defa uluslararası bir platformda ödül kazanma başarısını elde etti. İnnova İnsan Kaynakları tarafından İnnova yöne-ticileri için geliştirilen “Sıradışı Liderler Gelişim Prog-ramı”, dünyanın en prestijli ödül organizasyonlarından olan Stevie Awards for Great Employers (Stevie Ödülleri En İyi İşveren Kategorisi) kapsamında, 3 dalda ödüle layık görüldü. Birçok güçlü uluslararası proje arasından sıyrılmayı başaran İnnova Sıradışı Liderler Gelişim Prog-ramı, 22 Eylül’de New York City’de gerçekleştirilen ödül töreninde açıklanan sonuçlara göre, farklı kategorilerde 3 ayrı ödülün sahibi oldu. Ödül töreninde açıklanan so-nuçlara göre İnnova, birçok uluslararası proje arasından seçilen ve başarıya ulaşan projeleri ile “Problem-Solving Training – Problem Çözme Eğitimi” kategorisinde Altın Ödül’ün, “Interpersonal Skills Training – Kişilerarası Ye-tenek Eğitimi” kategorisinde Gümüş Ödül’ün, “Professio-nal or Legal Training – Profesyonel ya da Yasal Eğitimler” kategorisinde ise Bronz Ödül’ün ödülün sahibi oldu.İnnova Genel Müdürü Aydın Ersöz, kazanılan üç önemli ödül ile ilgili olarak; “Küresel anlamda İnsan Kaynakları alanındaki en prestijli ödül organizasyonlarından birin-den başarıyla dönmüş olmak bizler için de gurur vesilesi. Türk Telekom’un da sinerjisiyle teknolojiyi müşterile-rimiz için olduğu kadar, çalışanlarımız için de çok daha verimli bir araca dönüştürme hedefiyle çalışmaya devam ediyoruz. İnsan Kaynakları alanında da teknolojinin gele-ceğine katkı sağlamak amacıyla, birçok projeyi özenle hayata geçiriyoruz. Bu çalışmalarımızın uluslararası plat-formlarda ödüllerle taçlandırılması bizleri motive ediyor ve gelecek projeler için de daha fazla güç veriyor.” dedi.

İnnova, 2017 Stevie Awards ’dan 3 Ödülle Döndü

haberler“Destek”

yaz, 8728’e mesaj at!

22x27.indd 1 04/07/2017 20:12

Page 9: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

“Destek” yaz, 8728’e

mesaj at!

22x27.indd 1 04/07/2017 20:12

Page 10: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

10

haberler

Amerikan DARPA (İleri Savunma Araştırma Projeleri Ajansı); endüstriyel üretimde karşılaşılan zorlukları azaltacak, ürün tasarım ve üretim süreçlerini geliştire-rek ürünlerin piyasaya çıkış süresini kısaltacak yeni bir dijital üretim yöntemi geliştirme projesini Xerox PARC’a verdi. Xerox’un ünlü AR-GE Şirketi PARC, Intact Soluti-ons şirketi ve Oregon Devlet Üniversitesi, günümüzün endüstriyel üretim ve ürün tasarım platformlarında yaşanan zorlukları ve aksaklıkları ortadan kaldırabilecek inovatif bir yaklaşım geliştirmek üzere Amerikan DARPA tarafından görevlendirildi. Amerikan DARPA tarafından fonlanacak, Xerox PARC laboratuvarlarında geliştiri-liecek inovatif yaklaşım, üretimle ilgili tasarımcılara ve mühendislere farklı yetenekler ve araçlar kazandırır-ken, herhangi bir ürünün erken tasarım safhalarından, üretim süreçlerine kadar her aşamasında tam otomatik bir dijital üretim süreci içinde üretilmesini sağlayacak. Proje sonunda bir ürünün piyasaya çıkış süresini azal-tacak ve ürün kalitesi ile ilgili sorunları önceden tanım-layacak bir yaklaşıma ulaşılmak isteniyor. Xerox PARC öncülüğünde geliştirilecek bu yeni teknolojik yaklaşım ile üretim aşamasında karşılaşılan zorluklar ve şirket-ler için büyük maliyetlere sebep olan hatalı denemeler en aza indirgenecek ve ürünlerin piyasaya çıkış süresi kısalacak. Erken tasarım aşamalarında olan bir ürünün

fabrikasyon aşamasına geçiş sürecini büyük ölçüde kısaltacak olan bu teknolojik yaklaşım, tasarım safha-sında üretimin her türlü aşamasını öngörerek analizler yapmayı, ürün kalitesini de maksimum seviyeye çıkar-mayı sağlayacak. FIELDS programının bir parçası olarak, Xerox PARC, mevcut bilgisayar destekli tasarım teknolo-jilerinin limitlerini aşmayı, üretim biçimlerine entegre ürün tasarımlarını verimli, hızlı bir şekilde sentez ve analiz edebilmeyi hedefliyor. Xerox PARC bu projede, Intact Solutions şirketi ve Oregon Eyalet Üniversitesi ile birlikte çalışacak, yüksek performanslı hesaplama kabiliyetlerinden yararlanabilmek için tasarlanmış yeni bir bilgisayarlı tasarım teknolojisi geliştirecek.

DARPA’dan PARC’a Endüstri 4.0 Görevi

Hitachi Ltd., Hitachi grup şirketlerinin inovasyon, geliştirme ve tecrübe alanındaki geniş portföyünden faydalanarak, ticari ve endüstriyel şirketlere veri odaklı çözümler sunmak üzere Hitachi Vantara adında yeni bir şirket kurduğunu duyurdu. Yeni şirket, Hitachi’nin operasyonel teknolojiler (OT) ve bilişim tek-nolojileri (BT) alanındaki sosyal inovasyon alanındaki kabili-yetlerinden yararlanmak üzere, Hitachi Data Systems, Hitachi Insight Group ve Pentaho’nun faaliyetlerini Hitachi Vantara adıyla tek çatı altında birleştirecek. Hitachi, finans, kamu, üre-tim, enerji ve ulaştırma gibi sektörlerde yüz yılı aşkın süredir bir lider olarak; şehirlere, sanayi operasyonlarına ve dünya çapında birçok şirkete fayda sağlayan çözümler sunu-yordu. Pazara kurumsal şirketlerin iş yapış şekillerini dönüştürmüş olan BT uygulamaları, analitik, içerik, bulut ve altyapı çözümleri getiren şirket, 50 yıldan uzun bir zamandır BT alanında da bir lider olarak faaliyetlerini sürdürüyordu. Hitachi’nin OT alanındaki geniş kapsamlı tecrübesi ile BT ürün ve hizmetleri alanında kendisini kanıtlamış yenilikçiliğiyle birleştiren Hitachi Vantara, müşterilerinin karşısına veri alanında bugüne kadar tek bir şirket çatısı altında görülmemiş bir şekilde güçlü bir iş ortağı olarak çıkıyor. Hitachi Vantara, müşterilerine ellerindeki veriden en üst düzeyde fayda elde etmek konusunda benzersiz bir şekilde yardım edebilecek. Pazara yeni veri odaklı çözümler ve hizmetler getiren Hitachi Vantara, müşterilerinin faaliyetlerine ve topluma yarar sağlayacak somut sonuçlar elde etmelerine yardımcı olacak.

Hitachi Yeni Dijital Şirketi Hitachi Vantara’yı Duyurdu

Page 11: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

11

BT YöneticileriBu Adreste Buluşuyor

Page 12: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

12

NetApp, yaptığı açıklamada pazarda erişime sunulan ilk NVMe-erişimli çözümün ve NetApp Converged Infrastructure Solution for Data Analt-yics’in (Veri Analitiği için Bütünleşik Altyapı Çözümü) de dahil olduğu büyük veri analitiği portföyüne yeni yazılımlar ekleyip fiyat/perfor-mans alanında rekorlar kıracak güçlü sistemini tanıttı. Çözüm ve yazılımlar şunları kapsıyor: NetApp E570 baştan aşağı flaş sistemi – depolama sektörünün SPC-1 ve SPC-2 temel ölçü testleri-nin gösterdiği üzere fiyat/performans endeksinde lider olan bu çözüm. Özellikle büyük veri anali-tiği, teknik programlama ve video takip sistemi gibi performans yoğunluklu iş yükleri için tasar-lanan 4. nesil baştan aşağı flaş düzeni 21 GBps’a çıkan bant genişliği, 1M aralıksız IOPS, 100-altı mikro-saniye gecikme süresi ve InfiniBand ile uygulama çevikliği ve analitiği artıracak 100 Gb NVMe desteğinden oluşan hepsi bir arada 2U paketini kullanıcılarına sunuyor. Sistem ayrıca 1.8 PB’ye kadar ölçeklenebilecek 2U modüler yapı taşı ile 367 TB ham flaş kapasitesini destekliyor. NetApp E5700 Series hibrit-flaş sistemi – modern kurumsal uygulamalar ile mükemmel uyum içinde çalışan hibrit flaş sistemi sayesinde performansı yükseltip yoğunluğu artırırken InfiniBand üze-rinde 100 Gb NVMe desteği sağlıyor. SANtricity Cloud Connector – Data Fabric yetkinliklerini E/EF Series sistemlerinden buluta düşük masraflı yedekleme ve kurtarma seçeneğiyle ulaştırıyor. NetApp Converged Infrastructure Solution for Data Analytics – En son depolama, ağ oluşturma ve sunucu teknolojilerini bir araya getiren bu çö-züm testleri yapılmış, ön onaylı referans mimarisi ile veri analitik ortamlarının kurulumunu basit hale getiriyor.

NetApp Daha Hızlı Kararlar Almak İsteyen Şirketlerin Yanında

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu 2017 ikinci çeyrek pazar verilerini açıkladı. Buna göre, elekt-ronik imza sayısı 2.493.101’e, mobil imza sayısı ise 458.726’a ulaştı. Toplamda 2.951.827 elektronik serti-fika oluşturuldu. E-devlet kullanıcı sayısı 34 milyonu bulmuş durumda. Elektronik imza ve mobil imza ile yapılabilecek işlemler her geçen gün artıyor. E-imza ve mobil imzanın kullanılacağı alanların genişleme-si, kullanıcı sayısını da artırıyor. Kimlik doğrulama, bankacılık, e-devlet, ihracat, eğitim, sağlık gibi işlem-lerde kullanılan e-imza; zaman, iş gücü ve maliyet avantajlarını beraberinde getiriyor. E-imza ile adres değişikliği bildirimi ve iş yeri adresi değiştirme gibi işlemler de kolayca yapılabiliyor. BTK verilerine göre, 2017 yılının ilk çeyreğinde 2.379.490 olan elektronik imza sertifika sayısı, ikinci çeyrekte bir önceki döne-me oranla yüzde 4,8 artarak 2.493.101’e yükseldi. İlk çeyrekte 450.038 olan mobil imza sertifika sayısı ise yüzde 1,9 seviyesinde artış göstererek 458.726’e ulaş-tı. E-imzanın tasarruf, zaman ve operasyon verimliliği ile ekonomiye çok yönlü katkı sağladığını belirten E-GÜVEN Genel Müdürü Can Orhun, “Kurumlar sis-temlerini elektronik ortama taşıyor. Bireysel kulla-nıcılarda artan bir bilinç ve farkındalık söz konusu. E-imza ve mobil imzanın kullanım alanları ise her geçen gün artıyor. Bu üç gelişme, imzaların dijitale ta-şınmasını hızlandıran en önemli faktörler arasında. İş ve işlemler, günümüzün teknolojisiyle ofise gitmeden de kolayca yapılabiliyor. İşletmeler bu sayede operas-yonel süreçlerini kısaltıp çalışanlarının verimliliğini maksimum seviyede tutmayı hedefliyor.” dedi.

Mobil ve Elektronik İmza Sayısı Üç Milyona Yaklaştı

haberler

Page 13: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
Page 14: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

14

haberler

Türkiye ve Avrupa’daki fintech şirketlerinden biri olan ininal ’ın geçtiğimiz ay tüm start-up ve kurum-sal şirketlere yönelik başlattığı API servisi büyük ilgi topladı. Daha ilk ayında 1000 geliştirici, sistemde kayıt açıp servisler için erişim talebinde bulundu. “Finansal servisler genellikle regülasyonlara ve zorunlu işletme lisanslarına tabi olup dışarıdan erişime kapalı servisler olsalar da bankacılık servislerine dışarıdan erişim sunan API’ler şu anda Avrupa’da ve Türkiye’de en çok konuşu-lan konuların başında geliyor.” diyen ininal’ın CEO’su Ömer Suner sözlerine şunları ekledi: “API’lerimizi açalı daha bir ay bile olmadan geliştiricilerin gösterdiği büyük ilgi bu mutluluğumuzu daha da artırdı. Birçok banka ve finans kuruluşunun yakın gelecekte kendi API’lerini yayınlaması bekleniyor, bu durumun ortaya çıkaraca-ğı rekabette yazılımcılar ve girişimciler için en önemli karar noktası ise sunulan API’lerin becerileri olacak. Bu düşünceyle, ininal’a eklediğimiz her yeni fonksiyonu API’mize de ekleyerek kısa sürede 1.000’den fazla kayıtlı geliştirici sayısına ulaşmayı başardık.”

ininal, API Servisiyle İlk Ayında 1000 Geliştiriciye Ulaştı

Epson iş yaşamına yönelik projeksiyon çözümlerine bir yenisini daha ekledi. Ofis kullanımı odaklı yeni model EB-U42, hareket denetimi, ekran aynalama ve kablosuz sunum özellikleriyle toplantıların kalitesini yükseltiyor. Full HD Wi-Fi yeni model ile 300 inçe varan ölçeklenebilir ekranlarda sunum yapmak mümkün. Ekonomik modda kullanıldığında 10.000 saate varan lamba ömrüyle iddialı olan EB-U42 çoklu bağlantı seçenekleriyle mobil cihazlar, dizüstü bilgi-sayar veya USB’den sunum yapmayı kolaylaştırıyor. Epson EB-U42’nin bölün-müş ekran özelliğiyle aynı anda iki kaynaktan görüntü yansıtmak da mümkün.15.000:1 kontrast oranına sahip olan cihaz, Epson’un Eşit Oranlı Renkli ve Be-yaz Işık Çıkışı (CLO) teknolojisine sahip. Bu sayede en aydınlık ortamlarda dahi renkler net ve canlı. Ürğnğn tavsiye edilen perakende satış fiyatı 760 Euro+KDV

Epson’dan Yeni Iş Projektörü: EB-U42

Siber suçlular, daha az yıkıcı, daha gizli ve çoğun-lukla kârlı başka operasyonlar da sürdürüyorlar. Onlardan biri de, zararlı yazılımlar kullanarak; Feathercoin, Litecoin ve Monero gibi sanal para üretmek. Kripto para madenciliği olarak tanımla-nan bu olguya dikkat çeken antivirüs yazılım ku-ruluşu ESET, Monero para birimi üretmek için eski ve güncel olmayan Windows web sunucularının kullanıldığını tespit etti. Siber saldırganlar bunu başarmak için, açık kaynak kodlu yasal Monero ma-denciliği yazılımını değiştirerek, güncellenmemiş dolayısıyla yaması eksik ve eski (Windows Server 2003) sunucularda yer alan Microsoft IIS 6.0’a ait bilinen bir güvenlik açığını kullanıyor. İlk tespitlere göre, bu operasyonun arkasındaki dolandırıcılar, üç ay boyunca enfekte yüzlerce makineden oluşan bir botnet oluşturmuşlar ve 63 bin dolar değerinde Monero üretmişler. ESET kullanıcıları, bilgisayarları yamalı olmasa bile bu açığın sömürülmesine karşı korunuyorlar. ESET, madencilerin zararlı dosyaları-nı Win32 / CoinMiner.AMW truva atı ve ağ katma-nında bulaşma denemelerini de webDAV / Exploi-dingCan olarak tanımlıyor ve engelliyor.

Sanal Kalpazanlara Dikkat!

Page 15: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017
Page 16: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

söyleşi

Türkiye’nin en hızlı büyüyen veri merkezlerinden biri olan Radore’nin Genel Müdürü Sadi Abalı ile Keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Detaylar sizin için

hazırladığımız söyleşimizde…

2018 Yılı İçerisinde Esnek Kullanıma Olanak Sağlayan Platform Servislerimizi Duyuracağız

Radore Veri Merkezinin yapısın-dan bahsetmeniz mümkün mü?

Radore Veri Merkezi olarak 3000 m2 ‘ye yakın bir alana sahibiz. Bunun 1040 m2’si veri merkezi; yani beyaz alan dediğimiz, sistem koyabildiği-miz, hizmet verdiğimiz alanlardan oluşuyor. Bu 1040 m2 alana, jene-ratör, kesintisiz güç kaynağı vs. bu tür altyapı alanları dahil değil. Bu alanın tier2 ve tier3 standartların-da olmak üzere iki bölüm şeklinde konfigürasyonu yapılmış durumda. Tier2 biraz daha uygun fiyatlı, biraz daha düşük uptime garantisi olan altyapımızın bulunduğu bölüm. Tier3 ise daha yüksek uptime ga-rantisiz sunduğumu her şeyin çift olduğu %99,99 garanti verdiğimiz alan. Ama aslında her ikisi içinde şunu söyleyebilirim ki şu ana kadar çalışma oranımız pratikte %100’dür. Ancak sözleşme kapsamın da verdiğimiz garantiler fiyat unsuru olarak kullanıcılarımıza yansı-yabiliyor. Yine sahip olduğumuz standartlardan söz etmek gerekirse: Bizim için çok önemli olan güvenlik yönetimi standarttı ISO 27001 ve PCI DSS kredi kartları gibi ödeme sistemleri için klasikleşmiş olan ISO 9001 standartlarına sahibiz Bunun yanında hali hazırda çalışmalarımı-zı sürdüğümüz ISO 20000 standardı bulunmakta. Bu standart servis yönetim süreçleri için çok önemli.

Biz de bu durumu formel bir yapıya kavuşturmak ve sertifikalandırmak üzere çalışmalara başladık. Yıl so-nuna kadar bunu tamamlayacağız. İş sürekliliği konusunda da çalışma-larımız devam ediyor. Bu durumu da sertifikaya bağlamak üzere (ISO 22301) yola çıktık. Şehrin merkezin-de yer alan bir veri merkeziyiz. Ula-şımımız son derece kolay. Otopar-kıyla ve toplu taşıma imkanlarıyla bakıldığında gerçekten çok uygun bir konumda. Bunun dışında Tür-kiye’nin iş merkezi diyebileceğimiz Levent’te yer alıyoruz. Telekomü-nikasyon altyapılarına çok yakınız. Şirketlere çok yakınız. Bu açılardan bakıldığında altyapı özelliklerimiz bizi farklı kılıyor diyebilirim.

Radore olarak sağladığınız hizmet ağırlıklı hangi sektörler tarafından kullanılıyor?

Sektör farkı gözetmiyoruz. E-ticaret oyuncuları genellikle bizi çok tercih ediyor. Oyuncular biliyorsunuz artık iş dünyasından daha kritik nere-deyse herhangi bir kesintiye veya performans düşüşüne tahammüllü yok. Altyapımızın çalışabilirliğinden ve performansından memnunlar ki uzun süredir bizimle olan çok büyük oyuncular var. Bunun dışında perakende sektöründe çokça tercih ediliyoruz. E-ticaret dünyasının çok büyük çoğunluğu bizi tercih ediyor.

Bunların dışında irili ufaklı birey-sel kullanıcılar, irili ufaklı şirketler veri merkezi için bizim altyapımızı kullanıyor. Felaketten kurtarma için Radore’yi kullanan çok sayıda şirket var. Ayrıca inşaat ve bilişim sektör-leri gibi birçok alanda müşterimiz var. Radore olarak yaklaşık 3500 müşteriye hizmet sağlıyoruz.

Bir kurum için veri merkezi neden önemli? Sağladığınız hizmetlerin kurumlara faydala-rı neler?

Biliyorsunuz şirketler gittikçe dijital ortama, elektronik iş süreçlerine bağımlı hale geliyor. Hem verilerin saklanması hem de işlerin akışı tamamen dijital ortamda gerçekle-şiyor ve dijital ortamın çalışmadığı durumda da bütün süreçler aksa-yabiliyor. Kamyonların sevkiyatı-nın yapılamaması, kasa önünde kuyrukların oluşması, hatta satış-ların tamamen durması vb. böyle onlarca yüzlerce örnek bir çırpıda sayabiliriz. Bu yüzden iş süreçle-ri, işin sağlıklı olarak yürütülmesi kullanılan uygulamaların sürekli çalışmasına bağlı. Uygulamaların çalışması da tabi ki sunucuların, ağın çalışması anlamına geliyor. Bunu belki bazı büyük şirket grup-ları kendi bünyelerinde kurduk-ları bazı şirketlerle bir yere kadar sağlıyor olabilir. Bu da demektir ki

16

Page 17: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

aslında bir risk taşıyorlar yani her ne kadar bir şekilde çok büyük bir sıkıntı yaşamadan bu altyapılar çalışa geldiyse de aslında her an büyük bir kesinti yaşayabilirler. Bu işi profesyonellik alanı olarak edinmiş olan benimsemiş olan veri merkezleriyle ve bunların tabi ki iyi kurgulanmış altyapılara sahip olanlarıyla, iyi kurgulanmış perso-nel ve organizasyon yapısına sahip olanlarına, işi ciddiye alıp sertifi-kalara sahip olup bunlara uyumlu olarak işletenlere gidip hizmet almak en doğrusu. Bu yapıldığın-da kesintisiz hizmet en azından enerji, iklimlendirme, güvenlik anlamında sağlanabilir ve şirketler de kendi uygulamalarını kendi iş süreçlerine ve hizmet aldıkları bu veri merkezi ile olan ilişkilerini yö-netmeye odaklanabilirler. Doğrusu da budur. Veri merkezi işletmeler için bir araç olarak görülmelidir. Amaç haline gelirse şirket içinde herkes topraklamayla, jeneratörle, jeneratörün mazotuyla, bozulursa ne yaparız diye uğraşacağına bu işi iyi yapan, aynı zamanda bağlantı imkânları geniş olan yedekliliği açısından da iyi durumda olan veri merkezleriyle çalışmaları çok daha doğru olur. Sonuçta, oluşabilecek bir riskin lira-kuruş olarak müşteri sayısı-müşteri memnuniyeti olarak bir karşılığı vardır. Bu hesaplandı-ğında yapılacak böyle bir çalışma-nın en doğrusu olduğu görülebilir. Biz de bu gibi konularda şirketlere yardımcı oluruz. Geldiklerinde bir veri merkeziyle çalışmanın ne anlama geldiğini, artılarının ne olacağını çok iyi anlatma imkanı-na sahibiz. Gelip veri merkezimizi gören firmalar kendilerinin bunu yapmalarının çok zor olduğunu hemen gözlemleyebiliyorlar.

Radore, gelecek için hangi alanlarda yatırım yapıyor? Önümüzdeki günlerde hizmet-lerinizi alan kullanıcılar ne gibi yeniliklerle karşılaşacaklar?

Şu anda bir değişim geçirmiş durumdayız. Sunucu barındırma Radore’nin hizmetleri arasında yer alıyor, fakat iki senedir bulut sunu-cu ve yönetilen hizmetler alanında da faaliyet gösteriyoruz. Bu konu-larda oldukça iyi ilerlemeler kay-dettik. Bu bizim kurumsal pazarda büyüme stratejimizin gereksinim-leri doğrultusunda yapılmış olan bir çalışmaydı. Ama gördük ki bunlar-da yetmiyor. Şirketlerin platform hizmetlerine ve esnek kullanım imkanına ihtiyaçları var. Bu ihtiyaç gittikçe de artıyor. Uzun süredir bu alanlarda yoğun çalışmalarımız var, büyük ölçüde de bu çalışmalarımızı hayata geçirdik ve kullanıcılarımıza hizmet olarak sunduk. Online satış yapılabilen sunucular ve kurulum seçenekleri de yine hizmetleri-miz arasında yer alıyor. Bu alanda kullanıcılar online olarak işlem-leri sürdürüp konfigürasyonlarını

değiştirilebilmek gibi seçenekle-re sahip olabiliyorlar. Amacımız müşterilerimizin herhangi birisine bağlı olmadan Radore.com üzerin-den maksimum esneklik ve maksi-mum yönetim imkânı sağlanarak işlemlerini hızlıca yapabilmesi. Bu alanda elektronik akışta çok önemli. Alınan hizmetlerin elektronik akış üzerinden muhasebeye ulaşması ve tabi ki bu elektronik akış üzerinden de sistemler üzerinden tanınarak hizmetlerin kullanıcıya sunulması. Aynı şekilde bir satıcı arkadaşı-mızla da temasa geçildiğinde yine aynı elektronik akış üzerinden sunucular, ağ kapasitesi, güvenlik hizmetleri, yönetilen hizmetler tanımlanabiliyor. Bu çalışmalar şu anda devam ediyor. Projemizi büyük ölçüde tamamlamış durum-dayız. 2018 yılı içerisinde esnek kullanıma olanak tanıyan platform servislerimizi duyuracağız. Sadi A

BALI R

adore Genel M

üdürü

17

Page 18: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

18

haberler

Turkcell’in inşa ettiği ve teknolojiyle donatılan Sâmiha Ayverdi Anadolu Lisesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı törenle eğitime açıldı. Turkcell, 23 yıldır eğitime verdiği desteğine bu yıl da devam ediyor. Milli Eğitim Bakanlığı ve İstanbul Valiliği ile imzalanan protokol çerçevesinde başlatılan okul yenileme ve yapım çalışmalarına üç proje daha eklendi. Turkcell, Sâmi-ha Ayverdi Anadolu Lisesi ve Fatih Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni baştan sona teknolojiyle donattı. Turkcell’in yapımını üstlendiği Eyüp’teki Vatan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi de eğitim hayatına başladı. Okulların resmi açılışı da, önceki gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle gerçekleştirildi. Erdoğan, Fatih’te okuduğu ve kendi adını taşıyan İmam Hatip Lisesi’nin açılışını yaptıktan sonra, Sâmiha Ayver-di Anadolu Lisesi’nin açılış kurdelesini kesti. Erdoğan, yaptığı konuşmada eğitime katkılarından dolayı Turk-cell’e teşekkür etti. Turkcell’in eğitim hayatına tekrar kazandırdığı Sâmiha Ayverdi Anadolu Lisesi, önemli bir yazarın ismini taşıması anlamında da ayrı bir yere sahip. 1905-1993 yıllarında yaşayan Sâmiha Ayverdi ‘tasavvuf, tarih şuuru ve medeniyet inşası’ konularında sayısız eseri edebiyat dünyamıza kazandırdı. Kültür hayatına sadece kitaplarıyla değil, yaptıklarıyla da hizmet eden Sâmiha Ayverdi, Mevlana ve Yunus Emre gibi evrensel

nitelikte iki insanı da genç nesillerin tanıması ve anla-ması yolunda ilk adımları atan kişi oldu. Sâmiha Ayverdi, Konya’da daha sonra şöhret bulacak olan Şeb-i Aruz Merasimleri yani Mevlana’yı Anma Törenlerinin 1954’te başlatılması için de öncülük eden isimlerden biriydi. 2017-2018 Eğitim-Öğretim döneminde kapılarını açan Sâmiha Ayverdi ile Fatih ve Vatan Anadolu liseleri, çağın modern sistemleri ile donatıldı. Okullar açık-kapalı spor salonlarından tam teşekküllü konferans salonuna, la-boratuvar alanlarından akıllı tahta uygulamasına kadar öğrencilerin tüm ihtiyaçlarını sağlıklı biçimde karşılaya-cak şekilde inşa edildi.

Turkcell ‘den Eğitime Dev Destek

Facebook, insanların asılsız haberleri tespit etmesine yardımcı olacak yeni bir eğitim aracı Asılsız Haberleri Tespit Etme Kıla-vuzu ‘nu Türkiye’deki kullanıcılarının hizmetine sundu. 5 Ekim 2017 tarihinden itibaren kullanıma açılmaya başlayan Asılsız Haberleri Tespit Etme kılavuzu, dikkat çekmesi amacıyla Türki-ye’de Facebook kullanan 44 milyon insanın Haber Kaynağı’nın en tepesinde belirecek. Asılsız Haberleri Tespit Etme kılavuzu gösteriminin üzerine tıklandığında ulaşılan Facebook Yardım Merkezi’nde; web uzantılarının kontrol edilmesi, kaynağın araştırılması ve söz konusu başlıkla ilgili diğer raporların aranması gibi konularda daha fazla bilgi ve kaynak yer alıyor. Facebook bu araçla hem platform içinde, hem de dışında insanlara asılsız haberleri tespit etme ko-nusunda yardımcı olmayı hedefliyor. İnsanların Facebook’ta doğru bilgi görmek istediğinin bilinciyle hareket eden Facebook, asılsız haberlerin Facebook topluluğuna zararlı olduğuna ve doğru bilgi akışını engellediğine inanıyor. Asılsız haberlerle mücadelede sürekli olarak yeni araçlar geliştiren Facebook’un bu çalışmalarının önemli parçalarından birini de insanların asılsız bir haberle karşılaştıklarında daha bilgili kararlar vermeleri-ne yardımcı olacak taktiklerin paylaşılması oluşturuyor. Asılsız haberlerle mücadele kapsamında Türkiye’de Kadir Has Üniversitesi ile işbirliği yapan Facebook, platformu kullanan insanlar için güvenli ve saygılı bir deneyim oluşturmaya yönelik çalışmalarını sürdürüyor.

Facebook ’tan Asılsız Haberleri Tespit Etme Kılavuzu

Page 19: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

19

Samsung’un yenilikçi teknolojileri ile tanışmak isteyen teknoloji meraklıla-rı, bir festival havasında açılışı yapı-lan Samsung Galaxy Studio’ya yoğun ilgi gösterdi. İstinyePark alışveriş merkezi içindeki geniş bir alana ku-rulan Samsung Galaxy Studio, daha önce Los Angeles, Madrid, Tokyo ve Dubai gibi dünyanın önemli şehirle-rinde teknoloji severleri ağırlamıştı. İstanbul’a ilk kez gelen Samsung Galaxy Studio deneyim alanını ziyaret edenler; başta Galaxy Note8 olmak üzere sanal gerçeklik gözlüğü Gear VR, 4K çözünürlükte 360 derece fotoğraf ve video çekebilen Gear 360 kamera ve kullanıcıları sağlıklı yaşama yönlendiren Gear Sport gibi ürünleri kişisel danışmanlar eşliğin-de yakından tanıma fırsatı buluyor.

Samsung Galaxy Studio’nun en çok dikkat çeken bölümlerinden biri-si olan Portre Havuzu’nda, Galaxy Note8 ile çekilmiş selfie fotoğrafları su dolu bir panel içindeki büyük bir ekranda yeniden oluşturuluyor ve kullanıcıların fotoğraflarını arkadaş-larıyla paylaşmasına olanak sağlanı-yor. Aynı anda Galaxy Note8’in suya ve toza dayanıklılığı da eğlenceli bir şekilde deneyimleniyor.

Galaxy Studio deneyim alanında Gear 360 kamera için özel olarak silindir şeklinde tasarlanmış çekim kabini ise içindeki sıra dışı ışık şovu eşliğinde 360 derece fotoğraf ve video çekim deneyimini renkli bir hale getiri-yor. Çekim kabinini deneyimlemek

isteyen teknoloji severler görsel bir ziyafet yaşarken eğlenceli anların 4K çözünürlükte ve 360 derece çekilmiş videosunu sosyal medya hesapların-dan paylaşabiliyor.

Oculus tarafından desteklenen kont-rol cihazına sahip yeni Gear VR sanal gerçeklik gözlüğü için tasarlanmış bölümde ise, ziyaretçiler 4D tiyatro keyfini sanal gerçekliğin büyüsüne kapılarak izliyorlar.

Samsung Galaxy Studio’nun Galaxy Fitness sağlıklı yaşam alanında yeni Gear Sport’un sporseverlere sunduğu kolaylıklar ilk elden tecrübe edile-biliyor. Galaxy Fitness alanındaki bisikletlerde ziyaretçiler nabızlarını ve yaktıkları kalori miktarını Gear Sport’un yeni tasarlanmış şık ekranın-dan anlık olarak takip edebiliyorlar.

7 - 28 Ekim tarihleri arasında ziyaret edilebilecek olan İstinyePark içindeki Samsung Galaxy Studio’da düzen-lenecek workshop ve etkinlikler ziyaretçilere keyifli anlar yaşatırken teknolojinin geldiği son noktayı da ilk elden yaşamalarını sağlıyor.

Samsung Electronics Türkiye’nin bugün duyurduğu yeni bir kampanya ile Samsung Galaxy Studio’yu ziyaret edenlerin en çok ilgi gösterdiği ürün olan yeni Galaxy Note8’i 16 Kasım’a kadar satın alacaklara kablosuz şarj standı hediye edilecek. Kampanyaya dâhil mağazalardan Galaxy Note8 alanlar, sadece 10 dakikalık şarj ile 120 dakika konuşma, 60 dakika video izleme ve 50 dakika yazışma imkâ-nı sunan hızlı şarj özelliğine sahip kablosuz şarj standına ücretsiz olarak sahip olabilecek.

Teknoloji Tutkunları Samsung Galaxy Studio’da Buluşuyor

özel haber

Samsung’un en son teknoloji ürünleri ile neler yapılabileceğini görmek isteyenler İstinyePark’ta kurulan Galaxy Studio’da keyifli bir

deneyim yaşıyor.

Page 20: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

20

Electrolux, Küçük Ev Aletleri ve Ev Konforu Ürünleri kategorisinde dünyadaki lider konumunu güçlen-dirmeye devam ediyor. Electrolux Türkiye, Doğu Avrupa bölgesinin önemli oyuncularından biri olarak son 2 yılda elektrikli süpürge kategorisinde ciro bazında yakaladığı yüzde 45’lik büyüme başa-rısını 2020’ye kadar iki katına çıkartmayı hedefli-yor. Elektrikli süpürge kategorisinde 2012 yılından bu yana ciro bazında sekiz kat büyüme yakalayan Electrolux Türkiye, 2018 yılında 2012 yılına kıyasla on kat büyüme hedefliyor. Electrolux’ün 2020 he-defi ise bugünkü ciro rakamını 2 katına çıkartmak. Electrolux Doğu Avrupa, Küçük Ev Aletleri ve Ev Konforu Grubu Genel Müdürü Heinz Daxecker, “Ele-ctrolux Türkiye, Doğu Avrupa bölgesinde elektrikli süpürgeler kategorisinde yüzde 30 oranında pazar payına sahip. 2017 Eylül ayında hayatımıza giren enerji etiketi uygulamasının ikinci fazıyla iki temel kriter öne çıkıyor: performans ve sessizlik. Bu iki kavramı sahiplenen bir marka olarak büyüme ivme-mizi inovatif ürünlerle daha da ileriye taşıyacağı-mıza inanıyoruz. Elektrikli süpürgede “Watt”ların düşürülmesiyle beraber daha iyi performans almak için birçok Ar-Ge yatırımı yapmanız gerekiyor. Bu yatırımlarda tabii ki ilk önce ürünün zeminle temas eden başlıklarının performansına önem vermek gerekiyor ki daha düşük “Watt”lı motorlarla tozu toplayabilsin. Halı performansında A sınıfını yaka-lamak oldukça zor bir kriter olmakla birlikte dün-yada 4A (AAAA)’yı yakalayan ilk firmayız ve bunu da ürün başlığı ve motor teknolojisiyle yapıyoruz. Enerji etiketinde yer alan sessizlik kavramı da çok önemli bir hale geliyor. Buna göre artık 80 dB (desi-bel) ses seviyesi üzerindeki ürünlerin satışı yapıla-mıyor. Ürün gruplarımız olarak piyasada ortalama-daki en sessiz ürün grubuna sahibiz” dedi.

Electrolux Türkiye 2020’ye Kadar İki Kat Büyümeyi Hedefliyor

Marka stratejisini, sloganını ve görsel kimliğini yenileyen Vodafone, 2009 yılındaki “Power to you” sloganından bu yana ilk kez marka kimliğinde büyük bir değişime gitti. Vodafone, tüm dünyada marka konumlandırma strate-jisini, sloganını ve görsel kimliğini baştan sona yeniledi. Böylece, Vodafone, 2009 yılındaki “Power to you” sloga-nından bu yana ilk kez marka kimliğinde büyük bir değişi-me gitmiş oldu. Vodafone’un yeni marka konumlandırma stratejisi, gelecek hakkında iyimser olunması gerektiği düşüncesine odaklanıyor. Şirketin “The future is exciting. Ready?” olarak belirlenen yeni sloganı, Türkiye’de “Ge-lecek heyecan verici. Hazır mısın?” şeklinde kullanılacak. Yeni görsel kimlikte ise 1998 yılında yaratılan ve Voda-fone’un simgelerinden biri haline gelen “ikonik logosu”, eskisine göre daha vurgulu bir biçimde kullanılacak. Yeni dönemde tüm pazarlama ve pazarlama iletişimi çalışma-larının merkezi tasarım ögesini oluşturacak. Logo, “ta-sarımda doğalcılık” akımına uygun bir 3D tasarım yerine yepyeni bir 2D tasarımla hazırlandı. Vodafone markasının faaliyet gösterdiği 36 ülkede birden uygulanacak olan yeni strateji, Vodafone Türkiye CEO’su Colman Deegan ve Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy’un katılımıyla düzenlenen toplantıda tanıtıldı. Vo-dafone Türkiye CEO’su Colman Deegan, şunları söyledi: “Gelecek hakkında iyimser olmak için pek çok nedenimiz olduğuna inanıyoruz. Bilim ve teknoloji alanında yaşanan inovasyonlar toplumsal gelişimi son derece olumlu yönde etkiliyor. Vodafone olarak, yıllardır dünyanın dört bir ya-nında milyonlarca insanın yaşam kalitesini yükselten ve iş yapış biçimlerini dönüştüren yeni teknolojiler sunma-nın gururunu yaşıyoruz. Yeni marka konumlandırmamız-la da yeni trendlerin yeniden şekillendirdiği dünyamızda müşterilerimizin ve toplumların uyum sürecine ve başarı-sına destek olmayı hedefliyoruz.”

Vodafone Tüm Dünyada Yeni Marka Stratejisini Duyurdu

haberler

Page 21: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

21

Dell EMC Forum 2017, İstanbul’da sektör profesyonellerinden oluşan, 1000’in üzerinde kişinin katılımıy-la gerçekleşti. Sinan Dumlu’nun açılış konuşmasıyla başlayan etkin-lik, Bertnard LaLanne’nin dijital dönüşüm konusunu her yönüyle ele alan sunumuyla devam etti.

Baş döndürücü bir hızda gelişen teknoloji dünyası, dijital dönüşü-mün temel unsur olacağı yeni bir çağın kapısını aralıyor. Teknoloji günümüzdeki beklentilerimizi tamamen değiştiriyor. Öyle hızlı olmaya alıştık ki akıllı telefonlar-dan önce 12 saniye olan ortalama dikkat süresi, 8 saniyeye kadar düştü.

Çalışanların da alışkanlıkları değiş-meye başladı. Çalışanların yüzde 80’i artık zamanlarının bir kısmını uzaktan çalışarak geçirmek istiyor. Kısa süre sonra çalışanların çoğu-nun uzaktan çalışması bekleniyor. Ürettiğimiz veri miktarı ise son 2 yılda hiç olmadığı kadar arttı. Öyle ki dünyada yaratılan verinin yüzde 90’ınını sadece son iki yılda ortaya çıkardık. IoT ile bu verinin daha da artmasını bekliyoruz. Artan veri beraberinde veri açıklarını ortaya çıkardı. 2016 yılında bir milyondan fazla kimlik bilgisi veri açıkları nedeniyle ortaya saçıldı.

Bu gelişmeleri yakından takip ede-bilmenin tek yolu ise dijital dönü-

şümü başarıyla gerçekleştirmekten geçiyor. Dell EMC Forum 2017’de konuşan Dell EMC Sistem Mühen-disliği Başkan Yardımcısı Bertrand LaLanne, “Dijital dönüşüm gün-lük hayatımızın içinde yer alırken en fazla iş hayatımızı etkiliyor. Çalışanların yüzde 60’ından fazlası fazla mesai yapmak durumunda kalıyor. Bununla birlikte 3’te 2’si bir şekilde evden de çalışmayı sürdürüyor. 9-5 ofiste vakit ge-çiren çalışanların sayısı azalıyor. Dışarıdan ve mobil çalışma sistemi arttıkça, çalışanlar da işletmeleri dönüştürüyor” dedi. LaLanne’nin verdiği bilgilere göre:

İnsanların yüzde 44’ü iş ortamının yeterince akıllı olmadığını düşü-nüyor. Millenials’ın yüzde 42’si teknolojik imkanları iyi olmayan işi bırakacağını belirtiyor. Milleni-als’ın yüzde 82’si iş seçerken tek-nolojinin kendilerini etkilediğini dile getiriyor. Millenials’ın yüzde 58’i artırılmış ve sanal gerçeklik gibi teknolojik uygulamaların yer aldığı iş yerlerini tercih edeceğini aktarıyor.

“Teknoloji insanları daha üret-ken yapmanın yanı sıra çalışırken daha mutlu olmalarını da sağlıyor” diyen LaLanne, en son teknolo-jilerle daha hızlı, daha üretken, daha düşük maliyetlerle ve daha kısa sürede işletmelerin başarılı olmasının mümkün olduğunu dile getirdi.

Dijital Dönüşüm Dell EMC Forum 2017 ’de Masaya Yatırıldı

özel haber

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de işletmelerin gündeminde yer alan dijital dönüşüm, iş yaşamını tamamen değiştirirken Dell EMC Forum

2017 ’de masaya yatırıldı.

Page 22: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

22

LC Waikiki, görme engelli bireylerin hayatlarında büyük bir kolaylık sağlayacak “LCW Sense” uygulama-sını hayata geçirerek dünyada bir ilke imza attı. Her anlamda “ulaşılabilir moda” kavramına öncülük eden ve liderliğinden aldığı güçle her kesimin ihtiyaçla-rını anlamaya ve destek olmaya çalışan marka, LCW Sense uygulamasını LC Waikiki Kurumsal İletişim ve Reklam Müdürü Sevda Malkoç, LC Waikiki Strateji ve Süreç Geliştirme Direktörü Sanem Tuna ve Altı Nok-ta Körler Derneği Ankara Şubesi’nden Avukat Sevgi Bulut’un katıldığı basın toplantısında tanıttı. Görme engelli bireylere tek başına alışveriş yapma özgürlüğü sunan LCW Sense uygulaması sayesinde giysinin rengi, deseni, kumaş türü, yıkama talimatları, fiyatı gibi tüm bilgilere kolaylıkla ulaşılabiliyor. Appstore, Google playstore’dan ücretsiz olarak cep telefonlarına indirile-bilen uygulama ile görme engelli bireyler, etikette yer alan bilgileri dinleyerek, kıyafetlerin yıkama talimatla-rını öğrenebiliyor, kombin oluşturabiliyor ve giysileri ayırt edebiliyorlar. Dünyada ilk kez hayata geçirilen bu uygulama ile LC Waikiki’nin liderliğine yakışır bir ça-lışmaya imza atmasından gurur duyduklarını belirten LC Waikiki Kurumsal İletişim ve Reklam Müdürü Sevda Malkoç, “Bugün dünyada 37 ülkede 800’ü aşkın mağa-zamızla her gün büyük bir müşteri kitlesiyle temasta-

yız; onların ihtiyaçlarını, taleplerini anlamaya ve buna cevap vermeye çalışıyoruz. Her gün, her yaş grubundan, toplumun her gelir seviyesinden milyonlarca kişiye hizmet veren LC Waikiki’nin odağında her şeyden önce “insan” yer alıyor. Kuruluşumuzdan bugüne en büyük hassasiyetimiz bu. İşte bu duyarlılığımız ve öncelikleri-miz doğrultusunda şirket değerlerimize gönülden ina-nan LC Waikiki Sosyal Sorumluluk Platformu Gönüllü-leri olan arkadaşlarımız, büyük emek verip dünyada bir ilk olan LCW Sense projesini hayata geçirdiler.”

Görme Engelli Bireyler İçin Yeni Uygulama: LCW Sense

Türkiye, kredi kartı kullanımında Avrupa’da 1. sırada yer alıyor. Her 2 kişiden 1’inin akıllı telefon kullandığı Türki-ye’de dijital ticaret büyük potansiyele sahip. iyzico, dijital ticaretin önündeki engelleri kaldıran ve online alışveriş deneyiminde devrim yaratan bir etkinliğe imza attı. 4 Ekim 2017’de Esma Sultan Yalısı’nda gerçekleştirilen iyziEvent’te iyzico’nun iki yeni ürünü tanıtıldı. Etkinlikte konuşma yapan iyzico CEO’su Barbaros Özbugutu, iyziLink ve iyziUp’ın dijital ticaretin önündeki engelleri kal-dıracağını belirtti. iyziEvent’te konuşma yapan iyzico CEO’su Barbaros Özbugutu, iyzico’nun kurulduğu günden beri dijital ticaretin önündeki engelleri kaldırmak için çalıştığının altını çizerek, Türkiye’nin dijital karnesiyle ilgili çarpıcı veriler paylaştı. Özbugutu, “Türkiye’de her gün daha fazla insan internete bağlanıyor. Akıllı telefon kullanımı artıyor. Artık 2 kişiden 1’i akıllı telefon kullanıyor. Kredi kartı kullanımı konusunda dünyadaki ilk 5 ül-keden biriyiz. Hatta Avrupa’da birinciyiz. Bu açıdan baktığımızda, dijital ticaret için büyük bir potansiyele sahibiz. Sektörün paydaşları olarak, hepimiz Türkiye’deki dijital ticaretin çok daha gelişmiş bir noktada olması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.Sözlerine KOBİ’lerin dijital ticaretteki önemiyle devam eden Özbugutu, “Artık internette olan her şirket, 24 saat içinde Sanal POS sahibi olarak dijital ticaretin bir parçası olabiliyor. KOBİ’ler, makro ekonomik büyümenin en önemli faktörlerinden biri. Fakat Türkiye’de KOBİ’lerin sadece yüzde 1,7’si dijital ticaret yapıyor. Dijital ticaret ekosisteminin daha da gelişmesi ve büyümesi için KOBİ’lerin dijitalleşmesi önemli bir adım” dedi.

Online Alışverişte Yeni Bir Dönem Başlıyor!

haberler

Page 23: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

23

ESET, dijital güvenlik konusunda müşterilerine daha geniş alter-natifler sağlayabilmek amacıyla dünyanın öncü DLP kuruluşu Safetica’nın çözümlerini hem glo-bal düzeyde hem de Türkiye’deki kurumsal müşterilerine sunmaya başladı.

Sızıntı Dışarıdan Çok İçeriden Gerçekleşiyor

Safetica için yapılan bir araştırma-ya göre; •Firmaların %78’i içeriden veri sızıntısına maruz kalıyor. •Çalışanların %60’ı gizli firma bil-gilerini kullanmayı ve paylaşmayı bir sorun olarak görmüyor.•Çalışanların %50’si işten ayrıldı-ğında bazı gizli firma bilgilerini de beraberinde götürüyor.

Hangi Veriler Kritik?

Sözleşmeler, stratejik planlar, teknik uzmanlık bilgileri, müşteri veritabanı, kişisel müşteri bilgile-ri, endüstriyel çizimler, projeler, muhasebesel kayıtlar ya da başka ticari bilgiler. Genelde tüm bunlar, firma dışına sızmaları durumunda şirkete zarar verebilecek gizli bilgi-ler içeriyor.

DLP Nedir?

Veri Sızıntısını Önleme (DLP-Data

Leak Prevention) çözümleri, iste-meden ya da kasıtlı olarak gerçek-leştirilen faaliyetler sonucunda firma dışına çıkmaması gereken kritik verilerin firma dışına sızdırıl-masını önleyen yazılımlardır.

Safetica Ne Yapıyor?

Safetica, sektör ayrımı yapmadan şirket güvenliği ilkelerini kulla-nıcı aktivitelerine uygulayabilen, kurumsal düzeyde tam kapsamlı bir DLP çözümü olarak öne çıkıyor. Planlı ya da yanlışlık sonucu olu-şan veri sızıntılarına, kötü niyet-lere köstebek eylemlere, verimlilik sorunlarına ve ‘kendi cihazını getir (BYOD)‘ uygulamalarının oluş-

turduğu güvenlik risklerine karşı koruyor.

Komple bir DLP çözümü olarak; Veri Sızıntısı Önleme, Cihaz Yönetimi, Verimlilik Analizi, Aktivite Rapor-lama, Yasal Uyumluluk ve Şifreleme özellikleri sunuyor.

Hangi Ölçekte Firmalar Faydalanabiliyor?

Safetica, her sektördeki her ölçek-teki firma için kullanışlı bir ürün olarak öne çıkıyor. Binlerce kullanı-cılı büyük kurumsal yapılar olduğu kadar, 30-100 kullanıcılı orta ölçekli şirketler de Safetica DLP hizmetini uygun maliyetle edinebiliyor.

Şirketinizde Veri Sızıntısı Önlemek Elinizde!

özel haber

Firmaların %78’i içeriden veri sızıntısına maruz kalıyor. Çalışanların %50’si ise işten ayrıldığında bazı gizli firma bilgilerini de beraberinde

götürüyor. Kritik bilgilerinin sızması, firmalar açısından hayati sorunlara neden olabiliyor.

Page 24: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

24

haberler

Dassault Systèmes 3 boyutlu tasarım ve mühendislik uygulaması portföyünün en yeni sürümü olan SOLI-DWORKS 2018 uygulamasının duyurdu. SOLIDWORKS 2018, her büyüklükteki işletmenin parçaları ve ürün-leri nasıl üreteceği konusunda tekrar düşünmesini ve günümüzün deneyim odaklı ekonomisinde yenilikçi fikirleri daha hızlı pazara sunmasını mümkün kılan, tasarım ve üretim süreçlerini entegre eden uçtan uca bir çözüm içeriyor. Yepyeni bir uygulama olan SOLI-DWORKS CAM 2018 sürümü ile duyurulan yenilikler arasında yer alıyor. Bu uygulama ile tasarımcılar ve mühendisler tasarımlarının nasıl hayata geçirilece-ğini daha iyi anlıyor, karar alırken daha fazla bilgiye ulaşıyor ve hızlı bir şekilde prototip parça üretebili-yor, böylece kalite, maliyet ve teslimat kontrol altında tutuluyor. Bu uygulama aynı zamanda saatler değil sa-niyeler içinde otomatik olarak tasarlanan ve program-lanan özel parçalarla ekiplerin “sipariş üzerine üretim” stratejilerini uygulamasını mümkün kılıyor.

Dassault Systèmes, SOLIDWORKS 2018'i Tanıttı

BKM Express 5’inci yaşını kutluyor. Türkiye’nin ilk dijital cüzdanının hızlı, güvenli ve kolay alışverişin yanı sıra 5 yılda getirdiği tüm yenilikler, 5 Ekim’de düzenlenen basın toplan-tısında anlatıldı. BKM Dijital Çözümler Genel Müdür Yardımcısı Serkan Yazıcıoğlu, basın toplantısında şunları söyledi: “BKM bünyesinde 5 yıl önce 5 işyeri ve 9 bankayla başlayan bu yenilikçi girişim, günümüzde 17’si banka, biri banka dışı olmak üzere 18 kurum, 24 binin üzerinde iş yeri ve 1,5 milyonun üzerinde kullanıcıyı kapsayan dev bir ekosisteme dönüştü. Türkiye’de ödeme için kullanılan kartların %99’unu tanımlayabildiğimiz bir dijital cüzdanı-mız var. Bugün 5 yıllık sürecin bizi getirdiği noktayı ve BKM Express’in üstlendiği misyonu tek cümlede tanımlamak gerekirse, şunu diyebiliriz; ‘BKM Express Türkiye’de dijital cüzdan kategorisinin oluşmasını sağlayarak dijital ödemelerin liderliğini yaptı ve 5 yılda Türkiye’nin ulusal dijital cüzdanı oldu.’”

BKM Express 5'inci Yaşını Doldurdu

Hepsiburada, müşterilerinin farklılaşan ihtiyaçlarını karşılamak ve değişen dijital müşteri deneyimi ve trendler ile birlikte en iyi bir alışveriş deneyimi yaşat-maya devam etmek için yatırımlarına devam ediyor. Bu doğrultuda 2016 yılında Operasyon Merkezi’ni devreye alan ve bugüne kadar toplam 100 milyon TL üzerinde yatırım yapan Hepsiburada, sektörün en büyüğü olan merkezin kapılarını ilk kez basına açtı. Gebze’de, iki kat üzerinde 100 bin metrekare depo-lama alanıyla Türkiye’de e-ticaretin en büyük ope-rasyon merkezi olan Hepsiburada Operasyon Merke-zi’nde, büyük çoğunluğu temel tüketim ürünlerinden oluşan, 30 kategoride, 210 bin ürün ve 1,6 milyon adet ürün varyasyonu stokta yer alıyor. Dijital dünyadaki müşterilerin ihtiyaç ve beklentilerine göre şekillenen Hepsiburada Operasyon Merkezi, aylık 10 milyon adet ürün sevketme kapasitesi ile 7 gün 24 saat aktif olarak hizmet veriyor. Yeni Operasyon Merkezi sayesinde, sipariş edilen bir ürün merkezden 1 saat içerisinde çıkıyor, İstanbul’da Hepsiexpress ile sipariş veren bir müşteriye ürününü adresine 3 saatte teslim edilebili-yor. Örneğin sabah 09:00’a kadar siparişini veren bir müşteri ürünü 12:00’ye kadar teslim alabiliyor.

Hepsiburada Aylık 10 Milyon Adet Ürün Sevkiyat Kapasitesine Sahip

Page 25: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

25

Avrupa, Orta Doğu, Afrika ve Güney Asya’daki 182 Finans Direktörü ara-sında yapılan bir ankete göre, beşte üçü (yüzde 59) dijital dönüşüm sıra-sında operasyonel etkinliğin önemli bir unsuru olarak teknolojiyi görü-yor. CFO’ların dörtte birinden fazlası (yüzde 28), teknolojiyi bir rekabet avantajı kaynağı olarak görüyor.

En Önemli Sorun Hızla Artan Veri Hacmi

Bununla birlikte, veri hacimlerindeki beklenmeyen büyümenin etkileri konusunda endişelerini dile geti-ren karar vericiler için veri kulla-nılabilirliği, veri koruması ve veri güvenliği konuları keskin bir risk ile ön planda görünüyor. En önemli sorunlar, hızla artan veri hacimle-rinden dolayı spiral veri yönetimi maliyetleri hakkında, ek depolama kapasitesini finanse etme ihtiyacı konularını içeriyor.

Kıdemli finans profesyonelleri de geleneksel disket ve kaset(bant) bazlı depolama çözümlerinin riski-nin farkında ve sistemlerin geniş-letilebilirlik duvarına çarpmaları, planlanmamış yatırım ihtiyacına yol açmaları gibi faktörlerden yana hayal kırıklıklarını aktarmışlardır. Erken ömrüne ulaşan ekipman israfı ve yetenekli BT personeline bağlılık

ve bu becerilerin sürdürülmesiyle ilgili sıkıntılar bu faktörlere örnek teşkil ediyor.

Bağlılığın Azaltılması Şart

Finans uzmanları, yeni depolama teknolojisi ile ilgili olarak bekle-mekte oldukları temel özellikleri şöyle özetledi: Vurgulana en önemli üç faktör; maliyeti ve riski en aza indirgemek için manuel becerile-re olan bağılılığın azaltılması için otomasyon; tüm sistemleri değiş-tirmeden, talepler doğrultusunda kapasite ekleme yeteneği ile yüksek ve öngörülemeyen veri büyümesi ile daha iyi başa çıkmak için genel sistem esnekliği.

EMEIA Fujitsu Kategori Yöneti-mi Veri Merkezi Yöneticisi Olivier Delachapelle, “CFO’lar araştırma-mızın bulguları, güvenlik ve veri korumasının herhangi bir depolama modernizasyonu girişimi için kilit hedefler olduğunu onaylıyor. Gele-cekte genel gelecek kanıtı yüksek olan on kıdemli finans uzmanın-dan dokuzu ile günler, depolama alanındaki geleneksel ölçeklendir-me yaklaşımı için açık bir şekilde numaralandırılıyor. Bugünün dijital iş ortamında, küçük ve orta boy işletmeler, veri depolama ve ye-dekleme talepleri ne kadar hızlı ve öngörülemez büyüyor olursa olsun, onları saklamayacak olan depolama çözümlerine ihtiyaç duyuyor “dedi.

CFO’lar Uzun Vadeli Depolama Yatırımlarını Tercih Ediyor

özel haber

Küçük ve orta ölçekli işletmelerdeki kıdemli finans uzmanları arasında yapılan Fujitsu anketine göre, küçük ve orta ölçekli işletmeler için veri depolama gereksinimlerinin önümüzdeki dört yıl içinde iki kat

artacağı öngörülüyor. Dolayısıyla bu yüksek artış, öngörülemeyen veri büyümesinin artan veri depolama ve yönetim maliyetlerine yol açacağı

konusunda geniş çapta (yüzde 76) endişe yaratıyor.

Page 26: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

Devlet Destekli Korsanlar Birbirlerinden Çalıyor

ve Kopya Çekiyor İleri düzey siber korsanlar, kurban verileri, saldırı alet ve teknikleri

çalmak veya birbirlerinin altyapılarını kullanmak amacıyla diğer saldırgan gruplarını hackleyerek, güvenlik araştırmacılarının hatasız bir

şekilde tehdit istihbaratı elde etmesini zorlaştırıyor.

Hatasız tehdit istih-baratı yapabilmek için belirli bir tehdit aktörüne işaret eden izlerin ve aletlerin

tespit edilebilmesi gerekir. Bu sayede araştırmacılar farklı saldır-ganların amaçlarını, hedeflerini ve davranışlarına daha iyi anlayabilir

ve şirketlere risk seviyelerini belir-lemek konusunda yardımcı ola-bilir. Tehdit aktörleri birbirlerini hackleyip, birbirlerinin aletlerini altyapılarını ve Hatta kurbanlarını kullanmaya başlayınca uzmanların da işi giderek zorlaşıyor. Kasper-sky Lab’a göre, bu tür saldırıları yabancı veya daha az yetkin tehdit

aktörlerini hedef alan ulus-devlet destekli grupların düzenliyor ol-ması ihtimali yüksek. BT güvenliği araştırmacılarının bu tür saldırıla-rı fark edebilmesi, istihbaratlarını bu bağlamda sunabilmeleri için önem teşkil ediyor.

Sözkonusu türdeki saldırıla-

26

Page 27: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

rın sunduğu fırsatları detaylıca inceleyen araştırmacılar, iki ana yaklaşım tespit etti: pasif ve aktif. Pasif saldırılar, örneğin kurbanlar ile komuta ve kontrol sunucuları arasındaki trafiğe erişerek diğer grubun verilerini ele geçirme-yi içeriyor ve tespit edilmeleri neredeyse imkansız oluyor. Aktif yaklaşım ise diğer bir tehdit ak-törünün kötü amaçlı altyapısına sızmayı içeriyor.

Aktif yaklaşımda tespit edilme riskinin daha büyük olmasına karşılık; saldırgana düzenli bir şekilde bilgi elde etme, hedefi ile kurbanlarını gözleme ve potansi-yel olarak işin içine kendi yazılım-larını sokma veya kurbanı adına saldırılar düzenleme fırsatı verdiği için, vadettiği fayda da daha fazla oluyor. Aktif saldırıların başarısı büyük oranda hedefinin operasyo-nel güvenlikte hatalar yapmasına bağlı oluyor.GReAT, bu tür aktif saldırıların ha-lihazırda yapılıyor olduğuna işaret eden belirli bazı tehdit aktörlerini araştırırken bir dizi garip ve bek-lenmedik ize rastladı. Örneğin:

Diğer Grubun Komuta ve Kontrol Altyapısına Arka Kapı Kurmak

Hacklenen bir ağa arka kapı kur-mak, saldırganlara diğer grubun faaliyetleri içerisinde sürekli olarak bulunma fırsatı veriyor. Kaspersky Lab araştırmacıları, bu amaçla kurulmuş gibi görünen iki adet arka kapı buldu.

Bunlardan ilki 2013 yılında, Asya kıtasındaki aktivist ve kuruluşları hedefleyen Çince bir kampanya olan NetTraveler tarafından kulla-nılan bir sunucuyu analiz ederken bulunmuştu. İkincisi ise 2014’te, Rusça konuşan ve 2010 yılından bu yana sanayi sektörünü hedef alan bir tehdit aktörü olan Crouc-

hing Yeti (Energetic Bear olarak da bilinir) tarafından hacklenmiş bir web sitesi incelenirken bulundu. Araştırmacılar, komuta ve kontrol ağını kontrol eden panelin, Çin’de-ki bir IP adresine işaret eden bir etiketle kısa bir süreliğine değişti-rildiğini fark etti (büyük olasılıkla bir “sahte bayrak”). Araştırmacılar bunun da başka bir gruba ait bir arka kapı olduğuna inanıyor, fakat bunun kim olabileceğine dair bir işaret bulunmuyor.

Hacklenen Web Sitelerini Paylaşmak

Kaspersky Lab araştırmacıları 2016 yılında, Korece kullanan DarkHo-tel tarafından ele geçirilmiş olan bir web sitesinin aynı zamanda, (ekibin ScarCruft adını verdiği) hedefli saldırılar düzenleyen ve daha çok Rus, Çinli ve Güney Koreli kuruluşları hedef alan bir grup için exploit kodları barındırdığını fark etti. DarkHotel operasyonu Nisan 2016’ya dayanırken, ScarCruft sal-dırıları bundan bir ay sonra düzen-lenmişti. Bu da ScarCruft’un, kendi saldırılarını düzenlemeden önce DarkHotel saldırılarını gözlemle-miş olabileceğini gösteriyor.

Proxy (vekil) Yoluyla Hedefle-me

Belirli bir bölge veya sanayi sek-töründe düzenli olarak faaliyet gösteren bir gruba sızmak, saldır-ganlara kurbanlarının özel uzman-lığından faydalanarak masraflardan kısma ve hedefleme konusunda iyileştirme yapma fırsatı sunuyor.

Bazı tehdit aktörleri, kurbanları çalmak yerine onlara ortak oluyor. Bu, iki gruptan birinin yakalana-bilme ihtimali sebebiyle riskli bir yaklaşım, çünkü yapılacak adli araştırmalar diğer grubu da ele verecektir. Kasım 2014’te, Kasper-

sky Lab, Ortadoğu’da bulunan bir araştırma enstitüsüne ait (Mag-net of Threats olarak bilinen) bir sunucunun, aynı zamanda (İngi-lizce konuşan) Regin ve Equation Group, (Rusça konuşan) Turla ve ItaDuke, (Fransızca konuşan) Ani-mal Farm ve (İspanyolca konuşan) Careto adlı tehdit aktörleri için yazılımlar barındırdığını bildir-mişti. Hatta, Equation Group’un keşfedilmesi bu sunucu sayesinde olmuştu.

“Atıf konusu genellikle çok zor bir iş, çünkü ipuçları az oluyor ve kolaylıkla manipüle edilebiliyor. Şimdi bir de saldırgan grupların birbirini hacklemesi durumunu hesaba katmak gerekiyor. Birbir-lerinin araçlarından, kurbanların-dan ve altyapılarından faydalanan grupların sayısı arttıkça, bizim gibi tehdit avcılarının da işi zorla-şacak. Verdiğimiz örnekler bu tür şeylerin çoktan yapılmaya başlan-dığını gösteriyor ve bu da tehdit istihbaratı araştırmacılarının ileri yetkinlikteki saldırganları inceler-ken bakış açılarını değiştirmeleri gerektiğini gösteriyor” diyor Kas-persky Lab Küresel Araştırma ve Analiz Ekibi Baş Güvenlik Araştır-macısı Juan Andres Guerrero-Sa-ade.

Kurumsal şirketlerin hızla de-ğişen tehdit ortamına ayak uy-durabilmesi için, Kaspersky Lab tüm tehdit türlerini kapsayan bir güvenlik platformu kullanımının yanı sıra, tehdit istihbaratı hizme-ti alınmasını öneriyor. Kaspersky Lab’ın büyük kurumsal şirketlere yönelik portföyü şirketlere, yeni nesil uç nokta güvenliği yazılım-larıyla tehdit önleme; Kaspersky Anti Targeted Attack platformuyla tehdit tespiti ve tehdit istihbaratı hizmetleri sayesinde ise tehdit tahmini ve olaylara müdahale etme imkanı sunuyor.

27

Page 28: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

28

Tüm basılı ve online fiyat verilerini araştırıp takip eden, en güncel pazar araştırma analizlerini sunan BrandZone, 2017 Eylül akıllı telefon kampanya verilerini açıkladı. BrandZone verilerine göre; Eylül ayında

en fazla kampanya 1.000-1.500 TL fiyat aralığındaki orta segment akıllı telefonlarda gerçekleşti.

Türkiye’deki marka-lar için fiyat/rekabet araştırma hizmetleri sunan BrandZone, akıllı telefon piyasasının

dinamiklerini ortaya koydu. 2017 Eylül ayında, tüm satış kanalla-

rında toplamda 1423 kampanya düzenlenirken, kampanyalardaki en aktif 5 marka da belli oldu. Brand-Zone verilerine göre; akıllı telefon kampanyalarında yüzde 50’lik kam-panya oranı ve 705 kampanyayla Samsung zirvenin sahibi oldu.

Samsung kampanyalarında en aktif fiyat aralığı ise 1.000-1.500 TL’de gerçekleşti. Yüzde 23’lük oran ve 326 kampanyayla Apple ikinciyi sı-raya yerleşti. Apple’ın en aktif kam-panya fiyat aralığı ise 3.000-3.500 TL’de gerçekleşti.

Orta Segment Akıllı Telefonlar Liderliği Ele Aldı

28

Page 29: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

29

Yüzde 7’lik oran ve 97 kampanyayla üçüncü sıraya yerleşen Lenovo’nın en aktif fiyat aralığı 1.000 TL’den düşük olurken; yüzde 4’lük oran ve 61 kampanyayla dördüncü olan Huawei’nin en aktif fiyat aralığı 1.000-1.500 TL; yüzde 4’lük oran ve 59 kampanyayla beşinci sırada yer alan Xiaomi’nin en aktif fiyat aralı-ğı ise 1.000 TL’den düşük oldu.

İşte Telefon Fiyatlarına Göre Kampanya Yüzdeleri!

Eylül ayında düzenlenen kampan-yalarda BrandZone verilerine göre; 1.000 TL’den düşük fiyatlı akıllı telefonlarda yüzde 36’lık oranla en fazla kampanya düzenleyen mar-ka Samsung oldu. 1.000-1.500 TL fiyat aralığında yüzde 67’lik oranla ve 1.500-2.000 TL fiyat aralığında yüzde 51’lik oranla Samsung yine zirvede yer aldı. 2.000-2.500 TL fiyat aralığında yüzde 40’lık oran-la; 2.500-3.000 TL fiyat aralığında yüzde 61’lik oranla ve 3.000-3.500 TL fiyat aralığında yüzde 79’luk oranla ilk sıranın sahibi Apple oldu. 3.500-5.000 TL fiyat aralığında ise yüzde 77’lik oranla Samsung ilk sırada yer aldı.

Samsung Galaxy J7 Prime Zirvede!

Eylül ayında en fazla kampanyası yapılan model BrandZone verileri-ne göre; 167 kampanyayla Sam-sung Galaxy J7 Prime 16 GB olur-ken, Apple iPhone 6S 32 GB 103 kampanyayla ikinci sırada yer aldı. 96 kampanyayla Apple iPhone 7 32 GB üçüncü, 84 kampanyayla Apple iPhone 6 32 GB dördüncü, 82 kampanyayla Samsung Galaxy A3 2017 beşinci oldu.

Teknoloji Marketleri İlk Sırada Yer Aldı!

Eylül ayında akıllı telefon kampan-yalarında en fazla kampanya dü-

zenleyen satış kanalı, yüzde 60’lık kampanya yüzdesi ve 860 kampan-yayla teknoloji marketleri oldu. Yüzde 25’lik kampanya yüzdesi ve 362 kampanyayla online marketler ikinci sırada, yüzde 6’lık kampanya yüzdesi ve 89 kampanyayla hiper-marketler üçüncü sırada yer aldı. Yüzde 6’lık kampanya yüzdesi ve 86 kampanyayla telekom operatörleri dördüncü sırada, yüzde 1’lik kam-panya yüzdesi ve 26 kampanyayla yerel ve bayiler beşinci sırada yer aldı.

Eylül Ayı Akıllı Telefon Kampanya Sonuçları:

29

Page 30: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

30 31

Artan otomasyon ve robotların iş hayatındaki rolünün güçlenmesine paralel olarak insan-ların iş süreçlerinden dışlanacağı kaygıları da artıyor. Ancak insan kaynakları ve organi-zasyonel danışmanlıkta dünyanın önde

gelen grubu olan Korn Ferry yaptığı bir araştırmay-la, teknolojiye göre çok daha ağır basacak olan insan sermayesinin 2030’da 1.2 katrilyon dolara

çıkacağını ortaya koydu.

İnsan Sermayesinin Değeri Giderek Artıyor

G elecek 10 yılda en-düstriyi silbaştan de-ğiştireceği varsayılan dijital devrim, fırsat-ların yanında riskle-

riyle de kaygılara neden oluyor. Son dönemde ekonomi ve tekno-loji çevrelerinde en çok tartışılan konu dijitalleşmenin güçlenmesi

ve otomasyonun üretim alanla-rında yaygınlaşması ile insanların bu süreçten dışlanması olasılığı. Nitekim dijitalleşme, otomas-yonun artması ve robot-ların iş hayatında daha fazla kullanılması ile bazı mesleklerin tarih sahne-sinden çekildiğine tanık oluyoruz. Gelecekte ise bugün var olan bazı

mesleklerin tarihe karışacağı ön-görüleri gündemde kendine sıkça yer buluyor. Ancak kaygıların aksine insan sermayesinin değeri artıyor.

Global insan kaynakları ve or-ganizasyonel danışmanlık şir-keti Korn Ferry, dijitalleşmeyle

Page 31: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

30 31

robot-ların üstleneceği rolün artmasıyla insan sermayesinin değerinin düşmeyeceği hat-ta bilinenin aksine artacağını ortaya koydu. Korn Ferry tarafın-dan yapılan bir araştırma, insan sermayesi değerinin, teknolojiye göre çok daha ağır bastığı sonu-cuna vardı. Nedenlerden birincisi; insan-ların yetenekleri ve potan-siyeli sürekli şekillendirilebilir, insanların değeri, daha fazla bilgi, deneyim, ve kıdem geliştirdikçe de artış gösterir. İkincisi ise, ro-botlar genellikle belirli bir amaca sahiptir ve zamanla amortismana neden olur.

İnsan Yeteneği Ne Kadar Önemli?

İnsanların üretim açısından de-ğerini ortaya koymak ve gelecekte insanın rolüne dikkat çekmek anlamında önemli ipuçları veren Korn Ferry “Future of Work” araş-tırması, insan sermayesinin değe-rinin katlanarak artacağını gös-teriyor. Buna göre küresel olarak insan sermayesi 2030’a kadar 1,2 katrilyon dolara çıkacak. Bunun karşısında stoklar, gayrimenkul ve teknolojinin içinde olduğu fiziki sermayenin ise aynı dönemde 521 trilyon dolar olarak gerçekleşmesi bekleniyor.

Böylelikle önümüzdeki dönemde insan sermayesinin fiziki ser-mayeden 2,33 kat daha değerli olması bekleniyor. Bu durumun ülkeden ülkeye göre de farklılık gösterdiğini belirten Korn Ferry Türkiye Teknoloji Sektörü Kıdem-li Direktörü Caner Çınar, ABD gibi teknolojik olarak gelişmiş bir ül-kede bile insan sermayesinin fizi-ki sermayeye kıyasla 3,9 kat daha değerli olacağını bekledi-klerini belirtirken, Birleşik Krallık’ta bu rakamın 4,23’e kadar yükseldiğini söylüyor.

Meraklı Olanlar Adapte Olacak

Çevikliği öğrenme, yeni beceriler geliştirme, değişim ve belirsizlik dönemlerinde harekete geçme kabiliyetinin, robotların yükseli-şinde kritik bir rol oynayacağına dikkat çeken Çınar, “Eğer meraklı kalırsanız muhtemelen adapte olabilirsiniz. Bilgisayarın arkasın-da oturuyorsanız, kendinizi geliş-tirmediyseniz, yarıştan çıkmanız büyük bir risk taşıyor” diyor.

“Çevik olmak, becerinizi geniş-letmek anlamına gelebilir, ancak mutlaka üst düzey bir kodlayıcı sihirbazı olmak zorunda de-ğilsiniz” tespitini yapan Çınar, 2030’da da işyeri teknolojisinin daha az teknik olacağını ileri sürüyor. Çınar, “Çok yakında bir bilgisayara sesli komutlarla yazı-lımlar hazırlama talimatı vere-bilirsiniz. Bu yenilik, üst düzey bir kodlayıcı sihirbazı olmayan insanlar için kapıları açacaktır” diyor. Diğer yandan insanlar için

estetik kriterler çok önemli. Bu nok-tada araştırmalar; robotların verileri daha iyi ve daha hızlı sı-kıştırabildiğini, önemli eğilimleri yakaladığını ve algoritmalarını gördüklerini ancak günümüz dün-yasında estetik ve kullanışlılığın daha önemli olduğunu, bunun da insana olan ihtiyacı artırdığını ortaya koyuyor. Firmaların Teknolojiye Uyumu Çözümü Kolaylaştıracak

Firmalar, dijital dönüşüme uyum sağlamak için bir çaba göstermesi gerekiyor. Tabii iş gücünün de bu dönüşüme uygun olarak tasarlan-ması lazım. Korn Ferry’nin tara-fından yapılan çalışmalar, değişi-min hem iş gücü niteliği hem de yönetim anlamında gerekliliğini ortaya koyuyor. Dijital potansi-yellerini gerçeğe dönüştürmek isteyen firmaların, farklı düşünen ve daha fazlasını yap-maya istekli bir iş gücüne sahip olmasının önemine dikkat çekiyor.

Page 32: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

34

“2017 Telekomünikasyon Sektöründe Yıkıcı Teknolojiler” araştırması için Türkiye başta olmak üzere 17 ülkeden 580 telekomünikasyon

şirketi yöneticisiyle görüşüldü. Araştırmaya katılan şirket yöneticilerinin büyük kısmı, kasırga hızıyla gelen yıkıcı teknolojilere

uyum planları olmadığı için endişeli

Hayatımızdaki payı her geçen gün artan nesnelerin interneti, sanal ve artırılmış ger-çeklik, yapay zekâ, blockchain gibi teknolo-jiler, büyük soru işaretlerini de beraberinde getirdi. KPMG, yıkıcı teknolojilerin doğru-

dan hedef aldığı telekomünikasyon sektörünü araştırdı. “Telekomünikasyon Sektöründe Yıkıcı Teknolojiler” araştırması, Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 17 ülkeden 580 telekomünikasyon yöneticisinin katılımıyla yapıldı. Araştırma, sektörün oyuncularının kasırga gibi yaklaşan yıkıcı teknolojilerin hızına ayak uyduramadığı-nı ortaya koyuyor.

KPMG Türkiye Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon Sektör Lideri Serkan Ercin, şirketlerin her gün biraz daha fazla dijitalleşen dünyaya ayak uydurmak için hızlı, güvenli ve güvenilir şebekeler tedarik etmeye çalıştığını söyledi. Ercin,“Sektör oyuncuları arasında bir yandan rekabet tüm hızıyla devam ediyor öte yandan herkes 5G ve sonrası tek-nolojileri geliştirmek, altyapılarını dönüştürmek için çaba harcıyor. Yeni teknolojiler telekomünikasyon sektörü için tehdit olmakla birlikte fırsatları da beraberinde getiriyor. ‘2017 KPMG Telekomünikasyon Sektöründe Yıkıcı Tek-nolojiler’ araştırmasında şirketlerin sundukları ürün ve hizmetleri geliştirmek, maliyetlerini düşürmek ve rakiple-

Yıkıcı Teknoloji Kasırga Gibi Geliyor!

34

Page 33: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

35

rine üstünlük sağlamak için yıkıcı teknolojileri kullanmaya hevesli olduğunu görüyoruz” dedi.

Şirketlerin Sadece Yüzde 11’inin Planı Var

KPMG Türkiye Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon Sek-tör Lideri Serkan Ercin araştırmaya katılan şirket yönetici-lerinin sektördeki belirsizliği net şekilde ortaya koyduğunu vurguladı. Ercin, şöyle konuştu: “Yöneticiler, her gün dijital hücrelerle birbirine daha çok bağlanan dünyanın gerisin-de kalmaktan ve kendi hâkimiyet alanlarını piyasaya yeni giren oyunculara kaptırmaktan endişeli. Dünya genelinde birçok telekomünikasyon şirketi internet ve içerikle ilgili pazarlara geçiş yapmayı planlıyor. Ancak şirketlerin sadece yüzde 11’i yıkıcı teknolojileri yönetmek için net bir strateji ve göreve sahip olduğunu belirtiyor. Ankete katılanların yüzde 79’u mobil cihazlar üzerinden internet aracılığıyla ulaşılabilen içeriklerde karşılarına çıkan fırsatlardan ya-rarlanma kabiliyetine sahip olmadığını düşünüyor. Türki-ye’deki yöneticiler ise mobil içerik hizmetlerinde becerikli olduklarına inanırken, yeni teknolojileri uyarlama konu-sunda endişe duyuyor.”

Türkiye’de Yol Haritası Üst Yönetimde

Yıkıcı teknolojilerin büyük değişimleri beraberinde getirdi-ğini dile getiren Ercin, “Müşteri de işletmeler arası ticaret de olsa ağlar, platformlar, cihazlar ve kişilerin hepsinin seçilen stratejiye uyumlu olması gerekiyor. Müşteriyle yüz yüze gelen çalışan ve ağ mühendislerinden oluşan büyük ekiplerin uyguladığı geleneksel kurumsal model değişiyor. Telekomünikasyon liderlerinin yüzde 78’i, işletmelerin yeni çalışma şekillerine adapte olma konusunda eksik kal-masından korkuyor. Sadece yüzde 8’lik kesim şirketlerinin yıkıcı teknolojileri bünyelerine katmak için doğru beceri-lere sahip olduğuna inanıyor. Türkiye’de de durum farklı değil. Türkiye’deki yöneticiler yıkıcı teknolojilerle ilgili stratejilere sahip olduklarını ancak bu yol haritasının üst düzey yöneticilerin gündeminde olduğunu belirtiyor” dedi.

Sektör Yatırım Konusunda T utucu

Telekomünikasyon şirketlerinin yıkıcı teknolojileri kulla-nırken müşteri odaklı hareket ettiğine değinen Ercin, şöyle devam etti: “Şirketler, müşterilerine üst düzey bir deneyim sağlamak için veri analitiğinden yararlanmaları gerekti-ğinin farkında. Müşterilerinin önem verdiği nesnelerin interneti, giyilebilir teknolojiler ve veri analitiği konuların-da pazarlama çalışmalarına ağırlık veren şirketler, müşteri memnuniyetini ön planda tutuyor. Öte yandan şebekeler-de olası kesintilerin önüne geçmek için en önemli konu altyapı bakımları… Şebekeyi uzaktan izleyen ‘nesnelerin interneti’, kesintiler yaşanmadan gerekli bakımların önce-den yapılmasına olanak sağlıyor. Ancak araştırmaya katılan

yöneticilerin sadece yüzde 30’u altyapı kalitesinin ‘nesne-lerin interneti’ ile artırılacağına inanıyor. Bunun yanında sektör yeni teknolojilerin büyük etkiye sahip olduğunu düşünse de yatırım konusunda tutucu davranıyor ve para kaybetme riskini azaltmak için kendini koruyor.”

İşletme Modelleri Tamamen Değişti

KPMG’nin “2017 Telekomünikasyon Sektöründe Yıkıcı Teknolojiler” araştırmasından öne çıkan başlıklar şöyle:Araştırmaya katılan telekomünikasyon liderlerinin yüzde 82’si, işletme modellerinin ezber bozan teknolojilerle de-ğiştiğini söyledi. Katılımcıların yüzde 70’inden fazlası; veri analitiği, mobil, bulut, sosyal medya, nesnelerin interneti, pazarlama platformları, dijital ödemeler ve yapay zeka alanlarının müşterilere hizmet verme şekillerini değiştir-diğini belirtti. Katılımcıların sadece yüzde 11’i şirketlerinin yıkıcı teknolojilere yönelik açık bir strateji ve misyona sahip olduğuna inanıyor. Yöneticilerin sadece yüzde 23’ü şirketlerinin ezber bozan teknolojilere yönelik stratejik viz-yon bakımından çok hazırlıklı olduğunu hissediyor. Katı-lımcıların yüzde 58’i yıkıcı teknolojilerin sektörde fırsatlar yaratacağı konusunda iyimser.

Yıkıcı Teknolojiyi Yapıcıya Çevirme Formülü

Ercin, telekomünikasyon şirketlerinin internet ve içerikle ilgili şirketler haline gelirken, güvenli ve güçlü şebekelerin koruyucusu da olması gerektiğini vurgulayarak, şu uyarı-larda bulundu: Yatırım stratejilerinde yıkıcı teknolojiler üst sıralarda yer almak zorunda. Örneğin bir telekomünikasyon şirketinin otomatik bir müşteri ara yüzü yoksa buna sahip diğer şirketlerin gerisine düşmesi kaçınılmaz… Bunun yanında şebeke kesintilerini azaltmak için ‘nesnelerin in-terneti’ ve kestirimsel analitikten yararlanmayan şirketler, makas değişiminin anlık olduğu bir dünyada müşterilerini hızla kaybedebilir. Veri artık altın değerinde… Ağ operasyo-nundan tedarike, maliye ve hasılatın muhasebeleştirilme-sinden pazarlama ve müşteri hizmetlerine, içerik teminin-den eğitim ve gelişmeye kadar her şeye veriler yön veriyor. Gelişmiş veri analitiği, talep ve bakım ihtiyaçlarını öngör-mek ve aksaklıkları tespit etmek suretiyle ağ operasyon-larında dönüşüm sağlayabilir. Siber güvenlik sistemlerini desteklemek için de veri analitiği kullanılabilir. Ağ kalitesi ve güvenirliği için yıkıcı teknolojilerden yararlanmak gere-kiyor. Nesnelerin interneti ağların güvenilirliğini geliştire-biliyor, uzaktan izleme ve analitik yoluyla hizmet kesinti-lerinin önüne geçebiliyor. Her geçen gün gelişen teknoloji geleceği belirsiz kılıyor. Soru işaretleriyle dolu yarınlara daha güvenli bakabilmek adına kültürel ve organizasyonel değişime yatırım yapmak gerekiyor. Telekomünikasyon şirketleri bünyelerinde görev alan personelin ezber bozan teknolojilerin potansiyellerini anlamalarını ve çözümleri uygulayacak teknik becerilerle donatılmalarını sağlamalı.

35

Page 34: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

36 37

BT Günlüğü Test Merkezi her ay yeni çıkan ürünleri mercek altına alıyor. Deneyimli bir kadro ile özellikle mobil hayatın inceliklerine parmak basacak olan BT Günlüğü, sunuculardan tutunda basit bir cep telefonuna kadar düşünebileceğiniz her türden ürünü sizlere anlatmak ve açıklamak için çabalayacak. Eskiden kurumsal ve son kullanıcı olarak iki ayrı ürün grubu pazarı bulunuyordu, fakat son yıllarda bu pazar ayrımı yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Kurumsal pazara hitap eden ürünlerin çalışan kullanıcılar için tasarlandığı bir gerçek. Ama şunu da unutmamamız gerekiyor her kurumsal kullanıcı aynı zamanda bir son kullanıcı ve birçok çalışan kendi gündelik hayatta kullandığı cihazı aynı zamanda işyerinde de kullanıyor. Yapacağımız ürün incelemelerindeki amacımız ise siz değerli okuyucularımıza satın alma kararı konusunda yardımcı olabilmek. Bu konuda aklınıza gelebilecek herhangi bir soruyu istediğiniz zaman bizlere sorabilirsiniz. Bir e-post a kadar uzağınızdayız. E-Posta adresimiz: [email protected]

donanım

Page 35: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

36 37

Intel Compute Stick, Intel’in Cherry Trail ailesi-nin yongasını kullanıyor. Bu yonganın özelliği DD-R3L-1333 bellek yerine daha performanslı olan DD-R3L-1600 bellekleri desteklemesi. Üzerinde bulunan Atom x5-Z8300 işlemcisi, 1840 Mhz saat frekansında çalışan dört çekirdeğe sahip.

Günlük kullanım için bu işlemci yeterli. Fakat birden çok tarayıcı açıldığında Intel Compute Stick’in zor-landığını söylemeliyiz. Bu ürün için ayrılan 2 Gbyte bellek ne yazık ki yeterli değil. Buna karşın yenilenen GPU birimi güncel Codec (H.265 ve Google VP9) ve 4K UHD desteğine sahip. Intel Compute Stick’in HDMI çıkışı 30 Hz’de 3840×2160 piksel çözünürlüğünü des-tekliyor.Yaptığımız denemelerde Internet tarayıcısının seçimi büyük bir önem taşıyor. Edge ve Firefox tarayıcısı-nı kullandığınızda H.264 codec’li Ultra HD videolar sorunsuzca gösteriliyor. Burada işlemciye binen yük %30’u geçmiyor. Aynı video Chrome tarayıcısından oy-natıldığında VP9 Codec yüzünden takılmalar meydana geliyor.

H.265 Codec kullanan 4K videolar ise sorunsuzca oynatılıyor. Bu filmleri Internet ortamında sorunsuzca izleyebilmeniz için 802.11ac WLAN ve Bluetooth 4.1 teknolojilerinden faydalanıldı. Kullanılan eMMC flash bellek de saniyede 160 Mbyte okuma ve 80 Mbyte yaz-ma performansı ile kesinlikle bir darboğaz yaratmıyor.

Oyun Performansı

Intel Compute Stick güncel oyunları oynatmak için ne yazık ki yetersiz. Bu ürün ile anca eski ve detayları dü-şük oyunlar oynanabiliyor. Örneğin Serious Sam The 2nd Encounter gibi.

Buna karşın Nvidia Gamestream teknolojisi Moonlight uygulaması ile kullanmak mümkün. Moonlight saye-sinde evinizin bir köşesinde bulunan Oyuncu PC’den oyunları Intel Compute Stick’e Stream edebiliyor-sunuz. Benzer bir alternatif hepimizin bildiği Steam platformu. Doom gibi popüler oyunlar 1080p çözünür-lüğünde 60fps değerinde Stream edilip oynanabiliyor.

Intel Compute Stick’ın ısınmaması için 30 mm’lik bir fan bulunduruyor. Bu fan genelde sürekli çalışıyor. İs-ter oyun oynayın isterseniz de video seyredin. Üzerin-deki fan, düşük bir gürültü oranı ile çok az duyuluyor ve kesinlikle rahatsızlık vermiyor.

Sonuç

Intel Compute Stick bir önceki nesille göre hatala-rından ayıklanmış olarak karşımıza çıktı. USB 3.0 ve 802.11ac WiFi teknolojisini tercih etmek önemli bir artı. Atom x5-8300 işlemcisinin performansı ekstra bir fark yaratmıyor. Buna karşın yeni GPU birimi 4K vide-oları destekliyor ve güncel Codec’leri çözebiliyor.Bu ürünün en büyük artısı birçok senaryoya göre uyumlu olması. Intel Compute Stick ile Stream ederek oyun oynanabiliyor, 4K video seyredilebiliyor ve temel PC işleri yapılabiliyor. Bunların hepsini yapacaksanız Intel Compute Stick iyi bir seçenek olabiliyor.

USB Bellek Büyüklüğünde PCIntel Compute Stick

Intel Compute Stick piyasada bulunan en küçük PC sistemi cihazlarından biri. USB bellek görünümlü olan bu ürün üzerinde bulunan HDMI çıkışı sayesinde Televizyon’a bağlanıp bir masaüstü PC’ye dönüşebiliyor.

Teknik Özellikler:

İşlemci: Intel Atom x5-Z8300 (Quad-Core, 1,44 GHz)Bellek: 2 GB Kingston DDR3L-1600Kapasite: SanDisk eMMC 32 GB (SSD, SLC)GPU: Intel HD Graphicsİşletim Sistemi: Windows 10 Home, 32 BitBoyut: 113 x 38 x 12 mm

Page 36: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

38 39

donanım

5-9 yaş arası çocuklar için tasarlanan bu akıllı saat, canlı renklere sahip. Mavi kayış, turuncu kasa sistemi ve yeşil renkli tuşlar modern ve eğlenceli bir tasarımı ortaya çıkartıyor. Oldukça sağlam olan silikon kayış, en ince bileğe çok rahat oturuyor ve çocuklara kesin-likle bir rahatsızlık vermiyor. 2.41 cm büyüklüğündeki monochrome OLED ekran keskin ve net bir görüntü sunuyor. Darbelere karşı dayanıklı olan bu ekran ve kasa sistemi toza ve suya karşı da dayanıklı olması (IP65) da çok önemli bir artı. Alcatel Move Time’ın tam verimle çalışabilmesi için Move Time uygulama-sını cep telefonunuza yüklemeniz şart. Android ve iOS platformlarında çalışan bu uygulama ile akıllı saatin tüm ayarlarına ulaşabiliyorsunuz. Bağlantı kurabilmek için Alcatel Move Time’ın içine mutlaka veri paketi aktif olan bir Nano SIM takmanız gerekiyor. Aksi tak-dirde bağlantı başarısız olur. Bunu yaptığınızda Move Time uygulaması, cihazın IMEI numarasını isteyerek bağlantıyı gerçekleştirir. Hepsi bu kadar. Ebeveynler; iOS 7 ve üzeri, Android 4.3 ve üzeri sürümlerle uyumlu

akıllı telefonlarından uygulama üzerinden çocukla-rının konumunu anında takip edebiliyor ve önceden belirlemiş oldukları güvenli bölgeden çıktıklarında ve bu bölgeye girdiklerinde anında bildirim alıyorlar. Al-catel Move Time Akıllı Çocuk Saati GPS; A- GPS, LBS, GSM ve Wi-Fi teknolojilerini kullanarak, çocukların konumunu iç ve dış mekânda olmaları fark etmeksizin belirleyebiliyor.

Ön ve arka kamera performansına önem gösteren Asus Zenfone Live, bunun dışındaki özelliklere çok ağırlık vermiyor ve fiyatı ile de gençlere hitap etmek istiyor. 5 inç büyüklüğündeki Asus Zenfone Live, vasat sayılabilecek donanım birleşenlere sahip. Daha çok kameralara önem verilmiş olan bu telefonda, gençleri fiyat ve kamera performansı ile yakalamak isteniyor. Zaten ürünün işlemcisine baktığınızda onun daha çok giriş seviyesi bir ürün olduğu hemen anlaşılıyor. Qualcomm’un Snapdragon 400 işlemcisinden çok fazla bir şey beklemeyin. Dört çekirdekli ARM Cortex-A7 yongasına sahip olan bu işlemci dört yıl öncesine ait giriş seviyesi telefonlarda kullanıldı. Benzer bir durum ürünün üzerinde bulunan 2 Gbyte’lık bellek için de geçerli. 2 GByte bellek dört yıl önce hatırı sayılı bir performans artışına neden oluyordu. Günümüz-de bu bellek miktarı standartların çok altında. 294 ppi piksel yoğunluğundaki 5 inç HD ekran kendi sınıfının iddiasız ürünlerinden biri. Renk spektrumu ortalama performansı geçemiyor. Buna karşın keskin ve net görüntüler sunan bu ekran dış ortamlarda iyi bir görüntü sunuyor. Asus, Zenfone Live’ı geliş-tirirken tüm ağırlığını her iki kameraya verdiğini söylemiştik. 13 MP’lik arka kamera f/2.o diyafram aralığı ile kendisini benzer ürünlerden farklılaştırıyor. Işığa karşı oldukça hassas olan 1,4 µm büyüklüğündeki kamera sensoru, LED flash takımı ile karanlık ortamlarda bile performansından feragat etmiyor. Selfie tutkunları için geliştirilen 5 MP’lik ön kamera ise 82 derecelik açıda fotoğraflar çekebiliyor. F/2.2 diyafram aralığına sahip olan bu kamera kendi LED Flash ışığına sahip.

Ebeveynler İçin Çocuk SaatiAlcatel Move Time

Teknik Özellikler

Ekran: 0.95 inç LEDİşlemci: Mediatek MT2503ABağlantı: 2G GSM / 802.11n WiFi/ LBSPil: 370 mAhBoyut: 217.4 x 20 x 3 mmAğırlık: 37 gr

Teknik Özellikler

Ekran: 5 inç 720×1280İşlemci: Snapdragon 400Bellek/kapasite: 2 / 16 GBKamera ön/arka: 5/13 MPBoyut: 71,7 × 141,2 × 7,95 mmAğırlık: 142 gr

Selfie Tutkunları İçin TasarlandıAsus Zenfone Live

Page 37: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

38 39

Lenovo Yoga 720 ile bakışta 14 inç Yoga 710’a çok ben-ziyor. Alüminyum bir kasa sistemine sahip olan Yoga 720, gerek malzeme seçimi gerekse de işçiliği ile ben buradayım diyor. Parmak izi göstermeyen bir yapıda olan Yoga 720, nemli bir bez ile kolayca temizlene-biliyor. Ürünün kenarlarının yuvarlatılmış olması ve ekranın çerçevesine hafif bir eğim verilerek krom kenar görüntüsü elde edilmesi, ürüne ekstra bir güzellik katıyor.

Oldukça hoş bir tasarıma sahip olan Yoga 720, aynı za-manda da oldukça sağlam bir ürün olduğunu söyleme-liyiz. Yaptığımız baskı testlerinde hiçbir şekilde ödün vermeyen Yoga 720, çok sağlam bir kasa sistemine sahip olduğunu bize gösterdi. Benzer bir durum ekra-nı için de söylenebilir. 13 inç’lik ekran birçok baskıya dayanıklı.

Yoga 720’nin önemli bir özelliği 360 derece katlana-bilmesi. Yani dizüstü modundan tablet moduna geçe-bilmesi. Böyle bir durumda ekranın ,360 derece dön-mesini sağlayan menteşelerin, çok sağlam olması şart. Yaptığımız denemelerde bu menteşelerin çok kaliteli ve sağlam, ekran kısmını da titretmediğini ve stabil tut-tuğunu gördük.

13.3 inç ekran ise IPS teknolojisini kullanıyor. Yansı-malara karşı bir film (AntiGlare) ile kaplı olan bu ekran, her ne kadar 310 cd/m²’lik parlaklık ve 1000:1’lik bir kontrast değerine sahip olsa da, güneşli ortamlarda kullanıcıya rahat bir çalışma sunuyor.

Performans

Lenovo Yoga 720, Intel’in yeni nesil Core i7 7500U iş-lemcisi ile çalışıyor. Bu işlemcinin avantajı düşük güçte yüksek bir performans sergilemesi. Bu özellik 8 Gbyte bellek ve 256 GByte SSD disk ile birleştiğinde, genel sistem performansı da hatırı sayılır bir şekilde artıyor.

Yaptığımız Cinebench testinde, işlemcinin hem tek çe-kirdek performansı hem de çoklu çekirdek performan-sının yüksek olduğunu gördük. Benzer bir durum genel sistem performansını ölçen PCMark testinde de yaşa-dık. Bunda da çok şaşırmamak lazım. Çünkü Lenovo Yoga 720, sahip olduğu yüksek hızlı Samsung M.2-SSD ve Intel’in yeni nesil işlemcisi ile birlikte tam gaza basmış durumda. Bu ürün, günlük kullanımda kesinlik-le bir zayıflık göstermiyor.

Unutmadan söyleyelim. Lenovo Yoga 720, bir oyun dizüstü sistemi değil. Üzerinde bulunan Intel HD 620 grafik yongası her ne kadar HD 520’den %30 daha performanslı olsa da yeni nesil oyunları oynatmakta zorlanıyor. Sahip olduğu grafik yongası ile anca Battle-field 4 gibi eski oyunları HD çözünürlüğünde oynayabi-liyorsunuz.

Bu üründe beğendiğimiz bir özellik kuşkusuz pil kulla-nım süresi oldu. Lenovo Yoga 720, maksimum parlaklık ve tam yük altında 2.5 saat dayanabiliyor. Bu esasında çok iyi bir değer. Genel kullanımda bu değer 7 saate kadar çıkabiliyor. Yani bu ürün ile 3 filmi arka arkaya izleyebiliyorsunuz.

Performansı İle Fark Yaratıyor!Lenovo Yoga 720

Lenovo Yoga 720, düşük güç tüketen zengin donanım birleşenleri, aktif kalemi ve yüksek pil kapasitesi ile puanları toplamak istiyor.

Teknik Özellikler:

Ekran: 13.3 inç 1920×1080İşlemci: Intel Core i7 7500UBellek: 8 GByteKapasite: 256 GBYteBoyut: 14.3 x 310 x 213 mmAğırlık: 1.2 kg

Page 38: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

40 41

donanım

Kaan A1’in 5 inç değerdeki IPS ekranı, 720p çözünürlük sunuyor. Artık günümüzde FHD ekranlı telefonların da yavaş yavaş gündemden düşmeye başladığını göz önüne alırsak, daha iyi bir seçenek sunulabilirdi. Yine de, 5 inç boyutunu göz önüne aldığımızda ekranın yeterli bir per-formans sunduğunu söyleyebiliriz. Hem görüntü kalitesi hem de dokunuşlara verilen tepkiler yeterli. Dış mekanda, özellikle güneş altında kullanmaya çalıştığınızda ise biraz zorlanabilirsiniz. Telefonda MediaTek’in 1.3GHz değerdeki 4 çekirdekli 64bit işlemcisi, Mali-T720 GPU’su, 2GB RAM, 16GB depolama ve microSD desteği bulunuyor. Tahmin edeceğiniz üzere, Kaan A1’den yüksek beklentileriniz olmamalı. Google Play Store’da yer alan birçok oyun ve uygulamayı çalıştırabilirsiniz, ama özellikle güncel 3 bo-yutlu uygulamalarda cihazın performansı yeterli değil. Öte yandan, 16GB dahili depolama seçeneği de birçok And-roid kullanıcısı için yeterli olmayabilir. Ürün, yaptığımız Geekbench 4 performans testinde tek çekirdekte 578 puan, çift çekirdekte de 1631 puan aldı. Telefonun ön tarafında 5, arka tarafında da 13MP değerde kamera yer alıyor. HDR

özelliğiyle birlikte arka kameranın özellikle gün ışığında iyi performans sergilediğini söyleyebiliriz. Ön kamera ise, biraz daha kaliteli olabilirdi. Yine de kamera tarafında çok da fazla beklentinizin olmamasında fayda var. Son sözlere gelecek olursak, 1000 lira seviyesinin altında bir telefon arıyor, şık bir tasarım, Android 7.0 işletim siste-mi ve parmak izi okuyucu sensör gibi özellikleri de olsun istiyorsanız, 949 TL fiyat etiketiyle satılan Kaan A1’e şans verebilirsiniz.

Şimdiye kadar hazırlanan en gelişmiş Venus modeli olarak lanse edilen, 5.2 inç ek-ranlı, Snapdragon 435 işlemcili ve 64 GByte kapasiteli Venus Z10 inceleme altında. Venus Z10, 5.2 inç, FHD IPS ekrana sahip. Öncelikle, ekran camının yumuşak bir kullanım hissi uyandırdığını söylememiz gerekiyor. Parmaklarınız adeta ekranda kayıyor, en ufak dokunuşlarla işlemlerinizi halledebiliyorsunuz. IPS panelin kulla-nılması sayesinde farklı açılardan bakıldığında da net görüntülerle karşılaşıyorsu-nuz. İzlediğiniz videolar ve oynadığınız oyunlarda da görüntü kalitesi sizi tatmin edecektir. Ekranın parlaklık düzeyi de dış mekanda kullanımlarda bile yeterli dü-zeyde. Ekranın üzerinde Gorilla Glass 3 koruma teknolojisi olduğunu da belirtelim. Venus Z10, Snapdragon 435, 8 çekirdekli 1.4GHz işlemciyle geliyor. Dikkat çekici değerler olarak ise, 4GB RAM ve 64GB dahili depolamaya sahip. Bu iki özellik, özel-likle de 64GB depolama özelliği, orta sınıf akıllı telefonlarda pek görülen özellikler değil. Tabii üründe microSD kart desteği de var. Venuz Z10, Google Play Store’da yer alan birçok oyun ve uygulamayı performanslı bir şekilde çalıştırabiliyor. Genel ola-rak memnun kalacağınızı söyleyebiliriz. Ürün, yaptığımız Geekbench 4 testinde de tek çekirdekte 654, çift çekirdekte de 2912 puan elde etti. Gelelim kamera tarafında. Cihazın ön tarafında 8MP değerde kamera yer alıyor. Bu kamera, HDR özelliğine de sahip ve gün ışığında iyi sonuçlar veriyor. Arka tarafta ise optik görüntü sabitleme sistemli 13MP ana kamera bulunuyor. Birçok farklı çekim modu bulunan kamera, genellikle iyi ışıklı ortamlarda güzel çekimler gerçekleştiriyor diyebiliriz.

Uygun Fiyatlı Akıllı TelefonKaan A1

En Gelişmiş Venus ModeliVestel Venus Z10

Teknik Özellikler

İşlemci: 4 çekirdekli Mediatek 1.3 GHzEkran: 5 inç 1280×720Bellek/Kapasite: 2 /16 GByteKamera Ön/Arka: 5/13 MPPil: 2300 mAhAğırlık: 129 gr

Teknik Özellikler

Ekran: 5.2 inç 1920×1080 pikselİşlemci: Qualcomm Snapdragon 435Bellek/Kapasite: 4/64 GbyteKamera: 13 MP arka/ 8MP önPil 3050 mAhAğırlık: 146 gr

Page 39: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

40 41

Ürünün 120, 240, 480 ve 960 GB kapasiteye sahip mo-delleri bulunmakta. Bizim incelediğimiz model ise 480 GB’lık. 512 GB’lık depolama cihazların popülerliği her geçen gün artıyor diyebiliriz. Artan oyun kapasiteleri düşünüldüğünde, özellikle oyuncuların depolama ih-tiyaçlarına çözüm olarak 512 ve üzeri SSD modellerini tercih ettiklerini görüyoruz. SSD depolama birim-lerinin fiyatlarının da son 6 ayda makul seviyelere geldiğini söyleyebiliriz. Artık mekanik disklerin eski maliyet cazibesi ortadan kalkıyor.

Teknik Özellikler

Gelelim Ultra II’nin teknik özelliklerine. Bu depolama birimi 550 MB/s sıralı okuma ve 500 MB/s sıralı yazma hızına sahip. Ürünün rastgele okuma değeri 98K’ya kadar ve yazma değeri ise 83K’ya kadar olanak sağlı-yor. SSD’nin kalınlığı 7 mm bu sayede UltraBook’larda dahi kolayca kullanılabilecek bir depolama çözümü olarak karşımıza çıkıyor.

Sizleri fazla teknik detay ile sıkmak istemiyorum. Hemen cihaz üzerinde yaptığımız test sonuçlarına geçelim ATTO ile yaptığımız testlerde averaj olarak 509 MB/s yazma ve 555 MB/s okuma hızlarına ulaştık. Yaptığımız diğer testlerde de aşağı yukarı bu değerleri aldığımız söyleyebilirim.

SanDisk Ultra II SSD’nin perakende paketinde ekstra aksesuar yok. Ancak Dashboard yazılımı ile birlikte geliyor ve bu yazılım düşük maliyetli, yüksek kapasite-li bir SSD seçerken dikkate alınması gereken detaylar arasında yer alıyor. SanDisk SSD Dashboard, kullanıcı dostu bir grafik arayüz ile kullanıcıların Windows işle-tim sistemlerinde SanDisk SSD’den en üst düzey per-formans elde etmelerine yardımcı oluyor. SanDisk SSD Dashboard disk analizi (disk modeli, kapasitesi, belle-nim sürümü ve S.M.A.R.T özellikleri dahil) ve bellenim güncellemeleri için de araçlar içeriyor.

Bunlara ek olarak Ultra II’nin sahip olduğu nCache 2.0 teknolojisi üzerindeki yenilikler sayesinde, SSD sıradan bir sabit sürücüye kıyasla her işi, kelimenin tam anlamıyla daha hızlı yapıyor. Eskiden dakikalar alan işlemler artık sadece birkaç saniye sürüyor. Tüm ölçümler göz önünde bulundurulduğunda SanDisk Ultra II SSD, şu anda kullanmakta olduğunuz meka-nik sabit sürücüden 28 kat daha yüksek performans gösteriyor.

Sonuç

Eğer bir SSD depolama birimi almak istiyorsanız Ultra II’ye göz atmanızı tavsiye ederim. Performan açısından iyi değerler sunan bu SSD sizi yarı yolda bırakmaya-cak bir çözüm sunuyor. Bunun yanı sıra son dönemde düşen SSD fiyatları da bu cihazları kolayca alınabilecek seviyelere getirmiş durumda. 480 GB kapasite sunması-nın yanı sıra Ultra II en çok darboğaz yaratan depolama birimlerinin önünü açan ve işlemci, grafik kartı ve bel-leğinizden tam performans almanıza olanak sağlayacak bir çözüm sunuyor.

Hızlı Ön Yükleme, Hızlı AktarımSanDisk Ultra II SSD 480 GB

Eğer bilgisayarınızın hızlı çalışmasını istiyorsanız depolama tarafında tercihinizi SDD disklerden yana kullanmalısınız. SansDisk’in kullanıcıların beğenisine sunduğu SSD ürünlerinden biri olan Ultra II modeli her bir Nand hücre başına 3 bit kullanımıyla dikkat çeken ürünler arasında yer alıyor.

Teknik Özellikler:

Ekran: 13.3 inç 1920×1080İşlemci: Intel Core i7 7500UBellek: 8 GByteKapasite: 256 GBYteBoyut: 14.3 x 310 x 213 mmAğırlık: 1.2 kg

Page 40: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

42 PB

editör

MENA bölgesindeki yeraltı dünyasının suç faaliyetlerini detaylandıran bir rapor açıklandı. Kültür, ideoloji ve siber suçun buluştuğu bölgeye ilişkin ilginç başlıkları içeren rapor, Türkiye’de sıklıkla karşılaşılan suç faaliyetlerini ve suç dünyasındaki ticari dengeleri de göz önüne seriyor. Rapora göre; kredi kartı bilgileri ya CVV2 numaraları ya da tüm bilgileriyle birlikte satılıp, değiş tokuş ediliyor. Kredi kartının sahtesini yapmak için gereken kart sahibinin ismi, do-ğum tarihi, adresi, PIN numaraları gibi tüm bilgilere ücreti biraz daha artırarak sahip olunabiliyor. Türkiye’de bir kredi kartının tüm bilgilere 18 dolara ulaşıl-dığını gösteren rapor, bu konuda kullanıcıların en yüksek seviyede güvenlik önlemi almasının ne kadar önemli olduğunu gözler önüne seriyor.

Diğer yandan politik amaçlı hack girişimleri, DDoS saldırıları ve web sitelerinin içeriklerini bozma, bu bölgedeki siber suçluların asıl yoğunlaştığı alanlar. Bu tür saldırılar ağırlıklı olarak Batı ülkeleri ve yerel hükümetlere karşı ideolojik güvensizliği olan kişiler tarafından gerçekleştiriliyor. Bu suç alanlarını yüzde 27 zararlı yazılımlar, yüzde 27 sahte belge hazırlama, yüzde 20 veri çalma, yüz-de 13 suç yazılımları, yüzde 10 silah, yüzde 3 ise uyuşturucu olarak kategorize ediliyor.

Zararlı yazılım ve hackleme yoluyla yapılan saldırıların fiyatları diğer bölgelere göre biraz daha pahalı. Örneğin; Kuzey Amerika’daki yeraltı dünyasında bir keylogger 1–4 dolar arasında çalışırken bölgede bu 19 dolara kadar çıkabiliyor.

Siber Saldırıların Yeni Hedefi Sosyal Medya

Faceliker Trojan’ın etkisi ile birlikte sosyal medyada gözlemlenen yeni zararlı yazılım örneklerinde %67 artış kaydedildi. Faceliker, 2. çeyrekte tespit edilen 52 milyon zararlı yazılım örneğinin %8,9’unu oluşturacak yoğunlukta tehdit üretirken, Facebook da önemli bir saldırı platformuna dönüştü.

Faceliker, kötü amaçlarla kurulmuş ya da ele geçirilmiş bir web sitesini ziya-ret eden kullanıcının tarayıcısına yerleşiyor. Ardından kullanıcının Facebook “beğenilerini” hack’liyor ve kişinin bilgisi ya da izni olmadan içeriklerin beğe-nilmesini sağlıyor. Böylece Faceliker’ın arkasındaki kişiler haberlerin, video’la-rın, web sitelerinin ya da reklamların daha popüler ve güvenilir görünmesini sağlayarak para kazanıyor.

Türkiye Siber Suçlularının Tehdidi AltındaMENA bölgesinde, politik amaçlı hack olayları, DDoS saldı-rıları ve web site içeriklerinin bozulması ile birlikte siber dolandırıcılık ve kimlik hırsızlığının da yaygın olduğu tes-pit edildi.

Ecevit BIKTIMYayın Danışmanı[email protected]

Page 41: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017

BT YöneticileriBu Adreste Buluşuyor

BTGunlugu.com

Page 42: BT Günlüğü Dergisi Ekim 2017