kuvars - feldispat - mika
TRANSCRIPT
BAZI PÜSKÜRÜK VE METAMORFİK KAY AÇLARIN YAPILARINDA YER ALAN ÖNEMLİ ÜÇ MİNERAL:
KUVARS - FELDİSPAT - MİKA
Doç. Dr. Ayhan SÜ R
Sayıları 1500 civarında bulunan esas mineraller arasında, granit, gnays, pegmatit, kuvarsporfir, liparit gibi bazı püskürüklerin ve metamorfik kayaçların terkiplerine bir arada ve önemli miktarlarda, diğerlerine ise kısmen birlikte ya da başka minerallerle beraber giren kuvars, feld'spat, mika mineralleri üzerinde durmamızın nedeni, bu minerallerin fiziksel, kimyasal ve diğer özelliklerinin toplu halde m ütalâa edilebilmesi gereğinin hissedilmiş olmasıdır.
Böylece, bizleri yakından ilgilendiren bu önemli mineralleri, fazla detaya girmeden, fakat daha iyi tanıyabilme, çeşitli özelliklerini bir arada görebilme imkânını, muhtelif kaynaklardan da yararlanarak elde etmiş bulunuyoruz.
KUVARS
Doğada çok rastlanan felsik ve anizotrop bir mineraldir. Oksitler grubuna girer. Billûrları, genellikle iki ucu birer piram it görünümü veren rom boedralarla sonuçlanan, heksagonal pirizm alar halinde bulunur (Şekil: 1, Resim: 1). Bu kristallerin de birleşmeleri ile ikizlenmeler olur. Bunlardan en önemlileri Dauphine, Brezilya ve Japon ikizleridir (Şekil: 2, 3, 4).
Kuvars değimi, anlam ı bilinmeyen eski Almanca bir kelimeden gelmedir. Kimyasal formülü Si02 olan kuvarsın, kristal sistemi trigo- naldir. Orijini püskürük olup, bir çok püskürük ve m etamorfik kayaç- lar içinde, özellikle granit ve gnayslarda, ayrıca sedimentlerde de hornfels şeklinde, bulunur. Çoğu kez dam arlar halindedir. Olivin hariç, diğer bazı önemli m inerallerle bir arada görülür.
Püskürük ve m etamorfik kayaçların ayrışarak dağılm aları sonunda serbest hale gelen kuvars billûrları saf halde iken renksiz ve saydam dır. Buna karşılık, bileşimine yabancı bazı m addelerin, örneğin, çok az m iktarda m aden oksitler ve hidrokarbürlerin girmesiyle kuvarslarda m uhtelif renkler hasıl olur. Bazan da içlerinde sıvı halde C02 enklüzyonları bulunur ki, bunun m iktarının artmasıyle kuvarslar donuklaşırlar.
6 6 A Y H A N SÜ R
KuvarsResim: 1 Kuvars
Ş E K İ L . 1.
K U V A R S
Ş E K İ L . 2.
D A U P H İ N E İKİZİ
Ş E K İ L - 3-
B R E Z İ L Y A İ Kİ Z İ
Ş E K İ L . 4.
j A P O N İ K İ Z İ
Kuvars, ışık yansımasından ileri gelen camsı ya da yağlımsı bir parlaklık arzeder. Mohs ıskalasına göre sertliği 7’dir çeliği ve camı çizer, fakat kolay kırılabilir. Bu husus, mineraldeki moleküllerin birleşme kuvveti ile ; kırığının konkav ya da konveks olması ise, diliniminin bulunmaması ile ilgilidir. Çizgisi, yani m ineral tozunun izi renksiz veya beyazdır.
Kuvarsın diam agnetik özelliği, yani çelikten yapılmış bir şeyi, örneğin bir iğneyi, iki kutbundan da itmesi yanında, ayrıca sürtme
K U V A R S -F E L D İS P A T -M İK A 67
ve basınç etkisi ile elektriklenme özelliği de vardır (bu, sürtme ile pozitif elektriklenmedir). Polarize ışıkla kontrol edilirse, ışığı çift kıran bir m ineral olduğu da anlaşılır.
Özgül ağırlığı 2.65-2.66 olan kuvars, KobelPin ergime cetveline göre yedinci sıradadır ve üfleçte ergimez, ancak 1770°C sıcaklıkta ergir. Alkali karbonatlar ve soda ile m uam ele edildiğinde kaynayarak ergiyen ve sonunda saydam bir cam halini alan kuvars, asitlerden etkilenmez. Sadece toz halindeyken flüor asitle reaksiyon verebilir.
Kuvarslar, bazan psödomorfoz yoluyla, kalsit, barit ve fluorin billûrlarım çevreleyerek, onların şekillerini alabilirler. Bazan da asıl psödomorfozla, yani kristal şekli değişmeden kimyasal değişimler nedeniyle jipse dönüşebilirler. Bu durum da, sertliği 7 olduğu halde, jipslerde olduğu gibi mercekler teşkil edebilirler.
Yer yer, kayaçlar içindeki oyukları çevreleyerek onların merkezine doğru iyi gelişmiş billurlar halinde uzanan saydam kuvarslar dikkati çekecek bir görünüme sahiptir. Böyle kristal kolonili boşluklara géode (jeod) adı verilmiştir (Resim: 2).
Resim: 2 Géode
6 8 A Y H A N SÜ R
Yine, her tip kuvarsa çakıllar ve kum lar halinde m uhtelif yerlerde rastlanabilir. Örneğin, R en Nehri yatağındaki çakılların çoğunluğunu saydam kuvarslar teşkil eder. En iyi şekillenmiş kuvars kristalleri, granit pegm atitler ve granit porfirlerden elde edilir.
Türkiyede, güzel kuvars çeşitlerine, Çatalca, K az Dağı ve Koca D ağ’da, Amasya’nın Gümüşhacı Köyündeki kurşun m adeni içinde rastlanır.
D ünyada orijinal kuvarslar ise İsviçre, Alm anya, Avusturya, İtalya, Fransa, İngiltere, Rusya, Güney Afrika, Kuzey Amerika, M eksika, Brezilya, Uruguay, Japonya ve Avustralya’da bulunur. Ö rneğin, İsviçre’de Tiefen’de 1968 de bulunan “M orion” denilen kuvars kristali 133 kilo ağırlığında olup, 69 cm boyundadır. En güzel kuvarslara Tirol ve M adagaskar’da rastlanmıştır.
Çeşitlilik bakım ından kuvarslar, fenokristaller (Tablo: 1) ve
Tablo 1: Kütlevi, kristal haldeki (fenokristalin) kuvars varyeteleri:
İSM İ G Ö RÜN ÜM Ü RENGİREN K LİLİK
SAYDAMLIĞI NEDENİ
Kuvars Kütlevi Beyaz gri donuk gaz ve likidler
Adi dam ar kuvarsı Kristaller Sarımsı _ Çatlaklar v.s.
Dumanlı Kuvars Kristaller Kahverengi Saydam Radyasyon
Morion Kristal Kahverengi,siyahımsı
yarı saydam Radyasyon
AmetistSitrin
Kristal veya kütlevi Kristaller
MorSarı
SaydamSaydam
Radyasyon Çok ince parçalı FeO OH zerreleri
Pembe Kuvars Kütlevi, kristali nadir Pembe Yarı saydam Çok az rutil iğne
lerinin bulunuşu.
Mavi Kuvars
Prase
Kütlevi, taneler
Kütlevi
Mavi
Yeşil
Saydam-yarı saydam Yarı saydam
Çok az rutil iğne lerinin bulunuşu. Çok miktarda aktinolit iğneleri.
Aventurin Kütlevi Çeşitli parlak renklerde
Donuk Mika pulcukları veya hematit.
Kaplangözü Lifimsi Maviden altın sarısına kadar. Donuk Silisleşmiş kroki-
dolit asbest.
K U V A R S -F E L D İS P A T -M IK A 69
kriptokristalin kom pakt şekiller (Tablo: 2) olmak üzere iki grupta incelenirler:
Tablo: 2 Kuvarsın Kriptokristalin Kompakt Varyeteleri ise şunlardır:
İSM İ
Kalsedon
Kornelian(Kornalin)
Krizopras (Göz boncuğu)
Helyotrop(Kantaşı)
Akik (Agat)
Oniks
Sardoniks
TEK STÜ R Ü
sık dokulu
sık dokulu
sık dokulu
Sık dokulu
Sık dokulu
Sık dokulu
Sık dokulu
RENGİD İĞ ER
SAYDAMLIĞI Ö ZELLİKLERİ
soluk mavi, soluk gri,hafif çizgili Yarı saydam
Kırmızı Yarı saydam
Elma yeşili Yarı saydam
Yeşil (Kır- Donuk mızı benekli)
Çok renkli Yarı saydam
Beyaz, gri, Donuk siyah
kahverengi Yarı saydam
Böbrek şekilli, sertliği 7.
Bir nevi kalsedon.
İçindeki sulu nikel silikat veya bakır oksit nedeniyle değişik renkli bir kalsedon.
Hematitin sebep olduğu kırmızı benekli bir kalsedon türü.
Genellikle katılaşmış lavlar içinde oyuk dolguları halinde, aralıklı silis çökelmesi sonucu meydana gelen bir nevi kalsedon. Kesiti farklı renklerde, iç içe dairemsi şeritler halinde, sertliği 6.5. (Resim: 3)
Düz paralel şeritli bir nevi akik.
Çok ince demir hidroksit parçacıkları nedeniyle değişik renkli.
70 A Y H A N SÜ R
Sileks(Çakmaktaşı veya Çört) Sık dokulu
Hornstein (Boynuz taşı)
Sık dokulu
Jasp Sık dokulu
Beyaz gri Donuk Sedimentler içinveya diğer de kuşaklar veyarenklerde nodüller halinde
bulunur. Ekseriya Kretase tabakaları içinde bulunan siyah türüne Flint denir, kırığı pürüzlü- lüdür.
Beyaz, gri Donuk Boynuz şeklindeve diğer bir nevi sileks.renklerde Kretaseye ait
tortullar içinde organik kalıntıların birikerek silisleşmesinden hasıl olmuştur.
Genellikle Donuk Renklenme bekırmızı, ay nekler ve şeritlerrıca, san, halinde, bazankahverengi, yosunumsu dan-gri-mavi, dritik benekler,yeşil. içinde saf olma
yan mangandi- oksit nedeniyle. Örneğin, Yemen Taşı.
Siyah Donuk Bir nevi jasp olup altın ayarı tesbi- tinde kullanılır.
Mihenk Taşı Sık dokulu
Kuvars Grubunda Yer Alan Diğer Başlıca Mineraller:
Mineral adı Kristal Sistemi Sertliği Özgül ağırlığı Görünümü ve Bulunuş Şekli
Beta Kuvars Heksagonal Tridim it Ortorombik
Kristobalit Tetragonal
Koesit
Opal
Monoklin
i>7
6.5
7.5
5 .5 -6 .5
2.532.27
2.20
3.01
1 .9-2 .3
Çok kısa pirizmalar halinde. Andezit ve trakit gibi volkanit- lerde ince kristaller halinde bulunur.Andezit ve trakit gibi volka- nitlerde ince kristaller halinde bulunur.Meteor kraterlerinde kristaller halinde bulunur.Çoğu kez stalagtitik, yuvarlak yüzlü agregatlar halinde.
K U V A R S -F E L D İS P A T -M İK A 71
Resim: 3 Akik
Bazı karakteristik özelliklere sahip kuvars mineralleri ise ayrıca isimlendirilmiştir. Örneğin, Fantom kuvars (Hayalet kuvars)’ta kristal oluşurken çok ince kil veya klorit tabakasını bir kaç defa sarmak suretiyle çevreler ve gelişir. Böylece, içte kalan ince tabakanın görünüm ü kristale bu ismi verdirmiştir. Bu tü r kuvars kristallerine bilhassa Alpin fissürlerde rastlanır.
En saf kuvars türü, camsı olanı, yani Necef taşıdır. Buna Hyalin Kuvars da denir, kıymetli taş olarak kullanılır.
Bazı özellikleri ve değişik çeşitlerinin bulunuşu nedeniyle opal ilgi çekicidir:
O pal (Si02.nH 20) amorftur, yani kristal sistemi yoktur. % 1-21 arasında su ihtiva edebilir, ismi, Sanskritcede “kıymetli taş” anlam ındaki “U pala” dan gelmedir. Volkanik yörelerde bulunan sıcak su kaynakları çevresinde silis çökelmesi sonucu hasıl olur. Değerli sayılanları süt beyazı renginde olanları, ya da parlak renk oyunları ar- zeden yarı saydam varyeteleridir. Örneğin, Ateş O pal (Kırmızı Opal) en önemlisidir. Diğer türleri ise şunlardır:
H yalit: Renksiz, böbrek şekillidir.
Adi O pal: Yarı saydam, donuk görünümlü, m uhtelif renklileri bulunan opaldir.
İdrofan: Açık renkli, suya batırıldığı zam an adeta saydamlaşan bir opal türüdür.
Irize O pal: Esas, beyaz veya siyah olup, ışığı yansıtm a nedeniyle değişik renklerde görülebilir.
Rezinit (O dun O p a l) : Reçine parlaklığındadır. Silisli suların ağaçlar üzerindeki etkisi sonucu m eydana gelir.
Geyzerit: Sıcak kaynaklar çevresinde stalaktitik veya pizolitik depolar halinde bulunan, kabuğu andıran bir nevi opaldir.
Diatom it (Tripoli Taşı): D iatom elerin (silisli su yosunları) birikmelerinden hasıl olur.
M emleketimizde volkanik yörelerde, örneğin, A nkara civarında, K ütahya’da, Gediz ilçesi yakınlarında, Kayseri ve Afyon çevrelerinde opal çeşitlerine rastlanır.
D ünyada ise, Çekoslovakya, Amerika, Meksika, H onduras ve Avustralya’da bunların güzel türleri elde edilmektedir.
Kuvarsın diğer bazı özellikleri (X ) :
72 A Y H A N SÜ R
Özgül ısısı jü l/kg C° ....................................................... 0.71Isı geçirme özelliği jü l/m Sec C° ............................... 11 .2M agnetik gücü jjl .............................................................. <1izolatör sabitesi ................................................................4 .6 -6 .1Elektriki özgül direnç ohm. cm ................................... 1014 - 10ls
Isı kapasitesi (Cp) jul/gr.
0 200 400 C° de
0.698 0.969 1 .129
Elastikiyet ve akustik özellikleri
KUVARS/T 3g/cm3
E. 105 kg/cm2
o. 105kg /cm2
K. 105 kg/cm2
V Vs.103m/sec
Vp. 103m/sec
2.65 9.64 4.44 3.70 0.085 4.03 6.05
1 Atmosfer basınç altında yüzde termik hacimsel genişlemeler için
C° O o o OOO(M 400° 600° 800° 1000°
Kuvars.gen. 0.36 0.78 1 .87 4.56 4.43 4.26
(X) Genel semboller, birimler ve karşılıkları ile ilgili tablo metnin arkasındadır.
K Y V A R S— E L D İS P A T -M İK A 73
FELD İSPA T’LAR
Doğada en fazla bulunan m inerallerdendir. Yer kabuğu hacm inin takriben yarısını teşkil ederler. Silitkatlar grubundan ve genellikle açık renkli olup, püskürükler içinde ortalam a % 60 oranında bulunurlar.
Almanca “Sahra Spatı” anlam ına gelen feldispatlar, polarize ışıkta mavimsi renkte olup, kimyasal terkiplerine ve dilinim açılarına göre plajioklaslar ve ortoklaslar olarak iki kısma ayrılırlar.
Plajioklasların (N aA lSi308. C aA l2Si208) dilinim açıları 90 dereceden büyüktür. Ortoklaslarm kimyasal formülü K A lS i308, dilinim açıları ise 90 derecedir.
1. Plajioklaslar: Na ve Ca feldispatlardan müteşekkil devamlı bir seri halindedir. Kristalleri prizm atik, düz, taneler halinde veya küt- levidir. Bazı çeşitlerinin ikizlikleri bahis konusudur (Şekil: 5).
\
Ş E K İ L . 5.
PLAJİO K l a s
Plajioklas, Yunanca Playios-Klasis, yani eğri yarılan anlam ındadır. O na, dilinimi ile ilgili olarak bu ad verilmiştir. Orijini püskürük olup, püskürük ve m etam orfik kayaçların terkibinde önemli m iktarlarda, kumtaşları içinde ise parçacıklar halinde bulunur. Sodyumlu plajioklaslar, granitik püskürüklerin karakteristiği olduğu halde, kalsiyumlu plajioklaslar özellikle gabro ve bazaltlarda önemli yer tutar. Ö rneğin, bazı gabrolarda, labrador ve bitovnit çok belirgin bir durum dadır.
Genellikle, kuvars, kalsit, zeolit, epidot ve aduler gibi m inerallerle b ir arada görülen bu minerallere meteoritler içinde de rastlanabilir. H idroterm al yolla zeolitlere ve özellikle kalsiyumca zengin sos- süritlere dönüşürler. Dağıldıkları zam an killeri m eydana getirirler.
74 A Y H A N SÜ R
at3d3
- OP
a&
O
c/5
■ m co <■»-• o
' M 05 ( û +
n
l O ı O ı O ı O i O C O M C ^ ^ CO C£5 0C£ı( ı(£)(X5CO(£)iOf'-*Th'
>bc<
tis
o
CM CM CM CO C£> CD CO lO• • • m •CM CM CM ^ Cjl
o o o ı ^ co m co —• <£>lOLOLO ıOCD^^pr
• o-, p»-. o-, • t £ lû f>-
* ? * ? * ? <£> îd m
£
1
0ID0OO O O-< — CO «O «O N CMo o o o o o o o o o
O O O O O C O C O C O C O
£oC/5C/5"c3
a d #d
3 3 3 d a c c c a d aO O O ■ ~ • - •-* •-2 ıa ;a İ3s ö g j 4 3 3 3 ^ ^ jî j<J2 t2 m 'S '£ 't, ’C 'u *C '£ ’SS S S h H H H H H H H
- a<
e
S
a- . 8 3 ^ • 3 Ps ü i a t .
I J 1 İ 8 3O < 03S İ İ S
C/3 İHh O «3 -S t j -a .ti
o s 2 > t . k P 'Ü jd o or? ö C3 öS 5 < J c q <
K U V A R S -F E L D İS P A T -M İK A 75
Plajioklasların beyaz, renksiz, sarımsı, gri, yeşil ve kırmızı renklileri vardır. Bu m uhtelif renkler, terkiplerine giren yabancı m addelerden ileri gelmektedir.
Camsı bir ışıldam arzeden bu minerallerin, saydam, yarı saydam ve donuk türleri m evcuttur. Bu da ışık yansımasından ileri gelen, m adeni olmayan bir parlaklıktır.
Çiziği beyaz renkli, kırılışı düzensiz olan plajioklasların sertliği 6 dır, özgül ağırlıkları 2.61-2.76 arasında değişir. Bu mineraller dia- magnetik b ir özelliğe de sahiptir. Sodyumlu plajioklaslar asitlerden etkilenmezler, kalsiyumlu feldispatlarda ise, asitlere karşı zayıf bir reaksiyon mevcuttur.
İhtiva ettikleri sodyum oranına göre plajioklaslar:
Albit %100 Na NaAlSijOgOligoklas % 80 NaAndesin % 60 NaLabrador % 40 NaBitovnit % 20 NaA nortit % 0 Na C aA l2Si208
Albit: Latince “Albus” yani beyaz kelimesinden gelmedir. (Resim: 4) Beyaz düz kristaller şeklinde, özellikle alpin fissürlerde klo-
Resim: 4 Albit
76 A Y H A N SÜ R
ritle bir arada bulunur. Periklin denilen beyaz ve donuk görünümlü bir türü ikizler halindedir. Pegm atitler içindeki ince albit levhacıklarına “Klivlendit” denir.
Oligoklas: M ağm atik kayaçlar içinde çok görülen bu m ineralin rengi beyaz ya da kırmızımsıdır. K ristal yüzlerinde birbirine paralel donuk ve parlak çizgicikler m evcuttur. Oligoklasın “Güneş Taşı” denilen pembe renkli bir türü bulunm aktadır. İçindeki portakal renkli götit pulları bu minerale hoş bir görünüm verir.
Andesin: Genellikle dış püskürük kayaçlar içinde rastlanan beyaz, irice billûrlu bir m ineraldir. İlk olarak Am erikada And Dağlarındaki andezitlerde bulunduğu için “andezin” denilmiştir. Türkiye’de İstanbul Boğazı çevresinde çoktur.
Labrador: Bazik kayaçların terkiplerinde bulunan kütlevi cilâlı ve parlak görünüşlü bir plajioklas çeşididir. Kristalin bir yüzündeki dilinimler yansımaya yol açarak mavi ve yeşilin tonlarında renk oyunlarına neden olur. L abrador’a Kuzey Amerikada, L abrador’da bulunduğu için bu ad verilmiştir.
Bitovnit: Çoğu kez gabrolarda rastlanılan bir plajioklas nevidir.
Anortit: Genellikle, diorit ve bazaltların terkibinde bulunan renksiz ya da beyaz, ufak ve çok yüzlü billûrlar halindedir. Yunanca “doğru olm ayan” anlam ına gelir. Dilinim açısı dik olmadığı için bu adı almıştır.
Türkiyede plajioklaslara püskürük ve metamorfik kültelerin bulunduğu yerlerde rastlanır. D ünyada ise, Finlandiya, Rusya ve Ka- nada’da orijinal görünüşlü labradorlar; İtalya ve Japonya’da dikkat çekici anortitler ile, yine, İtalya, Avusturya ve İsviçre’de periklin- ler, Norveç’de ise ilgi ile karşılanan Güneş Taşı elde edilmiştir.
Plajioklaslaıın diğer bazı özellikleri:
Özgül ısısı jü l/kg C° .................................................. .. -Isı geçirme özelliği ju l/m sec C° ...............................-Magnetik gücü ¡i. ........................................................... <1İzolatör sabitesi ............................................................. 4-8Elektriki özgül direnci ohm. c m ................................. 1012-1014
K U V A R S -F E L D İS P A T -M İK A 77
Isı kapasitesi Transformasyon ve ergime ısısı
M ineral adı 0 ° 200° 400° 800° 1200° h = ju l/g r C°
Albit 0.709 0 .986 1 .085 1 .196 1 .070 1105Anortit 0.70 0.95 1 .05 1 .17 1 .27 2 .03 1550
Elâstikiyet ve akustik özellikleri
Min. adı g/cm 3T
E. 10“kg /cm2
a . 105kg/cm 2
K. 105 kg/cm2
V Vs.103m/sec
Vp. 10sm/sec
Albit 2.60 7.51 3.00 5.52 0.27 3.39 6.02
1 Atmosfer basınç altında yüzde termik hacimsel genişlemeler için:
C° 100 200 400 600 800 1000
Albit gen. 0.14 0.36 0.85 1 .44 2 .07 2.75
2. Ortoklaslar (K A lS i308)
M onoklin sistemindeki potasyumlu feldispatlardır (Alkali fel- dispatlar). Kristalleri düz yüzeyli olup, dik açılı veya hafif eğik piriz- m alar halinde dilinirler. Ortoklas (veya Ortoz), Yunanca “Ortos- Klasis” , yani doğru ayrılan anlam ındadır. Dilinim açısı 90° olduğu için ona bu ad verilmiştir. Karlsbad, Baveno ve M anebak denilen ikizleri m evcuttur (Şekil: 6, Resim 5).
Resim: 5 Ortoklas
7 8 A Y H A N SÜ R
Püskürük orijinli olup alkali püskürükler ve m etamorfik kayaç- ların yapılarında, ayrıca, klastik şekilde kumtaşları içinde bulunurlar. Genellikle, plajioklas, mika, kuvars, turm alin ve diğer bazı m inerallerle bir arada olan ortoklasların kristalleri sık dokulu, büyük sivri parçalar ya da taneler halindedir. Plajioklaslarda olduğu gibi, ortok- laslar da şekil ve m uhtelif özellikleri bakım ından birbirlerine çok benzerler ve bu nedenle ayırdedilmeleri oldukça zordur.
Beyaz, renksiz, sarımsı, kahverengimsi, yeşilimsi gri, pembe ve kırmızı renklileri bulunan bu minerallerin, saydam, yarı saydam ve donuk çeşitleri vardır. Çizikleri beyaz, ışıldamları camsı ve kırılışları düzensizdir.
Sertlik dereceleri 6-6.5, özgül ağırlıkları ise 2.50-2.60 arasında değişen ortoklasların diam agnetik özellikleri de vardır. Kobell’in ergime cetvelinde beşinci sırayı alırlar, (yani, üfleçte ince bir ucu ergiyebilir). Normal ufalanm a ile killeri, özellikle kaolini m eydana getirirler. Tropikal çevrelerde, ortozların ufalanm aları sonunda boksit teşekkül eder. Yine, hidroterm al yolla potasyumlu feldispatlar, serizit ve kaoline dönüşürler. Alkali feldispatlar asitlerden etkilenmezler. Bunlar porselen yapım ında kulam lırlar.
O rtozun, Sanidin, Adüler ve Aytaşı olmak üzere başlıca üç türü vardır.
Sanidin: Buna camsı ortoz da denir. Yüksek sıcaklıkta oluşan bir nevi alkali feldispattır. Bilhassa T rakitin yapısında önemli yer tutar. Çoğu kez yassı ikizler halinde görülür. Renksiz veya gri olup yüzeyi pürüzlü ve kırıklıdır. R iolitler içinde de fenokristaller şeklinde bulunur.
Adüler: Alpin fissürlerde bulunur, genellikle düşük sıcaklıkta oluşur. Düz, büyük, saf ve saydam billûrlar halindedir, yarı saydam olanları da vardır. K lorit pulcukları ile kaplı olanları yeşil görünüm lüdür. Dilinim yüzeyi mavi ve gümüşümsü bir parlaklık arzeder. İkizlerine nadiren rastlanır.
Aytaşı: Süs eşyası yapım ında kullanılan, sedefimsi bir parlaklığa sahip ortoklas türüdür.
Mikrolin: Triklin sistemde billurlaşan bir alkali feldispattır. Kristalleri düz, prizm alar ve ikizler halindedir. Kimyasal yönden ortoz gibidir, ancak dilinimleri biraz farklı olduğu için birbirlerinden ayırdedilebilirler. Genellikle kırmızımsı renkte olan mikrolin, ağır ağır soğuyan pülütonik kayaçlarda, bilhassa granitler ve pegmatit-
K U V A R S -F E L D İS P A T -M İK A 79
lerde, hidroterm al dam arlarda ve bazı şistlerle gnayslar içinde bulunur. Ayrıca sedim anter kayaçlar içinde de taneler halinde görülebilir. Paralel ışıkta, pertit strüktür denilen çok ince bir dokunun varlığı farkedilir. Bunu, pegm atitler içindeki mikrolinlerde görmek m üm kündür. M ikrolinin yarı saydam ve hemen hemen saydam olmayan çeşitleri de vardır. Işıldamı camsıdır, fakat dilinimi, paralel yüzeylerde incimsi bir parlaklık arzeder. M ikrolinin yeşil renkli türüne “Ama- zonit” denir, bu daha ziyade pegm atitler içinde görülür.
Anortoklas: İçinde biraz sodyum bulunan bir nevi mikrolin- dir. Sedefimsi parlaklığa sahip, yeşil ve mavi renkli kristallerine Ojitli Siyenitler içinde rastlanır.
Türkiyede, alkali feldispatlardan Ortoz, Bilecik, Bozüyük ve Gördes civarı ile Kırıkkale’nin kuzeyinde; Sanidin ise Afyonkarahisar’da ve K eban’da görülür. Ayrıca, alkali püskürükler ve m etamorfik kayaç- ların bulunduğu yerlerde de bunlar mevcuttur. D ünyada ise, potas- yum lu feldispatların en ilgi çekici türlerinden M ikrolin kristalleri Alm anya ve Polonya’da, M ikrolin ikizleri ise İta lya’da; K arlsbad ikizleri Çekoslavakya’da; Ortoz ikizleri ve Sanidinler Alm anya’da ; Adüler kristalleri Avusturya ve İsviçre’de; Amazonitler Amerika ve Rusya da bulunur.
Ortoklasların diğer bazı özellikleri
Özgül ısısı ju l/kg C° .....................................................0 .63Isı geçirme özelliği ju l/m sec C° ...............................4 .15M agnetik gücü ¡a ........................................................... <1İzolatör sabitesi ............................................................. 4 .6 - 5 .7Elektriki özgül direnci ohm cm ................................. 1012—1014Ergime derecesi .............................................................. 1440
Isı kapasitesi
Ortoklas0° 200° 400° 800° 1200°
0.61 0.94 1 .05 1 .145 -
Elâstikiyet ve akustik özellikleri
OrtoklasV
g/cm 1
E. 105
kg /cm2
a. 105
kg /cm2
K. 105
kg /cm2
V Vs. 103 m/sec
Vp. 10s m/sec
2.54 6.30 2.44 5.24 0.29 3.09 5.68
A Y H A N SÜ R
yj ^ 10 ^ lO ın lO LO lO C)LO 10 lO lO lO "O
:âN
O
ıO 0 1 ^ W(M CNİ CM CM (M CM
c$CObefiObo<n
3 •£ -9 2 «u :3 :3 :3 <U Eh E ¡4 ¿4 ^ ffi
•33SEOPh
T5W
°" r C/3S &
U
Oü
& •- _r jf>~ ^ ( J C/D< r : s - m*
S» < £ ^
¿ s
o "o " 'rt' a '
c/3 co U U< c«
£
pf£
d 'g .
c:3
£ K
;auMfias¡4
K U V A R S -F E L D İS P A T -M İK A 81
1 Atmosfer basınç altında, yüzde termik hacimsel genişlemeler:
Ortoklas100° 200° 400° 600° 800° 1000°
0.12 0.34 0.76 1 .23 1 .73 2.20
Kim yasal yönden faldispatlar bağlı, sodyum ve potasyum alu- m unyum silikatlar halinde, feldispat benzeri bir grup mevcuttr. Buna “feleispatoid grup” da denir. Bu gruptaki m inareller eser m iktarda silis de ihtiva ederler.
M lK A ’LAR MA1Sİ30İ0 (O H )2 (X)
Silikatlar grubunda yer alırlar. M onoklin sisteminde billûrlaşan bu m inerallerin kesitleri heksagonal ya da ortorom biktir. Dilinimlerinin mükemmel olması nedeniyle, son derecede ince ve elâstiki, bükülebilen levhalara veya pullara ayrılabilirler. Bu levhalar saydam, yarı saydam, sıkı yapılılarında ise donuk görünüm lüdür. Ayrıca, se- defimsi, ipeğimsi, hafif metalik ışıldamlı olabilirler. M ikalar, püskürük ve metamorfik kayaçlar içinde bulunurlar. Bazı kum taşlarında da klastik halde görülürler. M ika levhacıkları ani yırtıl] rlarsa fos- forlaşma arzederler.
M ika adı, Latince olan “M ikare= P arlam ak” kelimesinden gelm edir. M ikalar esas olarak, beyaz ve siyah mika diye iki kısma ayrılırlar :
1. Beyaz Mika (Muskovit)
Kimyasal formülü KA13 Si3010 (0H)2 dir. Kristal sistemi monok- lindir (psödoheksagonaldir). Muskovit Latince “V itrum Muscovi- ticum = M oskof cam ı” anlam ına gelir. Bir diğer anlam ı da “en iyi” dir (X). Püskürük menşeli olup, heksagonal levhalar ve pirizm alar halindedir. Bir çok iç püskürük ve m etam orfik kayaçlarda, alpin fis- sürlerde bulunurlar. Özellikle alkali granitlerin, pegm atitlerin, gnays ve mikaşistlerin karakteristik m inarallerinden sayılırlar. Düz ve pi- rizm atik kristallerine nadiren rastlanılabilen muskovitlerin, genellikle çok ince tabakalı, pullu veya sık dokulu çeşitleri yaygındır. Böy- lece, saydam, yarı saydam ve donuk çeşitleri vardır. (Şekil: 7, Resim :6)
Renksiz, gümüş beyazı, sarımsı, yeşilimsi, kahverengimsi, kırmızımsı ve açık gri renklileri olabilen bu mineral, sedefimsi, ipeğimsi,
X Mikaların genel formülündeki (M) harfi, yerine geçecek metal için bir semboldür. (X) En iyi muskovitler Rusyada elde edilmektedir ve Batı Avrupaya, adi cam yerine
kullanılmak üzere sevkedilir.
82 A Y H A N SÜ R
O
ŞEKİL .7.
MUSKOVİ T
Resim: 6 Muskovit
ya da metalimsi ışıldamlıdır. Çiziği beyazdır. D iliniminin çok kolay olması ve moleküllerinin birleşme kuvveti nedeniyle elâstikleşme ve bükülebilme özelliğine sahiptir. Sertliği 2-2.5, özgül ağırlığı 2 .8 dir. Asitlerden etkilenmez.
T abii ışıkta renksiz veya sarımsı olduğu, halde, paralel ışıkta mavi veya yeşil, çift kırılm a renkleri arzeder. Enklüzyonları azdır. Fluoritçe zengin beyaz m ikalara “gilbertit” denir. Muskovit elektrik endüstrisinde, ateşe dayanıklı çatı malzemesi, cam ve boya yapım ında kullanılır. Ayrıca, param agnetik özelliğe de sahiptir. Yani iğne, ve benzeri m addeleri çekebilir.
Muskovitin, fillad, mikaşisit ve m ermerler içinde bulunan ince taneli ya da sık dokulu çeşidine “Serizit” denir. Yine, krom ihtiva eden parlak yeşil renklisi de “Fuksit” olarak isimlendirilmiştir.
Türkiyede, özellikle pegm atitlerin bulunduğu yerlerde, örneğin Akhisar civarında, K ars’ın T arm an bucağında muskovitlere rastlanır. Geyve civarında ve Afyon’un kuzeyindeki dağlarda da serizit mevcuttur. D ünyada, kristal halinde, Brezilya, Rusya ve H indistan’da bu lunm aktadır. H indistanda 3x5 m ebadında, 85 ton ağırlığında bir muskovit kristali bulunm uştur ki, bu şimdiye kadar rastlanılanların en büyüğüdür.
Muskovitin diğer bazı özellikleri:
M agnetik gücü ¡a ......................izolatör sabitesi ........................Elektriki özgül direnci ohm /cm
<14-6108-1 0 14
K U V A R S -F E L D İS P A T -M İK A 83
Elâstikiyet ve akustik özellikleri
Muskovitg/cm
YE. 10skg/cm2
a . 105kg /cm2
K . 105 kg/cm2
V Vs. 103m/sec
Vp. 103 m/sec
2.79 8.04 3.23 3.32 0.25 3.41 5.88
2. Siyah Mika (Biotit) K (Mg, Fe)3 AlSi3Oı0 (O H ,F)2:
Silikatlar grubuna dahildir. Kristallerine nad ir rastlanılan, genellikle heksagonal levhalar halinde bulunan bir m ineraldir (Şekil: 8), (Resim: 7) Biotit adı, ona, Fransız fizikçisi J .D . Biot’a izafeten verilmiştir (x). M onoklin sistemde billurlaşır, orijini püskürüktür. Asit m ağm atitlerden bilhassa granit, diorit, trakit ve fonolit’in terkibinde görülen biotite, pegm atitler ve kristalin şistlerle gnayslar içindede çok rastlanır. Yine, kontakt metamorfiklerin yapısını teşkil eden ana m inerallerdendir denilebilir Umumiyetle en önemli minerallerle bir arada bulunur. Levhaları arasında bazı m ineral enklüz- yonlarına rastlanır.
C B 3ŞEKİL 8
BİOTI T
Resim: 7 Biotit
Rengi, koyu gri, açık ve koyu kahverengi, siyahımsı yeşil ve siyah olabilen bu mineral sedefimsi veya h a fif metalimsi bir ışıldam arze- der. Saydam ya da yarı saydam olup, çiziği beyazdır. Paralel ışıkta polarizasyon renkleri çok parlak görünür.
X Bazı araştırıcılara göre “Biotit” demirce zengin bütün koyu renkli mikalara verilen genel bir addır.
8 4 A Y H A N SÜ R
Biotit çok ince levhacıklara ve yaprakcıklara ayrılabilir. Çünkü, dilinimi çok kolaydır, bükülebilir ve elâstikidir. Özgül ağırlığı 2.7-3.2, sertliği ise 2.5-3 dür. Isıya dayanıklıdır, asitlerden etkilenmez. Ancak, kolayca değişebilir. Ayrışarak bünyesine su alır, ya da orojenik kuvvetlerin etkisi altm da klorite dönüşür. Örneğin M t. Blanc’daki granitlerde bu hal görülmüştür. Deniz suyunda da zam anla glokonit haline gelir.
Gerek memleketimizde, gerekse dünyada oldukça sık rastlanan bu m ineralin en güzel örnekleri Somma Dağı ve Vezüv’de parlak kristal grupları halinde bulunm aktadır.
Biotit’in diğer bazı özellikleri:
M agnetik gücü ¡a .........................izolatör sabitesi ..........................Elektriki özgül direnci .............Isı geçirme özelliği ju l/m sec C°
Elastikiyet ve akustik özellikleri
Biotitg/cm1
TE. 105kg/cm2
a. 105kg/cm2
K. 105 kg/cm2
V Vs. 10s m/sec
Vp. 103m/sec
3.10 6.97 2.79 5.14 0.28 3.0 5.36
M ika grubunda yeralan önemli m ineraller şunlardır (Tablo arkada)
Flogopit: Y unanca “Flogopos” kelimesinden gelir, bu “ateşe benzeyen” demektir. Biotiti andıran, fakat daha soluk renklerde olan bir nevi mikadır. M agnezyumca zengin olup, bazı metamorfiklerle, bazik ve ültrabazik kayaçlar içinde bulunur.
Lepidolit: Y unanca “lep is= p u l” anlam ına gelir, ince pullar halinde olduğu için bu adı almıştır. Lityum ca zengindir. Genellikle muskovit kristalleri üzerinde gelişir. Bazı granülit ve pegmatitlerde, Rubellit, Beril ve Topazla bir arada bulunur. Soluk pembe, leylâk rengi, gri veya gümüş beyazı renginde olup, üfleçte kırmızılaşır. Amerika Birleşik Devletlerinde bir m adende güzel kristalleri elde edilmiştir. Ayrıca, Brezilya, M adagaskar ve Alm anyada da orijinal örnekleri vardır.
Paragonit: Bileşiminde sodyum ve su bulunan gümüşümsü, sarımsı bir muskovit çeşididir. Bazı şistler içinde mevcuttur.
Zinvaldit: İlk bulunduğu yere izafeten bu adı almıştır. Lityum ve demirli, kahverengi bir nevi mika olup, bileşiminde % 8 oranında flüor vardır. Granitik pegm atitlerde rastlanılan bir m ineraldir.
« 1. . 4.8-7 . . . 1010-1 0 18 0 .7 (çok zayıf)
Mik
a gr
ubun
da
yer
alan
diğe
r ön
emli
min
eral
ler:
K U V A R S -F E L D İS P A T -M İK A
A
%<%No
05(M coco r*.CM (M O-. <M n-.
*3
cn ının ın eo m ın (N M M (N M co
tí tí tí tí fi tí3 3 3 3 3 3o o o o o otí tí tí tí tí tío o o o o o
ofe
3§■
o .1/ •8 [H < S
2- d 4P ¡2 - < s *“ J £ <¡4 _
2 ü i > i o
tí%
•S. 1 1 1 1 'S"Ö bo tí oJ T & S J I |fin H-J Ph N O ^
86 A Y H A N SÜ R
Glokonit: Renginden dolayı bu adı almıştır. Y unan’ca “glafkos” kelimesinden gelmektedir. Yeşil küçük agregatlar halinde denizel sedimentlerde bulunur. Donuk görünüşlüdür. Bazı oyuklar içinde olanları “Celadonite” diye isimlendirilmiştir.
Margarit: Yunanca “margaritos = inci” demektir. Işıldamı ile ilgili olarak bu adı almıştır. M ika grubunda yer alan, fakat içinde kalsiyum fazlalığı nedeniyle sert ve kırılgan olan, dilinim yüzeyleri elâstiki olmayan bir m ineraldir. Rengi beyaz veya grimsi, kahve- rengimsidir. Amerika Birleşik Devletlerinde gnays ve şistler içinde korendon kristalleri ile bir arada bulunur. Türkiyede, Efes yakınındaki zım para madeninde görülmüştür. Buna mahalline uygun olarak “Efezit” denilmiştir.
Kuvars, Feldspat ve M ika’nın, Püskürük ve Metamorfik Kayaçların Terkiplerine İştirak Oranları (Ortalama %)
Taşın Adı Kuvars Plajioklas Ortoklas Biotit
Granit 25 26 40 5 (X)Granodiyorit 21 46 15 3Aplit 35 - 65 _G ranit porfir 25 26 40 5Liparit (Riolit) 31 37 28 -Obsidiyen 19 57 8 -Dasit 19 57 8 _
Siyenit aplit - 12 72 3Diyorit 2 64 3 -Andezit 6 58 7Bazalt 2 57 5 _
Gabro - 65 — 20Diabaz - 62 — 1Gnays 30 46 3 3Kuvarsit 96 - - çok az
X Bazı granitlerde bu oran değişmektedir. Örneğin, kuvars % 2, plajioklas % 36, ortaklaş % 33, biotit ise çok az miktarda bulunur.
K U V A R S -F E L D İS P A T -M İK A 87
<aiCfl¿2
C ^H -M OS o f i :3 -Ad ^ 'S bD•a a .5 S « f i’S ra .5 <uc/î n —« i*a >> V sJJ a t o gu ci C MU ¡Í Ö e“ â s iİ l l i! | î ? > S & T
8^MM3 ;T .‘C 'ö
.s ^Stıij5 «* ë§ a >
CQ
rO
cJ11 â s m •glîfr "3 a ■§ | . | i-* S. ö! (1 )d a h t* 9 2 ü a Htí C3 :0
•S -B u ^ s Eü g» </>• S rt '&>¿ r a ^
:2:0
ag.EIJ
•a® --3
XCO
<J>
XCOO)
■B-
r 23S s9 23•fi CiQ
oa<u
SP İ 7İ s l ihO Ih 2 o <U o Ph fin *I »—4 ■ T—<
CS ..a JüM 'SS sa «0 co .&
1 § &a o « M >.-¡<1
üS_
z
aJSO
O o u cna_
3
60U-55•i" 60
i4
O
oSu
COw ü
o,>
«
a
b)bo
ao>< £
a>-a’u 3
a0)>IS •—1 <> uá :§d 1 ^3 N w¡ >en a« O «
6bN•O
M'u ç>!j a»¿d aj2 aw ^
o:ato
s
BİBLİYOGRAFYA
Boegel, H. 1972: A Collector''s Guide to Minerals and Gemstones. London.
Gurwen, H.C. 1965: Minerals, Rocks and Fossils. London.
Erinç, S. 1968: Jeomorfoloji I (Genişletilmiş İkinci Baskı). İst. Üniv. Yay. No: 789, Coğ. Enst. Yay. No: 23, İstanbul.
Hamilton, W. R.-Woolley, A. R.-Bishop, A. C. 1974: Minerals, Rocks and Fossils. London.
tzbırak, R. 1969 Pratik Olarak Taşları Tanıma Bilgisi. Ankara.
Kurter, A. -Hoşgören, Y. 1975: Jeomorfoloji Tatbikatı. İst. Univ. Yay. No: 1944, Coğ. Enst. yay. No: 78, İstanbul.
Rzhevsky, V. -Novik, G. 1971: The Physics o f Rocks. (Translation Edited by A.A. Becnazarow). Moscow.
Sayar, M. 1949: Mineraloji ve Jeoloji. İst. Tek. Üniv. Kütüphanesi,2. baskı, sayı: 188, İstanbul.
Simpson, B. 1969: Rocks and Minerals. London.
Sür, ö . 1976: Yanardağlar, Oluşumları ve Faaliyetleri. Ank. Üniv. D .T . C.F. Yay. No: 262, Ankara.
Uvarov, E.B. - Chapman, D.R. 1974: Dictionary o f Science. England.
Whitten, D.G.A. - Brooks, J.R.V. 1974: Dictionary o f Geology. England.
Yalçınlar, t. 1968: Strüktüral Morfoloji. Cilt I (Genişletilmiş II . Baskı) İst. Üniv. yay. No: 800, Coğ.Enst. Yay. No: 24, İstanbul.
8 8 A Y H A N SÜ R